Avrupa Gazete e-gazete 23 Aralik 2022

Yıllık bazda enflasyonunun yüzde 10'u geçtiği İngiltere'de, hükümetin ambulans çalışanlarına yüzde 4 maaş zammı teklifini reddeden sendikalar, grev başlattı.Ambulans personelinin iş bırakma eylemine sağlık görevlileri ve çağrı merkezi görevlileri de katıldı.

İş bırakma eylemi nedeniyle çok sayıda sağlık çalışanı hastanelerin önünde toplanarak, artan yaşam maliyetlerini karşılayabilmeleri için hükümete "makul maaş artışı" çağrısında bulundu. İngiltere Sağlık Bakanı Steve Barclay, greve ilişkin yaptığı açıklamada, ambulans çalışanları ve sağlık görevlilerinin iş bırakma eyleminin, İngiltere Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) zaten çok önemli bir baskıyla karşı karşıyayken geldiğini belirtti. Ambulans ve sağlık çalışanlarını temsil eden sendikalar ise personelin en acil durumlarda görevlerinin başında olacağını kaydetti. İş bırakma eylemi nedeniyle, yalnızca kalp krizi gibi en acil hayati tehlike arz eden vakalara öncelik verilecek. İngiltere, Galler ve Kuzey İrlanda'da, on binlerce hemşire geçen salı ikinci kez bir günlük grev gitmişti.

Avrupa Ajansı | AVA- Londra

SAĞLIK ÇALIŞANLARI

Ulusal Sağlık Sistemi'nin sorunları neler?

Avrupa Ajansı | AVA | Londra

Unison, Unite ve GMB sendikalarının ortak kararıyla İngiltere ve Galler’de yarın ve 28 Aralık’ta ise on binlerce ambulans ve acil servis çalışanının greve çıkacağı açıklandı.

İskoçya'da planlanan grev ise, İskoç Özerk Hükümeti'nin zam teklifini yüzde 7,5'a çıkarması ve sendikaların bunu kabul etmesiyle iptal edildi.

İskoçya'nın aksine Kuzey İrlanda ve Galler hükümetlerinin toplu iş sözleşmesi pazarlığı yapma hakkı bulunmuyor.

10 yıldır reel ücretlerinin sürekli gerilediğini, buna karşılık salgınlar ve personel sıkıntısı nedeniyle çok daha ağır koşullarda çalıştıklarını söyleyen sağlık çalışanları, İngiltere'de şu anda yüzde 11’ün üzerinde seyreden yıllık enflasyonun ve yüzde 14'ün üzerine çıkan yıllık Perakende Fiyat Endeksi artışının üzerinde ücret artışı talep ediyor.

Hükümetin buna karşı getirdiği en yüksek zam teklifi ise yüzde 5.

Sağlık hizmeti talebinin en yoğun olduğu kış döneminde, Ulusal Sağlık Hizmetleri (NHS) hizmetlerinde 100 binin üzerinde personel eksiği olduğu tahmin ediliyor.

Uzmanlar, bu açığın Covid salgının yarattığı olağanüstü çalışma koşulları ve bu süreçte sistemin neredeyse çökme noktasına gelmesinden kaynaklandığını söylüyor.

Doktorlar, hemşireler ve acil servis çalışanlarının iş

yükü ikiye, üçe katlanmış durumda. Hastane yatakları dolu, normal olarak 15 dakikayı geçmemesi gereken ambulans bekleme süreleri ise her 10 vakadan birinde 1 saati geçebiliyor ve bazı durumlarda ambulansların hastane kapılarında saatlerce hasta bırakmak için beklediği haber veriliyor.

Grevler sırasında acil servisler çalışmaya devam edecek ancak uzmanlar önümüzdeki haftalar ve aylarda sağlık hizmetlerinde ciddi bir kriz yaşanacağı konusunda uyarıyor.

Peki sağlık çalışanlarının zaten grev ilan edilmeden içinde olunduğunu vurguladığı bu krize neler yol açtı, dünyada örnek olarak gösterilen NHS bugüne nasıl geldi ve sağlık sisteminin geleceği için neler öngörülüyor? Uzmanlara ve sağlık çalışanlarına sorduk.

Şu anda ne oluyor?

Sendikalar, sağlık çalışanları için resmi enflasyon rakamının da üzerindeki yıllık Perakende Fiyat Endeksi artışının (yüzde 14'ü aştı) yüzde 5 üzerinde yani yüzde 19 zam talep ediyor.

Hükümet ise ortalama 4,74’lük bir zamma tekabül eden, yıllık brüt 1400 sterlinlik bir ücret artışı teklif ediyor.

İngiltere Bütçe Ofisi’nin 2023 yılı için yıllık enflasyon öngörüsü yüzde 7,4 ve önümüzdeki yıl kamu sektöründe zamlarının yüzde 2 ile sınırlanması planlanıyor.

Yani ortalama ücret alan, doktor olmayan bir sağlık

çalışanı, hükümetin teklifini kabul ederse, önümüzdeki iki yıl içinde yaklaşık yüzde 10 daha yoksullaşmış olacak. 2010 yılındaki ücretleri ile kıyaslandığında ise reel maaşları yüzde 20 kesintiye uğramış olacak.

Nuffield Trust adlı bağımsız düşünce kuruluşu, bu yıl Ocak-Mart ayları arasında NHS iş gücünde yüzde 8’lik, yani yaklaşık 105 bin kişilik açık olduğunu açıkladı.

Son bir yıl içinde NHS’ten ayrılan hemşirelerin sayısı ise 40 binin üzerinde. Ve bu sayı işe alınan hemşire sayısını aşıyor. Bu bir yandan hemşire açığının büyümesine bir yandan tecrübeli hemşirelerin kaybedilmesine yol açıyor.

BBC Türkçe’ye konuşan, New Cross Hastanesi’nde Yönetici Hemşire Pakize Durmaz, 2005’ten beri NHS’te çalışıyor. Durmaz, Covid döneminde sağlık çalışanlarının yıprandığını ve çok sayıda kişinin meslekten ayrıldığını anlatıyor: “Yoğunluğumuz bir türlü bitmiyor ve herkes çok yorgun. Hemşireler eskiden 5 hastayla ilgilenirken artık 10 hastaya bakmak zorunda, az para karşılığında çok fazla sorumluluk almamızı istiyorlar ve insanların hayatı bizim elimizde. Bizi pandemi döneminde sürekli alkışladılar ama karşılığında maaşımıza zam yapmadılar ve bu yüzden bir sürü kişi daha az stresli işlere yöneliyor.”

İş gücü açığını kapatmak için sağlık sektörüne yurt dışından çok sayıda kişi istihdam ediliyor.

Nuffield Trust’ın Mart 2022 verileri, sağlık kurumlarında çalışan her 6 kişiden birinin yabancı uyruklu olduğuna dikkat çekiyor.

Öte yandan acentalardan geçici işçi alımının da arttığı ifade ediliyor.

Durmaz, “Günlük çalışanlara kadrolu hemşirelere kıyasla iki katı ücret veriliyor dolayısıyla hastaneler daha fazla para harcamış oluyor. Ben ilk geldiğimde de çok büyük bir işçi açığı vardı. 20 yıl öncesine dönmüş gibiyiz” diyor.

Ancak bu girişimler de başarılı olamıyor ve kriz aşılamıyor.

NHS verilerine göre Eylül ayından itibaren hastanelerde tedavi sırası bekleyenlerin sayısı rekor kırarak 7,1 milyona ulaştı.

GMB sendikası, acil durumlarda ambulans için ortalama bekleme süresinin bir saate yükseldiğini söylerken her üç ambulans çalışanından biri, gecikmeler yüzünden hastaların öldüğüne tanık olduklarını belirtiyor.

İngiltere hükümeti ise sağlık çalışanları, demiryolu işçileri, öğretmenler, hukukçular, sınır kontrol muhafızları gibi çok sayıda kamu çalışanlarının son dönemde grev kararı alması karşısında greve çıkmayı güçleştirecek yeni “sert yasalar” üzerinde çalıştıklarını açıkladı.

Hoşnutsuzluk Kışı’ndan bugüne

BBC Türkçe’ye konuşan, sağlık hizmetleri konusunda uzman yazar ve tarihçi olan Dr. Agnes ArnoldForster, 1948’teki kuruluşundan bu yana NHS’te devamlı bazı krizlerin yaşandığını, maaş konusunun hep gündemde olduğunu ve sağlık çalışanlarının bu yüzden daha önce defalarca greve çıktığını anlatıyor.

1978-79 yıllarında "Hoşnutsuzluk Kışı" diye bilinen kamu sektörü grevler akımına yüz binlerce kişi katılmıştı.

Arnold-Forster’a göre bugün gündemdeki grevlerin öncekilerden temel farkı, ülkede hemşireleri temsil eden en büyük sendika olan RCN’in ilk defa böyle bir girişimde bulunması ve bu yüzden hemşirelerin

NEDEN GREVE GİDİYOR

maya dayanamadıklarını söylüyor.

GMB Sendika Başkanı Rachel Harrison, “NHS çalışanları 12 yıldır devam eden kesintilere artık dayanamıyor. Yapmak istediğimiz son şey greve çıkmak ama hükümet bize başka çare bırakmadı” diyor.

BBC’ye konuşan ve 26 yıldır NHS’te çalışan Carmel O'Boyle, “Kimse greve çıkmak istemiyor, bu çok zorlu bir karardı ama biz hastalarımızla doğru dürüst ilgilenebilmek istiyoruz ve hükümetin bizi dinlemesini sağlamak için yapacak başka bir şey olmadığını düşünüyoruz. NHS, çalışanlarına yatırım yapılmazsa NHS diye bir şey kalmayacak” diyor.

New Cross Hastanesi’nden Pakize Durmaz ise “Hemşireler arasında tükenmişlik durumu var. Yeterli sayıda çalışan olmayınca hastalara zaman ayıramıyoruz ve stres oluyoruz. Bir çok hemşire bu yüzden hastalanıyor” konuşuyor.

“Sağlık sistemi giderek daha çok piyasa kararlarıyla yönetiliyor ve bu yüzden sistemin içinde sorunlar yaşanıyor. İş gücünde özelleştirmenin kapsamı ise henüz yeterince bilinmiyor ve konuşulmuyor.” Pollock, NHS’in geleceği konusunda karamsar. Hastanelerin acil servis bölümlerinde saatlerce yatak beklediğini anlatan hastaların ve yoğunlukla baş edemediğini dile getiren doktorların ise sayısı artıyor.

Pollock, “Halkı destekleme yaklaşımı olan bir hükümet ekonomik durgunluk ve krizlerle başa çıkabilir. Ancak İngiltere’de hükümet hala piyasa ve özelleştirme yanlısı ideolojilere inanıyor ve kaynakların insanlara eşit şekilde dağıtılması gerektiğini düşünmüyor” diyor.

İngiltere’de hemşireleri temsil eden en büyük sendikal yapı olan Kraliyet Hemşire Koleji (RCN) bünyesinde örgütlü binlerce hemşire ilk grevlerini geçen hafta yaptı.

grevlere katılımının çok daha yüksek olması.

Ancak, 1970’li ve 80’li yıllardaki grevlerin bir özelliği o dönemde sağlık kolunda muhasebeci, temizlikçi, tesisatçı, aşçı gibi yardımcı rollerde çalışanların da yoğun bir şekilde katılım göstermiş olmalarıydı. Bugün ise bu kesimin büyük bir kısmı taşeron şirketlere bağlı ve dolayısıyla sendikalı değiller.

Günümüzdeki grevler bu yüzden katılım açısından bakıldığında nispeten küçük sayılıyor.

Ayrıca İngiltere’de 1990'lara kadar farklı sektörlerdeki sendikalar birbirinin grevlerini destekleyebiliyor ve katılabiliyordu. 80'li yıllarda işbaşında olan Margaret Thatcher liderliğindeki Muhafazakar Parti hükümetinin çıkardığı işçi örgütlenmeleri ve eylemlerini sınırlayıcı yasalar arasında dayanışma grevlerinin yasaklanması da vardı ve bu nedenle bu artık mümkün değil.

Öte yandan İngiltere'de şu sıra gündemde olan grevler yalnızca ücret talebine dayanmıyor, sendikalar, aynı zamanda çalışma koşulları, personel açığı, kaynak yetersizliği ve ihmal gibi sorunları da gündeme getiriyorlar.

Arnold-Forster’a göre, “Bunlar ölçmesi çok daha zor talepler. Aynı zamanda bu tür talepler üzerine kurulan eylemleri baltalamak da daha kolay. Medyanın siyasi saldırılarda bulunması kolaylaşıyor, örneğin işçilerin açgözlü olduğu veya insanların hayatını tehlikeye attığı söylenebiliyor.”

'Çalışanlarına yatırım yapılmazsa NHS diye bir şey kalmayacak'

Bu ay planlanan grevlere ilişkin açıklama yapan İngiltere Sağlık Bakanı Steve Barclay, “NHS personelinin çalışmaları ve özverisi için çok minnettarım ancak zorlu bir kışa yaklaşırken bazılarının greve çıkacak olmasından derin üzüntü duyuyorum, bu kimsenin yararına olmayacak” dedi.

Barclay’in sözleri eski İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher’ın 80’li yıllarda greve katılan hemşirelere yönelik açıklamalarını anımsatıyor.

