Türkiye Çocuk Dergisi

Page 1



Kurt, Tilki ve Köylü

Vaktiyle, bir kurdu avcılar fena halde sıkıştırır. Kurt ormanda oraya buraya kaçmakta, ancak peşindeki avcılardan da bir türlü kurtulamaz. Canını kurtarmak için deli gibi koşarken bir köylüye rastlar. Köylü elinde yabasıyla tarlasına girmektedir. Kurt, adamın önüne çöker ve yalvarmaya başlar. “Ey insan ne olur yardım et bana, peşimdeki avcılardan kaçacak nefesim kalmadı, eğer sen yardım etmezsen biraz sonra yakalayıp öldürecekler. “Köylü bir an düşündükten sonra yanındaki boş çuvalı açar, kurda içine girmesini söyler. Çuvalın ağzını bağlar, sırtına vurur ve yürümeye devam eder. Birkaç dakika sonra da avcılara rastlar. Avcılar köylüye bu civarda bir kurt görüp görmediğini sorarlar, köylü “görmedim” der ve avcılar uzaklaşır. Avcıların iyice uzaklaştığından emin olduktan sonra köylü sırtındaki torbayı indirir, ağzını açar, kurdu dışarı salar. “Çok teşekkür ederim” der kurt, “Bana büyük bir iyilik yaptın” “Önemli değil” der köylü ve tarlasına gitmek üzere yürümeye baslar. “Bir dakika” diye seslenir kurt: Çok uzun zamandır bu avcılardan kaçıyorum, çok bitkin düştüm, açım, kuvvetimi toplamam için bir şeyler yemem lazım ve burada senden başka yiyecek bir şey yok.” Köylü şaşırır: “Olur mu, ben senin hayatını kurtardım.” “Yapılan iyiliklerden, verilen hizmetlerden daha çabuk unutulan bir şey yoktur” der kurt. “Ben de kendi çıkarım için senin iyiliğini unutmak ve seni yemek zorundayım. Bir süre tartıştıktan sonra, ormanda karşılarına çıkacak olan ilk üç kişiye bu konuyu sormaya ve ona göre davranmaya karar verirler. Karşılarına önce yaşlı bir kısrak çıkar. “ Ne vefası “ der kısrak, “Ben sahibime yıllarca hizmet ettim, arabasını çektim, taylar doğurdum, gezdirdim. Ve yaşlanıp bir işe yaramadığımda beni böylece kapıya koydu… “ Bir sıfır öne geçen kurt sevinirken bir köpeğe rastlarlar. “Ben hizmetin değerini bilen bir efendi görmedim” der köpek, “ Yıllardır sadakatle hizmet ederim sahibime. Koyunlarını korurum, yabancılara saldırırım, ama o beni her gün tekmeler, sopayla vurur…” Kurt köylüye döner, “İşte gördün” der. Köylü de son bir çabayla “Ama üç diye konuşmuştuk, birine daha soralım, sonra beni ye” diye cevap verir. Bu kez karşılarına bir tilki çıkar. Başlarından geçenleri, tartışmalarını anlatırlar. Tilki hep nefret ettiği kurda bir oyun oynayacağı için keyiflenir. “Her şeyi anladım da” der tilki “Bu küçücük torbaya sen nasıl sığdın? “ Kurt bir şeyler söyler, tilki inanmamış gibi yapar: “Gözümle görmeden inanmam… “ İşin sonuna geldiğini düşünen kurt torbaya girer girmez, tilki köylüye işaret eder ve köylü torbanın ağzını sıkıca bağlar. Köylü eline bir taş alır ve “Beni yemeye kalktın ha nankör yaratık” diyerek torbanın içindeki kurdu bir süre pataklar. Sonra tilkiye döner “Sana minnettarım beni bu kurttan kurtardın” der. Tilki de “Benim için bir zevkti” diye cevap verir. O an köylünün gözü tilkinin parlak kürküne takılır, bu kürkü satarsa alacağı parayı düşünür ve hiç beklemeden elindeki taşı kafasına vurup tilkiyi öldürür. Sonra da torbanın içindeki kurdu ayağıyla dürter: “Haklıymışsın kurt, yapılan iyilikten daha çabuk unutulan bir şey yokmuş…” der. İyilik ve vefanın unutulduğu günümüzde, iyiliğin öncüleri bizler olalım inşallah... Gelecek sayı sizleri burada bekliyorum...


GRUP BAŞKANI: H. FERRUH IŞIK İMTİYAZ SAHİBİ: İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. Genel Müdür Mehmet S›rr› Ar­vas ah­me­t.arvas@img.com.tr So­rum­lu Yaz› ‹şle­ri Mü­dü­rü Mehmet S›rr› Ar­vas ah­me­t.arvas@img.com.tr Haber ve Yazı Grubu Coşkun Aktaş Eren Ayd›n Enes Karadayı Grafik tasarım Tarık Şükrü Oral tarik.oral@img.com.tr Res­sam-Renk­le­me Ali Tü­fek­çi­baş› Muhasebe Kadir Karakaya Abo­ne Nurten Demir nurten.demir@img.com.tr Tel: 0212 454 20 00

Rek­lam/Sa­tış Pa­zar­la­ma Rek­lam Ko­or­di­na­tö­rü Emir Ömer Öcal emir.o­cal@img.com.tr 0212 454 25 00

Bilim Dünyası

18-19

I R A K

YORGAN

YAPAN TILSIM:

Müş­te­ri Tem­sil­ci­si Hak­kı Gü­ner­kan

(hak­ki­.gu­ner­kan@img.com.tr) UYKUSU

Yıl: 34 Sayı: 1068 Ocak 2016 Ad­re­si­miz: Tür­ki­ye Ço­cuk Der­gi­si 29 Ekim Cad­. No: 23 34197 Ye­ni­bos­na/İS­TAN­BUL Tlf.: 0 (212) 454 25 00 Faks: 0 (212) 454 25 98 Ema­il: bil­gi@tur­ki­ye­co­cuk.com.tr İn­ter­net ad­re­si­miz: www.tur­ki­ye­co­cuk .com.tr İhlas İhlas Magazin Grubu Magazine Group Yı­lık Yur­ti­çi Abo­ne Be­de­li ( 12 sa­yı ) (70 TL. ) Tür­ki­ye İş Ban­ka­sı Ba­kır­köy Ticari Şu­be­si 0001028 Şu­be Ko­du: 1396 İle­ti­şim Ma­ga­zin Ga­ze­te­ci­lik A.Ş.

Bütün canlılar kışa hazırlık yapar. Kışlık kıyafetler hurçlardan çıkar, tarhana, turşu yapılır, arabalara kış lastiği takılır, kuşlar sıcak memleketlere göç eder, evlerin bacaları, kombiler temizlenir. Kışın aç ve soğukta kalmamak için hummalı bir çalışma başlar. Peki, bu hazırlıkları yapamayan canlılar kışın ne yapıyor, hiç düşündünüz mü?

Hayvanların Dünyası

20-24

Yı­lık Yurt­dı­şı Abo­ne Be­de­li: 70 EU­RO Tür­ki­ye İş Ban­ka­sı Ba­kır­köy Şu­be­si 0001044 (EU­RO) CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00 Da­ğı­tım: Do­ğan Da­ğı­tım A.Ş Ya­yın Tü­rü: Ulu­sal, sü­re­li Der­gi­miz ay­da bir ya­yın­la­nır. TÜR­Kİ­YE ÇO­CUK, BA­SIN MES­LEK İL­KE­LE­Rİ­’NE UY­MA­YA SÖZ VER­MİŞ­TİR.

2

Abo­ne be­de­li­ni il­gi­li he­sa­ba ya­tır­dık­tan son­ra de­kon­tu bi­ze faks­la­yı­nız. Ay­rı­ca isim, ad­res ve te­le­fonyaz­ma­yı unut­ma­yı­nız. De­kont eli­mi­ze ula­şın­ca abo­ne ka­yı­dı­nız ya­pı­la­cak­tır. > Gön­de­ri­len ya­zı­lar, ya­yın­lan­sın ve­ya ya­yın­lan­ma­sın ia­de edil­mez. > Ya­yın­la­nan rek­lâm­la­rın ve ya­zı­la­rın so­rum­lu­luk­la­rı sa­hip­le­ri­ne ait­tir. > Der­gi­mi­zin her tür­lü pro­mos­yon ve ya­rış­ma he­di­ye­le­ri, yurt dı­şı abo­ne­le­ri­ne gön­de­ril­mez.

Issız

bölgelerin sürü

çobanı: KOMONDOR


Spor

26-27

2N

32-33

KENDİNİ BEĞENMİŞ PAPAĞAN

JOSE FERNANDAO; “Türkiye’de hayatım değişti”

2 N Neler Neredeler?

Masal

28-29

Bizim Sınıf

40-45

18-19

Bulmacalar

58-63

NELER, NEREDELER

? Araştırma

BAŞIMIN SOLAN TELLERİ

3


İzmir'de şiir günleri

Şair Bestami Yazgan, İzmir Anadolu İmam Hatip Lisesinin davetlisi olarak İzmir’de şiirseverlerle buluştu. İzmirli şiir dostlarıyla buluşan Yazgan, şiir macerasını anlatıp eserlerinden örnekler sundu. Dinleyicilerin merak ettiği soruları cevaplandıran şair, sohbet sonrası kitaplarını imzaladı. Yazgan, program çerçevesinde, Konak Anadolu İHL, İzmir Anadolu İHL ve İlim Yayma Cemiyetinde; Genç Hareket ve Anadolu Vakfı İzmir şubelerinde sohbet etti. Bestami Yazgan, Anadolu’nun her köşesine şiir tohumları ekmekten mutlu olduğunu, söyledi.

Plantronics’ten yeni oyun kulaklık serisi

Oyun segmentindeki başarılı kulaklıklarıyla amatör ve profesyonel tüm oyunseverlerin gözdesi olan Plantronics, oyunseverlerin merakla 0E ve RIG beklediği RIG 500, RIG 50 nuvalarında 500HD’yi tanıttı. E-Spor tur ıklar arasında en çok tercih edilen kulakl 500 serisi yer alan Plantronics’in RIG ik yapısının hafif, dayanıklı ve ergonom yanında ses kalitesi ve tasarımıyla dikkat çekiyor. 3 farklı model olarak oyunseverlerin beğenisine sunulan RIG 500 serisi; Türkiye’de satışa çıktı. 3’lü seride yer alan RIG 500 ile oyunlara konsantre olmak PC, artık daha kolay olacak. mlu uyu ile Xbox One ve PS4 r olan RIG 500, ayarlanabili alı kap art kafa bandı, stand mikrofon ve kul akustik aklıklar, hareketli tıkları ile bir köpük dolgulu kumaş yas lliklere sahip. oyuncunun istediği tüm öze oiletisim.com Geniş bilgi için www.arist

4

Patlayan şeker: Chupa chups crazy dips Patlayan şeker ile yaşanan lezzet dolu eğlence Chupa Chups CRAZY DIPS ile geri döndü. Birbirinden lezzetli klasik lolipop çeşitleri, dev lolipop XXL Trio ve lezzetine müzik katan Melody Pops ürünleriyle tanınan Chupa Chups lolipop ailesine, çilek aromalı lolipop ve patlayan şekerden oluşan yepyeni bir üye katıldı.

Sağlıklı Dişlerle Gülümseyen Çocuklar Minopolis’te Ağız ve Diş Sağlığı haftasında Minopolisli çocuklar, Medipol Hastanesi doktorları tarafından muayene edildi. Bakırköy Marmara Forum’da yer alan Çocukların Şehri Minopolis’te çocuklar sağlıklı dişler için uzman doktorlarla bir araya geldi. Medipol Hastanesi diş hekimleri tarafından gerçekleştirilen diş taramasında çocuklara diş sağlığını korumak için kısa bilgiler verilirken, diş muayene sonuçları ailelerine aktarıldı. Çocuklar ve ailelerin yoğun katılım gösterdiği diş tarama etkinliğinde Medipol Hastanesi uzman diş hekimleri diş fırçalama tekniklerini de uygulamalı olarak gösterdi.

