İşçininYolu 22/11/17

Page 1

22 KASIM 2017

14

PEO 27. Kongresi-Umut ve talepler kongresi PEO 27. Kongresi 16, 17 ve 18 Kasım günleri gerçekleştirildi. Tarihi bir kongre oldu. Üç gün boyunca delegeler ciddi ve yapıcı bir tartışarak hem içerisinden geçtiğimiz döneme hem de geleceğe yönelik kritik ve önemli kararlar aldılar. Çalışanların sorunları, ekonomik kriz, krizin çalışanlara, emeklilere, nüfusun ekonomik açıdan zayıf kesimlerine ve tüm topluma etkisi merkezinde olan olgun ve mücadele ruhunun güçlü olduğu kongreye Kıbrıs'ın tüm bölgelerinden işyerlerinden toplam 750 delege katıldı. Kongrede Toplu sözleşmeler kurumunun ve İş İlişkilerinin korunması olgusu detayına ele alındı. Düzensiz iş konusuna özel bir dikkat verildi. Kongrede bu konuyla ilgili olarak alınan karada Devletin konuya kararlı ve aktif müdahale etmesi gerektiği üzerinde duruldu. Somut olarak PEO özgür toplu sözleşme

SINIF İşçi sınıfının “kendiliğinden sınıf” halinden, “kendisi için sınıf” durumuna gelmesinin zorlukları ya da engelleri, sadece öznel karakterli olmamasına rağmen, işçilerin-ve emekçilerin- burjuvaziye ve onun siyasal partilerine ve kurumlarına karşı siyasal iktidar mücadelesi yürüten bir sınıf haline gelmesi için, ideolojik-siyasal ve örgütsel mücadele pratiği büyük bir önem gösterir. Burjuvazi ve kurumlarıyla her günkü karşı karşıya gelişi, işçilere, en basiti gözleme dayalı olan, ama onunla sınırlı kalmayan ve kendi eylemi, direnişi; yenilgisi ve yengilerinden çıkarmış sonuçlar üzerinden siyasal gelişme olanağı sağlar. Buna rağmen, işçi sınıfı ve kent-kır emekçileri başta olmak üzere ezilenlerin, sömürü ve baskı koşullarından kurtulmaları için, bu kadarı yetmez/yetmemektedir. İşçi ve emekçilerin deneyimlerinin derslerinden hareket eden ve bizzat kendi güçlerine dayanan mücadelesinin burjuva sınıf hakimiyetine son verme gerekliliği, sınıf bilincinde yer alır hale gelmelidir. İşçi ve emekçiler, kapitalizm ve burjuva sınıf hakimiyeti devam ettiği sürece, çalışma koşullarında ve ücretlerinde sağlayacakları iyileştirmelerle durumlarının temelden değişmeyeceğini; sömürü ve baskı sisteminin ortadan kalkmayacağını; oysa gerçek bir kurtuluş için bu toplumsal-ekonomik ilişkiler sistemine son vermek gerektiğini bilerek, buna göre hareket edecek durumda olmalıdırlar. Bu nasıl olacaktır? Üzerine çok söz edilmiş, çok yazılmış bir konudur bu. Ama sınıf içindeki devrimci çalışmanın en temel sorunu olmaya da devam ediyor. Sınıf mücadelesi güncel-aktüel, somut sorun ve talepler üzerinden ve bu temelde gelişip sürmektedir. Ekonomik, siyasal, ideolojik-kültürel bütün alanları kapsıyor. Bu mücadele, ancak işçi sınıfı ve emekçilerin içinde ve onlarla birlikte olarak, her günkü somut gelişmelerden ve öne çıkan taleplerden hareket edilerek, yürütülebilir ve geliştirilebilir. Temel fabrika ve işletmelere yönelik somut, ısrarlı, kesintisiz ve yaratıcı bir çalışma olmaksızın, ne burjuvazinin işçiler üzerindeki ideolojik-politik etkisi işlevsiz kılınabilir, ne de işçi sınıfının kendisi için sınıf düzeyine gelmesinin gerekleri yerine getirilmiş olur. Yerel ve tek tek çalışma alan ve birimlerindeki bu çalışmanın gereklerini yerine getirmek, güncel olanla sınırlı, güncele takılıp kalan, olayları ve gelişmeleri birbirlerinden soyutlayan, her bir işyerinin sorunlarının ve işçilerin taleplerinin diğerlerinin sorun ve talepleriyle bağını kurmayan, sermaye ve devletiyle bağını göz ardı eden, ülkede yaşananlar ile uluslararası alandaki gelişmeler arasındaki ilişkilere ilgisiz bir çalışma, teşhir ve ajitasyonla yetinmek anlamına gelmez. Aksine, ilkini yapamayan, onunla da bağlantılı olarak “diğeri”ni de layıkıyla yapamayacak, salt genelgeçer lafazanlıkla zaman kaybedecektir. İşçi ve emekçiler içindeki sosyalist faaliyetin, onların somut sosyal ve ekonomik ve diğer türden tüm sorunlarını konu edinen ve baskı ve sömürünün her türüne karşı devrimci tutumu gereksinen bir çalışma içinde yer alarak, ancak yürütülebileceği ve ilerletilebileceğini her Marksist bilir. Gerekli olan bunu, en küçük bir ihmal göstermeksizin, kararlı ve kesintisiz yürütmektir.

