MİR KUZEY 356 SAYI

Page 1

“Mal Bulmuş Mağribi” “Bizim Köye Gelen Giden Yok”

Fatsa’ya bağlı Saraytepe Köyü Muhtarı Halil İbrahim Duymaz elektrik sorunları ile ilgili, “YEDAŞ’dan hangi köyde arıza çok oluyorsa o köye öncelik veriyoruz cevabı alıyoruz ama en çok arıza bizim köyde oluyor gelen giden yok” dedi. Muhtar Duymaz; “En ufak bir rüzgârda elektriklerimiz gidiyor. Bu sorunumu ifade eden 3-4 dilekçe ilgili makamlara verdim. Hatta bende dilekçelerin örnekleri duruyor. Dilekçeyi verdiğim yerlerden ‘Biz dilekçenizi Ordu’ya gönderiyoruz onlar yapacak’ diyorlar.” 3’te

MHP Ordu İl binasında basın mensuplarına verdiği kahvaltıda açıklamalarda bulunan MHP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, Ordu Milletvekillerini sert bir dille eleştirdi. Enginyurt, Ordu Milletvekilleri ve ailelerinin ikametgahlarının Ordu’da olmadığını iddia etti. 5’te

www.gazetekuzey.com

İl Genel Meclis Üyesi Atıf Yüksel, Fatsa’yı ve Ordu’yu yakından ilgilendiren biten ya da bitme aşamasına gelen, projelendirilen yatırım programları ve Büyükşehir ile ilgili açıklama yaptı. Atıf Yüksel, Büyükşehir konusunda yaptığı açıklamada; “Bazı siyasilerimiz beldeleri geziyor. Bir söz vardır, ‘mal bulmuş mağribi’ gibi. Gidiyorlar beldelere ‘Efendim biz Büyükşehir’i aldığımız zaman sizin beldelerinizi yeniden açacağız’ diyorlar. Bu yasal bir düzenleme, sen beldeleri tekrar açacağız diye kimi kandırıyorsun. Senin önce yasa çıkarma yetkisine sahip olman lazım. Onlara gittiklerinde, ‘Biz sizi belde yapacağız, Belediyenizi koyucağız’ demek yerine, ‘Biz size Belediyenin yapmış olduğu hizmetlerin daha fazlasını Büyükşehir’den almanın mücadelesini vereceğiz, size daha kaliteli hizmetler getireceğiz’ demesi gerekir.” 3’te

“İkametgahları Ordu’da Değil”

FATSA’DAN KARADENİZ’E 08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 2

SAYI:356

FİYAT: 50 Krş.

İlk Kez Denedi ve Başarılı Oldu 4’te

Hayaldi, Gerçek Olacaktı Ama Olmadı! ? n e d e N Yılmaz Ailesini Hava Yastığı Korudu

ELRUM Z Ö -YO ER

HAB

Milletvekilleri Neden Sahip Çıkmıyor?

Avukatlıktan Hakimliğe Aybastı’nın En Güzel Fotoğrafı Seçilecek Geçenler Onurlandırıldı Aybastı Halk Eğitimi Merkezi’nin 2. Geleneksel fotoğraf yarışması start aldı. Halk Yarışma ile ilgili Aybastı Eğitim Merkezince yapılan açıklamada, Aybastı İlçesi’nin tarihi ve doğa güzelliklerini tanımak ve tanıtmak, yaşanılan çevrenin güzelliklerini hissettirmek, fotoğraf çekmeyi ve paylaşımı teşvik etmek, Aybastı’da mevcut tüm güzelliklerin renklerini fotoğraf sanatı ile belgelemek ve geniş kitlelerle paylaşmak amacıyla 2.Geleneksel Fotoğraf yarışmasını düzenliyoruz” denildi. 10’da

PUSULA

Ordu Barosu’nun 5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle Fatsa Yalçın Otel’de düzenlediği gecede avukatlıktan hakimliğe geçenlere hizmetleri onuruna plaket verildi. Ayrıca Avukatlar günü nedeniyle düzenlenen etkinliklerde de dereceye giren avukatlara ödülleri takdim edildi. 10’da

Mustafa Kemal KAYMAK

Yiğitler Çıkıyor Meydane Hepsi Birbirinden Merdane

03

Aile Hekimine Artık Randevu İle Gidilecek

Aile Hekimliklerine artık randevu alarak gidilecek. Türk Halk Sağlığı Kurumu randevu sistemine öncelikle talep eden Aile Hekimliği ile başlanacağını ve daha sonra özendirilerek yaygınlaştırılacağını açıkladı. Açıklamada, bu şekilde hem gün içindeki yoğunluğun ortadan kalkacağını hem de hastaya ayrılan sürenin daha uzun ve verimli olacağını ifade edildi. 6’da

“Yaşlanan Fındık Ağacı Sökülmeli ve Yenisi Dikilmeli” Ordu Ticaret Borsası Başkanı Nejdet Gürsoy, ”Yaşlanmış fındık ağaçlarına ne kadar budama ve bakım yapılırsa yapılsın o ağaçlardan istenen verim sağlanamıyor. Durum böyle olunca dönüm başı verim ciddi oranda düşmekte” dedi.9’da

Ordu-Samsun karayolu Fatsa sahil yolu Dolunay mevkiinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında bir tır’ın sıkıştırdığı iddia edilen otomobil kaldırıma çarptı. Kazada otomobilin hava yastıklarının açılması araç içerisindekilerin kazayı hafif yaralı olarak atlatmalarını sağladı 4’te

“Bu Süreçten PKK’nın Meşruiyeti Çıkar”

Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan barış süreci ile ilgili, “Eğer silahlar susacak, akan kan duracak ve annelerin gözyaşı dinecekse böyle bir süreci Milli Görüş olarak sonuna kadar destekleriz. AKP şu an PKK ile çözüm arayışı için her yolu deniyor. Yüzlerce Milletvekili yetmedi, toplumda açıklamalarıyla ve fikirleriyle tepki toplayan bu 63 kişilik Akil İnsanlar listesi ortaya atıldı. Bu milletin ve Türkiye Cumhuriyetinin kaderini sanki bu liste kurtaracak. Bu AKP hükümetinin acziyetini gösteren çok açık bir tablodur. Bu süreçten PKK’nın meşruiyeti çıkar. ” dedi. 5’te

SATIRBAŞI

Fatsalılar tam 7 yıl önce dağıtım ihalesi yapılan Doğalgazdan ümidini kesti. “Fatsa’ya getirilmesi planlanan Doğalgaz ile ilgili dağıtım ihalesi Enerji Piyasası Düzeleme Kurulu tarafından 8 Aralık 2006 tarihinde Ankara’da yapılmıştı. İhaleyi alan firma en geç 5 yıl sonra Fatsa’da ev ve işyerlerine Doğalgaz dağıtım işine başlayacaktı. Yani en geç 2011 yılında herkes evinde Doğalgaz kullanmaya başlayacaktı. Aradan 7 yıl geçmesine rağmen, bırakın Doğalgaz’ın dağıtılmasını şehir içi alt yapı çalışmaları bile başlamadı. Hayaldi, hayal olarak kaldı” diyen vatandaşlar, bu projenin akıbetini merak ediyor. 4’te

Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN

Umutları YÖK Olan Gençler (II) 05


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

M

Sayfa

2

TE B

ES

Sağlık beni de aldın mı

La gel gardaşım çay kahve alayım

Ağız Kanseri Belirti Vermiyor

ne acıkmışım bee Beni hep Ayhan Kay ile çekiyorsun

Her yıl 40 bin vakaya ağız kanseri teşhisi konuyor; 12 bini yaşamını yitiriyor. 40 yaşından sonra ve daha çok erkeklerde rastlanılan hastalık, ileri tanı yöntemlerine rağmen teşhis edilmesi zor kanser türleri arasında.

Abi çok yorgunum maç’tan geliyorum

Dünya Sağlık Örgütü; en ölümcül sekiz kanser türü arasında ağız kanserini de sayıyor. Her yıl 40.000 vakaya ağız kanser tanısı konuluyor; bu rakam yıldan yıla artış gösteriyor. Ağız kanseri nedeniyle 1 yılda hayatını kaybeden hastaların sayısının 12 bin olduğu belirtiliyor. Ağız kanserlerinin teşhis ve tedavisinde en büyük görevin diş hekimlerine düştüğünü söyleyen Türk Diş hekimleri Birliği Başkanı Prof Dr. Taner Yücel, rutin diş hekimi kontrollerinin önemine değindi. Prof. Yücel, baş ve boyun bölgesinde cilt kanserlerinden sonra görülen 2. kanser tipinin ağız kanserleri olduğuna dikkat çekti. Ağız kanserlerinin görülme sıklığının yaş ile birlikte arttığını belirten Yücel, “Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre vakaların yüzde 95’inden fazlasının 40 yaş üzerinde olduğu bildirilmiştir. Erkeklerde kadınlara oranla iki kat daha fazla görülmesinin nedenleri arasında alkol ve sigara tüketimi gelmektedir’’ dedi.

kızlar bakın bizi çekiyorlar

bizi de meşhur edin basın bey

Bu çocuk GS’li ama sen yine de çek abi

Bu sayfamızda yer almak istiyorsanız, sizde fotoğraflarınızı gönderin... tebessum@gazetekuzey.com www.gazetekuzey.com

Günün Fıkrası Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Muhabirler Muhsin Yılmaz Resul Koşar Beytullah Şeker Genel Yayın Yönetmeni Oğuzhan Yılmaz Nusret Yeşiller Haber Merkezi Görsel Yönetmen Ahmet Alkan Engin YARAN Fatma Canlı Hamdi Büklü Sayfa Editörü Emrah Çoşkun Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan Haber Müdürü Betül Yeşiller Reklam Erkan Kaş Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım Grafiker www.yesillermatbaa.com İlkay Yeşiller Dağıtım İnternet Editörü Şah Medya Ajans Çiğdem Akyol Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Bir gün bir adam kahvede oturuyormuş önünde bir bardak varmış bir kabadayı içeri girmiş ve bardaktaki içeceği içmiş kabadayı hey adamım sorunun ne demiş. Adamda karımla kavga ettik dövcektim evden kovdu kendimi ascaktım ip koptu kendimi vurcktım mermi bitmiş kendimi fare zehiriyle öldürcektim sen içtin demiş...

Tarihte Bugün 1730 : New York’ta ilk sinagog hizmete girdi. 1830 : Avrupa ülkeleri, Osmanlı İmparatorluğu’ndan, bağımsız Yunan devletini onaylamasını istedi. 1899 : Martha Place, elektrikli sandalye ile idam edilen ilk kadın oldu. 1923 : Mustafa Kemal 9 Umde’yi açıkladı. Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti’nin seçim bildirisi niteliğindeki bu ilkelerin başında, ‘Egemenlik Ulusundur’ maddesi gelmekteydi. 1924 : Şeriye mahkemelerini kaldıran yeni Mahkemeler Teşkilatı Kanunu TBMM’de kabul edildi. Kadıların yerini hakimler aldı. 1943 : Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Roosevelt, enflasyonu kontrol altında tutabilmek amacıyla tüm maaş ve ücretleri dondurduğunu ve işçilerin iş değiştirmesini yasakladığını açıkladı. 1956 : Seyhan Barajı hizmete girdi. 1960 : İstanbul’a on saat çamur yağdı. 1982 : Uluslararası Atatürk Barış Ödülü’nün Güney Afrikalı lider Nelson Mandela’ya verilmesi kararlaştırıldı. Mandela, Türk hükümetine yönelik insan hakları ihlali suçlamaları nedeniyle ödülü kabul etmedi. 1994 : DenizTemiz Derneği (Turmepa) kuruldu.

