prusadan bursaya bursa kitabı

Page 1

Haz›rlayan

‹smail Cengiz





www.bursa-bld.gov.tr Proje Koordinatörü Akif KOÇY‹⁄‹T Proje Dan›flmanlar› Ahmet Ö. ERDÖNMEZ Kenan K‹BAR Fehim FER‹K Metin Dan›flman› Raif KAPLANO⁄LU Editör ‹smail CENG‹Z Görsel Yönetmen Y›ld›z METAN / Semih KAVAK Resim & Foto¤raf Bursa Büyükflehir Belediyesi Bas›n Koordinatörlü¤ü Arflivi Bursa Kültür A.fi. Arflivi Katk›da Bulunanlar BKSTV / BUFSAD / Bursa Hakimiyet Gazetesi / Bursa Araflt›rmalar› Vakf› fiehir Kütüphanesi / BTSO / Olay Gazetesi / Kent Müzesi Abdullah Eker / Murat Ayd›nl›lar / Hakan Ayd›n Prof. Dr. Mustafa Kara / Prof. Dr. Mefail H›zl› / Ömer Ya¤l›dere A. Bar›fl Ifl›tan / Derya Duyar / Müberra Öz / Seçkin Yalç›n / Demet Argun’a katk›lar›ndan dolay› teflekkür ederiz. Yap›m

Kültürpark ‹çi, Aç›k Hava Tiyatrosu Alt› Çekirge / BURSA Tel: +90 224 234 29 29 (pbx) Fax: +90 224 234 90 60 e-mail: bilgi@bursakultur.com / www.bursakultur.com ISBN 978-975-01932-6-2 4. Bask›, ‹stanbul, Kas›m 2008 Bask› ve Cilt Elma Bas›m


Y›ld›r›m Beyazit Türbe kap›s›.


‹Ç‹NDEK‹LER

ÖNSÖZ G‹R‹fi Bursa’n›n Önemi ve Konumu 1. BÖLÜM: UYGARLIKLAR GEÇ‹D‹ BURSA / 23 Uygarl›¤›n ‹lk Ayak ‹zleri / Mitolojide Bursa / Prusa’n›n Kuruluflu / Bursa Kimin fiehri Türkler’in Bursa’ya Bölgesine Gelifli / Beylikten Devlete / Bursa’n›n Fethi / Bursa’da Bir ‹mparatorluk Do¤uyor / ‹lk fiehid Sultan / Y›ld›r›m Gibi Bir Sultan / ‹ç Savafllar / Devleti ‹kinci Kez Kuran Sultan Derviflane Bir Sultan / Manevi Baflkent Bursa / Bursa’n›n Zor Y›llar› / Cumhuriyet Bursa’s›n›n Karfl›laflt›¤› Sorunlar / Çok Felaketler Gördü Bursa / Atatürk ve Bursa 2. BÖLÜM: BURSA’YI YÖNETENLER VE ‹LÇELER / 63 Hüdavendigar’dan Günümüze Vilayet Yönetimi / Çardak’tan Büyükflehir’e Belediye Yönetimi / Bursa’n›n ‹lçeleri :Osmangazi / Nilüfer / Y›ld›r›m / Büyükorhan / Gemlik / Gürsu / Harmanc›k / ‹negöl / ‹znik Karacabey / Keles / Kestel / Mudanya / Orhangazi / Orhaneli 3. BÖLÜM: YAfiAYARAK DE⁄‹fiEN BURSA / 111 Bir Göçmen fiehri / Gayrimüslimlerin Bursa’ya Katk›lar› / Kültürlerin Yo¤uruldu¤u fiehir Her fieyin Bafl› Sa¤l›k / Medreseden Okula / Bursa Sivillefliyor / Marka Kent Bursa 4. BÖLÜM: BURSA FOLKLORU “Bursa’da Do¤mak ve Büyümek”/ 131 Do¤um Adetleri / Dü¤ün Adetleri / Ölüm Adetleri / Geleneksel Halk Oyunlar› Yöresel Giysiler / Mutfak Kültürü / Geleneksel El Sanatlar› / Bursa Zanaatkarlar› / Bursa Tamiyeleri Bursa’da Ramazan Kültürü ve Ulucami 5. BÖLÜM: BURSA’NIN ‹LKLER‹ / 159 Yenilikleri Ön Ayak Olan Kent / H›ristiyanl›¤›n ‹lk Konsülü / Osmanl›’n›n ‹lk Paras› / ‹lk Medrese / ‹lk Köprü ‹lk Üniversiteli Cami / ‹lk Hastane / ‹lk fiad›rvanl› Minare / ‹lk Yün ve ‹pek Dokuma Atölyesi ‹lk Çarfl›l› Köprü / ‹lk fiad›rvanl› Mescid / Dünyan›n ‹lk Standard› / ‹lk ‹pek Fabrikas› / ‹lk ‹pekçilik Okulu ‹lk ve Tek Müziksiz Halk Dans› / ‹lk Döner Kebab› / ‹lk Maden Suyu / ‹lk Tiyatro Binas› / Anadolu’nun ‹lk Müzesi / ‹lk fiehirleraras› Ulafl›m / ‹lk Da¤c›l›k Kulübü / Türkiye’nin ‹lk Teleferi¤i 6. BÖLÜM: BURSA’NIN ÜNLÜ S‹MALARI / 173 Ahmed Pafla / ‹brahim Balaban / Celal Bayar / Kaz›m Baykal / ‹smail Beli¤ / Behice Boran / ‹smet Bozda¤ Bursal› Mehmed Tahir / fiefik Bursal› / ‹smail Hakk› Butak / ‹smail Hakk› Bursevi / Lami Çelebi Süleyman Çelebi / Fahri Çelebi / Emir Sultan / Erdinç Çelikol / Kyhrsostamos Dian / Duhani / Sabiha Gökçen Y›ld›r›m Gürses / Cemal Nadir Güler / Mehmet fiakir Feraicizade / Hac› ‹vaz Pafla / ‹lhan ‹rem / Kamil Koç Oruç Bey / Procopios / Müzeyyen Senar / Mehmet fiemsettin Ulusoy / Üftade Mehmet Muhiyiddin Efendi Zeki Müren / Bursal› Sanatç›lar / Bursal› Yazar ve Edebiyatç›lar 7. BÖLÜM: BURSA’NIN SEMBOLLER‹ / 187 Bursa’y› Bursa Yapan De¤erler / Yeflil Bursa / Ç›nar An›t A¤açlar› / Ad›na Bayram Yap›lan Çiçek; Erguvan Olympos’tan Keflifl’e Uluda¤ / Velhas›l Bursa Sudan ‹barettir / Bursa Kapl›calar› / Bursa’n›n Kadifemsi


Meyvesi; fieftali / Kestane Kebap Yemesi Sevap / Bursa’n›n Keflfetti¤i Tat: Kestane fiekeri / Lezzeti Dünyaya Yay›lan Kebap: Bursa ‹skender / Kayhan Pideli Kebab› / ‹negöl Köftesi / Kayhan Pideli Kebap / Mis Kokulu Da¤ Çile¤i / Kemalpafla Tatl›s› / Kelle Peyniri; Mahlaç / Gemlik Zeytini / Hacivat ve Karagöz / K›l›ç Kalkan Oyunu / Teleferik / ‹znik Çinisi / Bursa B›çaklar› / Bursa Kumafllar› / Arap fiükrü Soka¤› / Kapal›çarfl› 8. BÖLÜM: BURSA’NIN MARKALARI / 227 Bursa’ya De¤er Katan Markalar / Uluda¤ Gazozu / Uluda¤ Maden Suyu / Kamil Koç / ‹pekifl fiirketi Tolon Çamafl›r Makinesi / Özdilek Havlu / Kestanede Rakipsiz Marka: Kafkas / ‹skender’in Dönen Kebab› K›rc›lar Deri / Sönmez Holding / Bursa Çimento / Baykal Makine Kornada Dünya Markas›: Seger Mutfaklar›n Adresi: ‹noksan / Renault / Sayas Süttozu / Vatan Konserve / Tamek Konserve / Tat Konserve Tofafl / Bursa Birlik Nakliyat / P›rlant Saat / Aroma Yeflil Timsah; Bursaspor 9. BÖLÜM: TUR‹ZM KENT‹ BURSA / 243 Do¤a Turizmi / Yeflil Bursa / Yaflayan Osmanl› Köyü: Cumal›k›z›k / 2000 Y›ll›k Misi Köyü / Derek›z›k Köyü Saitabat fielalesi / Alaçam Kanyonu ve fielalesi / Aras fielalesi / Do¤anc› Baraj› / Trilye (Zeytinba¤›) Kumkaya / Uluabat Gölü / Gölyaz› Köyü / Uluabat Kufl Cenneti / ‹znik Gölü / Çini Diyar› ‹znik / Su Uçtu fielalesi / Ayvaini Ma¤aras› / Marmara’n›n Sayfiye Yeri: Armutlu / Bursa Pilajlar› / Bursa’n›n Mesire Yerleri Do¤a Yürüyüfl Parkurlar› / Gençlik Kamplar› / Botanik Park› / Bursa Hayvanat Bahçesi / Su Kaya¤› Göleti Alternatif Turizm / Termal Turizmi / Av Turizmi / ‹nanç Turizmi / Fuar Turizmi / E¤lence ve Festival Turizmi 10. BÖLÜM: BURSA M‹MAR‹S‹ / 267 ‹ki Kap› Aras› Bursa / Bursa’n›n An›t Eserleri / Mimaride Sentez / An›tlarda Kullan›lan Malzemeler Bursa Kemeri ve Bursa An›tlar›n›n Tekni¤i / Süsleme / Kaleler ve An›tlar / Cami ve Mescitler / Ulucami Kilise ve Tap›naklar / Türbeler / fiol Gümüfllü Kubbe Tophane / Zaviye ve Tekkeler / Medreseler Han ve Bedestenler / Köprüler / Hamam ve Kapl›calar / Çeflmeler / Do¤al An›tlar 11. BÖLÜM: BURSA KÜLL‹YELER‹ / 313 Orhan Gazi Külliyesi / Hüdavendigâr Külliyesi / Y›ld›r›m Külliyesi / Emir Sultan Külliyesi / Yeflil Külliyesi Muradiye Külliyesi 12. BÖLÜM: KÜLTÜR SANAT fiEHR‹ BURSA / 357 Bursa’n›n Orta Yeri Tiyatro / Günümüzde Tiyatro Çal›flmalar› / Bursa’daki Tiyatro Sahneleri / Bursa’da Sinema Kültürü / Bursa’n›n Sinemalar› / Bursa’da Kahve ve Kahvehane Kültürü / Bursa’da Edebiyat, Edebiyatta Bursa / Bursa’n›n Edebiyata Katk›s› / Bursa Bas›n› / Bursa’n›n Kültürel Mekânlar› / Ahmet Vefik Pafla Tiyatrosu / Tayyare Kültür Merkezi / Aç›k Hava Tiyatrosu / Kent Müzesi Salonlar› / Kütüphaneler fiehir Kütüphanesi / fiehir Tiyatrosu / Gökdere Kültür Merkezi / Haraçc›o¤lu Medresesi Kültür Merkezi Karabafl-i Veli Kültür Sanat Merkezi / Ördekli Hamam› Kültür Sanat Merkezi / Bar›fl Manço Kültür Merkezi Uluda¤ Üniversitesi Kültür Merkezi / Konak Kültür Evi Merkezi / Fethiye Kültür Merkezi / U¤ur Mumcu Kültür Merkezi / Molla Yegan Kültür Merkezi / Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi 13. BÖLÜM: BURSA MÜZELER‹ / 393 Bursa Kent Müzesi / Arkeoloji Müzesi / Karagöz Müzesi / Ormanc›l›k Müzesi / Atatürk Köflkü Müzesi Hüsnü Züber Evi Müzesi / Uluumay Halk K›yafetleri ve Tak›lar› Müzesi / 17. Yüzy›l Osmanl› Evi Müzesi Bursa Sa¤l›k Müzesi / Türk-‹slam Eserleri Müzesi / Tofafl Anadolu Arabalar› Müzesi / Hünkar Köflkü Müzesi Bursa Bas›n Müzesi / Cumal›k›z›k Etno¤rafya Müzesi / Mudanya Mütareke Evi Müzesi / Yeniflehir fiemaki Evi Müzesi / Celal Bayar Müzesi / ‹znik Müzesi / Ayasofya Müzesi 14. BÖLÜM: BURSA EKONOM‹S‹ / 421 Üreten Bursa / Bursa Sanayisinin Tarihsel Geliflimi / Bugünkü Bursa Sanayi / Tekstil Sanayi / Otomotiv Sanayi / Tar›msal Yap› / Ticaret / ‹hracat Üssü; Bursa 15. BÖLÜM: AVRUPA YOLUNDA KENTLEfiEN BURSA / 441 Say›larla Bursa / Bursa’n›n Sürekli Nüfusu Art›yor / Modern Bursa’ya Ad›m Ad›m / Bursa’da Kentleflme Süreci / Planl› Kentleflme Yolunda At›lan Ad›mlar / Tarla Yolundan Metroya / Türkiye Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i Hedef “Sa¤l›kl› Kent” Oluflturmak / Ça¤dafl Bursa / Avrupa Yolunda Bursa’n›n Kardeflleri / 1991 Y›l› Avrupa’n›n Baflkenti: Bursa / Avrupa’n›n Gözü Bursa’da / Bursa’n›n Gelece¤i ‹nfla Ediliyor 16. BÖLÜM: BURSA’NIN GELECE⁄‹ ‹NfiA ED‹L‹YOR / 473 Bursa S›n›f Atl›yor / Ulaflt›ran Ulafl›m / Yeralt›nda Yeni Bir Bursa / Bursa Güzellefliyor / Bursa’n›n Yeni Cazibe Merkezleri / Bursa’n›n Gelece¤i Planlan›yor / Kentimiz Gelece¤imizdir / Sa¤l›kl› ‹nsan, Sa¤l›kl› Bursa Bursa Güvenli Bir Kent / Sa¤l›kl› Yaflam ‹çin Spor / Marka Kent Bursa / Tarih Gün›fl›¤›na Ç›kar›l›yor Festivaller fiehri Bursa


11043 km2’lik bir alan› kapsayan Bursa, özellikle Osmanl› baflkenti oldu¤u dönemde h›zla geliflmifltir.



