Marmara Çağdaş Gazetesi sayı 105 by marmara çağdaş gazetesi

1 Mayıs Maltepe'de kutlanacak DİSK - KESK - TMMOB - TTB’nin ortak 1 Mayıs programı DİSK Genel Merkezi'nde yapılan basın toplantısı ile duyuruldu. Yapılan açıklamada, 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü'nün Maltepe miting alanında kutlanacağı açıklandı. Toplantıya DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Eş Genel Başkanları Mehmet Bozgeyik ve Aysun Gezen, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, TTB Merkez Konsey Başkanı Raşit Tükel, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, DİSK Yönetim Kurulu üyesi Kanber Saygılı, DİSK üyesi sendikaların genel başkanları, genel merkez ve şube yönetim kurulu üyeleri, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerden temsilciler katıldı.

23 Nisan 2018 Pazartesi / Sayı 105

Hazırlanan ortak açıklamayı okuyan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, “1 Mayıs Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü’nü Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarla kutlamak için hazırlıklara başladığımızı duyurmak amacıyla bugün bir aradayız. Bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenler, emeğiyle bu ülkeyi var edenler 1 Mayıs’ta buluşuyor” dedi Haberi 4. sayfada

Fiyatı: 2 TL

Pendik'te miting gibi basın açıklaması l CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu ile CHP Pendik örgütü, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Pendik Çınardereliler’in tapu sorunlarıyla ilgili açıklamalarına karşı, yandaş medya üzerinden başlatılan karalama kampanyasını protesto etti. Haberi 5. sayfada

İTO'da 16 yıl sonra yeniden kadın başkan Demokratik Katılım Grubu’nun başkan adayı Prof. Dr. Pınar Saip, 2000-2002 döneminde başkanlık yapan Dr. Süha Göksel’den sonra seçilen ikinci kadın başkan oldu. Haberi 8.sayfada

Çağdaş Baba kan ağlarken, çocuk bayram yapamaz Bilindiği gibi, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Atatürk tarafından dünya çocuklarına armağan edilmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de resmi bayramıdır. TBMM'nin açılışı ve saltanatın kaldırılması ile kutlanmaya başlanan Ulusal Egemenlik Bayramı ile Çocukları Koruma Derneği'nin savaş sırasında yetim ve öksüz kalan yoksul çocukları sevindirmek amacıyla 1927'de ilan ettiği Çocuk Bayramları birleşerek, 1935'ten beri kutlanan 23 Nisan Şenliğini oluşturdu. 1 Mayıs ise 1908'den beri Türkiye'de sık sık yasaklamalara karşın kutlanıyor. Amerika ile müttefik ve NATO'ya üye olduktan sonra, ulusal egemenliğimizi de onlara teslim ettik. Cumhuriyetin halkı aydınlatan kurumu Köy Enstitüleri kapatıldı, aydınları işkencelere ve uzun süreli hapisliğe maruz bırakıldı. Mecliste, cumhuriyetten memnun olmayan, toprak ağaları, tefeci- tüccar ve burjuvazinin çıkarlarını kollayan, muhafazakar vekiller çoğunlukta olduğu halde, Filipin tipi bir demokrasi modeli bile Türkiye insanına çok görüldü. Açık ve örtülü askeri ve sivil darbeler birbirini izledi. Asgari ücretle yaşamak zorunda bırakılan milyonlarca çalışan ve emekliye ödenen düşük ücretler, direkt ve dolaylı vergilerle tekrar hazineye aktarıldı. Özveri yoksullardan beklenirken, diğerleri parayı koyacak yer bulamadı. Hükümetler değişse de, sömürü düzeni aynı kaldı. Yoksulluk ve açlık sınırı altında milyonlar yaşıyor. Yoksun ortamda büyüyen çocuklar ve çilekeş babaları bu ortamda bayramlarını kutlayacak.

Yorum

“Maltepe'de EVET oyu beklediğimizden az çıktı” Cumhurbaşkanı Erdoğan, Maltepe'de 16 Nisan’da yüzde 37'lik "evet" oyu çıktığını, ancak bu oranın beklentilerinin çok altında kaldığını söyledi. 2.sayfada

Başkan Kılıç : Rantçıların gözü Gülsuyu'nda Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, cemevinden, kentsel dönüşüme kadar 20 yıldır, 40 yıldır bekleyen sorunları çözüme kavuşturduklarını belirterek, “Sözlerimiz yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” dedi Haberi 8.sayfada

Seçimler 24 Haziran'a alındı Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP liderinin grup toplantısında yaptığı erken seçim çağrısının ardından Çarşamba günü öğle saatlerinde bir araya geldi. Erdoğan, görüşmenin ardından Beştepe'de yaptığı basın açıklamasında şunları kaydetti: "Bahçeli ile oldukça verimli bir görüşme gerçekleştirdik.Grup konuşmasında ifade ettiği seçimin erkene alınmasıyla ilgili teklifini de değerlendirme fırsatı bulduk. 16 Nisan halk oylamasına giden süreç de bu yolda ortaya çıkmıştır. Cumhurbaşkanı olarak hem partimin hem de şahsımın dile getirdiği sistemini yine Bahçeli'nin dile getirdiği çağrıyla harekete geçirdik. Buna göre anayasa değişikliği yapılacak ilk seçimlerden sonra işleme geçecek. Buna rağmen Türkiye hala eski sistemle yönetilmektedir. Eski sistemin hastalıkları attığımız her adımda karşımıza çıkıyor. Buna rağmen bizim verdiğimiz karar Kasım 2019'da yapmaktan yana olmuştur. Ancak gerek Suriye'deki gerek iç hadiseler Türkiye'de belirsizliklerin bir an önce aşılmasını gerekli hale getirmiştir.Yeni yönetim sistemine geçiş giderek aciliyet kazandırmaktadır. Sayın Bahçeli ve yetkili kurumlarla bu durumu enine boyuna müzakere ettik. Sonuçta bu erken seçim teklifine olumlu yaklaşmamız gerektiği konusunda arkadaşlarımızla görüş birliğine vardık."

Maltepespor olağanüstü kongreye gidiyor

Meral Akşener yerel basınla kahvaltıda buluştu

Yönetim toplantısı sonrası, Maltepespor Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Durhan, olağanüstü kongre kararı aldıklarını açıkladı. 7.sayfada

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Bakırköy’de İstanbul’daki yerel gazetecilerle bir araya geldi. 3. sayfada

Maltepe, 33 belediyeyi geride bıraktı Hazırladığı stratejik plan övgüye değer görülen Maltepe Belediyesi, katılım, şeffaflık ve hesap verilebilirlik açısından, İstanbul’daki 37 ilçe belediyesi arasında ilk 4’e girdi. Haberi 3. sayfada

www.marmaracagdas.com

Erdoğan: Maltepe'de EVET oyu beklediğimizden az çıktı Cumhurbaşkanı Erdoğan, Maltepe'de 16 Nisan Halk Oylaması'nda yüzde 37'lik "evet" oyu çıktığını, ancak bu oranın beklentilerinin çok altında kaldığını dile getirerek, "Biz böyle bir oran Maltepe'de beklemiyorduk. Halbuki Maltepe'de sonuç en azından tam tersi olmalıydı" dedi.

Aziz Yıldırım, Altınok Öz’ü ziyaret etti Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Kartal Belediye Başkanı Altınok Öz’ü makamında ziyaret etti. Ziyarette, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın yanı sıra; Kartal Belediyesi Başkan Yardımcıları; Gülcemal Fidan, Av. Hüsnü Yeşilyurt ve Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticileri hazır bulundu. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Başkan Altınok Öz’e, Kartal’da sosyal ve kültürel alandaki çalışmaları yakından takip ettiklerini belirtti. Başkan Altınok Öz ise, ziyaretten dolayı yaşadığı memnuni-

yeti dile getirerek Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ı TAK (Tasarım Araştırma Katılım) Kartal ve Sosyal Medya ekibiyle tanıştırdı. TAK Kartal ve Sosyal Medya çalışanları Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’a gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında bilgi verdi. Başkan Öz, son olarak Başkan Yıldırım’a Proje Odası’nı gezdirerek, 2009 yılından bu yana Kartal Belediyesi’nin çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Maltepe'de konuşarak: "Maltepe referandumda yüzde 37'lik oranla maalesef sınıfta kaldı" dedi. Daha sonra Beykoz'da konuşan Erdoğan, imarla ilgili talepler üzerine tapuların dağıtıldığını söyledi. Erdoğan, "Vermeyin müteahhitlere.-. KİPTAŞ eliyle bunları yapalım. Çünkü bir kısım müteahhitlere bunları verdiğiniz zaman her numarayı yaparlar" ifadelerine yer verdi. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Maltepe 6. Olağan Kongresi öncesinde konuştu. Maltepe'de 16 Nisan Halk Oylaması'nda yüzde 37'lik "evet" oyu çıktığını, ancak bu oranın beklentilerinin çok altında kaldığını dile getirerek, "Biz böyle bir oran Maltepe'de beklemiyorduk. Halbuki Maltepe'de sonuç en azından tam tersi olmalıydı" ifadelerini kullandı. "EV EV DOLAŞIP, MALTEPE'Yİ ALACAĞIZ"

AK Parti olarak Maltepe'de geçmişte belediye başkanlığını kazanmış bir parti olduklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu sonuç Maltepe'ye hiç yakışmadı. İnşallah 2019 seçimlerinde burada çok farklı bir manzarayla karşılaşacağız. Mart 2019'u görüyorum. Hem belediye başkanlığında hem milletvekilliğinde hem de Cumhurbaşkanlığı seçiminde Maltepe'nin hepimizin yüzünü güldürecek sonuçlar elde edeceğine inanıyorum ama bunun için de çok çalışmamız lazım. Durmak yok, yola devam. Bizim gençliğimiz eli satırlı, eli silahlı değil, bizim gençliğimiz eli bilgisayarlı ve o bilgisayara beraber ilim, irfan yolunda yürüyen bir gençlik. Farkımız bu." "BİZ HİÇBİR ZAMAN MEZHEPÇİ OLMADIK" “Maltepe’nin 1994’ten bu yana değişimini en yakından bilenlerdenim” diyen Erdoğan, “Marmaray’a binmeyen var mı? Nasıl, güzel değil mi? Bay Kemal binmemiştir. Dedemiz Fatih gemileri karadan yürüttü,

biz de arabaları denizin altından geçiririz dedik. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yaptık. ‘Neden adını Yavuz Sultan Selim koydunuz’ dedi. Bu soruyu soran mezhepçi yaklaşımla sordu. Ama biz hiçbir zaman mezhepçi olmadık. Yakışan neyse onun adımını attık. Maltepe’nin şurasında şu var deyip su götürmemezlik ettik mi? Biz yaradılanı yaradandan ötürü sevdik. İzmir otoyolu çalışmaları sürerken, orada CHP’li belediye var yapmayalım dedik mi?” diye konuştu. BEYKOZ KONGRESİ!NE GİTTİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra partisinin ilçe kongresi için Beykoz’a geçti. Kalabalık içinden imarla ilgili talepler üzerine Erdoğan, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek’i yanına çağırdı ve bilgi aldı. Sloganlar üzerine Erdoğan, "Mahkemenin aleyhte karar verdiği şeyleri bizim düzeltmemiz mümkün mü? (Bir kişinin tapuyla ilgili konuşmasının ardından) Kimden geliyor bu yazı? Belediyeden yazı gelmez, yargıdan gelir” dedi.

AK Parti Maltepe İlçe Başkanlığında devir teslim yapıldı AK Parti Maltepe ilçe Başkanlığında düzenlenen devir teslim töreni ile AK Parti 6. Olağan Kongresinde İlçe Başkanı seçilen Mehmet Erikçi görevi başkan Av.Ümit Çoban’dan devraldı. AK Parti Maltepe İlçe Başkanlığında düzenlenen devir teslim törenine AK Parti İstanbul milletvekili Hulusi Şentürk, çok sayıda Partililer ve yeni yönetim kurulu üyeleri katıldı.

