“İhaleden Sonra Yıkım Başlayacak”
lışmaları şu an devam ediyor. Bu süreç tamamlanıp ihaleye çıkılmasının ardından yıkım gerçekleşecek. Sürecin bu şekilde olacağını tahmin ediyoruz. Tabi bu süreçte hiç beklenmeyen ve istenmeyen sorunlar çıkabiliyor.
Eğer beklenmedik bir gelişme olmazsa önümüzde bu şekilde bir süreç var” dedi. Balık, önümüzdeki eğitim öğretim sezonunda öğrenci alınacak ve açılması planlanan bölümlerle ilgili de bilgiler verdi. Sayfa 3’te
Ordu Esnaf ve Sanatkârlar Odalar Birliği ve aynı zamanda Fatsa Gıda Maddeleri Odası Başkanı Aydın Bostancıoğlu, “ “Akan kanın durması için toplumun her kesiminin çözüm sürecine destek olması gerekir. Bizler Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Çözüm süreci, terörle mücadelede geri adım atmak anlamına gelmemektir. Bizler Türk, Kürt, Çerkez, Laz ayrımı yapmadan, Kurtuluş Savaşında Düşman işgalinden vatanımızı kurtarmak için omuz omuza mücadele ettik ve bağımsızlığımızı ilan ettik. Bizler Türkiye Cumhuriyeti olarak bugüne kadar Türk Bayrağı altında birlik ve beraberlik içinde yaşadık” Sayfa 7’de
www.gazetekuzey.com
Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi bahçesinde bulunan atıl Et Balık Kurumu binasının ihale sonuçlanır sonuçlanmaz yıkılmasını öngördüklerini kaydeden Dekan İsmet Balık: “Atıl binanın ihale şartnamesinin hazırlık ça-
“Türkiye Eski Ruhuna Kavuşacak ve Güçlenecektir”
FATSA’DAN KARADENİZ’E 19 NİSAN 2013 CUMA
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
YIL: 2
SAYI:366
FİYAT: 50 Krş.
“Herkes Elini Taşın Altına Koymalı”
Fatsa Büyük Sanayi Sitesi Kooperatifi Başkanı Serdar Salman “Teröre çözüm arayışlarında yeni ve güzel adımlar atılıyor. Bu hamlelerin eyleme döküldüğünde etkili de olması gerekiyor. İlerleyen günlerde güzel şeyler olacağına inanıyorum. Doğru adımlar atıldığına, önemli işler yapıldığına inanıyorum. Önemli olan bu sorunun çözüme kavuşması için herkesin elini taşın Sayfa 3’te altına sokmasıdır.
Başkan Anlayan, Fatsa’nın geleceğine damga vuracak 5 yeni projeyi açıkladı
Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Fatsa’nın “geleceği için” hazırladıklarını söylediği 5 yeni projeyi Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı ve projelerin tanıtımını yaptı. Başkan Anlayan’ın tanıtımını yaptığı 5 proje şöyle: Evkaf Mahallesindeki eski çöp alanının olduğu yere yapılacak olan “Harikalar Diyarı” projesi, şehri sahille buluşturacak olan “Cumhuriyet Meydanı” projesi, mevcut otogarın olduğu yere yapılacak olan “Yeni Belediye Hizmet Binası ve Otogar” projesi, Hükümet Binasının önüne yapılacak olan “Meydan” projesi, yeni “Su arıtma tesisi” projesi.
Yarın Size de Lazım Olabilir…
Fatsa ilçe Müftülüğünün Kutlu doğum haftası kapsamında Türk Kızılayı iş birliğiyle Fatsa Türk Telekom önünde kan toplama etkinliği düzenlendi. Programın katılımcıları müftülük çalıSayfa 6’da şanları ve vatandaşlar oldu.
FATSO’dan Sonra ÜTSO’da Kurs Açtı
Başkan Anlayan, Fatsa’nın ve Karadeniz’in en büyük projelerinden biri olan ve 211 dönümlük bir arazi üzerine kurulan “Harikalar Diyarı” için alt yapı çalışmalarının bittiğini belirtti. Anlayan, Karadeniz Bölgesi’nde ilk ve tek olarak adlandırdığı projenin Evkaf Mahallesi’ndeki eski çöp dökülen alana kurulacağını ve 300 kişiye de istihdam sağlanacağını söyledi. Harikalar Diyarı’nın içinde yer alacak olan göletin 15 dönümlük bir araziyi kapsayacağını belirten Başkan Anlayan, “Bu zamana kadar söz verdiğimiz her projeyi uygulamaya koyduk. Belediyecilik sadece, yol-su, alt yapı değildir. Bunlar bizim asli görevlerimizdir. Biz şimdi Fatsa’nın geleceğine yönelik adımlar atıyor ve bunları hayata geçiriyoSayfa 4’te ruz.
“Büyükşehir,Ordu İçin Büyük Fırsat”
İstanbul Esenler Belediyesi Ruhsat ve Denetim Müdürü hemşerimiz Yakup Yeşiltaş, gazetemize nezaket ziyaretinde bulundu. Ziyarette, Belediyecilik alanında oldukça deneyimli ve birikimli olan Yakup Yeşiltaş’a Ordu’nun Büyükşehir oluşunu ve Büyükşehir Belediyeciliğinde Ordu’nun kazanımlarının ne olacağını sorduk. Yeşiltaş verdiği cevapta Büyükşehir’in Ordu için bir fırsat olduğunu söyledi. Yakup Yeşiltaş, ”Ordu’nun Büyükşehir olması Ordu için büyük bir fırsat. Zamanla bu durum hayata geçtiğinde, hizmetler verilmeye başlandığında Ordulu vatandaşların geç bile kalınmış diyeceklerini düşüSayfa 5’te nüyorum.”
Ekmeğimizi israf Etmiyor(muş)uz...
Ünye Ticaret ve Sanayi Odası (ÜTSO) Başkanı Hasan Şimşek, İŞKUR ve Kız Meslek Lisesi ile birlikte yürüttükleri mesleki eğitim tekstil kursu hakkında bilgi verdi. Şimşek, ÜTSO’nun zemin katında tekstil firmalarına kalifiyeli eleman yetiştirmeye yönelik olarak açılan kursta incelemelerde bulundu. Sayfa 3’te
Her yıl gündem olan ekmeğimiz için yapılan onca çağrılar bile fayda etmiyor ki kamyonlarca ekmek çöpe gidiyor. Ama Karadeniz insanımızın pratik zekâsı mı yoksa fakirlikten mi denir ekmeğini israf etmiyor. Bunun en basit örneklerinden biri Fatsalı fırıncıların bayat ekmeği yarı fiyatına satarak israfa karşı bir nebzede olsa bir çözüm bulmuşlar.
Sayfa 5’te
“2023 Yılında Nasıl Bir Türkiye’de Yaşamak İstersiniz?”
Sayfa 8’de
Türkçe Olimpiyatları Ordu Şöleni Başlıyor
“Uluslararası Dil ve Kültür Festivali” kapsamında düzenlenen 11. Türkçe Olimpiyatları, “Evrensel Barışa Doğru” sloganıyla Türkçenin sevdalılarını 3 Haziran’da OrSayfa 7’de du’da buluşturuyor.
Miniklerin Büyük Marifeti
Fatsa Kız Teknik Meslek Lisesi, anaokulu öğrencileri, kendi yaptıkları el işi eserleri anne ve babalarına para karşılığı sattı. Sayfa 8’de
SATIRBAŞI
“SöZ
Verdiklerimizi Yaptık, Veriyoruz Yapacağız
Yrd. Doç. Dr.
Ahmet FİDAN
Takozlar ve Takoz Kafa Zihniyeti!
05
19 NİSAN 2013 CUMA
“Ben Kadınım.. Sen?”
İstanbul’da faaliyet gösteren, Çevre ve Yardım Derneği olan “Bakırköy Gönüllü Çevreciler Sosyal Yardımlaşma Derneği” tarafından oluşturulan Tiyatro Gurubu, “BEN KADINIM.. SEN?” adlı müzikli oyunu nu Ordu Belediyesi’nin davetlisi olarak geldiği Ordu’da, ücretsiz olarak sanatseverlerin beğenisine sundu. Oyunu Yazan, Yöneten ve oyunda rol alan Nermin Ar oyunla ilgili verdiği bilgide, amaçlarının kadına karşı uygulanan şiddetin önüne geçmek ve bu yolda kat-
kı sağlamak olduğunu belirterek, Ege’den başlayan turnelerine Karadeniz’le devam ettiklerini, ardından ise Güneydoğu Anadolu’da perde açacaklarını belirtti. Nermin Ar konuşmasını şöyle sürdürdü; “Turne kapsamında Karadeniz Bölgesini geziyoruz. Bizler Atatürkçüyüz, kendimize Atatürk’ün çocukları diyoruz. Amacımız dünyada son yıllarda aşırı bir tırmanışa geçen kadına karşı şiddet. Kadına karşı şiddette hiç olmazsa küçük de olsa bir katkımızın olması. Düşündük ki insanlara bir
ayna tutmak lazım. Perde de yansıyanlardan herkes kendine göre bir şeyler çıkarabilsin. Ayrıca kız çocuklarının okutulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu oyunda bu mesajı da veriyoruz. Anne çocuklar üzerinde çok etkilidir. Anne ne kadar eğitimli olursa çocuğunu o kadar güzel yetiştirecektir, şiddet de bu kadar yaygın olmayacaktır. Bunun için de Bakırköy’den yola çıktık. Egeden başlayan yolculuğumuz Karadeniz’de devam ediyor. Karadeniz aydın insanların olduğu yerler. Ordu Belediyesi bu konuda bizlere elinden gelen desteği verdiler. Karadeniz’den sonraki yolculuğumuz Güneydoğu Anadolu olacak. Toplumu kadına şiddete karşı daha duyarlı kılmaz için çabamız devam edecek.” OBKT’de Belediye Başkan Yardımcısı Özer Karadağ ve çok sayıda izleyicinin takip ettiği oyunda rol alan sanatçıların hepsinin gönüllü ve amatör olduğuna dikkat çeken Nermin Ar destek veren ve oyunu izlemeye gelen herkese teşekkür etti.
Belediye Başkan Yardımcısı Özer Karadağ, oyun sonunda sanatçıları tebrik ederek çiçek takdim etti. Başkan Yardımcısı Karadağ yaptığı konuşmada oyun için çaba gösteren emek veren herkesi tebrik ederken, son yıllarda artarak devam eden Kadına karşı şiddetin biran önce önüne geçilmesi gerektiğini ve toplumun her kesiminin bu konuda gerekli desteği vermesi gerektiğini vurguladı. “Bakırköy Gönüllü Çevreciler Sosyal Yardımlaşma Derneği” nin ortaya çıkardığı bu oyunun kadının yaşadığı sorunları gün yüzüne çıkardığını ifade eden Belediye Başkan Yardımcısı Özer Karadağ, gurubun Ege’den başlayan turnelerine, Karadeniz’de sanatın dünyaya açılan penceresi olan Ordu’da devam ettiklerini ve daha uzun yollarının bulunduğunu söyledi. Bu yolculuğun başarı ile tamamlanması dileğinde bulunan Başkan Yardımcısı Karadağ, “Ordu sizleri her zaman misafir etmeye hazırdır” dedi.