DİŞHEKİMLERİNE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR Günümüzde ileri tanı yöntemlerine rağmen ağız kanserlerinin geç teşhis edilebildiğini kaydeden Yücel; şöyle dedi: ‘’Tanı ve tedavisi geciken hastaların yarısı yaşamlarını ilk 5 yılda kaybetmektedir. Ağız kanseri lezyonları belirgin klinik semptom ve ağrı ile kendini göstermemektedir. Birçok vakada klinik muayene de yetersiz olduğundan tanıda biyopsi kullanılması önerilmektedir. Bu yüzden diş hekimlerine önemli bir görev düşmektedir. Hastaların periyodik muayenelerinde iyi bir anamnez ve ayrıntılı bir muayene erken teşhiste önemli rol oynamakta ve hayat kurtarmaktadır. Rutin diş hekimi kontrolleri de bu yüzden gereklidir. Bu anlamda Türk Diş Hekimleri Birliği’nin 28-31 Ağustos 2013 tarihinde İstanbul’da gerçekleştireceği 101.Dünya Diş Hekimleri Kongresi bilimsel programında diş hekimlerine konu ile ilgili bilimsel yenilikler sunulacaktır.’’ KULAK AĞRISI, YUTMA GÜÇLÜĞÜ VARSA... TDB Başkanı Yücel; şu belirtileri sıralayarak kamuoyunu ağız kanserine karşı dikkatli olmaya çağırdı: ‘’Ağızda geç iyileşen yaralar, lenflerde büyümeler, ağız yumuşak dokularının esneklik kaybı ve hareket zorluğu, kulak ağrısı, kanama, dişlerde hareketlilik, konuşma ve yutma güçlüğü, protez kullanmada zorluk ağız kanserlerinin klinik belirtileridir.’’ STANDARTLARA UYGUN OLMAYAN DOLGU VE PROTEZE DİKKAT Ağız kanserlerine neden olan risk faktörlerini ise şöyle sıralamak mümkün: • Alkol. • Sigara ve diğer tütün ürünleri. • Kötü beslenme. • Virüsler (Human Papilloma Virus; HPV). • Lökoplaki ve liken planus gibi kansere dönüşme riski taşıyan yumuşak doku lezyonları. • Yumuşak dokulara ve dile temas eden kötü yapılmış diş restorasyonları, taşkın dolgular, hatalı kuron köprü restorasyonları, dil sırtını kesecek şekilde aşınmış diş dokuları. • Tıbbi standartlara uygun olmayan dolgu ve protez malzemeleri (kron, köprü, estetik dolgu malzemeleri).


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

“Mal Bulmuş Mağribi” Başkanı arkadaşlarla biz görüşüyoruz. Kendilerinin de sıkıntıda olduklarını, beldeye vermek istedikleri hizmeti veremediklerini söylüyorlar. Ama şimdi Büyükşehir olduktan sonra gelirlerimiz katlanacak ve projelerimiz iki katına çıkacak. Hatta daha fazlasına da imkanımız olacak. Muhalefet partilerindeki arkadaşlarıma sesleniyorum. Gelsinler hep birlikte, omuz omuza, elbirliğiyle Ordu’ya en güzel hizmetleri vermenin mücadelesini yapalım. Kavga siyaseti yapmayalım” dedi.

/ Hamdi BÜKLÜ

İl Genel Meclis Üyesi Atıf Yüksel, Fatsa’yı ve Ordu’yu yakından ilgilendiren biten ya da bitme aşamasına gelen, projelendirilen yatırım programları ve Büyükşehir ile ilgili açıklama yaptı. Atıf Yüksel gazetemize yaptığı açıklamada “Fatsa’nın çevre yolu projesi bitti. Aslında daha önce bitmişti ama Belediye Başkanımızın isteğiyle projede değişikliğe gidildi. Yeni projeye göre çevre yolu sahilden 3 km. içeriden geçecek” dedi. “ÖNCE YASA ÇIKARMA YETKİSİNE SAHİP OL” Atıf Yüksel, Büyükşehir konusunda yaptığı açıklamada; “Öncelikle Ordu’nun Büyükşehir statüsüne kavuşmasının ilimize,

milletimize, ilçelerimize, köylerimize hayırlı olmasını diliyorum. Bazı siyasilerimiz beldeleri geziyor. Bir söz vardır, ‘mal bulmuş mağribi’ gibi. Gidiyorlar beldelere ‘Efendim biz Büyükşehir’i aldığımız zaman sizin beldelerinizi yeniden açacağız’ diyorlar. Bu yasal bir düzenleme, sen beldeleri tekrar açacağız diye kimi kandırıyorsun. Senin önce yasa çıkarma yetkisine sahip olman lazım. Onlara gittiklerinde, ‘Biz sizi belde yapacağız, Belediyenizi koyucağız’ demek yerine, ‘Biz size Belediyenin yapmış olduğu hizmetlerin daha fazlasını Büyükşehir’den almanın mücadelesini vereceğiz, size daha kaliteli hizmetler getireceğiz’ demesi gerekir. Önemli olan bir beldeyi, belediyeyi geri vermekten ziyade, her şekilde kaliteli hizmet verebilmektir. Birçok beldenin Belediye

“ÇEVRE YOLU İÇİN YENİ PROJE HAZIRLANDI” Yüksel, Fatsa Çevre Yolu ile ilgili de şu açıklamayı yaptı; “ Çevre yolu ile ilgili Ordu’da çalışmalar hızla devam ediyor. Son aldığım bilgiye göre sanırım 2.500 metre civarında tüneller denildi. Sayın Bakanımız açılış tarihi olarak 2015 tarihini vermişti. O tarihte Ordu çevre yolu açılacaktır. Fatsa’nın çevre yolu projesi de bitti. Daha önce projesi bitirilmişti ancak şehre çok yakın bölgeden geçtiği için Belediye Başkanımız buna bir itirazda bulunmuştu. Yeni bir proje yapılması talebinde bulunmuştu. Talebi uygun buldular. Yeni bir çalışma yaptılar. Yeni proje ile sahilin 3 km içinden geçecek. Ordu’nun çevre yolu projesi bitme durumuna geldiğinde Fatsa’nın ki ihale edilecek. Şuanda en çok

çevre yoluna ihtiyaç Ünye ve Ordu Merkez’de vardı. Fatsa kısmen idare ediyor ama ileride burada da sıkıntı olabilir. Fatsa’nın trafiği sıkıştırılmadan çevre yolu sorunu çözülecek.”

“2014’DE DOĞALGAZIN YANACAĞINA İNANIYORUM” Atık Yüksel, Fatsa’da 2014 yılında doğalgazın evlerde yanacağını söyleyerek; “Fatsa’da doğalgazın başlaması biraz gecikti ancak ana borular Fatsa sınırlarının içine kadar getirildi. Proje durmayacak. Ordu, Fatsa ve Ünye de şehir doğalgaz şebekesini yapacak olan Fındıkgaz firması ile aynı müteahhit bu işleri aldığı için, Ordu’da biraz gecikme söz konusu oldu. Fatsa’da ki gecikmenin nedenlerinden biri nereye bağlanacağı konusudur. Yani abone çalışmaları. Bu konuda bu yıl az da olsa bir çalışma başlatıldı. Ben bu hükümet döneminde şuna inanıyorum, eğer bir şey yapılacak denilerek bir programa alındıysa, çok nadir gecikmeler olsa da, mutlaka o projeler gerçekleşiyor. Benim buna inancım tam. 2014 yılı itibariyle Fatsa’da doğalgazın yanacağına inanıyorum. Fatsa’da yeni siteler yapılıyor. İnşaat sektöründe aşırı bir gelişme var. Bu sebepten doğalgazın ihtiyaç olduğu göz önünde bulundurularak hızlandırılacağı düşüncesindeyim” dedi.

“Bizim Köye Gelen Giden Yok” / Muhsin YILMAZ

Fatsa’ya bağlı Saraytepe Köyü Muhtarı Halil İbrahim Duymaz elektrik sorunları ile ilgili, “YEDAŞ’dan hangi köyde arıza çok oluyorsa o köye öncelik veriyoruz cevabı alıyoruz ama en çok arıza bizim köyde oluyor gelen giden yok” dedi. 1970 yılından bu yana muhtarlık yaptığını belirten Saraytepe Köyü Muhtarı Halil İbrahim Duymaz, “1967 yılının 10. ayında köyü ayırdık. Aynı yıl içersinde seçim oldu ve ben birinci Aza oldum. 1970 yılın da ise köyümüzün Muhtarı Muhtarlığı bırakıp Almanya’ya gitti. Bende o zamandan beri Muhtarlık yapıyorum. Hiçbir şekilde ara vermeden Muhtarlık görevime devam ediyorum. Şuan itibariyle 60 haneli bir köyümüz var. 1967 yılında bağlı olduğumuz yerden ayrıldığımızda 25 haneydik

bugün ise 60 hane olduk. Köyümüz insanının çoğu İstanbul’da yaşıyor. Şu anda göç devam ediyor. Şuan köyümüzde 3-4 inşaat halinde yapımına devam edilen haneler var. Köyümüzde uzun süreden beri devam eden elektrik

sorunu halen devam ediyor. Köyümüzün elektrik direklerini 1970 yılında yaptık ve o zamandan beri aynen devam ediyor. Direklerimiz çürüdü. Her sene direkleri çevirirdim. Bir sene direkleri etüt yaptılar. Telefon hattımızın 50’den

Ordu Kültür Sanat Merkezi, 92 yıllık belgeleri görücüye çıkardığı "Ordunun İl Oluşu" adlı sergiyle Ordu’nun tarihini merak edenleri tarihle buluşturmaya devam ediyor. İlk kez 3 yıl önce Taşbaşı Kültür Merkezinde Ordulularla buluşan sergiye bu sene Kültür Turizm İl

Müdürlüğü ev sahipliği yaptı. 4 Nisan 1921 tarihini ilk duyduğunuzda belki bir şey çağrıştırmıyor olabilir. Ama bu tarih Ordu için oldukça önemli. Çünkü bundan tam 92 yıl önce aralarında Mehmet Recai Bey, Memduh Necdet Bey, Mustafa Bey ve Tunalı Hilmi Bey'in bulunduğu bir grup milletvekilinin meclis gündemine taşımasıyla Ordu il olmaya hak kazandı. Ordu Valiliği ve Ordu Kültür Turizm Müdürlüğü, Ordu Kültür Sanat Merkezinde açtığı "Ordunun İl Oluşu" adlı sergiyle bu önemli günü unutmadı. Ordu’nun il oluşunun 92. Yıldönümünde, bunda büyük katkısı olan ve 3 dönem Ordu Milletvekilliği yapmış Mehmet Recai Beyin mezarının ziyaretiyle başlayan sergi hakkında bilgi veren Ordu Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, tüm Orduluları 10 Nisan 2013 Çarşamba gününe kadar açık kalacak olan sergiye da-

100’lük seviyeye getirilmesini istiyorum. Bugüne kadar iki defa etüt yaptılar hala bir sonuç çıkmadı. En ufak bir rüzgârda elektriklerimiz gidiyor. Bu sorunumu ifade eden 3-4 dilekçe ilgili makamlara verdim. Hatta bende dilekçelerin örnekleri duruyor. Dilekçeyi verdiğim yerlerden ‘Biz dilekçenizi Ordu’ya gönderiyoruz onlar yapacak’ diyorlar. Şimdi en fazla hangi köy arıza yaparsa o köyü öncelikle yapıyoruz diyorlar. En fazla arıza benim köyümde oluyor, benim köyümden fazla arıza veren köy yok. En büyük sıkıntımız elektrik. Bir de başka sıkıntımız ise köyümde mahallelerim biraz sık olduğu için kanalizasyon işimiz var. Hatta bu kanalizasyonun yapılması için Kaymakamlığa dilekçe verdim. Yol, su gibi sıkıntılarımız yok. Ama elektrik ve kanalizasyon sıkıntımız çok, biran önce yapılmasını istiyorum” dedi.

Ordu Tarihini Herkes Bilsin Diye…

Bundan 92 yıl önce Trabzon’a bağlı bir kaza olan Ordu milletvekilleri Mehmet Recai Bey, Memduh Necdet Bey, Mustafa Bey ve Tunalı Hilmi Bey'in meclis gündemine taşımasıyla 4 Nisan 1921 tarihinde il olması nedeniyle "Ordunun İl Oluşu" adıyla bir birde sergi açıldı.

vet etti: “ziyaret edenler sergide o günkü meclis tutanaklarını görebilecekler. Yani o kanun teklifiyle ilgili milletvekillerinin yaptıkları konuşmalarla ilgili metinleri görecekler. Yine eski Ordu’dan fotoğraflar görecekler. Bir hafta süreyle açık kalacak. Tüm Orduluları Ordu Kültür Sanat Merkezi’ne davet etmiş olalım.”

