Ocak 2013

Page 1

01/1



İÇERİK 01/01

İÇERİK

3

GİRİŞ YAZISI

5

AYIN MÜZİK ETKİNLİKLERİ (ANKARA)

7

AYIN MÜZİK ETKİNLİKLERİ (TÜRKİYE)

8

VAKIFTAN HABERLER / DUYURULAR • Sevda-Cenap And Müzik Vakfı Ulusal Beste Yarışması Şartnamesi • MusMA-5 Programı için Genç Bestecilere Çağrı • Sempozyum : - Geleceğin Profesyonel Müzikçileri - “Yetiştirme Modelleri ve Programları”

13 16 17

• HİLTON’DA GÜMÜŞ MADALYA TÖRENİ

20

• MÜZED Basın Açıklaması (Eğitim/Kültür/Sanat) • JMI Haberleri

22 23

MÜZİKSEVERİN KÖŞESİ • Buslav Martinu’nun Çağdaş Bestecilik Anlayışı • Klasik Müzik Çalgılarnı Tanıyalım“Fagot”

26 32

DİNLEYİCİ İZLENİMİ • 13 Aralık 2012 “BALKAN CLARINET SUMMIT” 35 BİR KİTAP • Filiz Ali’den “Müzikli Geziler”

38

01/3



GİRİŞ YAZISI

Değerli Okurlarımız; Hepinizi yılın bu ilk ayındaki sayımızla saygı ile selamlıyoruz!.. Dosyamızda bu ay duyurularımız ve çeşitli bilgi verici yazılar dışında “Klasik Müzik Çalgılarını Tanıyalım” başlığı altında yeni bir özel köşe daha bulacaksınız. Dosyamızın okurları ve klasik müzik dinleyicileri için yararlı olacağını düşünerek yer verdiğimiz bu yeni köşemiz bundan böyle fagot sanatçısı sayın Gül Gizem Birçek tarafından hazırlanacak ve her ay başka bir çalgının tanıtımını konu alacak; severek – ilgi ile okuyacağınızı düşünmekteyiz. Eski sayılarımızdan bugüne yer alan besteciler ve eserleri hakkındaki köşemiz; bir müzik kitabının tanıtımını ele alan köşemiz; “Dinleyici İzlenimi” başlıklı köşemiz yine zengin içerikleri ile bu dosyamızda okurlarımıza sunulmaktadır. Bununla beraber Vakfımız tarafından önümüzdeki aylar içinde gerçekleştirilecek olan gerek Sempozyum hakkındaki duyurumuz gerekse yeni “Beste Yarışması” duyurumuz başvurular açısından artık son günlerine gelmiş bulunmakta; bu vurgulama ile detayları yine duyurmaktayız, bunu burada da hatırlatmak isteriz. Ayrıca yine bu sayımız ile birlikte dosyamızda bundan böyle özellikle Devlet Topluluklarımızın var olduğu diğer illerimizin müzik ve müzikal gösteri etkinlikleri takvimlerini de yayınlamaya başlıyoruz; umarız okurlarımız için yararlı bir yenilik olacaktır. Bu yılın ilk sayısı aracılığıyla bizler de sizler için sanatın mutluluk katan değerleri ile zenginleşmiş bir yeni yıl arzumuzu samimiyetle iletiyoruz… Saygılarımızla…

Dosya Yayın Grubu

muzikdosyasi.sca@gmail.com

01/5



AYIN MÜZİK ETKİNLİKLERİ (ANKARA) Tarih

Saat

Program

Etkinlik

Yer

04.01.2013

20:00

Djelo Jusic “Srebrenica Cehennemi Oratoryosu”

CSO Konseri Şef : Erol Erdinç

MEB Şura Salonu

07.01.2013

20:00

Arda Boyları

Modern Dans

Opera Sahnesi

08.01.2013

20:00

Bir Tenor Aranıyor

Müzikal Komedi

Operet Sahnesi

09.01.2013

20:00

Karyağdı Hatun

Opera

Opera Sahnesi

10.01.2013 11.01.2013

20:00

A.Corelli, L.Leo, A.Scarlatti; 1. Konçerto, A.Vivaldi; Lavta, yaylılar ve sürekli bas için Re Majör konçerto; Konçerto “Alla Rustica” RV 151, G.P.Telemann; Blok Flüt, Barok Çello, Lavta, Yaylılar ve Sürekli Bas için la minör Konçerto

Barok Konseri Şef: Raoul Gruneis , Solist: Mauris Steger “ blok Flut”, Denielle Caminiti “Lavta”, Mauro Valli “Barok Çello”

CSO Konser Salonu

12.01.2013

20:00

Macbeth

Opera

Opera Sahnesi

13.01.2013

11:00

Sihirli Dünya

Çocuk Müzikali

Leyla Gencer Sahnesi

13.01.2013

14:00

Seslerle Anadolu

Müzikli Gösteri

Operet Sahnesi

13.01.2013

15:00

Uyuyan Güzel (Sezon Sonu Temsili)

Çocuk Müzikali

Leyla Gencer Sahnesi

14.01.2013

20:00

Amazonlar

Bale

Opera Sahnesi

15.01.2013

20:00

R.Schuman Lied Gecesi

Konser

Operet Sahnesi

16.01.2013

20:00

Arda Boyları

Modern Dans

Opera Sahnesi

17.01.2013

20:00

Amazonlar (Sezon Sonu Temsili)

Bale

Opera Sahnesi

17.01.2013 18.01.2013

20:00

Carll Orff “Carmina Burana” Şef: Antonin Pirolli,Solistler : Görkem Ezgi Yıldırım‘’Soprano’’, Damian Ganclarski’’Kontra Tenor’’ Erapl Kıyıcı ‘Bariton’

Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Çok Sesli Korosu ve Çocuk Korosu, Koro Şefi: Cem’i Can Deliorman Çocuk Korosu Şefi: Ahter Destan

CSO Konser Salonu

19.01.2013

14:00

Macbeth

Opera

Opera Sahnesi

20.01.2013

11:00

Sihirli Dünya

Çocuk Müzikali

Leyla Gencer Sahnesi

20.01.2013

14:00

Bir Tenor Aranıyor

Müzikal Komedi

Operet Sahnesi

21.01.2013

20:00

BDT - Töre

Dans Tiyatrosu

Opera Sahnesi

22.01.2013

20:00

G.Verdi ile Aşk

Konser

24.01.2013 25.01.2013

20:00

Sergei Prokofiev “3. Piyano Konçertosu Do Majör Op. 26” Alexi Machavariani “ 2. Senfoni”

Alexi Matchavariani’nin 100. Doğum Yıl Dönümü Şef: Vachtang Matchavariani Solist: Katia Skanavi“Piyano”

CSO Konser Salonu

26.01.2013

20:00

R. Wagner “Tristan ve Isolde: Prelüt” L. van Beethoven “Piyano Konçertosu No.3”, Do minör, Op.37 L. van Beethoven “Senfoni No.4, Si bemol majör”, Op.60

Konser Şef : Işın Metin, Piyano : H.J. Lim

Bilkent Ankara Konser Salonu

31.01.201301.02.2013

20:00

Felix Mendelssohn “Fingal Mağaraları” Felix Mendelssohn “Keman Konçertosu mi minör op.64 Modest Mussorgsky “ Bir Sergiden Tablolar”

Tataristan Haftası Şef : Nikolai Alexiev Solist : Ilian Garnetz “Keman”

CSO Konser Salonu

01/7


ANTALYA DEVLET OPERASI OCAK AYI PROGRAMI 08.01.2013 Salı

20:00

WEST SIDE STORY

MÜZİKAL

09.01.2013 Çarşamba

14:00

HAYDİ ÇOCUKLAR OPERAYA

ÇOCUK OPERASI

10.01.2013 Perşembe

20:00

WEST SIDE STORY

MÜZİKAL

12.01.2013 Cumartesi

20:00

MEDEA

OPERA

14.01.2013 Pazartesi

20:00

TÜRKÜYEM

MÜZİKLİ OYUN

15.01.2013 Salı

20:00

MEDEA

OPERA

17.01.2013 Perşembe

20:00

DON KİŞOT

BALE

19.01.2013 Cumartesi

16:00

DON KİŞOT

BALE

İSTANBUL DEVLET OPERA ve BALESİ OCAK AYI PROGRAMI

08.01.2013 Salı

20:00

GENÇ WERTHER’İN ACILARI

BALE

09.01.2013 Çarşamba

20:00

G.VERDI KONSERİ

KONSER

10.01.2013 Perşembe

20:00

GENÇ WERTHER’İN ACILARI

BALE

11.01.2013 Cuma

20:00

G.VERDI KONSERİ

KONSER

12.01.2013 Cumartesi

16:00

GENÇ WERTHER’İN ACILARI

BALE

13.01.2013 Pazar

13:00

FINDIKKIRAN

ÇOCUK BALESİ

15.01.2013 Salı

20:00

ERGİME

MODERN DANS

16.01.2013 Çarşamba

20:00

ARIADNE NAKSOS’TA

OPERA

17.01.2013 Perşembe

20:00

ARIADNE NAKSOS’TA

OPERA

18.01.2013 Cuma

20:00

ARIADNE NAKSOS’TA

OPERA

19.01.2013 Cumartesi

16:00

ARIADNE NAKSOS’TA

OPERA

20.01.2013 Pazar

13:00

FINDIKKIRAN

ÇOCUK BALESİ

01/8


İZMİR DEVLET OPERASI OCAK AYI PROGRAMI 08.01.2013 Salı

20:00

KAMELYALI KADIN (Sezonun Son Temsili.)

