MAG Dekorasyon 2020

Page 1








Çiçekmisin, yapmış olduğu şık tasarımlarla ve birbirinden farklı yapay çiçekleriyle E-Ticaret sektöründe hizmet vermektedir. Türkiye’deki çiçekçilik ve E-Ticaret algısına yeni bir vizyon getirmeyi hedefleyen Çiçekmisin, çok kısa zamanda büyük kitlelere ulaşmıştır. Çok yakın zamanda uluslararası alanda da hizmet vermeyi hedeflemektedir. Çiçekmisin’in birbirinden şık çiçekleriyle tarzınızı yansıtabilir, yaşam alanlarınızı renklendirebilirsiniz.

/cicekmisincom

/cicekmisincomm

/cicekmisin

www.cicekmisin.com

/cicekmisincomm


Bazı çiçekler sonsuza kadar...



SİZLERİN GÜVEN VE DESTEĞİYLE HERGÜN DAHA DA BÜYÜMEKTEYİZ.

Merkez: Karacakaya Caddesi No:73/7 Siteler/ANKARA Tel:+90 312 350 04 44 Fax: +90 312 351 04 44

Şube: 5314. Cadde Beytepe Officium No:1/B Blok No: 12 Çankaya/Ankara Tel:+90 (312) 349 36 26 - 349 36 44 Fax: +90 312 349 36 38

w w w.ca gl arav ize.com. tr


Proje: Love Bodrum

Fatih ÖZSOY Architects-International


www. livamob.com.tr - info@livamob.com.tr liva.mob

loveyalikavak




dekorasyon

MAG Patent No: 2005 58511

2020 Yıl: 10 Sayı: 10 Fiyat: 20 TL

Beril Çavușoğlu

beril@magmedya.com.tr

İç Mimaride Başarının Sırrı

D

MAG Medya Ltd. Şti. Adına İmtiyaz Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü Can Çavuşoğlu Genel Yayın Yönetmeni Beril Çavuşoğlu Tasarım Özge Aktaş Kreatif Direktör Seda Çavuşoğlu Haber ve Foto Muhabiri Özgür Karabulut Halkla İlişkiler Dilara Ertürk Dilara Aydoğdu Reklam Müdürü Esra Demir Toral

eğerli Okurlar; Yaşadığımız deneyimler gibi, bulunduğumuz mekanlar da hayatımızı etkiler... Yansıttıkları felsefe, verdikleri enerji bünyemize, bilinçaltımıza işler... Farkında olsak da olmasak da renkler, kullanılan malzemeler, sundukları kolaylıklar, objelerin yerleşimi gibi pek çok unsur; ruh halimizi, davranış biçimimizi yönlendirir... Biz de dönemsel olarak çıkardığımız MAG Dekorasyon dergimizle size iyi hissettireceğini düşündüğümüz birçok mekanı, tasarımı ve yaratıcılarılarını sayfalarımıza taşıdık... Başarılı iç mimarları konuk ederek; projelerine, tarzlarına, prensiplerine dair sohbetler ettik... Hızla değişen dünyayı ve teknolojiyi çalışmalarına nasıl uyarladıklarını konuştuk... Mekan tasarımlarında vazgeçilmezlerini değerlendirdik... Kapağımız Move İç Mimarlık’ın kurucusu Barış Küpçü ile yaptığımız röportajda, iş hayatında emek sarf etmenin yanı sıra, sezgilerin, dürüstlüğün ve ekip çalışmasının büyük önemi olduğunu vurguladı... Feng Shui Uzmanı Dilek Demirci; beş bin yıllık geçmişe sahip bu derin felsefenin ortamlara uygulanması ile hayatta yaşanacak büyük değişimlerden bahsetti... Fonksiyonellik gibi estetiğin de önemi tartışılmaz... Bakalım bu yıl, ikisini de en iyi şekilde ortaya koyan trendler neler? Sizler için farklı ihtiyaçlarınıza yönelik, oturma gruplarından tamamlayıcı objelere kadar pek çok ürünü bir araya getirdiğimiz alışveriş sayfalarımızda pratik öneriler sunduk... Herkese oldukları, gördükleri her yerde huzuru bulacakları, keyifli anlar yaşayacakları güzel günler dilerim.

Sevgiler

Reklam Feray Şahingöz Hilal Başarır Öztürk Simge Ünlü Çetin Katkıda Bulunanlar Heysem Sevgi

Mali İşler Koordinatörü Tarık Değer Yayın Hukuk Danışmanı Ahmet Münir Yaşar Korcan Dericioğlu Türü Bölgesel Süreli Yayın MAG isim ve yayın hakkı MAG Medya Ltd. Şti.’ne aittir. Dergide yayınlanan yazı ve fotoğrafların tüm hakkı MAG’a aittir. İzin alınmadan kullanılamaz. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İdare Merkezi

Kaptanpaşa Sokak No: 33-B G.O.P. ANKARA Tel: 312 428 0 444

Dağıtım

Dünya Süper Dağıtım Veb. Ofset A.Ş

Baskı

Emsal Matbaa Tanıtım Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti. Bahçekapı Mah. 2477. Cad. No: 6 Etimesgut/Ankara Tel: +90 312 278 82 00 Faks: +90 312 278 82 30 Etimesgut V.D. 3340992742

Basım Tarihi 19.06.2020 www.magdergi.com.tr facebook.com/magonline twitter.com/magdergi instagram.com/magdergi bilgi@magmedya.com.tr

MAG’a abone olmak çok kolay... Telefon ile

0.312 428 04 44

İnternet ile

abone.magdergi.com.tr

YENİDEN KULLANIN GERİ DÖNÜŞTÜRÜN! Eski dergi, katalog ve gazetelerin geri dönüştürülmesi çevreye yapılabilecek en kolay katkıdır. Ağaç kesimlerini azaltmak üzere MAG Medya, okuyucularını kendi yakın çevrelerinde de geri dönüşümü teşvik etmeye çağırıyor.



26 18

MAGDEKORASYON

50

MAGDEKORASYON INDEX

54

18 26 32 34 36 42 46

Kapak konuğumuz Barış Küpçü Move İç Mimarlık’ı başarıya götüren süreçle ilgili bilgiler veriyor...

60

Seren Demirbaş, hayata geçirdiği çalışmalarda kurulan doğru iletişimin ve kazandığı tecrübenin önemine vurgu yapıyor...

Başarılı tasarımlarıyla adından söz ettiren Müge Akbulut, tasarladığı ters dubleks mekanını ayrıntılarını paylaşıyor...

64

Kübra Eyigün, “Hayal Et-Tasarla-Uygula” mottosuyla kurguladığı projelerle ilgili detayları paylaşıyor...

Furkan Gedik yaptığı tasarımlara kullanıcıların karateristiğini ve kimliğini yansıtıyor... Güleç Decor müşterilerine almayı düşündükleri ürünleri evlerinde deneyimleyerek en do ğru kararı verme fırsatı sunuyor... Peyzaj sektöründeki deneyimleri ve başarılı kariyeriyle dikkat çeken Dilşen Kara ile çok özel bir röportaj...

Mert Caner, iç mimarlık mesleğine hakim olan dinamikleri açıklıyor.

Mimari projelerini daima sanatla işleyen Selin Gülhan tasarımlarınıkullanıcıların o mekanda yaşayacakları deneyimi esas alarak şekillendiriyor...

50

Gülşah Kahraman gerçekleştirdikleri önemli projeleri ve insanların hayatına dokunan yaklaşımını anlatıyor...

54

Başarılı Mimar Şerif Soğukbulak genç, dinamik ve heyecanlı ekibiyle birlikte görkemli projelere imzasını atıyor...

70 74 76 80 82 86

Ali Kemal Yıldız, AKY Mermer Granit’in başarısını karşılıklı olarak doğru yönetilen bir süreçle ortaya çıkan müşteri memnuniyetine bağlıyor...... Şık mermer tasarımlı ürünleriyle Ezgi Terzioğlu zarafeti evlere taşıyor...

Jale Balcı ve Serra Müftüoğlu sofralarımıza zarafet katacak önerileriyle sunumlardaki son trendlere açıklık getiriyor...

Liana Yontar Taşçı’ya göre mutlu mekanlar yaratmak fonsiyonelliği, sağlamlığı ve estetiği bir arada sunmaya bağlı... Mel’s Dizayn’ın genç ve başarılı kurucusu Melis Turgut...

Dilek Demirci, Feng Shui ile yaşanılan mekandaki enerjiden faydalanma yollarına ışık tutuyor...



DEKORASYONA DAİR ARADIĞINIZ HER ŞEY PANORA’DA


Değişim Zamanı


dekorasyon

BARIȘ KÜPÇÜ

Başarıyı Prestijle İşleyen Bir İsim Move İç Mimarlık’ın kurucusu Barıș Küpçü sektörün içerisinde yetișen, yürüttüğü proaktif stratejilerle Move İç Mimarlık’ı daima ileriye götüren bașarılı bir iș insanı. Bu bașarıyı getiren süreç ve iș hayatına kazandırdığı özgün yaklașım ile ilgili yönelttiğimiz soruları MAG okurları için yanıtladı.

18


LEXUS

Ö

ncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?

Günlük yaşamımda nasıl birisi olduğumu bilenler iş hayatımda gösterdiğim efora hayret ediyorlar. Çünkü iş söz konusu olduğu zaman karşılığı olmasa dahi emek vermekten kaçınmıyorum. Bunun yanında iş hayatında çok emek sarf etmek de her zaman yeterli olmuyor. Öngörülerinizin de kuvvetli olması gerekiyor ki beklentileriniz karşılanabilsin. Bu noktada sezgileriniz ve hisleriniz çok önemli. Bu konularda iyi olmam beni kariyerimde daima bir adım öne taşıdı. Yine sizi insanların gözünde güvenilir kılacak değerlere sahip olmanız gerekiyor. Hangi işi yaparsanız yapın dürüst ve verdiğiniz sözü zamanında yerine getirme konusunda tavizsiz olmanız gerekiyor. Bu nedenle ürettiğim hiçbir çözümün anlık ya da şimdiki zamana göre olmamasına özen gösteririm. Planlarımı hep bir adım ilerisini görmek üzerine yapar, bu sayede doğabilecek aksaklıkları da henüz gerçekleşmeden önlemeye çalışırım. Sanırım bu da yaptığım işlerdeki kaliteyi, arkasından da başarıyı getiren bir husus oldu. Bunların dışında, her ne kadar sektörde göz önünde olsam bile, iş dışında sade yaşamayı seven, sıradan birisiyim.

LEXUS

19


dekorasyon

Move mimarlık, hayatımda “iște bu benim eserim” diyerek övündüğüm, hayatımın tamamını adadığım ve kesinlikle sadece bir meslekten çok daha fazlası.

Move İç Mimarlık nasıl kuruldu? Move İç Mimarlık’ı bugünlere getiren süreç ve şu an sahip olduğu konum hakkında bilgi verebilir misiniz?

Move Mimarlık’ı anlatmak biraz zor aslında. Hayatımda “İşte bu benim eserim” diyerek övündüğüm, hayatımın tamamını adadığım ve kesinlikle sadece bir meslekten çok daha fazlası. Bu yüzden şu anki başarısı, Ankara’nın en büyük ve prestijli iç mimarlık firması olması benim için oldukça gurur verici. İnşaatçı bir babanın en küçük evladı olarak sektörü tanımaya çok erken yaşlarda başladım. Haliyle de birçok şeyi daha kariyerime başlamadan görmüş oldum. Bu sayede de odağımı en başından beri var olmayan üzerine kurdum. “Odağınız ne?” diye soracak olursanız da maalesef söyleyemeyeceğim. Çünkü bu gibi noktalar sizin yaptığınız her işi diğerlerinden farklılaştıran size özel nüanslar. Beni Move’u kurmaya götüren süreç, sektörün durumuna baktığımda gidişatıyla ilgili birtakım eksiklikler olduğunu fark etmemle başladı. Bunların üstesinden gelebilmek için de sahip olduğum farklı bakış açılarını hayata geçirmem gerektiğini düşündüm. Sonrasında en dipten başlayarak hayallerimi gerçekleştirmek adına uzun süre günde üç mesai olmak üzere çalıştım. Bir arada düşünüldüğünde bu benim için de ağır bir çalışma temposuydu. Ancak sonunda çalışmalarımız karşılığını bulduğunda Move da hak ettiği yere gelmeye başladı. Sonrasında kazandığımız ivme ise tamamen takım çalışmasının gücü.

20

Hayata geçirdiğiniz projelerden bahsedebilir misiniz? Move Mimarlık’ın imzası, ustalık eseri diyebileceğiniz çalışmalarınız hangileri?

Senede 80-110 arası büyüklü küçüklü uygulamalı proje yapan bir firmayız. Haliyle tüm projelerimiz özel ve bizim için anlamlı. Tabii ki günden güne üzerine koyarak gidiyoruz. Son beş senemiz gayet gurur verici. Proje ayıramayacağım. Zaten eğer bu sektörde üretilenleri takip ediyorsanız, sizler de sosyal medya vb. yerlerde görüyorsunuzdur. Birçoğunun açılış partilerini de MAG Medya yaptı zaten. Şahsımın ustalık eserini soruyorsanız o bir proje değil, bir hissiyat: ekibim!..

Teknolojinin her alanda kendisini gösterdiği bir dönüşüm süreci yaşıyoruz. Siz bu dönüşümden sektörel bazda nasıl etkilendiniz? Daha önce bahsettiğim gibi kişilik olarak zaten ilerisini hedefleyen birisiyim. Bu yüzden biz bu dönüşüme iki sene önce geçmiştik zaten. Bu anlamda bizi etkileyen bir husus olmadı.

Hedef kitleniz ve müşterilerinizle yürüttüğünüz iletişim hakkında bilgi verebilir misiniz?

Hedef kitle belirtmenin doğru olacağını düşünmüyorum, ama bu ifadeyi şu şekilde değiştirebiliriz: sanata ve sanatçıya saygısı olup kendisini seven, şıklığı önemseyen kitle... Müşteri kelimesini de çok çirkin buluyorum açıkçası. Çözüm ortağı olduğumuz insanların birçoğu arkadaşım, dostum ya


da değerli büyüklerim... Ve yine büyük bir çoğunluğu uzun senelerdir tanıdığım kişiler. Dostluklarımız bakidir.

Projelerinizi hayata geçiren ekibinizle alakalı neler söylemek istersiniz?

En iyi yaptığımız iş; takım çalışması. Ekibimdeki herkes inanılmaz yetenekli ve benim için çok özeller. Gelişime açık, yenilikçi ve analitik düşünüp çözüm odaklı projeler üreten tecrübeli bir ekibimiz var. Çözüm ortaklarımız olan firmaların kurumsal değerlerini özümseyerek onlara zaten özümsedikleri değerlere uygun, kendilerini ait hissedecekleri projeler üretiyoruz. Bu da bize karşı olan beklentilerini daima yüksek tutuyor. İşte yakaladığımız bu yüksek kalite çıtasının sırrı çalışanlarımızın kalitesinde. Move İç Mimarlık’ın en büyük sermayesi sahip olduğu bu yetenekli insan kaynağı. Ekibimizin mümkün kıldığı insan merkezli projeler, iş ve yaşam alanlarını bize emanet edenlerin olduğu kadar bizim de hayallerimizi gerçekleştiriyor.

LEXUS

Son zamanlarda insanlık olarak doğaya karşı olan sorumluluklarımızı hatırladığımız süreçler yaşadık. Sizin işlerinizde bu hassasiyet ne ölçüde kendini gösteriyor? Şöyle söyleyeyim; biz zaten bu konuda duyarlı bir firmaydık, bugün de bir şeyler değişmedi.

MAG okurlarına iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Bizi sosyal medya hesaplarımızdan takip ederlerse mutlu olurlar. 

MOVE MİMARLIK A.Ș. ÇALIȘMA OFİSİ

MOVE MİMARLIK TASARIM EKİBİ

21




dekorasyon

Kuta Home’da Ahşap Sıcaklığı

K

uta Home’da modern tarz da olsa, klasik tarz da olsa ahşabın yeri ayrıdır. Verdiği güvenlik hissi, sıcaklığı, ağırlığı ile yıllar boyunca vazgeçilmez olur... Kuta Home geniş ürün yelpazesiyle birbirinden farklı tarzlarda çok fazla seçenek sunuyor...