Sayfa

3

PUSULA Mustafa Kemal KAYMAK mkkaymak@hotmail.com

Yiğitler Çıkıyor Meydane Hepsi Birbirinden Merdane Akil insanlar er meydanına çıkıyor. Son moda isimleri “Psikolojik Harekât Timleri” olan bu akil insanlar Anadolu’yu karış karış gezerek Başbakan Erdoğan’ın deyimiyle “Barış sürecini” anlatacaklar. Halkın içine karışarak, PKK ile barışı sağlayacaklar. “Katillerin dün yaptıklarını unutun, sizler kadirşinas insanlarsınız onları bağrınıza basın” diyecekler. “Yarın bir daha kan akmayacak, biz onlara kefiliz” diyecekler. Yanılıyor muyum? Yoksa ben, hem süreci hem de bu akil insanların görevlerini yanlış mı anladım? Eğer Anadolu’da halkımıza bunları söylemeyeceklerse niye geliyorlar? “Orhan Gencebay Ordu’ya halk konseri vermek için gelmiyordur… Konser verse de canlı performans sergilemeyeceği için izlemeye değmez. Pleybek yapacağı için ben şahsen gitmeyi düşünmüyorum. Ankara’da stüdyoda doldurulmuş şarkıları dinlemek istemiyorum” diyor, Fatsalılar… Yani bizim insanlarımız bu “akil insanlara” ve adına “barış süreci” denilen çalışmaya böyle bakıyor. Evet, Başbakan tarafından seçilmiş, adına da “akil” denilmiş insanlar çok yakında aramızda olacak. Karadeniz için, Ordu için görevlendirilmiş olan heyetin içinde bulunan, Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar ile Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bendevi Palandöken ile sanatçı Orhan Gencebay bölgemizde saha çalışması yapacak. Ben öncesinden bir şeyi hatırlatma gereği duyuyorum. Umarım bu gazeteyi de bölgemizde görev yapan başkanlardan biri “Sayın Akillere” verirde, onlarda neyi hatırlattığımı bilirler ve saha çalışmasını ona göre yaparlar. Şu hiç unutulmamalıdır… Bir ziraat Odası Başkanı demek, Köylünün tamamı demek değildir. Bir Esnaf Odası Başkanı demek, Fatsa’nın tamamı demek değildir. Ziraat Odaları Başkanı Sayın Şemsi Bayraktar ve Esnaf Odaları Birliği Başkanı Sayın Bendevi Palandöken öncelikle kendi kuruluşlarından işe başlayacak. Şemsettin Bayraktar, ziraat odaları başkanlarını toplayarak, her başkanın kendi bölgesinde çalışma planı yapmasını isteyecek. O plan ve program dahilinde köyleri gezerek üreticiye, çiftçiye PKK ile uzlaşı sürecini anlatacak “ barışın, kucaklaşın, bu kan davasını bitirin, onlar zannettiğiniz gibi kötü insanlar değiller” diyecek. Tüm bunları derken bizim ziraat odası başkanımızda yanında olacak. Yani Sayın Bayraktar ilçeden ayrıldıktan sonra ateş hattında bizim başkanımız olacak. Kolay değil, zor bir süreç ve kefalet olacak. Allah yardımcıları olsun. Aynı şey Esnaf Odaları Başkanlarımız için de geçerli. Anlayacağınız, nasıl sonuçlanır, halkımız nasıl karşılar, barış olur mu bilemem ama bilinen o ki, bu süreç uzun ve zor bir süreç olacak. Yani Türkiye’nin gündemi her zaman olduğu gibi baştan aşağı yeniden değişecek. Gündem değişikliklerine o kadar çok alıştık ki, dün yediğimiz yemeği unuttuğumuz gibi Türkiye’nin gündemini de unutacağız. Öyle değil mi? Ne kadar unutkan bir toplum olduğumuz her halimizden belli değil mi? Hep uyuduğumuz, uyutulduğumuz ortada değil mi? Ben dünkü gündemi bir kez daha hatırlatayım ve uyumadığımı hissettireyim ki; gazetecilik görevimi yapmış olayım. Türkiye’nin gündemi dün Suriye idi… Şimdi ne oldu? Unutuldu… Sanki komşumuz Suriye değil ve Suriye de sorunlar bitti… Bugün ise gündemimiz PKK ile, çocuk katilleriyle kol kola girmemiz ve kucaklaşmamız için başlatılan barış süreci… Buna da “Akiller” aracılık edecek. Acaba bu akiller kendi gelecekleri için akil olmayı ve Ordu’ya gelmeyi kabul etmiş olmasınlar? Acaba önümüzdeki seçimde Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar ile Esnaf Odaları Birliği Genel Başkanı Bendevi Palandöken milletvekili olmayı arzu ediyor olmasın… Yani bana göre kimsenin süreçle ilgilendiği yok… Sürecek yaşamlarıyla ilgilendikleri her hallerinden belli. Bize de sadece konuşmak ve yazmak görevi düşüyor bu süreçte… Alan almış, satan satmış bundan sonra yazsak ne olur, konuşsak ne olur? Akilin aklına uyar mısınız, uymaz mısınız bilemem ama ne yaparsanız yapın kendi akılınıza mukayyet olun!


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

4

Hayaldi, Gerçek Olacaktı Ama Olmadı! Neden?

/ Fatma CANLI

Fatsalılar tam 7 yıl önce dağıtım ihalesi yapılan Doğalgazdan ümidini kesti. Vatandaşlar, “hayaldi gerçek oluyor” denilen projenin gerçek-

leşmediğini dile getirerek, bu projeyi gündeme getiren siyasilerin gerçekleştiremeyecekleri bir hayalin peşinde koştuklarını, yapamayacaklarını anladıklarında da sürekli gündem değiştirdiklerini söylediler. “Fatsa’ya getirilmesi planlanan Doğalgaz ile ilgili dağıtım ihalesi Enerji Piyasası Düzeleme Kurulu tarafından 8 Aralık 2006 tarihinde Ankara’da yapılmıştı. İhaleyi alan firma en geç 5 yıl sonra Fatsa’da ev ve işyerlerine Doğalgaz dağıtım işine başlayacaktı. Yani en geç 2011 yılında herkes evinde Doğalgaz kullanmaya başlayacaktı. Aradan 7 yıl geçmesine rağmen, bırakın Doğalgaz’ın dağıtılmasını şehir içi alt yapı çalışma-

ları bile başlamadı. Hayaldi, hayal olarak kaldı” diyen vatandaşlar, bu projenin akıbetini merak ediyor. 2008 yılında Dolunay mevkiine kadar gelen ana boru hattı çalışması aradan geçen 5 yıllık süre içerisinde bir adım ilerlemedi. Organize sanayi bölgesine yatırım yapmak isteyen birçok yatırımcı Doğalgaz olmayışını gerekçe göstererek yatırım yapmaktan vazgeçti. İlçe ekonomisi ciddi oranda yara aldı. İşsizlik büyümeye başladı. O dönemde yerel siyasetçilerin yaptıkları açıklamaya göre, organize sanayiye yatırım yapmak üzere 75 dönüm arsa tahsisi yapılan seramik firması fabrika açmaktan vazgeçti.

Biz de Mir Kuzey Gazetesi olarak iktidar partisi milletvekillerine ve teşkilat başkanlarına soruyoruz. Fatsa’ya Doğalgaz gelecek mi? 7 yıl önce başlayan çalışma 7 yıl sonra tamamlanabilecek mi? Yoksa bu projeden vazmı geçildi? “Hayaldi gerçek oluyor” dediğiniz Doğalgaz projesi ne zaman gerçek olacak? Yoksa hayal olarak kalmaya devam mı edecek? Yoksa İl Genel meclis Üyesi Atıf Yüksel’in dediği gibi, 2014 yılında Fatsa’da evlerde doğalgaz yanacak mı? Dönemin Milletvekili Eyüp Fatsa’nın ısrarlı takibi sonucunda ihalesi yapılan ve Dolunay mevkiine

kadar gelen doğalgaz boru hattı ile ilgili maalesef yıllardır Milletvekillerinin ağzını bıçak açmıyor. Şimdi Eyüp Fatsa Milletvekili olmadığı için yatırımın akıbetini kendisine soramıyoruz. Ancak devlette devamlılık esastır ilkesinden yola çıkarak görevdeki Ordu Milletvekillerine sor-

mak istiyoruz. Bundan sonra geriye kalan 2 yıllık Milletvekilliği döneminiz içerisindeki planlarınızda Fatsa Doğalgaz Projesi var mı? Fatsa kamuoyu adına bu soruları cevaplamak isterseniz gazetemizin sayfaları sizlere sonuna kadar açık olacaktır.

İlk Kez Denedi ve Başarılı Oldu Yılmaz Ailesini Hava Yastığı Korudu Ordu Devlet Hastanesi, böbrek üstü bezinde oluşan kitlenin ameliyatla alınması işleminde bir ilke imza atarak açık ameliyat yerine bu işlemi vücutta açılan deliklerden yani laparoskopik yöntemiyle gerçekleştirdi. Böbrek üstü bezinin iyi ve kötü huylu tümörlerini laparoskopik yöntemle vücuttan alan Ordu Devlet Hastanesi hekimleri bu yöntemle birlikte hastalarında az acı duyduğunu ve hastanede daha az yattığını ifade ediyor. Ordu Devlet Hastanesi Endokrinoloji Uzmanı Dr. Yavuz Yalçın, Ordu Devlet Hastanesinde ilk kez gerçekleştirilen bu ameliyat hakkında bilgiler verdi. “hastadan laparaskopik olarak böbrek üstü

bezi çıkarıldı. Bu ameliyatı başarıyla gerçekleştiren arkadaşlara özellikle teşekkür ederiz. Ordu’da ilk defa böyle bir ameliyat yapılmaktadır.” Ordu Devlet Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Alper Başakçı ise

vücut en derin noktalarından birinde bulunan böbrek üstü bezi ameliyatının bu yöntemle kanamasız ve en az acıyla gerçekleştirildiğini söyleyerek, “böbrek üstü bezi vücudun çok derin bir noktasında bulunuyor. Özellikle

sağ böbrek karaciğerin tam altında olduğu için açık cerrahiyle oraya ulaşmak zordu. Biz laparaskop kullanarak, yani üç tane delik açıp özel aletlerle girerek böbrek üstü bezini çıkardık. Yaklaşık 4,5 santim kitlesi vardı hastanın. Ameliyatı 50 dakika sürdü. Yani bu açık cerrahi olsa 3-4 saati kadar bulabiliyordu. Ayrıca kanamamız olmadı ve hastamız bit gün sonra ayağa kalktı.” Laparoskopik yöntemle böbrek üstü bezinden kitle alınan Perşembe'nin Okçulu Köyünden Mukaddes Ordu ise doktorlarına teşekkür ederek, “böbrekte rahatsızlık vardı. Onu tedavi ettiler. Doktorlarıma çok teşekkür ediyorum.”

/ Muhsin YILMAZ / Fatma CANLI

Ordu-Samsun karayolu Fatsa sahil yolu Dolunay mevkiinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında bir tır’ın sıkıştırdığı iddia edilen otomobil kaldırıma çarptı. Ordu istikametinden Samsun istikametine seyir halinde olan Caner Yılmaz yönetimindeki 06 DN 4700 plakalı otomobil iddiaya göre bir tır’ın sıkıştırması sonucu sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu aracını

kaldırıma çarptı. Kazada otomobilin hava yastıklarının açılması araç içerisindekilerin kazayı hafif yaralı olarak atlatmalarını sağladı. Kaza sonrası otomobil sürücüsü Caner Yılmaz ve araç içerisinde bulunan eşi Ayşe Yılmaz ve 3 yaşlarındaki kızları Ceren Yılmaz hafif yaralı olarak 112 sağlık ekipleri tarafından tedavi edilmek üzere Fatsa Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Kaza ile ilgili soruşturma devam ediyor.


