MİR KUZEY 374 SAYI

Page 1

“AKP Karşıtlarını Kendi “Siz Akıllısınız da Etraflarında Toplayabilirlerse…” Biz Aptal mıyız?” yıldan az bir zaman var. Adaylar tam netleşmedi ama görünen o ki, AK Parti Hüseyin Anlayan’la bir dönem daha devam edecek. Her ne kadar aksi yönde bir takım sesler duysak da, ben bir dönem daha devam edeceklerini ve etmeleri gerektiğini düşünüyorum.CHP henüz adayını açıklamadı. Bu nedenle açıklanan adaylar üzerinde konuşmak gerekiyor. Mustafa Sade, Milliyetçi Hareket Partisi için en doğru aday. Bundan önceki seçimlerde 8000’in üzerinde çok ciddi bir oy aldı. Eğer Mustafa Sade karşıtların tamamını kendi etrafında toplayabilirse, seçimin neticesini etkileyebilir” dedi. Sayfa 4’te

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, “CHP bir parti değildir. CHP, bu insanları AK Parti düşmanlığı ile bir arada tutabiliyor” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şentop, Ordu TESK Otel’de gerçekleştirilen Ordu

ve Giresun illerini kapsayan AK Parti Seçim İşleri Başkanlığı 5. Bölge Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, CHP’nin bir siyasi parti olmadığını ileri sürdü. MHP’ye de yüklenen Şentop, “Siz akıllısınız da biz aptal mıyız?” dedi. Sayfa 5’te

Bakanlar Kurulu, doğal gazın ülke genelinde yaygınlaştırılması hedefi doğrultusunda, mevcut doğal gaz dağıtım bölgeleri lisans kapsamı dışında kalan merkez nüfusu 10 binin üzerindeki ilçelere doğal gaz ulaştırılmasını sağlamak ama-

www.gazetekuzey.com

Fatsa’nın tanınan siyasetçilerinden Süha Topaloğlu, başlayan yerel seçim hareketliliğini değerlendirdi. Topaloğlu, “Seçimlere 1

Nüfusu 10 Binin Üzerinde Olan İlçelere Doğal Gaz Gelecek

FATSA’DAN KARADENİZ’E 29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 2

SAYI:374

FİYAT: 50 Krş.

“Dün MHP’yi Desteklediğini Söyleyen Kadir İnanır,

cıyla Botaş’ı yetkilendirdi. Bu karar ile Ordu merkez, Fatsa ve Ünye ilçelerinden sonra nüfusu 10 binin sınırında ya da üzerinde olan Aybastı, Gölköy, Korgan, Kumru ve Perşembe ilçelerine de Doğalgaz Sayfa 7’de gelebilecek.

“Başıma Silah Dayadı, Bütün Paramı Aldı”

Sayfa 6’da

Şimdi AKP’nin Kiralık Adamı Oldu” Milliyetçi Hareket Partisi Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun, Akil insanlar grubunda bulunan Fatsalı sinema sanatçısı Kadir İnanır’ı çok ağır bir dille eleştirdi. Şakir Uygun, Kadir İnanır için “Dün MHP’yi desteklediğini söyleyen Kadir İnanır, şimdi AKP’nin kiralık adamı oldu” diye konuştu.

Sevgi Evindeki Çocuklar Sevindirildi

PUSULA

Fatsa’da bulunan Sevgi Evleri’nde kalan kimsesiz çocuklar, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Askerlik Şubesi Başkanı Per. Bnb. Salih Gödek ve Fatsa İlçe Jandarma Komutanı Yzb. Fatih Çetil ile ailelerinin de katıldığı kahvaltı etkinliğinde

bir araya geldi. Morallerinin yüksek olduğu ve mutlu oldukları gözlenen çocuklar kahvaltı etkinliğini kendilerin i misafir eden başta Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca olmak üzere herkesle bol bol sohbet ederek geçirdiler. Sayfa 3’te

Mustafa Kemal KAYMAK

Ankara Anadolu’ya mı Bakıyor Anadolu Ankara’ya mı Bakıyor?

03

aklını kiraya vermesi için öncelikle ‘akil’ olması lazım. ‘Akil’ sıfatıyla ortaya atılanların birçoğu oyuncu, artist. Kadir İnanır da akil değil ‘Artist’ bir kişidir. Bunlar ‘akil’ değil ‘artist’ adamlardır. Hangi özellikleriyle akil olmuşlar? Kadir İnanır çok mu akıllıymış? Kadir İnanır’ın lakabını Fatsa’da bilen biliyor. Ne akili yahu?” dedi.

Uygun: “Herhalde artık Fatsa’ya da gelmez. Akil adamlar zaten Fatsa’ya uğramayacaklarmış. Ordu’ya geleceklermiş. Gelsinler bakalım, biz bekliyoruz. Kadir İnanır ‘Fatsa’da AKP’li Belediye Başkanı varken, ben Fatsa’ya gelmem’ demişti. Aynı Kadir İnanır, geçen seçimlerde de bana bizzat ‘seçim so-

nuçları ne olur’ diye sormuştu. Ben de adayımızın iddialı olduğunu ve seçimi büyük ihtimalle kazanacağımızı söylemiştim. O zaman bizi destekliyordu. ‘Üzerime düşen ne varsa yaparım’ demişti. Dün MHP’yi desteklediğini söyleyen Kadir İnanır, şimdi AKP’nin kiralık adamı oldu” diye konuştu. Sayfa 3’te

“İş Hayatında Stres Yönetimi” Semineri Fatsa Sanayici ve İşadamları Derneği(FASİAD) tarafından dernek eğitim salonunda İşadamlarına “İş hayatında stres yönetimi” konulu seminer düzenlendi. Seminere konuşmacı olarak Psikiyatri Uzmanı Dr. Aydın Alp ve Psikolog Veli Gümüş katıldı. İş hayatında stres yönetimi konulu seminere işadamları yoğun ilgi gösterdi. Sayfa 3’te

“Fatsa’da Metin Oktay’lar Yetişecek”

Galatasaray Futbol Okulu Karadeniz’de ilk kez Fatsa’da açıldı. Okulu Fatsa’ya kazandıran Beden Eğitimi Öğretmeni Oğuz Totan, hayalinin gerçek olduğunu söyledi. Totan: “2 yıldır hayalim olan Galatasaray Futbol Okulu’nu açmak bu güzel Fatsa ilçesinde nasip oldu. Hayalimi burada gerçekleştirdiğim için çok mutluyum” dedi. Totan, günün anısına Fatsa İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Arslan’a Galatasaray forması Sayfa 3’te hediye etti.

Ünye İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi tarafından, “Bir Hükümet Sistemi Örneği Olarak Başkanlık Sistemi” konulu panel düzenlendi. Panele konuşmacı olarak Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Erdal Abdulhakimoğulları, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Murat Yanık, Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir katıldı. Sayfa 8’de

Müftü İmam Hatip Lisesi Camii İnşaatını İnceledi

Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz, Fatsa İmam-Hatip Lisesi Camii inşaatında incelemelerde bulundu. Dernek Başkanı Mahmut Bölükbaşı ve Başkan yardımcısı emekli İmam-Hatip Mehmet Güler’den inşaatın durumu hakkında bilgiler aldı. Sayfa 3’te

“Biz Boyacı Değiliz…” Sayfa 2’de

DÜ Z

Milliyetçi Hareket Partisi Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediği: “Akil Adam demek aklını siyasi otoriteye kiraya vermek demek değildir’ sözü üzerine Kadir İnanır’ın süreçteki rolünü değerlendirdi. Uygun: “Bir insanın

“Fatsa’da AKP’li Belediye Varken Gelmem”

TERS

“Akil Değil Artist”

Hocalar Başkanlık Sistemini Konuştular

Mehmet Sabri

UĞURBAŞ

Eyüp Fatsa Lazım Bize

05


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

“Mavi At Kafe” Projesi

Sağlık

/ Hamdi BÜKLÜ

Çocuklarda Kambura Dikkat

Fatsa Şizofreni Dostları Dayanışma Derneği tarafından gerçekleştirilen ve İçişleri Bakanlığı’nın desteklediği “Mavi At Kafe” isimli proje Mayıs ayı içerisinde faaliyete başlayacak. “Mavi At Kafe” projesiyle ilgili bilgi veren Fatsa Şizofreni Dost-

ları Dayanışma Derneği yönetim kurulu başkanı Psikiyatri Uzman Dr. Aydın Alp; “Derneğin 2010 yılında kurularak faaliyetlerine başladığını, 2012 yılında dernek olarak geliştirdikleri ve İçişleri Bakanlığı destekli Ruh Sağlığı ve Hastalıkları konusunda toplumun bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesine yönelik projemiz “Mavi At

ADOLESANLARIN YÜZDE 3-15’İNDE Prof. Dr. Özalay, toplumda adolesanların yüzde 3-15’inde küçük eğrilikler ve omuz yüksekliği, kaburga belirginliği gibi hafif asimetriler görülebildiğini ifade ederek, ’’A.B.D de 1 milyon skolyozlu çocuk bulunmaktadır. Türkiye’deki sıklığı konusunda bir istatistiksel çalışma yoktur. Tüm dünyada yürütülen çalışmalar oluşumunda gerçekten ırksal veya etnik yönden bir fark olmadığı ortaya konmuştur’’ diye konuştu. DAHA ÇOK 10’LU YAŞLARDA ORTAYA ÇIKIYOR Özalay, sıklıkla karşılaşılan skolyozların, daha çok 10’lu yaşlarda ortaya çıkan ve nedeni tam olarak halen bilinmeyen grupta görülen skolyozlar ile anne karnındaki etmenler nedeniyle ortaya çıkan ve doğuştan itibaren bulgu veren doğumsal skolyozlar olduğunu bildirdi.

“Biz Boyacı Değiliz…” Fatsa’daki elektrik trafoları çeşitli temalarla boyanarak, güzel mimari eserler haline geldi. Duvarlardaki kötü görüntüyü ortadan kaldırmak ve şehre güzellik katmak adına yapılan bu çalışmaya okul olarak ilk kez Fatsa Anadolu Kız Meslek Lisesi başladı. 3 yıldır yaz mevsimlerinde elektrik trafolarını boyamak için Fatsa’ya gelen duvar ressamları Hülya ve Fatih Havan, ülkemizde fazla bilinmeyen meslekleri ile ilgili bilgi verirken, mesleklerinin sıradan bir boyacıyla aynı olmadığını ifade ettiler. Hiçbir eğitim almadığını söyleyen Fatih Havan: “Biz karı-koca aynı şirkette duvar ressamı olarak çalışıyoruz. Eşim evlendikten sonra başladı. 4 yıldır yapıyor ama ben 15 yıldır bu işi yapıyo-

rum. Öncelikle biz boyacı değiliz. Bu bir dekorasyon sanatıdır, adı da duvar ressamlığı. Bu işin herhangi bir eğitim kolu yok. Hiçbir eğitim almadım. Sadece yetenekli olduğum için başladım ve işimi çok seviyorum” dedi. Fatsa’da boyadıkları ilk oku-

SKOLYOZUN GÜNCEL TEDAVİSİ NASIL YAPILIR? Prof. Dr. Özalay, günümüzde skolyozun korse veya cerrahi yöntemlerle tedavi edildiğini belirterek, şöyle devam etti: ’’Tedavi skolyozun tespit edildiği andaki derecesine ve çocuğun o dönemden sonraki olası büyüme miktarına göre değişir. Büyümesi tamamlanmış çocuklarda (2 yıldır adet gören), sırtta 50 derece, belde 35 dereceyi aşmadıkça cerrahi müdahaleye gerek yoktur. Büyümesi devam eden çocuklarda ise ameliyat dışında eğriliğin ilerlemesini durdurduğunu gösteren tek yöntem korse tedavisidir.’’

www.gazetekuzey.com

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller

Haber Müdürü Betül Yeşiller

Reklam Erkan Kaş

Genel Yayın Yönetmeni Engin Yaran

Muhabirler Resul Koşar Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz

Grafiker İlkay Yeşiller

Sayfa Editörü Emrah Çoşkun İnternet Editörü Çiğdem Akyol Dağıtım Şah Medya Ajans

Haber Merkezi Ahmet Alkan Fatma Canlı Hamdi Büklü

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

lun Fatsa Anadolu Kız Meslek Lisesi olduğunu ifade eden Havan: “Askerden hemen sonra memleketim Sinop’ta bu işe başladım. Birkaç yerde resim yaptıktan sonra insanlar beğendi ve artık her yerden talepler alıyoruz. 3 yazdır Fatsa’daki elektrik trafola-

rını boyuyorduk. Okul olarak bir tek Fatsa Anadolu Kız Meslek Lisesi’nden talep geldi. Şimdi burayı boyuyoruz” dedi. Duvar ressamlığının bir bayan için zor bir meslek olduğuna vurgu yapan Hülya Havan da: “Eşim duvar ressamlığı yapıyordu. Ben desinatördüm. Evlendikten sonra bulunduğum ilden ayrıldığım için işimi bıraktım. Yeteneğim olduğu için bu işi yapmayı denedim ve 4 yıldır bu işi yapıyorum. Türkiye’nin her yerinden talepler alıyoruz. Bu işi yapan fazla şirket yok. Çünkü bu iş tamamen yeteneğe dayalı, normal bir boyacı bu işi yapamaz. Bu işi yapmak için öncelikle bu işi sevmek ve gönüllü olmak gerekiyor. Hayal dünyanızın çok geniş olması gerekiyor. Bir bayan için zor ama sevkli bir meslek. Ben bu işi yapan bir tane daha bayan olduğunu duydum ama hiç görmedim” şeklinde konuştu.