Şehrin Çocukları Minopolis’te Buluştu

Türkiye’de tüm ailelerin ulaşabileceği bir alan olmak amacıyla yola çıkan Minopolis Çocukların Şehri, her geçen gün daha fazla çocuğun ufkunu açıyor. Çocukların takım halinde çalıştığı istasyonlarda sadece mesleki bilgiler öğretilmiyor; aynı zamanda üreticilik, kritik düşünme, iletişim, güven ve finansal literatür gibi bazı konularda da çocuklara beceri kazandırılıyor. Bu kapsamda daha fazla çocuğun çeşitli meslek alanlarını deneyimlemesi için Şehrin Çocuk Hali ile Minopolis ortaklaşa bir proje düzenledi. Şehrin Çocuk Hali - İletişim için; merhaba@sehrincocukhali.com



ORİJİNAL STAR WARS ÜRÜNLERİ BİM MAĞAZALARINDA Star Wars bir birinden renkli ürünleriyle BİM Mağazaları’nı fethetmeye hazırlanıyor. 18 Aralık tarihinden itibaren, özel Star Wars standında satışa sunulacak kupa, şapka, tişört, yastık, çanta, havlu ve defterler BİM özel fiyatlarıyla hayranlarıyla buluşacak. İki hafta boyunca, Türkiye’nin dört bir yanındaki tüm BİM mağazalarında satışta kalacak

LER SAĞLIKLI DİŞgibi şekerli A Ğ LU K U C O Ç ker ve çikolata BEBEKLİKTEN ün aralarında şe rli meyve

ellikle öğ rde şeke Beslenmede öz yine ara öğünle a rıc e, Ay ır. ıd al lm çını e gıdaların yerin yiyeceklerden ka ıdır. Şekerli rafin al nm tla sı kı ir. r id le el ecek erilm suyu ve sodalı iç ksek gıdalar ön lu ve lif oranı yü su orsa “Diş l, tiy ğa is do er yl bi gi şe meyve k tatlı bir ço i nı ca da ın ar aral Bu ürünler dişler Özellikle yemek tercih edilmelidir. r le ün ür n ya şı ta Dostu” logosunu w.disdostu.org w w r. le ez çürütm

MARİE CURİE BİLİMİN İZİNDE

Recep Şükrü Apuhan’ın kaleminden bilim dünyasını derinden sarsan buluşların sahibi olan Marie Curie’nin hayat hikâyesini okumak ister misiniz? İki kez Nobel Ödülü›ne layık görülen bir bilim insanı olan Marie Curie, tam anlamıyla insanlığın hizmetine adadığı ömrü ile çocukların ve gençlerin önünde gerçek bir örnek olarak duruyor. Bu kitapta Marie Curie’nin bilimin izinde kararlı adımlarla ilerleyişine tanık olacak, hayatının bize göstereceği örneklerin ışığında insanlık tarihine kattığı buluşlarıyla tanışacağız. (Genç Timaş Yayınları)

6

ÇOCUKLARIN HAYALLERİ ‘RESİM AKVARYUM’DA CANLANIYOR

Hayallerin gerçek olup okyanuslarda yüzdüğü ‘Resim Akvaryum’ Kore ve Avustralya’dan sonra ilk kez Türkiye’de. Çocukların hayallerindeki deniz canlılarını resmedip dev akvaryumda yüzerken izleyebildikleri ‘Resim Akvaryum’, 2016 yılı sömestir tatili itibariyle SEA LIFE Akvaryum’da çocukları bekliyor. Bu akvaryumda balıkları çocuklar tasarlıyor! Avrupa’nın en büyük akvaryumlarından biri olan SEA LIFE Akvaryum çocukların hayallerini okyanuslarda yüzdürebilecekleri özel bir akvaryumu İstanbul’a getiriyor. ‘Resim Akvaryum’ ismindeki dijital akvaryumla çocuklar, egzotik balıkların güzelliğinden ilham alıp hayallerindeki deniz canlılarını kâğıda çiziyor, onlara isterlerse isim veriyor ve multimedia tarayıcıdan geçirip yüzerken izliyor. Ayrıntılı bilgi SEA LIFE Akvaryum’un resmi internet sitesi www.visitsealife.com/istanbul ve 0212 640 20 15 numaralı telefondan alınabiliyor.

AVENGERS EKİBİ KARRE KIDS’TE, VİKO İLE ÇOCUKLAR GÜVENDE… Marvel’in dünyaca ünlü süper kahramanları, Avengers ekibinde yeniden bir araya geliyor. Üstelik bu kez televizyon ekranlarına ya da sinema perdesine değil, miniklerin odalarına konuk oluyor. Kaptan Amerika, Thor, Demir Adam, Hulk ve Örümcek Adam; VİKO’nun lisanslı Karre Kids serisinde çocuklara arkadaşlık ediyor. Özel koruma kapaklı Karre Kids prizlerle Avengers ekibi çocuklara eşlik ediyor



Komşunun oğlu...

Teknik direktör konuşmaları...

“-Anne bugün okulda çocuk dövdüm...” -Komşunun oğlu öğretmen dövmüş... “-Anne yaa...”

“-Taraftarı mutlu edecek futbolcuları getireceğiz...” (...Birkaç kişiyi gönderip transferi kapatacağız)

“-Anne ben okuldan kaçtım...” -Komşunun oğlu okulu yakmış... “-Anne yaa...”

“-Bu sezon altyapıdan 2 genç futbolcuyu daha Türk futboluna kazandırdık...” (...Başka da bir başarı beklentisine girmeyin)

“-Anne sana “üçü bir arada” yaptım...” -Komşunun oğlu annesine süt bazlı karamel soslu extra buzlu çikolata parçacıklı frappuccino latte yapmış... “-Anne yaa...”

“-Hazırlık maçlarında istediğimiz sonuçları aldık...” (...İşler iyi gidiyor ama nasıl oldu bilmiyoruz)

“-Anne 2016’ya gireceğiz...” -Komşunun oğlu 2017’ye girmiş... “-Anne yaa...” “-Anne üşüdüm...” -Komşunun oğlu donarak ölmüş... “-Anne yaa...” “-Anne...” -Sus... Komşunun oğlu mother diyormuş... “-Anne yaa...” “-Anne ben Türkiye Çocuk okuyorum…” -Komşunun oğlu… “-Boşuna uğraşma, daha iyisi yok…”

Bizimkiler... -En belirgin özelliğiniz?... “-Tatil günleri sabahın köründe uyanmak...” “-Nereye hey gerzek?...” -Kantine “-Kanka bugün çok yakışıklı olmuşsun yaa...” -Sınavlardan korkuyor musun? “-Sınavlardan korksaydık ders çalışırdık...” “-Yastık savaşı yapalım mı?...” -Neyle? “-Sen koltuğu al ben de sehpayı...”

8

“-Taraftarın memnun olması bizi sevindirdi...” (...Onları o kadar üzdük ki, buna bile şükrediyorlar) “-Beklenmedik problemler dahilinde bu transferi erteledik...” (...Bu transferin bonservis fiyatı kulübü biraz aştı) “-Alışılmıştan farklı bir yönetim anlayışı içindeyiz...” (...Valla ne yaptığımızı biz de bilmiyoruz) “-İlk yarıdaki gol sıkıntısını yeni transferimizle çözeceğiz...” (...Yeni biri golcü aldık, suçu onun üstüne atacağız) “-Birçok futbolcuyla görüşüyoruz ama net bir şey söylemek için erken...” (...İş çığırından çıktı... Kimse bize gelmek istemiyor)



Hazırlayan: Elif Sıla Alkar

(Oyun esnasındaki hareketlerimiz kimsenin canını yakmayacak kadar yavaş ve yumuşak olmalıdır!)

AYAK AYAK YÜRÜME

-Oyuncular belli aralıklarla arka arkaya dizilirler. -İkişerli veya üçerli sıra olabilirler. -Bir ayağın burnunu öteki ayağın topuğuna değdirerek ayak-ayak yürümeye başlarlar. -Bu arada kollarını da iki yana açabilirler. - Yürüme yönünden sapan dengesi bozulan çocuklar yanar.

EVİNİ BULMA OYUNU

-Oyun alanına yan yana üç büyük daire çizilir. -Oyuncular dairelerin 8-10 adım karşısına sıralanırlar. -Oyunculardan üçünün gözleri bağlanır. -Gözleri kapalı olarak evlerinin bulup oturmaları istenir. -Öğretmen/ seçilen bir kişi işareti ile oyun başlar. -Oyuncular üçer üçer oyuna katılırlar. -Evini bularak oturan oyuncular oyunu kazanır ve alkışlanır.

HEYKEL OYUNU

-Oyuncular eşit sayıda 4 gruba ayrılır. -Bir grup avcı grubudur. -Kollarına renkli bir işaret takarlar. -Diğer oyuncularla birlikte oyun alanına dağılırlar. -Avcılar diğer oyuncuları kovalarlar. -Kime dokunurlarsa o oyuncu “vuruldum” der ve heykel gibi olduğu yerde kalır. -Bu durumdan kurtulabilmesi için ancak kendi takımından bir arkadaşının ona dokunması gerekir. -Kendisine dokunulan “kurtuldum” der ve yeniden oyuna girer. -Oyun belli bir süre oynandığından avcılar dokundukları oyuncuları iyi korumak zorundadır. -Oyun sonunda heykeli az olan takım oyunu kazanmış olacaktır.

10



Şarkıların Dili ici) biz – İrem Der (...Maç eşittir Bir baraj kurdum kol kolayız biz Bir rakip buldum göz gözeyiz biz Bir saha ayarladım yedişerlikten Tam bir saat boyunca maç eşittir biz Gece rüyada gördüm maçtan ibaret Maç dediğim yani toptan ibaret Finali yaşıyor dalmadan önce Kalbimin her atışı maçtan ibaret Sence de bazen çok saçmalamıyor muyuz Futbolu gözümüzde büyütmüyor muyuz Böyle top peşinde koşmanın kime faydası var Yediğimiz dayağı hak etmiyor muyuz Gel aklım başıma, huzur ver ömrüme Sevinsin tüm anneler Zekamız bir bulut, uçuyor göklerde Kıskansın tüm komşular...

Ordan... Burdan... Yolda gördüğü boş içecek şişesini çöp kutusuna atmak yerine, metrelerce tekmeleyip kendine yol arkadaşı yapanlar?... Birbirini tanımayan iki insanın asansörle çıkarken takındığı ciddiyeti, Ne bayrak töreninde, ne bir toplantıda, ne de cenazede bulamadım... Öğretmen “Ödevin nerede” diye sorunca; Ödevin orda olmadığını bile bile çantasını karıştırıp bir sürpriz bekleyen öğrencileriz biz... İki ayda anlattığınız konuyu, 40 dakikalık sınavda cevaplamamızı bekliyorsunuz hocam... Çok ayıp... Öğretmen “İndirin parmakları listeden kaldıracağım” dediğinde oluşan o gerilim trafoda yoktur...

Öğrenci Bedduaları -Tam bütün hocalarla aranı düzeltirken taşınasınız, başka okula kaydın yapıla... -Baban muhasebeci ola, harçlıklardaki bütün girdi çıktıları not ede... -Derste hocanın her, “Anlamayan var mı” sorusuna sadece sen parmak kaldırasın... -Kopya çektiğin sınav kağıdına ismini yazmayı unutasın...

Yapılmayacak polis şakaları... -Direksiyonda trafik polisine yakalanınca “Abi ben altyapıdan yetişiyorum, 5 sene sonra gezeceğim yolları kontrol ediyorum” demek... -Arabayla gezerken polis çevirmesine takılıp, “Trafik canvarı diye biri varmış, onunla tanışmaya gidiyorum” demek... -Trafik polisi durdurup ehliyet sorduğunda, “Çok kazık sordun, bu soruyu ancak 5 sene sonra cevaplayabilirim” demek... -Polis çevirip “Bu yaşta bu arabayla ne işin var?” diye sorduğunda, “Valla abi kendi gezmek istedi kıramadım” demek...

12



Havuca rengini karo ten verir.

Vücudumuzdaki en sert şey,

diş mineleridir. Mustafa Emre

Elektrikli sandalye bir diş hekimi tarafından bulunmuştur.

İnciler sirkede erir.

-Kanada Kızılderili dilinde büyük köy anlamına gelmektedir.

Yetişkin bir ayı bir at kadar hızlı koşabilir.

Yarım kilo bal yapabilmek için arılar iki milyondan fazla çiçekten bitki özü toplamak

Kediler ultrason sesleri duyarlar.

zorundadırlar.

Ketçap önceleri ilaç olarak kullanılıyordu.

