Helal Gıda Dergisi

Page 1

AĞUSTOS 2011 YIL:1 SAYI:2

Konuk:

Dünyada ve Türkiye’de

Helal Gıda

Murat YALÇINTAŞ

İTO Yöneim kurulu Başkanı

Görüş:

Hulusi ŞENTÜRK TSE Genel Müdürü Avrupa’da Müslüman Olmak

Tarihin ilk Standardizasyon Sistemi Kanunname-i İktisab-ı BURSA Şeker’e Alternatif Geliyor : STEVİA

Belgesel:

KATİL BİTKİLER Bin derdin devası

ÇÖREKOTU Tıbb-i Nebevi Mucizesi

HACAMAT NEDİR? Uzak Asya’nın Potansiyel Gücü:

MALEZYA

“Yediğimizin farkındayız.Ya Siz!...”

HELAL GIDA : 1 TRİLYON $’LIK

DEV EKONOMi





İ

çindekiler bölümüne çoğumuz bakma gereği duymayız. Market raflarını tek tek dolanıp lazım olanları ya da o anda canımızın çektiğini atarız sepete. Temiz ve sağlıklıdır onlar. Çünkü hem marka hem de markette satılıyor. Zaten okumak istesek de gözlük ya da büyüteç gereklidir içindekiler kısmı için.

Zeynep KALAYCI

Et ya da ürünleri olarak çağrışım yapan helal gıda topraktan sofraya bütün alanları kapsar aslında. Ekilen tohumdan işlendiği makineye, paketlemeden raf bekleme süresine kadar her sürecin helal kapsamına girdiğini aklınızın bir köşesinde tutarak atın sepetinize alacaklarınızı. Aldığınız ürünün sizi ve aile üyelerinizi sağlık ve kişilik olarak etkileyeceği de aklınızın bir köşesinde olması gereklidir.

Temiz ve helal olanı yememizi emrediyor dinimiz. Ninelerimiz dedelerimiz ektiğini yiyorlardı. Belki o yüzden daha uzun ve daha sağlıklı yaşıyorlardı. Yediklerimiz içtiklerimiz kişiliğimizi oluşturduğundan olsa gerek eski ile kıyaslandığında aile, akraba, arkadaş ilişkilerimizin gidişatını da sorgular olduk. Her yer kardeş, arkadaş kavgası, aile içi şiddet, karısını çocuğunu öldürenlerle doldu. Sağlımıza dikkat etmek gerekirken hep başkalarına bulduk şuçu. Neydi dikkat etmediklerimiz ya da gözden kaçırdıklarımız. Sizin için içeriğinde ve tasarımında değişikliğe gittiğimiz derginin ikinci sayısında temiz ve helal gıda üzerinde durduk. Son zamanlarda artan piyasası ile helal gıda ve standardizasyon üzerine uzman kalemlerle ve siyasi yetkililerle sizleri buluşturmaya çalıştık. Her sayısında farklı bir konuya değineceğimiz dergimizin ikinci sayısını Avrupa’da Müslüman Olmak, Helal Belgelendirmeye Karşı Çıkışları Anlamak Mümkün Değil, Farkedilemeyen Değer, 1 Trilyon Dolarlık Dev Ekonomi gibi başlıklarla beğeninize sunuyoruz.

WORLD HALAL FOOD UNION ASSOCIATION www.dunyahelalgidabirligi.com

Dünya Helal ve Temiz Gıda Araştırma, Bilinçlendirme, Sertifikalandırma Birliği Derneği Adına Sahibi Genel Başkan Raşit NOĞAY Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ahmet GELİR Bilimsel Danışma ve Yayın Kurulu Prof Dr. Hamdi DÖNDÜREN Prof. Dr. Mustafa TAYAR Doc.Dr. Serdar CEYLANER Doc. Dr. Ali KAYA Doc. Dr. Ahmet Kamil BAYHAN Dr. Yusuf Ziya LEVENTOĞLU Dr. Celal GİRGİN Gıda Yük. Müh. Harun ŞİMŞEK Ziraat Yük. Müh. Nebahat YÖRÜK Gıda Yük. ve Ziraat Müh. Caner YILDIRIM Hukuk Danışmanı Dr. Gülgün ILDIR

YAYINA HAZIRLAYAN

Kükürtlü Mh. Mudanya Yolu Cd. Tan Sitesi D Blok No: 77/7 Osmangazi - BURSA T: 0 224 233 31 32 F: 0 224 233 31 36 bilgi@degisimmedya.com.tr Değişim Medya Temsilcisi Murat PEHLİVAN Editör Zeynep KALAYCI Görsel Yönetmen Hakan BABAOĞLU Reklam Direktörü A. Faruk BEKMEZ Reklam Satış Şaban KORKMAZ Necmi ORUÇ Hanifi ARSLAN

Temmuz - Ağustos 2001 Yıl: 1 Sayı 2 Uluslararası Süreli Yayın Bu dergide yayınlanan yazılardaki görüş ve fikirler yazarlarına, yayın hakları Dünya Helal Gıda Birliği Derneğine aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. Bu dergi 5000 adet basılmıştır.

BASKI Marki Matbaa Litrosyolu 2. Matbaacılar Sitesi BF15 No:1 Topkapı - İSTANBUL Tel: 0212 493 50 70


25 46

KAPAK

Hulusi ŞENTÜRK / TSE Genel Müdürü

Dev Ekonomi;

1 Trilyon $’lık

HELAL GIDA

Helal Gıda Belgelendirmesi

Helal belgelendirmeye karşı çıkanları anlamak mümkün değil...

Temiz, Sağlıklı... Peki Helal Mi? Kosher Nedir? İslamda Helal Gıda Uyuyan Dev; TÜRKİYE Tarihin İlk Standart Sistemi; Kanunname-i İktisab-ı Bursa Yeni Dünya Standardı Farkedilmeyen Değer Ruhumuz İçin Beslenmeye Dikkat Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Nedir?

18

Makale

Caner YILDIRIM Avrupa’da Müslüman Olmak

4

www.dunyahelalgidabirligi.org

50

Fıkıh Köşesi

56

26 27 28 34 36 38 41 42 44

Röportaj

Kur’an ve Sünnete Göre Helal- Ahmet GELİR Haram Gıdalar ve Kimyasal Kaliteli ve iyiyi tercih kötü Değişim (İstihale ve Tegayyür) olanı piyasandan silme hakkıdır.


25 Dr. Murat YALÇINTAŞ

İTO Yönetim Kurulu Başkanı

Dünyada ve Türkiye’de Helal Gıda

İÇİNDEKİLER

Dünyanın küresel bir pazar haline gelmesine paralel bir şekilde gıda sektörü standartlarında da önemli değişimler ortaya çıktı.

Başkan’dan Helal Gıda Eğitim Fuarında Bursa Gıda Fuarında Helal Gıda Rüzgarı Doğru bilgi helal gıda birliğinde Raşit Noğay ile yola devam Alışverişte Yeni anlayış Gıda Katkı Maddeleri: Antioksidanlar Şekere Alternatif Geliyor: STEVİA Öldüren Cazibe Bin derdin devası: ÇÖREKOTU Şeytan Ye Diyor

62

Tıbb-i Nebevi Mucizesi:HACAMAT

Sağlık

66

Uzak Asyanın Potansiyel Gücü:

.................................... .................................... .................................... .................................... .................................... .................................... .................................... .................................... .................................... .................................... ....................................

Pusula

MALEZYA

70

7 9 10 13 14 16 20 48 54 60 74

Büyütec

Temiz, Güvenli, Kaliteli Et:

ÇİMET

www.dunyahelalgidabirligi.org

5



Raşit NOĞAY

Helal Gıda Birliği Derneği Başkanı

İLKLERİ BAŞARMAK İlki başarmak gerçekten kolay olmuyor. Dergimiz yoğun bir beğeni ile karşılandı. İkinci sayımızı yayınlamaya, sizlerle buluşmamıza fırsat ve kudret veren Allaha hamd olsun.

K

alitenin mükemmellik yolculuğu, bir hayat felsefesi olduğu bilinciyle siyasi, ticari kaygılardan uzak, sivil toplum gerçeğini bilimsel metot ve irşat ülküsünü benimseyerek örgütlenme yolunu tercih ettik. Bazı alışkanlıkları sorgulamak, yeni alışkanlıklar kazanmak üzere, gıda konusunda bazı düşünceleri geliştirmeye, sivil insiyatifi harekete geçirip doğru tercih kullanma bilincine katkıda bulunmaya çalışıyoruz. “İhlas, amelin ruhudur” ruhu olmayan her şey cesetten ibarettir. İşimizde samimiyet, ciddiyet, güven ve karşılıklı saygı, olmazsa olmaz düsturlarımızdır.

lum yanıltılırsa bunun adı en hafif ifadesiyle dolandırıcılık olmaz mı?

Vizyonumuza yakışır şekilde görevlerimizi yerine getiriyoruz. Bu bağlamda eğitim, dergi faaliyetlerini devam ettirirken bir yandan da bize özgü Türkiye menşeli HELAL, TEMİZ ve SAĞLIKLI GIDA standartlarımızı geliştirdik. Gıdada helalliği sertifikalandırmak, gıdanın helalliğini güvence altına almak, güvenceyi sürdürülebilir denetim altında tutmak geliştirilmiş standartlara ulaşmakla sağlanabilir. En büyük handikap, altından kalkılamaz vebal, helal adı altında helal olmayanın topluma sunulmasıdır. Standardı olmayan ya da başka ülkelerdeki sertifikaların temsilciliğini yaparak, helal olsun, helal sertifikalı beyaz et, un, %100 helal vb. (helalin %70-80 i olur mu? ya helaldir ya değildir) ilanlarla top-

İnsanın helal yemesi tükettiği bitkilerin ve hayvanların helal beslenmesi ile mümkündür. Toprak kirlenirse, (kimyasal atıklar, gübreler, ilaçlar vb.) tohum bozulursa (GDO gibi) bitkilerin gıdası, yem bozulursa hayvanların tükettikleri gıdalar helallikten uzaklaşır. Ürünün kalitesi fabrikanın mükemmelliğine bağlıdır. Yeni teknik donanım, kaliteli hammadde, nitelikli personelle birleşirse fabrikada ürün o ölçüde mükemmel olacaktır. Toprak, tohum ve yem kalitesinin helalleşmesi oranında insan gıdası da helal ölçüsüne yaklaşacaktır.

Derneğimiz “DHGB-1502-2010” koduyla, “Helal, temiz, sağlıklı gıda güvenliği genel standardı,” her ürün için “Helal ürün standardı”nın yanında “Helal ürün ve hizmet yeri standardı”nı tamamlamış, “Helal gıda deneticiliği”nin yanında danışmanlık eğitimleri gerçekleştirilmiştir. İnancımız o ki, gıda üreticilerinin kutup yıldızı olacağımızı ve bizimle irtibat kurmalarını tavsiye etmemiz tevazu olmayacaktır.

Emeği geçen tüm dostlarımıza şükranlarımızı sunarız.

www.dunyahelalgidabirligi.org

7


Helal gıda kavramının sadece et ve et ürünleri ile alakalı olmadığını gıdaların topraktan sofraya kadar ki bütün evreleri ile alakalı olduğunu vurgulayan Dünya Helal Gıda Birliği Derneği basın mensuplarına verdiği toplantıda Türkiye’nin gıda konusundaki sorunları ve çözümleri hakkında açıklama yaptı.

Topraktan Sofraya Helal Gıda

G

ıda konusunda bilgi kirliliği, uygulama kirliliği, insanımızın tükettiği gıda konusunda toplumsal bilinç yetersizliği ve helal gıdanın ekonomik sorunları gibi belli başlı sorunları dile getiren Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Genel Başkanı Raşit Noğay, “Helal Gıda konusundaki uygulama kirliliği nitelikli dolandırıcılık boyutuna varmıştır. Bu çok başlı ve kirli uygulamaya son vermek amacı ile derneğimiz helal ve temiz gıdayı belgelendirme konusunda bir garanti markası oluşturmuştur.” açıklamasında bulundu. Dernek hakkında bilgi veren Noğay, “Dünya helal gıda pazarı yaklaşık 1 trilyon dolara ulaşmıştır. Son yıllarda ihracatını arttıran ülkemiz bu pastadan hak ettiği payı alamamaktadır. Sertifikalı üretim yapıldığı takdirde helal gıda paza-

rında rekabet gücümüz artacaktır” dedi.

Gıda konusunda yaşanan bilgi kirliliğini ortadan kaldırmanın ilk şartının standartların belirlenmesi olduğunu vurgulayan Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Sistem Koordinatörü Ahmet Gelir ise ellerinde standartlarının olduğunu söyledi. Gelir, “DHBD ismini garanti markası haline getirdik. Sertifika vermenin yanında helal ürün standartını garanti markası kapsamında insanların tercihine yardımcı olacak bir uygulama haline getirdik. Ayrıca yaptığımız çalışmaları, gıdanın içinde ki katkı maddelerini, üretim şekillerini ve İslama uygunluğunu denetleyen sistemi tanıtmak amaçlı her iki ayda bir Helal Gıda isimli dergi ve Harun Şimşek’in yazdığı “Gıda Katkı Maddeleri Rehberi” isimli kitap da hizmete sunuldu dedi.

Ne Yediğinizi Biliyor musunuz? Bir yıl önce 13 üye katılımı ile kurulan ve şimdilerde 200 üyeye ulaşmış bulunan Dünya Helal Gıda Birliği soframıza koyduğumuz yiyecekleri tanıtmak amacı ile yola devam ediyor. Kısa adı Dünya Helal Gıda Birliği olan derneğimiz uzun müzakereler ve istişareler sonucunda Şubat 2010 tarihinde 13 üyenin iştirakiyle kurulmuş, bugün itibariyle üye sayısı 200’e ulaşmıştır. Merkezi Bursa'da olan derneğimizin tam adı "Dünya Helal ve Temiz Gıda Araştırma, Bilinçlendirme, Sertifikalandırma Birliği Derneği’dir.

8

www.dunyahelalgidabirligi.org

Helal, temiz ve sağlıklı gıdayı araştırmak, gündeme getirmek ve gündemde kalmasını sağlamak, toplumu helal, temiz ve sağlıklı gıda konusunda bilinçlendirecek, farkındalığın oluşumunu sağlamak, gıdanın üretiminden tüketimine her aşamasında yanlış veya hatalı uygulamalardan doğabilecek bireysel ya da toplumsal zararların önlenmesine yardımcı olmak, helal, temiz ve sağlıklı gıdayı sertifikalandırarak, güvenli helal gıda garantisi oluşturmak olarak dernek çalışmaları dört temel konuyu esas almaktadır.

Bilinçli toplum, bilinçli bireylerden oluşur diyen dernek yetkilileri “Helal, temiz ve sağlıklı gıda gündemde tutuldukça, insanlar yedikleri gıdanın bilincinde olup, gıda konusunda seçici davranırlar. Bilinçlendirme çalışmaları çerçevesinde derneğimiz toplantılar düzenlemekte, konferans, panel gibi etkinliklerde bulunmaktadır. Bu çerçevede iki ayda bir yayımlanan "Helal Gıda" Dergisi'nin çalışmaları devam etmektedir. İçeriği İngilizce ve Arapça özetli, akademik niteliği olan, kalitesi ile ön plana çıkan bir dergidir.” diyerek dernek ve dergi hakkında bilgi verdi.


Helal Gıda Eğitim Fuarı’nda

D

ünya Helal Gıda Birliği Derneği olarak Bursa 7. Yurtiçi-Yurtdışı Eğitim Fuarı'nda da çalışmalarına devam etti. Dernek ve helal gıda ile ilgili yayınlanan kitapların tanıtımını yapan dernek üye ve çalışanlarının standını gençler, helal ve sağlıklı gıda hakkında bilgi almak isteyenler ziyaret etti. Bursa Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin ve eşinin de ziyaret ettiği stantta derneğin yayın organı Helal Gıda dergisi, Harun Şimşek’in “Gıda Katkı Maddeleri Rehberi” ile Dünya

helal Gıda Birliği Derneği ve çalışmalarını tanıtan broşürler yer aldı. Dünya Helal Gıda Birliği standını ziyaret eden Bursa Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin dernek hakkındaki düşüncelerini ise şöyle dile getirdi; “Bursa’da bu kapsamda bir çalışmanın olması belediyeler olarak bizleri de memnun ediyor. Zira yanlış gıda uygulamalarından doğan sonuçlar insanları direkt ilgilendiriyor. İnsanları direkt ilgilendiren her konuya da bizler de duyarlı olmalıyız.”

Çalışmalarına büyük hızla devam eden Dünya Helal Gıda Birliği Derneği helal gıda konusunda bilinç oluşturmak için Eğitim Fuarında da yer aldı.

Dernekte Bir Kanaat Önderi: Said Özdemir Bir sempozyuma katılmak için Bursa’ya gelen Said Özdemir, Dünya Helal Gıda Birliği Derneği’ni, merkezinin Bursa’da olduğunu duyması üzerine ziyaret gündemine alındığını söyledi. Kanaat önderlerinden olan ve saygı duyulan Said Özdemir, ziyaret sırasında Dernek Başkanı Raşit Noğay ve Başkan Yardımcısı ve Sistem Genel Koordinatörü Ahmet Gelir’den dernek ve çalışmaları hakkında bilgi aldı.

Türkiye kanaat önderlerinden Said Özdemir Bursa ziyaretinde. Bursa’ya yapılan bir sempozyuma katılmak için gelen Said Özdemir, Dünya Helal Gıda Birliği Derneği’ni de ziyaret etti.

Helal Gıda Genel standartlarının Dünya Helal Gıda Birliği standart hazırlama komisyonu tarafından meydana getirildiğini öğrenince heyecanlandığını ve kendilerinin ne gibi katkılarda bulunabileceğini soran Said Özdemir, Osmanlının merkezinde Osmanlı torunlarının bu işi hakkı ile başarabilmeleri için dua ederek dernek ziyaretini tamamladı.

www.dunyahelalgidabirligi.org

9


“ISO, nasıl bu noktaya geldiyse, CE işareti nasıl kolay oluşmadıysa, biz de aynı ciddiyet ve zorlukla çalışıyoruz”

Bursa Gıda Fuarında Helal Gıda Rüzgârı

B

ursa’da devam eden ve bu yıl 10.’su düzenlenen Gıda ve İçecek Ürünleri, Gıda İşleme, Paketleme, İçecek Teknolojileri, Unlu Mamuller Teknolojileri ve Mağaza Market Ekipmanları Fuara (Bursa Gıda/Gıda-Tek Fuarı 2011) Dünya Helal Gıda Birliği Derneği, açılan stant ve “Türkiye’de Helal Gıda” konulu konferansla katıldı. Stand, Tarım İl Müdürlüğü Kontrol Şube Müdürü Erdal Kuzucu ve alanında etkin firmaların yöneticileri ile ziyaretçilerin de yoğun ilgisini gördü.

Bu yıl 10.’su düzenlenen Bursa Gıda Fuarı’nda Dünya Helal Gıda Birliği Derneği standı ve düzenlediği konferanslar ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi gördü.

10

www.dunyahelalgidabirligi.org

Dünya Helal Gıda Birliği’nin en önemli fonksiyonunun tükettiği gıda konusunda vatandaşlarda farkındalık oluşturmak, doğru bilinçlenmelerini sağlamak olduğuna dikkat çeken Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Başkan Yardımcısı Ahmet Gelir derneğin amacı ile ilgili olarak devletten bağımsız, güvenilir, akredite bir Sivil Toplum Kuruluşu olan birliğin gıdada helal sertifikalandırma işini üstlenerek önemli bir görevi icra edip bu konudaki boşluğu doldurmak olduğunu ifade etti.

Gelir; “Genel merkezimiz Bursa’dır. Zira Bursa, gıda üretim havzalarının kesiştiği yerde, Osmanlı’nın temellerinin atıldığı tarihi bir şehir olmasının ötesinde, 1502 yılında dünyanın henüz standart kavramını bilmediği bir zaman diliminde ürün ve çarşı pazar standardını geliştirmiş, yazılı metin halinde uygulamıştır. DünyaHelal Gıda Birliği, geçmişten günümüze yapılan çalışmaları, bir havuzda toplayıp helal, temiz ve sağlıklı gıda standardını oluşturmuştur.” Birliğin, helal, temiz ve sağlıklı gıda standardının içinde personel bilgilendirmesi, eğitimi ve sertifikalandırılması, üretim ve hizmet yerinin sertifikalandırılması ile helal, temiz ve sağlıklı ürün sertifikalandırmasını ayrı ayrı tanımladığını belirten Gelir, “ISO, nasıl bu noktaya geldiyse, CE işareti nasıl kolay oluşmadıysa, biz de aynı ciddiyet ve zorlukla çalışıyoruz” dedi. Dernek Başkan Yardımcısı Ahmet Gelir, birliğin yetkisi dışında bir firmaya denetleme amacıyla gidilmeyeceğini ve söyleyerek, “Bize helal gıda üreteceğini söyleyip başvuran firmaları denetleyeceğiz. Denetimlerimiz sonucu DHGBD garanti markasını kullanmasına izin vereceğiz. Gıdayı tüketenlerin ne yediğini bilsin istiyoruz.” diyerek konuşmasını tamamladı.



Akdeniz AR-GE Çalışma Grubu Başkanı Türker Yaşar ile bir araya gelen Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Başkan Yardımcısı Ahmet Gelir helal gıdanın Türkiye boyutunu mercek altına aldılar.

Yaşar Ve Gelir Birarada

A

dana’da bir araya gelen Akdeniz AR-GE Çalışma Grubu Başkanı Türker Yaşar ve Dernek başkan Yardımcısı Ahmet Gelir, Türkiye’de gündeme gelmeye başlayan ve üzerinde çalışmalar yapılan helal gıdanın Türkiye ayağını değerlendirdi. Türkiye’de yıllardır helal gıda üzerine araştırmalar yaptıklarını söyleyen Yaşar, “Bu alanla ilgili helal gıda sertifikalandırmasında ön planda olan Malezya devlet yetkilileri ile defa-

larca bir araya gelip düşünce alışverişi yaptık. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği ile görüştükten sonra ise Türkiye’de helal gıda çalışmalarını çağın gereklerine uygun standartize edebilecek bir kuruluş olduğunu gördük.” dedi. Türker Yaşar, Dünya Helal Gıda Birliği Derneği’nin ihtiyacı olabilecek her türlü laboratuar ve saha hizmetini sunabileceklerini de sözlerine ekledi.

Gıdada Hijyen ve Helal Dünya Helal Gıda Birliği Derneği, güvenilir gıda maddesi için veteriner hekim, gıda mühendisleri, ziraat mühendisleri ve kimyagerlerin de aralarında bulunduğu gönüllü kişileri ‘helal gıda denetçisi’ olarak yetiştiriyor.

Dünya Helal Gıda Birliği Derneği tarafından ‘Helal Gıda Standartları ve Denetim Prosesleri’ ile ilgili yapılan program çerçevesinde, ‘I. ve II. ISO 22000 Baş Denetçisi Sertifika Programı’na katılan kursiyerler belgelerini aldı. Eğitim programı dâhilinde, aralarında veteriner hekim, gıda mühendisi, ziraat mühendisi ve kimyagerlerin de bulunduğu kursiyerler eğitim gördü. Dernek başkan yardımcısı ve Proje Koordinatörü Ahmet Gelir yaptığı konuşmada, QA Teknik ile işbirliği içinde verilen eğitim sonu-

12

www.dunyahelalgidabirligi.org

cunda kursiyerlere IRCA onaylı sertifikalarını verdik. Eğitim programına katılan toplam 42 birey sertifika aldı. Gıdada kaliteyi yakalamak adına daha birçok projeyi hayata geçirmeyi planladıklarını söyledi.

İnsan sağlığı açısından son derece önemli olan ‘Gıdada Hijyen ve Helal’ kavramına dikkat çeken Ahmet Gelir, “Dünyaya, Türkiye patentli bir gıda güvenliği markası sunmak için yola çıktık. Gıdada hile olmayacak. Ambalajında ne yazıyorsa içinden o

çıkacak. Reklamlarda abartı olmayacak. İçindeki maddeler doğal olacak. Renklendiricilerin ya da koruyucuların oranı dünya standartlarıyla aynı oranda olacak. Artık kural koyan olma zamanı gelmiştir. Buna hazırız. Gıdalarımız İslam inanç hassasiyeti gözetilerek üretilecek. Dünyaya bakıldığında birçok değere sahip olan Türkiye’miz neden marka-patent konusunda geri kalıyor. Bu durum artık değişmeli. Gıda güvenliğinde, Dünya Helal Gıda Birliği Derneği üzerine düşeni yapmaya hazırdır.” dedi.


Doğru Bilgi Helal Gıda Birliği’nde

D

ünya Helal Gıda Birliği Derneği (DHGBD) çalışmaları doğrultusunda MayArgo Tohumculuğu ziyaret etti. Güler yüzle karşılandıklarını ve güzel misafir edildiklerini dile getiren dernek yöneticileri ve üyeleri ziyaretten memnun ayrıldı.

Dernek yöneticileri ve üyeleri ile sohbet eden MayArgo Tohumculuk yetkilileri “Türkiye’deki tohumculuk İsrail tekelinde ilerliyordu. Ancak son zamanlarda Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB)’nin ortak girişimleri sayesinde yapılan tohumculuğun %97’si Türkiye merşeli oldu.” dedi. Türkiye’de fiilen Genetiği Değiştirilen Organizmalar (GDO) olmadığının ve Türkiye’de GDO laboratuarlar çalışmalarının yasak

olduğu üzerinde duran yetkililer bizde yapılan çalışmalar adaptasyon yani bir ürünün başka bir iklime uyumunu sağlamaktır açıklaması yaptı. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği hakkında ki düşüncelerini ise derneği kurulduğunu duymak bizleri sevindirdi. Vatandaşın ne tükettiğini bileceği topraktan sofraya iddialı bir gıda güvenliği yapmaları kaliteli ve sağlıklı ürünlerinde ön plana çıkmasına yardımcı olacak. Türkiye’de ki yanlış bilgilendirmeden doğan tüketici tedirginliğinin giderilmesi ve doğru bilgilendirmenin Dünya Helal Gıda Birliği tarafından giderileceğine inanıyoruz. Bu konuda her türlü iş birliği ve katkıyı sağlamaya hazırız şeklinde açıkladılar.

Dernek, çalışmalar çerçevesinde sebze, tarla, endüstri ve yem bitkileri tohumlarının araştırılması, üretimi, yurtiçi ve yurtdışı pazarlaması konularında faaliyet gösteren MayArgo Tohumculuğu ziyaret etti.

Helal Gıda Gaziantep’te

Büyümeye ve ilerlemeye devam eden Dünya Helal Gıda Birliği Derneği (DHGBD) Gaziantep’te de şube açtı. Yediğimizin farkındayız ya siz ve ISO 22000 baş denetmen eğitimne yediğinizin farkında mısınız leri tamamlanan grup tarafından sloganları çerçevesinde kurulan ve Gaziantep’te açılan şube üreticiye tüketiciyi bilinçlendirmek doğ- ve tüketiciye daha rahat hizmet rultusunda çalışmalarını yürüten vermek amacı ile çalışmalarını Helal Gıda Derneği büyümeye sürdürüyor. Türkiye’nin belli illedevam ediyor. Gaziantep şubesini ri ve dünya’nın belirli ülkelerinde açan dernek il şube başkanlığına şubeler açmak için çalışan dernek ise Mahmut Özdemir getirildi. yöneticileri aldıkları tepkilerden de memnun olduklarını dile getirdi. Helal Gıda Derneği tarafından www.dunyahelalgidabirligi.org

13


Raşit Noğay İle Yola Devam Dünya Helal Gıda Birliği Derneği oyunu eski başkandan yana kullandı. II. Olağan genel Kurul Toplantısını yapan dernek yöneticileri ve üyeleri dernek başkanı olarak tekrardan Raşit Noğay’ı seçti. Dernek yönetici ve üyelerinin tam katılımı ile yapılan II Olağan Genel Kurul Toplantısında başkanlık seçimi yapıldı. Oylarını eski başkandan yana kullanan üyeler Raşit Noğay’ı başkan seçtiler. Önümüzde ki döneme dair nasıl yol izleneceğinin de tartışıldığı toplantıda çizilen yoldan taviz vermeden ilerlenmesi gerektiği kararı alındı.

Alder Kültür Merkezi’nin Bursa Ördekli Kültür Merkezi’nde düzenlediği sempozyuma katılan Helal Gıda Derneği, katılımcılara helal gıda ve dernek hakkında bilgiler verdi.

14

www.dunyahelalgidabirligi.org

Helal Gıda Derneği’nden Sempozyum

A

lder Kültür Merkezi’nin Bursa Ördekli Kültür Merkezi’nde düzenlediği sempozyuma Dünya Helal Gıda Birliği Derneği adına konuşmacı olarak Gıda Mühendisi Serpil Bayraktar, veteriner Hekim Gönül Örer, Ziraat Yüksek Mühendisi Nebahat Yörük, Gıda Mühendisi Serap Tarhan ve Gülay Yıl-

dız katıldı. Katılımcılara derneğin amaçları ve çalışmaları hakkında bilgiler veren konuşmacılar, helal, temiz, ve sağlıklı gıda güvenliği sistemini de tanıttılar. Gıda konusunda farkındalığı artırmak için çalışmalarına devam eden konuşmacılar sempozyum sonunda dinleyenlerin sorularını yanıtladılar.



Alışverişte Yeni Anlayış

Helal ürünleri bulabileceğiniz, tereddüt etmeden bütün ürünlerini kullanabileceğiniz Helal Market açıldı.

