İtfaiye Haftası Etkinlikleri Gülderen’den Ziyaret
Fındık Evliliği
Nikahı Babası Kıydı
Ordu Belediyesi, İtfaiye Müdürlüğü İtfaiye haftası nedeni ile hazırlanan programı hayata geçirirken, kamuoyuna itfaiyenin önemi ile ilgili mesajlar verdi. 7
Aşkı uğruna 2 ay önce Müslüman olan ve Emine ismini alan Gürcü uyruklu Mariana hayatını Türk genci İbrahim ile birleştirdi. 7
Erçal ailesinden Nurhan Erçal’ın oğlu İbrahim Erçal İstanbul Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz’ın kızı Tuğba ile İstanbul Kurtköy de muhteşem bir düğünle dünya evine girdi. 5
Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, Basın İlan Kurumu Ordu Şube Müdürü Çetin Oranlı’ya nezaket ziyaretinde bulundu. 3
Tarih
26
Eylül 2012 Çarşamba Sayı: 193
Demek ki Doğru www.gazetekuzey.com Fiyatı: 50 kr
G ü n l ü k Ta r a f s ı z S i y a s i G a z e t e
Yıl: 1
Tel: 0452 407 10 11
İsim Yapmışız
ÖZEL HABER
Fatsa’da yapılan her seçimde mutlaka fısıltı gazetelerinde adı hep 1 Numara olan Fahri Tanrıkulu’nun son olarak Fatsa Belediye Başkanlığı için adaylığı adı gündemde. Bundan sonraki yaşantısında Belediye başkanlığı gibi görevler düşünmediğini belirten Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Fahri Tanrıkulu, “Her yerde seçimlerde Fahri Tanrıkulu adının sık duyulduğunu söyleyenler var. Vatandaşın bizi böyle değerlendirmesi ve böyle yerlere layık görüyor olması bizi motive eder. Demek ki bu memlekette doğru bir isim yapmışız, doğru işler yapmaya çalışmışız. Bu iş bunu gösteriyor. Yoksa benim herhangi bir yere ne adaylık talebim, ne de böyle bir düşüncem var ama bende duyuyorum vatandaş gelip soruyor. Ama
dediğim gibi bunlar bizi sadece mutlu eder. Bundan sonra da bu tür görevlerde bulunmayı düşünmüyorum. En son 1999 yılında Belediye Başkanlığında aday olmuştum ve ikinci gelmiştim o günün şartlarında çok az bir oy farkıyla kaybetmiştim. Yani 300 küsur oy daha almış olsaydık Belediye Başkanlığını kazanıyorduk” dedi. Kendisi gibi Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tayfun Karataş’ın da belediye başkan adaylığı konusunda ismini duyduğunu ifade eden Tanrıkulu, “Tayfun Karataş’ın da başka yerlere layık görülmesi güzel bir şey. Demek ki buradaki
görevini iyi yapıyor ki bir yerlere layık görülüyor. İnsanların kendileri talip olmadan başkaları tarafından bir yerlere layık görülmesinden daha güzel ve daha mutluluk verici bir şey olamaz. Ama neticede bu kararı verecek olan kişilerin kendisidir. Başka yerlere talip olup olmamak kişinin kendi vereceği bir karardır. Bu karar olumlu veya olumsuz olabilir buna saygı duymak lazım diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
OFF-ROAD’IN 5. AYAĞI BOLAMAN’DA
Off-Road oyunlarının 5.ayağının Bolaman’da yapılacağı bildirildi. Fatsa Off-Road Spor Kulübü Başkanı Sezai Süzen hem düzenlenecek OffRoad oyunları hakkında hem de derneği faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Sezai Süzen
/ Meryem Uğurbaş Fatsa Off-Road Spor Kulübü Başkanı Sezai Süzen 2002 yılından bu yana her yıl Haziran ayında yapılan Fatsa ve Çevre ilçe belediye ve ticaret odalarının öncülüğünde düzenlenen ve geleneksel hale
SATIRBAŞI
Dolunay’da Sona Doğru Fatsa Belediyesi asfalt yol çalışmalarını gece gündüz sürdürüyor. Ekipler gündüzleri asfaltlanacak yolların alt yapısını hazırlıyor, asfaltlamayı başlatıyor ve bu asfaltlama gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam ediyor. Çalışmalar Dolunay mahallesi, Bahçelievler sitesi ve Dorukkent sitesi çevresinde tamamlanmış durumda. Buradan ekipler Dolunay sitesi, Altın Orman Sitesi ve Doğanay sitesi yollarına başladı. 7
ÜNAL: “FIRSATLAR ÜLKESİYİZ” ODÜ REKTÖRÜ UMUT VERDİ
Yrd. Doç. Dr. Ahmet FİDAN ahmet@ahmetfidan.com
Fahri Tanrıkulu
gelen Cip şenliğine 2006 yılına kadar bireysel olarak katıldıklarını belirterek, “Şenlik kapsamında yapılan off-road oyunlarının düzenlenmesini sağladık. 2006 yılında Jeep ve Doğa Sporları Derneğini kurduk. 2006 yılından bu yana şenlik tertip komitesinde görev aldık. 8
İiii-Leee-Tiii-Şimmm ve Evliliklerdeki Çatırdama
www.ahmetfidan.com
Muhsin YILMAZ
Fatih Han Ünal
AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal, Türkiye’nin işsizlik oranının yüzde 8’lerde olduğunu ve ülkenin güçlü ülkeler arasında yer aldığını söyledi. Türkiye’de üniversite sayısının 200’e yaklaştığını belirten Milletvekili Ünal, bu okullardan mezun olan öğrencilerin kalifiye eleman olarak piyasaya çıktıklarını, işsiz olan kişileri iş sahibi yapmak için teşvik programlarının da uygulandığını vurguladı. 5
Tiryaki Şanssızlıktan Yakınırken, Bayraktar Umut Verdi
10
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, 17 Eylül 2012 tarihi itibariyle 2012-2013 eğitim ve öğretim dönemine başladıklarını belirterek, “Gerek akademik kadro gerekse öğrenci konusunda hiçbir sıkıntı olmadan yeni eğitim öğretim dönemine başladık” dedi. Prof. Dr. Tarık Yarılgaç yaptığı açıklamada, halen inşaat çalışmaları süren alt yapı konusundaki eksiklikler dışında bir sorun olmadan yeni eğitim ve öğretim dönemine başladıklarını belirtti. 8
Kesintisiz Yürüyüş
Tarık Yarılgaç
3
2
26/09/2012 Çarşamba
Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık
ORDU: GİRESUN: TRABZON:
3,85 TL 4.40 TL 3,85 TL
Avrupa Para Birimi EURO
Amerika Para Birimi DOLAR
Alış:2,30 Satış: 2,31
Parçalı Bulutlu
26/09/1887 Emile Berliner gramofonun patentini aldı.
26/09/1971 Yılmaz Güney Altın Koza Film Festivali’nde tüm ödülleri almıştı. Güney Altın Koza ödülünü Türk Hava Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’na verdi.
26/09/1932 Türk Dil Kurultayı toplandı. Yüzyıllar boyunca Türk diline giren yabancı kelimeler Türkçe’den arındırıldı. Dil Bayramı ilk kez kutlandı. 26/09/1940 Türk-Rumen Ticaret Antlaşması imzalandı. haydaaaa
Boğa 21Nisan-21Mayıs
İkizler 22Mayıs-21Haziran
Yengeç 22Haziran-23Temmuz
Aslan 24Temmuz-23Ağustos
Başak 24Ağustos-23Eylül
Mars’ın Akrep’te ilerlemeye devam ediyor. Değişimlerden fazla etkilenmeyecek, daha kararlı davranacaksınız. Bazı gecikmeler size olumsuz yansıyabilir. Oysa, yakın zamanda yaşadığınız olumsuzluklardan almanız gereken dersler; sizi biraz daha temkinli olmaya yöneltmeli. Bugün, çevrenize hakim olabiliyorsunuz
çayları getirsenize yahu
hadi şu arabaların çaresine bakalım
Ay, toplumsal ilişkilerinizi olumlu etkiliyor. Duygusal derinliğiniz çok güçlü. Bilinçaltınızda geliştirdiğiniz farklı olma isteğini, geleneksel yapınızdan dolayı bir türlü yaşama geçiremiyorsunuz. Bugün, sezgilerinize güvenebilir, isteklerinizi günlük yaşantınıza geçirebilirsiniz. Bağırsak problemlerinize dikkat etmelisiniz..
Sık değiştirdiğiniz yaşam rutinleriniz nedeniyle; çevrenizde anlaşılması zor bir kişilik olarak tanınıyorsunuz. Kendi sınırlarınızı zorlamayı sevdiğiniz halde, bir takım olumsuz olaylardan çabuk etkileniyorsunuz. Enerjiniz düştüğü zaman, iş veriminiz azalıyor. Bugün, çalışmalarınıza üst düzeyde yön verecek farklı kişilerle bir araya geleceksiniz. Bugün partnerinizle olumlu iletişim içinde olmanız sayesinde, aldığınız ortak kararları yaşam geçirme konusunda daha inatçı olacaksınız Mantıklı davranışlar paralelinde entelektüel ilişkilerinizi doğru rotaya çekmeye çalışmalısınız. İçsel enerjinizi sevdiklerinize yansıtacak ve onların sorunları ile yürekten ilgileneceksiniz.
Hedefiniz belli ve siz amacınıza adım adım yaklaşıyorsunuz. Güneş’in çevresel ilişkilerinizde verdiği güç ve sağlam bir akılcılıkla, engeller karşısında pes etmiyorsunuz. Bulunduğunuz ortamlarda kendinizi ifade edebileceğiniz bir çok konu ilginizi çekebilir. Çevresel koşullarınızı yeniden biçimlendirmek sizin elinizde. Maddesel isteklerinizde çok fazla bir artış var.
İş yaşamınızda fazla tedirgin davranıyorsunuz. Bugün, toplumsal ilişkilerinizde, girişimci yönlerinizi ön plana çıkaracak ve duygu paylaşımlara yer verecek bir tutum izleyeceksiniz. Kan bağı olduğunuz kişilerle ilgili bir takım düşünce birliği içinde olmanız, yaratıcı yönünüzü ortaya çıkarıyor. Anjin kapınızda.
Terazi 24Eylül-22Ekim
Akrep 23Ekim-22Kasım
Yay 23Kasım-22Aralık
Oğlak 23Aralık-20Ocak
Kova 21Ocak-18Şubat
Balık 19Şubat-20Mart
26/09/1984 Çin ile İngiltere, Hong Kong’un 1997’de Çin kontrolüne geçmesi konusunda anlaştılar. 26/09/1999 Devlet İstatistik Enstitüsü, 17 Ağustos depreminin konutlara 2.1 milyar dolar hasar verdiğini açıkladı. 26/09/2000 Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Emlak, Ziraat ve Halk bankalarının özelleştirilmesine ilişkin kanun hükmünde kararnameyi Bakanlar Kurulu’na iade etti.
istanbul’a gönderirsin artık gazeteyi
Ahmedim buralar sana emanet
dur bi kendimi düzeltim
İmsâk: 4:46 Güneş: 6:13 Öğle: 12:27 İkindi: 15:47 Akşam: 18:29 Yatsı: 19:48
26/09/1961 Orgeneral Cemal Gürsel, Cumhurbaşkanı seçildi.
26/09/1930 Adana’da Ahali Cumhuriyet Fırkası kuruldu.
Amerika’da Fatsalılar
Ordu Namaz Vakitleri
26/09/1669 Girit adası, Türk egemenliği altına girdi.
ASTROLOJİ
Koç 21Mart-20Nisan
Ordu Hava Durumu
26/09/1907 Yeni Zelanda, İngiltere'den bağımsızlığını ilan etti.
Polise bir ihbar gelir. Temel ile Dursun kaza yapmistir. Polis olay yerine geldiginde görür ki, arabalar sapa saglam, Temel ile Dursun'un agzi burnu dagilmis. Polis sorar: -- Anlat Temel. Olay nasil oldu? -- Komserum... Hava sisli oldugundan kafami pencereden çikarmis öyle gideydum. Megersem Tursun da karsidan öyle geleyirmus...
gazetekuzey@gmail.com
Çeyrek Altın
Alış: 1,77 En Düşük: 18 Satış: 1,78 102,00 TL 163,45 TL En Yüksek: 26
Karı koca küçük bir Çinliyi evlat edinirler. Daha sonra da Çince öğrenmeye karar verirler. Çince öğretmeni onlara sorar: -Çince çok zor bir dildir. Bu yaştan sonra neden öğrenmek istiyorsunuz? -Evlat edindiğimiz çocuk 1 yaşında. Yakında konuşmaya başlayacak. O zaman ne dediğini nasıl anlayacağız.
Sizde Fotoğraflarınızı Gönderin Yayınlayalım
24 Ayar Altın
Enerjinizi yaşama geçirmek istiyorsunuz, fakat farklı tereddütleriniz var. Patik zekanız sayesinde; olayları kısa sürede toparlayacak ve istediğiniz şekilde rayına oturtacaksınız Yeni işinizle ilgili yoğun temponuz yüzünden, bugün partnerinizle sürtüşme yaşayabilirsiniz. Sürekli hareket halinde olmanız sizi mutlu ediyor.
İletişim konusunda gerekli her türlü donanıma sahipsiniz. Bugün, hayal gücünüzü kullanarak isteklerinizi gerçekleştirebilirsiniz. Bugün çalışmalarınızda estetik ve duygusal yönlerinizi ortaya koyuyorsunuz. Ay’ın konumu, girişimciliğiniz konusunda başarılı olacağınızı gösteriyor. Yaşam kalitenizi artıracak, yeni projeler peşindesiniz..
