BİEN DERGİ 04/2009

Page 1

2009/04

CER

alya

09 襤t

20 SAIE

mik

B

era ien S

d覺

Stan


editör Bien Seramik Pazarlama Müdürü

Ebru Uzluer e.uzluer@bienseramik.com.tr

Bien haber Dergisi bu sayısı ile 2. yılını dolduruyor. 2008 yılına girerken yeni bir marka yaratmanın heyecanı ile Bien Seramik markasının piyasada tanınması ve özellikle yetkili satıcılarımızla iletişimimize katkıda bulunması amacıyla bir dergi yayımlama ihtiyacı duyduk. Öncelikli amacımız kendimizi ve Türkiye’nin dört bir yanındaki satıcılarımızı tanıtmak, bölge bölge Türkiye’yi gezerek, kısa da olsa o bölgedeki firmaların hikayelerini aktarmak ve bir iki fotoğrafla da olsa Bien Seramik teşhirlerini ve çalışanlarını fotoğraflamaktı. Giderek markamızın tanınması ve güçlenmesi ile dergimizin de içeriğinde değişiklikler olması kaçınılmazdı. Çünkü gelişip değişemeyen geri kalır ve giderekte kendini tekrar ederek yok olur gider. Biz de değişime ve firmamızdaki dinamikliğe ayak uydurarak içerik konularımızı ve dergi mizanpajımızı daha dinamik daha dikkat çekici hale getirmeye çalıştık. Bu sayımızda herkesin merak ettiğini düşündüğümüz ekonomik kriz, krizin etkileri ve 2010 yılı öngörülerini ekonomist Prof.Dr. Kerem Alkin’in röportajında bulacaksınız. Bundan sonraki sayılarımızda da birbirinden farklı ve güncel konularda işin profesyonelleri ile yapacağımız röportajları okuyabilirsiniz. Diğer bir röportajımız ise seramik ustaları ile uygulamaları hakkındaki sohbetlerimiz. Onlarla bu sayıdan başlamak üzere uygulama yaptıkları mekanlarda sohbet edecek, “İşin Ustası” başlığıyla ustaca bakışlarıyla söylemek istediklerini dergimiz aracılığı ile yansıtacağız. Yine bu sayıdan başlayarak dergimizde okuyacağınız ilginç ve güncel konulara değineceğimiz Kişisel Gelişim, Sağlık ve Kültür Takvimi sayfalarımızın da dergimizi zenginleştireceğini ve ilginizi çekeceğini düşünüyoruz. Sağlık sayfamız için Acıbadem Hastaneleri ile ile işbirliğine gittik. Değerli doktorlarına yayımlanacak olan yazıları için şimdiden teşekkür ediyoruz. İçeriğimizi genişletince anlatmak istediğimiz o kadar çok konu var ki; Sosyal sorumluluk projelerine de dergimiz sayfalarında yer vererek sizlere projeler hakkında az da olsa bilgilendirmelerde bulunacağız. Dergimizde bizlerle ilgili konulara gelince; bayilerimizin yeni mağazaları, açılışlar, sektörümüzün en önemli ve seramik modasını belirleyen fuarı “Cersai”ye katılımımız, dizi sponsorluklarımız adı altında yer alıyorlar. Yıl sonuna kadar devam edecek TRT Radyo, Kral FM, Süper FM, Best FM ve Radyo 7’deki reklamlarımızla da marka iletişimimizi sürdürüyoruz. Umuyoruz ki sizler için özenle hazırladığımız, içeriğinde bir takım yenilikler yaptığımız dergimizi beğeniyle okur, bizlere yer vermemizi istediğiniz konular hakkında bilgiler ulaştırırsınız. Yeni bir sayıda buluşmak dileğiyle…… Yapım Yönetmeni: Çetin Tokay

Bienhaber Bien Seramik Kurumsal İletişim Bülteni Bien Seramik San. Tic. A.Ş. tarafından 3 ayda bir yayımlanır. Ücretsizdir.

2009/04

İmtiyaz Sahibi: Metin Savcı Ali Nihat Tarlan Cad. Süleyman Başkan İş Merkezi No:82 Kat:6 Bostancı / İstanbul

Baskı: İksel Basım Yayın San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. (Yenice Mah. Aytekin Sk. No:21 Kat:3 4.Levent/İST (0 212) 269 10 84

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Arzu Keçecioğlu Ali Nihat Tarlan Cad. Süleyman Başkan İş Merkezi No:82 Kat:6 Bostancı / İstanbul Yönetim Yeri: Bien Seramik Ali Nihat Tarlan Cad. Süleyman Başkan İş Merkezi No:82 Kat:6 Bostancı / İstanbul Tel: (0 216) 469 65 10 Faks: (0 216) 469 66 12 info@bienseramik.com.tr / www.bienseramik.com.tr

Yapım ve Baskı Hazırlık: Kil Tablet Yapım (0 212) 249 64 53

Baskı Tarihi ve Yayın Türü: Ekim 2009 – Yerel Süreli Yayın

8. Sayı

Bu Sayıya Katkıda Bulunanlar: Çevre Müh.Tuğba İpek, A.Serhan Ertence

bienhaber 2009/04


14

16-17 Çağdaş Yapı Güngören’de

18-19

BİEN Seramik Suriye’de

İşinin Ustası; Hasan Usta

BİEN Seramik Rüzgarı Ege’de Esiyor

21

BİEN Seramik Televizyon Dizilerinde

11

BİEN Seramik’ten Çevreye Saygı: Yeni Atıksu Arıtma Tesisi Hizmete Girdi

06-10

BİEN Seramik Ankara Bölge Müdürlüğüne İnaran Yılmaz Getirildi

JAVEL ve GARDA Serileri

İstanbul’da Yeni bir BİEN; Ayas Yapı Firuzköy’de

02-03

15

BİEN Seramik CERSAİE’de

20

Şimdi de Profesyonel Zeka (PQ) Trend Olmaya Başladı!

22

Domuz Gribi’ne Karşı Basit Ama Etkili Önlemler !

23

BİEN Seramik ürünleri Pamukkale’de

23

Sizinde bir İMKANSIZ PERİNİZ olsun

24

Kültür Programı

12-13

içindekiler

Prof. Dr. Kerem ALKİN Diyor ki: Ayakta Kalabilmenin Yolu İşbirliği

04-05

Bien Seramik Başdanışmanı M. Aykut BULUT Rekabetin Temelinde Üretim Kapasitesinin Talebin Üzerine Çıkmış Olması Yatmaktadır


bienNews

İstanbul’da Yeni bir BİEN; Ayas Yapı Firuzköy’de Bien Seramik’in Avrupa yakasında önemli satıcılarından biri olan Ayas yapı, Avcılar merkez ve Esenyurt’daki mağazalarından sonra 19 Ağustos 2009 tarihinde Firuzköy’deki yeni yerinin açılışını bir kokteylle yaptı. Tamamen Bien Seramik’in 2009 serisi ürünleriyle donatılan canlı mekanların yer aldığı yeni mağazanın üst katıda firmanın yönetim ve muhasebe bölümüne ayrıldı. Açılışa firmanın temsilciliğini yaptığı üretici firmaların yöneticileri, sektöredeki diğer satıcı firmaların sahip ve çalışanları, Ayas Yapı ortakları olan Mustafa, Ayhan, Hakan Aslan kardeşlerin ailelerinin de içinde bulunduğu çok sayıda kişinin yanı sıra Bien Seramik Genel Müdürü Metin Savcı ile Bien Seramik yöneticileri de katıldılar. Açılış töreni Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değrmenci’nin de katılımıyla yapıldı.

2 bienhaber 2009/04


bienNews

Ayas Yapı çalışanları

Bien Seramik Genel Müdürü Metin Savcı açılış öncesi bir konuşma yaptı

Geleneksel açılış töreninde kurdela kesimini Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci, Ayas Yapı ortakları Mustafa, Ayhan ve Hakan Aslan, babaları Mehmet Aslan, Bien Seramik Genel Müdürü Metin Savcı ve İntema Toptan Kanal Satış Müdürü Eser Ersoy birlikte yaptılar.

Sarda Serisi

Çırağan Serisi

Prata Serisi

3 bienhaber 2009/04


yönetibien

Rekabetin Temelinde Üretim Kapasitesinin Talebin Üzerine Çıkmış Olması Yatmaktadır gözüküyor. Yeni alanlara açılmak, mevcudu koruyarak yapılması gereken bir icraat olarak karşımıza çıkıyor.

Bien Seramik Başdanışmanı M. Aykut BULUT Aykut Bulut’un Bilecik Subaşı’ndaki Bien Seramik fabrikaları çalışanları pikniğinde yaptığı konuşmanın özetidir.

Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de öncü girişimciler açıkları görerek, işlerini iyi yaparak, çabalayarak önemli noktalara geldiler. Güçlü şirketler ve markalar yarattılar. Bugün bu çabalar birer başarı öyküsü olarak karşımızda duruyor ama bunun tekrarı gittikçe zorlaşıyor. Ülkemizde artık üretim mesele değil, istenilen tesis istenilen yere itinayla kurulmaktadır. Buna paralel pazarlama ve reklamcılık konusunda da birikimlerimiz çok güçlendi. Marka üzerine kitaplar yazıldı. Konferanslar verildi. Teknolojiler gelişti. Her şeyin çok gelişmiş olduğu günümüzde 20 sene önce kurulmuş olan fabrikaların daha başlangıçta liderliğe oynayabileceği görülürken bugünkü yeni girişimcilerin ilk beşin içine girmesi bile çok büyük mesele haline geldi. Son 10 yılda bir çok şey değişti. Kar marjlarının daralmaya başlaması ile belirli bir ölçeğin altında üretim yapmak hemen hemen imkansız hale geldi. Bu dinamik küçük firmaların yaşam savaşlarını iyice zor hale getirdi. Şu anda devir boş hayaller devri değil, elimizdekini koruma devri olarak

Bugün globalleşen dünyada rekabetin çok yüksek düzeylerde olmasını sağlayan 3 önemli gelişme vardır. İleri teknoloji: Dünün teknolojilerinin yanında çok daha iyi gelişmiş teknolojiler üretilmekte. Artan dış ticaret Arzın talepten fazla olması Bizler Bilecik ve Bozüyük tesislerimizde karo seramik üretiyoruz. Bizim gibi ülkemizde ve dünyada bizim yaptığımız işi yapan binlerce firma, yüz binlerce insan var. Bu firmalar ve bu insanlarda ekmek paralarını bu işten kazanıyorlar. Bugün dünyanın toplam kaplamalık karo üretim miktarı kapasitesi 8 milyar m2. Bizim kapasitemiz 15 milyon m2 olarak düşündüğümüzde dünyada üretilen her 100.000m2 seramiğin 185 m2 sini biz üretiyoruz demektir. Kısaca dünya değerlerine göz atacak olursak ülke olarak da her 100.000 m2’nin 4.250 m2’sini üretecek kapasitemiz var. En çok ihracat yapan ülkeler olarakta Çin, İtalya, ispanya, Brezilya’dan sonra 5. Ülke oluyoruz. Dünyada ihracat miktarı 2 milyar m2. Türkiye bunun 100 milyon m2’si ile % 5’e yakın bir kısmını sağlıyor. Dünyanın ilk 15 büyük seramik üreticisi ülkelerinin üretim kapasitesi 7 milyar m2, iç tüketimleri ise 5 milyar m2 olarak görülüyor. Yani arz fazlası olarak 2 milyar m2, pazarda pay kapmanın miktarı olarak karşımıza çıkıyor. Yani, yeni rekabetçilik döneminin

temelinde kurulu üretim kapasitesinin, talebin üzerine çıkmış olması yatmaktadır. Yüksek rekabet gücüne kavuşabilmek için bugünün rekabet kriterleri ise Kalite Maliyet Hız Sadece maliyeti düşürmek veya sadece hızı arttırmak ile burada geride kalan iki faktörü geliştirmek mümkün değildir. Ancak kaliteyi arttırmak suretiyle diğer iki faktörü iyileştirmek ve maliyette düşme, hizmet hızında da artma sağlamak mümkündür. Kuruluşların başarısı için kalite temel şart olmuştur. Kaliteyi sağlayamayan kuruluşlar silinmeye mahkumdur. Bir şirkette tüm faaliyetlerin sürekli olarak iyileştirilmesi ise toplam kalite anlayışının temelini oluşturmaktadır. 6 tane gereği vardır. Müşteri odaklılık: Beklentileri araştırmak ve karşılamak Önleyici yaklaşım: Sorun çıktıktan sonra çözmek yerine çıkarmayacak şekilde planlamak İstatistik ve Analiz: Başarı ve hata oranınızın bilinmesi ve bildirilmesi Tedarikçilerle işbirliği: Tedarikçilerle ortak gibi çalışmak Sürekli gelişme: Gelinen seviye ya da bulunulan durumu ne olursa olsun ileriye götürmek Grup çalışması: Her düzeyde birlikte çalışmalar yaparak yaratıcılığı ve sorun çözmeyi geliştirmek

