n a d y e M t s İstwe i r e l z i s ı ş r Ça alışverişe bekliyor
6
Deep Fish
Deepfishtr Deepfishtr
Tel: 0 212 777 55 31 Adres: İstWest, Değirmenbahçe Cd, No: 17A1 / 25-26 Yenibosna, İstanbul E-posta: info@deepfish.com.tr
7
35 +
%
’e varan
%
Ăśzel yaz indirimi
I Ç I N D E K I L E R 38 50
22
50
24
64 50 66
98
28 GAMZE BİRGÜL SONBAHARIN RENK VE DEKORASYON TRENDLERI 34 BEGÜM ŞEBAĞ YENİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILINA MERHABA 38 TUBA KAYTAŞ 21 GÜNDE HAYATINI YAPILANDIR 48 LESLI MAYA BEBEKLERDE YAŞANAN UYKU GERİLEMESI NEDIR?
100
54 SEVİM KURUÇAY ÇAM ÇALIŞAN ANNENİN BEBEĞİNİ BESLEMESİ 56 NURHAN TAKAR İNFERTİL ÇİFTİ EĞERLENDİRİRKEN 58 BERRİN ÇELİKEL PETER PAN ERKEKLER
28
56 58
34
60
38 48
62
70
88 60 94 96
104 114 120 124
60 TUĞBA ÇEVIK DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİF BOZUKLUK (DEHB) 62 MIGIR GÜLEZYAN DİŞ ÇEKİMİ SONRASI UYGULANMASI GEREKEN KURALLAR 64 S. DİLARA PEKER DIŞ ETI HASTALIĞI NEDIR? 66 ELIF BILGIN BAŞ YAZIN SONU : SONBAHAR 70 MELİS BÜYÜKERK KEFALONYA GEZİSİ 74 HAKAN KANBUROĞLU ÖYKÜ GÜRMAN ÖZEL RÖPORTAJ 88 SEVINÇ YILMAZ DOMATES VE BIBER SALÇASI 94 YILMAZ TAŞ DÜNDEN BUGÜNE KADIKÖY 96 GIZEM CAN YURTDIŞI EĞİTİM VE DENKLİK SORUNU
İMTİYAZ SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ Ümit ÖNER YAYIN GRUBU MALI MÜŞAVIRI Onur KAYA Muharrem Eyüp HUKUK DANIŞMANI Av. Gizem Can Yer Sağlayıcı TE Bilişim Editör Aynur Tümen Eylül Ayça Karakuş Çiler Özceylan
FOTOĞRAF Oğuzhan Fidan Hüseyin Kerem Yılmaz Emre Deveci Gezi Çiğdem Öner YAŞAM Aynur Tümen Çiler Özceylan Tuba Kaytaş Gülbahar Kurtoğlu GÜNDEM İlknur Gülebaş Grafik Hakan Candan
Astroloji Vedat Delek EĞITIM Begüm Şenbağ İbrahim Altınışık Magazin Hakan Kanburoğlu Sağlık Op. Dr. Nurhan Takar Dr. Onur Çukurluoğlu Dyt. Elif Bilgin Baş Diş Hekimi S. Dilara Peker Diş Hekimi Mıgır Gülezyan Klinik Psikolog Tuğba Çevik
KATKIDA BULUNANLAR
Dekorasyon Gamze Birgül GÜZELLIK Canan İstanbullu Kürklüoğlu Gurme Sevinç Yılmaz Kültür-Sanat Eylül Ayça Karakuş Spor Ramazan Yaşlı Murat Karabulut Elifnur Bayraktar Moda Oktay Seven Aydan Koçali
Adem Arlı, Dilek Biçer, Engin Tosun, Suzan Dereli, Taner Gök, Serkan Tatlıcı, Sadi Kabacı, Bahar Kırbaş, Funda Bıçak
GAYRILMENKUL Remax Gerçek BILIŞIM TEKNOLOJILERI Erdinç Koyun info@gokturkdergisi.com Matbaa: Matsis Matbaa Hizmetleri Dr. Ali Demir Cad. No:51 Küçükçekmece/İstanbul REKLAM VE ABONE Ofis : 0212 322 17 07 Gsm : 0541 271 24 48 Göktürk Merkez Mahallesi 2. Kartal Sokak, G1 Konutları B Blok D: 7 Göktürk-Eyüpsultan/ İstanbul
Bu Dergi Basın, Yayın ilkelerine uymayı taahhüt eder, dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve illüstrasyonların her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz. Yazıların sorumluluğu yazarlara, yayınlanan ilanların sorumluluğu ise sahiplerine aittir. Baskı Tarihi: 11/09/2019 Yıl : 3 Sayı : 13 Ücret : 20 TL
ÖNSÖZ
Hoş Geldin Eylül Yılın en manalı ayını yaşamakta olduğumuz bu günlerde sonbaharın hepimize huzur, barış, bereket ve neşe getirmesini diliyorum. Neden en manalı dedim?
Ümit ÖNER
İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Hep eylüle yazılmıştır şarkılar, şiirler... genelde eylülde biter vadesi dolan aşklar... Ve yeni başlangıçlar ayıdır eylül... işlerimize, okullarımıza kaldığımız yerden devam etmek için başlangıç ayıdır. Hüzün verir kimilerine... ama Göktürk Dergisi elinize ulaştıysa içeriğindeki renkler ile motive eden paylaşımları ile alır gider hüznünüzü. Biz Göktürk Dergisi ailesi olarak yanınızdayız. Sizleri Eylül ve Ekim ayında da Sokak festivallerimizle şenlendirmeye bilgilendirmeye devam edeceğiz. Reklam
gokturkdergisi
20
0541 271 24 48
panolarımızı da sizlerin duyuruları renklendirmeye devam edecek. Her ne meslekten olursanız olun duyurulmayı tanıtılmayı hakediyorsunuz. Ben Ümit Öner olarak Birbirimize katkı olmayı seçiyorum her daim. Yeni açılan mekanları yapılacak Etkinlikleri sizlere duyurmaya devam edeceğiz. Bu arada tabi ki öğrencilerimize yeni okul döneminde başarılar dilemeden geçemeyeceğim. Eğitim -öğretim - dershane tüm bunlar ile ilgili bilgi paylaşımlarını dergimiz aracılığı ile sizlerle paylaşmaktan mutluyuz. Hoşgeldin Eylül ♥ Hayat tüm ihtişamı ve muhteşemliği ile neşe içinde Dostlarıma Akıyor sevgimde kalın. Ümit Öner
YAŞAM
AŞKIN HEDEFI HER ZAMAN TUTAR MI?
Bir erkek herhangi bir kadınla mutlu olabilir, yeter ki ona âşık olmasın... Oscar Wilde ♥Aşka Koşullanmak Kişiler aşkı çağırarak âşık olur. Ama karşı tarafta da bir şey oluşması gerekir. Karşıdaki kişi buna cevap veriyorsa müthiş bir birleşme gerçekleşir. Eğer aday, karşısındaki kişinin koduna yanıt vermiyorsa aşk, aşk acısına dönüşür. Buna bu durumda karşılıksız aşk ilişkisi deniliyor. Aşkın hedefi her zaman tutar mı? Bazen tutar, bazense tutmaz... Peki, kişiler aşkı nasıl çağırır? Biraz bundan bahsedeyim... Kişi diyelim ki hayatının bir döneminde kendini aşka kapatmış olsun. Aşk o zaman zihninde şu sinyali veriyor: Aşkla ilgili hiçbir veriyi kabul etmiyorum. Günlük hayatta insanoğlu 400 bin adet veri ile bombardımana tutulur. Biz bunun 20 binini algılıyoruz ama yerleştirmiyoruz. Bu 20 bin verinin içinden, algıda seçicicilik yüzünden en önem verdiğimiz bölümlerini alıyoruz. O gün için zihnimiz aşka yönelikse aşkla ilgili verilere odaklanıyor. Kısacası ihtiyacımız olan ya da arayış içinde olduğumuz verilere yöneliyoruz. herkes rast- layabilir. Eskiler Aşka inancımızı buna zurnada peşrev olmaz, kaybettiğimiz, aşktan ne çıkarsa bahtına diyor. uzaklaştığımız dönemlerde Şaka bir yana gerçekten ne kimya olarak çevreye aşk de eğer size gelecek kişiyi sinyalleri vermemiz mümkün, tanımlamazsanız karşınıza ne de o aşkın bize gelmesi çokça sürprizli durum mümkün. Kişiler aşka hazır çıkacaktır. Ama siz aşkınızı olduklarında rezonans tanımlıyor, ne istediğinizi durumuna geçerek aşkı davet biliyorsanız evrene şu mesajı Yaşam Koçu ve Kişisel Gelişim Uzmanı ederler. verirsiniz: Bana yalnızca Bunun yanında kişinin bunlar gelsin. Çünkü kişi, kendini de görmesi gerçekten aşka hazır benim aşk tanımım bu, buna uyanlarla mıyım demesi de gerekir... Bunun yanında karşılaşmalıyım titreşimi yayar. Buna inanır, kişi aşka hazırsa bunun sosyal çevresine bunu arzular, bu hedefe yönelirse enerjisini girmesi gerekiyor. Mezarlık ziyaretinde aşkı bu tip insanlara yöneltecektir. Bu kişiyi bulmayı beklemek ya da dağ başında neden kendine çekmeyi başaracaktır. Kişinin hayatımın aşkı bana gelmiyor demek en basit kendini tanıması ve aşkta ihtiyacının ne ifadesi ile abesle iştigal olur. olduğunu belirlemesi hedef sapmalarını Çevrenizde muhakkak aşk sinyali önleyecektir. yayarak dolaşan birileri vardır. Ama siz bunu Farkındalık anını yaşayanlar kişiler yanlış itiyor, aşkın oluşacağı sosyal olanaklardan kodlamalarını fark ettikleri an hayatları kaçıyorsanız, size verileni elinizin tersiyle değişir. Bu bende yürümez, ben bunla mutlu itiyor, kimseyi beğenmiyor, değerlendirmiyor, olamam diyerek ben bu kodu değiştirmeliyim görmüyorsanız aşkın size ge- lemsini ve seçtiğim kodların var olduğu özellikleri sonsuza dek bekleyebilirsiniz. Aslında aşk taşıyan kişi ile evlenmeliyim veya beraber bize gelmiyor biz ona gidiyoruz... olmalıyım diyebilir. O arayışa girdiği Aşk rezonansı yaymaya başladığınızda, anda sanki bilgisayar taraması yapar gibi eğer âşık olmak istediğiniz kişiyi çekim alanlarına giren kişiyi inceler. Bu zihninizde tanımlamadıysanız size
Aynur TÜMEN
22
aynurtumen aynurtumen
kararlı kişiler, adaylara bakıyorlar; madde 1 tutuyor, madde 2 tutuyor, kimyasal çekim de var, tamam budur deyip hedefe yönelik çalışmalara giriyorlar. Sonuçta, aşkı arayan aşkı muhakkak bulur... Aşkta ne istiyorum, neye ihtiyacım var, nasıl bir sevgilim olmalı, benim aşkta ihtiyaçlarım nelerdir? Bunlar kişinin aşkta amacının ne olduğu konusunda kendini tanımasına yarayacak sorulardır. Bu soruları sormak çok yararlı olacaktır. Kişilere nasıl bir sevgili istiyorsun diye sorulduğunda çok yakışıklı ya da çok güzel olsun diye yanıtlamaktadırlar. Güzellik ve fiziksel özellikler bir yere kadar yeterlidir. Sadece bunun üstüne kurulan ilişkilerin sağlam olduğu söylenemez. Beklentisini hem güzel veya yakışıklı, hem ilgili, hem sosyal, hem aşk dolu bir sevgili olarak tutan kişiler de olacaktır. Bunun gerçeklik payı yok diye düşünebilirsiniz. Bu hedef yüksek diye düşünebilirsiniz. Bir kişinin görme alanına girmeden kör noktada kaldığınızda sizi algılayamaz, sizi olasılık olarak görmeyecektir. Hedefini bilen, hedefine ulaşır. Burada kararlılık ve inanç önemlidir. Aradığınız aşkı bulmanız dileğimle
Göktürk’ün ilk vintage mağazası
Duru
Vintage
SONHABAR - KIŞ KOLEKSIYONU ILE SIZLERLE
İstanbul Caddesi 2.Kartal Sokak G1 Konutları B1 Blok No:3/B2
duruvintage
SAĞLIK
HASTALIKLARIN ALTINDA YATAN ZİHİNSEL VE DUYGUSAL NEDENLER
T
Binnur Duman Holistik tıp uzm
binnur_duman Binnur Duman Binnur Duman e-mail: dmnbinnur@gmail.com Tel: 05335241253
üm düşünceleriniz ve duygularınız Bir enerji olduğunu kimyasal olarak bedeninizde üretilen moleküller Olduğunu biliyor muydunuz Mutlu bir insanın kimyasal molekülleriyle mutsuz Negatif bir insanın kimyasal molekülleri birbirinden farklıdır ve farklı etki yaratır etki ettiği Hormon bezinin ve O bölgedeki organın titreşimlerini bozar, vücudunuzun bir bölgesinde hücresel olarak iz bırakır. Bu moleküller, enerji döngüsünü doğru tamamlayamaz iseler, hücrelere atıklarını bırakırlar. Bu enerjisel atıklar, genellikle ilgili endokrin bezin olduğu bölgeye etki eder Ve oradaki titreşimi bozarak hastalık dediğimiz olayı ortaya çıkarır Eğer Kelimeleriniz dışarıya çıkamayıp boğazınızda düğümlendiyse, boğaz alanında Tiroit bezinin bulunduğu bölgede sorunlar çıkarır Kalbiniz kırıldıysa, kabullenemediyseniz Tümüs Bezinin bulunduğu kalp alanınızda Titreşimi bozar bu bölgedeki hastalıklara neden olur İnsanlarla ve karşı cinsle sağlıklı ilişkiler kuramıyorsanız Karın bölgesinde enerjisel blokajlar Yaratır ve bu bölgedeki organların hastalanmasına neden olur. Organsal anatomi ile birlikte “Enerjisel Anatomiyi bilmek, mucizevi İyileşmenin
kapılarını açar. Enerji bedeni, Doğru nefes ile de bağlantılıdır. Hastalıkların altında yatan bilinçaltı nedenler Ağrı acı: Suçluluk duygusu Adet sorunları: dişiliği reddetme suçluluk korka cinselliğin günah ve kirli olduğuna inanmak Kanser: derin incinme uzun süreli içerleme insanı yavaş yavaş yiyip bitiren derin bir sır yada Üzüntü nefreti taşımak Anksiyete: hayatın akışına güvenmemek Kistler: kendini kurban görmek Baş ağrıları: kendini eleştirmek değerli görmemek Kabızlık: eski fikirleri bırakmayı reddetme geçmişe saplanıp kalmak cimrilik Boyun hastalıkları; Tavizsiz olmak inatçılık esnek olamamak Astım: Aşırı boğucu sevgi ve ilgi bağımsızlığını hissedememek kendini bastırılmış ve boğulmuş hissetmek Depresyon: sahip olamadıklarını farkına varma Bağımlılıklar : kendinden kaçış Sevgi eksikliği ve sevgi boşluğunu başka şeylerle doldurmaya çalışma Bunun Gibi birçok duygusal zihinsel ve bilinçaltı nedenlerden Kaynaklanan hastalıkları bizler kendimiz yaratıyoruz Ruhsal Olarak huzurlu ve mutlu olduğumuzda bedenimizin de sağlıklı olacaktır.
SAĞLIK
Telsiz Ortodonti Tedavisi Nedir? Invisalign neredeyse görünmez, çıkartılabilir seri halinde kişiye özel üretilen plaklardan oluşan dişlerinizi düzeltmek için yapılan dijital ortodontik tedavi yöntemidir. Invisalign Kullanımı Nasıl Olmalı? Plakların günde ortalama 20 saat takılması gerekmektedir. Bir şey yerken, dişlerinizi fırçalarken ve oda sıcaklığındaki su hariç bir şeyler içerken plakların çıkarılması gerekmektedir. Plakların değişimi 7-10 günlük periyodlar halinde olmaktadır. Plakların düzenli takımı tedavi başarısı açısından oldukça önemlidir. Invisalignı Kimler Yaptırabilir? Sağlıklı diş, dişeti ve çene kemiğine sahip; 2. büyük azı dişleri sürmüş olan herkes invisalign tedavisi yaptırabilir. Bu da ortalama en az 13-14 yaşa denk gelmektedir. Son dönemde invaslign teen ile daha küçük yaştaki hastaların tedavisi de mümkün olmaktadır Invisalignda Tedavi Öncesinde Tedavi Sonunu Görebilecek Miyim? Invisalign için geliştiren I Tero Dijital Tarama cihazıyla muayene için geldiğinizde dijital ölçünüz alındıktan sonra tedavi sonunu görebileceksiniz. I Tero Çalışma Prensibi Nasıldır? I Tero bugüne kadar 6 milyon üzerinde vakası bulunan invisalign arşivinde sizin dişlerinizin durumuna en yakın tedavileri tarayarak, o tedavilerde elde edilen sonuçları bir araya getirir. Size Invisalign ile tedavi sonunda olabilecek en yakın sonucu 1-2 dakika içinde simülasyon olarak göstermektedir. Böylelikle muayene için geldiğiniz anda tedavi sonucunu görebilirsiniz. Ayrıca klasik kaşıklarla ölçü aldırmanın zorluğunu dijital ölçü ile konfora dönüştürüyor.
Peki Bu Simülasyon Bende Olacak Mı? Size 2 adet mail halinde bağlantı adresi ve bir kod gelecektir. Gelen kodu bağlantı adresine girdikten sonra istediğiniz zaman istediğiniz yerden görüntüleyebilirsiniz. Invisalignın Avantajları Nelerdir? En önemlisi nerdeyse tamamen şeffaf olmasından günlük sosyal hayatınızı olumsuz etkilemiyor daha hızlı ve daha konforlu bir tedavi imkanı sağlıyor. Plakları çıkartabildiğiniz için yeme ve içmede herhangi bir kısıtlama yoktur. Dişinizde herhangi bir tel olmadığı için dişlerinizi fırçalamak daha kolaydır. Braketlerde oluşan alışma dönemindeki ağrı, sızıların, yumuşak dokularda oluşabilecek yaraların oluşması ve braketlerin kopması söz konusu değildir. Düğün, toplantı, iş görüşmesi ve mezuniyet gibi özel durumlarda tedaviye mola verip plaklarınızı çıkarabilirsiniz. Randevu süresi ve sıklığı braketlere göre daha azdır.
Özel COSMODENT GÖKTÜRK AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI POLİKLİNİĞİ Göktürk Merkez Mh. Kartal Sk. Başaran Plaza No:1/3A Göktürk Eyüp/İstanbul 0212 322 40 04 www.cosmodent.com.tr
25
26 26
27
DEKORASYON
Sonbaharın Renk ve Dekorasyon Trendleri
Gamze BiRGÜL
Yazın son günlerini geride bırakıp Vaktimizin çoğunu geçirdiğimiz kış evine dönüşler başladığına göre sonbahara geçiş yaparken sonbahar evlerini ,renklerini ve dekorasyon fikirlerini hepbirlikte göz atalım. Sizlerde sonbaharın toprak renkleriyle evinizde yeni bir tarz oluşturabilirsiniz.
Doğadan ilham alarak sarının sıcaklığını, yeşilin tropikal etkisini mekanlarınızda uygulayabilirsiniz. mevcut yaşam alanlarınızda bu renk tonlarındaki aksesuar değişiklikleri , objeler , kırlent ve halı gibi değişikliklerle etkiyi yakalamak mümkündür. Yeşil tonlarındaki duvar rengi ve duvar kağıdı huzurun rengini evinize yansıtacaktır.
Hasır örgü sepetler, keten dokulu döşemeler ve etnik desenli kilimler sonbaharın sıcaklığını dekorasyonumuza yansıtacak ve odamızın aurasını değiştirecektir. Ahşabın ve doğal taşın sıkça kullanıldığı mekanlar soğuk kış günlerine sıcak bir geçişle hazırlayacaktır.
28
Yatak çevresinde yaratıcı fikirler Evinizin her alanı önemlidir. Kendi içinde bir mesaj ve anlam içerir. Yatak odası ise huzur bulduğunuz , dinlendiğiniz bir alandır. Renk mobilya desen dingin bir alan yaratmanızda size yardımcı olacak elementlerdir. Soft renkler doğal malzemeler her zaman daha içsel bir tema yaratacaktır. Yatak odası çevresinde yapılabilecek dekorasyon önerileri;
Mirror tv diye bildiğimiz bir uygulamadan bahsetmek istiyorum. Yatak odalarında televizyon için özel alanlar yaratmak yerine ayna kaplı dolabınızın bir kapağını veya makyaj masası aynasını iki açıdan değerlendirebilirsiniz. Dekorasyonunuzda daha şık ve yalın bir ortam sağlamış olacaksınız.
Klasik tarzda döşediğiniz odanızda yatak başı yanlarında mobilyanızın çizgisine uygun duvar çıtaları , ayna ve niş odanızın ihtiyacını karşılayacaktır. Başucu kitabınızı depolama alanları yaratabileceğiniz mekanlar oluşturabilirsiniz. Aydınlatma gün ışığı tercih edilmelidir.
Sade bir mobilyanız var ise yatak başı arkasını duvar panelleri ile hareketlendirebilirsiniz. Odanıza istediğiniz ambiyansı pratik bir şekilde uygulayabilirsiniz.
info@gamzebirgul.com
gamzebirgul_designs
29
UZMAN EĞİTİM KADROSU & YENİLENEN KONSEPTİYLE LARUS PALAS‛TA
YOGA
GYM
PARTY
HAPPY HOUR
www.laruskids.com info@laruskids.com
0555 156 45 43 0212 322 45 43
ZUMBA
KİDS P iLATES
PLAYGROUN
D GYM
1-8 yaş çocuklar için temel cimnastik, beceri koordinasyon, oyun grubu, pilates, zumba ve yoga dersleri uygulamaktayız. Göktürk merkez mah. 2.kayın sok. B Blok No:2 Göktürk/Eyüp/İstanbul
Acil Kurye Hizmetleri
32
Kurye Pera İstanbul’da çözüm ortağınız...
Günümüz İstanbul trafiğinde, Kurye hizmeti müşterilerimizin ofis boy ve özel posta dağıtım ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik sunmuş olduğumuz bir motorlu kurye hizmetidir. Sunulan Kurye hizmeti gönderilerinizin, hem ekonomik olarak hem de talep edilen hizmete yönelik araçların ( motosiklet, bisiklet, Otomobil, panelvan vb. ) kullanılmasıyla sizlere sunulan profesyonel çözümün genel adıdır. Ülkemizde yaygın olarak ekonomik gelişmişliği sebebiyle İstanbul da ihtiyaç duyulmaktadır. Pera Kurye bu hizmetlerde profesyonel çözümler sunmaktadır. Moto Kurye fiyatları mesafeye göre çeşitlilik göstermektedir. İstanbul’da sunmuş olduğumuz motorlu Kurye hizmetini nitelikli ve sürdürülebilir standartlarda vermek düşüncesiyle 2013 yılında Mecidiyeköy’de faaliyete geçtik. Hizmet verdiğimiz müşterilerimizin işlerinin zamanında ve aksamadan nihayete ermesi genel ilkemizdir. Bu ilkemiz doğrultusunda iş süreçlerinin yönetilmesine ilişkin teknolojik alt yapıyı düzenledik. İstanbul kurye şirketlerinden olan Pera Moto Kurye hizmet alanını tüm marmara bölgesi olarak genişletmeyi amaçlamaktadır. Kurye hizmeti, bireysel ve kurumsal firmalara verilmektedir.
Pera Moto Kurye
Pera Kurye müşterilerine sunduğu kurye hizmetlerini hızlı ve ekonomik olmasının yanında, nitelikli bir moto kurye hizmeti vermektedir. Günün her saati ulaşabileceğiniz çağrı merkezimize 0216 442 1241 0553 342 5891 numaraları ile ulaşabilirsiniz. Dilediğiniz bir anda Motorlu kurye hizmetlerinin her türlü çeşitliliğine ulaşabildiğiniz Pera kurye firması sizlere motorize dağıtım ağıyla kurye hizmetleri adına her türlü ihtiyacınıza yanıt vermektedir. Motorlu kurye sektöründe en hızlı olan ender firmalardan biri olarak sizlere express kurye, acil kurye,
Gönderileriniz Ataşehir Kurye ile Güvende..! http://www.kuryepera.com/
(0212) 210 55 557
0553 342 58 91
PERA MOTO KURYE HİZMETLERİ
arabalı kurye ve normal kurye ... v.b. seçenekleri ile her zaman en uygun ve kaliteli hizmeti sunmaktadır. Unutmayın! Pera kurye firması bir telefon kadar yakınınızda.. Dudullu moto kurye Pera kurye’nin bir şubesi olarak verilen moto kurye hizmetlerinin kaliteli, sorunsuz olmasında yardımcı olmaktadır. Acil kurye istiyorsanız 0216 442 1241 numaralı telefondan Pera kurye’ye ulaşabilirsiniz.
Bir diğer ismimiz olan Batı Ataşehir kurye ile İstanbul ilçelerine kartal kurye, kadıköy kurye v.b. şubelerimiz ile gönderileriniz istenilen adrese teslim etmekteyiz
EĞITIM
YENİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILINA MERHABA
*Yeni Çalışma Takvimi *E-Portfolyo 2019-2020 Öğretim yılının en büyük Bakanlığın ,2019’un Eylül ayında yeniliği şüphesiz uygulanacak olan çalışma başlayacak yeni eğitim –öğretim dönemiyle takvim olacak . Bu öğretim yılı itibariyle yaz ilgili önemli değişikliklerinden biri de tatili süresi 11 haftaya indirilecek , okullarda Ortaöğretim kurumlarıyla ilgili.Liselerde Sömestr tatilinin yanı sıra Kasım ve Nisan e-portfolyo dönemi başlıyor. Öğrencilerin aylarında olmak üzere 2 ara tatil daha beceri ve yeteneklerinin gelişiminin programlandı. Çalışma izlenmesi,geliştirilmesi ve takviminin düzenlenme yönlendirilmesi ile ilgili okul Eylül ayının gelişiyle içindeki gerekçesi olarak ya da dışındaki faaliyetlerin her yıl olduğu gibi MEB’den yapılan; öğrenci elektronik ortamda tutulduğu bu yıl da yeni veriminin artacağının dosyalar olacak.Bu dosyalara verilen heyecanlara merhaba ad ,e-portfolyo. E-Portfolyo da hedeflendiği açıklaması ise gayet yerinde. Aslında öğrencinin ulusal ve uluslararası diyoruz. Kimi yabancı özel okullarda katılımlarında yer verilecek.Tabi ailelerde eğitime uzun yıllardır yapılan uygulanacak olan bu sistem yeni başlayacak bir yeni bu akademik takvim akla hemen acaba Üniversiteye miniğin heyecanı uygulaması ,son yıllarda giriş sisteminde değişiklik mi yaşanırken ,kimi Türk özel okullarının olacak?sorusunu getiriyor.Şu anda birçoğunda da yapılıyordu evlerde ise bir sınıf böyle bir değişiklik yapılacağı .Gözlemlerimiz ise yönünde bir açıklama daha büyümüş gerçekten uzun ayları çocuklarını bekleyen yok .Fakat hedeflenen kapsayan öğretim yılı sağlıklı maceraların heyecanı sistemler boyunca yorulan ve verimi uygulanabilirse var. düşen öğrencilerin hem görünen sınavlarının de eğitmenlerin bu ara payının azaldığı hatta tatiller sayesinde dinlenip sınavsız olarak okullara enerji depolayabildiği. Akademik olarakta hızla yerleşilecek bir sistem.Bu sistemde ilerleyen müfredatlar da bu şekilde verilen ara de öğrencilerinin akademik tatillerde , öğrenciler ders çalışmak için yeterli başarılarının belgeleneceği okul zaman bularak konuları biriktirmeden anlamış başarı ortalmaları ve e-portfolyo ve öğrenmiş oluyor. gibi belgelenmiş beceri
34
EĞİTİM UZMANI
Eğitim Yöneticisi Yurtiçi Eğitim Danışmanı Özne Eğitim Kurumları begumsenbag@ozne.com.tr
Begüm ŞENBAĞ
başarılarının göz önünde tutulacağı tahminini yürütebiliriz. Yeni öğretim yılında bizi bekleyen ilk ve önemli yenilikler bunlardı.Tabi ki bunların dışında Ortaöğretim Yönetmeliğinde de diğer yönetmeliklerde de bazı değişiklikler var .Dönem içerisinde sayfamızda hem genel hem de merkezi sınav sistemiyle ilgili değişikliklere ve haberlere yer vereceğim. 9 Eylül 2019 tarihi resmi açılışı olan yeni öğretim yılında her yıl olduğu gibi 1.,5. Ve 9. Sınıflar Okula Uyum Programlarıyla bir önceki hafta okullarına başladı.Yeni kademelerle okullara başlayan ve ara sınıflarda okullarına devam eden tüm öğrencilerimiz için başarı ve gülümseme dolu bir yıl olmasını dilerim. Tüm eğitimci arkadaşlarımızın huzurla çalışarak ,öğrencilerine destek vereceği, velilerimizin ise çocuklarıyla ilgili mutluluklarıyla övüneceği bir eğitim –öğretim yılı olmasını dilerim . ‘Okul sayesinde ,okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki ,Türk Milleti,Türk Sanatı,Türk İktisadiyatı,Türk Şiir ve Edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.’ Mustafa Kemal ATATÜRK
kişisel gelişim kursu
2019-2020 ÖĞRETİM YILI BAŞVURULARIMIZ DEVAM EDİYOR YURTİÇİ EĞİTİM DANIŞMANLIĞI Okul Destek Dersleri Merkezi Sınavlara Hazırlık Dersleri Tercih Danışmanlığı Sınav Uygulama Merkezi
YURTDIŞI EĞİTİM DANIŞMANLIĞI Üniversite Danışmanlığı Lise Programları Danışmanlığı Yaz - Kış Okulları Danışmanlığı Yabancı Dil Destek Dersleri
kişisel gelişim kursu
0212 322 23 26 0552 212 23 26 ozneogretim
EĞİTİM
GÖKTÜRK’TE 3 DİLLİ ANAOKUL EĞİTİMİ BAŞLIYOR
Yenilenen yönetimi ve eğitim kadrosu ile bu yıl Göktürk’te eğitime başlayacak olan Yıldız Tozu Anaokulu, İngilizce ve İspanyolca dil seçenekleri ile çocuklarımız 21 .Yüzyıl becerilerine hazır hale getiriyor. “Her Çocuk Ellerinde Yıldız Tozlarıyla Doğar” cümlesini bir eğitim prensibi haline getirmek isteyen kurum, Göktürk’te farklı bir soluk olmayı hedefliyor. Önümüzdeki eğitim-öğretim yılına Göktürk’te bulunan binasında başlayacak olan Yıldız Tozu Anaokulu kurucusu Sezen Kartal ile Yıldız Tozu Anaokulu hakkında konuştuk. Kartal, annelikten eğitimciliğe geçişi, eğitime bakış açısı ve anaokullarında gerçekleştirecekleri faaliyetler ile ilgili bilgi verdi. Sezen Hanım Yıldız Tozu Anaokulunu bize tanıtabilir misiniz? Yıldız Tozu, hikayesi olan bir okul. Gerçek bir yuva; üstüne basarak söylüyorum bir eğitim kurumu. Fiziki koşullarımız oldukça iyi ancak mekanları özelleştiren içeriğidir. Güven, sevgi ve sağlık vadeden bir okul. Mutfağında sağlık tüterken, sınıflarında çocukların ideal eğitim anlayışını eğlenerek yüklendikleri; yorulmadan bilgilenmelerini sağlayan profesyonel eğitmen kadrosuyla bir yıldız kümesidir Yıldız Tozu… Bir anaokulu kurmaya nasıl karar verdiniz? 2014 yılında beni anne statüsüne taşıyan bir bebekle tanıştım. “Oğlumu nasıl daha iyi anlarım? Onun eğitimini daha iyi nasıl planlarım ve içindeki yıldızı bulmasına nasıl yardım ederim?” düşüncesiyle çocuk gelişimi ve eğitimcilik serüvenim başladı. Okul öncesi eğitim neden önemlidir? Okul öncesi eğitimin yararlarından kısaca bahseder misiniz? İnsanın eğitim serüveni, doğduğunda başlar ve yaşamı
36
son buluncaya kadar devam eder. Hayatın ilk altı yılında insan benliğindeki yıldızı keşfeder ve besler. Okul öncesi kurumlar, toplum temel yapısını oluşturan çocukları sevgi, saygı, iş bölümü, paylaşma ve sosyal çevre oluşturma açısından geleceğe hazırlayan en güvenli ortamdır. Çocuklar, zihinsel ve kişisel gelişimlerinin büyük bir kısmını 0-6 yaş arasında tamamlarlar ve bu süre zarfında kazandıkları davranışları tüm hayatları boyunca devam ettirirler. İnsanın eğitim serüveni aslında doğduğunda başlar ve yaşamı son buluncaya kadar devam eder. Bu sürece doğru yön vermek, keşfini gerçekleştiren bireyler ve sonrası eğitim sürecine yön bulmuş olmak okul öncesi eğitimin en temel faydasıdır. Kurumlar kendi kimliklerini oluştururken farklı odak noktaları seçer. Bir kurum olarak sizin odak noktanız nedir? Bizim tek bir odak noktamız var o da çocuk ama oyun temelliyiz diyebilirim. Çünkü çocuk dünyasını, oyun ve oyuncakla gerçek dünyaya adapte eder. Biz oyun kurucular ve oyuncaklarını inşa edenler, bir taraftan çocuk yetiştirmeye odaklanırken diğer taraftan onların büyüleyici zekasından esinlenip problem çözen çocukların gelecek için gerekliliği üzerinde durduk. Yabancı dil ile ilgili neler yapmayı düşünüyorsunuz? Yabancı dilin önemini hepimiz çok iyi biliyoruz. Bir çocuk kaç insan etmeli matematiğini yaptık; 3 dil koordineli eğitim sistemine odaklandık. Şimdilik dahası yok ama olacak. İnsan çok yönlü olmalı, kendini bulmak için deneyimlemek gerek. Çünkü Yıldız Tozu deneyimlerin birleşmesiyle ortaya çıkacak muhteşem ışığın özü. Günümüzde pek çok farklı eğitim metodu var, sizin kurumunuzun
Yıldız Tozu Anaokulu Kurucusu Sezen Kartal
Yıldız Tozu Anaokulu Yemekhane Yıldız Tozu Anaokulu Etkinlik Sınıfı
eğitim metodu nedir ve bunu nasıl uyguluyorsunuz? Pek çok farklı eğitim anlayışı var ve bunları uygulayan birçok kurum var. Tabii ki bizim de kurum olarak baz aldığımız eğitim metotları var. STEAM uygulamalı eğitim metodu kullanıyoruz. Çocuklar her şeyi deneyimleyerek, oyun kurarak ve eğlenerek öğreniyor. Nasıl mı? Biz eğitmenleri olarak ortaya bir olay koyuyoruz. Olayı algılayan ve elindeki materyallerle çözüme odaklanan; icat eden ve ortaya koyduğu nesneyi ya da fikrin sunumunu yapan üretici olma-
nın hazzını yaşamalarını programlayarak uyguluyoruz. Sezen Hanım son olarak kurumunuzun genel felsefesini özetlemeni isteyebilir miyiz? Biz, eğitim düzeyleri arttıkça egoları büyüyen bireyler yetiştirmek istemiyoruz. Çocuklarımızın aldığı eğitimlerin onları sadece bilgiyle değil, ahlakla ve erdemle de kuşatmasını hedefliyoruz. Emanetlerimizi, ileriyi görmeye çalışarak eğitmeye çalışıyoruz. Her birinin benliğinde zaten var olan yıldızın kendileri tarafından bulunması ve özgüvenli bireyler yetiştirmenin hazzıyla besleniyoruz.