Thatcher, greve çıkan hemşireleri “hastalara kasten saldırmak” ve “hastalarını yarı yolda bırakmak istemeyen ve bu yüzden greve katılmayı hayal bile edemeyen diğer hemşirelere yük olmakla” suçlamıştı.

Fakat “pandeminin kahramanları” olarak anılan sağlık çalışanları artık temel yaşam ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandıklarını, yoksullara gıda yardımı yapan kuruluşlardan yemek desteği almak zorunda kaldıklarını ve artık bu koşullarda çalışmaya ve yaşa-

NHS’in parçalanması ve özelleştirilmesi Ülkenin en büyük işvereni olan NHS, İngiltere’de 1,5 milyona yakın kişiye istihdam sağlıyor. Newcastle Üniversitesi'nde Halk Sağlığı Profesörü Allyson Pollock, grevlerin aslında NHS’in yaşadığı “30 yıllık parçalanmanın yalnızca bir semptomu” olduğunu söylüyor.

1980ler ve 90'larda eski başbakanlar Margaret Thatcher ve John Major döneminden başlayarak NHS'te, günümüze kadar diğer hükümetlerin de sürdürdüğü bir “özelleştirme” politikasının yürütüldüğünü söyleyen Pollock, hükümetin sağlık sistemini piyasaya devrederek sorumluluktan kaçındığını öne sürüyor.

“Aslında NHS’e çok ciddi bir para akışı var ama bu para kamu-özel sektör ortaklıkları aracılığıyla şirketlere yönlendiriliyor” diyen Pollock sözlerine şöyle devam ediyor:

Pollock dahil birçok uzman önümüzdeki süreçte siyasetçiler ve bazı medya kuruluşları tarafından greve çıkan işçilere karşı bir suçlama stratejisi uygulanabileceğini ve kamuoyunda bölünme yaşanabileceğini düşünüyor.

Bu görüşe katılan Dr. Arnold-Forster ise NHS’in önemli bir özelliğine dikkat çekiyor, o da kamuoyunda sağlık sistemine ilişkin hala var olan derin bağlılık.

“80’lerden itibaren halkın NHS’e özel bir bağı oluşmaya başladı ve bu hala devam ediyor. Bu bağ İngiliz kimliğiyle, yardımsever bir ülke olma ideolojisiyle çok bağlantılı ve bu da NHS’i dünyada neredeyse eşsiz kılıyor” diyen Arnold-Forster sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Hükümetin pandemi döneminde sağlık hizmetini övmekle bitirememesi fakat ilerleyen süreçte çalışanlara bu övgünün finansal ve yapısal karşılığını vermemesi ise seçmenin gözünden kaçmayacak bir ironi.”

Harr y ve Meghan Netflix dizisinde neler oldu

Çift çok özel anlarının fotoğraflarını da izleyicilerle paylaştı. Netflix'teki Harry & Meghan dizisinin son bölümü de bu hafta yayımlandı. Dizinin ikinci yarısı ilk yarısından çok daha vurucu kısımlar içeriyordu. Çiftin hayatı hakkında, görünen ve medyaya yansıyanların ötesinde daha derinlikli bilgiler paylaşıldı.BBC Kültür ve Medya Editörü/Katie Razzall yazdı: "Altı saat televizyon başında oturup izledikten sonra bu diziyle ilgili çıkardığım sonuçlar şöyle oldu:"...

1. Tek yanlı ama insanda empati yaratan paylaşımlar

Netflix Programı, çiftin, medya ve kraliyet ailesinin elinden çok çektikleri ve büyük acı duydukları hissini bütün çıplaklığıyla ortaya seriyor.Meghan'ın intihar etme düşüncesiyle boğuştuğunu anlatıyorlar. Harry bununla "pek iyi baş edemediğini" itiraf ediyor. Meghan'ın annesi Doria ağlayarak kızının intiharı düşünmüş olduğunu duymanın "kalbini paramparça ettiğini" söylüyor.Meghan'ın çocuğunu düşürmesine, Associated Newspapers grubundaki gazetelere karşı açtıkları davanın stresinin sebep olduğu konusunda hemfikirler.Kanada'daki evlerinin çevresinde otomobiller, tekneler ve helikopterlerden çekim yapmaya çalışan paparazzileri görüntülüyorlar ve bunun kendilerini ne kadar korkuttuğunu konuşuyorlar.İzleyiciler bütün bunlar karşısında ister istemez çifte büyük sempati duyacaktır. Fakat anlatılanlar tabii ki tek yanlı. Ve biz bu programda olan biteni sadece onların bakış açısından dinliyoruz. Programın yapımcıları çiftin acılarını iyice anlayabilmemizi garantilemek için duygu yüklü bir de arka plan müziği eklemişler. (Hatta bir aşamada Roberta Flack'in "Do What You Gotta Do" şarkısının "Ben seni, kendi ailenden daha çok sevdim" sözleri duyuluyor.)Yine de her ne kadar manipüle edilmiş olabilirsek de, çiftin acısının açıkça görüldüğü de bir gerçek.

2. Birçok soru hala cevapsız

İngiltere Sussex Dükü ve Düşesi daha önce Oprah Winfrey şovunda Kraliyet Ailesi içinde bebeklerinin ten renginin ne kadar koyu olabileceği konusunda 'birçok konuşma' yaşandığını söylemişlerdi.Harry ve Meghan'ın daha önce hayatlarına dair detayları paylaştıkları Oprah Winfrey programının en can alıcı bölümleri Kraliyet Ailesi içinde ırkçılık olduğu yönündeki iddialarıydı.Fakat, Netflix'te yayımlanan altı bölümlük yeni diziyi seyrettikten sonra, çiftin oğlu Archie'nin ten rengini sorguladığı öne sürülen Kraliyet Ailesi mensubunun kim olduğunu bilmiyoruz. Meghan kendisine karşı zorbalık yapıldığı suçlamalarını da somut örneklerle açıklamıyor.Ayrıca Prens William'ın Sandringham'da gelecekleriyle ilgili konuştukları buluşmada kardeşi Harry'ye tam olarak ne diye bağırdığı da bilinmiyor.Oprah söyleşisinden bir gün sonra Harry ağabeyinden gelen telefon mesajını okurken, Netflix kameralarının çekim yaptığı anlaşılıyor. Harry kameralara gergin bir şekilde bakarak "Ne yapacağımı bilmeyi çok isterdim" diyor.Biz de o mesajda ne yazdığını bilmeyi çok isterdik ama öğrenemiyoruz.Bu programlarda bunun gibi bir çok sorunun yanıtı verilmiyor...

ŞOK-Meghan Markle: Sussex Düşesi hakkındaki zorbalık suçlaması incelemesinin sonuçlarını açıklamayacak Meghan Markle-Prens Harry: Prens William 'Kraliyet Ailesi ırkçı bir aile değil, kardeşimle konuşacağım' dedi...

Harry'nin Anneleri Prenses Diana'nın cenazesini taşıyan aracın arkasında küçük prensler William ve Harry babaları o sırada Galler Prensi olan Charles ve dayıları Kont Spencer'in arasında yürümüşlerdi

Prens William ve Harry'yi çocukluklarında annelerinin cenazesinin arkasında yürürken izlemiş olan herkes muhtemelen onlar adına derinden üzülmüştür.Harry, Netfix'teki dizinin ikinci kısmında ağabeyi William'a yönelik eleştirilerinin dozunu iyice artırıyor.Kraliyet iletişim ekibinin medya mensuplarına kendileri hakkında olumsuz bilgiler vermek suretiyle oynadığını söylediği "kirli oyunların" Prens William'ın basın ekibini de içerdiğine işaret ediyor.Vaktiyle babasının basın ekibinin annesine yönelik olarak benzer olumsuz bilgi-

lendirmeler yaptığına tanık olduklarında ağabeyiyle birlikte, gelecekte asla böyle şeyler yapmamaya söz verdiklerini anlatıyor. Böylelikle William'ın kendi çıkarları için bu kardeş sözünü bozduğunu ima ediyor.İki kardeş arasındaki ilişkilerin çok kötü olduğu ve görünür bir gelecekte de düzelme ihtimali olmadığını bu diziyle bir kez daha teyit etmiş oluyoruz...

4. Hikaye çok daha karmaşık

Dizide anlatılanlar Harry ve Meghan'ın "gerçeği" ama tam gerçeklik değil. Çelişkili noktalar var.Örneğin Meghan ile Harry'nin bütün dikkatleri üzerine toplamasının kıskançlık yarattığını anlatıyorlar. Kraliyet ailesinin diğer fertlerinin basın ekiplerinin onlar aleyhine bilgiler yaydığını söylüyorlar.Fakat hayat hiçbir zaman tek taraflı akmıyor.Hikayenin

tamamen onların gördüğü gibi yaşanmamış olması da mümkün. Ayrıca çiftin gidişinin kraliyet ailesi açısından büyük bir kayıp ya da kaybedilen bir fırsat olduğunu düşünmek de mümkün.Düğünleri ve sonrasında Meghan'ın çeşitli hayır faaliyetlerinin yarattığı olumlu havayı kim unutabilir?...

5. Harry'nin kaderi miydi....

Dizide altıncı bölümde Harry "Bize olanlar, ne olursa olsun olacaktı. Eğer güçlüye karşı gerçekleri söylersen, böyle cevap veriyorlar" diyor.Fakat bu hikayenin başı çok daha eskilere dayanıyor.Annesini kaybettikten ve acısını bastırmak için kendini iyice dağıtıp arada bazı çok tartışmalı şeyler de yaptıktan sonra,şansına, kaybettiği annesini yeniden yaratabileceği bir kadın buldu.Evet belki de Harry'nin "yolculuğu" ne olursa olsun burada, ailesinden ayrı düşüp, onlarca yıl önce açılmaya başlamış yaralarını iyileştirmeye çalıştığıCalifornia'da sonlanacaktı.Harry gayet açık ki, İngiliz bulvar gazetelerine, ve ailesine karşıMeghan'ın yanında durarak ölmüş annesine karşı yapılmış haksızlıkların bedelini ödettiğini düşünüyor.Onun dünyasında Meghan, Diana'nın mirasını devralan kadın.Çift programda, İngiltere'den ayrılma kararı almadan önce medyanın dikkatlerinin diğer daha önemli kraliyet mensupları yerine kendi üstlerinde toplanmasının kendilerini ne kadar zorladığını anlatırken Harry "Annem de böyle hissetmişti" diyor.Harry haklı olsa da olmasa da kesin olan bir şey Meghan'ın hayatında annesinin bıraktığı büyük boşluğu doldurduğu. Ve bir diğeri de Harry'nin hayatında, Diana'nın ölümünün yol açtığı yas ve öfkenin hala çok önemli bir rolü olduğu....

6. California'ya bir aşk mektubu

Dizide büyük aşklarının hikayesini anlatıyorlar.Dizide altın eyalet California'yı doya doya bütün ihtişamıyla izliyoruz: Plajları, palmiye ağaçları, masmavi kocaman gökyüzü; arada da yoga ve meditasyon seanslarıyla.Bunun İngiltere'deki çok daha "resmi" ve renksiz resmedilen yaşamlarıyla oluşturduğu tezatı görmemek çok zor.Buna ek olarak çiftin bu hayatı seçişinde ırkçılığın rolü dizi boyunca tekrarlanıyor.Program esas olarak Harry ve Meghan'ın daha popüler olduğu Amerika'daki izleyiciyi hedef alıyor.California ve oradaki hayatları bütün renkleriyle ekrana yansıyor.Tabi kişisel olarak neler çekmiş olurlarsa olsunlar, bayağı iyi bir hayat yaşıyorlar. Koca bir ev, Netflix'ten kocaman ödemeler, iki güzel çocuk, ünlü dostlar...Gayet gri ve özgür bir yer olmaktan çok daha uzak resmedilen İngiltere'ye de ABD'de ne kadar sıcak karşılandıkları konusunda açık bir mesaj göndermiş oluyorlar....

Avrupa Ajansı| AVA- Londra

3. Trajik bir hikaye

Avrupa Ajansı | AVA- Londra

İngiltere'de EOKA terör örgütü militanları tarafından 21 Aralık 1963'te Kıbrıs Türklerine yönelik başlatılan ve tarihe "Kanlı Noel" olarak geçen katliamın 59'uncu yılında anma töreni düzenlendi.Başkent Londra'daki Kıbrıs Rum Kesimi Yüksek Komiserliği önünde toplanan Kıbrıs Türkleri, Rumların Kıbrıs'ta gerçekleştirdiği katliamının 59'uncu yıl dönümünde saldırıda şehit düşenleri anmak için mum yaktı.Törende, "Kanlı Noel"de hayatını kaybedenlerin fotoğrafları sergilendi. Şehitlerin fotoğraflarına bakarak dua eden yakınları, tören sırasında duygusal anlar yaşadı.

