R
İ Ş
L E
FERİDE TUĞÇE MAMATİ MİMAR İSTANBUL, 07.06.1989 Mimar Sinan Mahallesi İsmail Dümbüllü Sokak No: 23/5 34672 Üsküdar, İstanbul, TR tugcemamati.com ftugcemamati@gmail.com +90 (537) 829 90 70
EĞİTİM 2013-2018
İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ Mimari Tasarım Tezli Yüksek Lisans Programı Tez Araştırma Alanı: Mimari Tasarımda Hayal Gücü, Bilim Kurgu GPA: 3.75 / 4.0
2009-2013
MALTEPE ÜNİVERSİTESİ Mimarlık Bölümü (%100 ÖSYM Burslu) Yüksek Onur Derecesi, Bölüm Birinciliği GPA: 3.56 / 4.0
2008-2009
MALTEPE ÜNİVERSİTESİ Yabancı Dil (İngilizce) Hazırlık Eğitimi Bölüm Birinciliği Başarı Puanı: 90 / 100
2003-2007
HAYDARPAŞA LİSESİ Fen Bilimleri Mezuniyet Derecesi: 80 / 100
DENEYİM 2016-2017
SAKARYA ÜNİVERSİTESİ, Misafir Öğretim Görevlisi Verilen Dersler: Mimari Tasarım II
2016-2017
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ, Misafir Öğretim Görevlisi Verilen Dersler: Architectural Design I, Building Elements
2014-2016
FİL’M HAFIZASI SİNEMA PLATFORMU, Marka İletişimi ve Grafik Tasarım
2013
TEĞET MİMARLIK OFİSİ, Stajyer Mimar
2012
ORAKA İNŞAAT, Stajyer Mimar (Şantiye)
2011
MEMORİAL HASTANESİ PROJE YÖNETİMİ, Stajyer Mimar (Şantiye)
YAYINLAR & ÖDÜLLER 2017
MD 1927 Metin Yarışması “Başka Bir Mimarlık Mümkün Mü?” Birincilik Ödülü
2016
DOĞU BATI DERGİSİ (3 AYLIK HAKEMLİ YAYIN) “Bilim Kurgu Sineması ve Mimarlık Üzerinden Hayal Gücünün İzlerini Aramak” Tema: Sinema, Sayı: 75, Cilt: 4
2014-2015
FİL’M HAFIZASI SİNEMA PLATFORMU filmhafizasi.com/author/tugcemamati
EĞİTİMLER & ATÖLYELER 2015
FİLM OKUMA VE ANALİZ KURSU, Sineplus Akademi, 2 Kur Eğitmen: Ali Deniz Şensöz
2014
BİLİM KURGU: BAŞKA BİR VAROLUŞ MÜMKÜN, Bilgi Üniversitesi Eğitmen: Bülent Somay
2012
BETONART YAZ OKULU 12: KESİŞİM, Isparta SDÜ Yürütücüler: Burcu Serdar Köknar, Saitali Köknar
2012
KIRKAYAK HAREKET ATÖLYESİ, Taşkışla Şenlik Yürütücüler: Gülşah Aykaç, H. Işıl Uysal
2012
WISDOM BOOK, Bilgi Üniversitesi Vernal Workshops Yürütücüler: Koray Özgen, Benay Toykoç
2011
ZAMANIN ÇİVİSİ ÇIKTI, Yıldız Teknik Üniversitesi Yürütücüler: Hülya Ertaş, Mert Eyiler
2011
BedenMekan ÇALIŞMALARI Yürütücü: H. Işıl Uysal
2011
ÇAMAŞIR ATÖLYESİ, Baykuşlar Toplanıyor 2, İzmir Yürütücü: Burçin Kürtüncü
2010
KENT DÜŞLERİ ATÖLYELERİ: BURGAZADA, İstanbul Mimarlar Odası Yürütücüler: Mahmut Durmuş, Serpil Muallaoğlu, Yılmaz Değer
2010
KAYIT DIŞI: TOPLUMSAL CİNSİYET VE DOKUNMA, Yt Yürütücü: Ufuk Ahıska
PROGRAM BİLGİSİ ileri ileri ileri ileri ileri orta ileri
AutoCAD 2016 Revit Architecture SketchUp Pro Adobe Illustrator Adobe Photoshop Adobe InDesign Microsoft Office
YABANCI DİL ileri orta başlangıç
İNGİLİZCE İTALYANCA İSPANYOLCA
Lisans Çalışmaları
Yüksek Lisans Çalışmaları Deneyimler
Atölye Çalışmaları
Grafik Tasarım Çalışmaları
Analog Fotoğrafçılık
Lisans Çalışmaları
ÇİKOLATA DÜKKANI YÜRÜTÜCÜ: YRD. DÇ. İLKER FATİH ÖZORHON 2010-2011 GÜZ YARIYILI PROJE 3
Düz bir topografya üzerinde 200 m2lik bir alan üzerinde “Çikolata Dükkanı” konseptli kafe projesi üzerinde çalısılmıstır. Dönem içinde önce konsept ve tasarım projesi gelistirilmis, sonrasında uygulama projesi çizilmistir. Projenin kapsamında 1/100 ölçekli vaziyet ve kat planları, 1/50 ölçekli kat planı, temel planı, kalıp planı, çatı planı, kesitler, görünüsler, 1/10, 1/5, 1/1 ölçekli detay planları, perspektif çalısması vardır. Projede betonarme tasıyıcı sistem ve ahsap çatı uygulamaları düsünülmüstür.
BATI CEPHESi
DOĞU CEPHESi
KUZEY CEPHESi
GÜNEY CEPHESi
YÜRÜTÜCÜ: PROF. DR. HÜLYA TURGUT 2011-2012 GÜZ YARIYILI PROJE 5
Projenin çıkıs noktası olarak Taksim özelinde kente dair sorunlar arastırılmıs ve yapılan arastırmalar dogrultusunda secilen bölgeye bir “Kentsel Implant” çalısması önerilmistir. Taksim, Osmanlı Devleti döneminde sinemanın dogdugu yerdir ve gecmisten günümüze kadar bir toplanma, carsı ve kültür merkezi olarak görülmektedir. Ancak günümüzde uygulanan kentsel stratejiler nedeniyle Taksim’in bu dokusu bozulmakta ve düzensiz - kaotik bir kent merkezi halini almaktadır. Gözlemlenen bu sorunlar dogrultusunda ve kentsel bellekten tasınan “Beyoglu sinemadır, sinema Beyoglu’dur.” düsüncesi ile Istiklal Caddesi Yesilçam Sokak üzerinde bir Sinema ve iletisim Platformu projesi önerilmistir. Proje kapsamında, sinema salonları, sinema müze ve sergileme alanları, kafe, sinefillerin vakit geçirebilecegi sinefil odaları, sinema dernegi, sinema kütüphanesi, açık hava sineması meydanları bulunmaktadır. Aynı zamanda yerlestigi arazide bulunan anıtsal yapılara karsı koumacı bir tasarım anlayısı ile bu yapıların cephelerini ekranlar olarak kullanmak önerilmistir. Istiklal Caddesi ve giderek tenhalastırılan Tarlabası arasında bir canlandırıcı köprü niteligi tasıması hedeflenen projede aynı zamanda caddenin kalabalıgını da verimli bir harekete dönüstürmek hedeflenmistir.