4 bienhaber 2009/04


yönetibien

“Bir adam oturduğu evin parka bakan penceresinden parkı seyrederken iki kişinin çalıştığını fark etmiş. Bunlardan birisi çapayla çukur kazarken diğeri de elindeki kürekle kazılan çukuru kapatıyormuş. Bu böyle devam etmiş. Adam dayanamamış parka gitmiş, merhaba deyip, hal hatır sorduktan sonra yapılan işi merak ettiğini niye birisinin kazdığını diğerinin kapattığını sormuş. Adamlardan birisi: Efendim biz aslında bugün 3 kişi olacaktık. Birimiz kazacak, birimiz elindeki fidanı çukura koyacak, diğerimizde çukuru kapatacaktık. Bugün fidanları dikecek arkadaşımız hastalandığı için sadece ikimiz çalışıyoruz. Grup çalışmasında hiçbir çalışmamızın buna benzememesi lazım. Fidanı, asıl fayda sağlayacak olan işleri göz ardı eder, çalışmanın içine dahil etmezsek, bunu ister saflığımızdan, ister bilerek, ister sadece kendi menfaatimizi düşünerek hareket edersek yaptığımız iş israftan başka bir şey olmayacaktır.” Derler ki israfı yok edin, şirketinizde ve evinizde zenginlik yaratın. Yanlış ürün ya da hizmetin doğru biçimde üretilmesi israftır. Hiçbir değer üretmeden kaynakları tüketen faaliyetler israftır. Bizim açımızdan bakarsak: - Müşterilerin beklentilerini karşılamayan veya çok fazla olan ürünler - Talep edilmeden üretilen ve envanterlerde biriken üretimler - Yeniden işlenmeyi gerektiren hatalı ürünler - Önceki aşamalarda bitirilemeyen işlemler nedeniyle, sonraki kademelerde boş bekleyen çalışanlar ve kaynaklar - Asgari düzeyin üstündeki envanterler - Çalışan ve ürünlerin bir yerden başka bir yere nakli gerekli olmayan süreçler Bundan 2500 yıl önce yaşamış olan Thales’ e sormuşlar: Sana göre dünyada devamlı olan ve hiç bitmeyen şey nedir? “Ümit” diye cevap vermiş ünlü düşünür, çünkü bizi en son bırakır. Peki öyleyse en kolay şey nedir?

“Başkasına nasihat vermek” demiş. Bugün burada konuştuklarımız nasihatten öte hayatın gerçekleri. Bunlar karşısında ümidimizi hiçbir zaman yitirmemeliyiz. Çünkü umudu olan insan gideceği yolun yarısını zaten almıştır. Yine eski filozoflardan Sokrates’in bir arkadaşı gelir ve ona, “Arkadaşın ile ilgili neler duyduğumu biliyor musun?” der. Sokrates “Hayır bilmiyorum, ancak bana onu anlatmadan önce sana 3 şey soracağım. Aldığım cevaplar bana uygun gelirse bildiğini anlatırsın” der. Bana birazdan söyleyeceğin şeyin tam olarak doğru olduğunu biliyor musun? Hayır der arkadaşı sadece duydum. (gerçeklik) Peki söyleyeceğin şey onun hakkında iyi bir şey mi? Hayır tam tersine kötü bir şey (iyilik) Son olarak söyleyeceğin şey benim veya onun yararına bir şey mi? Hayır gerçekten yarayacak bir şey değil der. (yarar) O zaman hem doğru değil, hem iyi bir şey değil, hem de yararlı bir şey değilse bana anlatma, kimseye de anlatma. Kıssadan hisse; laf taşımamak, eksik ya da yanlış şeyleri konuşmamak boş yere kaybolan insan ve zaman israfını önleyecektir. Tüm çabamızı konuşmaya değil çalışmaya ve erdemli davranmaya harcamalıyız. Çok dinle yerinde konuş. Bir bilgeye sormuşlar En akıllı kişi kimdir? Her zaman başkalarından öğrenecek bir şeyler bulan kişidir. En zengin kişi kimdir? Yaşadığı günün ve saatin kıymetini bilen kişidir. Saygıya kim layıktır? Kendisine ve dostlarına saygı gösteren kişidir. En güçlü kişi kimdir? Öfkesine hakim olan kişidir der. Yeni evli gençler ilk günlerde her şey iyi gittikten sonra canları sıkılmaya,

küçük şeylerden öfkelenip kavga etmeye başlamışlar. Bir akşam oturmuşlar ilişkilerini gözden geçirmişler. Ayrılığı ve geçimsizlikleri hakkında konuşmuşlar. Gecenin ilerleyen saatlerinde bir şeye karar vermişler, demişler ki: Bahçeye bir ağaç dikelim, eğer o ağaç 3 ay içinde kurursa ayrılalım, yok eğer yaşarsa bir daha aklımızdan geçirmeyelim ve bu süre içinde ayrı odalarda kalalım derler ve ertesi gün bahçeye ağaçlarını dikerler. Odalarını ayırırlar, birbirlerini aramazlar ve sormazlar. Bir ay sonra bir gece bahçede karşılaşırlar. Her ikisinin de elinde içi su dolu birer bidon vardır. Ani kararlar çoğu zaman çok büyük yanlışlara sebebiyet verdiği gibi, zamanın her şeyin ilacı oduğu lafı boşuna söylenmemiş. Sevgi ise her şeyin üstesinden gelecek en büyük güçtür. Eski devirde bir genç Söğüt’den Bilecik’e gitmek ister. Yükü de vardır. Yükü için bir eşek kiralamak ister. Eşeğin üzerine yüklerini sarar ve tam yola çıkacakken eşeğin sahibi de Bileciğe gitmek istediğini söyler ve birlikte yola koyulalım der. Genç kabul eder ve yola koyulurlar. Öğle vakti bir su başında durduklarında etrafın bomboş olduğunu, bir ağaç bile olmadığını fark ederler. Eşeğin sahibi azığını çıkarıp eşeğin gölgesine oturur ve yemeğe başlar. Eşeği kiralayan genç buna içerler, sen çekil gölgede ben oturacağım der. Eşeğin sahibi ise hayır der ben oturacağım, çünkü sahibi benim der. Genç adam ama ben kiraladım deyince eşeğin sahibi ben sana eşeği kiraladım, gölgesini değil deyince aralarında kavga çıkar. Şimdi herkes kavganın sonunu merak ediyor değil mi? Bence eşeğin gölgesine ne olduğunu merak edeceğimize hayatımızı düzene koymaya, çalışmaya, işimize bağlanmaya, doğru ve faydalı şeyler öğrenmeye ve yapmaya odaklanmalıyız. Sevgiler, Saygılar

5 bienhaber 2009/04


gezibien

AYVALIK Cunda Yapı

EDREMİT Akarcan Yapı Market

Bien Seramik Rüzgarı Ege’de Esiyor İZMİR Ekiz Yapı

NAZİLLİ Beyazıt İnşaat

DENİZLİ Özgürler İnş. Malz.

DİDİM Perşembe Pazarı

MUĞLA Başaran Yapı

MİLAS Yüce Yapı

MARMARİS Tetiko Tic.

MARMARİS

Eski GÖKOVA - MARMARİS yolu

BODRUM Vizyon İç Mimarlık

DİDİM-APOLLO TAPINAĞI

Ege Bölge Müdürü Taner Aytekin’in yetki, sorumluluk ve yönetiminde İzmir merkez olmak üzere kuzeyde Ayvalık, Edremit, güneyde Didim, Nazilli, Denizli, Muğla, Milas, Marmaris, Bodrum. Toplam 10 noktada Biren Seramik’in yetkili satıcısı yer alıyor. Edremit’deki Akarcan Yapı Market öylesine büyük ki Market Müdürü Gökhan Özateş Çanakkale’den, İzmir’e kadar olan Kuzey Ege’ye tek başlarına yetebileceklerini söylüyor. Güney’de ise Milas’da çok büyük iç hacmi olan bir yapı market daha var; Yüce Yapı Market. Seramik banyo ürünleri marketi demek daha doğru olur. Marmaris, Datça karayolu üzerinde olması ise en büyük avantajı. Denizli tekstil yatırımları ile ekonomiye can veren kentlerimizden biri. Denizli’de yapı malzemeleri satışı denince ilk akla gelen yer olan Halk Caddesinde de bir satıcısı var Bien Seramik’in; Özgürler.Üç kardeş Özgürler’in en büyük avantajı hırslı, kararlı ve genç olmaları. Önümüzdeki yıl bağımsız bir binaya taşınacak olan Özgürler bölgede güzel işler yapacak gibi görünüyorlar. Bodrum’da ise başka hiçbir yerde rastlanamayacak görünüm ve anlayışta yeni bir firma yarımada üzerindeki nitelikli iç mimari-dekorasyon hizmetleri için Bien Seramik’i seçti. Bodrum’da ise iç mimari dekorasyon hizmetleri veren, Ortakent - Yalıkavak yolu üzerinde yer alan Vizyon İç Mimari, Bien Seramik için dikkat çekici bir satış noktası oldu.

6 bienhaber 2009/04


gezibien

Yunus Türkyılmaz, Zeynel Beyazıt, Volkan Beyazıt, İç Mimar Serdar Topçu, Nurhan Altıntop, Şerife Korkmaz

NAZİLLİ - Beyazıt İnşaat Ltd. Şti. 1974 yılında inşaat taahhüt işleri yapmak üzere kurulan Beyazıt İnşaat 2000 yılında Ltd. Şti. olur. Devlet müteahhitliği ve yap - sat konut üretimi ile geçen yılların ardından 2005 yılında yapı malzemesi satışına da başlarlar. Ayrıca restorasyon ve iç mimari hizmeti de verirler.

2009 yılı temmuz ayında ise Bien Seramik yetkili satıcısı olurlar. Genel Müdür Volkan Beyazıt “Biz köklü yapısı olan bir üreticiden ayrılırken sektör araştırması yaptık. Aradığımız köklü yapı anlayışını benimseyen bir üreticiydi, bu özelliği Bien Seramik’de gördük. Çok kısa bir süre içinde %85 oranında Bien ürünlerini satabilir hale geldik. 2010 yılı ortalarında bu oran %100 olacaktır. Biz bir satıcı olarak üreticimizden üretim çeşidinin daha çok olmasını istiyoruz. Teknik Granit seramik üretilsin hatta vitrifiye’de ürün gamına katılsın. Pazarda adı bilinen üreticiler kadar çeşit ve kalitede üretim yapılıyor, bunu biliyoruz. Ama müşterimiz bunu bilemiyor. Biz markayı daha da bilinir kılabilmek için çabalıyoruz. Bizim farkımız bünyemizde bir İç Mimarın olmasıdır. Lüks veya ekonomik ürün kullanımını İç Mimarımız öneriyor yada yönlendiriyor. Banyo olsun, mutfak olsun İç Mimarımız müşterimizle doğrudan ilgileniyor, gerek sözlü hitabı ile gerekse bilgisayar programıyla tasarımını açıklıkla ortaya koyuyor. Bu durumda geriye fiyatı kalıyor ki biz bu konuda da kendimizi sıkmıyoruz. Az işimiz olsun ama özen gösterebileceğimiz işlerimiz olmasını firma olarak tercih ediyoruz. 2005’den beridir sürekli teknolojiye yatırım yapıyoruz. Mağazamızda geniş teşhir alanlarımız var. Lüks ürün kendini geniş alanlarda daha iyi gösteriyor. Bien’in de en son serilerini mağazamızın en dikkat çeken yeri olan vitrin arkasında sergiledik.

