“Siz Ne Hakla Büyükşehir’e Karşı Çıkıyorsunuz?” sadece ben değil, sağduyulu vatandaşımız da; ‘siz ne hakla bu şehrin Büyükşehir olmasına karşı çıkıyorsunuz, niye bundan rahatsız oluyorsunuz?’ diye sormalı. Ben soruyorum bu arkadaşlarımıza; ‘neden karşı çıktınız? Sizin hangi hesaplarınız, hangi siyasi endişeleriniz Ordu’nun Büyükşehir beklentilerinin önüne geçmiştir?’ Bunu çıkıp millete izah etmeleri gerekir.Şimdi aynı siyasi parti ve onların temsilcileri kapı kapı dolaşarak Büyükşehir adına gelecekteki beklentilerini gerçekleştirmek için vatandaşlardan destek istiyorSayfa 4’te lar. ” dedi.
KÖYDES, yani Köylerin Altyapısının Desteklenmesi Projesi 2013 yılı ödenekleri belli oldu. Konuyla ilgili açıklama yapan AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Ordu’nun 15 milyon lira en çok ödenek alan illerin başında olduğunu söyledi. Buna göre, Merkez İlçe dışında en çok payı 1 milyon 713 bin lira ile Ünye alırken,Fatsa’ya 1 milyon 390 bin lira ödenek aktarıldı. Sayfa 3’te
FATSA’DAN KARADENİZ’E 27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çelebi, son günlerde İktidar partisi ve BDP’ nin iş birliği içerisinde gündemi bulandırarak istedikleri gibi at koşturmak için kendilerine özel bir anayasa çalışması yaptıkSayfa 5’te larını iddia etti.
www.gazetekuzey.com
AK Parti Ordu eski Milletvekili Eyüp Fatsa, Ordu’nun Büyükşehir oluşunu ve süreçte yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Eyüp Fatsa, muhalefetin Büyükşehir’e karşı çıkmasına anlam veremediğini belirterek “Ordu’ya sınıf atlatıyorsun, büyütüyorsun, prestijini arttırıyorsun, tercih edilen bir yer haline getiriyorsun ama birileri buna karşı çıkıyor” şeklinde konuştu. Eyüp Fatsa, “Buna sadece ben değil, vatandaşlarımız da “Bu durumda
En Fazla Payı “AKP ve BDP İçin Yine Ünye Aldı Anayasa Yapılıyor”
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
YIL: 2
SAYI:373
FİYAT: 50 Krş.
Türk halkıyla Kürt halkı 100 yıl önce beraber yaşamıyorlar mıydı?
Fatsalı Akil Adam Ordu’ya Gelecek mi? Sayfa 5’te
“Şimdi Birbirimizi Daha İyi Tanıyıp, Seveceğiz”
TFF, Fatsalı Öğrencileri Ödüllendirdi Sayfa 5’te
“Dayanışmanın Olmadığı Ortamda Hizmet Olmaz” Sayfa 5’te
“Zorla Güzellik Olmaz” Sayfa 2’de
‘Miray Ev Yemekleri’ Açıldı Sayfa 7’de
“Her 4 Fındıktan 3’ü Türkiye’de Her 3 Fındıktan 1’i Ordu’da Üretiliyor” Sayfa 7’de
“Kardeşliğimizi PKK Bozdu”
“Gizli Bir Gündem Yok”
“Yardım Etmek Mecburiyetindeyiz”
Birkaç gün önce Türkiye’’den çekileceğini açıklayan PKK ile ilgili herhangi bir pazarlık ya da anlaşma olmadığının altını çizen AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen: “Böyle bir şeyin olması söz konusu olamaz hatta akıllardan bile geçirilmemelidir. Biz yeniden birbirimizi keşfediyoruz. Bunu bu şekilde değerlendirmek gerekiyor. Türk halkıyla Kürt halkı 100 yıl önce beraber yaşamıyorlar mıydı? PKK sorunu, ayrışma, sevgisizlik samimiyetsizlik var mıydı? Asla yoktu. Zaman içerisinde bu kardeşlerimizi bir şekilde bizden kopartmak için birtakım unsurlar ortaya koyulmuş, bunlardan bir tanesi de PKK’dır.”
Sözen, “Biz sadece oradaki vatandaşlarımızı bu korkularından kurtarıyoruz. Federasyon kurulmuyor, konfederasyon kurulmuyor, af, genel af yok, dil, bayrak sınır değişikliği yok. Türkiye tek millet, tek dil, tek bayrak, tek vatan olarak devam edecektir. Birbirimizi daha iyi tanıyıp, seveceğiz. PKK terörünü biz sınır dışına atıyoruz. Onlar da artık bir yerde sıkışmışlardı. Dolayısıyla bu sürecin başka bir şekilde değerlendirilmesini kabul etmek asla mümkün değildir. Gizli bir gündem yok. Bununla ilgili bir korkunun oluşmasına gerek yok. Türkiye büyük bir devlettir. Bütün sorunlarını çözecek güce sahiptir.”
AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen Suriyeli sığınmacıların Ordu ve Fatsa’ya yerleştirileceğine ilişkin net bir bilgi olmadığını da belirtti. Sözen: “Türkiye her türlü imkânlara sahip, büyük bir devlettir. Komşumuzda veya herhangi bir yerde bir sorun olduğu zaman Müslüman kardeşlerimize yardım etmek durumunda ve mecburiyetindeyiz. Bunu bir siyasi malzeme değil komşuluk ve insani ilişkidir. Bunları bir korku haline getirmek doğru değildir. Böyle bir şey gerçekleştiği takdirde bu sayılar çok yüksek olmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bizden yardım talep edenlere yardım Sayfa 3’te etmemiz gerekiyor” dedi.
“Barınak ve Güvenlik Sıkıntımız Var” Fatsa liman balıkçıları bugünlerde bir bekleyiş içerisindeler. Uzun zamandan beri sıkıntı çektikleri barınak ve güvenlik açısından dertlerini dinlemek için yetkililerin sorunlarına çözüm bulmalarını istiyorlar. Liman balıkçılarından Dursun Çetinkaya, “Biz balıkçılar olarak bir barınağımızın olmasını isteriz. Burada hiçbir güvenliğimiz yok. Hırsızı ayrı bir dert, kış ayları ayrı bir dert. Burada bırakmış olduğumuz ağlar geceleri çalınıyor. Zaten fazla balıkçılık olmadığı için bir şey kazanamadığımız gibi bir de başımızı hırsızlar sardı. Kış burada sert geçiyor, işlerimiz güç olduğu kadar başımızı sokacağımız bir yerimiz yok. Baktığınızda bir yapılaşma var ama bu bizim kendimizce bulduğumuz bir çözüm yolu. Buraya gelen gidenin haddi hesabı yok, ağlarımız Allah’a emanet duruyor. Bizim başımızı sokacağımız bir barınağımız olsa yağmurda, karda dışarıda beklemeyiz. Sayfa 3’te
Kıyanköy Deresi Islah Ediliyor
Fatsa Belediyesi alt yapı çalışmalarını sürdürüyor. Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Kurtuluş Mahallesi Fiskobirlik caddesi, Kıyan köyü yolunda bulunan OKM. Deresinde U kanal (açık kanal) Taş duvar ile yapılan dere ıslahı çalışmasını yerinde inceledi. Sayfa 4’te
Önce Oğlunu Vurdu Sonra İntihar Etti
İleride Herkes Fındığı Söküp Ceviz Yetiştirecek Bölgemizde fındığa alternatif ürün arayışları sürerken bazı üreticiler cevize yönelmeye başladı. Ceviz yetiştiriciliğinin fındığa oranla çok daha karlı ve bakımının kolay olduğu söyleniyor. Fatsa’da fidan yetiştiriciliğiyle uğraşan Güven Cırlanmak, 1 dönüm bahçeden 150 kilo fındık alınırken, 2 ton ceviz alınabileSayfa 7’de ceğini söyledi.
Ünye’de tartıştığı oğlunu silahla yaralayan baba, ardından kendini asarak intihar etti. Sayfa 3’te
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
“Zorla Güzellik Olmaz”
Sağlık
Egzersiz Fizyolojisi Uzmanı Dr. Nilay Ergen, “Şeker hastaları tedavi için ilk önce ilaca sarılıyor. Hastanın öncelikle düzenli beslenme ve spor ile yaşam tarzını değiştirmesi gerekir” dedi. Düzenli spor yapmanın şeker hastalığını önleme ve tedavi etmede düzenli beslenme ve ilaç kullanımı kadar önemli olduğunu belirten Başkent Üniversitesi İstanbul Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Egzersiz Fizyolojisi Polikliniği hekimlerinden Uzm. Dr. Nilay Ergen, “Şeker hastalığı üç aşamalı olarak tedavi edilir. İlk aşaması düzenli ve doğru beslenme (tıbbı beslenme), ikinci aşaması düzenli egzersiz ve üçüncü aşamasında da ilaç tedavisi yer alır. Fakat toplumumuzda çok ters bir algı var. Maalesef şeker hastaları ilk önce ilaca sarılıyor sadece ilaç alarak veya insülin yaparak iyileşeceklerini düşünüyorlar. Bu hastalıkta öncelikle hasta, yaşam şeklini değiştirmelidir” diye konuştu. Spor yapan şeker hastalarının kan şekerlerinin daha düşük olduğunu söyleyen Uzm.Dr. Ergen, “Düzenli spor yapan hastaların hemoglobin A1c denilen üç aylık şeker ortalamalarında ciddi düşüşler oluyor. Çünkü egzersiz, kanda yüksek olan şekerin dokulara girmesine ve hücre içerisinde kullanılmasını artırmaya neden oluyor. Şeker kullanılır hale gelince de kan seviyesi düşüyor. Egzersizin bir diğer faydası da insülin etkinliğini ve dokuların insüline cevabını artırmasıdır. Yani sporla hem insülin direncini yeniyoruz hem de şekerin dokulara kolay girmesini sağlayarak, şekerin düşmesine yol açıyoruz” ifadelerini kullandı. “SPOR, HASTAYI MOTİVE EDER” Şeker hastalığının tek başına bir hastalık olmadığını, beraberinde pek çok başka hastalığa da neden olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Ergen, “Tip 2 diyabette karın bölgesinde yağlanma meydana geliyor. Karın yağlanması iç organların yağlanmasına ve bu organların işlev bozukluğuna yol açabiliyor. Örneğin insülin direncini ve şeker hastalığını tetikliyebiliyor. Sonuçta kısır bir döngü söz konusu. Bu kısır döngüyü kırmak için ilaçların yanı sıra düzenli spor yapmak gerekli. Düzenli spor yapan bir şeker hastasının vücut ağırlığı aynı kalsa bile karın yağlanması azalır. Ayrıca şeker hastalığı; obezite, yüksek kolesterol ve trigliserit, yüksek tansiyon, Alzheimer, demans gibi hastalıkları da tetikleyebiliyor” dedi. Dr. Ergen sözlerine şöyle devam etti: “Şeker ile birlikte görülen hastalıkların tedavisinde de düzenli egzersiz çok önemli bir yere sahip. Örneğin çağımızın önemli hastalıklarından bir Alzheimer hastalığıdır ve diyabetik kişilerde görülme sıklığı daha yüksektir. Alzheimer’in önlenmesinde en önemli yöntemlerden biri düzenli egzersiz yapmaktır. Düzenli egzersiz beyin kan akımını artırıp öğrenme ve bellek fonksiyonlarını güçlendirdiği gibi, yeni sinir hücrelerin yapılmasını da uyarıyor. Öte yandan kronik hastalıklarda ruhsal problemlerde ortaya çıkabileceği için spor yapmak sinir uçlarından endorfin denilen hormonun salgılanmasını yüzde 50 oranında artırdığından depresyon ve anksiyeteyi de azaltabiliyor. Bu da hastanın kendini iyi hissetmesine, yaşam alışkanlıklarını daha iyi sürdürmesine yardımcı oluyor.”
www.gazetekuzey.com
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller
Haber Müdürü Betül Yeşiller
Reklam Erkan Kaş
Genel Yayın Yönetmeni Engin Yaran
Muhabirler Resul Koşar Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz
Grafiker İlkay Yeşiller
İnternet Editörü Çiğdem Akyol Dağıtım Şah Medya Ajans
Haber Merkezi Ahmet Alkan Fatma Canlı Hamdi Büklü
yapmaktadırlar.