1
toplanma noktaları sinemalar implant noktası
2
düzen
bulusma
merkez noktası
beyoglu
sinema
biraradalık
iletisim bellek
yıkım izolasyon
durak
yitirme
unutma
*implant
uzaklasma
kopukluk
ortak deger
gelip gecicilik
kültür
tarih
karmasa
dagınıklık
kaos
AŞI
LAB
TAR
TAKSiM MEYDANI
3 DDESi
iSTiKLAL CA
* GALATASARAY MEYDANI
özel
ası
inem
ek S
Em
yarı öz
el
ğa
in A
sey
Hü
i
Cam
el
ı öz
yar
k
açı
akı
ş içe
i
c
al
kl sti
d ad a
alm
es
i
Yerin Potansiyelleri
n
l ala
öze
sokak lan
el a
ı öz
yar
sok
ak
ler
yüz
r
yüzle
Yerin Mekansallaşması
SİNEMA MÜZESİ
KÜTÜPHANE
GALERİ + SÜRELİ SERGİ SİNEMA KORiDORU
avlu
sokak
n ydaekran
me
n
ekra
an
yd me
Mekanın Kütleselleşmesi
Sirkülasyon
SOKAK
SİNEMA DERNEGİ
SEYIR TERASI
SİNEFİL ODALARI L O B i
K A FE “ 35mm” SİNEMA SALONLARI
iSTiKLAL CADDESi SiLÜETi
KROMOZOM ŞEHİR
dıs
ar
ısı
içeris
YÜRÜTÜCÜ: PROF. DR. FERHAN YÜREKLİ & AR. GÖR. IŞIL UYSAL 2011-2012 BAHAR YARIYILI PROJE 6
i
Kazlıçesme için tasarlanan projede, kentin devingen ve organik yapısını göz önünde bulundurmadan soyutlanmıs ve insan ölçeginin erisemedigi boyutlarda tasarlanan toplu konut projelerine bir elestiri ve alternatif sunmak hedeflenmistir. Kenti bir kromozom olarak ele alan projenin konsepti bellek, degisim, hareket ve evrimlesme potansiyelleri üzerinden gelismistir. Çevre dokunun ortalama 5 katlı apartmanlardan olusması ve sahil seridine yakınlıgı nedeniyle, cok katlı yapılar yerine çevreyle uyumlu gelisen bloklar tasarlanmıstır.
se
hir
zm
dinami
ev
su
k
a
asm
ıl ars
k bo s lu
ka k
eo
lm
a
ak
ış
ak
meydanlaşm
bağlantı
so
ev d
Yapılasma, dolu-bos diyalektigi ile gelisen kütleler ve olusturdukları boslukların akıs olusturacak sekilde minimalist tasarım müdahaleleri ile ele alınmıstır.
ut ? ko n
lik
k
im
zaman hobi b
ahçel eri
bisiklet yolu e
Äą
r rasla
k te tkinli
r
e yel l ö t
le n
di
rm
e
a
yö n
amfi
“Binalar degil, olusturdukları bosluklar önemli.” - Ferhan Yürekli
ME
YD AN
TA S
AR
VAZiYET PLANI
SIRA APARTMAN PLANI
IM
I
Sıra Apartman, Projede olusturulmaya çalısılan akıskanlık ve geçicilik, blokların yapısında da görülmektedir. Bloklarda, rampalar, yarı özel ya da kamusal alan kullanımı için ayrılmıs bosluklar, sokaktaki sirkülasyonu bloklara tasımakta ve geçirgenlik saglamaktadır.
SIRA EV PLANI
NOKTA BLOK PLANI
Sokaktaki hareketin sürekliliginin saglanması için insanları yönlendiren bir güzergah tasarlandı. Kot farkları sayesinde olusturulan meydanlar, rampalar, teraslar ve merdivenler ile birbirine baglandı. sokaktaki hareket akısına binaların da dahil edilmesi için binalarda olusturulan bosluklar bu geçislerle baglandı. Böylece, toplu konut sitelerinde sıklıkla görülen yapı-sokak kopuklugunun önüne geçilmesi amaçlandı. Duraganlıga, atıl kalmaya neden olabilen merkezin tek bir yerde konumlandırılması anlayısına karsın eglence ve ticaret alanları bu güzergah üzerinde dagıtılarak birden fazla merkez olusturuldu. Hareket akısını bozmaması için araç trafigi iç alana alınmadı. Otopoarklar zemin kotunun altında tasarlandı. Insan ve deniz iliskisini güçlendirmek için denize yönelen teraslar ve ekim alanları tasarlandı.
TERAPİ İSTANBUL YÜRÜTÜCÜ: PROF. DR. DEMET IRKLI ERYILDIZ 2012-2013 GÜZ YARIYILI PROJE 7
Sisli’de yogun yapılasma ve gürültünün arasında kalmıs olan Fulya’da, çevredeki saglık yapılarının çoklugu, kentlinin kullanabilecegi yesil alan ve meydan olmaması gibi etkenlerle yola çıkılarak bir saglık ve kültür merkezi projesi hazırlanmıstır.
SPOR ALANI
GEÇİCİ KONAKLAMA ISIK BACALARI
SAĞLIK MERKEZİ
FÜNİKÜLER
RÜZGAR TÜRBİNLERİ TARIM ALANI MEYDAN
MAĞAZALAR
Çalısma alanı, terapi merkezi, saglık ve spor merkezi, tarım alanları, geçici konaklama birimi, açık spor alanları, ticari alanlar ve kapalı otopark içermekte, egimli arazi boyunca ulasımın kolaylastırılması amacıyla füniküler tasarımı önermektedir. Saglıklastırma konsepti, ekolojik tasarım ilkeleriyle de desteklenmektedir.
TAT CENTER
i
EZ
S
Ri
I
E SV
R
i AH EV
C
SiSLi PLAZA
AL
M
K ER
Kentin nefes alma noktası olarak ele alınan projede, spor ve müzik terapi alanları ile saglık alanına hizmet eden mekanların yanında bu mekanlardan hizmet almak isteyenler için geçici konaklama birimleri yer almaktadır. Bunların yanı sıra, saglık konseptinin yapılasma ölçeginde kalmaması için ekolojik bir tasarım anlayısı benimsenmistir.
Açık spor alanları, tarım alanları, su-sert zemin iliskisi ile ele alınan meydanlar, rüzgar türbinleri, agaçlandırılmıs bölgeler ve aralarına yerlestirilmis olan ticari alanlar tasarlanmıstır. Egimli bir arazi olması nedeniyle, hem topografyaya gömülen hem de yerden yükseltilen yapılasmalar tasarlanmıstır. Arazinin genisligi ve egim nedeniyle alanı uçtan uça geçen füniküler raylı sistemi tasarlanmıstır.