Nergisler Çiçek Açtı
Ordu'nun Kabadüz ilçesi Yokuşdibi beldesinde bir çiftçi tarafından yetiştirilen nergis çiçekleri görenlerin ilgi odağı oluyor. Bin 200 rakımlı Yokuşdibi beldesinde haftalar öncesinde açan nergisler beldeye ayrı renk katıyor. Belde sakinlerinden Zeynep Korkmaz, bir komşusunun deneme amaçlı yetiştirdiği nergis çiçeklerinin karların erimesiyle çiçeklerini açtığını söyledi. Nergisleri görenlerin kendini bakmaktan alamadığını belirten
Zeynep Korkmaz, "Baharla ilk bu çiçekler açıyor. Kopardıktan sonra vazo içerisinde solmadan 10 gün yaşayabiliyor. Verdiği güzel görüntü ve kokusuyla görenleri büyülüyor" dedi. Doğanın yeni yeni canlandığı günlerde nergislerin güzelliğine hayran kaldığını ifade eden Esra Koçak, "Doğu illerinde bu çiçekler baharın müjdecisi olarak bilinir. Çiçekler o kadar canlı ve güzel duruyor ki bu bölge nergisler için oldukça elverişli" diye
konuştu. Yokuşdibi Belediye Başkanı Yener Kaya ise, "Belde sakinlerinden Muhittin Aydın isimli bir vatandaş bu çiçeği beldeye getiren kişidir. Yaptığı bu çalışma ile beldemizde çiçekçilik konusunda bir şeylerin yapılabileceği bizler tarafından düşünülüyor. Gerekli altyapı araştırmasını yaparak en kazançlı çiçek türü tespiti ile kesme çiçekçilik beldemizde yapılabilir” şeklinde konuştu.
Yeni Parklar Bugün Hizmete Açılıyor Ordu Belediyesi, mahallelerde oluşturduğu parklara yenilerini eklemeyi sürdürürken, son dönemde yapımı devam eden parklardan iki tanesinin daha resmi açılışı 19 Nisan 2013 Cuma günü (Bugün) yapılacak. Durugöl ve Akyazı mahallelerindeki parklar saat 14:00 ve 14:30’da yapılacak olan törenlerle hizmete girecek. Göreve geldiği süre içerisinde çok sayıda parkı hayata geçiren Başkan Seyit Torun, Cuma günü hizmete sunulacak olan iki parkla ilgili bilgi verirken, her iki parkında fonksiyonel olarak projelendirilerek çalışmalarının tamamlandığını belirtti. Parklara şehit isimlerini vermeye devam
www.gazetekuzey.com
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller
Haber Müdürü Betül Yeşiller
Reklam Erkan Kaş
Genel Yayın Yönetmeni Engin Yaran
Muhabirler Resul Koşar Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz
Grafiker İlkay Yeşiller
Sayfa Editörü Emrah Çoşkun İnternet Editörü Çiğdem Akyol Dağıtım Şah Medya Ajans
Haber Merkezi Ahmet Alkan Fatma Canlı Hamdi Büklü
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
ettiklerini söyleyen Başkan Seyit Torun, açılışı yapılacak olan iki parka da yine şehit ismi verildiğini belirtti. Durugöl mahallesi 1061 no’lu sokak yanında bulunan ve İl Özel İdaresinin arkasında yer alan parkın adının Şehit Jandarma Kıdemli Üst Çavuş Hasan Tarakçı, Akyazı mahallesi 840 no’lu sokakta bulunan parkın adının da Şehit Jandarma Onbaşı Sezgin Günaydın olarak Belediye Meclis kararı ile verildiğini açıklayan Başkan Seyit Torun, şehit isimlerinin yaşatılmaya devam edileceğini söyledi. Başkan Seyit Torun Park açılışlarına herkesi davet etti.
Sayfa
2
Sağlık
“Kişilerin Hedef Kiloyu Korumaları Kendi Ellerindedir” Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Ebru Piroğlu Durgut, ideal kiloya ulaşan kişilerin, 2-3 yıl o kiloyu korumak zorunda olduklarını söyledi. Medical Park Ordu Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Ebru Piroğlu Durgut, fazla kilolarını vermek isteyenlerin, bu durumun yavaş, uzun süreli ve düzenli bir kilo kaybını gerektirdiğini, ideal kiloya ulaşıldığında ise bu kilonun en az 2-3 yıl süre ile korumasının zorunlu olduğunu bilmeleri gerektiğini belirterek, “Kişilerin sağlıklarını koruyarak kilo vermelerinin ve ulaşılan hedef kiloyu korumaları kendi ellerindedir. Yapılan klinik çalışmalar ile şişmanlığa genetik yatkınlığı olanların, çocukluğunda şişman olanların doğru zayıflama programlarıyla mutlaka kilo verebileceği gösterilmiştir. Sorun; doğru anahtarı kullanmaktır. Doğru anahtar; kazandığınızdan daha az enerji almak ve biraz daha fazla enerji harcamaktır. Kilo yönetilir, tedavi edilmez. Kilo kontrolü, sadece kilo vermek değil, gerçek anlamda vücudunuzun kontrolünü elinize geçirmeniz demektir. Yani kendiniz için seçtiğiniz kiloya ulaştıktan sonra, o kiloda kalabilmeniz ve bunu uzun yıllar koruyabilmenizdir. Kilo kontrolü, sandığınız kadar zor olmamakla birlikte, zaman ve sabır gerektirir. Kısa bir zamana sıkıştırılmamalı, uzun bir döneme yayılmalıdır. Kilo kontrolüne başlarken en önemli nokta, gerçekçi, ulaşılabilir ve korunabilir hedefler belirlemektir. Kilo vermeye karar verdikten sonra başarısız olanların tek sebebi, bu hedefleri iyi belirleyememeleridir. Bu hedeflere, doğru sorulara doğru yanıtlar vererek ulaşabilirsiniz” dedi. “KENDİNİZE DÜZENLİ VE SAĞLIKLI BİR YEMEK YEME ALIŞKANLIĞI EDİNİN” Dyt. Ebru Piroğlu Durgut, “Fazla kilolarınızdan kurtulmaya karar verdiğiniz gün, yeni ve sağlıklı bir yaşam biçimi için ilk adımınızı atmış sayılırsınız” diyerek şöyle konuştu: “Unutmayın, biz diyet yapmaktan bahsetmiyoruz, biz hayatınızın sonuna dek düzenli ve sağlıklı bir yemek yeme alışkanlığından bahsediyoruz. Vücut ağırlığınızla ilgili hedefiniz ne olursa olsun, hayatınız boyunca sürecek başarınız, davranış değişikliğinize bağlı olabilir. Kilo kontrolünde sağlığınız, görünüşünüzden öncelikli olsun. Sadece diyet yaparken değil, tüm hayatınız boyunca sürdüreceğiniz bir yaşam tarzı oluşturun. Sağlıklı yemek, düzenli fiziksel aktivite, sağlıklı bir yaşam tarzı. Kendinize karşı olan yaklaşımınızı değiştirin. Kilo kontrolü konusunda yaptığınız plan, günlük yaşamınıza, bütçenize ve kişisel ihtiyaçlarınıza uygun olmalı. Kilo kontrolünde başarıya ulaşmak için egzersize yönelik ve belirgin yöntemler uygulayın. Kilo vermek veya almak için gerçekçi hedefler koyun. Uzun vadeli düşünün, aceleci olmayın. Kendinizle kalınca gerçekçi olun. ‘Her zaman’, ‘hiçbir zaman’ veya ‘olmalı’ gibi kesin sözlerden kaçının. Kendinizi çok sıkmayın. Ara sıra yaşayabileceğiniz kaçamaklardan dolayı kendinizi suçlu hissetmeyin.”
19 NİSAN 2013 CUMA
Sayfa
3
“İhaleden Sonra Yıkım Başlayacak” / Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi bahçesinde bulunan atıl Et Balık Kurumu binasının akıbetinde sona yaklaşıldı. Atıl binanın son durumu, fakülteye açılacak yeni bölümler ve bölgemizde balıkçılığın durumu ile ilgili gazetemize bir açıklama yapan Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Balık, atıl binanın ihale şartnamesinin hazırlık çalışmalarına başlandığını belirtti. Balık, önümüzdeki eğitim öğretim sezonunda öğrenci alınacak ve açılması planlanan bölümlerle ilgili de bilgiler verdi. “İhale Şartnamesi Hazırlanıyor” Okulun bahçesinde bulunan atıl binanın, ihale sonuçlanır sonuçlanmaz yıkılmasını öngördüklerini kaydeden Balık: “Atıl binanın ihale şartnamesinin hazırlık çalışmaları şu an devam ediyor.
Bu süreç tamamlanıp ihaleye çıkılmasının ardından yıkım gerçekleşecek. Sürecin bu şekilde olacağını tahmin ediyoruz. Tabi bu süreçte hiç beklenmeyen ve istenmeyen sorunlar çıkabiliyor. Eğer beklenmedik bir gelişme olmazsa önümüzde bu şekilde bir süreç var” dedi. “Yeni Eğitim Sezonunda Öğrenci Alınacak” Bu yıl bir talihsizlik sonucunda yeni öğrenci alamayan Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği bölümüne gelecek sezon öğrenci alınacağını müjdeleyen Balık, şöyle konuştu: “Önümüzdeki eğitim öğretim sezonu için yine Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği bölümüne öğrenci alacağız. Biz önümüzdeki sezona Denizcilik İşletmesi Yönetimi bölümüne de öğrenci almayı planlıyorduk. Hat-
ta bu bölüme bir eğitim görevlisi aldık. Göreve başladı ancak Yüksek Öğretim Kurulu’nun (YÖK) 3 öğretim görevlisi olması yönünde bir şartı var. Bu şartı yerine getirmek için yoğun çaba sarf ediyoruz. Konunun bizimle bir alakası yok. Bölümlerimizle ilgili Türkiye genelinde eğitimci sıkıntısı var. Şu an bu mesleği yürüten akademisyenlerin neredeyse tamamı İstanbul, İzmir gibi illerde görev yapıyorlar. Dolayısıyla bünyemize katmamız pek mümkün olmuyor. Yeni mezun olanlar arasından arayışlarımız sürüyor. Dolayısıyla Deniz Teknolojisi Mühendisliği bölümü önümüzdeki sezona yetişmiyor. Bir sonraki sezona kadar gerekli şartları sağlamaya çalışacağız. “Haber Bekliyoruz” Bizim açmayı planladığımız toplam 3 bölüm daha var. Hâlihazırda Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği bölümümüze önümüzdeki sezon öğrenci isteği yapacağız. Denizcilik İşletmeleri Yöneticiliği için de bir eğitimcimiz görevine başladı. 2 eğitimciye daha ihtiyacımız var. Daha önce de belirttiğimiz gibi onlarla görüşmüştük. Gelmelerini bekleyeceğiz. Bir sonraki eğitim dönemine hazır olmayı planlıyoruz. Kalan 3 bölüm için ise eğitimci bulmamız şu an pek mümkün değil.”
