MİR KUZEY 365 SAYI

Page 1

“Onlar Gitsinler, Bu Buluşma, Ordu Siyasetine Şehit Analarını İkna Etsinler” Nasıl Yansıyacak?

İçişleri eski Bakanı İdris Naim Şahin ile AK Parti İstanbul Milletvekili Enver Yılmaz, uzun zamandır aralarındaki gerginliğin ardından baş başa uzun bir görüşme yaparak aralarındaki gerginliğe son verdi. 2011 milletvekili genel seçimlerinde Ordu’da milletvekili sırala-

ması nedeniyle araları açılan ve o günden beri bir araya gelmemeye özen gösteren ve mecburi birlikteliklerinde de birbirlerinden uzak duran İçişleri esi Bakanı İdris Naim Şahin ile AK Parti İstanbul Milletvekili Enver Yılmaz arasında sürpriz bir buluşma Sayfa 4’te gerçekleşti.

Fatsa Mustafa Kemal Paşa Mahallesi’ndeki Ali Rıza Demircan ve Merkez İlköğretim okullarının çevrelerinde bulunan asfalt yollar hiç de şarkıdaki gibi ‘okul yolu düz gider’ mısrasına uymuyor. Bazı öğrenci velileri ve vatandaşlar da bu durumdan şikayetçi olurken; “Parke yolların çukurlaşmasına, parkelerin kalkmasına ve

www.gazetekuzey.com

Terörün çözümü için bir araya getirilen ve 7 bölgede fikir alışverişi yaparak çözüm çalışmalarına başlayan akil adamlar çok yakında İlimiz ve ilçelerine de gelecek. Akil insanların yapacak olduğu bu çalışmayı bir kesimi olumlu olarak değerlendirirken diğer bir kesim de inandırıcı bulmuyor. Uygun, “Bu samimi bir proje olsaydı akil adamların birçoğu şehit ve gazi yakınlarından oluşurdu. Çünkü bu konuyu en iyi onlar bilirler. Biz onların ne anlatacaklarını zaten biliyor ve ülkemizde yıllardır yaşıyoruz. Bize anlatmakla harcayacakları zamanı şehit ailelerini dinleyerek harca4’te sınlar.”

Okul Yolları “Düz” Gitmiyor!

FATSA’DAN KARADENİZ’E 18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 2

SAYI:365

FİYAT: 50 Krş.

yerinden oynamasına alıştık. Ancak asfalt yollardaki bazı bölümler kalkınca iş daha tehlikeli bir hal alıyor” dediler. M.K.Paşa Mahallesi Muhtarı Naci Kızılkaya, “Bu konuyla ilgili belediyeyle gerekli görüşmeleri yaptık. Hava şartlarının düzelmesiyle birlikte yol yapım ve onarım çalışmaları başlayacak” dedi. Sayfa 4’te

Bol Tatilli Bir Döneme Giriyoruz

Sayfa 8’de

“Sokak Bulmak, Samanlıkta İğne Aramaktan Zor” Fatsa’da Cadde ve sokak isimlerini gösteren tabela veya levhaların bazı yerlerde asılı olmayışı bazı yerlerde de silinmiş olması adres bulmaya çalışan vatandaşları zor durumda bırakıyor. Hatta bazı vakalarda olay yerine ulaşmak isteyen güvenlik güçleri bile adres tespitinde zorlanıyor.

Ö

R

E HAB

“Levhaların Güncellenmesi Gerekiyor” Dumlupınar Mahallesi Muhtarı Salim Taşbaşı “ İlimizin Büyükşehir olmasıyla birlikte, İlçemizdeki bazı sorunların büyüklüğü de daha net bir şekilde gün yüzüne çıktı. Fatsa’nın büyüyen bir şehir olması, sokak adlarının da fazlalaşmasına neden oldu. Sokaklara verilen isimlerin ve yeni sokak adlarının güncellemesi gerekiyor. Aslında küçük bir ayrıntı olarak da görünse, biz muhtarlar bu durumundan oldukça muzdaripiz. Bunun yanında yeni sokak isimleri tam oturmadığı için vatandaş, posta dağıtıcıları, kargo elemanları, polisler sokakları bulma konusunda sıkıntı yaşıyorlar.”

Fındıkta Teraslama ve Yenileme Projesi İle İlgili

Uygulama Oluklu Köyünde Başladı

Ordu Valiliği, Ordu İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Ordu Üniversitesi ortaklığı ile hazırlanan “Fındıkta Teraslama ve Yenileme” projesinin uygulamasına Fatsa’nın Oluklu köyünde başlandı. Oluklu Köyü’nde Muharrem Özdemir isimli çiftçinin 20 dönümlük engebeli arazisinde uygulamaya başlanan projede, fındık ocağı yerine, sıra sıra dizilmiş tek bir dal tekniği uygulanıyor. Teraslama tekniği ile yapılan uygulamada dönüm başına 400 kilo fındık da hedefleniyor. Projenin açılışında konuşan Ordu Valisi Orhan Düzgün, ülkemizin dünyanın en çok fındık üreticisi ve Ordunun da en çok fındık üreten vilayeti konumunda olduğunu ifade ederek, “18. yüzyıldan beri fındık üretimi yapılan bölgemizde artık bahçelerimiz yaşlanmıştır. Üretim ve gelir düşüklüğüne de sebep olan bahçelerimizin yenilenmesi ve teraslanması usulünü. İl Tarım Müdürlüğümüz, Üniversitemiz ve Özel İdare Müdürlüğümüzün değerli katkıları ile burada başlatıyoruz. Bu yeni düzenlenen bahçelerle beraber, dekar başına ürünün artması ile üreticimizin eline daha çok gelir geçecek. Bölgemizin fındık rekoltesinin da azalmasının önüne geçilecek. İnşallah bundan sonra, pek çok üreticimizin yenileme çalışması yapmasını umuyoruz” dedi. Sayfa 7’de

“İsmi Olmayan Sokaklarımız Var” Salim Taşbaşı “ Mahallemiz büyük olduğu için sokak isimlerinin eskimiş olduğu gibi ismi olmayan sokaklarımız var. Bazı muhtar arkadaşlarımızla birlikte yaptığımız istişarede, uygun ise sokak adlarının numara vererek bu sorunun çözüleceğinin sonucuna vardık. Her geçen gün büyükşehir olma konusunda ilerliyorsak, bu sorunların da unutulmaması gerektiğini düşünüyoruz. İlerleyen zaman içersinde sokak adlarını numaralandırılması vatandaşlarımızın, postacıların, kuryelerin ve en önemlisi emniyetimizi sağlayan polislerimizin aradıkları adresi rahat Sayfa 3’te bulmasını sağlayacaktır” dedi.

“Her Şey Eskisinden Daha Güzel Olacak” Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, beldeleri gezerek Büyükşehri anlatmaya devam ediyor. Bu kapsamda Hatipli Beldesini ziyaret eden Başkan Anlayan vatandaşlarla buluştu. Başkan Anlayan, Hatipli Belediye Başkanı Ahmet Özcan Kütük ve çok sayıda belde halkı tarafından karşılandı. Toplantı öncesi belde esnaflarını gezerek sohbet eden Başkan Anlayan’a gösterilen ilgi ve alaka bir hayli fazlaydı. Başkan Anlayan, esnaf ziyaretinden sonra bir süre önce inşaatına başlanan Hatipli Merkez Camii’ni de gezerek yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı. Sayfa 3’te

“Hala İçimizde Yaşıyor ve Yaşatıyoruz”

D) Fatsa Atatürkçü Düşünce Derneği (AD yıldönüuluş Kur 73. Şubesi, Köy Enstitülerinin üyelerin de evin en mü nedeniyle Fatsa öğretm etkinlik bir yla lımı katı ve emekli öğretmenlerin fa 5’te Say düzenledi.

Hastaneleri ve Hastaları Ziyaret Ettiler

ası etFatsa Müftülüğü Kutlu Doğum haft tanesi Has let Dev a kinlikleri çerçevesinde Fats ret ziya sini tane has h ve Özel Avrasya Medi Tec ur Mem lu, dıoğ laka etti. Müftülük Şefi Halis Mol an Vild ileri etic Öğr su Ahmet Özkan, Kur’an Kur Fatsa DevKır, Kadriye Uçar ve Banu Demir’in i Tech hasMed sya let Hastanesi ve Özel Avra personeli tane has tanesine yaptığı ziyarette fa 3’te Say ve hastalara gül verildi.

“Bizim Kuşak İçin Bir Ufuktur” Sayfa 5’te

Yatırımcılar Çeyrek Altına Hücum Sayfa Ediyor 7’de Eski Sıkıyönetim Savcısı Konuştu Sayfa 5’te

Yarışmada Dereceye Girenler Ödüllendirildi Sayfa 8’de

SATIRBAŞI

ZEL

Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN

Öğretmene Varamadım!

05


18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

YDS Sonuçları Açıklandı Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (YDS) ilkbahar dönemi sonuçları açıklandı. ÖSYM'den yapılan açıklamaya göre, 7 Nisan'da ilk kez uygulanan 2013-YDS ilkbahar dönemi sınavının değerlendirme işlemleri tamamlandı. Sınav sonuçları ÖSYM'nin https:// sonuc.osym.gov.tr internet adresinden

öğrenilebilecek. Adaylar, sınav sonuçlarına belirtilen internet adresinden T.C. kimlik numaraları ve şifreleriyle ulaşabilecek. Sınav sonuç belgesi basılmayacak ve adayların adresYDS sonuçları açıklandı YDS'ye 330 bin 799 aday başvurmuş, 300 bin 653 aday sınava girmiş, 152 adayın sınavı geçersiz sayılmıştı.

Sayfa

2

Sağlık

Ana Sınıfı Öğrencileri Aşı Oluyor Ordu Halk Sağlığı ekiplerince il genelinde yaklaşık 9 bin ana sınıfı öğrencisine kızamık, kızamıkçık, kabakulak (KKK) aşısı yapılıyor. Ordu Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan, aşı uygulamasının her yıl olduğu gibi bu yıl da rutin olarak devam ettiğini belirtti. Sağlık ekiplerinin okulları tek tek gezerek minik öğrencilere aşı yaptığını ifade eden Türkkan, şöyle devam etti: "Öğrencilerimizin daha sağlıklı olması ve mikroplardan korunmaları için her yıl aşı uygulaması yapılmaktadır. Bu yıl da tüm yurtta olduğu gibi Ordu'daki öğrencilerimize yönelik Sağlık Bakanlığımız Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ile beraber ve Milli Eğitim Bakanlığımızın da protokolü çerçevesinde ana sınıfında eğitim alan çocuklara 1 doz

kızamık, kızamıkçık, kabakulak (KKK) yani karma aşı uygulaması başlamıştır. Ordu Halk Sağlığı ekipleri tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde şu ana kadar birçok okulunuzda öğrenim gören

öğrencilerimize bu aşılar yapılmış olup uygulama düzenli bir şekilde devam etmektedir." Öte yandan Ordu Halk Sağlığı Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, aşının önemine de-

ğinildi. Dünya Sağlık Örgütü tarafından 22-27 Nisan tarihleri arasında 1. Dünya Aşı Haftası düzenlenmesine karar verildiği hatırlatılan açıklamada, şunlar ifade edildi: "Aşılar, mikropların hastalık yapıcı özelliklerinden arındırılmasıyla elde edilen ürünlerdir. Bu nedenle aşı, hastalık oluşturmadan vücudu mikroba karşı dirençli, bağışık hale getirir. Aşılar uygun aralıklarda tekrarlanırlar. Bu nedenle aşıların zamanında yapılması gerekmektedir. Bütün çocuklar doğar doğmaz aşılanmaya başlanmalıdır. Yetişkinlerde kendileri için uygun aşılaması şeması için hekime danışmalıdır. Aşılar aile sağlığı merkezlerinde ücretsiz olarak uygulanmaktadır."

“Ordu’nun İlgisi Sanata Çok Fazla” Ordu’da açılan Hediyelik Eşya Fuarı'na vatandaşlar yoğun ilgi gösterirken, 40 yıldır cam işiyle uğraşan Göksel Keklik, yaptığı işler ile vatandaşların beğenisini kazanıyor. Fuarda birçok bölgenin yöresel ürünler ve hediyelik eşyalar yer alırken Göksel Keklik’in standındaki ilginç yazılarda dikkat çekerken, vatandaşlarda yazdıkları yazılarla Keklik’in standını süslüyor. Yazılan yazılar ile standın daha çok dikkat çektiğini söyleyen Keklik, “40 yıldır cam işiyle uğraşıyo-

rum. Cam bardaklara her türlü deseni ya da ismi yazıyoruz. Ben bu işe çocukken Almanya’dan gelen bir cam ustası vasıtasıyla başladım. Halende sürdürüyoruz. Ordu’nun ilgisi sanata çok fazla. Ama fuardan habersiz kişilerin olduğunu düşünüyorum. Gelen vatandaşların sanata değer verdiğinin farkındayız” dedi. Ordu’da ilk kez düzenlenen hediyelik eşya fuarı 28 Nisan tarihine kadar, Ordu Kültür Merkezi yanındaki fuar alanında açık kalacak.