ȘATO HASIRLI BERJER

ȘATO HASIRLI KANEPE

CHESTER DERİ BERJER

İNGİLİZ MASA

ÇITALI BERJER

24


ASLAN KANEPE

MADRİD KONSOL

JAWA BERJER

ÇINAR BERJER KAJU KONSOL

25


dekorasyon

Beysu Konakları’na Şık Konsept İç Mimar ve Tasarımcı Müge Akbulut tasarladığı ters dubleks mekanda kullanıcı deneyimini en üst noktaya tașımak adına estetiği ve fonksiyonelliği bir arada sunuyor...

26


M

üge Akbulut, Beysu Konakları’nda tasarladığı 350 m2’lik ters dubleks alanda müşteri isteklerini ve beklentilerini karşılamak üzere projeyi lüks konsepti ile tasarlayarak mekanın şık ve ferah görünmesini hedeflemiş. Yapının tasarımını iç mekan analizleriyle belirlenen ihtiyaçlar doğrultusunda oluşturan Akbulut’un sağlıklı ve etkili bir şekilde yürüttüğü müşteri-mimar ilişkisi de projenin başarısında önemli bir rol oynamış...

27


dekorasyon

Her yönüyle șıklığı ve konforu müșterisinin kullanımına sunan özgün bir konsept ortaya çıkmıș. Ters dubleks olarak inşa edilen mekana girildiğinde, sağ tarafta mutfak ve oturma odası karşılıyor. Bu noktada bu iki oda arasında herhangi bir kopukluğun bulunmadığını belirtmek gerekiyor. Sol tarafta ise yatak odaları ve banyonun yer aldığı görülüyor. Alt kata inildiğinde merdivenler geniş bir salona açılıyor. Projenin kalbinin burada attığı söylenebilir. Öyle ki mekanın çizgisinin, tasarımının ve dilinin buradan yapının diğer noktalarına dağıldığını hissedebilirsiniz. Ayrıca yine tasarımın geri kalan öğelerinde de karşılaşıldığı gibi, projenin tümünde aynı dil ve çizginin korunmasına özen gösterilmiş. Tasarımda göze çarpan bir diğer detay da dışarıyla olan ilişkinin kesilmemesi. Sonuç olarak her yönüyle şıklığı ve konforu müşterisinin kullanımına sunan özgün bir konsept ortaya çıkmış. 

28


Kirli hava riskini evinizin d覺s覺nda b覺rak覺n!

0 312 385 88 50 www.hatupen.com.tr sercair@hatupen.com.tr 1354. Cad. 1421. Sok. No: 2 Ostim / Ankara


dekorasyon

Hoş Nüanslar

B

azen ufak detaylar, mekanın tüm enerjisini değiştirir. Dekorasyonu tamamlayan ürünlerle hoş nüanslar yakalamak mümkün...

GÜLEÇ DECOR FORNASETTI TABAK

MOZAİK B&B ITALIA SEHPA

H&M KOKULU MUM 59

LİVA-MOB KARTELL MASTERS SANDALYE

ZARA HOME TEPSİ 299

ÇİÇEKMİSİN EINSTEIN SAKSIDA SUKULENT 99

30

MOZAİK DIEDRO KONSOL

ZARA HOME SAKSI 359


P RO D E KO by FİLİZ OKKA

PRODEKO İÇ MİMARLIK; MEKANA ÖZEL KONSEPT, TASARIM, PROJE, UYGULAMA, DUVAR KAĞIDI, AKSESUAR, MOBİLYA İMALATI HİZMETLERİNİ “CORNER BY FİLİZ OKKA” ÇATISI ALTINDA TOPLUYOR.

Nasuh Akar Mah. Türkocağı Caddesi No: 44/A Balgat, Ankara - 0312 285 06 72


dekorasyon

FURKAN GEDİK

Mekanlarınız için Bir Ruh ve Bir Kimlik Mimari alanda Türkiye’yi küresel platformda temsil etme hedefine doğru yarattığı bașarılı projelerle adım adım ilerleyen Furkan Gedik Mimarlık’ın kurucusu Yüksek Mimar Furkan Gedik ile müșterilerinin özel ihtiyaçlarına göre kișiselleștirdikleri projeleri hakkında keyifli bir röportaj gerçekleștirdik.

S

izi tanıyabilir miyiz?

Değer üreten, tasarım felsefesi bulunan ve yeniliklere açık bir ortamda büyüdüm. Bilgisayar ile tanıştıktan sonra dijital ortamda grafik tasarım ve web sitesi kodlamalarına ilgim arttı. Lise hayatımda aktif olarak müzik üretmeye ve topluluk önünde ürettiklerimi sergilemeye başladım. Yaşamımın kilit noktası olarak gördüğüm tasarım ve üretim ilkeleri, mimarlık eğitimim için tercih nedenim oldu. Üniversitenin mimarlık kulübünde başkanlık dâhil birçok görevde bulundum. Bu süreç mesleki eğitimimi geliştirmemi, workshoplar aracılığıyla yeni teknikler üzerinde çalışmamı, bienal ve fuarları takip ederek farkındalığımı artırmamı sağladı. 13 ülke ve 38 şehir ziyaret ederek mimarlık tarihini ve çağdaş yapıları yerlerinde inceleme fırsatı buldum.

32

Meslek hayatıma, Maldiv Adaları’nda inşa ettiğimiz bir hastane projesinde saha mimarı olarak başladım. Türkiye’ye döndüğümde önde gelen markalara kurumsal kimlik tasarımı hizmeti veren bir ofiste deneyimlerime devam ettim. Aynı zamanda sivil toplum kuruluşları ile sosyal sorumluluk projelerinde gönüllü olarak rol aldım. Girişimcilik üzerine aldığım eğitimler, çalıştığım ofisten ayrılıp kendi markamı kurma konusunda cesaretimi arttırdı. Bu süreç, planlamadığım ve deneyimlemediğim birçok durum ile karşı karşıya kalmama neden oldu. Başarısız denemelerden sonra, bir mobilya atölyesi ile çözüm ortaklığı yapmaya ve bu zaman zarfında “Yapı Fiziği ve Malzemesi” dalında yüksek lisans eğitimi almaya başladım. Yaklaşık bir yıl sonra Furkan Gedik Mimarlık adı ile ofisimiz faaliyetlerine başladı.


Yurt dışında çalıştığınız dönemde kazandığınız tecrübe vizyonunuzu nasıl etkiledi?

Maldiv Cumhuriyeti’nde inşa edilen, adaların en gelişmiş teknolojik özelliklerine sahip ve en kapsamlı hastanesinin Türk firmaları tarafından yürütülmesi ve bu projede görev almış olmak gurur verici bir deneyimdi. Farklı kültürden insanlarla birlikte çalışmak, sosyokültürel anlamda gelişmenizi ve hayata yeni perspektiflerden bakmanızı sağlıyor. İnşaat sektöründe Türk mimarların ve mühendislerin dünyanın birçok ülkesine önemli katkılar sağladığına yakından tanıklık ediyorsunuz. Doğa tahribatını minimum seviyeye indirgemek, yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirmek ve Türk disiplinini küresel platformda başarıyla temsil etmek gibi gelecek hedeflerimiz bu dönemde kazandığımız tecrübeler ile gelişti.

Furkan Gedik Mimarlık’tan ve gerçekleştirdiğiniz projelerden bahseder misiniz? Çağdaş sanat akımlarını takip eden; minimal tasarım anlayışını, zamanın ruhunu yansıtan geçmiş dönemlerin öğeleriyle harmanlayarak mekâna ve kişiye özgü fonksiyonel çözümler üreten ve kaliteden ödün vermeden uygulamaya dönüştüren; dinamik, genç ve yeniliklere açık bir ekip olarak nitelendirebiliriz.

Sergilik (stant) tasarımlarıyla başlayan serüvenimiz, varlığını ispat etmiş veya yeni çıkış yapmış yeni pratik ve kuramların üretiminde potansiyelimizi geliştirme yolunda ilerledik. Uyguladığımız bu strateji ile farklı ölçekte hizmet veren alanların işlevselliğini ve çeşitliliğini keşfettik. Kazandığımız bu devinim, çalıştığımız projelere özgün dokunuşlar katmamıza zemin hazırladı. Sonuç olarak ticari amaç güden ya da kişiye özgü alan fark etmeksizin mekânlara kimlik ve ruh kazandırmayı ilke edindik.

Bir yandan müşterilerinizin taleplerini karşılarken, diğer yandan da tarzınızı yansıtan, içinize sinen bir eser yaratmaya çalışıyorsunuz. Sizin için bu süreç nasıl işliyor? Çözüm ortaklığı sunduğumuz müşterilerimizin talepleri üzerinden mekânın potansiyelini geliştirmek adına fikirler üretiyoruz. Kişi veya kurumların vurgulamak istediği karakteristik özelliklerini, mekânın kişilik ve vazgeçilmez kimlik öğeleri haline getiriyoruz. Daha özgür ve samimi bir çalışma ortamı oluşturduğumuz projelerimizin gelişimini birlikte yorumluyoruz. Özetle müşterinin kişilik özellikleri ışığında başarıya ulaşan eserlere imza atıyoruz.

Projelerinizi yaratım sürecinizde sizin için estetik mi, yoksa işlevsellik mi daha önemli?

İşlevsel olmayan mekânlar yarım kalmış ve çalışma mekanizmasını tamamlayamamıştır. Bu sebeple işlevsellik her projenin temel ihtiyacı ve olmazsa olmazıdır. Fonksiyon ve estetik bir bütün olarak ele alındığında; estetik kaygının bizim için daha önemli olmasının sebebi, ortaya çıkan temel işlevlerin kişinin bireysel arzuları veya görsel konfor anlayışını tamamlayıcı bir katsayı olmasıdır. 

Prof. Dr. Bülent Tarcan Cad. Fulya Life Residence No:16 Kat:10 D:28 Fulya / Șișli / İstanbul +90 212 982 48 96 - +90 850 522 34 03 www.furkangedik.com.tr mim.furkangedik 33


dekorasyon

Müşteri Öncelikli Bir Konsept

ECE GÜLEÇ

G

üleç Decor’un hikayesi nasıl başladı?

Ankara konutlaşma adına, özellikle son yıllarda çok hızlı gelişiyor. Dolayısıyla ihtiyaçlar da doğru orantılı olarak artıyor. Müşterilerimiz için aydınlatma, aksesuar, tamamlayıcı mobilyalar, saksı, çiçek, tablo gibi ürünleri farklı yerlerden bulup, birleştirip, evlerine götürüp yerleştirme süreçleri oldukça sancılı oluyor. Biz bu noktada Güleç Decor olarak saydığımız her bir kalemin tek bir yerden temin edilebilmesini sağlıyoruz. Ayrıca ürünlerin yaşam alanlarında hayal ettikleri gibi durup durmayacağı konusunda da müşterilerimizi yönlendirerek ve ürünleri deneterek hem zaman olarak hem de yorgunluklarını en aza indirecek şekilde bir konsept oluşturduk.

Güleç Decor olarak esasında çok özel bir hizmet sunuyorsunuz...

Müşterilerimizin yaşam tarzlarına, hobilerine ve isteklerine göre aksesuarları ve mobilyaları alıp evlerine gidiyoruz. Beğendikleri ürünleri, listeleriyle beraber, bir süreliğine evlerinde ya da yaşam alanlarında bırakıyoruz. Daha sonra beğendikleri, kullanmayı istedikleri ürünlere düşünüp karar veriyorlar; içlerine sinmeyen ürünleri de geri alıyoruz.

34

Evine șıklığın ve zarafetin ince detaylarını tașıyarak yașam alanlarını güzelleștirmek isteyenler için sundukları konsept hakkında bilgi veren Güleç Decor’un sahibi Ece Güleç ürettikleri ürünlerin yanı sıra yurt dıșından ithal ettikleri birbirinden değerli markaları da müșterilerinin beğenisine sunuyor...

Bünyenizde bulunan ürünler hakkında bilgi verebilir misiniz? Güleç Decor’da bulunan ürünlerin bazıları kendi üretimimiz, bazılarını da yurt dışından ithal ediyoruz. En son yurt dışı fuarına gittiğimizde Versace’nin çıkarttığı kokulu mumları çok beğendik ve mutlaka görülmesi, kullanılması gerektiğini düşünerek, Ankara Bayisi olarak anlaşmamızı yaptık. Mevcut markalarımızın yanı sıra Rosenthal, Versace, Rogaska gibi markaların da tüm ürünlerini mağazamızda misafirlerimizin beğenisine sunuyoruz. Yeni sezonda da, yeni markalarla sürprizler yapabiliriz...

Markanızı büyütmeyi düşünüyor musunuz? Evet. Şunu anladık ki mimari hizmet tamamlayıcılarla desteklenmediği zaman yeterli olmuyor. Bu yüzden aksesuarlandırma hizmetimiz çok beğeniliyor. Müşterilerimiz birçok hizmeti tek adreste, Güleç Decor’da bulabiliyor... Ve her geçen gün daha çok ilgi görüyoruz. Bu yüzden de ileriki dönemde farklı adreslerde yeni şubeler açmak hedeflerimiz arasında bulunuyor. 


gulecdecor.com


dekorasyon

DİLȘEN KARA

Peyzajda Tutkunun Markası Peyzaj sektöründe Türkiye’nin önde gelen firmalarından biri olan Çevre Peyzaj’ın kurucusu Peyzaj Mimarı Dilșen Kara ișini tutkuyla yapan bașarılı bir iș insanı. Kendisiyle yer aldıkları büyük projeler ve bu projelerin hayata geçirilme süreçleriyle ilgili keyifli bir röportaj gerçekleștirdik.

Ö

ncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Çevre Peyzaj’ı ne zaman kurdunuz? Hangi kollarda, ne gibi hizmetler vermektesiniz?

Ankara Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden mezun oldum. Tüm öğrencilik hayatım boyunca boş zamanlarımda çok değerli bir hocamın peyzaj firmasında çalışıyor, projelerinde yer alıyordum. Mezun olunca yüksek lisansa başladım ve aynı dönemde bir mimarlık ofisinden aldığım teklifle yarı zamanlı olarak mimari ofiste çalışmaya ve

36

peyzaj projeleri yapmaya başladım. İş kapasitesinin artması ile 1993 yılında Çevre Peyzaj firmasını kurdum. Şirketi ilk kurduğumda tek sermayem kendime olan inancım ve bilgi birikimimdi. 1993 yılından bu yana her zaman aynı heyecan, istek ve bağlılıkla proje çalışmalarımı sürdürmekteyim. Çevre Peyzaj kurulduğu yıldan bu yana yurt içinde ve yurt dışında birçok projede yer almış, aynı zamanda uygulama işlerinde de birçok projesini hayata geçirmiştir. Yapmış olduğumuz projeler ve uygulamalar arasında AVM’ler,


karma projeler, parklar ve rekreasyon alanları, iş merkezleri, oteller, hastaneler, karayolları, tabiat parkları ve özel villalar yer almaktadır. Çalışmalarımız, yurt içinde ve yurt dışında devam etmektedir.

Başta Ankara olmak üzere Türkiye’nin farklı şehirlerinde çok önemli projelerde yer aldınız. Bize çalıştığınız büyük projelerden bahsedebilir misiniz?

Projelerimiz konut ve ticari alanlarda yoğunlaşmakta. Son dönemlerde çoğunlukla yüksek katlı yapılar ve karma projeler üzerinde çalışmaktayız. Firma olarak en önemli özelliğimiz proje ve bitkisel uygulama hizmetlerini bir arada yapıyor olmamızdır. Aslında bitkisel uygulama bizim için bir nevi hobi ve işin en zevkli kısmı. Hayalini kurduğumuz tasarımı tamamıyla uygulayabiliyor ve yaşayabiliyoruz. Aynı zamanda tüm sürece hakim olduğumuz için her seferinde daha çözüm odaklı, daha uygulanabilir projeler geliştiriyor ve ekip olarak da yenilikleri her zaman takip ediyoruz. Son zamanlarda konsept ve uygulama projelerini yaptığımız işler arasında Wind Ankara Konutları, Park Joven Bilkent Konutları, Northland Ankara, Safe Park Beytepe, Mutlu Koru, Avend Beytepe, Elit Manzara, Kaşmir AVM, Kaşmir Yonca Konutları, Kaşmir Mavi Orkide Konutları, Sunset İncek, Royal İncek, Endpoint İncek Konutları, Ser Kule, Sukent Çayyolu (Seyir Beytepe Konutları), Taurus AVM, Atlantis AVM, Mutlu Solo, Kule Evo, İkra Kuleleri İncek, Suit Çayyolu, Ser Kule Çayyolu, TEV Binası, Elmar Towers, Akyarlar Villaları Bodrum yer almaktadır. Aynı zamanda bitkisel uygulamasını da beraberinde yaptığımız Wind Ankara Konutları, Taurus AVM, Atakule, Egemen İnşaat Binası ve Özel Konutları sıralayabiliriz.