+32.00 (102.00) KOT PLANI
GEÇiCi KONAKLAMA BiRiMi APART VE OTEL TiP PLANLARI
+4.00 (74.00) KOT PLANI
+7.00 (77.00) KOT PLANI
+10.00 (80.00) KOT PLANI
+13.00 (83.00) KOT PLANI
KAZLIÇEŞME KRUVAZİYER LİMAN BİTİRME PROJESİ 2012-2013 BAHAR YARIYILI
Kazlıçesme’de marina, kruvaziyer liman ve yolcu terminali tasarlanmak üzere hazırlanan projede tüm sahil seridi de kamusal özelligi korunarak yeniden ele alınmıstır. Projede, limanın kruvaziyer gemi ile yurt dısından gelenler için Istanbul’a giris kapısı olma özelligi göz önünde bulundurulmus, gelen yolcuların ilk deneyimleri yesil alanlara dokunabilen bir kent yasamının içine nüfus edebilmesi seklinde tasarlanmıstır. Kıyı seridinin kentlilerin de suyla iliski kurabildigi bir alan olabilmesi için su üzerine tasan platformlar kurgulanmıstır. Sergi ve spor alanları ile hem kentlilere hem turistlere hizmet veren alanlar planlanmıstır. Marina alanı yarı özel iken terminal bölgesi gümrük denetiminde olan özel bir bölgedir. Proje alanının kentle baglantısı ve tasıt trafiginin düzenlenmesi de proje kapsamında yeniden ele alınmıstır. Terminal alanı, dogal topografyaya en az zarar verecek sekilde, dolgu yapılmadan su üzerinde konumlanacak sekilde planlanmıstır. Kıyı seridi düzenlemesi en az dolgu çalısması ile yeniden ele alınmıs ve kıyıdaki yesil seride baglanacak sekilde tasarlanmıstır.
3 BEYOĞLU
5 ÜSKÜDAR 1 EMiNÖNÜ 4 KADIKÖY ZEYTiNBURNU BAKIRKÖY
2 ATATÜRK HAVALiMANI
ARAZi ULASIM AKSLARI VE YOLCULUK SÜRESi ANALiZi
ARAZi ANALiZi - MEKANSAL DEGERLENDiRMELER
ANTI
BAĞL
ÖZ
EL
AL
AN
YA R
IÖ
ZE
L
L SA MU KA LAN A
GEMiLER
TERMiNALPLANLARI YERLESiM KARARLARI
BİYOREAKTÖR: Biyoreaktörler biyolojik ve/veya biyokimyasal proseslerin kontrollü ortamlarda ve operasyon koşullarında (pH, sıcaklık, basınç, besi ve atık ortamı vb.) gerçeklestirilmesini saglayan cihazlar olarak tanımlanmaktadır. Biyoreaktörler genelde endüstriyel fermantasyon, atık su artımı, gıda endüstrisi, ilaç ve rekombinant proteinlerin (antikor, büyüme faktörü, aşı, antibiyotik vb.) büyük ölçek üretimlerinde kullanılmaktadır.
KRUVAZiYER LiMAN BÖLGESi ZEMiN KAT YERLESiMi
SANAT GALERiSi KAT PLANI
KRUVAZiYER LiMAN BÖLGESi ULASIM ÖNERiSi
MARiNA KAT PLANLARI
Yüksek Lisans Çalışmaları
metropol gündelik hayat sıkışma edilgen birey
hayal gücü
dikte etme ritim potansiyel spontane
oyun
bilim kurgu
sınır asmak baska varolus tarihsel süreç baglam edebiyat sinema
kaçıs noktası
direnis
sinema
mimarlık
atmosfer gösteri alanları parazit mekan
sahne
mimar
dil alfabe hareketli görüntü kurgu mizansen sekans görüntülerin ilişkisi soyut düsünce
tasarım
parazit mekan
bilim kurgu
mimarlık
hayal gücü
tasarım araçları
somut temsil
*SAHNE
icat
*KURGU
Situationist International bireyin, yasamı özgür ve dolaysızca yasamak yerine kendisi için hazırlanmıs bir sahnenin ortasında, bir gösterinin seyircisine dönüserek yasamak zorunda bırakılmasına muhalifen, hayal gücünü iktidara getirmeyi teklif eder. ... Kentli bireyi, iktidarın olmaya zorladıgı edilgen izleyici konuundan çıkarıp; gerçekten yasayan, gündelik hayatın geçtigi çevre üzerinde hakimiyet kurabilmis ve bu hakimiyet alanının genislemesine öncelik tanımıs biri olmaya davet eder.
Kosut kurgu, hızlı kurgu, çarpıcı kurgu. Bu düzenlemeler ne olursa olsun, hepsinde, dogrudan dogruya kurgunun tanımı olan su ortak yön vardır: Görüntülerin nesnel olarak tasımadıkları ve sadece bunların iliskilerinden dogan bir anlamı yaratmak. Anlam görüntüde degil, kurgu yoluyla seyircinin bilincine yansıtılan gölgededir. (Andre Bazin, Çagdas Sinemanın Sorunları)
Görüntü: La Leggenda di Kaspar Hauser (2012)
MİMARİ TASARIM & YARATICILIK DANIŞMAN: ÖĞR. GÖR. DR. HAKAN TONG TEZ ÇALIŞMASI 2013-2017
Gezegeni ne ölçüde mahvettik? Paçamızı kurtarabilir miyiz? Türümüzün tamamının dâhil olduğu bir kendini kurtarma çabası gerçekten sahnelenirse neye benzer? Ve ayrıca: Ütopik düşünce nereye gitti? Margaret Atwood
Çalışmada, modern kentlerde olarak adlanrılabilecek metropollerde yaşayan insanların gündelik hayatlarında kentsel politikalar nedeniyle özgür ve özgün bireysel deneyimlerinden koparılışı bir sorun olarak kabul edilmektedir. Bu sorun, hayal gücü, yaşama sevinci, merak, yer gibi kavramlar üzerinden irdelenmektedir. Sorunun çözümünde ise, bireysel deneyimlerin kaynağı olan hayal gücünün açığa çıkarılması hedeflenmiştir. Hayal gücünün en belirgin yüzlerinden biri olan ve mimarlık ile benzer motivasyonlar taşıması nedeni ile bilim kurgu üretimleri araştırılarak çalışmanın hedefi için zemin oluşturulmaya çalışılmıştır. Sonuç olarak ise, belirlenen soruna getirilecek çözüm önerisi için yeni mimari üretim teknikleri ve tasarım anlayışı sunmak amaçlanmaktadır. Çalışmada “Parazit Mekan” olarak adlandırılan mekânsal bir öneri üzerinde durulmaktadır ve mimari tasarım süreci üzerinden “Parazit Mekan” deneyleri çalışılmıştır. Bu doğrultuda da, çok katmanlı bir mimarlık için ihtiyaç duyulan niteliklerle benzerlik taşımasından dolayı sinema teknikleri mimari tasarımda üretim aracı olarak kullanılmaktır. Anahtar Kelimeler: Mimari Tasarım, Yaratıcılık, Tasarım Süreci, Tasarlanmıs Mekan Deneyimi, Bilim Kurgu, Alternatif Dünyalar
Yaşama Sevincinin Mekanı: Sızma Noktaları YÜRÜTÜCÜLER: PROF. DR. AYŞE ŞENTÜRER, DOÇ. DR. NURBİN PAKER, Y.DOÇ. DR. ASLIHAN ŞENEL, AR. GÖR. DR. ÖZLEM BERBER PROJE I: YAŞAMA SEVİNCİ (JOİE DE VİVRE) İLE DOLU BİR MİMARLIK 2013
Yaşama sevincinin tanımı kişinin doğasındaki merak etme güdüsü ve bu güdüye bağlı olarak gelişen keşfetme arzusu olarak tanımlanırsa; Yeni Sahra’da karşımıza çıkan ve sızma olarak adlandırdığımız açılma yaşama sevincinin kentsel karşılığı olarak okunabilir mi? Bu soruyla başlayan çalışma; kişinin yaşadığı dünyada kendini konumlandırmak ve evrene ait olmak üzere keşfetme ve ardından gelen biriktirme deneyimini irdelemeye doğru yol aldı. Merak etme, keşfetme ve ait olma dizgesinin tarihteki izleri takip edildiğinde nadire kabinelerinden başlayıp, modern müze anlayışına uzanan bir yelpazeyle karşılaşılır. Dil aracılığıyla nesneleri ayrıştırabilen ve üzerinde düşünme olanağı bulan insan soyutlaştırdığı dünya ile oyun oynayarak [hayal edilebilir dünya]yı kurar. Bu hayal gücü öncülünde kurgulanan ilişkiler ağının mekanı olarak karşımıza çıkan Rönesans döneminin Nadire kabinelerinde kişinin kendini evrene ait kılmak için oluşturduğu mikrokozmos, kişiye özel bu koleksiyonların kamuya açılması ile müzeye evrilir. Ancak bu evrilme sırasında modern müze anlayışının getirdiği ansiklopedik düzen, bireysel deneyimi ve yaratıcılığı ortadan kaldırarak aynılaşmaya ve -çevreye- yabancılaşmaya neden olur.