GÖRKEML‹ B‹R GEÇM‹fi UMUT DOLU B‹R GELECEK

BURSA


Recep ALTEPE Bursa Büyükflehir Belediye Baflkan›

K›y›s›ndan gelip geçenler için bir kent, ço¤u zaman yol kenar›ndaki yap›lar› ve bitki örtüsünün zihinde ça¤r›flt›rd›klar›ndan ibarettir. fiayet yolcu o kent hakk›nda yeterince bilgi sahibi de¤ilse yani gördüklerinden daha fazlas›n› bilmiyorsa, kent hakk›ndaki kanaati oldukça yetersiz ve bir o kadar da çarp›k kalabilir. Kitle iletiflim ayg›tlar›n›n geliflimi ve mesafelerin eski önemini yitirmesiyle bir kenti tan›mak için orada uzun süre yaflamak gerekmiyor art›k. Fakat edinilen bilgiler veya ekrana yans›yan görüntüler bir kenti tam anlam›yla tan›may› ne kadar mümkün k›labilir ki? Hele söz konusu olan sadece do¤as›yla ve geliflmifllik düzeyiyle de¤il tarihi özellikleriyle de dikkat çeken bir kent ise… Bir kent ki, uygarl›klara ev sahipli¤i, imparatorluklara baflkentlik yapm›fl; ipek yolunun bir ucunda, ulu bir da¤›n ete¤inde olanca masumiyeti ve cömertli¤iyle insanlar› kucaklamaktad›r. Böyle görkemli bir kent onu anlatan bir kitab›n s›n›rl› sayfalar›nda gerçek ifadesini bulabilir mi?

filiz. Ek olarak bu kentte yaflad›¤› halde iç içe bulundu¤u güzelliklerin fark›na varamam›fl olanlar› uyand›rmakt›r. Modern bir kent olman›n gerektirdi¤i bütün nitelikleri ba¤r›nda tafl›yan Bursa, do¤al güzelliklerle sanayi ve teknolojiyi harmanlamay› baflaran dünyan›n nadir birkaç kentinden biri olman›n gururunu tafl›r. Fakat Bursa, sadece do¤al güzellikleri ve geliflmifllik düzeyi ile de¤il bir tarih ve kültür kenti olmas›yla da farkl›l›k arz eder. Çünkü Bursa; Bizans, Osmanl› ve Cumhuriyet dönemlerinin mekânsal ve mimari özelliklerini günümüze tafl›yan bir uygarl›klar befli¤i ve tarih kentidir ayn› zamanda. Bursa bugün, geçmiflinin, co¤rafyas›n›n, sahip oldu¤u de¤erlerin ve potansiyelinin bilincinde 21. yüzy›l›n ça¤dafl ve sa¤l›kl› bir kenti olmak için çal›flmaya, üretmeye ve geliflmeye devam ediyor. Yaflamaktan mutluluk duydu¤umuz Bursa'y› daha yak›ndan tan›tabilmek için elinizdeki kitab› dikkatinize sunarken Bursa'n›n henüz keflfedilmemifl güzelliklerini daha baflka çal›flmalarla sizlere tan›tmay› arzuluyoruz.

Elbette ki hay›r. Bu gerçe¤in bilincinde oldu¤umuz halde bizi, Bursa'y›; bu tarih ve kültür kentini tan›tan bir kitap haz›rlamaya ve sizlere ulaflt›rmaya sevk eden düflünce nedir o halde? Öncelikle tarihe not düflmek ve gelecek nesillere Bursa'n›n bugünü hakk›nda gerçekçi ve ilk elden bilgiler aktarmakt›r. Ard›ndan bu kenti gezme bahtiyarl›¤›n› henüz yaflamam›fl olanlar›n ilgisini çekerek yollar›n› buraya düflürtmektir ki, bunu deneyen herkesin Bursa'dan memnun ayr›laca¤›na ke-

Her kitab›n bir maceras› vard›r. Bu kitab›n da bir maceras› olacak. Bu maceran›n kitab› kurgularken bizim hedeflediklerimizle örtüflüp örtüflmeyece¤ini bilmiyoruz. Fakat bildi¤imiz bir gerçek var ki 21. yüzy›l›n ça¤dafl, geliflmifl, yaflanabilir, temiz ve elbette daima "Yeflil" Bursa's›, onu hakk›yla bilen ve yaflayan insanlar›n ellerinde flekillenecektir. Bursa'y› Bursa yapanlara ve ona sahip ç›kanlara minnet duygular›m›zla, iyi okumalar...


BURSA’NIN KONUMU VE ÖNEM‹

Bursa Çarfl›s›ndan genel görünüm: Geçmiflle gelece¤in birarada yaflamaya devam etti¤i kent.


15 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Gölleri, ›rmaklar›, da¤lar›, flifal› termal sular›, büyük ve verimli ovalar› ve özellikle zengin bitki örtüsü ile do¤a harikas› bir flehir olan Bursa, Anadolu yar›m adas›n›n kuzey bat›s›nda, Uluda¤'›n kuzey bat› eteklerinde ve Marmara Denizi'nin güney do¤usunda yer al›r. Modern bir kent özelli¤i tafl›yan ve Tanr›n›n bahfletti¤i do¤al güzelliklerle yetinmeyip sanayi ve teknolojisini dünyan›n ileri ülkeleriyle eflit düzeye yükselten Bursa, 2.5 milyona yaklaflan nüfusuyla da Türkiye'nin 4. büyük kentidir. Do¤uda Bilecik, Adapazar›, kuzeyde ‹zmit, Yalova, ‹stanbul ve Marmara Denizi, güneyde Eskiflehir, Kütahya, bat›da ise Bal›kesir illeriyle komflu olan Bursa; Bizans, Osmanl› ve Cumhuriyet dönemlerinin mekânsal ve mimari özelliklerini günümüze tafl›yan bir kültür ve tarih kentidir ayn› zamanda.

Bursa, Türkiye’nin dördüncü büyük kenti.

Bizans ve Osmanl› döneminin eflsiz eserlerinin zenginli¤i ile göz kamaflt›ran Bursa, "kültürel turizm potansiyeli" aç›s›ndan ‹stanbul'dan sonra Türkiye'nin en önemli turizm merkezlerinden biridir. Ba¤r›nda 27 arkeolojik, 3 kentsel ve 1 do¤al S‹T alan›; 2000'nin üzerinde korunmas› gereken kültürel, tarihi ve an›tsal yap› bar›nd›ran Bursa, hemen yan› bafl›ndaki Uluda¤ ile de Türkiye'nin en büyük k›fl ve do¤a sporlar› merkezidir. "Modern kentleflme" anlay›fl› ile yeniden infla edilen Bursa; "yeflil çinilere sinen Kur'an sesiyle", "H›ristiyan azizlerinin ilahisiyle", "Emirsultan erguvanlar›yla", "keflifllerin ve dervifllerin kerametleriyle" Türkiye'nin manevi baflkentidir… Osmanl› ‹mparatorlu¤u'na baflkentlik yapm›fl olan bu kent, s›n›rlar› içindeki "‹znik" flehri ile de H›ristiyanl›k âlemi için Vatikan ve Kudüs'ten sonra en önemli üçüncü kutsal merkeze ev sahipli¤i yapmaktad›r. Ve Uluda¤, di¤er ad›yla Olympos Da¤›, H›ristiyan keflifllerinin inzivâya çekildikleri bir yerleflim birimi olarak bilinmektedir. 11.043 km'lik bir alan› kapsayan Bursa, özellikle Osmanl› baflkenti oldu¤u dönemde h›zla geliflmifltir. Adeta Asya'n›n bat›ya aç›lan kap›s› konumundaki "Tarihi ‹pek yolu" güzergâh›ndaki Bursa, 15.


16 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

yüzy›lda dünyan›n bafll›ca ticaret, sanayi ve kültür kentlerinden biri haline gelmifltir. Nitekim o dönemde kent nüfusunun 100 bini geçti¤i görülmektedir. Roma ve Bizans döneminde oldu¤u gibi Osmanl›larda da saray entrikalar›ndan usanm›fl ayd›nlar›n bafllar›n› dinleyebilece¤i bir "inziva yeri" olan Bursa, bu yönüyle bir "sürgün" ve "göçmen kenti"dir de. Bu özelliklerinden dolay› ayn› zamanda bir "hoflgörü diyar›"d›r Bursa… Do¤al zenginlikler, yeflil doku; yafllar› 100 ila 600 aras›nda de¤iflen 833 an›t a¤aç ve flifal› kapl›calar gibi özelliklere sahip olmas›ndan dolay› "Yeflil Bursa" olarak ün salan bu tarihi kent, günümüzde oldu¤u gibi geçmiflte de birçok gezginin ve tarihçinin ilgisini çekmifltir. Örne¤in 1840'l› y›llarda Bursa'ya gelen Dr. Bernard, Bursa'y› flöyle anlat›yor: "Bursa, do¤an›n en hofl güzelliklerini sundu¤u bir köfledir. ‹lkbahar›n tazeli¤i ve yeflilli¤i, k›r ve ovalar›n›n hofllu¤u, su ve havas›n›n güzelli¤i insana nefle verir. Güneflin s›cakl›¤› karl› da¤lar›n serinli¤iyle ›l›klafl›r. Da¤ eteklerinden akan sularla k›rlar ve ovalar y›kand›¤› için havas› çok tatl›d›r."

Dr. Bernard: “Bursa, do¤an›n en hofl güzelliklerini sundu¤u bir köfledir.”

Richard Pockocke de Bursa'da gördü¤ü manzaray› flöyle betimliyordu: "A¤aç ve dut a¤açlar›ndan oluflan bu kar›fl›m, dünyan›n en güzel görüntüsünü oluflturuyor."

Carsten Niebuhr'a göre ise, "Bursa'ya do¤ru önünüzde verimli ovay› kucaklayan harikulade bir manzara göze çarpar." Ida Preiffer de, doyulmaz bir güzellik içinde oldu¤unu düflündü¤ü manzara karfl›s›nda flu itirafta bulunur; "Böyle güzel görüntüleri bir de ‹sviçre'de görmüfltüm." Alexander von Warsberc Bursa için flu sat›rlar› yaz›yor: "Her yan› sarmafl›klar kaplam›fl, zaman›n ve zorbal›¤›n açt›¤› yaralar› sanki bu canl› yeflillik örtüyor. Kaya duvarlar›n neresinden bir toprak parças› f›flk›rm›flsa orada bir gül ç›km›fl, defneler yeflermifl, bahçeler üremifl." George William'a göre Bursa, gidenler için her ad›m› birbirinden daha cazip bir kent: "Kent servi a¤açlar›yla dolu bir ovadan yükselir. Ba¤l›klar, incir a¤açlar›, karadutlar ve hemen her a¤ac›n yan›ndan her fidan›n aras›ndan bembeyaz flirin minareler yükselir. Bunlar›n hemen üstünde ise Uluda¤, uçurumlar›yla bir abidedir sanki. Anadolu'nun bu tan›d›k gö¤ünde, bu nefis gün bat›fl› alt›nda yolumuza devam ederken, karadut ve servilerin renk senfonisi gökyüzünün bin bir rengini dam›t›rlarken, kayal›klar solan ›fl›klar alt›nda her dakika daha bir pembelefliyordu. Her fley bütünüyle fiark, her fley tümüyle büyüleyici." Ekrem Reflit Rey'in Cumhuriyetin ilk y›llar›nda çizdi¤i Bursa manzaras› da farkl› de¤ildir:


Bursa Yeflil Cami penceresi.


18 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

"‹lkbaharda (her yer) öyle bir yeflil ki, misli yoktur. Adeta par›ldar. En aç›k yeflilden en koyusuna kadar gider, kar›fl›r ve harikulade bir levha arz eder. Bursa'ya gelir gelmez, yolcu kendisini bir kaç as›r geride hisseder. En ufak bir rüzgarda h›fl›rdayan bu nebati nehir hakiki bir nehirden daha hassast›r." Miss Pardoe'n›n Bursa'da gördükleri daha da güzeldir: "Hiç böyle güzel bir kentten geçmemifltim. Sonsuz bir biçimde uzanan ovalar, dev gibi a¤açlar›n eteklerine yay›lm›fllard›. Portekiz hakk›nda yazd›¤›m küçük eserimde, oradaki yabani çiçeklerin güzelli¤ini anlatm›flt›m. Ancak burada, Anadolu yabani çiçeklerinin onlar› da geçti¤ini anlad›m. Güzel çiçek fidanlar›, tan›ms›z kokulu otlar, her renk çiçek açm›fl a¤açlar hep yolumuzun üzerinde s›ralanm›fllard›. Ortas› alt›n sar›s› benekli leylak rengi laden a¤açlar›, kokulu kozas› ile kar gibi beyaz k›na a¤açlar›, yabani hatmi çiçe¤i, Avrupa'dakiler kadar saydam ve çeflitli renkte çad›r çiçe¤i, soluk pembe ve beyaz yaprakl› ebegü-

meci çiçe¤i, gök mavisi renginde ve k›r papatyas› büyüklü¤ünde firuze çiçe¤i, yolun yan›ndaki kayal›klar›n aras›ndan f›rlayan ve kötülükle savaflan iyilik gibi kayal›klarla çeliflki içinde, oldu¤undan iki kat daha güzel gözüken ar› kovan› çiçe¤i, her yapra¤› sürekli olarak titredi¤inden kaynanadili denilen parlak sar› bir çiçek, mis gibi kokulu eflatun renkli niflasta çiçe¤i, yabani güller, han›meli ve hepsinden üstün Avrupa'da yetifltirildi¤inden biraz küçük, ama soluk pembe rengini ve güzelli¤ini oldu¤u gibi koruyan aflk çiçe¤i ve tan›mad›¤›m›z daha birçok çiçekler k›rlar›, yollar› doldurmufllard›. Kelebekler küçüktüler. Renkleri koyuydu ve pek çoktular. Çevremizi saran kufllar›n türleri de de¤iflikti." Von Moltke de, aç›k yeflil yapraklar› göz alabildi¤ine her yan› kaplayan bereketli bir ova olarak betimledi¤i Bursa Ovas› için, flunlar› yazar: "Tablonun ön taraf› ne kadar cana yak›nsa, uzaklar›n›n görünüflü de o kadar muhteflem. Çiçekteki üzümler havay› kuvvetli bir muhab-


19 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

bet çiçe¤i kokusuyla dolduruyor, buna alabildi¤ine yetiflip azm›fl han›melleriyle ad›n› bilmedi¤im sar› bir çiçek de yard›m ediyor. Osmanl› hükümdarlar›n›n her iki baflkentinden hangisinin, eskisinin mi, yoksa yenisinin mi, Bursa'n›n m›, ‹stanbul'un mu yerinin daha güzel oldu¤unu kestirmek gerçekten çok güçtür. ‹nsan› büyüleyen fley, orada deniz burada karad›r. Birinde tablo mavilerle ötekinde yeflillerle ifllenmifltir. Asmalar muazzam a¤aç gövdelerine sar›l›r ve dallara as›l›r. Oradan da tekrar yere sarkar. Beri yandan han›melleri ve çiçekli sarmafl›klar da asmalar›n üzerine at›l›r. Spreewald'e bakan Lübenau kulesinden baflka hiçbir yerde bu kadar genifl, bu kadar

bafltan afla¤› yeflil manzara seyretmedim. Üstelik burada daha zengin bir bitki alemiyle bir ovay› s›n›rland›ran muhteflem da¤lar da var." Asl›nda Bursa'y› anlatmak, daha do¤rusu yazmak Tanp›nar'›n tekelindedir. Bir Türk flairi ve edebiyatç›s› olan Ahmet Hamdi Tanp›nar'›n yaz›lar›nda, fliirlerinde Bursa'n›n tüm güzelliklerini bulmak mümkündür. Onun fliirsel anlat›m›yla "Bursa'da Zaman" eflsizdir. Onun içindir ki "Tanp›nar's›z Bursa kitab› yaz›lamaz” diyor ve onun m›sralar›yla Bursa'n›n manevi havas›n› teneffüs ederek sizleri "Uygarl›klar Geçidi Bursa" ile bafl bafla b›rak›yoruz.