Her zaman önceliğimiz kullanıcılar için keyifli mekanlar tasarlarken mimari yapıyı, dokuyu, rengi ya da ruhu peyzaja yansıtarak biz iken bir olmaktır.

37


dekorasyon

Yer aldığınız projelerde gerek işe başlamadan önceki süreç gerekse projeyi hayata geçirme aşamasında diğer iş ortalarınızla yürüttüğünüz ilişki üst düzey bir kurum kültürünü gerektiriyor. Bu iletişim sürecinden ve bunu mümkün kılan ekibinizden bahsedebilir misiniz?

Firma olarak her zaman tek hedefimiz yaptığımız işten keyif almaktır. Elbette ki hedeflerimiz zaman zaman birtakım gerçeklerle değişim gösterebiliyor. Dolayısıyla çalıştığımız mimarlarla da aynı ruhu yakalamamız gerekiyor. Mimar ne istiyor, cephe ne anlatıyor; bunu dinlemek gerek. Tasarımlarımızda mimarın çizgisini peyzaja aktarmak çok önemli. Bunu bazen tasarımsal çizgilerle; bazen de malzeme, renk ve desenlerle yakalıyoruz. Bu konuda ekibimin tecrübesine çok güveniyorum, çünkü peyzaj mimarlığı bireysel yapılabilecek bir meslek olmadığı gibi birçok meslek disiplini ile beraber çalışmamızı ve mühendislik bilgisine de hakim olmamızı gerektiriyor. Her zaman önceliğimiz kullanıcılar için keyifli mekanlar tasarlarken mimari yapıyı, dokuyu, rengi ya da ruhu peyzaja yansıtarak biz iken bir olmaktır.

Türkiye’nin çok güçlü olduğu ve üretilen kaliteye bağlı olarak rekabetin gün geçtikçe arttığı bir sektördesiniz. Sizi farklı kılan nedir? Mesleğimizi icra ederken rakip kavramı ile bir ilgimiz olmuyor. En büyük rakip olarak kendimizi görüyor ve kendimizi nasıl daha fazla geliştirebileceğimizi

38

düşünüyoruz. Tabii ki dünyada takip ettiğimiz ve ilham aldığımız projeler bizim için yol gösterici oluyor. Bunlardan esinleniyor ve biz de dünyadaki yerimizi tartıyoruz. Belli bir prensibimiz, iş ahlakımız, etik kurallarımız ve disiplinimiz var. Bu kurallar içerisinde, keyif alarak ürettiğimiz tasarımlarımızda; çözümü, sadeliği, uygulanabilirliği, yenilikçiliği tasarımın ana çizgilerini koruyarak yapıyoruz. Bu doğrultuda yaptığımız işe önce kendimiz inanıyor ve mutlu oluyoruz. Biz inanınca yatırımcı da inanıyor. Farklı bir dokunuşla ürettiğimiz her projenin çalışma prensibi, kriterleri ve mimarisi farklı olduğu için sonuçları da parmak izi gibi farklı oluyor.

Son dönemlerde gerek ekonomik gelişmeler gerekse teknolojik ilerlemeler nedeniyle firmaların sürekli olarak kendini yenilemesi gerekiyor. Çevre Peyzaj değişime ayak uydurmak için hangi adımları atıyor?

Ekibimizin en önemli özelliği her bir projeyi kendi koşulları içerisinde en verimli, yenilikçi ve uygulanabilir çözümlerle ortaya çıkarmasıdır. Üretilen, imal edilen, tüm malzemelerle; çocuk oyun grupları, aydınlatmalar, sulama teknikleri ve malzemeleri, yapısal tüm donatılarla ilgili tüm yenilikleri takip ediyoruz. Çoğu zaman bu konu ile ilgili firmalardan seminerler ve toplantılar eşliğinde daha detaylı bilgiler alıyoruz. Kitaplar, dergiler, sosyal medya ve doğa da bizim için yol gösterici, öğretici ve geliştirici oluyor. Aynı zamanda uygulama firması olmamız bitkisel tasarımlarımızı yaparken; piyasadaki tüm bitkilerin formuna, türüne ve döngülerine hakim olmamızı sağlıyor.


Minik bir bahçesi ya da balkonu olanlar bu süreçte sahip oldukları bu bir avuç tabiat için mücadele ettiler. Bu bilgiler de projelerimize çok büyük bir değer katıyor. Bir düşünün; görmeyen, gezmeyen , dokunmayan, koklamayan, hissetmeyen bir tasarımcı olabilir mi?

Pandemi sürecinde evlerimiz hem evimiz hem işimiz hem de boş zamanlarımızı geçirdiğimiz alanlar halini aldı. Güzel yaşam alanlarına sahip olanlar için bu süreç şüphesiz daha huzurlu ve mutlu geçti. Pandemi sonrasında sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Pandemi sürecinde anladık ki, doğa kendisini onarmak için bizden zaman istedi. Böylesine hoyratça ve zalimce tükettiğimiz her şey için bir nevi saygı duruşunda bulunduk. Ne kadar değerli bir hayata sahip olduğumuzu ve ne kadar güzel bir dünyada yaşadığımızı fark ettik. Minik bir bahçesi ya da balkonu olanlar bu süreçte sahip oldukları bu bir avuç tabiat için mücadele ettiler. Elindekini korumak, güzelleştirmek ve artırmak için verilen mücadeleye hep birlikte tanık olduk. Bu süreç peyzajın değerini bir kez daha öne çıkardı. Birçok yatırımcı tarafından daha büyük bahçe, daha çok bitki ve daha çok doğa isteği ön plana çıktı. Sanırım bu talep önümüzdeki süreçte tüm mimari projelerde ve imar çalışmalarında önem kazanacak ve yapılacak yeni planlamalarda daha fazla peyzaj alanına yer verilecektir. Peyzaj her zamanki gibi en büyük yatırımların ve yatırımcıların mimari ile beraber değerlendireceği bir süreç olmaya devam edeceği gibi birçok satış ve pazarlamada da peyzajın büyüklüğü ve tasarımı önemli bir yer tutacaktır.

Çevre Peyzaj’ın devam eden projeleri ve gelecek hedefleri hakkında bilgi verebilir misiniz?

Ankara projeleri içinde son dönemde yaptığımız ve yapımı hala devam etmekte olan Northland Ankara 43.000 m2 alanda 35.000 m2 yeşil alana sahip, içerisinde açık ve kapalı otopark; voleybol, basketbol, futbol sahası; yürüyüş yolları; bisiklet parkuru; çocuk oyun alanları; açık fitness alanı ve meyve bahçelerinden oluşan, en önemlisi tüm konutların görebileceği şekilde tasarlanan 4100 m2 büyüklüğünde biyolojik göleti ile yalı dairesi mantığı ile tasarladığımız, çok gurur duyduğumuz projelerden biri. Keçiören Bölgesi’nin en büyük yeşil alanına ve göletine sahip, en prestijli projesi olarak yer almaktadır. Bu projemizle yepyeni bir yaşam alanı yarattığımızı düşünüyor ve gurur duyuyoruz. 

39


dekorasyon

Tepe Home İlhamını Doğadan Alıyor

Y

aşam alanlarında yeniliklerin öncüsü Tepe Home, doğadan aldığı ilhamı yaşam alanlarına taşıyor. Renklerin estetik dansı ile huzur bulan bir atmosfer, ahşabın dayanıklılığı ve siyahın asil yüzü ile doğanın etkileyici eserlerine gönderme yapan tasarımlar farklarını ortaya koyuyor. Işıltılı, şık ve fonksiyonel detaylar ön plana çıkıyor...

NATURA MODÜLER KOLTUK 11.147 NATURA SANDALYE 834 LİVELLO ORTA PUF 1.150

LİVELLO KONSOL 5.180

40

LİVELLO ÜÇLÜ KOLTUK 5.295



dekorasyon

MERT CANER

Sanat ve Tasarım İç İçe Yurt içinde ve yurt dıșında hayata geçirdiği fonksiyonel ve yenilikçi projelerle adından söz ettiren Mert Caner Interiors’ın kurucusu İç Mimar Mert Caner günümüzde iç mimarlık mesleğine hakim olan dinamikleri açıklıyor.

S

izi tanıyabilir miyiz?

Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi İç Mimarlık Bölümü 2010 yılı mezunuyum. Mobilya tasarımı konusunda ikincilik ve mansiyon ödüllerim var. Meslek hayatım boyunca çeşitli mimarlık ofislerinde iç mimar olarak ve mobilya imalat fabrikasında proje yöneticiliği görevlerinde bulundum.TMMOB İstanbul İçmimarlar Odası üye ve delegesiyim. Sosyal sorumluluk komisyonunda görev yapmaktayım.

Bu meslekte sizi çeken nedir?

Sanat ve tasarımın içinde olmak insanı her zaman doyuran, hem ruhunu hem bedenini mutlu eden bir durum. İnsan figürleriyle başlayan resim yapma serüvenim, sonrasında

42

mekanlar ile birleşti. Beni her açıdan mutlu eden bir hobiyi hayatıma entegre etmek istedim. Elektronik bölümünde okurken 2005 yılında üniversite yetenek sınavlarına girerek radikal bir karar ile hayatımı değiştirdim.

Firmanızı ne zaman ve nasıl kurdunuz?

Yeterli bilgi birikimine sahip olmak için çeşitli mimarlık ofislerinde ve işin mutfağı olan atölyelerde çalıştım. Mesleki hayatıma katkıda bulunan çok değerli iç mimarlar, mimarlar, zanaatkar ustalar ile çalışma fırsatım oldu. Aynı zamanda sektördeki imalat ve uygulama yapan başarılı firmalarla iletişimimi devam ettirdim. On yıl sonunda kendi şirketimi kurma kararı aldım. İstanbul merkezli ofisim, Bodrum’da da ikinci şube ile hizmet vermeye devam etmektedir.


Bir projeye başlarken sizin için en önemli konu nedir?

Projeye başlarken alanlarında uzman isimlerle proje çözüm ortaklığı yapıyorum. Tasarımların uygulanabilir olması benim için en önemli konu. Aynı zamanda teknolojik gelişmeleri ve uygulamaları takip ederek, projelerime katkıda bulunmasını sağlıyorum. Projenin her alanında estetik kaygıyı barındırarak, fonksiyonel ve yenilikçi hale getirmek ilk hedeflerimden. Aynı zamanda müşteriyi doğru anlamak ve ihtiyaçlarını doğru analiz etmek de birincil konularımdan. Bahsettiğim bu iki durum ile mesleki birikim, heves ve merak birleşince kendimizi çok keyifli ve heyecanlı bir proje sürecinin içerisinde buluyoruz.

Projelerinizden bahseder misiniz?

Konut, ofis, restoran, otel, spor salonu, mağaza, fuar standı, ürün ve mobilya tasarımı… Her geçen gün yeni bir ihtiyaç doğrultusunda yeni bir rota belirliyorum. Sürprizlerle dolu bir mesleğimiz var. Bir gün biri gelip çılgınca bir fikir ile sizi heyecanlandırabiliyor.

43


dekorasyon

Uzmanlık alanım konut ve ofis üzerine. Bunun yanında otel, restoran gibi büyük ölçekli projeler de gerçekleştirdim. Sürecin en başından sonuna kadar, tüm disiplinlerle koordinasyon içerisinde çalışmalarımızı sürdürüyorum.

Yurt dışı deyince…

2017 yılında ilk yurt dışı iş deneyimim Afrika - Togo Cumhurbaşkanı’nın malikanesini çizmek ile başladı. Üç aylık bir tasarım sürecini Togo’da farklı kültürlerle iç içe yaşayarak geçirdik. Ardından İtalya, Cezayir ve Libya’da otel projeleri, Benin’de gece klübü projelerim devam etti. En son projem Almanya - Berlin’de bir deniz mahsülleri restoranıydı. Pandemi dolayısıyla yurt dışı seyahatlerimiz kısıtlandığı için projeyi bekletme kararı aldık.

Projelerde sizin imzanız, tarzınız nasıl okunur?

Bu anlamda şunu söyleyebilirim; projelerin yaratım süreçlerinde müşteri gereklilikleri ve isteklerinin yanı sıra çevresel ve fonksiyonel birçok etken, parametre var. Her proje her ne kadar kendi içerisinde öznel olsa da tek bir ortak noktası, tasarımcının o ana dek biriktirdiği ve özümsediği çizgisi oluyor. Bunu bu geniş yelpazede zaman içerisindeki yerinden tutun kullandığı malzemelerden proporsiyonlarına kadar birçok ipucundan yakalayabilirsiniz. Tarzımı tanımlamam gerekirse zamansız tasarımlar yapmayı sevdiğimi söyleyebilirim. Klasik ve modern tarzın bir arada kullanılabildiği, uzayan zamanlar ve esnek mekanlar. Bu anlamda kullanıcının aidiyet hissi benim için her şeyden önemli. Bunun için de kişinin kendisini mekandan koparmamasını sağlayacak

44


iddialı tonlar ve malzemelerden kaçınarak doğal, sade, konforlu ve bir o kadar şık tasarımlar yapmayı ve estetik değerler üzerine kurulu akıcı bir dilimin olmasını tercih ediyorum.

Dünyada ve ülkemizde, alanınızdaki trendlerden bahsedebilir miyiz?

Dünyada ve artık ülkemizin de bununla eşzamanlı gittiğini düşündüğüm tasarım trendleri her sene değişiklik gösteriyor. Kalıcı olan ve tadından asla vazgeçemeyeceğimiz ürünlerin ve malzemelerin yanı sıra sürekli kendini güncelleyen ve hiç görmediğimiz tasarım ipuçları çıkıyor karşımıza. En önemlisi ise bu değişimlerin artık daha çok kullanıcı odaklı olması. Mekanların insanların hisleriyle çarpışmasının, yer yer daha gürültülü, yer yer daha uzlaşmacı yakınları doğurması beklentiler arasında olabiliyor. Bazen de bunu tek bir mekan içerisine yedirebiliyorsunuz.

Tasarım ve yaratıcılık sizde ne gibi çağrışımlar yaratıyor?

Tasarım bence bir formül ve iç güdünüzün sahip olduğunuz vizyon ile birleşmesiyle ortaya çıkıyor. Bu formülü gerçek manada anlayan birinin her ölçekte üretim yapabilecek yeterliliğe sahip olduğuna inanıyorum. Bu nedenle mimarlık, iç mimarlık, endüstri tasarımı gibi disiplinler arasında çok keskin çizgiler olduğunu düşünmüyorum. Artık herkes her şeyi yapabilir ve üretebilir bir durumda. Bu da farklı fikirlerin iç içe geçtiği, keyifli işbirliklerinin ortaya çıktığı müthiş bir sinerji yaratıyor.

Gelecek planlarınızdan bahsedebilir misiniz?

Tasarımlarımız, ürünlerimiz, çözümlerimiz, yüksek iş ahlakımız ve içinde bulunduğumuz tüm toplumlar için değer yaratan bir şirket olmak. Aynı zamanda iç mimarlık mesleğine katkıda bulunmak, kalıcı bir iz bırakmak, sosyal sorumluluk projelerinde yer almak, geleceğin iç mimarlarına iyi bir örnek olmak. 

Kolektif House 42 Maslak A.O.S 55.Sokak No:4/542 Sarıyer/İstanbul Tel: +90 533 321 95 07 www.mertcanerinteriors.com mertcaner.interiors 45


dekorasyon

Sanatın Teknikle Buluşması SELİN GÜLHAN

Ö

ncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

1993’te Samsun’da doğdum. İlkadım Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi’ndeki resim eğitimim sonrası 19 Mayıs Üniversitesi Resim Öğretmenliği Bölümü’ne başladım. Kısa bir süre sonra okulu bırakıp Mimar Sinan Üniversitesi İç Mimarlık Bölümü’nde eğitime başladım ve oradan mezun oldum.

İç Mimar olmaya karar verme sürecinizden bahsedebilir misiniz?