HELAL MARKETLER

16

www.dunyahelalgidabirligi.org

Sağlıklı, temiz ve helal ürünleri bulabileceğiniz Helal Marketler’in ilk halkası Bağlarbaşı mahallesinde hizmete açıldı. Market ve ürün anlayışına yeni bir bakış acısı getiren Helal Market’in açılışını Bursa İl Tarım Müdürü Kasım Piral ile Bursa Gıda Kontrol ve Merkez Araştırma Enstitüsü yöneticileri yaptı. Açılışta konuşan Helalim Marketçilik AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Gülten Doğrul, yaklaşık 50 ortaklı şirketin sene sonuna kadar İstanbul’da 100, Ankara ve Gaziantep’te de 20’şer olmak üzere 140 şube açmayı hedeflediğini bildirdi. Açılan bu şube ile birlikte alışverişte yeni bir anlayış başlatıyoruz diyen Doğrul, “Marketimizde bulunan tüm ürünler helal sertifikalıdır. Amacımız ise insanların sağlıklı, güvenli ve temiz gıdaya ulaşmasını sağlamak. Markette helal sertifikalı

ürünler bir araya getirildi ve hizmete sunuldu.” dedi. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Başkan yardımcı ve Sistem Koordinatörü Ahmet Gelir ise, markette 11 ayrı firma tarafından 100 çeşit gıdanın satılacağını aktardı. Marketlerin dernek garantörlüğünde faaliyet yürüteceğini anlatan Gelir, “İlk şubesi açılan marketlerin yıl sonuna kadar sayısı 140’e ulaşacak. Merkez şubedeki tüm ürünler kontrolümüzden geçirildi. Açılacak şubelerde de aynı çalışmayı yapacağız. Ürünlerin tamamı Türkiye’den helal gıda sertifikası aldı. Fiyatlar piyasanın ne altında ne üzerinde. Vatandaşlarımızın gönül rahatlığı içerisinde tüketebileceği gıdaları satılmasının heyacanını yaşıyoruz. Süt, peynir, et ürünleri başta olmak üzere 100’ü aşkın ürün çeşidi var.” dedi.



Avrupa’da Müslüman Olmak! Sebeplerdir insanları toprağından ayrı düşüren. Ve kolay değildir ayrı düşmek topraktan. Bazısı ekmek derdine bazısı inandıkları için bazılarını ise görevler atmıştır farklı topraklara. Kendi ülkesi içerisinde başka bir geleneğe, kültüre sahip bir şehre gidildiğinde bile insanları bocalatan kültür, gelenekler başka ülkelerde nasıl zor gelir bilinmez. Bir de işin içine beslenme girdiğinde daha bir ağır gelir insana. Senin yasak dediğin her öğün tüketilen bir gıda belki de. Ülkesinden toprağından uzağa düşen müslümanlar için daha da bir zor gelir gıda tüketimi. Her gıda tek tek incelendikten sonra eve getirilir ki yine bir tereddütle sofraya konur. Müslümanlar için önemli olan helal, temiz ve sağlıklı gıda güvenliğidir. Almanya’da yaşayan Caner Yıldırım yaşadığı zorluklardan olsa gerek Avrupa’da ve Almanya’da helal sertifikasının önemi üzerinde duruyor.

Caner YILDIRIM

Yüksek Gıda ve Ziraat Mühendisi

Avrupa ve Almanya’da Helal Sertifikası’nın Önemi

A

vrupa’da “Türkiyeli müslümanların tam olarak güveneceği helal sertifikası veren bir kurum veya kuruluş maalesef yok denecek kadar azdır. Almanya’da, kurulmuş olan ve faaliyet gösteren “Türkçe Konuşan” helal sertifikası veren bir kuruluş olmasına rağmen, Avrupa firmaları acısından bu kuruluş “Türkiyeli müs-

18

www.dunyahelalgidabirligi.org

lümanların helal hassasiyetini gündeme getirmesine maalesef yetmemektedir. Biz, “Türkiyeli müslümanlar” helal konusunu lokal olarak halletmeye çalışıyoruz. Örneğin etimizi “Hüseyin Amca” kesip bizim ayağımıza kadar getiriyor. Böyle olunca da Alman ve Avrupa gıda firmalarına ne biz sorunumuzu iletebiliyoruz, ne de onlar bizi dikkate alıyorlar. Ama bu çok yakin bir zamanda değişeceğe benziyor, çünkü Türkiye’deki sivil

kuruluşlar bu ise geç de olsa sonunda el atıyorlar. Bu atılım hem hassas olan Türk gıda üreticilerini, hem de tüketicileri rahatlatacaktır. Özellikle Almanya’da müslümanları nüfus olarak, en çok temsil ettigi “Türkiye’den gelen müslümanlar” tarafından helal sertifikası verilmesinin çok değişik nedenleri var. Bu yazıda bunlardan en önemlisi olan üç noktada duracağım.


1. Dinimizce yenmesi yasak (haram) olan gıdalar ve gıda katkı maddeleri: Almanya sadece sanayide değil, aynı zamanda gıda araştırma ve geliştirme bazında da dünyada büyük rol oynamaktadır. Günümüzde büyük gıda holdingleri altında toplanmış dünyaca ünlü birçok Alman gıda markası vardır. Gıdalarda özellikle Almanya’da kullanılan katkı maddelerinde doğada bulunan katkı maddelerini kullanmaya yönelik bir eğilim vardır. Böyle bir eğilim sağlık acısından pozitif olmasına rağmen, müslümanlar acısından bazı problemleri de gündeme getirmektedir. Bu konuya bir kaç örnek vererek açalım: E 124 olarak kodla-

yorum veya bunu için uğraşmıyorum, ama her gıda üretimi kontrolden geçirilmeli ve danışmanlık vasıtasıyla helal olan gıdaların “necis” olması önlenmesi için her sorumluluk sahibi ve ehil müslüman emek sarf etmelidir. Eğer “Türkiyeli müslümanlar” tarafından helal sertifikası veren kurum kuruluşların sayısında bir artış olur ise, hem Avrupa’da yasayan Türkiyeliler rahat bir nefes alacak, gıda alışverişinde bulunacak ve tüketiminde strese girmeyecek hem de Avrupa’daki gıda firmaları kendi ülkelerinde yaşayan “Türkiyelileri dikkate alacaklardır.

Onun için; Avrupa’da ve Dünya’da çok kapsamlı, yetiştirilmiş elemanlarla, maddi yükü ağır olmayan yöresel sertifika verilmesi gündeme gelmektedir. Sertifikanın yöresel verilmesinin en önemli avantajının basında kontrollerin daha sık ve sertifika maliyetinin maddi yükünün az olması gelir. 3. Tüketiciciyi yanıltan en önemli hususların başında da maalesef “helal” veya Arapçasıyla “halal” teriminin tescilli olmayışı gelmektedir. Bu terimi firmalar, kendisi müslüman olsun olmasın “helal danışmanları” vasıtasıyla ürünlerine yazmalarıdır.

Eğer “Türkiyeli müslümanlar” tarafından helal sertifikası veren kurum kuruluşların sayısında bir artış olur ise, hem Avrupa’da yasayan Türkiyeliler rahat bir nefes alacak ve gıda alış-verisinde ve tüketiminde strese girmeyecek hem de Avrupa’daki gıda firmaları kendi ülkelerinde yaşayan Türkiyelileri dikkate alacaklardır.

nan sentetik gıda boyasının yerini E 120 olan, böceklerden elde edilen doğal bir boya doldurmaktadır. Ama bu son maddenin helalliği konusunda dünya müslümanlarının malesef birlikteliği yok, ülkeler bazında alimlerin değişik yorumları veya kararları vardır. İkinci bir örnek: Domuz jelatini ile aklanmış veya parlatılmış olan parlak elma sularının hükmü de farklı değildir. Bu ve benzeri örnekleri çoğaltmak rahatlıkla mümkün. Hatta proses bazında ele alınırsa şişelenmiş suya dahi helal sertifikasının verilmesi gerekmektedir ki helal olan bir gıda “necis” haline gelmesin. Bunu hemen negatif olarak düşünmemek gerekiyor. Ben her gıda helal sertifikası alsın demi-

2. Gıda firmaları -bunlar büyük veya küçük kapasiteli olsun- son zamanlarda bir artış gösteren ya “helal danışmanları” ile çalışıyorlar ya da herhangi bir kurum veya kuruluştan helal sertifikası almaktadırlar. Avrupa’da son aylarda meydana gelen skandallar şunu gösteriyor: Helal danışmanlarının ve helal sertifikası veren kurum veya kuruluşlarının -müslümanlar için helal gibi, çok önemli olan bir konuda- hassasiyetleri ve mesuliyet duyguları ne kadardır? Bu konuda sadece mesuliyet veya sorumluluk duygusu yeterli olmayıp aynı zamanda verilen sertifikaların yılda birçok defa kontrolü de ehil kişiler tarafından gündeme gelmiştir. Bu kontroller için de yetişmiş eleman ve maddi kaynaklar malesef çok sınırlıdır.

Her gıda ürününde “helal” terimi yer alınca helal konusunda hassas olan gıda üreticileri maddi yönden yerine göre cezalandırılmaktadırlar. Çünkü “helal” anlayışının veya hassasiyetinin Avrupa’da maddi yükü vardır. Bu yük illa da helal sertifikasına verilen maddiyattan değil, helal ürünlerinin azlığından ve zahmetinden de kaynaklanmaktadır. Onun için tekrar sertifikaya, standardizasyona dönelim: ISO ve HACCP-standartları da maddi yüktür. Ama bunlar da insan ve çevre sağlığı açısından gereklidir. Bırakın birileri Türklerin veya Müslümanların sağlığı, helal standardı ve sertifikası için çalışsın ve bundan da para kazansın. www.dunyahelalgidabirligi.org

19


GIDA KATKI MADDELERİ:

ANTİOKSİDANLAR Dergimizin her sayısında size bir katkı maddesini tanıtarak gıdalar ve içindekiler hakkında bilgi sahibi olmanızda yardımcı olacak katkı maddeleri kılavuzu yayınlayacağız.

T

üketici haklarını ilgilendiren ve en çok tartışılan konuların başında her gün tükettiğimiz, gıdalarda bulunan gıda katkı maddeleri (ing.food additives, alm.Lebensmittelzusatzstoffe) gelmektedir. Gelişen gıda teknolojisiyle beraber katkı maddelerinin kullanımında da hızlı bir artış meydana gelmiştir. Katkı maddelerindeki bu artışa karşılık yanlış bilgiye sahip olan veya yeterli bilgilendirilmeyen tüketiciler için E numaraları, tedirginliğe neden olabilmektedir. Tüketicilerin gıda katkı maddeleri hakkında doğru bilgilendirilmesi için halk arasında kulaktan kulağa yayılan yanlış bilgilerin düzeltilmesi gerekmektedir. Bazı gıda katkı maddelerinin ise gerek sağlığa etkisi, gerekse dini yönden risk

KOD

İÇERİK

taşımasından dolayı toplumda E numaralarına olan ilgide artmıştır. Gıda katkı maddeleri, kendi gıda olmayan ancak gıdalara uygulanan teknolojik işlemler gereği zorunlu olarak katılan maddelerdir. Katkı maddeleri, gıdaların duyusal özelliklerini geliştirmek, kalitelerini korumak, hazırlanmalarına yardımcı olmak, besleyici değerlerini korumak gibi amaçlardan dolayı kullanılırlar. Her gıda katkı maddesinin uluslar arası kabul görmüş ya E numarası ya da INS (International Numbering System) numarası bulunmaktadır. INS E den ayrı olarak Gıda Kodeksi ‘’Katkı Maddeler Komitesi’nin geliştirdiği bir numaralandırma sistemidir. Bu şekilde gıda katkı maddelerinin kullanımıyla ilgili bir

standart sağlanmış olmaktadır. Numaranın başındaki E harfi Avrupa (Europe) kelimesinin baş harfini simgelemektedir. E harfinin yanında ki 3 veya 4 basamaklı sayı ise gıda katkı maddesinin kimyasal adı yerine kullanılan bir kodlama sistemidir. Sayı yerine gıda katkı maddesinin açık kimyasal ismi de yazılabilmektedir. E 300-321 Antioksidanlar: oksijen ile reaksiyona girerek, gıdalarda oluşabilecek acılaşma, renk, koku, aroma, vitamin ve besin değerlerinde kayıplar gibi istenmeyen negatif etkileri önler. Gıdaların raf ömrünü uzatırlar. Antioksidanlar, C vitamini gibi doğal ve BHA, BHT gibi sentetik olabilmektedirler. Gıdalarda en çok kullanılan antioksidanlar tabloda gösterilmiştir.

AÇIKLAMA

E 300-302

Askorbik asit

Kürlenmiş et ürünlerinin renk oluşumunu hızlandırır, meyve sularında renk solmasını önler, tepe boşluğu bırakılmış konserve şişelerdeki oksijeni tutar, ekmek yapımında glutenin etkisini iyi bir şekilde gösterebilmesine yardımcı olur, sebze ve meyvelerde kararmayı önler, içeceklerde dayanıklılığı artırır ve yağların acılaşmasını önler.

E 304

Askorbik asitin tuzları, yağ asitleri esterleri

Askorbik asit ile yağ asitlerinin birleşerek oluşturduğu esterlerdir.

E 306- 309

Tokoferoller

Oksitlenmeyi önleyici antioksidan özelliği vardır, bitkisel yağlardan ve sentetik yoldan elde edilir.

E 310-312

Galatlar

Çeşitli et ürünlerinde, hayvansal ve bitkisel yağlarda, sosis, salam, süt tozu, çerez ve baharatlarda kullanılan sentetik bir antioksidandır.

E 315- 316

İzo askorbik asit ve sodyum izoaskorbat

Donmuş meyve, sebze ve salatalarda kararmayı, et ve et ürünlerinde oksidatif acılaşmayı önlemek amacıyla kullanılırlar.

E 319

Bütilhidroksinon

Margarin, kızarmış patates ve patates ürünlerinde kullanılan antioksidanlardır. FDA tarafından kullanımı yasaklanmıştır.

E 320- 321

BHA ve BHT

Bitkisel yağların oksidasyonunu önlemede kullanılır. Kaynak: Gıda Katkı Maddeleri Rehberi / Harun ŞİMŞEK 2.Baskı Şubat 2011

20

www.dunyahelalgidabirligi.org



//// Dr. Murat YALÇINTAŞ

İTO Yönetim Kurulu Başkanı

DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE HELAL GIDA E Dünyanın küresel bir pazar haline gelmesine paralel bir şekilde gıda sektörü standartlarında da önemli değişimler ortaya çıktı. Mal ve hizmetlerin olağanüstü ölçeklerdeki hareketliliği, farklı inanç ve kültürden olan insanların değişik ürünlerle karşılaşmasına yol açtı.

lbette geçmiş yüzyıllarda gıda sektörü, bu derece küresel bir hareketliliğe sahip değildi. Çoğunlukla kendi içlerine kapalı biçimde yaşayan topluluklar, manevi değerleriyle uyumlu bir gıda üretim ve tüketimi gerçekleştiriyorlardı. Ne var ki küresel çaplı insani hareketlilik, göç olgusu, büyük ölçekli üretim ve tedarik zinciri bu durumu ortadan kaldırdı. Artık birbirlerinden farklı kültürel ve dini inanca sahip insanların kurduğu üretim ve tedarik zinciri gıda ürünlerini soframıza kadar taşıyor. Bu itibarla gıda ürünleri, sadece sıhhî şartlar, uygun üretim maliyetleri ve verimlilik esasları çerçevesinde değerlendirilmiyor, en az bunlar kadar önemli olan bir inanç sistemleri etrafında belirleniyor. Tüketici, inancına uygun şartlarda üretilmiş ürünleri sofrasına taşımak istiyor. Değişimin bir parçası olarak da Helal Gıda olgusu ortaya çıkıyor. Helal Gıda’ya ilişkin standardizasyon girişimleri, ilk olarak Malezya’da başladı. Malezya nüfusunun yaklaşık % 60’ı Müslüman’dır. Geri kalan %

22

www.dunyahelalgidabirligi.org

40’lık dilimse Budistlerden oluşmaktadır. Farklı kültür ve dini inançların bir arada yaşamasından dolayı gıdada dini çerçeve içine alınmış bir ilkeler bütünü oluşturmak zorunlu olmuştu. Sonuç olarak yerel ölçekli ihtiyaçlardan yola çıkılarak oluşturulmaya çalışılan bu standardizasyon, küresel çaplı değişimlerle birlikte dünya ölçeğinde gelişen bir pazar halini aldı. Elbette Helal Gıda Standartlarının belirlenmesi, sadece Malezya’ya bırakılacak bir sorumluluk değildi. Nitekim İslam Konferansı Örgütü (İKÖ), konuyla ilgili olarak inisiyatif alarak, bazı ilkelerin belirlenmesi için devreye girdi. İKÖ aracılığıyla gerçekleştirilen bu standardizasyon, dönemsel olarak yapılan toplantılar sayesinde elle tutulur sonuçlar vermeye başladı. 16–17 Mayıs 2011 tarihlerinde Kamerun’da düzenlenen toplantıda 33 İslam ülkesinin bir araya gelmesiyle birlikte çok önemli adımlar atıldı. Ayrıca İKÖ’nün çalışmaları sonucunda İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) kuruldu. Böylelikle Helal Gıda ve Helal Ürün’e ilişkin soru işaretleri büyük ölçüde ortadan kaldırıldı.


Dr. Murat YALÇINTAŞ İTO Yönetim Kurulu Başkanı

Bu ihtiyaçlar, çalışmalar ve zorunluluklar ışığında Helal Gıda Pazarı’nın hacmi giderek büyümekte ve gelişmektedir. Sadece gıda ürünleri göz önüne alındığında 2010 yılı itibariyle Helal Gıda, 900 milyar dolarlık bir büyüklüğe erişmiştir. Bu pazara kozmetik sanayi, oyuncak sanayi, ilaç sanayi ve turizm sektörü de dâhil edildiğinde ise 2 trilyonluk bir büyüklüğe ulaşılmaktadır.

İşte bu çerçevede Helal Gıda’nın tespiti ve bunun onaylanması, belgelendirme işlemini de zorunlu kılmıştır. 2010 yılına kadar dünyada Helal Gıda Belgesi’ni sadece Malezya, ABD ve İsrail verebilmekteydiler. Kamerun’daki toplantı sonrasında artık Türk Standartları Enstitüsü (TSE) de bu konuda belgelendirme yapabilme yetkisine sahip olmuştur. Bu noktada TS EN ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi ve TS EN ISO 13001 Gıda Güvenliği belgeleri, Helal Gıda standardının ve belgelendirmesinin ön şartlarını oluşturacaktır. Yani Helal Gıda belgesi almak isteyen gıda üreticileri öncelikle bu sistem belgelerine sahip olmak zorundalar. Sistem belgeleri, ürün kalite belgelerinden

farklı bir belgelendirme usulüdür. Bildiğiniz gibi sistem belgelerinde üretim süreçlerinin kontrol altına alınması gözetilmektedir. Diğer yandan da TSE tarafından yayınlanan standartların tamamı ihtiyarî, yani isteğe bağlı bir statüdedir.

İnanıyorum ki pazarın büyümesiyle elde edilecek zenginlik, insanlığın hayrına olacaktır. Çünkü sağlıklı, temiz ve hilesi olmayan ürüne ulaşmak sadece Müslümanların değil, her insanın doğal hakkıdır.

İlgili kurum ve/veya kuruluşlarca yasal bir düzenleme yapılmadığı sürece de bu standartlara uymak zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle Helal Gıda ile ilgili olarak hazırlanacak olan standart da ihtiyarî statüde olacak ve bu alanda faaliyet gösteren firmalar, piyasa ihtiyaçları nedeniyle gerek duy-

maları halinde helal gıda sertifikası alma yoluna gidebileceklerdir. Helal Gıda Belgesi uygulaması, bu sertifikaya sahip olmayan ürünlerin helal olmadığı anlamına gelmemektedir. Dolayısıyla belgesiz ürünlerin piyasaya arzında herhangi bir engel teşkil etmeyecektir. Özet olarak, gıda pazarını aşarak, çok çeşitli sektörlerde de kendisini hissettirmeye başlayan Helal Ürünler Pazarı, küresel ekonomi açısından çok önemli bir olgudur. Üstelik bu durum, pazarın kültürel ve dini inanç konusunda taşıdığı stratejik önemle birleşmektedir. Bu açıdan Türkiye, belgelendirme işleminin yapıldığı adreslerden biri olarak konuyla ilgili önemli bir aktördür.

İnanıyorum ki pazarın büyümesiyle elde edilecek zenginlik, insanlığın hayrına olacaktır. Çünkü sağlıklı, temiz ve hilesi olmayan ürüne ulaşmak sadece Müslümanların değil, her insanın doğal hakkıdır. Bu nedenle Helal Gıda Pazarı, tüm insanlığın ortak düşünce ve taleplerine cevap vermesi açısından çok büyük öneme sahiptir. Bu fırsatın, hakkıyla değerlendirilmesi halinde, küresel bir dönüşümü de gerçekleştireceğinden şüphem yoktur. www.dunyahelalgidabirligi.org

23



Dev Ekonomi;

1 Trilyon $’lık

HELAL GIDA

Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren yıllarca ekonomoik krizlerle mücadele etmek zorunda kalmış bir ülke... Küresel güçlerin denetiminde sahte özgürlüklerle sömürülen orta ve uzak doğu... ve şimdi uluslararası küresel krizlerle boğuşan dünya... Teknolojik gelişmelerle sanayileşmede de büyük bir yer edinen, nüfus artışına bağlı artan talep eğrisi ile dikkatleri üzerine çeken, gıda sektörünün yıllarca gözardı etiiği, inanç sistemine uygun üretim zorunluluğu ile dev bir ekonomi haline gelen Helal Gıda...

www.dunyahelalgidabirligi.org

25


Temiz, Sağlıklı...

Peki Helal mi? “

Nüfusunun yüzde %90’ının müslüman olduğu bir ülkede neden helal konuşulsun ki. Üreticisinden tüketicisine müslümanların olduğu bir ülkede her şey usulüne göre üretiliyor ve tüketiliyordur nasıl olsa...

Zeynep KALAYCI

Düşünce ve inanış tarzına göre toplumsal farklılıklar gösteren bir terim helal gıda. Bir inanış uygun koşullarda hazırlandığında şaraba helaldir diyebiliyorken bir diğer inanış şaraba haramdır diyebiliyor. Bu farklılıklar inanışlara göre beslenme hakkını güvence altına almak adına bazı denetleme kriterleri ve dini inanışlara uygun standartlar oluşturulması gerekliliğini ortaya çıkarıyor.

26

D

ünya ülkelerinde uzun yıllardır gündemde olan ve büyük bir pazar oluşturan helal gıda kavramı Türkiye’de yeni gündeme gelmeye başladı. Ülkeden ülkeye farklılık gösteren helal gıda kavramının Türkiye’ye geç gelmesinin sebepleri arasında gösterilebilir müslüman bir ülke olması. Nüfusunun yüzde % 90’ının müslüman olduğu bir ülkede neden helal konuşulsun ki. Üreticisinden tüketicisine müslümanların olduğu bir ülkede her şey usulüne göre üretiliyor ve tüketiliyordur nasıl olsa...

www.dunyahelalgidabirligi.org

Teknolojik gelişmeler, nüfusa bağlı artan taleple birlikte kapasitesi arttırılan gıda üretim tesisleri, ticari kaygılar bazı ihmaller zincirini beraberinde getirdi. Küreselleşme ile uluslararası alışverişin artması, inançlar arası alışverişin de artmasına, dolayısıyla inançlara göre farklılık gösteren helal kavramının da önemli bir kriter haline gelmesine sebep oldu. Uluslararası pazar içerisinde etkin olan İsrail, Endenozya, Malezya gibi helal gıda sertifikası veren ülkelerin bu pazardan aldıkları paylar göz önüne alındığında helal kavramının sadece inançlar ve dini yaşayış boyutunda kalmadığı aşikardır.


Toplumların inancına göre gıda tüketim tercihi, sivil toplum örgütlerinin, devlet kurumlarının hatta ticari işletmelerin bu alanda girişimlerde bulunması bu tercihlerin güvence altına alınması ihtiyacının doğal sonucudur. Tanımlamasında ve kavramlaştırılmasında toplumsal farklılıklar gösteren helal gıda Uluslararası The Codex Alimentarius Komisyonu dokümanlarında “İslami kurallar doğrultusunda izin verilen gıda” anlamında yer almaktadır. Ve “İslami kurallara göre yasak olan herhangi bir unsuru içermeyen bu unsurlardan arındırılmış yerlerde ve cihazlarda hazırlanan, işlenen, taşınan ve depolanan, bu durumların dışında üretilen herhangi bir gıda ile hazırlama, işleme, taşıma ve depolama aşamasında direkt temasta olmayan ürün olarak tanımlanmaktadır. Musevilerin inanç kriterlerine uygun beslenmesi adına bazı temel kurallar “kosher” damgası ile güvence altına alınırken, Malezya, Endonezya ve bazı AB ülkelerinin de “İslami Helal Gıda” adına çalışmalar yapmaktadır. Bu anlamda yüzyıllardır dünyada etkin bir şekilde dindaşlarına gıda güvencesi veren “koşer” ile kıyaslandığında islami helal gıdanın geri planda kaldığı, zaman zaman islami helal gıdanın işlevini de “koşer”in üstlendiği bilinen bir gerçektir. “Helal Gıda” kavramının gerçek manasına uygun olarak gerekli denetimlerin yapılıp yapılmaması, denetimlerin sürekliliği, oluşan büyük pazar içerisinde nasıl yer aldığı sorularına aranan cevaplar bu alandaki çalışmaları hızlandırıyor.

Kosher nedir? Kelime anlamı olarak Kosher veya Kaser dinen uygun, mubah, caiz ve helal anlamına gelir. Kosher ve bunun getirdigi gereklilikler zinciri Musevi inançlısı açısından yemek yeme ve beslenme süreçlerini belli bir anlamda kutsallık seviyesine yükseltmeyi de içerir. Kosher kavramı gıda olarak tüketilecek maddeler dısında; örnegin yenmesine cevaz verilmeyen hayvanların ve bunların ürünlerinin belli bir takım başkaca amaçlarla da kullanılmamasını içerir. Ancak buradaki sınırlamalar kullanım amaçları ve koşullarıyla dogrudan ilintilidir. Musevi din disiplini, bu disipline baglı bulunan dindaşların beslenmelerini; kaynagını Tevrat metinlerindeki ilahi buyruklardan ve bu buyruklar esas edinilerek din alimlerince olusturulan kodlamalardan alan birtakım temel kurallara bağlamış bulunmaktadır. Bu bağlamda Musevi inançlısının beslenme kuralları tümüyle ilahi kaynaklıdır. Bu niteligi ile de tartışılmazdır. Buna göre; Hangi büyükbaş, küçükbaş hayvanların ve kanatlıların yenilecegi Tevrat’ta açıkça belirtilmektedir. Bu hayvanların belli bir egitim almış kişi tarafından dine uygun bir şekilde kesilmesi gerekmektedir. Kesimi takiben iç organlarının muayenesinin gerektiği gibi yapılması ve dinen hiçbir sorun olmaması gerekmektedir. Deniz ürünlerinde hangi özelliklerin olması gerektiği ( pul ve yüzgeçler ) de Tevrat’ta yazılıdır. Buna göre bu özellikleri dısındaki deniz ürünleri, yumu-

sakçalar ve deniz kabuklularının yenilesi mümkün değildir. Bitkiler üzerinde bir sınırlama olmamasına rağmen bu bitkiler her türlü böcek, asalak ve haşerattan arındırılmalıdır. Kan yeme yasağı kesindir. Bundan dolayı yenecek et ürünlerinin kurallarınca tuzlanması gerekmektedir. Et ve süt ürünlerinin birlikte yenmesi ve pişirilmesi de yasak olduğundan bunların art arda yenmesi ancak belli bir zaman geçtikten sonra mümkün olabilmektedir. Malzemelerin hazırlanması, pişirim, sofraya geliş ve tüketim sırasında kullanılacak kap kacak durumları da belli kurallar içerisinde temizlenmiş ve dini anlamda paklanmıs olmalıdır. Ne zamandan beri bu sistem vardır ve uygulanmaktadır? Tevrat’ın verilmesinden beri Kosher kavramı vardır. Her zaman da uygulanmıstır. Kaç çesit Kosher uygulanması vardır? İ lahi Tevrat buyruklarına uygun olması kaydıyla bunun üzerindeki uygulamalar Musevi inançlısının ihtiyarına bırakılmaktadır. Standartlarınızın ana teması nedir? Yukarıda da açıkça belirttigimiz gibi Kosher ve bunun getirdiği gereklilikler zinciri Musevi inançlısı açısından yemek yeme ve beslenme süreçlerini belli bir anlamda kutsallık seviyesine yükseltmeyi amaçlamaktadır. Üreticinin ihtiyacı oldugunda bas vurulması gereken dogru adres Türkiye Hahambasılıgı tarafından yetkilendirilmis Denet Gıda A.Ş. dir. Türkiye Hahambaşılığı

www.dunyahelalgidabirligi.org

27


İSLAMDA HELAL GIDA Dr. Selim ARIK

Bursa Merkez Vaizi

Allah'ın emir ve yasakları öncelikle kullar için bir imtihan vesilesidir. Bununla birlikte Allah'ın temiz gördüğü şeyleri temiz görmek, kerih olarak bildirdiği şeyleri de çirkin kabul etmek kalbin Allah ile irtibatının ve takva dairesinde yaşamasının en önemli alametidir.

