ATATÜRK’ÜN BAŞKANLIĞA YANITI:
PADİŞAHLIĞI YENİ YIKTIK
TAYLAN SORGUN’un yazısı 3’te
Erdoğan kabinesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayladığı yeni hükümette Yalçın Akdoğan’ın yer almaması dikkat çekti. Ensar Vakfı skandalıyla gündeme gelen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu da koltuğunu kaybetti www.aydinlikgazete.com
VATAN EMEK NAMUS KURULUŞ: 1921
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
1.5 TL
NEFRET SUCU ISLEMEYIN Perinçek’in Alman Meclisi Başkanı Norbert Lammert’e yazdığı mektup Başkonsolosa teslim edildi: Türk düşmanlığına şans tanımayın
Do u Perinçek
AİHM’ye saygı çağrısı BAŞKONSOLOSLUK binası önünde toplanan Vatan Partililer, “AİHM’ye saygı, kardeşliğe çağrı” sloganı attı. Perinçek’in Alman Federal Meclis Başkanı Prof. Dr. Norbert Lammert’e yazdığı mektubu okuyan İl Başkanı Merkel Erkan Önsel, ardından mektubu Başkonsolosa teslim etti.
LİSTEDE parti içi ve bölgesel dengelerin öne çıktığı görüldü. Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in yerini koruması ekonomi politikalarının devam edeceği şeklinde yorumlandı. HDP ile Dolmabahçe’de basın toplantısı düzenleyen Yalçın Akdoğan ve Mahir Ünal yeni hükümette yer almadı. İçişleri Bakanı Efkan Ala ise kabinede kaldı. 7’de
Dış politikada değişiklik sinyali AKP grup toplantısında “genel başkan” ve “başbakan” sıfatıyla ilk kez konuşan Binali Yıldırım’ın verdiği mesajlar şöyle:
Başkanlık sistemi dahil yeni anayasa çalışmalarını
hemen başlatacağız. Operasyonlar PKK silah bırakana kadar devam edecek. Paralel örgüte karşı mücadelede taviz vermeyeceğiz. Birinci önceliğimiz üreterek büyüyen ekonomi olacak. Dış politikada dostlarımızın sayısını arttıracağız.
sayfa
2
sayfa
3
sayfa
7
sayfa
10
13
RIZA ZELYUT Kılıçdaroğlu’nu Atatürk çarptı
MUSTAFA MUTLU
BİRGÜL AYMAN GÜLER Yeni-Anayasacıların son gizli dostları
MHP’de olağanüstü kurultay için tüm gözlerin çevrildiği Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin verdiği kararı oy birliğiyle onadı. Yargıtay’ın kararını saygıyla karşıladıklarını belirten MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, “Genel Başkanımız 26 Haziran veya 10 Temmuz tarihlerinde MHP’yi olağanüstü ama seçimli kurultaya götürme kararı almıştır. Söz konusu tarihlerde Ankara Arena’da kongre yapılması için salon kiralanmıştır” açıklamasında bulundu. 10’da
MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin grubunda yaptığı konuşmada “Başkanlık ve Partili Cumhurbaşkanlığı”na kapıları kapattı. Bahçeli, “Bizim AKP hükümetine desteğimiz terörle mücadeleyle sınırlıdır” dedi. 9’da
Van’da pusu:
6 ŞEHİT
FOTO RAF: ALPAY TU LU
Suriye’den ABD’ye ‘Vietnam’lı mesaj Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Miktad, PYD safında savaşan ABD Özel Kuvvetlerine Vietnam hatırlatması yaptı
İşçilerin maaş isyanı
Perinçek ve Bahçeli’nin gündemi!
Şeytan neden Tartus ve Jabla’yı hedef aldı
Teröristler 10 TIR’ ate e verdi.
VATAN Partisi heyeti Suriye temasları kapsamında Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Miktad’ı ziyareti etti. Ziyaret sırasında Miktad, federasyonu tartışmaya bile açmayacaklarını belirterek PYD’nin Suriye Kürtlerini temsil etmediğini söyledi. Miktad, PYD safında savaşan ABD Özel Kuvvetlerine “Günü geldiğinde Vietnam’dan daha az kahraman olmadığımızı görecekler” mesajını verdi. MEHMET KIVANÇ’ın haberi 11’de
Köy çocukları ROBOT YAPTI
SABAHATTİN ÖNKİBAR
MEHMET YUVA
7
Başkanlığa değil operasyonlara destek
Gorbaçov’un pişmanlığı
ISSN 2146-2356
sayfa
Sayfa
Sayfa
Yargıtay’dan Kurultay kararı
SEDA AKYÜZ’ün haberi 8’de
‘Kantonları’ garantiye alma operasyonu’ 11
Binali Y ld r m
Devlet Bahçeli
Alman Meclisi yetkili değil MEKTUPTA AİHM’nin aldığı karar hatırlatılarak Alman Meclisi’nin 1915 olayları sırasında soykırım suçu işlendiği konusunda bir karar veremeyeceği vurgulandı. Perinçek, Alman Meclisi’ni “Türklere karşı nefreti kışkırtmayınız” Lammert diye uyardı.
Dengeler gözetildi
İSTANBUL Kartal’da bir konut inşaatında çalışan işçiler ücretleri ödenmediği gerekçesiyle iş bıraktı. 130 işçi, 3 aydır maaşlarını alamadıklarını söylerken alt işveren ise yalnızca 15 günlük bir gecikme olduğunu iddia etti. 6’da
SAMSUN’un Çarşamba ilçesindeki Gökçeçakmak Köyü Ortaokulu öğrencileri konuşan, yemek karıştıran, çiçek sulayan, müzik çalan, yük kaldıran ve daha birçok özelliğe sahip robotlar üretti. Okulda düzenlenen Robotik Bilim Fuarı’nda 30 robot sergilenecek. 4’te
Boğaziçi Caz Korosu Avrupa’da birinci oldu BOĞAZİÇİ Caz Korosu Belçika ve İsviçre’de katıldığı ve ülkemizi temsil ettiği yarışmalarda birinci oldu. 14’te
Potada derbi günü
BU sezon Avrupa kupalarında Türk basketboluna büyük sevinç yaşatan Galatasaray ve Fenerbahçe, Erkekler Basketbol Ligi play-off yarı finalinde karşılaşacak. SPOR’da
PKK’lılar, dün öğle saatlerinde Çaldıran-Doğubayazıt karayolunda durdurdukları 10 TIR’ı ateşe verdi. Bölgeye takviye birlikler sevk edildi. Teröristler saat 17.00 sularında olay yerine giden zırhlı askeri araçların geçişi sırasında yola tuzaklanmış el yapımı patlayıcıyı infilak ettirdi. Saldırıda 6 asker şehit düştü, 2 asker yaralandı. Genelkurmay Başkanlığı operasyonun karadan ve havadan takviye birliklerle sürdürüldüğünü açıkladı. 8’de
2
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
GÜNDEM
HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK halklailiskiler@aydinlikgazete.com
Emeklilere verilen sözler tutulmadı AKP hükümetlerinden beklentilerine tam karşılık alamayan emekliler taleplerini bir de yeni hükümete hatırlattı: ‘Emeklinin derdi öncelikle karnını doyurmak ve çocuğuna, torununa mahcup olmamak’ SİNEM GÜLCAN / ANKARA EN son 64. Hükümet olmak üzere AKP hükümetlerinden beklentilerine karşılık alamayan emekliler, sağlık hizmetlerinden geçim sıkıntılarına kadar taleplerini yeni hükümete anlattı. Sayıları 11 milyonu bulan emeklilerin sorunları da kendileri kadar büyük. Türk Emekli Sen Genel Başkanı Osman Özdemir ile emeklilerin sorunlarını konuştuk. Emeklilere seçim öncesinde verilen vaatlerin yetersiz olduğunu hatırlatan Özdemir, dün kurulan 65. Hükümete emekliler adına bir kez daha acil taleplerini anımsattı. Emeklilerin geçim sıkıntısı içinde yaşadığına dikkat çeken Özdemir, “En düşük emekli maaşı insanca yaşayacak bir ücret seviyesine çıkartılmalı. Emekli maaşları tahsil, çalışma yeri ve iş güçlüklerine göre de kademeli olarak arttırılmalıdır. Yıllık zamlar da toplu sözleşme ile belirlenmelidir. Gerçek bir intibak yasası çıkartılmalı, ödediğimiz primlerin karşılığı verilmelidir. Banka promosyonlarının emeklilere de verilmesi için acilen gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Milli gelir artışından emeklilere de refah payı verilmeli ve enflasyon hesabında gıda maddeleri ağırlığı
Kılıçdaroğlu’nu Atatürk çarptı
G
örüyorsunuz, Avrupa Birliği yöneticileri, Türkiye’nin Atatürk ilkelerine dönmesi gerektiğinden söz etmeye başladılar. Halbuki 2006-2007’lerden başlayarak ona savaş açmışlardı. “Devlet dairelerinden Atatürk’ün resimleri indirilsin!” diyebilecek bir çılgınlığa ulaşmışlardı. Bütün güçleri ile “büyük demokrat Tayyip Erdoğan”ın arkasındaydılar. “Türkiye, Kemalizm ile mücadele etmeden demokrasisini geliştiremez, AB’ye de giremez!” diye nutuklar atıyorlardı. (Bu yıkıcı sürecini, Yabancı Kaynaklara Göre TÜRK KİMLİĞİ isimli kitabımın Kimlik Tartışmaları bölümünde ayrıntısıyla ortaya koydum.) Şimdi Batılılar, diktatörlüğe doğru kayan Erdoğan gericiliğine karşı Atatürk’e sarıldılar. Başta Almanya olmak üzere Avrupalılar Kemalist kesildiler... “Gericilikle bir yere varamazsınız!” diyen Atatürk onları da çarptı...
EĞİLİP BÜKÜLDÜ
Türk Emekli Sen Genel Ba kan Osman Özdemir, arkada m z Sinem Gülcan’a yakla k 11 milyon emeklinin sorunlar n anlatt .
arttırılmalıdır” ifadelerini kullandı. Emeklilerin sağlık hizmeti alma konusunda da oldukça zorlandığını vurgulayan Özdemir, “Emeklilerin devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri ve polikliniklerden ek ücret ödemeden yararlanması ve ilaç bedeli, ortez, protez gibi iyileştirme araç ve gereçlerinin ve hastane bakım bedellerinin devlet tarafından tamamının karşılanması için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır” diye konuştu.
‘HUZUREVLERİ ÜCRETSİZ OLMALI’ Sosyal güvenlik yasalarından emeklilikte yaşa takılanlara kadar emeklilik alanında yaşanan sorunlar karşısında taleplerini sıra-
layan Özdemir şöyle devam etti: “Emekliler için sosyal güvenlik yasaları genişletilmelidir. Huzurevi, dinlenme tesisleri gibi yerlerin kapasiteleri arttırılmalı, emekli evleri kurulmalı, huzurevleri ücretsiz olmalıdır. Emeklilikte yaşa takılanların mağduriyeti giderilmelidir. AYM kararıyla emekli olacak memurların ikramiye hesaplamasında 30 yıllık üst sınır kaldırıldı. Ancak AYM kararları geriye işlemediğinden eski emekliler bundan faydalanamamaktadır Bir kanun teklifiyle bu haktan yararlandırılarak haksızlık giderilmelidir. Hayatını kaybetmiş emeklilerin, eş ve çocuklarına ödenen maaşlar da asgari geçim standardının altında kalmayacak şekilde yükseltilmelidir.”
Görüyorsunuz, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, son aylarda tam bir U dönüşü yaptı. Artık hiç “Yeni CHP” demiyor. (Onun Yeni CHP’sinin bir yıkım projesi olduğunu “Y-CHP” isimli kitabıyla ortaya koyan Turhan Özlü’nün kulakları çınlasın.) Şu an Kılıçdaroğlu büyük bir coşkuyla Eski CHP’nin ilkelerini dillendiriyor. Hatta hızını alamamış ki Vatan Partisi’nin sloganlarına sarıldı. 19 Mayıs’ta gençlerle yürürken, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” diye bağırmış. TBMM’de Meclis Başkanı İsmail Kahraman’a karşı da “Türkiye laiktir laik kalacak!” diye slogan atmış. Hay Maşallah! Koltuğun altından çekildiğini anlayınca bakın neler söylemeye başladı. Halbuki kendisi değil miydi “Laiklik karın doyurmuyor!” diyerek AKP çizgisinde laiklik çıkışları yapan? Mustafa Kemal’e asker olmayı bırakın; onun üstünü çizmeye kalkışmadı mı? “1930’ların CHP’si değiliz!” derken Atatürk’ün şanlı devrim yıllarını reddet-
Rıza ZELYUT rizazelyut@gmail.com
medi mi? Atatürk’e soykırımcı diyen Selina Özuzun Doğan’ı partisinden milletvekili yapmadı mı? Atatürk CHP’sini ırkçı-ulusalcı diye karalayan Sorosçuları milletvekili listelerine o yazmadı mı?
PKK’LI DOSTLARI YUHALADI Kılıçdaroğlu, genel başkan olduğu 2010’dan bu yana; AKP’ye Kürt Açılımı denilen Türkiye’yi bölme konusunda destek vermedi mi? “Getirin Meclis’e destek verelim!” diyen o değil mi? PKK elebaşısı Öcalan’ın istediği “Akil Adamlar” projesini bütün gücüyle desteklemedi mi? Ermeni soykırımı yanlılarını kılavuz edinmedi mi? PKK’nın ve Barzani’nin çıkarlarını savunan ve Amerikan istihbaratı ile özel bağları olan Murat Özçelik-Sezgin Tanrıkulu gibi isimleri; CHP ile hiçbir ilgileri yokken Parlamento’ya taşıyan hatta kendisine danışman yapan o değil mi? Parti içindeki Atatürkçüleri dışlayıp PKK sempatizanı Amerikancı liberalleri ve Ermenicileri kendisine dost edinen o değil mi? Öcalancı cepheye bunca katkısına karşın pazartesi günü haberlerde gördüğüm şu: HDP’liler kürsüden Kılıçdaroğlu’nu yuhalıyorlar... Hani dokunulmazlık konusunda istemeden de olsa azıcık evet dedi ya...
BOP ELEMANI Bu evet; Kılıçdaroğlu’nun koltuğunu kurtarmak için yaptığı hamlelerden birisidir... Artık CHP ona güvenemez. Atatürk düşmanıdır. Laiklik karşıtıdır... Sorosçular tarafından kuşatılmış ve teslim alınmıştır. “Muaviye’den Erdoğan’a DİN VE SİYASET” isimli kitabımda gösterdim. O; ABD tarafından Ilımlı İslami Lider sanılarak iktidara taşınan Erdoğan’ın Ortadoğu projelerine destek vermesi için bir komplo ile CHP’nin başına getirilmiştir. Amerika bunu projesinde açık açık yazmıştır (Din ve Siyaset, s. 255) Dün gericiliğe ve bölücülüğe destek ve-
rirken kimliğini göstermişti. Bugünkü dönüşü bir aldatmacadır. Bunca seçim kazanan Tayyip Erdoğan bile onun kadar yapışmadı o koltuğa... Başarısızlığına, cumhuriyetin kurucu ilkelerine ve Atatürk’e ihanetine karşın hâlâ orada oturuyor... Kılıçdaroğlu CHP’nin başından gitmez ise bu CHP’nin ileride daha da güç duruma düşeceğini, elindeki belediyelerin bir kısmını da AKP’ye kaptıracağını şimdiden söyleyebilirim. CHP’liler daha ne bekliyorlar? Parti gitsin ama Kılıçdaroğlu kalsın mı diyorlar? Şu beğenmedikleri MHP delegesindeki cesaret ve parti sevgisi CHP delegelerinde yok mu? Bu zat-ı muhtereme ne zaman git diyeceksiniz?
OLMADI MUHARREM BEY! CHP’de bu tıkanmışlığa karşı bir umut olmaya çabalayan Muharrem İnce, dokunulmazlıkların kaldırılmasına evet denilmesine kızmış. HDP’liler Diyarbakır’da AKP’yi bırakıp CHP’lileri yuhluyor; Muharrem bey ise onlara ince ince işaretler çakıyor. Bu HDP dalkavukluğu CHP’ye oy getirse idi, Sayın Baykal döneminde Güneydoğu’da yüzde 5 olan oylarınız, açılımcı Kılıçdaroğlu zamanında yüzde 1’e düşmezdi. Size o kesimden ekmek yok Bay İnce... Onlar, AKP’nin yedek güçleridir... Birbirlerini kesseler bile oylarını başkalarına vermezler. Gerici kardeşliğinin raconu budur. Bunu hâlâ öğrenemedi isen işin çok zor... Rengini belli et... Bukalemun taktiği ile CHP’nin başına gelemezsin. Görüyorsun, Kılıçdaroğlu ne hale geldi. Ona bak, ibret al, partinin merkezinde dur... Yoksa Atatürk seni de çarpar!
3
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
GÜNDEM
HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK halklailiskiler@aydinlikgazete.com
Mustafa MUTLU
‘BAŞKANLIK’ TEKLİFİNE ATATÜRK’ÜN YANITI:
Başınıza yeni padişah mı arıyorsunuz!
Mustafa Kemal Atatürk kendisine ‘Gazi Paşam biz düşündük, diyoruz ki, Amerika’daki gibi başkanlık olsun siz de başkan olunuz’ teklifinde bulunan 5 mebusa öfkeyle yanıt verir: ‘Başkanlık kuruluş esaslarımıza aykırıdır. Bir daha bunun sözünü bile duymak istemem’
B
u tarihi sözler Cumhuriyet’in ilanı günlerinde imzasını Gazi Mustafa Kemal diye atan Atatürk’e aittir. Peki bu sözler öfke ile kimlere, ne zaman, neden söylenmişti... “...Başınıza yeni padişahlar mı arıyorsunuz” sözlerinin devamı da şöyle: “Bana o teklifinizi bir daha sakın getirmeyiniz.”
YALMAN VE ATAY “Gazetecilik mesleğine” 1957 yılında zamanın önde gelen gazetelerinden Vatan gazetesinde başlamıştım. Başyazar Ahmed Emin Yalman, bir gün bana şu öğüdü vermişti: “İyi bir gazeteci ve ileride iyi bir yazar olmak istiyorsan yakın tarihimizi iyi bilmelisin.” 1964 yılında bedii Faik ustamın Dünya gazetesinde haber müdürü olduğum zamanlar başyazarımız Falih Rıfkı Atay da bir öğüt vermiş ve şöyle demişti: “İleride iyi bir yazar da olmak istiyorsan 1907’den 1938’e kadar olan zamanları iyi incelemelisin. Yazılarına belge koymalısın. Okura öğretmenlik yapmamalısın ve kararı okura bırakmalısın.”
NEMRUT PAŞA DİVANI 30 Ekim 1918 Mondros Teslimiyet Anlaşması ardından em-
peryalist işgal devletleri, Padişah Vahdettin, sadrazam Damat Ferit Nemrut Paşa Harp Divanı’nı kurdurmuşlar, bütün milliciler, millici yazarlar, komutanlar, siyasetçiler tevkif edilerek Bekirağa Bölüğü Mapushanesi’ne konulmuşlardı. Kalpakllı Kuvvacı yazar denilen Falih Rıfkı Atay ve Yalman da Nemrut Paşa Harp Divanı’nca arananlardandılar. O iki ustanın öğüdüne uyarak o zamanları yaşayanlarla konuşarak ve bir gazeteci olarak altı ayrı tek kaynak belgesel hazırladım. Yayımladım.
BAYAR VE MEBUSLAR Şimdi Atay ustamın öğüdüne uyarak belgelerle anlatıyorum. Cumhuriyet’in ilanı günleridir. Beş mebus İttihat Terakki Dönemi’nden başlayarak, Kuvayı Miliye, dünyanın dördüncü büyük devrimi olan Milli Mücadele ve Anadolu İhtilali zamanlarında Mustafa Kemal Paşa ile yakınlığı olan, yakınlığını bildikleri Celal Bayar’a gelmişler. Bayar bana İttihatçı Dr. Fahri Bey’in de yanında ve kendi evinde şunları anlatmıştı: “Cumhuriyet’in ilanı günlerinde beş mebus bana gelerek ‘Amerika’daki gibi başkanlık olsun, Gazi Paşamız da başkan olsun’ dediler. Kendilerine şu cevabı verdim: ‘Bunu Gazi Paşa’ya iltifat için söylüyorsanız o
CUMHURİYETÇİ BİRLİK PLATFORMU PANEL SOSYAL DEMOKRASİ İLE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ TALEPLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİ SOSYALİST ENTERNASYONAL CHP’DEN NASIL BİR ANAYASA İSTİYOR?
“Sosyal Demokrasi 19081998” kitab n n yazar DR. HASAN LER
24. Dönem Milletvekili Avukat D LEK AKAGÜN YILMAZ
Ara t rmac Yazar M. FA K KURTULAN
Tüm vatanseverler davetlidir. YER : ADEN OTEL/KADIKÖY TARİH : 29 MAYIS, 2016 - Pazar SAAT : 15.00 Not: Otel yönetimi salon kirası ve ikram karşılığında kişi başına 15.- TL talep etmektedir.
Gorbaçov’un pişmanlığı ve alınması gereken ders!
B
Atatürk Meclis ç k nda
TAYLAN SORGUN
mustafa0mutlu@gmail.com
ir zamanlar Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği diye dev bir ülke vardı. ABD’nin dünyadaki tek korkulu rüyasıydı. ABD, Sovyetler Birliği’nden korkusundan bugün yaptığını yapamıyor, dünyada istediği gibi at koşturamıyordu. Bu ülkenin ne kadar sosyalist olduğu elbette tartışılabilirdi ama sadece varlığıyla bile ABD başta olmak üzere tüm emperyalistlerin “yayılmacı” politikalarını engellediği su götürmez bir gerçekti. ABD bilimde, ekonomide, devlet hizmetlerinde, sporda, kültürde, sanatta kısacası her alanda tek rakibi olan SSCB’yi bölmek, yok etmek için önce “din”i, sonra “etnik farklılıkları” kullandı. Ajanlarıyla; yıllarca SSCB halkını, “Sizde demokrasi yok. Baksanıza hangi milletten olduğunuzu bile söyleyemiyor, dininizi yaşayamıyorsunuz” diyerek kışkırtıp durdu. Kamuoyu bölünmeye hazır hale getirilince de yıllardır Komünist Partisi’nde etkin görevlerde bulunan ama “liberal görüşleriyle” bilinen Mihail Sergeyeviç Gorbaçov ortaya çıktı. Gorbaçov, 1985-1991 yılları arasında SSCB’nin son lideri oldu. ABD’nin ve Avrupalı emperyalistlerin güdümüne girdi. Sözüm ona “soğuk savaş”ı bitirmek adına ABD başkanları Ronald Reagan’ın ve George Bush’un her dediğini yaptı! Perestroika (yeniden yapılanma) ve glastnost (açıklık) adını verdiği reformları hayata geçirdi. Sosyalist sistemi dağıttı, kapitalizmin önünü açtı. Sonra da koskoca Sovyetler Birliği un ufak oldu; dağılıp gitti! Böylece ABD başta olmak üzere Batı’nın korkulu rüyası, öldürülmüş oldu. Sadece SSCB halkı değil, milyarlarca insan korunmasız kaldı; Batı kapitalizminin ve emperyalizminin açık hedefi haline geldi! Sinsi Batı da elbette Gorbaçov’un bu hizmetlerini karşılıksız bırakmadı; 1990 Nobel Barış Ödülünü ona verdi. Gorbaçov, 1991’de siyaset dışı kaldı. Ondan sonra ülke ülke dolaştı; kapitalizmin ateşli savunucusu olan vakıfların ve lobilerin düzenlediği konferanslarda, “ne kadar iyi bir şey yaptığını” anlatıp durdu. Glasnostu övdü, Perestroika’yı
156+318! Abdullah Gül’e sormaya devam ediyoruz. Söz sırası Mücahit Ataman’da: “Abdullah Bey... ‘Huber Köşkü Kenan Evren’i bile gördü ama sizin kadar halka saygılı, demokrasinin şeffaflık rejimi olduğuna inanan, Allah’tan korkan, kul hakkının hesabını veren bir cumhurbaşkanı daha görmedi! Sizi yürekten tebrik ediyorum’ demeyi çok isterdim ama ne yazık ki bunların tam tersini yaparak tarihe geçtiniz!”
yere göğe sığdıramadı. Sosyal Demokrat Parti diye bir parti kurup tekrar siyasete dönmeyi denedi ama kimse yüzüne bile bakmadı! Bu arada ufacık bir ayrıntı: İnanamayacağınız kadar zengin oldu! Bu arkadaş iki yıldır ölümle pençeleşiyor. Bu yüzden olsa gerek, İngiliz Sunday Times’a konuşmuş ve SSCB’yi dağıttığı için pişmanlık duyduğunu söylemiş... Sovyetler’in çöküşünün Washington’da büyük bir sevinçle karşılanmasından duyduğu rahatsızlığı 25 yıl sonra ilk kez dile getirmiş: “Belli etmemeye çalışsalar da ABD’liler ana jeopolitik rakiplerini etkisiz hale getirme fikrinden memnuniyet duyuyorlardı. Masanın altında keyifle ellerini ovuşturuyorlardı. SSCB dağılınca dünyanın patronu olduklarını düşündüler.” Sonra da asıl bombasını patlatmış: “SSCB’nin yeniden kurulmasını çok istiyorum.” Türkiye Cumhuriyeti’ni çökertmek, dağıtmak, bölmek isteyen alçaklar: Sizin de aklınız, ölüm döşeğinde başınıza gelmesin! Bu güzel ülkeye yazık etmeyin... Kendileri durmadan büyürken, güçlerinin yettiği her ülkeyi bölüp parçalayan ve uygun lokmalar haline getirdikten sonra da afiyetle yutan emperyalistlere alet olmayın! Hayır, “İlle de olacağım. Ben kazanacağım paraya, alacağım yaldızlı barış ödüllerine bakarım” diyorsanız... Allah belanızı versin!
Sivas Kongresi 4-11 Eylül 1919
böyle şeyleri kabul etmez. Bunu inanarak söylüyorsanız Gazi Paşa’dan çok sert cevap alırsınız. Sakın haa böyle bir teklifte bulunmayınız’ demiştim. Anlaşılıyordu ki Gazi Paşa’ya yaranmak istiyorlar ya da bizim mücadelemizi anlayamamışlar.” 1957 yılından bu yana Türkiye’nin bütün siyasi dönemlerini arka planları ile bir gazeteci yazar olarak yazdım ve yaşadım. Hala da öyle...
KURULUŞ İLKELERİMİZE AYKIRI Belgeselini yazdığım Altay Paşa o gün Mustafa Kemal Paşa’nın odasının yanındadır. Ve Altay, Mustafa Kemal’in en yakınlarındandır. Ve işte o beş mebus Gazi Paşa ile görüşmek için gelmiş ve içeri alınmışlardır. Söyledikleri şudur: “Gazi Paşam biz düşündük, diyoruz ki, Amerika’daki gibi başkanlık olsun siz de başkan olunuz...” Altay Paşa’dan dinlediğime göre Gazi Paşa Atatürk’ün cevabı büyük bir öfke içinde şöyledir: “Bakın Erzurum Kongresi neydi? Meclisti. Sivas Kongresi neydi? Meclisti. Peki siz şimdi neredesiniz? Meclistesiniz. Sizler bizim esaslarımızdan olan meclisin ne olduğunu hala idrak edememişsiniz. Her devletin bir kuruluş esası vardır. Bizim kuruluş esaslarımızın başta gelenlerinden birisi, hatta en başta geleni meclis üstünlüğüne dayanır. Siz galiba Amerika’nın kuruluş esaslarını da bilmiyorsunuz. Bizde başkanlık kuruluş esaslarımıza aykırıdır. Kaldı ki padişahlıktan yeni kurtulduk, başınıza yeni padişahlar mı arıyorsunuz? Bir daha bunun sözünü bile duymak istemem. Ne demekmiş başkanlık? “
KOMUTANLAR VE MECLİS Beş mebus oradan pişmanlıkla ayrılmışlar. Kendi aralarında konuşuyorlarmış: “Hata yaptık, Gazi Paşa’nın bunu kabul etmeyeceğini hesap edemedik.” Yazdığım Altay Paşa belgeselinden bir kesit de şöyle: “İkinci meclis seçimleri yapılmıştı. İşte bu ikinci meclistir ki, Cumhuriyet’i ilan edip padişahlığı ve hilafeti lağvederek Gazi Mustafa Kemal Paşa’yı Cumhurbaşkanı seçmiştir. O zamanki kanunlara göre hem kumandanlık hem milletvekilliği bir arada bulunabiliyordu. Komutanlar askerlik ödevi müsait olunca meclise gelip müzakereleri takip edebiliyorlardı.”
KURUCU KUVVET VE GÜÇ Kuruluş zamanlarıdır. Bayar da İnönnü de bana şöyle demişlerdi: “Kuruluş zamanlarındaki mecliste ordu komutanlar vasıtası ile meclisteki milletvekilleri yanında kurucu gücün içindeki vazifede bulunmuşlardı. Onlar da seçim bölgelerinden seçilmiş olarak gelmişlerdir.” Zamanın kuruluş şartları ve vazifeler...
KOMUTAN ÖFKELERİ Altay Paşa, Gazi Mustafa Kemal’e o beş mebusun taleplerini öteki komutanlara anlattığında o komutanlar da öfke duymuşlar ve şöyle demişler: “Bunlar Amerika’nın kuruluşundan habersizler galiba. Böyle bir teklifi Gazi Paşa’ya hangi cüretle götürdüler ki... Gazi Paşa doğru söylemiş, padişahlığı yeni kaldırmadık mı?”