59 yıl önce gerçekte neler olduğunu dünyaya duyurmak istiyoruz

Genç Kıbrıs Türkleri (Y.T.C.) Grubu Başkanı Eren Ramadan, törende yaptığı konuşmada, Kıbrıs'ta o dönem yaşanan olaylar nedeniyle yerinden edilen, kaybolan ve öldürülen birçok kişinin aile üyelerini tanıdığını belirterek "Bu nedenle, bu olay kişisel olarak beni çok etkiliyor." dedi.Ramadan, "Rumların Kıbrıs'ta yaptığı darbe nedeniyle Kıbrıslı Türkler uluslararası sahnede temsiliyetlerini kaybettiler. 1963, Kıbrıs sorununun ve Kıbrıslı Türklerin izolasyonunun başlangıcıdır." diye konuştu.Eren Ramadan, bu nedenle 59 yıl önce gerçekte neler olduğunu dünyaya duyurmak ve hayatını kaybeden Kıbrıs Türklerine saygılarını sunmak için toplandıklarını dile getirdi.Törenin ardından şehitler için dua edildi ve daha sonra Nejla Clements, Kıbrıslı Türkler adına hazırlanan mektubu, Rum Kesimi Yüksek Komiserliğine bıraktı.Mektupta, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), kendi halkına ve dünyaya Kıbrıs meselesi hakkında gerçeği söylemeye davet edildi.

Kanlı Noel katliamının üzerinden 59 yıl geçti

Kıbrıs'ta 21 Aralık 1963'te terör örgütü EOKA militanlarının Kıbrıs Türklerine yönelik başlattığı ve tarihe "Kanlı Noel" olarak yazılan katliamın üzerinden 59 yıl geçti. Saldırılarda 364 kişi şehit olmuş, 103 Türk köyü boşaltılmıştı.Rumların Kıbrıs Türklerine karşı başlattığı silahlı saldırılar Kanlı Noel olarak adlandırılırken bu saldırılar, Ada'daki toplumlar arası çatışmaların başlangıcı olmuştu.

Ajansı| AVA - Londra

İngiltere'de 2022 yılı gündemine, İngiltere tarihinin "en uzun süre tahtta kalan hükümdarı" olan Kraliçe 2. Elizabeth'in ölümü, Boris Johnson'ın başbakanlıktan istifasının ardından 44 gün görevde kalan halefi Liz Truss'ın da görevini bırakmasıyla yaşanan siyasi kriz ve çok sayıda sektörün aldığı toplu grev kararları damgasını vurdu. İngiltere 2022'ye bir önceki yıl olduğu gibi yine Kovid-19 salgınının gölgesinde girdi. Ülkede,

2021'in son gününde 189 bin 846 vaka ve 203 can kaybı kaydedilmesinin ardından başkent Londra'daki Trafalgar Meydanı'ndaki etkinlik iptal edildi.

Ülkede Kovid-19 kısıtlamalarına rağmen aralarında Başbakan Johnson ve eşinin de olduğu 40'tan fazla kişinin 20 Mayıs 2020'de Başbakanlık bahçesinde yapılan bir partiye katıldığı ileri sürüldü. Johnson'ın, daha sonra partiye katıldığını kabul etmesinin ardından siyasi geleceği belirsizliğe sü-

ngiltere Ruanda planını geri çek!

rüklendi. "İş bağlantılı" olduğunu söylediği etkinliğe katılmaktan ziyade neden olan tepkiler için özür dileyen Johnson ne kimseyi ikna edebildi ne de istifa çağrılarını durdurabildi.

2022 gündemine Kraliçe'nin ölümü, siyasi krizler ve grevler damgasını vurdu İ

Muhalefet ve Johnson'ın lideri olduğu Muhafazakar Partiden bazı milletvekilleri Başbakan'ın istifasını isterken, düzenlenen etkinliklerle ilgili olarak kıdemli memur Sue Gray bir rapor yazmakla görevlendirildi.

ülke yılın üçüncü çeyreğinde siyasi istikrarsızlığa sürüklendi. 5 Eylül'de göreve geldikten 44 gün sonra istifa eden Liz Truss, "İngiltere tarihinde en kısa süre görevde kalan Başbakan" olarak tarihe geçti. Truss'ın istifası sonrası iktidardaki Muhafazakar Partide liderlik yarışı başladı ve eski Maliye Bakanı Rishi Sunak, 24 Ekim'de partinin yeni lideri ve aynı zamanda ülkenin yeni başbakanı oldu.

Kraliçe 2. Elizabeth'in ölümüyle İngiltere'de bir devir kapandı

İngiltere’de 19 Aralık’ta yüksek mahkeme Ruanda’ya sığınmacıların gönderilmesine dair PC sendikası ve insan hakları örgütlerinden gelen itirazları ret ederek, planın yasal olduğuna karar verdi. PCS sendikası ile Detention Action ve Care4Calais isimli hak örgütlerinin karara itiraz edeceği ve ne kadar süreceği öngörülemeyen bir temyiz sürecinin başlaması bekleniyor. Muhafazakar parti hükümetinin geçtiğimiz aylarda yasallaştırdığı ırkçı, şoven Vatandaşlık ve Sınırlar yasası, yeni polis yasaları, yerli ve göçmen emekçilerin ve işçilerin yükselen toplumsal muhalefetini bastırmak ve ilerde daha örgütlü hareket etmesini engellemeye yöneliktir. Bu yasalarla birlikte eş zamanlı olarak yürütülen, sığınmacılara güvenli bir yolla korkmadan bir yaşam sürdürebilecekleri bir ülkeye gelmelerinin engellenmesi, Ruanda gibi gerici bir ülkeye kamp kurarak bu ülkeye gönderilmesi planı; insanlık dışı, zalimce ve ırkçı bir uygulamadır. Hayat pahalılığının artması, emekçilerin yaşam koşullarının kötüleşmesiyle birlikte birçok alanda grevlerin olmasıyla kıskaçta kalan hükümet, yerli ve göçmen emekçileri Ruanda gibi göçmen kartıyla bölmeye çalışmaktadır. Geçim derdinde olan İngiliz bir işçinin düşmanı, hayat koşullarının zorlaşması ve yaşadığı sorunların kaynağı savaştan, ölümden kaçmak zorunda kalarak, hayatlarını tehlikeye atan sığınmacılar değildir. Aksine İngiliz hükümeti Suriye, Afganistan, Libya, Ortadoğu, Afrika gibi ülke

ve bölgeleri kendi emperyal çıkarları için karıştırarak, bu bölgelerde yaşanan savaşların, kıyımların baş sorumlularından biridir. Bu koşullardan kaçıp sığınmak zorunda kalan insanların sorumluluğunu ikiyüzlü ırkçı bir politikayla kendi üstünden atarak Ruanda kamplarına göndermeyi planlamak asla çözüm olmayacaktır. Güvenilir geçiş yolu sağlamayan hükümetin bu tür ırkçı yasa girişimleri aynı zamanda İngiltere’nin de imzacısı olduğu 1951 tarihli Mülteci Sözleşmesi’ne aykırıdır ve Ruanda’nın güvenli bir ülke olmamasının yanı sıra planın cinsiyet, yaş ve uyruk kriterleriyle mülteciler arasında ayrımcılık içermektedir.

Londra merkezli Day-Mer olarak sığınmacılara yönelik insanlık dışı, zalimce ve hukuki olmayan bu planı kınıyoruz. Bu plana karşı gerek legal olarak gerek eylemlerle karşılık veren sendikalar, insan hakları örgütleri ve anti ırkçı kurumların mücadeleleri devam ediyor. Day-Mer olarak göçmen ve sığınmacı olarak İngiltere'ye gelen Türkiye'den gelen emekçileri, başta Ruanda planı olmak üzere ırkçı, şoven ve göçmen karşıtı yasalara ve planlara karşı sürdürülen bu mücadelede yer almaya, yapılacak toplantı, eylem ve gösterilere katılmaya çağırıyoruz.

Sue Gray'in polisin talebi üzerine sınırlandırılmış şekilde 31 Ocak'ta yayımladığı raporda, bazı etkinliklerin yapılmaması gerektiği ve Başbakanlığın "liderlik ve muhakeme başarısızlıkları" gösterdiği belirtildi. Başbakan Johnson, raporun açıklanmasının ardından tekrar özür diledi ve Kovid-19 kısıtlamalarının sürdüğü dönemde katıldığı partilerden biri nedeniyle para cezası aldı. Öte yandan, İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in oğlu York Dükü Prens Andrew'ün, ABD'de yöneltilen cinsel saldırı suçlamasında yargılama muafiyeti olmadığı yönündeki kararın ardından askeri unvanları geri alındı.

Prens Andrew, 15 Şubat’ta da ABD'deki cinsel istismar davasının kapanması için Virginia Giuffre'ye tazminat ödemeyi kabul etti.

İngiltere, Rus ekonomisini sekteye uğratmak için art arda yaptırım kararları aldı Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'yı işgalinin ardından İngiltere gerek uluslararası arenada üstlendiği rolle gerek ekonomik yaptırımlarla Rusya'ya en sert tepki veren ülkelerin başında yer aldı. Dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesinin ardından tüm NATO liderlerini acil toplantıya çağırdı. İngiltere, Rus ekonomisini sekteye uğratmak için Rus bankalarını, şirketlerini, kuruluşlarını ve bireyleri hedef alan büyük çaplı ekonomik yaptırım paketleri açıkladı.

Yılın üçüncü çeyreğinde İngiltere siyasi kaosa sürüklendi

İngiltere'de dönemin Başbakanı Boris Johnson'ın istifasının ardından 44 gün görevde kalan halefi Liz Truss'ın da görevini bırakacağını açıklamasıyla

İngiltere'de yılın üçüncü çeyreğine 96 yaşındaki Kraliçe 2. Elizabeth'in ölümü damgasını vurdu. İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, 8 Eylül Perşembe günü yaz tatilini geçirdiği İskoçya'nın Aberdeenshire bölgesindeki Balmoral Kalesi'nde hayatını kaybetti. Böylelikle Kraliçe Elizabeth İngiliz monarşisinde 70 yıllık hükümdarlığıyla "İngiltere tarihinin en uzun süre tahtta kalan monarkı" unvanını elde etti. İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in ölümünün ardından 73 yaşındaki oğlu Charles tahta geçerek "İngiltere Kralı" oldu.

Grev dalgası yılın son çeyreğinde hayatı durma noktasına getirdi

Enflasyonun son 41 yılın en yüksek seviyesinde olduğu İngiltere'de, enflasyonun altında teklif edilen maaş zamları, emeklilik ve çalışma koşullarındaki anlaşmazlıklar nedeniyle yılın son aylarında grev kararı alan sektörlere her geçen gün bir yenisi eklendi.

Ülkede artan hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında maaşların eridiğini savunan ve bu nedenle yıllık bazda yüzde 10'u geçen enflasyonun altında teklif edilen maaş zamlarını kabul etmeyen çok sayıda sendika art arda grev kararı aldı.

İş bırakma eylemine katılanlar arasında öğretmenler, otobüs şoförleri, hemşireler, liman işçileri, gazeteciler, kamu personeli, ceza avukatları, demir yolu, havalimanı, üniversite, havacılık, posta servisi ve yardım kuruluşu çalışanları başta olmak üzere çok çeşitli meslek grupları yer aldı.

Grev kararlarının yanı sıra hayat pahalılığı ve kemer sıkma politikalarını protesto eden binlerce kişi, başkent Londra başta olmak üzere ülke genelinde sıklıkla gösteri ve yürüyüşler düzenledi.

Avrupa

Avrupa Ajansı| AVA - Londra

Bristol Kalp Enstitüsü'nde kök hücre araştırmaları yapan konjenital (doğumsal) kalp hastalıkları uzmanı Prof. Massimo Caputo, "kök hücre iskelesi" yöntemiyle bugün iki yaşında olan Finley adlı çocuğun "muh-

temelen hayatını kurtardıklarını" söyledi Prof. Caputo, bu teknolojinin kalp hastası olarak doğan bebeklerin geçirecekleri ameliyat sayısını düşürebileceğini belirtti.

Biyo-yazıcılar kullanılarak yapılan kök hücre iskeleleleri, hasarlı kalp kapakçılarındaki anomalileri ortadan kaldırmak ve iki odacık arasındaki delikleri onarmak için kullanılıyor.

Kalp hastası bebeklerde normalde yapay doku kullanılıyor. Fakat bunun başarısız olma olasılığı var. Bu dokular, çocuklarla birlikte büyümediği için yeni operasyonlar gerekiyor.

Prof. Caputo, başarılı laboratuvar deneylerinin ardından kök hücre "yamalarının" klinik denemelerinin iki yıl içinde başlayacağını söyledi.

Finley, kalp damarlarındaki sorun nedeniyle ilk kez dört günlükken açık kalp ameliyatı oldu. Fakat ameliyat sonuç vermedi ve kalbinin sol bölümüne kan gitmediği için Finley'in durumu kötüleşti. Annesi Melissa, "Başından itibaren kendimizi Finley'nin kurtulma olasılığının düşük olmasına hazırlamıştık. 12 saat sonra ameliyattan çıktı ama kalbi ve akciğerleri işlevini yerine getiremediği için makineye bağlandı" dedi. Haftalarca yoğun bakımda kaldıktan sonra Finley'in geleneksel yollarla tedavisinin mümkün olmadığına karar verildi.

Plasenta bankasından alınan kök hücreler, hasarlı kalp damarlarının gelişmesini sağlayabileceği umuduyla Prof. Caputo tarafından doğrudan Finley'in kalbine enjekte edildi.

Finley'in kalp kasına enjekte edilen milyonlarca allojenik hücre, Londra'daki Royal Free Hastanesi'nde büyütüldü.