K

ur'an bu hakikate: "Kim Allah'ın şeairini tazim ederse, şüphe yok ki bu, kalplerin takvasındandır." (Hacc, 22/32) şeklinde işaret etmektedir. Cenabı Allah Kur'an’ı Kerim'de yeryüzünde bulunan şeylerin helal, hoş ve temiz olanlarından yenilmesini emretmektedir. (Bakara, 2/168) Bu itibarla insanın her önüne çıkanı, her eline geçeni yememesi, pis, murdar, başkasının hakkı geçmiş olan (faiz, hırsızlık, rüşvet v.s) ve dinen yasaklanmış şeylerden uzak durması gerekmektedir. Kur'an'da: "Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin ve Allah'a şükredin; eğer kendisine kulluk ediyorsanız." (Bakara, 2/172) buyrulmaktadır. İslam dini, aklı, nefsi, nesli ve malı korumayı esas almıştır. Bu açıdan yiyecekler de, insan sağlığını, aklını, neslini, nefsini ve malını yakından ilgilendirmektedir. Semavi dinlerden Yahudilik ve

28

www.dunyahelalgidabirligi.org

Hristiyanlık'ta da beslenme ve yiyecekler konusunda bir düzenleme bulunmaktadır. Yahudilikteki bir kısım kısıtlamaların Hristiyanlık ve İslamiyet'te kısmen kaldırıldığı söylenebilirse de, bu üç ilahi dinde de belli tür gıda maddelerinin yenmesi veya içilmesi yasaklanmıştır. Diğer taraftan Cenab-ı Allah yeryüzünde bulunan rızıkların maddeten ve manen temiz olanlarından yenmesini emretmektedir. Zira kainatta helal, haram veya temiz, pis hepsi bulunmaktadır. İnsanın, iradesini kullanarak helal ve temiz meşru olanları yemesi gerekir. Ayrıca insan helal ve temiz şeylerden kendisini mahrum etmemeli ve bu nimetleri kendisine bahşeden Allah'a şükretmelidir. Kur'an'da bu husus açıkça şöyle yer almaktadır: "Bugün size iyi ve temiz nimetler helal kılınmıştır. Kendilerine kitap verilenlerin yiyeceği size helaldir; sizin yiyeceğiniz de onlara helaldir. Gayrı meşru ilişkide bulunmak veya gizli dost tutmak şeklinde değil de meşru bir nikahla evlenmek şartıyla mümin kadınlardan iffetli olanlar ile sizden önce kendilerine kitap verilenlerden iffetli kadınlar -mehirlerini verdiğiniz takdirde- size helaldir." (Maide, 5/5)

Temiz olan yiyecekler

Ayette geçen "Tayyibât" kelimesi "iyi ve temiz olanlar" anlamında "lezzetli, temiz ve iyi şey" manasında kullanılmaktadır. İslam'a göre eşyada aslolan mûbahlıktır. Bu genel kural, haram olduğuna dair hakkında delil bulunmayan her şey için geçerlidir. Çünkü Yüce Allah yeryüzünde var olan her şeyi insanlar için yaratmıştır (bk. Bakara 2/29). Bu sebeple Kur' an-ı Kerim ve Hz. Peygamberin sünneti, haramları belirlemede en temel referanstır. Görüldüğü gibi temel olarak yiyecek ve içeceklerde helal olma hükmünü tayyib (iyi ve temiz) olma vasfına bağlamıştır. Nitekim A'râf süresinin 157. ayetinde Hz. Peygamber'in ümmetine temiz şeyleri helal kıldığı, pis şeyleri ise haram kıldığı bildirilerek helal olma hükmü temiz ve iyi şeylere tahsis edilmiştir. Ayrıca temiz ve iyi şeylerin yani tayyibâtın haram kılınmadığı da vurgulanmıştır (A'râf 7/32). Bununla birlikte ayette Ehl-i kitabın yani ilahı bir kitaba inanmış olan kimselerin kestiği veya avladığı hayvanların ve pişirdiği yemeklerin müslümanlara helal olduğu, müslümanların yiyeceklerinin de onlara helal kılındığı bildirilmektedir. Ancak yemeklerine domuz eti veya şarap gibi İslam'ın haram kıldığı herhangi bir şeyi katarlarsa bu, müslümanlara helal olmaz. Bu tür haram şeyler karıştırılmadığı takdirde müslümanlarla gayri müslimlerin bir kaptan yemek yemelerinde bir sakınca yoktur. Zira İslam'dan önce Araplar evcil domuzu yemezler, fakat yaban domuzunu yerlerdi. Yahudilikte domuz eti haram, Hristiyanlık'ta ise helal kabul edilmekteydi. (Bkz. Kur'an Yolu Türkçe Meal ve Tefsir, 1, 165)



Helal ve Haram Helal ve haram kavramında ifrata ve tefrite düşenler olmuştur. Mesela Brahmanlar ve bazı filozoflar hayvan kesmeyi yasaklamışlar hatta hayvan eti yemeyi kendilerine haram kılmışlardır. Fakat Yahudi ve Hıristiyanlar ise "ağızdan giren şeylerin değil, ağızdan ve kalpten çıkan şeylerin insanı kirleteceği" (Matta, 15/11) düşüncesi ile yeme ve içme sınırlarını çok geniş tutmuşlar Tevrat'ta yasak olmasına rağmen domuz etini helal saymışlardır. Ancak Kur'an'da yenmesi helal olan hayvanlar ve etleri ayrı ayrı belirtilmemiştir. Bilakis Allah'ın nimetleri hatırlatı-

larak Müslümanlara yaraşan şeylerin yenmesi gerektiği vurgulamış ve "iyi ve temiz şeylerin helal kılındığı" (Bakara, 2/172; A'raf, 7/32) açıkça ifade edilmiştir. Böylece behimetü’l-enam denilen koyun, deve,sığır cinsi hayvanlara işaret edilmiştir. (Maide, 5/1) Bir defasında Abdullah b. Abbas ve Halid b. Velid Hz. Peygamberle birlikte Hz. Meymune'nin evinde yemeğe oturmuşlardı. Bu esnada önlerine Necid tarafından kızarmış bir iri keler konmuştu. Hz. Peygamber bu yiyeceği yemeyince, İbn Abbas "Bu haram mıdır?" diye Hz. Peygamber'e sormuş. O da "Hayır! Fakat bizim bölgede olmayan bir yemektir. Hoşuma gitme-

30

www.dunyahelalgidabirligi.org

diği için yemiyorum" buyurmuşlardır. Halid b. Velid bu olayla ilgili olarak, "Sonra ben o yemeği önüme çektim ve yedim. Resulullah da beni görüyordu" demiştir. (Buhari, Zebaih, 33) Görüldüğü gibi bu olay yiyeceklerdeki ruhsatı göstermektedir. Kur'an'da deniz avının ve denizden elde edilen yiyeceğin de helal olduğu bildirilmiştir. (Maide, 5/96; Fatır, 35/12) Demek ki suda yaşayanlardan balık sınıfına giren denizdeki bütün canlıların eti yenilebilir.

Peygamber Efendimiz, deniz hakkında sorulan bir soruya: "Onun suyu

temiz, içinde ölen de temizdir" (Tirmizi, Taharet, 52) buyurarak, buna işaret etmişlerdir. Bu ayet ve hadisle birlikte hakkında özel bir hüküm bulunmayan konularda mûbahlığın esas alınması prensibi, suda yaşayan hayvanlarla ilgili hükmün temelini teşkil eder. Dolayısıyla balığın her çeşidi helaldir. Bunlarda akıcı kan olmadığı için boğazlama işlemi gerekmez. Ancak Hanefilerin yaklaşımına göre, kendiliğinden ölmüş ve suyun üzerine çıkmış balıkların yenilmesi uygun değildir. Şafi ve Malikilerin yorumu ise balık suretinde olmasa bile bütün deniz canlılarının yenilebileceği yönündedir. Bu yaklaşım farklılıkları-

nın temel sebebi de nasslarla bildirilen hayvanların dışındakilerde yenilebilirliğin "insan tabiatının çirkin görülmesi" prensibinden hareket edilerek yorumlanmasından kaynaklanmaktadır. Şu halde midye, kurbağa, yengeç gibi su hayvanlarını yemek Hanefi mezhebine göre helal değildir. Diğer üç mezhebe göre ise, sadece suda yaşayan her türlü hayvan, kendiliğinden ölmüş olsa bile yenebilir. Hem karada hem suda yaşayan kurbağa, kaplumbağa, yengeç, yılan, timsah gibi hayvanları da yemek helal değildir. Ancak Malikler bu tür hayvanların yenilmesine

cevaz vermişlerdir. Bu farklı ictihad ve görüşler ümmet için bir rahmet kabul edilmelidir.

Kur'an-ı Kerim'de haram kılınan şeyler sıralanırken domuz eti zikredilmiş ve ardından "fısk" (Maide, 5/3) ve "rics" (Enam 6/145) ifadeleri ile bu hayvanın maddi veya manevi bakımdan pis, murdar olduğuna işaret edilmiştir. Müfessir ve fakihler, bu ayetten hareketle evcil olsun yabani olsun domuzun eti, kemiği, yağı ve sütü bütünüyle alım-satımı dahil haram olduğuna hükmetmişlerdir. (Buharı, Buyu, 112) Et yiyen diğer yırtıcı hayvanlarla ilgili yasaklar ise sünnet veya ictihadla belirlenmiştir.


Kesimde besmele Kur'an'ı Kerim'de Cenab-ı Allah, "Eğer Allah’ın ayetlerine inanıyorsanız; üzerine Allah’ın ismi anılarak kesilenlerden yiyin." (el-En'am, 6/118) buyurmakta, ayrıca "Allah adına kesilmeyen hayvanın etini yemeyin! Kuşkusuz bu büyük bir günahtır." (el-Enam, 6/121) şeklinde haber vermektedir. Şu halde etin yenebilmesi için hayvanın etinin yenilen cinsten olması, kesim işinin İslam'a uygun olarak yapılması ve hayvanın da Müslüman bir kimse tarafından kesilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte genel görüşe göre ehl-i kitaptan olan (Yahudi ve Hıristiyan) bir kimsenin kestiği de yenebilir denilmiştir. Fakat dini yaşamada "şüpheli şeylerden kaçınma" bir esas olduğundan mümkün mertebe zaruret olmayan yerlerde ihtiyatı tercih etmek takvaya daha uygundur.Hadislerde ise, hayvanı

keserken besmelenin söylenip söylenmediğinin bilinmemesi durumunda besmele çekilip bu hayvanın etinden yenilebileceği hususu da Hz. Peygamber tarafından sarahatle haber verilmektedir. (Buhari, Tevhid, 13) İmam Malik 'e göre, kasten de olsa unutkanlık veya bilgisizlik neticesinde de olsa, Allah'ın adı anılmadan kesilen hayvanın etini yemek haramdır. Hanefiler'e göre sadece kasıtlı olarak Allah'ı anmadan kesilen hayvanın etini yemek haram olarak değerlendirilmiştir. İmam Şafii ise ayetin asıl maksadının Allah'tan başkası adına kesilen hayvanın etini haram kılmak olduğunu düşünerek, böyle bir niyet bulunmadığı sürece, bilerek de olsa bilmeden de olsa, Allah'ın ismi zikredilmeden kesilen hayvanın etinin yenilebileceği hükmüne varmıştır. (Bkz. İbnül-Arabi, Ahkamü'l-Kur'an, II, 554)

Haramlardan kaçınma Yenilmesi haram olan yiyecek ve içeceklerin haramlığını yalnız temizlik veya tıbbi yönden mahzurlarına bakarak değerlendirmek isabetli olmaz. Mesela domuz etindeki haramlık yalnız "trişinoz" parazitinin (hastalığının) bulunmasına bağlanmamalıdır. (Bkz. Sızıntı, Haziran, 2011) Zira haramlıkta esas ölçü biyolojik ve kimyasal sebeplere bağlansaydı öncelikle zehir ve diğer öldürücü şeylerin yasaklanması gerekirdi. Oysa böyle bir yasak Kur'an'da sarahaten görülmemektedir. Kur'an' da yiyecekler konusunda haramlıkla ilgili açıklamaların ortak noktası, "habais" yani "tayyibat" sayılmayan pis ve iğrenç olmaları hususudur. Ayrıca insan sağlığına zararlı maddelerin yenilmemesi de İslam'ın genel prensipleri arasındadır. Kur'an'da yenilmesi haram olanlar (hayvanlar) şöyle sıralanmaktadır: "Murdar hayvan, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına kesilmiş, boğulmuş, vurularak öldürülmüş, yuvarlanıp ölmüş, boynuzlanarak öldürülmüş hayvanlarla-canlı iken yetişip kestikle-

rinizin dışında- yırtıcıların yediği hayvanlar, dikili taşlar adına boğazlanmış hayvanlar ve fal oklarıyla paylaşmanız size haram kılındı." (Maide, 5/3) Peygamberimiz de şöyle buyurmuşlardır: "Helal olan şeyler belli, haram olan şeyler bellidir. Bu ikisinin arasında, halkın birçoğunun helal mi, haram mı olduğunu bilmediği şüpheli konular vardır. Şüpheli konulardan sakınanlar, dinini ve ırzını korumuş olur. Şüpheli konulardan sakınmayanlar ise gitgide harama dalar. Tıpkı sürüsünü başkasına ait bir arazinin etrafında otlatan çoban gibi ki, onun bu araziye girme tehlikesi vardır. Dikkat edin! Her sultanın girilmesi yasak bir arazisi vardır. Unutmayın ki, Allah'ın yasak arazisi de haram kıldığı şeylerdir. (Buhari, İman 39). Görüldüğü gibi Müslümanların karşısında üç mesele vardır. Helal davranışlar: yemek, içmek, yürümek, konuşmak gibi. Haram davranışlar: içki içmek, zina etmek, yalan söylemek, iftira etmek gibi.

www.dunyahelalgidabirligi.org

31


Sonuç: Allah ve Resulü, bazı yiyecek ve içecekler ile bazı davranışları haram kılmıştır. Bunların bir kısmının niçin haram kılındığı açıklanmış bazıları ise açıklanmamıştır. Açıklanan ve deneyerek anladığımız yüzlerce haram ve yasağın ferd ve toplum halinde insanların faydasına, iyiliğine olduğu, ebedi saadetlerini hedef aldığı görülmektedir. Demek ki aklımızın ve bilgimizin kavrayabildiği bunca haramda, bu ölçüde büyük hikmet ve fayda var olduğuna göre, aynı kaynaktan gelen diğer yasakların da mutlaka hikmetleri olacaktır. İnanmış bir insanın Allah'ın her işinde ve emrinde bir hikmet ve maslahat olduğunu bilmesi ve buna inanması gerekir. Bununla birlikte Allah'a kulluğu açısından emir ve yasakların hikmet ve maslahatları ne olursa olsun, onları anlasın ya da anlamasın, nasıl bildirildi ve emredildi ise ona göre hareket etmesi ve o onlarda bildiği bilemediği, daha pek çok hikmetler olabileceğini düşünmesi esastır. Emir ve yasaklarda, görünen bilinen hikmetlerinin yanında, kalbin, ruhun, hissin ve sırrın beslenmesi, Allah'a teveccühü gibi maslahatlar da olabilir.

Demek ki aklımızın ve bilgimizin kavrayabildiği bunca haramda, bu ölçüde büyük hikmet ve fayda var olduğuna göre, aynı kaynaktan gelen diğer yasakların da mutlaka hikmetleri olacaktır.

Günlük iş ve muamelatımızda helal veya haram kılınan şeylerin akla, mantığa ve hikmete uygun manalar taşıdığı açıkça görülen ve kabul edilen gerçeklerden olsa bile kul, onlarda "emredilmiş olma" hususunu esas almalıdır. Böylelikle insan, ibadet ve muamelatını taabbüdilik (sırf Allah'ın emrine uyma) düşüncesiyle yaparsa, kendisini halisane olarak kulluk şuuruna alıştırmış olur. Can, ırz ve namusun dışında, varlıkta aslolan, mûbah olmasıdır. Zira bir şeyin haram olduğuna dair bir delil yoksa, mûbah olduğuna hükmedilir. Şu halde helal haram kılmada öncelik akıl değil, vahiydir.

Nitekim insan kendi canını, ırzını hatta malını bile dilediği gibi kullanamaz. Bunlar insana emanettir, bu emanetleri Allah'a kulluk yolunda harcamalı ve verilen nimetlere şükrünü yapmalıdır.Kısaca Cenab-ı Allah hakiki mülk ve tasarruf sahibi olarak insanlar da O’nun kulları ve mülküdürler. Mülk sahibi mülkünde dilediği gibi tasarruf eder. Öyleyse O, insanın tavır ve davranışlarını belirlemede de Mutlak Hakimdir. Bununla beraber, Allah(c.c) imtihan için gönderdiği insanoğluna bir hilafet manası vermiş, eşyaya müdahale etme hakkı tanımıştır ki, bu izafi bir malikiyettir. O halde insanlar, Allah’ın kendilerinden istediklerine teslim ve tabi olmalı, eşyaya müdahale etme mevzuunda da kendilerine tanınan izafi ve nisbi hakkı doğru yerde kullanmalıdır.

32

www.dunyahelalgidabirligi.org



UYUYAN DEV: TÜRKİYE Türkiye'de gerçek manada standardizasyon hizmetleri çok partili hayata geçiş ve sanayileşme hareketinin neticesinde 60’lı yılların başlarında uygulanmaya başlanmıştır. Üretim çeşitliliği birbirini tamamlayan ürünlerin ortak hareket edebilmesi ve belli bir kalitenin altına düşmemesi adına belli standartlar getirildi. Türk Standartları Enstitüsünün kurulmasının yanı sıra ISO ve CE standartları da bu alanda standardizasyon bilincinin gelişmesine yardımcı oldu. 34

www.dunyahelalgidabirligi.org

A

vrupa’da standardizasyon sistemi sanayi devrimi ile güçlenmiş, CE ve ISO markaları ile standartları tüm dünyada kabul edilen bir yaptırım gücü haline gelmiştir. İşin bu tarafından bakıldığında standardizasyon konusunda Avrupa'nın 300 yıl kadar gerisinde olduğumuz düşünülebilir. Oysa Tarihin ilk standart sistemi 1502 tarihli Kanunname-i İktisab-ı Bursa isimli II. Beyazıt’ın fermanıdır. Günümüzden 600 yıl kadar önce bu coğrafyada bütün tarım ürünleri gerek kalite, gerek fiyat yönünden standarda bağlandı. Fermanda; et, şeker, tuz, yumurta, peynir, börek, mücevherat ve deri gibi çeşitli mamullerin özellikleri ayrı ayrı belirtilerek standardize edilmiştir. İşin standardizasyon boyutu böyle iken Helal Gıda standardizasyonu olarak ele alındığında durum ülkemizde yakın zamana kadar kelimenin tam manası ile içler acısıdır. Osmanlının son dönemlerinde kaybedilen topraklar, yönetim problemleri bağımsızlık mücadelesi ve dış etkenlerle geri plana atılan helal


gıda kavramı ne yazık ki yakın zamana kadar ihmal edilmiş, yok sayılmıştır.Dünyanın birçok ülkesinde inançlara uygun gıda temini standardize edilerek güvenli ve sağlıklı üretim açısından bir baskı unsuru olarak kullanılıyorken, ülkemizde İslami kriterlere göre gıda ihtiyacı görmezden gelinmiştir. Durumun daha da vahim olan kısmı tamamen dini kriterlere göre standartlar taşıyan helal gıda güvenlik standardı %99'u müslüman olan ülkemizde yabancı kaynaklı ve İslami olmayan dini kriterlere standardizasyon hizmeti veren kuruluşların ağırlıklı denetiminde faaliyet gösterebilmektedir. Müslüman tüketici için kabul edilebilir, tüketilebilir gıdanın üretilmesi için gereklidir helal sertifikalandırma. Bu husus dünyadaki 1,5 milyar müslüman ve de helal ve sağlıklı ürün yemeği tercih eden diğer insanları da kapsamaktadır. Başta ABD ve İsrail olmak üzere dünyanın birçok

ülkesinde gıda maddelerinin ihracatı aşamasında Yahudi cemaatinin “Kosher Belgesi” zorunluluk olmaktadır. Ancak müslümanların azınlıkta kaldığı ülkelerde inanışlara uygun ürünlere ulaşmak zor olmaktadır. Bunun temini için yapılan kontrol ve incelemelerin sonucu uygunluk beyanına ilişkin olarak, dünya üzerinde yaygın olarak HELAL Sertifikası düzenlemesi yönetimi uygulanmaktadır. Bugün Almanya, A.B.D., Fransa, Avustralya ve Müslüman yoğunluklu ülkeler başta olmak üzere ithal edilen gıda ürünlerinde HELAL Sertifikası aranmaktadır. Müslüman bir ülke olmasından ve İslami kurallara uygun olarak üretim yapan Türkiye, dünya helal gıda pazarı için gözde ülkeler arasında yer almaya başladı. Yapılan uluslar arası anlaşmalar ve çalışmalar Türkiye’yi İsrail, Malezya ve Amerika’dan sonra helal gıda sertifikasyonu acısından 4. ülke konumuna getirecek. www.dunyahelalgidabirligi.org

35


Tarihin İlk Standart Sistemi An itibariyle standardizasyon konusunda Avrupa’nın çok gerisinde olduğumuz görülse de tarihin ilk standart sistemi bu toprakların eseridir.

Osmanlı Standart Belgesi:

Kanunname-i İhtisab-ı Bursa

S

ürekli şikayet edilen stokçuluk, görevlilerde ve yetkililerde rüşvet alma alışkanlığı, iltimas, göz yumma, adam kayırma, gibi hastalıklar Osmanlı döneminde de şikayet edilen unsurlar arasında idi. 500 sene önce ki Osmanlı döneminde bu problemlere çözüm olması için bugün ki anlamda ilk yazılı standart sistemi oluşturuldu.

1502 Sultan II Beyazıd tarafından hazırlatılan ferman ile Bursa’da ekmekten ayakkabıya kadar birçok ürüne standart getirildi. Bu ferman, zamanla Osmanlı döneminin ticaret merkezi haline gelen diğer önemli şehirlerde de uygulanmaya başlandı. Fermanda belirtilen standartlar bir ürünün kalite ve fiyatının tespiti için hazırlandı. 15. yüzyılda yükselen Türk kadifeciliğinin 16. yüzyılda kalite bakımından bozulması ve ekmek yapımı ve fiyatları üzerine yapılan haksız kazançlar üzerine önlem alma gereği duyuldu. Bu gereklilik üzerine bir araya getirilen dönemin iş adamlarının da katıldığı bir araştırma üzerine ferman niteliğinde olan Kanunname-i İhtisab-ı Bursa hazırlandı. Ferman içerisinde ekmek ve kumaştan mezarların nasıl kazılması gerektiğine kadar her şeyi standarta bağlama gereği duyuldu.

Ferman hazırlanma aşamasında Bursa’da iş adamları bilirkişiler hazır bulundurularak eski sistem soruldu. Kullandıkları eski sistemin hala devam edip etmediği, sistemin ne zaman değiştiği ve değişme sebepleri ortaya çıkarıldı. Ve görüldü ki hiçbir iş alanında eski kanunlardan eser kalmadı. Bunun üzerine ilk denetleme ekmekçiler üzerine yapıldı. Ekmekçilerin eski kanunları sorulduktan sonra; eski günlerden beri ve her zaman ekmek, veznine göre yüz elli dirhem eksik işlenegelmiş, ancak unu ekmek unundan arı olmak, ince elekten elemek ve yüzünde yeteri kadar haşhaşı bulunmak ve gevrek pişmek şart imiş. Bugün yarıya düşürülen yağ yerine unun bir kilesine bir okka tatlı yağ konulması, üstüne haşhaş ekilmesi ve arı undan işlenmesi gerekirmiş. Bugünkü halde değişik ve bozuk bulundu. Sebebi ve zamanı, dört beş yıldır akça alınıp gözetilmemek olduğu ortaya çıktı. Bundan böyle eski narh üzerine işleyin denildi.

36

www.dunyahelalgidabirligi.org


Kanunname-i İhtisab-ı Bursa fermanı ile kasaplara, pazarcılara, meyvelere, bostanlara, sebzelere, tatlılara, bakkallar, et ve yumurtalara, balıkçılara, yemeklere, dokumalara, kadifelere, giyeceklere, bezler, çul ve peştamallara, ayakkabılara, yeşil hayvan yemlerine, kerestelere, kuyumculara, bakırcılara, mezarlara kadar her alana standartlar konuldu. Kanunname-i İhtisab-ı Bursa’da standartlaştırılan alanlar gibi kasaplar için fermanda yer alan kısım dönem hakkında bilgi verirken standartların getirilmesinin ne kadar yerinde olduğunu göstermektedir. Bursa’da uygulandıktan sonra Osmanlı döneminde ki diğer büyük ve ticarette gelişmiş illerde de uygulanmaya başlandı. Mal ve hizmetlerinin taban ya da tavan fiyatlarının, kalitesinin nasıl olması gerektiğinin kamu otoriteleri tarafından belirlenmesi hem üreticiyi hem de tüketiciyi korumaya yöneliktir. Taban fiyat sisteminin belirlemesi üreticiyi korurken kalite ve tavan fiyatın belirlenmesi tüketiciyi korumaya yöneliktir.

Orijinal metni İstanbul Topkapı Müzesi’nin Revan Kütüphanesi’nde bulunan Kanunname-i İhtisab-ı Bursa’nın son kısmında fermanın kazandırdıklarına yer verildi.

Kanunname-i İhtisab-ı Bursa’nın kazandırdıkları; 1- Hemen bütün tarım ve hayvan ürünleriyle mevcut sanayi mamülleri gerek vasıf, gerek fiyat yönlerinden standard sayılabilecek esaslara bağlanmış ve özel bir teşkilatla bunlar daimi bir denetim altında tutulmuştur.

2- Standard esasları ve narhların tesbitinde üreticilerin bilirkişilerin, halkın ve diğer ilgililerin fikirleri alınıp yazılı belge haline getirilmiştir

3- Tarım ürünleri değerlendirilirken, cins, tür, çeşitleri ile turfanda zamanları göz önünde bulundurularak fiyatları sabit tutularak sadece üretim mevsimine göre değiştirilmiştir.

4- Sanayi mamüllerinden ham maddeler ve işçilik üzerinde durulmuş, gereken yerlerde bileşim ve boyutlar verilmiştir. 5- Alım satımlarda tüccarlar ile, dükkanda veya seyyar satıcılar için ayrı kar hadleri konulmuş ve kâr payı genel olarak yüzde on olarak kabul edilmiştir. 6- Türk Milleti:

a) Uygulanacak kanunları hazırlamada, halkın her sınıfına yer ve değer vermek suretiyle ileri ve geniş demok-

ratik anlayışını,

b) Taşıma işlerinde nakliyecileri nalsız hayvan kullanmamağa ve fazla yük yüklememeğe zorlayarak yüksek insanlık duygularını, c) Hayvanların ayaklarına mıh değirip sakatlayan nalbantların, iyi edinceye kadar bunlara bakmağa ve yemlerini vermeğe mahkum etmek yolu ile adelete saygı ve bağlılığını, d) Şeker alış verişinde satıcıyı, şeker kellesini en çok üç katlı kağıtlara sarmağa ve kırıklarıyla tozlarını ayrı kağıda koydurup alıcıya göstermeğe ve ayrı fiyatla satmağa mecbur tutmakla da ticarette hak ve dürüstlüğe verdiği önemi, fiilen ortaya koymuştur.

7- "Kanunname-i İhtisab-ı Bursa" ve bunun düzenlenmesine temel olan Padişah Fermanından da anlaşılacağı gibi vatandaşların günlük yaşayış ve geçimi ile sıkı sıkıya ilgisi bulunan Belediye Kanunları, her Hakimlik bölgesinde ayrı ayrı ve doğrudan doğruya halkın ihtiyaç ve isteklerinden alınan ilhama dayanılarak düzenlenmiş ve Padişah otoritesi, sadece bunları yürürlüğe koyan bir tasdik şerhinden ibaret kalmıştır. www.dunyahelalgidabirligi.org

37


Yeni Dünya Standardı

D

ünya genelinde 2 milyara ulaşan tüketicisi ile helal gıda sektörü uluslararası üreticilerinde bu konuda ki farkındalığını artırıyor. Dünyada bulunan müslüman nüfusa daha çok hitap etmek ve bu konuda çalışma yapmak isteyen yatırımcıların ilk tercihleri arasında yer alıyor Türkiye. Helal gıda sertifikasyonu sistemi dünya çapında oturtan ülkelerin başında gelen İsrail’den sonra Çin genelinde, uzun yıllardır sürdürülen sistemin de genişletilmesi için önemli çalışmalar yapılıyor. Mevcut yasalarına göre Çin üniversitelerinde 10’dan fazla müslüman öğrenci olması halinde müslümanların helal gıda ihtiyaçlarını karşılayacak tesisler kurulması zorunludur. Bununla birlikte, İsrail’de ve daha birçok ülkede ürünlerin üretiminde ve tüketiminde KOSHER ya da helal gıda sertifikalarına dikkat ediliyor. Çin’de yaşayan milyonlarca müslüman için Çin’in hemen her bölgesinde helal et temin edilebilecek üretim ve satış tesisleri bulunuyor. Ve 1200 yıllık bir geçmişe sahip olan

38

www.dunyahelalgidabirligi.org

helal ürün ve gıda üretiminde Çin özellikle müslüman ülkeler arasında bir köprü vazifesi görmeye çalışıyor. Çin’in yanı sıra Malezya, Tayland, Singapur, Avustralya, Kuzey Amerika, AB, Afrika gibi ülkelerde de önem arz eden helal gıda sertifikası ve sektörü dünya üzerinde 112 ülkeye yayılmıştır ve giderek artıyor. Helal ve KOSHER endüstrisi, kozmetik, deri eşyaları, otel ve catering, hizmetleri gibi gıda dışı ürünleri de içine alabilecek şekilde genişletildiğinde toplam helal pazarı yıllık 2,1 trilyon dolardır. Bu büyük pastadan pay alma isteyen ülkeler bu konuda ki çalışmalarını hızla devam ettirirken Türkiye bu pastaya daha yeni çatalını uzatmaya başladı. Dünyada helal gıda sertifikası üzerine çalışmalar yapan ülkelerin bazıları ve verdikleri sertifikalara, ülke içinde ki pazar payına bakıldığında uluslararası sermayenin helal gıda alanında etkin olduğunu ve daha da baskın olacağını söyleyebiliriz. Malezya, Tayland, AB, Amerika gibi ülkelerin helal gıda çalışmaları;

Helal gıda sektörünü son zamanlarda basın yayın organlarından, dünya çapında ya da ülke içerisinde yapılan fuarlardan, TSE’nin helal gıda alanında yaptığı çalışmalardan, sivil toplum örgütlerinin yaptığı çalışmalardan sürekli duyar olduk. Gıda, kozmetik, ilaç gibi daha birçok sektörü içinde barındıran helal gıda sektörüne ilginin artması kapsadığı uluslararası pazar payından olsa gerek.