“Aşırı Av Baskısı Var” Birkaç gün önce kapanan av sezonunu değerlendiren Balık, geçen sezonun balıkçılar açısından pek olumlu geçmediğini ifade ederek, nedenlerini de anlattı. Balık: “Karadeniz Bölgesi’nde balıkçılık sektöründe hakikaten sıkıntılar var. Bunun en büyük sebeplerinden birisi de yaklaşık 30 yıldır devam eden aşırı av baskısı. Balık ve balık ürünleri fabrikalarının ihtiyaçlarının karşılanması için özellikle 80’li yıllarda balıkçı gemisi alınabilmesi için insanların teşvik edilmesi ve uygun krediler verilmesi gibi nedenlerle o zamanlarda aşırı bir av gücü oluştu denizlerimizde. Mevcut olan balık da bu av gücü karşısında tükene tükene bugünkü noktaya geldi. “Balık Popülasyonu Azaldı” Karadeniz Bölgesi’ndeki kıyı balıkçılığı ekonomik ve balık çeşidi anlamında Ege ve Akdeniz gibi değil. Bizim kıyılarımızda sadece belli türler yaşıyor ve avlanıyor. Bunların başında da hamsi, istavrit, palamut kıyıda, mezgit, barbun, kalkan gibi balıklar dipte avlanıyor. Kalkan son dönemlerde çok azaldı. Bunun yanı sıra barbun ve mezgit birkaç yıldır ifade ettiğimiz gibi bitme noktasına geldi. Aşırı bir av baskısı var. Bunun karşısına önemli tedbir-
ler alınması gerekiyor. Hamside de geçtiğimiz yıl sorun yaşadık. Çünkü bizim sularımızın sıcaklığı hamsinin göç döneminde 11 derece civarlarında olması gerekirken, 20 derecenin bile altına düşmemişti. Balıkçılarımızın söylediği gibi palamudun da bunda bir nebze etkisi var ancak asıl etki iklimsel şartlardır. Ancak önümüzdeki sezon hamside olumlu bir gelişme bekliyoruz. “Olumlu bir Sezon Olmadı” Ünye’nin doğusundan Gürcistan sınırına kadar trol avcılığı yasak olduğu için biz daha çok kıyı balıkçılığı yapan bir bölgeyiz. Hamsi özellikle en bol çıkan üründü, sıkıntı başladı. Mezgitte de çöküş başladı. Dolayısıyla
geçtiğimiz sezon balıkçılarımız için maalesef olumlu bir sezon olmadı. “Yunus Balıkları da Beslenmek Zorunda” Yunus balıklarının fazla üremesi ve kıyılarda da yoğun bir biçimde avlanmasının balık popülâsyonuna mutlaka etkisi vardır. Sonuçta yunus balıkları da besin ihtiyacını karşılayarak yaşamlarını sürdürmek zorunda. Denizlerimizdeki besin zincirinin bir halkasını oluşturuyorlar. Dolayısıyla karada vahşi doğada nasıl yırtıcılar avlanıyorsa denizde de yaşam böyle şekilleniyor. Yunus balıkları avcı diye ortadan kaldıracak değiliz. Buna çeşitli önlemler getirilebilir” şeklinde konuştu.
Soğuk Hava Üreticiyi “Herkes Elini Taşın Altına Koymalı” Tedirgin Ediyor
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa Büyük Sanayi Sitesi Kooperatifi Başkanı Serdar Salman ‘akil İnsanlar topluluğu’ ile terörün çözüm sürecini değerlendirirken,
sanayi sitesinin son durumu hakkında da bilgiler verdi. Gazetemize özel açıklama yapan Salman, çözüm sürecini desteklediğini ve halkın da elinden geleni yapacağına inandığını söyledi. Açıklamasına sanayinin genel durumunu anlatmakla başlayan Salman: “Esnafımız kış sezonunda da iş yapıyor ama mutlaka yaz mevsimindeki yoğunluk yok. Kış genel olarak iyi geçti diyebiliriz. Şu anda yoğun bir biçimde yaz hazırlıkları başladı. Gerekli düzenlemeleri esnaflarımızla istişare ederek yapıyoruz. Yol yapım çalışmaları da yavaş yavaş başladı. Belediyenin bu konuda desteğini görüyoruz. Asfalt sezonu başladığında sanayi içindeki yollar da asfaltlanarak daha rahat bir ulaşımın yanı sıra görüntü daha güzel olacak” dedi.
“Önemli Bir Adım” Terörün çözümü için önemli çalışmalar yapıldığını vurgulayan Salman, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Teröre çözüm arayışlarında yeni ve güzel adımlar atılıyor. Bu hamlelerin eyleme döküldüğünde etkili de olması gerekiyor. İlerleyen günlerde güzel şeyler olacağına inanıyorum. Doğru adımlar atıldığına, önemli işler yapıldığına inanıyorum. Önemli olan bu sorunun çözüme kavuşması için herkesin elini taşın altına sokmasıdır.
“Bu Yara İyileştirilmeli” Terör yıllardır ülkemizin kanayan yarası olmuştur. Bu yarayı iyileştirmek adına yapılan her şeyin desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Akil insanlar topluluğu da konuyla ilgili çalışmalara baş-
ladı. Yakında ilçemize de gelerek gerekli çalışmaları yapacaklar. Anlatacak çok şeyleri olduğunu düşünüyoruz. Günlerce buna hazırlandılar. Kamuoyunda da bu konuyla ilgili olumlu bir hava var. Bu süreci halkımızın da destekleyeceğini ve üzerine düşeni yapacağını umuyorum.
“Büyük Görevler Düşüyor” Sivil toplum örgütleri olarak bizler, bu çözüm sürecinin önemli yapı taşlarından biriyiz. Dolayısıyla üzerimize büyük görevler düşüyor. Bu önemli görevi yerine getirmek için herkesin çaba göstermesi gerekiyor. Akabinde ülkemizi güzel günlerin beklediğine inanıyorum. Bu güzel günleri hep birlikte yaşamak için çözüm sürecine elimizden geldiğince destek vermeli ve katkıda bulunmalıyız.”
FATSO’dan Sonra ÜTSO’da Kurs Açtı Ünye Ticaret ve Sanayi Odası (ÜTSO) Başkanı Hasan Şimşek, oda olarak mesleki eğitimin önemini bildiklerini ve insanları meslek sahibi yapmak için her türlü çalışmayı yaptıklarını belirtti. Ünye Ticaret ve Sanayi Odası (ÜTSO) Başkanı Hasan Şimşek, İŞKUR ve Kız Meslek Lisesi ile birlikte yürüttükleri mesleki eğitim tekstil kursu hakkında bilgi verdi. Şimşek, ÜTSO'nun zemin katında tekstil firmalarına kalifiyeli eleman yetiştirmeye yönelik olarak açılan kursta incelemelerde bulundu. Şimşek, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin Uzmanlaşmış Meslek Eğitim Merkezi (UMEM) Projesi kapsamında bir tekstil firması ile anlaşarak, mesleki eğitim vereceklerini söyledi. Eğitmenlerinin bir kısmının Kız Meslek Lisesi öğretmenlerinden, bir kısmının ise tekstil fabrikalarında çalışanlardan oluştuğunu söyleyen Şimşek, "Tekstil fabrikalarının istediği elemanları yetiştirmek için çalışacağız. Ünye Organize
Sanayii de bitti. Önümüzdeki dönemlerde, bu yılın sonuna kadar yer dağıtımı gerçekleşmiş olacak. Oraya gelecek olan tekstil firmalarının alt yapılarını burada oluşturup, onların eleman ihtiyacını karşılamak istiyoruz. Onun için de ÜTSO binamızın zemin katını tekstil kursu haline getirdik. Bize destek veren Ünye'deki tekstil firmalarına, Ordu Çalışma ve İŞKUR Müdürü Mehmet Döktür'e ve Kız Meslek Lisesi Müdiresi Ayşe Akyol'a teşekkür ediyorum." dedi.
"AMACIMIZ KALİFİYE ELEMAN YETİŞTİRMEK" Ordu Çalışma ve İŞKUR Müdürü Mehmet Döktür ise "Çeşitli dallarda projeler gerçekleştiriyoruz. Geçen sene 174 tane proje gerçekleştirdik. Çeşitli sektörlerde eleman bulmakta sıkıntı çekiyoruz. UMEM projesi, Türkiye genelinde 111 okulda gerçekleştirilen projelerden bir tanesidir. Bu proje dalında bizim yöremizde Endüstri Meslek Lisesi'nde 500 bin TL'lik malzeme alındı. Buradaki öğretmenlerde bir eğitim sü-
recinden geçirildi. Bu proje 3 ay teorik, 3 ay pratik olmak üzere 6 ayı buluyor. Buradaki projemizin süreci ise 360 saattir. Ayrıca burada iş öğrenen kursiyerlerimize günlük 20 TL'de cep harçlığı veriyoruz. Hastalık, genel kaza sağlık sigortasını da yapıyoruz. Amacımız kalifiye eleman yetiştirmek." diye konuştu. Ünye Arif Nihat Asya Kız Meslek Lisesi Müdiresi Ayşe Akyol da "Biz Kız Meslek Lisesi olarak eğitim boyutu ile ilgileniyoruz. Eğitim bizden soruluyor. Öğrencilerimize meslek alanında öğretmenlerimiz vasıfsız elemanlarımızı en iyi şekilde eğitip topluma kazandırıyor. Hem sektörün personel ihtiyacını gidermek hem de iş alanında umudunu kesmiş kardeşlerimize geleceklerine umut dolu bir pencereden bakmaları için elimizden geleni yapacağız. Bize destek verdikleri için İŞKUR müdürümüze ve Ünye Ticaret Odası'na da teşekkürlerimi sunuyorum." ifadelerini kullandı.
Ordu’da yaz sıcaklarını beklediğimiz şu günlerde yüksek rakımlı içlere tekrar kar yağdı. Yağan karla birlikte hava sıcaklıklarının ciddi derecede düşmesi özellikle başta fındık olmak üzere tarım ürünlerinde don meydana gelmesinden endişe ediliyor. Ordu'nun yüksek rakımlı ilçelerinde gece başlayan kar yağışıyla, yeşil örtü tekrar beyaza büründü. Kabadüz, Gürgentepe ve Akkuş ilçelerinin yüksek kesimlerinde gece yağan karla birlikte ortaya kartpostallık görüntüler çıktı. Yazı beklerken kış mevsimini tekrar yaşayan bölge halkının yolda kalmaması için yetkililer harekete geçti. Yokuşdibi Belediye Başkanı Yener Kaya, bazı
yıllarda nisan ve mayıs aylarında yağan kara alışık olduklarını belirterek, "Nisan ayı itibari ile vatandaşlarımız, hayvancılık ve tarım yapmak üzere yaylaya çıkar. Biz de onların mağdur olmaması için bütün tedbirlerimizi almış ve hazır durumdayız." şeklinde konuştu. Karla birlikte sisli havanın da etkili olduğu bölgede, sürücülerden de dikkatli olmaları istendi. Öte yandan yüksek kesimlere yağan karla birlikte hava sıcaklıkları da ciddi derecede düştü. Bu durum başta fındık olmak üzere tarım ürünlerinde don tehlikesini de artırdı. Özellikle fındık üreticileri fındıkların yeni doğum yaptığı bugünlerde havaların soğuk gitmesini endişeyle takip ediyor.
19 NİSAN 2013 CUMA
Sayfa
4
Başkan Anlayan, Fatsa’nın geleceğine damga vuracak 5 yeni projeyi açıkladı
“Söz Verdik Yaptık, Söz Veriyoruz Yapacağız” cilerinin katıldığı proje tanıtım toplantısında konuşan Başkan Anlayan, Fatsa'nın ve Karadeniz'in en büyük projelerinden biri olan ve 211 dönümlük bir arazi üzerine kurulan "Harikalar Diyarı" için alt yapı çalışmalarının bittiğini belirtti. Anlayan, Karadeniz Bölgesi'nde ilk ve tek olarak adlandırdığı projenin Evkaf Mahallesi'ndeki eski çöp dökülen alana kurulacağını ve 300 kişiye de istihdam sağlanacağını söyledi.
Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Fatsa'nın “geleceği için” hazırladıklarını söylediği 5 yeni projeyi Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı ve projelerin tanıtımını yaptı. Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın, basın toplantısında tanıtımını yaptığı projeleri slayt gösterisiyle anlatırken ne kadar heyecanlı olduğu gözlerinden okunuyordu. Başkan Anlayan’ın tanıtımını yaptığı 5 proje şöyle: Evkaf Mahallesindeki eski
çöp alanının olduğu yere yapılacak olan "Harikalar Diyarı" projesi, şehri sahille buluşturacak olan “Cumhuriyet Meydanı” projesi, mevcut otogarın olduğu yere yapılacak olan “Yeni Belediye Hizmet Binası ve Otogar” projesi, Hükümet Binasının önüne yapılacak olan “Meydan” projesi, yeni “Su arıtma tesisi” projesi. Belediye Başkan Yardımcıları, Meclis Üyeleri, Oda ve Derneklerin Başkan ve yöneticileri, Muhtarlar, vatandaşlar ve basın kuruluşlarının sahip ve temsil-
HARİKALAR DİYARI PROJESİ… Harikalar Diyarı'nın içinde yer alacak olan göletin 15 dönümlük bir araziyi kapsayacağını belirten Başkan Anlayan, "Bu zamana kadar dediğimiz her projeyi uygulamaya koyduk. Belediyecilik sadece, yol-su, alt yapı değildir. Bunlar bizim asli görevlerimizdir. Biz şimdi Fatsa’nın geleceğine yönelik adımlar atıyor ve bunları hayata geçiriyoruz. Karadeniz Bölgesi'nde ilk ve tek olacak olan Harikalar Diyarı projemiz için bu zamana kadar yaklaşık 2 milyonluk bir harcama yapıldı.