BALE

15.01.2013 Salı

20:00

MUHTEŞEM SÜLEYMAN

SAHNE KANTATI

17.01.2013 Perşembe

20:00

ÇAKIRCALI EFE

DANS TİYATROSU

19.01.2013 Cumartesi

20:00

MUHTEŞEM SÜLEYMAN

SAHNE KANTATI

21.01.2013 Pazartesi

20:00

MUHTEŞEM SÜLEYMAN

SAHNE KANTATI

MERSİN DEVLET OPERASI OCAK AYI PROGRAMI 08.01.2013 Salı

20:00

ZORBA

BALE

12.01.2013 Cumartesi

14:00

KELOĞLAN’IN SIRRI

ÇOCUK MÜZİKALİ

15.01.2013 Salı

20:00

HURREM SULTAN

BALE

17.01.2013 Perşembe

10:30

KELOĞLAN’IN SIRRI

ÇOCUK MÜZİKALİ

22.01.2013 Salı

20:00

AŞK-I MEMNU

OPERA

SAMSUN DEVLET OPERASI OCAK AYI PROGRAMI 12.01.2013 Cumartesi

20:00

ÜÇ SİLAHŞÖRLER

BALE

14.01.2013 Pazartesi

20:00

BAROK KONSERİ

KONSER

21.01.2013 Pazartesi

20:00

BİR TENOR ARANIYOR

MÜZİKAL KOMEDİ

01/9


BURSA BÖLGE DEVLET SENFONİ ORKESTRASI PROGRAMI 4 OCAK 2013 YER: ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ MERİNOS SAAT: 20.00 ŞEF: Oğuzhan BALCI SOLİST: Cihat AŞKIN “Keman”

PROGRAM: Oğuzhan Balcı “Keman Konçertosu” A. Borodin “Poloveç Dansları” R. Korsakov “İspanyol Kapriçyosu”

10 OCAK 2013 YER: ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ MERİNOS SAAT: 20.00 ŞEF: İnci ÖZDİL

PROGRAM: Mesruh Savaş “Sagu (Ağıt)Tüm Şehitlerimizin Anısına” L.v. Beethoven “Senfoni No.7”

17 OCAK 2013 YER: ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ MERİNOS SAAT: 20.00 ŞEF: Naci ÖZGÜÇ SOLİSTLER: Rufat HASANOV “Tar”

PROGRAM: Hasan Rzayev “Çahargah Rapsodisi” Süleyman Elesgerov “Shalaxo” Fikret Amirov “Orgiya” Vasıf Adıgüzelov “Qerenfil” Vittorio Monti”Chardash” Süleyman Elesgerov “Regstakkato” J. Brahms “Senfoni No.1”

24 OCAK 2013 YER: ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ MERİNOS SAAT: 20.00 ŞEF: Raul GRUNEIS SOLİST: Esra PEHLİVANLI “Viyola”

PROGRAM: W. Walton “Viyola Konçertosu” R. Strauss “Death and Transfiguration (Ölüm ve Tecellisi)”

26 OCAK 2013 YER: BURHANİYE SAAT: 20.00 ŞEF: İnci ÖZDİL

PROGRAM: Turgay Erdener “Afife”

26 OCAK 2013 YER: BURHANİYE SAAT: 20.00 ŞEF: İnci ÖZDİL

PROGRAM: Turgay Erdener “Afife”

31 OCAK 2013 YER: ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ MERİNOS SAAT: 20.00 ŞEF: Antonio PIROLLI SOLİSTLER: Deniz İSPİR “Keman”, Merve KOCABEYLER “Arp”

PROGRAM: H. Vieuxtemp “Keman Konçertosu No.5” Reinhold Gliere “Arp Konçertosu” W.A. Mozart “Senfoni No.35 , HAFFNER”

01/10


İSTANBUL DEVLET SENFONİ ORKESTRASI OCAK AYI PROGRAMI 11 Ocak 2013 YER : LÜTFİ KIRDAR ULUSLARARASI KONGRE VE SERGİ SARAYI SAAT : 20:00 ŞEF : ANTONIO PIROLLI SOLİST : DENNIS PARKER (CELLO) 18 Ocak 2013 YER : FULYA SANAT MERKEZİ SAAT : 20:00 ŞEF : ALPASLAN ERTÜNGEALP SOLİST : TAHİR AYDOĞDU (KANUN) 19 Ocak 2013 YER : CENNET KÜLTÜR VE SANAT MERKEZİ SAAT : 20:00 ŞEF : ALPASLAN ERTÜNGEALP SOLİST : TAHİR AYDOĞDU (KANUN)

PROGRAM W. B. MARX “ÇELLO KONÇERTOSU “ A. DVORAK “SENFONİ NO.9” (YENİ DÜNYA’DAN)

PROGRAM M. MUSSORGSKY “ÇIPLAK DAĞDA BİR GECE” F. ALNAR “ KANUN KONÇERTOSU “ A. BORODIN “SENFONİ NO.2 “ PROGRAM M. MUSSORGSKY “ ÇIPLAK DAĞDA BİR GECE “ F. ALNAR “KANUN KONÇERTOSU “ A. BORODIN “SENFONİ NO.2”

İZMİR DEVLET SENFONİ ORKESTRASI OCAK AYI PROGRAMI 11 Ocak 2013 20:30 YER : AHMED ADNAN SAYGUN SANAT MERKEZİ ŞEF : Alun FRANCIS SOLİSTLER : Mihaela MARTIN (Keman) Frans Helmerson (Viyolonsel)

01/11

Program J.Brahms İkili konçerto P.I.ÇAYKOVSKİ Senfoni NO:6 (Pathetique)


VAKIFTAN HABERLER/ DUYURULAR VH 01/01

ÖNEMLİ DUYURU

MÜZİK DOSYASI ELEKTRONİK ORTAMDA DEĞERLİ MÜZİK DOSYASI OKURLARI Daha önce de ilan edildiği üzere, Sevda-Cenap And Müzik Vakfı’nın aylık Müzik Dosyası’na, Ocak 2011 tarihinden bu yana elektronik ortamda, Vakfımızın web sitesinden de (www.andmuzikvakfi.com) ulaşılabilmektedir. Bunun yanı sıra, Müzik Dosyası, basılı olarak çok sayıda adrese gönderilmekteydi. Bundan sonra da bu dosyayı, hem elektronik ortamda hem de basılı olarak yayımlamayı sürdüreceğiz. Ancak çevresel endişelerle kâğıt kullanımı ve posta giderlerini sınırlandırmak için, BASILI YAYINIMIZ, SADECE, BU YÖNDEKİ TALEBİNİ VAKFIMIZA İLETENLERE POSTAYLA GÖNDERİLMEKTEDİR.

Gerekli durumlarda adreslerini de güncelleyerek, telefon, mektup, e-posta ya da fax ile SCAMV sekreteryasına bilgi vermelerini özellikle rica ederiz.

Telefon 0312 427 08 55 / 11-12 Fax 0312 467 31 59 E-Mail info@andmuzikvakfi.com

01/12


VH 01/02

Sevda-Cenap And Müzik Vakfı Ulusal Beste Yarışması Şartnamesi 1. Amaç: Sevda-Cenap And Müzik Vakfı’nın kuruluşunun 40. ve Uluslararası Ankara Müzik Festivali’nin 30. yıldönümü kutlamak, Türk beste dağarına yeni orkestra yapıtları kazandırmak amacıyla bir ulusal beste yarışması düzenlenmiştir. 2. Yapıtlarda Aranacak Özellikler a) Yapıtlar, yarışmanın amacına uygun, Vakıf ile festivalin yıldönümlerine yakışır nitelikte olmalıdır. b) Yarışmaya gönderilecek yapıt, üçlü orkestrayı geçmemek koşuluyla klasik senfonik orkestra kadrosu için bestelenmiş olmalıdır. Yapıtta vokal ve koro kullanılmayacaktır. c) Yapıtın süresi en az 12 dakika olmalı, 20 dakikayı geçmemelidir. 3. Katılma Koşulları a) Yarışmaya her yaşta T.C. vatandaşları katılabilir. Ancak, Seçici Kurul üyeleri ile SCAMV Yönetim ve Danışma Kurulları üyeleri yarışmaya katılamazlar. b) Yarışmaya katılacak yapıt, daha önce seslendirilmemiş, başka bir yarışmaya sunulmamış, ödül kazanmamış, telif hakları satılmamış ve kimseye devredilmemiş olmalıdır. c) Besteci, yarışmaya birden çok yapıtla katılabilir. d) Dereceye giren ve özendirme ödülü kazanan yapıtların CD, kaset, video-CD ve DVD yapma hakları Sevda-Cenap And Müzik Vakfı’na ait olacaktır. Ödüllendirilen yapıtların şef partitürü ve çalgı partileri SCAMV tarafından çoğaltılarak ilgili kuruluşlara dağıtılacaktır.

