santi̇grat DAIKIN TÜRKİYE YAYINIDIR / PUBLISHED BY DAIKIN TURKEY
EKİM/OCTOBER l KASIM/NOVEMBER l ARALIK/DECEMBER 2013 SAYI/ISSUE 22
MİMARLIK VE ŞEHİRCİLİK ARCHITECTURE AND URBANISM DAIKIN TÜRKİYE’DEN YETKİLİ SERVİS HAMLESİ AUTHORIZED SERVICE MOVE FROM DAIKIN TURKEY TEKNOLOJİ EVRİMİNİN NERESİNDESİNİZ? WHERE DO YOU STAND IN TECHNO-EVOLUTION? İYİ BAYRAMLAR HAPPY EID!
DAIKIN TÜRKİYE 162 ÜLKE ARASINDA ‘BÜYÜME ŞAMPİYONU’ OLDU DAIKIN TURKEY IS THE ‘GROWTH CHAMPION’ AMONG 162 COUNTRIES
ÖNSÖZ/FOREWORD
“Büyüme Şampiyonu” olduk We are the “Growth Champion” Dünya devi Daikin’in Airfel’i alarak Daikin Türkiye olarak devam etmesinin üzerinden 2 yıl geçti. O günlerde iddialı ama gerçekçi hedefler koymuş; bunlara ulaşmak için var gücümüzle çalışmayı ilke edinmiştik. Bugün görüyoruz ki, Daikin Türkiye bu çabalarının karşılığını alıyor. 2013 yılı rakamlarına bakınca sektörün devi Daikin’in faaliyet gösterdiği 162 ülke içinde en hızlı büyümeyi Türkiye’nin gösterdiğini görüyoruz. Bu 2 yılda tam iki kat büyüdük. 2013 yılında sektörümüz yüzde 10 büyürken Daikin Türkiye yüzde 30 oranında büyümeyi başardı. Bu, bizim yılın başında öngürdüğümüzden 5 puan fazla. Şu anki rakamları baz alarak 2013 yılını 670 milyon TL ciro ile kapatacağımızı söyleyebilirim. Yeniden yapılanmamızı tamamlamış olmamız, Daikin markasına Türkiye’de duyulan güven, inşaat sektöründeki ivmenin devam etmesi, kentsel dönüşüme ilişkin projeler gibi faktörler hedeflerimize emin adımlarla ilerlememizi sağlayan başlıca unsurlar oldu. Ve tabii siz iş ortaklarımızın bize duyduğu güven ve çalışma azmi bizi bu noktaya taşıyan çok önemli etkenlerden biriydi. Bu nedenle başarımızda büyük payı olan sizlere tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Yakın bir gelecekte Avrupa’ya klima ihracatına başlıyoruz. Avrupa pazarı bizi çok daha ilerilere taşıyacak önemde. Bugüne kadar başardıklarımıza ve büyümemize bakarak biz de hedeflerimizi daha yukarılara çekiyoruz. Hedefimiz, 5’inci yılın sonuda büyümeyi beş katına çıkararak 1 milyar TL ciroya ulaşmak. Böylece Daikin Türkiye’yi bölgemiz için stratejik bir üs haline getirmiş olacağız. Türkiye’nin geleceğini temsil eden gençler bizim için çok önemli. Onlar için benzersiz bir kariyer fırsatını olan Daikin, Global Traniee projesinin bu yıl ikincisini gerçekleştirdik. Büyük ilgi gören Daikin Global Traniee, bu yıl da 4 gence Daikin dünyasının kapılarını açtı. Geleceğin yönetici adayları 1 Ekim itibariyle Daikin bünyesinde çalışmaya başladılar. Onlara şimdiden başarılar diliyorum. Bütün bu söz ettiklerimi daha geniş biçimde içerideki sayflarımızda okuyacaksınız. Yanı sıra ilgiyle okuyacağınız başka konular da hazırladık. Fikirlerinizi bizimle paylaşır ve bizi yönlendirirseniz seviniriz. Parçası olduğunuz Daikin Türkiye’nin bundan sonraki başarılarında da birlikte olmaya devam…
Two years have passed since the acquisition of Airfel by the global giant Daikin, to continue its journey as Daikin Turkey. At the time, we set ourselves challenging yet realistic targets, and adopted the principle of pulling out all the stops. Today we see that Daikin Turkey collects the fruits of all the hard work. Looking at the 2013 statistics, Daikin Turkey shines out as the fastest growing of all 162 Daikin countries. During these two years, we doubled in size. While our sector grew by 10 per cent in 2013, Daikin Turkey achieved a 30 per cent growth, which is five points beyond our beginning of year expectations. Based on these current statistics, we are expecting to close the year with 670 million TRY of turnover. The main factors behind our steady pace towards our goals were the fact that we have completed our restructuring, the confidence Turkish people have in the Daikin brand, the continuing pace in the construction sector and the urban transformation projects. And naturally, the faith of our dear business partners in us and their ambition to work have been among the major contributors. Therefore, I would like to thank you once again for your great contribution in our success. In near future we are starting exporting air conditioners to Europe. The European market is very important to carry us even further. Considering our achievements and growth, we are raising the bar of our goals. Our target is to have grown five times by the end of our fifth year and reach 1 billion TRY turnover. Hereby we will have made Daikin Turkey a strategic base in the region. The young generation that represent the future of Turkey are very dear for us. We realized the second Daikin Global Trainee Project for them as a unique career opportunity. Daikin Global Trainee attracted huge interest and opened the doors of the Daikin world to four of them. The future executive candidates started to work under the roof of Daikin on 1 October. I wish them all the best. You can read all these in further details in the following pages. In addition, we have prepared far more for your interest. We would be happy to get your thoughts and feedbacks. Hoping to be together in the future achievements of Daikin Turkey, which you are a part of...
Kurban Bayramınız kutlu olsun…
Happy eid al-adha!
Hasan Önder Daikin Türkiye CEO
Hasan Önder Daikin Turkey CEO
SANT‹GRAT 3
İÇİNDEKİLER/CONTENTS
BİR ZAMANLAR TRAK’LARIN BAŞKENTİ OLAN VİZE, ŞU ANDA CITTASLOW “SAKİN ŞEHİR” UNVANI İLE KEŞFEDİLMEYİ BEKLİYOR. KARADENİZ SAHİLİNDEKİ KÜÇÜK BELDESİ KIYIKÖY İLE DE SUKUNET VAADEDİYOR.
10
THE ANCIENT THRACIAN CAPITAL VIZE IS NOW WAITING FOR DISCOVERY AS “CITTA SLOW”. AND IT PROMISES SERENITY WITH THE LITTLE COASTAL TOWN KIYIKÖY ON THE BLACK SEA. DAIKIN, FAALİYET GÖSTERDİĞİ 162 ÜLKE ARASINDA EN HIZLI BÜYÜMEYİ TÜRKİYE’DE KAYDETTİ. DAIKIN TÜRKİYE CEO’SU HASAN ÖNDER, DÜZENLENEN BASIN TOPLANTISINDA SÜRECİ VE HEDEFLERİ ANLATTI.
16
DAIKIN TURKEY IS THE FASTEST GROWING AMONG THE 162 DAIKIN COUNTRIES. DAIKIN TURKEY CEO HASAN ÖNDER COMMUNICATED THE PROCESS AND THE OBJECTIVES IN A PRESS MEETING.
30 ŞİŞLİ’DEKİ İSTANBUL SÜRMELİ OTEL’E AİT A LA CARTE RESTORANIN HER İKİ KATI DA DAIKIN ÇÖZÜMLERİYLE KONFORA KAVUŞUYOR. BOTH STOREYS OF THE A LA CARTE RESTAURANT IN ISTANBUL SÜRMELİ HOTEL ŞİŞLİ ENJOY DAIKIN COMFORT.
ÇEVRECİ ÇÖZÜMLERİ İLE DİKKAT ÇEKEN DAIKIN TÜRKİYE, BAŞLATTIĞI ‘YEŞİL LOJİSTİK’ SİSTEMİ İLE ULUSLARARASI TAŞIMALARINDA KARA, DENİZ VE DEMİRYOLUNU KAPSAYAN KARMA YÖNTEMİ UYGULUYOR. APPRECIATED FOR ITS ENVIRONMENTAL SOLUTIONS, DAIKIN TURKEY COMBINES THE LAND, SEA AND RAIL TRANSPORTS WITH THE ‘GREEN LOGISTIC’ SYSTEM IN INTERNATIONAL TRANSPORTATION. 4 SANT‹GRAT
34
u AIRFEL’ İN DAIKIN BÜNYESİNE KATILMASINDAN SONRA; TÜM SÜREÇLERİNDE DAIKIN ÜRETİM FELSEFESİNİN (PDS) KULLANILDIĞI İLK MODEL OLAN AIRFEL INTEGRITY, YILIN SON ÇEYREĞİNDE TÜKETİCİ İLE BULUŞUYOR. AIRFEL INTEGRITY, THE VERY FIRST MODEL PRODUCED ENTIRELY WITH DAIKIN PRODUCTION PHILOSOPHY (PDS) AFTER THE ACQUISITION OF AIRFEL BY DAIKIN, MEETS THE CUSTOMER IN THE LAST YEARLY QUARTER. 22 u HER YIL EKİM AYININ İLK PAZARTESİ GÜNÜ BİRLEŞMİŞ MİLLETLER “DÜNYA YERLEŞME GÜNÜ” İLE BİRLİKTE “DÜNYA MİMARLIK GÜNÜ” OLARAK KUTLANIYOR. HEMEN ARDINDAN “DÜNYA ŞEHİRCİLİK GÜNÜ” GELİYOR 8 KASIM’DA EVERY YEAR THE FIRST MONDAY OF OCTOBER IS CELEBRATED BY THE UNITED NATIONS AS “THE WORLD SETTLEMENT DAY” AND “THE WORLD ARCHITECTURE DAY”. RIGHT AFTERWARDS COMES “THE WORLD URBANISM DAY” ON THE 8 NOVEMBER. 24 u ENERJİ ETİKETLERİ DEĞİŞİYOR! DAIKIN’İN ÜZERİNDE HASSASİYETLE DURDUĞU SEZONSAL VERİMLİLİK KONUSU YENİ ENERJİ ETİKETLERİYLE HAYAT BULUYOR. ENERGY LABELS ARE CHANGING! THE SEASONAL EFFICIENCY, AS SENSITIVELY EMPHASIZED BY DAIKIN, COMES TO LIFE THROUGH NEW ENERGY LABELS. 38 u CD ÇALAR’DAN WALKMAN’E, ÇEVİRMELİ AĞDAN TELEFAKSA, EV BÜYÜKLÜĞÜNDE BİLGİSAYAR YA DA ODA BÜYÜKLÜĞÜNDE YAZICIYA KADAR BİRÇOK TEKNOLOJİYİ SON DERECE BÜYÜK BİR HIZLA GERİDE BIRAKTIK. SİZ BU TEKNOLOJİK EVRİMİN NERESİNDESİNİZ ACABA? FROM CD PLAYER TO WALKMAN, DIAL NETWORK TO TELEFAX, AND HOUSE SIZE COMPUTER TO ROOM-SIZE PRINTER, WE HAVE LEFT SO MANY TECHNOLOGIES RAPIDLY BEHIND. WHERE DO YOU STAND ON THIS TECHNO-VOLUTION? 42 u ÜLKE GENELİNDE 80 İL VE 208 İLÇEDE FAALİYET GÖSTEREN 480 YETKİLİ SERVİSİ KAPSAYAN YENİDEN YAPILANDIRMA ÇALIŞMASI BAŞLATAN DAIKIN TÜRKİYE, KONFOR ANLAYIŞI VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİNİ EN ÜST SEVİYEYE TAŞIYACAK. DAIKIN TURKEY CARRIES THE NOTION OF COMFORT AND CUSTOMER SATISFACTION TO THE HIGHEST LEVEL WITH THE RESTRUCTURING PROJECT INITIATED IN THE 480 AUTHORIZED SERVICES AROUND 80 CITIES AND 208 DISTRICTS. 48 u DAIKIN GREEN HEARTS CLUB (YEŞİL KALPLER KULÜBÜ) BİLİNÇLENDİRME VE EĞİTİM ÇALIŞMALARIYLA DİKKAT ÇEKİYOR. KULÜP, 3R KURALI OLAN REUSE, REDUCE, RECYCLE (AZALT, YENİDEN DEĞERLENDİR, GERİ DÖNÜŞTÜR) AKILLARA KAZIMAK İÇİN ÇALIŞIYOR. DAIKIN GREEN HEARTS CLUB GAINS ATTENTION WITH THE AWARENESS RAISING AND EDUCATIONAL CAMPAIGNS. THE CLUB IS WORKING HARD TO ENGRAVE THE 3R RULE (REUSE, REDUCE, RECYCLE) IN MEMORIES. 56 u HIP-HOP KÜLTÜRÜNÜN MÜZİĞİYLE, DANSIYLA, GİYİM TARZIYLA GİDEREK YAYGINLAŞMASI, PEK ÇOK ÜLKEDE OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE’DE DE DİKKATLERİ GRAFİTİYE ÇEKTİ. BAŞROLDE ELBETTE İSTANBUL SOKAKLARI VAR. THE POPULARIZATION OF THE HIP-HOP CULTURE WITH ITS MUSIC, DANCE AND DRESS CODE DRAWS THE ATTENTION TO GRAFFITI MORE THAN EVER IN TURKEY AS WELL. ON THE LEADING ROLE ARE NATURALLY THE STREETS OF ISTANBUL…62 u YÖNETİCİ ADAYLARI YETİŞTİREN DAIKIN GLOBAL TRANIEE PROJESİNİN BU YILKİ SONUÇLARI AÇIKLANDI. DAIKIN’İN GENÇLERE BENZERSİZ BİR KARİYER FIRSATI SUNDUĞU PROJESİYE KATILIM YÜKSEK OLDU. THE RESULTS OF THIS YEAR’S DAIKIN GLOBAL TRAINEE PROJECT ARE ANNOUNCED. THE PARTICIPATION ON THIS UNIQUE CAREER OPPORTUNITY OF DAIKIN WAS EXTREME. 68 u MEKSA YATIRIM MENKUL DEĞERLER GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FİGEN ÖZAVCI, EKONOMİNİN GİDİŞATINI OKURLARIMIZ İÇİN DEĞERLENDİRİYOR…
SANTİGRAT EKİM/OCTOBER l KASIM/NOVEMBER l ARALIK/DECEMBER 2013 SAYI/ISSUE 22
Daikin Isıtma ve Soğutma Sistemleri San. Tic. A.Ş. Adına İmtiyaz Sahibi On Behalf of Daikin Air Conditioning Ind. Trade Inc. Hasan Önder Yönetim Yeri Daikin Isıtma ve Soğutma Sistemleri San. Tic. A.Ş. Hürriyet Mahallesi E-5 Yanyol Üzeri No: 57 Kartal/İstanbul Tel/Phone +90 216 453 27 00 www.santigrat.com.tr santigrat@daikin.com.tr Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Editor in Chief (Mananging) Şule Şentarlı Kreatif Direktör/Cretive Director Belma Kuyucu Editör (Kurumsal) Editor (Corporate) Hülya Dinçer Editör (İçerik) Editor (Content) Salih Akkaya Fotoğraf/Photography Deniz Açıksöz Katkıda Bulunanlar/Contributors Ümmü Taylan, Bora Erdin, Cihan Demirşevk, Ebru Damran D. Baskı/Printing Aktif Matbaa ve Reklam Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti. Sefaköy Halkalı Cad. No: 245 Küçükçekmece İstanbul Tel: +90 212 698 93 54 Bu yayının her hakkı saklıdır. Bu dergide legal olarak yayımlanan yazı, makale, fotoğraf, çizgiroman ve illustrasyonların sorumlulukları sahiplerine ait olup, copyright hakları Daikin Isıtma ve Soğutma Sistemleri San. Tic. A.Ş.’den yazılı izin almaksızın herhangi bir ortamda çoğaltılması, basılması, referans gösterilmesi ve yayımlanması yasaktır. All rights reserved. The legal responsibility for all the articles, images and illustrations published in this magazine belong to their owners, whereas their copyrights to Daikin Air Conditioning Systems Ind. Trade Inc. Reproduction in whole or part without the written permission of Daikin Air Conditioning Systems Ind. Trade Inc. is strictly prohibited.
MEKSA INVESTMENT REAL ESTATES VICE GENERAL MANAGER FIGEN ÖZAVCI EVALUATES THE ECONOMIC STATE OF AFFAIRS FOR OUR READERS … 72 Geri dönüşümlü kağıda basılmıştır. / Printed on recycled paper.
SANT‹GRAT 5
TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TEKNOLOJİ TEK TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TECHNOLOGY
TECHNOLOGY
TEKNOLOJİ TEKN O LOJ İ T E C H N O L O G Y TEKNOLOJİ TECHNOLOGYTEKN Suçlu tanıyan kamera suçu tespit etti Criminal diagnosis by camera
Halıdaki evrimi keşfettiler Carpet evolution discovered
İsviçre polisi aranan kişilere ait veri tabanındaki robot resimlere bağlantılı olan kamera sistemi ile suçluları yakaladı. Geçtiğimiz yıllarda geliştirilen ancak eksiklikleri nedeniyle faaliyete sokulmayan sistem, eşkâli belirlenen ancak yakalanmayan suçluları yüz hatlarından belirliyor. Bir üniversitenin laboratuvarında test aşamasındayken caddeye doğru çevrili ve açık unutulan kamera sokaktan geçen katil zanlısını tespit etti. Sistemin önümüzdeki yıllarda sokaklarda kullanılmaya başlanacağı tahmin ediliyor.
Rusya’da 1930’lu yılların başında faaliyete geçen ancak ekonomik ömrünü tamamladığı için geçtiğimiz günlerde yıkılan binada evrim teorisini destekleyen bir kanıt bulundu. Binanın 8’inci katında bulunan halılar üzerinde inceleme yapan bilim adamları halı içerisinde rastladıkları mikroorganizma fosillerinin şu an dünya üzerinde olanlardan farklı olduğunu keşfetti. Halı maytı olarak isimlendirilen bu canlıların zamanla kimyasal temizlik ürünlerine karşı korumalı hale geldikleri anlaşıldı.
The camera system of the Swiss police identified criminals using their robot images in the databank. The system that was actually developed a few years ago but was not taken in action due to its shortcomings recognizes the wanted criminals through their facial features. The device identified a suspected killer walking along the street while it was left on facing the street during testing phase. The system is expected to be used around the streets in near future.
App Store’a zararlı yazılım yüklediler Harmful software uploaded on App Store Şimdiye kadar hep çok güvenli olmasıyla ön plana çıkan iOS’un App Store’una kullanıcı bilgilerini ele geçirebilen bir uygulama yüklediler. Android ve iOS platformu kıyaslandığında App Store’un Google Play’e göre daha güvenli olduğu söylenebilir. Ancak araştırmacıların buldukları yönteme bakılırsa App Store’da da kötü niyetli bir uygulama yayınlanabiliyor. Söylenilenlere göre Apple, uygulamaları yalnızca birkaç dakikalığına test ediyor. Bu da zararlı kodların saklanabilmesine olanak sağlıyor. Boasting for its ultra safety until recently, iOS App Store has been uploaded an application which invades the user accounts details. Comparing iOS with Android, App Store can be deemed safer than Google Play. However with the newly developed technique, App Store can be used to spread malicious applications. It is claimed that Apple only tests the applications for a couple of minutes, which enables securing harmful codes. 6 SANT‹GRAT
A new proof of evolution is discovered in a building that had got in service in the early 1930’s but was recently destructed for completing its economic life in Russia. Studying on the carpets on the 8th floor of the building, scientists discovered that the micoroorganism fossils within the carpet are different than the ones that still survive. It was understood that these organisms called as rug mites have become immune to chemical detergents in time.
OLOJİ TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TEKNOLOJİ
TECHNOLOGYTEKNOLOJİ TECHNOLOGY
TEKNOLOJİTEKNOLOJİTECHNOLOGYTECHNOLOGYTEKNOLOJİ Maket helikopter hayat kurtaracak Model helicopter will save lives
Ticari sır çalıp şirket kuracaklardı Stealing business secrets to found company
Türkiye’de ilk defa Nilüfer Arama Kurtarma (NAK) ekibinde bulunan maket helikopter sayesinde arazide kaybolan vatandaşlar daha erken ve daha kolay bulunacak. Kaybolan kişinin daha erken bulunması için helikopter sistemini devreye sokan NAK, Cihazın üzerinde yer alan iki kamera sayesinde havalandığı yerin kuşbakışı görüntüsünü net bir şekilde gösteren ve görüntüyü aynı anda bilgisayara kaydeden helikopter, cep telefonuyla da kontrol edilebiliyor. NAK Arama Kurtarma Başkanı Fatih Işık, “100 metre yükseklikten yerin anlık görüntüsünü görebiliyoruz” dedi.
Son yıllarda şans yüzüne gülmeyen HTC’nin tasarım ekibi, Tayvan’da ticari sırları çalmak ve usulsüzlük nedeniyle tutuklandı. Aralarında şirketin ürün tasarım müdür yardımcısı Thomas Chien, Ar-Ge yöneticisi Wu Chien Hung ve tasarım grubu yetkili müdürü Justin Huang’ın da bulunduğu 5 kişi, ticari sırlar çalma suçundan tutuklandı. Verilen bilgilere göre HTC yönetim kurulu başkanı Cher Wang, Tayvan polisine yaptığı şikayetle tutuklanan ekibin Çin anakara pazarında bir tasarım şirketi kurmak üzere hazırlıklarda bulundukları ve yıl ortası ikramiyelerini aldıktan sonra istifa etmeye hazırlandıklarını söyledi.
Turkey’s first model helicopter owned by the Nilüfer Search and Rescue (NAK) will help earlier and easier finding of the lost people. The two cameras installed on the vehicle enable a clear bird’s eye view of the area and record it simultaneously in the computer. The helicopter can be controlled via cell phone as well. NAK Search and Rescue Chief Fatih Işık says that the momentary view of the space can be seen from 100 meters height.
The unfortunate HTC design team are arrested in Taiwan for stealing confidential business information and infraction. The arrested team of five included the vice product manager Thomas Chien, R&D manager Wu Chien Hung and design group supervisor Justin Huang. The company chairman Cher Wang declared that the team, that were arrested by the Taiwan police, were preparing to found a design company and to resign after receiving their premiums within the year.
Bir gezegenin rengi keşfedildi / Planet colour discovered 63 ışık yılı uzaklıktaki ‘HD 189733b’ adlı gezegen, sıra dışı atmosferindeki erimiş cam yağmurları sebebiyle masmavi bir görünüme sahip. NASA’nın Hubble uzay teleskopunu kullanan gökbilimciler, HD189733b’nin görünüşüyle dünyayı anımsattığını ancak; daha koyu bir mavi renge sahip olduğunu bildirdi. Bilinen yaşama uygun olmayan gezegende olağanüstü atmosfer koşulları olduğu düşünülüyor. Yüzeyde saatte 7 bin 242 kilometre hızla esen rüzgarlar ve yaklaşık 1094 derecelik hava sıcaklığı olduğu sanılıyor. Bu şiddetli fırtınalar ve aşırı sıcaklık sebebiyle atmosferdeki silikatlar cama dönüşüp yağmur gibi yağıyor. Thanks to the melted glass rains in its extraordinary atmosphere, the 63 light year away planet ‘HD 189733b’ has a bright blue colour. With the help of NASA’s Hubble space telescope, astronomers say that HD189733b resemble the Earth in appearance, only with a darker blue colour. As a result of its extraordinary atmospheric conditions, the planet is not suitable for life as we know it. The surface winds are estimated to blow with a speed of 7 thousand 242 kilometers per hour and the temperature is calculated as 1094 degrees. The harsh tempests and too much heat cause the silicates in the atmosphere to transform into glass and rain down. SANT‹GRAT 7
TECHNOLOGY
TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TEKNOLOJİ TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TECHNOLOGY
TECHNOLOGY
TEKNOLOJİ TEKN O LOJ İ T E C H N O L O G Y TEKNOLOJİ TECHNOLOGYTEKN Uzayda elektrik üretecek / Electricity generation in space NASA, Güneş Sistemi’nin en gizemli gezegenlerinden biri olan Venüs hakkında bilgi toplayabilmek için yeni bir uzay aracı üzerinde çalışıyor. Yüzeyindeki sıcaklık dünyanın 92 katı olan gezegenin son derece zor şartlarına dayanması öngörülen uzay aracı, ‘rüzgar gücüyle’ enerji üretecek. Yüzeyindeki sıcaklık 462 dereceye ulaşabilen ve atmosferi yoğun sülfirik asitle kaplı olan Venüs’ü keşfedebilmek için yeni nesil bir uzay aracı üzerinde çalışmalar başladı. NASA, ‘Zephyr’ (Zefir) adını verdiği projesiyle Venüs’te uzun süreli keşif yapabilecek ilk uzay aracını geliştirmeyi planlıyor. NASA is working on a new space ship to acquire more information about one of the most mysterious planets of the solar system: Venus. The shuttle is planned to resist the surface heat, which is 92 times higher than the Earth, and will generate electricity through ‘wind power’. A new generation space shuttle is under development for the discovery of Venus, the surface temperature of which can reach up to 462 degrees and is covered with intense sulphuric acid. The project ‘Zephyr’ by NASA is dedicated to design the first space ship that can conduct a long term discovery on Venus.
Playstation 4 için de çıkış tarihi belirlendi Counting down for Playstation 4
40 milyon üyeye ulaştı 40 million members 6 saniyelik videolar oluşturarak arkadaşlarınızla paylaşabildiğiniz ve bu yapısıyla da sıkıcı olmaktan uzaklaşan Vine önemli bir kilometre taşını daha geride bıraktı. Son zamanlarda yaratıcı videoların sıkça rastlandığı Vine, toplamda 40 milyon üye rakamına ulaşmayı başardı. Bunun en büyük sebebi ise 20 Haziran’da Instagram’ın video servisini aktif hale getirmesi. Hali hazırda zaten oldukça popüler olan Instagram, video eklentisiyle birlikte çok daha büyük kitlelere ulaşmayı başardı. Ayrıca Vine’a göre daha uzun süre video kayıt imkanı tanımasıyla da öne çıkmayı başardı. Vine, the entertaining application which helps you create 6 second videos and share with your friends, has left just another milestone behind. The recent inspirer for creative videos reached a total of 40 million members. The main reason for this popularity has been Instagram’s activation of its video service on June 20. Instagram was already very popular, and yet reached even wider audiences with the video application. Another major advantage is the longer video record time it enables compared to Vine
Sony, efsane oyun konsolu Playstation’un 4’üncüsü için de çıkış tarihi verdi. Buna göre Playstation 4 Amerika’da 15 Kasım, Avrupa’da ise 29 Kasım tarihlerinde piyasaya sürülecek. Amerika’da 399.99 dolar olan konsol, Avrupa’da da aynı fiyat düzeyinde, yani 399.99 Euro fiyat etiketiyle satışa sunulacak. Yapılan ilk açıklamada Türkiye’nin Avrupa ile aynı anda oyun konsoluna ulaşacağı açıklansa da daha sonra yapılan açıklamada Türkiye pazarına ise Mart 2014’ten önce gelmeyeceği belirtildi. Sony announced the launch time for the legendary play console Playstation 4. The gadget will hit the US market on November 15, and Europe on November 29. The console will be introduced in the US market for 399.99 dollars, and in the European markets for 399.99 euros. The launch time for Turkey was planned to be simultaneously with the rest of Europe, however the recent announcements say that it will not be introduced in the Turkish market earlier than March 2014. 8 SANT‹GRAT
OLOJİ TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TECHNOLOGY TEKNOLOJİ TEKNOLOJİ
TECHNOLOGYTEKNOLOJİ TECHNOLOGY
TEKNOLOJİTEKNOLOJİTECHNOLOGYTECHNOLOGYTEKNOLOJİ
GY
En hızlı robot: Mekanik çita The fastest robot: mechanical cheetah Lozan İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü (EPFL) araştırmacıları, ‘mekanik çita’ üretti. Ağırlığı yaklaşık 1 kg olan çita, saatte 5 km hızla koşabiliyor. Journal of Robotics Research dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, ev kedisi büyüklüğündeki robot, tıpkı bir çita veya kedi gibi hareket edebilmesini sağlayacak robotik uzuvlara sahip. İsviçreli bilim insanları, robot çitayı ‘hareket kabiliyeti yüksek olan kolay bir kontrol platformu oluşturmak’ için geliştirdi. Bacakları hızlı ve dengesini kaybetmeyecek bir şekilde tasarlanan çita, böylece bozuk arazide araştırma görevlerinde kullanılabilecek.
Lausanne Swiss Federal Technology Institute (EPFL) researchers produced a ‘mechanical cheetah’. The cheetah weighs about one kilograms and can run at 5 kmph. According to the research published in the Journal of Robotics Research, the domestic cat size robot has the robotic limbs that makes it possible to move as a real cheetah or feline. Swiss scientists developed the robot cheetah to ‘initiate an easy control platform with high mobility’. Designed with fast legs and balanced structure, the cheetah can be used for researches conducted on rough landscapes.