İçinde, yüzer gemi ve yat restoranlarının yanı sıra, çocuk köyü, gondol ile gezilebilecek 10 metre genişliğinde kanal, 2 bin kişilik anfi tiyatro, sinema, otopark, açık hava sineması ve içinde bowling de olabilecek dev Spor Kompleksi olacak" dedi.
CUMHURİYET MEYDANI PROJESİ… Kendisini heyecanlandıran iki projeden biri olan bu projenin hayata geçmesiyle, Fatsa'nın tüm Karadeniz Bölgesi'nin uğrak yeri olacağını ifade eden Başkan Anlayan, ikinci ve Fatsa'nın geleceğine yönelik olarak gördükleri Cumhuriyet Meydanı projesini açıkladı. Cumhuriyet Meydanı'nda 3,5 dönümlük yapılaşmanın istimlakı için Fatsa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne müracaat ettiklerini söyleyen Anlayan, "Bu proje ile meydan daha genişleyecek, bazı yollar trafiğe kapatılacak, Fatsa görünüm ve yaşanabilir açıdan geleceği yakalayacak" şeklinde konuştu.
SU ARITMA TESİSİ PROJESİ… Bolaman Irmağı'nın çıkış noktası olan Çatalpınar'a su arıtma tesisi kurarak, Fatsa'nın son 50 yılını karşılayacak bir su şebekesi projesinin de hayata geçirilmesi için çalışmaların devam ettiğini ifade eden Anlayan, şöyle konuştu: "Şu anki suyumuz Bolaman Irmağı'nın çıkış noktasındaki yer altı sularından karşılanmaktadır. Şu an için Fat-
sa'nın su ihtiyacı yoktur. Ancak önümüzdeki nesillere bırakabileceğimiz ve yoğun nüfus artışını öngörebileceğimiz bir proje hazırladık. Bu çerçevede Çatalpınar'a kurulacak olan baraj ile Fatsa'nın bugününe, yarınına fazlasıyla yetebilecek bir eser bırakacağız." BELEDİYE HİZMET BİNASI VE OTOGAR PROJESİ… Slaytla görüntü eşliğinde projeleri ve içindeki tüm ayrıntıları tek tek anlatan Başkan Anlayan, uluslararası bir standartta hazırladıkları diğer bir projelerinin de Belediye Binası ve Otogar olduğunu anlattı. Şu anki otogarın yerine kurulacak dev projede, Fatsa Belediye Başkanlığı binası ile Fatsa Otogarı'nın ve Cami'nin yapılacağını söyledi. 2012 yılında 52 kilometre asfalt yol yaptıklarını da açıklayan Başkan Anlayan, 2013 yılı itibari ile de Fatsa'da asfaltsız mahallenin de kalmayacağını söyledi.
19 NİSAN 2013 CUMA
Sayfa
“Büyükşehir, Ordu İçin Büyük Fırsat” Esenler Belediyesi Ruhsat ve Denetim Müdürü hemşerimiz Yakup Yeşiltaş, gazetemize nezaket ziyaretinde bulundu. Yeşiltaş, gazetemize hayırlı olsun dileklerini iletti ve başarılar diledi. Matbaacılık, reklamcılık ve gazetecilik alanında hizmet veren tesisimizi de gezen Yeşiltaş, “bir çok il merkezinde olmayan böyle bir tesisi Fatsa’ya kazandırdığınız için teşekkür ediyorum” dedi. Belediyecilik alanında oldukça deneyimli ve birikimli olan Yakup Yeşiltaş’a Ordu’nun Büyükşehir oluşunu ve Büyükşehir Belediyeciliğinde Ordu’nun ka-
zanımlarının ne olacağını sorduk. Yeşiltaş verdiği cevapta Büyükşehir’in Ordu için bir fırsat olduğunu söyledi. Yakup Yeşiltaş, ”Ordu’nun Büyükşehir olması Ordu için büyük bir fırsat. Zamanla bu durum hayata geçtiğinde, hizmetler verilmeye başlandığında Ordulu vatandaşların geç bile kalınmış diyeceklerini düşünüyorum. Çünkü Büyükşehir olunduğunda ekonomik anlamda daha fazla finansman gelecek. Ordu’nun Büyükşehir olması belde belediyeler için de avantaj oldu. Çünkü geçmişte BELDES ve KÖYDES
projeleri vardı. Onların adı altında birtakım yatırımlar olabiliyordu. Son zamanlar da BELDES projesi kaldırıldı, KÖYDES devam etti. Beldeler köylerin gerisinde kaldı. Yani gelen paralar sadece memur maaşına yetiyordu. Çünkü kanunen evvel personel maaşı verilmesi gerekiyordu. Sonra paran kaldıysa hizmet yapabiliyordun. Böyle olduğunda beldeler çok mağdur duruma düştü. Ordu’nun Büyükşehir olmasıyla beldeler kurtulmuş oldu. Ben şahsım adına Ordu’nun çok iyi hizmet alacağını düşünüyorum” dedi.
CHP Adayı Torun, Büyükşehir Turlarına Başladı Cumhuriyet Halk Partisi'nin kapanacak beldelere ziyaretleri devam ediyor. Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun ve İl Başkanı Osman Güngör, Kabataş İlçesine bağlı Alankent'te belde sakinlerine seslenerek büyükşehir yarışında kendilerine destek istedi. Ordu'nun büyükşehir olarak ilan edilmesinin ardından Ordu'da kapatılan 53 belde belediyesine Cumhuriyet Halk Partisi'nin ziyaretleri devam ediyor. Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun ve Cumhuriyet Halk Partisi Ordu İl Başkanı Osman Güngör, Alankent'te belde sakinlerine seslenerek büyükşehir yarışında kendilerini yalnız bırakmamalarını istedi. Alankent'te önce Belediye Başkanı Kemal Özer'i ziyaret eden Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun ve CHP Ordu İl Başkanı Güngör, Özer'le bir süre sohbet etti. Daha sonra Alankent meydanında belde sakinlerine seslenen CHP İl Başkanı Osman Güngör, diğer 52 beldede olduğu gibi Alankente'de büyükşehir çalışmaları sırasında verilen sözün tutulmadığını ifade ederek, “bugün yaşadığımız tarih diliminde yine
Ordu’nun en büyük beldesi olan Alankent, daha önce bizlere ilçe olma sözü verilerek ‘sizler ilçe olacaksınız’ deyip bu güzel coğrafyaya gurbetteki bir sürü hemşerilerimizi tekrar geri döndürmek için mücadele vermemize karşın biz ilçe olma konusunda maalesef yine memnun olmayan bir durumla karşılaştık.” Osman Güngör, konuşmasında Türkiye'de kapatılan bütün belde belediyeleri geri açma sözü verirken büyükşehir belediye başkanlığı yarışında da Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun'a destek isteyerek, “seçimlerde kapatılmış olan bütün belediyelere tekrar belediye hakkı verme konusunda taahhütte bulunuyoruz.
Bu taahhüdü ben burada genel başkanım adına Ordu İl Başkanı olarak yapıyorum. Ve 50 haftamız var. Allah izin verirse yine buraya geleceğiz. Sizlerden ricam büyükşehirde Seyit Torun’u desteklemeniz.” Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun ise konuşmasına büyükşehir yasasındaki çekincelerini anlatarak başladı. Büyükşehirle birlikte köylere hizmet götürmekte zorlanılacağını kaydeden Torun, “6360 sayılı yasa bu haliyle geçerse köylerimize beldelerimize (gerçi şimdi beldeler kalktı ya) hizmet vermekte zorlanırız. Bu bölgenin hassasiyetini düşünelim. Bu bölgenin ihtiyaçlarını tespit ederek bu yasayı değerlendirelim dedik. Ama ma-
alesef her zamanki gibi ‘yaptım oldu’ diyerek bir şekilde bir gecede karar aldılar ve bizlerinde gayretleriyle sizlerinde gayretleriyle bir şekilde nüfus tamamlandı ve büyükşehir olundu.” Konuşmasında bölgede yürütülen HES çalışmalarını da eleştiren Başkan Torun, ülkenin enerji açığına rağmen bu işin bu şekilde yapılmaması gerektiğini ifade etti. Alankentlilerden istediği destekle Ordu'nun makus talihini hep birlikte yeneceklerini söyleyen Torun, “bir cümle çıkardılar ‘su akar Türk bakar’ diye. Doğru enerji açığımız vardı. Barajlara ihtiyacımız vardı. Enerji temin etmek için çeşitli yollara ihtiyacımız vardı. Ama bu talan şeklinde olmamalıydı. Bu bölgeyi mağdur edecek, yarın torunlarımız içeceği suyu bile bugünden kaybetmek şeklinde olmamalıydı. Biz bugüne kadar neyi söz vermişsek, hangi yola baş koymuşsak hep bunu da başarmışızdır. İnşallah sizlerin sayesinde bu yolu hep beraber yürüyeceğiz ve Ordu’nun makus talihini de hep beraber yeneceğiz. O gelişen yaşanılır Ordu’yu, güzel Ordu’yu ve kentleşmiş, sorunları çözülmüş Ordu’yu hep birlikte ortaya koyacağız.”
5
SATIRBAŞI Yrd. Doç. Dr.
Ahmet FİDAN ahmet@ahmetfidan.com www.ahmetfidan.com
Takozlar ve Takoz Kafa Zihniyeti!
Memuriyete ilk başladığım yıllar, genel müdürümün misyon haline getirdiği sloganı hayatta unutmam. Bu misyon benim için hayat misyonu olmuştur. Gerçi bu slogan benim karakterime de uygundu ama ölene kadar bu misyon üzere devam edeceğimden zerre şüphem yok. Genel müdürümün misyonu aslında toplam kalite yönetiminin bir ilkesiydi. “Bana sorun getirme çözüm getir” in kısaltması olan BSG – ÇG formülasyonu her çalışanın arka panosunda en orta yerde duruyordu. Evet gerçekten de yenilikçi, üretken, girişimci çalışkan tipler ya çalışır ortaya koyarlar, ya da üretim kademelerinde sorunlarla karşılaştıklarında mutlaka çözümleri de yanında sunarlar. Bu misyonun veya sloganın tam tersi duruma ben klişeleşmiş olarak CHP Zihniyeti derim. Şimdiye kadar bu yaşa geldim ve bu konuda tecrübem zaman ilerledikçe değişmedi pekeşti. Normal mantık şunu gerektirir. Bir kişi bir işte veya olayda herhangi bir sorun görüyorsa veya arıza görüyorsa sorunu gören bu sorunun çözümünü de biliyordur, bilecek durumdadır. Yalnız dikkat edilmesi gereken nokta, söz konusu sorunun çözülmesi değil, çözülme yolunun gösterilmesi. Diğer bir deyişle ortaya konulan soruna yapışık olarak çözümün de peşinden getirilmesi. Son on yıl içinde Sabih KANADOĞLU nun çıkışları ve açıklamalarını şahsen ben hep takozcu mantık olarak değerlendiriyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimi krizinin baş mimarı çoğu kişinin takdir edeceği gibi KANADOĞLU dur. Sözde soru-
na karşı çözüm de önermektedir fakat, Türkiye’nin ilerlemesine gelişmesine yol almasına mekanizmaların çalışmasına engel olacak, geciktirecek ne varsa sayın Kanadoğlundan gelmektedir. Eğer bir kişi herhangi bir yerdeki olaya veya işe veya çalışmaya engel olmak istiyorsa, KANADOĞLU’na danışmalıdır. Kanadoğlu o işin veya olayın veya çalışmanın nasıl yürümeyeceğini, nerelerde sorun çıkacağını SORUN ÇIKMASA BİLE HUKUKA EN UYGUN HANGİ AŞAMALARDA KİMLER TARAFINDAN SORUN ÇIKARILACAĞINI en ince ayrıntılarıyla ortaya çıkarıverir. Bu konuda iş bozma veya takoz koyma veya engel olma işlerini faaliyet alanı ilan eden bir danışmanlık şirketi kurulmuş olsa sayın KANADOĞLU en güzel adaydır. Bu yazımla Kanadoğlu’nun usta bir sansasyoncu ve patinajcı olduğunu vurgulamaktayım. Kanadoğlu aynı zamanda nadide bir hukukçudur. Çok zeki bir kişiliktir. Hukukun ve mevzuatın (tüzenin) ruhunu okuyabilen (ama kendi çıkarlarına ve siyasal görüşüne göre okuyan) bir hukuk adamıdır. Bu yönüyle kesinlikle Nobel Hukuk ödülüne aday gösterilmelidir. Kendisinin keskin zekasını, engin hukuk bilgisini kutluyorum. Geçen yıl Nisan ayında başlattığı 367 tartışmasıyla Ankara’da tüm planları değiştiren Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu en son çıkışıyla yiye yaptı yapacağını. Haziran Ayında yine bol bol Kanadoğlu konuşacağız… Mutlu günler bol güneşler dilerim?