01/13


VH 01/03

e) Besteciler, ödül kazanan yapıtların herhangi bir orkestra tarafından seslendirilmesi sırasında, program kitapçığı ve notlarında yapıt adının yanısıra, yapıtın bestelenme amacı ve kazandığı bu ödülün belirtilmesini sağlamayı kabul ederler. f ) Yarışmanın katılımcıları (yapıt sahipleri) bu şartnamedeki hükümleri bütünüyle kabul etmiş sayılırlar. 4. Yapıtların Teslimi a) Katılımcılar, yapıtın bilgisayarla yazılmış orkestra partisyonunu, A4 ya da A3 ebadında 6 nüsha bilgisayar çıktısı olarak ciltli-spiralli biçimde; 6 nüsha CD kopyasıyla ve bilgisayarda dinlenebilir formatta midi seslendirme CD’siyle birlikte SEVDA CENAP AND MÜZİK VAKFI ULUSAL BESTE YARIŞMASI Tunalı Hilmi Caddesi No:114/ 43 06700-ANKARA adresine iadeli taahhütlü posta veya özel kargo ile gönderirler. Teslimat makbuz karşılığı elden de yapılabilir. b) Yapıt teslimiyle ilgili şartnamede aşağıda belirtilen koşullara uymayan yapıtlar, yarışma dışı bırakılırlar. c) Yarışmaya katılacak yapıtlar, 11 Ocak 2013 Perşembe günü saat 17.00’den önce PTT, özel kargo ya da elden Vakfa ulaşmış veya teslim edilmiş olmalıdır. Hangi nedenle olursa olsun belirtilen tarihten sonra ulaşacak yapıtlar değerlendirmeye alınmayacaktır. Teslimattaki olası gecikme ve kayıplardan SCAMV sorumlu tutulamaz. Katılımcılar, olası gönderi süresini dikkate almak zorundadır. d) Yarışmaya gönderilen partisyonlar üzerinde bestecinin kimliğini belirten ad, imza ve benzeri işaretler bulunmayacak, her yapıta besteci tarafından rakamlardan oluşturulacak beş haneli bir “rumuz” verilecektir. e) Teslimat zarfı üzerine, partisyonda birinci sayfanın sağ üst köşesine ve CD’nin üzerine sadece bu rumuz yazılacaktır. Yarışmaya birden çok yapıtla katılan besteciler her yapıt için başka bir rumuz kullanacaklardır. f ) Katılımcı besteci, her yapıtı için ayrı ve kapalı, üzerinde yapıtı için kullandığı rumuz ile SEVDA CENAP AND MÜZİK VAKFI ULUSAL BESTE YARIŞMASI ibaresi yazılı bir “kimlik zarfı” düzenleyecektir. Standart mektup zarfı ebadındaki bu zarfın üzerinde, başkaca bir işaret ve yazı bulunmayacaktır. Zarfın içinde yapıtın rumuzu, bestecinin adı soyadı, doğum yeri ve yılı, özgeçmişi, adresi, banka hesap IBAN numarası, telefon ve e-posta adresini içeren bir belge ile bir adet portre fotoğrafı bulunacaktır. Ayrıca “kimlik zarfı”na, şartnamede belirtilen yarışma koşullarını aynen kabul ettiğini belirten, imzalı ve tarihli bir taahhütname konulacaktır. “Kimlik zarfı” kapağı yapıştırılmış olarak, teslimat zarfının içine birleştirilecektir.

01/14


VH 01/04

g) Dereceye giremeyen yapıtların kimlik zarfları açılmayacaktır. Sonuçların açıklanmasını izleyen iki ay içinde bu zarflar sahipleri veya temsilcileri tarafından, daha önce Vakıftan verilen alındı belgesi ibraz edilerek ve seçilen rumuz belirtilerek geri alınabilir. İki aylık sürede geri alınmayan katılımcı zarflarından SCAMV sorumlu değildir. 5. Seçici Kurul : a) Başkan ve üyeler: İlhan Usmanbaş (Besteci –- Jüri Başkanı) Gürer Aykal (Şef - SCAMV Danışma Kurulu Başkanı) Yalçın Tura (Besteci) Rengim Gökmen (Orkestra Şefi- SCAMV Danışma Kurulu Başkan V. ) Bujor Hoinic (Besteci-Orkestra Şefi ) Turgay Erdener (Besteci) Hasan Uçarsu (Besteci ) Özkan Manav (Besteci) Işın Metin (Orkestra Şefi ) b) Yarışma Sekreteryası Yarışma ve Seçici Kurul toplantısıyla ilgili çalışmalar, SCAMV Sekreteryası tarafından yürütülür. c) Seçici Kurul Çalışmaları Yarışmaya katılan yapıtlar, önceden incelemeleri için jüri üyelerine ulaştırılacak, jürinin değerlendirme toplantısı 2013 yılı Şubat ayında SCAMV tarafından belirlenecek günde Ankara’da yapılacaktır. Şartnameye biçimsel olarak uygunluk ölçütünü yerine getiren yapıtlar, jüri tarafından amaca ve geçerli kompozisyon tekniklerine uygunluk, özgünlük, biçim, müzikal ve söylem tutarlılığı gibi ölçütler üzerinden ilk değerlendirmeye tabi tutulur. Seçici Kurul üyelerinden mazeret bildirerek değerlendirme toplantısına katılamayacağını beyan eden olursa, en iyi bulduğu ilk beş yapıtın rumuzlarını yazılı olarak SCAMV’na, jüri toplantısı günü elde olacak biçimde göndermesi beklenir. Her üye, en iyi bulduğu beş yapıtı 20 tam puan sistemine göre verdiği puanlarla “rumuz”larına göre belirler. En fazla puan toplamış beş yapıt finale kalmış kabul edilir. Finale kalan bu yapıtlar, seçici kurul tarafından yeniden değerlendirmeye tabi tutularak yarışmada ilk üç dereceye giren ve özendirme ödülü alan yapıtlar belirlenir. Dereceye giren ve seslendirilmeye değer görülen beş yapıta ait kimlik zarfları, rumuzlarına göre Yarışma Sekreteryası tarafından seçici kurul üyeleri önünde açılarak, sonuç tutanaklara geçirilir.

01/15


VH 01/05

Sevda-Cenap And Müzik Vakfı’nın kuruluşunun 40. ve Uluslararası Ankara Müzik Festivali’nin 30. yılını kutlamak, Türk beste dağarına yeni orkestra yapıtları kazandırmak amacıyla düzenlediğimiz ve son başvuru tarihi 11 Ocak 2013 olan SCAMV 1. Ulusal Beste Yarışması’nın ödüller bölümünde, programlama gereği zorunlu bir değişiklik yapılmıştır. Yarışmada, ilk üç dereceyi paylaşan yapıtlar, 30. Uluslararası Ankara Müzik Festivali çerçevesinde düzenlenecek özel bir konserde seslendirilecektir. Buna göre şartnamenin “Ödüller” maddesi şu şekilde yeniden düzenlenmiştir: 6. Ödüller: 1. Ödülü: 12.000 TL ( 30. Uluslararası Müzik Festivali açılış konserinde seslendirme) 2. Ödülü : 10.000 TL ( 30. Uluslararası Müzik Festivali kapanış konserinde seslendirme) 3. Ödülü : 8.000 TL ( 30. Uluslararası Müzik Festivali kapanış konserinde seslendirme) Özendirme Ödülü: 5.000 TL (Seslendirilmesi SCAMV tarafından sağlanacaktır) Özendirme Ödülü: 5.000 TL (Seslendirilmesi SCAMV tarafından sağlanacaktır) 7. Sonucun Duyurulması: Yarışmanın sonucu SCAMV tarafından Seçici Kurul toplantısının tamamlanmasının ertesinde bir basın bülteniyle açıklanır. Sonuçlar Vakfın web sitesine de yerleştirilerek duyurulur.

01/16


VH 01/06 MusMA-5 Programı için Genç Bestecilere Çağrı Avrupa Festivaller Birliği bünyesi içinde, on değişik ülkeden on festival tarafından yürütülen MusMA (Music Masters on Air) projesinin şimdiye kadar üç etkinliği yapılmış, dördüncüsü ise 2013-2014 yılları için programlanmıştır. Bu güne kadar gerçekleşen ilk üç etkinliğin bestecileri, Salih Can Özer, Fazlı Orhun Orhon ve Onur Türkmen’dir. 2013-2014 yılında gerçekleşecek MusMA IV’ün bestecisi ise Yiğit Aydındır. Şu anda 5. faaliyet yılının hazırlıkları başlamıştır. 1 Mayıs 2014-30 Nisan 2015 döneminde gerçekleşecek MusMA V programı için bir besteciye “Su” teması çerçevesinden bir klasik nefesli beşli (flüt, obua, klarinet, fagot, korno) için 10 dakikalık bir eser siparişi verilecektir. Seçilecek bestecinin, besteleyeceği eser için, imzalanacak sözleşmeyle belirlenecek bir ücret ödenecektir. Bu eser ayrıca Uluslararası Ankara Müzik Festivali’yle, dört Avrupa festivalinde yerel topluluklarca seslendirilecek, bunun dışında EBU kanalıyla dünyaya yayılacaktır. Aday Belirleme ve Seçim usulü : Bestecinin Türkiye’de yaşıyor; 1 Ocak 1979 tarihinden sonra doğmuş ve ayrıca uluslararası bir atölye çalışmasına etkin olarak katılabilecek ve mesleki konularda bir tartışmayı rahatça sürdürebilecek ölçüde İngilizce biliyor olması gerekmektedir. Bu şartlara haiz bestecilerden istekli olanların, ayrıntılı İngilizce ve Türkçe öz geçmişlerini, önceki eserlerinden kaydedilmiş olanlarının kopyalarıyla birlikte, “MUSMA V Adayı” referansıyla, 15 Ocak 2013 tarihine kadar elden veya postayla Sevda-Cenap And Müzik Vakfı sekretaryasına iletmeleri gereklidir. Adayların dosyaları, SCAMV tarafından, oluşturulacak bir kurul tarafından değerlendirilerek aralarından biri, MusMA V.’in bestecisi olarak belirlenecektir. Seçilecek besteci 2013 Şubat’ında ilan edilecektir. Belirlenen bestecinin eserini, sözleşmenin imzalanmasından sonra 2014 yılı Şubat ayına kadar teslim etmesi ve 2014 yılı içinde (Nisan-Mayıs-Haziran aylarında) Ankara’da yapılacak iki veya üç günlük bir uluslararası atölye çalışmasına katılmayı kabul etmesi gereklidir. 01/17