/ Hamdi BÜKLÜ
Şeker Hastalığı Olanlara Düzenli Spor ilaç Gibi Geliyor
Sayfa Editörü Emrah Çoşkun
2
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
Milli Eğitim Bakanlığı'nca 8. sınıf öğrencileri için düzenlenecek Ortaöğretim Kurumlarına Geçiş Sistemi olan Seviye Belirleme Sınavı'nın (SBS) başvuru tarihi geçtiğimiz Mart ayı içerisinde sona erdi. SBS, 8 Haziran Cumartesi günü yapılacak olmasıyla birlikte yoğun ders çalışma temposuna giren öğrencilere, Matematik ve Rehberlik Öğretmeni Uğur Demirel son iki ayın çok önemli olduğunu ve dolu dolu geçirmelerini tavsiye etti. Uğur Demirel, “Seviye Belirleme Sınavı'nın (SBS) başvuru tarihi geçtiğimiz Mart ayı içerisinde sona erdiğinden dolayı kalan son iki ay öğrencilerimiz için önemli bu nedenle dolu geçirmeleri gerekmektedir. Yapmış olduğumuz araştırmalar sonucun da son iki ay yönlendirmiş olduğumuz çalışma sistemini uygulayan öğrencilerimizin başarı olduğunu biliyoruz. Günümüzdeki en problem öğretmenlerimizin göstermiş olduğu gayreti öğrencilerimizin göstermemsi bizi derinden üzüyor. Bir başka boyutu ise öğrencilerimiz yerine Velililerimizin gayreti dikkat çekiyor ama bu gayret öğrenciye bir başarı sağlayamıyor. “UMUTSUZLUĞA VE PANİĞE KAPILMASINLAR” Bu süreçte öğrencilerimiz kesinlikle umutsuzluğa ve paniğe kapılmasınlar, haftalık ve günlük çalışmalarını düzenli olarak sürdürsünler. Ders çalışmalarına engel olan oyun, müzik, cep telefonu ve sosyal ağlar gibi konuları bir kenara bırakarak geleceklerine yönelik ders çalışma politikası
izlemelidirler. Devlet okullarımızın yanı sıra ücretsiz destek sağlayan dershaneler bulunmaktadır. Öğrencilerimiz çekinmeden bizlere gelip sorularını ve eksik oldukları konuları danışabilir. “AİLLELER PSİKOLOJİK BASKI YAPMASIN” Görsel medyada ve Milli Eğitim Bakanlığı’nca ailere, çocuklarına sınav sonucunda almış olduğu puanlardan dolayı psikolojik baskı yapmamaları konusunda uyarılar yapılıyor. İyi puan alan öğrenciler gitmek istedikleri okullara gidebiliyorlar. Aileler şunu bilmelidir ki her öğrenci birinci olamadığı gibi her öğrenci de yüksek puanlı okulları kazanamıyor. Dolayısıyla böyle bir sonuç oluşursa eğer, bunun sebebini çocuklarına bağlayarak, onlara bu konu üzerinde baskı yapmamaları gerekmektedir. Öğrenciler sınav sonucunda puanlarıyla gitmiş oldukları okulların geleceklerine nasıl etki edeceklerini iyi gözlemlemeli ki vermiş olduğu karar sonucunda ileride pişman olmasınlar.
“ HERKES EN İYİ PUANI ALMAYABİLİR” Fen, Öğretmen, Sağlık, Denizcilik gibi yüksek puanlı okulları kazanamayan öğrencilerimiz kesinlikle umutsuzluğa kapılmasınlar, çünkü günümüzde meslek liselerinin gün geçtikçe önemi artmaktadır. Günümüz şartları da meslek sahibi olmaya teşvik ettiğinden dolayı bu okullar sayesinde ideal bir meslek edinebilirler. Bu meslek ülkemiz şartlarında çok önemli konumlara gelmelerine imkân sağlayabiliyor. Öğrencilerimiz tercih zamanı verecekleri kararı uzman eğitmenler tarafında yapılan meslek ve öğrenci için yapılan testler sonucunda bir karar verilmelidir. Genellikle çocuğa sorulan soru: ne olmak istiyorsun veya ailelerin yapmak istedikleri meslekleri yapamadıklarından dolayı şu meslek sana yakışır sözlü baskılarıyla, çocuklarının gelecekleriyle oynamaktadırlar. Bu yapılan yanlış ile çocuklarının ileride yaşacağı problemleri görmediklerinden sadece anlık düşünerek bu kötülüğü çocuklarına
“BASKI YAPMAK BAŞARI GETİRMEZ” Hiçbir zaman baskı yaparak çocuğun seviyesini artıramazsınız. Her çocuğun kendine göre bir kapasitesi var. Biz de özel kurumlar ve Milli Eğitim Kurumları olarak çocukları maksimum ne kadar olabilirse o seviyeye çıkartmaya çalışıyoruz. Aile ne kadar baskı yaparsa yapsın, biz ne kadar üzerine düşersek düşelim, bir çocuk kendi seviyesinin daha üstünde bir başarı gösteremez. Aileler kendi başarısının üzerine çıkması için, çocuklarını zorlamaları uzun vadede ters etki yapar. Örneğin; bir tencere düşünün, o tencerenin büyüklüğü bellidir. Bu tencereyi zekâ olarak nitelendirelim, Öğrenci bu tencereyi su doldurarak zekâsını genişletir ve ne kadar çok su varsa o kadar çok başarı demek olsun. Tencere tamamen dolduğunda nasıl fazlasını almaz ise Aile ve ya öğretmen baskısıyla su doldurmaya zorlarsa, fazlasını almayacağından taşacaktır. Bir çocuğunda zekâsı buna benzer, fazlasını almayacaktır. Burada öğretmen ve ailelere düşen çocuklarına karşı biraz ılımlı ve sabırlı olmalarıdır. Dolayısıyla disiplini de elden bırakmadan, kalplerini kırmadan ve onları ders çalışmaya teşvik etmeleri gerekiyor. Ayrıca aileler, Ödev kontrollerinde bize yardımcı olmaları gerektiği gibi ödevlerini sürekli ihmal eden bir çocuk olursa gerekli yaptırımları uygulamaktan çekinmesinler. Kesinlikle yaptırımlarını asla dayak ya da şiddet niteliğinde uygulamasınlar, sadece çeşitli teşvik edici karşılıklı anlaşma yoluna gitsin”dedi.
Oyuncular, Çocuklarla Piknikte Buluştu
İçişleri Bakanlığı tarafından desteklenen "Mutlu Gelecek İçin El Ele" (Parmaklık Ardındaki Özgürlük) projesi kapsamında Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü bünyesindeki Fatsa, Ünye, Ordu'da bulunan 120 çocuğa Sema Hukuk ve Tahkim Derneği tarafından 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı nedeniyle piknik düzenlendi.
Pikniğe Selam Filminin oyuncuları Emre Karakoç, Yunus Emre Yıldırımer, Hasan Nihat Sütçü katıldı. İçişleri Bakanlığı tarafından desteklenen "Mutlu Gelecek İçin El Ele" (Parmaklık Ardındaki Özgürlük) projesi kapsamındaki çocuklar için Pazar günü Devlet Su İşleri Sosyal tesislerinde piknik düzenlendi. Pikniğe katılan 100 çocuğu Selam Filmi Oyuncula-
rı Emre Karakoç(Samet), Yunus Emre Yıldırımer (Harun), Hasan Nihat Sütçü (Adem) ve Gönüllü Resim Öğretmenleri karşıladı. Sosyal Tesislerindeki oyun alanlarında eğlenen çocuklar, pikniğin tadını çıkardı. Selam filmi oyuncuları, böyle bir organizasyonda bulundukları için çok mutlu olduklarını ve tüm çocukların çocuk bayramını kutladıklarını söylediler. Programa katılan ve destek veren herkese teşekkür eden Sema Hukuk ve Tahkim Derneği Başkanı Kadir Umut Demir, "İçişleri bakanlığı tarafından desteklenen 'Parmaklık Ardındaki Özgürlük' projesi kapsamında bulunan çocuklarımızla, gönüllülerimizle, eğitimcilerimizle bir araya geldik. Sema Hukuk ve Tahkim Derneği olarak bundan sonrada faaliyetlerimiz devam edecektir" dedi.
Programa gönüllü olarak katılan Ordu İl Milli eğitim Müdürü Nevzat Türkkan, "Özellikle Sema Hukuk Derneği'ndeki avukatlara ve projede gönüllü olarak bulunan arkadaşlara teşekkür ediyorum. Bunun en güzel örneği bu çocukların ev ortamından alınarak bu güzel ortama getirilip güneşli havada bu etkinliği sağlanması çocukların birbirleri ile kaynaşması ve çocukların futbol oynaması, yemek yemesi yemek adabını birbirlerinden görerek öğrenmesi ve öğretmenlerinden bir şeyler öğrenmeleri hakikaten güzel bir çalışma olmuş, ben emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu. Yemekleri yedikten sonra gönüllü resim öğretmenleri ve Selam Filmi oyuncuları çocuklarla birlikte çeşitli oyunlar oynayarak onları eğlendirdiler.
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
3
Türk halkıyla Kürt halkı 100 yıl önce beraber yaşamıyorlar mıydı?
“Şimdi Birbirimizi Daha İyi Tanıyıp, Seveceğiz” bölgemize gelecektir. İstediği zaman istediği yerde kalmak, istediği yere gitmek gibi bir vatandaş hükmünde olmayacaktır. Belli bir zaman aralığı ve gözetim aralığında bu insanlar yerleştirilir diye tahmin ediyoruz” dedi.
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen Suriyeli sığınmacıların Ordu ve Fatsa’ya yerleştirileceğine ilişkin net bir bilgi olmadığını belirtti. Sözen “Bu bir iddiadır” diyerek, gerçekleştiği takdirde neler olabileceğini anlattı.
Sığınmacıların vatandaş statüsünde olmayacaklarını belirten Fatih Sözen: “Henüz konuyla ilgili kesin bir bilgim ve gördüğüm bir belge yok. Bu nedenle bu konu sadece bir iddiadır. Böyle bir şey gerçekleşse bile bu insanlar geçici olarak barındırılmak amacıyla
“Kardeşlerimize Yardım Etmeliyiz” Sözen: “Türkiye her türlü imkânlara sahip, büyük bir devlettir. Komşumuzda veya herhangi bir yerde bir sorun olduğu zaman Müslüman kardeşlerimize yardım etmek durumunda ve mecburiyetindeyiz. Bunu bir siyasi malzeme değil komşuluk ve insani ilişkidir. Bunları bir korku haline getirmek doğru değildir. Böyle bir şey gerçekleştiği takdirde bu sayılar çok yüksek olmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bizden yardım talep edenlere yardım etmemiz gerekiyor. Daha
önce de ifade ettiğim gibi bu sadece bir iddiadır, netleşmiş bir durum söz konusu değildir. Netleştiği zaman daha açık ve net bilgiler verebileceğiz” dedi. “Korkutma Politikası” Vatandaşların bu konuda endişe etmemesi gerektiğini vurgulayan Başkan Sözen: “Bunlar bir vatandaşlık ve serbest dolaşım hakkından ziyade geçici süreyle ülkemizde kalacaklardır. Dolayısıyla geldikleri takdirde adresleri, davranışları sürekli güvenlik güçlerimiz tarafından takip ve gözetim altında tutulacaklardır. Bu insanlar bir bölgeye gelip oranın huzurunu bozmaya kalkıştıklarında kimse buna asla müsaade etmeyecektir. Etmesi de mümkün değildir. Ben bunun bir korkutma politikası olduğunu düşünüyorum ve doğru bulmuyorum. Türkiye bu tarz insani yardımlar ya-
En Fazla Payı Yine Ünye Aldı KÖYDES, yani Köylerin Altyapısının Desteklenmesi Projesi 2013 yılı ödenekleri belli oldu. Konuyla ilgili açıklama yapan AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Ordu’nun 15 milyon lira en çok ödenek alan illerin başında olduğunu söyledi. AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Köylerin Altyapısının Desteklenmesi Projesi kapsamında 2013 yılında Ordu’ya ne kadar ayrıldığını açıkladı. Hamarat yaptığı açıklamada, “KÖYDES, ödenekleri belirlendi. Ordu yine, 15 milyon lira ile en çok ödenek alan illerin başında yer aldı. İlimize hayırlı olsun.” dedi. Hamarat yaptığı açıklamada Ordu’ya gönderilen 15 milyon lira
ödeneğin ilçelere göre dağıtımını konusunda da bilgiler verdi. Buna göre, Merkez İlçe dışında en çok payı 1 milyon 713 bin lira
ile Ünye alırken,Fatsa’ya 1 milyon 390 bin lira ödenek aktarıldı. En az ödeneği ise 126 bin lira ile Çamaş aldı.
AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat tarafından yapılan açıklamada, KÖYDES tarafından 2013 yılında Ordu’ya gönderilen 15 milyon lira ödeneğin ilçelere göre dağılımı şöyle: Merkez İlçe, 2 milyon 197 bin lira, Akkuş 1 milyon 418 bin lira, Aybastı 409 bin lira, Çamaş 126 bin lira, Çatalpınar 381 bin lira, Çaybaşı 291 bin lira, Fatsa 1 milyon 390 bin lira, Gölköy 794 bin lira, Gülyalı 246 bin lira, Gürgentepe 342 bin lira, İkizce 295 bin lira, Kabadüz 466 bin lira, Kabataş 182 bin lira, Korgan 610 bin lira Kumru 924 bin lira Mesudiye 985 bin lira Perşembe 1 bin 276 bin lira Ulubey 959.000 TL Ünye 1 bin 713 bin lira şeklinde dağıtıldı.
