“Sanki Gelir “AKP’li Vekiller Elde Etmek Tahtları Yıkamıyorlar” Halktan Kaçıyor” için Yapılmış” “Başbakanımızın Gönüllerde Kurduğu
Ordu ve İlçelerine Büyükşehir Belediyesi’nin getireceği olanakları anlatmak ve bilgilendirmek için Fatsa’ya gelen AK Parti Konya Milletvekili Gülay Samancı ve Ordu Milletvekili İhsan Şener, Fatsa’da gerçekleştirdikleri bir dizi ziyaretin ardından Hatipli Beldesini de
ziyaret ettiler. Ak Parti Ordu milletvekili İhsan Şener, “Muhalefetin tek derdi var, fitne çıkarmak. Biz sizlerin gönüllerinize talibiz. Genel Başkanımız Recep Tayip Erdoğan’ın gönüllerde kurduğu tahtları yıkamıyorlar.” Sayfa 6’da
Fatsa’nın önemli siyaset ve iş adamlarından Süha Topaloğlu gazetemize bir dizi açıklama yaptı. Fatsa çevre yolunun önemi ve sahil yoluna getirilen 50 km hız sınırlamasını değerlendiren Topaloğlu, hız sınırlamasının insanlardan zorla para almak için konulmuş gibi göründüğünü belirtti. Topaloğlu: “Fatsa sahil yolunda uygulanan 50 kilometrelik hız sınırlamasının doğru olmadığını düşünüyorum. Bu çağda, son teknolojiyle üretilen otomobillerle bu sınırı uygulamak mümkün değil. Bir anayolda 50 km ile nasıl gidilebilir? Kazaları önlemeye çalışırken daha çok kazalara neden oluyor. 3’te
www.gazetekuzey.com
Cumhuriyet Halk Partisi Ordu İl Başkanı Osman Güngör, gazetemize özel yaptığı açıklamada gündemdeki konuları değerlendirdi. Geçtiğimiz günlerde Fatsa da dâhil olmak üzere Ordu’nun ilçelerine büyükşehir belediyesini avantajlarını halka anlatmak ve tanıtmak amacıyla gelen heyette Ordu Milletvekillerinin olmadığını söyleyen Güngör, “kapatılmış olan beldelerimize ve ilçelerimizde vatandaşlarla direk temas yapma konusunda bir girişimlerinin olmadığını gördük. Bu da şunu gösteriyor; AKP Milletvekili halktan adeta kaçar duruma gelmiştir.” Sayfa 5’te
FATSA’DAN KARADENİZ’E 22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
YIL: 2
SAYI:394
FİYAT: 50 Krş.
“Fatsalıların Sorumluluk Alması Gerekiyor” L E Z Ö R E
HAB
Kazı Çalışmaları Devam Edecek
Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen Fatsa Yapraklı köyü sınırları içerisinde bulunan Cıngırt Kayası ile ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz günlerde manşetimizden duyurduğumuz Cıngırt Kalesi’ndeki kazı alanında kimliği belirsiz kişiler tarafından yapılan
tahribatla ilgili konuşan Gülderen, Fatsalıların da sorumluluk alması gerektiğini ifade etti. Cıngırt Kayası’ndaki kazı çalışmalarının bu yıl da devam edeceğini ifade eden Erkan Gülderen: “Cıngırt Kayası önümüzdeki yıllarda inşallah ‘Cıngırt Kalesi’ olarak anılacak.
“Cıngırt Önemli Bir Değerdir”
Karadeniz’de ilk kez Ordu ilinde arkeolojik kazı yapıldığına dikkat çeken Gülderen: “Cıngırt Kayası Fatsa’yla birlikte Ordu’nun ve ülkenin önemli bir değeridir. Bunun böyle düşünülmesi gerekiyor. Anadolu, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir topraktır. Kazı alanına yöre insanının da biraz
sahip çıkması gerekiyor. Çünkü ne kadar önlem alınırsa alınsın mutlaka sınırları zorlamaya kalkışan kötü niyetli kişiler olacaktır. Bunun çok ağır cezaları olduğunu da herkesin bilmesi gerekiyor.” Sayfa 4’te
“Ana Muhalefet ve Yavru Muhalefetin
“Aciliyetten Ziyade Cambazlıkları, Oynadıkları Oyunları Tutmadı” Doğru Proje Tartışılmalı” AK Partili 15 milletvekilinin iki gün süren Ordu ziyaretini değerlendiren Ak Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, muhalefete yüklendi. Akyol, konuya ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı: “Daha önce CHP ve MHP Ordu’da bazı beldelerimize giderek oralarda mitingler düzenledi. Büyükşehir yapan iradeyi adeta yok saydı. Gittikleri yerlerde, ‘ülkeyi bölüyorlar, eyalet sistemi getiriyorlar’ diyerek milli duygularımızla oynadılar. ‘Size ilçe söz verdiler ama sizi ilçe yapmadılar’ diyerek vatandaşlarımızı partimiz aleyhine kışkırtmaya çalıştılar.” Sayfa 5’te
Stajlarını Almanya’da Yapacaklar Sayfa 7’de
“Fatsa’nın Çevreyoluna ihtiyacı Var”
Ak Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’in “Çevre Yolu Fatsa’nın Acil İhtiyacı Değil” açıklaması Fatsa kamuoyunda geniş yankı buldu. Fatsalı vatandaşlar, Vekil Şener’in aksine Çevre Yolu Projesinin Fatsa’ya acil İhtiyaç olduğunu düşünüyor. Sayfa 6’da
Çankaya Köşkü’nde Ordu’yu Temsil Edecek Sayfa 2’de
Şahabeddin Harput Zararlı Alışkanlıklara 4. Geleneksel Yılsonu Şenliği Hayır, Spora Evet!
DÜ Z
Başkanı Fahri Tanrıkulu gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Çevre yolunun acil ihtiyaç olup olmadığı konusundan önce Fatsa’ya nasıl bir alternatif yol yapılacağının tartışılması gerektiğini ifade eden Tanrıkulu, bekleyip görmek ve doğru projeyi belirlemek gerektiğini ifade etti. Sayfa 3’te
Yılbaşında Fatsa’da bulunan okulların başarı ortalamasını yükselteceğimizi beyan etmiştik. SBS sınavı öncesinde yapılan prova sınavının sonucunda, koyduğumuz hedefi geçtiğimiz için çok mutluyum. Tabi ki yapılacak SBS sınav sonucunda birçok öğrencimiz mutlu olacak ama bu mutluğu tadamayacak çocuklarımızda olacaktır. Dolayısıyla sayın velilerimizden ricam, sınav her şeyin sonu değil. Burada önemli olan ve tüm çabamız çocuklarımızın iyi bir birey ve vatandaş olmaları içindir. Bizim önceliğimiz eğitim olmalıdır.” Sayfa 3’te
Sayfa 2’de
TERS
Birçok farklı kişi ve AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’in açıklamalarıyla birlikte son günlerde Fatsa’nın gündemini oluşturmaya başlayan Fatsa Çevre Yolu ile ilgili farklı görüşler öne sürülüyor. Çevre yoluyla ilgili farklı bir bakış açısı ortaya koyan Fatsa Ticaret Ve Sanayi Odası Eski
“Başarı Grafiğimizi Her Geçen Gün Yükseltiyoruz”
Sayfa 5’te
Mehmet Sabri
UĞURBAŞ Karadeniz’in Çorlu’su FATSA(ymış)! (Ben, O’nun Yalancısıyım)
05
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
Sayfa
2
Şahabeddin Harput 4. Geleneksel Yılsonu Şenliği
Sağlık
/ Fatma CANLI
Bebeğinizin Sağlığını Riske Atmayın Doğumdan sonraki ilk 28 gününün bebeğin solunum ve dolaşım uyumu açısından önemli olduğunu belirten uzmanlar, doğumun, yenidoğan yoğun bakım ünitesi bulunan ve 24 saat takibin olduğu merkezlerde yapılmasını öneriyor. Bebeğin doğduğu andan itibaren hayatının ilk 28 günü, özellikle solunum ve dolaşımının uyumu için oldukça önemli ve bu nedenle de en zor dönemi. Bebek ölümlerinin yaklaşık üçte ikisinin bu dönemde gerçekleştiği düşünüldüğünde bebeğin sağlığı için doğumun, yenidoğan yoğun bakım ünitesi bulunan ve 24 saat boyunca çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı olan hastanelerde yapılması büyük önem taşıyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Aşkın Güra Nemlioğlu, yenidoğan yoğun bakım servislerinin önemi hakkında şu bilgileri verdi: “Türkiye’de yılda yaklaşık 1.5 milyon doğum gerçekleşmekte ve bu doğumların %10’luk kısmını prematüre yani erken doğan bebekler oluşturmaktadır. Yenidoğan yoğun bakım üniteleri, 34. gebelik haftasından önce doğan prematüre ve bu haftadan büyük doğan hasta bebeklerin, bakım ve tedavilerinin gerçekleştirildiği servislerdir. Günümüzde hızla gelişen yardımcı üreme teknikleri ile özellikle çoğul gebeliklerde artış, erken doğumların artmasına ve dolayısıyla da yenidoğan yoğun bakım servislerine olan ihtiyaca neden olmaktadır. Doğumların yenidoğan yoğun bakım ünitesi ile 24 saat boyunca çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı bulunan hastanelerde yapılması büyük önem taşımaktadır. Böyle bir ünitenin olmadığı durumlarda doğumdan hemen sonra sağlıksız veya prematüre bebekler yoğun bakım ünitesi olan kurumlara sevk edilmek zorunda kalmaktadır. Bu sevk süresinin uzaması da zaten hasta olan bebeğe daha fazla stres yüklemektedir. Prematüre bebeklerin önemli sorunlarından bir de kafa içi kanamalara yatkın olmalarıdır. Bebeğin doğduğu hastaneden uzun mesafelerdeki hastaneye yapılan sevk, bu riskin artmasına neden olmaktadır. Çünkü bebek sevkinde en iyi yol, anne karnında olanıdır. Prematüre bebeklerde karşılaşılan en önemli sorun akciğer problemleridir. Çünkü bebekler akciğer gelişimlerini 34’üncü haftada tamamlar bu haftadan önce doğan bebeklerde akciğerlerde solunum güçlüğü olabilir. Yenidoğan yoğun bakım ünitesi olan hastanelerde bu sorunun tedavisine doğumdan hemen sonra başlanabildiği için herhangi bir süre kaybı yaşanmaz ve beyinlerinin oksijensiz kalma riski azalır. Tedaviye erken başlamak hastalığın ağırlığını azaltıp tedaviye daha hızlı yanıt almayı sağlar ve sevk sırasında karşılaşılabilecek olumsuzluklardan bebeği korumuş olur. Bebeğin, annenin yatmakta olduğu hastaneden başka bir hastaneye gönderilmesi anne ile bebek arasındaki ilişkiyi keser. Bu da bazen, beslenmeye başlayacak bebek için anne sütü temin edilememesine neden olur ve prematüre bebek kendisi için en önemli besini alma şansını kaybeder.”
www.gazetekuzey.com
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller
Genel Yayın Yönetmeni Betül Yeşiller
İnternet Editörü Çiğdem Akyol
Haber Müdürü Mehmet Sabri Uğurbaş Haber Merkezi Engin Yaran Resul Koşar Taner Şen Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz Ahmet Alkan Fatma Canlı Hamdi Büklü
Sayfa Editörü Emrah Çoşkun
Reklam Erkan Kaş
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
Grafiker İlkay Yeşiller
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
Dağıtım Şah Medya Ajans
Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
Şahabeddin Harput İlk ve Ortaokulunun düzenlediği 4. Geleneksel Yılsonu Programı Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda gerçekleşti. Programın açılış konuşmasını yapan okul müdürü Erdal Kara; “Bu yıl 4.sünü düzenlediğimiz geleneksel yılsonu dinleti ve gösteri programımıza hepiniz hoş geldiniz. Okulumuz öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı birbirinden güzel şiir, türkü, anasınıfı gösterileri ve sahne sanatları yarışmasında ilçe 2.si olan
38 kişilik ‘Buram Buram Anadolu Halkoyunları’ topluluğu ile sizleri buluşturmak istedik” dedi. Konuşmasına devam eden Müdür Kara; “ Bu anlamda, 2012-2013 eğitim-öğretim yılı boyunca gerek sınavlara hazırlık kurslarında, gerek sosyal kültürel ve sportif faaliyetlerde gerekse de proje çalışmalarında aktif sorumluluk alan idareci ve öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Bu yıl okulumuzun başarısını geliştirmek için yaptığımız çalışmalarda gerek maddi, ge-
rekse manevi olarak desteklerini bizden esirgemeyen başta Sayın Kaymakamımıza, İlçe Milli Eğitim Müdürümüz ve Şube Müdürlerimize, kardeş kurumumuz Ordu Albarakatürk’e, Uğur Dershanesine teşekkür ediyoruz. Ayrıca; bugün burada bu programımızın sunulmasına katkıda bulunan ve emeği geçen öğretmen arkadaşlarıma, Belediye Kültür Sarayı yetkililerine, bugüne kadar ulaşımımızda desteğini bizden esirgemeyen 91 Nolu Taşımacılık Kooperatifi, Bulu Kardeşler Taşı-
macılık Kooperatifine ve programımızı izlemeye değer görüp teşrif eden siz değerli misafirlerimize teşekkür ediyor, iyi seyirler diliyorum” şeklinde konuştu. Programın başlangıcında, Şahabeddin ilk ve ortaokulunun 2012-2013 eğitim öğretim yılı boyunca yapmış olduğu çalışmalarını özetleyen bir de slâyt gösterisi izleyicilere sunuldu. Ardından şiir ve türkü dinletileriyle devam eden etkinlik, ana sınıfı öğrencilerinin ve halkoyunları gurubunun gösterileriyle sonlandırıldı.