Bursa, Anadolu’nun Avrupaya aç›lan kap›s›.

Bursa Ovas›n› gösteren foto¤raf›n ön taraf› ne kadar cana yak›nsa, uzaktaki Uluda¤ ve ete¤indeki flehir görüntüsü de o kadar muhteflem...




Roma dönemine ait heykeller Bursa Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmekte.


UYGARLIKLAR GEÇ‹D‹ BURSA

01


Bursa’da uygarl›¤›n geçmifli 5200 y›l öncesine dayan›yor. Foto¤raf: Aysun Yedikardefl


25 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

UYGARLIKLAR GEÇ‹D‹ BURSA UYGARLI⁄IN ‹LK AYAK ‹ZLER‹ Uygarl›klar befli¤i Anadolu'nun cennet köflelerinden Bursa ve çevresi, çok eski ça¤lardan beri yerleflimlere sahne olmufltur. Bölgede eski yerleflim alanlar›n›n yaratt›¤› uygarl›klar›n

günümüzden 7 bin y›l öncesine gitti¤i, Il›p›nar Höyü¤ü kaz›lar›nda ortaya ç›km›flt›r. Höyükte yap›lan kaz›lar sonucunda, ‹.Ö. 5200 y›l öncesine dek inen yerleflim alan› bulunmufltur. Bursa’n›n 7 km kuzeyinde Demirtafl nahiyesinin 2,5 km güneyinde, 90 m. çevresi, 5 m. yüksekli¤i olan Demirtafl Höyü¤ü yer almaktad›r. Bu höyükte, genellikle elde yap›lan, az miktarda da çarkta yap›lm›fl olan kâse, küp ve testilere ait seramik parçalar› bulunmufltur. Bunlar erken bronz ça¤›ndan kalm›fl olup M.Ö. 2500’lü y›llara tarihlenir. Kentin 14 km bat›s›nda, Çay›rköyü’nün 1 km güneybat›s›ndaki “Çay›rköy Höyü¤ü”nün boyutlar› da Demirtafl Höyü¤ü ile ayn›d›r. Burada bulunan seramik parçalar›nda gri, k›rm›z›, kahverengi ve siyah renkler hakimdir. Bulunan seramik parçalar›n›n önemli k›sm› elde, çok az› ise çarkta yap›ld›¤› anlafl›lmaktad›r. Höyü¤ün en eski buluntusu, M.Ö. 2700 y›l›na aittir. M.Ö. 3 yüzy›lda Bithynial›lar ve Prusiasl›lar taraf›ndan kurulan kentin ilk ad› Prusa oldu¤u bilinmektedir. Yaz›l› kaynaklarda Bithynia olarak da Bursa ve çevresinin en eski yerleflimleri ‹znik Gölü çevresindedir. Sadece ‹znik Gölü çevresinde, tafl devirlerinde kuruldu¤u anlafl›lan yedi önemli höyük bulunmaktad›r. Bunlardan Orhangazi yak›nlar›ndaki Il›p›nar ve onun 750 m kadar do¤usundaki Hac›lartepe Höyü¤ü, Orhangazi-‹znik yolunun Yeniköy alt› mevkiinde Tepecik Höyü¤ü, ‹znik Gölü'nün do¤usunda Körüstan, Üyücek Tepe, Höyücek, Karadin höyükleri bulunmaktad›r. ‹negöl kent merkezinde, Cumatepe höyü¤ü ile 3 km do¤usunda bulunan Do¤utepe, Akhisar höyükleriyle Yeniflehir Babasultan Höyü¤ü tarih öncesi devirlere ait yerleflimleri iflaret etmektedir. Demirtafl köyü Höyü¤ü ile M.Kemalpafla’n›n Dorak köyü ve Tahtal› köyündeki kal›nt›lar, Bursa bölgesinin çok eski ve önemli bir uygarl›k alan› oldu¤una iflaret etmektedir.


26 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

M‹TOLOJ‹DE BURSA Baz› söylencelere göre Bursa önce Tahtal› köyünde kurulmufltu. Çok kudretli bir Sultan’›n, hasta zavall› bir k›z› varm›fl. Söylenceye göre vücudu cüzamdan parça parça imifl. Hastal›¤› nedeniyle çok çirkin oldu¤u için taliplisi de ç›kmam›fl. Bu nedenle babas›, onu dilenci k›l›¤›nda, dünyay› dolafl›p, kendi talihini aramas› için f›rsat tan›m›fl. Bu k›z, tüm dünyay› dilene dilene dolaflm›fl, sonunda s›cak sular›n akt›¤› Bursa’ya gelmifl. Bu sularda bir süre y›kan›nca, tüm hastal›¤› iyileflivermifl. Cüzaml› prenses, dünyalar güzeli olup ç›km›fl. O da, kendisine flifa veren bu ülkede oturmaya karar vermifl. ‹flte söylenceye göre, bu prenses Bursa kalesini yapt›rm›fl.

Il›p›nar Höyü¤ü’nden ç›kar›lan çömlekler.

Bir baflka söylenceye göre de eski Bursa’y› Bergamal› bir çoban kurmufltu. Bir akflam üstü sürüsünden baz› hayvanlar›, kral›n bahçesine girdi¤i için bilinmeyen bir ülkeye sürülme¤e mahkum edilmifl. Bu zavall› çoban da, bilmedi¤i bir ülkenin karanl›k ormanlar›na dal›p yaflamaya bafllad›¤›nda, bu bilinmeyen ülkenin ne kadar da güzel oldu¤unu görüp bu cezaya sevinmifl. Her yer yemyeflil verimli ormanlar ve otlarla çevriliydi. Çoban bu sürgün yerinde, bolluk ve bereket içinde, çok daha rahat bir yaflam sürmeye bafllam›fl. Bu çoban›n kurdu¤u köy zamanla büyüyüp büyük bir kent olmufl. ‹flte, çoban›n kurdu¤u bu kent, Bursa’n›n hemen bat›s›ndaki Tahtal› köyündeydi. Gerçekten de, söylencelerde oldu¤u gibi eski Bursa’n›n bu köyde oldu¤u san›lmaktad›r. Çünkü halen burada, kentin genifl kaleleriyle, eski yerleflimlere ait çok say›da kal›nt›lar› ç›kmaktad›r.

Bursada erken dönem yerleflimi tasvir eden gravür (Jean de Thevenot, 1600’lü y›llar).

BURSA’NIN KURULUfiU Bursa bölgesi, ‹.Ö. 4. yüzy›lda Bithynia devleti kurulana dek, çeflitli kolonilerin ve ülkelerin egemenli¤inde yaflam›flt›. Ünlü Herodot Tarihi'ne göre, o tarihte Bursa ve civar›nda var olan tek kent, Cius / Gemlik'tir. Cius kentinin kuruluflu ‹.Ö. 12. yüzy›la kadar ç›kar. Apamea Mudanya kentinin ise, ‹.Ö. 10. yüzy›lda kuruldu¤u san›lmaktad›r. Ulubat Gölü'nün üzerinde bir adada bulunan Apollonia/Gölyaz›’n›n da, ‹.Ö. 6. yüzy›ldan önce kuruldu¤u san›lmaktad›r. Krezus / Kroisos (‹.Ö.561-546) döneminde Lidyal›lar›n egemenli¤ine sokulan Bursa bölgesi daha sonra, Pers / ‹ran egemenli¤ine girmiflti. Bursa bölgesi, bu savafllar s›ras›nda çok tah-


27 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’n›n kent statüsüne yükselip çevresinin surlarla çevrilmesi, Bithynia kral› I. Prusias (‹.Ö. 232-192) döneminde gerçekleflmiflti. Kartaca kral› Hannibal, Roma imparatoru ile yapt›¤› savafl› kaybedince, askerleriyle birlikte I. Prusias'a s›¤›nm›flt›. Hannibal, I. Prusias taraf›ndan büyük itibar görmesi üzerine, onun onuruna Bursa kentini kurmufl. Kente bu nedenle Prusa ad› verilmifl. fiehir merkezine yak›n ilk yerleflimin kesin bulgular› M.Ö. 2500 - 2700 y›llar›n› göstermektedir.

rip oldu. Bu s›rada Yunan göçmenleri bölgeye gelerek Marmara Denizi k›y›lar›na yerleflti. Kad›köy'de kurulu bulunan Chalchedon Cumhuriyeti, Bursa ve civar›na sald›rarak tahrip etti. Dedalses, ‹ranlara karfl› savaflarak Bursa bölgesinde ba¤›ms›z bir Bithynia Devleti kurdu. Dedalses'in o¤lu Botiras ve onun o¤lu Bas Byas (‹.Ö. 378-328) Bithynia krall›¤›n›n ilk kral› say›lmaktad›r. ‹.Ö.2. yüzy›lda M. K. Pafla yak›nlar›ndaki Melde Tepesi'nde antik Miletopolis kenti, 356 y›l›nda Orhangazi'de Basilinopolis kenti, Sölöz köyünde Pythopolis, Yeniflehir'de Otroia, Orhaneli'de Adriani, Karacabey'de Kremastis, Eflkel'de Daskylium, Çekirge'de Plai, Kurflunlu'da Brillos, ‹znik’te Nicaea antik kentleri kurulmufltu.

‹.Ö. 74 y›l›nda Roma'ya ba¤lanan Bithynia krall›¤›, uzun y›llar Roma egemenli¤inde kald›. Önce Romal›lar, sonra da Bizansl›lar›n bir ili olarak varl›¤›n› sürdüren Bursa ve civar› 19. yüzy›la kadar Bithynia ad›n› korumufltu. Hatta, Anadolu Selçuklu Devleti y›k›ld›ktan sonra kurulan Beyliklerle birlikte Osmanl› Beyli¤i de, Bursa bölgesinde kuruldu¤u için, yabanc› kaynaklarca Bithynia Beyi veya Krall›¤› olarak an›lm›flt›.

Kartaca Kral› Hannibal.

Antik kaynaklarca bugünkü Bursa’n›n kurucusu olarak bilinen I. Prusias’›n imparatorlu¤u zaman›nda Uluda¤ Bursas› (Prusa ad Olympium) ad›n› alan flehirden o döneme ait mermerden bir kad›n heykeli ve ostotek bulunmufltur. ‹mparator Justinianus (527-565) zaman›nda Pythia (Çekirge)’da yeni hamamlar yapt›r›lm›flt›r. 1935 y›l›nda Hisar içinde, tonozlu odalar bulunmufltur. Yerkap›’da bulunan erken Bizans dönemine ait “taban mozai¤i” önemli arkeolojik kal›nt›lardand›r. Tophane’de Bizans döneminden bir flapel ve manast›ra ait mozaikler bulunmaktad›r. Bugün Türkiye’nin en zengin Bizans devri mezar stelleri ve çeflitli mimari eser kal›nt›lar›, seramikler ve sikkeler Bursa’n›n kurucusu Bursa Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir. I. Prusias. 1204 -1261 y›llar› aras›nda Nikaia (‹znik)’a ba¤l› sönük bir tekfurluk olarak yaflam›n›n sürdürdü¤ü anlafl›lan Prusa, hisardan ibaret bir kent iken, Osmanl›’n›n hakimiyeti ile birlikte bilhassa ilk 200 y›ll›k dönemde di¤er kentlere göre büyük geliflmeler göstermifl, flehir Hisar’›n d›fl›nda bat› ve do¤uya do¤ru genifllemifl ve birçok mimari yap› ile süslenmifltir.

Il›p›nar Höyü¤ü’nden eserler.


28 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA K‹M‹N fiEHR‹? Bursa ve civar›na önceleri Bithynia denilmekteydi. Uluda¤’›n güneyi ile bat›s› ise Mysia ad›yla an›lmaktayd›. Bursa bölgesinde yaflayan Bithynia’l›lar, Thrak kökenliydi. Asya ile Avrupa’n›n geçifl yeri üzerinde bulundu¤undan, çok farkl› halklar da bölgeye yerleflmiflti. Bugün Anadolu’nun ve Bursa bölgesinin en eski halk›n›n Bithynia’l›lar oldu¤u kabul edilebilir. Bithyn’lerden önce bölgede Bebryk’ler oturmufltu. Sonra da Mysi’ler gelmiflti. Bithyn’ler, Thrak örf ve adetlerine ba¤l› olduklar› için ço¤u kez Asya Thrak’lar› olarak an›lm›flt›r. Kulland›klar› dilin ise Thrakça oldu¤u belgelerden anlafl›l›yor. Ancak, Yunan kolonilerinin etkisi ile Bithynia halk› da yavafl yavafl Yunanlaflm›flt›. Bithynia’lardan önce, bölgede Bebryk, do¤uda ise Mygdon dili konufluluyordu. Bat›da ise Mysia dili konuflulmaktayd›. Bizansl›lar›n 12. yüzy›lda, Bursa ve civar›na çok say›da S›rp ve Bulgar’› iskân etti¤i bilinmektedir. Osmanl›lar Bursa bölgesine geldiklerinde, Bursa ve çevresinde çok de¤iflik etnik gruplardan olmak üzere, genellikle Ortodoks H›ristiyanlar›n› bulmufltu. Bu H›ristiyanlar›n bir bölümü de Rumca konuflmaktayd›.