“Barınak ve Güvenlik Sıkıntımız Var”
/ Hamdi BÜKLÜ
Fatsa liman balıkçıları bugünlerde bir bekleyiş içerisindeler. Uzun zamandan beri sıkıntı çektikleri barınak ve güvenlik açısından dertlerini dinlemek için yetkililerin sorunlarına çözüm bulmalarını istiyorlar. Liman balıkçılarından Dursun Çetinkaya, “Biz balıkçılar olarak bir barınağımız olmasını isteriz. Burada hiçbir güvenliğimiz yok. Hırsızı ayrı bir dert, kış ayları ayrı bir dert. Burada bırakmış olduğumuz ağlar geceleri çalınıyor. Zaten fazla balıkçılık olmadığı için bir şey kazanamadığımız gibi bir de başımızı hırsızlar sardı. Kış burada sert geçiyor, işlerimiz güç olduğu kadar başımızı sokacağımız bir yerimiz yok. Baktığınızda bir yapılaşma var ama bu bizim kendimizce bulduğumuz bir çözüm yolu. Buraya gelen gidenin haddi hesabı yok, ağlarımız Al-
lah’a emanet duruyor. Bizim başımızı sokacağımız bir barınağımız olsa yağmurda, karda dışarıda beklemeyiz. Yazın sıkıntımız olmuyor, zaten havalar güzel ama kışın çok sıkıntımız oluyor” dedi. Liman Balıkçısı Erol Bayraktaroğlu, “Barınak konusu bizlerin muzdarip olduğu bir konudur. Zaten bizim burada en fazla ihtiyaç duyduğumuz şey balık ve barınaktır. Balık derseniz her sezon başka bir dert ama bizim çözüm bulmak istediğimiz sıkıntımız ise barınaktır. Geçenlerde Fatsa Belediye Başkan Yardımcımız gelmişti. Arkadaşlar arasında bir Koordinasyon eksikliği olduğu için Belediye Başkan Yardımcımız geldiğinde arkadaşlar olmadığı için sorunlarımız dile getiremedik. Bildiğimiz kadarıyla Başkanımızın biz balıkçılar için bir projesi olduğunu duydu ama bunun ne kadar doğru olduğunu
bilemiyoruz. Hani bizlerin sesi olarak, barınak isteğimizi sizlerin aracılığıyla iletmek istiyoruz. İnanın yağmuru, yağışı bir dert ağlarımız çalan hırsızlar ayrı bir dert. Liman girişinde güvenlik olsa da giriş çıkışları birden fazla olması bir güvenlik ve kameranın olmasının bir faydası olmuyor” dedi. Evkaf Mahalle Muhtarı İsmet Burgu; Mahallemiz sınırları içerisinde bulunan balıkçılarımızın sıkıntılarını dinlemek için zaman zaman ziyaret ediyorum. Mahallemizin sıkıntılarınız çözmek görevimiz olduğu gibi mahallemizin sınırları içersinde faaliyet gösteren her kesimin sesi olmaya çalışıyoruz. Liman balıkçılarımızın iletmiş olduğu sıkıntılar çoğunlukla barınak ve limana bırakmış oldukları balık malzemelerinin güvenilir bir durumda olmadığı yönünde oluyor. Balıkçılarımız özellikle kış aylarında yağmurdan dolayı bulundukları barakalarda sıkıntı yaşadıklarını söylüyorlar. Doğruluk payının kesin olmamakla birlikte balıkçılarımız için belediyenin bir çalışması olduğu yönünde duyumlar aldık ama bunun kesinlik derecesi sorgulanabilir. Ama bir gerçek var ki oda balıkçılarımızın barınak ve güvenlik sıkıntısı olmaktadır. Fatsa Belediye Başkanımızın ilçemize yapmış olduğu ve yapmak istediği hizmetleri takdir ve teşekkürle karşılıyoruz. İnanıyorum ki başkanımızın balıkçılarımız için bir
çalışması var olacağını düşünüyorum” dedi.
pabilecek güç ve imkâna sahiptir. Böyle bir şey gerçekleşirse kimsenin endişe ya da korku duymasına gerek yoktur” dedi. “Gizli Gündem Yok” Birkaç gün önce Türkiye’’den çekileceğini açıklayan PKK ile ilgili herhangi bir pazarlık ya da anlaşma olmadığının önemle altını çizen Sözen: “Böyle bir şeyin olması söz konusu olamaz hatta akıllardan bile geçirilmemelidir. Biz yeniden birbirimizi keşfediyoruz. Bunu bu şekilde değerlendirmek gerekiyor. Türk halkıyla Kürt halkı 100 yıl önce beraber yaşamıyorlar mıydı? PKK sorunu, ayrışma, sevgisizlik samimiyetsizlik var mıydı? Asla yoktu. Zaman içerisinde bu kardeşlerimizi bir şekilde bizden kopartmak için birtakım unsurlar ortaya koyulmuş, bunlardan bir tanesi de PKK’dır. Dolayısıyla
PKK bu insanlarımızı asimile etmiş ve sindirmeye çalışmış. Biz sadece oradaki vatandaşlarımızı bu korkularından kurtarıyoruz. Federasyon kurulmuyor, konfederasyon kurulmuyor, af, genel af yok, dil, bayrak sınır değişikliği yok. Türkiye tek millet, tek dil, tek bayrak, tek vatan olarak devam edecektir. Birbirimizi daha iyi tanıyıp, seveceğiz. PKK terörünü biz sınır dışına atıyoruz. Onlar da artık bir yerde sıkışmışlardı. Dolayısıyla bu sürecin başka bir şekilde değerlendirilmesini kabul etmek asla mümkün değildir. Gizli bir gündem yok. Bununla ilgili bir korkunun oluşmasına gerek yok. Türkiye büyük bir devlettir. Bütün sorunlarını çözecek güce sahiptir. Biz ülkemizdeki bütün vatandaşlarımızla bir kardeşlik ortamı içerisindeyiz. Başka bir hesap, anlaşma, gizli gündem yoktur” diye konuştu
Önce Oğlunu Vurdu Sonra İntihar Etti
Ünye’de tartıştığı oğlunu silahla yaralayan baba, ardından kendini asarak intihar etti. Olay, önceki gün Ünye’nin Pelitliyatak beldesinde saat 22.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, daha önce de aralarında husumet bulunan baba Veysel Yerişenoğlu(60) ile oğlu Ramazan Yerişenoğlu(30), Pelitliyatak merkezinde karşılaşarak tartışmaya başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Baba Veysel Yerişenoğlu, yanında bulunan tabanca ile oğluna ateş etti. Kurşunlardan biri omzuna isabet eden Ramazan Yerişenoğlu, kanlar içinde yere yığılırken, baba Veysel Yerişenoğlu olay yerinden kaçtı.
Silah sesleri üzerine olay yerine gelen vatandaşların çağırdığı ambulansla Ünye Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Ramazan Yerişenoğlu, hastanede tedavi altına alınırken, hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. Oğlunu silahla yaraladıktan sonra olay yerinden kaçan baba Veysel Yerişenoğlu ise Pelitliyatak beldesi Körfez Mahallesi’ndeki evinin yanında bulunan ağaca kendini asarak intihar etti. Jandarma olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatırken, oğlunu vuran Veysel Yerişenoğlu’nun olayın ardından psikolojik bunalım sonucu kendisini asarak intihar ettiği tahmin ediliyor.
“Her Sabah 2 Ceviz Ye, Her Bahçeye 1 Ceviz Dik” Çatalpınar Kaymakamlığı tarafından hazırlanan "7'den 70'e Çatalpınar Bilinçleniyor Projesi" tüm hızıyla devam ediyor. Çatalpınar Bilinçleniyor Projesi kapsamında Kaymakamlık ve Çatalpınar Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü ile birlikte koordine edilen “Her Sabah 2 Ceviz Ye, Her Bahçeye 1 Ceviz Dik" kampanyası dahilinde ceviz fidanı dikildi. Ceviz fidanı dikme etkinliğine öğrencilerde katıldı. Çatalpınar Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü tarafından kampanyaya ilişkin yapılan açıklamada, "Her Sabah 2 Ceviz Ye, Her Bahçeye 1 Ceviz Dik" kampanyası dahilinde İlçemizdeki okulların tümünde öğrencilere ceviz ile ilgili bilgiler verilmiş ve yine
öğrencilerle birlikte okul bahçelerine ceviz fidanları dikilmiştir. Kaymakamlık Makamı ile birlikte yürüttüğümüz "Her Sabah 2 Ceviz Ye, Her Bahçeye 1 Ceviz Dik" kampanyası sayesinde hem öğrencilere doğa ve ağaç sevgisi aşılanmış, hem de cevizin faydaları ile ilgili bilinçlenmeleri sağlanmıştır” denildi.
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
4
“Siz Ne Hakla Büyükşehir’e Karşı Çıkıyorsunuz?”
AK Parti Ordu eski Milletvekili Eyüp Fatsa, Ordu’nun Büyükşehir oluşunu ve süreçte yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Eyüp Fatsa, muhalefetin Büyükşehir’e karşı çıkmasına anlam veremediğini belirterek “Ordu’ya sınıf atlatıyorsun, büyütüyorsun, prestijini arttırıyorsun, tercih edilen bir yer haline getiriyorsun ama birileri buna karşı çıkıyor” şeklinde konuştu. Eyüp Fatsa, “Buna sadece ben değil, vatandaşlarımız da “Bu durumda sadece ben değil, sağduyulu vatandaşımız da; ‘siz ne hakla bu şehrin Büyükşehir olmasına karşı çıkıyorsunuz, niye bundan rahatsız oluyorsunuz?’ diye sormalı” dedi. Ordu eski Milletvekili Eyüp Fatsa konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: “İlk olarak büyükşehir’in ordu’ya hayırlı olmasını istiyorum. Ordu’nun
büyükşehir olma sürecinde sorumluluk almış ve öncülük etmiş başta sayın bakan, milletvekili arkadaşlarımız, parti teşkilatımızın bütün mensupları ve vatandaşlarımıza, derneklere, vakıflara, sivil toplum örgütlerine bir ordulu olarak ordu’ya böyle bir güzellik yaşattıkları için sonsuz teşekkür ve şükranlarımı arz ediyorum. Bunun artıları ve eksileri vardır. Büyükşehir’in artıları ve eksileri konuşabilinir. 81 vilayetin içerisinde prestijli bir konuma gelmektir. Büyük olmak her zaman iyi olduğu gibi Ordu’ya da bu yakışır. Bu konu ile ilgili tartışmalara müdahil olmadım, olmam da gerekmez. Zaten bu süreci yürüten arkadaşlarımız vardır. Ama takip ettim. Bazen de güldüm. İnsanların tavırlarına güldüm. Bir kesim tarafından Ordu büyükşehir olsun mücadelesi verilirken, bir takım siyasi partilerin, muhalefet partilerinin hatta
belediye başkanlarının Ordu büyükşehir olmasın diye mücadele etmelerine hiçbir anlam veremedim. Bunun hiçbir izah edilir bir yanı yok. Yani Ordu’ya sınıf atlatıyorsun, büyütüyorsun, prestijini arttırıyorsun, tercih edilen bir yer haline getiriyorsun, her alan da olduğu gibi devlet yatırımı alanında olan imkânı iki katına çıkarıyorsun, Ordu’nun belediye sınırlarını tamamen kontrol altına alıyorsun. Dereler, vadiler, ırmaklar berbat niye sahipsiz. Şimdi ise her yeri kontrol altına alıp keyfiyeti kaldırıyorsun. Bir ilin alanını pirinç ayıklar gibi tamamını hizmet alanı haline getiriyorsun. Ama birileri buna karşı çıkıyor.
karşı çıktınız? Sizin hangi hesaplarınız, hangi siyasi endişeleriniz Ordu’nun Büyükşehir beklentilerinin önüne geçmiştir?’ Bunu çıkıp millete izah etmeleri gerekir. Şimdi aynı siyasi parti ve onların temsilcileri kapı kapı dolaşarak Büyükşehir adına gelecekteki beklentilerini gerçekleştirmek için vatandaşlardan destek istiyorlar. Bunlar çok ciddi çelişkilerdir. Sokaktaki vatandaşları anlamaz, bilmez, görmez mi zannediyorlar? Benim üzüldüğüm şeyler bunlar. Şimdi T.B.M.M. de çok önemli bir yasa çıkartıldı. Birçok insana fayda getirdiği gibi bazı insanlara da zarar getirebilir yasalar. Herkesin menfaatine olmayabilir.
“NEDEN RAHATSIZ OLUYORSUNUZ?” Bu durumda sadece ben değil, sağduyulu vatandaşımız da; ‘siz ne hakla bu şehrin Büyükşehir olmasına karşı çıkıyorsunuz, niye bundan rahatsız oluyorsunuz?’ diye sormalı. Ben soruyorum bu arkadaşlarımıza; ‘neden
“ELBETTE ARTILARI, EKSİLERİ OLACAK” Büyükşehir’in artıları olacaktır, eksileri de olacaktır. Ama artılarını ve eksilerini mukayese ettiğin zaman, mukayese edilemeyecek kadar büyük getirileri vardır. Dolayısıyla ben Büyükşehir’in Ordu’ya hayırlı olmasını temenni ediyo-
rum. Ordu için bu çok büyük bir başarıdır. Bu büyük başarıya öncülük eden başta Sayın Bakan olmak üzere Milletvekili arkadaşlarımız, parti teşkilatımızın bütün mensupları, sivil toplum örgütleri ve emeği geçen herkese bir Ordu’lu olarak minnetlerimi, şükranlarımı sunmak istiyorum. Karşı çıkanların da, ne gerekçeyle karşı çıktıklarını, Ordu’nun bu büyük beklentisini neden engellemek istediklerini kamuoyuna inandırıcı bir şekilde izah etmeleri gerekir.
