Gezgin

Page 1

GEZGİN A Y L I K

C O Ğ R A F Y A

V E

Sayı:1 - Mart 2013

EFES

K E Ş İ F

D E R G İ S İ

Fiyatı: 7.00 TL (K.D.V. Dahil)

ROMA ŞEHRİ

BURSA evliyalar şehri

“ZAMANI DURDURUN”

www.gezgin.com


2


e d i t ör .,A.ȗ5 +VȘHU )\YKH +LYNP @H`ÛUJÛSÛR ]L 7HaHYSHTH ( Ǹ ;Y\TW ;V^LYZ 2\SL! 2H[! ǸPȴSP ǦZ[HUI\S ;LS! -HRZ! ǦJYH 2\Y\S\ )HȴRHUÛ! 4LOTL[ @ @ÛSTHa @H`ÛU +PYLR[ Y ! 0ȴÛU . YT ȴ @H`ÛU @ UL[TLUP! 0ȴÛR ǸPTȴLR @HaÛ ǦȴSLYP 4 K Y :VY\TS\ ! /HUKL kUN YLU +VȘHU . YZLS @ UL[TLU! ) SLU[ )PSNPU 4VKH +PYLR[ Y ! 4LSPZ (ȘHaH[ -V[VȘYHM ,KP[ Y ! . SN U kaLR ,33, 4HU ,KP[ Y ! 4LY[ (ZSHU . aLSSPR ,KP[ Y ! ,ZYH ka ILR 2VU\SHY ,KP[ Y ! :\aHU @\YKHJHU 4VKH /HILYSLYP ,KP[ Y ! :LKH @ÛSTHa . UJLS /HILYSLY ,KP[ Y ! :LSPU 4PSVȴ`HU :H`MH ;HZHYÛT! +PSLR . UK a 4VKH ,RPIP (ZPZ[HUSHYÛ! @HZLTPU +PaKHY . SȴHO ka[ YR *HUZ\ (R[LT\Y 9LKHRZP`VU! /HS\R 2 YȴHK 2VW\aS\ )HZRÛ! +VȘHU 6MZL[ 4H[IHHJÛSÛR ]L @H`ÛUJÛSÛR ( Ǹ +VȘHU 4LK`H ;LZPZSLYP /VȴKLYL @VS\ * )SVR ,ZLU`\Y[ ǦZ[HUI\S +HȘÛ[ÛT! @H`ZH[ ( Ǹ +VȘHU )\YKH 6R\Y /PaTL[SLYP /H[[Û VR\YOPaTL[SLYP'KVNHUI\YKH JVT +VȘHU )\YKH (IVUL /PaTL[SLYP /H[[Û -H_! HIVUL'KVNHUI\YKH JVT ^^^ KVNHUI\YKH JVT