Kartal çok hızlı gelişiyor Cumartesi Anneleri Nurettin Yedigöl’ü sordu Cumartesi Anneleri Galatasaray Meydanı’ndaki 681. oturma eyleminde 1981’de gözaltında kaybedilen Nurettin Yedigöl’ün akıbetini sordu. Eylemde açılan pankartın üstüne Yedigöl’ün çok sevdiği çay ve simit bırakıldı. Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınları, 681. kez evlatlarının akıbetini sordu. Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen kayıp yakınları “Failler belli kayıplar nerede?” pankartı açarak gözaltında kaybettiklerinin fotoğraflarını ve karanfiller taşıdı. Eylemde açılan pankartın üstüne kırmızı karanfillerin yanı sıra Yedigöl’ün çok sevdiği çay ve simit bırakıldı. Cumartesi Anneleri’nin 681. oturmasına CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile beraber çok sayıda insan hakları savunucusu katıldı. “İşlediğiniz suçlar cezasız kalmayacak” Açıklamada ilk olarak söz alan CHP’li Tanrıkulu, şunları söyledi: "Nurettin Yedigöl tam 37 yıl önce kaybedildi. Ama ne annemiz Zeycan ne de bu meydan onu unutmadı ve unutmayacak. Yanı başımızda çok kanlı bir savaş devam ediyor. Bugün Hükümet açıklama yapmış, ‘İnsanlığa karşı işlenmiş hiçbir suç cezasız kalmamalı’ demiş. Ama bu topraklarda sizin işlediğiniz suçlar da cezasız kalmamalı. Sizin işlediğiniz suçlar cezasız kalmayacak ve zaman aşımına uğramayacak. Bizler savaşa karşı barışı, OHAL’e karşı demokrasiyi, özgürlüğü, adaleti savunmaya devam edeceğiz." “Bir mezar taşımız olsun istiyoruz” Tanrıkulu’nun ardından Yedigöl ailesi adına Muzaffer Yedigöl şöyle konuştu: "37 yıldır ağabeyimi arıyoruz. 681 haftadır burada kayıplarımızı arıyoruz. Nurettin Yedigöl yardımlaşmaya, eğitime çok önem verirdi. Ağabeyimi kelimelerle anlatmak çok zor… Bu ülkede darbeler olmasın, demokrasiye darbe vurulmasın. 96 yaşındaki annemin acısını biraz hafifletin. Bu ülkeden alacağımız var. Biz para, iş hiçbir şey istemiyoruz yalnızca ağabeyimin kemiklerini

istiyoruz… Devletten çok şey mi istiyoruz? 37 yıldır kemiklerimizi arıyoruz. Bir mezar taşımız olsun istiyoruz. Bu ölüme sebep olanların da yargılanmasını istiyoruz. 37 yıldır mezarımızın üstüne bir çiçek bile koyamadık."

Nurettin Yedigöl kimdir? 1954 yılında Erzincan'da doğdu. 1974'te İstanbul’a yerleşen Yedigöl, İşletme Fakültesi'nde okurken 1976 - 77 yıllarında İstanbul Yüksek Öğrenci Derneği (İYÖD) yönetiminde yer aldı. Daha sonra Devrimci Kurtuluş'a katıldı. Nurettin Yedigöl, 10 Nisan 1981'de bir gün önce arkadaşlarının gözaltına alınmış olduğu ve polisin beklediği evde gözaltına alındı. Şubede onu görenler kafasına çivi çakıldığını söyledi. Yakınları Gayrettepe 1. Şube'ye giderek Nurettin Yedigöl'ü sordu ve kendisine iletilmek üzere sigara, para ve iç çamaşırı bıraktı; ancak emanetleri önce teslim alan polis daha sonra burada öyle biri yok diyerek hepsini geri verdi. 21 Mart 2012'de Yedigöl'ün ölümünden sorumlu olanların bulunup yargılanması amacıyla yapılan suç duyurusuna, 5 ay sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan “kovuşturmaya yer yok” kararı geldi. Nurettin Yedigöl’le ilgili Anayasa Mahkemesine yapılan başvuruyla ilgili karar, Resmi Gazete’nin 14 Ocak 2016 günkü sayısında yayınlandı. Mahkeme zaman aşımı nedeniyle başvuruyu kabul etmedi.

Kartal Belediyesi 2017 yılı faaliyet raporu, belediye meclisinde oy çokluğuyla kabul edildi. Raporda çocuk, engelli ve kadın konusundaki duyarlılık dikkat çekti. başkanlığında toplanan Meclis’te 2017 yılı faaliyet raporu, 19 kabul, 13 ret ile oy çokluğuyla kabul edildi. “Kartal'a 13 dönüm yeşil alan kazandırdık” Kartal Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından hazırlanan görsel sunum eşliğinde konuşmasına başlayan Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Av. Hüsnü Yeşilyurt, “2017 yılında 12 bin 923 metrekare park yaptık. 2009’dan önce ilçemizde 103 adet park vardı. 2017 yılında 159’a çıktı. İlçemizin en büyük parkı olan Havuzlu Parkımız’ı yaptık; 10 bin 813 metrekare” dedi. Kültür sanat faaliyetleri hakkında bilgi veren Yeşilyurt, “2017 yılında 35 konser, 186 tiyatro sahneledik. Festivaller ve şenlikler devam etti. Sanat dalında ödüller verdik. Berkin Elvan Futbol Turnuvası düzenledik. Her yıl farklı bir temayla yapılıyor, bu yılki tema ‘Çocuk Bedenime Dokunma’ idi. 36 tane farklı özel gün için anma etkinlikleri düzenliyoruz. Milli bayramlarımızı, yürüyüşle ve Kartal Meydanı’nda coşkuyla kutluyoruz. Atatürk’ü, 10 Kasım’da ona yakışır etkinliklerle andık. Kartal Masal Müzesi’ni hizmete açtık” dedi. Yeşilyurt, Kartal Belediyesi’nin diğer hizmetlerini özetle şöyle anlattı: En önemlisi huzurevi projemiz. Şu anda bitmiş durumda, kısa bir süre sonra hizmet vermeye başlayacak. Binanın tüm ısıtma, soğutma ve havalandırma sistemleri etkin enerji sistemleri ile değiştirildi, yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanıldı. Yeni Çocuk Gelişim Merkezleri

yaptık. 2009 yılında ilçemizde 1 kreş vardı. Bu sayıyı 13’e yükselttik. Çarşı Mahallesi’nde çok özel bir kreş yapıyoruz. Alerjisi olduğu için diğer kreşlerde eğitim alamayan çocuklara eğitim hizmeti verecek. Engelliler için çok özel projeler hayata geçirdik. Türkiye’nin ilk İşitme Engelliler Orkestrası, bunlar-

var, burada ürünlerin kontrolleri çok iyi ve eksiksiz yapılıyor. Yıl Boyu Ücretsiz Sağlıklı Sünnet projemiz devam ediyor ve sünnet kıyafetlerini veriyoruz. 2017 yılında 1240 çocuğumuzun sünnetini gerçekleştirdik, 1514 çocuğumuza sünnet kıyafeti verdik. 2009-2017 arasında ise 12 bin 431

dan sadece biri. 2010 - 2017 arasında psikolojik danışmanlık hizmeti alan kadın sayısı 11 bin 64 ve hukuki danışmanlık hizmeti verdiğimiz kadın sayısı ise 356. Asker aileleri ve yardıma muhtaç ailelere yardımlarımız devam ediyor ve üniversite okuyan öğrencilerimize 2017’de de eğitim yardımı yaptık. İftar düzenlemeye, hem Ramazan hem de Muharrem aylarında devam ettik. Gönül Çarşısı çalışmalarına devam ediyor. Spor kulüplerimize destek verdik. 50 kuruma destekte bulunduk. Kapadokya Kartal Hotel’de kamp yapmalarına imkan sağladık. Yüzde 100 Ekolojik Pazarımız

çocuğumuzun sünnetini gerçekleştirdik, 13 bin 982 çocuğumuza sünnet kıyafeti verdik. Evde sağlık hizmetlerimiz devam ediyor. 2017’de bu kapsamda 3042 kez hizmet verdik. 2013’te hizmete açtığımız İlkyardım Eğitim Merkezimiz’de 2017 yılında 94 personel ve vatandaşımıza ilkyardım eğitimi verdik. Çocuklar ve Engelli vatandaşlarımız için Ağız ve Diş Sağlığı Merkezimiz hizmet vermeye devam ediyor. Burada Kartal'da ikamet eden 4-14 yaş aralığındaki çocuklarımıza ve tüm Türkiye'deki engellilere hizmet veriyoruz. Merkezimizde 2017 yılında 10 bin 994 çocuk muayene edildi, 15 bin 614 işlem yapıldı. 170 kişi ameliyat hizmeti aldı

ve 3 bin 390 tedavi işlemi gerçekleştirildi. Veterinerlik Müdürlüğümüz, çalışmalarına devam ediyor. 8684 sokak hayvanı muayene edildi ve gereken müdahaleler yapıldı. 1038 sokak hayvanı kısırlaştırıldı. Zabıta Müdürlüğümüz, çalışmalarına başarılı şekilde devam ediyor. Okul önlerinde çocuklarımızın güvenli şekilde giriş çıkışını sağlamak üzere güvenlik önlemleri alıyor. Ruhsat Müdürlüğümüz, çalışmaları kapsamında birçok iş yerini yerinde denetleyerek ruhsatlarını vermiştir. Kartal’da 2017’de 2. Kez ‘Kartal’a Yatırım Geleceğe Yatırım Zirvesi’ düzenledik. Fen İşleri Müdürlüğümüz, 20 mahallede 50203.67 ton asfalt dökerek hizmet vermiştir. Vatandaşımızın mülkiyet sorununu çözdük. 6306 sayılı ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’ çıkmadan 6 ay önce Deprem Dönüşüm ve yapı Kontrol Müdürlüğü’nü kurarak, ‘Dönüşümde Kartal Modeli’ni detaylarıyla tanımlamış ve getirmiş olduğu yeni terminolojik tanımlamalarla Deprem Dönüşüm, Kentsel Dönüşüm ve Yerinde Dönüşüm projesini başlattık. 2017 yılında 45 kez, 2012-2017 arasında 122 kez bilgilendirme toplantısı düzenledik. Deprem Dönüşüm sayesinde 31.12.2017 tarihi itibariyle kurtarılan can sayısı 44 bin 649. İbadethanelerimizin bakım, onarım ve çevre düzenlemelerini yapmaya devam ediyoruz. 2017 yılında 16 toplam 146 ibadethanenin bakım ve onarım çalışmalarını gerçekleştirdik.