Duygusal konularda bazı fanatik düşüncelerinizin esiri olabilir ve eskiye özlem duyabilirsiniz. Özellikle sevdiklerinizle paylaşmanız gereken çok şey var. Daha esnek olursanız, kendinizi huzurlu hissedeceksiniz. Yollarla ilgili fırsatların söz konusu olması, yeni olayları da beraberinde getirecek. İsteklerinizden vazgeçmemelisiniz. Bugün Ay’ın konumu, parasal konularda istediğiniz duygusal tatminleri gündeme getirecektir. Toplumsal yaşantınızla ilgili ihmal ettiğiniz konuların güncellik kazanması,size fazladan sorumluluk getirecektir. Bu dönemlerde elinizdeki işlerin gelişmesiyle ilgili duraklamalar yaşayabilirsiniz. Sosyal ilişkileriniz yeni bir boyuta giriyor.
kankam benim
biz de küççük gelin
kızım çok gol kaçırdım üzdüm seni
ŞİFALI BİTKİLER
Adamotu (köpekotu) Patlıcangillerden; geniş yapraklı, fena kokulu bir bitkidir. Kökü, insan şeklini andırır. Bilhassa Antalya çevresinde yetişir. İçeriğinde “Hyoscyamine”, “Hyoseine” ve “Atropine” vardır. Faydası : Şehvet artırıcıdır.
Acıçiğdem (güzçiğdemi) Zambakgillerden; sonbahar aylarında çiçek açan, mor renkli, zehirli bir bitkidir. Rutubetli yerlerde yetişir. Hekimlikte haricen kullanılır. Faydası : Romatizma ve nikris tedavisinde kullanılır. Ancak zehirli olduğundan dikkatli olmak gerekir.
Acıbakla (termiye)
Bugün Ay’ın verdiği etkilerle, ikili ilişkilerinizde yaşadığınız çelişkiler sizi zor durumda bırakacaktır. Düşüncelerinizi açıklarken, karamsar davranmayı bırakın ve her zamanki akılcı bir yaklaşımı seçin. Fikrilerinizde aşırılık görülebilir. Farklı konuları savunarak, onunla birbirinize ters düşebilirsiniz.Enerjinizi bozmamalısınız
Çevrenizin sorunlarıyla uğraşacağınız bir gün. Kardeşler ve yakın akrabaların sizden destek beklemeleri sonucunda, özel işlerinizi ertelemek zorunda kalabilirsiniz. Bugün yaşama pratik bir şekilde bakıyorsunuz. Gücünüzün farkındasınız ve başlangıçlar için yeterli cesarete sahipsiniz. Maddi konularla ilgili güzel fırsatlar gündeme gelecek.
Baklagillerden; otsu bir bitkidir. Acı taneleri kullanılır. Faydası : Besleyicidir. İdrar söktürür ve idrar yollarını temizler. Böbrek iltihabını giderir. Böbrek taş ve kumlarının düşürülmesine yardımcı olur. Baş ağrılarını dindidir. Romatizma, lumbago ve siyatik ağrılarını keser. Albümin miktarını düşürür. Vücutta biriken tuzu atar.
26/09/2012 Çarşamba
Kesintisiz Yürüyüş Ordu Belediyesi Akyazı Mahallesi Gazi Köprüsü yanında bulunan kaldırımı genişleterek, yayalara güvenli bir yürüyüş yolu oluşturuyor. Son yapılan düzenlemelerle sağlıklı bir yapıya kavuşan Gazi Köprüsü çevresinde de kaldırım çalışmalarını sürdüren Ordu Belediyesi, daha öncede köprü üzerindeki kaldırımı genişleterek yayalar için güvenli bir hale getirmişti. Gazi köprüsünün Plaj bölgesi tarafında sürdürülen çalışmalarda, civil deresi kenarında beton perde duvarla güvenli
Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, Basın İlan Kurumu Ordu Şube Müdürü Çetin Oranlı’ya nezaket ziyaretinde bulundu. Ziyarette konuşan Erkan Gülderen, yerel basının önemli bir görevi yerine getirdiğini belirterek, Basın İlan Kurumu’nun sektöre faydalı olacağına inandığını kaydetti. Yerel basının eleştirileri ve katkılarını dikkate aldıklarını dile getiren Gülderen, Şube Müdürü Çetin Oranlı’ya başarı dileklerini iletti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade eden Basın İlan Kurumu Ordu Şube Müdürü Çetin Oranlı da, kurumun görev alanı hakkında bilgi verdi. Çe-
tin Oranlı, “Her alanda rekabetin arttığı, kalitenin ve standartların yükseldiği bir dönemi yaşıyoruz. Basın İlan Kurumu olarak, Ordu basınında standartları yükseltmek istiyoruz. Gazetelerimiz, 1 yıllık uyum sürecini yaşıyor. 1 Ocak 2013’ten itibaren Ordu’da Basın İlan Kurumu standartları uygulamaya konulacak” dedi. Oranlı, Ordu yerel basınının şehrin sorunlarına duyarlı yayıncılık sergilediğini belirterek, “Ordu basınının bölgede örnek olmasını istiyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Karadeniz’in İki Yakası ‘Türkiye-Kırım İş Forumu’nda
Karadeniz Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (KASİF) 10-13 Ekim tarihleri arasında Kırım’da düzenleyeceği ‘Türkiye-Kırım İş Forumu’yla Karadeniz’in iki yakasındaki işadamlarını buluşturacak. larıyla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirecek. Kırım’a yapılacak gezide 4 ayrı etkinlik düzenlenecek, birici olarak ikili iş görüşmelerinin yapılacağı Türkiye-Kırım İş Forumu, ikinci olarak İnşaat ve Tadilat Fuarı, üçüncüsü Mobilya Fuarı ve dördüncü olarak da Turizm- Fuarı Otelcilik Fuarı ziyaret edilecek. KASİF Başkanı Osman
Anlayan Kitap & Kırtasiye Mehmet ANLAYAN 0536 855 70 18 anlayankirtasiye@hotmail.com Adres: M.K.P. Mah. A.Cevat Güvenkaya Cad. No:14/A Dereüstü/FATSA Tel: 0452 Tel: 0452 424 424 20 22 20 22
Reis’in başkanlığında işadamı heyetinin katılacağı ‘Türkiye-Kırım İş Forumu’nda inşaattan gıdaya, mobilyadan turizme, tarımdan madenciliğe birçok sektörde faaliyet gösteren Samsun, Trabzon, Gaziantep, Niğde, Giresun, Ordu, Hatay, Amasya, Giresun ve Rizeli işadamları yer alacak. TUSKON Başkan Yardımcısı ve KASİF Yönetim Kurulu Başkanı Osman Reis, TUSKON’un koordinasyonunda KASİF ve Kırımda bulunan Uluslararası Yatırım ve Ticaret Merkezi işbirliğiyle 10-13 Ekim tarihleri arasında Kırım’da Türkiye-Kırım İş Formu organize ettiklerini söyleyerek, “Kırım’da düzenleyeceğimiz ‘Türkiye-Kırım İş Formu’nda işadamlarımız ikili iş görüşmelerde bulunacak ve Kırım’da o tarihler arasında yapılacak olan inşaat-tadilat, mobilya ve turizm-otel-restorancılık fuarını ziyaret etme imkanı bulacaklar. Ayrıca Kırım’da bu-
lunan fabrika, işyeri ve tarım arazileri de ziyaret edilecek. Türkiye-Kırım İş Forumu’yla Karadeniz’in iki yakasında bulunan iş adamlarını bir araya getireceğiz. Foruma sadece Karadeniz Bölgesi’nden değil Türkiye’nin birçok ilinden işadamı katılacak. Karadeniz Bölgesi’nden bulunan işadamlarının ‘Türkiye-Kırım İş Forumu’na daha yoğun ilgi göstermelerini bekliyoruz. Karşı yakamızda olan Kırımla bölge olarak ticari ilişkilerimizin daha gelişmiş olması gerekir. Bu tip organizasyonlarla dış ticaretin, ihracatın arttırılmasını katkı sağlamayı hedefliyoruz. Umut ediyorum ki bu forumla Karadeniz’in her iki yakasında karşılıklı olarak ticaret gelişir ve işadamlarımız yeni pazarlara açılma konusunda başarılı olurlar” dedi. ‘Türkiye-Kırım İş Forumu’na başvuruların 27 Eylül Perşembe gününe kadar devam edeceği belirtildi.
İmtiyaz Sahibi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi temsilcisi Niyazi Yeşiller
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Muhsin Yılmaz
İşletme Müdürü Nusret Yeşiller
Sayfa Editörü Özkan Yıldırım
Genel Koordinatör Betül Yeşiller
Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Dalgacı
Grafiker Emrah Çoşkun
Haber Merkezi Ahmet Alkan
Muhabirler Taner Şen Mustafa Kemal Poyraz
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
Yayın Türü Yerel Süreli
Reklam Ahmet Kaytaz Oğuzhan Yılmaz
Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa
SATIRBAŞI Yrd. Doç. Dr. Ahmet FİDAN www.ahmetfidan.com ahmet@ahmetfidan.com
İiii-Leee-Tiii-Şimmm ve Evliliklerdeki Çatırdama
hale getirilen kaldırım, kısa bir süre sonra tamamlanarak yürüyüş yolunun devamını sağlayacak. Bilindiği üzere Ordu Belediyesi, daha önce de Plaj bölgesinde kauçuk zeminli yürüyüş yolunu oluşturmuştu. Bu güzergah yeni yapılan çalışma ile birlikte kesintisiz olarak vatandaşların liman bölgesine kadar yürüyüş yapmalarını sağlayacak.
Gülderen’den Basın İlan Kurumu’na Ziyaret
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu’nun (TUSKON) koordinasyonunda KASİF ve Kırımda bulunan Uluslararası Yatırım ve Ticaret Merkezi işbirliğiyle düzenlenen ve Kırımın Simferopol şehrinde 2 gün sürecek olan ‘TürkiyeKırım İş Forumu’na Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden katılacak olan işadamları Kırımlı işadam-
3
Dağıtım Alp Medya Ajans Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel: 0452 407 10 11 Faks: 0452 407 10 12 e-posta: gazetekuzey@gmail.com
Gazetemiz İHA Abonesidir. Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. - Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.
