hangİ ŞEHİR, HANGİ SEMT nerede bulUŞUYOR? İstanbul Forumları Acıbadem-Koşuyolu-Barbaros: Koşuyolu Parkı Alibeyköy: Dolap Parkı Ataköy: Atrium Karşısı Ataşehir: Ataşehir Parkı Ataşehir: Deniz Gezmiş Parkı Avcılar: Marmara Caddesi Bahçelievler: Egemenlik Parkı Bahçeşehir: Gölet-Atatürk Heykeli önü Bakırköy: Çamlık Parkı Bebek: Bebek Parkı Beşiktaş: Abbasağa Parkı Beykoz: Paşabahçe Meydan Beylikdüzü: Çamlık Parkı Beyoğlu: Cihangir Parkı Burgazada: İDO İskelesi önü Büyükada: Atatürk Meydanı Büyükdere: Çelik Gülersoy Parkı Caddebostan: Sahil Migros Önü Elmadağ-Nişantaşı-Harbiye: Maçka Parkı Etiler-Akatlar: Sanatçılar Parkı Eyüp: Hz. Halit Parkı Eyüp: Rami Parkı Fatih: Saraçhane Parkı Fetih Mahallesi: Tahralı Parkı Gazi Mahallesi: Büyük Gazi Parkı Göztepe: Göztepe Parkı Göztepe: Özgürlük Parkı Halkalı: Arenapark Heybeliada: İnönü Parkı İkitelli: Atakent Kadıköy: Yoğurtçu Parkı Kağıthane-Alibeyköy: Güzeltepe Parkı Kartal: Kartal Meydan Kınalıada: Hrant Dink Parkı Kireçburnu-Ömürtepe: Çamlık Piknik Alanı Kocamustafapaşa-Çapa: K.M.Paşa Meydan Kozyatağı: Kriton Curi Parkı Kurtuluş-Feriköy: Ortanca Parkı Küçükyalı: Adnan Kahveci Parkı Levent: Sporcular Parkı Maltepe: Maltepe Meydan Nurtepe: Vartolular Derneği Önü Okmeydanı: Sibel Yalçın Parkı Pendik: Kuşluk Parkı Rumeli Hisarüstü: Doğatepe Parkı Sarıgazi: Dayanışma Çadırı
Silivri: Kale Parkı Tuzla: Tuzla Atatürk Büstü Ümraniye: Elmalıkent Parkı Üsküdar: Doğancılar Parkı Zeytinburnu: Büyük Park Ankara Forumları (22 Haziran'da forumlar forumu dışında yerel forum gerçekleşmeyecek) Kurtuluş: Ethem Sarısülük (Eski Çaldıran) Parkı (22 Haziran: Forumlar Forumu) Kızılay: Güvenpark Dikmen: Ziraat Bankası Önü Batıkent: Metro İstasyonu Önü Mamak: Doğakent Caddesi Keçiören: Danişmend Meydanı Keçiören: Aktepe Çayyolu: Arcadium Önü Eryaman: 3. Etap Bahçelievler: 7. Cadde Bahçelievler: Anıtpark K.Esat-Kavaklıdere: Kuğulu Park 100.Yıl: Migros Önünde toplanılarak yürüyüş sonrası: İlhan Erdost Parkı/Birlik Parkı/Barış Parkı/İzci Parkı İzmir Forumları Alsancak: İskele Önü (22 Haziran) Bornova (Evka 3): Saraykent Uğur Mumcu Parkı (22 Haziran) Narlıdere: Demokrasi Parkı (22 Haziran) Güzelyalı: Göztepe Köprü Ayağı (22 Haziran) Karşıyaka: Osmanbey Parkı (22 Haziran) Gültepe: Çınartepe Düğün Salonu Yanı (22 Haziran) Bornova: Büyük Park (24 Haziran) Buca: Çevikbir Meydanı (24 Haziran) Çiğli: Taçocağı Son Durak (24 Haziran) Diğer Kentler Bodrum: Belediye Meydanı Eskişehir: Eti Park Antalya: Yavuz Özcan Parkı Edirne: Zübeyde Hanım Parkı Adana: Atatürk Parkı Samsun: İğne Deliği Gençlik Merkezi Önü (24 Haziran) Sakarya: Kent Meydanı Bursa: Üçfidan Parkı
www.hemzeminposta.org facebook.com/hemzeminposta twitter.com/hemzeminposta hemzeminposta@gmail.com
İstanbul’un ve ülkenin dört bir yanında her gün yeni forumlar oluşuyor, parklar ve meydanlar doğrudan-aracısız demokrasinin deneyimlendiği ve denendiği mahallere dönüşüyor. İki demokrasi arasında bir “meydan muharebesi” yaşanıyor adeta. Dört-beş yılda bir bizleri kimin yöneteceğini “seçmekten” ibaret şekli demokrasiyle hayatlarımız hakkında kararların bizzat bizler tarafından alındığı gerçek demokrasi arasında bir mücadele bu. Elbette daha gidecek çok yol var. Kabul edelim, ortaya çıkan forumlar henüz emekleme aşamasında. Ancak telaşa da gerek yok. Hepimiz bu yepyeni siyaset etme şeklini yeni yeni öğreniyoruz, ortak işlerimizi kolektif bir biçimde doğrudan ellerimize