Bora Köseoğlu, Taner Aytekin, Yelkan Başaran, Eylem Çetiner, Gürcan Demircan

MUĞLA - Başaran Ticaret 1977 yılında Süleyman Başaran ve ortakları tarafından kurulan Başaran Yapı, 1986 yılından itibaren bir aile firması olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Başaran Ticaret bölgedeki en eski Bien Seramik satıcısı. 3 yıl önce Bien Seramik markası piyasaya ilk çıktığı yıl Süleyman Başaran “Buralarda Bien’in bayisi yoktu, ben ilk olayım dedim” diyor. İkinci kuşağın başarılı temsilcisi Yelkan Başaran ise “Mağazamız ağırlıklı olarak tadilat işleri yaptıran perakendeci müşteriye hizmet ediyor. 9 kişilik ekibimizle en iyi hizmeti vermeye çalışıyoruz.” diyor.

İsmail, Okan ve Nazmi Özgür kardeşler, Taner Aytekin ile

DENİZLİ - Özgürler İnşaat ve Sıhhi Tesisat Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti. 1996 Mayıs ayında kurulan Özgürler’in adı kurucu 3 kardeşin soyadlarından geliyor. İsmail, Okan, Nazmi Özgür kardeşler çekirdekten yetişme satıcılar. Uzun yıllar eniştesinin mağazasında çalıştıktan sonra Denizli’de inşaat malzemeleri piyasası olarak bilinen Halk Caddesinde küçük bir mağaza tutarak kendi işletmelerini kurarlar. Tek sermayeleri inançları, tecrübeleri ve gençlikleridir. Ozan Özgür “Sıfırdan geldik” diyor bu durum için. İşleri biraz gelişince yan mağazayı da alarak hacimlerini büyütürler. Bu arada kentin başka bir yerinde 600 m2’lik 2 katlı bağımsız bir binaya sahip olurlar. Önümüzdeki yıl burayı showroom haline getirecekler. “Sistemimiz daha yeni

oturuyor. Bien Seramik’de piyasadaki boşluğu tam zamanında atılım yaparak çok iyi doldurdu. Biz güven duyduğumuz bir üreticiyle ilişimizi uzun vadeli sürdürmek isteriz. Kardeşimiz, dostumuz, arkadaşımız biliriz. Biz burada yapsatçı müteahhide ve özellikle ihale ile iş alanlara son kullanıcıya hizmet veririz. Üç kardeş olmamız bizim için avantaj. Üç kardeş üç firma gibiyiz. Herkesin kendi müşterisi vardır ve birbirimizden de güç alarak bu yolda ilerliyoruz. Biliyoruz ki önümüz açık. Gidebildiğimiz yere kadar gideceğiz.

7 bienhaber 2009/04


gezibien

MİLAS - Yüce Yapı 1955 doğumlu olan Mevlüt Yüce, 12 yaşındayken ailesi ile Milas’a temelli yerleşir. 1967’den öncede babası ve dedesi bölgeye çalışmaya gelirler. Yaptıkları işi pazarcılık diye adlandırıyor, çünkü pazarda ailecek giysi satarlar. 1977’de askerlik dönüşü bu işi bir süre daha sürdürür. 1988’de 33 yaşındadır ve pazarcı esnafı değil yerleşik esnaf olmak istediği için ne satacağını bilmeden Belediye’nin yeni yaptırdığı 40 m2’lik dükkanlardan birini kiralar. Sonra sıhhi tesisat malzemesi satmanın uygun olacağını görür. Bir bilenin kendisine verdiği malzeme listesi ile İzmir’e gider. Bir kamyon malı sırf dürüst olduğu, onu kandırmaya çalışmadığı için diğerlerine göre “pahalı satan” satıcıdan alır. Yüce Ticaret olarak işe başlar. Malları raflara dizer ama neyin ne olduğunu bilmemektedir. Bu nedenle bütün malları tek tek etiketler. Bir yıl içinde bütün işi öğrenir sadece seramik satmayı beceremez. Bir üreticinin temsilciliğini alır, yüklü stokla krize yakalanır. Ucuz satmamak için 1 sene deposundaki malı kilitli tutar. Bu süre içinde ucuz ürünler satar. 1995’de başka bir üreticinin bayisi olur. Bu nedenle çevre yolu üzerindeki kendi yerine de geçer. Bu üreticiden defalarca erken ödeme primi alır. Bir süre sonra orası da yetmez 550 m2 kapalı alanı olan yeni bir yere geçer. 2004’de artık yeni bir üreticinin bayisidir ve işleri daha da büyür. 2007’de şu an içinde bulundukları 4000 m2’lik kullanım alanı olan 2 katlı mağazayı topraktan alıp inşa eder. Yüce İnşaat’da, Yüce Yapı Market olur. Bu gün içinde tüm seramik ve banyo malzemelerinin bulunduğu mağazasını iki oğlu Hasan ve Muhsin Yüce ile birlikte yönetiyor. 2009 yılında yeni bir açılım için seramik üreticisi arar ve İzmir’deki Bien Seramik yetkili satıcısına danışır, İstanbul’daki fuarda yetkililerle konuşur, anlaşır ve ardından Bien Seramik satıcı olur. Perakende müşterileri Didim, Yatağan, Muğla ve özellikle Bodrum yarımadası ve çevresinden oluşuyor ama toplu işlere daha çok satış

Hasan Yüce, Muhsin Yüce, Aysun Cura, Zerrin Karaovalı, Taner Aytekin, Ayfer Büyükkaraca, Huriye Ünal, Eylem Gündoğdu, Mevlüt Yüce

yapıyorlar. 40 m2’den, 4000 m2’ye gelişen iş ve mekan hacmiyle iş yapan Yüce Yapıda 18 kişi çalışıyor. Mevlüt Yüce “Çok parada gözüm yok, ben bu güne kadar sadece torunlarımın geleceğini kazandım. Tek lüksüm varsa o da, arabanın en güzeline binmektir.” diyor.

Mevlüt Yüce, Konya ile bağlarını koparmıyor

DİDİM - Perşembe Pazarı İnş. Malz. Ltd. Şti.

Oğul ve Baba Muhsin ve Mevlüt Yüce, Taner Aytekin ile İzmir Göztepe’li Ruşen Kulalı ve Taner Aytekin

Perşembe Pazarı’nın kurucusu Ruşen Kulalı, İzmir’in köklü inşaat malzemesi satıcısı Kulalılar firmasının kurucusu Şevket Kulalı’nın oğlu. 1973 yılından beridir tesisat malzemeleri ve seramik satışı yapılan firmada çalışarak büyüyen Ruşen Kulalı, 1989’da kendince nedenlerle üniversiteyi okumayıp firmada çalışmak isteyince babasının müdürüne verdiği emirle en alt düzeyden çalışmaya başlar. 1997 yılında İzmir’de kurduğu Perşembe Pazarı İnş. Malz. Ltd. Şti.adına 2001 yılından itibaren Didim’de de iş yapmaya başlar. 2003 yılından itibaren ise kendisi de Didim’e yerleşir. “Didim’de gelecek gördüm, İngilizlerin mülk edinmeye başlamalarıyla ihtiyaç duyulan tüm inşaat malzemelerini mağazasında bulundurarak yoğun talepten pay almak istedim. Perşembe pazarı adı da bu nedenle kondu. Burada ne ararsanız var. Hatta aramadıklarınızda.” diyor. 2009 yılında seramik ihtiyacını da karşılamak amacıyla Bien Seramik ile anlaşır. Didim çevresinde krizin hafiflemesiyle birlikte İngilizlerin mülk edinme pazarının canlanacağını ve bunun satışlarına yansıyacağını düşünüyor.

8 bienhaber 2009/04


gezibien

EDREMİT - Akarcan Yapı Market Bir Abdurahman Akarsu Holding yatırımı olan Akarcan Yapı Market 1999 yılında kurulur. 5000 m2 kapalı alan, 1200 m2 açık alan, 1850 m2 mağaza teşhir alanı olan yapı markette 21 grupta toplanan 16.000 çeşit ürün müşterilerin beğenisine sunuluyor. 2009 başında mağaza müdürü olan Gökhan Özateş, Çanakkale-İzmir hattında en büyük olmak amacında olduklarını, bu süreçte Bien Seramik’i de en büyük yapmak istediklerini söylüyor. Holding’in ithal ettiği İspanyol seramik markalarının her bütçeye hitap etmediğini, bu nedenle yerli üretici olarak marketlerinde teşhir etmek için sadece Bien Seramik’i seçtiklerini vurguluyor. Gökhan Özateş “Biz sadece kasada nakit tahsilat yapıp, fiş kesen tip yapı marketlerden değiliz. Pazarlama ekibimiz, yerel halkın yenileme projelerinde, kooperatiflere ve müteahhitlere de satış yaparız. Gerekirse sırtımızda taşırız. 3 araç, 5 personel ile şantiye teslimi ücretsiz nakliye yaparız. Cari çalışırız. Küçükkuyu, Burhaniye, Ören, Sarımsaklı bölgesinde ciromuz çok yüksektir. Önümüzdeki 2 yıl içinde Çanakkale ve Dikili’de de Akarcan Yapı Marketlerini açacağız.” diyor. Market müşterisi Bien Seramik’i yeni bir seramik markası olarak algılanıyor. Markette satılan her ürüne olduğu gibi Bien Seramik’e de müşteri güven duyuyor. Şimdilik sadece iki teşhir yapılabilmesine rağmen

o bile büyük ilgi görüyor. Her Perşembe Midilli adasından alışveriş yapmak için gelen Yunanlılar, Ayvalık limanından alınıp Akarcan’ın özel otobüsü ile markete getiriliyor. Bu sayede liman teslimi satışlarla bir anlamda dış ticaret de yapılıyor. Bu potansiyeli değerlendirmek için adadaki fuara katılan, yunanca broşür dağıtan ve adadaki yerel TV kanalına reklam veren Akarcan Yapı Market pazarlama faaliyetleri sayesinde adalıları da kendisine çekiyor.