teget geçme mobilite aynılasma yabancılasma süreklilik rutin tasarlanmıs deneyim
kural denetim endüstrilesme modernizm küresellesme üretici izleyici proust - valery şeyleşme düslemsel canlandırma
cogul okuma açık yapıt umberto eco
topografya avm durak semt pazarı oyun parkı
yol kapanma duvar
seyir deneyim duyum
kent çevre gündelik yasam
sızma açılma
yeni sahra
yasama sevinci
merak arsiv ansiklopedik düzen
bilginin evrensellesmesi sergileme müze kültür endüstrisi meta
hareket zaman mekan
nadire kabineleri koleksiyon biriktirme mikrokosmos makrokosmos
aidiyet konumlanma bellek
yansıma cakısma
aldo van eyck oyun oyun alanı ara mekan anlık kopus spontan algı fenomen
kesif unutmak hatırlamak yeniden kurmak yaratıcılık bireysel arayıs doğaçlama özgürleşme
tasarımın rolü açık yapıt minimalizm
Küreselleşmenin de etkisiyle değişen üretim – iletişim tekniklerinin, zaman, mekan ve gündelik hayat üzerinde etkileri görülmektedir. İki nokta arasındaki mesafenin ve sürenin ölçülendirilmesi ve belirlenmesi, özellikle bu sisteme göre tasarlanan otoyollarda, bireyin gündelik hayatına müdahale etmektedir. Bireysel deneyimin arka planda kaldığı bu mekanlar, bireyin kent ile ilişkisinin de zayıfladığı, kısıtlandığı hatta denetlenebildiği mekanlardır. Bu kapital sistemde, merak – keşif süreci olarak tanımlanan yaşama sevincinin olanakları da azalmaktadır. Bireyin deneyimini elinden alan otoyollarda, sistemin kırılmaya uğradığı noktalar bulmak mümkün müdür? Deneyimi kontrol etmek üzere kurgulanmış otoyolların, Aldo van Eyck’in kişinin öznesini ön plana çıkartmak üzere tasarladığı oyun alanları gibi olanakları var mıdır? Eyck fonksiyonel tasarımın hayal gücünü yok ettiği düşüncesiyle bireysel yaratıcılığı tetikleyen oyun alanları tasarlar ve bu alanlarda kişi kendi deneyimleri ile “ara mekan” yaratarak mekana dahil olur. İktidar eliyle belirlenmiş ve kullanıcısının kentle ilişki kurma biçimini bir teğet geçme haline indirgemiş E5 otoyolu üzerinde, Yeni Sahra kendi iç dinamikleriyle bir çatlak oluşturarak bu kapalı yapıyı sarsar. İstikameti, durak noktaları gibi pek çok bileşeni tasarlanmış ve yeni bir deneyim olasılığı içermeyen bu yapı içinde Yeni Sahra’da E5’e komşu bir oyun parkıyla başlayan sızma, kullanıcının içinden geçip gittiği kent parçasına dair keşfetme güdülerini harekete geçiren bir kıvılcım olarak ele alınabilir. Yeni Sahra’nın bu potansiyelinin deneyimi özgür kılan, dolayısıyla yaşam sevinci ile dolu bir mimarlık denemesi için zemin oluşturduğu düşünülmektedir.
[DUYULUR DÜNYA] ------------------- [DÜSÜNÜLÜR DÜNYA]
[HAYAL EDiLiR DÜNYA]
“Doğru yolu bulmak için labirentte kaybolmak gereklidir. Labirent içine giren dolaşsın ve kaybolsun diye yapılır. Ama o labirent o aynı kişiye yeni bir plan çizmesi ve labirentin gücünü yok etmesi için bir başkaldırıyı da düşündürür. Bunu başardığı zaman labirenti yıkacaktır. Aksi taktirde onu boydan boya geçen için labirent yoktur.” Italo Calvino
Arayışında olunan ara mekanın, gündelik hayatın belirlenmiş ve ölçümlenmiş hareketlerinden oluşan tekrarlarının içinde ortaya çıkması kişiye özgürleşebileceği alanlar tanır. Herhangi ön tanımı olmayan bir kurgunun içinde birey yeniden kurmaya, kendisini ve kendisinin çevresiyle ilişkilerini yeniden özne olarak tanımlamaya başlar. Deneyimine kendi duyumsamaları üzerinden yön vermek, bütün tanımları yapılarak sınırlandırılmış bir çevrede yaşama pratiğinden gelen kişiye yeni bir keşif alanı sunar. Bu keşif alanının mimarlığı nasıl olmalıdır, “tasarlanmamış deneyim” tasarlamak mümkün müdür? Umberto Eco’nun açık yapıt düşüncesi bu tip bir mimarlığın arayışında yol gösterici olabilir. Eco açık yapıtın belirsiz ve farklı yorumlara olanak tanıdığını, çok anlamlı ve birden fazla şekilde okunabileceğini söyler. Tıpkı Eyck’in fonksiyonun hükümdarlığından çıkmış oyun alanları gibi, tek bir anlamı olmayan yapıt çoklu deneyime olasılığını barındırır. Otoyolu ve çeperlerini deneyimlemeyi sağlayan nişler olarak da tanımlanabilen sızma noktası, ancak tüm kimliklerden ve kavramlardan bağımsız olduğunda tüm kent kullanıcısı için açık olarak nitelendirilebilen bir mekan haline gelebilir. Spontane yaratıcılık ile oluşan bu mekan, hareket halindeki kente ve kentliye uyabilmek için değişime açık olmalıdır. Ön yargıların ve geleneklerin izlerini taşımayan sızma noktaları, Deleuze’ ün Organsız Beden tanımındaki gibi içeriklerinin yerini ve düzenini belirleyen hiyerarşik bir organizasyonu olmayan şekilsiz ve formsuz bir sistem olarak öngörülmelidir. Ancak bu şekilde, tüm önkoşullardan ve otoritelerden arınmış sızma noktası, bireye saf bir yaratıcılık deneyimi sunabilir.
