İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı... Serin serin Kapalıçarşı, Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa, Güvercin dolu avlular, Çekiç sesleri geliyor, doklardan Güzelim bahar rüzgarında ter kokuları İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı...
Orhan Veli Kanık
11 Ekim – 09 Kasım 2019 Açılış: 11 Ekim Cuma, Saat: 14.00 Mehmet Akif Ersoy Sanat Merkezi, Pendik
Proje Koordinatörü İbrahim Hakkı AYSAN Belediye Başkan Yardımcısı Proje Sorumlusu Nuri SİNCANLI Kültür İşleri Müdürü Küratör Erkan DOĞANAY Editör Mustafa TAYAR Grafik Tasarım Muhammed KOCADAĞ
Bu katalog 11 Ekim 2019 tarihinde Pendik Belediyesi Mehmet Akif Ersoy Sanat Merkezi’nde açılan "İzzet Keribar Objektifinden İstanbul ve Pendik Fotoğrafları" başlıklı sergisi için basılmıştır. Eserin yayın hakları Pendik Belediyesine aittir. Yayının hiçbir kısmı, yazılı izin olmadan tamamen, kısmen veya değiştirilerek yayınlanamaz; hiçbir yolla kopya edilemez ve çoğaltılamaz.
ISBN: 978-605-2138-54-0
© Pendik - 2019
AHMET CİN Pendik Belediye Başkanı
İzzet Keribar Objektifinden Bakmak Ülkemiz, fotoğraf konusunda dünyada ilk akla gelen ülkelerden birisidir. Bunu, bilindiği gibi Sultan II. Abdülhamid’e borçluyuz. Kendileri memleketin dört bir yanına fotoğrafçı katarları ve sanatçı kafileleri göndermiştir. Sultan, yerli ve yabancı fotoğraf sanatçılarını himaye etmiş, ülkemizin farklı bölgelerini adeta görsel haritasını oluşturmuştur. Bu arşivler bugün yalnız Türkiye’nin değil, dünya için de zengin bir kaynak niteliği taşıyor. Artık her alanda görselliği öne çıkaran bir çağda yaşıyoruz. Fotoğraf sanatı, iki yüzyıla yaklaşan tarihi içinde hiç bu kadar yaygın olmamıştı. Bu elbette teknolojinin gelişmesiyle de ilgili bir durum. Ancak bu kadar yaygın görsellik, önemli bir meseleyi gündeme getirmiş bulunuyor: İyi fotoğrafı seçmek. Bu durumda artık “çekmek” değil, “seçmek” önem kazanmış oluyor. Biz de Pendik Belediyesi olarak yeni Kültür Sanat Sezonumuzun açılışını tecrübeli ve özgün Fotoğraf Sanatçısı İzzet Keribar’la yapıyoruz. Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi sanatçımız yaklaşık yirmi yıl önce bir ay süren bir çalışmayla Pendik’i fotoğraflamıştı. Keribar, o arşivine yeni kayıtlar ekledi. Pendik, yirmi yıl sonra yine usta fotoğrafçı tarafından yeniden bu sergi için belgelendi. Ayrıca kadim şehrimiz, medeniyetimizin mihenk taşı İstanbul’dan çeşitli dönemler, mevsimler ve semtleri bu sergide birlikte izleyebileceksiniz. Bu sergi için başta kıymetli sanatçımız Sayın İzzet Keribar’a, emeği geçenlere teşekkürlerimi sunuyorum. Bu vesileyle yeni Kültür ve Sanat Sezonumuzun hayırlı olmasını diliyorum.
Üsküdar Mihrimah Sultan Camii, İstanbul
ERKAN DOĞANAY Küratör
Daima Üreten ve Çalışan Biri; İzzet Keribar Üzerinde yaşadığımız bu kadim topraklar Doğu ile
rafçı olan Keribar, açtığı sergileri, gerçekleştirmiş
Batı arasında bir köprü oluşturur. Onlarca medeni-
olduğu dia gösterileri, yapmış olduğu kitaplarıyla fo-
yet barındırmış, arkeolojik kalıntıları katmanlaşmış
toğraf takipçileriyle sürekli temas halindedir. Çünkü
eşsiz bir coğrafyadır burası... Yalnızca tarihsel geç-
Keribar, fotoğraf aracılığıyla kurmuş olduğu bu ileti-
mişiyle değil, coğrafi özellikleri bakımından da dün-
şim kanalı üzerinden geçmişin belgelerini, haberleri-
yanın cazibe merkezlerinden biri olmuştur. İşte bu
ni ve mimarisini bugüne taşıyan bir aracıdır.
tarihi ve coğrafi özelliklerinden dolayı bu kıymetli topraklar, fotoğrafın icadı ki öncesinde batılı ressamların, gezginlerin, yazarların, fotoğrafçıların, sanatçıların gözdesi, çekim merkezleri haline dönüşmüştü. Kültürel olarak zenginliği, yalnızca bu topraklara özgü gelenek ve görenekleri, farklı yaşam özellikleri, inanç farklılıkları, örf ve adetleriyle bu coğrafyanın oluşum yapısının adeta birer katmanı haline gelmiştir.