alma pratiklerini deniyoruz. Muhtemelen yanlışlar yapacağız, ama hatalarımızdan öğreneceğiz. Çünkü yan yana durmanın tek bir doğrusu, sihirli formülü yok. Bu süreçte her forum kendine uygun çalışma biçimini belirlerken, bir yandan da forumlar arası sözleri, sesleri ortaklaştırmak için yeni yöntemler, araçlar keşfedilecek. Hareket içerisinde, direnişin açığa çıkardığı enerjinin yeni bir siyasal oluşumun yaratılması için seferber edilmesi gerektiğine dair bir tartışma giderek yaygınlık kazanmakta. Ancak açıkçası çok geniş kesimler ilk defa kurumsal-bürokratik siyaset mecralarının dışında doğrudan, aracısız bir “sokak siyasetini” deneyimlerken sandık-seçim-parti eksenine, yani mevcut biçimiyle kurumsal siyaset mecralarına çağrıda bulunmak, kelimenin gerçek manasında bir geri adım anlamına geliyor. Yeni bir durumla karşı karşıyayız: Belki de ilk defa “sıradan” denen insanlar kendi popüler karar alma organlarını kendi elleriyle inşa ediyor. Bugün yapmamız devamı 2. sayfada
...1.sayfadan devam
gereken belirsiz bir “yeni parti” tartışmasına dahil olmaktansa, seçime-sandığa işaret etmektense, forumları süreklileştirmek, yaygınlaştırmak, koordine etmek ve gerçek yerel karar organları olarak inşa etmek için çaba sarf etmek. Yeniköy’de yaşanan saldırı hükümet kadar yerel çıkar gruplarının da forumlardan ne ölçüde korktuğunun açık bir işareti. Bu çevreler forumların canlı bir organa dönüşmesinden, halkın kendi işlerini ellerine alması ihtimalinden ciddi rahatsızlık duyuyor. Dolayısıyla forum alanlarına farklı türden tacizlerin yapılması ihtimaline karşı hazırlıklı olmamız gerekiyor. Böylesi tacizlerin önüne geçebilmenin başlıca yoluysa forumları daha da yaygınlaştırmak, işyerlerine ve kampüslere taşımak, onların popüler karakterini daha da belirgin kılmak. Hemzemin’in ilk sayısında özellikle vurguladığımız gibi, forumların yerel karar alıcı organlar olarak inşa edilmesi önümüzde duran en önemli görev. Daha şimdiden forumlarda yerel sorunlar ciddi bir tartışma başlığı olarak öne çıkıyor. Firuzağa’daki dalış tüneli, Sanatkarlar Parkı’na yapılacak “sosyal tesisler”, Karaköy’de Galataport meselesi gibi yereli doğrudan ilgilendiren yakıcı sorunlar karşısında forumların söz ve karar sahibi organlara, yerel direniş merkezlerine dönüşmesi gerçek bir imkân. Bu potansiyelin kuvveden fiile çıkması için forumlarda yerel ihtiyaçlar üzerinden ortaya çıkacak somut girişimler tayin edici önemde. Çocuk parkı, takas pazarı, mahalle bostanı, sağlıkçılar ağı gibi somut yerel ihtiyaçlardan yola çıkan dayanışma pratiklerinin ortaya konması forumları daha canlı, dinamik yapılar haline getirecektir. Forumları tartışma mekânları kadar somut dayanışma alanları olarak da örgütleyebilmeliyiz. Oluşmakta olan sayısız forumun koordinasyonunu, birbiriyle iletişim içerisinde olmasını, taleplerin ortaklaşmasını sağlayacak mekanizmaların yaratılması kritik bir gündem maddesi olmayı sürdürüyor. Forumların kendi ritmini kazandığı bu ilk evrenin ardından gerektiğinde eşgüdümlü söz söyleyebilme ve hareket etme becerisi yani forumların birbirini karşılıklı olarak beslemesi meselesi daha da aciliyet kazanacak. Bu konuda şimdiden somut öneriler geliştirmekte büyük yarar var.