Bir araştırmaya göre, IQ’nuz ne kadar yüksek ise, o kadar rüya görürsünüz. Bir adım atmak için ortalama 200 kas kullanılır. 14

Normal bir insan yedi dakika içerisinde uykuya dalar.

Mide asidi, bir jileti eritebilecek güçtedir.

Ortalama bir rüya 2-3 saniye sürer.

Yunuslar bir gözleri açık uyurlar.


Mustafa Kocabaş

ADIMI BOKSÖR KOYARSAN, İLK DARBE SANA GELİR

15


Öğrenci değerlendirmeleri Herkesle sohbet etmeyi sever: Çenesi fena halde düşüktür... Doğrucu ve ilkelidir: Sürekli dayak yer... Arkadaşlarına önem verir: Paralı olanların peşinden ayrılmaz... Çabuk kırılıp çabuk toparlanırlar: Tükürsen “Yağmur mu yağıyor” der...

Aşık Tahtakaşık Aşık Zayıfaalışık Ellerim darda kaldı Gözlerim yolda kaldı Ayıp ettin be hoca Notlarım nerede kaldı

Bencildir, yardım teklif etmez: İki dakkada adam satar... Başkalarının düşüncelerine önem verir: Ensesine vur ekmeğini al... Kendine güveni gelişmemiştir: Mızmız bir çocuktur... Eğlenceli kişilikler: Birkaç tane fıkra ve bilmece biliyor... Çalışkan ve sorumluluk sahibidir: Birkaç törende bayrak tutmuştur... Kontrolü ele almayı sever: Ailesi onu uzaktan kumanda olarak kullanır...

Son sözleri... “-Yav atla sen boş ver... Arabayı ehliyet mi kullanıyor sanki?...” (...Kontağı çalıştırırken ettiği son sözleri)

Yumurta gelip durdu Senin kapıya vurdu Dün kopya çeken Aşık Bugün bana not sordu

“-Elimizden geleni yaptık ama olmadı... Önümüzdeki sınavlara bakacağız...” (…Babaya açıklama yaparken ettiği son sözleri)) “-Kesin antendendir, ben şimdi hallederim...” (...Çatıya çıkarken ettiği son sözleri) “-Şu arkamdaki derinliği alıyorsun değil mi?.. Dur biraz daha gideyim...” (…Şelale kenarında ettiği son sözleri)

Temel’in yeri

Duvar Yazıları

Temel, uluslar arası bir toplantıya katılmış... Toplantı sırasında yanındaki işadamına acil bir telefon gelmiş... Adam telefonla kısa bir konuşma yaptıktan sonra ağlamaklı olmuş... Temel müdahale etmiş; “-Hayrola dostum... Kötü haber mi?...” -Avukatım... Karımın öldüğünü söylüyor... ‘Gömülmesini mi, mumyalanmasını mı, yoksa yakılmasını mı istersin’ diye soruyor... “Ben olsam üçünü de yaptırırım” demiş Temel; “-Öldüğünden iyice emin olmak isterim...”

16

Bazen kaçmak istiyorum... Vazgeçiyorum. Sonra aklıma Müge Anlı geliyor...

Uyku diye Sevgili matematik; i rin meslek olsa, mle ble pro di ken Artık büyü ve mesaiye bile kalırım... kendin çöz !...

Sınava hile katmadım Sağa sola da bakmadım Benim IQ bana yetti Bir yılı daha yakmadım

Deli oğlan sevdim seni 100’le sevindirdim seni Biraz daha sabret hadi Karnede göreyim seni


17


BAŞIMIN SOLAN Kısası, uzunu, topluğu, dağınığı, örgülüsü, topuzlusu… Hepsinin de başımızın üzerinde yeri var! Hoş biz misafir etmesek de başımızın üzerinde salınır saçlarımız. Peki böylesine renk renk çeşit çeşit olan saçlarımıza ne oluyor da zamanla rengini kaybediyor, beyazlıyor?

Biz İnsanoğlu İnsanoğlunun gelişimi doğduğu günden beri devam etmektedir. Bu gelişme doğum, bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik vb. şeklindedir. Nedendir bilinmez daha erken yaşlara kadar büyümek isteyen insan, yetişkinlik halk arasındaki yaşlılık tabir edenler yaşlara geldiği zaman gelişmesine büyüme demez hatta bu dönemleri istemez ;) Mesela ninemin, daha büyümem lazım ıspanak yemeliyim dediğini duymadım :)

18

TELLERİ


Büyüyen İnsan

Renklerin Karışımı

İstesek de istemesek de doğduğumuz andan itibaren yaşlanıyoruz. Kimimiz 10 senelik yaşlıyız kimimiz 27 kimimiz 78 senelik… Bütün bu zaman içinde hücrelerimizin de yaşı ilerler ve buna bağlı olarak değişiklikler gösterirler. Saçlarımızın beyazlaması da bu değişikliklerden birisidir. Fakat sadece yaşı ilerlemiş insanlara mahsus bir durum değildir. Çünkü, saç işi tamamen bir hücreye bağlıdır. Gelin detaylara göz atalım:

İnsanın aklına, madem herkeste aynı melanin maddesi var neden bu kadar farklı ve renkli saçlar var, diye bir soru geliyor. Biz de bu soruya karşı deriz ki; saçımızın rengi, melaninin dağılımı, türü ve miktarına göre değişir. Ayrıca saçta yalnızca koyu renk (eumelanin) ve açık renk (phaeomelanin) olmak üzere iki tür pigment bulunur. Pek çok farklı saç rengi bu iki pigmentin karışmasıyla ortaya çıkar.

Upuzun Saçlara Miniminnak Bir Hücre Saça rengini veren melanin isimli bir maddedir. Bu madde içerisinde bulunan özel pigment hücrelerinden oluşur. Biz daha doğmadan önce oluşumu başlayan melanin, saç derimizin yüzeyinde saçın uzadığı açıklığa yerleşir. Unutmadan her saç teli, farklı bir açıklıktan çıkar.

Neden Saçların Beyazlamış Arkadaş? Bu klişeyi yapmasaydık içimizde kalırdı :) Sıra geldi saçın beyazlamasına. Esasen saçın beyazlaması, beyazlayan saçın hücre kaybetmesinde başka bir şey değildir. Yani beyazlayan saçta melanosit üretimi durmuş ve saç kendi renginde uzayamaz hale gelmiştir. Saçları beyazlayanınız varsa üzülmesin ne de olsa beyaz bir renk hem de bu seneler de modaymış :)

Saçın Halleri İnce bir güzellik olan saç, iki kısımdan oluşur. Bizim gördüğümüz kısım yani baş derimizden saç uzuna kadar olan bölüme gövde; deri altında kalan ve ilk çıktığı noktaya kök deriz. Her cevher gibi saçımızı besleyen ve ona renk veren maddeler de gizlenmiş taa köklere girmişlerdir.

Saçlarımız Hakkında İlginç Bilgiler – Ortalama bir kafa derisinde 100,000 ile 150,000 arasında saç teli vardır. – Saç öyle kuvvetli bir şeydir ki her bir saç teli 100 gramlık bir baskıya dayanabilir. Ortalama bir kafa saç, kafa derisi yeterince güçlüyse 10-15 tona kadar ağırlık kaldırabilir. ( Aman denemeyin, okuyun geçin :) – İnsan saçı bağımsız olarak uzar. Yani her bir saç teli kendi döngüsünde bulunur. Saçlarımızın hepsi aynı döngüde olsaydı sürekli tüy dökerdik. – En yüksek mitoz oranı (hücre bölünmesi) saçta olur. Ortalama bir saç günde 0.3 mm, ayda 1 santim uzar.

19


Hayvanlarla Röportaj Hazırlayan: Acar Kız

Merhaba Sevgili Arkadaşlar, Bu soğuk günlerde görüntüsü ile içimizi ısıtacak sıcacık bir arkadaşım ile tanışmaya ne dersiniz?

20


KOMONDOR

- Gel sana bi’ sarılayım komondor kardeş. - Bu sarılmanın altında bana olan özlemden çok üşümenin yattığını düşünüyorum ya…

- Tüüh yakalandık mı! Ne yapalım hava çok soğuk yahu :) - Olsun gel hadi gel, insanlar zaten sadece sevdiklerine sarılmak isterler

21


-Yaşa! Bak ne güzel dedin.

- İnsanoğlunun yanında kalınca fazla mı ehlileştik, ne sözler varmış bende.:)

- Komondor köpeği kardeş, biraz daha anlat bakalım bize kendinden bakalım başka ne hünerlerin varmış.

- Söz soğuktan açılmışken; komondor köpekleri sıcağa değil ama soğuya epey dayanıklıdır.

- Baksanıza şu tüylere kim üşür bunlarla :) Dinlemeye devam ediyoruz…

- Macaristan’dan dünyaya dağılmış köpekleriz. Göçmen Macarlar tarafından Macaristan’a getirilmişiz ama kökenimiz Tibet’tir.

- Uzun soluklu bir macera…

- Öyle ama hiçbirimiz bu maceranın tamamını bilmeyiz çünkü ortalama ömrümüz 12 yıl kadardır.

- Daha uzun ömür olsaydınız tüyleriniz ne kadar uzardı merak ettim.

- Uzun, kalın ve sıkıca örülmüş gibi duran tüylerimiz köpekler arasındaki en kalın tüylerdir ve biraz değişiktir sanki rastalı saçlar gibi.

22


- Bu hayli ilginç tüyler fazladan ağırlık yapmıyor mu?

- Görünüşümüzün aksine vücudumuz ağır ve bizler de hantal canlılar değiliz.

- Demek ki görünüşe aldanmamalı;)

- Pek doğru dedin Acar Kız. Bizim hakkımızda malumatı olmayanlar görünüşe bakıp hızlı ve ataklığımız karşısında şaşıyorlar.

-Nasıl yani? n dığımız zama

- Zıpla famızı, tüylerimiz ka ir patır adeta b patilerimizi ka gibi oluruz. pinpon topu

- İnsanları şaşırtan bir yanınız var bu doğru… Peki insanlar ile ilişkileriniz nasıl? - Aslında bizler sürü köpekleriz. Yani sürüleri koruyan köpeklerdeniz.

- Çok iyi bekçi ve koruma köpeği olursunuz. - Tabii, hatta bazı karlı bölgelerde polislere yardım etmişliğimiz bile vardır.

23


- Vay vay hafiye komondor :) Desene insanlar ile aranız iyi.

- Esasında ıssız ve uzak bölgelerde yaşayan sürü çobanıyız. Lakin zamanla evcilleştirmelerle birlikte insanlarla ilişkilerimiz arttı. Eee bize böylesine iyi davranan sahibine karşı oldukça itaatkâr ve saygılıyızdır.

- Size de bu yakışır zaten pek kibarsınız.

- Kibar olmasına kibarız amma nihayetinde köpeğiz… Açık konuşalım yabancılar ve sürümüze saldıran canlılara karşı oldukça agresif ve sertizdir.

-Sürüye saldıranın vay haline…

- Görev çok mühimdir. Sürüye saldıran kurt, ayı hangi canlı olursa olsun birkaç dakika etkisiz hale getirebiliriz.

- Amma da güçlüymüşsünüz.

- Güç ve özellikle geceleri dikkatli olmamız tehlikeleri en aza indiriyor.

- Tebrik eder, başarılarının devamını dilerken sohbet için de teşekkür ederim sevgili komondor kardeş. - Ben de teşekkür ederim Acar Kız. - Hoş çakal.

24


Mustafa Kocabaş

HEZARFEN ABİ, BİZE ÖZENİYOSUN AMA, DÜŞERSEN KARIŞMAM BAK...

25


“-Futbol duygusallığa yer yok. Çünkü duygu hata yaptırır... Kulaklarımı kapatır, işimi yaparım...”

Fenerbahçe’nin Brezilyalı gol makinesi Fernandao ile İstanbul günleri...

-Türkiye Ligi’nde oynanan futbolu nasıl buluyorsun?...

“-Oldukça keyif alıyorum. Ligimiz güçlü ve sert bir lig. Kaliteli futbolculardan oluşan takımlar var...”

-Fizik yapın güçlü, bunun için özel bir şey yapıyor musun?...

“-Benim doğal yapım böyle. Kendimi bildim bileli de aynı fizik içerisindeyim...”

-Bu sezon şampiyonluk için ne söyleyeceksin?...