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

“İkametgahları Ordu’da Değil”

Parti binasında basın mensuplarına verdiği kahvaltıda açıklamalarda bulunan MHP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, Ordu Milletvekillerini sert bir dille eleştirdi. Enginyurt, Ordu Milletvekilleri ve ailelerinin ikametgahlarının Ordu’da olmadığını iddia etti. Enginyurt,“Ordu'nun büyük-

şehir olmasına bende destek verdim. Ordu büyükşehir olsun diye, AK Parti'liler bir çaba gösterip, Ordu'yu büyükşehir yaptıklarından dolayı çok büyük mutluluk duyduklarını söylüyorlar. Ben basın aracılığı ile Ordu milletvekillerine bir şeyi kamuoyuna açıklamalarını istiyorum. Ordu büyükşehir ya-

pılırken, İstanbul'dan Ankara'dan Ordulular ikametgahını Ordu'ya taşısın diye televizyon ekranlarından bağıran milletvekillerinin kaç tanesinin eşi ve çocuğunun ikametgahları Ordu’dadır? Mustafa Hamarat, İdris Naim Şahin, Fatih Han Ünal, İhsan Şener, Enver Yılmaz, İdris Yıldız, açıklasınlar eşleri ve çocuklarının ikametleri nerededir? Ben eşim ve iki çocuğumu 1 yıl öncesinden Ordu nüfusuna kayıt ettirdim. Haydi, açıklasınlar bekliyorum" Cemal Enginyurt AK Parti Ordu İl başkanı Hüseyin Akyol’u da eleştirdi. Enginyurt, “Belde belediye başkanlarına beldelerini ilçe yapacaklarına söz verdiler. Ve sonra çıktılar dediler ki “Bu belde başkanları yalan söylüyor. Bunlar yalancı, bunlar iftiracı” Kendi Belediye Başkanlarını yalancı diye itham ettiler” “Bizde bunları belde belde gezerek dolaşarak anlatıyoruz, Ancak bakıyoruz ki AKP’liler rahatsız olmuşlar. Diyorlar ki “Efendim halkı tahrik ediyorlar, halkı

kışkırtıyorlar, ilçe sözü veriyorlar. İlçe olmak kolay mı”..Niye zor mu? Bundan önce 13 şehrin Büyükşehir olma yönündeki yasa tasarısında Abdullah Gül’ün beldesini ilçe yapabiliyorsunuz da, Ordu’nun 6 beldesi niye ilçe olmasın? Efendim “İlçe sözü vererek siyaset yapma devri bitti”..Ne yapmalıymışız. Botanik bahçesi sözü mü vermeliyiz? Kayak merkezi sözü mü vermeliyiz? Sayın Akyol, kayak merkezini git Salman’da anlat. Botanik bahçesinin ne işe yaradığını git Hapan’da (Güzelyurt) anlat, Kuzköy’de anlat. Yani burada bize akıl vereceğine sen git de bunu dağda taşta millete anlatsan ya. Senin aklına bizim ihtiyacımız yok. Aklını kendine sakla. Benim vergiye kaydım yok. Tapuda da bir kuruşluk malım yok. Beni asla korkutma şansınız da yok. İşinize gücünüze bakın, adam olun. Adam gibi iktidar partisi olma gereğini yerine getirin. Bu milletin hakkını hukukunu savunmaktan geri adım atan namerttir”

“Bu Süreçten Pkk’nın Meşruiyeti Çıkar” Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan barış süreci ile ilgili, “Eğer silahlar susacak, akan kan duracak ve annelerin gözyaşı dinecekse böyle bir süreci Milli Görüş olarak sonuna kadar destekleriz” dedi. Kanı durduracak her adımı destekleyeceklerini ifade eden Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan, “İnandığımız ve mensubu olduğumuz yüce dinimiz İslam; Müslüman ya da Müslüman olmayan bütün insanların, yaşaması ve yaşatılması için bizlere emretmiştir. İşte bu emrin barış ve huzur ortamında geçmesi gerekir. Barışın ve huzurun olması için de adil düzen ve adil yönetim anlayışının hakim olması gerekir. Bundan dolayıdır ki; mikrobu tanımadan hastalık tedavi edilmez, olayları anlamamız mümkün değildir. Onun için İslam’ın dışındaki ülkeleri yöneten merkezi tanımamız lazımdır. Bu merkez siyonizm merkezi ve ırkçı emperyalizm merkezi ise teşhisi ona göre yapmamız gerekir. Teşhis ise İslam birliğini kurmak ve hayata geçirmektir” dedi. “Her meselenin muhakkak bir çözümü vardır” Hükümetin izlediği yöntemi bir fıkra ile kıyaslayan Koçan, “Bu iş Nasrettin Hoca’nın yüzük hika-

yesine benziyor. Meşhur bir Nasrettin Hoca klasiğidir. Nasrettin Hoca bir akşam üzeri yüzüğünü kaybeder. Sonra kapının önünde ay ışığında aramaya başlar. Hoca’yı gören komşuları da yardıma gelir, ancak yüzüğü bir türlü bulamazlar. Komşuları, ‘Nerede kaybettin?’ diye sorunca Hoca, ‘Evde kaybettim. Ama evin içi karanlık. Orada bulamam, diye evin önünde ışıkta arıyorum’ şeklinde ilginç bir cevap verir. Nasrettin Hoca kaybolan yüzüğünü bulmak için iyi niyetle arıyor ama yanlış yerde arıyor. Hükümetin akil adamlar ve PKK terör örgütü ile görüşmeleri de biraz buna benziyor. Her meselenin muhakkak bir çözümü vardır. Belki iyi ni-

yetle bir çözüm arıyorlar ama yanlış yerde arıyorlar. Bu işi çözmek, meseleye temelden bir yaklaşım gerektirir. Bu çözümün temel şifrelerini Merhum Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamız 1994 Bingöl konuşmasıyla ortaya koymuştu. Milli Görüş Liderinin o zaman önerdiği yöntemlerin vakit kaybetmeden uygulamaya konulması gerekiyordu. Ama maalesef uyduruk bir mahkemede Erbakan Hoca’mızın ve partimizin yolu kesildi. Gerçekte ise yolu kesilen aziz milletimiz idi. İnşallah şimdi olumlu bir sonuç ortaya çıkar ve akan kan durur diye temenni ediyoruz” diye konuştu. “Tarikat, Cemaat önderlerine Sorulmadı”

Koçan son olarak, “PKK’nın temsilcileri, ‘Bu iş Meclis’te çözülür’ diyor. Doğru da söylüyorlar. Çözümün adresi Türkiye Büyük Millet Meclisidir, Milletimizin oylarını kullanarak seçtikleri vekiller çözümü tabi ki mecliste aramaları gerekir. Ancak maalesef 63 kişilik Akil Adamlara bu iş havale ediliyor. AKP şu an PKK ile çözüm arayışı için her yolu deniyor. Yüzlerce Milletvekili yetmedi, toplumda açıklamalarıyla ve fikirleriyle tepki toplayan bu 63 kişilik Akil İnsanlar listesi ortaya atıldı. Bu milletin ve Türkiye Cumhuriyetinin kaderini sanki bu liste kurtaracak. Bu AKP hükümetinin acziyetini gösteren çok açık bir tablodur. Bu süreçten PKK’nın meşruiyeti çıkar. Lakin bu süreçte farkında mısınız onca tarikat, cemaat, kanaat önderlerine hiç başvurulmadı. Peki, milletin iradesi yani seçtikleri 550 kişilik milletvekilleri ne yapacak? Bu da milletimizin merak konusu olmuştur. İşin Akil Adamlara havale edilmesinden dolayı endişeli olduğumuz apaçık ortadadır. Terör meselesinin ortadan kaldırılması için işin temeline inilmesi ve terörü besleyen, doğuran ve destekleyen finansman kaynaklarının ortadan kaldırılması gereklidir. Yani teşhisi düzgün koymak ve gereğini yapmak” şeklinde konuştu.

Engelleri Kaldırmak İçin Engellilerle Buluştular

Cumhuriyet Halk Partisi kendi bünyesinde oluşturduğu Engelliler Üst Kurulu ile tüm Türkiye'yi dolaşarak engelli vatandaşların sorunlarını yerinde tespit etmek ve TBMM düzeyinde çözüm bulmak amacıyla engellilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geliyor. CHP Engelliler Üst Kurulu

bu kapsamda Ordu'ya da bir ziyaret gerçekleştirdi. Bu kapsamda Ordu'ya da bir ziyaret gerçekleştiren CHP Engelliler Üst Kurulu engellilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geldi. CHP İzmir Milletvekili, Engelliler Üst Kurulu Üyesi Hülya Gü-

ven, CHP Ordu milletvekili İdris Yıldız,il başkanı Osman Güngör merkez ilçe başkanı Ahmet Angın ve parti yönetİcilerinin yanı sıra kent konseyi başkanı Halit Çelebi kent konseyi engelliler başkanı Av.Serhat Tuna ,Türkiye Sakatlar Derneği Ordu şube başkanı Selma Gülseren,deniz yıldızı zihinsel engelliler dernek başkanı Emine Alp Karaman engelliler dernek başkanı İmdat Aktaş ile çok sayıda engelli vatandaş katıldı. Ordu Öğretmen evinde engellilerle bir araya gelen Engelliler Üst Kurulu Üyesi CHP İzmir Milletvekili Hülya Güven, “Amacımız, engellilerle ve engellilere ait sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelmek, sorunları tespit etmek ve tanışmak” dedi. Engelliler üst kurulu olarak ilk etapta tanışma toplantıları düzenlediklerini ifade eden Güven, daha sonra bu çalışmalara

çalıştaylarla devam edeceklerini belirterek, bundan sonraki çalışmalarında yine bu illerde çalıştay düzenlemeyi planladıklarını, bunun ilk örneklerini Mersin ve Antakya’da yaptıklarını söyledi. Her ilde karşılaştıkları sorunların farklılık gösterdiğini ifade eden Güven, yapılan çalışmalarla sorunlara karşı farkındalık oluşturulduğunu kaydetti. Güven, “5-6 tane il dolaştık. Bu illerde de gerçekten gözlediğimiz her illerin sorunları farklı. Mesela bazı iller şehir mimarisi yönünden daha ileriye gitmiş. Ama bazı iller hiç başlamamış. Aynı zamanda kendileriyle görüştüğümüz zamanda o iller içinde bir motivasyon olmuş oluyor, bir örnek olmuş oluyor. Yapacağı varsa belediye açısından onları yapmaya çalışıyor. Bu yönden de bir farkındalık yaratılmış oluyor” dedi.

5

SATIRBAŞI Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN ahmet@ahmetfidan.com www.ahmetfidan.com

Umutları YÖK Olan Gençler (II) KATLANILAMAYASI KATSAYI muşak bir katsayı sistemiyle UYGULAMASI!! yapılandırılması gerekliliğidir. Bundan önceki yazılarımızHazır bu konuya girmişda, üniversitelerin özgürleştiri- ken, ilk öğretim, orta öğretim ci ikliminden bahsetmiştik. Bu ve yüksek öğretim kademeiklimde, kampüslerin genç- sindeki eğitimci ve öğretimleri kalabalık psikolojisinden cilere de şunları vurgulamak uzaklaştırıcı rolünü belirtmiş, isterim. İster ilköğretimde iskılık kıyafet serbestisi ve de- terse yüksek öğretimde olvam devamsızlık uygulama- sun her zaman ezberci eğisını kendi öğrencilik hayatım timden şikayet edilmektedir üzerinden örneklendirmiştim. fakat bu şikayet eden eğitimBu gün de yıllarca mes- cilerin bizzat kendileri ezberlek liselerimizin üstündeki ka- ci olarak uygulamaya devam bustan bahsetmek istiyorum. etmektedir. Çoğu, acaba ben Katsayı uygulaması, 1998 yı- bizzat kendim verdiğim eğilından bu yana şu ya da bu tim ve öğretimde kendimi ezşekilde süregelmiş bir tep- bercilikten ne kadar kurtarırım ki uygulamasıdır. Bu uygula- diye bir düşünce içine girmema aslında çok ideal ve ge- mektedirler. Tıpkı kahvehanerekli bir uygulama iken, çıkışı lerdekilerin işsizlikten şikayet veya orijini herkesin malumu ederken çevrelerindeki iş fırolduğu üzere kötü emellerle satlarını görmek istememekolmuştur. Öyle ki, İmam Hatip te ısrar ettikleri gibi. Bu konuLiseleri’nin önünün kesilme- da durulacak pozisyon, sahip si için, Endüstri Meslek Lise- olunacak bakış açısı “Acasi, Kız Meslek Lisesi ve bu gibi ba ben ezberci eğitime karşı diğer meslek liselerinin maruz ne yapabilirim, öğrencilerimizi kalacağı zarar veya olumsuz- bu sistemden nasıl kurtarabililuklara karşı tamamıyla kayıt- rim” olmalıdır. sız kalınmıştır. Dozaj olarak çok az bir mikÜNİVERSİTELERİN tarı şifa olan ilaçların tamaBİLİMSELLİĞE DÖNÜŞÜ: mıyla vücuda alınmasıyla zeYine YÖK başkanının ilk dehir haline gelmesi gibi, belli meçlerinden diğer bir alt başoranda uygulık ta yüksek lanması gerek- Teorik bilgiler kütüp- öğretim kuli katsayı siste- hanelerin tozlu rafla- rumlarının bimi, çok ağır ve odarına demirbaş olmak limsellik katı bir şekilde ğına yeniden amacıyla üretilmiş, oturtulmasıyuygulanarak meslek lisele- bunların pratiğe dö- dı. Öyle ki son rinin ölümü haonbeş yıldır, zırlanmıştır. Şu külmesi, laboratuara ü n i v e r s i t e l e r an için bu liskolastik centaşınması, uyguselerimiz ciddere içine solamaya konulması kulmuştu. Yedi anlamda sıkıntı içindedir. konusunda ödenek, rinde sayan Popülerlikleriama sorunsuz engelleyici politika, olması istenen nin düşmesiyve demotivasyon le onca uygubir kurtarmalama alanları, cı mantık kalmantığı bir adım atölyeleri lakınmakta olan boratuarları atıl öne çıkanların karşı- ülkemizin bikalmıştır. sına dayatılmıştır. lim ve teknoOysa ki bu lojiye bu denli sistemin tamamıyla mesleğin- acil gereksinim duyduğu döde tercih yapanları teşvik edi- nemlerde uygulamaya kayıtci olurken, mesleği dışı tercih sız kalmıştır. Nerede eski tayapanları da engellememeliy- birle “icat çıkaranlar” mucitler, di. Yani bu durum meslekte yenilikçiler, alternatif bakışçıilerlemeyi teşvik edecek, buna lar varsa hepsi yurt dışına çıkkarşın o meslekte eğitim alıp mak hatta hatta kaçmak için ta başka alanlarda tercih yap- adeta zorlanmıştır. mak isteyenleri cezalandırmaTeorik bilgiler kütüphaneyacaktı. lerin tozlu raflarına demirO yıllardan bu güne kadar baş olmak amacıyla üretilmiş, bu ceberrut sistem uygulana- bunların pratiğe dökülmesi, gelmiş ve milyonlarca genci- laboratuara taşınması, uygumizin hayallerini dumura uğ- lamaya konulması konusunda ratmıştır. Neredeyse 10 yıllık ödenek, engelleyici politika, bir sürede kimse bu sisteme ve demotivasyon mantığı bir dokunma cesaretini göstere- adım öne çıkanların karşısına memiştir. Bu sistem Türk Si- dayatılmıştır. Bu hal karşısınlahlı Kuvvetlerinin önerisi ve da ne kadar pırlanta beyinler YÖK’ün onayı ile bu güne ka- varsa her biri ya küstürülmüş dar gelmiştir. Şimdi YÖK ün ya sindirilmiş ya da kaçırılmışyeni yönetimi, sistemi bahsini tır. ettiğimiz dozajda yeniden düŞimdilerde bilimselliğe dözenlemesi gerekmektedir. nüş için sabırsızlanıyoruz. Katsayı sisteminin tamamen Ürettiğimiz teorik bilgileri uykaldırılması da yine kanımızca gulamaya koymak için, ülkeyanlış olacaktır. Zira yüksek mizin faydasına sunmak için öğretim sistemi mesleğinde çalışmalara başlıyoruz. Umailerleyenleri teşvik etmelidir. rım YÖK teki bu kan değişimi Bu meslekte doğrusallık için ilk günkü ererjisiyle ve her gün gereklidir. Burada en temel artan sinerjisiyle devam eder. nokta, sistemin gençlerin eğiMutlu ve aydınlık yarınlar limlerine yatkın bir şekilde yu- hepimizin olsun.