Yerkap›.

Osmanl› Armas›.


29 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bithynia’l›lara, Mysilere, Romal›lara ve Bizansl›lara ev sahipli¤i yapan Bursa Osmanl›lar döneminde gerçek kimli¤ine kavuflmufltur.

Osman Gazi ile Orhan Gazi Türbelerinin yerald›¤› “fiol Gümüfllü Kubbe”. Saint Elia Manast›r› y›k›lmadan önce.


30 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

TÜRKLER‹N BURSA BÖLGES‹NE GEL‹fi‹

baflkenti ‹znik oldu. 1204 y›l›nda Theodor Laskaris'in kurdu¤u ‹znik Bizans ‹mparatorlu¤u, 1261 y›l›na kadar varl›¤›n› sürdürdü.

Müslümanlar ilk kez, Abbasiler (Harun Reflid) döneminde Bursa'ya kadar gelmiflti. 955 y›l›nda ise Halep'teki Hamedanl›lar, Bursa’y› ele geçirip 23 y›l süreyle Bursa'ya egemen olmufllard›. Türklerin Bursa bölgesine ilk kez 1080 y›l›ndan sonra geldikleri görülüyor. ‹znik, 1081-1097 y›llar›nda Anadolu Selçuklu Devleti’nin baflkentli¤ini yapm›flt›r.

Latinler ‹stanbul'u iflgal ettikleri zaman Bizans prensleri bu yeni düflman›n elinden kurtulmak için Müslüman yöneticilerle anlaflma yapmakta hiç tereddüt etmemifl, Theodor Laskaris Selçuk Sultan›yla anlaflma yaparak Bursa'y› ele geçirdi. Bursa, tüm sald›r›lara karfl› direnerek kurtulufl tarihi olan 1214 y›l›na kadar Rumlar›n elinde kald›. Müslümanlara karfl› direnmede halk›n gösterdi¤i isteksizlik, imparator II. Andronikos'un gazab›n› tahrik etti. Halk›n büyük bölümünün mallar› ya¤ma edilerek içlerinden baz›lar›na sürgün ve idam cezas› verdi. Latinleri yenerek imparatorlu¤u tan›malar›n› sa¤lay›ncaya kadar Bursa'y› bu fliddet yöntemi ile elde tutabildi.

1097 y›l›nda ise bölge, Haçl› Savafllar›'na sahne oldu. ‹znik, Haçl›lar›n eline geçti. Alexias Kommenos'un döneminde (1097) düzenlenen bir seferle Türkler, ilk kez Bursa’y› ele geçirmiflti. Bu savafllar s›ras›nda ‹stanbul'da Latin Hükümeti kurulunca, Bizans imparatorlu¤un

Bursa’n›n kap›lar› 600 y›l sonra restore edildi.


Türkler 1326’da Bursa’n›n kap›lar›n› açt›.


32 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BEYL‹K’TEN DEVLET’E Osman Gazi Devri (1299-1324) Osmanl› Devleti’nin kurucusu ve ilk sultan›d›r. Osman Bey, Ertu¤rul Bey’in o¤ludur. Di¤er beyliklere göre H›ristiyan araziye komflu olmas› çok önemli bir avantaj sa¤lamas›, Osmanl›lar› k›sa sürede büyük ‹mparatorluk durumuna getirmifltir.

dan yaflam›n› yitirdi. Vasiyeti gere¤i Tophane’deki Gümüfllü Kubbe’ye (Saint Elia Manast›r›) gömüldü. Ölümünde özel mülkü olarak ancak çok az mal› ç›km›flt›. Sandukas› ile birlikte geriye bir kaftan, bir yan torbas›, bir tuzluk, bir kavuk ve bir çizmeyi miras olarak b›rakm›flt›r.

Osman Gazi’nin Vasiyeti Osmanl› Devleti’nin kuruluflunda dervifllerin büyük katk›s›n› gören Osman Bey, bu nedenle Bursa ve çevresindeki birçok araziyi dervifllere verdi. Kendisi de, bölgenin en önemli dervifli olan fieyh Edebali’nin k›z›n› ald›. Bizans topraklar›nda yapt›klar› savafllarla zenginlefltiren Osman Bey; Karacahisar, Yarhisar, ‹negöl’ü ald›. 1302 y›l›nda Yeniflehir’i devletin merkezi yapt›. ‹znik ve Bursa’y› kuflatt› ancak alama-

Öldü¤ü zaman, Osman Gazi’nin o¤lu Orhan Bey’e gönderdi¤i Vasiyetname’nin özünde flunlar yaz›l› idi: "Allah'›n emirlerine ayk›r› bir ifl ifllemeyesin! Bilmedi¤ini ulemadan sorup anlayas›n. Zalim olma! Alemi adaletle flenlendir. Ve Allah için cihad› terk etmeyerek bani flad et! Nerede bir ilim ehli duyarsan ona ilgi göster; Bizim mesle¤imiz Allah yoludur ve maksad›m›z Allah’›n dinini yaymakt›r. Yoksa, kuru kavga ve cihangirlik davas› de¤ildir!” Osman Gazi ve komutanlar›n› tasvir eden resim. Solda Akça Koca, Sa¤da Konur Alp.


Hanlar, Ulucami, Yeflil Türbe, Y›ld›r›m, Uluda¤ ve Nusret Çolpan’›n Bursa Minyatürü.


34 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA’NIN FETH‹ Osman Bey 1308 y›l›nda Bursa, Kestel, Kite Ürünlü, Atranos/Orhaneli tekfurlar›n›n birleflmifl ordular›n› Dimboz/Erdo¤an köyü yak›nlar›nda periflan edince, Bursa önlerine gelmiflti.Bu tarihten sonra Bursa’y› kuflatarak gözlemek amac›yla biri Kükürtlü Hamam› karfl›s›nda, Ak Timur'u komutas›nda, di¤eri eski Mollaarap Okulu yerinde, Balaban Bey komutas›nda iki kule yapt›rm›flt›. Bursa’n›n arkas›n› güvenlik alt›na almak için 1325 y›l›nda Orhaneli Kalesi fethedilince tekfur çaresiz kald›. 6 Nisan 1326 tarihinde Bursa’y› Orhan Bey’e teslim etti. Böylece Bursa, bir bak›ma k›l›çla de¤il, “vire” olarak an›lan biçimde teslim yoluyla Türklerin eline geçmifltir. O dönemler de top ve tüfek olmad›¤›ndan, kale ve hisarlar› düflürmek için kullan›lan en önemli taktik, kaleleri kuleler vas›tas›yla gözetim alt›nda tutarak girifl ve ç›k›fllar› engellemekti. Böylece kale halk›n› aç b›rakarak, suyunu keserek kan dökmeden kentler ele geçiriliyordu. Bursa’n›n ele geçirilmesinde de “vire” denilen bu metod uygulanm›fl, aç ve susuz kalan halk, Tekfur’a karfl› ayaklanm›fl ve flehir kan dökülmeden Osmanl›lara teslim edilmiflti.

Bursa’y› Kad›n K›l›¤›na Girmifl Savaflç›lar m› Ald›? Kahramanl›klara aflina ve onlar›n hikâyelerini dinlemekten mutluluk duyan halk, Bursa’n›n vire ile teslim al›nd›¤›n› içine sindirememifl olacak ki, fetihle ilgili birçok söylence ortaya ç›km›flt›r. Chalcondyles ve onu izleyen H›ristiyan tarihçilerin ço¤u Bursa’y› Osman Gazi’nin ald›¤›n› ve orada gömüldü¤ünü yazarlar. Bursa’n›n al›n›fl› ile ilgili ilginç de bir hikâye anlat›l›r: “Bursa kuflatmas› s›ras›nda bir hile yap›l›r. Bu hileye göre Sultan›n öldü¤ü ve gömülmesi için Manast›r’› iste¤ini söylenerek, Sultan›n Manast›ra gömülmesi için izin verilir. Buna göre cenazeyi 40 kifli tafl›yacakt›. Tuza¤a düflen keflifller, silah dolusu bir tabutun kaleye girmesine izin verir. Osman da k›l›k de¤ifltirip bu k›rk kiflinin aras›nda kaleye girer. Bunlar hemen kap›lar› aç›p kaleyi ele geçirecek kadar askerin içeriye girmesini sa¤lar.” Bir baflka söylenceye göre ise, Bursa tekfuru, korkudan cenazeyi getirecek olan k›rk kiflinin mutlak silahs›z ve kad›n olmalar›n› flart koflmufl. Kaleyi de iflte bu kad›n k›l›¤›ndaki Türk savaflç›lar›n›n aç›p fethetti¤i veya fethi kolaylaflt›rd›¤› rivayet edilir.


Bursa’n›n Osmanl›larca kuflat›ld›¤›n› tasvir eden minyatürün orijinali Bursa Kent Müzesindedir. Minyatür: Müberra Öz.


36 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bilecik tekfurunun k›z› Nilüfer Hatun ile Asporça ve Bizans imparatoriçesi Thedora’y› efl olarak alarak Orhan Gazi; kentte h›zl› bir imar çal›flmas› bafllatarak, Hisar’›n içinde s›k›flan kenti bugünkü Ulucami ve Hanlar bölgesine kadar geniflletti. Dün oldu¤u gibi günümüzde de kentin çekirde¤ini oluflturan Emir Han, Çifte Hamam (Aynal› Çarfl›), ‹maret, Medrese ve Camii’den oluflan Orhan Külliyesi’ni infla etti. Bursa’da darphane, köprü, çeflme gibi birçok an›tsal eser yapt›ran Orhan Bey döneminde Bursa merkezinde; Sur içinde kardefli Alaaddin ad›na yapt›r›lan cami, Gaziaktimur, Çobanbey, Süleymanpafla, Darphane, Lalaflahinpafla mescitleriyle medresesi, Bezir Han›, NilüferHatun, Abdal Murat, Abdalmusa tekkeleri, Osman ve Orhan Bey türbeleri, eski ve yeni Alaaddinbey Hamam›, Bey Saray› ve Nilüferhatun Köprüsü gibi eserler infla edilmifltir.

BURSA’DA B‹R ‹MPARATORLUK DO⁄UYOR Orhan Gazi Devri (1324-1360) Osmanl› devletin ikinci sultan› Orhan Bey’in babas› Osman Bey, annesi Mal Hatun’dur. 1320 y›l›nda babas›n›n vekili oldu. 1321 y›l›nda Mudanya’y› ald›. Babas› Osman Gazi’nin rahats›zlanmas› üzerine 1324 y›l›nda tahta geçti. 6 Nisan 1326 tarihinde Bursa’y› fethetti. Bizans ordular›n› 1329 y›l›nda Pelekanon’da yendi. 1331 y›l›nda ise ‹znik, 1331 y›l›ndan sonra Tarakl›, Mudurnu ve Göynük bölgesini, 1333’te Gemlik, 1336’da Ulubat, Karacabey, M.Kemalpafla bölgesini egemenli¤i alt›na ald›. 1337’de ise ‹zmit’in fethi ile, Kocaeli yar›madas›n›n tamam›n› ele geçirdi.

Bursa’n›n ilçelerinde yapt›rd›¤› an›tlar flunlard›r: ‹znik’te; Hac›özbek Camii, Süleymanpafla Medresesi, Hac›hamza Camii, imaret ve türbesi, Orhangazi Mescidi, Ayasofya Camii, Orhangazi Okulu, Eceyakupzade Mahmudçelebi Camii. M.Kemalpafla’da Lalaflahin Pafla Camii, medresesi, zaviyesi, hamam› ve türbesi. Orhangazi kasabas›nda Orhangazi Camii, Yeniflehir’de Orhangazi Camii, Süleymanpafla medresesi ve türbesi, Postinpuflbaba Zaviyesi ile hamam›. Yarhisar’da Orhangazi Camii ve hamam› ile Gürle köyünde Orhan Camii.

Karesio¤ullar›’ndan 1345’de Bal›kesir’i, 1350’de ise Bergama ve Edremit’i, Eretna Beyli¤inden de 1354’de Ankara’y› ald›. 1353’de Bizans’taki iç kar›fl›kl›klardan faydalanan Orhan Gazi, Gelibolu’da Çimpe kalesine sahip oldu. Gelibolu’ya geçip tüm Marmara k›y›lar› ile Tekirda¤’› ele geçirdi. Devletin ilk temellerini oluflturan ilk yasal düzenlemeleri yapt›. Orduyu düzenledi. Vergi yasalar› getirdi. ‹lk kez kendi ad›na para bast›rd›. 1360 y›l›nda yaflam›n› yitirdi. O da, Tophane’de, babas›n›n yan›nda gömüldü. Bursa surlar›nda mehteran.


37 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

OSMANLI’NIN ‹LK fiEH‹T SULTANI Murad Hüdavendigar (1360-1389) Orhan Bey’in o¤lu olan I. Murad’›n annesi Nilüfer Hatun’dur. Lala fiahin Pafla’n›n yan›nda yönetim ve savafl dersleri ald›. 1340 y›l›nda Bursa Sancakbeyi, a¤abeyi Süleyman Pafla’n›n 1359 y›l›nda ölümüyle de Rumeli ordusunun kumandan› oldu. 1360 y›l›nda tahta geçti. 1362 y›l›nda Edirne'yi fethederek devlet merkezini buraya tafl›d›. 1364 y›l›nda, Balkanlardaki Haçl› ordusuyla yapt›¤› S›rps›nd›¤› Savafl›’n› kazanarak büyük ün sald›. Yanbolu, Samaku, Gümülcine, ‹skeçe, Kavala, Drama, Serez ve Karaferye gibi önemli kalelerin fethetti. Osmanl› ak›nc›lar› Adriyatik denizine dayand›. Murad Han 1387 y›l›nda Karamano¤lu kuvvetlerini bozguna u¤ratarak Konya ve Beyflehir’i ald›.