Zamanı daha verimli kullanın / Use time more efficiently Science Express dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, iterbiyum elementi kullanılarak yapılan saat, zamanı bir kentilyonun (1.000.000.000.000.000.000) biri hassasiyetinde ölçebiliyor. ABD Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü uzmanları tarafından geliştirilen saatin zamanı ölçmenin yanı sıra navigasyon sistemleri, manyetik alanlar ve ısıyla ilgili teknolojilerde kullanılacağı öğrenildi. Araştırma, İleri Savunma Projeleri Ajansı ve ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) tarafından desteklenen proje sayesinde uzaydaki saat daha doğru hesaplanabilecek.
A research published on the Science Express, a clock that is produced from ytterbium can measure time at the sensitivity of one quintillion (1.000.000.000.000.000.000) of a second. Developed by the US National Institute of Standards and Technology scientists, the clock will also be used for navigation systems, magnetic fields and thermal technologies in addition of time measurement. Supported by the Defence Advanced Research Projects Agency and the US National Aeronautics and Space Administration (NASA), the project will help measuring time in space with more precision. SANT‹GRAT 9
TECHNOLOGY
Daikin Türkiye cirosunu 2 yılda 2’ye katladı
162 ÜLKE ARASINDA ‘BÜYÜME ŞAMPİYONU’ OLDU İKLİMLENDİRME SEKTÖRÜNÜN JAPON DEVİ DAIKIN, FAALİYET GÖSTERDİĞİ 162 ÜLKE ARASINDA EN HIZLI BÜYÜMEYİ TÜRKİYE’DE KAYDETTİ. DAIKIN TÜRKİYE CEO’SU HASAN ÖNDER, 2 YILLIK SÜREDE 2 KAT BÜYÜDÜKLERİNİ BELİRTİRKEN, “BU YILI YÜZDE 30 BÜYÜYEREK 670 MILYON LİRA CİRO İLE KAPATACAĞIZ. RADYATÖR VE KOMBİNİN YANI SIRA AVRUPA’YA KLİMA İHRACATINA DA BAŞLIYORUZ. HEDEFİMİZ 5’İNCİ YILIN SONUNDA 5 KAT BÜYÜME İLE 1 MİLYAR LİRA CİROYA ULAŞIRKEN, DAIKIN TÜRKİYE’Yİ BÖLGE İÇİN STRATEJİK ÜS YAPMAK” DEDİ.
10 SANT‹GRAT
I
sıtma ve soğutma sektörünün önde gelen üreticilerinden Daikin, Türkiye’de hızlı büyümesini kesintisiniz devam ettiriyor. Temmuz 2011’de Airfel’i satın alarak Türkiye’de yatırımcı olan Daikin’in 2 yılda 2 kat büyüme kaydettiğini belirten Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder, 2015 yılındaki 1 milyar liralık ciro hedefine emin adımlarla ilerlediklerini vurguladı. 2013 YILINDA YÜZDE 30 BÜYÜYECEK, CİRO 670 MİLYON LİRAYA ULAŞACAK Soğutma sezonunu kapatıp ısıtma sezonuna geçiş yaparken düzenlediği basın toplantısı ile yılın ilk yarısını değerlendiren Daikin Türkiye, büyüme planlarını da açıkladı. Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder, “Yıl sonu için belirlediğimiz 640 milyon liralık ciro hedefimizi bu
Daikin Turkey doubles turnover in two years
‘THE GROWTH CHAMPION’ AMONG 162 NATIONS DAIKIN, THE JAPANESE GIANT OF AIR CONDITIONING SECTOR, ACHIEVED THE FASTEST GROWTH AMONG THE 162 OPERATIONAL REGIONS IN TURKEY. ANNOUNCING A DOUBLED GROWTH RATE IN A PERIOD OF TWO YEARS, DAIKIN TURKEY CEO HASAN ÖNDER SAID: “WE ARE GOING TO GROW BY 30 PER CENT AND CLOSE THE YEAR AT 670 MILLION LIRAS. IN ADDITION TO RADIATORS AND COMBI BOILERS, WE ARE STARTING AIR CONDITIONER EXPORTS TO EUROPE. OUR AIM IS TO MULTIPLY OUR GROWTH BY FIVE TIMES BY THE END OF THE FIFTH YEAR AND REACH A TURNOVER OF ONE BILLION LIRAS, HEREBY MAKING TURKEY THE STRATEGICAL BASE IN THE REGION.”
D
aikin, the leading producer of heating and cooling sector, maintains its rapid growth incessantly in Turkey. Daikin doubled its growth in two years after entering the Turkish market as an invester by acquiring Airfel in July 2011, reminds Daikin Turkey CEO Hasan Önder, and emphasizes the steady
pace towards the 2015 turnover target of one billion liras. 30 PER CENT GROWTH AND 670 MILLION TRY TURNOVER IN 2013 Evaluating the first half of the year in the press conference as the cooling season ends and heating season begins, Daikin Turkey announced their
growth plans as well. Daikin Turkey CEO Hasan Önder said: “Exceeding our yearend turnover target of 640 million liras again, we are planning to close 2013 at 670 million liras, which means Daikin Turkey will leave behind the 2012 turnover of 518 million liras by 30 per cent with a growth rate of two digits as in
previous couple of years. At the beginning of the year, we were estimating that the average sectoral growth would be 10 per cent, whereas Daikin Turkey would have grown by 25 per cent. At present, we still think that the sector will reach 10 per cent growth by the end of the year, but we pulled our target 5 SANT‹GRAT 11
yıl da aşarak, 2013 yılını 670 milyon lira ile kapatmayı planlıyoruz. Bu da Daikin Türkiye’nin önceki iki yılda olduğu gibi, bu yıl da çift haneli büyüyeceğini ve 2012 yılındaki 518 milyon liralık cirosunun yüzde 30 üzerine çıkacağını gösteriyor. Yılın başında sektör geneli yüzde 10, Daikin Türkiye ise yüzde 25 civarında büyüyeceği yönünde bir öngörümüz vardı. Geldiğimiz noktada, sektörün yıl sonunda yüzde 10 civarında büyümeyi yakalayacağını düşünüyoruz; ancak biz kendi hedefimizi 5 puan yukarı çektik. Yeniden yapılanmamızı tamamlamış olmamız, Daikin markasına Türkiye’de duyulan güven, inşaat sektöründeki ivmenin devam etmesi, kentsel dönüşüme ilişkin projeler, iç pazarın dinamizmi ve sorumlu olduğumuz dış pazarların potansiyeli gibi faktörler hedeflerimize emin adımlarla ilerlememizi sağlıyor.” DAIKIN TÜRKİYE’NİN HEDEFİ 2015 YILINDA 1 MİLYAR LİRA CİROYA ULAŞMAK Airfel markasını satın alarak Türkiye’de doğrudan yatırımcı oldukları 2011 yılında 339 milyon lira olan ciroyu bu yılın ilk yarısında yakaladıklarını belirten Önder, “Bu büyümeyi mevsimsel etkilerden dolayı split klima satışlarının beklendiği gibi olmamasına karşın elde et-
points higher. The fact that we have completed our reorganization, the confidence built in Daikin brand around Turkey, the continuing momentum of the construction sector, urban transformation projects, the dynamism of the local market and the potential of the international markets we are responsible all help our steady pace towards our goals.” DAIKIN TURKEY AIMS FOR ONE BILLION TRY TURNOVER IN 2015 Önder also briefed that after the Airfel brand acquisition, the 2011
12 SANT‹GRAT
turnover target of 339 million liras were obtained in the first year half. He said: “This growth rate was obtained in a time when split air conditioning sales were below expectations because of seasonal conditions. This was because Daikin
tik. Bunun nedeni Daikin Türkiye’nin sadece split klima üreticisi olmaması, aynı zamanda merkezi sistemlerde faaliyet göstermesi ve VRV sistemlerin Türkiye’de hızlı bir gelişim kaydetmesi. Soğutma sezonu olan Nisan-Ağustos dönemini ele aldığımızda 317 milyon lira ciroya ulaşarak yüzde 40’lık bir büyüme kaydettik. Bireysel alandaki pazar daralmasına karşın Daikin Türkiye büyümeyi başardı. Bu büyümedeki asıl faktör, merkezi sistemlerdeki satışımızın yüzde 50’nin üzerinde artması oldu. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de iklimlendirme çözümlerinde merkezi sistemlere yöneliş olması, VRV sistemlerin mucidi olarak hem konut hem de ticari gayrimenkul projelerinde Daikin’e büyük bir avantaj sağlıyor. Sektörün en geniş ürün gamına sahip şirketi olarak önümüzdeki yıllarda da yüzde 20-25 oranlarında büyüyerek 2015 yılında 1 milyar lira ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Böylece Türkiye’deki 5’inci yılımızın sonunda 5 kat büyüme sağlamış olacağız. Bu büyüklük Daikin Türkiye’yi iç pazar liderliğine taşımakla kalmayacak, Türkiye’yi bölge için stratejik üs yapacak. Bu doğrultuda Daikin Ailesi de büyümeye devam edecek. Çalışan sayımız 2011 yılında 420 kişi iken şu anda 770 kişiye ulaştı. Bu yıl sonunda 850 kişilik bir
Turkey was not just a split air conditioner producer, but also was active in central systems, and that the VRV systems were subject to a rapid development. Speaking of the April-August season, which is regarded as the cooling period, we have
reached a turnover of 317 million liras by a 40 per cent growth. Daikin achieved this dspite the market shrinking in the private section. The main reason behind this growth has been our increase in central systems by over 50 per cent. In Turkey as in the rest of the world, air conditioning solutions have gravitated towards central systems, which is to the great advantage of Daikin as the inventor of VRV systems both in residential and commercial real estate projects. As the owner of the widest product range in the sector, we
are aiming to grow by 20-25 per cent in the next couple of years and reach 1 billion liras turnover in 2015. Hereby we will have multiplied our growth by five times by the end of our fifth year, which will not only make Daikin the local market leader, but also make Turkey a strategic base of the region. In this regard, Daikin Family will also keep growing. Our staff consisted of 420 employees back in 2011, and now we are 770 in total. We are expecting to become a family of 850 by the year end. Our 2015 target is to be 1500.”
DAIKIN ASSERTS DOMINANCE IN HEATING AND COOLING Sharing their targets in the newly entered heating market, Hasan Önder added: “After the acquisition by Daikin, our heating brand Airfel began the season with 25 per cent growth and 70 million liras turnover, and in the meanwhile asserted its claim with the new product line. In the new season, we are introducing Airfel Integrity combi boiler family. Integrity has a very special meaning for us. Ever since the acquisition of Airfel
by Daikin, Integrity has been the very first combi boilers produced with the Daikin production philosophy (PDS- Production of DaikinSystem) in all the production phases. Even though Daikin has a reputation as an air conditioning brand, it is indeed the inventor of heat pump systems and the European leader in this field. With the acquisition of Airfel, Daikin has become a producer of combi boilers, and initiated its growth plans in the heating sector step by step. At this point,
Airfel undertakes a great mission. In the near future, Airfel is going to be responsible for a large part of our export increase. Our combi boilers are going to be sold in Europe simultaneously with Turkey. Our projects are under progress.” DAIKIN TURKEY STARTS SPLIT AIR CONDITIONING EXPORT INTO EUROPE Announcing that Daikin Turkey will soon start split air conditioning exportation along with combi boilers and radiators into Europe,
SANT‹GRAT 13
aile olmayı bekliyoruz, 2015 yılına ilişkin hedefimiz ise 1.500 kişiye ulaşmak.” DAIKIN SOĞUTMADA OLDUĞU GİBİ ISITMADAKİ İDDİASINI DA ARTIRDI Yeni ürünlerle girdikleri ısıtma pazarına ilişkin hedeflerini de paylaşan yapan Hasan Önder, “Daikin çatısı altına girdikten sonra ısıtmaya konumlandırdığımız Airfel markamız bu sezona yüzde 25’lik büyüme ve 70 milyon lira ciro ile başlangıç yaparken yeni ürünleri ile iddiasını daha da artırdı. Bu sezon kullanıcıyı Airfel Integrity kombi ailesi ile buluşturuyoruz. Integrity bizim için çok özel bir anlam taşıyor. Airfel markasının Daikin bünyesine katılmasından sonra tüm süreçlerinde Daikin üretim felsefesinin (PDS- Production of DaikinSystem) hakim olduğu ilk kombilerimiz Integrity oldu. Daikin, daha çok bir klima markası olarak tanınsa da ısı pompası sistemlerinin mucidi ve bu konuda Avrupa’da lider. Airfel’in bünyesine katılmasıyla birlikte kazan ve kombi üreticisi de olan Daikin, ısıtma sektöründeki büyüme planlarını adım adım devreye soktu. Bu noktada Airfel markamıza büyük bir görev düşüyor. Önümüzdeki dönemde ihracatımızdaki artışın önemli bir kısmı da
Önder continued: “Our new production line is introduced to produce 120 thousand air
14 SANT‹GRAT
conditioners. A huge part of this production will be exported to Europe, which will be continued
Airfel’den gelecek. Kombilerimiz Türkiye ile eş zamanlı olarak Avrupa’da da satılacak. Bu yöndeki çalışmalarımız devam ediyor.” DAIKIN TÜRKİYE AVRUPA’YA SPLİT KLİMA İHRACATINA DA BAŞLIYOR Daikin Türkiye’nin Avrupa’ya kombi ve radyatörün yanı sıra split klima ihracatına da başlayacağını açıklayan Önder, “120 bin adet klima üretecek yeni üretim hattımızı devreye alıyoruz. Bu üretimin önemli bir bölümünü Avrupa’ya ihraç edeceğiz. Önümüzdeki yıllarda bu ihracat artarak devam edecek” dedi. Daikin Türkiye’nin önümüzdeki dönemde ihracata daha fazla ağırlık vereceğini vurgulayan Önder, “İlk 2 yılımızda yeniden yapılanmamızı tamamladık, Daikin bugüne kadar Türkiye’ye yaklaşık 300 milyon dolarlık yatırım yaptı, yeni üretim hatlarımızı devreye aldık. Şu anda Çin dahil pek çok ülkeye ihracat yapıyoruz. İhracatta asıl büyümeyi ise Daikin Türkiye’ye bağlanmış olan CIS ülkeleri’nde (Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan, Gürcistan, Özbekistan, Azerbaycan) yapacağız. Buna paralel olarak, halen 45 milyon Euro olan ihracatımızı 2015 yılında 135 milyon Euro’ya çıkaracağız” diye konuştu.
increasingly in the coming years.” Önder also underlined that Daikin Turkey will give
stronger emphasis on export: “In the first couple of years, we completed our restructuring. Daikin has made around 300 million dollars of investment in Turkey so far. We introduced our new production lines. At the moment, we are exporting to many countries including China. Our main growth spurt in export will be to the CIS countries (Turkmenistan, Kazakhstan, Kirgizshtan, Georgia, Uzbekistan, Azerbeijan) affiliated to Turkey. In the meantime, we are going to raise our current export rate of 45 million euros to 135 million euros in 2015.”
FOTOĞRAFLAR / PHOTOS ALAADDİN SAVAŞ
16 SANT‹GRAT
TRAKYA’NIN GİZLİ CENNETLERİ DOĞU TRAKYA’DA KIRKLARELİ’NE BAĞLI BİR İLÇE VİZE. ESKİ KIRKLARELİ-İSTANBUL YOLU ÜZERİNDEKİ BU ŞİRİN KASABA İL MERKEZİNE 56, İSTANBUL’A İSE 140 KİLOMETRE UZAKLIKTA. BİR ZAMANLAR TRAK’LARIN BAŞKENTİ OLAN VİZE, ŞU ANDA CITTASLOW “SAKİN ŞEHİR” UNVANI İLE KEŞFEDİLMEYİ BEKLİYOR. KARADENİZ SAHİLİNDEKİ KÜÇÜK BELDESİ KIYIKÖY İLE DE SUKUNET VADEDİYOR.
V
ize halkı, ilçelerini tanıtırken, “Geçmişiyle başkent, tarihiyle kale kent, dokusuyla müze kent, bozulmamış doğasıyla doğa kent” sloganını kullanıyor. Unvanlarına ‘Sakinkent’i de ekleyen Vize’nin kuruluşu tarih öncesine uzanıyor. Aynı zamanda bir tarih kenti olan Vize ‘Tarihi Kentler Birliği’nin de üyeleri arasında yer alıyor Vize için Trakya’nın gizli cenneti demek abartı olmaz. Çünkü Vize, Trak, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerini görmüş bir şehir. Hepsinden izler taşıyor. 1883’de
THE HIDDEN GEMS OF THRACE VIZE IS A DISTRICT OF KIRKLARELI IN EASTERN THRACE. LOCATED ON THE KIRKLARELI-ISTANBUL HIGHWAY, THIS PRETTY TOWN IS 56 KM AWAY FROM THE CITY CENTER, AND ONLY 140 KM TO ISTANBUL. THE FORMER THRACIAN CAPITAL, VIZE IS NOW WAITING TO BE PRAISED AS A “CITTASLOW”, NAMELY “SLOW CITY”, AND PROMISES SERENITY WITH ITS SMALL TOWN KIYIKÖY ON THE COAST OF BLACK SEA.
I
ntroducing their hometown, the people of Vize refer to the motto: “A past capital, a historical castletown, a museum-town of texture, and a nature town with its nature”. Having added “slow city” among its titles, Vize dates far back beyond history. As a historical town, Vize is a member
of “The Historical Cities Union”. It is not an exaggeration to call Vize as the hidden gem of Thrace. After all, Vize has been a town of Thracian, Roman, Byzantian and Ottoman empires, and carries traces from each one. The famous Greek writer and poet Georgios Vizyenos (b. 1883)
SANT‹GRAT 17
Vize’de doğan ünlü Yunan yazar ve şair Georgios Vizyenos doğduğu toprakları şöyle tanımlıyor: “Trakya’da birçok kasaba vardır. Fakat Vize kadar güzeli yoktur.” Vize’ye ilişkin belki de ilk bilgiye Homeros’un İlyada’sında rastlanıyor. Hemoros İlyada’sında Troya’nın müttefiği
Thracian habitants in Vize, who were Troyan allies. The earliest data about the Thracians, the first people of Vize, dates back to the second half of 2000 B.C. Just imagine how ancient its history is! The Turkish historician, shayk al-islam and
describes his hometown as: “There are many burgs in Thrace, but none is as pretty as Vize.” The first information known about Vize is seen in Iliad by Homeros. In his epic, Homeros tells about the
18 SANT‹GRAT
olarak Vize’de yaşayan Traklardan söz ediyor. Vize’nin ilk halkı olan Traklarla ilgili ilk verilerse M.Ö. 2000’lerin ikinci yarısına denk düşer. Bu kentin ne kadar eski bir geçmişi olduğunu varın siz düşünün. Türk tarihçi, şeyhülislam ve müderris Hoca Sadettin Efendi (1536-1599) Trakya’da-
scholar Hodja Sadettin (1536-1599) defines this prettiest Thracian settlement with the word “refreshing”. Evliya Celebi is another celebrity visitor of Vize. He visited Vize twice on 1655-1661 and tells about this little town in his travel book.
AWAITING TO BE DISCOVERED There are numerous beauties hidden in and around Vize. You are the one to decide from where to begin. It is located about one hour and half from Istanbul, in other words 138 km away. The road can be described as an undiscovered treasure. It is ideal for a serene and peaceful holiday, as well as a cultural expedition. If you are interested in outdoor sports, this is the place for it! It is an itinerary of all seasons. Whether a daily track or a weekend runaway… It has the sea and the
ki en güzel yerleşimlerden biri olan kenti “Gönül Açıcı” yer olarak tarif eder eserlerinde. Vize’yi ziyaret edenler arasında Evliya Çelebi de var. Evliya Çelebi 1655-1661 yıllarında Vize’yi iki kez ziyaret eder ve seyahatnamesinde de bu küçük şehri anlatır. KEŞFEDİLMEYİ BEKLİYOR Vize içinde ve etrafında birçok güzellik saklıyor. Bunları keşfetmeye nereden başlayacağınıza siz karar vereceksiniz. İstanbul’a uzaklığı 1,5 saat, yani 138 kilometre. Yol henüz keşfedilmemiş bir hazine güzelliğinde. Burada sessiz ve huzurlu bir tatil yapabileceğiniz gibi, kültür gezisi de yapabilirsiniz. Eğer doğa sporlarına ilginiz varsa, bunun için de biçilmiş kaftan. Her mevsim gidebileceğiniz bir yer. İsterseniz günübirlik bir gezi, isterseniz sükuneti duyumsayacağınız bir hafta sonu... Deniz de var orman da… Akarsu da var arkeolojik kalıntı da… Burası aslında hem tarım, hem turizm açısından elverişli bir yer. Aldığı sakin şehir unvanıyla da turizm kenti olarak tanınmak için yoğun çaba gösteriyor Vizeliler. Zengin tarihi geçmişinde değişik isimlerle anılan kent, Bizye, Bizya, Bida, Biza, Vissa, Vizilli ve son olarak da Vize olarak biliniyor. Kente verilen ilk isim Bizye, Trak krallarından Byzas’ın
forest. It has the river and archeological ruins… Here is a very suitable place both for agriculture and tourism. With its recent title of slow city, it is exerting effort to be recognized as a touristic town. Having been known under many names throughout its rich historical past, the town was respectively called as Bizye, Bizya, Bida, Biza, Vissa, Vizilli and finally Vize. Bizye was the first name given to the city, after the Thracian king Byzas. The name is known as Byzia in Greek mythology, meaning the fairy of springs. Indeed,
ismine atfen verilmiş. Yunan mitolojisinde bu isim “Byzia”, kaynak perisi olarak geçiyor. Zaten Vize’de suların ve kaynakların bolluğu Geç Roma Dönemi’nde yapılan 242 km’lik (Vize-İstanbul) dünyanın en büyük su yolu olan ‘Roma Su Yolu’ ile kanıtlanmış sanki. Kent, Trak Krallığı’nın da başkentiymiş. Doğu Roma (Bizans) döneminde İstanbul’un Trakya’daki kalesi olarak bilinen kent çok parlak bir dönem geçirmiş. Osmanlı Dönemi’nde ise Rumeli’deki 3 sancaktan biri olarak korumuş önemini. ARKEOLOJİK HAZİNE Vize, Doğu Trakya’da en çok tümülüsün olduğu bölge. Bu tümülüslerden çıkarılan eserlerin bazısını İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde, bir kısmını da Kırklareli Arkeoloji Müzesi’nde görmek mümkün. Kırklareli Arkeoloji Müzesi’nin kayıtlarına göre ilçe sınırları içinde 40’ın üzerinde tümülüs var. Bunların 3 tanesi de ilçe merkezinde yer alıyor. Kentte ayrıca Bizans dönemine ait pek çok mağara manastırın yanı sıra Bizans ve Osmanlı dönemine ait hamamlar, su sarnıcı, camiler, çeşmeler ve imarethaneler mevcut. Trakya’da bulunan ilk ve tek antik tiyatro da burada bulunuyor. Vize Kalesi kentin en önemli simgelerinden biri. Evliya Çe-
age. And during the Ottoman period, it has maintained its importance as one of the three sanjaks of Rumelia.
the abundance of water resources and springs of Vize has been proven with the world’s largest aquaduct “the Roman Aquaduct” which was constructed during the Late Roman Period, extending for 242
km between Vize and Istanbul. The city was also the capital of Thracian Kingdom. Renowned as the Thracian castle of Istanbul during the Eastern Roman (Byzantian) period, the city has lived its golden
AN ARCHEOLOGICAL TREASURE Vize is the region with the largest number of tumuli in the Eastern Thrace. A part of the works that have been found in these excavations are included in the collections of Istanbul Archeological Museum and Kirklareli Archeological Museum. According to the records of Kirklareli Archeological Museum, there are over 40 tumuli within the city
SANT‹GRAT 19
lebi de seyahatnamesinde Vize Kalesi’nden söz eder. Şu anda kent merkezinde olan kalenin, MÖ 72-76 yıllarında inşa edildiği sanılıyor. Tarih boyunca defalarca onarım gören kalenin surlarının bir kısmı halen ayakta. Vize’nin merkezinde görmeniz gereken bir de cami var. Vize’nin en
borders, three of which are in the city centrum. There are also many Byzantian monasteries, Byzantian and Ottoman baths, a water cistern, mosques, fountains and almshouses in the town. The first and only ancient theater of Thrace is also here. The Castle of Vize is an important town symbol. In his travel book, Evliya Celebi also tells about this castle. Located in the present town center, the castle is estimated to be built around 76-72 B.C. Undergone many renovations through history, the castle walls partly stand tall. There is
20 SANT‹GRAT
a mosque worth visiting in the town center. A most renowned and characteristic building of Vize, the mosque was constructed by Justinianus in the 6th century A.D. as a Byzantian temple. Today, it is called Gazi Suleiman Pasha Mosque, but also known as the Little Haghia Sophia or merely Haghia Sophia of Vize. NATURE’S WONDER KIYIKÖY Vize is exceedingly rich with its natural beauties as well as its historic texture. The Kiyiköy district is a touristic heaven. Though called as
bilindik, en karakteristik yapılarından birisi olan cami, M.S. 6’ncı yüzyılda Justinyen tarafından Bizans mabedi olarak yaptırılmış. Günümüzde Gazi Süleyman Paşa Camii olarak isimlendirilen cami, Vize Küçük Ayasofya’sı veya Vize Ayasofya’sı gibi isimlerle de anılır.
a district, this is actually a slightly larger and pretty village. The town is entered through the gate of Kiyiköy Castle, under the “Welcome” placard. The castle embracing Kiyiköy was constructed in the 4th century for surveillance. The history of Kiyiköy, formerly known as Midye (Mussel) dates far back. Fishing is still a highly important profession. The vacationers also enjoy handline fishing. Founded on a rocky terrain overlooking the Black Sea, the village has two rivers: Pabuçdere in the north and Kazandere in the south, both of which
are first degree natural protected areas. Trout, carp and roach fishing, motorboat and rowboat sailing are among the facilities the village offers. The lank and clean beach lying between Pabuçdere and the sea is used for camping in summer. Kiyiköy also has many fine fish restaurants and cafes. A BREATH TAKING PANORAMA Kıyıköy has a different beauty in each season. The sun rises from the sea in Kiyiköy, creating a breath taking sight for as long as an hour. If you are planning to spend a
DOĞA HARİKASI KIYIKÖY Vize sadece tarihi dokusuyla değil aynı zamanda doğal güzellikleri ile de çok zengin bir ilçe. Vize’nin Kıyıköy beldesi tam bir turizm cenneti. Belde dense de aslında burası biraz büyükçe ve sıcacık bir köy. Köye üzerinde ‘Hoş Geldiniz’ pankartı yer alan Kıyıköy Kalesi kapısından giriyorsunuz. Kıyıköy’ü kuşatan kale gözetleme amaçlı olarak 4’üncü yüzyılda yapılmış. Tarihi çok eskilerle dayanan Kıyıköy’ün eski adı Midye imiş. Balıkçılık halen çok önemli bir uğraş. Ayrıca tatile gelenlere de oltayla balık avlama şansı var. Karadeniz’e egemen bir kayalık zemin üzerine kurulan köyün kuzeyindeki koya Pabuçdere, güneyindeki koya ise Kazandere akıyor. Tabii her ikisi de 1’inci derece doğal sit alanı. Bu derelerde alabalık, sazan ve kefal avlanabilir, motorla ya da kayıkla gezinti yapılabilir. Pabuçdere ile deniz arasında dar, uzun ve temiz kumsala yaz aylarında kamp kurulabiliyor. Kıyıköy’de güzel balık lokantaları ve kafeler var. MUHTEŞEM PANORAMİK MANZARA Kıyıköy, panoramik manzarası her mevsim ayrı bir güzellik sunuyor. Güneş Kıyıköy’de denizden doğuyor.
night or two in Kiyiköy, make sure to spare some time to admire this beauty. Haghia Nicola Monastery, one of the eldest stone carved monasteries of the world, is also here. During your visit, you can enjoy a walk among the marvelous flora of the Istranca Mountains, sail with the rowboats along the creek, discover the numerous caves around, or simply admire the Black Sea from the lighthouse. EASY ACCESS Both Vize and Kiyiköy are very easy to reach. If you do not travel by
Bu sırada bir saat kadar süreyle enfes bir manzara oluşuyor. Eğer konaklamalı giderseniz mutlaka bu eşsiz güzelliği seyredin. Dünyanın en eski taş oyma manastırlarından Aya Nikola Manastırı da burada bulunuyor. Burada bulunduğunuz süre içinde Istranca dağlarının eteklerinde, eşsiz bitki örtüsüyle kaplı ormanlarda yürüyüş yapabilir, derede kayıkla gezebilir, etraftaki çok sayıdaki mağarayı keşfe çıkabilir ya da hiçbir şey yapmadan fenerden Karadeniz’i seyredebilirsizin. ULAŞIM ÇOK KOLAY Vize ve Kıyıköy’e ulaşım çok kolay. Kendi aracınız yoksa da günübirlik turların yanı sıra sürekli çalışan otobüs firmaları var. İstanbul’dan her yarım saatte bir otobüs kalkıyor. Ayrıca günde iki sefer Ankara ve İzmir’e direkt ulaşım mevcut. Kırklareli, Lüleburgaz ve Pınarhisar’a ise günün her saati araç bulmak mümkün. Konaklama da sorun değil. Vize şehir merkezinde oldukça konforlu üç otel mevcut. Kıyıköyde’de bir otel olmakla birlikte burada esas ev pansiyonculuğu gelişmiş. Kamp yapmak da mümkün. Bu arada Kıyıköy yakınındaki Bahçeköy manda yoğurduyla ünlüdür.
car, you can get on one of the daily tours or frequent buses. There is a bus leaving every half an hour from Istanbul. Besides, there are two buses traveling to Ankara and Izmir daily. Kirklareli, Lüleburgaz and Pinarhisar can be reached any time throughout the day. Accomodation is also no problem. There are three comfortable hotels in the Vize center. Kiyiköy has one hotel but is highly abundant in bed and breakfast alternatives Camping is also available. One final note: Bahçeköy near Kiyiköy is famous for its buffalo yoghurt! SANT‹GRAT 21
KOMBİDE KONFOR ANLAYIŞI DAIKIN TEKNOLOJİSİNİN SON ÜRÜNÜ AIRFEL INTEGRITY ILE DEĞIŞECEK İKLİMLENDİRME SEKTÖRÜNÜN JAPON DEVI DAIKIN, SOĞUTMADA OLDUĞU GİBI ISITMA ALANINDA DA YENİLİKÇİLİĞİNİ SÜRDÜRÜYOR. AIRFEL’ İN DAIKIN BÜNYESİNE KATILMASINDAN SONRA; TÜM SÜREÇLERİNDE DAIKIN ÜRETİM FELSEFESİNİN (PDS) KULLANILDIĞI İLK MODEL OLAN AIRFEL INTEGRITY, YILIN SON ÇEYREĞIİDE TÜKETİCİ İLE BULUŞUYOR. DAIKIN’İN HENDEK FABRİKASINDA ÜRETİLEN INTEGRITY KOMBİLER, ÜSTÜN TEKNOLOJİK ÖZELLIKLERİNİN YANI SIRA ESTETİK VE KOMPAKT TASARIMI ILE DİKKAT ÇEKIYOR.
