İşçininYolu 20/6/18

Page 1

20 Haziran 2018

Çalışanların hakları mücadelelerle elde edilir SİDİKEK-PEO, PEO’nun kongre kararlarının yol göstericiliğinde mücadeleye devam edecek ve çalışanların istihdam koşullarının tam olarak sağlanması için kararlı mücadelesini sürdürecek. SİDİKEK Genel Yönetim Kurulu 6 Haziran’da gerçekleştirdiği ve 4/1/17 tarihli Çerçeve Anlaşması temelinde başarılan ilke anlaşmasını ve 20/10/17 tarihinde varılan ve kamuda çalışanların maaşlarının ve diğer haklarının aşamalı bir biçimde restorasyonunu öngören anlaşmayı inceledi. SİDİKEK-PEO Genel Yönetim Kurulu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra devam eden ve Anlaşmada öngörülen şekilde 31 Mayıs 2018'de tamamlanan diyaloğun sonuçlarını bugünkü verili koşullarda tatmin edici olarak değerlendirerek onayladı. Genel Yönetim Kurulu bu anlaşmayı onaylarken çalışanların haklarının mücadeleler ve İş İlişkileri Çerçevesinde taleplerle elde edileceğine vurgu yaptı. Bunun için herkese çalışanların tümünün ve nüfusun ekonomik açıdan zayıf kesimlerinin yaşam standartlarının tam olarak restorasyonunu dinamik bir biçimde talep etmeye çağırdı. SİDİKEK-PEO Genel Yönetim Kurulu toplantı sonrası açıklamasında "Herhangi bir mahkeme sürecinden bağımsız olarak kesintilerin kesin olarak sona erdirilmesi için 4.5 yıl süreli bir zaman çizelgesi, 20152018 yılları arasında Kamu sektörü kuruluşlarında Toplu İş Sözleşmelerinin imzalanması için son tarih ve aynı tarihe kadar işe yeni girenler ve belirsiz bir süre statüsünde çalışanlar için İhtiyat Sandığı Fonu oluşturulması konusunda anlaşmaya varılması konusunda taraflar anlaşmaya varmışlardır” dedi. Genel Yönetim Kurulu gelişmeleri gözden geçirirken Sendikanın, 2015 yazında, Hükümetin Ücret Oluşumu Yasama Yönetmeliği önerisine haklı olarak karşı çıkması ve böylece İş İlişkileri ve Toplu İş Sözleşmesi Kurumlarını koruduğuna onay vermiştir. Ayrıca, SİDIKEK-PEO'nun kesintilerin sonlandırmasını da öngörmeyen yasayla yapılmasını asla kabul etmediğini hatırlattı. PEO'nun açıkça ifade ettiği şey, o dönem toplumsal olarak dengelenmiş önlemler alınması ve yükün eşit paylaşımıydı. SİDİKEK Genel Yönetim Kurulu açıklamasında “Bu amaçla PEO üyeleri, memorandumun dayatılmasını önlemek için parlamento dışındaki etkinliklere katıldılar. 2011, 2012 ve 2013 yıllarında tepki ortaya koymaları için davet edildiklerinde bazıları neredeydi ve ne yapıyordu? Maaşların yasayla belirlenmesi konusu Meclis’te tartışılırken bu çevreler neredeydi ve pozisyonları neydi?” sorularını da sordu. PEO, SEK ve diğer sendikaların tutumuyla, yasal düzenlemeden kaçınılmış ve 2015-2018 Toplu Sözleşmesinin yenilenmesi konusunda ısrar sonucu diyaloğa geçilmiştir. Grev önlemlerinin açıklanmasıyla Hükümet, 20/10/2017 tarihli Çerçeve Anlaşmaya dahil edilen kesintilerin kalıcı olduğu pozisyonunu terk etmek zorunda kalmıştır. Aralık 2015'ten bu yana, PEO, maaş ve diğer hakların restorasyonu ve kriz nedeniyle kısmi anlaşmaların sonlandırılması için talepler çerçevesi ortaya koydu.

14

Binlerce kişi barış için yürüdü 10 Haziran Pazar günü gerçekleştirilen 8. Barış Yürüyüşü’ne binlerce kişi katıldı. Yürüyüş sırasında katılımcılar Kıbrıs’taki askeri üslerin kaldırılmasını ve Kıbrıs ile tüm dünyada barışın hâkim kılınmasını talep ettiler. Kıbrıs Barış Konseyi’nin düzenlediği Barış Yürüyüşü Kolosi Kalesi’nden başladı ve 4,5 kilometre uzaklıktaki Britanya askeri üssü Ağrotur’un giriş kapısında sona erdi. Burada biri Kıbrıs sorunu diğeri ise bölgedeki durumla ilgili iki metin onaylandı ve Üs yetkililerine verildi. Barış Yürüyüşünde Dünya Barış Konseyi Başkanı Thanasis Pafilis, Kıbrıs Barış Konseyi Başkanı Stelyos Sofoklis birer konuşma yaptılar. Suriye, Filistin ve Britanya Ulusal Barış Konseyleri temsilcileri ile Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası Başkanı Şener Elçil de etkinliği selamladılar. Barış Yürüyüşünün ana konuşmacısı AKEL Genel Sekreteri Andros Kipriyanu’ydu. Kipriyanu konuşmasında dünyayı bölen ve yeniden bölen, halkların kanları ile sınırlar çizen emperyalizme karşı direniş mesajı verdi ve Kıbrıs Hükümetinin Suriye ve Kıbrıs politikalarını eleştirdi. Kipriyanu somut olarak yanı başımızda acı veren bir savaş yaşanırken Anastasiadis-DİSİ Hükümetinin ilkesel bir tavır alacak yerde, bölge halklarından ve Kıbrıs sorununun çözümünden yana öncelikler ortaya koyacak yerde başka şeyler yaptığına dikkat çekti. AKEL Genel Sekreteri savaşın dehşetinin Kıbrıs’ın yanı başında yaşandığını belirterek “Tüm bunlar yaşanırken Anastasiadis-DİSİ hükümeti ilkeli tezlerle hareket etmek yerine, Kıbrıs halkı için öne çıkarması gerektiği varsayılan öncelikleri bölge halkları için de