‘Ayıp Şehir’ Fotoğraf Sergisi Açıldı Fotoğraf sanatçısı Ali Öz tarafından hazırlanan Tarlabaşı “Ayıp Şehir” adlı fotoğraf sergisi Kültür Sanat Merkezinde açıldı. Sergiye Başkan Seyit Torun, Belediye Başkan Yardımcısı Özer Karadağ, İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, Belediye Meclis Üyeleri ve çok sayıda sanatsever katıldı. Fotoğrafçı Ali Öz, yaklaşık bir buçuk yıl boyunca Tarlabaşında çektiği 30 bin kare fotoğraf ile Tarlabaşını kentsel dönüşüm projesi öncesinde fotoğrafladı. Serginin açılışında duygularını paylaşan Ali Öz, yaklaşık iki sene süren çalışma sırasında çok zor günler yaşadığını

www.gazetekuzey.com

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller

Haber Müdürü Betül Yeşiller

Reklam Erkan Kaş

Genel Yayın Yönetmeni Engin Yaran

Muhabirler Resul Koşar Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz

Grafiker İlkay Yeşiller

Sayfa Editörü Emrah Çoşkun İnternet Editörü Çiğdem Akyol Dağıtım Şah Medya Ajans

Haber Merkezi Ahmet Alkan Fatma Canlı Hamdi Büklü

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

ve ortaya çıkan eserlerin tarihi bir geçmişi gözler önüne serdiğini belirtti. Ali Öz konuşmasında şunları söyledi; “Ordu her zaman sevdiğim bir yer. İlk olarak 1978 yılında gelmiştim. Daha sonra birkaç kez daha Ordu’ya yolum düştü. Ordu insanını tanıyorum ve sıcaklığını biliyorum. Bu önemli bir sergi Belediye Başkanımız ve OFSAD’a bu organizasyon için teşekkür ederim. Bu zorlu bir çalışma. İstanbul Tarlabaşı’nın Kentsel Dönüşüm Projesi öncesindeki görünümü. Bu çalışma için Tarlabaşı’nda 2 sene kadar birlikte yaşadım. Biraz belalı bir çalışma idi. Başarı ile tamamladık ve kitabını da yaptık.”

Sigara Hem Anneye Hemde Bebeğe Zarar Veriyor

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Jin. Opr. Dr. Nazan Aydoğdu Soy, hamilelikte sigara içen anne adaylarının hem kendilerini hem de doğacak çocuklarının geleceğini riske attığını söyledi. Hamilelikte içilen sigaranın, hamilelik ve bebek üzerinde son derece olumsuz etkilere neden olduğunu belirten Medical Park Ordu Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Jin. Opr. Dr. Nazan Aydoğdu Soy, “Hamilelik sırasında göbek kordonu yoluyla anne ve bebek kanı alışveriş halindedir. Bu nedenle de annenin sigara ile aldığı tüm zehirli maddeler bu alışverişte bebeğe direkt geçer. Hamilelik süresince anne sigara içtiğinde, bebeğe giden ve büyümesi için gereksinim duyduğu kan, oksijen ve besin gibi maddelerde azalma olur. Ayrıca hamilelikte sigara içilmesi erken doğum ve düşük riskini arttırır. Hamilelikte sigara içmenin zararlarının en önemlilerinden biri de plasenta anomalilerine yol açmasıdır. Plasentanin erken ayrılmasına ve plesantanın anormal yerleşmesine sebep olur. Bebekte dudak-damak yarığı gibi yapısal anomalilere neden olabilir. Bebeğin anne karnında gelişimini durdurabilir, düşük doğum ağırlıklı doğumlar yaşanabilir. Annenin suyu erken gelebilir. Sigara içilmesi hamilelikte kanama riskini de arttırır. Lohusalık döneminde de annenin süt miktarı ve sütün C vitamini seviyesi ile besleyici etkileri azalır. Sigara çocukta ileri dönemlerde astım ve benzeri kronik hastalıkların görülme ihtimalini yükseltir. Kısacası özetle sigaranın bebeğinize ve kendinize zararları sayılamayacak kadar fazladır. Ayrıca sigara içen anne ve babaların çocuklarının da büyük olasılıkla, büyüdüklerinde sigara içme alışkanlığı edineceklerini unutmayın” dedi. Sigarayı tamamen ve gebeliğin planlandığı andan itibaren bırakmanın en ideali olduğuna dikkat çeken Jin. Opr. Dr. Nazan Aydoğdu Soy, “Sigarayı bırakarak, bebeğinizde oluşabilecek olumsuzlukları önlemiş olursunuz. Böylelikle bebeğinizin doğduğunda yaklaşık 200 gram daha ağır olmasını, doğum sonrası hastanede daha kısa süre kalmasını sağlayabilirsiniz. Sigarayı bıraktığınız takdirde bebeğinizde astım ve alerji gibi hastalıkların görülme riski azalacaktır. Bebeğinizi emzirirken sütünüz daha sağlıklı olacaktır. Ayrıca emzirme döneminde ve diğer zamanlarda da hiçbir zaman bebeğinizin bulunduğu yerde sigara içmeyin, eşinizin ve diğerlerinin de içmesine izin vermeyin. Bebeğin yakınında sigara içilmesi, bebekte pnomoni ve bronşit riskini artırır. Evde sigara içilmeyen alanlar oluşturun. Unutmayın, sigarayı bıraktığınızda bebeğinizde bırakmış olacaktır. Tabi sigarayı bırakmak söylenildiği kadar kolay değildir. Ama motive olarak, kendiniz ve bebeğiniz için bırakmanız gerektiğine kendinizi inandırarak bunu başarabilirsiniz. Ayrıca sigarayı bırakabilmek için de çay ve kahve tüketim miktarınızı arttırmayın. Çünkü onlarında başka zararları olabilir. Bol bol meyve ve sebze tüketin. Kitap okuyun, temiz havada yürüyüşler yapın” şeklinde konuştu.


18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

Sayfa

3

“Sokak Bulmak, Samanlıkta İğne Aramaktan Zor”

/ Hamdi BÜKLÜ

Fatsa’da Cadde ve sokak isimlerini gösteren tabela veya levhaların bazı yerlerde asılı olmayışı bazı yerlerde de silinmiş olması adres bulmaya çalışan vatandaşları zor durumda bırakıyor. Hatta bazı vakalarda olay yerine ulaşmak isteyen güvenlik

güçleri bile adres tespitinde zorlanıyor. Mahalle Muhtarlıklarına, bu konuda mağdur olan vatandaşlar tarafından eleştiride yapılıyor. Konuyla ilgi bir açıklama yapan Dumlupınar Mahallesi Muhtarı Salim Taşbaşı “ İlimizin Büyükşehir olmasıyla birlikte, İlçemizdeki bazı sorunların büyük-

lüğü de daha net bir şekilde gün yüzüne çıktı. Fatsa’nın büyüyen bir şehir olması, sokak adlarının da fazlalaşmasına neden oldu. Sokaklara verilen isimlerin ve yeni sokak adlarının güncellemesi gerekiyor. Aslında küçük bir ayrıntı olarak da görünse, biz muhtarlar bu durumundan oldukça muzdaripiz. Bunun yanında yeni sokak isimleri tam oturmadığı için vatandaş, posta dağıtıcıları, kargo elemanları, polisler sokakları bulma konusunda sıkıntı yaşıyorlar. Bu sorunlarla karşılaşıldığı zaman, yardım almak için ilk çalınan kapı muhtar oluyor” şeklinde konuştu. “SOKAK VAR TABELASI YOK” Salim Taşbaşı “ Mahallemiz büyük olduğu için sokak isimlerinin eskimiş olduğu gibi ismi olmayan sokaklarımız var. Bazı muhtar arkadaşlarımızla birlikte

yaptığımız istişarede, uygun ise sokak adlarının numara vererek bu sorunun çözüleceğinin sonucuna vardık. Her geçen gün büyükşehir olma konusunda ilerliyorsak, bu sorunların da unutulmaması gerektiğini düşünüyoruz. İlerleyen zaman içersinde sokak adlarını numaralandırılması vatandaşlarımızın, postacıların, kuryelerin ve en önemlisi emniyetimizi sağlayan polislerimizin aradıkları adresi rahat bulmasını sağlayacaktır” dedi. “AİLELERİN YIKILMA SEBEBİ OLABİLİYOR” Taşbaşı “ Vatandaşın kullanmış olduğu kredi, kredi kartı, taksit, ödeme cetveli gibi önemli evraklar adres bulunamayışından dolayı ya muhtarlığa bırakılıyor ya da geri iade ediliyor. Dolayısıyla da geciktiği takdir de icralık duruma düşüldüğünden vatandaş

“Her Şey Eskisinden Daha Güzel Olacak”

Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, beldeleri gezerek Büyükşehri anlatmaya devam ediyor. Bu kapsamda Hatipli Beldesini ziyaret eden Başkan Anlayan vatandaşlarla buluştu. Başkan Anlayan, Hatipli Belediye Başkanı Ahmet Özcan Kütük ve çok sayıda belde halkı tarafından karşılandı. Toplantı

öncesi belde esnaflarını gezerek sohbet eden Başkan Anlayan’a gösterilen ilgi ve alaka bir hayli fazlaydı. Başkan Anlayan, esnaf ziyaretinden sonra bir süre önce inşaatına başlanan Hatipli Merkez Camii’ni de gezerek yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı. Hatipli Belde meydanında halka hitap eden Başkan Anlayan,

Büyükşehri anlattı. Vatandaşların Büyükşehirle ilgili kafalarında oluşan soru işaretlerini gideren Başkan Anlayan, hizmetlerin artarak devam edeceğinin altını çizdi. Beldelerin kapanmasıyla oluşan ön yargıların yersiz olduğunu belirten Başkan Anlayan, “önümüzdeki seçimlerde dört oy kullanacaksınız” diyerek sistemle ilgili şu bilgileri verdi; “Önümüzdeki seçimde vatandaşların seçmen olanları, bir Mahalle Muhtarı, bir İlçe Belediye Başkanı, bir İlçe Belediye Meclis üyesi ve Büyükşehir Belediye Başkanı olarak

dört oy kullanacaklarını belirten Başkan Anlayan; “Bütün ana yolların yapımı ve bakımı Büyükşehir’e geçecek. Bu tür çalışmaların hepsinden Büyükşehir sorumlu olacak. Hepsi Büyükşehir’in hizmet alanında. O yüzden Şehrin en uzak noktasına bile Büyükşehir hizmet götürecek. Ve biz İlçe Belediyeleri olarak bu birimleri Büyükşehir’e devredeceğiz" dedi. Ziyarette konuşma yapan Hatipli Belediye Başkanı Ahmet Özcan Kütük, “her şey eskisinden daha güzel olacak” diyerek vatandaşların beklentisi olan hizmetlerin yol ve su başta olmak üzere hayata geçmesi adına çalışacaklarını belirtti. Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan da Büyükşehir Belediyesi’nin herkes tarafından anlaşılacağını ve bunun için çalıştıklarını ifade ederek, “ Hizmetlerin daha fazla ve kaliteli olması adına Büyükşehir olduk kimse endişeye kapılmasın” dedi.

mahkemelik oluyor. Bu sebeple aile içerisinde tartışmalara ve hatta boşanmaya kadar giden üzücü olaylar yaşanıyor. İstemiyiz bu durumların oluşmasını. Çünkü bugün bir ailenin kurulması o kadar güç ve uzun süreli oluyor. Yetkililerin bu duruma en yakın sürede çözüm üreteceğine inanmak istiyorum” şeklinde konuştu. “HIRSIZLAIN YAKALANMASI ZORLAŞIYOR” Muhtarı Salim Taşbaşı “ son birkaç hafta içersinde hırsızlık gibi asayiş olayları da arttı. Bununla beraber olarak bu suçluların yakalanması konusunda emniyetin sıkıntı yaşadığını biliyorum. Bulunamayan adreslerin tarifi için bizi arıyorlar. Yani bu belki asayişsel bir olay ama yarın bir gün vatandaşın acil olarak hastaneyse gitmesi gerecek ve adres konusunda sıkıntı yaşanacak olması bizi

ayriyeten tedirgin ediyor. Acilen hastaneye gitmesi gereken hastanın adresinin hemen bulunması gerekiyor. Yani ölümle mücadele eden bir kişi zamanla yarışıyorken, burada o kadar çok zaman kaybı olabiliyor. Allah göstermesin bir zehirlenme olsa ve ölümle sonuçlansa bunun vebalini vermek zordur. Gündüzleri aramak zor ama geceleyin aramak ve bulmak imkânsızlaşıyor ”dedi.