Vücut tarafından reddedilmeyen dokuya dönüşebilme yeteneği olan allojenik hücreler, Finley'nin örneğinde hasarlı kalp kasını canlandırdı. Prof. Caputo, "İlaçlarını kestik, solunum cihazından çıkardık ve taburcu ettik. Finley şimdi mutlu bir bebek olarak büyüyor" dedi.

Kök hücre yamalarının, Cardiff'te yaşayan Louie gibi doğuştan kalp rahatsızlıkları olan hastalar için umut olması bekleniyor.

13 yaşındaki Louie, Prof. Caputo tarafından ilk kez, iki haftalıkken ameliyat edildi. Dört yaşında başka bir ameliyat geçirdi.

Ameliyatlarda kullanılan malzemeler tamamen biyolojik olmadığı ve onunla birlikte büyümediği için ameliyatların yenilenmesi gerekiyor.

Avrupa Ajansı | AVA- Londra

Prof. Massimo Caputo

TÜRKİYE'DE SEÇİMLER NE ZAMAN YAPILACAK? Seçimleri önümüzdeki Nisan ayında olabileceğini daha önce söylemiştik.

Bunun en büyük nedeni; ekonominin düzelme şansının olmaması ve işler daha da kötüye gitmeden, hiç değilse Ocak 2023’de verilecek zamlar üç rakamlı hale gelen ve kontrolden çıkma emaresi gösteren enflasyona boğdurulmadan seçimleri yapma arzusuydu.

Bugün de tam tarihi 30 Nisan 2023 olarak veriyorum. Bunun da nedeni bu tarihin Ramazan ayı ve Ramazan Bayramı’ndan sonraki ilk Pazar günü olması. Yoksa, herhangi bir müneccimliğimiz, falcılığımız veya ebcet hesabımız yoktur. Verdiğim tarih, analiz ve tahminin sonucudur. Başka gelişmeler olur da tarih yine değişebilir mi?

Tabii ki evet ama şimdilik planları; Ramazan ayı süresince devletin gücü, havuz medyası ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş eşgüdümünde, özellikle dinsel hassasiyetleri daha yüksek insanlarımızı, dinsel-siyasi söylemlerle yaşadıkları zorlukları unutturarak, dinsel duygu yoğunluğu içinde iktidara oy vermeye yönlendirmektir.

Elinde Kılıç, Atatürk’e Hakaret Etti!

Ali Erbaş bunu hep yapıyor. Kurtarıcımız ve kurucumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, elinde kılıç, hakaret bile etti. Erbaş, bugüne kadar yaptığı tasarruflarla ve söylemlerle kurumuna ve kendisine tanınan anayasal çizgiyi çoğu kez ihlal etti.

Camilerimizi adeta iktidarın propaganda merkezleri haline getirdi.

Üzerine vazife olmayan her konuda konuşmasına rağmen, 6 yaşında bir çocuğa evlilik adı altında yapılan kan dondurucu istismara sessiz kaldı.

Çünkü arkasında tarikat ve cemaatler vardı.

Esasında; “çocuk gelin” diye bir kavram yok! Çocuk istismarı, tecavüzü, pedofili, yani sübyancılık var. Bunu normal karşılayan ve hoş gören de gayriahlaki ve çağdışı bir zihniyettir ve maalesef toplumda buna duyarsız kalanlar var. Ayrıca bu olay; Hiranur Vakfı’ndan yapılan açıklamada olduğu gibi aile içindeki bir vaka da değil. Çok ciddi ve el konması gereken, toplumsal bir sorun. Hatta gelecek nesillerimizle de ilgili. Çünkü bu olay, münferit değil.

kültürel özelliklerinin bir sentez ürünü. Birbirlerini olumlu veya olumsuz yönde etkiliyorlar. Yani kültürel anormallikler, biyolojik kalıtsal özelliklerimizi gelecek nesillere aktarırken olumsuz yönde tesir ediyor. Kuram özetle diyor ki; akraba evlilikleri, çocuk yaşta evlilikler, ensest ilişkilerden doğan çocuklar, korku iklimi, şiddet, aşağılanma, sorgulamama, merak etmeme, kader gibi birçok unsurdan oluşan kültürel ortam, o toplumun zaman içinde biyolojik kalıtsal evrimini bozuyor. Bu da zaman içinde toplumun kültürel evriminde olumsuzluk yaratıyor.

Bu kuramdan hareketle; kültürel anormalliklerin toplumun genel zeka seviyesi (IQ) ortalamasına bile olumsuz tesirler yapması mümkündür. Atatürk; bu kuramı o dönemde bu isimle bilmiyordu belki ama icraatları, söylemleri, kurduğu Cumhuriyet ve gerçekleştirdiği Aydınlanma Devrimleri ile adeta tıp alanında bazı hastalıklarda uygulanan ve gelecekte daha da yaygınlaşacak olan “DNA Onarımına” benzeyen, kültürel bir DNA onarımı yapmıştı. Cumhuriyet ve Aydınlanma Devrimleri; bir anlamda, toplumun sekteye uğramış olan düşünsel ve kültürel evrimini de tetiklemektir.

Kültürel DNA Onarımı

Atatürk; “Türk Milleti zekidir, çalışkandır”, “Cum-

huriyet idaresi; faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. Sultanlık; korkuya ve tehdide dayandığı için korkak, alçak, sefil ve rezil insanlar yetiştirir” derken, kadını erkekle eşit statüye getirirken, toplumsal yaşamın her alanına girmesini sağlarken, haremlik-selamlık uygulamalarını kaldırırken, Medeni Kanunu yürürlüğe koyarken ve aile yaşamında önemli değişiklikler meydana getirirken bir anlamda kültürel bir DNA Onarımı yapmış ve toplumun sekteye uğramış olan düşünsel evriminin önünü açmıştır. Bugünkü iktidar ise tam tersi rotada hem bu kazanımları yok etmekte hem de kültürel ve biyolojik kalıtsal özelliklerimizi ve evrimimizi iyice tahrip etmektedir.

Maalesef, iktidar kanadı en tepeden en alta evlilik adı altında yapılan çocuk istismarı konusunda sessiz. İran’daki gelişmeler ve Molla Rejiminin katliamları konusunda da bir yorumu yok. İran’da kadınların özgürlük eylemleriyle başlayan, karşılığında orantısız ve acımasızca uygulanan şiddete rağmen tüm toplum kesimlerine yayılan eylemler, her geçen gün daha da büyüyor. Artık İran’daki İslami Rejim, ahlaki meşruiyetini kaybetmiş durumda. Mahsa Amini’nin öldürülmesi, aslında bardağı taşıran son damla idi. Arkasında 43 yıllık baskı vardı. Kadınlar eşitlik, özgürlük istiyor ve cinsiyet üzerinden daha fazla baskı görmek istemiyorlar. Din adı altında rejimin ve erkeklerin kendilerinin kılık kıyafetlerine karışmasını da is-

info@avrupagazete.com

1980’lerin başında geliştirilmiş “İkili Kalıtım Kuramı” olarak bilinen bir kuram var. Bu kuram; etnik gruplara mensup çocuklar üzerinde yapılan bir çalışma sonrasında geliştirilerek ortaya çıkmış. Bu kurama göre insan davranışları; kalıtsal ve

İktidarın içeride ve dışarıda, istisnasız tüm faaliyetleri seçimlere yöneliktir. Türkiye’nin güvenliği ve çıkarları gerçekte iktidarın zerre kadar umurunda değil. Ülkemizin lehine olan bir hamle kendi çıkarlarıyla da örtüşürse ülke olarak kendimizi şanslı sayabiliriz! Yunanistan’a yönelik sert söylemler, “U” dönüşleri, gerginlik ve savaş siyaseti, halen devam eden “Amiraller Kumpası” davası üzerinden halkın korkutulmaya çalışılması, Ekrem İmamoğlu davası üzerinden muhtemel rakiplerden birinin tasfiyesi ve diğerlerine “Ayaklarınızı denk alın!” mesajı, “Gaz ve petrol bulduk!” müjdeleri, tasarımı da dahil hiçbir şeyini yapmadığımız TOGG’un yerli ve milli olarak takdimi ve teşhiri ve tüm dış politika girişimleri hep seçimlere yönelik hamlelerdir.

İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya giriş talebine karşı iktidarın yaptığı veto çıkışı da aslında seçimlere yönelik hamleydi. Veto için gerekçe gösterilen suçlamalar, ABD de dahil olmak üzere başka NATO ülkeleri için de geçerliydi. Onlar bu durumu mesele yaptılar mı? Burada iktidarın söyleyemediği ama muhatapların farkında olduğu gizil amacı; müzakereleri seçimlerin öncesinde bir avantaj olarak kullanmak, seçimler için ABD ve Avrupa’nın desteğini almak veya en azından tarafsız kalmalarını sağlamaktır. Zaten 24 Şubat’ta başlayan Ukrayna Savaşı’ndan sonra Putin, iktidarın bir anlamda koalisyon ortağı haline geldi. Bir de Batı’yı hallederlerse, dış dinamikler açısından işlem tamam olacak. Bu arada, 24 Şubat sonrası muhalefetin de Ukrayna Savaşı konusundaki söylemlerinin ve Rusya siyasetinin de akıllıca olmadığının altını çizmek isterim. Muhalefetin bu hatası; Putin’in Erdoğan’ı yaşamsal anlamda önemli olarak görmesini ve seçim desteği vermesini sağladı.

Bunlara rağmen iktidarın hala seçimi kazanması zor gibi görünüyor. Tek şansı muhalefetin yapacağı hatalar olabilir. Umarım; daha fazla hata yapmazlar ve Türkiye’ye kıydırmazlar!

İkili Kalıtım Kuramı

temiyorlar. Görünen o ki; Türkiye’deki iktidarın bu konudaki sessizliğinin nedeni yaklaşan seçimler.

Veto Tehdidinin Gizil Amacı

Türker ertürk Türkiye'de seçimlerin tam tarihini veriyorum

Ünlülerin güzellik uzmanı Hatice Çavaş Londra'da

Avrupa Ajansı | AVA- Londra

güzellik

uzmanı

Hatice Çavaş Estetik Ve Güzellik’ Londra’da. İstanbul Etilerde 30 yıldır hizmet veren estetik ve güzellik sektörünün önemli markası, ‘Hatice Çavaş Estetik Ve Güzellik’ Merkezi Londra’da da gençleştiriyor.Ünlülerin güzellik ve estetik uzmanı Hatice Çavaş, İstanbul Etiler’den sonra Londra’da da hizmet vermeye başladı.

Aynı zamanda kozmik enerji uzmanı olan Hatice Çavaş, Londra’nın seçkin bölgelerinden Chelsea’da, son teknoloji cihaz ve sihirli dokunuşlarıyla neştersiz gençleştiriyor.

İNGİLTERE’DEN DE DİPLOMALI

Medikal Estetik sektöründe 30 yıldan bu yana hizmet veren Çavaş, servis verdiği alanlarla ilgili İngiltere diplomalarının da sahibi. Estetik ve cilt güzelliği ile ilgili dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek, kendini yenileyen, yeni teknolojileri kullanan Çavaş, bu alanda eğitim de veriyor. İstanbul Etiler’de ünlü ve seçkinlerin güzellik ve estetik uzmanı olan Çavaş, Radiage Pelleve cihazı ile bıçak altına yatmadan 15 ile 20 yaş gençleştirme konusunda iddialı.

BİLENLERE HİZMET VERMEK İÇİN DONANIMLI OLMAK GEREKİYOR

Güzellik ve Estetik Uzmanı Hatice Çavaş, danışanlarının çoğunluğunu, dünyayı gezip gören, gelişmelerden haberdar olan kişilerin oluşturduğunu belirterek, “Dolayısıyla bu insanlara hizmet sunabilmek için çok donanımlı olmak gerekiyor. İnsanların cildini bozmadan gençlik ve güzellik aşısı yapıyorum. Hiç bir tanıtım ve reklam yapmadan, tavsiye ile gelen danışanlarım cildine zarar vermeden, bıçak altına yatmadan gençleşiyor ve güzelleşiyor” diye konuştu.

AMELİYATSIZ, NEŞTERSİZ

İstanbul Etiler’de İngiltere’den gelen bir çok danışanı olması nedeniyle artan talepleri yerinde karşılamak için hizmetini Londra’ya da taşıdığını hatırlatan Çavaş, “işimi yaparken, insanları güzelleştirirken doğallığını bozmadan nasıl daha çekici, daha hoş ve dokunulduğunun çok belli olmaması için mücadele veriyorum. Çünkü herkes birbirine benzediği için ortalıkta çok mağdur olan insan var. Güzelliğini bozmadan, güzellik üzerine güzellik katıyorum. Medikal anlamda yapılması gereken her şeyi yapıyorum. Sağlık ve cilt her insan için değerli olduğundan, insanlar kendini işinin ehline teslim etmek istiyor. Çavaş, danışanlarımızın memnuniyeti, sektörde 30 yıldır ayakta kalmamızın da en önemli kaynağı” diyerek mesleki birikimine dakkat çekiyor.

“GEÇ KALMADAN GENÇ KAL’, YAŞLANMADAN YAŞ AL”

Geçmiş yıllarda, ‘Geç Kalmadan Genç Kalın’, şimdi ise ‘Yaş Alacağız Yaşlanmayacağız’ sloganı ile insanları, son teknoloji cihaz ve şifalı sihirli dokunuşlarla enjeksiyonsuz ozon tedavisi uyguladıklarının belirten Hatice Çavaş, İngiltere’deki danışanlarının referanslarının önemli olduğunu vurguluyor.