“ Ekmeğimizi İsraf Etmiyor(muş)uz” Türkiye’nin İlk Online
/ Hamdi BÜKLÜ
Sofralarımızın vazgeçilmez besin maddesi olan ekmek, karbonhidrat ve protein kaynağı olarak beslenmede önemli bir yere sahiptir. Ülkemizde kişi başına günde yaklaşık olarak 400 – 450 gr ekmek tüketilmektedir. Yani, ülke genelinde kişi başına tüketilen enerji miktarının yaklaşık %45'i, protein miktarının da %47'si ekmekten sağlanmaktadır. Her yıl gündem olan ekmeğimiz için yapılan onca çağrılar bile fayda etmiyor ki kamyonlarca ekmek çöpe gidiyor. Ama Karadeniz insanımızın pratik zekâsı mı yoksa fakirlikten mi denir ekmeğini israf etmiyor. Bunun en basit örneklerinden biri Fatsalı fırıncıların bayat ekmeği yarı fiyatına satarak israfa karşı bir nebzede olsa bir çözüm
bulmuşlar. 18 yıllık fırıncı olan Mehmet Kısacık, “ günlük bin 200 – bin 300 ekmek çıkardıklarını bunun yüzde 100’nü satıyoruz ama bunun yüzde 80 – 90 taze oluyor, geri kalan ekmek bayata çıktığı için onu da yarı fiyatına vererek israf olmasını engelliyoruz. Ülkemizde ekmek konusunda son yıllar da yapılan duyarlılık üzerine bir sosyal bilgi verilmektedir. Bunun da büyük faydası olduğunu düşünüyorum. Bildiğim kadarıyla bayat ekmek insan sağlına yararlı ve bu sebeple tüketiciler ekmeklerini bayatladı diye atmasınlar. Bunu hem yemek olarak hem de kahvaltılık bir ögün haline getirerek israfı önlemelerini diliyorum” dedi.
Kısacık, “Fırıncılık mesleği insana mutluluk ve bereketlilik vermektedir. Bu sebeple de mesleğimi çok seviyorum. Bir ekmeği almak bir dakika ama o ekmeğin bir dakikalık hale gelmesi için 6 saat çalışılıyor, emek dolu bir ekmek için uğraşılıyor. Dolayısıyla da bu emeğin çöpe atılmaması için bizler bayat ekmeği yarı fiyatına veriyoruz” şeklinde konuştu. Fırın İşletmecisi Yavuz Malkoçoğlu, “ vatandaşımız geçim sıkıntısı çektiği için bayat ekmek almayı tercih ediyor. Dolayısıyla da üretmiş olduğumuz iki bin ekmeğin büyük bir bölümünü taze geriye kalan ekmeği ise bayat olarak yarı fiyatına satıyoruz. Yani yapmış olduğumu arz talep sistemine göre ürettiğimiz ekmek elimizde kalmıyor. Vatandaş, ekmeğin nasıl üretildiğini bilmeli ve ona göre ekmeği ona israf etsin. Fırıncılar olarak sabah erkenden kalkıyor en az 5–6 saat emek sarf ederek tüketiciye kaliteli ve taze ekmek vermek için uğraşıyoruz. Ekmeğimizin değerini bizden başka herkesin anlaması gerekiyor” dedi. Ekmeği, ekmeğin önemini ve bilinçli fırıncıların üretmesi gerektiğini söyleyen Tahsin Alevli, “ ekmek bizim has değerlerimizdir. Ekmeği üretmek kadar satmakta önemlidir. Vatandaşına fayda sağlayamayan belediyeler nasıl kapatılıyorsa işlevini yitirmiş,
üretmesini bilmeyen fırınlarda kapatılmadır. Her önüne gelen fırın açıyor. Dolayısıyla da biz vatandaşlar damak tadımıza kim hitap ediyorsa onu tercih ediyoruz. Yetkililerin israf konusunda yapmış olduğu çağrılara kadar da denetleyerek işlemenin haddinden fazla ekmek üretiyorsa ceza kesmelidir. Sadece sosyal mesaj vererek kısır bir döngü olmamalı bu sebeple kontrol ve bir kota getirilmelidir. Mesela bazı fırınlar ekşi maya yerine başka maya kullanarak tüketicinin damak tadına ters düşüyor. Dolayısıyla da bu durum fazla üretim yapan fırınların elinde bol miktarda ekmek kalmasına sebep oluyor. Bu engellemek için güzel ekmek üretemeyen fırınların denetlenip ve bu iş yerine satacağınız kadar ekmek üretmesi gerektiğini bildiren uyarılar yapılmalıdır” dedi.
Kütüphanesi Ordu’ya Açıldı
Vali Orhan Düzgün, akademisyenler, bilim insanları, öğrenciler ve meraklıların, akademik bilgiye hızlı ve kolay erişimini gerçekleştirmek amacıyla, Hiperlink tarafından geliştirilmiş Türkiye'nin İlk Online Kütüphanesi’nin Gazi İl Halk kütüphanesinde oluşturulduğunun müjdesini verdi. “e-Kitap İle Zaman ve Mekan Kavramı Ortadan Kalkıyor” Hiperkitap’ın, 250’nin üzerinde yayınevi, 10.000-12.000 e-kitaptan oluşan bir elektronik kütüphane olduğunu belirten Vali Orhan Düzgün, “Hiperkitap, meraklıların, entelektüellerin, bilim insanlarının, öğrencilerin akademik bilgiye hızlı ve kolay erişebildikleri bir dijital ortamdır. Zaman, mekân ve uzaklık kavramı ortadan kalkar. Akademik ve genel kültür kitaplarını içerir” dedi. “Bilgi toplumunda, bilgiye
erişimin ve uzaktan öğretimin son derece önemli olduğu günümüzde öğrencilerin, bilim insanlarının ve kitap meraklılarının bilgi kaynaklarına istedikleri, merak ettikleri yayınlara online erişebilmeleri açısından çok önemli katkı sağlayacaktır” diyen Vali Düzgün, Kullanıcıların bu veri tabanı içinde kendi e-kütüphanelerini oluşturarak, yayınlanan kitaplara daha kolay ulaşabileceğini ifade etti. Vali Orhan Düzgün, “Bu sistem Kütüphane Müdürlüğümüzce yapılan çalışmalar sonucunda 30 Haziran 2013 tarihine kadar kütüphane bilgisayarlarında ücretsiz kullanıma sunulması sağlanmıştır. Kurum içerisinde www. ordukutup.gov.tr web sitesinden giriş yapılmaktadır. Sistemin uygulamaya başlamasıyla birlikte kullanıcılara şifre verilecektir” dedi.
19 NİSAN 2013 CUMA
Yarın Size de Lazım Olabilir…
/ Hamdi BÜKLÜ
Kan üretilemeyen bir dokudur ve halen tek kaynağı sağlıklı İnsan bağışçılardır. Kan bağışı hem toplumsal hem kişisel açıdan çok önemlidir. Her yıl binlerce insan, bir kaza ya da hastalık sonucunda kan bulamadığı için hayatını kaybediyor. Buna karşılık yapılan araştırmalar, yaklaşık 72 milyon insanın yaşadığı Türkiye’de yıllık kan bağış oranının, nüfusun %1’i kadar olduğunu gösteriyor. Oysaki kan
lan Bir Armağandır” diyen Kızılay Ordu ekip Doktoru Bilal Keskinoğlu, “ Fatsa Müftülüğünün düzenlemiş olduğu bu etkinlik diğer sosyal etkinliklere örnek olur. Bu kapsamda kurumlar arası diyalogun yoğunlaşması gerekiyor. Çünkü Ülkemizde her yıl 2 milyona yakın kan ihtiyacı var. Bu ihtiyaç çoğunlukla hastaların yakınlarından ve acil durumda sağlanabilmektedir. Ülke insanımız kan verme konusunda yavaş yavaş bilinçlense de kan verme oranı oldukça çok azdır” dedi.
bağışı, kan bekleyen binlerce insanın hayatını kurtarmanın yanı sıra, bağış yapan kişinin sağlığını da olumlu yönde etkiliyor. Bu nedenle, Fatsa ilçe Müftülüğünün Kutlu doğum haftası kapsamında Türk Kızılayı iş birliğiyle Fatsa Türk Telekom önünde kan toplama etkinliği düzenlendi. Programın katılımcıları müftülük çalışanları ve vatandaşlar oldu. “ KAN BAĞIŞI İÇİN DİYALOG” “Kan Bağışı Yaşam İçin Yapı-
“ KAN BAĞIŞ ORANIMIZ ÇOK AZ” Bilal Keskinoğlu, “Kanamalı bir hastada ya da büyük bir ameliyatta 6-8 ünite kana ve 4-5 ünite taze donmuş plazmaya ihtiyaç vardır. Problemli gebelik dönemi geçiren ya da kanamalı hamile bir kadının yaşamını sürdürebilmesi için kan ve kan ürünlerine gereksinim duyar. Hayatları boyunca kan ve kan ürünlerini almak zorunda olan hemofili ve talesemi hastaları sizlerin kan bağışınızı
bekliyor. Yenidoğan ve kanın değişmesi için çok taze kana ihtiyacı olan bebekler sizin kanınızı bekliyor. Ağır böbrek hastalarının yaşamlarını sürdürebilmeleri için kan ve kan ürünlerine ihtiyaçları var. Kan yapılamayan tek ilaçtır. Bir gün siz de kan ve ürünlerine gereksinim duyabilirsiniz. Bağışladığınız her kanla ücretsiz olarak kan grubu tespit edilerek, hepatit B, hepatit C, frengi ve AIDS testleri de yapılmaktadır. Unutulmamalıdır ki; bir ünite kan 3 can kurtarır” şeklinde konuştu. Keskinoğlu, “18 yaşını doldurmuş, 65 yaşından küçük sağlıklı olan herkes kan verebilir. Ancak bağışçıların sağlık sorgulamasından ve temel bir muayeneden geçirilmesinin ardından kimlerin kan verebileceği tespit edilir. 18 yaşından küçük, yakın zamanda sarılık hastalığı geçirmiş, önemli ve sürekli bir hastalığı olanlar başta olmak üzere incelemeler sonucunda kan vermesi uygun görülmeyenlerden kan alınamaz” dedi.