MARMARİS - Tetiko Ticaret Tetik Şirketler Grubu bünyesinde bulunan ve Marmaris Datça Yolu üzerinde bulunan Tetik Center’da faaliyetlerini sürdüren Tetiko Tic. End. Tur. İnş. San. Ltd. Şti. 1996 yılında Mehmet Tetik tarafından kuruldu. Bölgenin önemli konut üreticilerinden biri olan Mehmet Tetik bir süre sonra kendi inşaatları için gerekli olan yapı malzemelerini satın Taner Aytekin Mehmet Tetik’in makam odasında aldığı firmaların temsilciliğini alarak piyasaya toptan ve perakende satıcı olarak ta girer. Firma seramik ve banyo malzemelerinin topluca sergilendiği ve satıldığı Marmaris’in ilk yapı merkezidir. Marmaris’de turizm bölgesi olması nedeniyle uygulanan 6 ay inşaat yasağının zaten daralan pazarı iyice iş yapılamaz hale getirdiğini söyleyen Mehmet Tetik “Bizim de elektrik taahhüt, otel işletmeciliği ve inşaat yapım işlerimiz olmasa bu işi sürdürmemiz mümkün değil.” diyor. Marmaris’de artık toprak kalmadığından otel yatırımlarının da durduğunu, ancak tepelerde villa tipi kooperatif inşaatlarının sürdüğünü bu nedenle çok zorlandıklarını söylüyor. Bien Seramik içinse şunları söylüyor; “Piyasaya girdiklerinden beridir dikkat çekici bir gelişme gösterdiler, biz de yeni bir markayla çalışmak, mağazamızda yeni seramikler sergilemek amacındaydık. O nedenle seçimimizi Bien Seramik’den yana kullandık” BODRUM - Vizyon İç Mimari 1998 yılında 15 günlük bir iş için Bodrum’a gelen Ercan Ünlü, o gün bu gündür geri dönecek. Bodrum’da bir özel radyo’nun iç mimarlık işlerini yaptıktan sonra, bir çok ünlünün de Bodrum’daki villasının dekorasyon işlerini gerçekleştirir. İzmir’de Oda Mimarlık olarak başlayan faaliyetlerine Bodrum’a geldikten sonra Vizyon İç Mimarlık olarak ofisinde proje işlerini yürüterek devam eder. 2000 yılında artık dekorasyonun gerektirdiği malzemeleri ürettirmek için taşeronlarla çalışmanın güçlüğü ve verimsizliği nedeniyle öncelikle bir atölye açar. Sonra “İnsanlar gördüğünü aldığı için” mimari ve dekorasyon caddesi olarak nitelediği Yalıkavak yolu üzerinde bir mağaza açar ve önce bir mutfak markasının temsilciliğini alarak satışa başlar. Ardından kendi üretimi olan ev ve bahçe mobilyaları üretir ve satışını gerçekleştirir. Tam bir “Tadilat ülkesi”nde yaşadığımız söyleyen Ercan Ünlü iç mimari ve dekorasyon projelerinde kullanmak ve mağazasında yer alan yeni ve eski mobilyalar ile birlikte Bien Seramik ürünlerini de sergileyerek müşterilerine değişik ve farklı bir açılım getirmek istiyor. Henüz çok yeni olan yetkili satıcılığı nedeniyle teşhir çalışması başlamamasına rağmen, bölgede tanınan ve iş yapan bir iç mimarlık firması olan Vizyon’un vizyonu Bien Seramik’in vizyonu ile kesişiyor.

Abdulkadir Namal, Munise Gül ve Mağaza Müdürü Halim Dabanoğlu

Taner Aytekin ve Ercan Ünlü mağazanın önünde

9 bienhaber 2009/04


Denizli’nin El Emeği

gezibien

Göz Nuru

Denizli yöresinde eski çağlardan beridir kumaş ve halı dokumacılığı çok gelişmiştir. Koyun, keçi yününden eğilerek elde edilen iplikler, doğal boyalarla boyanarak tezgahlarda yerel motiflerle bezenerek halı, kilim haline getirilir. Saf pamuktan elde edilen ve adına “Buldan Bezi” denilen kumaşlar günümüzde de iki işlev için üretiliyor. Ev tekstilinde kullanılan Buldan Bezleri: 170 cm, 210 cm, 240 cm, 250 cm eninde pikelik, perdelik, çarşaflık, nevresimlik ve masa örtüsü grubu için düz dokuma Buldan Keteni, çizgili ve ekose olarak bir çok çeşit kumaş (Genelde natürel renkte.) üretiliyor. Giysi üretiminde kullanılan Buldan Bezleri: 80 cm, 125 cm, 145 cm, 185 cm eninde ham, çizgili, düz renk ve baskılı (Reaktif ve Pigment baskı) olarak üretiliyor. Bu kumaşların üzerine de evlerde kadınlar iğne işi, telkari ve örgü ile maharetlerini gösterdikleri motifler, desenler işlerler. Bu işlenmiş ürünler günümüzde ev tekstili olarak adlandırılır ve Denizli merkezindeki meşhur Babadağlı iş hanında piyasaya sunulur. Ünlü Mimar Cengiz Bektaş tarafından yapılan iş hanı bir iç avlu çevresinde dolanarak yükselen eğimli yapısıyla dikkat çekiyor. Günümüzde bir kısmı makine işi olmakla beraber, bu handa hala havludan, perdeye, masa örtüsünden, nevresime çeşitli ev ihtiyaçları için geleneksel yöntemlerle elde işlenerek üretilen kumaşlara rastlanıyor.

Ege’de Nerede Ne Yenir?

Yazan: Taner Aytekin BİEN Seramik Ege Bölge Müdürü

14 yıldır İzmir’de yaşayan, yıllardır Ege yollarında dolaşan, kentlerden, ilçelerden, köylerden geçen, geçmekle kalmayıp, oralarda kalan, yaşayan, sevgili satıcı dostlarla nice dostlukları pekiştirip yemeklerini yiyen, en kuytu, köşe yerleri bile öğrenen, sadece iş için değil tatillerini de eşiyle birlikte bölgede geçiren biri olarak, ama en önemlisi “Bir lezzet ve damak tadı memleketlisi”, Gaziantepli olarak buyurun Ege’de nerede ne yenir bilgisi;

Yağda kızarmış karides ve ahtapot

Aydın’da; kabak tatlısı, Çine’de; köfte Nazilli’de; pide (nazilli gülü) Çupra Denizli’de; fırın kebabı Muğla’da; muğla köfte, sabahları çorba niyetine muğla kebabı, döş kebabı, tandır Akyaka’da; lahos, (lagos diye söylenir genelde, Rumca’dır.) sübye. Datça’da; badem, balık Dalyan’da; levrek, mavi yengeç Bodrum Tuzla’da; çupra (ama bargilya’da) , Söke’de; çöp şiş, Ayvalık Cunda’da her türlü yeşil otla yapılan zentinyağlı rum mezeleri, papalina, karides türü ara sıcaklar, özel ekmeği ile karışık tost, Çanakkale’de; peynir helvası, Bergama’da tulum peyniri, Güzelbahçe’de Türkiyede’ki en taze ve güzel balıkları yiyebilirsiniz ve İzmir Pasaport’ta çay, Çeşme’de kumru ve çupra, Foça’da gün batımında kaya barbun, sonrasında sakızlı dondurma, Kordon’da sütte balık, sinarit, trança, dil şiş ve tereyağında balık yumurtası.

Yeşillik tabağı

10 bienhaber 2009/04


Sonbaharın Zümrüt Yeşili Banyolarda: Javel

karobien

Zümrüt yeşili, Ametist kızıl kahvesi, Yakut ve Elmas. Sonbahar renkleri Javel Serisi ile banyolarda. Bu 4 renk inci beyazı ile tamamlanıyor. 25 x 50 ebadında üretilen Javel Serisinin Her 5 renginin de 40 x 40 ebadında yer karoları bulunuyor. Javel Serisinin en önemli özelliği miks kesme dekorları. Her dört renge uygun renklerden miks edilerek hazırlanan çubuklu dekor karoları hem dik hem yatay olarak kullanılabiliyor. Serinin ayrıca bir de 12.5 x 50 ebat seçeneği bulunuyor. Seriyle birlikte kullanılan bordürleri ise iki ebat seçeneğinde; 7 x 50 ve 3 x 50. Bir diğer ilginç sunum da Fildişi karo içine sujet kesim ile 4 renk içinde çubuk konularak oluşturulan dekor seramiğinin olması.

Banyoların Yeni Mor Menekşesi: Garda

Bir banyoda, mor yada mürdüm pembe rengi. Sevimli değil mi? İç açıcı, ferah, sakin ve huzuru tanımlarken akla gelen diğer duygular. Bir de Füme Gri var ki, daha ağırbaşlı ve ciddi. 25 x 50 ebadında 3 renk seçeneğinden oluşuyor Garda Serisi. Mürdüm, Mor ve Füme gri renkli karolar ve onların açık renkleri ile 40 x 40 yer seramikleri bu seriyi oluşturuyor. Sujet dekorları ise kare kesimli güneş desenli olan ile yuvarlak kesimli çiçek desenli olarak iki şekilde sunuluyor. Bordür olarak ta renklerini her üç serinin renklerinde alan 5 x 50 ebadında Garda güneş desenli bordür ve Çiçek desenli bordür olmak üzere iki seçenek sunuluyor.

11 bienhaber 2009/04


Prof. Dr. Kerem ALKİN Diyor ki:

ekonobien

Ayakta Kalabilmenin Yolu İşbirliği Krizden en fazla etkilenen sektörlerden biri inşaat. Yatırımlar ve yeni konut inşaatları durunca inşaat malzemesi üreten tesisler de sustu. Yılın ilk çeyreğinde ekonomi, geçen yılın aynı dönemine göre % 13,8 oranında daralırken, inşaat da en fazla küçülen sektörler arasında yerini aldı. Küçülmenin boyutu % 18,9 oldu. Böylece, 2007’nin ikinci çeyreğinde başlayan sektördeki daralma son çeyrekte zirveye ulaştı. İnşaat sektöründeki üretimin gerilemesi, tabii olarak istihdamı da etkiliyor. Yılın ilk üç ayında inşaat sektöründeki istihdamda geçen yılın aynı dönemine göre % 19,2, 2008’in son çeyreğine göre ise % 21,8’lik daralma yaşanmış. Burada, Türkiye’deki istihdamın % 5,6’sının inşaat sektöründe olduğunu hatırlatalım. Sektörde iyileşmenin başlaması, hem ekonomik büyümeye, hem de istihdama katkısı açısından önemli. Sektördeki kıpırdanma çimentodan tutun, demir-çelik, seramik, tuğla, kiremit, boya-badana, kapı, pencere, elektrik malzemesi, cam, duvar kâğıdı, parke, tesisat malzemesi vs. pek çok malın üretimine doğrudan yansıyor. Son dönemde sektöre tekrar canlılık getirebilmek amacıyla birtakım çalışmalar yürütülüyor. Sektörün durumunu, bu çalışmaların etkisini ve sektörün geleceğini İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD)’nin ekonomi danışmanı Prf. Dr. Kerem Alkin’le konuştuk. Yaşanan finans krizinden inşaat sektörü ne kadar etkilendi? Tarihi boyutlarda etkilendi. Yüzde 20’lerin üzerinde reel bir daralma yaşıyor sektör. Dolayısıyla sektörün önünün açılması lazım ki böylesine büyük bir daralma yaşayarak ekonomiyi aşağı çeken inşaat sektörü bu tabloyu önemli ölçüde değiştirebilsin. İnşaat sektörünün Türk ekonomisindeki yeri ve önemi nedir? İnşaat sektörünün Türk ekonomisinde yüzde 6,5’luk bir ağırlığı var. Sektörler içerisinde üçüncü ya da dördüncü sırada. Türkiye ekonomisini büyütmenin en önemli koşulu özel sektör yatırımları. Özel sektör yatırımları bir önceki yıla göre reel olarak yüzde 10 civarında artmadan Türkiye ekonomisi büyümez. Özel sektör yatırımları söz konusu olduğunda da öncelik inşaat sektöründedir. Bu temel gerçekten hareketle inşaat sektörünün her yıl yüzde 15 ile yüzde 20 arasında bir büyüme trendi yakalaması gerekiyor ki Türkiye ekonomisi en az yüzde 5’lik bir büyüme yakalayabilsin. İnşaat sektörünün böyle bir büyüme trendi yakalaması, inşaat malzemeleri sektörünün de benzer bir ivme yakalaması anlamına geliyor. Çünkü bu inşaatlar yapıldıkça seramikten betona, demirçelikten diğer ürünlere inşaat sektöründe gerekli olan bütün ürünler büyük bir hareketlilik kazanmış olacak. Boya, kimyasal ürünler, pencere sistemleri, çatı sistemleri, yalıtım sistemleri gibi her alanı düşünmek lazım. Dolayısıyla Türk inşaat sektörünün önünü açmak gerekiyor. Dolayısıyla hükümetin öncelikli gündem maddelerinden birinin bu olması gerekiyor. Ama tam istediğimiz ölçüde destek verildiğini söyleyemeyiz. Neler yapılmalıydı? Ya da neler yapılmadı? Seramik Federasyonu’nun, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ve İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin bu anlamda Halk Bankası’yla birlikte bir milyar TL düzeyinde bir kredi atılımı oldu. Bu atılımların devam etmesi gerekiyor. Türk halkının gerek mevcut evini yenilemesi gerekse yeni inşaat anlamında motive edilmesi gerekiyor. Ama bütün bunlar inşaat sektörünün finansmanından ya da hane halkının konut satın alabilmesi amacıyla finanse edilmesinden geçiyor. Türk bankacılık sektörü ise kriz ortamında bireysel müşteriye mi kredi versin şirketlere mi kredi versin hazinenin finansmanında mı rol oynasın karar verebilmiş değil. Şu anda bile daha çok hazinenin finansmanına para kullandırmak yönünde. Dolayısıyla inşaat sektörünün gelişmesi