Nöbet Dönemlerindeki İletişimin Sağlık Personelinin Evliliklerindeki Çatırdamaya Etkisi Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA 23.01.2012 tarihli www.bilgiagi.net teki yazısına "Sağlık Çalışanları Arasında Boşanmalar Zirvede" başlığını atmış. Başlık ve yazı içeriği analitik ve ampirik olarak doğrudur. Ama sosyolojik olarak doğru değildir. Zira yazı içeriğindeki iddianın aksine sektördeki boşanmaya neden olan en başat faktör, İLETİŞİM ve onun yaygınlaşmasıdır. Tüm Sağlık-Sen’in yaptığı araştırma sendika gözüyle yapılan bir araştırmadır ve araştırmanın popülist sonuçları zaten deklare edilmiştir. Sendika’nın araştırmasında ortaya konulan boşanma faktörleri arasında belirtilen, “eşlerin birbirine karşı ilgisizliği, anlayışsızlığı, nöbetlerden dolayı birbirlerini görememesi, çocuklara ve eşlere zaman ayıramaması ve ekonomik sıkıntılar” v.b. faktörlerin doğruluğu ancak ve ancak boşanma olayında boşanmayı tetikleyen faktörler arasındaki ağırlıklanmadır. A faktörü de B faktörü de boşanmayı tetiklemiş olabilir. Bunlardan A faktörünün boşanmadaki etkisi % 90 iken B faktörünün etkisi yüzde 10 ise, bu faktörleri yan yana getirmek bile başlı başına rakamları okuma anlama ve aktarma hatası olacaktır. Şunu da kesinlikle karıştırmamak gerekir ki, bir olay veya olguya etkiyen faktörlerin her biri aynı ağırlıkta olmadığı gibi aynı düzeyde de olmayabilir. Örneğin, eşlerin birbirine karşı anlayış ve ilgisizliğinin, tahammülsüzlüğün birincil nedeni, eşlerden birinin veya her ikisinin nöbet boyunca önlerindeki sihirli ekranda başka biriyle iletişim halinde olmaları ve evlilik müessesenin içine bir başka karşı cins tarafından nüfuz edilebilmesinin kolaylığıdır. Sağlık kuruluşlarında ve nöbet / vardiya sistemiyle çalışılan bütün işlerde aynı durum söz konusudur. Zira iletişimim bu yönde ortaya koyduğu inanılmaz özgürlük çiftleri çok hızlı bir şekilde çözmekte, çiftler karşılarındaki yeni yüzün, yeni sesin, yeni manyetik etkinin akımına kapılarak eşinin yılardır devam eden düzenini veya kendisine verdiği çoğu şeyi “sıkıcı” “anlayışsız”, “kaba”, “düşüncesiz” olarak okumaya başlamaktadır. Bu özellikle sağlık sektöründe her iki çift için geçerlidir. Taraflar arasında başı çeken erkek olsa da yine de her iki cinsiyet arasında çok önemli bir fark yoktur. Üstelik sendikanın boşanmaya gerekçe gösterdiği faktör, geçim sıkıntısı değildir. Tam tersine son derece rahat geçindikleri için sağlık sektöründe çalışanlara bu rahatlık batmaktadır. Yani ekonomik doygunluğa ulaşmış çiftler kendilerine yeni maceralar, aksiyonlar aramaktadırlar. Ve bunu da önlerindeki (adına internet ve/veya cep telefonu denilen) sihirli ekranda bulmaktadırlar. Öyle ki, tarafların her ikisinin de tuzu kuru olduğundan, yani hem karının hem kocanın diğer çalışanlara göre (kamudaki diğer çalışanlar ve özel sektörde asgari ücrete talim edenlere göre) hayli iyi bir maaşı olduğundan birbirlerine tahammül etmeleri için neredeyse (varsa) çocuklar haricinde hiçbir neden kalmamaktadır. Ayrıca, boşanmalardaki artış o boyutlara vardı ki, taraflar artık kendi gelecekleri yanında çocukların geleceğini hiç görmemeye başladılar. Çocuğun daha yeni doğmuş olması bile tarafları boşanmadan neredeyse zerre kadar etkilememeye başladı. Bunlar toplumbilimsel / gerçeklerdir. Benim iddiam değil toplumun sosyolojik anlamdaki fotoğrafıdır. Fotoğrafı kötü okuyorsam takdir okuyucularımındır. Ama ben bu fotoğrafı kötü okumadığımı düşünüyorum. Sağlık çalışanları arasında boşanma oranının yüzde 50 yi geçmesi vahim bir durumdur. Tüm Sağlık-Sen’in 2011 yılında yaptığı araştırmanın en önemli sonucu budur. Bunu en başta Sağlık Bakanı ve ardından Aileden sorumlu devlet bakanı iyi okumalıdır ve ivedilikle çözüme yönelik politik eylemler başlatılmalıdır. Çözüm Önerilerimiz: (Sağlık Bakanlığına Yönelik) 1. Acilen esnek çalışmaya geçilmeli. İş kanunu artık buna uygun. Kurbağaları ürkütmeden memurlara da bu sistem uygulanmalı. Gerekirse DMK kanun tasarısı hızlandırılmalı. Hatta DMK yerine Kamu Personel Kanunu (KPK) çıkarılmalı, bu kanun kamudaki bütün personeli kapsamalı, memurlar A, işçiler B sınıfı olarak gerekirse kategorizasyon yapılabilir. Tıpkı 4/a, 4/b, 4/c deki sistem gibi. 2. Sağlık personelinin çalıştığı kuruma yakın yerlerde oturmalarına özellikle önem ve özen gösterilmeli. Bu konuda yeniden sektör içi ulusal ikamet planlaması yapılmalıdır. Bu madde ulusal bazda ivedilikle işletilmeli.) 3. Teknolojik faktörler aile kurumunu zedeliyorsa, bu faktörleri aileyi koruyacak şekilde kullanmalı. Özellikle teknoloji yoğun birimlerde iş akışının evden yönetimi sağlanmalı, çalışma/mesai düzeni buna uygun hale getirilmeli. 4. Kuruma bağımlılık (fiziksel anlamda olay yerinde bulunma) yine teknolojik donanım ile azaltılmalı, örneğin gözlemlerde kamera sistemi aktif olarak kullanılmalı. Zaten ikametgah planlamasıyla teknolojik reorganizasyon bütünleşik uygulandığında son derece etkin bir çözüm bulunacaktır. 5. Sık sık personel içi etkinlikler düzenlenmeli, teknolojinin birbirinden kopardığı personel, kurum içi sosyal etkinliklerle kaynaştırılmalı. Çiftlerin ailecek birbiriyle rutin görüşmeleri sağlanmalı. (Sadece bu öneri bile sorunun aşılmasına yönelik çok önemli sonuçlar verecektir. Zira bunun kurum bütçesine bir yükü olmayacaktır. Sadece kurum koordine edecek, ayrıntıya müdahale etmeyecek. Sürekli ve düzenli olarak etkinlikleri kontrol edecek. 6. Doktor, hemşire, sağlık memuru, düz memur arasındaki PSİKOLOJİK KAST SİSTEMİ kırılmalı, kırıl(a)masa bile en azından gevşetilmeli. Zira bütün dağları doktorlar yaratmadı. Doktor hemşireye çemkirir, hemşire, sağlık memuruna, sağlık memuru hasta bakıcısına, hasta bakıcısı veya satıcısı ))) da hastaya… Döner dolaşır ezilen üzülen ve de büzülen yine vatandaş olur. anası bir tarafa babası bir tarafa gitmiş çocuğa olur. Sektör içindeki personel kendi içinde merhabalaştığı sürece bu evliliklerin gücünü artırır. Zira personel kendi içinde yabancılaştıkça, yabancılara, tanımadıklarına, sihirli ekranın içindekilere meyletmeye başlar. Personel etkinlikleri ailesel bazda yapılınca, personelin birbirini ayartmasının da önüne geçilmiş olur. Zira eşler, birbirinin eşleriyle tanışmış olurlar bu da evlilik dışı gönül kaymalarını zorlaştırır. Aile içi denetim, kurumsal sosyal denetime dönüşür. Bu da çiftlerde yeni bir psiko-otokontrol sistemi doğurur. 7. Gecenin bu saatinde işim gücüm bitti, sağlık bakanlığının personelinin evliliklerini kurtarmak için kafa yoruyorum. Eyy sağlık bakanım desem de sağlık bakanımız bu yazımı okumaz, okuyamaz, okumaya zamanı olmaz. Muhatabım bakanımızın müsteşarı da değil, zira onun da okumaya fırsatı olmaz. Muhatabım, Sağlık Bakanı Müsteşarının danışmanı veya yardımcısı olur. Gazoz kapağı takacaksanız bana madalya olarak, lütfen altın varaklı ya da en azından sarı yaldızlı boya ile boyanmış bir gazoz kapağı takın. Mutlu olayın gaza geleyim ki, sizlere yine yeni güpgüzel önerilerde bulunayım. Bunlar ne ki, isteseniz size yedi değil yetmiş öneride bulunurum. Hem bulduğum öneriler ilave bütçe harcamanızı da gerektirmez. Arayın efendim. Telefonum 7/24 açıktır. Hem çok kısa zamanda sonuç alırsınız. Telefonunuzu bekliyorum Sayın Sağlık Bakanımızın müsteşarının yardımcısı v.s.
4
26/09/2012 Çarşamba
Usulsüz Avlananlara 175 Bin TL Ceza Tarihimize Sahip Çıkmalıyız Samsun Orman ve Su İşleri 11. Bölge Müdürlüğü’nün görev alanı dahilinde bulunan Amasya, Çorum, Ordu, Samsun ve Tokat illerinde 2011-2012 yılı av sezonunda 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamında yapılan kontrollerde usulsüz avlananlara 175 bin 316 TL idari para cezası uygulandı.
175 bin 316 TL idari para cezasının 336 kişiye uygulandığını belirten Samsun Orman ve Su İşleri 11. Bölge Müdürü Emin Karaman, “Ayrıca 77 adet av tüfeğinin yasal işlemler sonucu mülkiyeti kamuya geçirilmiştir. 2012 - 2013 yılı Av Sezonunda 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamında yapılan kontrollerde usulsüz avlanan 105 kişiye toplam 54 bin 257 TL idari para ceza-
sı uygulanmıştır. Ayrıca 18 adet av tüfeğinin yasal işlemler sonucu mülkiyeti kamuya geçirilmiştir” dedi. Samsun Şube Müdürlüğü’ne bağlı Gelemen Sülün Üretme İstasyonu’nda yaban hayatını destekleme çalışmaları kapsamında 13 bin 928 adet sülün üretimi yapıldığını ifade eden Karaman, “Üretilen sülünlerden 3 bin 995 adeti Samsun, 3 bin adeti Bartın, 750
adeti Sinop, 750 adeti Çorum, 500 adeti Rize, bin adeti Düzce, 800 adeti Giresun, 500 adeti Ordu, 200 adeti Ankara illerinde doğaya yerleştirilmiştir. Ayrıca Sinop, Düzce, Zonguldak ve Kastamonu illerinde 1 bin 800 adet daha sülün doğaya yerleştirme çalışması yapılacaktır. Samsun Şube Müdürlüğü, Vezirköprü Kunduz Geyik Üretme İstasyonu’nda 5 erkek 18 dişi 6 adet bir yaş üstü ve 6 yavrudan oluşan 35 adet Kızıl geyik mevcuttur. 2012 yılında 7 adet kızılgeyik doğaya bırakılmıştır. Yaban hayatını destekleme çalışmalarımız kapsamında 3 bin 170 adet Kınalı Keklik,15 bin 245 adet Sülün ve 870 adet Beç Tavuğu doğaya yerleştirilmiştir. Doğal Alabalık Üretilmesi ve Orman İçi Suların Balıklandırılması projesi kapsamında 75 bin adet Abant Alası yavrusu göllere salınmıştır” diye konuştu. 2012 yılı ağır kış şartlarında Bölge Müdürlükleri genelinde 27.7 ton doğada yemleme çalışması yapılarak yaban haya-
tı desteklediklerini de sözlerine ekleyen Karaman, “Ayrıca doğada yaralı olarak bulunan 32 adet şahin, 2 adet tilki, 1 adet ağaçkakan, 12 adet karaca, 1 adet küçük akbaba, 1 adet puhu, 4 adet leylek, 1 adet ebabil, 1 adet kukumav, 1 adet kaplumbağa, 3 adet balaban, 5 adet martı, 1 adet baykuş, 2 adet kuğu, 1 adet doğan, 3 adet atmaca, 1 adet kokarca ve 1 adet kerkenez tedavi edilerek tekrar doğada bulundukları yerlerde salınmışlardır. Kurumumuz ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ile yapılan ortak çalışmalar neticesinde hazırlanan protokol ile Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti Yönetim Merkezi Binası, Ornitoloji Araştırma Merkezi Cernek Araştırma İstasyonu Üniversite ile ortak kullanıma açılmıştır. Ayrıca OMÜ, Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü ile Biyolojik çeşitliliğin korunması çalışmaları kapsamında Samsun ilinde 2 adet endemik tür tespit edilmiş olup, koruma çalışmalarına başlanılmıştır” şeklinde konuştu.
Şehitler İçin Anıt Yapılacak Ordulu Gazi Albay Yusuf Ziya Çol’un girişimleriyle Osmanlı döneminden günümüze Ordulu şehitler için anıt yapılacak.
Cumhurbaşkanlığı tarafından Devlet Övünç Madalyası, Genelkurmay Başkanlığı tarafından Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası’yla ödüllendirilen Ordulu Gazi Albay Yusuf Ziya Çol, Osmanlı döneminden günümüze kadar 17 cephe ve bölgede şehit olan Ordulu bin 674 şehidin isminin yaşatılacağı projenin son aşamaya geldiğini söyledi. Kısa süre önce tüzük çalışması tamamlanan ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın katılımıyla açılışı gerçekleştirilen 19 Eylül Gazeteciler Derneğini ziyaret eden Ordulu Gazi Albay Yusuf Ziya Çol, Ordu Valisi Orhan Düzgün başkanlığında, ‘Tarihten Günümüze Ordu İli Şehitlerimiz’ adı altındaki projenin detaylarını önümüzdeki günlerde görüşerek bir an önce hayata geçirilmesi için çalışma yaptıklarını söyledi. İlk Adım Anıtı’ndan başlayarak Tayfun Gürsoy Parkı arasındaki yeşil alana bir anıt yaparak bin 674 Ordulu şehidin ismini yaşatmayı düşündüklerini söyleyen Gazi Albay Yusuf
Ziya Çol, projenin çok önemli olduğuna dikkat çekerek; “Genelkurmay Askeri Tarih Araştırma Enstitüsü’nde (ATASE), Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde gerçekleşen savaşlarda Ordu ilinin katkılarını içeren bir çalışma yaptık. Şehitlerimizin isimlerini yaşatmak ve genç nesillere aktarmak maksadıyla Ordulu şehitlerimizin isimlerini pirinç levhalara nakşederek ‘Tarihten Günümüze Ordu İli Şehitlerimiz’ adı altında İlk Adım Anıtı’ndan başlayarak Tayfun Gürsoy Parkı arasındaki yeşil alanda düşünüyoruz. Proje ile ilgili Sayın Valimize, Belediye Başkanımıza, Jandarma Komutanımıza ve Sivil Toplum Kuruluşlarına bilgi aktardık herkes bu projenin bir an önce hayata geçirilmesinden yana” dedi. Gazi Albay Yusuf Ziya Çol, Ordu ili şehitleri hakkında bilgi vererek; “Birinci Dünya Savaşı'nda 707, İstiklal Savaşı'nda (Garp Cephesi’nde) 446, Osmanlı Yunan Savaşı'nda 5, Trablusgarp Savası'nda 2, iç isyanlarda 3, Balkan Savaşı’nda 10, Kore Savaşı’nda 19, Kıbrıs
Barış Harekatı'nda 6, görev şehidi 69, Şark Cephesi’nde (Kafkas) 485, Irak Cephesi’nde 79, Çanakkale Cephesi’nde 58, Filistin Cephesi’nde 9, Makedonya Cephesinde 1, Galiçya Cephesi’nde 6, son olarak Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ayrı bir devlet kurma çalışmaları yapan bölücü terör örgütüyle mücadelede 169 evladını şehit vermiştir. 17 cephe ve bölgede görev yaparak şehit olmuşlardır”dedi. Proje tamamlandığında ve hayata geçtiğinde bir açılış tertip edeceklerini de sözlerine ekleyen Gazi Albay Yusuf Ziya Çol, “Şimdi şöyle düşünün bu
porje hayata geçti buraya bu anıtı yaptık ve bin 674 şehidimizin ismini pirinç levhalara nakşettik. Ardından bu anıt için bir açılış yapacağız ve bu şehitlerimizin evlatları torunları, hatta torunlarının torunlarına bir gün bir davetiye gidiyor ve atalarının şehit olduğu isimlerinin Ordu’da yaşatılmaya çalışıldığı yazıyor. O insanın ne kadar mutlu olacağını düşünün ve Dünya’nın neresinde olursa olsun bu şehre gelmek isteyecektir. Biz bugün burada rahat ve huzur içinde yaşıyorsak bunu onlara borçluyuz. O zaman bu projeyi bir an önce hayata geçirmeliyiz” dedi.