Sızma Noktaları Her şeyin tekdüzeleştiği ve aynılaştığı kentte – otoyolda, bireyin algısı birbiri ardına sıralanmış görüntüler arasında farklı olan ile uyarılır. Bu fark, tek bir tona indirgenmiş gündelik hayatın içerisinde bireyin kendi ritmi ile uyum sağlayan şeydir. Rasyonel mekanın karşısında muğlak olan bir sızma noktasıdır. Mobil bir sistemin içinde Lefebvre’in heyecan verici kopuş noktaları olarak tanımladığı sızma noktası, rastlantılar ve öngörülemeyenlerin mekanıdır. Otoyolun belirlediği hızı kırar ve yer ile ilişki kurmayı olanaklı hale getirir. Bireyin, kentin kurgulanmış sistemi içinde kaybolmasını sağlayarak beraberinde yaratıcı bir bulma – yeniden kurma süreci getirir. Mesken tutmaya olanak tanımaz çünkü sürekli olarak unutma – hatırlama – yeniden kurma ve tekrar unutma halidir.
hız-süre bağıntısı ve mekansal algı
Otoyolu ve çeperlerini deneyimlemeyi sağlayan nişler olarak da tanımlanabilen sızma noktası, tüm kimliklerden ve kavramlardan bağımsız olmalıdır. Ancak böylece tüm kent kullanıcısı için açık olarak tanımlanabilen bir mekan haline gelir. Spontane yaratıcılık ile oluşan bu mekan, hareket halindeki kente ve kentliye uyabilmek için değişime açık olmalıdır. Önyargıların ve geleneklerin izlerini taşımayan sızma noktaları, Deleuze’ün Organsız Beden tanımındaki gibi içeriklerinin yerini ve düzenini belirleyen hiyerarşik bir organizasyonu olmayan şekilsiz ve formsuz bir sistemdir. Aldo van Eyck benzer endişeleri taşıyan tasarım görüşüyle Amsterdam’da oyun alanları tasarlarken fonksiyonellikten özneyi ön plana çıkaran minimalizme yönelmiştir. Umberto Eco da Açıt Yapıt’ın farklı yorumlara ve deneyimlere olanak tanıyan, çok anlamlı ve öznel olması gerektiğini söyler. Ancak bu şekilde, tüm önkoşullardan ve otoritelerden arınmış sızma noktası, bireye saf bir yaratıcılık deneyimi sunabilir. Yaşama sevinci de böyle bir deneyimin parçasıdır.
hız ve sızma potansiyelleri iliskisi
MİKROKOZMOS YÜRÜTÜCÜLER: PROF. DR. AYŞE ŞENTÜRER, DOÇ. DR. NURBİN PAKER, Y.DOÇ. DR. ASLIHAN ŞENEL, AR. GÖR. DR. ÖZLEM BERBER PROJE I: “400 SANİYE” SUNUM METNİ 2013
Kişinin doğasında merak etme duygusu vardır. Kendisini, çevresini ve içinde yaşadığı evreni keşfedip aslında kim ve nerede olduğunu bulmak ister. Böylece bireysel deneyimler ve ait olma durumu oluşur ki yaşam sevinci dediğimiz şey belki de budur. Merak etme durumunun ve dolayısı ile keşfetme, ait olma ve yaşama sevincinin tarihtekini izlerini takip etmeye çalışırsak karşımıza 16. Yüzyılda doruk noktasına ulaşmış nadire kabineleri* çıkar. Nadire kabineleri kişilerin kendi ilgi alanlarına göre topladıkları çeşitli nesnelerle oluşturdukları koleksiyonlardır. Kişi anlayamadığı evrene yabancılaşır ve kendisini evrenin bir parçası hissetmek için kendi mikrokozmosunu kurar. Nesneler ile arasında sadece kendisinin belirlediği mistik bir ilişki vardır. Bu kabinelerde kişi kendi benliğini ve iktidarını gözlemler. Düşledikleri ütopyaları bu kabinelerde canlandırırlar. Kabineler bir bakıma üretim alanlarıdır. Evren üzerine düşünürken bilgi/metin üretimini sağlarlar. Zamanla kişiler kabinelerini başkalarına açmışlardır. Böylece bilgi paylaşımı ve sergileme başlamıştır. Bazı koleksiyonerler kabinelerini müzeleştirir ya da müzelere bağışlar. Böylece bilgide ve koleksiyonda kamusallaşma ortaya çıkmıştır. Kabineler ne kadar kişisel ise, bu dönemde müzeler de toplumların kendilerini keşfe çıktıkları mekanlardır. Bilgi odaklı ve eğitim için kurulan kamusal kompleksler olma niteliğindedirler.
Vertumnus - Arcimboldo
Iskenderiye Kütüphanesi
Ancak modern müzeler herkesin anlayabileceği bir sistem oluşturma amacıyla nesneleri ansiklopedik bir düzene sokar. Böylece bilgi evrenselleşir. Ama bireysel deneyim ve yaratıcılık ortadan kalkar ve aynılaşma/yabancılaşma ortaya çıkar.
Guggenheim Müzesi
No-Stop City - Archizoom
Günümüz müzelerinde kişi hareketlerinden öğrenilecek bilgiye kadar her şey tanımlanmıştır. Müzeler üretim ortamından tüketim ortamına dönüşmüştür. Küreselleşme ve kapital düzen ile birlikte kütür endüstrisi oluşmuş ve tüketim hayatımızı kontrol altına almaya başlamıştır. Müzeler ile alışveriş merkezleri fonksiyonel olarak aynı düzende kurgulanmaya başlanmıştır. Tüketim odaklı ve bireysel hareket-özgürlük-yaratıcılıktan uzak bir hayat kurgulanır. Gündelik hayatımız rutin ve belirlenmiş hareketlerden oluştuğunda sınırsız süreklilik ve tekrarlar başlar. Ancak bu sistemde hala bireysel arayışın bitmediği/önlenemediği bazı kopma noktaları gözlemlenebilmektedir. Çok yakın dönemde yaşanan Gezi Parkı olayları bu bağlamda izlenebilir. Bireyde, sürekli mekanda aykırı/düzensiz/anlık/kopuk bir bütünlük arayışı vardır. Mekana dahil olma isteği farklı şekillerde kendini gösterir. Aldo van Eyck fonksiyonel tasarımın hayal gücünü yok ettiği düşüncesini belirtmiştir. Kişinin öznesini ön plana çıkartmak için mekânlar kurgulamak gerektiğini ve bu olanağı minimalist tasarımların gerçekleştirebileceğini savunur. Bu düşünceler doğrultusunda Amsterdam’ da bireysel yaratıcılığı tetikleyen oyun alanları tasarlar. Bu alanlarda kişi kendi deneyimleri ile mekana dahil olur (ara mekan) ve böylece aidiyet duygusu (dahil olma) oluşur.