Malezya: Nüfusunun yarıdan fazlasının müslüman olduğu ülke helal gıda konusunda söz sahibi olan ülkeler arasında yer alır. Yıllık ihracatı 141 milyar dolar ve ithalatı ise 115 milyar dolar olan ülkenin ana hedeflerinden biri helal gıda üretimini artırarak, başta İslam ülkeleri olmak üzere tüm dünya ülkelerine sertifikalı helal ürün konseptinde gıda ürünü ihraç eden bir merkez konumuna gelmektir. Bu amaçla da ürünlerin helal olarak üretildiklerine dair sertifika vermek üzere bir kamu kuruluşu olan JAKIM (Department Of Islamic Development Malaysia) kurdular.

Tayland: 2005 yılında 324 milyon dolarlık helal gıda ihracatı gerçekleştirmiş olan Tayland sonraki yıllarda da ihracat rakamlarını artırarak çalışmalarına devam ediyor. Tayland Bangkok Chulalongkorn Üniversitesi bünyesinde kurulmuş olan Helal Bilim Merkezi (HASCI), on yılı aşkın bir süredir helal konusunda teknik ve politik sorunlarıyla ilgilenme yanında daha kaliteli ve dini kriterlere uygun üretimler yapılmasını sağlamaya çalışıyorlar.

40

www.dunyahelalgidabirligi.org

Afrika: Afrika kıtasının geneli gıdayı dışarıdan almak üzerine dayalı bir ekonomisinin olması ve nüfusundaki müslüman oranı ile helal gıda için çekici bir ülke. Yetkili kuruluşu ise Güney Afrika Ulusal Helal Otoritesi(SANHA)’dır.

Avustralya: Dünyanın en büyük gıda üreticisi ülkelerinden olan Avustralya, her yıl 70’den fazla ülkeye helal sertifikalı ürünler ihraç ediyor.

Singapur: Kozmopolit şehirlerinde helal gıda endüstrisinde büyük bir iş hacmine sahip Singapur, Mc Donald’s, A&W, Burger King, Pizza Hut, KFC, Nestle gibi firmalar % 100 helal gıda sertifikası ile satış yapan firmalara sahiptir. Kamu kuruluşu olan Singapur İslam Dini Konseyi ( MUIS) helal sertifika düzenlemeye yetki tek kamu kurluşudur.

Kuzey Amerika: Yüksek alım gücüne sahip 7 milyona yakın müslümanın yaşadığı Amerika, artan müslüman nüfusuna paralel olarak, sertifikalı bakkal ve restaurantlarda popülerlik kazanmakta, ordu, okullar, hastaneler, hapishaneler gibi kamu kuruluşlarının yanı sıra otomatik satış makineleri, dondurulmuş gıda ve havayolları gibi alanlarda hızla büyümektedir. Binden fazla helal sertifikalı ürünün bulunduğu Amerika’da müslümanlar KOSHER ürünü almak zorunda kalıyorlar. Bugün 100 milyar dolara ulaşan ABD KOSHER pazarının yüzde 16’sını müslümanlar oluşturmaktadır.

İsrail: Helal gıda pazarının büyük bir kısmına sahip olan İsrail Kosher Certificate (KOSHER) vermektedir. İsrail’e ihraç edilecek gıda ürünlerinde Musevi dinine uygunluğunu belgeleyen KOSHER sertifikalı ürünlerin piyasası her geçen gün büyüyor. 6 milyondan daha az bir Yahudi topluluğunun yaşadığı ABD Koşer gıda pazarı açısından en önde gelen ülkedir. ABD’de yerli Koşer endüstrisi 86.000’den fazla Koşer sertifikalı ürün geliştirmiştir.


Harun ŞİMŞEK

Gıda Yüksek Mühendisi

Fark Edilmeyen Değer Endonezya: Dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi konumunda olan Malezya %88’lik oranla en kalabalık müslüman nüfusa da sahiptir. Helal gıda sertifikalandırma adına ileri olan ülkeler arasında yer alan ülkede devlet kurumu olan MUİ (Endenozya Ulema Konseyi) standardizasyon ve sertifikalandırma çalışmalarını yapıyor.

AB: Müslüman nüfusunun giderek arttığı AB’de özellikle Fransa, Almanya, İngiltere ve İtalya helal gıda konusunda ciddi bir pazar oluşturmaktadır. İster kapsadığı pazar payından olsun ister yaşam biçimi, düşünce tarzlarına hizmet amacı ile olsun büyüyen pastadan herkes bir dilim kapma amacı ile çalışmalar yapıyor. Dünya ülkelerinde yapılan ve Türkiye’de de yapılmaya başlanan fuarlar yatırımlar helal gıda pastasının büyük ve büyüyecek olduğuna işaret ediyor.

Dünya helal ürünler piyasası her yıl artarak büyümektedir. 2009 yılında dünya helal piyasası 634 milyar dolar büyüklüğe ulaşmıştır. Asya ülkeleri 400 milyar dolar ile en büyük helal ürünler piyasasına sahiptir. Türkiye’de helal gıda piyasasının büyüklüğü ile ilgili net bir bilgi bulunmamaktadır. Yapılan istatistiklere göre ise 2025 yılında helal gıdalar piyasası % 20 oranında artacaktır. Avrupa Birliği ülkelerinde yaklaşık 25 milyon Müslüman yaşamaktadır. Müslümanların büyük bir bölümü de helal gıdalarla beslenmektedir. Avrupa ülkelerinde Müslümanların helal logosuna ne kadar dikkat ettiği ile ilgili ise istatistiksel bilgiler yok denecek kadar azdır. Bu yüzden de birçok yabancı firma özellikle kendi iç piyasası için ürettiği ürünler için “zaten Müslümanlar bizim ürünlerimizi tüketmektedirler neden helal sertifikası alalım diyerek” helal sertifikalandırmaya yeterince ilgi göstermemektedirler. Avrupa ülkelerinde helal piyasası en büyük ülke 70 milyar dolar ile Fransa’dır. İngiltere’nin helal ürünler piyasasının büyüklüğü ise 4 milyar dolardır. Almanya ise helal gıda ürünlerine mesafelidir. Bununda en büyük nedeni Almanya’da tüketici derneklerinin çok aktif olmaları ve firmaların bu derneklerden çekinmeleridir. Hatta birçok firma Müslüman bir ülkeye ihracat yaparken ürünlerine helal logosunu yapıştırırken, iç piyasaya sunduğu ürünlerde helal logosunu kullanmamaktadır. Almanya`da 400’e yakın firmanın helal sertifikası bulunmaktadır. Fakat bu firmaların bir kısmı internet sayfalarında dahi helalle ilgili tek bir kelime yazmamaktadır. Fransa helal gıda, parfüm, krem ve şampuan gibi kozmetik ürünlerde

Avrupa’da en hızlı ilerleyen ülkedir. Fransa ve İngiltere’de sadece helal ürünler satan market zincirleri ve helal reyonu olan süpermarketler görmek mümkündür. Fransa`da helal hamburger satan fastfood restoranların sayısı da her yıl artmaktadır. Almanya’da ise yabancı süpermarketler Müslüman tüketicilerin önemini yeterince anlamamaktadır. Almanya’da helal reyonu olan bir Alman süpermarketi görmek mümkün değildir. Avrupa´da Türk ve Arap girişimciler ise açtıkları bakkal ve marketlerle müslümanlara kendi ülkelerinde yedikleri hazır gıdaları temin etmekte ve helal et satışı yapmaktadır. İsviçre’de Nestle firması birçok üretimini helal standartlarına göre gerçekleştirmektedir. Nestle dünyadaki 456 firmasının 75´ini helal sertifikalandırmıştır. Müslüman oranı az olan Brezilya helal et ihracatında dünya`da en önde giden ülkelerin başında gelmektedir. Brezilya donmuş piliç üretiminin %33`ünü, taze ve donmuş etin % 40’ını helal ürün tüketen ülkelere ihraç etmektedir. Brezilya’nın et ihraç ettiği ülkelerin başında Arap ülkeleri gelmektedir. Kore, Malezya ve Endonezya gibi uzak doğu ülkeleri helal gıdalar ve kozmetik ürünler üzerine en çok araştırma ve geliştirme yapan ülkelerdir. Bu ülkelerde sadece helal üzerine çalışma yapan enstitüler ve üniversitelerde bölümler bulunmaktadır. Hatta aldığınız bir et ürünün kodunu internette yazdığınızda nerede, ne zaman ve kim tarafından kesildiği gibi bilgileri anında görebilmektesiniz. Endonezya’nın helal sertifikalandırma çalışmalarına 80’li yılların başında başladığı düşünülürse Türkiye ile arasında ki fark biraz olsun anlaşılabilir. Ülkemiz bu açığı en kısa zamanda kapatarak Dünya helal piyasasında söz sahibi olabilmelidir. www.dunyahelalgidabirligi.org

41


Ruhumuz İçin Beslenmeye Dikkat Tükettiğimiz maddi manevi gıdalar helal ve temiz olmalıdır. Çünkü insan, bedeninde taşıdığı ruh ve latifeleriyle insandır. Diğer varlıklar tek yönlü beslenebilirler. Fakat insanlar iki yönlü beslenmelidirler.

B

eslenmede yani yemede ve içmede vücudun ihtiyacından çok fazlasını kullanmak hem zararlı ve tehlikeli hem de helal değildir. Yediğimiz gıdalar ruh sağlığımıza, karakter yapımıza, huylarımıza da etki etmektedir. Basit bir örnekle keçiyi çok tüketen bölge insanının daha inatçı oldukları, sığır etini çok tüketenlerin sabah geç uyanma problemi yaşadıkları bilinmektedir. Günümüzde AR-GE sözünü duymayan yoktur. Araştırmaya çok büyük kaynaklar ayrılmaktadır. Araştırmaya önem veren firmalar ya da ülkeler mutlaka bir adım önde gitmektedir. Hem üreticilerle hem de tüketicilerle paylaşılan helal gıda araştırma sonuç-

42

www.dunyahelalgidabirligi.org

ları üreticilere yol gösterici olup onların gelişmesine katkıda bulunurken, tüketiciler açısından ise herkesin ne yediğini sorgulama ihtiyacı duymasına neden olacaktır. Helal ve temiz gıda gündeme getirilecek, gündemde tutulacaktır. İnsanların yedikleri gıdanın farkında olmaları, insanlarda gıda konusunda farkındalık meydana getirerek bilinçlenmeleri sağlanmış olacaktır. Bilinçli bireyler bilinçli toplumu oluşturur düşüncesi ile hareket eden dernek bilinçlenme çalışmalarına katkı sağlamak amacıyla toplantılar düzenlemektedir. Toplumun bilinçlenmesi, tercih kullanma hakkını ve özgürlüğünü aramasını ortaya çıkarır. Tercih

kullanma özgürlüğü ve hakkı sivil topluma çok büyük bir güç kazandırır. Çoğu kez toplum sahip olduğu bu karşı konulamaz gücün farkında değildir. Helal gıda, temiz beslenme, sağlıklı hayat sürdürme gıdada doğru tercih ve helal tüketimle at başı gider. Helal gıda sektörü yaklaşık iki milyar Müslüman nüfusun yanında helal gıdayı tercih edecek diğer insanları da ilgilendiren yaklaşık iki trilyon dolar değerinde bir pazar oluşturmaktadır. Türkiye’de helal gıda sektörünün gelişmesi, helal sertifikalı ürünler konusunda Türkiye’nin Dünya pazarından daha fazla pay almasını sağlayacaktır. Bunu sağlayacak kuruluşlardan bir tanesi de Dünya Helal Gıda Derneği Birliği’dir.



Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Nedir? Kısa adı Dünya Helal Gıda Birliği olan dernek uzun müzakereler sonucunda 2010 yılında 13 üyenin katılımı ile kuruldu. Bugün üye sayısı 70’leri bulan derneğin merkezi Bursa’dadır. Tam adı Dünya Helal ve Temiz Gıda Araştırma Bilinçlendirme Sertifikalandırma Birliği Derneği olan dernek çalışmaları dört temel konuyu esas almıştır.

D

ernek, helal, temiz ve sağlıklı gıdayı araştırmak, gündeme getirmek ve gündemde kalmasını sağlamak, toplumu helal, temiz ve sağlıklı gıda konusunda bilinçlendirmek, farkındalığın oluşumunu sağlamak, gıdanın üretiminden tüketimine her aşamasında yanlış veya hatalı uygulamalardan doğabilecek bireysel ya da toplumsal zararların önlenmesine yardımcı olmak, helal, temiz ve sağlıklı gıdayı sertifikalandırarak güvenli helal gıda garantisi oluşturmak olarak dört temel konuyu esas almaktadır. Günümüzde araştırmanın ne kadar önemli olduğunu bilmeyen yoktur. Araştırmalara çok büyük kaynaklar aktarılmaktadır. Araştırmalara önem veren ülkeler, firmalar her konuda olduğu gibi gıda üretimi konusunda da bir adım öndedirler. Gıdadaki araştırma sonuçları hem üreticilerle hem de tüketicilerle paylaşılmalıdır. Bu paylaşım, üreticilere yol gösterici olup onların kalitelerini artırmalarına, eksik ya da hataları varsa düzeltmelerine, rekabet güçlerini artırmalarına yardımcı olacaktır. Tüketiciler için ise ne yediğini sorgulama ihtiyacını hissettirip, tükettiği gıda konusunda tercih bilin-

44

www.dunyahelalgidabirligi.org

cinin artmasını sağlayacaktır.

Bilinçli toplum, bilinçli bireylerden oluşur. Helal, temiz ve sağlıklı gıda gündemde tutuldukça, insanlar yedikleri gıdanın bilincinde olup, gıda konusunda seçici davranırlar.

Ülkemiz gıda tüketimi konusunda oldukça riskli bir bölgedir. Avrupa, Amerika gibi gelişmiş ülkelerde insanların, grupların inanç hassasiyetine uygun gıda tercihi bulunmaktadır. Ülkemizde ise henüz tüketicinin böyle bir tercih hakkı bulunmamaktadır. AB normları ve gelişmişlik düzeyine paralel olarak insanımızın bilinç artışı ile birlikte helal gıda sertifikalandırmasının acilen yapılmasının önemi ortaya çıkmaktadır.

Dünya da iki milyar müslüman nüfusun yanında diğer insanları da ilgilendiren önemli stratejik bir konu olarak helal, temiz ve sağlıklı gıdanın sertifika ile garanti edilmesi, ticari olarak da büyük pazar oluşturmaktadır. Türkiye için ise gıda sektörünün gelişmesi, helal gıda sertifikası ile dünya pazarında daha fazla pay almasını sağlayacaktır. Dünya Helal Gıda Birliği, helal gıda sertifikalandırma çalışmalarını hızla sürdürmektedir. Bu konuda alt yapı ça-

lışmaları tamamlanmış, denetçi eğitimi programı düzenlenmiş ve uygulanmıştır. Eğitim çalışmaları çerçevesinde Türkiye’nin önemli akredite laboratuarlarından biri olan Gıda Kontrol ve Merkez Araştırma Enstitüsü ve sektörün lider üretim merkezlerine eğitim ziyaretleri yapıldı. Dernek ilk akredite denetçi ekibini oluşturdu. Bilinçlendirme çalışmaları çerçevesinde dernek toplantılar düzenlemekte, konferans, panel gibi etkinlikler düzenliyor.

Dünya Helal Gıda Birliği tarım ve gıda güvenliğine yeni bir bakış açısı getiren, tarım ve gıdayı araştıran, sürdürülebilir denetime dayalı çalışmalarıyla güven veren, tüketici inanç değerlerini hassasiyetlerini gözeten, gıda üretim ve tüketimde ki sorunlarla ilgili bilgi kirliliğini önlemeyi amaçlayan, gıdadaki hileleri tespit eden, dünyanın gıda güvenliği konusunda geldiği noktaya helal ölçüsünü getiren Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) normlarını gözeten, standart koyma kabiliyetinin olduğunu tüketiciye kanıtlayan ve insanlara zarardan arınmış temiz, helal ve sağlıklı gıdayı, helal hizmet anlayışı ile garanti altına alan denetleyen bir sistemdir.



Helal Gıda Belgelendirmesi

//// Hulusi ŞENTÜRK TSE Genel Müdürü

H

elal gıda konusu uzun süredir kamuoyunda tartışılan, üzerinde farklı yorumların yapıldığı bir alandır. Bu alanda ne yazık ki bilgili-bilgisiz çok kişi konuşmakta, çoğu zaman konu başka boyutlara taşınmaktadır. Helal kavramı, İslami anlamda haram olmayan şeyler için kullanılmaktadır. Eşyada asıl olanın mûbaha olması yani yenilmesi, içilmesi, kullanılması mümkün kategoride olması sebebi ile fıkıhta helaller değil haramlar sayılmıştır. Allah tarafından kesin emirle yasaklanan şey haramdır. Bir şeyin yasaklığı kesin emirle değil zan ile sabit ise o şey mekruhtur. Mekruh, helâle daha yakınsa tenzihen; harama daha yakınsa tahrîmen mekruh adını alır. Bunun yanı sıra Allah’ın kesin emri bulunmamakla beraber İslam ulemasının illetten hareketle haram olduğu konusunda ittifak ettikleri şeyler de haram olur. Ancak üzerinde ittifak yoksa, yani bazı alimlere göre helal, bazılarına göre ise haramsa, bu durumda “haramdır” denilemez. Ancak falan alime veya mezhebe göre haramdır denebilir.

46

www.dunyahelalgidabirligi.org

Haram ve helal ile ilgili fıkhı boyut alimlerin uzmanlık alanıdır. Bu konuda bizim farklı değerlendirmelerde bulunmamız söz konusu olamaz. Ancak konunun çok popüler olan belgelendirme/sertifikasyon konusu bizim söz söyleyebileceğimiz alandır. Bir ürünü kullananların, kullandıkları bu ürünün belirli standartlara uygun-

Helal Belgelendirmeye Karşı Çıkışları Anlamak Mümkün Değil luğu konusunda bilgi sahibi olma talebinden hareketle, bu ürünü üreten kişi veya kurumun ürününün ilgili standartlara uygun olduğuna dair belge talep etmesi üzerine, yetkinliğe sahip kurumlar tarafından belge verilmesi-

ne kısaca belgelendirme/sertifikasyon denilmektedir. Bu ürünün İslam’ın helal hükümlerine uygun olduğunun belgelendirilmesine de “helal belgelendirmesi” adı verilmektedir. Burada altı çizilmesi gereken husus ürünün helal mi yoksa haramı olduğunun değerlendirmesinin ve belgelendirmesinin değil de sadece helal şartlarına uyuyorsa, helal belgelendirmesinin yapılıyor oluşudur. Ürünün haram olduğuna dair bir değerlendirme/belgelendirme söz konu değildir. İslam dininin haram kıldığı bazı ürünler bulunmaktadır (alkol, domuz gibi) ve milyarlarca kişilik İslam aleminde insanların yediği, içtiği ürünlerle ilgili olarak, söz konusu ürünlerin haram olmadığını bilme talebi bulunmaktadır. Bu insanların en doğal hakkıdır ve bırakın diğer sebepleri, her şeyden önce şeffaflık ilkesi gereği bunu bilme hakları bulunmaktadır. Her ne kadar bazı ürünlerin muhtevası ile ilgili bilgiler bu ürünlerin etiketlerinde bulunsa da, genellikle kimyasal kodlar kullanıldığı için tüketici açısından bir bilgilendirme olarak görülmemektedir.


Belgelendirme zorunlu değil ihtiyari bir iştir. Yani illa bu belgeyi alacaksın denilemez. Ancak tüketici satın alacağı üründe bu belgeyi arıyorsa, firmalar da bu tüketici grubuna ürün satabilmek için helal belgesi alma gereği duyacaktır. Ancak, enteresan biçiminde bu belgelendirmeye karşı çıkan kişi ve kuruluşlar bulunmaktadır? Bu karşı çıkışı anlamak mümkün değildir. Her şeyden önce, müşteri memnuniyeti için çaba gösteren, müşterinin her türlü bilgi talebini karşılamaya çalışan firmaların, müşterinin söz konusu malın İslami usullere göre helal olduğu konusunda bilgi edinme talebine niçin karşı çıkarlar? Eğer ürünlerinin üretiminde İslami usullere göre helal olmayan yöntem veya mamul var da bunun ortaya çıkmasından korkuyorlarsa, bu durumda ürünlerinin İslami

açıdan helal olmamasına rağmen bunun müşteri tarafından bilinmemesini istemeleri ne kadar iş ahlakına ve insan haklarına uyar? İslam dünyasında helal belgelendirme çabalarının on yıllara dayanan bir geçmişi ve bu konuda da küresel çapta çeşitli sivil örgütlenmeleri söz konusudur. Bu çabalardan birisi de İslam Ülkeleri Standardizasyon ve Metroloji Enstitüsünün kurulması ve bu enstitünün Helal Gıda standartlarını yayınlamasıdır. İslam Konferansı Teşkilatı kapsamında yapılan çalışmalardan birisi 1985 yılında İslam Ülkeleri Standardizasyon Uzmanlar Kurulunun oluşturulmasıdır. Helal Gıda sertifikasyonu konusunda çalışma, 2007 yılında İstanbul’da yapılan İslam Konferansı Teşkilatı Ekono-

Hulusi Şentürk

mik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) toplantısında, İslam Konferansı Teşkilatı üyesi ülkeler için geçerli olacak Helal Gıda Standardı hazırlama teklifi gündem maddesi yapılmış ve İslam Konferansı Teşkilatı Standardizasyon Uzmanlar Kurulunun bu çalışmayı yapması uygun bulunmuştur. İKT Standardizasyon Uzmanlar Kurulu tarafından hazırlanan taslak metin 2008 yılında üye ülkelere görüşe gönderilmiş, 2009 yılında nihai taslak metne dönüştürülmüştür. 02.10.2010 tarihinde İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü’nün (SMIIC) kurulmasıyla bu çalışma SMIIC’e devredilmiştir. 1516 Mayıs 2011 tarihinde Kamerun’da, 33 İslam ülkesi temsilcisinin katılımıyla yapılan toplantıda standartlar son şeklini almıştır.

TSE Genel Müdürü SMIIC kapsamında 3 adet standart söz konusudur. Birisi doğrudan ürünle ilgili şartlar, ikincisi belgelendirme yapacak kuruluşlarla ilgili yeterlilik şartları ve üçüncüsü de akreditasyon kuruluşlarının akreditasyonda uyacağı şartlardan oluşmaktadır.

dinen haram sayılan madde içermemesini öngörmektedir. Dolayısıyla standart gıdanın içeriği, kullanılan hammaddeler, kesim usulleri, kullanılan katkı maddeleri, ambalajı, hayvanın yemini, taşıma usullerini ve rafta muhafaza usullerini kapsamaktadır.

Ürünle ilgili şartlar;

SMIIC standartları sayesinde, İslam ülkelerinde farklı standartlar yerine ortak standartların uygulanması konusunda önemli bir adım atılmıştır. Bu standartların İslam Konferansı Teşkilatı üyesi ülkeler tarafından da geçerli standart olarak kabulü için çabalar söz konusudur. Üye ülkelerin bu standardı geçerli standart olarak kabul etmeleri durumunda önemli oranda karmaşa da ortadan kalkacaktır.

-Et ve et ürünleri için hayvan yemi, kesim şartlarını içermektedir. -Diğer gıda ürünleri için katkı malzemelerini ve ürünün üretim şartlarını içermektedir. -Tüm ürünlerle ilgili kullanılan maddenin veya kesimi yapılan hayvanın dinen helal sayılması, -Tüm malzemelerin ambalajlarının da

Helal gıda konusunda özellikle fıkıh âlimlerine büyük görevler düşmektedir.

Özellikle katkı malzemeleri, GDO’lu ürünler gibi klasik fıkıh kaynaklarında hakkında hüküm bulunmayan konular ile istihale konusunda ortak değerlendirmeler yapılabilmelidir. Türk Standartları Enstitüsü 4 Temmuz 2011 tarihinden itibaren SMIIC standartlarını esas alarak helal gıda belgelendirme çalışmalarına başlamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gerek denetçi ekibe görevli vermesi ve gerekse değerlendirme komitesinde uzman bulundurması yolu ile belge talepleri incelenecek ve uygun bulunan ürünler için artık TSE olarak da belge verilecektir. Şu belirtmeliyiz ki, Helal Gıda Belgelendirmesi alanında daha işin başında sayılırız. Kat edilmesi gereken çok yol bulunmakta... www.dunyahelalgidabirligi.org

47


ŞEKERE

Alternatif Geliyor:

STEViA S

tevia, Paraguay ve Brezilya'da yetişen bir bitkidir. 1887 'de Paraguay yerlilerinin kullandığı şifalı bitkiler üzerinde inceleme yapan Güney Amerikalı bilim adamı Antonia Bertoni tarafından keşfedilmiştir. Paraguay kızılderilileri tarafından "Tatlı ot" ve "Ballı yaprak" ismiyle anılan ve tatlandırıcı olarak kullanılan stevianın sırrını çözmek için, 1931'de Bridel ve Lavieille adında iki Fransız kimyacı bitkinin yapraklarından elde ettikleri ekstre (öz) üzerinde çalışmaya başladı. Onların çalışmaları sonucunda beyaz kristal yapıda ve "Stevioside" adı verilen saf bir ürün elde edildi ve bu maddenin normal rafine şekerden 100 ile 300 kat daha tatlı olduğu fark edildi. 1971'de Çinli araştırmacı Dr.Tei-Fu-Chen Paraguay'ı ziyaretinde ilgisini çeken Stevia bitkisi üzerinde çalışmalar yaparak, kimyasal olmayan doğal yöntemlerle Stevia ekstresi (özü) elde edilmesinde ve yapraklarda bulunan keskin tadın kaldırılmasında başarılı oldu. Paraguay ve Brezilya'da yüzyıllardan beri tatlandırıcı ve tedavi edici özellikleri nedeniyle kullanılan stevia (şeker bitkisi) , Japonya'da da otuz yılı aşkın bir süredir milyonlarca kişi tarafından tatlandırıcı ve gıda katkısı olarak kullanılmaktadır. Bu bitkiden elde edilen özütün, kan şekerini düzenleyici etkileri olduğu kabul edilmektedir. Stevia'nın insülin duyarlılığını ve hatta salınımını arttırıcı etkilerinin olduğunu gösteren bazı araştırmaların varlığı diyabet tedavisinde kullanımını destekler niteliktedir.

• Şeker Otunun başlıca üreticileri Paraguay, Brezilya, Japonya ve Çin’dir. • Kurutulmuş haldeki şeker otu yaprakları normal şekerden 10-15 kat daha tatlıdır. İşlenerek toz haline getirilmiş şeker otu normal şekerden 100300 kat daha tatlıdır. • Şeker otu, yapay tatlandırıcıların kullanıldığı diyetlerde, yapay tatlandırıcıların yerine kullanılabilmektedir.

Stevia Ekstresi'nin en büyük özelliği bir doğal tatlandırıcı ve diyet gıdası olarak hiç bir şekilde kalori, yağ, sakarin ve toksik maddeler içermemesidir. Su bazlı olarak üretilir ve üretiminde alkol ya da herhangi bir kimyasal madde kullanılmaz. Stevia Ekstresi kandaki şeker düzeyini yükseltmeksizin, şişmanlatmaksızın ve kalori vermeksizin içeceklerinizi veya gıdalarınızı tatlandırır. Şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kabızlık, depresyon ve asabiyete karşı olumlu etkileri vardır. Mide ve bağırsak florasını, asit alkali dengesini korur. Bir büyük fincan black (sütsüz) nescafe için 1 gr 'lık paket fazlasıyla yeterli olur ve alıştığınız şeker tadında herhangi bir fark ya da koku hissetmezsiniz.

• Birçok araştırma yapılmasına rağmen her hangi bir yan etkisine rastlanmamıştır.

Türkiye’de Stevia Üretimi

• Tamamlanan iki araştırma sonucuna göre şeker otu dişlere zarar vermemektedir.

Türkiye stevia ile yeni tanışmıştır. Bursalı bir grup Uzakdoğu’dan getirdiği stevia tohumları ile stevia’nın Türkiye’ye adaptasyonu için araştırmalar yapmaktadır. Ayrıca Diyarbakır ve Antalya’da da bu konuda çalışmalar yapıldığı bilinmektedir.

48

ÖZELLİKLERİ

www.dunyahelalgidabirligi.org

• Şeker Otu ile birçok yemek, tatlı, pasta pişirilebilmektedir. • Şeker Otu 300 C üzerine kadar ısıya dayanabilmektedir • Şeker Otunun kalorisi yoktur. • Şeker otu kan şekerini arttırmamaktadır.

• Araştırmalar şeker otunun , şeker hastaları tarafından uzman kişiler/doktor gözetiminde kullanılabileceğini göstermektedir.