S
oğutma alanında Türkiye iklimlendirme pazarını hızla etkisi altına alan Daikin, dünya kalite ve verimlilik standartlarına uygun modellerini Airfel markasıyla ısıtma alanında tüketicisinin hizmetine sunuyor. Bu yılın son çeyreğinden itibaren kullanıcısı ile buluşacak olan Airfel Integrity kombi ailesi, bu açıdan Daikin için özel bir önem taşıyor. Integrity kombi ailesi, Airfel markasının Daikin bünyesine katılmasından sonra; tasarım aşamasından üretime, üretimden son kullanıcıya kadar tüm süreçlerinde Daikin üretim felsefesinin (PDS- Production of DaikinSystem) hakim olduğu ilk kombi ailesi olarak kullanıcısı ile buluşuyor. Daikin’in kalite, inovasyon ve verimlilik anlayışına gore işleyen eşsiz üretim sistemi PDS ile Hendek’teki
DAIKIN TECHNOLOGY PRESENTS THE NEW AIRFEL INTEGRITY TO TRANSFORM THE COMFORT PERCEPTION IN COMBI BOILERS THE JAPANESE AIR CONDITIONER LEADER DAIKIN KEEPS ON INNOVATING IN HEATING AS WELL AS COOLING. FOLLOWING THE INTEGRATION OF AIRFEL UNDER THE ROOF OF DAIKIN, THE FIRST MODEL WHICH OWES TO THE DAIKIN PRODUCTION PHILOSOPHY (PDS) IS INTRODUCED IN THE LAST QUARTEROF THE YEAR. PRODUCED IN THE DAIKIN HENDEK FACILITIES, AIRFEL INTEGRITY COMBI BOILERS ATTRACT WITH THEIR HIGH TECHNOLOGICAL FEATURES AND COMPACT DESIGNS. 22 SANT‹GRAT
Daikin Türkiye tesislerinde son teknoloji ile üretilen Airfel Integrity kombi, üstün özellikleri ile dikkat çekiyor. Sahip olduğu özellikler ile benzerlerinden ayrışan Airfel Integrity, teknolojiyi estetik ve kompakt tasarım ile bütünlüyor. Yuvarlak hatları ve yüksek çözünürlüklü ekran tasarımıyla dikkat çeken Airfel Integrity, sürekli -sabit debide- sıcak su sağlayan, özel izolasyonu sayesinde sessiz çalışan yapısı ile beğeni topluyor. LCD kontrol paneli ile kullanıcısına tam kontrol imkanı sunan, yekpare dizayn kasa yapısı ile servis ve bakım kolaylığı sağlayan Airfel Integrity, teknik özellikleri ile de öne çıkıyor. Elektronik ateşleme ve full alev modülasyonu ile donatılan,
A
fter taking hold of the Turkish air conditioning market in the cooling field, Daikin introduces new Airfel models in line with the global quality and efficiency standards in the heating field. Airfel Integrity combi boilers will be introduced in the last quarter of the year. Integrity combi boilers Following the acquisition of Airfel brand by Daikin, Integrity combi boilers will be the first models which are produced by the Daikin
production philosophy (PDS-Production of Daikin System) through all the stages from design to production, and finally to the end user. Produced in line with Daikin concepts of quality, innovation and efficiency in Daikin Turkey’s Hendek facility with the one and only PDS production system, Airfel Integrity Combi Boiler attracts with its outstanding features. Shining out in its class with these features, Airfel Integrity combines
92/42/EEC direktifine göre üç yıldızlı yanma verimli ve EN13203’e göre üç yıldızlı kullanım suyu konforu olan Airfel Integrity kombiler, kullanılan malzeme kalitesi ile de farkını yansıtıyor. Airfel Integrity kombiler, pirinç hidroblok grubu, paslanmaz çelik kullanım suyu eşanjörü, bakır ana eşanjörü ve üç hızlı düşük enerji seviyeli sirkülasyon pompası ile ürün kalitesini gözler önüne seriyor.
technology with aesthetics and compact design. Standing out with its curvy form and high resolution screen design, Airfel Integrity is appreciated for constant supply of hot water in standard flow and its silent structure thanks to its special isolation. Airfel Integrity enables full control with its LCD control panel, easy service and maintenance thanks to its mono-piece case design, and high technical features. Equipped with electronic ignition and
full flame modulation, Airfel Integrity combi boilers have three stars in combustion efficiency in line with 92/42/EEC directives and three star running water comfort in line with EN13203. Airfel Integrity combi boilers shines out with their material quality, which comprise of brass hydroblock group, stainless steel running water exchanger, copper main exchanger and three levels of low energy circulation pumps. SANT‹GRAT 23
BUGÜNÜ VE GELECEĞİ BİRLİKTE KURUYORLAR HER YIL EKİM AYININ İLK PAZARTESİ GÜNÜ BİRLEŞMİŞ MİLLETLER “DÜNYA YERLEŞME GÜNÜ” İLE BİRLİKTE “DÜNYA MİMARLIK GÜNÜ” OLARAK KUTLANIYOR. HEMEN ARDINDAN MİMARLIK VE KONUTUN VAZGEÇİLMEZ İŞ ORTAĞI OLAN “DÜNYA ŞEHİRCİLİK GÜNÜ” GELİYOR 8 KASIM’DA. TEMEL İNSAN HAKKI OLAN KONUT, DÜNYANIN EN ESKİ MESLEKLERİNDEN OLAN MİMARLIK VE HENÜZ YENİ BİR DİSİPLİN OLAN ŞEHİR PLANCILIĞI BİRLİKTE KURUYOR HAYATI.
BUILDING THE PRESENT AND THE FUTURE EACH YEAR, THE FIRST MONDAY OF OCTOBER IS CELEBRATED AS “THE WORLD ARCHITECTURE DAY” AS WELL AS “THE WORLD SETTLEMENT DAY”, SOON TO BE FOLLOWED ON NOVEMBER 8TH BY “THE WORLD URBANISM DAY”, THE INDISPENSABLE PARTNER OF ARCHITECTURE AND RESIDENCE. SETTLEMENT, OR THE PRIMARY HUMAN RIGHT; THE ANCIENT PROFESSION OF ARCHITECTURE AND THE NEW DISCIPLINE KNOWN AS URBANISM BUILD UP THE LIFE TOGETHER. 24 SANT‹GRAT
İ
nsanoğlunun yerleşik düzene geçmesiyle başlayan barınma ve konut arama serüveni hiç bitmedi. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde bile yer alan barınma kavramı temel hak ve ihtiyaç olmaktan hiç çıkmazken, konutun özellikleri ve ona eşlik eden disiplinler, yaklaşımlar oldukça farklılık gösteriyor. Günümüzde konut doğa koşullarına karşı sığınılacak kapalı mekan olmaktan çoktan çıktı. Yeni nesil konutlarda daha çok dikkat edilen ‘doğanın’ insanoğlunun tahribatından korunması. Şimdi konutlar sürdürülebilir, doğayı koruyan, daha doğrusu yeniden var eden, dünya yüzündeki yaşamın devamını sağlamaya özen gösteren özellikler taşımak zorunda. Değişen iklim ve çevre koşulları da konutun temel özelliklerini değiştiriyor. Şehir plancılığı, mimarlık ve yeni nesil çevreci konutlar bir bütünün vazgeçilmez unsurları olarak çıkıyor karşımıza.
mıza. Dini yapıların tanrıya ulaşma arzusundan, iktidarı simgeleyen saraylara ya da bir kentin dokusunu oluşturan basit konut tiplemelerine kadar her türlü açık ve kapalı mekanı tasarlıyor. Mimarlık sürekli değişen, gelişen, yaşayan bir disiplin. Örneğin 2009 Dünya Mimarlık Günü, “Mimaride Sıfır Karbondioksit Salımı” temasıyla sıcak gündem maddesi iklim değişikliğine dikkat çekmişti. Daha iyi bir çevre için daha iyi bir mimarlık istemek kaçınılmaz oluyor günümüzde. Mimarlığın kökenleri çok eskilere dayanıyor. Üstelik bu mesleğin ilk örneği de Anadolu topraklarında bulundu. Şanlıurfa’ya 15 km uzaklıktaki Göbeklitepe’de bulunan tapınak (M.Ö. 10.000), dünyadaki ilk mimari yapı olma özelliği taşıyor. Göbeklitepe’de karşılaşılan dünyanın ilk binaları, mimarlık tarihini de yeniden yazdıracak anlaşılan.
BİÇİM HALİNE GELMİŞ YAŞAM: MİMARLIK Dünya Mimarlık Günü 1985’den bu yana resmi olarak kutlanıyor. Birleşmiş Milletler “Dünya Yerleşme Günü” ile birlikte ekim ayının ilk pazartesi seçiliyor etkinler için. Mimarlık, insanlık tarihinin her döneminde çok önemli olmuş evrensel bir meslek olarak çıkıyor karşı-
PLANLAMANIN DİLİ Mimarlar ve şehircilik uzmanları bugünü hatta geleceği kurarken bir elmanın yarısı gibidir. Gelişen ve hızla kalabalıklaşan dünyanın, en önemli meselelerinden biri de yaşanabilir şehirlerdir. İnsanın temel hakkı olan barınma ve konut edinme hakkından bağımsız olarak dü-
T
he adventure of finding a shelter and a residence of the mankind has never ended ever since the start of habitation. The concept of sheltering, which is also covered by the Universal Declaration of Human Rights was never left out of primal rights and needs. On the other hand, the features of a residence and the accompanying disciplines and approaches are quite varied. In the modern day, residence is no longer a shelter to keep away from the forces of nature. What counts in new generation residences is the protection of nature from
the harm of the human kind. Today, houses have to be sustainable, environmental, reviving the nature, and provide continuance of the life on earth. The changing seasons and environmental aspects also change the basic features of houses. As a result urbanism, architecture and new generation residences appear as the indispensable parts of a compact union. THE LIFE IN FORM: ARCHITECTURE The World Architecture Day has been officially celebrated since 1985.
The United Nations dedicates the first Monday of October for the celebration together with “The World Settlement Day”. Architecture appears as a universal profession which has always held an important place throughout history. It has designed all kinds of open and closed areas including religious temples to reach the god, royal palaces, or simple houses that give the city its texture. Architecture is an ever-changing, evolving and living discipline. The 2009 World Architecture Day, for example, drew attention to the climate change with its hot
Şehir Plancıları’nın amblemi mavi, yeşil ve sarı renklerinden oluşuyor. Sarı renk güneşi (tasarımdaki ana unsur), mavi renk hava ve suyu, yeşil renk ise yeryüzü ve yeşil dokuyu ifade ediyor.. The Urban Planners logo consists of the colours bluei green and yellow. The yellow (which is the basis of the design) symbolizes the sun, whereas blue is for air and water, and green is for the earth and the nature.
SANT‹GRAT 25
agenda “Zero Carbon Emission in Architecture”. Today, we cannot help but long for better architecture for a better environment. The origins of architecture date far back in history. The earliest examples of the profession were discovered in Anatolia. The temple (10,000 BC) excavated in Göbeklitepe, 15 km from Şanlıurfa, is known as the earliest architectural structure known in the world. It looks like these first edifices of the world in Göbeklitepe are going to rewrite the history of architecture.
26 SANT‹GRAT
THE LANGUAGE OF PLANNING The experts of architecture and urbanism are as like as two peas in a pod when it comes to building the present and the future. One of the crucial issues
of the developing and ever-more-populated world is habitable cities. Urbanism cannot be seen independent from the primary human right of sheltering and habitation. The chaotic and ever-precessing structure of cities and
urbanism enforce the paradigms of the planning to transform. The present time necessitate new approaches to urban space and ‘the language of planning’ life. Current issues have began to find place in the agenda of planning. Concepts
şünülemez şehir plancılığı. Kentlerin ve kentleşmenin karmaşık ve sürekli devinen yapısı, planlama disiplininin paradigmalarını dönüşmeye zorluyor. İçinde bulunduğumuz zaman, kentsel mekan ve yaşam ‘planlamanın dili’ üzerinde yeni arayışları zorunlu kılıyor. Bugün güncel konular planlamanın gündeminde yer edinmeye başladı: ‘Kentsel risk’, ‘afet’, ‘sakınım’, ‘iklim değişikliği’, ‘biyolojik çeşitlilik’, ‘arazi bozunumu’, ‘su’, ‘taşıma kapasitesi’ gibi olgular bu meslek grubuna yeni ve ayrı bir önem, sorumluluk ve görev yüklüyor. Aslında şehir plancılığının da “Dünya Şehircilik Günü”nün de tarihi çok eski değil. O, mimarlık günü gibi Birleşmiş Milletler tarafından da tescillenmemiş henüz. 1949’de Prof. Carlos Maria della Paolera tarafından temelleri atılan ‘Dünya Şehircilik Günü’, 8 Kasım’da pek çok ülkede kutlanıyor. Paolera’nın oluşumu, 27 yıl sonra Türkiye’de MSGSÜ’de (o zamanki adıyla Devlet Güzel Sanatlar Akademisi) Şehircilik Araştırma Enstitüsü’nde hayat bulmuş. 1976’da bir daimi komite ve etkinlikleri yürütmek üzere de ‘Başkanlık Sekreterliği’ kurulmuş. Şehir plancıları Türkiye’deki koşulları göz önüne alarak bugünü bir kutlama değil, bilinçlendirme günü olarak benimsemişler. Daimi komite bu nedenle her yıl farklı
such as ‘urban risk’, ‘disaster’, ‘conservation’, ‘climate change’, ‘biological diversity’, ‘land degredation’, ‘water’, ‘bearing capacity’encumber a new and special importance, responsibility and mission to this profession. As a matter of fact, neither urbanism nor “the World Urbanism Day” dates far back. It is not yet officialized by the United Nations like the World Architecture Day. Founded by Professor Carlos Maria della Paolera in 1949, “the World Urbanism Day” has been celebrated on 8 November
in many countries. Paolera’s formation came to life in Turkey 27 years later in the Urbanism Research Institute of the Mimar Sinan Academy of Beaux Arts. In 1976, a committee and a ‘Presidential Secterariat’ were established to prosecure the activities. Considering the circumstances in Turkey, urban planners have adopted this day as a day of awareness rather than celebration. This is why the standing committee organizes different colloquiums on different themes every year. The main theme
konularda ‘Kolokyum’lar yapıyor. Geçtiğimiz yıl yapılan ‘36’ncı Kolokyum’un ana başlığı “Mekansal Değişim ve Dönüşüm” olarak seçilmiş. Dünya Şehircilik Günü 37’nci Kolokyum‘unun ana teması ise ‘Kent Yönetimi ve Planlama’ olarak açıklandı. Bu yıl 6-7- 8 Kasım 2013’de Dokuz Eylül Üniversite’sinin ev sahipliğinde İzmir’de yapılacak. YENİ NESİL KONUTLAR Sürdürülebilir mimari nedir ve hangi kavramları içerir? Bu sorular oldukça ilgi çeken ve birçok kitabın başlığı oldu günümüzde. Mimarlık yayınları, özellikle de peri-
Türkiye’nin ilk şehircilik uzmanı Aron Angel, Musevi asıllı bir mimar. Paris’te aldığı eğitimden sonra 1942’de İstanbul’a döner. Açık alanlı ve geniş kaldırımlı düzeni ve az katlı bahçeli evleriyle Bağdat Caddesi ve çevresinin nazım planı ona aittir. The first Turkish urban planner Aron Angel is an architect of Jewish origin. Following his education in Paris, he returned to Istanbul ,n 1942. The structural plan of the open spaced and wide sidewalked formation of the Bagdat Street and the surrounding low-rise condominiums with gardens belong to him. of the ‘36th Coloquium” which took place last year was selected as “Spatial Change and Transformation”. The
main theme of the 37th World Urbanism Day was declared as “Urban Management and Planning”, which will be
SANT‹GRAT 27
held on 6-7-8 November 2013 in Dokuz EylĂźl University, Izmir. NEW GENERATION RESIDENCES What is sustainable architecture and which concepts does it include? These are very popular themes which also inspire the title to many books today. Architectural publications, especially the periodics and the books also cover themes such as sustainability, environmentalism, ecology and green buildings while analyzing this popular concept. Examples of architectural solutions which give the least
28 SANT‚GRAT
damage to the nature and the environment increase in time, fpr earth is the only thing that does not reproduce. In the meantime, spatial limitations and the
increasing population force the man to live in small but functional houses. On the other hand, environmentalism is a key criteria to abide by while constructing
today. Heating, cooling, air conditioning and electricity needs have to be provided by sustainable energy resources. And the sensitivity is not limited to architects, construction sector or urban planners. The air conditioning industry, which has been gaining ever more importance with the
yodikler ve kitaplar, bu popüler kavramı analiz ederken sürdürülebilir, çevreci, ekolojik veya yeşil yapılarla ilgili konuları ele alıyor. Doğaya ve çevreye en az zarar veren mimari çözüm örnekleri de giderek artıyor. Çünkü dünyada çoğalmayan tek şey toprak. Yer darlığı ve nüfus artış hızı insanları küçük ama fonksiyonel evlerde yaşamaya zorluyor bir taraftan. Diğer yandan ise binaları inşa ederken çevreci olmasına dikkat etmek gerekiyor günümüzde. Isıtma, soğutma, havalandırma ve elektrik ihtiyaçlarının karşılanması için sürdürülebilir enerji kaynaklarından yararlanılması gerekiyor. Bu konudaki duyarlılık mimarlar, inşaat sektörü ya da şehir plancılarıyla sınırlı kalmıyor. Değişen iklim koşullarıyla, yaşanan çevre felaketleriyle önemi daha da artan iklimlendirme sektörü de bu konuda kendi üzerine düşeni yapıyor. Örneğin sektörün lider şirketlerinden biri olan Daikin’in bu konuda çok önemli çalışmaları var. Amaç geleceğe yönelik çevre bilinçli, düşük enerjili, verimli çözümler üretmek. Mevcut yeni nesil binalardan biraz daha fazlasını yapmak gerektiğini düşünüp bu konuda dikkate değer bir çalışmaya imza atmış Daikin. Gördüğümüz en iyi örneklerden birisi “Sıfır Enerji Tüketen Bina” projesi. Bu proje sürdürülebilir enerji kullanımına
changing climates and environmental disasters, also do the needful. The sector leader Daikin is one of the biggest actors in this field. The objective is to provide environmentally conscious, energy saving and efficient solutions for the future. Considering that more needs to be done than the standard modern day buildings, Daikin signed under a significant project: “Zero Energy Consuming Building”. The project is a concrete indicator regarding sustainable energy use. In the light of the advances in Europe, DENV (Daikin Europe) aimed for net zero
ilişkin somut bir gösterge. Avrupa’daki gelişmelerin ışığında: 2010 yılında DENV (Daikin Europe), Almanya’da neredeyse hiç enerji tüketmeyen bir ofis inşa ederek “net sıfır enerji tüketimi” hedefledir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının ve ısı pompalarının kullanıldığı bu binada, 1 yıl içinde, enerji tüketim hedefine fazlasıyla ulaşıldı. 2020 yılında Avrupa Birliği’nde bütün yeni binaların neredeyse sıfır enerjili olacakları düşünülürse, bu alanda büyük bir aşama kaydedildiği ortadadır. Bunu göz önüne alınca sadece mimar ve şehir plancılarının değil, iklimlendirme sektörünün de birlikte çalışma için önemli olduğunu görmek gerek.
energy consumption and constructed an office that consumes almost no energy in Germany in 2010. In the building, sustainable energy resources and heat pumps were used and the energy consumption target was reached in a year. Considering that all new edifices will be consuming almost no energy in the European Union by 2020, the great improvement is apparent. Looking at things from this point of view, not only architects and urban planners, but also the air conditioning sector have to contribute in this collaboration. SANT‹GRAT 29
Daikin Türkiye, lojistikte ‘yeşil’ dönem başlattı
DAIKIN TÜRKİYE, 6 AY GİBİ KISA BİR SÜREDE 14 BİNDEN FAZLA AĞACI KURTARDI! ÇEVRECİ ÇÖZÜMLERİ İLE DİKKAT ÇEKEN DAIKIN TÜRKİYE, LOJİSTİK ÇALIŞMALARINDA YEŞİL DÖNEM BAŞLATTI. TÜM ALANLARDA KARBON SALIMINI AZALTMAYI HEDEFLEYEN DAIKIN TÜRKİYE, ‘YEŞİL LOJİSTİK’ SİSTEMİ İLE ULUSLARARASI TAŞIMALARINDA KARA, DENİZ VE DEMİRYOLUNU KAPSAYAN KARMA YÖNTEMİ UYGULAMAYA BAŞLADI. BU ÇALIŞMASININ SONUÇLARINI ALMAYA BAŞLAYAN DAIKIN TÜRKİYE, 6 AY GİBİ KISA BİR SÜREDE 35 HEKTARLIK ORMAN ALANININ KORUNMASINI SAĞLAMIŞ OLDU.
İ
klimlendirme sektöründeki doğa dostu ürünleri ile tüketicinin vazgeçilmez markası olan Daikin, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çevreci çözümler sunmaya devam ediyor. Bu başarılı çizgisini uluslararası taşımacılık alanına da taşıyan Daikin Türkiye, başlattığı ‘Yeşil Lojistik’ ile karbon salımını azaltarak, çevreye verilen zararın etkilerini azaltmayı hedefliyor. Avrupa ile yaptığı uluslararası taşımalarda 2013 yılının ilk aylarından itibaren ‘Yeşil Lojistik’ dönemini başlatan Daikin Türkiye, 6 ay gibi kısa bir sürede 35 hektarlık orman alanında, 14 binden fazla ağacı koruma altına almış oldu.
KARMA TAŞIMACILIK ÖNE ÇIKIYOR Çevre dostu çalışmaları ile sektörde örnek olmaya devam eden Daikin Türkiye, 2013 yılında başlatılan yeşil lojistik uygulaması ile Daikin Europe Belçika’dan gerçekleştirilen uluslararası taşımalarda kara-deniz-demiryolunun karma şekilde kullanıldığı intermodal taşıma modelini uyguluyor. Uluslararası taşımalarında yeşil lojistik uygulamalarını tercih eden Daikin Türkiye, böylece tedarik zinciri süreçlerinde atıkların çevreye verdiği olumsuz etkileri azaltıyor. Daikin Türkiye, bu model sayesinde 6 ay gibi
Daikin Turkey introduces ‘green’ logistics
DAIKIN TURKEY SAVED OVER 14 THOUSAND TREES IN AS SHORT AS 6 MONTHS! RENOWNED FOR ITS ENVIRONMENTALIST SOLUTIONS, DAIKIN TURKEY INTRODUCES ‘GREEN TIME’ IN LOGISTICS. AIMING TO REDUCE CARBON EMISSION IN ALL AREAS, DAIKIN TURKEY INITIATES THE COMBINED METHOD CONSISTING OF LAND, SEA AND RAIL WAYS IN INTERNATIONAL TRANSPORTS THROUGH ‘GREEN LOGISTIC’ SYSTEM. AS A RESULT OF THE PROJECT, ABOUT 35 HECTARES OF FOREST LAND HAS BEEN PRESERVED IN AS SHORT AS SIX MONTHS.
30 SANT‹GRAT
A
ppreciated with its eco-friendly air conditioning products, Daikin contiues to offer environmentalist solutions in Turkey as in the rest of the world. Carrying these achievements into the field of international transportation, Daikin Turkey initiates the ‘Green Logistic’ project to
reduce carbon emission and decrease the environmental damage. With the start of ‘Green Logistic’ era at the beginning of 2013 in the European transports, more than 14 thousand trees on a forest land of 35 hectares have been taken under protection in only six months.
RISE OF THE COMBINED TRANSPORT Setting the pace with its environmentalist projects, Daikin Turkey has been conducting Daikin Europe’s intermodal transportation model, which blends together land-sea-railway in all the international shippings. Opting for green logistics in
all international transports, Daikin Turkey reduces the negative environmental impact of wastes during the supply chain. Thanks to this model, Daikin Turkey saved 311 thousand 771 kilograms of carbondioxide in as short as six months. This is the equivalent of a year’s worth of greenhouse gas of 65 passenger cars, SANT‹GRAT 31
Daikin Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Tuna Gülenç
kısa sürede 311 bin 771 kilogram karbondioksit (CO²) tasarrufu gerçekleştirdi. Daikin Türkiye böylece, 65 binek aracın bir yıllık sera gazı salımı, CO² emisyonundan tüketilen gazdan 132 bin 118 litre yakıt, bir yılda 706 evin elektrik tüketimi ve 117 tonluk atığın çöp sahasına gönderilmesi yerine, yeşil lojistik uygulamaları ile karbon salımının önlemesinde önemli sonuçlar elde etti.
132 thousand 118 liters of oil consumed through CO² emmission, the annual electricity consumption of 706 households and the waste of 117 tons, altogether resulting in the elimination of carbon emission through green logistic. SAVE FUEL, SAVE THE EARTH Emphasizing that environmentalist solutions are among the important missions of all companies, Daikin Turkey Vice President Tuna Gülenç gave detailed information on the project: “Today, the global giants are working
32 SANT‹GRAT
for a ‘more habitable world’ in all aspects instead of focusing solely on production stages. Daikin keeps being a model company with its environmentalist solutions. We are working hard to reduce the environmental impact through our collaborations, as well as production and facilities. Green logistic is an important part of our efforts. At the present, by burning a liter oil, we consume 2 thousand liters of oxygen, which is the equal of a man’s daily intake. One liter fuel equals 800 grams, and each liter incorporates
BENZİN TASARRUFU DOĞAYA YARIYOR Daikin Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Tuna Gülenç, çevreci çözümlerin şirketlerin önemli görevlerinden biri olduğunu belirterek, yürütülen çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi: “Bugün dünya devleri sadece üretim süreçlerinde değil daha birçok alanda ‘daha yaşanabilir bir dünya’ için çalışmalar yapıyor. Daikin ise çevreci çözümleri ile bu alanda da dünyanın lider şirketlerinden biri olmayı sürdürüyor. Sadece üretimde ve faaliyet alanında değil yaptığı işbirlikleri ile de çevreye verilen zararın etkilerini azaltmak için çalışıyoruz. Yeşil lojistik de bu yöndeki çalışmalarımızın önemli bir parçasını oluşturuyor. Bugün bir litre benzin yandığında bir kişinin bir günlük ihtiyacı olan 2 bin litre oksijeni tüketiyoruz. Bir litre benzin 800 gramdır ve her bir litrede 738 gram karbon salımı bulunmaktadır. Bir litre benzin ortalama 20 kilometre yol kat ettiği hesaplandığında sağlanacak her 4 litre benzin tasarrufu 10 kilogram karbondioksiti atmosferden uzak tutuyor. Kısa sürede elde ettiğimiz sonuçlar, bu konuda yürüttüğümüz çalışmaların ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. ‘Eko dizayn’ ilkesine gönülden bağlı olan ve sürekli olarak ürünlerindeki ‘yeşil’ içeriği geliştirmeye çalışan Daikin, çevre, enerji ve verimlilik konularındaki her türlü gelişmeye öncülük etmeye devam edecektir.”
