-------ÜNİTE-8)DEZAVANTAJLI GRUPLARA YÖNELİK DANIŞMANLIK----------------------------------A. DEZAVANTAJLI GRUPLAR------------------------------1. Özürlülere Yönelik İŞKUR Tarafından Gerçekleştirilen Hizmetler Türkiye’de Özürlü İşçi İstihdamı :Özürlü; tüm vücut fonksiyon kaybının en az %40 olduğu sağlık kurulu raporu ile belgelenen kişidir. Türkiye‟de özürlülerin işçi olarak istihdamı, 4857 sayılı İş Kanunu‟nun 30. maddesinde öngörülen kota sistemi ile sağlanmaya çalışılmaktadır. İşverenler 50 (tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde 51) veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde %3, kamu işyerlerinde ise %4 oranında özürlü işçiyi meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Kurum hizmetlerinden faydalanmak üzere çalışma gücünün %40‟ından fazlasını kaybettiğini sağlık kurulu raporu ile belgeleyen özürlülerin Kurumca kayıt işlemleri yapılmaktadır. Özürlülerin kayıtları işlem tarihinden itibaren 2 yıl aktifte kalmakta ve bu süre içerisinde yenilenmeyen kayıtlar işlemden kaldırılmaktadır. İŞKUR özür gruplarına bakılmaksızın tüm özürlülere en iyi hizmeti vererek özürlü vatandaşların istihdam olanaklarının arttırılmasına çalışmaktadır. Özürlüler yer altı ve su altı işlerin dışında sağlık kurulu raporunda ayrıca belirtilen işlerde çalıştırılamaz.raporlarında herhangi bir işte çalışamaz bilgisi olanların özürlü kaydı alınmamaktadır.
Özel Sektöre Özürlü Yerleştirilmesi:Özel sektör işverenleri özürlüleri, “Yurtiçinde İşe Yerleştirme Hizmetleri Hakkında Yönetmelik” hükümleri kapsamında istihdam etmektedirler. Özel sektör işverenleri, çalıştırmakla yükümlü oldukları işçileri Türkiye İş Kurumu aracılığı ile alabileceği gibi kendi imkanları ile de işe alabilmektedir. Talep; Özel sektör işverenleri, çalıştırmakla yükümlü bulundukları özürlü işçileri, yükümlülüğün doğmasından itibaren 5 işgünü içinde niteliklerini de belirterek Kurumdan talep eder. Taleplerde, işyerinde yapılan işin gerektirdiği ağırlıklı vasıfların üstünde, istihdamı zorlaştırıcı şartlar öne sürülemez. İşin niteliği gerektirmediği sürece, özürlülük oranına üst sınır getirilemez ve özür grupları arasında ayrım yapılamaz. Tescil; Kurum aracılığı olmadan özürlü istihdam eden özel sektör işvereni, özürlünün işe başlama tarihinden itibaren bu durumu en geç 15 işgünü içinde Kuruma bildirmesi ve tescil ettirmesi zorunludur. Kurum tarafından tescili yapılmayan işçi özürlü statüsünde değerlendirilmemektedir. İşverenin Yükümlülüğü: Özel sektör işvereni, özürlü açığını yükümlülüğün doğduğu andan itibaren 30 gün içinde karşılamak zorundadır.
Kamuya Özürlü Yerleştirilmesi:Kamu kurum ve kuruluşları özürlüleri, “Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” kapsamında istihdam etmektedirler. Kamu sektörü işverenleri çalıştırmakla yükümlü oldukları işçileri mutlaka Türkiye İş Kurumu aracılığı ile işe almak zorundadırlar. Talep: Kamu kurum ve kuruluşlarının ortaöğretim ve daha yüksek eğitim düzeyindeki işçi talepleri KPSS puanıyla; ilköğretim ve daha alt eğitim düzeyindeki işçi talepleri ile eğitim şartı aranmaksızın kömür ve maden işletmelerinin yeraltı işlerinde çalıştırılacaklara ilişkin taleplere gönderilecek adaylar ise noter huzurunda çekilecek kura ile belirlenmektedir. Kamu kurum ve kuruluşları, özürlü açık kontenjanlarının doğduğu tarihten itibaren 55(kitapta 55, fakat yanlış,hocalar 5 olarak düzeltmişler) işgünü içinde niteliklerini de belirterek Kurumdan talepte bulunmakla yükümlüdürler. İşin özelliği gerektirmediği sürece özür grupları arasında bir ayrım yapılamaz ve özürlülük oranına göre bir üst sınır getirilemez. Kamu kurum ve kuruluşları sürekli işçi taleplerini il düzeyinde, geçici işçi taleplerini ise il veya ilçe düzeyinde verirler. Sınav: Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi olarak istihdam edilecek özürlü ve eski hükümlülere ilişkin yarışma sınavı Kurum tarafından, ÖSYM'ye yaptırılır. Kamu kurum ve kuruluşlarına daimi ve geçici işçi olarak alınacak özürlü ve eski hükümlüler için aynı veya farklı tarihlerde, il merkezlerinde olmak üzere en erken yılda bir en geç dört yılda bir sınav yapılmaktadır. Merkezi sınav bir oturumda 3 düzeyde; Lisans veya lisansüstü programlarından mezun olan adaylar için A düzeyinde, Ön lisans programlarından mezun olan adaylar için B düzeyinde, Ortaöğretim mezunu adaylar için C düzeyinde yapılır. Sınava Alınmada İstisnalar: Merkezi Sınava alınmada istisnalar şunlardır: Kanun, Kanun Hükmünde Kararname, Bakanlar Kurulu Kararları ile kamu kurum ve kuruluşlarında işe alınmada veya işe gönderilmede öncelik hakkı bulunanlar. Zihinsel veya ruhsal özürlü olanlar. Kamu kurum ve kuruluşlarında özürlü, eski hükümlü statüsünde daimi işçi olarak çalışmış olup da çalıştığı kurum ve kuruluşun disiplin mevzuatı uyarınca görev veya meslekten ihraç ya da 4857 sayılı İş Kanunu‟nun 25/II. maddesine göre hizmet akdinin feshi dışında bir nedenle ayrılmış olanlar ile kamu kurum ve kuruluşlarına Kurum kanalıyla özürlü, eski hükümlü statüsü dışında bir statüde işe yerleştirilenlerden sonradan özürlü, eski hükümlü kapsamında yer alan ve iş akdi feshedilmeyenler hakkında merkezi sınav uygulanmaz. KPSS Kapsamındaki Talepler: Ortaöğretim ve daha yüksek eğitim düzeyindeki işçi taleplerine, özürlülerin baş vurabilmesi