GÜNÜN SORUSU Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, yeni kabinede Milli Eğitim Bakanı oldu... Sorum onu atayan iradeye: Denizci ve hukukçu olan İsmet Yılmaz ne anlar eğitimden?
Erdoğan Devleti’nin kabinesi! Yeni Bakanlar Kurulu açıklandı... Başbakan Binali Yıldırım: Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemindeki İDO Genel Müdürü... Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu: Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemindeki İSKİ Genel Müdürü... Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya: Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ın propaganda başkanı... Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik: Erdoğan’ın eski Başdanışmanı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: Erdoğan’ın arkadaşı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak: Erdoğan’ın damadı. Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç: Erdoğan’ın eski Özel Kalem Müdür Yardımcısı. İçişleri Bakanı Efkan Ala: Erdoğan’ın eski Müsteşarı. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi: Erdoğan’ın aile dostu, tatil arkadaşı... Maliye Bakanı Naci Ağbal: Er-
SIR! Yeni hükümette liste dışı kalanlar kırgın ama hiçbiri ağzını açamıyor! “Reis”in iradesine meydan okumak ha... Nerede bu morkolozlarda o cesaret? Ne varsa yine kadınlarda var! Can Dündar’a sıkılan kurşunda nasıl karısı siper olduysa, dün de kabine dışı kalan AKP’nin eski Bakanı ve MKYK üyesi Hayatı Yazıcı’nın eşi Selma Yazıcı öne atıldı ve sosyal medya hesabından “Bazılarının vazgeçilmezliğinin sırrı ne?” diye sitem etti! Selma Hanım elbette bu “sır”rı hepimizden iyi biliyordur. Açıklasa da biz de öğrensek! doğan’ın eski Başdanışmanı. Bu kabine, Erdoğan Devleti’nin ilanıdır! “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti” demek, Erdoğan’a haksızlık olur...
GÜNÜN İSYANI AKP il örgütleri, şu anda harıl harıl duvarlarındaki Ahmet Davutoğlu’nun devasa fotoğraflarını yırtmakla meşgulmüş... Hatta memleketi Konya’daki AKP İl Örgütü bile... İsyanım kendilerine: “Vefa”, sizin yüzünüzden boza ve semt ismi olmaktan bile çıkacak!
4
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
ANKARA İmsak 03:29 Güneş 05:19 Öğle 12:53 İkindi 16:46 Akşam 20:14 Yatsı 21:54 Ankara: 22/12 g
İstanbul: 22/18
g
İzmir: 24/18 g
SÖZ VE IŞIK
Yaşar Nuri ÖZTÜRK info@yasarnuri.com
Laiklik, iktidar erki ve din
İ
ktidar erkinin arkasına dini koymak ne demektir? Allah adına birinin veya bir kadronun kitleyi yönetmesi demektir. Kur’an bunu kapatmış, bu devri bitirmiş. Nasıl bitirmiş? Cenabı Hak, neden peygamberliği Hz. Muhammed’le bitirdi? Birkaç hikmeti var. Bir tanesi de şu: Artık, Allah adına insanları yönetecek kişiler devri bitti. Kur’an bunu bitiriyor. Çünkü böyle bir sıfat olsa olsa peygamber unvanı taşıyan bir insanın olur. Kaldı ki, Kur’an o peygambere bile, kitleyi devlet başkanı veya yönetici sıfatıyla yönetmeye kalktığı anda hemen sosyal mukavele (bey’at) ve şûra emri veriyor. Onlarla mukavele yap ve şûrayı, yani karşılıklı denetimi işleterek öyle yönet diyor. Peygamberliğin bittiğini ilan edip teokrasi devrini kapatan Kur’an onun yerine şunu koymuştur: Egemenlik erkinin arkasına kitlenin iradesi oturacak. Mutlak hakim Allah’tır. Tamam, o ontolojik bir kavramdır. Bunun anlamı teokrasi değil. Halk bunların ayrıntısını bilmez. Mutlak hakim olan Cenabı Hak kendine iman etmiş olanlara diyor ki: “Yönetimde, kitle, kaderi konusunda söz sahibi olsun!” İşte şûra ve bey’at ilkesi bu emrin yerine getirilişini gösteriyor. Siyasal İslam denen, esasında ise İslam’ın başının en büyük derdi olan saltanat dinciliği “Söz Allah’ındır, hüküm O’nundur!” diyerek ortaya fırlıyor. Dediği, ilke olarak doğrudur. Ama onun akıl ve Kur’an penceresinden açıklanması gerekir. Onu yapmıyor. Sözü söylüyor, açıklama işini, Resul evladının katili Emevî saltanatçılarının yaptığı gibi yapıyor. Bu Emevî melaneti için Hz. Ali’nin söylediği bir söz var. “Hak bir sözü, bâtılı murat ederek kullanıyorlar” diyor. Siyasal İslamcıların günümüzde yaptıkları budur. Kur’an, hakimiyet sözünü kullanmıyor ama “Hüküm Allah’ındır” diyor. Hüküm Allahınsa, Allah hükmediyor. Ne diyor? İnsan hayatının olmazsa olmaz ilkelerine -evrensel ilkeler onlar- akla atıf yapıyor. Onları dikkate alarak kitleler, yönetimlerinde söz sahibi olacaklar. Kur’an’da bunun adı şûra. Şimdi şûrayı padişahın danışman tutması şekline dönüştürüyorlar. Ve bakıyorsunuz, şûra, Ortadoğu despotizmlerinin hatırı için anlam kaydırmalarına uğratılarak, adeta yok ediliyor. İRTİCA İNSANLIĞIN EN BÜYÜK DERDİ İslam’ı bir hanedanlık ve padişahlık ideolojisi halinde tanıtıp buna din diyenler ve bu sahte dini geçerli kılmak için de laiklik düşmanlığı yapanlar var. Bunlar Müslümanı geri götürmek, cahiliye devrine döndürmek, Kur’an’ın yıktığı örflerin zindanına tıkmak istiyorlar. Niçin? Kendi çıkarları için. Kendilerini Allah’ın vekili yerine koydurup kitleyi egemenlikleri altında tutmak için... Bu zihniyet ve gayretler, kelimenin tam anlamıyla irticadır. İrtica, geriye gitmek, geriye götürmek demektir. Daha doğrusu, irtica hayatı geriye adım attırmaya kalkmaktır. Bu zihniyet de kitleyi, insanlığı geriye, cahiliye devrine götürmek istiyor. Bu zihniyetin bugünkü uzantılarının tümü irticadır. Bunun uzantıları neyse irtica odur. Ve irtica, insanlığın en büyük derdidir. Çünkü Allah’ın iradesi aksine iş yapmayı Allah’ın adını ve dinini istismar ederek yürütmek istemektedir. Bir de şunu bilmek lazım: Bu cahiliye tutkusunun doyma noktası yoktur. Bunun tatmini, doyması, acıması söz konusu değildir. Peygamberinin öz evladına bile acımamış, onunla uzlaşmamış, ona hoşgörülü davranmamıştır. Ayağını sağlam bastığı anda, öz peygamberinin yavruları dahil, hiç kimseye acımaz. Modern dünyada, bu işi kan ve dehşete gitmeden çözmenin tek yolu, laiklik ilkesinin titizlikle ve aşındırılmadan işletilmesidir.
Antalya: 24/18 g
İSTANBUL İmsak 03:38 Güneş 05:31 Öğle 13:08 İkindi 17:04 Akşam 20:32 Yatsı 22:16 Adana: 27/17 g
Diyarbakır: 28/13 b
Erzurum: 20/4 d
Sivas: 22/5 i
Tunceli: 25/8 b
İZMİR
İmsak 04:01 Güneş 05:46 Öğle 13:15 İkindi 17:06 Akşam 20:32 Yatsı 22:09
Trabzon: 24/14b
TOPLUM
HAZIRLAYAN: ÖZLEM KONUR USTA halklailiskiler@aydinlikgazete.com
Köy çocukları robot yaptı
Zonguldak: 19/15
i
Bursa: 23/14 i
Konya: 23/1 i
22 yıl sonra ortaya çıktı Hatay’da türleri belirlemek amacıyla yapılan çalışmalarda, Türkiye’de 22 yıldır görülmediği için nesli tükendi sanılan kayalık gerbili türü fare kapana yakalandı.
Robotla r bilişim ı okulun teknolo jileri öğretm e Çakır ile ni Akarcan öğrencil hazırlayan e eğleniy r hem or hem de öğreniy or.
Ortaokul öğrencileri konuşan, yemek karıştıran, çiçek sulayan, müzik çalan, yük kaldıran ve daha birçok özelliğe sahip robotlar üretti. Okulda düzenlenen Robotik Bilim Fuarı’nda 30 robot sergilenecek.Fuarın maliyetini ise TÜBİTAK ve köy kooperatifi üstlendi SAMSUN’un Çarşamba ilçesindeki Gökçeçakmak Köyü Ortaokulu öğrencileri, okullarında düzenlenecek fuar için birbirinden hünerli robot tasarladı. Daha önce de tasarladıkları robotlarla birçok fuar ve yarışmaya katılan öğrenciler, bu kez kendi okullarında düzenlenecek fuar için robot yapıyor. Çiçek sulayan, yemek karıştıran, görev bildiren, müzik çalan, konuşan, yük kaldıran ve daha birçok ilginç özelliklere sahip robotları okulun bilişim teknolojileri öğretmeni Akarcan Çakır ile hazırlayan öğrenciler hem eğleniyor hem de öğreniyor. Robotların yazılımlarından devrelerine kadar her aşamasıyla büyük bir dikkatle ilgilenen öğrenciler, karşılaştıkları sorunları öğretmenleriyle aşmaya ve en iyi robotları ortaya çıkarmaya çabalıyor.
TEOG DIŞINDA DA YAPILABİLECEKLER VAR Robotların sergileneceği Gökçeçakmak Köyü Ortaokulu’nda düzenlenecek fuarın maliyetinin bir kısmı TÜBİTAK tarafından karşılanırken kalan kısmı da köy kooperatifi üstlendi. Öğretmen Çakır, okulda robotlarla ilgili çalışmaları 5 yıldan bu yana yaptıklarını söyledi. Öğrencilerin, bu çalışmalarla TEOG dışında da bir şeyler yapabileceklerini gördüklerini dile getiren Çakır, “Derslerinde başarısız olan öğrencilerimiz bile burada bir şeyler yapmaya başladı. Öğrencilerimiz artık kantine değil, robot odasına koşuyor. Öğrencilerimizin sadece karnı değil, beyni de aç” dedi. Öğrencilerin robot yapımı ile uğraşırken sorunlara çözüm
üretme yeteneklerini de geliştirdiklerini vurgulayan Çakır, algoritma yazılımını öğrendiklerini belirtti. Okullarında geçen yıl bilim fuarı düzenlediklerini, bu yıl yapacakları fuarı robotik alanda gerçekleştirmeyi kararlaştırdıklarını anlatan Çakır, bunun da bir köy okulunda ilk kez yapıldığını kaydetti. 25-26 Mayıs’ta düzenlenecek Robotik Bilim Fuarı’nda 25 proje kapsamında 30 robot yer alacak. Okulun 8. sınıf öğrencisi Kerem Yılmaz da robotlarla ilgili araştırma yapmayı sevdiğini dile getirerek, “Yaşıtlarım bu gibi şeylerle pek uğraşmaz ama benim ilgim var. Uğraştığım robotum, drone. Onu geliştirmeye çalışıyorum” dedi. 6. sınıf öğrencisi Rıdvan Salih Olgun da robot yapmaya başladıktan sonra çok fazla şey öğrendiğini belirterek, “Robotlarla 2 aydır ilgileniyorum. Birçok farklı sensör olduğunu öğrendim. Burada yaptığımız robotların ilginç özellikleri var. Biri yük kaldırıyor, diğeri çiçek suluyor. Yemeği karıştıran da var. Bu robotları hocalarımızla birlikte yaparak karşılaştığımız sorunlara çözüm bulmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
T.C. İZMİR 3. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2016/217 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAŞINMAZIN Tapu Bilgileri : İzmir ili, Konak İlçesi, Güney Mahallesinde kain tapunun 22 Cilt, 2094 Sayfa, 7942 ada, 49 parselde kayıtlı 198.32 m2 yüzölçümlü “arsa” vasıflı taşınmazda; 2 / 20 arsa paylı 4. Kat 9 b.b. no’lu Meskenin; Tam Payı satılacaktır. Özellikleri : Taşınmaz; İzmir ili, Konak İlçesinde, tapu kaydına göre Güney, belediye kayıtlarına göre Zeytinlik Mahallesinde, 1140 Sokaktan 54 numara alan Göçen Apartmanının Zemin üstü 4. Katında yer alan 9 b.b. no’lu meskendir. Parsel kuzeyinde 1140 sokağa cepheli olup diğer yönlerde diğer parsellere komşu ve ara parsel konumundadır. Parsel üzerindeki bina b.a. karkas yapı tarzında yığma tuğla duvarlı ve asansörsüz inşa edilmiş olup toplam 5 katlı, Zemin Kat 2 dükkan 1 mesken, diğer katların her biri 2’şer meskenli olmak üzere toplam 11 bağımsız bölümlüdür. Konak belediyesi imar ve şehircilik müdürlüğü tarafından dosyaya sunulan belgelerde yapılan incelemelerde; Parsel üzerindeki taşınmazın ruhsatlı inşa edilmiş olup yapı ruhsatının 12.06.1984 tarihli, 4. Katta 9 no’lu meskenin 68.00 m2 alanlı ve yapı kullanma izin belgesinin 26.08.1988 tarihli olduğu tespit edilmiştir. Taşınmaz yapı kullanma izin belgesi ve kıymet takdiri tarihi itibariyle; 28 yaşında, 21-30 yaş arası b.a. yapılar için % 25 yıpranma paylıdır. Dosya içerisinde mevcut tasdikli projesine göre 9 no’lu mesken; 2 oda, salon, mutfak, banyo-wc, antre ve 1 balkondan ibaret olup 1 odası ile balkonu ve mutfağı salona bağlantılı, 2. Odası ışıklığa bakmaktadır. Kıymet takdiri mahallinde yapılan incelemede; 4. Katta 9 no’lu meskenin açık olup borçlu malik tarafından iskan edilir halde olduğu görülmüş, yapılan incelemede; Meskenin tasdikli projesine uygun inşa edilmiş olup 2 oda, salon, mutfak, banyo-wc ve balkondan ibaret olduğu, döşeme kaplamalarının salon ve antrede laminant, odalarda karo, diğer mahallerde seramik, duvar kaplamalarının ıslak hacimlerde fayans, diğer hacimlerde ve tavanlarda sıvalı ve badanalı olduğu, mutfağında mermer banko ile ahşap mutfak dolapları, banyosunda duş yeri, alafranga hela taşı ve lavabo, balkonda demir korkuluk bulunduğu, mutfağın salona bağlantılı kapısı olduğu gibi ayrıca ışıklıktan da ışık aldığı, ısıtmanın soba ile yapıldığı meskende elektrik ve suyun mevcut olup belediye hizmetlerinden yararlandığı hususları tespit edilmiştir. Taşınmaz bulunduğu konum itibariyle; Hacı Bayram Veli Camiine 175 mt, 50.Yıl Lisesine 181 mt 1132 sokağa 18 mt direkt ( kuş uçuşu ) ve yürüme mesafesindedir. Belediye hizmetlerinden yararlanmakta olan taşınmaza ulaşım kolaydır. Adresi : 1140 Sokak No : 54 Kat : 4 Daire: 9 Zeytinlik Mahallesi- Konak- İzmir Yüzölçümü : 68 M2 alanlıdır Arsa Payı : 2/20 İmar Durumu : İzmir ili, Konak İlçesi, 7942 ada, 49 parsel sayılı taşınmaz Blok nizam, 5 katlı yapı adasında kalmaktadır. Kıymeti : 95.200,00 TL
KDV Oranı 1. Satış Günü 2. Satış Günü Satış Yeri
: %1 : 25/07/2016 günü 13:20 - 13:30 arası : 24/08/2016 günü 13:20 - 13:30 arası : İZMİR ADLİYESİ MEZAT SALONU G BLOK 9 NOLU MÜZAYEDE SALONU İZMİR ADLİYESİ BAYRAKLI / İZMİR Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu (kesin ve süresiz) vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- İş bu satış ilanının tapuda adresi bulunmayan ve/veya tapuda kayıtlı adreslerinde bulunmayan ve adli tebligatı iade edilen ilgililere de tebligat yerine geçecektir. 7- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2016/217 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 16/05/2016 BASIN: 338525 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
5
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
Turkcell’den eğitime ücretsiz destek TURKCELL Akademi, dünyanın en büyük ücretsiz öğrenim platformu olarak bilinen Khan Academy’nin Türkiye ofisi ile eğitimde fırsat eşitliğine katkı için anlaştığını duyurdu. İşbirliği kapsamında öğrenciler, derslerine yardımcı olacak Türkçe eğitim içeriklerine Turkcell Akademi veya Khan
Academy Türkçe’nin internet siteleri üzerinden ulaşabilecekler. Birinci sınıftan 12. sınıfın sonuna kadar örgün eğitime ait tüm derslerde yardımcı kaynağı ve lisans öğrencilerinin yararlanabileceği bir arşivi de barındıran platformdaki data kullanımından Turkcell müşterileri ücretsiz faydala-
TMB Başkanı ‘dilekçeci’ yönetimleri eleştirdi
nacak. Turkcell Akademi Grup Başkanı Banu İşçi Sezen, konuya ilişkin açıklamasında, “Tüm bu içeriği ücretsiz sunduğumuz gibi Turkcell müşterilerinin data kullanımından da herhangi bir ücret talep etmiyor, eğitimde fırsat eşitliğine büyük katkı sağlıyoruz” dedi.
İSTANBUL Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) seçimleri 29 Mayıs’ta gerçekleştirilecek. Seçimler öncesi bir açıklama yapan Türkiye Mali Müşavirler Birliği (TMB) Başkanı Oktay Yeşilyurt, İSMMMO üyelerinden destek istedi. “Odamızın ve TÜRMOB’un kuruluşundan bu yana 26 yıldır yönetimde bulunanların sorunlarımızı çözemediği ortadadır’’ diyen Yeşilyurt, “Tek yaptıkları şey;tabandan gelen baskılar nedeniyle sorunlarımız hakkında TÜRMOB’a dilekçe yazmak. Dilekçeci olmuşlardır’’ ifadelerini kullandı. “Bu seçimlerde Çağdaş grup, Meslekte Birlik Grubu ve Bağımsız Mali Müşavirler Grubu sizlerden oy istiyorlar. Bu üç yapının
EKONOMİ HAZIRLAYAN: RECEP ERÇİN
2.9447
3.2868
dolar
avro
halklailiskiler@aydinlikgazete.com
786 TL cumhuriyet alt›nı
yönetsel anlayışları sorunludur’’ görüşünü savunan Yeşilyurt, geçmiş yönetimleri eleştirerek, “Kurumlarımızı etkisizleştirmişlerdir. Sessiz ve tepkisiz kurumlar meslektaşları savunma kararlığını kaybetmiş ve meslek mensupları çok çeşitli devlet kurumlarının ücretsiz memurları haline gelmiştir’’ diye konuştu. Yönetime gelmeleri halinde yapacaklarını anlatan TMB Başkanı Yeşilyurt, “Müşterek ve müteselsil sorumluluğa son vereceğiz. V.U.K.nunu değiştirtmek suretiyle mükerrer 227. maddeyi kaldırtacağız. Meslek yasasını değiştirteceğiz. Tahsilat sorununu çözeceğiz.Yardımlaşma Sandığı’nı kuracağız. Sosyal tesisler ve huzur evleri kuracağız’’ şeklinde vaatlerini sıraladı.
79.435
BİST - 100
9.42 faiz
$ 48.98 b. petrol
DOLAR KURUNA 4 SAATTE ÇİFTE ETKİ:
PERİSKOP
UĞUR CİVELEK
Hükümet 2 kuruş Merkez 3 kuruş
ucivelek@aydinlikgazete.com
Kabinenin açıklanacağı saatlerde piyasada yaşanan gergin bekleyiş sonucu dolar kuru 10:55’te 3 TL’yi aştı. Açıklama sonrası dolar 11:40’da 2.98’e geriledi. 14’te açıklanan Merkez’in faiz indirim kararı sonrası ise kur 2.95 TL’ye indi EKONOMİ SERVİSİ PİYASALAR dün hareketli saatler yaşadı. Hükümeti kurmakla görevlendirilen Binali Yıldırım’ın kabinesinde Mehmet Şimşek’in yer almayacağına ilişkin yapılan yorumların yarattığı etkiyle dolar kuru 3 TL’yi aştı. Saatler 10:55’i gösterdiğinde dolar 3.011 TL’yi gördü. Yeni kabinenin açıklanmaya başladığı saatlerde ise 3.005 TL’den işlem gören dolar kuru, saatler 11:40’ı gösterdiğinde 2.98 TL’ye geriledi. Öğleden sonra ise dolar kurunun gerilemesine neden olan ikinci etki T.C. Merkez Bankası’nın Para Politikası Kurulu kararı oldu. Merkez, faiz koridorunun üst bandını 0.50 puna indirerek yüzde 9.5’e çekerken, politika faizini ise yüzde 7.5’te sabit tuttu. Saat 14’te açıklanan karar öncesi 2.98 TL olan dolar kuru, kararın ardından değer yitirerek saatler 15:15’i gösterdiğinde 2.95 TL seviyelerine çekildi.
İhracatı parite çarptı kur ise kârları artırdı
İNDİĞİ GİBİ ÇIKAR MI? Diğer yandan Merkez Bankası’nın faiz kararını değerlendiren ekonomistler, kararı beklentilerle uyumlu buldular. İntegral Menkul Değerler Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, “Karar metninin en önemli değişikliği küresel oynaklıklarda artış görüldüğünü belirtmiş olması’’ derken, 20 Nisan tarihli karar metninde küresel oynaklıklarda düşüşe işaret edildiğini hatırlattı. Turşucu’ya göre, Merkez Bankası dış koşulları daha olumsuz buldu ve önümüzdeki dönemde daha temkinli olacak. ALB Forex Araştırma Uzman Yardımcısı Büşra Varol ise, son dönemde gelişmekte olan ülkelerden para çıkışlarının yaşanmasının, yurt içine ilişkin ekonomik riskleri artırdığını bildirdi. KapitalFx Araştırma Uzmanı Enver Erkan da, fiyat mekanizmasında dışsal etkilerin de riskler yarattığını hatırlatarak, “Tek çekincemiz; faizleri indirdiğimiz gibi yükseltmek zorunda kalma ihtimalimiz’’ diye konuştu.
F
aiz tartışmalarını ekonomi gündeminin zirvesinde tutarak, farklı çıkar günü kurtarmaya ve birbirlerini aldatmaya çalıştığı bir süreçten geçiyoruz. Durum böyle olduğu sürece havanda su dövmekten öteye gidilemiyor, sorunların ağırlaşması ve güvensizliğin dalgalı bir şekilde büyümesi önlenemiyor. Merkez Bankası yönetimi veya hükümetin değişmesinin, nispeten önemsiz detaylar olduğu gerçeği tümü ile görmezden geliniyor. Küreselleşme denilen kuralsızlığa teslim olduysanız ve ciddi sayılabilecek boyutta tasarruf açığınız var ise, global eğilimlerin ekonomi üzerinde belirleyici olmasını önleyemez ve umduğunuz yapısal değişimler üzerinde belirleyici olamazsınız. Tek taraflı bağımlılıkları güçlendiren bu ilişkiye rağmen kısa vadeli zorlamalar ile kafaları karıştırabilirsiniz, fakat orta vadede mevcut sebep sonuç ilişkilerini değiştiremezsiniz. TEZAT BASKILAR
ŞİMŞEK ETKİSİ! Binali Yıldırım’ın açıkladığı kabinede Mehmet Şimşek’in Başbakan Yardımcısı olarak yerini koruması piyasalar açısından olumlu karşılandı. Diğer yandan Kasım seçimleri sonrası Nihat Zeybekci yerine göreve gelen ve yakın zamanda “radikal faiz’’ indirimi söylemiyle piyasalarda kısmi süreli dalgalanmaya neden olan Mustafa Elitaş ise kabinede kendine yer bulamadı. İhracatçıların da performansından memnun olmadığı Elitaş’ın yerine, Ekonomi Bakanı olarak yeniden Nihat Zeybekci getirildi. Maliye Bakanı Naci Ağbal da kabinede koltuğu korudu. Davutoğlu kabinesinde Başbakan Yardımcısı olan Lütfi Elvan da Kalkınma Bakanı olarak atandı.
Faiz konusundaki çekişmelerin perde arkası!
anlatan Büyükekşi, “Ancak tam o hafta Başbakan Davutoğlu görevi bıraktı. İhracatta yaşanan bazı problemlerin aşılması için değişiklik taleplerimiz olacaktı. Şimdi bunu yeni hükümete sunacağız. 4 Haziran’da genel kurulumuz var. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan da katılacak” dedi.
RECEP ERÇİN TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi (TİM) Türkiye’nin ilk 1000 ihracatçı firmasını açıkladı. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin düzenlenen basın toplantısında verdiği bilgilere göre; ilk 500 içerisindeki ihracatçı firmaların ortalama kâılığı bir önceki yıla göre yüzde 4.94’ten yüzde 5.38’e yükseldi. İkinci 500’deki firmaların kâılığı ise, yüzde 7.98’den yüzde 9.71’e çıktı. Buna göre 2013’te ilk 500’de yüzde 4.25 ve ikinci 500’de ise yüzde 3.97’ye kadar gerileyen kârılık oranlarında son iki yılda bir düzelme meydana geldi. Kârlılık oranlarına ilişkin sorumuzu yanıtlayan Büyükekşi, “Olumlu ama yetersiz’’ değerlendirmesi yaptı. 2015’te özellikle Avro Bölgesi’ne ihracat yapan firmaların paritede sıkıntısı yaşadığını kaydeden Büyükekşi, “Bunda kur artışının etkisi aşikar. Bu sıkıntılar olmasaydı ilk 500 firmada da yüzde 7-8’leri bulan kârlılığı konuşuyor olabilirdik. İhracatçı maalesef kârından fedakarlık etti” dedi. Avro/dolar paritesi
FORD, TÜPRAŞ’I SOLLADI
2014 yılı Mayıs’ında 1.40’a dayanmışken, 2015 yılı boyunca düşerek 1.09’lara kadar gerilemişti. Bunun ihracata olumsuz etkisi ise yaklaşık 13 milyar doları buldu.
HÜKÜMETE RAPOR YOLDA! TİM Başkanı, ihracatçılar olarak 3-4 aydır bir çalışma hazırladıklarını belirterek, kabinenin kurulmasıyla birlikte Başbakan’a bu çalışmayı sunacaklarını kaydetti. Ahmet Davutoğlu’nun görevi bıraktığı hafta Denizli’de ihracatçılar ile Başbakan ve bakanların bir araya gelmeyi planladığını
Listeye göre Koç Grubu bünyesindeki Ford Otomotiv, diğer bir Koç şirketi olan Türkiye Petrol Rafineleri A.Ş’yi (Tüpraş) koltuğundan etti. Uzun yıllar ihracat listesinde birinciliği elinde bulunduran Tüpraş, düşen petrol fiyatları nedeniyle bu konumunu Ford’a kaptırdı. 2014’e göre ihracatını yüzde 11 artıran Ford, 2015’te 3.8 milyar dolarlık ihracat yaptı. Tüpraş’ın ihracatı ise yüzde 22 düzeyinde gerileyerek 2.9 milyar dolarda kaldı. Bilindiği üzere Tüpraş’ın Yönetim Kurulu Başkanlığını M. Ömer Koç , Ford Otosan’ın Yönetim Kurulu Başkanlığını ise Ali Koç yürütüyor.
Şampiyon Zarrab 12 basamak düştü! ABD’de tutuklu bulunan işadamı Reza Zarrab’ın şirketi Roysar Gıda, ilk 500 ihracatçı firma listesinde 25. sırada yer aldı. Zarrab, 2014 yılında mücevher sektöründe ihracat şampiyonu olan Volgam Gıda’nın adını geçen yıl Roysar Gıda olarak değiştirmişti. 847 milyon dolar ihracat yapan Volgam Gıda geçen yılki listede 13. sırada yer alıyordu. Bu yılki listede Roysar Gıda olarak yer alan Zarrap’ın şirketinin yaptığı ihracatın yüzde 53 oranında düşmesi dikkat çekti. Bu karşın şirket yine kendi sektöründe ihracat şampiyonu oldu. Şirketin vergi ön-
cesi kârı ise listede yer almadı. Aydınlık 26 Mayıs 2015 tarihli “Reza Zarrab ‘hayrına’ çalışmış’’ haberinde; 847 milyon dolarlık ihracat yapan Zarrab’ın şirketinin sadece 4.6 milyon TL kâr elde ettiğini ve şirketin satış/kârlılık oranın ise yüzde 0.25 olduğunu gündeme taşımıştı. Geçen yıl düzenlenen ödül töreninde adı 17/25 Aralık operasyonuna karışan Zarrab’a, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş eliyle ödül verilmesi tartışma konusu olmuştu. Edindiğimiz bilgiye göre Zarrab’ın şirketi bu yıl törene davet edilmeyecek.