VH 01/07 SEMPOZYUM - Geleceğin Profesyonel Müzikçileri “Yetiştirme Modelleri ve Programları” Yurdumuzda profesyonel müzikçi yetiştirmek amacıyla kurulan kurumların dününü “Darül Elhan’a, Muzıka-ı Humayun’a, hatta daha da gerilere götürebiliriz. Cumhuriyet’in hemen ilk yıllarında başlatılan “müzik devrimi” girişimi profesyonel müzikçi yetiştirme ve bu alanın çeşitli mesleklere hazırlama modelini 1936’da öğretime başlayan ve kurumlaşan Ankara Devlet Konservatuvarı (ADK) oluşturdu. Bu model sonraki yıllarda açılan diğer batı sanat müziği ve Türk müziği konservatuvarları ile yurt yüzeyine yayıldı, daha geniş bir uygulama alanı buldu. Böylece ADK modeli nicelik yönünden büyüse ve çeşitlense bile, nitelik yönünden pek fazla değişikliğe uğramadan 20. yy boyunca yaşamını sürdürdü, bugüne kadar da halâ sürdürüyor. 1980’li yılların başlarında konservatuvarların üniversitelerin bünyesine taşınması da bu kurumlara özde pek fazla bir değişim getirmedi. Oysa bugün yaşanan “küreselleşme”, “bilişim devrimi” gibi olgular; hem bireyi, hem toplumu, kısacası üzerinde yaşadığımız yerküreyi değiştirmeyi, yeniden biçimlendirmeyi hedefliyor ve bu hedefe ulaşma yolunda oldukça da ilerlendi. Müzik sanatının bu değişimden etkilenmemesi olanaksız. Ama konservatuvarlarımız, bu değişim ve yeniden biçimlenişi henüz içselleştirmiş görünmüyor. Bir müzik öğrencisinin, okulunun ilân panosuna astığı şu yakınma cümleleri bize de çok tanıdık gelmiyor mu? Bugünü yaşayan bizler; önceki günün okullarında, dünün öğretmenleriyle yarının görevlerine hazırlanıyoruz! Bugün artık profesyonel müzikçi yetiştiren kurumlarımız için yeni modeller tasarlama, yeni programlar geliştirme zorunlu hale gelmedi mi? Müzikte yaşanan popülerleşme, elektronikleşme süreçleri yeni bir eğitim modeli anlayışını da birlikte getirmeyecek mi? Bu yeni modeller ve programlar neler olabilir. Bugünün ve yarının profesyonel müzikçilerini yetiştirecek eğitim kurumları nasıl biçimlenmeli, nasıl yapılanmalı. Sempozyumumuz gelecek için tasarımlar içeren bildiriler bekliyor. Türkiye ve yurt dışından davet edilen alan uzmanlarının sunumları ve sizlerden gelecek bildirilerle bu önemli konuya katkıda bulunmayı amaçlıyor ve konu hakkında düşünen herkesi sempozyuma katılmaya çağırıyoruz.

01/18


VH 01/08

Katılım takvimi aşağıda verilmiştir: 1. Bildiriler sempozyumda sunulacak ve sempozyum kitabında yayınlanacaktır. 2. Bildiriler 12 puntoluk yazı - iki satır aralık ile 12 sayfayı aşmayacak, normal okuma temposu ile 20 dakikayı geçmeyecektir. 3. Tam bildiri metinleri değerlendirmeye dahil edilmeyecektir. SCA MÜZİK VAKFI Tunalı Hilmi Cad. 114/43 06700 Kavaklıdere/Ankara 4. Kabul ya da reddedilen özet bildiri sahiplerine sonuç 28 Şubat 2013 Perşembe gününe kadar bildirilmiş olacaktır. Bu bildirimde bildirilerin sempozyumdaki sırası da belirtilecektir. 5. Sempozyum 14 Mart 2013 Perşembe günü saat 10:00’da açılacak ve 1 gün sürecektir. 6. Sempozyum yeri ve adresi; Başkent Üniversitesi Bağlıca Kampusü Prof. Dr. İhsan Doğramacı Konferans Salonu Eskişehir Yolu 20. Km. Ankara SEMPOZYUM KURULU Yrd. Doç. Dr. Erdoğan Okyay (Sempozyum Genel Sekreteri) Prof. Dr. Ömer Bozkurt (Üye) Prof. Ertuğrul Bayraktarkatal (Üye) Dr. İsmail Lütfü Erol (Üye)

01/19


VH 01/09

HİLTON’DA GÜMÜŞ MADALYA TÖRENİ Sevda-Cenap And Müzik Vakfı kuruluşundan bu yana evrensel müziğin yayılması ve benimsenmesini görev edinmiş ve hala çalışmalarını bu yönde sürdürmektedir. Bunlardan bir tanesi de Uluslararası Ankara Müzik Festivali, 30. yaşına girmeye hazırlanan Festival için çalışmalar hala devam etmekte. Uluslararası Ankara Müzik Festivaline katkı sağlayan kişi ve kuruluşlara ise Onur Ödülü Gümüş Madalya ile bir anlamda teşekkür edildi. 19 Aralık 2012, Çarşamba günü saat 19.30’da Ankara Hilton Otelinde düzenlenen törende plaket ve üstün katkı ödüllerini Kültür ve Turizm Bakanı sayın Ertuğrul Günay takdim etti. Ayrıca tören için festivalle ilgili özel bir multivizyon gösterisi izlendi. Üstün Katkı Ödülünü alanlar: And T.T.S.A.Ş., Aydıner İnşaat A.Ş., Bilkent Üniversitesi, Kavaklıdere Şirketler Grubu, Sabancı Vakfı, Tepe İnşaat Sanayi A.Ş., The Boeing Company. Onur Ödülü Gümüş Madalya alanlar: Alman Kültür Merkezi, Andante, Arkadaş Kültür Sanat, Başkent Üniversitesi, Bektaşlar Tur. Tic. Nak. A.Ş., Fransız Kültür Merkezi, Hacettepe Üniversitesi, Hollanda Büyükelçiliği, İspanya Büyükelçiliği, İtalya Kültür Merkezi, Laleli Zeytinyağları, Mercedes Benz Türk, NCY Mali Müşavirlik, Radyo Bilkent, Radyo ODTÜ, Sabancı Vakfı, Tepe İnşaat Sanayi A.Ş. (isimler alfabetik listelenmiştir)

01/20


VH 01/10

01/21


DUYURULAR D 01/01 MÜZED Basın Açıklaması (Eğitim/Kültür/Sanat)

• EDUARD ZUCKMAYER’E ÖLÜMÜNÜN 4O. YILINDA “CUMHURİYET MÜZİK EĞİTİMİNE HİZMET ÖDÜLÜ” • MÜZED 2012 MÜZİK EĞİTİMİNE HİZMET ÖDÜLLERİ PROF. EDUARD ZUCKMAYER* PROF. NİMET KARATEKİN PROF. SADETTİN ÜNAL’A VERİLECEK 17.12.2012 MÜZED 2012 Müzik Eğitimine Hizmet Ödülü verilecek müzik eğitimcileri belli oldu. Genel Merkezi Ankara’da bulunan Müzik Eğitimcileri Derneği (MÜZED) Yönetim Kurulu toplantısında belirlenen seçici kurul üyeleri, derneğe ulaşan tüm önerileri dikkate alarak 2012 yılı Müzik Eğitimine Hizmet Ödülleri seçimini yaptı. Seçici Kurul, MÜZED 2012 Müzik Eğitimine Hizmet Ödüllerinin aşağıdaki müzik eğitimcilerine/ sanatçılarına verilmesini kararlaştırdı: 1. Prof. Eduard ZUCKMAYER (1890- 1972)*, müzik eğitimcisi, orkestra şefi, piyanist, besteci. Zuckmayer, doğduğu ve yetiştiği ülke olan Almanya’dan “ikinci vatanım” dediği Türkiye’ye 1936 yılında geldi. 1972 yılında vefatına kadar başta Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü olmak üzere müzik eğitimi kurumlarımızda eğitim, uygulama, yönetim, eğitim müziği dağarcığının geliştirilmesi, kurumsallaşma vb. alanlarda çok önemli hizmetleri oldu. Prof. Eduard Zuckmayer’e ölümünün 40. yılında MÜZED tarafından “Cumhuriyet Müzik Eğitimine Hizmet Ödülü” verilecek. 2. Prof. Nimet KARATEKİN (1921), Müzik eğitimcisi, piyanist, Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı emekli öğretim üyesi. Müzik eğitimine Musıki Muallim Mektebinde başlayan Prof. Karatekin, Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümünü ve Ankara Devlet Konservatuvarını bitirdi. Prof. Nimet Karatekin, ülkemizde piyano sanatında, orkestra şefliği dalında ve diğer alanlarda ünlenen pek çok müzikçinin öğretmenidir. 3. Prof. Sadettin ÜNAL (1937), Müzik eğitimcisi, keman sanatçısı, eğitim yöneticisi, eğitim müziği çalgı öğretim metodu (blokflüt) yazarı. Müzik çalışmalarına Gönen Köy Enstitüsünde öğrencilik yıllarında başladı. İstanbul İlköğretmen Okulu Müzik Seminerini, Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümünü, Roma Konservatuvarı Mezuniyet Sonrası Programı Keman Bölümünü bitirdi. Uzun yıllar Gazi Eğitim

01/22


D 01/02

Enstitüsünde (sonradan GÜ Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü) eğitimci, yönetici olarak görev yaptı. Blokflüt eğitimi alanında geliştirdiği metotlar yaygın biçimde okutuldu. TRT Çocuk Korosunun kuruluşunda, yönetiminde, Kültür Bakanlığı Çocuk Korosunda uzun yıllar görev yaptı. MÜZED 2012 Müzik Eğitimine Hizmet Ödülleri töreni, 20 Aralık 2012 Perşembe günü Saat 17.30- 19.30 arasında Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Konser Salonunda yapılacak. Törende Şef Musa GÖÇMEN yönetimindeki MÜZED Türkiye Müzik Öğretmenleri Orkestrası ve Ses Ver Sus Korosu ile birlikte; Çiğdem Aytepe yönetimindeki GÜ Gazi Eğitim Fakültesi GSE Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Lisans 4. Sınıflar Öğrenci Korosu birer dinleti gerçekleştirecek. Müzik Eğitimine Hizmet Ödülleri, genel merkezi Ankara’da bulunan Müzik Eğitimcileri Derneği (MÜZED) tarafından müzik eğitiminin çeşitli alanlarında çok önemli hizmeti olan kişilere olan vefa duygusunun bir gereği olarak 2002’den bu yana verilmektedir. *Şu anda hayatta olmayan müzik eğitimcisi Eduard Zuckmayer’in “Cumhuriyet Müzik Eğitimine Hizmet Ödülü” plaketi, uzun yıllar görev yaptığı GÜ Gazi Eğitim Fakültesi GSE Bölümü Müzik Anabilim Dalı Başkanlığına verilecektir.