İstanbul, Taksim doğumlu olan İzzet Keribar, bu coğrafyanın kültürel zenginliğinin farkı ve fotoğraf makinesinin incelikleriyle henüz çocuk yaşlarındayken tanışır. Abisiyle İstanbul’un güzelliğini, tarihini keşfeder ve ilk fotoğraf eğitimini de abisinden alır. Yirmili yaşlarına geldiğinde Kore Savaşı’nda Türk Askerleri’ne rehberlik yapmak için Kore’ye gider. Bu zor ve sancılı seyahat Keribar için artık fotoğrafın bütün dehlizlerine girme dönemini hazırlar; ışığı ve
Sultan II. Abdülhamid, bu eşsiz coğrafyanın fotoğ-
gölgeyi, grafik değerlerini, görsel estetiğin bütün
raflanması ve belgelenmesi için oldukça gayret et-
unsurlarını fotoğrafa yansıtmayı keşfetmiştir. Türki-
miştir. Memleketin dört bir yanına fotoğrafçı katar-
ye’ye geri döndüğünde fotoğrafa devam eder. Ticari
ları ve sanatçı kafileleri gönderen Sultan, dönemini
uğraşlar ilerleyen yıllarda ara vermesini dayatmış
görsel olarak belgeletmiş ve bugüne her birinin de-
olsa da sonunda yine tek sığınak olarak gördüğü fo-
ğerli birer belge olarak kalmasını sağlamıştır. Yer-
toğraf makinesine döner ve bildiği ya da bilmediği
li ve yabancı fotoğraf sanatçılarını himaye ederek
yerlerde deklanşöre basıp nefes alıp vermesini an-
Anadolu’yu, Rumeli’yi sistemli bir biçimde hafızaya
cak böyle sürdürebilir. Keribar için nefes alıp verebil-
dahil etmiştir. Bu arşivler bugün binlerce fotoğraflık
menin bir tür yardımcı enstrümanıdır, vizörden bir
hacmiyle bütün dünyaya benzersiz bir hazine sun-
görüntüye bakabilmek.
maktadır.
İzzet Keribar’ın fotoğraflarında ilk önce fark edilen
Bugünde görsel olarak belgeleme, arşiv oluşturma
ayrıntı ise kompozisyonlarındaki renk ve biçim den-
yönünden önemli çalışmalar yapan isimler bulun-
gesidir. Çalışmaları günümüz fotoğrafçıları için de
maktadır. Fakat bu katkıyı fotoğrafın her türlü imka-
birer örnek olma özelliğini korumuştur. İnsanların
nını kullanıp daha sanatsal boyuta taşıyarak bizlere
yaşamına, gelenek ve göreneklerine, ülkesinin coğ-
sunan az sayıda isim anabiliriz. İşte İzzet Keribar bu
rafyasına ve akıp giden yaşamın güzelliğine duyduğu
isimlerden biridir. Sürekli üreten ve çalışan bir fotoğ-
saygı, fotoğraflarına da bire bir yansımıştır.