1389 y›l›nda, I. Kosava Savafl› sonras›nda flehit edilerek yaflam›n› yitirmifltir. Bu nedenle Gazi Hüdavendigâr lakab›yla an›lm›flt›r. Mezar› Çekirge’de, kendi ad›na yapt›rd›¤› Hüdavendigâr Külliyesi’nin bahçesindeki türbesindedir. Sultan I. Murad döneminde; T›mar teflkilat› gelifltirilmifl; yaya, müsellem ve yeniçerilere ilaveten kap›kulu askerinden maafll› süvari oca¤› kurulmufltur. Çekirge’deki külliyesinde medreseli ilginç bir cami ile hamam ve türbesi vard›r. Ayr›ca Hisar içindeki fiahadet Camii ile bugün Hisar’daki garnizonun bulundu¤u yerdeki Osmanl› saray›n› da, Sultan I. Murad yapt›rm›flt›r.

Hüdavendigar Camii.


38 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

YILDIRIM G‹B‹ B‹R SULTAN I. (Y›ld›r›m) Bayezid (1389-1403) Sultan I. Murad ile Gülçiçek Hatun’un o¤lu olan Y›ld›r›m Bayezid; flehzadeli¤inde Sultanönü/Eskiflehir ve Germiyan/Kütahya bölgelerini yönetti. 1389 y›l›nda sultan oldu. Germiyano¤lu Süleyman fiah’›n k›z› Sultan Hatun ile siyasi bir evlilik yapt›. Anadolu’daki birçok beyli¤in Osmanl›lar›n eline geçmesini sa¤lad›. Rumeli’de Haçl›lar ile 1396 y›l›nda Ni¤bolu Savafl›’n› yapt› ve kazand›.

Arkalar›na Timur’u alan Anadolu Beylikleri Sultan’a kafa tutunca Y›ld›r›m Bayezid, Anadolu Beylikleri’ni k›flk›rtan Timur ile savafl› gerekli gördü. 28 Temmuz 1402 tarihinde Ankara yak›nlar›nda yap›lan savafl›, beyliklerin deste¤i ile Timur kazand›. Bu savaflta Timur’a tutsak olan Bayezid’in kendini zehirleyerek intihar etti¤i iddia edilir. (1403) Nafl›, Y›ld›r›m Külliyesi’ndeki kendi ad›na yapt›r›lan türbesine defnedilmifltir. “Y›ld›r›m” lakab›n› alan Bayezid, Bursa’da çok say›da güzel yap›lar yapt›rarak Bursa’n›n, devrinin en görkemli kenti konumuna gelmesini sa¤lad›. Bursa’da Ulucami ile, Y›ld›r›m semtindeki külliyesi içinde cami, hamam ile medrese yapt›rd›. Ancak onun Bursa’daki en önemli yap›t› Darüflflifa ad›n› tafl›yan Osmanl› Devleti’nin ilk hastanesidir. Bugünkü Bursa Çarfl›s›’n›n temelini oluflturan Bedesten de, Y›ld›r›m Bayezid döneminde yap›lm›flt›r.

Y›ld›r›m Beyazid’in Cûlusu minyatürü.


39 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

KARANLI⁄IN YÜZÜ ve ‹Ç SAVAfiLAR Fetret Dönemi (1402-1413) Bursa, Osmanl› döneminde mâmur bir baflkent olarak geliflirken, imparatorlu¤un Ankara Savafl›’yla kazaya u¤ramas› sonucu, 1402 y›l›n›n temmuzunda, Timur ve Timur’a destek veren beyliklerin askerleri taraf›ndan iflgale u¤rad›. Ulucami ile birlikte Bursa yak›ld›. Ankara Savafl› sonunda, Y›ld›r›m’›n o¤ullar›ndan ‹sa Çelebi, baz› paflalarla Bursa’ya gelip tahta oturdu. Sonra da di¤er kardefl Emir Süleyman, baflvezir Çandarl› Ali Pafla ile Bursa’ya geldi ama sonra Edirne’ye geçti. Bir ara di¤er kardefl Musa Çelebi, babas› Bayez›t’›n naafl›n› Bursa'ya getirdi. O tarihte Bursa ve Bal›kesir'e hâkim olan ‹sa Çelebi idi. Musa Çelebi de, hâkimiyet damgas›n› Timur'dan alm›fl oldu¤undan Bursa'y› kurtarmak ve kendi yerleflmek için kenti kuflatt› ama alamad›.

Çelebi Mehmet, ‹sa Çelebi'nin Bursa'ya gelmesine raz› olmad›¤›ndan Bursa civar›nda Uluabat'ta ‹sa Çelebi’nin ordusunu yendi. ‹sa Çelebi de kaç›nca, Çelebi Mehmet Bursa'ya yerleflti. Ne var ki taht h›rs›yla kardefli ‹sa Bey, kendine ba¤l› askerlerle Bursa önlerine gelerek kap›lar› açmas› için halk› bir kez daha tehdit etti. Fakat halk›n büyük bölümü kaleye çekilerek tüm güçleriyle savunma yapt›. Bu fliddetli savaflta ümitsiz olan ‹sa Bey, daha yeni kurulmufl olan bu kenti yakarak çekilip gitti. Emir Süleyman da (1402-1410), kardefli Çelebi Mehmet'i Bursa'dan ç›karmaya çal›flt›. Yeniflehir civar›nda Çelebi Mehmet ile savaflaca¤› s›rada Mehmet çekildi, a¤abeyi ile savafltan vazgeçti. Bursa'y› terk ederek Amasya'ya gitti. Böylece Ankara savafl›n›n ard›ndan flehzadeler aras›nda bafllayan kanl› çat›flmalar, taht kavgalar›, Çelebi Mehmet’in 1413 y›l›nda taht› ele geçirmesiyle son bulmufltur. Ulucami yan›nda çarfl›ya inen soka¤›n bafl›.


40 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

DEVLET‹ ‹K‹NC‹ KEZ KURAN SULTAN Sultan Çelebi Mehmed (1413-1421) Sultan I. Bayezid ile Devlet Hatun’un o¤lu olan Çelebi Mehmed, Osmanl› padiflahlar›n›n beflincisi ve fetret döneminde da¤›lan Osmanl› Devleti’nin ise ikinci kurucusudur. 1393 y›l›nda Amasya Sancakbeyi oldu. Çelebi Mehmed, Ankara savafl›ndan (1402) sonra parçalanan Osmanl› topraklar›n› yeniden bir idare alt›nda birlefltirmek için kardeflleri Süleyman, ‹sa ve Musa Çelebiler ile mücadele etti. Böylece Osmanl› Devleti’ni karfl›laflt›¤› bu büyük bunal›mdan kurtararak devletin birli¤ini sa¤layan Çelebi Sultan Mehmet, ilk olarak yaflanan iç kar›fl›kl›k döneminde elden ç›kan topraklar› geri almaya çal›flt›. Yeflil Türbesini gezdik dün akflam, Duyduk bir musiki gibi zamandan Çinilere sinmifl Kur'an sesini…

Çelebi Mehmed devrinin en önemli iç olay› fieyh Bedreddin isyan›yd›. ‹syan› bast›ran Çelebi Mehmed; ayn› y›l Rumeli’de taht mücadelesine giren ve Düzmece Mustafa olarak da bilinen kardefli Mustafa Çelebi'yi yenilgiye u¤ratt›. Mustafa Çelebi kaçarak Bizans ‹mparatoruna s›¤›nd›. Devlet adaml›¤›n›n yan› s›ra ayn› zamanda Divan flairi olan Çelebi Mehmed, 26 May›s 1421 tarihinde Bursa’da yaflam›n› yitirdi. Ye-

flil semtinde bulunan eflsiz güzellikteki Yeflil Türbe’de gömüldü. Yeflil Külliyesi’nde ayr›ca medrese, cami ve imaret yapt›rd›. Yeflil semtindeki bugün dahi muhteflem görüntüsü ilse kentin sembolleri aras›nda yer alan Külliyesinin d›fl›nda, Edirne’de bir cami ve bedesten, Amasya’da da o¤lu Kas›m için bir türbe yapt›rm›flt›r.


Çelebi Sultan’›n kabrinin bulundu¤u Yeflil Türbe. Foto¤raf: Ara Güler


42 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

fiehzadelerin s›¤›na¤›; Muradiye Külliyesi.

DERV‹fiANE B‹R SULTAN Sultan II. Murad (1421-1451) Sultan Çelebi Mehmed ile Emine Hatun’un o¤ludur. 1415 y›l›nda Amasya Sancakbeyi oldu. 1420 y›l›nda Börklüce Mustafa ayaklanmas›n› bast›rd›. Mustafa Çelebi ile Anadolu beyliklerinden Germiyano¤ullar›, Ramazano¤ullar› ve Mentefleo¤ullar›’n›n isyan›n› bast›rd›. 1430 tarihinde Venediklilerden Selanik kalesini ald›. 1444 y›l›nda Varna, 1448 y›l›nda II. Kosova Savafl›’nda kazand›¤› baflar›larla Balkanlarda devletin s›n›rlar›n› geniflletti.

Karacabey’de toplad›¤› devlet yöneticilerinin huzurunda saltanattan vazgeçti¤ini ilan etti. Bir süre Karacabey’de inzivaya çekildi. Daha sonra Çandarl› Halil’in bask›s› ile tekrar tahta geçmek zorunda kald›. 47 yafl›nda iken 3 fiubat 1451 günü yaflam›n› yitirince, Muradiye’deki türbesine gömüldü. Vasiyeti üzerine türbesinin üstü aç›k, sandukas› üzerinde de toprak vard›r. Sultan II. Murad Muradiye semtinde yapt›rd›¤› külliyesinde; cami, hamam, medrese ve imaret olup tümü günümüze gelebilmifltir. Sultan Murad, duygusal ve flairlik yönü olan bir kifli olup ayna zamanda divan flairi, müzisyen ve hattatt›r.


Bursa’n›n her dönem manevi bekçilerle korundu¤u söylenir. Foto¤raf: Ara Güler


44 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

MANEV‹ BAfiKENT BURSA Fatih Sultan Mehmed (1451-1481), ‹stanbul'u ald›ktan sonra Bursa ikinci plana itilmiflti. Bu nedenle de Bursa, hep ikinci ya da manevi baflkent oldu. Örne¤in Fatih ölüp II. Beyaz›t padiflah olunca (1481-1512), kardefli Cem de 1481 y›l›nda Bursa'ya gelip padiflahl›¤›n› ilan etmiflti. Bahts›z fiehzade Cem, Bursa’da 18 gün süren padiflahl›k yapt›, burada kendi ad›na para bast›rd›. Ama bu durum, Bursal›lar›n Sultan taraf›ndan cezaland›r›lmas›na neden oldu. II. Bayezid, 1512’de Bursa'ya girince, yeniçeriler flehri ya¤ma etmek istediler, ya¤ma son anda önlendi. Yavuz Selim padiflah olunca da, bu kez kardefli Korkut ayn› fleyi yaparak Bursa’da padiflah olmak istedi. Ancak fiehzade Korkut’un Bursa'daki Saray-› Âmire’den tüfekleri almak istemesine Bursal›lar engel oldu. Daha sonra fiehzade Ahmet de, Bursa'y› alarak Bursa’y› hükmetmek istemifl, ama baflaramam›flt›. Osmanl› fiehzadelerinin s›¤›nmak istedikleri topraklar›n bafl›nda yeralan Bursa’ya her dönemde Osmanl› Sultanlar› ilgi göstermifllerdir. Zaman zaman Bursa’ya gelerek atalar›n›n türbelerini ziyaret etmifller ve ecdat yadigâr› eserlerini onar›lmas›n› sa¤lam›fllard›r.

II. Murad türbesi tavan detay›.


Ulucami. Foto¤raf: Abdullah Eker


46 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹flgal’den Kurtulufl’a Bursa

kemalpafla ve Karacabey’i ele geçirdiler. 6 Temmuz’da ise Gemlik, ‹ngilizler taraf›ndan iflgal edildi.

Osmanl› Devleri’nin y›k›lmaya bafllad›¤› dönemde, Birinci Dünya Savafl› sonras›nda Türkiye, ‹tilaf Devletleri taraf›ndan iflgal edilmiflti. Yunanl›lar önce ‹zmir ve çevresini iflgal ettiler; ard›ndan, 2 Temmuz 1920 tarihinde Mustafa-

Bursa, Osmanl› döneminden sonra en büyük ac›y› Yunan iflgali ile yafland›. 8 Temmuz 1920 tarihinde Yunanlar Bursa'y› iflgal ettiklerinde Bursa’y› korumakla görevli askerler silah ve cephane yetersizli¤inden fazla direnememiflti.

BURSA’NIN ZOR YILLARI

Bursa’n›n iflgali, sadece Bursa’da de¤il, tüm ülkede büyük üzüntü yaratt›. Ankara’daki TBMM kürsüsü üzerine, Bursa’n›n düflman iflgalinden kurtuluncaya kadar kalmak üzere siyah bir örtü örtüldü. O tarihteki Bursa’da yaflayanlar›n neredeyse üçte biri Gayrimüslim oldu¤u için baz› Bursal›lar çaresizlikten silah›n› al›p da¤lara ç›km›flt›. Kentte kalanlar da, Kuvvay-i Milliye için istihbarat çal›flmalar› yapm›flt›. Yunanl›lar›n Osman Gazi Türbesi’ne hakarette bulunmalar›, manevi de¤erlerimize sald›rmalar› Bursal›lar›n iflgalcilere karfl› daha da kinlenmesine neden oldu. Bursa 2 y›l, 2 ay 2 günlük iflgalden sonra 11 Eylül 1922 günü kurtar›ld›. Yunan askerlerinin flehirden çekilmesinde, Türk ordusu oldu¤u kadar, silahl› Bursal› milislerin de katk›s› olmufltu. Yunan askerleri çekilirken bile insanl›k d›fl› tav›rlar›n› sergilemekten geri kalmad›lar; tarihi Irgand› Çarfl›l› Köprüsü’nü bombalayarak y›kt›lar. Türk askeri 11 Eylül 1922’de Bursa’y› Yunan iflgalinden kurtard›. Arfliv: B.A.V.