Çankaya Köşkü’nde Ordu’yu Temsil Edecek
/ Fatma CANLI
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün katkıları ve Türkiye genelinde
de İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin organizasyonunda düzenlenen “81 İlden 81 Yıldız Eğitim Projesi” kapsamında Ordu’yu, Fatsa Kız Meslek Lisesi son sınıf öğrencisi
Songül Ayduvan temsil edecek. Kız Meslek Lisesi son sınıf öğrencisi Songül Ayduvan bugüne kadar Ordu genelinde gerçekleşen bütün tekvando müsabakalarında ve seçmelerinde 1.gelerek, derecelendirmede liderliğini hep korudu. 5 Haziran da Çankaya Köşkü’nde Ordu’yu temsil edecek olan Fatsalı Songül Ayduvan gazetemize yaptığı açıklamada; “İlköğretim 7.sınıf öğrencisiyken tekvando sporuyla ilgilenmeye başladım. Ve 4 yıl boyunca oynamaya devam ettim. Ordu’da katıldığım bütün seçmelerde 1.liği kazandım” dedi. Ayduvan duygularını; “Ordu genelinde ki son maçımda 49 atarak yine 1.oldum. Antrenör hocalarımın yardımları sayesinde kendimi bu kadar geliştirebildim. Son Ordu seçmelerinin ardından
Türkiye Şampiyonası’na gidebildim ve Marmaris te ilk maçımı aldım. İkinci maçımı da geçen yıl Türkiye Şampiyonası’nda altın vuruşta verdim. Önümde 27 Mayıs Denizli seçmeleri var, inşallah orada da hedeflediğim dereceye girerim. Cumhurbaşkanımızın eşi Hayrünnisa Gül’ün katkılarıyla 2009 yılından buyana’81 İlde 81 Yıldız Eğitim Projesi’ kapsamında her sene gerçekleşen seçmelerde bu yıl Ordu’yu temsil etmeye ben hak kazandım. Çankaya Köşkü’nde bulunacağım için çok heyecanlıyım. Bana destek olan başta Fatsa Kaymakamlığına, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne, Okul Müdürümüz Abdullah Özkaya’ya, çalışmalarımda büyük katkıları olan antrenör hocalarım Halil Bekyürek ile Adem Hacımetoğlu’na ve aileme çok teşekkür ediyorum” şeklinde ifade etti.
9. Ordu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Festivali Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, 9. Ordu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Festivali'nin 27 Mayıs - 2 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirileceğini söyledi. Torun, Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu'nda düzenlediği basın toplantısında festivale ilişkin bilgiler verdi. Bir ilin gelişmişlik ölçüleri arasında kültürel ve sanatsal faaliyetlerin önemli yer tuttuğunu ifade eden Torun, şöyle konuştu: "Bu nedenle ilimizdeki kültürel ve sanatsal faaliyetleri son derece önemsiyoruz. Ordu Belediyesi ve Devlet Tiyatroları Opera
ve Balesi Yardımlaşma Vakfı ile düzenleyeceğimiz festivaliz de bu etkinliklerden bir tanesidir. Geleneksel hale getirilen festivalimiz, bilindiği gibi ülkeler arasında kültür alış verişinin sağlanmasının yanı sıra kentimizin turizm alanında gelişmesine önemli katkıları bulunmaktadır. Her yıl olduğu gibi sahip çıktığımız ve önemsediğimiz 9. Ordu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Festivali'ni 27 Mayıs - 2 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirileceğiz." Torun, festivale 10'nu yabancı, 10'nu yerli olmak üzere 20 tiyatro grubunun katılacağını sözlerine ekledi.
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
Sayfa
“Sanki Gelir Elde Etmek İçin Yapılmış” cek güçleri de imkânları da yok. Bu sınır şehir içine konacaksa, mahallelere koysunlar, caddelere koysunlar. Buralar şehir içi ama uluslar arası bir yolda bu sınır olmamalı. Fatsa içinden geçip Gürcistan’a kadar giden ve günlük 20 bin aracın geçtiği bir karayolunda bu uygulamayla trafiğin akması mümkün değil. Bu uygulama sanki gelir elde etmek için yapılmışa benziyor. İnsanlardan zoraki para alabilmek için başlamış bir uygulama gibi görünüyor” dedi.
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa’nın önemli siyaset ve iş adamlarından Süha Topaloğlu gazetemize bir dizi açıklama yaptı. Fatsa çevre yolunun önemi ve sahil yoluna getirilen 50 km hız sınırlamasını değerlendiren Topaloğlu, hız sınırlamasının insanlardan zorla para almak için konulmuş gibi göründüğünü belirtti. “Para Kolay Kazanılmıyor” Topaloğlu: “Fatsa sahil yolunda uygulanan 50 kilometrelik hız
sınırlamasının doğru olmadığını düşünüyorum. Bu çağda, son teknolojiyle üretilen otomobillerle bu sınırı uygulamak mümkün değil. Bir anayolda 50 km ile nasıl gidilebilir? Kazaları önlemeye çalışırken daha çok kazalara neden oluyor. Bu kadar araç yoğunluğu olan bir yolda 50 km uygulanamıyor. Bunun acilen 70 ya da 80 km olması gerekiyor. İnsanların çok canı yanıyor. İstenirse günde bin kişiye ceza yazılır. İnsanlar kolay para kazanmıyor. 166 TL, 343 TL gibi cezaları bu insanların ödeye-
“En az 5 Sene” Çevre yolunun zaman isteyen bir proje olduğunu söyleyen Topaloğlu: “Çevre yoluna bugün başlansa en az 5 senede ancak bitebilecek bir proje. Onun da yapım ve imalat süresi var. Kolay bir iş değil. Şu an bize göre sıkışıklık yaşatan mevcut sahil yolunu hep birlikte görüyor ve yaşıyoruz. Bu, 5-6 yıl sürecek olan yapım aşamasında bu trafik daha da yoğunlaşacaktır” dedi. “Demek ki İhtiyaç Yok” Kamuoyunda çevre yoluna ihtiyaç yokmuş gibi bir görüntü olduğunu belirten Topaloğlu:
“Çevre yolunun proje çalışması ve fizibilitesi yapıldı. Tünelleri ve güzergâhı bile belirlendi. Fatsa çevre yolu için benim bildiğim kadarıyla bu çalışma yapıldı. Sayın Vekil şu konuda haklı olabilir: Fatsa’dan yoğun bir talep olmuyorsa, dile getirilmiyorsa bu ihtiyaç hissedilmiyordur. Ben bunu ihtiyaç olarak gördüm ama demek ki, Fatsa’nın siyasetçileri ve sivil toplum örgütleri çevre yolunun Fatsa’ya bir ihtiyaç olmadığını düşünüyorlar. Böyle büyük projeler yerleşim merkezinden çok yoğun talep gelirse vekillerin ve iktidar partisi mensuplarının Ankara’ya bastırmaları neticesinde yapılabilir. Demek ki Fatsa’da bu projeye yönelik yoğun bir istek yok. Ancak benim kişisel kanaatim özellikle yazın bu yol çok fazla sıkışıyor. Bu yolun Fatsa için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Modern şehircilik anlayışında şehrin içerisinden bu tür uluslar arası yolları geçirmek zaten doğru bir uygulama değil. Çevre yolu şehirciliğin bir gereğidir. Ben ihtiyaç olarak görüyorum. Fatsa kamuoyu tarafından acil ihtiyaç olarak görülmüyor ki, böyle düşünülüyor” diye konuştu.
“Aciliyetten Ziyade Doğru Proje Tartışılmalı” üzerinde hassasiyetle çalışılması gerekiyor. Çok iyi analiz edilmesi lazım. Çevre yolundan ziyade acaba şehrin belli yerlerine büyükşehirlerde olduğu gibi dal-çık ya da alt geçit niteliğinde mevcut yola eklemeler yapılsa daha doğru olabilir mi? Şehir trafiğini rahatlatacak bu tür alternatiflerin de üzerinde durulması gerekiyor” dedi.
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Birçok farklı kişi ve AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’in açıklamalarıyla birlikte son günlerde Fatsa’nın gündemini oluşturmaya başlayan Fatsa Çevre Yolu ile ilgili farklı görüşler öne sürülüyor. Çevre yoluyla ilgili farklı bir bakış açısı ortaya koyan Fatsa Ticaret Ve Sanayi Odası Eski Başkanı Fahri Tanrıkulu gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Çevre yolunun acil ihtiyaç olup olmadığı konusundan önce Fatsa’ya nasıl bir alternatif yol yapılacağının tartışılması gerektiğini ifade eden Tanrıkulu, bekleyip görmek ve doğru projeyi belirlemek gerektiğini ifade etti. “Uluslararası Yoldan Kopmamalıyız” Çevre yolu projesinin iyi analiz edilmesi gerektiğini belirten Tanrıkulu: “Sıkışan trafiğe çözüm bulmak adına çevre yolları bir alternatif olabilir. Ama bunun aciliyetinden ziyade planlamasının doğru yapılması lazım. Ünye ve Ordu’da çevre yolu yapılıyor ve Fatsa’da da bildiğim kadarıyla bir proje hazırlandı. Eğer çevre yolu ağırlıklı olarak Fatsa’nın arkasından, tüneller yapılmak suretiyle
olur ve yüzeyden değil de tünel ağırlıklı geçerse Acaba Fatsa’yı uluslar arası yoldan tamamen koparmış olur mu? Perşembe ve Yalıköy’den bir şekilde çevre yolu geçti diyebiliriz. Perşembe ve Yalıköy arka taraflardan tünellerle geçen çevre yolunun sonucunda bundan karlı mı, yoksa zararlı mı çıktılar buna bakmak lazım. Bunların doğru tespit ve analiz edilmesi gerekiyor. Bence çevre yolunun aciliyetinden ziyade projenin Fatsa’yı uluslar arası yoldan koparacak nitelikte olmaması gerekiyor. Fatsa’yı transit yoldan tamamen koparır endişesini taşıyorum. Yüzeyden geçecek bir çevre yolu şehre Kuzey – Güney istikameti olarak bir derinlik ka-
zandırabilir ve doğru bir yaklaşım olur. Ancak, tünellerle geçilecek bir yolda bu derinliği kazanamayız ve şehir tamamen yolun dışına itersiniz” dedi. “Sanayi Sitelerini Bitirir mi?” Çevre yolunun Fatsa’nın arkasından tünellerle geçmesi durumunda Fatsa sanayi esnaflarının zor günler yaşayabileceğini söyleyen Tanrıkulu: “Fatsa’da 2 tane sanayi sitesi var ve buralarda 500 kadar esnaf ekmek yiyor. En basit hesapla düşünürsek bu insanlar yoldan geçen araçlara da hizmet veriyorlar. Mesela sanayi sitelerini bir şekilde bitirmiş olur musunuz? Bu ve bunun gibi durumlar düşünülerek bu projenin
“Bekleyip Görelim” Ünye ve Ordu’da çevre yolarının yansımalarının izlenmesi gerektiğini vurgulayan Tanrıkulu: “Ünye ve Ordu’ya zaten çevre yolu yapılıyor. Büyük oranda tünellerle geçiliyor. Önce Ünye ve Ordu’daki durumu bir görelim, Ünye ve Ordu’ya katkısı var mı? Trafiği bir şekilde mutlaka rahatlatmamız gerekiyor ama trafiği rahatlatalım derken uluslar arası yoldan da koparmayalım. Perşembe ve Yalıköy’de yaşanan sıkıntılarla uğraşmayalım. Çevre yolundan ziyade önemli kavşaklarda dal-çık, alt geçit veya üst geçit yaparak trafiği rahatlatabilir miyiz? Bunları da tartışmak gerekiyor. Bana göre Fatsa’nın çevre yolu ihtiyacının acil olup olmamasından ziyade doğru projenin hangisi olacağını tartışması gerekiyor” diye konuştu.