Resmi çok seviyordum, fakat aklımı kemiren sorgulamalarım vardı. Resim özgürdü ve sadece mekanın izin verdiği ölçüde kısıtlanmış bir iz olmamalıydı. Işığıyla, malzemesiyle, hikayesiyle, tarzıyla, renkleriyle hayallerime ait olan mekanda daha güzel bir yer buluyordum ona... Mekan ve resim bütünleşiyordu. Ressamın sınırları kalkıyor, aynı hikayenin parçası olan masanın veya kapı kolunun anlatmak istediklerini tamamlıyordu. Sorgulamalarım sonuca ulaştığı gün, resim öğretmenliği bölümünü bıraktım. Tasarlamak konusunda farklı bir bakış açısına sahip olduğumu önce sınıf arkadaşlarımdan, sonra çok değerli üniversite hocalarımdan, sonrasında yanlarında eşsiz tecrübeler edindiğim patronlarımdan ve şu an da müşterilerimden duydukça yürüdüğüm yolu daha çok seviyorum. Severek yapılan işlerin karşılığı aynı istekle sizi buluyor. Sınırlar kendiliğinden kalkıyor ve dünyanın farklı noktalarında bir iz olma şansı buluyorsunuz. Belki biraz da şans var, fakat o şansı da bizim yarattığımıza inanıyorum.

46

Mimari projelerinde ressamlığın kendisine kazandırdığı estetik bakıșın izlerini gördüğümüz İç Mimar Selin Gülhan, yașam alanlarını ve iș ortamlarını tasarlarken kullanıcıların o mekanda yașamak istedikleri deneyimi esas alarak sanatla tekniği bir araya getirmiș oluyor.

Resim sanatıyla ilgileniyor olmanızın size mesleğinizde sağladığı katkılar nelerdir?

Resim tamamen sanatsal bir yaklaşım, iç mimarlık ise biraz teknik bir alan. Resimden gelen tasarım disipliniyle mimarlığı sanatsallaştırmaya çalışıyorum, denilebilir. Üniversiteye yetenek sınavıyla girdim. Şimdilerde kalktı. Biz beş seçenek arasından birini seçmek zorunda değildik. Aynı şekilde mimarlık da tüm olasılıkların içerisinden seçim yapmak olmamalı. Kullanıcı göz önünde bulundurularak bir konsept belirlenmeli ve onu yansıtacak her şey tasarlanmalıdır. Bu konuyu örneklemek isterim: ‘’Bir gün her şeyi biliyor olmanın gururu yok olacak. Bir bilim adamı gibi değil şair gibi öleceğiz.’’ Einstein gibi düşünmek adlı kitaptan aldığım bu cümle kaçış oyunu projemde konsept başlığım oldu. Yeni bir fikir bir anda ve biraz sezgisel şekilde gelir. Ancak sezgi önceki entellektüel deneyimlerimizin sonucundan başka bir şey değildir. Bu durumda sezgi bizim hayal etmeyi tercih ettiğimiz gibi ani bir deha patlaması değil, düşünce kavramı üzerine kafa yorulmuş bir felsefi yaklaşımdır. Dört farklı konsept altında oyunları kurguladım. İlk üçü bir bilim adamı tutumuyla, son oyun ise şair gibi ölerek çözülecek. Birinci oyun: “Herkes gerçeği farklı algılar. Her bakış açısı farklı düşünce dizinini vurgular ya da gizler. Bakış açımızı değiştirmek, çözümlerin gizlendikleri yerden ortaya çıkmasını sağlayabilir. Tek yapmamız gereken bakış açımızı değiştirmektir.”


İkinci oyun: “En güç problemleri çözmemizi önleyen en büyük engeller kafamızın içindedir. Problemin boyutlarını küçülterek onu çözülebilir hale getir.” Üçüncü oyun: “Kurallara uymak üzerine eğitildiğimiz için kurallara karşı çıkma yeteneğimiz zamanla körelir. Kural yok.” Dördüncü oyun: “Sayılabilen her şey işe yaramaz, işe yarayan her şey sayılamaz.” Bu son başlıkla birlikte oyunlar sona eriyor. Dünyanın nesnel bir değeri olmadığını; aslında müzikle, resimle şekillenmeyi bekleyen bir çamura döndüğünü savunuyorum. Tüm oyunları daha detaylı anlatmak isterdim, fakat resmin ve mekan tasarımının bendeki yerini anlatan son oyuna dikkat çekmek istiyorum. Oyuncular artık bir takım değil. Bedenlerinin sığabileceği ayrı tünellere giriyorlar. İstemeden sürtündükleri boyaları, çamurları tünel boyunca bir yerlere bulaştırarak ilerliyorlar. Çıkış için bir ipucu ararken geri dönüşte sadece onlardan geriye kalan izleri görüyorlar. Sorunuzun cevabı: mimarinin tüm teknik konuları içerisinde, şair gibi ölmeme katkısı olacak sanırım.

Tasarımlarınızı yaparken estetik ile işlevsellik arasında tercihinizi daha çok hangi yönde kullanıyorsunuz?

İkisi birbirinden ayrı şeyler olmamalı. Görsel hafıza belki bu ya da önceki deneyimlerimden başka bir şey değil. On dört sene kadar önce resim çizmeye ilk başladığım zamanlarda sürekli olarak insanları, çevreyi izliyordum. Denize gittiğimde elimde hep defterim olurdu ve edindiğim anatomik bilgilerle birlikte onların tüm hareketlerini resmetmek için hızlı eskizler çizerdim. İmgesel çizimlerimin gelişmesinde de çok büyük etkisi var bunun. Ve şimdi mekanlarımda henüz iki boyutlu bir çizim yaparken dahi üç boyutlu bir şekilde projenin içerisinde yaşayabiliyorum. Kullanıcı bir hayvan da olabilir. Onun gözüne inmek de bizim işimiz. Farklı durumlarda çok konforlu olmayan alanlar deneyimletilmek istenebilir. Örneğin; fast food restoranlar uzun sohbetler edebileceğimiz, rahat oturma alanlarının olduğu yerler değildir. Hızlı tüketim için kısa süreli konfor alanı tasarlanır. Bu gibi mekanlarda da yine işlevsellik kaçınılmazdır. Mekanın gerektirdiği sirkülasyon alanları, doğru belirlenmiş birimler, doğru mobilya oranları, doğru ışık, akustik, havalandırma gibi konular çözümlenmezse o mekanda yaşamak keyif değil, rahatsızlık verecektir. Malzeme mukavemeti ve montajı da son derece titizlikle ayarlanmalıdır. İleride yaşanacak rahatsızlıktan da öte, yaşanabilecek tüm kazalar göz önünde bulundurularak tasarım yapılmalı ve tüm olası aksaklıklar önlenmelidir.

Gelecek hedefleriniz ve mesleğinizden beklentileriniz nelerdir?

Önceden bu soruya cevap olarak yaşayacağım tüm yılların planını anlatabilirdim. Kendimi, neyi sevip sevmediğimi çok iyi tanıyan biriyim. Fakat şunu öğrendim ki, yaşadığımız deneyimler sonucunda hep aynı şeyleri aynı oranda seviyor ve istiyor olarak kalmıyoruz. Okul dönemlerimde ölçek olarak

büyük projelerde yer almak istiyordum. İş bittiğinde önce uzaktan bakarak gurur duyup, sonra içerisinde kaybolacaktım. Gerçekleştiğinde ise içeride en başta kurduğum hayallerim kaybolmuştu. Sonralarda farklı ülkelerde projeler yapmak istedim. Yabancı yerlerde, yabancı insanların arasında ya da haritada bazı noktalarda kendimden izler bulacaktım. Gerçekleştiğinde bir yerlerde benim yaptığım ama benden çok da bir şeyler olmadığını fark ettiğim mekanlar yer alıyordu. Şimdilerde anlıyorum ki, iş deneyimlerimde hayallerimi nasıl gerçekleştireceğimi öğrenmişim. Bu da çok değerli bir süreçti benim için. Sizlerle mimari çalışmalarımı da paylaşmak isterdim, fakat hiç biri tam olarak ben değil. Tüm samimiyetimle sona geldim. Şimdilerde kendi ofisimin çizimlerini yapıyorum. Sondan beklentim; birbirini tamamlayan hayaller, hikayeler, mekanlar, resimler ile benden ve ekip arkadaşlarımdan bir şeyler. Ticari kaygıların önceliğimiz olmadığı; özgün, özgür proje süreçleri... Hayal ettikleri için yaşayanların anlayabileceği bir not olmalı... 

selingulhan_ 47


dekorasyon

ATIA BATH

Banyolarda Atia Şıklığı

S

tilini evinin her köşesinde göstermek isteyenler için Atia’nın ürettiği Camden, Bath, Soho ve Arch koleksiyonları banyolarınızı hem ergonomik hem de yüksek şıklıktaki kalite standartlarına taşıyor...

ATIA ARCH

48

ATIA CAMDEN

ATIA SOHO


“ÖZGÜR OL - SAÇMALA - KALIPLARDAN ÇIK - KORKMA - DENE”

www.bennart.com.tr

gulsah_kahraman

www.kahramanmimarlik.com.tr


www.bennart.com.tr

Mustafa Kemal Mahallesi Dumlupınar Bulvarı Mahall B Blok 274/7 No: 129 Çankaya / ANKARA Tel: +90 312 502 27 68 - Faks: +90 312 230 27 29 gulsah_kahraman

www.kahramanmimarlik.com.tr


P a n o r a AV M M a d a m e C o c o Kat:1 MaÄ&#x;aza No:194


dekorasyon

GÜLȘAH KAHRAMAN

Hayata Dokunan Tasarımlar Hayatının odağını tasarım ve üretim olarak ifade eden Kahraman Mimarlık firmasının kurucusu Yüksek Mimar Gülșah Kahraman, mimarlığın yanı sıra inșaat sektöründe de edindiği tecrübelerle, tasarımdan anahtar teslimine kadar tüm süreç üzerinde kurduğu hakimiyeti akademik kariyeriyle de birleștirerek hayata geçirdiği projeler ile kullanıcısına özel, en üst seviye deneyimi yașatmayı hedefliyor. 50


Ç

ocukluğumdan beri hayatı sorgulayan, hayata ve çevremdeki insanlara katkı sağlamaya çalışan, maddi ve manevi değerler üzerine derinlemesine düşünüp çaba sarf eden biri oldum. Hayatı benim için yaşanır ve keyifli kılan şey; yaydığım pozitif enerji, dönüştürebildiğim hayatlar, biriktirdiğim güzel anılar… Mekan ise tüm hayatımızın sahnesi aslında. Bu sebeple zamanı anlamlandıran, duygu ve ruhumuza hitap eden mekanlar üretmek en büyük hayalimdi. Tanıdığım ya da tanımadığım birçok insanın hayatına, ruhuna gizli bir şekilde katkı sağlayabilecek olmak mimarlığı benim için eşsiz kılmıştı. Mimarlık serüvenime lisans eğitimimi Gazi Üniversitesi’nde tamamlayarak başlamış oldum. Daha sonra 2008-2009 yıllarında London Architectural Association’da “Geleceğin Metropolleri” üzerine çalışmalarıma devam ettim. 2009-2011 yıllarında ise Eindhoven Teknik Üniversitesi’nde “Kamusal Yapıların Yeniden Programlanması ve Dönüşümleri” üzerine yüksek lisans tezimi tamamladım. Türkiye’ye dönünce 2011 yılında Kahraman Mimarlık firmasını kurdum. Aynı zamanda üçüncü jenerasyon olarak ortağı olduğum Birlik Grup Şirketlerimizde inşaatla iç içe olmamın getirdiği bir şansım da vardı. Aileden kaynaklı olarak şantiye ve üretimin tadını çok erken yaşta tatmaya başladım. Hayalinizdeki tasarımı nasıl inşa edebileceğinizi de biliyor olmanızın çok daha kıymetli olduğunu bu sayede deneyimledim. Proje ve uygulama firmaları olarak ikiye ayrılmış olan sistemi görmek, ayrıca bir de inşaat firması

kurmam konusunda teşvik edici oldu. Tasarladığınız mekanı nasıl üreteceğinizi bilmediğiniz, malzeme ve uygulama bilgisine sahip olmadığınız sürece sanatla inşaat arasında bir yerde kalıyorsunuz. Çünkü mimarlık, sanatı inşa etmeyi becerebilme yeteneğidir. Bu düşünce temelinde proje ve uygulamayı bir arada yürütebileceğimiz bir sistem geliştirmek için 2014 yılında da babam Mevlüt Kahraman ile birlikte Bennart Yapı A.Ş. firmasını kurduk. Birlik Yapı’da olan ortaklığım sayesinde kurulu bir düzen içerisinde bütünün bir parçası olarak mevcut olanı devam ettirmeyi yaşarken, diğer taraftan kendi bilgi ve birikimimle de yeni bir sistemi eş zamanlı kurmuş ve yürütmüş oldum. İçinde bulunduğum iki farklı sistem de her geçen gün kendimi farklı yönlerden geliştirmemi sağladı. Gelişmek ise zaten benim hayattaki en büyük amacım diyebilirim. Başarıyı; yerinde durmamak, pes etmemek, denemek, üretmek olarak yorumlayan biriyim. Bu sebeple kendimi ve temas içinde olduğum birçok insanı hayatımıza anlam katacak ve bu hayata izler bırakacak şekilde motive ettiğimi düşünüyorum. Beni besleyen şantiye ve ofis hayatımın yanı sıra, 20142016 yılları arasında TOBB Üniversitesi ve Osmangazi Üniversitesi’nde öğretim görevliliği yaptım. Şu anda ise, Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde öğretim görevliliğini proje yürütücülüğü yaparak devam ettiriyorum. Aynı zamanda

51


dekorasyon

birçok üniversitenin konferans ve seminerlerinde öğrencilerle buluşmaktan, kendi deneyimlerimi paylaşmaktan, onlarla yakın ilişki içerisinde olmaktan çok büyük keyif alıyorum. Enerjisini çalışmaktan ve dönüştürmekten alan biri olarak hayatımın odağı tasarım ve üretim diyebilirim. Çok şanslıyım ki bugüne kadar birlikte çalışma fırsatı bulduğum ve hala da çalışmaya devam ettiğim ekip arkadaşlarım da hayata katkı sağlamak isteyen, kendi değerleri ve fikirleri olan kişiler. Böylece her türlü fikrin, farklılığın kıymetli olduğu bir çalışma ortamında sinerji ile tasarım yapıyoruz. Mekanın düşünce ve tasarım süreç başlangıcı ofis olup, şantiyede devam edip, sonucu yine hep birlikte değerlendirdiğimiz bir çalışma sistemimiz var. Mimar, iç mimar ve inşaat mühendisi gibi farklı uzmanlık ve bakış açılarının bir araya gelmesi ile ele aldığımız projelerimizde tasarımı her yönden irdelemiş oluyoruz. Şantiyemizde de yine her biri mesleğine aşık, yeniliğe açık, yeni teknoloji ve malzeme bilgileri ile kendisini hiç durmadan güncelleyen, çok deneyimli bir ekip ile projenin başından sonuna kadar tasarım ve üretim sürecini organize edip mekanı kullanıcı ile buluşturmaktan çok büyük haz duyuyoruz. Hayata dokunmak, insana dokunmakla mümkün olduğu için ürettiğimiz her mekanda tartıştığımız ve önemsediğimiz konu insan odaklı tasarım yapmak oluyor. Kullanıcı odaklı mekan üretimimizde algı, zevk, hacim, duygulara hitap, malzeme bütünlüğü ve esnek mekanlar başlıca tasarım kriterlerimiz arasında yer alıyor. Bu kriterlerin öncülük ettiği farklı biçimlerde vücut bulmuş, kente ve kullanıcıya sunulmuş tasarımlar üretmek, deneyimlemek, güzel geri dönüşler almak da bize başarı duygusunu tattırıyor. Tasarımlarımızla yurt içinde ve yurt dışında birçok yarışmada ödüllere layık görülüp, kamu ve özel sektörde de birçok farklı ölçekte projede yer aldık. Ölçek farkı gözetmeksizin tasarımlarımıza aynı ciddiyet ve önemle konsantre olmamızın da zihnimizi ve farkındalığımızı