Daha yolun sadece başındayız. Haftalardır haykırdığımız gibi, bu sadece başlangıç ve mücadeleye devam. Buradayız, devam ediyoruz. Bizlere ait olanları geri alıyoruz! 2
cİhangİr'de oylamayi ve temsİLİ DEMOKRASİYİ RET
#direnüsküdar Üsküdar-Doğancılar parkındaki ilk forum 19 Haziran'da saat 21:00'de toplanmış olup her konuşmacının üç dakikalık süresinin olduğu ve önce duyurular, sonra önerilerden oluşan iki bölümde ilerlemekte ve iki saat sürmekte. Bir e-posta grubu kurulmuş olup ayrıca #direnüsküdar hesabı da twitter'da aktif olarak kullanılmakta.
Kendisi de soylulaştırılmış bir mahalle olan, yoksul kesim, öğrenciler ve trans seks işçilerinin uzaklaştırılması sonucu yeni bir demografinin akın ettiği ve yaşam maliyetinin arttığı, bu sebeplerden yakın geçmişte Gezi Parkı deneyiminin temellerinden biri olan dayanışma içinde ortak yaşam fikriyle çelişkili bir tecrübeye sahne olan Cihangir'de forumlar 3. ve 4. günlerini geride bıraktı. Cinsiyetçi, ırkçı, militarist ve ayrımcı dilin reddi ve örgütlülük vurgusunun devam ettiği forumlardaki ana başlıklardan biri toplumun Gezi direnişine muhalif kesimleri ile nasıl diyalog kurulabileceği oldu. Bunun için Tophane'den başlayarak günlük hayatta temas edilen kişilerle iletişim kurmak, başka şehirlere yapılan gezilerde söz ve eylem üretmek ve gezici tiyatro ya da çadır kampları düzenlemek gibi pratikler önerildi. Başka bir vurgu yereli konuşma ve yaşanılan yere sahip çıkmanın önemineydi. Cihangir Semt İnisiyatifi'nin de iki senedir örgütlemeye çalıştığı Firuzağa'da planlanan dalış tüneli ve genel olarak Beyoğlu İmar Planı'na yönelik muhalefetin daha aciliyetli bir şekilde harekete geçirilmesinin önemine dikkat çekildi. Parktan ziyade bir otopark işlevi gören Cihangir Parkı'nın bir peyzaj uzmanı rehberliğinde yeşillendirilmesi önerildi. Parktaki reklam panolarına asılan ilkeler arasında bulunan "Oylama ve temsili demokrasiyi reddediyoruz. Öncüler, temsiliyetimiz ve partizanlığımız yoktur" cümleleri konuşmaların genelinde etkisini hissettirdi. Ancak seçim sandığına yönelik çalışmalar yapma ve alternatif bir demokrasi yaratma arasındaki tercihe ve demokrasiyi inşa etme yöntemlerine dair fikir birliğine varılamadı. "Hayatı antikapitalist bir biçime değiştirmek amacımızdır" ilkesinden yola çıkan forumda geçici mutfak, ekolojik pazar ve kooperatif sistemi ile işleyen işletmeler kurulması gibi dayanışmacı ekonomi örneklerinin hayata geçirilmesi önerildi. Bir müzik dinletisi ve ilkyardım eğitiminin de düzenlendiği forum diğer yandan sonuç odaklı olmaktan uzak iktidar aleyhindeki yakınmalar ve önerilen hukuk, sanat, dijital aktivizm, iletişim ve hayvan haklarına odaklanan çalışma gruplarına gösterilen düşük ilgi sebebi ile enerjisini kaybetme tehlikesini de barındırıyor