YAŞAM
21 günlük kendi kendinize yapabileceğiniz özel bir çalışmadan bahsetmek istiyorum. Yeni bir alışkanlığın ve inancın zihinde yerleşmesi 21 günlük bir tekrardan geçiyor. Sistemin harekete geçmesi için ilk önce bir niyet olmalıdır. Bu niyeti gerçekleştirmek için ise karar vermek çok önemlidir. Evrensel hak ve paylaşım yasasına uyarak, zihinsel enerjimi koruyup, yükselterek ve sadece içsel gücüme güvenerek, kendimi ve yaşamımı yeniden yapılandırmaya niyet ediyorum ve şu anda bunu gerçekleştirmeye karar veriyorum. Şimdi elinize bir kağıt ve kalem alın. Kendinizde fiziksel, zihinsel ve davranışsal olarak sevmediğiniz yönleri yazın. Şimdi şu soruyu kendinize sorun. ◊ “Nasıl bir siz olursanız tam anlamıyla mutlu olursunuz?” Öncelikle kağıda neleri değiştirmek istediğinizi yazmakla başlayın. Sonra bu yazdıklarınızın yerini daha yapıcı düşüncelerinizle değiştirin. “Öfkeliyim” yerine “ben sakinim.” “Birinin bana zarar vermesinden korkuyorum” yerine “Ben yaşamın akışına güvenen cesur biriyim.” “Kararsızım” yerine “Ben her konuda ve kararda net ve kararlıyım” gibi. ◊ “Hangi düşüncelere sahip olursan
38
TUBA KAYTAŞ
21 GÜNDE HAYATINI YAPILANDIR
nefesatölyesi-tubakaytas kendini daha mutlu hissedersin?” Şimdi elinize yeni bir kağıt alın ve düşüncelerinizi yazın. Hayata bakış açılarınızı, nelere şikayet ettiğinizi, ilişkiler, para, aşk, sağlıkla ilgili olan düşüncelerinizi ayrıntılı olarak yazın. Şimdi bunları olmasını istediğiniz şekilde yazın. Hayatın zor olduğuna dair bir inancınız varsa yerine “Ben daha kolay ve akıcı bir hayat yaşamayı seçiyorum.” Değersiz olduğunuza dair bir inancınız varsa yerine “Ben değerliyim. Her halimle özelim, eşsizim ve benzersizim. Kendimi her koşulda seviyor ve onaylıyorum.” yazın
◊ “Nasıl bir yaşam sürersem, işte tam olarak yaşamak istediğim hayat bu dersiniz?” ◊ Geçmiş geçmişte kalmıştır. Şu andan itibaren nasıl yaşam sürmek istiyorsunuz? Ömür boyu korkusuz bir hayat geçirmek değil “ben bir ömür boyu huzurlu, bolluk ve bereketle, güven içerisinde bir hayat yaşamayı seçiyorum.” gibi. Hayatınızı yapılandırın Bu bölümde kırtasiyeden kocaman sevdiğiniz renkte bir karton alın. Şimdi internetten ve ya dergilerden bu yazmış olduğunuz hayata uygun resimleri kesip, kartonunuza yapıştırın. Bu kartonu her gün görebileceğiniz bir yere asın ve bu hayata bir isim verin. Somut olsun. Size bu niyeti her daim hatırlatan bir metafor olsun. Nar, yüzük, saat, kitap, pembe gibi
Nefesle destekle 21 gün boyunca hiç aksatmadan sabah ve akşam olmak üzere her gün 10 dakikalık nefes çalışması yapın. Zihninizden kağıda yazdığınız olumlamaları ve niyetinizi geçirin. Nasıl bir hayat yaşamak istediğinizi, hangi düşüncelere sahip olmak istediğinizi, nasıl biri olmak istediğinizi zihninizden geçirin. Onu hayal edin, yaşayın, nefesle birlikte içinize çekin. “Çalışma ayrıntılı bir şekilde Nilda Efeçınar’ın Bilinçaltının Büyüsü kitabında yer almaktadır.” ◊ Şuan ki durumun ne? ◊ Olmak istediğin yer neresi? ◊ Bunun gerçekleşmesi için yapılması gereken şeyler neler? ◊ Bu gerçekleştiğinde kendini nasıl hissedeceksin? ◊ Buna bir isim versen adı ne olurdu?
YKS 924.’sü
YKS 1182.’sİ
BOĞAZİÇİ PSİKOLOJİ
GALATASARAY İŞLETME
SERAY BAYRAM
1000 DEMİR ERYILMAZ
CEMRE TÜLÜBAŞ
ROBERT KOLEJ
ROBERT KOLEJ
EREN FERAN
Neo Gölpark Evleri No: 29 Bolluca / İstanbul
0535 265 96 46
www.elifegitim.net
eliffegitim@gmail.com
39
EĞİTİM
EĞITIME PROFESYONEL
DESTEK
VERIYORUZ
SORU: Study Center Göktürk’ün kuruluş hikayesi nedir? CEVAP: Study Center kurucu ortağı ve aynı zamanda uluslararası eğitim danışmanı olarak, 11 yıldır Türkiye’den binlerce öğrenciyi gelişmiş ülkelere, akademik ve bilimsel inceleme gezilerine götürüyorum. Biz buna ‘Field Trip’ diyoruz, Türkiye’de genelde ‘okul gezileri’ adıyla biliniyor. Eşim, aynı zamanda diğer kurucu ortak ve yöneticimiz Nejla hanım ise 16. yılını yaşadığı eğitim ve öğretim hayatını daha profesyonel bir basamağa taşımak istedi. Kendisi yüksek kimya mühendisi ve pedagoji masterlı bir öğretmen olarak yıllardır IB, AP, Matura ve Fransız Bakaloryası öğrencileri başta olmak üzere yüzlerce öğrenciyi yurtdışı ve yurtiçi lisans eğitimine hazırladı. Tanışıklığımız NASA’nın Kennedy Space Center Üssü’nde, Robotik Kampında başladı ve geçen yıllar içinde “mesleklerimizi birleştirerek nasıl daha iyi bir platforma taşırız?” soruları artık sonuç verdi. Study Center bu soruya cevap olarak Göktürk’te kuruldu. SORU: Study Center Göktürk’ün kuruluş amacı nedir? CEVAP: Bugüne kadar, dünyanın ‘en iyileri’ olarak bilinen kurumlara, binlerce öğrenci taşıdım. Her öğrencimin eğitim ve hayat vizyonlarını geliştirmelerini sağlayacak işleri seçtim. Her şeye rağmen, bunun tek başına yettiğine ikna olamıyordum. Study Center ile bu misyon artık bir bütünlük kazanmış oldu. Bir nevi ‘puzzle’ın son parçası’ görevini gördü. Artık öğrencilerimize dünya görüşü kazandırırken, bir yandan da bu görüşe ulaşmalarını sağlayan patikayı yaratma imkanı bulduk. Konusunda uzman, dünya
Tuğbay Kartal
standartlarında yarışma imkanı sağlayacak öğretmen kadromuzu oluşturduk ve çalışmalarımıza hızlıca başladık. SORU: Bu amaca nasıl ulaşacaksınız? CEVAP: Study Center’ın çalışma prensipleri doğrultusunda, her şeyin mutlak bilimsel veriler çerçevesinde, neden-sonuç ilişkisiyle analiz edilip, değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bilimin en modern halini kullanarak, öğrencilerimize ömürlük yol haritaları çıkarıyoruz. SORU: Nedir bu bilimsel teknikler? CEVAP: Temelden başlayan bir öğrencimiz için öncelikle psikoloji bilimini kullanıyoruz. Destek aldığımız 6 ana test modeli var ve bu modeller dünya çapında kabul görmüş uygulamalar. Gelişim Testleri, Projektif Testler, Zeka Testleri, Nöropsikolojik Testler, Dikkat/Algı/Hafıza
Adres: Arcadium Life 3, Kat:2, No:28 Göktürk Tel: 0(532) 612 44 47
Testleri, Klinik Değerlendirme Ölçekleri olmak üzere 6 ana başlıkta toplanıyor. Bunların alt kollarında ise yaş aralığına göre değişiklik gösteren 19 farklı ölçüm bulunmakta. Bunlar bizim uzmanlık alanımız olmadığı için konusunda en iyilerden olan kliniklerle anlaşmalar yaptık. Bu kliniklerde yapılacak test sonuçlarını, yine anlaşmalı uzman psikolog ve psikiyatrlar eşliğinde değerlendirip, velilerimizle paylaşıyoruz. Bunların neticesinde öğrencimizin yol haritası ortaya çıkıyor. Her bireyin yatkın olduğu bir alan vardır. Kimse mutsuz olacağı mesleği veya hayatı seçmek istemez. İşte biz tam da bu noktadan başlayarak öğrencinin alacağı eğitimi belirliyoruz ve özel derslerimizi bu harita üzerinde şekillendiriyoruz. Bilinçsizce ve popüler
Nejla Kartal
EĞİTİMDE PUZZLE'IN SON PARÇASI STUDY CENTER GÖKTÜRK'TE kültürün dayatmasıyla seçilen yolları analiz ederek hayat ve eğitim koçluğu yapıyoruz. SORU: İşin temeline iniyorsunuz, ya sonrası? Temel ile yüksek öğretim arasındaki hazırlık aşamasında neler var? CEVAP: Halihazırda tüm öğrencilerin eğitim aldıkları birer okulları var. Bunlar herkesin kendi tercihine göre belirlenmiş okullar. Öğrencinin yatkınlığını ölçmek, en başarılı olacağı alanı hedef olarak belirlemek ve bu hedefe en iyi eğitim methoduyla ilerlemek gerekiyor. Danışmanlık işi sadece varılacak hedefi göstermekten ibaret değil, aracı nasıl kullanacağını öğretmekten de geçiyor. Bunun için en iyi eğitimi sağlayacak olan öğretmenlerle ve danışmanlarla çalışıyoruz.
SORU: En iyi eğitimi verecek öğretmenleri nasıl belirliyorsunuz? CEVAP: Öğretmen kadromuzun birkaç ortak özelliği var; - En önemlisi; her biri alanında en az 10 yıl deneyimli. Bilgi ve bilim evrenseldir. Ve dünyanın her yerinde aynı bilgi geçerlidir. Bu nedenle bilgiyi aktarma kabiliyetini geliştirmiş olması önemli. Her okulun eğitim modeli ve sistemi farklı. Bunlara hakim olmak önemli, ancak esas konuya hakim olmak daha da önemli. Bunun için en az 10 yıllık deneyimi şart koşuyoruz. - Yaş grubuna ve hedefine göre atadığımız her öğretmen, ilgi alanında yeterince deneyim kazanmış eğitmenlerden oluşuyor. SAT/ IB/AP sınavlarına hazırlanmak isteyen
bir öğrenci için bu konuda çok iyi bilgi birikimine sahip öğretmenlerimiz var. Aynı zamanda Fransız Bakaloryasına adapte olmuş öğretmenlerimiz de mevcut. Veya Türk Eğitim Sistemini çok iyi öğreten, mantıksal çözüm yöntemini öğrenciye kazandırabilen öğretmenlerimizle de çalışabilirsiniz. Seçim sizin genetik yatkınlığınız ve ailenizin vereceği karara göre değişiyor. - Tüm öğretmenlerimiz konularıyla ilgili temel lisans eğitiminden fazlasını yapmış olmalı. Bu nedenle kadromuzun neredeyse tamamı ‘en az’ yüksek lisans eğitimi almış öğretmenlerden oluşuyor. - Tüm bu kriterleri karşılayabilmek için, öğrencilerimize vermek istediğimiz vizyon gibi öğretmenlerimiz de zamanında bazı zorlukları aşarak marka değeri yüksek üniversitelerden mezun olan gruba mensup. Öğretmenlerimizin çoğunluğunu Boğaziçi Üniversitesi mezunları oluşturuyor. Nejla Hanım Yüksek Kimya Mühendisi, Biyoloji branşında ise Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim üyesi bir arkadaşımız görev yapıyor. Özellikle ‘AP Biology’ alan öğrencilerimiz konuya önde başlıyorlar. SORU: Her şey tamam, peki ne zaman Study Center’ın hizmetlerine başvurmak gerekiyor? CEVAP: Biz “ağaç yaşken eğilir” felsefesine inanıyoruz. Bu nedenle “ne kadar erken, o kadar iyi” diyebilirim. Yine de bir limit belirlemek doğru değil. Ülkemiz standartlarında yüksek eğitim hedefleri en erken ‘genellikle’ çocuğumuz ortaöğretime geçince belirmeye başlıyor. Bu da ortalama 6. sınıf, yani 12 yaş civarına denk geliyor. Bu sadece bir gözlemdir, bilimsel bir kriter asla değildir. İster 6. sınıf olsun, isterse de 12’de olsun, bize her an başvurabilir, profesyonel akademik destek alabilirler. SORU: Son olarak ne söylemek istersiniz? CEVAP: Amacımız bireyin yetenek ve amacına göre bir yol haritası belirlemek, ardından bu rotaya uygun tüm derslerde profesyonel destek vermek. Ortaöğretimde olan öğrencilerimiz için zaten ülkemizdeki sınavlara hazırlık dersleri veriyoruz. Bu nedenle kadromuz hem yurtiçi hem de yurtdışı eğitim sistemine uygun dersler veren öğretmenlerimizden oluşmaktadır.
43
8 5 2 K 2 R 2 Ü 2 3 GÖKT
R
6 KİŞİLİKTİ
Ş Ü N Ö D OKULA
Ü S Ü N E M
BÜYÜK BOY MARGARITA, BÜYÜK BOY PEPPERONI PİZZA
SADECE
59,99
www.papajohns.com.tr 444 75 79
ÇOCUK
Bebeklerde yaşanan UYKU GERİLEMESİ nedir?
Daha önce mışıl mışıl uyuyan bebeğiniz; *gece boyunca sık sık uyanmaya *Ya da aniden akşam uyku vakti geldiğinde çığlıklar atmaya * Veya gündüz uykularında direnmeye mi başladı? Bebeğiniz yalnızca bir gece bunları yaşadı diye lütfen hemen panik olmayın. Yetişkinler olarak bazen bizim de kötü uyuduğumuz geceler olmuyor mu? Eğer birkaç gün boyunca, çocuğunuzun uykularında bozulma gözlemliyorsanız, o zaman uyku gerilemesi akla gelebilir. Uyku regresyonu ( gerilemesi) yaygın ve normaldir. Bütün bebekler böyle dönemlerden geçerler. Uyku gerilemeleri hangi aylarda olur? ¡ 4. ay uyku gerilemesi ¡ 8-10. ay uyku gerilemesi ¡ 1 yaş uyku gerilemesi ¡ 18 ay uyku gerilemesi ¡ 2 yaş uyku gerilemesi Çözüme giden yol, önce sebebi doğru tespit etmekten geçiyor. 1. 1. Adım: : Sebepleri anlamak: ¡ Çocuğunuz bir hastalık geçiriyor ya da ağrı hissediyor olabilir mi? ¡ Gelişimsel bir değişim döneminden mi geçiyor? ¡ Çocuğunuzun hayatındaki bir değişiklik uyku gerilemesine sebep oluyor olabilir mi? 2. Adım: Çocuğunuzun ihtiyacını karşılamak: Hastalık varsa bunu tedavi ettirmek, gün içerisindeki ebeveynlik yaklaşımınızı değiştirmek, ya da mevcut uyku düzeninde değişikliğe gitmek gibi farklı adımları içerebilir. 3. Adım: Yeni sorunların önlenmesi Bebeğinize veya çocuğunuza nasıl yanıt veriyorsunuz? Çocuğunuzun ihtiyacından fazla olarak uyku ile ilgili uzun süre devam edemeyeceğiniz yeni uyku alışkanlıkları yaratıyor musunuz? ( örneğin, sallama, emzirerek uyutma, pusette uyutma gibi) 4.adım: Planı uygulamak: Her zamanki uyku beklentilerinize geri dönmek için bir planınız var mı? Şimdi, uyku gerilemesinin en sık görülen sebeplerine birlikte bir göz atalım. · Hastalıklar , Alerjiler, Egzema · Fiziksel ve gelişimsel değişimler:
Lesli Maya ( dönmeye, oturmaya, sıralamaya, emeklemeye, yürümeye, konuşmaya başlama gibi) · Zihinsel sıçrama dönemleri ve bununla birlikte artan ayrılık kaygısı · Seyahatler · Uyku ihtiyacındaki değişiklikler ( ayına ve yaşına paralel olarak uyku saatlerinde ve düzeninde değişiklik yapmak gerekebilir) · Tuvalet eğitimi · Büyük yatağa geçiş · Ailedeki stres ya da çocuğunuzun hayatında yaşanan değişiklikler ( kreşe başlama, annenin işe dönmesi, bakıcı değişikliği, gibi) · Diş çıkarma – Dişler genelde uyku sorunlarda ilk suçlanan oluyor. Bu konuda da yakında yazacağım. Sebebi tespit edilen uyku gerilemeleri genelde uzun sürmez. Eğer, aylar boyu devam eden bir uyku gerilemesi yaşadığınızı
düşünüyorsanız, bu muhtemelen gerileme döneminde istemeden yarattığınız yeni alışkanlıklarla ilgilidir. Uzun süreli uyku sorunlarına yol açmadan uyku gerileme dönemini atlatmaın anahtarı, hızlı bir şekilde gerilemenin nedenini anlayarak, yeni alışkanlıklar yaratmayacak şekilde normal uyku beklentilerinize ya da uyku kurallarınıza hızlıca geri dönmektir. Her gece, bebeğinizin tepkilerine farklı şekilde yanıt verirseniz, bu hem tutarsızlığa hem de bebeğinizin aklının karışmasına yol açabilir. Bununla beraber de yeni negatif uyku alışkanlıkları gelişebilir. Sevgiler,
TATLI UYKU SIRLARI Telefon: 0537 764 1434 www.tatliuykusirlari.com info@tatliuykusirlari.com tatliuykusirlari
ÇOCUK
Çocuklarda yoga, nefes ve beden farkındalığı Aygül YILDIRIM AKSOY
Y
az tatili çocuklar için sınırsız oyun, ve ders yapılmayan bir dönem olarak ifade ediyor. Yaz sezonunun sonuna geldik. Tatil yapıp tekrar aynı hayatın gerçeklerine ve hızına geri dönüş yapan ebeveynler gibi, çocuklarımızda kendi gerçeklerine doğru geri dönüş yaparak, bazen stresle, bazen yeni ortama girme kaygısı ile bazen kıskançlıkla bazen de öfke duyguları ile başetmeye çalışırlar. Ebeveynlerin hızlı yaşama ayak uydurması sonucunda; anne babalar olarak, mükemmeli ararken, yorgun, sabırsız, kızgın, ve tahammülsüz olma duyguları ile başetmeya çalışıyoruz. Anne babalar gibi çocuklar da sabah kalktıklarından itibaren en sık bizlerden “Haydi,” haydi “ kelimesini duymakta. Ve farkında olmadan ebeveynler gibi çocuklarda” an” da kalmaya, nefes aldıklarını hissetmeye ihtiyaç duyar. Çocuklarda yoga, nefes ve beden farkındalığı; esnekliklerinin güçlenmesini, kordinasyonlarının ve vücut farkındalıklarının gelişmesinin yanında, ruhsal ve zihinsel olarak sakinlik, gevşeme duygularını arttırır. Sakinlik ve gevşeme duyguları çocugun odaklanması ve konsantre süresini uzattığı gibi “an” da olma duygusunu yaşatır. Çocuklar da çalışmalara başlarken ilk olarak kendi nefeslerine odaklanma ile başlarız. Nefesimize odaklanarak, düşüncelerimize bir ara verebiliriz. Nefesimize odaklanmak bizi rahatlatır, hem bizi yoran düşünce ve
dürtülerimizden uzaklaşırız hem de nefesimizle vücudumuzu fiziksel olarak rahatlatırız. Nefes egzersizleri farkındalık çalışmalarının temelini oluştursa da çocuklar için zorlayıcı olabilmekte. Çocuklara nefes almayı oyun ile göstermek onların ilgisi kazanmayı sağlar. Çocuğunuzla beraber yapabileceğiniz küçük bir nefes egzersizi yapalım. Kendiniz ve çocugunuz için küçük birer peluş oyuncak alın. Mat üzerine ya da rahat hissedeceğiniz bir yere yan yana uzanın, peluş oyuncakları karınlarınızın üzerine yerleştirerek beraber sakince acele etmeden, nefes alma ve verme sırasında, oyuncakları bu ritmde nefesle yukarı kaldırıp aşağı indirmelerini isteyin. Amaç zihinde geçen düşüncelere takılmadan sadece nefese odaklanmak. Bu tür minik egzersizlerle çocukların farkındalıklarının gelişmesine, zihinsel ve fiziksel sakinleşmelerine yardımcı olabiliriz. Aynı zamanda çocuklarınızla akşamları ailece güzel farkındalık çalışmaları yaparak onların gün içinde yaşadığı duyguları anlamaları sağlayabilirsiniz. Bizim ailenizde çok faydasını gördüğümüz bu minik çalışma şöyle. Her akşam yatmadan önce birbirimize “bugün seni mutlu eden 3 şeyi söyle” diyerek çalışmayı yapıyoruz. Sırayla bugun mutlu eden 3 şeyi söylüyoruz. Sonraki günlerde değiştirerek soruları arttırabilirsiniz. Çocuklarımızın her soruda ki cevabında duygularını ifade edebilmeleri dileğiyle. Aygül YILDIRIM AKSOY
gokturkcocukyoga aygulyildirim
Cildiniz Değerinizin Göstergesidir Cryoterapi Nedir?
Cryoterapi cildin kısa süreli (yaklaşık 180 saniye) olarak -78C kadar düşük sıcaklığa maruz bırakılmasını sağlayan bir sistemdir. Sivilcere tedavi esnasında daha kısa süreli ve daha az enfeksiyon riski ile tedavi etmede yeni bir yöntemdir ve ayrıca iltihapli sivilcelerde ağrıyı hafifletir.
Cryo terapinin prensipleri
-78C derecede sıvı CO2 yi uygulama alanına püskürtür. - Ciltte hızlı ısı düşüşü - Sivilcedeki sebum salgısını kontrol eder. - Sivilce uygulaması ve cildin yenilenmesi.
Çoklu Cryo Bakım
- Enfeksiyon riski olmayan ve yara izi bırakmayan invazif olmayan bir tedavidir. - Hızlı uygulama zamanından dolayı çok kullanışlıdır. - Tekrar eden tedavilerde sonra bile çok düşün yan etkisi nedeniyle oldukça güvenlidir.
CILT TERAPISI (YÜKSEK FREKANS SLIME LIFTING UYGULAMA SISTEMI) Smile Lifting uygulaması cilt üzerinde herhangi bir deformasyon yapmaz. Ağız içerisindeki kollajen formasyonunu arttırmak için yüksek frekans dalgaları gönderir, bu da sadece kırışıklıkları gidermede değil ayrıca cildin elastikiyetini arttırarak lifting etkisi yaratır. ULTRA DÜŞÜK SOĞUKLUK. CILT PROBLEMLERI IÇIN TEDAVI CIHAZI Çoklu Cryo Bakımı
Frozen C kutanöz sinir reseptörüne büyük bir şok uygulamak amacıyla tedavinin alanının sıcaklığı hızlı bir şekilde soğutmak için -78C’lik bir sıcaklıkta sıvı CO2 püskürten bir cihazdır.
Cihazın Özellikleri - İşlem Zamanı 3 dakika - Cilt Deformasyonu yok. - İyileşme süresi hemen - Etkileri Nemlenme ve kan sirkülasyonu
Cryogenic Cilt Tedavi CihazıCryo terapi
ile soğutulan cilt stresi azaltarak kollajen üretimini arttırır. Böylece cildinizin canlılığı ve ipeksi görünüşünü geri gelir.
A. Kemerlife 21 Çarşı Göktürk/İstanbul T. 0533 063 23 50 - 0212 322 91 85 estemia.com.tr
/ estemia
Estemia'dan bir yenilik daha Sağlıklı yaşam ve fit bir vücut için ücretsiz personel trainer deneme dersi için mutlaka randevu alınız.
Yoksa Amerikan Cilt Bakımı
Yaptırmadınız mı?