için KPSS‟ye girmiş olmaları yeterlidir; bunlar için herhangi bir puan barajı aranmaz. KPSS kapsamındaki taleplerle ilgili aday listeleri belirlenirken; a) Ortaöğretim ve daha yüksek eğitim düzeyindeki taleplere, KPSS puanıyla başvuran talep şartlarına uygun adaylar arasından, en yüksek KPSS puanından başlanmak üzere açık iş sayısının 3 katı, b) Öncelik hakkına sahip olarak başvuran adaylardan talep şartlarına uygun olanlar arasından, öncelik hakkı sahipliğine ilişkin belgenin tarihi esas alınarak ve eski tarihli belgelerden başlanmak suretiyle, açık iş sayısının 3 katı, ayrı listeler hâlinde kamu kurum ve kuruluşuna gönderilir. Maden Kanunu kapsamında arazisi kamulaştırılanlardan belirtilen talep şartlarına uygun adaylardan başvuranların tamamı, öncelik hakkı sahiplerine ilişkin listelere dahil edilmektedir. Kamu kurum ve kuruluşlarına sürekli işçi olarak girmiş olanların, deneme süresi sonunda da çalışmaya devam etmeleri hâlinde, aynı tarihli KPSS puanları ile bir başka kamu kurum ve kuruluşunun sürekli işçi talebine başvuruları kabul edilmemektedir. Kur’a Usulü: Kamu kurum ve kuruluşlarınca, ilköğretim ve daha alt eğitim düzeyinde istihdam edilecek işçilerle ilgili listeler, başvuranlar arasından çekilecek kura ile belirlenir. Kura çekimi iş ilanında belirtilen gün, saat ve adreste noter huzurunda yapılır. Kuraya tabi özürlü taleplerine eğitim durumlarına bakılmaksızın zihinsel özürlüler de istemeleri hâlinde başvurabilmektedir. Listelerin Kamu Kurum ve Kuruluşuna Gönderilmesi: Kurum tarafından oluşturulan listeler, son başvuru tarihini izleyen günden itibaren 5 işgünü içinde, sınav yapılmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşuna gönderilmektedir. Ek Liste Gönderme:Kamu kurum ve kuruluşları, durumu talep şartlarına uymayan adayları, isimleri ve belgeleriyle birlikte Kuruma ileterek, aynı sayıda ve aynı listeden, sıra gözetilerek bir defaya mahsus olmak üzere ek liste gönderilmesi talebinde bulunabilmektedir İkinci Liste Gönderme Yasağı: Durumu talepte belirtilen şartlara uygun olanlar arasından, Kurum tarafından en az açık iş sayısı kadar aday bildirilmesine rağmen, kamu kurum ve kuruluşlarınca yerleştirme yapılmayarak iptal edilen talepler için, aynı şartlarda ve aynı yıl içinde Kurumdan yeniden işçi talebinde bulunulamaz. Tebligat: Sınav gün, saat ve yeri, kamu kurum ve kuruluşlarınca, Kurum tarafından gönderilen listelerde yer alan başvuru sahiplerine, sınav gününden en az 5 gün önce ulaşacak şekilde iadeli taahhütlü posta ile tebliğ edilmektedir.
1
Sınav/Mülakat Yapılması: Kamu kurum ve kuruluşları işe yerleştirilecek kişileri, Kurum tarafından gönderilen listelerdeki adaylar arasında yapacağı sınav ile belirler. Sınav; yazılı veya sözlü yöntemlerinden biri veya ikisi kullanılarak, meslekî bilgi ve becerilere ilişkin konulardan yapılmaktadır. Sınav kurulu kamu kurum veya kuruluşlarının atamaya yetkili amirinin görevlendireceği bir başkan ve dört üyeden oluşur. Özürlüler için oluşturulacak sınav kurulunda, üyelerden biri Türkiye Sakatlar Konfederasyonunca belirlenir. Özürlüler için oluşturulacak sınav kurulu üyelerine toplantı gün, saat ve yeri, toplantı gününden en az 5 gün önce yazılı olarak bildirilmektedir. Adayın sınav
başarı puanının
puanı; %30u,
hem sözlü
yazılı sınav
hem
de
puanının
sözlü
sınav
%20‟si;
yapılması
sadece
yazılı
hâlinde, ya
da
adayın sadece
KPSS sözlü
puanının sınav
%50‟si, yapılması
yazılı hâlinde
adayın KPSS puanının %70‟i, yazılı veya sözlü sınav puanının %30‟udur. Sınav Sonucu: Sınav sonuçları, sınavın bitiminden itibaren 7 gün içinde talepte bulunan kamu kurum ve kuruluşları tarafından herkesin görebileceği bir yere asılmak, varsa internet sitesinde ilan edilmek suretiyle açıklanır. İtiraz: Adaylar, sonuçların tebliğinden itibaren 7 işgünü içinde sınav kuruluna itiraz edebilir. Yapılan itirazlar, sınav kuruluna ulaştığı tarihten itibaren 10 gün içinde sonuçlandırılarak, nihaî karar itiraz sahibine iadeli taahhütlü posta ile bildirilmektedir Bildirim: Kamu kurum ve kuruluşları, sınavı asıl ve yedek olarak kazananlar ile başarısız olanları ve varsa sınava katılmayanları, sınav sonucunun açıklanmasını izleyen 15 gün içinde liste hâlinde Kuruma bildirir. Asıl ve yedek listeden işe yerleştirilenler, yerleştirmeyi takip eden 15 gün içinde Kuruma yazılı olarak bildirilmektedir. Özürlülerin Tescili: (1) Kamu kurum ve kuruluşlarına özürlü dışında bir statüde Kurum kanalıyla işe yerleştirilenlerden çalışırken özürlü olan ve işyerinden ayrılmayanlar ile iş akdi feshedilmeyenler hakkında, ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından tescil talebinde bulunulması halinde, bunların belgelenmesi koşuluyla, Kurum kanalıyla başlangıçta işe yerleştirildikleri kapsamda (daimi işçi olarak işe yerleştirilmiş ise bu kapsamda, geçici işçi olarak işe yerleştirilmiş ise geçici işçi kapsamında) özürlü olarak tescilleri yapılmaktadır. (2) Kamu kurum ve kuruluşlarının daimi normal statüdeki bir işgücü talebine özürlü olarak gönderilmiş ve işe alınmış olanlar işveren tarafından istenilmesi halinde özürlü olarak tescilleri yapılmaktadır. (3) Kurum aracılığı olmaksızın işe alınan ve ilgili kamu kurum ve kuruluşunca özürlü statüsünde tescilinin yapılması istenilen özürlülerin tescil işlemleri yapılmamaktadır.