BURGAZADA’DA DAYANIŞMA fORUMLARI BAŞLADI 21 Haziran’da Burgazada IDO iskelesinde yaklaşık 80 kişiyle başlayan forumda samimi ve neşeli bir hava hakimdi. Gerek adadan topladığı erikleriyle gerekse evinden getirdiği erzağıyla Gezi direnişine desteğini ileten Burgazadalılar direnişe katkılarının yanısıra direnişin onlara katkılarından da bahsettiler. Burgazada’da halihazırda sürmekte olan ve Gezi direnişiyle daha da genişleyen ortaklık, dayanışma ve birliktelik ortamının nasıl daha iyi sürdürülebileceği konuşuldu. Burgazada içinde bir iletişim mail grubu kurulmasına, forum notlarını arşivleneceği bir burgaz forum bloğu oluşturulmasına karar verildi. Diğer adalarda başayan forumlarla bağlar kurmanın önemli olduğu belirtildi. Nasıl bir örgütlenme pratiğine ihtiyacımız olduğu tartışılan konulardan biriyken, Burgazada’nın adada sağlık hizmetleri, ağaçların korunması, çocuk atölyeleri, turizm gibi yerel mevzuları üzerine fikirler paylaşıldı. Pazar günkü Sivas katliamı anmasına yapılan çağrının ardından, bir sonraki buluşmanın Pazar günü saat 21.00’de yapılması kararlaştırıldı.
Hukukçular ve psikologlardan oluşan ekiplerin forumda bilgilendirme yapması talebi dile getirildi. Ayrıca boykot, takas ve semt pazarını kullanma konuları konuşuldu. Bankalara gidip hesap açtırıp aynı gün kapamak gibi iş yükü yaratacak eylemler önerildi. Ayrıca Esra Erol tarzı programlar ya da Samanyolu TV benzeri kanallardaki programlara katılıp gezi parkından bahsetmek de öneriler arasındaydı. Çapulcular partisi kurmak da önerildi. Abbasağa'ya bir grup gönderilmesi ve oradan da bir grubun Doğancılar'a gelmesi örneği verilerek diğer forumlarla iletişim kurulması gerektiği belirtildi. Kadın ve çocuklar için ayrı atölyeler kurulması konuşuldu ve oluşturulacak tüm komite/heyetlerde kadın/erkek eşit temsilin olması gerektiği belirtildi. Taksim Dayanışması'nın taleplerinin arkasında olunduğu ve Dayanışma'nın eylemlerine katılınmasına karar verildi. Trans Onur yürüyüşüne ve Pir Sultan Abdal Derneği'nin Sivas katliamını anma etkinliğine katılma çağrısı da yapıldı. Yerel düzeyde ele alınan iki konu vardı: Birisi Selimiye Parkında devam etmekte olan düzenleme çalışmasına dair planın incelenerek gerekirse beyaz masaya itiraz edilmesi, ikincisi ise halihazırda odunluk olarak kullanılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait olan bir arazinin temizlenerek bahçeye dönüştürülmesi. Bu noktada bir katılımcının söylediklerine kulak verelim: “Gezi Ruhu bize çok şey öğretti. Paylaşarak çoğalmayı, birbirimizle konuşmayı, dayanışmayı ve umudu... Bu umudu sürdürmek için çaba göstermek, karamsarlıkları evde bırakıp bu forumlara gelelim ve birbirimizi dinleyelim.” Bir sonraki forum Pazar günü saat 20:00'de başlayacak. 7
kOŞUYOLU PARKI FORUMU
