Üsküdar’›n Tarihî Menba Sular›: Çaml›ca Sular› Örne¤i D R .
D A V U T
H U T
Marmara Üniversitesi
Türk-‹slâm kültür ve edebiyat›nda su, “âb-› hayat” (içene ebedi hayat veren su) kavram› ile sonsuzlu¤a duyulan özlemi; “âb-› kevser” kavram› ile de güzelli¤e ve lezzete duyulan özlemi dile getirmektedir.1 Gündelik hayatta s›kça kulland›¤›m›z, “Su gibi aziz ol” sözüyle suya verilen s›fat dahi, her bak›mdan yüksek bir mertebeyi ifade eder. Menba suyuna ise, bu tan›mlamalar›n da bir yans›mas› olarak, “miyâh-› nefîse” ve “mâ’-i lezîz” gibi s›fatlar verilmifltir. Osmanl› kültüründe suyun flüphesiz ayr› bir yeri vard›. ‹nfla edilen su kemerleri ve suyollar› ile pek ço¤u “mimarî flâheser” niteli¤indeki çeflmeler, kuflkusuz suya atfedilen önemi gösterir. Di¤er yandan, suyu satan esnaf zümresi ve dükkânlar, iktisadî hayat›n vazgeçilmezleri aras›ndayd›. Atl› sakalar ile kaynaklar›ndan al›nan sular, su müptelâs› ve tiryakisi olan müflterilere sunulurdu. Bu tiryakiler, tatt›klar› suyun nereye ait oldu¤unu anlayacak kadar da uzmanlaflm›fl kiflilerdi.2 Üsküdar’›n, Osmanl› son dönemindeki idari s›n›rlar olarak hemen hemen tek bafl›na temsil etti¤i Anadolu Yakas›, kaynak sular› bak›m›ndan oldukça zengindir: ‹stanbul’un en ünlü sular›n›n ç›kt›¤› Alemda¤›-Beykoz-Ümraniye kaynaklar› (Tafldelen, Taflanl›, Elmal›, Çubuklu, Defneli, Karakulak, S›rmakefl, Tantavi); Kay›flda¤› kaynaklar› (Kay›flda¤›, Zeynel, Ayazma, Kestane, Hac› Ömer ve F›nd›k Sular›) ve Çaml›ca kaynaklar› olarak kabaca üçe ay›rabilece¤imiz her bir bölgede onlarca meflhur kaynak suyu bulunmaktad›r.3 Bu sebeple biz de, XIX. yüzy›l’›n ikinci yar›s›ndan XX. yüzy›l bafllar›na kadarki süreci esas alarak, Üsküdar’›n Çaml›ca Tepeleri ve civar›nda bulunan kaynak sular› üzerinde durmay› tercih ettik. fiehremaneti Meclisi’nin 1911’de ald›¤› bir karara göre Çaml›ca Tepeleri ve civa-
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
Üsküdar çeflmeleri ve su kaynaklar›
r›nda; Büyük ve Küçük Çaml›calar, Tiryal Han›m, Libadiye, K›s›kl›, Tomruk A¤as›, Ömer Bey, fiekerkaya ve Bulgurlu gibi meflhur kaynak sular› mevcuttu.4
a) “Sular›n Padiflah›” Büyük Çaml›ca Suyu Büyük Çaml›ca suyunu ziyadesiyle metheden Muhammed Hafid Efendi, “sular›n padiflah›” gibi bir s›fat› vermeyi de ihmal etmemifltir.5 Nam›k Kemâl ise, ‹ntibah adl› roman›nda Çaml›ca’y› Cennet’e benzetti¤i muhteflem güzelli¤iyle övdükten sonra, “Feyyâz-› kudret, âlemde âb-› hayât icad›n› irade etmifl olsayd›, o haysiyeti Çaml›ca Suyu’na verirdi”6 (Allah’›n feyzi, dünyada bir ebedi hayat suyu icad›n› isteseydi, o flerefi Çaml›ca suyuna verirdi) diyecek kadar bu suyu adeta göklere ç›kar›r. Hadîka yazar› Ayvansarâyî’nin de “nadir, efli bulunmaz” olarak niteledi¤i7 bu flöhretli suyun kayna¤›, Büyük Çaml›ca Tepesi’nin ete¤inde, 270
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
Yusuf ‹zzeddin Efendi Köflkü’nün arazisinde ve Bo¤az’a karfl› duran bir mevkiye tesadüf eder. Muhtemelen Bizans döneminden kalma çok eski bir ayazma olan8 Büyük Çaml›ca Suyu, ahî dervifllerden olan ‹vaz Fakih’in9 Vakf›’na ba¤l› arazilerden ç›kmaktayd›.10 Su, “Avc›” lâkapl› IV. Mehmed taraf›ndan 1660 y›l›nda padiflah hayrat› olarak tesis edilmifl ve vakfedilmiflti.11 P›nar›n önündeki çeflmeyi ve su haznesini yapt›ran IV. Mehmed ile çeflmeyi tamir ettiren II. Mahmud’un kitâbeleri mevcuttur. Çeflmenin yak›n›nda, yine IV. Mehmed’e ait bir mihrap tafl› bulunmaktad›r ki çeflmenin bu özelli¤iyle namazgâh olarak da kullan›ld›¤› anlafl›lmaktad›r.12 Menba sular›n›n kalitesi, baflta sertlik derecelerine ba¤l›d›r. 7’ye kadar olan dereceler normal, yani yumuflak, bunun üstündekiler ise sert su olarak de¤erlendirilir. Mekteb-i Fünun-› T›bbiye muallimi Kimyager Ali R›za Bey taraf›ndan yap›lan ilk tahlillerde, Çaml›ca suyunun sertlik derecesi (mikyâs-› ma’) 4 olarak öl271
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
K›s›kl› Çeflmesi’nin eski hâli
çülmüfltü.13 Nirven bunu, 1943’te 4.5 olarak tespit etmifltir. Yap›lan tahlil ve müflahedelere göre; gayet parlak, lezzeti hofl ve içimi tatl› olan14 Çaml›ca Suyu’nun, kaynat›ld›ktan sonra lezzeti azalmakta, çeflitli tortu ve yosunlar kalmaktad›r.15 Verimi az olan suyun idrar verici ve hazm› kolaylaflt›r›c› oldu¤u belirtilmifltir.16 Su, durdukça kalitesinden kaybetmektedir. Nitekim, tarihteki meflhur su merakl›lar›ndan biri olan ve en çok Büyük Çaml›ca suyunu be¤enen17 Ahmed Cevdet Pafla, bu suyun leziz ve yerinde içildi¤i takdirde pek lâtif oldu¤unu, ancak durdukça bozuldu¤unu, bu sebeple de eskimeden içilmesi gerekti¤ini vurgular.18 Kaynak sular›n›n, Çaml›ca ve civar›n›n meflhur bir mesire ve sayfiye merkezi olmas›nda önemli bir yere sahip oldu¤unu bilhassa belirtmek gerekir. Zira birçok örnekte de görüldü¤ü gibi insanlar, manzara ve havas›n›n güzelli¤i yan›nda, suyu bol ve kaliteli olan mahalleri gezinti ve e¤lence yerleri olarak tercih etmifllerdir. Bu cümleden olarak, Büyük Çaml›ca Suyu da yörenin ra¤bet edilen bir mesire haline gelmesinde önemli bir konuma sahip olmufltur. Bu konumun bir neticesi olarak Çaml›ca, XIX. yüzy›l sonunda ve XX. yüzy›l bafl›nda, sayfiyelerin moda oldu¤u bir dönemde, aranan bir gezinti ve e¤lence yeri haline gelmiflti.19 En güzel ve en genifl ‹stanbul manzaras› ancak buradan seyredilir: Adalar, tarihî yar›mada, Beyo¤lu ve bütün Bo¤aziçi manzaras› Büyük Çaml›ca’dan görülebilir. Vaktiyle tepesine kadar çamlarla dolu olan zirvedeki Safa Tepesi ile IV. Meh272
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