YOL TARİFİ MİMARİ ANLATILAR: YAŞADIĞIN SEMTİ GÖZLEMLEMEK 2014
Bir evden iskeleye yürüyüş, iskeleden eve dönüş arasında yapılacak yol tarifi Üsküdar’da (*) ile ifade edilen ev noktasından sahildeki motor iskelesine doğru şu şekilde anlatılır: 1. Caddeye doğru ilerle ve sola dön. Düz devam et. 4 sokak geçince meydana ulaşacaksın. 2. Işıklarda sağa dön ve karşıya geç. Meydandaki çeşmenin ilerisindeki ışıklara ilerle. 3. Caddeyi geçince sağa dön ve sahildeki büfelere doğru ilerle. 4. Üçüncü büfeden sonra solda motor iskelesini göreceksin. Yol tarifi, bulunulan noktayı başlangıç kabul eder ve bitiş noktasına odaklanır. Tarif yapılırken rotayı takip edecek kişi özne olarak değerlendirilmez, yol boyunca karşılaşılacak kentsel veriler göz ardı edilir, niş kabul edilen noktalara referans verilir, trafik kuralları ve yaya geçitleri rotayı belirleyici bir kriterdir, rotanın kat edileceği saat ve bu saatlerdeki kentin durumu yol tarifini etkilemez. Yol tarifini yapan kişi pratik olarak yolun en kısa nasıl aşılacağına göre tarifi yapar. Ancak bu yol, onu yürüyen kişiye göre farklı anlamlar ve rotaya etki edecek birçok veriyi içinde barındırır.
“Merdivenli yolların kaç basamaktan oluştuğundan, kemer kavislerin açı derinliğinden, çatıların hangi kurşun levhalarla kaplandığından söz edebilirim sana; ama şimdiden biliyorum, hiçbir şey söylememiş olacağım sonunda.”
“Zira bir kenti kent yapan şey bunlar değil, kapladığı alanın ölçüleri ile geçmişinde olup bitenler arasındaki ilişkidir: bir sokak lambasının yerden yüksekliği ve orada idam edilen zorbanın sallanan ayakları ile yer arasındaki uzaklıktır; o lambadan karşı parmaklığa gerilen ip ve kraliçenin düğün alayının geçeceği güzergahı donatan süslemelerdir; parmaklığın yüksekliği ve şafakta onun üzerinden atlayıp kaçan gizli sevgilinin sıçrayışıdır; bir saçağın eğimi ve aynı pencereye süzülen bir kedinin o saçak üzerinde kayarcasına yürüyüşüdür; burnun arkasından birden çıkıveren harp gemisinin toplarıyla çizdiği silüet ve saçağı yok eden bombadır; balık ağlarındaki yırtıklar ve ağlarını yamamak üzere iskeleye oturmuş, kraliçenin gayri meşru oğlu olduğu ve kundağıyla, oraya, iskeleye bırakıldığı rivayet edilen zorbanın harp gemisinin hikayesini yüzüncü kez birbirlerine anlatan o üç yaşlı adamdır.”
“Zaira’nın bugün olduğu biçimiyle bir anlatısı, Zaira’nın bütün geçmişini içermeli.”
Bu çalışmada, Üsküdar’da (*) ile ifade edilen evinden motor iskelesine her sabah yürüyen ve her akşam geri dönen bir kişi olarak bu yol tarifinin işaret ettiği rotanın alacağı farklı izleri haritalayarak kentin ne olduğu, nasıl şekil aldığı ve yürüyen kişiyi nasıl yönlendirdiği üzerinde bilgi üretmek amaçlandı. Kent içinde sürüp giden veya öngörülen hareketler, kentin verileriyle ve bu verilerin alıcısı olan kişinin öznel bakış açısıyla oluşan etkileşimde kırılmalar yaşar. Çalışmada farklı rotaların kesişim noktaları olarak adlandırılan kırılmalar, var olan düzen içinde yeni bilginin üretildiği enerji potansiyeli olan noktalardır.
HARiTA
“Oysa kent geçmişini dile vurmaz, çizik, çentik, oyma ve kakmalarında zamanın izini taşıyan her parçasına, sokak köşelerine, pencere parmaklıklarına, merdiven trabzanlarına, paratoner antenlerine, bayrak direklerine yazılı geçmişini bir elin çizgileri gibi barındırır içinde.” -ITALO CALVINO Görünmez Kentler
YOL TARiFi
YOLCULUK 1
YOLCULUK 2
Yol tarifi yapılırken düşüncede kurgulanan yolculuk kente ve rotaya dair genel bir bilgi sistemi sunar. Aristo’nun Diegesis (anlatıcı öykü) olarak adlandırdığı, anlatan kişinin yorumlarıyla hikâye kurgulama durumu, yol tarifi ile bir rotayı tanımlama durumuna benzerlikler gösterir. Bu bağlamda yaklaşıldığında, hikaye olarak görülen rotada kırılmalar oluşturan durumlar Non-diegetic durumlardır. Bu etkenler, belli bir akışa sahip rotada öznelleşme, düşünme ve bilgi üretme potansiyelleri taşır. Bir rotanın non-diegetic anlarında kent tanımı yapmak olasılık kazanır.
YOL TARİFİ : 1. Caddeye doğru ilerle ve sola dön. Düz devam et. Dört sokak geçince meydana ulaşacaksın. 2. Işıklarda sağa dön ve karşıya geç. Meydandaki çeşmenin ilerisindeki ışıklara ilerle. 3. Caddeyi geçince sağa dön ve sahildeki büfelere doğru ilerle. 4. Üçüncü büfeden sonra solda motor iskelesini göreceksin.