Teşvikler: Kontenjan kapsamında çalıştırılan özürlülerin, Korumalı işyerlerinde çalıştırılan özürlülerin, prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı, Kontenjan fazlası özürlü çalıştıran, Yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran, işverenlerin ise bu şekilde çalıştırdıkları her bir özürlü için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin %50‟si Hazinece karşılanmaktadır.
Denetim :Kapsama giren işyerlerinin denetimi daha önce iş müfettişlerince yapılmakta iken, 5378 sayılı Özürlüler Kanununun 39. maddesiyle bu yetki doğrudan Türkiye İş Kurumu İl Müdürüne verilmiştir. İşyerlerinin kontenjan açıkları İş Müfettişlerinin işyeri denetimlerinde de incelenmekte, açık kontenjan tespit edildiği takdirde durum Kuruma bildirilmektedir. Özürlü çalıştırma yükümlülüğüne uymayan işveren veya işveren vekiline çalıştırmadığı her özürlü ve çalıştırmadığı her ay için 2011 yılında 1.672 TL (binaltıyüzyetmişiki TL) idari para cezası uygulanmaktadır.
İŞKUR’da Rehberlik ve Kariyer Danışmanlığı :Meslek seçme aşamasında olan özürlülerin kendilerini tanımalarına, meslekleri ve iş piyasasını tanımalarına yardımcı olunmakta, kendi ilgi ve yetenekleri ile uyumlu meslek seçmesi için ya da iş bulabilmesi için sistemli olarak rehberlik ve kariyer danışmanlığı hizmeti verilmektedir. Özürlü İstihdamı Projesi :İlk önce gelen özürlüyü tanımak, ihtiyaç ve isteklerine daha iyi cevap verebilmek için “Genel Kayıt Formu”, daha sonra özürlünün kısıtlılıkları yerine yeteneklerini ön plana çıkarabilmek için “İş Arayan Çalışma Kabiliyeti” formu doldurulmuş olup; bu formlar, özürlünün gönderileceği işyerindeki açık pozisyona ilişkin olarak doldurulan “Çalışma Şartlarının Tarifi” formuyla eşleştirilerek uygun işe uygun özürlünün gönderilmesiyle özürlülerin verimli bir şekilde istihdam edilmesi amaçlanmıştır.
2. Eski Hükümlülere Yönelik Olarak İŞKUR Tarafından Gerçekleştirilen Hizmetler Türkiye’de Eski Hükümlü İşçi İstihdamı :Türkiye‟de eski hükümlülerin işçi olarak istihdamı, 4857 sayılı İş Kanunu‟nun 30. maddesinde öngörülen kota sistemi ile sağlanmaya çalışılmaktadır. İşverenler 50 (tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde 51) veya daha fazla işçi çalıştırdıkları kamu işyerlerinde %2 oranında eski hükümlü işçiyi meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler.
Kamuya Eski Hükümlü Yerleştirilmesi :Kamu sektörü işverenleri çalıştırmakla yükümlü oldukları işçileri mutlaka Türkiye İş Kurumu aracılığı ile işe almak zorundadırlar. Talep: Kamu kurum ve kuruluşlarının ortaöğretim ve daha yüksek eğitim düzeyindeki işçi talepleri KPSS puanıyla; ilköğretim ve daha alt eğitim düzeyindeki işçi talepleri ile eğitim şartı aranmaksızın kömür ve maden işletmelerinin yeraltı işlerinde çalıştırılacaklara ilişkin taleplere gönderilecek adaylar ise noter huzurunda çekilecek kura ile belirlenmektedir. Kamu kurum ve kuruluşları, eski hükümlü açık kontenjanlarının oluştuğu tarihten itibaren 5 işgünü içinde niteliklerini de belirterek Kurumdan talepte bulunmakla yükümlüdür. Not: KPSS Kapsamındaki Talepler,Kur’a Usulü,Listelerin Kamu Kurum ve Kuruluşuna Gönderilmesi,Ek Liste Gönderme,Denetim vs konular aynen özürlü işçi istihdamındaki gibidir.
3.Uzun Süreli İşsizlere Yönelik İŞKUR Hizmetleri Uzun Süreli İşsizlik Kavramı: OECD ve Uluslararası Çalışma Örgütü‟ne (ILO) göre uzun süreli işsizlik kavramı, bir yıl veya daha uzun süre iş aramış ancak bulamamış kişileri kapsar. Türkiye‟de kabul gören uzun süreli işsizlik tanımı da aynı şekildedir.
TÜİK ve İŞKUR’un İşsizlik Tanımlarındaki Farklılıklar: İŞKUR ve TÜİK‟in işsiz tanımlarındaki farklılık gösteren kilit nokta, TÜİK‟in bir referans döneminin 3 ay olmasıdır. TÜİK‟e göre 3 ay içinde bir iş arama kanalı kullanmayan kişi işsiz sayılmamakta, işgücü piyasasının dışında kabul edilmektedir. İŞKUR ise kayıtlarında bulunan işsiz, Kuruma 3 ay hiçbir işlem yaptırmasa da bu kişiyi işsiz kabul etmekte, ancak bir yıl Kuruma işlem yaptırmazsa aktif kayıtlarından pasif kayıtlara atmaktadır.