Ünlülerin

ve estetik

Hatice Çavaş, İstanbul Etiler’den sonra Londra’da da hizmet vermeye başladı.

BBC'nin haberine göre, 2023'te küresel sıcaklıkların sanayi devrimi öncesine göre 1,08 ila 1,32 derece fazla olacağı öngörülüyor.

Reading Üniversitesi İklim Bilimi Profesörü Richard Allan, konuya dair yaptığı açıkla-

mada, gelecek yıl La Nina hava olayının (hava sıcaklığını düşürücü etkiye sahip hava olayı) etkisinin de sona ermesiyle sıcaklık artışının yükselişini sürdüreceğini kaydetti.

Bu yıl sıcaklığın normalin üzerinde seyrettiği İngiltere'de termometreler 40, Pakistan ve Hindistan'da ise 51 santigrat dereceyi

aşan değerleri yansıtmıştı.

2016'da El Nino sonucu sıcaklıklar, sanayi devrimi öncesi dönemin 1,2 santigrat üzerine çıkarak sanayi devrimi sonrasının rekorunu kırmıştı.

Bilim insanları, küresel ısınmanın iklim değişikliği kaynaklı olduğuna dikkati çekiyor.

1750-1900 arasındaki sanayi devrimi döneminde küresel ölçekte sıcaklığın 1,1 derece arttığı biliniyor.

Avrupa Ajansı | AVA- Londra İngiltere'de Yüksek Mahkeme'nin bugün, hükümetin çok tartışma yaratan, sığınma amacıyla ülkeye gelenlerin bir kısmını Ruanda'ya gönderme planını hukuka uygun bulduğunu açıklamasından önce, Ruanda'da yaşayan ilticacıların yaşam koşullarını yerinde görmeye çalıştım. İnsan Hakları İzleme Örgütü HRW (Human Rights Watch) Ruanda'yı "düşünce ve ifade özgürlüğünün bastırıldığı, hukuksuz gözaltılar ve tutuklamalarla işkence ve kötü muamelenin bulunduğu" bir ülke olarak tanımlıyor. Birleşmiş Milletler (BM), Ruanda'nın sığınmacıları etkin şekilde kabul edebilecek bir sistemin asgari unsurlarına sahip olmadığını söylüyor.

Konuştuğum ürkek tavırlı adam "Hayatta kalma savaşı veriyorum" derken sesi hafifçe titriyordu.

Ruanda'nın başkenti Kigali'de boş bir arsada buluştuk. Çevredeki ağaçlar bizi meraklı gözlerden koruyor.

Muhammed güvenliği açısından asıl adını ve geldiği ülkenin adını açıklamamamı istedi. Bir Afrika ülkesinden önce Etiyopya'ya kaçmak zorunda kalmış. Kaçtığı ülkenin ajanları Etiyopya'da onu bulup kaçırmaya çalışınca bu kez Ruanda'ya geçmiş ve burada iltica başvurusu yapmış. Kigali'de hayatın çok zor olduğunu anlatıyor.

Günlerdir Ruanda'da yaşayan benimle konuşmaya gönüllü bir sığınmacı arıyordum. Bir çok kez görüşmeyi kabul edip sonra konuşamayacaklarını söyleyenler oldu. Bu, genellikle bir 'toplum lideri' tarafından ziyaret edildikten sonra oluyor.

Muhammed, "İltica başvurusu yaptım. Yetkililer reddetmiyor. Ama her gittiğinizde 'yarın' ya da 'gelecek ay' gel diyorlar. neredeyse bir yıl oldu hala vermediler" diyor.

Avrupa Ajansı | AVA- Londra

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Hanımefendinin başdanışmanlığına getirilen Operator Dr.Turan Çömez, 19 Aralık 2022 tarihinde Gallipoli restaurantta İyi Parti Londra gönüllüleri yönetim kurulu ve üyeleriyle bir araya gelip yemek yedi ve birlikte bir durum bir değerlendirmesi yaptılar. İngiltere’de muhtelif yerlerde klinikleri bulunan Operator Doktor Turan Çömez 18 Aralıkta İngiltere’ye ayak bastıktan hemen sonra ayağının tozuyla başkan Özlem Konaklı’nın organize ettiği bir toplantıya katıldı. Sayın Çömez yapacağı bir başka toplantıya katılmak üzere toplantı biter bitmez hemen hareket etti.

Başta Başkan Özlem Konaklı olmak üzere, Turan Çömez’le bir İyi partili olarak tanışmaktan onur duyduklarını belirten İYİ parti Londra gönüllüleri yönetim kurulu üyeleri, Turan beyin partiye katılımıyla Türkiye Ulusal televizyonlarında fırtına gibi bir esinti gözlemlediklerini iletti. Olağan politikacıların sürekli aynı meseleleri konuşmalarından bıkmış olan Türk kamuoyunun büyük bir dikkat içerisinde kendisini takip ettiklerinin altını çizerek Turan

Çömez’e moral verdiler. Toplantıda yer alan iyi gönüllüler yönetim kurulundan Avukat Ali Güvercin, sayın Turan Çömez’in hem Londra ile hem de Meral hanımla doğrudan görüşmesinin büyük bir şans olduğunu, bu beyanda meral hanıma ve İyi parti Genel Yönetim kuruluna Londranın değerlendirmelerini sunma imkanı bulabileceklerinin altını çizdi.

İyi Partinin her ne kadar MHP içerisinden çıkan bir muhafazakar bir parti olmuş olmasına rağmen, yürüttüğü bütünleyici politikalarla 85

milyon insanın partisi olmaya aday bir parti haline geldigini, bu beyanda, Türklerin, Kürtlerin, Alevilerin, ve tüm etnik gurupların, vatandaşlığa kabul edilmiş Suriyelilerin, ve bir sekilde yüreği Ak parti yönetim zaaflarından etkilenen tüm kitlelerin, emeklilerin, İşçilerin, memurların hemen herkesin destekleyeceği bir parti olarak çıkabileceği ve dolayısıyla seçmen oylarının yüzde 40’larına ulaşabilecek bir seviyelere çıkabilmesinin mümkün olabileceğini bildirdiler. Bay Dr.Çömez de aynı duyguları paylaştığını ifade etti ve toplantı genel anlamıyla çok coşkulu geçti.

“Her şey çok güzel olacak”

Bu arada daha önceden Ozlem Konaklı’nın İyi Parti üyeliğe kazandırdığı iki Tip oğrencisine de toplantıda Turhan Comez bey efendinin tebrikleri iletildi, yemekler yendi, caylar icildi ve yakin bir zamanda yeniden bir araya gelineceğinin kararı verildikten sonra görüşmeye son verdiler. Kendilerine gösterilen ilgi ve alakadan memmuniyetlerini bildiren IYI partililer çıkarken Gallipoli restaurant yetkililerine de teşekkür etmeyi ve “Her sey çok güzel olacak” demeyi de ihmal etmediler.

Avrupa Ajansı | AVA /Londra

Dünyada 2022

Kazakistan'ın batısında 2 Ocak'ta sıvılaştırılmış petrol gazına (LPG) yapılan zamlar ve ülkedeki sosyoekonomik durum kötüleştiği gerekçesiyle başlatılan gösteriler, ülkenin diğer kesimlerine yayıldı. Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, protestolardan sorumlu tuttuğu hükümetin istifasını kabul etti. Protestoların yayılması sonucu ülke genelinde 5-19 Ocak’ta olağanüstü hal ilan edildi.

Kazakistan, dış bağlantılı terör gruplarının saldırısıyla karşı karşıya kaldığını belirterek üyesi oldukları Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nden (KGAÖ) 1992 ve 2007 yıllarında imzalanan anlaşmaların 3. ve 4. maddeleri gereği destek istedi. Olaylarda 10 günde 225 kişi hayatını kaybetti. Protestoların ülke genelinde çatışmalara dönüştüğü olaylarda hayatını kaybedenler nedeniyle 10 Ocak'ta ulusal yas ilan edildi. Göstericilerin kamu binalarını işgal etmesi ve silah kullanması sonucu Astana yönetimi, güvenlik güçlerine operasyon talimatı verdi. Olaylar nedeniyle 10 bin civarında kişi gözaltına alındı.

Pasifik Okyanusu'nda yaklaşık 170 adadan oluşan Tonga'nın başkenti Nuku'alofa'nın kuzeyindeki Hunga Ha'apai Adası'nda bulunan yanardağ, 15 Ocak'ta aktif hale gelerek kül, buhar ve gaz püskürtmeye başladı. Patlamanın ardından Tonga, Yeni Zelanda, ABD, Kanada, Şili ve Japonya için "tsunami" uyarısı verildi, tsunami Tonga'daki hemen hemen tüm adaları vurdu. Yanardağdaki patlamaların 2021'deki faaliyetlerinden 7 kat daha şiddetli olduğu belirtildi.

Hindistan'ın Karnataka eyaletinde uzun süredir uygulanan başörtüsü yasağı 1 Ocak'ta devlete ait Udupi Kadın Yüksekokulu'ndaki Müslüman öğrencilerin derslere başörtüsüy-

le girmesiyle tartışılmaya başlandı. Karnataka'da diğer okullarda da Müslüman kız öğrencilerin başörtülü derslere girmesi üzerine Hindu öğrenciler tepki göstererek derslere safran rengi şalla girmeye başladı. Udupi'deki okul yöneticileri, hükümet yetkilileri ile öğrenci ve aileleri arasında 19 Ocak'ta yapılan toplantıda bir çözüme varılamadı, 5 kız öğrenci okul dışında protestolara başladı.

Eyalet hükümeti, 26 Ocak'ta uzman paneli kurdu. Panel görüşünü bildirene kadar başörtülü öğrencilerin üniforma kurallarına uyması ve okula başörtüsüz girmesi istendi. Öğrenciler, 31 Ocak'ta Karnataka Yüksek Mahkemesine başvurarak başörtüsünün Hindistan anayasasının sağladığı temel bir hak olduğunu savundu. Mahkeme, karar açıklanıncaya kadar başörtüsüyle okullara giremeyeceğini bildirdi. Mahkeme başkanı, ayrıca yetkililere eyalette başörtüsü yasağı gerginliği nedeniyle ara verilen eğitimlere devam edilmesi direktifini verdi. Yüksek mahkeme, okullarda başörtüsü yasağı konusunda iki yargıcın farklı görüş bildirmesi nedeniyle anlaşmazlığa düştü.

İsrailli siber güvenlik şirketi NSO Group tarafından geliştirilen Pegasus casus yazılımının, kullanıcıların haberi olmadan telefon konuşmalarının dinlenmesi, ses kaydı alınması, epostaların takip edilmesi ve telefonlardan fotoğraf çekilmesi gibi casusluk faaliyetleri için dünyanın dört bir yanında kullanıldığı ortaya çıktı. Azerbaycan, El Salvador, Fransa, İngiltere, Polonya, Macaristan, Hindistan, Kazakistan, Ruanda, Fas, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Filistin ve Ürdün'de çok sayıda kişinin Pegasus casus yazılımıyla izlendiği ifade edildi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 Şubat'ta "Ukrayna'nın doğusundaki Donbas'a özel askeri operasyon" başlattıklarını duyur-

du. Böylece Rusya-Ukrayna savaşı başladı. Ukrayna'da sıkıyönetim ve genel seferberlik ilan edildi.

Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesine tepki gösteren çok sayıda ülke, Rusya'ya yaptırım kararlarını sıraladı, kendi vatandaşlarını ülkeden tahliye etti ve Rus diplomatları topraklarından sınır dışı etti. Başta Putin olmak üzere Rus siyasetçiler ve iş insanları, AB ile bazı ülkelerin yaptırımlarının hedefi oldu. Moskova yönetimi de mütekabiliyet gereği, bu ülkelere yaptırım kararı aldı veya diplomatlarını ülkeden sınır dışı etti. Olağanüstü zirvede bir araya gelen NATO liderleri, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik "tam teşekküllü işgalini" kınadı. Rusya Federasyonu, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) 26 Şubat'ta yapılan oylamada, Ukrayna'daki saldırılarını kınayan karar tasarısını veto etti.

Fransa'da düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçiminde 12 adaydan hiçbiri ilk turda gerekli yüzde 50 salt çoğunluğu elde edemezken, ilk turdan birinci çıkan Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve ikinci olan aşırı sağcı Marine Le Pen 24 Nisan’da düzenlenen ikinci turda yarıştı. Macron oyların yüzde 58,54'ünü alarak yeniden cumhurbaşkanı oldu.

Dünya genelinde Kovid-19 vakalarının sayısı bu dönemde 500 milyonu aşarken, İslam dünyası ramazan ayına coşkuyla girdi. Kovid-19 salgınına karşı alınan önlemler nedeniyle cemaatle namaz kılamayan Müslümanlar, iki yıl aradan sonra camilerde ilk teravihi kıldı.

Filistinlilere karşı baskıyı artıran İsrail polisinin işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskında 180’den fazla kişi yaralandı. Filistin, Ürdün,

Mısır ve Cezayir'in de aralarında olduğu ülkelerin kınadığı baskın, birçok ülkede Müslümanlar tarafından protesto edildi. BM’den

Avrupa Ajansı | AVA | Londra

böyle geçti

Tarihinin en ağır ekonomik kriziyle mücadele eden Sri Lanka, ilk kez vadesi gelen borcunu ödeyemeyerek temerrüde düştü. Ülkede hükümet karşıtı protestolar bu dönemde şiddetini artırırken Savunma Bakanlığı, orduya, gösteriler sırasında kamu malına veya başkalarına zarar veren herkese ateş açma talimatı verdi.

Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelik süreçleri hakkında üç ülkenin liderlerinin huzurunda üçlü memorandum imzalandı.

Afganistan'ın doğusundaki Paktika vilayetinde meydana gelen depremde 1150 kişi hayatını kaybetti, en az 1600 kişinin yaralandı. Depremde 3 bine yakın evin yıkıldığı veya ağır hasar gördüğü belirtildi.

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, İskoçya'daki Balmoral Kalesi'nde 96 yaşında vefat etti. Kraliçe'nin ölümü nedeniyle sevenleri yasa boğulurken, bazı ülkelerde de yas ilan edildi. Kraliçe Elizabeth'in tabutunu, cenaze merasimine kadar tutulduğu Westminster Hall'de yaklaşık 250 bin kişi ziyaret etti.

2. Elizabeth'in resmi cenaze töreni, 19 Eylül'de dünyadan çok sayıda üst düzey devlet yetkilisinin katılımıyla tarihi Westminster Abbey Kilisesi'nde yapıldı. "Yaşlılık nedeniyle" öldüğü belirtilen Kraliçe'nin naaşı, Windsor Kalesi'ndeki St. George Şapeli'ne nakledilip aile üyelerinin katıldığı özel bir törenle defnedildi. Kraliçe'nin ölümünün ardından 73 yaşındaki oğlu Charles tahta geçerek İngiltere Kralı oldu.

yaptığı konuşma sırasında uğradığı suikastta göğsünden vuruldu. Ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Abe için 27 Eylül'de aralarında Mevlüt Çavuşoğlu'nun da olduğu yaklaşık 700 yabancı delegasyonunun katılımıyla resmi cenaze töreni düzenlendi.

İran'ın başkenti Tahran'da "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından "başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle" gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Emini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi, yalnızca ülkede değil dünyanın birçok kentinde de protestolara yol açtı. İran'da ateşi dinmeyen ve aylarca süren gösterilerde, yüzlerce kişi hayatını kaybetti, yaralandı veya gözaltına alındı.

Dünyanın ilk evcilleştirilen tahıllarından olan buğdayın üretim ve arzında başta iklim değişikliğinden kaynaklı sorunlar yaşanırken, bunlara Avrupa'nın "ekmek sepeti" olarak adlandırılan Ukrayna'da çıkan savaş da eklendi. Savaşın buğday krizini derinleştirdiği dönemde Türkiye, Ukrayna, Rusya ve Birleşmiş Milletler (BM) arasında 22 Temmuz'da yapılan tahıl sevkiyatı anlaşması sayesinde ilk geminin 1 Ağustos'ta Odessa Limanı'ndan ayrılması birçok ülke ve uluslararası örgüt tarafından memnuniyetle karşılandı.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi ve beraberindeki Kongre heyetinin Tayvan ziyareti, Çin'in tepkisini çekti.

ubat'ta Rusya-Ukrayna savaşının başlaması, İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, 96 yaşında vefat etmesi, Türkiye, Ukrayna, Rusya ve BM arasında yapılan tahıl sevkiyatı anlaşması, 2022 yılına damga vuran olaylardan oldu.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Ebu İbrahim El-Haşimi El-Kureyşi'nin ölümünden sonra DEAŞ'ın başına geçen Ebu el-Hassan el-Haşimi el-Kureyşi'nin de öldürüldüğünü açıkladı.

Güney Kore'nin başkenti Seul'de düzenlenen Cadılar Bayramı etkinliklerinde meydana gelen izdihamda 156 kişi öldü. İzdiham, Seul'ün eğlence merkezlerinden Itaewon bölgesinde yaşandı. Dar bir sokakta üst üste yığılan ve yol kenarında sağlık görevlileri tarafından kalp masajı yapılarak hayata döndürülmeye çalışılan insanların görüntüleri, dünya gündemine oturdu. Hayatını kaybedenlerin bir kısmına ani kalp durması teşhisi konuldu.

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), dünya nüfusunun 15 Kasım itibarıyla 8 milyar kişiye ulaştığını bildirdi. UNFPA'nın yayımladığı rapora göre, dünyanın 2030'da 8,5 milyar, 2050'de 9,7 milyar, 2100'de 10,4 milyar nüfusa ulaşacağı tahmin ediliyor.

yapılan açıklamada İsrail ordusunun, Batı Şeria'da nisanda 19 Filistinli sivili öldürdüğü ifade edildi.

Japonya'da Üst Meclis için seçim rüzgarları eserken, ülkede en uzun süre başbakanlık yapan Şinzo Abe, 8 Temmuz'da Nara kentinde Liberal Demokrat Parti adayının seçim kampanyasına destek için açık hava etkinliğinde

Tayvan'ı topraklarının parçası olarak gören Çin, "(Pelosi'nin Tayvan ziyareti) Bu davranış, ateşle oynamak gibi son derece tehlikeli. Ateşle oynayan kendini yakar." açıklaması yaptı. Çin, ziyaretin ardından Ada çevresinde gerçek silah ve mühimmatın kullanıldığı askeri tatbikatlar düzenledi.

İngiltere'nin Bristol, Cambridge ve Londra şehirlerinden bilim insanlarının laboratuvar ortamında ürettiği kan, klinik çalışma kapsamında ilk kez bir insana nakledildi. Nakil, ciğerlerden vücuda oksijen taşıyan kırmızı kan hücreleri üzerinde yapılan çalışma sayesinde gerçekleşti.

Londra'nın Walthamstow bölgesi dünyaca tanınmış graffiti bölgesi olmak için çabalıyor bir kaç yıldır.

Walthamstow belediyesi sınırları içindeki endüstriyel yapılar, eski evler hatta ana caddeler renklerle harmanlanmaya başladı bile. Bu fikrin arkasında Wood Street Walls adlı bir proje var. İsmini mahallenin bir kısmını oluşturan Wood Street'den alan projenin kurucusu Mark Clack IT alanında çalı-

şan bir bilgisayar uzmanı. Ziyaret ettiği Paris, Miami'den ve Londra'nın diğer bölgelerindeki sokak sanatından etkilenmiş ve yaşadığı bölgeyi sanat merkezi haline dönüştürmeye karar vermiş.

Conor Harrington, Phlegm, Atm, Teddy Baden, Toaster, Dale Grimshaw gibi dünya çapında tanınan ustalar da geçtiğimiz eylül ayından bugüne desteğini esirgemeyen sanatçılar.

Mark Clack "Eylül ayından bugüne mahalle sakinleri ve sanatçıların desteği ile geldik. Tamamen gönüllü çalıştılar. Ama bundan sonrası için daha fazla desteğe ihtiyacımız var" diyor.

Walthamstow belediyesi ile görüşmelere başlamış. Sadece sokak sanatçıları için değil diğer sanatçılar içinde çalışma ortamı yaratmakta kararlı. Sanatçı stüdyolarını ücretsiz ya da cüzi bir miktar karşılığı kiralamak ilk hedefi. Belediyenin bu konuda destek vereceğinden çok emin.

Miami Wynwood'un ve New York Brunswick Collection'ın, sanat ve sanatçıları ile nasıl turistik cazibe merkezi haline dönüştüğünü anlatmış lokal işyeri sahiplerine Mark. İkna etmiş Kafe, restoran sahiplerini duvarlarını gönüllü olarak, sanatçılara vermeleri konusunda. Görünüşe bakılırsa çok kısa sürede bölge renklerle bezenecek.

Geçtiğimiz haftasonu hayranı olduğum Conor Harrington'ın eserini görmek için Walthamstow'daydım. Sabah erken saatde eserin olduğu duvarın önünde benimle

beraber fotoğraf çekmek isteyen pek çok kişiyi izlemek çok keyifliydi. Projenin bu kadar kısa sürede duyulması, ilgi çekmesi sevindirici bir gelişme.

Walthamstow'ın ana caddesi üzerinde de pek çok yeni açılmış galeri ve print house (baskı evleri) gördüm. Bu işaretler Wood Street Walls projesinin kısa sürede amacına ulaştığını gösteriyor.

Daha önceleri hiçbir cazibesi olmayan, sadece endüstriyel mahalle olarak bilinen Londra'nın bu doğu mahallesi sanırım bir süre sonra sanat ile beraber anılacak.

Şimdiye kadar yapılan 30 güzel eser ile mahalleyi renklendiren proje, mimarlarının deyimi ile bölgeyi, Miami'nin grafitileri ile yarışır hale getirecek mi hep beraber göreceğiz.

Haftaya görüşünceye kadar sanatla kalın!

Antalya’da Rus ve Ukraynalıların ev alma yarışı fiyatları uçurdu. Kiralık ve satılık konut bulmak zor.

Ev bulamayanlar akrabalarının yanında kalıyor.

Bazıları da otelleri ve pansiyonları doldurdu. Antalya zor günler yaşıyor. Antalya dışında İstanbul ve Edirne de tercih edilen yerler arasında bulunuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Ocak-Kasım döneminde Türkiye'de yabancılara satılan konut sayısı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 10 bin 389 artarak 61 bin 741 oldu. Böylece bu yıl yabancıya konut satışında rekor kırıldı. Bu artışta Rusya ve Ukrayna vatandaşlarının edindiği konutlar başrolü oynadı. İki ülke vatandaşlarının Türkiye'den aldığı konut sayısı aynı dönemde 10 bin 608 adet arttı. 11 aylık dönemde en fazla konut alan yabancılar listesinde Rusya, İran ve Irak vatandaşları ilk üçte sıralandı. Buna karşın Irak, İran ve Afganistan vatandaşlarının bu süreçte aldığı konut sayısında azalış görüldü.

Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başlamasıyla iki ülke vatandaşlarının Türkiye'den aldıkları

konutların sayısının hızla artması ise dikkati çekti. Savaşın başladığı Şubat'ta Ruslar Türkiye'den 509 konut satın aldı. Savaşın ardından hızla artan satışlar, Haziran'da 1887'ye kadar yükseldi. Takip eden aylarda gerileyen satışlar, yıl sonuna doğru tekrar artışa geçerek Kasım'da 2 bin 575'i buldu. Geçen yılın Mart-Kasım döneminde toplam 3 bin 975 konut alan Ruslar, bu yılın aynı döneminde 12 bin 921 konut edindi.

Böylece savaşın başlaması nın ardından geçen 9 ayda, geçen yılın aynı dönemine kıyasla Rusların aldıkları konut sayısı 3.3 katına çıkmış oldu.

Aynı dönemde Ukrayna vatandaşlarının aldıkları konut sayısında da artış gerçekleşti. Savaşın başladığı Şubat'ta Ukraynalılar Türkiye'den 111 konut satın aldı.

Savaşın ardından hızla artan satışlar, Haziran'da 301 ile bu yılın en yüksek seviyesine çıktı.

Takip eden aylarda dalgalı bir seyir izleyen satışlar Kasımda 277 olarak kayıtlara geçti.

Geçen yılın Mart-Kasım döneminde 946 konut alan Ukraynalılar, bu yılın aynı döneminde 2 bin 55 konut edindi.

Böylelikle savaşın sürdüğü Mart-Kasım döneminde Ukrayna vatandaşlarının aldıkları konut sayısı yıllık bazda 2.2 katına yükseldi. Ayrıca Ruslar, Ukraynalılardan 6 kat daha fazla konut edindi. Oysa geçen yıl bu oran 4 kattı.

SANATI

Charles'ın resminin yer aldığı yeni banknotların tasarımı belli oldu

5, 10, 20 ve 50 sterlinlik banknotlardaki tek değişiklik portre olacak. Şu anki banknotların üzerlerinde Eylül ayında hayatını kaybeden Kraliçe 2. Elizabeth’in resmi bulunuyor.

Yeni banknotların ön yüzünde ve güvenlik için şeffaf bırakılan pencere bölümünde Kral 3. Charles’ın portresi yer alacak.

Yeni kağıt paraların 2024 ortasından itibaren dolaşıma sokulmasının ardından şu anki mevcut banknotlar da geçerli olmaya devam edecek.

Kraliçe 2. Elizabeth, İngiltere Merkez Bankası tarafından 1960’dan itibaren dolaşıma sokulan bank-

notlarda yer alan ilk ve tek monarktı. İskoçya ve Kuzey İrlanda bankaları tarafından basılan kağıt paralarda ise monarkın resmi yer almıyor.

İngiltere'de şu anda dolaşımda Merkez Bankası'nın bastığı yaklaşık 80 milyar sterlin değerinde yaklaşık 4,5 milyar banknot bulunuyor.

İngiltere Merkez Bankası, yeni banknotların ancak yıpranmış paraların yerine ya da talebi karşılamak üzere basılacağını açıkladı.

Kral 3. Charles’ın portresinin yer aldığı 50 pence’lik madeni paralar, postaneler aracılığıya ülke çapında dolaşıma sokulmaya başlandı.

Yeni madeni paralarda yeni hükümdarın portresi geleneksel olarak bir önceki hükümdarın tersi yönde yer alıyor ve Kraliçe 2. Elizabeh'in portresinden farklı olarak taç giymiyor.