Küresel düzeyde risk alma isteği yüksek ise, yerel paranız değerlenir ve faizleriniz geriler; menkul ve gayrı menkul şeklindeki varlık değerleri yükselir, bilançoların kredi itibarı artar. Para ve maliye politikası koşullar izin verdiği ölçüde gevşer. Ekonominiz dengesiz bir şekilde büyürken mali sektör ve kamunun durumu güçleniyormuş gibi görünebilir; eşanlı olarak tasarruf açığınız, başka bir deyişle cari açığınız da büyür ve küresel düzeydeki olumlu eğilimlere olan bağımlılığınız sinsice artar. Tam aksi olup da küresel ölçekte riskten kaçınma eğilimi güçlenmeye başladığında, tüm eğilimlerin yönü de değişir ve herkes bunalmaya başlar. Her kafadan ayrı bir sesin çıkması veya tepkisel yaklaşımlar sonucu etkilemez. Yerel para birimi değer kaybeder ve faizler yükselmeye başlar; varlık değerleri erimeye başlar ve kredi itibarı hızla geriler. Bu olumsuzlukları dizginlemek adına para ve maliye politikalarının sıkılaştırılması talebi gündeme gelir; iş dünyası ise politikaların gevşetilmesi ve can suyu verilmesi için talep edici olmak zorunda kalır. Tezat baskılar arasında bunalan ve koltuğu riske girmeye başlayan siyasi irade ise iyice bunalmaya başlar; boşa koysa dolmaz, doluya koysa almaz! SORUNLAR SAHİPSİZ Küresel koşullar olumlu iken yaşanan gelişmeleri kendi başarısı olarak sunanlar, durum değiştiğinde günah keçisi aramaya başlar! Belki seçmenler nezdindeki itibar kaybı kısa vadede önlenir, ancak gerçekler değişmez! Zamana oynamak dışında çıkış bulunamaz! Faizlerin hızla geriletilmesi gerektiği dile getirilir! Umulan sonuçlar gerçekleşmeyince, para otoritesi yönetiminin veya hükümetin değişmesi gündeme getirilir! Anayasa değişikliği ve Başkanlık Sistemine geçişin çözüm olacağı iddia edilir! Küreselleşme denilen kuralsızlığın ve sermaye girişlerine olan çok yüksek oranlı bağımlılığın temel sorun olduğunu dile getirmek, bu süreçte etkili ve yetkili kesimlerin işine gelmez! Yanlışlığı tescilli dış politika tercihlerinden vazgeçilmez! Korkudan uykuları kaçanların bir kısmı faizlerin seri bir şekilde düşürüleceği beklentisi ile oyalanırken, diğerleri ekonomi yönetiminin pek değişmemiş olmasında teselli aramak durumunda kalır! Gözler boyanır, daha önceki söylemler unutulur; fakat gerçekler değişmez! Küreselleşme ile gelen kuralsızlığa, bağımlılıkların içeride yarattığı sorun ve dengesizliklere kafa tutmak zordur! Bedeli, etkili ve yetkili kesimler açısından katlanılamayacak kadar ağırdır! Durum böyle olunca, çözüm göz boyayarak kafa karıştırmakta ve giderek olumsuzlaşan koşullarda iktidarı koruyabilmekte aranır! Ülkenin sorunları, çok uzun süredir olageldiği gibi sahipsiz kalır!
6
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
AYM’den gelir uzmanlarını umutlandıran ‘tazminat’ kararı
EMEK
HAZIRLAYAN: TARIK TEKGÖZLİ
halklailiskiler@aydinlikgazete.com
AYDINLIK / ANKARA ANAYASA Mahkemesi (AYM), ücret, gösterge ve makam tazminatının, merkez teşkilatına ait uzman unvanlı kadrolara ödeneceğini düzenleyen Kanun Hükmünde Kararname (KHK) hükmünü iptal etti. Sincan Vergi Dairesi Müdürlüğü’nde gelir uzmanı olarak görev yapan bir kişi, 666 sayılı KHK ile düzenlenen ücret ile gösterge ve makam tazminatının kendisine ödenmesi talebiyle yaptığı başvuru reddedilince, bu işlemin iptali istemiyle Danıştay’da dava açtı. Davaya bakan Danıştay 11. Dairesi, davada uygulanan kuralların Anayasa’ya aykırılık iddiasını ciddi bularak, 375 sayılı KHK’ya 666 sayılı KHK ile eklenen ilgili hükümlerin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi de, düzenlemeleri iptal etti. Kararda, “Oysa ki yetki kanununda kamu görevlilerinin atanma, nakil, görevlendirilme, seçilme, terfi, yükselme, görevden alınma ve emekliye sevk edilme usul ve esaslarından söz edilmiş ancak mali haklara ilişkin bir ibareye yer verilmemiştir. Diğer yandan, kurallarda öngörülen mali haklara ilişkin hüküm, doğrudan mali haklara ilişkin bir düzenleme niteliğindedir. Açıklanan nedenlerle kurallar, 6223 sayılı Yetki Kanunu kapsamında bulunmadığından Anayasa’nın 91. maddesine aykırıdır. İptalleri gerekir” denildi.
İşçi konfederasyonları kurultayda buluşacak AYDINLIK / ANKARA TÜRKİYE Barolar Birliği’nin (TBB) ev sahipliğinde 27 Mayıs Cuma günü gerçekleştirilecek olan Emeğin Hukuk Kurultayı’nda TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Kani Beko bir araya gelecek. Emeğin Hukuku Kurultayı’nın ikincisi Türkiye Barolar Birliği’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilecek. Üç işçi konfederasyonunun buluşacağı kurultayın açılış konuşmalarını TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, DİSK Genel Başkanı Kani Beko yapacak. Kurultayda, bireysel iş hukuku, sosyal güvenlik hukuku ve toplu iş hukukundaki güncel gelişmeler değerlendirilecek. Yargıtay daire başkanları, öğretim üyeleri, hukukçular ve sendika temsilcilerinin de katılacağı kurultay 27 Mayıs Cuma günü saat 9.30’da TBB Av. Özdemir Özok Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılacak. Emeğin Hukuku Kurultayı’nın ilki geçen yıl 27-28 Mayıs tarihlerinde TBB’nin ev sahipliğinde yapılmıştı.
Başını makineye kaptırdı KIRŞEHİR’de Petlas Lastik Fabrikası’nda meydana gelen iş kazasında bir işçi yaşamını yitirdi. Ankara-Kayseri karayolundaki lastik fabrikasında çalışan Adem Karahan (25), lastik karışımını verdiği sırada başını makineye kaptırdı. Çevredeki arkadaşlarının haber vermesi üzerine fabrikaya gelen 112 Acil Servis ekibi, Karahan’ın öldüğünü tespit etti. Karahan’ın cenazesi, incelemenin ardından Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. İşçinin yakınları ve iş arkadaşları, hastane önünde gözyaşı döktü.
KARTAL’DA İNŞAAT İŞÇİLERİ İŞ BIRAKTI İstanbul Kartal’da bir konut inşaatında çalışan işçiler ücretleri ödenmediği gerekçesiyle iş bıraktı. İşçiler, 3 aydır maaşlarını alamadıklarını söylerken alt işveren ise yalnızca 15 günlük bir gecikme olduğunu aktardı DENİZ BİLİCİ / BAŞAK KAHVECİ İSTANBUL Kartal’da DKY İnşaat’a ait konut projesinde yüklenici firma olarak faaliyet yürüten KSC Yapı bünyesinde çalışan 130 işçi maaşlarını alamadıkları gerekçesiyle iş bırakma eylemi yaptı. İşçiler 3 aydır maaşlarını alamadıklarını söylerken firma yetkilileri ise ödemelerde sadece 15 günlük bir gecikme olduğunu kaydetti. İşçiler adına yapılan açıklamada, sosyal hakların düzeltilmesi, sağlıklı çalışma koşullarının oluşturulması ve hastalanınca rapor alındığında işten çıkarılmaların önüne geçilmesi istendi.
‘ACELEYLE BELGE İMZALATILDI’ 1 hafta içinde yaklaşık 60 kişinin maaşlarını alamadıklarını öne sürerek iş bıraktığı öğrenilirken, 5 işçinin iş kazası geçirdiği ancak işverenin tazminat ödememek için kazayı “hastalık” olarak rapor edip işçilerin çıkışını verdiği iddia edildi. İşçiler, işe başlarken işverenin aceleyle imzalattığı 10’a yakın belgeyle haklarının gasp edildiğini ileri sürdü. İşçilerden Ali Şen Argüç Ay-
Maa lar n Maa lar n alamad klar alamad klar gerekçesiyle gerekçesiyle i i b rakan b rakan in aat in aat i çileri i çileri Ayd nl k’a Ayd nl k’a konu tu. konu tu. dınlık’a yaptığı açıklamada, “Maaşlarımızı, aile ve çocuk yardımı, tazminatımızı alamıyoruz” dedi. Demirci Hamza Özkara, “3 aydır paramızı alamıyoruz. Günde 9 saat çalışıyoruz. Pazar günü dahi çalışıyoruz. Fazla mesai paramızı vermiyorlar” derken kalıpçı Enes Alıcı da şunları aktardı:
‘İŞ KAZALARI GİZLENİYOR’ “5 kişilik koğuşlarda 40’a yakın kişi kalıyoruz. Yemekler güzel değil, su sıkıntısı yaşıyoruz. İşe girişte çok fazla kağıt imzalattılar ama okumamıza izin vermediler. Hiçbir hakkımızı talep edemiyoruz. İş kazaları tazminat vermemek için hastalık olarak gösteriliyor, çalışanların çıkışı yapılıyor. Götürdükleri hastane, özel hastane ve anlaşmalılar. Sağlık giderleri işçilere bırakılıyor.”
KSC YAPI YALANLADI KSC Yapı’nın Genel Müdürü Serhat İnada ise iddiaları yalanladı. Aydınlık’a konuşan İnada, işçilerin yalnızca 1 aylık maaşlarında 15 günlük bir gecikme olduğunu söyledi. İşçilerin birbirini galeyana getirdiğini öne süren İnada, “(Eylem) Sürü psikolojisiyle gerçekleşmiş bir durum” dedi. İnada, “İşveren DKY’nin bir kusuru var mı?” sorusuna karşılık şu iddialarda bulundu: “İşveren ödemeleri yaparken kendi iç piyasası içinde birtakım dinamiklere bağlı olarak bazı güçlüklere düşebilir. Ödemelerle ilgili 3 gün, 5 gün gecikmeler meydana gelebilir. Bunlar da normal şeyler. Fakat biz KSC Yapı olarak bunları mümkün mertebe sahaya yansıtmadık. Fakat işçiler ayın so-
nunu beklemeden ‘hesabımızı kesin gidelim’ demeye başladılar. Niye böyle yaptıklarını anlayamadık. 3 aydır maaş alamadıkları doğru değil. İşçilerin, bütün maaşlarını biz ödedik. Aralarından provokatif işçiler çıkıyor. Ekipler peyderpey geldiği için; 15 gün sonra gelen ekiple 20 gün sonra gelen ekip arasında tabii ki farklar var. Birisinin asgarisi yatmışken diğerinin 1-2 gün sonra yatmış olabiliyor.” 130 işçinin de işten ayrılacağını ancak aralarında hâlâ işe devam etmek isteyenlerin olduğunu belirten İnada, diğer işçilerin işe devam etmek isteyen işçilere baskı yaptığını, hatta dövdüğünü iddia etti. İşçilerin çalışmak istemediklerini söylemeleri üzerine paralarını ödeyeceklerini söyleyerek sorunu çözdüklerini kaydeden İnada, inşaatta çalışan ekibin değişeceğini aktardı.
BELGESİ OLMAYAN İŞSİZ KALACAK EMEK SERVİSİ İNŞAAT, otomotiv, enerji ve metal sektörleri bünyesindeki 40 meslek dalında çalışan ancak yeterlilik belgesi olmayanlar yarından itibaren çalışamayacak. Çalışma Bakanlığı’nın 25 Mayıs 2015 tarihinde yayımladığı ilk tebliğ ile 40 meslekte “Mesleki Yeterlilik Belgesi” zorunlu hale getirilmişti. Belgelendirme süreci için tanınan 1 yıllık süre yarın dolacak. Aralarında duvarcı, sıvacı, inşaat boyacısı, kaynak operatörü, makine bakımcı ve ısı yalıtımcısının da bulunduğu 40 meslekte belgesiz işçi çalıştıran işveren ve işveren vekillerine her bir çalışan başına
500 lira para cezası kesilecek. Belge zorunluluğu kapsamında yer alan meslekleri icra eden kişiler, Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarında teorik ve uygulamalı sınavlara girerek başarılı olmaları halinde Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanacak. Başarılı olanların sınav ücreti ve belge masrafı ise 2017 yılı sonuna kadar İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak.
HANGİ MESLEKLERİ KAPSIYOR? Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirilen meslekler şöyle: “Ahşap kalıpçı, ahşap levha uygulayıcısı, alçı sıva uygula-
yıcısı, alüminyum kaynakçısı, bacacı (seviye 3, seviye 4), betonarme demircisi, betoncu, çelik kaynakçısı, direnç kaynak ayarcısı, doğalgaz altyapı yapım kontrol personeli, doğalgaz çelik boru kaynakçısı, doğalgaz ısıtma ve gaz yakıcı cihaz servis personeli, doğalgaz işletme bakım operatörü, doğalgaz polietilen boru kaynakçısı (seviye 3, seviye 4), duvarcı, endüstriyel boru montajcısı, hidrolik pnömatikçi (seviye 4, seviye 5), ısı yalıtımcısı, ısıtma ve doğalgaz iç tesisat yapım personeli, inşaat boyacısı, iskele kurulum elemanı, kaynak operatörü, makine bakımcı (Seviye 3, seviye 4, seviye 5), otomotiv elektromekanikçisi, otomotiv mekanikçisi, otomotiv montajcısı, otomotiv
sac ve gövde kaynakçısı, panel kalıpçı, plastik kaynakçısı, seramik karo kaplamacısı, ses yalıtımcısı, sıvacı, su yalıtımcısı, tünel kalıpçısı, yangın yalıtımcısı.”
BELGE ŞARTI ARANMAYAN DALLAR Mesleki Eğitim Kanunu’na göre ustalık belgesi almış olanlar ile Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı meslekî ve teknik eğitim okullarından ve üniversitelerin meslekî ve teknik eğitim veren okul ve bölümlerinden mezun olup, diplomalarında veya ustalık belgelerinde belirtilen bölüm, alan ve dallarda çalıştırılanlarda belge şartı aranmayacak.
T.C İSTANBUL 10. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/4750 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAŞINMAZIN Tapu Kaydı :İstanbul ili, Eyüp ilçesi, Alibeyköy Mahallesi, Saya Mevkii 192 ada, 52 parsel sayılı 322.00 m2 yüzölçümlü, ana taşınmaz niteliği ‘Kargır Apartman’ olan kat Mülkiyeti tesisli 100/1724 arsa paylı, B girişli 1. Normal Kat, 14 bağımsız bölüm numaralı Mesken nitelikli taşınmazın tamamı. Özellikleri :Satış konusu gayrimenkul; İstanbul İli, Eyüp İlçesi, Alibeyköy -Karadolap Mahallesi, 9. Lale Sokağı üzerinde ve bu sokağa cepheli 31 kapı numaralı Tapuda 192 ada 52 parselde kayıtlı 322.00 m2 yüzölçümlü arsa üzerinde inşa edilmiş kat mülkiyet tesisli 100/1724 arsa paylı, 1. Normal katında 14 bağımsız bölüm numaralı Dairenin tamamı niteliğindedir. Anagayrimenkul, Bin Evler Sitesi 52.B Blok, Bodrum kat + Zemin kat + 4 Normal kattan müteşekkil toplamda 6 katlı, betonarme karkas statik sistemde inşa edilmiştir. Dış cephesi ısı yalıtım mantolu olup Apartmana sokaktan 10 basamakla çıkılan zemin kattan camlı cümle kapısından girilmektedir. Merdivenleri mermer basamaklıdır. Normal katların her birinde iki daire vardır. Bakımlı yaklaşık 23 yaşındadır. Dava konusu daire, keşif esnasında gezilip görülmüştür. Mobilyalı çelik konstrüksiyon kapıdan daireye girilmektedir. Pencereleri ısıcamlı pvc doğramadır. İç kapılar panel olup odaların zeminleri parke ıslak hacimler seramiktir. Girişte antreye açılan 3 oda, salon, mutfak ve banyo-wc bulunmaktadır. Mutfakta modüler tezgah altı ve tezgah üstü dolaplar mevcuttur. Banyoda gerekli armatür ve vitrifiye elamanlar bulunmaktadır. Toplamda yaklaşık 100.00 m2 dir. Duvarlar badanalı, su ve elektrik mevcuttur. Asansörlü, doğalgaz yakıtlı kaloriferlidir. Belediye altyapı hizmetlerinden yeterince yararlanmaktadır. Ana caddeye, çarşı ve pazara yakındır. İmar Durumu : Eyüp Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün İstanbul 10. İcra Müdürlüğü’ne yazmış olduğu 21.10.2015 gün ve M.34.6.EYÜ.0.41/310.05.01/8722 sayılı yazılannda; Eyüp İlçesi, Alibeyköy Mahallesi, 192 ada, 52 parsel sayılı yerin, 19.03.2005 onay tarihli ve 1/1000 ölçekli Alibeyköy Uygulama İmar Planında Taks: 0.80 Blok nizam 5 kat yapılanmalı konut alanında kalmakta olduğu belirtilmektedir. Kıymeti : 350.000,00 TL KDV Oranı : %1 Kaydındaki Şerhler : Tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü : 27/09/2016 günü 14:30 - 14:40 arası 2. Satış Günü : 27/10/2016 günü 14:30 - 14:40 arası Satış Yeri : İSTANBUL 10. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MEZAT SALONU Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada
tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesini İstanbul 10.İcra Müdürlüğü T. Vakıflar Bankası Çağlayan Adliye Şubesinde bulunan TR140001500158007265092207 İBAN numaralı hesabımıza T.C kimlik ve dosya numarası yazılarak yatırılması veya bu miktar kadar milli bir bankanın “şartsız, kesin ve süresiz” teminat mektubunu vermeleri veya Vakıfbank Bankomat kartı olanları Müdürlüğümüzde bulunan POS cihazından yatırmaları lazımdır. Yabancı para kurunda günlük değişimler olması ve 805 sayılı Kanun’un 1. maddesine göre “döviz” teminat olarak kabul edilmez. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- İİK.127.Md. GÖRE SATIŞ İLANININ TEBLİĞİ: Adresleri tapuda kayıtlı olmayan (Mübrez tapu kaydında belirtilen) alakadarlara takip ilgililerine gönderilen tebligatların tebliğ imkansızlığı halinde işbu satış ilanı tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 7- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/4750 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 10/05/2016 (İİK.m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. BASIN: 341643 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
7
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
İlk Bakanlar Kurulu Ak Saray’da BİNALİ Yıldırım Hükümetinin ilk Bakanlar Kurulu toplantısı Saray’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılacak. Yeni hükümetin ilk toplantısını Erdoğan başkanlığında yapmasının, “Başkanlık ya da Partili Cumhurbaşkanlığı” konusunu topluma kabul ettirme ve yasallaştırma amacı taşıdığı ifade ediliyor. Öte yandan Erdoğan’nın yeni kabine ile ilgili ilk yorumu şöyle oldu: “Kabinede 9 arkadaşımızın değişimi söz konusu oldu. Kurucusu olduğum bir partide bu arkadaşlarımla beraber yürüdük. Şu anda bazı arkadaşlarımız çok farklı görevlerde istihdam ediliyor. Partinin çeşitli kademelerinde yer alır, parlamentoda da yer alır. Yeter ki olaya sıradan bir parti mensubu, bir hükümet yetkilisi değil, bir dava adamı olarak baksın. Buradaki anlayış da adama iş değil işe adam mantığıyla yaklaşmaktır. Yarın (bugün) ilk Bakanlar Kurulu toplantısını da Beştepe’de gerçekleştireceğiz. Orada da hükümet programını birlikte değerlendirme imkanımız olacak. İç, dış, terörle mücadelede neler yapacağımızı, ekonomide nasıl adımlar atacağımızı değerlendirme imkanımız olacak.”
DOSTLARIMIZIN SAYISINI ARTIRACAĞIZ AYDINLIK / ANKARA
de tehdit etti.
Başbakan Binali Yıldırım dış politikada değişiklik sinyali verdi. Yıldırım, “Dostlarımızın sayısını arttıracağız, düşmanlarımızın sayısını azaltacağız” dedi. Binali Yıldırım genel başkan olarak ilk kez katıldığı grup toplantısında yaptığı konuşmada yeni döneme ilişkin mesajlar verdi. Konuşmasında sık sık Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlılığını yineleyen Yıldırım, “Yeni Anayasa ve Başkanlık” için çalışmaları hemen başlatacaklarını belirtti. “Gelin bu yeni Anayasa’yı hep birlikte yapalım. İpe un sererseniz, biz ne yapacağımızı biliyoruz” diyen Yıldırım muhalefete hem çağrı yaptı hem
PKK VE FETÖ’YLE MÜCADELE SÜRECEK Konuşması sırasında zaman zaman sesi kısılan Yıldırım, PKK ve F tipi örgütle mücadele konusunda şunları söyledi: “Önümüzde önemli konular var ama önem sırasına göre dizdiğimizde birinci konu terördür. Buradan bir kez daha ilan ediyorum. Türkiye’yi bu terör belasından mutlaka kurtaracağız. Bana soruyorlar. Bu operasyonlar ne zaman bitecek? Cevap çok kısa ve nettir. Kanlı terör örgütü sivillerimize karşı silahlı saldırıları tamamen sonlandırıncaya kadar devam edecek. Mutlak surette vatandaşımızın can ve mal güvenliği sağlanıncaya kadar devam edecek. Bir yandan bölücü terör örgütüyle
amansız mücadelemiz devam ederken bir yandan da devlet içinde devlet kurmaya heveslenen, bu anlamda güvenlik güçlerimizin, yargı mensuplarımızın, eğitim camiamızın, sivil toplum örgütlerimizin, cemaatlerin içine sızarak, paralel bir yapılanma oluşturan paralel örgüte karşı da mücadelemiz hiç ama hiç kararlılıktan taviz vermeden devam edecek.”
DIŞ POLİTİKA Yıldırım’ın konuşmasında en dikkat çeken konu dış politika ile ilgili oldu. Yıldırım izleyecekleri dış politika konusunda da şu bilgileri verdi: “Türkiye’nin birçok sorunu var. Bölgesel sorunlarımız var. Avrupa Birliği, Kıbrıs, Kafkaslar ve coğrafyamızda yaşanan karışıklıklar Türkiye’nin bölgedeki konumunu ve
GÜNDEM HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK halklailiskiler@aydinlikgazete.com
Yeni-anayasacıların son gizli dostları
YATIRIMCININ ÖNÜNE TURKUAZ HALI SERECEĞİZ
eni-anayasacılık, gayrı-milli bir saldırganlık. Rehberleri küresel, çevirmenleriyse “C” tipi yargıç eskileri ve bildiri imzacısı ‘aydınlar’ oldu. İşe Avrupa’dan Venedik Komisyonu’yla, Ahtisaari Komisyonuyla yüklendiler. Platform üstüne platform kurup, mallarına müşteri yaratmaya çalıştılar. Diyalogcu idiler; uzlaşma komisyonlarından can suyu aldılar. Katılımcı idiler, yarattıkları odaklarda yazılan öneri metinlerini bu komisyonlara sundurdular. Muhalifler ses çıkaramasın diye Ergenekon mahkemeleri kurdular. Bir düzine yıl ve besbelli çok para harcadılar. Olmadı! Yeni-anayasacıların gizli dostları da işe yaramadılar. Bunlar yeni’ciydi, dediler ki yeniye karşı çıkılmaz! Ve öğütler verdiler: Statükocu olma! İstemezükçü olma! Pozitif ol! Sevimli ol! Oysa iktidarda bulunan ve “yapma gücü” kullananlara karşı bizim elimizdeki şey “yaptırmama gücü”müz idi; bizi gücümüzü kullanmaktan alıkoymaya ve karşıdevrim katarına vagon olarak ilişmemize çalışıyorlardı. Sonra eklediler: Zaten bu 12 Eylül anayasası, bunu mu savunacağız?! Oysa otuzüç yıl boyunca o kadar çok değişiklik yapılmıştı ki, şimdi yürürlükte olan mevcut anayasa, artık hiçbir hükmüyle o anayasa değildi. Bunlar diyalog’cuydu, anayasa müzakerelerinde masada kalalım! diye ısrar ettiler. Sanki oturulan masa kumar masasıydı, masayı dağıtma suçu işlemekten korkar gibi davranıyorlardı. Aynı zamanda katılım’cı idiler, durmadan kendi önerimizi hazırlayıp ortaya koyalım! diye koşuştular. Oysa bunu yapmak için yanıtlanması şart olan ‘yeni bir anayasa gerekir mi, neden?’ soruları karşısında ölü balık taklidi yapıyorlardı. Yenici, diyalogcu, katılımcı teslimiyetçiler, bize çok şeye mal olurken, yeni-anayasacılara çok mesafe aldırdılar. Bunların sayesinde olduk olmadık bir sürü siyasi parti, meslek kurumu, dernek, çevre “yeni anayasa gerek” dediler. İşte o zaman yenianayasacılar derin bir nefes aldılar. Bunlar masadan kaçan biz olmayız! dedikçe, yeni-anayasacılar tamam dediler, olacak bu iş! Olmadı! Peki bitti mi? Elbette hayır. Biliyoruz ki, bu küreselci - etnikçi - ümmetçi karşıdevrim bloğu, yeni-anayasaya muhtaçtır. Bunların yenilgisinin de yengisinin de ölçüsü, Türksüz - eyaletçi - ümmetlik yeni-anayasayı becerip beceremeyecekleri olacak. Kendi açımızdan söylersek, bu cepheyi yenmek, yeni-anayasa saldırılarını tarihe gömmek demektir. Şimdi dikkat etmemiz gereken, yeni-anayasacıların son gizli dostlarıdır. Bunlar orada burada “yeni-anayasa diye bir şey yok, bu laf gündem değiştirmekten ibaret” diyorlar. Bu sözün sahiplerinin daha düne kadar “12 Eylül anayasasını mı savunacağız!” dediklerini hiç unutmamak gerekir. Masadan kalkmak olmaz diyenler de bunlardı, kendi anayasa önerimizi hazırlayalım diyenler de... Bu çokbilmişlerin, yeni-anayasacılığın Türk Ulusunun egemenlik hakkını ortadan kaldırmak istemesine ilişkin tek söz etmemeleri rastlantı değildir. Bunların laikliği savunurken, Türksüz anayasa isteklerinden hiç dem vurmamaları da es geçilecek bir hal değildir. Herkes bilir ki, laiklik ilkesi ancak ümmettoplumu kurulursa, o da ancak Türk Milletinin egemen varlığının ortadan kaldırılmasıyla mümkündür. O yüzden Türk Milleti - Türk vatandaşlığı savunması yapmayan kişinin laiklik savunmasına güvenmek olmaz. Son gizli-dostları ele veren başka bir nokta, başkanlığa karşı çıkıyor görünürken, yerel özerklik getirecek düzenlemelerden yana tavırlar sergilemeleridir. Başkanlık, özerkçi - eyaletçi - federasyoncu modeldir; bundan hiç söz etmeyen başkanlık eleştirilerinin aslı yoktur. Doğrusu, yeni-anayasacılığın gizli dostları, en az, yeni-anayasacı mücahitler kadar ilgiyi hak ediyorlar. Hatta, bizimle berabermiş gibi göründükleri için, belki de daha fazlasını... Yeni-anayasa Saldırılarına Geçit Yok!
Binali Yıldırım önümüzdeki dönemde ekonomide yapacaklarını da şöyle açıkladı: “Yeni dönemde diğer önemli bir konumuz da ekonomi. Ekonomi demek, banka demek, para demek değil. Ekonomi demek, üretmek demek. Yatırımların artması için, üretimi, istihdamı tüm gücümüzle teşvik edeceğiz, destekleyeceğiz. Adeta yatırımcının önüne turkuaz halı sereceğiz. Çünkü üretmeyen, iş, aş oluşturmayan, ürettiğini satamayan; ekmeğini büyütemez. Birinci ve vazgeçilmez önceliğimiz üreterek büyüyen ekonomi olacak. Üreterek büyüye, iş, aş oluşturarak büyüyen bir ekonomi olacak.”
ERDOĞAN KABİNESİ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yeni hükümeti onayladı. Yeni hükümette uluslararası finans kurumlarıyla yakın ilişkisi bulunan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek yerini korurken Erdoğan’ın danışmanlığını da yapmış olan Yalçın Akdoğan’ın hükümet dışında kalması dikkat çekti AYDINLIK / ANKARA
AKDOĞAN SÜRPRİZİ Yeni hükümette Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Yalçın Akdoğan’ın yer almaması sürpriz oldu. Kulislerde Akdoğan’ın kamuda bir göreve atanacağı bu nedenle AKP’deki ve hükümetteki görevlerinden ayrıldığı yorumları yapıldı. Ancak AKP kulislerinde son dönemde Akdoğan’ın Davutoğlu’na yakınlaştığına vurgu öne çıktı. Akdoğan ise Twitter hesabından şu açıklamayı yaptı: “65. Hükümetimize başarılar dilerim, milletimiz ve kabineye giren bakanlarımız için hayırlı olsun, Allah utandırmasın. Şerefle yaptığımız görevi yeni bakanımıza yine şerefle devrediyorum. Bu görevleri nasip eden Allah’a hamdolsun, tensip edenlere teşekkür ederim.”