KURTULUŞ: “DAHA FAZLA ORTAK ALANA İHTİYACIMIZ VAR” Daha önce Maçka Parkı’na dahil olan Kurtuluş, Feriköy ve Bomonti ahalisi dün ilk forumunu Kurtuluş’ta gerçekleştirdi. Kurtuluş’taki Serdar ortaç Parkı’nda bir araya gelen 50-60 kişilik bir grup, yerel sorunlardan, forumların yöntemine, karar alma süreçlerine ve yeni ortak alanlar yaratmaya kadar uzanan geniş bir yelpazede düşüncelerini aktardı. Forumda, Gezi direnişi boyunca yaralanan ve gözaltına alınanlarla dayanışılması söylendi. Forumun bir şeye ulaşma için bir araç değil, hayali kurulan şeyin ta kendisi olduğu hatırlatıldı. Foruma daha çok kişinin dahil olması için komisyon kurma önerisi geldi. Bu komisyonun esnaf ziyaretleri ile esnafı çağırabileceği belirtildi. Parkın adının Serdar Ortaç olmasından duyulan rahatsızlık sebebiyle, Ahmet Kaya olarak değiştirilmesi kabul gördü. Parkın bir çocuk parkı olduğu hatırlatarak adının kararlaştırılması noktasında çocukların da fikrini almak gerektiği söylendi. Mahallede çöp konteyneri olmamasına çözüm olarak bir komisyon kurulup belediye ile görüşülebileceği fikri geldi; belediye yetkilerinin foruma gelmesi yönünde de görüş belirtildi. Esnafla dayanışmak için boykot gündeme geldi ancak bunun görünürlük kazanması gerektiğinin altı çizildi. Çoğunluk demokrasisi yerine azınlığın da fikirlerini dikkat alan bir karar alma mekanizmasının gerekliliği belirtildi. Kurtuluş’un karmaşık bir mahalle olduğu; göçmenlerin de mahalleli olduğu vurgusu yapıldı. Ramada Otel’in önündeki polislerin çekilmesi için mahalleli olarak açıklama yapılabileceği önerildi ancak katılımcılar bu konuda çekimser kaldı. facebook.com/groups/tatavladayanismasi 4
Acıbadem, Altunizade, Barbaros ve Koşuyolu ahalisinin katılımıyla gerçekleştirilen Koşuyolu Parkı forumlarının ilki 19 Haziranda başladı. Her akşam yapılan forumlar giderek artan bir ilgi görüyor. Konuşmacı profili ise 16’sından 70’ine, geniş bir yaş yelpazesinde seyrediyor. Koşuyolu Parkı forumlarına katılanların haberleşebilmesi için bir facebook sayfası kuruldu. (facebook.com/groups/AcibademKosuyoluDayanismasi) Gezi Direnişinde kaybedilenler her günkü forumda anıldı, Ethem Sarısülük’ün ailesi tarafından yayınlanan vefat ilanı okundu.
TTB Bildiriyor: Türk Tabipler Birliği 31 Mayıs-12 Haziran arasında Gezi Parkı direnişi sırasında ölen ve yaralanların sayısını açıkladı. Yapılan bilgilendirmeye göre direniş boyunca ölen kişi sayısı 4 ve tespit edilebilen yaralı sayısı 7500. Gazdan etkilenerek yaşadıkları sağlık sorunlarını web üzerinden TTB'ye bildiren 12.000 kişi oldu.
gezihukuku.org Gezi Parkı direnişi sırasında ve sonrasında maruz kaldığımız her türlü şiddetin "hukuk takibi" için gezi hukuku isminde bir ağ oluşturuldu. Gezi Hukuku uğradığımız ihlallerin bulgulanması, kötü muamele, işkence, gaza maruz kalma, gözaltına alınma ve bezeri tüm hak ihlallerinin tespiti ve sorumluların yargılanması için gönüllü hukukçu, avukat ve insan hakları savunucularından oluşan bir dayanışma ağı. Bunun için maruz kaldığımız şiddeti, şiddeti gördüğümüz yer ve zamana ait her türlü fotoğrafı, video ve haberi saklamaya dikkat edelim. gezihukuku.org bu dayanışma ağının sitesi, ana sayfada "destek almak için tıklayın" kısmına başımızdan geçen şiddet olaylarını yazmamız, maruz kaldığımız şiddetin hukuksal sürecinin takip edilmesi için ilk adım.