Heykeltıraş Martin Jennings tarafından, bir fotoğrafı esas alınarak tasarlanan portreyi Kral 3. Charles'ın beğendiği ve onay verdiği belirtiliyor.

Kralın portresini taşıyan paraların, Kraliçe'nin portresini taşıyan 27 milyar adet madeni para ile yaklaşık 20 yıl birlikte dolaşımda olacağı belirtiliyor.

Gelecek yıldan itibaren 1 pence ile 2 Sterlin arasında farklı değerlerde madeni paralar kademeli olarak dolaşıma girecek ve hasarlı veya aşınmış eski paraların yerini alacak.

İngiltere ekonomisi zor günler geçiriyor. Siyasi karışıklık, hükümet değişiklikleri ve politikalardaki dalgalanmalar tüketici güvenini derinden sarstı. İngiltere'de Eylül ayında -49 ile 1974 yılından bu yana görülen en düşük seviyeye gerilendi. Tüketici güveni Ekim ve Kasım ayının ardından Aralık ayında hafif toparlanma gösterdi. GfK'nın araştırmasına göre Aralık ayında Tüketici Güveni -42 olarak gerçekleşti ve Temmuz ayından bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaştı. GfK yöneticisi Joe Staton, 50 yıllık mazisi bulunan tüketici güven endeksinde İngiltere'de 8 ay üst üste40 oranının gerçekleştiğini söyledi. Staton, "Yeni yıla girerken önemli bir ölçüm olan gelecek 12 ay için kişisel finansal durum görünümümüz -29'da kaldı. Ekonomik geleceğimiz konusunda endişeler akut" diye konuştu.

Bütün dünya enflasyonun yıkıcı etkilerine karşı mücadele etmeye çalışırken daha da pahalılaşan lüks ürünlerin tüketimi altın günlerini yaşıyor. Dünyanın önde gelen danışmanlık firmalarından Bain & Co ve İtalyan lüks markalar temsilcisi Altagamma ortaklığında yapılan bir çalışmaya göre küresel lüks ürün pazarı 2022 yılında, son derece belirsiz ekonomik koşullara rağmen geçen yıla kıyasla yüzde 21 büyüdü.

Rapor, lüks ürün pazarının 2022 sonunda 1,4 trilyon euroya ulaşmasına ve 2030 yılına kadar büyümesini öngörüyor. Öte yandan yükselen enflasyon ve hayat pahalılığı birçok ülkede insanları etkilemeye devam ediyor, uzmanlar ekonomik eşitsizliğin giderek arttığını söylüyor. Uluslararası Para Fonu (IMF), Ekim ayında yayımladığı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nda küresel ekonomideki zorluklarda "henüz en kötünün yaşanmadığını" ve birçok kişi için "2023 yılının durgunluk gibi hissedileceğini" kaydetmişti.

Tahmini 4,9 milyon tane yeni madeni para (dolaşım için ayrılan toplam sayının yaklaşık yarısı) postanelerde vatandaşlara para üstü olarak veriliyor.

Banka, İngiltere Kraliyet Ailesi’nin rehberliğinde alınan bu kararla değişimin finansal ve çevresel etkisini en aza indirmeyi amaçladıklarını duyurdu.

İngiltere, uçuşlarda el bagajında uygulanan sıvı kısıtlaması ve elektronik cihaz kontrolü gibi bazı güvenlik uygulamalarını kaldırmaya hazırlanıyor.

Hükümet havalimanlarına, bagajların daha detaylı görüntüsünü sağlayan üç boyutlu tarayıcıları kullanmaya başlamaları için son tarih olarak Haziran 2024'ü verdi.

Bu tarayıcılar sayesinde şu anda el bagajlarında uygulanan 100 ml sıvı sınırı iki litreye çıkarılacak. Yolcular ayrıca güvenlik kontrolünden geçerken laptop gibi elektronik cihazlarını da bagajlarından çıkarmak zorunda kalmayacak.

Avrupa Ajansı | AVA Londra

Avrupa Ajansı | AVA Londra

Avrupa Ajansı | AVA Londra

Risk to patients getting worse, NHS leaders warn

EnglishNews

The risk to patients will only get worse unless the government reaches an agreement to prevent further strikes, NHS leaders have warned.

In a letter to the prime minister and health secretary, they said there was "deep worry" about Wednesday's strike.

People are being asked to only call 999 in a lifethreatening emergency, but NHS England says emergency care will continue to be provided.

Ambulance response times are already twice as long as two years ago.

The letter, signed by the leaders of NHS Confederation and NHS Providers, says the action being taken by ambulance workers "isn't just about pay but working conditions: many have said they are doing this because they no longer feel able to provide the level of care that their patients need and deserve."

They urged ministers to "do all you can to bring about an agreed solution".

Health Secretary Steve Barclay said the pay deal on offer to both ambulance staff and nurses had been agreed by an independent pay review body.

In England, eight out of the 10 major ambulance services have declared critical incidents - a sign of the intense pressure they are already under.

Ministers have urged the public to take extra care and suggested they avoid contact sports and unnecessary car journeys.

Unions say life-threatening callouts will continue to be responded to over the next 24 hours but some urgent calls, for example for late-stage labour or a fall in the home, might not be answered.

What do I do if I'm hurt?

Patients who are seriously ill or injured, or whose lives are in danger, are being advised by the NHS to call 999.

For all other healthcare needs, the NHS is advising people to contact NHS 111 online or via the NHS 111 helpline, or to contact their local GP or pharmacy.

Art on the Underground

Art on the Underground has today announced its programme for 2023, comprising ambitious and critically engaged new works. Responding to London Underground as a constantly changing site of multiple histories, communities, actions and reactions, the 2023 programme will present new works that address this daily reality through performance, sound, visual and sculptural interventions. Art on the Underground is committed to working with a diverse range of contemporary artists to reflect on how we move through and have a collective experience of public space. How might an artwork point to, embody and be a part of these conversations? What does it mean to encounter this work in public space? Art on the Underground continue to interrogate these questions, bringing leading international artists to the city to reflect London’s diversity.

Art on the Underground’s 2023 programme features major commissions situated across London including:

A major project with British artist and Turner Prize nominee Monster Chetwynd along the 60 metre long disused platform at Gloucester Road station on 18 May 2023

Barby Asante will develop her seminal work ‘Declaration of Independence’, with a major performance in September 2023 at Stratford station

For his first international public commission, Italian-Ethiopian artist Jem Perucchini will create a new artwork for Brixton station in November 2023

The launch of a series of artist-led collaborations with the Greater London Authority’s (GLA) Community Spaces at Risk Team, bringing new audio works to the city. The first commission in the summer of 2023 will be with Shenece Oretha Canadian-Korean artist Zadia Xa will create new work for Aldgate East Tube station in March 2023 which focuses on the mythologies of the Tube environment, in dialogue with her installation at the neighbouring The Whitechapel Gallery

Sadiq Khan to stand for third term as London

Sadiq Khan will stand for London's mayoralty for a third time in 2024 after being reselected by Labour.

Mr Khan, who was first elected to the post in 2016, said he was "so proud" that the party and trade unions had "put their faith" in him.

If he wins the election he will become the first London mayor to serve three terms in office.

Neither the Conservatives nor the Liberal Democrats have announced their electoral candidates.

Zoë Garbett has announced she will stand as the Green Party's candidate.

Mr Khan said "we've come a long way" since he replaced Boris Johnson in the job, "but there's still so much more to do".

"I'm more determined than ever to use all the experience and knowledge I've gained as mayor to deliver on the issues that matter to Londoners, including supporting them through the cost-of-living crisis," he said.

Sadiq Khan was first elected as London's mayor in 2016

Hard hats on for Enfield’s Construction Skills Bootcamp

Short, flexible courses that will equip residents with the skills to apply for paid jobs in the construction industry are being launched by Enfield Council.

Enfield has been awarded £93,000 to deliver a Construction Skills Bootcamp which will train 30 residents aged 19 years or over for 10 weeks and then offer a guaranteed interview with an employer.

The funding comes from the £18 million Skills Bootcamps for Londoners programme to help people into good jobs in the capital’s key sectors. The programme is part of the Department for Education’s Lifetime Skills Guarantee: helping everyone gain skills for life, and it is overseen by the Mayor of London. These bootcamps support key priority sectors including digital, green, construction, creative, hospitality, health and social care.

Enfield Council’s Leader, Cllr Nesil Caliskan, said: “It is important that we use all the means available

to help people gain the skills and confidence to apply for jobs in key sectors and to ensure that businesses can benefit from the talent across the breadth of Enfield’s diverse communities. In turn, our local economy will be supported by filling vacancies, addressing skills shortages which will boost productivity and creativity.”

Applications can be made online and places are allocated on a first come, first served basis.

Enfield is home to many transformative building and regeneration projects and the Council will be liaising with partners in the construction industry to provide the training and job opportunities. These partners include developer Vistry Partnerships who are building the first homes at the £6 billion Meridian Water project, Transport for London, Berkeley Homes, Acciona and the North London Heat and Power Project.

Training will be focused on the skills required by Enfield-based developers. There will also be an

emphasis on inclusivity, including getting women into construction.

For other local jobs and training opportunities, visit Enfield Council’s Jobs and Skills page or sign up to the Jobs and Trai-

Leader of the Council, Cllr Nesil Caliskan

DOKTORLAR

MORTGAGE

FOTOĞRAFÇILAR Taç wedding Service. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0207 275 0044

GIDA TOPTANCILARI HOLLAND BAZAAR . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 887 9999

HAVA YOLLARI www.flypgs.com . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0845 084 8990 www.sunexpress.com . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0203 499 8570

İÇECEK TOPTANCILARI www.ladivadrinks.com (wholesale) . . . . . . . . . . . . . . 020 8690 7667

İNŞAAT DEKORASYON

Seyit Decor Ltd. . . . . . . . . . . . . . . 0771 099 7022 | 0757 637 7007 Umut Cam . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0791 926 4497

K.K.T.C. Londra Temsilciliği. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0207 631 1920

K.K.T.C. Londra Turizm Temsilciliği 0207 631 1930

T.C. Londra Büyükelçiliği . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0207 293 0202

T.C. Din Hizmetleri Müşavirliği . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 889 5721

T.C. Londra Başkonsolosluk. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0207 591 6900

T.C. Londra Eğitim Temsilciliği . . . . . . . . . . . . . . . . . 0207 724 1511

MATBAALAR

Matbaa . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 807 6262 Meto Print 0207 923 9977

OKULLAR Haringey Eğitim Merkezi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0779 639 5645 Moonchild Education 0782 522 2893 Penguin Müzik Okulu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0782 863 7622

PERDECİLER Perdeci Hasan . . . . . . . . . . . . . . 0786 796 4310 | 0208 805 95 47 Deluxe Fabrics LTD 0203 490 0863

PVC KAPI VE PENCERE CAM-ÇERÇEVELERİ Ada Windows Ltd . . . . . . . . . . . 0208 803 8004 | 0795 626 0367 Ada Glazing . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 803 8004 Global table and chair . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 556 5040

Mem Windows . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0771 341 2394

PEST CONTROL & BÖCEK İLAÇLAMA

Pest Line Pest Control 0770 780 3191

REKLAM – TABELA

River Sign & Metal Works . . . . 0208 365 9152 | 0791 888 1830

Easy Signs . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0753 410 0514 | 0203 638 4127

RESTORANLAR

ISTANBUL RESTAURANT – HORNSEY . . . . . . . 0208 341 0460

ISTANBUL RESTAURANT – FINCHLEY . . . . . . . 0208 341 0460

SEYAHAT ACENTALARI

Cyprus Paradise. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 343 8888

Just2travel. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0203 598 1818 www.sunexpress.com. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0203 499 8570

SAĞLIK MERKEZLERİ

Medistance International Healthcare. . . . . . . . . . . . 0779 870 5104

ŞOFÖR OKULLARI

Akdeniz şoför okulu 0771 432 8786 Smile Şoför Okulu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0793 174 5397

SUPERMARKETLER

Esin cash&carry . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 804 8252

International Supermarket . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 530 5464

Penge Food Centre . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 778 4090

PFC Sydenham/ PFC Wallington . . . . . . . . . . . . . . . 0208 659 0697 0208 647 6778

Silver Point Food Centre . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 0208 807 4767

TAŞIMACILIK KARGO CML CARGO . . . . . . . . . . . . . . . . .

ELEMAN

Hackney bölgesinde coffee shopta pazar gününden Çarşamba gününe kadar 4 gün çalışacak bulaşıkçı aranıyor. Saatler 9 am-6 pm. Çalışma izni olması gerekir.

27.05

ELEMAN 27.05

Terzi aranıyor!

Londra dışı Haslemere bölgesinde, Tamir dükkanında çalışacak terzi aranıyor. Tecrübeli olması gerekir. Full time çalışacak. +44 7771 867808

JUNIOR OR SENIOR HAIR STYLIST Güney Londra’da Forest Hill bölgesinde

Full time veya part time çalışacak bayan hair stylist aranıyor. 07851 017 209

ELEMAN

Enfield Bölgesinde Kuaför Salonunda çalışacak bayan usta kuaför aranıyor. Detaylı bilgi için:

16.09 Poyraz 07872863608

16.09 Call 07956 363279

ELEMAN International company seeks motivated and ambitious individuals to work from home. Training provided. Full time/part time.