Ordu Fatsa Arası Bisikletle Safari Turu

KIZ ÇOCUKLARINDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR Doğumsal skolyozlara ise gebelik sırasında geçirilen enfeksiyonlar, şeker hastalığı, bazı vitamin eksikliklerinin neden olduğunun düşünüldüğünü anlatan Prof. Dr. Özalay, ’’Ciddi skolyozlar kızlarda erkeklerdekinden 5-8 kat daha fazla görülür’’ dedi. ÇOCUĞUNUZA BU TESTİ UYGULAYIN Skolyozun tanısının konması için kolay ve güvenilir bir testi her ailenin yapabileceğini ifade eden Prof. Dr. Özalay, şöyle devam etti: “Çocuğumuza kollarını da aşağıya sarkıtarak öne eğilmesini söyleyelim, eğildiği zaman baş tarafından ya da kalçalar tarafından sırtına bakalım. Eğer sırt simetrik ise skolyoz olması ihtimali çok düşüktür. Eğer sağ ve sol arasında birkaç milimetreden fazla fark varsa, o zaman skolyozdan şüphelenip mutlaka bir doktora başvurmak gerekir. Skolyozun kesin tanısı röntgen filmi çekerek konur.’’

2

Kafe” mayıs ayı içerisinde faaliyete başlayacaktır. Faaliyetlerimiz içerisinde tüm toplumun katılımını kapsayacak, eğitim seminerleri, turnuvalar, film gösterimleri, geziler ve söyleyişiler düzenlenecektir. Kefe’miz dolunay mevkiinde sağlıklı eğlenceli, huzurlu ve rahat bir ortam içerisinde hizmet verecektir” dedi.

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Tıp dilinde ’’skolyoz’’ (duruş bozukluğu) olarak adlandırılan, ilerleyen dönemde ise ’’kamburluğa’’ dönüşen rahatsızlığın erken dönemde teşhisi halinde tedavisi mümkün. Göğüs veya bel bölgelerinde görülebilen, omurganın yana doğru eğilmesinin ’’skolyoz’’ olarak adlandırıldığını, halk arasında ise bunun kamburluk olarak bilindiğini vurgulayan Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi Ortopedi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Özalay, bilinçli ailelerin çocuklarındaki duruş bozukluğunu ilerlemeden fark edebildiklerini söyledi. Çok çeşitli skolyoz şeklinin bulunduğunu belirten Prof. Dr. Özalay, ’’En sık görülen ise nedeni bilinmeyen, doğumsal, çeşitli sinir ve kas hastalıklarına eşlik eden tiplerdir. Ayrıca daha nadir olarak çocukluk döneminde geçirilmiş kırıklar ve geçirilmiş göğüs kafesi ameliyatları, cüceliğe sebep olan iskelet displaziler, iyi huylu veya habis tümörler, metabolik hastalıklar, romatizmal hastalıklar ve enfeksiyona bağlı skolyoz gelişebilir’’ dedi.

Sayfa

Ordu’yu bisiklet sırtında gezecekler. Ordu Bisiklet Safari Gurubu her geçen gün daha da büyüyor. Gurup, şimdi de Ordu ve Giresun’un çeşitli noktalarına

düzenlediği turlar ile de dikkatleri üzerine çekiyor. Ordu'da bisiklet tutkunları birkaç yıl önce bir araya geldi Ordu Bisiklet Safari Gurubunu oluştur-

du. Bir süre sonra grup kurumsallaşma çalışması içine girerek dernekleşti. Kurumsallaşan Ordu bisiklet safari gurubu her geçen gün daha büyük adımlar atıyor... Özellikle etkinlikleri ile dikkat çeken gurup kısa orta uzun mesafede turlar düzenliyor. Ordu, Bulancak, Ordu, Fatsa turları bunlardan bazıları. Yayla turları da düzenleyen gurup Çambaşı Ulugöl gibi yüksek rakımlı bölgelerden iniş turları gerçekleştiriyor. Bu etkinlikler Orduluları Ordu

manzarası ile buluşturuyor. Muhteşem bir tabet ortamı içinde yapılan yolculuklarda hem bisiklet tutkunları doğal güzellikler buluşuyor hem de stresten uzaklaşıyor... Safari turları sırasında çeşitli ihtimaller gözetilerek güvenlik önlemleri de alınıyor. Guruba katılmak için bisiklet tutkunu olmak yeterli. 7'den 70'e her yaştan bisiklet tutkunu guruba katılarak dilediği turlara katılabiliyor. Bunun için herhangi bir ücret de gerekmiyor.

“Durugöl, Kurugöl Olmasın”

Karadeniz’de kıyıya yakın tek tatlı su gölü olan Durugöl’ün kurtarılması için harekete geçen Ordulular göl çevresinde toplanarak ‘Durugöl, betonlaşmasın, kent park Ordu’ya yakışır Eskişehir’de var da neden Ordu’da yok’ şeklinde pankartlar taşıyarak gölün kurtarılmasını istedi. Ankara’ya, Ordu Valisi ile Belediye Başkanına seslendi. Grup adına açıklamayı Selma Pamuk yaptı. Pamuk, Durugöl’ün

Ordu’ya kazandırılmasını isteyerek, “sizlerin huzurunda Durugöl’ümüz, betonlaşmasın ve aslına uygun bir şekilde yapılmasını istiyoruz.” Gölün göçmen kuşların yaşam alanı olduğunu aktaran Pamuk, onların da insanlar kadar yaşamaya hakkı olduğunu ifade ederek, “Kuzey’den gelen göçmen kuşlar, yıllardan beri bu bölgeyi, göl havzasını kendilerine mekan etmişler. Bu alanda dinlenip, ikmal yaptıktan sonra Güney’e göç ediyorlar.

Küçük canlılarında bizim gibi yaşamaya ihtiyaçları var. Bu yüzden bu gölün betonlaşmasının değil, buranın düzenlenip, içinde kayıklar yüzen yolları yapılmış, ağaçları biçilmiş, gölün orta yerinde kanatlı hayvanların barınacağı bir yaşam alanı istiyoruz. Biz Ankara yönetiminin dışında sayın valimizin, belediye başkanımızın bu alanı bu şekilde yapılandıracağına inanıyoruz.” Ordu Avcılar Derneği Başkanı

Kadir Engin de Türkiye’nin bugünkü şartlarında Durugöl’ün kurtarılmasının lüks bir talep olmadığını belirtirken, “90 bin metrekarelik bir alanda 10 metrekare, 15 bin metrekarelik bir alanın bırakılması dünyada lüks değildir.”


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

“Dün MHP’yi Desteklediğini Söyleyen Kadir İnanır,

Şimdi AKP’nin Kiralık Adamı Oldu”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Milliyetçi Hareket Partisi Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun, Akil insanlar grubunda bulunan Fatsalı sinema sanatçısı Kadir İnanır’ı çok ağır bir dille eleştirdi. Şakir Uygun, Kadir İnanır için “Dün MHP’yi desteklediğini söyleyen Kadir İnanır, şimdi AKP’nin kiralık adamı oldu” diye konuştu. Uygun, geçtiğimiz günlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bah-

çeli’ye yönelik eleştiri yapan Kadir İnanır’a “Sen kim oluyorsun? Devlet Bahçeli’nin tırnağı bile olamazsın. Devlet Bahçeli senin gibi nicelerine okullarda ders veriyor” dedi. Milliyetçi Hareket Partisi Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediği: “Akil Adam demek aklını siyasi otoriteye kiraya vermek demek değildir’ sözü üzerine Kadir İnanır’ın süreçteki rolünü değerlendirdi. Uygun: “Bir insanın aklını kiraya vermesi için öncelikle ‘akil’ olması lazım. ‘Akil’ sıfatıyla ortaya atılanların birçoğu oyuncu, artist. Kadir İnanır da akil değil ‘Artist’ bir kişidir. Bunlar ‘akil’ değil ‘artist’ adamlardır. Hangi özellikleriyle akil olmuşlar? Kadir İnanır çok mu akıllıymış? Kadir İnanır’ın lakabını Fatsa’da bilen biliyor. Ne akili yahu?” dedi.

“Yalakalık” Akil İnsanlar heyetindeki insanların gündemden düşmemek için bunu yaptığını ifade eden Uygun: “Biliyorsunuz ki insanlar bir süre çok formda ve gündemde olur ancak zamanla performansları düşerken gündemden de düşerler. Kendilerini tekrar gündeme taşımak isteyenler de farklı yollara başvururlar. Kusura bakmasınlar ama bu tamamen yalakalıktır” dedi. “Kim Oluyor?” Uygun, Kadir İnanır’ın geçtiğimiz günlerde Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi eleştirmesi ile ilgili de: “Kadir İnanır kim oluyor da bizim genel başkanımız Devlet Bahçeli’yi eleştiriyor. Devlet Bahçeli’nin tırnağı bile olamaz. Devlet Bahçeli onun gibi nicelerine okullarda

ders veriyor” dedi.

“AKP’nin Kiralık Adamı” Kadir İnanır’ın birkaç yıl önce “AKP’li Belediye Başkanı varken Fatsa’ya gelmem” dediğini de hatırlatan Uygun: “Herhalde artık Fatsa’ya da gelmez. Akil adamlar zaten Fatsa’ya uğramayacaklarmış. Ordu’ya geleceklermiş. Gelsinler bakalım, biz bekliyoruz. Kadir İnanır ‘Fatsa’da AKP’li Belediye Başkanı varken, ben Fatsa’ya gelmem’ demişti. Aynı Kadir İnanır, geçen seçimlerde de bana bizzat ‘seçim sonuçları ne olur’ diye sormuştu. Ben de adayımızın iddialı olduğunu ve seçimi büyük ihtimalle kazanacağımızı söylemiştim. O zaman bizi destekliyordu. ‘Üzerime düşen ne varsa yaparım’ demişti. Dün MHP’yi desteklediğini söyleyen Kadir İnanır, şimdi AKP’nin kiralık adamı oldu” diye konuştu.

“İş Hayatında Stres Yönetimi” Semineri / Hamdi BÜKLÜ

Fatsa Sanayici ve İşadamları Derneği(FASİAD) tarafından dernek eğitim salonunda İşadamlarına “İş hayatında stres yönetimi” konulu seminer düzenlendi. Seminere konuşmacı olarak Psikiyatri Uzmanı Dr. Aydın Alp ve Psikolog Veli Gümüş katıldı. İş hayatında stres yönetimi konulu seminere işadamları yoğun ilgi gösterdi. Seminerin açılış konuşmasını yapan FASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Gül, “ İşadamlarımızın İş yoğunluğundan kaynaklanan stresi azaltarak, çalışanların gelişim ve verimliliğine katkı sağlamak amacıyla bu Semineri düzenlemeyi düşündük. Çalışma hayatımızda stresi kontrol altına aldığımızda daha başarılı olur

daha iyi hizmet üretebiliriz. Stresi kontrol atlına alma yöntemlerini de bu şekilde düzenlenen seminerlerin büyük faydası olacağını düşünmekteyiz” dedi. Psikiyatri Uzmanı Dr. Aydın Alp ise konuşmasında, “İş, insan

yaşama içinde önemli bir yer tutmaktadır. İşle ilgili faktörlerin ve olumsuzlukların çalışanlar üzerinde fizyolojik, psikolojik baskılar ve yıkımlar oluşturduğunu, Onların sağlık ve başarılarını olumsuz yönde etkilediklerini araştırma-

larla da tespit edildiğini görmekteyiz. Özellikle işgücü ve devrini arttırdığı ve işe devamsızlığın, işten ayrılma isteğinin en önemli nedenlerinden biri olduğu bilinmektedir. Çalışanların birinde görülen stresin diğer çalışanları da etkilediği ve çalışanların tümünün güvenliğini tehdit edebildiği, iş kazalarına yol açabildiği anlaşılmaktadır” dedi. Psikolog Veli Gümüş’de konuşmasında stresin nedenleri, oluşumu, stresle başa çıkma yöntemleri hakkında bilgi verdi. Gümüş,“Stres basit bir anlatımla bireyin kendisinden ve çevresinden kaynaklanan bedensel ve ruhsal gerilim, baskı, endişe, kısaca kişiye rahatsızlık veren bir durumdur” dedi. Seminer soru cevap şeklinde sona erdi.

Sevgi Evindeki Çocuklar Sevindirildi

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa’da bulunan Sevgi Evleri’nde kalan kimsesiz çocuklar, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, Fatsa Askerlik Şubesi Başkanı Per. Bnb. Salih Gödek ve Fatsa İlçe Jandarma Komutanı Yzb. Fatih Çetil ile ailelerinin de katıldığı

kahvaltı etkinliğinde bir araya geldi. Morallerinin yüksek olduğu ve mutlu oldukları gözlenen çocuklar kahvaltı etkinliğini kendilerin i misafir eden başta Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca olmak üzere herkesle bol bol sohbet ederek geçirdiler.