med çeflmesinin bulundu¤u alandaki Subafl› Mesireleri, kaynak sular›n›n bollu¤u yan›nda, bu güzel manzaralar›n bir neticesi olarak da ortaya ç›km›flt›r. Bir toplanma ve buluflma yeri olmas› sebebiyle, 1881 y›l›na kadar devam eden esnaf teferrücleri (gezintiler), ç›rak ç›karma ve pefltamal ba¤lama gibi merasimler de Büyük Çaml›ca ve Libade Suyu bafl›nda yap›l›rd›.20 1868-1870 y›llar› aras›nda fiehremini Server Pafla taraf›ndan çok emek sarf edilerek yapt›r›lan ve “Millet Bahçesi” ya da “Çaml›ca Bahçesi” diye bilinen park da, dönemin en flöhretli gezinti ve sayfiye mekânlar› aras›ndayd›. Ba¤larbafl›’ndan Çaml›ca’ya do¤ru giderken K›s›kl› ile Altunizade semtleri aras›nda yer alan bahçe, o zamanlar çok flenlikli ve kalabal›k bir e¤lence ve piyasa yeriydi. Nitekim bu özelli¤i nedeniyle uzak yerlerden buraya gelen insanlar, bölgenin köflk ve evlerini mesken tutmaya bafllam›flt›. Bahçenin civar›nda, Abdülaziz’e karfl› hürriyetçi Osmanl› ayd›nlar›n› (Yeni Osmanl›lar) destekleyen M›s›rl› Mustafa Faz›l Pafla baflta olmak üzere, devrin devlet ricâlinin köflkleri de bulunuyordu. ‹stanbul’a gelen ilk sirk çad›r›n›n da kuruldu¤u Millet Bahçesi’nin bu cazibesi, Kufldili Çay›r›, Fenerbahçe Park› ve Moda’ya olan ra¤beti bile azaltm›flt›.21
b) Küçük Çaml›ca Suyu Bu flöhretli suyun kayna¤›, Küçük Çaml›ca Tepesi’nin güneye bakan yamac›nda, yeni yap›lan bir caminin yan›ndad›r. Çeflmenin bulundu¤u yer, hâlâ “Küçük Çaml›ca Mesiresi” diye ünlüdür. Burada II. Mahmud’un küçük bir kasr› da vard›. Küçük Çaml›ca Suyu, IV. Mehmed Vakf›’na ba¤l› arazilerden ç›kmaktad›r.22 Büyük Çaml›ca Suyu’nun aksine debisi oldukça yüksek olan su, k›sa bir ak›fltan sonra, IV. Mehmet taraf›ndan 1654’te yapt›r›lan çeflmesinden akar.23 Yeni yap›lan bir caminin girifl kap›s›nda bulunan çeflmenin suyu halen akmaktad›r. Çeflmenin önündeki alanda ise, IV. Mehmed’in yapt›rd›¤› Cennetabad Kasr› bulunuyordu. Bu flekilde, Küçük Çaml›ca, IV. Mehmed’in imar faaliyetleri sayesinde güzel bir mesire ve sayfiye haline getirilmiflti.24 Sertlik derecesi 3,5 olarak ölçülen suyun içimi gayet hofl ve lezzetlidir. Durdukça hofllaflmas› ve hafifleflmesinden dolay›, eskiden topra¤a gömülü büyük küplerde sakland›¤›, aradan seneler geçtikten sonra da içildi¤i nakledilir.25 fiöhretinden dolay›, arabalarla Kad›köy’e ve Üsküdar’a getirilerek sat›lan Küçük Çaml›ca suyu, bu flekilde iktisadi hayata da do¤rudan katk› sa¤lard›. Çaml›ca menba sular›, ‹stanbullu için kaliteli ve aranan sular aras›nda yer almaktayd›. Nitekim, Çaml›ca sular›n›n sat›fl fiyat›nda bunu görmek mümkündür: Örne¤in, XX. yüzy›l bafllar›nda Halkal›, K›rkçeflme ve Taksim gibi Avrupa yakas› sular›n›n bardak fiyat› 5 para iken; Kay›flda¤›, Tafldelen ve Karakulak suyu ile birlikte Çaml›ca sular›n›n fiyat› ise 10 para idi.26 Bu durum, Çaml›ca sular›n›n da içinde bulundu¤u Anadolu yakas› sular›n›n, Avrupa yakas›ndakilere göre daha makbul görüldü¤üne dair önemli bir kan›tt›r. 273
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
Zekeriya Kurflun, Sertaç Kayserilio¤lu vd., Bâki Kente Âb-› Bekâ, Hamidiye, ‹stanbul 2006
c) Çaml›ca’daki Di¤er Kaynak Sular› Çaml›ca Sular›’n› meydana getiren ve her biri farkl› derecelerde flöhrete sahip olan baflka birtak›m kaynaklar daha mevcuttur. Bunlar hakk›nda k›saca baz› bilgiler vermenin, konu bütünlü¤ü aç›s›ndan yararl› olaca¤› kanaatindeyiz. Tiryal Han›m Çeflmesi Suyu: Büyük Çaml›ca Suyu çeflmesine 200 m. mesafede, Subafl› mesiresinde ve Yusuf ‹zzeddin Efendi Köflkü’nün bahçe duvar›na bitiflik bir çeflmedir. 1871’de yapt›r›lan çeflmenin bânisi, II. Mahmud’un üçüncü ikbali olan, zengin ve hay›rsever kiflili¤iyle tan›nan Tiryal Han›m’d›r. Kaliteli olup, bol miktarda akan su, vaktiyle Yusuf ‹zzeddin’in vârisleri taraf›ndan suculara sat›l›rd›.27 Tomruk A¤as› Suyu: Tomruk suyu, lezzetli ve ince bir su olup, Büyük Çaml›ca Tepesi’nden Beylerbeyi’ne inen yamaçta bulunmaktad›r. ‹stanbul’un en meflhur ve kaliteli sular› aras›nda yer alan Tomruk Suyu, vaktiyle Tophanelio¤lu isâlesine akarken sonralar› yata¤› bozularak d›flar› akmaya bafllam›flt›r. Ya¤murlu havalarda bulanan suyun sertli¤i 1916’da 1 olarak ölçülmüfl,28 Nirven de daha sonra (1943) ayn› dereceyi tespit etmifltir.29 Çok yumuflak bir su olarak dikkati çeken Tomruk Suyu, ekseriyetle Üsküdar ve Kad›köy halk› taraf›ndan kum dökmek için ve idrar verici olarak kullan›l›rd›.30 Osman Nuri, Tomruk Suyu’nun sahipleri bulundu¤unu kaydeder.31 Sucular, 1980’lere kadar çok ilkel bir flekilde 274
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
K›s›kl› Çeflmesi’nin bugünkü hâli
Küçük Çaml›c› Suyu Çeflmesi
doldurduklar› sular› flehirde satard›. Bu durum yasakland›ktan sonra 1990’l› y›llarda ise, Üsküdar Belediyesi’nce klasik Türk mimarisinde üçlü bir çeflme infla edilerek suyu tekrar ak›t›ld›.32 K›s›kl› Çeflmesi Suyu: ‹ki Çaml›ca aras›nda, Büyükçaml›ca’ya ç›k›fl yolu üzerindeki Kavakbay›r› mevkiinden ç›kan su, K›s›kl› Camii yan›ndaki çeflmeye33 akar. K›s›kl› suyu, zarif mermer bir çeflmeden, pirinç bir oluktan dökülür.34 Bu çeflme, ilk bânisi oldu¤u san›lan ‹vaz Fakih Efendi’ye mülk olarak verilen K›s›kl› semtinin ad›yla an›la gelmifltir. Ayr›ca, “suyu az akan p›nar, kayadan akan su” anlam›na gelen “K›s›kl›” ad›n›n da, buradaki su kaynaklar› ile muhtemel ba¤lant›s› vard›r.35 Altunizade, Çaml›ca ve Libade gibi K›s›kl› da, XIX. yüzy›l bafllar›ndan itibaren, Osmanl› bürokratlar› ve Müslüman burjuvazinin tercih etti¤i bir sayfiye ve mesire haline gelmeye bafllad›. II. Mahmud döneminde buraya bafllayan ilgi, Abdülmecid ve Abdülaziz dönemlerinde de devam etti. Tanzimat devrinde, buradaki köflk ve kas›rlarda siyasi ve edebi nitelikli toplant›lar düzenlendi.36 Nirven, Çaml›ca semtinde flöhret kazanm›fl ve buran›n iktisadi hayat›nda rol oynam›fl bu kaliteli ve bol suyun sertlik derecesini 4 olarak tespit etmifltir.37 Ayvansarayî’ye göre, gayet leziz ve meflhur bir su oldu¤undan çok mahalle götürülürdü.38 Süheyl Ünver, 24 saatte 4 ton akt›¤›n› belirterek el yazmas› bir mecmuadan, atefl düflürücü ve bafl dönmesini iyilefltirmek için ilaç olarak kullan›ld›¤›n› nakleder.39 M. Hafîd Efendi ise suyu, idrar söktürücü olarak niteler.40 275