738 grams of carbon emission. Considering that an average of 20 kilometers can be covered at the expense of one liter oil, every four liters of oil that is saved keeps 10 kilograms of carbondioxide away from the atmosphere. Our short term results prove the importance of our projects. As a dedicated believer of the ‘eco-design’ principle, Daikin always tries to improve its green content and will keep on setting the pace in all kinds of advances in terms of ecology, energy and efficiency.”
Yazı / By NAZLI ÇINAR - MÜHENDİSLİK SİSTEMLERİ ÜRÜN SORUMLUSU ENGINEERING SYSTEMS PRODUCT SPECIALIST
İSTANBUL SÜRMELİ OTEL RESTORANINDA DAIKIN KONFORU İSTANBUL’UN EN ÖNEMLİ TİCARET VE EĞLENCE BÖLGELERİNDEN ŞİŞLİ’DE YER ALAN İSTANBUL SÜRMELİ OTEL, A LA CARTE RESTORANINDA TÜRK VE DÜNYA MUTFAKLARININ SEÇKİN LEZZETLERİYLE KONUKLARINI AĞIRLIYOR. İKİ KATTAN OLUŞAN RESTORANIN AÇIK HAVA TERASI DA BULUNUYOR. RESTORANIN HER İKİ KATI DA DAIKIN ÇÖZÜMLERİYLE KONFORA KAVUŞUYOR.
R
estoranın her iki katının soğutma ihtiyaçlarını karşılamak için VRV heat pump dış ünite kullanıldı. Birinci katın asma tavanın montaj için uygun olmasından dolayı sadece FXDQ model düşük orta statik basınçlı kanallı tip iç üniteler tercih edildi. İkinci katın asma tavan yüksekliğinin birinci kata oranla daha yüksek olması sebebi ile homojen hava dağılımı ve konforu oluşturmak için inverter fanlı orta statik basınçlı kanallı FXSQ model ile kasetli döşeme FXLQ model iç üniteler kullanıldı. Bunun yanı sıra her iç ünite ile birlikte BRC1D52 model kablolu kumanda kullanılarak mahal sıcaklığının bağımsız olarak kontrol edilebilmesi sağlandı.
34 SANT‹GRAT
VRV ® HEAT PUMP DIŞ ÜNİTE Daikin’in ticari binalara yönelik öncü VRV ® teknolojisi, optimum kompresör verimliliği sağlamak üzere Daikin’in değişken soğutucu akışkan debi teknolojisi ile inverter kontrolünü kullanarak VRV ® heat pump yüksek COP/ EER değerlere ulaşıyor. Ayrıca bulunan otomatik şarj ve soğutucu akışkan testi hem zamandan tasarruf hem de en iyi performans için optimum soğutucu akışkan şarjı sağlıyor. Daikin’in yenilikçi teknolojisinin gelişmiş örneklerinden VRV ® heat pump inverter dış üniteler tek bir sistemde 5 ila 54HP kapasite aralığına sahip. Tamamı inverter kontrol tekno-
İSTANBUL SÜRMELİ HOTEL RESTAURANT ENJOYS DAIKIN’S COMFORT LOCATED IN ŞIŞLI, ONE OF THE MAJOR COMMERCIAL AND RECREATIONAL DISTRICTS OF THE CITY, İSTANBUL SÜRMELİ HOTEL DELIGHTS ITS GUESTS WITH EXQUISITE DELICACIES FROM THE TURKISH AND INTERNATIONAL CUISINES IN ITS A LA CARTE RESTAURANT. THE RESTAURANT SPREADS ON TWO FLOORS AND AN OUTDOOR TERRACE. AND ITS BOTH FLOORS ENJOY THE COMFORT PROVIDED BY DAIKIN.
O
n both floors of the restaurant, VRV heat pump outdoor unit is installed to answer the cooling need. On the first floor, only FXDQ lower medium static pressure channel type indoor units were prefered as the suspended ceiling was suitable for installment. The ceiling height on the second floor was higher than the first one, so the inverter fan medium static pressure channel FXSQ and cassette type indoor units were used for homogenous air spread and comfort. In addition, the BRC1D52 cable control was used with each indoor unit for controlling the local heat independently. VRV ® HEAT PUMP OUTDOOR UNIT Daikin’s leading VRV ® technology for commercial edifices reaches VRV ® heat pump high COP/ EER values with the use of Daikin’s variable cooling
liquid flow technology and inverter control to enable optimum compressor efficiency. Furthermore, the automatic battery and cooling liquid test ensure both time saving and optimum cooling liquid charging for the best performance. As advance examples of Daikin’s innovative technology, the VRV ® heat pump inverter outdoor units have a capacity range of 5 to 54 HP in a single system. They have the small space combination feature in total inverter control technology. Featuring high COP values of up to 4.5 and high EER values of up to 4.29 with their advance compressor structure and renewed condenser surface, the outdoor units provide wide piping flexibility in project solutions. Maximum critical piping length is 165 meters and the total piping length reaches 1000 meters. The flexible outdoor unit combination, low space
SANT‹GRAT 35
lojisinde bulunan, az yer kaplayan kombinasyon özelliği taşıyor. Gelişmiş kompresör yapısı ve yenilenmiş kondenser yüzeyi ile 4.5’a varan yüksek COP ve 4.29’a varan yüksek EER değerlerine sahip dış üniteler, proje çözümlerinde geniş borulama esnekliğini kullanıma sunar. Maksimum kritik borulama uzunluğu 165 metre ve toplam borulama uzunluğu bin metredir. Esnek dış ünite kombinasyonu, düşük yer kaplayan kombinasyon ve yüksek COP kombinasyonu ile maksimum 64 adet iç ünitenin bağlanmasına olanak tanır. Özellikle rezidans, orta ölçekli ticari alanlar, ofisler, oteller ve zincir dükkanlara yönelik olarak kullanılabilecek sistem -5°C ile +43°C sıcaklıkları arasında soğutma ve -20°C ile + 15°C sıcaklıkları arasında ısıtma yapabilme yeteneğine sahiptir. VRV ® İÇ ÜNİTE 1,5-7,1 kW kapasite aralığındaki FXDQ model düşük statik basınçlı ince gizli tavan tipi iç üniteler, sahip oldukları kompakt boyutlar ile 240 mm’lik tavan boşluğuna kolay bir şekilde monte edilebilir. Farklı uzunluklardaki esnek kanallar ile kullanım imkânı bulunur. Standart
take up combination and high COP combination enables the installment of as high as 64 indoor units. Particularly residences, mid-scale commercial edifices, offices, hotels and chain stores can benefit from the system which is able to cool between a temperature range from -5°C to +43°C and to heat in temperatures from -20°C to + 15°C. VRV ® INDOOR UNIT With a capacity range of 1,5-7,1 kW, the FXDQ low static pressure concealed ceiling type indoor units can be installed in a ceiling
36 SANT‹GRAT
space as thin as 240 mm, thanks to their compact sizes. They function through various lengths of flexible channels. Air filter and 750 mm pressure drenage pump are standard. With its fan option of three levels, the unit can also be used as fan only. Thanks to its automatic cooling-heating modulation, the heating
hava filtresi mevcuttur. 750 mm basma yüksekliğine sahip drenaj pompası standart olarak bulunur. 3 kademeli fan hız seçeneği olan ünite istenirse sadece fan olarak da kullanılabilir. Otomatik soğutma – ısıtma geçişi özelliğiyle ısıtma veya soğutma modu otomatik olarak seçilir. Kuru program özelliğiyle hava sıcaklığında bir değişiklik olmadan nem seviyelerinin ayarlanması sağlanır. Üründe otomatik yeniden başlat ve otomatik arıza teşhisi özellikleri de bulunuyor. 2,2-16,0 kW kapasite aralığındaki FXSQ model inverter fanlı gizli tavan tipi iç üniteler, önceki seriye kıyasla yeni DC fan kullanımı sayesinde yüzde 20 güç tasarrufu sağlanıyor. Kullanılan DC fan motorlarıyla iç üniteler daha verimli, daha sessiz hale getirildi. 3 kademeli üfleme kontrolü sayesinde konfor seviyesi artırıldı. İç ünite yapısında standart olarak hava filtresi ve drenaj pompası bulunan cihaz, fan moduna getirildiğinde, soğutma veya ısıtma yapmadan sadece fan olarak da kullanılabiliyor. Kablolu kumanda ile cihaz dışı basıncın değiştirilme imkânı ve hava debisinin optimizasyonu sağlanabiliyor. Bunun yanı sıra nominal hava debisine göre otomatik debi ayarı sayesinde kolay monte ediliyor.
and cooling modes are selected automatically. The dry program feature enables humidity control without any change in room temperature. The unit also has automatic turn on and automatic troubleshooting. The 2,2-16,0 kW capacity range FXSQ model inverter fan concealed ceiling type indoor units
enable 20 per cent more energy saving than the former series, thanks to its DC fan. The DC fan motors render the indoor units more efficient and more quiet. The three levels of blow control enhances the comfort. With air filter and drenage pump as standard, the indoor unit can be used as fan only without activating its cooling or heating features. The cable control enables the control of outside pressure and optimization of air flow. And on top of these, it can easily be installed thanks to its automatic air flow control.
Yazı / By UĞUR SERTAN - DAIKIN TÜRKİYE, PROJE MÜDÜRÜ DAIKIN TURKEY, PROJECT MANAGER
KLİMALARDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ/ SEZONSAL VERİMLİLİK
E
nerji, enerji üretimi, enerji kullanımı ve verimliliği günümüzün en önemli konuları. Binalarda, ofislerde ya da evlerde kullanılan elektrikle çalışan tüm cihazların enerji verimliliği dolayısıyla enerji tasarrufu herkesi çok yakından ilgilendiriyor. Başta AB Parlamentosu olmak üzere pek çok hükümet enerji verimliliği konusunu bir devlet politikası haline getirmiş durumda. Dolayısıyla her geçen gün yeni enerji politikaları, mevzuatlar, yönetmelikler, tebliğler yayımlanı-
yor ve süreç içinde hayata geçiriliyor. Türkiye de AB ile uyum yasaları çerçevesinde, birliğin yayımladığı ve hayata geçirdiği bu tür politikaları yakından takip ediyor. Klimalar da artık enerji verimliliği politikalarından pay alıyor. Özellikle Avrupa’da Ocak 2013’te yürürlüğe giren klimalardaki enerji verimliliği mevzuatı, diğer beyaz eşyalarda daha önce çıkmış enerji verimliliği yönetmeliklerinden eksik kalmayacak kadar kapsamlı ve detaylı.
ENERGY EFFICIENCY/SEASONAL EFFICIENCY IN AIR CONDITIONING 38 SANT‹GRAT
E
nergy, energy generation, energy consumption and efficienct are the most important subjects of recent. The energy efficiency, hereby the energy saving of all electrical equipments used in buildings, offices or houses are a close concern for everyone. Most governments, and particularly the EU Parliament consider energy efficiency as a governmental policy. As a matter of fact, new energy policies, legislations, regulations and statements keep being published and implemented every day. In line with the EU adjustment laws, Turkey follows the policies published and implemented by the EU closely. Air conditioners have their share of the energy efficiency policies.
Especisally the policy on the energy efficiency in air conditioners, which came into force in January 2013 in Europe, is as extensive and detailed as the previous energy efficiency legislations regarding other white goods. “The legislation on the labeling of domestic type air conditioners” that was implemented in Turkey in the late 2006 within the scope of EU adjustment laws and regulations is still valid. The regulation which has been prepared in parallel with the EU directive of 2002/31/EC includes all domestic type air conditioners working on electric energy in TS EN 14511 standard or hereby adjusted national standards, and excluding air conditioners working on other energy sources than electricity,
air-to-water and waterto-water systems, and air conditioners with a cooling power above 12 kW. In previous labels, both heating and cooling efficiency of air conditioners were defined at static temperatures. In time, the heating and cooling energy efficiency in air conditioners were changed altogether around all EU countries through a new methodology and calculation technique titled as “seasonal efficiency”, with the claim that the air conditioner’s energy efficiency that is measured at static outdoor temperature (outdoor environment) does not represent the real life air conditioning use neither rightly nor efficiently. Accordingly, the energy efficiency of air conditioners under
respective heats were determined seperately by taking the frequency of outdoor temperatures for cooling and heating seasons. To do this, long term retrospective frequencies and lengths of each and every temperature, as informed by the meteorology stations around EU countries, were taken into consideration. Thus a new seasonal efficiency calculation methodology and technique extending over a whole heating/cooling season was formulated. In this respect, the new seasonal efficiency and energy labeling legislation covering all air conditioners equal to or below 12 kW burning capacity. One of the main differences between the EU legislation of 1 January 2013 and
SANT‹GRAT 39
Türkiye’de AB ile uyum mevzuatları ve yasaları çerçevesinde ilk kez 2006 yılı sonunda çıkarılan “Ev tipi klimaların enerji etiketlemesine ilişkin yönetmelik” hala geçerliliğini devam ettiriyor. AB’nin 2002/31/EC sayılı direktifine paralel olarak hazırlan bu yönetmelik elektrik dışında başka enerji kaynaklarıyla çalışan klimalar, havadan-suya ve sudan-suya sistemler ile 12 kW’den daha fazla soğutma gücüne sahip klimalar hariç olmak üzere, TS EN 14511 standardında veya ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartlarda tanımlanmış elektrik enerjisi ile çalışan ev tipi klimaları kapsıyor. Önceki etiketlerde klimanın hem soğutma hem de ısıtma olarak verimliliği, sabit sıcaklıklarda belirleniyordu. Geçen zaman içerisinde sabit dış hava (dış ortam) sıcaklıklarında hesaplanan klima enerji verimliliğinin gerçek hayatı yani klima kullanımını doğru ve etkin temsil edemediği gerçeği ve gerekçesiyle, hem soğutma hem de ısıtma konumlarında «sezonsal verimlilik» adı altında yeni bir metodoloji ve hesaplama yöntemiyle klimalardaki ener-
the present one is the differentiation of the heating season belts in three main regions as “Warmer”, “Mild” and “Cooler”. Another major difference in the new EU legislation is the complete change of the energy class ranges. Furthermore, the new legislation includes new classifications as A+, A++ and A+++ which were absent in the former one. These three additional classes will be officially included in the 2015, 2017 and 2019 energy labels respectively. As a result, the least efficient energy classes
40 SANT‹GRAT
will be decreased by one letter with the addition of these more efficient ones, and the labeling will be updated. THE CASE IN TURKEY: As a result of the studies initiated by the Ministry of Science Industry and Commerce and in line with the reinforcement of the new energy labeling legislation which came into action on 1 January 2013 in the EU nations also in Turkey, the draft statement regarding the “Energy Labeling of Air Conditioners” was published and sectoral opinions were required by
ji verimliliği tamamen tüm detayları ile Avrupa Birliği ülkelerinde değiştirildi. Buna göre, soğutma ve ısıtma sezonları (mevsimleri) için dış hava sıcaklıkları görülme sıklıkları tespit edilerek klimaların bu sıcaklıklardaki enerji verimliliği ayrı ayrı hesaplandı. Bunun için AB ülkeleri sınırları içinde meteoroloji istasyonlarından elde edilen geriye dönük uzun yıllara ait her bir sıcaklığın görülme saatleri-sıklığı verileri baz alındı. Böylece, belirlenen tüm soğutma/ısıtma sezonuna yayılan ve kapsayan yeni bir sezonsal verimlilik hesap metodolojisi ve yöntemi belirlendi. Dolayısıyla 12 kW anma kapasitesine eşit ya da daha az anma kapasitesine sahip klimaları kapsayan yeni sezonsal verimlilik ve enerji etiketlemesi yönetmeliği ortaya çıktı. AB ülkelerinde 1 Ocak 2013 tarihinde yürürlüğe giren yönetmelik ile mevcut yönetmelik arasındaki en belirgin farklardan birisi ısıtma sezonu için iklim kuşaklarının “Daha Sıcak”, “Ortalama” ve “Daha Soğuk” şeklinde 3 ana bölge olarak tariflenmesi. AB’ni kapsayan bu
ISKID. Within this period, the sector started new works using the content and the measurement methodology of the new EU legislation by acting in cooperation with ISKID. Particularly for the heating seasonal efficiency, the climate belts are coloured and defined in three main regions with the studies of Istanbul Technical University (ITU) Department of Meteorology professors on the Turkish map, in similar fashion with the EU nations map. In this respect, the Aegean and the Mediterranean coastlines were defined as
“warmer zones”, whereas Inner Aegean, the Black Sea, the Southeast Anatolia, Thrace and the Marmara regions were defined as “mild zones”, and the Inner Anatolian and East Anatolian regions as “colder zones”. At this stage, the sector is expecting for the new legislation, which has been revised to include the study of the Ministry, to be published soon and to be enacted by 1 January 2014 in Turkey. In pursuit of contribution in the EU’s goals of 20 per cent more renewable energy resources, 20 per cent less CO2 emission, and
yeni yönetmelikteki diğer bir majör değişiklik de enerji sınıfları değer aralıklarının tamamen değişiyor olması. Ayrıca yeni yönetmelikte eski yönetmelikte göre olmayan A+,A++ ve A+++ sınıflamalar da mevcut. Bu üç ilave sınıf da sırasıyla 2015,2017 ve 2019 yıllarında enerji etiketinde resmen yer alacak. Böylece en verimsiz klima enerji sınıfları ilave olan bu daha verimli sınıflarla beraber aşağıdan itibaren birer harf eksilmek suretiyle etiketleme güncellenecek. TÜRKİYE’DE DURUM: AB ülkeleri için 1 Ocak 2013‘te yürürlüğe giren bu yeni enerji etiketi yönetmeliğinin Türkiye’ye de uygulanması amacıyla, Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından başlatılan çalışmalar sonucu “Klimaların Enerji Etiketlemesi”ne ilişkin taslak tebliğ yayımlandı ve ISKID vasıtasıyla sektörden görüşler istendi. Bu süreçte sektör, ISKID beraber hareket ederek AB’de yürürlüğe giren bu yeni yönetmelik içeriği ve tüm hesaplama metodolojisini kullanarak çalışmalar başlattı. Özellikle ısıtma sezonsal verimliliği için AB ülkeleri haritasında olduğu gibi, Türkiye haritası üzerinde iklim kuşakları İ.T.Ü. (İstanbul Teknik Üniversitesi) Meteoroloji Bölü-
20 per cent higher use of energy efficient products by the year 2020, as declared in 2008 for the preservation of the global climate and the prevention of global warming, Daikin has had a strategic role in the energy efficiency legislation projects for air conditioners in Europe, and has taken effective actions within the EU. Consequently, high SEER and SCOP seasonal efficient air conditioners as defined by the new legislation were developed and introduced in 2012, which is a year before the enactivation of the legislation in Europe.
mü öğretim üyelerinin yaptıkları çalışmalar sonucunda 3 ana bölge olarak renklendirilmiş ve tariflendirildi. Buna göre Ege ve Akdeniz kıyıları “daha sıcak bölge” olarak nitelendirilirken İç Ege, Karadeniz, Güneydoğu Anadolu, Trakya ve Marmara bölgeleri “ortalama bölge”, İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgeleri “daha soğuk bölge” olarak kabul edildi. Bu aşamada sektör, ilgili bakanlığın yaptığı bu çalışmayı da içerecek şekilde düzenlenen yeni yönetmeliği Türkiye için yakın zamanda yayınlamasını ve 1 Ocak 2014 itibariyle de yürürlüğe girmesini bekliyor. Daikin, AB’nin dünya ikliminin korunması ve küresel ısınmayı önleme adına 2008 yılında belirlediği 2020 yılına kadar yüzde 20 daha fazla yenilenebilir enerji kaynağı kullanımı, yüzde 20 daha az CO2 emisyonu ve yüzde 20 daha enerji verimli ürünlerin kullanılması hedeflerine katkı amacıyla klimalardaki enerji verimliliği yönetmeliği çalışmalarına Avrupa’da baştan önemli bir rol üstlenmiş ve AB nezdinde etkili çalışmalarda bulundu. Bu yüzden, henüz Avrupa’da dahi bu yönetmelik yürürlüğe girmeden 2012 yılı içerisinde, yani bir yıl öncesinde yeni yönetmelikte tarif edilen yüksek SEER ve SCOP sezonsal verimli klimalar geliştirerek pazarda ürünleri tüketici ile buluşturdu.
Enerji Üretici
Klima
Logo
Dış Ünite İç Ünite
ABC 123 ABC 123
Energy Generator
High efficiency
Az Verimli
Low efficiency
X.Y kW
Soğutma kapasitesi Enerji Verimlilik Oranı Tam Kapasite (daha yüksek daha iyi) Tip
X.Y X.Y
Hava Soğutmalı Su Soğutmalı
X.Y kW
X.Y X.Y
Cooling only Cooling+ Heating Air cooling Water cooling
kW
Isıtma kapasitesi Isıtma performansı A: Yüksek
ABC 123 ABC 123
Annual energy (kWs in cooling mode) The actual consumption depends on how and under which climate conditions the device is being used. Cooling capacity Energy efficiency ratio Full capacity (the higher the better) Type
Sadece Soğutma Soğutma+Isıtma
Logo
Outdoor unit Indoor unit
Çok Verimli
Yıllık enerji tüketimi (kWs soğtma modunda) (Gerçek tüketim cihazın nasıl ve hangi iklim şartlarında kullanıldığına bağlıdır.)
Air Conditioner
X.Y
ABCDEFG G: Düşük
Gürültü (dB(A)RE 1 PW):
Heating capacity Heating performance A: High
kW
X.Y
ABCDEFG
G: Low
Noise (dB(A)RE 1 PW):
Ayrıntılı bilgi ürün broşüründedir.
Detailed information provided in the user’s manual
TS EN 814-3/TS EN 255-4 According to
TS EN 814-3/TS EN 255-4 According to
SANT‹GRAT 41
Yazı / By CİHAN DEMİRŞEVK
“SİZ HÂLA ANNENİZİN BİLGİSAYARINI MI KULLANIYORSUNUZ?” ZAMAN İLERLEDİKÇE O KADAR ÇOK TEKNOLOJİ BIRAKTIK Kİ ARKAMIZDA; CD ÇALAR’DAN WALKMAN’E, ÇEVİRMELİ AĞDAN TELEFAKSA, EV BÜYÜKLÜĞÜNDE BİLGİSAYAR YA DA ODA BÜYÜKLÜĞÜNDE YAZICIYA KADAR HEPSİ BİR FİLM ŞERİDİ GİBİ HIZLA GEÇTİ GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDEN... TÜM BU TEKNOLOJİ ELLERİMİZDEN KAYIP GİDERKEN HİÇ DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ; SİZ BU EVRİMİN NERESİNDESİNİZ?
42 SANT‹GRAT
N
e kadar teknolojiksiniz ya da teknolojik evrimin neresindesiniz? Şöyle ki; en son bir masaüstü bilgisayar ne zaman kullandınız, evinizde bir modeminiz var mı, televizyonunuzun renkleri soldu mu, tüpü bitiyor mu? En son ne zaman bir kaset, CD aldınız? İşte tüm bu sorular sizin teknolojik bir hayat sürüp sürmediğinizi gösterecek. Nüfus cüzdanlarında 1995’li yıllar olanlar için bu sorular anlamsız kaçabilir. Amiga 500 ve Commodore 64’lerle başlayan bilgisayar macerası gününüzde iPhone eksenine yerleşse de bu aşamalara kolay gelinmedi. Düşünün; masaüstü bilgisayarlarınızı açtınız, önce yoğun bir fan sesi karşıladı sizi. Birden karşı duvardaki klima gözümüze çarptı; kocaman bir odayı soğutan bir klimanın varlığı bile fark edilmezken bir bilgisayarı soğutan fan nasıl bu kadar gürültülü olabilir? Boyutlarıyla bir devin bile zorlanmadan kullanabileceği klavye, topu her an düşer korkusuyla kullandığınız toplu mause, etrafınızı çevreleyen gri ether-
net kabloları ve tüm bu süper teknolojinin duracağı tercihen maun veya çam ağacından yapılmış bilgisayar masası… Bu hatıralar size tarihin tozlu yapraklarından geliyor olabilir ama hepi topu 90’lı yılların sonundan bahsediyoruz. Gerçekten o kadar çok mu zaman geçti 146’dan bağlanmayalı? Kimileri için sadece bir rakam olsa da bir nesil için 146; internetin olmadığı saatlerde hayat kurtaran ama telefon faturalarında yürek hoplatan bir bağlanma yöntemiydi. “Zaten 5 dakika giricem” şeklinde başlayan 146’dan bağlanma, çoğu zaman sabahlara kadar süren bir mIRC sohbetinin başlangıcı olurdu. mIRC’ı duyduğunuz anda yüzünüzde bir gülümse beliriyorsa teknoloji eskisisiniz demektir. Eğer “mIRC da ne demek?” deyip ‘google’layanlardansanız evet, siz bir yeni yetmesiniz ve yeni teknolojiyi sıkı takip ediyorsunuz! İnternetin sadece bazı evlerde olduğu zamanlar, facebook, twitter, messenger hatta whatsApp bile (!) yokken de insanların sohbet ihtiyacı vardı. O zamanlar bel-
“SO ARE YOU STILL USING YOUR MOM’S COMPUTER?” AS TIME WENT BY, WE HAVE LEFT SO MANY TECHNOLOGIES BEHIND; CD PLAYERS AND WALKMANS, DIAL PHONES AND TELEFAX, HOME-SIZED COMPUTERS AND ROOM-SIZED PRINTERS HAVE MADE A PARADE IN FRONT OF OUR EYES… AS ALL THESE TECHNOLOGIES BECAME HISTORY, HAVE YOU EVER ASKED YOURSELF WHERE YOU STAND ON THIS ROAD OF EVOLUTION?