KUR’AN VE SÜNNETE GÖRE HELAL - HARAM GIDALAR VE KİMYASAL DEĞİŞİM (İSTİHALE VE TEGAYYÜR)

-2-

////

Prof. Dr. Hamdi DÖNDÜREN

U.Ü. İ. F. İslam Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

IV- HAYVAN KESİMİNDE İSLÂMÎ USÛL Hz. Peygamber, “Hayvanı kestiğiniz zaman kesimi güzel yapınız.” buyurmuştur. Hayvanın kesilmesinden maksat, pis olan kanını akıtıp, temiz kısmını pis kısmından ayırmaktır. Bu da her türlü keskin bir aletle gerçekleşebilir. Ayrıca kesim yemek borusu, nefes borusu ve şah damarlarını kesmekle tamam olur. Bunlardan en az üçünün kesilmesi de yeterlidir. İmam Şâfiî’ye göre yemek ve nefes boruları kesilince, kan damarları kesilmese de hayvanın eti helal olur. Ancak Hanefilere göre bu durumda hayvanın kanı akıp boşalmayacağı için, pis kan ete karışmış olarak kalır ve kesim tamamlanmış olmaz. Koyun ve sığırın çene altından, deve cinsinin ise boynun göğüs tarafın-

50

www.dunyahelalgidabirligi.org

dan kesilmesi sünnettir. Hayvan kesilirken besmele çekilmesi, av hayvanı ise avlanma kurallarına uyulması gerekir. Ayette, “Onlar ayakları üzerinde dururken üzerlerine besmele çekiniz.” buyrulur. Hz. Peygamber de, “Besmele ile başlanılmayan her önemli iş güdük kalır.” buyurmuştur. Hanefilere göre besmele kasten terk edilmediği sürece Müslüman veya ehl-i kitaptan birisinin keseceği hayvanın eti yenir. Hanefiler bu konuda daha çok Mekke döneminde putlar adına kesilen hayvan yerine Allah’ın adı zikredilerek kesilecek hayvan etinin yenilmesini bildiren ayetlere

ve Hz. Peygamber’in her önemli işe besmele ile başlanmasını bildiren hadis ve uygulamalarına dayanırlar. Hz. Ali’den rivayet edildiğine göre, ehl-i kitaptan olan birisinin kestiği hayvanın eti yenir. Çünkü onlar, tek Allah’a inandıklarını iddia ederler. Diğer yandan Allahü Teâlâ onların kestiklerini mübah kılmıştır. Ayette şöyle buyurulur: “Kendilerine kitap verilenlerin yemeği size helal kılındı.” İmam Şâfiî’ye göre her önemli işte olduğu gibi hayvan keserken de besmele çekilmesi sünnet veya müstehap olmakla birlikte, besmele terk edilerek Müslüman veya ehl-i kitaptan birisinin keseceği hayvanın eti yenir. Av hayvanının durumu da böyledir.


Dayandığı deliller şunlardır: Hayvan kesilirken besmele çekilmesini bildiren ayetlerdeki, “Üzerine Allah’ın adı anılmadan kesilen hayvan” ortak ifadesini, yasak hayvanların sayıldığı dört ayette tekrarlanan “Allah’tan başkası adına kesilen” ifadesiyle birlikte değerlendirmek gerekir. Buna göre Müslüman veya ehl-i kitaptan birisi bir hayvanı, Allah’tan başkası adına kesmedikçe, bu hayvanın eti Müslümana helal olur. Bu görüş İbn Ebî Leyla ve Evzâî gibi daha bazı kimselerden de rivayet edilmiştir. Bera İbn Âzib ve Ebû Hureyre’nin naklettiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

“Müslüman ister besmele çeksin ister çekmesin, Allah’ın adı üzere kesmiş olur.” “Allah’ın adının zikri, her müslümanın kalbindedir.” Bir kimse hayvanı keserken besmeleyi kasten terk etse bile, o sırada Allah’ın adının onun kalbinde oluşu, unutma durumuna göre daha açıktır. İbn Abbas’a besmelesiz kesilen hayvanın etinin yenilip yenilmeyeceği sorulmuş, o “Dininin besmelesi ona helal kılar.” cevabını vermiştir. Dinin besmele yerinde tutulmasında, besmelenin kasten terk edilmesi ile unutarak terk edilmesi arasında fark yoktur. Hz. Aişe şöyle demiştir: “Bedeviler bize et getirirlerdi. Biz onların bes-

mele çekip çekmediklerini bilmezdik. Hz. Peygamber, ‘Siz yerken besmele çekin ve yeyin.’ buyurdu.” Eğer hayvan kesilirken besmele çekmek şart olsaydı, Hz. Peygamber durumları bilinmeyen bedevilerin getirdiği etin yenilmesini emretmezdi. Öte yandan asıl maksat olan yemede besmele çekmek farz değil menduptur. Yahudi ve Hıristiyanların kestiklerinin helal olması da buna delildir. Eğer besmele şart olsaydı, onların kestiklerinin helal olmaması gerekirdi. Çünkü onlar Allah’ın adını ansalar bile kendileri için tanrı edindikleri başka şeyleri kastederler.

Çünkü onlar, tek “Allah’a inandıklarını iddia ederler. Diğer yandan Allahü Teâlâ onların kestiklerini mübah kılmıştır.

V-KUR’AN’LA YASAKLANAN BİTKİSEL ÜRÜNLER 1) ŞARAP:

a) Tanım ve kapsam:

Kesin içki yasağı bildiren ayetlerde şöyle buyurulur: “Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar) ve fal okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan uzak durun ki, kurtuluşa eresiniz.” “Şeytan içki ve kumar yoluyla, aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. O halde, (bunlardan) vazgeçtiniz değil mi?” İçki yasağı için ayet ve hadislerde kullanılan “hamr” sözcüğü Ebû Hanife

ve onun görüşünde olan kimi sahabe ve tâbiî fakihlerine göre yalnız yaş üzümden yapılan içkinin adı olup, Kur’an nassı ile “li aynihî haram” olan budur. Nitekim Hz. Yusuf”un, rüyasını yorumladığı zindan arkadaşının, “Ben düşümde şarap sıktığımı görüyorum.” ifadesindeki “hamr” kelimesi, yaş üzümün sıkılıp suyunun şarap haline getirilmesini ifade eder. Buna göre yaş üzüm dışında başka şeylerden elde edilen içkiler nebiz adını alır ve iskâr (sarhoş etme) niteliği yüzünden kıyas yoluyla haram kapsamına girer. Hanefiler dışındaki üç fıkıh mezhebine göre ise içildiği zaman kişiyi sarhoş eden bütün içecekler hamr (şarap)

hükmündedir. Bunların azı da çoğu da haramdır. Çünkü Hz. Peygamber, “Sarhoşluk veren şeyin çoğu ve azı haramdır.” buyurmuştur. Allah’ın elçisi şarabın (hamr) şu beş şeyden yapıldığını söylemiştir: Üzüm, hurma, buğday, arpa ve darı. Bir rivayette darı yerine bal zikredilir. Abdullah İbn Ömer de, kesin içki yasağı bildiren Mâide suresi 90’ncı ayet indiği sırada şarabın yukarıda belirtilen beş şeyden yapıldığını söylemiştir. Çoğunluk fakihler bu tarifi esas alarak, sarhoşluk veren maddelerin Kur’an nassı ile yasaklandığı, az miktarının bile içilmesinin haram olduğu ve ticaretinin de yapılamayacağı görüşündedirler.

www.dunyahelalgidabirligi.org

51


b) Şarabın kimyasal yapısı:

Günümüzde şarap denildiği zaman içinde %10-17 arasında etil alkol (etanol) bulunan içkiler anlaşılır. Etil alkol, tek hücreli mikro organizmaların üzümde doğal olarak bulunan şekeri parçalaması sonucunda karbondioksit ve diğer yan fermantasyon (mayalanma) ürünlerinin açığa çıkmasıyla oluşur. Yalnız üzümde bulunan tartarik asit, şıra ve şaraptaki toplam asidin yarıdan çoğunu teşkil eder. Etil alkol: 2 karbon, 6 hidrojen ve 1 oksijen atomundan oluşan organik bir bileşiktir. Vücutta metabolize olabilen tek alkol türüdür. Odun ve şeker pancarından elde edilen metil alkol (metanol) ise zehirli kimyasal bir alkol olup, kana daha çabuk karışır, sinir sistemini etkiler ve kalıcı körlüğe yol açar, fazla alınınca ölüme götürür. Yanıcıdır, ispirto ve diğer sanayi dallarında kullanılır. Ucuz olduğu için kaçak kolonyada da kullanılmış olabilir. Şarabın içinde fermantasyon sırasında %0.05-0.25 kadar metil alkol oluştuğu tespit edilmiştir. Şarabın açıkta durup hava ile teması sonucunda, oksijenle yaşayan bazı bakterilerin çoğalması üzerine şarap bozulur ve etil alkol, asetik aside dönüşür ki bu sirke asididir.

2) Nebiz:

Ebû Hanife’ye göre şarap dışındaki diğer sarhoş edici maddeler aynen ve bizzat değil kıyas yoluyla haram kapsamına girer. Burada illet “iskâr (sarhoş etme)” niteliği olup, bu da “Her sarhoşluk veren şey haramdır” gibi hadislere dayanır. Yaş üzüm suyu ancak ekşiyip acılaştıktan ve köpüğünü attıktan sonra keskinleştiği takdirde hamr (şarap) hükümleri tam olarak bulunur. Üçte ikisi gidinceye kadar kaynatılmış kuru üzüm ve kuru hurma ise nebiz adını alır ve sarhoş eden miktarını içmek caiz olmaz. Eğer bunda bir sertlik hissedilirse suyla hafifletilmesi gerekir. Rivayete göre Hz. Ömer’e kuru üzüm nebizi getirildiğinde su isteyerek onun üzerine dökmüş, sonra da içerek, “Taif kuru üzümünün nebizinde acılık olur.” demiştir.

52

www.dunyahelalgidabirligi.org

Müslim’in naklettiği birkaç hadiste, Allah elçisinin nebizin içilmesine izin verdiği, ancak, farklı meyve ve maddelerden yapılan nebizlerin karıştırılarak içilmesini yasakladığı nakledilir. Ebû Saîd elHudrî (r.a)’ın naklettiği bir hadiste şöyle buyurulur: “Sizden kim nebiz içerse, yalnız zebib (kuru üzüm şırası) veya yalnız temr (kuru hurma şırası) içsin. Bunları birbirine karıştırmasın.”

Sonuç olarak üzümden yapılan içkiler aynen haram ve necistir, bunun dışındaki meyve vb. den yapılan alkollü içkileri de içmek haramdır. Ancak bunların kendileri şarap gibi necis sayılmaz, bir kimsenin üzerine şarap dökülse namaza engel olurken, meselâ ispirto, kolonya gibi bir sıvı dökülse, namaza engel olmaz. Zaten alkol uçucu bir madde olduğu için, kısa bir süre sonra buharlaşır. Ebû Hanife’nin temsil ettiği Irak ekolü

Adı ne olursa olsun; yenildiği, içildiği, damara zerk edildiği veya dumanı çekildiği zaman sarhoşluk veren yani iskâr niteliği bulunan her madde çoğunluk fakihlerce doğrudan, Ebû Hanîfe’ye göre ise şaraba (hamr) kıyas yapılarak içki hükmünde ve yasak kapsamındadır. İmam Serahsî’ye göre bu yasağın sebebi, kuraklık ve kıtlık yılında zenginlerin iki nimeti bir arada tüketmelerine engel olmaktır. Nitekim Hz. Aişe’nin naklettiği şu hadis bunu gösterir: “Ben Rasûlüllah’a kuru hurma şırası (nebiz) sunuyordum. Bunu tatlı bulmayarak içine kuru üzüm koymamı emretti, ben de öyle yaptım.” Ebû Musa el-Eş’arî ve Muaz (r. Anhümâ) Yemen’e gönderilince, Hz. Peygamber’e orada baldan yapılan nebiz (bit’) ile darıdan yapılan bir nebiz (mizr) içildiğini, bunlardan içip içemeyeceklerini sormuşlar, Allah’ın elçisi, “Sarhoşluk vermiyorsa için, çünkü ben her sarhoşluk vereni haram kıldım.” buyurmuştur.

bu konudaki hadislerin bir kısmını zayıf bulmuş, bir kısım hadislerde de nebize, mecazen hamr (şarap) denildiğini söylemişlerdir. Günümüzde alkollü içki ve uyuşturucular pek çok bitki ve meyvelerden elde edilir olmuş, haşhaş, esrar, kokain gibi sıvı ya da katı olanları bulunmuştur. Adı ne olursa olsun; yenildiği, içildiği, damara zerk edildiği veya dumanı çekildiği zaman sarhoşluk veren yani iskâr niteliği bulunan her madde çoğunluk fakihlerce doğrudan, Ebû Hanîfe’ye göre ise şaraba (hamr) kıyas yapılarak içki hükmünde ve yasak kapsamındadır.



Öldüren Cazibe

T

oprağa tamamen bağımlı yaşamak zorundadır bitkiler. Hayatta kalabilmek için gerekli bütün besin değerlerini topraktan karşılarlar çünkü. Çarpıcı güzellikleri, farklı türleri, üreme ve yayılma gibi daha bir çok özellikleri ile dikkat çeken bitkiler aleminde bir tür var ki toprağa bağlı olsa da beslenme şekli farklıdır. Katil bitkiler, öldüren cazibeler, etle beslenen bitkiler gibi isimlerle adlandırılıyor onlar. Dionaea Muscipula yani Venüs Bitkisi onlardan bir tanesi.

Ağızları, keskin dişleri ya da hazmetmek için mideleri olmayan bitkiler böcek, fare, kurbağa gibi küçük canlılarla besleniyorlar. Kuzey Kutup Dairesi’nden tropikal bölgelere uzanan geniş bir coğrafyada ve genellikle nemli topraklarda, bataklıklarda ve yosunlu ormanlarda yaşayan Venüs, Eski Roma'da istiridye kabuğu tanrıça Venüs'ü simgelediğinden onun adıyla anılıyor. Karınca, sinek, örümcek, arı, kurbağa gibi böcekler en büyük avları arasında yer alır. Yaprakların kırmızılı rengi ve salgıladığı şeker kokusunun cazibesine kapılan avlar kenarları sivri kirpiklerle kaplı ve çanağı andıran bu tuzakların içine giriyorlar. Yapraklar, yüzeydeki tüylere dokunulması sonucunda, bir saniyeden kısa bir süre içinde

54

www.dunyahelalgidabirligi.org

kapanıyorlar. İçeride kalan avın kurtulma çabaları, daha çabuk sindirilmesini sağlıyor, çünkü hayvan kımıldadıkça, daha çok sindirim sıvısı salgılanıyor. Hayvanlar, boğularak veya ezilerek ölüyorlar. Birkaç gün süren sindirim ve soğurma işlemleri sonrasında, gövdelerinden, yalnızca kütiküla gibi sindirilemeyen sert kısımlar kalıyor. Araştırmalar, böcekkapan Venüs bitkisinde elektriksel bir sistemin varlığını kanıtlıyor. Bitkinin yaprağının her iki kanadında da bulunan üçgen şeklinde dizilmiş üçer tane tüyün, fiziksel uyarımları elektriksel uyarılara dönüştürebilme özelliği var. Tüyler, yeterince uyarıldığında, dipte kümelenmiş hücrelerin elektriksel özelliklerinde ani değişimler ortaya çıkıyor. Elektrik sinyalleri, bitkinin dokuları boyunca iletilerek büyük motor hücrelere ulaştırılıyor. Sinyaller, yaprağın iç tarafındaki hücrelerin zarlarının geçirgen hale gelmesini ve içlerindeki suyun birdenbire boşalmasını sağlıyor. Hidrolik basıncını kaybeden hücreler, delinmiş balonlar gibi sönünce, yaprak hızla kapanıyor. Bu ilk kapanışın ardından bitki, yaprağın yüzeyindeki algılayıcı bezler aracılığıyla avının adeta tadına bakıyor. Av protein içeriyorsa, tuzak daha sıkı kapanıyor. Tersi durumda ise, yavaş yavaş açılıyor.



Kaliteli ve İyiyi Tercih

Kötü Olanı Piyasadan Silme Hakkıdır Demokratik toplumlarda en büyük güç halkındır. Halkın gücü ise tercih kullanma hak ve özgürlüğünden kaynaklanan güçtür. Tüketicinin bu gücünü kullanarak kendi tercihini kaliteli ve iyiden yana kullanması kalitesiz ve kötü olanın piyasadan ayıklanmasına sağlayacaktır. Kaliteli ve iyiye garanti markası verme amacı ile kurulan Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Başkan Yardımcısı Ahmet Gelir ile dernekle ilgili söyleşi… Dünya Helal Gıda Birliği Derneği konseptinde bir dernek fikri nasıl gelişti? Kullandığımız ürünlerin özellikle kullandığımız gıdaların ne kadar güvenli olduğu hakkında ki uzun tartışma çalışmalardan sonra dernek fikri ortaya çıktı. Türkiye’de gıda üretimleri konusunda AR-GE oluşturup üreticinin önünü açacak bir kuruluş olmadığını gördük. Üreticiler elbette ki Tarım Bakanlığının üretim izinlerini alırken ilgili tebliğine uyduğunu beyan ederek işe başlıyor. Ama üretim süreci piyasa, rekabet, yeni teknolojiler ve üretici firmanın gelişmeye açık olması dünyayı tanıması ve de mali durumu ile ilgili bir durumu ile ilgili bir şekil alıyor. Şikâyet olmadığı, problem yaşanmadığı zamanlar herkes kendince kalite oluş-

56

www.dunyahelalgidabirligi.org

turup vatandaşa sunumunu yapıyor. Dünya ile aynı çağda yaşamaya hatta gıda üretiminde dünyaya rehberlik yapmak mutlaka bilgi birikimine, denetim ve tecrübeye sahip olmakla mümkün olur. Bilginin doğruluğu, uygulanabilirliği sonrada ortak bir havuzda insanımızın istifadesine sunulması sivil toplumla daha isabetli olur düşüncesi hasıl oldu. Gözle görülmeyen çok naif bir güç vardır. O da sivil toplumun yani insanın tercih gücüdür. İyiyi, kaliteyi, tercih eden insan aynı anda kötü, çirkin ve kalitesizi piyasadan silmektedir. Bu gücün farkına varılmalı ve bu gücü oluşturan bilinç üzerine çalışılmalıdır diye düşündük. Bunu da ancak sivil bir insiyatif ile yapabilirdik. Bu düşünce de dernek oldu.


Derneğin kuruluş amacı nedir? Sivil bir organizasyon oluşturup toplumumuzda gıda bilinci oluşturarak tüketiciyi korurken üreticinin de AR-GE anlamında önünü açmak, yeni gıda uygulamaları ve dünya da var olan doğru ve güvenilir gıda uygulamaları konusunda üreticiyi bilinçlendirmek, sürdürülebilir denetimi sağlamak hem laboratuar hem de inanç hassasiyetini yan yana getirmek. İsim olarak bakıldığında sadece Helal Gıda Derneği değil de Dünya Helal Gıda Birliği Derneği olarak isimlendirilmiş. Bu içerikte ki derneklere dünyanın bakış acısı nasıl? Gıda güvenliği denetimi yapan bir kuruluşuz ve gıda sadece Bursa’nın kullandığı bir ürün değil. Bununla birlikte Türkiye’ye has bir kavram da değil. Kıtaları aşan sınırları kaldıran bir metadır. Yaşayan tüm insanların yaşadığı yerde gıda ihtiyaçtır. Bunun için dünya ile birlikte ortak bir çözüm bulmak gereklidir. Ortak terimler oluşturulmalıdır. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği’ne dünyanın bakış açısı ise teveccühü yerindedir. Dernek olarak gelinen noktaya bakıldığında hangi aşamalardan geçildi ve bundan sonra ki dönemler için derneği hangi aşamalar bekliyor? Evvela dernek kuruldu ve ilk kuruculardan sonra bir plan geliştirildi. Çalışma alanları belirlendi. Komisyonlar oluştu ve iş akış şemaları belirlendi. Dünya Helal, Temiz ve Sağlıklı Gıda genel standardı yayınlandı. Bir garanti markası

oluşturuldu. Ürün standartının startı verildi. Tek tek un, yağ, şeker, yumurta, su velhasıl her şeyin standartı yazılmaya başlandı. Bu ara birinci olağan genel kurul yapıldı. Helal denetçi eğitimi yapıldı. Veteriner hekim, gıda mühendisliği, ziraat mühendisliğinden oluşan bir teknik ekip oluştu. Bilimsel üst kurul teşekkül etti. Yüksek istişare kurul üyeleri ilgili her ülkeden yetkililer ile görüşülüp kayıt altına alındı. ISO 22000 baş denetçisi eğitimleri birinci ve ikinci olmak üzere gerçekleştirildi. Helal gıda denetçilerimizin aynı zamanda ISO 22000 baş denetçisi olsun diye planlandı. Konferanslar, radyo ve televizyon programları, basın toplantıları ile de sorumluluğunu taşıdığımız insanımıza bilgi sunuldu. Toprak, su, tohum yeniden başlamak üzere denetim helal el kitapları tamamlandı. Soru çek listeleri belirlendi. Danışmalık yapılabilecek vasıfta şirketlere bilgi verildi ve müracaatlar alınmaya başlandı. Şu an denetlemeye başladık. Gıda da izlenebilirliği planladık. Hileli, zararlı ve İslam inancına uygun olmayan ürün ve proseslerin takibi için bir plan geliştirdik. Kırmızı et ve beyaz et denetimlerini kesim ile sınırlamadık. Canlının hangi yem ile beslendiği yemin rasyonunun ne olduğu. Beslenme usulünün ne olduğu hayvan refahının gözetilmesi gibi konuları kayıt altına aldık. Bizi iyi bir gelecek, güzel bir dünya, helal gıdalar ve huzurlu bir hayat bekliyor. Uzun bir süreç olduğunun farkındayız ama gayretle başaracağımıza inanıyoruz.

Bizi iyi bir “gelecek, güzel

bir dünya, helal gıdalar ve huzurlu bir hayat bekliyor. Uzun bir süreç olduğunun farkındayız ama gayretle başaracağımıza inanıyoruz.

www.dunyahelalgidabirligi.org

57


Derneğin ürün ya da firmalara verdiği garanti markasının içeriği nedir?

nı kendi kendilerine kullanamazlar. Sadece marka sahibince izin verilen işletmelerce kullanılabilir.

Marka sahibinin kontrolü altında bu markayı kullanmaya yetkili kılınmış birçok işletme tarafından üretilen ürün veya hizmetin ortak özelliklerini, üretim usullerini, coğrafi kaynaklarını ve kalitesini garanti etmeye yarayan markalardır. Garanti markası verilen ürün veya işletmeler teknik yönetmeliğe göre markanın mal veya hizmetlerin garanti edilen ortak özelliklerini, markanın kullanımına ilişkin kontrol hükümlerini, aykırı kullanımlarda verilecek cezalar belirlenir. Yine garanti markası verilen firmanın ya da ürünün marka sahibince belirlenen ortak özelliklere uyulup uyulmadığı kontrol edilmek zorundadır. Belirlenen standartları karşılayan firmalar garanti markası-

Garanti markasını ortak markadan ayıran nedir? Garanti markasını ortak markadan ayıran en belirgin özellik belirlenmiş standartları sağlayan bütün işletmelerce kullanılır olmasıdır. Oysa ortak marka belirli işletme grupları tarafından kullanılan markalardır.

Bir ürün ya da işletmenin garanti markası alabilmesi için gerekli şartlar nedir? Garanti markamız Dünya Helal Gıda Birliği Derneği yazısı ve logosundan oluşmaktadır. Garanti markası hilelerden uzak ürünü, zararlardan arınmış ürünü, İslam inancına uygun katkılarla ve prosesler ile üretilmiş ürünü ihtiva eder. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği mensupları ve gönül verenleri diyoruz ki: gıda da bir problem varsa onun bir sorumlusu ve çözüm yolu ve yönetimi de vardır. Garanti edilen üründen ortaya çıkan problemin iyileştirilmesi elbette ki üreticiye ARGE ile mümkün olacaktır. Üretilen her ürün tüketilmeyebilir problemli ürün not edilip gerektiğinde raftan toplanıp resmi kurumlar eli ile imhası gerekebilir. Bütün bunlar garanti markası içinde planlanıyor.

Tüketici ve firmalar tarafından helal, temiz ve sağlıklı gıdanın bir ihtiyaç olduğunu bilinmelidir. Helal gıdanın tercih kullanma hakkı olduğunun bilincinde olmalıdır.

Sertifika veren diğer derneklerden farkı nedir? Diğer refik derneklerden temel farkımız Türkçe bize ait bir standart ve denetleme şeklimizin olması, garanti markası çerçevesinde yapıyor olmamız, ürünlerin her aşamasını araştırmamız şeklinde sıralayabiliriz. Tüketicilere dernek olarak ne önerirsiniz? Tüketici ve firmalar tarafından helal, temiz ve sağlıklı gıdanın bir ihtiyaç olduğunu bilinmelidir. Helal gıdanın tercih kullanma hakkı olduğunun bilincinde olmalıdır. Helal gıda güvenliğinin helallik ile başlayan bir gıda güvenliği prosesi olduğuna inanmalıdır. Üretici kendi tüketemeyeceğini üretmemelidir. Tüketici de ne tükettiğinin farkına varmalıdır. Tüketici helal gıdanın sağlıklı hayat olduğunu bilmeli ve helal gıdanın huzurlu tüketim olduğunun hazzını yaşamalıdır.

58

www.dunyahelalgidabirligi.org

Dernek olarak destek aldığınız kurumlar var mı? Helal gıdaya herhangi bir kurumun maddi yardımı yok ve olmamalıdır. Biz sivil toplum örgütüyüz. Başta yaşadığımız ülkenin insanına olmak üzere tüm insanlığa sosyal sorumluluğumuz var diye düşünüyoruz. Türkiye’de Tarım, Sağlık, Çevre Bakanlıkları, Diyanet İşleri Başkanlığı, TSE gibi ilgili bakanlık ve kuruluşlar bu konuda ki sorumluluğun bilincinde davranıyorlar. Her kurum üzerine düşeni yapıyor. Zira güçlü ülkeler ve o ülkenin kurumları milletlerarası arenada kural koyarlar. Gücünüz yoksa dışarıdan emir alır hale gelirsiniz. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği mensupları olarak ülkemizin bu alanda da kural koyabilecek bilgiye, deneyime, tecrübeye ve yeterli ekipmana sahip olduğunu düşünüyoruz.

Laik bir ülkede yaşıyoruz, böyle olunca dini esaslara göre standartlar belirlenmesi, sonrasında bunun kanunlaştırılması bu ilke ile çelişir mi? Çoğunluğunun müslüman olduğu bir ülkede insanların dinlerine göre gıda seçiminde bulunması kadar doğal bir unsur yoktur. Müslüman ülkelerde nasıl dini nikaha, dini ritüellere göre defnedilmeye karşı çıkılmıyorsa dinlerine göre de gıda seçim haklarına karşı çıkılmamalıdır. Helal gıda sertifikası bir mecburiyet değil gelecekte de olmamalıdır. Helal gıda bir tercih alanıdır. Bu konu ile ilgili kesin unsurlar oluşturacak bir şey olmamalıdır. Ama insanların tercih kullanma hakkı da göz önünde tutulmalıdır. Bu yönde tercih kullanacaklar için de bu kapıyı aralamak gerekir. Dış ticarette helal gıda önemli bir konumdadır. Bu alanla ilgili çalışmaları biz yapmazsak birileri gelip yapacak.



Bin Derdin Devası; ÇÖREKOTU H

astalıklarla başa çıkmanın ya da hastalanmamanın en önemli unsurlarından biri bağışıklık sisteminin kuvvetli olmasıdır. Doğumdan ölüme kadar bağışıklık sistemi için besleniriz. Doyma hissi bir kenara sağlıklı ve uzun yaşamak için bağışıklık sisteminin yeterince güçlü olması için gerekli besinlerle beslenilir. Peygamber efendimizin (s.a.v), hadisi şeriflerinde buyurdukları “Ölüm dışında hiçbir hastalık yoktur ki çörek otunda onun için bir deva bulunmasın.” (Buhârî, tıb 5.-Muslim selam 89) gibi ve 1959 yılından beri yapılan bilimsel araştırmalar çörek otunun bin derde deva olduğu ortaya çıktı. Devalar arasında en önemli etkisi bağışıklık sisteminin güçlenmesine yaptığı büyük katkıdır. Ölümden başka her derde deva olan ve Ortadoğu ülkelerinde “kutsanmış tohum” olarak bilinen çörek otu, Ortadoğu, Asya, Afrika’da uzun yıllardır kullanılmakta iken Amerika ve Avrupa’da da yeni yeni kullanılmaya başlandı. Türkiye olarak uzun yıllardır bilinen ve atalarımız tarafından kullanılan çörek otunu son zamanlarda daha çok dillendirir ve araştırır olduk. İlk yazılı belgelerine “Eski Ahit” belgelerinde rastlanan çörek otunu tarihi süreç içerisinde birçok bilim adamı kullanmıştır. Yunan filozof, Dioskorides; baş ağrılarını, burun tıkanıklıklarını, diş ağrısını ve bağırsak parazitlerini tedavi etmek için çörek otu kullanmıştır. Modern tıbbın babası kabul edilen Hipokrat, çörek otunu karaciğer ve sindirim rahatsızlıklarının devası olarak tanımlamıştır. Tıp tarihinin en ünlü kitaplarından biri olan “Canon of Medicine” ın yazarı olan İbn-i Sina, çörek otunun metabolizmayı uyardığını, uyuşuklu ve halsizliği engellediğini savunmuştur.