Şikayetler, Kamu Denetçiliği Kurumuna Yapılacak

Vali Orhan Düzgün, 29 Haziran 2012 tarihli ve 28338 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6328 sayılı Kanun ile kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu’nun, 29 Mart 2013 tarihinden itibaren şikayet başvurularını almaya başladığını söyledi. Kamu Denetçiliği Kurumu’nun, İdarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve önerilerde bulunmak üzere TBMM’ye bağlı olarak kurulduğunu belirten Vali Düzgün, “6328 sayılı Kanun

ile kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu, 29 Mart 2013 tarihi itibariyle, Kanun kapsamındaki konularla ilgili şikayet başvurularını almaya başlamıştır” dedi. Kamu Denetçiliği Kurumu’na, illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklar aracılığıyla başvuruda bulunulabileceğini kaydeden Vali Düzgün, şikayet başvuru formlarının www.ombudsman.gov.tr veya www.kamudenetciliği.gov.tr web adreslerinden ulaşılabileceğini ifade etti. Kamu Denetçiliği Kurumu ile ilgili işlemlerin, Ordu Valiliği’nde Hukuk İşleri Şube Müdürlüğünce yürütüleceğini belirten Vali Düzgün, “Kamu Denetçiliği Kurumu’nun görev kapsamındaki şikayet başvurularına ilişkin işlemler, Valiliğimiz Hukuk İşleri Şube Müdürlüğünce yürütülecektir. Vatandaşlarımız başvuru formunu bu birimimizden temin edebilecekler ve başvurularını bu birim üzerinden Kamu Denetçiliği Kurumu’na iletebileceklerdir” diye konuştu.

Fatsa Müftülüğü Kutlu Doğum haftası etkinlikleri çerçevesinde Fatsa Devlet Hastanesi ve Özel Avrasya Medi Tech hastanesini ziyaret etti. Müftülük Şefi Halis Mollakadıoğlu, Memur Ahmet Özkan, Kur'an Kursu Öğreticileri Vildan Kır, Kadriye Uçar ve Banu Demir’in Fatsa Devlet Hastanesi ve Özel Avrasya Medi Tech hastanesine yaptığı ziyarette hastane personeli ve hastalara gül verildi. Halis Mollakadıoğlu ziyaret hakkında yaptığı açıklamada: " Kur’ân’da insanın en mükemmel şekilde yaratıldığı ve Allah katında değerinin çok büyük olduğu vurgulanmaktadır. İslâm dini insana sadece sağlığında değil, hastalığında da hatta ölümünde de değer verilmesini ve hasta olanların ziyaret edilmesini iste-

miş ve bu hususu ibadet telakki etmiştir. Peygamber Efendimiz, her konuda olduğu gibi hasta ziyareti konusunda da bizlere en güzel örnek olmuştur. Zira hasta ziyareti Allah Resulü’nün hayatı boyunca özenle yaptığı ve ashabını da teşvik ettiği amellerden birisidir. Allah Resulü (s.a.s.) bir hadislerinde: “Ashabım, hastaları ziyaret ediniz, açları doyurunuz, esaretinizdeki köleleri salıveriniz.” buyurmuştur. bizlerde bu hafta peygambarimizin doğum haftası olması münasebetiyle hastalarımızı ve onlara hizmet eden tedavisi için en kutsal görevi yapan hastane personeli ve doktorlarımızı ziyaret ediyoruz. Bu vesileyle hastalarımıza allah'tan acil şifalar dilerken hastanelerimizin personellerine başarılar diliyoruz" dedi.

Milli Egemenlik Haftası Başladı Hastaneleri ve Hastaları Ziyaret Ettiler Milli Egemenlik Haftası’nın başlaması nedeniyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlama programı kapsamında İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan’ın başkanlığında, idareci, öğretmen ve öğrencilerden oluşan bir grup, Vali Orhan Düzgün’ü makamında ziyaret etti. Vali Orhan Düzgün, öğrencilerin, öğretmenlerin ve yöneticilerin Milli Egemenlik Haftası’nı kutlayarak ”Milli Egemenlik Haftası, aynı zamanda Atatürk’ün çocuklara hediye ettiği bayram olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın içinde yer aldığı haftada kutlanıyor. 23 Nisan deyince akla, Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına giden yolu açan ilk Meclisin açılışı geliyor. 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı ve yaklaşık 3

yılı aşkın bir süre Milli Mücadelemizi, Kurtuluş Savaşımızı yönetti. Onun akabinde de, 29 Ekim 1923 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’ni ilan etti” dedi. “İlk Meclisimiz Türk Milletinin bağımsızlığına giden Milli Mücadele planlarının yapıldığı, Atatürk’ün önderliğinde Kurtuluş Savaşı’nın yönetildiği bir Meclistir” diyen Vali Düzgün, “Onun için 23 Nisan 1920 tarihinin Türk Milleti adına, Devletimiz, Milletimiz adına önemi çok büyük. Bu büyük bayramı Atatürk siz değerli çocuklarımıza armağan etmiş, hepinizin bayramını kutluyorum” diye konuştu. İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan da yaptığı konuşmada, Milli Egemenlik Haftası’nın başlaması nedeniyle öğretmen ve öğrencilerle birlikte ziyarette bulunduklarını belirterek, Vali Orhan

Düzgün’e teşekkür etti. Milli Egemenlik Haftası’nın başlaması nedeniyle ziyarette bulunan Hamdullah Suphi Tanrıöver Ortaokulu öğrencilerden 7.sınıf öğrencisi Berkay Yamaner, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın önemini belirten bir konuşma yaptı. Berkay Yamaner konuşmasında şunları söyledi: “Bugün, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılış tarihi olan 23 Nisan 1920 gününün, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilişinin 93.yılındayız. Biz bugünün çocukları yarının büyükleri olarak, dün olduğu gibi, bugünde Atatürk ilke ve devrimlerinden ayrılmayacak, Cumhuriyetin temel niteliklerini en iyi şekilde koruyup, muhafaza edeceğiz. Amacımız, akıl ve bilimin

ışığında ilerleyerek, çağdaş bir toplum olarak sonsuza kadar var olabilmektir. Cumhuriyetimizin en önemli kuruluş felsefesi olan "Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir" sözünün anlam ve önemini çok iyi kavramış bir nesil olarak, gelecek nesillerimize daha modern bir Türkiye bırakacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın, en temel görevimiz budur. Türkiye Cumhuriyeti'nin yılmaz bekçileri olarak bu vatana sonsuza dek sahip çıkacağız. Sevginin ve barışın hakim olduğu bir dünyada el ele yaşamak ümidiyle; 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!” Ziyarete gelen öğrencilerle bir süre sohbet eden ve onlarla yakından ilgilenen Vali Orhan Düzgün, öğrencilere çeşitli hediyeler verdi.


18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

Sayfa

4

“Onlar Gitsinler, Şehit Analarını İkna Etsinler” Okul Yolları “Düz” Gitmiyor!

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Terörün çözümü için bir araya getirilen ve 7 bölgede fikir alışverişi yaparak çözüm çalışmalarına başlayan akil adamlar çok yakında İlimiz ve ilçelerine de gelecek. Akil insanların yapacak olduğu bu çalışmayı bir kesimi olumlu olarak değerlendirirken diğer bir kesim de inandırıcı bulmuyor. Konuyla ilgili gazetemize bir değerlendirme yapan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun, ça-

lışmayı inandırıcı ve yeterli bulmadığını ifade etti. “İşbirliğine Hazırız” Uygun, öncelikli olarak kavgasız bir ortamdan yana olduklarını vurgulayarak şu açıklamayı yaptı: “Bizim her zaman ilk beklentimiz kavgasız, gürültüsüz, barış içinde ve kardeşçe bir ortamda sorunların çözülmesidir. Akil adamlardan da bunu bekliyoruz. Kavgasız bir biçimde sorunları ele alarak,

doğru ve yerinde çözüm önerilerini getirip ikna çalışmalarını yapsınlar. Biz her zaman ülkemizdeki başta terör olmak üzere tüm sorunların çözümü için işbirliğine hazırız.

canı yanmayan, evladını kaybetmeyen herkes için her şeyi söylemek kolay. Asıl, terörün acısını yüreklerinde yaşayanlar bu sorunun çözümünün temelini oluşturuyor.

“Çözüm Şehit Evlerinde Aranmalı” Bu toplantılar kahvehanelerde, parti binalarında, salonlarda siyasilerle, sivil toplum örgütleriyle ve kamunun farklı organlarıyla yapılıyor ancak bu ne kadar çözüm getirir bilemiyoruz. Bu sorun siyasilerle çözülecek bir sorun değildir. Bizim evet dememiz bu sorunu çözmeye yeterli olmaz. Bu sorunun çözüleceği mekânlar şehit evleridir. Bizlerle zaman kaybedeceklerine gitsinler şehit evlerini ziyaret edip o evlerdeki havayı solusunlar. Şehit ailelerini dinlesinler, fikirlerini alsınlar. 20 yaşında gencecik evladını toprağa gömmenin acısını yüreklerinde saklayan şehit analarını, babalarını dinlesinler. Bu konuda

“Yeterli Değiller” Ben seçilen insanların birçoğunun bu konuda yeterli birikim ve tecrübede olduğunu düşünmüyorum. Sorun terörse, terörün çözümü için seçilen ve akil diye nitelendirilen insanların, bu konuda yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olması gerekir. Bence akil adamlar topluluğunun tek ortak özelliği ikna edebilme ve güzel konuşma yeteneğine sahip olmasıdır. Bu samimi bir proje olsaydı akil adamların birçoğu şehit ve gazi yakınlarından oluşurdu. Çünkü bu konuyu en iyi onlar bilirler. Biz onların ne anlatacaklarını zaten biliyor ve ülkemizde yıllardır yaşıyoruz. Bize anlatmakla harcayacakları zamanı şehit ailelerini dinleyerek harcasınlar.

Bu Buluşma, Ordu Siyasetine Nasıl Yansıyacak? İçişleri eski Bakanı İdris Naim Şahin ile AK Parti İstanbul Milletvekili Enver Yılmaz, uzun zamandır aralarındaki gerginliğin ardından baş başa uzun bir görüşme yaparak aralarındaki gerginliğe son verdi. 2011 milletvekili genel seçimlerinde Ordu’da milletvekili sıralaması nedeniyle araları açılan ve o günden beri bir araya gelmemeye özen gösteren ve mecburi birlikteliklerinde de birbirlerinden uzak duran İçişleri esi Bakanı İdris Naim Şahin ile AK Parti İstanbul Milletvekili Enver Yılmaz arasında sürpriz bir buluşma gerçekleşti. Edindiğimiz bilgiye göre AK Parti’deki büyük buluşma Trabzon’da gerçekleşti. Olay ise şöyle gerçekleşti. Geçtiğimiz Cuma günü oynanan Trabzonspor-Orduspor maçı için maç sabahı İdris Naim Şahin Ankara’dan, Enver Yılmaz da

İstanbul’dan Trabzon’a gelirler ve birbirlerinden habersiz aynı otele yerleşirler. İdris Naim Şahin, yanındakilerle birlikte kahvaltı yapmak için lobiye iner ve Enver Yılmaz’ında aynı otelde olduğunu öğrenir. Şahin, kahvaltıya Yılmaz’ı da davet eder, Enver Yılmaz’da

kabul eder ve ikili masada bulunanlarla birlikte beraber kahvaltı yaparlar. Konuştuğumuz kişiler, kahvaltının çok samimi bir ortamda geçtiğini söylerken, esas büyük buluşma kahvaltıdan sonra meydana gelir. İki yıldır konuşmayan ikili, kahvaltıyı yaptıktan sonra yanlarına kimseyi almadan baş başa yaklaşık 3 saat görüşürler. Büyük buluşmada AK Parti’nin Ordu’daki iki ağır topu arasında konuşmaların içeriği tam olarak bilinmemesine rağmen, aralarındaki sorunlardan Büyükşehir belediye başkanı adaylığına varıncaya kadar tüm meseleleri konuştukları ve giderdikleri konuşuldu. Bu buluşmanın Ordu siyasetine ne gibi yansımaları olacağı konusunda önümüzdeki günler gösterecek.(orducu.com)

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa Mustafa Kemal Paşa Mahallesi’ndeki Ali Rıza Demircan ve Merkez İlköğretim okullarının çevrelerinde bulunan asfalt yollar hiç de şarkıdaki gibi ‘okul yolu düz gider’ mısrasına uymuyor. Bazı öğrenci velileri ve vatandaşlar da bu durumdan şikayetçi olurken; “Parke yolların çukurlaşmasına, parkelerin kalkmasına ve yerinden oynamasına alıştık. Ancak asfalt yollardaki bazı bölümler kalkınca iş daha tehlikeli bir hal alıyor” dediler. “Yollar Delik Deşik” Vatandaşlar, “Asfalt yolun çukurlaşması, hem yayalara hem de araç sürücülerine çok zor anlar yaşatıyor. Asfaltta oluşan çukurların kenarlarının keskin olması nedeniyle, araçların lastikleri kesiliyor ve bu durum tehlikeler oluşturuyor. Bunun yanı sıra parçalanan asfalt çakıllaşarak yolda kaymalara neden oluyor. Bu da trafik kazalarına davetiye çıkarıyor” dediler.