A
re you technologically adap tor challenged? What is your level of technological evolution? When was the last time you used a pc for instance, do you have a modem at home, did your tv fade away or works on a tube? When was it that
you bought a cassette or CD? Your answers to these questions show how technological your life is. Though they might be downright odd for those born in the mid-90’s… The computer adventure started with Amiga 500 and Commodore 64 and eventually evolved into
iPhone, and it was a tough journey. Imagine that you turn on your computer to be greeted by a loud fan sound. You notice the air conditioner on the opposite wall, which is barely audible contrary to a computer fan! A giantsized keyboard, a mouse with a scroll ball which
can fall out any time, grey ethernet cables all around, and a mahogany desk to embrace all this super technology… This may seem to come out of ancient history, but it was only late 90’s. Is it really so long since we connected by dialing 146? To the young, 146
SANT‹GRAT 43
may only be a number; but it was a life-saving yet heart throbbingly expensive connection method. It began saying “I’ll only connect for 5 minutes after all,” but usually turned into a night long chat on mIRC. If you can’t help but smile upon hearing mIRC, you are a technosaur! If you have to google it up, you are only a teenager and an eager chase of technology. Once upon a time when only few houses had internet connection, when there was no facebook, twitter, messenger, or even whatsApp (!), people needed to chat. Those
44 SANT‹GRAT
were the times where a number of people chatted on special programs such as “zurna, ayna”… ASL (age-sex-language) was the most popular question, and ‘nbr’ stood for “what’s up?” Failing connections
barely allowed internet chat. Tele-chat was a privilige deserved for a very small minority. Under the circumstances, accessing knowledge or researching were also incomparable to today. Internet cafes were densely populated with so poor connections, and information was carried around in floppy diskettes, which contained up to 1.80 MB versus today’s USB’s of 32 GB or phone-
sized hard disks of up to 500 GB storage. And they were destroyed so easily, even before use. They were carried inside bags as they were destroyed by sunlight, water or any kind of liquid. It is nothing but reality that the former computers had the tenth of a USB memory, which are used to store HD movies nowadays. The ancient ENIACs are probably impossible to remember, but is it not frightening that an invention requiring a space of 167 squaremeters and weighing 30 tons in 1941 evolved into a pocket
li kimselerin kullandığı bağlantılarda ‘zurna, ayna’ gibi chat (sohbete eski zamanlarda chat denirdi) programları kullanılırdı. ASL istenir (age-sex-location) ‘nbr’ denirdi. Zor da olsa, kopan bağlantılar, düşülen internetler üzerinden sohbet edilirdi. Görüntülü sohbet ise çok büyük ayrıcalıktı, küçük azınlığın tekelindeydi. Sohbet durumları böyleyken bilgiye ulaşma veya araştırma çok da günümüze yakın değildi. İnternet bağlantıları kötü olduğu için internet cafe’lere gidilir bilgiler bulunur disketlerle bilgisayarlara taşınırdı. Evet, disket… Çakmak kadar USB’lerde 32 GB’a, telefon kadar harddisk’lerde 500 GB’a kadar kapasite olmadan önce disketlerde 1.80 MB bilgi taşınırdı bilgisayarlara. Ama disketlerin en büyük özellikleri çabuk bozulmalarıydı. Hatta kullanmadan bozulan o kadar çok disket olmuştur ki şaşırırsınız. Çantalarda taşınırdı çünkü güneş ışığı bozardı, su veya herhangi bir sıvının temas etme ihtmalini söylemiyorum bile. Şimdilerde yüksek kalitedeki filmleri taşıdığınız USB’lerin hafızalarının onda biri kadar hafızası olan bilgisayar olduğu efsane değil gerçek. Belki ilk bilgisayar ENIAC dönemini hatırlamanız çok zor ama 1941 yılında tam olarak 167 metrekare alana ihtiyacı olan 30 ton ağırlığında bir icadın 2013
yılında (yani tam 72 yıl sonra) bir gömlek cebine girecek kadar küçülebilmesi ama işlevinin yüzlerce kat artması korkutucu değil mi? Küçülen ve küçüldükçe işlevselleşen bu icat, gömlek cebine girerken aslında birçok süper teknolojik icadı da beraberinde soktu o cebe. Walkman belki hayatı kolaylaştıran en önemli icat değildi ama eğlenceli olduğu kesin. Müzik sevdalılarının en iyi arkadaşı walkman’e de ihtiyacımız kalmadı. Telefon taklidi yapan cep bilgisayarlarımız o ihtiyacımızı da giderdi. Öyle ki walkman’ın yerini alacağı iddia edilen ‘CD çalar’lar o kadar az ortalarda görüldü ki, birçoğumuz kullanamadan hem üretimden hem de tüketimden kalktı. Küçülen teknoloji ve büyüyen internet altyapısı, teknolojiyi hayatın içine daha fazla dahil olunca boyutlar da küçüldü. Bir zamanların devasa yazıcıları artık sadece masada durabilecek hale geldi. Hatta bazı ülkelerde artık ne küçük ne de büyük olanı kalmadı, kâğıt kullanımının azaltmak maksadıyla, artık kullanılmayan teknoloji haline gelmeye başladı. Aslında o kadar geriye de gitmeye de gerek yok 2007 yılında teknoloji harikası bir nimet olarak hayatımıza giren ‘Netbook’ların 2012 yılında üretimi durduruldu. Hem de 1-2 marka değil üretimi yapan tüm
size version of hundreds of times more elaborate functions? The ever shrinking and functionalizing invention carried numerous super technological innovations inside the pocket it went in. Walkman was hardly the most life-facilitating invention, but was definitely so much fun. Now we do not need the once-bff-of music fans; our pocket computers in the shape of phones answered that need as well. The appearance of CD players, which would allegedly dethrone walkmans, were so brief that their production and
SANT‹GRAT 45
firmalar küçük bilgisayarcıklarımızdan vazgeçtiler. Sonunu ne mi getirdi? Tabii ki teknolojinin yeni harikası tabletler… Hayatımıza 12 yıl önce girdiğinde kimse bir oyunun bu kadar etkili olmasını beklemiyordu. Şimdilerde 4’ü çıkacak olan playstation’ların efsanesi olan PS2’nin de üretimi durduruldu. Oyun demişken bir zamanlar joystick dediğimiz bir eğlence aparatı vardı hatırlar mısınız? Amiga 500’lerde çılgınlar gibi oynanan oyunların kolu! Şimdiki konsülleri düşünün bir de… Harekete duyarlı aparatlarla artık spor yapabiliyor veya çeşitli dövüş oyunlarını gerçek tekme ve yumruk atarak gerçekleştirebiliyorsunuz. Dev ekran TV’nizin karşısına geçmiş ekrandaki rakibinizin servisini karşılayabiliyor veya onun yumruklarını savuşturmayı deniyorsunuz... Elbette hayatımıza giren tüm ürünler zamanla bir şekilde değişti veya gelişti. Ancak teknolojinin akıl almaz hızı sayesinde birden fazla iş için kullandığımız ürünler birbirlerinin yerini almaya başladı. Müzik dinlemek için ayrı, telefonla konuşmak için ayrı cihaz kullanmamıza gerek kalmadı, televizyondan internete girer, internetten radyo dinler, telefondan film izler ve toplantı yapar olduk. Neredeyse ışık hızıyla gelişip büyüyen
consumption stopped before we even had time to use them. As the shrinking technology and growing internet infrastructure became more integrated in life, the sizes diminished even further. The formerly gigantic printers now fit on a desk. In certain countries, they disappeared altogether whether small or large, with the sole aim of decreasing paper consumption. And there is no need to travel so far back in time. Production of the socalled miraculous 2007 innovation Netbooks stopped in 2012. And
46 SANT‹GRAT
we are not talking about a couple of companies, but the entire production. What came next? The new hi-tech miracles called as tablets… Noone expected a game
to gain so much influence when it was introduced 12 years ago. But the upcoming 4th generation of Playstation marked the end of the legendary PS2. Speaking of games,
do you remember the fun apparel named joystick? It accompanied the Amiga 500 for wild challenges! Now think about the present day consoles… Now you can play sports through motion sensitive apparels or practice fight games with genuine kicks and throws. You can even receive your opponent’s service or try fending off his throws before your giant screen. Eventually, all the products that entered our lives have changed or evolved one way or another. Thanks to the mind-blowing speed of technology, our multifunctional gadgets began replacing each other. We
‘teknoloji’yi bırakın yetişip almayı, takip etmek bile oldukça güç. Hatta yeni çıkan ve hemen üretimden kalkan birçok teknolojik ‘şey’den haberimiz bile olmuyor. Teknoloji hayatımızı ve bizi o kadar çok sardı ki daha önce ona ulaşmak için özel bir çaba sarf etmemiz gerekirken şimdi çok uğraşıp ve gerçekten çaba sarfedip
no longer need to use seperate gadgets to listen to music or talking on the phone. We now surf internet on tv, hear radio on internet, watch movies or attend meetings through our phones. The light-speed of technology can barely be followed, let alone be grasped. Sometimes we have no idea of many technological innovations which soon go out of production. Our lives are so closely embraced by technology that we no longer have to pay effort for accessing it, but it takes much more effort to get rid of it to enjoy life as some sort of a documentary.
If you still would like to feel nostalgic in the middle of this intense technological
onsuz bir hayattan belgesel tadında kareler yaşıyoruz. Siz yine de bu yoğun teknoloji bombardımanının içinde nostalji yaşamak isterseniz, VCD kiralayın mümkünse 90’lı yıllardan bir film olsun, bulaşık makinesi kıvamındaki bilgisayarlarla dünyayı ele geçiren insanları izleyin, sizi hala eğlendirebilir!
bombardment, hire a VCD from preferably the 90’s, and enjoy watching humankind conquering
the world with the help of dishwasher-like computers; it may still be fun!
SANT‹GRAT 47
DAIKIN TÜRKİYE’DEN YETKİLİ SERVİS HAMLESİ ÜLKE GENELİNDE 80 İL VE 208 İLÇEDE FAALİYET GÖSTEREN 480 YETKİLİ SERVİSİ KAPSAYAN BİR YENİDEN YAPILANDIRMA ÇALIŞMASI BAŞLATAN DAIKIN TÜRKİYE, KONFOR ANLAYIŞI VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİNİ EN ÜST SEVİYEYE TAŞIYACAK. DAIKIN TÜRKİYE SATIŞ SONRASI HİZMETLER DİREKTÖRÜ NESLİHAN YEŞİLYURT, BAŞLATILAN BU ÇALIŞMANIN SONUCUNDA MÜŞTERİNİN YANI SIRA SERVİS VE BAYİ DE MEMNUNİYETİNİN ARTACAĞINI BELİRTİRKEN, “SEKTÖRÜMÜZ AÇISINDAN DA İYİ BİR ÖRNEK OLUŞTURACAĞIZ” DEDİ.
48 SANT‹GRAT
F
elsefesinin temelinde müşteri beklentilerinin de ötesinde değer yaratmak yer alan Daikin, üretiminde olduğu gibi hizmet kalitesinde de farklılık sunuyor. Mevcut 480 yetkili servisinde yeniden yapılandırma çalışmalarına başlayan Daikin Türkiye, konforlu çözümler ve koşulsuz müşteri memnuniyeti ile hizmet kalitesini daha da yukarıya taşımayı hedefliyor. Daikin bu yapılandırma ile müşterilerine üstün hizmet sunarken, sektörüne de örnek olmayı amaçlıyor. Daikin Türkiye’de yürütülen servis yeniden yapılandırması çalışmaları hakkında bilgi veren Satış Sonrası Hizmetler Direktörü Neslihan Yeşilyurt, bunun için öncelikle uzun vadeli stratejiler kapsamında analizler yaptıklarını, bu doğrultuda hedef ve izlenecek yöntemi belirlediklerini aktardı. Yeşilyurt, ülke genelinde 80 il ve 208 ilçede faaliyet gösteren 480 yetkili servisi kapsa-
yan bu çalışmanın amacını şöyle anlattı: “Bu yeniden yapılandırmanın misyonu; Daikin hedefleri doğrultusunda satışı yapılan veya üretilen ürünlere müşteri beklentilerimizin de ötesinde değer yaratacak ihtiyaçlarına ve hayallerine en uygun ve konforlu çözümler sunarak sürdürülebilir hizmet kalitesini ve koşulsuz memnuniyetini sağlamak. Bu çalışmadaki vizyonumuz ise; Daikin global vizyonu çerçevesinde insana, çevreye ve topluma duyarlı hizmetler sağlayarak grup içinde öncü ve yenilikçi satış sonrası hizmet bölümü olmak. Daikin hedefleri doğrultusunda satışı yapılan veya üretilen ürünlere müşteri beklentilerimizin de ötesinde değer yaratacak ihtiyaçlarına ve hayallerine en uygun ve konforlu çözümler sunarak sürdürülebilir hizmet kalitesini ve koşulsuz memnuniyetini sağlamak.”
AUTHORIZED SERVICE MOVE FROM DAIKIN TURKEY DAIKIN TURKEY IS READY TO RAISE THE COMFORT STANDARDS AND CUSTOMER SATISFACTION TO THE HIGHEST LEVEL WITH THE RESTRUCTURING PROJECT OF 480 AUTHORIZED SERVICES IN 80 CITIES AND 208 DISTRICTS NATIONWIDE. STATING THAT SERVICE AND DEALER SATISFACTION WILL BE INCREASED TOGETHER WITH THE CUSTOMER AFTER THE COMPLETION OF PROJECT, DAIKIN TURKEY POST-PURCHASE SERVICES DIRECTOR NESLIHAN YEŞILYURT SAYS, “WE ARE GOING TO SET A GOOD EXAMPLE TO THE SECTOR.”
W
ith its philosophy based on creating value beyond customer expectations, Daikin presents difference in its service quality as in production. Having started restructuring projects in its 480 authorized services present, Daikin Turkey aims to raise the bar in service quality through comfortable solutions and
unconditional customer satisfaction. With this restructuing process, Daikin aims to offer the best customer service and set an example to the sector. Sharing information on Daikin Turkey’s service restructuring project, Post-purchase Services Director Neslihan Yeşilyurt stated that first of all analyses were made in terms of long term
strategies, in respect to which the objectives and the methods were defined. Yeşilyurt explained the mission of the project, comprising the 480 authorized services in 80 cities and 208 districts: “The mission of this restructuring is to provide a sustainable service quality and unconditional satisfaction by offering the most suitable and comfortable solutions to
all the products sold and produced beyond the needs and expectations of our customers, in line with Daikin’s goals. And our vision for this project is to become a leading and innovative post-purchase services department by presenting services that are sensitive to human, environment and society within the context of Daikin’s global vision.” SANT‹GRAT 49
HEDEF YÜKSEK HİZMET KALİTESİ VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ Bu ana hedef doğrultusunda yeniden yapılandırma yöntemini belirlediklerini ve mevcut servis yapısını gözden geçirerek çalışmalara başladıklarını belirten Direktörü Neslihan Yeşilyurt, bu konuda şunları söyledi: “Bütün bu çalışmalar sonucunda yüksek hizmet kalitesi ve en üst düzeyde müşteri memnuniyetinin sağlanması ve sürdürülebilir hale getirilmesi sağlanacak. Daikin Türkiye için servis hizmet kalitesinin ve müşteri memnuniyetinin artırılması öncelikle önem taşıyor. Bu doğrultuda pazarlama ve kurumsal satış etkinliklerimizi geliştirirken, eğitim, çalışanlarımızın eğitimi, kalite sistemlerimizin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, sistem ve altyapının etkin yönetilmesi bizim öncelik verdiğimiz konular. Bu bir dizi iyileştirme çalışmasını devreye aldık. Nihai müşterimizin beklentilerini belirledik, son iki yıldaki
şikayet ve uyarıları inceledik. Müşteri ilişkilerinden bayi ilişkilerine, son üç yıllık cirolarından iş adetlerine kadar pek çok analiz yaparak mevcut servislerimizin ihtiyaçlarını belirledik. Bütün bu çalışmaların sonucunda da nihai müşterimizin Daikin markasına duyduğu güvene layık olabilmek, markamızın etkinliğini sürdürülebilir kılmak için yetkili servislerimizin iyileştirilmesi için bir dizi çalışmayı devreye aldık.” Daikin Türkiye’de başlatılan yetkili servis yeniden yapılandırılmasının bölge genelinden ilçelere kadar geniş bir kapsama alanı bulunduğuna dikkat çeken Yeşilyurt, mevcut münsahırlık politikalarında iyileştirmeler yaptıklarını ve kriterleri yeniden belirlediklerini kaydetti. Yeşilyurt, bu kriterlerden bazılarını şöyle sıraladı: “Daikin kurumsal kimliğini taşımak bizim için büyük önem arz ediyor. Sadece Daikin’in ürettiği ve sattığı ürünlere hizmet eden
SERVICE QUALITY AND CUSTOMER SATISFACTION Neslihan Yeşilyurt declared that a restructuring method was selected to reach this principal target and the project is started with the evaluation of the current service structure, and added: “Through this project, a high service quality and supreme customer satisfaction will be provided and be made sustainable. The enhancement of service quality and customer satisfaction is the priority of Daikin Turkey. In this respect, we keep improving our marketing and
of works to improve our authorized services to be worthy of our end consumer’s confidence in the Daikin brand and for sustainable efficiency.” Yeşilyurt also stated that the restructuring of authorized services initiated by Daikin Turkey extends along a coverage area from the regions into districts, and exclaimed that improvements have been made in the current exclusivity policies and the criteria have been redefined. Here are some of these criteria as explained by Yeşilyurt: “Daikin’s corporate identity is of utmost importance to us. We expect full
50 SANT‹GRAT
corporate sales facilities, and give emphasis on education, employee training, the development and extending of our quality systems, an efficient management of the system and the infrastructure. We initiated a series of improvement projects. We defined the customer expectations by examining the complaints and claims in the last two years. We specified the needs of our present services by a number of analyses on the customer relations, dealer relations, last three years’ turnovers and businesses. At the end, we started a series
harmony with our corporate policies from our exclusive services, who servet he products manufactured and sold by Daikin only, for it is extremely important that our services also abide by Daikin’s corporate identity. Our esteemed values enforce the service directors and their teams to have a good command of their subject, to be able to use technology, to be visionary, open for advancements and improvements, to have a sense of belonging. For us, these values are as crucial to have as a sufficient technical equipment or parking space.”
münsahır servislerimizden şirket politikalarımıza tam uyum bekliyoruz. Çünkü servislerimizin Daikin’in kurumsal kimliğini taşımaları bizim için büyük önem arz ediyor. Servis yöneticilerimizin hem kendisinin hem de kadrosunun konusuna hakim olması, teknolojiyi kullanabilmesi, vizyoner, gelişime ve gelişmeye açık olması, aidiyet duygusu bizim önem verdiğimiz değerler. Bu değerler bizim için servisimizin yeterli teknik donanıma, gerekli araç parkına sahip olması kadar önem taşıyor.” DAIKIN TÜRKİYE SEKTÖRÜNE ÖRNEK OLACAK Yeşilyurt, Daikin Türkiye’nin bu yeniden yapılandırma doğrultusunda yapacağı bazı çalışmalar hakkında da şu bilgileri verdi: • Yaptığımız analizler sonucunda servis adayı olan ve kriterleri sağlayan servisler ile görüşülerek münhasırlığa geçişleri tamamlanacak. • Yetkili servisler münhasırlığa özendirilerek sayısı azaltılacak. • Büyük şehirlerde ve münhasır servisi yaşatacak gelir olan bölgelerde yeni servisler münhasır olarak açılacak. • Bazı bölgelerde servis sayımızı artırılacak. Servis gelirlerinin artırılarak mali yapıların güçlendirilmesi için bazı
DAIKIN TURKEY WILL SET EXAMPLE TO THE SECTOR Yeşilyurt gave the following information on the practices that will be realized by Daikin Turkey in line with its restructuring process. • As a result of our analyses, the candidates for services that meet the criteria will be confered and will be made exclusive. • The number of authorized services will be decreased and encouraged for exclusivity. • New exclusive services will be opened in big cities and regions wealthy enough to support an
exclusive service. • In certain regions, the number of services will be increased. In others, services will be merged to increase their income and reinforce their financial structure. • Job priority will be continued to be given to raise the income of exclusive services. • Services targeting the high income segment and technologic products such as Ururu-Sarara are going to be diversified and increased. • We improved the contents of our auditing facilities that comprise of the criteria such as customer approaches and business results,
bölgelerde servis birleşmeleri yapılacak. • Münhasır servislerin gelirlerinin artırılması için iş önceliği verilmesine devam edilecek. • Ururu-Sarara gibi yüksek gelir segmentine ve teknolojik ürünlere hizmet veren servisler farklılaştırılacak ve sayıları artırılacak. • Müşteri yaklaşımları ve iş sonuçları, şirket prensiplerine bağlılık ve kalite sistemine uyum, yedek parça sistemi takip ve yeterliliği, çalışanların yönetimi, hizmetin sunum kalitesi, bilgi ve iletişim araçlarının etkin kullanımı gibi kriterleri içeren denetleme faaliyetlerimizin içeriğini iyileştirdik. Bu yapı SSH faaliyetlerinde ivme sağlayacak. •Bölgelerde etkinliği artırmak ve SSH çalışanları arasında sinerji yaratılması amacıyla yeni organizasyonel yapıya geçilecek. Yapılacak olan bu çalışma ile Daikin Türkiye’nin nihai müşterisine konforlu çözümler ve üstün hizmet sunarken, sektörüne de örnek oluşturmayı amaçladığını vurgulayan Yeşilyurt, “Bu süreçte daha fazla efora ihtiyacımız olacak. Ancak bu çalışmanın sonucunda nihai müşterimiz gibi tüm Daikin bayi ve servislerinde memnuniyet üst düzeye çıkacaktır. İnanıyoruz ki bu çalışma ile sektörümüze rol model olacağız” dedi.
dedication to corporate principles, compliance with the quality system, spare part system tracking and adequacy, the management of employees, service presentation quality, efficient use of information and communication tools. This structure will support the post-purchase service facilities. • A new organizational
structure will become operational to increase efficiency in the regions and to create synergy among post-purchase services staff. Stating that with this project, Daikin Turkey is aiming to offer comfortable solutions and supreme superior service to the customers and set an example to the sector, Yeşilyurt concluded: “We will be in need of an higher effort during this process. But in the end, satisfaction will be carried to the utmost level both for our customers and our dealers and services. We believe to be setting a role model to the sector with this project.” SANT‹GRAT 51
Yazı / By BORA ERDİN
GİTTİ AYNALAR GELDİ KAMERALAR OTOMOTİV SEKTÖRÜ YÜZYILLIK ALIŞKANLIĞINDAN VAZGEÇİP AYNALARIN YERİNE KAMERALARI KULLANMAYA BAŞLADI. SEBEP: İNSAN BEYNİNİN KUSURLU OLMASI
52 SANT‹GRAT
İ
lk olarak 1918 yılında at arabalarına ayna bulundurma zorunluluğu geldi. Motorlu taşıtlarda ise bu zorunluluk ancak 1930’larda hayat buldu. 1930’lu yıllardan 1980’lerin sonuna kadar üretilen otomobillerin yüzde 90’ında sağ dikiz aynası bulunmuyor. Bunun nedeni ise zorunluluk olmaması. 1980’lerde ABD’de meydana gelen bir kazadan sonra otomotiv endüstrisi önce ABD’den başlamak üzere araçların sağ kapılarına da geri görüş aynası takma zorunluluğu getirdi. 21’inci yüzyılda ise aynaların yerini kameralar alıyor. İlk olarak geri viteste park ederken kolaylık olsun diye kullanılan kameralar artık standart donanımlar olarak hayatımıza girmeye başladı. PEKİ NEDEN KAMERA KULLANILIYOR? İlk olarak 2002 yılında gündeme gelen kameraları araçlarda daha sık görmeye başladık. Bunun en büyük nedeni ise insan gözünün aynadaki görüntüyü kusurlu görmesi. Yapılan araştırmalar 21’inci yüzyıl insanının görme merkezinde büyük değişiklikler olduğuna işaret ediyor. Bunlardan biri de artan ekran kullanımı. Cep te-
CAMERAS REPLACE WING MIRRORS THE AUTOMOTIVE SECTOR FORGOES A CENTURY OLD TRADITION AND REPLACES MIRRORS WITH CAMERAS. AND HERE IS THE REASON: THE DEFECTS OF THE HUMAN BRAIN.
I
t was back in 1918 that the cars were imposed the obligation of possessing mirrors. It was not before 1930 that this obligation included motor vehicles as well. About 90 per cent of the cars manufactured from 1930’s to the late
1980’s did not include a right wing mirror, as it was not obliged. Following a car accident which happened in the USA in 1980’s, the automotive industry imposed the obligation of including a right wing mirror on the cars, starting from the USA.
SANT‹GRAT 53
And now, cameras replace mirrors in the 21st century. At first they were attached to gearshifts to asist reverse gear parking, and now they appear as standard. WHY USE CAMERAS? Cameras first appeared in 2002 and gained popularity in time. The principal reason is the defect of the human eye that prevents perfect mirror vision. The studies have shown that mankind have undergone major changes in their sight in the 21st century. The increased use of monitors
54 SANT‚GRAT
is shown as one of the main reasons. The time spent in front of mobile phones, computers and television are significantly higher than the time spent in front of mirrors, which result in better recognition of the monitor watching. In brief, our brains perceive the mirror sight with defects, but positions monitor views much better. PIONEERED BY TOYOTA, BMW AND MERCEDES Though the father of the system which has made its appearance
lefonu, bilgisayarlar ve televizyon önünde geçirilen sürenin ayna önünde geçirilen süreden daha fazla olması, ekrandan görünen görüntünün daha iyi anlaşılmasını sağlıyor. Özetle aynada gördüklerimizi beynimiz kusurlu algılıyor ancak ekranda görüneni daha iyi konumlandırıyor. TOYOTA, BMW VE MERCEDES ÖNCÜ OLDU Son birkaç yıldır konsept araçlarda görücüye çıkan sistemin fikir babası bir Rus olsa da uygulayıcısı öncelikle Almanlar oldu. BMW’nin ConcetpE Scooter ismini verdiği motosiklette ayna kullanmadı. Japon Otomotiv markası Infiniti’nin de Emerg-E modelinde aynalar tarih oldu. Infiniti baş tasarımcısı Shiro Nakamura aynaların yerini kameraların almasını şöyle açıklıyor: “Kamera teknolojisi oldukça ileriye gitti. Geleneksel dikiz aynası çok işlevsel değil. Ve otomobillerin en çok hasar gören bu parçasını araçtan çıkardık”.
in concept cars during the last few years is Russian, it was mainly adapted by the German. BMW did not use any
mirrors in the ConcetpE Scooter motorcycle. The Japanese Infiniti Emerg-E has also forgone mirrors. Infiniti’s lead designer
Shiro Nakamura explains the replacement of mirrors with cameras as
follows: “The camera technology has advanced hugely. The traditional rear view mirror is not functional enough. So we removed this most vulnerable part of the automobiles completely.” SANT‹GRAT 55
DAIKIN GREEN HEARTS CLUB FARKINDALIK YARATIYOR ÇEVRE KONUSUNDA DUYARLILIĞI İLE ÖRNEK OLAN DAIKIN’İN BU HASSASİYETİNİ TÜRKİYE’YE DE YANSITMAK VE BU ALANDA BİR FARKINDALIK YARATMAK AMACIYLA KURULAN DAIKIN GREEN HEARTS CLUB (YEŞİL KALPLER KULÜBÜ) BİLİNÇLENDİRME VE EĞİTİM ÇALIŞMALARIYLA DİKKAT ÇEKİYOR. KULÜP, 3R KURALI OLAN REUSE, REDUCE, RECYCLE (AZALT, YENİDEN DEĞERLENDİR, GERİ DÖNÜŞTÜR) AKILLARA KAZIMAK İÇİN ÇALIŞIYOR.
56 SANT‹GRAT
D
aikin’in çevre konusundaki hassasiyetini Türkiye’ye de yansıtmak ve kurum içinde çevre bilincini arttırmak amacıyla 2013 yılının Mayıs ayında kurulan Daikin Green Hearts Club’ın çeşitli departmanlardan 15 gönüllü üyesiyle çevreci projeler üretiyor. Daikin Grup Felsefesi ve diğer bağlı şirketlerin uygulamalarından da ilham alan Green Hearts Club, Haziran ayında Dünya Çevre Günü ve Çölleşmeyle Mücadele Günü’nde başlattığı “Arabanı bugün bırak”, “Doğadan bir parçan olsun”, “3R: We Use Reduce, Reuse, Recycle” projeleriyle doğa sevgisi, yakıt ve kağıt kullanımı, 3R (Azalt, Yeniden Değerlendir, Geri Dönüştür) gibi konularda çalışmalarını sürdürüyor. Uygulamaların başında ve sonunda mail yoluyla şirket içinde bilgilendirme yapan kulüp, yeni projeler ve uygulamalarla sürekli iletişimi hedefliyor.
nın paylaşıldığı mailler ve posterler geliyor. Amaç 3R kuralını (Reuse, Reduce, Recycle) akıllara kazımak. Öncelikle çalışanlara bazı ipuçları verirken, kendilerine şu soruları sormasını hedefliyorlar: - Printerdan çıktı alman gerçekten gerekiyor mu? - Müsvedde kağıt kullanabilir misin? - Kağıt, plastik bardak, kargo poşeti gibi atıklarını geri dönüşüm kutularına atabileceğini biliyor musun? - Departmanınıza en yakın geri dönüşüm ve pil dönüşüm kutusu nerede? - Yere attığınız sigara izmaritinin 2 yılda yok olduğunu biliyor musunuz? Kulüp üyeleri Daikin’in çevreci çalışmalarına da yön veren, tüm dünyayı etkilemiş Al Gore tarafından yönetilen Uygunsuz Gerçek gibi filmleri çalışanlarla paylaşarak farkındalığa katkıda bulunmayı amaçlıyor.
ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİNEN ÇEVRECİ HAREKET Daikin Gren Hearts Club’ın bilinçlendirme ve eğitim faaliyetlerinin başında evde ve ofiste çevreci ipuçları-
e-ATIKLAR DEĞERLENİYOR e-atık yani elektronik atık, küresel olarak elektronik cihaz/aletlerin kullanıcısı tarafından kullanım süresini/
DAIKIN GREEN HEARTS CLUB RAISES AWARENESS FOUNDED WITH THE MISSION OF PROMOTING THE RENOWNED ENVIRONMENTAL SENSITIVITY OF DAIKIN IN TURKEY, DAIKIN GREEN HEARTS CLUB IS NOTED FOR ITS AWARENESS-RAISING AND EDUCATIVE PROJECTS. THE CLUB WORKS TO ENGRAVE THE 3R RULE (REUSE, REDUCE, RECYCLE) IN MEMORIES.
E
stablished in May 2013 in order to promote Daikin’s environmental sensitivity in Turkey and to raise corporate environmental awareness, Daikin Green Hearts Club gives life to eco-projects with 15 volunteering members out of several departments. Inspired by Daikin
Group Philosophy and other corporate affiliate activities, the Green Hearts Club has been active in themes like the love of nature, fuel and paper use, 3R (Reduce, Reuse, Recycle) with initiatives including “Leave your car today” –which was started on the World Environmental and Fight
Against Desertification Day-, “Have a piece of nature”, “3R: We Use Reduce, Reuse, Recycle” projects. Spreading corporate notifications at the start and at the end of the projects via e-mail, the club aims for continuous communication through new projects and activities.
ECOLOGIC MOVE FOR ECO-VOLUNTEERS Daikin Gren Hearts Club primarily uses awareness and educative mails and posters that include environmental tips at home and in the office. The aim is to engrave the 3R rule (Reduce, Reuse, Recycle) in memories.