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

6

Ordu’nun Prestij Projesi 2 Yılda Bitirilecek caktır. Projenin kapalı inşaat alanı 3.300 m² dir. Projenin içeriğinde, denize uzanan seyir terasları ile birlikte yaya yolu, koşu yolu, bisiklet yolu, açık sportif faaliyet alanları, fındık bahçesi ve tematik park bulunmaktadır. Ayrıca proje kapsamında işletmeye açılacak olan çeşitli büyüklükte 55 yeni işyeri mevcuttur. Proje, idari birim, Ar-Ge üretim ve kontrol merkezi, deneme numune satış ünitesi, fındık ve çikolata satış üniteleri, butik çikolata üretim, kalıplama, paketleme ve satış üniteleri, yöresel yemeklerin sunum ve satış Ordu’nun prestij projelerinden olan “Ordu Fındık ve Çikolata Park” projesinin DOKA tarafından desteklendiği açıklandı. Vali Düzgün tarafından yapılan açıklamada toplam 5 milyon lira değerindeki proje iki yılda tamamlanacak. Vali Orhan Düzgün, “Ordu Fındık ve Çikolata Park” projesinin, Ordu’da yapılan DOKA Yönetim Kurulu Toplantısı’nda, DOKA’nın Güdümlü Proje Desteği kapsamında uygulanması için işlemlerinin devam etmesine karar verildiğini söyledi. “Yeni Bir Cazibe Merkezi Oluşacak” Gülyalı ilçesinde yapımı devam eden Ordu-Giresun Havalimanı inşaatının batı kısmında yer alan 60.534 m2’lik alan üzerinde oluşturulacak “Ordu Fındık ve Çikolata Park” projesinin amacı hakkında bilgi veren Vali Orhan Düzgün, “Bölgemizde ve ilimizdeki fındık üretim potansiyelini yerelde değerlendirmek suretiyle bölgesel ekonomiye ve ülke eko-

nomisine katkı sağlamak, fındığı katma değeri yüksek ürüne dönüştürmek, bölgeye özgü fındık ve çikolata çeşitliliğini artırmak, fındık ve çikolatanın özdeşleştiği yeni markalar oluşturmak, ayrıca bu alanda ulusal ve uluslararası ölçekte iç ve dış turist hareketliliğine de hitap eden bir cazibe merkezi oluşturmak amacıyla ‘Ordu Fındık ve Çikolata Park’ projesini geliştirdik” dedi. “Projenin Maliyeti Yaklaşık 5 Milyon TL” Proje maliyetinin toplamda 5 milyon TL’yi bulduğunu belirten Vali Düzgün, proje kapsamında yapılacak yatırımlarla ilgili de şu bilgileri verdi: “Ordu Fındık ve Çikolata Park Projesi, Gülyalı ilçesi Yeniköy mahallesinde bulunan 60.000 m² deniz dolgu alanı ile Karadeniz Sahil Yolu üzerinde Gülyalı İlçe merkezinde 534 m²’lik arsa olmak üzere toplam 60.534 m²lik alanda uygulanmaktadır. Proje kapsamında yapılacak tüm yapılar, Karadeniz mimarisine uygun olarak yapıla-

üniteleri, fındık ve yöresel ürünler satış üniteleri, fındık ve çikolata çocuk evi, fındık müzesi ve sosyal tesislerden oluşmaktadır.” “Proje Maliyetinin yüzde 75’ini DOKA Karşılayacak” Projeye, Ordu İl Özel İdaresi, Ordu Ticaret ve Sanayi Odası, Ordu Ticaret Borsası, Gülyalı Belediyesi, Ordu Turizm Altyapı Hizmet Birliği ve Gülyalı Köylere Hizmet Götürme Birliği’nin ortak olduğunu ifade eden Vali Düzgün, proje maliyetinin yüzde 75’inin Doğu Karadeniz Kalkın-

ma Ajansı (DOKA), geriye kalan %25’inin ise proje ortağı kurumlarca karşılanacağını kaydetti. “Proje 2 Yılda Tamamlanacak” Projenin uygulama aşamasıyla ilgili de bilgi veren Vali Düzgün, “DOKA Yönetim Kurulu’nun onayından sonra projenin uygulama aşamasına geçilecek. Projenin uygulama süresi 2 yıldır. 2014 yılı içerisinde projenin tamamlanması hedeflenmektedir” diye konuştu.

Aile Hekimine Artık Randevu İle Gidilecek ra ayırdıkları zaman kısıtlı oluyor. Öğleden sonra ise hasta sayısı çok daha az oluyor. Bunun önüne geçmek için randevulu sisteme geçiyoruz" denildi. Vatandaşların hastane randevu sistemini arayarak aile hekimliklerinden randevu alabileceğine yer verilen açıklamada, bu şekilde hem gün içindeki

Aile Hekimliklerine artık randevu alarak gidilecek. Türk Halk Sağlığı Kurumu randevu sistemine öncelikle talep eden Aile Hekimliği ile başlanacağını ve daha sonra özendirilerek yaygınlaştırılacağını açıkladı. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, aile hekimleri için de "randevu sistemi" başlatılacağı, vatandaşların aile

hekimlerinden daha iyi hizmet alabilmesi ve muayene sırası beklememeleri için "randevu sistemi"ne geçileceği belirtildi. Randevu sistemi ile vatandaşın çok daha kaliteli sağlık hizmeti alacağının ifade edildiği açıklamada, "Aile hekimlerinin hasta yoğunlukları sabahtan öğleye kadar oluyor. Yoğunluk nedeniyle hekimlerin bu saatlerde hastala-

yoğunluğun ortadan kalkacağını hem de hastaya ayrılan sürenin daha uzun ve verimli olacağını ifade edildi. Aile hekimliği için randevu sistemi şimdilik zorunlu tutulmayacak. Sistemin uygulamasına, talep eden aile hekimleriyle başlanacak ve zaman içinde özendirilerek, yaygınlaştırılacak.

YİTİK 41350892068 Fatsa V.D. Beko-Casio 298 SR markalı 8GA. 000 80200084 sicil nolu yazar kasamın Ödeme Kaydedici Cihaz Kullanım Belgesini kaybettim. Hükümsüzdür.

Birol EROL


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

“AKP’nin Hevesi Kursağında Kalacak”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Türkiye’de terörün sona ermesini istediklerini ancak terör örgütünü meşrulaştıran bir süreci doğru bulmadıklarını söyledi. Ordu’da bir otelde düzenlenen CHP İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Kurulu Toplantısı’na CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökhan Günaydın, Bülent Tezcan, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün, Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, İl Başkanı Osman Güngör, ilçe başkanları, ilçe belediye başkanları ve çok sayıda partili katıldı. Toplantı öncesinde Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın ve Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan basın toplantısı düzenledi. Tezcan, “Biz Türkiye’de terörün sona ermesini istiyoruz. Türkiye, ‘terörle mücadele ediyorum, barışı getireceğim’ maskesi altında Türkiye’nin ulusal bütünlüğünü, üniter yapısını tehlikeye düşürecek, Türki-

ye’de çok uluslu devlet oluşturma projesinin hazırlığını yapacak, bunu meşrulaştıracak hiçbir adımı doğru bulmuyoruz. ‘Barışı elde edelim’ kisvesi adı altında terör örgütünü meşrulaştıran bir süreci doğru bulmuyoruz. Türkiye’nin demokrasiye, özgürlüklere, insan haklarına, temel hak ve özgürlükleri genişleten bir sürece ihtiyacı vardır. CHP tarihinden bu yana anlayışın temsilcisi olmuştur ama Türkiye’de devleti ve milleti teröre teslim edecek pazarlıklara da bu ülkeyi kurban etmeyeceğiz” dedi. AK Parti’nin Ordu’yu büyükşehir yapma nedeninin Ordu Belediye Başkanlığı’nı almak olduğunu savunan Tezcan, “Ordu son dönemde iktidarın bir el çabukluğu ile Büyükşehir çerçevesinde bir kanun değişikliği yapıldı ve önümüzdeki seçimlere büyükşehir olarak girecek. Bu sürece köyleri de katarak, AKP alamayacağı Ordu Belediye Başkanlığı’nı ‘nasıl alırım’ diye oyun yapma peşine girdi. Bu hesaba düştü. Hevesi kursağında kalacak. Bu hesabı tutmayacak” diye konuştu.Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Gü-

naydın ise, Türkiye’yi başkanlık sistemine ve eyalet sistemine taşımayı amaçlayan bir içeriğin Büyükşehir Yasası’nda olduğunu ileri sürdü. Günaydın, “AK Parti, başkanlık sistemi önerisini Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na bildirmiş bulunuyor. Başbakan bir eyalet sistemini istediğini de gazetelere verdiği beyanla ifade etmiş bulunuyor. 6360 sayılı Büyükşehir Yasası, TBMM’ye verilen önerge ve Başbakan’ın sözlerinde de somutlaştığı üzere Türkiye’yi başkanlık sistemine ve eyalet sistemine taşımayı amaçlayan bir içeriğe de sahiptir. Zaman bize bunu göstermiştir” şeklinde konuştu.Ordu’nun büyükşehir olmasını çoktan hak ettiğini vurgulayan Günaydın, şöyle konuştu: “30 Mart 2014 tarihi itibariyle Ordu büyükşehir olacaktır. 750 bin nüfusu aştığı için bir kanun değişikliği ile Ordu bu statüye dahil edilmiştir. Ordu milletvekilimiz de bu kanun teklifinin altına imzasını atmıştır. Biz Ordu’nun büyükşehir olmasını çoktan hak ettiğini düşünüyoruz. Ordu, Karadeniz’de kültürüyle, doğasıyla, insanıyla, ürettikleriyle gerçekten kentleşme aşamasında önemli mesafeler elde etmiş bir ildir. Büyükşehir Yasası’nın içerisinde uygun olmayan içerikleri de bütün samimiyet ile açıklamak gerekir. Ordu’da artık il genel meclisi üyeliği seçimi yapılmayacak. İl özel idarelerinde valinin karşısında halkın iradesini temsil eden, il genel meclisi üyeleri varlığıdır. Ordulular hangi partiye oy verirlerse versinler kendi düşüncelerine uygun bir il genel meclisi üyesi seçerler ve bunu meclise gönde-

rirlerdi. Bunlar da halkın iradesini il özel idaresi bütçesine ve uygulamalarına yansıtırlardı. Artık böyle olmayacaktır. Artık il özel idaresi, il genel meclisi olmayacak ve vali bütün bunları yatırım izleme ve koordinasyon merkezi altında denetleyecek idare edecek. Bu yapının uygun olmadığının bir defa daha altını çizelim. Ordu’da belde belediyeleri kapatılıyor. Nüfusu ne olursa olsun, başarılı beldeler de belediyelerini kaybediyorlar. Bunu yaparken de kimse kendi halkına sormuyor. O beldelerin sahibi orada yaşayanlardır. CHP iktidarında bu kapanan beldeler tekrar açılacaktır. 30 Mart tarihi itibariyle Ordu’da hiç köy kalmayacak, köyler mahallelere dönüşecektir. Biz bunların halkın yararına olmayacağını düşünüyor ve söylüyoruz.” Konuşmaların ardından İl Danışma Kurulu Toplantısı’nda Büyükşehir Yasası, Anayasa değişikliği ve kapatılan belde belediyeleri görüşüldü.