60

www.dunyahelalgidabirligi.org

Bağışıklık sisteminin güçlenmesinde kullanıldığı için çörek otu ilaçların alternatifi değil tamamlayıcısı durumundadır. Hastalıktan önce hastalıkları önleyebilir ama hastalık sırasında ilaçlarla birlikte kullanılması gerekir çörek otunun. Kronik hastalıkların tedavisinde, şiddetinin azalmasında ve tekrarının önlenmesinde ilaçlar ile beraber ve ilaçların alınmadığı durumlarda kullanılır. Kür tedavisi gören kanser hastaları her türlü tedavi şekli ile birlikte kullanılabilir. Uzun süreli çörek otu kullanımı kronik hastalarda ilaç tedavisi ihtiyacını azaltabilir veya ortadan kaldırabilir. Alerjik hastalıklarda, solunum sistemi hastalıklarında, cilt hastalıklarında, sinir sistemi hastalıklarında, böbrek hastalıklarında, idrar yolu hastalıklarında, sindirim sistemi rahatsızlıklarında, kalp damar rahatsızları ve daha birçok hastalığın tedavisinde ya da tedaviye yardımcı olarak kullanılan çörek otunun son zamanlarda yapılan bağımsız araştırmalar AIDS üzerinde de meydana getirdiği şaşırtıcı etkilerini ortaya çıkarmıştır.



i s e z i c u M î v Tıbb-i Nebe

t a m a c a H şın arka taraklardan, sırttan, ba ca ba ) av (S gi bir yeEfendimiz ya vücudun herhan ve n da Peygamber fın ce rdak n hangi Melek maksadı ile şişe, ba vi da te n de “Mirac’dan inerke rin arasındaki kirli . Ey Muhammed boynuzla etle deri ya maatine rastlasam ve em m Ü )! rı suları aldırve sellem arı, iltihapları, sa nl (Sallallahü aleyhi ka ye di t! re alarını em tır. tine hacamat olm Abbas (r.a) mak b. h la ul bd A i in , gece körlüğü, söylediğ ıf, et- Tâc, Hacamat delilik, cüzam âs N li (A r. di te ek ş, göz, kulak, tanrivayet etm aca, baş ağrısı, di al presyon III, 203) r, migren sinüzit, de ke şe , on siy ha hastarının en güzeli ra ve daha birçok la ık al st ha bi “Kan aldırma yolla gi i ygamber efencamat sizin en iy şifa kaynağıdır. Pe a camattır. (yahut ha lığ ; 13 ıb T i, den ve bizzat r)”(Buhâr in (s.a.v) tavsiyelerin iz m tedavi yollarınızdı di ûd âv D için ve 62, 63; Ebû i hacamat, sünnet tiğ et ik tb Müslim, Musakat ta elve sünve Ebu Kesbe yaptırılır. Hastalık in iç ık al st Nikâh 26, Tıb 3) ha : camatın özel günhu anh anlatiyor t için yaptırılan ha Enmari radiyalla ne am el ss ve yaptırmak hissalatu ır ve bu günlerde rd va ri “Resulullah aley le ha n vakti, her uzu arasinda u olur. Hacâmatın ğr do ha basindan ve iki om da riti üslim; bu kandan ak 21. günleridir: (M ve 19 , 17 ın camat olur ve: “Kim ay a 2126,İbn Mace; stalik için, bir bask 02, 1577, Tirmizi; sa, herhangi bir ha 12 !” ez rm gö r ; 3861,)hadisi a da zara 3486, Ebu Davud , 79 ilacla tedavi olmas 34 4, b ib Davud, T eye işaret eder. buyururdu.” Ebu 4) şerif i de bu ilk 48 (3 , 21 b ib T e, a kan kalp ve (3859); Ibnu Mac i gibi bir- Hacamat ile vücutta fazl tiğ et t re işa de rin rahatsızlıkgibi hadisle llanılır beyin sektelerine, sinirsel ku ak ar ol si re ça hastalığa sebep çok hastalığın , alerji gibi birçok ra la kan hacamat. ansızlık, şeker ve K r. dı ta ak m ol i bulunan kişiler in şifa bulabileceği stalıklarından biris 7’den 70’şe herkes ha i liğ ek rç ge gun yerden at tıbbı hacamatçıya en uy r bi ta tedavi şekli hacam us ın ığ al bünyesibelli bir hast unmalı. Bir insan ol at m ca bulunan ve sebebi ha ıal n kan ziyade kan fazl ğına ve vücudunu ılı kl nı ya da , tedavisi olmaktan ne da çokluğuna göre dana getirdiği ra anının azlığına ya ğının vücutta mey or n la nı lla ku aynı anda ek için n, 4 yerine kadar de rin ye hatsızlıkları giderm 1 uz om usulüdür. İki mat olabilir. genel bir tedavi karşısından, haca lp ka , en ld be n, arasında

62

www.dunyahelalgidabirligi.org


Faydaları Kırmızı kan hücrelerini büyüten kanı katılaştıran, dolaşımı bozan fazla asitleri hacamatla vücuttan dışarı atabiliriz. Kan ve dokularda ki gaz toksinleri atar. Ödemleri çözer. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, vücuda direnç kazandırır. Kan üretimi ile görevli organları uyarır. Beyin fonksiyonlarını canlandırır. Ağrıları giderir ve hastalıkları önler.

Kanın Alınma Şekilleri

Pazar, pazartesi, Salı ve Perşembe günleri hacamat yaptırabilirken Çarşamba, Cuma, cumartesi yapılmamaktadır. Bu günlerle ilgili olarak ise Peygamber Efendimiz(s.a.v) “Cuma gününde bir saat vardır kim o saate hacamat olursa derhal ölür.” Ve kim Çarşamba, Cuma ve Cumartesi günleri kan aldırıp da bir hastalığa yakalanırsa kendinden başkasını kınamasın şeklinde buyuruyor.

Deri hafifçe bir neşter ile çizilir ve üzerine ağzı geniş bir cam kavanoz (eskiden bu işlem için boynuz kullanılırmış) kapatılarak emici gücün etkisi oluşturulur ve kirli kan vücuttan çıkarılır. Bu yöntem vücudun değişik yerlerine uygulanılmakta ve hasta organa yakın yerler özellikle tercih edilmektedir. Örneğin peygamberimiz baş ağrısından dolayı alnının her iki yanından, zehirlenmeden dolayı her iki omuz başı arasından, topuğundaki bir incinmeden dolayı da ayağının üzerinden kan aldırmıştır.

Hacamat Nasıl ve Nerelerden yapılır?

Mihcam Aleti ile veya Jiletle yapılır. Şişeler ağrıyan bölgelere tutturulur. Şişeler yarım saat ağrıyan bölgede pis kanı toplar şişelerin yarım saat beklemesi sonucunda orası iyice uyuşur sonra şişeler çıkarılır ince ince jiletle kesikler atılır sonra şişeler tekrar çizik atılan yerlere takılır böylece vücuda zarar veren fazla ve pis kanlar o şişede toplanır. Jiletle atılan bu çizikler o kadar ince atılır ki yaraların üzerinde kabuk dahi oluşmaz yaralar bir günde iyileşir atardamar veya kılcal damarlara asla zarar vermez.

İkinci kan aldırma yöntemi ise ön kolun üst kısmından girilerek direkt damardan alınmasıdır. Genel kan dolaşımından alınan bu kan derin vücut dokularındaki kirlenmiş kanın dışarıya çıkmasını sağlamaktadır. www.dunyahelalgidabirligi.org

63


Dr. Kasım ALTINTAŞ

Akupunktur ve Alternatif Tedaviler Uzmanı

HACAMAT KUPA TERAPİSİ KAN ALDIRMAK Özel vakumlu kupalar ile kan alma yöntemi olan hacamat damardan kan aldırma yönteminden tamamen farklı bir uygulamadır. Uygulandığı bölgelerin özelliği nedeniyle klasik, damardan kan aldırma yönteminden farklı etkileri vardır. Hacamatın yapıldığı bölgelerde bulunan akupunktur noktalarının da ciddi bir şekilde uyarılması sonucu bu farklı etkileri ortaya çıkmaktadır. Hangi araç ve metodla olursa olsun kan aldırma ile ilgili uygulamalar bir hekimin muayenesi ve tavsiyesi ile yapılmalıdır. Hekim tarafından uygun görüldükten sonra hacamat yapılacak bölgenin sterilizasyonu sağlanır. Ardından kupalar vakumlanarak kapatılır. Kısa bir süre vakumlama işlemi yapıldıktan sonra bölge bisturi ucu veya bir lansetle kanın çıkabileceği şekilde çizilir. Buraya tekrar kupalar vakumlanarak kapatılır. Bundan sonra kupaların içine kan dolmaya başlayacaktır. Hekimin uygun gördüğü ölçüde kan alma işlemi yapılmalıdır. Hacamat uygulanan bölgede mikrosirkülasyon artmakta dolaşım rahatlamaktadır. Kan ve dokulardan toksinlerin atılmasını sağlar. Uygulamanın yapıldığı akupunktur bölgesinin özelliği ile alakalı olarak ilgili organlarda lenfatik drenajlar açılmış olur. Böylelikle o organların üzerindeki stres azalır. Akupunktur etkisi hacamatın tedavi edici özelliğini açıklayabilmektedir. Klinik çalışmalar ile ispatlanmış bir faydası da vücudun ürettiği tabii kortizonun artmasıdır. Bu da hacamat sonrası ağrılı durumların azalmasını hatta ağrıların yokolmasını sağlamaktadır. Vücuttan kan çıkması nedeniyle yeni kan üretme mekanizmaları harekete geçmektedir. Peygamber Efendimizin özellikle tavsiye ettiği bir uygulama olması nedeniyle Tıbbı nebevinin önemli unsurlarından biri olan hacamat insanların ilgisini çekmekte ve yaptırmak isteyenlerin işi bilen ehil hekimleri bulmakta zorlandığı gö-

64

www.dunyahelalgidabirligi.org

Tıbbı nebevinin önemli unsurlarından biri olan hacamat insanların ilgisini çekmekte ve yaptırmak isteyenlerin işi bilen ehil hekimleri bulmakta zorlandığı görülmektedir. Hadislerde pazar, pazartesi, salı ve perşembe günleri yapılması ve hicri ayın ikinci yarısındaki tek günlerde yapılması tavsiye edilmektedir. Bu nedenle sağlık için bir sünneti yapmak amacıyla yapılacaksa vaktine ve şartlarına riayet edilerek yaptırılmalıdır.

rülmektedir. Hadislerde pazar, pazartesi, salı ve perşembe günleri yapılması ve hicri ayın ikinci yarısındaki tek günlerde yapılması tavsiye edilmektedir. Bu nedenle sağlık için bir sünneti yapmak amacıyla yapılacaksa vaktine ve şartlarına riayet edilerek yaptırılmalıdır. Ancak hastalık durumunda ve tedavi amacıyla yapılacaksa vaktin önemi kalmamaktadır. Problem ne zaman ortaya çıkmışsa yapılabilir. Ama gene de hacamatın yapılacağı günlere riayet etmek uygun olabilir. Hacamat yapılacaksa yapılacağı günden önceki gün hayvansal gıda alınmamalıdır. Tuz kullanımını da aza indirmek gerekir. Ayrıca efor gerektiren eylemlerden de kaçınılmalı dinlenmiş bir vücuda yapılmalıdır. Uygulamanın yapıldığı gün de bunlara riayet edilmeli ayrıca sıcak banyo, hamam, sauna gibi uygulamalardan uzak durulmalıdır. Süt ve süt ürünleri tüketilmemelidir. İşlem bittikten sonra birkaç saat bir şey yenilmemesi de önemlidir. Hacamat yaptırmaya karar veren mutlaka bir hekime danışmalı ve hacamat yaptırmasına mani bir durumunun olup olmadığı da irdelenmelidir. 60 yaşından büyüklere, adet esnasında, çocuklara, kan hastalığı olanlara uygulanmaz Özellikle ilkbaharda yani Nisan, Mayıs, Haziran aylarında yaptırılan hacamat çok faydalıdır. Ayrıca bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesi gereken sonbahar ayları da hacamat için uygundur. Sağlıklı insanların altı ayda bir hacamat yaptırmasında fayda vardır.



Uzak Asya’nın

Potansiyel Gücü: İkiz petronas kuleleri aslında ülkenin kaderini de anlatıyor... Bir yanda modern yaşam tarzı, zenginlik, bolluk ve bereket diğer yanda etnik unsurlar, çoklu hukuk sistemi, siyasi çalkantılar, sömürge... Çelişkilerin, farklılıkların omuz omuza yaşadığı bambaşka bir ülkede, Malezya’dayız...

66

www.dunyahelalgidabirligi.org


Güneydoğu Asya ülkelerinden olan Malezya helal gıdanın lider ülkesi konumundadır. Tarıma elverişli sulak arazileri sayesinde başta geniş çay bahçeleri olmak üzere zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Uzak asyanın ticaret merkezi olma yolunda hızla ilerleyen ülke doğal güzellikleri ile dünyanın bir çok ülkesinden turist çekerken zengin kaynakları ile de yatırım oklarını üzerine çekiyor.

Helal Pazarın Marjinal Ülkesi Krallıklar Gölgesinde Bir Krallık

B

ereketli ve zengin topraklara sahip Malezya Güneydoğu Asya Bölgesinde ki adalar grubu içerisinde yer alıyor. Tarihinde krallıklar kontrolünde yaşayan ülke şimdi tek krallık ile yönetiliyor. Ülke içinde barındırdığı zenginlikler ve etnik gruplar sebebi ile özgürlüğünü kazandıktan sonrası ve öncesi karışıklıklar yaşadı. Özgürlüğü öncesinde Malezya’nın ilk insanları olan Malayalılar, tarihin ilk çağlarından itibaren yüzyıllarca Çin, Hindistan, Tayland ve Sumatra Adası topraklarında dağınık bir şekilde yaşamışlardır. Sekizinci yüzyıldan on üçüncü yüzyıla kadar Endonezya Sultanlığına tâbi olmuşlar, daha sonra bir müddet Hintlilerin işgalinde kalmışlardır. Bir devlet olarak tarih sahnesine 1400 yılında Malay Sultanlığını kurarak çıktılar. Dünya siyasi olaylarından bir müddet uzak yaşayan Malayalılar, çok geçmeden Avrupa devletlerinin saldırılarına uğrayarak yıkıldı. On ikinci yüzyılın başlarından itibaren İslâmiyet ile şereflenmiş bu millet, birçok emperyalist memleketin işgali altında istiklâl mücadelesine başladı. İstilâcı güçler, İslama olan düşmanlıklarını, bu güzel memleketi baskı altında tutmak ve

birçok İslâmî eseri tahrip etmek suretiyle göstermişlerdir. Buna karşılık birlik ve beraberliğini devamlı zinde tutan Malayalılar, bağımsızlıklarını kazandılar.

Bağımsızlık Sonrası

1961’de Malezya başbakanı Abdurrahman Güneydoğu Asya’daki İngiliz kolonilerinin bir federasyon halinde birleşmesi fikrini ortaya attı. Bu federasyona Malezya, Singapur, Saravak, Sabah ve Brunei sultanlıkları katılacaktı. Çin, Endonezya ve Filipinlerin federasyon fikrini engellemeye çalışmalarına rağmen, İngiltere, Japonya, Avustralya, Yeni Zellanda ve Amerika Birleşik Devletleri’nin desteği ile 16 Eylül 1963’te yeni federasyon kuruldu. Federal devlete Brunei sultanlığı hariç adı geçen bütün devletler katıldı. Yeni federasyon Malaysia (Büyük Malezya) diye adlandırıldı. Ülke topraklarından büyük çıkarı olan İngiltere, federasyon’un savunma görevini üstlendi. Fakat Çin ile barış isteyen akımların ülke içinde güçlenmesinin yanı sıra Endonezya’nın gerillacıları fiilen destekleyen tutumu yüzünden federasyon güçlüklerle karşılaştı. Malezya federasyonu kurulurken Federasyonu’nun anayasası bazı değişiklikler ile kabul edilmiştir. Singapur 1965 yılında federasyon’dan ayrılmıştır.

BAŞKENT : Kuala Lumpur1 YÖNETİM BİÇİMİ: Federal Parlamenter Monarşi En üst makam Sultan Mizan Zainal Abidin Başbakan Najib bin Tun Haji Abdul Razak DİN : %İslam: 55.4%, Budizm: 25.2%, Hıristiyanlık: 10.1%, Hindu: 6.3%, Konfüçyüsçülük/Tao/Çin dinleri: 2.6%, YÜZÖLÇÜMÜ : 329 bin 735 km2 NÜFUS: 26,640,000 İKLİM : Tropikal Muson GSYİH : 2008verilerine göre Toplam 388.13 milyar$ Kişi başına 14,225$ PARA BİRİMİ Ringgit (RM)

www.dunyahelalgidabirligi.org

67


muz, patates, ananas, hurma, mısır, çay, tütün'dür. Orman ürünleri bakımından oldukça zengin olup, özellikle kerestesi çok makuldür.

Yönetimde Din Faktörü

Farklı etnik kültürlerin bir arada yaşadığı ülke din işleri ile devlet işlerini bir arada yürütüyor. Ülkenin ilk başbakanlarından Tunku Abdulrahman 1980'lerde yaptığı bir açıklamada İslami devlet isteği boş bir hayaldir. Malezya gibi çok etnik gruplu ve çok dinli bir ülkede İslami devletin yeri yoktur demiştir. 1988'de yargıtayın bir mahkeme kararıyla ülkenin teokratik yapıda olmadığı karara bağlanmıştır. Laiklik tartışmaları 1988'den sonra başladı. Mizan Zeynel Abidin'in krallığa seçilmesiyle birlikte türbanlı eşi Nur Zahire de saray protokolüne girdi. Bunu protesto eden muhalefetteki Halkın Adaleti Partisi ve Liberal Demokrat Hareket, türbanlı kraliçeyi protesto ederek yemin törenine katılmadı. LDH, türbanlı kraliçenin toplumun tüm kesimlerini temsil etmediği vurgulandı. Bunun üzerine Kral Zeynel Abidin ülkede laikliğin tartışılmasını yasakladı. Başbakan Yardımcısı Necib Razak'ın da İslam resmî dindir ve biz İslamî bir devletiz. Asla laik olmadık, çünkü Batı tanımıyla laik olmak, ülke yönetimiyle İslamî ilkelerin birbirinden ayrılması anlamına gelir açıklamasını yapmıştır.

Çoklu Hukuk

Malezya, 31 Ağustos 1957'de yürürlüğe giren anayasaya göre resmî dini İslam, Sultan'ın aynı zamanda dinî lider ve başkomutan olduğu, sivil mahkemelerin yanı sıra şeriat mahkemelerinin de hukuk sistemi içinde yer aldığı anayasal monarşiyle yönetiliyor. Konfederasyonu oluşturan diğer federal eyaletler de krallıkla yönetiliyor. Malezya'nın yargı sistemi çok hukukluluğa dayanıyor. Malaylar ve diğer Müslümanların aile ve din ile ilgili davalarına şeriat mahkemeleri bakıyor. Evlenme ve boşanmada da şeriat mahkemeleri geçerli sayılıyor. Bu mahkemelerin kararı için sivil mahkemelerde temyize gidilmiyor. Çinli ve Hintlilerin tüm davalarına ise kamu mahkemeleri bakıyor.

68

www.dunyahelalgidabirligi.org

Uluslar arası Sermaye Takibinde Zenginlikler

Devlet Eli İle Elitlik

Sınıfsal bir uçurumun olduğu Malezya’da elit kesim devlet eli ile oluşturuluyor. İçinde farklı grupları barındıran ülke sorunlara her zaman açık. Her grup elindekinden fazlasını istediği için bu çatışmaların ortaya çıkması çok doğal. Elit kesimi Malaylar oluşturuyor ve ülkede pek çok ayrıcalığa sahipler. Malay olmak için anayasaya göre kesin müslüman olmak gerekir. Bumiputra, bu toprağın çocuğu olmak demek. Bumiputra'lar sadece Malay'lar arasından çıkar. Bumiputra'lar Vergi ödememe, üniversite'ye sınavsız girme gibi haklara sahiptirler.

Ekonomik Döngü

Bölgede ki diğer ülkelere kıyasla fakirliğin daha az olduğu Malezya’da iş dünyasının Çin kökenli iş adamları oluşturuyor. Ekonomik açıdan kendi kendine yeterli olan Malezya enflasyonu düşük, güçlü bir sermaye yatırımına sahip ekonomisi, sürekli gelişme içerisindedir. İşsizlik oranı çok düşüktür. Ülke de bulunan petrol ve hammadde zenginliği ile dünyanın en önemli deniz yollarından biri olan Malakka Boğazı’nın Malezya içerisinde olması uluslar arası sermaye piyasasının da ilgisini çekti. Güneydoğu Asya ülkeleri içerisinde yıllık kalkınma oranı en fazla olan Malezya, En önemli ürünleri kauçuk, hindistancevizi, pirinç,

Dünya kalay üretiminde birinci sırada yer alan Malezya, demir, boksit, petrol, manganez, altın, tungsten ve titan bakımında da zengindir. Yeşilliğinden ve deniz kenarında olmasından kaynaklı balıkçılık ve turizmin önemli gelir kaynakları arasında yer alan ülke kalay, kauçuk, demir filizi, boksit, kereste, teneke kutu ve palmiye yağı ihraç ediyor. Dışarıdan ise en çok makine, kimyevi maddeler, teknik araçlar almaktadır. Dünyanın en önemli petrol üreticilerinden biri olan Petronas'ın büyük yatırımlar yapmasından da anlaşılacağı üzere petrol bakımından oldukça zengin bir ülkedir.

Helal Gıda da Lider Ülke

Bölgesindeki ülkelere göre hem yönetim şekli ile hem de ekonomisi ile ayrılan Malezya, helal gıdanın pazarının da lider ülkelerinden biri. Yıllık ihracatı 141 milyar dolar, ithalatı ise 115 milyar dolar olan Malezya’nın ana hedeflerinden birisi, ihracata yönelik helal gıda üretimini artırarak başta İslam ülkeleri olmak üzere tüm dünya ülkelerine sertifikalı helal ürün konsepti bağlamında gıda ürünü ihraç eden bir merkez konumuna gelmektedir. Bu amaçla Malezya ürünler helal olarak üretildiklerine dair helal sertifikası vermek üzere bir kamu kuruluşu olan JAKIM’i (Department of Islamıc Development Malaysia) kurmuştur. JAKIM bugün Birleşmiş Milletlerce de kredibilitesi onaylanmış dünyanın önde gelen helal gıda sertifikası kuruluşudur. JAKIM damgası taşımayan bir markanın pazar payını % 20 oranında kaybediyor. Malezya 2004 yılında helal gıda ile ilgili üretim, hazırlama, işleme ve depolama konularını içeren Malezya standartlarını hazırlamış ve uygulamaya başlamıştır.


www.dunyahelalgidabirligi.org

69


TEMiZ, GÜVENLi, KALiTELi ET... Tam bir protein deposudur kırmızı et ve yaşamımızın olmazsa olmazlarından biridir. İnsan vücudunun kendi kendine üretmediği aminoasitlerin tek kaynağıdır. Kapsadığı pazar payı, fiyatı, insan sağlığına yararları ve zararları ile sürekli göz önünde olan bir sektör.

70

www.dunyahelalgidabirligi.org

G

bir nebze olsun insanımıza bunu en ekonomik ve sağlıklı yollardan sunabilmektir.

Müslümanlar için büyük önem arz eden et kesim ve ürünlerinin üretim aşamasını tamamen helal ve sağlıklı koşullara göre üretmeye çalışan Çimet sahiplerinden Fatih Çimen, yapmak istediklerini “İnsan vücudunun kendi kendine üretmediği ve vücudumuzda olmazsa olmaz aminoasitlerin tek kaynağı olan kırmızı et ve türevlerini sağlıklı toplumlar yaratabilmek ve gelir düzeyi düşük de olsa

Kasap, market ve şarküteri gibi işletmelerin kar hadleri yüksek olması neticesi ile birlikte gelir düzeyi belli bir seviyenin altında kalan insanların sağlıklı katışıksız doğal gıdaya ulaşamamaktadır. Dolayısı ile bilinçli olduğu halde mecbur kalması nedeni fiyatı ucuz ancak insan vücudunda uzun vadede ciddi hasarlar meydana getirebilecek tehlikeli kimyasal maddelerin kullanıldığı ürünlere yönelmesin istiyoruz. Bu amacımızı ancak ve ancak kuruluş işleyiş amaçlarında işletmeniz tarafından uygulanmakta ve tüm Türkiye’ye model olan “önce insan” mantığı ile çözebileceğimize ve birlikte çok verimli çalışmalar yapacağımıza inanmaktayız.” şeklinde açıklıyor.

öz önünde olan her şey gibi kırmızı et sektörü de olumlu olumsuz eleştiriler alıyor. Bu alanda üretim yapan firmalar ise bu eleştirilerden ve yaşanan olaylardan nasibini alıyor. Tartışılan konular arasında en önemli konudur helal et üretimi. 25 yıldır helal et üretimine dikkat eden ve bu konuda titiz davranan Çimet Özel Et Kombinası helal gıda sertifikası almak adına çalışmalara başladı.


İlk Özel Ruhsatlı Et Kombinası

Bursa’da kurulmuş ilk özel ruhsatlı et kombinası ve halen tüm et ürünlerini yapabilen tek işletme Çimet, 25 yıl önce Bursa’nın Çalı köyünde faaliyet göstermektedir. Salih Çimen tarafından kurulan firma şimdi Fatih ve Ya-

vuz Çimen tarafından devam ettiriliyor. Yaklaşık 4 bin m2 kapalı alanda faaliyetlerini sürdüren Çimet kesim dışında günümüz koşullarına uygun ve en son teknolojik imkânlara sahip makineler ile tüm et ve et ürünlerini üretmektedir. Bursa Çalı Sanayi Bölgesinde Kurulu tesislerde küçükbaş ve büyükbaş hayvanların kesiminin Tarım İl Müdürlüğü’nün firmaya atadığı Akredite Veteriner Hekim ile işletmenin kendi personeli olan Kesim Muayene Veteriner Hekim ve Sorumlu Yönetici Veteriner Hekim olmak üzere üç veteriner hekim kontrolünde yapılmaktadır. Atık prensipleri çerçevesinde çevreye ve insan sağlığına zarar vermemeye özen gösterdiklerini dile

getiren Fatih Çimen, “Kesim faaliyetlerinin yanı sıra üretimde bulunan günümüz koşullarına uygun ve en son teknolojik imkanlara sahip makineler ile tüm et ve et ürünlerini üretebilme ve sonrasında ambalajlayarak piyasaya sunma kabiliyetimiz olmakla beraber sucuk, salam, sosis, pastırma, jambon, kavurma, füme et çeşitleri gibi ürün-

bursa ilinde kurulmuş ilk özel ruhsatlı et kombinasıdır. Bursa ilinde halen daha tüm et ürünlerini yapabilen ilk işletmedir. Bursa ilinde 1988 yılında bırakın et sektörünü diğer birçok işletmede arıtma sistemi bulunmazken kurulduğu günden bugüne tüm deşarj izinlerini alabilen ve çevreye karşı sorumluluğunu yerine getirebilen ilk ve

ler işletmemizin lokomotif ürünleridir. Çevreye ve insan sağlığına uygun bir şekilde kesim yaparak kasap esnafının, büyük marketlerin ve yemek sanayicilerinin et ihtiyaçlarını temin etmekteyiz.” dedi.

tek firma özelliğini halen korumaktadır şeklinde ifade etti.

Amaç Hizmet, Fark İlk Olma

Et ve et ürünleri pazarında fiyatların oturmuş olduğunu söyleyen Fatih Çimen, “Son dönemde fiyatların aşırı yükselmesi neticesinde Almanya’dan et ithalatı yapılmış olup sonrasında yerli üreticinin tekrar hayvanlarını piyasaya sürmesi ile birlikte pazarda fiyatlar oturmuş olup ithalattan vazgeçilmiştir. İhracat düşünülmemektedir, çünkü bizim işletme mantığımız çok tonajlı fazla üretimden ziyade az ama özel butik ürünler üretilme amacına hizmet etmektedir.” dedi.

ÇİMET öncelikle kuruluş amacına uygun olarak bulunduğu bölgeye ve insanına hizmet etmek amacı ile kurulmuştur ve bu görevi de yıllardır başarıyla sürdürmektedir diyen Çimen sektörde ki diğer firmalardan ayrılan özelliklerini ise işletmemiz kendisini her alanda (modernizasyon, kalite, hijyen, eğitim, yasal mevzuatlara uygunluk) yenilemesi ve sektörde her zaman ilkleri gerçekleştirebilme kabiliyeti olmasıdır. Örnek olarak, ÇİMET

Çok Tonajlı Fazla Üretimden Ziyade Özel Butik Ürünler

www.dunyahelalgidabirligi.org

71


Özlemle Beklenen Helal Sistem

Helal gıda ve sertifikasyon sistemi hakkında ki düşüncelerini dile getiren Fatih Çimen, helal gıda kavramı ve sistemini, işletmelerin bakış açısını ve kendileri için ne ifade ettiğini anlattı. Çimen açıklamasında Halen yapmakta olduğumuz işte ve işlerde vebal konusu ve sorumluluğu en çok çekindiğimiz

men uygulamaya konulması yollarını araştırarak sistemin içine nasıl dâhil oluruz diye mücadele vermek istiyoruz. Çünkü bizler ve müşteriler adına vebal ve vicdan konularını takip edebilecek gerektiğinde uyaracak gerektiğinde gerekli eğitimleri vererek yapmakta olduğumuz iş ve işleri kontrol edebilecek bir sisteme ihtiyaç vardı. Hem para kazanarak hem de yaptığımız uygulamalardan dini inanışımız gereği son derece

“Bizler ve müşteriler adına vebal ve vicdan konularını takip edebilecek gerektiğinde uyaracak gerektiğinde gerekli eğitimleri vererek yapmakta olduğumuz iş ve işleri kontrol edebilecek bir sisteme ihtiyaç vardı.” konuların başında gelmektedir. Yıllarca sektörümüzde ve bulunduğumuz pazarda yaptığımız işlerden çok bu tip sorumluluk gerektiren ve uygulaması eğer pazar müsaitse çok kolay ama eğer pazar hazır değilse dünyanın en zor rekabetini uygulamak bizleri çok ama çok yormuştur. Bugün gelinen noktada ise bir Helal Gıda kavramı oluşmuş olup gerek tüketici gerekse bizler özlemle beklediğimiz bu sistemi çok sıcak ve samimi karşıladık. He-

72

www.dunyahelalgidabirligi.org

emin ve gönül rahatlığıyla çalışma ortamlarının sağlanacağına inandığımız bu sistemi çok beğenmemiz bizleri Helal Gıda sertifikası almaya yönlendirmiştir. İşletmelerde günlük rutin işler ile son çıkan yeni yönetmelik ve mevzuatları takip etmek gibi zaman alıcı işler ile uğraşırken zaman bazen yeterli olmuyor veya işletmelerde işletme körlüğü oluşabiliyor. Helal Gıda sertifikasına başvurduğumuz ve inceleme heyeti gelip eksik noksan ve yapılacaklar ile

ilgili incelemeler sonrasında çok detaylı bir rapor hazırladıklarında uygulaması çok kolay ve işletmeye herhangi bir mali yük getirmeyecek uygulamaların da olabileceğini gördük ve hemen uygulama aşamasına geçtik. Hali hazırda yapmakta olduğumuz işlerde belgelendirme sürecinde öğrenmiş olduğumuz bilgiler doğrultusunda daha bilinçli olarak yaptığımız görüşündeyiz. Helal Gıda kavramı henüz yeni yeni işletmeci ve tüketiciler olarak öğrenilmekte olup daha netleşmemiş birçok konu olduğunu düşünmekteyiz. Ancak beklentimiz bu acımasız ticari rekabet ortamında iyi ile kötüyü ayırabilecek ve her işletmecinin daha net ve temiz yoldan kazanç elde edeceği tüketicinin de daha temiz güvenli ürünlere ulaşabileceği bir yapının oluşmasıdır. Helal Gıda standartları iyi incelendiğinde istenilen uygun ortamların zaten mevzuatlarda istenilen ile aynı olduğu görülmektedir. Dolayısıyla burada Helal Gıda sertifika ve belgelerine ulaşmanın işletmeye artı bir maliyet getireceğini düşünmemekteyiz. Ancak iş ürettiğimiz ürünün etiket içeriğine uygun olarak üretilmemesi ( ürünün içerisinde ucuz ve yasal olmayan dolgu ürünleri kullanarak ) durumunda oluşabilecek haksız kazancın önlenmesi noktasında inancımız tamdır gibi konular üzerinde durdu.


www.dunyahelalgidabirligi.org

73


“Şeytan Ye Diyor!”