“FOTOĞRAFIN TAMAMINA BAKMAK LAZIM” Ordu’da 53 tane Belde Belediyesi kapandı. “Ey Belde Belediyeleri! Belediyeleri kapanan Belediye Başkanları ve halk, neredesiniz ayağa kalkın!”Büyükşehir’e karşı olan bazı kişilerin yaptığı bu. Yahu onlar küçük küçük Beldelerin Belediyeleriydi. Kıt kanaat yaşam mücadelesi veriyor, çoğu zaman çalışanın ücretini dahi ödeyemiyorlardı. Kapatılan bir Belediye
filan yok, Beldeler ilçe Belediyesi oldu. Eskiden bir Belediyeden hizmet alıyorken, şimdi bir ilçe ve bir il Belediyesi olarak iki Belediyeden ve iki Belediye Başkanından hizmet alacaktır. Dolayısıyla kapatılan bir Belde yok! Belki isimler değişmiş olabilir. Ancak görevler, yetkiler ve imkânlar büyütülmüştür. Yani o Beldeler yine bir Belediye sınırları içerisindeler. Elbette ki vatandaşlarımız Beldelerindeki Belediye tabelalarının indirilmesine üzülmüş, bundan dolayı sıkıntıya düşmüş olabilirler. Bence fotoğrafın tamamına bakmak lazım. Deniliyor ki çok yüksek emlak vergileri olacak. Eğer bir kişi imkânlarını kullanarak, diğerlerinden daha lüks yaşayabiliyorsa bırakında devlete birazcık fazla vergi versin. Bir de çöp vergileri aratacak mı diye soruluyor. Ben soruyorum, artan her ücret veya vergileri görüyoruz da, imkânlarını 3 katına katlayan bir kaynağın, Büyükşehir’in geldiğini neden görmüyoruz?
Kıyanköy Deresi Islah Ediliyor Fatsa Belediyesi alt yapı çalışmalarını sürdürüyor. Belediye Başkanı Hüseyin ANLAYAN, Kurtuluş Mahallesi Fiskobirlik caddesi, Kıyan köyü yolunda bulunan OKM. Deresinde U kanal (açık kanal) Taş duvar ile yapılan dere ıslahı çalışmasını yerinde inceledi. Burada yapılan dere ıslahı çalışmasının yanı sıra aynı güzergâhta kanalizasyon çalışması da yapıldı. Yıllardır burada alt yapı sıkıntısı yaşayan mahalle sakinleri Başkan Anlayan’a teşekkür etti. Dere ıslahı açık kanal olarak yapılırken, bu güzergâhta 400mt. Uzunluğunda Kanalizasyon hattı da tamamlandı.
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
5
AK Parti’de Seçime Hazırlık Çalışması Devam Ediyor “Dayanışmanın Olmadığı Ak Parti Genel merkezi Ordu ve Giresun illerindeki seçim stratejilerini yerel yetkililerle paylaşacak. Yaklaşan yerel seçimler öncesinde çalışmalarına hız kazandıran Ak Parti Genel Merkezi illerde eğitim toplantıları düzenliyor. Ordu ve Giresun illerinin ilçe başkanları, gençlik ve kadın kolları başkanları, seçim işleri başkanları, seçim karargah başkanlarının katılımıyla gerçekleştirilecek olan eğitim toplantısı 27 Nisan 2013 Cumartesi günü(bugün)
saat:11’de Ordu Tesk Otel’de yapılacak. Toplantıya, Genel Başkan Yardımcısı Seçim İşleri Başkanı, İstanbul Milletvekili, Prof.Dr. Mustafa Şentop’ta katılacak. Ak Parti Ordu İl Seçim İşleri Başkanı Muhittin Konca yaptığı açıklamada, “27 Nisan 2013 Cumartesi günü saat:11.00’de Ordu TESK Otelde, Ak Parti Genel Merkez Seçim İşleri Başkanlığımız tarafından Ordu ve Giresun illerimizin katılımı ile, İlçelerden, İlçe Başkanı, İlçe Seçim İşleri Başka-
nı, İlçe Seçim Karargahı Başkanı, İlçe Gençlik ve Kadın Kolları Başkanları ve Seçim İşleri Başkanlarının katılımı ile, Bölge Eğitim toplantısı yapılacak. Toplantıya, Genel Başkan Yardımcısı Seçim İşleri Başkanı, İstanbul Milletvekilimiz, Prof.Dr. Sayın Mustafa Şentop, Seçim İşleri Başkan Yardımcısı, Sakarya Milletvekilimiz Sayın Ali İhsan Yavuz, Genel Merkez Seçim Karargah Başkanı İstanbul Milletvekilimiz, Mustafa Ataş, eğitimci olarak katılacaklardır” dedi.
Ortamda Hizmet Olmaz”
/ Fatma CANLI
Fatsalı Akil Adam Ordu’ya Gelecek mi? larını öne sürerek il ziyaretlerine katılmaması ancak televizyon programlarına katılması tepkilere neden olmuştu.
Akil İnsanlar Karadeniz heyetinde yer alan sanatçı Orhan Gencabay’ın, sağlık sorunları nedeniyle il ziyaretlerine katılamaması, ekibi yeni arayışlara yönlendirdi. Heyetin Orhan Gencebay yerine Ordu’ya Fatsalı Ka-
dir İnanır’ı düşündüğü öğrenildi. Heyet, Ordu için Akdeniz heyetinde yer alan Kadir İnanır’a, Rize için ise Hakan Şükür’e teklif götürmeyi tartışıyor. Karadeniz heyetinde yer alan sanatçı Orhan Gencebay’ın sağlık sorun-
‘Çok kırıldım’ demişti Gencebay ise katıldığı Siyaset Meydanı’nda hakkında yapılan eleştirilerle ilgili, “Çok kırıldım, hatta hasta oldum, doktora gittim. Bunca yıldır halkın Orhan Babası olarak biliniyorum. Bunca yıldan beri hiç anlaşılmadım mı diye üzüldüm. Dostlarım ne dediğimi çok iyi bilir ama bazı gönül dostları bazı sesler çıkardı. Buna kırıldım. Ben böyleyim diyorum ve bana bu olumsuz şeyleri nasıl yakıştırdılar bilmiyorum, buna gönlüm kırıldı” demişti. İl ziyaretlerine katılmayan Orhan Gencabay’ın durumu heyeti de sıkıntıya soktu. Geçtiğimiz Pa-
zartesi günü Samsun’a da giden heyetin içerisinde memleketlileri Gencabay’ı göremeyen Samsunlular hayal kırıklığı yaşadı. Karadeniz heyeti, şimdi halkla da daha sıcak temas kurulmasında yardımcı olarak bir ünlü isim arıyor. Her zaman olmasa bile bazı illere yanlarında ünlü bir isimle gitmek isteyen heyetin aklında şimdilik Rize için Hakan Şükür, Ordu içinse Akdeniz heyetinde yer alan ve kendisi de Fatsalı olan Kadir İnanır var. Gencebay’ın seyahat sorunu olduğunu öğrendikten sonra Marmara heyetindeki ünlü isimle değişiklik yapmayı düşündüklerini de belirten heyet üyeleri, bunun Hülya Koçyiğit’in planlarını bozabileceği endişesi ile vazgeçtiklerini dile getiriyor.(kaynak:milliyet)
Türk Eğitim Sen Fatsa temsilciliği üyeleri Birlik Beraberlik ve Dayanışma amacıyla düzenlenen yemekte bir araya geldi. Fatsa Öğretmenevi bahçesinde verilen yemeğe, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, Türk Eğitim Sen İl Başkanı
Ömer Okumuş ve sendika üyeleri katıldı. Yemeğin amacının üyeler arası kaynaşma olduğunu ifade eden Türk Eğitim Sen Fatsa temsilciliği başkanı Cevat Erbil; “Türk Eğitim Sen olarak birlik ve beraberliğe, dayanışmaya her zaman çok önem veriyoruz. Bu tarz organizasyonlarımızla bir araya gelerek dertlerimizi, sıkıntılarımızı ve sevinçlerimizi paylaşıyoruz. Dayanışma bizim için çok önemli bir kavram. Dayanışmanın olmadığı bir ortamda güç olmaz, hizmet olmaz. Bu tarz etkinliklerimiz artarak devam edecek” dedi.
TFF, Fatsalı Öğrencileri Ödüllendirdi
“AKP ve BDP İçin Anayasa Yapılıyor” / Hamdi BÜKLÜ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çelebi, son günlerde İktidar partisi ve BDP’ nin iş birliği içerisinde gündemi bulandırarak istedikleri gibi at koşturmak için kendilerine özel bir anayasa çalışması yaptıklarını iddia etti. Doğan Çelebi, “ Anayasa, toplumların idare edilme sözleşmesidir. Anayasamıza bu gözle bakıp kurucusu olan bir irade vardır. Anayasamızın değişmez kuralları bulunmaktadır. Şimdi AKP’nin yapmak istediği anayasa, bir “AKP” anayasasıdır. Toplumsal bir uzlaşma içerisinde, tüm katmanlarının görüşlerine değer verilmiş ve onları temsil eden, 12 Eylül tarihinde zedelen anayasamızın ruhu onarılmak isteniyor sözleriyle yapmak istedikleri tek adamlığa doğru giden bir anayasadır. “ SÖZLERİ HAVADA KALIYOR” Gelişmiş Demokrasi ve Açılım söylemlerinin ne kadar havada kaldığını ve halkımızın gözünü boyamak istediklerinin aynası olmaktadır. Huzur, barış ve çağdaş toplum yaratmak için gösterilen bir çaba değildir. Sayın Başbakanın siyasi geleceğini garantiye alma anayasasıdır. Yapılmak istenen anayasa ile Türk milletinin asil benliği ve esas temelleriyle oynanmak istenmektedir. Bu çabayı ben anlamadığım gibi Cumhuriyet Halk Partisi ve Türk Milleti de anlamaktadır. “T.C. İBARESİNDEN NE İSTİYORSUNUZ” AKP, ülkemizin bütünlüğünü ifade eden “T.C.” ibaresinden rahatsız olmakla birlikte, bu ülkenin anayasası sayesinde Başbakan ve Hükümet olanların bu anaya-
sadan rahatsız olmalarına anlam veremiyorum. Belki yürürlükte olan anayasadan dolayı sıkıntısı olanlar olabilir bu konuda hak veriyorum. Yine de birileri rahatsız oluyor diye toplumsal uzlaşma göz ardı edilmemelidir. Anayasamızın esası kurucu güçtür. Bu kurucu güç; Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal Atatürk ve O’nun silah arkadaşlarının vermiş olduğu mücadele sonucunda yapılan temel Anayasa ve ilk üç maddesidir. Bu devrim yasası olduğu için asla oynanamaz. Cumhuriyet Halk Partisi bütün gücüyle ve halkımızın desteğiyle değişmesini kabul edemeyeceğimiz den dolayı mücadelemiz sürecektir. “HUZUR GETİRMEYECEK” Bu Anayasa ülkemize birilerinin şahsi çıkarları için getirildiğinden dolayı Türk milletine huzur, barış, ve esenlik içerisinde yaşama imkânı sağlamayacağı gibi halklar arasındaki kardeşliği de zedeleyecektir. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti kimliğini kaybedecektir. Türkiye, toprak bütünlüğünü kaybedecek ve sonu olmayan bir macera içerisi-
ne sürüklenecektir. Toplumumuz birbirine düşürülecek diye endişe ve kaygı içerisindeyim. Türk halkı da aynı kaygı, endişe ve umutsuz bir bekleyiş içersindedir. AKP’nin yapmak istedikleri işler için cesaret veren örgütsüz olan Türk milletimizdir. “TÜRKİYE’Yİ KAOSA SOKACAKLAR” Yapacakları Anayasa ile ülkemiz bir Kaos içerisine girecek ve Ortadoğu ülkelerin de olan kardeş kanını dökülmesine sebep olduğu gibi ülkemizin bölünme noktasına geleceği endişesi içerisindeyiz. Akp’nin söylemiş olduğu söz yüzde 50’likdesteği aldık diyerek istediklerini yapmakta özgür olduğu düşünüyorlar. Türk milleti bu yüzdelik oy güç oranını, Türkiye’yi böl, parçala diye vermedi. Cumhuriyet Halk Partisi milletimize sesleniyoruz; “Yapmayın, Etmeyin, Ülkemizin Nereye Gittiği Bir Maceraya Sürüklenmesine İzin Vermeyin” diyoruz. Bu iktidarın sözlerine inanarak yapmak istedikleri oyuna gelmeyin.
“HALKIMIZI YARDIMLARLA KANDIRIYORLAR” Halkımızı yoksuzluğundan istifade edip bunu oya geçirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Örneğin, Sosyal ve Yardımlaşma, Fakir Fonlarıyla, Sağlık Politikalarıyla vatandaşımızın yoksuzluğundan yararlanarak onların duyguları istismar ederek oy toplama mantığı yürütmektedir. Akp’ye yapmış oldukları zarar yetmiyor ki ülkemizin bağımsız bütünlüğünü sağlayan topraklarımızın alt ve üst madenlerini ve kaynaklarını emperyalist ülkelere ve kişilere peş çekiyorlar. İktidar Partisi’nin sürdürmüş olduğu politika sayesinde ülkemizin hem toprak, hem kaynak, hemde bağımsızlığını kaybederek vatanımızın yok olmasını sağlayacaktır. “MİLLETİMİZİ OYUNA GETİRİYORLAR” Ülkemiz özgürlüğü, kaynaklarını ve bölünmez bütünlüğünü kaybederse dünya ülkeleri gözünde hiçbir anlam ve kimlik sağlamayacaktır. Diğer ülkelere göre hem İslamiyet’i, hemde Devlet anlayışını benimseyip kulluktan, vatandaş anlayışına geçmiştir. Bu duruşuyla gelişmiş Dünya Ülkeleri arasında bir konum edinmiştir. Ama Akp’nin sürdürmüş olduğu politika ülkemizin yoksul ve makuz tarihine dönmesine yol açacaktır diye düşünüyorum. Ülkemizin bütünlüğü ve bağımsızlığını yok etmek isteyenlere sesleniyorum; bu ülke kimsenin babasının çiftliği değil ki istediği zili çalsın. Bizler olduğumuz sürece bu gidişata dur diyeceğiz. Bu yapmış olduk oyunlara ne bizler nede halkımız gelmeyecektir. Milletimize sesleniyorum; ülkemiz elden gitmeden aklınızı başınıza alın biran önce kendinize gelin” dedi.