Sağlıklı Çevre Kategorisi'nde Pendik Belediyesi Birinci 2. Uluslararası Şehir, Çevre ve Sağlık Kongresi kapsamında gerçekleştirilen Yerel Yönetimler Arası En İyi Uygulama Yarışması'nda Pendik Belediyesi 1 birincilik ve 2 ikincilik olmak üzere toplamda 3 ödül aldı. Sağlıklı Kentler Birliği tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Şehir, Çevre ve Sağlık Kongresi, 16-20 Nisan tarihleri arasında Kapadokya'da

gerçekleştirildi. Pendik Belediyesi, Ambalaj Atıkları Toplama ve Ayrıştırma Tesisi Projesi'yle Sağlıklı Çevre Kategorisi'nde 1.lik ödülüne layık görüldü. Yine aynı yarışmada belediyeye C3PO 5 Boyutlu Kentsel Dönüşüm Platformu Projesiyle Akıllı Kent Kategorisi'nde ve Mobil Zabıta Projesiyle Şehir Sağlığını Ölçme Kategorisinde 2.lik ödülleri aldı.

www.marmaracagdas.com

Maltepe Belediyesi, 33 ilçe belediyesini geride bıraktı Hazırladığı stratejik plan övgüye değer görülen Maltepe Belediyesi, katılım, şeffaflık ve hesap verilebilirlik açısından, İstanbul’daki 37 ilçe belediyesi arasında ilk 4’e girdi. Puanlama sonucu; Avcılar, Kadıköy ve Bağcılar ilçe belediyeleri en yüksek puanı alan belediyeler oldu. Maltepe Belediyesi, “Vatandaş Bakışıyla İstanbul İlçelerinin Belediye Yönetişim Karnesi” adlı araştırmada, İstanbul’daki 37 ilçe belediyesi arasında ilk 4’e girmeyi başardı. Kaynak kullanma sürecinde, yönetişimde ve kurumsal işleyişte temsiliyet ve katılım, sorumluluk ve duyarlılık, şeffaflık, hesap verebilirlik, rapor ve dokümanların tutarlılığı ilkeleri bakımından ortalamanın üzerinden bir performans sergileyen Maltepe Belediyesi’nin 20152019 Stratejik Planı da, raporda örnek bir uygulama olarak gösterildi. ORTALAMANIN ÜZERİNDE BAŞARI Dr. Yılmaz Argüden yönetiminde belediyeler, mahalle muhtarlıkları, vatandaşlar ve çeşitli sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerin desteğiyle yapılan, “Vatandaş Bakışıyla İstanbul İlçelerinin Belediye Yönetişim Karnesi”

adlı araştırma sonuçlandı. Stratejik plan yapma zorunluluğu olmayan Adalar ve Şile belediyelerinin kapsam dışı bırakıldığı çalışmada, 37 ilçe belediyesinin yönetişim karnesi ortaya konuldu. STRATEJİK PLANA ÖVGÜ Hazırlanan raporda Maltepe Belediyesi ile ilgili şunlara vurgu yapıldı: “Maltepe Belediyesi 2015-2019 Stratejik Plan'ını hazırlarken, vatandaşlar ile anketler yapmış ve mahalle bazlı belediye hizmet memnuniyet oranlarını planda paylaşmıştır. Buna ek olarak, planı hazırlanma aşamasında, ‘Sorun Tespit Arama Konferansı’ ve ‘Çözüm ve Projelendirme Arama Konferansı’ gibi iki katılım toplantısı gerçekleştirmiştir. Elde edilen sonuçları ise yine stratejik plan içerisinde paylaşılmıştır. Katılımcı, stratejik plan hazırlamak konusunda öne çıkan bir örneğe imza atılmıştır.”

EMEP: OHAL'siz ve Barajsız, Adaletli, Şeffaf ve Güvenli Bir Seçim 16 Nisan referandumu ve sonraki süreci değerlendiren Emek Partisi (EMEP), seçimlerin adil ve şeffaf olmayacağı yönündeki belirtilere dikkat çekerek, emekçilerin geleceklerine sahip çıkacaklarını kaydetti. Açıklamanın tam metni: Cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimlerinden biri olarak tarihe geçen 16 Nisan referandumunda, sandıktan istediği sonucun çıkmasını sağlayan AKP, 2019 seçimleri için adaletsizliği sistemleştiren yasalar çıkardı. Önümüzdeki seçimlerin startı, iktidarın elini kolunu bağlayan yasal düzenlemelere yapılan bu “yol temizliği”nden sonra verildi. 16 Nisan 2017 referandumu iktidar partisinin “Evet”i örgütlerken her türlü imkanı kullandığı, fakat Hayır

kampanyasını yürütenlerin önüne sayısız engelin çıkarıldığı koşullarda yapıldı. Seçmen adreslerine aile

üyelerinin hiç tanımadığı bireylerin kaydedilmesi, son anda mühürsüz oyların da geçerli olacağının ilanı,

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun

sayım sisteminde milyonlarca seçmenin gözü önünde yapılan hileler bu referandumu damgalayan gelişmelerdir. AKP iktidarda olmanın bütün olanaklarını kullanmıştır. 16 Nisan referandumunun gerçek sonucu, ilan edilen sonuç değildir. Tersine bu referandumda çıkan Hayır oylarıEvet oylarından daha fazladır, ama sonuç ters yüz edilmiştir. Şimdi oyları hala kritik düzeyde olan AKP önümüzdeki seçimler için referandumdan bir sonuç çıkarmıştır. Seçimler artık açık usulsüzlüklerle değil usulsüzlüklerin yasalaştırılması yoluyla yapılacaktır. Üstelik bu yasalaştırma süreci, açılan revizyon başlıkları ile devam etmektedir. Bu koşullarda yapılacak seçimler baştan meşruiyet sorunu taşımaktadır. 7 Haziran seçimleri ve 16 Nisan referandumu AKP'nin ve Genel Başkanı Erdoğan'ın iktidarını kaybetmemek için neler yapabileceğini göstermesi bakımından önemlidir. Ama öte yandan halkın da tüm koşullarını zorlayarak neleri başaracağının göstergesi olacaktır. 16 Nisandan sadece iktidar değil halk da seçim sonuçlarını çaldırmamak bakımından bir sonuç çıkarmıştır. Siyasi partiler ve seçim yasalarının demokratik ölçütlere göre düzenlenmesi halkın en önemli taleplerindendir. Ama her şey den önce OHAL'siz ve barajsız, adaletli, şeffaf ve güvenli bir seçim için mücadelemiz sürecektir. Emekçiler oylarına ve geleceklerine el konulmasına bir daha 16 Nisanların yaşanmasına izin vermeyeceklerdir. Selma Gürkan Emek Partisi Genel Başkanı

Sizlerin yardımlarıyla iyileşiyoruz

Akşener yerel basınla kahvaltıda buluştu İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Bakırköy’de İstanbul’daki yerel gazetecilerle bir araya gelerek, yerel basının sorunlarını ve gazetecilerin tavsiyelerini dinledi. Gözde Sarıcan Yerel gazeteciler ile bir siyasi parti liderinin ilk kez bir kahvaltıda buluştuğu davete İstanbul’daki yerel gazeteciler yoğun katılım gösterdi. Saat 10.0012.00 arasında Bakırköy’deki Manzara Restaurant’ta gerçekleşen kahvaltıda İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e, İyi Parti Kurucular Kurulu’ndan Aydın Adnan Sezgin, Berna Sukas, Şenol Bal, Ümit Beyaz, Mehmet Aslan ve İyi Parti İstanbul İl Başkanı Ersin Beyaz eşlik etti. “Birlik oluşturmakta sorununuz var” Daha önce Ankara temsilcileri ve genel yayın yönetmenleriyle de medya toplantısı yapan Akşener, “Bugün sosyal medya ve farklı mecralar var. Ama yereldeki medya bizler açısından çok önemlidir. Bilgilendirme ve vatandaşın haber alma hakkı açısından, zorluklara rağmen yıl-

lardır en önemli görevi siz yapıyorsunuz” dedi. Akşener, gittiği her şehirde o şehrin yerel medyasıyla bir araya geldiğini ve yerel medyaya önem veren siyasetçilerden biri olduğunu vurguladı. Soru cevap şeklinde ilerleyen buluşmada Akşener, milletvekili olduğu zamanlarda yerel basın konusunda gayret ettiğini dile getirdi. “İlgililerden randevu alıp sizleri gezdirdim. Ama sermaye problemleriniz, kırılgan yapılarınız nedeniyle hiçbir şey başaramadık. Bir birlik oluşturmakta sorununuz var. Belediyelerin üzerinizde etkisi var. Yine de üst seviyede görüşmeler yaptık, dikkatlerini çektik. Sürdürebilseydik sonuç alabilirdik. Kendi durumunuz için, size ait sorunların çözümü için siyasi görüşleriniz ortadan kalkmadan yan yana gelip hem stratejik hem de demokratik bir baskı oluşturabilme imkanınız var” diye konuştu.

www.marmaracagdas.com

Maltepe'de kutlanacak DİSK - KESK - TMMOB - TTB’nin ortak 1 Mayıs programı DİSK Genel Merkezi'nde yapılan basın toplantısı ile duyuruldu. Yapılan açıklamada, 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü'nün Maltepe miting alanında kutlanacağı açıklandı. Toplantıya DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Eş Genel Başkanları Mehmet Bozgeyik ve Aysun Gezen, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, TTB Merkez Konsey Başkanı Raşit Tükel, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, DİSK Yönetim Kurulu üyesi Kanber Saygılı, DİSK üyesi sendikaların genel başkanları, genel merkez ve şube yönetim kurulu üyeleri, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerden temsilciler katıldı. TÜRK- İŞ yönetimi de İstanbul Şubelerini Maltepe mitingine katılmakta serbest bıraktı. DİSK Genel Başkanı Kani Beko’nun okuduğu ortak açıklama şöyle: "Güzel günler için 1 Mayıs’a ! 1 Mayıs Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü’nü Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarla kutlamak için hazırlıklara başladığımızı duyurmak amacıyla bugün bir aradayız. Bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenler, emeğiyle bu ülkeyi var edenler 1 Mayıs’ta buluşuyor. Her sene olduğu gibi bu sene de, emeğin taleplerini, demokrasiye, barışa ve özgürlüğe olan özlemimizi, başta Taksim olmak üzere 1 Mayıs meydanlarında haykırmak istediğimizi başta İçişleri Bakanı olmak üzere ilgili makamlara ilettik. 1 Mayıs 1977’de kaybettiğimiz arkadaşlarımızı anmak, 2010-2011 ve 2012 yılında yüzbinlerin buluştuğu Taksim Meydanı’nın 1 Mayıs Meydanı olduğunu haykırmak, emeğin taleplerini kentin en merkezi meydanında görünür hale getirmek istediğimizi İstanbul Valisi’ne ifade ettik.

1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamanın, 1 Mayıs’ta işçileri, emekçileri Taksim’e çağırmanın suç olmadığını, aksine 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nün kutlanmaması için iktidar tarafından uygulanan şiddetin ve baskının hukuk dışı olduğuna dair 3’ü uluslararası 7’si ulusal toplamda 10 yargı kararı bulunuyor. Ülkemiz gerçekten bir hukuk devleti olsaydı bu yargı kararları-

nın üzerine tartışılacak bir konu kalmazdı. Ancak ülkemizde bütün diğer haklar gibi 1 Mayıs kutlamaları da yargının güvencesinde değil. Nitekim 1 Mayıs’ta Taksim’de olma isteğimiz karşısında aldığımız olumsuz yanıt, bu durumu bir kez daha tescilledi. Bir yanda yargı kararlarıyla tescillenmiş olan haklarını kullanmak isteyen işçiler-emekçiler; diğer yanda hukuk tanımazlığı alışkanlık haline getirenler… Büyük usta Ruhi Su’nun dizelerinde ifade edildiği gibi: “Sabahın bir sahibi var, sorarlar bir gün sorarlar” Evet; sabahın bir sahibi var ve biz DİSK-KESK-TMMOB ve TTB olarak, tüm dostlarımızla beraber sabahın sahibinin kimler olduğunu bu sene başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin dört bir

yanında milyonlarla ifade etmek istiyoruz. 1 Mayıs meydanlarında işçiler, kamu çalışanları, mimar-mühendis-şehir plancıları, hekimler, emekliler, işsizler; kadın erkek, genç yaşlı çocuk milyonlar buluşacak! Ve bu görkemli buluşmaları gerçekleştirmek için, başta İstanbul Maltepe’de olmak üzere, Türkiye’nin dört bir yanında 1 Mayıs’ı DİSK-KESK-TMMOB-