SANT‹GRAT 57
ni/hayatını tamamlamasıyla ortaya çıkartılan atıklara deniliyor. TV, bilgisayar, yazıcı, telefon, fax, fotokopi makinaları, ekranlar, DVD, VCR, entegre devreler, yarı iletkenler, baskılı devreler, algılayıcılar, kablolar, MP3, tıbbi cihazlar e-atık kapsamına giriyor. Daikin Türkiye IT Departmanı da ‘Akademi Çevre’ şirketiyle çalışıyor. Akademi Çevre, geri dönüşümden elde ettiği karla bir STK’ya bağışta bulunabiliyor. ÇEVRECİLER İŞBAŞINDA! 5 Haziran Çevre Günü’nde çalışmalarına başlayan Green Hearts Club, Kartal Merkez ofiste 3R (Reduce, Reuse, Recycle) uygulamalarını arttırmak için 17 Haziran Çölleşmeyle Mücadele Günü’nde yeni bir proje başlattı. Azalt, Yeniden Kullan, Geri Dönüştür ilkelerini kağıt tüketiminde uygulamak amacıyla Merkez ofisteki geri dönüşüm kutularının sayısı arttırılarak ambalaj, kağıt ve plastik gruplarına ayrıldı. Ayrıca yanlışlıkla alınan tek tarafı boş çıktıların biriktirilerek not defteri olarak değerlendirilmesi amacıyla tüm yazıcıların yanına We Use Reuse kutuları yerleştirildi. Kağıt tüketimiyle ilgili olarak mail imzası çalışması da yapan Green Hearts Club, herkesin maillerine bu görseli eklemesini önerdi.
These hints target the employees to ask themselves the following questions: - Do you really need to print? - Can you use scratch paper? - Are you aware that you could disperse wastes like paper, plastic paper, cargo packings in the recycling bins? - Where is the closes recycling and recycled battery waste to your department? - Do you know that the cigarrette butt you are throwing around gets decomposed in 2 years? The club members aim
58 SANT‹GRAT
to make contribution to awareness through sharing world-renowned films such as “An Inconvenient Truth” by Al Gore, which also inspire Daikin’s environmental actions. E-WASTES ARE RECYCLED e-waste is the global name given to electronical wastes that are the results of electronical gadgets which have completed their life span. TV, computer, printer, telephone, fax, photocopy machines, monitors, DVDs, VCRs, integrated circuits, semi-conductors,
printed circuits, receptors, cables, MP3s, medical equipments are among the contents of e-wastes. Daikin Turkey IT department works in collaboration with the company ‘Academy Environment’. Academy Environment makes donations to NGOs with the profits raised through recycling. ENVIRONMENTALISTS ON DUTY! Having started their actions on 5 June Environmentalism Day, the Green Hearts Club initiated a new project on 17 June Fight with
Desertification Day to encourage the 3R (Reduce, Reuse, Recycle) activities in Kartal Central Office. The number of recycling bins in the Central Office were raised and segmented into packing, paper and plastic groups in order to use the Reduce, Reuse, Recycle principles in paper consumption. In addition, We Use Reuse boxes were placed next to all printers to collect all print-outs that were printed on one side to be brought together as notepads. The Green Hearts Club also realized a mailing about the
Kulübün ilk projesi meyvelerini verme başladı. Departmanlardaki yazıcıların yanına yerleştirilen kutularda tek tarafı boş olan atık kağıtlar toplanarak not defterine dönüştürüldü. Elde edilen 27 adet not defteri isteyenler tarafından kullanabilecek. 5 Haziran Çevre Gününde “Doğadan bir parçan olsun” projesi kapsamında Kartal merkez ofiste dağıtılan çiçekler de büyüyerek ofise güzellik katıyor. Green Hearts Club yeni projelerle çalışmalarına devam edecek.
paper consumption and encouraged everyone to add this image to their mails. The early works of the club have begun to give its fruits. The waste papers nearby the printers that were used on one side have been collected and turned into notebooks. The 27 notebooks are now ready for use. The flowers which were distributed around the Kartal office within the scope of “Have a part of nature” project on the June 5 Environmental Day keep growing beautifully. The Green Hearts Club will continue its acts through new projects.
SANT‹GRAT 59
ÜRETİMDE DAIKIN SİSTEMİ DAIKIN’İN ÖZEL ÜRETİM SİSTEMİ OLAN PDS (PRODUCTION DAIKIN SYSTEMDAIKIN ÜRETİM SİSTEMİ), TÜRKİYE’DEKİ ÜRETİM TESİSLERİNDE DE UYGULANIYOR. FABRİKA İÇİNDEKİ HER TÜRLÜ İSRAFIN AZALTILMASININ HEDEFLENDİĞİ SİSTEMİN HENDEK’TEKİ ÖNCÜLÜĞÜNÜ PDS TEAM ÜSTLENİYOR.
D
ünyanın klima uzmanı Daikin’in sürdürülebilirlik, topluma ve bulunduğu bölgeye katkı sağlama ve hayatı kolaylaştırma gibi hedefleri doğrultusunda kurduğu üretim sistemi Türkiye’de de uygulanıyor. PDS (Production Daikin System-Daikin Üretim Sistemi) adı verilen ve Japon üretim felsefesine dayanan bu sistem, karlılığı arttırmak için fabrika içindeki her türlü israfın elimine edilmesini amaçlıyor. Bu doğrultuda taşıma, aşırı stok, gereksiz hareket, bekleme, fazla üretim, fazla işlem ve kalitesizlik gibi za-
DAIKIN PRODUCTION SYSTEM DAIKIN’S SPECIAL PRODUCTION SYSTEM PDS (PRODUCTION DAIKIN SYSTEM) IS ALSO APPLICATED IN THE TURKEY PRODUCTION FACILITIES. THE SYSTEM WHICH AIMS TO REDUCE ALL KINDS OF WASTE IN THE FACTORY IS LEAD BY THE PDS TEAM IN HENDEK.
T
he production system which was initiated by Daikin in line with the global air conditioning expert’s sustainability, social and local contribution and easing life targets is also applied in Turkey. The socalled PDS (Production Daikin System) is based on the Japanese production philosophy,
60 SANT‹GRAT
and eliminates all sorts of wastes within the factory in order to increase profitability. In this respect, costs like transportation, excessive stock, needless actions, waitin, excessive production, excessive processes and quality deficits are minimized to form a production line that is flexible towards
outside forces, and the production is realized and transfered with minimum stock and in the right time. As a result, employee and consumer satisfaction is attained. THE PDS TEAM Shortly after acquiring Airfel, Daikin welcomed Mehmet Duman, Zafer Bayazıtoğlu, Hakan
Erdem and Taner Algın from Hendek production facilities as guests in Daikin Europe central in Belgium in October 2011 for two weeks of PDS training. Returning back after the training, the team formed the PDS team to communicate these trainings with the rest of the staff and to start applications.
rarlar en aza indirilerek dış etkenlere karşı esnek bir üretim hattı oluşturuluyor ve ürün minimum stokla, tam istenen zamanda üretilip müşteriye ulaştırılıyor. Bunun sonucunda da hem çalışan hem de müşteri memnuniyeti sağlanıyor. PDS TEAM Daikin, Airfel’i satın aldıktan kısa bir süre sonra, Ekim 2011’de Hendek üretim tesislerinden Mehmet Duman, Zafer Bayazıtoğlu, Hakan Erdem ve Taner Algın’ı Belçika’da bulunan Daikin Europe merkezinde iki hafta ağırlayarak PDS eğitimine başladı. Eğitimden sonra fabrikaya dönen ekip, PDS Team’i oluşturarak tüm çalışanlarla bu eğitimleri paylaşmaya ve uygulamalar yapmaya başladı. Ocak 2012’de ise Volkan Serdar, Alper Reisoğlu, Serhan Kılıç ve Cemil Yiğit’in bulunduğu ikinci grup Daikin’in Japonya’daki merkezinde 3 hafta PDS eğitimi aldı ve PDS Team’e katılarak faaliyetlere destek vermeye başladı. Şubat 2013’de de Muhsin Ünal, Onur Kaya, Esra Uludağ ve Murat Teker bu eğitim için Belçika’ya giderek PDS Team’e katılan son grup oldu. PDS Team, PDS faaliyetlerinin fabrikada yürütülme-
In January 2012, the second team including Volkan Serdar, Alper Reisoğlu, Serhan Kılıç and Cemil Yiğit was invited to Daikin Japan Headquarter for 3 weeks of PDS training and started supporting the facilities by joining the PDS team. In February 2013, Muhsin Ünal, Onur Kaya, Esra Uludağ and Murat Teker went to Belgium for the training and became the last group to join the PDS Team. PDS Team defines the team of trained staff which carry the responsibility
and competence of applicating and organizing the PDS activities in the factory. The team gives conusultation services by organizing weekly meetings with the participation of the factory manager.
sinde ve organizasyonunda sorumluluk ve yetkinlik sahibi olan, bu sistemle ilgili eğitim almış kişilerin oluşturduğu bir ekibi tanımlıyor. Ekip, fabrika müdürünün de katıldığı haftalık toplantılar düzenleyerek danışma ve istişare faaliyetlerini sürdürüyor. PDS TEAM FAALİYETLERİ: * Eğitim planı çerçevesinde, tüm fabrika çalışanlarını kapsayacak şekilde PDS eğitimleri ve uygulamalar organize etmek. * Aylık periyotlarda tüm fabrikayı kapsayacak şekilde ve yönetim ile beraber olmak kaydıyla Kaizen Turları gerçekleştirmek. (Üç ayda bir, diğer tüm Daikin fabrikalarının da yaptığı gibi seçilen Kaizen’ler DIL’e gönderiliyor. Bununla birlikte yılda bir defa yapılan ve tüm Daikin fabrikalarının katıldığı Kaizen Competition organizasyonuna Daikin Türkiye’nin katılımı sağlanmış durumda. Sonraki seneler için de katılım için gerekli faaliyetlerin yapılmasına devam edilecek) * Haftalık PDS zümre toplantıları yapmak, faaliyet planını gözden geçirmek. * PDS dokümanlarının Türkçe’ye çevirisini yapmak.
ACTIVITIES OF THE PDS TEAM: * Organizing PDS trainings and performances that includes all company staff in context of the training plan. * Realizing Kaizen Tours with the participation
of the management and involving the entire factory on monthly basis. (Every three months, selected Kaizens are sent to DIL like in all other Daikin factories. In addition, Dakin Turkey participates in the annual Kaizen Competition which brings together all Daikin factories. The participation will be ensured in the coming years as well.) * Organizing weekly PDS group meetings, evaluating the activity schedule. * Translating PDS documents into Turkish. SANT‹GRAT 61
Yazı / By GÜL ERDOĞAN
SOKAKTA SANAT VAR! HIP-HOP KÜLTÜRÜNÜN MÜZİĞİYLE, DANSIYLA, GİYİM TARZIYLA GİDEREK YAYGINLAŞMASI, PEK ÇOK ÜLKEDE OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE’DE DE DİKKATLERİ GRAFİTİYE ÇEKTİ. BAŞROLDE ELBETTE İSTANBUL SOKAKLARI VAR. BAĞCILAR’DAN NİŞANTAŞI’NA, SOSYO-KÜLTÜREL AÇIDAN ZITLIKLAR SUNAN FARKLI SEMTLERİN ORTAK DİLİ OLARAK KARŞIMIZA ÇIKAN GRAFİTİDE, MESAJLAR, RESİMLER DEĞİŞSE DE AMAÇ AYNI: EGEMEN SANATA ALTERNATİF BİR ANLAYIŞ GELİŞTİRMEK.
K
im bilebilirdi ki 1960’ların New York’unda, sokak çetelerinin aykırı dili olarak kendini var eden grafiti, bugün dünyaca tanınan sanatçılarıyla bir sanat dalına dönüşsün! Arka sokaklardan nezih semtlere, festivallere, sergi salonlarına sızsın… Tarihe baktığımızda insanların taş devrinden günümüze kadar, duvarlara bir şeyler yazıp çizdiklerini görüyoruz. Mağara
62 SANT‹GRAT
W
ho could have guessed that grafiti, the rebellious tongue of the 1960’s New York gangs, would become a form of art with globally renowned
artists of its own? Or it would sneak out of the back streets into elegant neighbourhoods, festivals, or art galleries? Looking back in history, humankind has always
duvarlarına yapılan çizimlerin, grafitinin atası olduğundan bahsediliyor. Benzer örnekler tarih boyunca farklı medeniyetlerde yine karşımıza çıkıyor. 2’nci Dünya Savaşı’ndan sonra Doğu Bloku’nu belirlemek için yapılan Berlin Duvarı’nı protesto etmek isteyenlerin duvara yazdığı yazılar, politik mesajlar, karikatürler ve resimlere de grafitinin ilk adımları diyebiliriz. Ancak bildiğimiz anlamdaki grafitinin asıl çıkış noktası 60’lı yılların Amerika’sı. New York’taki sokak çetelerinin bölgelerini belli etmek için duvarlara işaret koymalarıyla başladı grafiti macerası. 70’lerde sokaklara takma isimlerini yazmakla devam etti. Sonra işin içine sprey boyalar girdi ve grafiti renklenerek yaygınlaştı. 80’lerde “Buraya adımızı yazıyoruz ama sadece buradan geçen görüyor, ne yapabiliriz de ünümüzü yaygınlaştırabiliriz?” diye düşünen grafiticiler, çizimlerini günde 2 milyon kişinin kullandığı New York Metrosu’na taşıdı. Bu dönemde grafiti zirve yıllarını yaşadı diyebiliriz. Hatta zaman zaman ABD’de toplumsal bir sorun haline bile geldi. Öyle ki bir dönem sprey boyalar, satıldığı yerlerde kilit altında tutulup belli bir yaş altındakilere satışı yasaklandı. 80’li yılların ikin-
ci yarısında düşüş eğilimi gösterse de 90’larda yeniden popülaritesi arttı grafitinin. Grafiticiler aradan sıyrılabilmek, fark yaratabilmek için “bubble” denilen baloncukları, büyük ve içi boyanabilir harfleri çıkardı. Ardından sayısal simgeler, logolar, desenler, resimler geldi. Böylece
ART IN THE STREET! AS THE HIP-HOP CULTURE BECAME WIDESPREAD THAN EVER WITH ITS MUSIC, DANCING AND WEAR CODE, GRAFFITI BECAME THE FOCUS OF ATTENTION AROUND THE WORLD AND IN TURKEY. THE PROTAGONISTS ARE CERTAINLY THE STREETS OF ISTANBUL. FROM BAĞCILAR TO NIŞANTAŞI, SOCIOCULTURAL CONTRASTS BETWEEN THE DISTRICTS SEEM TO FADE AWAY IN THE PRESENCE OF THE UNIVERSAL LANGUAGE OF GRAFFITI. ALTHOUGH THE MESSAGES OR FIGURES MAY CHANGE, THE OBJECTIVE REMAINS AS ONE: INTRODUCING AN ALTERNATIVE APPROACH TO THE ART IN DOMINANCE. drawn or scribbled things on the walls, starting from the stone age to the present. The petroglyphs are recognized as the father of grafiti. Similar examples appear in various civilizations throughout the time. The protests, political messages, cartoons and
pictures written on the Berlin Wall, which had been built to seperate the Eastern Bloc after the World War II, can be accepted as the first steps of graffiti. But the real breakthrough of graffiti as we know it was the 1960’s USA. The adventure began with
SANT‹GRAT 63
grafitide stil dönemi başladı. Sosyal içerikli mesajlara kişisel söylemler eklendi, rekabet ve beğeni yarışıyla giderek çeşitlendi grafiti… Günümüzde dünyanın farklı coğrafyalarında, farklı kültürlerinde sokaklara hâkim olmaya devam ediyor. GRAFİTİ NEDİR, NE DEĞİLDİR? Geleneksel sanata alternatif gelişen bir sanat anlayı şı grafiti; ama elbette ki sadece bir sokak süsü değil; rengârenk sprey’lerle duvarları boyamanın çok daha ötesinde; kendi içinde kuralları, felsefesi olan bir yaşam tarzı. Hatta grafiti hakkında bilgi sahibi olmayanların tek kelimesini dahi anlayamayacağı kendine has bir literatürü ve giyim tarzı bile mevcut. Geleneksel grafiticiler, sprey boyalarla “freehand” denen türde, yani resim çizer gibi çalışıyor. Oysa yeni kuşak grafiticiler şablon kullanıyor ve yaptıkları işe post-grafiti ya da neo-grafiti diyor. Zaman zaman tarihi eserlerin, özel konutların da boyanması grafitinin “yaşa dışı” bir eylem olarak algılanmasına sebep olsa da break dans ve rap müziğin yaygınlaşmasıyla grafiti hip-hop kültürünün temel unsurlarından biri olarak görülüp illegal zeminden daha popüler bir zemine taşındı demek yanlış olmaz.
the signs of New York gangs written on the walls to define their areas. In the 70’s, it went on with the nicknames written around the streets. Then entered the spray paint in scene, and graffiti gained popularity and colour. Asking themselves “We write our names around, which can just be seen by the passers-by; so how can we popularise ourselves?” during the 80’s, the graffiti artists carried their work to the New York metro, which was used by 2 million passengers daily. This was the golden age of graffiti. In fact, it even became a
64 SANT‹GRAT
social problem from time to time in the USA. There was a time when spray paints were kept under lock in the salespoints and their sale was forbidden to the underaged. Despite its decreasing popularity in the second half of the 80’s, graffiti became popular once
again in the 90’s. In order to create difference and break the routine, graffiti artists invented “bubbles”, the big, painted letters. Then came numerical symbols, logos, designs and pictures…
Thus began the style age of graffiti. Personal messages were added on top of social ones, as graffiti became varied for the sake of competition and popularity. Today, it still dominates the streets
BİR ŞEHİR GERİLLASI: BANKSY Grafitinin gelişmesinde rol oynayan pek çok ünlü grafitici var. Ancak içlerinden biri, sadece grafiticilerle ilgilenenler için değil, bu sanatla uzaktan yakından ilişkisi olmayanlar için de bir efsaneye dönüşmüş durumda. Bir demet çiçek atan yüzü maskeli bir gösterici, kitle imha silahı kullanan maymunlar, silahlı bir askeri duvara dayayıp üst araması yapan bir kız çocuğu gibi her biri sanat eseri değerindeki bu grafitilerin altında, kimliğini hiç açıklamadığı ve söyleşilere gaz maskesiyle katılmasıyla ünlenen, dünyanın en çok tanınan “şehir gerillası”nın imzası bulunuyor: Banksy. Esas kimliği üzerine dolaşıma giren rivayetlerin hiçbiri kanıtlanamasa da hakkında “gerçek” olduğuna inanılan tek bilgi kasaplık eğitimi alan 1974 Bristol doğumlu bir İngiliz olduğu. Londra’da başladığı serüvenine New York’tan Barcelona’ya ve hatta Batı Şeria’ya kadar uzanan dünyanın dört bir yanındaki kentlerde devam eden Banksy’nin grafitilerinin en belirleyici temaları savaş karşıtı, çevre dostu, insan ve hayvan hakları savunucusu, tüketim çılgınlığını eleştiren antikapitalist yaklaşım, kentli insanın yalnızlığı… Banksy’nin eserleri dünyanın en saygın müzelerinde bile sergilendi, fakat korsan olarak. Londra’daki Tate Mo-
in different regions and cultures of the world. WHAT IS AND WHAT IS NOT GRAFFITI? Graffiti is an alternative art approach against the tradition, and not a mere street decoration. Beyond painting walls with colourful sprays, it is a lifestyle with its own rules and philosophy. Indeed, it developed a unique literature and dress coe which cannot be understood by the strangers to graffiti. Traditional graffiti artists work in “freehand” style with spray paints, similar to drawing. But the new
SANT‹GRAT 65
dern, ABD Doğal Tarih Müzesi, Brooklyn Müzesi, New York Modern Sanat Müzesi gibi dünyanın en önemli sanat merkezlerine yapıtlarını bırakıp yetkililere telefon ederek haber vermek ilk akla gelen korsan etkinliklerinden biri. Aralarında Angelina Jolie, Jude Law, Christina Aguilera gibi dünyaca ünlü yıldızların bulunduğu hayran kitlesi ise Banksy imzalı eserlere sahip olabilmek için oldukça yüksek fiyatlar ödemiş olan kişilerden sadece birkaçı. Kraliçe Elizabeth’i bir graffitisinde maymun şeklinde gösteren Banksy’nin alıcılarından biri de Prens Henry. PEKİ TÜRKİYE’DE DURUM NE? Hip-hop kültürünün müziğiyle, dansıyla, giyim tarzıyla geniş kitlelere ulaşması, pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de grafitiyi bir sokak sanatı olarak yaygınlaştırdı. Ağırlıklı olarak Bağcılar, Güngören, Gaziosmanpaşa gibi göçle birlikte şekillenmiş, farklı kültürlerin bir arada yaşadığı kalabalık semtlerde karşımıza çıkan grafitilerde zaman zaman mesaj kaygısı ön plana çıksa da grafiticilerin çoğunluğunun ilgilendiği şey, kendi stilleri ile isimlerini güzel bir şekilde duvara geçirmek. Ve elbette ki sıkıcı gri şehir duvarlarını bu vesileyle renklen-
dirmek... Beyoğlu, Kadıköy gibi şehrin daha seçkin semlerindeki duvarlarda gözümüze çarpanlar ise grafitiden ziyade şablonla yapılan sokak resimleri... Yıllar boyu “Yasa dışı” muamelesi gören grafitinin bugün belediye eliyle düzenlenen bir festivali bile var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin grafitinin Türkiye’de tanınması ve yaygınlaştırılması amacıyla düzenlediği festivale Almanya, İsveç, Japonya, Danimarka ve Hollanda gibi ülkelerden sanatçılar katılıyor.
generation graffiti artists use templates and call their work post-graffiti or neo-graffiti. Although it is sometimes regarded as an illegal act because of the paintings on historical buildings or residences, it is accepted as the basis of hip-hop culture with the increasing popularity of breakdance and rap music, and is transfered to the popular scene from the illegal. AN URBAN GUERILLA: BANKSY There are many renowned graffiti artists who have contributed in the development of graffiti. One of them
66 SANT‹GRAT
has become a legend not only in the eyes of graffiti fans, but also of those with no interest in the art. The artworks of graffiti such as a masked rioter throwing a bunch of flowers, monkeys using weapons of mass destruction, a little girl searching the body of an armed soldier against a wall are created by the world’s best known “urban guerilla”, who never declares his identity and attends the interviews wearing a gas mask: Banksy. Even though the rumours on his true identity could never be proven, the one thing that is estimated
to be true is that he is a British man born in 1974, who was trained to be a butcher. Bansky began his career in London, which soon extended to numerous cities around the world including New York, Barcelona, and even Western Bank. The principal themes of his graffiti works are antiwar, environmentalism, humanism, animal rights, anti-capitalism, anti-
consumism, and urban solitude… The works of Bansky have been exhibited in the most prestigious museums of the world, although as pirate… The first ones that come to mind are the calls to the directors of the world’s major art centers after leaving the works to the addresses including London Tate Modern, US Museum of Natural History, Brooklyn Museum, or MoMA… Some of his celebrity clientele include Angelina Jolie, Jude Law, and Christina Aguilera, who willingly paid small fortunes for his work.
Even Prince Henry is one of the clients of Bansky, who drew Queen Elizabeth as a monkey in a graffiti. THE SITUATION IN TURKEY The popularity of hiphop music, dance and dressing code promoted graffiti as a street art in Turkey as in the rest of the world. The graffitis that mainly appear in the crowded cosmopolitan neighbourhoods that were formed by immigration such as Bağcılar, Güngören and Gaziosmanpaşa usually strike out with their messages, however the
main concern of graffiti artists are displaying their unique styles. And colouring up the dull grey urban walls, of course… Those around the more prestigious districts like Beyoğlu or Kadıköy are rather templated street paintings than graffitis. The once “illegal” graffiti now has a festival that is organized by the municipality! The festival of the Istanbul Metropolitan Municipality in order to promote and popularise graffiti around Turkey is participated by artists from Germany, Sweden, Japan, Danemark and the Netherlands. SANT‹GRAT 67
DAIKIN TÜRKİYE, BU YIL DA GENÇ YÖNETİCİ ADAYLARINI SEÇTİ DAHA İLK YILINDA AVRUPA’DAN İŞ TEKLİFİ ALAN YÖNETİCİ ADAYLARI YETİŞTİREN DAIKIN GLOBAL TRANIEE PROJESİNİN BU YILKİ SONUÇLARI AÇIKLANDI. DAIKIN GLOBAL TRANIEE PROJESİ İLE GENÇLERE BENZERSİZ BİR KARİYER FIRSATI SUNAN İKLİMLENDİRME DEVİ, SEÇİLEN YÖNETİCİ ADAYLARINDAN İKİSİNE BİR YIL BOYUNCA DAIKIN AVRUPA’DA, DİĞER İKİ GENCE DE DAIKIN TÜRKİYE’DE HEM EĞİTİM HEM DE İŞ İMKANI SUNUYOR.
DAIKIN TURKEY CHOSE THIS YEAR’S YOUNG TRAINEE MANAGERS THE RESULTS OF THIS YEAR’S DAIKIN TURKEY GLOBAL PROJECT ARE ANNOUNCED. THE FIRST YEAR TRAINEES OF THE PROJECT HAD RECEIVED BUSINESS OFFERS FROM EUROPE. OFFERING AN INCOMPARABLE CAREER OPPORTUNITY WITH THE DAIKIN GLOBAL TRANIEE PROJECT, THE AIR CONDITIONING GIANT PRESENTS TWO MANAGER CANDIDATES A YEAR OF TRAINING AND BUSINESS OPPORTUNITY IN DAIKIN EUROPE, AND TWO OTHERS IN DAIKIN TURKEY. 68 SANT‹GRAT
I
sıtma ve soğutma sektörünün önde gelen kuruluşu Daikin Türkiye, üniversiteden yeni mezun yönetici adaylarını iş hayatına kazandırmaya devam ediyor. Uluslararası arenada sahip olduğu gücü Türkiye’nin geleceğini temsil eden gençler için benzersiz bir kariyer fırsatına dönüştüren Daikin, Global Traniee projesinin bu yıl ikincisini gerçekleştirdi. Büyük ilgi gören Daikin Global Traniee, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da 4 gence Daikin dünyasının kapılarını açtı. Yapılan değerlendirmenin ardından projenin bu yılki kazananları Boğaziçi Üniversitesi’nden Funda İdil Tezcan ile Ömer Adışen, Sabancı Üniversitesi’nden Gökçen Sümer ve Galatasaray Üniversitesi’nden Miray Ece Emen oldu. Daikin Global Traniee projesinin bu yılki seçmelerinin ardından 1 Ekim’de Daikin bünyesinde çalışmaya başlayan yönetici adaylarından Funda İdil Tezcan ve Ömer Adışen, bir yıl boyunca Avrupa’da hem eğitim hem de iş olanağına sahip olacak. Gittikleri ülkede 3’er aylık rotasyonlarla farklı lokasyon ve departmanları tanıyacak olan gençler, kendilerine yardımcı olacak koçların ve İK yönlendirmesiyle, pek çok eğitim alırken, çeşitli projelerde de görev alacak. Aynı program dahilinde, Daikin Türkiye bünyesine katılacak olan yönetici adayları Gökçen Sümer ve Miray Ece Emen de, bir yıllık süreçte 3’er
A
s the leading company of the heating and cooling sector, Daikin Turkey continues gaining new college graduates in the business world. Transforming its international power into an unequalled career opportunity for the future leaders of Turkey, Daikin realized the second Global Trainee Project. The project attracted huge interest and opened the doors of the Daikin world to four young graduates. After a thorough evaluation, this year’s winners were Funda İdil Tezcan and Ömer Adışen from Boğaziçi
University, Gökçen Sümer from Sabancı University, and Miray Ece Emen from Galatasaray University. Following this year’s Daikin Global Traniee project auditions, Funda İdil Tezcan and Ömer Adışen started their careers in Daikin for a year of training and business opportunity in Europe. The trainees will complete a rotation of three months in different locations and departmens. With the help of coach guides and directions of HR department, they will attend a number of trainings as well as various projects. In the scope of the same
aylık rotasyonlarla farklı departmanları tanıma şansı bulacak ve sonrasında profesyonel iş hayatına geçiş yapmış olacaklar. DAHA İLK YILLARINDA TEKLİF ALDILAR Mayıs ayında başlayan Global Traniee süreci dün gerçekleşen törenle sonuçlanırken, Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder, “Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da onlarca gencimiz arasından seçim yapmakta oldukça zorlandık” dedi. Seçilen gençleri kutlayan Önder, şunları söyledi: “Hepsi birbirinden başarılı, pırıl pırıl gençlerimiz arasından 4 kişiyi daha Daikin bünyesine kazandırmaktan büyük bir onur duyuyoruz. Geçen yıl ilkini düzenlediğimiz Global Traniee projesi ile aramıza katılan 4 gencimiz, daha ilk yıllarında bizi gururlandırarak, doğru bir projeyi hayata geçirdiğimizi bize gösterdiler. Geçen yıl gerçekleşen Global Traniee sonucunda Daikin Europe’un merkezi Belçika’da eğitim ve çalışma fırsatı yakalayan gençlerimizden Sabancı Üniversitesi mezunu Gülnur Durak, Daikin Belçika Satın Alma Departmanı’ndan, Bilkent Üniversitesi mezunu Mert Gönlüşen de Daikin Avusturya’da Satış Planlama Departmanı’ndan iş teklifi aldı ve önümüzdeki yıl bu ülkelerde çalışıyor olacaklar. Geçen yıldan bu yana Daikin Türkiye bünyesinde çalı-
program, the management trainees Gökçen Sümer and Miray Ece Emen will also join the Daikin family, and will get to know various departments on three months of rotations throughout the year long process, after which they will step into the professional business life. BUSINESS OFFERS IN THE FIRST YEAR The Global Trainee Project started in May and ended with a ceremony. In his speech, Daikin Turkey CEO Hasan Önder said: “As in last year, we had a hard time making a selection among so many successful candidates.”