3
“Başarı Grafiğimizi Her Geçen Gün Yükseltiyoruz”
/ Hamdi BÜKLÜ
Fatsa’da 2012–2013 eğitim öğretim yılında ilkokul ve ortaokullarda öğrenim gören ve Seviye Belirleme Sınavına (SBS) başvuru yapan 8. Sınıf öğrencilerine yönelik, Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından geçtiğimiz hafta sonu yapılan Seviye Belirleme Deneme Sınavının sonuçları açıklandı. Konu ile ilgili bir değerlendirme yapan Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, “ İlçe Milli Eğitim olarak organize ettiğimiz ve Fatsa Kaymakamlığının desteklemiş olduğu 8. Sınıflar için SBS deneme sınavını geçtiğimiz hafta sonu yaptık. Bu yapılan sınav SBS’ nin provası şeklinde olduğu için öğrencilerin yaşayacakları sınav stresini bu sayede kırdıklarını düşünüyorum. Yapılan sınava bin 528 öğrencimiz katıldı. Merkez Ortaokulu, Sakarya Ortaokulu, Dumlupınar İlkokulu ve Ali Rıza Demircan İlkokulunda yapılan sınava öğrencilerimizin yoğun ilgi göstermesi bugüne kadar verilen emeğin bir göstergesidir. Hatipli, Kösebucağı gibi köylerden gelen öğrencilerimiz için ücretsiz servis imkânın olması da avantaj oldu. Daha önce görev yaptığım ilçelerde de bu tür sınavlar yapıyordum. Yapılan çalışmaların önemli derece de faydası olduğunu gözlemlediğim için Fatsa’da da olmasının faydası olacağını düşündüm. Dolayısıyla sınav
sonuçlarına baktığımızda bu haklılığımı doğrularcasına güzel bir netice aldık. Yılbaşında Fatsa’da bulunan okulların başarı ortalamasını yükselteceğimizi beyan etmiştik. SBS sınavı öncesinde yapılan prova sınavının sonucunda, koyduğumuz hedefi geçtiğimiz için çok mutluyum. Tabi ki yapılacak SBS sınav sonucunda birçok öğrencimiz mutlu olacak ama bu mutluğu tadamayacak çocuklarımızda olacaktır. Dolayısıyla sayın velilerimizden ricam, sınav her şeyin sonu değil. Burada önemli olan ve tüm çabamız çocuklarımızın iyi bir birey ve vatandaş olmaları içindir. Bizim önceliğimiz eğitim olmalıdır. Dolayısıyla iyi insan olmalı ve vatana, millette hizmet eden bireyler yetiştirmeliyiz. Çocuklarımıza baskı yaparak, istenilen sonuçları elde edemeyiz. Bu kapsamda sınav sonucunda başarısız olan öğrencilerimiz üzülmesinler, çünkü ilçemizde oldukça çok sayıda lisemiz bulunmaktadır. Bu sebeple SBS sınavı her şeyin sonu değil ama birçok şeyinde başlangıcı olabilir. Bu yüzden iyi bir başlangıç için çocuklarımızın yanında ve destek olmamız gerekir. Doğabilecek olumsuz sonuçlarda ailelerimizin göstereceği ilgi çok önemlidir. Çocuklarımızın üzülmesini ve zarar görmesini hiç kimse istemez” dedi.
Tapu Kadastro’nun 166. Kuruluş Yıl Dönümü
“Her Koşulda Üyelerimize Destek Olacağız”
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa Genç İş Adamları Derneği (FAGİAD) Başkanı Serkan Erdik, beraberinde yönetim kurulu üyeleri İsmail Güvenkaya ve Akif Mutlu ile FAGİAD üyelerinden Erdem Aydın’ın Fatsa Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) yapılacak olan fabrikasında incelemelerde bulundular. Üyelerinin her zaman yanında
olacaklarını ve Fatsa’nın istihdamına katkıda bulunacak herkesi desteklediklerini ifade eden Erdik, ziyaret sırasında açıklamalarda bulundu. Erdik: “Fatsa Genç İş Adamları Derneği olarak üyelerimizi sürekli ziyaret ederek, desteğimizi hissettiriyoruz. Bilindiği gibi yeni açılacak olan sahasıyla birlikte
bin dönümlük bir alanda kurulu olan Organize Sanayi, Bölgesi’ne sahip bir ilçeyiz. Karadeniz’in en verimli kullanımına sahip ve en büyük organize sanayilerinden biri Fatsa OSB’dir. Biz de bu alanda üyelerimizden Erdem Aydın’ın yeni yapılacak olan fabrikasının inşaatını gezdik ve bilgi aldık” dedi. Dernek olarak istihdama çok önem verdiklerini vurgulayan Erdik: “OSB’deki üyelerimizi ziyaret etmeye devam ediyoruz. Bunlardan bir tanesi de Aydın Kontrplak sahibi sevgili Erdem Aydın’ı ziyaret ettik. Yaptıkları iş, fabrikanın işleyişi, Fatsa ekonomisine ve istihdama katkıları ne olacak konularında istişare yaptık. Sohbet ettik ve dernek olarak üyelerimizin her zaman yanında olduğumuzu ve bundan sonra da her konuda
destek olmaya devam edeceğimizi ifade ettik. Şu an temel aşamasındaki yeni açılacak olan fabrikasının inşaatını gezdik ve bilgi aldık. İstihdama en fazla katkısı olan işletmelerden birinin üyemiz olması FAGİAD ailesi olarak bizi gururlandırıyor. Dernek olarak Fatsa’nın her anlamda kalkınması ve istihdama katkı sağlayan kurum ve kuruluşların her zaman yanında olduk ve olmaya da devam edeceğiz” diye konuştu.
Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nün 166. kuruluş yıl dönümü, il ve ilçe müdürlüklerinde de kutlanıyor. Fatsa Tapu Müdürlüğü'nde 10.30'da başlayan kutlamalarda vatandaşa kuru pasta ve meyve suyu ikram edildi. Fatsa Tapu Müdürü Aydoğan Atik, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün kurum olarak, gerek fiziki ve gerekse donanım açısından önde giden bir kurum olduğuna dikkat çekerek; "Elektronik ortamda ve otomasyon sistemi ile SMS yoluyla hizmet vermekteyiz. Vatandaşımızın sabah gelip müracaat etmesi yeterlidir. İkinci aşamada ise SMS yoluyla bilgilendiriyor ve gelip imzalarını atıyorlar" dedi
Fatsa ilçesinde sadece 2012 yılında 11 bin 500 vatandaşın tapuda işlem yaptırdığını belirten Tapu Müdürü Aydoğan Atik, bu müracaatlara diğer kurumların, yeşil kart ve tapu kaydı gibi sorgulamasının ve takibinin de dahil olmadığını söyledi. Kurumsal olarak TC bilgilerinin güncellenmesi aşamasında da sona gelindiğini ifade eden Aydoğan Atik, "Fatsa'da 184 bin 900 gayrimenkul sahibi vatandaşımız var. Biz bunların yüz 6 binini sisteme kaydettik. Önümüzdeki yıl tamamının güncellenmesini bitirdiğimizde her vatandaşımızın zaman kaybı da ortadan kalkacaktır" şeklinde konuştu.
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
“Fatsalıların Sorumluluk Alması Gerekiyor” Bunun çok ağır cezaları olduğunu da herkesin bilmesi gerekiyor. Güvenlik güçlerimiz orada gerekli önlemleri alıyorlar. Belli saatlerde denetimler yapıyorlar. Tabi yöre insanlarının da sahip çıkması ve sorumluluk alması gerekiyor. Şüphelendikleri durumlarda güvenlik güçlerimize bilgi vermeleri gerekiyor” dedi.
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen Fatsa Yapraklı köyü sınırları içerisinde bulunan Cıngırt Kayası ile ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz günlerde manşetimizden duyurduğumuz Cıngırt Kalesi’ndeki kazı alanında kimliği belirsiz kişiler tarafından yapılan tahribatla ilgili konuşan Gülderen, Fatsalıların da sorumluluk alması gerektiğini ifade etti. “Sorumluluk Alınması Gerekiyor” Cıngırt Kayası’ndaki kazı çalışmalarının bu yıl da devam edeceğini ifade eden Erkan Gülderen: “Cıngırt Kayası önümüzdeki yıllarda inşallah ‘Cıngırt Kalesi’ olarak anılacak. 2011 yılında orada bir yüzey araştırması yaptık. Bu araştırmadan elde edilen sonuçlar ışığında bir arkeolojik kazı
yapılması yönünde karar alındı ve 2012 yılında da Ordu Müze Müdürlüğü denetiminde Yrd. Doç. Dr. Ayşe Fatma Erol ve 9 arkeolog tarafından 2 aylık bir kazı yapıldı. Çok uzun sürmedi ancak bu yıl kazı çalışmalarına kaldığımız yerden devam edeceğiz. Kazı bittikten sonra alanın etrafı telle çevrilmişti ve kazı alanında kullanılan malzemeleri depolamak ve kazı ekibinin kullanması amacıyla prefabrik bir baraka yapılmıştı. Bizim asıl kazı evimiz Yapraklı köyündeki eski sağlık ocağı binasıdır. Oraya bir zarar verilmemiştir. Kazıdan elde ettiğimiz önemli eserler Müze Müdürlüğümüz tarafından muhafaza ediliyor. Kazı alanına yöre insanının da biraz sahip çıkması gerekiyor. Çünkü ne kadar önlem alınırsa alınsın mutlaka sınırları zorlamaya kalkışan kötü niyetli kişiler olacaktır.
“Hassasiyet Bekliyoruz” Karadeniz’de ilk kez Ordu ilinde arkeolojik kazı yapıldığına dikkat çeken Gülderen: “Cıngırt Kayası Fatsa’yla birlikte Ordu’nun ve ülkenin önemli bir değeridir. Bunun böyle düşünülmesi gerekiyor. Anadolu, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir topraktır. Dolayısıyla bizim Kurul Kayası’nda yaptığımız kazılarla Karadeniz Bölgesi’ndeki ilk arkeolojik kazılar yapılmıştır. Başka bir Karadeniz ilinde hiç arkeolojik kazı yapılmamış. 2010 yılında Kurul Kalesi’nde başlayan kazıları, 2012 yılında Fatsa Cıngırt Kalesi’nde devam ettirdik. Bu çalışmalar bu yıl da devam edecek. Dolayısıyla herkesten hassasiyet bekliyoruz. En önemli konu insanların daha sorumlu ve bilinçli davranmalarıdır” diye konuştu. “Cıngırt Kalesi Diyeceğiz” Cıngırt Kayası’nın bir kale olabileceğine işaret eden Gülderen: “Bizim kazı ekibimizin düşüncesine göre, Cıngırt Kayası yapı olarak bir kale gibi görünüyor. Kurul Kalesi’yle de benzer özelliklere sahip. Yukarıda bir dehliz var, aşağıda ırmak var. Kalelerin konumlandırılma tercihleri büyük oranda aynı özelliklere sahip coğrafyalarda yapılıyor. Kurul’da da, Cıngırt’ta da, Ünye Kalesi’nde de benzer özellikler bulunuyor. Cıngırt Kayası diyoruz ama birkaç yıl içerisinde muhtemelen Cıngırt
Kalesi diyeceğiz. Kazı uzun sürecek gibi görünüyor, çok geniş bir arazi var. Çalıştıkça da o güzellik netleşiyor ve netleşecek, ortaya çıkacak. İnşallah tüm insanlığa mal olan bir eser ortaya çıkar ve bundan da Fatsa, Ordu, Karadeniz Bölgesi ve ülkemiz faydalanır” dedi. “Turizme Büyük Katkısı Olur” Kazı çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte tarih turizminin canlanacağını ifade eden Gülderen: “Kazı alanları, kazı devam ederken ziyaretçilere açılamıyor. Önemli olan oradan bir tarihin ortaya çıkarılmasıdır. Ne zaman ki ziyarete açılır, o zaman mutlaka insanlar tarafından tercih edilen bir nokta olacaktır. İnsanların tatil tercihleri artık deniz, kum, güneş üçlüsünden sapmaya başladı. Daha farklı bir turizm talebi doğuyor. Alternatif turizm olarak da bir kale iyi bir durak noktası olacaktır. Tarih turizmi de doğa turizmi gibi önemli turizm tercihlerinden bir tanesidir. Karadeniz de tarih turizmi anlamında biraz eksik görünüyordu. Bu kazılarla inanıyorum ki Ordu, diğer illerin bir adım önüne geçmiş olacak. Elbette daha fazla ziyaretçi gelmesine de sebep olacaktır” şeklinde sözlerini noktaladı.
Sayfa
4
“Kent İçi Ulaşımda Engelleri Kaldırdık”
Ordu Belediyesi “Engelli Hizmet Aracı” bugün kamuoyuna tanıtıldı. Başkan Seyit Torun ve çok sayıda engelli’nin katılımı ile hizmete giren Engelli Aracı, teknik özellikleri ile engellilerin kent içerisindeki ulaşımına büyük bir kolaylık getiriyor. “Kent İçi Ulaşımda Engelleri Kaldırdık” sloganı ile, Ordu Dolmuşçular Kooperatifinin önemli desteği sonrasında hayata geçen Engelli Hizmet Aracı’nın teknik ve işlevsel yönlerini kamuoyu ile paylaşan Başkan Seyit Torun, Ordu Belediyesinin Engellilerle ilgili çok önemli çalışmalar yürüttüğünü ve bu çabaların sonrasında “Engelli Hizmet Aracı” projesini hayata geçirdiklerini söyledi. Bu projenin yanı sıra kentin önemli arterlerindeki sokak ve caddelerde sarı çizgilerle görme engelliler için de bir kolaylık sağlanacağını sözlerine ekleyen başkan Seyit Torun, “Engelli aracı ile ilgili olarak görevli arkadaşımıza bilgi verilerek araç sürekli hareket
“Her Okulumuzda Tekli Öğretim Hedefliyoruz”
halinde olacak. Evinizden alınıp, gitmek istediğiniz yere bırakılacak ve daha sonra bulunduğunuz yerden alıp evinize ulaştıracak. Ordu Belediyesi olarak ALO Engelli hattımız var. Bu telefonu şehrimizin muhtelif yerlerine bırakacağız. ALO Engelli Hattımız 666 66 80. Bu hattımızın başında sürekli olarak bir arkadaşımız bulunacak. Aradığınızda mutlaka bu numaradan sizlere geri dönüş olacak” dedi. İl Müftüsü Mustafa Kolukısaoğlu’nun duaları ile hizmete giren araç’ta ilk denemeyi de engelliler yaptı. Teknik olarak aracın arka bölümünde bir mekanizma sayesinde engelliyi araca alan sistem büyük bir beğeni kazanırken, bundan sonra özel bir telefon aracılığı ile artık hizmetine devam edecek. 666 60 80 no’lu telefonu arayarak randevu sistemi ile hizmetlerine devam edecek olan araç’la 2 engelli taşınabilirken, araçta 5 kişilikte refakatçi koltuğu bulunuyor.