DÜNYA'NIN EN İYI CILT BAKIMIYLA TANIŞIN ACISIZ SIYAH NOKTA VE SIVILCELERINDEN KURTULUN. AKNESIZ VE LEKESIZ BIR CILDE KAVUŞUN
SAÄžLIK
ÇALIĹžAN ANNENÄ°N BEBEĞİNÄ° BESLEMESÄ° B ebeÄ&#x;inizi ise baĹ&#x;ladÄąktan sonra da anne sĂźtĂźyle beslemeye devam edebilirsiniz. Bir panikle son ayda sĂźt çekip biriktirme telaĹ&#x;Äąna dĂźĹ&#x;meyin, çßnkĂź bu stres sĂźtĂźn azalmasÄąna ya da bebeÄ&#x;imizin aç kalmasÄąna yol açabilir. SĂźt saÄ&#x;maya ilk aylarda baĹ&#x;layÄąp buzlukta biriktirebilirsiniz ve iĹ&#x;e baĹ&#x;ladÄąÄ&#x;ÄąnÄązda bunlarÄą eski tarihten baĹ&#x;layarak tĂźketebilirsiniz. EÄ&#x;er ek gÄąda dĂśnemine gelmediyseniz ve iĹ&#x;e baĹ&#x;lamanÄąz gerekiyorsa bebeÄ&#x;inizin 24 saatte tĂźketeceÄ&#x;i sĂźt kilo baĹ&#x;Äąna 150200 cc/7 ĂśÄ&#x;Ăźn olarak hesaplanÄąyor.( mama içinde aynÄą hesaplama) EÄ&#x;er 6 ayÄą geçmiĹ&#x; ve ek gÄądaya baĹ&#x;ladÄąysa 24 saatte en az 300-500 cc anne sĂźtĂź içmesi gerekiyor. Anne sĂźtĂźnĂź mutlaka bebeÄ&#x;inizi emzirdikten hemen sonra (ilk 30-40 dk. içinde)çekmelisiniz çßnkĂź kalan sĂźtĂź çekmiĹ&#x; olursunuz panik olmayÄąn çok fazla gelmez ama siz o sĂźtĂź boĹ&#x;alttÄąÄ&#x;ÄąnÄązda gĂśÄ&#x;sĂźnĂźz daha çok uyarÄą alÄąp Ĺ&#x;ut artar. EK GIDAYA GECMEDÄ°YSENÄ°Z Sabah çĹkmadan emzirin ve gĂźn içinde iĹ&#x;ten dĂśnĂźĹ&#x; saatinize gĂśre 3 saatte bir beslendiÄ&#x;ini dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ona gĂśre sĂźt bÄąrakÄąn, akĹ&#x;am ve gece emzirin. EK GIDAYA GECTÄ°YSENÄ°Z Sabah çĹkmadan bebeÄ&#x;inizi emzirin sonra kahvaltÄą, anne sĂźtĂź, sebze çorbasÄą, anne sĂźtĂź, yoÄ&#x;urt o gĂźnĂź genelde akĹ&#x;amĂźstĂź olduÄ&#x;u için dĂśnĂźĹ&#x;te ve gece gene emzirmeye devam edersiniz. Bu durumda 2 ya da en fazla 3 ĂśÄ&#x;Ăźn anne sĂźtĂźne ihtiyacÄąmÄąz oluyor. Ä°Ĺž YERÄ°NDE SĂœT SAÄžMA Ă–ncelikle ise baĹ&#x;lamadan iĹ&#x;verene sĂźt çekmeniz gerektiÄ&#x;ini bildirin ve pompa yapmak için uygun bir ortam hazÄąrlayÄąn. (tuvalette kesinlikle çekmeyin ) YanÄąnÄąza mutlaka pompa, (zaman kazanmak için çiftli pompa tercih ederseniz çok iyi olur )sĂźt saklama kabÄą (en az 3 adet),termal çanta, buz kalÄąbÄą gĂśtĂźrĂźn. BebeÄ&#x;iniz emer gibi mutlaka 3 saatte bir çekmeye çalÄąĹ&#x;Äąn ona gĂśre is yerinde sabah plan yapÄąp iĹ&#x;lerinizi o saatlere gĂśre ayarlayÄąn. (En çok yapÄąlan hata yemek saatini buna ayÄąrmak, yemek yemezseniz sĂźtĂźnĂźz azalÄąr) Pompa yaparken bebeÄ&#x;inizi dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn hatta yanÄąnÄąza kßçßk bir eĹ&#x;yasÄąnÄą alÄąn, en az 10 dakika saÄ&#x;Äąm yapÄąn, çektiÄ&#x;iniz sĂźtleri mutlaka buzdolabÄą kapaÄ&#x;Äąna ayrÄą ayrÄą kap ya da poĹ&#x;etlerde koyup aynÄą ÄąsÄąya gelince birleĹ&#x;tirin. (dondurucu deÄ&#x;il) BaĹ&#x;larda stres, yorgunluk, az yemek ve az sÄąvÄą tĂźketiminden (genelde çok tuvalet ihtiyacÄąna neden oluyor diye iĹ&#x; yerinde annelerimiz çok sÄąvÄą almÄąyor bu hatayÄą yapmayÄąn) sĂźtun miktarÄąnda azalma olur panik yapmayÄąn. ÇektiÄ&#x;iniz sĂźtĂź akĹ&#x;am iĹ&#x; çĹkÄąĹ&#x;Äą termal çantaya buz kalÄąbÄąyla koyup eve getirip
SEVİM KURUÇAY ÇAM
sevimkuruçayçam buzdolabÄą kapaÄ&#x;Äąna koyun. Bu bebeÄ&#x;inizin ertesi gĂźn içeceÄ&#x;i sĂźt olduÄ&#x;u için dolapta kalabilir dondurmayÄąn, benmari yĂśntemiyle iĹ&#x;itip bebekle ilgilenen kiĹ&#x;i verebilir.(eÄ&#x;er ertesi gĂźn çalÄąĹ&#x;mÄąyorsanÄąz eve geldiÄ&#x;inizde buzluÄ&#x;a koyabilirsiniz) Anne SĂźtĂź oda ÄąsÄąsÄąnda 3 saat, buzdolabÄą kapaÄ&#x;Äąnda 3 gĂźn, difrizde 6 ay kalabilir. Buzluktan indirip çÜzdĂźrdĂźÄ&#x;ĂźnĂźz sĂźtĂź 24 saat içinde tĂźketmeniz gerekiyor. EÄ&#x;er anne sĂźtĂźnĂź ÄąsÄąttÄąysanÄąz ve bebeÄ&#x;iniz bitirmediyse 3 saat oda ÄąsÄąsÄąnda (daha serin, gĂźneĹ&#x; gelmeyen bir yerde) bekletip tekrar ÄąsÄątmaya gerek olmadan verebilirsiniz. (Difrizde çÜzdĂźÄ&#x;ĂźnĂźz anne sĂźtĂźnĂźn ĂźstĂźnde bazen sĂźt kesilmiĹ&#x; gibi beyazlÄąklar olabilir bozulmuĹ&#x; diye atmayÄąn çalkalayÄąp, ÄąsÄątÄąnca kaybolur. DOÄžUMDAN SONRA Ä°ĹžE BAĹžLAMAK ÇalÄąĹ&#x;an annelerin doÄ&#x;umdan hemen sonra baĹ&#x;layÄąp ise baĹ&#x;lama tarihinde en Ăźst seviyeye ulaĹ&#x;tÄąÄ&#x;Äą, son haftalarda artÄąk kÄązgÄąnlÄąk, Ăśfke, suçluluk duygusu ile kâbusa dĂśnĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź tekrar ise baĹ&#x;layacak olmasÄą. AslÄąnda baĹ&#x;larda hem bebeÄ&#x;inden ayrÄą kalmak, hem iĹ&#x;, hem evde bebek bakÄąmÄą, uykusuzluk çok yorucu olabilir ama çok kÄąsa sĂźrede bunlarÄąn hepsi dĂźzelir hatta iĹ&#x;i ĂśzlediÄ&#x;inizi tekrar sosyalleĹ&#x;menin size iyi gelmeye baĹ&#x;ladÄąÄ&#x;ÄąnÄą anlarsÄąnÄąz. YÄąllarca okul, kariyer yapma, verilen emekler,
zorunluluk gĂźnĂźmĂźzde birçok annenin doÄ&#x;umdan belli bir sĂźre sonrasÄą ise baĹ&#x;ladÄąÄ&#x;Äą bir gerçek. Tabi ki en Ăśnemlisi bebeÄ&#x;e kimin bakacaÄ&#x;Äą, tabi Bunu Ăśnceden programlamalÄą aile bĂźyĂźÄ&#x;Ăź ya da bakÄącÄą olacaksa hep birlikle zaman geçirilip alÄąĹ&#x;ÄąlmalÄą hatta tarih yaklaĹ&#x;tÄąkça gĂźnĂźn belli setlerinde onlarÄą baĹ&#x; baĹ&#x;a bÄąrakmalÄąsÄąnÄąz. Ă–zellikle 5, 5-6 aylarda artÄąk bebeklerin uzak algÄąsÄą geliĹ&#x;meye baslar ve siz odadan bile çĹktÄąÄ&#x;ÄąnÄązda arkanÄązdan aÄ&#x;lamaya baslar bu annenin duygusal durumunu daha da etkiler, ise dĂśndĂźÄ&#x;Ăźnde hep arkasÄąndan aÄ&#x;layacaÄ&#x;ÄąnÄą dĂźĹ&#x;ĂźnĂźr, aslÄąnda bu bebeÄ&#x;inizin bir ataÄ&#x;Äą ve alÄąĹ&#x;Äąnca geçecek. Tabi bebekler rutin ve alÄąĹ&#x;kanlÄąklarÄą sever. Ă–zellikle ise baĹ&#x;lamadan Ăśnceki haftalarda bu geçiĹ&#x;leri hem sizin hem bebeÄ&#x;iniz için yavaĹ&#x; yavaĹ&#x; yapmaya baĹ&#x;lamalÄą ve bebek bakÄąmÄąyla ilgilenecek kiĹ&#x;iyle beraber olunmalÄądÄąr. Ä°lk 1,2 hafta giyinip bebeÄ&#x;inize hoĹ&#x;ça kal deyip el sallayÄąp baĹ&#x;ka bir odaya geçin, her gĂźn sĂźreyi artÄąrarak hatta giyinik olarak uyanÄąkken yanlarÄąna gelin bu sĂźreçte gĂśrĂźnmemeye çalÄąĹ&#x;Äąn. Kesinlikle gizli saklanmayÄąn baĹ&#x;larda belki arkadaĹ&#x;a gĂśreceksiniz uzun sĂźrmeyecek ve bebeÄ&#x;iniz bu duruma alÄąĹ&#x;acaktÄąr tabi sizde. DiÄ&#x;er 1,2 hafta tekrar aynÄą Ĺ&#x;ekilde giyinip bebekle ilgilenecek kiĹ&#x;inin kucaÄ&#x;Äąnda hoĹ&#x;ça kal deyip el sallayarak (ya da siz nasÄąl yapÄąyorsanÄąz bay bay, ĂśpĂźcĂźk verme) evin dÄąĹ&#x;Äąna gidin sizin gittiÄ&#x;inizi gĂśrsĂźn. Her gĂźn dÄąĹ&#x;arda kaldÄąÄ&#x;ÄąnÄąz saati artÄąrarak tekrar dĂśndĂźÄ&#x;ĂźnĂźzde mutlaka sizin aynÄą Ĺ&#x;ekilde kapÄądan girip geldiÄ&#x;inizi gĂśrsĂźn eÄ&#x;er baĹ&#x;larda aÄ&#x;lÄąyorsa bir sĂźre sonra alÄąĹ&#x;acaktÄąr.(eÄ&#x;er dĂśndĂźÄ&#x;ĂźnĂźzde her seferinde zile basarak ya da kapÄąyÄą tÄąklayÄąp girerseniz her zil çalÄąĹ&#x;ta ya da tÄąkladÄąÄ&#x;Äąnda siz zannedebilir siz az yapÄąlanÄą seçin) EÄ&#x;er dĂśndĂźÄ&#x;ĂźnĂźzde uyuyorsa uyandÄąÄ&#x;Äąnda sizi gĂśrmesin tekrar dÄąĹ&#x;arÄą çĹkÄąp aynÄą Ĺ&#x;ekilde eve girin yani sonuçta gideceÄ&#x;inizi ve tekrar dĂśneceÄ&#x;ini algÄąlayacak sizde evde bÄąrakÄąp gitmeye alÄąĹ&#x;acaksÄąnÄąz. AyrÄąca yapÄąlan araĹ&#x;tÄąrmalarda sanÄąldÄąÄ&#x;Äą gibi annenin ise baĹ&#x;lamasÄą bebek geliĹ&#x;imini olumsuz etkilemediÄ&#x;ini gĂśstermiĹ&#x;tir Ăśnemli olan beraber geçirilen vaktin kaliteli olmasÄą zaten bunlar bebeÄ&#x;in deÄ&#x;il annenin kaygÄąlarÄą.
đ&#x;˜Š
SEVIM KURUÇAY ÇAM BabyHouse Anne Bebek Akademi
GĂśktĂźrk Merkez Mahallesi 1. Ceviz Sokak. No. 7 GĂśktĂźrk/EyĂźpsultan 0535 564 44 37
54
Göktürk Merkez Mah. İstanbul Cad. Gök Ofis Binası Kat:2/3 Göktürk – Eyüpsultan/İstanbul
0212 322 82 31 0532 163 47 57 butterflytouchvty www.butterflytouchspa.com
SAĞLIK
İNFERTİL ÇİFTİ DEĞERLENDİRİRKEN İ nfertilite ( kısırlık ) sık görülen klinik bir problemdir ve çiftlerin %13-15’ini etkilemektedir. Sağlıklı genç çiftler için gebelik elde etme oranı her siklus için ortalama %20 -25’dir. Kümülatif gebelik oranı 6 ay için %60, 1 yıl için %86 ve 2 yıl için ise %92’dir. Bilinen bir üreme patolojisinin olmadığı durumlarda 2 yıl süreyle korunmasız düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebelik oluşmadıysa çiflerin değerlendirme ve tedavisine başlanmalıdır. Değerlendirme, çiftin istekleri, hasta yaşı, infertilite süresi, anamnez ve fizik muayenedeki özel durumlar göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. İnfertil çiftin ilk değerlendirmesinde kadın üreme organlarının her komponenti (serviks, uterus, endometrium, overian fonksiyon, fallop tüpleri) anormallikleri tanımlanmak üzere değerlendirilir. Erkek faktör değerlendirmesi, detaylı anamnez ve fizik muayene sonrasında, 2 kez 15 gün arayla yapılmış semen analizini içermelidir. Son 30 yılda infertilite alanındaki özellikle de yardımcı üreme tekniklerindeki gelişmeler sonucunda gebelik oranları artmaktadır. İlk değerlendirme ideal olarak çiftin beraber ayrıntılı öyküsünün dinlenmesi ve muayene ile başlar. Yaş, adet düzeni, cinsel ilişki durumu, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, önceki gebelikler sorgulanır. Daha sonra temel olarak yapılması gereken tetkikler istenir. Çift detaylı olarak sorgulanır. Evlilik ve infertilite süresi, önceki korunma yöntemleri, cinsel ilişki sıklığı, daha önceki tedaviler, varsa önceki gebelikler sorulmalıdır. Doğuma kadar gitmiş gebelik implantasyon(rahim içine bebeğin tutunması) sorunu olmadığını, rahim kapasitesinin yeterli olduğunu düşündürür. Abortus(düşük) nedeniyle yapılan kürtajlar, postpartum(doğumdan sonra) veya postoperatif(ameliyat sonrası) komplikasyonlar fertilite üzerinde olumsuz etki yapabilmektedir.Tekrarlayan gebelik kayıplarında(peş
56
KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM UZMANI
OP. DR. NURHAN TAKAR peşe 3 ve üzerinde düşük olması) kanda pıhtılaşma bozukluğu, kromozom analizi,histeroskopi gibi daha kapsamlı testlere ihtiyaç duyulmaktadır.Menarş(ilk adet olma) yaşı, adet düzeni not edilir. Dismenore(ağrılı adet görme) ve disparoni(ağrılı cinsel ilişki) endometriosis açısından uyarıcı olabilir. Geçirilmiş operasyonlar, pelvik enfeksiyonlar, geçirilmiş tüberküloz, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, ilaç sigara, alkol kullanımı da not edilir. Tiroid disfonksiyonu, galaktore(göğüslerden süt gelmesi),hirsutizm(aşırı kıllanma) detaylı olarak sorgulanmalıdır. Fizik muayenede hastanın boyu kilosu ölçülüp BMİ hesaplanır. Hirsutizm, oligoanovulasyon ve obezite PCO da sık görülür. Akne(sivilce) varlığı ve alopesi(saç dökülmesi,kellik) hiperandrojenizmin diğer bulgularıdır.Jinekolojik muayenede pelvik ve abdominal hassasiyet,
genital organlarda kitle, vajinal ve servikal sekresyonlar, adneksiyal kitle, cul de sac da nodularite araştırılır. Enfeksiyon açısından servikal kültür serviksin premalign lezyonları açısından pap smear alınır.Over rezervini belirlemek için adetin 2. Yada 3. Günü sabah hormon testleri ve transvajinal ultrason yapılır. Bazal FSH, LH, E2,gerek duyulursa AMH, TSH ve Prolaktin bakılır. Seroloji istenir.Ultrasonda antral folikül sayısı not edilir. Uterus, overler ve adneksler incelenir.Erkek hastanın muayenesi Üroloji polikliniğinde yapılmaktadır. Yapılan tahliller ve tetkikler, anamnez ve fizik muayene sonucunda infertilite ( kısırlık ) nedeni belirlenebilir ise nedeninin çözümüne yönelik tedavi planlanır. Ayrıca yaklaşık % 20 kadar oranla açıklanamayan nedenle kısırlık da görülmektedir. Hastanın yaşı , evlilik süresi de göze alınarak yardımcı üreme tekniklerinden çifte uygun olan yöntem planlanır (İntrauterin inseminasyon , invitro fertilizasyon vb.) Sağlıkla ve sevgiyle kalın ..
Cep: 0505 773 06 12
ŞAFAK HASTANESI
Adres: Eskiedirne Asfaltı Hürriyet Mah. 124/B ve 255. Sk. No:16 Gaziosmanpaşa/İstanbul Telefon:0212 614 56 56
BELDE TIP MERKEZI
Adres: Gaziosmanpaşa Merkez Mah. Eyüp Cad. Gopark Tesisi D Blok No No:3 Gaziosmanpaşa/İstanbul Telefon: 0212 614 67 00
SAĞLIK
PETER PAN ERKEKLER
P
eter Pan hikayesini çocukluğundan hatırlayanlarınız vardır. Hiç büyümeyen, büyümek istemeyen bir masal karakteri. Keşke masalda kalsaydı; 80’ li yıllardan beri aramızda, ve şimdilerde de sinsice “yetişkin” olarak yaşıyor. Etrafına hayatı zorlaştıran sorumluluktan kaçan erkekler... Bir sorun karşısında insanlar temelde iki şekilde davranır; kaçmak ya da savaşmak... Kaçanlar ilk anda riskten kurtulduklarını zanneder ama bu davranış büyük bir kazanç sağlama fırsatlarını da yok eder. Savaşanlar ise ilk etapta yüksek riskle karşılaşır ama sorunu ortadan kaldırma imkanı buldukları için büyük bir kazanç sağlama fırsatı elde ederler. İşte hayat boyu karşılaşacağınız ikilem budur ve tüm elde edecekleriniz yapacağınız bu seçime bağlıdır. Peki ne oluyor da erkekler sorumluluk alarak tam bir yetişkin gibi davranmaktan kaçınıyor. Peter Pan gibi “var olmayan ülke”yi arayarak yani bir anlamda akıllarında ütopyaya kaçarak gerçek hayattan kaçan yetişkinler.. Ailesinden ayrılamayan bu kişiler büyümenin ilk beş adımının yanına tik atmadan atla atlaya yaşıyorlar. Okul bitirmek, evden ayrılmak, para kazanmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak.. Kişisel konfor alanlarının rahatlığı ve lojistik destek sebebiyle erkekler daha çok aileleriyle yaşıyor. Aileler, günlük hayatın sorunları karşısında, çocuklardan daha önce davranıp çözmeye çalışıyor. Böylece çocuğun, hatta gencin ve hatta yetişkinin karşılaşması gereken sorunlar “bir şekilde” çözülmüş oluyor. Sorunun aslı ile asla yüzleşmemiş olan; bu çocuk kalmış yetişkinler “kendi kendine baş etme” sistemleri olmadan büyüyor. Yani bir sorunla yüzleşmek veya baş etmekten aciz hale geliyor. Bir çeşit bakıcı rolü üstlenen ebeveyn aile, yemeği hazır giyecekleri temiz ve ütülü maddi desteğin her an açık banka gibi karşılandığı bir sistemde Harry Potter, Alacakaranlık gibi seriler okuyup, The Simpsons veya South Park gibi çizgi filmler izleyip, Playstation oyunlarıyla çocukluk ritüellerini gerçekleştiriyorlar. YA EVLİLERSE Bazı erkeklerse evli olmalarına rağmen bir ilişkiye kendini adamaktansa özgür olmanın daha iyi olduğunu düşünüyor. Bilgisayar oyunlarını ve erkek erkeğe dışarı çıkmayı eşleriyle ve çocuklarıyla geçirecekleri zamanlara tercih ediyorlar. Sabaha kadar dışarıda olmak ne zaman ailesinin yanında olmaktan daha “cool” geliyor. Sonunda da sorumluluklarından kaçmak için kendi hayallerine, vizyonlarına ve tutkularına o kadar odaklanıyorlar ki zengin, ünlü ve yalnız oluyorlar. ÇEKİLMEYECEK BİRİ OLDUĞUMU BAŞKASINDAN DUYMAYA İHTİYACIM YOK Peter Pan’lar aslen neyin ne olduğunun gayet farkında. 8. Seans sonunda pes eden bir Peter Pan’ımın sözleri: Aslında neyin ne olduğunu biliyorum ama böyle hayat daha
Berrin ÇELİKEL
Psikolog
berrin@berrincelikel.com 0531 552 50 04 @berrin_celikel
güzel. Çekilmez biri olduğumu bir başkasından duymaya ihtiyacım yok ki. İstemeye istemeye de olsa “sana ihtiyacım var” dediğimde sevgililerim de annem de yanımda oluyor. Babam kızsa da affeder, onca yıllık arkadaşlarım kahrımı çeker. Niye biliyor musunuz seviliyorum da ondan.. Fazla şımartılmanın naif körlüğü diyorum ben Peter Pan’a. Bu arada hayat garantileri bu sebeple yüksek, yani “biri” mutlaka koşup kurtar. Ailelerin yetiştirdiği Prens ve Prensesler.. ANNE N’APTIN En bilenen sebebi çok koruyucu ve oğluna bir şey olmasın diye her şeyi kendi yapan annelerdir. Bu erkeklerle ilişki yaşayan kadınlar başlarda onları çok çekici bulur. Çünkü dünyayı umursamayan “cool” bir yapıları vardır. İlişki ilerlediği zaman işler sarpa sarmaya başlar, bu kadınları çok ciddi bir hayal kırıklığı ve pişmanlık beklemektedir. Peter Pan’lar ise çocuksu tepkiler verir. Kayınvalide adayınız da ara sıra durumu izah eden mizah cümleleri kurar ancak işikinin rehavetinde sinyal seslerini duyabilene aşkolsun.. “Benim oğlum çalışmayı sevmez, biz ona her türlü imkanı sağladık” vb. HARİKA Bİ’ FİKRİM VAR İş arama konusunda imkanlar dahilinde Peter Pan’a sunulan işlerin hiç birini beğenmezler. Erkeğin okulu bitmeyebilir sürekli farklı üniversiteler ve yüksek lisanslarla ütopik hedeflerine bağlılık gösterir. Çalışma hayatına girmemek için bahaneler üretir. Girdiği işlerde devam etmeyip evli ve çocuklu olduklarında bile parayı
ailesinden isteyebilmektedir. Evi geçindirme sorumluluğunu başkasından isterler. Bu kişilere sorulduğunda, işlerin sıkıntılı olduğunu ya da etrafındaki insanların onu hiç anlamadığını ya da kafasında çok iyi bir fikir olduğunu söyleyerek bu fikirler çok uç noktalarda olabilmektedir. Narsisistik bir yapıya sahip adeta dünyanın merkezinde onlar varmış gibi hissedebilmektedirler. İsyankar tutumları dikkat çekici düzeydedir. Sorumluluk almayan Peter Pan erkekler, herhangi bir kurala karşı koymaya toplum kurallarını reddetmeye meyillidir. Trafik cezaları, basit suçları vb. Sorumluluk almak istemediklerinden dolayı başkalarına bağımlıdırlar. Onun yerine sorumluluğu alan anne, baba, eş vb. Sosyal ortamlarda neşeli ve eğlenceli bir yapıları olsa dahi kalabalıklar içerisinde yalnızdırlar. Dürtüsel davranma eğilimleri yüksektir, canının istediği gibi hareket etme eğilimindedirler. Peter Pan sendromunun yaş gruplarına göre şu şekilde ele alınabilir: 12-17 yaş arasında: Sorumsuzluk, tedirginlik, yalnızlık. İçinde bulunduğu görevlerden kaçıp yalnız kalır. 18-22 yaş arasında: Bu yaşlarda ise kendini fazla beğenme, narsizm ve şovenist tavırlar ağır basar. 23-25 yaş arasında: Belirsiz ve genel bir doyumsuzluk hali, bu doyumsuzluktan şikayet ederek yardım arayışı içinde olma, mutsuz ve rahatsızlık duygularından dolayı şiddetli bir kriz dönemi görülür 26-30 yaş arasında: Büyümüş bir yetişkin rolü oynar. 31-45 yaş arasında: Evlenen, çocuğu ve işi olan Peter Pan sendromlu kişiler bu yaşlarda her şeyi olmasına rağmen yaşamı sıkıcı bulmakta, hayatı monoton yaşamakta ve ümitsiz bir durum içindedir. 45 yaş üstü: Yaşı ilerleyen erkekler depresif bir duygu durum içinde, ajite davranışlar sergiler. Gençliğini yeniden geri alma düşüncesinde olup; çocuk olmaya çalışma, bulunduğu hayatı sıkıcı bulur ve bu nedenle isyan edip istemediği hayat modundan uzaklaşma çabası içine girer. Terapi süreci ile davranış değişikliği gerçekleşmektedir. Wendy’seniz düşlerden uyanmanız dileğimle.
HAYATINIZ HAYATIMIZ
BEGÜM SAĞLIK KABINI Özel Begüm Sağlık Kabini Göktürk'te evde sağlık hizmeti vermektedir. Acil durumlarda hastalara müdahale ediyor. Özel Begüm Sağlık Kabini, sağlık kabinlerin verdiği enjeksiyon, serum takma, serum çıkarma, pansuman, yanık tedavisi, sonta takma, sonda çıkarma, tırnak çekme, kulak delme, kulak yıkama, kan grubu, gebelik testi, AKS(şeker) ve diğer tahliller vb. hizmetleri sunuyor.
Göktürk Merkez Mah. Belediye Cad. No:3 D.1 Göktürk İstanbul Gsm: 0544 334 25 80 Gsm: 0507 242 24 81 Faks: 0212 322 48 25
LI
ADEM AR
SAĞLIK
DİKKAT EKSİKLİĞİ ve HİPERAKTİF BOZUKLUK (DEHB)
Dikkat eksikliği belirtileri: · Konsantre olamamak · Detaylara dikkat edememek · Unutkanlık · Eşyaları kaybetmek · Düzensiz görünmek · İlgiyi kolayca başka yere yöneltmek · Yönergeleri başından sonuna kadar okuyamamak · Oyunda, derste dikkati toplayamamak.
Tuğba Çevik Klinik Psikolog
Çocuk Gelişimi
Hiperaktivite Belirtileri psikologtugbacevik · Çok konuşmak · Oturamamak · Kurallara uymamak · Sabredememek · Sürekli koşup tırmanmak hareketliliği saygısızlıktan ya da yanlış · Sakin bir şekilde oynayamamak yetiştirilmekten kaynaklanmamaktadır. · Soru bitmeden önce cevap vermek DEHB nörobiyolojik bir hastalıktır · Sürekli bir şeyler yapmak yani beyin yapısındaki bazı · Sırayı bekleyememek değişikliklerden kaynaklanmaktadır. Onları yaramaz olarak damgalamayıp DEHB Tanısı alan kişide gelişimleri için desteklemeliyiz. Bu Yalnızca dikkat eksikliği görülebilir. kişiler okulda, evde, sosyal ortamda çok Yalnızca hiperaktivite görülebilir. zorlanırlar. Başkasının hatta ailenin Ya da ikisi birden görülebilir. yanlış tutumu belirtileri çoğaltabilir Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite bu yüzden dikkatli davranmamız tanısı koyabilmek için yukarıdaki çok önemlidir. Ayrıca her hareketli belirtilerin en az 5 tanesinin her çocuğu hiperaktif olarak etiketlemek gün her ortamda yoğun bir şekilde de yanlıştır. DEHB tanısı alan kişilerde bulunması gerekmektedir. Mesela kişi aynı zamanda başka bozuklukların sadece sınıfta hareketli ise evde sakin görülme riski yüksektir ¡ davranış ise o zaman hiperaktivite söz konusu bozukluğu ¡anksiyete bozukluğu değildir. DEHB tanısı alan çocuklar ¡duygudurum bozukluğu ¡öğrenme çoğumuzun sandığı aksine yaramaz, güçlüğü tembel çocuklar değildir. Onların
60
¡ DEHB TANISI ALAN KİŞİLERE NASIL DAVRANILMALI? · kısa ve net ifadeler kullanmak · görevleri tek tek vermek · ödevlerde yardımcı olmak · yaptıklarını ödüllendirmek · göz teması kurmak · başarılarını kutlamak · ev ortamını ona göre düzenlemek · enerjisini atmasına imkan sağlamak · anlayışlı ve sabırlı olmak
SAĞLIK
Refleksoloji Nedir?
Kökeni uzak doğu’ya uzanan Refleksoloji, vücuttaki gerilimi almak ve nörolojik hastalıklarda destek tedavi sağlamak amacıyla, ayaklardaki belirli noktalara uygulanan bir masaj tekniğidir. Yaklaşık 5 bin yıllık geçmişi olduğu bilinen refreksolojinin
ilk uygulama yeri Çin olarak bildiriliyor. Günümüzde tamamlayıcı tıp kategorisinde yer alan Refleksoloji, bedendeki serbest enerji akışını sağlamak amacıyla kullanılan etkili ve zararsız bir yöntem olarak kabul ediliyor.
Ayak tabanındaki refleks noktalarına, el ve parmak teknikleriyle ya da ahşap bir çubukla basınç yaparak uygulanıyor. Uygulama sırasında kişi rahatça koltuğa uzanıyor ve ayaklarını tabureye koyuyor. Ayağın refleks noktalarına parmak ya da
çubukla basınç uygulanıyor. Kişinin vücudundaki sorunlu bölgeyle ilgili noktaya basınç uygulandığında bir miktar acı hissetmesi doğal karşılanır. Seans boyunca ayaktaki tüm refleks noktaları el hareketleriyle tek tek uyarılıyor.
Nasıl Uygulanır?
Telefon :0532 558 28 07 Göktürk Caddesi 1.Yonca Sokak Capital Courtyard Sitesi Alt Dükkan No:10/B gokturkterapi New thai massage
SAĞLIK
DİŞ ÇEKİMİ SONRASI UYGULANMASI GEREKEN KURALLAR Diş hekimleri olarak, dişlerin önemini çok iyi biliriz ve ağızda kalmaları için gereken ne tedavi varsa uygularız. Ancak kırık ve çok büyük lezyonlu dişleri çekmek zorunda kalabiliriz. Çekimden önce; · Hastadan iyi bir anemnez almalıyız. · Kullanmış olduğu ilaçları ( hipertansiyon, diyabet, kan sulandırıcı) · Kalp hastalıkları · Alerjisi olup olmadığını sormalıyız · Diş çekimi sonrası, hastaların bize genellikle sorduğu soruları cevaplamak isterim.