4
3 2 1 EV
İSKELE
Sabah 09:00 ‘da yürüdüğümde şekillenen rota etkenler: yaya yolu, ısıklar, kalabalık, trafik, gürültü, yol çalısması, otobüs durakları, marmaray çalısması, meydan düzenlemesi, otobüs peronları
EV
Gece 23:00 ‘da yürüdüğümde şekillenen rota etkenler: yaya yolu, ışıklar, yol çalışması, otobüs durakları, marmaray çalışması, meydan düzenlemesi, otobüs peronları, tenha yollar, evsizler
B - gündüz B - gece
A - gündüz
iSKELE
4
A
C - gece 3
C - gündüz B
2 C 1
EV
BİLİMKURGU SİNEMASI VE MİMARLIK ÜZERİNDEN HAYAL GÜCÜNÜN İZLERİNİ ARAMAK DOGU BATI DERGISI (3 AYLIK HAKEMLI YAYIN) TEMA: SİNEMA, SAYI: 75, CİLT: 4 2016
Yeni doğan bir bebeğin etrafını meraklı gözlerle seyredişini hatırlayın. Her şey ama her şey yeni, görülenler bir yana görmek bile yenidir bir bebek için. Kendini keşfeder, anlamaya çalışır. Çocukken sürekli neden diye sorarak ailemizi bıktırdığımız zamanlarla devam eder bu heyecan. Sonra zamanla alışırız olan bitene. Güneş sarıdır, çiçekler güzel kokar, şimşek bulutlar arası elektrik akımıdır, insanlar her gün işe gider çocuklar ise okula. Öğrendikçe daha az sorular sormaya başlarız. Soru sormaz oldukça alışkanlık peşinden gelir. Yaşadığımız dünya, içinde bulunduğumuz var oluş böyledir ve böyle olması gerekir gibi hissetmeye başlarız. Oysa başka varoluşlar her zaman için müm-kündür, yeter ki hayal gücümüzü kullanmaya devam edelim. Sinema; evreni ve kendini anlama çabasının, merakın ve hayal gücünün yüzyıllar boyu yaşadığı serüvenin teknoloji ile buluşması sonucu ortaya çıkar. Sinemacılar hayal güçlerini hiçbir zaman köreltmemiş, bulunduğu mekânı (evreni, bedeni…) düşlemenin yanısıra bilinmeyen mekânlar kurgulamaktan da geri kalmamışlardır. Bu hayal gücü ise bir çocuk oyununda karşımıza çıkar. Evrenle ilişki kurmaya çalışmamız aslında bir oyundur ve yaratıcı düşüncemizden beslenir. Bir bebek değiliz belki ama hâlâ bir
Mekân tek bir mekândır, düşünce de tek düşünce, ama zihnim mekânları-nı mekânlara onları da mekânlara bölüyor, düşüncelerini de düşüncelere, onları da düşüncelere. Kocaman bir toplu konut binası gibi. Andy Warhol
kimlik ve yer arayışındayız. Hayal gücü, bireysel deneyimlerden beslenir; bu nedenle de özneldir. Bireysel deneyimlerimiz sayesinde karşılaştığımız bu Duyulur Dünyayı Düşünülür Dünyaya çevirmek için bir Hayal Edilir Dünya kurarız. İşte bu Hayal Edilir Dünyalar öznel olmalarından dolayı oldukça çeşitlidir. Bilim kurgu bu Hayal Edilir Dünyanın bir ürünüdür. Bilim kurgu sineması ise Hayal Edilir Dünyayı gözlerimizin önüne serer, onu şekillendirir ve zaman kavramıyla birleştirir. Bugüne dair taşıdığı izler ile gelecek kurgusu meydana getirirken aslında gene bugüne dair bir söz söylemek ister. Sinemanın mekân ile iletişim halinde oluşu onu benzer bir çalışma alanı olan mimarlık ile de kıyaslamamızı sağlar. Her iki alan da birbirinden beslendiği ve hayal gücünün izlerini taşıyan üretimler oldukları için birini araştırırken diğerini de gözden geçirmek faydalı olacaktır.
“Acıklı olan, büyüdükçe alışkanlıklarımızın sadece yerçekimi yasasıyla sınırlı kalmaması. Aynı zamanda dünyanın kendisine de alışırız. Görünen o ki, çocukluğumuz sırasında dünyaya hayret etme yetene-ğimizi kaybediyoruz. Ama bu sırada çok önemli bir şeyi de kaybetmiş oluyoruz. Filozofların tekrar hayata kazandırmak istedikleri de budur işte. Derinlerde bir yerde bir şey bize hayatın büyük bir sır olduğunu söyler. Bu, düşünmeyi öğrenmeden çok önce yaşadığımız bir duygudur.” Jostein Gaarder
Bu makalede, hayal gücünün izlerini bilim kurgu sineması ve mimarlığın tarih boyunca verdiği üretimler üzerinden araştırılacak, dönemin ruhu hayal gücünün üretimlerine nasıl etki ediyor diye bakılacaktır. Günümüze kadar uzanan süreç araştırması sonrasında ise, Her filmi üzerinden günümüze dair bir sonuç bölümü ile çalışma sonlandırılacaktır. Ancak elbette insanın sorgulama süreci bitmeyeceği için bilim kurgu sineması ve mimari üretimler de bu araştırmadan sonra yeni sözler söylemeye devam edeceklerdir. “Bilim kurgu ilk olarak her gün sorgulamaksızın sürdürdüğümüz alışkanlıklarımızı, boyun eğdiğimiz kurumları, tâbi olduğumuz söylemleri, burnumuzun ucunda olup da bir türlü göremediklerimizi uzaklara, bambaşka dünyalara taşıyıp görünür kılarak başlar işe.”
Deneyimler
MİMARİ TASARIM I MİSAFİR ÖĞRETİM GÖREVLİSİ NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ 2016-2017 BAHAR YARIYILI DERS PLANI (İNGİLİZCE MİMARLIK PROGRAMI)
Nisantası Üniversitesi 1.sınıf 2. dönem içinde açılan ders üniversitenin egitim programına göre 1. sınıf mimarlık ögrencilerinin aldıgı ilk mimari proje dersidir. Bu nedenle derste mekan üzerine düsünebilme, mekan kurgulama alıstırmaları yapılan 3 proje hazırlanmıstır. Ilk proje 4 hafta boyunca çalısılan bir konut projesidir. Ogrencilerden, verilen arazideki 100m2’lik alan üzerine hayallerindeki evi tasarlamaları istenmistir. Proje 2 katlı olarak düsünülmüs, ikinci kat asma kat olacak sekilde tasarlanması söylenmistir. Ögrenciler bu dogrultuda, fonksiyon ve form iliskisi, kotlar arası baglantı kurabilmek, mekanı kütlesel, hacimsel, fiziksel ve psikolojik olarak düsünebilmek uzerine çalısmıslardır.
1
Ikinci proje, “Parazit” kavramı mimari tasarım tartısmaları dogrultusunda irdelenmis, ek okumalar ve arastırmalar ile mimarlık düsünce dünyası ve pratiklerine dair asinalık kazandırılmaya çalısılmıstır. Projeye, “parazit” kavramının mekan kurgusuna verimli bir üretim süreci olusturması maksadıyla bir sınır getirilmis, ögrencilerden iki yanında bina olan bir arazide bu kavramı yorumlayan bir kütüphane projesi tasarlanmaları beklenmistir. 5 haftalık proje süreci, kavramı irdeleyen workshoplarla desteklenmistir.
2
Üçüncü proje, dönem boyunca yapılan tartısmaların toparlanarak ögrencilerin verilen arazide bir çalısma alanı tasarlamalarını amaclar. Ögrencilere mimarlık ofisi seçenegi sunulmus, tutarlı olması kosuluyla calısma konusu ve konseptini kendileri belirleyebilecekleri söylenmistir.
3
parasite
1
/ˈpærəsaɪt/ noun
2
an organism that lives on or in an organism of another species, known as the host, from the body of which it obtains nutriment.