Yazın sona ermesinin ardından sonbaharın başladığı bu günlerde kışın erken habercileri olan işaretler de sokaklara yansımaya başladı. İlk habercilerden olan kestane tezgahlarda ki yerini alırken, hamsinin yolu da şimdiden gözlenmeye başladı. yum, fosfor, kalsiyum, demir, magnezyum ve sodyum minerallerini içerir. Bedensel ve zihinsel yorgunluğu gideren kestane, kan dolaşımını hızlandırırken, karaciğer ve mideye de iyi gelir. Fiyatlar 5 tl’den başlayarak 12 tl’ye kadar yükseliyor. Fiyat farkının sebebini sorduğumuzda aldığımız yanıt düşündürücü! “Ne demişler; Kestane kebap, yemesi sevap. Ne kadar para, o kadar hayır!”
Türkiye’nin en büyük Sanat Merkezi olan İstanbul Çamlıca da ki İstanbul Klasik Sanatlar Merkezini ziyaretinde Hamarat’a İstanbul Klasik Sanatlar Merkezi Sanat Yönetmeni Hattat Ahmet Zeki Yavaşi, Marmara Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Mahmut Doğan,ÜNDER Başkanı Av. Ahmet Yılmaz ve Türkiye Basketbol Federasyonu As Başkanı Ali Osman Tobay eşlik etti. İstanbul Klasik Sanatlar Merkezinde Türk İslam sanatları, Türkiye’nin en seçkin hattat, müzehhip, minyatür eserleri
sergileniyor. Bu sanat merkezinde ayrıca bu sanatların eğitimi veriliyor ve eserlerin satışı gerçekleştiriliyor. Hamarat; “Bu gün burada Türk İslam kültürünün yansıtıldığı ve bizi geçmişten bu güne taşıyan eserlerin sergilendiği bir salondayız. Hat sanatının o gizemli estetiğinde bizleri eriten bir ortamdayız. Biz tarihi geçmişi itibariyle çok zengin bir kültürel alt yapıya sahip bir milletiz. Bu zenginliklerimize sahip çıktığımız sürece de geleceğe emin adımlarla yürüyen bir millet olarak kalacağız” dedi.
Fındığı Budama Öğretiliyor Fındıkta hasat ve harmanlama işlemlerinin tamamlandığı bugünlerde, önümüzdeki yılın fındık verimini artırmak, daha bol ve kaliteli ürün almak için fındıkta budama eğitimleri başladı.
Kestane 5 TL İle 12 TL Arasında Süleyman Felek Caddesi ile Fatma Hatun Sokağın kesiştiği köşede Pazar arabasında yıllardır kestane satan Mustafa’nın iddiasına göre kentin en iyi kestaneleri onda. Mustafa’nın anlattığına göre; Kalori değeri yüksek bir besin olan kestane B1,B2 ve C vitaminleri açısından oldukça zengindir. Kestanede bol miktarda protein ve yağ bulunur. Ayrıca insan metabolizması için çok önem arzeden potas-
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Ak Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat İstanbul Klasik Sanatlar Merkezini ziyaret etti
Dikimde fidanlara şekil kazandırılması ile başlayan budama, fındıkta ekonomik verimlilik çağının sonuna kadar yıllık sürgün gelişiminin sağlanması, verimin artırılması ve ekonomik ömrün uzatılmasında olumlu sonuçlar sağlayan en önemli kültürel uygulamalardan bir tanesidir. Düzgün ve kaliteli bir taç oluşturmak, ağacı uzun süre verimli tutmak, verimden düşmeye başlamış ocak ve dalları yeniden kuvvetlendirerek verimli hale getirmek ve kaliteli meyve almak amacı ile uygulanmaktadır. Bunun yanında fındığı kısa sürede verime teşvik etmek, kök ile taç arasında fizyolojik dengeyi kurmak ve korumak, hasat ve mücadele işlerini kolaylaştırmak, güneşin ocağın her tarafına ulaşmasını sağlamak, tozlanma oranını artırmak ve yıldan yıla görülen verimdeki dalgalanmaları en aza indirmek için yapılan kültürel faaliyetlerdir. Budama işlemleri yapıldıktan sonra ayrıca gübreleme işlemleri yapılmalıdır. Gübre, fındık bahçelerinden elde edilecek ürün miktarını mümkün olduğu kadar artırmak amacı ile toprağa veya direkt olarak bitkiye uygulanan organik veya inorganik formdaki bütün maddeleri kapsayan tarımsal üretim için gerekli en temel girdilerden biridir. Gübreleme; bitkisel üretimde amaçlanan verim ve kaliteye ulaşmak için içerisinde
bir veya birden fazla bitki besin maddesi bulunan organik ve inorganik bileşiklerin toprağa veya bitkiye verilmesidir. Gübrelemedeki esas amaç; toprakları bitki besin maddelerince zenginleştirmek ve toprakların fiziksel ve biyolojik özelliklerini düzeltmek için yetiştirilecek bitkiye daha iyi bir gelişim ortamı sağlamaktır. Bu nedenle gübreleme yapmadan önce topraklarımızı mutlak surette tahlil ettirip, tahlil sonucuna göre gerekli gübreleme yapılmalıdır. Bu amaçla İl Müdürlüğü tarafından teknik elemanlara ve fındık üreticilerine yönelik olarak fındıkta budama ve gübreleme eğitimine başlanmıştır. Budama ve gübreleme eğitimi teorik ve uygulamalı olarak yapılmaktadır. Eğitimi Giresun Fındık Araştırma İstasyon Müdürlüğünden budama konusunda uzman Ziraat Yüksek Mühendisi Hüseyin Balık ve Gübrele konusunda uzman Ziraat Yüksek Mühendisi Ömür Duyar tarafından verilmektedir. Budama ve gübreleme eğitimleri haftanın her çarşamba günü saat 10.00'da başlayacak olup, 31 Ekim 2012 tarihinde sona ereceği belirtildi.
26/09/2012 Çarşamba
ÜNAL: “FIRSATLAR ÜLKESİYİZ” AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal, Türkiye’nin işsizlik oranının yüzde 8’lerde olduğunu ve ülkenin güçlü ülkeler arasında yer aldığını söyledi.
Türkiye’de üniversite sayısının 200’e yaklaştığını belirten Milletvekili Ünal, bu okullardan mezun olan öğrencilerin kalifiye eleman ola-
rak piyasaya çıktıklarını, işsiz olan kişileri iş sahibi yapmak için teşvik programlarının da uygulandığını vurguladı. Ünal, "Üniversite mezunları kalifiye
eleman olarak piyasaya çıkıyorlar. Ülkemiz bir üst lige cıktı. Bu lig aslında güçlü ülkelerin yarış yaptığı ligdir. İşsizlik oranında onlar ile yarışıyoruz. İşsizlik ülkemizde ciddi oranda azaldı, yüzde 8’ler seviyesindedir. Avrupa Birliği ortalamasının altında bir rakamdır. Türkiye Cumhuriyeti önemli bir başarıya imza atmıştır. İşsizlik oranı gelişmekte olan ülkelerin ciddi bir sıkıntısı olarak gözükmektedir. Biz yüzde 8-10 büyümeler ile hep ilk sıralarda yer alıyoruz” dedi. Ülkenin büyümesi için işsizlik oranının düşmesi gerektiğini söyleyen Milletvekili Fatih Han Ünal, “Bir taraftan işsiz oranını düşürüyoruz. Çünkü büyüme ile işsizlik ters orantılı. Büyümek için işsizlik oranını düşürmek gerekiyor. Üniversite mezunu arkadaşlarımız teknoloji üreten kuruluşlarımıza yer-
leşmeye başlıyor. Her ilimizde üniversite açtık. Bazı illerde ikinci ve üçüncü üniversite kuruldu. Mezun olan arkadaşlarımız bu üniversitede akademisyen yada teknik kadroda görev yapabiliyor. Artık silah üreten bir ülke haline geldik. Her alanda ülkemiz teknoloji üretmeye başladıkça bu kalifiye elemanlar oranı vazgeçilmez unsur oluyor. Kendi iş yerlerini açmaları için çeşitli teşvik programları geliştiriliyor. Hibe projeler yaptırabiliyoruz. Daha önceden Avrupa'da duyduğumuz, ‘ya efendim iz bir iş yeri açıyormuşsunuz, yarısını devlet ödüyormuş’ dediklerinde biz bunu rüya gibi düşünürdük. Artık ülkemizde de bunlar gerçekleşiyor. Artık fırsatlar ülkesiyiz. Eskiden fırsatlar ülkesi Amerika bilinirdi ama artık Türkiye fırsatlar ülkesi olarak tarihe damgasını vurmuştur” şeklinde konuştu.
5
Ergün: Tabelamız Ayın
30’una Kadar İnecek
Kapatılan HAS Parti’nin Ünye İlçe Başkanı Arif Ergün, Ünye ilçe teşkilatı olarak henüz tabelalarını indirmediklerini, bu ayın 30’una kadar indireceklerini, ayrıca AK Parti’ye katılmalarının da ileriki günlerde gerçekleşeceğini söyledi.
Baba Nikahı Kıydı, 3 Bakan Şahit Oldu Erçal ailesinden Nurhan Erçal’ın oğlu İbrahim Erçal İstanbul Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz’ın kızı Tuğba ile İstanbul Kurtköy de muhteşem bir düğünle dünya evine girdi.
Nikahı Belediye Başkanı Baba Ahmet Poyraz kıyarken nikah şahitliğinide 3 tane bakan yaptı. Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz’ın kızı Tuğba Poyraz, pazar günü Kurtköy'de düzenlenen nikah töreni ile otomotiv ve fındık sektöründe faaliyet gösteren Erçallar Şirketler Grubu’nun veliahtlarından İbra-
him Erçal ile dünya evine girdi. Nikah törenine Avrupa Birliği Bakanı ve Baş müzakereci Egemen Bağış, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın yanı sıra İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Ak Parti Yalova Milletvekili Temel Coşkun, Kumru Belediye Başkanı Ticabi
Civelek, Kumru’nun Fizme Belediye Başkanı Hikmet Bilü, Yukarıdamlalı Belediye Başkanı Nevzat Yalçuva, Ak Parti Kumru İlçe Başkanı Yusuf Yalçuva, KUYİAD Dernek Başkanı Özay Dervişoğlu, Ankara Kumrulular Dernek Başkanı Vedat İlkyaz ile iş ve siyaset dünyasından çok sayıda davetli katıldı. Çiftin nikahını gelinin Belediye Başkanı olan babası Ahmet Poyraz kıyarken, şahitler ise Avrupa Birliği Bakanı ve Baş müzakereci
Egemen Bağış, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ve Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım yaptı. Nikah sonrasında duygulanan Başkan Ahmet Poyraz, “Bugüne kadar binlerce nikah kıydım. Kızımın nikahını da kıymak varmış kısmette. Benim 3 evladım vardı, şimdi bir evladım daha oldu” dedi. Gecede Ünlü sanatçı Ali Şan sahne alarak katılan misafirlere hoş bir vakit geçirdi.
Fındık Fiyatları İcra Dosyalarını Da Kabarttı Ordu Barosu Başkanı Atilla Önal, bu yıl ki fındık fiyatlarının düşük olmasının vatandaşı büyük bir sıkıntıya sokacağını belirterek icra takip dosyalarında patlama yaşanacağını söyledi.
Vatandaşların, fındığın piyasaya indirilmesi konusunda tutarlı davranamadıklarını kaydeden Önal; "Geçen yıl ki vatandaşlarımızın dik duruşunu bu sene çok fazla göremedik. Fındığın piyasaya indirilmesi konusunda çokta tutarlı davranamadı vatandaşlarımız. Tabi bunda vatandaşları suçlamakta pek mümkün olmuyor. Nihai itibariyle onlarında bir takım maddi ve manevi sıkıntıları var. Onlarıda bir şekilde çözmeleri gerekiyor" dedi. Bu sezon fındık fiyatlarında
yaşanan düşüşün Ordu'da ki vatandaşlar üzerinde etkisini henüz hissettirmediğini ve bu durumun icra dosyalarına da henüz yansımadığını ifade eden Önal; "Daha önce de ifade ettiğimiz gibi 2013 yılında ki icra takip dosyaları aşağı yukarı iki tane icra müdürlüğünde yirmi bin civarında bulunuyor. Bu rakam geçen yıl ki rakamlarla aşağı yukarı aynı rakamlar. Ama geçen sezon fındıkta tabi nisbeten parlak bir dönem yaşanmıştı. Bu dönemde fındıkta fındıkta daha sıkıntılı bir dönem yaşana-
cağı için bunun yansımaları dha çok 2013 yılında hissedilecektir. 2013 yılında Ordu genelinde icra dosyalarının artması kaçınılmazdır. Ve beklenen bir gelişme olacaktır. Tabi her yıl yirmi bin gibi bir rakam icra dosyası olarak girerken tahsil edilenler haricinde geçmişten bu yıla aksedenlerle beraber otuz bin, kırk bin civarında dosyalar olabiliyor. Bu rakam Ordumuz için büyük bir rakam. Açıkcası vatandaşlarımızın yaşadıkları sıkıntıları ifade etmekte bir göstergedir nihayetinde. Ama benim gözlemim, en büyük sıkıntının 2013 yılında bir patlama olacağını düşünüyorum" dedi. İnsanlarımız bu sezon fındıktan bekledikleri geliri elde edemediler. Üreticilerin bu yıl ki fındıktan beklentilerinin çok altında gerçekleştiğini belirten Önal, önümüzde ki yıl icra takibi patlaması yaşanacağını söyledi. Önal, konuşmasında; "Bu sıkıntıların sonucu, girilen borçların vadeleri 2013 yılına denk geleceği için önümüzde ki yıl böyle bir icra takip patlaması yaşana-
caktır diye düşünüyorum. Devlet memuru dışında bulunan herkes bir şekilde bundan nasibini alacaktır. Dolaysıyla vatandaşda olmayan para esnafada yansımayacaktır. Esnaf bu yansımayı elde edemeyince kendide sıkıntılar yaşayacaktır. Kendi borçlarını sorumlu olduğu yerlere ödeyemeyecektir. Dolaysıyla bu bir silsile ve zincir halinde üst seviyeye kadar devam edecek. Bunun yansımaları sadece Ordumuzda olmayacağı gibi il dışında da birtakım yansımaları olacaktır. O sebeple esnaflar her zaman halkla bütünleşmek durumundadır. Halkın sorunlarına sahip çıkmak durumundadır. O öteden beri hep gelirdi. Bilinirdi. Ordu'da esnaf olarak halkın durumlarını dile geiriyor ve savunuyoruz ama bunun tam itibariyle de yapıldığını söylememiz mümkün değil. O sebepten vatandaşın çektiği her sıkıntının esnafa büyük dönüşümleri olacaktır. Bu anlamda geç olmadan dahi bir şeyler yapılabilecekse hep bir elden bir çaba gösterilmesi gerekir diye düşünüyorum" dedi.