DİŞ ÇEKİMİ
· Bugün dişim çekildi ne gibi kurallara dikkat etmeliyim? Ağız içindeki yara üzerine konulan steril gazlı bezi, karşı dişleri bastırarak en azından bir saat yerinde tutunuz. Bir süre sonra bu gazlı bez, ağızdaki tükrük ve kan ile iyice ıslanabilir. Yine de bir saatten önce gazlı bezi yerinden oynatmayınız. Çünkü bezin yerinden oynatılması veya değiştirilmesi yeni oluşan kan pıhtısının yerinden oynamamasına neden olur. Böylece yara yeniden kanamaya başlayabilir. · Bir saatin sonunda kanama durmamışsa ne yapmalıyım? Bir saatin sonunda gazlı bezi aldığınızda kanama durmamışsa yara üzerine yeni bir gazlı bez koyun. Ancak böylece karşı dişlerin yumuşak baskısı ile kanama durdurulur. Normalde diş çekimi veya ağzı içi cerrahi müdahalelere takiben ilk 2 saat içinde tükürükte kan görülmesi doğaldır. Bu süre içinde şiddetli kanama olduğunda veya 24 saatten sonra kanamalı tükürük gördüğünüzde hekiminizi arayınız · Ne zaman diş fırçalamalıyım? İlk 24 saat içinde diş çekilen yer haricinde kalan yerler fırçalanabilir. İkinci geceden itibaren tüm bölgeleri yumuşakça fırçalayabilirsiniz. Yara yerini fırçalamanız tekrar kanamaya veya
62
vücudun oluşturduğu savunma şeklinin bozulmasına yol açar. · Cerrahi veya diş çekiminden sonra ağrım olur mu? Genelde ağrı olur. Bundan dolayı size ağrı kesici önerilir. Bazen şiddetli ağrı diş çekiminden 48 ile 72 saat sonra oluşabilir ki genelde ağız kokusu ve kötü tat algılanması ile beraber hissedilir. Eğer ağrı belli bir süre geçmiyorsa pansuman için hekiminize müracat ediniz. Ağız temizliğinin iyi olmaması veya sigara kullanımı bu durumun oluşmasına neden olabilir. Diş çekiminden sonra 5 gün süreyle sigara içmeyiniz. · Yüzümde şiş ya da morarma olursa ne yapacağım? Cerrahi yerindeki şiş beklenebilir bir durumdur. Bu şişle beraber morarma da olabilir. Birkaç gün içerisinde sarıya dönüşür. Çoğu zaman bu kan pıhtısı bir hafta ile 10 gün arasında vücut tarafından emilir ve hiçbir iz kalmaz. Şiş ve morarmayı önlemek için yara yerine en yakın yüz derisine buzlu su torbası ile cerrahi müdahaleyi takiben ilk 48 saat içerisinde kompres yapılabilir. Bu kompresin süresi 10-15 dakikayı geçmemelidir. Ayrıca başınızı yukarı pozisyonda beden ile 30 derece açı yapacak şekilde yatırmalı başınızın altına yastık koymalı ve sırt üstü yatmalısnız. · Beslenmem nasıl olacak? Ağız içi cerrahi ve ya diş çekimi, normal günlük diyetimizi etkilememektedir. Tam tersine vücudun oluşabilecek yan etkilere karşı koyabilmesi ve yaranın çabuk iyileşebilmesi için yeterli kalori ve beslenmeye gerek duyulmaktadır. Sıvı ve yumuşak gıdalar ile beslenmelisiniz. · Dikiş varsa ne yapacağım? Cerrahi müdahale esnasında ağız içindeki yara yerinde birkaç dikiş atılmış olabilir. Bu dikişler bazen vücut tarafından emilebilir cinstendir ve alınması gerekmiyor olabilir. Eğer emilebilir cinstense ve
Diş Hekimi Mıgır Gülezyan Mono Cerrahi Tıp Merkezi
Diş çekimini takiben öneriler
alınması gerekmiyor olabilir. Bu dikişler genelde 7 ile 10 gün içerisinde alınır. Her iki durumda da dikişte dikişin ağızda olduğu sürece, dilinizi o bölgeye götürmemeye ve dikişlerle oynamamaya özen gösteriniz. · İlaç kullanmalı mıyım? Eğer ilaç yazılmışsa, ilacın miktarı, uygulanış şekli, süresi ve zamanını aynı önerilen şekilde olmasına dikkat edin. Cerrahi ve çekim sonrası yara iyileşme süresi hastaya göre değişmektedir ve birkaç gün sürebilir. Ağız hijyenini sağlamanız yaranın iyileşmesini hızlandırır.
· Hekiminizin yanından ayrıldıktan sonra, gaz tamponunu ısırarak yerinde tutunuz. Kanama var ise ikinci tamponu da çekim yerine uygulayabilirsiniz. · Çekimi takiben 4-6 saat kadar sızıntı halinde kanama meydana gelebilir. · Çekimden sonra mümkünse başınız yüksekte olmak kaydıyla yatınız. · Çekimi takiben yaklaşık 2 saat kadar herhangi bir şey yemeyeniz. Sıcak yiyeceklerden kaçınınız. · Alkol ve kanamayı arttırabilecek olan ilaçları kullanmayınız. · Eğer herhangi bir sorun olur ise (ağrı, fazla ve uzun süre kanama) diş hekiminize başvurunuz.
Mail: migirgulezyan@hotmail.com
Göktürk Merkez Mah. Açelya Sok. Hayat Binası 2/A Eyüpsultan / İstanbul Tel: 0212 322 29 09 www.monotipgokturk.com monotipmerkezi monotipgokturk
SAĞLIK
DIŞ ETI HASTALIĞI NEDIR?
D
iş eti hastalıkları, dişi değil dişi çevreleyen dokuları etkileyen bir enfeksiyonel hastalıklardır. Hiç çürüksüz dişler dişler dahi bu hastalık nedeniyle kaybedilebilir. Periodontal hastalıklar bir veya birçok dişi etkileyebilir. Her yaş grubunda (çocuklarda, büyüme çağındaki bireylerde, erişkinlerde ve yaşlılarda) görülebilen toplumdaki en yaygın kronik hastalıklardır. Genelde ağrısız ilerlediği için belirtileri hasta tarafından zor fark edilir ve çoğu zaman hasta hekime gitmekte gecikir. Belirti ve Semptomlar Diş eti hastalıkları genelde ağrısız seyrettiğinden, bazı belirtilere dikkat etmek gerekir: Fırçalama ya da diş ipi temizleme sırasında kanayan diş etleri Şiş, kızarık ya da hassas diş etleri Çekilmiş veya dişten uzaklaşmış diş etleri Geçmeyen ağız kokusu ya da ağızda kötü tat Sallanan (mobil) dişler Dişlerin dizilişinde bir farklılaşma, diş aralarında boşluklar oluşması Diş ve diş etleri etrafında gözle görülebilen cerahat Yemek çiğnerken keskin bir sızı Soğuk veya sıcağa aşırı hassas dişler Nedenleri Yapışkan, renksiz bir tabaka olan ve sürekli olarak dişlerin üzerinde oluşan bakteri plağının içindeki bakteriler diş eti hastalığına neden olabilir. Şayet bakteri plağı temizlenmezse, sertleşebilir ve diş taşına (tartar) dönüşebilir. Bu olduğunda, bakteri plağı diş taşları üzerinde de oluşmaya devam eder. Diş fırçalama ya da diş ipi ile temizlik diş taşlarını temizleyemez. Böyle bir durumda diş hekiminizin profesyonel diş taşı temizliği yapması gerekir. Teşhis Bakteri plağı günlük diş fırçalama ve diş ipi kullanımı işlemleri ile temizlenmezse diş taşına dönüşür. Sert yüzeyli diş taşları üzerinde daha fazla plak oluşması için oldukça elverişlidir. Bakteri plağındaki bakteriler diş etlerinizi ve dişlerinizi enfekte edebilir ve sonuç olarak da diş eti dokusu ve dişleri destekleyen kemik olumsuz etkilenir. Diş hastalığının üç aşaması
önlemek ve ağız vardır: sağlığınızı geliştirmek 1-) Diş eti iltihaplanması için önem taşır. (Gingivitis) - Bu diş eti Tedavi hastalığının en erken Diş hekiminiz evresidir. Diş etlerinin diş tarafından yapılacak eti çizgisi boyunca biriken profesyonel diş bakteri plağı nedeniyle temizliği, birikerek ve iltihaplanması anlamına gelir. sertleşerek diş taşına Diş etlerinde kızarıklık ya dönüşmüş plakları da şişlik olduğunu, ya da diş temizlemenin tek fırçalama ve diş ipi kullanımı yoldur. Düzenli olarak sırasında diş etlerinde kanama diş hekiminizi (6 ayda olduğunu fark edebilirsiniz. bir) ziyaret ederek, Bu erken evrede henüz dişleri erken evredeki diş eti yerinde tutan bağ dokusu ve hastalığı daha ciddi bir kemik etkilenmediğinden, diş duruma dönüşmeden eti hastalığının etkileri geri tedavi edilebilir. döndürülebilir. S. DİLARA PEKER Eğer diş eti hastalığı 2-) Periodontitis -Bu Diş hekimi ileri bir evredeyse, evrede, dişleri yerinde tutan hastalıklı olan destekleyici kemik ve lifler geri periodonal cepleri ve diş etindeki enfeksiyonu döndürülemez biçimde zarar görmüştür. Diş etleri diş eti çizgisi altında bir cep oluşturmaya tedavi etmek için diş taşı temizliği ve kök düzeltmesi işlemi uygulanabilir. Diş başlar; bu da bakteri plağının diş eti çizgisi hekiminiz ultrasonik bir diş taşı temizliği altına nüfuz etmesine ve birikmesine neden aleti kullanarak dişeti çizgisinin üzerinde ve olur. Diş hekiminin uygulayacağı periodontal altında biriken plağı, diş taşlarını ve yiyecek tedavi ve sonrasında da kişisel ağız hijyenine ve bakımına özen ve dikkat gösterilmesi diş eti artıklarını temizler. Diş ve kök yüzeylerini elle temizleyerek pürüzsüz ve hastalıktan dokusuna ve destekleyici kemik ve dokulara tamamen arınmış hale getirir. Periodontal daha fazla zarar gelmesini genellikle önler. cepler 5 mm'den daha derinse ve ayrıca 3-) İlerlemiş Periodontitis -Dişeti hastaya orta veya ileri periodontit tanısı hastalığının ileri evresinde, dişleri destekleyen konulmuşsa, periodontal ceplerin derinliğini lifler ve kemik tahrip olmuştur ve bu da azaltmak ve kaybolan kemik dokusunu dişlerin sallanmasına ya da kaymasına neden yeniden kazandırmak için bazı diş eti olabilir. Bu durum ısırma, yemek yeme ve ameliyatları yapılabilir. konuşma şeklinizi etkileyebilir. Şayet agresif bir periodontal tedavi ile dişler kurtarılamazsa, diş hekiminizin söz konusu dişleri çekmesi gerekebilir. Dişlerin çekilmesi durumunda, diş İLETİŞİM BİLGİLERİ hekiminiz size restoratif bazı çözümler önerir. 02123223309 Önlemek için neler yapılabilir? Doğru fırçalama yaparak ve düzenli diş ipi 05428228107 kullanarak diş etlerinizi diş eti hastalığına karşı Göktürk Merkez Mahallesi Camii koruyabilirsiniz. Bakteri oluşumunu engelleyici Sokak Nef 04 Sitesi Göktürkdiş macunu ve ağız bakım suları kullanarak Eyüpsultan/İstanbul ağzınızda oluşan plak miktarını azaltabilirsiniz. Bakteri plağını temizlemek, diş eti hastalığını
doğal mineralli su
www.buzdagisu.com.tr
/ BuzdagiSu
Göktürk - Kemerburgaz Bayii Sipariş Hatları 0212 322 80 58 0544 741 74 05
SAĞLIK
YAZIN SONU : SONBAHAR
Elif Bilgin Beslenme ve Diyet Danışmanlık Merkezi
Adres: Arma Residance (Okkalar) Yenişehir Mah. Bakü Cad. No:6 Kat :2 Daire:65 Pendik /Kurtköy/Istanbul Iletisim: 0216 482 07 08 Gsm: 0555 329 51 59 www.elifbilgin.com.tr dytelifbilgin@gmail.com
66
gösterelim. Kefir ve probiyotik yoğurtlar bağışıklı sisteminizi güçlendirir ve sindirim sisteminizi hızlandırır.İster ara öğün ister ana öğünlerde mutlaka tüketelim. **Hareketsizlik yaz ayına göre azalacağından posa miktarı yüksek olan besinleri bu mevsim daha fazla tüketelim. Sebzeler ve meyveler hep yanıbaşımızda olsun. **Suyu en az 2,5 -3 litre tüketeşlim. **Birkaç ay sonra pişamn olmamak için egzersiz planı yapalım. Günlük 30 dakikalık yürüyüşler kan yağlarınızın ve ruh halinizdeki depresyon etkilerinin azalmasına yardımcı olur. **Gıdalardan özellikle balık, ceviz ve semizotunda bolca omega 3 bulunuyor. Depresyon ve halsizlikten korunmak için bu besinlere haftada 2 gün balık, hergün ceviz ve tüm salatarda semizotu bol bol yiyelim. Antioksidan sebzelerle hem hastalıklara hem kansere hem de kalp hastalıklarına savaş açalım. **Her mevsim geçişinde olduğu gibi sonbahar geçerken sağlık taramalarımızı yaptırmayı ihmal etmeyelim. **Mutlı iken yenen yemeklerin kilo aldırmadığını unutmayalım.Bizi mutlu hissettiren aktivitelerle doyasıya eğlendğimiz bir sonbahar olsun. Önce ruhumuzu besleyelim.
Dyt.Elif Bilgin Baş
Deniz, kum, güneşi güzel anılarla geride bıraktığımız şu günlerde karşımıza çıkan bahar yorgunluğunu hafif atlatmak için ; değişime ayak uydurmak gerekir. Eylül geldi ise havaların erken kararması, yağmurun kendini daha fazla göstermesi,güneşi daha özleyeceğimiz , trafiğin attığı , işlerimizin yoğun olacağı günler kapımızda. Her mevsimin güzelliği ayrı , hoş geldin sonbahar. Bu mevsimi güzel geçirmek için yapmamız gereken ufak değişikliklere göz atalım . **Kafein alımımızı azaltalım. Kahve , çay, kakao gibi kafein içeren besinleri azaltıp rahatlatıcı bitki çaylarını beslenmenizde artıralım. ** A vitamini içeren yumurta, süt, balık, domates, ıspanak, brokoli kabak gibi sebzeler tüketelim. **E vitamininin zengin kaynakları sert kabuklu kuruyemişler, tahıllar ve kurubaklagillerdir .Fındık, ceviz, badem , kurufasulye ,nohut, mercimek , bulguru daha fazla tüketmeye başlayalım. ***Sigara içen kişilerin bu aylarda sigara içmeyen kişilere göre iki kat daha fazla c vitamini alması gerekir. C vitamini alımımızı her durumda arttıralım. **Kışa geçişin olduğu bu dönem probiyotik besinleri hergün tüketmeye özen
Beslenme ve Diyet Uzmanı dytelifbilgin@gmail.com
Tuncay Kurt 0542 397 68 13
BİZDEN ELEKTRİK ALACAKSINIZ
KURT MÜHENDİSLİK Tuncay KURT tarafından 10 Ocak2019 tarihinde KemerburgazİSTANBUL’da kurulmuştur. KURT MÜHENDİSLİK, yurtiçi elektrik proje ve taahhüt hizmetleri verebilecek özverili ve yeterli bilgi donanımına sahip güçlü bir ekip barındırmaktadır. Her türden sayısız projelerde kazandığı bilgi birikimini düşük maliyet-yüksek kalite prensibiyle kısa zamanda en doğru sonuca ulaşma iddiasını sürdürmektedir. Amaç; birinci derecede müşteri memmuniyeti, yenilikçi, teknolojinin takip edilmesi,ilkelerinden sapmamaktır.
Faaliyet alanlarımız; - Mühendislik Hizmeti - Elektroik Proje - Taahhüt - Trafo Tesis - AG-OG Panoları - Kompanzasyon Panoları - Otomasyon Panoları - Konut Tesisat Arıza Bakım - Fabrika Tesisat Arıza Bakım - Restorasyon - Dekorasyon - Zayıf Akım Sistemleri - Zayıf Akım Panoları - Kamera - Güvenlik - Yangın Sistemleri
tkurtelektrik@gmail.com Mimarsinan Mah. Fatih Cad. No:22/1 Kemerburgaz Eyüpsultan/İstanbul
SEYAHAT
SEMRA KARA
Merhabalar, Yaz aylarında ki üçüncü yazımla birlikteyiz. Yaz olduğu için malum tatil anısı ve mekanları paylaşacağım sizlerle. Hepimiz milyonlarca beach tanıtımı bir o kadar okunmadan geri getirilen şezlongda fotosu çekilmiş kitap, parmak arası terlik ve ojeli tırnaklar gördük. Ha bir de beachlerin olmazsa olmazı salıncaklar. Bu nedenle düşündüm ki artık tatil çok da özel bir şey değil hepimiz için. Bu sebeple sizlere klasik deniz kum ve rakı balık anıları yerine biraz daha özel olduğunu düşündüğüm mekanlarda geçen tatilimden bahsedeyim. Biz yine 2 çocuk (yeğenim Eylül ve arkadaşımın oğlu Deniz) ve iki kadın araba ile yola çıktık. Istikamet Çeşme Alaçatı. Alaçatı, Akdeniz sıcağını sevmeyenlerin ve özellikle rüzgar sörfü sevenlerin gözde tatil adresidir. Suyu serin ve az tuzludur, yılın 330 günü de rüzgarlıdır. Sanırım 8 yıldır bazen sezon önü bazen sonu ama mutlaka her yaz gitmişimdir. Yaşanmışlığı , mimarisi, ponza taşını andıran taş ve cumbalı evleri, hareketli dar sokakları ile beni kendine çeken bir belde. Eskiden daha sakin olmakla birlikte sezonda özellikle akşam saatlerinde sokaklarda hareket etmek nerdeyse imkansız hale geldi. Ama yine de hikayesi olan bu belde taş ahşap birleşimi yaşam alanları ile beni hala mest ediyor Evet iki kadın iki çocuk İstanbul’dan arabamızla yola çıktık. 5 saat gibi bir sürede Çeşme’ye vardık. Aslında hedefimiz spontane bir tatil. Bu sebeple tatilimizin ilk 2 gününü neredeyse hiç planlamadık. Alaçatı merkeze girdik ve arabamızı park ettik. Girdiğimiz ilk sokakta ki tatlı mı tatlı bir butik otele 2 gece konaklamak üzere yerleştik. Burada konakladığımız iki gün boyunca sabah kahvaltımızı otelimizin minik bahçesinde organik ürünlerle yaptık. Aslında müdavimleri iyi bilir, otelde kahvaltı yoksa Alaçatı’da ki tek adres İMREN’dir Ama biz otel kahvaltısından oldukça memnun kaldık. Sonra
68
iki gün boyunca denize girmek için Ilıca Halk plajını tercih ettik. Çünkü çocuklar suyun soğuk olduğu hiç bir plajı sevmedi. Gün içi yemeklerimizi ise Alaçatı sokaklarında ki bir birbirinden keyifli tarzdaki cafelerde yedik. Tabii bu arada gün içi bir kumru yemek ve öğleden sonraları ALAKÖY değişmez adresimiz oldu. Otelimiz clublara çok yakın olduğundan çocukları bırakıp dışarı çıkamasak da otelin ön bahçesinde geceleri 90’ ları dinleyerek kah hüzünlenip kah eller havaya şeklinde Alaçatı’nın mis gibi havası ve müthiş dolunay eşliğinde dans ettik. Tatilimizin üçüncü günü çocuklara doğal ve farklı bir deneyim yaşatmak istedik. Uzun süredir sosyal medyada gözüme çarpan ama fırsat olup da gidemediğim Alaçatı da bulunan ekolojik bir butik otel olan Vadi Alaçatı’ya yerleştik. Bu otel her yönüyle çocukların ilgisini çekecek özelliklere sahip bizim için de farklı bir deneyimdi. Sizlere bu otelden biraz bahsetmek istiyorum. Harcanan enerjinin tamamının güneşten elde edildiği, toplamda 20 adet doğal malzemelerden üretilmiş yuvarlak kapsül şeklinde, içinde banyo ve yatak dışında hiç bir şey olmayan odalardan oluşan bir otel düşünün. Taş Fırında pişen ekmekleri, pizzaları, gezen tavukları, hiç bir kimyasal kullanmadan bahçede yetişen yiyecekleri, sağı solu hep tarla olan bambaşka bir dünya. Bir yanı Lavanta bahçesi gözünüzün gördüğü diğer her yer Üzüm, Zeytin, Darı, Ekinle dolu. Ve çevresinde yürümek istenirse , 4-5 km yürüyüş parkuru var. Işte fotoğraflarda da göreceğiniz üzere alışılmışın dışında mimarisinin yanı sıra
tamamen ekolojik sisteme olan saygısı ile müthiş bir proje. Kurucusu Bülent Özcan Bey gece gündüz çalışarak 5 yılda gerçekleştirmiş bu hayali. Sadece işletmeci konusunda sıkıntılı bulduğumuz otel ,Port Alaçatı, Madeo Beach, Beirut Alaçatı Beach, Sommer Klein, Delikli Koy, Jolly Joker, KafePİ gibi eğlence mekanlarına oldukça yakın. Biz çocuklar sebebiyle gece çıkamadık ama gündüzlerimiz yine oldukça keyifli geçti. Bir günümüzü suyu buzz gibi ama tertemiz olan bakir Delikli Koy’da, diğer gün içini ise hazır buralara kadar gelmişken bir kez daha görelim dediğimiz Germiyan’da geçirdik. Germiyan Alaçatı’ya 15 km uzaklıkta. Bir çoğumuz, köyünde ki tüm evlerin duvarlarını çiçeklerle bezeyen Nuran Erdem’İ ve Germiyan Köyü adını haberlerde duymuşuzdur. Evet işte o çiçekli köy. ☺ Sevgili Nuran hanım köyün sınırlarını, sanatla aşmayı başarmış, köyünü turistik hale getirmiş müthiş tatlı ve muhabbetli bir kadın. Evine misafir olup hikayesini bir kez daha dinleyip Germiyan’dan ayrıldık. Ve son gecemizi de geçirdikten sonra Alaçatı tatilimize son vererek özlediğimiz ailemiz, arkadaşlarımız ve İstanbul’umuz için yola koyulduk. Bu arada bir gece de Cunda ‘da konakladık ama orada ki anıları bir sonraki yazıma saklıyorum.. Alaçatı tatilimizden cebimizde kalanlar; Asla çok sıcak olmayan esintili şahane hava eşliğinde muhteşem keyifli 5 dingin gün, Çocuklardan aldığımız koşulsuz sevgi nedir eğitimi Doğa ile iç içe telefon tablet yerine saatlerce karşılıklı sohbet, kitap okuma vakitleri... Gerilim olmadan plan yapmadan acıkınca ye, uykun geldiğinde uyu, alarmsız uyan konforu.. İçinde asla çocukların olmadığı (nefret ediyorlar fotoğraf olayından ergeniuslar) milyon tane Alaçatı ve Germiyan sokaklarında çekilmiş fotoğraflar. ALAKÖY’ün müthiş kurabiyeleri de diyeceğim de bunlar cebimde değil aklımda kaldı :) Ve son olarak Yolculuk hali değişik bir hal. Farklı karakterlerin yolculukta başına bir sürü olumlu olumsuz şey gelebilir. Asla uyumlu olamayabilir kişiler. Yol almadan bilinmez ya. Ben tabi yine bir ders çıkardım. Niyet birlikte yürümekse yol arkadaşınla, saygı çerçevesinde uyum içinde yan yana pekala yol alınabiliyor. Yeter ki niyet birlikte yol almak olsun. Ben yol halini, yolculukları, bu hayat yolculuğunda seçtiğim ve tarafından seçildiğim yol arkadaşlarımı seviyorum. Yolculuğuma eşlik eden siz okuyucularımı da ayrı seviyorum. Yeni bir yol hali’nde görüşmek üzere…
agsanatatolyesi sehrengiz baskabiryoluvar
69
SEYAHAT
MELİS BÜYÜKERK
RÜYA GIBI
BIR DENEYIM:
KEFALONYA
E
ylül bence Zakintos için en uygun zamanlardan biri! Zakintos’a Atina’dan uçabilirsiniz fakat biz Kefalonya’dan feribotla gittik. Kefalonya’daki feribot Argostoli’den kalkıyor ve feribot sadece sabah 08.00 ile akşam 18.00 arası hareket ediyor. Bilet fiyatları araba için 32 EUR ve kişi başı 9 EUR ama 12 yaşından küçük çocuklar için indirim var. Saat 18.00’da dönmek gerektiği için, eğer akşam Zakintos’ta kalmayacaksanız, orada geçirecek zamanınız kısıtlı oluyor. Zakintos’a ulaştıktan sonra motorlu bir araç kiralamanız şart, hem mesafeler uzun hem de toplu ulaşım az. Ayrıca, zamanı iyi değerlendirmek adına önceden gitmek istediğiniz yerlerin birbirlerine olan uzaklıklarına bakarak planlamanızı tavsiye ederim. Saat 8’de Kefalonya’dan yola çıktıktan yaklaşık bir buçuk saat sonra Zakintos’a ulaştık. Bu arada feribotun üst katında açıkta oturabileceğiniz yerler de bulunuyor (çoğu kişi aşağıda kapalı yerde oturuyor nedense) ve yukarısı çok keyifli. Burada oturduğunuzda püfür püfür rüzgar eşliğinde manzarayı izleyebiliyorsunuz. Zakintos’ta vardığınız ilk yerde tavernalar, kafeler olsa da bence burada zaman harcamaya gerek yok. Feribottan inen bir sürü kişi (muhtemelen yakın diye) burayı tercih ediyor, o yüzden de fazla turistik ve kalabalık. Yine bir limanda bulunan Zante’de Agios Dionysios kilisesi bulunuyor. Burası Zakintos’taki en büyük kilise olmanın yanı sıra, en güzellerinden biri. Zaten limana girdiğinizde, değişik mimarisiyle hemen dikkatinizi çekiyor.
Kiliseden çıktıktan sonra adada arabayla gezerken, Kampi’de “adadaki en güzel manzara” yazan bir yerde durduk, gerçekten de manzara inanılmazdı! Sonrasında yanındaki restoranı fark ettik, sanırım burada meşhur bir yermiş: Michalis Taverna. Burada yediğimiz kalamar ve patates kızartması çok güzeldi. Aslında pek aç olmadığımız için sadece bunları atıştırdık, fakat yan masalardan gördüğüm kadarıyla diğer yemekler de güzeldi. Sonrasında “Greek coffee” (yani iki-üç bardak Türk kahvesi) içip yolumuza devam ettik. Ama manzara muazzamdı, dolayısıyla burada oturmak da fazlasıyla keyifliydi. Hiçbir şey olmasa bir kahve içmeye gelin derim. İnternette Zakintos yazınca ilk çıkan yer olan Navagio plajına da gittik tabi ki. Burada karaya oturan geminin ardından Navagio “Shipwreck” Beach adını vermişler. Öncelikle belirtmeliyim ki gerçekten resimlerde görüldüğü gibi mükemmel bir yer. Arabayla tırmandıktan sonra bu plaja yukarıdan bakmak için tam uçurumun kenarında küçük bir nokta bulunuyor, orada insanlar sıraya girip teker teker fotoğraf çekiyorlar. Biz bu sırayı önümüzde bir-iki kişi olduğu bekledik, ama sizin beklemenize kesinlikle gerek yok. Çünkü hemen yan tarafta (ilk başta çok heyecanlanmıştık fotoğraf çekeceğimiz için o yüzden biz sonradan fark ettik) demir kapılı bir giriş var, oradan geçtiğinizde tam o tekne enkazının karşı tarafını görebiliyorsunuz. Bu arada bahsettiğim yer uçurum, yani yükseklik korkunuz varsa gitmeyin. Buranın sonuna kadar engebeli yoldan yürürseniz gerçekten müthiş bir
MELİS BÜYÜKERK
manzarayla karşılaşıyorsunuz. Uçurumun sonuna doğru Denis Arvanitakis anıtı bulunuyor. Ansızın hayatını kaybeden Denis için ailesi bu anıtı yaptırmış. Orada biraz durup manzarayı seyrettiğinizde gerçekten de çok etkileniyorsunuz, en azından biz çok etkilendik, bu nedenle de burada çok vakit geçirdik. Yine de, öğle saatlerinde gitmemeye çalışın çünkü tam güneşin altında yürüyor olacaksınız. Plajı da görmek isterseniz, aşağıdaki küçük tekneler ile gidebilirsiniz. Buraya karadan ulaşım bulunmadığı için bu tekneler ile plaja gidebiliyorsunuz. Teknelerin kalktığı yerin adı Porto Vrami olarak geçiyor. Buradan tur tekneleri kiralayıp plaja gidiyorsunuz ancak sonraki ekip geleceği için plajda sadece belirli bir süre için kalabiliyorsunuz. Plaja vardığınızda güneşlenebilir, denize girebilir ve teknenin içini keşfedebilirsiniz. Fakat plaj o kadar kalabalık oluyor ki hiçbirinin keyfini tam anlamıyla çıkaramıyorsunuz. Dünyanın her yerinden insan Zakintos’a burayı görmek için geliyor. O yüzden burayı da görmek isterseniz erken saatlerde gitmenizi tavsiye ederim. Teknenin içini görmek çok değişik bir his olsa da ben yukarıdaki uçurumun orada yürümekten ve burayı yukarıdan seyretmekten çok daha fazla keyif aldım. Genel olarak ada o kadar güzel ki herhangi bir bölgesinde şansa bulabileceğiniz yerlerin sınırı yok. Biz Elaties’te yolun aşağısına doğru indik ve karşılaştığımız manzara çok güzeldi. Bu ada biraz turistik olduğu için denize girebileceğiniz boş bir yer bulmak pek
kolay değil. Bulduğumuz bu yer, bir plaj olmasa da denize girebileceğiniz türden. Denizi inanılmaz, ama tabi kayaların arasından zar zor denize girmeye çalışmak herkesin isteyeceği bir şey değil. Dediğim gibi, tamamen şansa bulduk burayı zaten. Bilinen plajların yanı sıra, adada bu tarz bir sürü güzel yer keşfedebilirsiniz. Burası da Kefalonya gibi yeşil, denizi inanılmaz mavi ama berrak olan bir ada. Yolları aynı şekilde virajlı, toprak ve uçurum, bu yüzden yine mesafeler normalde olacağından daha uzun sürüyor, dolayısıyla ‘arabayla dolaşırken’ dediğimde, bir yerden başka bir yere gitmeye çalışırken gibi düşünebilirsiniz. Bir yere gitmeye karar verip, uzak olduğunu fark ettikten sonra başka bir yere gittiğimiz çok oldu. Biz Zakintos’a sadece günübirlik gelebildik, dolayısıyla akşam altıda dönmemiz gerekti. Böyle olunca da görmek istediğimiz birçok yeri göremedik. Ben aslında ata binilen ve en çok da caretta carettaların olduğu plajları merak ediyordum. Bizim gibi kararsız kalmamak adına ya burada bir-iki gün kalabilir ya da planlarınızı önceden, özellikle mesafeleri dikkate alarak yapabilirsiniz. Feribotla Kefalonya’ya dönerken de müthiş manzaralar yakaladık, dönüş tam gün batımına denk geldiği için güneşin batışını feribottan izleme imkanımız oldu. Gökyüzünün renkleri gerçekten görülmeye değer… Tabi her iki adada da güneşin batışını izleyecek birçok yer var ama bunun keyfi de bir başkaydı.
www.smileandtravel.net smileandtravell
RÖPORTAJ
Ö Z E L RÖPORT
AJ
Hakan Kanburoğ lu
ÖYKÜ GÜRMAN
Heyecanlı, sürükleyici ve etkileyici. ATV’nin sevilen dizisi Sen Anlat Karadeniz’deki Asiye karakteriyle dikkat çeken Öykü Gürman ile Göktürk Dergisi'ne özel röportaj yaptık. Oyunculuk performansıyla büyük beğeni toplayan Gürman, en büyük tutkusu olan müzik ile de ilgilenmeye devam ediyor. Yeni albüm müjdesi veren Öykü Gürman, ‘’Sahnede olmak benim için ibadet etmek gibi güçlü bir bağ’’ diyor.