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
Libade Suyu
Libade Suyu: Küçük Çaml›ca taraf›ndaki mesire ile bir cadde ve bu cadde üzerindeki çeflmeye Libade ismi verilmifltir. Yerinde içildi¤i takdirde so¤uk ve hafif olan suyun ç›k›fl noktas›, küçük bir kuyu a¤z›na benzemekteydi. Su, bu a¤z›n yar›m metre alt›ndan ve parmak kal›nl›¤›nda akard›. Bu sebeple, afla¤›daki resimde de görüldü¤ü gibi, ancak uzun sapl› bir maflrapa ile al›nabilirdi.41 Seri olmak için de iki maflraba bulundurulurdu. Su f›ç›lar›n› doldurmak için maflrapa kullan›lmas› gerekti¤inden, sucular›n pek ra¤bet etmedi¤i bir kaynak durumundayd›. Ancak kayna¤a civar olan köflkler ve haneler taraf›ndan çokça istifade edilirdi. Ahalinin ra¤bet etti¤i Libade Mesiresi, suyun karfl›s›nda yer almaktad›r. Libade mesiresi ve suyu, Üsküdar ve Kad›köy taraflar›n›n en eski ve meflhur sayfiye yerlerinden biriydi ve özellikle ilkbahar ve yaz aylar›nda çok ilgi görürdü.42 XIX. yüzy›l sonlar›nda bu flekilde ra¤bet edilen bir semt olan Libade’de, devrin ileri gelenlerinin köflkleri vard› ve ayr›ca Orta Oyunu oynan›rd›.43 Vaktiyle a¤açlar taraf›ndan gölgelenen mesiredeki iki vak›f kuyusunun etraf›nda dört de ç›nar a¤ac› vard›r. Bulgurlu Çeflmesi Suyu: Çeflme, Bulgurlu Caddesi üzerinde ve Bulgurlu Ca276
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
mii’nin sa¤ taraf›ndad›r. Çeflmenin sa¤›nda mermer bir çeflme daha bulunur. Her iki çeflmenin suyu, karfl›s›ndaki Küçük Çaml›ca Tepesi’’nden ve Çilehane Soka¤›’nda, bir a¤ac›n alt›ndaki p›nardan temin edilmiflti.44 Osmanl› döneminde Bulgurlu Köyü’nü ziyarete gelenler, Libade, Müftü Kuyusu, Haminne, Meleksima ve fieker maslaklar›ndan su al›r, Han›m Seddi denen yerde piknik yaparlard›.45 Ömer Efendi Suyu: K›s›kl›’da Tophanelio¤lu semtinde, Küçük Çaml›ca’n›n biraz ilerisinde bir tepenin ete¤inden ç›kar. Küçük Çaml›ca Caddesi’ndeki suyu daima akan çeflmesi, vaktiyle bir ayazma idi. Nirven sertli¤ini 3 olarak ölçmüfltür.46 fiekerkaya Suyu: Küçük Çaml›ca civar›nda ç›kan bu su, III. Selim taraf›ndan 1805’te toplatt›r›larak Selimiye K›fllas›’na giden di¤er sulara ilâve edilmiflti. Ancak yolu zamanla harap oldu¤undan, Küçük Çaml›ca’da kalm›flt›r. 1920’lere ait verilere göre, suyun sertlik derecesi 2,5 idi ve yirmi dört saatte 5 ton kadar akmaktayd›.47 Haminne Suyu: Bulgurlu’dan Merdiven Köyü’ne giden yol üstünde Libade mevkiinde olan bu suyun verimi oldukça azd›.48
d) Çaml›ca Sular›n› Bafllang›ç Alan Vak›f Sular ‹stanbul’daki kaynak sular›n›n büyük bir bölümü, maslaklarda toplanarak, infla edilen isâle hatlar› (su yollar›) vas›tas›yla beldelere getirilirdi. Daha sonra da cami, çeflme, hamam, mektep-medrese ve hatta evlere da¤›t›l›rd›. Bunlar aras›nda en ünlüleri, Avrupa yakas›ndaki Halkal›-K›rkçeflme sular›na ait su yollar›d›r. Mimar Sinan taraf›ndan infla edilen bu yollar, o devrin dünyas›n›n emsalsiz projelerinden biriydi. Üsküdar yakas›nda da baflta hanedan mensuplar› ve devlet ricâli taraf›ndan hayrat olarak su yollar› infla ettirilmifltir. Bu flekilde, “vak›f sular›” ortaya ç›km›flt›r. Galib Atâ (Ataç), Üsküdar’a do¤ru akan büyük vak›f sular›n› üç güzergâha ay›r›r.49 Bunlardan birincisi güneybat› güzergâh›d›r ki buradan gelen sular Bulgurlu, Ümraniye ve Küçük Çaml›ca’dan Altunizade ve Valideba¤› yoluyla Üsküdar’a ulafl›rd›. Bu güzergâhtan gelen bafll›ca sular; Atik Valide (Nurbanu Valide Sultan) Sular›,50 ‹brahim Pafla Sular›,51 Çinili (Mahpeyker Kösem) Valide Sultan Suyu,52 Selimiye Camii ve K›fllas› Suyu (Mihriflah Valide Sultan Suyu)53 ve Ayazma Suyu54 idi. ‹kinci güzergâh ise, kuzeybat› yoludur. Buradan gelen sular›n önemlileri: Hüdayi Tekkesi Suyu,55 Cevri Kalfa (Paflaliman›) Suyu,56 Tophanelio¤lu Mustafa Efendi Suyu,57 Altunizade (‹smail Zühtü Pafla) Suyu,58 Refi¤ Efendi Suyu.59 Üçüncü Güzergâh, kuzey yoludur ki buradan gelen bafll›ca su, Mihrimah Sultan Suyu’dur.60
277
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
e) Çaml›ca Sular›n›n ‹flletilmesi ve Hukukî Durumu Hakk›nda Baz› Bilgiler ‹stanbul’daki sular›n idaresinde, birtak›m kurum ve görevliler yer al›rd›. Bunlardan Su Nezareti, Su naz›r›n›n baflkanl›¤›nda olarak, 1849’da oluflturulan Su Meclisi ve di¤er birtak›m memurlardan müteflekkildi. ‹dari ve beledi teflkilatlanma içinde ‹stanbul sular›, co¤rafi bak›mdan baz› k›s›mlara ayr›larak “hizmetler” fleklinde idare edilirdi. Nitekim Üsküdar Hizmeti (K›s›kl› Hizmeti), Altunizade Hizmeti, Bulgurlu Hizmeti ve Atik Valide Mahallesi Hizmeti gibi birimler, bu tür bir teflkilatlanman›n neticesinde ortaya ç›km›flt›. fiehremanetinin (belediye) kurulmas›ndan sonra da varl›klar› devam eden bu hizmetler, içinde yer ald›klar› belediye dairelerine ba¤lanm›fllard›r. Daha evvel bahsedilen, “vak›f sular” söz konusu oldu¤unda ise, devreye Evkaf Nezareti giriyordu. Bu bilgiler do¤rultusunda özetlemek gerekirse, sular›n idaresini, Su ve Evkaf Nezaretleri ile fiehremaneti ve hizmetler, eflgüdüm içerisinde ve birlikte sa¤lamaktayd›.61 Osmanl› idarecilerinin, menba sular›ndan istifade etme konusundaki genel tavr›, suyun mübah, kamu yarar›na ve halka aç›k bir madde oldu¤u fleklindeydi. Nitekim, II. Abdülhamid’in konuyla ilgili olarak verdi¤i 30 May›s 1902 tarihli hususi iradesinde, su gibi bir maddenin tekel alt›na al›nmas›n›n caiz bir hareket olmayaca¤›na dikkat çekilerek, bu konuda olabilecek flikayetlerin çözümünde fiura-yi Devletçe yanl›fl bir karar›n verilmemesi özellikle istenmiflti.62 Karakulak suyundan herkesin istifade edebilmesi için verilen 7 May›s 1909 tarihli Mehmet Reflad’›n hususi iradesinde ise, söz konusu suyun âmmenin istifadesine mahsus oldu¤u ifade edilmiflti.63 Ancak, bu genel tavra