“-Fenerbahçe’ye geldiğim ilk günde söylemiştim. Ben buraya kupalar kazanmaya geldim...”

-Robin van Persie hakkında neler söylemek istersin?...

“-Robin van Persie, futbol tarihinde önemli bir yeri olan futbolcu. Onunla beraber oynamak, bana ekstra bir motivasyon sağlıyor...”

26


-Teklif gelse Milli Takımımızda forma giyer misin?...

“-Türkiye’nin kadro kalitesi oldukça yüksek. Türk Milli Takımı’nda forma giymek isterim. Bu ülkede yaşamaktan çok mutluyum...”

-Ailen Türkiye’de olmaktan mutlu mu?... “-İki yıldır Türkiye’deyim. Karakterime uygun bir ülke burası. Burada olmaktan ben de mutluyum, ailem de...”

-Bursa’daki gol krallığını F.Bahçe’de de yakalar mısın?...

“-Benim için saha ve çim dünyanın her yerinde aynı. Bu yüzden kendime çok güvenerek geldim...”

-Gol için özel çalışmaların var mı?...

“-Çalışıyorum ve çalışmanın sonucunu alıyorum. İşim gol atmak. Daha fazla isabetli şut, daha fazla isabetli pas, bana daha çok başarı getirecek...”

-Kariyerinin dönüm noktası Türkiye diyebilir miyiz?

“-Dönüm noktası demek bile az olabilir. Kariyerimin çok az değil, çok ama çok değişti. Umarım Türkiye’de futbol adına daha iyi işler yapabilirim.”

-Golcüler arasında en beğendiğin isim?...

“-Burak Yılmaz harika bir oyuncu. Yani o sadece bir forvet gibi oynamıyor. Çok yönlü bir futbolcu ve tabii ki son vuruşları çok iyi...”

-Türk futbolcuların eksikleri neler?...

“-Duygusal yapıları var... Duygusal olmak biz futbolcular için doğru bir yol değil. Çünkü duygusallık insana hata yaptırır. Futbolcular tepkilere kulaklarını tıkamalı...”

-Nasıl futbolcu oldun?...

“-Belki şaşıracaksınız ama futbola 19 yaşında başladım. Bir arkadaşım futbolcu olmayı tavsiye etti, ben de America Rio Club’e gittim.”

-İzlemekten bıkmadığın bir isim var mı?...

“Takip ettiğim, kendime örnek olarak aldığım tek bir isim var, o da fenomen Ronaldo...”

27


Hazırlayan: Seyyah Dursun Durmaz

2N

NELER, NEREDELER

?

Haydarpaşa Garı İstanbul- TÜRKİYE İstanbul deyince Kız Kulesi ve Galata Kulesi’nden sonra akla gelen eserlerden biridir Haydarpaşa Garı. Henüz tayyarelerin adı bile pek meşhur değilken en lüks vasıtadır trenler… İşte o dönemlerde Osmanlı Padişahı Cennetmekân II. Abdülhamit döneminde, 30 Mayıs 1906 tarihinde yapımına başlanmıştır. İstanbul’un Anadolu Yakası’nda bulunan Haydarpaşa Garı, adını içinde bulunduğu Kadıköy’ün Haydarpaşa semtinden almaktadır. Semt ise ismini buraya kışla yaptıran III. Selim’in vezirlerinden Haydar Paşa’dan almaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın ana istasyonu olan Haydarpaşa Garı, 1908’de İstanbul - Bağdat Demiryolu hattının başlangıç istasyonu olarak inşa edilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Bağdat Demiryolu yanında İstanbul-Şam-Medine (Hicaz Demiryolu) seferleri de yapılmaya başlanmıştır.

Merhaba sevgili gençler, Dere tepe demeden gezen ama lale ve sümbülleri biçmeyen, sülale boyu seyyah olup soyadımız gezmekten bıkmaz anlamında “Durmaz”a çıkan, zavallı nineciğimin oğullarım gitti bari torunum yanımda kalsın diye ismini “Dursun” koyduğu torunuyum. Gelin görün ki ailedeki gezme genleri bana da geçmiş. Bilginin zekâtı paylaşmaktır diyerekten gezip gördüğüm yerleri çok kısacık sizlere anlatacağım:

28

Krater Gölü Oregon- ABD

ABD’nin Oregon eyaletinde bulunan Krater Gölü, bir kalderadır. Yani volkanik patlama sonucu toprağın çökmesiyle oluşmuş volkanik bir yerleşkedir. Gölün ve kalderanın oluşması, Mazama Dağı volkanının çökmesiyle yaklaşık 150 yıl evvel oluşmuştur. 594 metreye kadar ulaşan derinliğiyle, ABD’nin en derin dünyanın ise yedinci en derin krater gölüdür. 1853 Haziran ayında, John Wesley Hillman Gölü keşfeden ilk Amerikalı oldu ve gördüğü yere “Koyu Mavi Göl” adını verdi. Gölün ismi bu süreçten sonra üç kez daha Mavi Göl, Majesty Gölü ve sonunda da Krater Gölü olarak değiştirilmiştir.


Mustafa KocabaĹ&#x;

29


TABAKLARA İP

Yıkanan tabakların doğal bir şekilde kurumasını sağlayacak bu buluş, biraz riskli olsa da, dikkatli kullanılırsa, işe yarayabilir.

PRATİK DEMLİK

Çayı kolay dökebilmek için demliğin yerleştiği metal çubuklar oldukça işe yarıyor. Böylece dökmeden ve yorulmadan fincanınıza çayınızı doldurabiliyorsunuz.

PORTATİF KİTAPLIK YAYLI HAMAK

Keyfine düşkün bir kaşifin buluşu bu koltukta uzanmak ile hamakta uzanmak arasında pek fark olmasa gerek. Özellikle yorgun olduğunuz zamanlarda oldukça dinlendirici özelliğe sahip.

TARAKTAKİ SAÇLARA ÇARE

Tarakta biriken saç kıllarından kolayca kurtulmayı sağlayacak bir buluş. Küçük bir aparat ile ne kadar saç varsa, bir seferde alabiliyor.

30

Esnek ölçülere sahip bu kitaplığı evinizin istediğiniz köşesine kolayca yerleştirebilirsiniz. Fonksiyonel yapısı sayesinde oldukça bol kitaplar alabilir. Hem şık görünüşü var hem de, oldukça kullanışlı.



Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde güzel bahçelerin birinde hür yaşayan hayvanlar varmış. Hayvanlar kendi aralarında çok mutluyken, aralarına evindeki kafesten kaçıp gelen rengârenk tüylü bir papağan gelmiş. Mavi, yeşil, kırmızı ve daha pek çok renkte tüyleri varmış. Papağanın kötü bir özelliği varmış. Bir dediği lafı on kez tekrar ettiğinden sürekli boş laflar ediyormuş. Bahçedeki hayvanlarda kendi bulduğu kusurları çekinmeden yüzlerine vuruyormuş. Papağanı pek sevmeseler de yine de acıyıp aralarına kabul etmişler. Hep bir ağızdan: - Hoş geldin renkli kuş! Sen buraların yolunu bilmezdin. Nasıl özgür oldun, kafesten mi kaçtın? Bizler serçe, kaplumbağa, kurbağa ve yılan ekibi olarak dört sevimli dostuz. Daha birçok arkadaşımızla bu güzel bahçelerde avlanır oynarız. Ya sen kimsin renkli kuş? Papağan hemen abartarak övünmeye başlamış, kendisinin buralarda pek tanınmayan bir tür olabileceğini düşünmüş. Hayvanlar onun papağan olduğunu bilmeseler de acemice uçuşundan kafesinden kaçan süs kuşu olduğunu anlamışlar. Kendini beğenmiş papağan: - Bana ‘Papağan’ derler. Bütün kuş türlerinden daha da

32


güzelim. İnsanları çok iyi taklit ederim. Büyük büyük papağan dedem sarayda haber kuşuydu. Bugün etrafı gezintiye çıktım. Kafesten sıkıldım, aranıza geldim. Sanırım aranızda en güzel benim! Hayvanlar onun kibirli ve ezberden konuşan bir kuş olduğunu anlasalar da yine de saygı duyup dinlemişler. Aslında bu ev kuşunun bu güzel bahçeye gelmesine sevinememişler. Boşluk bulan renkli kuş hemen büyüklenmeye başlamış. Serçeye seslenmiş: - Hey, benim gibi uçabilen kuş! Serçe mi neysin, ne kadar ufaksın öyle. Siyah ve kahve rengin dışında başka rengin yok. İnsanlar seni kafese bile almaz. Haaa, haa! Kaplumbağayı da küçümsemiş: - Hey, ağır vasıta! Demek senin adın kaplumbağa. İlk kez görüyorum seni. Senden daha hızlıyım, bir yarış yapsak karşı tepeye sen bir ayda anca varırsın. Yılana dönmüş: - Sen de yılansın anlaşılan. Yerde sürünmek ne kötü. Ben gökyüzünde uçarken tüm güzellikleri görebiliyorum. Ama sen ölene kadar kaygan kaygan tıslayıp sürüneceksin. Sıra kurbağaya gelmiş ve kurbağayı aşağılayarak: - Ve sen kurbağa! Sesin ne kadar da çirkin. Bence hiç şarkı söyleme, sus daha iyi. Aranızda en güzel ve çekici olanınız benim. İnsanların dilinden de iyi anlarım. Haydi başkanınız ben olayım. Hayvanlar bunca alaylı sözden sonra sinirden küplere binmiş. Alımlı olduğu kadar şapşal olan bu hayvandan kurtulmak için sırayla dua etmişler. İşte tam o sırada bir doğasever yoldan geçiyormuş. Hayvanlar insan kokusunu alınca hemen tedbir almışlar. İnsanoğlunu iyi tanıdığını söyleyip hava atan papağan ise halen gevezece konuşuyormuş. Doğacı usulca etrafı incelemiş. Evinde besleyip büyütebileceği bir hayvan arıyormuş. Bahçeyi tek tek incelemiş. Serçe cikleyip usulca başka ağaçta kaybolmuş, adam onu görmemiş bile. Kaplumbağa kabuğuna saklanmış, yürümeye bile üşenmiş. Doğasever zaten bu kaplumbağayı çok ağır diye düşünmüş, onunla yolculuk edemezmiş. Şarkı söyleyen ve siğil atan kurbağanın sesinsen hoşlanmamış, evdekileri rahatsız edebilir demiş. Yılan ise doğacıyı korkutmak için tıslamış. Doğacı, yılan zehirli olur da dostlarına zarar verir diye onunla ilgilenmemiş bile. Tam karşıdaki ormana gitmeyi düşünürken, sürekli konuşan yeni kuşu fark etmiş. - Aman Allah’ım, bu bir papağan! Evden kaçmasa burada olmazdı. Ne güzel renkli tüyleri, kıvrımlı gagası, parlak kanatları var. Eğitirsem herkes onu sever, birlikte yolculuk ederiz. Eğer geveze olursa onu çok yüksek bir fiyata satabilirim, demiş ve elindeki ağ ile papağanı sessizce yakalayıp kafese almış. Ne olduğunu anlamayıp sendeleyen papağan, kendini yine kafeste bulunca çenesini tutamadığına ve şu hayvanlar gibi yaratılışında var olan özelliklerini kullanıp da uçup kaçamadığına hayıflanmış. Özgürlük hayalleri suya düşmüş. Çok övdüğü kanatları bile kafesten kurtulmasını sağlayamamış. Böylece hayvanlar da renkli kuştan kurtulunca rahatlamışlar.

33


Küçük

Hazırlayan: T. Akdemir karabeytuba@gmail.com

(Sayfadaki etkinlikler bir yetişkinin rehberliğinde yapılmalıdır.)

HÜNERLİ ELLER, ZARİF İŞLER! Malzeme Sepeti: 18* 12,5 cm ebatlarında bir kumaş / Makas / İğne / İplik/ Düğme 1. 18*12,5 cm genişliğinde kumaş hazırlıyoruz. Bu ölçüleri istediğiniz şekilde değiştirebilirsiniz. Yalnız dikkat etmeniz gereken kısım, bu ölçüler dikiş payı ile biraz daha küçülecektir. 2. Boy olan 18 cm 3 eşit parçaya ayıracak şekilde katlayıp işaretliyoruz. Tek katı, katlı olacak şekilde katlıyoruz. 3. İple iğnemizi hazırlıyoruz. 4. Katlı kısmın yanlarından dikiyoruz. Burada dikiş görüneceği için kumaştan farklı bir renk ip kullanmak daha güzel bir görünüm sağlayabilir. 5. Tahmin edeceğiniz gibi kumaşımızın geri kalan kısmı kesemizin kapağı. Kumaşımızın diğer kısmını da katlıyoruz ve kapağımızın düğmesini nereye yerleştireceksek orayı işaretliyoruz. 6. İşaretli yere düğmemizi dikiyoruz. 7. Düğmemiz için makas yardımı ile bir delik açıyoruz.