Ergün, Genel Başkanları Numan Kurtulmuş ve 222 Kurucular Kurulu üyesinin AK Parti’ye katılmalarının ardından gazetemize yaptığı açıklamasında, kendilerinin de ilerleyen günlerde katılacaklarını söyledi. Ergün şöyle konuştu: “Kurucular Kurulu 222 kişi olarak geçtiğimiz Cumartesi günü Ak Parti’ye geçti. Bu kişilerin arasında Has Parti Kurucuları Ünyeli Refaittin Şahin, Şefik Dursun, Abdullah Arar da var. Biz de Genel Başkanımız Ünyeli hemşerimiz Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’u destekliyoruz. Bu ayın 30’una kadar da il ve ilçe teşkilatlarında geçişler olacak. İllerde il ve ilçe başkanları ile yöneticilerin de bulundu-
ğu geçiş töreni olacak. Biz de Ünye ilçe teşkilatı olarak toplantı yapıp, ardından da parti başkanı ve yönetimi olarak Ak Parti’ye geçeceğiz. Bu süreç Ak Partinin büyük kongresinden sonraya da kalabilir. Ak Parti’ye geçişte hiçbir pazarlık, hiçbir beklenti yok. Numan Bey, Büyük Türkiye’nin hayrına olacak, elinden gelen her şeyi yapacaktır. Biz de bunun peşindeyiz. Bu birleşme Türkiye için, Türk Milleti için hayırlısı olsun. Numan Bey’in Ünyeli olması vesilesi ile bunu her zaman söylüyorum, Ünyelilerin, Orduluların daha fazla gurur duyması lazım, Türk siyasetinde güzel bir isim görev aldı. Bu da bizim için gurur verici olmalıdır.”
İstiklale Merdiven
Yol Yapılıyor Ünye Orta Yılmazlar Mahallesi İstiklal Sokak olarak bilinen Hacı Osman Ağa Camii önüne çıkan ve yıllardır kullanılmayan yol, Ünye Belediye ekipleri tarafından merdiven şeklinde yapılıyor.
Mahalleli tarafından özellikle Cumhuriyet İlköğretim Okulu'na geçişte büyük kolaylık sağladığı ve yolu kısalttığı için tercih edilen yeni yapılan merdivenlerden bundan böyle mahallenin yaşlıları da istifade edebilecek.
Orta Yılmazlar Mahallesi sakinleri "Bu yol çok kullandığımız bir yol, araç geçişine müsait değil ama biz yaya olarak kullanıyoruz. Buranın merdiven şeklinde yapılması, özellikle okula giden çocuklarımıza ve yaşlılara büyük kolaylık sağlayacak" dediler.
6
26/09/2012 Çarşamba
TSK’dan Balyoz Açıklaması Türk Silahlı Kuvvetleri'nden balyoz davasında verilen kararla ilgili yapılan açıklamada, "TSK olarak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da, hukukun üstünlüğüne saygının gereği olarak, adil yargılanma ilkesi çerçevesinde, söz konusu yargılamanın hakkaniyete uygun, kesin bir hükümle neticeleneceğine inanmaktayız" denildi. Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinden yapılan açıklamada kamuoyunda “Balyoz Davası” olarak isimlendirilen davada İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince 324 muvazzaf ve emekli TSK personeli hakkında mahkumiyet kararı verildiği hatırlatıldı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Türkiye Cumhuriyeti’nin be-
kası, Hukuk Devleti olmanın erdemliliği ve Yüce Milletimize karşı olan sorumluluğumuz dikkate alınarak, TSK mensupları hakkında başlatılan soruşturma ve kovuşturmalar yakından takip edilmekle birlikte sabır, metanet, soğukkanlılık ve aklıselimle hareket edilerek yanlış anlaşılmalardan daima kaçınılmıştır. Yıllarca birlikte görev yaptığımız silah
arkadaşlarımızın ve değerli ailelerinin yaşadıkları üzüntüyü derinden hissetmekte ve paylaşmaktayız. TSK olarak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da, hukukun üstünlüğüne saygının gereği olarak, adil yargılanma ilkesi çerçevesinde, söz konusu yargılamanın hakkaniyete uygun, kesin bir hükümle neticeleneceğine inanmaktayız."
Sonbahar Uykunuzu
Kaçırmasın!
Babacan: Yolcu Gaza Bas Deyince Hızlı Gidilmez
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'nin yenilenmiş orta vadeli programının önümüzdeki haftalarda açıklanacağını belirterek, “Genel tabloya bakacak olursak 2012 yılını sıhhatli bir şeklide beklediğimizin ötesinde bir başarı ile tamamlamış olacağız” dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan Türkiye'nin büyüme hızı ile ilgili uyarılarda bulunarak, “Bu yıl hızlı büyüyelim de sonra gerisini düşünürüz düşüncesi memleketi felakete götürür. Bir bakıma siste virajlı bir yolda ilerliyoruz. Otobüs kullanan şoföre yolculardan 'bas gaza' dendiğinde şoför dinlemeyecektir. Gereğini yapacaktır” dedi. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, İstanbul Finans Zirvesi'nin açılışına katıldı. Toplantıda konuşan Babacan, 2008 sonları ve 2009 başlarında tüm dünyayı etkilemeye başlayan finansal ve ekonomik küresel krizin farklı evrelerden geçerek devam ettiğini vurgulayarak, “Her ne kadar Türkiye'de farkına varmasak da, dışarıda kopan fırtına Türkiye için fazla bir etkide bulunmamış olsa da yine risklerin yüksek olduğunu, dışarıda olup bitenlerin gerçekten kaygı verici olduğunu altını çizerek vurgulamak istiyorum” dedi. 2009 yılındaki krizin Türkiye'ye etkilerini sınırlı tutabilmeyi başardıklarını söyleyen Babacan, “Bankalarımız sap-
sağlam ayakta kalabildi. Hiçbir Türk bankası problem yaşamadı. Aynı zamanda Türkiye'nin kamu maliyesinin güçlü oluşu, Türkiye'nin bütçe açığının ve borç stoğunun düşük oluşu Türkiye'yi bu türbülanstan korumuş oldu. Türkiye'nin kriz öncesinde yapmış olduğu reformlar bankacılık reformu, sosyal güvenlik reformu, sağlık reformu bir bakıma bünyemizi güçlendirdi ve biz kriz dönemine böyle girdik. 2009'daki moda bu. Daha çok harcayayım, vergileri düşüreyim, harcamaları arttırayım ve ekonomiyi devlet olarak ben canlandırayım. Bu aslında hükümetler için en kolay iş. Vergi düşürüyorum dediğinizde kimse çıkıp da buna itiraz etmez. 'Ben daha fazla maaş vereceğim. Daha fazla para harcayacağım, devlet olarak daha çok yatırım yapacağım' dediğinizde de pek itiraz eden çıkmaz. Peki siz o günü kurtarıyorsunuz. İleri de ne olacak. Zaten borcunuz yüksekse, zaten bütçe açığınız belli bir noktadaysa, bunun üzerine ilave harcamalarla siz hem bütçe açığınızı hem borcunuzu daha
yüksek noktalara taşıyorsanız o zaman en önemli unsuru, güven duygusunu kaybediyorsunuz. Güveni kaybeden ülkelerin bugün içine düştükleri durumu görüyorsunuz. O gün 3-5 kuruş harcama arttıracağım derken, bugün dönüp milyarlarca Euro tasarruf tedbirleri bulmak için adeta çırpınıyorlar. Ciddi siyasi ve sosyal sorunları da beraberinde getiren uygulamalar içine girmek zorunda kalıyorlar” diye konuştu. Eğitim alanında Türkiye'de büyük reformlar yapıldığın anlatan Babacan, “Son yaptığımız reformlarla zorunlu eğitimi 8 yıldan 12 yıla çıkardık. Kim ne derse desin. Bu konu da kim ne kadar gürültü çıkarırsa çıkartsın sonuçta Türkiye'de zorunlu eğitim süresi 8 yıldan 12 yıla çıkarılmış oldu. Eğitim uzmanlarının gelişmiş ülkelerde özellikle tavsiye ettikleri daha erken yaşta eğitim başlamalı. Daha erken yaşta eğitim sisteminin içerisine girmeli kavramını da 66 aylığa gerçekleştirmiş olduk” ifadelerini kullandı. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinin arasına girmenin ancak iyi eğitilmiş bir nüfusla mümkün olabileceğini savunan Babacan, “Mevcut eğitim sistemimizle, eskiden gelen eğitim sistemiyle o noktayı yakalamamız mümkün değil. 2008 - 2009 sınavını başarıyla geçmiş bir finans sistemimiz var. Avrupa'da Amerika da birçok banka sıkıntı yaşarken o bankaların Türkiye operasyonu sapasağlam ayakta kaldı. Türkiye'de bizim kurallarımıza uymak zorundaydılar. Hiçbir problem yaşamadılar. Biz kendi kriz tecrübelerimizden de istifade ederek çok ileri adımlar attık. Bu attığımız
ileri adımlar sistemimizi korudu. İstanbul Türkiye dünya finans camiasının ilgi odağı olmuş bir şehir haline geldi” şeklinde konuştu. ORTA VADELİ PAKET Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, İstanbul Finans Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşma ardından katılımcıların sorularını yanıtladı. Bakan Babacan Türkiye'nin yenilenmiş orta vadeli programını birkaç haftaya kadar açıklayacaklarını belirterek, “Bugün görünüme bakacak olursan 2012'de cari açığımız beklediğimizde aşağıda. Büyüme yine beklediğimizde bir miktar aşağıda 3 civarında Avrupa'nın en hızlısı olacak. İşsizlik beklediğimizin bir puan altında olacak ki bu çok önemli. Nihayetinde büyümenin en önemli hedeflerinde birisi istihdamdır. Genel tabloya bakacak olursak 2012 yılını sıhhatli bir şeklide beklediğimizin ötesinde bir başarı ile tamamlamış olacağız. 2013 için neler hedefleyeceğimizi orta vadeli programla birlikte ortaya koymakta fayda var” dedi. Babacan sektörel belirsizlikleri ortadan kaldırılması ile ilgili bir soruya, “Gümrük bakanlığı tüketici hakları ile ilgili tasarı hazırladı. Bunu kamuoyu ile paylaştı. Bu düzenlemelerin hangi kanunda ne şekilde yapılması karını vermiş olacağız. Dikkatli hareket etmek gerekiyor Bir şey yaparken başka şeyleri yıkmamak gerekiyor. Bu işin popülizminden uzak durmamız gerekiyor. Türiye'de halkıın Avrupa standartında tüketici koruma mevzuatına kavuşmalı lazım. Burada ölçüyü kaçırmamak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Üniversiteye Giremeyene Müjde! ÖSYM, 2012-ÖSYS sonuçlarına göre ek yerleştirme yapılacağını bildirdi. Adaylar, ek yerleştirme tercihlerini 27 Eylül-1 Ekim 2012 tarihleri arasında yapacak. ÖSYM, 2012-ÖSYS sonuçlarına göre ek yerleştirme yapılacağını bildirdi. Adaylar, ek yerleştirme tercihlerini 27 Eylül-1 Ekim 2012 tarihleri arasında yapacak. ÖSYM'nin internet sitesinde yer alan duyuruya göre, 20122013 öğretim yılı için merkezi yerleştirmede boş kalan, yerleştirilen adayların kayıt yaptırmaması nedeniyle boşalan ve 2012-ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları
Kılavuzu yayımlandıktan sonra açılan yükseköğretim programların ın kontenjanlarına 2012ÖSYS sonuçlarına göre ÖSYM tarafından ek yerleştirme yapılacak. Adaylar, 2012-ÖSYS Ek Yerleştirme tercihlerini, 27 Eylül-1 Ekim 2012 tarihleri arasında başvuru merkezleri aracılığıyla (Başvuru Merkezleri, resmi iş günü ve resmi iş saatleri arasında başvuru alacaklardır) veya internet üzerinden birey-
sel olarak yapacaklar. 2012-ÖSYS merkezi ilk yerleştirmede tercih işlemi yapılabilen tüm Ortaöğretim Kurumu (Okulu) Müdürlükleri ve ÖSYM Sınav Merkezi Yöneticilikleri ÖSYS'de Başvuru Merkezi olarak görev yapacak. Başvuru süresi uzatılmayacak. Adaylar, tercihlerini Başvuru Merkezi aracılığıyla yaptıklarında ödeyecekleri 3 lira tutarındaki hizmet ücreti dışında başka bir ücret ödemeyecekler. Posta
SAĞLIK KÖŞESİ
ile ÖSYM'ye gönderilen tercih formları işleme alınmayacak.