Sultanahmet Camii, Ä°stanbul
İZZET KERİBAR Fotoğraf Sanatçısı
İstanbul’un İncisi Pendik... Çocukluğumuzda Pendik’i hep büyüklerimizden duyardık; ancak bizler için orası erişilemeyecek kadar uzak bir diyardı. Bir de hatırladığım Şehir Hatlarının bir Pendik gemisi vardı. Adalara gidince sık sık ona rastlardık. Pendik’i iyi tanımam uzun yıllar sonra gerçekleşti. Fotoğrafçılığım sayesinde 2000.li yılların başında zamanın belediye başkanı olan Sayın Erol Kaya’yla tanıştım, kısa zaman içinde da yakın dost olduk ve Pendik’in baştan fotoğraflanması için bana görev verildi. Birkaç yıl sonra hızlı değişen Pendik’in yeni tesisleri, yeni yolları, okulları, camileri ile parklarının yeniden fotoğraf çekimini gerçekleştirdik. Bu çekimler bir süre devam ettiği için biraz daha iyi tanımaya ve kendimi Pendik’e daha da yakın hissetmeye başladım. Ge-
İstanbul ve Pendik Fotoğrafları
cesiyle gündüzüyle artık bir Pendikli olmuştum. Denize kıyısı ve marinasıyla, parklarıyla, sahil yoluyla, camileriyle, modern çarşısıyla, kafe ve restoranlarıyla, Ömerli Barajıyla, yeni açılan Atatürk Kültür Merkezi ve diğer sanat merkezleri gibi belediyeye ait kültür tesisleriyle, okullarıyla, Sabiha Gökçen Havalimanı’yla ve en önemlisi sıcak insanlarıyla Pendik, kuşku yok ki İstanbul’un en gözde ilçelerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde açılan İstanbul konulu fotoğraf sergimde bazı Pendik fotoğraflarım da yer alıyor. Öncelikle bu serginin açılmasına destek veren Pendik Belediye Başkanı Sayın Ahmet Cin ve Kültür İşleri Müdürlüğü ekibine teşekkürlerimi sunar, izleyenlere iyi seyirler dilerim. Sirkeci Ekim 2019
“Ben renkli fotoğraflar çekiyorum. Dijitalciyim. Benim bir özelliğim de ön plan ve geri planı uyumlu bir şekilde fotoğrafa aktarmak. Ülkemizin en güzel yönlerini bütün dünyaya tanıtmak için uğraşıyorum. Çocuklarımıza güzel bir baba hatırası bırakacağım. Türkiye’nin şehirlerini, insanlarını bir belge olarak kayıt altına aldım. Bugün varılabilecek en yüksek nokta bu oluyor galiba. Bu ödülü sadece ben değil, bütün fotoğraf dünyamız almış gibi addediyorum.”
2018 Yılı Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü
Boğaziçi Gündoğumu, İstanbul
Eski Tren Ä°stasyonu, Pendik 60 x 90 cm
21
Çarşı Camii, Pendik 60 x 90 cm
23
Marina, Pendik 60 x 90 cm
25
Ömerli Barajı, Pendik 50 x 70 cm
27
Hilmi Abbas PaĹ&#x;a Camii, Pendik 50 x 70 cm
29
Balıkçı Barınağı, Pendik 50 x 70 cm
31
Çarşı, Pendik 50 x 70 cm
33
Tren GarÄą, Pendik 50x70 cm
35
“Fotoğraf bir paylaşma sistemi. Bir yaşam tarzı olduğu zaman diğerlerinden ayrılır. Bugün fotoğraf çekiyorum diyenler fotokopi çekiyor. Oysa her fotoğrafın bir öykü anlatma gücü olması gerekiyor. Tabi kendimize göre numaralarımız var. Deklanşöre doğru zamanda basma, ışığı ayarlama, doğru açıda olmak gibi... Orada olmayan, sizin heyecanınıza ortak olmayan kimseye heyecanınızı aktarabilmek başarıdır. Ben her gün erken kalkıp disiplinle fotoğraf çekiyorum. Elli kere gittiğiniz yerde yine fotoğraf çıkarabilirsiniz.”
Sultanahmet Camii Gece, Ä°stanbul 60 x 90 cm
39
Topkapı Sarayı, İstanbul 60 x 90 cm
41
Boğaziçi Gündoğumu, İstanbul 50 x 70 cm
43
Galata Köprüsü, İstanbul 50 x 70 cm
45
Üsküdar Mihrimah Sultan Camii, İstanbul 50 x 70 cm
47
“Aslında ben dünyaya şanslı geldiğime inananlardanım. Biliyorsunuz insanlar doğacağı ülkeyi ve şehri seçemez. İstanbul Taksim’de doğdum ve varlıklı bir ailede büyüdüm. En büyük şansım ise benden sekiz yaş büyük olan abimdi. Kısa zaman içinde onun yaptıklarını taklit ederdim. Her şey taklitle başlar zaten. Herhangi bir sanatçı önce taklitle başlamaz mı? Ben de onu örnek alırdım. Birçok şeyin dışında bunların yanı sıra 15-16 yaşında fotoğrafa başlamış oldum. Kısa zaman içinde abim ve ben sokağa çıktık. O senelerde gençler İstanbul’u bilmezdi. Abim sayesinde Osmanbey, Taksim, Topkapı Müzesi, Karaköy, Cağaloğlu, surlar ve İstanbul’un binlerce sokağını abimle beraber hem gezdik hem de her yerin fotoğrafını çektik.”