ra¤men, sular›n hukuki durumlar›, iflletilmeleri ve vergilendirilmeleri konular›nda, afla¤›da Çaml›ca sular› örne¤inde izah edece¤imiz baz› dönemsel sorunlar da yaflanmaktayd›: Üsküdar’›n iktisadi hayat›na ciddi ölçüde katk›da bulunan ve “vakfedilmifl su” özelli¤ini tafl›yan Çaml›ca sular›, sucu esnaf› taraf›ndan f›ç›lara doldurulduktan ve arabalarla nakledildikten sonra Üsküdar Pazar›’ndaki müflterilere sat›l›rd›. Suyun bu flekildeki arz›nda, müflterilerden f›ç› bafl›na 60 para ve 3 kurufl al›n›rd›. Üsküdar Belediye Dairesi de bu sat›fltan f›ç› bafl›na 20 para pul bedeli tahsil ederdi. ‹dari aç›dan ise, Çaml›ca’daki su menba’lar›, On alt›nc› Belediye Dairesi Evkaf Memurlu¤u taraf›ndan müzâyede ile müteahhitlere ihale edilirdi. Bu durumda, müteahhitlerin görevlendirdikleri memurlar taraf›ndan da f›ç›lara ilaveten yirmifler paral›k pul yap›flt›r›larak bedeli ayr›ca al›nmaktayd›. Böylece, bayilere verilen f›ç›lara toplam 40 para vergi verilmesi söz konusuydu. Üsküdar sucu esnaf›, bu ücretin yüksekli¤inden yak›narak uygulaman›n adaletli olmad›¤›n› ve ayr›ca maifletlerinin de sekteye u¤rad›¤›n› dile getirerek, Sadaret ve Dahiliye Nezareti’ne verdikleri arzuhallerle söz konusu iki vergiden birinin kald›r›lmas›n› talep etmifltir.64 fiehremaneti tezkeresinde bu taleple ilgili olarak, Belediye idaresinin f›ç›lardan 278
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
tarife gere¤ince ald›¤› 20 paral›k pul vergisi has›lat›n›n; menba’larda istihdam edilen memurlar›n maafllar›, sahtecili¤i önlemek ve sular›n sâfiyetini temin etmek için bast›r›lan pullar›n masraflar› ve yollar›n tamiri için harcand›¤› belirtilmekte ve bu tasarrufun ayr›ca hükümetin emrine dayand›¤› da vurgulanmaktayd›. fiehremaneti’ne göre, yap›lan itiraz bu vergiye karfl› olmay›p, Evkaf-› Hümayun Hazinesi’nce ç›kar›lan ve müzayede ile mültezime ihale edilen “su bedeline” karfl›yd›.65 Konuyla do¤rudan ilgili bir merci olan Dahiliye Nezareti’nden Sadarete gönderilen yaz›da ise, Küçük Çaml›ca’da ç›kan suyun evkaftan ve IV. Mehmed’in hayrat›ndan oldu¤u, bu sebeple belediyenin müdahalesine kanuni ve meflru sebep görülemedi¤i tespiti yap›lmaktayd›.66 Bu yaz›flmalar›n neticesinde konu, fiura-yi Devlet’e havale edildi. fiura-yi Devlet Maliye, Nafia ve Maarif Daireleri’nden ç›kan 20 Ekim 1910 tarihli ilk kararda, Çaml›ca su menbalar›n›n fenni kaideler çerçevesinde tanzim edilerek f›ç›lar›n doldurulma ve naklinde bu kurallara uyulmas›na Evkaf Nezareti’nin özen göstermesi isteniyordu. Ayr›ca, sular› nakledenlerden belediye taraf›ndan al›nmakta olan resmin de art›k al›nmamas›na karar verilmiflti.67 Ancak karara birçok yönden itiraz eden belediye dairesine göre, s›hhi ifller, medeni Dünyan›n her taraf›nda belediyelerin görevlerindendi. Ayr›ca, Dersaadet Belediye Kanunu’nun üçüncü maddesinde, umuma aç›k vak›f sular›na bakmak görevi belediyelere verilmiflti. Evkaf Nezareti, ald›¤› parayla “suyun mübah oldu¤u yönündeki fler’i hükme” ayk›r› hareket etmekte, sular›n mültezime ihale edilmesiyle de f›khî kaidelerden uzaklaflmaktayd›. Evkaf Nezareti cevab›nda, al›nan bedellerin yine vakfedenlerin, yani Padiflahlar›n hayrat›na sarf edilece¤i vurguland›. Ancak, yukar›daki gerekçeleri öne süren belediye dairesi, kanuni hakk›n›n ihlal edilerek fiura-yi Devletçe verilen ilk karar›n yeniden ele al›nmas›n› talep etti.68 Maliye, Nafia ve Maarif Daireleri’nin mazbatas› üzerine, fiura-yi Devlet Umumi Heyeti’nden ç›kan 2 May›s 1911 tarihli ek kararda69 ise, suyun para ile sat›lmas› ve fier’i hükümlere ayk›r› oldu¤u gerekçesiyle, Evkaf-› Hümayun Hazinesi taraf›ndan, Çaml›ca sular›ndan hiçbir flekilde para al›nmamas› kararlaflt›r›ld›. Buna mukabil, mübah olan suyun bedeli olmay›p cereyan eden ticaret karfl›l›¤›nda ve irade-i seniyye gere¤ince eskiden beri belediyece tahsil edilmekte olan vergiye dokunulmad›. Vergilendirmeyle ilgili bir di¤er konu da, Çaml›ca ‹nas (K›z) Sultanisi ile di¤er mekteplerin, menba sular›ndan al›nmakta olan belediye vergisinden muaf tutulmas› talebiydi. Talebin gerekçesinde, yeterli tahsisatlar› olmayan mekteplerden su için vergi al›nmas›n›n uygun görülmedi¤ine ve böyle bir durumda talebelerin saf olmayan sular› içmek zorunda kalaca¤›na dikkat çekilmekteydi. Maarif Nezareti’nin konu hakk›ndaki tezkiresi üzerine, fiura-yi Devlet Umumi Heyeti’nin ald›¤› 24 Ekim 1916 tarihli ek karar ile, menba sular›ndan al›nmakta olan belediye vergisinden mekteplerin istisna tutulmas› kararlaflt›r›ld›.70 279
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
Kavurucu yaz sıcaklarında Üsküdarlıları ferahlatan sakalar
f) Çaml›ca Kaynak Sular›nda Yap›lan Sahtekârl›klar Günümüzde söz konusu olan baz› sahtekârl›k yöntemlerinin, geçmiflte ‹stanbul ve Üsküdar’›n kaynak sular› için de geçerli oldu¤unu söylemek mümkündür. Bu konuda ‹stanbul genelinde en fazla tevessül edilen sahtekarl›k, sulara kötü ya da âdi su kar›flt›rmak ve mükerrer pul kullanmak suretiyle yap›l›yordu. Ahali, belediye ve hatta sucu esnaf›na zarar veren söz konusu sahtekârl›klar›n s›k s›k gündeme gelmesi üzerine, bu tür davran›fllarla mücadele konusunda baz› giriflimlerin oldu¤u görülür.71 Benzer sahtekârl›klar, Çaml›ca sular› için de geçerliydi. Zira, baz› flah›slar taraf›ndan kuyulardan doldurulan âdi sular, Üsküdar halk›na “Çaml›ca suyu” ad› alt›nda sat›lmaya çal›fl›l›yordu. Bu duruma bir tedbir olarak ise, damacana ve f›ç›lara yap›flt›r›lan pullar vas›tas›yla, Çaml›ca kaynak sular›n›n müflteri taraf›ndan fark ve di¤erlerinden ay›rt edilmesi amaçlan›yordu. Kuyulardan doldurulan âdi sular›n halkça anlafl›larak sat›n al›nmamas› için vaktiyle bu pullar ihdas edilmiflti.72 Ancak, daha evvel bahsetti¤imiz “su müptelas› tiryakilerin” ise, bu tür sahtekârl›klara zaten aldanmad›klar› kolayca tahmin edilebilir.