Kemal Özer’in ilgi çeken “Deccal Tabakta” eserinden sonra gündeme gelen “ama ne yiyelim” sorularına cevap vermek için meydana getirdiği yeni eseri “Şeytan Ye Diyor!” satışa sunuldu.“İnsan Ne Yemeli Ne Yememeli” alt başlığı ile piyasaya sunulan Şeytan Ye Diyor! Adlı eser temiz gıda nedir, nasıl olmalıdır üzerinde duruyor. Çağımızda şifa kaynağı ‘temiz’ gıdalar hemen herkes için hayati önem taşıyor. Çünkü ne yersek oyuz! Doğallığıyla oynanmış, kimyasallarla ‘zehirli’ hale getirilmiş, katkı maddeleriyle kirletilmiş sağlıksız gıdaları tüketenler de er ya da geç sağlığını kaybediyor. Müslümanlar için ‘temiz’ gıda bir kat daha önemli çünkü Allah, bizlere Kur’an-ı Kerim vasıtasıyla seslenerek yiyeceklerin ‘temiz’ olanlarından yememizi öğütlüyor.

Peki ama hangi gıdalar temiz? Temizden kasıt tam olarak ne? Bir gıdanın temiz (ve helal) olup olmadığını nasıl anlarız? Sözgelimi kalsiyum fosfatla beyazlatılmış, kimyasal yapıştırıcılarla şekillendirilmiş bir kesme şeker temiz olabilir mi? Ya işkence altında, hayatı boyunca gün ışığı görmeyen bir tavuğun et ve yumurtası? Ticari glikoz ve fruktoz şurubuna, aroma ve boya ilâvesi ile arısız üretilen yapay bal sizce temiz mi? GDO’lu mısırla beslenen, antibiyotik delisi olmuş sığırların eti caiz olabilir mi? Çocuklara bolca yedirdiğiniz hidrojenize bitkisel yağlı ve hatta DDT’li çikolatalar, gofretler? İçinde onlarca zararlı katkı maddesi bulunan beyaz ekmek sizce temiz kapsamına girer mi? İftar sofralarından bile eksik edilmeyen kolalı ve aromalı içeceklerde alkol olduğunu biliyor musunuz? Gibi sorulara yanıt arıyor eser.

Gıda Güvenliği Hareketi Lideri Kemal Özer, Şeytan Ye Diyor! kitabında Kur’an-ı Kerim’de zikredilen ‘temiz gıda’nın gerçek anlamını arıyor. “Hangi gıdalar temiz, hangileri şüpheli, hangileri haram?” sorusuna yanıt arayan Kemal Özer kitabın giriş bölümünde: “Peki, şimdi soralım. Hayatınız size verilen bir emanet mi? Hesap gününe iman ediyor musunuz? İnandığınız dinin bir mutfağı var mı? Varsa, siz bu inancın mutfak kurallarına uyuyor musunuz? Her nefsin ölümü tadacağını ve her nefsin hesaba çekileceğini bilmiyor musunuz? İmkânı olduğu halde tepkisiz kalanların, ‘atın ölümü arpadan olsun’ kabilinden bir safsata ile nefsine zulmedenlerin de ‘suç ortağı’ olduğunu unuttunuz mu? Hâlâ ‘yapacak bir şey yok’ gibi bir safsatadan yana mısınız? Yoksa ‘bismillah’ deyip harekete geçenlerden yana mı olacaksınız? Aslında herkesin kendi kendine yönelteceği sayısız soru var. Elbette asıl mesele, gecikmiş bile olsa doğru soruları sormak ve Allah’ın ‘bak’ dediği zaviyeden cevap üretebilmektir. Elbette cevap üretmek de yeterli gelmeyecektir; önemli olan, tatbike başlamaktır. Şimdi ruh ve bedenimizi saran bu kanserlerden kurtulmanın tam zamanı! O halde haydin eyleme!”

Kemal Özer kimdir?

1968’de Konya Bozkır ilçesinin Armutlu köyünde doğdu. İlkokul Armutlu’da, liseyi Konya İmam Hatip Lisesi’nde okudu. Ardından işletme ve gazetecilik eğitimi aldı. Çeşitli gazetelerde muhabirlik, sayfa editörlüğü yaptı; muhtelif radyolarda programlar hazırlayıp sundu. Televizyon kanallarında haber müdürlüğü görevlerinde bulundu. Araştırma ve bilişim şirketlerinde, çeşitli sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptı. Birçok dergide makaleleri yayımlandı. İnternet Üst Kurulu ve İnsan Hakları Kurulu’nda üyelik yaptı. Hâlen Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Derneği Genel Başkanlığı’nı yürüten yazar, gazeteciliğe devam ediyor. Özer, imza attığı gıda ve insan sağlığı haberleri nedeniyle Medya Etik Konseyi tarafından Medya Etik Ödülü’ne layık görüldü. 2010 Yılı İn-

ternet Özel Belgesel Haber Etik Ödülü’nün sahibi oldu.

74

www.dunyahelalgidabirligi.org


www.dunyahelalgidabirligi.org

75


İlk Helal Market Açıldı, Hedef Sene Sonunda 140 ŞubeyeUlaşmak Dünya Helal Gıda Birliği Derneği denetiminden geçirilen ürünlerin satıldığı Helal Marketler'in ilk şubesi Bursa'da açıldı. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Genel Başkanı Noğay Açıklaması

Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Genel Başkanı Raşit Noğay, "Önümüzdeki yılların en önemli savaş aracı ve stratejik maddesi ettir" dedi.

Dünya Helal Gıda Birliği'nden et uyarısı İthal etle ilgili çeşitli iddialar güdeme gelirken DünyaHelal Gıda Birliği Derneği, "Hükümet gerekli açıklamaları yapıncaya kadar et tüketmeyin." çağrısında bulundu. Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Başkanı Raşit Nogay, et ithalatına izin verilmesiyle birlikte Avrupa'nın donmuş et stoklarının eritileceğini, aslında kedi-köpek maması yapılacak olan düşük kaliteli ve yanlış kesim yöntemlerinin uygulanarak elde edilen etin geleceğine yönelik iddialar bulunduğunu söyledi.

TSE ‘helal gıda’ belgesiyle yılda 300 milyon $ gelir sağlayacak TSE, ‘helal gıda’ belgesi vererek, Türk şirketlerinin ABD ve İsrail’e ödediği 100 milyon doların yurtta kalmasını sağlayacak. Kurum, ayrıca yabancılara verdiği belgeyle yılda 200 milyon dolar gelir bekliyor.

Helal gıda denetimleri başlıyor 'Helal Gıda Standart Taslağı' tamamlandı... Bursa merkezli Dünya Helal ve Temiz Gıda Araştırma, Bilinçlendirme, Sertifikalandırma Birliği Derneği, 'Helal Gıda Standart Taslağı'nı tamamladı. Dernek Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gelir, taslağa dernek üyelerinin yanı sıra çok sayıda akademisyen, bilim adamı ve sivil toplum örgüt temsilcisinin destek verdiğini söyledi. CİHAN

Helal gıda TRT’de Helal Gıda Fuarının açılışında Dernek Başkan Yardımcısı Ahmet Gelir ve Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hijyen Bölüm Başkanı Sayın Prof.Dr. Mustafa Tayar, TRT Arapça Kanalı'nda canlı olarak yayımlanan İktissadiyyat Programına katıldı.

76

www.dunyahelalgidabirligi.org


Dünya Helal Gıda Birliği Derneği güvenli gıda için 'helal gıda denetçisi' yetiştiriyor Dünya Helal Gıda Birliği Derneği, güvenilir gıda maddesi için veteriner hekim, gıda mühendisleri, ziraat mühendisleri ve kimya mühendislerinin de aralarında bulunduğu gönüllü kişileri 'helal gıda denetçisi' olarak yetiştiriyor.

Helal gıda bilinci Gıdanın helalliğini sertifikalandırmak amacı ile kurulan, Dünya Helal Gıda Birliği Derneği Ördekli Kültür Merkezinde, Akademisyenler, sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileri, iş adamlarının ve basın mensuplarının yanı sıra çok sayıda davetlinin hazır bulunduğu, 1. Bursa Helal Gıda Konferansını düzenlendi.

Akgündüz: Helal Gıda Konusu Bütün Avrupa Ülkelerinin Gündeminde

HABERLER.COM

Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akgündüz helal gıda problemi ile ilgili soruların Avrupa ülkelerinde sıkça sorulduğuna dikkat çekti. Prof. Akgündüz, "Konuyla ilgili kurumlaşmalar, Avrupa'da uyanmaya başlamış ve globalleşme sebebiyle bütün Müslüman ülkelerde de ihtiyaç haline gelmiştir. Dünyanın her yerinde her türlü gıda maddeleri tüketime sunulmaktadır; ancak Amerika'da Yahudilerin etkisiyle ve Uzakdoğu'da ise Müslümanların tesiriyle olan istisnalar dışında, gerçek bir helal gıda endüstrisi gelişmiş bulunmamaktadır. " dedi.

Helal gıda ile ilgili ilk standart 'Helal Gıda Standart Taslağı' tamamlandı, denetimler başlıyor... Bursa merkezli Dünya Helal ve Temiz Gıda Araştırma, Bilinçlendirme, Sertifikalandırma Birliği Derneği, 'Helal Gıda Standart Taslağı'nı tamamladı. Dernek Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gelir, taslağa dernek üyelerinin yanı sıra çok sayıda akademisyen, bilim adamı ve sivil toplum örgüt temsilcisinin destek verdiğini söyledi.

www.dunyahelalgidabirligi.org

77



‫أصدقايئ األعزاء‬

Raşit NOĞAY

World Halal Food Union’s General President

Dear Frıends,

EN

It is not really easy to achieve the first. Our journal was appreciated much. We are thankful to the God who gave us the chance and power to publish our second issue and to come together with you. Being aware of the fact that quality is a journey of excellence and a philosophy of life, we preferred to be organized as distant from political and commercial concerns and adopting the reality of nongovernmental society, scientific method and the ideal of spiritual and ethic guidance. In order to question certain habits and gin new habits, we are trying to develop certain thoughts on food, to mobilize civil initiative and to contribute in the awareness of making right preferences. “Faith is the spirit of performance.” Everything without spirit is only a corpse. Sincerity, seriousness, reliability and mutual love are some of our indispensable principles. We fulfill our tasks as required by our vision. In this context we developed our standard of CANONICAL and CLEAN FOOD with Turkish origin, peculiar to us while we continue the training and journal activities. Certifying canonical food, guaranteeing food to be canonical, keeping guarantee under a sustainable auditing can be provided by reaching developed standards. The biggest handicap, dead end and irrecoverable sin are to present the society something which is not actually canonical as if it is canonical. If the society is misled by distributing the food without a standard or certified in other countries and notices of “canonical, white meat, flour with canonical certificate, 100% canonical etc. (is 70-80% canonical possible? It is either canonical or not), does it not mean swindling? Our association, with the code of “DHGB-1502-2010”, Conforms to “Canonical, clean, healthy food general standard” for each product, Is with “Canonical product standard” Has completed “Canonical product and service place standard”, Performed consultancy training in addition to “Canonical product auditing”. We believe that it shall not be humility to say that we will be the pole star of food producers and to recommend them to contact us. It is possible for people to eat canonical food only when the animals are fed with canonical food as well. If the earth is polluted (chemical wastes, fertilizers, pesticides etc.), if seeds deteriorate (i.e. GDO), if the food of the plants and animal food deteriorate, the food consumed by animals are no more canonical. The quality of the product depends on the excellence of the factory. If new technical equipment and high quality raw material combine with qualified personnel, the product in the factory shall proportionally be excellent. The more canonical is the quality of earth, seed and animal food, the more canonical shall the human food be.

ARAB

‫ قد تالقت‬.‫ليس من السهل النجاح يف األمور غري املسبقة‬ ‫ االحمد لله الذي أعطنا فرصة‬. ‫مجلتنا بأعجاب شديد‬ ‫نرش عددنا الثاين و قدر لنا أن نلتقي بكم مرة ثانية‬. ‫أننا اخرتنا طريقة التنظيم املدين وعيا منا بأن علو‬ ‫ لذلك تجنبنا عن النزعات‬، ‫الهمة والجودة فلسفة حياة‬ ‫ محاوالتنا كلها ترمي إىل‬.‫السياسية و التجارية بأرسها‬ ‫نقد بعض عداتنا و كسب عادات أخرى وإىل تطوير‬ ‫ ودفع الضغط املدين إىل امليدان‬، ‫األفكار حول األغذية‬ .‫واملساهمة من مثة يف االستخدام الصحيح للخيارات‬ ‫“اإلخالص مخ العمل” وكل ما حرم عن الروح فهو‬ ‫ فمن ديدننا الذي ال يتغري‬.‫محروم عن البدن أيضا‬ ‫ والحب املتبادل يف العمل‬،‫ والثقة‬، ‫ والجلد‬، ‫الصدق‬. ‫ بينام كنا‬، ‫نحن نقوم بواجبنا كام هو جدير مبهمتنا‬ ‫نواظب عىل األنشطة التعليمية والنرشية من جانب كنا‬ ‫نعمل عىل تطوير معايريالغذاء الحالل والنظيف الخاصة‬ ‫ ال يوفر إصدار شهادة الحالل لألغذية‬.‫بنا من جانب أخر‬ ‫الحل فيها وإبقاء املوثوقية تحت املراقبة املستمرة‬ ّ ‫وتأمني‬ ‫ إن الكارثة الكربى والكبرية‬.‫إال باملعايري املتطورة‬ ‫الشنيعة هي عرض األغذية املحرمة للمجتمع تحت‬ ‫ وتشويه وتلبيس املعلومات باألعالنات‬.‫اسم الحالل‬ ‫للبالد األجنبية التي ال توافق معايريها أحكام اإلسالم هو‬ ‫“غش” بأخف ما ميكن أن يعرب عنها‬. ‫جمعيتنا تقوم بإرشادات تعليمية تحت رمز‬ DHGB2010-1502‫بجانب ما تقوم به من تقرير وتثبيت املعايري العامة‬ ‫لألغذية الحالل و املنتجات واملراقبة‬. ‫ال يتأىت لإلنسان تناول األغذية الحالل إال برتبية‬ ‫ إذا تلوث‬.‫الحيونات و زرع الحبوب بطريقة حالل‬ ‫ وسائت األعالف مل يبقى‬، ‫ وفسدت البذور‬، ‫الرتاب‬ ‫ وجودة‬.‫هناك إمكانية لرتبية الحيوان بطريقة حالل‬ ‫ التجهيز‬.‫املنتجات مدارها عىل جودة املصانع املنتجة‬ ‫ واملادة الخامة الجيدة إذاما جمعت‬، ‫بالتقنيات الحديثة‬ .‫مع عامل خبريين جيدين تكون املنتجات مفضلة‬ ‫فبنسبة تحليل البذور و األعالف ستتقرتب أغذية البرش‬ ‫إىل الحالل‬. www.dunyahelalgidabirligi.org

79


‫األغذية الحالل من الرتاب إىل املائدة‬

Halal Food from the Earth to the Table

EN

The World Halal Food Union which emphasizes that the concept of Halal food is not limited to meat and meat products only but covers all stages from the earth to the table , has conducted a press meeting and explained the problems of Turkey related to food issues and solutions to such problems.

World Halal Food Union’s General President Rasit Nogay who explained the information pollution related to food, implementation pollution, the inadequacy of consciousness of our people regarding the food they consume and the economic problems of the halal food, stated that “ In order to stop the information pollution and the implementation reaching to the dimensions of qualified fraud in Halal Food matters, our Foundation has established a warranty brand for certification of halal and clean foods.”

Do you Know What You Eat?

ARAB

‫ال ينحرص مفهوم “الغذاء الحالل” عىل اللحوم ومنتجاتها‬ ‫ فقد‬.‫فقط بل يجتوي األغذية من الحقول إىل املوائد‬ ‫أكد هذا املعنى جميع أعضاء جمعية االتحاد الغذاء‬ ‫الحالل العاملي يف اجتامع عقدوها مع اإلعالميني و قاموا‬ ‫بترصيحات حول املشكالت املتعلقة باألغذية الحالل و‬ ‫طرح الحلول لهذه املشكالت‬. ‫فإن رئيس جمعية االتحاد الغذاء الحالل العاملي السيد‬ ‫رشيد كوكاي بعد أن تحدث عن املشكالت األربع‬ ، ‫ التلوث املعلومايت‬: ‫الرئيسية التي هي تتمثل فيام ييل‬ ، ‫ عدم كفاية وعي املستهلك يف مجتمعنا‬، ‫التلوث السلويك‬ ‫املشاكل االقنصادية للغذاء الحالل رصح بأ ّن الجمعية قد‬ ‫شكّلت يف موضوع إصدار الشهادة للغذاء الحالل عالمة‬ ‫تجارية ذا ضامنة‬.

EN

Our association the short name of which is World Union of Canonical Food was established in February 2010 with the participation of 13 members as a result of long negotiations and discussions and the number of members is currently seventy five. The complete name of our association the head office of which is in Bursa is ‘World Association of Canonical and Clean Food Research, Awareness Raising and Certification Union’. The works of the association are based on four main subjects including researching canonical, clean and healthy food, to bring the same to the agenda and providing it to remain in the agenda, to raise the awareness of the society on canonical, clean

and healthy food, providing the creation of awareness, to assist with preventing the individual or social harms that may arise in all phrases from the production to the consumption of the food from false or wrong implementations, certifying canonical, clean and healthy food and creating safe and canonical food guarantee. Within the scope of works of raising awareness, our association organizes meetings and performs such events as conferences, panels etc. Within this framework, the works of Journal of “Helal Gıda” (“Canonical Food”) published twomonthly continue. He further provided information on the association stating that it was a high quality journal with a content of English and Arabic abstracts and having an academic nature. ARAB

‫هل تعلمون ماذا تأكلون؟‬

‫ عضو لكن اآلن فعدد أعضائنا‬13 ‫ باشرتاك‬2010 ‫جمعيتنا التي اسمها القصري هواتحاد الغذاء الحالل قد أسست بعد مالحاظات واستشارات طويلة عام‬ ‫ االسم الكامل لجمعيتنا املستقرة يف بورصا هو “جمعية اتحاد البحث عن األغظية الحالل والنطيفة وتوعية املجتمع وإصدار الشهادة‬.‫ عضوا‬75 ‫”بلغ‬ ‫ البحث عن الغذاء الحالل الصحي النظيف وتوفري الوسائل إلبقاء هذا املوضوع يف األجندة دامئا وتوعية‬:‫بنيت هذه الجمعية عىل أربع عنارص‬ ‫املجتمع حول الغذاء الحالل والطيب والصحي واملساهمة يف إزالة األرضار الناجمة عن إنتاج واستهالك األغذية وإصدار “شهادة الحالل” للغذاء‬ ‫ ولنفس الغرض‬، ‫ تنظم الجمعية لتوعية املجتمع الندوات واملنتديات واملحارضات‬.‫ هذه أربعة قوامئة قد شكلت الجمعية من أجلها‬.‫الحالل الطيب‬ ‫ تنرشها مبعايري آكدميية وتجتوي عىل تلخيص املقاالت بلغتني العربية واالنجليزية‬، ‫تنرش مجلة “الغذاء الحالل” يف كل شهرين‬. 80

www.dunyahelalgidabirligi.org


Halal Food is at the Education Fair EN The World Halal Food Union Foundation which continues its studies in fast pace, took place imn the Education Fair in order to raise consciousness about halal food. As The World Halal Food Union Foundation , it continued its activities in Bursa 7th Domestic-International Education Fair. The young people and visitor who wished to obtain information about healthy and halal food visited the stand of the foundation members and staff which promoted the books published about the foundation and halal food. The stand was also visited by Bursa Yildirim Major Ozgen Keskin and his wife, and the media organ of the foundation Halal Food Journal, “Food Preservatives Manual” of Harun Simsek, and brochures presenting World Halal Food Union Foundation and its studies were exhibited at the stand.

‫الجمعية يف معرض التعليم‬ ‫اشرتكت جمعية االتحاد الغذاء الحالل العاملي املواظبة‬ ‫عىل نشاطاته يف معرض التعليم يك يقوم بالتوعية حول‬ ‫األعذية الحالل‬. ‫واصلت جمعية االتحاد الغذاء الحالل العاملي أعاملها‬ ‫ و زار‬.‫يف معرض التعليم السابع املحيل والدويل‬ ‫الشباب و املهتمني مبوضوع األغذية الحالل جناح‬ ‫أعضاء وموظفي الجمعية القامئني بتعربف الكتب‬ ‫ واحتوى‬.‫املنشورة عن الغذاء الحالل و الجمعية‬ ‫جناح الجمعية الذي زاره رئيس بلدية يلدريم أوزكن‬ ‫كسكن مع زوجه عىل مجلة الغذاء الحالل وعىل رسالة‬ ‫“دليل املواد الحافظة لألغذية” و النرشات التوضيحية‬ ‫للجمعية و نشطاتها من منشورات الجمعية‬.

ARAB

An Leader of Opinion in the Foundation: Said Ozdemir

EN

Said Ozdemir who is one of the opinion leaders of Turkey is visiting Turkey. Said Ozdemir who has arrived to participated to a symposium held in Bursa, visited World Halal Food Union. Ozdemir, who stated that he felt excited to learn that Halal Food General Standards have been prepared by World Halal Food Union Standard Preparation Committee, and requested to know what types of contributions could be made on his part. Ozdemir completed his visit to the foundation by praying for the accomplishment of the grandchildren of Ottoman.

‫صاحب حل وعقد يف‬ ‫ سعيد أوزدمري‬:‫الجمعية‬

ARAB

‫ سافر أوزدمري إىل‬.‫سعيد أوزدمري يف بورصا‬ ‫بورصا يك يشرتك يف ندوة فخالل وجوده يف‬ ‫ ملا أُخب‬.‫بورصا زار اتحاد الغذاء الحالل العاملي‬ ‫بأن معايري العامة لألغذية الحالل قد ع ّينت من‬ ‫قبل مجلس اتحاد الغذاء الحالل العاملي شعر‬ ‫بإثارة و رسور فسأل عن إذا كان هناك أمور‬ ‫ميكنه املساهمة فيها و غادر الجمعية داعيا‬ ‫ألحفاد العثامنيني يف قلب عاصمة الدولة‬ ‫العثامنية بالتوفيق‬.

www.dunyahelalgidabirligi.org

81


‫‪ARAB‬‬

‫هبوب ريح الغذاء الحالل يف‬ ‫معرض الغذاء يف مدينة بورص‬ ‫اشرتكت اتحاد الغذاء الحالل العاملي يف معرض‬ ‫الغذاء العارش املقام يف مدينة بورصا مبحارضة‬ ‫عنوانها “الغذاء الحالل يف تركيا”‪ .‬أسفر نائب‬ ‫رئيس جمعية االتحاد الغذاء الحالل العاملي أحمد‬ ‫كلري عن غرض الجمعية قائال ‪ :‬الجمعية تولّت‬ ‫إعطاء شهادة األغذية الحالل كمنظمة مجتمع‬ ‫مدين موثوق و مستقل عن الدولة‪ ،‬وقد مألنا بتويل‬ ‫”‪.‬هذع املهمة العظيمة فراغا ها ّما‬

‫‪The Wind of Halal Food at Bursa Food Fair. EN‬‬ ‫‪World Halal Food Union which has opened a stand at the Food and Beve‬‬‫‪rage Products , Food Processing, Packaging, Beverage Technologies, Ba‬‬‫‪kery Products and Shop and Supermarket Equipments Fair (Bursa Food/‬‬ ‫‪Food Tech Fair 2011) which has been held for the 10th time this year, has‬‬ ‫‪participated with the conference titled “Halal Food in Turkey”. Regarding‬‬ ‫‪the purpose of the Foundation, the World Halal Food Union Vice President‬‬ ‫‪Ahmet Gelir stated that as an independent, dependable, accredited Non‬‬‫‪Govermental Organization, the Union aims to perform an important duty‬‬ ‫‪by undertaking the certification of Halal food and therefore fill up the gap‬‬ ‫‪present in the respective matter.‬‬

‫املعلومات الصحيحة يف اتحاد‬ ‫الغذاء الحالل‬

‫جمعية االتحاد الغذاء الحالل العاملي خالل عملياتها‬ ‫زارت رشكة “ماي آركو” لبيع البذور‪ .‬وأفاد‬ ‫أعضاء الجمعية بأنهم استقبلوا بحفاوة وبرش وأنهم‬ ‫‪.‬غادروها ممنونني‬ ‫وقال مسؤولو الرشكة أثناء كالمهم مع أعضاء‬ ‫الجمعية ‪“ :‬مجال بيع البذور يف تركيا كانت حكرا‬ ‫عىل إرسائيل ‪ ،‬لكن يف اآلونة األخرية أصبحت أعامل‬ ‫بيع و رشاء البذور تركية املنشأ بنسبة ‪ 97%‬بفضل‬ ‫محاوالت اتحاد البذريني األتراك‪ ”.‬وعربوا أيضا عن‬ ‫رسورهم بتأسيس جمعية االتحاد الغذاء الحالل‬ ‫العاملي وأسفروا عن اعتقادهم بأن الجمعية ستزيل‬ ‫املعلومات الخاطئة لدى املستهلكني وستطأمنهم و‬ ‫‪.‬عن أنهم مستعدون ألي تنسيق و مساهمة‬

‫‪EN‬‬

‫‪www.dunyahelalgidabirligi.org‬‬

‫‪82‬‬


‫‪ARAB‬‬

‫أن تكون مسلام يف أور ّبا‬ ‫استهالك األغذية بالنسبة إىل من استغربوا‬ ‫عن بالدهم‬ ‫من املسلمني معضلة عويصة‪ .‬مبا أ ّن جانر‬ ‫يلدريم عاش هذه املشكلة بنفسه فإنه‬ ‫يؤكد عىل أهمية “شهادة الغذاء الحالل”‬ ‫يف أملنيا و أوربّا بأرسها‪ .‬قلة املؤسسات‬ ‫واملنظامت املعطية لهذه الشهادة و عدم‬ ‫تسجيلها رسميّا تضيق عىل املسلمني‬ ‫املغرتبني مجال انتقاء األغذية املستهلكة‪.‬‬ ‫هذه الشهادة سيمأل يف مجال الصحة‬ ‫‪.‬فراغا هاما للمسلمني‬

‫جانر يلديرم‬

‫املهندس الخبري لألغذية والزراعة‬

‫‪EN‬‬

‫‪Caner YILDIRIM‬‬

‫‪Senior Food and Agriculture Engineer‬‬

‫ !‪Being Muslim in Europe‬‬

‫‪For the Muslims who fell apart from their country, the consumption of food is an‬‬ ‫‪problematic issue. Probably due to the difficulties he faced, Caner Yildirim who lives‬‬ ‫‪in Germany emphasizes the halal certificated in both Europe and Germany. The food‬‬ ‫‪and food preservatives which are prohibited (illicit) by our religion, the scarcity of the‬‬ ‫”‪institutions and organizations which issue halal certificated, and the fact that “halal‬‬ ‫‪is not a registered term, results with Muslims being meticulous in food consumption.‬‬ ‫‪The studies for halal standard and certificate for the health of Muslims, will fill in an‬‬ ‫‪important gap both in Turkey and in Europe.‬‬ ‫‪ARAB‬‬

‫دواء أللف داء‬

‫األمر األهم ملقاومة األمراض أو للتجنب‬ ‫عنها أصال هو الحفاظ عىل قوة الجهاز‬ ‫املناعي‪ .‬قال النبي (صلعم) “عليكم‬ ‫ّ‬ ‫بهذه الحبة السوداء ؛ فإن فيها شفاء من‬ ‫كل داء إال السام” (بخاري ‪ ،‬الطب ‪،‬‬ ‫‪ )5‬والبحوث العلمية التي أجريت منذ‬ ‫عام ‪ 1959‬تثبت هذه الحقيقة و تفيد‬ ‫بأن الحبة السوداء دواء أللف داء‪ .‬و‬ ‫يستعمل هذه العشب كدواء جانبي‬ ‫يف معالجة أمراض الحساسية و أمراض‬ ‫التنفيس ‪ ،‬وأمراض البرشة وما إىل‬ ‫جهاز‬ ‫ّ‬ ‫ذلك من أمراض كثرية و حتى املعطيات‬ ‫األخرية تفيد أن لهذا العشب تأثريا‬ ‫إيجابيا مثريا للغاية يف معالجة مرض‬ ‫‪.‬اإليدز‬

‫‪83‬‬

‫‪www.dunyahelalgidabirligi.org‬‬

‫‪EN‬‬


New World Standard

EN

Halal Food sector, with nearly 2 billion of consumers all around the world, increases awareness of industrial producers on this subject-matter. Turkey is actually among first choices of investors who wish more to address and supply to Muslim people and conduct studies on this field. Important studies are carried out in China, after Israel which firmly established halal food certification system in a global basis, to enlarge the system which is used for several years now and KOSHEr or Halal Food Certificates are attached more attention in Israel or in other countries in production andf consumption of food products. Total Halal market is 2.1 trillion dollars on yearly basis, when Halal and KOSHER industry is enlarged to include cosmetics, leather goods and hotel and catering services. Turkey has recently started to extend his for when countries willing to have shares from this big cake were rapidly developing and maintaining their studies on this matter. Everybody is trying to catch a slice of this cake, either from market share it includes or from standpoint serving the life style and mentality, and are conducting studies. Trade fairs all around the world and in Turkey indicate the growth of halal food cake.