Gemlik liman komutan› Yüzbafl› Bahri Bey ve askerler. Arfliv: ‹. Cengiz


Yunanl›lar’›n kenti terk ederken y›kt›klar› Irgand› Köprüsü.

Mudanya Mütakeresine kat›lan temsilciler. Arfliv: R. Kaplano¤lu


48 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ÇA⁄DAfi BURSA’NIN KARfiILAfiTI⁄I SORUNLAR ‹flgal y›llar›nda Bursa halk› çok zor günler yaflad›. Özellikle köylerde çok say›da kifli ölmüfl, çok say›daki mahalle ve köy de yak›lm›flt›. Cumhuriyet sonras›nda; yaklafl›k Bursa nüfusunun üçte birini oluflturan Gayrimüslim nüfusun kenti terk etmeleriyle yeni farkl› bir bunal›m yaflad›. Giden Gayrimüslimlerin yerine gelen “Mübadele göçmenleri” de her fleye yeniden bafllamak zorunda kald›. Zaten Bursa, 1880’li y›llardan beri yo¤un göçmen ak›n›na u¤ram›flt›. Daha bu göçmenleri içinde hazmedemeden, önce Balkanlardan gelen göçmenler, daha sonra mübadele ile Yunanistan’dan gelen göçmenler Bursa’y›, Cumhuriyetin ilk y›llar›nda büyük bir sosyal ve ekonomik so-

runlar yuma¤› içine soktu. Çünkü Bursa’y› terk eden gayrimüslimlerin ço¤u esnaf ve tüccar iken, yerlerine gelen göçmenlerin hemen tamam›n›n çiftçi olmas› sorunlar› daha da artt›rm›flt›. Gelen göçmenlerin büyük bölümünün Türkçe dahi bilmeyen, fakl› gelenekler ve kültür tafl›mas›, Cumhuriyet Bursa’s› için daha farkl› ve ciddi sorunlar›n ortaya ç›kmas›na neden oldu. Ancak Cumhuriyet yönetimi, k›sa sürede Bursa’daki bu toplumsal ve kültürel sorunlar› aflmay› bildi. Cumhuriyet yönetimi; yak›lm›fl, y›k›lm›fl bir Bursa’dan k›sa sürede modern bir kent yaratmay› baflard›. Yeniden ipek fabrikalar› kuruldu, gerek kent merkezi, gerekse ilçe ve köylerinde büyük bir imar at›l›m› bafllad›. Cumhuriyet devrimlerine de sahip ç›kan Bursa, çok k›sa süre içinde büyük bir geliflme göstererek ülkenin dördüncü büyük kenti oldu.

1932 y›l›nda heykel ve dolmufl taksiler. Arfliv: ‹. Cengiz

1930’lu y›llarda Atatürk Cd. Eski Osmanl› Bankas› binas›. Arfliv: R. Kaplano¤lu


Gökdere ve köprüler...


Tarihi Tophane park›.



1922 y›l›nda Yunanl›lar taraf›ndan yak›lan Bal›kpazar› Kilisesi.


53 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ÇOK FELAKETLER GÖRDÜ BURSA

Yang›nlar

Ac› y›llar

Bursa, lodosu ve evlerinin ahflap yap›s› nedeniyle s›k s›k yang›nlarla tahrip olmufltur. 2 fiubat 1489 tarihinde meydana gelen bir yang›n sonucu ise, Bursa'da 25 mahalle tamam›yla yanm›flt›r. 7 A¤ustos 1491 tarihindeki yang›nda da Bursa'daki birçok an›t yap› tahrip oldu. 1520 y›l›ndaki deprem sonras› yang›nda ise, kentin yar›s› yok olmufltu. 1590 y›l›nda yine ayn› büyüklükte bir yang›n yaflayan Bursa'da, 1728 y›l›nda da Kayan Çarfl›s› yang›n› oldu. 1756 y›l›nda ç›kan yang›nda ise Sipahi Pazar›, Geyve Han›, Ç›ra Pazar› ve Saraçhane gibi yerler büyük tahribat gördü. Ufak tefek yang›nlar d›fl›nda 1761-1804 y›llar› aras›nda yedi büyük yang›n geçiren Bursa'da, 1801 y›l›ndaki yang›nda kentin üçte ikisi yanm›flt›.

Bursa, bir taraftan imar edilirken di¤er yandan da istila, yang›n ve depremlerle büyük felaketler yaflad›. Yaflanan bu felaketler, en çok Bursa'n›n tarihi yap›lar›na büyük zarar vermifltir. Bursa'n›n ilk büyük felaketi, 1402 y›l›nda Timur istilas›yla yafland›. 1414 y›l›nda ise Karamano¤lu Mehmet Bey felaketi yafland›. Kenti günlerce kuflatan Mehmet Bey, Orhan Camii ve çevresini yakm›flt›. 1481 y›l›nda, Cem Sultan'›n Bursa'daki saltanat› s›ras›nda da, büyük tahribatlar yaflanm›flt›. Bursa’y› etkileyen en büyük felaketlerden biri de, tüm Anadolu’yu kas›p kavuran 1607 y›l›ndaki Celali isyanlar› s›ras›nda yafland›. Beylerbeyi olma talebi reddedilen Kalendero¤lu, Bursa’ya sald›rd›. Bursal›lar, kenti savunmak için büyük mücadeleler verdi. Kalendero¤lu, Bursa halk›n›n bu fliddetli direnifli karfl›s›nda kenti iflgal edemeden, d›fl mahalleleri ya¤malayarak iflgalden vazgeçti.

1801 yang›n›, Bursa tarihindeki en büyük yang›nd›r. Bursa tarihinde en kara gün, kuflkusuz 9 fiubat 1855 tarihindeki 7,5 fliddetindeki deprem ve sonras›nda ç›kan yang›nlard›r. Bu tarihte Bursa'daki konutlar›n neredeyse tamam› tahrip olmufltu. Bursa’n›n en son ve önemli yang›n› 1958 Kapal›çarfl› yang›n›d›r. Bu yang›nda tüm Kapal›çarfl› yanm›fl, yang›n Ulucami ve hanlar› da etkisi alt›na alm›flt›.

Deprem sonras› fiahadet Cami.


54 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Depremlerin Yok Etti¤i Bursa Bursa birinci derecede deprem kufla¤›nda olup y›llar içinde zaman zaman fliddetli ve y›k›c› depremler yaflam›flt›r. Bursa ve çevresindeki y›k›c› depremlerin genel olarak 100-150’fler y›ll›k periyotlarla seyretti¤ini anl›yoruz. Bölgede kay›tlara geçmifl en eski deprem 32 y›l›nda idi. fiair Phegon bu depremde tüm ‹znik’in y›k›ld›¤›n› yaz›yor. Bu büyük deprem sonucunda, Plinius’a göre Besbikos olarak an›lan ‹mral› Adas›, karaya bitiflik iken ayr›l›p ada olmufltur. Daha sonra 120 y›l›nda Bursa bölgesi daha büyük bir deprem yaflad›. 150 y›l›ndaki ufak depremden sonra bölgede k›sa aral›klarla 362 ve 368 y›llar›nda depremler yafland›. 11 Ekim 368 tarihindeki depremde, ilk H›ristiyan konsülünün topland›¤› Senatus Saray› denize gömüldü. ‹znik’ten 28 km. uzakl›kta olan Karamürsel de, tümüyle yok oldu. 740 y›l›ndaki depremde ise Bursa bölgesinde önemli tahribat yafland›.

1958 yang›n› sonras›nda Bursa çarfl›s› enkaz› ve Ulucami.

1065 y›l›n›n Eylül ay›ndaki büyük deprem ve ard›ndan gelen di¤er artç› depremlerde ‹znik’teki tüm yap›lar gibi surlar da y›k›lm›flt›. Bu deprem s›ras›nda, ‹znik Gölü k›y›s›nda bulunan Sölöz’deki Pthopolis ile Orhangazi yak›nlar›nda bulunan Bassilinopolis kentleri yeralt›na gömüldü.

Daha sonra 1417, 1509, 1674 y›llar›nda Bursa bölgesi fliddetli depremlerle sars›lm›flt›. 1767 y›l›nda Bursa’da bir deprem yafland›¤›n› Carsten Niebuhr adl› gezginin an›lar›ndan ö¤reniyoruz. Bursa ve çevresinde en son y›k›c› deprem 1855 y›l›nda gerçekleflmiflti. 7,5 fliddetindeki bu deprem o kadar dramatik bir biçimde anlat›lm›flt›r ki kaynaklarda “Küçük K›yamet” olarak geçmektedir. Gezginlerden Perrot’a göre: “Bursa’da en büyük darbe 1855 y›l›nda olmufl. ‹ki ayl›k aral›klarla iki korkunç sars›nt› kenti alt üst etmifl, Bursa neredeyse tümüyle yok olmufl.” Avedis Berberyan’a göre ise 1855 depreminde; camiler, türbeler, çarfl›lar ve hanlar gibi çok say›da yap› harap oldu. Ç›kan yang›n, ahflap yap›lar› ve 3 bin kadar evi yakm›flt›r. Y›k›nt›lar alt›nda 2 binden fazla insan yaflam›n› yitirmifltir. Son olarak 17 A¤ustos 1999 tarihindeki ‹zmit merkezli depremde de Bursa ve çevresi etkilenmifl ve baz› ufak tahribatlar yaflam›flt›r. Bugün Bursa, geçmiflten ders alarak her an “faylar›n k›r›labilece¤i ihtimali”ne karfl› depreme haz›rl›kl›, “sa¤l›kl› bir kent olma” yolunda çal›flmalar›n› sürdürmektedir.


55 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ATATÜRK VE BURSA Atatürk’ün Bursa Sevgisi Atatürk, milli mücadelenin merkezi olan Ankara’y› baflkent yapm›fl olmas›na ra¤men, daha çok Bursa’da olmay› arzu ederdi, Bursa’y› çok severdi. Nitekim Atatürk’ün en çok ziyaret etti¤i illerin bafl›nda Bursa yer almaktad›r. Atatürk, 1922 y›l›ndan ölümüne kadar Bursa’ya ifl ve dinlenmek amac›yla 18 kez gelmifltir. Atatürk’ün Bursa’ya yapt›¤› gezilerden baz›lar›, bir toplumsal dönüflümün ortam›n› araflt›rmak veya bir ekonomik at›l›m› gerçeklefltirmek amac›na yöneliktir. Örne¤in O’nun 17-29 Ekim 1922, 20-24 Ocak 1923, 31 A¤ustos - 11 Eylül 1924 ve 22 Eylül-8 Ekim 1925 tarihli Bursa gezileri, ça¤dafl cumhuriyete geçiflin toplumsal tepkilerini s›namak ve Türk devrimine yeni ivmeler kazand›rmak amac› ile gerçekleflmifltir.

Atatürk’ün Birinci Gezisi Ankara’dan yola ç›kan Mustafa Kemal ve arkadafllar› 17 Ekim 1922 Sal› günü Bursa’ya teflrif etmifltir. ‹lk resmi karfl›lama Duaç›nar›’nda yap›ld›. Genelkurmay Baflkan› Fevzi Pafla, bat› cephesi kumandan› ‹smet Pafla, Milli Savunma Bakan› Kaz›m Özalp, Bursa milletvekilleri, Vali Hac› Adil Arda ve Belediye Baflkan› Muhtar Beylerle, öteki ilgililer, Mustafa Kemal Pafla’y› karfl›lad›lar. Baflkomutan’›n Bursa’ya ilk ayak bas›fl› 21 at›m top at›fl› ile selamland›. Törenden sonra Mustafa Kemal Pafla haz›r bulunanlara aynen flu söylevi verdi; “Say›n Bursa halk›n›n hakk›m›zda göstermifl oldu¤u içten gösterilerden ola¤an üstü mutluyum. Bugün mutlulu¤unu duydu¤umuz zaferi ulusumuzun kararl›l›k ve kutsal inanç ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordular›’n›n süngüleri kazanm›flt›r. Üzerinde baflka türlü hiçbir güç, hiç bask› yoktur ve olmam›flt›r. Ulusun ve ordular›n›n yetene¤i, bütün ulusal emellerimizi elde edecek derecededir. Ülkenin kaynaklar›n›n geniflli¤i, halk›n çal›flkanl›¤› ve yetene¤i ve ordular›n›n bar›fl döneminde de her türlü sonuçlar› elde edecektir. Üç buçuk y›l süren bu savafltan sonra, bilim aç›s›ndan, milli e¤itim aç›s›ndan, ekonomi aç›s›ndan savafl›mlar›m›z› sürdürece¤iz ve güveniyorum ki bunda da baflar›l› olaca¤›z. Fabrikac› olaca¤›z, sanatkâr olaca¤›z. Bundan sonra düflüncelerimizi hep buna dayayal›m.” Cumhuriyet Meydan› içindeki Atatürk heykeli.


56 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Atatürk’ün ‹kinci Gezisi Mustafa Kemal ve arkadafllar› 20 Ocak 1923’de ‹negöl üzerinden Bursa’ya saat 15.00’da geldiler. Bursa Belediyesi, Çekirge yolu üzerindeki 19.yy yap›s› olan Albay Mehmet Bey Köflkü, Mustafa Kemal Pafla’ya hediye edildi. 24 Ocak günü Atatürk Bursa’dan ayr›ld›. Atatürk’ün kald›¤› bu köflk bugün Atatürk Köflkü Müzesi olarak ziyaretçilere aç›kt›r.

Atatürk’ün Üçüncü Gezisi Mustafa Kemal’in Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaflkan› olarak Bursa’ya yapt›¤› ilk gezidir. Bu gezini baflka bir özelli¤i de Efli Latife Han›mla Bursa’ya ilk ve son kez birlikte gelmifl olmalar›d›r. 31 A¤ustos-11 Eylül 1924 tarihleri aras›nda gerçekleflen bu gezinin Bursa’n›n kurtulufl gününe rastlamas› dolay›s›yla Mustafa Kemal Pafla ve yan›ndakiler yap›lan törenlere kat›ld›lar. Törenlerde yapt›¤› konuflmas›nda, “Devrimlerimiz, Türkiye’nin yüzy›llar için mutlulu¤unu yüklenmifltir. Bize düflen onu anlatmak ve de¤erlendirerek çal›flmakt›r” demifltir.