Forumlarda gezi direnişinin haklılığı ve meşruluğu ve direnişin özgürlük ve demokrasi mücadelesine dönüşmüş olduğu kabul gören bir görüştü. 31 Mayıs’tan sonra yepyeni bir dönemin başladığına dair yapılan vurgu ön plandaydı. Gezi parkında yaşanan deneyimde ortak ve eşit bir yaşam kurulduğu, bunu kendi mahallelerimizde de yapabilmenin yollarını aramak gerektiği vurgulandı. Marjinal olarak damgalanmaya çalışıldığımız vurgulanarak haklarında dava açılan ve gözaltında olan direnişçilere destek olunması gerektiği, mücadelenin devam etmekte olduğu üzerinde çokça duruldu. Her türlü ayrımcılığa karşı mücadele etmenin kendi ayrımcı tutumlarımızdan vazgeçmekten de geçtiği, milliyet, cinsiyet ve cinsel yönelime dair ayrımcı tutumları önlememiz gerektiği birçok konuşmacı tarafından dillendirildi. Oy vermekle kısıtlanmış demokrasi anlayışını değiştirme şansımız olduğu, yeni bir demokrasi deneyiminden geçtiğimiz, yerelde kurulan forumların önemli bir demokrasi modeli oluşturulacağı düşüncelerinin yanı sıra, yerel ve genel seçimlere yönelik örgütlenmek gerektiği de konuşulan konulardandı. Validebağ Korusu’nun yok edilmesini önlemek için çalışan Validebağ Gönüllüleri Derneği’nin katılımı tartışmaların yerel ayağının güçlenmesini sağladı. 22 Haziran Cumartesi günü Taksim Meydanı’nda yapılacak anma eylemi nedeniyle ara verilecek olan forumlar her akşam yapılmaya devam edecek.
MSGSÜ'DE ÜNİVERSİTE MECLİSİ KURULDU 20 Haziran’da MSGSÜ bileşenleri Fındıklı parkında buluşarak Üniversite meclisini kurdu. Üniversite içerisindeki sorunlar ve karar verme süreçlerine müdahillik, kampüsler cevresi mahalle forumlarıyla ortaklaşa hareket (Galataport, Beşiktaş İskelesi vb.) konusunda ortaklaşıldı. Ayrıca Fındıklı parkının müşterek bir alan olarak atölyeler üzerinden yeniden kullanıma açılması, üniversitenin
KOCAMUSTAFAPAŞA DAYANIŞMASI TAKSİME AKBİL BASMADAN GELİYOR Kocamustafapaşa ahalisinden yaklaşık 150 kişinin katılımıyla Kocamustafapaşa forumlarının ikincisi 20 Haziran’da yapıldı. Önceki gün tartışmaya açılan bir komite kurulması fikri tekrar gündemi alındı. Genel eğilim komite, halk meclisi gibi organların bu direnişin ruhuna uygun düşmediğini toplantılarda sorumluluk alınarak çalışılması gerektiğini vurguladı. Her toplantı öncesi bir kolaylaştırıcı ve yazman belirleneceği ve forumlara katılan herkesin “Kocamustafapaşa Dayanışması”nın parçası sayılacağı dillendirildi. Bu tartışmların ardından Kocamustafapaşa Dayanışması’ın somut işler yapması gerektiği pek çok katılımcı tarafından ifade edildi. AVM’lerin ve direniş sırasında direnişçilerin yanında olmayan işletmelerin boykot edilmesi, gözaltına alınan direnişçilerin nasıl desteklenebileceği tartışıldı. İktidarın kentin dört bir yanında sürdürdüğü kentsel dönüşüm projeleri gibi projeler Kocamustafapaşa, Samatya, Çapa ve Yedikule çevresinde planlandığında kitlesel eylemlerle karşılık verileceği dile getirildi. Son olarak 22 Haziran Cumartesi günü Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla direniş esnasında hayatını kaybeden beş arkadaşımızı anmak için gerçekleştirilecek olan “Karanfilini al da gel” eylemine kitlesel katılım kararlaştırıldı. 21 Haziran cuma günü tekrar forum saatinde toplanan ahali Kocamustafapaşa, Samatya, Çapa ve Fındıkzade de yürüyüş yapıp “karanfilini al da gel” eylemini çağrı dağıtarak ve anonslar yapıp sloganlar atarak duyurdu. Bugün saat 17.00 de tekrar toplanacak olan ahali mahallede yürüyüş düzenledikten sonra toplu taşıma araçlarını “akbil” basmadan kullanarak Taksim’deki anmaya katılacak. | facebook.com/KMPDayanismasi yeniden kamusallaştırılması ve bunun öncelikle MSGSÜ Fındıklı rıhtımının herkese açık hale getirilmesiyle başlayacağı konuşuldu. Meclisimizin ilk kararı 24 Haziran Pazartesi günü saat 12.00'de Yıldız Üniversitesi rektörlük önünde (okula girilemezse Barbaros'taki kapı önünde) Ahmet Atan'ı kınama eylemi yapmak. Ayrıca bir grup arkadaşımız 22 Haziran Cumartesi günü saat 13.00'te Fındıklı Parkı'nda buluşarak Pazartesi günkü eylem için döviz, slogan ve basın metni hazırlamak için bir atölye yapacaklar. Bir sonraki toplantı 24 Haziran Pazartesi 18:00'da Fındıklı parkında. 5