280
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
g) Menba Sular›n›n Safl›¤› ve Muhafazas› Osman Nuri’nin verdi¤i bilgilere göre,73 Paflabahçe’den bafllayarak Üsküdar ve Kad›köy’e kadar olan mahallerdeki câmi, çeflme vb. hay›r eserlerine mahsus su yollar› bulunmakla birlikte, bunlar›n büyük bir k›sm› harap bir hâldeydi. Bu ise, su yollar› güzergâh› üzerindeki kaçaklar sebebiyle sular›n, önemli oranda kayba u¤ramas›na ve bazen mahalli ihtiyac› dahi karfl›layamamas›na sebep oluyordu. Bu duruma bir çare olarak, “vak›f suyu” niteli¤indeki sular›n geçti¤i güzergâh ve yollar›n tamir edilerek bak›mlar› yap›l›rd›.74 Bu husus, sular›n safl›¤› ve korunmas› aç›s›ndan da önem tafl›r. Bu cümleden olarak, Çaml›ca ve civar›ndaki su yollar› dahi, ihtiyaç duyulan dönemlerde tamir edilirdi.75 Günümüzde s›kça gündeme gelen ‹stanbul’daki su s›k›nt›s›, Osmanl› Devleti’nin son dönemlerinde de zaman zaman kendini göstermekteydi. Esas›nda, kaliteli menba sular›na sahip olmas›na ra¤men, ‹stanbul’un Avrupa yakas›na göre, Üsküdar ve çevresindeki sular›n üretti¤i miktar oldukça k›s›tl›yd›. Zira, 1918 y›l›na ait verilere göre, Halkal›-K›rkçeflme-Turunçlu-Taksim-Ka¤›thane Deresi ve menba sular›n›n miktar› günlük 6 bin metre mikâp; Terkos’unki 24 bin metre mikâp ve Elmal› Suyu’nunki 5 bin metre mikâp iken, Paflabahçe’den Erenköy’e kadar Üsküdar taraf›na akan menba sular›n›n miktar› ise sadece bin metre mikâp olarak hesaplanm›flt›.76 Bu sebeple, zikredilen dönemde Üsküdar, susuzlu¤a en fazla maruz kalan yerler aras›nda gelmekte ve halk, su tedarikinde büyük müflkilat çekmekteydi. Ayn› tarihlerde ‹stanbul’un geneli için de su s›k›nt›s› bafl gösterdi¤inden, baz› tedbirlerin al›nmas› gündeme gelmiflti. Buna göre, su yollar› ›slah edilmeli ve sular›n idaresi birlefltirilmeliydi. Uygulanmas› düflünülen ›slah projesine göre, menba ve di¤er su yollar› fenni usulde ›slah edilecek olursa, Paflabahçe’den itibaren Üsküdar ve Kad›köy’e akan menba sular›n›n günlük miktar› üç kat›na (3 bin metre mikâp) ç›kabilirdi.77 Nirven’in verdi¤i bilgilere göre,78 Büyük Çaml›ca Tepesi’nin yamaçlar›nda bulunan kaynak sular›n›n, eski kaynaklar›n da toplanarak Üsküdar’a temiz ve bol su getirmek üzere vaktiyle yabanc› bir firmayla anlafl›lm›flt›. Ancak, bu sular›n o tarihte (1943) hâlâ içinde akt›¤› görülen maslaklar› ve galerileri döflenmifl olmas›na ra¤men proje yürümemiflti. Kaynak sular›n›n kalitesi ve sâfiyetinin korunmas› konusunda, Çaml›ca ve K›s›kl› civar›ndaki su yollar›na, la¤›m sular›n›n kar›flmamas›na özellikle dikkat edildi¤i görülür.79 Bu hususla ilgili olarak 17. Belediye Dairesi’ndeki Çaml›ca suyunun ve genelde bütün menba sular›n›n kontrol edilmesinde ve mecralar›ndaki flartlara dair inceleme yapmak ihtiyac› duyulmufltu. Nitekim, sular›n safl›¤›na halel getiren sebeplerin belirlenmesi ve gerekli tedbirlerin al›nmas› konusunda bir rapor haz›rlamak üzere Umumi H›fz›ss›hha Müfettifli Nuri Ömer Bey görevlendirildi.80 Menba sular›nda yap›lan sahtekârl›klara bir çare olarak, belediyece sürdürülen pul uygulamas›ndan daha evvel bahsedilmiflti. Belediye taraf›ndan al›nan vergi281
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
ye mukabil yap›flt›r›lan ve suyun hangi kayna¤a ait oldu¤unu belirten pul uygulamas› ile hedeflenen as›l maksat, menba sular›n›n safl›¤›n› korumakt›.81 Vergilendirme ve s›hhi flartlara dair konulara aç›l›k getirmek üzere kaleme al›nan 21 Mart 1911 ve 23 Mart 1916 tarihli fiehremaneti tezkirelerinde bu hususu ayd›nlatan maddeler mevcuttur. ‹lgili tâmim ve talimatnamede, sulardan al›nan vergi ve yap›flt›r›lan pullardan, kaplar›n doldurulmas›, tafl›nmas› ve kaynaklar›n s›hhi flartlar›na kadar genifl çapl› izahat verilmektedir.82 Sonuç olarak, Çaml›ca menba sular›; ahalinin iyi su ihtiyac›n› karfl›laman›n yan›nda, al›flverifle konu olan bir meta olmas› ve ayn› zamanda bulundu¤u yerleri birer mesire haline getirmesi hasebiyle Üsküdar’›n sosyal ve iktisadi hayat›na da do¤rudan katk›da bulunmaktayd›. Buradan hareketle, Çaml›ca kaynak sular›n›n, Üsküdar’›n gündelik hayat›na da kayda de¤er bir zenginlik getirdi¤ini söyleyebiliriz D‹PNOTLAR 1 Zekeriya Kurflun-Sertaç Kayserilio¤lu ve di¤erleri, Bâki Kente Âb-› Bekâ, Hamidiye, ‹stanbul 2006, 13. 2 a.g.e., s. 17. Nam›k Kemal ve Ahmet Cevdet Pafla’dan Mahir ‹z’e, Osmanl› ve Cumhuriyet dönemlerinde yaflam›fl baz› ünlü “su tiryakileri” için bkz. A. Halûk Dursun, ‹stanbul’da Yaflama Sanat›, ‹stanbul 1999, 306-308. 3 Bu sular›n mevkileri ve nitelikleri hakk›nda toplu bilgi için bk. Kurflun-Kayserilio¤lu vd, a.g.e., 26-33. 4 Osman Nuri, Mecelle-i Umûr-› Belediyye, Dersaâdet 1330, V, ‹kinci K›s›m, 615. 5 Muhammed Hafid Efendi’nin, Mehâhü’l-Miyâh adl› ‹stanbul’un meflhur sular›na dair eseri, XVIII. yüzy›l›n
sonlar›nda kaleme al›nm›flt›r. Üç yazma iki de matbu nüshas› bulunan eserin, metin, transkripsiyon ve aç›klamal› neflri için bk. “Muhammed Hafid Efendi, Mehâhü’l-Miyâh, ‹stanbul’un Meflhur ‹çme Sular›”, (haz. ‹lhami Yurdakul-Zeki ‹zgöer), ‹stanbul Araflt›rmalar› Dergisi, ‹stanbul 1998, V, 129-161. 6 Ahmet Koçak, “Nam›k Kemal’in ‹ntibah Roman›nda Mekân Olarak Çaml›ca-Üsküdar”, Üsküdar Sempozyu-