III. Ahmet Çeşmesi, İstanbul 50 x 70 cm
51
Yerebatan Sarnıcı, İstanbul 50 x 70 cm
53
Süleymaniye Gündoğumu, İstanbul 60 x 90 cm
55
Taş Oyunu, Cağaloğlu, İstanbul 50 x 70 cm
57
Beylerbeyi Sarayı, İstanbul 50 x 70 cm
59
“Liseyi bitirdim ve üniversiteye gitmedim. Liseyi bitirdikten üç sene sonra Kore’ye tercüman asker olarak gittim. Türk Tugayı, Amerika 8. Ordu’ya ve 1. Kolordu’ya bağlı olan 7. Tugay’daydım ben. Tabi makinemi aldım. O zaman Leica’m vardı. On dört ay Kore’de kaldım ve bunun yirmi günü gitmekle, yirmi iki günü ise dönmekle geçti. O dönemler gemilerle gidiliyordu, bugünkü gibi bir günde uçakla gidilmiyordu. Bu benim için çok önemli bir tecrübe oldu. Hem fotoğraf çektim hem beğeni kazandım hem kendimi sevdirdim hem de fotoğraf çektirmeyi sevdirdim. Maskot gibi bir şey oldum. İnsanlar, “Bize de göster, nasıl çekiyorsun?” diyordu. Tabi bu anlattığım elli - altmış sene önce. Sonra Kore’den döndüm. 22 yaşımda eşimle nişanlandım ve evlendik. Yuva kurmak, iş kurmak ve çocuk sahibi olmak derken fotoğrafa bir süre ara verdim.”
Topkapı Sarayı Gece, İstanbul 60 x 90 cm
63
Balat'ta Renkli Bir Sokak, Ä°stanbul 50 x 70 cm
65
Boğazda Yelken Yarışı, İstanbul 50 x 70 cm
67
Büyükada'da Fayton, İstanbul 50 x 70 cm
69
Sancaktar Camii, Ä°stanbul 50 x 70 cm
71
"Fotoğraf hayatımda beni en mutlu eden konuların başında, İzzet Keribar adı anıldığında, insanların aklına çekmiş olduğum fotoğrafların gelmesidir. Bunun ağırlıklı olarak fotoğraflarımdaki grafik özellikleri ve renk kullanımıyla ilgili olduğunu söylerler. Fotoğrafımın insanlar tarafından bilinmesi, beni daima memnun etmiştir."
Ayasofya'da Sema Gösterisi, İstanbul 60 x 90 cm
75
Galata Mevlevihanesi, Ä°stanbul 50 x 70 cm
77
Ayasofya'nın İçi, İstanbul 50 x 70 cm
79
Emirgan Parkı, İstanbul 50 x 70 cm
81
Yavuz Selim Camii, Ä°stanbul 50 x 70 cm
83
"Bir görüntünün fotoğraf olabilmesi için bazı kriterlerin yerine getirilmesi gerekiyor: Fotoğrafın kendine özgü ışığı, konuya uygun objektif, sağlam bir kompozisyon, ön plan, arka plan dengesi ve deklanşöre basmaya karar verdiğiniz an. Kalıcı bir fotoğraf ancak bu özelliklerin bir fotoğrafta toplanmasıyla oluşur."
Yeniköy, İstanbul 50 x 70 cm
87
Tramvay, Beyoğlu, İstanbul 50 x 70 cm
89
Ortaköy Camii, İstanbul 60 x 90 cm
91
Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul 50 x 70 cm
93
Eyüp Sultan Camii, İstanbul 50 x 70 cm
95
Sabancı Müzesi, İstanbul 50 x 70 cm
97
"Heyecanımı asla kaybetmeden fotoğraf çekmeyi sürdürüyorum. Fotoğraf benim yaşam biçimim. Yeni bir yer öğrendiğimde, hemen programa alıyor ve orayı çekmeye gidiyorum. Türkiye'nin büyük bir arşivine sahip olmak benim için önemli. Böylelikle ülkemi dünyaya tanıtmış oluyorum."