TTB olarak, tüm dostlarımızla kol kola, omuz omuza, örgütleyeceğimizi burada ifade etmek isteriz. • Açlık/yoksulluk sınırının altında ücretlere mahkum edilenler, “geçinemiyoruz” diyenler, işsizler 1 Mayıs meydanlarında buluşacak. • Çalışırken ölmek, sakat kalmak, tükenmek istemeyenler, yaşamı savunanlar 1 Mayıs meydanlarında buluşacak. • Bize dayatılan bu vahşi sermaye düzenine karşı işini, ekmeğini, şekerini, deresini, ormanını, tarlasını, ülkesini ve geleceğini savunanlar 1 Mayıs meydanlarında buluşacak. • “Bu daha başlangıç” diyenler, “hayır” diyenler, “barış” diyenler, “adalet” diyenler 1 Mayıs meydanlarında buluşacak. • Emek, barış, demokrasi,

eşitlik, özgürlük, laiklik ve halkların kardeşliği 1 Mayıs meydanlarında buluşacak. • Emeğini, yaşamını, doğasını, aklını, bedenini ve memleketi; sermayenin ve tek adam rejiminin kuşatmasına karşı savunanlar 1 Mayıs meydanlarında buluşacak. • Savaşa hayır, barış hemen şimdi diyenler meydanlarda olacak, • Milyonlar OHAL ile dayatılan yeni rejimin karanlığına teslim olmayacağını 1 Mayıs meydanlarından görkemli bir biçimde ilan edecek. • Bu ülke için çalışan, emek veren ama en temel hakları yok sayılan milyonlar, yurttaş olduklarını hatırlatmak için, “Cumhur”un kim olduğunu göstermek için, birlik-mücadele ve dayanışma için buluşacak. Milyonlar bir arada kazanacağımız rengarenk, güneşli güzel günlerin, emek ile kuracağımız geleceğin resmini çizmek için 1 Mayıs meydanlarında buluşacak! Biz dört emek ve meslek örgütü olarak sadece üyelerimizi ve bizlerle beraber 1 Mayıs alanlarında olacağını ifade eden onlarca dost kurumu değil, bu ülkede emeğiyle geçinen ve yok sayılmak istenen herkesi, 1 Mayıs 2018 için ilan ettiğimiz emeğin demokrasi seferberliğine güç vermeye çağırıyoruz. Emeğimiz, ülkemiz, geleceğimiz için 1 Mayıs’a! Eşitlik, özgürlük, kardeşlik, barış, laiklik ve demokrasi için 1 Mayıs’a! Güzel günler için 1 Mayıs’a! Yaşasın 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü!"

Güneş ve toprak olmadan, sebze yetiştirdiler Antartika’daki Alman bilim insanları, toprak ya da ışık olmadan büyüttükleri ilk sebzelerin hasadını yaptı. Almanya’nın Neumayer III İstasyonu’nda görevli araştırmacılar 3 kilo 600 gram yeşillik, 18 salatalık ve 70 adet turp topladı. Sebzeler, eksi 20 dereceyi bulan soğukta, güneşin neredeyse görünmediği ortamda oluşturulan deneysel bir serada yetiştirildi. Projeyi yürüten Alman Havacılık Merkezi DLR, bilim adamlarının haftada 4-5 kilo sebze ve meyve hasadı yapmayı umduğunu açıkladı. Deneyler, hem uzayda astronotlara taze gıda sağlanmasını hem de sert iklim

şartlarında sebze kıtlığıyla mücadeleyi amaçlıyor. Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), daha önce Uluslararası Uzay İstasyonu’nda yeşillik yetiştirmişti. DLR’nin projesiyse meyve ve sebzelerde çeşitlilik sağlayacak. Yeşilliğin yanı sıra şu ana kadar domates, salatalık, biber, turp, soğan ve maydanoz, kişniş, fesleğen gibi otlar da, Antartika şartlarında yetiştirilebildi. Proje direktörü Daniel Schubert, çilek gibi meyvelerin ekimi içinse sabırlı olmak gerektiğini söyledi.

Av yasağı başladı Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tüm denizlerimizde 15 Nisan'dan itibaren trol ve gırgır ağlarıyla avcılık yapan balıkçılar için genel av yasağının başladığını duyurarak, “1 Eylül'e kadar devam edecek av yasaklarına uyulması sürdürülebilir balıkçılık açısından elzemdir. Balıkçılığımızın geleceği, bütün balıkçılarımızın av yasağına uymalarına bağlıdır” dedi. Başkan Bayraktar yaptığı açıklamada, 15 Nisan'dan itibaren, isteyen balıkçıların karasuların bitişiğindeki uluslararası sularda ve su ürünleri avcılık tebliğiyle getirilen düzenlemelere uyulması şartıyla uzatma ağlarıyla avcılık yapabileceklerini belirtti. Av yasaklarına uyulmasının tezgâhtaki balık çeşitleri ve miktarlarının azalmaması için büyük önem taşıdığını belirten Bayraktar, şunları kaydetti: “Sürdürülebilir balıkçılığın sağlanması için tüm balıkçılarımızın av yasaklarına uymaları gerekmektedir. Su ürünleri avcılığı konusunda bilinçli ve duyarlı vatandaşlarımız, gördükleri yasak avcılık faaliyetlerini Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı il ve ilçe müdürlüklerine ya da Jandarma’ya bildirerek su ürünlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasına katkıda bulunmalıdır. Balık satın alırken boy yasağına aykırı olarak avlanmış küçük balıkları, av yasağı süresince yasak olan türleri almamalı. Balık satış yerleri de asgari hijyen şartlarına uyulup uyulmadığı açısından kontrol edilmelidir.” "Ülkemizde açık deniz balıkçılığı yapılamıyor" Su ürünleri avcılığının son yıllarda sürekli azalma gösterdiğini belirten Bayraktar, şöyle devam etti: “2016’da bir önceki yıla göre yüzde 22.4 azalarak 335 bin 320 ton olarak gerçekleşmiştir. 2017 yılında da hava şartlarının uygun olmaması nedeniyle av sezonu ne yazık ki iyi geçmemiştir. Hatta bu av sezonunu, bazı balıkçılar ye-

terli avcılığı yapamadığından dolayı sezonu erken kapatmıştır.” Ülkemiz balıkçılık filosunda, denizlerde ve iç sularda ticari amaçlı su ürünleri avcılığı yapmak üzere ruhsatlandırılmış toplam 18 bin 494 adet balıkçı teknesi bulunduğunu söyleyen Bayraktar, “Ülkemizde denizlerden avcılıkla yapılan üretim kıyı balıkçılığına dayanmaktadır. Mevcut balıkçı teknelerinin fazla olması da av baskısı yaratmaktadır. Ülkemizde yeterli altyapı oluşturulamadığı için açık deniz balıkçılığı yapılamamakta, bu nedenle de av baskısı kıyı sularımızda yoğun olarak görülmektedir. Ülkemizde uzun süreli açık deniz balıkçılığı yapabilecek, avladığı su ürünlerini işleyip, depolayabilecek bir filo kapasitesi bulunmamaktadır. Uluslararası sularda avcılığın yapılabilmesi için gerekli girişimlerin ve bu yönde yatırımların yapılması su ürünleri sektörümüz için büyük önem taşımaktadır. “Sektörün gelişmesi için destek ve teşviklere ihtiyaç var. Kaynakların rasyonel kullanılabilmesi için su ürünleri eğitim merkezleri kurularak, eğitimler yapılmalı ve Ar-Ge çalışmaları desteklenmelidir.Su ürünleri sektöründe örgütlenme yapısı mutlaka güçlendirilmelidir. Balıkçılıkta arz-talep dengesi oluşturularak, sürdürülebilir balıkçılığın sağlanması gereklidir. Balıkçılık sektöründeki ürünlere yönelik dondurma, tuzlama, konserve ve paketleme ünitesi içeren işleme tesislerinin kurulması ekonomik anlamda sektöre katkı sağlayacaktır."

www.marmaracagdas.com

Kılıçdaroğlu: Pendik'te tapuları vereceğiz CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Konya’da düzenlenen ‘Sosyal Demokrat Belediye Başkanları’ toplantısında kendisi hakkında fezleke hazırlanmasıyla ilgili “Sizin feriştahınız gelse benim gözüm korkmaz” dedi. Kılıçdaroğlu, Pendik Çınardere'ye tapu verme sözünü de yineledi. Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşması özetle şöyle: "Belediye başkanlarımızın üzerinde baskı olduğunu biliyorum. Gelip denetim yapıyorlar, hiçbir şey bulamıyorlar. Vatandaşa ikram edilen çayı eleştiriyorlar. Çünkü başka eleştirecek konu bulamıyorlar. Bana diyorlar ki ‘devlet memuruyken maaş dışında para kazanmadı.’Evet maaş dışında para kazanmadım, haram yemedim, cebimi düşünmedim, yolsuzluk yapmadım. ‘Acaba CHP iktidar olursa biz malı nasıl götüreceğiz?’ Onun telaşındalar. Savcılara talimat vereceksin, ‘Kılıçdaroğlu için fezleke hazırlayın.’ Hazırlatmazsanız şerefsizsiniz. Sanıyorlar fezleke hazırlanacak, biz geri adam atacağız. Bir milim geri adım atmayız. Sizin feriştahınız gelse benim gözüm korkmaz. Biz Kuvayı Milliyeciyiz, onlar gibi değiliz." Dolara merakı nereden? "Şehir hastanesi yapıyorlar. Müteahhit bizden, arsa bizim arsamız, her şeyi Türkiye’de üretiliyor. Niye ihaleyi dolarla yapıyorsun?

Yeşile merakın nereden geliyor senin? O zaman Merkez Bankası’nı kapat, TL’yi de kaldır ‘Bu memlekette dolar geçerlidir’ de. Dedi ki, ‘her vatandaş dolarını bozdursun.’ Sevgili Erdoğan senin servetinde dolar vardı o dolarları sen bozdurdun mu? Sen ve yandaşların Man Adası’ndaki bir ster-

linlik şirkete 15 milyon dolarlık mal sattınız. Bu parayı TL’ye çevirdin mi? Ben böyle konuştuğum için yine savcılar harekete geçecek. Kılıçdaroğlu hakkında fezleke düzenleyelim diyecekler. Dolar aldı başını gidiyor kim kazanıyor? Bankada doları olanlar. Bu beyler, din iman edebiyatı yapıp akşam evinde viski kadehi ile sohbet edenlerdir. Bu Ankara’daki beylerin döviz hesapları var. Türkiye’deki hesapları ortaya çıkmasın diye yurtdışında döviz hesapları açtırıyorlar. " Ohalde ohal neden? "20 Temmuz darbesi oldu, OHAL ilan edildi. Karar almışlar üç ay daha

uzatıyorlar. İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı, ‘FETÖ’cüleri temizledik’ diyor. Temizlemişseniz kimin için OHAL ilan ediyorsunuz? ‘STK’ların, esnafın, sanayicinin, sesini kesmek istiyoruz, onun için OHAL ilan ediyoruz’ diyorlar. Geçen davet etmiş beni, ‘Kılıçdaroğlu sen er meydanından kaçansın.’ Meydanı sen belirle gelmeyen şerefsizdir. Ama tık yok beyefendiden. Kıspet giyecek halimiz yok, neyle oturacağız er meydanına, akılla, bilgi ve birikimle oturacağız. Bu ülke papağanlar ülkesi mi? Bu ülkede farklı bir düşünce olmayacak mı?” O tapuları vereceğim "İstanbul’dan Çınardere’den bir grup vatandaş geldi, hepsi gecekonduda oturuyor. Diyorlar ki, Kartal Belediyesi tapu veriyor, Pendik niye vermiyor? Dedim ki, çok basit veririz ama vermemiz için Pendik’i bize vereceksiniz. Havuz medyası, vay efendim hazine arazisine gecekondu yapanlara Kılıçdaroğlu tapu vaat ediyor. Vallahi de billahi de tapuyu vaat ediyorum. Vereceğim o tapuları size."