“Öğrenciler Risk Altında” Buraların özellikle okul çıkışlarında öğrenciler için de tehlikeli olduğunu belirten vatandaşlar, “öğrencilerimiz de buralarda tehlike yaşıyor. Yolun delik deşik olması araçlara olduğu kadar yayalara da zor anlar yaşatıyor. Özellikle yağışlı havalarda, yollardaki çukurların suyla dolması yürümeyi bile zorlaştırıyor” şeklinde konuştular. “Parke Kalmayacak” Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Mustafa Kemal Paşa Mahallesi Muhtarı Naci Kızılkaya, “Bu konuyla ilgili belediyeyle gerekli görüşmeleri yaptık. Hava şartlarının düzelmesiyle birlikte yol yapım ve onarım çalışmaları başlayacak. Zaten artık parke taş döşeme sistemi kalkıyor. Şehir merkezimiz tamamen asfaltlanacak. Bu tür deforme olmuş yolların bakım ve onarımı da yapılacak. Vatandaşlarımız bu konuda içlerini ferah tutsun” dedi.


18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

Sayfa

“Turgut Özal Bizim Kuşak İçin Bir Ufuktur” 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ölüm yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Turgut Özal’ın milletin gönlünde özel bir yeri olduğunu belirterek, “Turgut Özal bizim kuşak için bir ufuktur.” dedi. AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın 20. ölüm yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Hamarat mesajında; “Korkularla yönetilmeye mahkum edil-

diğimiz bir dönemde, özgürlüklerle yönetilmeyi icraatlarıyla bize anlatan, öğreten; “Siyasetçinin iki gömleği vardır biri bayramlık biri idamlık’’ diyerek, korkuyla liderliğin bir arada olamayacağını, cesaretiyle; siyasetçinin işinin milleti, kafasındaki şekle sokmak değil, O’na hizmet etmek, imkanlarını genişletmek olduğunu duruşuyla; evimizin, çakılı kapı ve pencerelerini açarak, dış dünyaya bizi açan ve bize hürriyetlerden korkmamayı hatırlatıp;

Hayatını ortaya koyarak “Halka hizmet Hakk’a hizmettir” diyerek siyaseti kavga dilinden hizmet diline geçiren 8.Cumhurbaşkanımız merhum Turgut Özal’ı rahmetle anıyorum. Mekanı cennet olsun” dedi. Hamarat mesajını: “Çankaya’dan daha çok Milletinin gönlündeki müstesna sevgililer köşesindeki tahtında oturan Cumhurbaşkanı Turgut Özal bizim kuşak için bir ufuktur.” diyerek tamamladı.

Eski Sıkıyönetim Savcısı Konuştu

Bugüne Kadar Bilinenleri, Bilinmeyen Yönleriyle Anlattı

Ünyeliler Derneği ÜNDER tarafından düzenlenen Beyoğlu Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Eski sıkıyönetim savcısı, emekli hakim, Turgut Özal’ın yakın mesai arkadaşı Faik Tarımcıoğlu oldu. Ünder başkanı Av. Ahmet Yılmaz, Beyoğlu Sohbetlerine katılan Eski sıkıyönetim savcısı, emekli hakim, Faik Tarımcıoğlu’na teşekkür ederek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Bu akşam Beyoğlu Sohbetleri’nde hatıralarından, bilgilerinden, tecrübelerinden istifade edeceğimiz değerli bir isim konuğumuz oluyor. Türkiye’nin yaşadığı birçok olayın arka planına şahitlik eden Faik Bey’le gerçekleştireceğimiz sohbetimiz hatıralarımızda önemli bir yere sahip olacaktır” dedi.

Dernek başkanı Av. Ahmet Yılmaz’dan sonra söz alan Faik Tarımcıoğlu, derneğin 15 yıldır sürdürdüğü Beyoğlu Sohbetleri’nin büyük bir başarı olduğunu, emeği geçenleri tebrik ettiğini söyleyerek başladığı konuşmasına kendini tanıtarak devam etti. 1983 yılında Bitlis’e seçim çalışmalarına giderken 1982 Anayasası’ndaki “yasaklanmış dil” maddesini görünce Anayasa kitapçığını fırlatması, bugünkü temel meselelerin altında yatan önemli bir unsurun “yasaklanmış dil” maddesi olduğunu; Selçuklu’dan Osmanlı’ya bir devlet nasıl kuruldu, Osmanlı nasıl yıkıldı ve Cumhuriyetin temelleri nasıl atıldı; Abdullah Öcal’ın “ben mühim bir adamım” demesinin sırrı; Suriye’nin Golan tepelerini Esad’ın babasının gizli bir antlaşma ile

İsrail’e satması; Türkiye’deki yerli işbirlikçiler ve 28 Şubat; Ünye Fatsa çatışmasının içyüzü, Terzi Fikri olayı ve Rusya’nın Türkiye’yi işgal planları; 1000’den fazla terörist örgüt incelemiş bir kişi olarak gözlemleri; 28 Şubat’ın bir numarası; 28 Şubat Türkiye’nin insanının kimyasını bozma çalışması; Eşref Bitlis suikastı; Devlet kendi refleksi ile darbecileri tasfiye etmesi; Sıkıyönetim savcısı iken Mevlit okutulanların tutuklanması; Ölüm ilanı veren gazete patronlarının tutuklanması; Darbeler ne için yapılır; Bakanlıktan iki sefer nasıl direkten döndüğü; Amerika’nın eksen değişikliği; İkiz kuleler ve 12 Eylül saldırılarının iç yüzü; İsrail özür dilemesi; Uğur Mumcu cinayetinin içyüzü, Turgut Özal, Muhsin Yazıcıoğlu ve Adnan Kahveci’nin kuşkulu ölümleri gibi birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu. Tarımcıoğlu, gecenin ilerleyen saatlerinde Türkiye’nin bugün dünyada geldiği konumla ilgili de bir örnek verdi. Tarımcıoğlu, “Büyük resmi

görmek lazım. Amerika, PKK konusunda mecburen Türkiye’ye destek vermek zorunda. Türkiye gelişmekte ve büyümekte. Mesela bütün Afrika’da Türkiye’nin önü açıktır. Hangi ülkeye gitseniz Türkiye sevdası var. Mesela Burkina Faso, Müslüman bir ülke değil, en fakir Afrika ülkesi. Nijerin kuzeyinde, Fransız sömürgesinde olan bir ülke. Size bir örnek vereyim, tüyleriniz diken diken olacak. Bir tarihte Türkiye Kore dünya kupası maçını bu ülkede insiyaki olarak izliyorlar ve Ay Yıldızlı takımı destekliyorlar. Daha sonra kendi aralarında bir tartışma çıkıyor ve diyorlar ki bizi bu batı mahvetti. Her şeyimizi elimizden aldılar. Salonun bir köşesinde oturan yaşlı adam elindeki bastonu yere vurarak demiş ki: “ O bağırdığınız ay yıldızlı takımı takip edin. Batıyı yenen tek güçtür O” diyor. Ve tekrar dönüyor uyuklamaya devam ediyor. Bu bir istihbarat raporudur. Burkina Faso’da insanlar böyle düşünüyorsa Türkiye’nin nasıl bir güç olacağını siz düşünün” dedi.

“Hala İçimizde Yaşıyor ve Yaşatıyoruz”

/ Fatma CANLI

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Fatsa Şubesi, Köy Enstitülerinin 73. Kuruluş yıldönümü nedeniyle Fatsa öğretmen evinde üyelerin ve emekli öğretmenlerin katılımıyla bir etkinlik düzenledi. Etkinlikte konuşan ADD Fatsa Şube Başkanı Kemal Erken; “Etkinliğimize katılan öğretmen arkadaşlarımıza bu günün anısına küçük bir anı belgesi ve Atatürk rozeti armağan etmek istiyoruz. Herkese katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Ardından kürsüye gelen ADD Eğitim ve Kültürden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Nur Hilal Gündüz; “Atatürkçü Düşünce Derneği Fatsa Şubesi olarak, eğitimin gericileştirilme politikalarına, 4+4+4 kesintili eğitim uygulamasıyla, özellikle kız çocuk-

ları açısından okullaşma oranını %90’lara çıkaran 8 yıllık zorunlu eğitimden vazgeçilip eğitimin kesintili hale getirilmesine, okul yaşının 5 yaşlarına çekilmesine, meslek seçme ve yönlendirme yaşının düşürülmesine, çocuk anneler ve işçiler yaratacak uygulamaların önünün açılmasına, köylerin boşaltılarak tarım yapılamaz hale getiren politikalara, Türk çiftçisini mağdur eden ve ürününün yok pahasına alınmasını isteyen politikalara, sadaka toplumu oluşturan düşüncelere karşı olduğumuzu belirtir, Köy Enstitülerinin çağdaş eğitim ilkeleri, bilim ve teknoloji ışığında yeniden düzenlenmesini acil bir zorunluluk olarak gördüğümüzü kamuoyuna ifade ederiz” şeklinde konuştu. Köy Enstitülüler adına konuşmasını yapan emekli öğretmen

Kemal Gencay; “Okuduğum bir esere göre, Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda erkeklerde okuma yazma oranı yüzde 7, bayanlarda yüzde 0,5 rakamlarını gösteriyordu. Ortalamasını aldığımız da okuma yazma oranı yaklaşık yüzde 3,5’a tekabül etmekteydi. Bunu gören Mustafa Kemal, okuma yazma seferberliği ilan ediyor ve 1928’ler de halk okullarını açıyor. Sonra 1930’lu yılarda askerde okuma yazma bilen çavuş, onbaşı gibi kişileri 6 aylık kurslara tabi tutarak onları eğitmen olarak atıyor ve ülkemizde okuma yazma seferberliği başlatıyor. Bu beklenen seferberlikte tam randıman alınmayınca, Milli Eğitim Bakanımız Hasan Ali Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç önderliğinde 1940’lı yılarda Köy Enstitüleri kuruluyor. Bu seferberlik devam ederken bazıları rahatsız olmaya başlıyor. 2. Dünya Savaşı’nın

bitiminde, Amerika’nın Ermenistan yöneticiliğinden Türkiye’den toprak istemeleri talep ediliyor. Sonuçta Stalin devreye giriyor ve bizim Türkiye’den alacağımız bir toprak yoktur diyerek Ermenileri susturuyor. Diğer taraftan Köy Enstitülerinin köye dönük çalışmaları içerideki mütegallibeyi de rahatsız ediyor. Bunların başında gelenlerden Kinyaz Kartal ve Eskişehirli Sazak aileleri gibi kişiler, Köy Enstitüleri’ne karşı rahatsızlıklarını belirterek Hükümet’e baskı yapıyor. 1947 ve 1948 yıllarında Köy Enstitüleri’nin kaldırılmasının kararı alınıyor ve 1952 yılında da tamamen kapanarak son buluyor. Bugün biz de bu Köy Enstitüleri’nin ülkemiz için ne kadar faydalı olduğunun özlemi ile yaşamaktayız. Bu gün ne yazık ki yine mütegallibeyi görüyor ve onların hala ülkemizdeki eğitimin gelişmesinde rahatsız olduklarını üzülerek gözlemliyoruz. Maalesef Cumhuriyet Halk Partisi’nin o dönemdeki kişileri Köy Enstitüleri’ni koruyamayarak son veriyorlar. Ve bizler o özlemi hala içimizde yaşatıyoruz. Bu güzel kuruluşu, kurulduğundan bugüne her yıl anarak bize tekrar o günleri hatırlatan Fatsa Atatürkçü Düşünce Derneği’ne teşekkür ediyorum” dedi.

5

SATIRBAŞI Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN ahmet@ahmetfidan.com www.ahmetfidan.com

Öğretmene Varamadım! “Öğretmene Varamadım, Naylon çorap giyemedim, aabum aabum gız aaabum.”