öne çıkarmak yerine başka şeyler yapıyor. Yanı başımızda Suriye kanda boğuluyor, ancak hükümet suçlu suskunluğunu sürdürüyor. Kıbrıs’taki İngiliz Üsleri’nin kullanılması hakkında net yanıt vermeye çağırdığımızda, Suriye’deki savaşla ilgili pozisyonunu ortaya koymamakta ısrar ediyordu. Ancak Brüksel’e gitmesinin ardından ABD’nin ve Britanya’nın Şam’a karşı saldırısıyla tamamen aynı çizgide yer aldı. Adadaki İngiliz Üsleri’nin ya da başka tesislerin askeri saldırılarda kullanılması Kıbrıs’ı saldırının sıçrama tahtası, dolayısıyla Suriye ve halkına karşı savaşın tarafı kıldığını AKEL vurguluyor. Anastasiadis hükümeti yurdumuzun bu savaşın dışında kaldığını netleştirmekle sorumludur.” dedi. Hükümetin dediğinin başka, yaptığının başka, kastettiğinin başka olduğunu belirterek “Kıbrıs sorununda da böyle yaptılar. Görüşmelerin nasıl yeniden başlayacağına odaklanma yerine, onlar sadece iç tüketim için beyanlarda bulunuyorlar, yapay gündemler yaratıyorlar, AKEL’i Türkiye’nin tezlerini benimsemekle suçluyorlar. Kıbrıs sorunu

hakkında Türkiye’nin tezi taksimdir. Biz bu senaryoyla asla uzlaşmayacağız. Eğer başkaları bununla uzlaştıysa, eğer kimilerinin aklında iki devlet fikri varsa, Kıbrıs halkına bunu dürüst ve açık bir şekilde söylesinler.” İfadesini kullandı. AKEL Genel Sekreteri konuşmasının son bölümünde ise “Biz Kıbrıs’ta barış için mücadele ediyoruz ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Yurdumuzun yarısını Türkiye’ye asla hediye etmeyeceğiz. Emperyalizmin 1974’te yurdumuz aleyhine işlediği cinayetin yasallaşmasına asla razı olmayacağız. Kıbrıslıların nice nesilleri Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin ortak mücadeleleri idealiyle yetiştiler. Kıbrıslıların nice nesilleri emperyalizme ve milliyetçiliğe karşı mücadele ettiler. Kıbrıslıların nice nesilleri barış vizyonuyla yetiştiler. Bugünkü yürüyüş de bizi gelecekle birleştiren zincirin bir halkasıdır. Halkların kazanacağı mücadelenin, Kıbrıs’ta ve dünyada barış ve sosyal adalet için mücadelemizin temellerini daha da sağlamlaştırmaktadır.”dedi.

Hükümet tüketicileri koruyacak önlemler almalıdır PEO Hükümete, yakıtta gözlemlenen mantıksız otomatik artış fenomenini tespit edip buna karşı acil önlem alma çağrısında bulundu. Artan akaryakıt fiyatları nedeniyle, PEO Tüketici Bölümü, tüketicilerin yakıt fiyatlandırma sistemine karşı bir kez daha korunmasız olduğu gerçeğini kınayan bir bildiri yayınladı. Kısa süre içerisinde yaşanan sürekli artışlar, şeffaflık koşulları ve rekabetin düzgün işleyişi ve hangi kontrollerin yapıldığına ilişkin tüketicilerde ciddi ve makul sorular doğmasına neden oldu. PEO aynı zamanda çalışanların çalışabilmesi için bu yakıtı kullanımının zorunlu olması gibi tüketiciler için de bu kullanım zorunlu. Bu nedenle de yakıt fiyatlarındaki artışın yoğun endişeye neden olmasını kaçınılmaz olduğunu ifade etti. PEO “Tüketici de olan çalışanlar krizde en büyük bedeli ödediler ve yakıt fiyatlandırma sistemine karşı korumasız ve mağdur olmaları kabul edilemez. Ham petrol fiyatlarında gözlemlenen yükselişin otomatik ve anında fiyat artışı getirmesi ilk kez yaşanmıyor, oysa ham petrol fiyatlarında benzer bir düşüş olduğu zamanlarda petrol fiyatlarının hemen ve otomatik olarak düşmesi sçz konusu olmuyor. " görüşünü de ifade etti. PEO, bu olguları tanımlama ve ele alma sorumluluğunun öncelikle denetleme ve belirleyeceği önlemleri uygulama sorumluluğuna sahip olan Hükümette olduğunu net bir biçimde dile getirdi. PEO’ya göre Ticaret Bakanlığı bu durumun karşısında yer almalı ve bu artışların haklı olup olmadığı konusunda tüketicileri bilgilendirmelidir. PEO, "Hükümetin mevzuatın kendisine sağladığı tüm araçları kullanarak bir süre için bir fiyat tavanı koymak da dahil olmak üzere, sahtekârlığa ve aşırı kâra karşı tüketiciyi korumak için etkili önlemler alarak sorumluluklarını üstlenmesi gerekiyor" vurgusu yaptı.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.