Kutlu Doğum Etkinliklerine Kulak’ta Devam Edildi Fatsa Müftülüğü tarafından Kutlu Doğum Haftası münasebetiyle Kulak Köyü Tepeköseli Mahallesi Uluğ Bey Camii'nde hatim ve mevlit programı düzenlendi. Programa Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz, Şube Müdürü Murat Baş, İmam-Hatip Abdullah İnci, Abdullah Taş, Tarık Yüksel katıldılar. Uluğ Bey
Camii Kur'an Kursu öğreticisi Hatice Taş ve öğrencileri tarafından Kur'an'ı Kerim hatmi yapıldı. Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz; Hz. Peygamber ve İnsan Onuru hakkında sohbet yaptı. Program Şube Müdürü Murat Baş'ın dua etmesiyle son buldu. Törenden sonra Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz öğrencilere çeşitli hediyeler verdi
Sayfa
6
Türk Halk Müziği Konseri
Ordu Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Müzik Bölümü tarafından düzenlenen “Türk Halk Müziği Konseri” Tıp Fakültesi Morfoloji Binası çok amaçlı konferans salonunda gerçekleştirildi. ODÜ’lü akademisyen, idari personel ve öğrenciler ile Ordulu bürokratlar, daire müdürleri ve Ordu halkının yoğun ilgi gösterdiği konsere ODÜ Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, ODÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Saim Zeki Bostan ile Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Dekanı Prof. Sabri Yener ev sahipliği yaptı. İki bölümden oluşan konserde, öğrenciler ve öğretim elemanları tarafından seslendirilen eserler seyirciler tarafından coşku ile alkışlandı. Konserde semah havasında seslendirilen ve üst düzeyde bir enstrüman ve koro icrası gerektiren eserlerden özellikle “Yüce dağ başında bir koyun meler” adlı semah havası ve “Haydar Haydar” adlı eserlerin mükemmel bir performans ile seslendirilmesi, dinleyiciler tarafından hayranlıkla karşılandı. Programın solistleri Ünal Sofuoğlu, Melike Yılmaz, Tayfun Tekneci, Murat Bergal ve kemençede Fikri Kaysal çeşitli yörelerden seslendirdikleri türkülerle mükemmel performans sergilediler. Konserin finali Ordu türkülerinin coşkulu seslendirilişi ile yapıldı. Pek çok sevilen türkünün Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi öğrencileri tarafından seslendirildiği gecede Koro Şefi Arş. Gör. Ahmet Serdar Yener’e Rektör Prof. Dr. Tarık Yarılgaç tarafından; gecede çalgı grubunda yer alarak başarılı bir ekip çalışması sergileyen öğretim görev-
lileri Emre Şimşek, Ercan Durmaz, Timur Eşigül ve Aytunç Aydın’a da Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Saim Zeki Bostan ve Dekan Prof. Sabri Yener tarafından teşekkür belgesi ve çiçek takdim edildi. Konserin sonunda Rektör Prof. Dr. Tarık Yarılgaç kusursuz bir ekip çalışması ile kulakların pasını silen ODÜ Türk Halk Müziği topluğuna ithafen yaptığı konuşmasında şunları söyledi: “Bu yıl ikincisini düzenlediğimiz ODÜ Geleneksel Bahar Konserleri kapsamında üniversitemiz Türk Halk Müziği Topluluğu ile bir arada olmanın mutluluğunu hep birlikte yaşıyoruz. Öncelikle bu salonu dolduran ve bu yoğun ilgi ile bizleri onurlandıran, coşkulu alkışları ile salona renk, sanatçılara enerji katan siz değerli katılımcılarımıza sonsuz şükranlarımı sunuyorum. 3 yıl gibi kısa bir sürede Devlet Konservatuarı ile Güzel Sanatlar Fakültesinin ilgili bölümlerinin bir çatı altında toplanması suretiyle kurulmuş olan, eşsiz türküleri ile bizleri coşku seline dâhil eden ve bu salonda buluşturan Müzik ve Sahne Sanatları Fakültemizin değerli öğretim elemanlarına da teşekkürlerimi sunuyorum. Kıvançla belirtiyorum ki iki farklı sanat dalında iki farklı fakülteye sahip ODÜ, sanatsal ve bilimsel çalışmalarını hız kesmeden sürdürecektir. Hepimiz biliyoruz ki sanatla damarları yıkanmış toplumlar daha üstün medeniyetler arasında yer almaktadır. İnsanın ruhuna enerji, bedenine güç katan sanatla tüm damarlarınızın yıkanması dileklerimle, bir dahaki konserde tekrar buluşmak üzere hepinize saygılar sunuyorum”
19 NİSAN 2013 CUMA
Sayfa
7
“Türkiye Eski Ruhuna Kavuşacak ve Güçlenecektir” dilleri konuşan insanlar bir arada yaşayabiliyorken neden bizim Ülkemizde din, dil, ırk ayrımı yapmadan yaşayamıyoruz.
“Halk Dikkatli Olmalı” İlimizde vatanımızın her ilinden esnaf ve sanatkârımız bulunmaktadır. Bizler hiçbir zaman bu esnaflarımız arasında ayrım yapmadan alışverişimizi yapmaktayız. İlimizde fındık sezonlarında gelen fındık işçilerinin büyük bir kısmı doğu kökenli vatandaşlarımızdır. Bu süreçte barışı sekteye uğratmak isteyen insanlar bulunabilir. Bu yüzden halk olarak çok dikkatli olunması gerekmektedir. Süreçte sabırla hareket edildiği takdirde çözüm sürecinin olumlu sonuçlanacağına inanmaktayım” diye konuştu.
“Yerel Esnaftan Alışveriş Yapalım” Ordu Esnaf ve Sanatkârlar Odalar Birliği Başkanı Aydın Bostancıoğlu esnaflar açısından kış mevsiminin olumsuz geçtiğini söyledi. Bostancıoğlu, tüm Orduluları bakkallardan alışveriş yapmaya davet etti. Bostancıoğlu, halkın birbirine sahip çıkması gerektiğini belirterek: “Bir yerde kalkınmak için öncelikle oranın halkının birbirine sahip çıkması gerekiyor. Yerel kalkınma olmayan yerde ulusal kalkınma mümkün olamaz” dedi. Tüm Ordu halkını dayanışmaya davet eden Bostancıoğlu: “Dayanışmanın ilk adımı olarak marketlerden değil kendi mahallemizin bakkalından, tuhafiyecisinden, sanayi esnafından,
manavından alışveriş yapmalıyız. Ekmeği bile fırından almayıp markete gidiyoruz. Ulusal marketler kültürümüze yerleşmiş gibi görünse de bizim kültürümüz mahallemizdeki bakkaldan alışveriş yapmak ve onlara destek olmaktır. Komşuluk çok önemlidir. Düğün, cenaze gibi özel günlerimizde acımızı da mutluluğumuzu da komşularımızla paylaşırız. İlk onlar kapımızı çalar. Yarın onlar ortadan kalkarsa hiçbir ulusal marketin sahibi veya yöneticisi gelip bizim duygularımızı paylaşmaz. Bu da bizi hem ekonomik hem de manevi olarak yalnızlığa mahkûm eder” dedi. “Çöplerini Bile Bırakmıyorlar” Artık marketlerde her şeyi bulmanın mümkün olduğunu kayde-
den Bostancıoğlu: “Ulusal marketler etrafımızı tamamen sardı. Eskiden şehrin gözde yerlerine açılan bu marketler artık mekan ayırt etmeksizin sokak aralarında bile açılmaya başlandı. Bu gidişat yerel esnaf ve iş arayan gençlerimiz açısından da iyi görünmüyor. Personellerini bile genel merkezlerinde yetiştirenler var. Vergisini bırakın çöpünü bile bize bırakmayıp İngiltere, ABD vb. kendi ülkelerinde değerlendiren bu kurumları desteklemektense, gerektiğinde veresiye alışveriş yapabildiğimiz, her türlü desteğini gördüğümüz kendi esnafımızı desteklemeliyiz” diye konuştu. Genel olarak Ordu esnafı için kışın durgun ve verimsiz geçtiğini belirten Bostancıoğlu, yazı umutla beklediklerini de sözlerine ekledi.
Türkçe Olimpiyatları Ordu Şöleni Başlıyor
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Ordu Esnaf ve Sanatkârlar Odalar Birliği ve aynı zamanda Fatsa Gıda Maddeleri Odası Başkanı Aydın Bostancıoğlu gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Açıklamasına teröre çözüm bulmak adına harekete geçen ‘akil insanlar topluluğu’nu değerlendirerek başlayan Bostancıoğlu: “Akan kanın durması için toplumun her kesiminin çözüm sürecine destek olması gerekir. Bizler Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Çözüm süreci, terörle mücadelede geri adım at-
mak anlamına gelmemektir. Bizler Türk, Kürt, Çerkez, Laz ayrımı yapmadan, Kurtuluş Savaşında Düşman işgalinden vatanımızı kurtarmak için omuz omuza mücadele ettik ve bağımsızlığımızı ilan ettik. Bizler Türkiye Cumhuriyeti olarak bugüne kadar Türk Bayrağı altında birlik ve beraberlik içinde yaşadık. “Ayrım yapmamalıyız” Ülkede terör bittiği takdirde Türkiye eski ruhuna kavuşacak ve güçlenecektir. Ülke de sevgi, barış, kardeşlik hâkim olacaktır. Barış olursa her kesim kazanç sağlayacaktır. Avrupa’ da ayrı
Uluslararası Türkçe Derneği (TÜRKÇEDER) tarafından “Uluslararası Dil ve Kültür Festivali” kapsamında düzenlenen 11. Türkçe Olimpiyatları, “Evrensel Barışa Doğru” sloganıyla Türkçenin sevdalılarını 3 Haziran’da Ordu’da buluşturuyor. Geçtiğimiz yıl 19 Eylül Stadyumu’nda 40 bin kişinin katıldığı şölene bu sene de yoğun ilgi beklenirken, 20 ülkeden 70 den fazla öğrenci şarkı söyleyip şiir okuyacak. Dünyanın farklı ülkelerinde Türkçeyi en iyi öğrenenleri ödüllendirmek amacıyla 2003 yılından beri düzenlenen Türkçe Olimpiyatları, bu yıl "Uluslararası
Dil ve Kültür Festivali" adı altında 1-16 Haziran tarihleri arasında yapılacak. 140 ülkeden 2000 finalist öğrencinin katılacağı 11.Uluslararası Dil ve Kültür Festivali “Evrensel Barışa Doğru” sloganıyla Türkiye genelinde 55 il, 99 sahnede yapılacak. Beş kıtadan dili, dini, rengi farklı 2000 öğrenci şarkı, şiir, dil bilgisi, yazma ve güzel konuşma,
halk oyunları, tiyatro gösterileri ve kısa film gibi 19 farklı kategoride hünerlerini sergileyecek. Geçtiğimiz yıl Türkçe Olimpiyatları’nın 10. Yılı, Türk Okulları’nın 20.yılı olması sebebiyle büyük bir coşkuyla gerçekleşen etkinlikler, bu yıl da temposunu düşürmeden daha da büyüyerek tüm Türkiye’yi kuşatacak. 10 yıldır Türkçe Olimpiyat-
ları çatısı altında buluşan dili, dini, rengi ve ırkı farklı binlerce öğrenci, her yıl farklı bir slogan ile dünyaya barış, sevgi, dostluk ve kardeşlik mesajları veriyor. Daha önceki yıllarda “Sevgi Dili Türkçe”, “Aynı dili konuşuyoruz” , “Gelin Tanış olalım” İnsalık el ele bayram o bayram olur” gibi anlamlı mesajlarla dünyaya seslenen sevgi çiçekleri, 11.yılda “Evrensel Barışa Doğru” diyerek dünyaya seslenecek.
