İşçininYolu 20/9/17

Page 1

20 EYLUL 2017

6.3 Şiddetinde Deprem “Kuzey Kore 6.3 şiddetinde depreme neden olan bir hidrojen bombası denemesi yaptı.”Bu ve benzeri başlıklar, gazetelerin ilk sayfalarını süsledi.Denemenin ardından kınama ve tehditler sökün etti. Trump anında tepki verdi ve “haydut devlet K. Kore’nin tek bir şeyden anlayacağını” söyledi. Savunma Bakanı Mattis, “K. Kore’nin tamamen ortadan kaldırılmasını istemediklerini” ama “herhangi bir saldırıya büyük bir askeri yanıt vereceklerini” belirtti. Lafla kalınmadı. Güney Kore, acilen “Kuzey’in nükleer teknolojisini geliştirmesine asla izin verilmeyeceğini” açıklayıp Washington’u aradı. Japon Başbakanı Abe de Washington’la görüşmesinin ardından savaş uçaklarının devriye uçuşunu başlattı. “Güney”, yanıt olarak, sınırda ABD ile ortak tatbikat başlattı. “Kuzey”e “0” km mesafede bulunmasına ve bu nedenle konvansiyonel olanlar yetecek olmasına karşın, balistik nitelikli çok sayıda füze fırlattı. Oysa, “Ne var bunda, her ülkenin kendi silah sanayiine ve nükleer kapasitesine sahip olma ve geliştirme hakkı neden olmasın?” denebilir.Ancak durum “hak teslimi” ile geçiştirilebilecek türden değil.Hidrojen bombası ilkti, ama “lider” Kim Jong-Un’un ilk vukuatı değildi. Daha birkaç gün önce, yine, “Kuzey Kore” adı takılan Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti orta menzilli bir balistik füze denemiş, füze ciddi tedirginliğe yol açtığı Japonya’nın üzerinden geçip Pasifik’te belirlenen “hedefi” vurmuştu. Başta Japonya, G. Kore ve ABD, birçok ülkeden protestolar yükselmiş, hemen BM Güvenlik Konseyi toplanmış, KDHC’ni kınamıştı. Hidrojen bombası denemesi üzerine BMGK bir kez daha toplandı ve Ayni şeyi yaptı. Birkaç gün daha öncesindeyse, KDHC ve lideri Kim, büyük bir askeri üsse sahip Pasifik’teki Amerikan toprağı Guam’ı tartışma konusu etmiş, burayı balistik füzelerle vurma planlarının hazır olduğunu açıklamış ve eklemişti: Ellerinde ABD’yi vuracak menzile sahip nükleer başlık taşıyabilen füzeler vardı.Kuşkusuz sorun, “Bir deli (Kim) dünyayı yok etmeyle tehdit ediyor” içerikli Batı propagandasının ileri sürdüğü gibi tek yanlı değil. Bu propaganda, daha ilk başkan olduğunda Kim’in ilginç yöntemlerle devre dışı bıraktığı çok sayıda yetkilinin yanı sıra eniştesini köpeklere yedirterek öldürttüğünü ileri sürmüştü. Şimdi de doğruysa, Pyong Yang TV, ünlü spikerinin ağzından, denemeyi, “Sayın seyirciler, her an dünyayı yok edebiliriz” şeklinde duyurmuş. Mümkündür, olmaz değil! Kore’nin bağımsızlıkçı kendi yolunu temel alan ideolojik “Juche” yöneliminin/düşüncesinin geliştiricisi, bağımsızlık savaşının ve Kore’nin –problemli olduğu tartışmasız– kurucu önderi Kim İl-Sung bir yana bırakılırsa... Sadece günümüz Kim’i değil, baba Kim de fazla “akıllı” değildi.Kore “sosyalizmi”(!) dededen babaya, babadan oğula hanedanlıkla yönetiliyor. Demirden disiplin şarttır; ancak KDHC, “sosyalizm nasıl olamaz?” sorusunun yanıtı gibi: Kalk kalk, yat yat, tam kışla düzeni! Ve “ayranı yok içmeye tahtırevanla gider sıçmaya” türünden tam da “halkın ihtiyaçlarını sürekli daha ileriden karşılamayı” esas alan sosyalizmin temel düsturunun tersini uyguluyor: Savunmasının ihtiyaçlarını aştığı ortada olan, kıtlık ve açlıkla el ele bir nükleer silahlanma! Güncel olansa şu ki; başta Trump’la Amerikan emperyalizmi saldıracak yer arar ve provokasyon peşindeyken, Kim tam bir provokatör olarak sahnede. Öyle ki, tehditlerin kendisini de hedeflemekte olduğunun farkında olan başlıca müttefiki ve kollayıcısı Çin bile sahiplenemedi ve Rusya ile birlikte kınadı son nükleer denemeyi.Saddam emperyalistleri Ortadoğu’ya üşüştürmüştü. Kim, Pasifik’in yolunu açıyor!