1

2

“Ne iş olsa yaparım abi” sözünü duymayanımız yoktur. İşte bizde bu ay tam da bu işe uygun bir elişi yapacağız. Küçük bir kese! İster kalemlerini koy, ister şarj aletin ile kulaklığını, ister çekmecelerini düzenleme de kullan, ister bir hediye paketi yap. Keyfin ne isterse…

3

4

5

6

7

KULAĞINA KÜPE OLSUN

Meşveret, yani danışmak, insanı pişman olmaktan koruyan bir kale gibidir. Meşveret olunacak kimsenin, insanların hâlini, zamanın ve memleketin şartlarını bilmesi lazımdır. Buna siyaset bilgisi denir. Bundan başka, aklı, fikri kuvvetli, ileriyi gören, hatta sıhhati yerinde olması lazımdır.

BİR…

Pratik Bilgi: Öksürük başlayınca 1 tatlı kaşığı hakiki zeytinyağı içilir. 2-4 saatte bir tekrarlanır.

34

Kural: Görgü kurallarına göre; çok gülmek ayıptır, mahşer için kayıptır. İpucu: “Kişiyi sorma, arkadaşını sor.” demişler.


35


Mustafa Emre

Nabız nedir, ne işe yarar?

Nabız, kalbin bir dakika içinde kaç kere kasıldığını yani kalbin hızını yansıtır. Kalbimiz, her kasılmasıyla bir miktar kanı atardamarlarımız içine fırlatır. Atardamarlarımızda içine gelen kan sebebiyle bir genişleme olur ve ardından eski durumuna dönmek isterler. İşte bu genişleme, damarlarımızın deriye yakın olduğu el bileği, dirsek içi, kasık, şakak, ayak bileği gibi yerlerde nabız dalgası olarak hissedilir. Nabız, bize hem kalbimizin hızı hakkında hem de kalbimizin düzenli çalışıp çalışmadığı ile ilgili bilgi verir. Sağlıklı fertlerde nabız istirahat hâlinde iken dakikada 60-100, ortalama 70 civarında olmalıdır.

Bazı fotoğraflarda gözlerimiz neden kırmızı olur?

Her yönüyle mükemmel bir yapı olan gözümüz, çeşitli tabakalardan meydana gelmiştir. Bunlardan ağ tabaka ile göz akımız arasında pek çok kan damarı vardır. Bazı fotoğraflarda gözlerimizin kırmızı çıkmasının sebebi bu tabakaya ulaşan ışık miktarıyla alakalıdır. Kırmızı göz hâdisesi, genellikle loş ışıkta çekilen fotoğraflarda görülür. Gözümüzün içine girecek ışığı ayarlamakla görevli olan yer gözbebeğimizdir. Işığın az olduğu durumda gözbebeğimiz gözümüze daha fazla ışık girebilmesi için genişler. Bu sırada fotoğraf makinesinin flaşı patlamışsa o anda gözümüze fazla miktarda ışık girmiş olur. Kan damarlarının yoğun olduğu tabaka kendisine ulaşan bu ışığı geri yansıtır ve böylece gözlerimiz fotoğrafta kırmızı çıkar. Flaş öncesinde ayrı bir ışığın patlatıldığı fotoğraf makinelerinde bu durum engellenebilmektedir. Önden patlayan ışıkla aldığı ikaz sayesinde gözbebeğimiz gözümüze daha az ışık girmesini sağlamak için küçülür. Böylece gerçek flaş patladığında gözümüze gereğinden fazla ışık ulaşmamış olur.

36


37


Hazırlayan: T. Akdemir

I R A K

YORGAN

YAPAN TILSIM:

UYKUSU Bütün canlılar kışa hazırlık yapar. Kışlık kıyafetler hurçlardan çıkar, tarhana, turşu yapılır, arabalara kış lastiği takılır, kuşlar sıcak memleketlere göç eder, evlerin bacaları, kombiler temizlenir. Kışın aç ve soğukta kalmamak için hummalı bir çalışma başlar. Peki, bu hazırlıkları yapamayan canlılar kışın ne yapıyor, hiç düşündünüz mü? 38


Kışın Güneş’ten az istifade eden bitkiler büyümelerini durdurur. Göç edebilen canlılar sıcak diyarlara göç eder. Göç etme imkânı olmayan ve bitkiler gibi büyümelerini, yaşamlarını durduramayan canlılar ise durum oldukça farklıdır. Onların bu farklı durumuna biz insanlar kış uykusu diyoruz :)

Sıcak+Kan+Vücut= Sıcakkanlı

Kış uykusuna yatan canlılardan bazıları sıcakkanlı canlılardır. Sıcakkanlı canlılar, vücut sıcaklıklarını belli bir aralıkta tutmak zorundadırlar. Bu iş pek kolay değildir. Çünkü bu canlıların vücut sıcaklıkları yüksektir. Yüksek sıcaklığa ulaşmak için vücudun fazladan enerjiye ihtiyaç vardır. Bu da ancak yiyeceklerden elde edebilirler.

Sıcak Olur da Soğuk Olmaz mı?

Soğukkanlı canlılar ise, ortam ısısına göre vücut ısısını belirler. Sıcaklık belli bir derecenin altına düştüğünden dolayı vücuttaki yaşamsal işlemlerde yavaşlama olur.

Kış Uykusu Nedir?

Yukarıda bahsettiğimiz canlıların vücut sıcaklıklarının normalin altına düştüğü, kalp atışlarının yavaşladığı ve neredeyse nabızlarının durmuş gibi göründüğü uyku halidir.

Başa Bir Dam Lazım

Evvela soğuktan kaçmalı… Kalın kürklü canlıların bazısını kürkleri ısılarını korumak için yeterli gelirken kimisi için yeterli değildir. Canlılar ısınmak için besinlerini hızlı bir şekilde tüketip yakmaları lazımdır. Bu durumu engellemek için canlılar, kendilerini sıcak tutabilecek kovuklara, toprak altında oluşturdukları tünellere sığınırlar.

Dama bir Mutfak Lazım

Başlarını sokacak sıcak bir yuva bulan canlılar yiyecek ihtiyaçlarını karşılamaları lazımdır. Bazı canlılar bu işi kökten çözmüş ve yiyeceğin bol olduğu dönemlerde vücutlarında yağ biriktirmişlerdir. Kimileri ise kış gelmeden kilosunu iki katına çıkarmıştır bile :) Fakaaat… Formunu bozmak istemeyen diğer canlılar ki bunlar genellikle etçillerin ( böceklerle beslenenler) böyle bir imkânı yoktur.

Mahmur Haller

Böceklerin büyük kısmı, tırtıllar gibi, kuru yaprak ya da toprağın altında; kelebek ve güveler ise vücutlarının etrafını sardıkları sert kabuğun (koza) içinde; sazan balığı suyun dibinde bir köşeye çekilip; dağ sıçanlarıdır yerin bir- bir buçuk metre altında kazdıkları bir çukurda; hamamböcekleri ise tek başına değil de süre halinde kış uykusuna yatarlar.

39


Yazan - Çizen: Ali Tüfekçibaşı

40


41


42


43


44


45


Hazırlayan: T. Akdemir

Merhaba Ben Bayan Büyüteç, Beni hatırlıyorsunuz değil mi? Şu ellerimizde resmen altıncı bir parmak gibi olan telefonlarla, tabletlerde gezmeye başladığımızdan beri hafızalarımız iyice yavaşladı. En yakınımızın numarası bile bilmez hale gelirken muhakkak yapmamız gereken işleri bile unutur olduk. Öğrenilen bilginin unutulması, edinildiği sanılan bilgilerin yeri gelince ortaya çıkmaması ile aslında öğrenilmemiş olduğunu anlarız. Hafızamızda bulunan şeyleri hatırlamak için bazı stratejiler gerektirir. İş bu teknikleri bilmek ve doğru bir şekilde uygulamak!

Hafızaya Kazıma Kılavuzu Hepimizin öğrenmekte güçlük çektiği bilgiler vardır. Bunları daha rahat öğrenip uzun süre akılda tutmak için işte birkaç ipucu: √ Unutmak istenilmeyen konuya ilk öğrenilirken dikkat kesilmek: İnsanlarda bulunan anlık hafızanın süresi 30 sn kadardır. Bu süre içinde duyulan bilgi hafızaya kaydolur ve buradan uzun süreli hafızaya geçer. √ Uzaklaştırma: Dikkati toplamak için, ortamdaki dikkat dağıtan nesnelerin uzaklaştırılması gerekir. ( Tv. Müzik vb.) √ Öğrenilen bilgiyle köprü bağları kurmak: Yeni edineceğiniz bir bilgiyi, eskiden öğrendiğiniz bir bilgi ile bağdaştırırsanız o bilgi zihninize daha fazla kalıcı olur. Mesela, yeni tanıştığınız birisinin adını benzer isimli başka bir arkadaşınızla bağdaştırırsanız o kişiye benzeyen birisiyle onu zihninize kaydederseniz aylar sonra bile o ismi hatırlayabilirsiniz. √ Şifrelemek: Öğrenilen bilgiyi, uzun süreli hafızada tutabilmek o bilgiyi şifrelemek gerekir. Misal, İngilizcedeki “Up” kelimesinin anlamını “Yukarı” demek. İnsan hoop diye yukarıya zıplar, hop ve up kelimesi kulağa benzer ses tonlarında geldiğinden kişi, hop kelimesi ile up kelimesini şifreleyip daha kolay hatırlayabilir. √ Yine ve Yeniden: Öğrenilen bilginin mantığını anlamak için detaylı bir şekilde öğrenmeli ve tekrar etmeli. √ Çizikler: Öğrendiğiniz bilgi ile ilgili, kendi anlayabileceğiniz şekilde şekiller çizmek- notlar almak- grafikler hazırlamak- renk renk kalemlerle altını çizerek not almak. √ Kendi sesini duyma: Okuduğunuz, duyduğunuz herhangi bir konuyu kendi içinizde düşünün, tartışın. Ardından kendi ifadelerinizle bir başkasına anlatıyormuş gibi tekrar edin. Böylece yüksek sesle tekrar edilen bilginin akılda kalması artıyor.

46


47


Bozukmuş

içeri girdi. ta aldığı dükkândan ı geri ver.” Ufaklık, az önce çikola ta bozukmuş param ola çik i ink m de , ca “Bakkal am e…” acaktım ki?” “İyi ama yemişsin bil uğunu nereden anlay old k zu bo en ed m “Elbette, ye

niyet Memnukonuşuyordu:

ğümde ıyla Ali Babas nim küçüklü ildi. değ ı: Be Babas öyle zengin gibi diğiniz m e y in baba iz s zdı. a öyle lunma d u ız b m r a le ek Sofr atıldı: şit yem çeşit çe ük Ali hemen evde Küç il i bizim e şimd sundur. Değ s y le y n u -Ö n em ndan m bacığım? olduğu b i m a

Benzerli

Evlerine

Nasıl?