Refik SAYDAM Müzik Eğitimcileri Derneği (MÜZED) Genel Başkanı

MÜZED Müzik Eğitimcileri Derneği Genel Merkezi Music Educators National Association (Turkey) Meşrutiyet Caddesi Hatay Sokak Doğançay Apt. No: 5/10 Kızılay-ANKARA Tel ve faks: 0312.419 03 98 E-posta: bilgi@muzed.org.tr

01/23


D 01/03

ÖZEL SEVDA – CENAP AND MÜZİK KURSU KAYITLARI DEVAM ETMEKTEDİR!

ENSTRUMANLAR ÇELLO GİTAR KEMAN PİYANO YAN FLÜT

DİĞER KURSLAR SOLFEJ ORFF ÇOCUK KOROSU KADINLAR KOROSU

Adres : Tunalı Hilmi Cad. 114 / 48 – 49 Kavaklıdere (Kuğulu Pasajı Karşısı) Tel: 466 44 27 / 427 08 55

01/24


JMI Haberleri 01/01

Özel Sevda-Cenap And Müzik Kursu JMI Ankara Çocuk Korosu Yeni Yıl Konseri Gerçekleşti

JMI Ankara Çocuk Korosu Yeni Yıl Konseri 29 Aralık 2012’de gerçekleşti.

Şef: Fatma Bildiren Piyano Eşlik: Günay Hüseynova Koro üyeleri; Açelya Beyazıt, Ayza Kayabaşı, Çağla Kıcır, Deniz Rengin, Derin Ertürer, Dilan Kavak, Dora Özkara, Eda Ertürk, Emine Küçük, İlhan Kıvrıç, Lara Kaya, Melisa Demirel, Nisan Demiray, Tan Kayabaşı, Zeynep Kerimoğlu.

Yer: Tunalı Hilmi Caddesi 114 / 48 Kavaklıdere

01/25


MÜZİKSEVERİN KÖŞESİ MK 01/01 BOHUSLAV MARTINU’NUN ÇAĞDAŞ BESTECİLİK ANLAYIŞI

Koray ILGAR

20. yüzyılın en üretken ve çok yönlü bestecilerinden birisi olan Çek müzikçi Bohuslav Martinu (Çek: Bohuslav Martinů / İng.-Tr: Bohuslav Martinu, 1890-1959), eserlerinde daha çok imgelemeye ağırlık vermiştir. Janacek’ten sonra, 20. yüzyılın en değerli bestecilerin birisi olarak kabul edilmiştir. Martinu’nun müziğinin büyük bir kısmı, yetişkinlik çağı döneminde uzun süre ayrı kaldığı anavatanının imgelemi, kişisel arzuları ya da geçmiş yıllarıyla ilgilidir. Anılarının ve pişmanlıklarının katmanları, bestecinin 30’lu yaşları sırasında yazdığı ilk olgunluk dönemi eserlerinin keskinliğinin ve inatçılığının üzerini örtmüştür. Martinu yaşamının ilk 12 yılını babasının zangoç ve yangın gözcüsü olarak çalıştığı bir kilisenin kulesinde ailesiyle birlikte geçirmiştir. Bestecinin 1906-10 yılları arasında Prag Konservatuvarı’nda sürdürdüğü öğrenimi, iflâh olmaz umursamazlığı yüzünden okuldan ihraç edilmesiyle sona erdi. Martinu Savaş yıllarını Policka’da öğretmenlik ve bestecilik yaparak geçirdi. Okuldan bir arkadaşının aracılığıyla, 1918’den itibaren bir sonraki yıl Paris’e ilk ziyaretini yaptığı Çek Filarmoni Orkestrası ile birlikte çalmaya başladı. 1922 yılında bir İngiliz madrigal topluluğuyla verilen bir konser, Martinu’nun üzerinde çokseslilik ülküsüne yönelik kalıcı bir izlenimi bıraktı ve böylelikle Josef Suk’un bestecilik derslerine

katılmak üzere konservatuvara geri döndü. Ancak babasının 1923 yılındaki ölümü, besteciyi Paris’in çekiciliğine sürükledi ve Albert Roussel’le çalışmak üzere oraya yerleşti. Yazınsal gerçeküstücülüğün besteciyi olağanüstü bir şekilde rüya gibi bir âleme götürdüğü gibi, Stravinski’nin müziği ve caz müziği de Martinu’yu etkilemiştir. Çek halk müziğiyle olan ilişkisini de sürdürmesine rağmen, besteci dramatik eserlerinin çoğunu Çekoslovakya için yazmıştır. Gönül ilişkilerine eğilimli olmasına karşın, 1931 yılında evlendi. Özellikle de en son operası olan H 253 Julietta’nın ( Julietta, 1937) kayıp kadın kahramanı rolünü oynamış olma ihtimali bulunan öğrencisi Viteszlava Kaprcilova’ya karşı yoğun duygular besliyordu. Ayrıca Kaprcilova, Martinu’nun gözünde 1939 yılında Alman Nazi İmparatorluğu’nun

01/26


MK 01/02

topraklarına katılan Çekoslovakya’nın somutlaştırılmış bir örneği de olabilir. Besteci Büyük Missa’sını (Field Mass) 1940’da Fransa’nın güneyine, oradan da 1941’in başlarında New York’a kaçmadan önce bağımsız Çek birlikleri için yazmıştır. Martinu, Amerika Birleşik Devletleri orkestraları için senfoniler ve Albert Einstein’ın kemanı içinde madrigal dörtlükleri bestelemiştir. Martinu savaş biter bitmez Çekoslovakya’ya geri dönüş planları yapmaya başlamış, ancak Prag’daki kuşku dolu siyasi ortamın 1946 yılındaki ciddi çöküşü ile bir öğrencisiyle yaşamaya başladığı yeni bir aşk macerası besteciyi ülkesine dönmekten alıkoymuştur. 1947 yılında Mannes School’da, 1948 yılında ise Princeton’da görev yapmıştır. Martinu 1952 yılında Avrupa’ya geri döndüğünde, Çekoslovakya’ya değil, parlak, çalkantılı ve güçlü bir karaktere sahip olan Altıncı Senfoni’sini bestelediği Paris’e yerleşti. Besteci daha sonra New York’a (1955-6), Roma’daki Amerikan Akademisi’ne (19567) ve uzun vadeli destekçisi olan Sacher’in onu bulduğu son durak olan İsviçre’ye yolculuk yapmadan önce Nice’e (1953-5) yerleşti. Martinu 20’li yaşlarının sonuna kadar sayı olarak fazla eser vermiş olmamasına rağmen, 20. yüzyıl standartlarına göre neredeyse bütün enstrümantal ve vokal türlerde müzik yazma becerisine sahip olan çok verimli bir besteci olmuştur. Martinu’nun başlıca besteleme öğretmenlerinin müzikleri, onun üzerinde

belirgin bir etki bırakmıştır. Suk izlenimci çalgılamanın kullanımı alanında, Roussel orkestra tınılarıyla ilgili ayrım becerisi konusunda Martinu’yu etkilemişlerdir. Besteci, Çek selefleri arasında bulunan Antonin Dvorak’a hayrandı. Ayrıca Martinu’nun eserlerinde Çek dilinin kuruluşu üzerindeki Janacek etkisi de belirgindir. Martinu’nun müziksel yaratıcılığını kati surette etkileyen ve ikisi de Çek olmayan çağdaş besteciler Claude Debussy ve Igor Stravinski olmuştur. Daha önceki bestecilerin varlığı, en sade ve özgün biçimiyle bestecinin H 117 String Quartet No.1 ‘The French’ (Birinci Yaylı Dörtlü, 1918) ile H 142 Half-Time (Devre Arası, 1924) adlı eserinin son bölümünde hissedilir. Bu başlıca armonik ve tınısal etkiler Martinu tarafından çabucak benimsenmiş olmalarına karşın, bestecinin H 343 Fantaisies Symphoniques-Symphony No.6 (Altıncı Senfoni, 1953) ile H 374 Nonet No.2 (İkinci Dokuzlu, 1959) gibi eserlerinde oldukça geç ortaya çıkabilmişlerdir. Caz müziği, 1920’li yılların ortaları ile 1930’lu yılların başlarında Martinu’nun müziği üzerinde büyük bir etkiye sahip olmuştur. Martinu’nun müziğinde yer alan Caz stilinin öğeleri, orkestra için bestelenmiş bir yapıt olan H 168 Le Jazz’da (Caz, 1928) Paul Whiteman’ın büyük bando tınısına öykünmesiyle birlikte, bestecinin H 162 Soldier and Dancer (Asker ve Dansçı, 1927), H 169 Les larmes du cocteau (Bıçağın Gözyaşları, 1928) ile H