Pendik'te miting gibi basın açıklaması CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu ile CHP Pendik örgütü, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Pendik Çınardereliler’in tapu sorunlarıyla ilgili açıklamalarına karşı, yandaş medya üzerinden başlatılan karalama kampanyasını protesto etti. Çınardere sakinleriyle dayanışmak için Pendik Çınardere Mahallesi Ayazma Caddesi'nde CHP İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, Pendik İlçe Başkanı Doğan Çakmak ve örgütü birlikte gerçekleştirdiği basın açıklamasına il yöneticileri, İstanbul İl Kadın Kolları

Başkanı Yeşim Ağırman, ilçe başkanları, kadın ve gençlik kolları üyeleri, Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz ve Çınardere

Mahallesi halkı katıldı. Basın açıklamasını İl Başkanı okurken, Doğan Çakmak ve Altınok Öz kısa birer konuşma yaptı. Mahalle sakinleri ellerinde "Barınma hakkımız istiyoruz", "Çınardere halkı yalnız değildir", "Tapularımızı istiyoruz" yazılı dövizler taşıdı.

“CHP hakkınızı verecek” Kaftancıoğlu, burada yaptığı açıklamada, Çınardere'de yaşayan halkın işgalci değil, hak sahibi oldu-

ğunu belirterek, şunları kaydetti: "50 yılı aşkın zamandır bu mahallede yaşayan ve buraları şehir haline getiren, burada yaşayan insanlardır. Çınardere halkı AKP'li Pendik Belediyesi'nden hibe ya da bağış değil yıllardan beri vergilerini ödediği arsalarını ve tapularını istiyorlar. Çınardere halkı 'Bize kendi yerimizi gerekiyorsa ücreti karşılığında satın, ama bizi yerimizden yurdumuzdan etmeyin' diyor. Ancak Pendik Belediye Başkanı imar planlarını gerekçe göstererek, burada yaşayan halka işgalci muamelesi yapıyor ve arkamızda gördüğünüz vatandaşlarımızı buradan sürgün etmeye çalışıyor. Çınardere sakinleri sadaka istemiyor. Seçim zamanları duydukları yalanlara karınları tok.” CHP'nin bölgede yaşayan, hakkını arayan halkın yanında olduğunu ifade eden Kaftancıoğlu, "Tüm tapu mağdurlarına sözümüz olsun ki asla ve asla yerinizden ve yurdunuzdan edilmeyeceksiniz ve sizler Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında, yani Pendik belediyesi halkın olduğunda, tapularınıza, hak ettiğinize, hakkınız olana kavuşacaksınız" dedi. Konuşmanın ardından Kaftancıoğlu ve beraberindekiler, mahalle sakinleriyle bir süre sohbet etti, daha sonra Çınardere Mahallesi Muhtarlığı'nı ziyaret etti.

Kılıçdaroğlu ne demişti? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında şöyle konuşmuştu: "Pendik Çınardere'den gelen arkadaşlar var. Hangi partiden olursa olsun her vatandaşa buradan sevgi saygı gönderiyoruz. Amacımız çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmaktır. Vatandaşın derdi varken siyasi partiler kavga ediyorsa burada sorun var demektir. Çınardere'den gelen arkadaşlarım orada 50 yıldır oturuyorlar. Orası onlar için vatanın ayrılmaz bir parçası. 460 aile var benzer pozisyonda. Kartal Belediyesi'nde de böyle bir sorun vardı ama Kartal Belediyesi tapu sorununu çözdü."

Kılıçdaroğlu'nun hayattaki son amcası da sonsuzluğa uğurlandı İstanbul Kartal’daki Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yoğun bakım servisinde 86 yaşında yaşamını yitiren Mehmet Karabulut için İçerenköy Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törenin ardından Karabulut'un cenazesi, toprağa verilmek üzere memleketi Tunceli'nin Nazimiye ilçesi Ballıca Köyü'ne gönderildi. Mehmet Karabulut'un cenaze töreni öncesi taziyeleri oğulları Haluk, Kemal, Metin, Cemal, Cemil ve Hüseyin Karabulut kabul etti. Cenaze namazına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra CHP milletvekilleri İlhan

Kesici, Gürsel Tekin, Ali Özcan, Oğuz Kaan Salıcı ve Muherrem İnce, İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile Mustafa Sarıgül, Mehmet Sevigen, Umut Oran, DİSK Genel Başkanı Kani Beko ve yakınları katıldı. Cenazeye Kemal Kılıçdaroğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Battal İlgezdi, İYİ Parti Ataşehir İlçe Başkanlığı çelenk gönderdi. Kılıçdaroğlu'nun hayattaki tek amcası Mehmet Karabulut uzun yıllar köy muhtarlığı yapmıştı. Kılıçdaroğlu diğer amcası Arslan Karabulut'u 4 yıl önce yitirmişti.

1 Mayıs’ın Tarihçesi ABD'nin Chicago kentinde işçilerin 1 Mayıs 1886'dan itibaren iş gününün 8 saat olması için başlattığı mücadele günü, 1889'da Uluslararası İşçi Kardeşliği Örgütü'nün Paris Kongresi'nde (II. Enternasyonal) "işçilerin ortak bayramı" olarak kabul edildi. Amerikalı işçilerin, 8 saatlik iş gününü kabul ettirmek için mücadelesi 1884'te başladı. Chicago'da, Trade-Unions (İşçi Birliği) Kongresi de 1 Mayıs 1886'dan itibaren normal iş gününün 8 saat olarak belirlenmesini kararlaştırdı. 1 Mayıs 1886'da ABD'nin büyük kentlerinde 5 binden fazla grev ilan edildi. Polisle grevciler arasında çıkan çatışmalarda bir işçi öldü, çok sayıda işçi yaralandı. 3 gün süren gösteriler sonrasında sendikacılardan 4'ü idam, 4'ü ağır hapis cezasına çarptırıldı. CUMHURİYET TARİHİNDE İLK KEZ 1923'TE RESMİ OLARAK KUTLANDI Dünyada 1890’lı yıllara uzanan İşçi Bayramı, Osmanlı Devleti sınırlarında ilk olarak 1911'de Selanik'teki tütün, pamuk ve liman işçilerince kutlanırken İstanbul'daki ilk kutlama 1912 yılında gerçekleşti. Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı nedeniyle ara verilen 1 Mayıs kutlamaları, uzun bir aradan sonra 1921'de yapıldı. Türkiye Sosyalist Fırkası'nın (TSF) çağrısı üzerine İstanbul işçileri mayısın birinci pazar günü tatil yaptı. TSF merkezindeki bayramlaşmadan sonra partinin Genel Başkanı Hüseyin Hilmi Bey ve üç delege, sadrazamı ziyaret etti. Türkiye Cumhuriyeti'nin Sovyetler Birliği ile dostluk ilişkileri çerçevesinde, Ankara'da 1 Mayıs 1922'de işçi bayramı kutlandı. Cumhuriyet tarihinde ilk kez 1 Mayıs 1923'te resmi olarak işçi bayramı kutlamaları yapıldı. Darbeler ve olağanüstü koşullarla kimi zaman yasaklanan 1 Mayıs, DİSK'in 1976 yılında Taksim'de düzenlediği programla geniş kitlelerce kutlandı. Bir yıl sonra 1977'de yine Taksim Meydanı'nda yapılan 1 Mayıs kutlamalarında, meydandakilerin üzerine ateş açılması nedeniyle 34 kişi yaşamını yitirdi. 28 YIL SONRA TEKRAR RESMİ TATİL İLAN EDİLDİ Milli Güvenlik Konseyi'nce 12 Eylül döneminde resmi tatil olmaktan çıkarılan 1 Mayıs, 28 yıl sonra Nisan 2009'da "Emek ve Dayanışma Günü" olarak resmi tatil ilan edildi. Bu kararın ardından 2 yıl boyunca kutlamalar Türk-İş, Türkiye Kamu-Sen, DİSK, MemurSen, Hak-İş ve KESK'in yanı sıra sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin katılımıyla Taksim'de ortak yapıldı. Sonraki dönemde Taksim Meydanı'nda kutlamalara izin verilmemesi nedeniyle bazı işçi ve memur konfederasyonları kutlamalarını Anadolu'daki şehirlere kaydırdı. DİSK ve KESK ise bu yıla kadar 1 Mayıs kutlamalarını Taksim Meydanı'nda yapma konusunda ısrarcı oldu. Önceki yıllardan farklı olarak DİSK ve KESK'in geçen yıl Taksim Meydanı yerine Bakırköy'ü, bu yıl Maltepe'yi kabul etmesiyle 1 Mayıs "Taksim Meydanı" tartışmaları çoğunluk için sona erdi.

iLÇELERDE 23 NİSAN KUTLAMALARI MALTEPE'DE YARIŞMAYI BAŞARAN BİSİKLETi KAZANDI Maltepe Belediyesi,çocuk şenliğinde, oyun parkları, atölye çalışmaları, animasyon, jonglör, sihirbaz, cambaz gösterileri ve çok sesli çocuk korosu yer aldı. “Haydi Çocuklar! Çocuk Şenliğinde Buluşalım” adlı etkinlikle, 22 Nisan Pazar günü saat 10:0018:00 arasında Yalı Mahallesi Açık Basket Sahası’nda bayram kutlandı. Şenlikte yapılan birbirinden farklı yarışmalarda kazanan çocuklara, bisiklet hediye edildi. KARTALLI ÇOCUKLAR 23 NİSAN COŞKUSUNU DOYASIYA YAŞAYACAK 23 Nisan Kartal’da bu yıl da coşkuyla kutlanacak. Kartal Belediyesi,7 ayrı mahallede sokak şenliği yapacak. Program saat 11.00’da Neyzen Tevfik Meydanı’ndan Kartal Meydanı’na yürüyüşle başlayacak. Daha sonra gün boyu Kartal Meydanı’nda devam edecek kutlama programında çocuklar için çeşitli etkinlikler yer alacak. Ayrıca ilçe genelinde 13.00-17.00 saatleri arasında eğlenceli 23 Nisan gösterileri yapılacak. Uluslararası Pendik Çocuk Festivali Pendik Belediyesinin bu yıl 13.sünü düzenlediği Uluslararası Pendik Çocuk Festivali için 12 ülkeden 245 çocuk misafir geldi. 19-23 Nisan tarihleri arasında gerçekleşen festival boyunca Türk ve dünya çocukları Pendik Sahil Meydanı’nı şenlendirdi. ATAŞEHİR'DE KUTLAMALAR YANINDA SÖYLEŞİ Araştırmacı, gazeteci ve yazar Tolga Gerger ile TBMM’nin kuruluş sürecine odaklanacağımız söyleşiye davetlisiniz. Tarih : 28 Nisan Cumartesi Saat: 15.00 Yer : FERHATPAŞA GENÇLİK MERKEZİ