GÜNDEM OLSUN GİBİ KAYGILARIM YOK
74
◊ Sen Anlat Karadeniz yeni sezonuyla karşımızda. Set fotoğrafların çok güzel yorumlar alıyor. Set için şehirden kırsala geçiyorsun. Set ortamı nasıl? Hava değişimi etkiliyor mu? - Set ortamı gayet keyifli. Biz kocaman bir aileyiz. İşini severek yapan, aşkla yapan herkese sonsuz saygı duyuyorum. Karadeniz’in havasına alışmak gerçekten belli bir zaman alıyor, çünkü çok değişken yağmur yağarken bir anda güneş açabiliyor. Sonra bir rüzgar çıkıyor… Aslında Karadeniz’in ruhu da aynı havası gibi; çok sürprizli. Yeni sezonda çok heyecanlı, sürükleyici ve etkileyici. Sadece kışın dış çekimler biraz zorlayıcı oluyor, soğuk ve uzun saatler. Fakat insan yaptığı işi sevince aslında hiçbir şey o kadar da zor gelmiyor diyebilirim. ◊ İstanbul doğumlusunuz, 2014’te Urfalıyam Ezelden dizisinde yer aldınız şimdi ise bir Karadeniz dizisinde yer alıyorsunuz. Bu kadar yöreyi nasıl canlandırabiliyorsunuz? - Buna kesinlikle inanmak, samimiyet ve çalışmak olarak cevap verebilirim. Her şehrin kendine has bir dokusu var önce bu ruhun bu dokunun müziğini benimsiyorum, müzisyen olduğum için şarkı söylediğim için şive yapmak veya o karaktere bürünmek o yörenin o şehrin ritmini yakalamak, insanlarla bir arada olmak, halkın içinde olmak o ruhla birlikte daha kolay oluyor. ◊ Sosyal medya paylaşımlarında doğallığınız dikkat çekiyor. Paylaşımlarım gündem olsun gibi kaygılarınız oluyor mu? Bu samimiyet nasıl gerçekleşiyor? - İnsanın önce kendi kalbine bakması gerektiğine inanıyorum çünkü insan kendi özüne bakarsa ve kendini ne kadar keşfederse güzel ve hakiki olan şeylerin sadece insanın kendi kalbinde olduğunu düşünüyorum. Bu sebeple doğal olan şey özdeki enerji açığa çıkan bu aslında. Her zaman söylediğim bir şey var ‘Göz nasıl bakarsa öyle görüyor.’’ Gündem olsun gibi kaygılarım yok, ben zaten belli bir duruşu olan biriyim. Nasıl hissedersem onu yaşıyorum ama sosyal medyada aktif olmak gerektiğine inanıyorum. Elbette hayranlarımla olan iletişimim çok gerçek, tamamen organik çünkü onları çok seviyorum. ◊ Asiye karakteriyle uyuştuğunuz yanlar nelerdir? - Asiye de duygularını açıklıkla çekinmeden anında yansıtabilen birisidir. Deli dolu, coşkulu, dürüst, merhametli, vicdanlı, inançlı, sevgi dolu, heyecanlı, sadık ve iyi niyetli… ◊ Asiye’yi yeni sezonda neler bekliyor? - Beklenmedik şeyler olabilir, sürpriz olsun.
75
RÖPORTAJ
GÜNÜMÜZDE İYİ ŞARKI BULMAK ÇOK ZOR
76
◊ Evlerinin Önü Boyalı şarkısıyla müzik piyasasında büyük yankı uyandırdınız. O zaman insanları yormayan bir müzikle belki de bir ilki başardınız. Neden müzik piyasasına bu şarkıdan sonra daha sıkı sarılmadınız? - Aslında sarıldım ama o kadar da iyi bir şarkı veya türkü bulamadım diyebilirim. (Gülüyor) Çünkü çok iyi bir şey yaptıktan sonra diğer yaptıklarınız ne kadar iyi olursa olsun o “en yüksekte” duran kabul görüyor. Diğer şarkılar binanın üzerine koyduğunuz tuğlalar gibi kalıyor. Hep o türkü üzerinden kıyasla hareket etmeyi doğru bulmuyorum, insan değişiyor, gelişiyor, yaşanmışlığı oluyor. Tecrübeleri ve yenilik arayışı devam ediyor ve bu devam ederse ancak insan gelişme gösterebilir. ◊ Bu zamana kadar içinize en çok sinen şarkı neydi? - Seni Ben Unutmak İstemedim ki, Yalan Gözlerin, Adı Yok Hala. ◊ O zaman ki müzik piyasasıyla şimdi ki müzik piyasasını kıyaslar mısınız? - Şimdi her şey biraz daha hızlı, o zaman orta tempodaydı diyebilirim. Zaman geçtikçe daha da hızlandı yani bu demek oluyor ki şarkılar daha çabuk tüketiliyor. ◊ Berk Flamenko müzik yaparak hayatına devam etme kararı aldı. Siz önümüzdeki günlerde nasıl tarz müzikler yapacaksınız? Kıpır kıpır bir pop şarkısı duyar mıyız sizden? - Berk çok evrensel bir insandır, dünya insanıdır. Müzik konusunda da felsefe tarih edebiyat konusunda da çok araştırmacı ve bilgilidir. Zaten üreten insan bu donanıma sahip olmak durumunda ama popüler kültür çok farklı. İnsanlara ulaşmak için başka bir hızda başka bir çaba gerekiyor sistem bunu aşılıyor sanki. Sadece kendi istediğinizi yapamıyorsunuz İnsanlara ulaşmak için dengeyi bulmak gerektiğine inanıyorum eğer söyleyecek sözünüz varsa anlatacak bir öykünüz varsa orta noktayı bulmanız lazım. Dengeyi bulmak lazım... ◊ Günümüzde müzik piyasasının zorlukları nelerdir? - Günümüzde iyi şarkı bulmak gerçekten çok zor. Üretim şart. Artık herkesin bir kanalı var ve herkes zaten ulaştırmak istediği şarkıyı, sahip olduğu yeteneği kendi aracılığıyla kamuya açık hale getirebiliyor. Önceden klip çekmek, iyi bir şarkı bulmak, bunu aranje ettirmek daha ciddi bir maliyetti. Şimdi de müzik yapmak lüks aslında. Fakat şarkı iyiyse ortalama bir klip ile de tanıtabiliyorsunuz. Önceden illa klip çekmek gerekmiyordu ama Dünyada da Türkiye’de de bu böyle. Herkes şarkısını mutlaka bir kliple tanıtmak durumunda kalıyor. Müzik kulağa hitap eden bir şey ama yaşadığımız dönem müziğin göze de hitap etmesi gerektiğini öğretiyor bizlere. Sosyal medyanın müziğe olan etkisi, gençlerin artması, iyi bir şey fakat ‘’Tabii bu kadar çok sirkülasyon olunca gerçek olan, iyi olan acaba hak ettiği yerde durabiliyor mu? Ya da hak ettiği geri dönüşü alabiliyor mu? Yoksa bu kadar çokluk içinde kaybolup gidiyor mu?’’ sorularını sormak lazım.
‘’YILDIZ TİLBE’DEN 2 ŞARKI ALDIM, RAP YAPMAK İSTERİM’’
◊ Rap müzik neden bu kadar atağa geçti? - Popüler müzik her zaman olacaktır ama rap müzik duyguların doğrudan açığa çıkması gibidir. Rap müzik dolambaçsızdır, bu da bir özgürlük alanı sağlamaktadır. Yeni nesil daha sabırsız ve çok hızlı, teknolojinin içinde doğdukları için bu hıza bu döneme en iyi ayak uyduran tür sanırım rap müzik. Çünkü özgür, farklı, yeni ve yenilikçi olmak istiyorlar, farkı olan fakrı yaratır. ◊ Rap yapar mısınız? Beğendiğiniz rapçiler kimler? - Evet, elbette çok isterim. Ceza ve Sansar Salvo. ◊ İleride flamenko müzik popüler olursa bu müzikal birlikteliği bitirdiğiniz için pişman olur musunuz? - Dünyada Flamenko zaten popüler bir müzik fakat Türkçe sözlü Flamenko yapmak zordur. Dinleyicinin de bu anlamda emek vermesi, yeniye açık olması gerekiyor. Bu bir kültürdür. ◊ Albüm hazırlığındaymışsınız, nasıl bir albüm bizleri bekliyor? - Albümüm için şu anda 6 tane şarkım hazır. Set dışında boş kalan zamanlarımda kayıt yapmam gerekiyor, acele etmeden, içime sindirerek yapmaya çalıştığım bir
albüm sürecindeyim. İki tane şarkı Karadeniz şarkısı olacak, Yıldız Tilbe’den 2 tane şarkı aldım, yetenekli birinin bana ulaştırdığı iki şarkının da peşindeyim. Sesime çok yakışacağını düşünüyorum. ◊ Çok klasik bir sorudur fakat stabil olmayıp sürekli farklılık yaratan bir isimsin, idolünü çok merak ediyorum. - İdol olarak değil ama hayranlık duyduğum isimler var. Bu isimlerden bazıları: Barış Manço, Kayahan, Erkin Koray, Müzeyyen Senar, Neşet Ertaş ve Müslüm Gürses. ◊ Sizin hayatınızda Yıldız Tilbe’nin yeri nedir? Üretkenliğine, samimiyetine, sesine, insanlığına, zekasına, kalbine, ruhuna tüm samimiyetimle inandığım çok değerli biridir. Seviyorum kendisini. ‘’SAHNEDE OLMAK BENİM İÇİN İBADET ETMEK GİBİ GÜÇLÜ BİR BAĞ’’ ◊ Şarkıcılık mı oyunculuk mu? Her iki sektörde var olmanız size ne katıyor? - İkisini birbirinden ayıramam çünkü ikisi de kendimi özgürce ifade etmemi sağlayan sanat dalları. Ne mutlu bana ikisini de icra edebiliyorum, çok şanslıyım. İlk defa Urfalıyam Ezelden dizisinde oyunculuk tecrübem olmasına rağmen şarkıcı olduğum
için başrol oyuncularının şarkı söyleyerek diziye ve oyunculuğa katkı sağlayabildiğini gösterdim. Belki de bu anlamda dizi piyasasında şarkı söyleyerek oyunculuk yapan ilk kişiyim. Sonra bir baktım herkes oynadığı dizide şarkı söylemeye başladı. 2014 yılından sonra bu daha da arttı. ◊ Sahnede nasıl bir Öykü Gürman var? - Sahnede olmak ibadet etmek gibi çok güçlü bir bağ ve inanç benim için. Sahnede her kelimenin anlamını vererek her şarkıda bir öykü anlatmaya çalışırım. Dolayısıyla sahnede zaman zaman dramatik, zaman zaman eğlenceli, coşkulu ve hiperaktifimdir ama bu sevgiyi o anları yaşadığım için her zaman şanslı ve mutlu hisseden bir Öyküyüm. ◊ Önümüzde Açıkhava konseriniz var, izleyiciyi neler bekliyor? - Adı üstünde Karadeniz gecesi, Karadeniz’in havası gibi değişken, insanı içten, cana yakın, enerji dolu, harika bir repertuvar ve akşam olacak. Kemençe şovu olacak, bunun dışında zaten sevenlerimle bir araya gelip hep birazdan şarkılar söylemek onların en çok beklediği an. O yüzden bir araya gelmek şimdiden çok heyecan verici ve etkileyici.
77
RÖPORTAJ
78
‘’ÇOCUK YAPMAYI ÇOK İSTERİM’’ ◊ Güzel bir birlikteliğiniz var. Tabii sosyal medyadan gördüğümüz kadarıyla. Fatih İçmeli ile ilişkiniz nasıl gidiyor? Aşkınızı ‘Gerçek sevginin ne olduğunu seninle öğrendim’’ cümlesiyle itiraf ettiniz. Gerçek sevgi nedir Öykü? - Gerçek sevgi insanın vicdanıdır içinde Allah korkusu olan biri sevdiği insanı üzemez ve beraber yol yürüdüğünüz kişi sizi kaldırabilecekse, taşıyabilecekse her ne olursa olsun iyi günde de kötü günde de aynı kararlılıkla ve dürüstlükle, bahanelere sığınmadan, menfaatsiz ve iyi niyetle yanınızda adam gibi durabilecekse bu sevgi gerçektir. Sizin mutluluğunuzdan mutluluk duyacak kadar sizi öncelik sırasına koyarak kendi kalbine ortak edebilen kişinin sevgisi gerçek sevgidir. ◊ Birçok meslektaşın evlenip çocuk yaptı, siz böyle bir şey düşünüyor musunuz? Çocuk yapma hayalin var mı? - Elbette çok isterim ama nasip kısmet. Önemli olan her şeyin “ Hayırlısı”nı dilemek ve istemektir. ‘’DİZİMİZ KADINLARIN SESİ OLDU’’ ◊ Günümüzde kadına şiddet olayları gittikçe artıyor. Dizi sektörü kadına şiddet olaylarıyla ilgili nasıl bir farkındalık yaratabilir? - Artık tüm kadınlar sesini çıkarabiliyor, kapalı kapılar ardında veya toplum içinde yaşadıkları şiddetle tek başlarına mücadele etmek durumunda kalmıyorlar. Dizimiz adeta onların sesi oldu. Umut oldu. ◊ Dizilerde kadına şiddet sahnelerinin yer alması çok eleştiriliyor. Bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz? - Gerçek hayatta dizide olan şeylerden çok daha fazlasını ve kötüsünü yaşayanlar var. ◊ Günümüzde birçok evlilik bitiyor. Sizce evliliklerin bitme sebebi nedir? - Şiddet ve sadakatsizliktir. Herkesin evlilikten ve ilişkiden beklediği şey başkadır. Karakterler başka, kültürler başka, eğitim durumu, ekonomik durum, gibi sebepler evliliği etkiliyor. Bunun bir formülü yok, ama sevginin çabuk tüketildiğini düşünüyorum. Sevginin ve bu bilişim çağında sosyal medya dünyasında herkes biraz daha tahammülsüz olmaya başladı. Bencil olmaya başladık. Bencillik de beraberinde ilişkiye, karşındaki kişiye emek vermediğiniz anlamına geliyor. Kimse sabretmiyor, birbirine karşı saygı duymuyor. Ahlak kavramlarının içi boşaldı. Egoizm ve menfaat üzerine kurulan ilişkiler gözlemlediğim kadarıyla belli bir zaman sonra zaten geçimsizlikle son buluyor. Burada sevgiden söz edemeyiz bile. En önemli şey saygıdır, karşındakine saygı duymuyorsan sevemezsin. Kendine güvenmiyorsan karşındakine de güvenemezsin. Hayatta bazı şeyler çok nettir. Karakterli, omurgalı olmak lazım. Nihayetinde herkes seçtiğini yaşar ve yaşantı sizi doğru yola götüren bir tecrübe, bir sınavdır. ◊ Orman yangınlarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz, toplum olarak ne yapmalıyız? - Bildiğim kadarıyla, orman yangınlarının nedenleri arasında ihmal/kaza birinci sırada geliyor. Türkiye’deki yangınların yüzde 90’ından fazlasının insan kaynaklı sebeplerle meydana geldiği söyleniyor. Dolayısıyla yangınlarda mücadelede en önemli nokta yangın öncesinde alınacak tedbirler, yeterli teknolojik ekipman desteği, eğitimli personel, bilinçli vatandaş. Öte yandan yangından sonra imara açılma tartışmaları da hep gündemde. Orman alanları hiçbir bahane ve gerekçe gösterilerek imara açılmamalı. ◊ Güzelliğinizi ve fit kalmayı neye borçlusunuz? Estetik var mı? Teşekkür ederim, estetik yok. Cilt bakımına, beslenmeye ve spor yapmaya çok önem veriyorum. Fırsat buldukça boş günlerimde pilates yapıyorum. Cilt bakımına gidiyorum, beslenme ve uyku düzenli olduğu zaman fit kalabiliyorsunuz. Olmazsa olmazım su.
8282
DOĞAYLA İÇ İÇE KAHVALTI
Mithatpaşa Mahallesi, Selanik Bulvarı No:141 Kemerburgaz - Eyüpsultan / İstanbul
0535 518 94 24
PIZZERIA
Belediye Caddesi Silverhouse NO:25H Göktürk
grandrizzeria
Paket Servis 322 12 20
RCafe ICH E S S & Dining
Göktürk 0212 522 99 99 0531 546 09 79
richessistanbul
GURME GÜNDEM
DOMATES VE BIBER SALÇASI
S
ıcak yaz günleri geride kalmak üzere. Tatiller, seyahatler, bayramlar bitti. Sonbahar zamanı. Mutfakta kış hazırlıkları zamanı. Sebze ve meyveler hâlâ bol ve ucuzken doğru saklama teknikleri ile kışında faydalanabiliriz. Ben her zaman tüm gıdaları mevsiminde tüketip doğanın takvimine uymaktan yanayım. Ancak dondurmak, konserve yapmak, kurutmak, turşu kurmak gibi iyi yöntemlerle sakladığımız gıdalar zamanının dışında da besleyiciliğini koruyor. Bu yazımda çok yaygın olarak kullanılan konserve yapımından bahsetmek istiyorum. Konserve kışlıklarda en tercih edilen meyve domates. Hemen hemen tüm yemeklerin hazırlığında bolca domates veya salça kullanıyoruz. Bu nedenle hazırlıkların ilk aşaması genellikle domates konservesi hazırlıkları ile başlar. Evde konserve hazırlığı hem kolay hem de dikkat edilmesi gereken kurallar gerektirir. Tekniğe uygun, doğru çalışmak çok önemlidir. İyi bir domates konservesi için öncelikle en taze ve iyi ürün seçmekle başlar. Çanakkale domatesi ile daha koyu renkli, sivri domates ile daha az sıvı içerdiği için daha yoğun bir sonuç elde edebilirsiniz. Ben genelde ikisinin karışımını kullanırım. Birkaç kilo kapya biberde ekleyerek hem daha lezzetli hem de daha kırmızı konserveler elde edebilirsiniz.
88
Yaklaşık 10 adet 1lt.'lik konserve için gereken malzeme: ◊ 15 Kg. Çanakkale domatesi. ◊ 5 Kg Sivri domates. (Roma domatesi) ◊ 3 kg. Kapya biber ◊ 2 Yemek kaşığı deniz tuzu Yapılışı: Tüm domatesleri ve biberleri güzelce yıkayın. Geniş bir tencereye su koyarak kaynatın. Domateslerin arkasını artı şeklinde bıçakla hafifçe çizip tencereye koyun. 2 dakika sonra domatesleri kaynayan sudan alıp kolayca kabuklarını soyun. ( kabukları ile yapmak isterseniz bu aşamayı atlayın. Ancak ben yapmanızı tavsiye ederim. kabuktaki muhtemel ziraat ilaçlarından kurtulmak için iyi bir yöntem.) Kabukları soyulmuş domatesleri dörde
bölüp çekirdeklerini ve ortadaki beyaz kısımları çıkartıp süzgece alın. Suyu süzülecek kaynama süresi kısalacaktır. Ayrıca sarı suyu süzülünce konserve ekşi olmayacaktır. Domatesleri fazla doldurmadan parçalayıcıya alıp incecik kıyın. Arada bir tutam çekirdekleri çıkartılıp doğranmış kapya biber ekleyin. Geniş ve tabanı kalın bir tencereye aktarıp kaynatın. Tüm tencere kaynamaya başladıktan sonra arada dibinden itibaren karıştırarak koyulaşana dek pişirin. İstediğiniz yoğunluğa gelince tuzu ekleyip 2 dakika daha kaynatın. Kaynama işlemi sırasında ikinci bir tencereye su koyup kaynatın. İyice yıkadığınız kavanozlar ve kapaklarınızı sırayla kaynatın. Konserve tenceresinin altını kapatın. Kaynayan tencereden dikkatlice bir kavanoz alıp içini bir maşa yardımıyla
GURME
Sevinç
YILMAZ
KÖŞE YAZARI kağıt peçete ile kurulayın. Kavanozu bir tabağa koyun. Büyük bir saplı fincan ile sosu kavanozun boğumuna dek doldurun. ağız kısmını peçete ile temizleyin. Yine kaynamış kapağı alıp kurulayın. Bir kuru bez ile kavanozu tutarak kapağı sağa iki kez sonra sola bir kez çevirerek tık sesini duyun. İyice sıkın. Tüm kavanozları böyle doldurun. Doldurduğunuz sıcak kavanozları soğuk zemine koymayın. ( Kapakları aşağıya gelecek şekilde de koymayın.) Tüm doldurma işlemi bitince derin ve kalın tabanlı bir tencereye su koyarak kaynatın. Kavanozları cam tabanı üzerinde tencereye yerleştirin. Su seviyesi kavanozların yarısını geçecek şekilde olmalı. Tencerenin kapağı kapalı şekilde partiler haline 10'ar dakika kaynatıp cam tabanları üzerinde bir sofra bezinin üzerine alın. Üzerini örterek yavaş yavaş soğumasını bekleyin. Bir kaç gün gözleyerek sızma, köpürme kontrolü yapın. Kavanozlar soğuduktan sonra vakum oluşacaktır. Serin ve ışık almayacak şekilde saklayın. Aslında tüm konservelerde gıda güvenliği açısından bu işlem sıralaması ile hareket edilmesi gerekir. Son kaynatma aşaması genelde yapılmıyor. Ancak kavanozdaki organizma üretimi sadece kabarma ve sızma ile sınırlı değildir. Oksijensiz ortamda da mikroorganizma üreyebilir. son kaynatma işlemi ile tam emniyet sağlanır. Konserve kış için çok lezzetli bir alternatif olmakla birlikte ciddi bir iştir.
sevinjoy sevinjoy sevinjoy
89
GURME
GAYANE YILDIZBAKAN KİMDİR? 1981, Ermenistan Erivan doğumluyum. Üniversiteyi bitirinceye kadar orada yaşadım. Aslen tıp doktoruyum, ülkemde kadın doğum konusunda uzmanlık eğitimimi tamamladım ama görevime başlamadan Türkiye’ye yerleştik. Üniversitede okurken anneannem ile birlikte yaşıyordum. Kendisi kilisede şifacı olan bir bayandı. Ondan çok şey öğrendim. O yıllarda bitkilerle şifa çalışmalarıma başladım. Türkiye’ye yerleştikten sonra birkaç yıl Amerikan Hastanesinde jinekoloji
bölümünde hemşire olarak çalıştım, daha sonra 2006 yılında evlendim. Eşim de Herbalist’ti, doğal ürünler ile ilgilendiği bir mesleği vardı. Beraber çalışmaya başladık. Yıllardır doğal ürünler üzerinde birçok araştırmalar yaptım. Özel teknikler ile güzel formüller buldum, birçok ürün geliştirdim. 5 yıldır Göktürk Çamlık Caddesi’nde Eylül Baharat adındaki işletmemde hem tüm baharat çeşitlerini, kuruyemiş, organik bitkileri, özel karışımları ve kendi yaptığım ürünlerimi satıyorum.
Birçok baharat çeşidini ve şifalı bitkileri bulabileceğiniz tek adres
5 YILDIR GÖKTÜRK’TE! Şifalı Bitkilerin Önemi
Modern tıbbın hayatımıza girmesiyle birlikte ilaç isimlerini şifalı bitki isimlerinden daha iyi bilir olduk. Oysa eski zamanlarda biri bir hastalığa yakalandığında otlardan anlayanlar soluğu dağların, tepelerin yamaçlarında alır, o hastalığa iyi gelecek otları toplardı. Son dönemde doğal tedavi yöntemlerinin yeniden gündeme gelmesiyle birlikte dikkatimizi çeken otlar, kullandığımız ilaçların da hammaddeleri olan çok etkili bitkilerdir. Bitki çayları ve tentürleri etkili ve zararsız ilaçlardır. Ama önemli hastalıklarda ancak bir uzmanın uyguladığı tedaviye eşlik edebilir veya onu destekleyebilir. Şifalı bitkiler konusunda araştırmalarımızı yıllardır sürdürüyor hastalıklara özel kürler
hazırlıyoruz. Bu kürlerin iyi geldiği hastalıkları örnek vermek gerekirse astım, bronşit, KOAH, zatürre, zehirli tiroit ve guatr, kısırlık, hemoroid, romatizmal hastalıklar ve eklem ağrıları, kanser çeşitleri, mantar, egzama gibi cilt hastalıkları, leke gidericiler ve daha birçoğu. Yıllardır hazırladığımız bu kürlerden faydalanarak hastalıklarını iyileştiren yüzlerce insan var. Neden siz de onlardan biri olmayasınız? Göktürk Mah. Çamlık Cad. No: 18/C Eyüpsultan/İstanbul hasimazer@gmail.com eylulbaharat_gokturk 0535 597 59 83 0532 346 85 25
MENNUN KALAN MÜŞTERİLERİMİZ Remziye Buber
Eylül baharat size ne kadar teşekkür etsem azdır. Eklem ağrılarım o kadar çoktu ki şuan çok iyiyim iyi ki sizi tanımışım ben sağlama kavuştum çok teşekkürler.
Özlem Armağan
Gaye’cim hazırlamış olduğun bitki karışımı benim yıllardır korkularımdan dolayı yaşamış olduğum tıkanıklıklara ve iç huzursuzluğuna şifa oldu. Gerçekten beynime format atan bu mucize karışımın için sana teşekkür ederim. Senin gibi donanımlı ve şifacı birini tanıdığım için çok mutluyum.
Akif Çelik
Gaye hanım merhabalar ben Kemer’den gelmiştim Akif Çelik 2 ay önce babama bir ilaç yaptırmıştım. Akciğer kanseri, ikinci evre doktor kontrole gittiğimizde ciğerlerin yavaş yavaş temizlendiği ve kan değerlerini yükseldi ve durumumuzun iyiye gittiğini söyledi. Öncelikle teşekkür ediyorum ürünleri tekrar almak istiyorum. Müsaitseniz ürünlerimizi tekrar hazırlayabilir misiniz ikinci seti almak istiyorum.
EYLÜL BAHARAT BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR
GÖKTÜRK’TEN SONRA 2. ŞUBESI ILE REŞITPAŞA’DA SIZLERLE...