Kahvaltıda konuşan Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca: “Değerli arkadaşlar, ilçemizde faaliyette olan ‘Sevgi Evi’ diye tabir ettiğimiz, kimsesiz çocuklarımıza bir çocuk yuvasından ziyade aile ortamının sağlandığı 3 tane evimiz var. Bunlardan 2 tanesinde erkek çocuklarımız, bir tanesinde de kız çocuklarımız kalıyor. Sevgi Evlerinde toplam 18 çocuğumuz kalıyor. Bu çocuklarımızla daha önceleri de birçok vesileyle bir

araya gelmiştik. Bugün de İlçe Jandarma Komutanımız, Askerlik Şubesi Başkanımız ve ailelerimizle birlikte bu evlatlarımızla kahvaltı yapmak istedik. Fikrin sahibi de İlçe Jandarma Komutanımızdır. Bu vesileyle hem çocuklarımızla bir araya geldik, hem de birlikte kahvaltı yapma imkânı bulduk. Bu gibi faaliyetlerimiz bundan sonra da devam edecek. Önemli olan bu çocuklarımıza bir aile ortamı sağlayarak, yalnız olmadıklarını ve devletin her kademesinin her zaman yanlarında ve destek oldukların ı hissettirebilmektir” dedi. Kahvaltının ardından Kaymakam Atmaca, Yzb. Çetil ve Bnb. Gödek tarafından çocuklara güller ve çeşitli hediyeler dağıtıldı.

Müftü İmam Hatip Lisesi Camii İnşaatını İnceledi Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz, Fatsa İmam-Hatip Lisesi Camii inşaatında incelemelerde bulundu. Dernek Başkanı Mahmut Bölükbaşı ve Başkan yardımcısı emekli İmam-Hatip Mehmet Güler'den inşaatın durumu hakkında bilgiler aldı. Denek Başkanı Mahmut Bölükbaşı : "İmam-Hatip Lisesi Camisi 580 m2 olup 1500 cemaat kapasiteli, çift minareli ve asansörlü olarak yapımına başladık ve kaba inşaatını tamamladık. Caminin altında açılacak olan 16 dersliğin bölümlerini yaptık. Derslikleri 2013-2014 yılı eğitim ve öğ-

retim yılına yetiştirmek istiyoruz. Caminin ibadethane bölümünü ise kısa sürede tamamlamak için hayırsever vatandaşlarımızın desteklerini bekliyoruz. Çünkü hızlı bitirmemiz gerekiyor. Burası bir okul bahçesi. Yüzlerce öğren-

cimiz var. Bu inşaat görüntüsünü ne kadar kısa zamanda ortadan kaldırırsak o kadar iyi olacak. Bütün Fatsalı vatandaşlardan, hayırsever işadamlarından yardım bekliyoruz” şeklinde konuştu. Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz ise: "Camiler, tarih boyunca İslâmiyeti ayakta tutan, dinden kaynaklanan ilim ve irfanı yaygınlaştıran ve nesilden nesile ulaştıran vasıtaların başında gelmektedir. Burada yapılan caminin ibadethane olma yanında eğitim ve öğretime katkına bulunan özelliği ile Mescidi Nebevi'nin ilk halini anımsatmaktadır. Cami yaptıran

ve yapımına destek olanlara sevgili Peygamberimiz şu müjdeyi vermektedir: "Kim bir mescit (cami) yaparsa, Allah onun için o mescidin bir mislini Cennet'te yapıp hazırlar." camilerimize yardım eden vatandaşlarımız bunun farkında oldukları için camilerimize yardım etmektedirler. Fatsa Müftülüğü olarak bu caminin yapımına gerekli desteği verdik, vermeye de devam edeceğiz. Fatsalı ve hayırsever vatandaşlarımızın desteklerini vermelerini istiyoruz. Dernek yönetimine de özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum"dedi.

3

PUSULA Mustafa Kemal KAYMAK mkkaymak@hotmail.com

Ankara Anadolu’ya mı Bakıyor Anadolu Ankara’ya mı Bakıyor? Ülke olarak çok sancılı bir süreçten geçiyoruz. Avrupa Birliği ve diğer sınırdaşlarımızla yaşadığımız olumsuz diyaloglar ve restleşmeler dış politikada önümüzdeki günlerin daha çetin geçeceğinin işaretini veriyor. İç politikada ise demokratikleşiyoruz, sorunlarımızdan arınıyoruz, karanlıkları aydınlığa çıkarıyoruz, düşmanlıkları kardeşliğe dönüştürüyoruz diyerek başlatılan süreç ve yaşanan gelişmeler, içinde bulunduğumuz durumun ne kadar ciddi olduğunun işaretini veriyor. Tüm bunlar yetmiyormuş gibi bütün hayatımıza nüfus eden, olumsuz etkileyen ekonomik kriz (her ne kadar başbakan ve ekonomi bakanları her şeyi tozpembe gösterse de) yarınlarımızın ne kadar karartıldığının mesajlarını veriyor. Peki, bu gelişmeler karşısında Ankara ne yapıyor? Türk toplumunun bu olumsuz gelişmelerden etkilenmemesi için nasıl çözüm üretiyor? Bunları hep birlikte ve şaşkınlıkla izleyip görüyoruz. Ancak bilinen o ki, bugüne kadar Ankara Anadolu’yu yakın takip ediyor ve izliyordu şimdi ise Ankara’nın kafasını kaldıracak durumu yok. Bir başka bakış açısıyla bakalım… Acaba bundan sonra vatandaşa yüklenecek olan yükün ağırlığını, şimdiden hissettirmemek için yüzünü Anadolu’ya çeviremiyor mu? Bence doğru cevap bu… Bundan sonra hepimizin yükü daha da ağırlaşacak. Teğet değil, delip geçen değil, bütün hayatımızı alt üst edecek, dinamit atacak bir ekonomik kriz kapımızı çaldı ve buyur etmesekte içeriye girdi. Esnafın içinde bulunduğu ekonomik sıkıntı her geçen gün katlanarak artıyor. Her ne kadar gerek hükümet gerekse yerel sivil toplum örgütleri “ekonomik sıkıntılardan esnafımız, işadamlarımız, vatandaşlarımız çok etkilenmedi” dese de, resmi veriler hiç de öyle söylemiyor. Devletin resmi kurumlarının açıkladığı rakamlar her şeyi tozpembe gösteren esnaf kuruluşlarını yalanlıyor. Hadi bu verilerden de vazgeçelim… Peki, özellikle 2012 yılı ve 2013 yılının ilk çeyreğinde diğer yıllara oranla % 40 artış gösteren boşanma vakalarına ne diyeceksiniz? Yapılan istatistiklere göre boşanan her 10 çiftten 7’sinin ekonomik sıkıntılardan dolayı boşanmış olduğuna nasıl bir açılama yapacaksınız? Ticaret Odalarına, Ticaret Borsalarına, Esnaf Odalarına, Kredi kooperatiflerine, meslek odalarına bir kez daha halisane duygularla seslenmek istiyorum. Lütfen gerçekçi rakamları ve nedenlerini, samimi duygularla, hiçbir siyasi hesap ve beklenti içinde olmadan açıklayın. Açılayın ki bir anlamda hem toplumu hem de üyelerinizi bilgilendirmiş olursunuz. Bence siz aslında Ankara’nın yüzünü Anadolu’ya çevirmesini sağlayabilirsiniz. Şehrimizin ekonomik sıkıntılarını, çözüm yollarını bir rapor dahilinde, taraflarınızca oluşturulacak komisyon aracılığıyla iletebilirsiniz. Şimdi diyeceksiniz ki, tüm bunlar Ankara’da bilinmiyor mu? Olsun, bilinsin ama siz yine de görevinizi yapmış olun. Esnafın, üyelerinizin sesi olun. Neden mi? Bankaların faiz kıskacında, icra dairelerinin tozlu raflarında mücadele eden esnaf şimdi de devletin tahsilâtçı yaklaşımıyla uğraşıyor. Yanlış duymadınız…Benim okuduğum ve izlediklerimi sizde okumuş ya da duymuşsunuzdur. Maliye Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarına çoktan haciz koyma işlemlerine başladı bile… Diğer taraftan taslak olarak hazırlanmış ve kanunlaşmayı bekleyen çalışma daha vahim… Bundan böyle vergi, sigorta, elektrik, telefon gibi borcu olanlar artık bankalardan kredi kullanamayacak. Yani sakıncalı müşteri olarak bir anlamda fişlenecek. Bankalar haciz koyar, devlet haciz koyar… Devlet vatandaşına çözüm üretmezse, alacaklı bankalar hiç üretmez.

Yani vatandaşın kafasına vurmaya devam edilecek. Sonuç nereye gidecek? İşte ben de bunu soruyorum. Milletvekili olmayan, parlamenter anlamında sahipsiz olan bir şehrin geleceği için…

Sivil toplum örgütlerinin, esnaf kuruluşlarının başkanlarına soruyorum…

Sonuç nereye gidecek? Esnafa sicil affı getirilmedikçe sonuç daha da kötüye gidecek. Çünkü esnafın borcunu ödeme şansı olmadığı için, yeni kredi alarak borcunu ödeme yoluna gidecek. Sakıncalı ve kara listede olduğu için yeni kredi alamadığına göre… Bence kriz herkesi öyle bir derinden vuracak ki, ekonomik sıkıntısı olmayan vatandaş bile etkilenecek. Akaryakıta gün aşırı kuruş kuruş yapılan zam… Elektrik faturalarına çaktırmadan yansıtılan kalem kalem fonlar… Vergilere yapılan zamlar… Enflasyona göre artış sağlayan günlük tüketim ürünlerine yapılan zamlar… Vs… vs… vs… Herkeste yakın tarihte tusunami etkisi yaratacak. Lütfen… Ankara’yı izlemeyin! Ankara’ya gidin, Ankara’nın yüzünü Anadolu’ya Fatsa’ya çevirtmeyi sağlayın. Bu sizlerin vatandaşlık göreviniz değil, asli görevinizdir.


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

4

“AKP Karşıtlarını Kendi Etraflarında Toplayabilirlerse…” de Fatsa için gerekli olan projeler. Meydan projesini ele alırsak, Fatsa bugün 100 bin nüfusu kapsadığı için bu meydan Fatsa’ya küçük geliyor. Bu proje geç bile kaldı. Bugüne kadar yapılması gerekiyordu. Geçmiş belediyeler de oraya bina yapmak yerine meydanı açma gayretinde olmalıydılar.

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Yerel seçimlere 11 ay gibi bir zaman kalmasına rağmen seçimlerin siyasi hareketliliği ilçemizde şimdiden yaşanmaya başladı. İlçemizin köklü siyasetçilerinden Süha Topaloğlu, başlayan yerel seçim hareketliliğini değerlendirdi. Gazetemize yaptığı açıklamada mevcut Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın hizmetlerini ve açıkladığı projeleri de değerlendiren Topaloğlu, yerel seçimlerin sürpriz sonuçlar doğurabileceğini de ifade etti. Topaloğlu şu açıklamaları yaptı: “Anlayan Potansiyel Aday” Mevcut yönetim 2 dönemdir iş başında. Fatsa’da yapmış oldukları büyük yatırımlar var ve sürekli de proje üretiyorlar. Bundan 10 yıl önceki durumda değiller. Daha çok mesafe almış gibi görünüyorlar. Seçimlere 1 yıldan az bir zaman var. Adaylar tam netleşmedi ama görünen o ki,

AK Parti Hüseyin Anlayan’la bir dönem daha devam edecek. Her ne kadar aksi yönde bir takım sesler duysak da, ben bir dönem daha devam edeceklerini ve etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Zaten Hüseyin Anlayan da adaymış gibi davranıyor. Bu normal, çünkü şu an işin başında ve en muhtemel aday o. Bir yol kazasına uğramazsa potansiyel olarak aday. ‘Ben yapmayacağım’ demediği sürece de adaydır. Geçen hafta açıkladığı 5 yeni projeyle de seçim çalışmalarına yeni bir ivmeyle kazandırdı, start verdi ve Fatsa’nın gelecek 5 yılına talip olduğunu gösterdi. Bugünden çalışmalara başladı. 10 yıldır da görevde olduğu ve hükümet desteği arkasında olduğu için diğer adaylardan bir adım daha önde. “Meydan Çok Gerekliydi” Ben açıkladığı projeleri basından takip ettim. Toplantıya katılamadım ki davetli de değildim. Ancak baktığımız zaman hepsi

“İnşaatlar Olmasa Daha Uygundu” Hükümet Konağı önündeki proje, oradaki inşaatlar olmadan daha geniş bir meydan olsa çok daha güzel olurdu. Tabi mal sahiplerini mağdur etmeden, haklarını vererek bu uygulanabilirdi. Neticede ülkemizde demokrasi var ve orada hak sahibi kimse bir şekilde rızasının alınması ve hakkının verilmesi şarttır. Kimse kimsenin hakkını gasp edemez. Vatandaşın hakkı verilerek o meydan daha geniş yapılsaydı çok daha uygun ve doğru olurdu.

“Üzerinde Çalışılmalı” Otogar ve belediye binası projesi bence uygun ve doğru bir proje değil. Daha ayrı ve daha uygun yerlerde yapılırsa daha şık olurdu. O proje üzerinde biraz daha çalışabilirler. Otogarın yeri Fatsa için çok değerli bir yer. Projenin yer seçiminde daha dikkatli olmalılar. “Harikalar Diyarı, Harika Olur” Su arıtma tüm modern şehirler için gerekli bir yatırım. Çok doğru ve yerinde hatta geç kalınmış bir proje diye düşünüyorum. Evkaf Mahallesi’ne yapılacak olan ‘harikalar diyarı’ çok önemli bir proje. Fatsa’da coğrafi yapı nedeniyle yer sıkıntısı var. Fatsa kıyı şeridi itibariyle dar bir şehir. Ünye kadar geniş bir sahil şeridine sahip değiliz ve arkaya doğru düz bir arazimiz yok. Oradaki 210 dönümlük arazi Allah’ın bize bir lütfudur. Şehrin göbeğinde fevka-

lade bir alan bize nasip olmuştur. Her musibetten bir iyilik doğar ifadesi burada tam anlamıyla yerini bulmuştur. Burası eğer özenle yapılırsa Fatsa’nın hatta Karadeniz’de eşi benzeri olmayan güzel bir alan olacaktır. Çok doğru ve uygun bir proje. İnsanlar binalardan çok park bahçe ve yeşil alan görmek istiyorlar. Biz arazinin tamamını kullanarak trilyonlar yatırıyoruz. Örneğin yeni açılan Spor Kompleksi’nde de aynı durumu yaşıyoruz. Arsa kıtlığı olduğu için binayı oturttular ama çevresinde bir yeşil alan, park, bahçe yok. Büyük yatırımlar yapılıyor. Biraz daha serbest alanlarımızın olması gerekiyor.

