GUY KAWASAKI Kalbi, zihni ve davranışları değiştirme sanatı
MediaCat Yayıncılık, 2012. 012 01 12 ISBN: ISB IIS S 978-605-4584-01-7 Tanıtım yazısı kitaptan kısa alıntılar içermektedir; daha detaylı bilgi için kitabın satın alınmasını öneririz. Hazırlayan: Hümanist Kitap Yayıncılık
Gülümsemenin maliyeti nedir? İlk izlenimin önemini hepimiz biliyoruz, peki büyülemek için ilk izlenim nasıl olmalı? Guy Kawasaki, ilk adımda büyülemek için gerekenleri dört etmenle özetliyor: Gülümsemeniz, kıyafetiniz, el sıkıșmanız ve kelime dağarcığınız. Bunlardan gülümsemeniz, kelime dağarcığınız ve el sıkıșmanız, sıfır maliyeti olan ve hemen bașlayabileceğiniz etmenler. Ancak dikkat! Sahte gülümseme ile gerçek gülümseme arasındaki fark hemen anlașılıyor (Kawasaki, samimi gülümsemeyi kaz ayaklarının göründüğü hali sebebiyle
Fransız doktor Duchenne’in adıyla, sahte gülümsemeyi ise ünlü Amerikan Havayolu șirketi Pan Am’deki robotik hostesler sebebiyle Pan Am adıyla isimlendiriyor). Kıyafetiniz ise bazen yatırım gerektirse de, karșınızdakinden daha iyi değil ama ona denk olursa doğru bir ilk izlenim için etkili oluyor. Burada kurtulmamız gereken șey “ego”. Çünkü beğenilir olmak daha üstün ve iyi olmak anlamına gelmiyor; aksine, karșı tarafın beğenmesi, yani “eș düzeyde” hissetmesi anlamına geliyor.
empati için
MÜTEVAZI OLUN
Bir diğer kilit konu ise kendinizi doğru konumlandırmak. Aynen markalar gibi insanların da doğru anlașılmak ve güven yaratmak için karșı tarafça açık șekilde anlașılması gerekiyor. Bunun için: Kendinizi anlatırken kısa ve herkesin anlayabileceği ifadeler kullanmak gerekiyor. “Ne yaparsınız?” sorusuna eğer cevabınız “10 kelime”den uzunsa, net değilsiniz demektir.
Ayrıca yaygın bir yanılgı, kendimize güzel sıfatlarla methiye düzmektir: çalıșkan, dürüst, kendini adamıș, sadık... Karșı taraf açısından bunların bir etkisi yok: Methiyeyi bir kenara bırakın ve mütevazı olun.
Daha
BÜYÜK
Bir Pasta Pişirin Hepimiz çalıșıyoruz ve karșılığında para kazanıyoruz. Ancak temel motivasyonumuz bir șeyler üretmek mi yoksa zaten hazır üretilmiș olanla oyun hamuru gibi oynayıp zaman geçirmek mi? Guy Kawasaki, bunu șöyle ifade ediyor: “Dünyada iki tür insan ve
kurum vardır: Yiyenler ve pișirenler. Yiyenler var olan pastadan daha büyük bir dilim isterler. Yiyenler, kendileri kazanırsa sizin kaybettiğinizi düșünürler ve siz kazanırsanız onlar kaybeder. Pișirenler daha büyük bir pasta ile herkesin kazanabileceğini düșünürler.” Pișirenlerin rekabet anlayıșı daha farklıdır; rekabetle değil, ișbirlikleri kurup iși büyütmekle vakit geçirirler. Ve pișirenler, kesinlikle daha büyüleyicidir! Bu yazıyı okuduktan sonra diğer ișlerinize geçmeden önce aklınızdan geçirin: Ben ne pișiriyorum bugün? Yarattığınız etki için kriterleriniz var mı? Guy Kawasaki, Büyüleme kitabında, etki yaratmak ve sonuca yürümek için paydașlarla ișbirliğini öngören, yapıcı bir yaklașım öneriyor. “Büyüleme (enchantment)”