52

besleyen bir diğer konu olduğunu söyleyebilirim. Farklı ölçekler ve programlarda tasarımlar yapmak bizlere her zaman heyecan ve dinamiklik katan bir durum. Bugüne kadar birçok işveren ile kimi zaman sadece uygulama kimi zaman da tasarım ve uygulama olarak çalışmalarda bulunduk. Bunlardan bazıları şu şekilde: T.C. Cumhurbaşkanlığı İstanbul Tarabya Yerleşkesi’nde; Cumhurbaşkanı makam odası, sosyal ve idari tesis, danışman oteli, özel sağlık merkezi, misafir villası gibi farklı konseptlerde birçok mekanın tasarımını ve uygulama kontrolörlüğünü yaptık. Süreç ve sonucun üst makam tarafından da beğenilmesi ve hala keyifle kullanılıyor olması, bizim için güzel bir başarı oldu. Birlik İnv olarak ortağı olduğumuz ve yapımı hala devam etmekte olan Antares Konutları projemizde; tüm proje, tasarım ve uygulama, örnek daire oluşturma süreçlerinde Kahraman Mimarlık ve Bennart Yapı olarak proje ve inşaatla ilgili tüm şirketlerimizin birbirine destek olduğu bir sistemle ilerlemek de projede her bir noktayı titizlikle ve itinayla tasarlamamızı sağlıyor. Toplu konutlarda dikkat edilmesi gereken ortak kullanıcı zevki belirleme, hitap ettiği kesimin isteklerinin analizini doğru yapabilme ve ihtiyacı karşılayabilmenin yanı sıra özel villa uygulamalarımızla da kullanıcıların kişisel zevk ve isteklerine, ev hayatlarını çok iyi analiz ederek özel bir yaklaşımda bulunuyoruz. Aslında konut tasarımı için kendimizi bulduğumuz en özel alan diyebiliriz. Çünkü kişinin yaşadığı evin tüm alışkanlıklarına, yaşam tarzına uyabilmesi için kendini çok iyi tanıması gerekiyor. Bir kişinin kendisini nasıl bir ortamda en huzurlu ve oraya ait hissedebileceğinin analizini yaparak ilerliyoruz. Kişinin asıl zevki ve hayata bakış açısı yaşadığı evle örtüşmelidir. Çünkü ev en mahrem ve bize ait olan yerdir. Bu sebeple kullanıcı ile doğrudan temasta olduğumuz, yaşantısını anlamaya çalışıp bir terzi gibi ona özel kıyafet dikerek tasarladığımız


bir süreç oluyor. Pandemi süreciyle de evlerimizde nasıl vakit geçirdiğimizin, dönüşebilen mekanlara ihtiyaç duyduğumuzun, balkon-teras gibi mekanların öneminin farkına varıldı; diyebiliriz. Mahall’de bulunan 350 m2’lik kendi ofisimiz başta olmak üzere, proje ve uygulamasını yaptığımız birçok ofis bulunmaktadır. Makamın gereksinimleri, iş koluna göre gerekli olan çalışma ortamı, müşteri potansiyellerine göre oluşturulmak istenen etki, ofisin çalışma biçimine göre kurgulanan işleyiş senaryoları, kullanılan malzemelerin çalışma ve misafirlerde bıraktıkları etkilerin sentezi gibi konular ışığında ofis tasarımı yapmak tüm gününü ofiste geçirenler için ayrı önem taşıyor. Birlikte ve bireysel olarak vakit geçirilebilecek mekanlar üretmek, kullanıcı psikolojisini ve o ofiste çalışmayı isteyip istememeyi beraberinde getiren duygular olduğu için ayrıca çok önem veriyoruz. Şaşmaz Officium, Timko, Maidan, Mahall, Next Level gibi iş merkezlerinde tasarım ve uygulama yaptığımız ofislerin dışında uygulamasını yaptığımız Kalyon Enerji’nin Güneş Enerji Paneli üretim fabrikasındaki Ar-Ge ve yönetime ait yaklaşık 5500 m2’lik ofis ve makamın uygulaması ise bir fabrika içerisindeki çalışma ortamını deneyimlemek adına ayrı heyecan duyup keyifle yaptığımız başka bir projemiz oldu. Mağaza, kafe gibi programlarda ise kurumsal bir dil oluşturup mekanda kullanılan renk, koku, ışıkla nasıl farklar yaratıldığını görmek; yani bazen kullanıcının çok beğendiği bir yeri neden beğendiğini tarif edememesi, fakat duygularına hitap etmesini kurguladığımız mimari ile karşılıyor olmak ise ayrı keyif veriyor. Bu alanda da LC Waikiki, Random, Starbucks, Pepperjam, Kebo gibi uygulamalarını yaptığımız işler bulunmaktadır. Tasarım ve uygulamasını yaptığımız Ankara Beysupark Yaşam Merkezi’ndeki ChronoStation’da 3000 m2’lik bir alanda pt salonu, çocuk oyun alanı, kafe ve Disney konseptli mağaza uygulamamız; birçok farklı programın bir arada olduğu, farklı kullanıcılara hitap eden bir sistemde, mimari ile organizasyon sağlıyor olmak da yine çok keyifle yaptığımız projelerimizden biri oldu. Özetle, sadece mimari proje üretmenin yanı sıra uygulamaya olan hakimiyetimiz sayesinde bir işi tasarımından anahtar teslimine kadar yürütebilecek bilgi, donanım ve kadroda olmamız bizimle çalışmayı tercih edenler için de tek kişiyle muhatap olarak tüm süreci çok rahat geçirmelerini sağladığı için çok tercih ediliyor. Çünkü işverenin de proje ve inşaat sürecinde en büyük endişesi kime, nasıl, ne kadara ve ne kadar sürede o işi yaptıracağını bilemeyişinden kaynaklanıyor. Bizim için en büyük tatmin yapılan işin içimize sinerek işverene teslim edilmesi, uygulamanın en iyisini en doğru şekilde nasıl yapabileceğimize odaklanmamız ve kendimize olan güvenimiz. Bu durum işverenin de kendisini süreçte rahat etmesini ve keyif almasını sağlıyor. Hedefim her zaman vizyoner işverenlerle çalışmak, yurt içi ve yurt dışında edindiğim bilgi ve deneyimlerimi mesleğime aktarabilmek, doğru ekiple keyifli işleri mutlu bir şekilde üretmek oldu. Umarım birçok insanın hayatına gizli kahraman olarak dokunabildiğimiz nice projeler ve uygulamalar yapmaya ve hep daha iyisini üreten bir ekip olarak insanların hayatına mekanla dokunabilmeye devam ederiz. 

gulsah_kahraman 53


dekorasyon

ȘERİF SOĞUKBULAK

Tasarımda Lüksün Çizgisi Mimarlık ve iç mimarlık alanlarında sunduğu kaliteli çözümlerden mobilya tasarımına kadar bir projenin her așamasına hakim olarak hayata geçirdiği özgün eserlerle adından söz ettiren Mimar Șerif Soğukbulak, yurt içinde ve yurt dıșında altına imzasını attığı sayısız çalıșmayla ev ve iș yerlerine farklı bir soluk kazandırmaya devam ediyor.

S

izi tanıyabilir miyiz?

Yurt içi ve yurt dışında konut ve ticari projeler tasarlıyorum. 2003 yılında mühendislik fakültesi mimarlık bölümünden mezun oldum. Mimari ve spesifik iç mimari proje tasarımlarına yöneldim. Bu çerçevede mimari ve iç mimari proje geliştirme konusunda lisansüstü eğitim aldım. Böylece hem mimarlık hem de mühendislik disiplinlerini ve prosedürlerini harmanlamış oldum. Bu bana büyük bir güven verdi. Aslında tasarım

54

ailemin de bir tutkusudur. Zira babam iddialı bir klasik mobilya ustasıdır. Lise yıllarında babamın yanında çıraklık yaptım. Bu yıllarda ham materyale hayat veren dokunuşlara şahit oldum. Bunlar spesifik tasarıma olan tutkumu besledi. Şimdi tecrübelerimi ve tasarım tutkumu yeni trendler geliştirmeye odakladım. 2005 yılından bu yana Artstyle markası ile birçok projeye imza attık. Farklı projelere imza atmaya da devam ediyoruz. Genç, dinamik ve heyecanlı bir ekiple hedeflerimize doğru yol alıyoruz.


Mimar ve tasarımcı olmanızda en önemli etken nedir?

Aslında bu meslek benim çocukluk hayalim. Bahsettiğim gibi babamın profesyonel bir mobilya ustası olması mimarlık ve spesifik tasarımcılık hayallerimi besledi. Ayrıca, sektörde hayal ettiğim tasarım örneklerini göremiyordum. Sektörün daha özgün tasarımlara ihtiyacı olduğunu düşündüm. Hem alaylı hem de mektepli bir mimar ve tasarımcı olarak kendimi bu sektörde buldum. Tam da istediğim ve beklediğim noktadayım.

Hem konut hem ticari projeleriniz var....

Evet, Artstyle Mimarlık bünyesinde ağırlıklı olarak ticari mekanlar için hizmet veriyoruz. Kafe ve restoran gibi ticari mekanların dekorundan tasarımına, mobilyasından aydınlatmasına kadar her türlü iç mimari süreçlerini üstleniyoruz. Artstyle ekibi olarak tecrübeli mimar, iç mimar, inşaat mühendisi ve teknik elemanlarla birlikte hizmet veriyoruz. Mobilya ve ahşap ekipmanlarını iki bin metrekarelik fabrikamızda profesyonel bir ekiple tasarlıyoruz. Üstlendiğimiz projelerde her türlü malzeme, ekipman ve ekip bize ait. Bu sebeple özgün bir firmayız.

Yurt içi projelerinizden bahseder misiniz?

Yurt içindeki projelerimiz çok yoğun. Lüks konut ve villalardan kafe ve restoran tasarımlarına kadar birçok mekan için projelerimiz var.

55


dekorasyon

Örneğin; ev ve iş yerlerine iç mimarlık ve mobilya uygulaması hizmetleri veriyoruz. Müşterimizin talepleri çerçevesinde özgün, özel ve dikkat çeken tasarım projelerimiz aralıksız devam ediyor. Özel hizmet alanımız, lüks konut, restoran ve pırlanta sektörlerinde iç mimarlık hizmetidir. Daha iyi yaşam ve iş alanları sunabilmek için sektördeki yenilikleri yakından takip ediyoruz.

Yurt dışında da yoğun bir portföyünüz var. Neler söylemek istersiniz?

Yurt dışı portföyümüz ağırlıklı olarak Avrupa ve Orta Doğu’da. Avrupa’da yoğun olarak müstakil villalar ve ödüllü restoran projelerimiz var. Mesela şu an Hollanda’da bir iş insanının tasarımlarını yapmış olduğumuz malikanesinin tüm inşaat ve dekorasyon uygulamalarının yanı sıra sabit ve hareketli tüm mobilyalarını yine kendi fabrikamızda üreterek Hollanda’ya gönderiyor, montajlarını da yine kendi uygulama ekiplerimizce yapıyoruz. Yaptığımız işler, yeni portföylere referans oluyor. Bu sebeple yurt dışı portföyümüzde şu an için Almanya’da üç, Sırbistan’da da bir müstakil villa projemizin hem tasarımları hem de uygulamaları devam etmektedir. Projelerimizde A’dan Z’ye her şey Türkiye’den ihraç ediliyor. İşçiliğini de Türk ekiple yapıyoruz. Yani projelerimiz her anlamda Türk imzası taşıyor.

56

Hayalini kurduğunuz bir ünlünün evi ya da iş merkezi var mı?

Açıkçası bize göre tüm müşterilerimiz ünlüdür. Aslında biz onları müşteri olarak da görmüyoruz; bir partner veya bir çözüm ortağı gibi yaklaşıyoruz. Sorunuz özelinde düşünürsek tabii ki ünlü sanatçıların, siyasilerin veya iş adamlarının projelerine imzamızı atmak isteriz. Bazı ünlü isimlerle çalıştık. Umuyorum ki yurt içindeki ve yurt dışındaki metropol kentlerin en kalabalık caddelerindeki iş merkezlerine veya ticari mekanlarına da imzamızı atacağız.

Sizin alanınızda olmazsa olmaz dediğiniz konular var mı?

Tasarım ve iç mimarlık alanında kalite ve estetik her zaman ön plandadır. Bana göre kaliteli malzeme, estetik tasarımlar ve profesyonel ekip bu sektörün olmazsa olmazlarıdır. Tabi bunun dışında müşterilerimizin veya partnerlerimizin talepleri de önceliklerimiz arasında yer alıyor. Ulusal ve uluslararası standartlara uygun süreçlerle kaliteli işler teslim etmeye özen gösteriyoruz. Tüm bunları sektörün olmazsa olmazları olarak düşünebiliriz.

Tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

Üstlendiğimiz projelerde görkemli, estetik, lüks, kaliteli ve özgün tasarımlara özellikle önem veriyoruz. Rahat, sıcak ve samimi tarzlarda ortamlara odaklanıyoruz. Bize özgü çizgiler ve dokularla farklılığımızı ortaya koyuyoruz.


Modern, klasik veya avangart… Biz müşteri taleplerine odaklandığımız için tarzımızı da müşteri beklentilerine göre uyarlayabiliyoruz. Genellikle farklı tarzları harmanladığımız tasarımlarımız daha fazla ilgi görüyor.

Genç yaşta size başarıyı getiren unsurun ne olduğunu düşünüyorsunuz?

Ben lise yıllarından beri çalışıyorum. O yıllardan beri tasarıma odaklandım. Babamla çalışırken de kafamda hep özel tasarımlar vardı. Üniversite yıllarında da ileriye dönük birçok hayalim vardı ve daima bunlar için odaklanarak hamleler yaptım. Şimdi hem mimarlık hem mühendislik hem de tasarım yeteneklerimi bir arada kullanabiliyorum. Farklı alanlardaki tecrübelerimin bugünkü konumumda etkili olduğunu düşünüyorum.

Yakın gelecekteki projelerinizi anlatır mısınız?

Yurt içindeki ve yurt dışındaki projelerimiz devam ediyor. Yakın gelecekte hedefimiz yurt dışı müstakil villa ve üst segment restoran projelerinin sayısını artırmak, yurt içinde de lüks konut ve villa projelerinde uygulama sayımızı sağlam ve emin adımlarla artırmak. Yakın zamanda uluslararası arenada ses getirecek bir mobilya markası oluşturuyoruz. Şu sıralar beni ve ekibimi en fazla heyecanlandıran olay bu açıkçası. 

57


dekorasyon

YARGICI

Bahçe Keyfi YARGICI ŞEMSİYE 2.599

58

ÇİÇEKMİSİN YAPAY LİMON AĞACI 79

H

avaların ısınmasıyla bahçe ve yazlık keyfi de başlar... İnsanda hafiflik hissi uyandıran mavi renk, hasır malzemeler; mekanları doldurur... İşte sizin için seçtiğimiz ürünlerle dış mekanlar için hoş öneriler...

ZARA HOME SEPET 449 BEYMEN HOME TEPSİ 252


H&M TABAK 69

H&M METAL ÇİÇEK SULAMA KABI 169

TEPE HOME OTURMA GRUBU 21.490

ÇİÇEKMİSİN İKİLİ DENİZ ATI DEKORATİF BİBLO 239

TEPE HOME BAHÇE SALINCAK 3.990

BEYMEN MISSONI HOME YASTIK 1.899


dekorasyon

Şıklığı ve Konforu Birlikte Yaşayın

SEREN DEMİRBAȘ

B

ize kendinizden bahseder misiniz?

1991 yılı Ankara doğumluyum. Eğitim hayatıma Büyük Kolej’de başladım ve 2015 yılında Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nden mezun oldum. Mezun olur olmaz, hem mesleğe yeni atılacak olmanın verdiği heyecan hem de kendi yaratıcılığımın sınırlarını zorlayabilecek olmanın verdiği heves ile kendi İç Mimarlık şirketim olan MATT Architecture’ı kurdum.

MATT Architecture hangi alanlarda hizmet vermektedir?

İç Mimarlığı ilgilendiren bütün alanlarda hizmet veriyoruz. Projenin tasarımından uygulamasına, anahtar teslim şeklinde ilerliyoruz. Ağırlıklı olarak villa, ofis, mağaza ve restoran projeleri üzerinde çalışıyoruz. Bütün projelerimizde müşterimizin talebi doğrultusunda kişiye özel tasarımlar yapıyoruz.

Şu ana kadar gerçekleştirdiğiniz projelerden bahsedebilir misiniz? En beğendiğiniz hangisiydi?

Küçüklüğümden beri havaalanları beni çok mutlu eden yerlerden biriydi. Genç bir yaşta Sabiha Gökçen Havaalanı gibi büyük bir projede yer almak beni çok gururlandırdı. Bu projeyi hakkıyla yapabilmek benim için ayrı bir keyifti.

60

MATT Mimarlık’ın kurucusu İç Mimar Seren Demirbaș bașarısında gerek müșterileriyle gerekse uygulama ekibiyle kurduğu iletișimin önemine vurgu yaparak, bu iletișim sonunda edindiği bilgiler sayesinde uzun yıllar keyifle yașanılacak mekanların ve huzurla çalıșmaya imkan veren iș ortamlarının yaratılabildiğinin altını çiziyor.