www.marmaracagdas.com

Kuruluş yıldönümünde Köy Enstitüleri İkinci paylaşım savaşı yıllarında ülke genelinde büyük aydınlanma atılımı olan Köy Enstitüleri, Nisan 1940'da resmen kuruldu. İlk yıllardan itibaren içeride karşı devrimcilerin, dışarıda da emperyalizmin oklarını üzerine çeken Köy Enstitüleri 1954 yılında kapatıldı. Neredeyse tüm Anadolu'nun okulsuz ve öğretmensiz olduğu gerçeği gözönüne alınarak, dönemin cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün himayesinde, Millî Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel tarafından İsmail Hakkı Tonguç'un çabalarıyla köylerden ilkokul mezunu zeki çocukların bu okullarda yetiştirildikten sonra yeniden köylere giderek öğretmen olarak çalışmaları düşüncesiyle kuruldular. Okuma yazma oranı Cumhuriyet ilk kurulduğu yıllarda 5 bile değildi. Bunun yanında nüfusun 80'lik bölümü köylerde yaşıyordu. Köy Enstitüleri'nin kurulması ve yaygınlaşması konusunda pedagoji uzmanı Halil Fikret Kanad'ın önemli çalışmaları vardı. 1940 yılından başlayarak,şehirlerden uzak ancak tren yollarına yakın tarıma elverişli 21 bölgede köy ilkokullarına öğretmen yetiştirmek üzere açılmıştı. Öğretmenler köylülere hem örgün eğitim verecek, okuma yazma ve temel bilgileri kazandıracak hem de modern ve bilimsel tarım tekniklerini öğretecekti. Öğretmenler gittiği yörelerde bilinmeyen tarım türlerini de köylülere öğretecekti. Kitaba deftere dayalı öğretim yerine iş için, iş içinde eğitim ilkesi tatbik ediliyordu. Her köy enstitüsünün kendisine ait tarlaları, bağları, arı kovanları, besi hayvanları, atölyeleri vardı. Derslerin 50'lik bölümü temel örgün eğitim konularını içeriyordu. Geri kalanı ise uygulamalı eğitimdi. 1940-1946 arasında köy enstitülerinde 15.000 dönüm tarla tarıma elverişli hale getirilmiş ve üretim yapılmıştı. Aynı dönemde 750.000 yeni fidan dikilmişti. Oluşturulan bağların miktarı ise 1.200 dönümdü. Ayrıca 150 büyük inşaat, 60 işlik, 210 öğretmen evi, 20 uygulama okulu, 36 ambar ve depo, 48 ahır ve samanlık, 12 elektrik santralı, 16 su deposu, 12 tarım deposu, 3 balıkhane, 100 km. yol yapılmıştı. Sulama kanalları oluşturularak enstitü öğrencilerinin uygulamalı eğitim gördüğü çiftliklere sulama suyu öğrenciler tarafından getirilmişti. Köy Enstitüsü uygulaması Hasan Ali Yücel'in 1946'da Milli Eğitim Bakanlığından ayrılmasına değin devam etmiştir. Hasan Ali Yücel'den sonra Milli

Eğitim Bakanı Olan Reşat Şemsettin Sirer zamanında Köy Öğretmen Okullarına dönüştürülmüştür. Bu okullar da Demokrat Parti döneminde 27 Ocak 1954'te kapatılmıştır. Büyük yazın ve düşün insanları yetiştirdi Kapatıldığı 1954 yılına kadar

Köy enstitülerinde 1.308 kadın ve 15.943 erkek toplam 17.251 köy öğretmeni yetişmişti. Fakir Baykurt, Ümit Kaftancıoğlu, Talip Apaydın, Mahmut Makal,

Mehmet Başaran, Pakize Türkoğlu, Hatun Birsen Başaran, Ali Dündar, Mehmet Uslu ve Dursun Akçam gibi önde gelen yazarlar ve düşünürler bu okullarda yetişmişlerdir. Sanat Köylerde büyümüş öğrencilere klasik müzik enstrümanları

ve geleneksel sazları çalması öğretiliyordu. Aşık Veysel, enstitüleri gezip öğrencilere saz çalmasını gösteriyordu. Hasanoğlan Köy Enstitüsü bu

konuda en zengin enstrüman envanterine sahipti. Kapatılması Cumhuriyet Halk Partisi içinden Köylüyü topraklandırma Yasasına karşı çıkan bir kesim milletvekili Demokrat Partiyi kurdu. Atatürk devrimlerine muhalefet hisleri besleyen ancak bu karşıtlıklarını ortaya koymaya cesaret edemeyen siyasi ve toplumsal yapının bir karşı devrim atağı başlatarak Köy Enstitülerinin kapatılmasını sağladığı iddia edilmiştir. 1945 yılında Köy Enstitüleri hakkında komünistlerin, dinsizlerin yetiştiği fuhuş yuvaları olduğu söylenerek saldırı kampanyaları başlatılmıştı. Parlamentoda milletvekili Emin Sazak'ın, köylere giden enstitü mezunları kendilerini birer Atatürk zannediyorlar, demesi üzerine Hasan Âli Yücel, Bu çocukların her birinin birer Atatürk olması temenni edilir, şeklinde cevap vermişti. Köy Enstitülerine yöneltilen ve kapatılmaları ile sonuçlanan belli başlı eleştiriler birkaç ana başlık altında toplanabilir. * Enstitülerde öğrenciler tek tip üniforma giyiyordu ve enstitü müdürü bile buna uyup aynı üniformayı giyiyordu. * Öğrenciler bizzat yönetime katılıyorlardı. * Bu ve benzeri sebepler ile enstitülere komünistlik suçlamaları yapılıyor arada bir ihbar mektuplarını dikkate alan polisin baskınlarına uğruyordu. * Kız öğrencilerin erkek öğrenciler ile karma eğitim görmesi sonu gelmez dedikodulara neden oluyordu. * Köylüler okul ve enstitü inşaatlarına yardım ile devlet tarafından mükellef kılınmıştı. Bu zorlamalar köylülere angarya olarak geliyordu. * Öğrencilerin boğaz tokluğuna öğrenim görecekleri kendi okullarının inşasında çalıştırılmaları eleştirilmekteydi. * Köylere atanan öğretmenler yörenin toprak ağalarıyla sorunlar yaşıyorlardı. Bu geçimsizlikler köy öğretmenlerinin toprak ağalarının seçtirdiği milletvekillerine şikayet olarak ulaşıyordu. Bu durum toprak sahiplerinin durmaksızın Ankara'ya baskı yapmalarına neden oluyordu.

Ümit Kaftancıoğlu öldürüleli 38 yıl oldu

Köy Enstitüleri: Anadolu’da bir aydınlanma serüveni Okulların adı ‘enstitü’ konuldu, çünkü bilgiyi iş haline getirerek uygulayan bir eğitim sistemi öngörülüyordu. Yani öğrenerek üreten, üreterek öğrenen bir anlayış vardı. Bu anlayışın temeli, Ulu Önder’in şu sözüne dayanıyordu: ‘Bilgi, söz olmaktan çıkmalı, işe yaramalıdır.’ Köy Enstitüleri 78 yıl önce 17 Nisan 1940’ta kuruldu. Binlerce öğretmenin yetiştiği, onlarca köyde binlerce çocuğun, gencin, yaşlının, kadının, erkeğin okuma yazma ile tanıştığı ve bilimden sanata, tarımdan sağlığa pek çok konuda aydınlanma düşünün gerçekleştiği Köy Enstitüleri… 1940 yılında, yalnızca yüzde 5’inin okuma yazma bildiği ve yüzde 75’inin köylerde yaşadığı bir coğrafyanın, 21 bölgesinde Köy Enstitüleri kuruldu. Hasan Ali Yücel’in Milli Eğitim Bakanı’ydı. Yücel, İsmail Hakkı Tonguç’u İlköğretim Genel Müdürü olarak atadı. Sistem köylülerin yine köylüler tarafından eğitildiği bir yapıyı öngörerek yola çıktı. Eğitmenler köylüye hem okuma yazma öğretiyor, hem de yurttaşlık bilgisi öğretiyordu. Onların yetiştirdiği eğitmenler de diğerlerine… Bu şekilde 7 yılda tam 8 bin eğitmen yetişti. Köy Enstitülerinden mezun olanlar da pozitif bilimlerden, sağlık hizmetlerine, tarımcılıktan, inşaat işçiliğine pek çok konuda yetkin olmasını sağlayan bir eğitim almış oluyordu. İlk kez okuma yazma ile tanışan köylerde büyük yazarlar, ressamlar, müzisyenler çıkmaya başlamıştı. Köy Enstitüleri’nde zamanın yüzde 50’si kültür derslerine yüzde 25’i ziraat derslerine ve yüzde 25’i teknik derslere ayrılmıştı. Her öğrenci bir yıl içinde 25 adet klasik eseri okumak zorundaydı. Köylerde eğitim verenlerle öğrenciler, kendi binalarını inşa etti, kendi arazilerini ekti. Bu sayede 15 bin dönüm tarla tarıma elverişli hale getirildi. 750 bin fidan dikildi. 1200 dönüm arazi üzüm bağına çevrildi. Köy Enstitüleri el birliği ile 150 büyük inşaat işi yaptı, 60 atölye, 210 öğretmen evi, 20 uygulama okulu, 12 elektrik santrali, ambarlar, depolar, balıkhaneler inşa etti, 100 km yol yaptı. Öğrenciler ve öğretmenleri ile kendi coğrafyasına uygun yaratıcı fikirleri uygulama ile birleştiren Köy Enstitüleri, köylerde eğitim hizmetine ulaşamayan yoksul çocuklar için hem aydınlanmanın bir yolu olmuştu hem de köylerde çeşitli meslek alanlarında iş imkanı yaratmıştı. İsmail Hakkı Tonguç Köy Enstitüleri için ‘Köy meselesi sadece köy kalkınması değil, manalı ve şuurlu bir şekilde köyün içten canlandırılmasıdır. Köy insanı öylesine canlandırılmalı ve şuurlandırılmalı ki, onu hiçbir kuvvet yalnız kendi hesabına ve insafsızca istismar etmesin. Ona esir ve uşak muamelesi yapamasın. Onlar da her vatandaş gibi, her zaman haklarına kavuşabilsinler. Köy meselesi, köyde eğitim problemleri de içinde olmak üzere bu demektir’ diyordu. Okul henüz gelişme çağında olan bu çocuklara doyurucu yemek sunamıyordu. Savaş yıllarıydı ve ekmek gramla tartılarak verilebiliyordu. Sabahları un çorbası, bulgur çorbası , öğleyin adı etli fasulye ama et içinde azdı yanında da bulgur pilavı… Öğrencilerin bunları yedikleri bir gün enstitüye gelen İnönü’ye özel yemek çıkartılınca okul karıştı. Cumhurbaşkanı için özel yemek çıkması tam bir adalet ve eşitlik duygusu ile yetiştirilmiş olan enstitü öğrencilerinin itirazına yol açtı. Bu tür itirazların dillendirildiği yer ‘Cumartesi Toplantıları’ydı. O gün, bütün okul öğrencileri ve öğretmenleri ve müdürleriyle buluşur ve geçen haftanın bir değerlendirmesini yapar, yanlış uygulamaları eleştirirlerdi. Eleştirilen kimi zaman temizliği iyi yapmayan görevli öğrenci olurdu kimi zamanda yemeği beğenilmeyen aşçılardı. Ve savunma okul alanının ortasında herkesin gözü önünde yapılırdı. İnönü’nün gelişinden sonra yapılan Cumartesi toplantısında eleştirilerin hedefinde bu sefer Cumhurbaşkanı için özel yemek çıkartan okulun müdürü Rauf İnan vardı. Rauf İnan yapılan eleştirilere şöyle cevap verir: “Ben ,Cumhurbaşkanı olduğu için değil İsmet İnönü şeker hastasıdır bu nedenle perhiz olduğu için özel yemek çıkarttım. Siz öğrenciler hasta olduğunuz da revir de size de durumunuza göre özel yemek çıkartmıyor muyuz?” der. Bunun üzerine durum anlaşılınca konu kapanır. Yani prensipler kim olursa olsun bozulmuyordu. 1954 yılında da enstitüler resmen kapatıldı.