2
Türkiye’de Uzun Süreli İşsizlik :Türkiye hızla artan ve genç bir nüfusa sahiptir. Ancak ekonomik alanda nüfus artışı ile orantılı istihdam artışı sağlanamayışı; her gün işgücüne eklenen yeni bireylerle genişleyen işgücü arzı karşısında sınırlı iş gücü talebi uzun süren yapısal işsizliğe zemin hazırlamaktadır. Türkiye‟de uzun süreli işsizliğe cinsiyet bazında bakıldığında sayının erkeklerde daha yüksek olduğu görülmektedir. Eurostat verileri incelendiğinde 2005-2009 yılları arasında işsizler içinde uzun süreli işsizlerin oranının en yüksek olduğu ülke sırasıyla Makedonya, Slovakya ve Hırvatistan‟dır. En düşük olduğu ülkeler İzlanda, İsveç ve Danimarka‟dır. Bu yıllar arasında AB ortalaması %40 iken, bu oran Türkiye için %25‟tir ve Türkiye bu oranla pek çok AB ülkesinden daha düşüktür. 2009 yılında yaş gruplarına göre uzun süreli işsizlik incelendiğinde uzun süreli işsizliğin en çok görüldüğü yaş grubu %35 ile 25-34 yaş grubudur. Uzun süreli işsizliğin en az görüldüğü yaş grubu ise 55 yaş üstüdür. 2009 yılında eğitim durumlarına göre uzun süreli işsizler içinde en yüksek oran ilkokul mezunlarıdır. Okuma yazma bilmeyen ve bilen ama bir okul bitirmeyenlerde bu oran daha düşüktür. 2009 yılında aradıkları iş türüne göre uzun süreli işsizlikte tahmin edilebileceği üzere tam zamanlı iş arayanların oranı en yüksektir. 2010 yılı verileri incelendiğinde, eğitim durumlarına göre İŞKUR‟a kayıtlı uzun süreli işsizler içinde en yüksekoran%45 ile ilköğretim mezunları, daha sonra%35 ile ortaöğretim mezunlarına aittir.Eğitim düzeyi yükseldikçe, eğitimlilerin uzun süreli işsizler içindeki payı giderek azalmaktadır.
Türkiye’de Uzun Süreli İşsizliğe Karşı Uygulanan Politikalar:Türkiye‟de AB ülkelerinde olduğu gibi, özel olarak uzun süreli işsizlerin istihdamını hedefleyen istihdam politikaları bulunmamaktadır. Genel olarak işsizlikle mücadele amaçlı istihdam politikaları oluşturulmuş ve uygulanmaya çalışılmıştır. Uzun süreli işsizlikle mücadelede AB ülkelerindekine benzer uygulamalara gidilmemesine sebep olarak Türkiye‟de uzun süreli işsizliğin AB‟ye göre oldukça düşük düzeylerde ve farklı özeliklerde gerçekleşmesi gösterilebilir. AB benzeri öznel politikalar henüz geliştirilmemiştir. Önleyici AB yolunda ilerleyen ve hayli mesafeler kat eden Türkiye, istihdam politikası alanında önemli adımlar atmıştır. Örneğin İŞKUR yeniden yapılandırılmış ve daha fonksiyonel hale getirilmiştir. Yeni iş yasası ile esnek çalışma modellerine hukuki zemin hazırlanmıştır. İşe yerleştirme hizmetlerinde özel istihdam bürolarının faaliyetlerine olanak tanınmıştır. İşgücü yetiştirme kursları ile işsizlikten en fazla etkilenen ve bu nedenle de işgücü piyasasında dezavantajlı grup olarak görülen gençlerin, kadınların, özürlülerin, eski hükümlülerin, uzun süreli işsizlerin ve işsizlik sigortası kapsamındaki işsizlerin, iş piyasasında ihtiyaç duyulan mesleklerde yetiştirilerek istihdam edilebilirlikleri arttırılmaya çalışılmaktadır. Bu kapsamda İŞKUR tarafından Aktif İşgücü Programları kapsamında düzenli olarak; “İstihdam Garantili İşgücü Yetiştirme Kursları”, “Kendi İşini Kurmak İsteyenlere Yönelik Meslek Edindirme Kursları”, “Meslek Geliştirme Kursları” verilmektedir. Aktif istihdam tedbirleri açısından İŞKUR yine çok önemli bir noktadır. Kurum, mesleki eğitim programları ve işletmelerde eğitim seminerleri düzenleyerek, iş ve meslek danışmanlığı ile meslek araştırma geliştirme faaliyetlerinde bulunarak işsizliğin azaltılmasına katkıda bulunmaktadır. Ayrıca çeşitli projeler yürüterek belirli hedef grupların istihdamını kolaylaştırmaktadır. İŞKUR‟un yürüttüğü Aktif İstihdam Politikaları uzun süreli işsizliğin önlenmesi için büyük önem arz etmektedir. Özellikle niteliksiz uzun süreli işsizleri mesleki eğitime tabi tutmak, iş arama konusunda kaybettikleri güveni geri getirmek veya iş arama becerileri kazandırmak için iş ve meslek danışmanlığı hizmetlerinin verilmesi çok önemlidir. Ayrıca Özelleştirme Sosyal Destek Projesi kapsamında Toplum Yararına Çalışma Programları (TYÇP) uygulanmaktadır. İŞKUR, Pasif İstihdam Politikaları da yürüten bir kurumdur. Bu kapsamda işsizlere işsizlik sigortası, ücret garanti fonu, kısa çalışma ödeneği ve iş kaybı tazminatı hizmetlerini vermektedir. Bu hizmetler işsizlere, işini kaybedenlere maddi destek sağlamaktadır. Ayrıca pasif istihdam politikalarından faydalanan işsizlerin tekrar çalışma yaşamına dönebilmesi için aktif istihdam politikaları da uygulanmaktadır.