Önder congratulated the winners and added: “We are very proud to embrace four more friends out of many successful and bright young people in the Daikin family. The four winners of last year’s Global Trainee Project made us proud in their very first year, showing us that we have done a good job realizing a rightful project. By the end of last year’s Global Trainee Project, Sabancı University graduate Gülnur Durak received a business offer from Daikin Belgium Purchasing Department and Bilkent University graduate Mert Gönlüşen from Daikin SANT‹GRAT 69
şan Roza Sarı ve Muhammet Mehti Taşyüz ise farklı departmanlarda edindikleri iş tecrübesi ile şirketimize sağladıkları fayda kadar, kendi kariyerleri açısından da önemli gelişmeler sağladılar. Bu yıl aramıza katılan gençlerimizin de geleceğin yöneticileri olarak çok önemli başarılara imza atacaklarına gönülden inanıyor ve başarılar diliyorum.” Daikin Türkiye İK Müdürü Kerem Ozan da, bu proje ile geleceğin yöneticilerini, kariyerlerinin ilk basamakla-
rını çıkarken Daikin’in global vizyonu ile tanıştırmayı hedeflediklerini belirtirken, “Stratejik hedeflerimize ulaşmadaki başarımızın, çalışanlarımızın yetkinliklerine, kendilerini geliştirme ve katma değer yaratma isteklerine bağlı olduğu bilinciyle, insan kaynaklarımıza yönelik çalışmalarımıza önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz” dedi. DEĞERLENDİRME NASIL YAPILDI? Mayıs ayından itibaren gençler, başvuru formları üzerinden Daikin Global Traniee’ye katılmaya başladı. Globalcv İK uzmanlarının haziran ayında gerçekleştirdiği ön görüşmeler sonucunda, 14 yeni üniversite mezunu aday belirlendi. Daikin Avrupa, Daikin Türkiye ve iş dünyasının önde gelen yöneticilerinin yer aldığı jüri, bu adaylar ile tek tek mülakat gerçekleştirdi. Bu mülakatta, yönetici adayları eğitim geçmişi, İngilizce düzeyi, kendini ifade etme yeteneği, liderlik ve girişimcilik özelliği, geleceğe yönelik hedefleri ve bunu sergileme kabiliyeti ile sivil toplum kuruluşlarında görev alma becerisi ve hobileri ile kendilerini tanıtma fırsatı buldu. Jürinin değerlendirmesinin ardından Daikin Global Traniee projesinin bu yılki kazananları belirlendi.
on the talents and selfimprovement willingness of our employees, we will continue our human resources projects in the future.”
Austria Sales Planning Department, where they will be working in the next year. Meanwhile, Roza Sarı and Muhammet Mehti Taşyüz, who have been working at Daikin Turkey since last year, have made important prospects in their careers and gained our company with their experience in different departments. I sincerely believe that our young
70 SANT‹GRAT
winners of this tear will realize many important achievements as the future executives and wish them the best.” Daikin Turkey HR Manager Kerem Ozan said they aimed to introduce the executives of the future on their first career steps with the global vision of Daikin: “Knowing that our success in reaching our strategic targets depend
ABOUT THE AUDITION The Daikin Global Trainee application phase for the young candidates began in May through online application forms. Following the first auditions that were realized by HR specialists in June, the 14 college graduates were nominated. The jury, which consisted of leading executives of Daikin Europe and
Daikin Turkey, made tete-a-tete interviews with the candidates. In the audition, the trainee candidates had the opportunity to introduce themselves in terms of their educational backgrounds, English levels, self-expression skills, leadership and entrepreneurship features, future objectives and their ability to express these, ability of taking part in nongovernmental organizations, and their hobbies. After the jury’s evaluation, the winners of this year’s Daikin Global Traniee project were selected.
Yazı / By FİGEN ÖZAVCI
TEMKİNLİ İYİMSER OLUN…
Ü
ç ay daha geçti; hatta bir mevsim değişti. Sonbaharın serin rüzgarlarıyla birlikte tüm dünyada yazın kavurucu sıcağı ile yükselen tansiyon giderek
düştü. Önce Suriye ve etkilerine bir göz atalım… ABD Başkanı Barack Obama, daha önce yaptığı açıklamalarda kimyasal silahların kullanımını, aşılmaması gereken “kırmızı çizgi” olarak ilan etmişti. Yaz aylarında Suriye’de kimyasal silah kullanıldığına dair haberler ve görüntüler ile birlikte ortaya çıkan ABD’nin Suriye’ye askeri müdahale riski tüm dünyada çeşitli şekilde yankı buldu. Komşu ve en geniş kara sınırımızın bulunduğu ülke olması itibariyle Suriye’ye yapılacak olası müdahale tüm dünyadan daha fazla bizim ülkemizde yankı buldu. Özellikle bu olasılığın ortaya çıktığı an itibariyle dolar kurunda tarihi zirvelere hareket (2,08 TL) görüldü. Olası bir müdahale haberi süresi ve yansımaları bakımından her zaman ekonomi cephesinde “belirsizlik” olarak adledilir. Öncelikle ekonomik aktivitelerin tümü en kötü senaryoya uygun bir rotaya girer. Yatırım kararları bir süre ertelenir. Böyle dönemlerde yatırımcılar daha az riskli bölgelere gitmeye çalışır. Nitekim bu risk ortaya çıktığı anda biz de kendi içimizde benzer hareketler gördük. Kurun yukarı sıçrama-
72 SANT‹GRAT
sında “sıcak para” dediğimiz kısa vadeli portföy kaçışlarının etkisi büyük oldu. Rusya’nın “Suriye’nin kimyasal silahları teslim etmesi” önerisi ABD ve Suriye cephesinde kabul gördüğü andan itibaren “sınırlı müdahale” veya müdahale olasılığının azalması başta Türkiye olmak üzere gerek enerji fiyatları gerekse yatırım ayağında giderek yükselen endişeyi azalttı. Ekonomik hareketleri iyi takip edebilirseniz dünyada ortaya çıkan savaş gibi birçok riskin olup olmayacağını tahmin etme olasılığınız fazladır. Her ne kadar şu an müdahale riski tamamen ortadan kalkmış olmasa da sizlerle bu konuda tahminimi paylaşmak isterim. Yaklaşık 5 yıldır ekonomik krizden çıkabilmek için çabalayan Merkez Bankası’nın ekonomiyi canlandırmak adına bilançosunun tarihi büyüklüklere ulaştığı bir ekonomi düşünün. Yani ABD ekonomisini… Her ne kadar istenildiği gibi canlanmasa da büyüme, perakende satışlar gibi bir takım düzelme emarelerinin umut vadettiği bir ortamda, sizce bu ülkenin siyasi lideri üstelik de önceden Irak’ta böyle bir tecrübeye sahipken bütçeye ekstra yük getirecek bir savaş harcamasını ve enerji fiyatlarını zıplatacak bir müdahale riskini alır mı? Naçizane düşüncem dünyada henüz resesyondan yeni
BE A CAUTIOUS OPTIMIST…
Three months have göne by, leaving a season behind. The high tension triggered by the hot heat waves of summer have begun to recede with the cooling autumn breeze around the world. Let’s take a look at Syria and the influence it made first… In his previous statements, the US President Barack Obama declared the use of chemical weapons as “the red line” that should not be crossed. A possible military intervention of the USA into Syria which was accompanied by the breaking news and visuals about Syria using chemical weapons had a broad repercussion in the entire globe. The impact of this potential intervention was even more tremendous in our country, as Syria is not only a neighbouring nation, but shares our
longest land border. The moment of arousal of this possibility, the dollar currency made a spurt towards the record breaking summit (of around 2,08 TRY). The news of a potential intervention is always regarded a state of “economic uncertainty” in terms of its duration and effects. First, all economic activities take a route in line with the worst case scenario. Investment decisions are postponed for an indeterminate time being. In such periods, investors try to opt for less risky regions. In case of such a risk, we have indeed witnessed similar reactions. Short term portfolio flights which we call “hot money” had a huge impact on the upward spurt of the currency exchange. As soon as the Russian suggestion of “Syria turning over the chemical
weapons” gained acceptance from the US and the Syrian fronts, the “limited intervention” or the decreased chances of intervention reduced the tension with respect to energy costs and investments especially in Turkey. If the economic movements can be traced closely, the chances of predicting many global risks including wars are much higher. Even though the risk of intervention is not yet totally over, I would wish to share my estimations with you. Imagine an economy that the Central Bank, which have been striving to get out of the economic crisis for half a decade, reaches a financial statement that have grown up to historically huge dimensions. The US economy, to be exact… Would a political leader, -especially one with a previous experience in
Iraq- take the risk of an intervention that would place an extra burden on the budget and boost up the oil prices in an atmosphere where a number of recovery signs such as growth or retail sales induce hope although the recovery stayed below expectations? Here is my humble thought: the nations that recently got out of recession and are still struggling with budget and public deficiencies would not desire extra burdens. However, such a war risk would carry the oil prices above 120 dollars, which would pose even higher economical risks. I believe that no nation would wish to undergo such a complicated process right now… I am one of those who believe that imposing sanctions and enforcements would be
SANT‹GRAT 73
çıkışın konuşulduğu ülkelerin bütçe ve kamu açıklarıyla boğuştuğu bir ortamda ekstra yük istemedikleri yönünde. Ayrıca böyle bir savaş olasılığı petrol fiyatlarını 120 doların üzerine taşır ki; bu ekonomiler için daha büyük bir risktir. Ben dünyanın hiçbir ülkesinin şu an bu kadar çetrefilli bir sürece girmek istediğini sanmıyorum… Masa üzerinde uygulanacak yaptırım ve kararların masa dışında atılacak bombalardan daha etkili ve çözüm getireceğini düşünenlerdenim. Atılan bir bomba karşı tarafı ürkütmeyeceği gibi çözüm de olmayacaktır. Yansımalarını hesapladığımızda ise komplikasyonu herkes için fazla ve daha fazla insanın canının yanmasına açık kapı bırakan bir yaklaşımdır. Suriye konusunu izlemeye önümüzdeki
much more effective and solution oriented than throwing bombs, which would neither be frightening nor problem solving. When we calculate the effects, the complications would be more severe and harming for all. We are going to keep an eye on the Syria issue in the coming months… Is monetary expansion coming to an end? All the world shatters with this news… At this point, the FED with a historically huge financial statement, has arrived the point of reducing its monthly
74 SANT‹GRAT
capital volume of 85 billion dollars. While a of 10-15 billion dollar stock reduction is regarded as an expected start, a fast finish above this total is yet unpriced in any economy… As FED keeps growing its finances, this reduction resulted in a foreshock in developing countries like us, who were hugely benefiting from this growth. Though t decreased risk in Syria and the pronouncing of closer names to the monetary markets as the new FED president result in a lighter foreshock, the big earthquake will
aylarda da devam edeceğiz… Parasal genişleme bitiyor mu? Tüm dünya bu haberle sarsılıyor… Geldiğimiz noktada tarihi bilanço büyüklüğüne ulaşan Fed artık aylık olarak aldığı 85 milyar dolarlık varlık alımını azaltma noktasına geldi.10-15 milyar dolarlık tahvil azatlımı tüm dünyaca beklenen başlangıç olarak görülürken bu tutarın üzerinde ve hızlı bir bitiş henüz ekonomilerde fiyatlanmış değil… Fed bilanço büyütürken, bu büyüklükten fazlaca fayda sağlayan içlerinde bizim de bulunduğumuz gelişmekte olan ülkeler için bu azaltım deprem öncesi artçı şok etkisi yarattı. Suriye riskinin azalması ve yeni Fed başkanı para piyasalarına daha yakın isimlerin telaffuz edilmeye başlanması bu artçıyı şimdilik hafif atlatmamıza neden olsa da büyük deprem eninde sonunda gelecek… Son tabloya baktığımda Türkiye olarak bu deprem etkisine henüz hazır değiliz… Şöyle ki; biz ithal ettikten sonra ithal ettiğimiz ürünü işleyerek ihraç eden, cari açığı, özel sektör borcu bulunan bir ülkeyiz. Yarım euro ve yarım doların bulunduğu sepetin 2,20’ye yakın seyretmesi bizim veri setine (büyüme, enflasyon, dış ticaret) pozitif etki eder. Ancak kurda son
eventually come… Looking at the current status, Turkey is not yet ready for this earthquake effect. For we, as Turkey, are a nation which exports after processing the imported goods, with a notable current deficit and private sector debt. A course around 2,20 of our half Euro-half dollar filled basket would have
positive influence on our data set (growth, inflation, foreign trade). But such an instability (10 per cent) as in the recent period would result in a 10 per cent loss in the real sector debt, hereby affecting the consumers, the costs and finally an increase in inflation… Not to be forgotton the increased import prices and the raised costs in the processing of imported goods by the exporter. In short, the current status of currency in Turkey is critically important. If the real sector fails to hedge the open currencies and waits for the central bank
dönemki gibi bir oynaklık (yüzde 10) reel sektörün borcunda yüzde 10’luk bir zarara oradan reel sektörün bunu tüketiciye yansıtması ile birlikte maliyetlerde ve son olarak enflasyonda yükseliş ile bize geri döner… İthal ettiğimiz ürünlerin zamlanması, ihracatçı tarafından ithal edilip işlenen ürünlerde yükselen maliyetler kısmını da unutmamak gerekir. Özetle Türkiye’de kurun bulunduğu nokta bizim için kritik önem arz ediyor. Eğer reel sektör döviz açık pozisyonlarını hedge (sigorta) etmeyi öğrenmez ve tek başına merkez bankamızın kurun yükselişini durdurmasını bekler ise önümüzdeki aylarda daha büyük hasar almaktan kaçamaz. Dünyada rüzgar doların arkasından esiyor ise hiçbir merkez bankası tek başına bu rüzgarı durduramaz… Merkez Bankası’nın geçtiğimiz yıl kur konusundaki başarısında unutulmaması gereken geçtiğimiz yıl henüz Fed parasal genişlemeden çıkışı başlatmamıştı. Bu yıl durum farklı; bu nedenle geçtiğimiz yıl yakalanan başarı sizi yanıltmasın. Fed tahvil azaltımına başlamış ise Merkez Bankası önümüzdeki dönem tüm para politikası araçları ile devreye girip başarılı olamayabilir… Bu konuda şahsınız, şirketiniz ve yatırımlarınız adına temkinli davranmanızı öneririm.
Türkiye’nin son yıllarda en kuvvetli yatırım çeken hikayesi genç nüfusu, kuvvetli iç talebi ile yakaladığı parlak büyüme rakamlarıdır. Bu yıl yüzde 4’lük büyüme hedefine yaklaşılacağına dair umutlar şu an bizi canlı tutuyor… Unutulmaması gereken şu ki, tüm dünya büyümeye başladığında yatırımlar şu an ayırt etmeksizin büyümeyi yeterli görürken o zaman nasıl büyüdüğümüz önem kazanacak… Yani cari açık vererek ya da vermeyerek, dış dünya ağırlıklı büyüme gibi kavramlar kriter olacak. Ancak şu an bunu konuşmak için henüz erken. Sonbahar aylarında ağırlıklı olarak yine Fed ve varlık azaltımı gündemin ilk maddesi halinde masada duruyor. Sürecin uzaması halinde tüm gelişmekte olan ülke piyasalarını ve bizi olumlu etkileyecektir. Şu an öngörüler 2014 yarısına kadar uzayacağı yönünde. İçeride çözüm süreci, yeni başlayan seçim maratonu, komşu ve çevre ülkelerde olup bitenler… Yaz aylarına görece bir miktar daha tansiyonu düşük bir sonbahar bizi bekliyor… Ancak kış yaklaşıyor. Bugünden kış için tedbir alanlar için kolay bir kış olabilir. Sonbahar aylarındaki gibi zayıf geçeceğini düşünenler yanılabilir. Siz siz olun temkinli iyimser olun…
successful… In this respect, I advise you to be cautious on behalf of yourself, your company and your investments. The strongest story of Turkey in the recent years is its young population, strong domestic demand and the bright growth statistics. The hopes of approaching the 4 per cent growth target keeps us alive… It should be kept in mind that although the investments are satisfied with any type of growth at the moment, how we grow will gain importance when the wole world starts growing. In
markets of all developing countries as well as ours positively. The current estimations point to the mid 2014. A local resolution process, a newly beginning election marathone, and the happenings in the neighbouring countries… A relatively low tensioned autumn with respect to the summer is awaiting us… Yet the winter is aproaching. It may be an easier winter for the cautious. Those who would think it will be as light as in autumn are wrong. So you had better be a cautious optimist…
to act to stop the currency increase, a huge damage in the coming months would be unstoppable. No central bank in the world can stop this wind when it blows behind the dollar… It should not be forgotton that the Central Bank’s past year currency success was partly due to the fact that FED had not yet started the flight from the monetary expansion. This year all is different; therefore the last year’s success should not be misleading. With the stock reduction of FED, the Central Bank may act with all its monetary policy tools and still not be
other words, having or not having budget deficit, and concepts like foreign based growth are going to be the criteria. But it is still early to talk about these issues. In the autumn months, FED and the reduction of assets are at the top of the agenda. The prolonging of the process would influence the
SANT‹GRAT 75
DAIKIN HABERLER / DAIKIN NEWS
GS Daikin sponsorluk anlaşması yenilendi GS Daikin sponsorship contract renewed Galatasaray Spor Kulübü ile iklimlendirme sektöründe dünyanın bir numaralı üretici firması olan Daikin arasındaki sponsorluk anlaşması yenilendi. Daikin Türkiye’ye, Galatasaray Bayan Voleybol Takımı İsim Sponsorluğu hakkını veren anlaşmanın yenilenmesi doğrultusunda takımımızın ismi, 2 yıl daha Galatasaray Daikin Bayan Voleybol Takımı olacak. Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena’da, 09 Temmuz 2013 Salı günü gerçekleşen imza töreninde; Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal, Daikin Türkiye Başkan Yardımcısı Takayuki Kamekawa, Galatasaray Spor Kulübü İcra Kurulu Başkanı Lutfi Arıboğan ve Daikin Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Tuna Gülenç yer aldı.
Galatasaray Spor Kulübü and the global air conditioning giant Daikin renewed their sponsorship contract. In line with the renewal of the contract that gives Daikin Turkey the right of name sponsorship for Galatasaray Women’s Volleyball Team, the team will be named after Galatasaray Daikin Women’s Volleyball Team for two more years. Galatasaray Sports Club President Ünal Aysal, Daikin Turkey Vice President Takayuki Kamekawa, Galatasaray Sports Club Executive President Lutfi Arıboğan and Daikin Turkey Vice General Director Tuna Gülenç were present in the signing ceremony that took place at Ali Sami Yen Sports Complex Türk Telekom Arena on 9 July 2013 Tuesday.
76 SANT‹GRAT
Ekovitrin’den anlamlı ödül/ A meaningful price from Ekovitrin
The Stars of the Year Prize Ceremony, which is regarded as the economy Oscars organized by the monthly economy magazine Ekovitrin, took place on 13 July at Haliç Congress Center. Receiving the prize of the Brand of the Year on behalf of Daikin, the Vice General Director Zeki Özen thanked Ekovitrin for the organization and said: “It is a great honour to be awarded the Year of the Brand with the votes of Ekovitrin readers who took part from here and abroad. We esteem this prize very much. Prizes encourage the ambition of businessmen like us, and increase our responsibility.”
Aylık ekonomi dergisi Ekovitrin’in düzenlediği, ekonominin Oscar’ları olarak nitelendirilen Yılın Starları Ödül Töreni 13 Temmuz’da Haliç Kongre Merkezi’nde yapıldı. Yılın Markası Seçilen Daikin’in ödülünü alan Genel Müdür Yardımcısı Zeki Özen, “Böyle bir organizasyonu düzenlediği için Ekovitrin dergisine teşekkür ediyoruz. Yurt içi ve yurt dışından Yılın Starları Anketi’ne katılan Ekovitrin okuyucularının oyları ile Daikin’in Yılın Markası seçilmesi büyük bir onurdur. Bu ödülü son derece önemsiyoruz. Ödüller, bizim gibi iş adamlarının azmini daha da kamçılıyor. Sorumluluğumuzu bir kat daha arttırıyor.” dedi.
Hendek ve Kartal çalışanları iftarda bir araya geldi Hendek and Kartal staff met at iftar dinnerseffective Daikin Türkiye, Kartal merkez çalışanlarını 19 Temmuz Cuma günü Ataşehir Develi’de düzenlediği iftar yemeğinde ağırladı. Yaklaşık 180 kişinin katıldığı yemekten önce Kartal ofisinde film gösterimi gerçekleştirildi. Hendek üretim tesislerindeki çalışanları için 25 Temmuz Perşembe akşamı iftar yemeği düzenleyen Daikin, Sakarya Seçkin Hotel’de yaklaşık 500 kişiyi ağırladı.
Daikin Turkey welcomed the Kartal center staff on 19 July Friday at Ataşehir Develi Restaurant iftar dinner. Before the dinner which brought together 180 people, a film display was made at the Kartal office. Daikin also held an iftar dinner on 25 July Thursday for the Hendek facility staff at Sakarya Seçkin Hotel, which brought together 500 people. SANT‹GRAT 77
DAIKIN HABERLER / DAIKIN NEWS
Haziran’da hummalı çalışma / Heavy work in June Haziran ayı içinde 87 bayimiz yeni konsepte göre giydirildi. Adana, Antep, Mersin ve Hatay illerinde 13 bayimiz tamamen yeni konsepte göre yenilenirken Türkiye çağında 69 Daikin bayimiz de kısmi dönüşüm geçirdi. Özden, Okur, A Plus ve Esinti bayilerimizin de açılışları yapıldı. Giresun’da bulunan Sistem Teknik ise Airfel konseptine göre yenilendi. Dördü A, biri B, 11’i ise C tipi olmak üzere 16 servisimizin de giydirme çalışmaları tamamlandı. Ayrıca 2 lojistik kamyonu, 4 servis aracı ve bir tane de bayi aracı olmak üzere toplamda 7 araç giydirildi. A total of 87 dealers were dressed for the new concept within the month of June. While 13 dealerships were totally dressed according to the new concept in Adana, Antep, Mersin and Hatay, another 69 Daikin dealers around the nation were partially renewed. Our Özden, Okur, A Plus and Esinti dealers were also opened. Sistem Technic in Giresun was revised in line with the Airfel concept. The dressing of another 16 dealers, four of which were Type A, one Type B and eleven Type C, were completed. In addition, a total of seven vehicles were dressed, two of which were logistic vans, four were service cars and one was dealer car.
Daikin Türkiye ‘Daikin Kaynak Olimpiyatı’na gidiyor! Daikin Turkey goes to ‘Daikin Source Olympics’!
Daikin Europe NV’den gelen Daikin Global Kaynak Eğitmeni Marc Bertens, Hendek’te bulunan fabrikada yaptığı seçmelerde Erhan Aydın, Fevzi Demir ve Rahime Karataş, Kaynak Olimpiyatı’na katılmaya hak kazadı. Daikin Europe NV’deki 1 haftalık kaynak eğitimden sonra arkadaşlarımız bu yıl 4-8 Kasım tarihlerinde Çek Cumhuriyeti’nde yapılacak olan Kaynak Olimpiyatı’na gidecekler. As a result of the elections which was conducted by the Daikin Global Source Trainer Marc Bertens from Daikin Europe NV in the Hendek facility, Erhan Aydın, Fevzi Demir and Rahime Karataş were awarded the right to participate in the Source Olympics. Following the one week source training in Daikin Europe NV, our friends will participate in the Source Olympics which will take place on 4-8 November in Czech Republic.
78 SANT‹GRAT
Basında Ağustos ayının yıldızı Daikin oldu The August press star is Daikin Marketing Türkiye dergisinin Ağustos ayında yaptığı bir araştırmaya göre iklimlendirme sektöründe basında en çok yer alan marka Daikin olarak belirlendi. Ajans Press’ten alınan verilerle oluşturulan araştırmaya göre Daikin 57 haberle ilk sıraya yerleşti. As a result of the August survey of Marketing Turkey, Daikin has been the number one brand of the air conditioning sector in terms of brand coverage. According to the data provided by Ajans Press, Daikin ranked first with a total of 57 news coverage.
Dünyanın en inovatif 100 şirketinden biri de Daikin Daikin is among the most innovative 100 companies Dünyaca ünlü Amerikan iş dergisi Forbes’un, Ağustos ayında yayınladığı “Dünyanın En İnovatif 100 Şirketi” listesinde Daikin Industries de yer alarak bu alandaki iddiasını kanıtladı. Daikin Industries took part in “The Most Innovative 100 Companies of the World” list which was published by the world renowned American business journal Forbes in August.
Hendek Sosyal Komite’den haberler / News from the Hendek Social Committee Ağustos ayında Hendek Sosyal Komite tarafından organize edilen Çanakkale Gezisi’nde şehitlerimiz ve muharebe alanları çalışanlar ve aileleri tarafından ziyaret edildi. Rehber eşliğinde gezilen bölge hakkında detaylı bilgiler alındı. HSK tarafından ikincisi Sapanca Green Blue Restaurant’ta gerçekleştirilen iftar yemeğinde, beyaz yaka çalışanlar ve aileleri bir araya gelerek keyifli bir akşam geçirdi. In the Çanakkale Expedition realized in August by the Hendek Social Committee, our martyrs and the battle fields were visited by our employees and their families. The site was visited under guidance and detailed information was given about the region. In the iftar dinner which was held by the Committee for the second time in Sapanca Green Blue Restaurant, the white collars and their families came together for a pleasant evening. SANT‹GRAT 79
DAIKIN HABERLER / DAIKIN NEWS
Bayi ve servislerin yenilenmesi sürüyor / Dealerships and services under renovation Ağustos ayında; Antalya Ekim Klima, İzmir Esinti Klima, Trabzon Hakimsan, İstanbul Kevser Isı, Elazığ Nursan Isı, Ankara Rönesan Mühendislik ve Antalya Sergen Ticaret Daikin bayileri; Kayseri Bakan İnşaat, İstanbul Çağ Isıtma ve Senotek Mühendislik professional bayileri; ayrıca Malatya Daikin Shop, Antalya Berfe Teknik ve Giresun Sistem Teknik Airfel bayilerinin dönüşümü tamamlandı. 10 farklı ilde bulunan servislerin konsept dönüşümleri Kocaeli Aktar Teknik ve İzmir Alize Soğutma servislerinin araç giydirmeleri yapıldı.
In August, the transformation of Antalya Ekim Air Conditioning, Izmir Esinti Air Conditioning, Trabzon Hakimsan, Istanbul Kevser Heating, Elazığ Nursan Heating, Ankara Rönesans Engineering and Antalya Sergen Commerce Daikin dealerships; Kayseri Bakan Construction, Istanbul Çağ Heating and Senotek Engineering professional dealerships; and Malatya Daikin Shop, Antalya Berfe Technic and Giresun System Technic Airfel dealerships were completed. The conceptual transformations of the services in ten cities and the car dressing of Kocaeli Aktar Technic and Izmir Alize Cooling services were done.
Bu sezon tiyatrodayız! We are in theater this season!
Nilüfer Bıyıklı ve Levent Özdilek’in kurucusu olduğu BO Sahne, Beyoğlu Cihangir’de 150 kişilik tiyatro ve konser salonu ile 100 metrekarelik bir dans salonuna sahip özellikli bir mekan. BO Sahne prodüksiyonlarının yanı sıra nitelikli başka gösterilerin de izlenebildiği kültür merkezinde sohbet edilebilecek bir kafe de var. BO Sahne Kültür Merkezi yaz-kış terlemeden, üşümeden etkinliklere katılabilmeniz için havalandırma sponsoru olan Daikin tarafından itinayla tasarlandı. Daikin’in sanata katkıları nitelikli projelerle birleşiyor. Founded by Nilüfer Bıyıklı and Levent Özdilek, the BO Stage is a distinct venue in Beyoğlu Cihangir with a theater and concert hall for 150 and a dance hall of 100 squaremeter. The culture venue, which is open for many quality shows as well as BO Stage productions, has a café for cultural chats. The BO Stage Cultural Center was neatly designed by Daikin as the air conditioning sponsor, for heated and cooled performances during summer and winter. Daikin’s contributions in art will continue meeting with quality projects.