Gazeteci, yazar ve TRT İstanbul Radyosu prodüktörü Ümit Kaftancıoğlu 11 Nisan 1980'de çapraz ateşle öldürüldü. Ümit Kaftancıoğlu’nun gelini CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, “Memleketin ümitlerini bir bir yok ettiklerini sananlar unutmasınlar ki umut tükenmedikçe ümitler bitmez. Mücadelesi mücadelemiz” dedi. Halk kültürü uzmanı, gazeteci - yazar ve TRT yapımcısı Ümit Kaftancıoğlu, 11 Nisan 1980 sabahı İstanbul Radyosu’ndaki işine gitmek için evinden çıktığı sırada ülkücülerin kurduğu pusuda öldürüldü. Asıl adı Garip Tatar olan Ümit Kaftancıoğlu da tıpkı Hrant Dink cinayetinde olduğu gibi ilk önce tehdit edilip ardından hedef gösterildi. Tehdit edildiği devletin emniyet birimleri tarafından bilinmesine rağmen hiç bir önlem alınmadı. Cinayetten sorumlu tutulan Ahmet Mustafa Kıvılcım, ancak 12 Eylül sonrasında İstanbul'da yapılan tutuklamalar sırasında gözaltına alındı. Ülkücü kimliğiyle bilinen Ahmet Mustafa Kıvılcım, “Onu solcu olduğu için öldürdüm” diye ifade verdikten sonra aldığı ömür boyu hapis cezası Askeri Yargıtay tarafından bozuldu, ardından 4 yıl tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı. İfadelerinde ‘ölüm emrini veren’ olarak gösterdiği İstanbul Ülkücü Gençlik Derneği Baş-

kanı Hasan Küçük, adalet önüne hiç çıkarılmadı. Silahlı saldırıya katıldığı belirlenen diğer iki saldırgan ise dönemin mahkemelerinde delil yetersizliğinden salıverildi.

Kaftancıoğlu Kimdir? Başlangıçta adı Garip Tatar olan Ümit Kaftancıoğlu 1935 yılında Ardahan'ın Hanak ilçesinin Koyunpınarı (Saskara) Köyü’nde yedi çocuklu yoksul bir ailenin beşinci çocuğu olarak dünyaya gelir. İlkokulu bitirdikten sonra zorluklarla kaydolduğu Cılavuz Köy Enstitüsü'nü başarıyla bitirir ve Derik ilçesine

öğretmen olarak atanır. Mardin'de kaldığı üç yılda ağalık düzenini ve halkın sefaletini daha yakından görür. 1961 yılında Balıkesir Necatibey Eğitim Enstitüsü'nün Edebiyat bölümünü bitirerek Rize'nin Pazar ilçesi ortaokulunda Türkçe öğretmenliğine başlar. Kısa süre sonra yedek subay olarak askere gider. Askerlik dönüşü TRT'nin açtığı sınavı kazanarak Köy Yayınları bölümünde göreve başlar. TRT İstanbul Radyosu'nda "Av Bizim Avlak Bizim" ve "Dilden Dile" gibi programlarla halk kültürünü ve halkın sıkıntılarını mikrofona taşır. Anadolu'yu gezerek derlemelerle halkın sözlü edebiyatını ve halk türkülerini yazıya döker. Ümit Kaftancıoğlu radyo programcılığının yanı sıra çeşitli gazete ve dergilerde politik ve sanatsal yazılar da yazmıştır. TRT’nin Köy Yayınları bölümündeki görevini 7 yıl başarıyla yürütürken, 12 Mart darbesinden sonra bu görevden alınarak Kültür Yayınları bölümünde görevlendirilir.

Katledilişi 11 Nisan 1980 günü kızı Pınar ile birlikte arabasına yönelen Ümit Kaftancıoğlu, çapraz ateşe tutulur. Sıkılan 16 kurşunla ağır yaralan Ümit Kaftancıoğlu kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeder. Şans eseri kurşunlardan kurtulan kızı Pınar Kaftancıoğlu, daha sonra katillerden birini teşhis eder.

ATABUTİK AÇILDI

1965 doğumlu oğlu Dr. Ali Naki Kaftancıoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu ile evli.

Ataşehir Kadın Girişimcilik Merkezi’nde (AKAGİM) eğitim alan kadınların el emeklerini sergileyip satabilecekleri Ata Butik açıldı. AKAGİM’de üretim yapan, ortak ofiste şirket faaliyetlerini yürüten, aldığı eğitimler sonrasında iş planı dosyasını KOSGEB'e sunan Ataşehirli kadınlar, ürettikleri el emeği göz nuru örgü, takı, süsleme, işleme ve resim gibi ürünlerini artık Ata Butik’te satabilecekler. Aynı zamanda aile bütçesine de bu sayede katkı sağlayacaklar. Küçükbakkalköy Prestij Caddesi üzerinde camekânlı bir

alanda kurulan Ata Butik, Pazar ve Pazartesi günleri hariç saat 10.3019.00 arasında açık olacak. Ataşehir’de yaşayan ve üretim yapan kadınların, ürünlerini satarak gelir elde etmesini sağlayan bu projede; ürün çeşitliliğinin çoğaltılması ve herkesin faydalanabilmesi amacıyla Ata Butik dönüşümlü olarak kullanılacak. Ataşehir’de yaşayarak el emekleriyle üretim yapan kadınlar, vergi dairesinden alacakları vergi muafiyet belgesi ve kimlikleriyle beraber Ataşehir Kadın Girişimcilik Merkezi'ne gelerek stant açmak için başvuruda bulunabilirler.

www.marmaracagdas.com

BAL’da heyecan dindi Spor Toto BAL’da 2017-2018 futbol sezonu tamamlandı. 11. Grupta Gebzespor Gebze Alaettin Kurt Stadı’nda, Sapanca Gençlik Sporu 4-0 yenerek şampiyon oldu. Zaferspor’u 6-1 yenen Maltepespor 58 puanla ikinci sırada kaldı. BAL 11. GRUP 26 19 2 5 55 29 59 1 GEBZESPOR 2 MALTEPESPOR 26 18 4 4 68 17 58 3 BEYLERBEYİ 26 17 4 5 50 24 55 4 BULVARSPOR 26 17 3 6 60 33 54 5 BEYLİKDÜZÜ 26 13 9 4 48 26 48 6 B. DOĞANTEPE 26 11 6 9 43 35 39 7 KARASUSPOR 26 10 4 12 31 44 34 8 ADAPAZARI 26 9 6 11 31 38 33 26 9 5 12 30 39 32 9 ZAFERSPOR 10 KESTEL BLD 26 7 6 13 39 49 27 11 SAPANCA GENÇLİK 26 7 3 16 19 50 24 12 İ. KURTULUŞ 26 6 3 17 29 50 21 13 NİLÜFER ERDEMLİ 26 5 4 17 26 54 19 26 2 3 21 21 68 6 14 DERİNCE A.Ş

Şampiyonluğa ulaşan ekip Gebzespor oldu BAL 9. GRUP 1 ŞİLE YILDIZ 24 14 7 3 45 21 2 BLD DERİNCE 24 14 3 7 33 17 24 14 3 7 37 23 3 ÇAYIROVA 4 ÇİĞLİ BLD 24 12 7 5 29 21 5 MODAFEN 24 12 2 10 34 32 6 SOMASPOR 24 11 4 9 26 25 7 B. YEŞİLOVA 24 10 6 8 39 28 24 9 7 8 24 24 8 A.GÜCÜ BLD 9 Y. EMRE BLD 24 9 5 10 26 23 10 KARTALSPOR 24 9 4 11 24 28 11 ALAŞEHİR BLD 24 7 7 10 23 22 12 BALYA BLD 24 6 1 17 20 48 24 0 0 24 8 62 13 FATİH BLD

Kadınlar 1. Futbol Ligi’nin şampiyonu Ataşehir Belediye TFF Kadınlar 1. Futbol Ligi’nin şampiyonu Ataşehir Belediyespor, Yenisahra Stadı’nda 5-1 galip geldiği Beşiktaş maçının ardından kupasına kavuştu.

49 45 45 43 38 37 36 34 32 31 28 19 -3

Kadın liginde şampiyonluğu garantileyen Ataşehir Belediyespor, lig ikincisi Beşiktaş karşısında maça çok hızlı başladı. İlk gol maçın ilk dakikası içerisinde Tanya’nın ayağından geldi. Maçın ilk yarısında hat trick yapan Tanya, 14 ve 21. dakikalarda attığı gollerle farkı 3-0’a taşıdı. Yağmur’un 28. dakikada attığı golle ilk yarı Ataşehir Belediyespor’un 40’lık üstünlüğüyle sona erdi. İkinci yarıya yine hızla başlayan Ataşehir Belediyespor ikinci yarının da ilk dakikasında Akaba’nın ayağından gol bularak farkı 5-0’a taşıdı. Ardından Beşiktaş’ın bulduğu golle maç 5-1’lik skorla bitti.

18 hafta boyunca 10 takımın mücadele ettiği ligde, son maç öncesi yenilgisizliğine devam eden Ataşehir Belediyespor, 16 galibiyet ve bir beraberlikle puanını 49’ye yükseltti. Maç sonunda Ataşehirli oyuncular coşkuyla sevinirken, Beşiktaşlı oyuncular da rakiplerini şampiyon olmalarından dolayı tebrik ettiler. Maçın ardından kupa töreni için saha içerisine sahne kuruldu. Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyon Başkanı ve TFF Yönetim Kurulu Üyesi Ali Düşmez’in elinden kupalarını alan Ataşehirli kadın oyuncular, sevinçlerini kulüp yöneticileri ve taraftarlarıyla kutladı.

Mahir Çayan hakkında kısa notlar

Maltepespor, şampiyonluğu kıl payı kaçırdı. Pazar günü Hasan Polat Stadı’nda Bursa Zaferspor'u 6-1 yenmesine karşın, Gebzespor’un 1 puan gerisinde kaldı. Maça CHP’li kadınlar da yoğun ilgi gösterdi.

MALTEPESPOR OLAĞANÜSTÜ KONGRE KARARI ALDI Yönetim toplantısı sonrası, Maltepespor Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Durhan, olağanüstü kongre kararı aldıklarını açıkladı. Maltepespor yönetim kurulu toplanarak, 6 Mayıs 2018 Pazar günü olağanüstü kongreye gitme kararı aldı. Maltepe Belediyesi Küçükyalı Kültür Merkezi'nde gerçekleşecek olan kongrede çoğunluk sağlanamazsa, 13 Mayıs pazar günü, çoğunluk aranmadan yapılacak.

*Ailesi Amasya Gümüşhacıköy’den Samsun’a taşınmış, Abdülaziz Çayan ve Naciye Aktaş’ın ilk oğulları Mahir Çayan, 15 Mart 1946’da Samsun’da doğdu. *Mahir’in büyük dedesi, Amasya’nın Gümüş bucağında, o zaman “Çayanoğlu Kışlağı” bugün Yeniköy olarak bilinen bölgenin toprak sahiplerinden. Mahir’in dedesi Hacı Mustafa Çayan, 1. Paylaşım Savaşı sırasında Sarıkamış’ta Ruslar’a esir düşüyor. Ancak Sovyetlerle barış imzalandıktan sonra ülkeye dönüyor. *Ankara’da kaldığı öğrenci yurdundan arkadaşları; eski Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, Hürriyet’in yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök’tür.. *Tünel kazınca çıkan toprağı, topraksız köylülere dağıttık hikayesi uydurmadır. Firardan sonra hiç yakalanmamış ve savcı da ona bir şey sormamıştır.