Ramazano lu
O BAKAN GİTTİ Karaman’da Ensar Vakfı’na bağlı evlerde 45 erkek çocuğa cinsel istismar olayı ile ilgili olarak, “Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe ola-
Binali Y ld r m
Yalç n Akdo an
Mehmet im ek
maz” diyen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu yeni hükümette yer almadı. DOLMABAHÇE EKİBİ Yeni Bakanlar Kurulunda dikkat çeken bir başka nokta da HDP ile Dolmabahçe’de basın toplantısı düzenleyen ekibin durumu. Dolmabahçe toplantısında AKP’yi temsilen bulunan Yalçın Akdoğan ve Mahir Ünal yeni hükümette yer almazken o fotoğraftan bir tek İçişleri Bakanı Efkan Ala kaldı. Başından beri Habur ve açılım sürecini yürüten Beşir Atalay daha önce hükümet dışı kalmıştı. ESKİ BAKANLAR GÖREVE Yeni hükümette daha önce bakanlık görevinde bulunan Recep Akdağ Sağlık Bakanı olurken, Davutoğlu Hükümetinde görev verilmeyen Nihat Zeybekçi yeniden Ekonomi Bakanlığına, daha önce Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yapan Nurettin Canikli de Başbakan yardımcılığına getirildi.
Yeni Bakanlar Kurulu
aymanguler@yandex.com
önemini daha da artırıyor. Bunun bilincindeyiz. Bu bilinçle yapacağımız çok basit. Dostlarımızın sayısını artıracağız, düşmanlarımızın sayısını azaltacağız.”
MEHMET ŞİMŞEK KALDI, YALÇIN AKDOĞAN GİTTİ
BAŞBAKAN Binali Yıldırım dün yeni hükümeti Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sundu. Yıldırım görüşme sonrasında Erdoğan tarafından onaylanan yeni bakanlar kurulu listesini açıklandı. Listede parti içi ve bölgesel dengelerin öne çıktığı, partide ortaya çıkabilecek kırılmaların da hesaplandığı görüldü. Kulislerde görevden alınacağı konuşulan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in yerini koruması ekonomide izlenen politikalara devam edileceği şeklinde yorumlandı.
Birgül Ayman GÜLER
GÖREVİ DEĞİŞENLER Lütfi Elvan Başbakan Yardımcılığından ayrıldı, Kalkınma Bakanı oldu. Nabi Avcı Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ayrıldı, Kültür ve Turizm Bakanı oldu. İsmet Yılmaz Milli Savunma Bakanlığı’ndan ayrıldı, Milli Eğitim Bakanı oldu. Fikri Işık Bilim sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan ayrıldı, Milli Savunma Bakanı oldu.
Başbakan Yardımcıları: Nurettin Can ikli, Mehmet Şimşek, Numan Kurtulmuş, Tuğ rul Türkeş, Veysi Kaynak Adalet Bakanı: Bekir Bozdağ Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı: Fatma Betül Sayan Kaya Avrupa Birliği Bakanı: Ömer Çelik Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan ı: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Baka Faruk Özlü Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Aile ve Sosnı: Süleyman Soylu yal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Avrupa BirÇevre ve Şehircilik Bakanı: Meh met liği Bakanı Volkan Bozkır, Çevre ve Şehircilik Bakanı Dışişleri Bakanı: Mevlüt Çavuşoğlu Özhaseki Güldemet Sarı, Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, KalkınEkonomi Bakanı: Nihat Zeybekci ma Bakanı Cevdet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı MaEnerji ve Tabii Kaynaklar Bakan ı: Berat Albayrak hir Ünal, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu Gençlik ve Spor Bakanı: Akif Çağ atay Kılıç Gıda, Tarım ve Hayvancılık Baka nı: Faruk Çelik Gümrük ve Ticaret Bakanı: Bülent Tüfenkci İçişleri Bakanı: Efkan Ala Başbakan Yardımcıları Nurettin Canikli ve Veysi Kalkınma Bakanı: Lütfi Elvan Kaynak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma BeKültür ve Turizm Bakanı: Nabi Avc ı tül Sayan, Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, Çevre ve Maliye Bakanı: Naci Ağbal Şehircilik Bakanı Mehmet Özhasaki, Ekonomi Bakanı Milli Eğitim Bakanı: İsmet Yılmaz Milli Savunma Bakanı: Fikri Işık Nihat Zeybetçi, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, UlaştırOrman ve Su İşleri Bakanı: Veysel ma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Eroğlu Sağlık Bakanı: Recep Akdağ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı: Faruk Özlü Ulaştırma, Denizcilik ve Haberle şme Bakanı: Ahmet Arslan
Görev verilmeyenler
Yeni girenler
Y
T.C. ANKARA 18. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/23678 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri : Ankara İl, Çankaya İlçe, 1155 Ada No, 20 Parsel No, Korkutreis Mahalle/Mevkii, 26 Bağımsız Bölüm Bağımsız bölüm ana binanın pasaj kısmında, zemin kattadır, giriş kapısı demir çerçeveli camlıdır, bağımsız bölüm tek bölümden oluşmakta olup, wc olarak projede yer alan bölüm iptal edilmiş, dükkana dahil edilmiştir. Dükkan halen kunduracı dükkanı olarak kullanılmaktadır, ısınma merkezi sistemli kaloriferle sağlanmaktadır, net kullanım alanı yaklaşık 18,00 m2’dir. Adresi : Korkutreis Mah. Necatibey Cd. Güneşli Pasajı No: 16 Kapı No: 26 Çankaya / ANKARA Yüzölçümü : 570,00 m2 Arsa Payı : 22/2420 İmar Durumu : Var, İnşaat tarzı Bina ayrık nizam inşa edilmiş olup, ticari alanda yer aldığından, zemin katları yan parseldeki binalarla bitişik inşa edilmiştir. Kıymeti : 80.000,00 TL KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler : Tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü : 27/06/2016 günü 14:30 - 14:35 arası 2. Satış Günü : 25/07/2016 günü 14:30 - 14:35 arası Satış Yeri : Ankara Adliyesi 2 Nolu Mezat Salonu - Ankara Adliyesi MERKEZ / ANKARA Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin
%50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/23678 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 29/04/2016 BASIN: 329048 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
8
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
1 GÜNDE 26 TERÖRİST TESLİM OLDU MARDİN’in Nusaybin ilçesinde “Atmaca-7 Operasyonu” sürüyor. Abdulkadir Paşa Mahallesi’nde çembere alınan ve çıkış yolları kapatılan teröristlerden 25’i teslim oldu. Güvenlik kaynakları, operasyon nedeni ile köşeye sıkışan terör örgütü PKK mensuplarının gruplar halinde teslim olmaya başladığını, teslim olan terörist sayısının artabileceğini belirtti. Fırat Mahallesindeki çatışmalar sırasında teslim olan bir terörist hakkında tutuklama kararı verildi. İlçede dün toplamda 26 terörist teslim oldu.
Van’da bombalı tuzak: 6 ŞEHİT
PKK’lı teröristler, Çaldıran-Doğubayazıt karayolunda durdurdukları araçları ateşe verdi. Güvenlik güçlerinin olay yerine gittiği sırada önceden yola döşenmiş patlayıcı infilak ettirildi. Saldırıda zırhlı araçtaki 6 asker şehit oldu, 2 asker yaralandı. PKK’lılar dün , Van’ın Çaldıran ilçesi ile Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesi arasında bulunan Tendürek bölgesinde yolu kesti. Araçları durduran PKK’lılar içlerindeki şoförleri zorla indirdi ve 10 TIR’ı ateşe
ŞIRNAK’ta ağır yaralanan ve tedavi gördüğü GATA’da şehit düşen Uzman Çavuş Selçuk Beki son yolculuğuna uğurlandı. Pendik Sahil Camisi’nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Beki’nin cenazesi Edirnekapı Şehitliği’nde toprağa verildi. Beki’nin ikinci çocuğuna hamile olan ve önceki gün doğum yapan eşi Zeynep Beki ise eşini tekerlekli sandalyede uğurlarken, şehidin babası Osman Beki, 3 yaşlarındaki torununu kucağından ayırmadı. Beki’nin cenazesi uğurlanırken vatandaşlar sık sık “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganı attı.
YUSUF ÇELİK / MERSİN ŞIRNAK’ın Silopi ilçesinde zırhlı polis aracının geçişi sırasında teröristlerin roketatarlı saldırısında yaralanan ve tedavi gördüğü GATA’da yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamayarak önceki gün şehit olan polis memuru Fırat Palamut, Mersin’de son yolculuğa uğurlandı. Palamut Muğdat camisinde kılınan öğle namazından sonra Mersin Şehit mezarlığında toprağa verildi. Muğdat camisinde birden ortaya çıkan ve ahaliye seslenen hacı Mehmet Ali Yıldırım’ın sözleri törene damgasını vurdu. Yüksek bir yere çıkan Yıldırım, toplanan kalabalığa yüksek sesle seslenerek “5 dakika beni dinleyin” diyerek şunları söyledi: Bu millet 200 yıldır her gün şehit veriyor. Sarıkamış’ta Ruslara ve Ermenilere karşı şehit verdik. Çanakkale’de İngilizlere karşı şehit verdik. Mersin, Adana, Maraş ve Antep’te Fransız’lara karşı şehit verdik. Dumlupınar’da Sakarya’da İzmir’de Yunanlara şehit verdik. Şimdi Amerika ve İsrail’e karşı şehit veriyoruz. Allah Amerika’nın ve İsrail’in belasını versin. Allah, Amerika ve İsrail’e uşaklık edenlerin belasını versin. Allah Amerika ve İsrail’e bel bağlayanların belasını versin. Allah Amerikan ve İsrail’in ipiyle kuyuya inenlerin belasını versin.
FOTO RAFLAR: ALPAY ALPAY TU LU TU LU FOTO RAFLAR:
PERİNÇEK’TEN LAMMERT’E
TUNCELİ’nin Hozat ilçesinde PKK’nın şehir yapılanmasına yönelik düzenlenen operasyonda, aralarında HDP Hozat İlçe Başkanı Sinan Karakoç’un da bulunduğu 6 kişi gözaltına alındı. Operasyonlarda bir çok doküman ve dijital belgeye el konuldu.
UYARI MEKTUBU:
Dostluğu koruyun! Perinçek, soykırım tasarısı konusunda Alman Meclisi Başkanı Norbert Lammert’e bir mektup yazdı. Vatan Partisi İl Başkanı Erkan Önsel başkonsolosla görüştü ve mektubun içeriğini anlattı
VATAN Partisi, 2 Haziran’da “Ermeni Soykırımı Tasarısını” gündemine alacak olan Almanya Parlamentosu’nu, İstanbul’daki Almanya Başkonsolosluğu önünde uyardı. Başkonsolos önünde toplanan partililer, Almanya Parlamentosu’nu AİHM’in 1915 olaylarına ilişkin Vatan Partisi Lideri Doğu Perinçek lehine verdiği kararı hatırlatarak uyardı. Türk ve Alman bayraklarını sallayan partililer sık sık, “Alman Meclisi sen yetkili değilsin”, “Alman Meclisi nefret suçu işleme”, “AİHM’e saygı, kardeşliğe çağrı” sloganları attı. Vatan Partisi İstanbul İl Başkanı Erkan Önsel, Genel Başkan Doğu Perinçek’in Alman Federal Meclis Başkanı Prof. Dr. Norbert Lammert’e yazdığı mektubu okudu. Ardından Erkan Önsel, emekli Tümamiral İlker Güven ile Azize Akkoç’un oluşturduğu heyet başkonsolosla sıcak ve samimi bir görüşme yaparak mektup hakkında ayrıntılı bilgi verdi. Mektup Lammert’e ulaştırılması için Almanya Başkonsolosu’na teslim edildi. Doğu Perinçek, Lammert’e yazdığı mektupta şu ifadelere yer verdi:
SAYIN PROF. DR. NORBERT LAMMERT, ALMAN FEDERAL MECLİSİ BAŞKANI Birleşmiş Milletler 1948 Sözleşmesi’ne göre ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 2. Dairesi’nin 17 Aralık 2013 günü açıkladığı ve yine AİHM Büyük Daire’nin 15 Ekim 2015 günü açıkladığı Perinçek-İsviçre Davası kararlarına göre, 1. Soykırım, Birleşmiş Milletler 1948 Sözleşmesinde açıkça tanımlanmış olan bir suçtur.
Alman Federal Meclis Ba kan Prof. Dr. Norbert Lammert
Vatan Partisi Genel Ba kan Do u Perinçek
2. Soykırım suçunun varlığına, ancak eylemin yapıldığı ülkenin yetkili ceza mahkemesi veya yetkili Uluslararası Ceza Mahkemesi (Lahey Adalet Divanı) karar verebilir. 3. 1915 olayları sırasındaki eylemlerle ilgili yetkili ceza mahkemeleri Türkiye’nin yetkili ceza mahkemesi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’dir. Parlamentolar, hükümetler, belediyeler, akademik kuruluşlar, üniversiteler vb herhangi bir eylemin, örneğin karşılıklı kırımın soykırım suçunu oluşturduğu konusunda hüküm kuramazlar, karar veremezler. 4. 1915 olayları sırasında soykırım suçu işlendiğine ilişkin yetkili mahkeme kararı olmadığı için, “Ermeni soykırımı”ndan söz etmek hukuk dışıdır ve Alman Anayasasına da aykırıdır. 5. Alman Meclisi (Bundestag), 1915 olayları sırasında soykırım suçu işlendiği konusunda bir karar veremez. Çünkü yetkisizdir. Alman Mahkemeleri dahil, Almanya’nın hiçbir yasama, yürütme ve yargı kurumu 1915 olayları konusunda soykırım suçunun işlendiğine karar veremez. 6. Alman Meclisi Gündeminde bulunan önergede talep edildiği gibi, Türkiye Büyük
Millet Meclisi ve Türk Hükümeti de 1915 olaylarının soykırım suçunu oluşturduğunu kabul edemez. Çünkü Türkiye Meclisi ve hükümeti de ceza yargısını ilgilendiren konularda karar vermeye yetkili değildir. Bu nedenle önerge iki kez hukuka aykırıdır. 7. Kaldı ki, AİHM 2. Dairesi’nin ve AİHM Büyük Daire’nin Perinçek-İsviçre Davası kararlarına göre, 1915 olayları, Holacaust’tan farklıdır, başka deyişle Yahudi Soykırımıyla aynı hukuki sınıflama içinde değerlendirilemez. AİHM Perinçek-İsviçre Davası kararları böylece dolaylı olarak, 1915 olaylarında işlenen eylemlerin “soykırım” olarak nitelenemeyeceğini de saptamış olmaktadır. 8. Esasen 1915 olayları hakkında “soykırım” suçunun işlendiğine hükmedilemez. Çünkü o tarihte 1948 BM Sözleşmesi yoktu, dolayısıyla soykırım diye bir suç yoktu. Kanunsuz suç olmaz. Hiç kimse yasalarda suç olarak tanımlanmamış bir eylem nedeniyle mahkum edilemez. 9. Lahey Adalet Divanı kararına göre, zorla göç ettirme (tehcir) tek başına soykırım suçunun işlendiği anlamına gelmez (Sırbistan-Hırvatistan Kararı, 3 Şubat 2015)
GOL KARARI VEREBİLİR MİSİNİZ? Sayın Meclis Başkanı, İzninizle öğrenmek istiyorum, Alman Meclisi, Bayern ile Dortmund arasındaki futbol maçında, gol kararı verebiliyor mu? Seyirciler, “goool” diye bağırabilirler, ancak yalnız orta hakem gol kararı verebilir. Diğer bütün kararlar geçersizdir. Almanya, günümüz dünyasında Türkiye’nin stratejik dostudur. Alman ve Türk milletleri, tek kutuplu bir dünya istemiyorlar. Bizler, ülkeler arasında bağımsızlığa, toprak bütünlüğüne ve eşitliğe saygının egemen olduğu, barışçı ve çok kutuplu bir dünya istiyoruz. En büyük ticaret ortaklarımızdan biri olan Almanya ile ekonomik ve kültürel ilişkilerimizin gelişmesi, ülkelerimiz yararınadır. Şunu da belirtmeliyiz ki, ülkelerimiz arasındaki tarihsel dostluk unutulmamalıdır. Almanya’da yaşayan Türkler ile Almanların barış ve uyum içinde yaşamalarına, Goethelerin ve Brechtlerin ülkesinde huzura hepimizin özen göstermesi gerekiyor. Alman Meclisi’nin yargının yetkisini çiğneyerek 1915 olayları konusunda soykırım hükmü vermesi hukukla açıklanamaz, ancak Türklere karşı düşmanlıkla açıklanabilir ve Almanya’da Türk düşmanlığı kışkırtır.
SESLENİYORUZ! Sayın Meclis Başkanı, Sizin kişiliğinizde, Alman Meclisi’ne sesleniyoruz: Türk düşmanlığına şans tanımayınız! Almanya’da Türklere karşı nefret kışkırtmayınız! Almanya’da uyumu baltalamayınız! Nefret suçu işlemeyiniz! Almanya’da barış içinde el ele yaşayalım! Alman Meclisi’nin Almanya’da hukuk devleti geleneğine bağlı kalacağına güveniyoruz.
Korkmazcan: AİHM kararına uyun AYDINLIK / ANKARA
HDP’li başkan gözaltında
Vatan Partisi stanbul l Ba kan Erkan Önsel, emekli Tümamiral lker Güven ve Azize Akkoç’un olu turdu u heyet, Almanya Ba konsolosu’na Do u Perinçek’in Almanya Federal Meclisi Ba kan Lambert’e yazd Almanca mektubu iletti.
GÜNDEM
SEDA AKYÜZ
‘Amerika ve İsrail’e karşı şehit veriyoruz’
sanlı keşif uçağı sevk edilmiş, karadan ve havadan takviye birlikler ile teröristlerin etkisiz hale getirilmesi maksadıyla operasyonlara devam edilmektedir. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu saldırıda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, şehitlerimizin değerli ailelerine, yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetleri ile yüce Türk milletine başsağlığı ve sabır, yaralanan kahraman silah arkadaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.”
halklailiskiler@aydinlikgazete.com
Öte yandan Nusaybin’de PKK’lılara yönelik sürdürülen operasyonlar sırasında tuzaklanan patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu 1’i ağır olmak üzere 4 asker yaralandı. Yaralı askerler tedavi altına alındı. Erzincan’ın Kemah ilçesi kırsal kesiminde ise PKK’ya yönelik yürütülen operasyonda PKK’lılarla çatışma çıktı, 3 terörist öldürüldü. Karanlıktan istifade ederek kaçmaya çalışan teröristleri etkisiz hale getirmek için operasyon başlatıldı.
Bir gün önce baba olmuştu
Başkanlığı’ndan yapılan açıklamalarda 6 askerin şehit düştüğü, 2 askerin yaralandığı belirtildi. Yaralılar helikopterle Van’a getirilerek tedavi altına alındı. Saldırıda, araçta bulunan İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Kıvanç Cesur’un da şehit düştüğü öğrenildi. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada operasyonun devam ettiği belirtilerek şunlar kaydedildi: “Bölgeye taarruz helikopter kolu, in-
HAZIRLAYAN: MUSTAFA GÜRBÜZ
HAİN TUZAK: 4 ASKER YARALI
Selçuk Beki
verdi. Bunun üzerine bölgeye takviye birlikler sevk edildi. Helikopter destekli operasyon başlatıldı. Çaldıran- Doğubayazıt kara yolu güvenlik gerekçesiyle kapatıldı. Saat 17.00 sularında bölgeye giden zırhlı askeri araçların geçişi sırasında teröristler yola önceden tuzakladıkları el yapımı patlayıcıyı, uzaktan kumandayla infilak ettirdi. Ardından roketatarla ateş açtı. Askerlerin karşılık vermesiyle çatışma çıktı. Van Valiliği’nden ve Genelkurmay
TÜRK Parlamenter Birliği Onursal Genel Başkanı, Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği Ülkeleri Parlamenterler Birliği kurucularından eski TBMM Başkanvekili ve Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Korkmazcan, Alman Parlamentosu üyelerine birer mektup gönderdi. Korkmazcan, Alman parlamenterlerden AİHM’in Perinçek-İsviçre davasında verdiği karara uygun davranmalarını istedi.
Korkmazcan mektubunda Alman parlamenterlere şu uyarılarda bulundu:
‘YANILGIYA DÜŞMEYİN’ (...) Ermeni iddiaları konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarıyla çok aydınlatıcı bir gerçek ortaya çıkmıştır. Sözü edilen önerge üzerinde kararınızı oluşturuken sadece gerçeklerin ve uluslarımızın önem verdiği, tarihi Türk-Alman dostluğunun ışığında değerlendirmeler yapacağınızı umuyorum. Bununla birlikte AİHM kararını ortaya
koyduğu gerçekleri de göz önünde bulundurmanız amacıyla sunuyorum. Sizlerin oylarına sunulan önerge, sadece yalnış bir iddianın safında yer almanızı öngörmemektedir. Bu önerge, sizleri hem terörist bir organizasyonun cesaretlendirilmesine hem temsil ettiğiniz halkların dostluğunu zedelemeye hem de yargı alanına yasama yetkileriyle müdahale gibi Avrupa ve insanlık değerlerine açıkça aykırı bir konuma sürüklemeyi amaçlamaktadır. Böyle tarihi bir yanılgıya düşmeyeceğinizi umuyor, en dostane dileklerimi sunuyorum.”
Hasan Korkmazcan
9
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
GÜNDEM
Haz›rlayan: MUSTAFA GÜRBÜZ halklailiskiler@aydinlikgazete.com
1. SARAY HÜKÜMETİ Binali Yıldırım hükümetini ‘1. Saray Hükümeti’ olarak niteleyen Kılıçdaroğlu, Yıldırım’a mal varlığını açıklama çağrısında bulundu. CHP lideri, ‘Bir kayığı olmayan adamın bugün nasıl 30 gemisi var, öğrenmek istiyoruz’ dedi AYDINLIK / ANKARA
4 mesajlı bildiri
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Binali Yıldırım hükümeti için “1. Saray Hükümeti” nitelemesinde bulundu. Yıldırım’a mal varlığını açıklama çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu “Bir kayığı olmayan adamın bugün nasıl 30 gemisi var? Bu servete nasıl sahip olduğunu öğrenmek istiyoruz” dedi. Kılıçdaroğlu, dünkü partisinin grup toplantısında şu mesajları verdi:
AYDINLIK / ANKARA CHP Parti Meclisi, hafta sonu Antalya’da gerçekleştirdiği toplantısı sonrası bir bildiri yayınladı. Bildiride şu görüşlere yer verildi: “TBMM Genel Kurulu’nun 20 Mayıs 2016 tarihli birleşiminde yapılan oylamayla, AKP’nin ‘Terörle mücadelede engel’ olarak gösterdiği dokunulmazlıklar, milletvekillerinin mevcut fezlekelerine mahsus olmak üzere kaldırılmıştır. Dokunulmazlıkların da kaldırılmasıyla, Türkiye’nin terör sorununun sonlandırılması için AKP’nin ileri sürebileceği hiçbir bahanesi kalmamıştır.
‘ASKERİ DİSİPLİNLİ KONGRE’ Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kongresi yapıldı. İşin garip tarafı, bunlar ‘biz ülkeye demokrasi getireceğiz’ diyor. ‘Şurası yanlıştır’ diyemiyorlar, ayağa kalk kalkıyorlar, sonra da ‘demokrasiyi getireceğiz’ diyorlar, kendi içinde demokrasiyi barındırmayan bir parti, ülkeye demokrasiyi mi getirir, tam tersi demokrasiyi götürür. Lideri tapınacak bir konuma getiriyorlar. Müslüman ağırlığı olan bir ülkede, parti liderini tapınacak konuma getiriyorlar.
‘KİM NAMUSLUYSA DÖVÜLÜYOR!’ Malı götürenin tepelere çıktığı bir süreci yaşıyoruz. Kim namusluysa o kadar dövülüyor. Saray darbesiyle yıktılar, çağırdılar, teslim ol dediler, teslim oldu. 64. Hükümete Saray darbesi yapılmıştır. 65. Hükümet, 1. Saray Hükümetidir arkadaşlar. Kurulan 1. Saray Hükümetinin Başbakanı, en düşük profilli adam olarak Türkiye Cumhuriyeti tarihine geçmiş oldu. Saray Hükümeti diyoruz da, Saray ödüllendirme gibi birşey oluyor, ‘Binali, inali hükümeti’ desek daha doğru olur.
İPTAL DAVASI UYGUN BULUNMADI ‘GÖTÜRMEDE ELİNE KİMSE SU DÖKEMEZ’ Eski Başbakanla yenisinin arasında bir fark. Eski Başbakan Davutoğlu getirmesini biliyordu ama götürmesini bilmiyordu. Binali ise hem getirmesini, hem götürmesini biliyor. Götürme konusunda Binali’nin eline kimse su dökemez. Ustalığı o saraydan aldı, o onun çırağı.
‘BAŞKANLIĞI KANIMIZI DÖKMEDEN GETİREMEZSİN’ Binali Bey, makama oturunca söylediği ilk cümle, ‘Yapmamız gereken en önemli iş fiili durumu yasal hale getirmek ve kafa karışıklığını sona erdirmek’. Nasıl? O suçu
ortadan kaldıracak, yasal düzenlemeleri yapmak lazım. Nasıl yapacaklarmış, Başkanlıkla yapacaklarmış. TOBB’da söyledim, yine söylüyorum, bizim kanımızı dökmeden bu sistemi getiremezsin. İlk işleri kollektif bir suçu ortadan kaldırmak. Bakanı, Başbakanı, Cumhurbaşkanı aynı suçu işliyor.
‘BİR KAYIĞI YOKTU, 30 GEMİSİ VAR’ Bir kayığı olmayan adamın bugün nasıl 30 gemisi var? Öğrenmek istiyoruz. Bu servete nasıl sahip olduğunu öğrenmek istiyoruz. Sayın Binali Yıldırım’a çok açık çağrıda bulunuyorum, kendinin, yakınlarının, ailenin, çocuklarının mal varlığını lütfen açıkla.”
Erdoğan’dan Suriye’de ‘yeşil hat’ önerisi CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, İstanbul’da toplanan Birleşmiş Milletler Dünya İnsani Zirvesi’nin ikinci gününde kameralar karşısına geçti. Sınırın Suriye tarafında “güvenli bölge” kurulması ısrarını yenileyen Erdoğan şöyle konuştu: “Terörden arındırılmış, güvenli bölge olarak Suriye’nin kuzeyinde bir bölge kurulması teklifimiz var, Türkiye olarak. ‘Orada yeniden bir şehir inşa edelim’ diyoruz ve inşa ettiğimiz bu şehre Suriye’den göç etmek isteyenleri yerleştirelim, Türkiye’de kamplarda yaşayanları oraya yerleştirelim. Bunu dünyadaki gelişmiş ülkelerin liderleriyle
Emniyet’ten ‘dokunulmazlık’ uyarısı EMNİYET Genel Müdürlüğünce, 81 il emniyet müdürlüğüne gönderilen yazıda, PKK’nın milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını bahane ederek, kritik konumdaki kişiler ile kamu kurum ve kuruluşlarına yönelik eylem yapabileceği uyarısında bulunularak, tedbirlerin artırılması istendi. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından illere gönderilen uyarı yazısında, milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliği teklifinin 2 Mayıs 2016’da TBMM Anayasa Komisyonundan geçtiğini, 20 Mayıs 2016’da ise TBMM Genel Kurulunda kabul edildiği hatırlatılarak, PKK’lıların “HDP’li vekillerin milletvekilliklerinin düşürülmesini bir savaş gerekçesi olarak sayılacağı” yönünde açıklamaları bulunduğu vurgulandı.
‘ÖNLEMLER ARTTIRILSIN’ Açıklamada, “irademe vekilime dokunma” ve “demokrasi nöbeti tutuyoruz” sloganları altında başta TBMM olmak üzere yürüyüş, oturma eylemi açlık grevi gibi eylemlerin yapılabileceği belirtilerek, terör örgütünün gençlik yapılanması YDG-H’nin organizesinde de kamu bina ve araçlarına saldırılacağı yönünde duyumlar olduğu kaydedildi. Ayrıca örgütün kırsal kadrosunun adli ve mülki erkan ile AKP yöneticilerine ve binalarına yönelik eylem ve kaçırma faaliyetleri gerçekleştirilebileceği belirtilerek, alınan önlemlerin arttırılması istendi.
görüştüm. Sayın Obama’yla da görüştüm, Sayın Merkel’le dün de görüştüm. Fakat tabi herkeste şu endişe var. ‘Bunun güvenliği ne olacak?’ Ben de diyorum ki, şu anda hani bir zamanlar Amerika-Meksika arasında, malum güvenlik hattı vardı, Kıbrıs’ta yeşil hat var, o da bir güvenlik hattı. Buralarda bunu nasıl sağlamışsak, nasıl başarmışsak, orada da uçuşa yasak bölgeler ilan ederiz ve BM burada gerekli güvenlik tedbirini alır, hatta hatta gerekirse NATO’yu
Mu Valisi Seddar Yavuz (sa da), Mu MKB Anadolu Lisesinde 81 ilin kültürüne ait ürünlerin bulundu u “Çemberimde Gül Oya” ba l kl serginin aç l na kat ld .
‘HDP’liler sokakta yürüyemez oldu’ MUŞ Valisi Seddar Yavuz, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde HDP heyetine gösterilen tepkiye ilişkin, “HDP-PKK artık sokakta yürüyemez hale gelmiştir çünkü bölge insanına zulüm etmişlerdir, bölge insanın hayatını her geçen gün yaşanmaz hale getirmişlerdir” dedi. Kentteki bir etkinlikte konuşan Yavuz, “Kürtçülük” yapacak diye Kürtleri hendeklere gömenleri milletin yok edeceğini söyledi. Yavuz, şöyle konuştu: “Okula gidecek çocukların kapılarına bunlar bombalar yerleştirmiş, insanların evlerini başlarına yıkmışlardır. ‘Ben bu ülkeyi böleceğim’ diyorsunuz. Bu ülkeyi yedi düvel bölemedi. Bölmek istiyorsanız, sizi o hendeklere gömeriz. Biz bu bayrağı indirtmeyiz, ezanı da minarelerden asla dindirtmeyiz. Herkes haddini bilecek, birlik ve kardeşliğimize devam edeceğiz.”