84

www.dunyahelalgidabirligi.org

‫الحصة املتزايدة‬

‫ لذا‬، ‫ مليون دوالر مستهلك عىل الغذاء الحالل‬2 ‫يعيش نحو‬ ‫فإن قطاع الغذاء الحالل يلفت نظر املستثمرين يف مختلف‬ ‫ و تركيا هي الدولة األوىل التي يرغب‬.‫أنحاء العامل نحوه‬ ‫فيها املستثمرون الذين يريدون أن يكون مستثمراتهم‬ ‫موجها إىل املسلمني‬. ‫الصني من الدول التي استقر فيها قضية إصدار الشهادة‬ ‫ باستكر من أجل ذلك دراسات‬، ‫للغذاء الحالل بعد إرساءيل‬ ‫ وهكذا يف إرسائيل فإن‬.‫و بحوث لسنوات طويلة هناك‬ ‫شهادة كورش استقرت وضعها متاما‬. ‫صناعة الحالل وكورش إذاما شمل املنتجات غري األغذية أيضا‬ ‫ عندما‬.‫ تريليون دوالر‬2،1 ‫فإن سوق الغذاء الحالل يصل إىل‬ ‫تواصل الدول التي تطلب أن يأخذ حصة كبرية من هذا‬ ‫ وجميع‬.‫السوق فإن عهد تركيا بهذا السوق قريب جدا‬ ‫العالمات تشري إىل أن هذا السوق سيكون يف ازدياد مستمر‬ ‫يف األيام املقبلة‬.

ARAB


Clean, Heatly but is it Halal?

EN

The concept of halal food, which was in the agenda of the World’s countries for many years, and constituted a large market, has become to be an topic of agenda in Turkey recently. One of the reasons for the late arrival of the concept of halal food which differes depending on the country to Turkey, might be the fact that Turkey is a muslim country. The idea that, since all manufacturers as well as consumers are muslims and therefore everything should be in appropriate production and consumation, prevented the understanding of halal food from developing. International commerce, expansion of investments to different countries, advancement of the technology in a subtle pace allow the discussions of halal food in muslim countries. Israel, who is mostly effective in the international market, countries like Indonesia and Malaysia which issue halal food certificates and their market share allowed the realization that halal food does not only concern a spiritual dimension, and the studies of non-govermental organizations as well as Turkish Institute of Standards (TSE) attracted the attention of Turkey.

‫ الغذاء الحالل‬: ‫ألجندة‬

ARAB

‫ رغم أنه قد استوىل مكانته يف أجندة‬-‫مفهوم الغذاء الحالل‬ ‫دول العامل منذ سنوات طويلة وشكّل سوقا كبريا – مازال‬ ‫ وميكن أن يع ّد كون تركيا ذات نسمة‬.‫دخيال يف تركيا‬ ‫ سببا لهذا التأخر ففي بلد جميع‬99% ‫مسلمة بنسبة‬ ‫مستهلكيه و منتجيه من املسلمني يوثق كل الثقة باملنتجات‬ ‫وهذه الثقة تعرقل تطوير الوعي حول الغذاء الحالل‬. ‫التجارة الدولية وازدياد االستثامرات ما بني الدول وتقدم‬ ‫التكنولجيا برسعة فائقة كل هذه العنارص أ ّدت إىل النقاش‬ ‫ الدول التي‬.‫حول مفهوم الغذاء الحالل يف الدول اإلسالمية‬ ‫لها تأثرياتها يف السوق العاملي مثل إرسائيل وأندينوزيا‬ ‫وماليزيا قد بادرت إىل إعطاء الشهادة لألغذية الحالل‬ ‫وحصلت عىل حصص لها قدرها يف هذا السوق وأثبتت‬ ‫بأن املوضوع ليس ذا طابع معنوي فقط لذا ففي اآلونة‬ ‫الألخرية لفت هذا السوق أنظار تركيا بفضل بحوث معهد‬ ‫املعايري الرتكية‬.

www.dunyahelalgidabirligi.org

85


‫‪ARAB‬‬

‫األغذية الحالل والنظيفة‬

‫إن الله تعاىل يقد أمر يف القرآن الكريم‬ ‫بتناول األغذية الحالل والطيبة فإنه تعاىل‬ ‫اس كُلُوا ِم اَّم فيِ الأْ َ ْر ِض‬ ‫قال ‪ “ :‬يَا أَيُّ َها ال َّن ُ‬ ‫َحلاَلاً طَيِّبًا َولاَ تَتَّ ِب ُعوا ُخطُ َو ِ‬ ‫ات الشَّ يْطَانِ‬ ‫إِنَّ ُه لَ ُك ْم َع ُد ٌّو ُم ِب ٌني” (البقرة‪ )168 ،‬فعىل‬ ‫اإلنسان أن يكون منتقيا يف األغذية التي‬ ‫يتانولها ألنه قد نهي عن تناول األشياء‬ ‫القذيرة وامليتة وترصف املال املكسوبة‬ ‫من طرق غري رشعية مثل الربا ‪ ،‬والرسيقة‬ ‫‪ ،‬والرشوة‪ .‬كذا توجد قواعد حول‬ ‫األغذية يف األديان الساموية األخرى مثل‬ ‫اليهودية والنرصانية ‪ ،‬مع اختالف طفيف‬ ‫بني اليهودية والنرصانية فهناك أحكام‬ ‫‪.‬متفق عليها بني األديان الساموية الثالثة‬

‫‪ARAB‬‬

‫‪Halal Food‬‬ ‫‪in Islam‬‬ ‫د‪ .‬م‪ .‬سليم آريق‬ ‫‪EN‬‬

‫تركيا ‪ ،‬الدولة الرابعة‬

‫فإن موثوقية معايري األغذية الحالل‬ ‫التابعة للقواعد الدينية يف بلدنا الذي‬ ‫نسمته مسلمة بنسبة ‪ 99%‬تتعني من‬ ‫قبل املؤسسات أجنبية معيريها ال يتوافق‬ ‫‪.‬مع اإلسالم‬ ‫الحصول عىل شهادة كورش لجامعة‬ ‫اليهود أمر رضوري يف مرحلة التصدير يف‬ ‫كثري من دول العامل وعىل رأسها أمريكا‬ ‫و إرسائيل‪ .‬لكن يف الدول التي تقل فيها‬ ‫الجالية املسلمة يصعب الحصول عىل‬ ‫منتجات مرشوعة يف اإلسالم‪ .‬فمن أجل‬ ‫توفري هذه املنتجات يطلب “شهادة‬ ‫الحالل” يف دول الحاوية للجالية املسلمة‬ ‫‪.‬مثل أمريكا وفرنسا وأسرتاليا‬ ‫وألن الرتكيا دولة مسلمة وإنتاجها موافق‬ ‫لألحكام اإلسالمية فإنها قدرشع يف أخذ‬ ‫مكانها بني الدول املفضلة لسوق الغذاء‬ ‫الحالل‪ .‬االتفاقيات والفاعليات الدولية‬ ‫سرتقّي تركيا إىل املرتبة الرابعة يف هذا‬ ‫‪.‬السوق بعد إرسائيل وماليزيا وأمريكا‬

‫‪Sleeping Giant; Turkey‬‬ ‫‪Halal Food Security Standard which possesses standards compatible with religious cri‬‬‫‪teria can only be applicable in Turkey with 99% of Muslim population, under essential‬‬ ‫‪supervision of foreign institutions which render standardization services according to‬‬ ‫‪non-Muslim religious criteria.‬‬ ‫‪Kosher certificate of Jewish community is a must at export stage of foods in severally‬‬ ‫‪countries, to begin with USA and Israel. However it is quite difficult to access to foods‬‬ ‫‪compatible with religious beliefs in countries where Muslims are in minority. Establish‬‬‫‪ment of HALAL Certificate is largely in use in this respect at the end of analyses and‬‬ ‫‪investigations. HALAL Certificate is requested for imported foods by countries where‬‬ ‫‪Muslim population is rather dense, notably Germany, USA, France, Australia, etc.‬‬ ‫‪Turkey, a Muslim country producing according to place Islamic rules, has started to take‬‬ ‫‪a leading place leading place from the standpoint of global halal food market. Internati‬‬‫‪onal contracts concluded and studies conducted will raise Turkey to 4th place from the‬‬ ‫‪standpoint of halal food certification, after Israel, Malaysia and USA.‬‬ ‫‪www.dunyahelalgidabirligi.org‬‬

‫‪86‬‬


EN The First System of Standards in the Ottoman

Ottoman Standards Document: Kanunname-i 襤htisab-覺 Bursa

The first written system of the standards was established in order to provide solution to problems such as stockpiling, which is one of the major sources of complaint in Ottoman period, habitual bribery acceptance of the employees and officials, favoritism, connivance, and nepotism. By the decree prepared by Sultan Beyazid II in 1502, many products in Bursa from bread to shoes were standardized. This decree started to being implemented in other important cities which had become commercial centers of the time. After its application in Bursa, it was implemented in other large and developed cities in terms of commerce in Ottoman period. The determination of the minimum and the maximum price of the goods and services, and the quality level of such goods and services by Public Authorities is aimed at protecting the manufacturers and the consumers. Determination of lowest prices is aimed at protecting the manufacturer, while the determination of highest price is aimed at protecting the customers. ARAB

www.dunyahelalgidabirligi.org

87


Harun ŞİMŞEK

Senior Food Engineer

‫هارون شمشك‬ ‫املهندس الخبري لألغذية‬ EN

The world’s Halal Food market grows each year by increasing. In 200, the world’s Halal Food market reached to a size of 634 billion dollars. The Asian Countries own the largest Halal products market with 400 billion dollars. Exact information pertaining to the Halal Food market in Turkey is not existent. According to the statistics, the halal food market will increase by 20 % in year 2025. In European Countries, France has the largest Halal Food market by 70 billion dollars. In England, the size of this market is 4 billion dollars. Since the consumer foundations are very active in Germany and the companies are provident about such firms, the country preserves distance to food products. Some of the companies in Germany do not write a word about halal including their web sites. In Europe, the grocery stores and supermarkets opened by Turkish Arabic investors supply convenience foods consumed in their countries and sell halal meat to Muslims . Korea, Malaysia and Indonesia are the leading countries which conducts the majority of the research and development pertaining to Halal foods and cosmetic products. Considering the fact that the Halal certification studies of Indonesia started in the 80s, the difference between Turkey and Indonesia becomes obvious. Our Country should be able to fill in such gap and have a voice in World’s Halal market. www.SFQS.de ARAB

88

www.dunyahelalgidabirligi.org


Attention to Nourishment for our Sprit

EN

ARAB

To consider nourishment as a factor to appease is one of major faults we can commit. There is also spiritual nourishment besides material nourishment and these two types of nourishments are effective on human character. Spiritual and material food we consume should be clean and halal, for human beings are just “human� together with the sprit and graces incorporated in the body. Other creatures can unilaterally be nourished but human beings should be nourished in this double way.

Halal food, clean nourishment and healthy life match with right selection and halal consumption. Halal food sector makes a market worth of nearly two trillion dollars with those wo will prefer halal food together with nearly two billions Muslims. Development of halal food sector in Turkey will provide the country to have more shares from the world market in terms of halal certificated products. One of these institutions to provide this is World Union of Halal Food Associations www.dunyahelalgidabirligi.org

89


Union of Halal Food Associations

EN

This association which is summarized as the “World Union of Halal Food Associations” is established on 2010 with the participation of 13 members, at the end of long deliberations. The association which actually includes around 70 members has its center in Bursa. Its complete title is “World Union of Halal and Clean Food Research, Consciousnessraising and Certification Associations” and is considering four basic matters. The Association focuses to search for halal, clean and healthy food, to bring these goods to the foreground and maintain them there, to heighten awareness of community in terms of halal, clean and healthy food, to establish the awareness, to assist to prevent individual or social damages arising from wrong or incorrect application on every stage of food process, from production to consumption and to establish reliable halal food warranty by certification of halal, clean and healthy food products. World Union of Halal Food Associations is system which provides a new standpoint to agriculture and food safety, which conducts researches on agriculture and food, which assures through studies based on sustainable controls, which cares for belief values and sensibilities of consumers, which aims to prevent information pollution about problems of food production and consumption, which determines games and tricks on food products, which provides “halal” criteria to the point reached by the world in terms of food safety, which respects standards of World health Organization (WHO) and United nations Food and Agriculture Organization (FAO), which proves to the consumer his capacity to impose standards and which guarantees and controls halal, clean and healthy food deprived of damages.

90

www.dunyahelalgidabirligi.org

‫ما هي جمعية اتحاد الغذاء الحالل العاملي‬ 2010 ‫هذه الجمعية أسست نتيجة ماللحظات طويلة عام‬ ‫ عضوا‬70 ‫ ويصل اليوم عدد أعضائه إىل‬.‫ عضوا‬13 ‫باشرتاك‬ ‫ بنيت هذه الجمعية عىل أربع‬.‫و مقرها يف مدينة بورصا‬ ‫ البحث عن الغذاء الحالل الصحي النظيف وتوفري‬:‫عنارص‬ ‫الوسائل إلبقاء هذا املوضوع يف األجندة دامئا وتوعية‬ ‫املجتمع حول الغذاء الحالل والطيب والصحي واملساهمة‬ ‫يف إزالة األرضار الناجمة عن إنتاج واستهالك األغذية‬ ‫ هذه‬.‫وإصدار “شهادة الحالل” للغذاء الحالل الطيب‬ ‫أربعة قوامئة قد شكلت الجمعية من أجلها‬. ‫جمعية اتحاد الغذاء الحالل العاملي أتت بوجهة‬ ‫نظرجديد ملوثوقية الزراعة واألغذية وهذه الوجهة النطر‬ ‫ هذا النظام يعتني‬،‫تتمثل يف نظام شفاف منفتح للمراقبة‬ ‫بقيم املستهلك الدينية واألخالقية ويهدف إىل إزالة التلوث‬ ‫املعلوماتية حول إنتاج واستهالك األغذية ويثبت الحيل‬ ‫املندسة يف األغذية ويضيف مفهوم الغذاء الحالل إىل‬ ‫األمن الغذايئ ويراعي قواعد ومبادء منظمة الصحة العاملي‬ ‫ومنظمة األغذية والزراعة لألمم املتحدة ويحاول لتوفري‬ ‫األغذية الحالل الطيب و املنقاة من األرضار للمستهلك‬.

ARAB


//// Hulusi ĹžENTĂœRK

TSE General Manager

EN

It is not possible to understand protests against halal certification

www.dunyahelalgidabirligi.org

91


PERMISSIBLE [HALAL] AND FORBIDDEN FOODS ACCORDING TO KORAN AND “SUNNA” [PROPHET MOHAMMED’S CONDUCT AND WAY OF LIFE] AND CHEMICAL TRANSFORMATION (CONVERSION/MODIFICATION AND METAMORPHOSIS)

-2‫األغذية الحالل والحرام يف القرآن والسنة والتغري الكيمياوي‬ Prof. Dr. Hamdi DÖNDÜREN

IV- ISLAMIC STYLE ON BUTCHERING or KILLING

EN

Prophet Mohammed prescribed “to butcher in a good way when you have to kill an animal”. The main purpose on butchering is to let dirty blood get discharge and separate it from the clean blood. This can be provided with ant sharp instrument. One has to recite “Bismillah” [On the Name of Holy God Merciful and Compassionate] before butchering process and has to respect rules while hunting. Koran verse orders: “Recite “Bismillah” when they stand on their legs” and Prophet Mohammed prescribed that “Any job or action which is not started with “Bismillah” will be incomplete and stunted”

V- HERBAL PRODUCTS/CROPS PROHIBITED BY KORAN

1) Wine: Koran Verses which orders definite alcohol ban states as the following: “O those who believe and have faith in God! Wine, obelisks (stela)[idols/fetishes] and fortune-telling arrows are mere mess and devilish. Stay away from them to reach to salvation” “Devil tries to prevent you to remember God and to perform “Namaz” [Muslims’ ritual prayer], through alcohol and gambling. You did abjure them, did you?” All beverages which befuddle are deemed as “wine” according to believers of three canon law sects except “the Hanafi” and less or much of such beverages are forbidden, for Prophet Mohammed prescribed that “Less or much of anything which befuddles is forbidden”. Most canon law scientists, who take this description as basis, have the opinion that befuddling goods are banned by dogma of Koran and to drink even small quantities and to deal with their business is forbidden. As a result, beverages produced from the grape are forbidden and dirty. Besides, alcoholic drinks produced from other fruits are forbidden too. However they are not deemed dirty as wine. Wine spilled over someone prevents “Namaz” [Muslims’ ritual prayer] whereas liquids such as commercial alcohol (ethyl alcohol) or cologne do not prevent the prayer. Anyhow alcohol is volatile and gets evaporated in a short time. Iraqi Scholl represented by Abu Hanifa has found weak Prophet Mohammed’s sayings [Hadith] on this subject-matter and told that some sayings [Hadith] define “Nebiz” [dates and dry raisins left in cold water for enough time to let their sugar pass to the water] figuratively as “wine”.

92

www.dunyahelalgidabirligi.org

////

‫ الطريقة اإلسالمية يف ذبح الحيوانات‬IV ARAB

‫يقول النبي صىل الله عليه وسلم “وإذا ذبحتم فأحسنوا‬ ‫ الغرض من الذبح هو إراقة الدم القذر وتفريق األقسام‬.”‫الذبحة‬ ‫ وميكن أن يفعل هذا‬.‫النظيفة من الحيوان عن األقسام القذرة‬ ‫ وال بد من التسمية قبل الذبح‬، ‫بأي آلة كانت ما دامت حادة‬ ‫ يقول الله‬.‫يلزم املراعاة ألحكام الصيد إذا كان الحيوان صيدا‬ ‫تعاىل “ فَا ْذكُ ُروا ْاس َم اللَّ ِه َعلَيْ َها َص َو َّاف” كام يقول النبي صىل‬ ‫”كل أمر ذي بال مل يبأ فيه بالبسملة فهو أبرت‬: ‫”الله عليه وسلم‬

- ‫املنتجات النباتية املحرمة يف القرآن‬V ‫ إنه‬، ‫ فإن اآلية الكرمية قد نصت عىل حرمة الخمر‬: ‫ الخمر‬-1 ‫اب‬ َ َ‫ “ يَاأَيُّ َها ال َِّذي َن آ َم ُنوا ْ إِنمَّ َا الْ َخ ْم ُر َوالْ َم ْيسرِ ُ َواأل‬: ‫تعاىل يقول‬ ُ ‫نص‬ ‫” َواألَ ْزالَ ُم ِر ْج ٌس ِّم ْن َع َملِ الشَّ يْطَانِ فَا ْجتَ ِنبُو ُه لَ َعلَّ ُك ْم ت ُ ْفلِ ُحو َن‬ ‫رأى املذاهب الثالثة ما عدى املذهب‬ ‫الحنفي بأن كل ما يسكر األنسان إذا‬ ‫ وقليله‬، ‫رشب فهو يف حكم الخمر‬ ‫ ألن النبي صىل‬.‫مثل كثريه حرام‬ ‫الله عليه وسلم قال “ما أسكر كثريه‬ ‫ لذا فإن جمهور‬، ”‫فقليله حرام‬ ‫القهاء أخذوا هذا التعريف أصال‬ ‫ورأوا بأن املوا ّد املسكرة قد حرمت‬ ‫بنص القرآن و كذا حرموا رشب‬ ‫القليل مام يسكر كثريه و حرموا أيضا‬ ‫االتجار بهذه املوا ّد املحرمة‬. ‫ الخمور املصنوعة من عصري‬: ‫حاصله‬ ‫ يحرم رشب ما عدا ذلك من املرشوبات‬.‫الخمر محرمة ونجسة‬ ‫ لكن ال تعد هذه املرشوبات نجسة مثل الخمر وإذا‬، ‫الكحولية‬ ‫انسكب يشء منها عىل رجل فيصح صالته به يف حني ال يصح‬ ‫الصالة بالباس املنسكبة عليها الخمر‬.


Deadly Attraction

EN

Plants are totally dependant on the soil. Because they supply all food necessary for them to survive. There is an extraordinary plant species in the plant kingdom that attracts attention with its striking beauty, different species, and many other features such as reproduction and spreading; and even though this species is also dependant on the soil, its feeding system is different. They are named such as killer plants, deadly attraction, flesh-eating plants. Dionaea Muscipula, that is Venus plant, is one of them. Venus generally grows in humid soil, marshes and mosscovered forests in a wide geography starting from arctic circle extending to tropical regions; and since oyster shell symbolizes goddess Venus in Ancient Rome, it is called by its name. Insects such as ants, flies, spiders, bees, frogs are among their most important quarries. Animals are smothered or crushed to death. After the digestion and absorbance procedures that take a few days, only hard sections such as cuticula that can not be digested are left over.

‫الجاذبية القاتلة‬

ARAB

‫ ألنها تحصل عىل‬، ‫النباتات عالة عىل الرتاب متاما ليك تعيش‬ ‫ فعامل النباتات التي تلفت‬.‫جميع أنواع التغذية من الرتاب‬ ‫ وأنواعها املختلفة يحتوي عىل نوع‬، ‫األنظار بجاملها الفاتن‬ ‫من النبات تختلف طريقة تغذيتها عن اآلخرين وإن كان تابعا‬ ‫ و “الجاذبية‬، ”‫ هذا النوع يسمى “النبات القاتل‬.‫للرتاب أيضا‬ ‫ ومن هذا‬.‫القاتلة” و “النبات املغذّية باللحم” و ما شابه ذلك‬ ‫النوع النبات املسمى بخناق الذباب‬. ‫هو نبات يوجد يف منطقة صغرية من املناطق الساحلية يف‬ ‫ يف الواليات املتحدة‬، ‫واليتي كارولينا الشاملية والجنوبية‬ ‫ حيث ميسك الحرشات‬.)‫وهو نبات الحم (آكل للحم‬.‫األمريكية‬ ‫ وينمو هذا النبات يف املستنقعات‬. ‫بني أوراقه ويقوم بهضمها‬ ‫ فتحل الحرشات محل‬،‫التي تفتقر تربتها إىل النيرتوجني‬ ‫ويصل ارتفاع خناق الذباب إىل‬. ‫النيرتوجني يف غذاء النبات‬ ‫ ويرتكب نصل الورقة من صاممني يتحركان‬،‫ سم‬30 ‫حوايل‬ ‫ وبالسطح العلوي لكل صامم ثالث شعريات‬.‫عىل عرق أوسط‬ ‫ وعندما متس‬.‫ أما الحواف فهي محاطة بأشواك حادة‬،‫حساسة‬ ‫ ينغلق الصاممان بحيث‬، ‫حرشة ما إحدى هذه الشعريات‬ ‫يحبسان الحرشة بداخلهام‬.

www.dunyahelalgidabirligi.org

93


EN The Choice for Quality and Good is the Right to Erase the Bad from the Market

Ahmet Gelir, the vice president of the World Halal Food Union which has been established for providing warranty brand to quality and good, stated in his interview that the idea of a foundation which is based on the concept of Halal Food Foundation has occurred as a result of long discussions about how dependable the products and especially the food we use are. He stated that, the establishing purpose of the foundation is to constitute an non-govermental organization, raise an awareness of food consciousness in our society, while protecting the consumers, opening the way to producers in terms of Re&De, raising the consciousness about new food applications and safe food applications, provide sustainable inspection and bringing the sensitivity for the laboratory and the sensitivity of faith together.

94

www.dunyahelalgidabirligi.org

ARAB


The Potential Power of far east : EN

Malaysia, leader of halal food has a capacity to surpass Black Sea region with its tea production and green areas. This country possessing fertile and rich land is located within group of islands on South East Asia. It is actually ruled by a single monarch/king while it was controlled by several kings during the history. In the business world of Malaysia where poverty and unemployment levels are lower compared to other countries in the region, businessmen with Chinese origin compose the majority. Malaysia which is sufficient for itself in economic terms is in a continuous development with its economy with low inflation and a strong capital investment. The country is also one of the leading countries of canonical food. One of the main targets of Malaysia the annual export of which is 141 billion dollars and annual import of which is 115 billion dollars is increasing the production of canonical food for export and reaching a position of center which exports food products in the context of canonical food with certificate to the countries of the world, particularly to Islamic countries. For this purpose Malaysia established JAKIM (Department of Islamic Development Malaysia), a public institution aiming at granting certificate of being canonical indicating that they produce the products in canonical manner. JAKIM is a leading canonical food certificate institution of the world the credibility of which has currently been approved by United Nations. A brand name which does not bear the sign of JAKIM loses its market share at a proportion of 20%. Malaysia prepared and started to implement the Malaysian standards including the subjects of production, preparing and stocking canonical food in 2004.

:‫ماليزيا‬ ‫البلد املهمش لسوق الحالل‬

ARAB

‫ماليزيا هي الحائزة لحصة األسد يف السوق الحالل وهي‬ .‫بإنتاجها الشاي ومبناطقها الخرضاء تسابق البحر األسود‬ ‫هذه الدولة املالكة ألراض خصبة ثرية تقع يف بقاع الجزر يف‬ ‫ ونسبة الفقر‬.‫ وهي دولة ملكية فيدريلية‬.‫جنوب رشق اآلسيا‬ ،‫والبطالة فيها منخفضة بالنسبة إىل دول املنطقة األخرى‬ .‫أكرث رجال اعاملها يتشكل من من هم ذوو أصول صينية‬ ‫وهي تقف عىل رجليها اقتصاديا ألنها مبعدل تضخم منخفض‬ ‫وباستثامر قوي يف تطور مستمر‬. ‫ من أهدا ف املاليزيا‬.‫وهي يف مقدمة الدول يف الغذاء الحالل‬ ‫ مليار دوالر ويبلغ‬141 ‫التي ببلغ إجاميل التصدير فيها إىل‬ ‫ مليار دوالر هو تضخيم نسبة‬115 ‫إجاميل االسترياد إىل‬ ‫التصدير يف الغذاء الحالل وجعل أراضيها مقرا لسوق‬ ‫ فمن أجل هذا فقد أسست جاكيم حتى‬، ‫الغذاء الحالل‬ ‫ فقد وافقت األمم‬.‫يصدر للمسثمرين شهادة الحالل‬ ‫املتحدة عىل موثوقية جاكيم وعدتها منظمة موثوقة‬ ‫ فمنتج ال يحمل‬.”‫تعطي “شهادة الحالل‬ ‫عالمة جاكيم يفقد من حصتها يف السوق‬ ‫ أعدت ماليزيا معايري‬.20% ‫بنسبة‬ ‫مليزيا الشاملة عىل إنتاج وتحضري‬ ‫ وجعلها‬2004 ‫وتخزين األغضية عام‬ ‫يف حيز التنفيظ‬.

www.dunyahelalgidabirligi.org

95


We express our gratitude to all our associates who contributed.

“I have a good mind to eat” New work of Kemal Özer which is titled “I have a good mind to eat”, and was written up with the aim to answer the question “but, what can we eat?” that was at the top of the agenda after his work “Antichrist in on the plate”; is put up for sale. Production titled I Have A Good Mind To Eat! and marketed with the subtitle of “What Can A Human Being Eat/Should Not Eat?” emphasizes what is a clean food , how should it be. Today ‘clean’ food is of vital importance for almost everybody as the source of health. Well then, which food is clean? What is the meaning of clean exactly? How can we understand whether or not a food is clean (and halal)? For example can a cube sugar be clean which is whitened with calcium phosphate and shaped with chemical adhesives? Or meat or egg of a chicken that is subjected to torture and can not see daylight throughout its life? This book tries to answer these questions. Leader of Food Safety Action Kemal Özer looks for the real meaning of ‘clean food’ that is mentioned in Quran in his book titled I have a good mind to eat!.

‫وأقدم بالشكر الجزيل لكل زميل جدّ و كدّ وساهم‬ ‫ كل كل‬: ‫الشيطان يوسوس‬

‫عندما نرش كامل أوزر كتابه الحائز شعبية كبرية الذي أسامه ب”الشيطان يف الطبق” بدأ الناس‬ ‫ جوابا لهذا السؤال ألف أوزر كتابا آخر وسامه “الشيطان يوسوس‬،”‫يسألون “ماذا نأكل إذا؟‬ ‫ فهو يتعرض لألغذية التي يجب تناولها واألغغذية ايل يجب‬.‫ كل كل” وعرض الكتاب للبيع‬: ‫ فالكتاب قيم و فريد يف بابه‬، ‫االجتناب منها‬. ‫أي األغذية نظيفة‬ ّ ‫ لكن‬.‫األغذية النظيفة مبا أنها مصدر الشفاء ذا أهمية قصوى بنسبة إىل الكل‬ ‫ كيف ميكن لنا أن نف ّرق بني األغذية النظيفة (الحالل) واألغذية‬، ‫وما املراد من النظافة بالضبط‬ ‫ ومؤلف الكتاب هو رئيس حركة‬.‫غري النظيفة؟ الكتاب يبحث عن أجوبة لجميع هذه األسئلة‬ ‫أمن األغذية فهو يبحث يف كتابه هذا عن الغذاء الحالل الذي أمر به القرآن الكريم‬. 96

www.dunyahelalgidabirligi.org




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.