Ordu Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan, Ordu’da çalışmaları yürütülen 59 tane okul projesi olduğunu söyledi. Müdür Türkkan, hedeflerinin öğrencileri normal eğitim öğretim saatlerinde okula göndermek istediklerini belirterek, yürütülen çalışmalar ile ilgili şöyle konuştu: “Her yapılan okul binasının bizde bir hatırası var. Ordu merkezde bizim şu durumda 3-4 ay içerisinde temeli atılmış, inşaatı başlamış, bitmek üzere olan 9 tane inşaatımız olacak. Ordu genelinde ise başlayan, biten, proje aşamasında olan, inşaatı devam eden 59 tane proje var. 31 Ocak 2013 tarihinde Ordu’da göreve başladım. O günden bu güne 59 tane inşaatta çalışmalarımız var. Tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum. İşleri takip ediyoruz. Her şey daha güzel olacak. Ordu’da sabahçı öğlenci değil, çocuklarımızı normal eğitim saatlerinde okula göndermek istiyoruz. Hedefimiz budur.”
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
“AKP’li Vekiller Halktan Kaçıyor”
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Cumhuriyet Halk Partisi Ordu İl Başkanı Osman Güngör, gazetemize özel yaptığı açıklamada gündemdeki konuları değerlendirdi. Geçtiğimiz günlerde Fatsa da dâhil olmak üzere Ordu’nun ilçelerine büyükşehir belediyesini avantajlarını halka anlatmak ve tanıtmak amacıyla gelen heyette Ordu Milletvekillerinin olmadığını söyleyen Güngör, “Toplantılardan sonra edindiğimiz bilgilere göre; Ordu Milletvekillerinin bu görüşmelerde olmadığını, dışarıdan gelen misafir Milletvekillerinin yoğunlukta olduğunu tespit ettik. Bu arada kapatılmış olan beldelerimize ve ilçelerimizde vatandaşlarla direk temas yapma konusunda bir girişimlerinin olmadığını gördük. Bu da şunu gösteriyor; AKP Milletvekili halktan adeta kaçar duruma gelmiştir. Ve vatandaşla konuşacakları
konularda, vatandaşlar baskı gücünün gerisinde kalarak milletvekillerimize dertlerini anlatmamaktadır. Ulusal sorunlar da yerel sorunlar da her geçen gün artarak devam ediyor” dedi. Ordu’da yeni bor sorun olduğunu önemle vurgulayan Güngör: “Örneğin Ordu’da yeni bir sorunumuz daha oldu. Tarım Gıda ve Hayvancılık İl müdürlüğünün alan bazlı destek ödemesi ile ilgili tespitleri vatandaşların arazilerinin yüzde 20’si ya da 30’u harman gibi gösterilip kısıtlanması yönünde çalışmalar başlatıldı. Bunlarla ilgili iktidarın temsilcileri, siyasetçileri vatandaş soru sorduğu zaman cevapsız bırakılıyor” dedi. “Turistik Gezi Yaptılar” Güngör: “Ordu’nun Büyükşehir Belediyesi olmasıyla birlikte gerçekleştirilen programlar
kapsamında, iktidarın kapattığı beldeler ve tüm köy tüzel kişiliklerindeki vatandaşlar, taşınmaz mal ve mülklerinin akıbetini sorduğunda cevap alamadılar ve alamıyorlar. Bu nedenle AKP Milletvekilleri Ordu’da âdeta siyasi bir gezi değil, turistik bir gezi yapmışlardır. Havaların da güzel gitmesi nedeniyle, seyahatleri turistik geziye dönüşmüştür. Bu durumu CHP olarak biz ilgiyle izliyoruz. Bakış açımız, iktidar olduğu için AKP’nin vatandaşın biriken sorunlarına çözüm üretmesidir. Bölgede tarımsal ürünlerde ciddi anlamda bir disiplinsizlik ve gelir gerilemesi var. Bununla ilgili önümüzdeki dönemlerde bölgedeki işsizliğin ve göçün azaltılması için hükümetin biran önce desteklemesi gerekiyor” diye konuştu.
“Çevre Yolu Zorunludur” Fatsa Çevre yolunun acilen yapılması gerektiğini söyleyen Güngör: “Karadeniz’de bilindiği gibi yerleşim birimi yoğun olan, belirli yol güzergâhı yüksek mesafelerde olan ilçelerde çevre yolu zorunluluk haline gelmiştir. Çevre yoluna şu an için gerek yok diyenler, buralarda ki yoğunluğa trafik açısından bakıyorlar. Ama biz can ve mal güvenliği açısından bakıyoruz. Onlarla aramızdaki fark budur. Çünkü o yoğunluk şehir içinde olduğu sürece, eğer hafızalarımızı yoklarsak Fatsa’da şehir merkezi trafiğinde çok değerli insanlarımız hayatlarını kaybettiler. Hatta birkaç sene önce bir akademisyenimiz çocuğu ile birlikte hayatını kaybetmişti. Bu bölgede karayolunun şehir içinden geçmesi can güvenliğini risk
altında tutmaktadır.
“Fatsa Unutuldu” Ordu ve Ünye’de geç başlanmış olsa da sonuç olarak çevre yolu yapılmaktadır. Ancak Fatsa unutulmuştur. İktidarın Fatsa da ki temsilcileri, siyasileri bu konuda uyumuşlardır. Ve Fatsalılara kötülük etmektedirler. Bu çevre yolunun çok acil planlanması ve yapılması zorunludur. Çevre yolunu sadece trafik yoğunluğu olarak görenler, toplumun sorunlarına bakış açılarını ifade etmektedirler. O bölgedeki egzoz gazlarının yoğunluğu bile halk sağlığını, gürültü kirliliği de toplumu olumsuz etkilemektedir. Tabi konuya genel olarak bakıldığında mutlaka ve mutlaka bu sorunların çözülmesi gerektiği konusunda ki anlayış toplumun egemen anlayışı olması lazımdır. Fatsalılara şunu söylemek isterim; sorumlu kişileri baskı altına alarak bu yolun yapılmasını sağlamaları gerekmektedir” dedi. “Mitinge Davet Ediyoruz” CHP’nin Ordu’da düzenleyeceği mitinge tüm Fatsa halkını davet ettiğini ifade eden Güngör: “15 Haziran’da Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanımızın katılımıyla Ordu’da bir miting gerçekleştirecektir. Bu mitingde bölgemizin sorunları da, talepleri de yoğun bir şekilde aktarılacaktır. Bu mitinge bütün Fatsalıların, Orduluların mutlaka katılması ve ilçe sorunlarını, bölge sorunlarını partimizin lideri olan genel başkanımızla paylaşması gerekmektedir. Bütün Orduluları şimdiden davet ediyorum” diyerek sözlerini noktaladı.
“Ana Muhalefet ve Yavru Muhalefetin
Cambazlıkları, Oynadıkları Oyunları Tutmadı” AK Partili 15 milletvekilinin iki gün süren Ordu ziyaretini değerlendiren Ak Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, muhalefete yüklendi. Akyol, konuya ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı: "Daha önce CHP ve MHP Ordu’da bazı beldelerimize giderek oralarda mitingler düzenledi. Büyükşehir yapan iradeyi adeta yok saydı. Gittikleri yerlerde, ‘ülkeyi bölüyorlar, eyalet sistemi getiriyorlar’ diyerek milli duygularımızla oynadılar. ‘Size ilçe söz verdiler ama sizi ilçe yapmadılar’ diyerek vatandaşlarımızı partimiz aleyhine kışkırtmaya çalıştılar, hatta büyükşehir yasasını bilmelerine rağmen, eski siyasilerin denizi olmayan yere denizi ilinize getireceğim gibi 20 -30 sene öncesi siyasi ve politik söylemlerle sizi biz ilçe yapacağız diye olmayacak sözleri verdiler. Ne yaptılar
ne ettilerse onların yaptığı bin bir türlü cambazlıkları, oynadıkları oyunları tutmadı. Ana muhalefet ve yavru muhalefetin büyükşehir oyununu milletimiz bozdu. Öyle diyorlardı! Buralara gelemezler, sizin karşısına çıkamazlar diyorlardı,
Onların bilmedikleri bir şey vardı, bu partiyi yani AK Parti’yi bu millet kurdu, işte onu göz ardı etmiş. Ana muhalefet ve yavru muhalefet bir kez daha hırslarına, tuğu emellerine yenik düşmüştü. 11 yıldır bu aziz millet için yerelde Ordumuz için
çalıştığımızı, sağduyulu vatandaşlarımız, bizi her seçimlerde AK Parti’nin oyunu arttırarak bağrına basan Ordulu hemşerilerimiz biliyor. Biz bunu biliyoruz ama ana muhalefetin ve yavru muhalefetin temsilcileri bir türlü bunu bilmiyor ve anlamak istemiyorlar. 19 ilçemizi, beldelerimizi, hadi bu beldeye gelinde görelim dedikleri beldelerimizi, köy ve mahallerimizi İlçelerimizde bulunan Sivil Toplum Kuruluşlarımızı, muhtarlarımızı, en önemlisi bizi biz yapan ordulu hemşerilerimizi 2 gün boyunca ziyaret ettik. Büyükşehir’i anlattık, Köy ve Mahallelerimize büyükşehir ile kısa zamanda nasıl hizmet verileceğini örnekleri ile anlattık, beldelerin kapanmasının belde halkı için olumsuz değil aksine hizmetlerin daha kaliteli daha hızlı ve daha rantabl olacağını izah ettik"
Zararlı Alışkanlıklara Hayır, Spora Evet! / Fatma CANLI
Fatsa Gençlik Hizmetleri ve Spor Kulübü, Gençlik Haftasını çeşitli etkinliklerle kutlamaya devam ediyor. Düzenlenen programlar kapsamında bu kez Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda lise öğrencilerine yönelik zararlı alışkanlıklar konulu konferans gerçekleştirildi. Spor Kulübü Müdürü Paşa Suiçmez konferansın amacının, zararlı alışkanlıklar konusunda özellikle gençlerin bilinçlendirilmesi ve spor yapmaya yönlendirilmesi olduğunu belirtti. Suiçmez, yaptığı açıklamada; “Her yıl 15-21 Mayıs tarihlerinde Gençlik Haftası olması nedeniyle
bir takım kutlamalar ve etkinlikler düzenliyoruz. Bu yıl düzenlediğimiz etkinlikler kapsamında programımıza farklı bir konferansı dâhil ettik. Ve gençlerimizin kötü alışkanlıklardan uzak durmalarını sağlayabilmek ve onları spor yapmaya yönlendirmek için; ilçemizde bulunan lise öğrencilerini burada bir araya getirerek zararlı alışkanlıklar hakkında bilgiler verdik. Aynı zamanda, ileride getireceği olumsuz etkenlerin farkında olmalarını sağlamayı amaçladık” şeklinde konuştu. Dinleyici olarak lise öğrencilerinin katıldığı konferansı, Ordu Üniversitesi öğretim görevlisi Erdal Arı sundu.
Sayfa
5
TERS
DÜ Z
Mehmet Sabri UĞURBAŞ mugurbas@gmail.com
Karadeniz’in Çorlu’su FATSA(ymış)! (Ben, O’nun Yalancısıyım) Evet, yanlış okumadınız. Bu gerçeği bir gazeteci olarak bugüne dek göremediğimden dolayı duyduğum utanç nedeniyle bunu yazıyorum. Fındığa dayalı ekonomiye sahip bir ilçe olduğumuzu, Ekonomik sıkışmalar yaşadığımızı, Özellikle sanayi yatırımlarına çok ihtiyacımız olduğunu, İstihdamın artması gerektiğini, Buna benzer birçok sorunumuzun var olduğunu ZANNETTİĞİM ve; Sanayi yatırımlarına doyduğumuzu, İlçe ekonomisi bir yana Karadeniz Bölgesi’nin ekonomisine yön verdiğimizi, İşsizliği tamamen bitirip, çevre illerden işçi talebinde bulunan bir ilçe konumuna geldiğimizi, Tarımsal kalkınmada Türkiye’ye örnek olduğumuzu, Yatırımcılarımızın artık yer bulamadığını ve Buna benzer birçok avantaj ve gelişmeyi GÖREMEDİĞİM İçin... lütfen affedin. Sizler; Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası, Fatsa Genç İş Adamları Derneği, birlikte mücadele eden diğer tüm STK ve kurumlar, Artık nitelikli personel kursları açmayın; işsiz kimse yok, Girişimcilik kurslarını kapatın; yatırım yapacak yer yok. Ekonomiye destek verecek etkinlikleri durdurun. Fatsa’yı Karadeniz’in Çorlu’su yapma çabalarınıza gönül rahatlığıyla son verebilirsiniz. Fatsa artık kendini aşmış, haberiniz yok. Karadeniz’in Çorlu’su seviyesine gelmiş bir ilçede istihdamdan söz etmeyin lütfen!!! Fatsa, artık öyle gelişmiş ve büyümüş ki, Fatsa’daki iş adamları ‘Doğu ve Güneydoğu’ bölgelerine yatırım yapmaya davet ediliyor. Bu daveti yapanlar cahil insanlar değil. Bizim milletvekillerimiz bu daveti yaptığına göre bir bildikleri, gördükleri var demektir. Eğer Fatsa, Sanayi ve yatırım anlamında boşlukta olsaydı, Fatsa’da işsizlik olsaydı bu davet yapılmazdı. Lütfen göremediklerinizi görün, araştırın ve öğrenin. Bütün bunları bilmemeniz normal, çünkü kimse bilmiyor; yeni öğrendik. Bunları ben söylemiyorum; Milletvekilimizin yalancısıyım… **************
Hastane sana söylüyorum, ……… sen işit.