RESA

görüşmelerini desteklemeye devam edecek ve son yıllarda ciddi bir biçimde sarsılan sendikalar ile işveren örgütleri arasında toplu sözleşme görüşmeleri alanında güç dengesini yeniden tesis edecek olan iş ilişkiler sistemini geçersiz kılmayacak yasal düzenlemeler talep etti. İstihdam koşullarının biçimlendirilmesi çalışmalarını Toplu Sözleşme alanına yeniden getirme hedefiyle PEO politikasının temel hedefleri arasına işverenlerin toplu sözleşmeleri mutlak bir biçimde uygulama zorunda bırakacak kurumsal ve yasal düzenlemeleri ileri götürmeyi de koydu. Aynı anda toplu sözleşmelerin kapsamadığı çalışanlar grubu için asgari işe giriş ücreti, 13. maaş, normal çalışma saatleri ötesindeki çalışmalar için iş tazminatı, tatiller ve enflasyondaki hareketlenme temelinde otomatik ücret düzenlemeleri gibi konularda yasal bir istihdam çerçevesinin belirlenmesini de talep etti. Kongre bunların yanı sıra emeklilerin, nüfusun ekonomik açıdan zayıf kesimlerinin, Anastasiadis Hükümeti'nin politikaları ile ekonomik kriz sonucu ücretleri ciddi bir biçimde yara alanların yaşam düzeylerinin iyileştirilmesi konusunu da ele aldı, tartıştı ve bu konuda ciddi kararlar üretti. PEO 27. Kongre'si işsizlik, çalışma yaşamında kadınerkek eşitliği, gençlik ve göçmenlerin sorunları gibi konularla da meşgul oldu. Kongre PEO'un faaliyetlerini, rolünü ve çalışanlar arasındaki etkinliğini tartışırken çalışanların korunmasında güçlü bir kalkan olmaya devam edebilmesi için içinden geçilen zor koşullarda güçlü olması