Aynı zamanda villa projelerini çok seviyorum. Çünkü büyük metrekareli evler farklı tasarımları yansıtabilmek adına çok daha büyük bir fırsat sunuyor. Bir villanın içinde birbirinden aykırı ancak birbiriyle uyum sağlayacak bir sürü konsept çıkarabilmek kişisel olarak beni çok heyecanlandırıyor. Ticari mekanlar yaratırken markaların kimlikleriyle tasarım yapıp bunu uygulamaya geçirmek İse ayrıca bir keyif. Bir restoranın veya mağazanın iç mekan tasarımı müşterinin kendisini iyi hissetmesi için çok özel ve önemli bir faktör. Hem marka kimliğini yansıtan hem de projeye özgü konseptle tasarlanmış mekanların büyük kitlelere hitap ediyor olması, bu işin en sevdiğim kısımlarından biri. Ofis projelerininse adeta bir ev projesi kadar önem taşıdığını düşünüyorum. Çalışma ortamının hem konforlu hem de her detayı düşünülmüş olması gerek. Ofisin gün içerisinde aldığı ışığın bile ofisin aurasında büyük etkisi var. Ofis tasarımlarında en ince detayına kadar müşterilerimin talepleri doğrultusunda onlara maksimum konforu, prestijle sentezleyen bir proje sunmaya çalışıyorum.

Bir yapının yaratım sürecinde iç mimarın sorumluluğu nerede başlar ve nerede biter?

Tasarım süreci önce müşterimizin isteklerini dinleyerek başlar. Daha sonra ise günümüzdeki teknoloji imkanlarından yararlanarak fotoğraflanmış gibi gözüken çizimleri müşterilerimize sunarız. Müşterimizin onayı veya


revizeleri doğrultusunda uygulama projesi detaylandırılır. Milimetrik ölçülerle her şey çizilir ve sonrasında profesyonel uygulama ekibimiz uygulamaya başlar. Bir mimarın uygulama ekibiyle olan iletişimi, projenin en önemli noktalarından biridir. Bir iç mimar bir mekanın tasarımını en iyi şekilde yapabilir, ancak bizlerin almış olduğu eğitimdeki en önemli detay ince işçiliktir. Mekanın tesisat planından kullanılan malzemelere kadar işin mutfağına hakim olmak çok önemlidir. Müşterilerimize hem görsel olarak tasarımsal bir şölen hem de teknik detaylarıyla uzun yıllar keyifle kullanabileceği konforlu alanlar yaratmaya özen göstermeliyiz.

Projelerinizi oluştururken müşterinizle aranızda nasıl bir etkileşim oluyor?

Bu işin en önemli kısmı müşteriyle kurulan iletişim. Proje aşamasında karşımdaki müşteriyi tanımak, onun ne istediğini anlamak ve de nelerle mutlu olacağını analiz etmek çok önemli. Gün içinde bulunduğumuz ortamlar, günlük psikolojimize çok büyük etki eder. O yüzden bir tasarımcının asıl yeteneğinin müşteri taleplerini doğru anlayıp, bu taleplerle kendi zevkini birleştirmesidir diye düşünüyorum. Mesela bir projemizde müşterimiz; “Biz mutfakta yaşıyoruz. Ailecek hep mutfakta zaman geçiririz.” dedi. Biz onlara hem konforlu hem de şık bir yaşam alanı oluşturmayı hedefleyen, içerisinde oturma grubu olan bir mutfak tasarladık. Şimdiyse o alanda keyifle zaman geçirdiklerini görmek beni gerçekten çok mutlu ediyor. İç mimarlığın en sevdiğim bir diğer kısmı ise projelerin arkasında bıraktığı dostluklar. Müşterilerimle saygı çerçevesinde özenli bir iletişim kurmaya çalışıyorum. Projelerimin sonlarında kurmuş olduğumuz iletişim, zamanla dostluğa dönüyor. Ben müşterilerimi kendi düşüncelerim ve önerilerim doğrultusunda yönlendirir, onların istekleri ve düşünceleri doğrultusunda projeleri revize ederim. Bir iç mimar olarak müşterilerimizin düşüncelerini anlamanın ve onları kendi stilimizle sentez yaparak uygulamanın çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Siz projelerinizi tasarlarken da çok hayatımızı güzelleştiren estetik yaşam alanları mı, yoksa her şeye en kolay şekilde ulaşabileceğimiz fonksiyonel yapılar mı yapmayı ön planda tutuyorsunuz?

İşte iç mimarların en önemli görevlerinden biri de bunu başarabilmek. Bir alanı en fonksiyonel ve konforlu şekilde tasarlayabilirken tasarımdan ödün vermemek. Müşterilerimizin talepleri doğrultusunda hem tasarım hem de fonksiyon öğelerini sentezlemeye çalışıyoruz. Bir tasarım maksimal olup fonksiyonellikten uzak da olabilirken, minimal olup görsellikten yoksun da olabiliyor. Ancak kendi projelerimde benim en çok önemsediğim şey müşterimin tam olarak istediği şeyi hem görsel unsurlarla beslemek hem de günlük yaşantısında kullanması için fonksiyonelliğini arttırmak.

61


dekorasyon

İç mimaride trendler ve geleceğin tasarımları neler?

İç mimaride trendler o kadar hızlı değişiyor ki... Tıpkı moda sektöründeki “fast fashion” gibi. Biz MATT Architecture olarak zamansız parçaları eklektik nüanslarla trendlere uygun olarak tasarlamayı amaçlıyoruz. Ancak tasarımlar dünyasının gelişimini takip etmek adına bir tasarımcı olarak fuarlara katılmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. “Maison Objet” ve “Salon Del Mobile”yi takip etmek beni çok mutlu ediyor. Bu fuarlar benim tasarım olarak daha iyiyi tasarlamaya çalışmamda çok önem taşıyor.

Son zamanlarda evini güzelleştirebilenlerin daha mutlu vakit geçirdiği bir süreç yaşadık. Bir iç mimar olarak MAG okurlarına bu konuda neler söylemek istersiniz? Bu zor karantina günlerinde hepimiz, daha önce hiç olmadığı kadar evlerimizde zaman geçirmeye başladık. Ve sonunda evlerimizin günlük psikolojimizde çok büyük etki gösterdiğinin farkına vardık. Aslında bu dönemde yaptığımız bir sürü kişisel yatırımdan en değerlisinin ev için olması gerektiğini anladığımızı düşünüyorum. Sıcak bir ev ortamı yaratmak, gündelik hayatın stres ve endişesini azaltabilmemiz adına en büyük unsur. Sevgili MAG okurlarını evde çalışmadan arta kalan zamanlarında evlerine tatlı ve sıcak detaylar eklemeye davet ediyorum. Küçük bir minder, akşamları kahvenize eşlik edecek loş bir ışık veya evinizin kullanılmayan boş bir köşesinde açmayı bekleyen bir bitki bile evinizin aurasını hemen yükseltecektir. 

62



dekorasyon

KÜBRA EYİGÜN

Bir Tasarımın Tek Sınırı Hayal Gücünüzdür Genç yașta birçok önemli projeye imza atan İç Mimar Kübra Eyigün, İstanbul’dan Ordu’ya uzanan kariyer yolculuğunu paylașıyor... Kendi ismiyle kurduğu Kübra Eyigün İç Mimarlık’ın mottosunu, iyi bir ekiple çalıșmanın önemini, 2020 trendlerini ve sektöre dair merak edilenleri MAG okurları için açıklıyor.

64


K

endinizden bahseder misiniz?

Karadeniz, Ordu doğumluyum. Kökenimiz Gürcistan göçmenidir. İlkokul, ortaokul, lise dönemini Ordu’da geçirdim. Lise eğitimimi tamamladıktan sonra üniversiteye hazırlanmak üzere İstanbul’a gittim. Orada bir sanat akademisinde bir sene mesleki eğitim aldım. Haliç Üniversitesi İç Mimarlık Bölümü’nü kazandım. Üniversite bitince de İstanbul’da çalışmaya başladım.

İç mimar olmaya nasıl karar verdiniz?

Açıkçası babam hep avukat olmamı isterdi. İnsan ilişkilerimin, diyaloglarımın hızlı ve pratik olduğunu düşünür; ikna kabiliyetimin iyi olduğunu söyler; “Kazanamayacağın dava yok!” derdi. Ancak ben, yeteneğimin bu doğrultuda olduğuna inandığım için, hep iç mimarlık bölümünü istedim. Projeleri tasarlarken hayal gücümle birlikte güzel tasarımlar ortaya dökebileceğimi düşündüm. Üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra İstanbul’da birçok firmada iş deneyimlerim oldu. Bölüm olarak iş ağımız çok genişti. Ben de tek bir noktadan ilerlemek yerine diğer noktalarda da tecrübe sahibi olmak istedim. Bu anlamda mobilya, mimarlık ofisi, satış, saha, şantiye alanlarında ilerledim; ancak bu işin gerçekten de sahada olduğu kanısına vardım. Şantiye tozu yutmadan, ben bir iç mimarım, diyemezsiniz.

65


dekorasyon

11 yıllık dolu dolu bir İstanbul macerasından sonra memleketim Ordu’ya dönerek 2018 yılında Kübra Eyigün İç Mimarlık firmasını kurdum ve piyasalara merhaba dedim.

Bir mimari projenin yaratım süreci iç mimari, mimari, inşaat mühendisliği ve sayısız faktörün bir araya gelmesiyle oluşuyor. Bize bu süreçten bahseder misiniz?

Bu iş kesinlikle ekip işidir. Her şey domino taşları misali birbirini takip eder. İyi bir proje, sürdürülebilir bir yaşam alanı, için her bir hesaplamanın doğru ve amacına uygun olması gerekir. Bir mimar veya inşaat mühendisi projenin iç mekanını bölümlendirebilir, ancak aldığı eğitim ve sorumlu olduğu kısmı yapıp çok detaya giremez. Biz iç mimarlar da yaşam alanlarının en iyi şekilde kullanılabilmesini sağlamak için doğru bir yerleşim tasarımı ve uygulama yapmaktayız. Tabi bu müşterinin isteklerine ve ihtiyaçlarına göre şekil almaktadır. Mekânları en iyi şekilde kullanmak için birden çok alternatif yapıp projeyi oturtuyorum. Sonrasında iş, uygulama kısmına ve imalat aşamalarına geçiyor. Ordu’da birlikte çalıştığım firmalar ve ekipler gerçekten işini layıkıyla yapıyor. Birlikte istişare ederek şantiyede doğru ve akıcı bir çalışma sağlıyoruz. Ortaya da müşteri memnuniyetiyle taçlanmış güzel işler çıkıyor.

Tasarımlarınızın geneline hakim olan bir tema olduğunu düşünüyor musunuz?

Evet. Genelde proje sunumlarım, kullanacak olduğumuz mimari tarza da bağlıdır. Örneğin; klasik işlerde kullandığım materyallerle modern bir işte kullandığım ve birleştirdiğim materyaller birbirinden çok farklıdır. Proje ve tasarımını yapmış olduğumuz işlerde ana konumuz müşteriyi iyi analiz edebilmek, müşterinin tarzı ve isteklerini ortaya dökebilmektir. Modern tarz için konuşmak gerekirse sıcak ve soğuk tonları birlikte harmanlamayı seviyorum. Ahşap ve metali birleştirmeyi çok severim. Ahşabın sıcaklığı ve metalin soğukluğu yan yana daha iyi bir ikili gibi görünüyor gözüme. Çünkü tek tip materyal ile ilerlersem proje daha monoton görünüyor. Ama sıcak ve soğuk tonları ve materyalleri yan yana kullanınca, ortaya daha canlı ve farklı bir görüntü çıkıyor. Bu da projeyle alakalı olarak beni ikna ediyor.

Proje sürecinde en keyif aldığınız an nedir?

En son aşaması kesinlikle... Müşteri ile birlikte işin teslimi için buluştuğumda ayrı bir heyecan kaplıyor içimi. Açıkçası müşterinin yüzündeki o güzel tebessüm ve “Çok güzel olmuş Kübra Hanım, tam istediğimiz gibi.” dediği an bana dünyaları vermiş gibi oluyor. O an dünyanın en mutlu insanı ben olabilirim. İşin tesliminde de ayrı bir duygusallık oluyor. Tüm ekiplerime teşekkür ediyorum. Sonrasında da, tüm projelerimde, müşteri ile aramızda ayrı bir bağ oluşmuş oluyor. Tıpkı ailelerinden bir parça gibi, ilişkilerim ve bağlarım bitmiyor ve hiç kopmuyor. İş bitti, bizim de sohbetimiz bitti; olmuyor. Ne mutlu ki bana, bu beni ne kadar doğru bir iş yaptığım konusunda bir kez daha çok mutlu ediyor.

Sizce bir projeyi iç mimari anlamında başarılı kılan kıstaslar nelerdir?

Bence öncelik hayal gücünde, sonrasında ise iyi bir görsel

66

Bu iș kesinlikle ekip ișidir. Her șey domino tașları misali birbirini takip eder. hafıza geliyor. Bir mekâna girdiğinizde tasarımınız gözünüzde canlanmalı ve hemen projelendirilmeli. Mesela ofisimde felsefemi yansıtan bir köşe yaptım. Duvarımı “Hayal Et-Tasarla-Uygula” mottosuyla dekore ettim. Çünkü bunların her birisi ayrı birer aşama. Ben bu konuda hayal gücü çok geniş bir kova burcu kadını olarak şanslıyım. Hayalperestliğim sayesinde daha farklı, marjinal fikirler üretebiliyorum. Sonrasında proje başladığında projeye dair tüm detaylar hafızada iyi depolanmalı. Ölçüsünden adetine kadar, proje en iyi şekilde benimsenmeli. Projenin her safhasında bizzat bulunulmalı. Bir projenin başarılı olabilmesi için alt yapısından tesisatına, mobilyasından en ufak bir aksesuara kadar hepsinin iyi çözümlenmesi gerek ki ortaya mükemmel bir sonuç çıksın.

Ülkemizde ve dünyada mimari trendler ne yönde ilerliyor?

Son yıllarda trendlerde altın çağı yaşanıyor. 2020 yılı ile birlikte altının yanında bakır kaplamaları da görüyoruz. Mobilya ve seramik kaplamalarda detay işçiliği olarak ağırlıkla kullanılabiliyor. Aksesuarlarda ise özellikle paslanmaz metal ağırlık kazandı. Bunun yanı sıra popülerliği devam eden doğallık, ahşap ve yeşilin birlikte harmanlanması ve gerçek canlı bitkilerle alanın tamamlanması söz konusu. Mermerler ve mermer görünümlü mobilya kaplamalar; renk tonları olarak trend somon tonları, şeftali ve yeşil ile birlikte kullanıldığında daha modern bir görüntü elde etmek için ideal bir hale geliyor. Özellikle seramiklerde bu ikili göze çok hoş görünüyor.

Gelecek hedefleriniz nelerdir?

Açıkçası Kübra Eyigün İç Mimarlık çok kısa sürede iyi bir yol kat etti. Dolu dolu projelerle iki yıl geçti. Karadeniz’in doğal görsel şölenini projelerime yansıtarak insanların yaşam alanlarına ve hafızalarına kazıyacağım. Firmamın kuruluşunun 5. yıl dönümünde ise Karadeniz’deki en iyi proje tasarım ofisi olarak Kübra Eyigün İç Mimarlık’ın adı anılacak. 

Durugöl, Atatürk Blv. No:489/A 1069. Sokak Altınordu/Ordu Tel: +90 546 664 17 15 kubraeyigunicmimarlik



İNTRA HOME OTURMA GRUBU

dekorasyon

Doğal Taş Renkleri

S

MOZAİK ÉDOUARD KANEPE

on yıllarda dekorasyonun vazgeçilmezi: doğal taş renkleri... Oturma gruplarında, sehpalarda, yemek takımlarında hep bej tonları, gri tonları hakim...

FUGA İNKA MASA

ZARA HOME SEHPA

68

FUGA GENT KÖŞE KOLTUK



dekorasyon

ALİ KEMAL YILDIZ

Taşa Şekil Veren Güçlü Tasarımlar Teknolojik dönüșümün gereklerine uygun olarak dünyadaki en son trendleri projelerine uyguladıklarının altı çizen Ali Kemal Yıldız, AKY Mermer Granit’in sunduğu hizmetler ve firmanın vizyonu hakkında bilgiler verdi.

Ö

ncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

1994 doğumluyum. Aslen Bayburtluyum. Eğitim hayatıma Ankara Keçiören’de başladım. Üniversiteyi kazandıktan sonra eğitimime Yalova’da devam ettim. Üniversiteyi bölüm ikincisi olarak tamamladım. Ankara’ya döndükten sonra baba mesleğim olan mermer ve inşaat sektörüne başladım.