CHP milletvekillerinin Anayasanın 148/2 maddesi uyarınca 110 imzayla Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası açması ise uygun bulunmamaktadır. Milletvekillerinin bireysel olarak tüm hukuk yollarına başvurma haklarını kullanması, evrensel hukukun gereğidir. Aynı gerekçelerle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yapma hakları bulunmaktadır.
KOMŞULARLA NORMALLEŞME Türkiye’nin dış politikası, AKP hükümetlerinin yanlışları ve bunlara bağlı kökleşen sorunlar nedeniyle sürdürülemez noktaya gelmiştir. Dış politikada 180 derecelik kapsamlı bir değişikliğe gidilerek, düşman yaratan yaklaşımlardan kurtulmak zorundayız. Bu bağlamda başta komşularımız olmak üzere aramızda sorun olan tüm ülkelerle ilişkilerimizi normalleştirmek önceliğimiz olmalıdır. Cumhurbaşkanı’nın, makamını temsilen değil ‘partili’ olarak gerçekleştirdiği siyasi Rize gezisine katılan Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay Başkanları’nın tutumlarını doğru bulmuyoruz. Yargı, giderek siyasallaşmaktadır; tüm yargı mensuplarının daha fazla yıpranmaması için, yüksek yargının tarafsızlığını korumasının gerektiğini vurguluyoruz.”
devreye sokmak suretiyle buranın güvenliği temin edilir. Yeter ki biz terör örgütünden, DAİŞ’ten, PYD, YPG, bunlardan ne yapmayalım? Çekinmeyelim, korkmayalım ve tüm terör örgütlerinin üzerine korkusuzca gidelim. Şunu unutmayalım ki eğer biz teröristler kadar cesur değilsek insanlığın bağımsızlık mücadelesini veremeyiz.”
‘VİZE YOKSA GERİ KABUL YASASI ÇIKMAZ’ Erdoğan BM Genel Sekreteri Ban ki Moon’la düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. AB’nin Suriyeli mülteciler için Türkiye’ye
vermeyi taahhüt ettiği 3 milyar Euro ile ilgili soruya Erdoğan şu yanıtı verdi: “Temmuz ayına kadar 1 milyar Euro’nun verileceğine dair arkadaşlarımdan dün bana bir bilgi geldi. Ama biz dürüstlük bekliyoruz. Vize konusunda Latin Amerika ülkelerinden Türkiye’den istenen şartlar isteniyor mu? Hayır. 1 Haziran itibarıyla geri kabul anlaşmasına yönelik bir adım vardı. 30 Haziran itibarıyla da vize noktasında adım atılacaktı. Arkadaşlarımız görüşmeleri yapacaklar. Netice alındı, alındı. Alınmadığı takdirde Türkiye Cumhuriyeti’nin parlamentosundan geri kabul anlaşmasına yönelik uygulama sürecine yönelik adım atılmasına ait karar, yasa çıkmaz.”
PYD Paris’te ofis açtı PKK’nın Suriye kolu PYD, Fransa’nın adı başkenti Paris’te “Rojava Temsilciliği” lıakan eri B altında ofis açtı. Fransa Dışişl yarine üze rusu ğı’ndan AA muhabirinin so ppılan açıklamada, temsilciliğin hiçbir di dı. ulan vurg ı adığ olm n lomatik statüsünü lan Paris Belediye binası yakınlarında yer a anı i Bak işler i Dış esk ansa a Fr ofisin açılışın kayl Bernard Kouchner de katıldı. Yere rannaklardan alınan bilgiye göre, ofisin, F ux Ledo uno sa’nın ünlü zenginlerinden Br ı Ayn ildi. yded ği ka tarafından örgüte verildi n’un ratio Libe tesi zamanda Fransız gaze 1’de eski hissedarlarından olan Ledoux, 201 eti hizm anlık nışm e da etler yabancı hüküm ştu. rmu et ku şirk veren bir
BAHÇELİ: DESTEĞİMİZ TERÖRLE MÜCADELEYLE SINIRLI
Başkanlığa destek yok AYDINLIK / ANKARA MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli “Başkanlık ve Partili Cumhurbaşkanlığı”na kapıları kapattı. Teklife destek vermeyeceklerini belirten Bahçeli partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada gündeme ilişkin görüşlerini açıkladı. Ahmet Davutoğlu’nun nasıl gelmişse öyle gittiğini belirten Bahçeli, AKP olağanüstü kongresine damga vuran “Yeni Anayasa ve Başkanlık” konusunda da şunları söyledi: “Sayın Yıldırım’a göre, deyim yerindeyse Türkiye’nin her sorunu halledilmiş, milletimizin her ihtiyacı karşılanmış ve geriye yalnızca başkanlık sistemini tesis etmek kalmıştır. Ve başkanlık sistemi yeni anayasanın ta kendisi olarak değerlendirilmektedir. Şayet bu amaç gerçekleşmezse partili cumhurbaşkanlığı teklifi sahneye sokulmak maksadıyla yedekte tutulmaktadır. MHP’nin hem başkanlık sistemi hem de partili cumhurbaşkanlığı konusundaki yaklaşım ve tutumu nettir.”
‘DEMOKRASİ ARARKEN DESPOTİZM ÇIKACAK’ Başkanlık sisteminin birçok mahsuru olduğunu hatırlatan Bahçeli şu görüşleri savundu: “Türkiye’nin bugünkü temel ihtiyacı yeni bir sistem değil, var olanı verimli ve etkin bir şekilde çalıştırmaktır. Türkiye Cumhuriyeti, Türk milletinin eseridir. Milletin ise başkanlık gelsin dediğine aklı
Philip Hammond
‘AB üyeliği için daha on yıllar var’
başında hiç kimse şahitlik etmemiştir. MHP olarak milli ve manevi değerler ekseninde her zaman uzlaşmaya varız. Ancak başkanlık sistemi gibi dibi görünmeyen kuyudan su içmeye ne irademiz, ne de isteğimiz vardır. Önemle bildirmek isterim ki, başkanlık sisteminin doğası gereği yasama ve yürütme arasında paylaşılan iktidar ve onun ürettiği çift başlılık bugünkü sorunları emin olunuz mumla aratacaktır. Demokrasi ararken despotizm bulunması kaçınılmaz olacaktır. Bizim AKP hükümetine desteğimiz terörle mücadeleyle sınırlıdır. Başkanlık sistemi ve partili cumhurbaşkanlığı konusunda vereceğimiz destek, sunacağımız herhangi bir katkı za-
manın ve şartların ruhuna uygun olacak şekilde yoktur.”
KIBRIS UYARISI Bahçeli daha sonra Kıbrıs’ta yürütülen müzakerelere de dikkat çekerek özetle şu ifadeleri kullandı: “Kıbrıs’ta kalıcı barış anlaşmasına yönelik yeni dönem müzakereler, KKTC’de yapılan son Cumhurbaşkanı seçimlerinin ardından hız kazanmıştır. Bu süreçte garantör ülkelerin uzak tutulacağı, ancak güvenlik ve güvence konularının ele alınacağı son aşamada konuya dâhil edileceği anlaşılmaktadır. Bu gelişmeler böyle devam ederse büyük sıkıntılar ortaya çıkacaktır.”
İNGİLTERE Dışişleri Bakanı Philip Hammond, İngiliz Parlamentosu’nun alt kanadı Avam Kamarası’nda milletvekillerinin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. İktidardaki Muhafazakar Parti’nin Milletvekili Philip Davies oturumda, Hammond’a Türkiye’nin AB üyelik süreciyle ilgili İngiltere’nin duruşuna ilişkin şu soruyu yöneltti: “2010 yılında Başbakan (David Cameron), ‘Ben Türkiye’nin AB’ye üyeliği için buradayım’ derken, 2014 yılında da Türkiye’nin AB’ye üyeliğine ilişkin hüküm ve koşullarının ‘sıkı bir destekçisiyim’ diye bildirdi. Acaba Dışişleri Bakanı (Hammond), bu ifadeyle, Türkiye’nin AB üyeliğine erişimini hükümetin veto edeceği yönünde bir niyet olduğunu mu algılamamızı istiyor? Eğer Türkiye’nin AB’ye katılması gibi bir olasılık yoksa, o zaman neden vergi mükelleflerinin parası Türkiye’nin AB’ye erişim hazırlığı için harcanıyor?” Türkiye’nin AB’ye katılmak için başvurusunu 1987 yılında yaptığını hatırlatan Hammond, “Başbakan’ın gözlemlediği gibi, mevcut ilerleme hızıyla Türkiye’nin AB üyeliğine yaklaşmasına daha onlarca yıl var” dedi.
10
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
Dink davasında Cerrah’a ret
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
SABAHATTİN ÖNKİBAR sonkibar@gmail.com
Perinçek ve Bahçeli’nin gündemi!
Celalettin Cerrah, 19 Nisan’da görülen Dink suikast davas nda görüntülenmi ti.
Doğu Perinçek’in gündemi Alman Parlamentosunda görüşülecek olan Ermeni soykırım yalanlarıdır, Devlet Bahçeli’nin gündemi ise Saray’a yaranmak yani Bozkurt’u Tayyip’e çakal yapmaktır. Doğu Perinçek’in gündemi TSK’nın PKK ile yaptığı şanlı mücade-
ledir, Devlet Bahçeli’nin gündemi ise sadece ve sadece postunu korumaktır. Doğu Perinçek’in gündemi Türkiye’nin Suriye, Rusya, İran ve Ortadoğu politikasıdır, Devlet Bahçeli’nin gündemi ise daha dün hain dediği Tuğrul Türkeş’le sarmaş dolaş olmaktır.
Doğu Perinçek’in gündemi Ege’de işgal edilen 17 Türk adası ve ABD’nin PKK’ya verdiği destektir, Devlet Bahçeli’nin yegane gündemi ise AKP ve Tayyip’e stepne olmaya devam etmektir. Ayinesi işse kişinin söyleyin kimdir gerçek Türk milliyetçisi?
İSTİHBARAT SERVİSİ AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink suikastına ilişkin, birleştirilen davanın ikinci duruşmasında iddianamenin okunmasına başlandı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, polis memuru Ercan Demir ile cinayetin azmettiricisi, hükümlü Yasin Hayal duruşmaya getirildi. Cinayetin tetikçisi hükümlü Ogün Samast ile dört diğer sanık telekonferans yöntemiyle duruşmaya katıldı.
DİNÇ YİNE GELMEDİ Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, dönemin Trabzon İl Emniyet Müdürü Reşat Altay ve polis muhbiri Erhan Tuncel ile mülkiye başmüfettişi Mehmet Ali Özkılıç’ın da aralarında bulunduğu 12 tutuksuz sanık da duruşmada hazır bulundu. Davada tutuksuz yargılanan Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç ise ikinci duruşmaya da gelmedi.
CERRAH’IN AVUKATI: KOVUŞTURMA HÜKÜMSÜZ Duruşmada sanık avukatları usule ilişkin itirazlarını dile getirdi. Tutuksuz sanıklardan Celalettin Cerrah’ın avukatı Mehmet Köksal, “Müvekkilim hakkında kovuşturma izni ve açılmış bir soruşturma bulunmadan hakkında kovuşturma kararı verilmesi hükümsüzdür” dedi. Davanın ön şartlarının yerine getirilmesi gerektiğini ve vali statüsünde olan müvekkili Cerrah’ın yargılanmasının Yargıtay’ın ilgili dairesinde mümkün olabileceğini belirten Köksal, şöyle konuştu: “Bu yüzden müvekkilim açısından mahkemenizin yetkisiz ve geçersiz olduğunu düşünüyorum. Müvekkilim için davanın ayrılmasını, dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini talep ediyorum.” Dink ailesinin avukatlarından Bahri Belen ise Celalettin Cerrah’ın suç döneminde vali değil, İstanbul Emniyet Müdürü olduğuna dikkati çekti. Duruşma savcısı Çelebi, Cerrah’ın suç döneminde vali değil İstanbul Emniyet Müdürü olduğundan taleplerin reddine karar verilmesi yönünde görüş bildirdi. Yetkisizlik talebi mahkeme tarafından reddedildi.
BAŞSAĞLIĞI Yönetim kurulu üyemiz Fatih Yavuz'un babası
HÜSEYİN YAVUZ’u kaybettik. Arkadaşımıza, ailesine, dostlarına ve sevenlerine başsağlığı dileriz.
Tuzla İlçe Başkanlığı www.vatanpartisi.org.tr
BAŞSAĞLIĞI İl Yöneticimiz Filiz Kayaönü’nün kardeşi, Şemsettin Kayaönü’nün kayınbiraderi, E. Yankı Kayaönü ve İl Yöneticimiz H. Fırat Kayaönü’nün dayıları, Partili arkadaşımız
SÜLEYMAN SADIK ÇELİKEL geçirdiği rahatsızlık nedeniyle yaşamını yitirdi. Kayaönü, Çelikel ailelerine ve tüm sevenlerine başsağlığı dileriz.
Ercan Enç Ankara İl Başkanı www.vatanpartisi.org.tr
İmam Hatip’i savunan Başbuğ! İlker Başbuğ’daki kafa karışıklığı devam ediyor. Öyle çünkü Başbuğ daha önce hem ağlama duvarında görüntü verdi, hem Atatürkçülükten dem vurdu. Hem ABD ve NATO’ya hiçbir zaman laf etmedi, hem Ergene-
Doğan Medya’yı Yıldırım çarptı!
kon’dan hapis yattı. Hem başlangıçta TSK’ya yapılan rezil operasyona suskun kaldı, hem sonrasında bu kadar da olmaz dedi... Son olarak cemaatler egemenliğine karşı İmam Hatipleri savundu ki pes!
Fatih Çekirge’nin nerede ise her gün beni Hürriyet’e genel yayın müdürü yapın mektuplarını köşe yazısı diye yazdığı Doğan Grubunda her dönemin adamı Taha Akyol da Binali’ye selam durdu. Sadece o değil, Posta’nın genel yayın yönetmeni Rıfat Ababay bile hazırolda! Belli ki Aydın Doğan kendine ku-
Bakın ben İlker Başbuğ’dan daha inançlıyım ama İmam Hatip olayını laik Cumhuriyetimize başkaldırı olarak görürüm zira devletin okulu siyasi arka bahçe olamaz ki. İmam Hatipler siyasal islam ve AKP’nin arka bahçesidir.
rulan hapis kumpasından sıyrılmak için çırpınıyor. Ne yaparsa yapsın, Aydın Bey Hürriyet’i satmadan bu cendereden kurtulamayacak zira Saray ona güvenmiyor. Doğruya doğru, bu süreçte Ahmet Hakan, Ertuğrul Özkök ve Sedat Ergin’den bile on kere dik durdu!
GÜNDEM Haz›rlayan: EMİNE DÖLEK halklailiskiler@aydinlikgazete.com
Artık fiilen başkan! Yeni kabine ile ilgili yorumumuz şudur: -Kabineyi Binali Yıldırım değil Tayyip Erdoğan yapmıştır. -Tayyip Erdoğan artık fiili başkandır. -Başbakan ve Bakanlar ise sekreteryası misalidir. -Mehmet Şimşek’in kabinede korunması uluslararası sermayeye verilen güvencedir. Yalçın Akdoğan’ın olmaması ise açılım politikasındaki yanlışlarıdır. -Tuğrul Türkeş’in yeniden bakan olması onu AKP’ye kimin aldırdığının ispatıdır. -Bundan böyle Bakanlar Kurulu sık sık Saray’da toplanacak.
Tokalaşma mı hırsızlık mı? Gündem yine kadın eli sıkmak haram mı, değil mi? Peygamberimizin saygıdeğer eşleri Hazreti Hatice’nin kervanları ile ticaret yaptığı ortada yani sosyal hayatın içinde olduğu vakıa iken böyle bir gündem nasıl olabilir çözebilmiş değilim. İlginçtir İslamı kadın eli üzerinden tanımlayanlar Müslümanlık adına yapılan katliamlarla hırsızlıklara suskunlar. Keza İslamın emperyal bir argüman yapılmasına omuz veriyorlar. Yahu din dediğin özlenen medeniyet değil midir? Öyle ise İslamı el sıkmamak gibi komiklikle örtüştürmek bizatihi ona haksızlık değil mi?
Yargıtay ‘kongre’ dedi MHP’de olağanüstü kurultay için Yargıtay 18. Hukuk Dairesi yerel mahkemenin verdiği kararı oy birliğiyle onadı. Karara saygılı olduklarını açıklayan Bahçeli cephesi, seçimli kurultay kararı aldı. MHP Genel Merkezi, kurultayın 26 Haziran veya 10 Temmuz’da toplanacağını duyurdu
?
AYDINLIK / ANKARA MHP’de olağanüstü kurultayın yapılabilmesi için bütün dikkatlerin çekildiği Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, MHP Genel Merkezi’nin yaptığı temyiz başvurusunu dün karara bağladı. Karar, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Başkanı Mustafa Aysal tarafından açıklandı. Daire, Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin MHP’de olağanüstü kongre toplanmasına ilişkin kararını oy birliğiyle onadı. Böylece kurultay tartışmalarıyla ilgili olarak Yargıtay süreci tamamlanmış oldu. Daire kararına karşı karar düzeltme isteminde bulunulamayacağı belirtildi. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, kararla ilgili gerekçesini birkaç gün içinde tamamlayarak, yerel mahkemeye gönderecek. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi daha önce yaptığı açıklamada, ‘Dosyanın Mayıs ayı içerisinde müzakere edilerek gerekli kararın verileceğini’ açıklamıştı. Kararla birlikte olağanüstü kurultayın da önü açılmış oldu.
‘ÇAĞRI HEYETİ’NDEN AÇIKLAMA GELDİ Karar MHP’deki muhalifler tarafından olumlu karşılandı. Bir televizyon programında açıklamalarda bulunan MHP Genel Başkan adaylarından Sinan Oğan, “Türkiye’nin gündeminde olan bir konunun geciktirilmemesi gerekiyordu. Hukukun namusunun korunması gerekiyordu. Yargıtay bunu yaptı. Yargıtay üyelerini baskı altında kalmalarına rağmen verdikleri bu karardan dolayı tebrik ediyorum. Baskıya boyun eğmemişlerdir. En kısa sürede kurultayımızı gerçekleştireceğiz. Türk siyasetinin de önünü açacak bir hamle olacak. Bir süreye ihtiyacımız var. Yeniden yazışmaların yapılması gerek. 3 hafta gibi bir süreye ihtiyacımız olabilir. Haziran ayının ilk ya da ikinci haftası kurultay olabilir. Bu durumu Çağrı Heyeti ile görüşeceğiz” dedi.
‘KAOS ORTADAN KALKTI’ Çağrı Heyeti’nde görev alan Ayhan Erel de, “Yargıtay kararıyla bu yargı kaosu ortadan kalkmış oldu. Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi, olağanüstü kurultayın toplanmasına ve Çağrı Heyeti oluşturulmasına karar vermişti. Yargıtay kararıyla birlikte bütün hukuki engeller ortadan
NE OLMUŞTU
15 May s’ta yap lmas planlanan MHP ola anüstü kurultay , mahkeme sava lar n n ard ndan ask ya al nm t . MHP’li muhalifler Sinan O an, Meral Ak ener, Koray Ayd n ve Ümit Özda , ola anüstü kurultay n yap lmas öngörülen Büyük Anadolu Oteli’ne birlikte gelmi ti.
‘SEÇİMLİ KURULTAY YAPACAĞIZ’ MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi’nin verdiği kararın ardından açıklama yaptı. Yalçın, “Başlangıçtan beri ifade ettiğimiz gibi MHP yargı kararlarına saygılıdır. Aynen Yargıtay’ın verdiği bu kararı da MHP olarak saygıyla karşılıyoruz. Tüzüğümüzün 63. maddesinin genel başkanımıza verdiği yetkiye dayanarak genel başkanımız bir karar almak su-
kalkmış oldu. Biz Çağrı Heyeti olarak bir araya gelerek, hukuki süreleri de dikkate alarak kurultayı en kısa sürede yapmayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ANKARA’DA HAKİMLER VAR’ Genel başkan adaylarından Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, Erzurum’da yaptığı açıklamada önemli bir adım atıldığını söyledi. Özdağ şöyle konuştu: “Bu karar Türkiye’de bütün siyasi baskılara rağmen yargının en azından bir bölümünün nasıl hukuk devleti inancını yaşattığının çok önemli bir göstergesi oldu. Biz yakından bu süreci endişeli olarak izledik. Çünkü değişik siyasi makam ve mevkilerin bu süreci etkilemek için nasıl yargı üzerinde değişik yöntemlerle baskılar uyguladığını gözlemledik. Sonuç konusunda bir kez daha iç rahatlığıyla ‘Ankara’da hakimler
retiyle 26 Haziran veya 10 Temmuz tarihlerinde MHP’yi olağanüstü ama seçimli kurultaya götürme kararı almıştır. Genel başkanımız bu kararı başkanlık divanına bilahare MYK’ya taşımak suretiyle kendi teklifinin bu organlardan geçmesini talep edecektir. Söz konusu tarihlerde Ankara Arena’da kongre yapılması için salon kiralanmıştır” ifadelerini kullandı.
var’ diyebiliyoruz.” Meral Akşener’in avukatı Uğur Tarhan da AA muhabirine yaptığı açıklamada “Süreç sonunda Yargıtay tarafından haklılığımızın tescillenmesi, bizim mücadelemizin böyle sonuçlanması bizi mutlu etti, memnun etti. Şükrediyoruz” dedi. MHP’nin genel başkan adaylarından Koray Aydın ise CNN Türk canlı yayınında yaptığı açıklamada kararı şöyle değerlendirdi: “Bir siyasetçi olarak mutluyum. Her şey kendi kuralı ve zemini içinde şekillenecektir. Türkiye’de neredeyse tek adam diktatoryasına dönüşmüş bir siyasal yapı var. Bu hükümranlığı kırmak ve sadece MHP’nin değil diğer tüm siyasi partilere oy vermiş vatandaşlarımızın sözcülüğünü üstlenmek için siyaset önemli bir fırsat yakaladı. Bu işten Türkiye’nin kazançlı çıkacağını düşünüyorum.”
MHP’de parti içi muhalefetin, partinin olağanüstü kurultaya götürülmesi dava açmıştı. Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi, muhaliflerin ‘Kurultay Çağrı Heyeti’ oluşturularak, partinin olağanüstü kurultaya götürülmesi talebinin kabulüne karar vermişti. Daha sonra Çağrı Heyeti çalışmalarına başlamış ve kurultay için 15 Mayıs tarihini açıklamıştı. Genel merkez bu kararı temyiz ederek Yargıtay’a başvurdu. Bu sırada Tosya ve Gemerek Asliye Hukuk Mahkemeleri, Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin partinin kurultayın toplanması için çağrı heyeti görevlendirilmesine ilişkin kararının infazını, karar kesinleşinceye kadar durdurdu. Muhalifler daha sonra 15 Mayıs’ta kurultayın yapılmasının planlandığı Büyük Anadolu Oteli yakınında toplanarak Yargıtay kararının bekleneceğini duyurdular.
MİT TIR’larına 5 tahliye İLK derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nde görülen MİT TIR’ları davasının yedinci duruşması tutuklu sanık sayısının fazlalığı ve Yargıtaydaki salonların yetersizliği nedeniyle Ankara Adliyesindeki büyük salonda yapıldı. Gizlilik kararı nedeniyle basına kapalı görülen duruşmada tutuklu sanıklardan Mehmet Fırat, Hayati Özcan, Gökhan Bakışkan, Sezai Akyüz ve İsmail Önder Ata’nın, üzerlerine atılı suçun vasfı, mevcut delil durumu ve tutuklu kaldıkları süre itibarıyla tutukluluk hallerinin kaldırılmasına karar verildi. Bu sanıklarla ilgili yurt dışına çıkış yasağı konuldu ve duruşmaları takip konusunda adli kontrol uygulanması kararlaştırıldı.
11
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
GÜNDEM
HAZIRLAYAN: BORA TORAN halklailiskiler@aydinlikgazete.com
‘ZİRVEYE KATILMAMIZI ENGELLEDİLER’
MİKTAD, Vatan Partisi heyeti ile yaptığı görü şmede İstanbul’da düzenlenen Uluslararası İnsanlık Zirvesi’ne katılm ak için başvurduklarını, fakat AKP hükümetinin çabalarını engellediğ ini belirtti. Miktad, “Zirveye katılmak için Birleşmiş Milletler’e başvurdu k ve onay aldık. Sonrasında İstanbul Başkonsolosumuza katılım için talim at verdik. Fakat AKP hükümeti katılımımızı veto etti” bilgisini paylaştı.
VATAN PARTİSİ HEYETİ, SURİYE’DE DIŞİŞLERİ BAKAN YARDIMCISI FAYSAL MİKTAD’LA GÖRÜŞTÜ
Federasyon planına izin vermeyeceğiz! ‘TSK’nın Suriye konusundaki tavrını olumlu buluyoruz. Suriye’nin kuzeyinde gerekeni yapacağız. ABD, Suriye milletinin Vietnam halkı gibi cesur olduğunu görecektir’
Ş
am’da bulunan, eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin başkanlığındaki Vatan Partisi heyeti Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Miktad’la görüştü. Sözlerine “Keşke sizi Türkiye’yi yöneten mevcut hükümet olarak karşılasaydık” ifadeleri ile başlayan Miktad, “Türk milleti, kadim ve vatanperver bir millet, halklarımızın kaderi ortak” ifadelerini kullandı. Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcıları E. Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, E. Tümamiral Soner Polat, emekli Tümgeneral Beyazıt Karataş, Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkan Yardımcısı Yunus Soner ve aynı büronun üyesi Onur Sinan Güzaltan’dan oluşan heyet Suriye temasları kapsamında önemli bir görüşme gerçekleştirdi. Heyet, Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Miktad ile iki ülkeyi yakından ilgilendiren önemli gelişmeleri masaya yatırdı.
smail Hakk Pekin
Faysal Miktad
ABD önderliğinde içinde Türkiye’nin de yer aldığı uluslararası koalisyonun Rakka’ya yönelik operasyon hazırlıklarının aylardır sürdürdüğü biliniyor. ABD’nin
Gezegenin başındaki en büyük bela!
S
on günlerde Dolar’ın ani sıçraması FED tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı. Dünyada paranın peşinden koşanların kıblesi, ABD Merkez Bankası, namı diğer FED! Gezegendeki belki de en önemli merkez... Aldığı kararlar sadece ABD’de değil, Uganda dâhil dünyanın her yerinde fırtınalar koparıyor... Ekonomi analistlerinin iki lafından birisi FED. FED, dolar arzını ya artırıyor ya da kısıyor. Bu ise küresel ve bölgesel düzeyde ekonomileri ya rahatlatıyor ya da boğuyor... FED’in kalp atışları bile mercek altında!
BİLİMSEL YÖNTEMLE EKONOMİK KRİZ! Suriye’nin kuzeyinde yaşananları dikkatle takip ediyor ve göreceksiniz kısa zamanda gerekeni yapacağız” ifadelerini kullandı. Suriye’nin federasyon planlarına karşı olduğunu belirten Miktad, “Suriye, bir karış toprağından vazgeçmez. PYD ve YPG asla Suriye’deki Kürtleri temsil etmiyor” ifadelerini kullandı. Mikdat, “Suriye’nin kuzeyinde ABD’nin faaliyetleri olduğu doğru, fakat bunlar abartılıyor. ABD askeri Suriye ordusunu karşısına çıkamaz. Hükümetimiz için sıra Kuzey Suriye’ye gelince ABD,
önemli açıklamalarda bulundu.
RUSYA’YLA OPERASYONA BAŞLIYORUZ Suriye milletinin Vietnam halkı gibi cesur olduğunu görecektir” ifadesini kullandı.
ERDOĞAN’IN EMRİYLE 8 BİN TERÖRİST Cenevre görüşmelerinin geleceğinin de ele alındığı görüşmede, Miktad, “Görüşmeler istediğimiz doğrultuda gitmedi. Erdoğan, ABD ve Suudilerin planları dışında, muhalif grupları masadan kalkmaya zorladı. Oyundan dışlandığını fark etti ve bu hamleyi yaptı. Halep’in kuzeyinde yaşananlarda, Erdoğan’ın rolü esas. Son verdiği emirle, 6 bin-8 bin arası terörist Halep’e sevk edildi” ifadelerini kullandı. Miktad, Suriye hükümetinin “TSK’nın Suriye politikasını memnuniyetle takip ettiğini” belirtirken Vatan Partisi başta olmak üzere Suriye’den yana tavır alan siyasi partilere ve gruplara da şükranlarını iletti. Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Miktad, Suriye-Rus ilişkileri ve Rus kuvvetlerinin geri çekilmesi ve ateşkes konusunda da
“Suriye-Rus ilişkilerinin tarihi eskilere dayanır. Bu ilişkiler uluslararası siyaset kitaplarında örnek olarak okutulmalı” ifadesini kullanan Miktad, “Suriye ve Rus ilişkilerinin iyi olması, Türk halkının da yararınadır. Türkiye-ABD ilişkilerinden, Türk halkının bir yararı yoktur fakat Rusya’nın Suriye’ye verdiği destek, Suriye halkının yararınadır” değerlendirmesinde bulundu. Miktad, “Yarın (Çarşamba) Suriye ve Rus orduları tekrar ortak operasyonlara başlayacak. Önemli başarılar elde ettik ve devamının geleceğine inanıyoruz” dedi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın başkanlığının artık Batılı ülkeler tarafından dahi tartışma konusu yapılmadığını belirten Miktad, Suriye’de atacakları siyasi adımlar konusunda da bilgi verdi. Suriye’ye dayatılmak istenen federatif bir yapıyı kesinlikle kabul etmeyeceklerini belirten Miktad, “Kürtler, Suriye vatandaşlarıdır ve hiç bir şekilde Suriye’den kopartılamazlar” ifadelerini kullandı.