Türkiye’de Uzun Süreli İşsizlikle Mücadele İçin Politika Önerileri :İstihdam artırılmalı ve böylelikle işsizlik azaltılmalıdır Bilişim ve iletişim teknolojileri, istihdam işgücü verimliliği ve toplam verimliliği artırmaktadır. İstihdam, teknoloji ve eğitim sacayağı üzerine oturan büyük ölçekli projeler oluşturulmalı ve devlet bu projelere önderlik etmelidir. Sektörlerin, organizasyonların ve çalışanların değişime uyum yetenekleri güçlendirilmelidir.Eğitim ve mesleki eğitime yatırım, bilgi ekonomisinin en iyi yatırımı olarak kabul edilmektedir. Eğitim ile istihdam arasındaki ilişkinin kurulması, geliştirilmesi ve çalışanların becerilerinin yükseltilmesi gerekmektedir. Uzun süreli işsizlerin işe yerleştirilmesini teşvik amacı ile bu kişileri istihdam eden işverenlere kurum tarafından belli bir süre maddi destek sağlanmalıdır. Uzun süreli işsizler kendi işlerini kurmaya yönelik teşvik edilmeli, kendilerine bu konuda eğitim verilmelidir. İşsizlere meslek kazandırılması amacıyla Aktif İstihdam Politikaları çerçevesinde uygulanacak eğitim faaliyetleri için İşsizlik Sigortası Fonu‟nda biriken kaynaklardan çok daha yüksek oranda yararlanılmalıdır. Türkiye İş Kurumu‟nun iş ve meslek danışmanlığı hizmetleri Türkiye çapında yaygınlaştırılmalıdır. Kayıt dışı sektör kayıtlı ekonomiye kazandırılarak, istihdam üzerindeki vergi ve SSK prim yükü azaltılmalıdır. İşçi çalıştırmaya ilişkin formaliteler azaltılmalı, bildirimler tek belge ile tek mercie yapılmalıdır.Yatırım yapan, ilave istihdam yaratan işverenler için vergi avantajları, ücret sübvansiyonu, sigorta prim indirimi, enerji maliyetinin düşürülmesi gibi teşvik araçları devreye sokulmalıdır.
4. Gençlere Yönelik İŞKUR Hizmetleri Genç İşsizlik Kavramı :Çalışma istek, sağlık ve yeteneğinde olmasına karşın, geçerli ücret düzeyi üzerinden emeğini sunup bir iş bulamayan 15-24 yaş gurubunun oluşturduğu işsizlik türüdür.
Türkiye’de Genç İşsizlik:Genç işsiz; referans döneminde bir saatten fazla çalışmayan, çalışmaya hazır olan, iş arama kanallarını aktif olarak kullanan ve cari ücret düzeyinde iş bulamayan 15-24 yaşları arasında bulunan bireyler olarak tanımlanmaktadır 15-24 yaş arası işsizlikle ilgili araştırmalar ve anketler; eğitim oranı arttıkça, beklentilerin de yükselmesiyle birlikte işsizliğin arttığına işaret etmektedir. En az işsizlik oranı okur-yazar olmayanlarda, en yüksek işsizlik oranı da lise mezunlarında görülmektedir. Türkiye‟de de özellikle, 15-24 yaş grubunun işgücü piyasasına ilk kez giriş yaşı olması, işgücü piyasasını yeterince tanımamaları, daha önce bir iş tecrübesine sahip olmamaları, buna bağlı olarak işverenler tarafından ek maliyet yaratmaları nedeniyle tercih edilmemeleri, eğitim sistemi ile işgücü piyasası arasında etkin bir bağın kurulamaması gibi sebeplerle genç işsizlik oranları, genel işsizlik oranlarının iki katına ulaşmaktadır.
Gençlerin İşgücüne Katılım Oranı :AB geneline baktığımızda, işgücüne katılma oranı %70 düzeyinde iken, bu oranın ülkemizde %47 olduğu
görülmektedir.
TÜİK
verilerine
göre,
2009
yılında
24-64
yaş
aralığındaki
nüfusun
%56‟u
işgücüne
katılırken,
15-24 yaş aralığındaki nüfusun ise sadece %38.6‟sı işgücüne katılmakta, dolayısıyla gençlerin işgücüne katılımı nüfusun işgücüne katılımının ortalamasının yaklaşık 2/3‟ü seviyesinde kalmıştır.
3
Gençlerin İstihdamdaki Durumu:Ülkemizde, genç istihdamının ikinci önemli bir bölümünü ücretsiz aile işçiliği oluşturmaktadır. Ücretsiz aile işçiliği esas itibariyle kırsal kesime özgü bir olgudur. İstihdamdaki tarım payının çok yüksek olmasıyla birlikte değerlendirildiğinde, gençlerin tarım sektöründe genellikle ücretsiz aile işçisi olarak istihdam edildiği sonucuna ulaşılabilir.
Genç İşsizliğin Nedenleri ve Sonuçları : Nedenleri ;Gençler, özellikle yüksek işsizlik oranları ve düşük kaliteli istihdam sorunlarıyla karşı karşıya kalmaktadır. İşgücü piyasası koşullarından öncelikle gençler etkilenmektedir.Genç işsizliğin nedenleri; Eğitim sistemi ile işgücü piyasası arasında uyumsuzluk olması,Tecrübesizlik nedeniyle, işverenlerin gençlere iş öğretmekle geçen süreyi zaman kaybı olarak görmeleri, aynı zamanda bu sürecin maliyetleri arttıran bir unsur olarak değerlendirilmesi, işgücü piyasasını yeterince tanımamaları, kendi yeteneklerini ile iş piyasası gerçekleri arasında gerçekçi bir eşleştirme yapamamaları,Gençlerin iş tecrübelerinin bulunmaması Sonuçları :İşsizliğin sonuçları üzerindeki önemli etkenlerden biri işsizlik süresidir. Bu sürenin uzun olması tüm işsizleri etkilemekte fakat etkileri genç işsizlerde daha kalıcı zararlara neden olmaktadır. Eğitimden ayrılma ile işe girme süreci arasındaki uzun sürecin uzunluğuna bağlı olarak; yeni bilgi ve iş teknolojilerinden uzak kalmak, yetenek kayıpları, iş bulma beklentisinin azalması paralelinde ailevi huzursuzluklar ve oluşabilecek psikolojik sıkıntılar, gençlerin iş piyasasına girmelerini daha çok zorlaştırmaktadır Ülkemiz için bir demografik fırsat penceresi olan genç nüfus eğitilerek, girişimci ve becerili işgücü haline getirilmesi, aynı zamanda yeni işler yaratarak istihdamlarının sağlanması halinde, Türkiye yüksek ve sürdürülebilir bir kalkınma hızına ve refah seviyesine ulaşacaktır. Ayrıca, insan kaynaklarına yatırım ve meslek eğitimi konusunda sosyal taraflara da önemli görevler düşmektedir. Devlet ve sosyal taraflar sorumlulukları paylaşmalı, gençler de mesleki eğitim konusunda bilinçlendirilmelidir.