8 “2023 Yılında Nasıl Bir Türkiye’de Yaşamak İstersiniz?” Miniklerin Büyük Marifeti 19 NİSAN 2013 CUMA
Sayfa
En iyi mektubu kim yazacak? Milli Eğitim Bakanlığı ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği, liseler arasında mektup yazma yarışması düzenliyor. Yarışmanın ana teması ise, “2023 yılında nasıl bir Türkiye'de yaşamak istersiniz?” olacak. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Ordu Şubesi, derneklerince ülke çapında Milli Eğitim Bakanlığıyla ortaklaşa düzenlenen Liselerarası Mektup Yazma yarışmasıyla ilgili bir açıklama yaptı. Ordu Şube Başkan Yardımcısı Ahmet
Çakır, ülke genelinde yapılacak bu yarışmada Ordu olarak ilk 30’a girmeyi arzuladıklarını, bunun için de gençlerimizin bu şuurla gayret etmelerini beklediklerini söyledi. Ahmet Çakır, yarışmaya son katılma tarihinin 17 Mayıs olduğuna da dikkat çekerek, gençlerimizin ellerini çabuk tutmalarını istedi. Açıklamanın devamı şöyle: Merkezi İstanbul’da bulunan ve gençliğimizi kültürümüzün eskimeyen zenginlikleriyle buluşturmaya çalışan, bu gâyeyle her yıl farklı dallarda yarışma düzenleyen Türkiye Dil ve Edebivat Derneğimiz (TDED), Türkçeyi güzel kullanmak ve unutulmaya yüz tutan mektup geleneğimizi yaşatmak, Dil ve edebiyatımızı bir bütün olarak sevdirmek, gençlerimizin geleceğe dair ideal ve beklentilerini yeniden gözden geçirmelerini sağlamak, okumanın ve yazmanın eşsiz güzelliğini teşvik etmek amacıyla bu yıl daTürkiye genelinde Liseler arası “2023’e Mektup” konulu bir yarışma düzenlemiştir. Yarışmanın Ana temasını: “2023 Yılında Nasıl Bir Türkiye'de
Yaşamak İstersiniz?” sorusu oluşturmakta olup, alt başlıklar da 1) Genç Gözüyle 2023 Türkiye’si, 2) 2023 Türkiye’sinde Dil ve Edebiyat, 3) 2023 Türkiye’sinde Kültür ve Sanat, 4) 2023’te Türkiye'de Demokrasi ve Kardeşçe Yaşama Hedefi Ne Olmalıdır? 5) 2023’te Yöneteceğiniz Bu Aziz Ülkenin Dünyadaki Yeri ve Konumu” şeklindedir. Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte düzenlenen yarışma Sayın Prof. Dr. Nabi Avcı’nın bizzat tensipleri ile yürütülmekte olup, konuyla ve yarışmayla ilgili ayrıntılar tüm okullara ve ilgililere ulaştırılmıştır. Ayrıca, bu konuda daha fazla bilgi edinmek isteyenler için www.2023emektup.com adlı bir site oluşturulmuştur. Yarışmalar bir takvim dâhilinde önce okullarda yapılacak. Okullara son başvuru tarihi 17 Mayıs. Burada seçilenler ilçeye, oradan ile gönderilip komisyonlar gerekli değerlendirmeleri yapıp dereceye girenleri belirledikten sonra, millî eğitim müdürlükleri tarafından TDED Genel Merkezi’ne gönderilecektir.
Dereceye giren öğrencilerin okul ve ilgili öğretmenlerinin de belgelerle ödüllendirileceği yarışmanın sonuçları Ekim ayında Ankara´da açıklanacak olup il ve ilçelerde verilecek hediyelerin haricinde ayrıca, Türkiye genelinde dereceye giren ilk 30 kişiye Dizüstü Bilgisayar, Kamera, Fotoğraf Makinesi, Kitaplar, Dil Edebiyat Dergisi Abonelikleri gibi çeşitli ödüller verilecektir. Yarışmanın Seçici Üst Kurulu Üniversite Öğretim Elemanları, İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğünün görevlendireceği öğretmenler ile Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğinin görevlendireceği kişilerden oluşuyor. Bunlar arasında Prof. Dr. Hayati Develi (Yunus Emre Enstitüsü Başkanı) Hilmi Yavuz (Bilkent Üniversitesi Öğretim Görevlisi Şair-Yazar) Ali Çolak (Gazeteci-Yazar) Turgut Bağrıaçık (Meb Grup Başkanı) Nevzat Bayhan (Yazar) Üzeyir İlbak (Yazar Dil ve Edebiyat Dergisi Genel Yayın Yönetmeni) Dr. Ahmet Koçak (Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi ) gibi tanınmış isimler yer alıyor.
gücünü geliştirmek ve okulunu temsil etme sorumluğunu geliştirme amacı doğrultusunda yapılan "Bir Kitap da Sen Anlat" yarışmasının finali Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.
arttırma yönünde çalışmalarımız devam edecek" dedi. "Bir Kitap da Sen Anlat" yarışmasın finalinde ilk okullarda Perşembe Çaka-Çaytepe İlkokulu'ndan Sıla Selin Cinek 1., Merkez Durugöl İlkokulu'ndan Zeynep Şenyurt 2., Fatsa Merkez İlkokulu'ndan Semanur Koç 3. olurken, ortaokullarda ise birinci Merkez Hamdullah Suphi Tanrıöver Ortaokulu'ndan Ülkü Uğurlu 1., Perşembe Kuyluca Ortaokulu'ndan
Birer Kitap da Onlar Anlattılar Ordu Valiliği'nin yürüttüğü "Ordu Okuyor Kampanyası" ile "Ben de Başarabilirim Projesi" kapsamında İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün düzenlediği "Bir Kitap da Sen Anlat" yarışmasının İlkokullar ve Ortaokullar Arası Final Yarışması yapıldı. "Ordu Okuyor Kampanyası" kapsamında Anaokulları, İlkokullar, Ortaokullar ve Ortaöğretim okullarında kitap okumaya ilgiyi artırmak, öğrencinin Türkçe dil seviyesini görmesini sağlamak,
kendine güven duygusunu geliştirmek, ana dili doğru kullanma şuurunu kazandırmak, hitabet
İl Milli Eğitim Müdür Nevzat Türkkan yaptığı açıklamada, "Bu yarışmayı düzenleyenlere ve emeği geçenlere teşekkür ederim. Valimizin yürüttüğü bu proje ile öğrencilerimize okuma alışkanlığı kazandırılarak başarıyı
İLAN AYDEMİR İş Merkezinde Kiralık Ofisler Ayhan Aydemir 0532 382 37 19
Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. Topaloğlu Camii karşısı FATSA Müracat Aydemir Muhasebe Bürosu
Fatsa Kız Teknik Meslek Lisesi, anaokulu öğrencileri, kendi yaptıkları el işi eserleri anne ve babalarına para karşılığı sattı. Lise binasının giriş kısmında miniklerin el emeklerine yönelik açılan sergide, kağıttan, makarnadan, kartondan ve çeşitli plastik ürünlerden yaptıkları eserleri görmeye gelen miniklerin aileleri çocuklarının eserlerini görünce sevindiler ve okul öğretmenlerine teşekkür ettiler. Bu arada aileler kendi çocuklarının yaptığı el işi oyuncak ve malzemeleri, sevgi kumbarasına
atarak eğitime de maddi destek sağladılar. Bu arada, okul öğretmenlerinden Gülnihal Bektaş, Aslı Aydın Baştürk, Ayşegül Çöller, Emine Bal, Göknur Şentürk, Burçin Deniz ve 9. Sınıf öğrencilerinin gayretleriyle kendi el emekleri ile ürettikleri ürünleri sergiledikleri kermes de büyük ilgi gördü. Kız Teknik Meslek Lisesi Müdürü Abdullah Özkan, kermesten ve sevgi kumbaralarından elde edilen gelir ile ihtiyaç sahibi öğrencilere ve ailelerine maddi kaynak sağlanacağını söyledi
19 NİSAN 2013 CUMA
Sayfa
Kaymakam Demir Tatil Hediye Etti
Farklı okullardan başarılı 32 öğrenci ve bu başarıya ortak olan 21 öğretmen, Ünye Kaymakamlı-
ğı tarafından 3 günlük tatile gönderiliyor. Gezi programı kapsamında
İstanbul, Kırklareli, Babaeski, Edirne, Çanakkale ve Bursa da gezecek olan öğretmen ve öğrencilerin 2. gün programı olan Babaeski şehrine Ünye Kaymakamı Mustafa Demir de eşlik edecek. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Kaymakam Demir, başarılı öğrencileri ve bu başarıya ortak olan öğretmenleri ödüllendirmek amacıyla böyle bir gezi programı düzenlemeyi uygun gördüklerini belirtti. Demir konuşmasında, “İlçemizde değişik okullarda başarı gösteren 32 tane öğrenci kardeşimizi ve onların başarılarına ortak olan 21 öğretmelerimize başarılarının karşılığı ödül olarak 3
günlük bir geziye gönderiyoruz. Perşembe akşamı saat 9 itibariyle kaymakamlığımız önünden hareket edecekler. Cuma günü İstanbul’da tarihi ve turistlik yerleri gezecekler. Cuma akşamı itibariyle Kırklareli de misafir olacaklar. Cumartesi sabah kahvaltıdan sonra Babaeski’deki hemşerimiz olan Tugay Komutanının öğrencilerimize hazırlamış olduğu gösteriyi izleyecekler. Daha sonra Edirne’nin tarihi ve turistlik yerlerini gezecekler. Tekrar Babaeski’ye dönüp orada misafir olacaklar. Pazar sabahı da Çanakkale’de şehitlikleri gezecekler. Çanakkale Bursa yolundan Bursa’ya gelecekler ve orayı gezip Ünye’ye dönecekler” dedi.
Bu Yıl 23 Nisan Daha Coşkulu Kutlanacak Vali Orhan Düzgün, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın bu yıl düzenlenecek farklı etkinlik ve aktivitelerle kutlanacağını söyledi. Ordu Valiliği’nce hazırlanan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 93. Yılı Kutlama Programı çerçevesinde, kitap sergisi, halk oyunları gösterileri, geziler, tiyatro oyunları, animasyonlar, çizgi film gösterimi, şehir bandosu gösterileri, atletizm yarışları, satranç turnuvası, judo turnuvası, Mehter Takımı gösterisi, Çocuk Balosu, fener alayı, balon gösterisi etkinlikleri gerçekleştirileceğini belirten Vali Düzgün, “23 Nisan, Cumhuriyetimizin temelinin atıldığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı gündür. Bu gün, Ulusal Egemenliğin kutlandığı ve Atatürk tarafından çocuklarımıza armağan edilen
bayramdır. Bu bayram, Milli olmasının yanında, bütün dünya çocuklarının bayramı olarak da evrensel bir özellik kazanmıştır. Böylesine anlamlı bir bayramı, çocuklarımıza doyasıya yaşatmak için her alanda düzenlenen etkinliklerle kutlamayı amaçladık. Onun içinde çok geniş
kapsamlı bir kutlama programı hazırladık” dedi. Coşkulu bir bayram kutlaması için hazırlıkların yapıldığını ifade eden Vali Düzgün, “Bütün okullar, Milli Egemenlik Haftası’nın başladığı 17 Nisan 2013 Çarşamba gününden 23 Nisan 2013 Salı günü
akşamına kadar, bayraklar, Atatürk fotoğrafları ve günün anlamı ile ilgili dövizlerle, 23 Nisan 2013 Salı günü bütün kamu ve özel kuruluşlara ait binalar ve konutlar, iş yerleri, tören alanları, caddeler ve meydanlar bayraklar, Atatürk fotoğrafları ve dövizlerle donatılacak. Hafta boyunca her okul kendi çevresinde dinlenecek şekilde milli marşlar, kahramanlık türküleri, okul şarkıları ve şiirler yayınlayacak” diye konuştu. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarında, bu yıl farklı etkinlik ve aktiviteler yapılacağını vurgulayan Vali Düzgün, “Geçen yıllarda yapılan etkinliklerden farklı olarak bu yılki kutlamalarda, çocuk tiyatro oyunu, animasyon çizgi film gösterimi, resim sergisi, Mehter Takımı gösterisi, fener alayı ve balon gösterisi gibi etkinlikler olacak” şeklinde konuştu.