12 bienhaber 2009/04


ekonobien

için, inşaat sektöründe yatırımların hareketlenmesi için vatandaşlarımızı gayrimenkule yatırım yapmaya teşvik edecek bir ortam pek de yok. Yapılması gereken bir diğer şey de devletin doğru dürüst denetimle, kayıt dışı üretimle mücadele ederek, uluslararası boyutta üretim yapan firmalarımızı olumsuz etkileyen merdiven altı üretimi de ortadan kaldırmak. Bu ortamda önümüzdeki dönem nasıl görünüyor? İnşaat malzemeleri 2008 yılında 23 milyar Dolar’a yakın ihracat hacmiyle otomotivden sonra ikinci sıraya oturdu. Bir zamanlar Türkiye’de rekor kıran tekstil ihracatının üzerine çıktı. Seramik ve benzeri ürünler sektörü bu ihracatta demir-çelik ve çimentodan sonra en önemli paya sahip. İhracat rakamlarının bu yıl 14-16 milyar Dolar düzeyinde, 2010 yılında 17-19 milyar Dolar düzeyinde bir ihracat gerçekleşir diye düşünüyorum. Yani 2010 yılında seramik ihracatı muhafazakar bir tahminle yüzde 10 orta karar bir tahminle yüzde 15, iyimser bir tahminle de yüzde 20 artar gibi görünüyor. Bizim de hedefimiz iyimser tahmin olan yüzde 20 düzeyini yakalamak için özel bir çaba göstermek olmalı. Bu artışı nasıl gerçekleştirebiliriz? Burada Rusya ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere kapalı ekonomiler olmaları nedeniyle bu krizden çok etkilenmeyen, petrolden kazandıkları parayı kendi ülkelerinde inşaat sektörüne, konut üretimine ve altyapı yatırımlarına harcamakta olan ülkelere, yani çevremizdeki birinci ve ikinci kuşak komşu ülkelere yönelik ihracat hamlelerimizi hızlandırmak zorundayız.

Küresel finans krizi Avrupalı birçok seramik üreticisinin kapısına kilit vurmasına yol açtı. Bu ortamda krizden çıkışın formülü belli: Orta Afrika, Balkanlar, Kafkasya, Orta Asya ve Orta Doğu’ya yönelmek…

bulunduğumuz coğrafyaya, yakın çevremize ağırlık vermek yapılabilecek en akıllı işlerden biri. Bu konuda hükümete büyük iş düşüyor. Hükümet fuarlarla, teşviklerle, hükümet düzeyinde komşu ülkelerde yapılacak ziyaretlerle Türk ihraç mallarının tercih edilmesini sağlayacak açılımlar ortaya koymalı. Küçük ve orta ölçekli seramik ve inşaat malzemeleri satıcıları bu krizden nasıl etkilendi? Olağanüstü etkilendiler. Bu tür küçük işletmelerin müşterilerine yönelik finansman imkanları oldukça kısıtlı. Örneğin büyük kuruluşlar müşteriye taksit olanağı sağlayabilir ancak küçük ve orta ölçekteki işletmelerde böyle bir olanak söz konusu değil. Bu nedenle de krizde ağır hasar aldılar. Peki, bu ortamda daha fazla zarar görmemek, krizi daha az hazarla atlatmak için neler yapmaları gerekir? Ayakta kalabilmenin yolu işbirliği… Bu ortamda hem rakiplerle hem de bağlantılı işler yapanlarla işbirliği yaparak maliyetleri düşürmek ve verimi artırmak gerekiyor. Örneğin PVC ve seramik sektöründeki isimlerin işbirliğine giderek birbirlerine müşteri bulmaları mümkün. Benzer şekilde aynı sektörde faaliyet gösterdiğiniz

firmalarla ortak sipariş vererek tedarik maliyetini de düşürebilirsiniz. KOBİ’lerin aynı coğrafi alanda faaliyet göstermesi, kendi elektriklerini kendilerinin ortaklaşa üretmesi de maliyeti düşürebilecek bir başka etken. Bu yolla lojistik konusunda da beraber hareket edebilirler. Aynı kente, aynı bölgeye mal gönderen firmalar ortak hareket ederek lojistik maliyetlerini düşürebilir. Özetle bu kriz ortamında her koyun kendi bacağından asılır mantığını bir yana bırakmak gerekiyor. Krizden en az zararla çıkmak için rakip bile olsalar sektördeki herkesin ortak hareket etmesi gerekiyor. Kriz ortamı trendleri nasıl değiştirdi? Kriz ülkelere daha tasarruflu olmayı, ayaklarını yorganlarına göre uzatmayı öğretti. Türkiye kriz öncesinde enerji için olağanüstü büyük faturalar ödüyordu. Yılda 40 milyar Dolar gibi bir enerji ithalatı söz konusuydu. Krizle birlikte yalıtım ve enerji tasarrufu kavramları ön plana çıkmaya başladı. Dolayısıyla bu kriz Türkiye açısından yeşil ev dediğimiz yalıtım açısından etkin, çevreye duyarlı, enerji tasarruflu konutlara dönüş anlamına geliyor. Sadece konutlarda değil işyerlerinde, plazalarda, alışveriş merkezlerinde, fabrikalarda da benzer bir durum söz konusu.

Orta Afrika, Balkanlar, Kafkasya, Orta Asya ve Orta Doğu, önümüzdeki dönemde seramik başta olmak üzere inşaat malzemeleri alanında kalkınmalarını sürdürmesi, altyapılarını geliştirmesi beklenen pazarlar. AB pazarında beklediğimiz ölçüde bir motivasyon görmeyeceğimiz gerçeğinden hareketle bu pazarlara ağırlık vermemiz gerekiyor. Bu anlamda krizden fırsat yaratma olanağı da var mı? Kesinlikle. Finansman sorunu yaşayan birçok Avrupa firması bu küresel kriz nedeniyle kapısına kilit vurdu. Bu dönemde Türkiye Avrupa’da tanınmış ama şu anda iflasın eşiğine gelmiş firmaları birtakım hamlelerle satın alabilir. Dünyaca tanınan markaları satın almanın yanında, onların pazarda onlardan boşalan yerleri doldurmak da söz konusu. Avrupalı firmalar şu anda dünyaya bakacak durumda değil. Şu anda komşumuz olan ülkelere girmeye cesaret edemiyorlar. Bu ortamdan yararlanarak

Kerem Alkin kimdir? Doçentlik ünvanını Kasım 1998, Profesörlük ünvanını ise Nisan 2004’te aldı. Halen, İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü ve Ticari Bilimler Fakültesi Bankacılık ve Finans Bölüm başkanı. Harp Akademileri ve Deniz Harp Okulu bünyesinde derslerini sürdürüyor. Genelkurmay Başkanlığı ATASE Komutanlığı SAREM biriminde Planlama ve Değerlendirme Kurul Üyesi olan Alkin’in ekonomi basınında çok sayıda dergi ve gazetede yazıları yayımlanmaktadır. CNBC-e ve SkyTürk kanallarının kuruluşunda yer aldı. NTV’de program yaptı. Yazılarını halen Referans Gazetesi’nde sürdürüyor.

13 bienhaber 2009/04


bienNews

Bien Seramik’ten Çevreye Saygı: Yeni Atıksu Arıtma Tesisi Hizmete Girdi

Dünya nüfusu gün geçtikçe artmakta, ihtiyaçlar çevresel kaynaklarla karşılanamayacak duruma gelmektedir. Artan yerleşim alanlarından, konut ve sanayi tesislerinden kaynaklanan katı, sıvı ve gaz formundaki atıklar, doğanın dengesini değiştiren ve canlı yaşamını tehdit eden bir hal almıştır. Günden güne artarak büyüyen ve canlı yaşamı için risk teşkil eden çevre kirliliği sorununun önlenmesi için oluşan atıkların kontrolü sağlanmalıdır. Bu gerçeğin farkında olan Bien Seramik A.Ş. hammadde, enerji ve su sarfiyatında ihtiyaç dışı kullanımın önüne geçerek doğal kaynaklardan en etkin biçimde faydalanmayı, faaliyetleri sırasında oluşan atıkların öncelikli olarak kaynağında azaltılmasını ve ayrıştırılmasını, geri dönüşüme kazandırılmasını ve en uygun yöntemlerle bertaraf edilmesini sağlamayı, tüm çalışanlarını çevre konusunda bilinçlendirmeyi, yürürlükteki Çevre Mevzuatı’nın tüm gereklerine harfiyen riayet etmeyi, çevre performansını sürekli iyileştirmeyi çevre politikası olarak kabul ediyor. Bien Seramik, Bilecik’deki fabrikasının eski arıtma tesisi, artan kapasitenin arıtma ihtiyacına cevap veremediği için iptal etti ve yerine en ileri teknolojilerin kullanıldığı, tam otomasyonlu, 2000 m3/gün kapasiteli yeni endüstriyel nitelikli atıksu arıtma tesisini kurdu. Yeni tesis 31.12. 2004 tarih ve 25687 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren (Değişik:13.02.2008 tarih ve 26786 sayılı RG) “Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği”nde seramik üreten tesislerin sağlaması gereken standart değerleri sağladığından, Bilecik Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğü tarafından Deşarj İzin Belgesi yenilendi. Kimyasal arıtma ve biyolojik aktif çamur sistemlerinin birlikte kullanıldığı yeni tesisde çamurlu olarak sisteme giren atıksu, berrak hale getirilmekte, arıtılan atıksular üretimde tekrar tekrar kullanılmaktadır. Arıtma tesisi ile, üretimde kullanılacak temiz su israfının önüne geçilmekte, çevreye zarar vermeden arıtılan sular değerlendirilmektedir.

Bien Seramik Ankara Bölge Müdürlüğüne İnaran Yılmaz Getirildi Mersin doğumlu olan İnaran Yılmaz İTÜ İnşaat Fak. İngilizce Çevre Mühendisliği Bölümünü 2000 yılında bitirdi. Sigorta ve İlaç sektöründe çalıştıktan sonra 2005 yılı ortasında İntema A.Ş. Ankara Bölge Müdürlüğünde satış temsilcisi olarak çalışmaya başlayarak sektöre girdi. 2006 yılı sonlarında Hitit Seramik A.Ş.’ye geçti ve Ankara Bölge Müdürü yardımcısı olarak görevini sürdürdü. Nisan 2008’de Akgün Seramik A.Ş.’ye geçti ve Ankara Bölge Müdürü oldu. 15 ay sürdürdüğü bu görevinden ayrılarak 2009 Ağustos’unda Ankara Bölge Müdürü sıfatıyla Bien Seramik A.Ş.’ye katıldı. İnaran Yılmaz amacını “Bölge bütçesini realize etmek amacıyla yetkili satıcı kanalını ve inşaat projelerini en etkin biçimde yönetmek ve karlılığı üst düzeyde satışlarla Bien Seramik logo değerinin artmasına bölge ölçeğinde katkıda bulunmak” olarak açıklıyor.

14 bienhaber 2009/04


bienNews

Bien Seramik Suriye’de 5 kıtada 26 ülkeye seramik kaplama malzemesi ihraç eden Bien Seramik, uluslararası pazarlarda artık kendi mağazaları ve markası ile de görünmeye başladı. Bunun ilk örneği Suriye’de gerçekleşti. Halep şehrinde faaliyetini sürdüren Radwan Al Saket, Bien seramik’ in Suriye’deki yetkili satıcısı oldu. Radwan Alsaket RS Ceramic Trading Comp.’un yeni showroomu 19 Ağustos 2009 tarihinde Bien Seramik yetkililerinin de katılımıyla açıldı. Açılışa kent yöneticileri ve ileri gelenlerinin de hazır bulunduğu çok kalabalık bir katılım oldu. Törende yerel halk oyunları gösterisi yapıldı. 395 m2’lik showroom’da Bien Seramik’in Etna, Java, Paro, Akala, Bahama, Milano, Seikan, Leticia, Çırağan, Diamond, Classico,Napoli serileri başta olmak üzere favori serileri canlı mekan ve panolarda sergilendi. Radwan Alsaket Ceramic showroomunda seramik kaplama malzemesi olarak sadece Bien Seramik markası teşhir ediliyor ve satılıyor.