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TTF) Fatsalı öğrencilere gönderdiği formalar ve spor paketleri öğrencilere teslim edildi. Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Garnizon Komutanı Binbaşı Salih Gödek, İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Aslan, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Fatih Çetil, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı ve kurum amirleri tarafından dağıtılan forma ve paketleri alan öğrencilerin sevinci gözlerden kaçmadı. Programda konuşma yapan TFF Fatsa Futbol Eğitim Bölge Antrenörü Ahmet Yıldırır: “Fatsa Futbol Eğitim Merkezi, Futbol Federasyonu ve Milli Eğitim Bakanlığımızın ortaklaşa düzenlemiş olduğu bu proje farklı yerlerde, illerde, ilçe merkezlerinde ve burada da devam edecek. Daha önce 3000 lise öğrencimizle sınıflar arası yaptığımız maçların sonucunda Türkiye’de 5 merkezden birisi olan okul sütleri projesini Fatsa’mızda 2007 senesinde gerçekleştirdik. 2008 senesinde bunu biraz daha perçinledik ve engellilerle beraber bir çalışmamız oldu. 2010-2012 yıllarında Fatsa Futbol Eğitim Merkezine bağlı olarak Fatsa Kız Spor Okulu kuruldu. Bu dönemde eğitim merkezi yapılan bu faaliyetlere Fatsa’mızı dahil ettik” dedi. Yıldırır, Fatsa'da başarılı olan 34 öğrenciye formalarını teslim ettiklerini belirterek, Türkiye Futbol Federasyonu yönetici ve idareci-
lerine teşekkür etti. TFF’nin öğrencilere ve amatör branşlara ciddi destekler sağladığını anlatan Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca da; “Futbol Federasyonu amatör branşlarda da çok ciddi destekler yapıyor. Çocuklarımız bu sayede daha güzel ortamlarda daha fazla imkânlarla spor yapabilecekler. Ben böyle bir futbol okulunun Fatsa’mıza kazandırılmasında emeği geçen Federasyon yetkilileri ve sevgili hocalarımıza teşekkür ediyorum. Bütün çocuklarımıza her alanda başarılar diliyorum” dedi.
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
6
Yetiştiriciliğinde Ordu OSB’nin Genel Kurulu Yapıldı Balık Teknoloji Kullanımı
Valilik Toplantı Salonu’nda yapılan olağan genel kurul toplantısına, Ordu Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Vali Orhan Düzgün, Yönetim Kurulu Üyeleri Belediye Başkanı Seyit Torun, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Aydın, Ordu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Servet Şahin ve Ordu Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan işletmelerin sahipleri katıldı. Divan Başkanlığını Ömer Aydın’ın yaptığı olağan genel kurul toplantısının açılışında bir konuşma yapan Vali Orhan Düzgün, Ordu Organize Sanayi Bölgesi’nin, Türkiye’de Ordu ölçeğindeki iller bakımından mekan olarak en küçük organize sanayi bölgelerinden birisi olduğunu söyledi. Geçen yıl alınan teşvik tedbirleri kapsamında, Ordu’nun 5. bölge kapsamına girmesinden dolayı Ordu’da ciddi bir yatırım talebi oluşmaya başladığını belirten Vali Düzgün, “Bölgemizde yatırım yapmak isteyen hem Ordu içerisinden, hem de Ordulu olup İstanbul’da veya diğer şehirlerde ikamet eden vatandaşlarımız ve Ordulu olmayan yatırımcılarımız tarafından organize sanayi bölgemize yönelik ciddi yatırım talepleri var. Bu nedenle mevcut organize sanayi bölgemizin genişletilerek ikinci
bir organize sanayi bölgesi kurulması yönünde geçtiğimiz yıl Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın Ordu’yu ziyareti sırasında da aramızda bazı girişimcilerinde bulunduğu ortamda bu dile getirilmişti. Şu anki organize sanayinin bulunduğu bölgenin yaklaşık 17-18 km. güneyinde dereyolundan kolaylıkla ulaşımının sağlanabileceği bir noktada 850 dönümlük bir alanda ikinci bir organize sanayi bölgesi kurulması yönünde bir çalışma başlatıldı. Ordu ekonomisine ciddi bir katkı sağlayacak olan yeni OSB kurulduktan sonra da bölgemize önemli yatırımların geleceğine inanıyorum” dedi. Ordu’da yapımı devam eden ulaşım yatırımlarının tamamlanmasıyla birlikte Ordu’nun ekonomik yönden ciddi bir kalkınmaya sahne olacağını ifade eden Vali Düzgün, “ Ulaşım sektöründe çok hızlı gelişmeler var. Havalimanının önümüzdeki yıl bugünlerde hizmete girecek olması, Karadeniz-Akdeniz yolunun %90’ının 2014 yılında, geri kalan %10’luk kısmının da 2015 yılında hizmete girecek olmasıyla Ordu ekonomik olarak ciddi bir kalkınmaya sahne olacak. Bölgede yatırım yapmak iste-
yen işadamları, girişimciler de ulaşımın kolaylaşmasına paralel olarak ciddi yatırımlar yapılacak” diye konuştu. Konuşmasında, Ordu Organize Sanayi Bölgesinde yapılan çalışmalara değinen Vali Düzgün, “Her OSB”nin kendine göre ihtiyaçları, sorunları var. Ordu OSB”yi ilk ziyaret ettiğimde gerek oradaki yatırımcılarımızdan, işadamlarımızdan gerekse bölge müdürlüğümüzden, Ordu OSB’nin bazı sorunlarının olduğunu öğrendim. Bunlardan birisi Ordu OSB’de sık sık elektrik kesintileri yaşanmasıydı. Ordu OSB’nin elektrik sorunu halloldu. 2009’da doğalgaz bağlantısı yapıldı. Çevre temizliği konusunda OSB yönetimi olarak yeni bir temizlik aracı aldık. Ordu OSB’deki yeşil alan statüsündeki boş alanların bir kısmını, geçtiğimiz aylarda eğitim ve araştırma alanı olarak Ordu Üniversitesine tahsis ettik. Çünkü boş alanların başka bir şekilde tahsisi yada bina yapımı konusunda OSB mevzuatı gerekli izni vermiyor. Ama buraları hem terk edilmişlikten kurtarmak, hem de üniversiteye bir katkı sağlamak amacıyla üniversiteye tahsisini yaptık. İnşallah bundan sonra
da hem mevcut bölgenin iyileştirilmesine yönelik çalışmalar, hem de yeni OSB”nin kurulmasına yönelik çalışmalar, sizlerin de görüşleriyle beraber işbirliği içerisinde devam edecek” şeklinde konuştu. Vali Orhan Düzgün’ün açılış konuşmasının ardından toplantı gündemindeki konular görüşüldü. Toplantıda, Ordu Organize Sanayi Bölgesi’nin Müteşebbis Heyet tarafından yönetilmesinin devamına karar verildi. Ordu Organize Sanayi Bölgesi Müteşebbis Heyeti’nde yer alacak 8 asil ve 8 yedek üye için de seçim yapıldı. Yapılan seçim sonucu Ordu OSB Müteşebbis Heyetine asil olarak, Yalçın Çelebi, Selçuk Şenyurt, Mustafa Çelebİ, Mehmet Keleşoğlu, Murat Şimşek, Ender Kırca, Cemalettin Yıldız, Olgun Çakmak, yedek üyeliklere ise Hasan Karamustafaoğlu, Erkan Türkmen, Mehmet Yıldırım, İmdat Seydi, Ahmet Karamanoğlu, Nejat Yürür, İbrahim Mağden, Cahit Oral seçildi. Toplantının son bölümünde ise, Ordu OSB’de yer alan işletmelerin sahipleri söz alarak, Ordu OSB’deki bazı sorun ve sıkıntılarla ilgili görüş, istek ve önerilerini dile getirdiler.
Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ile Trabzon Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından ortaklaşa yürütülen Balık Yetiştiriciliğinde Teknoloji Kullanımı Projesi kapsamında eğitim toplantısı düzenlendi. Balık Yetiştiriciliğinde Teknoloji Kullanımı eğitim toplantısı 26 Nisan 2013 tarihinde(dün) Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü toplantı salonunda yapıldı. Toplantının amacıyla ilgili açılış konuşmasını Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Yardımcısı Kemal Yılmaz ve Proje Koordinatörü Ali Çankaya yaptı. Eğitim ile ilgili Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada
“Eğitimde, Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsü Teknik Personellerinden Balıkçılık Teknolojisi Mühendisi Eyüp Çakmak, Su Ürünleri Mühendisi Nilgün Aksungur, Veteriner Hekim Hacı Savaş ve Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Zafer Akpınar görev almıştır. Toplantıya İl ve İlçe Müdürlüğümüz teknik personelleri ile su ürünleri yetiştiriciliği yapan üreticiler katılmış olup, katılımcılar Karadeniz Alabalığı Yetiştiriciliği, Balık Hastalıkları, Kapalı Devre Yetiştiricilik Sistemleri ve Levrek Yetiştiriciliği hakkında bilgilendirilmiştir. Eğitim konularıyla ilgili balık yetiştiricilerinin sorunları ve çözüm önerileri hakkında değerlendirme yapılıp toplantı sona ermiştir” denildi.
Ordu’da Sahte Para Operasyonu: 4 Gözaltı
Ordu’nun çeşitli ilçelerinde piyasaya 7 bin lira sahte para sürmeye çalıştıkları ileri sürülen 4 kişilik ekip Ünye’de jandarma ekiplerince yakalandı. Edinilen bilgiye göre, 24 Nisan Çarşamba günü Ordu’nun Kumru ilçesinde manav ve market esnaflarından 50 lira para vererek alışveriş yapan Ali İ., Ferdi C. ve Emre U. aynı şekilde dün Ünye ilçesine bağlı Pelitliyatak beldesinde
bir bakkala 50 lira vererek alışveriş yaptı. Paranın sahte olduğundan şüphelenen bakkal, jandarma ekiplerine haber verdi. Pelitliyatak’ta Ünye İlçe Jandarma Komutanlığı’na bağlı Tekkiraz Karakol Komutanlığı’nın düzenlediği operasyonda, piyasaya sahte para sürmeye çalışan Ünye nüfusuna kayıtlı Ali İ., Bitlis nüfusuna kayıtlı Ferdi C. ve Çorum nüfusuna kayıtlı Emre U. akşam
saatlerinde yakalandı. Aynı ekipte olduğu öğrenilen Ünye nüfusuna kayıtlı İlyas Ç. de Ünye’de düzenlenen operasyonla yakalandı. Şahısların Ünye’deki evlerinde yapılan aramalarda 7 bin lira sahte para ve bununla birlikte hırsızlık malı olduğu tespit edilen 2 adet ağaç ve tırpan motoru, 1 adet ruhsatsız tabanca, bu tabancaya ait 13 fişek ve muhtelif çapta fişekler ele geçirildi.
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
7
İleride Herkes Fındığı Söküp Ceviz Yetiştirecek ‘Miray Ev Yemekleri’ Açıldı liyorlar. Özellikle son zamanlarda bodur meyvelere ilgi çok arttı.