Se l a m i l e . . O N V D \ à P à ] G D H G H E L \ D W D Y H K D \ D W D G D L U W H P H O \D Sà W D Ŗ O D U à P à ] à RO X Ŗ W X U D Q G H Û H U O H UG H Q E D K V H W P L Ŗ W LN % X G H Û H U O H U ş ] H U L Q H N X U P D \ D Í D O à Ŗ W à Û à P à ] q H W UH I LOâLQ WHNUDU VL]LQOH EXOXŖX\RU ROPDVàQGDQ GROD\à G X \ G X ÛX P X ] P X W O X O X Û X G L O H J H W L U P H N L V W H U L P % L ] G L O L N X O O D Q P D Q à Q E L U Ŗ H N O L RO D Q H G H E L \ D W à VPH W Ō] H O â L Q ì Q V D Q RO P D G X U X P X Q X Y H Y D N D U à Q à K H V D S GàŖà E à U D N D F D N Ō O Í ş G H \ R ] O D Ŗ P à Ŗ E L U L Q V D Q O à N N H Q GL GLOLQ L N X O O D Q P D RQ X U X Q D G D O D \ à N G H ÛL O G L U ú V Ō ] ş Q G H ROGX ÛX JL E L L Q V D Q O à Ûà Q Y D U O à Û à K D N L N L D Q O D P G D Y D U O à Ûà LÍ LQ JH UH N O L JŌU ş \ R U X ] q H W UH I L O E X D Q O D P G D E L ] L P X PX W YD U RO G X ÛX P X ] X Q E L U \ D Q V à P D V à G à U $ U W K X U 5 L P E D X G â à Q ì6H Q L Q E L U D G à P D W P D Q \ H Q L L Q V D Q O D U à Q D \ D ÛD N D O N P D V à Y H \ ş U ş \ ş Ŗ H E D Ŗ O D P D Và G H P H N W L U ú V Ō] ş Q H G H L V W L Q D G H G H E L O H F H Û L P L ] EX X ]X Q \ RO X Q V D G H F H E L U D G à P à G à U (Q E ş \ ş N P X F L ] H V L .X U â D Q â à Q H G H E L \ D W à R O D Q ELU 3 H \ JD P E H UH L Q D Q D Q E L ] O H U K D Q JL ] D P D Q G D Y H K D Q JL P H N D Q G D RO X U V D N R O D O à P H G H E L \ D W W H P H O O L E L U G LULOLŖH L Q D Q à \ R U R O P D O à \ à ] (G H E L \ D W à Q L Q V D Q à Y H Í D Ûà GLULOW H Q E L U Y D V I D V D K L S R O P D V à L Í L Q H G H S W H Q N Ō N O H Q P H VL O D ] à P G à U 7H P H O L H G H E H G D \ D Q P D \ D Q E L U H G H E L\D W EL]LP L Í L Q P H Y ] X E D K L V G D K L R O P D P D O à G à U (G H E L \ D W W D E L ] L P ŌQ H P V H G L ÛL P L ] K X V X V O D UG D Q ELU G L Û H U L G H & H P L O 0H U L Í â L Q ìN H O D P E ş W ş Q ş \ O H K D \VL\H W W LUú V Ō] ş Q G H N L J L E L G H ÛH U O L E L U G X U X Ŗ Y H N à \ P H W L I D GH H W P H V L G L U % X Ō] H O O L N O H U L JŌUG ş Û ş P ş ] K H U F ş POH GLOL G L Q L Q H R O X U V D RO V X Q E L ] L P L Í L Q P ş K L P G L U 3 D N G L O â L Q ì+ H U \ D ] à E L U W H P H O N D ] à \ D N O D Ŗ P D N LÍ LQ Y D UR O X Ŗ X Q J L ] D O D Q O D U à Q D ú V Ō] ş Q ş G X D RO D U D N WH OD NNL H G L \ RU K H U K D U I L Q E L ] L ì+ D U I O H U L <D U D W D Q â D ú JŌW ş UPH VLQ L W H P H Q Q L H G L \ RU X ] 9H V V H O D P â

3


4

iรงindekiler


6 10

(UHKVS\ U\U IH[Û RÛ`ÛZÛUKH I\N UR :LSs\R PSsLZP ZÛUÛYSHYÛ PsLYPZPUKL I\S\UHU KHOH ZVUYH ULTSP IPY 9VTH RLU[P VSHU HU[PR IPY @\UHU RLU[P`KP

4HYKPU KL MHYRSÛ KPUP PUHUÛȴSHY WHYHSLSPUKL ZHUH[ZHS HsÛKHU KH [HYPOP KLȘLYP VSHU JHTPSLY [ YILSLY RPSPZLSLY THUHZ[ÛY ]L ILUaLYP KPUP LZLYSLY IHYÛUKÛYTHR[HKÛY

“roma kenti”

¸aHTHUÛ durdurun”

bursa

kharkov

efes

“evliyalar ΥLOYP¹ )\YZH PSPUPU RLU[ TLYRLaP ; YRP`L UPU I ` R TL[YVWVS RLU[SLYPUKLU ]L LU sVR U M\ZH ZHOPW ȴLOYPKPY

mardin

¸ ͽYLUJP kenti”

<RYH`UH UÛU PRPUJP I ` R ȴLOYP /HYRP] 6ISHZ[Û UÛU PKHYP TLYRLaP ]L I\U\USH IPYSPR[L VISHZ[ÛU /HYRP]ZRÛP 9H`VU\ U\U KH PKHYP TLYRLaPKPY