Kantonları garantiye alma operasyonu SURİYE GİRMEDEN ÖNCE
spolat102@outlook.com
Peki, “FED nedir, nasıl oluyor da böylesine bağımsız bir rota çizebiliyor?” Her ne kadar ABD Merkez Bankası olarak adlandırılsa da, FED özel statüsü ile ABD hükümetinin ve Amerikan halkının bütünüyle denetimi dışında, tam anlamıyla bağımsız bir kuruluştur... En azından nereye bağlı olduğunu bilmiyoruz! FED Başkanı’nı ABD Başkanı atar. Ama bu kuruluş, farklı şirketlere ait 12 özel bankadan oluşan banka ve bankerler koalisyonudur! Bu 12 banka, FED’in yönetim kurulunun 2/3’ü olan 9 kişiyi belirler. Diğer bir ifade ile son söz özel bankalarındır. FED, kamu örtü ve aldatması ile çalışan tepeden tırnağa özel bir kuruluştur...
ABD’NİN SURİYE PLANINDA YENİ AŞAMA ABD Mekez Kuvvetleri Komutanı Joseph Votel’in önce Suiye’nin kuzeyini ardından Türkiye’yi zaiyaretinden hemen sonra PKK/PYD kaynakları Rakka operasyonunun dün saat 14.00 itibarıyla başladığını duyurdu.
Soner POLAT
AMİRAL
FEDERAL RESERVE BANK (FED) NEDİR?
ABD’YE ‘VİETNAM’LI YANIT Vatan Partisi heyeti başkanı Pekin, “Size Türk milletinin, vatanseverlerin, ulusalcıların selamını getirdik “ ifadelerini kullanırken, TSK ve Türk halkının büyük kısmının, AKP’nin Suriye politikasından rahatsız olduğunun altını çizdi. Görüşmenin başında, Türkiye-Suriye ilişkileri ele alındı. Miktad, “Erdoğan’ın politikalarının bedelini Türk ve Suriye halkı kanıyla ödüyor” ifadelerini kullanırken, Suriye’nin kuzeyinde yaşanan gelişmelere dikkat çekti. “Suriye, Türkiye’nin güneydoğusu ve
BİSMİLLAH VİRA!
Rakka ile ilgili hamlelerini hızlandırmasının nedeni, Suriye Ordusu’nun Eylül 2015’ten itibaren Rusya’nın desteğiyle başta IŞİD olmak üzere sahada terör gruplarına karşı önemli başarılar elde etmesi. Suriye Ordusu’nun terör gruplarının Halep’e ulaşan lojistik ve insan geçiş yollarını bloke etmesi ve ardından IŞİD’in elinden Palmira’yı alması, ABD’nin sahadaki oyun düzenini yenilemesine neden oldu. Çünkü Suriye yönetimi, bir sonraki hedefin Rakka’nın IŞİD’den temizlenmesi
olduğunu ilan etti. Buna karşılık öncelikle Fetih Ordusu adı altında daha önce birleştirilen Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar bağlantılı grupların El Nusra ile ittifakı sağlandı. Bu arada ABD’den doğrudan El NusraFetih Ordusu ittifakına 3 bin ton silah yardımı Türkiye ve Ürdün üzerinden ulaştırıldı. Halep’te ateşkes ihlal edildi. Bu durum, Suriye Ordusu’nun Haseki ve Rakka yerine yeniden Halep’e odaklanmasına neden oldu.
OPERASYONUN GEREKÇESİ VE PERDE ARKASI Askeri uzmanlar, mevcut güç dengesi içinde PKK/YPG güçleriyle Rakka’nın IŞİD’den alınmasının mümkün olmadığını belirtiyor. Ancak IŞİD’in de arkasındaki esas patronun isteğiyle “görevini büyük ölçüde tamamlamış” olduğuna dikkat çeken kaynaklar, uluslararası kamuoyu nezdinde “IŞİD’i yenen güç” görüntüsüyle Votel geçen hafta sonu Suriye’nin Ayn el Arap bölgesinde PYD’nin silahl kanad YPG ile görü mü tü. ABD’nin bugüne kadar bölgeye yapt en üst düzey askeri ziyaret olmu tu.
PKK/YPG’nin meşrulaştırılması için çalışıldığını vurguluyor. IŞİD’in büyük ölçüde tamamladığı görev ise, Suriye’de PYD’nin kantonlara sahip olması, Irak’ta ise Barzanistan’ın alan genişletmesi. ABD’nin Rakka operasyonuyla başlattığı yeni aşamada ise her iki bölgenin garanti altına alınması amacı güdülüyor.
TÜRKİYE NE YAPACAK? Burada kritik tartışma konusu Türkiye’nin bu gelişmeler karşısında ne yapacağı. ABD Merkez Kuvvetleri Komutanı Votel’in ziyaretinde bu konuyla ilgili bir paketin masaya konulduğu sızan bilgiler arasında. Ancak Türkiye’nin açıktan PYD kantonlarını kabul etmesi mümkün değil. Bunun yerine görüntüyü kurtaracak bazı formüllerin ABD tarfından önerildiği öne sürülüyor. Buna karşılık, devlet içinde bu konuda tartışmaların devam ettiği iddia ediliyor.
Küresel düzeyde bir para imparatorluğu kuran ve FED’in fikir babası olarak kabul edilen Mayer Amschel Rothschild’in (17441812) para arzı konusunda söyledikleri ilginç ve dikkat çekici: “Bir ülkenin para basma yetkisini bana verin, kanunlarını kim yaparsa yapsın!” Başkan Woodrow Wilson (D:1856Ö:1924, Başkanlık Dönemi: 1913-1921) 23 Aralık 1913 tarihinde FED kanununu imzalar. Buna şiddetle karşı çıkan Kongre üyesi Charles A. Lindberg tarihe geçen şu sözleri sarf eder: “Başkan aslında görünmez bir hükümeti yasalaştırdı. Bundan böyle ABD’deki ekonomik krizler bilimsel yöntemlerle çıkarılacaktır!”
FED’İN FATURA KESME YÖNTEMİ Başkan Andrew Jackson (D:1767Ö:1845, Başkanlık Dönemi: 1829-1837), 1835 yılında ülkenin tüm dış borçlarını kapattı. 20 yıl süre için FED’in öncellerine para basma patenti vermedi! Aynı yıl Başkan Jackson’a karşı bir suikast girişimi oldu. Ancak Başkan mücadelesine devam etti. Ailesine şunu vasiyet etti: “Öldüğümde mezar taşıma ABD’yi sömürmek isteyen özel bankacıları bitirdi!” diye yazın! Gerçekten de mezarında bu sözler duruyor ama “Para Sihirbazları” Başkan Jackson’dan sonra yeniden denetimi ele geçirdiler... ABD’nin belki de gelmiş geçmiş en yetenekli Başkanı olan Abraham Lincoln’un (D:1809-Ö:1865, Başkanlık Dönemi: 1861-1865) bu konudaki görüşleri oldukça ilginç ve dikkat çekici: “Kendi parasını basma gücüne sahip bir devletin faizle borç para almaya ihtiyacı yoktur. Devletin en yaratıcı gücü para basma gücüdür.” Abraham Lincoln 1865 yılında bir suikasta kurban gitti! Dünyaca ünlü ekonomist Seymour E. Harris’e göre, John F. Kennedy (D:1917Ö:1963, Başkanlık Dönemi: 1961-1963) ABD’nin iktisadi alandaki en bilgili başkanıydı. Mülkiyet gücü ve kâr hırsı ile toplum refahı arasında bir denge arayışı içerisindeydi. 1963 yılının Haziran ayında sadece 4 milyar doların FED yerine ABD devlet hazinesinde basılması yönünde bir karar aldı! Başkan Kennedy, 22 Kasım 1963 tarihinde Dallas’ta düzenlenen bir suikast sonucu öldürüldü...
KRİZLERİ KİM TETİKLİYOR? Bugün FED’i savunanlar bile 1929 dünya ekonomik krizini FED’in başlattığını kabul ediyorlar! Yani kriz Lindberg’in öngördüğü gibi bilimsel yöntemlerle çıkarıldı! David Wessel, “In FED We Trust (FED’e Güveniriz)” adlı FED’i öven kitabında bu gerçeğin altını çiziyor... Görüldüğü gibi FED, sadece dünyanın değil onu doğuran ABD’nin de başının belasıdır. Maalesef New York’ta çöreklenen birkaç kişi tüm dünyayı altüst edebilecek ekonomik kararlar alabiliyor! ABD’de yaşayanlar da dâhil insanlık FED ve benzerlerini aşmadan bu gezegen üzerinde rahat yüzü göremez! Alın teri ile kazandığı ekmeğinin büyük bir bölümünü, yan gelip yatan para sihirbazlarına devretmek zorunda kalır... Kaybettiği huzur ve istikrar da ödediği büyük bedellerin KDV’si olur!
12
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
Resimdeki yazar Resimdekinin bir kitab›
O'nun eski biçimi Uluslararas› Çal›flma Örgütü
T›rpan
Soru eki
Ne simgeli element
Çin satranc›
Türkiye plakas›
Üst karfl›t›
Belediye
Tafl›t dizisi
“… Ak›n” (aktris)
Atardamar
Ak›mtoplar
Küçük bitkilerin ortak ad›
Mant›k ‹lave
Erkek keçi Haks›z yere Akci€er sesi
Venedik kay›€›
Çoban türküsü
Aflamas›z asker
Bitlis'in bir ilçesi
Evrenpulu
A€abey
Darg›n Ç›plak vücut resmi
Molibdenin simgsi
Avrupa Ortak Pazar›
“Meg …” (aktris)
Talih, baht
Atefl
Bir nota
Kuzu sesi Saz, kam›fl Yarg› Gemi ba€lama halat›
Okyanusbilim
Birleflik Krall›k (k›sa)
Gönenç
Kanun m›zrab› Milattan Önce (k›sa)
Bir ba€laç Kokulu ya€larla masaj
Yolun yokufl bölümü
Rusça evet Çok afla€›, alt düzeyde Avrupa'da bir ulus
Pamuk türü Maksimum
Alüminyum simgesi
Yerden s›çrayan çamur Yemek arac›
Hindistan'da bir bitki Avrupa'da bir ulus
Tanr›tan›maz Sulama arabas›
Çanakkale ilçesi
Bütün, tüm Radyumun simgsi “Kartal …” (sinemac›)
Bir besin Kimi zaman
Ölecek kadar Mahsus Ukrayna'da bir liman kenti
Mililitre (k›sa)
‹hsan Oktay Anar roman›
Dünya
Müstahsil
Bir yemek sosu
Hardalgaz›
Okyanus Ödünç mal Kirli
Yabanc› bir haber ajans› (k›sa)
Soy, baba soyu Badem Bir nota
Hititler
Türk müzi€i makam›
At›lgan, gözüpek
Peygamber
Yabanc› Ekilmifl olan
“Kerem …” (aktör)
Bir tür rak›
Kufl yuvas›
Letonya paras›
Koflut
Kurtulufl
At›n bir yürüyüflü
Huzur Adana'n›n bir ilçesi A€ torba
Teyze
Günefl
Nikelin simgesi
Aza
Merhem
Zehir
Ücret Karabiber a€ac›
Biçim
Duygu
Bir harfin okunuflu
Lantan›n simgesi
Fakat Argon simgesi
KURULUŞ. 1921
VATAN - EMEK - NAMUS
ŞEFİK HÜSNÜ DEĞMER
Uyan›k, gözü aç›k
Kazak baflkan›
R A H A T
“Kartal …” s
Nikelin simgesi Zehir s
‹spanya'da gizli Bask örgütü
s
Leylek rengi
Huzur s
Radyumun simgsi
Mant›k
s
E S E M E Maksimum
s
A Z A M C ‹ ‹ H A A fi N ‹ Y T A A N Dünya
s
Kufl yuvas›
s
s
Lantan›n simgesi s
Kokulu ya€larla s
s
Duygu
Kurtulufl
s
Bir ba€laç
A€ torba s
Bir ba€laç
Avrupa'da bir s
s
Bir harfin okunuflu s
Adana'n›n bir ilçesi
Peygamber Ekilmifl olan Letonya paras› s s
Kuzu sesi
Saz, kam›fl s
A K Ü M Ü L A T Ö R
s
Merhem s
Biçim
s
s
Günefl
Yabanc›
Bir tür rak› s
Darg›n
Ç›plak vücut resmi s
s
00:15 O Hayat Benim
Uyan›k, gözü aç›k
T I R I S
“Kerem …” (aktör) s
Hindistan'da bir bitki
s
20:00 Aşk Yeniden
00:00 Gece Bülteni
At›n bir yürüyüflü s
A P A R ‹ L E S I fi E L I M A K s
N A H A K
s
19:00 Ana Haber
21:00 Karşıt Görüş
Koflut
Ödünç mal s
Kirli
Haks›z yere s
R U M E N
O T E K N Ü K ‹ A L R ‹ O Z M A T T ‹ E B R E A T P ‹ S E A M ‹lave s
s
16:00 Zuhal Topal’la
Z
Erkek keçi
Ak›mtoplar s
s
Küçük bitkilerin ortak ad›
s
Raporu
s
‹ P E R ‹ T
s
18:00 Akşam
Savaşları 15:15 Benden Söylemesi
s
Manşet
12:45 Gardırop
s
16:00 Habertürk
s
13:00 Güne Bakış
Güldür 10:30 Unutma Beni
07:10 Aşırı Pintiler 07:55 Otistik Bahçıvan 08:45 Gelinliğe Evet De 13:05 Clio ile Makyaj Sırları 16:45 Görücü Usulü 17:40 Randy İmdada Yetişti! 19:00 Call the Midwife 20:00 Welcome to Sweden 20:30 North America 21:30 Man, Woman, Wild 22:30 Manhunt 23:20 Fear the Walking Dead
s
11:00 Gün Ortası
s
09:00 Dün Bugün Haber 09:15 Ekonomi 7/24 10:30 Dünyamız Detay 11:15 Memleketten Haber Var 11:30 Satırbaşı Konuk 15:30 Sıcak Haber Konuk 17:30 İşitme Engelliler Bülteni 17:40 Piyasa Raporu 18:45 Şehirler ve Şiirler 20:54 Çizgi Mola 23:10 Hayat “Life” 23:50 Gece Baskısı 23:55 Yarından Önce
s
07:00 Günayd n Türkiye
07:00 Gelin Evi 09:30 Zahide Yetiş’le 12:00 Nursel’in Mutfağı 13:00 Evrim Akın İle Ev 14:00 Lezzet Yolculuğu 16:00 Gelin Evi 18:45 Show Haber 20:00 Güldür Güldür Show 23:15 Prens 01:15 Show Sinema
Müstahsil
Hardalgaz›
s
23:00 Gece Görüşü
‹hsan Oktay Anar roman›
s
21:00 Sˆz Meclisten İçeri
s
20:00 Haber Artı
Sulama arabas›
s
07:00 Bugün 08:30 Beni Affet 09:45 Lezzetin Haritası 11:00 Kiralık Aşk 13:30 Evleneceksen Gel 17:00 Beni Affet 19:00 Star Haber 20:00 Kara Sevda 23:45 Dizi
Alüminyum simgesi
s
Argon simgesi
s
Hamle
Yarg›
Gemi ba€lama s
Pamuk türü
s
Ücret
s
Hititler
At›lgan, gözüpek s
Bir nota s
Bütün, tüm
s
N E V A
Ölecek s
Ukrayna'da bir liman s
Türk müzi€i makam› s
Yolun yokufl bölümü
A U K L E R A T V A T R Y A F ‹ R A M P A A L A U M A Ü R E A L E L R K A A F ‹ T K ‹ L L ‹ L V E A “Meg …” (aktris)
Atefl s
s
s
Mahsus
“… Ak›n” (aktris) s
Avrupa Ortak Pazar›
A T E
Çanakkale ilçesi
Bir besin
Belediye s
Tafl›t dizisi s
A€abey s
s
Bir nota
Rusça evet
Üst karfl›t› s
Atardamar
Bitlis'in bir ilçesi
Evrenpulu s
s
‹ T A L Y A N
s
s
Avrupa'da bir s
Türkiye plakas›
s
s
Çok afla€›, alt düzeyde
s
Fakat
s
Aflamas›z asker
s
A T Ü R R T A E O G R D A
Ne simgeli element
s
Karabiber a€ac›
Talih, baht s
M I N E M O ‹ N K A
s
10:00 BKM Güldür
Aza
Molibdenin simgsi
s
06:45 Çalar Saat
09:00 Haber Bülteni
Teyze
s
s
06:00 Gün Başlıyor
A P A Ü Y A A M
Çin satranc› s
Venedik kay›€›
s
07:00 1’de Sabah 09:10 Anma Klipleri 09:15 İyi Fikir 11:00 Yeşil Deniz 13:30 Pastane 14:35 1’de Bugün 14:45 Ana Ocağı 16:30 Anma Klipleri 16:40 Seksenler 19:10 Ana Haber Bülteni 19:55 Hava Durumu 20:00 Diriliş “Ertuğrul” 23:30 Gündem Ötesi
Yabanc› bir Soy, baba haber ajans› soyu (k›sa) Badem s
Soru eki s
O I L G L O O G O fi R N A E D N F O S A L H E Ö Z O L ‹ D E N E S E S ‹ A Y A E C A A A R s
06:45 Kahvaltı Haberleri 10:00 Tatlı Sert 13:00 Gün Ortası 13:40 Sağlıklı Mutlu Huzurlu 16:20 Esra Erol’da 19:00 Ana Haber 22:25 Yeter 01:40 Kırgın Çiçekler
07:00 Haber Günaydın 09:30 renkli Sayfalar 12:30 Gün Arası 12:45 Kısmetse Olur 16:30 Arka Sokaklar 18:45 Ana Haber Bülteni 20:00 Poyraz Karayel 23:30 Burada Laf Çok 01:45 Genç Bakış
A
Ç A L K I
s
23:15 Cinayet Planı
06:00 Güne Başlarken 08:55 Lifestyle 10:10 Kılıçdaroğlu Özel 11:30 Tekno Hayat 11:50 2 Dakikada Bilim 13:00 Günün İçinden 15:15 Doğru Tercih 15:30 NTV’ye Sorun Çalışma Hayatı 17:00 Akşam Haberleri 18:15 Gece Gündüz 20:00 Ana Haber 21:10 Yakın Plan 23:00 Gece Bülteni
Bir yemek sosu Okyanus
s
s
19:00 Ana Haber
21:30 Acemi Çapkın
06:00 Güne Merhaba 08:45 Günün Ekonomisi 09:00 Parametre 10:00 10’dan Sonrası 11:35 Ekonomi 12:00 Bugün 14:00 Günlük 17:45 Spor Vizyon 19:00 Ana Haber 20:00 İnsanlık Hali 21:00 Ne Oluyor? 23:30 Gece Görüşü
Mililitre (k›sa)
O'nun eski s biçimi Uluslararas› Çal›flma s
T›rpan
s
19:15 Güllerin Savaşı
07:00 Güne Bakış 10:30 Biz Bize 13:30 Söz İstanbul’da 14:20 Gündemin İçinden 15:15 Kültür Sanat Haberleri 15:30 Dünyadan Haberler 16:00 Güncel 17:30 Ekonomi Haberleri 19:30 Doğru Seçim 20:00 Ana Haber Bülteni 21:00 Düş Ve Çizgi 21:30 Gündem Özel 23:00 Müzelerin Dili 00:00 Gece Haberleri
Kimi zaman
s
16:45 Güneşin Kızları
17:00 Haberler
07:00 Uyan Türkiye 10:00 Sağlıklı Yaşam 12:00 Belgesel Kuşağı 13:00 Haber13 14:30 Bahar’la Güzel Şeyler 17:00 İstekleriniz 18:30 Ana Haber Bülteni 20:00 Duayen 21:30 Ben Sorarım 22:30 Seçim Özel
Yerden s›çrayan çamur
s
16:00 Haberler
15
M
s
14:30 Fatmagül’ün Suçu Ne
14
Milattan
s
12:00 Poyraz Karayel
15:00 Haberler
13
Kanun m›zrab›
s
10:00 Çook Yaşa
12
Birleflik Krall›k (k›sa)
s
08:30 Yaprak Dökümü
14:00 Haberler
18:00 Nasıl Yani
11
E
s
10
Çoban türküsü
Ç
1. İlan – Rizika – Ev bölümü. 2. Gideni esenlik ve sevgi dilekleriyle geçirmek – Çamaşırın az kirli suyu. 3. Almanca sen – Zenginden çaldıklarını yoksula dağıtan, İngiliz halk kahramanı. 4. “… Onan” (aktris) – Bir çiçek adı – Parola. 5. Bin metrenin kısa yazılışı – “… … Mecnun” (aşk masalı) – Yapma, etme. 6. Uykudan kalkmak – Birincil. 7. Fakat – İki öneki – “Müzeyyen …” (Türk müziği duayeni) – Yabancı. 8. Skandiyumun simgesi – Eğirmen, iğ – Atmak işi. 9. Irak’ta bir kent – Eski Mısır inancında ana tanrıça – Hayat arkadaşı. 10. İridyumun simgesi – Kemik ucu – İnek antilobu. 11. “… mum satsana” (ünlü anakiklik – palindrom- örneği) – Hollanda’nın plaka işareti – Sınır nişanı. 12. Çanakkale’nin bir ilçesi – Hekimlerin akciğeri dinlerken duyduğu patolojik ses – Bir peynir türü.
9
T U R G U T Ö Z A K M A N
s
13:00 Gün Ortası
07:30 Mola
8
Akci€er sesi
s
11:00 Televizyon Gazetesi
4
fi
s
10:00 Ekopolitik
06:30 Mutfağım
3
s
Resimdeki yazar
s
06:00 Çocuk Kuşağı
2
7
Ankara Baskı. Anadolum Gazetecilik Bas. Yay. San. ve Tic. A.Ş. Mat-Sit İş Merkezi 35. Cadde No: 2 / 11 İvedik-Ankara İstanbul Baskı. Anadolum Gazetecilik Bas. Yay. San. ve Tic. A.Ş. Oruçreis Cad. Remzi Özkaya Sok. No.16 Bahçelievler / İstanbul Tel. 0212 655 44 34
07:00 Günaydın Türkiye
10 11 12
6
Ruhsar Şenoğlu Recep Erçin Gökhun Göçmen Tarık Tekgözli Özlem Konur Usta Tunca Arslan Hüseyin Kaya Füsun İkikardeş
Dağıtım. Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Önerileriniz için. halklailiskiler@aydinlikgazete.com www.aydinlikgazete.com Yayın Türü. Yaygın Süreli
9
5
Yönetim Yeri. İstiklal Cad. Deva Çıkmazı No.3/3 Beyoğlu - İstanbul Tel. 0212 251 21 14 - 15 - 16 Faks. 0212 251 55 06 Ankara Büro Tel. 0312 229 88 45 Faks. 0312 229 88 47 İzmir Büro Tel ve Faks. 0232 489 16 15 Avrupa Tel: 0049 69 25 62 88 73 E-Posta: halklailiskiler@aydinlikgazete.com Adana Baskı. Arslan Güneydoğu Gazetecilik Mat. ve Kağıtçılık A.Ş. Tel. 0322 435 92 77 İzmir Baskı. Arslan Güneydoğu Gazetecilik Mat. ve Kağıtçılık A.Ş. Tel. 0232 257 69 01
8
s
Bilgi İşlem Gürkan Koç
7
s
Dağıtım Müdürü: Cumali Karagöllü
6
s
Ergün Gedek Cansu Yiğit İlkay Akkaya Özgür Bora Toran Savaş Atalay
Ankara: İsmet Özçelik İzmir: Hayati Özcan Avrupa: Beyhan Yıldırım İstihbarat: Ekonomi: Dünya: Emek: Toplum: Kültür Sanat: Spor: Yurt haberleri:
5
s
Melih Yıldırım (Baskı ve Teknikten sorumlu Gn. Md. Y.)
4
1
Temsilciler Metin Aktaş (Tüzel Kişi Temsilcisi)
3
s
reklam@aydinlik.com.tr
Yazıişleri Müdürü: Yazıişleri Md. Yrd:. Haber Müdürü: Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Görsel Yönetmen:
2
s
Rezervasyon
0212 2512114 / 183
1
Genel Yayın Yönetmeni: Deniz Yıldırım Yayın Koordinatörü: M. İlker Yücel
1. Leb – Üzüm veren bitki. 2. Öldürülen bir Türk gazetecisi – Yeterli olmayan. 3. Eski Yugoslavya plakası – Evet ünlemi – Büyük tepsi. 4. “… K. Le Guin” (Mülksüzler’in yazarı) – İslamiyetin kutsal kitabı. 5. Lübnan’ın plaka işareti – Burun ve ter silmekte bazen de el ve yüz kurulamakta kullanılan küçük, kare biçiminde dokuma – Tavlada bir sayı. 6. Birleşik Arap Cumhuriyeti (kısa) – Eski İskandinav mitolojisinde, evrenin yaradılışında oluşan ilk canlı – Küçük bitkilerin ortak adı. 7. Din bilgini – Yapı tasarımcısı. 8. Tanrı’nın bir adı – “Necil Kazım …” (Türk senfonik müzik bestecisi) – Şart eki. 9. İskambilde bir kağıt – Kedi, köpek yavrusu. 10. İnleyen – Unvan. 11. Bit – Bri haber ajansı – Telefon sözü. 12. “Edgar Allan …” (Morgue Sokağı Cinayeti’nin yazarı) – Meziyet. 13. Hellim suyu – Duman kiri – Kafkas dağ köyü. 14. Çekiştirerek ya da ısırarak parçalama, gagalama – Yüz, çehre. 15. Beyaz – Eğilimi olan – Işın.
s
Reklam Grup Başkanı: Saynur Okuroğlu Müşteri temsilcisi: Özlem Tanrıkulu
Kazak baflkan›
Bir ba€laç
Sahibi Anadolum Gazetecilik Bas. Yay. San. ve Tic. A.Ş. Genel Müdür: Tunç Akkoç
‹spanya'da gizli Bask örgütü
Yıl: 94 Sayı: 3114 25 Mayıs 2016
Aydınlık
Uzakl›k anlatan sözcük
Leylek rengi
Hamle
KARE BULMACA SOLDAN SAĞA 1. Dudak-Asma. 2. Uğur Mumcu-Az. 3. Yu-Ya-Sini. 4. Ursula-Kuran. 5. Rl-Mendil-Se. 6. Uar-Ymir-Ot. 7. Molla-Mimar. 8. Rab-Akses-Sa. 9. İkili-Enik. 10. Nalan-San. 11. Kehle-Aa-Alo. 12. Poe-Artam. 13. Oro-İs-Aul. 14. Didikleme-Ru. 15. Ak-Mail-Şua. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. Duyuru-Risk-Oda. 2. Uğurlamak-Eprik. 3. Du-Robin Hood. 4. Arzum-Lale-İm. 5. Km-Leyla ile-İka. 6. Uyanmak-Asli. 7. Ama-Di-Senar-El. 8. Sc-Kirmen-Atım. 9. Musul-İsis-Eş. 10. İr-Om-Kaama. 11. Anastas-Nl-Ura. 12. Ezine-Ral-Otlu.
Uzakl›k anlatan sözcük s
13
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
SINIRDA YENİ ÖNLEM
DÜNYA
EDİTÖR: BORA TORAN
halklailiskiler@aydinlikgazete.com
BULGARİSTAN, 2013 yılında mülteci akınına karşı Türkiye sınırına ördüğü 30 kilometrelik dikenli tel duvarını, iki ay içinde 146 kilometreye çıkaracak. Bulgar Haber Ajansı BTA’nın haberine göre, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov dün İçişleri ve Savunma Bakanlarıyla birlikte helikopterle Türkiye sınırına inşa edilen dikenli tel hattını incelerken, var olan hattın mülteci akınını tamamen durdurmaya yetmediğini belirterek, duvarın önümüzdeki iki ay içinde 146 kilometreye çıkarılacağını duyurdu. Türkiye-Bulgaristan sınırı toplam 274 kilometre uzunluğunda.
yuvacenudi@gmail.com
‘Çin’in G20’deki rolü çok önemli’ Gelişmekte olan Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’i tarif eden ‘BRIC’ kısaltmasının isim babası ekonomist Jim O’Neill, G20 Zirvesi’nin ev sahibi Çin’in, ekonomik işbirliğinin teşvik edilmesinde ‘çok önemli bir rol’ oynayacağını söyledi
GOLDMAN Sachs’ın baş ekonomistliğini yapan, halen İngiliz hükümetinde Hazine’ye bağlı ticaret sekreterliğini yürüten O’Neill, haber ajansı Xinhua’ya konuyla ilgili olarak özel bir demeç verdi. G20 Zirvesi’nin gelişmekte olan ekonomilerin büyümesine destek vermesini beklediğini söyleyen O’Neill,, “Çin dünyanın en büyük ikinci ekonomisi haline geldi. Satın alma paritesi gibi bazı kriterler itibarıyla dünyanın en büyüğü olmaya çok yakın” dedi.
Çin’in bazı zorluklara rağmen 1.3 milyar insanın refah ve zenginliğini artırmada “dikkat çekici bir başarı” elde ettiğini vurgulayan O’Neill, “Çin’in özellikle gelişmekte olan dünyanın diğer ülkelerinin de benzer yolda ilerlemesi ile istikrarlı, daha müreffeh bir dünya ekonomisine katkıda bulunmasına yardımcı olabileceğini düşünüyorum” diye ekledi.
