İşçininYolu 30/5/18

Page 1

30 mayıs 2018

14

PEO, Cumhurbaşkanı’na çalışanların sorunlarıyla ilgili muhtıra verdi

Sadece İngilizlerin değil hepimizin kökeni Afrika Geçtiğimiz günlerde birçok gazete ve internet sitesinde çıkan bir haber birçoğumuzu şaşırttı, belki birçoğumuzu da kızdırdı! Bilimsel bir araştırma sonucuna dayanan habere göre, meğer İngilizlerin ataları siyah derili ve mavi gözlüymüş... İngiltere’de 9 bin yıl önce yaşamış bir insanın iskeleti üzerinde yapılan DNA testleri, İngilizlerin atalarının sanıldığının tersine beyaz tenli olmadığını göstermiş. Ada’da şimdiye kadar bulunmuş olan bu en eski iskelet üzerinde yapılan araştırmalar ayrıca ilk modern İngiliz’in siyah saçlı ve geniş elmacık kemikleri olduğunu da ortaya çıkarmış. Sıradan gibi görünse de, aslında birçok açıdan önemli ve çarpıcı bir bulguyu içeren bu haber en çok da insanları ten renkleri, kafatasları veya yüz şekillerine göre derecelendirip, birini diğerlerine üstün sayan ırkçı görüşlere sahip olanları kızdırmıştır haliyle. Öyle ya, her bakımdan üstün Avrupalılar nasıl olur da Afrikalılarla ortak atalara sahip olur! İnsanların DNA’ları üzerinde yapılan araştırmalar, bugün dünyada yaşayan 8 milyara yakın insanın, yaklaşık 100 bin yıl önce Doğu Afrika’da yaşayan ortak atalarımızdan türediğini ortaya koyuyor. Birçok başka insan türü evrim sürecinde tutunamayıp yok olurken, bu grup varlığını korur ve bütün dünyaya yayılır. Doğu Afrika’daki iklim, beslenme vb. nedenlerle bulundukları ortamı terk eden atalarımız ilk olarak Nil Vadisi ve Sina Yarımadası’ndan Ortadoğu’ya göç ederler. Bundan 60 bin yıl önce de Hindistan ve Güneydoğu Asya’nın kıyı şeridi boyunca sürüp Avusturalya’ya kadar uzanan bir göç dalgası başlar. Atalarımızın göçünün Avrupa’ya ulaşması ise 40 bin yıl; Sibirya ve Alaska’yı birbirine bağlayan düzlük boyunca Kuzey ve Güney Amerika’ya ulaşması da 10 bin yıl öncesine dayanır. “Genetik bilginin bir nesilden başka bir nesle taşınmasını sağlayan, uzun ve karmaşık bir molekül olan insan DNA’sı insanlık tarihinin silinmez bir damgasını taşır. Ve DNA’mız, 4 milyon yıldan fazla bir süre önce iki ayağının üzerinde yürümeye başlayan Afrikalı maymunun evrimini gösterir. Modern insanların 7 bin 500 nesil öncesinde Doğu Afrika’nın savanlarında ortaya çıkışını belgeler. Ve modern insanın ‘ırklara’ ve ‘etnik gruplara’ ayrılışının kronolojisini açıklar.” Modern insanın Doğu Afrika’dan başlayan göçünün Avrupa’ya ulaşması yaklaşık 40 bin yıl öncesine uzanıyor. Ortadoğu-Türkiye-Balkanlar ve Kafkasya-Ukrayna rotasını kullanarak Avrupa’ya geldiklerinde Neandertal insanlarıyla karşılaştılar. Bugün Avrupalıların hemen hepsinde bulunan mitokondriyal ve Y kromozomu haplaoitleri, Ortadoğu’da halen varolan haploitlerden türemiştir. Neandertal insanlarına oranla daha “üstün” olan atalarımız Avrupa’da giderek yayılmış ve kıtanın tek insan türü olmuştur. Ancak 29 bin yıl önce iklimin aniden değişip buzul çağının başlaması, atalarımızın İngiltere, Hollanda, Almanya ve Polonya’yı terkederek Avrupa’nın güneyine doğru çekilmesine neden olmuştur. Zorlu doğa koşulları özellikle Balkanlarda toplaşan atalarımız, daha ileri teknikler geliştirmek durumunda kalmış ve doğanın ortaya çıkardığı dezavantaj, tersine insanlığın gelişimine hız katmıştır. Özetle ifade edecek olursak, modern genetik bilimi açık ve net olarak göstermektedir ki, sadece İngilizlerin değil bugün Avrupa’daki bütün insanların ortak ataları en nihayetinde Doğu Afrika’da yaşayan Homo sapiens türüne dayanır. Ve her ne kadar ten rengi, göz, vücut özellikleri vb. bakımından büyük farklılıklar gösterse de örneğin bir Almanla bir Türk, bir İngilizle bir Çinli ya da bir İspanyolla bir Hindistanlı genetik olarak aslında çok yakındırlar ve ortak atalara sahiptirler. Bu yüzden İngilizlerin atalarının siyah tenli çıkması bir sürpriz değil, insanlığın geçirdiği evrimin modern bilim tarafından bir kez daha doğrulanan gerçeğidir.