70

AKY Mermer Granit nasıl kuruldu? Burada ne gibi hizmetler veriyorsunuz?

Firmamız 1990 yılında aile şirketi olarak kurulmuştur. Tecrübemiz uzun yıllara dayanmaktadır. Baba mesleği olan mermerciliği günümüze kadar taşıdık ve birçok projeyi başarı ile tamamladık. Firmamızda inşaat proje tasarım işlerinde hizmet vermekteyiz. Aynı zamanda butik iş


olarak mutfak tezgahı, hamam, mermer, masa, sehpa, zigon, dresuar, televizyon ünitesi gibi hizmetler de vermekteyiz. Mesleğimizde görsellik ön planda olduğu için işçilik ve müşteri memnuniyeti bizim için çok önemli.

Projelerinizin yaratım sürecinde görev alan ekibiniz hakkında neler söylemek istersiniz? Öncelikle işimizi severek yapan bir firmayız. Yapmış olduğumuz işten keyif alıyoruz ve bunu müşterimize de sunumumuzla hissettiriyoruz. Personelimizle patron-işçi ilişkisi dışında saygıyla örülü bir ağabeykardeş ortamında çalışmaktayız. Personelimizin gerek iş gerekse müşteri ile kurulan diyalog aşamasındaki ilişkilerine önem veriyoruz.

Siparişten proje teslimine kadar takip ettiğiniz süreç içerisinde müşterilerinizle aranızdaki iletişimden bahsedebilir misiniz?

Müşterimizden uygun bir vakitleri için randevu alıyoruz. Bu randevuya uyarak tam saatinde gidip yapılacak işin detaylarını müşterimizden dinliyoruz. Daha sonra kendi fikirlerimizi, kafamızda tasarladığımız farklı projeleri yerinde anlatıyoruz. Sonrasında bilgisayar ortamında projelendiriyoruz. Müşterimize projenin sunumlarını üç boyutlu görsellerle yapıyoruz. Proje onaylandıktan sonra müşterimizi ofisimize davet edip malzeme, renk gibi seçimlerimizi yapıyoruz. Ayrıca projenin başlangıç ve bitiş tarihini veriyoruz. Atölyede imalatını yaptıktan sonra montaj aşamasına geçiyoruz. Montaja başlamadan önce çevre düzenine dikkat ediyoruz. Çalışmalarımız inşaat alanında tamamlanıyor. Bittikten sonra ince bir temizlik ve yapılan kontrolün ardından teslim ediyoruz.

Tarzınızı ortaya koyarken kendi alanınızdaki trendleri takip etme ve bunları müşterilerinizin taleplerine göre işleme süreci nasıl işliyor?

İşimizi sevmemizden dolayı sürekli olarak daha iyinin arayışı içerisindeyiz. Yurt dışında ve yurt içinde yeni çıkan ürünlerin ve en yeni trendlerin devamlı olarak takibini yapmaktayız. Araştırmayı seven, yeniliklere açık bir firmayız. Müşteri zevkleri ile kendi zevklerimizi ortada buluşturabilecek, ilavelerle destekleyebilecek, farklı çerçeveden bakabilecek durumdayız. Aynı zamanda beğendiğimiz taşları ve biten projelerimizi arşivliyoruz. Bu arşivi devamlı karıştırıyor ve hafızamızı güncelliyoruz. Tasarımlarımızı bu şekilde uyguluyoruz.

AKY Mermer Granit olarak vizyonunuz ve gelecek hedefleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz? Genç ve dinamik bir ekipten oluşuyoruz. Devamlı üzerine koyarak ilerliyoruz. Atölyemizi ve sistemimizi günümüz teknolojisine uyarak, makineleşerek devam ettiriyoruz. Gelecekteki hedefim sektörümde en iyi olmak ve her zaman teknolojinin en son imkanlarına sahip olmak. 

Demirciler Sanayi Sitesi 1638 Cadde No:64 Pursaklar/Ankara Tel: +90 545 665 06 69 akymermergranit 71


dekorasyon

Çiçekmisin’in Serüveni Çiçekmisin, sektöründe alıșılmıș konseptlerin dıșına çıkarak geniș ürün çeșitliliği içerisinden iletmek istediğiniz çiçek siparișlerinizde sizlere aynı gün teslim ve yakın zamanda uygulamaya konulacak olan kuryeyi takip opsiyonlarını da sunuyor...

Ç

içekmisin, Çelik Mimari Tasarım Dış Tic Ltd. Şti.’nin yaratmış olduğu bir markadır. Çiçekmisin sadece internet üzerinden, online, hizmet vermektedir.

Birbirinden farklı yapay ve canlı çiçek modelleriyle internet

72

sitemiz “cicekmisin.com” üzerinden siparişlerinizi tüm Türkiye’ye göndermekteyiz. Türkiye’deki çiçekçilik algısını değiştirmek hedefiyle yola çıkıp tek bir prensip belirledik: müşteri memnuniyeti. Müşterilerimizi hiçbir konuda mağdur etmeden hizmetimize aralıksız devam etmekteyiz.


Siparişlerin Gönderimleri ve Aynı Gün Teslimat

Anlaşmalı olduğumuz kargo firmasıyla tüm Türkiye’ye ürün gönderimi yapmaktayız. Ürünlerimizin sevkiyat sırasında hasar görmemesi adına paketlemeler oldukça özenli bir şekilde yapılmaktadır ve ürün kendimize ait Çiçekmisin kolilerinde gönderilmektedir. Bunun yanı sıra şu an için sadece İstanbul içi sunabildiğimiz ancak yakın gelecekte farklı şehirlerimizde de sunmak istediğimiz Çiçekmisin Express hizmetimizden bahsedebiliriz. Çiçekmisin Express, gün içerisinde belirlediğimiz saate kadar verilen siparişlerin aynı gün teslim edilmesi konusunda hizmet vermektedir. Kargo sürecini beklemek istemeyen, özel günlerde sipariş veren veya gönderisi en kısa sürede ulaşsın isteyen müşterilerimizin sıklıkla tercih ettiği hizmetimizdir.

Özel Günler

Sevgililer Günü, Anneler Günü, Babalar Günü gibi özel günlerde elbette sipariş yoğunluğu normal zamanların çok üstünde seyretmekte. Herkesin bildiği gibi özel bir sene yaşıyoruz. Pandemi dönemi, bizleri evlerimizde kalmak durumunda bıraktı ve sevdiklerimizle teması neredeyse sıfıra indirdik. Bu sene Anneler Günü’nde annelerimize neredeyse tüm hediyelerimizi online olarak internet ortamında ilettik. Ve bu dönemde yaşanan lojistik sorunları maalesef birçok gecikmeye sebebiyet verdi. Az önce belirtmiş olduğumuz Çiçekmisin Express hizmetimizi lojistik ağımızı genişleterek daha geniş kitlelere iletmek şu an için en çok önem verdiğimiz konulardan bir tanesi.

Gelecekle İlgili

Önümüzdeki dönemlerde canlı çiçek çeşidimizi arttırmak temel önceliklerimizden birisi olacak. Bununla birlikte mobil uygulamamızı yılbaşına yetiştirmeye çalışıyoruz. Ve herkesin rahatlıkla kullanıp memnun olacağı bir uygulama hedefliyoruz. Bu uygulamayla birlikte müşterilerimizi İstanbul için Premium bir hizmet de bekliyor olacak. Bu da sipariş verdikten sonra 2-3 saat içerisinde siparişin teslim edilmesi yönünde bir çalışma. Müşterilerimiz siparişlerini verdikten sonra, paket alıcı adresine doğru hareket ettiğinde bilgilendirilecek ve paketi taşıyan kuryeyi izleyebilecekler. Müşterilerimize maksimum düzeyde memnuniyet sağlayacak hizmetler vermek istiyoruz. 

cicekmisincom

cicekmisincomm

cicekmisin

cicekmisincomm

73


dekorasyon

EZGİ TERZİOĞLU

Doğaya Dönüşe Evinizle Başlayın

S

Mermeri ișleyerek doğadan esintileri yașam alanlarımıza kazandıran 2in1 Design Studio’nun kurucusu İç Mimar Ezgi Terzioğlu tasarımlarını her zaman kullanıcısının hissiyatını ve mekanda istenen etkiyi esas alarak itinayla hayata geçiriyor. izi tanıyabilir miyiz?

1996 yılının Ocak ayında İstanbul’da doğdum. İlkokul çağlarımdan beri iç mimarlık ve tasarıma ilgim vardı. Avusturya Lisesi’nden mezun olduktan sonra eğitimime İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık Bölümü’nde devam ettim. 2019 yılında mezun olduktan sonra İTÜ Mimarlık Fakültesi Peyzaj Mimarlığı’nda yüksek lisans yapmaya başladım. Aynı zamanda kendi tasarımlarım olan mermer ürünleri hayata geçirdim ve 2in1 Design Studio’yu kurdum. Bunların yanı sıra bir mimarlık ofisinde part-time olarak çalışmaya devam etmekteyim.

74

2in1 Design Studio nasıl kuruldu ve ne gibi hizmetler sunmakta?

İç mimarlık eğitimi aldığım yıllarda aklımda her zaman kendi tasarımlarımı hayata geçirmek vardı. Mezun olduktan hemen sonra bu konu üzerinde çalışmalara başladım ve 2in1 Design Studio’yu kurdum. 2in1 Design Studio ismine ileride aynı çatı altında kurmak istediğim iç mimarlık ve peyzaj mimarlığı ofisini düşünerek karar verdim. Ancak girişimime ilk olarak kendi tasarımım olan mermer ürünlerle başladım. 2in1 Design Studio olarak perakende aksesuar satışı ve kendi ürünlerimiz ile mekan objelendirme danışmanlığı yapıyoruz. Aynı zamanda kişiye özel mermer ürünler de tasarlıyoruz.


Doğadan gelen mermeri işleyerek yaşam alanlarımıza taşıyorsunuz. Üretim süreciniz hakkında neler söylemek istersiniz?

Tasarımlarımda doğal bir materyal olan mermeri kullanıyor olmak benim için gerçekten çok değerli. Ayrıca bu kadar sert bir malzemeyi böylesi kullanışlı ve işlevsel hale getirebiliyor olmayı da çok etkileyici buluyorum. Özellikle yaşadığımız bu zor günlerde doğaya dönüşün ivme kazanması ile doğal bir malzeme olan mermere ilginin artacağını düşünüyorum. Bu süreç mermer ocaklarından başlayıp, ürüne son şeklini veren zanaatkar ustalarımıza kadar uzanan meşakkatli ve bir o kadar da keyifli bir iş. Kendi tasarımlarımıza uygun mermer seçimiyle başlayıp mermer atölyelerinde tamamen el işçiliğiyle tornada şekillenen, sonrasında da pirinç ustaları ile birlikte kendi kalıplarımızı oluşturup mermer ürünlerimizin üzerine son dokunuşları yaptığımız bir yolculuk.

İşlevsellik ve estetiği bir arada sunma konusunda nasıl bir yol izliyorsunuz?

Tasarladığım ürünlerin her zaman bana ve kullanıcıya bir hikaye anlatmasını amaçlıyorum. Çünkü estetik algısı gerçekten herkeste çok farklı olabiliyor. Fakat ben hissettirmek istediğim duyguyu tasarımlarıma yansıtabildiğimde, ürünlerimin işlevsellik kazandığına inanıyorum. İşlevsellikten kastım bir objenin illa ki kullanım amacı gütmesi değil, kullanılan mekanda verilmek istenen hissiyatı yakalaması oluyor. Sadece gördüğünüzde bile mutlu hissedebileceğiniz ürünler tasarlamayı ve insanların hayatlarına başka bir yerden dokunabiliyor olmayı çok değerli buluyorum.

Piyasada hep aynılaşan ürünlerin aksine özel ve biricik parçalar tasarlıyorsunuz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Yukarıda da belirttiğim gibi benim için kullanıcının hissiyatı çok önemli. Örneğin “sıradan” bir sunum tabağı üretmektense nasıl bir sofrada oturmak istediğimi hayal ediyorum ve o atmosferi tasarımlarıma yansıtmaya çalışıyorum. Tasarımlarımda ürün odaklı düşünmektense genel atmosferi kurgulamak ve kendimi o ürünleri kullanırken mekanın içinde hissetmek bence parçaları farklı kılıyor. Gündelik hayatımızda kullandığımız ürünleri inceliyorum, yurt dışı ve yurt içi yayınları takip ediyorum, ürünlere son halini verecek ustalarımla konuşuyorum ve tasarımlarımı hayata geçiriyorum.

Sizden en çok talep gören ürünleriniz ve tasarım trendleri hakkında bilgi verebilir misiniz?

Genel olarak en çok talep gören ürün sınıflandırması yapmam doğru olmaz. Kişiden kişiye, mekandan mekana çok değişkenlik gösterebiliyor. Her bir ürün her kullanıcıda farklı duygular yaratabiliyor. Her dönem farklı ürünlerimiz ön plana çıkabiliyor. Günümüzde trendler çok çabuk değişiyor. Örneğin bu günlerde kabaralı modellerimiz çok ilgi görüyor. Her şeyi çok çabuk tüketmeye başladığımız bir dönemin içerisinde olduğumuzu düşünüyorum. Bugün “trend” olarak kabul gören şeyler bir ay sonra ortadan kaybolabiliyor. Trendleri takip etmek her ne kadar işimizin bir parçası olsa da, asıl önemli olan kalıcılığı sağlamak oluyor. 

2in1designstudio

75


dekorasyon

JALE BALCI, SERRA MÜFTÜOĞLU

2021 Sofra Trendleri Son zamanlarda herkes masasına ve sofrasına eskisinden daha fazla özen gösterir oldu. Yemeklerin lezzeti kadar, tabaklardaki sunumlar da bir o kadar önemli hale geldi. Șef-Yazar Jale Balcı ve İç Mimar Serra Müftüoğlu ortaklığı bu keyifli masalara zarafet ve șıklık katabilmenin ipuçlarını sıralıyor...

76


M

utfağa ve sunuma karşı artan ilgide şüphesiz ki 2020 yılında evde kalmanın payı var. Hepimiz evlerimizdeki zamanın çoğunu masalarımızda ve mutfaklarımızda, sürekli yeni tarifler deneyerek geçirdik. Sofralar kurduk ve neler yapabildiğimizi anladık. Bu arada evdeki eksiklerimizi, değiştirmemiz gerekenleri gördük. “Neden daha şık sofralar kurmuyoruz?” diye sorduk kendi kendimize. “Bizden önemli kim var bu dünyada?” dedik. Tabii sosyal medyada paylaşılan masalardaki özen ve değer bir anda anlam kazanmaya başladı. Bu sebeple birçok kişi yeni tabaklar, masa örtüleri, bardaklar, mobilyalar, Amerikan servisleri ve runnerlar satın alarak evlerine yenilik kattı. 2021 yılı, 2020’ye nazaran daha yaratıcı masalara, sofralara, yeniliklere açık olacak gibi gözüküyor. Daha bir renkleniyoruz. Masalarda süre gelen düz beyaz keten nakışlı örtüler yerine daha pratik, desenli şık kumaşlar yer alacak. Fistolar, renkli ketenler ve deseni bol kumaşlar sofralarımıza renk ve şıklık katacak. Sanki daha basit ama daha özenliye doğru bir kayma yaşanacak gibi... Kasıntı masa düzeninden çok keyifli, neşeli, renkli sofralar ortaya çıkacak.

77


dekorasyon

Zarafetle kurulan sofralarda en iyi kontrastı mavi olușturuyor. Dünyadaki trendlerde gördüğüm kadarıyla masalarda Brezilya’dan başlayan yeşil ve mavi renk akımı masaların vazgeçilmezi. Mavi zaten her zaman çok revaçtaydı. Zarafetle kurulan sofralarda en iyi kontrastı mavi oluşturuyor. Tabağa koyduğunuz yemeğin de masa düzeninde önemi var. O sebeple menü tasarladığınızda kullanılan renk ve konsept o yönde olmalı.

78


Tabii bir de eskimeyen bazı parçalar var ki; gümüşler, antika yemek takımları ile kombinlenen farklı detaylar sıklıkla karşımıza çıkacak. Eskiden bazı insanlar antika ve zamansız parçalarla ilgilenirken, şimdi pek çok kişiye rastlıyorum. “Zamansız parçalar nedir?” diye soracak olursanız; her daim şık, zarif ve yaşanmışlığı hissettiren, klasikle modernliği yan yana getiren kaliteli ürünlerdir diye cevaplayabilirim. Bu kategoriye girebilecek Villeroy & Boch, Wedgwood, Herend, Rosenthal gibi markaların ürünleri neredeyse tüm antika ve ikinci el mağazalarında satılıyor. 2021’de antikayı yükselen trend olarak gösterebiliriz; ama bir yandan da yaşanmışlıkları bize hissettirecek ürünlerle şık, renkli, zarif, kontrast, gerçek ve dolambaçlı olmayan masalar yine 2021’de yerini alacak. 