Geçenlerde ÖSYM’nin yaptığı LYS sınavında tanıştığım bir öğretmen arkadaşımdan duyduğum bir cümle yazının konusunu oluşturuverdi. Öğretmenlerimizin veya eğitimcilerin sorunlarını konuşmak için 24 Kasım harici bir gün belirlemiş olmaktan özür diliyorum.(!) Öyle ya, öğretmenin veya eğitimcinin sorunları ancak bu tarihte gündeme getirilir. Eğitim ve öğretime dair bütün cilalı laflar ve ritüellerortaya konulur, bir sonraki yirmidöt kasıma ve bir sonraki ilköğretim haftasına kadar müstakbelde edilecek laflar ve getirilecek öneriler itina ile saklanır. Öyle ya, bir sonraki yıl dönümünde bize nasıl olsa BU TEMCİT PİLAVI LAZIM OLACAKTIR. Ben de Modaya uyma konusunda hep özürlü olmuşumdur, bağışlayın. Öğretmen arkadaşım Mehmet KÜÇÜKERGÜLER, ile eğitim ve gelecek nesilleri konuşurken, dedesinin TÜRKİYE Cumhuriyeti’nin ilk öğretmenlerinden olduğunu, dedesinin bir maaşla 15 Cumhuriyet Altını aldığını söylediğini anlattı. Şaşkınlığımla birlikte zaman kaybetmeksizin 15 cumhuriyet altını bu gün ne yapıyor diye hesap etmeye başladım. Bu gün 15 Cumhuriyet altını, 9525 TL yapmakta. O günün öğretmeni Dokuz Bin Beşyüz Yirmibeş TL maaş alıyormuş. Bu gün bir öğretmenin maaşı ne kadar: 15 yıllık bir edebiyat öğretmeni olan diğer arkadaşım, dostum A. BEKTAŞ, 2.100 TL aldığını, ek ders olması durumunda bir öğretmenin en fazla 700 TL ek ders ücreti alabildiğini kendisinin de ortalama 250 liralık ek ders ücreti aldığını söyledi. Bunu da ilave edersek Öğretmenimiz toplam 2.350 TL maaş alabilmektedir. Altın bazında Atatürk döneminin öğretmenin maaşıyla bu günün örğetmeninin maaşını takdirinize sunuyorum. Vahamet İçindeyiz! Bu Çağın En Önemli Sorunsalı: Umutsuzluk Sorunsalı Cam ve plazma ekranların karşısında KAPİTALİST sistem tarafından tuşlara dokunan parmakucu toplumunun sünepeleştirilmiş, edilgenleştirilmiş, aynılaştırılmış toplumsal yapısı içinde ALINAN ve VERİLEN i görmek gerek. Bizler bilgiyi ve umudu 1970-80 li yıllarda en iyisi ile aldık. Son derece donanımlı UMUT DOLU YÜREKLERLE beslendik. Bu güne geldik. Geldik te ne oldu. Özellikle 80 li yıllardan bu yana kırk yıla yakın süre içinde ne oldu da çağımızın en büyük sorunsalı UMUTSUZLUK SORUNSALI oldu çıktı. Bu gün gerek ilköğretim düzeyinde, gerek ortaöğretim düzeyinde gerekse şahsımın da içinde bulunduğu yüksek öğretim sisteminde eğitimcilerin gözlerinden yeni jenerasyonlara UMUT aktarılamamaktadır. Çünkü umudu aktarmak için en başta umudu aktaracak kişinin (eğitimcinin) umutlu olması gerekmekte. Tabi ki bunun bir çok nedeni bulunmakta. 1. Her geçen gün artan oranlı ilgisizlik ve tatminsizlik, 2. Sadece kamu sektöründe değil özel sektörde bile işe girme konusunda artan oranlı rekabet, 3. Ekosistemdeki fiziksel ve kimyasal artık ve atıklardan çok

daha korkunç boyutlara varmış kağıt bası ve/veya dijital bilgi çöplüklerinin veya paçavralarının üzerinde bile gezmeye korkan insancıklar, 4. Katılımcı ve çoğulcu yönetim yapılarının oluşturulması yerine, sistemin liberal ve/veya KAPİTALİST rantın büyütülmesiyle özdeşleştirilmesi sonucu EMEK ve DEĞERDEKİ çarpılma veya evrilme/evrimleşme, azgın bir tufan gibi önüne geleni sürükleyen küresel pop kültür akıntısının sınırlarımızı, dilimizi, dinimizi, BİZ’e ait ne varsa çözmesi, 5. Plazma veya cam ekranlalara sızmış gençliğin körleşmiş yavanlaşmış gözlerinden aldığı morötesi umut ışınlarının eğitimcinin bıkkın, edilgen, sindirilmiş gözlerindeki morötesi ışınlarla çakışmasıyla umutsuzluk sinerjisi ortaya çıkmakta. 6. İnanılmaz boyutlara varmış olan samimiyetsizlik ve kronikleşmiş yapaylık ve avatarlaşma, 7. Çekirdek ailelerin parçalanması ve nükleer aile yapılarına ve yaşam düzeylerine adapte olamamaktan kaynaklanan şaşkınlık ve bunu beslemekte zorlanan ekonomik yapılar, 8. Müzik magazin ve futbol afyonuyla efsunlanmış, geceleri gündüz, gündüzleri gece olmuş yarı ayık ve bayık android türünden genç metabolizmalardaki fersizlik, 9. ATA ET, İTE OT YEDİRİLMEYE ÇALIŞILAN anomalik ve kronik hale gelmiş kamusal politikalar ve bu politikalardaki sık sık değişmeden kaynaklanan mekanizmalardaki yalama, 10. vesaire vesaire. Şıkları çok daha artırabiliriz. Ne yazık ki sizlere UMUT veremiyorum, tıpkı gençlere umut verememekte olduğumuz gibi. Beton veya plastik alışımlı cam binaların ruhsuzlaştırdığı insanlık birbirinin gözünün içine baka baka mikrokozmik yaşamının sanal galaksilerinde dolaşmanın özgürlüğünü (!) yudumlamakta, zincirin acıtmaz olmuş esaretini yaşadığını fark etmeksizin. Sonuç Olarak; Dünya alt üst oldu. Kıyamet kopsa ne, kopmasa ne artık. Toplumsal kıyamet kopmuş bile. Yazımı bir Bektaşi fıkrasıyla bitirmek istiyorum. Bektaşi’ye sorarlar: - Erenler, dünyada her şey bozulmaya başladı, dünya alt üst oldu, bu duruma ne dersiniz? - Bektaşi hemen beklemeden cevap verir: Olsun evlat olsun… Belki altı üstünden daha iyidir. Dünyanın altı üstünden daha iyi mi değil mi bil(e)mem. Ama bizler 70-80 li yıllarda fevkalade güzel eğitimler aldık. Umut doluydu gözlerimiz eskilerde, Şimdilerde gözlerimiz söndü, feri gitti özlerimizin. Öz(ü) geçmiş bi(REY) olarak seçtiklerinin de öyle çok ta bir anlam taşımadığı, hatta hemen hiç bir şeyin kayda değer bir anlam taşımadığı bir ortamda, sizlere inadına da olsa ZÜĞÜRT TESELLİSİ olarak mutlu ve UMUTLU yarınlar diliyorum. Sağlıcakla kalınız efendim. Parantezsiz olarak “Vah vah” denilesi sonuç: Bu gün eğitimcinin gözleri Şişhaneden aşağı bakarken, öğrencinin gözleri Kasımpaşa’dan yukarı bakıp birbiriyle keşişemeyerek kızılötesi enerjiler, morötesi enerjilerle birleşemeyip bir türlü ortaya çıkamayan SİNERJİyi teğet geçmekte.


18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

Sayfa

“Sokakta Satılan Tohumlara Dikkat!”

olduğundan, üretici kendince kar ettiğini düşünüyor. Ancak zirai marketlerde satılan zirai tohumlarla, dışarıda satılan tohumların arasında yüzde 50 oranında bir fark oluyor. Üretici pazarda 1–2 liraya satın aldığı kalitesiz tohumdan geri dönüşüm sağlayamaz, kaliteli ürün alamaz, her hangi bir problemde sorumlu birini bulamaz” dedi.

“Ayrıca aldığı tohumla kendi cebine yapmış olduğu kadar sokak satıcısından bir makbuz ya da fatura alamadığı için devlete zarar veriyor. Üretici aldığı tohumun güvenilirliğinin düşük olduğunu bilmelidir. Sertifikalı tohum satan yerler, çimlenme, büyüme oranını, verimliliğinin garantisini verebiliyor. Zirai tohumların yüzde 80’e varan çimlenmesi olabiliyorken, sokakta satılan tohumların çimlenme oranı ise yüzde 50 ve yüzde 30 kadar düşüyor. Bu düşüşün sebebi ise dışarı 2 – 3 yıl beklediğindendir. Dolayısıyla canlılık oranı düşüyor. Üretici bu tohumu ektikten sonra hasat zamanı seneye kullanmak için tohum ayırıyor. Dolayısıyla verim oranı düşük olan tohum sonraki seneler göre verim düşüşü sağlayacaktır. Bu üretici açısından uzun vadeli olarak zarar etmesine ve geçirmiş olduğu yıllarda mahsulünün kalitesi de aynı oranda düşmektedir ” şeklinde konuştu.

“ÜRETİCİ KENDİSİNİ KANDIRMASIN” Ziraat Mühendis Tuncay Kör,

“TOHUM ALANINDA DIŞARIYA BAĞLIYIZ” Tuncay Kör “Ülke olarak to-

/ Hamdi BÜKLÜ

Sokakta satılan yiyeceklerin ve içeceklerin insan sağlığına zarar verdiği gibi pazarda açık bir şekilde satılan tohumlar da üreticinin cebine zarar veriyor. Sokakta satılan tohumların ucuz diye alındığını ama üreticinin yararına olmadığını söyleyen Fatsa Ziraat Odası Mühendisi Tuncay Kör, “üreticimizin sıklıkla yaptığı hatalardan birisi sokakta satılan ve sertifikasız olan ucuz tohumları almasıdır. Bunu sebebi ise tarım marketlerde satılan kaliteli tohumlara nazaran ucuz

hum üretmiyoruz. Buna bağlı olarak üreticinin işini görmesi için tohumları ithal ediyoruz. Ülkemiz o kadar çok verimli topraklara sahip ki, biz bu tohumları üretme açısından tembeliz. İthal ettiğimiz tohumlar hibrik olduğu için bir yıl verim alıyoruz. Dolayısıyla da bir sonraki yıl için yeniden bir tohum almamız gerekiyor. Türkiye geneli böyle olsa da birçok üretici kendi tohumunu yetiştiriyor. Üreticinin yapması gereken kendi hibrit olmayan tohumunu üretmesidir. Hibrit tohumu gözle veya şekil olarak anlamak çok zordur. Bunu ancak bir mühendis ya da güvenilir satıcıdan almak gerekiyor. Diğer taraftan hibrit tohum fazla su gerektirdiğinden yapılan hatalı sulamalarda topraklarımız tuzlanmakta, tarım için elverişsiz hale gelmekte. Dolayısıyla da hibrit tohumu her yıl olarak değiştirmek gerekiyor. Çünkü ne kadar kaliteli olursa olsun, bir sonraki yıl ekildiğinde verim oranı düşecektir. Son olarak söylemek gerekirse; biran önce kendi toprağımızın üretmiş olduğu hibrit olmayan tohumları üretmek şarttır” dedi.

Yüzlerce Uçurtma Gökyüzüne Bırakılacak Ordu'nun Kabadüz ilçesinde bir ilköğretim okulu 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı günü geleneksel uçurtma şenliği düzenleyecek. Yokuşdibi İlköğretim Okulu'nun geleneksel olarak her yıl farklı dönemlerde düzenlediği uçurtma şenliği bu yıl 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı günü yapılacak. Yokuşdibi İlköğretim Okulu Müdürü Mustafa Köse, uçurtmaların öğrenci ve vatandaşlara ücretsiz dağıtılacağını söyledi. 'Gelin Gökyüzünü Türk Bayrakları İle Donatalım' sloganıyla

23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı günü uçurtma şenliği yapacaklarını ifade eden Köse, "Türk bayraklı yüzlerce uçurtma 23 Nisan günü Yokuşdibi Belediyesi şenlik alanında öğrenci ve vatandaşlarla müzik eşliğinde gökyüzünü dolduracak. Tüm ilçe sakinlerini etkinliğimize davet ediyorum" dedi. Köse, etkinlikteki amaçlarının çocuk ve vatandaşların 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı'nı doya doya yaşamalarını sağlamak olduğunu sözlerine ekledi.