Sonbahara girerken güneş ışığının azalması ve erken kararan hava uyku düzenimizi olumsuz etkileyebiliyor. Mevsim değişimlerinde kaliteli bir uyku için dikkat edilmesi gereken noktalar var. Uzun ve güneşli yaz günleri yerini yavaş yavaş, yağmurlu ve karanlık sonbahar günlerine bırakıyor. Sonbaharın gelmesiyle birlikte ruhsal ve bedensel yapıda bazı değişiklikler meydana geliyor. En büyük değişikliklerden biri de uyku düzeni. Prof. Dr. Erdoğan Kunter, yazdan sonbahara geçerken uyku düzenimizde ne gibi değişiklikler olabileceğini anlattı: “Vücudumuzda ne zaman uykumuzun gelip uyuyacağımızı ve ne zaman uyanacağımızı belirleyen karmaşık bir sistem vardır. Bu sistemin en önemli parçalarından biri beynimizde bulunan güneş ışığının etkilerine hassas bazı bölgelerdir. Sonbahara girerken güneş ışığının gücünün azalması ve gün ışığı süresinin kısalması bu mekanizmaların çalışma düzenini değiştirebilir ve uyku sorunları ortaya çıkabilir. “ Ayrıca sonbahar mevsiminde insanların depresif bir ruh haline bürünebildiğini belirten Prof. Dr. Erdoğan Kunter, bunun bazen gerçek bir depresyon hastalığı şeklinde görülebileceğine dikkat çekti ve depresif ruh halinin genellikle uykuya dalmada güçlük, gece sık uyku bölünmesi, çok erken uyanıp bir daha uyuyamama gibi şikayetlerle ortaya çıktığını söyledi. Mevsimle ilişkili bir başka uyku bozukluğun da uyku apnesi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Erdoğan Kunter hastalıkla ilgili de şu bilgileri verdi: “Bu hastalık genellikle aşırı horlama ve kişinin solunumunun uyurken bir süre için durmasıyla karakterizedir. Uyku apnesi insanlarda yüksek tansiyon, kalp ritim bozukluğu, kalp krizi, ruhsal hastalıklar, unutkanlık, aşırı uykululuk gibi çok sayıda ciddi sorunlara yol açmaktadır. Sonbahar mevsimiyle başlayan ve bahar aylarına kadar olan sürede uyku apnesi hastalığının şiddetinin arttığı ve böylece sağlık üzerine olan olumsuz etkilerinin daha fazla olduğu bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır.” Peki, yeterli, kaliteli ve düzenli uyku ihtiyacı karşılanmadığında neler olur? Prof. Dr. Erdoğan Kunter bu durumda ortaya çıkan olumsuz sonuçları şu şekilde sıraladı: “Zihinsel fonksiyonlarda bozulma, hastalıklara direncin düşmesi, ağrı ve acılara dayanma gücünün azalması, ruhsal problemler, kalp ve damar hastalıklarına zemin hazırlanması... Uyku apnesi hastalığında ise bir yandan
kalitesiz uyku nedeniyle yukarıdaki problemler söz konusu olurken bir yandan da nefes durmaları sırasında kandaki oksijen düzeyinin sürekli inip çıkması nedeniyle öncelikle kalp, damarlar ve beyin olmak üzere bütün hayati organlarımız zarar görür ve hızla yaşlanırlar.” Sürekli uyuma isteğiniz varsa ya da tam tersi, istediğiniz halde bir türlü uyuyamıyorsanız bu da normal değil. Prof. Kunter her iki durumun da ciddi bir hastalığın işareti olabileceğini vurgulayarak şunları söyledi: “Aşırı uykululuk ve uykusuzluğun başlıca nedenleri uyku apnesi, huzursuz bacak sendromu, narkolepsi gibi uyku hastalıkları veya depresyon gibi ruhsal hastalıklardır. Her türlü uyku bozukluğunun tanısında kullanılan bugün için en modern ve geçerli yöntem “polisomnografi” denen ve uyku laboratuarlarında uygulanan uyku testidir. Bu tetkik yöntemiyle tanı koymak ve uygun tedaviyi planlamak mümkündür.” - Kişisel ihtiyacımıza göre günlük yaklaşık 7-9 saat uykumuzu alabilecek şekilde her gün aynı saatte yatağa girmeli ve sabahları da belli bir saatte uyanmalıyız. Böylece geçiş döneminde uyku düzenini sağlamış oluruz. - Dinlendirici uykuya engel olan temel nedenlerden biri de horlamadır. Horlama hem kişinin dinlendirici şekilde uyumasını önlemekte hem de yanında veya aynı evde yaşayanların uykusunu bozmaktadır. İnsanların yaklaşık yarısı ara sıra horlarlar ancak bunların yüzde 25 kadarında horlama süreklidir. Sürekli horlayanların önemli bir kısmında ise gizli veya aşikar uyku apnesi hastalığı bulunmaktadır. Uyku apnesi hastalığı ne kadar erken teşhis edilerek tedavi edilirse sağlık üzerine olan ciddi zararları o kadar aza indirilebilir. - Sonbaharda astım ve alerjik nezle gibi hastalıklarda artış olmaktadır. Bu hastalıklar uyku sırasında solunumu bozarak kesintisiz ve verimli uykuya engel olurlar. Dolayısıyla alerjik hastalıkların uygun şekilde tedavisi uykumuzu da olumlu etkileyecektir. - Sonbaharda depresif ruh halinden kaçınmak için olabildiğince aktif ve düzenli bir yaşam sürmeliyiz. Her gün yeterli ve kaliteli uyku ihtiyacımızı karşılamalı ve eğer buna engel olacak yukarıda söz edilen durumlar mevcutsa en kısa zamanda teşhis ve tedavisi yoluna gitmeliyiz.
26/09/2012 Çarşamba
İtfaiye Haftası Etkinlikleri Başladı İtfaiye Haftası nedeni ile etkinlikler devam ediyor. Ordu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü hafta nedeni ile hazırlanan programı hayata geçirirken, kamuoyuna itfaiyenin önemi ile ilgili mesajlar verdi. 25 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında kutlanan İtfaiye Haftası nedeni ile bugün bir program hazırlayan Ordu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü, ilk olarak Atatürk Anıtına çelenk koydu, saygı duruşunun devamında İstiklal Marşı okundu. Ardından ise Belediye Başkanı Seyit Torun makamında ziyaret edildi. İtfaiye Müdürü Cevdet ÇAĞLAR ve İtfaiye personelinin ziyaretlerinde Başkan Seyit Torun, Ordu Belediyesi İtfaiyesinin yakaladığı başarılı çalışmalarla halkın büyük takdirini topladığını belirterek, “Hem teknolojik hem de fiziki güç olarak Ordu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü her türlü müdahaleyi yapa-
bilme kabiliyetine sahiptir” dedi. İtfaiyeciliğin cesaret ve özveri isteyen bir meslek olduğunun altını çizen Başkan Seyit Torun, Ordu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü araç filosuna önümüzdeki süreçte yeni bir araç daha katılacağı müjdesini verdi. Başkan Seyit Torun ziyarete gelenlere Türk Bayrağı rozeti hediye ederek, İtfaiye teşkilatının tekrar haftalarını kutladı ve başarılı çalışmalar temenni etti. Başkan Seyit Torunu ziyaretin ardından İtfaiye personeli, Belediye Başkan yardımcıları Ergun Alaybeyoğlu ve Cengiz Okur’u da makamlarında ziyaret ederek, hafta ile ilgili bilgiler verdi.
Dolunay’da Sona Doğru Fatsa Belediyesi asfalt yol çalışmalarını gündüz gece sürdürüyor. Ekipler gündüzleri asfaltlanacak yolların alt yapısını hazırlıyor, asfaltlamayı başlatıyor ve bu asfaltlama gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam ediyor.
Çalışmalar Dolunay mahallesi , Bahçelievler sitesi ve Dorukkent sitesi çevresinde tamamlanmış durumda. Buradan ekipler Dolunay site-
si, Altın Orman Sitesi ve Doğanay sitesi yollarına başladı. Çalışmaları yerinde inceleyen Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Başkan Yardımcı-
ları Muharrem Aktepe, Bülent Yücetepe ve Belediye meclis üyeleri dün gece Bahçelievler sitesi ve Dorukkent sitelerine konuk oldular. Her iki sitede de çok yakın ilgi gördüklerini belirten Başkan Anlayan, Dolunay mahallemizdeki asfaltlama çalışmalarımızın yüzde 60’ını tamamlamış durumdayız. Ekim sonuna kadar inşallah Ünye sınırımıza ulaşacağız. Ekim sonunda Fatsa’nın doğusundan batısına kadar programladığımız tüm yolları asfaltlayacağız. Ayrıca site yollarımız haricinde Dolmuş yolu da aynı paralelde ilerliyor” dedi. Başkan Anlayan, her iki site
sakinlerine de teşekkür ederek, “Asfalt yaptığımız bölgelerde akşamları böyle sohbetler düzenliyoruz. Hem vatandaşımı bilgilendirip diğer çalışmalarımızda onlara bire bir olarak aktarıyor hem de onlarında sorunlarını yüz yüze dinleyip çözüm yoluna gidiyoruz” diye konuştu. Dorukkent sitesi adına açıklamada bulunan Dr. Güngör İnci ise, “Başkanımıza ve ekibine çok teşekkür ediyoruz, mahallemizin çehresi değişti. En büyük sorunumuz yoldu, buda yapıldı. Ben sitem adına bir kez daha Belediyemize ve çalışanlarına çok teşekkür ediyorum” dedi.
7
Kaymakam, Pelitliyatak’ta
İncelemeler Yaptı Ünye Kaymakamı Mustafa Demir, Ünye Emniyet Müdürü Ömer Akar, Ünye İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Ahmet Koçdemir ve kurum amirleri ile birlikte Pelitliyatak Beldesi’nde incelemeler yaptı.
Kaymakam Demir, beraberindekilerle beldede ilk olarak Pelitliyatak İlköğretim Okulu’na geçip, öğretmen ve öğrencilerle sohbet etti. Pelitliyatak İlköğretim Okul Müdürü Murat Yıldırım’dan okulun sorunları
ve taşımacılık sistem ile ilgili bilgi alan Demir, daha sonra esnaf ziyaretleri yaparak vatandaşlarla sohbet etti. Demir ve beraberindekiler son olarak Belde Belediye Başkanı Kadir Gümüş’ü makamında ziyaret etti.
Yeni Hastane, Yeni
Yılda Hizmete Girecek AK Parti Ünye İlçe Başkanı Av. Ahmet Çamyar, 18 ay önce yapımına başlanan yeni hastane inşaatının, yıl sonuna kadar tamamlanacağı müjdesini verdi.
Gürcü ile Türk Gencin Fındık Evliliği Aşkı uğruna 2 ay önce Müslüman olan ve Emine ismini alan Gürcü uyruklu Mariana Gıvianidze hayatını Türk genci ibrahim Çiloğlu ile birleştirdi. Mariana ve İbrahim’in düğün Türk geleneklerine göre yapılırken düğüne katılanlar Kafkas ve Türk müzikleri eşliğinde eğlendi. Gürcistan’ın Batum şehrinden fındık sezonunda fındık toplamak için Ordu’nun Ünye ilçesine bağlı Ataköy köyüne gelen Nezire ve Omar Gıvianidze çiftinin kızları Mariana burada Fatma ve Zehni Çiloğlu çiftinin oğulları İbrahim ile tanıştı. Gençler kısa sürede birbirine aşık olurken genç aşıklar Ünye Kız Meslek Lisesi salonunda yapılan düğün töreni ile hayatlarını birleştirdi. Düğün Türk
geleneklerine göre yapıldı. Düğün için Batum’dan gelen misafirler Türk müziklerine ayak uydurmaya çalışırken Kafkas ezgileriyle de maharetlerini sergilediler. Alkışlar arasında düğün pastasını kesen genç çiftin mutlulukları gözlerinde okunuyordu. Düğün Türk ve Gürcü müzikleri eşliğinde gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü. Gürcü vatandaşı Gelin Mariana Gıvianidze aşkı uğruna İslamiyeti seçmiş ve 2 ay önce Ünye Müftüsü Aydın Yığma’nın huzurunda Müslüman olarak Emine ismini almıştı.
Sağlık alanında yaşanan sıkıntıların büyük bir bölümünü sona erdirecek, kapasite, kalite ve mimarisi ile bölgede örnek oluşturacak Ünye Devlet Hastanesi’nin yeni binasının yüzde 85’lik bölümü tamamlandı. Çamyar konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Ünye Devlet Hastanesi’nin yapımının yeni yıla kadar tamamlanacağını söyledi. 300 yataklı Ünye Devlet Hastanesi yeni binası inşaatı büyük bir hızla devam ediyor diyen Çamyar, “Şu anda inşaat seviyesi yüzde 83’leri
aşmış vaziyette. Buradaki inşaat yılbaşına kadar bitirilmiş olacak. Zaten yüzde 93’e çıkıldığı zaman inşaat bitmiş oluyor. Geriye kalan yüzde 7’lik dilim de çevre düzenlemesi. Öngörülen zaman dilimi içerisinde hastanemiz inşaatı bitecektir. Daha sonra iç tefrişata geçeceğiz. Onunda bitmesi ile hastanenin açılışını gerçekleştireceğiz. İç döşeme ile ilgili de Sayın Kaymakamımız ve Başhekimimizle beraber, yeni yapılan birkaç devlet hastanesini ziyarete giderek, konu hakkında fikir edinmiş olacağız” dedi.
Eşşeğe Bakayım Arılı Kovanların Tespiti Yapıldı Derken Kaza Yaptı
Korgan Tarım İlçe Müdürlüğü tarafından 2012 yılı arıcılık desteklemeleri kapsamında Ordu İli Arıcılar Birliğine kayıtlı bal üreticilerine ait arılı kovanların tespitleri yapılmış olup Arı Kayıt Sistemleri (AKS) yapıldı. Toplamda ilçede arıcılık yapılan 4 köyde Müdür Veteriner Hekim Ahmet Kara ve Veteriner Sağlık Teknisyeni Orhan Özdil tespit çalışmalarında bulunarak İlçe Tatarcık
Köyü’nde 105 adet, Dip Mahalle ve Korgan Obası Yaylasında 100 adet, Tepe Mahalle 75 adet, Çiftlik Beldesi Merkez Mahallesinde 85 adet arılı kovan tespit edildi.