Genç İstihdamına Yönelik Aktif İstihdam Tedbirleri :Yaklaşık son 15 yıldır ülkemizde aktif işgücü piyasası politikaları ile ilgili önemli adımlar atılmaya başlanmış ve etkileri yeni yeni hissedilmeye başlasa da bazı programlar uygulanmaya başlanmıştır. İŞKUR özellikle son yıllarda Avrupa Birliği İstihdam Stratejisi‟ne uygun aktif istihdam tedbirlerinin uygulanması bağlamında, gençlerin işgücü piyasasına girişte yaşadığı sorunları ortadan kaldırmaya ve genç istihdamını arttırmaya yönelik projelere imza atmaktadır. Bu projelerin arasında Yeni Fırsatlar Programı, Rosetta Planı ve Bilişim Çırakları Projesi sayılabilir. Mesleki eğitim sisteminin, kamusal ve özel eğitim kurumları, İŞKUR, belediyeler, vakıflar, sivil toplum örgütleri (STÖ) ve işletmeler tarafından uygulanan, sürekli eğitim ve yaşam boyu öğrenim gibi bileşenleri vardır. Gençlere yönelik çıraklık eğitim programları, Türkiye‟de bu çerçevede yürütülen en kapsamlı eğitim etkinliğidir.Genç Girişimci Yetiştirme Programı‟nın amacı ise üniversite öğrencilerini kendi işlerini kurmaya yönlendirmekti.KOSGEB 1999-2001 döneminde farklı üniversitelerden gruplara toplam 18.500 kişi/saat eğitim vermiştir. Ayrıca 2008‟de TBMM Genel Kurulunda kabul edilen İstihdam Paketinde 18-29 yaş aralığındaki gençlerin istihdamını teşvik amacıyla prim indirimi uygulanması öngörülmüştür. Bu uygulama ile de genç istihdamı sorununun çözümüne odaklanılmıştır.
Genç İstihdamının Artırılmasına Yönelik Atılacak Adımlar :Eğitim düzeyi artan genç kadınlar iş piyasasında hızla yer edinmeye başlamışlardır. Öncelikle eğitim sistemi ile işgücü piyasası arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır. Ayrıca mesleki eğitimin kalitesinin yükseltilerek mezunların tercih edilebilirliğinin artırılması sağlanmalıdır. İşgücü piyasasında, gençlerin kayıt dışı çalıştırılmaması yönünde gerekli yasal düzenlemelerin yapılması, genç istihdamının artırılmasına zemin hazırlayacaktır. İşgücü piyasasının daha esnek ve hareketli bir yapıya kavuşturulması ve ücret-verimlilik ilişkisinin güçlendirilmesi gerekmektedir. Üniversitelerin, işletmelerin ve sivil toplum kuruluşlarının nitelikli işgücü yetiştirmeye yönelik faaliyetlerinin desteklenmesi, genç istihdamına uzun vadede katkı yapacaktır. Gerek okullarda gerekse de İŞKUR‟un koordinasyonu ile gençlerin iş piyasası hakkındaki bilgileri arttırılmalıdır. İşgücü piyasasına girişi kolaylaştırmak amacıyla mesleki rehberlik ve danışmanlık hizmetlerine ağırlık verilmeli; böylece gençlerin kendi hayatlarıyla ilgili farkındalıklara sahip olması sağlanmalıdır. Ayrıca genç işgücü çalıştırma konusunda işverenleri teşvik programları hazırlanmalı, ilk kez işe gireceklerin istihdamı bu kapsamda kolaylaştırılmalı ve genç çalışanların işe uyum süreci ile programın işlerliğinin sıkı takipçisi olunmalıdır.
Türkiye İş Kurumunun Genç İstihdamına Yönelik Faaliyet ve Projeleri Faaliyetler :Türkiye İş Kurumu, ulusal istihdam politikasının oluşturulmasına
ve istihdamın geliştirilmesine katkıda bulunmak, kurum faaliyetleri ile ilgili alanlarda uluslararası kuruluşların istihdam ve çalışma hayatı ile ilgili kararlarını izlemek görevlerini yerine getirmektir. İşe yerleştirme hizmetleri dışında, reel sektörün taleplerini dikkate alan İŞKUR, birçok farklı alanda mesleki eğitim kursları açmakta; bu kapsamda işsizlerin teorik ve pratik mesleki bilgi edinmelerini sağlamaktadır. Ayrıca firmalar ortaklığı ile açılan kurslarda işsizlerin işe yerleştirilmesi de mümkün olmaktadır. İŞKUR‟a kayıtlı genç işsizlere sağlanan bir diğer hizmet işsizlik sigortası ödemeleridir. Projeler:Genç İstihdamın Desteklenmesi Operasyonu I , Genç İstihdamın Desteklenmesi Operasyonu II , Birleşmiş Milletler Ortak ProgramıHerkes için İnsana Yakışır İş: Ulusal Gençlik İstihdam Programı ve Antalya Pilot Bölge Uygulaması , Ulusal Gençlik İstihdam Zirvesi(Çorum Valiliği, Çorum Belediyesi, ILO, Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı‟nın maddi katkılarıyla birincisi I. Ulusal Gençlik İstihdam Zirvesi 15-16 Kasım 2008 tarihlerinde yaklaşık 250 kişilik bir katılım ile Çorum ilinde gerçekleştirilmiştir. Her 6 ayda bir değerlendirme toplantısı olmak üzere her2 yılda bir de Zirve gerçekleştirilecektir ), Uzmanlaştırılmış Meslek Edindirme Merkezleri (UMEM) Projesi/Beceri’10 (İŞKUR ve Milli Eğitim Bakanlığı Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü (ETÖGM) işbirliğiyle 81 ili içerecek şekilde seçilen 111 teknik ve endüstri meslek lisesinde düzenlenecek kurslar ve TOBB üyesi işyerlerindeki işbaşı eğitim programları uygulamasını içermektedir).
5. Kadınlara Yönelik İŞKUR Hizmetleri Türkiye İşgücü Piyasasında Kadınlar :Bu çalışmada, kadın işgücü, kadınların işgücüne katılımı, istihdamdaki kadın işgücü, işsiz kadın işgücü ve işgücüne dâhil olmayan kadınlara yönelik farklı eğişkenleri içeren veriler yer almaktadır. Kaynak olarak TÜİK Hanehalkı İşgücü Anketi istatistiklerinden yararlanılmıştır.