6

Ünye’ye Havacılık Yüksek Okulu Kuruluyor Türk Hava Kurumu Genel Başkanı Osman Yıldırım,” Ünye'de Türk Hava Kurumu'nun bir meydanı bulunmakta. Burayla ilgili eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ile bir projemiz var. Burada bir havacılık meslek yüksekokulu açarak bölgedeki gençlerimize havacılık eğitimlerini vermek istiyoruz" dedi. “Ordu'nun Ünye ilçesinde havacılık yüksekokulu kurma çalışmalarına başladık" diyen Yıldırım, Ordu'da da eğitim merkezi açmak istediklerini belirterek, Karadeniz Havacılık ve Uzay Üniversitesi için de çalışmalara başladıklarını söyledi. Türk Hava Kurumu (THK) Genel Başkanı Osman Yıldırım, Ankara ve İzmir'den sonra Ordu'da da eğitim merkezi açmak istediklerini belirterek, "Karadeniz Havacılık ve Uzay Üniversitesi için çalışmalara başladık" dedi. Yıldırım, kurum faaliyetlerine aralıksız devam ettiklerini belirterek, "Bu faaliyetlerimiz kapsamında ilk etapta Ordu'nun Ünye ilçesinde havacılık yüksekokulu kurma çalışmalarına başladık" diye konuştu. Söz konusu yüksekokulun 2013-2014 eğitim öğretim yılında açılmasını planladıklarını vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti: "Türkiye'nin, hava araçlarının üretildiği ve bakımlarının yapıldı-

ğı dünya çapında bakım ve uçak üretim merkezi olması için, dünyanın 37'nci havacılık ve uzay üniversitesini kurduk. Ankara ve İzmir'den sonra Ordu'da da eğitim merkezi açmak istiyoruz. İnşallah diğer bir eğitim merkezini de Ordu'nun Ünye ilçesinde açmak istiyoruz. Ünye'de Türk Hava Kurumu'nun bir meydanı bulunmakta. Burayla ilgili eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ile bir projemiz var. Burada bir havacılık meslek yüksekokulu açarak bölgedeki gençlerimize havacılık eğitimlerini vermek istiyoruz." Ünye'de kurulacak yüksekokulun ardından yeni projeleri hayata geçireceklerini dile getiren Yıldırım, "Karadeniz Havacılık ve Uzay Üniversitesi için çalışmalara başladık. Ünye'deki projemizin ardından 10 yıl içerisinde bu üniversite kurulmuş olacak. Bunun da çalışmaları devam ediyor. Öncelikle yüksekokulumuzu açmak istiyoruz. Arkasından da diğerleri gelecek" ifadelerini kullandı. Osman Yıldırım, THK'nın ülke gençlerine yönelik pilotaj eğitimlerini sürdürdüğünü kaydederek, "Biz, üniversitemizde okuttuğumuz öğrenci sayısıyla değil, mezun öğrencilerimizin iş bulmasıyla övünmek istiyoruz. İnanıyorum ki üniversitemizden mezun öğrencilerimizin yüzde 100'ü iş bulacaktır" dedi.


18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

Sayfa

Fındıkta Teraslama ve Yenileme Projesi İle İlgili

Yatırımcılar, Çeyrek Altına Hücum Ediyor

Uygulama Oluklu Köyünde Başladı / Mehmet S. UĞURBAŞ

Ordu Valiliği, Ordu İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Ordu Üniversitesi ortaklığı ile hazırlanan "Fındıkta Teraslama ve Yenileme" projesinin uygulamasına Fatsa'nın Oluklu köyünde başlandı. Oluklu Köyü'nde Muharrem Özdemir isimli çiftçinin 20 dönümlük engebeli arazisinde uygulamaya başlanan projede, fındık ocağı yerine, sıra sıra dizilmiş tek bir dal tekniği uygulanıyor. Teraslama tekniği ile yapılan uygulamada dönüm başına 400 kilo fındık da hedefleniyor. Projenin açılışında konuşan Ordu Valisi Orhan Düzgün, ülkemizin dünyanın en çok fındık üreticisi ve Ordunun da en çok fındık üreten vilayeti konumunda olduğunu ifade ederek, "18. yüzyıldan beri fındık üretimi yapılan bölgemizde artık bahçelerimiz yaşlanmıştır. Üretim ve gelir düşüklüğüne de sebep olan bahçelerimizin yenilenmesi ve teraslanması usulünü. İl Tarım Müdürlüğümüz,

Üniversitemiz ve Özel İdare Müdürlüğümüzün değerli katkıları ile burada başlatıyoruz. Bu yeni düzenlenen bahçelerle beraber, dekar başına ürünün artması ile üreticimizin eline daha çok gelir geçecek. Bölgemizin fındık rekoltesinin da azalmasının önüne geçilecek. İnşallah bundan sonra, pek çok üreticimizin yenileme çalışması yapmasını umuyoruz” dedi. Daha önce de bir proje olarak hayata geçirilen, kivi üretiminde yılda 6 bin tonun üzerinde kivi üretiminin gerçekleştiğini söyleyen Vali Düzgün, yeni bir proje üzerinde çalıştıklarını ve kıyı kesiminde kesme çiçek üretimine yönelik bir çalışma başlatacaklarını ve bu ürünleri de, çiçek tüketicisi olan Azerbaycan, Gürcistan ve Rusya'nın da komşumuz olmasından dolayı avantaj sağlayacağını belirtti. İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Musa Sağlam da yaptığı konuşmada, fındık sektöründe

herkesin yüksek sesle dillendirdiği Teraslama ve Yenileme projesinin hayata geçtiğini belirterek, Türkiye’nin, dünya fındık üretiminde yüzde 70-75'lik bir paya sahip olduğunu vurguladı. Musa Sağlam, "2 milyar dolara yakın bir döviz getirisi ülkemiz için önemli bir milli üründür. Fındık 300 bin çiftçimiz ve 4 milyon insanımızı doğrudan veya dolaylı olarak ilgilendirmektedir. Ordu ilimiz dünya fındık üretiminde yüzde 20'lik bir pay ile önemli bir yer tutmaktadır. Bu yüzden Ordu insanımızı fındıksız düşünmek mümkün değil. Bölgemizin fındıksız düşündüğümüzde erozyonun kaçınılmaz olduğunu düşünebiliriz. Bu sebeple dünya piyasasında tekel olduğumuz bu üründeki tek sıkıntımız verim düşüklüğü. Bu yüzden 60 yılın üzerindeki fındık bahçeleri yenilenmesi gerekiyordu. Bu projemizle ilk defa Ordu'da uyguladığımız bu projede Ocak sisteminden tek tek dikmemodifiye sisteme geçilecek ve dönüm başına ortalama 400 kilo

ürün alınacak" diye konuştu. Fındığın bölgede sadece ekonomik değil, sosyal ve kültürel bir değer taşıdığını ifade eden Ordu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zeki Bostan, "Yıllar önce konu ettiğimiz fındık bahçelerinin gençleştirilmesi düşüncesinin bu gün projesinin gerçeklemesi aşamasına geldiğini görmenin sevincini yaşıyoruz. Fındığın bin 800'lü yılların son çeyreğinden Ordu'ya geldiğini biliyoruz. Ancak geldiği tarihten bu yana hiç değişmeyen ve yaşlanan fındık ocaklarının yenilenmesi gerekiyordu. Bu yenileme ve teraslama projesi bugün burada hayata geçmiştir” şeklinde konuştu. Fatsa'nın Oluklu köyündeki açılış törenine, İl Genel Meclis Başkanı Engin Tekintaş, Ordulu bürokratlar, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Fatsa Emniyet Müdürü Hüseyin Aslan, belde belediye başkanları davetliler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

7

Son günlerde fiyatı dikey olarak düşüşe geçen çeyrek altın, yatırımcının ilgi odağı haline geldi. Fiyatın düşmesini fırsat bilen vatandaşlar bir anda çeyrek altına hücum edince, kuyumcuların bile elinde altın kalmadı. Edinilen bilgilere göre bu düşüş devam edecek ancak altın fiyatının her an artabilecek olması ihtimali de söz konusu. “Çeyrek Altın Tükenmez” Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız 25 yıllık kuyumcu İsmail Sade, çeyrek altının piyasalarda az olmasına neden olarak, fiyatın düşmesiyle birlikte talebin artmasını gösterdi. Sade: “Merkez Bankası kış mevsiminde kuyumculara çeyrek altını haftada 1 kez Cuma günleri dağıtıyor. Fiyatlar da birdenbire düşünce, tekrar artması endişesiyle vatandaşlar yazın düğün, nişan vb. özel günlerde kullanacakları, hediye edecekleri altını bu günden almaya kalkıştı. Dolayısıyla bu da haftalık stokların erimesine neden oldu. Cuma gününden sonra tekrar her kuyumcunun elinde çeyrek altın olur. Vatandaşlar panik yapmasın, çeyrek altın tükenmedi, tükenmez” dedi.

“Fiyatlar Bir Anda Yükselebilir” Altının rahat ekonomi ortamlarını sevdiğini ifade eden Sade: “Dünyada altın fiyatlarının yükselmesi için 2 neden vardır. Bunlardan biri devletlerarası savaş, diğeri de ekonomik savaştır. Bunun haricinde altın fiyatlarının ani yükselmesi söz konusu olmaz. Eğer dünyada ekonomik bir rahatlama söz konusu ise altın fiyatları düşer. Dünyadaki ekonomik veriler düzgün ilerledikçe altın, bu fiyatlarda seyretmeye devam eder. Ancak vatandaşın hiç beklemediği bir anda da yükselebilir. “Altın Kısa Vadede Kar Getirmez” Altın yatırımcısının kısa vadede kar beklememesi gerektiğini vurgulayan Sade: “Yatırım yapacak vatandaşlarımız varsa bugünlerde parça parça alıp bekletmesi lazım. Altın kısa vadede kar getirecek bir ürün değildir. Altından kar etmek isteyen yatırımcının en az 6 aydan önce altından kar beklememesi gerekir. Altın doğru zamanda alınıp doğru zamanda elden çıkarıldığında yatırımcısına her zaman kar getirir. Kısa vadede kar beklentisi olan kişiler için altın doğru bir tercih olmaz” diyerek sözlerini sonlandırdı.


18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

Sayfa

8

Yarışmada Dereceye Girenler Ödüllendirildi

/ Hamdi BÜKLÜ

Fatsa Özel Dolunay Kolejinin düzenlemiş olduğu 4-5.sınıflar “Bilgi Yarışması” ve “ 100 Temel Eser Kitap Okuma Yarışması” ödül töreni Fatsa Kültür Sarayında gerçekleşti. Düzenlenen programa Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Ordu il Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan, Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, Fatsa Özel Dolunay Koleji Müdürü Orhan Irmak’ın yanı sıra daire amirleri, öğrenciler ve ailelerin katılımıyla gerçekleşti. Ödül töreni öncesinde bir konuşma yapan Özel Dolunay Koleji Müdürü Orhan Irmak; “Eğri cetvelin doğru çizgisi olmaz. Bu nedenle, biz anne, babaların ve eğitimcilerin mutlaka çocuklarımıza iyi örnek olmaları gerekir. Biz çocuklarımıza iyi örnek olmadıktan sonra, ne eğitim verirsek verelim, zamanımız model alma

zamanı olduğu için, söylediklerimizi değil gördüklerini yapacaklardır. Bu nedenle biz büyüklerin mutlaka doğru olması gerekiyor. İl milli eğitim müdürümüzün okul müdürleri ile bir semineri olmuştu. O seminerde kullandığı bir ifadeyi ben devamlı kullanıyorum. Kendileri ‘ Tomurcuk derdinde olmayan ağaç odundur’ demişti. Dolayısıyla eğitim camiasında ki öğretmenlerimiz ve idarecilerimiz mutlaka çocukların, gençlerin yetişmesi konusunda ciddi gayretler sarf etmelidir. Anne, bebe ve eğitim camiası olarak şunu da bilmek durumundayız; eğitim sadece okulda olan bir faaliyet değil. Sokakta ki, dışarıda ki, hatta Dünya’da ki her türlü gelişme, insan bizim muhatabımız. Herkese gönlümüzü açmak ve herkesin iyi insan olması için gayret göstermek durumundayız. Tüm bunları yaparken hatalar, eksiklikler mutlaka olacaktır” şeklinde konuştu.

Programda konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan; “ Çocuklarınızı güle güle büyütün. Onları severek, kucaklayarak sabah okula gönderin. Bu çocuklar inşallah gelecekte çok iyi yerlerde olacaklar. Çocuklarımızla ne kadar çok ilgileniyorsak, o kadar çok verim alırız. Çocuklarımızın özüne dokunarak konuşalım. Onlarla yaşayarak konuşalım” dedi. Ödül törenin sonunda konuşan Kaymakam Bekir Atmaca ise; “Eğitim için harcanan her bir kuruş kutsaldır. Netice de eğitime yapılmış harcama geleceğe yapılan yatırımdır. Bu çocuklarımızın eğitiminde emeği geçen değerli Velilerine, Öğretmenlerine ve bu etkinlikte bizleri bir araya getiren

Okul idarecilerine teşekkür ediyorum” dedi. Özel Dolunay Koleji’nin düzenlemiş olduğu 4 ve 5.sınıflar “Bilgi Yarışması” ve “ 100 Temel Eser Kitap Okuma Yarışması” sonucunda ödül almaya hak eden öğrenciler şu isimlerden oluştu; 4.SINIFLARDA: 1. EDANUR ÖZGİRAY / Ünye İnönü İlkokulu 2- BARAN KIRCA / Ünye Cumhuriyet İlkokulu 3.ALİ ÇINAR / Ünye İnönü ilkokulu 5.SINIFLARDA: 1. BURAK ARDA BİLGİN / Fatsa Sakarya Ortaokulu 2-AYÇA YILDIZ / Fatsa Bolaman Ortaokulu

3-SERKAN SAĞLICAN / Korgan Merkez İlköğretim Okulu 6. VE 7. SINIFLAR 100 TEMEL ESER KİTAP OKUMA YARIŞMASI

1. Aslıhan KOÇ / Ünye Yunus Emre İlkokulu 2- Mukaddes TATLIGÜL / Fatsa İslamdağ Ortaokulu 3.Ecem Banu GÜNGÖR / Fatsa Toki Ortaokulu

Bol Tatilli Bir Döneme Giriyoruz mümkün. Salı gününe gelen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı öncesinde Pazartesi günü de izin alıp, hafta sonunu birleştirerek 4 günlük kısa bir tatile çıkabilirsiniz. Çarşamba gününe denk gelen 1 Mayıs tatili öncesi Pazartesi ve Salı günleri izin yaparak toplam 5 günlük bir seyahat planı yapabilirsiniz.