Ünye’nin Gölceğiz Köyü’nde meydana gelen trafik kazasında yoldan geçen eşeğe bakarken dikkati dağılan patpat sürücüsü, minibüsle kafa kafaya çarpıştı, kazada patpat sürücüsü hafif şekilde yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Ünye’nin Gölceğiz Köyü’nde 23 Eylül 2012 Pazar günü meydana
gelen kazada, fındık taşımak için patpat kullanan sürücüsü Mehmet Yaprak, yolun kenarından geçen eşeğe baktığı sırada dikkati dağılınca, ters şeride girerek karşı yönden gelen servis minibüsü ile kafa kafaya çarpıştı. Olay yerine Jandarma Trafik ekiplerinin gelmesi ile tutanak tutuldu.
8
26/09/2012 Çarşamba
OFF-ROAD’IN 5. AYAĞI BOLMAN’DA ODÜ REKTÖRÜ Off-Road oyunlarının 5.ayağının Bolaman’da yapılacağı bildirildi. Fatsa Off-Road Spor Kulübü Başkanı Sezai Süzen hem düzenlenecek Off-Road oyunları hakkında hem de derneği faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Fatsa Off-Road Spor Kulübü Başkanı Sezai Süzen 2002 yılından bu yana her yıl Haziran ayında yapılan Fatsa ve Çevre ilçe belediye ve ticaret odalarının öncülüğünde düzenlenen ve geleneksel hale gelen Cip şenliğine 2006 yılına kadar bireysel olarak katıldıklarını belirterek, “Şenlik kapsamında yapılan off-road oyunlarının düzenlenmesini sağladık. 2006 yılında Jeep ve Doğa Sporları Derneğini kurduk. 2006 yılından bu yana şenlik tertip komitesinde görev aldık. Fatsa Jeep Doğa Sporları Derneği’ni tüzük değişikliği yapıp Fatsa Off-
Road Spor Kulübü olarak adını değiştirdik. Karadeniz bölgesinde ilk kurulan dernek iken çevremizde her geçen gün arkadaşlarımızın dernek kurması ile şu an bölgemizde bu sayı 15’e kadar yükseldi. Bu artışın sonucunda yaz sezonu başladığında kim ne zaman etkinlik yapacak diye sorular sorulmaya başladı. Bu karmaşanın önüne geçebilmek için Karadeniz bölgesinde bir offroad birliğine ihtiyaç olduğunu gördük. 2010 yılında Vezirköprü kaplı gezisinde kulüpler olarak bir araya gelerek resmi olmayan Karadeniz Off-Road Birliğini kurduk.
Bölge olarak böyle bir birliğin kuruluşu ile ülkemizde yine bir ilk yarattık. 2012 yılına kadar amatör olarak yaptığımız offroad oyunlarını Türkiye otomobil Sporları Federasyonu’nun onay ve desteği ile resmi statüye soktuk. Karadeniz OffRoad Birliğinin oluşturduğu 7 ayaklı Karadeniz kupası için ilk start 12-13 Mayıs 2012 tarihinde Samsun’da verildi. 2.Ayak Off-Road oyunları 18-19 Mayıs 2012 tarihinde Giresun’da start verildi. 3. Ayak Off-Road oyunları için 02-03 Haziran 2012 tarihinde Vezirköprü’de start verildi. 4. Ayak Off-Road oyunları için bu sefer yolumuz 2425 Haziran 2012 tarihinde doğuya Ardeşen’e uzandı. 5.ayak Off-Road oyunlarını Fatsa OffRoad kulübü olarak 07-08 Temmuz 2012 tarihinde Korgan ilçesi Tepealan Beldesi Yalman yaylasında yaptık. Yarışların birinci turunun bitimine doğru gelen yoğun sis görüş alnını kapattı. Türkiye otomobil Sporları Federasyonundan görevlendirilen hakemler bu durumda yarışların devam edemeyeceğini bildirerek, yarışlar durduruldu. Daha sonra Federasyon tarafından yarışların sahil veya sahile yakın bir noktada yenilenmesi istenildi. Bizlerde yapmış
olduğumuz çalışma sonrasında Bolaman sahilinde bulunan dolgu sahayı tespit ettik. Bolaman Belediye Başkanı Sabri Serdaroğlu’nu makamında ziyaret ederek dolgu sahasında Karadeniz offroad birliği 5. Ayak yarışları burada düzenlemek istediğimizi söyledik. Başkan Serdaroğlu burada yarışların yapılmasında sakınca olmadığını ve üzerine düşen işleri yapabileceğini belirtti. Bizlerde yarışların burada yapılması için gerekli çalışmalara başladık. Düşündük ki bu etkinlik sadece yarışlarla sınırlı kalmasın, gelen misafirlerimizde halkımızda biraz eğlensin istedik. Bu etkinlik kapsamında Bolaman’da halk konseri tertip etmeye karar verdik. Konserimize İstanbul’dan katılacak iki sürpriz sanatçı ile bölgemiz sanatçılarından oluşan bir konser hazırladık. Bu etkinliğimize sponsor olarak bizlere katkıda bulunan esnaf arkadaşlarımıza şimdiden sonsuz teşekkür ediyor ve diğer esnaflarımızı da kulübümüze destek olmaları için sponsor olmaya davet ediyoruz. Bu etkinliklerimize uzaktan yakından gelip bizleri onurlandıran tüm offroad severlere sonsuz teşekkürlerimizi sunarız” dedi.
Kan Bağışı Babadan Oğula Geçti Ordu’da 30 yıldır kan bağışında bulunan donör babanın oğlu da babasının izinden giderek 27. kez kan verdi. Ordu’da yaşayan Dursun Kılıçtaş, düzenli olarak kan bağışında bulunduğunu, babasının ise 30 yıldır düzenli bir şekilde kan verdiğini söyledi. 27. kez kan bağışında bulunduğunu belirten Dursun Kılıçtaş, bu alışkanlığı babasından kazandığını kaydetti. Kılıçtaş, yaptığı konuşmada, “Bu 27. kan bağışım. Kan bağışı bizde babadan oğla geçen bir öğretidir. Babam 30 yıldır kan bağışında bulunuyor. Benim 27. kan bağışım. Sağlıklı bir vücut 3 ayda bir defa kan verebiliyor. Kızılay’a destek olmamız gerekiyor. Herkesin destek olması gerekiyor” diye konuştu. “NÜFUSUN YÜZDE 2.5’İ KAN BAĞIŞÇISI” Ordu Kızılay Kan Bağış Mer-
kezi Müdürü Dr. Ayşegül Yalçınkaya, Kızılay olarak kan bağışı konusunda istenilen seviyeye gelemediklerini ifade ederek, ünlülerin de kan bağışı kampanyalarına destek olmasını istedi. Dr. Yalçınkaya, “Kızılay olarak ülkemizin yıllık kan ihtiyacını karşılamayı hedefliyoruz. Biz de Ordu Kızılay Kan Bağış Merkezi olarak ilimizin ve ilçelerinin kan ihtiyacını karşılamayı hedefliyoruz. Ülkemizde yaklaşık 1.5 milyon ünite kan ihtiyacının yüzde 70’inin Kızılay tarafından karşılandığını görmekteyiz. Amacımız bunun tamamını karşılamaktır. Ordu’da hedefimiz bu yıl için 9 bin ünite kanken şuan 7 bin ünite kana ulaşmış durumdayız. Gelişmiş ülkelere baktığımızda bu şekilde karşılıksız bağış yapan kişi
UMUT VERDİ
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, 17 Eylül 2012 tarihi itibariyle 2012-2013 eğitim ve öğretim dönemine başladıklarını belirterek, “Gerek akademik kadro gerekse öğrenci konusunda hiçbir sıkıntı olmadan yeni eğitim öğretim dönemine başladık” dedi.
Prof. Dr. Tarık Yarılgaç yaptığı açıklamada, halen inşaat çalışmaları süren alt yapı konusundaki eksiklikler dışında bir sorun olmadan yeni eğitim ve öğretim dönemine başladıklarını belirtti. Alt yapı çalışmalarıyla öğrencilerin daha iyi yaşam standartlarına kavuşması için çalıştıklarını vurgulayan Yarılgaç, “Öğrencilerin yemek ve barınma ihtiyaçlarına kadar bir sorun yaşamıyoruz. Kampüs alanımızda bulunan ve Kredi Yurtlar Kurumu tarafından yaptırılan 1000 kişilik öğrenci yurdu müteahhit firmadan kaynaklanan sıkıntı nedeniyle gecikmeli hizmete girecek. ODÜ’ye kayıt yaptırıp yurt talebinde bulunan 250 öğrenci vardı. Bu öğrenciler Kre-
di Yurtlar Kurumu tarafından geçici olarak şehir merkezindeki yurtlara yerleştirildiler. Şu anda başvuru yapmasına rağmen açıkta kalan öğrencimiz yoktur” diye konuştu. Kampüs alanında 5 bin öğrenci olduğunu, bu öğrencilerin şehir merkezinden kampüse gelmesi için minibüslerin kullanıldığını da kaydeden Yarılgaç, artık toplu taşımacılığa geçilmesi gerektiğini vurguladı. Yarılgaç, “Öğrencilerin küçük araçlarla taşınmasına karşıyız. Minibüslerle taşınmak yerine artık toplu taşımacılığa geçilmeli. Bunun adı hafif raylı sistem olur, metro olur. Bunlar artık bir ihtiyaç halini aldı. Günümüzün şartlarında yapılması kolay işlemler” şeklinde konuştu.
Bu Ev Nasıl Değerlendirilecek sayısı nüfusun yüzde 5’idir. Ülkemizde ise bu oran yüzde 2.5, Karadeniz Bölgemizde ise 1.25’e düşmektedir. Henüz istediğimiz düzeyde kan bağışı yapamıyoruz” diye konuştu. ÜNLÜLERE ÇAĞRI Dr. Yalçınkaya, ünlülerin söylemleriyle vatandaşların daha çabuk harekete geçtiklerini kaydederek, “Yapmış olduğumuz
kampanyalar maalesef yetersiz kalmaktadır. Bu tarz kampanyaları özellikle toplum liderlerinin desteklemelerini istiyoruz. Sanatçımızın, sporcumuzun ve medyada yer alan ünlülerimizin bize destek olmaklarını istiyoruz. Çünkü insanlarımız bu tarz teşviklerle daha çabuk harekete geçebiliyor. Hatta dizilerde de kan bağışına yer verilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.
Ordu Belediyesine uzun süre önce devredildiği bildirilen Altınel ailesine ait tarihi evin durumunun ne olduğu merak ediliyor.
Şahin, Miting Sinyali Verdi Ulusal Fındık Konseyi (UFK) Başkanvekili Onur Şahin, fındık üreticisinin düşük fiyatlar nedeniyle öfkeli olduklarını belirterek miting yapmak istediklerini söyledi. Ulusal Fındık Konseyi (UFK) Başkanvekili Onur Şahin, “Önümüzdeki hafta itibariyle, Türkiye genelinde bir çalışma başlatılacak Ziraat Odaları, Esnaf Odaları ile birlikte Başbakana açık mektup yazmaktan tutun da diğer unsurlara kadar... Birde vatandaş çok öfkeli miting yapmak istiyor. Biz Ziraat Odaları olarak, Türkiye’nin narin ortamını dikkate alarak provoke edilme endişesiyle bu tür toplumsal olayları da dizginliyoruz” dedi. Fındık fiyatlarının artacağına
inandığını söyleyen Şahin, “Bu fiyatlar yükselişe geçecek. Eylül sonu itibariyle fiyatlarda yukarı doğru bir hareketlenme olacağını düşünüyorum. Tekrar etmek gerekirse, şu an ki rakamlar serbest piyasa rakamları değildir, devlet neyi bekliyor anlamıyorum” diye konuştu. UFK Başkanvekili Onur Şahin, kendilerinin hassas davranmasına rağmen bölge milletvekillerinin havanda su dövmekten başka bir şey yapmadığını sözlerine ekledi.
Taşbaşı Mahallesi Sıtkıcan Caddesi girişinde bulunan ve Ordu Belediyesine uzun süre önce devredildiği bildirilen Altınel ailesine ait tarihi evin durumunun ne olduğu merak ediliyor. Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay tarafından evi restore ederek Ordu Belediyesine bağışlamasından dolayı Altınel ailesi adına, Kemal Altınel’e plaket verilmişti. O günden bu güne kadar evin hangi amaçla ve hangi şartlarda kullanıldığı belli ol-
mazken bunun daha ne kadar süreceği merak konusu. Evi gezmek veya merakını gidermek isteyenlerin kapıdan geri dönmesi, evin turizm açısından yeterince değerlendirilemediğini ortaya çıkardı. Ordulular evin belediyeye bağışlandığının açıklandığını belirterek ‘ O zaman Ordu Belediyesi bu evde ne yapılacak, nasıl bir sergileme veya turizm değerlendirmesine bulunacak kararını versin. Eğer evi değerlendiremiyorsa sahiplerine iade etsin!’ diyerek görüşlerini dile getirdiler.
26/09/2012 Çarşamba
9
EN BÜYÜK ARŞİV KUMRULUNUN ELİNDE HAYAT BULUYOR İnşaat deyince Kuşkusuz Kumrulular parmakla Gösterilir Sanatı ile Özellikle kalıp işinde Üstlerine yoktur Kumruluların İşte bu yüzden Büyük işlere imza atan Kumrulu Çoktur.Türkiye nin SSK arşivi de bunlardan birtanesi . 28 bin metre inşaat oturumu 200 bin metre kapalı alana sahip inşaatın Taşeronluğunu Kumulu Sebahattin Köz yapıyor. 100 den fazla kişinin çalıştığı inşaatta Hemen hemen hepsinin Ordulu Olduğu Gözlenirken İnşaatın taşeronu Sebahattin Köz’ü mercek altına aldık. * Sebahattin Köz Kimdir? 1966 yılında Divantürk köyünde dünyaya geldi Küçük yaşta inşaat sektörüne girdi. * Sektöre nasıl başladı? Akrabalarının inşaat sektöründe olduğu dönemde akrabalarının inşaata getirmesiyle sektöre başladı.