RESA

Genel Sekreter Pambis Kristis başkanlığındaki PEO heyeti Cumhurbaşkanı Anastasiadis ile görüştü ve kendisine çalışanların, ekonomik açıdan zayıf grupları ve ekonominin desteklenmesi için 21 öneriyi içeren bir belge sundu. Görüşme sonrası açıklamalarda bulunan Pambis Kritsis çalışanlar ve işverenler arasındaki dengelerin son yıllarda bozulduğu suçlamasında bulundu ve minimum sosyal dengenin oluşması için ciddi önlemlere gerek olduğuna vurgu yaptı. PEO’nun Cumhurbaşkanı’na sunduğu muhtıra sekiz ana başlık altında toplandı. İlk başlık büyümeyle ilgili ve araştırma ve yeni buluşlar için devlet bütçesinden önemli oranda katkı yapılmasını ve çeşitli işveren gruplarına verilen teşviklerin nitelikli istihdam yaratılması koşuluna bağlanmasını öngörüyor. PEO muhtırasında ülkenin gelişmesinde belirleyici rol oynayan yarı resmi kamu kuruluşlarının özelleştirilmesi sürecine son verilmesini de talep etti. İkinci başlık ise düzensiz iş ilişkileriyle ilişkili. PEO bu başlıkta

da işverenleri toplu sözleşmeleri çalışanların tümü için uygulamaya zorunlu kılacak yasal düzenlemelere gidilmesi önerisinde bulundu. Bunun yanı sıra toplu sözleşmelerin kapsamadığı çalışanlar için asgari ücret, 13. Maaş, çalışma saatlerinin düzenlenmesi, zorunlu tatiller ve ek mesai için tazminat gibi minimum hakların sağlanması, hizmet alımlarının durdurulması ve kaçak çalışmaya karşı önlemler alınmasını istedi. Üçüncü başlık ise anayasal grev hakkını sınırlayacak her tür çalışmanın sonlandırılması talebiyle ilgili oldu. Dördündü başlık ihtiyat sandıklarının desteklenmesi,

beşinci başlık ise sosyal politikalarla ilgiliydi. PEO bu sosyal politikalar başlığında düşük maaşlı emeklilerin tümünün paskalya ikramiyesi alması için kriterlerin değiştirilmesini talep etti. Altıncı başlık sosyal sigortalarla ilgiliydi ve bu başlıkta da kurum için gerçek bir rezerv yaratılması politikasına dönüş istendi. 63 yaşında emekli olanların geri kalan tüm yaşam sürelerinde %12 cezalı emekli maaşı almaları konusunun yeniden incelenmesi de bu başlıkta gündeme getirildi. PEO bu arada Genel Sağlık Planı’nın uygulanmasını ve devlet hastanelerinin desteklenmesini de gündeme getirdi.

PEO: Artık yeter! İş kazalarına karşı gerekli önlemler alınmalıdır PEO son yıllarda sürekli artış gösteren iş kazalarına ilişkin endişelerini ifade ettiği bir muhtırayı Çalışma Bakanı Zeta Emilyanidu’ya verdi. PEO, Çalışma Bakanlığı’nda sona eren protesto yürüyüşü sonrası iş kazalarındaki artıştan endişe duyduğunu ifade ettiği bir muhtırayı Bakan’a sundu. PEO’nun sunduğu muhtırada İş Denetim Dairesi veri-

lerine göre 2013’ten 2017 yılına kadarki dönemde iş kazalarında %34,6 oranında bir artış olduğuna vurgu yapıldı. İş kazaları sıklığı da yine bu dönemde %27,3 oranında arttı. Artış özellikle turizm sektöründe görüldü. Söz konusu sektörde iş kazaları artış oranı %74 oldu. Bu arada tüm 2017 yılı içinde iş kazaları sonucu yaşamını yitirenlerin sayısı 4 iken bu rakam 2018 yılında şu ana kadar beş oldu. PEO’ya göre “ kazalardaki artış Kıbrıs’ta çalışanların istihdam koşullarında büyük bir geri gidiş anlamına geliyor”. Ekonomik kriz, iş güvenliği açısından işverenler tarafından kullanılıyor. İş ilişkilerinde görülen düzensizleştirme ve yasaların öngördüğü önlemlerin

alınmaması da iş kazalarındaki artışın temel nedenleri arasında. PEO muhtırasında toplu sözleşmeler ve mevzuat ile belirlenen düzenlenmiş istihdam koşullarıyla çalışmanın, işverenlerin örgütlenme hakkına ve toplu görüşme sürecine saygı duymasının ve işbirliği yapmasının ilgili yasaların pratikte uygulanması için gerekli ortamın yaratılması ve iş kazalarının önlenmesinde koşul olduğuna vurgu yaptı. PEO, devletin iş kazalarındaki artışı ve bu olumsuz fenomeni durdurmak için kararlı bir şekilde müdahale etmeden sadece izleyemeyeceğinin de altını çizdi. PEO sendikal hareketinin, Çalışma Bakanlığı'nın mevcut olumsuz durumu tersine çevirmek için gerekli tüm önlemleri almasını talep ettiğine vurgu yaptı. PEO muhtırasında daha önce de sunmuş olduğu idari para cezalarının getirilmesi hakkındaki kanun değişikliğinin derhal ileri götürülmesi, işe yeni girenlerin iş sağlığı ve iş güvenliği konularında eğitilmeleri için işverenlerin zorunlu kılınması, yüksek riskli sektörlerde güvenlik ve sağlık konularında zorunlu eğitim, İş Denetleme Dairesi’nin denetimlerini sıklaştırması ve kadro açısından güçlendirilmesi, işyerlerinde güvenlik komitelerine işlerlik kazandırılması amacıyla mesleki niteliklerin tanıtımı gibi bir dizi öneriye de atıfta bulundu. Son olarak da Tüm Kıbrıs Güvenlik ve Sağlık Konseyi'nin iş kazası soruşturması bulguları hakkında bilgilendirilmesini önerdi.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.