Bien Seramik Dizi Sponsoru Oldu Bir Bulut Olsam Geçen yayın döneminde Hatırla Sevgili, Asi ve Yol Arkadaşım dizilerine ürün sponsoru olan Bien Seramik, yeni yayın döneminde de Midyat’da çekilen Bir Bulut Olsam dizisine yetkili satıcısı Parlaklar İnşaat’ın dizinin çekildiği mekanların hazırlanmasına katkısı nedeniyle 13 bölümüne sponsor oldu.

15 bienhaber 2009/04


bienNews

BİEN Seramik

CERSAIE Fuarında

Uluslararası düzeyde seramik ve banyo malzeme üreticilerinin katıldığı, üretici ile satıcıyı, bir araya getiren dünyanın en önemli seramik buluşmalarından biri olan CERSAIE 2009 Seramik Karo ve Banyo Mobilyaları Fuarı 29 Eylül - 3 Ekim 2009 tarihleri arasında İtalya’nın Bologna kentinde 27. kez düzenlendi. Bien Seramik bu yıl ikinci kez katıldığı bu uluslararası fuarda geçen yıla göre daha merkezi bir holde (19. Hall) ve daha geniş bir standda (128 m2) yerini aldı. Bien Seramik standında 9 seri canlı mekanlarda sergilendi.

16 bienhaber 2009/04


bienNews

Bu seriler ve sergilenen renkleri; 30x60 Samba Serisi, kahve ve fildişi, 30x60 Sarda Serisi, vizon ve gri, 30x60 Varna Serisi, kum bej ve badem, 25x50 Sparta Serisi, antrasit ve beyaz, 25x50 Lalin Serisi, lalin azul ve gri, 25x50 Topkapı Serisi, 25x50 Çırağan Serisi, 57,5x57,5 Tivoli (4 Renk), 57,5x57,5 Buxy (4 Renk). Bu serilerin dışında üretimde olan tüm seriler de teşhir dolabı ve el panoları ile ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Fuara katılım global krizin etkilerinin sürmesi nedeniyle geçen yıllardan daha düşük olacağı beklenirken, aksine yoğun ve ilgili bir katılım oldu. Bien Seramik sürekli ihracat yaptığı ülkelerin dışında yeni ülkelerden gelen profesyonel ziyaretçilerin ilgisini çekti ve yeni bağlantılar kuruldu. Ürünlerin renk, doku ve kaliteleri çok beğenilirken özellikle 57,5 x 57,5 ebadında üretilen seriler talep gördü.

17 bienhaber 2009/04


bayibien

Çağdaş Yapı Artık Güngören’de Bien Seramik’in Beğenilen Serileri ile Hizmet Veriyor

Emre ve Birol Bakır

Garda Serisi

Çağdaş Yapı 1978 yılında Pangaltı’da Vahap ve Erol Bakır tarafından kurulur. 2000 yılına kadar önemli bir seramik üreticisinin bayiliğini yaparlar. Daha sonra müşterilerin ekonomik ürün talebi doğrultusunda başka bir üreticinin bayiliği ile seramik satıcılığını sürdürürler. Büyük üreticinin bu duruma tepki göstermesi üzerine 2003’de kardeşlerden Erol Bakır, Bakırlar Yapı adıyla ayrı bir firma kurarak piyasanın talebini karşılamaya başlar. Bu tarihten sonra Çağdaş Yapı faaliyetlerini durdurmasa da Bakırlar Yapı’yı

ön plana çıkarırlar. Bakırlar Yapı adı altında bir süre ekonomik ürünlerin satışını yaparlar ama istedikleri verimi alamaz ve yeni bir marka üretici arayışına girerler. Mücadeleyi seven bir firma olarak birlikte nereye kadar gidebileceklerini merak ederek yeni bir marka olan Bien Seramik’i seçerler. Yıllarca ekonomik ürün satmakla tanındıkları için bu değişimi müşterilerine kabul ettirmekte zorlanırlar. Ama Bien Seramik satıcılığı ile Bakırlar Yapı yeni bir yola girer. Çağdaş Yapı’da, sonrasında Bakırlar Yapı’da toptan satışta

18 bienhaber 2009/04


bayibien

güçlü firmalardır, perakendenin gerektirdiği sabrı göstermediklerinden daha önceki deneyimlerinden memnun kalmazlar. Çağdaş Yapı Güngören mağaza yöneticisi olan Emre Bakır, Vahap Bakır’ın ikinci oğlu. Kocaeli Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık Bölümünü bitirince mesleğini çok sevdiği için bir süre aile işine uzak durur. Banyo mobilyası konusunda Türkiye’nin en iyi firmalarına tasarımlar yapar. Güngören’deki yerin kiracısı olan firma ile 80’lerden beridir tanıştıkları ve ürün verdiklerinden 25 yıla dayanan bir dostlukları vardır. Firma kriz nedeniyle arsayı birlikte satın alma teklifiyle onlara gelir. Yeri ve zamanı uygun bulan Bakır’lar bu teklifi kabul eder ve Çağdaş Yapı olarak Güngören’de, Çırçır Caddesi üzerindeki 5 dönümlük bu yeri alırlar. Karar verirken, Bien Seramik’i perakende müşterisine de sunacağımız bir mağazamız olsun diye düşünürler. İç mimar Emre Bakır’da ailenin Varna Serisi

kararı ile bu mağazayı yönetmekle görevlendirilir. Gençtir, azimlidir, heyecanlıdır ve ürünleri de tanımaktadır. 2 ay gibi kısa bir sürede mağazayı çalışır ve bölgede adı bilinir hale getirir. Bien Seramik’in 2009 yeni serilerinin tamamının sergilendiği mağaza; geniş cephesi, açık stok sahası, bölgedeki ulaşım arterlerine olan yakınlığı ve cephesini verdiği caddenin Kağıthane gibi İstanbul yakasında bir seramik merkezi olması nedeniyle konum olarak avantajlı bir yerdedir. Müşterisi hazır bu bölgede yer almayı çok önemseyen Emre Bakır, Çağdaş Yapı’nın şu anda pazarın yükselen değeri ve Türk halkının beğenilerini okuyabilen Bien Seramik’i temsil ederek Güngören’de bulunmanın çok doğru bir karar olduğunu düşünüyor.

Çırağan Serisi

Forje Serisi

Sarda Serisi

Prata Serisi

19 bienhaber 2009/04


bienBusiness

Şimdi de Profesyonel Zeka (PQ) Trend Olmaya Başladı!

İş dünyası, IQ ve EQ’dan (duygusal zeka) sonra PQ (profesyonel zeka) ile tanışıyor. Profesyonel zeka, ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü’nde de beyin mekanizmaları konusunda çalışmalarda bulunmuş psikiyatri uzmanı Prof. Hakan Yöney’in kısa süre önce iş dünyasına kazandırdığı bir kavram. Başka yerde çok başarılı olmuş bir çalışanı şirketinize transfer ettiniz. Ama sizde aynı performansı gösteremedi. Neden? Sebebi, kurumunuzun PQ’sunun yani profesyonel zekasının düşük olması olabilir. Profesyonel zeka, iş yaşamında başarıyı getiren zihinsel yetilerin toplamı olarak adlandırılıyor. ve 10 bileşenden oluşuyor. Çalışanlarınızın bu özelliklere sahip olma derecesi ise, kurumunuzun performansını belirliyor. Çalışanların PQ seviyesinin geliştirilmesi, kurumun toplam zekasının yükselmesi anlamına geliyor. Kurumun PQ’sunun geliştirilmesinin ise, verimlilik artışından giderlerin düşürülmesine, mükemmel müşteri ilişkilerinden krizlerin kolay atlatılmasına kadar kurum için bir dizi hayati önemi bulunuyor. Özyönetim, beyinsel esneklik, zihinsel durum, motivasyon, zihinselleşme, farkındalık, inisiyatif, yaratıcı beyin, pozitif etkileşim ve profesyonel ben, PQ’nun 10 bileşenini oluşturuyor. Bu bileşenlere çalışanlarınızın sahip olma oranı ise, kurumunuzun profesyonel zekasını, dolayısıyla da performansını belirliyor. Çünkü bireylerin profesyonel yaşamdaki başarıları her zaman yaptıkları işle ilgili bilgi, beceri ya da zeka düzeyleriyle doğru orantılı olmayabiliyor. Nitekim, çok zeki, kapasiteli ve bilgili kişilerin profesyonel hayatta kendilerinden beklendiği kadar başarı gösterememeleri iş dünyasında çok sık karşılaşılan bir durum. “Neden bir kurumda harikalar yaratmış bir profesyonel başka bir kuruma geçtiğinde başarılı olamıyor?” sorunun cevabı kurumsal ortamda yatıyor. Çünkü bazı kurumlar bu özelliklerin geliştirilmesi için fırsat verip, elverişli bir ortam yaratırken; bazı kurumlar ise kurduğu baskı, bazen de

ilgisizlik ortamıyla mevcut özelliklerin bile ortaya çıkmasını engelliyorlar. Ağır çalışma ortamında en büyük görev yöneticilere düşüyor. Yöneticiler artık kendi stres ve zorluklarının yanı sıra, diğer çalışanların psikolojik gereksinim ve özelliklerini de dikkate almak zorunda. Yöneticilerin artık ’beni ilgilendirmiyor’ deme lüksü yok. Çünkü iş ortamı, çalışanların etkileşimi ile şekillenen bir yapı. Yöneticiler olumlu özellikleri birleştirip geliştirerek mucize yaratabilir ya da çalışanların enerjileri arada kaybolup gidebilir. Yöneticiler çalışanların potansiyellerini işlemek ve en iyi şekilde yansıtmalarına imkan vermek zorunda, çalışanların inisiyatif ve yaratıcılıklarını kullanabildiği, motive olabildiği, çalışanlar arasında etik bir rekabet ortamının yaratıldığı, stresin en alt düzeye çekildiği ve çalışanlar arasında sağlıklı bir geribildirim sisteminin kurulduğu bir çalışma ortamı profesyonel zekanın geliştirilmesi için en önemli unsurlar. Kişinin zihinsel faaliyetleri, istekleri, duygu ve düşünceleri onun çalışma hayatındaki her türlü davranışına yansıyor. İş yaşamında başarı, o işe ilişkin teknik donanımlara sahip olmak kadar, profesyonel yaşama ilişkin ortak özelliklere de sahip olmakla yakından ilgili. Bunlar; kişinin öngörü sahibi olması, dayanıklı olması, çabuk öğrenebilmesi, kendini iyi ifade edebilmesi, insanlarla iyi ilişkiler kurabilmesi gibi özellikler. Ayrıca, belli iş kollarında PQ’nun 10 özelliğinden birinin öne çıkması gerekiyor. Örneğin bilgisayar programcısı bir çalışan için “beyinsel esneklik” ön plana çıkarken, satış veya halkla ilişkiler departmanları için “pozitif etkileşim” daha fazla önem kazanabiliyor. PQ’nun 10 bileşeni 1-Özyönetim: Zamanı iyi kullanabilme, karar verme sürecinde mantık-duygu dengesini iyi kurabilme, disiplinli olmak, etkili planlama ve organizasyon, kuvvetli öngörü. 2-Beyinsel esneklik: Adaptasyon yeteneği ve değişen koşullara uyum sağlayabilmek, yeni