(Amansız Hastalık TYDCPV) Fatsa Devlet Hastanesi’ne bir konuda çağrıda bulunmak istiyorum. Maddi durumunun iyi olmadığı düşünülen birkaç arkadaşımızın acil ameliyata ihtiyacı var. Bu arkadaşların ad ve soyadları: ‘Fatsa İskelesi ve İş Makineleri.’ Bu arkadaşlarımızdan Fatsa İskelesi, vücudunda bulunan birçok kimyasal nedeniyle yaralanmış ve bu yaralar, gerekli tedavi ve bakım yapılmadığı için enfeksiyon kaparak iyice ilerlemiş. Tedavi edilmezse kangrene dönüşmesinden korkanlar var. Maazallah kolu bacağı kesilirse sakat kalacak. Sakat kalmadan önce lütfen müdahale edilsin. İş Makineleri ise vücuduna aldığı çeşitli darbeler, yanıklar ve bazı insansı sıvı ve katı maddeler nedeniyle BTYDCPV (Bilinçsizce Tuvalet Yapılmasından Doğan Cüzzamik Pas Vebası) hastalığına yakalanmış. Bunların da acilen iyileştirilmesi ve hastalığın ilerlememesi gerekiyor. Aksi takdirde bu kez kangrenle, kesmeyle falan da kurtaramayız; Allah korusun direkt ölürler. Ölmesinler. Yaşasınlar ve iyileşsinler. ‘Hasta Adam’ ölsün mantığıyla bir yere varılamayacağı tarihte yaşanmış ve kanıtlanmıştır. Bu nedenle iyileştirilmeli ve tedavi edilmeli. Ben Devlet Hastanesi’ne sesleniyorum ama belki de bu hastalarla başka bir kurumun ilgilenmesi gerekiyordur. Belli mi olur? Her neyse ben cahilim, bilemem. Her şeyi bilenler bu hastaların doktorlarını da biliyordur herhalde. Hastane sana söylüyorum, ……… sen işit. (Noktalı yerlere uygun kelimeyi bulanların veya yerini bilenlerin maille bildirmesi önemle rica olunur…)
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
Sayfa
6
“Başbakanımızın Gönüllerde Kurduğu Tahtları Yıkamıyorlar” sine bağlı olacak. Büyükşehir yasasıyla hizmetler daha da artacak. Ben bu sürecin hepimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
Ordu ve İlçelerine Büyükşehir Belediyesi’nin getireceği olanakları anlatmak ve bilgilendirmek için Fatsa’ya gelen AK Parti Konya Milletvekili Gülay Samancı ve Ordu Milletvekili İhsan Şener, Fatsa’da gerçekleştirdikleri bir dizi ziyaretin ardından Hatipli Beldesini de ziyaret ettiler. Ak Parti Ordu eski Milletvekili Ayhan Yılmaz, Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Ak Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen’inde eşlik ettiği ziyarette Milletvekilleri, Hatipli Belediye Başkanı Ahmet Kütük ve belde halkı tarafından karşılandılar. “Hizmetler Daha Da Artacak” Belde meydanında ilk konuş-
mayı yapan Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan; “Sadece Fatsa’mız da değil, Ordu’muzda da Ak Parti Milletvekillerimiz ile birlikte aynı zamanda Ak Parti seçim işleri başkanlığının organizasyonunda 10 tane misafir milletvekilimizi konuk ediyoruz. Milletvekillerimiz bu ekip çalışması kapsamında bizimle beraberler. Bizleri çok memnun ettiler. Hatipli Belediyesi statü olarak sona eriyor. Her defasında ifade ediyoruz. Hatipli Belediyesi köy olmuyor. Hizmetini hem İlçe Belediyesinden hem de Büyükşehir Belediyesinden alacak olan bir mahalle olacak. Buradaki personel, hizmetler için yine burada kalacak. Fakat Fatsa Belediye-
“Ne Söz Verdiysek Yaptık” Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın ardından konuşma yapan Ak Parti Ordu eski Milletvekili Ayhan Yılmaz;” Sizler ile olan birlikteliğimiz bugünlere kadar geldi. Bugüne kadar Hatiplilere ne söz vermiş isek yaptık, Fatsalılara ne söz vermiş isek yaptık, Ordululara ne söz vermiş isek yaptık. Hizmetlerimizi anlatmaya değil saatler, günler bile yetmez. Türkiye olarak çok güzel yerlere geldik. Bütün dünya bize gıpta ile bakıyor. Ama bunu anlamayan muhalefet anlamıyor. Daha önce 1 milyar dolar kredi için IMF’nin kapısında günlerce nöbet tutan TC Başbakanları ve ekiplerini gördük. Bugün ise IMF’ye borç verecek bir ülke konumuna geldik. Bu kimin sayesinde oldu, bu sizin bize olan inancınız, bizim de size olan güvenimiz sayesinde oldu. Bundan 2-3 yıl sonra iyi ki Büyükşehir olmuşuz diyeceksiniz, bunu hep birlikte göreceğiz İnşallah. Artık daha yaşanılabilir bir Hatipli de yaşıyoruz, diyeceksiniz. Biz sizler için mücadele veriyoruz gece gündüz çalışıyoruz. Terör belasından kurtuluyoruz İn-
şallah. Çözüm sürecinde diyorlar ki ‘ne verdiniz de bu PKK gidiyor’, ne verebiliriz Allah aşkına bunun pazarlığı mı olur, kimden pazarlık bekliyorsun, bu nasıl bir düşünce. Kimse bizim Milliyetçiliğimizi, kimse bizim Vatanseverliğimizi, kimse bizim Devlete, Millete, Bayrağa ve Misak-ı Milli hudutlarına olan bağlılığımızı test etmeye kalkmasın” dedi.
“Bizim Tek Bir Amacımız Var…” Ordu’nun Büyükşehir olmasıyla ilgili Mecliste yaşadığı anıyı Hatipliler ile paylaşan Ak Parti Konya Milletvekili Gülay Samancı ise; “Konya nere Ordu nere fakat önemli olan mesafeler değil, önemli olan birlik olabilmek, beraber olabilmek, aynı duyguları, aynı değerleri paylaşabilmek. Bizim için öncelikli ve önemli olan halkımızdır. Biz bu yola çıktığımız zaman halkımızın iradesi egemen olsun. Milletimizi geçmişte yapılan yanlışları tekrarlamadan geçmişte kaybettiğimiz vakitleri yeniden kazanmak adına hızlı bir süreç içerisinde hizmetlerimizi elimizden geldiği kadarıyla memleketlerimize getirmeye çalışıyoruz. Biliyorsunuz Konya Büyükşehir biliyorsunuz bizler çok büyük hizmetler aldık. Allah razı olsun. Biz bu çalışmaları yaparken inanın masa başında otu-
rarak bu çalışmaları yapmıyoruz. Geziyoruz vatandaşlarımız ile birlikte oluyoruz. Onları dinliyoruz sorunları talepleri ihtiyaçları ne ise ona göre yardımcı oluyoruz. Büyükşehir Belediyelerimizin hizmet etmediği mahalle yok arkadaşlar. Bizim tek bir amacımız var, o’da siyaseti hizmet etmeye amaç kılmak” şeklinde konuştu “Muhalefetin Tek Derdi Var” Seçim İşleri Genel Başkanlığı’nın hazırladığı programın iki gerekçesi olduğunu dile getiren Ak Parti Ordu milletvekili İhsan Şener de, “Büyükşehir ile ilgili tereddütlerin giderilmesi ve nimetlerinin anlatılması ikincisi ise çözüm sürecinin tereddütlerinin
giderilmesi. Muhalefetin tek derdi var, fitne çıkarmak. Biz sizlerin gönüllerinize talibiz. Genel Başkanımız Recep Tayip Erdoğan’ın gönüllerde kurduğu tahtları yıkamıyorlar muhalefetin dertleri bu. Arkadaşlarım hatipli hiçbir şekilde hizmetlerden geri kakmayacak. Bunu adınız gibi bilin ikincisi hatipli hiçbir şeyden mahrum kalmayacak. Arkadaşlar biz bir günlük değil, bir yıllık değil, biz yüzyılları düşünerek siyaset yapıyoruz. Kimse aramıza fitne sokmaya cüret etmesin. Çözüm sürecinde de yaptıkları şey aynı fitne sokmak. Tabut öpmekten bıkmadı mı bu millet. Lütfen bu olay üzerinden siyaset yapanlara Allah rızası için pirim vermeyin” dedi.
“Fatsa’nın Çevreyoluna İhtiyacı Var” Ordu İlinin
Yatırım Payı Azaldı
/ Hamdi BÜKLÜ
Ak Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’in “Çevre Yolu Fatsa’nın Acil İhtiyacı Değil” açıklaması Fatsa kamuoyunda geniş yankı buldu. Fatsalı vatandaşlar, Vekil Şener’in aksine Çevre Yolu Projesinin Fatsa’ya acil İhtiyaç olduğunu düşünüyor. Konu ile ilgili düşüncelerini gazetemizle paylaşan vatandaşlar şunları söylediler: Ahmet Yalçın, “ Yapımı devam eden çevre yolunun Fatsa’dan geçmesini elbette isteriz. Çünkü çekilmez hale gelen yoğun bir araç trafiği bulunuyor. Hem şehirlerarası hem de şehir içi yollarında oldukça fazla araç olması bizleri rahatsız ediyor. Dolayısıyla Ordu ve Ünye’den geçen çevre yoluna, Fatsa’nın da ihtiyacı ol-
duğunu düşünüyorum ” dedi. Ahmet Acıyan, “ Fatsa’nın bir çevre yolu olsaydı, en büyük sorunlarımızdan biri olan trafik sorunu büyük ölçüde çözülecekti. Ama vekiller, yetkililer vatandaşın taleplerine zaten kulak vermiyor. Yetkililer görmüyor mu? Etrafına bakmıyor mu? Vatandaşın talebi olmaksızın karar veremiyor mu? Fatsa’ya çevre yolunun en büyük katkısı, aşırı derecede olan araç trafik yoğunluğunu azaltmak olacaktır. Gerçi çevre yolundan önce şehiriçi yollarının ön incelemeye alınması gerekir. Çünkü şehir içindeki trafik rezil bir halde duruyor. Sürekli olarak kaldırımları genişletiyorlar ve park alanlarını daraltıyorlar. Bu kapsamda ara yollarda oluşan yoğun trafik çekilmez hale geliyor. Dolayısıyla esnaf olarak ister kendi aracım
olsun ister malzeme getiren araç olsun kısacası park edecek yer olmadığı için araçlarımız kaldırımlara çıkıyor veya yolda durarak trafiği engelliyor. Dükkânım mağazalarbaşında ama aracımı park edecek yerim olmadığı için şehiriçinde olan özel otopark’a götürmek durumunda kalıyorum. Acil bir durum söz konusu olduğunda, koşarak otopark’a gidip aracımı alarak ulaşmam gereken yere gitmeye çalışacağım. Otopark sadece şehir içine lazım değil. Dolayısıyla mağazalarbaşına bir otopark şart. Bunun yanı sıra yollarımız da oluşan aşırı toz, solunum yolları rahatsızlığı olan kişileri etkilediği kadar sağlıklı kişilerinde, sağlıklarını olumsuz yönde etkiliyor. Buradaki durumumuz rezilbir hal aldı. Yani asfalt yapılacak mı? Yapılmayacak mı? En azından Belediye’nin İtfaiye araç-
larıyla tozlu olan yolları yıkamaları gerektiğini düşünüyorum” dedi. Muammer Alkan, “ Çevre yolu Ordu ve Ünye’den geçiyor ama isterdik ki; Fatsa’dan da geçsin. İlçemizin trafik sorununa çözüm olurdu. Tatillerde şehir dışından gelen araçlar çok fazla sıkışıklığa neden oluyor. Yani Çevre Yolunun Fatsa’ya en büyük yararı oldukça yoğun olan araç trafiğinin azalmasına katkısı olurdu” dedi. Ali Yılmaz, “ Fatsa’ya çevreyolunun gelmesini isterdim. Çünkü şehiriçi trafiği oldukça yoğunlaştığı için çözüm yolu olarak kullanabilirdi. Vatandaş araçlarını kaldırımlara park ediyor. Dolayısıyla da çevre yolunun şehir içi trafiğinin, şehir dışına atılmasına çok büyük katkısı olur diye düşünüyorum” dedi.