İzin günleriniz azaldıysa ya da iş yerinizden izin almakta zorlanıyorsanız, resmi tatil günlerini birleştirerek tatilinizi uzatabilirsiniz. Yapılan bir araştırmaya göre, 2013 yılında 23 Nisan ve

İLAN AYDEMİR İş Merkezinde Kiralık Ofisler Ayhan Aydemir 0532 382 37 19

Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. Topaloğlu Camii karşısı FATSA Müracat Aydemir Muhasebe Bürosu

1 Mayıs'ın yanı sıra 30 Ağustos ve 29 Ekim tatillerini de hafta sonuyla birleştirerek 4-5'er gün izin yapabiliyor. Bayram tatilleri ile birlikte, 2013 yılında 8 gün izin alıp 35 gün tatil yapmak

Ağustos ve Ekim ayları da bol tatilli Bu yıl Ramazan Bayramı arifesi 7 Ağustos Çarşamba gününe denk geliyor. Resmi tatil olmasa bile, 2,5 gün izin alarak 9 gün tatil yapabilirsiniz. Yine Ağustos ayında 30

Ağustos Zafer Bayramı da Cuma gününe denk geliyor. Cumartesi ve Pazar'ı, hatta Pazartesi'yi de birleştirerek yine 4 günlük kısa bir yapma olanağınız var. Ekim ayı da bol tatilli bir ay olacak. Kurban Bayramı tatilinin 9 gün olması ihtimali çok yüksek. Çünkü arife 14 Ekim Pazartesi günü ve bayram tatili 18 Ekim Cuma günü sona eriyor. Yine 9 günlük bir tatil programı sizleri bekliyor. Aynı ay içinde Salı gününe denk gelen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı da unutmayalım. Pazartesi izin alarak, Cumartesi ve Pazar günleriyle beraber yine 4 günlük bir izne çıkabilirsiniz.


9 İnternetin Türkiye’ye Gelişinin 20. Yıldönümü Yaz’a Hazırlanırken, Kış Geri Geldi 18 NİSAN 2013 PERŞEMBE

Sayfa

ile ilgili video ve görsellerin, yerel televizyonlarda ve İl Kültür Turizm Müdürlüğü Danışma bürosunun bilboard ekranında bilgilendirme amaçlı gösterileceğini, ilk, orta ve lise öğrencilerine yönelik ‘Güvenli İnternet’ sunumu yapılacağını ifade etti.

Vali Orhan Düzgün, Bilişim Sivil Toplum Kuruluşları Platformu’nun, internetin Türkiye’ye gelişinin 20. yıl dönümünde Türkiye internetini büyütmek, yeni projeler başlatmak, interneti geniş kitlelere yaymak, toplumun gündemine interneti yerleştirmek ve Türkiye internetine ivme verecek etkinliklerin yapılması amacıyla 8-21 Nisan tarihleri arasında “İnternet Haftası” olarak kutlandığını söyledi. “İnternet Haftası, Ordu’da da kutlanıyor” İnternet Haftası’nın, Ordu Valiliği Bilgi İşlem Şube Müdürlü-

ğü’nce hazırlanan çeşitli program ve etkinliklerle amacına uygun bir şekilde kutlanacağını belirten Vali Düzgün, “İnternet Haftası boyunca, vatandaşlarımız interneti konuşsun, interneti düşünsün, interneti kullansın ve internetten nasıl yararlanabilirim, işimi nasıl geliştiririm, kendimi nasıl geliştirebilirim diye araştırsın istiyoruz” dedi. Vali Orhan Düzgün, İnternet Haftası kutlama etkinlikleri kapsamında, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından kullanıma sunulan ve her internet abonesinin seçme özgürlüğüne bağlı ‘Güvenli İnternet’ hizmeti

“Bugün AKM’de Panel Düzenlenecek” Vali Düzgün, İnternet Haftası kutlama etkinlikleri kapsamında ayrıca 18 Nisan Perşembe günü saat 14.00’de Atatürk Kültür Merkezi (AKM)nde, ODÜ Teknik Meslek Yüksek Okulu Bilgisayar Teknolojileri Bölüm Başkanı Bülent Kandemir tarafından “İnternet Güvenliği” ile ilgili bir panel düzenleneceğini kaydetti. Vali Düzgün, İl Ticaret Müdürü Üzeyir Keskin’in “E-Ticarette Dikkat Edilmesi Gerekenler”, Ordu Belediyesi Bilgi İşlem Müdürü Eşref Öner’in “Ordu Belediyesi E-Hizmetleri”, Basın ilan Kurumu

Ordu Şube Müdürü Çetin Oranlı’nın ”İnternet Medyası”, Bilişim Teknolojileri ve Fatih Projesi İl Koordinatörü Şahin Kamber’in ”Eğitimde İnternet”, PTT İşletme Müdürü Talat Baştürk’ün “PTT’nin E-Hizmetleri” ile İnternet Kafe Sahibi İsa Pekdemir’in ise ”İnternet Kafeler” ile ilgili konularda görüş ve düşüncelerini paylaşmak üzere panelde yer alacaklarını vurguladı.

“Valilik Web Sitesinde, İnternet Anketi” İnternet Haftası dolayısıyla Ordu Valiliği olarak internet kullanımı üzerine bir anket çalışması başlattıklarını belirten Vali Düzgün, Valilik hizmetleri, web sitesi, internet kullanımı, akıllı telefon kullanımı, e-ticaret, sosyal ağlar, e-devlet ile ilgili vatandaşın düşüncelerinin öğrenileceği anketin, Ordu Valiliği’nin www.ordu. gov.tr isimli web sitesinde hizmete sunulduğunu sözlerine ekledi.

“İnanç Turizmine Ev Sahipliği Yapacağız” Ordu’nun Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, Turizm Haftası’nda dolayısıyla yaptığı açıklamada, ilçenin turistik yönlerini düzenlenen programlarda tanıtmaya devam edeceklerini söyledi. Başkan Arpacıoğlu Ünye’nin, tarihi ve kültürel değerlerinin yanı sıra inanç turizmine de ev sahipliği yapabilecek düzeyde olduğunu ifade ederek, Ayanikola Kilisesi ve Şeyh Yunus Tepesi’ni örnek gösterdi. Turizm şehri Ünye’ye yakışır altyapı çalışmalarını da hızla yürüttüklerini ifade eden Başkan Arpacıoğlu, kanalizasyonların kontrol altına alındığını, denizin temizlendiğine dikkat çekti. Başkan Arpacıoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Her yıl 15-22 Nisan tarihleri arası Turizm Haftası olarak kutlanmaktadır. Turizm ülkelerin milli değerlerinden biridir. Bacasız sanayi olarak adlandırılır ve ekonomimize önemli katkılar sağlar. Turizm

Haftası turizmden beklentisi olan yerler için önemli bir fırsattır. İyi değerlendirilmeli, hedefler belirlenmeli plan, program ve aktivitelerle konuya dikkat çekilmelidir. İlçemiz turizm potansiyelinin artması başlıca hedefimizdir. Biz de belediye olarak ilçemizde daha temiz bir deniz ve sahil için Doğu Batı Kanalizasyon Arıtma Tesislerini, halkımızın rahatça piknik yapabileceği bir mesire yeri olan

Asarkaya Kent Ormanı’nı, ata sporumuza katkıda bulunabilmek ve bu sporun ilçemiz turizmini arttırması bilinciyle Binicilik Tesislerini halkımızın rahatça çocuklarıyla vakit geçirebileceği bir mekan olan Atatürk Parkını hizmete açtık. Çamlıkta ve Sahil Yolunda düzenlemeler yaptık, Kültür ve Turizm Bakanlığı Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan aldığımız izinle temizlik ve düzenleme çalışmalarını

yaparak Kalemizi turizme kazandırdık, Kadılar Yokuşu’nda sağlıklaştırma çalışmaları yaptık, Müze Evimizi Ünye’mize kazandırdık. Şeyh Yunus Türbemizin çevre düzenlemesini yaptık, restorasyon çalışmalarımız da devam etmektedir. Şehrimizdeki temizlik hizmetlerini artırdık, yön tabelaları koyduk. Bunun yanı sıra tanıtım amaçlı CD ve broşürler bastırdık, fuarlarda dikkat çekici stantlar açtık. Bu sezon başından itibaren şehrimizde bir ilk olarak turizm zabıtalarımız göreve başlayacak ve Cumhuriyet Meydanı’nda turizm çalışma büromuz hizmete açılacaktır. Gerek tanıtım amaçlı yayınlarımız ve faaliyetlerimizde, katıldığımız tüm fuar ve etkinliklerde ve gerekse şehrimizin her köşesinde yaptığımız hizmetlerimizde turizm başlıca hedefimizdir. Çünkü turizm her kesimin ve herkesin refahına pozitif katkılar sağlayacak, çevreye zararsız hatta çevrenin korunmasına katkıda bulunan tek sektördür.”

Hem Maliyet Düşecek Hem de Verim Artacak

Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz, Türkiye'de dal halinde yetişen fındığın İspanya, Amerika ve İtalya'daki gibi tek gövdeli

meyve ağacı biçiminde yetişmesini sağlamak için 2010 yılında başlattıkları 'aşılama projesinin' olumlu sonuçlar verdiği söyledi. Prof. Dr. Karadeniz, tek gövdeli

YİTİK 498TR A1G-41106066 Seri nolu Yazarkasamın Ruhsatnı Kaybettim. Hükümsüzdür.

Hacı BUKA

fındık ağacı yetiştirmeyi başardıklarını belirtti. Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz, Türkiye'de fındık ağaçlarında en büyük problemin kök ve dip sürgünü oluşturma eğiliminin yüksek olması olduğunu belirterek bu sebeple fındık ağacının dal şeklinde yetiştiğini söyledi. Fındığın İspanya, Amerika ve İtalya'daki gibi tek gövdeli meyve ağacı biçiminde yetişmesini sağlamak için 2010 yılında 'aşılama projesi' başlattıklarını dile getiren Prof. Dr. Karadeniz, "Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Orman ve Su işleri Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı işbirliğiyle bu projeyi yürütüyoruz. Proje kapsamında kök ve dip sürgününü oluşturmayan fındık ağacı

türü ile verimi yüksek ve kaliteli ürün elde edilen başka bir fındık ağacı türünü birbirine aşıladık. Aşılama çalışmalarında başarı sağlayarak fındıkta tek gövdeli meyve ağacı formunu oluşturduk. Bu yeni fındık ağacından meyve de aldık" dedi. Prof. Dr. Karadeniz, 2 ay içerisinde aşılı fındık ağacı fidelerinden bir bahçe oluşturacaklarını söyledi. Prof. Dr. Karadeniz, "Bitkilerin ağaç formunda yetiştirilmesi için kültürel uygulamalar yapılacak. Bitkilerde kök gelişimi toprak profilinde tespit edilecek verim ve performanslar klasik yetiştiricilikle mukayese edilecek. Bu çalışma tamamlanınca çiftçilerimize çalışmayı önereceğiz. Fındığın tek gövdeli meyve ağacı şeklinde üretilmesinin hem maliyeti düşürecek, hem de verimi artıracak" diye konuştu.

YİTİK T.C. Ulaştırma Bakanlığı Mesleki Yeterlilik Belgesi SRC4 Yurt İçi Yük Taşımacılığı Belgemi Kaybettim. Hükümsüzdür.

Bekir ÜRKÜ

Baharın ortasında kar yağdı. Bahar mevsiminin tam ortası olan günleri yaşadığımız bugünlerde Akkuş İlçesine kar yağdı. Sabah uyandıklarında kar sürpriziyle karşılaşan Akkuşlular, şaşkınlıklarını gizleyemediler. Akkuş’a 17 Nisan'da(dün) kar yağdı. Güne karla başlayan vatandaşlar büyük bir sürpriz yaşadılar. 1450 rakıma sahip olan Akkuş ilçesi sakinleri güne kar yağışı ile

uyanınca çok şaşırdı. Akkuş'ta meyveler çiçek açmış, yapraklar da tomurcuklanıp yeşermeye başlamıştı. Hafta sonunu güneşli bir günle tamamlayan Akkuşlular, hem kar hem de soğuk hava ile karşılaştı. Vatandaşlar işlerine giderken kar yağışını fotoğraflayıp, sosyal paylaşım sitelerine aktardı. Yetkililer, yollardaki buzlanma ihtimaline karşı araç sürücülerini uyardı. Fındık ve meyveler için de don tehlikesine dikkat çekildi.