8 12 5


ROMA ŞEHRİ

1996 yılı içinde, Selçuk Aydın ve Efes yol üçgeninin yaklaşık 100 m kadar güney batısında, mandalin bahçeleri arasında Derbent Çay'nın kıyısında Çukuriçi Höyük saptanmıştır. Arkeolog Adil Evren başkanlığında yapılan araştırma ve kazılar sonucu, bu höyükte taş ve bronz baltalar, iğneler, açkılı seramik parçaları, ağırşaklar, obsidien (volkanik cam) ve sileks (çakmak taşı), deniz kabukluları, öğütme ve perdah aletleri bulunmuştur. Yapılan değerlendirmeler ışığında, Çukuriçi Höyük'te, Neolitik Dönemden Erken Bronz Çağına kadar bir yerleşimin ve yaşamın olduğu saptanmıştır. Aynı tür malzemeler, yine Selçuk, Kuşadası yolunun yaklaşık 8. km'de Arvalya Deresi'nin bitişiğinde Gül Hanım tarlasında Arvalya Höyük saptanmıştır. Çukuriçi ve Arvalya (Gül Hanım) höyüklerinde saptanan eserler ile, Efes'in yakın çevresinin tarihi böylece Neolitik Dönem'e kadar ulaşmaktadır.

6

Fotoğraf: Oğuzhan EDMAN


Myra (Demre) her zaman Likya'nın en önemli şehirlerinden birisi olarak bilinir. En erken sikkeler MÖ 3. yüzyıl tarihlenir. Fakat şehrin en azından MÖ 5. yüzyıl da kurulduğu tahmin edilmektedir. Roma egemenliği döneminde Myra gelişmiş ve zenginleşmiş şehirliler sivil projelere cömertçe para yardımında bulunmuşlardır. Sen Pol Roma'ya gitmek için Andriake Limanından hareket etmeden evvel M.S. 6. yüzyıl da şehri ziyaret etmiştir. Bizans döneminde Myra önemli bir idari ve dini bir merkez olmuştur. Piskoposluk merkezi de olan Myra'da St. Nicholaus IV. yüzyıl başında Piskopos olarak görev yapmış; halka kendini sevdirmiş, inancı uğruna çok acılar çekmiştir. Myra o zamandan sonra hep haç yollu yapılan bir yer olmuştur. Bu bakımdan Demre Hıristiyan Dünyasının her bakımdan ilgisini çekmiştir. Her yıl 6 Aralık'ta Noel Baba etkinliklerini yapmak geleneksel hale gelmiştir. Myra gibi önemli bir şehirden kalabileceği beklenen kalıntıların birçoğunu bugün Demre'de göremiyoruz. Likya'nın en büyük tiyatrosundan kalanlar bugün ayaktadır ve bu aynı zamanda Likya'nın en iyi korunmuş tiyatrosudur. 29 oturma sırası ve 9-10 bin seyirci kapasiteli tiyatro tepeye yaslanmıştır. Bugün bile bazen festival ve oyunlar için kullanılmaktadır.

Fotoğraf: Oğuzhan EDMAN

7


MARDİN zamanı durdurun...

Fırat ve Dicle nehirleri arasında Mezopotamya bölgesinde, tarih boyunca pek çok medeniyet yerleşmiştir. Bir dağın tepesinde kurulmuş olan Mardin, Yukarı Mezopotamya'nın en eski şehirlerinden biridir. M.Ö.4500' den başlayarak Arami Süryani Arami/Süryani Subari, Sümer, Akad, Babil, Mitanniler, Asur, Pers, Bizans, Araplar, Selçuklu, Artuklu, Osmanlı hakimiyetine girmiştir. Güneydoğu Anadolu Bölgesinin Yukarı Mezopotamya havzasında bulunan Mardin, güneyinde Suriye, doğusunda Şırnak ve Siirt, kuzeyinde Diyarbakır ve Batman, batıda Şanlıurfa ile çevrilidir. Mardin dağlarının, Mazıdağı, Derik, Midyat, Savur ve Nusaybin yörelerine sokulan yüksek kesimlerinde, Meşe ağaçlarından oluşan topluluklara rastlanır. Tarihi yapısı bozulmamış ikinci şehir olma ünvanına sahiptir.Mardin şehrinde Kürtler, Araplar, Türkler, Süryaniler ve Ermeniler gibi etnik gruplar yaşarlar.