“Tek Adayda Birleşirlerse…” Cumhuriyet Halk Partisi henüz adayını açıklamadı. Bu nedenle açıklanan adaylar üzerinde konuşmak gerekiyor. Mustafa Sade, Milliyetçi Hareket Partisi için en doğru aday. Bundan ön-

ceki seçimlerde 8000’in üzerinde çok ciddi bir oy aldı. Eğer Mustafa Sade karşıtların tamamını kendi etrafında toplayabilirse, seçimin neticesini etkileyebilir. AKP muhalifi vatandaşlar partisi ne olursa olsun tek bir aday etrafında toplanırsa sürprizlere açık ve çok çekişmeli bir seçim olur. Son yıllardaki Belediye Başkanlığı seçimleri bize gösterdi ki, vatandaş tarafından hem aday hem parti değerlendiriliyor. Yerel seçimlerde gerçekten yerel mantalite ön plana çıkıyor. Dolayısıyla vatandaş hangi partiden olursa olsun, kabullendikleri adayın etrafında toplanıyorlar. Vatandaş, ne kendi partisine ne de adayın partisine bakmıyor. Kimden daha iyi hizmet alabileceğine inanıyorsa onu seçiyor. Fatsa’da CHP ve MHP adayları AKP karşıtlarını kendi etraflarında toplayabilirlerse sürpriz sonuçlar da yaşayabiliriz diye düşünüyorum. Bunun birçok örneğini yaşadık.”

“Kan Verecek Kimse Yok Mu?” Ordu Sevgi Derneği Yönetimi ve üyeleri, “Kan Verecek Kimse Yok Mu” kampanyasına destek olmak için kan bağışında bulundular. Türk Kızılayı Samsun Şubesi ve Kimse Yok Mu Derneği Samsun Şubesi'nin organize ettiği “Kan Verecek Kimse Yok Mu” kampanyasına destek olmak için kan bağışında bulunan Ordulular, kampanyaya herkesin destek vermesini istedi. Kan kampanyasına destek olmak için tüm sivil toplum örgütlerinin ve vatandaşların duyarlı

olması gerektiğini söyleyen Ordu Sevgi Derneği Başkanı Hasan Varol, "Ordu Sevgi Derneği olarak bugün yaptığımız kongre sonucunda yönetimimiz yenilendi. Yenilenmiş olan yönetim, taze kanıyla Türk Kızılayı’na kan bağışında bulunuyor. Arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Bütün Samsun'da yaşayan Ordululara da seslenerek bu kan kampanyasına destek vermelerini rica ediyorum. Ayrıca bu konuda sivil toplum örgütleri de kampanyaya destek vermeli" dedi.

TEŞEKKÜR Rahatsızlığım sebebiyle tedavi gördüğüm süreçte gerek telefonla, gerekse bizzat gelerek “geçmiş olsun” dileklerini ileten tüm eş, dost ve akrabalarıma teşekkür ederim.

Fahri ÖZCAN Muhasebeci


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

“Siz Akıllısınız da Biz Aptal Mıyız?”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "CHP bir parti değildir. CHP, bu insanları AK Parti düşmanlığı ile bir arada tutabiliyor" dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şentop, Ordu TESK Otel'de gerçekleştirilen Ordu ve Giresun illerini kapsayan AK Parti Seçim İşleri Başkanlığı 5. Bölge Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, CHP'nin bir siyasi parti olmadığını ileri sürdü. Şentop, yaptığı konuşmada, "CHP Parti de değildir. İçinde tamamen İşçi Partisi paralelinde, tırnak içinde 'ulusalcı, MHP' bazen yakın düşen biraz daha kültürel motifleri olan bir milliyetçi ekip, bir tarafta sosyal demokrat bir tarafta Kürt kökenli sol çizgide insanlar, bir tarafta klasik Kemalist çizgi, bir taraftan 60'lı yılların Kemalist çizgisinden insanlar, “bu kadar insan bir siyasi parti çatısı altında bir araya gelmez” esasında söylüyorum. Ancak bu insanı bir araya doğum günü partisinde getirebilirsiniz. Bu anlamda bir siyasi parti değil, CHP AK Parti düşmanlığı ile bir arada tutabiliyor bu insanları. Seçime doğru bu birlikteliğin ciddi sorun yaşayacağını göreceğiz" diye konuştu. “ORTADA PARTİ YOK, BİR TABELA VAR” CHP'nin bir parti görüşünün olmadığını savunan Genel Başkan

yardımcısı Şentop, "CHP yeni anayasa sürecinin dışında kalacağını fark etti. Bu ana kadar görmüş olduğumuz tablo bu. CHP yeni anayasa sürecinin dışında kalacak. Aynen çözüm sürecinde olduğu gibi CHP bir parti görüşü üretemiyor. Bir parti görüşü yok. Partide çok görüş var fakat bir parti görüşü yok. Ortak görüşü yok. Partiyi komisyonda üç kişi temsil ediyor ama üçü de partiyi temsil edemiyor. Sadece kendi görüşlerini söylüyorlar. Birisiyle görüşüyoruz, anlaşıyoruz. Sonra ertesi gün diğeri geliyor. 'Bu maddeyi tekrar görüşelim' diyor. 'Arkadaşınız ile anlaşmıştık' diyoruz, 'Olsun benimle de anlaşın' diyor. Sonra bir başkası geliyor. 'Geçen günkü maddeyi tekrar görüşelim' diyorlar. Onunla da anlaşıyoruz. Yetmiyor. Gidiyorlar, partide birtakım itirazlar, kavgalar, gürültüler. Sonra tekrar, 'Bir daha bu maddeyi görüşelim' diye geliyorlar. Genel başkanlarının da partiyi temsil etme kabiliyeti yok. Sayın Kılıçdaroğlu konuşuyor, bir iki gün sonra parti içindeki bir tartışma üzerine ortaya koyduğu düşünceyi değiştirmek zorunda kalıyor. Dolayısıyla öyle bir parti ki parti genel başkanı dahil hiçbir kimsenin temsil edemediğini görüyoruz. Ortada parti yok. Bir tabela var. O çatının altında bir araya gelmiş, AK Parti'nin müzmin muhalifleri, her açıdan her görüşten farklı görüşten insanlar...

Tek ortak özellikleri AK Parti'ye muhalif olmak. Başka bir ortak özellikleri yok. O yüzden AK Parti'yi eleştirirken anlaşabiliyorlar. Bir arada hareket ediyorlar. Ne zaman kendi partileri adına bir görüş bildirmek icap etse anlaşamıyorlar. Kavga ediyorlar birbirleriyle" şeklinde konuştu. “KENDİ ÖNERİLERİNE SAHİP ÇIKMIYORLAR” "CHP kendisi bir süreçten karlı çıkmayacaksa o işin içinde yoktur. İsterse memleketin menfaati için olsun" diyen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Akil İnsanlar benzeri bir öneriyi daha önce CHP de yapmıştı. Ne zaman AK Parti önerdi, CHP bundan caydı. Aynı şekilde Meclis'te bir meclis araştırması komisyonu kurulsun diye öneri verdiler. Arkasından biz verince aynı konuda imzalarını çektiler. CHP Türkiye'yi düşünen Türkiye'nin menfaatini düşünen bir parti değildir. CHP tamamen kendi varlığını devam ettirebilmesi için sadece parti menfaati, parti çıkarları için hareket eden bir partidir. CHP kendisi bir süreçten karlı çıkmayacaksa o işin içinde yoktur. İsterse memleketin menfaati için olsun. Memleket için zorunlu bir iş olsun önemli değil. Parti çıkarı yoksa CHP o işin içinde yoktur" ifadelerini kullandı. “HANGİ HÜKÜMET KENDİ SONUNU HAZIRLAR?” Konuşmasının son bölümlerinde MHP'ye yüklenen AK Parti Genel

Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop şöyle devam etti: "MHP, AK Parti'nin İmralı'da pazarlık yaptığını iddia ediyor. Türkiye'nin yüzde 5'inin 'evet' diyeceği, yüzde 95'inin 'hayır' diyeceği bir pazarlığa AK Parti aptal mı 'evet' desin? Sayın Bahçeli konuşurken suçlamalar yapıyor. 'İhanettir, bilmem nedir' diyor. Kendi açısından haklı gözüküyor. Onun döneminde bürokratlar gidiyorlar, kararlar alıyorlar, icra ediyorlar hükümetin haberi yok. Bürokratlar adaya gidince bir şeyler olacak zannediyorlar. Onun zamanında öyle. Şimdi yine aynı kişiler gidiyor, istihbarat bürokratları, güvenlik bürokratları görüşüyorlar ama bunlar hükümete bir bilgi getiriyorlar. Kararları veren hükümettir. Türkiye'de hangi hükümet, kendi sonunu hazırlayacak bir pazarlığın içerisine girebilir. Aynı soruyu onlara sordum. Siz akıllısınız da biz aptal mıyız? Bir sene sonra seçime gidiyoruz. Hiçbir şeyi varsaymayın. AK Parti ile ilgili bütün ilkeler ve dünya görüşünüzü bir kenara bırakın. Bir sene sonra seçime gideceğiz. Sizin dediğiniz gibi bir pazarlık olsa Türkiye'nin kaçta kaçı bu pazarlığa 'evet' der. Yüzde 5'i bulmaz. BDP'liler içerisinde bile böyle bir pazarlığa 'evet' diyenlerin oranı düşük. Türkiye'nin yüzde 5'inin 'evet' diyeceği, yüzde 95'inin 'hayır' diyeceği bir pazarlığa AK Parti aptal mı 'evet' desin? Bir sene sonra seçime gidecek, kaybetsin. En azından bu kadarcık siyaset bilgisiyle düşünün." Ordu TESK Otel'de gerçekleştirilen toplantıya AK Parti 5. Bölge Koordinatörü Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz, AK Parti Genel Merkez Seçim Karargah Başkanı Mustafa Ataş, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Seçim İşleri Başkanı Fatma Ertekinler, AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, Giresun İl Başkanı Sabri Öztürk, Giresun ve Ordu il ve ilçe teşkilatlarının seçim işleri başkanları ve çok sayıda partili katıldı.

“Fatsa’da Metin Oktay’lar Yetişecek”

Galatasaray Futbol Okulu Karadeniz’de ilk kez Fatsa’da açıldı. Okulu Fatsa’ya kazandıran Beden Eğitimi Öğretmeni Oğuz Totan, hayalinin gerçek olduğunu söyledi. Totan: “2 yıldır hayalim olan Galatasaray Futbol Okulu’nu açmak bu güzel Fatsa ilçesinde nasip oldu. Hayalimi burada gerçekleştirdiğim için çok mutluyum. Yarınlarımızın mimarları olan çocuklarımızı Ulu Önder M. Kemal Atatürk’ün de dediği gibi ‘Zeki, Çevik ve Ahlaklı’ birer sporcu olarak yetiştirmek amacıyla açtığım bu okulda eşim Derya Totan’ın da büyük emekleri var. Son yıllarda aileler çocuklarının sporcu olmasını istiyorlar. Ancak her işte olduğu gibi sporcu olmak için de bunun eğitimini almak gerekiyor. Bu eğitimi de işinin ehli, tecrübeli, alt yapıya önem veren, gençlerin spor yapmalarını teşvik eden ve önünü açan, şans veren bir spor kulübünden almak mücadeleye 1-0 önde başlamak anlamına geliyor. Bizler bu amaçla Türkiye’nin alt yapıya çok önem veren ve Türkiye’nin futbolda Avrupa’ya açılan kapısı olan Galatasaray spor Kulübü’nün

Futbol Okulu’nu Karadeniz’de bir ilk olarak Fatsa’mıza hatta Ordu ilinin tamamına kazandırmış bulunuyoruz. Galatasaray Spor Kulübü ve özellikle de Fatih Terim, gençlerimize büyük önem vermekle kalmayıp onlara (A) takımda yer vermektedir. Bunun en yakın örnekleri de Arda Turan, Okan Buruk, Emre Çolak gibi isimlerdir. Bizler geleceğin Metin Oktay’larının başta Fatsa’dan ve tüm Ordu’dan çıkacağına inanıyoruz. Biz çocuklarımıza güveniyoruz, siz aileler de Galatasaray Spor Kulübü Garantisi’nde bize güvenin ve çocuklarınızı bize emanet edin” dedi. Okulun Teknik Sorumlusu ve Fatsa’da neredeyse tüm spor dallarında öğrencilere verdiği destek ve spora verdiği önemle ön plana çıkan Beden Eğitimi Öğretmeni Ahmet Yıldırır da yaptığı konuşmada ailelere seslenerek: “Değerli aileler, futbolu sevmek, futbol sahasında olmakla aynı şey değildir. Çocuklarınıza teknik telkinler vermek yerine onları özgür bırakın. Teknik eğitim bizim işimiz. Fatih Terim en büyük futbol adamlarından biridir. Bizler

de burada Galatasaray Kulübü’nün temsilcileri olarak evlatlarınıza onun hırsını, inancını, kalitesini ve bugünlere nasıl geldiğini anlatırken aynı zamanda var olan yeteneklerini geliştirmelerine ve ortaya çıkarmalarına yardım edeceğiz. Sizler sadece gülümseyin ve sürekli güzel düşünün. Spor evlatlarınızın toplumda daha iyi birer birey olmasını ve sağlıklı yaşamalarını sağlayacağı gibi zekâlarını da geliştiren bir etkinliktir. Özellikle

futbol tamamen yetenek ve zekâ işidir. Evlatlarınızın zekâsına, Galatasaray’ın kalitesine ve bizim eğitimimize inandığınız takdirde geleceğin futbol yıldızlarını hep birlikte yetiştirmenin onurunu hep birlikte yaşayacağız” dedi. Konuşmaların ardından okulun kurucusu Oğuz Totan, günün anısına Fatsa İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Arslan’a Galatasaray forması hediye etti.