Kadın İşgücü :Kadın işgücü erkek işgücünün yaklaşık 1/3‟ü oranındadır. Ülkemizde kadın işgücünün ortalama eğitim düzeyinin çok düşük olduğu görülmektedir. Eğitim düzeyinin düşük olması, bir yandan kadının işgücüne katılım oranını azaltırken, bir yandan da kadının düşük ücret karşılığı mevsimlik/tarım işlerinde ya da ücretsiz aile işçisi olarak çalışmasına neden olmaktadır.
4
kadın işgücünün önemli bir bölümü lise altı eğitimli ve okur-yazar olmayanlardan oluşmaktadır. okur-yazar olmayan kadın işgücünü, sırasıyla; yükseköğrenim mezunları (1.582.000), lise mezunları (691.000) ve mesleki veya teknik lise mezunları (560.000) takip etmektedir. 2010 Ocak ve 2011 Ocak verileri karşılaştırıldığında gerek sayısal, gerekse oransal olarak yükseköğrenim mezunu kadınların toplam içindeki payı artmaktadır.
Kadınların İşgücüne Katılım Oranı :AB geneline bakıldığında, işgücüne katılma oranı %70 düzeyinde iken, bu oranın ülkemizde %48.1 olduğu görülmektedir. Bu önemli fark, aslında kadının işgücüne katılım oranının son derece düşük olmasından kaynaklanmaktadır. TÜİK verilerine göre, 2011 yılı Ocak ayında erkeklerin %70.3‟ü işgücüne katılırken, kadınların ise sadece %26.6‟sı işgücüne katılmakta, dolayısıyla kadınların işgücüne katılımı erkeklerin neredeyse 1/3‟ü seviyesinde kalmaktadır. 2010 yılında yüksekokul/fakülte mezunu kadınların işgücüne katılım oranının %71 gibi oldukça yüksek bir düzeyde olduğu görülecektir. Bunu sırasıyla; mesleki veya teknik lise (%39.8), liseler (%30), lise altı eğitimliler (%23.8) ve okuryazar olmayanlar (%16.3) takip etmektedir.
Kadınların İstihdamdaki Durumu:Ülkemizde, kadın istihdamının çok büyük bir bölümü, ücretli ve yevmiyeli çalışanlarla ücretsiz aile işçisi olanlardan oluşmaktadır. Bu durumda kadının bağımlı çalışan olduğu görülmektedir.
Kadın İşsizler :2011 yılı aralık ayı verilerine göre işsizlik oranı kadınlarda %13 olarak gerçekleşmiştir. İşsizlerin ne kadar sürede iş buldukları, işgücü piyasasının istihdam olanaklarının önemli göstergelerindendir. İŞKUR tarafından işe yerleştirilen kadınlara eğitim durumları açısından bakıldığında, eğitim seviyesi arttıkça işe yerleştirilen kadın sayısının azaldığı görülmektedir. 2010 yılında ilköğretim mezunu 26.347 kişi işe yerleştirilmişken yalnızca 56 yüksek lisans mezunu kadın işe yerleştirilmiştir.
Projeler Aktif İşgücü Programları Projesi(AB destekli 50 milyon Avro‟luk Aktif İşgücü Programları Projesi (AİPP) kapsamında, kadınlara yönelik 30 kurs düzenlemiş ve projelerden toplam 19.566 kadın yararlanmıştır), Özelleştirme Sosyal Destek Projesi (ÖSDP) (Dünya Bankası ile yapılan anlaşma kapsamında uygulanmakta olan ÖSDP -I projelerine herhangi bir ayrım yapılmadan erkek işsizlerle birlikte kadın işsizlerin katılımları sağlanmıştır), Cinsiyet Sorunları Üzerine Özel Bir Odaklanma ile Toplumsal Katılım ve Bütünleşmeyi Güçlendirici Pilot Aktif İstihdam Tedbirleri Projesi(Avrupa Eğitim Vakfı‟nın finanse ettiği 89 bin Avro‟luk Cinsiyet Sorunları Üzerine Özel Bir Odaklanma ile Toplumsal Katılım ve Bütünleşmeyi Güçlendirici Pilot Aktif İstihdam Tedbirleri Projesi” kapsamında, 13 ilde yetiştirme yurtları çıkışlı 18 yaşından büyük, 72 kız mesleki ve güçlendirme eğitimlerine alınmıştır), Türkiye’de Kadınlar için İnsana Yakışır İş İmkanları Sağlanması Yoluyla Cinsiyet Eşitliğinin Gerçekleştirilmesine Yönelik Aktif İşgücü Piyasası Politikaları Projesi(Bu proje İŞKUR-ILO işbirliği ile yürütülmekte Ankara, Gaziantep ve Konya illeri pilot il olarak seçilmiştir.),British Council ile İşbirliği; Kadın istihdamının Artırılmasına Yönelik Strateji Geliştirme Projesi(AB‟ye üyelik sürecinin müktesabata uyum çalışmaları çerçevesindedir.Proje içerisinde “Kadın İstihdamının Artırılması İçin Stratejik Plan ve Eylem Planı Önerisi” ile “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği: El Kitabı” hazırlanmıştır.), IPA Kadın İstihdamının Desteklenmesi Operasyonu(bütçede AB Katkısı 23.078.000,65 Avro,Ulusal Katkı 4.072.588,65 Avro‟dur. Operasyonun hedef grupları ise yaşlı ve çocuk bakım sorumlulukları nedeniyle uzun süre işsiz kalmış ve işgücüne dahil olmayan kadınlar ile daha önce tarımsal sektörde çalışmış kadınlar dahil olmak üzere kentsel bölgede yaşayan istihdam dışı kalmış kadınlardır).
Kadınların Dezavantajlı Gruplar İçerisinde Kabul Edilme Nedenleri :Ülkemizde kadın istihdamının önemli bir bölümünü ücretsiz aile işçiliği oluşturmaktadır. Ev işleri ile meşgul olmaları, kadınların işgücüne dahil olamamalarının en önemli nedeni olarak görülmektedir.