01/27


MK 01/03

175 Les trois souhaits ou Les vicissitudes de la vie (Üç Dilek ya da Yaşamın Dönekliği, 1929) adlı operalarında; H 161 La revue de cuisine (Mutfak Gösterisi, 1927) adlı balesinde ve H 174 Sextet for Winds and Piano in E-flat Major (Mi bemol Majör Tahta Üflemeli Çalgılar ve Piyano İçin Altılı, 1929) başlıklı müziğinde oldukça etkilidir. Martinu erken dönem müziklere esinlenme ve üslubunu genişletme açısından içtenlikle açıktı. Martinu’nun 1922’de İngiliz madrigalleriyle karşılaşması, besteciyi Rönesans döneminin çoksesliliği ile ilgili çalışmalara teşvik etmiştir. Martinu 1930’larda, Johann Sebastian Bach’ın, Arcangelo Corelli’nin ve Antonio Vivaldi’nin concerto grosso’larından çok etkilendi ve 1940’larda senfonik besteler üzerine yoğunlaştığı sırada örnek olarak Beethoven’ın senfonilerine atıfta bulunmuştur. Monteverdi’nin müziğinin 1950’lerde yaptığı gibi, Notre Dame çoksesliliği de 1940’lı yıllarda ağırlığını koymuştur. Bu erken dönem etkilerden birçoğu, öykünmeye sevk etmekten ziyade esinlenmeyi kamçılamıştır. Martinu’nun H 370 Ariane (Ariane, 1958) adlı operasındaki ritornello’lar ile coloratura, Monteverdi etkisinden ziyade neo-klasik bir havaya sahiptir. Martinu’nun H 271 Double Concerto for Two String Orchestras, Piano and Timpani (İki Yaylı Orkestra, Piyano ve Timpani için İkili Konçerto, 1938) gibi her zaman için concerto grosso

geleneğine bağlı olarak değerlendirilen eserleri tipik bir senfonik güdü yoğunluğuna sahiptir. Bu etki çeşitliliğine rağmen, Martinu’nun bir derlemeci olarak tanımlanması yanlış olur. Martinu 1920’li yılların sonlarından itibaren kişisel bir ifade tarzı geliştirmiştir ve kariyerinin geri kalan kısmı boyunca bestecinin üslubu 20. yüzyıl ortalarının en belirgin ve özgün stillerinden birisi olarak kalmıştır. Bir bakıma, bestecinin kişisel yaşantısını betimleyen yalnızlık duygusu, onun müzikal bireyselliğini güvence altına almıştır. Martinu yeni düşüncelere karşı açık ve duyarlı olmakla birlikte, hiçbir zaman için tanımlanabilir bir ekole ait olmamıştır. Senkoplu ve esnek ritimler ile temelde tonal bir arkaplana karşı adeta aralıklı armonilerin üst üste çekimi, bestecinin müziğinde 1915 yılında orkestra için yazdığı H 91 Nocturne in F sharp minor (Fa diyez minör Noktürn, 1915) adlı eserinde dahi belirgin olan özelliklerdir. Martinu, concerto grosso ilkesine yönelik eğilimi konusundaki hevesle konuşmuş olmasına rağmen, merkezi bir perdenin ekseninde dolaşan üç veya dört notalık motiflerden biraz daha fazla tutan ve birçoğu da son derece kısa olan müzikal fikirlerin geliştirilmesine yönelik yaklaşımı kesinlikle senfonik olarak yorumlanabilir. Bu senfonik eğilim doğal olarak, partisyon üzerinde yoğun gözüken ancak icra sırasında değişmeksizin ışıldayan orkestrasyon

01/28


MK 01/04

tarafından geliştirilmiş olan 1940’lı ve 1950’li yıllara ait büyük orkestra eserlerinde güçlü bir şekilde ortaya çıkmıştır. Martinu’nun 1920’lerin sonlarında ortaya çıkan modernist eğilimleri, hızlı bölümlerin güçlü birer motor işlevi gören ritimler tarafından harekete geçirildiği, her ikisi de 1938 yılında bestelenen H 268 String Quartet No.5 (Beşinci Yaylı Dörtlü, 1938) ile İkili Konçerto’nun müzik dilini güçlendirmek adına çok şey başarmıştır. Martinu’nun özellikle 1920’lerin sonlarındaki ve 1930’lardaki armonilerinin aşırı kakışımlı olmalarına rağmen, esasen tonal bir armonik çerçeve üzerine kurulmuşlardır. 1930’lu yıllar boyunca güçlendirilen bu tonal temel, bestecinin H 214 The Chap-Book (Cep Kitabı, 1932) adlı balesi, H 236 The Plays of Mary (Mari’nin Oyunları, 1935) adlı operası ve H 260 Bouquet of Flowers (Çiçek Demeti, 1937) gibi bünyesinde ulusçu bir vurgu barındıran eserlerinde özellikle öne çıkmıştır. Bu eğilim, Martinu’nun 1940’lı yıllarda bestelediği senfonik eserlerde, özellikle de H 304 Cello Concerto No.2 (İkinci Viyolonsel Konçertosu, 1945) başlıklı yapıtında daha güçlü bir şekilde billurlaşmış ve Bures’in metinlerini yazdığı 1950’lere ait kantatlar ile yine bu yıllarda tamamladığı beş operasında zirveye yükselmiştir. Martinu’nun armonik dili, bir kısmı şaşırtıcı bir şekilde basmakalıp olan bir ilerlemeler dizisi ve en karakteristik

tarafıyla kimi zaman Moravya Kadansı olarak da bilinen ve 13’lü bir dominant akoruyla oluşturularak değiştirilmiş bir plagal kadans türü olan güçlü kadans kalıpları üzerine kurulmuştur. Besteci aynı zamanda temaları 3’lü ve 6’lılarla armonize etmekten yana bir tutum sergilemiştir. İkinci kez ters çevrilmiş olan akorları kullanış tarzı, genellikle onları tonik akoruna çözeceği izlenimini uyandırmaktadır. Martinu’nun müziği genel olarak 1920’lerin sonlarından itibaren üst düzey bir kalite ve tutarlılık sergilemiştir. Bestecinin altı senfonisi 20. yüzyılın en başarılı olanlarındandır. Ayrıca kapsamlı oda müziği külliyatı, yüksek kalitede geniş bir dağarcıkla birlikte çok sayıda yorumcu kazanmıştır. Martinu’nun vokal eserleri, bestecinin en yüksek düzeydeki istisnai dehasını yansıtır. Besteci müziksel ve teatral anlamda öncü rol üstlenen film, radyo ve televizyon müzikleri besteleyerek deneyim açısından sıkça ön saflarda yer almıştır. Martinu’nun kuvvetli yazınsal içgüdüleri, kullandığı sözcükleri ile operalarının yanısıra, 1959 yılına ait seçkin H 380 Part-Song Book (Madrigaller Kitabı, 1959) ve özellikle H 279 Field Mass (Büyük Missa, 1939) ve H 351 The Epic of Gilgamesh (Gılgamış Destanı, 1955) adlı daha geniş kapsamlı koro müzikleri gibi küçük topluluklar için bestelenmiş eserlerine de yararı olan dramatik durumuna dikkate değer bir duyarlılık kazandırmıştır. Şimdiye kadar,

01/29


MK 01/05

Martinu hakkında yapılan yorumlar sınırlı olarak kalmıştır. Ancak Prag’daki Martinu Vakfı’nın 1995 yılındaki kuruluşuyla birlikte, bestecinin çalışmaları yeni bir ivme kazanmıştır. Etkilenme bakımından, Martinu 20. yüzyılda önemli bir yere sahip olmamıştır, ancak eserlerinin çeşitliliği ile tonalite kavramına olan yeni yaklaşımı, bestecinin müziğinin icracılar ve dinleyiciler için kapsamlı ve giderek uzun ömürlü olan bir kaynak şeklinde varlığını sürdüreceği anlamına gelmektedir. Martinu’nun orkestra yazısının karakteristik özelliği, her yerde bulunan piyanoya yakın olmasıdır. Bestecinin orkestra eserlerinin çoğu, H 246 Concerto for Harpsichord and Small Chamber Orchestra (Klavsen ve Oda Orkestrası İçin Küçük Konçerto, 1935) adlı eseri de dâhil olmak üzere piyanonun önemli bir bölümünü kapsar. 1930’lardan 1950’lere kadar yazdığı eserlerin hacmi neo-klasik bir mizaç taşıyordu. Ancak en son eserleriyle birlikte, üslubunu daha çoşkun müziksel unsurlar ile daha gevşek ve içten gelen bir biçim anlayışını içerecek şekilde geliştirmiştir. Bu, Fantaisies Symphoniques başlıklı altıncı senfonisini 1940’lı yıllardan itibaren beş öncüsüyle kıyaslayarak duymanın en basit şekli olmuştur. Martinu’nun daha az bilinen yapıtlarından birisi de Lucie Bigelow Rosen tarafından sipariş edilen ve theremin adlı elektronik bir çalgıyı ön plana çıkaran bir parçadır. Martinu 1944 yılının yazında kendisine sipariş edilen

bu eser üzerinde çalışmaya başlamış ve 3 Kasım 1945 tarihinde New York’ta Koutzen Yaylı Dörtlüsü ve Robert Bloom ile birlikte theremin solisti olarak bu parçanın ilk temsilini gerçekleştiren Rosen’a ithaf ettiği H 301 Fantasia for Theremin, Oboe, String Quartet and Piano (Theremin, Obua, Yaylı Dörtlü ve Piyano için Fantezi, 1944) adlı bu yapıtını 1 Ekim 1944 tarihinde bitirmiştir.

Martinu’nun H 372 The Greek Passion (Yunan Tutkusu, 1957-59) adlı operası, Nikos Kazantzakis tarafından yazılan aynı adlı romana dayalıdır. H 296 Memorial to Lidice (Lidice’ye Anıt, 1943) adlı orkestra yapıtını ise, 1942 yılı baharı sonlarında Reinhardt Heydrich

Rus mucit Leon Theremin ve icadı theremin. Enstruman fiziksel temas olmaksızın sesin siddet ve ton kontrolünü sağlayan iki anten ve elektronik aksamı içeren kasadan oluşmakta.