ve birlik içinde hareket etmesi gereğinin altını çizdi. PEO 27. Kongresi beklendiği gibi Kıbrıs sorunu üzerinde de durdu. Kıbrıs'ın geleceğine yönelik endişe dile getirildi. Kıbrıslırumlar ile Kıbrıslıtürklerin iki toplumlu iki bölgeli federal bir çatı altında barış içinde birlikte yaşamaları gereğinin altı çizildi. PEO 27. Kongresine AKEL Genel Sekreteri Andros Kipriyanu, Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Stavros Malas, Dünya sendikalar Federasyonu Başkanı Yorgos Mavrikos, siyasi parti v sendika temsilcileri, Kıbrıslıtürk sendikal örgüt temsilcileri ve 17 farklı ülkeden sendika temsilcileri de katıldı. PEO 27. Kongresinin açılışını SİSKA-PEO Genel Sekreteri ve PEO Yürütme Kurulu üyesi Lefteris Yeorgiyadis yaptı. Kongrenin açılışında "PEO- Bir Mücadele Tarihi" başlığı altında bir film gösterimi de yapıldı. PEO 27. Kongresi'nin 16 Kasım günkü "Kongre Salonu'nda gerçekleştirilen açılışında Çalışma ve Sosyal Sigortalar Bakanlığı Genel Müdürü Sn. Aşşotis, Dünya Sendikalar Federasyonu Genel Sekreteri Yorgos Mavrikos ve DEV-İŞ Başkanı Hasan Felek de birer selamlama konuşması yaptılar. PEO Genel Sekreteri Pambis Kiritsis de ana konuşmacı oldu. Kongre'nin açılışında Rumca, Türkçe ve İngilizce olarak insani değerler, barış ve çalışanların sınıf mücadelesini konu alan bir tiyatro sergilendi. bu çalışmaya Kıbrıslırum ve Kıbrıslıtürk tiyatro sanatçıları katkı koydu. Oyunu Marios Stilyanu yönetirken müziğini de Viki H. Andreu hazırladı. sanatçiler Savvas Menikos, Vasiliki Andreu, hristina Hristofias, Themida Pullu, Andri Sergiu, Vasilis Pafitis, İrini salata-Yeorgiyı, Ksantia Argiru, İzel Seylanı ve Oya Akın da tiyatroda yer alana sanatçılar oldu.

PEO 27. Genel Kurulu'nda çalışanların sorunlar ele alındı PEO 27. Kongresi’ne kemer sıkma politikalarına karşı somut önerilerin de yer aldığı bütünsel bir faaliyet raporu sunuldu. Çalışmalarına 16 Kasım günü başlayan 27. Kongre Cumartesi günü sona erdi. Faaliyet raporunda çalışma alanında son beş yılda yaşanan gelişmeler tek tek yer aldı. PEO’ya göre beş yıllık Anastasiadis Hükümeti döneminde çalışanların ve emeklilerin ekonomik ve sosyal haklarına yönelik yoğun saldırı yaşandı. Bugün 2016 yılı bütçesinde sağlanan artı da bir başarı hikayesinin sonucu gerçekleşmedi. Bu çalışanların maaşlarından ve sosyal haklardan yapılan kesintiler sonucu sağlandı. PE'nun 27. Kongresi'ne sunulan faaliyet raporuna göre iş gücü araştırması da işsizlerin üçte birinin iki yıldan fazla bir süredir işsiz olduklarını gösteriyor. %51’i yani yarısı ise altı aydan fazla bir süredir işsiz. Yüksek okul mezunlarının %35’i Uluslararası Çalışma Örgütü’nün yüksek okul diploması gerekmediği görüşünde olduğu iş alanlarında çalışıyor. Bu arada PEO Genel Sekreteri Pambis Kiritsis federasyonun önümüzdeki beş yıllık dönemdeki öncelik-

lerini açıkladı. Kiritsis’e göre kriz ve yoğun işsizlik koşullarında devletin ekonominin büyümesinde başrol oynaması gerekiyor. Kiritsis bu dönemde PEO’nun önceliğinin toplu sözleşmelerin yenilenmesi aracılığıyla ücretlerde artış sağlanması olacağını belirtti. Her durum somut olarak göze alınarak çalışanlar aleyhine yaratılan eşitsizliğin azaltılması için genel artış isteneceğini ifade etti. Pambis Kiritsis, PEO’nun devletten de işverenleri toplu sözleşmeleri kapsadığı alandaki çalışanların tümü için uygulama zorunda bırakan yasal düzenlemeler istediğine de vurgu yaptı. Yine yasal düzenlemelerle asgari ücretin, çalışma sürelerinin, ek mesainin, tatillerin ve 13. Maaşların güvence altına alınması talepleri olduğunu da belirtti. Dengenin sağlanması ve sosyal eşitsizliğin sınırlanması için devletin süreçlere müdahalede bulunması gerektiği görüşünü savundu. Kiritsis bu arada Kıbrıs sorunu çözümsüz kaldığı ve işgal sürdüğü sürece çalışanların kazanımlarında bir tekinin dahi istikrarlı olamayacağının altını çizdi.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.