-----------------------B.DEZAVANTAJLI GRUPLARDA DANIŞMANLIK HİZMETLERİ-----------------------------------Dezavantajlı gruplar özellikle durumlarını tanımlamada zorluk çekerler, hakları ve yararlanabilecekleri hizmetler hakkında sınırlı bilgiye sahiptirler ve motivasyona ihtiyaç duyarlar. Öncelikle bu konularda grup seminerlerine katılımları sağlanarak, genel olarak ihtiyaç analizine gidilmeli ve bireysel görüşmeye davet edilmelidirler. İşveren ziyaretlerinde, dezavantaj durumları dikkate alınarak işe yerleştirilmesi ile ilgili talep oluşturulmaya çalışılmalı, yasal düzenlemelere ilişkin olarak işverene ve bireylere gerekli danışmanlık hizmetlerini sunulmalıdır. Genel anlamda dezavantajlı gruplar meslek sahibi değillerdir. Özellikle meslek edinmeye özendirilmeli ve kendilerini daha iyi tanımalarına, meslekler ve eğitim yerleriyle ilgili bilgi edinmelerine, edindikleri bilgileri değerlendirmelerine yardımcı olunmalıdır. İstihdama hazırlayan ve istihdam edilebilme olanaklarını artıran hizmetler sunulmalıdır. Bu hizmetler, işgücü yetiştirme programlarına yönlendirme, iş arama becerileri kazandırma ve iş çevrelerine tanıtma gibi hizmetleri kapsamaktadır. Sağlık ya da diğer nedenlerle mesleklerini değiştirmek isteyen ya da buna zorunluluk duyan kişilere, kendileri için en uygun meslek alanı seçmede ve bireysel İstihdam ve Eğitim Eylem Planı oluşturmada sorumluluk vererek kendilerinin etkili olmalarını sağlamak, istihdam edilebilmeleri konusunda güven kazanmalarına yardımcı olacaktır. İş ve meslek danışmanı ne tür bir iş istediği konusunda yeterli bilince sahip olmayanları, iş hayatının gerekleri konusunda aydınlatarak kendi istek ve ihtiyaçlarının farkına varmalarına yardımcı olmalıdır. Farkındalıklarının sağlanmasına yönelik çalışmalarda, hakları, iş/meslek seçimin önemi, iş/meslek seçerken dikkat edilecek hususular ile Kurumumuzun bu kapsamdaki çalışmaları ve bu çalışmalardan nasıl ve ne şekilde yararlanılacağı konularının üzerinde durulmalıdır. Danışmanlık bir süreçtir ve bilgilendirme, karar verme, yönlendirme ve gerçekleştirme olmak üzere 4 yardımı kapsamaktadır.
Bilgilendirme:Danışmanlık süreci kapsamında bilgilendirme yardımı ile danışanlara meslekler, çalışma hayatı vb. bilgiler verilmektedir. Örneğin, mesleği elektrik teknisyeni olan bir bireye yönelik olarak; nerelerde, hangi kurum ve işletmelerde çalışabileceği, kendi işini kurup kuramayacağı ya da iş görüşmesine gitmesi gerektiğinde mülakatta nasıl davranacağı konusunda bilgiler verilmektedir. Bilgilendirme yardımında kişi ile ilgili veri toplanmasına gerek yoktur.
Karar Verme: Birey, mesleki eğitim alternatifleri konunda ister bilgi sahibi olsun ister olmasın, kendisi ile ilgili olarak doğru ve gerçekçi, kendi nitelik ve şartlarına uygun bir meslek konusunda karar vermekte zorlanabilir. Bireyin bu aşamada destek alması karar verme danışmanlık sürecini içermektedir. Bu kapsamda; Genel olarak sağlık durumu nasıldır? Bedensel yönden güçlü ve zayıf olduğu yönleri nelerdir? İnsanlarla kolay ilişki kurabiliyor mu?Aile bireylerinin çalışma durumları ve eğitimleri ne düzeydedir? gibi soruların cevapları aranarak bireyin kendi özelliklerini tanıması sağlanmalıdır. Bireyin beceri düzeyleri ve beklentileri tanımlanarak istihdam eğitim planı hazırlanmalıdır.iş ve çalışma alanı konusunda bilgi eksikliği varsa, buna yönelik bilgi eksikliği giderilmelidir. Kendilerini ve meslekleri tanıma aşamasından sonra bireyler mesleki eğitim yerleri
5
hakkında araştırma yapmalıdır. Bu bağlamda; Hangi eğitim kurumlarında hangi mesleklerin eğitimi sunulmaktadır? Seçilmesi düşünülen meslekle ilgili eğitim kurumları hangileridir? Uygulamalı eğitim var mıdır vb. konularda bilgi edinmeleri oldukça önemlidir. Son aşama ise bu bilgilerin değerlendirilmesi aşamasıdır. Bu aşamada; Bireyin yetenekleri, ilgileri, fiziksel özellikleri ve kişilik özellikleri, seçilmesi düşünülen mesleğin gerektirdiği nitelik ve şartlara uygun mu? Birey aileden uzakta, bir başka kentte, eğitimini sürdürebilecek durumda mı? gibi sorular çok ciddi ve objektif bir şekilde değerlendirilip, cevaplandırılması gerekmektedir.
Yönlendirme: Yönlendirme aşaması tek başına diğer aşamalardan bağımsız olarak yapılabileceği gibi, karar verme aşaması akabinde de yönlendirilmesini
yapılabilir. Yönlendirme aşaması, ve işe girmesinin daha kolay
danışmanlık hizmeti sağlanması bakımından
sonucunda kişinin işyeri talebine bireyin yararlanabileceği kendisi için
uygun bir mesleki eğitim yerine veya İŞKUR‟un işgücü yetiştirme kurslarına yönlendirilmesini kapsamaktadır.
Yerleştirme/Gerçekleştirme: Gerçekleştirme aşaması, danışmanlık hizmetinin son aşaması olarak tanımlanabilir. Danışmanlık hizmeti
sonucunda
kişinin işe yerleştirilmesi
veya
işe girmesinin daha
kolay
sağlanması
bakımından
meslek sahibi
olması gerekiyorsa ve bireyin yararlanabileceği kendisi için uygun bir mesleki eğitim yerine veya İŞKUR‟un işgücü yetiştirme kurslarına yerleştirilmesi, o danışmanlık sürecinin gerçekleştirme aşamasını ifade etmektedir. Esas itibari ile danışmanlık genel bir süreci kapsamaktadır. Hangi gruba danışmanlık olursa olsun aynı görüşme süreçleri söz konusudur
----------------------------------------------------------------------------------------http://tr-tr.facebook.com/groups/danismanlar/ -------------------------İyi çalışmalar, Hüseyin SALUR-------------------------------
6