01/30


MK 01/06

suikastine karşı bir misilleme hareketi olarak Naziler tarafından yokedilen Lidice Köyü’nün anısına yazmıştır. Martinu bu yapıtını 1943 yılında New York’tayken bestelemiştir. Martinu, yaklaşık 400 kadar eser yazmış olan çok verimli bir besteciydi. Eserlerinin birçoğu düzenli olarak icra edilmiş ya da kayıt altına alınmıştır. Bunların arasında koro eseri The Epic of

Gilgamesh, 6 adet senfonisi, keman, viyola, viyolonsel, obua ve 5 adet de piyano için yazdığı konçertoları, H 247 Comedy on the Bridge (Köprü Üzerinde Güldürü, 1935) adlı savaş karşıtı operası ve 7 yaylı dörtlüsünü, H 287 Piyanolu Dörtlü’sünü (1942), H 306 Flüt Sonatı (1945) ile H 356 Klarinet Sonatini’ni kapsayan oda müziği eserleri sayılabilir

KAYNAKÇA Kitaplar: Griffiths, Paul. The New Penguin Dictionary of Music, Copyright, Paul Griffiths, 2004. First Published 2004, Penguin Books Ltd, Printed in England by Clays Ltd, St. Ives plc. Ansiklopediler: Smaczny, Jan. “Martinů, Bohuslav”, The New Grove Dictionary of Music and Musicians, Second Edition, Edited by Stanley Sadie and John Tyrrell, London: Macmillan Publishers, 2001. İnternet Sayfaları: http://en.wikipedia.org/wiki/Bohuslav_Martinu Erişim Tarihi: 15.12.2012 http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_compositions_by_Bohuslav_Martinu Erişim Tarihi: 15.12.2012

01/31


MK 01/06 Klasik Müzik Çalgılarnı Tanıyalım “Fagot”

Hazırlayan :Gül Gizem BİRÇEK

Fagot,oldukça geniş bir müzikal alanı kapsayan tatlı ve yumuşak sesiyle ahşap çift kamışlı ve 4 parçalı nefesli bir enstrümandır. Fagotun tarihçesi Rönesans dönemine kadar uzanmaktadır. Tahta nefesli ve tek parça bir çalgı olan Curtal’dan, 16.yüzyıl’da Avrupa’da türemiştir. 1613’te Fransa’da fagot ismi curtal ( dulcian ) enstrümanı için kullanılmaya başlansa da,bu enstrumanın günümüzdeki alması 19. yüzyılın sonunu bulmuştur. Bugünkü fagot ses aralığı 3,5 oktav olan akçaağaç ya da gül ağacı ahşabı ve metal detaylardan oluşan, uzunluğu 1,3 metre civarında olan bir enstrumandır. Ana hatlarıyla fagot, konik biçimde oyulmuş ve ikiye katlanmış bir borudan geliştirilmiştir. Dört temel parçadan oluşur. 1. Kalak 2. Çizme. (çift borulu bölüm) 3. Bas. (veya Uzun) 4. Tenor (kanat) 1

Çizme bölümü en alttadır. Çizmenin içi yan yana oyulmuş ve alttan birbirine “U” şeklinde bağlanmış iki borudan oluşur. Çizmenin üzerine kanat ve bas bölümü yan yana takılır. Bas bölümün üstüne de kalak eklenir. Kalak bölümünün en üstüne “S” şeklinde kıvrılmış metal bir boru takılır. “Es borusu” denilen bu borunun ucuna da Kor Angleninkinden biraz daha büyük olan çift kamışlı ağızlık takılır. Sol el yukarıda, yan yana olan kanat ve bas bölümlerinin perdelerini denetleyebilecek şekilde, sağ el ise aşağıdaki çizme bölümünün üzerindeki perdeleri kullanabilecek şekilde tutulur. Bu tutuş, en üstteki kalak bölümü sol omuz yönüne, en alttaki çizme bölümü ise sağ kalça yönüne olmak üzere çapraz biçimdedir. Fagot, çalıcının boynuna takılan bir askı ile desteklenir. 1 Fagotun atası sayılan curtal 2 Çift kamışlı ağızlıklar

01/32

2


MK 01/07

Önceleri sadece 3 perde ( iki başparmak ve bir küçük parmak için olmak üzere ) oluşan fagota 1730’larda dördüncü perde eklenmiştir. 1800’lerde ise artik 6 perdeli bir enstrüman haline gelmiştir. 19.yy’da yine birçok değişim ve gelişime uğramıştır. Bu değişime en büyük katkıyı tarihin önde gelen isimlerinden Charles-Joseph Sax yapmıştır. 1825 yılına kadar Sax kapaklı delik perdeleri çalıcı ile tanıştırmıştır. Çalışmalarına devam eden Sax 1851 yılında oğlu Adolphe ile birlikte 23 perdeli metal kaplamalı fagotu ortaya çıkartır.

3

Fagot tarihinde diğer bir önemli isim ise Carl Almenraeder’dir. (1786-1843) Fagot virtüözü öğretmen ve ayni zamanda besteci olan Almenraeder 1825 yılında enstrüman üzerinde yaptığı değişiklikleri anlattığı bir tez yayınlar. Almenraeder’e göre bazı perdeler eklenerek ve diğerlerinin yeri değişitirilerek yapılan bu değişimle sadece entonasyon açısından bir gelişim elde edilmekle kalmamiş bütün tonlarda çalmak kolaylaşmıştır. 1831’de Wiesbaden yakınlarında Biebrich’de kendi fabrikasını kuran Almenraeder’in ölümünden sonra ortağı Johann Heckel (1812-1877) enstrümanı geliştirmeye devam etmiştir. 1870’lerde çıkardıkları ünlü model ile fagot bugünkü mükemmellik derecesine ulaşmıştır. Fagot orkestrada tek başına veya bas klarnet ile birlikte tahta nefesli grubun çaldığı armonilerin bas partisini çalmakla beraber sık sık viyolonsellerle de unison çalarak, yaylı çalgıların bas seslerini güçlendirmek ya da farklı bir karakter yaratmak için kullanılır. Her zaman bir bas çalgısı olarak kullanılmaz. Çoğu zaman da orta ses bölgesinde arka plan akorların orta partilerini doldurur. Ayrıca solo olarak, yerinde kullanıldığı zaman çok etkileyicidir. Özellikle orta ses bölgelerinde legato pasajlarda ciddi, ağırbaşlı bir hava yaratır. Diğer yandan stakato pasajlarda esprili bir etki sağlayabilir.

4

3 Kontrfagot 4 Edgar Degas “Opera Orkestrası”

01/33


MK 01/08

Senfoni orkestralarinda önemli bir tamamlayıcı enstrüman olan fagot hem solo hemde oda müziği stilinde oldukça geniş bir repertuara sahiptir. Ravel’in Bolero’sun da belli belirsiz ilerleyen o çekici yılankavi aurayi Strauss’un Don Quixote’unda iki rahibin yaptigi ilahi tartışmanın monoton gevezeliğini Tchaikovsky’nin 4. Senfonisi boyunca süregelen o tatlı melankoliyi, Scheherazade’da Prens Kalandar’ın baştan çıkarıcı kederini, Stravinsky’nin Bahar Ayini açılışındaki bu dünyanin dışından olan ürkütücülüğü fagotdan bakşa bir enstrümanın tasvir etmesi düşünülemezdi herhalde. Yine fagottan bakşa hicbir enstrüman Tchaiskovsky’nin Pathetique Senfonisi’deki yalnızlık ve umutsuzluğa, Paul Dukas’in Apprentice Sorcerer eserindeki yarı komik yarı kötü niyetli mırıltıya hayat veremezdi. Mozart’in Figaro’nun düğünü operasının açılışındaki yaylı sazların neşeli aceleciliğine gülümseten bir yumuşaklıkla eşlik eden bir enstrüman daha düşünülemez. Ülkemizde fagot henüz çok tanınmasa da dünyanın birçok yerinde sayısız fagot sanatçısı resital salonlarında, konser salonlarında fagot için bestelenmiş bu eşsiz eserleri benzersiz yorumlarıyla dinleyici ile buluşturmaktadır

KAYNAKÇA İnternet siteleri: http://en.wikipedia.org/wiki/Bassoon Kitaplar: MATTHEWS-Max Wade & THOMPSON Wendy (2004): The Encyclopedia of Music Barnes & Nobles Books, USA The Woodwinds History Encyclopedia, Minot State University Library Resource, Minot, USA

01/34


DİNLEYİCİ İZLENİMİ Dİ 01/01 BİR ANKARA KONSERİ İzlenimler ve Bilgiler Hazırlayan : M. Özgür YENİÇIRAK 13 Aralık 2012 “BALKAN CLARINET SUMMIT” Konseri

Programdan Notlar… “Heyecan ve Çeşitlilik. - Spontane ve Doğaçlama” Sevda Cenap And Müzik Vakfı ve Atina Goethe Enstitüsü, işbirliği halinde MEB Şura Salonunda Balkan Clarinet Summit konserine ev sahipliği yaptı. Güneydoğu Avrupa Bölgesi Goethe Enstitülerinin düzenlemiş olduğu bir ortak proje olan ve içlerinde Almanya, Yunanistan, Sırbistan, Romanya ve Türkiye’nin bulunduğu uluslararası bir klarnet topluluğu kurulmuştur. Bu topluluk yoğun prova çalışmalarından sonra Eylül ayında Yunanistan ve Romanya’da bir konser turnesine çıkmışlardır. Topluluk Aralık ayında Almanya’da başlayıp; Yunanistan, Bulgaristan, Hırvatistan, Sırbistan’ı da içine alan ikinci konser turnesinin Türkiye’deki ilk etkinliğini Ankara’da yaptı.