Konuşmalarımız Kulaktan Yüreğe İnmiyorsa
Boş Yere Konuşuyoruz Demektir Ak Parti Ünye İlçe Teşkilatı ArGe Başkanlığının düzenlediği Siyaset Akademisinin bu haftaki konuğu Kişisel Gelişim Uzmanı ve Yazar Fatih Akbaba oldu. Ünye Ticaret ve Sanayi Odası konferans salonunda gerçekleşen Akademiye AK Parti Ünye İlçe Başkan Yardımcısı Adem Çalık, Kadın ve gençlik Kolları başkanları ile akademiye kayıt yaptıran
katılımcılar katıldı. Kişisel Gelişim Uzmanı ve Yazar Fatih Akbaba, siyaset akademisi sayesinde siyasetçilerin ve vatandaşların birçok önemli insana ve bilgiye çok daha rahat ulaştığını vurguladı. Siyasette başarılı olmak için siyasal iletişimin ince noktalarını örneklendirerek anlatan Fatih Akbaba, katılımcılarla dersi daha da renkli hale getirdi. Vatandaşa dokunmanın önemli bir kazanç olduğunu ve halka hizmet edenlerin kibir sahibi olamayacağını, tevazu bilincinin bir kimlik bilinci olduğunu vurgulayan Akbaba, "Milletin değerleriyle konuşan bir siyasi dil asla millete üstünlük taslamaz. Onu korur ve kollar. Çünkü milletin değerleri bu ülkenin
de geleceği demektir. Milletin diliyle ve değerleriyle konuşan ve gönüllere giren bir siyasi hareket, milletin değerlerine ve milletine sırtını dönmeyen her hareket, kalıcı başarılara imza atar. Bu anlamda öncelikle ailede doğru dili ve gönül dilini kullanarak işe başlamalıyız. Sevdikleriyle iletişime geçen, onlara merhametli davranan milletle de gönülden ilişki kurar ve merhametin diliyle kalıcı bir iletişimi gerçekleştirir. Önemli olan dokunabilmektir. Konuşmalarımız kulaktan yüreğe inmiyorsa boş yere konuşuyoruz demektir. Siyasette etkili ve kalıcı iletişim için milletin dili olan gönül diline hakim olmak gerekir” dedi. Kişisel Gelişim ve İletişim Uz-
manı Fatih Akbaba, “Siyasal iletişim dilinin milletin değerlerinden geçtiğini görmekteyiz. Vicdanın sesi olabilmek önemlidir. İletişimin karşımızdaki insanda kendimizi bulmak olduğu gerçeğini gözeterek hareket etmemiz gerekiyor. Ailede, işte ve sosyal çevrede samimi ve kalpten olduğumuz müddetçe sağlıklı iletişim gerçekleşecektir. Çocuklarına yabancılaşmayan aileler olmak istiyorsak yavrularımıza kalpten sarılıp onları sonuna kadar dinlemesini öğrenelim. Unutmayalım ki evde verdiğimiz her bir poz yavrularımız tarafından kare kare çekilmektedir. Öyleyse doğru ve güzel pozlar verelim. Yavrularımız da bunu çekip hayatlarına uygulasınlar" dedi.
Kamu, son 12 yılda 81 ile 284 milyar lira yatırım yaptı. Yatırım payı azalan yani 'kaybedenler kulübü'nde yer alan 32 il var. Bunlardan biri de Ordu İli. Ordu İli yüzde 8,64 oranında yatırım payı azalarak 24. Sırada yer aldı. Kalkınma Bakanlığı'nın 2001 - 2012 dönemi, 12 yıllık verilerine göre, kamu, bu dönemde illere 284 milyar lira yatırım yaptı. Bu yatırımın 151 milyar liralık kısmının il il dağılımı da bakanlık verilerinde yer aldı. 133 milyarı ise tabloda 'muhtelif iller' olarak verildi. Tablo, illerin yatırım payları ve paylarda azalma veya artış trendini yansıtıyor. Bazı illerin son yıllarda payı artıyor, bazılarının azalıyor. Tablolarda Ordu, Artvin, Şanlıurfa, İzmir sürprizi var. Başbakan'ın memleketi Rize'nin payında yüzde 16.07 gibi bir azalma dikkat çekiyor. İstanbul, en yüksek payı alsa da son üç yıldır, toplamdaki payında dikkat çekici bir azalma var. Bayburt, 12 yılın toplamında 200 milyon liranın altında bir yatırım çekmiş. Yıldan yıla aldığı pay ortalama 20 milyon liranın bile altında kalmış. Son üç yılda ilk kez payı 20 milyon liranın üzerine çıkmış. Bu nedenle Bayburt hem toplamda en az yatırım çeken, hem de payı en hızlı artan il olarak görünüyor. Rize de kaybetmiş İl il yatırım verilerinin ortaya koyduğu tablo özetle şöyle: Son dönemde pay kaybı bakımından en şanssız iller Kocaeli, Yalova, Kahramanmaraş, Adana ve Karaman. Bu illerin kamu yatırımlarından payları son 3 yılda neredeyse yarı yarıya düşmüş. Yatırım payları azalan, bu anlamda 'kaybedenler kulübü'de yer alan il sayısı 32. Bu iller arasında liderlerin memleketleri Rize, Osmaniye, Tunceli ve Kayseri de var. Ordu 12 yıl ortalamasında yüzde 8,64, İstanbul yüzde 17.76 pay aldığı halde, son üç yılda
payı 15.54'e gerilemiş. Ankara, İzmir'i katlamış İllerin kamu yatırımı payına üç büyük kent sırası da yansımış. İlk sırada toplamdan yüzde 17.76 payla İstanbul, yüzde 9.30 payla Ankara var. Dikkat çekici en önemli unsur, üçüncü sıradaki İzmir'in payının yüzde 3.82'de kalması... Ankara'nın payı, İzmir'in 2.5 katı. Listenin asıl sürprizi Artvin ve Şanlıurfa. Son 12 yılda kamu yatırımlarından ciddi oranda yüksek pay alan Artvin, İzmir'in hemen ardından dördüncü sırada, Bursa'dan bile yüksek pay almış. Artvin, yüzde 3.51 payla İzmir'e yakın yatırım payı almış. Aynı şekilde Şanlıurfa da GAP yatırımları nedeniyle toplamda yüzde 2.58 payla, Bursa'dan sonra 6'ncı sırada yer almış. 7'nci ve 8'inci sırada Kahramanmaraş ve Antalya var.
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
Sayfa
7
Stajlarını Almanya’da Yapacaklar Su Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması / Hamdi BÜKLÜ
/ Fatma CANLI
Fatsa Kız Meslek ve Teknik Lisesi Grafik ve Fotoğrafçılık Bölümü’nden 12 öğrenci, ‘3D GRAFİK ANİMASYON UYGULAMALARI’ projesi kapsamında yurt dışında staj görecek. Stajını Almanya Hamburg’da 1 ay süreyle yapacak olan öğrenciler kendilerine eşlik edecek olan öğretmenleri Gamze Halat ve Orhan Vergili ile beraber yola çıkmadan önce Kaymakam Bekir Atmaca ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı’yı makamlarında ziyaret ettiler. Ziyaretlerinin nedenini açıklayan konuşmayı yapan Okul Müdürü Abdullah Özkaya; “Okulumuz Grafik ve Fotoğrafçılık Bölümünden 12 öğrencimizi ‘3D Grafik Animasyon Uygulamaları’ projesi kapsamında yurtdışında görecekleri staj için Almanya’ya yolcu ediyoruz. Öncesinde siz değerli Kaymakamım ve ilçe Milli Eğitim Müdürümü ziyaret etmek istedik. Bizleri kabul ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Bartın Kız Meslek Lisesi ile yapılan bir ‘Leonardo Da Vinci’ projesi kapsamında 2012 yılında başlayan ve uygulamaya bu yıl konulan LDV Projesi çerçevesinde öğrencilerimiz Almanya da 1 ay kendi alanları ile ilgili hem staj yapma imkânı bulacaklar, hem de kendi alanlarına yönelik orada yapılan bir takım
faaliyetlere katılacaklar. Proje kapsamında Almanya da staj görecek 12 öğrencimize; bir grafik alanı öğretmenimiz ve bir tanede ilgili müdür yardımcısı arkadaşımız eşlik edecek. Bugüne kadar her konuda bizlerden desteğini esirgemeyen değerli Kaymakamım Bekir Atmaca’ya ve İlçe Milli Eğitim Müdürüm Ahmet Gürsel Avcı’ya katkılarından ve kabulünden dolayı teşekkür ediyorum” dedi. “Kız Teknik ve Meslek Lisesi İlçemizin Medar-I İftiharı” Okul müdürünün ardında konuşmasını yapan İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı; “Okul Müdürümüzü, öğretmenlerimizi ve sevgili öğrencilerimizi; yapmış oldukları bu projeler ve çalışmalardan dolayı tebrik ediyorum” dedi. Avcı; “Kız Teknik ve Meslek Lisesi gerçekten ilçemizin medarı iftiharı olan okullarımızdan birisi. En son valiliğimizin düzenlediği ‘En Çevreci Okul’ yarışmasında da derece aldılar. Bunun için de tebrik ediyorum. Ve bize bu tür çalışmalarımızda her türlü desteği veren Sayın Kaymakamım Bekir Atmaca’ya çok teşekkür ediyorum. Fatsa bu güzel projeler sayesinde hep ilkleri yaşıyor. Almanya ya giderek bizleri temsil edecek öğrencilerimize şimdiden hayırlı yolculuklar diliyorum” şeklinde konuştu.
Pasaportlarını Kaymakam Bekir Atmaca Takdim Etti! Ziyaretin ev sahipliğini yapan Kaymakam Bekir Atmaca ise; “Atalarımız der ki; ‘Çok okuyan değil, çok gezen bilir’. Her ülkenin kendine göre bir eğitim sistemi, şehirciliği ve de yönetim tarzı var. Almanya’ya staja gidecek olan öğretmen ve öğrencilerimizin bu vesileyle dünyaya bakış açıları genişleyecek. Çünkü orada yapılan çalışmalarla ilgili bilgi alarak tecrübe edinecekler. En önemlisi yurtdışında ülkemizi temsil edecekler ve gözlemledikleri, öğrendikleri güzel, faydalı şeyleri ülkemize getirecekler. Zaten bu gibi projelerin amacı kültür paylaşımıdır. Dolayısıyla bu projelerin yapılması, bu projelere gidilmesi; globalleşen, birbirine yaklaşan dünyanın bir gereği haline gelmiş. Bu gibi katılımlarla hem kendimizi, ilimizi, ilçemizi, ülkemizi tanıtıyoruz, temsil ediyoruz. Hem de bilgi ve görgümüzü arttırıyoruz. 1 aylık bir süre dahi olsa, neticede yurtdışında bir ülkeyi görmek, oraların yaşayım tarzı ve eğitim sistemi hakkında bilgi edinmek bize artı bir tecrübe olarak yansımakta. Ben bu projenin çok faydalı olduğunu düşünüyorum” dedi. Kaymakam Bekir Atmaca konuşmasının ardından öğrencilere pasaportlarını dağıtırken pasaport çeşitleri hakkında da bilgilendirmede bulundu.
Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi tarafından organize edilen, Türkiye Cumhuriyeti ve AB tarafından Desteklenen IPARD projelerinden “Su Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması, Kültür Balıkçılığının Geliştirilmesi” konulu konferans verildi. Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Necati Samsun Konferans Salonunda yapılan konferansa konuşmacı olarak Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Hasan Yiğit, Balıkçılık Teknik Mühendisi Metin Fatih Istay katıldı. Konferansa Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Balık, öğretim görevlileri ve çok sayıda öğrenci iştirak etti. Konferans Öncesinde bir açıklama yapan Tarım ve Kırsal Kalkınma ve Destekleme Kurulu Ordu İl Koordinatörü Hasan Yiğit, “Kurum olarak desteklediğimiz su ürünlerinin işlenmesi, pazarlanması ve kültür balıkçılığının geliştirilmesi kapsamında her türlü desteği vermekteyiz. Kurum olarak asıl amacımız, yüzde 50 hibe karşılığında verdiğimiz bu destekleri ve bu kırsal kalkınma desteklerini öğrencilere anlatarak farkındalık yaratmaktır. Burada Kültür balıkçılığını, çiftlik faaliyetlerinin geliştirmesini, arıcılık, hayvancılık, Et ve süt üretimi, kesme çiçekçilik, el sanatları, kırsal turizm, kırsal faaliyetleri çeşitlendirmek ve destek kapsamında işlenmesi ve pazarlanmasına yönelik olan yatırımları anlatacağız. Ayrıca kırmızı et’in veya beyaz et’in işlenmesi ve pazarlanmasına yönelik yatırımlar, yaş meyve ve sebze depolanmasına ve paketlenmesine yönelik yatırımlar ve su ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanmasına yönelik yatırımları ana başlıklarımız olarak nitelendirebiliriz” dedi. Tarım ve Kırsal Kalkınma Kurum Uzmanı Fatih Istay ise yaptığı konuşmada,” ülkemizin tarımsal bakımdan Avrupa birliği standart-
larına ulaşması için bizim kurum olarak desteklerimiz var, hibe olarak desteklerimiz var. Bir çiftçinin kendi başına yapamadığı yatırımları bizden yüzde 50 hibe alarak ve Avrupa birliği standartlarını gerçekleştirerek yapma fırsatı var. Kurumumuzun amacı tabandan tavana kalkınma ve küçük çaplı yatırımları desteklemektir. Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi su ürünleri sektöründe eleman, mühendis ve tekniker yetiştiren fakülte ve yüksekokul olduğu için buradan mezun olan öğrenciler bu bağlamda sektörde aranan kişiler oluyor. Bu sebeple devlet ya da özel sektöre yönelmesinin öncesinde kendi işletmelerini kurabilme fikrini ve imkânlarını anlatarak iş hayatının bilincini aşılıyoruz. Deniz ürünleri üzerine veya tarımsal bir işletme kurmak isteyenlerden ilk olarak Meslekokul veya Yüksekokul mezunu şartı aranıyor. Eğer bu akademik birikim yok ise destek alacağı alanda en az 3 yıllık tecrübe isteniyor. Ama akademik eğitim olan kişiler çok rahat bir şekilde destek alıp kendi işletmelerini kurabiliyor” dedi. Konferans Öncesinde bir değerlendirme yapan Fatsa Deniz Bilimleri Dekanı Prof. Dr. İsmet Ba-
lık, “Ülkemiz, Avrupa birliğine giriş sürecinde yatırımcılara, vatandaşlarımıza ve üniversite mezunlarına devletin sağlamış olduğu desteğin yanısıra özellikle Avrupa birliği kaynaklı pek çok imkânlar bulunuyor. Ama bu imkânların çokta farkında değiliz. Bizde öğrencilerimize bu konuda çok fazla bilgi veremiyoruz. Bu hususlardan bir tanesi ise kırsal kalkınma destekleme fonları ve Avrupa Birliğinin vermiş olduğu hibelerdir. Hakikaten Avrupa Birliğine, Türkiye cumhuriyeti olarak yüklü miktarda destek yapıyoruz. Ama ülke olarak bu destelerden geri dönüşüm yapmadığımız için, bu kaynaklar farklı ülkeler gidiyor ve o bölgelerin gelişimi daha fazla oluyor. Örneğin, 1 milyar lira destek veriyoruz ama bunu sadece 200 milyonunu hibe olarak geri alıyoruz. Bu kapsamda da ele alacağımız konulardan bir tanesi ise kırsal kalkınma projeleridir. Avrupa Birliği Bu alana oldukça fazla bir hibe aktarıyor ve bizlerin bu imkânı iyi değerlendirmesi gerekiyor. Dolayısıyla fakültemizde verilecek olan seminerin öğrencilerimize gelecekleri açısından çok faydalı olacağını düşünüyorum” dedi.