8


9


“ E V L İYAL AR Ş EHRİ”

Uygarlıklar beşiği Anadolu’nun cennet köşelerinden Bursa ve çevresi, çok eski çağlardan beri yerleşimlere sahne olmuştur. Bölgede eski yerleşim alanlarının yarattığı uygarlıkların günümüzden 7 bin yıl öncesine gittiği, Ilıpınar Höyüğü kazılarında ortaya çıkmıştır. Höyükte yapılan kazılar sonucunda, MÖ. 5200 yıl öncesine dek inen bir yerleşim alanı bulunmuştur.

B

10

ursa bölgesi, MÖ. 4. yüzyılda Bithynia devleti kurulana dek çeşitli kolonilerin ve ülkelerin egemenliğinde yaşamıştı. Ünlü Herodot Tarihi’ne göre, o tarihte Bursa ve civarında var olan tek kent Cius/Gemlik’tir. Cius kentinin kuruluşu MÖ. 12. yüzyıla kadar uzanır. Apamea/Mudanya kentinin ise, MÖ. 10. yüzyılda kurulduğu sanılmaktadır. Uluabat Gölü’nün üzerinde bir adada bulunan Apollonia/Gölyazı’nın ise, MÖ. 6. yüzyıldan daha önce kurulduğu sanılmaktadır. Krezus/Kroisos (MÖ. 561-546) döneminde Lidyalıların egemenliğine giren Bursa bölgesi daha sonra, Pers/İran egemenliğiyle tanışmıştı. Bursa bölgesi, bu savaşlar sırasında çok tahrip oldu. Dedalses, İranlara karşı savaşarak Bursa bölgesinde bağımsız bir Bithynia Devleti kurdu. Ded-

alses’in oğlu Botiras ve onun oğlu Bas/Byas (MÖ. 378-328) Bithynia krallığının ilk kralı sayılmaktadır. MÖ. 2. yüzyılda M.Kemalpaşa yakınlarındaki Melde Tepesi’nde antik Miletopolis, 356 yılında Orhangazi’de Basilinopolis, Sölöz köyünde Pythopolis, Yenişehir’de Otroia, Orhaneli’de Adriani, Karacabey’de Kremastis, Eşkel’de Daskylium, Çekirge’de Plai, Kurşunlu’da Brillos, İznik’te Nicaea antik kentleri kurulmuştu. Bursa’nın kent statüsüne yükselip çevresinin surlarla çevrilmesi, Bithynia kralı I. Prusias (MÖ. 232-192) döneminde gerçekleşmişti. Kartaca kralı Hannibal, Roma imparatoru ile yaptığı savaşı kaybedince, askerleriyle birlikte I. Prusias’a sığınmış. Hannibal, I. Prusias tarafından büyük itibar görmesi üzerine, onun onuruna Bursa kentini kurmuş. Kente

bu nedenle Prusa adı verilmiştir. Şehir merkezine yakın ilk yerleşimin kesin bulguları M.Ö. 2500 – 2700 yıllarını göstermektedir. Antik kaynaklarca bugünkü Bursa’nın kurucusu olarak bilinen I. Prusias’ın imparatorluğu zamanında Uludağ Bursa’sı (Prusa ad Olympium) adını alan şehirden o döneme ait mermerden bir kadın heykeli ve ostotek bulunmuştur.


“KINALI KAR”

CUMALIKIZIK

Bir vakıf köyü olarak kurulan köyde, tarihi doku çok iyi korunmuştur ve Osmanlı erken döneminin kırsal kesim sivil mimari örnekleri günümüze ulaşmayı başarmıştır. Bu özelliği nedeniyle çok ilgi çeken ve ziyaret edilen bir yerleşim yeri olmuştur. Sık sık tarihsel filmlere mekan olmaktadır.

U

ludağ etekleri ile vadiler arasında sıkışıp kalan köylere kızık adı verilmiştir. Diğer kızık köylerindeki köylülerin eskiden Cuma namazı için toplandığı yer olduğundan bu köyün Cumalıkızık adıyla anıldığı söylenir. Bir başka söylence de, Osman Bey'in köyün kurulduğu günün cuma günü olması sebebiyle bu köye "Cumalıkızık" adını vermiş olduğudur. Köy meydanında köy geçmişine ait eşyaların sergilendiği bir de müze (Cumalıkızık Etnografya

Müzesi) bulunur. Köyde, Haziran ayında "Ahududu Şenliği" yapılmaktadır. Ünlü "Cumalıkızık evleri" moloz taş, ağaç ve kerpiçten yapılır, genelde üç katlıdır. Üst katlardaki pencereler kafesli veya cumbalıdır. Ana giriş kapılarındaki kulplar ve tokmaklar dövme demirden yapılır. Evler sarı, beyaz, mavi, mor renklere boyalıdır. Evlerin arasında kaldırımsız, taş döşeli, çok dar sokaklar bulunur. Köyün camisi, caminin yanındaki Zekiye Hatun Çeşmesi ve tek kubbeli

hamamı Osmanlı devrinden kalmadır. Köyde, Bizans devrinden kalma bir kilise kalıntısı da bulunur. Köyde narenciye, ceviz, kestane yetişir.