Hafızlara Taç Takma Töreni Fatsa Müftülüğüne bağlı Gülzar Kız Kur'an Kursu'nda hafızlığını bitiren 6 öğrenci, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Ankara’da düzenlenen hafızlık sınavına katıldı. Sınavda başarı gösteren hafız öğrencilerin tamamı hafızlık belgesi almaya hak kazandı. Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz, Gülzar Kur'an Kursu

yönetici, öğretici ve velilerini tebrik etti. Müftü Yılmaz, “Fatsa’mızın yüzünü Başkent Ankara’da güldüren hafız öğrencilerimiz için 7 Mayıs Salı günü, Belediye Kültür Sarayında Taç Takma merasimi yapılacaktır. Bütün halkımızı bu merasime bekliyoruz” dedi.

Sayfa

5

TERS

DÜ Z

Mehmet Sabri UĞURBAŞ mugurbas@gmail.com

Eyüp Fatsa Lazım Bize

Yerel Seçimler yaklaştı… CHP henüz aday açıklamadı. MHP ise yine Mustafa Sade dedi. Ne de olsa son seçimde ‘yüreği ağzına geldi’ AKP’nin… Hani birkaç oy daha alsaydı, zafer MHP’nin olacaktı… MHP’nin seçimi doğru, yerinde, uygun, anlamlı. CHP Başkanı ‘zafere yürüyeceğiz’ dedi ama… Aday yok, aday olmayınca çalışma da yok. Seçmen merakla bekliyor, kimin kazanacağını değil, kimlerin aday olacağını… Her parti kendi adayıyla girerse seçime, AKP için ‘zafer’ başarı olacakken, Diğerleri yine ‘çok zorladık, çok yaklaştık’ diyerek Başardıklarına vurgu yapacaklar. Bilinmesi gerekiyor ki seçimde başarının yegane anlamı, seçimi kazanmaktır, ötesi yok. 1 oy bile fark varsa kaybettin, başarısızsın! Ne lazım? Eğer seçimin çekişmeli, sonucu belirsiz ve gerçek bir seçim gibi yaşanması isteniyorsa, Tek yol, tek adayın etrafında toplanmak. Kazanacağız, başaracağız, halkımıza güveniyoruz, zafer şarkıları söyleyeceğiz gibi nutukları yemiyor artık bu halk. Kazanacağına inanmıyorsa, oyunu da vermiyor. Bir zamanlar, genel seçimler öncesi AKP eski Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa: ‘Sonucu belli olan bir seçim, heyecan vermiyor’ Diyerek, zaten kazanacaklarını özetlemişti. Ve öyle de oldu. Aynısını mevcut Başkan Hüseyin Anlayan da yaşıyor. Takdir halkın olacak elbette. Ancak bu işler partiyle olmuyor. Yerel seçimde tek faktör ‘aday’. Muhalefet başarmak ya da başarıya yaklaşmak istiyorsa, tek çatı altında toplanmaktan başka çaresi yok! Aksi takdirde sonuç yine değişmeyecek. **** Bize sen lazımsın Eyüp Fatsa demişken, geçtiğimiz günlerde televizyonda açıklama yaptı. Uzun zamandır göremiyorduk… Gördük, sevindik. Ne hatipliğinde, ne de kişiliğinde olumsuz bir değişme yok. Sayın Fatsa günden güne büyüyor bu halkın gözünde… Ne kötülük var özünde, ne de maraz sözünde… Seviliyor, sayılıyor, özleniyor. Hele de vekilsiz olduğumuz şu günlerde, Daha bir anlaşılıyor değeri. Hani kaybedince anlaşılıyor ya, O kendinden bir şey kaybetmemiş ama Fatsa gerçekten bir vekil kaybetmiş. İleride ne olur ne olmaz bilinmez. Ancak Fatsa’ya Eyüp Fatsa’lar lazım… Ordu’ya Eyüp Fatsa’lar lazım, Türkiye’ye Eyüp Fatsa’lar lazım. Dün sevmeyenler, eleştirenler bile Bugün: “değerini bilememişiz” diyorsa, bize Eyüp Fatsa gerek, onun gibi düşünenler, onun gibi memleketini sevenler gerek… Benimsediklerini benimsemek, savunduklarını savunmak, onayladıklarını onaylamak bir yana dursun… Vatandaşı hor görmeyen, Milletvekili havasında değil milletin vekili, memleketin vekili havasında, fikrinde, görüşünde kafalar lazım bu memleketlere!


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

6

“Başıma Silah Dayadı, Bütün Paramı Aldı” Güneş Yüzünü Gösterdi, Kuruyemişçiler Sevindi

/ Fatma CANLI

/ Hamdi BÜKLÜ

Ülkemizde yaşanan taksici cinayetleri, taksi şoförlerinin can güvenliğiyle ilgili akıllarda soru işaretleri bırakıyor. Fatsalı taksi şoförleri de can güvenliklerinin olmadığına vurgu yaparak başlarından geçen ilginç olayları gazetemize anlattılar. Fatsalı taksi şoförü Nevzat İnatçı başından geçen talihsiz bir olayı; “Başıma silah dayadı, benden bütün paramı aldı ve çekti gitti” sözleriyle anlattı. Taksici Mahmut Ali Günal ve Davut Arzu ise yaşadıkları diğer sorunlardan bahsettiler. Nevzat İnatçı; “Araba kullanmayı sevdiğim için taksicilik mesleğini seçtim. Bu meslekte müşteriye güven vermek çok önemli. 30 senedir bu mesleği yapıyorum. Alkollü müşteriler biraz problem olabiliyor. Bizim ve müşterilerimizin güvenliği için taksilerde güvenlik kameraları olsa çok iyi olur. Kimi zaman taksiye binen müşteri param yok diyerek ödeme yapmıyor. Bu bizi çok mağdur ediyor. En az bizim kadar onlar da dürüst olmalılar. Daha önce başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum. Bir müşteri parayı peşin vererek kendisini Akcakese köyüne götür-

memi istedi. Gittiğimizde başıma silah dayadı, benden bütün paramı aldı ve çekti gitti. Can ve mal güvenliğimiz yok” dedi. “Devlet Bizi Mağdur Etti” Mahmut Ali Günal; “Taksicilik mesleğini halka hizmet etmek için seçtim. 25 senedir bu mesleği yapıyorum. Taksicilik kutsal bir meslektir. Ancak Fatsa’da 50 tane kayıtlı ticari araba varsa, 150 tane korsan çalışan araç vardır. Eğer onlar olmasa, kumanda edilse bizim işimiz çok iyi olacak. Fakat onlar piyasada olduğu sürece bizim işimiz kötü. Bu meslekte can güvenliğimiz neredeyse hiç yok. Her türlü insan taksiye biner, binme diyemezsin. Müşteri para ödemek istemediği zaman tartışmayı büyütmemeli. Çünkü can güvenliğiniz, alacağınız 3 kuruş paradan daha önemli. Devlet bizi mağdur etti. Emekli olup da ek iş yapan bağ-kurlulardan 150 lira aylık kesintisini yaptı, benim gibi bir sürü sigortalı olanlardan zamanında kesmedi ve bizlere şimdi ceza gönderdi. 10-12 seneden bu yana maliyeye kaydım var, ticari taksi işletiyorum. Bağkurludan kesintini yaptın bizden neden yapmadın da bana o kesmediğin paranın faiziyle cezası-

nı çıkarıyorsun? Aldığım 930 lira maaşın 700 lirasını devlete ödeyeceğim. Bizim bu mağduriyetimizi kim giderecek? Müşterinin ulaşımını gerçekleştirirken nasıl can güvenliklerini sağlamak bizi görevimizse, bizim can güvenliğimizin sağlanması da kısmen onlara bağlı. Biz sorumluluklarımızın farkındayız. Onlar da bizim iyi niyetimizi suistimal etmesinler” şeklinde konuştu. “Korsan Taksiciler Çoğaldı” Davut Arzu; “Gün geçtikçe korsan taksiciler çoğaldı. Bizim gibi ticari çalışan taksilerden daha çok korsan taksici var. Bu bizim kazancımızı çok etkiliyor. Bir de

bunun yanı sıra can güvenliğimiz yok. Müşteri hangi adresi verirse oraya gitmek zorundasın sonucunda ne ile karşılaşacağın, paranı alıp alamayacağın belli değil. Fatsa küçük bir yer olduğu için bizi tanıyan, artık fazlasıyla güvenen müşterilerimiz de var. Çocuklarını emanet ediyor, örneğin köye kadar götür diyor. Bu meslekte dürüst çalışmak çok önemli. Müşterinin bizlere güvenmemesi, bizim de onlara güvenmememiz söz konusu olamaz. Çünkü karşılıklı güvenmek zorundayız. Yoksa bu meslek olmazdı. 24 yıldır bu işi yapıyorum, sabit müşterilerimi artık tanıdığım için, onara hizmet verirken daha huzurluyum” dedi.

Soğuk kış günlerini geride bıraktığımız şu günlerde güneş kendini göstermeye başladı. Havanın ısınmasıyla insanlar sahile akın etti. Parklarda, çay bahçelerinde, kordonda yürüyüş yaparak güneşin tadını çıkarmaya çalışan vatandaşlar, sahilin vazgeçilmezlerinden olan kuruyemişçilerin de yüzünü güldürmeye başladı. Yaz mevsiminin gelmesiyle işlerinin artmasını umutla bekleyen kuruyemişçiler, sıkıntılarını gazetemize anlattılar. Bir tek yazın para kazandıklarını söyleyen kuruyemişçiler, “Biz mevsimlik bir iş yaptığımız için kış sezonu bize faydadan çok zarar getiriyor” sözleriyle kış aylarında yaşadıkları iş sıkıntısını dile getirirken seyyar satıcıların çoğalmasından da yakındılar. Sahildeki kuruyemişçiler sıkıntılarını ve yaşadıklarını şöyle anlattı: Tevfik Saraç; “ Biz mevsimlik bir iş yaptığımız için kış sezonu bize faydadan çok zarar getiriyor. Bu sebepten dolayı genellikle kış ayları iş yerimizi açmamayı tercih ediyoruz. Yaz sezonunun gelmesi bizim için çok önemli. Nisan ayı sürekli yağışlı geçti. Birkaç gün havalar daha sıcak. İnsanlar sahile gelmeye başladı. Sanırım yaz sezonu yavaş yavaş açılıyor. Özellikle hafta sonlarını iple çekiyoruz” dedi. Yusuf Karaçuha; “ Yaklaşık 15 yıldır kuruyemişçilik yapıyorum. İş-

yerim mevki olarak şehir merkezinden uzak ve sahil kıyısında olduğu için bir bakıma sezonluk bir işim var diyebilirim. Ek gelir sağlayabileceğim farklı bir işim de olmadığı için, burası benim için çok önemli. Ama maalesef kış mevsiminde burayı işletmemin bana bir faydası olmuyor. Çünkü kış aylarında bu iş yerinin elektrik, su ve kira bedeli gibi giderleri, gelirden daha çok. Ramazan ayı artık tamamen yaz mevsimiyle bütünleştiği için 1 aylık da buradan kaybımız oluyor. Demek istediğim, yaz mevsimi de kendi içerisinde belli dönemlere ayrılıyor. Yani yaz sezonunu da dolu dolu geçiremiyoruz. Bu iş yeri birkaç ay hariç kalan bütün aylar verim sağlamıyor. Kış aylarında bazen hiç açmıyorum” dedi. Esnaf Hasbi Polat; “ Biz sahil kısmında iş yeri olan kuruyemişçiler olduğumuz için, sezonluk iş yapabiliyoruz. Kış mevsimi bize faydadan daha çok zarar sağlıyor. Çünkü biz burada kış sezonunu boş geçirmemizle beraber, bir de elektrik, su, kira ve vergi ödüyoruz. Etrafımızda bulunan onlarca seyyar satıcı var. Hemen yanımızda su, simit satıyor. Biz yaz sezonunda bile burada satış yapmakta zorlanıyoruz. Seyyar satıcılar vergi vermiyor, kira, elektrik, su ödemiyor. Peki, neden kimse onlara engel olmuyor, dur demiyor merak ediyorum” şeklinde konuştu.