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Bölgemizde fındığa alternatif ürün arayışları sürerken bazı üreticiler cevize yönelmeye başladı. Ceviz yetiştiriciliğinin fındığa oranla çok daha karlı ve bakımının kolay olduğu söyleniyor. Fatsa’da fidan yetiştiriciliğiyle uğraşan Güven Cırlanmak (50), 1 dönüm bahçeden 150 kilo fındık alınırken, 2 ton ceviz alınabileceğini söyledi. “Ceviz Fındıktan Karlı” Kendisinin de fındık bahçesi olduğunu belirterek, ceviz yetiştiriciliği yapmayı düşündüğünü ifade eden Cırlanmak: “Ceviz yetiştiriciliği fındığa göre çok daha karlı ve bakımı da çok kolay. Fındık üreticiliği tabiri caizse artık hamallık haline geldi. Çünkü fındığın maddi bir değeri kalmadı. İşçi parası, tırpan parası, gübre ve ilaç masrafları derken kazandırdığı ve gideri eşit oluyor. Hatta bazen cebimizden bile gittiği oluyor. Dolayısıyla artık fındık bir geçim kaynağı olmaktan çıktı. Benim kendi fındık bahçem de bile
sürekli verim düşüyor. Ben de fındık bahçeme ceviz ağacı dikmeye başladım. Ayrıca ceviz fındığın köklerini de etkilemiyor. Olumsuz hiçbir etkisi yok. 4 veya 6 metre aralıklarla dikildiği takdirde çok verimli oluyor. Ceviz yetiştiriciliğindeki verimin ve karın farkına varıldığında belki de ileride herkes bahçelerindeki fındığı söküp ceviz yetiştiriciliğine başlayacak. Ben denemek için dikim yaptım. Eğer beklediğim randımanı alırsam fındığımı döküp ceviz dikeceğim” dedi. “1 Dönümden 2 Ton” Üreticilerin de cevize yönelmeye başladığını söyleyen Güven Cırlanmak: “Artık üreticilerde de cevize yönelim arttı. Örneğin Madendüzü’nden bir üreticiye ben yüzlerce kök ceviz fidanı verdim. Fındığını söküp ceviz yetiştireceğini söyledi. Ceviz gittikçe bölgemizde yayılmaya başladı. 1 dönüme 40 adet ceviz fidanı dikiliyor. Bir fidan 50 kilo ürün verse 2 ton ceviz yapar. Ancak
fındıkta 1 dönüm yerden en fazla 150 kg fındık alınabilir. Cevizin kilosu 8.50 TL civarlarında iken fındık hala 3.5 – 4 TL civarlarında geziyor. Arada bu kadar kar farkı varken insanlar mutlaka alternatif olarak cevizi tercih edeceklerdir” dedi. “Evin Salonunda Meyve Yetiştiriliyor” Zirai meyve ve sebze yetiştiriciliğinin eskiye göre çok yol aldığını da vurgulayan Cırlanmak: “Artık meyve sebze yetiştiriciliği çok ilerledi. Bazı meyve ağaçları evlerin salonuna bile hem görsel zenginlik hem de güzel koku amacıyla kullanılırken aynı zamanda da meyve veriyor. Örneğin “yediveren limon,” dediğimiz ağaç hem evlerin salonu için şık bir aksesuar olabiliyorken hem de yaz kış sürekli meyve veriyor. Yine mandalina da aynı şekilde hem salona görüntü zenginliği katarken çok güzel meyve veriyor. İnsanlar artık balkonlarında meyve ağacı yetiştirebiliyor. Bodur meyve ağaçları fazla uzamadıkları ve çok verimli oldukları için artık evlerin içine bile girmeyi başardı. Elma, portakal, mandalina gibi meyveleri insanlar artık balkonlarında yetiştirip, kendi yetiştirdikleri meyvelerden yiyebi-
“Kamkat Çok İlgi Görüyor” Kamkat dediğimiz narenciye gurubundan olan meyve Rize’de daha çok yetişiyor. Bölgemizde de yayılmaya başladı. Tadı mandalinaya benzeyen bu meyve kabuklu yeniyor ve can eriği kadar boyu var. Ayrıca ağacı da çok meyve veriyor. Fatsalılar özellikle kamkata çok yoğun talep gösterdi. Bölgemizde eskiden pek fazla bulunmuyordu ama şimdi hızla yayılıyor. “Sebze fidanları Tercih Ediliyor” Artık sebze dikim zamanı da geldi. Eskiden tohum daha çok satıyorduk. Ancak şimdi sebze fideleri daha çok satılıyor. Sebze fideleri daha çok tercih ediliyor çünkü vatandaşlar bu yöntemi daha güvenilir ve kolay buluyor. Yine aynı şekilde sebze fideleri de pencere önlerinde ve balkonlarda yetiştiriliyor. Bu nedenle de çok tercih ediliyor” diye konuştu.
/ Fatma CANLI
Sahipliğini Fatsa Emlakçılar Derneği Başkanı Mehmet Onmuş’un yaptığı, kızı Miray’ın adını verdiği ‘Miray Ev Yemekleri’ isimli iş yerinin açılışı yapıldı. Açılışa, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Garnizon Komutanı Salih Gödek, AKP ilçe Başkanı Fatih Sözen, ilçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Fatih Çetil, ilçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, ilçe Müftüsü Şenel Yılmaz, Fatsa Esnaf Ve Sanatkârlar Kredi Ve Kooperatifi Başkanı aynı zamanda da Madeni Eşya Odası Başkanı olan Ayhan Baş, sivil toplum örgütleri ve çok sayıda ziyaretçi katıldı. Fatsa Emlakçılar Derneği Başkanı Mehmet Onmuş yaptığı açıklamada; “Fatsa’da istihdam yaratacak bu tür yeni işyerlerinin açılmasını istiyoruz. Gerçekleştirilen bu gibi açılışlar insanlarımızı yüreklendirecek ve yeni atılımlar yapmaları için cesaret bulmalarını sağlayacaktır. Fatsalı
arkadaşlarımızı sadece bu sektörde değil, farklı alanlarda da yeni açılımlara davet ediyoruz. Yeni işyerimizin, Fatsa halkına ev yemekleri yeme ve ailesiyle beraber rahat vakit geçirebilme imkânı sunan güzel bir mekân olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda işyerimiz şehir gürültüsünden az da olsa uzak olması sayesinde, Fatsa halkımız, özellikle de yoğun çalışan kesim, yemek için kendilerine ayırdıkları süre içerisinde dinlenme fırsatı da bulmuş olacak. Burada şu an 5 kişi çalışıyor, ancak bu kişi sayısı gün geçtikçe artacak, böylelikle kendi insanlarımıza iş imkânı da sağlamış olcağız. Bizi tercih eden ve edecek olan bütün Fatsa halkına şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum” şeklinde konuştu. Mir Kuzey Gazetesi olarak biz de, yeni iş yerlerinin hayırlı olmasını diliyor, kendilerini tebrik ediyoruz.
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
8
“Her 4 Fındıktan 3’ü Türkiye’de Her 3 Fındıktan 1’i Ordu’da Üretiliyor”
Kültürler arasındaki önyargıların yıkılması, farklı kültürleri tanıma amacıyla yürütülen AB Gençlik Değişim Projesi kapsamında İspanya, İtalya, Letonya ve Bulgaristan’dan Ordu’ya gelen 25 öğrenci, Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Müdürü Gökhan Melikoğlu, okul yöneticileri ve
proje koordinatörü ile birlikte Vali Orhan Düzgün’ü ziyaret etti. Yapılan ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Vali Orhan Düzgün, İspanya, İtalya, Letonya ve Bulgaristan’dan gelen öğrencilerle yakından ilgilendi ve programlar hakkında bilgi aldı. Ordu'da görmeleri gereken yer-
lerle ilgili tavsiyelerde bulundu. Vali Orhan Düzgün, Ordu Endüstri Meslek Lisesi öğrencileri ile beraber İspanya, İtalya, Letonya ve Bulgaristan olmak üzere 4 ülkeden misafir öğrencilerin geldiğini söyleyerek, misafir öğrencilere Ordu’da kaldıkları süre içerisinde iyi vakit geçirmeleri dileğinde bulundu. “Ordu turizmde hızla gelişmeye çalışan bir vilayetimiz. Sahip olduğumuz doğal ve kültürel varlıkları turizmin hizmetine sunarak, altyapı hizmetlerini geliştirerek, Ordu’yu dünya turizmine açmayı planlıyoruz. Özellikle doğa, kültür, macera, av ve spor turizmi gibi turizm dallarında Ordu ili çok güzel imkanlar sunuyor” diyen Vali Düzgün, ayrıca kış turizmini geliştirmek amacıyla şu an ilk üniteleri
kurulan, önümüzdeki yıl daha büyük üniteleri kurulacak olan Çambaşı yaylasındaki kayak merkezi ile ilgili de bilgi verdi. Fındık ikramında bulunulan ziyarette, misafirlere fındık hakkında da bilgi veren Vali Düzgün, Dünyada üretilen her dört fındıktan üçünün Türkiye'de üretildiğini söyleyerek, “Bu üretilen her üç fındıktan biri de Ordu'da üretiliyor. Dünyada en kaliteli çikolatalarını üreten firmaların tamamına yakını Türk fındığı kullanıyor. Bilin ki, güzel bir çikolata tattıysanız, içinde Türk fındığı vardır” şeklinde konuştu. İspanya, İtalya, Letonya ve Bulgaristan’dan gelen öğrencilere, Ordu’nun güzelliklerini kendi ülkelerinde arkadaşlarına ve yakınlarına anlatmalarını isteyen Vali
Orhan Düzgün, karşılıklı yapılan ziyaretlerin dünya barışı adına da çok önemli olduğunun altını çizdi. Vali Orhan Düzgün, ”Sizler, Türkiye’ye gelmeden önce belki bizim ülkemiz ve insanlarımız hakkında farklı görüşlere sahip olabilirsiniz. Aynı şey bizler için de söz konusu. Ama gelişen ulaşım ve teknoloji sayesinde artık mesafeler kısalıyor, insanların birbirleriyle tanışmaları, görüşmeleri ve bulundukları yerlerde ziyaret etme imkanları da giderek artıyor” diyerek, konuk öğrencilerin Ordu’dan memnun ayrılmaları dileğinde bulundu. Ziyarette, İspanya, İtalya, Letonya ve Bulgaristan’dan gelen öğrenciler merak ettikleri soruları Vali Orhan Düzgün’e yönelttiler. Ziyaretin sonunda, İspan-
ya, İtalya, Letonya ve Bulgaristan’dan gelen öğrencilere içinde fındık, Ordu’yu tanıtıcı broşür ile tişörtlerin yar aldığı hediyeler verildi. Ziyaret, Vali Orhan Düzgün’ün öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirmesiyle son buldu. 27 Nisan tarihine kadar Ordu’da kalacak olan öğrenciler, proje kapsamında yerel öğrenci ve halk ile kaynaşmaları sağlanacak. Alışveriş, tekne gezisi, bowling ve paintball turnuvası, AB Gençlik Projeleri standı kurulması, yerel basın ziyareti ve serbest zaman etkinlikleri organize edilecek. Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ndeki öğrencilerle birlikte yürütülecek sosyal çalışmalarda da yer alarak karşılıklı kültürlerini aktarma fırsatı bulacaklar.
Akkuş Fasulyesine Gübre Desteği Derede Islah Çalışması Başladı Marka değeri taşıyan Akkuş şeker fasulyesine Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından gübre desteği sağlandı. Kuru fasulyenin yoğun olarak yetiştirildiği Külekçili, Ceyhanlı, Meyvalı köylerinde eğitim almış 70 çiftçiye gübre desteği verildi. Çiftçilere proje kapsamında kompoze gübre dağıtımı hibe olarak yapıldı. Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Musa Sağlam Coğrafi işaret tescili almış olan Akkuş kuru fasulyesine desteğin artarak diğer köyleri de kapsayacak şekilde devam edeceğini söyledi. AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, "Gübre dağıtım töreninde Kuru fasulyemiz Akkuşumuzla özdeşleşti. Biz AK Parti iktidarı olarak çiftçimize
her türlü desteği veriyoruz. İnşallah bu şirin ilçemizde de kuru fasulyemiz ön plana çıktı. Bu destekler artarak devam edecek" ifadelerini kullandı. Gübre dağıtım törenine Ak Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Akkuş Kaymakamı Fatih Gül, Gıda, Tarım ve Hay-
vancılık Müdürü Musa Sağlam, Kızılelma Belediye Başkanı İsa Demirci, Akpınar Belediye Başkanı Osman Çamoğlu, Salman Belediye Başkanı Mehmet Demirci, AK Parti Akkuş İlçe Başkanı Ramazan Acar, İl Genel Meclis üyeleri ve vatandaşlar katıldı.
İLAN AYDEMİR İş Merkezinde Kiralık Ofisler Ayhan Aydemir 0532 382 37 19
Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. Topaloğlu Camii karşısı FATSA Müracat Aydemir Muhasebe Bürosu
Perşembe ilçe merkezinden geçen Düz Mahalle ve Kozağzı Mahallesi'ni ikiye ayıran Kozağzı Deresi'nde ıslah çalışmaları devam ediyor. İlçe sakinleri tarafından balık tutulup çamaşırların yıkandığı dere olarak hatırlanan Kozağzı Deresi'nin ıslahı için girişimler sonuç verdi ve dere ıslahı başladı. Yöre sakinlerinin Kaymakamlık ve Belediye yetkilileri ile görüşmelerinin ardından son olarak Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, çeşitli açılışlar ve incelemeler yapmak üzere Ordu'ya geldiğinde dereyi incelemiş, ıslah çalışmalarının başlayacağını söylemişti. Kozağzı Deresi'nin ıslah ça-
lışmaları başlarken Perşembe Belediye Başkanı Selami Çarkcı, yapılacak proje ile ilgili açıklamalarda bulundu. Belediye Başkanı Çarkçı, "Biz Kozağzı Deresi şehrin ortasından geçtiği için önemsiyoruz. 2009 yılında yaşadığımız selden sonra dereyi tamamen boşalttık. 2011 yılında tekrar sel oldu. 2011 yılındaki selden sonra boşaltma yapmamıştık. Şimdi köprü altını tamamen boşalttık. Yaklaşık bir aydır temizlik yapıyoruz. Daha sonra iki köprü arasında betonlama çalışması olacak. DSI projelendirdi. DSI'nin projesi ihale aşamasında şuandı. Bu ayın sonunda ihalesi olacak. İhale sonlandıktan sonra Ordu Bülbül Deresi gibi DSI bunu projelendirdi.