Kermese Yoğun ilgi

Ordu'nun Akkuş ilçesinde Kızılelma İlköğretim Okulu'nda ihtiyaç sahibi öğrenciler yararına düzenlenen kermes yoğun ilgi gördü. Okul, veli ve esnaf kaynaşması sayesinde herkesin eğitime katkıda bulunması amacıyla açılan kermeste, Kızılelma İlköğretim Okulu idareci, öğretmen, öğrenci ve personeli önemli bir ekip çalışmasını ortaya koydu. Okul Müdürü Cevat Akman 7.'si düzenlenen kermesi, "Güzel işler, güzel insanlar ile yapılır. Kermesimizin bu şekilde ilgi görmesi, başarımızın artması ve işimizi daha iyi yapmamız yönünde bizi olumlu yönde etkileyecektir. Eğitim gönüllüsü tüm güzel insanlara teşekkürlerimizi sunuyoruz."

cümleleriyle değerlendirdi. Kermese Kızılelma Belediye Başkanı İsa Demirci, Çayıralan Belediye Başkanı Metin İnce, İl Genel Meclisi Üyesi Mehmet Duman, AK Parti İlçe Başkanı Ramazan Acar, İlçe Gıda ve Tarım Hayvancılık Müdürü Azmi Aşçı, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Adem Duman, Akkuş İlçe Milli Eğitim Müdürü Seyfettin Gül, Şube Müdürleri Nevzat Akman ve Ali Yılmaz Çayıralan İlköğretim Okul Müdürü Sedayi Altun ve Müdür Yardımcısı Ali Odabaşı, Akkuş Lisesi Müdürü Kemal Yapar ve Haliluşağı Kooperatif Başkanı Fahri Bakırcı, Akkuşlu esnaflar, çevre köy ve belde mahalle muhtarları çok sayıda vatandaş da katıldı.

YİTİK Nüfus Cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür.

Zülali ERDANİ


SP R

Orduspor, Kasımpaşa Hazırlıklarına Devam Ediyor Orduspor,30. hafta Süper Ligde yapacağı Kasımpaşa maçının hazırlıklarını tüm hızıyla sürdürüyor. Orduspor Durugöl Tesislerinde dün Teknik Direktör Cevat Güler gözetiminde başlayan antrenman düz koşu ve ısınma hareketleri ile başladı. Antrenman karşılıklı pas çalışması ile devam etti. Antrenmanın son bölümünde ise çift kale maç yapıldı. Antrenmana fıtık ameliyatı olacak olan Müslüm katılmadı. Bugün yapılacak olan antrenman ise saat 17:00'da gerçekleşecektir.

Kaptan Rotayı Şampiyonluğa Çevirdi / Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa Belediyespor takım kaptanı Mehmet Arslan, takımın içinde bulunduğu zorlu virajı atlatarak şampiyon olacağına inandıklarını ifade etti. “İnancımız Tam” Takım içerisinde futbolcular olarak sürekli istişare halinde olduklarını kaydeden Arslan: “Arkadaşlarla yapmış olduğumuz konuşmalarda hala şansımız olduğunu ve inandığımızı dile getirerek birbirimizi motive ediyoruz. Bu kapı bize açıldı ve çok yakındı. Ancak talihsiz bir şekilde yine puan kaybettik. Eğer Yomraspor

maçında galip gelseydik puanımızı 50 yapıyorduk. Futbolda her şey olabiliyor. Son 4 hafta diye yola çıktık, bu sürede 12 puan yapacağız ve rakiplerimizin kaybetmesini bekleyeceğiz dedik. Şuanda birini geçtik ve üç maç kaldı. Bu üç maçı alarak, rakiplerimizin puan kaybetmesini bekleyeceğiz. Zaten artık hiçbir maçın telafisi yok, çok az bir zaman kaldı. Üç maçın ardından, skorlara göre bizim durumumuz netleşecek” dedi. “Taktiksel Değişiklik Oldu” Teknik Direktörle birlikte oyun yapısında da değişiklikler olduğunu vurgulayan Arslan: “Sinan Bayraktar hocamız kulübü bırak-

“A Takımına Oyuncu Kazandırmak istiyoruz” Orduspor A2 takımı alt yapı sorumlusu Turgut Kır, OrdusporA2 takımının çok başarılı bir şekilde çalışmalarına devam ettiğini söyledi. Lig’e çok iyi başladıklarını ve bunu büyük bir başarıyla devam ettirdiklerini söyleyen Kır; “Orduspor A2 takımımızın ikinci yarı maçları iyi sonuçlarla devam ediyor. Yine önceki gün oynadığımız Çaykur RizeA2 maçını 3-1 gibi güzel bir sonuç-

la kazanmayı başardık. 8 hafta da 7 galibiyet alarak yolumuza devam ediyoruz. A2 maçlarının son 5 haftası bundan sonrada puan ve puanlar alarak yolumuza devam etmek istiyoruz. Şuanda 50 puanımız var. En iyi şekilde lig’i tamamlayıp önümüzdeki sezonun hazırlıklarına başlamak istiyoruz” dedi. Asıl amaçlarının A takımına oyuncu kazandırmak olduğunu geçtiğimiz sezonlarda bu

dık, şimdi çift forvet oynuyoruz. Bu sistemi daha önce oynamamamıza rağmen hiç yabancılık çekmedik” diye konuştu.

“Taraftara Teşekkürler” Taraftarlara çok teşekkür eden Arslan: “Taraftar sezon başından bu yana bizi hiç yalnız bırakmadı. En uzak deplasmana bile bizimle geldiler. Bu şehri 3. Lig’e taşıyarak, onları mutlu etmeyi çok istiyoruz. 3 yıldır bu takımdayım. Bu takımın 3. Lig’e çıktığını görmeden gitmek istemiyorum demiştim. Ben Fatsa Belediyespor’u çok seviyorum. Taraftarlarımıza desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini noktaladı.

Nike Halı Saha Turnuvası Başlıyor

yapıldığını bu oyuncu sayısını bu sezon arttırmak istediklerini söyleyen Kır şöyle devam etti; “İyi olan oyuncularımızı A takımımıza kazandırıp, sezonu olumlu bir şekilde kapatmak istiyoruz. Biz sonuca endeksli maçlarımızı oynamadık, kazandırdığımız oyuncular bizi mutlu ediyor. İnşallah bu oyuncuların sayısını çoğaltıp, A takımımıza daha çok oyuncu verebilmek amacımız” dedi.

“Kötü Hakem Yönetimleriyle Maçlar Kaybettik”

Ünyespor Kulüp Başkanı İrfan Şahin, hafta sonu oynadıkları Ünyespor-Bozüyükspor maçını hakemlerin adaletsiz yönettiğini söyleyerek, “Bu işleri hakemlere bırakmasınlar, sahada futbolcular oynasın, iyi oynayan kazansın. Biz son zamanlarda kötü hakem yönetimleriyle maçlar kaybettik. Bozüyük maçında hakemler tam bir canlı bombaydı” dedi. Şahin, Merkez Hakem Komitesi’nin maçı incelemesi gerektiğini söylerken, ligde kalan 4 maç için adaletli hakemleri istediklerini belirterek, “Hakemlerimiz daha duyarlı, daha dikkatli olsunlar

tıktan sonra üç arkadaşımız kadro dışı kaldı. Genellikle işler kötü gittiğinde hep böyle olur. Önce hoca gider ardından futbolcu gönderilir. Fatsa Belediyespor’da da doğal olarak böyle oldu. Daha sonra alt yapımızda hocalık yapan, Taner hoca geldi. Kendisi kişilik ve karakter olarak mükemmel bir insan. Onun için de bu çok büyük bir fırsat. İnşallah biz de başarılı oluruz. Kadro olarak oynayan oyuncu profili değişmedi ama taktiksel olarak değişiklikler yaşadık. Tabi her hocanın yoğurt yiyişi farklı olacak. Taner hoca da kendi aklındaki sistemle bizi oynatmaya başladı ve takım bu duruma hiç yabancılık çekmedi. Biz hep tek forvet oynar-

biz onlardan adaletli maç yönetmelerini istiyoruz, biz kayrılmak istemiyoruz. Ama başka birilerini de kayırmasınlar, herkes oynasın hak ettiği şekilde devam etsin” diye konuştu. Şahin, hafta sonu oynadıkları Ünyespor-Bozüyükspor maçını değerlendirdi. Maçın hakemler tarafından adaletsiz yönetildiğini belirten Şahin, "Bozüyük maçında ciddi derecede hakem faciası ile karşılaştık. Yan hakem ile orta hakemin bile birbirinden haberi yok." dedi. "Her şeyden önce Ünyespor büyük bir camia, ama maalesef bireysel ve yönetim olarak yapmış olduğumuz hataların neticesinde bu durumlara gelmiş bulunuyoruz” diyen Şahin, açıklamasında şunları kaydetti: “Tabi bu her şey bitti anlamına gelmiyor, ama bana göre umutlar iyice zayıfladı. Bir tabir vardır, çıkmayan candan ümit kesilmez. Sahada futbolcuları baş başa bıraksalar herkes maçını güzel oy-

nayacağını düşünüyorum. En iyi oyuncumuzu yan hakem ile orta hakemin birbirinden habersiz bir şekilde, biri dirsek attı, diğeri ise küfretti diyor. Ağzından en ufak bir küfür çıkmayan arkadaşımız için küfür etti diye hakemin direkt kırmızı kart göstermiş olması, oyun düzeninde ciddi sıkıntılara yol açtı. Biz o maça galibiyet için gitmiştik. Ama futbolun sadece sahada oynanmadığını bir kez daha gördük." Merkez Hakem Komitesi’ne seslenen Başkan Şahin, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Biz hakemlerden hakem desteği istemiyoruz ama adaletli maç yönetmelerini istiyoruz. Hiçbir zaman da bu camiayı da ayakaltına alacak hakemlerin de hak etmediği maçlara da gönderilmesini arzu etmiyoruz. Belki bu hakemlerin performansı düşüktür falan ama bizim maçlarımıza lütfen ben özellikle İzmir bölgesi hakemleri istemiyorum. Şahsım ve camiam adına. Ne hikmettir

bilmiyoruz. Artık bunu anlayan anlasın Merkez Hakem Komitesi de bu işle ilgilensin. O camia hakemlerine sahip çıkacak ama biz de takımımıza emek veriyoruz, para veriyoruz, masraf ediyoruz. Bu şehir iki tane hakemin yanlış vereceği kararla hak kaybına uğratılmamalı. Bundan sonra oynayacağımız 4 maç için hakemlerimizin daha duyarlı, daha dikkatli ve adaletli maç yönetmelerini istiyoruz, biz kayrılmak istemiyoruz. Ama başka birilerini de kayırmasınlar, herkes oynasın hak ettiği şekilde devam etsin. Bozüyükspor maçını da Merkez Hakem Komitesi mercek altına alsın. Biz bundan sonra olan 4 tane maçımızı çıkıp oynayacağız. Matematiksel olarak düşmüş sayılmayız ama ümitlerimiz de az. Belki bir mucize bekliyoruz. Takımımızla ilgili eksiğimiz ve sakatlarımız var. Ama oynayan oyuncularımızın hepsi bizim Ünyespor'un formasını taşımaktadır.” şeklinde konuştu. (ünyekent)

Gençlik ve Spor Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı işbirliğinde 2013 Yılı Nisan – Mayıs – Haziran aylarında 81 İlde düzenlenmesi planlanan liseler arası Nike Halı Saha Ligi başlıyor 15 – 18 Yaş (19951996-1997-1998) kategorilerinde yapılacak olup, başvuruların 30.04.2013 Salı tarihine kadar yapılması gerekmektedir. Lise-

ler arası Nike Halı Saha Ligine katılmak isteyen öğrenciler ön kayıtlarını www.nikehalisahaligi. com adresinden tamamlayarak kesin kayıtlarını oluşturmak için evraklarını Ordu Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğüne teslim edeceklerdir. Konu ile ilgili Nike Halı Saha Ligi Koordinatörü Beden Eğitimi Öğretmeni Yalçın Gürsoy görevlidir. İrtibat Telefonu 0 532 462 76 53

Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde açılan Karate-do kurslarına ilgi her geçen gün artıyor. Vali Kemal Yazıcıoğlu spor salonunda devam eden kursla ilgili bilgi veren Antrenör Muzaffer Yoldaş; “Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde çalışmalarına başladığımız Karate-do kursuna ilgi her geçen gün artmaktadır. Kursumuza katılmak isteyen 07-13 yaş arası bay-ba-

yan sporcularımız salonumuza gelerek kayıtlarını yaptırabilirler. Amacımız Ordu ilinde karate-do sporunu yaygınlaştırmaktır. İlimizden yetenekli sporcuların çıkacağına inanıyorum, bu amaç doğrultusunda çalışmalarımıza başladık. Kurslarımız Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri 1830-20-30 arası, Cumartesi günü ise 13-00-15-00 saatleri arasında Vali Kemal Yazıcıoğlu spor salonunda yapılmaktadır.”

Karate-Do Kursları Başladı


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.