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
Sayfa
8
“Çarpık Kentleşmesinin Önüne Geçmek Gerekir” Yenilmez Ak Parti’den Aday mı?
Kamuoyu tarafından kentsel dönüşüm olarak bilinen 6306 sayılı afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkında kanun ve buna bağlı olarak çıkarılan uygulama yönetmeliğinin daha iyi anlaşılması için Ordu'da bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıda niteliksiz ve dayanıksız binaların afetlerde can kaybını artırdığı üzerinde durulurken, kentsel dönüşümün gerekliliğine vurgu yapıldı. Toplantıya Ordu Vali Vekili Ömer Adar, Ordu Çevre Şehircilik İl Müdürü Hüseyin Öztürk, İl Özel İdare Genel Sekreteri Selami Aydın ve İl Genel Meclisi Başkanı Engin Tekintaş'ın yanı sıra ilçe kaymakamları da katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Ordu Çevre Şehircilik
İl Müdürü Hüseyin Öztürk, son 20 yılda yaşanan afetlerdeki can kayıplarının niteliksiz yapıların göstergesi olduğunu belirterek, “Son 60 yılda bu hasarların yüzde 61'inin deprem, yüzde 15'inin heyelan ve yüzde 14'ünün ise su baskınından meydana geldiği görülmektedir. Son 20 yılda yaşanan afetlerde meydana gelen can kayıpları, ağır hasarlı ya da yıkılan bina sayısı, yapı stokumuzun niteliksiz, dayanıksız olduğunu göstermektedir. Bunun yanında kaçak yapılaşmalarda da çok ciddi can ve mal kaybı meydana geldiği görülmüştür” Çevre Şehircilik Bakanlığı Kentsel Dönüşüm ve Altyapı Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nden Daire Başkanı Zeynep Afşeören ise kentsel dönüşümün yaygın-
laşabilmesi için önce insanların bilinçlendirilmesi gerektiğini söyleyerek, “bakanlık olarak isteğimiz, uygulamaların yurt genelinde yaygınlaşmasını sağlamak. Ancak bunun için ilk önce vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi gerekmektedir. İnsan canının ne derece değerli olduğunu anlatmak, yaşanacak afet sonrası ‘eyvah’ demeden önce gerekli önlemin alınmasını sağlamak gerekmektedir.” Ordu Vekili Ömer Adar ise en iyi tabloyla dahi tam olarak bir kentsel dönüşümün yaşanmaması için 350 – 400 milyar dolar bir yatırımın gerektiğini belirtti. Turizm kenti olmak yolunda Ordu'nun çarpık kentleşmesinin önüne geçilmesi gerektiğini söyleyen Adar, derelerin önlerinin
kesilerek yapılan evlerin de bir an evvel önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. “Bu toplantıda arkadaşlarımız özellikle afete maruz kalabilecek yerlerdeki yapılanmayı bizlere anlatacaklar. Biz turizm kenti olma iddiasındayız. İlimizdeki bu çarpık yapılaşmayı bir an önce sona erdirmemiz lazım.” diyerek, kırsal kesimde evlerin derelerin kapatılarak üstüne yapıldığını belirterek, her türlü yapının planlı ve kontrol dahilinde yapılması gerektiğini ifade etti Adar, afetleri engelleyemeyiz ancak afetlerin getireceği sonuçların önüne geçebiliriz diyerek konuşmasını noktaladı. Toplantı Çevre ve Şehircilik Bakanlığından gelen uzmanlar tarafından yapılan bilgilendirmenin ardından sona erdi.
10 Bin Lise Mezununa Müjde İçişleri Bakanlığı, "Koruma Memurları" adı altında lise mezunu 10 bin kişiyi emniyet hizmeti kadrosunda işe alacak. Polisin yardımcı kuvveti şeklinde görev yapacak olan koruma memurları polis kadrosunda olmayacak. İçişleri Bakanı Muammer Güler, Meclis'te konuyla ilgili soruları yanıtladı. Bakan Güler, yeni alınacak 10 bin kişilik kadronun polis olmayacağını görevlerinin sadece koruma
hizmeti ile sınırlı olacağını bildirdi. Koruma Memuru sınıfında işe başlatılacak personel, stat, salon, kişi, üniversite ve hassas bölgelerde görevlendirilecek. Bakan Güler, 6 aylık eğitim sonrasında işe başlatılacak personelin tabanca gibi hafif silahla donatılacağını bildirdi. Gençlik ve Spor Bakanlığı ile ortaklaşa yürütülen çalışmanın önümüzdeki günlerde sonuçlandırılacağı kaydedildi.
Akil Adamların Ordu ziyaretine katılan Sanatçı Ahmet Yenilmez'in Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday adayı olduğu öne sürüldü. Sanatçı Ahmet Yenilmez Akil Adamlar Listesinde olmamasına rağmen grubun Ordu ziyaretine katılması tartışma yaratmıştı. Toplantıda yaptığı açıklamalar ve girdiği polemikle gündeme gelen Ahmet Yenilmez'in gönlünde Ak Parti'den adaylık yattığı ortaya çıktı. Daha önce Büyük Birlik Partisi'nden Ordu'da İl Genel Meclis Üyesi adayı olan Ahmet Yenilmez 2009 yılı yerel sçeimlerinde AK Parti'den Ordu Belediye Başkan adayı olmak istediğini açıklamıştı. Ahmet Yenilmez ile ilgili 2009 yılında Zaman Gazetesi'nde yer alan haber aynen şöyle; Bir dönemin en sevilen televizyon dizilerinden “Ekmek Teknesi”nde canlandırdığı “Gamsız Celal” tiplemesiyle dikkatleri üzerine çeken sanatçı Ahmet Yenilmez, AK Parti’den belediye başkan adaylığına hazırlanıyor. Memleketi Ordu’dan belediye başkanı olmak istediğini söyleyen Yenilmez, “Sayın Başbakanımızla kimyamız uyuşuyor. Vizyonunu, misyonunu takdir ediyorum. Doğduğum topraklara hizmet etmek için adayım.” dedi. Yerel seçimler
DÜRÜ İNŞAAT TUĞLA
BETON
* KUM * ÇAKIL * KIRMA * ELEME * YIKAMA TESİSİ * ÖZEL DOĞAL ŞAP KUMU
Dürü İnşaat olarak insanlığın yaşam kalitesini artırmak için hedeflerimizi sürekli büyütüyoruz.
Salim DÜRÜ (Müteahhit)
MOLOZ
Gsm: 0531 888 52 52 - www.duruinsaat.com Günpınarı Köyü, Çerkezbükü Mevkii Cevizdere-ÜNYE
öncesi adaylık sürecinin başlaması ile birlikte sürpriz isimler de ortaya çıkıyor. Bu isimlerden birisi de Deli Yürek, Acı Hayat gibi dizilerde oynayan son olarak da Çanakkale Şehitleri’ni anlatan “Dur Yolcu”ya imza atan Ahmet Yenilmez. AK Parti’nin bu hafta yapılan Meclis grup toplantısına katılımı kürsüden anons edilen Yenilmez’in mart ayında yapılacak yerel seçimlere hazırlandığı ortaya çıktı. Yenilmez, daha önce de BBP’den aday olmuştu. Zaman’a konuşan ünlü sanatçı, “hak ettiği noktada değil” dediği memleketi Ordu’ya hizmet etmek istediğini söyledi. Yenilmez, aday gösterilmesi durumunda kendi ismi üzerinde bir konsensüs oluşacağını savundu. Başbakan Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın TRT için çektiği Çanakkale Şehitleri’ni anlatan “Dur Yolcu” isimli dizinin galasına gelmesinin kendisini çok etkilediğini söyleyen Yenilmez, “Sayın Başbakanımızla çok iyi anlaşıyoruz. Biz bakışla anlaşırız. Kendisi benim de ilk patronumdur. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken ben de sanat yönetmeni yardımcısı idim. Galaya hanımefendi ile birlikte katılması müthiş bir şeydi.” dedi. Yenilmez, aday olması durumunda sadece sağ partilerden değil, DSP ve CHP seçmeninden de oy alacağını iddia etti.(ordugazete)
DOĞALTAŞ
DEMİRLİ BETON
KİLİT TAŞI BORDÜR
22 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA
Sayfa
Müzelerin Ziyaretçileri Azalıyor “Bahçeni Dalkırana
Ordu Valiliği, Kültür Turizm Müdürlüğü, müzeler günü nedeniyle bir kutlama programı gerçekleştirdi.
Ordu Kültür Sanat Merkezinde düzenlenen programda ilk konuşmayı Ordu'nun yeni Müze Müdürü Neşe Öncül yaptı. Or-
du'nun yeni bir müzeye ihtiyacı olduğunu belirten Öncül, 2012 yılı itibariyle Ordu Müzesinde bulunan eserleri şöyle sıraladı: “Ordu Müzesi'nde 2012 yılı sonu itibariyle 399 arkeolojik, 1.549 etnoğrafik, 1.605 sikke, 30 mühür ve mühür baskısı, 21 adet el yazması kitap olmak üzere toplam 3.604 adet eser bulunmaktadır. Müzemizin 2012 yılında ziyaretçi sayısı 19 bin 23’tür.” Ordu müzesinin ziyaretçi sayısının düşük olduğunun altını çizen Öncül, Ordu'da bir arkeoloji müzesinin kurulmasını temenni ettiklerini belirterek, “maalesef ziyaretçi sayımız düşük, binamız yetersizdir. Temennimiz ilimizdeki müze sayısının çoğalması ve Ordu'da bir Arkeoloji Müzesi kurulmasıdır.”
Konuşmaların ardından Müze Araştırmacısı Cihat Çakır'ın sunumuyla devam eden programda kazı çalışmaları yürütülen Kurul ve Cıngırt Kalelerindeki son durum hakkında bilgiler verildi. Programda Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahri Işık'ta “Uygarlık Anadolu'da Doğdu” adlı bir konferans verdi. Prof. Dr Fahri Işık, " benim sizden öncelikle isteğim, beni eleştirel gözle izlemeniz. Çünkü söyleyeceklerim bugüne kadar hiç söylenmemiştir. Yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen bulgular, Yunan Medeniyeti'nin Anadolu Medeniyeti'nden etkilendiğini gösteriyor. Sanıldığının aksine, Batı Uygarlığının temelinde Yunan Medeniyeti değil, Anadolu Medeniyeti vardır" dedi.
“Havaalanı Söz Verilen Tarihte Bitecek” Türkiye'nin deniz üzerine inşa edilen ilk havalimanı olma özelliğini taşıyan Ordu-Giresun Havalimanı inşaat alanına şu ana kadar 10 milyon taş döküldüğü bildirildi. Ordu Vali Yardımcısı ve Gülyalı Kaymakamı Yemen Bayrak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, toplamda 30 milyon ton taş dökülerek tamamlanması planlanan havalimanı ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi verdi. Havalimanı inşaatının tüm hızıyla devam ettiğini belirten Bayrak, "24 saat esasına göre çalışmalar gece gündüz devam ediyor. Havalimanı inşaatının dolgu çalışmalarında şimdilik 80 kamyon görev yapıyor. Şu ana
kadar inşaat sahasına çeşitli taş ocaklarından getirilen 10 milyon ton taş döküldü" dedi. Bayrak, şöyle devam etti: "Aynı zamanda çalışmalar kapsamında dış mendirek uzunluğunda bin 900, pist uzunluğunda ise 1 kilometre geride kaldı. Bunun yanında ışıklandırmaların olacağı yerlerin dolgularının büyük bir kısmı da tamamlandı. Yakın bir zamanda pist dolgusu tamamlanarak sıcak asfaltlama çalışmasına geçilecek. Bunun için de inşaat sahası içine kurduğumuz bir tesisle bu piste kullanılacak malzemeler hazır hale getiriliyor. Temennimiz havalimanını söz verildiği tarihte tamamlamak. Bu konuda da herkes
elinden gelen her şeyi yapıyor." Bayrak, projede üst yapı ça-
lışmalarının da başlayacağını sözlerine ekledi.