Fatih Camii, Ä°stanbul 50 x 70 cm
101
Ayasofya, Ä°stanbul 50 x 70 cm
103
Şehzadebaşı ve Süleymaniye, İstanbul 50 x 70 cm
105
Büyükada, İstanbul 50 x 70 cm
107
Sultanahmet Camii, Ä°stanbul 50 x 70 cm
109
Ayasofya Kubbe, Ä°stanbul 50 x 70 cm
111
İZZET KERİBAR Fotoğraf Sanatçısı
ESERLERİ
1936 yılında İstanbul’da doğan İzzet Keribar, genç yaşından itibaren fotoğrafa karşı büyük bir ilgi duydu. 1957’de askerliğini yapmak üzere gittiği Kore’de, bir yıl boyunca
“Birikimler”, (Grup FOG), 1989
fotoğraf çekerek tekniğini geliştirdi ve deneyim kazandı. Keribar, uzun bir aradan
“A’dan Z’ye Fotoğrafçılık”, NTV Yayınları, 1993
sonra, 1980 yılında, tekrar fotoğrafa yöneldi. Sanatçı, o yıldan beri yurt içinde ve dışında fotoğraf amaçlı geziler düzenlemektedir. Türkiye’de ve dünyanın sayısız ül-
“Terrra Magica”, APA Yayıncılık, 1999
kelerinde çektiği hem dia hem de dijital ortamdaki çalışmaları, ülkemizin en önemli
“Türk Fotoğrafçıları Kütüphanesi 1”, Antartist Yayıncılık, 2004
arşivlerinden birini oluşturmaktadır.
“Türkiye Kavşağı”, Art Studios Productions, 2007
İzzet Keribar, Türkiye’de birçok derneğin onur üyesidir. Uluslararası Fotoğraf Fe-
“Zamanda Yolculuk” (Miniatürk), Kesişim Yayıncılık - Kültür AŞ., 2004
derasyonu tarafından 1985 yılında AFIAP (Sanatçı), 1988 yılında da EFIAP (Ekselans)
“Türkiye Sinagogları”, Gözlem Gazetecilik Basın ve Yayın A.Ş., 2008
unvanlarıyla onurlandırıldı. 1991 yılında Fransa Kültür Bakanlığı tarafından, Fransız
“100 Mimari Eser”, NTV Yayınları, 2009
Kültür Merkezi'nde seri olarak gerçekleştirdiği fotoğraf etkinlikleri nedeniyle “Akademik Başarılar Şövalyelik " unvanıyla onurlandırılmıştır. Aynı yıl “National Geographic
“Farklı Yaklaşımlar”, Amerikan Hastanesi-Vehbi Koç Vakfı, 2009
Traveler” (USA) Dergisinin Uluslararası Fotoğraf Yarışmasında 2.lik ödülüne layık gö-
“Kadına Dair”, Biltur Basım Yayın, 2012
rülmüş, 1992 yılında İsrail'de yayınlanan "Jerusalem Post" Gazetesi’nin "Kudüs" konulu
“Öteki Ya Değil Ne Fark Eder!”, Doğan Kitap, 2012
Fotoğraf Yarışmasında 1.lik kazanmıştır. 1993 yılında, “Ballantine’s”ın organize ettiği
“İzzet Keribar”, Eczacıbaşı Fotoğraf Sanatçıları Dizisi - 6, 2015
Uluslararası Fotoğraf Yarışmasında, 2.lik, 3.lük ve bir mansiyon ödüllerine layık görülmüştür. 1997 ve 2001 yıllarında, Fuji Film’in Avrupa Basın Fotoğrafları Yarışmalarında iki kez 1. olmuştur. 1982 yılından beri, yurt içinde ve dışında çok sayıda kişisel fotoğraf sergisi ve dia gösterisi gerçekleştiren ve birçok kitabı yayımlanan Keribar, çeşitli kurumlarda fotoğraf kurslarına hocalık yapmakta, Türkiye’de düzenlenen fotoğraf yarışmalarının seçici kurullarına sıklıkla davet edilmekte, fotoğrafları Türkiye’de ve dünyada çeşitli özel koleksiyon ve müzelerde yer almaktadır. Son 20 yıldan beri fotoğrafçılığı profesyonel bir meslek olarak yürüten Keribar, bu sanat dalının Türkiye’de gelişmesine, fotoğraflarıyla Türkiye’nin yurt dışında tanıtılmasına yardımcı olmaktadır. 2012 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığının Büyük Sanat Ödülü’ne, 2018 yılında da Cumhurbaşkanlığı Büyük Kültür ve Sanat Ödülü’ne layık görülmüştür.
“Küba’dan Siyah Beyaz Portreler”, Kültür Üniversitesi Yayınları, 2016 “Bir Bursa Masalı”, Bursa Büyükşehir Belediyesi Yayınları, 2017 “Renkli Türkiye”, Mehmet Kurukahveci Kültür Merkezi Yayınları, 2019
444 81 80 PendikBelediyesi
Pendik_Belediye
www.pendik.bel. tr pendikbelediyesi
PendikBelediyesiVD
ISBN 978-605-2138-54-0
9 786052 138540