TARİHİ DOKU

Tarihi dokusu nedeniyle sık sık dizi ve film çekimlerine sahne olur. Örnek olarak Kurtuluş Savaşı'nı anlatan Kurtuluş dizisi, Osmanlı Devleti'nin kuruluşunu anlatan Kuruluş dizisi ve son olarak başrolünü Emrah İpek'in oynadığı Kınalı Kar dizisi burada çekilmiştir.

11


KHARKOV “Харків” 12

Fotoğraf: Oğuzhan EDMAN

(Ukraynaca: Харків, Rusça: Харьков) Ukrayna'nın ikinci büyük şehri. Harkiv Oblastı'nın idari merkezi ve bununla birlikte oblastın Harkivskıi Rayonu'nun da idari merkezidir. Ülkenin kuzeydoğusunda yer alır. 2006 yılı sayımlarına göre nüfusu 1.461.300 kişidir.


KHARKOV‘da Yaşam... Şehrin gelişimindeki yeni aşama Ukrayna’nın Bağımsızlığının Beyan Edilmesi ile başlamıştır. Ekonomik krizler aracılığı ile kötüleşen yeni siyasi çevre Kharkiv’in gelişimi üzerinde olumsuz etki yaratmıştır.

K

harkiv, Ukrayna’nın “Slo bozhanshchyna” olarak bilinen arazilerinin tarihi ve coğrafi merkezidir. Şehir, orman ve bozkır ile bozkır iklim bölgesi sınırında yer alır. Şimdilerde alan ölçü birimi 300 kilometre kareyi aşmakta olup nüfusu yaklaşık 1.470.000 kişiden ibarettir. İnsanlar şu anki Kharkiv bölgesine daha eski çağlarda yerleşmeye başlamışlardır. Slav ırkından olan insanlar, bugünün Donets kasabası haline gelen alana daha 8. yüzyılda yerleşmişlerdir. Kazı bulgularına göre Donets, sadece büyük bir hisar değil, el sanatlarının geçim kaynağı olarak kullanıldığı önemli bir transit ticaret merkezidir. 13. yüzyılın ortalarında Donets Batyi göçebe topluluğu tarafından yerle bir edilmiştir. Efsanevi Donets kalıntıları kentin Güney sınırlarına çıkıldığında kolayca görülebilir. Ukrayna Kazak halkının ve köylülerinin günümüz şehrinin kurucuları olduğuna inanılmaktadır. Bu insanlar 17. Yüzyıl ortalarında Ukraynalıların Kurtuluş Savaşı 1648–1654 yılları döne-

minde bu bölgeye gelmişlerdir. Ukraynalılar, 16. yüzyıl başlarından bu yana sözde Moskovit devletine ait olan boş arazilere yerleşmeye başlamışlardır. Moğol ve Tatarların akınından sonra bölge yıkıma uğramış ve Vahşi Bozkır olarak anılmıştır. Moskovit Devlet göçmenlere ayrıcalıklar tanımış; vergilerini hafifletmiş ve ticarette ve el zanaatlarında kendilerini dokunulmaz kılmıştır. Bu türden olan yerleşimler “Sloboda” (bir diğer değişle “özgür, bağımsız”) olarak anılmaktadır ve 17. yüzyıldan itibaren tüm bölgeye Slobids’ka Ukrayna veya Slobozhanshchyna adı verilmiştir. Rus yerleşimciler ve göçmenler bölgede hemen hemen Ukraynalılar ile aynı zamanda görülmeye başlamışlardır. Böylece iki göç dalgası Slobozhanshchyna’da bir araya gelmiştir: daha büyük olan dalga Batıdan gelmiş ve Ukraynalı göçmenlerden oluşmuştur daha küçük olan dalga ise Güneyden gelmiş ve beraberinde Rus göçmenleri getirmiştir.