Derenin her iki tarafında demir korkuluklar ile beraber güzel bir görünüm olacak. Görüntü kirliliği ortadan kalkmış olacak" şeklinde konuştu
27 NİSAN 2013 CUMARTESİ
Sayfa
9
900 Bin m2 Asfalt Yaptı, 250 Bin m2 Daha Yapacak 2013 yılı sıcak asfalt hedefini 250 bin m2 olarak açıklayan Başkan Seyit Torun, birçok mahallenin artık sağlıklı yollara kavuştuğunu söyledi. Torun, “Bütün planlamalarımızı yaptık ve kentimizde sorun teşkil eden yollarımızın yüzde 70’ini asfaltlayacağız” dedi. Kentin birçok mahallesinde sürdürülen yol yenileme çalışmalarında, sıcak asfalt uygulamasını sürdüren Ordu Belediye-
si, 2013 yılı hedefini 250 bin m2 olarak belirledi. Başkan Seyit Torun çalışmaları yerinde takip ederken, trafiğin yoğun olduğu cadde ve sokaklarda kesinlikle sıcak asfalt uygulaması yapılacağını söyledi. 2004 yılından bu yana yaklaşık 900 bin m2 asfalt yol yapıldığını hatırlatan Başkan Seyit Torun, Ordu’ya yakışanın da asfalt yollar olduğunu ifade ederek, “Bütün planlamalarımızı yaptık
ve kentimizde sorun teşkil eden yollarımızın yüzde 70’ini asfaltlayacağız. Bu sürece gelene kadar bilindiği gibi hemşerilerimize yol konforu adına sıkıntı çektirdik, ancak bu süreçte alt yapı yatırımları devam ediyordu. Alt yapı konusunda elektrik, doğalgaz gibi çalışmaların bittiği yerlerde sıcak asfalt çalışmalarına başladık. Bazı önemli caddelerimizin de aşınmalarını atıyoruz. Havalarında güzel git-
mesini fırsat bilerek bu çalışmalar aralıksız devam edecek. Ordu’nun yol sorunu bu süreçte önemli olarak ortadan kalkacak. Trafiğin yoğun olmadığı ara sokaklarda yine parke yapılacak ancak, her zaman söylediğimiz gibi ağır tonajlı araçların geçtiği, trafik sirkülâsyonunun çok yoğun olduğu bölgelerin tamamını asfaltlayacağız” şeklinde konuştu.
Taşbaşı Kültür Merkezi Müzeye Dönüştürülecek SOBIO Olimpiyatlarına Vali Orhan Düzgün, Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle Ordu Valiliğince Sokak Sağlıklaştırması çalışmaları yürütülen Menekşe Sokak ve Sıtkı Can Caddesi’nde bulunan ve müzeye dönüştürülecek tarihi Taşbaşı Kültür Merkezi’nde incelemelerde bulundu. İnceleme gezisinde Vali Orhan Düzgün’e, Vali Yardımcısı Yemen Bayrak, İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Sevim Gürdal, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Eyüp Elmas, Mimar Emin Öztürk, yüklenici firma yetkilisi Mimar Adnan Seçkin eşlik etti. Vali Orhan Düzgün, 1853 yılında inşa edilen, 1937-1977 yılları arasında 40 yıl hapishane olarak kullanılan, kentsel sit alanı içerisinde yer alan ve tamamı kesme taştan yapılmış olan Taşbaşı Kültür Merkezi’nin tüm bölümlerini gezerek yüklenici firma yetkilisi Mimar Adnan Seçkin’den bilgi aldı. “Menekşe Sokak ve Sıtkıcan Caddesi, Yaşayan Sokak Haline Dönüşecek” Vali Orhan Düzgün, tarihi Taşbaşı Kültür Merkezi’nde yaptığı inceleme gezisinin ardından yaptığı açıklamada, Ordu’nun kültür varlıklarını ortaya çıkarmak adına
Menekşe Sokak ve Sıtkıcan caddesinde pek çok tescilli mimarlık örneğine sahip evin restore edildiğini söyleyerek, Menekşe Sokak ve Sıtkıcan caddesinin sadece konut olarak kullanılmasının ötesinde kültür evi, sanat evi, hediyelik eşya mağazaları, kafeterya gibi değişik amaçlarla herkesin gerektiğinde girip çıkabildiği yaşayan binalar haline getirileceğini ifade etti. “Orjinal Taş Doku Ortaya Çıkarılacak” “Bu sokağı daha da yaşanabilir hale getirmek için, zamanında kilise, sonra cezaevi, daha sonra da Ordu Üniversitesi’nin bir süre Kültür Merkezi olarak kullandığı binayı müze haline dönüştürmek için çalışmalara başladık” diyen Vali Orhan Düzgün, ”Bu resto-
rasyon projesi ile ilgili de mimarlarımız çalışmalarına başladılar. Bu kapsamda öncelikle kilisenin daha önceki restorasyonu sırasında yapılan sıvalar kaldırılacak orijinal taş dokusu ortaya çıkarılacak. Rölöve, restitüsyon çalışmaları sırasında ihtiyaç olabilecek olan bazı düzenlemeler orijinaline en uygun bir şekilde yeniden tasarlanacak” şeklinde konuştu. “Hangi Tür Müze Olacağı Proje Çalışmaları Sırasında Belli olacak” Kültür Varlıkları Koruma Kurulunun izni dahilinde Taşbaşı Kültür Merkezi’ne bir müze fonksiyonu verileceğini anlatan Vali Düzgün, müzenin hangi tür müze olacağı konusunda ise kararın proje çalışmaları sırasında verileceğini belirtti.
Vali Orhan Düzgün, ”Şu anda öne çıkan fikir, Kent Tarihi Müzesi yada Arkeoloji Müzesi olması yönünde. Burada küçük bir kafeterya da oluşturarak binanın orijinaline zarar vermeyecek şekilde arka tarafta bulunan mekanlardan faydalanarak gelen ziyaretçilerin bahçesinde çay, kahve içebilecekleri bir ortam sağlamayı düşünüyoruz. Mimarlık bürosu uzmanlarımız bu konuda çalışmalarını yürütüyorlar” diyerek sözlerini tamamladı. Tarihi Taşbaşı Kilisesi, 10 Nisan 2000 tarihinden bu yana Ordu Üniversitesi Rektörlüğünce Kültür Merkezi (Çok Amaçlı Salon) olarak kullanılmakta iken, Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğünün 07.02.2013 tarih ve 4775 sayılı tahsis kararıyla, Ordu Arkeoloji Müzesi olarak kullanılmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı (Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü) adına tahsisi yapıldı. “Yüklenici Firma 90 Günde Teslim Edecek” 12 Nisan 2013 günü yapılan rölöve, restitüsyon, restorasyon proje ihalesi sonucu ihaleyi alan firma ile 22 Nisan 2013 tarihinde sözleşme imzalandı. Projenin yapımının 90 gün içinde tamamlanması hedefleniyor.
Fatsa Damgası
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Ulusal düzeyde organize edilen SOBİO (Sosyal Bilimler Olimpiyatları) forum kategorisinde Dolunay Koleji 7.sınıf öğrencisi Pelin Mehel altın madalya kazanarak Türkiye 1.si oldu. Ayrıca takdim kategorisinde yarışan diğer bir öğrenci İrem Atay ise gümüş madalya kazanarak Türkiye 2.si oldu. Her sene ulusal düzeyde yapılan SOBİO Olimpiyatlarındaki bu başarı ilçemizdeki eğitim kalitesinin arttığına işaret etti.
Yarışmada başarılı olan Pelin Mehel ve İrem Atay’ın okul öğretmenlerinden Sosyal Bilgiler öğretmeni Salih Fırat ve Türkçe Öğretmeni Hülya Önler “Bu tür olimpiyatlarda var olmak için önce inanmak ve özgüven duygusunun gelişmiş olması gerekiyor. Aynı zamanda öğrenciöğretmen işbirliği için de bu tür çalışmalar hem öğrenci ufku hem de öğretmen ufku açısından çok önemlidir” dediler.
Doktorlar Hasta Çocukları Eğlendiriyor
Ordu'da, gönüllü kişilerin katılımıyla oluşturulan 'Eğlence Doktorları', 13 yıldır hastanelerde hasta çocuklara moral ve motivasyon sağlamak için eğlence düzenliyor. Ordu'da organizasyon işleriyle ilgilenen Umut Şahin, gönüllü kişilerin katılımıyla hasta çocukları eğlendirmek amacıyla 'Eğlence Doktorları' adıyla bir grup kurdu. 13 yıldır Ordu'daki hastanelerin acil ve çocuk servislerine giden gönüllü 'Eğlence Doktorları', ücretsiz olarak çocukları eğlendirerek moral ve motivasyon sağlıyor. Umut Şahin, bu çalışmanın tamamen gönüllü kişiler tarafından ücretsiz olarak yapıldığını söyledi. Şahin, Karadeniz'de Or-
ganizasyon ve Çocuk Tiyatrosu hizmeti veren bir firmaları olduğunu da belirtti. Şahin, "13 yıldır hastanelerde gönüllü olarak ücretsiz hizmet veriyoruz. Eğlence doktorlarına çeşitli meslek kuruluşlarından gönüllü olarak herkes katılabiliyor ve ücretsiz olarak hasta çocukların bulunduğu hastanelerde, kamplarda bu tür etkinliklerde görev alıyor. Amacımız çocuk hastalarımızın moral ve motivasyonunu sağlamak" dedi. Son olarak Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Ek Hizmet Binası çocuk servisinde hasta çocuklara eğlence düzenleyen 'Eğlence Doktorları', gitar ve palyaço eşliğinde doya-
sıya eğlendirdi. Ordu Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Yrd. Doç. Dr. Özgür Enginyurt, bu tür eğlenceyi aylık olarak periyotlar halinde devam ettirmek istediklerini belirtti. Yrd. Doç. Dr. Enginyurt, "Burada yatan çocuklarımızın bir çoğu çocuk tiyatrosu görmemiş çocuklar. Burada tedavi gördükleri süre içerisinde biraz hastalıklarını unutturalım istedik. Hastanemizde bu etkinlik daha önce bir kez daha düzenlenmişti. Bundan sonra belli bir periyotta aylık yapmayı düşünüyoruz. Katkıda bulunanlara teşekkür ediyoruz" dedi. Uzm. Dr. Mustafa Arda Ceylan ise bu çalışmadan olumlu sonuçlar aldıklarını vurguladı. Uzm. Dr. Ceylan, "Bizim amacımız burada çocuk hastalıkları ve hastane fobisini engellemek. Hem de bir tiyatro bilincini oluşturmak istiyoruz. Deneyimli bir ekiple çalışıyorlar çok da olumlu sonuçlar aldık. Bunu peyiyodik olarak da tevam ettireceğiz" diye konuştu. Gitar çalarak hastaları eğlendiren Müfik Ataka çocukları eğlendirerek çok güzel vakit geçirdiklerini, talep olması halinde haftanın 7 günü, 24 saati hastanelere ücretisiz olarak gittiklerini söyledi. Palyaço gösterisiyle çocukların büyük ilgisini toplayan İbrahim
Arslanoğlu ise "Hastanelere ve gönüllü kuruluşlara hiçbir maddi menfaat beklemeden gidiyoruz. Bizi arıyorlar bizde gidiyoruz. Ekibimiz büyük olduğu için o anda müsait olan 2 yada 5 kişilik ekiple bu çalışmamızı yapıyoruz" dedi.
“Ordu Valiliği’ni Dikkate Almıyorlar”
Ordu Gazeteciler Cemiyeti (OGC) Başkanı Recep Aydın, sarı basın kartlarının her yerde geçerli olmasına rağmen bazı kurumların mevzuattan haberdar olmadığını belirterek basın mensuplarının kurumlardaki yaşadıkları sıkıntıları düzenlediği basın toplantısında dile getirdi. Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın, OGC Toplantı Salonunda düzenlediği basın toplantısında; “Sarı basın kartlarının her yerde geçerli olmasına rağmen bazı kurumların mevzuattan haberdar olmadığını
görmekteyiz. 2008 yılından bu yana Ordu basınının çektiği bazı sıkıntılar var. Bunlardan bir tanesinin de sarı basın kartımızın, kimlik yerine geçmemesiyle alakalı gazeteci arkadaşlarımızın sık karşılaştığı sorunların başında gelmektedir. Bu da gösteriyor ki hala bazı kurumlarımız Valiliğimizin yazısını dikkate almıyor” dedi. Bir gazetecinin konuyla ilgili Ordu Valiliğine dilekçe verdiğini de belirten Aydın şöyle devam etti: “Bir gazeteci abimiz aynı zamanda Gazeteciler Cemiyetimizin kurucu başkanıdır. Valilik makamına bu konu ile alakalı bir dilekçe vermiştir. İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün 10 Temmuz 2008 tarih ve 35278 sayılı ile yayınlanan 2008/5 Nolu genelgesinin kimlik kanıtlamada istenecek belgeler başlıklı 3. Maddesinde kişinin kimliğini kanıtlayan kabul edilecek belgeler arasında Sarı
Basın kartı da yer almaktadır. Bu genelge 2008 yılında yayınlanıyor, ardından Ordu Valiliği de 09 Kasım 2012 tarihinde bütün kamu kurumlarına ve özel kuruluşlara buna bankalarda dahil bunların tamamına Valimiz adına Vali Yardımcımız Niyazi Erten imzalı bir genelge yayınlıyor ve bu genelgede şöyle diyor: Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nce gazetecilere verilen basın kartlarının 21 Ekim 2006 tarihli ve 26326 sayılı resmi gazetede yayınlanan Başbakanlığın, 2006/33 Nolu genelgesin de belirtilen şekilde Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası bulunmaktadır. Böyle olmasına rağmen, biz kamu ve özel kuruluşlarda sarı basın kartımızla birlikte sıkıntılar çekmekteyiz. Sarı Basın kartlarımız kimlik yerine kabul edilmemektedir. Aksi halde Savcılığa suç duyurusunda bulunacağız”
SP R
Yeni Sezon 17 Ağustos’da Türkiye Futbol Federasyonu, 2013-2014 sezonu Spor Toto Süper Lig, PTT 1. Lig, Spor Toto 2. Lig ve Spor Toto 3. Lig'in başlangıç tarihlerini belirledi. TFF'den yapılan açıklamaya göre, 2013-2014 sezonu, Spor
Toto Süper Lig ve PTT 1. Lig'de 17, 18 ve 19 Ağustos'ta, Spor Toto 2. Lig'de 8 Eylül, Spor Toto 3. Lig'de ise 1 Eylül'de başlayacak. TFF, Süper Kupa müsabakasının da 11 Ağustos'ta oynanmasına karar verdi.