*Fenerbahçe taraftarı olan Mahir, Beşiktaş Genç Takımı’nda oynadı. *Mahir yazarken sol elini, futbolda sol ayağını kullanır, solaçık oynar. Lise sonda dizlerini sakatlar. Üstüne eklem kireçlenmesi gelir. Giderek ellerini ayaklarını oynatamaz olur, dizlerine platin takılır. *Selimiye’de 8 ay hücrede zincirli kaldı, mahkemede basının önünde durumu ve 9 gündür ölüm orucunda olduğunu açıkladıktan sonra, Maltepe Cezaevi’ne, arkadaşlarının yanına sevk edildi. *Niksar'ın Kızıldere köyünde jandarmayla girdikleri çatışmada 26 yaşındayken 30 Mart 1972’de 9 arkadaşı ile beraber öldürüldü. Mahir Çayan'ın mezarı Ankara Karşıyaka Mezarlığı, L/3 adası, 99 no'lu mezardır.

www.marmaracagdas.com

ÇAĞDAŞ GAZETECİLİK MATBAACILIK TİC. LTD. ŞTİ. Adına İmtiyaz Sahibi Fevzi IŞIK Yazı İşleri Müdürü Oktay KARTAL Yayın Danışmanı Ali ÖZTÜRK Gözde SARICAN Muhabir

Bağdat Cad. Beyza Sk. No:23/3 Maltepe / İST. TEL: 0216 305 54 55 marmaracagdasgazetesi@gmail.com

Baskı: Deva Matbaacılık ve Reklam Hiz. San.Tic.Ltd.Şti. Maltepe Mah. Davutpaşa Cad. TİM 1 İş Merkezi No:299/2 Topkapı / İSTANBUL TEL:02125650096 Baskı Tarihi: 20 Nisan 2018 devamatbaa01@gmail.com

Başkan Kılıç : Rantçıların gözü Gülsuyu'nda Maltepe, Gülsuyu ve Gülensu'da kadınlarla kahvaltıda bir araya gelen Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, cemevinden, kentsel dönüşüme kadar 20 yıldır, 40 yıldır bekleyen sorunları bir bir çözüme kavuşturduklarını belirterek, “Sözlerimiz yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Maltepe’nin 18 mahallesinden kadınlarla halk toplantıları yapan Başkan Kılıç, Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinde yaşayan kadınlarla bir araya geldi. Maltepe Belediyesi tarafından hizmete açılan ve ilçedeki kadınlara girişimcilik eğitimleri verilerek, istihdam

imkanı sağlanan Maltepe Kadın Girişimcilik Mutfağı’nda gerçekleştirilen toplantıda, mahallenin çözüme kavuşan sorunları ele alındı. Kentsel dönüşümle ilgili rant çevrelerinin gözlerini Gülsuyu ve Gülensu’ya diktiğini vurgulayan Kılıç, şöyle devam etti: “TAPULAR PLANLARI BEKLİYOR” Vatandaşların tapu sorularını da yanıtsız bırakmayan Başkan Kılıç, “İmar planı onaylanmadan, tapuları dağıtmam yasal olarak mümkün değil. Sözümün arkasındayım. Son olarak 1/1000’lik planlarımız da onaylanıp, yürürlüğe girdikten sonra davulla, zur-

nayla mahallemizde tapuları dağıtacağız” diye konuştu. 11 yıldır çözüm bulunamayan Gülsuyu Stadyumu’nun da bu dönemde tamamlanıp hizmete açıldığını belirtti. CEMEVİ MÜJDESİ 20 yıl önce temeli atılan ama bir türlü bitirilmeyen Maltepe Cemevi’nde de sona yaklaştıklarını vurgulayan Kılıç, “Kim neye inanıyorsa inansın, özgürce ibadetini yapma hakkına sahip. Uzun uğraşlar sonunda, cemevi inşaatını tamamlamak için kolları sıvadık. Önümüzdeki aylarda tamamlayıp, ibadete açılacak." dedi.

HalkKart Mayıs ayında başlayacak Maltepe Belediyesi’nin 2017 yılı faaliyet raporu, oy çokluğuyla kabul edildi. Başkan Ali Kılıç, “37 kişilik ekip, HalkKart uygulaması için sıkı bir şekilde çalışıyor. Ancak uygulama Mayıs ayına kaldı" dedi. Maltepe Belediye Meclisi, faaliyet raporunu görüşmek üzere toplandı. Meclis 2. Başkanvekili Hasan Gökkaya başkanlığında toplanan mecliste raporun görüşülmesi, Başkan Ali Kılıç’ın konuşmasıyla başladı. Konuşmasında, “dayatan değil danışan belediyecilik” anlayışıyla şeffaf bir yönetimle raporu hazırladıklarını belirten Kılıç, 2017 yılına ilişkin çalışmaları içeren faaliyet raporuyla ilgili bilgiler de verdi. Kılıç, • “Türkiye’de ilk defa Maltepe Belediyesi, Sağlık Bakanlığı onaylı, ruhsatını alarak hastane teşekkülünde hizmet veriyor. • Üniversite sınavlarında yüzde 85 üzeri başarı söz konusu. • 32 amatör spor kulübüne maddi destek veriyoruz. • Sosyal demokrat belediyecilik anlayışlarından olmazsa olmazlarından birisi insana insanca yaklaşmaktır. Halk Kart

da bunlardan bir tanesidir. • Sokaklardaki gençleri terör örgütlerine, uyuşturucuya, kötü alışkanlıklara, kaptırmamak için

13-14 yıldır batık halde, çamur deryasında bulunan Gülsuyu Stadyumu’nu bu ekip yaptı. • Cevizli Mahallesi’nde kur-

banlık alanında spor kompleksimiz olacak. • Fakir çocuklarımızın ücretsiz okullarına gitmeleri için servis veriyoruz” ifadelerine yer verdi. 600 TL’lik aile yardımı Faaliyet raporunun oy çokluğuyla kabul edilmesinin ardından kürsüye gelerek yapılan eleştirilere yanıt veren ve bir teşekkür konuşması yapan Başkan Ali Kılıç, “Verilmediği iddia edilen 600 TL’lik yardım için çok sıkı bir çalışma yaptık. 37 kişilik bir ekip kurarak, anket yaptık ve gerçekten hak sahiplerine ulaşmaya çalıştık. Bu da takdir edersiniz ki biraz zaman aldı. İnşallah mayıs ayında ihtiyaç sahiplerine bu yardımı gerçekleştirmeye başlayacağız” diye konuştu. HalkKart nedir? Aylık 600 lira yüklenecek olan HalkKart sadece Maltepe sınırları içindeki esnaflardan alış verişi kapsayacak ve düşük gelirli hanelere verilecek.

Maltepe'de yeni AVM açıldı Özel bir kuruluşun yaptığı 320 milyon euro yatırımla hayata geçirilen Piazza Maltepe AVM, 20 Nisan Cuma günü İstanbullular'a kapılarını açtı. Piazza Maltepe AVM, 56 bin metrekare kiralanabilir alan üzerinde 160 mağaza ve 27 restoranı bünyesinde bulunduruyor. Piazza AVM, açık meydan katlarının yer aldığı meydan bölümünde ziyaretçilerin keyifli zaman geçirecekleri, çeşitli etkinliklerin yapılabileceği açık bir alana sahip. Piazza Maltepe AVM’nin yıllık ziyaretçi sayısının 16 milyon olması hedefleniyor. Piazza Maltepe projesinde AVM’nin yanı sıra yaklaşık 42 bin

metrekare alan üzerinde, adalar manzaralı 29 kattan oluşan 230 dairelik konut bloğu ve 21 katlı ofis bloğu yer alıyor. Piazza’da yer alan toplam 36 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olan 21 katlı ofis bloğu kullanıcılara alışveriş merkezi ve konut bloğuyla kesintisiz bir yaşam sağlıyor. İçerisinde yer alacak metro durağı bağlantısı ile müşteri çekmeye çalışan Piazza Maltepe, Sabiha Gökçen Havaalanı’na 20 kilometre, sahil yoluna 3 kilometre mesafede. E5 ulaşım hattı üzerinde yer alan proje, 2 bin 400 araçlık kapalı otoparkı ile ziyaretçilerine kolaylık sunuyor.

Maltepe'nin 100 yıllık fotoğrafları ortaya çıktı Avusturya Ulusal Kütüphanesi’nin arşivini internete yüklemesiyle, Maltepe’nin 100 yıllık fotoğrafları ortaya çıktı. 1. Dünya Savaşı yıllarına ait fotoğraflar, ilçenin bir asır önceki halini sergiliyor.

Maltepe Belediyesi Çocuk Oyunu Efe ile Asya, her şeyden habersiz kentin uzak bir köşesinde gezmeye başlar. Ancak her yerde olağanustü hareketlilik vardir. Ayşen Öğretmen ise her zamanki gibi öğrencilerinin yanındadır ve 22 Nisan'da onlara büyük sürprizini açıklar. 23

Nisan öncesi sürpriz nedir? Yanıtı oyunda Yazan: Orhan Sanay Yoneten: Gökhan Terzi Oyuncular: Cemil Aydın, Burak Kirpik, Dilara Gülbay, Seray Yıldız, Kadir Özden, Şilan Onay

İstanbul’un tarihi ilçelerinden Maltepe’nin, yüz yıl öncesine dayanan fotoğrafları Avusturya’da gün yüzüne çıktı. Avusturya Ulusal Kütüphanesi’nin arşivini internet üzerinden yayına açmasıyla, başta İstanbul olmak üzere, Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerine ait tarihi fotoğraflara erişmek mümkün hale geldi. Kütüphane arşivinde, Maltepe’nin tarihi semtlerini ve Osmanlı askerlerinin ilçede talim yaptığını gösteren yaklaşık 100 yıllık fotoğraflar da ortaya çıktı.

Avusturya-Macaristan Savaş Basın Bürosu (Ordu Foto-Film Merkezi) tarafından çekilen fotoğraflarda, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’ndan gelen komutanlar tarafından Osmanlı askerlerine eğitim verilmesi, askeri karargâhlar, marangoz atölyesinde yapılan çalışmalar, hırdavat deposu, su kuyusunun açılması ve borularla suyun taşınması, ikmal kaynaklarının vagonlarla getirilmesi, askerlere yemek dağıtımı ve denizde yüzen askerlere ait kareler dikkat çekti.

İstanbul Tabip Odası (İTO) üyeleri, yeni yönetimi belirlemek için sandık başına gitti. Cağaloğlu’ndaki İstanbul Erkek Lisesi’nde yapılan seçimde, yaklaşık 33 bin üyenin 7 bin 265'i oy kullandı. "Demokratik Katılım Grubu", "Cumhuriyetçi Hekimler", "Hekimlikte Haklar Birlik ve Haklar Platformu" ve "Türk Hekimleri Birliği" olmak üzere 4 listenin yarıştığı seçimi, Prof. Dr. Pınar Saip'in temsil ettiği "Demokratik Katılım Grubu" 4 bin 124 oyla kazandı. "Hekimlikte Haklar Birlik ve Haklar Platformu" bin 455, "Cumhuriyetçi Hekimler" bin 304, "Türk Hekimleri Birliği" ise 382 oy aldı. İstanbul Tabip Odası'nın iki yılda bir gerçekleştirdiği seçimle, Yönetim Kurulu, Onur Kurulu, Denetleme Kurulu ve Türk Tabipler Birliği Merkez Delegasyonu da belirlendi. Yönetim Kurulu’nda şu isimler yer alıyor: Dr. Pınar Saip Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu Dr. Murat Ekmez Dr. Güray Kılıç Dr. Recep Koç Dr. Osman Küçükosmanoğlu Dr. Osman Öztürk Denetleme Kurulu’nda ise Nazmi Algan, Zeynep Solakoğlu ve Atıl Yüksek yer aldı. Onur Kurulu adayları ise Yavuz Ceylan, Nergis Erdoğan, Gökhan Ersoy, Selma Okkaoğlu Mutlu ve Lütfi Telci isimleri bulunuyor. Türk Tabipleri Birliği Merkez Dele-

gasyon adayları arasında ise Raşit Tükel’in de bulunduğu 40 isim yer alıyor.

ÖZGEÇMİŞ Pınar Mualla Saip Doğum Tarihi ve Yeri: 10.08.1960 / Niğde Görev Yeri ve Adresi: Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü Çapa 34390 - İstanbul EĞİTİM BİLGİLERİ Yabancı Dil: İngilizce ve Fransızca Orta Eğitim: 1972 – 1978 Robert Koleji Yüksek Eğitim: 1978 – 1984 İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fak. ÇALIŞTIĞI KURUMLAR 1984 - 1986 Zorunlu Hizmet, Milli Eğitim Müdürlüğü, Sağlık Eğitim Merkezi, Samsun 1986 – 1988 Sultanahmet Mili Eğitim Sağlık Eğitim Merkezi 1988 – 1993 Beyoğlu Devlet Hastanesi 1993 – İ.Ü. Onkoloji Enstitüsü halen çalışmaktadır.