mu IV (3-5 Kas›m 2006) Bildiriler, ‹stanbul 2007, I, 532. ‹ntibah roman›n›n kahramanlar›ndan Ali Bey’in sergüzeflti de Büyük Çaml›ca suyu bafl›nda bafllar (ayn› yer). 7 Ayvansarâyî Hüseyin Efendi-Ali Sât›’ Efendi-Süleyman Besim Efendi, Hadîkatü’l-Cevâmi’-‹stanbul Câmile-
ri ve Di¤er Dînî-Sivil Mi’mari Yap›lar (haz.Ahmed Nezih Galitekin), ‹stanbul 2001, II, 665. 8 Kaz›m Çeçen, “Kaynak Sular›”, Dünden Bugüne ‹stanbul Ansiklopedisi, ‹stanbul 1994, IV, 508. 9 ‹vaz Fakih hakk›nda verilen bilgilerde farkl›l›klar bulunmas›na ra¤men, onun Bektaflî inançlar›na göre, K›rk Erenler ad› verilen Ahî Dervifller gurubuna dahil oldu¤u san›lmaktad›r. Mehmet Nermi Haskan’a göre Çelebi Mehmet, kendi fleyhi olan ‹vaz Fakih Efendi’ye iki Çaml›ca aras›n› mülk olarak vermiflti. O da bu yerleri vakfetmiflti Arazinin vak›f hâli uzun as›rlar devam etmifltir. Arazinin sonraki hükümdarlar olan Çelebi Mehmet ve Y›ld›r›m Bayezit zaman›nda verildi¤i yönünde de¤iflik anlat›mlar da vard›r (bk. Mehmet Nermi Haskan, Yüzy›llar Boyunca Üsküdar, ‹stanbul 2001, II, 570-571; III, 1102). 10 Baflbakanl›k Osmanl› Arflivi (BOA), Dahiliye Nezareti ‹dare K›sm› (DH.‹D.) 42/7, Lef 7/1, 27 Kânun-› evvel
1326/9 Ocak 1911. 11 “Muhammed Hafid Efendi, Mehâhü’l-Miyâh, ‹stanbul’un Meflhur ‹çme Sular›”, 139-140. 12 Saadi Naz›m Nirven, ‹stanbul Sular›, ‹stanbul 1946, 228. 13 Nevsâl-i Afiyet (Salnâme-i T›bbî), Üçüncü Sene, ‹stanbul 1320, 14. 14 Celal Aln›genifl, “‹stanbul ‹çme Suyu Bol fiehirdir”, Turing Belleteni, nr. 126 (Temmuz 1952), 19. 15 “‹stanbul’un Tatl› Su Gölü Terkos ve Baz› ‹stanbul Sular› Hakk›nda ‹ki Rapor’un Hülasas›: Azmi ve Besim,
Su, (‹stanbul 1300)”, ‹stanbul Su Külliyat› III (Vak›f Su Tahlilleri 1: XIX. ve XX. Yüzy›lda ‹stanbul Sular›), ‹stanbul Araflt›rmalar› Merkezi Yay›n›, ‹stanbul 2000, 39.
282
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
16 “Muhammed Hafid Efendi, Mehâhü’l-Miyâh, ‹stanbul’un Meflhur ‹çme Sular›”, 140. Bo¤aziçi tarihi ve co¤rafyas› üzerine, 1794’te, Bizans Sayfiyeleri ad›yla bir eser kaleme alan ‹nciciyan da, Bulgurlu ve Çaml›ca sular›n›n sa¤l›¤a iyi geldi¤ini kaydeder. bk. G.V. ‹nciciyan, Bo¤aziçi Sayfiyeleri, (Ermenice asl›ndan çeviren: Kandilli Ermeni Kilisesi Papaz›; Düzelti, Önsöz ve Notlar: Orhan Duru) ‹stanbul 2000, 67. 17 A. Halûk Dursun, a.g.e., s. 308. 18 Cevdet Pafla, Tezâkir (21-39) (yay. Cavid Baysun), Ankara 1991, s. 57. 19 Murat Belge, ‹stanbul Gezi Rehberi, ‹stanbul 1997, 313-4. Çaml›ca Tepeleri’nin bir mesire haline gelmesi
konusu için ayr›ca bk. Çelik Gülersoy, “Çaml›ca Tepeleri”, Dünden Bugüne ‹stanbul Ansiklopedisi, ‹stanbul 1994, II, 466-467. 20 Haskan, a.g.e., III, 1106. 21 Haskan, a.g.e., III, 1293-4. 22 BOA, DH.‹D. 42/7, Lef 7/1, 27 Kânun-› evvel 1326/9 Ocak 1911. 23 Nirven, ‹stanbul Sular›, 229. 24 Eremya Çelebi Kömürciyan, ‹stanbul Tarihi, XVII. As›rda ‹stanbul, (tercüme ve tahfliye eden: Hrand D. Andreasyan, yeni notlarla yay›ma haz›rlayan: Kevork Pamukciyan), ‹stanbul 1988, 282. 25 Aln›genifl, a.g.m., s. 20. 26 Kurflun-Kayserilio¤lu vd, a.g.e., s. 17. 27 Nirven, ‹stanbul Sular›, s. 228. 28 “Ahmed Sâfi Bey, ‹stanbul’un Menba’ Sular›”, ‹stanbul Su Külliyat› III (Vak›f Su Tahlilleri 1: XIX. ve XX. Yüzy›lda ‹stanbul Sular›), ‹stanbul 2000, s. 215. 29 Nirven, ‹stanbul Sular›, s. 229. 30 A. Süheyl Ünver, “‹stanbul’un Baz› Ac› ve Tatl› Sular›n Halkça Maruf fiifa Hassalar› Hakk›nda”, ‹stanbul
Risaleleri, ‹stanbul 1995, s. I70. 31 Osman Nuri, a.g.e., Dersaâdet 1330, III, 688. 32 Haskan, a.g.e., III, 1203. 33 Kitabedeki yenilenme tarihi 1333/1915 olan K›s›kl› Çeflmesi, ilk olarak muhtemelen ‹vaz Fakih taraf›ndan
yapt›r›lm›flt›. K›s›kl› Camisi’nin (Abdullah A¤a Camii) köflesinde ve anayol üzerinde yer al›r. Osmanl›’n›n son dönem klasik mimari örneklerinden biri olan mermer çeflme, suyunu Büyük Çaml›ca Tepesi eteklerinden al›r ve bugün kullan›l›r durumdad›r. Çeflmenin solundaki alan lokanta olarak kullan›lmaktad›r. Küçük bir meydan çeflmesi olarak ifllev gören K›s›kl› Çeflmesi, günümüzde duvara bitiflik ve anayol üzerinde ifllevini sürdürmektedir. Çeflmenin hususiyetleri için bk. Gül Sar›dikmen Ahraz, “Gravür ve Resimlerle Üsküdar Çeflme ve Sebillerine Bak›fl”, Üsküdar Sempozyumu I (23-25 May›s 2003) Bildiriler, ‹stanbul 2004, II, 159-160, 172; Haskan, a.g.e., III, 1101-2. 34 Servet-i Fünun, nr. 242, 19 Teflrin-i evvel 1311/31 Ekim 1895. 35 Davut Hut, “Üsküdar’da Tarihi Yer Adlar›”, II. Üsküdar Sempozyumu (12-14 Mart 2004) Bildiriler, ‹stanbul