ORTAK MUTABAKAT İHTİYACI VAR “Küresel ekonomik büyümeyi
sürdürmek için ortak bir mutabakata ihtiyacımız var” diyen O’Neill sözlerini şöyle sürdürdü: “Mutabakatı ille de aynı politikalarla yapmamız şart değil. Dünyanın farklı yerlerinden gelen ilgili politikalara dair ortak bir mutabakata ihtiyaç var. Hangzhou’da gerçekleştirilecek G20 Zirvesi uluslararası topluluğun ekonomik rolüne dair yaklaşımda bir değişikliğe işaret ediyor. Çin’in ilk kez ev sahipliği yapacağı bu etkinlik, küresel ekonomik yönetişimde gayet tarihi bir an.”
PARİS’TEN
Şeytan neden İlk kuantum uydusunu fırlatıyor Tartus ve Jabla’yı hedef aldı
K Pan Jianwei
ÇİN, dünyanın uzay ile yeryüz ü arasında kuantum iletişimini gerçekleş tirebilecek ilk uydusunu temmuz ayında fırla tacak. Çin Bilimler Akademisi kuantu m uzmanlarından Pan Jianwei, Shangh ai’de düzenlenen bir seminerde konuyla ilgili bi lgi verdi. Pan Jianwei, kuantum bilim i deneylerinde kullanılacak uydunun, Çin’in u ydu-yeryüzü kuantum iletişimi alanında dü nyada başı çektiğinin de ispatı olduğunu belirtti. Bilişim güvenliği konusunda b irçok zorluk olduğuna işaret eden Çinli u zman, Edward Snowden vakasının aktarım şebekelerinde bilgilerin izlenme veya hacke r saldırısına maruz kalma riski bulunduğun u gösterdiğini dile getirdi. Maddenin yapıtaşı olarak kuan tumun ayrılamaz ve kopyalanamaz old uğuna dikkat çeken Pan Jianwei, kuantum m ekaniğinin klonlanamıyor olmasının, ver ilerin şebekeler içinde fotonlarla güvenli olara k taşınacağını, aktarım esnasında ele geçirile meyeceğini veya kopyalanamayacağını garanti ettiğini söyledi. Kuantum uydusu, Çin’in 201 1 yılında ortaya koyulan Uzay Biliminde Stratejik Öncelik Programı’nın bir parçasını ol uşturuyor. Buna göre, yıl sonuna kadar dört uy du fırlatılması planlanıyor.
ALİ RIZA TAŞDELEN
Fransa’da işçi eylemleri giderek radikalleşiyor ALİ RIZA TAŞDELEN / PARİS FRANSA 2016 baharına eylemlerle girdi: Avrupa’nın Rusya’ya uyguladığı yaptırımlara karşılık, Rusya’nın da Avrupa’nın et ve süt ürünlerine koyduğu ambargo ile sarsılan Fransız çiftçisi yürüyor; yüz yıllık kazanılmış haklarını kaybetmemek için işçiler yürüyor; geleceğinden endişeli üniversiteli gençler, liseliler yürüyor; yıllardır işini kaybetmiş ve yoksulluk sınırında yaşayan işsizler yürüyor; evsiz barksız sokakta yaşayanlar, mülteciler, kağıtsız yabancılar yürüyor. Hatta eylemcilere saldıran, gazlıyan polisler bile yürüyor. Ağır bir ekonomik kriz yaşayan Fransa’da kayıtlı işsiz sayısı 3 milyonu geçmiş, bir o kadar da asgari ücretin çok altında bir gelirle yarım yamalak çalışanlar sitemin en yakıcı sorunu durumunda. Yatırımların dibe vurduğu, istihdam yaratamayan, bütçesi açık veren ve yüzde 96 iç ve
Mehmet YUVA
dış borca sahip Fransa. Sosyal demorkat hümetin bulduğu çare mi? İşçi sınıfının yüz yıllık mücadelesiyle kazanılmış haklarına saldırmak; iş yasasının altı oymak. Öyle ki sağ hükümetlerin cesaret edemediği “reformları” dayatmak. Dayatmak diyorum çünkü iki aydır direnen halkın mücadelesine kulağını kapatan hükümet, Meclis’i de hiçe sayarak yeni iş yasasını yasalaştırmak istiyor.
İŞÇİLER KARARLI 1995’de Sosyal Sigortalar “reformu”na karşı yapılan ve iki ay süren eylemlerden bu yana ilk defa Fransız işçi sınıfı ve öğrenciler kesintisiz iki ayı aşan bir mücadelenin içindeler. 31 Mart’ta İşçi ve öğrenci sendikalarının düzenlediği grev ve yürüyüşlere 1,5 milyon kişi katılmıştı. O günden bu yana hafta da bir gün grev ve yürüyüşler, üniversite ve liseli gençlerin Republique Meydanı’nda baş-
lattığı “Gece Ayakta” eylemiyle de hergün devam ediyor. Geçen hafta başlayan kamyoncuların eylemi ve petrol rafinerilerinin işgali ve üretimin durdululması mücadeleyi giderek radikalleştirdi. Benzin istasyonlarının tankerleri boşaldı. Valilikler rezevrleri olan istasyonların benzin ve mazot satışına sınırlama getirildi. Polisin ve jandarma araçlarının, ambulansların yakıt ihtiyacı için bir çok benzin istasyonuna el kondu. Hükümet petrol rafinerilerin işgalinde direnen işçilerin üzerine polis gönderme kararı aldı. Sendikalar ise kararlı “gelecekleri varsa görecekleri vardır”. İki aydır yürüyen işçi ve öğrencilere orantısız ölçüde saldıran polis, bu kez rafinerileri tutan işçilere saldırmaya hazırlanıyor.
DİLLERDE GENEL GREV Eylemler işçileri ve gençleri giderek politikleştiriyor; anti-kapitalist söylem yaygınla-
şıyor. Öyle haftada birgün grev değil ancak bir genel grevle hükümete geri adım atırılacağı fikri öne çıkıyor. Başta CGT, FO, Solidaires ve FSU olmak üzere 7 sendika başından beri birliğini korudu. Hükümet yanlısı CFTD ise eylemlere katılmıyor. 26 Mayıs’ta sendikalar 9. kez ulusal çapta grev ve eylem kararı aldı. Fransız Komünist Partisi ve Sol Parti eylemleri destekliyor ama reformist programlara sahip bu partilerin kaygıları işçileri savunmaktan çok önümüzdeki yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri için oy potansiyeli yarattmak. Seçmenine ihanet eden Sosyalist Partinin dibe vurmasını fırsata çevirmek istiyorlar. İktidar hedefi olmayan irili ufaklı Troçkist parti ve gruplar da aynı durumdalar. Soru şu: geçek anlamda bir sol oluşumun olmadığı Fransa’da işçi eylemleri bu reformcu sendika ve partilerle nereye kadar gider? Yeni oluşumlar ortaya çıkar mı?
an, terör ve acıdan beslenen şalvarlı-kravatlı şeytanlara ruhlarını satan yedi veled-i zina Akdeniz’in iki incisi Tartus ve Jabla’da en az 150 Suriyeli insan katletti. Yüzlerce yaralı var. Pazartesi’nin sabahında otogarlara akın eden öğrenciler, emekçiler, çocuklarını kreşlere ulaştırmaya çalışan anneler, otogarlarda sevdiklerini bekleyen babalar, cehennem ateşi ile yakılan Halep’ten, İdlip’ten kaçıp daha güvenli sahil bölgelerine sığınanlar ve otogarların renkli seyyar satıcıları paramparça edildiler. Bu vahşeti planlayan şeytanlar ölüm mekanlarından hastanelere taşınacak yaralıları da katletmek için bir kadın intiharcıyı hastanenin acil kapısında patlattılar. Bir terörist kendisini patlatamadan yakalandı. Sorgusunda Ahra-ru ElŞam terör örgütü mensubu olduğunu ikrar etti. Tartus, Suriye’ye dayatılan terör savaşı boyunca ciddi bir çatışma, kavga veya terör saldırıları yaşamadı. Ancak Suriye için cephelerde en çok şehit verenler Tartus ve Jabla. Alevilerin çoğunluğu oluşturduğu Akdeniz sahili savaş mağduru milyonlarca Sünni, Hristiyan vatandaşa kucak açtı, güvenli yurt oldu. Tartus ve Jabla sahil kentleri Hatay, Adana ve Mersinimiz. Sünni, Alevi, Hristiyan, Arap, Türkmen, Kürt, Ermeni, Kıbrıslı, Yunanlı dahil her kökten insanın birarada varlığını daim ettirdiği cennet mekan yerler. Suriye sahil coğrafyasının iki inci kenti şalvarlı-kravatlı Münafık Müslüman, Hristiyan ve Yahudilerin daha çok rant daha çok karı uğruna katledildi. Terör vahşetini kınayamayan, yüzlerce insanın yok edilen umutlarıyla, arkada bıraktıkları canların acılarıyla empati kuramayan, “BAAS’ın bölgelerine saldırı”, “Esad’ın kalelerine bombalı saldırı” başlıklarıyla olayı medyasına taşıyan gazeteci, yorumcu kılıklı iblisleri de şiddetle kınıyoruz. Terör eylemini IŞİD’in üstlendiği bilgileri tedavüle sokuldu. Ilımlı terör örgütü bu vahşeti yapmaz, katledilen askerlerin kalbini söküp yemez, cinayet, talan, tecavüz, şantaj bunların hanesinde olmaz, bütün bu insanlık dışı davranışları yapan tek örgüt IŞİD. Şeytanlar Dünya’nın başına felaket bulutu misali musallat olmuş yegane düşmanın DAEŞ olduğu yalanı üzerinden birçok kanlı projeleri için kılıf buldular. Terör örgütü Ahra-ru El-Şam Dış İlişkiler sorumlusu Labib El-Nahhas’ın Aralık ayında gizlice Washington’a gittiği ve burada CIA ve Pentagon elemanlarıyla buluştuğu artık sır değil. Münafık Dinci Örgütlerin beyni, kalbi, parası ve ruhları ABD ve bölge iblislerinin elinde. Tartus ve Jabla’yı hedef alan terör vahşeti birden fazla mesaj taşıyor. Alevi, Sünni, Hristiyan ve etnik savaş peşinde koşanlara Tartus ve Jabla şeytani projeleri için kötü bir örnek oluşturuyor. Madem ki, mezhepçi ve etnikçi yaşamıyorsunuz o zaman katledilmeniz vacip deniliyor. Suriye’nin bölünmesi ve yok edilmesinin engellenmesi için tarihte ve bugün yabancı işgalci iblislere ve mahalli veledi zinalarına karşı mücadelede en çok can veren coğrafya Suriye sahil bölgesi. O zaman katledilmesi yönünde fetvalar veriliyor. Ateşkes sürecinde IŞİD’in önemli karargahlarına yönelik Suriye ordusunun başlattığı operasyonların önemli kazanımlar elde etmesi, Tedmor’un (Palmira) kurtarılması, Deyr ElZor ve Rakka gibi stratejik önemde olan bölgelerin kurtarılması için hummalı bir askeri hazırlık yapılması ABD, İsrail, Suudi ve Türkiye hanedanlıkları ve Suriye sahasındaki ılımlı ve radikal veledilerini derin rahatsız etti. Kerry uyarmıştı. Halep, Rakka ve İdlip operasyonlarına devam edilirse Suriye’nin her tarafında savaşın tekrar patlak vereceğini söylemişti. ABD Musul’u Barzani peşmergeleri için Rakka’yı da YPG-PKK için istiyor. IŞİD’in kalbine hançeri bizim kahramanlar sapladı propagandasıyla daha çok meşruiyet ve daha çok alan çalma peşinde. Siz Kerry’nin açıklamalarını “Benim planlarıma çomak sokarsan bizde en güvenli bölgelerinizi bile terörize ederiz” uyarısı olarak anlayın. Halep ve İdlip El-Nusra olmadan tutunamaz. Esad ve Suriye ordusu düşmanlığı BM Güvenlik Konseyi’nin kararına binaen resmen terör örgütü olarak kabul edilen El-Nusra, Ahra-ru El-Şam ve IŞİD’ten sonra şeytan efendilerin son umudu. Halep cephesinin düşmemesi için El-Nusra’nın silahlandırılması ve finanse edilmesi tüm hızıyla devam ediyor. El-Nusra’nın Halep’in özellikle Güney ve Doğu bölgelerine yönelik başlattığı saldırı ve kazandığı yeni alanlar var. Bu gelişmeler Rusya hava operasyonlarının tekrar gündeme alınmasını gerekli kıldı. Rus Savunma Bakanı Sergei Shoigu kapsamlı hava operasyonlarının bugün itibariyle başlayacağını ilan etmişti. Halep için senin güvenli ad ettiğin bölgelerde sivil katliamlarla hayatını zehir ederim mesajı var. Tartus ve Jabla’nın ruhunun da bir mesajı var: Şeytani mesajlarınıza lanet olsun.
T.C. ÇERKEZKÖY İCRA DAİRESİ BASİT TASFİYEDE ALACAKLILARI DAVET İLANI 2016/2 İFLAS Müflisin adı soyadı ve yerleşim yerindeki adresi : KINALILAR LASTİKÇİLİK İTH. İH. SAN. TİC. LTD. ŞTİ Gaziosmanpaşa Mahallesi Namık Kemal Bulvarı No:59/A Çerkezköy/Tekirdağ Yukarıda adı yazılı müflisin, iflas dairesince defteri tutulan mallarının bedellerinin tasfiye giderlerini koruyamayacağı
anlaşıldığından basit tasfiye usulünün uygulanması kararlaştırılmıştır. Bu sebeple alacaklıların bu ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde * alacaklarını ve iddialarını bildirmeleri, bu müddet içinde alacaklılardan birinin giderleri peşin vermek sureti ile tasfiyenin adi şekilde yapılmasını isteyebileceği İcra ve İflas Kanununun 218 inci maddesi gereğince ilan olunur. 20/02/2015 (İİK m.218) BASIN: 341301 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
T.C. KAYSERİ 3. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2016/2037 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : TAŞINMAZIN Özellikleri : Kayseri İl, Melikgazi İlçe, 1596 Ada No, 645 Parsel No, Gavremzade Mahallesinde, 4. kat 7 nolu Bağımsız Bölüm Satışa konu daire 4 oda, mutfak, antre, banyo, ve wc’den oluşmaktadır. Net alanı 98 m2’dir. Daireye giriş çelik kapılı, oda zeminleri ahşap parke, ıslak zeminler mozaiktir. Duvarlar sıva üzeri plastik boyalıdır. Pencereler pvc doğrama, oda kapıları ahşap doğramadır. Kuzey - Doğu cephelidir. Mutfakta mutfak tezgahı mevcuttur. Doğalgaz kombi sistemi ile ısıtılmaktadır. 1 balkon bulunmakta olup bu balkonda PVc doğrama ile kapatılmıştır. Taşınmaz yaklaşık 30 yıllıktır. Adresi : Hunat Mah. Gavremoğlu Cad. Göncü Apt. No.24/7 Melikgazi / KAYSERİ Yüzölçümü : 214 m2 Arsa Payı : 22/255 İmar Durumu : 1/1000 ölçekli uygulama imar planında konut alanında kalmaktadır. Kıymeti : 130.000,00 TL KDV Oranı : %1 Kaydındaki Şerhler : Dosyasındadır. 1. Satış Günü : 25/07/2016 günü 10:45 - 10:50 arası 2. Satış Günü : 19/08/2016 günü 10:45 - 10:50 arası Satış Yeri : KOCASİNAN BELEDİYESİ MEZAT SALONU - İstasyon mah. Ziya Sk. No. 6 Kocasinan/KAYSERİ Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada
tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2016/2037 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 16/05/2016 BASIN: 339025 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
14
25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
Türkan Kahramankaptan’da ödül gecesi
BEŞİKTAŞ Çırağan Lions Kulübü’nün aralıksız 22 yıldır dağıtılmakta olduğu ‘Türkan Kahramankaptan Özel Ödülleri’; Hayati Asılyazıcı, Seda Demirel, Turgay Oğuz ve Gamze Yapar Şendil’den oluşan Seçici Kurul tarafından değerlendirildi. Ödülller 06 Haziran 2016 Pazartesi günü Ortaköy Afife Jale Sahnesi’nde saat 19.00’de yapılacak törenle sahiplerine verilecek. Onur Ödülü: Dilek Türker
Yılın En Başarılı Yapımı: Sessizliğin İçinden , İstanbul Devlet Tiyatrosu Yılın En Başarılı Yönetmeni: Deniz Hamzaoğlu, Beyaz Geceler, Yabancı Sahne Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu: Ayşen İnci, İkinci Bölüm, İstanbul Devlet Tiyatrosu Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu: Kayhan Berkin, Hamlet,Versus Tiyatro Yılın En Başarılı Genç Erkek Oyuncusu: Aybar Taştekin, Şekerpare, İBB Şehir Tiyatroları
Yılın En Başarılı Genç Kadın Oyuncusu: Özlem Zeynep Dinsel, Soğuyunca Acımaya Başlar, Tiyatroperest Yılın Opera Ödülü: Selman Ada, Başka Dünya, İstanbul Devlet Opera ve Balesi Yılın Bale Ödülü: A.Marie Holmes, Le Corsaire - Korsan, İstanbul Devlet Opera ve Balesi Yılın Müzik Ödülü: Muammer Sun Yılın Medya Ödülü: İsmail Saymaz
KÜLTÜR SANAT EDİTÖR: ÖZGE BEYGÜVEN
halklailiskiler@aydinlikgazete.com
Boğaziçi Caz Korosu Avrupa’da birinci oldu Boğaziçi Caz Korosu Belçika ve İsviçre’de katıldığı ve ülkemizi temsil ettiği yarışmalarda birinci oldu DÜNYA şampiyonu Boğaziçi Caz Korosu, Mayıs ayı başında Belçika ve İsviçre’de davet aldığı, Avrupa’nın ve dünyanın en prestijli gençlik koroları yarışmaları ve festivallerinde ülkemizi başarıyla temsil etti. Avrupa Turnesi’nin ilk durağında Belçika’ya giden koro, 64. Avrupa Genç Müzisyenler Festivali’nde, sadece uluslararası başarı kazanmış koroların yer alabildiği karma gençlik koroları ve serbest seri kategorilerinde yarıştı.
EN BAŞARILI KOROLAR DAVET EDİLDİ Her iki yarışmada da birincilik ödüllerini alan koro 100 üzerinden 90 puan üstü alarak “cum laude” ünvanına layık görüldü. Koro elde ettiği birincilikler sonucu festivalde ek
olarak iki performans daha gerçekleştirdi. Performanslar, izleyenlerin ve jüri üyelerinin büyük ilgisini ve beğenisini kazandı. Boğaziçi Caz Korosu, bu önemli festivaldeki başarılı temsilinin hemen ardından 3 Mayıs’ta İsviçre’nin Basel şehrine, Avrupa’nın en başarılı gençlik korolarının davet aldığı 10. Avrupa Gençlik Koroları Festiva-
li’ne katıldı. Festivalde Belçika, Bulgaristan, Gürcistan, Yunanistan, Hollanda, Norveç, Rusya, İspanya ve İsveç’ten seçkin korolarla performans sergileyen koro birçok konser ve dinleti gerçekleştirdi. Performansları, zengin repertuvarı ve Avrupa Turnesi’ne özel hazırladığı özgün koreografileriyle takdir toplayan Boğaziçi
Caz Korosu festivalin en çok ilgi gören ve beğenilen korolarından biri oldu. Koro, ayrıca festivalin gala konserinde İsviçre Gençlik Korosu ile değerli besteci Hasan Uçarsu’nun festivale özel olarak düzenlediği, İsviçre ve Türk ezgileri içeren “Dei oben uf em Bergli” eserinin dünya prömiyerini gerçekleştirdi.
12 ya ndaki Aylin’in büyük ba ar s
ark lar çocuklar için söylendi
MERSİN Üniversitesi Devlet Konservatuarı Klasik Gitar Bölümü öğrencisi 12 yaşındaki Aylin Çelik, İtalya’da düzenlenen 13’üncü Uluslararası Enrico Mercatali Klasik Gitar Yarışması’nda 93 puanla birinci oldu. Gorizia kentindeki yarışmaya birçok ülkeden yüzlerce yarışmacı katıldı. Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuarı Klasik Gitar Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç.
23 MAYIS Pazartesi gecesi, Zuhal Olcay ve Sinema Senfoni Orkestrası Türkiye’nin ilk tam donanımlı Kistik Fibrozis Tanı ve Tedavi Merkezi için sahne aldı. ‘Daha İyi Nefes, Daha İyi Yaşam’ sloganıyla yola çıkan İstanbul Caddebostan Rotary Kulübü, Kistik Fibrozis Yardımlaşma Ve Dayanışma Derneği (KifDer) işbirliği ile Marmara Üniversitesi Araştırma Hastanesi’ne, Kistik Fibrozis Tanı ve Tedavi Merkezi kurmak için ZORLU PSM de bir yardım konseri düzenledi. Konsere iş, sanat, müzik ve cemiyet hayatından seçkin davetlinin katıldığı geceye, tüm duyarlı kişi ve kurumlar destek verdi.
Dr. Mehmet Özkanoğlu’nun öğrencisi Aylin Çelik de yarışmaya 11- 13 yaş kategorisinde yer aldı. Çelik, Domenico Scarlatti’nın ‘Sonatta in e-moll’ ile Nikita Koshkin’in ‘Usher Waltz’ adlı eserlerini gitarı ile seslendirerek jüriden tam not aldı. Aylin Çelik, yarışma sonunda kendi kategorisinde dünyanın dört bir yanından gelen 28 yarışmacıyı geride bırakarak 93 puanla birinci oldu.
Askeri açken... HİDAYET KARAKUŞ
Ş
evket Beysanoğlu’nu bilmiyordum. Atatürk’le ilgili bir çocuk kitabı hazırlarken adıyla, çalışmalarıyla karşılaştım. 1 Ağustos 1920’de Diyarbakır’ın Kemerseki yaylasında doğmuş. Ankara Hukuk Fakültesi’ni bitirmiş. Bir süre yargıçlık yaptıktan sonra Diyarbakır’da avukatlık yapmış. 1968’de Ankara’ya yerleşmiş. 1978’de avukatlığı bırakıp kendini tarihi araştırmalara vermiş. Diyarbakır Folklorundan Ziya Gökalp’e, Cahit Sıtkı Tarancı’dan Ahmet Arif’e, Sezai Karakoç’a, Gelenekleriyle Görenekleriyle Yezidiler’e... kadar onlarca araştırmayı gerçekleştirmiş bir aydın. 23 Nisan 2003’te de Ankara’da ölmüş. Bu değerli aydın, Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yayınları arasında çıkan Mustafa Kemal Atatürk’ün Diyarbakır’daki Kafkas Cephe Komutanlığı adlı yazısında ilginç anılara da yer verir. Bunlardan biri, Hazrolu Seyfeddin Budak’ın anısı, bana Genel Kurmay Başkanı’nın son günlerde tartışmalara neden olan nikâh tanıklığını anımsattı. Mustafa Kemal, Çanakkale’den sonra 1916’da Diyarbakır’da Kafkas Cephesi Komutanlığına atanmıştır. Silvan’da bulunan karargâhta onu en çok uğraştıran konu, askerin yiyecek, içecek durumudur. Mustafa Kemal, Diyarbakır’a geldikçe Hazrolu Mehmet Bey’in konağına konuk olur. Bir gün Hazrolu Mehmet Bey’in çağrısıyla konağa karargâh subaylarıyla birlikte geldiğinde öğle yemeğinde çok nefis yemeklerle dolu bir sofrayı hazır görür. Sofradaki türlü yemeği gören Mustafa Kemal’in yüzü değişir: “Asker cephede açken ben bu nefis yemekleri yiyemem” diyerek sofraya oturmaz. Hazrolu Mehmet Bey, bunun üzerine; “Paşam, askerin bir aylık ekmek ihtiyacını ben üzerime alıyorum; yeter ki bizi bu şereften yoksun bırakmayın” demesi üzerine sofraya oturur. Hemen o gün Mehmet Bey 800 kile (bir kile 300 kilodur); Hatip Bey 300 kile verir. Halktan da 500 kile toplanır. Askerine çocuğuymuş gibi bakan Mustafa Kemal’in onlar açken sofraya oturmamasını, Güneydoğu’da askerleri şehit düşerken Cumhurbaşkanının kızına nikâh tanığı olmaya koşan Genelkurmay Başkanı’nın durumuyla ister istemez karşılaştırıyor insan. Bir yanda nezaketini koruyarak askerini açlıktan kurtaran bir komutan, öte yanda nezaketten şehitlerini bırakıp smokinli tanıklık yapan bir komutan. Derdim kimseyi ayıplamak, kınamak değil. Ama bazı orunlar vardır ki tarihsel değeri, kişisel nezaketle birlikte yurt görevindekilerin beklediği kararlılıkla taşınır. Bu kararlılık, askerinin, şehitlerinin önceliğiyle pekişmelidir; yoksa nezaketin anlamı değişir. Askeri yıpratmayalım diye yazan saygın yazarlarımızın da bildiğini düşündüğüm bir şey var: Gerçek yıpratıcıdır. Gerçeği yeterince değerlendiremeyenler, yalnız askeri değil sorumlu bulundukları toplumsal bütün kurumları yıpratırlar. Tarih böyle yazıyor.
T.C. İZMİR 1. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2009/18608 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAŞINMAZIN TAPU KAYDI : İzmir İl, Bornova İlçe, 13873 Parsel No, ÇAMDİBİ Mahalle/Mevkii, 1/4 HİSSE ÖZELLİKLERİ : Taşınmaz; İzmir İli Bornova İlçesinde tapu kaydına göre Çamdibi, Belediye kayıtları göre Gaziosmanpaşa Mah. 5544/2. Sokaktan 14 numara alan 5 katlı,10 daireli apartman ve arsasıdır. Parsel güneybatısında 5544/2. sokağa, güneydoğusunda 5544/5. sokağa cepheli olup diğer yönlerden diğer parsellere komşu ve köşe parsel konumundadır. Parsel üzerindeki bina b.a. karkas yapı tarzında, yığma tuğla duvarlı inşa edilmiştir. Parsel dikdörtgen şekillidir. Bornova Belediyesi imar arşivinde yapılan incelemede; parsel üzerindeki taşınmazın zemin ve 1. kattan ibaret olmak üzere toplam iki kat için (zemin katta 2 mesken, 1. katta 2 mesken olmak üzere) ruhsatlı olup, inşaat ruhsatının 21.08.2011 tarih, 43 ruhsat numaralı olduğu, zemin katta yer alan 2 adet meskenin 257 m2, 1. katta yer alan iki adet meskenin 259 m2 alanlı olmak üzere 2 katta 4 adet meskenin toplam 516,00 m2 inşaat alanlı olduğu, binanın 3A yapı sınıfında inşa edildiği, ruhsata göre bina yüksekliğinin 6,80 m. olduğu hususları tesbit edilmiştir. Dosyada yapı kullanma izin belgesine rastlanılmamıştır. Taşınmaz yapı ruhsatı ve keşif tarihi itibarı ile 13 yaşında, % 15 yıpranma paylıdır. Tasdikli projesine göre; Zemin katta yer alan meskenlerin her biri; 3 oda, salon, mutfak, banyo-wc, kömürlük, antre, hol ve balkondan ibaret olup, balkon; salon+mutfak+iki odaya bağlantılıdır. Meskende mahallerin net alanları 1. oda 10,54 m2, 2. oda 12,60 m2, 3. oda 10,80 m2, salon 15,00 m2, mutfak 8,40 m2, banyo 6,30 m2, kömürlük 1,54 m2, antre 10,50 m2, balkon 34,00 m2’dir. 1. Katta yer alan meskenlerin her biri; 3 oda, salon, mutfak, banyo-wc, kömürlük, antre, hol ve balkondan ibaret olup, balkon; salon+mutfak+iki odaya bağlantılıdır. Meskende mahallerin net alanları 1. oda 14,62 m2, 2. oda 12,60 m2, 3. oda 10,80 m2, salon 20,50 m2, mutfak 11,50 m2, banyo 6,30 m2, kömürlük 1,40 m2, antre 10,50 m2, balkon 34,00 m2’dir. Zemin ve 1. katlardaki meskenler ruhsatlı olmasına karşılık kat irtifakları yada kat mülkiyetleri kurulmamış olup, taşınmaz tapuda arsa vasıflı görünmektedir. Bu nedenle değerlendirmede her bir meskenin ayrı ayrı değer takdir etme imkanı bulunmamaktır. Bu nedenle değerlendirmede arsa ve yapı değeri ayrı ayrı alınarak toplam değeri tesbit etme yoluna gidilmiştir. Arşiv dosyasında yapılan incelemelere göre; Bornova Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından İzmir 7. İcra hukuk Mahkemesine yazılan 25.11.2011 tarihli cevabi yazıda; parsel üzerindeki taşınmazın zemin kat + 1. katları için 21.08.2001 tarihinde yapı ruhsatı ve 05.03.2002 tarihinde temel üstü vizesinin (su basma) yapılmış olduğu, ancak ruhsatlı zemin ve 1. katlara ilave ruhsatsız olarak 2. kat (2 daire) + 3. kat (2 daire) + 4. kat (2 daire) inşaatının yapıldığının tesbit edildiği, 19.11.2003 tarihinde yapının mühürlendiği, 10.03.2004 tarihinde ruhsatsız yapılan 2. kat + 3. kat, +4. kat inşaatının yıktırılmasına karar verildiği, ayrıca zemin+1. Kat için yasal 5 yıllık süre içerisinde yapı kullanma izin belgesi alınmadığından yapının zemin ve 1. katlarının da ruhsatsız konuma düştüğünün tesbit edildiği, ruhsatsız konuma düşen zemin ve 1. kat için işlem tesis edilmesi hususunun 23.11.2011 tarih 727/3031 sayılı yazı ile Belediye Yapı Kontrol Müdürlüğünün konu hakkında bilgilendirildiği hususları tesbit edilmiştir. Keşif esnasında parsel üzerindeki taşınmazın toplam 5 katlı olup, her katta 2 daire olmak üzere toplam 10 daireli olduğu, bina girişine karşıdan bakıldığında sol kolda kalan dairenin 1, sağ kolda kalan dairenin 2 numara olmak üzere numarataj belgesinde işlenmiş olup; buna göre zemin katta yer alan 2, birinci katta yer alan 4, ikinci katta yer alan 6, 3. katta yer alan 8, 4. katta yer alan 10 nolu meskenlerin bitmiş halde olduğu, bina girişine göre sol tarafta kalan 1-3-5-7-9 nolu dairelerden zemin katta yer alan 1 nolu dairede dış pencere, doğrama ve camlarının takılı olmasına karşılık 1. katta 3, 2. katta 5, 3. katta 7, 4. katta 9, nolu dairelerin kaba seviyede, natamam ve iskan edilemez halde olup, pencere, doğrama ve camlarının da takılmamış halde olduğu, aynı zamanda 3. katta yer alan 8 nolu meskenin de boş durumda olup,
iskan edilmediği hususları tesbit edilmiştir. Buna göre binada iskan edilen daireler 2-4-6-10 nolu toplam 4 daire olup, diğer daireler boş durumdadır. Taşınmaz bulunduğu konum itibariyle; Kordon Birlik İlköğretim Okulu’na 192 m., Kuba Camiine 226 m, Kamil Tunca Bulvarına 204 m. direkt (kuş uçusu) ve yürüme mesafesinde yer almıştır. Belediye hizmetlerinden yararlanmakta olan taşınmaza ulaşım kolaydır. Taşınmazın ¼ hissesi 187.984,47 TL muhammen bedelle satılacaktır. Yüzölçümü : 502 m2 İmar Durumu : İzmir İli Bornova İlesi Çamdibi Mah. 5 pafta (-) ada, 13873 parsel sayılı taşınmaz; ayrık nizam 2 kat, 6,80 mt. gabarili bina derinliği haritasında ön ve komşu bahçe mesafeleri 5’şer mt. arka bahçe mesafesi 3 mt. olan konut bölgesinde kalmaktadır. İmar hattı talebi gerekmektedir. 3194 Sayılı İmar Kanununun 23. maddesine tabidir. Otopark sorunu parsel içinde çözümlenecektir. Kıymeti : 187.984,47 TL KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler : 1. Satış Günü : 27/06/2016 günü 09:15 - 09:25 arası 2. Satış Günü : 22/07/2016 günü 09:15 - 09:25 arası Satış Yeri : İZMİR ADLİYESİ MEZAT SALONU G BLOK 9 NOLU MÜZAYEDE SALONU İZMİR ADLİYESİ BAYRAKLI / İZMİR Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/18608 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 18/05/2016 (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. BASIN: 339890 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
TÜKENMEZ KALEM
Sualtında 37 rekor!