olarak ifade ettiği, yüreklerde ve zihinlerde istemli bir değișime yol açan, istediğinizi elde etmeniz için insanları yönlendirmenizi kolaylaștırmaktan öte, aranızdaki ilișkiyi dönüștüren bir yaklașım. Bu, kișilerin ve șirketlerin amaçlarına ulașırken karșı tarafı da tatmin edecek bir tutum benimsemesini ifade ediyor. Peki, büyüleme çabanızda etik olarak doğru noktada mısınız, önce onu kontrol etmekte fayda var. İște kendinizi test etmeniz için bazı sorular: ■
■
Kendiniz yapmayacağınız bir șeyi bașkalarından istiyor musunuz? Eğer karșı tarafın yerinde olsanız asla yapmayacağınız bir șeyi onlardan istiyorsanız bu ya zorlamadır ya da bir aldatmacadır. Uzun vadede sağlıklı sonuçlar alamazsınız. Çıkarlarınız çatıșıyor mu? Büyüleme, çıkarlarınız paydașlarınızın çıkarlarıyla
uyușuyorsa kalıcıdır. Çatıșma halinde devam eden bir ortaklıktan verim alınamaz. ■ Çıkar çatıșmalarınızı gizlediniz mi? “Gizli bir ajanda”ya sahip olmak gerekir zannetsek de, aslında olabildiğince açık olmak her zaman avantajdır. ■ “Beyaz yalanlar” söylüyor musunuz? Yalan yalandır, doğru doğrudur. Güven yaratmak için “beyaz yalanlar”ın zararı olmaz demeyin. ■ “Saf insanlar”ı büyülüyor musunuz? Bilgi birikimi veya yeteneği sizin seviyenizde olmayan birini istediğiniz șekilde yönlendirmek kolaydır ancak bu bir bașarı değildir. “Evet” ile başlayın Ünlü girișimci Richard Branson, Takılma Yap Gitsin (Screw it, Let’s Do it) adlı kitabında “Bay Evet” olarak tanındığından bahseder. Çünkü Branson her fikre önce “evet”
yaklașımıyla olumlu bakar, araștırır ve eğer olumsuzluklar ağır basarsa uygulamaz. Ancak ilk tepkisi her zaman “evet”tir Çevrenizdeki insanları düșünün. Önce her șeye “hayır” diyenler mi yoksa “evet” diyenler mi daha yaratıcı ve üretken? “Evet” yaklașımıyla yola çıkmak, aynı zamanda iyi ilișki ağları kurmanıza da yardımcı olacaktır. Bir kișiyle tanıștığınızda, ona “ne alırım bu kișiden” șeklinde bakmak yerine “ben bu kișiye nasıl yardımcı olabilirim” diye bakarsanız, çok ötelere uzanan bir fırsat kapısını da aralamıș olursunuz. Burada kilit yaklașım șudur: “İnsanların iyi oldukları kanıtlanana kadar kötü olduklarını düșünmek yerine, kötü oldukları kanıtlanana kadar iyi olduklarını düșünmek.” Güven dediğimiz zaten bașka nedir ki?
Hedefleriniz ne kadar büyükse, insanların yüreklerini, zihinlerini ve eylemlerini o kadar çok değiștirme ihtiyacı duyacaksınız. Az kaynağınız ve büyük rakipleriniz varsa, bu durum özellikle geçerlidir. İnsanları büyüleme ihtiyacınız varsa, anlamlı bir șey yapıyorsunuz demektir. Ve anlamlı bir șey yapıyorsanız, büyülemeye ihtiyacınız vardır.
GUY KAWASAKI Guy Kawasaki kișisel web sitesi: http://guykawasaki.com/ Guy Kawasaki Sunum Slaytları: http://www.slideshare.net/guykawasaki Guy Kawasaki’nin Standford University’deki “Büyüleme” Konușması: https://www.youtube.com/watch?v=A3Wyz3k07ls Guy Kawasaki’nin Türkçe yayımlanan diğer eserleri: Kendi İșini Kurmak İsteyen Girișimcinin El Kitabı, MediaCat, 2016. Sosyal Medya Sanatı, MediaCat, 2015. Rakiplerinizi Çıldırtmanın Yolları, MediaCat, 2007.
Sizce “Girișimcilik” ne anlama geliyor? Multinet Up’ı girișimci bir șirket yapan nedir? Görüșlerinizi MultiBiz “Görüș Paylaș” bölümünde paylașabilirsiniz.