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

7

Nüfusu 10 Binin Üzerinde Olan İlçelere Doğal Gaz Gelecek Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması

Aybastı, Gölköy, Korgan, Kumru ve Perşembe ilçelerine de Doğalgaz dağıtımı yapılabilecek. Bakanlar Kurulu, doğal gazın ülke genelinde yaygınlaştırılması hedefi doğrultusunda, mevcut doğal gaz dağıtım bölgeleri lisans kapsamı dışında kalan merkez nüfusu 10 binin üzerindeki ilçelere doğal gaz ulaştırılmasını sağlamak amacıyla BOTAŞ'ı yetkilendirdi. Bu karar ile Ordu merkez, Fatsa ve Ünye ilçelerinden sonra nüfusu 10 binin sınırında ya da üzerinde olan Aybastı, Gölköy, Korgan, Kumru ve Perşembe ilçelerine de Doğalgaz gelebilecek. Bakanlar Kurulu'nun Mevcut Doğal Gaz Dağıtım Bölgeleri Li-

sans Kapsamı Dışında Kalan İlçelere Doğal Gaz Ulaştırması Amacıyla BOTAŞ Genel Müdürlüğünün Görevlendirilmesine İlişkin Kararı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Karar, doğal gazın ülke genelinde yaygınlaştırılması hedefi doğrultusunda, mevcut doğal gaz dağıtım bölgeleri lisans kapsamı dışında kalan merkez nüfusu 10 binin üzerindeki ilçelere doğal gaz ulaştırılmasını sağlamak amacıyla yapılacak yatırımlara ilişkin usul ve esasları belirlemeyi amaçlıyor. Abone bağlantı bedeli 6 ay içinde yatacak Karara göre, mevcut doğal gaz dağıtım bölgeleri lisans kapsamı dışında kalan merkez nüfu-

93/2 Tertipler Askere Gidiyor Fatsa Askerlik Şubesi önünde uzun kuyruklar oluşturan 93/2 tertip adaylar, sülüslerini alıp askerlik yolunu tutacaklar. Babalarından öğrendikleri askerlik hikayelerini dinleyerek bu yaşa geldiklerini söyleyen gençler, "Biz babamızdan asker ocağının Peygamber Ocağı olduğunu

öğrendik. Şimdi o ocakta talim ve terbiye görmeye gidiyoruz. Döndüğümüzde her birimiz Fatsa'nın değişik yerlerinde veya Fatsa dışında görev alacağız. Orada farklı kardeşlerimizle tanışacağız. Bu güzel bir duygu" şeklinde konuştular.

su 10 binin üzerindeki ilçelerden, ilçe merkezindeki toplam elektrik abone sayısının asgari yüzde 60'ına tekabül eden elektrik abonesinin, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından belirlenen abone bağlantı bedelini ilgili il özel idaresince belirlenecek bir banka hesabına yatırmış olan ilçelere doğal gaz ulaştırılmasını teminen inşa edilmesi gerekli şehir besleme hatları için gereken yatırımlar, Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ) tarafından gerçekleştirilecek. İlçelerde doğal gazın ulaştırılması konusunda istekli olan elektrik abonelerince abone bağlantı bedeli bu Kararın yürürlüğe girmesini takip eden 6 ay içinde ilgili il özel idaresince açılacak hesaba yatırılacak ve nemalandırılacak. Bu Kararın yürürlüğe girmesini takip eden 6 ayın sonunda abone bağlantı bedelini yatıran elektrik abone sayısı toplamı, toplam elektrik abone sayısının yüzde 60'ını geçen ilçelere bağlantı hatlarının yapımı için ilgili il özel idaresi tarafından BOTAŞ'a başvuruda bulunulacak. Başvuruda bulunanların ilçedeki toplam elektrik abone sayısının yüzde 60'ını geçmediği ilçeler

ile herhangi bir sebeple bağlantı hattı yatırımı gerçekleştirilemeyen ilçeler için yatırılan abone bağlantı bedelleri, ilgili il özel idaresi tarafından geri ödeme gününe kadar işlemiş olan faizi ile birlikte abone bağlantı bedelini yatıran elektrik abonelerine iade edilecek. Yatırımlar BOTAŞ tarafından karşılanacak Söz konusu ilçelere doğal gaz ulaştırılması için yapılacak şehir besleme hatlarına ilişkin yatırımların bedeli BOTAŞ tarafından karşılanacak. BOTAŞ'ın talep etmesi durumunda, bu Karar kapsamındaki yatırım bedeli ödenmemiş sermayesine mahsup edilmek üzere Hazine Müsteşarlığı bütçesine konulacak ödenekten Kuruluşa aktarılacak. Bu Karar kapsamında doğal gaz ulaştırılacak ilçeler için BOTAŞ tarafından inşa edilecek boru hattı yatırımı ve bütçesi Kalkınma Bakanlığınca BOTAŞ Yatırım Programına dahil edilecek. Karara göre, toplanacak bedellerin yönetilmesi ve nemalandırılmasına ilişkin usul ve esaslar, Hazine Müsteşarlığının uygun görüşü üzerine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından belirlenecek.

Fatsa Müftülüğü’ne bağlı “Kur’an Kursları Arası Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması” Fatsa Belediye Kültür Sarayı’nda yapıldı. Yarışmanın açılış konuşmasını yapan Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz, “Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek ve okumak her müminin en zevkli ve en tatlı bir meşguliyetidir. Bunun için bir mümin hangi yaşta olursa olsun, Kur’an-ı öğrenmek için büyük bir gayret içine girenler okumasını öğrendikten sonra da bu hazzı her fırsatta tatma imkanına sahip olurlar. Bir müminin Allah’ın kitabını öğrenmek kadar merak ettiği bir konu olamaz. Bundan dolayı, hem kendisi öğrenmek, hem de çocuklarına öğretmek için belli bir vakit ayırmalı ve öğrenmek için emek vermelidir. Amacımız burada bir sınama ya da yarışma yaptırmak değildir. Biz biliyoruz ki bütün öğrencilerimiz başarılıdır. Amacımız bu kardeşlerimizin bilgisini ölçmekten ziyade onları teşvik edip kaynaştırmaktır. Bugün burada kimse kaybetmeyecektir. Herkes kazanacak çünkü Kur’an-ı okuyan, dinini öğrenen

ya da bundan dolayı yarışan insan kaybetmez. Bilakis hem dünyada hem de ahirette kazanır” dedi. Başkanlığını Fatsa Müftüsü Şenel Yılmaz’ın yaptığı yarışmanın jüri üyeliklerini Şube Müdürü Murat Baş ve Merkez Kur’an kursu Öğreticisi Selahattin Özgen yaptı. İki kategoride yapılan yarışmalarda 17 yaş altı bay ve bayan, 17 yaş üstü bay ve bayan öğrenciler dereceye girmek için hünerlerini sergilediler. Birinci kategori 17 yaş altı erkeklerden İslamdağ Beldesi Kur’an Kursu öğrencisi Murat Çıtır, 17 yaş altı bayanlarda ise Gülzar Kız Kur’an kursundan birinciliği Handenur Alınlı kazandı. İkinci kategoride ise 17 yaş üstü erkekler için birinciliği Gülüşanhatun Kur’an kursu öğrencisi Bekir Salı, 17 yaş üstü bayanlarda ise Merkez Kur’an Kursu’ndan Erva Işıklı birinci olmuştur. Her iki kategorilerden bay ve bayan öğrencilerin birincileri İl Müftülüğü’nde düzenlenecek olan il ve ilçeler arası yarışmaya katılacak.


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

8

Damar İziyle Takip Edecekler Hocalar Başkanlık Sistemini Konuştular

Ünye İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi tarafından, "Bir Hükümet Sistemi Örneği Olarak Başkanlık Sistemi" konulu panel düzenlendi. Panele Ünye Kaymakamı Mustafa Demir, Çaybaşı Kaymakamı Berkay Sönmezay, Ünye Belediye Başkan Vekili Kemal Çöp, İl Genel Meclis Üyesi Fahri Şahin, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, daire amirleri ve öğrenciler katıldı. Panelde ilk konuşmayı yapan Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Erdal Abdulhakimoğulları, 'Tarihten günümüze Türkiye'nin hükümet sistemi pratiği' konusunu ele alarak, şunları söyledi: "Biz 2007 değişikliği sonrası itibariyle artık Türkiye'de her halükarda adına ne dersek diyelim bir sistem değişikliği gerçekleştirmek zorundayız. Yani biz istemesek de Türkiye'deki hükümet sistemi yapısal olarak dönüşecek. Bunun adı yarı başkanlık olur, başkanlık olur veya mevcut sistemin rasyonelleştirilmesi güçlendirilmesi şeklinde olabilir ama neticede

baktığımızda sistemin yapısal olarak değişime gitme olduğu zorunluluğunu görünüyor. Bu sistem her halükarda istesek de istemesek de değişikliğe uğrayacak. O zaman biz isteyelim de değişikliğe uğrasın" dedi. "YENİ ANAYASA ZORUNLULUKTUR" İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Murat Yanık 'ABD Başkanlık sistemi' konusunu ele alarak, "Türkiye, ciddi olarak başkanlık sistemini masaya yatırmalı ve tartışmalıdır." ifadesini kullandı. Yanık konuşmasında, "Bu anayasa yamalı bohçaya dönmüştür, artık değiştirilmesi gerekir, derdik. Şimdi ise bunları demiyoruz daha ötesinde şeyler söylüyoruz. Mesela artık yeni anayasa bir ihtiyaç bir gereklilik değil, bir zorunluluktur. Zaten anayasa kendi içinde mantıksal tutarlılığını kaybetmiş, 17-18 defa değiştirilmiş, 100'den fazla maddesi değiştirilmiştir. Dolayısıyla yeni anayasa önceden bir

gereklilik iken şimdi bir zorunluluk haline gelmiştir. Geçmişe bakıldığında tek partili olunan dönemlerde büyüme hep artı, koalisyon olan dönemlerde büyüme hep eksidir. Dolayısıyla bu somut gösterge, istikrarlı bir hükümet ortaya çıktığında ekonominin de istikrarında ülkeye fayda sağladığını gösteriyor" diye konuştu. "BAŞKANLIK SİSTEMİ İŞLEYEBİLİR" "Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir, 'Türkiye'nin hükümet sistemi arayışı ve Türkiye için başkanlık sistemi tekliflerinin değerlendirilmesi' konusunu ele aldı. Bilir,"Amerikan kurucu babaları aslında devleti kurarken gerçekten de nasıl yapalım da öyle bir sistem kuralım ki, krallara tabi olmayalım, otoriterleşme olmasın şeklinde bir kaygıyla çalışmalarına başlıyorlar. Amerikan başkanlık sistemi, Amerikan kurucu babalarının akıl yoluyla buldukları bir sistemdir yani rasyonel bir sistemdir. Parlamenter sistem aslında uygu-

GENÇAY GAYRİMENKULDE SATILIK İLANI * Dolunay mahallesi sanayi üstü 210 m2 iki adet arsa 40,000 * Dolunay mahallesi kına kent ikide değişik katlarda bitmiş durumda 100,000 TL ile 130,000 TL arasında değişen fiyatlarda 10 adet daire * Dolunay mahallesi yalı evler sitesinde zemin daire bitmiş durumda 85,000 TL * Dolunay mahallesinde 250m2 arsa 70,000 TL * Dolunay mahallesinde 170 m2 yüzde seksen bitmiş daire 85,000 TL * Dolunay mahallesinde müstakil villa 3 kat 285,000 TL * Evkaf mahallesi liman kavşağında müstakil 3 katlı bina 150,000 TL * Evkaf mahallesi kumru yolu güzergâhında derya konutlarında 2 adet daire 80,000 * Sakarya mahallesinde 90 m2 müstakil tek katlı ev 90,000 TL * Sakarya mahallende zemin 1010 m2 bitmiş daire 55,000 TL * Sakarya Mahallesi toki yolunda üç katlı müstakil bina 90,000 * Sakarya Mahallesi merkez otopark yanı yüzde seksen bitmiş 1010m2 daire 95,000 * Mustafakemalpaşa Mahallesi dere üstü mevkiinde 4 adet 85 m2 ve75 m2 biro daireler ve iki adet dubleks daireler birolar 90,000 TL dubleksler 120,000 TL * Dumlupınar Mahallesi sevgi caddesinde 147 m2 bitmiş merkezi ısıtmalı daire 135,000 TL * Şerefiye mahallesinde 90 m2 bitmiş daire 55,000 TL * Şerefiye mahallesinde 2 katlı müstakil ev 125,000 TL * Kurtuluş mahallesi kıyan köy mevkinde 110 m2 karkas daire 40,000 * Kurtuluş mahallesinde 70 m2 iki adet zemin daire yüzde seksen bitmiş 45,000 * Kurtuluş mahallesinde yüzde seksen bitmiş dubleks daire 170 m2 100,000 TL * Kurtuluş mahallesi kıyanköy mevkiinde değişik ölçülerde ve fiyatlarda 12 adet arsalar * Kurtuluş mahallesi fisko birlik karşısı yüzde seksen bitmiş 120m2 daire 85,000 TL * Kurtuluş mahallesi fisko birlik karşısı yüzde seksen bitmiş iki adet dubleks daire 100,000 TL * Kurtuluş mahallesi sahil caddesi bitmiş 150 m2 daire * Bolaman da Karadeniz sahil yolu ile deniz arası müstakil üç katlı bina 525 m2 arsa içinde işyeri olmaya uygun 320,000 TL * Yalıköy merkezde 220 m2 mustakil arsa 15,000 TL