S
TÜRKİYE Sualtı Sporları Federasyonu (TSSF) tarafından düzenlenen Paletli Yüzme Açık Yaş Bireysel Türkiye Şampiyonası’nda 37 Türkiye rekoruna imza atıldı. Federasyon’dan yapılan açıklamaya göre, Gebze Olimpik Yüzme Havuzu’ndaki şampiyonada, 23 kulüpten 129 sporcu mücadele etti. Suüstü, çift palet, dip ve tüp disiplinlerinde gerçekleştirilen yarışmalarda, bayanlarda 20 rekor kırılırken, erkeklerde ise 17 rekora imza atıldı. TSSF Başkanı Doç. Dr. Şahin Özen, katkılarından dolayı Gebze Belediyesi’nin yanı sıra yerel yönetimlerine teşekkür ederek, şunları söyledi, “Sporcularımız her geçen gün kendilerini aşıyorlar. Kırılan 37 rekor bunun göstergesi. Şampiyonaya yoğun katılımdan son derece memnunuz. Kırılan her rekor, uluslararası alanda yeni başarılar için bizleri daha da umutlandırıyor” ifadelerini kullandı.
Haz›rlayan: HÜSEYİN KAYA halklailiskiler@aydinlikgazete.com
POR 25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
Önceki hafta görkemli bir törenle, hasretle beklediği kupasına kavuşan siyah-beyazlıların şampiyonuk yolundaki her adımı aslında yıllar öncesi verilen fedakarlığın, özverinin bir sonucu
NOT: Fikret Orman yönetimindeki Be ikta , 2013-2014’te 14,5 milyon avro, 2014-2015’te 15.4 milyon avro, 2015-2016’da ise 10,85 milyon avroluk transfer harcamas yapt .
A D E F E C ÖN A F E S A R N O S En çok Bilic’e harcandı Beşiktaş son 6 sezonda transferde en çok parayı teknik direktör Slaven Bilic döneminde harcadı. Hırvat teknik adam yönetiminde geçirdiği 2013-2014 ve 2014-2015 sezonlarında toplam 21 futbolcuyu renklerine bağlayan siyah-beyazlı kulübün, bu transferler için kasasından 29,9 milyon avroluk bir rakam çıktı. Siyah-beyazlı kulüp, teknik direktör Şenol Güneş yönetiminde de şu ana kadar 8 futbolcu transfer edip, 10,85 milyon avro harcama yaptı.
ŞAMPiYONLUK öYKüSü CENK ÇINAR’ın Yazı dizisi
1
VE Beşiktaş tam 7 yıldır beklediği şampiyonluğa sonunda ulaştı... Peki bu şampiyonluğun temelinde yatan asıl hikaye neydi? Şampiyon olmanın Beşiktaş için bu sezonki anlamı çok farklıydı. Son yıllardaki mali sıkıntılar, stat inşaatı, şampiyonluk hasreti... En basit örnekler tabi ki. Bunca sıkıntı, zorlukların ardından o müthiş taraftarının desteğini arkasına alan siyah-beyazlıların kazanmış olduğu bu 14. şampiyonluğun tohumlarını aslında geçtiğimiz yıllarda atmıştı. Herkesin hatırlayacağı üzere 2012 yılında ‘FEDA’ diyen Kartal’ın yönetimi, o
zamanki durumu taraftarına açıklamış, maddi zorlular ve Finansal Fair Play sıkıntısının yaşandığı dönem itibariyle siyah-beyazlılardan başarı için zaman istemişti. İsterseniz 2012-2013 yılında ‘FEDA’ sezonunda ne olduğunu bir hatırlayalım; Camia o dönem büyük bir mali sıkıntının içindedir ve düzlüğe çıkabilmek adına yeni bir politika gütmesi gerekiyordu. İşte bu politikanın başında Yıldırım Demirören’den boşalan koltuğa gelen isim Fikret Orman vardı. Orman, 2012 yılında başkan seçilir seçilmez, radikal değişimlere imza
atmış ve günü kurtarmak adına değil, geleceği düşünerek hareket etti... Fikret Orman stadyum daha inşaat halindeyken 144 loca ve 20 bine yakın kombineyi satıp nakite çevirmeyi başarmış ve bunlarla kulübün borçlarının bir kısmını ödedi.
TRANSFER POLİTİKASINA DÜZELTME Orman başa geçtikten sonra bütün oyuncuların maaşını yapılandırarak “işine gelmeyeni” de satıp ekstra gelir elde ederek o günlerden bugünlerin temellerini oluşturdu. UEFA’da 400 dosya,
kapıdaki haciz kamyonlarını aşmak için yeni yönetim, düşük maliyetli genç yeteneklere yönelmeyi seçti. Beşiktaş, Fikret Orman’ın ilk sezonunda, transfer edilen futbolculara 4 milyon avro harcama yaptı. 2012-13 sezonunda kulüp, o dönem 12 futbolcuyu kadrosuna katarken, bonservisine en çok para verilen isim 1,1 milyon avroyla Gökhan Süzen olmuştu. Beşiktaş, söz konusu sezonda 4 futbolcuyu bedelsiz olarak renklerine bağlamış, bir futbolcuyu ise bedelsiz olarak kiralamıştı.
Metin TÜKENMEZ metintukenmez@aydinlikgazete.com
Beşiktaş nasıl şampiyon oldu?
B
u soruya ilk bakışta verilecek yanıt siyahbeyazlı takımın ligde hiçbir ekibin başaramadığı göze hoş gelen etkili futbolunu sezon boyu devam ettirmesidir. Ne var ki görünenin arkasındaki asıl gerçekler gözden uzak olursa bu futbolu da oynamak zorlaşır. Hep söyleriz ya, içinde bulunduğunuz koşullar başarı için uygun değilse ne denli iyi hoca ve futbolculara sahip olsanız da ereğinize ulaşamazsınız. Başarı için içinde yaşayacağınız koşulları düzeltmeniz gerekir. Beşiktaş başarılı olmanın koşullarını Şenol Güneş ile anlaşma yaparak değil, Güneş’in ilkelerini kabul ederek gerçekleştirdi. Dönüp sezon başını anımsayın... Gazeteler, Beşiktaş yönetimi ile Şenol Güneş’in görüşmeleri sırasında ayrıntı sayılabilecek ama önemli küçük haberler yaparlardı. İki kesimin arasında ilkelere ilişkin giderilmesi gereken sorunlar olduğu yazılıyordu. İşte o sorunların başında Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde Şenol Güneş’in yetkileri vardı. Hoca tesislerde gereksiz yere yönetici girişimlerini istemiyordu. Güneş çok iyi biliyordu ki, Türk futbolunda yöneticilerin burnunu soktuğu teknik alanda bozulmalar olurdu. Şampiyonluktaki başarının dönüm noktası burasıydı. Rakiplerinden Galatasaray teknik alan konusunda başkanın kardeşini devreye sokup Cüneyt Tanman gibi bir büyük Galatasaraylıyı alan dışına itmenin çekişmesini yaşıyor, Fenerbahçe ise Ersun Yanal’ın başına çorap ördükten sonra başkanın teknik alana sürekli arkadan müdahale ettiği halde Beşiktaş yönetimi teknik alandaki tüm işleri Şenol Güneş’e teslim etmişti. Daha doğrusu Şenol Güneş’in ilkeli davranması takımın önünü açmıştı. Denebilir ki işler iyi gittiği için Şenol Güneş’in ilkeleri tutarlılık gösterdi. Saha sonuçları biraz ters gitse bu söylediklerinizin hiçbir geçerliliği olmazdı. Doğrudur. Ancak teknik direktörlük de budur. Koşulları teknik anlamda olgunlaştırırsanız her şey yolunda gider. Yoksa teknik adamın Gömez’e ya da Atiba’ya futbol öğretecek hali yok. Oyuncuların bugüne değin edindikleri teknik, taktik donanımı nasıl ortaya çıkartacaklarına, takımın hizmetine olumlu anlamda nasıl davranacaklarına yardımcı olmaktır. Teknik adam elinde olmayanı yoktan var eden bir unsur değildir ki. Ancak oyuncularınız ne denli büyük olursa olsun, antrenman sahasından kamp merkezine ve oradan da buz dağının görünen kısmı olan puan mücadelesinde doğru ve adaletli davranmazsanız elinizdeki iyi futbolcular sonuçta sadece elinizde kalır. Fenerbahçe teknik adamı ve futbolcuları arasında türlü sorunlar yaşadı. En basit ve somutu Van Persie ile Pereria’nın yaşadığı çekişme. Beşiktaş’ta ilk karşılaşmalarda takımın en verimli oyuncularından Gomez ve Sosa oynamadı. Cenk Tosun ilk oynadığı maçta üç gol attı ama sonra yedek kulübesinde oturdu, sırasını bekledi. Oyuna sonradan girdiği maçlarda takımına katkı yaptı. Beşiktaş ile Fenerbahçe’nin arasındaki en önemli fark buradaydı. Kuşkusuz hiçbir büyük şampiyonluk tek başına kazanılamaz. Bu başarıda ne tek başına futbolcular, ne Şenol Güneş ne de yönetim etkin olabilir. Ancak Şenol Hoca’nın gösterdiği yolda herkes görevini gereği gibi yapınca şampiyonluk da geldi...
YARIN: Güneşli günler!
T.C. URLA (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/20 SATIŞ Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin %50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 09/05/2016
1. İhale Tarihi : 12/07/2016 günü, saat 14:30- 14:40 arası. 2. İhale Tarihi : 08/08/2016 günü, saat 14:30 - 14:40 arası. İhale Yeri : Urla Adalet Sarayı SHM. Satış Memurluğu Odasında - Adalet sarayı Bahçesinde (giriş kapısı) No Takdir Edilen Adedi KDV Değeri TL. 1
2.500,00
1
%1
Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) 1 Adet oto 35 ADN 65 plaka sayılı, Ford Fiesta Comford marka 2004 model, yeşil(vitro) renkli araç olup, halen aracın ön tamponunun sol ve sağ uç köşelerinde, sol çamurluğun uç kısmında, ufak hasarlar bulunduğu araç üzerinde akü olmaması nedeniyle araç göstergesi çalışmadığından kaç km. de olduğu tespit edilemeyen araç.
(İİK m. 114/1, 114/3) * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 63'e karşılık gelmektedir. BASIN: 342343 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
T.C. İZMİR 3. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/6445 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAŞINMAZIN Tapu Bilgileri : İzmir ili, Karabağlar İlçesi, Yeşilyurt Mahallesinde kain tapunun 17 Cilt, 1643 Sayfa, 3044 ada, 13 parsel de kayıtlı 139.00 m2 yüzölçümlü “arsa” vasıflı taşınmazda; 2 / 18 arsa paylı 3. Kat 8 b.b. no’lu Meskenin Tam Payı satılacaktır. Özellikleri : Taşınmaz; İzmir İli, Karabağlar İlçesinde, tapu kaydına göre Yeşilyurt, belediye kayıtlarına göre Reis Mahallesinde, 9016 Sokaktan 22 numara alan Şenol Apartmanının Bodrum Kat + Zemin üstü 3. Katında ( son kat ) bina girişine karşıdan bakıldığında girişin solunda ( 9016 ve 9005 sokaklara cepheli köşe konumda yer alan 8 b.b. no’lu meskendir. Parsel güney-doğusunda 9016 sokağa, güney batısında 9005 sokağa cepheli olup diğer yönlerde diğer parsellere komşu ve köşe parsel konumundadır. Parsel üzerindeki bina b.a. karkas yapı tarzında, yığma tuğla duvarlı inşa edilmiş olup toplam Bodrum + Zemin + 3 normal kat ilavesi toplam 5 katlıdır. Binada 8 mesken, 1 otopark ve Bodrum Katta 2 no’lu dairenin eklentisi yer almıştır. Karabağlar belediyesi tarafından dosyaya sunulan belgelerde yapılan incelemelerde; Parsel üzerindeki taşınmazın ruhsatlı inşa edilmiş olup yapı ruhsatının 27.04.1994, yapı kullanma izin belgesinin 10.11.1994, 3. Katta 8 no’lu meskenin 74.00 m2 alanlı olduğu tespit edilmiştir. Tasdikli projesine göre 3. Katta 8 no’lu mesken 3 oda, salon + Açık Mutfak, banyo, kömürlük, antre-hol ve balkondan ibaret olup 3 oda balkona bağlantılıdır. Taşınmaz yapı kullanma izin belgesi ve kıymet takdiri tarihi itibariyle 22 yaşında, 21-30 yaş arası b.a. yapılar için % 25 yıpranma paylıdır. Mahallinde yapılan incelemede; 3. Katta 8 no’lu meskenin açık olup borçlu malik tarafından iskan edilir halde olduğu görülmüştür yapılan incelemede; Meskenin tasdikli, projesinde belirtilen mahallerden ibaret olmak üzere 3 oda, salon, açık mutfak, banyo, hol ve balkondan ibaret olduğu, döşeme kaplamalarının salon ve odalar ile holde laminant parke, diğer mahallerde seramik, duvar kaplamalarının ıslak hacimlerde fayans, diğer hacimlerde ve tavanlarda sıvalı ve badanalı olduğu, salona bağlı açık mutfağında granit banko ile ahşap mutfak dolapları, banyosunda duş + kabin, alafranga hela taşı ve lavabo, balkon demir korkuluk bulunduğu, dairede doğal gaz bağlantısı mevcut olduğu, daire giriş kapısı çelik, iç kapılar ahşap, pencereler pvc doğramalıdır. Elektrik ve suyu mevcut olan mesken belediye hizmetlerinden yararlanmaktadır. Taşınmaz bulunduğu konum itibariyle; Reis Mahalle Muhtarlığına 143 mt, Yeşilyurt Merkez Camiine 126 mt, A. Ragıp Üzümcü İlk Öğretim Okuluna 248 mt direkt ( kuş uçuşu ) ve yürüme mesafesindedir. Belediye hizmetlerinden yararlanmakta olan taşınmaza ulaşım kolaydır. Adresi : 9016 Sokak No : 22 Kat : 3 Daire : 8 Reis Mahallesi- Karabağlar- İzmir Yüzölçümü : 3. Katta 8 no’lu meskenin 74.00 m2 alanlı olduğu tespit edilmiştir Arsa Payı : 2/18 İmar Durumu : Karabağlar Belediye Başkanlığının 08/02/2015 tarihli yazısında “İzmir ili, Karabağlar ilçesi, 428 plan, 3044 ada,13 parsel; Konut alanında kalmakta olup Bitişik nizam, 4 kat yapı yapılabilir. Parsel Kentsel dönüşüm alanında kalmamaktadır.” şeklinde belirtilmiştir.
Kıymeti KDV Oranı Kaydındaki Şerhler 1. Satış Günü 2. Satış Günü Satış Yeri
: 166.500,00 TL : %1 : Tapu kaydındaki gibidir. : 27/07/2016 günü 13:15 - 13:25 arası : 25/08/2016 günü 13:15 - 13:25 arası : İZMİR ADLİYESİ MEZAT SALONU G BLOK 9 NOLU MÜZAYEDE SALONU İZMİR ADLİYESİ BAYRAKLI / İZMİR Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu (kesin ve süresiz) vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- İş bu satış ilanının “tapuda adresi bulunmayan ve/veya tapuda kayıtlı adreslerinde bulunmayan ve adli tebligatı iade edilen ilgililere de tebligat yerine geçecektir. 7- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/6445 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 16/05/2016 BASIN: 338517 (www.bik.gov.tr)
Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de
Potada derbi zamanı BU sezon Avrupa’da önemli başarılar elde eden Fenerbahçe ile Galatasarayı karşı karşıya getirecek Erkekler Basketbol Ligi’nde play-off yarı final serisi bugün başlıyor. Toplam 3 galibiyete ulaşacak takımın finale yükseleceği serinin ilk maçı bugün 20.00’de Ülker Sports Arena’da oynanacak. İki takım arasında son 5 yıldır ligde oynanan maçları ev sahibi takımlar kazanırken, Fenerbahçe, Galatasaray’la oynadığı son 4 playoff eşleşmesinde de rakibini eledi. Program şu şekilde. Bugün 20.00 F.Bahçe-G.Saray 27 Mayıs Cuma: 20.00 F.Bahçe-G.Saray 29 Mayıs Pazar: 17.00 G.Saray-F.Bahçe
31 Mayıs Salı: (Gerekirse) Galatasaray-Fenerbahçe 3 Haziran Cuma: (Gerekirse) Galatasaray-Fenerbahçe
Kupa finali Kalkavan’ın
Kalkavan bu sezon toplam 24 maç yönetti
S
TÜRKİYE Kupası’nda Galatasaray ile Fenerbahçe arasında yarın oynanacak final maçının hakemleri belli oldu. Türkiye Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu tarafından yapılan açıklamaya göre, Antalya Stadı’nda saat 21.15’te oynanacak final mücadelesini hakem Mete Kalkavan yönetecek. Kalkavan’ın yardımcılıklarını Ceyhun Sesigüzel ve Esat Sancaktar yapacak. Karşılaşmanın 4. hakemi ise Serkan Çınar olacak. Kariyerinde ilk kez bir kupa finalinde düdük çalacak olan FIFA kokartlı Mete Kalkavan bu sezon Süper Lig’de 20, Türkiye Kupası’nda 1, 1. Lig’de 2 ve UEFA Avrupa Ligi’nde de 1 maçta düdük çaldı. Bu sezon kritik maçlarda görev verilen 36 yaşındaki Kalkavan, Galatasaray’ın Beşiktaş ve Fenerbahçe ile yaptığı 2 derbiyi yönetti.
Haz›rlayan: HÜSEYİN ŞUEKİNCİ halklailiskiler@aydinlikgazete.com
POR 25 MAYIS 2016, ÇARŞAMBA
Avrupa Cimnastik Şampiyonası başlıyor İsviçre’nin Bern kentinde düzenlenen Artistik Cimnastik Avrupa Şampiyonası bugün başlıyor. 12 gün sürecek turnuvada Türkiye, 10 kadın 10 erkek toplam 20 sporcuyla madalya arayacak GENÇLER ve büyükler kategorisinde yapılacak Artistik Cimnastik Avrupa Şampiyonası bugün İsviçre’de başlayacak. Avrupa Cimnastik Birliği (UEG) tarafından Bern kentinde bu yıl 32.’si düzenlenecek organizasyon, gençler ve büyükler kategorilerinde 12 gün sürecek. Şampiyonada erkek yarışmaları 25-29 Mayıs’ta, kadın yarışmaları ise 1-5 Haziran’da yapılacak. Türkiye, şampiyonaya 10 erkek ve 10 kadın olmak üzere 20 sporcuyla katılacak.
Tutya Y lmaz
Kadınlarda hedef 10 madalya
Türkiye Cimnastik Federasyonu Başkanı Suat Çelen, yaptığı açıklamada, hem gençlerde hem de büyüklerde madalya beklentileri olduğunu belirterek, “Artık her iki kategoride de madalya kovalayan bir federasyon olduk.” dedi. Olimpiyatlara 2 sporcuyla kota alarak tarih yazdıklarını hatırlatan Çelen, “Bu bize daha fazla sorumluluk yükledi. Sporcularımız bilinçlendi. Camianın bize olan inancı arttı. Cimnastiğin güvenilirliği ve tanınırlığı arttı. İnşallah bunları Avrupa Şampiyonası’nda aldığımız madalyalarla taçlandıracağız” ifadelerini kullandı. Olimpiyatlarda 2 sporcumuz yarışacak Olimpiyatlarda 2 sporcuyla erkeklerde 7, kadınlarda ise 5 branşta madalya mücadelesi vereceklerini dile getiren Çelen, “Çıtayı hep yukarı taşımak istiyoruz” diye konuştu.
Demet Mutlu
TÜRKİYE’NİN 3 MADALYASI BULUNUYOR Cimnastikte, Türkiye’nin Avrupa Şampiyonası tarihinde 3 madalyası bulunuyor. İlk olarak merhum cimnastikçi Murat Canbaş, 1993 yılında Cenevre’deki şampiyonada gençler kategorisinde atlama beygirinde altın madalya kazanarak tarihe geçti. Ümit Şamiloğlu, 2008 yılında İsviçre’de barfiks aletinde bronz madalya aldı ve Türkiye’ye şampiyona tarihindeki 2., büyükler kategorisindeki ilk madalyasını getirdi. Ardından 2012 yılında İbrahim Çolak, Fransa’da yapılan şampiyonada gençlerde, paralel aletinde gümüş madalya elde etti. Avrupa Artistik Cimnastik Şampiyonası’na katılacak milli takımda şu sporcular yer alıyor: Erkekler: İsa Hamaratçılar, Sercan Demir, Mustafa Arca, İlkay Uğuz, Hamza Şamil Yılmaz, Onur Çelik(Gençler), Ümit Şamiloğlu, Ferhat Arıcan, İbrahim Çolak, Ahmet Önder (Büyükler) Kadınlar: Beyza Türkmen, Ekin Ülvan, Doğa Özgöçmez, Seher Atalay, İlayda Şahin, Enfal Keskin Yasemin, Zehra Börekçi (Gençler), Tutya Yılmaz, Ekin Morova, Demet Mutlu (Büyükler)
İSVİÇRE’de düzenlenen Artistik Cimnastik Şampiyonası’nda kadınlar kategorisi 1 Haziran’da başlayacak. Kadın Cimnastik Milli takımımız, son hazırlıklarını Bolu’da dün başlayan kampla sürdürüyor. Turnuvaya 10 sporcuyla katılan Kadın Milli takımımızdan beklentiler büyük.
BASKETBOL Ligi playoff yarı final serisi ilk maçında Anadolu Efes ile Darüşşafaka Doğuş karşı karşıya geldi. Abdi İpekçi’de oynanan maçta 16 sayı geriye düşen Anadolu Efes, Thomas Heurtel’in son periyottaki çabasıyla geri dönmeyi başardı ve maçı 80-71 kazanarak seride 1-0 öne geçti. Maçın en skorer isimleri on yedişer sayıyla Anadolu Efes’ten Saric ile Darüşşafaka Doğuş’tan Wilbekin olurken, ev sahibi ekipte Heurtel’in 16 sayısı galibiyette önemli rol oynadı. Üç galibiyete ulaşacak takımın finale yükseleceği seride ikinci karşılaşma yarın yine Abdi İpekçi’de oynanacak.
Ayestaran’la devam kararı İSPANYA 1. Ligi (La Liga) kulüplerinden Valencia, İspanyol teknik direktör Pako Ayestara’la 2 yıllığına anlaştı. 53 yaşındaki teknik adam, Gary Neville’ın 30 Mart’ta Valencia’daki görevinden ayrılmasının ardından son 8 haftada takımın başında sahaya çıkmıştı.
‘Tarihi bir başarı yakaladık’
Bolu’da hazırlandılar ERKEKLERDE 29 Mayıs’a kadar sürecek Avrupa Şampiyonası’na millilerimiz Bolu’da hazırlandı. Ay-yıldızlılar son yıllarda dünya arenasında büyükler ve gençler kategorisinde kazanılan başarıları Avrupa Şampiyonası’nda taçlandırmak istiyor.
Lucescu ortalığı karıştırdı Fenerbahçe ve Galatasaray, Lucescu’dan haber beklerken, Rumen teknik adam Zenit’le anlaştı
SÜPER Lig’de 2015-2016 sezonunu 16. sırada tamamlayan ve 1. Lig’e düşen Sivasspor’da, 6 oyuncunun sözleşmesi 31 Mayıs itibarıyla sona erecek. Sivasspor’da, Brezilyalı sağ bek Cicinho’nun yanı sıra İbrahim Öztürk, Mehdi Taouil, İbrahim Akın, Gökhan Süzen ve Litvanyalı kaleci Ernestas Setkus, sözleşmesi biten isimler arasında yer alıyor. Kırmızı-beyazlı kulüpte, 29 Mayıs’ta yapılacak olağanüstü kongrenin ardından futbolcularla görüşme yapılması bekleniyor.
Muhteşem
DÖNÜŞ
‘HER İKİ KATEGORİDE DE MADALYA BEKLİYORUZ’
Sivasspor’da sözleşme sorunu
80-71
SHAKHTAR Donetsk’ten ayrılan ve ertesi gün Zenit’le görüşmek üzere Petersburg’a giden Lucescu, Rus ekibiyle anlaştı. Başarılı teknik adamın yıllık 4.5 milyon avro kazanacağı öne sürüldü. Lucescu’nun Zenit’le anlaşması, Fenerbahçe ve Galatasaray’ın planını bozdu. Sarı-lacivertliler kupa finalinin ardından teknik direktör Vitor Pereira ile yolları ayırarak Mircea Lucescu’yu takımın başına getirmeyi planlıyordu. Ancak Mircea Lucescu’nun Zenit’le kesin anlaşmaya varması, Fenerbahçe’yi rotayı değiştirmeye itiyor. Yönetim, Lucescu seçeneğinin ortadan kalkmasının ardından Vitor Pereira ile yola devam etmeyi tekrar düşünürken, tecrübeli hoca arayışlarını da sürdürüyor. Galatasaray cephesinde ise üzüntü daha
büyük... Riekerink’le sezonu tamamlayan ancak gelecek sezon mutlaka yeni bir hoca isteyen sarı-kırmızılılarda ilk hedef Lucescu’ydu... Mevcut durum sarı-kırmızılı yönetimi değerlendirme toplantısına itti. Başkan Dursun Özbek yöneticilerle bir araya gelerek hem Jan Olde Riekerink’in raporunu hem
de hoca adaylarını tekrar masaya yatıracak. Sarı-kırmızılı yönetimde bazı isimler yerli teknik direktör adayları üstünde dururken, özel bir ekip ise yurt dışında yabancı teknik adamlar için nabız yoklayacak.
Mircea Lucescu
TÜRKİYE Tekvando Federasyonu Başkanı Metin Şahin, Avrupa Tekvando Şampiyonası’ndaki 2 altın, 3 gümüş ve 2 bronz madalyayı tarihi bir başarı olarak nitelendirdi. “Başarı bekliyordum ama umulanın üstüne çıktık” diyen Şahin, “Takım halinde ikinci olduk. Finalde kaybeden sporcular bizim gözümüzde kazanmış sporculardır” dedi.
HER GÜN BİR TARİH 25 MAYIS HÜSEYİN KAYA
kayahuseyin@windowslive.com
İstanbul’da tarihi gece 2004-2005 Şampiyonlar Ligi finali Atatürk Olimpiyat Stadı’nda 25 Mayıs tarihinde Liverpool ile Milan arasında oynanacaktı... Henüz 43. dakikada 3-0 öne geçen Milan soyunma odasına ‘kupayı aldık’ diyerek girdi. Ancak herşey yeni başlıyordu. 6 dakika içinde 3 gol bulan Liverpool maçı önce uzatmalara ardından penaltılara taşıdı. Liverpool penaltılarla 6-5 Milan’ı yenerek kupaya uzanırken, tarihi maç hafızalara kazındı.