Öğretmen ders anlatıyordu: -Günümüzden yıllarca yıl önce para denen şey yokmuş çocuklar. İnsanlar alışveriş yapmak istedikleri zaman, karşılığında malına göre ya yumurta ya da buğday ya inek ya da değerine göre başka bir şey verirlermiş. Ersin, parmağını kaldırdı ve söz aldı: - İyi de öğretmenim, o zamanın insanları bütün bunları cüzdanlarında nasıl taşırlarmış?

k

gelen m küçük Ca isafir, n’ı kucağına almış, se viyordu: -Allah ba ğ güzel ço ışlasın, ne cuk! Ağz ı tı babasın ın ağzı. G pkı özleri aynı ann esinin gö Burnu da zleri. ablasının burnu. Misafiri il giyle din le söze karı yen Can ştı: -Pantolo n da ağ pantolon abeyimin u teyze!

abı Ayakk abı almak için

kk ve biri aya nediği Adamın ya gitmiş. De n birisinin a a mağaz ayakkabılard miş. i y iğ d sö le beğen ıktığını i de: s ı ın ğ aya a sahib iş. Mağaz ra açılır, dem n o s fta - Bir ha Adam: hafta ben bir , n a m a emiş. - İyi o z lip alayım, d e g sonra

48

a bu onu daim a d ı s a b pardı. Ba n ödü ko rol’a bir akşam: ta k lı n ra E i. Ka Karanlıkorkak bir çocuktu. istiyordu. Onun içinm, git getiriver ded t olsun diye k e u k v ş k e v u e u m k Erol, p azgeçir mü unutm iyemedi. Kalbe maklı bir sesle undan v gözlüğü d la a m ğ d e a a d m kötü huy ra e o , gid daki z son n a m a ir ru y b o , t y a m u k - Oğlu u, kork gitti. Fa miyor. onurluyd n, kaplanı alıp itmek iste g ü rl a tü Erol, pek d ir ın b ları aras korkak, oyuncak : plan çok a k u Ş i. dü ım, ded geri dön , babacığ ım ığ c a b - Ba

İkinci Lisan

Fare bir peynir kokusu duyup, kafasını dışarı uzatmıştı. Fakat bunun kedinin bir tuzağı olabileceğini düşünüp dışarı çıkmadı. Bekledi ve biraz sonra “miyav” diye bir ses duydu. Ertesi gün de peynir kokusunu aldı ve “miyav” sesini duydu, yerinden çıkmadı. Sonraki gün “hav hav” diye bir ses duydu ve kedinin ortalarda olmadığını anlayarak dışarı çıktı. Çıkmasıyla pençe yemesi bir oldu. Kedinin tuzağına düşmüştü. Kedi yerde baygın yatan fareyi yanındaki yavrusuna gösterip şöyle dedi: -Bak yavrum, sana dememiş miydim, ikinci lisan çok önemli.

Alçak Köprü Kamyon şoförü otoyolda giderken: ‘Dikkat alçak köprü!’ yazısını görmesiyle köprünün altına sıkışması bir olmuş. Son derece sinirlenmiş ikaz levhasının daha köprüye gelmeden önce konulmamasına. Otoyol kapanmış, arkasında kilometrelerce araç birikmiş, haber vermesine rağmen ekip saatler sonra gelmiş, içeriden ağır adımlarla bir polis inmiş, kamyonun yanına gelip ellerini beline koymuş: -Sıkıştın ha, demiş. - Hayır Memur Bey. Bu köprüyü taşıyordum, mazotum bitti.


Bilmece

: ıza’ya sordu Öğretmen R ? rlak mıdır - Dünya yuva nim. tme - Hayır öğre i? düz mü yan - Nasıl olur, - O da değil. l? karışık. sı a n i - Pek ılırsa karma k a b e in iğ d de - Babamın

Üzüntünün Nedeni

- Beni ne kadar seviyorsun abi? - Dünyalar kadar! Çocuk üzüldü, suratı asıldı. Ağabeyi sordu: - Neden üzüldün kardeşim? - Geçen gün babam, “Bu dünya beş para etmez.” demişti de…

Tünel

Tren yağmurlu bir havada ilerliyordu. Selma pencereden dışarısını seyrederken tren bir tünele girdi. Selma, annesine döndü ve sevinçle dedi ki: - Anne bak! Tren ıslanmamak için şemsiyenin altına girdi.

Öbür Yarısı

Kütüphane memuru, öğrenc iye: - Bu kitaptan yararlanırsanız ödevinizin yarısını yapmış olursunuz, dedi. Öğrenci sevinçle haykırdı: - O halde aynı kitaptan iki tan e lütfen!

Hazırlayan: Ahmet Çelebi (Sorularınız için: dermanbaharatcisi@gmail.com / Sorularınızı gönderirken ad- soyad yazmayı unutmayın! Bize Facebook’ üzerinden Derman Abi’den de ulaşabilirsiniz)

Aydan HALİM/ ALMANYA

SORU: Derman Abi, yeni bir yıla girdik de ne oldu? CEVAP: İtirazın var ise sen eskisinde kal, arada ziyarete geliriz.

Ahmet Mehmet YILMAZ/ YOZGAT SORU: Derman Abi, 2015 nereye gitti? CEVAP: 2014’ün ev arkadaşı olmuş.

Hilal ÖZDEMİR/ BOLU

SORU: Derman Abi, okullarda beden eğitimi, müzik, resim dersi olduğu halde neden üniversite sınavların bu derslerden soru çıkmıyor? CEVAP: Sanat sorgulanmaz, yaşanır :)

Cemile EKER/ MANİSA

SORU: Derman Abi, çocukların gelişimde oyun çok önemliymiş de biz neden sürekli ders çalışıyor, az oyun oynuyoruz? CEVAP: Ders çalışmanız büyüklerin huzur gelişimi için iyi de o yüzden.

Kemal ŞEKER/ MERSİN

SORU: Derman Abi, seni en çok üzen şey nedir? CEVAP: Salıncakların artık sadece çocuklara uygun yapılması. Yaren Burak-Sultangazi

Hasan Ali ÇİM/ İSTANBUL

SORU: Derman Abi, bir adaya düşsen yanına alacağın üç şey ne olurdu? CEVAP: / Bu soru karşısında kitlendim cevap veremiyorum.

49


aye Tarihi Hik

İstanbul’un fethi tamamlanır ve Bizans’ın hapsettiği tüm hükümlüler salıverilir. Ancak iki keşiş (papaz) zindandan çıkmak istemezler. Huzuruna getirilen keşişlere Fatih sorar: “Niçin zindandan çıkmak istemiyorsunuz?” Papazlar derler ki: “Biz İmparator Konstantin’e adil ve hakperest ol dediğimiz için zindana atıldık. Böyle bir haksızlık karşısında düşündük ki, bu dünyanın zindanı dışarısından daha iyidir. Onun için biz zindanda kalmaya razıyız.” Dünyaya küsen bu papazlara Fatih şöyle der: “Siz benim memleketimde İslam adaletinin nasıl uygulandığını biliyor musunuz? Bunu öğrenmek için ülkemi gezip görünüz. Mahkemelere uğrayınız. Eğer bir zulüm görürseniz isterseniz zindana girersiniz.” Teklifi kabul eden keşişler, aldıkları bir izin belgesiyle Osmanlı ülkesini gezip dolaşmak üzere İstanbul’dan yola çıkıp Bursa’ya geliriler ve bir mahkemeye uğrarlar. Bir Müslüman, diğer bir Müslüman’dan bir tarla satın alır. Bilahare bu tarlayı sürmeye başlar. Bu arada kara sabanın ucuna sert bir cisim değer. Biraz daha derin kazıldığında oradan bir küp çıkar. İçi de ağzına kadar altınla doludur. Çiftçi hemen bulduğu bu bir küp dolusu altını, tarlanın eski sahibine getirir ve der ki: “Ben bu tarlanın altını değil üstünü senden satın aldım. Şayet sen bu tarlada altın olduğunu bilseydin bana satmazdın. Dolayısıyla bu altınlar benim değil senin hakkın.” Tarlanın eski sahibi ise: “Hayır. Ben bu tarlayı her şeyiyle sana sattım. Onların hepsi senin nasibin.” Der. Mesele mahkemeye intikal eder. Keşişler verilecek kararı merakla beklemektedirler. Sonuçta kadı, her iki Müslüman’ı bu asil davranışlarından dolayı takdir eder ve altınların iki Müslüman arasında paylaşılması kararını verir. Ardından da birinin kızını diğerinin oğluna nişanlayıp mutlu olmaları için dua eder ve onları kucaklaştırıp dostluklarını pekiştirir. Hayretler içinde Konya’ya varırlar Konya’da yine bir mahkemeye uğrayan keşişler orada görülen davaları seyrederken özellikle birini dikkatle izlemeye koyulurlar. Bir Yahudi, Müslüman birisine at satmıştı. Satarken de çok iyi bir cins at olduğunu ve hiçbir kusurunun bulunmadığını söylemişti. Ancak Müslüman satın aldığı atı getirip ahırına bağladığı ilk akşam, onun hasta olduğunu anlar. Sabah olur olmaz mahkemenin yolunu tutan Müslüman, uzun zaman beklemesine rağmen Kadı’nın gelmemesi üzerine şikayetini yapamadan ayrılır. At da ikinci gece ahırda ölür. Ertesi gün Müslüman yine mahkemeye gelerek şikayetini yapmış ve atı satan Yahudi de mahkemeye çağrılmıştı. Kadı, kararını şöyle açıklar: “Müslüman davacı ilk şikayete geldiği zaman, eğer ben makamımda olsaydım Yahudi’nin

50


sağlam diye sattığı atı geriye verdirir ve Müslüman’ın parasını iade ettirirdim. Madem ki şimdi atın Müslüman’ın elinde ölmesine, benim vazife başında bulunmayışım sebep olmuştur. Müslüman’ın ata verdiği parayı ben ödeyeceğim.” Der ve cebinden çıkarıp Müslüman’ın parasını nakit olarak öder. Kadı’nın böylesine ulvi bir sorumluluk içerisinde karar vermesi papazları yine hayretler içinde bırakır. “Fatih’in memleketinde gördüğümüz bu olaylar, bize yeter de artar. Başka bir yere gitmeye gerek yok.” diyerek İstanbul’a dönerler. Fatih’in huzuruna çıkan papazlar, izlenimlerini yüce Hakan’a anlatırlar: Papazların bu itirafından sonra, Fatih: -“Öyleyse şimdi verin kararınızı.” der. Papazlar da: “Artık bu İslam adaletini gördükten sonra, Hıristiyan papazların da haksızlığa uğratılmayacağını anladık. Zindanda kalmamaya karar verdik.” derler. Dünyanın yüzyıllarca önünde saygıyla eğildiği, bu muhteşem Adalet sistemini uygulayan ecdadımıza sonsuz rahmetler olsun.

51


BİR HADİS-İ ŞERİF

“ En iyi arkadaş, sözleri ilminizi artıran, ameli de ahireti hatırlatandır.”

HİKMETLİ SÖZLER

DİKKAT DİKKAT!

Arkadaş üç çeşittir. Birincisi gıda gibidir, devamlı ihtiyacımız olur. İkincisi ilaç gibidir, bazen ihtiyaç hissedilir. Üçüncüsü hastalık gibidir, istemediğimiz halde o bizi bulur. Geçinmek gerekir, şerrinden, kötülüğünden kurtulmak için idare edilir.

“Arkadaşların en kötüsü, sana tekellüf eden, kendisinin idare edilmesine seni mecbur kılan, seni özür dilemeye zorlayıcı işlere iten kimsedir.” Hazret-i Ali radıyallahü anh “İstediklerini vermediğiniz zaman kızan, kırılan veya küsen arkadaş, gerçek arkadaş değildir.” Ahmed bin Ebû Verd rahmetullahi aleyh

HER MÜSLÜMAN…

Cahille değil, iyilerle sohbet etmeli; çünkü iyilerin sohbeti yüzünden bizim de adımız iyi olur. İnsanın dini arkadaşının dini gibidir. İmanını güçlendirmek isteyen, imanı güçlü olanlarla beraber olmalı. İyi ibadet yapmak isteyen, en güzel ibadet yapanla, ihlâsla çalışanla beraber olmalı. Bu sefer o da, onun gibi olur. Şırlağan susam yağıdır. Ne zaman gülle sohbet eder, hemhâl olur, artık ona susam yağı demezler, gül yağı derler. Menekşeyle hemhâl olursa menekşe yağıdır derler. Gül ve menekşe gibi güzel çiçeklerin hassaları, rayihaları yüzünden, onlarla kırk gün kalınca, susamın adı unutuldu, gül ve menekşeyle anılır oldu. Hatta bu durumu hiç bilmeyen, onu gül yağı, menekşe yağı sandı.

BİR SORU- BİR CEVAP

52

SORU: Gıda gibi ihtiyacımız olan arkadaşa karşı vazifemiz ne olmalıdır? CEVAP: Arkadaşın hakkına riayet etmeliyiz. İki arkadaş iki ele benzer. Biri diğerini nasıl yıkayıp temizler, nasıl ki el, ayak ve bütün uzuvlarımız bize yük olmayıp, bir hususta yardımcı ise, biz de arkadaşımıza yük değil, yardımcı olmaya çalışmalıyız! Karşılık beklemeden yardımına koşmalıyız! Daima onu kendimize tercih etmeliyiz! Nitekim Peygamber efendimiz, iki misvaktan düzgün olanını arkadaşına verip eğri olanını aldığı zaman, arkadaşının, (Doğru misvaka benden çok siz layıksınız) demesi üzerine, şöyle buyurdu: (Bir kimse, biriyle bir an sohbette bulunsa, kıyamet günü, ona arkadaşlık hakkına, riayet edip etmediği sorulacaktır.) [İ. Gazali]


NASIL?