79


dekorasyon

Yaşamınıza Sanat Katın

LİANA YONTAN TAȘCI

Ö

ncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Kadir Has Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nden 2009 yılında mezun oldum. Hemen ardından İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Arkeoloji Anabilim Dalı Prehistorya Bölümü’nde yüksek lisansa başladım. Yüksek lisansla beraber aktif olarak iş hayatına da atıldım. Önde gelen iç mimari tasarım ofislerinde ve büyük şirketlerde hem yurt içi hem yurt dışı şantiyelerinde çalışıp projeler yönettim. Özel bir üniversitenin meslek yüksekokulu iç mekan tasarımı bölümünde 2017-2018 yıllarında öğretim görevlisi olarak yer aldım. Aynı zamanda bir kültür ve sanat dergisinde “Dekorasyon ve Tarihi Yapılar” konusu üzerine dört sene boyunca her ay makaleler yazdım. Hala yazılarım çeşitli dergi ve web sitelerinde yayınlanmaktadır. 2018 yılında ise tasarım ve iç mimari markam “Mixplate Design”ı kurdum.

Mixplate Design nasıl kuruldu?

İç mimaride kendi bakış açımı, stilimi, tasarım ve dekorasyondaki çözüm önerilerimi ve bilgilerimi insanlara daha doğrudan ve daha fazla yansıtmak için en doğru olan yol kendi markamı kurmaktı. Bunun için de en uygun fırsatı 2018 yılında buldum. Şu an da sosyal medya, özellikle de Instagram üzerinden Mixplate Design markam oldukça geniş kitlelere ulaşıyor.

80

Dünyadaki değișimle birlikte yașam alanlarımız mutluluğu ve huzuru en çok aradığımız mekanlar haline geldi. Mixplate Design’ın kurucusu İç Mimar Liana Yontan Tașcı, evlerimizin yanı sıra iș yerlerimizin de keyifle vakit geçireceğimiz bize özel alanlar haline gelebilmesi için sanatla ișlediği, farklı tasarımlar yaratıyor.

Danışmanlık hizmetlerinizden bahsedebilir misiniz? Müşterileriniz size daha çok hangi taleplerle geliyor ve süreç nasıl işliyor?

COVID-19 tüm dünyayı ve tüm her şeyi, bilindiği üzere, çok etkiledi. Daha öncelerde yüz yüze görüşmelerle yapılan dekorasyon ve tasarım süreçleri COVID-19 dönemiyle online platforma taşındı ve aslında böylece çok daha geniş kitlelere de ulaşmaya başladı. Bu durum aynı şekilde başka meslek dalları için de geçerli oldu. Mixplate Design’a başvuran danışanlarımız daha çok ev ağırlıklı destek istiyorlar. Yine işyeri, ofis projeleri var tabii ki, ama bu dönem insanlar daha çok evlerine yöneldikleri için özellikle salon ve bebek-çocuk odaları dekorasyon danışmanlığı en çok destek istenilen mekanlar arasında. Danışanlarımızın talepleri ile bizim gerçekleştirmek istediklerimiz şeyler aynı: fonksiyonellik, sağlamlık ve estetik. Bu üçü zaten iç mimarinin temel kurallarıdır. İç mimari; mekan içi tasarım ve matematiğin bir arada oluşmasıdır. Online sürecimiz ise danışanlarımızın destek istedikleri mekanların fotoğraf, video ve ölçülerini bize göndermeleriyle başlıyor. Sonrasında süreç, mekan içerisinde yapılması gereken istekler ve ihtiyaçlar doğrultusunda şekillenerek estetik bakışı ve hanede yaşayan kişilerin stilleri de ele alınarak ilerliyor.


Yaşam alanlarını ve iş yerlerini tasarlarken kullanıcının ihtiyaçlarına cevap verecek çözümler sunma konusunda nasıl bir yol izliyorsunuz?

Sadece iş yerleri değil, yaşam alanlarında da kişilerin mesleklerini, yaşlarını ve evdeki alışkanlıklarını; kitap okumalarını, televizyon seyretmelerini, müzik aleti çalmalarını baz alarak kendilerine karşılıklı iletişim halinde en doğru çözüm önerilerini sunuyoruz. Bunlar dekorasyonu etkileyen yan faktörler gibi görünse de oldukça önemli detaylar ve aslında doğru bir dekorasyon için ipuçlarıdır.

Tarzınızı ortaya koyarken kendi alanınızdaki trendlerden mi; yoksa doğadan, sanattan, tarihten, kültürden mi daha çok ilham alıyorsunuz?

Kendi alanımızdaki trendler tabii ki etkili ama saydıklarınızın hepsi gerçekten birer ilham noktası. İçlerinden benim için en önde gelen ise sergi, müze tutkunu bir iç mimar olarak sanattır. Hatta 2017 yılında İstanbul Bienali komşu etkinliği olan “Open House”ta bir meslektaşımla beraber “Işık ve Mekan” başlıklı atölye çalışmam da olmuştur. Dekorasyon ve iç mimari tarzımda da hep sanatın izleri vardır.

Son zamanlarda teknoloji hayatın her alanında belirleyici bir yol üstleniyor. Sizin yaptığınız iş, bu durumdan nasıl etkilendi?

Öncelikle teknoloji sayesinde, zaten herkesin bildiği gibi, el çiziminin yerini “Autocad”, “Archicad”, “3DS Max” gibi mimari ve 3 boyutlu programlar devraldı. Ben taslak çalışmalarımı kara kalem, eskiz çizmeye hala devam ediyorum, ama tabii ki proje çizimlerimi Autocad başta olmak üzere 2 ve 3 boyutlu mimari programlarda yapıyorum. Eskiden el çizimi için aranılan yetenek, teknolojiyle beraber mimari programları ileri seviyede kullanmaya yöneldi. Ama tabii ki asla değişmeyecek olan şeyler de var. Öncelikli olarak istekler doğrultusunda doğru ve görsel açıdan mutlu edecek bir yerleşim yapmak gibi...

Mixplate Design’ın vizyonu ve gelecek hedefleri ile ilgili neler söylemek istersiniz?

Evlerimiz ve iş yerlerimiz kendimize ait mekanlar olarak bizi her zaman mutlu etmeli, buralarda huzur bulmalıyız. Bulunduğunuz mekanın size hissettirdikleri ve size verdiği enerji çok önemli. Vizyonumuz mekandaki istekler ve ihtiyaçlar doğrultusunda, daha önce de bahsettiğim üç ana prensip (kullanışlılık, sağlamlık, görsellik) ve en doğru yerleşimle en mutlu mekanları yaratmak. Gelecekteki hedefimiz ise Mixplate Design olarak yarattığımız mutlu mekanların dünya çapında da katlanarak daha da çoğalması. 

www.mixplatedesign.com - mixplatedesign@gmail.com mixplatedesign 81



Kızılçașar Mahallesi 1214 No:11/38B Oasis İncek Gölbașı / İncek Ankara-Turkey melsdesign


M

Mel’s Design

el’s Design’ın genç ve başarılı kurucusu Melis Turgut tanıyoruz... Melis Turgut 1996 yılında Ankara’da doğdu. İlköğretim, ortaöğretim ve liseyi TED Ankara Koleji’nde okuyup, 2014 yılında başarılı bir şekilde mezun oldu. Lisans eğitimini ise Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nde tamamladı. İç mimarlık alanındaki şantiye stajını TAV-SERA ortaklığında Emaar Square Mall and Residences Istanbul’da, ofis stajını ise DesignOn Ankara Mimarlık Ofisi’nde yaptı. Lisans eğitimi sırasında 3 boyutlu görselleştirme, teknik çizim, ışık tasarımı, renk teorileri hakkında aldığı dersler ve kurslarla kendini geliştirdi. Mezun olduktan hemen sonra ise yıllardır hayalini kurduğu ofisini 2019 yılında Mel’s Design adıyla İncek’te açtı. 

84



dekorasyon

DİLEK DEMİRCİ

Hayatın Her Alanında Bereket için Feng Shui Yașadığımız mekanların hayatımız ve ruh halimiz üzerinde de yadsınamaz bir etkisi bulunmaktadır. İç Mekan Tasarımcısı ve Feng Shui Uzmanı Dilek Demirci, bu etkinin matematiğini konu alan Feng Shui’yi merak edenler ve yașam alanlarına uygulamak isteyenler için açıklıyor.

86


F

eng Shui’nin sözlük anlamı rüzgâr ve sudur. Geçmişi dört bin yıl öncesine dayanır. Genellikle eşyaların yerlerini değiştirerek insanların zengin, mutlu ve sağlıklı yaşamasını sağlamak olarak bilinen Feng Shui gerçekte bu kadar basit değildir. Derin ve kadim bir bilginin sadece birkaç objeyi bir yerlere asarak hayatımızda mutluluk ve bereket yaratmasını beklemek çok akılcı bir yaklaşım da olamaz zaten. Bir sihir veya fal olarak görmek de uygun olmaz. Hiçbir din veya tarikatla da ilgisi yoktur. Feng Shui, temeli matematiğe dayalı bir metafizik bilimidir. Doğru uygulandığında hayata etkisi inanılmazdır.

bulunduğumuz mekânın üzerimizde bir etkisi olduğunu söyler. Zaten Feng Shui de daha bilimsel ve matematiksel olarak aynı şeyi söyler.

Feng Shui; yaşadığımız mekânın içindeki ve çevresindeki enerjileri bazı formüllerle hesaplayarak, bu enerjilerin hayatımızın hangi alanına yarar sağlayacağını, hangi alanına zarar vereceğini tespit etmemize yarayan muhteşem bir felsefedir. Pozitif enerjilerin olduğu yerlerde daha fazla zaman geçirerek, negatif enerjilerin olduğu yerlerden uzak durarak yaşamda denge yaratma sanatıdır. Önemli olan mekânın enerji alanlarının doğru tespit edilmesidir. Nerede uyunacağı, nerede çalışılacağı ve nerede yemek yeneceği formüllerle hesaplanır. Mekânın olumlu enerji alan yerleri yaşam alanı olarak seçilir ve düzenlenir. Yaşadığınız mekânın bulunduğu arazi yapısı, çevresi, pusula konumu, binanın yapılış tarihi enerji alanlarının hesaplanması için önemli bilgilerdir.

İyi Feng Shui’nin en önemli unsurları; hava ve ışıktır. Doğal ışık almak ve evi sık sık havalandırmak önemlidir. Feng Shui uygulaması için beş element bilginizin olması gerekir. Evlerdeki uzun koridorlar enerji akışını hızlandırır. Bu nedenle akışın dengelenmesi için duvarlarda tablolar olması, kristal aydınlatma ve kırmızı halı kullanılması önerilir.

Feng Shui uygulamasına mimari proje çizilmeden önce başlanırsa sonuç mükemmele yakın olur. O zaman binanın giriş kapısının yerinden tuvaletlerin olduğu yere kadar her şey uygun enerji alanına göre tasarlanabilir. Fakat çoğu kez içinde oturulan bir mekâna Feng Shui uygulaması istenir. Eğer çocukların çalışma masaları duvara monte edilmişse, çoğu eşya sabitlenmişse, mesela TV ünitesi duvara yerleştirildiyse, bereket ve zenginlik enerjileri banyoda kalmışsa, işimiz biraz zorlaşır. Yine de değişime ve yeniliklere açık ruhlar için Feng Shui’de her zaman bir çözüm vardır. Eskiler “Tebdili mekânda ferahlık vardır.” der. Yani

Nasıl Uygulanır?

Feng Shui uygulamasına evinizdeki veya işyerinizdeki dağınıklıkları düzenlemekle başlayabilirsiniz. Bütün dolap içlerini boşaltıp, işe yaramayan eşyalardan kurtulun. Mekânınızda her boşluğu doldurmayın. Bilinçli boşluklar yaratın. Chi (görünmeyen enerji, yaşam kaynağı) akışı için önemlidir.

Doğaya bakmak, su ile temasta olmak kaygıyı azaltır ve dinginlik verir. Çoğumuzun kapalı kutularda yaşadığı hayatlarına bitkileri dâhil etmek, yeşille mümkün olduğunca yakın olan evler tercih etmek önemlidir. Bereket ve bolluk temsil eden güneydoğu alanına akvaryum, hareketli su objesi, koymak enerjiyi canlandırır. En ideali çevrede deniz, göl gibi doğal titreşim yaratan oluşumlar olmasıdır. Ayrıca altın ve mor renkleri Feng Shui’de bolluk ve zenginlik sembolüdür. Güneydoğu alanında kullanılabilir. Aynalar enerjiyi yansıtır o yüzden astığınız yere dikkat! Negatif bir görüntü yansıtmamalı, girişte kapının tam karşısında veya yatağınızın karşısında olmamalıdır. Bu küçük dokunuşlar bile evinizin enerjisini değiştirir. Daha sağlıklı daha canlı hissetmenize neden olur. Doğru yapılan bir Feng Shui ile daha huzurlu, daha bereketli, daha sevgi dolu ortamlar yaratabilirsiniz. Hem evinizde hem iş yerinizde… 

87


dekorasyon

OZAN EKŞİ

Ev Dekorasyonunda Ayna Kullanımı Aynalar, evlerimizin aksesuarı dışında da benzersiz bir dekorasyon ürünüdür. Ev içerisinde aynanızı önemli detayları göz önüne alarak kullanmalısınız. İç mekân tasarımı için en önemli noktalardan biri, kullandığınız dekoratif malzemelerin birbiriyle yarışmaması ve birbirinin ihtişamını gölgede bırakmamasıdır. Bunun için gerek salonunuzda gerekse evin diğer köşelerinde kullanmak üzere seçeceğiniz aynaları iyi belirlemelisiniz.


E

ğer minimalist dekorasyon anlayışı ile bezeli bir eve sahipseniz, evinizin duvarlarını biraz daha gösterişli ve ışıltılı aynalarla süsleyebilirsiniz. Çünkü minimalizm felsefesinin hâkim olduğu bir evde, zaten olabildiğince az ürün ve aksesuar kullanımı esas olacaktır. Böylece kullanacağınız gösterişli bir ayna bulunduğu noktada kendini daha iyi gösterecektir. Evinizde kullandığınız renkler, seçeceğiniz aynanın yapısı ve rengi konusunda asıl belirleyici unsur olacaktır. Büyük bir salona sahipseniz ve yüksek duvarlarınız varsa, büyük boyutlarda aynalar kullanmak iç mekân tasarımında güzel bir dekorasyon ürünü olacaktır.


dekorasyon

Ayna kullanmak istediğiniz oda küçükse, çok büyük olmayan bir aynayla odanızı olduğundan daha büyük gösterebilirsiniz. Eğer ayna kullanmak istediğiniz oda küçükse, çok büyük olmayan bir aynayla odanızı olduğundan daha büyük gösterebilirsiniz. Çünkü yapısı gereği aynalar, bulunduğu odayı daha ferah ve geniş gösterir. Aynanızı dışarıdan giren gün ışığının karşısına denk gelecek şekilde konumlandırırsanız, gün ışığını odanın her yanına dağıtmış olursunuz. Aynalar, özellikle evin giriş bölümünde ve yatak odasında bulunursa, hem göze hitap eder hem de kullanım kolaylığı sağlamış olur. Evden çıkmadan önce son bir kez kendinizi kontrol etmek istediğinizde veya yatak odasında giyinirken kıyafetinizin nasıl durduğuna bakmak için aynaya ihtiyaç olacaktır. n



dekorasyon

Siyahın Asaleti

S

iyah rengin ağırlığı, asaleti özellikle dekorasyonda büyük önem taşır. Zaman tanımayan ve gücün sembolü olan bu cesur renkteki tasarımlar, zihinlerde her daim kalıcı izler bırakır...

FUGA HOME LAV KANEPE

H&M ALTLIKLI SAKSI 139

MOZAİK GALLOTTI&RADICE KONSOL

GÜLEÇ DEKOR FORNASETTİ MUMLUK 1.590

TEPE HOME LANTANA ORTA SEHPA 1.130

88

CASSINA PASSION SANDALYE 1065 €

TOM DIXON SANDALYE 685 €




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.