” use o H m 2 re a o j e c t 0 m D r r 0 P u 1 “ Yo using area: o H ject p ro
”
ce
re
tu
ec hit
rc 2 / A 0m e ac 50 Sp ea: k or t ar “W jec o pr
Offi
3
PARAZİT MİMARLIK WORKSHOP SERİSİ 2017, YÜRÜTÜCÜ
Nisantası Üniversitesi Mimari Tasarım dersi paralelinde “Parazit Mimarlık” kavramını irdeleyen workshop serisi.
w2:
te rasi a p er
d inva
site : para
w3
space
in sitenste
w4: para
?
ite
w5
:p
s ara
parasite space
< parasite? >
DERS | BEDEN MEKAN | ESNEK MEKAN
1-2
M. EVİ İÇ MEKAN YENİLEME - TASARIM & UYGULAMA BİREYSEL ÇALIŞMA 2016, ÜSKÜDAR
Uskudar’daki bir apartman dairesinin salon, hol, koridor, mutfak, balkon, banyo ve wc alanlarının yenileme çalısmasında tasarım ve uygulama isleri yapıldı. Salonda, yer dösemesi yenilendi, duvarlar düzeltilip boyandı, elektrik tesisatı yenilendi, aydınlatma sistemi düzenlendi, mobilya ve aksesuar seçimi, satın alma ve montaj isleri yapıldı, ısıtma sisteminin görünürdeki tesisat elemanları ahsap dekorasyon tasarımı ile gizlendi. Hol ve koridorda yer dösemesi yenilendi, hol için özel dolap sistemi tasarlandı, aydınlatma sistemi yenilendi. Tüm kapılar boyandı, aksesuarları yenilendi. Mutfak ve balkonda yer dösemeleri seramik ile kaplandı. Dolap sistemleri tasarlandı, malzeme seçimi sonrası üretim ve montaj isleri takip edildi, tezgah yenilendi. Elektrik ve su tesisatı yenilendi. Tezgah arası karo ile kaplandı, iki duvar boya yapıldı. Balkon için özel dolap sistemi tasarlandı. pencere ve kapılar değistirildi. Aydınlatma sistemleri degistirildi. Banyo ve wcde su ve elektrik tesisatı yenilendi. Özel dolap sistemleri tasarlandı. Banyo malzeme ve aksesuarları tamamlandı. Aydınlatma sistemleri degistirildi.
3
3
1 2 1
2
SALON
MUTFAK HOL
WC
YATAK ODALARI KORÄ°DOR
BANYO
KAPLANKAYA HOTEL TEGET MİMARLIK 2013, OFİS STAJI
Mugla’nın Kaplankaya bölgesinde bes yıldızlı olacak sekilde tasarlanan otel projesinin uygulama çizimlerine dahil olunan bir aylık staj süresince, kesit ve cephe uygulama çizimlerinin tamamlanması ve metraj hesapları islerinde çalısılmıstır. Otel aynı zamanda villa projelerini de kapsamaktadır. Özel havuz tasarımı kontrol edilip villaların malzeme listeleri çıkarılmıs, metraj islemleri tamamlanmıstır.
KAYABAŞI 17.BÖLGE KONUTLARI ORAKA İNŞAAT 2012, ŞANTİYE STAJI, BAŞAKŞEHİR
2009 yılında açılan ulusal yarısma sonucunda uygulanmasına karar verilen projenin insaatı 2010-2012 yılları arasında tamamlanmıstır. Basaksehir 17. Bölge’de uygulanan projede 840 konut bulunmaktadır. Staj, projenin ince isler sürecinin son asamalarını kapsamaktadır.
MEMORİAL HASTANESİ İÇ MEKAN YENİLEME VE PEYZAJ UYGULAMALARI MEMORİAL HASTANESİ PROJE YÖNETİMİ EKİBİ 2011, ŞANTİYE STAJI, ŞİŞLİ
Bir ay boyunca süren staj çalısması Sisli Memorial Hastanesi iç mekan yenileme ve peyzaj uygulamaları çalısmalarını kapsamaktadır. Bu süreçte, hastane mimarisi tasarım sürecinde dikkat edilmesi gereken önemli esaslar incelenmis, örnek projeler arastırılmıstır. 3 günlük teorik çalısmanın ardından dahil olunan santiye çalısmalarına hastane lobi katı, poliklinikler ve göz muayene odalarının yenilenme isleri gerçeklestirilmistir. Staj süresince pratik edilen çalısmalar arasında mermer yer döseme uygulamaları, alçıpan montaj çalısmaları, duvar uygulamaları, elektrik tesisatı çalısma takibi, peyzaj uygulaması için alan düzenlenmesi gibi isler bulunmaktadır.
Poliklinik Koridoru
Hasta OdasÄą
Lobi
FİL’M HAFIZASI SOSYAL SİNEMA PLATFORMU | filmhafizasi.com GRAFİK TASARIM & PAZARLAMA İLETİŞİMİ 2014 - 2016
Fil’m hafızası adı fillerin güçlü hafızasına atıfta bulunan bir kelime oyunuyla ortaya çıkmıstır. 2011 yılında kurulmustur ve o günden itibaren gönüllü çalısanları ile faaliyetlerini sürdürmektedir. Kısa filmlere dikkat çekmek, az bilinen filmleri daha çok kisiye duyurmak, sinema üzerine yazmak ve sinefilleri bir araya toplamak gibi amaçlarla yayın ve etkinliklerini gerçeklestirir. Fil’m Hafızası bünyesinde 2 yıl gönüllü olarak görev aldıgım Pazarlama iletisimi ekibinde aldıgım görevler su sekildedir: - Grafiker (Etkinlik Afisleri) (Web Sitesi Bannerları) (Etkinlik Logoları) (Tesekkür Kartları) (Etkinlik - Oyun Kartları)
- Pazarlama iletisimi (Sponsorluk baglantıları kurma) (Etkinlik organizasyonu, mekan seçimi) (Sunuculuk) (Etkinlik özel davetlileri ile iletisim) (Basın bülteni hazırlama)
- FH Spotify Hesap Yönetimi (Spotify ile iletisim) (Spotify soundtrack listeleri olusturma) (Görsel hazırlama)
- Sinema Yazıları (Film tanıtımları) (Festival izlenimleri)
Logo Çalısmaları
Atölye Çalışmaları
ATÖLYE ÇALIŞMALARI
2011
ppi Ma
azada
ata Gal
ISI: insiyet IT D C KAY umsal a l Top okunm ve D
ng:
leri: Burg
Baykuslar Toplanıyor: Çamasır Atölyesi
0
Kent Düs
201
9 200
2012
Proje 6 Mimari Arastırm alar
12
rt: ” a n to im Be esis “K
20
2010
KATILIMCI OLARAK 2009-2012
en ed “b
n”
a ek
” an
ek
-m
m n” ne de e d b e “b msil e “t
11
20 n ka rı e M la en ma d Be alıs Ç
2011
Atölye: BiSürü isi Çıktı anın Çiv
Zam
12
20
Ver n
t ö l ye s
Kır Ha kay ak r e k et A
al W Wis orksh dom ops Boo : k
201
2
i
FERİDE TUĞÇE MAMATİ
2017