ETS CONSULTING

ELEMAN

Haringey'de

çalışacak acil komi ve garsonlar aranıyor. Ücret dolgundur

17.06 Tel 02036020337

19.08

ELEMAN

Glasgow'da Kebab pizza shop da çalışacak elamana ihtiyaç vardır.

LONDONITY

Londonity is proud to offer the following services: -Property Consultancy, -Market Research, -Lettings and Sales, -Interior Design and Drawing Services. Please feel free to contact us if you need any further information. Mobile: 07902365848 Email: info@londonity.co.uk. londonity@gmail.com

ALTAY MEDICAL TOURISM & CONSULTANCY

İngiltere’de kapsamlı tıbbi seyahat koordinasyonu ve sağlık yönetimi hizmetleri Türkiye’de ve dünya çapında ki sağlık kuruluşları ile sizi bir araya getiriyoruz.

Web Address: www.altaymedicaltourism.co.uk Email: info@altaymedicaltourism.co.uk Tel: 07490 849 700

We’re a full-service digital marketing agency with a focus on delivering digital performance. For more information: www,galacticaagency.com info@galacticaagency.com

ALUMM UK LIMITED

Resolution of disputes regarding aluminium construction quality or practises

• Resolution of bolt installation and inspection issues

• Review of project details or specifications related to aluminium construction

• Technical documentation preparation and review tolga.celik@alumenyapi.com

MZM TEXTILE SOLUTIONS LTD

We offer a sourcing service for a wide variety of textile products like fabrics and garment abroad the UK. Please contact us in order to get detailed information. esinakyuz3461@gmail.com

GY SOURCING & CONSULTANCY

Source only the highest quality products available to provide you with the best range and service in the industry Consulting Services 07535556627 www.gyconsult.co.uk

KAYACAN BOOKKEEPING

Allow me to take some of the pressure off and do the work for you! Her türlü muhasebe işiniz yapılır. ahmetxkayacan@gmail.com

LAVINIA CONSULTING LTD Business & Management Consultancy Import & Export Consultancy Market Research info@laviniaconsulting.co.uk 0777 636 2941

Didosh Teaching

Sage Pazarlama ve Satış Danışmanlığı Pazarlama Danışmanlığı, Strateji Geliştirme ve Uygulama, Pazarlama Aktivitelerinin Yürütülmesi, Proje Yönetimi info@sagemarketingltd.com www.sagemarketingltd.com Tel: 07597 539 720

Berrin Turkish Tuition LTD

GSE ve A Level Türkçe özel ve grup dersleri verilir. 07428 458 975

BALCI FOODS LIMITED

Frozen Foods Consultancy service: purchasing, shipping and custom consulting services, warehousing and delivery scheduling consultancy with long term experience. Safinaz Balci +44 7342 747994 www.balcifoods.co.uk

Düğün-Nişan Çekimleri -Katalog Çekimleri -Menü Çekimleri -Mekan Çekimleri -Mezuniyet Çekimleri -Mimari Fotoğrafçılık ekremozturkmenn@gmail.com +44

DSO Healthcare Limited Company is an international engineering and consulting firm based in London. -Hospital Operation & Management -Medical Equipment & Systems Design -Digital Hospital -Health & Beauty Tourism www.dsohealthcare.co.uk info@dsohealthcare.co.uk Phone: +44 02033 763070 Mobile: +44 07519 673608

SRPL BAKERY

If you would like to order handmade cake, Turkish pastry, special, birthday cake and for more you can give me a call at 07552744984 Mail : Srplbakery@gmail.com

TeknolojiHaberleri

Netflix

şifre paylaşımının önüne geçmek istiyor

»Netflix, 100 milyon kişinin

arkadaşlarından veya aile üyelerinden edindikleri şifreleri kullanarak platformu kullandıklarını belirtiyor.

Netflix, içerisinde yer alan dizi ve film içerikleri ile en çok tercih edilen platformlardan birisi olarak öne çıkıyor. Milyonlarca aboneye sahip olan platformun kullanıcılarının şifrelerini paylaşması ise şirketin daha fazla kişiye ulaşmasının önüne geçiyor. Netflix ise 2023 yılı ile birlikt bu konuda önemli bir adım atmaya hazırlanıyor. Netflix, yaklaşık 100 milyon kişinin arkadaşlarından veya aile üyelerinden edindikleri şifreleri kullanarak platformu kullandıklarını belirtiyor. Bu konuda harekete geçen şirket, 2023’ten itibaren yeni hesaplar oluşturmaya teşvik etme umuduyla şifre paylaşımına karşı sert önlemler almayı planlıyor. Ünlü dizi ve film platformu bir süredir kullanıcılarının şifre paylaşamalarının önüne geçmek adına çeşitli yollar deniyor. Bu süreçte içeriklere ‘izleme miktarı kadar para ödeme’ dahil birçok seçenek üzerinde duruluyor. Netflix böylece abonelerin şifre paylaştıkları kişiler tarafından oluşturulacak eks-

Netflix’in şifre paylaşımı ile mücadele etmek için nasıl bir yol izleyeceği henüz bilinmiyor. Ancak şirketin 2023 yılında bu doğrultuda önemli kararlar alacağı oldukça açık. Netflix’in belirlediği kurallar da şifre paylaşımının önüne geçiyor.

Platformun resmi internet sitesinin Yardım Merkezi’nde de şifre paylaşımı konusunda net ifadeler yer alıyor. Buna göre şirket, hesapların yalnızca birlikte yaşayanlar tarafından paylaşılabileceğini ve kullanıcıların IP adreslerini, cihaz kimliklerini ve hesap etkinliklerini izleyerek kuralları uygulayacağını söylüyor.

Malzemeler: 1 adet yumurta 250 g tereyağı (oda ısısında yumuşamış) 2/3 su bardağı (120 g) Kenton Pudra Şekeri 1 su bardağı (120 g) Kenton Mısır Nişastası

3 su bardağı (430 g) un

1 paket Kenton Şekerli Vanilin

Arası için

2 çay bardağı dilediğiniz marmelat

Yapılışı: Kaseye yumurta, tereyağı, Kenton Pudra Şekeri,

Kenton

ekleyip elinize yapışmayan bir hamur kıvamını alana dek yoğurun. Hamuru tezgaha alın. Üzerine ve altına az un serpip merdane yardımıyla açın. Hamurdan kare şekiller çıkarın. Kalan hamuru da aynı şekilde açıp minik kalpler çıkarın. Pişirme kağıdı serdiğiniz tepsiye kare kurabiyeleri dizin. Ortasına 1 çay kaşığı marmelat koyun. Üç kenarı birleştirip açık zarf görünümü elde edin. Birleşme yerine kalp koyun. Önceden ısıtılmış 170 derecelik fırında pembeleşinceye kadar pişirin. Ilıdıktan sonra servise sunun. Afiyet olsun.

tra ücreti ödemekten kaçınmalarını öngörüyor. Ancak bu sistemden uygulamanın arayüzünü daha karmaşık hale getireği gerekçesi ile şimdilik uzak duruluyor.

Kenton: Tüm marketlerde. Toptan siparişleri için: Network Food Distribution, T: 0208 885 4131

Mısır Nişastası, un ve Kenton Şekerli Vanilin

2022 FIFA DÜNYA KUPASI'NDA FUTBOLSEVERLER GOLE DOYDU

Arjantin ile Fransa arasında unutulmaz bir finale sahne olan turnuva, birçok açıdan tarihe geçti. Dünya Kupası'nda oynanan 64 maçta toplam 172 gol atıldı. Katar 2022, Dünya Kupası tarihinin en gollü turnuvası oldu.

Organizasyonda maç başına 2,7 gol ortalaması yakalandı. Fransa, attığı 16 golle Dünya Kupası'nın en skorer takımı unvanını elde etti.

2022 Dünya Kupası'nda hakemler, 4 kez kırmızı ve 227 defa da sarı kartına başvurdu. Arjantin ile Hollanda arasında oynanan çeyrek final müsabakası, 17 sarı ve 1 kırmızı kartla turnuvada en çok kart çıkan mücadele olarak kayıtlara geçti.

İngiliz

İngiltere'nin, 2024 Aralık'a kadar sözleşmesi bulunan Southgate ile yoluna devam etmeyebileceği yönündeki iddialar, son buldu.

İngiltere Futbol Federasyonu (FA) üst yöneticisi Mark Bullingham, ülke basınına yaptığı açıklamada, 52 yaşındaki teknik adamın milli takımı çalıştırmaya devam edeceğini belirterek, "Gareth Southgate ile yolumuza devam edeceğimizi bildirmekten mutluluk duyuyorum. Southgate, EURO 2024'te de takımımızın başında olacak." dedi.

2016 yılından bu yana teknik direktörlüğünü üstlendiği Southgate yönetiminde İngiltere, 2018 Dünya Kupası'nda yarı finalde elenirken, pandemi nedeniyle bir yıl ertelemeli düzenlenen EURO 2020'de ise finale kalarak turnuva tarihindeki en başarılı derecesine ulaşmıştı.

2022 Dünya Kupası'nda yarı finale yükselerek bunu başaran ilk Afrika takımı unvanını elde eden Fas, sergilediği performansla iz bıraktı.

Hırvatista, Belçika ve Kanada'nın yer aldığı grup aşamasını lider tamamlayan "Atlas Aslanları", son 16 turunda İspanya, çeyrek finalde ise Portekiz gibi güçlü takımları elemeyi başardı.

Afrika temsilcisi, yarı finalde Fransa karşısında çok iyi bir mücadele ortaya koymasına rağmen sahadan 2-0 mağlup ayrıldı ve finalin kapısından döndü.

Almanya ve Belçika'nın hayal kırıklığı

FIFA sıralamasında ilk 10'da yer alan Almanya ile Belçika, 2022 Dünya Kupası'na grup aşamasında veda ederek hayal kırıklığı yaşattı.

Dünya Kupası tarihinde 4 şampiyonluğu bulunan Almanya, grup aşamasını 4 puanla 3. sırada tamamladı. Sergilediği performansla beklentilerin altından kalan Almanya, futbolun milli takımlar düzeyindeki bir numaralı organizasyonuna üst üste ikinci kez grup aşamasında veda etti.

Soyunma odasında büyük bir bölünmenin yaşandı-

ğı iddia edilen Belçika da gruptan çıkamayarak Almanya gibi beklentilerin altında kalan bir başka ülke oldu. Belçika'da teknik direktör Roberto Martinez de bu başarısızlığın ardından görevinden istifa etti.

Afrika ve Asya takımlarından büyük çıkış

2022 FIFA Dünya Kupası'nda mücadele eden Afrika ve Asya temsilcileri, sergiledikleri performansla takdir topladı. Turnuvada Afrika'yı temsil eden Kamerun, Gana, Fas, Senegal ve Tunus, en az bir galibiyet alarak tarihi bir ilki gerçekleştirdi.

Messi ve Mbappe final oynadı, Neymar erken döndü

Kariyerlerini Fransa'nın Paris Saint-Germain takımında sürdüren 3 futbolcudan Lionel Messi ile Kylian Mbappe finalde karşı karşıya gelirken, Neymar ise turnuvaya çeyrek finalde veda etti.

2022 Dünya Kupası'nda 2'si finalde olmak üzere 7 gole imza atan Lionel Messi, Arjantin'in şampiyonluğa ulaşmasında başrol üstlendi. Messi, turnuvanın en değerli oyuncusu unvanına da layık görüldü.

Avrupa Ajansı | AVA - Londra

Turnuvanın sürpriz takımı Fas

teknik direktör Gareth Southgate, İngiltere Milli Takımı'nı 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) sonuna kadar çalıştırmaya devam edecek.2022 FIFA Dünya Kupası'na çeyrek finalde veda eden

GARETH SOUTHGATE, 2024 AVRUPA ŞAMPİYONASI SONUNA KADAR ÇALIŞTIRACAK

Kısa bir süre önce Arnavutluk vatandaşlığı alan İngiliz şarkıcı Dua Lipa, marka elçisi olduğu spor markası Puma için kamera karşısına geçti.

Thrifted Pack adlı kampanyanın başrolünde yer alan Dua Lipa, rahat tasarımların öne çıktığı koleksiyonu tanıttı.

Mayze ve Slipstream adlı modellerin ön planda olduğu retro esintili kampanyada yer alan şarkıcı, duru makyajı ve doğal görünümüyle dikkat çekti.

Dua Lipa, spor markası için kamera karşısına geçti Çağlar Söyüncü ispanya yolcusu

dirilmediği Ada basınında çıkan haber lere yansmıştı.

Milli Futbol Takımı'nın yıldızı Çağlar Söyüncü bu sezon Leicester City'de forma şansı bulamıyor. Tecrübeli stoperin teknik heyetle yaşadığı kriz nedeniyle değerlen-

Bu sezona kadar Leicester City'nin vazgeçilmezleri arasında yer alan Çağlar Söyüncü bu sezon ise forma şansı bulmakta zorlandı. Tecrübeli savunmacı bu sezon Leicester City formasıyla sadece 2 maçta oynayabildi.

İspanyol basını Leicester City ile söz leşmesi sezon sonunda bitecek olan Çağlar Söyüncü'nün yeni adresini duyurdu.

Avrupa Ajansı | AVA- | Londra

Avrupa Ajansı | AVA- | Londra

SÜPER LİG PUAN DURUMU VE FİKSTÜR