Ahmed Nâmıkî Câmî hazretleri İyi bir arkadaşın nasıl olacağını anlatırken buyurdu ki: “Tanıştığınız, görüştüğünüz, berâber olduğunuz kimsenin iyi arkadaş mı, kötü arkadaş mı olduğunu anlamakta dikkat edilecek husus ve ölçü şöyledir: Gördüğünüz, görüştüğünüz, berâber olduğunuz, birlikte oturup, kalktığınız kimse, sizin Allahü teâlâyı hatırlamanızı ve unutmamanızı, O’nu dil ve gönül ile anmanızı sağlıyor, bunu tâzeliyor ve kalbinizi uyanık tutuyorsa, işte o iyi arkadaştır. Ama berâber olduğunuz kimse, Allah korusun Cenâb-ı Hakkı ve O’nun zikrini size unutturuyorsa, gerçekten bil ki, o kimse kötü arkadaştır. Ondan sakınmak elbette çok lâzımdır. Ondan, yırtıcı arslandan kaçar gibi hattâ daha çok kaçmalıdır. Arslan insanın canını alabilir, onu öldürebilir. Fakat îmânına zarar veremez. Kötü arkadaş ise, insanın hem îmânının ve hem de canının gitmesine, onun ebedî felaketine sebeb olur. İyi bir arkadaş, iki cihân için de büyük saâdettir...”

KUM ve KAYA

Mesnevi’de şöyle bir hikaye anlatılır: Çölde yolculuk eden iki arkadaş, yolculuk esnasında bir sebepten tartışırlar, biri ötekine bir tokat vurur. Tokadı yiyenin canı çok yanar; ama tek kelime etmez ve kum üzerine şu sözleri yazar: “Bugün en iyi arkadaşım bana bir tokat attı.” Yolculuklarına devam ederler ve nihayet bir nehir kenarına gelirler. Susuzluktan bunalmış haldeki yolcular hemen serinlemek ve susuzluklarının gidermek için nehre uzanırlar. Tokadı yiyen su içerken suya düşer, boğulmak üzereyken, daha önce tokat atan arkadaşı tarafından kurtarılır. Boğulmak üzere olan arkadaş tam selamete çıktıktan sonra, nehir kenarındaki bir kaya parçası üzerine şu sözleri kazır: “Bugün en iyi arkadaşım benim hayatımı kurtardı.” Tokadı vuran ve sonra en iyi arkadaşının hayatını kurtaran kişi ona şöyle der: “Senin canını yaktığımda bunu kum üzerine yazdın; ama şimdi kayaya kazıyorsun, neden?” Diğeri ona şöyle cevap verir. “Biri bizi incittiğinde bunu kum üzerine yazmalıyız ki bağışlama rüzgarı estiğinde onu silebilsin. Ama biri bize iyi bir şey yaparsa onu kayaya kazımalı ki onu hiçbir rüzgar yok etmesin.”

53


54


Şiir GÜLE BENZER ÖĞRENCİLER Sevgi bahçesinde açan Güle benzer öğrenciler. Misler gibi koku saçan Güle benzer öğrenciler. Bakışları naz gibidir, Gülüşleri yaz gibidir, En güzel niyaz gibidir, Güle benzer öğrenciler. Elleri var kalem tutan, Dilleri var bülbül öten, Canımıza canlar katan Güle benzer öğrenciler. Kötülüğü bilmez onlar, İncitmeye gelmez onlar, Soldurursan gülmez onlar, Güle benzer öğrenciler. Hep sevgiye açık eli, Yoktur bunun bir bedeli. Çiçeklerin en güzeli, Güle benzer öğrenciler. Yusuf DURSUN

ÖĞRETMENİM SEN ÇOK YAŞA Minicikken buldum seni, Öğretmenim sen çok yaşa. Annem babam bildim seni, Öğretmenim sen çok yaşa. Işık oldum gözlerinde, Sevgi buldum sözlerinde, Ne mutluyum dizlerinde, Öğretmenim sen çok yaşa. Has bahçende gülün oldum, Çiçek açan dalın oldum, Kalem tutan elin oldum, Öğretmenim sen çok yaşa. Kanatlanıp uçtum sana, Her sırrımı açtım sana, Adın yayılsın cihana, Öğretmenim sen çok yaşa. Dudağından bal akıyor, Dilinde bülbül şakıyor, Gözüm hep sana bakıyor, Öğretmenim sen çok yaşa. İlim irfan verdin bize, Sevgi dostluk serdin bize, “Çok yaşayın” derdin bize, Öğretmenim sen çok yaşa. Yusuf DURSUN

55


Veremle Savaş Haftası Hazırlayan: T. Akdemir

İnsanların sağlığı için en tehlikeli hastalıklardan biri de veremdir. Verem hastalığına halk arasında ince hastalık, tıp dilinde tüberküloz denir. Bulaşıcı bir hastalık olan verem mikrobunu Robert Koch adında bir Alman doktoru bulmuştur. Onun için verem mikrobuna Koch Basili denir. Bu mikrop insan vücuduna solunum ve sindirim yoluyla girer. Çabuk fark edilip önlem alınmazsa vücudu kemirir, zayıflatır. Ölüme neden olur. Verem, insandan insana, hayvandan insana geçer. En yaygın olanı akciğer veremidir. Tıp bilimi ilerledikçe verem mikrobunu yok edici ilaçlar yapıldı. İnsanları bu hastalıktan korumak için aşılar bulundu. Verem aşısına B.C.G. aşısı denir. Verem aşısı ülkemizde ilk kez 22 Aralık 1952 tarihinde yapılmaya başlanmıştır. Bu aşıyı sağlık kuruluşlarında bütün insanlar ücretsiz olarak yaptırabilir. Zaman zaman kent, kasaba ve köylerde B.C.G. aşı kampanyaları açılır, aşı yapılır. Bu aşı okullarda öğrencilere de uygulanır. B.C.G. aşısı yapıldığında verem mikropları vücudumuza girse de bizi hasta etmezler. Son yıllarda verem hastalığı ile yapılan savaş başarıya ulaşmış, hastalık önemli ölçüde azalmıştır.

Güzel Sözler

∑ Güneş girmeyen eve doktor girer. ∑ Güneş ve temiz hava, verem mikrobunun düşmanıdır. ∑ İnsan veremli doğmaz, doğduktan sonra verem mikrobunu başkalarından alır. ∑ Alkol, veremin en yakın dostudur.

Enerji Tasarrufu Haftası

(11 - 18 Ocak)

Enerji günlük yaşantımızda çok büyük bir yer tutar ve en önemli ihtiyaçlarımızdandır. Etrafımıza baktığımızda kullandığımız elektrikten, sürdüğümüz arabaya, seyrettiğimiz televizyondan, yediğimiz yemeğe kadar hep enerji kullanımını görürüz. Bu önemli ihtiyacın bilinçsiz kullanılması ise hem kendimiz hem de gelecek nesiller için birçok olumsuz etkiyi beraberinde getirir. Enerjinin gereği kadar ve bilinçli olarak kullanılmasını sağlamak için her yıl 11 - 18 Ocak tarihleri arasında Enerji Tasarrufu Haftası kutlanır.

56

Gazeteciler Günü

( 10 Ocak )

1961 yılında gazetecilerin çalışma haklarında önemli iyileştirmeler getiren 212 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girmesi üzerine, 9 gazete sahibi, yasayı protesto etmek için 3 gün boyunca gazeteleri yayımlamama kararı aldılar. Bu gelişme karşısında, gazeteciler 10 Ocak 1961 günü haklarına ve basın özgürlüğüne sahip çıkmak amacıyla Sendika binası önünde toplanarak Vilayet’e kadar bir yürüyüş yaptılar. Gazeteciler, patronların boykot kararı karşısında ise Sendika’nın öncülüğünde, BASIN adıyla kendi gazetelerini 11–12–13 Ocak 1961 tarihlerinde yayımladılar. O tarihten sonra 10 Ocak, “Çalışan Gazeteciler Bayramı” olarak kutlandı. 1971 yılındaki 12 Mart müdahalesinden sonra ise çalışanların hakları ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalara tepki olarak 10 Ocak, “Bayram” olmaktan çıkarıldı ve “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak anılmaya başladı.


57


4

1

7 8

5

2 1 5 6 7 8

Sudoku bulmaca 1 2 9 6 7 6 4 1 3 9 8 2 6 4 1 2 1

Şifreli Bulmaca

24

17

22

19

10

8

5

17

9

3

22 13

N

Bulmacamızdaki sayılar harfleri simgelemektedir. “NARİN” ve “TAVİZ” kelimelerindeki harfleri aynı sayılı karelere yerleştirin. Sonra da diğer kelimeleri tahmin ederek bulmacayı çözün.

A

2

5

24

R

12

İ

5

SUDOKU, kökeni Japonlara dayanan bir beyin sporudur. Karelere 1’den 9’a kadar olan sayıları yerleştirmelisiniz. Ancak aynı satır ve aynı sütunda bir sayıyı birden fazla kullanamazsınız. Ayrıca koyu çizgilerle belirtilmiş 9’lu bölmelerde de aynı sayı birden fazla kullanılamaz. Sayıların bazılarını biz yerleştirdik. Boş kareleri kurallara uygun doldurarak sudokuyu çözebilirsiniz.

15

16

2

4

12

27

29

4

17

5

9

3

27

10

9

10

9

2

27

17

5

9

3

24

16

9

13

9

1

20

9

1

24

3

22

5

22

16

9

7

9

13

22

5

24

2

10

24

10

16

4

11

5

22

16

29

9

6

10

24

23

24

13

9

24

13

23

24

25

16

16

9

10

9

9

20

24 2

28

22

4

25

13

2

13

İ

9

21

2

V

26

27

15

A

14

N

18

T

1

2

9

16

4 3 5

4

23

9

4

18

9

17

2 1 3 8 7 9 4 6

9

11

26

9

58

9

22

6 9 2 8 3

3

6 9 4 5 7 1 6 2 9 3 1 7 8 7 8 6 9 29

7

2

1

Z 22

23

2

10

13

22

9

16

9

13

7

22

9

24 5

3

4

22

13

23

24


sayI yerleştirme 3 Rakamlı 148 257 326 374 435 519 681 768 873 922 4 Rakamlı 1246 1537 2158 2774 3426

3617 4181 4896 5367 5691 6273 6484 6729 7257 7529 8536 8792 9372 9618

37259 42846 53178 69489 73584 78921 86376 93782

2 1 7 3 8

4 8 1 2 6 5

6 Rakamlı 213428 347635 481265 524879 532751 653987 794516 976548

5 Rakamlı 14625 21738 25319

Fazla Harfler

Fazla harfler

Her sırada zamanla ilgili bir kelimenin karışık harflerini görüyorsunuz. Bu kelimeleri bularak karelere yazın. Ayrıca her sırada bir harf artacak. Bu artan harfi de karşıdaki tek kareye yazın. Bütün fazla harfleri yazdıktan sonra bunları yukarıdan aşağıya doğru okursanız, bir bayan ismi bulacaksınız.

SAZMAN TAKAVİ FANTAH HASİBA YAŞMAK AYISET

Noksan Harfler

1

2

3

4

5

6

7

1. G Ü _ E Ş

7. H Ü L _ A

2. _ K R A N

8. Ş A R K _

3. B A R I _

9. _ İ S T E

4. H _ D E F

10. B İ _ E K

5. T A K _ A

11. S Ü R _ T

6. _ K L İ M

12. O _ M A N

8

9

10

11

12

Bu 12 kelimenin birer harfi noksan. Bu noksan harfleri bulun ve numarasına göre karelere yazın. Bütün harfleri yazdıktan sonra karelerde güzel bir mesaj bulacaksınız.

59


SİVMEM

İKİLİ BULMACA

işlemler

Sayıların arasına (x, + ve -) işaretlerini öyle yerleştirin ki işlemler doğru çıksın.