Sayfa

7

23 Nisan’da Koltuk Devri Sona Erdi

23 Nisan çocuk bayramlarında geleneksel hale gelen Cumhurbaşkanı, Başbakan, vali, Kaymakam gibi devlet koltuklarına çocukların oturtulması uygulaması bu yıldan itibaren kaldırıldı. Geçen yıl 5 Mayıs’ta yürürlüğe giren milli bayram kutlama yönetmeliği, bu yıl ilk kez 23 Nisan’da uygulanacak. Yeni yönetmeliğe göre 23 Nisan’da stadyum kutlaması da yapılmayacak. Her yıl Başkent’te 19 Mayıs Stadyu-

mu’nda binlerce öğrencinin katıldığı gösteriler bu yıl yapılmayacak Yeni yönetmelikle, Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı ve devlet protokolünün katıldığı 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı resmi töreni de tarihe karıştı. Her 19 Mayıs’ta sergilenen Samsun’dan getirilen bayrak ve toprağın teslimi gibi uygulamalar da yapılmayacak.

“Kan Ağlıyor Anadolu” Eğitim-İş Sendikası Fatsa Şubesi, "Kan Ağlıyor Anadolu" isimli bir tiyatro gecesi düzenledi. Eğitim-İş Fatsa Şube Başkanı Köksal Çıtak, bu yıl ikincisini düzenledikleri tiyatro etkinliğinin

en önemli özelliğinin sendikanın ilk üyesi eğitimci Tugrul Şahin'e bir plaket verilerek onurlandırılması olduğunu söyledi. Gecede sergilenen oyunun, Çanakkale'yi anlatan bir oyun olduğunu söyle-

yen Köksal Çıtak, Çanakkale'den Atatürk'ün çıkartılmaya çalışıldığını iddia ederek; "Bu oyunda Çanakkale'de önder ve Çanakkale ruhunu oluşturan bir lider olduğunun vurgusu yapılıyor" dedi Gecede, Eğitim-İş Sendikası Fatsa Şubesi'nin ilk üyesi Tuğrul Şahin'e plaketi Eğitim-İş Ordu Şube Başkanı Hikmet Pala tarafından verildikten sonra, "Kan Ağlıyor Anadolu" adlı oyun sergilendi.


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

8


08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

9

Bin 100 Ağacı Acımasızca Kestiler! yaşatmasın. Allah tabiî ki bir kapıyı kaparken, bir kapıyı açar. Bize düşen sabretmek. Ayrıca da bölge için çok önemli olan bahçenin katledilmesine seyirci kalınmamasını rica ediyorum.” Ceviz üretmekten vazgeçemeyeceğini belirterek, yardımı olacak herkese kapısının açık olduğunu söyleyen Poyraz, “zaten benim bahçeyi hemen hemen

herkes biliyor. Türkiye çapında meşhur bir bahçe. Çok akademik olarak yetiştirdik. Çocuğumuz gibi emek verdik. Geçen sene önemli bir miktardaki ağaçlarımız meyve verdi. ince kabuk beyaz ceviz, Türkiye’de çok makbul olan bir ceviz türünü yetiştirmeyi Allah bize nasip etmişti. İnşallah yolumuza devam edeceğiz ve ceviz yetiştireceğiz. Yardımı do-

kunabilecek herkesin yardımına ihtiyacım var. hem teknik olarak hem dua olarak.” Bölgede ilk olan cevizin yetiştiriciliğini yapan ve cevizin fındığa göre daha fazla gelir getirdiğini herkese ispatlamayı hedef edinen bahçe sahibi Seçkin Poyraz, bir-iki içerisinde tamamının meyve verecek olan ağaçların tamamının kesilmesine anlam

vermekte zorlandığını belirterek, “insan 100 ağaç keser, 200 ağaç keser, 500 ağaç keser durur. Bin ağacın tamamını kesmenin şeyini biz anlayamıyoruz.” Ceviz ağaçlarının kesilmesiyle ilgili jandarmaya ihbarda bulunulurken, Ulubey Cumhuriyet Savcılığı’na da suç duyurusunda bulunuldu.(Orducu.com)

“Yaşlanan Fındık Ağacı Sökülmeli ve Yenisi Dikilmeli” Ulubey’de tam anlamıyla bir ağaç katliamı yapıldı. Karadeniz’in en büyük ceviz bahçesi olan ve özel bir tür cevizin yetiştirildi fidanlar kimliği belir kişiler tarafından kesildi. Ceviz bahçesinde tam bin 100 ağaç kesilmiş. Ordu’nun Ulubey İlçesi’nde birkaç sene önce Seçkin Poyraz tarafından fındık ocaklarını sökerek Karadeniz’in en büyük ceviz bahçesi kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından tahrip edildi. Akoluk Köyü’nde 70 dönüm arazı üzerinde kurulan ceviz bahçesindeki fidanlar köklerinden kesildi. Karadeniz’in en büyük ceviz bahçesi olan bahçede birkaç senedir özel bir tür ceviz türü yetiştirilmek için yoğun çalışmalar yürütülüyordu. Gece geç saatlerde yapıldığı tahmin edilen ağaç katliamının ardından bahçesindeki katliamı gören Seçkin Poyraz büyük bir şok yaşarken, “biz yıllarca emek verdik. Karadeniz’in en büyük ceviz bahçesini yetiştirmeyi Allah bize nasip etti. Ancak bu ceviz bahçesinin olağanüstü

derecede başarılı olması sonucunda bu gece tahminimize göre kalabalık sayıda bir insan grubu bahçemize girerek bin 100 ceviz ağacımızın tamamını kestiler. Bu ceviz ağaçlarının kesilmesi benim için çok büyük bir kayıp ve afet olsa dahi esasında bu bölge için, Ulubey için ve Ordu için bir kayıp. Çünkü biz bu yıl bu bahçeden 7 ton civarında ceviz bekliyorduk.” Hiç kimseyle bir husumeti olmadığını ifade eden Seçkin Poyraz, konunun aydınlatılması için herhangi bir bilgisi olanların kendisine yardımcı olmasını istediğini belirterek, “bu bahçe bu sene bu şekilde meyvesini gösterseydi insanların tamamen cevize bakış açısı değişecekti. Benim hiç kimseyle şahsi bir husumetim yok. Bu sadece cevizi ortadan kaldırmak için yapılmış bir katliam. İnsanlardan, beni dinleyenlerden ben şunu rica ediyorum. Bu konuda duyumu olan, haberi olan her kimse lütfen bize bildirsin. Allah kimseye de böyle bir afet

Ordu Ticaret Borsası Başkanı Nejdet Gürsoy,"Yaşlanmış fındık ağaçlarına ne kadar budama ve bakım yapılırsa yapılsın o ağaçlardan istenen verim sağlanamıyor. Durum böyle olunca dönüm başı verim ciddi oranda düşmekte" dedi. Gürsoy, Karadeniz'deki fındık ağaçlarının yaşlanmasına karşın üreticilerin bahçelerini yenilemediğine dikkati çekerek, "Durum böyle olunca dönüm başı verim ciddi oranda düşmekte" diye konuştu. Türkiye'de fındık ağaçlarının çok yaşlandığının belirlendiğini dile getiren Gürsoy, şöyle devam etti: "Fındık, yaklaşık 100 ülkeye ihracat edilen en önemli tarım ürünlerimizin başında geliyor. Hem ülkemize milyon dolarlarca döviz girdisi sağlıyor hem de binlerce çiftçinin geçim kaynağı oluyor. Buna karşın ürüne son yıllarda gerekli bakım maalesef yapılmıyor. Bu durumu, bahçelerimizdeki yaşlanan ağaçlardan rahatlıkla anlayabiliyoruz. Fındık ağaçları hala de-

İLAN

AYDEMİR İş Merkezinde Kiralık Ofisler Ayhan Aydemir 0532 382 37 19

Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. Topaloğlu Camii karşısı FATSA Müracat Aydemir Muhasebe Bürosu

delerimizin diktiği gibi duruyor. Özellikle Doğu ve Orta Karadeniz'de yaşlanmış fındık ağaçları verim bakımından artık istenen derecede ürün vermiyor. Bu da ister istemez rekolteye yansıyor." Her sezon fındık rekoltesinde düşüş yaşandığını ifade eden Gürsoy, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eskiden bir dönüm araziden ortalama 200 kilogram fındık hasat edilirken, yaşlanan fındık ağaçlarının olduğu bahçelerde artık bir dönüm araziden 100 kilogram ürün alınıyor. Bu rakamlar bahçelerimizin ne kadar yaşlandığını bize gösteriyor. Bölgemizde 70 ile 100 yaş arasındaki fındık ağaçlarının oranı yüzde 65'leri buldu. Yaşlanmış fındık ağaçlarına ne kadar budama ve bakım yapılırsa yapılsın o ağaçlardan istenen verim sağlanamıyor. Üreticilerimizin bir an önce yaşlanan fındık ağacını söküp yerine yenisini dikmesi gerekiyor." Gürsoy, bazı Avrupa ülkelerindeki fındık ağaçlarının Türki-

ye'ye oranla daha genç olduğunu vurgulayarak, "Bu ülkeler her yıl fındık ağaçlarını gençleştirmenin yollarını arıyor. Azerbaycan ve Gürcistan gibi ülkelerde

de fındık ağaçları daha genç. Hal böyle olunca bu ülkelerin fındık rekoltelerinde düşüş yaşanmıyor" ifadelerini kullandı.


10

08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

Avukatlıktan Hakimliğe Geçenler Onurlandırıldı Karı-Koca Hayatını Kaybetti Sabah Sporu Yaparlarken Kamyonet Çarptı.