Atatürk’ün Dördüncü Gezisi Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal, Türk toplumunun ça¤dafl bir görünüme kavuflturmak için yurt gezilerinden ikincisine 21 Eylül 1925’te bafllad›. 22 Eylül günü Reflitpafla adl› gemiyle Mudanya’ya oradan da Bursa’ya geldi. Bir ekimde sonradan ad› ‹pekifl olacak olan “Bursa Dokumac›l›k ve Trikotaj A.fi.” ile ‹fl Bankas›’n›n ortaklafla gerçeklefltirdikleri bir sanayi yat›r›m› olan “Bursa Dokuma Fabrikas›’n›n temelini att›. Atatürk bu gezi s›ras›nda Sabiha’y› tan›d› ve evlat edindi. (Ad› geçen Sabiha sonralar› Türkiye’nin ilk kad›n pilotu ve dünyan›n ilk kad›n savafl pilotu olacak Sabiha Gökçen’dir.)

Atatürk’ün Beflinci Gezisi Mustafa Kemal’in 20 May›s-13 Haziran 1926 tarihlerindeki bu gezisi tam 24 gün sürmüfltür. Bursa’da spor karfl›laflmalar› ve özellikle futbol maçlar› at›c›lar adl› düzlükte yap›l›rd›. Mustafa Kemal Pafla’n›n bu gezisi s›ras›nda sporcu gençler, Bursa’n›n modern bir stadyuma kavuflmas› için yard›m dile¤inde bulundular.

Cumhurbaflkan› bu dile¤i olumlu karfl›lad› ve spor alan›n yap›lmas› için buyru¤unu verdi ve kendisi de bu ifl için 1000 lira yard›mda bulundu. Bugünkü Bursa Stadyumunun temelleri bu flekilde at›lm›fl oldu.

Atatürk’ün Alt›nc› Gezisi Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal 8 y›l aradan sonra ilk kez ‹stanbul’a gitmifl ve günübirlik gezilerinin d›fl›nda 30 Eylüle kadar yaklafl›k üç ay süreyle ‹stanbul’da kalm›flt›. Günübirlik gezilerinin birini de bu tarihte Bursa’ya yapm›flt›r.

Atatürk’ün Yedinci Gezisi Akflama do¤ru Mudanya’ya gelen Atatürk, Vali Fatin Bey, Tümen Komutan›, Belediye Baflkan› ve halk taraf›ndan karfl›land›. 2 Ekim 1927 Pazar günü saat 16:30’da Bursa mensucat flirketi “‹PEK‹fi” Fabrikas›n› gezdi. Bu fabrikan›n temeli 1 Ekim 1925 günü kendisi taraf›ndan at›lm›flt›. 4 Ekim Sal› günü Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal, tophanedeki flehitli¤i ziyaret etti. Burada parkta halk aras›nda oturarak söyleflilerde bulundu. 5, 6, 7 Ekim günlerini köflkte dinle-


57 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

etmifltir. Yalova’dan buraya gelen Ertu¤rul Yat› ile önce Yalova’ya oradan da ‹stanbul’a hareket etmifltir.

Atatürk’ün Onuncu Gezisi Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal ve yan›ndakiler Dolmabahçe aç›klar›nda beklemekte olan Ege gemisine geçti. Geceyi Mudanya’da dinlenerek geçiren Mustafa Kemal onuncu Bursa ziyaretinin ertesi sabah› 4 ocak 1931 günü Bursa Valisi Fatin Bey ve Belediye Baflkan› DR. Nazifi fierif (Nabel) Beylerle Kolordu Komutan› Ali Hikmet(Ayerdem) ve Tümen Komutan› Cemil Cahit (Toydemir)’i kabul etti. Daha sonra karaya ç›karak Mudanyal›lar›n sevgi gösterileri aras›nda Bursa’ya hareket etti. Mustafa Kemal ve yan›ndakiler saat 11:00 ‘da Bursa’ya vard›lar. Çekirge’deki köflkünde bir süre dinlenen Cumhurbaflkan› daha sonra Bursal›lar›n sevgi gösterileri aras›nda Vilayete oradan da yaya olarak Cumhuriyet Halk F›rkas›na ve Belediye’ye birer gezi yapt›.

nerek geçiren Mustafa Kemal bu gezisindeki son akflamda Bursa Türkoca¤› taraf›ndan verilen baloya kat›ld›.

Atatürk’ün Sekizinci Gezisi Gazi Mustafa Kemal, Harf Devrimi’nden 3 ay önce 9 A¤ustos 1928’de ‹stanbul Sarayburnu Park›nda ilan ederek bafllatt›¤› alfabe seferberli¤ini halka yaymak ve ö¤retmek için ç›kt›¤› yurt gezilerinden ikincisini 27 A¤ustos günü Bursa’ya yapt›. Sekizinci Bursa gezisinde, Vali baflta olmak üzere yöneticilerden birkaç zat› imtihan etti.

Atatürk’ün Dokuzuncu Gezisi Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal Pafla, 21 A¤ustos 1929 sabah› Ertu¤rul yat› ile ‹stanbul’dan Yalova’ya geçti. Bir süre burada kald›ktan sonra 14:00’da Orhangazi’ye hareket eden Mustafa Kemal burada da dinlendikten sonra Bursa’ya geldi. Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal Bursal›lar›n sevgi gösterileriyle karfl›land› ve daha sonra Çekirgedeki köflküne çekildi. Bu ziyareti s›ras›nda Ifl›klar Askeri Lisesi’ni ziyaret edip denetleyen Cumhurbaflkan› daha sonra otomobille Mudanya’ya hareket

Atatürk’ün Uluda¤ Ziyareti 22 Temmuz 1931’den beri Yalova’da bulunan Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal, 7 A¤ustos günü yan›nda Salih Bey (Bozok) ve baz› arkadafllar›yla görevliler oldu¤u halde otomobillerle on birinci defa Bursa’ya geldiler. Cumhurbaflkan›, önce bir süre çekirge yolundaki köflkünde dinlendikten sonra Temenyeri’ne ç›karak Hünkar (Cumhuriyet) Köflkü’ne geçti. Burada yenilen ö¤le yeme¤inden sonra, yan›ndakilerle birlikte Uluda¤’a ç›kan Cumhurbaflkan› burada yap›m› tamamlanan Uluda¤ Oteli’ni gezdi ve be¤endi¤ini belirtti. Saat 19:00’a kadar Uluda¤’da kalan Cumhurbaflkan›, daha sonra çevresine veda ederek otomobille Mudanya’ya do¤ru hareket ederek buradan da ‹stanbul’a geçti.

Türkçe Ezan ve Bursa Nutku Türkçe ezan ve kametin okunmaya bafllamas› ile birlikte di¤er flehirlerde de oldu¤u gibi 1932 y›l›n›n 18 Aral›k günü, Bursa’da bir grup camiden Türkçe ezan ve kamet okunmas›n› kabullenmeyerek protesto etmifl ve neticede cemaat imam› yaln›z b›rakarak camiyi terk etmifltir. Kente on ikinci ziyaretini gerçeklefltiren Atatürk bu olay› tahkik etmek üzere kente gelir


58 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

bizzat bilgi alm›fl, flehrin ileri gelen ulemalar› ile görüflerek 19 Ocak 1933 günü kentten ayr›larak ‹zmir’e hareket etmifltir.

bast›racakt› ama” diye konuflmaya baflar bafllamaz Atatürk birden el hareketiyle bu kiflinin konuflmas›n› keser ve birden parlar :

Cumhurbaflkan› Atatürk’ün Cumhurbaflkan›’n›n ‹zmir’e var›fl›n›n ertesi günü, 1 fiubat 1933’de Türkçe ezan ve kamet aleyhine protestolar olmufl, Ulucami’nde o gün vazifesine gelmeyen müezzin yerine Arapça Kur’an’dan ayetler okunarak ibadet yerine getirilmifltir. Daha sonra camiden ç›kan cemaat, “Bu nedir yahu? Yahudiler havralar›nda, H›ristiyanlar kiliselerinde serbestçe ayin yaparlarken neden bizi böyle kanunsuz yollara teflvik ediyorlar? Gidip derdimizi anlatal›m” diyerek Ulucami’nin yan›ndaki Evkaf Müdürlü¤ü’ne gelmifller ve Türkçe ezan ve kamet okunmas›n› istemediklerini iletmifllerdir. Olaylar›n büyümesi üzerine cemaat içinden 11 kifli tutuklanarak grup da¤›t›lm›flt›r.

“Bursa gençli¤i ne demek? Memlekette parça parça, yer yer gençlik yoktur. Sadece ve sadece Türk gençli¤i vard›r… Öyleyse gençli¤e okumak üzere yaz” der yan›ndaki kâtibe ve o meflhur Bursa Nutku’nu kaleme ald›r›r

Bu olay›n 3 fiubat günü Atatürk’e duyurulmas› üzerine, Atatürk, bu gösterinin devrimlere karfl› bir hareket oldu¤unu ileri sürerek tepki gösterir ve do¤ru Bursa’ya hareket eder. Bu arada yap›lan soruflturma sonucu Bursa Müftüsü Nurettin Efendi, Fabrikatör Gazafferzade Mehmet, Orhan Camii müezzini Vekili Hüseyin Hoca, Demirtafl camii Müezzin vekili ‹smail Hoca, Ulucami Müezzini Mehmet Hoca, Ulucami hatibi Haf›z Tevfik, Kasap Yusuf, Arnavut Musa ile Ulucami Kayyum Vekili Yusuf da tutuklan›r. On üçüncü Bursa ziyaretinde, Atatürk, 6 fiubat akflam› Çekirge’deki köflkte, kentin ileri gelenlerinden 13-14 kifliyi yemek sofras›nda toplar. Sofradaki bir kifli olaylar hakk›nda bilgi verirken “efendim Bursa gençli¤i bu olaylar›

Dinlenme Gezileri Atatürk, iki gün dinlendi¤i Yalova üzerinden, 4 May›s 1934 günü ‹smet Pafla ile beraber on dördüncü Bursa ziyaretini günübirlik olarak gerçeklefltirir. 9 A¤ustos 1934 tarihinde Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal Atatürk’ün o s›ralarda Gemlik’e ba¤l› olan kapl›calar›yla ünlü Armutlu’ya gelerek s›cak Kükürtlü Kapl›calar›’nda iki gün dinlendi¤i anlafl›lmaktad›r. Dinlenmek amac›yla Yalova’da bulunan Atatürk, On alt›nc› gezisini, 15-17 Temmuz 1935 tarihlerinde yan›nda Ekonomi Bakan› Celal


59 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bayar, Orgeneral Fahrettin Altay ve Afet ‹nan oldu¤u halde Bursa’ya gelir. Yol üzerinde Orhangazi’nin ard›ndan k›sa bir ziyaret için ‹znik gölünün kuzeyini takip ederek ‹znik’e u¤rar. Ayn› günün akflam› Bursa’ya gelir. Çevrede k›sa bir gezinti yapt›ktan sonra Eski Kapl›ca’da halkla birlikte banyo yapar.

‹lk Türk Kad›n Pilotuna Sayg› Gezisi Kalam›fl adl› Bo¤aziçi vapuruyla Mudanya’ya yanaflt›. Atatürk’ün on yedinci kez Bursa’ya gelifl sebebi, Bursa’ya bir uçufl yapacak olan manevi k›z› Sabiha Gökçe’nin kiflili¤inde Türk gençlerini ve kad›nlar›n› havac›l›¤a özendirme amac›n› tafl›maktayd›. 6 Haziran 1936’da, saat 19.30’da Bursa’ya gelen konuklar› do¤ruca Çekirgedeki köflke indirdiler. Gece Çelik Palas’ta Bursa Valisi fiefik Sayer’inde kat›ld›¤› yemekten sonra Atatürk sabaha karfl› saat 04:00 sular›nda dinlenmeye çekildi.

Ertesi günü (7 Haziran 1936) Atatürk’ün manevi k›z› saat 16:30’da çift kanatl› uça¤›yla hava liman›na indi. Vali fiefik Sayer, Kolordu Komutan› Korgeneral Sami Sabit Noyan, Tümen Komutan›, Belediye Baflkan› Cemil Öz, okullar ve Türk kuflu ö¤rencileri ve kalabal›k bir halk toplulu¤u taraf›ndan karfl›land›.

Atatürk’ün Son Bursa Gezisi (3 fiubat 1938) Atatürk, 3 fiubat 1938’de Bursa’ya yapt›¤› on sekizinci ve son gezisinde; her ikisinin de ad›n› bizzat verdi¤i “Gemlik Sunni ‹pek Fabrikas›” ile “Bursa Merinos Fabrikas›”n›n aç›l›fllar›n› yapmak üzere otomobille Yalova’dan yola ç›kt›. Gemlik’te k›sa bir süre duran kafile kasaban›n yaklafl›k bir kilometre güneybat›s›nda eski Tersanelerin bulundu¤u yerde yap›m› tamamlanan Sümerbank’a ait Gemlik Sunni ‹pek Fabrikas›’n›n aç›l›fl töreninin ard›ndan Merinos Fabrikas›’’n› açmak üzere Bursa’ya gitti. Çelik Palas’tan Merinos’a kadar her yer insan seliydi. Özellikle stadyumun bululdu¤u kesim i¤ne atsan yere düflmeyecek gibiydi. Tam saat 16:00’da Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal Atatürk ve yan›ndakiler Çelik Palas’tan hareket ettiler. Yolda bekleyen halk, çoflkulu gösteriler yap›yor, Atatürk’ü ve genç Cumhuriyetin yöneticilerini alk›fll›yordu. Fabrikaya gelen Atatürk, alk›fllar ve sevinç nidalar› alt›nda Merinos Fabrikas›’n› açt›. 2 fiubat gecesi Bursa’da toplanm›fl bulunan atl› köylüler de, görkemli bir fener alay› düzenlediler. Kafileler halinde Çelik Palas’›n

Atatürk, son bahar›n› Bursa’da yaflad›.


60 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

önüne gidildi, ulusal flark›lar ve türküler söylendi folklor gösterileri yap›ld›. Gösterilerden hoflnut kalan Atatürk, birkaç kez balkona ç›karak atl› fener alay›na kat›lanlar› selamlad›. Kalabal›k “yafla, var ol!” sesleriyle dalgalan›yordu.... Atatürk gece saat 22:30’da Bursa Belediyesi’ne gelerek onuruna verilen baloya kat›ld›. O’nun baloya geliflinden ve çoflkun alk›fllarla karfl›lanmas›ndan sonra Belediye Baflkan› Neflet Kiber, baloda bulunanlara, Atatürk’ün bir zamanlar Bursa Belediyesi taraf›ndan kendisine arma¤an edilen Çekirge Caddesi’ndeki köflkle Çelik Palas’taki hisselerini Belediye’ye devretti¤i konusundaki mektubunu okudu. Mektubun okunmas›, balo salonun da çoflkulu gösterilere neden oldu.