2005, I, 167. 36 M. R›fat Akbulut, “K›s›kl›”, Dünden Bugüne ‹stanbul Ansiklopedisi, ‹stanbul 1994, V, 5. 37 Nirven, ‹stanbul Sular›, s. 229. 38 Ayvansarâyî Hüseyin Efendi-Ali Sât›’ Efendi-Süleyman Besim Efendi, a.g.e., II, 665. 39 Ünver, a.g.m., 71. 40 “Muhammed Hafid Efendi, “‹stanbul’un Meflhur ‹çme Sular›”, Mehâhü’l-Miyâh, s. 141. 41 Servet-i Fünun, nr.225, 22 Haziran 1311/4 Temmuz 1895. 42 Suyun bulundu¤u mevki, Küçük Çaml›ca Tepesi’nin arka cephesindeki yamaç üzerinde bulunan bir vadiye bakt›¤›ndan, Adalar’› dahi gören havadar ve güzel bir manzaraya sahipti. Tam karfl›s›nda da yine suyu meflhur olan Kay›fl Da¤› bulunur. Bütün bunlar, su kayna¤› ve çevresini güzel bir seyir ve sayfiye yeri durumuna getirmekteydi. Nitekim yaz›n, cuma ve pazar akflamlar›, Bulgurlu köflklerinin, Libade ve Küçük Çaml›ca sayfiyelerinin halk›ndan pek çok kifli burada görülürdü. Haftada iki defa cuma ve pazar günleri, çalg› ve hokkabaz bile vard›. Kayna¤›n yan›nda bir kahvehane bulundu¤u için, gelenler su ile hararet giderirken yorgunlu-
283
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
¤u da bir kahve içerek ç›karabilirdi (Servet-i Fünun, nr.225). 43 Haskan, a.g.e., II, 1106. 44 Haskan, a.g.e., III, 1055. 45 Ayfle Hür, “Bulgurlu”, Dünden Bugüne ‹stanbul Ansiklopedisi, ‹stanbul 1994, II, 332. 46 Nirven, ‹stanbul Sular›, s. 229-230. 47 Nâz›m (Nirven), ‹stanbul Vilayeti fiehremanetine Evkafdan Devrolunan Sular, ‹stanbul 1341, s. 66. 48 Aln›genifl, a.g.m., s. 20. 49 Galib Atâ (Ataç), “‹stanbul Evkaf Sular›-Tarihçe”, S›hh›ye Mecmuas›, nr.16 (May›s-Haziran 1338), s. 127129. 50 Suyu; Çaml›calar, Bulgurlu ve Libade’de bulunan muhtelif ba¤lardaki birçok menba’dan gelmekteydi. Atik
Valide Suyu’nun bânisi olan III. Murad’›n annesi ve II. Selim’in kar›s› Nurbanu Valide Sultan, ayn› isimle an›lan Toptafl›’ndaki cami, medrese, tekke-daru’l-hadis, flifahane, imaret ve birçok çeflmelerine bu suyu, 1583 tarihinde ak›tm›flt›r. Gerek isâle hatt›n›n uzunlu¤u (yaklafl›k 19 km) ve gerekse debisinin büyüklü¤ü bak›m›ndan Üsküdar’›n en büyük suyolu olma özelli¤ini gösterir (Nâz›m [Nirven], ‹stanbul Vilayeti fiehremanetine Evkafdan Devrolunan Sular, a.g.e., s. 39; Kaz›m Çeçen, ‹stanbul’un Osmanl› Dönemi Suyollar›, ‹stanbul 1999, s. 202, 207, 209). 51 Suyu, Küçük Çaml›ca’da muhtelif ba¤ ve tarlalardaki toplam 33 menba’dan toplanarak, Üsküdar’da Nevfle-
hirli Damad ‹brahim Pafla taraf›ndan yapt›r›lan evkaf ve hayrat›na gelmektedir. Üsküdar’›n Atik Valide Suyolu’ndan sonra debi ve uzunluk (yak. 15 km) olarak en önemli ikinci suyoludur (Çeçen, a.g.e, s. 220). 52 Suyu, Büyük ve Küçük Çaml›ca ile Libade’de bulunan çok say›daki menba’dan gelerek 1641’de yapt›r›lan Çinili Camii, medrese, mektep, çeflme ve hamam›na akard›. Toplam 10.5 km. uzunlu¤undaki Çinili Suyu’nun bânisi, I. Ahmed’in kar›s›, IV. Murad ve Sultan ‹brahim’in anneleri olan Mahpeyker Valide Sultan’d›r (Nâz›m [Nirven], ‹stanbul Vilayeti fiehremanetine Evkafdan Devrolunan Sular, s. 38-39). 53 Bu su, Büyük Çaml›ca Tepesi eteklerinden gelirdi. Küçük Çaml›ca’da Berber Yusuf A¤a Ba¤›’ndaki men-
ba’›n suyuna ise, fieker Masla¤› denilir ve bu da söz konusu suya ilave edilmiflti. Suyu, III. Selim, annesi Mihriflah Valide Sultan ad›na 1805’te toplatt›rm›flt›. Ba¤dan ç›kan su, uzun bir güzergâh› takip ettikten sonra, Selimiye K›fllas› ile birlikte, camii, hamam ve çeflmelere akard› (Nirven, ‹stanbul Sular›, 225; Nâz›m [Nirven], ‹stanbul Vilayeti fiehremanetine Evkafdan Devrolunan Sular, s. 41-42) 54 Sultan III. Mustafa Suyu da denilen Ayazma Suyu, Ba¤larbafl›’ndaki Çiftlik Gazinosu’nda bulunan üç kay-
naktan gelirdi. Ayazma Camii ile mektep ve çeflmelerine akt›¤›ndan bu isimle an›lm›flt›r. Muhtemelen 1760’ta yap›ld›. 55 Büyük Çaml›ca’da ve K›s›kl›’da befl menba’dan gelen su, 1610 y›l›nda tesis edildi. Hüdayi dergâh›n›n su ihtiyac›n› karfl›lard›. 56 Suyu, Büyük Çaml›ca’daki menba’dan gelir, Sadrazam ve Serasker Hüseyin Avni Pafla’n›n konak ve çeflme-
sine akard›. Ancak O’nun taraf›ndan yapt›r›l›p yapt›r›lmad›¤› bilinmemektedir (Çeçen, a.g.e., s. 237). 57 Suyu, Büyük Çaml›ca’da Yusuf ‹zzeddin Efendi Ba¤›’nda bulunan menba’dan gelirdi. Eskiden Çaml›ca’n›n
en güzel menbalar›n›n sular›n› katmalar› olarak toplayan bu su, Büyük Çaml›ca’n›n Bo¤aziçi’ne bakan Beylerbeyi, Çengelköy tepelerinden kaynaklar›n› al›rd›. Bilahare Büyük Çaml›ca alt›ndaki Kirazl›, Tatl› su ve Tomruk katmalar›n› alarak suyolunu takip ettikten sonra çeflmelere inerdi (Nirven, ‹stanbul Sular›, s. 226; Çeçen, a.g.e., s. 220). 58 Menbas›, Büyük Çaml›ca’n›n Bo¤az’a bakan yamac›ndad›r. Su, hay›rsever ve zengin bir kifli olan Altuniza-
de ‹smail Zühtü Pafla taraf›ndan yapt›r›lan Altunizade Camii’ne akard› (Çeçen, a.g.e., s. 236). 59 K›s›kl›, Büyük Çaml›ca ve Tophanelio¤lu’nda bulunan menba’lardan gelen su, Sultan Tepesi’ndeki çeflme-
lerine ulafl›rd›. 60 Ba¤larbafl› ile ‹cadiye’de, Yahudi Mezarl›¤›’nda ve Kuzguncuk Deresi’nde bulunan menba’lardan gelen su,
Üsküdar’daki Mihrimah Sultan Camii’ne inerdi. 61 Osmanl› Devleti’ndeki su teflkilat› ve sular›n idaresi için bk. Gülfettin Çelik, Su Hukuku ve Teflkilat› (‹stan-
bul Su Külliyat› XIV, Vak›f Su Tahlilleri), ‹stanbul 2000, s. 109-157. 62 Terkos Su fiirketi’nin, Ka¤›thane Menba Sular›n› celb ve isalesinden dolay› flikayette bulunmas› ve konu-
nun fiura-yi Devlet’e intikal etmesi üzerine ç›kar›lan iradede bu husus dile getirilmiflti. BOA, ‹rade Hususi (‹.HUS) 1320 S-85, 21 S 1320/30 May›s 1902.