/ Muhsin YILMAZ

Ordu Barosu’nun 5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle Fatsa Yalçın Otel’de düzenlediği gecede avukatlıktan hakimliğe geçenlere hizmetleri onuruna plaket verildi. Ayrıca Avukatlar günü nedeniyle düzenlenen etkinliklerde de dereceye giren avukatlara ödülleri takdim edildi. Gecenin açılış konuşmasını Ordu Baro Başkanı Av.Oktay Çanak yaptı. Çanak, “Ulu Önder Atatürk 5 Nisan 1923 tarihinde Türkiye’nin ilk barolarından biri

olan Ankara Barosu’nu ziyaret ettiğinde bu günü Avukatlar Günü olarak kutlanmasına karar verilmiş. O günden bugüne yargı camiamız Avukatlarımız birçok merhalelerden geçerek bu günlere geldi. Biz Ordu’da bizden önceki meslektaş büyüklerimizin de gayretleriyle 1958 yılında ilk defa Ordu Barosu kurulmuş oldu. O gün 40-45 kişilik sayılarla başlayan bu birliktelik bu gün 256 resmi sayıyla bu günlere gelmiş olduk. Hiç şüphesiz bu güne kadar kazandıklarımız olduğu ka-

dar kaybettiklerimizde oldu. Ben özellikle bu gece onların her birini rahmetle yad ediyorum. Özellikle bu dönem içersinde arkadaşlarımızı kaybettik Allah onlara gani gani rahmet eylesin ve bizlere de sabır ihsan eylesin. Bu gün Ordu Barosunda 23 arkadaşımız stajına başladı ve devam ediyor. Onların her biri yeni gelen arkadaşlarında katılmasıyla Ordu Barosunu, Ordu ailesini sayı olarak artıracak ve büyütecekler. Biz bizden önce görev almış baro başkanlarımızın ve baro yönetim kurulu arkadaşlarımızın o emeklerini ve emanetlerini daha iyiye daha güzele götürmek için elimizden geleni yapacağız. Tabi burada her şey bizim elimizde değil. Eğer birlik ve beraberlik içerisinde birbirimize yardımcı olursak her şeyde birlikte hareket edersek eminim ki çoğu şeyleri halletmiş olacağız. Hep söyledim savunmanın öğesi avukatlardır diye. Birçok arkadaşımız

mesai içerisinde birçok zorluklarla karşılaşıyorlar. Ama bugün geçmişteki avukat büyüklerimizin de mücadelesi sonucu bir nebze olsun rahat avukatlık yapıyoruz. Eminim ki bizden sonraki arkadaşlar bunu biraz daha rahat hale getirecekler” dedi. Ordu Barosu Başkanı Av. Oktay Çanak’ın konuşmasının ardından avukatlıktan Hakimliğe geçen Av. Ali Maral, Bahri Beyazıdoğlu, Gazanfer Bozdağ, Serkan Durmuşoğlu ve Murat Arslan’a hizmetleri onuruna plaket verildi. Ayrıca 5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle düzenlenen tavla turnuvasında birinci olan Av. Ali Maral’a, ikinci olan Av. Tarık Kurulay’a, üçüncü olan Av. Seydi Eribol’a, 101 Eşli Okey Turnuvasında birinci olan Av. Attila Önal-Av. Tayfun Gökalp’a, ikinci olan Av. Cemil Palavar-Av. Uğur Çelenk’e ve üçüncü olan Av. Birsen UçarAv. Ezgi Yücesoy’a çeşitli ödüller takdim edildi.

Halk eğitimi merkezinin düzenlemiş olduğu 2. Geleneksel fotoğraf yarışmasının konusu ise

şu şekilde açıklandı; “Aybastı’da tarihi yapılar, tarım, turizm, yaşam, insan, doğal hayat ve doğa güzellikleri anlatan fotoğraflar.“ Yarışma sonucunda Birinciye yarı profesyonel fotoğraf makinesi, ikinciye kompakt fotoğraf makinesi, üçüncüye de tripot ödül verilecek. Yarışmanın sonuçları 7 Haziran 2013 tarihinde açıklanacak ve ödüller 12 Haziran 2013 tarihinde Aybastı Halk Eğitimi Merkezi geleneksel Yıl Sonu Sergi töreninde verilecek Yarışmacılar katılım formunu http://www.aybasti.bel.tr den temin edebilecekler.

Aybastı’nın En Güzel Fotoğrafı Seçilecek / Betül YEŞİLLER

Aybastı Halk Eğitimi Merkezi’nin 2. Geleneksel fotoğraf yarışması start aldı. Halk Yarışma ile ilgili Aybastı Eğitim Merkezince yapılan açıklamada, Aybastı İlçesi’nin tarihi ve doğa güzelliklerini tanımak ve tanıtmak, yaşanılan çevrenin güzelliklerini hissettirmek, fotoğraf çekmeyi ve paylaşımı teşvik etmek, Aybastı’da mevcut tüm güzelliklerin renklerini fotoğraf sanatı ile belgelemek ve geniş kitlelerle paylaşmak amacıyla 2.Geleneksel Fotoğraf yarışmasını düzenliyoruz” denildi.

Yarışmaya başvurular 25 Mart 2013 tarihinde başladı ve 27 Mayıs 2013 tarihinde sona erecek.

Sabah sporu yapmak için kaldırımda yürüyen evli çifte kamyonet çarptı. Ünye’de meydana gelen kazada, sürücüsünün aşırı süratli olduğu iddia edilen kamyonet sabah sporu için kaldırımda yürüyen evli çifte çarptı. Karı-koca olay yerinde hayatını kaybetti. Ünye’de meydana gelen kazada 2 kişi hayatlarını kaybetti. Ünye Gölevi Mahallesi TOKİ Konutları mevkiinde meydana gelen kazada Murat Şahiner(58) ve Sebahat Şahiner(57) çifti, sabah saat:08.00 sıralarında spor yapmak için yol kenarındaki kaldırımda yürürken, Samsun’dan Ünye istikametine gelmekte olan Onur Şen(27) yönetiminde ki 61 HK 982 plakalı kamyonetin altında kaldı. İlk belirlemelere göre, kamyonet sürücüsünün aşırı süratli olduğu ve bu nedenle kazaya sebebiyet verdiği iddia edildi. Kamyonetin, Şahiner çiftine çarptıktan sonra yoldan geçmekte olan Muammer Torlak yönetiminde ki 34 VB 2815 plakalı Tır’a çarparak durabildiği belirtildi. Emniyet kazayla ilgili soruş-

turma başlattı. Şahiner çiftinin komşuları evlerine çok yakın yerde olan kazayı duyar duymaz olay yerine geldi. Şahiner çiftinin kendi hallerinde insanlar olduğunu belirterek “ Murat bey ve Sebahat hanım komşumuzdu ve ikisi de bilinçli insanlardı. Bu insanlar araçlardan çok korkarlardı. Tedbir olsun diye kaldırımın kenarından değil ortasından giderlerdi. Her gün düzenli olarak sporlarını yapan, kendi hallerinde insanlardı” şeklinde konuştular.


11

08 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

“Rahim Ağzı Kanseri Ciddi Ancak Önlenebilir Bir Hastalıktır” / Muhsin YILMAZ

Kadın Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. İsmail Balcıoğlu, rahim ağzı kanserinde erken dönemde teşhis edilebilen vakaların yüzde 95'inden fazlası iyileşebildiğinden erken teşhis ve tedavinin önemli olduğunu söyledi. Günümüzde kanser tedavisi konusunda oldukça fazla ilerleme kaydedilmiş olmasına karşın yine de bu hastalık türünün insan ölümlerinin başta gelen nedenleri arasında yer almaya devam ettiğini belirten Kadın Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. İsmail Balcıoğlu "Ancak kanser erken tanısı zor ve tedavisi de kısıtlı ve zor olan bir hastalıktır. Bu nedenle kanserden korunma daha da ön plana çık-

maktadır. Jinekolojik kanserlerde genel olarak riski arttıran faktörlerden birkaçını; ailede kanserli hasta öyküsünün olması, hiç doğum yapmamış olmak, cinsel yolla bulaşan hastalıklar geçirmiş olmak, sigara kullanmak, aşırı kilo, düzenli jinekolojik muayeneye gitmemiş olmak olarak sıralayabiliriz" dedi. Rahim ağzı kanseri hakkında bilgi veren Balcıoğlu, "Rahim ağzı rahmin vajinaya açılan boyun kısmıdır. Rahim ağzı kanseri ciddi ancak önlenebilir bir hastalıktır. Rahim ağzında kanser gelişmeden önce rahim ağzında hücrelerde oluşan değişime 'displazi' adı verilmektedir. Bu displazi gösteren hücrelerin ortadan kaldırılması ile rahim ağzı kanserinin

ortaya çıkması önlenmiş olur. Bu durum tedavi edilmediğinde ise zamanla bu hücreler kanser hücrelerine dönüşerek rahim ağzı-

nın dış kısmında sınırları belli bir kanser oluşturur ve rahim ağzının diğer katlarına ve diğer organlara yayılır. Tarama testleri ile kanser

gelişiminden önce oluşan rahim ağzı hücrelerinde oluşan değişimi (displazi) tespit edebilmektedir. Erken dönemde teşhis edilebilen bu vakaların yüzde 95'inden fazlası iyileşebildiğinden erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Böylelikle diyebiliriz ki rahim ağzı kanseri önlenebilir bir hastalıktır, yeter ki erken evrede yakalanabilsin. Bu da tabi ki düzenli jinekolojik muayeneler ve tarama testlerinin yapılması ile mümkündür" diye konuştu. Rahim ağzı kanserlerinin oluşumuna nelerin sebep olduğunu da anlatan Kadın Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. İsmail Balcıoğlu, "Rahim ağzı kanserinin gelişimi için bilinen en güçlü risk faktörü cinsel yolla geçiş gösteren Human Papilloma

Virus (HPV) ile uzun süre öncesinden beri infekte olmaktır. Erken yaşlarda cinsel ilişkiye başlamış olan, çok partnerli cinsel hayatı olan veya eşi çok partnerli olan kadınlarda kanser gelişimine yol açan öncü lezyonların oluşma riski yüksektir. Düşük sosyoekonomik düzey, sigara kullanımı ve diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CBH) da rahim ağzı lezyonlarının riskini arttıran faktörlerdir. Yüksek riskli olanlar ile oluşan infeksiyonların çoğu da iyileşir, ancak uzun yıllar vücutta iyileşmeden kalırsa kansere yol açarlar. Düşük riskli tipler ise kansere yol açmayıp, genital organlardaki siğillere yol açarlar. Bunlar da çıkarılarak, yakılarak kolayca tedavi edilebilirler" şeklinde konuştu.

Diş Hekimliği Fakültesi’nde İnceleme Yaptı Play-Off Stresini

Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, belirli aralıklarla sürdürdüğü birim ziyaretleri kapsamında son olarak Diş Hekimliği Fakültesi’nde incele-

melerde bulundu. Sorunları yerinde inceleme ve çözüm üretme konusunda çalışmalarını sürdüren Rektör Prof. Dr. Tarık Yarılgaç’a incele-

meler esnasında Diş Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Varol Çanakçı, Yapı İşleri Daire Başkanı Recep Aslan ve Diş Hekimliği Fakültesi akademik ve idari personeli eşlik etti. Tüm birimleri ziyaret ederek her bölümün hocası ile istişare yapan Rektör Yarılgaç, fakültedeki mevcut ekipmanların 2013 yılı içerisinde iki katına çıkarılarak yeni gelecek öğretim elemanları ile birlikte tedavi gören hasta sayısının 200 binlere ulaşmasını hedeflediklerini belirtti. Konu ile ilgili Diş Hekimliği Fakültesi doktorlarının ve idari personelinin de görüşlerini alan Yarılgaç, yeni gelecek öğretim

elemanları ve ekipmanları ile hedeflenen sayıya ulaşmanın hiç de zor olmayacağını söyledi. Diş Hekimliği Fakültesi girişinde bulunan kuleye saat yerleştirilerek yeni bir görünüm kazandırmayı hedeflediklerini belirten Rektör Yarılgaç, kliniklerde tedavi gören hastalarla da bire bir görüştü. Görüşmeler esnasında hasta memnuniyeti dolayısı ile mutluluk duyduğunu dile getiren Rektör Yarılgaç, Diş Hekimliği Fakültesi’nde çok önemli ameliyatların da başarı ile gerçekleştirildiğine değinerek emeği geçen tüm akademisyenlere ve idari personele teşekkürlerini iletti.

Denizbank’la Yazarkasa Pos’a Geçenlere Önemli Fırsatlar!