Reşitpaşa Mah. Tuncay Artum Cad. No: 16 Sarıyer / İstanbul
92
mezemeze
GĂśktĂźrk 0212 522 99 99 0531 546 09 79
TARIH
DÜNDEN BUGÜNE
dndnbgnistanbul dundenbuguneistanbul Dundenbuguneistanbul
İSTANBUL G
eçen sayımızda Sultanahmet tarihini ele alırken İstanbul’un yani Byzantion'un körler ülkesinin karşısına kurulduğundan bahsetmiştik. Byzantion'un kurulmasından yaklaşık 17 sene önce gelen ilk Trak kafilesi neden boğazı aşıp bu topraklara yerleşmişlerdi ? Trak'ların ilk kafilelerinin buraya yerleşmesinin ardında kuzey rüzgarlarının bu bölgelerde fazlaca etkili olmaması ve Kurbağalı Derenin aynı Haliç'te olduğu gibi bir sığınak liman olmasında yatmaktadır. Zira bu bölgenin Roma, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde mesire ve sayfiye yeri olması bu iddiayı güçlendirmektedir. Aslında bu bölge belkide İstanbul'un en eski yerleşim bölgesidir. Fikirtepe'de yapılan kazılarda M.Ö 4000 – 3000 yıllarına ait yerleşim izlerine rastlanmıştır. Finike'lilerin M.Ö. 1000 yıllarında günümüzdeki isimleriyle Haydarpaşa ve Moda arasında Halkedon isimli bir koloni kurmuşlar. Bu koloniye Trak'ların M.Ö. 680’lerde gelmesiyle gelişmiş Gebze’ye kadar bir alanı kontrol eden bir merkez haline gelmiştir. Zamanla Byzantion'un güçlenmesiyle ona tabi bir bölge haline gelmiştir. Bu dönemle birlikte şehrin öneminde bir gerileme oldu. Bu gerileme ile birlikte nüfusta azalma ve fiziksel küçülme meydana geldi. Halkedon'un gerilemesinde bilinçli bir tahribatta söz konusudur. İmparator Valens 368’de Halkedon'un surlarının taşlarıyla Valens (Bozdoğan) Su Kemeri’ni yaptırır. Theodosios zamanında Halkedon'un tapınakları Konstantinapolis'teki kamu inşaatlarına malzeme olur. (Kanuni zamanında yine buradaki taşlar Edirnekapı ve Üsküdar’daki Mihrimah Sultan ve Süleymaniye camilerinde kullanılır.) Halkedon’un önemi 451'lerde tekrar artar. Artık bir piskoposluk merkezidir. Aynı yıl IV. Evrensel konsil burada toplanır. Halkedon Konsili'nin en önemli sonucu kilisenin Doğu ve Batı olarak ikiye ayrılmasıdır. Yani Hristiyan inancındaki Ortodoks’luk ve Katolik'lik şeklinde ayrılmasının ilk adımları Kadıköy'de atılır. Türk’lerin Anadolu'ya gelişi ile birlikte 1080'lerde Selçuklu’lar burayı ele geçirirler. 135253‘den itibaren Osmanlı’ların denetimine geçti. 960'lı yıllarda Arap istilası ile kurulan ve 1350'lerde gelişen İstanbul'un en eski ve en büyüjk Müslüman mezarlığı olan Karacaahmet bu bölgededir. (Yine İstanbul'un en büyük doğum hastanesi Zeynep Kamil ile yan yana olması da ayrı bir ironidir.) İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet Halkedon'u Nasrettin Hoca'nın kızının torunu olan ilk İstanbul Kadısı (belediye reisi) Celalzade Hızır Bey'e verir. Buna istinaden yerleşmenin adı Kadı'nın Köyü yani Kadıköy olarak değiştiği söylenir. Roma döneminde olduğu gibi Osmanlı dönemindede bu bölge mesire ve sayfiye özelliğini
KADIKÖY
YILMAZ TAŞ
ACIBADEM 1960, AKASYA AVM'NİN OLDUĞU YER
KADIKÖY, ALTIYOL KUŞDİLİ CADDESİ 1935-36
kaybetmemiştir. Kuşdili, Çamlıca, Acıbadem, Koşuyolu, Haydarpaşa, Fenerbahçe, Uzunçayır gibi bölgeler çayır ve mesire alanlarının yanısıra saray ve ordu atları için otlak, binicilik oyunları ve süvarilerin eğitim alanları olmuşlardır. Aynı zamanda yine bu bölgenin iç kısımları İstanbul'un meyve, sebze ve süt ürünlerinin önemli bir bölümünü karşılamıştır. Günümüz Kadıköy'ünün başlangıcı 19.yy'ın ikinci yarısı ile başlar. 1840'larda başlayan vapur seferleri ile Kadıköy ve çevresi yaz kış oturulan sürekli yerleşmeler haline gelmiştir. 1871-73 yılları arasında inşa edilen Haydarpaşa Garı ile gelişimi dahada hızlanmıştır. Sosyal açıdan Gayrimüslim ve Levanten’ler ile Müslüman burjuvazinin etkisi ile İstanbul’un ilk modern kentsel çevresi kurulmuştur. 1928'de elektrik, 1929 da tramvay hattının yapılması yine bu dönemlerde Kuşdili deresinin kıyısındaki Yoğurtçu Parkı’nın tanzimi, İskele Meydanı’nda tarihi belediye binasının yapılmasıyla yeni bir çehreye kavuşmuştur. Ozamana kadar Üsküdar Sancağı’na bağlı olan Kadıköy 23 Mart 1930'da ilçe olur. 1930'larla birlikte plaj, Cumhuriyet’in özgür ortamı içerisinde kısa sürede deniz hamamlarının yerini alır. Kadıköy sahillerinde Moda, Fenerbahçe, Caddebostan, Suadiye gibi sevilen plajlar ortaya çıkar. Kadıköy neredeyse İstanbul'un Anadolu Yakası’nı tanımlayan bir ilçe haline gelmiştir. İlçenin sembolü Boğa Heykeli ise Paris’li Heykeltraş Isidore Bonhevr tarafından 1864’de yapılmış ve Almanlar tarafından 1917’de güç sembolü olarak Enver Paşa’ya hediye edilmiştir. Heykel önce Beylerbeyi Sarayı sonra Hilton Oteli bahçesi derken 1969'da Kadıköy Belediyesi bahçesine konur. Son olarak 1987'de bugünkü yeri olan Altıyol'a yerleştirilir. İşin ilginç yanı Halkedon'lularda güce büyük önem verirler ve bu gücü boğa ile tasvir ederler. Bu bölgede bulunan ve Halkedon'da basıldığı düşünülen paralarda boğa simgesinin kullanıldığı görülmüştür. Tesadüfmü bilinmez ama Boğa Heykeli dönmüş dolaşmış ve tam yerine oturmuştur. Kadıköy deyince Fenerbahçe’yi de es geçmeden olmaz. Özellikle mütareke dönemi Fenerbahçe logosunu bir şeref madalyası gibi ulusun göğsüne takar. İşgal kuvvetlerine karşı Fenerbahçe 50 maçın 41’ini kazanır 7 maç berabere biter ve sadece 2 mağlubiyet alır. 29 Haziran 1923 günü sahaya çıkan Fenerbahçe takımı Kuva-i Milliye ruhu oluşturmuş maçı 2-1 kazanarak halen dünyanın en büyük kupası olan General Harrington Kupası'nı kazanarak müzesine götürmüştür. Fenerbahçe bununlada kalmamış kulüp binasından Anadolu’ya gizli silah sevkiyatı yaparak Kurtuluş Savaşının İstanbul’dan en büyük destekçilerinden olmuştur. Savaş sonrası Atatürk İstanbul’a geldiğinde ilk fırsatta Fenerbahçe Kulübünü ziyaret ederek şeref defterini imzalamıştır. 1950 sonrası Kadıköy ve çevresinin konakları, köşkleri ve sahil sarayları apartmanlaşmaya başlar. 1965 Kat Mülkiyeti Kanunu ile az sayıda kalan konaklar ve bahçeli evlerde apartmanlaşarak bugünkü halini alır. 1973'de Bogaziçi Köprüsü'nün yapılmasıyla kalabalıklaşan ilçenin sahilleri 1980'li yıllarla beraber doldurulmaya başlandı. Plajlar betonlaşarak sahil yürüme yolları haline getirildi. Günümüzde sadece Anadolu Yakası'nın değil Avrupa Yakası'ndan da gelenlerin gezip eğlenebildiği sosyal hayatı en hareketli ilçelerdendir. Sağlıcakla kalın
1960'LARDAN 2016'YA SÖĞÜTLÜÇEŞME
1970'LERDEN 2016'YA KADIKÖY
1903'DEN 2016'YA H.PAŞA MEKTEB-İ TIBBİYE-İ ŞAHANE
1900'LERDEN 2016'YA KADIKÖY
1960'DAN 2016'YA KADIKÖY
FENERBAHÇE STADI, 19 MAYIS 1930
GÜNDEM
96
ZE
Y
urtdışında okumak bir çok öğrencinin hayalidir. Çünkü yurt dışında okumak; yeni insanlarla tanışma, farklı kültürleri tanıma, anlama, değişik yerleri görme,gezme, özgüveninizi artırma ve olaylara geniş açıdan bakabilme fırsatı verir. Bu kadar fazla artısı bulunan bir eğitim imkanı almak isteyen öğrencilerimizin kendi vatanlarına döndüğünde yaşadıkları problemlere değinmek istiyorum. İnanın kamuoyunda bilinenden daha fazla bir mağduriyet var, gerek basın gerekse devlet kurumlarımız bu problemin çözümünde somut adımlar atmasa da ülkemizde yaklaşık 35.000 öğrenci bu problemden muzdarip olarak büyük sıkıntılar çekmektedir. Ülkemizin 90’lı yılların sonundan itibaren yaşamaya başladığı beyin göçünün en büyük sebeplerinin başında da denklik sorunu gelmektedir. Hatta bu problem sosyal hayatta olduğu gibi aile ve kişilerin psikolojik durumları da derinden etkilemektedir . Türkiye’den yurtdışına göç edenlerin sayısı her geçen yıl daha da artmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilere göre, 2017 yılında Türkiye’den 253,640 kişi yurtdışına göç etti. Yurtdışında yaşamayı tercih eden Türk vatandaşlarının önemli bir bölümünü 20-34 yaş arasında iyi eğitimli kişiler oluşturuyor. Benzer şekilde, 2017 yılında Türkiye’de akademisyen sayısında bir düşüş oldu. Yurtdışına göçen akademisyen sayısında görülmemiş bir artış yaşanıyor. Türkiye, beyin göçü ile çok vasıflı insan kaynağını kaybediyor. Bu oturup düşünmemiz gereken bir sayı ! Sevgili arkadaşlar denklik sorununun yarattığı sadece birkaç konuya değindiğimizde bile problemin ne kadar derin olduğunu anlayabiliyoruz.
M CAN
YURTDIŞI EĞİTİM VE DENKLİK SORUNU
AVUKAT Gi
canhukukdanismanlik avgizemcan avgizemcan E- mail : av.gizemcan@gmail.com Gsm : 05054878391 Yeni Mecidiyeköy Yolu Cad. Yüksel Apt. No:16 K:5 D:12 Mecidiyeköy/İST. Suriyeli mülteci konusuna hiç girmiyorum bile orası çok farklı bir yazının konusu olabilecek uzun bir konu ama şunu söylemeden geçmek çok büyük haksızlık olacaktır ki; mültecilerin denkliklerinin verilebilmesi kendi vatandaşlarımıza göre daha pratik olduğu ne yazık ki ortadadır. Oryantasyon , staj ve diğer örgün eğitim uygulamaları ile bu sorun kesin çözüme kavuşacaktır. Sayın Yetkililer; Bu öğrenciler sizden haklarını istiyor hem de uluslararası antlaşmalar dayanağı olan haklarını.. Ayrıca sevgili arkadaşlar şunu sakın aklınızdan çıkarmayın eğitim ve öğretim hakkı evrenseldir. Bu sizin hakkınızdır bu yanlış uygulanan sisteme karşı haklarınızı kesinlikle arayınız ve sakın ümidinizi kesmeyiniz. Sorunlara daha detaylı eğildiğimizde karşımıza bu sefer Sts, fark dersi ve süreden red gibi durumlar
çıkmaktadır. Hali hazırda benim kendi müvekkilim olan bir çok idari dava dosyamız mevcuttur. Bu dosyalarımızdan daha net ve yakinen öğrendiğimiz tecrübe ve uzmanlık ; sıkıntıların en başında kurumların keyfi uygulamaları , uluslar arası antlaşmaları ve evrensel değerleri hiçe saymaları gelmektedir. En son yapılan yönetmelik değişikliği ile YÖK kendine karşı bir koruma sağlamayı amaçlamaktadır fakat yayınladığı yönetmelikler kanun ve uluslararası antlaşmalara aykırı olamaz olmamalıdır. Size özellikle bahsetmek istediğim bir durum söz konusu kendi meslektaş adaylarımın yaşadığı (hukuk mezunu öğrencilerin) Sts sınavı uygulaması günümüz şartlarında o kadar vahim bir durum almıştır ki seviye tespit sınavı (Sts) adı altında yapılan bir uygulama ile bir öğrenciyi almadığı iddia edilen dersten sınava tabi tutmak hayatın normal akışına aykırı ve abesle iştigaldir, ayrıca Avukatlık Kanunu ortada dururken.. Aynı zamanda uluslararası antlaşmalar ve ülkeler arası eğitim iş birliği antlaşmaları açık bir şekilde uluslar arası eğitimi desteklemekte ve mağduriyetleri gidermek için yapılmış ve hazırlanmış sözleşmeler olduğu aşikardir. YÖK 2010,2016 ve 2017 yılında çıkardığı yönetmeliklerle denklik sorunun çözmek ve problemleri daha hızlı bir şekilde çözüm getirmek yerine problemi büyüterek kendine karşı bir savunma mekanizması kurmaya çalışmıştır. Devlet mekanizmasının içinde bulunan tüm yetkili kurum ve kişilere bu mağduriyeti ve haklılığınızı her platform da anlatınız. Hakkınızın sadece çıkarılan bir yönetmelikle elinizden alınmasına kesinlikle izin vermeyiniz. William Pitt in söylediği gibi;’‘Yasal düzenin bittiği yerde, keyfi düzen başlar. ‘‘ Sizlere bu yazımızda bir çok emsal karar, içtihat ve kanunlardan bahsedebilirdik. Akademik bir zeminde bu durumu özetleyebilirdik ama size asıl anlatmak istediğim ve önem vermeniz gerekenin ; haklı bir şekilde bir çok sıkıntı ve zorluk içinde aldığınız diplomalarınız ve onca yıl en değerli olan vaktinizin karşılığını istemenizdir. Bu sizin hakkınız, bu sizin, ailelerimizin,ekonomimizin ve ülkemizin geleceği. Bu hepimizin sorunudur. Sonuç olarak muzdarip herkesin önce süresi içerisin de yargı yolunu sonuna kadar kullanması gerekmektedir. Bu konuda bütün arkadaşlarımın uzman bir destek almasını ve bir avukata danışmasını tavsiye ediyorum. Sevgilerle.
RÖPORTAJ
CANSU CANAN ÖZGEN
Röportajımızın uzun versiyonunu internet adresimizden okuyabilirsiniz.
Türkiye’nin en güzel ve en başarılı sunucularından Cansu Canan Özgen, gündüz kuşağının yeni ismi olarak artık tv8’de hafta içi her sabah ekranlarımızda. Kısaca yeni programından, yoğunluğundan ve hayata bakışından konuştuğumuz röportajımız sizlerle.
◊ Hafta içi tv8 ekranlarında ‘8’de Bugün’ programı ile canlı yayında sizi severek izliyoruz. Peki Cansu Canan, güne nasıl başlıyor? Bu yorucu tempoda enerjinizi yüksek tutan motivasyon kaynaklarınız neler? - İşine aşık biriyim dolayısıyla çalıştığım dönemler bütün hayatımı iç tempoma göre ayarlayıp ona göre düzenliyorum. Yayın sabah 8 de ancak yayın öncesi hazırlık benim için çok mühim. Her sabah 4 : 30 da kalkıyorum. Sporcu disiplini şart bana göre, saat 10 da uyumam gerekiyor, uykumu alıp zihnimi toparlamam için yayın sonrasında mutlaka 5 gün spor yapmaya çalışıyorum, haftada 3 gün crossfit 2 gün de pilates. Spor sonrası eve gelip 1 saat power nap yapıyorum, sonra da kendime
98
Röportaj Işılay Ünlü Fotoğraf: Ali Akpınar
ayırdığım zaman başlıyor. Bu tempoya öğlen uykusu olmazsa olmazım, motivasyon kaynağım ise mutluluk ve huzur. Düzenli, dingin, sakin bir hayat ,sevdiğim işi yapıyor olmak beni en çok motive eden şey. Aynı zamanda şu an içerisinde yer almaktan büyük keyif aldığım, mutluluk duyduğum bir yerdeyim, tv8 ailesindeyim,en güzel motivasyonlarim bunlar. ◊ Öteki Gündem, A Haber derken gelen teklifler arasından gündüz kuşağını seçme nedeniniz neydi? Tekrardan gece kuşağında olmayı düşünüyor musunuz? - Gündüz kuşağı bana hep çok renkli geldi. Kendimi orada da görmek, bu deneyimi yaşamak istiyorum. Tabii uzun bir maraton. Kalıcı olmak gibi bir derdim var dolayısıyla ne kadar çok alanda kendime farklı şeyleri yapabildiğimi ispatlarsam o ölçüde mutlu oluyorum. Tekrar gece kuşağı da olabilir ama gündüz kuşağından kopmak asla istemem. Sen beni bilirsin, çok ciddi konularda bile kahkaha atabilen hayatı surekli pozitif yönleriyle gören biriyim. Ekranda da hiç bir zaman röle girmedim, gece ku-
şağında da gündüz kuşağında da aslında sosyal yaşantımdaki Cansunun gündüz kuşağında kendini çok daha rahat ifade edebildiğine ve edebileceğine inanıyorum. ◊ Hayatınızda önemli bir karar alırken kalbinizi mi mantığınızı mı dinlersiniz? Kontrolü elinizde tutmayı sever misiniz? - Ben 2 siyle de hareket eden biriyim. Birbirlerini desteklemeleri lazım, sonuçta biz bir ekibiz! Bazen 2 si çok derin ve büyük zıtlıklar yaşayabiliyorlar işte o zaman mantığım devreye giriyor. Kendini iyi tanıyan biri olduğuma inaniyorum. Kısa vadede kalbim istiyor diye uzun vadede mantığımın bana zararı olacağını söylediği şeylere hiç girişmedim. Sanırım mantığımın onaylamadığı konularda kalbime söz geçirebiliyorum. ◊ 4) Bir Terazi burcu kadını olarak güzelliğinize, sağlığınıza çok dikkat ediyorsunuz. Özel olarak yaptığınız bakımlarınız, diyetleriniz var mı? - Ben hayatımda hiç diyet yapmadım, çok spor yapardım ta ki bu seneye kadar. Bu sene ufak bir metabolik rahatsızlık geçiriyorum, daha yeni öğrendim ona bağlı biraz kilo aldığım için
diyet uyguluyorum ama genelde yeme içme alışkanlıkları konusunda kendimi kısıtlayan biri değilim. Zaten ideal kilonuzda olduğunuzda sporla dengeleniyor herşey. Ben de tam bir spor ve serotonin bağımlısıyım. Tam terazi burcuyum bence, tüm özelliklerini taşıyorum. Sadeliğe, şıklığa önem veriyorum ama bunun için illa saatlerimi güzellik işleriyle geçirmem. Cildime önem veriyorum, ayda bir mutlaka bakım yaptırırım, yayın yaptığım için haftada 5 gün her ne kadar yayın makyajini minimumda tutsam da cildimiz yoruluyor, ben de yayın dışında neredeyse hiç makyaj yapmıyorum, cildimin nefes almasını seviyorum. Onun dışında çok özel kürlerim yok. Gerçekten iç huzurunu yakalamış ve bu enerjisini etrafına yansıtabilen bir kadınların dünyanin en güzel kadınları olduğuna inaniyorum. Dolayısıyla tüm bunların dışında kendi kişisel tekamülüm üzerinde çalışmak, mutlu olmak, iyi insanlarla vakit geçirmek, kendimde ve çevremde sadece iyi enerjiler barındırmak sağlığım için ve kendim için en dikkat ettiğim şeyler.
ETKİNLİK
Sait Halim Paşa Yalısında Yoga
Işılay ÜNLÜ ile
Yaşama Dair islyunlu
unluisilay@gmail.com
3. Uluslararası Adana Lezzet Festivali 4-5-6 Ekim tarihleri arasında ‘Büyük Akdeniz Şöleni’ teması ile düzenlenecek. Festival geçen sene ünlülerin, influencerların ve Türkiye’nin dört bir yanından insanların yoğun ilgisi ile tamamlanmıştı. Merkez Park’ta kurulacak dev festival merkezinde, Adana’nın sahip olduğu geleneksel ve yöresel mutfak kültürü uluslararası boyutta ziyaretçiler ile olacak. Lezzet markalarının standları yanında etkinlikler, Michelin yıldızlı uluslararası şeflerin gastro showları, söyleşiler ve mutfak atölyeleri gerçekleştirilecek.
Boğaz’ın en güzel tarihi yapılarından Sait Halim Paşa Yalısı’nın rıhtımında 14 Eylül’de yoga dersleri her seviyeden yoga sevenleri ağırlayacak. Deneyimli yoga eğitmeni Şebnem Akbulut Özen ile yoga dersleri sabah
09.30-10.45 saatleri arasında gerçekleşecek ve yoga matları organizasyon tarafından sağlanacaktır. Güneşli yaz günleri bitmeden, böyle keyifli bir İstanbul aktivitesini kaçırmamak lazım.
GEZİ
Carl Cox Zorlu’da KONSER
TİYATRO
Esaretin Bedeli Stephen King’in ölümsüz eseri, sinema tarihinin gelmiş geçmiş en iyi filmlerinden, “ESARETİN BEDELİ” (The Shawshank Redemption) Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu tarafından 16 Eylül ve 02 Ekim’de Zorlu Center’da sahneleniyor. Yönetmenliğini Şakir Gürzumar’ın yaptığı oyunun başrollerini Kerem Alışık, Kaan Taşaner ve İştar Gökseven paylaşıyor.
Dünyanın en iyi DJ’lerinden ve DJ’liğin sembol figürlerinden olan Carl Cox, 28 Eylül’de Zorlu Center’da dinleyicileri ile buluşuyor. Carl Cox’a, Jeton Records kurucusu Ferhat Albayrak, Jeton’un en önemli isimlerinden Ugur Project ve gene Jeton’un son yeteneklerinden Alan Cutt eşlik edecek.
Ad Astra - Yıldızlara Doğru (22 Eylül)
Film, uzay mühendisliği yapan Roy McBride’ın (Brad Pitt) 20 yıl önce Neptün gezegenine orada hayat olup olmadığını araştırmak amacıyla giden babasını 20 yıl sonra bulmaya ve görevinin neden başarısız olduğunu anlamak için güneş sistemini dolaşmasını anlatıyor. Yönetmenliğini James Grey’in yaptığı filmde Brad Pitt’e başrollerde Tommy Lee Jones ve Liv Tyler eşlik ediyor.
SİNEMA
KİTAP ÖNERİSİ Hale Caneroğlu Mutluluk Virüsü
Avrupa Yakası dizisinin Yaprak karakteri ile hayatımıza giren Hale Caneroğlu, 15 yıldır sürdürdüğü kişisel gelişim yolculuğunu kitap ile birleştirdi. Oyunculuk kariyerini neden sonlandırdığını anlattığı “Sen Değiş Dünyan Değişsin” isimli YouTube konuşması 2 milyondan fazla izlenmeye ulaşarak, Türkiye’nin en çok izlenen TEDx konuşmalarının içine girdi. Ve artık konuşmacı ve eğitmen yanıyla öne çıkıyor. Caneroğlu herkesin bir Kara Kutu olduğunu savunuyor ve şöyle diyor; “Bünyesine güvenen bize katılsın, Kara kutu açılıyor! Mutluluk virüsü kapmak an meselesi.” Kendisi kuzenim ve canım ablam! Onun yüksek enerjisine doyum olmaz, bilginize! Mutluluk Virüsü okuyucularının hepsinde farkındalık yaratacak bir baş köşesi kitabı olacaktır. Virüs hepinize bulaşsın!
KİTAP ÖNERİSİ Erhan Altunay İstanbul’un Pagan Çağı
Özel ilgi alanım olan Ezoterizm için senelerdir takip ettiğim, programlarını kaçırmadığım sevgili Erhan Altunay, yeni kitabı ‘İstanbul’un Pagan Çağı’ nı Destek Yayınlarından çıkarttı. Kitap içinde İstanbul’un antik tarihinden, Beşiktaş, Karaköy, Üsküdar, Kadıköy gibi semtlerinden - pek kimsenin farketmediği - tarihi eserlerinin hem fotoğrafları hem de hikayeleri yer alıyor. Marmaray kazıları ile birlikte çıkan eserler, İstanbul’un kuruluşuna kadar gizli kalmış bilgilere ulaşmamızı sağlıyor. Ayrıca Altunay’ın meşhur İstanbul gezilerini kaçırmamanızı öneririm.
99
GÜNDEM
ÇOCUKLARIMIZA YABANCI DİL ÖĞRETİMİNDE NASIL DESTEK OLABİLİRİZ? G
Gülbahar Kurtoğlu
gulbahar.kurtoglu gulbaharkurtoglu
100
ünümüzde, erken yaşta ikinci yabancı dil konuşan çocuklarda daha etkili iletişim kurdukları, karar verme mekanizmalarının daha hızlı çalıştığı, daha iyi problem çözme yeteneği ve yaratıcılığının yanında, daha yüksek farkındalığa sahip olduğu gözlemlenmiştir. Peki çocuğumuza yabancı dil öğretimini nasıl verebiliriz? ◊ Çeşitli kelime oyunları oynayarak da çocuklara hem İngilizce öğretilebilir, hem de birlikte keyifli dakikalar yaşayabiliriz. Çocuğa bir kelime öğretilirken birçok kez tekrar etmek, kelimeyi daha iyi öğrenmesine ve hafızasında tutmasına yardım eder. Aynı zamanda durumlarla ilişkilendirilen kelime ve cümleler de çocuğun dil öğrenmesini kolaylaştırır. Örnek vermek gerekirse; çocuk meyve yediği zaman, kelimenin İngilizcesini söylemek ve bunu cümle içerisinde kullanmak, görsel ve işitsel hafızayı aynı anda çalıştırarak, dili hızlı öğrenmeye yardımcı olur. ◊ Küçük yaşta beraber söylenen İngilizce şarkılar, çocukta İngilizce dil yetkinliğini arttırırken, eğlenerek öğrenmesini sağlayacaktır. ◊ Çok sabırlı olmamız gerektiğini unutmamalıyız. Çocuktan kusursuz bir şekilde İngilizce konuşmasını beklemek doğru değildir. Zamanla kelimelerin doğru telaffuzunu anlayan çocuk, bunu geliştirerek ileride rahat bir şekilde İngilizce konuşabilecektir. Sabırla kelimelerin telaffuzunu dinletmeliyiz. Özellikle; drama-
rol yapma, benzetim, ikili ve grup çalışmaları, pandomim, storytelling etkili bir dil öğretme teknikleridir. ◊ Bilindiği gibi dil bir iletişim aracıdır. İletişimde konuşmanın olduğu kadar yazma, anlama ve okumanın da önemi unutulmamalıdır. Okul çağındaki çocuklara İngilizce öğretirken sözlü ve görsel yöntemlerin yanında yazılı yöntemler daha rahat kullanılır. Bu dönemde okuma, yazma, dinleme, konuşma gibi temel beceriler daha yoğun verilebilir. ◊ Aslında en önemli olan şey; onları İngilizce ile baş başa bırakmak! ◊ İnsan yabancı dile ne kadar ihtiyaç duyarsa o kadar öğrenmek zorunda kalır. Oynadığı telefon ve bilgisayar oyunlarının dilini İngilizce yapar, yabancı dilde oyunlar oynamasını teşvik ederseniz, dile karşı merakı artacaktır. Merak arttıkça öğrenme artar. ◊ Bildiklerini başkasına öğretmesini teşvik etmek en iyi öğrenme yöntemlerinden biridir. Çocuğun öğrendiklerini başkalarına anlatabileceği ortamlar yaratın. Bildiklerini öğretecek kardeş, arkadaş, kuzen ya da komşu çocuğu olabilir. ◊ Son olarak; İngilizce öğretmeni ile iletişimde olun ve ondan bilgi alın. Çocukların okulda işlediği konuları bilmek size ipucu sağlayacaktır. İhtiyaç duyduğunuzda İngilizce öğretmeninden mutlaka tavsiye alın.
GÜNDEM
www.bhsgroup.org
3. TÜRKIYE AZERBAYCAN KARDEŞLIK ÖDÜLLERI 14 KASIM’DA GRAND HYATT İSTANBUL’DA SAHIPLERINI BULUYOR
BHS Group Atakan TAŞUR ve İstanbul Azerbaycan Dostluk Derneği Organizatörlüğünde 3. Türkiye & Azerbaycan Kardeşlik Ödülleri gecesi 14 Kasım Perşembe akşamı Türkiye’nin en prestijli otellerinden biri ”Grand Hyatt İstanbul’da sahiplerini buluyor.
Bu sene 3. kez gerçekleştirilecek olan, 3.Türkiye & Azerbaycan Kardeşlik Ödülleri gecesi iki ülkenin Siyaset, Sanat, Spor, İş Dünya’sını bir arada buluşturmayı hedefliyor. 14 Kasım 2019 Perşembe akşamı ödüllerin sahiplerini bulacağı gecede Türkiye Azerbaycan adına bir kareografi hazırlanması planlanmaktadır. İki kardeş ülkenin bir arada buluşacağı bu anlamlı geceyi Azerbaycan’nın devlet kanalı Az Tv ekrana getirecektir. Geçtiğimiz sene Aralık ayında 2.si düzenlenen Türkiye & Azerbaycan Kardeşlik Ödülleri gecesi, birçok ünlü isimler ile iki ülkenin basınında büyük yankı uyandırmıştı. Bu önemli organizasyonun amacı; iki kardeş ülkenin enlerini bir arada toplayarak,
birlik ve beraberliğimizi tüm Dünya’ya yaymaktır. Müzik, TV, Sanat ve İş Dünyası’nın en iyilerinin ödüllendirileceği geceye Azerbaycan’ın ve Türkiye’nin tanınmış simaları da gecede yer alacaktır. 3.Türkiye & Azerbaycan Kardeşlik Ödüllerinin genel koordinatörlüğünü Evo Grup sahipleri Evren Yaşlak ve Evrim Yaşlak yaparken, sunuculuğunu da her sene başarı ile taçlandıran Merve AKINCI üstlenecektir. Geçtiğimiz sene Koray AVCI, Tuğba YURT, Emre KAYA, Ebru Yaşar, Serkan KAYA, Hakan PEKER, Behsat GERÇEKER, Safiye SOYMAN, Faik ÖZTÜRK, Özge ULUSOY, Ömür GEDİK, Yusuf GÜNEY gibi isimler ödüle layik görülmüştür.
Atakan TAŞUR; BAŞARI ONUN 2. ADI İstanbul Azerbaycan Dostluk Derneği Genel Başkan Yard. Ve BHS GROUP Kurucu Başkanı Atakan TAŞUR’ un sahibi olduğu en büyük proje olan Türkiye Azerbaycan Kardeşlik Ödülleri geçtiğimiz sene Dünya Markalar Derneği tarafından yılın projesi seçilerek mükafatlandırıldı. Atakan TAŞUR, iki ülke’nin arasında kurmuş olduğu bu büyük köprüyü her yıl geliştirerek TÜRK devletlerinin bölünmez bütünlüğünüde ispatlamış olmuştur. Türkiye ve Azerbaycan arasında bir çok festival, sosyal sorumluluk projeleri, yatırım gibi alanlarda faaliyetlerde bulunan BHS GROUP Kurucu Başkanı Atakan TAŞUR, Geçtiğimiz sene Bakü’de yılın genç türk iş adamı ödülü ve Azerbaycan devleti tarafından milli mükafat olan ‘’Şems’’ ödülüne layık görüldü Başarılı genç iş adamı ortağı olduğu Tanju Menteş ile birlikte Türkiye’de bir çok şirketin yazılım ve network altyapılarını kurarken sanat, siyaset, spor dünyasına ise sosyal medya ve bilişim danışmanlığı yapmaktadır. Geliştirdiği uygulamalar ve işindeki başarılı duruşu ile ön planda olan Atakan TAŞUR, 2017 yılında Yılın Bilişim Uzmanı seçildi. 2018 yılında ise Dijital Dünya’nın Enleri Ödül gecesinde Yılın Genç Grişimcisi ödülü almıştır.
YAŞAM
TOPRAĞA DÜŞEN YAĞMUR DAMLASIYLA GÖÇ EDİYORUM
Ö
eylulaycaakarakus@gmail.com
104
EYLÜL AYÇA KARAKUŞ
rt sevdiğim ört, bu gece üzerine yorgan yerine sevgimi ört. Yağmur damlası vurdukça pencerene yastığına başını bir başka koy. Bu yaşına kadar yaşadığın en uzun geceyi ilan et kendine. Çünkü ömründe ilk kez bu gece misafir olacağım yasaklı hayatına. Dur, panik olma… Ekmek, su, aş istemiyorum senden telaşlanma. Sadece göğsüne uzanıp dinlenmek istiyorum. Dinlenirken seni dinlemek olacak bu gece tek derdim. Sahi seninde tek derdin ben olmalıyım, değil mi sevgilim? Öyle ya onca yıl bensiz bir hayata seyirci kalmışsın. Bugün acısını çıkartmalı o boşa geçen yılların…Yağmur damlaları toğrağa düşdükçe içimi bir titreme alıyor. Sen titrediğimi hissedince kollarının arasına alıp tüm ruhunla kavrıyorsun bedenimi. Derin bir nefesle ciğerlerine çekiyorsun özlem dolu kokumu. Boynumdan öperek ‘’Geceme hoş geldin,kadınım sevdiğim kadın.’’ diyorsun. Sol elini öperek ‘’Hoş bulduk orman kokulu sevdiğim.’’ diyorum. Çok konuşan, hatta çoğu zaman sevişirken dahi kelimeleri israf eden ben bu gece ölüm sessizliğini üzerime giyiniyorum. Değil konuşmak, nefes bile almak haram bu gece bana. Ve karanlığın içinden küçücük bir aydınlık doğuyor gözlerine. Gözlerimi kaçırırken yakalanı veriyorum yosun yeşili bir çift göze.Öyle derin, öyle içten, öyle çaresiz bakıyorlar ki bana sabah ezanı vakti ruhumu teslim etmemek imkansız. Öyle ya bu geceyi seninle geçirmenin bir bedeli olmalı değil mi? Kolay değil tabi her şeyi yok sayıp, unutup, geride kalanları ardımıza alıp sabaha kadar birbimize sarılmak mucize
olmalı...Madem mucizeyi yaşıyoruz hadi hakkını verelim sevdiğim. Işığı yak ve uzun uzun tırnak ucumdan şaç telime kadar bak bedenime. Vücudumda ki ben’leri say mesela. Saç tellerimin her birini avcunun içine dola. O çok sevdiğim gözlerime beni hiç unutmayacakmışsın gibi bak. Sonra usulca eğil sıcacık bir buse kondur dudak kenarıma. İçine doğsun bu gecenin benimle ilk ve son günün olacağı. Kaşlarını karartarak baktığın senden eser kalmasın saatler ilerledikçe, dakikalar sona yaklaştıkça. Bir duble rakımız olsun yatağımızın baş ucunda. Bir yudum sen iç ,bir yudum ben içeyim. Rakının beyazı bu gece benim fermanım olacağından
habersizce iç. İçtikçe beni bir başka sev, içtikçe bana bir başka dokun ve içtikçe bana bir başka bak ne olur adam. Toprak kokusuyla aşk kokusu birleştikçe kollarında huzura erişen benden can kalmasın nefes almaya. Çünkü bu sabah koynundan kalkıp arkama bakıp gitmek sonsuzluğa gitmekten daha ağır değildir, herhalde. Gökyüzünden yağmur damlaları boşalırken en uzun sevişmemizi yaşadığımız gece not düşecek takvime. Hani doğum günümü hatırlamak zordu ya sana aşkım, bu tarihi not düş ömrüne. Geceyi sabaha devirirken koynunda boyluboyunca yatan sevdiğin kadın can verecek. Üzülme
adam üzülme. Sen gaddarlığınla, en soğukkanlı hallerinle, acımasızlığınla dimdik dur ayakta. Canımı alan Azrail değil, senin sevgindi. O yüzden canım hiç acımadı, hatta sen fark etmedin ama son nefesimi verirken ay ışığı yüzüme vurdu, can verirken tebessüm ettim iki göğüs kafesinde.Senden sonbir isteğim var hayatım. Elimi yavaşça çek sakallarından. Dudaklarım morarmadan son kez öp iki dudak aramda ki ince çizgiden. Saçımdan bir tel kopar sakla yastık kılıfının arasına. Bir de aşkım pencereyi aç ve sana yaptırdığım bardağı al. Muhtemelen içi yağmur suyuyla dolmuş taşmıştır. Bardağın içinde ki sudan kapanan gözlerime, kirpiklerime damla damla su serpiştir. Gittiğim yerin dönüşü yok ama Kızma bana, ben gidiyorum diye. Ölüm , koynundayken öyle bir güzel an da geldi ki git diyemedim. Bundan sonra ne hasretini çektiğimiz yağmur böylesine yağardı ne de başka bir gün bize böylesine cömert davranıp geceyi bize hediye ederdi. Toprağa düşen yağmur damlasıyla göç ediyorum. Giderken, benden yana alacağın günahların vebalini de aldım boynuma adam. Ahtımdır; öte dünya da çıkarsan eğer karşıma yalvarırım bir daha senden gitmeyeyim diye iki elinle yapış boynuma. Gözlerimi hatırlayacağın gibi hatırla sevdiğim;Sevme beni bu kadar fazla kadın dediğin zamanlarda da ‘’Seni ölümüne seviyorum,sevdiğim. ‘’ diye daha önce de söylemiştim. Ve bundan böyle ne zaman yağmur yağsa bil ki o vakittir asıl benim doğumgünüm!