RESA

14

Maliye Bakanı asgari ücretin yüksek olduğu görüşünde PEO asgari ücrete yönelik tavrı nedeniyle Hükümeti uyardı Maliye Bakanı Haris Yeorgiyadis şimdi de gündeme asgari ücreti getirdi. Yeorgiyadis’e göre Kıbrıs’ta asgari ücret diğer Avrupa Birliğine üye ülkelerle kıyaslandığında yüksek. Bilindiği üzere asgari ücretin kaldırılması yada aşağı çekilmesi İşverenler Federasyonu ile Kıbrıs Ticaret ve Sanayi Odasının eski bir talebi. DİSİ’nin de aynı yönde talebi var. Haris Yeorgiyadis bir televizyon kanalına verdiği röportajında “Asgari ücretin düşük olduğunu düşünmüyorum. Herhangi bir kişi Kıbrıs’ta asgari ücreti ortalama ücretle kıyaslarsa ve diğer Avrupa ülkelerindeki asgari ücreti bu ülkelerdeki ortalama ücretlerle kıyaslarsa bizim asgari ücretimizin yüksek olduğunu görecektir” dedi. Maliye Bakanı’nın bu tavrı muhalefet partilerinin tepkisini çekti. AKEL, Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu aracılığıyla “Hükümet uyguladığı NeoLiberal kemer sıkma politikalarıyla Kıbrıs’ı gelir eşitsizliğinde ve zenginlerle yoksullar arasında mesafenin büyümesinde şampiyon yapmıştır” görüşünü savundu. Stefanu bu arada “AKEL onurlu bir iş için tüm çalışanların haklarını savunuyor.” görüşünü de ortaya koydu. Toplu Sözleşme kapsamında olmayan işyerlerinde ücretler, tatiller v.s. gibi konularda minimum çalışma koşullarının sağlanması gerektiği görüşünü de savundu. Bu arada EDEK de son yıllarda Kıbrıs’ta orta sınıfta ciddi bir çöküş yaşandığını ifade etti. “Üst ve alt gelirliler arasında mesafe

büyümüştür” görüşünü savundu. Dayanışma Hareketi de konuyla ilgili açıklamasında yıllarca Kıbrıs ekonomisinin romorkörü olan orta sınıfın çöktüğüne dikkat çekti. Bu arada asgari ücretin Kıbrıs’ta diğer Avrupa Birliğine üye ülkelerde olduğu gibi tüm meslekleri kapsamadığına da vurgu yaptı. PEO da Maliye Bakanı’na asgari ücret konusuna ilişkin yaklaşımı nedeniyle sert bir mesaj verdi. Asgari ücrette olası bir indirimin çalışanların yaşam standartlarını aşağı çekeceği uyarısında bulundu ve Hükümet’in bu yönde atacağı her adımda sendikal hareketi karşısında bulacağını belirtti. PEO, Maliye Bakanı’nın söz konusu açıklamasının kendileri için süpriz olduğunu ve rahatsızlık yarattığını da dile getirdi. PEO “ Avrupa Birliği İstatistik Dairesi’nin verilerinin ücretlerdeki düşüşte ve sosyal eşitsizliğin büyümesinde Avrupa şampiyonu olduğunu teyit ettiği ülkede Maliye Bakanının ücret-

lerin nasıl artcağı konusunu düşünmesi ve bu konu üzerinde kafa yorması gerekirken tam tersi ücretlerin nasıl düşürüleceği üzerinde kafa yoruyor” görüşünü dile getirdi. PEO, Anastasiadis Hükümeti tarafından ortaya konacak böylesi bir davranışın özünde, kriz çerçevesinde yaşam standartları ciddi bir biçmde düşen çalışanların yaşam standartlarına yeni bir saldırı olacağı değerlendirmesinde bulundu. Bunun yanı sıra Hükümetin bu yönde adım atması durumunda sendikal harketle karşı karşıya kalacağı uyarısında da bulundu. PEO diğer ülkelerin tersine Kıbrıs’ta asgari ücretin yasal düzenlemelerle sadece az sayıda meslek grubunu kapsadığını da gündeme getirdi. Asgari ücret bugün Kıbrıs’ta ilk altı aylık çalışma için brüt 870 ve net 802 Euro. Altı ay sonrası ise bu rakam brütte 924’e ve nette de 852’ye yükseliyor.

PEO Genel Sekreteri Pambis Kiritsis babalık izniyle ilgili yasanın düzeltilmesi mektup gönderdi PEO Genel Sekreteri Pambis Kiritsis babalık izniyle ilgili yasanın düzeltilmesi ve evli olmayan çalışanları da kapsaması için Çalışma Bakanı Zeta Emilyanidu’ya bir mektup gönderdi. Kritsis mektubunda eşi doğum yapan ya da taşıyıcı anne olan ya da evlatlık yoluyla çocuk sahibi olanlara babalık izni verilmesini öngören yasanın onaylanmasını selamladı. PEO Genel Sekreteri bununla birlikte evlilik yapmayan çalışanları kapsam dışı bırakmasını yasanın

bir zayıflığı olarak niteledi. Kiritsis bu durumun hem Kıbrıs toplumunun gelişimiyle hem de yasanın felsefesiyle ters olduğuna dikkat çekti. Bu durum nedeniyle Çalışma Bakanı’na yasal değişiklik önerilerini derhal ileri götürme ve evli olmayan çiftleri de kapsar duruma getirmesi çağrısında bulundu. Yapılacak değişiklikle babalık izni başvurusunda bulunanlardan evlilik belgesi yerine babanın da adının yer aldığı doğum kağıdı istenmesini gündeme getirdi.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.