9
Kırdırma, Mücadeleni Yap” Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, fındık zararlısı olan dalkıran ile mücadele için fındık ağaçlarına kırmızı kanatlı yapışkan tuzakların asılması gerektiği hakkında üreticileri uyardı. Dalkıran erginlerinin dişilerinin 3–3,5 mm, erkeklerinin de 2 mm uzunlukta, yarım küre görünüşündeki erkeklerin açık kestane renkte, dişilerin erkeklerden daha koyu, larva ve pulpaların da 4–5 mm uzunlukta, kirli beyaz renkte olduğu açıklayan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, dalkıran ergininin, dalın gövdesine 2 mm genişliğinde bir delik açarak girdiğini, zararlı dal içinde enine ve boyuna galeriler açarak, fındık dallarının kurumasına, zamanla da bahçelerin tamamen elden çıkmasına neden olduğunu belirtti. Dalkıran zararlısının yaşamının çoğunu fındık dalları içinde açtığı galerilerde geçirdiği, ilkbaharda çiftleşmek ve yumurta koymak amacıyla sıcaklığın 18–20 dereceyi bulduğu nisan ayından itibaren ergin çıkışlarının başladığı ve ağustos sonuna kadar çıkışların devam etmekte olduğu aktarıldı. Dalkırana karşı sadece ilaçlı mücadelenin başarı sağlamadığı, başarı sağlanabilmesi için kültürel, kimyasal ve biyoteknik mücadelenin kombine halde yapılması gerektiği bildirildi. Dalkıranla mücadele için; -Dalkıran zararlısı için zayıf dallar daha cezbedici olduğundan, bakımsız, besin maddelerince fakir, taban suyu yüksek
yerlerde kurulu bahçelerdeki zayıf dalları öncelikle tercih etmektedir. Bu nedenle bahçenin bakımlı ve kuvvetli bulundurulmasına ve besin maddelerince fakir-sığ topraklarla, taban suyu yüksek arazilerde fındık bahçesi kurulmamasına dikkat edilmeli. -Bahçenin budanması sırasında dalkıranla bulaşık delikli dallar tespit edilip kesilmeli ve bahçeden uzaklaştırılarak Mart’a kadar mutlaka yakılmalı. -Bu zararlı daha çok bakımsız, zayıf bahçelerde görüldüğünden, bakım ve gübreleme işlemine gereken önem verilmeli, bahçe bakımlı ve kuvvetli bulundurulmalı. -Biyoteknik mücadelede, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nca ruhsatlandırılan “Kırmızı Kanatlı Yapışkan Tuzaklar” kullanılmalı. -Bulaşıklığın yüzde 70–80 olduğu bahçelerde dekara 6–8 tuzak, bulaşıklığın yüzde 30–40 olduğu bahçelerde dekara 3–4 tuzak asılmalı. -Tuzakların çekici sıvıları olan etil alkol haftada bir değiştirilerek, tuzak üzerindeki dalkıranlar temizlenmeli ve zararlının hangi dönemde yoğun çıkış gösterdiğini tespit etmek amacıyla, yakalanan dalkıranlar sayılmalı.
SP R
Orduspor Cihat Arslan İle Anlaşmaya Vardı Cevat Güler ile yollarını ayıran Orduspor’un yeni hocası belli oldu. Mor Beyazlılar Cihat Arslan ile anlaşmaya vardı. Sezona Hector Cuper ile başlayan ve ligin bitimine 5 maç kala takımın başına Cevat Güler’i getiren Orduspor’da kötü gidişe çare bulu-
namamıştı. Sezonun bitimiyle Cevat Güler ile de yolları ayırma kararı alan yönetim, teknik direktör arayışlarına son verdi ve genç teknik adam Cihat Arslan ile anlaşmaya vardı. Tarafların önümüzdeki günlerde resmi sözleşmeye imza atması bekleniyor.
“Tam Destek Olacaksa Göreve Talibiz”
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa Belediyespor Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Coşkun gazetemize özel bazı açıklamalarda bulundu. Coşkun, “Fatsa Belediyespor kulübü olarak 23 Haziran Pazar günü kongremiz olacak ve şu an için herhangi bir aday yok. Kamuoyunun, bürokrasinin, işadamlarımızın yeterli desteği olur-
sa, düzgün bir liste hazırlayarak başarıya ulaşabileceğimiz için adaylığımız söz konusu olabilir ama şu an söz konusu değil” dedi. Tam destek gerektiğini söyleyen Coşkun: “Geçen yıl aradığımız desteği kısmen bulduğumuz için bu yıl tam manasıyla destek olmasını bekliyoruz. Geçen sezon BAL liginde tecrübe kazandık, önümüzdeki sezon hata yap-
mamız gerekiyor. Çünkü yapılan hatalar sonucunda bir şampiyonluk kaçırdık. Dolayısıyla Fatsa Belediyespor takımını oluştururken olmazsa olmazlardan birisi ise iyi bir teknik ekip ve kaliteli bir golcü oyuncu ayarlamamız gerekiyor” dedi. Savunma ağırlıklı oyun anlayışı nedeniyle şampiyonluğun kaçtığını belirten Coşkun: “2012 – 2013 BAL ligi sezonunda savunmaya dayalı oynadığımız için çok göllü bir maçımız olmadı. Tabi ki bu hocamız Sinan Bayraktar’ın uyguladığı taktiksel bir yöntem olmasına rağmen yedek hocamız Taner Gürsoy’la çok gollü maçlar elde ettik. Bu da her yiğidin farklı bir yoğurt yiyişi olduğunun açık göstergesidir. BAL liginde oynayan takımlardan Bafraspor 5 – 0 mağlup olduğu maçlar kadar 6- 0, 5–0 galip geldiği maçlar da oldu. Bu demek oluyor ki hücuma dayalı bir oyun sergilemek gerekiyor. Dolayısıyla bu hücuma dayalı oyunu sergilemek hem oyuncu hem de teknik
hocadan geçiyor. Geçtiğimiz sezon kaybettiğimiz maçlar oldu ve bu maçların paralarını dahi oyuncularımıza verdik. Çünkü vermezsek ve futbolcu bir sonraki maça çıkmazsa, Fatsa halkı için bir leke olacağını düşündüğümüz için bunu yaptık. Görevimizi sezon boyunca layıkıyla yaptığımıza inanıyor ve vicdanen çok rahatız. Ama başarı ve şampiyonluk gelmemesinden dolayı da ister istemez de başarısız bir olgudayız” dedi. Coşkun: “Baktığımız zaman daha iyisini nasıl yapabiliriz pozisyonundayız. Daha iyisini yapabilmek için yönetimimizi güçlendirmemiz gerekiyor. Yeni iş alanlarından alacağımız desteklerle bunu sağlayabiliriz. Halkımızın bize çok desteğinin olduğunu düşünüyoruz. Baktığımız zaman taraftarlarımız bu sene bizi çok destekledi. Taraftarımıza manevi olarak çok teşekkür ediyorum. Basın olarak sizlere de çok teşekkür ediyoruz. Haberlerinizle, halkımızla aramızda bir köprü
Orduspor’dan Bir İsim Daha Gitti Orduspor’da yaprak dökümü yaşanıyor. Süper Lig’den düşen Mor Menekşeler’de, kadrodaki birçok isimde yollarını ayırmaya başladı. Ali Çamdalı’nın Kayseri Erciyesspor’a gitmesinin ardından Nizamettin Çalışkan ile de yollar ayrıldı. Spor Toto Süper Lig’den PTT 1. Lig’e düşen Orduspor’da yaprak dökümü yaşanmaya başlandı. İlk olarak teknik direktör Cevat Güler ile yolların ayrılmasının ardından futbolcularla da yollar ayrılmaya başlandı. Daha önce takım kaptanı Ali Çamdalı’nın Süper Lig’in yeni ekiplerinden Kayseri Erciyes ile anlaşmasının ardından sezon
başında Manisaspor’dan büyük umutlarla alınan ancak bir türlü istenen performansı sergileyemeyen orta saha oyuncu Nizamettin Çalışkan ile de yollar ayrıldı. Nizamettin Çalışkan ile Orduspor’un sözleşmelerini karşılıklı olarak feshettikleri öğrenildi. Nizamettin Çalışkan’ın Orduspor’la 2014 yılının Haziran ayına kadar sözleşmesi vardı... Orduspor’da giden bu iki futbolcudan başka başta Bogdan Stancu olmak üzere yabancılar ile yolların ayrılacağı ve yerine daha az maliyetli oyuncuların transfer edileceği öğrenildi...
Ünyespor Pilot Takım Oluyor Spor Toto Süper Lige veda eden Orduspor, yeni bir yapılanmanın içine girerken 3.lige düşen Ünyespor'un pilot takım olmasına karar verildiği öğrenildi. İki sezon süren Süper Lig macerasına veda eden Orduspor'da önümüzde ki sezonun planlamasına başlanırken, bir çok konuda değişikliğe gidileceği öğrenildi. Teknik direktör Cevat Güler ile
yollarını ayıran ve yeni dönem için takımın başına Cihat Arslan'ı getirmeyi planlayan Orduspor yönetimi, bu sezon 3.lige düşen Ünyespor'u pilot takım yapma kararı aldı. Orduspor ve Ünyespor başkanlarının bir araya gelerek konu ile ilgili anlaşmaya vardığı, bu sezon itibari ile pilot takım projesinin hayata geçirileceği öğrenildi.
oluşturdunuz. Fatsa Belediyespor kulübünün, Fatsa’ya tanıtılması ve varlığının hissettirilmesi açısından basınımızın çok emeği bulunuyor. Bu kapsamda bu destek sadece sizlerle olmadığı gibi, Bakanlarımızla, Vekillerimizle, Belediye Başkanımızla, Belediye Başkan Yardımcılarımızla olduğu için onlara da bu katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz. İnanıyorum ki bu desteğin yanında önümüzdeki sezon için de Bürokrasi yönünden ve İşadamlarımızın yönünden olması gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu. Gelecek sezon görevde oldukları takdirde Fatsalı gençlerden oluşacak bir takım hedeflediklerini bildiren Coşkun: “Önümüzdeki sezon “Fatsa’nın Çocukları” olgusunu oluşturmak için bir kadro kurmayı düşünüyoruz. Biz Fatsa’da olup veya olmamasına bakmıyoruz. Annesi veya Babası’nın Fatsalı olmasına bakıyoruz. Buradaki düşüncemiz Fatsa ile bir bağı olan oyuncular olmasını istiyoruz. Amacımız bu
oyuncuları kadromuza katarak Fatsa ruhunu tekrar canlandırmak olacaktır. Tabi ki bu kentin çocuklarına öncelik vermek istiyoruz. Geçen yıl Fatsa Belediyespor seçmelerine oranla bu yıl yapacağımız seçmeleri daha geniş tutmayı düşünüyoruz. Alt ligimizde olan Yaşamspor, Ünye Belediyespor, Bolamanspor ve Ordu Özel İdaredeki futbolculardan takımımıza dâhil edeceğimiz oyuncular bulunuyor. Ayrıca BAL liginden öne çıkan oyunculardan da kadromuza katacağımız oyunlar olacaktır. Fatsa Belediyespor takımını güçlü bir kadro olarak kurabiliriz. Zaten güçlü bir takım ve ekip olduğu sürece başarının geleceğini düşünüyoruz. Ama olmazsa olmazımız, gelecek olan teknik hocamıza Taner hocamızı yardımcı olarak şart koşuyoruz. Bu düşüncemiz takımın başında biz olursak geçerli olacaktır. Dolayısıyla gelen hocanın iki tane yardımcısı oluyor, bir tanesi Taner hoca olmak zorunda” diye konuştu.
17 MAÇ 9 PUAN= PTT 1.LİG
Gelecek sezon PTT 1.Lig’de mücadele edecek olan Orduspor’un Spor Toto Süper Lig’e veda etmesindeki en büyük etken ligin ikinci yarısında çıktığı 17 maçta topladığı 9 puan. Spor Toto Süper Lig’in ikinci yarısında 17 müsabaka oynayan Orduspor, sadece 9 puan topladı ve lige veda etti. İkinci yarı bekleneni gösteremeyen Orduspor, Mersin İdmanyurdu, İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile birlikte Süper Lig’den düşerek gelecek sezon PTT 1.Lig’de mücadele edecek takımlar arasında yer aldı. 2 galibiyet, 3 beraberlik ve 12 mağlubiyet alarak deyim yerindeyse kabus gören Mor Beyazlılar, düşme potasındaki
rakiplere karşı üstünlük kuramadı ve istenmeyen sonla karşı karşıya geldi. 17 maçlık periyotta 16 gol atan Orduspor, kalesinde ise attığı golün tam iki katı olan 32 gol gördü. Hoca değişikliği yaramadı Teknik Direktör Hector Cuper’den bekleneni alamadığı için yollarını ayıran Orduspor Yönetimi, yerine Teknik Direktör Cevat Güler’i getirdi. Ligin ikinci yarısında 12 maçta Mor Beyazlı takımında başında olan Cuper, bu maçlarda 2 galibiyet, 3 beraberlik ve 7 mağlubiyet aldı. Cevat hoca ise, çıktığı 5 maçtan da puan alamayınca Orduspor küme düştü. (orduhayat)