bunun tam zıddına, yani, birleştirici ve kapsayıcı olmalarına özellikle özen göstermek gerekiyor. Elbette sermaye ile elele kenti yağmalayan, en temel haklarımızdan olan sağlık, eğitim gibi hakları hiç sayan, ele geçirdiği yargı ve polis mekanizması ile devlet terörü olarak halkın üzerine çöken bu iktidardan kurtulmanın yolları bu forumların doğal konuları arasındadır. Ama bunun yanında, AKP iktidarına birçok farklı sebepten destek veren mahalle sakinlerine de ulaşmak, en azından bu tür bir diyaloğa açık olanları dinlemek, tartışmak da bu forumların amaçlarından biri olmalıdır. Bu türden bir diyalog ve tartışma zemini bu topraklarda zor bulunur, bunun değerini unutmamak lazım.
İki gün önce İstanbul’da Yeniköy forumunda yaşananlar demokrasi adına bu umut verici gelişmelerin bazı tehlikeleri de içinde barındırdığını hatırlattı hepimize. İktidarın demokrasiyi “milli irade”ye indirgediği bu dönemde, giderek yayılmakta olan bu forumların yerelden örgütlenen bir demokrasi hareketi yerine AKP karşıtlarının örgütlendiği buluşmalar olarak görülmesi anlaşılabilir belki. Biz ve onlar ayrışmasının, ülke genelinde dini ve etnik kutuplaşmaların iktidar tarafından körüklendiği bu ortamda, mahalle forumlarının
İZMİR’DE FORUMLAR DEVAM EDİYOR 21’inde Gündoğdu meydanında 2.si gerçekleştirilen forumda İzmir yerelinde yapılan diğer forumların yanı sıra, belirli aralıklarla yerellerdeki forumların temsilcileriyle Gündoğdu Meydanı'nda merkezi forumlar düzenleme kararı alındı. Mahallelerde meclisler oluşturulması ve Türkiye’nin diğer yerlerindeki forumlarla bağlantı kurmanın yollarını bulmak gerekliliği konuşuldu. Ötekileştirici bir dil kullanılmaması ve cinsiyetçi, homofobik ve söylemleri kullanmama kararı bu forumda da 6
Yeniköy’de yaşananlarda forumlardan açığa çıkan alternatif siyasi enerjinin muktedirleri ne kadar tehdit ettiğini okumak mümkün. Öte yandan meselenin şiddete dökülmesi ve kullanılan ırkçı söylemlerin, dışlayıcı sloganların karşısında taviz vermeden durmak gerektiği aşikar. Ancak bunların yanında dikkat çekmemiz gereken şu ki, hepimizin aşması gereken önyargılarımızdır. Irkçılığın bile altında çoğu zaman yanlış bilgiler, önyargılar, öfke ve özünde “tartışılabilecek” meseleler olduğunu akılda tutmak filizlendiğini gördüğümüz doğrudan demokrasi pratiklerinin yaşaması için kilit önemde. Anti-demokratik söyleme verilecek en güzel cevap demokrasinin kendisidir. Bazı mahallelerde karşımıza çıkması muhtemel bu şiddete meyilli topluluklara karşı en etkin korunma bu diyalog yollarının açık tutulması, bu forumların mümkün olduğunca kapsayıcı ve AKP yandaşlarını bile ötekileştirmeyen bir yapıları olacaktır. Sonuçta bu forumlar mevcut siyasi kriterler ile açıklanamayacak dinamiklere sahip, ve yeşerttikleri yeni siyaset yapma biçimi meselelere etiketlerle değil, somut olgular, haklar ve talepler üzerinden yaklaşmasından geliyor. Konuya böyle yaklaşınca da sermaye-hayat çelişkisi dışında uzlaşılamayacak mesele kalmıyor. alındı. İktidarın yürüttüğü şiddet ve baskı politikalarını deşifre etmenin gereği, kentlerimizde yaşanan rant politikalarının neler olduğunu belirlemenin ve buna karşı mücadelenin önemli olduğu vurgulandı. Bornova Büyükpark’taki forum, Gündoğu meydanındaki foruma katılmak kararı üzerine kısa tutuldu ve Gündoğdu meydanına geçildi. 22 Haziran cumartesi günü saat 20:00'de Saraykent Meydanında yapılacak forumun duyurusu yapıldı.Bornova’daki bir sonraki forum 24 Haziran Pazartesi Bornova Büyük Park’ta 18.00’da yapılacak. Önümüzdeki günlerde yapılacak forumların yeri ve tarihleriyle ilgili Hemzemin Forum Postası’ndaki listeleri takip edebilirsiniz.