Bilal MEYDAN KUTLU DOĞUM HAFTASI 571 yılında dünyaya geldi Muhammed Babası Abdullah’tan oldu Muhammed Annesi Amina’dan doğdu Muhammed 40. yaşında peygamber oldu Muhammed
Mekke Medine’yi bize kıldı Muhammed Medine’yi bize verdi Muhammed Zengine haccı farz etti Muhammed 63 yaşında dünyadan gitti Muhammed
Boşuna çürütme bedeni, teni Ya Muhammed canım arzular seni Cehennemde yaktırma bana teni Ya Muhammed göresim geldi seni
İsteyerek kırmadım hiç insanı Bilerek yapmadım size isyanı Allah’tan ve sizden beklerim ihsanı Cennette görsem Muhammet cemalini
Allah yarattı kullarını çok millet Müslümanlar oldu Muhammed’e ümmet Müslümanların gönlü istiyor cennet Gönlüm seni çok arzular Muhammed
İmkânı olan Kâbe’yi ziyaret etsin Görmek isteyenlere Allah yardımcısı olsun Cennette Muhammed’e komşu olsun Kutlu Doğum Haftası kutlu olsun
AKSOY SERViS Ziraii Tarım Aletleri Bakım Servisi Tırpan Motoru Ağaç Motoru İlaçlama Motoru
9
Jenaratör Bisiklet Süt Sağım Makinası Yedek Parça Tamirat Onarım Servisi
Orhan YILDIZ - Kursal YILDIZ 0541 258 47 42 - 0539 748 60 61 - 0452 407 11 88 Kurtuluş Mah. Sevgi Cad. No: 100 Fatsa/ORDU
SP R
Kasımpaşa Maçının Hakemi Belli Oldu
Spor Toto Süper Lig'in 30. haftasında oynanacak Orduspor - Kasımpaşa karşılaşmasının hakemi belli oldu. 20 Nisan Cumartesi günü saat 17:00'da oynanacak Orduspor - Kasımpaşa maçını FİFA Kokartlı hakemlerimizden Halis Özkahya yönetecek. Halis Özkahya'nın bu maçta yardımcılıklarını Cem Satman, Nihat Mızrak yapacak. Hüseyin Sabancı'da karşılaşmanın 4. hakemi olacak.
Özkahya'nın bu sezon yönettiği 3 karşılaşmada Orduspor sahadan 1 galibiyet, 1 mağlubiyet, 1 beraberlik alarak ayrılmıştır. Morbeyazlı ekip ligdeki son galibiyetini 24. haftada, Halis Özkahya'nın Ordu 19 Eylül Stadı'nda yönettiği karşılaşmada Karabükspor'u 3-2 mağlup ederek almıştır. Öte yandan Orduspor'un bu zamana kadar toplam 8 maçında görev alırken, bu karşılaşmalarda sahadan 2 galibiyet, 2 beraberlik 4 mağlubiyet alarak ayrıldı.
TFF Tahkim Kurulu Orduspor’un Cezasını Kaldırdı
Kasımpaşa Maçı Seyircili Oynanacak Tahkim, Orduspor’un cezasını kaldırdı. TFF Disiplin Kurulu, Fenerbahçe maçındaki saha olayları nedeniyle Orduspor’a verdiği 1 maçlık seyircisiz oynama cezası, Tahkim Kurulu tarafından kaldırıldı. Böylece Kasımpaşa maçında seyirci stattaki yerini alacak. Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu, Disiplin Kurulu tarafından Orduspor’a verilen 1 maçlık seyircisiz oynama cezasını kaldırarak 100 bin lira para cezasına çevirdi.
Karar gerekçesinde kurulun daha önce aldığı kararlar emsal gösterilerek, oy çokluğuyla alındığı açıklandı. Tahkim Kurulu'nun 18 Nisan 2013 günü (27) sayılı toplantısında Orduspor’un yaptığı itiraz sonrasında aldığı karar şöyle: “Ordu Spor Kulübü'nün PFDK'nın 11.04.2013 tarihli ve 20122013/950 E., 2012-2013/1147 K. sayılı kararına itiraza dair Kurulumuzun E.2013/121 numaraya
kayıtlı dosyası incelendi. İtirazın süresinde olduğu, gerekli harcın yatırıldığı görüldü. Talep üzerine açılan duruşmaya kulüp vekilleri katıldı. Sözlü açıklamaları dinlendi, tutanak altına alındı. Müsabaka görüntülerini içeren CD izlendi. Yapılan müzakere neticesinde; Ordu Spor Kulübü'nün, saha olaylarına sebebiyet veren kişilerin yakalanması ve haklarında 6222 sayılı Kanun uyarınca işlem yapılması için şikâyette bulunduğu;
şikâyet ile yetinmeyip ayrıca bu kişilerin tespiti ve yakalanması hususunda yoğun çaba gösterdiği, nitekim eylemin faillerinden ikisinin, Kulübün gösterdiği yoğun gayret ve özen sayesinde tespit edilerek Emniyet Müdürlüğü'ne teslim olmalarının sağlandığı Emniyet Müdürlüğü ve Cumhuriyet Savcılığı kayıt ve tutanaklarından anlaşılmış olup Kulübün bu gayreti lehine takdiri indirim nedeni olarak kabul edilmiştir. Buna göre
Fatsa Belediyespor’da Az Alkmaar’lı Hoca / Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa Belediyespor son kalan 3 maçı kazanmak için çalışmalarını yoğun bir biçimde sürdürüyor. Teknik ekip ve futbolcuların yanı sıra yönetim de son 3 maçtan 9 puan çıkarabilmek için çeşitli atılımlar yapıyor. 30 yıl-
dır Hollanda’da yaşayan Fatsalı teknik direktör Erden Yar, Türkiye’ye kesin dönüş yapar yapmaz Fatsa Belediyespor’un teknik ekibine katılarak çalışmalara katkı sağlıyor. Hollanda’da Az Alkmaar ekibinin alt yapısında görev yapan Yar: “Hollanda’da şu an Kayserispor’da görev yapan Şota Arveladze ile birlikte çalıştık. O, Kayserispor’a gelirken bana Türkiye’ye dönmemi tavsiye etmişti. Ben de 30 yıl Hollanda’da yaşadıktan sonra Türkiye’ye kesin dönüş yaptım. Şu anda Fatsa Belediyespor’un yardımcı
PFDK'ca, Ordu Spor Kulübü'ne taraftarlarının neden olduğu saha olayları nedeniyle FDT'nin 53/2. maddesi uyarınca verilen 1 resmi müsabakayı kendi sahasında seyircisiz oynama cezasının, Kurulumuzun içtihatları doğrultusunda, FDT'nin 53/3 ve 14. maddeleri uyarınca 100.000.-TL para cezası şeklinde düzeltilerek onanmasına oyçokluğu ile (2013/122 K.) karar verildi”
Voleybolda Şampiyon Büyük Sanayi Sitesi
antrenörü olarak memleketimin takımına elimden geldiği kadar katkı sağlamaya çalışıyorum” dedi. Türk insanının sıcaklığını ve sempatisini özlediğini anlatan Yar: “ Avrupa’ya göre buranın gerek insanı, gerek taraftarı daha cana yakın, ortam daha sıcak. Takımımız adına çok önemli son üç hafta içerisindeyiz. Hazırlık çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Futbolcularla beraber bu son üç hafta boyunca bütün şansımızı zorlayacağız” diye konuştu
“Bizler Futbolu Orduspor Sayesinde Sevdik”
Spor Toto Süper Lig’de mücadele eden Orduspor, cumartesi günü kendi sahasında oynayacağı Kasımpaşa maçının hazırlıklarını sürdürürken, Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, görevine yeni başlayan teknik direktör Cevat Güler’i ziyaret etti. Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, Güler ve futbolculara başarılar dilerken, teknik direktör Cevat Güler, Ordulu olmasından dolayı, Orduspor’u kabul etmek zorunda olduğunu söyledi. Güler, “2009 yılından bu yana Ordulu olmamın da düşüncesiyle hep böyle bir proje planlıyordum. İyi bir planlamayla başarıyı yakalayan bir il olabiliriz” diyerek, şunları söyledi: “Futbol oyunu kendine göre çok farklı bir dünya. Futbol hatayı hiç sevmiyor. Bizler futbolu Orduspor sayesinde sevdik. Bir Beden Eğitimi öğretmeninin köyümüzde
spor sahası kurması, bir voleybol filesi kurması ile spora alıştık. Oynadığımız oyunun voleybol ya da futbol olduğunu bilmeden oynuyorduk. Bu şehrin kesinlikle süper ligde, üçüncü ligde bir takıma ihtiyacı var. Ordu’nun ilçelerini de bu organizasyonun içerisine katıp işi
palazlandırmak lazım. Doğru planlamalarla doğru işler yapılabilir. Ben 2009 yılından bu yana Ordulu olmamın da düşüncesiyle hep böyle bir proje planlıyordum. İyi bir planlamayla başarıyı yakalayan bir il olabiliriz. Bundan 15-20 yıl önce İstanbul’da görev aldığım yıllarda
Ordu’dan futbolcular gelirdi. Ancak bugün bunları göremiyoruz. Keşke demenin artık bir faydası yok. Önümüze bakıp geleceğimizi düşünmeliyiz. Orduspor’a gelmemle ilgili başka bir şansım yoktu. Kabul etmek zorundaydım. Başka bir yer olsa düşünürdüm, hayır diyebilirdim. Şu anda bize sadece zaman lazım. Arkadaşlarımız gereken kolaylığı sağlıyorlar. Son üç-dört gecedir gece 02.00 gibi uyuyor, 05.00 gibi kalkıyoruz. Futbolcu arkadaşlarımla da durum değerlendirmesi yapıyoruz. Çünkü onlar bu yol da en önemli faktörler. Elimizden gelen ne varsa, yapabileceğimiz ne varsa, ‘keşke buraya da baksaydık’ demeden çalışıyoruz.” Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, Güler’e çiçek takdim ederken, Orduspor’un içinde bulunduğu durumu hak etmediğini ifade etti.
Sporla Gelen Kardeşlik Projesi kapsamında yapılan 4. Geleneksel Voleybol Turnuvasında, 16/04/2013 salı günü final karşılaşmalarında ilk karşılaşma saat: 18:30’da Endüstri Meslek Lisesi takımı ile Sanayi ve Ticaret Odası takımı arasında 3’lük, 4. Lük maçı oynanmış, yaklaşık 150 seyircinin izlediği karşılaşmayı Endüstri Meslek Lisesi takımı 3-2 kazanarak Voleybol Turnuvasının 3.’sü oldu. Günün final maçı saat: 20:00’de Büyük Sanayi Sitesi takımı ile geçen seneki turnuvanın şampiyonu Yalıköy İlköğretim Okulu takımı arasında oynandı. 200 seyircinin izlediği karşılaşmayı Büyük Sanayi Sitesi takımı 3-1
kazanarak Voleybol Turnuvasının Şampiyonu oldu. Dumlupınar Kapalı Spor Salonu’nda Maçların ardından ödül törenine geçilmiş, turnuvaya katılan takımların temsilcilerine ve hakemlere teşekkür belgelerinin verilmesi, turnuvanın düzenlenmesinde katkıda bulunanlara plaketlerin verilmesi, en centilmen takım seçilen Kız Meslek Lisesi Takımı ve en centilmen oyuncu seçilen Kredi Yurtlar Kurumu kaptanı Caner Afacan’a ödüllerinin verilmesi, 3., 2. Ve 1. Olan takımlara kupa ve madalyalarının verilmesi ile tören sona ermiştir. Turnuvaya katılan tüm takımlara katılım belgesi verildi.