/ Muhsin YILMAZ

Yenilikçi ürün ve hizmetleri ile farklılaşan DenizBank, MT Bilgi Teknolojileri işbirliğinde hem POS hem yazarkasa özelliği taşıyan yazarkasa POS’u hizmete sundu. KOBİ’ler İşletme Kart ile harcama sözü vererek, yazarkasa POS’a ücretsiz sahip olabiliyorlar. De-

nizBank, yazarkasa POS için taksitlendirmeden uygun komisyon oranlarına kadar birçok fırsat daha sunuyor. Esnaf ve sanatkârlara getirdiği özel çözümlerle girişimcinin hayatını kolaylaştıran DenizBank, hem POS hem yazarkasa özelliği taşıyan yazarkasa POS’u tanıttı. “DenizBank üzerinden Yazarkasa POS’u kullanacakları büyük avantajlar bekliyor” DenizBank Fatsa Şube Müdürü Bilal İlhan, yaptığı konuşmada esnafın hayatını kolaylaştırmak için Türkiye’de yine bir ilk’e imza attıklarına dikkat çekti. İlhan, “Başta esnafımız olmak üzere tüm KOBİ’ler için 2008’de İşletme Kart’ı geliştirdik ve piyasada lider olduğumuz bu ürünümüzün bugün yaklaşık 235 bin kullanıcı-

sı var. Genel anlamda DenizBank KOBİ Bankacılığı olarak, tüm KOBİ’lere ve esnaf başta olmak üzere işletme sahiplerine özel kredi ürünlerinden yatırım ürünlerine, leasing / faktoring işlemlerinden dış ticaret, sigorta ve POS hizmetlerine kadar birçok ürün ve hizmeti sunuyoruz. Kısa bir süre önce ise MT Bilgi Teknolojileri işbirliğinde yazarkasa POS’u geliştirdik. Hem yazarkasa hem de POS olarak kullanılan bu ürünü şu anda sadece DenizBank sunuyor. 1 Temmuz 2013’ten itibaren özellikle ayağa hizmet götüren restoranların, sucuların, tüpçülerin ve mobil hizmet götüren tüm esnafın ilgili kanun gereği yazarkasa POS’u kullanması zorunlu olacak. DenizBank olarak bizi tercih edecek esnafımıza

önemli kolaylıklar getiriyoruz. DenizBank KOBİ Bankacılığı farklı, hızlı, kolay, ve teknolojik çözümlerle inovasyonu KOBİ’lere ulaştırıyor. Zaten zorunluluk olan bu ürünün İşletme Kart ile alınmasının birçok avantajı var. Bizimle beraber bu bu sisteme geçenler önemli bir avantaj yakalamış olacak. Esnafımızın sadece yanında değil, aynı zamanda onlarla birlikte hareket eden taraf olarak ekonomimizin can damarı olan KOBİ’lerimiz için yenilikçi ürün ve hizmetleri geliştirmeyi sürdüreceğiz.” dedi.

“Ulugöl’ü İlk Defa Gördük” Gölköy Kaymakamlığı Gönül Elçileri Projesi kapsamında Ordu Aile Ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü işbirliği ile bir gezi düzenlendi. Gezi’de, Ahmet Cemal Maden Huzurevi’nden yaşayan yaşlılara Gölköy’ün doğal güzellikleri gezdirildi. Gölköy Kaymakamı Huzurevi sakinlerine eşlik ederek onların her anında yanın da oldu. Gölköy Kaymakamlığı gezi programına katılan huzurevi sakinlerinin hoşça vakit geçirmelerini sağlamak için her türlü imkanları seferber ederek, onların yaşamlarına bir günde olsa mutluluk kattı. Düzenlenen bir günlük gezi öncelikle öğlen yemeği ile başladı ve türküler dinlendi. Yemek programından sonra Göl-

köy Kaymakamı eşliğinde ilçe’nin doğal güzellikleri olan yerler ve mesire alanı olan Ulugöle gidildi. Geziden son derece memnun kalan yaşlılar, “İlk defa buraları görme fırsatımız oldu. Ulugöl ke-

narında hem çayımızı içtik hem de gezdik. Allah Kaymakamımızdan razı olsun, Allah devletimize zeval vermesin” ifadelerini kullandılar. Ulugöl gezisinden sonra hu-

zurevi sakinleri Kaymakamlık makamında ağırlandı. Kaymakam İsa Bolat’ın yakından ilgilendiği huzurevi sakinlerine daha sonra hediyeler takdim edildi.

Paintball İle Attılar

/ Engin YARAN / Emrah ÇOŞKUN

Ordu 1.Amatör Küme B Grubunu lider olarak tamamladıktan sonra adını Play-Off'a yazdıran Yaşamspor'da yönetici ve oyuncular hafta sonu bir araya gelerek Paintball ile stres attılar. 11 Nisan 2013 Perşembe günü Saat 15:00'da Ordu Durugöl Tesislerinde İl Özel İdare Spor ile karşılaşacak olan Yaşamspor çalışmalarını aralıksız sürdürürken sosyal faaliyetlerden de eksik kalmıyorlar. Dün gerçekleştirdikleri antrenmanın ardından Meşebükü Asma Köprünün yanında önce Piknik yapan ve daha sonra Paintball oynayan Yaşamspor, parkurda yaklaşık 3 saat mücadele etti. Mücadeleyi ise Yaşamspor'un hem başkanlığını hem de oyunculuğunu yapan Mehmet Kocatürk'ünde bulunduğu mavi takım kazandı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Başkan Mehmet Kocatürk; "Bir kaç gün sonra yapacağımız Play-Off maçına odaklandık. Çalışmalarımızı sıkı bir şekilde sürdürüyoruz. Fırsat buldukça bu tür etkinlikler düzenliyoruz. Bu hafta sonu antrenman sonrası Paintball'a gitme kararı aldık ve bizim için gerçekten iyi oldu. Böylelikle yorgunluğumuzu üze-

rimizden atıyoruz" dedi. Perşembe günü oynayacakları maça tüm spor severleri davet eden Başkan Mehmet Kocatürk, haklı bir gurur yaşadıklarının altını çizdi. Bu bütçeyle zoru başardıklarını söyleyen Mehmet Kocatürk; "Tüm takım arkadaşlarım ve sayın hocam Yalçın Gürsoy başta olmak üzere bizlerin yanında olan herkese teşekkür ediyorum. Play-Off müsabakalarında yanımızda olacak tüm spor severlere bir sürprizimiz olacak" diye konuştu. Öte yandan Yaşamspor Ordu Durugöl Tesislerinde yapacakları müsabakaları izlemeye gidecek olan sporseverler için Fatsa'dan araç kaldıracak.


SP R

Fatsa Belediyespor Bafraspor’un Zaraspor’a mağlup olduğu haftada çok önemli bir fırsatı elinin tersi ile itti.

Yomra’dan Vize Çıkmadı / Muhsin YILMAZ

Fatsa Belediyespor şampiyonluk şansının sürdüğü haftada Yomra deplasmanından eli boş döndü. Fatsa Belediyespor Bafraspor’un Zaraspor’a mağlup olduğu haftada çok önemli bir fırsatı elinin tersi ile itti. 2.dakikada Oktay Taze soldan Selman’ı gördü, Selman’ın uzak köşeye vuruşu yandan auta

çıktı. 4.dakikada 55 soldan ortasında 9 kaleci Serkan’ı mağlup etti ancak hakem golü ofsayt gerekçesi ile saymadı. 13.dakikada 9 ceza sahası dışından vuruşu autla sonuçlandı. 15.dakikada kale sahasında topla buluşan 9 numara düzgün bir vuruşla topu filelere göndere-

rek takımını 1-0 öne geçirdi. 20.dakikada Önder’in vuruşu 55 den döndü dönen topu Selman auta gönderdi. 59.dakikada soldan gelen ortaya Selman 2 kez denedi ancak top Yomra defanssından döndü. 70.dakikada Ulaş’ın ceza sahası dışından vuruşu yandan auta gitti.

71.dakikada 23 numaranın ceza sahası içinden vuruşu kaleci Serkan’dan döndü. 85.dakikada Emin takımını 2-0 öne geçirdi. 90.dakikada Fatsa Belediyespor Taylan’ın ayağından tek sayısını buldu ve maç 2-1 Yomraspor’un galibiyeti ile sona erdi.

Stad: Yomra HAKEMLER: Müjdat Duman ** Abdulkadir Demirdağ ** Gökhan Coşar ** YOMRASPOR:Adem ** Alparslan ** Yener ** Melih ** Mehmet ** Caner ** Emre ** Ümit ** Erkan ** Mesut ** Salih ? (Dk.23 Emin **) FATSA BELEDİYESPOR: Serkan * Cem * Köksal * İbrahim * Mehmet *Önder * Oktay Taze * Yusuf* Selman * (Taylan *) Ulaş * Oktay Kambolat * (Dk.72 Necati *) GOLLER: Dk.15 Mehmet SARI KARTLAR:Mehmet Cem (Fatsa Belediyespor)

Orduspor Ateşler İçinde 6X6’lık Maçta Kazanan Olmadı ateşe düştü.

Fenerbahçe, Orduspru deplasmanda 2-0’la geçip son 6 haftaya liderin 4 puan gerisinde girerken, Orduspor ateş hattından kurtulma şansını yine yitirdi. UEFA Avrupa Ligi’nde Lazio’yu Kadıköy’de 2-0 yenerek, yarı final için dev bir adım atan spor Toto Süper Lig’de de son 3 maçını kazanan Fenerbahçe, ateş hattındaki Orduspor’a konuk oldu. Mücadelenin iki takım açısından da çok önemliydi. Sarı lacivertliler, şampiyonluk yarışına devam etmek için mutlak galibiyet ararken, Orduspor’da ligde kalmak için kazanmak zorundaydı. Ordusporda hafta içi teknik direktör Hector Cuper’in raporu doğrultusunda kadro dışı bırakılan Yiğit Gökoğlan, Alfredo Monje ve İbrahim Kaş, bu akşam kadroda yer almadı. Sezon başından bu yana kaleyi koruyan Fornezzi 6 yabancı sınırlaması nedeniyle ilk kez ilk 11’e alınmazken, Fornezzi’nin yerine kaleci Fevzi’ye görev düştü.

Mücadeleye hızlı bir giriş yapan Ordu, ilk 10 dakikada Volkan’ın kalesinde etkili olurken, kaleci Volkan mor beyazlı forvetlere geçit vermedi. 15. dakikadan sonra ise konuk takım oyun kontrolünü ele geçirmeyi başardı. Önemli pozisyon bulamayan Fenerbahçe’yi ilk yarıdaki tek pozisyonunda golü bulan Salih oldu. 38. dakikada Caner’in klas çalımları sonrasında al da at dediği genç yetenek ligdeki 2. golünü atarak takımını öne geçirdi. İlk yarı da bu golle 1-0 Fenerbahçe’nin üstünlüğüyle sona erdi. İkinci yarıya baskılı başlamak isteyen Ordu karşısında yine Salih’i buldu. 18 yaşındaki yıldız, 57. dakikada ceza sahası içinde yaptığı muhteşem vuruşla farkı ikiye çıkaran golü de attı ve adeta Ordu’nun fişini çeken isim oldu. Kalan bölümde kontrolü elinden bırakmayan Fenerbahçe, Ordu’da maçı 2-0 kazanıp puanı 49. yükseltirken Orduspor ise 29 puanda kaldı ve adeta

‘’Elimizden geleni yapacağız..’’ Orduspor Teknik Direktörü Hector Cuper, Fenerbahçe karşısında pozisyonları değerlendiremediklerini ve yaptıkları hata sonucu geriye düştüklerini belirtirken, kümede kalmak için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.. Cuper; “Takımlar çok farklı. İki takım durumları apayrı, moralleri çok farklı. Böyle maçlarda pozisyonları gole çevirebilmek gerekiyor. İlk golleri orta sahada yaptığımız hatadan geldi. İkinci golden sonra moraller düştü. Takım olarak çalışmaya devam edeceğiz. Elimizden geleni yapacağız. Bazı maçlarda her şeyin kontrol altında olduğunu hissettiğiniz de bile kötü şeyler oluyor. Kötü oynamıyoruz.” şeklinde konuştu.

Fatsa Yeşiller Matbaa ve Mir Kuzey Gazetesi personelleri ile Fatsa Kaymakamlığı personelleri arasında gerçekleşen halı saha futbol maçında kazanan olmadı. Yoğun iş mesailerinin streslerini halı sahada maç yaparak atan Mir Kuzey Gazetesi ve Fatsa Kaymakamlığı personelleri hafta sonu ilk defa karşı karşıya geldi. Çekişmeli geçen maç 6-6 sona ererken galip gelen taraf olmadı. Maçın başlama düdüğü ile 2 gol atan

Yeşillerspor arka arkaya yediği goller ile 3-2 yenik duruma düştü. Daha sonra yine goller bulan Yeşillerspor maçı kazandık derken Fatsa Kaymakamlığı personellerinden oluşan takımın gollerine engel olamadı. Maçta her pozisyonda yere düşmeyi alışkanlık haline getiren Oğuzhan Yılmaz iki takım oyuncularını adeta çıldırttı. Maç sonrası kısa bir açıklama yapan Fatsa Kaymakamlığı personellerinden Samet Çelik; “Yeşiller Matbaasının futbola olan

ilgisini biliyorduk ve Engin Yaran arkadaşımızla her bir araya geldiğimizde maç konusunu dile getiriyorduk. İki tarafta kazanacağız diye sahaya çıktı ama gerçekten kora kor bir mücadele oldu ve maç berabere bitti. Ben sakatlığım sebebiyle maçta yer alamadım ama önümüzde ki maçta muhakkak olacağım” dedi. Maçtan sonunda karşılıklı çay içen iki takım oyuncuları daha sonra tekrar maç yapacaklarını söyleyerek ayrıldılar.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.