GÜNDEM
VARLIK BARIŞI YIL SONUNA KADAR UZATILDI PEKİ VARLIK BARIŞI NEDEN VAR ŞARTLARI NELER
Sevgili Göktürk Dergi ve gazetesi okurları; Bu ayki dergimizde gündemde olan ve sizin için önem arz edeceğini düşündüğümüz farklı bir konuya değinmek istiyoruz. Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet vb. birtakım birikimleriniz mevcut, bunları Türkiye’ye getirmek istiyorsunuz fakat bu durum yasal mı, size maliyeti ne olacak, nerden buldun gibi bir soruya muhatap olacak mısınız gibi pek çok soru aklınıza geliyor olabilir. Maliye işte tamda sizin bu sorularınıza cevap olacak bir tebliği 02.08.2019 tarihinde yayınladı. Aslında kanun maddesi yeni değil, bir süre uzatımı oldu ve buna ilişkinde bir tebliğ yayınlandı. Burada mali idarenin temel amacı yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarınızın yurda getirilerek milli ekonomiye kazandırılmasından ibaret. Varlık Barışı olarak ifade edilen ancak genel itibari ile kayıt dışı olan yurt içinde ve/veya yurt dışında bulunan varlıkların kayıt altına alınmasını sağlayan uygulama 19.07.2019 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak, yürürlüğe girdi. Uygulamaya ilişkin detayları içeren tebliğ ise 02.08.2019 tarihinde resmi gazetede yayınladı. Uygulamanın temel esaslarını aşağıda maddeler halinde özetleyebiliriz. • Getirdiğiniz tutarın % 1 oranında vergi ödemeniz gereklidir. Örneğin yurda sokmak istediğiniz tutarın 1.000.000 USD olduğunu düşünelim, 1.000.000 USD’nin %1 i kadar yani 10.000 USD vergi ödersiniz. Getirdiğiniz para ister şirketinize ait ister şahsınıza ait bir para olsun 10.000 USD haricinde ayrıca ödemeniz gereken hiçbir Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi vs. vergisel bir yükümlülüğünüz olmayacak. Parayı daha önceki bir tarihte yurda sokmuş hatta harcamış bile olabilirsiniz bu durumda da uygulama çeşitli
106
• •
•
•
koşulların varlığı halinde yine %1 vergi ödeyerek kanun hükümlerinden yararlanabilirsiniz. Beyan edeceğiniz paranın bir üst sınırı yok. Beyan ettiğiniz paraya ilişkin hesaplanan vergiyi beyan ettiğiniz ayı takip eden ayın sonuna kadar ödemek zorundasınız. Paranın henüz Türkiye’ye girmemiş olması ödeyeceğiniz verginin vadesi açısından bir önem arz etmiyor. Paranın beyan ettiğiniz aydan itibaren 3 ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi gerekiyor. Yurt dışındaki bu birikiminizi 31.12.2019 tarihine kadar bildirmek zorundasınız,
• Diyelim ki Türk vatandaşı değilsiniz, vergi mükellefiyetiniz de yok ama yurt dışında paranız var ve Türkiye’ye getirmek istiyorsunuz. Hadi iyisiniz, kanun metni aynı şekilde sizlere de bu imkânı veriyor. • Paranızın hangi ülkede olduğunun da hiçbir önemi yoktur. Diyebilirsiniz ki “çok basitmiş, yarın sabah bu işi hallederim hemen” aman dikkat, burada yer alan bilgiler özet mahiyette olup önem arz eden pek çok detay var, bu nedenle böyle bir işlem yapmayı düşünmeniz durumunda mutlaka bir uzmana danışın ve hata yapmaktan kaçının. İyi bir gün diliyoruz. SMMM Onur Kaya & SMMM Muharrem Eyüp
YAPIMCI AJANS Matbaa Kartvizit Davetiye Broşür Fatura İrsaliye Magnet Antetli Zarf Adisyon
0530 885 26 46
Dijital Baskı Folyo Baskı One Way Vision Vinil Baskı Branda Baskı Canvas Baskı Vitrin Yazıları Folyo kesim Forex Plexi Fotoblok
Göktürk Caddesi Göktürk Pasajı No:21/1 Göktürk-EYÜPSULTAN
RÖPORTAJ
Röportaj
Hakan Kanburoğlu
MÜZİK YAPANLARI GÖRMEK İÇİN SEKTÖRE TELESKOP İLE BAKMAK GEREKİYOR ◊ Uzun bir süredir sektörle aranıza set çektiğiniz söyleniyor, sebebi nedir? - Aslında set çekmedim, çekemem de. Şarkı söylemek benim için kariyer planlaması değil, bir tutku. Yeni single çıkarmaya ara verdim diyebilirim. Sadece trend olduğu için, içi boş şarkılar yapmak yerine dinleyicilerimin duygularına işleyen ve canlı performans sırasında kendimi en iyi şekilde ifade edebileceğim şarkıları dinleyicilerimle buluşturmak üzere kısa bir mola verdim diyebilirim. Öte yandan hali hazırda çok yoğun bir konser takvimi içindeyim, çok fazla sahne alıyorum. Festivaller, happy hour etkinlikleri… Neredeyse yazı tamamen dolu geçirdim ve halen önümde birçok konser etkinliğim var. ◊ Sektörü uzaktan gözlemlediğinizde ne görüyorsunuz? - Bu soruya rasathane
108
ortamında cevap vermek istiyorum. (Gülüyor) Müzik yapanları görmek için sektöre teleskop ile bakmak gerekiyor. Müzik yapımcıları sanatçıların şarkıları, müzikal donanımları ile ilgilenmek yerine sosyal medya hesaplarının takipçi sayısını sorgulamaya başladığı gün müzik sektörü çöküşe geçti. Sonrasında sahte izlemeler, beğeniler, takipçiler, zorla parlatılmış anlamsız içi boş şarkılar ve şarkıcıları… Hal böyle olunca insanın aklına ilk gelen şey gelişen teknolojinin doğru kullanılmadığıdır. Dolayısı ile sektörün güvenilirliğini yitirmesine neden olurken beraberinde kaliteyi de oldukça aşağı çekmiştir. Sizlerde farkındasınızdır yeni dönem şarkılardan kaç tanesi kalıcı oldu ya da olacak hala doksanlar dinliyoruz, doksanlar gecelerine katılıyoruz ve o yılların şarkıları düzenlenip cover olarak yeniden servis ediliyor ve severek dinliyoruz.
FARUK EMRE
Haydi Dans adlı albümünden Gazoz şarkısıyla dikkatleri üzerine çektikten sonra Tut Çek adlı şarkıyla gönüllere yerleşen Faruk Emre ile çok özel bir söyleşi yaptık. Müzik hayatından, evliliğine kadar birçok soruyu cevaplayan Faruk Emre, ‘’Muhteşem bir eşe sahip olduğum için dünyanın en şanslı ismiyim’’ dedi. Müzik piyasasının gidişatıyla ilgili Emre, ‘’Müzik yapanları görmek için sektöre teleskop ile bakmak gerekiyor.’’ yorumunda bulundu.
◊ Pop müzik sektörü rap müziğe yenik mi düştü? - Son günlerin en çok konuşulan konusu bu. Rap pop müziği asla al aşağı edemez. Rap müzik yükselişi, toplumun da kabul ettiği yadsınamaz bir hal aldı. Bunu ben de kabul ediyorum. Gerçek anlamda bu işi çok iyi yapan benim de tebrik etmek istediğim rapçi arkadaşlar var. Çünkü
bir sanatçı olarak yeniliklere sonuna kadar açığım. Fakat pop müzik, başlı başına esaslı bir kültürdür ve hiç bir zaman sonu getirilip yok sayılamayacak kadar da sağlam temellere dayanır. Birçok değerli pop sanatçısı arkadaşımın ve büyüğümün de bu konuda benimle hem fikir olduğuna inancım tam. Temennim iyi rapçi arkadaşların daha çok üretip
devamını getirmeleridir. ◊ Önümüzdeki projeleriniz neler? - Doksanlardan bana yakışacak bir şarkı araştırıyorum. Bulabilirsem kendi tarzım ile birleştirip dinleyiciyle yeniden buluşturmak istiyorum. ◊ Müzik piyasasına geri dönüş ne zaman? Kimle çalışmak isterdin? - Müzik piyasasından gitmedim ki. Aysel Gürel ile çalışmak isterdim.
FESTİVALLERDE ARANAN İSİM OLMAK GURUR VERİCİ ◊ Festivallerde aranan isim olmak nasıl bir duygu? - Gurur verici. ◊ Sahneleriniz çok seviliyor. Sahnede devleşen isimlerden misiniz? - Bir sonraki konserimde davetlimsin, bu sorunun cevabını bir dinleyici olarak sen ver. (Gülüyor) - Sahneye özel hazırlıklarınız nelerdir? ◊ Büyüsü bu olsa gerek… Her sahne öncesi sanki ilk kez sahne alacakmışım gibi heyecanlanıyorum. Bu heyecanımı prova yaparak dizginliyorum. Önce orkestra şefim ile şarkı listesini belirliyoruz sonra yazıp çiziyoruz. Trafikler, geçişler, finaller derken ekip ile stüdyo ortamında kendimiz nasıl eğleneceksek o şekilde çalımlar belirliyoruz biz eğlendiğimiz içinde herkes eğleniyor.
MUHTEŞEM BİR EŞE SAHİP OLDUĞUM İÇİN DÜNYANIN EN ŞANSLI İSMİYİM ◊ Evliliğiniz nasıl gidiyor? - Dünyanın en şanslı isimlerinden bir tanesiyim mübalağasız her anlamda muhteşem bir eşe sahibim maşallah demeyi unutmayalım. (Gülüyor) ◊ İyi bir aile reisi misiniz? - Aile reisi diye bir kavrama inanmıyorum müşterek ve eşit bir hayatı olabildiğince paylaşmaya çalışıyoruz. Her şeyden önce kadının sağduyusuna ve gücüne son derece saygı duyan birisiyim. Evliliğimde de aynı çizgiyi korumaya çalışıyorum. ◊ Evde kimin daha çok sözü geçiyor? - Kızım Mila’nın.
109
MAGAZİN
OZAN KAYA “REKABET” ILE MERHABA DİYOR!
Ozan Kaya ilk single çalışması ‘Rekabet’i Seyhan Müzik etiketiyle müzik severlerin beğenisine sunarak müzik dünyasına merhaba diyor. İşletme dünyasından da tanıdığımız Ozan Kaya müzik dünyasında ben de varım dedi. Sözü İrem Haykır, müziği İrem Haykır ve Cüneyt Yalmaz imzalı, düzenlemesini de Cüneyt Yalmaz’ın üstlendiği ‘Rekabet’ şarkısıyla müziğe adım atan Ozan Kaya farklı yorumu ve tarzıyla oldukça dikkat çekici bir işe imza attı. 20 kişilik bir ekibin çalıştığı şarkının video klipi için birçok ünlü isimle çalışan İrem Haykır yönetmenliğinde kamera karşısına geçti. Ozan Kaya «Bu yolda en büyük destekçilerim İrem Haykır Ve Seray Kaya. Herkesin yaptığını yapmayıp farklı bir iş çıkardık ortaya. Çünkü ben farklıyım, bu da benim tarzım, ‹Rekabet’e hazır olsunlar!” diyerek iddiasını dile getirdi.
110
euphoriahotels/
MODA
TÜRKİYE’DE EN GÜZEL GİYİNEN ERKEK EMRE
BELÖZOĞLU VE EDİS Başarılı stil danışmanı Hassan Özay ile şık ve tarz sahibi olmanın yollarını konuştuk. 2020 yılında 70’ler modasının revaçta olacağını söyleyen Özay, Türkiye’nin en güzel giyinen isimleri ‘’Emre Belözoğlu, Ricardo Quaresma, Edis ve Fatih Ürek’’ olarak sıraladı.
‘’BU YILIN MODASI 1970’LER’’
2019-2020’nin tarzları neler? 1970’ler modası revaçta olacak; ekoseler, baklava desenler, geniş omuzlar, kuşaklar... Ayrıca şuanın vazgeçilmezi oversize tüm dünya modasını son yıllarda ele geçirmek üzere, stresli hayat içerisinde konforlu ve şık giyinmek, tarz olmak insanların çok hoşuna gitti. Bu moda çok sevildi. Star Wars modda jedi yelekler, komple beyaz ya da komple siyahlardan oldukça çok göreceklerimizden... Özellikle 2020’de askeri stil ya da onu andıran parçalar çok trend olacak. Ofis stiline uyacak, yeni nesil takımlar, rahat kesimli pantolonlar, formsuz ceketler erkeklerde acık mavi takım elbiseye geçişle birlikte lilalar da söz sahibi olacak. Hollywood filmlerinde dans ederken uçuşan, eğlenceli kaftan ceketler bu sezonun en trendlerinden olup depolarda yerini bulacak.
Röportaj
Hakan Kanburoğlu
HASSAN ÖZAY
◊ Yolların modayla nasıl kesişti? - Öncelikle giyinmeyi çok seviyorum. Bunun bir bütünlük olduğunu ve kişinin karakterini yansıtan bir yol olduğu düşünüyorum. İlk kez futbolcu bir arkadaşıma önerilerde bulunarak ve sonrasında onu giydirmeye başlayarak bu keyifli dünyaya adım attım. Dönüm noktam buydu. ◊ Ailen bu işle uğraşmana ne tepki verdi? - Tekstilci bir aileden geliyorum ve esnaf bir babanın oğluyum. Elbette her baba gibi babam onun mesleğini yapmamı istedi ama ben hayallerimin peşinde koştum. ◊ Modacı olmasaydın ne iş yapardın? - Üniversiteyi bilişim üzerine okudum. Muhtemelen yeni nesil bilimci olarak devam ederdim. ◊ Türkiye’de en güzel kim giyiniyor? - Ben genelde futbolcular ile çalışıyorum. Dönem dönem sanatçılar ve oyuncularla da çalışıyorum ama bu çalışmamız proje bazlı gerçekleşiyor. Bir sıralama yapmam gerekiyorsa; -Emre Belözoğlu -Ricardo QUARESMA -Edis -Fatih ÜREK -Barış ARDUÇ -Kerem BURSİN ◊ Türkiye’de en tarz isimler sizce kim? - Klasik şıklığın taşıyıcısı Ali Koç, Engin Akyürek, Murat Boz, Burak Özçivit, Kenan İmirzalıoğlu, Kerem Bursin ve Edis.
◊ Kadınlar mı daha tarz giyiniyor erkekler mi? - Moda kadınlar içindi ama son yıllarda artık erkeklerde farklı giyinebildiklerini keşfettiler ve emin olun artık erkeklerin her birini bir moda ikonu gibi kendini tarz sahibi göstermeyi başardı. ◊ Kısa paça pantolon akımıyla ilgili neler düşünüyorsun? Özellikle Ben Fero gibi rapçiler çorap akımı başlattı. - Kısa paça doğru postürde stil sahibi duruyor. Evet ama toplum olarak bedenimizi tanımıyoruz. Ve moda diye yapmak teknik açıdan pek doğru değil. Dolayısıyla bedenimiz buna uygunsa stil sahibi ve modaya ayak uydurmuş olursunuz. Rapçilerin tarzı gerçek sokak stili aslında. Kıyafetleri kirlendiğinde daha iyi göründüğüne dair bir felsefe var. Kurallara uymadan giyinmeyi ve yaşamayı sevdikleri için bir akım yarattıklarını düşünüyorum. ◊ Stil danışmanlığının zor yanları? Genç stil danışmanlarına önerilerin neler? - Danışan kişinin vücudunu iyi tanımaması, sırf moda diye vücut tipine ve şekline bakmadan, moda olan şeyi sırf moda olduğu için giyinmekte ısrar etmesi buda bir stil danışmanlığını yoruyor. Ben danışmanlarıma sözleşme yapıyorum, en az üç ay! Birinci ay vücudunu tanımasını sağlarım, kiloluysa zayıflamasını, zayıfsa kilo almasını söylerim. Sözleşmeyi yaptıktan sonra işimiz biraz kolaylaşıyor. Danışanı güzel analiz ettikten sonra herhangi bir zorluğu kalmıyor.
‘’FATİH ÜREK İLE ÇALIŞMAK ÇOK KEYİFLİ’’
◊ Çalışmaktan keyif aldığın isimler kim? %60 ı futbolcu, isim verecek olursam sanatçılardan Fatih Ürek, Fikret Dedeoğlu, Koray Avcı, Ferman Toprak. ◊ Genç stil danışmanlarına önerilerin neler? Yeteneği olan arkadaşlarımız kendi bir şekilde gösterebiliyor. Kendi görüntüsüyle bunu zirveye taşımak için eğitim gerekli. Eğitim almalarının nedeni daha profesyonel daha kurumsal işler yapabilmeleri için eğitim şart, profesyonellik şart kurumsal firmalar hatayı kabul etmez tolerans kabul etmez bunun için en az 2 yıl eğitim almak gerekir. ◊ Bir erkeğin makyajı saçı ve sakaldır sözü var sizce? - Bir erkeğin stili saçlarda başlar, sakallarda en önemli detaydır. Kalıplaşmış olacak ama kesinlikle saç ve sakal erkeğin makyajıdır.
◊ Kimle çalışmak isterdin? - Hakan Altun. ◊ Yardımlarınızla da tanınıyorsunuz, bahseder misiniz? - Hayatım boyunca hep iyi insan olmak için uğraşmıştım, bunun için mücadele ettim ve ediyorum. Hala bu yolda yürürken Allah karşıma hep güzel insanlar çıkardı. Birlikte güzel işler yapmaya çalışıyoruz. Köy okulları yardımları, ihtiyaç sahibi ailelere ramazan ayında koli dağıtımı, huzurevi ziyaretleri gibi insanlara yetebilmek için koşturuyoruz. Bu yolda en son çocuk gülene kadar devam etmek istiyoruz. Hayat çünkü sadece sana ve bana
verilenlerden ibaret değil. Elimizdeki her şeyin değerini bilip paylaşmanız gerekiyor çünkü paylaştıkça her şey değerlenir ve daha mutlu oluruz. ◊ Önümüzdeki projelerin ve hedeflerin neler? - Ağırlık olarak erkek müşterilerim var evet ama bir erkeği giydirdiğimde yanında bulunan eşini, kız arkadaşını da giydirmek ve hikayeyi bütünleyerek sunmak ideallerimden sokakta birlikte yürüdüklerinde insanların hayranlıkla daha kıyafetlerinden ne kadar uyumlu bir çift olduğu bakışlarını attığında ve bu yorumun bana ulaştığındaki duygum emin olun paha biçilemez olacak.
113
MODA
2019 AKSESUAR MODASI oktaysevencouture oktaysevenofficial
OKTAY SEVEN
Boynumuza zarif bir görünüm katan choker’lar bu kış yine göz bebeğimiz olacak! Diğerlerinin arasında yıldız misali parlamanızı sağlayacak choker’ları dik yaka kazakların üstüne takabilirsiniz. Siyah elbise, V yaka bluz ve deri ceket gibi pek çok parçayla kullanabiliriz.. Gold, gümüş ve ışıltılı modeller arasından dilediğinizi seçip tarzınızı konuşturun!
Derinin altın çağını yaşadığı bu dönem Tom Ford’un koleksiyonunda da gözlerden kaçmayan deri saç bantlarını hem toplu hem dağınık saçlarla kullanabilirsiniz. Deri saç bantınızı kırmızı ya da bordo gibi iddialı bir rujla imzalayıp seksi bir imaj çizebilirsiniz... Deriyle kendinize vamp bir görüntü sağlayıp fark yaratmak sizin elinizde.
Buram buram nostalji kokan bel çantalarını 90’lı yıllarda belimizden düşürmemiştik. Yeni sezonda bu trende tam manasıyla doyacağımızı söylersek abartmış olmayız. Öyle ki, güncellenen renk ve model seçenekleri gözlerinizden kalpler fışkırmasına neden olabilir. Eskiden sportif stillere öncülük eden bel çantası, bundan böyle en şık kombinlerde dahi bize göz kırpıyor olacak.
Aksesuarların en dinam ik dönemlerinin yaşandığı şu günlerde kıyafetler zincirlere teslim. Yakala rdan eteklere pek çok farklı formatta karşımıza çıkan irili ufaklı zincirler, ışıltılı seçenekleriyle de göz kamaştırıyor. Sallantılı ve iri küpeler trendler arasında... Sokak stiller inin vazgeçilmezi haline gel en bu trendle kombinler daha bi havalı oluyor...
uzadıkça da kolyeler daha görYeni sezon ok ombinler ç c uzuyor ve k t kazanıyor. İster basi yu o b d ir n b e kemli n ister tr ştan yaratı giysileri ba lılık katın. Upuzun rk parçalara fa k hayatta kazak ve nlü ü g ceğiniz kolyeleri binleyebile m o k e rl le n derin degömlek arı çıkarke ış d e c e g gibi, şleştirebilir rınızla da e un uzun a zl lu b li e kolt a ols ız ne olurs siniz. Tarzın in altında mutlaka niz kolyeler eli ! n bulunsu
Gardırobumuzun elzem parçaları arasında yer alan kemerler bu sezon inceliğin sınırlarını zorluyor... Uzun lafın kısası, dikkatleri belimizin üzerine çekmek için mükemmel zamanlardayız. Midi etekler, tunikler, elbiseler, hatta paltolar… Her birinin ince kemerlerle uyumu muazzam!Deriler ve ruganların altın rengi tokalarla uyumu harika..
115
RÖPORTAJ
ÜLKEMİZ İÇİN ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ İHRACAT YAPTIĞIMIZ 72 ÜLKEYİ 220 ÜLKEYE ÇIKARMAK
Röportaj
Hakan Kanburoğlu
Başarılı ve genç iş insanı Serdar Bahçivan ile fan motorları sektörünü, sosyal medya ve aşk hayatını konuştuk. İş insanı Bahçivan gençlere ise ‘’Dünyayı takip edin.’’ önerisinde bulundu.
116
◊ Serdar Bey sizi kendi cümlelerinizle tanıyabilir miyiz? - 1983 yılında Şanlıurfa’da doğdum. 3 çocuk babası bekâr bir iş insanıyım. İstanbul Üniversitesi Metalürji ve Malzeme Mühendisi bölümü mezunuyum. BVN Fan motorlarının ortaklarındanım. Bu yaşta bu başarıyı neye borçlusunuz? Güçlü bir aile yapısına sahip olmaya borçluyum. Birlik ve beraberliğin olduğu, azim ve çalışmanın da katkılarıyla başarılı olmamak elde değil. 29 senedir aile şirketi olarak büyümeye devam eden BVN Fan motor dünyanın 72 ülkesine de ihracat yapmaktadır. ◊ Çocukken ne olmak isterdiniz? İnsanların tabii ki de çocukluğundan bir hedefleri bir amaçları olması gerekiyor. Amaçsız büyümek, yolumuzu karıştırmamıza aynı zamanda hedefe giden yolda zaman kaybına neden olmaktadır. Bu da insanın kendisini iyi tanımasından geçmektedir. Ben çocukken futbolcu olmayı düşünürdüm, yeteneklerim o yöndeydi ancak hayatın bana sunduğu imkanlar bazen düşündüğümden farklıydı. Ben de kendimi üretim pazarlama yönünde
geliştirip vatana, millete ve kendime daha faydalı bir birey olmanın yolunu seçtim. Bunu okul hayatında belirleyip ona göre yaşadım. ◊ İş insanı olmak isteyen gençlere ne gibi önerilerde bulunursunuz? - Öncelikle günümüzde nelerin değerli olup olmadığını iyi bilmeleri gerekmektedir. Bunları nasıl kullanacaklarını aynı zamanda dünyayı takip etmeleri gerektiğini söyleyebilirim. Unutulmamalıdır ki her şeyden önce severek, isteyerek, azimle çalışarak ve doğru olarak kişiyi hedefe en doğru ve en hızlı şekilde götürecektir. ◊ Hedefleriniz nelerdir? - Hedefler kişinin birçok noktasında olması gereken bir yaşam biçimidir. Kişinin ekonomik yönden hedefleri olduğu gibi sosyal yönden de hedefleri olabilir. Bilinçli bir yaşam süren bireyler olmalıyız. BVN Fan motor olarak ihracat yaptığımız 72 ülkeyi 220 ülkeye çıkarmak bizlerin ülkemizin kalkınması, istihdamın artması, refahın oluşması için öncelikli hedefimizdir ve buna her yıl yaklaşmaktayız. ‘’SOSYAL MEDYADA HAYATI
YAŞADIĞIM GİBİ SERGİLİYORUM’’ ◊ Bir iş insanı olarak sosyal medyayı bu kadar eğlenceli nasıl kullanabiliyorsunuz? - İnsan iç yapısında nasıl ise kendisini o şekilde yansıtır. Ben de eğlenceli bir kişilik olduğumu düşünüyorum.. Her şeyden öte paylaşımlarınız bir insanın yüzünü güldürebiliyorsa o kişiye enerji veriyorsa ve sizde mutlu oluyorsanız sosyal medyayı kullanmakta o derece eğlenceli hale geliyor açıkçası. ◊ İş insanı olarak sosyal medyada var olmak yerine daha çok eğlenceli paylaşımlarla gündemdesiniz sebebi nedir? - İnsanların iş hayatı dışında da bir alanlarının olması gerekiyor. Ben de gece gündüz iş hayatını öne çıkarmak yerine gerçekten hayatımı yaşadığım gibi ortaya koymayı seviyorum ve mutlu oluyorum bundan. ◊ Sosyal medyanın önemi nedir hayatınızda? - Günümüzde sosyal medya yeni bir yaşam biçimidir ve dünyaya ayak uydurmak ve dünyayı takip etmek adına bu yaşamda bulunmak gerektiğine inanıyorum. Gerçekten faydalı kullanılabildiği sürece insanların ekonomik ve sosyal yönlerine yararı olacak ve her insanın faydalanabileceği bir alan olarak görüyorum ‘’ALKOLLÜ EĞLENMEK İNSANIN KAFASINDA KURMUŞ OLDUĞU BİR ALIŞKANLIKTIR’’ ◊ Birçok mekanı geziyorsunuz. Gecede 10 mekan gezdiğiniz konuşuluyor. Ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında? - Sevdiğimiz dostlarımızın yerlerini
ziyaret ediyorum, bunun dışında yeni yerler görmek bilinmeyen güzellikleri keşfetmek adına çok gezdiğim doğrudur. Ne kadar çok mekan gezmek o kadar dostluklar paylaşımlar yaşanmışlıklar oluşturacağı için elimden geldiğinde daha fazlasını yapmaya çalışıyorum. ◊ Alkol kullanmamanız da sosyal medyada konuşulan bir diğer konu genellikle gittiğiniz mekanlarda nasıl eğleniyorsunuz? - Alkollü eğlenmek için insanın kafasında kurmuş olduğu bir alışkanlık olarak görüyorum. Her insanın eğlence anlayışı tabii ki de birbirinden farklıdır ancak benim için önemli olan yanımda eğlenmesini bilen güzel dostluklar oluşturulmuş bir kişinin varlığı alkolden daha öndedir. ‘’GEÇMİŞİMDE ÇOK BÜYÜK AŞK YAŞADIM’’ ◊ Aşk hayatınızda biri var mı? - Geçmişimde çok büyük bir aşk yaşadım ve bunu çok dramatik bir şekilde kaybettiğim için gerçek aşkı bulmadan hissetmeden hayatımda kolay kolay kimsenin olacağını düşünmüyorum. ◊ Aşk hayatında nasıl bir Serdar Bahçivan var? - Her şeyden önce çok duygusal oluyorum. Duygularımın yoğunluğu beni gerçekten başka bir hayata götürüyor ve bu aşk benim sevincim üzüntüm kısacası hayatımın merkezi oluyor. ◊ Karşı tarafta dikkat ettiğiniz özellikler neler? - Ben insanların öncelikle gözlerine bakarım. Gözler kalbin aynası derler ama bence gözler kişinin aynasıdır.