Futbol Tek Sonuca Endeksli Bir Spordur,
Ya Şampiyonsun, Ya Değilsin
Fatsa Belediyespor Kulübü 2. Başkanı ve Genel Kaptanı Adnan Şahin Şahinoğlu, Fatsa Belediyespor’da gelinen noktayı ve yaşananları anlattı. Şahinoğlu: “Futbol tek sonuca dayalı bir endekstir. Sezon sonunda şampiyonsanız başarılısınızdır. Ama şampiyon değilseniz başarınız yok demektir. Tabi ki bu üzücü bir durum ama bu yıl iyisiyle kötüsüyle geçti artık önümüzdeki yıla bakacağız” dedi. Şahinoğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Öncelikle sezon boyunca bize desteklerini esirgemeyen tüm Fatsa Belediyespor taraftarına, Fatsa Belediyespor yönetimine, bizleri sponsorluklarıyla destekleyen kurum ve kuruluşlara, bugüne kadar taşıyan herkese sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. “On Beşte Bir Şansımız Vardı” Bu bir yarıştı ve yarışın bir galibi olacaktı. Sezon başında on beşte bir şansımız vardı. Şampiyonluk iki defa bize çok yaklaştı; lider olduğumuz haftalar oldu ama bazı şansları iyi değerlendiremedik. Sonuç itibariyle Fatsa Belediyespor’u özenle, istekle Fatsa’nın markası
haline getirdik. Bence bu da bir başarıdır. Çünkü Fatsa’da yediden yetmişe herkes 6 aylık periyotta Fatsa Belediyespor’u konuştu. Pazartesi günü Fatsa Belediyespor’un Pazar günkü maçı nasıl oynadığı konuşuluyorsa bu Fatsa Belediyespor’un bir başarıdır. Tabi ki futbol tek sonuca endeksli bir spordur. Sezon sonunda şampiyon olmadığınız takdirde hiçbir başarınız önemsenmez. “Biz Sıfırdan Bir Takım Kurduk” Gelecek yılla alakalı yönetim olarak henüz bir karar almadık. Bunun kararını iki hafta sonra oturup başkanımız ve yönetim kurulu arkadaşlarımızla beraber vereceğiz. Karar devam yönünde olursa biz bu bayrağı önümüzdeki sezon daha ileriye taşımayı düşünüyoruz. Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, biz göreve geldiğimizde takımda iskelet diye bir şey söz konusu değildi. Biz sıfırdan bir takım kurduk. Sıfırdan bir takım kurmak zor. Bu insanları bir araya getirmek zor. Türkiye’nin birçok yerinden insanlar geldi ve burada futbol oynamaya çalıştı. Önümüzdeki yıla bakarsak bu takımda kalmasını istediğimiz
futbolcular olacaktır. Tabi ki bunlar önce hoca seçimi ardından kalacak futbolcuların durumu ve ondan sonra yapacağımız transferlerle şekillenecek bir durumdur. Benim kendi inisiyatifime kalırsa bu takımın iskeletini bozmamak lazım. Tabi ki kötü oynayan sezonu kötü kapatan arkadaşlarımız var. Sezon boyunca mücadelesi bizden yana olan birçok arkadaşımız var. Savaşan, yapabildiği kadarıyla sahada kendini gösteren saha dışında kaldığı sürece o heyecanı içinde taşıyan, daha doğrusu Fatsa Belediyespor ruhunu yaşayan değerli futbolcu arkadaşlarımız var. Bunları öncelikle takımda tutmak istiyoruz. Bu da 5-6 futbolcu olacaktır. Bunların dışında komple yeniden bir kadro kurmak zorunda kalacağız. Ama bize göre önemli olan iskelettir. Eğer bu iskeleti korursak önümüzdeki yıl şampiyon olacağımıza inanıyoruz, inanmak istiyoruz. Tabi ki bu öncelikle yönetimin vereceği bir karar var burada ve bu kararın ne olacağını hiç birimiz bilmiyoruz. Başkanımız ve bütün yönetim kurulu arkadaşlarıyla oturacağız ve bir karara varacağız. “ Bu Yıl Başarılı Olduğumuza İnanıyoruz” Neticede bu bir bayrak yarışıdır. Eğer bu işi bizden daha iyi yapacak olan arkadaşlarımız varsa ben kendi adıma bu bayrağı teslim etmek de isterim. Ama biz bu yıl başarılı olduğumuza, yönetim olarak gecemizle gündüzümüzle Fatsa Belediyespor için çalıştığımıza canı gönülden inanıyorum ve içim çok rahat. Çünkü biz elimizden gelen her şeyi yaptık. Eğer başarılı bir takımız demek istiyorsan sezon so-
nunda şampiyon olman gerekiyor. Sezonu ikinci ya da sonuncu bitirmen hiçbir anlam ifade etmiyor. O yüzden biz bu yıl futbol olarak belki başarısız kaldık ama yönetim olarak Fatsa’da birçok dinamiği harekete geçirdiğimiz için mutluyuz. Fatsa Belediyespor’u şehrin gündemine taşıdığımız için mutluyuz.
“Şampiyon Değilsen Başarısızsın” Fatsa Belediyespor’un hiçbir zaman sahipsiz kalacağını düşünmüyorum. Biz bu yıl göreve geldiğimizde insanlar bizden böyle ivmeler beklemiyordu açıkçası. Biz çok farklı çalışmalar yaptık. Bu farklı çalışmalar neticesinde bu takım bu günlere geldi. Sezonun bitmesine iki maç var son maça kadar şampiyonluğun en büyük adaylarından biri de bizdik. Bu bana göre başarı. Ama insanlar şampiyonluktan başka hiçbir şeyi başarı olarak görmüyor. Biz göreve geldik Fatsa’da birleşim sağladık, Fatsa’daki küskünleri Fatsa Belediyespor’la barıştırdık, siyasi hiçbir yaklaşımda bulunmadan herkese kucak açtık. Biz bir aileyiz, gelin bu şehrin takımını hep beraber sahip çıkalım, hep beraber adım atalım, eğer şampiyon olmak istiyorsak hep beraber başaralım dedik. Şehrin çöpçüsü, hamalı, esnafı, amiri, memuru, gazetecisiyle aklınıza gelebilecek bütün dinamikleriyle bir birliktelik sağlanmadan, şampiyonluğa inanmadan bu işin olamayacağını anlattık. Onun neticesinde biz son maçlarımızı 5 bin 6 bin taraftarla oynadık. Bugün Süper Lig’de, Bank Asya’da bu kadar taraftarı olmayan takımlar var. Ama biz Fatsa Belediyespor ailesi ola-
rak bunu başardık. Sizlerle taraftarlarımızla başardık. Ama şu anda sezon bizim için bitmiş durumda, tabi ki daha iki maçımız var.” “4. Lig Açılabilir” Şöyle bir bilgi aktarayım Türkiye Futbol Federasyonu’ndan (TFF) net olmamakla birlikte 3. Lig ayarında bir 4. Lig açılacağı şeklinde sağlam kaynaklardan aldığımız duyumlar var. O yüzden de BAL Liginde mücadele veren ilk dört takımların bir üst tura çıkma durumu var. O yüzden son iki maçı da almak istiyoruz. Ligi ilk dört sırada tamamlamak istiyoruz. Eğer böyle bir durum olursa hakkımızın da yanmasını istemiyoruz. Böylelikle Fatsa Belediyespor profesyonel lige taşınmış olacak. Ama bu şu anda bir duyum olduğu için ne olacağı belli değil. Her şey sezon sonunda belli olacak. “Futbolcularla Hiçbir Sözleşmemiz Yok” Bir de BAL Liginin şöyle kötü bir durumu var. Sezon başında bir gazeteci arkadaş bir şey sormuştu, “Her yıl bütün kadrolar siliniyor yeniden kadro yapılıyor. Bunun nedeni nedir?” BAL Liginde futbolcuyla sözleşme imzalayamıyorsunuz. Yani şu anda bizim kulüpte bulunan 24-25 tane arkadaşımıza sözleşme adına herhangi bir taahhüdümüz yaptırımımız yok. Bugün kulüpteki bütün futbolcular “Biz burada futbol oynamıyoruz gidiyoruz” dediği an bu hafta PAF takımla maça çıkmak zorundayız. Elimizde bizi onlarla bağdaştıracak hiçbir evrakımız yok. Amatör liglerde sözleşme imzalamak yasak olduğu için herhangi bir sözleşme imzala-
yamıyoruz. Bu da bizim için büyük bir eksidir. Biz bununla ilgili TFF’na yazılar yazdık. Amatör Lig’de kocaman bir lig, bir dünya takım var ama baktığımızda bu futbolcularla hiçbir sözleşme imzalayamıyoruz. Sıkıntılarımız var ama TFF “Konum itibariyle siz Profesyonel bir takım değilsiniz tabiri caizse mahalledeki çocukları toplayacaksınız onlarla futbol oynayacaksınız. Profesyonel değilsiniz hiç birine herhangi bir yaptım talebi olamaz” dedi. “Şampiyon Olmak İçin 2. Lig Ayarında Takım Kurmalısınız” Bakıyorsunuz 3. Lig’de BAL Ligi’nden daha kaliteli futbolcular yok. BAL Ligi’nde şampiyon olmak istiyorsanız 3. Lig ayarında hatta 2. Lig ayarında takım kurmalısınız. Çünkü yarıştığınız takımlar tamamen üst lige çıkmak amacıyla takım kurdukları için güçlü oluyorlar. Şu anda Bafra ipi göğüsleyen takımlarımızdan bir tanesi ve şampiyonluğun en güçlü adayı. Kendilerine bu yolda başarılar diliyoruz. Bafra geçen yılın şampiyonu olarak elemelerden geri dönmüştü. Bu yıl bakıyorsunuz şampiyonluğun yine en güçlü adayı. Sezon sonu Bafra, Zara ya da Bulancak takımlarından biri şampiyon olacak. Tabi ki gönlümüz Bafra’dan yana. Eğer biz şampiyonluktan elendiysek Bafra’nın şampiyon olmasını isteriz. Çünkü sahil şeridinde olan bir ilçemiz. Bulancak’ın şansı Bafra’ya göre daha düşük. Son iki maça geldik artık şampiyonluk için yarışan üç takım da şampiyon olabilecek durumda ama velâkin herkesin önünde iki tane final maçı var.” şeklinde konuştu.
Vali Düzgün’den Başarılı Sporculara Ödül Finallerin Yapılacağı Vali Orhan DÜZGÜN, Atıcılık Dünya Kupası Havalı Tüfek ve Düşen Hedef (Follen Target) yarışmalarında ikincilik kazanan Çağla BAŞ ile Avrupa Wushu Şampiyonası'nda altın madalyanın sahibi olan Gamzenur SARI ve Sertuğ Kaan SEVER adlı sporcuları kutlayarak ödüllendirdi. Çağla BAŞ, Milli Takım forması ile Polonya’da düzenlenen 2013 IPC Atıcılık Dünya Kupası 10 m Havalı Tüfek ve Düşen Hedef (Follen Target) yarışmalarında ikincilik elde ederken, Romanya'nın başkenti Bükreş'te 8-15 Nisan 2013
tarihleri arasında düzenlenen gençler ve büyükler Avrupa Wushu Şampiyonası'nda, 48 kg’da Gamzenur SARI ile 52 kg’de Sertuğ Kaan SEVER ise altın madalyanın sahibi oldu. Vali Orhan DÜZGÜN, Çağla BAŞ’ın daha önce yapılan ulusal ve uluslar arası yarışmalarda Ordu’yu gururla temsil ettiğini söyleyerek, “Çağla artık ilimizi de geçti, ülkemizi gururla temsil ediyor. Polonya’daki yarışmalardan, ülkemiz adına 2 madalya ile geri döndü. Kendisini tebrik ediyoruz” dedi. 8-15 Nisan tarihle-
ri arasında Romanya'nın başkenti Bükreş'te yapılan Avrupa Wushu Şampiyonasında altın madalyanın sahibi olan Gamzenur SARI ile Sertuğ Kaan SEVER’i de başarılarından dolayı kutlayan ve tebrik eden Vali Orhan DÜZGÜN, “Başarılı sporcularımız ile beraber onları yetiştiren öğretmenlerimiz ve hocalarımıza, onlara bu imkanı sunan teşvik eden Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğümüze teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
Şehir Belli Oldu
Türkiye Kadınlar Basketbol İkinci Ligi'nde Orduspor'un katılımıyla düzenlenecek olan 6'lı finallerin yapılacağı yerler belli oldu. 6 takımın mücadele edeceği ve tek devreli lig usulüne göre oynanacak TKB2L Final Grubu’na 22-27 Mayıs 2013 tarihleri arasında Muğla evsahip-
liği yapacakken maçlar Atatürk Spor Salonu’nda oynanacak. Öte yandan Orduspor'un yanı sıra Altay Konak, Çankaya Üniversitesi, Orman Gençlik ve Adana Botaş 6'lı finallere katılmayı garantilerken, son takım Edirnespor ve Bursa Bşb arasında oynayacak karşılaşmadan sonra belli olacak.