13


MARMARİS’te lu”

o d k ı l a “b B

HAFTASONU

irçok değeri bir arada tutan Marmaris'in barlar sokağında ayrı lezzetler, köylerinde ise bambaşka lezzetler bulmanız mümkündür. Deniz ürünleri ve fast food tarzı yiyeceklerin en güzelleri merkezde ve İçmeler beldesindeki restoranlarda servis edilirken, canınız gözleme ya da mantı gibi yerel tatlar istiyorsa Çamlık ve Orhaniye'ye gitmeniz gerekir. Sabah uyandığınızda mis gibi kokular eşliğinde hazırlanan bir köy kahvaltısı ile güne başlamak isterseniz Çetibeli'ye doğru uzanmanız gerek. Ancak yöresel tatlardan olan surha,

14

gumbar ve yedi baharlı gibi lezzetleri tatmak için Marmaris'in köylerine doğru yola çıkın. Ev pansiyonculuğunun da yaygın olduğu bu yörelerde samimi dostluklar da kurabilirsiniz. Uluslararası mutfakları da denemek isterseniz eğer, merkezde ve İçmeler'de bulunan, Çin, İtalyan, Hint ve İngiliz restoranlarından birini tercih edebilirsiniz. Marmaris'ten dönmeden önce yörenin ünlü çam balından almayı unutmayın, tadına doyamayacağınız bu balın devamını arayacaksınız, bizden söylemesi...


MERMERİS MARMARAS

MARMARICE MARMORICE

MARMARİS Ş

ehir şimdi bulunduğu tepede ilk yerleşenleri olan Türkmen´ler tarafından, Bizans döneminde, Mermer-şehri ismiyle kurulmuştur. Menteşeoğulları egemenliği döneminde altın çağını, uluslararası mermer ticareti sayesinde yaşayan bu liman kenti Mermeris adını almıştır. Doğal felaketlerden, yağma ve talandan nasibi alarak yokolan, Fiskos´un eski çağlardaki rolünü Rodos´un fethine yani 1522 yılına kadar üstlenmiştir. “MERMERİS ismi, yunanca´ya Marmaras, italyanca´ya (latince´ye) Marmarice/Marmaris, ingilizce´ye Marmorice olarak, ilgi güncelliklerine göre çevrilmistir. Marmaris ismi, I. Dünya Savaşından sonraki İtalyan işgalinde yoğun olarak kullanılmış ve son-

rasında Cumhuriyet dönemiyle birlikte resmiyet kazanmıştır. Bodrum´lu Herodot ve ünlü coğrafyacı Amasya´lı Strabo, Fiskos´tan antik dönemde, Efes ve Mylasa´nın Doğu Akdeniz’e açılan limanı olarak bahsederler. Her ikisinin yaşadıkları dönemlerde Marmaris´in yerleştiği tepe, ya denizin altında, ya da bir adacık olsa gerek. Herodot´un Marmarisos ismi ile Marmaris´i kastetmesi olanaksız. Bir rivayete göre de Kanuni Sultan Süleyman’ın yaptırdığı halen de Marmaris’de bulunan kaleyi Kanuni Sultan Süleyman’ın beğenmediği ve kalenin mimarını astırdığı için Marmaris isminin Mimaras’dan geldiği söylenmektedir.

15


GÖYNÜK

ANADOLU ŞEHRİ GÖYNÜK, kültürü, tarihi, tabiatı, maneviyatı ve gezilip görülmeye değer birçok zenginlikleri ile tarihi atmosferinde sizleri yaşatabilecek ender bir Anadolu Şehri olması özelliği ile tüm insanlığı beklemek t e d i r. G ö y n ü k i l ç e m i z B o l u İ l i n e bağlı olup il merkezine 98 kilometre mesafede tarihi şirin bir i l ç e d i r. İ l ç e m i z İ s t a n b u l v e A n k a r a gibi iki büyük metropolün tam ortasında ve bu iki büyük şehrin, tabiat güzelliği ve ormanlarıyla a r k a b a h ç e s i k o n u m u n d a d ı r. İ l ç e m i z B i l e c i k , E s k i ş e h i r, A n k a r a ve Sakarya illerinin sınır komşus u d u r. İ l ç e m i z d e , 7 a d e t c a m i , 3 adet türbe, 1 adet hamam, 1 adet Ta r i h i Z a f e r k u l e s i , 2 a d e t r e s m i kurum binası, (Belediye ve Hükümet konağı), 2 adet çeşme, 1 adet tarihi çınar ve muhtelif mimari özelliklerinden dolayı tescillenmiş sivil mimari örneği konut ve işyerleri ile birlikte toplam 127 adet tescilli eski eser b u l u n m a k t a d ı r. B u n u n y a n ı s ı r a Cephe korumalı 40 adet sokak dokusuna katkısı olan binamız b u l u n m a k t a d ı r.