Dürüst güvenilir açık sözlü güler yüzlü ve duyguları içten yaşayabilen bir kişilik her zaman tercihim olur. ◊ Günlük hayatınızda neler yapıyorsunuz? - İş hayatı dışında konuşacak olursam öncelikle Ailem ile ilgileniyorum genelde bunun dışında kişisel gelişim üzerine çalışmalar yapıyorum. Geriye kalan zamanı da hem geziyor hem de dostlarımı ziyaret ediyorum. ‘’BODRUM VE ÇEŞME’DE FİYATLAR ABARTILIYOR, FİYATLAR ÇOK DEĞİL’’ ◊ Yaz boyunca birçok ildeydiniz. Bodrum Çeşme fiyatları çok konuşuluyor sizce nasıldı bu yıl fiyatlar? - Fiyatların çok olduğunu düşünmüyorum. Bu konunun abartıldığını söyleyebilirim. Sonuçta her yerde kendi imkanınıza göre tatil yapabileceğiniz yerler var. Bunu şu şekil örneklemek gerekirse boğazı gören evler ile normal bir ev arasında çok fark vardır kalkıp boğazdan ev almaya kalkarsan o da pahalı gelir. Ayağımızı yorganımıza göre uzattığımız sürece pahalı kavramının kalkacağını düşünüyorum. Bunların dışında sezonluk çalışan bir işletmenin fiyat politikasını yüksek belirlemesi de gayet normaldir. ‘’ÇAPKINLIK EN DOĞAL HAKKIMDIR’’ ◊ Birçok iş adamının işlerinden çok çapkınlıkları konuşuluyor.. Sizi de ekranlarda görecek miyiz? Çok fazla ekranda olmanın da insanın yaşamını kısıtlayacağını bildiğim için çok fazlada ekranlarda görünmenin bir anlamı yok bence. Ayrıca bekâr olduğum için çapkınlık en doğal hakkımdır diye düşünüyorum.
117
RÖPORTAJ
POP MÜZİĞİ BEN KURTARACAĞIM DEMEK İSTERDİM
Gülgökçe Korkmaz ile Göktürk dergisine özel bir röportaj gerçekleştirdik. Gülgökçe Korkmaz çocukluktan beri Hip Hop müzik ile ilgilendiğini ama pop müzik alanında ilerlediğini söylerken, ‘’Pop müzik asla bitmez’’ açıklamasını yaptı.
GÜL
GÖKÇE ◊ Gülgökçe yepyeni bir single ile karşımızdasın, nasıl oluştu? - Merhaba, yeni bir single çalışması içindeyim fakat şuan net bir tarih veremiyorum. Aslında birden fazla projem var müzik adına ve doğru sürecin olgunlaşmasını bekliyorum. Kendi bestelerim, düet çalışmalarım ve farklı tarzlar da denemeler yapacağım. Yeni bir şarkıyla neyi hedeflediğimi soracak olursanız; benim stratejim şöyle; ‘’Büyük hedefler, küçük ve sağlam adımlar. Milyonlar beni ayakta alkışlayacak demiyorum. Bu gereksiz bir özgüven olurdu. Fakat başarı grafiğime bir yenisini eklemek ve istikrarı devam ettirmek amacım. Kariyerim boyunca şansımın bir sinema filminden veya bir diziden, bir şarkıdan sonra zirve yapacağına inandım. Çünkü sektörde sizi var eden ve hak ettiğiniz yere ulaştıran birden dönen şansınız veya bir eser okumak değil. İce Berg ve Kaf Dağı gibi düşünün, daha fazlasına sahip ve hakim olmak zorundasınız. Yeni şarkımda müzik kariyerime sağlam ve emin adımlarla devam ettiğimi göstermek istiyorum.
Röportaj
Hakan Kanburoğlu
KORKMAZ
◊ Son dönemde rap müzik yükselişte algısı var. Rap yapmayı düşünür müsün? - Rap müzik her zaman vardı. Daha doğrusu Hip Hop kültürü. En azından benim için çünkü çok ufak yılarda break dance ve MC kapışmalarında pistin tozunu atmışlığım var. Yazdığım bir sürü söz var. Çocukken çok benimserdim bu kültürü. O zaman kasedini alıp dinlediğim rapçiler, hayatı ve yanlışları sorgulamama vesile oluyordu. Felsefik ve asi düşünme becerisi katabiliyorlar. Günümüzde rap müziğin tutulmasının sebebi de sözlerden çok müziğin iyi olmasıdır. Biraz da trap tarzı olmalarından kaynaklanıyor. Hip hop bir kültürdür. Ya tam içinde olun ya tam dışında. ◊ Rap müzik pop müzikten daha mı popüler oldu? Sebebi ne? - Rap müzik pop müzikten daha popüler değil. Eğer rap bir şarkı popüler dünyada ilgi görüyorsa dikkat edin içinde mutlaka pop vardır. Popüler müzik adı altında görüyorum ve pop müziği geliştiren, popçuları üretmeye teşvik eden bir gündem malzemesi olarak da kalabilir. Belki de birileri 90’lardan sıkılmış, farklı kişilere para kazandırmak istiyordur. Bilemeyiz. ◊ Sahnelere nasıl hazırlanıyorsunuz? - Sahnelerime hazırlanıyorum, gerek dans, gerek spor, şan eğitimi, canlı orkestra, md okumalar, stüdyo kayıtları vs... Ve şuan 150 -200 e
yakın repertuvarım oluştu. Bildiğim şarkı sayısı sonsuz... Ama tam olarak asıl performansımı gösteremediğimi düşünüyorum. Bu zamanla oluşacak bir durum. Seyirci sizi benimseyecek, şarkılarınızı ezbere bilen insanlar olacak. Kendi ekibiniz olacak. Birden olacak şeyler olsaydı gereğinden fazla çalışır ve üstesinden gelmeye bakardım ama bazı şeyler sizin dışınızda gelişiyor. Zaman, olgunlaşmak... Bilinen bir sanatçı değil, talep edilen ve hayranlık uyandıran biri haline dönüşene kadar sahne için müzik için daha çok çalışmak gerekiyor. ◊ Sahneler var mı? - Yakın süreçte olan sahneler ve ilgilendiğim ve ya hakkımda çıkan her şeyi sosyal medya hesabımdan paylaşıyoruz. (Gülgökçe Korkmaz Hakkında) sayfamızı takip edebilirler. ◊ Pop müzik biter mi? - Pop müzik asla bitmez... Bu algı ve konu başlığı bile pop müziğe verilen değer ve gücünü ifade ediyor. ‘Sosyal medya bitecek mi?’ sorusu gibi algılıyorum. Popüler olan şeyler bitmez. Çünkü bu çok büyük bir
pazar ve bol kremalı bir pastadır. Sadece kişiler, köşeler, mekanlar, patronlar, müzikler değişir... ◊ Pop müzik bu tartışmalardan nasıl kurtulur. - ‘’Pop müziği ben kurtaracağım.’’ demek isterdim. Samimi olmak gerekirse çareyi 90’lar ve yeni yetme rapçilerde aramaktansa Türk hafif batı müziği söyleyebilen, konservatuvar mezunu veya ışığı, enerjisi, sesi olan insanları görmezden gelmezlerse, insanlara imkan şans verirlerse pop müziği kurtulur... ◊ Hangi ismin şarkısını okumak isterdim? - Sahne repertuvarımın yanı sıra birde sevdiğim eser ve sanatçılardan oluşan şahsi bir repertuvar defterim var .. Sevdiğim sanatçıların şarkılarını söylüyorum. Özellikle isim veremeyeceğim ama bir şarkının duygusuna ruhuna girebilmek zaten o şarkıyla sizi bir bütün yapıyor. Sonra şarkıyı söyleyen ve ya besteleyen kişilere sempatiniz ve ya saygınız oluşuyor... Markalar değil, duygular daha önemli, o yüzden sanatçı ismi veremeyeceğim.
119
ASTROLOJİ
BOĞA
20 NİSAN - 20 MAYIS
KOÇ
9 NİSAN
21 MART - 1
ıntıların gusal tak AŞK: Duy sal ilir. Duygu tetikleneb le iy neden takıntıların arşı karşıya e il k sorunlar tler in. Evli çif gelebilirs l e leştiris olaylara e yerine klaşmak a y a tt u y r ve bo maslar ku te l a s u g y du t. hareket e duygusal uda rasal kon PARA: Pa k e lebilec ansızın ge yeter ın olabilir r la ç n a z a k arat. ki imkan y ilgili ağlığın ile S : IK L Ğ A S e tanık elişmeler g lu m lu o . olabilirsin pında kanlar ka İŞ: Yeni im eleyeceğim ird fazlasıyla kaçırma. tı a s diyip fır
İKİZLER
21 MAYIS 2
1 HAZİRAN
AŞK: Aşk ha olumlu g yatında iyileşmele elişmele r seni mu r, edecek. E tlu vli çiftler huzursuz davranış lardan ka çının. İğn ilk önce k eyi en kocana b dine çuvaldızı son atır. ra
PARA: Pa ras gelecek g al konularda ünler için str planlama ya başla. atejilerini SAĞLIK: V irüs, mik ro alabilece ğiniz tüm p h a dikkatli o lun. Özell reketlerde ikle cinse ilişkilerin l izde koru nun. İŞ: Bu ay tutumlu olm öğrenme k için adım ayı at.
120 120
AŞK: Sevgilin yoksa ansızın karşına biri çıkabilir. Sevgilisi olup sorun yaşayanlar sorunları çözmeniz için imkanlar karşınıza çıkabilir. Evli çiftler bu ay bebek sahibi olabilirsiniz. PARA: Bu ay parasal konuda inişler, çıkışlar, ani para kazançları ve kayıpları söz konusu olabilir. SAĞLIK: Alternatif tıbbın faydalarının keşfine var. İŞ: Bu ay titiz ve işindeki detaycılığının ödüllerini alabilirsin.
k Vedat Dele
YENGEÇ
22 HAZİRAN - 22 TEMMUZ AŞK: Sevgilinizin ailesi ile sorunlar yaşıyorsanız ilişkilerinizde düzelme söz konusu olabilir. Evli çiftler eviniz ile ilgili konuların çözümü bu ay söz konusu olabilir. PARA: Parasal konularda kazanç sağlayabileceğiniz aklınıza gelecek planları iyi tasarlayın. Ani kararlar vermeyin. Pası gole çevirin. SAĞLIK: Bayanlar sağlığınız ile yakından ilgilenin. İŞ: Ailesi iş yapanlar bu ay sorunlar yaşayabilirler.
ASLAN
23 TEMMUZ - 22 AĞUSTOS
AŞK: Bu ay aşk meşk peşinde koşmak yerine kendin ile ilgilen. Evli çiftler eşinizin sizlere güzel ve beklenmedik haberleri var. PARA: Parasal konularda belirsizliklere takılma. SAĞLIK: Her şey yolunda . İŞ: Çalışmak bu ay sana fazlasıyla getiriler sağlayacak. İşini önemse.
TERAZİ
BAŞASTKOS - 22 EYLÜL 23 AĞU
rı m eleştiri okla AŞK: Bu ay tü ilin sana vg se lım ka ba üzerinde. Dinle rmak çiftler hayal ku ne diyor? Evli . ler ile yüzleşin yerine gerçek kanların konularda im PARA: Parasal ya imkanları kısıtlanabilir ve ilirsin. kullanamayab önem sel sağlığına SAĞLIK: Beden ver. üzerine ın ile dikkatleri İŞ: Çalışkanlığ n so erformansın çekebilirsin. P derece iyi.
AKREP
23 EKİM - 21 KASIM AŞK: Arkadaşlarının senin baştan çıkartmasına izin verip ilişkini bozma. Evli çiftler akıllıca yapacağınız planlar hayatınızı değiştirebilir. PARA: Kandırılmalara dikkat. SAĞLIK: Ani hareketlerden kaçının. İŞ: Bu ay kararlar almak yerine sadece çalışmayı dene.
KOVA
20 OCAK - 18 ŞUBAT AŞK: İlişkinizin ciddiyete dönüşme zamanı geldi. Sevgilin evlenme teklifi edebilir. Evli çiftler yeni oluşumlara ve heyecanlara önem verin. PARA: Gel bu ay sen parasal konulardaki tüm hareketlerini ve düşüncelerini ertele. SAĞLIK: Az da olsa sağlığına önem ver yakından ilgilen. İŞ: Sana verilen fikirleri önemse, irdele, tart, hayata geçir.
23 EYLÜL - 22 EKİM AŞK: “Gizli aşk bu söyleyemem derdimi hiç kimseye” şarkısını unutm a ona göre hareket et. Ev li çiftler sorunlardan uz ak durun. PARA: Yanlış yatırımlar dan ve hamlelerden dolay ı başınız ağrıyabilir. Siz bu ay para ile ilgili hiç bir adım
YAY
22 KASIM - 21
ekleyenler AŞK: Aşkı b . ni bulabilir için aşk se eşine Evli çiftler ylemekten ö s i sevdiğin . kaçınmayın emi isterim PARA: Müjd ler seni me güzel geliş r. bekliyo
atmayınız. SAĞLIK: Kapalı alanlard an kapabileceğiniz mikropla ra dikkat. İŞ: Gizli planlar kurmak yerine onları hayata geçirebileceğin sana zarar vermeyecek şekild e hareket et.
ARALIK l ay sağlıksa SAĞLIK: Bu fazlasıyla konularına or. en gerekiy önem verm en emin İŞ: Kendind işinde adımlar ile n. ilerliyorsu
OĞLAK
22 ARALIK - 19 OCAK AŞK: Aşkın anlamı senin için bu ay çok önemli, tüm güç elinde. Evli çiftler bir olmanın önemini kavrayın. PARA: Başkalarının kaynaklarını değerlendirme fırsatı
yakalayabilirsin. Beklediğin kredi onaylanabilir. SAĞLIK: Mikroplara karşı kendini koru. İŞ: Ekstra iş olanakları karşına çıkabilir.
BALIK
19 ŞUBAT - 20 MART AŞK: Aşk ile ilgili tüm hayal kırıklıklarını tamir edebilirsin. Evli çiftler tüh tüh tüh Maşallah tüm sorunlar rafa kalmış durumda evlilik hayatında. PARA: Fırsatlar, fırsatlar ne güzel de parasal konularda
önüne geliyor bu ay. SAĞLIK: Sinirlerini bozacak her şeyden uzak dur. İŞ: Yeni ortaklık teklifleri ile karşılaşabilirsin.
http://www.astrologvedatdelek.com/1/tr E – Mail : info@astrologvedatdelek.com
121
SPOR
BASKETBOL AKADEMISI KAYITLARIMIZ BAŞLAMIŞTIR İstanbul Basket, Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi zeki, çevik ve ahlaklı sporcular yetiştirerek ülke sporuna katkı sağlamaktadır.
Dinle, Gözlem yap, Karar ver ve Harekete Geç İstanbul Basket olarak bu mottoda düşünen ve sporda oyun zekasına sahip sporcular yetiştirmek bizim için en öncelikli hedeftir. Kemerburgaz Göktürk bölgesinde 2005 yılında kurulmuş olan İstanbul Basket, alanında çok sayıda başarılı sporcu yetiştirirken, sporcu adaylarımızın da takım ruhunu hissederek kişisel gelişimlerini tamamlamış bireyler olarak yetişmesi, kulüp olarak çalışmalarımızın odak noktasını oluşturmaktadır.
122
Nijerya'dan keşfedip kulübümüzün altyapısına kazandırarak Türk vatandaşı yaptığımız altyapı Milli takımımızın gururu ve yaş grubunda Avrupa'nın En İyi 5'inde seçilen Adem Bona
Sırbistan (Belgrad) Kampımız Partizan Hazırlık Maçı
Adem Bona U17 Milli Takımı
Basketbol Video Analizi
Antrenörümüz Nevzat Özdemir ve ekip arkadaşları tarafından hafta içi ve hafta sonu düzenlenen akademik gruplar ve takım çalışmaları ile Doğa Koleji Bilim Okulları Kemerburgaz Kapalı Spor salonunda 5-16 yaş arasında bulunan çocuklar ile çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
U12 takımımızın Anadolu Efes U12 Takımı ile Hazırlık Maçı
2017 Nağmağlup İstanbul Şampiyonu Gökburgaz U11 takımımız Kemerburgaz Doğa Koleji Mithatpaşa Mah., Selanik Bulvarı No.26-28, Kemerburgaz Göktürk, Istanbul, Turkey
0 (212) 322 1500 0 532 391 94 56
SPOR
EVDE YAPILABİLECEK KOLAY EGZERSİZLER Yan uzanın ve yukarıdaki bacağınızı yere paralel olacak şekilde düz bir şekilde karşıya doğru uzatın. Üsteki parelel olan bacağınızı yukarı aşağı kaldırın ve indirin. Bu hareket hem karın hem bacak hemde kalça çalışmaktadır. 20 Tekrar 3 ser yapınız her iki bacak İçin tekrar edin.
Kedi pozisyonu alın ve dirsekleri yerle temasını sağlayın. Sağ bacağınızı düz bir şekilde kaşdırın kalçayı sıkıştırın ve düz bir şekilde bacağınız indirin Bu hareketi 3 set 20 tekrar her iki bacak İçin yapabilirsiniz
merveucantrainer
Merve Uçan
124
Sırt üstü Uzanın eller ve ayaklarınızı yere basın ve öncelikle sağ bacağınızı yukarı kaldırın 15 tekrar yaptıktan sonra oturun ve sol bacak İçin baştaki pozisyona geri dönün ve 15 tekrar yaptıktan sonra tekrar dinlenmek için oturun. Aynı hareketi 3 set ve 15 tekrardan yapın. Düzenli yapıldığında kalçanızın istediğiniz şekile girdiğine sizde şahit olacaksınız.
Eller ve ayak parmaklarınız üzerinde durun ve dizleriniz yerden bağlantısını kesin. Sağ bacağınızı göğsünüze doğru çekin 15 tekrar yapın ve dizleri yere bırakın dinlenin. Sol bacağınız İçin tekrar başta aldığınız pozisyona geri dönün.Sol bacağınızı göğsünüze çekin 15 tekrar yapın ve dinlenin . Burada hem karın hem kol hemde kalça çalışmaktadır. 3 set 15 tekrar yapabiliriz. Dilerseniz sayıyı siz artırabilirsiniz
YIN YOGA POZLARI KEDI-INEK POZU
Sırt ağrısı, bir noktada hemen hemen herkes etkiliyor ve bir faaliyet eksikliği durumu kötüleştirebilir. Kedi – inek pozu, iki pozun birleşimidir. Arka kasları, kalçaları ve karınlarını gevşetir ve duruş ve denge geliştirmek için sırt ve boynu güçlendirir. Ayrıca, günün streslerini hafifletmeye yardımcı olan çok rahatlatıcı bir poz.
KELEBEK POZU Sırtınız dik olacak şekilde yere oturduktan sonra dizlerinizi kırın ve ayak tabanlarınız yan yana olacak şekilde yere dik koyun. Vücudunuzu zorlamanıza gerek yok, sadece herhangi bir acı hissetmeyeceğiniz kendinizi iyi hissettiğiniz bir noktaya ulaşmanız yeterlidir. Dizlerinizi her iki yana düşürün, bu esnada kaslarınızda ve kasıklarınızda hafif bir çekilme hissetmeniz norMasa pozisyonundayken, ilk olarak nefes alarak kalçalarınızı dışa doğru tıpkı bir kedi gibi çıkarın ve bu sırada başınızı da tavana doğru kaldırın. Gerilebildiğiniz kadar gerilin. Nefes verirken de kalçalarınızdan başlayarak vücudunuzu içe doğru çekin. Tıpkı bir kedi korktuğunda olduğu gibi. Düzgün geçişler yapmak ve nefesinizi hareketinizle hizalamak için birkaç kez tekrarlayın. •Harekette istediğiniz kadar kalabilirsiniz
maldir. Daha rahat hissetmeye başladığınızda, dizlerinizi biraz daha düşürmeye başlayarak, ağırlığınızı yere doğru getirin ve bu sırada her zaman sırtınızı düz tutmaya özen gösterin. Şimdi ayak baş parmaklarınızı elinizle tutarak hafifçe birbirinden ayırın. Topuklarınızın üzerinde oluşan baskıyı hissedin. Bu pozda istediğiniz kadar kalabilirsiniz Minimum 3/7 dakika
MALASANA POZU(2) Geleneksel yoga öğretilerinde çömelmek önemli bir yer tutar, özellikle Hindistan’da ve Asya bölgesinde çömelerek oturan birçok insan görebilirsiniz. Bu çömelme pozunun birkaç değişik faydası vardır. Öncelikle kalça ekleminin açılmasını sağlar, ayak bileğini açarak daha iyi dengede kalabilmeye yardımcı olur. Çömelme pozu için öncelikle avuçlarımızı omuzların altında yere bastırıp, dizlerimizi kalçaların altına gelecek şekilde yerleştirip birkaç nefes gözlerimiz kapalı dört ayak üzerinde (satangasana) kalalım. Daha sonra ayak parmaklarımızı ayaklarımızın altına kıvırarak yavaş yavaş kalçalarımızı yere doğru ağırlaştıralım ve ellerimizi yerden çekip kalbimizin önünde avuçlarımızı birbirine birleştirerek ayak tabanları üzerinde gelip çömelerek dengede kalabilmeyi deneyelim. Eğer dengede kalmak için ayak topuklarımızı yukarı doğru
kaldırıp parmak uçlarımızda kalıyorsak, topukların altına battaniye ya da yastık gibi bir yükselti yerleştirerek kalçalarımızı rahat rahat yere doğru ağırlaştırabiliriz. Bu pozu yaparken üst bacak kemiğinin, kalça eklemindekki boşluğa girdiği açı, ayak bilek kemiğin alt bacak kemikleri ile birleştiği bölümdeki sıkışıklık gibi farklılıklar, otururken bacaklarımız arasındaki mesafeyi belirler. Bazılarımız dizler birbirine yakın şekilde çömelirken, bazılarımız dizlerini genişçe açabildiği zaman pozun içinde rahat kalabilirler. Beden yapılarımız farklı olduğu için ayakların arasında kendi rahat edebildiğimiz bir mesafe bulalım. Önemli olan, pozun içinde omurgamızı kambur bir hale getirmeden alt omurların rahatça aşağıya doğru ağırlaşarak açılmasına izin verelim. Bu pozda istediğimiz kadar kalabiliriz.
125
HAYDI GÖKTÜRK,
MAC GÖKTÜRK'LE SPORA 1.213 metrekare üzerine kurulan MAC Göktürk, uzman eğitmen kadrosu, zengin grup ve bireysel ders seçenekleri eşliğinde üyelerine hizmet veriyor. Spor tutkunları, ayda yaklaşık 300 saat ücretsiz grup dersleriyle eğitmenler eşliğinde spor yapıyor. Şubat ayından beri İstanbul›un Kemerburgaz ilçesinde hizmet veren Mars Sportif›in prestijli kulüplerinden MAC Göktürk Country Life, üyelerine eşsiz bir spor imkanı sunuyor. 1.213 metrekare üzerine kurulan MAC Göktürk, uzman eğitmen kadrosu, zengin grup ve bireysel ders seçenekleri eşliğinde spor tutkunlarına hizmet veriyor. Üyeler, ayda yaklaşık 300 saat ücretsiz grup dersleriyle eğitmenler eşliğinde spor yaparken, farklı terapi çeşitlerinin olduğu NUSPA da ise masajla stres atıyor. Türkiye’de en fazla spor kulübüne sahip Mars Sportif, geniş MAC lokasyon ağı ile spor severlere farklı yerlerde spor yapma imkanı sunuyor. MAC Göktürk üyeleri, Türkiye’deki toplam 85 MAC ve MACFit kulüplerini ücretsiz kullanma şansına sahip oluyor. Şu anda toplam 12 adet MAC ve 79 adet MACFit kulübüyle Türkiye›nin 13 şehrinde hizmet veriliyor. MACFit kulüpleri dahil edildiğinde İstanbul›un yanı sıra İzmir, Bursa, Ankara, Adana, Antalya, Eskişehir, Samsun ve Mersin gibi illerde de hizmet verilmektedir. Son teknoloji ekipmanların yer aldığı kardiyo ve serbest ağırlık alanları, yaz-kış demeden yüzme antrenmanları yapabileceğiniz kapalı havuzu ve sıkılaşmanızda yardımcı olacak reformer pilates stüdyosu ile MAC Göktürk, ferah atmosferi, üstün hijyen standartları ve uzman eğitmen kadrosuyla ayda 225 TL›den başlayan fiyatlarla ile sizi bekliyor. Kapalı havuzu ile yaz- kış yüzme antrenmanları ve sosyalleşme imkanı sunan MAC Göktürk, sporun yanı sıra sosyal hayatın da bir parçası oluyor. Spor yaparak
126
sağlıklı bir vücuda ve zihne kavuşan üyeler, MAC Göktürk'te yer alan NUSPA da eşsiz bir masaj deneyimi yaşıyor. ‹Nefes alıp verişim duyuluyor. Duyularımın önünde hiçbir engel yok. Başka bir yerde, başka biriyim› mottosuna sahip olan NUSPA, zengin masaj ve özel bakım menüsüyle masaj tutkunlarına özgün bir hizmet vermeyi amaçlıyor. Yetkin akademili masörler ve Uzakdoğulu terapistlerce, Romantic NU, Traditional Thai Therapy, Aromatherapy, Nu Signature Therapy, Ayurveda Therapy, Hot Stone Therapy, Traditional Bali Therapy, Oriental Foot Massage, Harem NU Special ve Specific Nu NuSpa masajlarıyla hizmet veren NUSPA, Almanya'nın ünlü wellness and spa ürünleri markası Klapp ile uygulanan özel bakım ve cilt bakımı menüsünü de misafirlerinin beğenisine sunuluyor. Mars Sportif CEO'su Bahar Uçanlar, Üyelerimizin, spor yapma deneyimlerini mükemmel hale getirmek için çok yoğun bir mesai harcıyoruz. Amacımız, daha fazla kişiyi sporla tanıştırarak, sporu bir yaşam tarzı haline getirmelerine katkıda bulunmak. Spor yapmak, fiziksel sağlık kadar zihinsel sağlık ve stresle baş edebilmemiz için en büyük yardımcımız. Mars Sportif olarak insanların hareket etmesi ve spor yapması için spor salonlarını erişilebilir hale getirerek sporu teşvik ediyoruz. Göktürk sakinlerini de bu eşsiz spor ve masaj deneyimi için MAC Göktürk’e bekliyoruz" dedi. MAC Göktürk›de yer alan hizmetler şöyle: · Gym-kardiyo alanı · Grup stüdyosu · Reformer Pilates · Dinlenme odası · Sauna · Buhar odası · Hamam, kese odası, soğukluk · Kapalı havuz · Farkı terapi çeşitleriyle NUSPA · Kiralık dolaplar
MAC GÖKTÜRK
Göktürk Merkez Mahallesi İstanbul Cd. No: 30 Tel. 0212 970 16 53 www.marsathletic.com
127
PILATES NEDIR?
-Neden pilates? Pilates, Joseph Pilates tarafından, yaşadığı sağlık sorunları sebebiyle kendi fiziksel sağlığını daha iyiye taşımak amacıyla geliştirilmiş bir egzersiz sistemidir. Tüm vücut sağlığını geliştiren, esnekliği artıran, kas kuvvetlenmesini sağlayan özel bir egzersizdir. Özellikle vücudun merkez bölgesini kuvvetlendirerek omurga sağlığına katkıda bulunur. Vücudun koordinasyonunu ve dengesini sağlar ve geliştirir. Pilatesin sağladığı etkili ve hızlı sonuçlar pilatesi vazgeçilmez bir egzersiz sistemi haline getirmektedir.
128
İSA TÜRKYILMAZ
Pilates & Fitness Personal Trainer
Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu mezunuyum. Küçük yaslardan itibaren spora duyduğum ilgiyle tekvando, yüzme ve fitness branşlarında kendimi geliştirdim. 2008 yılında pilatesle tanışmamla birlikte bu sistemin insan beden sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini fark ettim. Özellikle omurga problemleri
üzerinde yoğunlaşarak buna yönelik bir çok özel eğitim aldım. Master Trainer olarak omurga problemlerinde yapılabilecek en güvenli egzersiz olan pilatesi tüm yaslardan üyelerime öğretmeye, bedensel sağlıklarını iyileştirmeye, eğitmenlere de bilgi ve tecrübelerimi aktarmaya, kurduğumuzHouse Of Move’da devam ediyorum.
KUMSAL ÖZTEKIN
Pilates & Fitness Personal Trainer
Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu mezunuyum. Annem ve babam milli düzeyde sporcu oldukları için aileden gelen bir spor kültürüyle yetiştirildim. Küçük yaslardan itibaren atletizm, voleybol, basketbol, yüzme gibi spor branşlarıyla aktif ve yarışmacı olarak ilgilendim. Uzun yıllar amatör olarak Latin dansları yaptım. Is hayatıma yüzme
antrenörlüğü yaparak başladım, bunu fitnesi, pilates ve grup dersleri eğitmenliği izledi. Pilatesle tanıştıktan sonra, fiziksel ve mental gelişime olan etkisini fark ederek bu alanda kendimi geliştirmeye, araştırmaya ve eğitimlere katılmaya başladım. 20 yılı askın suredir spor eğitmeni olarak edindiğim birikim ve tecrübelerimi, heyecan ve özenle kurduğumuz House Of Move’da paylaşıyorum.
House Of Move’u taniyalim House Of Move’u kurarkenki hedefimiz , uyelerimizin rahat ve ferah bir ortamda , tecrubeli ve ilgili egitmenlerle, keyifle egzersiz yapabilmelerine
olanak saglamak. Pilatesle birlikte, yoga, antigravity ve cesitli amaclara yonelik grup derslerimiz bulunmakta. Nefes terapileri, yoga, beslenme gibi saglik uzerinde buyuk etkileri
olan branslarda workshoplar yapmayi planladik. House of Move’un saglikli yasamak isteyen, spor yapmayi seven kisilerin bulusma noktasi olmasini arzuluyoruz.
132
ACİL
SERVİS
Hizmetlerimiz Saç Ekimi - Kaş Ekimi - Sakal Ekimi Tüm Tıbbi Tahlil ve Labaratuvalar Fiziksel Tıp Ve Rehabilitasyon Medikal Estetik ve Güzellik Plastik ve Estetik Cerrahi Radyoloji (Röntgen) Kulak Burun Boğaz Ağız ve Diş Sağlığı Kadın Hastalıkları PRP - Mezoterapi İç Hastalıkları Check-up
0212 322 29 09 0542 571 29 07
monot�pgokturk www.monot�pgokturk.com
MIGIRDIÇ GÜLEZYAN DİŞ HEKİMİ
UZM. DR. MEMDUH İNCE DAHİLİYE UZMANI
OP. DR. MUSTAFA GÖKLÜ KBB UZMANI
FİZİK TEDAVİ ÜNİTEMİZ İLE HİZMETİNİZDEYİZ!
Göktürk Merkez Mahalles� Açelya Sokak Hayat B�nası No:2/A Eyüp/İstanbul
ALTUN
HALI YIKAMA E D R E L S İ S E T N R E D O M SON SİSTEM T E M Z İ H E L R E L E N İ K MA VERMEKTEYİZ
TOZ ALMA İŞLEMİ YIKAMADAN ÖNCE YAPILMAKTADIR
ALTUN
HALI
YIKAMA
Mithatpaşa Mah. Pirinççi Yolu No:16 Kemerburgaz 0212 294 64 34 Seyrantepe Mah. Dilek Sokak No:23 Kağıthane 0212 325 63 21 Merkez Mah. Şahinci Sokak No: 55 Sarıyer 0212 242 43 01 www.altunhaliyikama.com.tr haliyikamaaltun