İnfomobiller son sürat!/ Infomobiles at full speed! Bayilere uzak olan bölgelerdeki tüketicilere ulaşmayı ve çeşitli bölgesel aktivitelerde ürünleri tanıtmayı sağlayan infomobiller Ağustos ayında da aktifti. Alanya Çelik Teknik bayii İskele’de, Antalya Sertek bayi Enerji Dokuma Mahallesi’nde, Diyarbakır DD Grup Tepeşehir Mevkii’nde, Bursa Radikal bayii Karacabey’de Malatya Turanlı Mühendislik ise Toki Evleri bölgesinde başarılı çalışmalar yaptı. Aiming to reach customers in regions far away from dealerships and to promote products in various regional activities, the infomobiles have been very active in August. They realized successful works in Alanya Çelik Technic dealership at Iskele, Antalya Sertek dealership in Enerji Dokuma District, Diyarbakır DD Grup at Tepeşehir Region, Bursa Radikal dealership in Karacabey, and Malatya Turanlı Engineering in Toki Residences. 80 SANT‹GRAT
AIRFEL’DEN KOMBİ KULLANICILARINA İNDİRİMLİ BAKIM HİZMETİ SEKTÖRÜN ÖNCÜ MARKASI AIRFEL, BAŞLATTIĞI ‘KOMBİ BAKIM KAMPANYASI’ İLE AIRFEL MARKALI KOMBİ ÜRÜNLERİNE SAHİP OLAN KULLANICILARA 15 KASIM TARİHİNE KADAR İNDİRİMLİ FİYAT AVANTAJI SUNUYOR.
D
aikin çatısı altında ısıtmaya odaklanarak müşterilerine yüksek kalitede cihaz ve hizmet sunmayı hedefleyen Airfel, müşterileri ile birlikte kışı hazırlanıyor. Airfel markalı kombi ürünleri için indirimli bakım kampanyası başlatan marka, 15 Kasım tarihine kadar tüm müşterilerine indirimli fiyatlarla bakım hizmet veriyor. Düzenli bakımın cihaz ömrünü uzatması kadar verimliliği artırdığına ve yakıt tüketimini azalttığına dikkat çeken Airfel yetkilileri, tüm kullanıcılarını indirimli kombi bakımı avantajından yararlanmaya davet ediyor. Bayileri kanalıyla müşterilerini bilgilendiren Airfel, çağrı merkezi ile de müşterilerine ulaşmaya çalışıyor. Bakım-
A
iming for presenting high quality heating products and services to its clients under the Daikin roof, Airfel is getting ready for winter together with its users. Introducing a maintenance service discount campaign for Airfel combi boilers,
the brand will give maintenance services with disounted prices to its clients under 15 November. Pointing out that regular maintenance extends the product lifespan, increases efficiency and reduces fuel consumption, Airfel invites all users to rejoice in the discount
sız kombilerin ömrünün kısaldığı, verimsiz çalıştığı ve yüksek faturalara yol açtığı konusunda müşterilerini uyaran Airfel, bu kampanyayı müşterilerine indirimli hizmet sunarken bir bilinçlendirme hareketi olarak da görüyor. 15 Kasım tarihine kadar Airfel’in avantajlı bakım kampanyasından yararlanmak isteyen Airfel müşterileri, 444 1 762 çağrı merkezini arayarak, her türlü soru ve sorunlarına yanıt alabiliyor. Airfel kombi sahipleri, kampanya süresince indirimli bakım hizmetinin yanı sıra indirimli yedek parça avantajından da yararlanabiliyor. price advantage. While informing through its dealers, Airfel reaches the clients via call centers. Unmaintained combi boilers have shorter lifespan, work inefficiently and create higher costs. In this respect, Airfel views this discounted service as an awareness raising act.
All Airfel clients who wish to benefit from this discount advantage are invited to call 444 1 762 for all their questions until 15 November. Airfel combi boiler users can benefit from discount prices in spare parts along with the maintenance services during the campaign.
DISCOUNTED MAINTENANCE SERVICE FOR AIRFEL COMBI BOILER USERS WITH THE NEW ‘COMBI BOILER MAINTENANCE CAMPAIGN’, SECTOR LEADER AIRFEL PRESENTS AIRFEL COMBI BOILER USERS DISCOUNT PRICE ADVANTAGES UNTIL 15 NOVEMBER. SANT‹GRAT 81
AIRFEL GÜVENLİ ISITIR! DÜNYA KLİMA DEVİ DAIKIN, AIRFEL MARKALI KOMBİLERİNDE BULUNAN 13 EMNİYET SENSÖRÜ İLE EVLERİ GÜVENLE ISITIYOR. TÜKETİCİLERİ BİLİNÇLENDİRMEYİ VE FARKINDALIĞI ARTIRMAYI HEDEFLEYEN AIRFEL, TÜM ÜRÜNLERİNDE ÖNCELİKLİ OLARAK GÜVENLİK, YÜKSEK VERİMLİLİK, TASARRUF VE ÇEVRE DOSTU POLİTİKASIYLA EN ÇOK TERCİH EDİLEN KOMBİ MARKALARINDAN BİRİ OLMA ÖZELLİĞİNİ TAŞIYOR.
82 SANT‹GRAT
G
üçlü Ar-Ge departmanı ve inovatif yaklaşımıyla sektörünün öncü markalarından biri olan Airfel’in üstün emniyet sistemleri ile donatılmış ürünleri tüketicileri güvenle ısıtıyor. Yaşamın her alanında kolaylık sağlayan ve tüketicilerin ısınma dışında sıcak su ihtiyaçlarını da karşılayan Airfel kombiler; baca emniyet sistemi, aşırı ısınma emniyet sistemi, otomatik bypass sistemi, üç yollu vana anti-blokaj sistemi, IPx5D elektriksel koruma sistemi, susuz çalışma emniyet sistemi, iyonizasyon alev kontrolü, otomatik hava purjörü, emniyet ventili, pompa anti-blokaj sistemi ve su boşaltma vanası olmak üzere 13 farklı emniyet sensörüyle üretiliyor. Bu güvenlik sensörleri aşırı ısınma halinde emniyet sensörünü devreye sokarak gazı otomatik olarak kesebiliyor, alev kontrolü, hava akış kontrolü, donma, gaz ve elektrik kesilmelerinde güvenlik sağlıyor. Ayrıca yüksek su basıncı emniyeti gibi özellikleri de bünyesinde barındırıyor. Hermetik ve yoğuşmalı olarak iki farklı türde toplam 11 çeşit üretilen Airfel kombiler, kolay anlaşılan LCD ekranlarında; hata kodlarını ve suyun sıcaklığını göstererek kullanıcıların her şeyi kolayca anlamasına olanak tanıyor. Test edilmiş sessiz çalışma özelliği, modern tasarımı ile estetik görünüme sahip kombiler her yere
rahatça monte edilerek müşterilerin hayatını kolaylaştırıyor. Yüzde 108 oranında yüksek verimlilikle çalışarak tasarruf sağlayan Airfel Kombiler, 3 yıl garantiyle tüketicilerin beğenisine sunuluyor.
Monoblok dış gövdesiyle tüm komponentlere önden ulaşım imkanı; servis ve bakım kolaylığı Frontal access to all components on the monoblock outer body; service and maintenance
Full alev modülasyonu ile yakıt tasarrufu Fuel save with full flame modulation
Özel izalasyonlu yanma odasıyla düşük ses seviyesi % 94 yüksek yanma verimi
Low sound level with proper insulated combustor
94% higher combustion
Dijital basınç göstergesi Digital pressure gauge Prinç hidroblok malzeme kalitesi Brass hydroblock material quality
On-Off konumu ile tam kontrol imkanı Full control opportunity with the On-Off
3 kademeli low (düşük) enerji seviyeli sirkülasyon pompası 3-stage low energy level circulation pump Yüksek çözünürlüklü LCD ekranlı kullanıcı dostu ön panel High resolution LCD screen user-friendly front pannel
SAFE HEATING BY AIRFEL! THE GLOBAL AIR CONDITIONING GIANT DAIKIN PRESENTS SAFE HEATING BY THE 13 SAFETY SENSORS IN AIRFEL COMBI BOILERS. AIMING FOR CONSUMER AWARENESS, AIRFEL PRODUCTS ARE HIGHLY POPULAR FOR THEIR SAFETY, HIGH EFFICIENCY, COST SAVING AND ECOLOGICAL PRIORITIES.
A
irfel, the sector leader with its powerful R&D department and innovative approach, provides safe heating by a product line equipped with ultimate safety systems. The life-easing Airfel combi boilers, which answer the consumers’ hot water neeeds as well as heating, are equipped with 13 different safety sensors including
funnel safety system, excess heating system, automatic bypass system, triple pump anti-blockage system, IPx5D electrical protection system, waterfree function safety system, ionization flame control, automatic air purger, safety valve, pumping anti-blockage system and air discharge valve. In cases of overheating, these safety sensors
activate the safety sensor and stop the gas automatically, and ensure safety in flame control, air flow control, freezing, gas and electricity cuts. Features such as high water pressure safety are also standard. Airfel combi boilers are available in eleven models in two different types as hermetic and condensing. The user friendly LCD monitors
show the error codes and the water heat, and are easy to understand. The pre-tested silent action feature and modern design guarantee the aesthetic look, while they ease the consumer’s life by easy installment features. Providing saving up to 108 per cent thanks to their high efficiency, Airfel combi boilers are presented with 3 years guarantee.
SANT‹GRAT 83
DAIKIN TÜRKİYE, V1 CHALLANGE’A DESTEK OLDU VOLKAN IŞIK’IN TASARIMI OLAN VOLKICAR OTOMOBİLLERİ İLE YAPILAN V1 CHALLENGE SERİSİ HALKA EN YAKIN ŞAMPİYONA OLARAK BÜYÜK İLGİ GÖRMEYE DEVAM EDİYOR. SÜREKLİ OLARAK YENİLENEN YARIŞ FORMATI, BENZERSİZ VOLKAN IŞIK SHOWLARI VE TÜRKİYE’NİN ÖNDE GELEN MARKALARININ KATILIMI İLE TAM BİR MOTORSPORLARI FESTİVALİ GERÇEKLEŞİYOR.
T
asarımı ünlü otomobil pilotumuz Volkan Işık tarafından gerçekleştirilen Volkicar ile yapılan V1 Challange Türkiye’nin ilk ‘yerli’ otomobil yarışı olma özelliği taşıyor. 2008 yılında temelleri atılan projeye daha sonra Halid Avdagiç ve Enes Elver de katıldı. Volkan Işık ve ekibi tarafından tasarlanan araç FIA (Uluslararası Otomobil Federasyonu) kurallarına uygun olarak üretildi. V1 Challenge adı verilen yarış organizasyonu hem kuralları hem de şehir merkezlerinde yapılıyor olmasıyla Türkiye motorsporları tarihinde yepyeni bir sayfa açtı. Her sezonu toplam 7 yarıştan oluşan V1 Challenge, ilk yarışını 26 Haziran 2011’de Ankara Hipodrom’da gerçekleştirdi. Son iki sezondur yaklaşık 85 bin kişi tarafından izlenen yarışlarda birbirinden ilginç sahnelere tanık olmak mümkün. Heyecanın eksik olmadığı Volkicar otomobillerin yarışında kıran kırana mücadele parkurlar boyunca devam ediyor.
84 SANT‹GRAT
TAMAMEN YERLİ TASARIM Daikin Türkiye de tamamen Türk mühendislerin tasarladığı Volkicar’a destek oluyor. 2013 yılı içinde yapılacak 4 yarışa sponsor olan Daikin’in Volkicar’ı 30 Ağustos’ta İzmir’de yapılan yarışta dördüncü oldu. Daikin arabasının bu yarıştaki pilotu Car Dergisi Yazı İşleri Müdürü ve aynı zamanda Galatasaray TV’de ‘Sürüş Zamanı’ programını da yapan Yaman Yılmaz’dı. Medya karşısına Daikin logolu tulumuyla çıkan Yaman Yılmaz verdiği röportajda Daikin’in hem bu yarıştaki sponsorluğundan hem de Galatasaray Bayan Voleybol Takımı sponsorluğundan söz etti. V1 Challenge 2013 sezonunun dördüncü yarışı Aydın’da 22 Eylül Pazar günü koşuldu. Volkicar otomobiller yine Aydın halkının gözbebeği oldu. Yarış, 15 bini aşkın izleyici önünde gerçekleştirildi ve üç senenin seyirci rekorunu kırdı.
DAIKIN TURKEY SUPPORTS V1 CHALLANGE THE V1 CHALLENGE SERIES, REALIZED WITH THE VOLKICARS DESIGNED BY VOLKAN IŞIK, KEEPS ATTRACTING INTEREST AS THE MOST POPULAR CHAMPIONSHIP. THE CONTINUOUSLY UPDATED RACE FORMAT, ONE OF A KIND VOLKAN IŞIK SHOWS AND THE PARTICIPATION OF LEADING TURKISH BRANDS MAKE IT A UNIQUE MOTOR SPORTS FESTIVAL.
T
he V1 Challenge, the first ‘national’ automobile race of Turkey, is conducted with the Volkicar, designed by the renowned automobile pilot Volkan Işık. The project dates back to 2008 and was soon participated by Halid Avdagiç and Enes Elver. Designed by Volkan Işık and his team, the car was produced in line with the rules of FIA (the Federation of International Automobiles). Thus the V1 Challenge opened a brand new page in the Turkish motor sports history with its rules and the fact that it takes place in city centers. Each V1 Challenge season consists of seven races, the first of which took place on 26 June 2011 in Ankara Hippodrome. The two recent seasons, that casts scene to many interesting moments, attracted an audience of 85 thousand. The excitement filled Volkicar races are marked with a pitched battle.
100% DOMESTIC DESIGN Daikin Turkey also supports the Volkicar, designed completely by Turkish engineers. The Volkicar, sponsored by Daikin for the four races of 2013, came fourth in the Izmir race on 30 August. The pilot of the Daikin car in this race was Yaman Yılmaz, the Editor in Chief of the Car Magazine and the producer of ‘Drive Time’ on Galatasaray TV. Yaman Yılmaz greeted the media in his Daikin logo quilted jumpsuit, and talked about the Daikin sponsorship of the race and of Galatasaray Women’s Volleyball Team. The fourth race of the V1 Challenge 2013 is run on Sunday, 22 September in Aydın. The Volkicars became the apple of Aydın people’s eyes. The race is followed by an audience over 15 thousand, breaking the last three year’s audience record. SANT‹GRAT 85
MÜZİK sinema fair agenda MÜZİK sinem agenda kitap sinema ajanda kitap kitap sinema ajanda ajanda k i t ap cinema bo ok F U A R MUSIC cinema b o o k F U A R müzik cinema b ook F U A R MÜZİK sinema agenda kitap sinema
fair
Foto Muhabirliğinin 40 Yılı: Sipa Kuşağı 40 years of photojournalism: the Sipa Generation
Fareli Köyün Kavalcısı Ankara’da The Pied Piper of Ankara Ankaralı çocuklar, 3 Kasım Pazar günü Fareli Köyün Kavalcısı oyununu izleyebilecek. Ankara Çocuk Tiyatrosu tarafından hazırlanan müzikli oyun, saat 12.00’de ODTÜ Kemal Kurdaş Salonu’nda sergilenecek. Müzikli oyunun kadrosunda 90 kişi yer alıyor.
Sipa Press Haber Ajansı foto muhabirlerinin hazırladığı sergide geçtiğimiz 40 yıl içerisinde yakın tarihin önemli olaylarından oluşan fotoğraflar yer alıyor. Günümüzde foto muhabirliği, sosyal medya aracılığıyla çoğalan görüntü trafiğiyle karşı karşıya kaldı. Bu sergi değişim yaşayan bu iletişim yöntemini, sergi aracılığıyla sorgularken, tarihe de bir göz atma fırsatı sunuyor. İstanbul Fransız Kültür Merkezi’ndeki sergi 26 Eylül-31 Aralık 2013 tarihleri arasında izlenebilir. Sipa Press News Agency photography exhibition brings together the captions of the major events of recent history, namely the past 40 years. Today, photojournalism is face to face with the visual traffic that has been triggered by the social media. The exhibition interrogates this evolving means of communication while opens a window into history. The exhibit can be seen from 26 September to 31 December 2013 at Istanbul French Consulate.
The children of Ankara can enjoy the play of the Pied Piper on Sunday the November 3rd. The musical act will be performed by the Ankara Children’s Theater at 12 pm on the METU Kemal Kurdaş Stage. The cast of the play brings together 90 actors.
Kitap Fuarı’na bu yıl Çin konuk oluyor / Book Fair welcomes China as this year’s special guest 32’nci Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı 2-10 Kasım 2013 tarihleri arasında kitapseverleri ağırlamaya hazırlanıyor. TÜYAP tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile düzenlenen fuarın bu yılki onur yazarı tarihçi ve akademisyen Taner Timur olacak. 32’nci Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı Onur Konuğu olarak Çin Halk Cumhuriyeti, ana tema olarak “Tarih: Geçmişteki gelecek” belirlendi. Fuar, Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkez’inde gerçekleşecek. The 32nd International Istanbul Book Fair will be welcoming book fans through 2-10 November 2013. Organized by TÜYAP with cooperation of the Turkish Publishers Union, the fair will be hosting historician and academician Taner Timur as the honorary author of the year. The People’s Republic of China is going to be the Honorary Guest of the 32nd International Istanbul Book Fair, and the special theme is selected as “History: The Future in the Past”. The fair will take place at TÜYAP Fair and Exhibition Center. 86 SANT‹GRAT
MÜZİK sinema F U A Rfair MÜZİK sinema agenda fair cinema book MÜZİK sinema fair agenda kitap sinema ajanda ajanda k i t ap cinema b o o k k itap MUSICage ki t a p
oo k F U A R MUSIC MUSIC cinema b ook MUSIC kitap sinema ajanda F U A R sinema Odada Dört Mevsim / Four Seasons in a Room BKM’nin müzikli çocuk oyunu “Odada Dört Mevsim”, çocuklara keşfedilmeye hazır, büyülü bir dünyanın kapısını açıyor. Oyun Vivaldi’nin müziğinden yola çıkılarak hazırlanmış. Odada Dört Mevsim, 26 Ekim 2013 Pazar günü Beşiktaş Kültür Merkezi’nde izlenebilir. Etkinlik saatli 13.00’te başlayacak.
BKM’s musical children’s play “Four Seasons in a Room” opens the doors of a magical universe which is waiting to be discovered. Inspired by the music of Vivaldi, the play can be viewed on 26 October 2013 Sunday on Beşiktaş Culture Center. The show starts at 1 pm.
Dış Ticaret uzmanı olmak ister misiniz? / Would you like to be Foreign Trade Specialist? Lisans mezunlarına açık olan dış ticaret uzmanlığı eğitim programı Yıldız Teknik Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’nde yapılacak. Toplam 72 saat sürecek eğitim programı 26 Ekim 2013’de başlayacak ve cumartesi - pazar günleri gerçekleştirilecek. Programın kontenjanı 30 kişi. The graduate program of Foreign Trade Specialization will be held at Yıldız Technical University Beşiktaş Campus. The 72 hour program will start on 26 October 2013 and will take place on weekends. The program accepts only 30 students.
7 FILTECH 2013 Wiesbaden’da / FILTECH 2013 in Wiesbaden Almanya’nın Wiesbaden eyaletinde yapılacak olan FILTECH 2013 fuarı, enerji, ısı ve havalandırma sektörünün önemli sonbahar fuarları arasında yer alıyor. Avrupa pazarı filtre ve ayırma tesisatları adıyla duyurusu yapılan fuar 22-24 Ekim 2013 tarihleri arasında ziyaretçilerini ağırlayacak. Regarded as a major autumn fair on energy, heat and air conditioning industry, the FILTECH 2013 will be realized in Wiesbaden Germany. Promoted as the European market for filtration and seperation equipment, the fair will welcome visitors between 22-24 October 2013.
HCDA Sertifika Programı / HCDA Certification Program Huawei Bilişim Ağları Programı HCDA, ODTÜ Sürekli Eğitim Merkezi’nde 26 Ekim 2013’de başlayacak. Sertifika programının son başvuru tarihi 11 Ekim olarak açıklandı. Toplam 48 ders saati sürecek eğitim 8 hafta sonu yani cumartesi 9.30-16.30 saatlerinde ODTÜ SEM’de gerçekleşecek. The Huawei Certified Datacom Associate begins at METU Center of Continuous Education on 26 October 2013. The application deadline of the program is 11 October. The certification training will continue for 8 weekends for a total of 48 courses, between 9.30 am and 4.30 pm at METU. SANT‹GRAT 87
MÜZİK sinema fair agenda MÜZİK sinem agenda kitap sinema ajanda kitap kitap sinema ajanda ajanda k i t ap cinema bo ok F U A R MUSIC cinema b o o k F U A R müzik cinema b ook F U A R MÜZİK sinema agenda kitap sinema
fair
‘Aşkın Izdırabı’ konseri/ ‘The Misery of Love’ concert “Sakin Olmam Lazım”, “Tanışma Bitti” ve “Sandık” albümleriyle hafızalara kazınan Hayko Cepkin Kadıköy Sahne’de 26 Ekim 2013 dinleyicisiyle buluşacak. Alternatif müziğin önemli temsilcilerinden olan Hayko Cepkin’in konseri saat 22.30’da başlayacak ve sanatçı yeni albümü “Aşkın Izdırabını...” seslendirecek.
Renowned with his albums “Sakin Olmam Lazım / I Need to Calm Down”, “Tanışma Bitti / Introduction is Over” and “Sandık / The Chest” Hayko Cepkin meets his fans at Kadıköy Stage on 26 October 2013. The leading sound of alternative music will start his show, which also includes the new album “The Misery of Love”, at 10.30 pm.
Bursa’da otomobil fuarı Bursa automobile fair Türkiye’nin en büyük otomobil fuarlarından olan Bursa Oto Show 2013’te, ünlü markaların en son modelleri boy gösterecek. Bursa 8’inci Otomobil, Ticari Araçlar, Motosiklet, Bisiklet ve Aksesuarları Fuarı, 5-10 Kasım 2013 tarihleri arasında Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde ziyaretçilerini ağırlayacak. Fuar kapsamında yer alan “Tunning Özel Bölümü”nde de son model aksesuarlar sergilenecek. Renowned among the biggest automobile fairs in Turkey, Bursa Auto Show 2013 brings together the latest models of the major brands. The 8th Bursa Automobile, Commercial Vehicles, Motorcycle, Bicycle and Accessories Fair will take place from 5 to 10 November 2013 at Bursa International Fair and Congress Center. The latest accessory models will be displayed at the “Tunning Special” within the fair.
Leyla ve Mecnun’dan, Leyla The Band... / Leyla and Mecnun presents: Leyla the Band Son dönemin sevilen dizisi Leyla ile Mecnun’un oyuncularından oluşan Leyla the Band, Leyla ile Mecnun’un hayranlarına ve müzikseverlere keyifli dakikalar yaşatacak. Grup 06 Ekim 2013 saat 20.00’de İzmir Arena’da sahne alacak.
Comprising from the actors of the popular tv series Leyla and Mecnun, Leyla the Band will amuse their fans and all music lovers on 6 October 2013 at 8 pm at Izmir Arena. 88 SANT‹GRAT
MÜZİK sinema F U A Rfair MÜZİK sinema agenda fair cinema book MÜZİK sinema fair agenda kitap sinema ajanda ajanda k i t ap cinema b o o k k itap MUSICage ki t a p
oo k F U A R MUSIC MUSIC cinema b ook MUSIC kitap sinema ajanda F U A R sinema Zakkum’un uğurlu “13” konseri Zakkum’s lucky “13” concert İzmir Ooze Venue’de 18 Ekim 2013’de hayranlarına seslenecek olan Zakkum, sevilen şarkılarını oluşan bir konser sunacak. Dört yıllık uzun bir aranın ardından yeni stüdyo albümü “13” ile dönüş yapan Zakkum, sahnelerdeki 13’üncü yılına 13 yeni şarkıyla girdi. Grup, 13’ün uğuruna inanıyor.
Zakkum will perform their most popular songs at the Izmir Ooze Venue on 18 October 2013. Having made a comeback with their new studio album “13” following a long break of four years, Zakkum celebrates their 13 years on stage with 13 new songs. The band believes in the luck of 13.
Mehmet Erdem konserleri / Mehmet Erdem concerts Sezen Aksu imzalı “Hakim Bey” yorumu ile büyük beğeni toplayan Mehmet Erdem Ankara ve İstanbul’da sahne alacak. Türkiye’nin Leonard Cohen’i olarak adlandırılan Mehmet Erdem 25 Ekim 2013’de İstanbul BronxPi’de, 8 Kasım 2013’de ise Ankara Jolly Joker’de sahne alacak.
Admired with his performance of the Sezen Aksu hit “Hakim Bey / Mr Judge”, Mehmet Erdem will perform in Ankara and Istanbul. Called as the Turkish Leonerd Cohen, Mehmet Erdem will take stage on 25 October 2013 at Istanbul BronxPi, and on 8 November 2013 at Ankara Jolly Joker.
İstanbul Anish Kapoor’u ağırlıyor / Istanbul welcomes Anish Kapoor Dünyaca ünlü heykel sanatçısı Anish Kapoor, Türkiye’deki ilk sergisini 10 Eylül’de açtı. Sakıp Sabancı Müzesi’nde başlayan sergi 5 Ocak 2014’e kadar görülebilir. Modern heykelin sınırlarını değiştiren, soyut heykele yeni bir soluk kazandıran Hint asıllı ve dünyanın yaşayan en ünlü heykel sanatçılarından olan Anish Kapoor sergisi, tanıyanlar için özel bir buluşma, tanımayanlar içinde olağanüstü bir keşif olacak.
The world renowned sculptor Anish Kapoor opens his first exhibition in Turkey on 10 September. The exhibition is open until 5 January 2014 at the Sakıp Sabancı Museum. Redefining the limits of the modern sculpture and bringing a breath of fresh air to abstract art as one of the most prominent sculptors alive, the Indian origined Anish Kapoor is going to be a special union for his fans and an amazing discovery for the beginners. SANT‹GRAT 89
MÜZİK sinema fair agenda MÜZİK agenda kitap sinema ajanda kitap kitap sinema ajanda ajanda k i t ap cinema bo ok F U A R MUSIC cinema b o o k F U A R müzik cinema b o o k MÜZİK sinema agenda kitap sinema
fair
Renex Eurasia fuarı Ankara’da / Renex Eurasia fair in Ankara Yenilenebilir Enerji, Rüzgar, Güneş, Jeotermal, Biokütle, Yeşil Bina Teknolojileri ve Enerji Verimliliği Fuarı Renex Eurasia, Ankara ATO’da 14-17 Kasım 2013 tarihleri arasında ziyaret edilebilecek. Güneş, bio-atık, kojenerasyon, jeotermal, rüzgar, ısı değiştiriciler, yeşil bina teknolojileri, filtreler, toprak, hava, ısı pompaları, yakıt, ekonomizler, yalıtım ürünlerinin topluca görüleceği fuara ilginin büyük olacağı söyleniyor. The Renewable Energy, Wind, Solar, Geothermal, Biomass, Green Building Technologies and Energy Efficiency Fair Renex Eurasia will be open through 14-17 November 2013 at Ankara ATO. The fair is expected to attract great attention with a vast range of solar, bio-waste, cogeneration, geothermal, wind, heat transformers, green building technologies, filters, soil, air, heat pumps, fuel, economizers and isolation products.
Enerji yenilenebilir mi? / Is energy renewable? Yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji uygulama, teknoloji ve çözümlerinin sunulduğu “Yenilenebilir Enerji 2013 Fuarı” 05-08 Aralık 2013’de İFM Yeşilköy İstanbul’da görülebilir. CNR EXPO tarafından düzenlenen fuara yurtiçi ve yurtdışı katılımcılarının yanı sıra yoğun ziyaretçi bekleniyor. Fuar, sektör için 2013’ün önemli fuarları arasında yer alıyor.
Promoting renewable and sustainable energy applications, technologies and solutions, the “Renewable Energy 2013 Fair” will be held on 5-8 December 2013 at IFM Yeşilköy Istanbul. Realized by CNR EXPO, the fair expects both domestic and international participants as well as a large number of visitors. The fair is regarded among the major fairs of the sector in 2013. 90 SANT‹GRAT
Seracılık ve iklimlendirme fuarı Greenhousing and air conditioning fair Seracılık ısıtma, soğutma ve enerji sektörü için ayrı bir önem taşıyor. Antalya Expo Center’da gerçekleşecek olan Growtech Eurasia 2013 Fuarı sektörün tüm temsilcilerini heyecanlandırıyor. 4-7 Aralık 2013’de yapılacak olan 13’üncü Uluslararası Sera, Tarım Ekipmanları, Çiçekçilik ve Teknolojileri Fuarı, sera, ısıtma, soğutma, havalandırma, sulama sistemleri, ekipmanları ve pompaları, fide, fidan, tohum, ilaç ve gübre konusunda önemli şirketleri bir araya getirecek. Greenhousing holds an important place for the heating, cooling and energy sector. The Growtech Eurasia 2013 Fair, which will take place at Antalya Expo Center, is anticipated by the sector representants. The 13th International Greenhouse, Agriculture Equipments, Floriculture and Technologies Fair will bring together major companies of greenhousing, heating, cooling, air conditioning, irrigation systems, equipments and pumps, seedling, sapling, seeding, pesticides and fertilizers on 4-7 December 2013.