1 minute read
ne ev bulabildiler
Meter’in babasının evine ait.Fatma Meter:“Sandalyesi bir duvara doğru düştü ve kurtulabileceği bir yol oluşturdu. Kurtulduğuna inanamıyorum" diyor....
Mehmet Meter yolun birkaç adım ilerisinde duruyor ve onu rahatsız eden bir görüntüyü anlatmaya başlıyor: Yeğeni Umut Efe’nin cansız bedeninin görüntüsünü...
Advertisement
Mehmet Meter:“Bir koltuk yukarı, gökyüzüne doğru itmişti. Sonra gözlerimin içine bakan yüzünü gördüm. İki gün önce can vermişti ve rengi değişmişti. Neredeyse beş yaşındaydı" diyor.Bu görüntü ona hala acı veriyor ve yüzünü dönüp ağlamaya başlamadan önce ellerini yüzünün önünde sallıyor.Bu yıkımda bir teselli bulunabilirse, o da depremin kış aylarında yaşanmış olması. Çünkü kışın burada daha az insan yaşıyor.Yaz aylarında durum farklı. Fransa, Almanya ve İngiltere’deki Türk diasporası yaz aylarında memleketlerine dönüp, yakınlarıyla buluşuyor ve çocukluk anılarının nostaljisini yaşıyor....
Yolun az ilerisinde, Siho Yükselir ile karşılaşıyoruz. 30 yıldır Londra’nın Golders Green semtinde yaşayan bir kamyon şoförü.Ailesinin evinin yıkıntısına bakarken, son birkaç günde buluştuğumuz birçok kişide gördüğümüz inanamama ve öfke halini yansıtıyor:
Siho Yükselir:“Çok çok şoke oldum. Sürekli ağlıyorum. Ben bu köyde doğdum.“Her şeyi kaybettim. Sigorta yok, hiçbir şey yok ve hükümet yardımcı olmuyor. Yine tek başımıza yapmak zorundayız."Şimdilik, acının ve tükenmişliğin ortasında, bu yaralı topluluğun yeniden inşası, çok büyük, belki de imkansız bir iş gibi geliyor.
Nick Beake: "Ördekdede’den ayrılmadan önce, Fatma ve Mehmet Meter'e İngiltere’ye ne zaman döneceklerini soruyorum."
Fatma Meter duraksıyor....
Fatma Meter : “Nasıl dönebilirim? Bilmiyorum. Londra’ya nasıl dönebilirim ki?” diyor.Türkiye böyle bir durumdayken, memleketini terk edemiyor.....
Londra Golders
Green'den kamyoncu Siho
Yukselir, enkazda. Finsbury
Park'tan giden yedi yakınını toprağa veren Mehmet ve Fatma Meter