beceriler elde edebilmek, yeni insanlarla çalışmaya yatkınlık, gerektiğinde esnek davranabilmek, öğrenme kapasitesi ile bilgiyi doğru şekilde algılayıp kullanabilmek. 3-Zihinsel durum: Dikkat ve enerjiyi belli bir alana yoğunlaştırabilmek, zihni dağınık olmamak, olumsuzluklara karşı hazırlıklı, strese karşı dayanıklı olmak. 4-Motivasyon: Profesyonel hedefleri olmak, işini isteyerek ve zevk alarak yapmak, mesleki gelişime açık olmak, esas amaç için gerektiğinde daha az önemli isteklerden vazgeçebilmek 5-Zihinselleşme: Farklılıkları kabul etmek, başkalarının istek, duygu ve düşüncelerini anlayabilmek, karşısındaki kişinin nasıl davranacağını öngörebilmek, iş ortamındaki farklı kişilik yapısı ve çalışma tarzlarını anlayabilmek 6-Farkındalık: Performansını doğru değerlendirmek, özeleştiri yapabilmek, geribildirimden yararlanabilmek, iş çevresindeki ve profesyonel hayattaki dinamiklerin farkında olmak 7-İnisiyatif: Kendi başına karar verip harekete geçebilmek, aksiyon ve sonuç odaklı olmak, başladığı işi sonuna kadar götürebilmek, sorumluluk ve risk alabilmek, davranışlarının sonuçlarını kabullenmek 8-Yaratıcı beyin: Farklı düşünebilmek, değişik bakış açıları geliştirmekten korkmamak, profesyonel ilişkilerde ve insanları yönetirken yaratıcılığını kullanabilmek, estetik ve mizah becerisini profesyonel hayata yansıtabilmek 9-Pozitif etkileşim: Başkalarıyla işbirliği yapabilmek, gerektiğinde iş ve sorumluluklarını paylaşmak ya da devredebilmek, üst düzeyde iletişim kurabilmek, rekabette saygılı ve profesyonel davranmak, en iyi performans gösterdiği çevre koşullarını oluşturabilmek 10-Profesyonel ben: İşin gerektirdiği bilgi ve becerilere sahip olmak, duruma veya kişiye uygun tutum ve davranış geliştirmek, profesyonel imajına özen göstermek, kendisinden ve başkalarından gerçekçi beklentiler içinde olmak. PQ’nun kurumsal yararları Daha verimli çalışanlar ve iş ortamı Yüksek rekabet gücü Takım çalışmasında başarı Performansta süreklilik Yeniden yapılanma ve değişim süreçlerinde başarı Kriz ve benzeri durumları kolay atlatmak Daha mutlu çalışanlar Mükemmel müşteri ilişkileri Adaptasyon yeteneği yüksek bir yapı Görünmeyen giderlerin düşük olması Kaynak : Referans Gazetesi

20 bienhaber 2009/04


“Usta’nın işini derz gösterir.”

İşinin Ustası; Hasan Usta

işininUstası

Seramik Ustası Hasan Demir, 1974 Ardahan doğumlu, ağabeylerini seramik ustası olarak hayatlarını kazandığı İstanbul’a 1989 yılında gelir. Yani 15 yaşında eline malayı aldığı günden beridir 20 yıldır bu işi sürdürüyor. Şu anda 3 kardeşiyle birlikte Egemen Dekorasyon adıyla Esenyurt ve çevresi başta olmak üzere, İstanbul’un her yerinde seramik döşüyorlar. Bulundukları yer gereği Ayas Yapı ile (özellikle Esenyurt şubesi) eskilere dayanan bir tanışıklıkları ve ticaretleri var. Aldıkları işin bir mimarı yoksa, yani kullanıcının tadilat yada yeni aldığı (yada bölgenin özelliği gereği kabasını yapıp bıraktığı katı sonradan ihtiyacı olduğunda iç dekorasyonunu yaptırdığı) evine seramik yaptırıyorsa her zaman malzeme alımı için Ayas Yapı’ya yönlendiriyorlar. Çünkü Ayas Yapı’nın kaliteli ürünü uygun fiyata sattığını biliyorlar. Ayas Yapı’nın Bien Seramik yetkili satıcısı olmasıyla birlikte tavsiyelerini Bien Seramik için de gönül rahatlığı ile yaptıklarını söylüyor Hasan Usta. Şu anda kardeşlerinin dışında 6 kişiye iş imkanı sağlıyor. En büyük şikayeti “Korsan Ustalar” diye adlandırdığı işi bilmeden, anlamadan, sadece görerek yada 2 gün usta yanında çalışarak “ben bu işi yaparım” diyen kişilerin fiyat kırarak iş almaları. “Piyasayı öldürdüler, gerçek ustaların emeklerini değersizleştirdiler” diyor ve “usta sertifikası”nın bu nedenle ne kadar önemli olduğunu söylüyor. Gerçek ustalık nerdedir diye soruyoruz; gerçek ustanın, ustalığının işinden hemen anlaşılabileceğini söylüyor ve açıklıyor; “Ustalığın gerektirdiği üç işlem vardır, bunları bilmeyen ve yapamayan usta değildir, 1. Sürekli ölçeceksin, doğru ölçeceksin. 2. Teraziden şaşmayacaksın, 3. Şerbetini iyi vereceksin. Kullandığın harç, dolgu, derz malzemeleri çok kaliteli ve kıvamında olacak. Bir de tabii kaliteli seramik kullanacaksın.” diyor. Bir ustanın işinin kalitesini gösteren en önemli şeyin derz olduğunu belirten Hasan Usta “Derzi kaçırmayacaksın, bir de anahtar (Priz) deliklerini çok iyi ve doğru açacaksın, kaydırmayacaksın. Müşterinin satın aldığı seramiğini dikkatli kullanacaksın. Keserken, yerleştirirken zayi etmeyeceksin.İşlemeni (seramiğin yüzeye yapıştırılması işlemine işleme diyor) iyi yapacaksın” diyerek son söz olarak ta şunları söylüyor; “Emekçi Hasan Usta ve ekibi işini doğru yapan, sevgiyle yapan, ekmeğini bu işten çıkardığının, evinin rızkını kazandığını bilen gerçek ustalarla birlikte işini sürdürecek ama sahte, korsan ustalar ise bir gün elbet piyasadan silinecek”

21 bienhaber 2009/04


bienSağlık

Domuz Gribi’ne Karşı Basit Ama Etkili Önlemler ! Prof. Dr. Sesin Kocagöz, Acıbadem Maslak Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı

Meksika’da başlayarak diğer ülkelere yayılım gösteren Influenza A H1N1 grip salgını tüm dünyaya yayılmış durumda. Günümüzde mevcut salgını oluşturan bu virüsün yapısı incelendiğinde hem ‘domuz tipi’, hem mevsimsel grip oluşturan ‘insan tipi’, hem de ‘kuş gribi tipi’ ile karışmış melez bir virüs olduğu saptandı. Grip Nasıl Bulaşıyor? Öksürük ve hapşırma yoluyla, hasta kişinin tükürük zerrecikleri havaya yayılarak sandalye masa gibi yüzeylere bulaşabilir. Kişi virüsün bulaştığı bir yere dokunduktan sonra ellerini ağzına, gözlerine veya burnuna sürerse virüs bulaşabilir. Bu yüzeylerde virüsün ne kadar süreyle canlı kalabileceğini etkileyen ısı, nem oranı, yüzey niteliği gibi pek çok faktör söz konusudur. Hasta kişinin temasının olduğu bu yüzeylere dokunulmamalı, herhangi bir sebeple dokunulduysa eller yıkanmalıdır. Bu yüzden sıklıkla ev, ofis ve okullarda kirliliğin çok olacağı yüzeylerde temizliklerinin sıklıkla yapılması gereklidir. Temizliğin normalde kullanılan standart ortam temizlik ürünleri ile yapılması yeterlidir. Ellerin sabun ve su ile yıkama ortamı bulunmadığı durumlarda alkol bazlı el temizlik ürünleri kullanılmalıdır. El Sıkışmayın, Öpüşmeyin Oseltamivir ve zanamavir isimli antiviraller ilk 48 saat içinde alınırsa belirtilerin azalmasına ve oluşma riski olacak komplikasyonların önlenmesinde etkilidir. Hekiminiz gerekli gördüğü takdirde antiviral tedavi verecektir. Özellikle altta başka hastalığı olanlarda riskli hastalık gurubunda olanlara (yaşlı ve çocuklar ile hamileler, kalp, akciğer veya böbrek hastalığı olanlar ile kanser ve benzeri tedavi altında olanlar) enfeksiyonu ağır geçirenlere önerilir. Ek olarak başka insanlara bulaştırmamak için, kalabalık ortamlara girmemek, özellikle riskli olan grup olan yaşlı ve çocuklardan uzak kalmak, öksürme ve hapşırma sırasında mendille ağız ve burunu kapamak ve sonrasında mendili atmak önerilmektedir. Grip ve diğer enfeksiyonlardan korunmanın en önemli yolu sıklıkla sabun ve su ile ellerin yıkanmasıdır. Öksürdükten veya hapşırdıktan sonra ellerinizi mutlaka yıkayın.

Temizlikte Şunlara Dikkat Edin: Grip virüsünün yayılmasını önlemek için, yüzeylerin (masalar, kapı kolları, banyo yüzeyleri mutfak tezgahı, oyuncaklar vb) günlük temizlikte kullanılan deterjanlarla temizlenmesi yeterlidir. Hastalara ait çarşaf, çamaşır, havlu ve kap kacağın ayrı olarak yıkanmasına gerek yoktur. Ancak, bu eşyalar yıkanmadan başkası tarafından kullanılmamalıdır. Çarşaflar mümkün olduğunca elle temas edilmeden taşınmalı ve yıkanmalıdır. Hastanın çarşafları, çamaşırları değiştirildikten sonra eller mutlaka sabunlu suyla yıkanmalıdır. Hastaya ait kap kacak ya bulaşık makinesinde ya da elde deterjan kullanılarak yıkanmalıdır. Bunları Aklınızda Tutun: Mevsimsel grip aşısının yaptırılmasının ardından birkaç ay sonra gelmesi planlanan H1N1 aşısının ( üç hafta ara ile iki doz) yapılması korunmada önemlidir. Okulların grip salgını nedeni ile bir süreliğine kapanması olasılığına karşın hazırlıklı olun. Çocukların bu nedenden dolayı bir süreliğine evde kalma ihtimallerine karşın bakımları ve sıkılmamaları için koşullarınıza uygun planınızı önceden oluşturun. Grip benzeri bulgularınız var ise evde kalın. Bu grup enfeksiyonlarda okullar ve iş yerleri enfeksiyonun yayılması için ana kaynak oluşturmaktadır. Bu yüzden bulaşma zincirini kırmak için evde kalın. Sakin olun. Hastalık belirtileri geliştiyse telaşlanmayın. Zaman kaybetmeden hekiminize başvurun ve onun önerilerine uyarak belirtilerin başlamasından 7 gün sonrasına ya da belirtilerinizin tamamen geçmesinden bir gün sonrasına kadar evde dinlenin. Hasta görünen, ateşli ve öksürüğü olan kişiler ile yakın temastan kaçının. Çocuklarda Risk Daha Fazla Okulların açılmasıyla birlikte yayılma riski daha da artacak olan domuz gribi ile birlikte mevsimsel grip salgınına karşı veliler ile birlikte okulların hazırlıklı olarak işbirliği yapması önem taşıyor. Çocuklar bu virüsleri erişkinlere göre daha hızlı yayıyorlar, bu nedenle hastalığın yayılmasının önlenmesinde temizlik büyük rol oynuyor. Ayrıca

kalabalık ve havasız ortamlar risk oluşturduğu için mümkün olduğunca bu tür ortamlardan uzak durmak gerekiyor ve kapalı alanların sıkça havalandırılması önem taşıyor. Çocukların acilen sağlık kuruluşuna götürülmesini gerektiren belirtiler ve yapılması gerekenler: Yakınmalarının artması Hızlı veya zor nefes alma Vücutta solgunluk ya da morarma Beslenememe Uyarılara cevapta azalma ve uykuya meyil Huzursuzluk Ateşle beraber döküntü görülmesi Bu durumlar ortaya çıktığında en yakın sağlık merkezi aciline başvurun. Mümkün ise önceden hekiminiz ile temasa geçin ve bilgilendirin. Yolculuk sırasında çocuğunuzun ağzını ve burnunu maske ile kapatarak etrafa bulaşma riskini azaltın. (Şayet çocuğunuz maske takamayacak durumda ise etrafındaki kişilerin maske takması gerekmektedir.) Çocuğunuzda H1N1 (Domuz Gribi) Tespit Edildiğinde Yapılması Gerekenler: Tüm önlemlere rağmen çocuğunuz grip olduysa vakit kaybetmeden okul yönetimini bilgilendirin. Hekiminize başvurun. Hekiminiz çocuğunuza gerekli testlerin ve tedavi planını oluşturacaktır. Şayet çocuğunuzun genel durumu iyi ise bulaştırma riskini aza indirmek için evde istirahat etmesini sağlayarak bol sıvı alıp, var olan yakınmalarına yönelik tedavi uygulayın. Boğaz ağrısı için pastil, yüksek ateş, baş ve genel vücut ağrısı için ateş düşürücü, ağrı kesici almasını sağlayın. Çocuğunuzun Okulunda H1N1 (Domuz Gribi) Virüsü Çıktıysa: Okul yönetiminin önerileri doğrultusunda hareket edin. Hapşırırken ve öksürürken çocuğunuzun ağzını ve burnunu tek kullanımlık mendillerle kapatması ve kullanılmış mendilleri çöpe atması konusunda eğitin. Özellikle hapşırdıktan veya öksürdükten sonra, ellerini iyice yıkamasını sağlayın. Yıkayamayacağı durumlarda kullanması için çantasında alkol bazlı el temizleyici bulundurmasını ve kullanmasını sağlayın.