* Hangi işleri yaptı? Türkiye’nin çeşitli yerlerinde işler yaptık Taşeron olarak gerçekten büyük işlere imza attım Bu işin tabanından geldiğimiz için Büyük iş küçük iş yapmadan Yolumuza devam ediyoruz. * Sebahattin Köz’ün ilkesi ne? Genç yaşta başladığı iş hayatında ki başarısının sırrını Musa Varlık, “Alın teri ile ekmek parasını kazanmak” diyerek tanımlıyor bize. İlkesinden hiçbir şekilde taviz vermeyeceğini vurgulayan Köz yanında şu anda çalışan yaklaşık 100 işçinin tamamına yakının Kumrulu olmasını da hemşerilerine olan sevgisine bağlıyor ve sözlerine ekliyor: “ Hemşerilerim olan Kumrulular hassas olsun, bana sormadan işe başlasın. İlkesinden taviz vermeden alın teri ile ekmek parasını kazanan herkese kapım açık” dedi.
* Siyaset düşünüyor mu? İş hayatında ki başarısını siyasete taşıyıp taşımayacağına ilişkin olarak Sebahattin Köz, “Ben siyasetin içinde yokum Ama zaman neyi gsterir bilmem ” diyerek siyasetle işini birbirinden ayırmak gerektiğini vurguluyor. Köz, ailesinden bir kişinin siyasete girmesi durumunda ise, “Gerçekten düzgün siyaset yapacağına inanırsam ve yakın dostlarımda aynı şekilde siyaset yaparlarsa ve düzgün olurlarsa, hem maddi, hem manevi sonuna kadar yanlarında olurum” diyerek de vereceği desteği ifade ediyor. * Kumru’nun geçim kaynağı ne? Kumru denilince ilk akla gelen kesinlikle inşaat sektörü. Çünkü geneline baktığımızda fındık üreticisi olmayan insanlarımız var, ya da varsa bile çok az bir üretim sağlıyor. Ama ben şunu iddia ediyorum, bugün Kum-
rulu birçok işadamımız, siyasetçimiz ve bürokratımız var. Bu değerli büyüklerimizin dahi geçmişinde kısa da olsa inşaatçılık vardır. İlçemize baktığımızda ise her evde en az bir inşaatçı. Şuan dahi mutlaka vardır. Bu yüzden ailesini inşaattan kazandığı para ile geçindirenler çok fazla sayıda. * Memleketiniz Kumru’dan genç yaşta çıkmış bir iş adamısınız. Size Kumru desem, sizde neleri çağrıştırıyor? Kumru çocukluğumuzun geçtiği, halende hayallerimi süsleyen güzelliğe sahip şirin bir yer, ama iş alanları çok dar. Memleketimizde iş imkanları sağlanmalı. Bir çok gencimiz var, memleketi geride bırakıp büyük şehirlere göç etmek durumunda kalınmaması için yatırımlar yapılmalı. Kumru bunu da hak ediyor.
www.gazetekuzey.com
26/09/2012 Çarşamba
Tel: 0452 407 10 11
Tiryaki Şanssızlıktan Yakınırken, Bayraktar Umut Verdi Derbide kaybeden Altaş Soyaspor Teknik Direktörü Cüneyt Tiryaki, oynanan oyundan memnun olduğuna değinirken, “Bugün futbol şansı yanımızda değildi. Hemen hemen rakibe pozisyon vermezken yarım pozisyonda golü yedik” diye konuştu. Fatsa Belediyespor Teknik Direktörü Sinan Bayraktar ise ilk maçların her zaman zor olduğunu dile getirirken, ilerleyen haftalar için umut verdi.
‘Yarım pozisyonda golü yedik’
Altaş Soyaspor Teknik Direktörü Cüneyt Tiryaki
Fatsa umut dolu Müthiş bir çekişmeye sahne olan derbi mücadelesinde kazanan taraf Fatsa Belediyespor Teknik Direktörü Sinan Bayraktar kazandıkları için mutlu olduğunu belirterek, “İlk maçlar her zaman zor olur. Oyuncular böyle maçlarda konsantre olmakta zorlanırlar. Altaş maçında oyuncularım bu konuda ellerinden geleni yaptılar. Ortaya konulan futboldan memnunum. İlerleyen haftalarda daha güzel bir takım olacağız. İnşallah sezon sonu Fatsa Belediyespor’u 3. Lig’e çıkarırız. Alınan 3 puan sevindirici tabi ki. Altaş Soyaspor’a başarılar diliyorum.” dedi.
Bu sezon BAL’da ilk kez boy gösteren Altaş Soyaspor’un teknik patronu Cüneyt Tiryaki, maç sonunda yaptığı açıklamada oyuncularını verdikleri mücadeleden dolayı tebrik ederken, şunları söyledi: “Oynanan futboldan memnunum. Maçın hakemleri günlerinde değildi. Maçın başında ve sonrasında olmak üzere iki penaltımız verilmedi. Takım olarak kora kor bir oyun çıkardık. Bugün futbol şansı yanımızda değildi. Hemen hemen rakibe pozisyon vermezken yarım pozisyonda golü yedik. Alınan yenilgi beni üzdü; ancak ilerleyen haftalarda bu takım çok daha iyi hale gelecektir.”
Fatsa Belediyespor Teknik Direktörü Sinan Bayraktar
Büyük Bir Takıma Karşı Oynayacağız Süper Ligde 5.Hafta Geride Kaldı Orduspor’da Galatasaray maçı hazırlıkları başladı. 28 Eylül 2012 Süper ligin 5.haftası geride kalırken, Orduspor topladığı 9 Cuma akşamı 19 Eylül stadında süper ligin lideri Galatasaray ile kar- puanla hedefine adım adım ilerliyor. şılaşacak olan mor beyazlılar, bu karşılaşmanın hazırlıklarına 19 Eylül Sezonun ilk maçı olan Mersin Has stadında rakibine yenilerek cağı şimdiden apaçık ortada. Kasımpaşa’nın başına gelecek 6 puanla 10.sırada yer aldılar. İdmanyurdu maçı hariç diğer stadında yapmış olduğu antrenmanla başladı. olan teknik ekibe şimdiden Allah Geçen yılın başlarında olduğu maçlarda rakibi karşısında son
İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçında ilk 11’de oynayan futbolcular düz koşu yaparlarken diğer futbolcular ağırlıklı olarak istasyon çalışması yaptılar. 19 Eylül stadında yapılan dünkü antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını cevaplayan Orduspor teknik direktörü Hector Cuper, İstanbul Büyük şehri Belediyespor maçının ilk yarısında iyi oynadıklarını, Ama oyunun 2.yarısında aynı şeklide oynayamadıklarını söyledi. Bu yarıda rakip karşısında fazla adamla oynamamıza rağmen istediğimiz futbolu sahaya yansıtamadık diyen tecrübeli çalıştırıcı,” Bazen böyle şeyler olabiliyor. Bu karşılaşma artık geride kaldı, önümüzde zorlu bir maçı-
mız var, bu karşılaşmaya odaklanmamız gerekir diyen Hector Cuper, İstanbul’da kendilerini yalnız bırakmayan Orduspor taraftarına teşekkür” etti. Ligin 5.haftası geride kalırken topladıkları 9 puanın &60’la tekamül ettiğini ifade eden Hector Cuper,”Bu başarının küçümsenmeyecek bir başarı olduğunu” söyledi. Cuma akşamı 19 Eylül stadında karşı karşıya gelecekleri Galatasaray maçı ile ilgili olarak görüşlerini açıklayan Orduspor teknik direktörü Hector Cuper,”Büyük bir takıma karşı oynayacağız. Sahada her şeyi düzgün bir şekilde yapmamız gerekir. Kesinlikle hata yapmamamız gerekiyor. Çünkü karşınızda Galatasaray gibi güçlü bir
takım var. O nedenle hafta boyunca antrenmanlarımızı çok iyi yapmamız gerektiği gibi hata yapmamamız gerekiyor” şeklinde konuştu. Son 4 haftada rakipler karşısında bir kişi fazla oynadıkları konusundaki bir soru karşısında, sahada bir kişi az kalan takımın karşı takıma karşı grup kurduklarını, oyundan çıkan arkadaşlarının yerini aratmamak için çok çalıştıklarını ifade eden Cuper,”Biz sahada fazla olduğumuz için sorumluluğumuz daha da fazla arttığı için sinirler gerildiği için haliyle hatalar olabiliyor” dedi. Sakatlıklar konusuna da değinen Orduspor teknik direktörü Hector Cuper,”Yanlış basmalar sonrasında da sakatlıklar oluşabiliyor. Bunları şans veya şanssızlık olarak değerlendirmek istemiyorum. Maçlarda böyle şeylerin olabildiğini söyleyen Cuper, önemli olan sakatlıkların uzun vadede olmayışının kendilerini sevindirdiğini” ifade etti. Yılan hikayesine dönen Gosso konusundaki bir soruya da kesin ve net bir dille cevaplayan Hector Cuper,”Gosso’nun takımda çalışacağını size kim söyledi. Kendisi büyük bir ihtimalle bundan sonra bizlerle olamayacak diyen Cuper, Gosso defterinin böylelikle kapandığın” ifade etti.
4 maçı bir kişi fazla tamamlayan mor beyazlılar, Atatürk Olimpiyat stadında kendilerini yalnız bırakmayan yaklaşık 7-8 bin taraftarının desteğine rağmen İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşısında bir puanı 62.dakikada Stancu’nun golü ile alırken, ligde 9 puanla 3.sırada yer aldı. İstanbul Büyüşehir Belediyespor maçında sakatlanan Miguel Garcia’nın sakatlığının omuz tutulmasından kaynaklanması ve Cuma günkü Galatasaray maçında takımdaki yerini alacak olması Orduspor kenar yönetimini sevindirdi. Kardemir Karabükspor, Kayserispor ve Gaziantepspor bu sezon ilk kez 3 puanı bir arada gören takımlar oldular. Kardemir Karabükspor, sahasında konuk ettiği Antalyaspor karşısında 3 puana uzatma dakikalarında uzanırken, aldığı bu galibiyetle puanını 4’e çıkararak 16.sırada yer alırken, Antalyaspor inişli çıkışlı bir haftanın ardından 6 puanla 12.sırada yer aldı. Şuta yönetiminde süper ligde en genç kadroya sahip olan Kayserispor, son 2 haftada topladığı 6 puanla finişe kalkan Eskişehirspor’u 3-2 yenerken ilerisi için ümit verdi. Ersan Yenal’ın öğrencileri ise, Kadir
* Kurumsal Kimlik, Logo, Kartvizit * Dergi, Katolog, Broşür, İnsert * Plaket, Kupa, Laminasyon Kaplama * Puzzle, Afiş, Bilboard * Araç Giydirme, Işıklı Işıksız Led Tabela * Matbaamız Maliye Antlaşmalıdır. * Resmi Evrak Basımı Yapılır. * Agfa (Avalon-AzuraC95) CTP Makinasi * Roland 200 Ofset Baskı * 115 EM Polar Bıçak * Strafor (Köpük) Kesim Makinası * Selefon Makinası * Konica-Minolta Dış Mekan Baskı Makinası * Heidelberg Baskı Makinası * Konica-Minolta Dijital Baskı Makinası * Kırım Makinası *
gibi bu sezona da iyi başlayamayan Gaziantepspor 2-1 geriye düştüğü maçta Beşiktaş’ı 3-2 yendi. Gaziantep’in bu galibiyeti kendilerini sevindirirken, bu galibiyet bir yanda da Orduspor’a yaramış oldu. Sivas yenilgisi Diyadin’i işinden etti. Play-Off maçları sonrasında Orduspor ve
ardından bir sezon sonra Kasımpaşa’yı süper lige çıkaran Metin Diyadin 1-0’lık Sivasspor yenilgisi sonrasında görevinden alınması başlı başına bir skandaldı. Ligde 5.hafta geride kalırken süper lige yeni çıkmış bir takım topladığı 9 puanla 2.sırada yer alırken takımla ilişkisinin kesilmesi ve ardından Diyadin’in yerine gelecek teknik direktörün yükünün ne denli zor ola-
kolaylık versin. Yaptığı transferlerle gündemden düşmeyen, fakat ligin başlaması ile birlikte bir türlü istikrarı yakalayamayan Mersin İdmanyurdu’ndaki düşüş sürüyor. Ligin 5.haftasında kendi saha ve seyircileri önünde Ankara temsilcisi Gençlerbirliği karşısında bir puanı zor kurtaran güney ekibi topladığı 3 puanla 17.sırada yer alırken ilerisi için ümit vermedi. Lige yeni çıkan ve sahası onarımda olduğu için maçalarını çeşitli illerde oynayan Elazığspor, Ankara 19 Mayıs stadında konuk ettiği maçta güçlü Bursaspor önünde 1-0 önde götürdüğü karşılaşman bir puanla ayrılırken 2 puanla ligde son sırada yer aldı. Ligin bir başka yeni takımı Akhisar Belediye Gençlikspor ise Türk Telekom Arena stadından çıkamadı. Karşılaşmanın ilk bölümlerinde lider Galatasaray karşısında direnmeye çalışan ligin yeni takımı Burak (2) ve Sercan’ın gollerine engel olamazken, son haftalarda düşüş içerisine giren Manisa temsilcisinin önümüzdeki günlerde işi zor gibi gözüküyor. Süper ligin lideri Galatasaray ise, rakiplerini farklı mağlup ederek zirvenin en büyüğü olduğunu gösterdi.