284
Ü S K Ü D A R ’ I N T A R ‹ H Î M E N B A S U L A R I : Ç A M L I C A S U L A R I Ö R N E ⁄ ‹
63 BOA, ‹.HUS 1327 R-17, 16 R 1327/7 May›s 1909. 64 BOA, DH.‹D. 42/7, Lef 1/1, 28 Temmuz 1326/10 A¤ustos 1910; Lef 3/1, 18 A¤ustos 1326/31 A¤ustos 1910. 65 Bu bedel, Evkaf Nezareti taraf›ndan, söz konusu sular›n vak›f arazide ç›kmas› ve fler’i hükümler gere¤ince tahsil ediliyordu. Kaynak sular›n›n ç›kart›lmas›, keflfi, suyu ç›karan›n tespiti, suyun ç›k›fl yeri ve mülkiyet durumu, sular›n ba¤lanmas›, kullan›m›, mülk ve vak›f sular, sular›n iflletilmesi, kiraya verilmesi, intikali, sat›fl›, fera¤›, miras olarak intikali, vakfedilmesi ve hibe olunmas› gibi “su hukuku”na iliflkin ayr›nt›lar için bk. Gülfettin Çelik, a.g.e., s. 27-105. 66 Belediyeyi haks›z gören Dahiliye Nezareti’ne göre, kanun ve nizamlarda böyle bir vergi türü yoktu ve Bele-
diyenin müdahale etmemesi gerekti¤i hususu fiehremaneti’ne ayr›ca bildirilmiflti (BOA, DH.‹D. 42/7, Lef 3/1). 67 Ayn› Vesika, Lef 4/1 ve Lef 5, 7 Teflrin-i evvel 1326/20 Ekim 1910. 68 Ayn› Vesika, Lef 6/1, 14 Teflrin-i sâni 1326/27 Kas›m 1910. Belediye, fiura-y› Devlet’in ilk karar›na ra¤men, söz konusu vergiyi almaya devam ediyordu (Ayn› Vesika, Lef 7/1, 27 Kânun-› evvel 1326/9 Ocak 1911). 69 19 Nisan 1327 tarihli fiura-yi Devlet karar› için bkz. Osman Nuri, a.g.e., V, ‹kinci K›s›m, 611-614. 70 BOA, Dahiliye Nezareti Umûr-› Mahalliye-i Vilâyât Müdüriyeti (DH.UMVM) 105/50, Lef 1 ve 2/1, 23 Tefl-
rin-i evvel 1332/5 Kas›m 1916. Ayr›ca bk. Osman Nuri, a.g.e., V, ‹kinci K›s›m, 748-749. 71 Nitekim, böyle bir suistimale engel olacak basit ve ucuz bir aleti icat eden fiehremaneti Evzan ‹daresi Muayene Baflmemuru Sadullah Efendi’nin bu vesileyle taltifi gündeme gelmiflti (BOA, Dahiliye Nezareti Mektubi Kalemi (DH.MKT) 1147/35, 1 M 1325/14 fiubat 1907). 72 BOA, DH.‹D. 42/7, Lef 2, 25 Temmuz 1326/7 A¤ustos 1910. 73 Osman Nuri, a.g.e., III, 677. 74 Sular›n bak›m›, muhafazas› ve tamiri hakk›nda etrafl›ca bilgi için bkz. Gülfettin Çelik, “‹stanbul Kaynak Sular› (Teflkilat› ve ‹flleyifli ‹le)”, XIV. Türk Tarih Kongresi (Ankara: 9-13 Eylül 2002) Kongreye Sunulan Bildiriler, Ankara 2005, II. Cilt-I. K›s›m, 800-825. 75 Baz› örnekler için bkz. BOA, Bâb›âli Evrak Odas› (BEO) Nezaretler Gelen-Giden Defterleri (NGG) ,
def.nr.475, s›ra nr.1522, H.1286; def.nr.477, s›ra nr. 273, 7 Ca 1291; Çelik, a.g.m., 811-2, 814-6, 822. Küçük Çaml›ca su yollar›n›n genifl çapl› tamiri için de inflaat çal›flmas› bafllat›lm›flt›. Buna göre, zikredilen su yollar›n›n, çeflmeden bafllayarak Tiryal Hatun Köflkü’nün bahçesi içinde bulunan menbaya kadar olan mahallerinin, 2200 kurufl bedel ile müteahhit Mustafa Usta taraf›ndan tamirat›na bafllanm›flt›. Ancak tespit edilenin d›fl›nda, suyun kayna¤›n›n daha ileride oldu¤u anlafl›l›nca, yukar›daki miktardan baflka ilave olarak 13573 kuruflluk bir masraf daha gerekece¤i anlafl›ld›. Bu rakamdan 4593 kuruflluk bir miktar düflüldükten (münakasa) ve baz› sehevi tashihlerden sonra, inflaat›n keflf-i evvel miktar› 9151 kurufl olarak tespit edildi. Bedeli, o y›lki inflaat ve tamirat-› umumiye tertibinden karfl›lanmak üzere tamirat ifline baflland›. (BOA, ‹rade fiehremaneti (‹.fiH) 1314 R-2, 1 R 1314/9 Eylül 1896). 76 BOA, DH.UMVM 100/19, Lef 9/1, 23 N 1336/2 Temmuz 1918. 77 Ayn› vesika. 78 Nirven, ‹stanbul Sular›, s. 230. 79 K›s›kl› civar›ndaki birkaç köflkün yer alt› la¤›mlar›n›n bulunmamas›ndan dolay›, bu yerlerde la¤›m inflas› ve bir de büyük la¤›m kuyusunun yap›lmas›na bafllanm›flt›. Fakat bu defa infla edilen yeralt› la¤›mlar›n›n, Selimiye K›fllas› ve Beylerbeyi Saraylar›’na giden su yollar›na kar›flmas›n› ve böylece sular› kirletmesini önlemek için Bonkovski Bey riyasetindeki bir heyete bölge inceletildi. Neticede la¤›mlar›n, bu sulara kar›flmad›¤› tespit edildi. BOA, Y›ld›z Perakende Evrak›-Baflkitabet (Y.PRK.BfiK) 27/13, 11 M 1310/5 A¤ustos 1892. 80 BOA, Dahiliye Nezareti Muhaberat-› Umumiye ‹daresi (DH.MU‹) 70-2/12, 18 Ra 1328/30 Mart 1910. 81 11 Teflrin-i evvel 1332 tarihli fiura-yi Devlet karar›nda bu durum flu flekilde ifade edilmifltir: “…Rüsûm-›
Belediye Kanunu’nun on ikinci maddesinde, “Hususi kaplarla nakl ve füruht olunan menba sular› belediyelerce teftifl edilerek hangi menbalara ait olduklar›n› mübeyyin kaplar›n üzerine alâmet-i mahsusa vaz’ olunur. Buna mukabil belediyece tâyin olunacak tarife dairesinde resm al›n›r” diye muharrer olarak maddenin sureti tahririne nazaran maksad-› asli varidat temininden ziyade menba sular›n›n temin-i sâfiyeti oldu¤u aflikâr bulundu¤u gibi…” (BOA, DH.UMVM 105/50, Lef 1, 11 Teflrin-i evvel 1332/24 Ekim 1916; Osman Nuri, a.g.e., V, ‹kinci K›s›m, 749). 82 Buna göre; her bir menbada pul memuru bulundurulacak; pul memuru, sular›n temiz el ve temiz kaplar
ile temiz f›ç› ve damacanalara kondu¤unu görerek daha menbada iken kab›n kapanan mantar› üzerine pulu
285
Ü S K Ü D A R
S E M P O Z Y U M U
V
yap›flt›rmal› ve üzerinde pul memurunun yan›nda bulundurmas› gereken suyun ismini tafl›yan damgay› basarak ayr›ca da o günün tarihini atmal›; pullar her güne ait oldu¤undan gününe ait pullar›n kaplara yap›flt›r›lmas›; pullar›n lüzumu kadar al›nmas›; 40 k›yyeli¤e kadar olan kaplara 20’fler ve ondan fazlas› için de 30 paral›k pullardan yap›flt›r›lmas›; damgas›z pullar›n bulundu¤u sular›n makbul addedilmeyece¤i ve bundan müsebbiblerinin sorumlu tutulaca¤›, bunlara ayk›r› hareket eden su memurlar›n›n suçlu kabul edilece¤i, bu özellikleri tafl›mayan sular›n günlük gazeteler ile halka ilan edilece¤i, bu sulardan baflka menba sular› bulunur ise, kaynak ve sular›n muayene ve tahlil edilerek her 15 günde bir kaynaklar›n heyet-i fenniye ve s›hh›yece teftifl ettirilmesi ve belirtilen bu maddelere itina gösterilmesi ve belediye daireleri reislerine bunun ta’mim edilmesi (Osman Nuri, a.g.e., V, ‹kinci K›s›m, 615-616). Menba sular›n›n f›ç› ve damacanalarla ve a¤›zlar› kurflun damgal› olarak nakledilece¤i ve sat›laca¤› (ayn› yer, s. 619-620).
286