eskİŞEHİR'DE FARKLI MEKANLARDA EYLEM YAPMA KARARI Eskişehir Eti Park’ta 19 Haziran’dan itibaren forum organize edilmeye başlandı. İlk gün şiddet karşıtlığı ve alternatif eylemlerin olması gerektiği üzerine konuşuldu. Farklı mekanlarda eylem yapılması fikri ortaya konuldu. Özellikle mekan seçiminde her zaman yürünen ve zaten halkın desteğinin olduğu yerler yerine, direnişten habersiz yerlere (Sütlüce, Ertuğrulgazi Mah. ve buralardaki pazar alanları gibi) gidilmesi ve oralarda yürüyüşlerin, eylemlerin ve paylaşımların yapılması gerektiği konuşuldu. Eskişehir Valilik Fidanlığı’nın hazineye devredilmesi ve yakında Türk Dünyası Kültür Başkenti projesi kapsamında yok edilip yerine tesis kurulacak olması anlatıldı. Forumların düzenli, devamlı ve aynı anda farklı mekanlarda sürdürülmesi ve sokak müziği gibi alternatif etkinliklerin de dahil edilebileceği konuşuldu. 20 Haziran’da forumlarda konuşulanların nasıl diğer illerle paylaşılabileceği ve fikirlerin nasıl yaygınlaştırılabileceği tartışıldı. Seçim sistemi ve seçim barajının, mecliste temsil edilememe-
faydalı bağlantılar: mustereklerimiz.org geziradyo.org videoccupy.org gazetegezipostasi.blogspot.com
mize yol açtığı anlatıldı ve ileriki günlerde bu konuyla sınırlı bir forum düzenlenmesi fikri sunuldu. Eylemlerin daha düzenli ve organize olabilmesi için forum çerçevesinde komisyonlar kurulması konuşuldu. Söz alıp konuşmaktan çekinen veya herhangi bir sebeple konuşmak istemeyenler için “düşünce kutuları” oluşturulması önerildi. Herkesin fikirlerini yazdığı kağıtları bu kutulara atabileceği ve bu fikirlerin de forum günlüklerinde paylaşılabileceği söylendi. Bu fikir, katılımcıların neredeyse tamamı tarafından desteklendi ve karar alındı. 21 Haziran günkü forumlarda ise Bingöl’deki tecavüz davasında serbest kalanlara tepki oluşturulması gerektiği anlatılarak kadın komiteleri oluşturulup tecavüz olaylarına karşı eylemler düzenlenmesi önerildi. Direnişle ilgili çalışmaların yapılacağı atölye ve gruplar kuruldu ve bu grupların formlardan sonra ayrı ayrı biraraya gelerek kendi alanlarında içerik ve eylem üretmeleri kararlaştırıldı. Yürüyüşlerin kentin içine dahil edilmesi fikri sunuldu ve el ele tutuşarak oluşturulacak bir insan zinciri eylemi yapılması önerisi destek buldu. Parkta pano kurulması ve burada yer alacak paylaşımlarla parka gelenlere direnişin anlatılabileceği fikri destek gördü. Ali İsmail Korkmaz’ın darp edildiği yere bir zincir yapılıp, içine simgesel olarak çiçekler konulabileceği önerildi.
gezihukuku.org parklarbizim.blogspot.ca taksimdayanisma.org parklarbizim.blogspot.ca istanbuldaneoluyor.com 3