3

5

5

= 20

24

9

5

= 10

15

8

3

= 21

9

12

4

= 25

21

14

8

= 15

4

7

8

= 20

12

6

7

= 25

26

18

3

= 24

14

12

16 = 10

11

8

6

= 18

KADAKİ

2

9

SESLİA

7

SARI

6

ZIYYÜL

1

ENSE

2

ANYIR

5

ÇEŞGİM

8

NAMAZ

3

AZİM

4

ASLI 3

4

Mini Kare Bulmaca

5

1

Soldan Sağa

Yukarıdan Aşağıya

1- En büyük gezegen 2- Genişlik - Mevki 3- Arnavutluk’un başkenti - İlgi eki 4- Öğrenci 5- Uzay - Tarihte bir uygarlık 6- Çevik, hareketli 7- Açlığını gidermiş, doymuş Yanlış, yanlışlık 8- Abide - Boyun eğen

1- Tepkili uçak - Bir yarış kayığı, kik 2- Dersin bölümleri - Bir sayı 3- İri ve uzunca taneli, şekeri çok bir tür üzüm 4- Ham madde işlenerek yapılan her türlü mal 5- Sayı, adet - Beddua 6- İlave- Evlenmemiş kimse 7- Tenis oynama aracı Uzaklık belirten söz 8- Bir nota - Mahkeme kararı

60

11

YENİAS

Sevgili arkadaşlar, Önce karışık olarak verilen harflerden anlamlı kelimeler elde edin ve karşılarındaki karelere yazın. Sonra da kareler üzerindeki sayılara isabet eden harfleri aşağıdaki karelere yazarak anahtar kelimeyi bulun. Başarılar... Bu sayıdaki kelimelerimiz zamanla ilgili... Anahtar 1 cümle

12

1 2 3 4 5 6 7 8

10

6

7

8

9

10

11

12

2

3

4

5

6

7

8


E

C

K

E M Ü

Ş

Ü

I

T

İ

P

İ

O

L

N A

B

A K

Ş

U

T

T

P O

L

K O

D G H Ç

B

D

P

Z

I

N D

İ

A A

B

F

O Z

K M U

V

L

N Z

T

G A

E

H A

R

Ç

Y

N

I

A

O K A T

F

S

L

A H Ğ

R

T

U U

L

N O D U

İ

O K

F

V

T

A N B

S

R

P O Y

D

I

N

F

K

T

R

L M

İ

L

Ş

Y

F

A

E

U A

R

T

Z

E

A C H

L

D N P

T

F

R Ö R Ü

S M Y

Ş

O B

F M A

Y

K

A

U A A

T

H Z

R

E

L

K Ö M Ü R

Y

E

İ

I

M O R

P

R

Y

İ

N

N O A N

Y

U A Ü D

L

R

K

T

A N R

E

I

T

Y

A

V

K A C O

S

S

T

P U

K

T

Ş

R

S

L

K

S

A

B O

S

N Ö

A H Ö B S

K

A

KELİME AVI SOĞUK TİPİ FIRTINA KARDANADAM KARTOPU AYAZ MONT PALTO KABAN PARDÖSÜ

ÜŞÜMEK ELDİVEN ATKI SOBA ODUN KÖMÜR YAKIT LAPALAPA KALORİFER OCAK ŞÖMİNE

Listedeki kelimeler diagramda soldan sağa, sağdan sola, yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya ve çapraz olarak yerleştirilmiştir. Bakalım ne kadar zamanda bu kelimeleri bulabileceksiniz?..

kelime yerleştirme 3 Harfli ADA FİŞ GAM İKİ LİR MUZ OVA SÜT ŞOM ULU 4 Harfli BLÖF BROŞ ERİK FİLE FREN GALA

LALE LİRA LOBİ MARS MARŞ RÜYA SOFA SPOR ŞANS ŞOSE ŞUBE TANK TREN 5 Harfli FİYAT KAVİM MAKAS

ORTAM PÜRÜZ RANZA RENDE ROSTO SATEN ŞAHİT ZORBA 6 Harfli DEMLİK HANTAL MARKET MİLLET MUSLUK PARMAK REKLAM TRAFİK

M U S L U K

R E N D E

61


Bulmaca Aralık Çözümleri Şifreli BULMACA

Çengel BULMACA

T K A R T A Ç Y A

D E M İ N

M A R A T O S S İ N A T F N İ L M İ L G A R T A Y

Ş P O R G A Y K U Z R U A N F A K D Ö A K N H K A A S K A T

L A F A Z A N M N A M A Z T A

H S İ T İ S A T S E S A U U R A R K A K A N Ü D Ü M E S E M İ N U K A T A R İ T

P K A K L O Z Ş A M M A U N R A F T A R V E

C E F A K A R

Ç A R H E E L İ A Y L E

9 7 9 3 3 7 4 6 8 6 8 1 9 2 7 3 5 4 5 4 8 1 2 3 2 6 2 4 8 8

Ü

B

İ

E

M

İ

N

T

İ

R

A

J

O

T

Y

E

M

E

T

M

E

T

K

E

T

A

T

O M

T

A

T

N

L

E

A

Ç

A

H

I

S

D U

R

A

K

D

İ

A

P

A

A

L

Ş

A

Ğ Ç Y

İ

6 9 9 2 5 1 3 4 7 8 6 4 1 7 6 1 5 3 9 2 7 6 8 5 6 2 3 1 5 5 1 2 3 4 8 7 6 2 1 3 4 5 3 6 5 7 3 4 9 7 5 2 3 4 2 5 9 9 9 0 8 9 2

Fazla Harfler: SERPİL Noksan Harfler: TÜRKİYE ÇOCUK İkili Bulmaca Kelimeler: UZAY GEZEGEN UYDU MARS VENÜS DÜNYA GÜNEŞ SATÜRN PLÜTON GALAKSİ YILDIZ JÜPİTER Şifre: SAMANYOLU

8 4 7 3 5

I

B

A N

T

Ö

R

I

L A

L

F

A

İ

R

A

T

A

L

E

K T

9 1 2 4 3 4 4 5 3 8 3 8 1 6 7 5 4

A

K

G

F

O

R

A

L

A

F

L

A

K

B

A

Y

A

T

İ

F

M

E

N A M N

M Ü R

H

K P Ü A P O T E R O S A N A R Ü Y P M T E O S R A N B E A T

E

Ö M Ü

E

F A R L A Ş U B F K O R U R S T E O S P O A H Ü S İ L İ R

L

K

N

C

K

C

L

V E

Z

A

Y

İ

A

K

A

T

N A

Z

M İ

Y

L

L

A M

E

R

İ

K

A

O

N

Mini Kare BULMACA

Kelime Yerleştirme

Fazla Harfler

62

J

A N

Sayı yerleştirme 3 6 5 1 2 4 5 3 9 4 2 5 8 7 2 7 1 1 7 8 2 2 8 9 6 6 5 4 6

Y I L A N

A B U Ç Ş A A A E M N O R M A Y T E A D A F Ü E Ş O V G A A L İ S E K E M Ü A N T I K L İ T A R F A İ S E Y İ K İ R O L K A B

N S A A L Z E M L A R Z E O R E V İ R E İ N

P

O

L

İ

T

A

D

A

N

A

N

A

K

A

R

A

T

İ

T

İ

M

A

F

E

E

L

İ

K

E

L

A

E

T

O R

E

N

A

S

M

İ

N

İ

A

N

A

N

B

Sudoku BULMACA

İ

T A

E

İşlemler

1 6 3 2 8 4 5 9 7

5 8 1 9 3 4 6 7 2

4

x

6

- 10 = 14

5 9 4 6 7 1 8 2 3

9 4 7 6 2 8 1 5 3

1

+ 7

x

3 = 24

7 2 8 3 9 5 6 4 1

3 6 2 7 1 5 4 9 8

6

x

2

x

1

9 4 5 7 6 2 1 3 8

1 7 8 5 9 3 2 4 6

10 -

2

x

3 = 24

6 8 2 5 1 3 4 7 9

2 3 5 4 6 1 9 8 7

3 1 7 9 4 8 2 6 5

4 9 6 2 8 7 3 1 5

2 7 6 1 5 9 3 8 4

6 2 4 8 7 9 5 3 1

4 5 9 8 3 6 7 1 2

7 5 3 1 4 6 8 2 9

8 3 1 4 2 7 9 5 6

8 1 9 3 5 2 7 6 4

= 12

9 + 10 + 2 = 21 19 -

4

-

5 = 10

5

x

7

-

9 = 26

3

x

4 + 8 = 20

11

-

5

x

3 = 18

6 +

1

-

2 = 14


Hazırlayan: T. Akdemir e-mail: karabeytuba@gmail.com

Bay

Büyüteç

Merhaba ben Bay Büyüteç. Rüzgârda uçacak kadar sıska ve rüzgârda uçmamak için ceplerine taş dolduracak kadar pireyi deve yapan biriyim. Büyütecim ile kafama takılan her şeyi en ince ayrıntısına kadar incelerim.

RÜZGAR TRİBÜNLERİ Sakinlik Lütfen!

Rüzgârın beni uçurmasından dolayı asla rüzgâra karşı kötü hisler beslemem. Bilakis rüzgârın pek faydalı bir yanını keşfettim. İşte karşınızda “Rüzgârın Enerji Nasıl Olur?” sorusunun cevabı:

Büyütecimin Marifeti

Havayı göremediğimiz için su gibi akışkan olduğunu hayal etmek epey zordur. Bu görünmezliğine rağmen hava, sıvılardan daha çabuk hareket eder ve bulunduğu ortamın her yanını kaplar. Havanın bu özelliğinin kinetik ( hareket) enerjisi dönüştürme işlemine Rüzgâr Enerjisi denir. Nasıl bir sistem ile rüzgârdan enerji oluşur diye sorarsanız siz hemen çok basit ama pek işlevsel o türbin sistemini anlatırım: Rüzgâr türbinin üç ana kısmı vardır. Pervane Kanatları kısmı, rüzgâr estiği zaman dönmeye başlar. Rüzgâr enerjisinin, kinetik enerjiye ilk dönüştüğü yer burasıdır. İkinci kısım olan şaft ise, pervane kanatlarına bağlıdır ve pervanelerin dönmesi ile harekete geçer. Pervane döner, şaft döner böylece şarjın içindeki motor harekete geçer. Bu hareket ile elektrik enerjisi sağlanmış olur. Üçüncü kısım Jeneratör ise alternatif akımın (evlerde kullanılan elektrik) oluştuğu bölümdür. Pervane şaftı döndürdüğü zaman motor içindeki sarım bölgesi, etrafındaki mıknatısların ortasında dönmeye başlar. Bunun sonucunda da alternatif akım oluşur.

Yan Gel Yat Büyüteç!

Bu arada unutmadan benden ve büyütecimden yardım isterseniz bize yazabilirsin. Adresi için sayfa başına bakman yeter… Acaba bir sonraki ay büyütecime neler katılacak?

63


Resimdeki tiyatrocu Soylu

En başta Söz dinleme, emre uyma

Bir mevsim Askerin su kabı

Filipinler’in başkenti

Uçma organı

Evre, merhale Mağara Cilve Bir tür hamam böceği

Faal, aktif İki şeyi ayıran açıklık Peşin para Latife

Haykırma, bağırma Yağma, çapul Hayret sözü

Islak, nemli Ayrıntı

Siyah Su baskını Kesin Bir cins şekerleme

Sevgili Eşlik etme

Para dolabı Arnavutluk para birimi

Aylık

Utanma Yüksek okul Göz rengi Prometyumun sembolü Taşıtların numara levhası Uzak

Ezgi, nağme Doku teli

İlgi Özensiz, gelişigüzel Para birimimiz

Gökkuşağı Az pişirilmiş yumurta Giysinin boyun bölümü

Kalın ve kaba bir kumaş

Keman yayı Sarp geçit

Çoktan beri var olan

Yarı aydınlık

Ağacın kollarından her biri

Gerçek, gerçeklik Saha Baş Yatağa mahkûm hasta

İlave

Maç sonucu Kısımlar

Bir mastar eki Doruk, zirve Bir tür yelkenli

Düzenli işleyen Kural dışı hareket (sp)

Savunma (spor)

Afrika’da bir nehir

Ceylan

Kısa zaman Helyumun sembolü

Yemin, kasem Bir besin

Buyruk

Seçkin

Bir nota




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.