Her türlü gayrimenkul alımı satımı ve gayrimenkulle alakalı her türlü danışmanlık hizmetiyle sizlere hizmet vermekten onur duyarız bir telefon kadar yakınız Gsm 0533 574 66 55 - İş 0452 423 58 08

lamadan devam eden bir sistem Dolayısıyla bir teorisi var, yani parlamenter sistem fazla esnek olamaz, ama başkanlık sisteminde akla uygun değişiklikler yapabilirsiniz. Hatta bu Latin Amerika ülkelerini yerden yere vururlar onların başkanlık sistemi için ama ben Latin Amerika ülkelerinin zeki insanlar olduğunu düşünüyorum. Çünkü Amerikan tipi bir başkanlık sistemi yerine kendi ülkelerine yerine uyan bir başkanlık sistemini benimsedikleri için Amerika'nın siyasi kültürü, siyasi parti yapısı, seçim sistemi aslında o sistemin onlara özgü yönlerini oluşturuyor. Ama biz bir başkanlık sistemi tercihinde bulunacaksak Türkiye'nin kendine özgü şartlarını da birlikte değerlendirmemiz gerekiyor. Nedir Amerika'da başkanlık sistemini Amerika'da başarılı kılan? 3 tane temel özelliği var. Yazılı bir anayasanın olması, bu konuda da bizlerde sorun olmayacaktır diye düşünüyorum çünkü böyle bir çalışmaya Türkiye de başlandı. İkincisi milli egemenlik diye ya da halk egemenliği diyebilirsiniz. Bu konuda da aslında Türkiye'de sorun yok çünkü Türkiye'de bir demokrasi kültürünün ve demokrasi deneyiminin en azından bir asırdır olduğunu düşünüyoruz. Belki Amerika'da başarıyla uygulanan başkanlık sistemin de en unsurlardan diğeri de denetim mekanizmaları yani Amerika'da iktidarın denetlenmesine önem veren bir takım sistemler var, çek at palas yazılı belge sistemi. Eğer Türkiye'de firen ve denge sistemi iyi kullanabilirse yani iktidarın denetlenmesine ilişkin mekanizmalar ön görülürse, Türkiye 'de başkanlık sistemi işleyebilir" şeklinde konuştu.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın Türkiye genelinde alt yapısını oluşturduğu “Damar İzi Kimlik Doğrulama Sistemi” Ünye’de uygulanmaya başlandı. Özel rehabilitasyon merkezlerinde eğitim alan çocukların, eğitime devam edip etmedikleri bu yöntemle belirlenecek. Uygulama ile suistimallerin de önüne geçilecek. Milli Eğitim Bakanlığı, özel eğitime ihtiyaç duyan çocuk ve yetişkinlere rehabilitasyon merkezlerinde verilen eğitim hizmetlerinde Damar İzi İle Takip Sistemini hayata geçirdi. Türkiye genelinde başlatılan proje kapsamında uygulama Ünye’de de başladı. Uygulama kapsamında Ünye Rehberlik ve Araştırma Merkezi’nin (RAM) hizmet alanı olan Ünye, Akkuş, Çaybaşı ve İkizce ilçelerinde özel eğitime ihtiyaç duyan toplam 780 kayıtlı öğrenci ile veli ile eğitim personelinin kimlik tanılaması yapılarak. Uygulamanın, özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilere yönelik verildiğini belirten Ünye Milli Eğitim Müdürü Musa Erdem, “Özel eğitime İhtiyacı olan öğrencilerimiz Rehberlik Araştırma Merkezi’ne gelip çeşitli testlerden geçtikten sonra özel eğitim durumu tespit ediliyor. Daha sonra bu öğrencilerin nasıl bir eğitim alacağı ortaya çıkıyor. Özel eğitime ihtiyacı olan

öğrencilerimiz okullarımızda bu eğitimi alabiliyorlar. Devletin ortaokulunda ve lisesinde bu eğitime devam edebiliyorlar. Bunun yanında da özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinden de eğitimlerine destek alabiliyorlar” dedi. Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde alınan bu eğitim özel sektör tarafından verildiğini dile getiren Musa Erdem, “Verilen eğitim karşılında ödemeleri Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılmaktadır. Biz Milli Eğitim Müdürlüğü olarak bu gibi kurumları denetlemekle de yükümlüyüz. Denetimlerimizi belli bir periyotta yapıyoruz. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı’nca özel rehabilitasyon merkezlerine Damar İzi Doğrulama Sistemi kuruldu. Avuç içi cihazı ile birlikte öğrencilerimiz ve onlara eğitim veren rehabilitasyon merkezi eğitimcilerinin bütün tanıtımları orada yapılacak. Velilerin avuç içi izleri oradan okutulacak. Öğrencilerimiz bu dersleri eğitim iş okulları ve rehabilitasyon merkezlerinde alırken derse giriş ve çıkışları kontrol altına alınmış olacak. Bu kontrollerle beraber devletin büyük bir karı olabileceğini düşünüyoruz. 18 Mayıs’a kadar tüm Rehabilitasyon, öğrenci ve veli tanıtımları yapılmış olacak ve sistem tam anlamıyla çalışmaya başlayacak” şeklinde konuştu.


29 NİSAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

9

“Saçınızı Değil, Gözünüzü Korusun” “Topuklu Ayakkabılarla Yürümeyin!” Başkan Torun Uyardı;

/ Hamdi BÜKLÜ

Yaz aylarının en belirgin özelliği güneştir. En çok sevdiğimiz güneşin yararları olduğu kadar zararları bulunmaktadır. Dünyanın tüm güzelliklerini görmek için tek ihtiyacımız “ bir çift göz” olmasına rağmen bizler gözlerimizi koruyamıyoruz. Göz sağlığı ve doğru gözlük kullanımı konusunda bir açıklama yapan gözlükçü Bora Eren, “ Gözlerimizin önemini onları kaybettikten sonra anlamanın bir faydası olamaz” dedi. Gözlükler Aksesuarlıktan Çıkmalı Bora Eren, “Eskiden güneş gözlüğünü alan kişiler sadece gösteriş ve aksesuar olarak kullanmaktaydılar. Ancak, dünya’nın atmosferik yapısı çok fazla bozulduğundan dolayı güneş ışınlarlı zara verici boyuta geldi. Dolayısla insanlarımız bu konu üzerinde az da olsa bilinçlendi. Yaz ayların en büyük sıkıntısı aşırı derecede dik ve fazla gelen güneş ışınları, insanların gözlerini bozduğundan güneş gözlüğü kullanma ihtiyacı zorunlu hale geldi. Atmosferden yoğun olarak gelen Güneş ve ultraviyole ışınlarına bağlı olarak cilt kanseri ve katarakt gibi ciddi hastalıkların oluşacağını biliyoruz. Ülkemizde aşırı derece çevre kirliliği olduğu için güneş gözlüğü aksesuar olmaktan çıkması gerekiyor. Güneş Gözlüğü, Toka Değil… Yapılan en çok hata, güneş göz-

lüğü kullanan kişilerin çoğunluğu güneş gözlüğünü saçlarına takıyor, gözlerini korumak saçlarını korumayı tercik ediyorlar. Yani bu hata hem sağlık hemde maddi açıdan zararlıdır. Gözlerinin, Güneş ve ultraviyole ışınlarından zarar gördüğü gibi gözlüklerinin de saçlarda uzun süre kaldığından dolayı aşırı nem ve tere bağlı olarak güneş gözlüğünün camı da zarar görmektedir. Gözlük Göz’e, Taç ise başa takılan bir aksesuardır. Güneş gözlüğünün kalitesi ne kadar çok iyi olsa da terin vermiş olduğu asidik etki gözlük camının bozulmasını sağlar. Ucuz Diye Almayın… Birçok vatandaşımız maddi sebeplerden ucuz ve işportada dan alınan gözlüklerin sadece göze değil aynı zamanda cilde ve beyine zarar vermektedir. Çünkü bu ucuz ürünlerin hepsi kullanılmış olan röntgen filmleriyle kaplandığı için ve bu malzemenin maliyeti çok cüzi olduğundan vatandaşa uygun gelmektedir. Ayrıca bu ucuz gözlüklerin çerçeve tutucularının vücut ile sürekli temas ettiği için genelliklede plastik maddesinden olduğundan cilt kanserine hastalığına sebebiyet vermektedir. Plastik, doğa en uzun süre bozulmadan ve zarar veren bir maddedir. İşporta da satılan güneş gözlüklerinin camlarında korucu bir madde olmadığı gibi röntgen filmlerinin vermiş olduğu zarar iki çıkmaktadır. Yani bu tip gözlüklerin zararları direk olarak göze ve dolayısıyla da beyine gitmektedir. İşporta gözlük takacağına hiç takmasa daha az sağlık açısından problem yaşamaz.

Korsan Gözlüklere Dikkat Edin Sadece ucuz gözlüğü işportacılar ve sanal siteler satmadığı gibi resmi olarak faaliyet gösteren güneş gözlüğü satan meslektaşlarımız var. Bu meslektaşlarımızın savunması, “müşteri ucuz ürün istiyor bizde tedarik ediyoruz” diyorlar. Gözlükçülük mesleğinin denetlenmesi olmadığı için her önü gelen bu işi yapıyor. Optik açısından bakıldığında devletin denetleme yapma yetkisi olan kurumları işleri yapıyorlar ama güneş gözlüğünü denetleyecek bir kurum olmadığından dolayı bu açığı fırsata çeviren var. Benim görüşüm, devletin nasıl numaralı gözlüklerin satışı yapılan yerleri denetlediği güneş gözlüğü satan yerlerinde aynı kurumun denetlemesini istiyorum. Ayrıca internet yani sanal pazarlama şirketlerinin yüzde 50 veya yüzde 90 varan indirimler yaptığını görsel ve sessel olarak vurguladığı için maddi olanakları az olan müşteri bu ürünleri almayı tercih ediyor. Bu hata müşteriye hem sağlık hemde maddi zarar vermektedir. Sanal ortamda, Uluslararası güneş gözlüğü pazarında adından söz ettiren çok ünlü markaların fiyatlarını o kadar uygun hale getirdiklerinin dikkatini çekerek korsan ürünleri vatandaşlarımıza satmaktadırlar. Kanser Riski Taşıyor Dünya ürün satış pazarında ünlü markaların taklitlerini yapan doğu ülkeleri korsancılık alanında o kadar uzmanlaşmış ki, 33 yıllık optikçilik yaptığım halde güneş gözlülüğünün orijinal veya korsan mı olduğu gözle anlayamıyorum. Ancak makine yardımıyla sahte veya orijinal olduğunu anlayabiliyorum. Bu demek oluyor ki korsan o kadar uzman bir şekilde kopyalama yapıyorlar. Güneş gözlüğü pazarında ünlü firmaların gözlüklerini satan korsan satıcılar, bu gözlüklerin kataloglarını müşteriye garanti kartı olarak söylüyor ama aslında orijinal gözlüklerin garanti kartı

İLAN AYDEMİR İş Merkezinde Kiralık Ofisler Ayhan Aydemir 0532 382 37 19

Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. Topaloğlu Camii karşısı FATSA Müracat Aydemir Muhasebe Bürosu

katalog değildir. Tüketici bu ürünlerin sahte veya orijinal olduğunu verilen gözlüğün kutusunda, almış olduğu gözlük markasının hem Türkiye hemde dünya genelinde ki Distribütörü’nün İsim, Adres, Telefon bilgileri olması gerekiyor eğer bunlar yoksa bilinmelidir ki sahte üründür.

Her Gözlük Herkese Uygun Olmayabilir Her gözlük herkese yakışacak diye bir şey söz konusu olamaz. Her gözlüğün modeli değiştiği gibi gözlüğün cam kalitesi de değişmektedir. Dünyaca ünlü firmalar bir modelini güneş gözlüğü pazarına sunduklarında nasıl ki çerçevesi değişiyorsa ürünün cam kalitesi de değişmektedir. Örneğin, güneş gözlüğünün camı düz, polarize ve antirefle olarak değişmektedir. Bu kalitelerin tek olabileceği gibi ikili veya üçlü sistem olarakta satıla bilmektedir. Yani güneş gözlüğü hem polarize hemde olarak satılmaktadır. Bu alıcının maddi olanağıyla değişmektedir. Vatandaşımız güneş gözlüğü almak istiyorsa, ilk olarak ne iş yapıyorsa ona göre tercih etmelidir. Mesela, taksici veya uzun yol şöferlerinin uzun süreli araç kullandıkları için tünellere girdiklerin ani ışık değişimi olduğu için görme konusunda sıkıntı yaşabiliyorlar. Güneş Gözlüğü Niçin Alınır Bu nedenle eğer gözlük almak istiyorsa hem polarize hemde antirefle olmasına dikkat etmelidir. Eğer memur ve çalışan ise sadece güneşli ortamlarda kullanacağından dolayı polarize gözlük kullanmalarını tavsiye ediyorum. Bakıldığında gözlük fiyatları markadan markaya değiştiği kaliteden kaliteye değişiyor. Ortalama bir gözlük fiyatı 150 lira ile 250 lira arasında değişmektedir. Vatandaşımız şunu bilmesin isterim ki çok ünlü markalı ürünler en iyi gözlük anlamına gelmez. Çok ünlü Marka olmayıpta en iyi kalitede olan gözlükler bulunmaktadır” dedi.

Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, Orgeneral İbrahim Fırtına Bulvarı üzerinde yapılan yürüyüş ve koşu yolunda uyarı levhaları asılmasına rağmen topuklu ayakkabılarla yürünmesine tepki gösterdi. Başkan Torun, "Maalesef spor amaçlı o alan, topuklu ayakkabılarla deforme oluyor, bu çalışmaya sahip çıkmalıyız" dedi. Ordu Belediyesi tarafından sahil şeridinde yaklaşık 2 kilometrelik bölümde hayata geçirilen 1 milyon 500 bin lira tutarındaki 'Kıyı Plaj ve Park Projesi' kapsamında mevcut kaldırımın dışında koşu ve yürüyüş yolu yapıldı. Kauçuk zeminin zarar görmemesi için belediye tarafından yürüyüş yolunda belli aralıklarla üzerinde 'Kauçuk zemine zarar verdiğinden topuklu ayakkabı ile yürünmemesi rica olunur. Ordu Belediyesi' yazılı uyarı levhaları asıldı. Ancak uyarılara rağmen topuklu ayakkabılarla yürünmesi kauçuk zeminin bozulmasına neden oldu.

Belediye Başkanı Seyit Torun, bu alanda haftanın yedi günü insanların dinlenebileceğini belirterek yapılan çalışmaları vatandaşların korumasını istedi. Talep üzerine bölgedeki yürüyüş ve koşu yolunu hazırladıkları proje kapsamında bir metre daha genişlettiklerini anlatan Başkan Torun, şunları söyledi: "Yürüyüş ve koşu yolunun haricinde yeni proje de de sahil de yürüyüş alanları bulunuyor. Bu bölge Ordu'nun deniz turizmine hitap ettiği bir alan. Yürüyüş yolunda uyarı levhalarımız var, zaman zaman biz de uyarıyoruz. Normal topuklu ayakkabıyla yürüyüş için yan tarafta alan var. Ama o alan sadece spor yapma amaçlı. Koşu yolunda topuklu ayakkabılarla ve uygunsuz ayakkabılarla yapılan yürüyüşlerde maalesef o alan zarar görüyor. Kauçuk çok kısa sürede bozuluyor. Sonuçta bu hizmet onlar için. Orayı korumamız lazım."

Kış Ilık Geçti,Mavi Ladin’e Zarar Verdi

Ordu'da son yıllarda büyük rağbet gören fidan yetiştiriciliğinde Kasım’da başlayan söküm zamanı neredeyse bitmek üzere. Ancak bu yıl kış ayının beklenenden ılık geçmesi mavi ladin fidanlarında yüzde elli zarara yol açtı. Fidanlarını satmak isteyen üreticiler son sökümlerini gerçekleştirirken bu işin pazarlamasını yapanlar bu yıl özellikle mavi ladinde hiç iyi bir sezonun geçmediğini ifade ediyor. Kış mevsiminde karın yağmamasının özellikle mavi ladin fidanlarında yüzde elli oranında zarara neden olduğu belirtiliyor. Kasım ayında başlayan fidan sökümü son günlerini yaşarken üreticilerde satacakları fidanlarını günü geçmeden satmak için son sökümlerini gerçekleştiriyor. “söküm zamanı Kasım ayında başlıyor, Mayıs ayında bitiyor. Bu aradaki zamanda dikimi, sökümü, parlamayı, hepsini sıkıştırıp yapmamız gerekiyor.” 20 bine yakın fidan üreticisinin bulunduğu Ordu'da bu işin pazarlamasını yapanlar bu yıl özellikle mavi ladinde hiç iyi bir sezonun geçmediğini ifade ederek, “yaklaşık Ordu genelinde 20 bin

tane irili ufaklı fidan üreticisi var. 5 tane firma var pazarlayan bizimle beraber. Fidan üretiminde bu kışın hafif geçmesi nedeniyle ladinlerde hastalık oldu. Talebe karşılık veremedik.” Kış mevsiminde karın yağmamasının özellikle mavi ladin fidanlarında yüzde elli oranında zarara neden olduğu belirtilirken, “bu mevsim iki kez yağdı zaten. Soğukta böcek çalışamıyor. Kar yağmadığı için kış hafif geçti. Hava iklimde sıcak gittiği için fidanların sürgünlerin yapraklarını kemirerek, tamamının dökülmesine sebep oldu. Buda piyasada mavi ladinin yüzde ellisi kaybet-

tik, satamadık. 1 dönümde yaklaşık 1000 fidanın yetiştirilebildiği Ordu'da bir fidanın ortalama değeri ise 50 lira, “ortalama bir dönümde yaklaşık bin adet fidan üretimi yapılıyor. Bunun tanesi de ortalama 50 liradan satılıyor. Bir dönümde 100 kilo gibi fındık oluyor. Bununla kıyaslandığında yaklaşık 50 bin liralık fidan elde edilmiş oluyor. o yüzden vatandaşın ilgisini çekiyor. O yüzden bölgemizde her geçen gün ilgi artmakta.” Ordu'nun özellikle mavi ladinde marka şehir haline geldiğini belirten fidancılık işletmeleri fındığın ve kivinin yanında artık mavi ladininde yer aldığını belirtiliyor. “şuan Ordu, mavi ladinde üretimde marka ve kalitemiz üst seviyede. Bunun yanı sıra yeni fidanlığımızda yaklaşık 2 bin 500 tane yazında satışa sunmak için hazırlığını yapıyoruz. Dört mevsim satabilmek için. Bu Ordu ekonomisi, şehrimiz, çalışan arkadaşlar ve bizim gelirlerimizi yükseltiyor. Bu bahsettiğim 5 firma 3 ila 40 bin arası 1,5 metre ve 2 metre üzeri Türkiye geneli ladin pazarlamıştır. Buda Ordu ekonomisine büyük bir katkı.”(orducu)


SP R

Fatsa Belediyespor Döktürdü 4-0

Bölgesel Amatör Ligin 28. haftasında Fatsa Belediyespor kendi saha ve seyircisi önünde İl Özel İdarespor’u ağırladı. Hava çok güzeldi fakat Fatsalı taraftarların sahadaki azlığı dikkatlerden kaçmadı. Şampiyonluk yolunda umudunu yitiren Fatsa Belediyespor ilk yarıyı 8.dakikada Volkan’ın kaydettiği golle kapattı. İkinci yarıda daha da istekli oyun sergileyen Fatsa Belediyespor 86. Dakikada Cem’in kaydettiği

golle 2-0 öne geçerken 90. dakika ve 90+1’de Selman’ın attığı 2 golle maçı 4-0’lık net bir skorla tamamladı. MAÇTAN ÖNEMLİ DAKİKALAR Dk.3: İbrahim sol köşeden getirdiği topu direk kaleye vurdu fakat top kalecide kaldı. Dk.8:Volkan orta sahadan klâs çalımlarla getirdiği topu direk kaleye vurdu ve takımının ilk gölünü attı.

Dk.24:Ulaşın sol köşeden yaptığı ortaya karşılık veren Emre kaleye sert vurdu fakat sonuç alamadı. Dk.26:Önder karşı takımın hatasından dolayı kazandığı topa ceza sahasından sert vurdu ve top direkten döndü. Dk.30:Ulaşın sol köşeden yaptığı ortaya karşılık veren Oktay direk kaleye vurdu ve top az farkla auta çıktı. Dk.32: Volkan yine klâs ça-

lımlarla sağ köşeden yaptığı ortaya kafa ile karşılık veren Emre bu seferde sonuç alamadı. Dk.36: Ve yine Volkan, orta sahadan Ulaşa uzun bir pas ve Ulaş direk kaleye vurdu top az farkla auta çıktı. Dk.40:İl Özel İdarespor’lu Gazi’nin sol köşeden yaptığı ortaya karşılık veren Uğur kaleye vurdu top az farkla auta çıktı. Dk.45:Ulaş orta sahada elde ettiği topu ceza sahasına kadar getirerek kaleciyle karşı karşıya kaldı ve sert vurdu fakat sonuç alamadı.

Dk.50:Karşı takım oyuncusu Ali’nin sağ köşeden yaptığı ortaya kafa ile direk kaleye yönelen Göksel sonuç alamadı. Dk.86:Cem sağ köşeden getirdiği topu ceza sahasından direk kaleye vurdu ve gol. Dk.90: Yine Cem sağ köşeden klas çalımlarla getirdiği topu Selman’a pas verdi Selman sert vurdu ve gol. D90+1: Yine aynı pozisyon bu sefer Emre Selman’a pas verdi ve Selman’dan klas bir gol daha.

STAD: Fatsa Şehir HAKEMLER:Osman Sarı **, Nuri Dalkılıç **, Mehmet Özer ** FATSA BELEDİYESPOR:Serkan Karadeniz *, Cem **, İbrahim *, Özgür *, Mehmet*, Önder*, Güneş*, Oktay Taze*, Ulaş (Dk.60:Selman)*, Volkan (Dk.80:Zafer) *, Emre* İL ÖZEL İDARESPOR: Ahmet*, Ali*, Fatih*, Serdar*, Burak*, Gazi*, Ali*, Hasan*, Mevlüt*, Ahmet*, Uğur (Dk.45:Göksel)* GOLLER: Dk.8:Volkan, Dk.86:Cem, Dk.90:Selman, Dk.90+1:Selman SARI KARTLAR: Fatsa Belediyespor Emre, İl Özel İdare. Ahmet, Hasan, Ahmet

“Hala Pes Etmiş Değiliz” Fatsasporlu Kızlardan Yarı Final Vizesi Spor Toto Süper Lig 31. hafta karşılaşmasında Beşiktaş, Orduspor’u 2-0 mağlup etti. BJK İnönü Stadı’nda oynanan karşılaşmada Beşiktaş’ın gollerini 25. dakikada Niang ve 90. dakikada Ömer Alp Kulga (Kendi Kalesine) kaydetti. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Orduspor Teknik Direktörü Cevat Güler, 3 puan için sahaya çıktıklarını anlatarak, “Galip gelip üç puan almak istiyorduk. Gol atma konusunda sıkıntılarımız oldu. Beşiktaş girdiği pozisyonlardan birilerini değerlendirdi. Sonrasında ikinci golü buldu. Bugünde sahadan puansız ayrıldık. Gelecek günlerde ne olur bilinmez. Son üç maçta mücadeleye devam

edeceğiz. Bu sene zor gözüküyor. Üç maçta neler yapabileceksek yapmaya çalışacağız. Pes etmiş değiliz. Elimizden geleni yaptığımız sürece sorun yok. Oyun olarak kötü oynamadık. Sadece gol atma konusunda sıkıntılar yaşadık” ifadelerini kullandı. Ordusporlu futbolcular Monje ve Umbidies de “İlk yarı iyi oynadık. Fakat Beşiktaş golü buldu. Sonuna kadar mücadele edeceğiz” açıklamasını yaptı. Beşiktaş Teknik Direktörü Samet Aybaba, oyuncuları maçlara konsantre etmek için uğraştıklarını söyleyerek, “Bize bundan sonra her maç zor. Orduspor karşısında bazı bölümlerde iyi oynadık. Maça ağırlığımızı tam olarak koyamadık. Her

şeye rağmen oyuncularımı kutluyorum. Oyuncularımın hepsi özveriyle oynuyor. Önümüzde 3 maçımız var ve mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. Maç sırasında taraftarların kendisini protesto etmesiyle ilgili soruya Aybaba, “Bunlarla ilgili 3 haftamız var. Sezon biter, oturup doğruyu yanlışı söyleriz. Biz Beşiktaş'ın içinden çıkmış insanız. Her şeyimizi feda ederek bu işe girdik” yanıtını verdi. Aybaba, kendilerine karşı daha saygılı olunması gerektiğini ifade ederek, “Çalışıyoruz, mücadele ediyoruz. Takımımızı bir yere götürmeye çalışıyoruz. Sezon sonuna kadar bize destek olmalılar, sonra zaten yapılması gerekeni biz yaparız” diye konuştu. Siyah-beyazlı futbolcu Emre Özkan, Orduspor maçını kazanmak için sahaya çıktıklarını aktararak, “Bunu başardık. İyi veya kötü oyun diye tartışmaya gerek yok. Kazanmak için mücadele ettik ve 3 puanı aldık. Arkadaşlarımı tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.

27 Nisan Cumartesi günü Trabzon’da yapılan Ordu, Erzurum, Erzincan, Gümüşhane, Bayburt, Artvin, Rize, Trabzon ve Giresun illerinin katıldığı atletizm bölge yarışmalarında Ordu’yu temsilen katılan Fatsaspor’lu il takımından Şeyda Nur Çek birinci olmuştur. Takım arkadaşlarından Damlanur Kırıkcı 12., Çağla Kuzu 16. ve Duygu Akçin 17. olmuşlardır. Toplamda 29 puan alarak 11 Mayıs 2013 tarihinde Malatya ilinde yapılacak olan yarı finallere gitme hakkını elde etmişlerdir. Bizde Mir Kuzey Gazetesi olarak sporcularımızı tebrik eder başarılarının devamını dileriz.

Fornezzi’nin Tedavisi Sürüyor Orduspor'un başarılı kalecisi Saso Fornezzi, yoğun bakım ünitesinden çıkartılarak normal odaya yerleştirildi. Orduspor, resmi internet sitesinden yaptığı duyuru ile Saso Fornezzi’nin yoğun bakım ünitesinden normal odaya alındığını bildirdi. Beşiktaş karşılaşmasında Niang’tan aldığı darbe sonucu dalağı yırtılan Fornezzi, Acıbadem Fulya hastanesinde ameliyat olmuş ve yoğun bakım ünitesinde tedavisi sürüyordu. Sağlık durumu normala dönen Fornezzi’nin tedavisi aynı hastanede devam edecek.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.