01/35


Dİ 01/02

KlarnetGüneydoğu Avrupa’da birçok ülkede 150 yıldan uzun bir süredir önemli bir melodik çalgı olarak kullanılmaktadır. Bu bölgedeki ülkelerin pek çok noktada kesişen tarihleri - tüm farklılıklara karşın - klarnet müziğinde sahip oldukları benzer üslupları bugüne dek korumalarını sağladı. O kadar ki, bu üslup ortaklıkları ülke sınırlarını da aşmıştır. Güneydoğu Avrupa’daki Goethe Enstitülerinin yürüttüğü “Balkan Clarinet Summit” projesi, bu bölgenin ortak müzik geleneğini ele alıyor. Stavros Pazarentsis (Yunanistan), Slobodan Trkulja (Sırbistan), Oğuz Büyükberber (Türkiye) ve Sergiu Balutel’den (Romanya) oluşan grup, Alman cazcılar Steffen Schorn ve Claudio Puntin’in müzikal yönetiminde caz ve klarnet müziğinin müzikal kesişme noktalarını keşfe çıkıyor. Konser İzlenimi Soğuk ve hafif karlı bir Ankara akşamında MEB Şura Salonundaki yerimizi aldık ve heyecanla izleyecek olduğumuz konseri beklemeye başladık. Yapılacak işin profesyonelliği henüz konser başlamadan; kurulan ses sistemi, sahnedeki mikrofonlama sistemi ve tonmaisterin sahne takibinden sezilebiliyordu. Açılış konuşması ve Türk bas klarnet sanatçısı ve aynı zamanda caz müziği üzerine ciddi çalışmalarda bulunmuş olan Oğuz Büyükberber’in sağlık probleminden dolayı

01/36


Dİ 01/03

konserde yer almayacağına üzüntülü haberin ardından “Balkan Clarinet Summit” sahnede yerini aldı. Ünlü Yunan klarnet sanatçısı Stavros Pazarentsis’in muhteşem nefesiyle konserin henüz ilk dakikalarında adeta bir rüyaya daldık. Pazarentsis’in harika ustalığına bir birinden profesyonel nefeslerin eşliğiyle birleşince çoksesliliğin klarnet topluluğuna da ne kadar yakıştığını ve bu uyumun ne denli etkili olduğunu anlamış olduk. Balkan Clarinet Summit’in her bir icracılarının birbirinden farklı yeteneklere sahip olmaları ve bu yetenekleri ortak bir platformda bu şekilde dinleyicilere sunmaları projenin amacının hedefe ulaştığının bir göstergesi olmuştur. Kontra Alto Klarneti bir kontra bas edasıyla icra eden Steffen Schorn topluluk içerisindeki uyumu kontrol eden kişi görevini almış ve her eserden sonra bilgilendirme konuşmalarıyla bizi proje hakkında aydınlatmıştır. Topluluğun bir diğer göze çarpan üyesi olan Claudio Puntin sempatik kişiliği, besteleri, düzenlemeleri ve farklı çalgı icra teknikleri ile dikkat çekmiştir. Özellikle son bölümlerde bas klarneti distortion gitar gibi klarnetten farklı ses tonları elde etmesi büyük alkış almasını da sağlamıştır. Topluluğun bir diğer önemli icracılarıdan olan Slobodan Trkulja icra ettiği eserlerdeki hızlı pasajlarda profesyonelliğini ortaya koymuştur. Romanyalı Sergiu Balutel ise enstrumanındaki pratikliği, yorum yeteneği ve besteleriyle dikkat çekmiştir. Ancak kuşkusuz gecenin en konuşulan ismi Yunan klarnet sanatçısı Stavros Pazarentsis olmuştur: Entrumanına olan müthiş hakimiyeti, müzikalitesi, ve topluluk içerisindeki uyumu ile gecede önemli bir statüye yükselmiştir. Özellikle konserin orta bölümlerinde Türk Müziği makamları ve Hint Müziği makamlarını sentezleyerek müzik bilgi skalasının ne kadar geniş olduğunu bizlere sergilemiştir. Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’deki bazı klarnet sanatçılarıyla da çalışmalar yapan Pazarentsis, bu konserle beraber Türkiye’de adını söz ettirmeye devam edecektir ki bu konser sonunda ki alkışlarla göz önüne çıkmıştır. Genel olarak bireysel becerilerin ön plana çıktığı konserde her bir icracı bir birbirine eşlik ederek çoksesliliğin sadece batı müziğinde değil Balkan ezgilerinde de ne denli uyumlu olduğunu sergilemişlerdir. Konserin geneline bakıldığında kulağı tırmalayan sorunlar pek görülmemimiştir. Bazı eserlerin kısmi bölümlerinde ritm kalıplarınında aksak olmasından kaynaklı çok ufak senkron hataları duyulmuştur ancak bunlar icrayı etkileyecek boyutlarda olmamıştır. Toplulukta hemen her icracının Türkiye’deki zurna icra tekniğinde gördüğümüz nefes çevirme tekniğini kullanması en çok dikkat çeken unsurlardan bir tanesidir. Anadolunun eşsiz ve duygu dolu ezgilerinden başlayarak doğu ve batı müziklerinin yer aldığı bu mühteşem konser için Balkan Clarinet Summit ve bu konseri bize dinleme imkanını sağlayan Sevda Cenap And Müzik Vakfı ve Atina Goethe Enstitüsü’ne teşekkürlerimizi iletiyoruz

01/37


KİTAP TANITIMI KT 01/01

Filiz Ali’den “Müzikli Geziler” Hazırlayan : Belgin KOÇ

Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanan “Müzikli Geziler”, adı gibi bir kitap; Filiz Ali’nin, 1982-2010 yılları arasında farklı ülkelere yaptığı gezilerde katıldığı müzik etkinliklerini anlatan yazılarından oluşuyor. Yazıların çoğunluğu Cumhuriyet’ten. Bunun dışında, Yeni Yüzyıl, Milliyet, Radikal, Esquire ve Ali’nin kendi blogundan seçilmiş olanlar da var. Graz’da başlayan “müzikli geziler”, Edinburgh, Londra, Münih, Venedik, Milano, Moskova, Selanik… gibi duraklarda devam ediyor. Kitabı okuyup bitirdiğimizde Filiz Ali’nin hayranlık uyandıran, müzik dolu yaşamına ortak olmuş oluyoruz; aydınlanmış bir yaşam ve aynı zaman da aydınlatan. Filiz Ali’nin önsözü, kitabın içerdiği pek çok yazının kaleme alındığı dönemleri eksiksiz ve yerli yerinde özetliyor: “Buradaki yazıların çoğu Berlin Duvarı’nın ve Doğu Bloku’nun yıkılmasından, soğuk savaşın sona ermesinden önceki döneme ait beklenti dolu, demokrasi ve özgürlüklerin ufukta göründüğü yıllarda yazılmıştı. Avrupa müzik dünyasının yaratıcılık açısından en verimli olduğu dönemin tanıklığıdır bu yazılar. Henüz “globalizm” sözcüğü ardına gizlenen evrensel şarlatanlıkların egemen olmadığı bir dönemdi bu dönem.” Filiz Ali’nin “Müzikli Geziler”deki yazıları, geçmişin gazete ya da dergi sayfalarından kopup gelen yazılar. Yazarın, bilgi ve gözlemleri aktarmada yakaladığı zenginlik günümüz okuru için de karşı konulamaz değerde. Filiz Ali, yaptığı yolculukları, gezdiği kentleri, konser izlediği mekanları, sanatçıları, keskin gözlem gücüyle ve detaylarla okuruna anlatıyor. Anlatımı bazen esprili, bazen de iğneleyici, bazen de ikisi birden ama her zaman öğretici ve düşündürücü. Detaylar, sadece müziği değil, bulunan mekan hakkındaki kültürel gözlemleri de içeriyor. Örneğin, Filiz Ali, Edinburgh Şenliği’ni anlatan yazılarından birinde, şehrin “gırtlağına kadar turist dolu” olduğu ve turist denilen bu “garip yaratıklar”ın “sürüler halinde” otobüslerle taşındığını, geleneklerine bağlı İskoçların, bu turist akınından bunalsa da Edinburgh Şenliği’nin şehre kazandırdığı onur ve paranın farkında oldukları yorumunu yapıyor.

01/38


KT 01/02

“Müzikli Geziler”, Filiz Ali’nin yazdıklarını, Türkiye ile ilintili hale getiren okur için keyifli ve bir hayli düşündürücü karşılaştırmalar yapabilme imkanı yaratıyor. Örneğin, Londra’daki Festival Hall üzerine yazılanları okuyunca kendi ülkemizi de düşünmeden edemiyoruz: “Burası da Barbican Kültür Merkezi gibi günün her saatinde dolup taşan, öğle konserleri, sergiler, fuarlarla dolu; kafeteryaları, lokantaları, barları, kahveleri, dükkanları, açık hava pazarları ile halka ve turistlere devamlı hizmet veren son derece çekici bir kültür merkezi.” Bu yazıdaki fikre paralel olarak, Münih’teki Gasteig Filarmoni Salonu’nun anlatıldığı yazının son paragrafında, Filiz Ali’nin yıllar önceki sorusu güncelliğini bugün bile koruyor: “Kültür ve sanatın insan yaşamının doğal ve ayrılmaz bir parçası olabilmesi için her büyük kentin Münih’teki Gasteig ya da Londra’daki Barbican veya South Bank gibi toplumun her kesimine açık olacak kültür merkezleri yaratılmalı. Kentli olmanın böyle ayrıcalıkları yoksa kentle yaşamanın ne anlamı var ki?” İçinde klasik müziğin sesi duyulan Filiz Ali yazılarında, gözlemlerin yapıldığı ülkelerin ekonomik ve sosyal durumlarından da bahsediliyor. 1986 yılında Londra’da kaleme alınmış bir yazıda, Demir Lady Thatcher politikalarına ve tüketim çılgınlığına atıfta bulunulurken, 1988 yılına ait bir diğer yazıda Floransa’da Medicilerden bu yana değişen bir şey olmadığına, İtalyan politikacılara gönderme yapılarak dikkat çekiliyor: “Sonuçta artık politik mücadelede eskisi gibi kan dökülmüyor. Politikacılar, çağın gereği birbirlerinin kanını emmeyi yeğliyorlar 20. yüzyıl Floransası’nda ve işler yine de yürüyor.” “Müzikli Geziler”, klasik müzikle ilgilenen herkesin ilgisini çekecek, düşündürecek ve bilgilendirecek yazılardan oluşuyor. İngiliz orkestralarının birer marka haline gelmiş olması, Wagner, Bayreuth Wagner Festivali, Çağdaş Müzik, Hamburg Steinway Piyano Fabrikası… onlarca yazıdan sadece bir kaç tanesinin konusu ya da başlığı. Bu kitabı kendi kitap koleksiyonunuza katmanızı önerirken gazete-dergi-blog arşivlerinde kalan bu yazıları günümüz okurlarına ulaştıranları, katkıları için kutluyoruz

01/39


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.