16


Göynük çok eski bir yerleşim birimidir. Friglerle başlayan tarihi vardır.Ancak bununla ilgili bilgiler yeterli değildir. 1966 yılında Göynük’ün Soğukçam köyünde Friglere ait yazılı belge olarak türbeönü kayasının bulunduğu Asar Tepe’deki kalıntılar olmuştur. Bu tarihi kalıntılar bölgede Fgiglere ait bir yerleşim olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu bölge Frigya’nın kuzeyinde kuzeyden gelecek tehlikeler

için bir kale gibi koruyucuydu. Bu bölge Bithnia ile Frigya arasındadır. Sonraki çağlarda iki uygarlığın birden özelliklerini taşıyan eserler ele geçmiştir. Bu sebepten dolayı her iki bölgenin özelliği de birbirine benzemekte olup karışmaktadır. Friglerden sonra Anadoluda Lydia egemenliğine geçmiştir. Lydia yönetimi Bithynia kentlerini egemenlikleri altına almıştır. Perslerin anadoluya gelişinden bu

bölgede etkilenmiştir. Bu durum Büyük iskenderin Anadoluya gelmesi ile son bulmuştur. MÖ.279-74 yılları arasında Bithynia Krallığı burada egemen olmuştur. Bithynia Krallığı Anadolu Romalıların eline geçince MÖ.188’de Roma egemenliği altına alınmıştır. Bizans ve Selçuklu yönetiminden sonra 1323’te Göynük yöresi Osmanlı topraklarına katılmış ve Bursa ve Eskişehir’e bağlı bir voyvodalık

olarak yönetilmiştir. voyvodalık Bolu’dan II. Mahmut emri ile kaldırılmıştır. (1811), yerine iki mutasarrıflık kurulmuştır. Bunlar Bolu – Viranşehir sancaklarıdır. 1865’te Kastamonu’ya bağlanan Bolu sancağı ile Göynük de Bolu mutasarrıflığına bağlı bir kaza durumuna getirilmiştir. Göynük, 1923’te il yapılan Bolu’ya bağlanmıştır ve ilçe statüsü kazanmıştır. Göynük Bolu’nun ilk kazası Göynük’tür.

17


.. .. . ucmak varken yurumek nıye? .

UC. BAKALIM 59euro .99

BARSELONA Barselona'nın geçmişinin İspanya'dan daha eski olması ilginçtir. 9. yüzyılda Katalan bir asilzade aile tarafından kurulmuştur.

Ünlü ressam Picasso da 1895-1900 yıllarında Barselona'da yaşamıştır ve 1900 yılında ayrıldığı Barselona'ya 1901 yılında dönen Picasso 1904 yılına kadar tekrar Barselona'da yaşamış ve "Mavi

Dönemim" dediği ürünlerini yaratmış, fakat 1904 yılından sonra Fransa'ya yerleşmiştir. 1973 yılında Fransa'da ölmüştür.

49euro .99

SARAYBOSNA Saraybosna, ayrıca Bosna-Hersek Federasyonu'nun ve fiilî başkenti Banyaluka olan Sırp Cumhuriyeti'nin de hukukî başkentidir.

18

Bu bölgedeki ilk yerleşim kalıntıları tarih öncesi döneme kadar uzanmasına rağmen modern şehrin ortaya çıkışı 15. yüzyılda Osmanlıların bu bölgedeki hakimiyetiyle birlikte başlar. Osmanlıların

1463'te bölgeyi ele geçirmesiyle şehirde büyük bayındırlık faaliyetleri başlar ve bunun sonucunda Saraybosna, Türklerin Avrupa'da kurduğu en büyük kent olur.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.