22 bienhaber 2009/04


projebien

BİEN Seramik ürünleri Pamukkale’de Lycus River Hotel, Denizli, Pamukkale’nin, termal su kaynakları ile ünlü Karahayıt yöresinde 270 oda kapasiteli 5 yıldızlı bir otel. Otelin yenileme projesi kapsamında odaların banyoları ile genel tuvaletlerin duvar ve tabanlarında Bien Seramik’in Panama Serisi kullanıldı. Bien Seramik Denizli yetkili satıcısı Özgürler İnş. Malz. Ltd. Şti. tarafından satışı gerçekleştirilen ürünlerden, otel tadilatı aşama aşama yapıldığından şimdilik 4000 m2’lik bir satın alma yapıldı. Banyo duvarlarında 25 x 40 ebadında olan Panama Serisinin açık gri tabanlarda ise 40 x 40 antrasit rengi tercih edildi.

sosyal paylaşım

Sizinde bir İMKANSIZ PERİNİZ olsun Bienhaber Dergisi bu sayısından başlayarak samimiyetine ve yararına inandığı sosyal sorumluluk projelerine de yer verecek. Böylece “çorbada bizim de bir tuzumuz olsun” diyeceğiz. BENİ OKULA GÖNDER Projesi kapsamında Metro Group tarafından burs desteği verilen 1000 kız öğrenci içinden Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) tarafından seçilen en başarılıların öyküleri İMKANSIZ PERİLER Kitabında toplandı. Metro Grubu Türkiye yöneticisi Nurdan Tümbek Tekelioğlu ve arkadaşları, Kızları yaşadıkları köylerde ziyaret ettiler, onları ve ailelerini yakından tanıdılar, onların gelecekten beklentilerini, hayallerini, hedeflerini sorup öğrendiler. Öğrendiklerinden çok etkilendiler, hepsinin imkansızı başardığını gördüler ve onların öykülerini amatör ruhla yazdılar; böylece İMKANSIZ PERİLER kitabı oluştu. Kitabın geliri Muş’ta burs bekleyen 80 kız için harcanacak. Dostlarınıza bayram ve yılbaşı hediyesi aramak yerine İMKANSIZ PERİLER kitabını tek tek yada şirketiniz adına satın alarak bir yada daha çok sayıda kız çocuğunun okula gitmesine destek verebilirsiniz. Ülkemiz kız çocuklarının okullaşmasında komşu ülkeler arasında ve dünya ülkeleri sıralamasında en alt sıralarda yer almaktadır. Unutmayınız, kız çocuklarının eğitimine duyarlılığın artırılmasına katkıda bulunabilir, siz de bir imkansız periye burs ile destek verebilirsiniz. ÇYDD’nin nihai hedefi 100.000 kızımıza burs vererek okula gitmesini sağlamak.

ÇYDD Genel Merkezi Tanıtım İletişim Birimi: 0 212 252 44 33 /131 veya tanitimveiletisim@cydd.org.tr

23 bienhaber 2009/04


bienKültür

Hangi Kentde Ne Var?

bir kitap

14.11.09

Yaşar Kemal’in yarım yüzyıldır ısrarla, inatla, inançla dile getirdiği görüşlerini ve uyarılarını içeren yazılarını, konuşmalarını ve söyleşilerini ilk kez kitap halinde bir araya getiren Binbir Çiçekli Bahçe, okurlarıyla buluştu.Yaşar Kemal, Binbir Çiçekli Bahçe’de 1961’den 2009’a uzanan çeşitli yazılarında, doğanın ve kültürün yozlaşmasındaki tehlikelerin altını çiziyor, bu sorunların kökenlerine dair saptamalarda bulunuyor ve çözüme dair öneriler sunuyor.

Neşet Ertaş-Nuray Hafiftaş Bostancı Gösteri Merkezi - İSTANBUL Saat: 20:00 Biletler: 56.50 TL, 45.00 TL, 34.50TL

23-24-2526.11.2009

Troya Genel Sanat Yönetmeni Mustafa Erdoğan Anadolu Gösteri Merkezi Türkocağı Cad. Balgat - ANKARA Saat:20:00 Biletler: 100.00 TL ile 40.00 TL arası. Grup indirimi vardır. 7 yaşından küçükler alınmaz.

bir film

07.11.09

Ajda Pekkan Bursa Suare - BURSA Saat:21:00 Biletler : Tam: 84.00TL, Öğrenci: 79.00TL 18 yaş sınırı vardır.

Üç bölümden oluşan kitabın birinci bölümü, Yaşar Kemal’in 2007’de Ankara’da gerçekleştirilen “Türkiye Barışını Arıyor” konferansında yaptığı konuşmayla açılıyor. “Kimlikler” başlıklı ikinci bölüm, Orhan Kemal’den Mehmed Uzun’a, yazarın yakın dostu olmuş pek çok ismi ağırlıyor. Dokuz yaşındaki Helin Zeynep Miser’in Yaşar Kemal’le yaptığı söyleşiyi de içeren “Konuşmalar” ise Binbir Çiçekli Bahçe’nin üçüncü bölümünü oluşturuyor.

E.Ü. AKM Yunus Emre Salonu - İZMİR Saat: 20 ve 21 kasımda 20:30 22 kasımda 16:30 Biletler: Balkon:25.00TL Salon: 30.00 TL

iye rk Tü m

Yapım : 2008, Türkiye Tür :Dram / Gerilim / Savaş Yönetmen : Levent Semerci

Kasım Ayı Boyunca

Adana Devlet Tiyatroları Düşmanla Sevişenler - Ender Çakmak Antalya Devlet Tiyatroları Kadeş Helini - Hüseyin Erdoğan Bursa Devlet Tiyatroları Puşude-i Siyah - Zerrin Tığlıoğlu Diyarbakır Devlet Tiyatroları Ölümü Yaşamak - Orhan Asena Sivas Devlet Tiyatroları Öğüt - Cem Uslu Trabzon Devlet Tiyatroları Rumuz Goncagül - Oktay Arayıcı Van Devlet Tiyatroları Kaynanam Nasıl Kurtuldu - H.R. Gürpınar Pazartesi hariç hafta içi: 20:00 Cumartesi:15:00

’d

e

Vi

zy

on

a

Gi

rd

i

20-2122.11.2009

Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu – İyi Günde Kötü Günde

Nefes Filminin Kısa Tanıtımı “Nefes” bir yüzbaşının komuta ettiği 40 kişilik bir timin hikâyesidir. 2365 metre yükseklikteki “Karabal” tepesinde bulunan bir röle istasyonunu korumakla görevlendirilen bu 40 askerin görevlerini yerine getirirken yaşadıkları acıları, sevinçleri ve yaşam mücadelelerini anlatıyor.

24 bienhaber 2009/04


bulmaca

BULMACA 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1.Fotoğrafta görülen aktör, yönetmen – Bir çemberin içinde kalan düzlem parçası - Özümleme 2. Batur soyadlı şair ve yazar ile Fosforoğlu soyadlı tiyatro sanatçısının ön adı – Çadır, barak vb. eğreti araçlardan oluşturulan konak yeri – Bolu’nun bir ilçesi – Bası – Ağabey. 3. Genel – Ünlü bir İngiliz futbolcu eşi Viktoria adlı eşi ile de tanınır – Satürün’ün en büyük uydusu –Samaryum’un simgesi. 4. Dogma, İnak – Stadyumun kısa yazılışı – Kireç taşı – Genellikle dondurma ile yenen bir tür tatlı bisküvi. 5. Üstü nitelikli – Bir meyve – Yemen’in plaka işareti – Baklagillerden bir süs bitkisi – Argoda gösteriş, çalım – Baba. 6. Atın eşkin yürüyüşü – Bir Slav halkı – ABD’de bir kent – Kısa okunması gereken heceyi ölçüye uydurmak için uzun okuma. 7. Kurşun’un simgesi – Şehzadelerin özel eğitmenleri – Parlak olmayan, donuk – Çinko’nun simgesi – Gayda benzeri bir çalgı – Çağrı, tellal ile duyurma. 8. Brezilya’nın para birimi – Yönetimsel – Hektarın kısa yazılışı – Aynı soydan gelen yada aralarında akrabalık ilişkisi olan kimselerin tümü – Kadın tutsak. 9. Sahne adı Huysuz Virjin olan ünlü şovmen – Yüce, yüksek – Sahip, malik. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1. Edirne’nin bir ilçesi 2. Büyükbaş hayvan – Berilyum’un simgesi. 3. Milli – İskambilde birli. 4. Elin iç yüzeyiyle vurulan tokat. 5. Umutsuzluktan doğan karamsarlık, üzüntü – Olumsuzluk belirten bir ön ek. 6. Ses – Öneri. 7. Duvar – Değersiz, kötü, sıradan. 8. Mitoloji – İsim. 9. Güvercinler takımından, Güvercinden küçük, boz, gri renkli bir kuş. 10. Dar,uzun ve hafif bir yarış kayığı – Başka, öteki, diğer. 11. Kastamonu’nun bir ilçesi. 12. Soyut bir şeyin, bir kavramın ön sembolü olan varlık yada eşya – Derviş selamı. 13. Çeken ve Tuzcuoğlu soyadlı aktrislerin ortak ön adı – Anlayış, anlama yeteneği. 14. Toplam olarak. 15. Bir kılıç oyunu – Şebeke. 16. Fena değil anlamında ünlem- İki yüzü beyaz kapsız yorgan. 17. “Alt, alttaki, aşağı” anlamında bir denizcilik terimi – Yüce. 18. Ağı, zehir – Tokat’ın ilçesi. 19. Mağara – Amme. 20. Tellür’ün simgesi –Edim, fiil. 21. Ölçülülük, ılım – Bir nota. 22. Şakacı. 23. Açık saman renginde, yarı mat, kalınca bir tür yazı kağıdı – Saf, halis. 24. Nikel’in simgesi – Yunan Mitolojisinde savaş tanrısı. 25. Bir bağlaç – Lantan’ın simgesi. 26. Oksijenin bir element yada kökle birleşmesiyle oluşan madde. 27. Ün, şöhret, şan.

SUDOKU

KOLAY 7

3 9 8 1

2 4

6 7

1 4 1

6

7 8

1 6 9

9

4 7

8 7

8 5

3 9 7 5 2

9 6

ZOR

5 4

7 1

1 9 3 8 3

7

9 8

6

8 4

8 1 6 2 6 5 8 4

7 5

1

24 bienhaber 2009/04



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.