Atatürk, ö¤leden sonra saat 15:00’te ‹stanbul’a gitmek üzere otomobille Mudanya’ya do¤ru hareket etti. Bursa Mudanya yolu boyunca, köylüler ve askeri birlikler Büyük Atatürk’ü son kez selamlad›lar. Mudanya’da iskele alan›n› dolduran Mudanyal›lar, O’na sevgi gösterilerinde bulundular. Atatürk hasta olmas›na ra¤men otomobilinden inerek halk›n aras›na kar›flt›. Kalabal›k, O’nun ellerini öpmek için birbirleriyle yar›fl›rken, Atatürk bu¤ulu gözleriyle izliyordu yurttafllar›n›... Bir süre sonra Mudanya iskelesinde beklemekte olan Ege’ vapuruna geçildi ve Bursa’dan ayr›ld›. Gece saat 21.30’da, vapurun orkestras›n›n çald›¤› müzik eflli¤inde yemek yenirken Atatürk ans›z›n sanc›land›, kamaras›na çekildi.

Mustafa Kemal’in Bursa’daki son konuflmas› flöyle idi: “Bursa’y› ve Bursal›lar› seven ilk Türk ben de¤ilim. Tarihte ve cihanda en büyük imparatorluk kurmufl olan Türkler de, evvela dikkat nazarlar›n› Bursa’ya, bu gederli flehre çevirmifllerdir. Onun için de¤erini anlam›fl ve ifade etmiflsem çok bahtiyar›m. Bursa ink›lâp hayat›m›zda nice müflkül anlar geçirmifltir. Fakat Bursal›lar, yetenek ve güçleriyle bu zor zamanlar› kolayl›kla atlatm›fllar, biz de kendilerine kavuflmak bahtiyarl›¤›na nail olduk. Bugün o bahtiyarl›¤›n safhalar›ndan birini idrâk etmekle mutlu oldu¤umu ifade edebilirim.” Balo geç saatlere dek sürdü. Atatürk, Bursa’daki bu son balosunda, yaflama s›ms›k› ba¤l› genç bir insan gibi dans etti, e¤lendi. Adeta son bahar›n› yaflad› Bursa’da. Atatürk kendisi için verilen baloda öylesine neflelendi ki, orkestray› durdurup zeybek çald›rd› ve salonun ortas›na geçip tek bafl›na zeybek oynad›…

Bursa’dan Son Ayr›l›fl 3 fiubat 1938 sabah› Bursa Belediyesi ad›na Mümtaz Sokullu, Dr. Edip Rüfltü Akyürek ve Nurettin Ö¤ünç’ten oluflan bir kurul, Çelik Palas’ta kalmakta olan Atatürk’ü ziyaret ederek Bursal›lar›n flükranlar›n› sundu.

Ac› Sona Do¤ru Atatürk, bu son Bursa gezisinin ard›ndan bir süre dinlendi. Ama öylesine enerji yüklü idi ki, 19 may›s 1938’de Gençlik ve Spor bayram› törenlerine kat›lmaktan bafllayarak, yine hareketli bir yaflama biçimine dönmek istedi. Ama “naçiz vücudu” bu bafl döndürücü tempoya dayanam›yordu art›k... 5 Eylül’de vasiyetini yazd›... 26-27 Eylül gecesi, hafif bir koma atlatt›.. 17 Ekim’de ilk ciddi komaya girdi, 19Ekim’de aç›ld›... 29 Ekim’de Kuleli Askeri Lisesi ö¤rencilerinin, Dolmabahçe önünde Bo¤aziçi vapurunu durdurarak yapt›klar› çoflkulu gösteriyi, oturdu¤u koltuktan bu¤ulu gözlerle izledi. 8 Kas›m’da ikinci a¤›r komaya girdi... Yaln›zca bir kez ay›ld› derin koma halindeyken... “Saat kaç” diye sordu¤unda takvim yapraklar› 10 Kas›m 1938’i gösteriyordu. Bursa, Atatürk Türkiyesi ile ayd›nland›. Bütün Türkiye gibi Bursa ve Bursal›lar da ona çok fley borçlu. Bütün Türkiye gibi Bursal›lar da O’nu asla unutmayacak…


Tarihi Tophane Saat Kulesi Sultan Abdülhamid’in tahta ç›k›fl›n›n 29. y›ldönümüne rastlayan 31 A¤ustos 1905 günü törenle aç›lm›flt›r.


Tarihi Bursa Büyükflehir Belediyesi binas› altta. Üstte Bursa Valili¤i binas›. Arfliv: ‹. Cengiz


02

BURSA’YI YÖNETENLER VE ‹LÇELER


Tarihi Bursa Büyükflehir Belediye Binas›.



1880 y›l›nda Hisar haritas›.

Günümüzdeki Hisar bölgesi.


BURSA’DA YEREL YÖNET‹M

Osmanl› Devleti’ne baflkentlik yapm›fl bir kent unvân›n› tafl›yan Bursa’n›n uzun bir dönem “Sancakbeyleri” “Kad›” ve “Subafl›” denilen yöneticiler taraf›ndan yönetildi¤ini görüyoruz. Nitekim Osman Gazi’nin fethetti¤i Bursa ve civar›ndaki kentlerde ilk atad›¤› görevliler “Kad›” ve “Subafl›”lard›. Bursa’n›n merkez flehir olarak yer ald›¤› “Hüdavendigâr Sanca¤›” asl›nda do¤rudan Padiflah›n sorumlulu¤u alt›nda yönetiliyordu. Kentin düzen ve güvenli¤ini organize etmek üzere görevlendirilen “Sancakbeyi”, Padiflah taraf›ndan atanan “Subafl›” arac›l›¤› ile eyaleti yönetirken; di¤er “dirlik sahip-

leri” ve vak›f yöneticileri tasarruf ettikleri yerlerde serbest say›ld›¤› için, buralar›n güvenli¤ini kendilerinin sa¤lad›¤›n› görüyoruz. Do¤rudan Padiflahtan emir alan “Kad›” ise kentin yarg› kuvvetini temsil etmekteydi. Osmanl›’n›n “Serbest T›mar Uygulamas›” ad› verilen bu yerel yönetim biçiminde, taflradaki güçlerin merkez otorite karfl›s›nda rakip olabilecek seviyeye gelmesinin önünün kesilmesi amaçlan›yordu. Ayr›ca büyük gelir kaynaklar›n›n tek elde toplanmas›n›n ve bu flekilde yerel görevlilerin merkezi otoriteye karfl› güçlenmesinin önü kesilmifl oluyordu.


68 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Osmanl› Devleti, merkezi bir yönetim oldu¤u için, kazalar do¤rudan Sultan'a ba¤l›yd›. Köylerde hükümet örgütünün yan› s›ra halk›n seçti¤i bir örgütlenme de vard›. Her köyde “yi¤itbafl›” veya “ilerleri” ad› verilen kifliler, köyün sorunlar›yla ilgilenmekteydi. Bunlar›n baflkan› ise köy kethüdas›yd›. Köy kethüdalar›n›n bafl› da ‘ilbafl›'yd›. Kad›lar flehirde otururdu. Kad›lar›n adli ve idari yetkileri tüm kazada geçerli iken, subafl›lar köylerde yetkili de¤ildi. Mahallelerde ise, geceleri bekçilerle birlikte gezen halktan oluflan asesler bulunmaktayd›.

1890’l› y›llarda Bursa protokolü, Belediye balkonunda. Arfliv: ‹. Cengiz

1914 y›l›na ait Belediye’nin bir para makbuzu. Arfliv: ‹. Cengiz

Köylerde, asayiflten tüm köylü ortak sorumlu idi. Bu örgütlenme, son derece demokratik ve kat›l›mc› bir uygulamayd›. Halk, köy veya mahallelerden temsilci seçerek en üst düzeyde temsilcilerini seçmekteydi. Türk mahalle ve köylerindeki temsilciler Türk iken, Gayrimüslim mahalle ve köylerinde ise Gayrimüslim temsilciler bulunuyor idi.


69 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

HÜDAVEND‹GÂR’DAN BURSA’YA V‹LAYET YÖNET‹M‹ Fatih’in ‹stanbul’u Osmanl› Devleti’nin baflkenti yapmas›ndan sonra “Hüdavendigâr Eyaleti” olarak isimlendirilen Bursa, 1844 y›l›ndan itibaren bir “Mutasarr›f” taraf›ndan yönetilir. 1864 y›l›nda “eyalet” statüsüne kavuflur ve 1867 y›l›ndan itibaren “Valiler” taraf›ndan yönetilmeye bafllar. Bu yeni durum, Bursa’n›n kent geliflimine olumlu katk›da bulunmufltur. Ahmet Vefik Pafla, Sait Pafla gibi dönemin ünlü flahsiyetleri Bursa’y› yönetmifltir. 1918 y›l›nda ayr› bir vilayet merkezi haline gelen Bursa, 1923 y›l›nda il merkezi olmufltur. Bugün Bursa’ya 17 ilçe ba¤l›d›r. Bunlardan Osmangazi, Nilüfer, Y›ld›r›m, Gemlik, Mudanya, Gürsu ve Kestel ilçeleri merkez ilçedir. Di¤er ilçeler ise flunlard›r: ‹negöl, Orhangazi, ‹znik, M. Kemalpafla, Karacabey, Yeniflehir, Kestel, Orhaneli, Harmanc›k ve Büyükorhan.

1502 Tarihi Bursa ‹htisap (Belediye) Kanunnamesi.

Eski bir tapu. Arfliv: ‹. Cengiz


Bursa’n›n milletvekilleri.


71 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ÇARDAK’TAN BÜYÜKfiEH‹R’E BURSA BELED‹YES‹ Osmanl›’n›n kent yönetimine iliflkin ç›kard›¤› ilk yasalardan biri “Bursa Belediye/‹htisab Yasas›”d›r. Kad›lar, kazalar›n/ilçelerin yöneticileriydi. Kad›lar, yarg›ç görevini sürdürmelerinin yan› s›ra, idari yöneticilik de yaparlard›. O devrin bir bak›ma belediye baflkan› idiler. Kad›lar, do¤al olarak bu görevi yaln›z bafllar›na yapamazlard›. Kad›lar›n; “kap› naipleri” ile “ayak naipleri” ad› verilen yard›mc›lar› bulunurdu ki, bunlar›n ifllevi bir anlamda günümüzdeki zab›tayla eflde¤erdi. Daha sonra Bursa'da, kad›lar›n yan›nda bir de muhtesip ad› verilen görevliler atanmaya baflland›. Bu görevliler, kad› gibi kentin yönetiminde yetkiliydi. Ancak bunlar›n görev ve yetkileri sadece beldenin düzeniyle s›n›rl›yd›. Bu konuda adeta kad›n›n icra organ› görevini tafl›rlard›. Bu görevliler, “ihtisab emini” veya “a¤as›” olarak da an›lmaktayd›.

Subafl› ise kentin güvenli¤inden sorumlu bir görevli idi. Bugünkü görevi, emniyet müdürünü ça¤r›flt›r›r. Güvenlik görevine ek olarak subafl›lar, bozulmufl kald›r›mlar›n tamiri gibi bugünkü belediyenin görevlerinin baz›lar›n› da yapmaktayd›. Asl›nda bu iki görevi, iki ayr› subafl› yapmaktayd›. fiehir subafl›s› emniyet göreviyle yüklenmiflken, mezbele subafl›s› beldenin imar›na iliflkin görevleri üstlenmekteydi. Önceleri Ulucami'nin do¤usunda bir ‹htisab Belediye “çarda¤›” vard›. Mülki ve idari yönetimin bafl›nda bulunan kad›lar›n bu görevi, 1839 Tanzimat döneminde sona erdi. Güçlü yetkilerle valiler atanmaya baflland›. Türkiye’de as›l belediye örgütü 28 Aral›k 1857 tarihinde nizamname ile ‹stanbul’da kurulmufltu. 1867 y›l›nda ise belediye yasas› ç›kar›ld›. Daha sonra Bursa’n›n da içinde bulundu¤u üç ilde Belediye kuruldu.


72 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

18 Haziran 1987 tarihinde ç›kar›lan 3391 say›l› yasa ile Bursa Büyükflehir statüsüne girip Bursa Ovas›'nda bulunan birçok köy Belediye s›n›rlar› içine al›nd›. Kent merkezi de Y›ld›r›m, Osmangazi ve Nilüfer olarak üç merkez ilçeye ayr›ld›.

Belediye Baflkan› görev yapm›flt›r. 1987’den itibaren Büyükflehir Belediyesi’ne geçilmifltir.

2005 y›l›nda ç›kar›lan 5216 say›l› Büyükflehir Belediye Yasas› ile Büyükflehir s›n›rlar› geniflletilmifl; Gemlik, Mudanya, Kestel ve Gürsu ilçeleri de merkez ilçe olmufl, 18 ilk kademe Belediyesi de Bursa Büyükflehir Belediyesine ba¤lanm›flt›r. Bugün kent merkezinde toplam 165 mahalle bulunmaktad›r. Tüm ildeki köy say›s› ise 688'dir.

Ekrem BARIfiIK (1984-1989)

Bursa’da ilk Belediye Baflkan› Sadrettin Efendi’dir. 27 Ekim 1912 ila 6 Nisan 1914 tarihleri aras›nda görev yapan Sadrettin Efendi’den sonra Cumhuriyet dönemine kadar 10, Cumhuriyetin kurulmas›ndan 1987 y›l›na kadar 32

1987 y›l›ndan itibaren Bursa’da bugüne kadar Büyükflehir Belediye Baflkanl›¤› görevinde bulunan 5 kifli bulunmaktad›r:

Teoman ÖZALP (1989-1994) Erdem SAKER (1994-1999) Erdo¤an B‹LENSER (1999-2004) Hikmet fiAH‹N (2004-)


73 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹STANBUL Marmara Denizi

BURSA’NIN ‹LÇELER‹ Osmangazi Konumu itibariyle Bursa’n›n merkezinde yer alan Osmangazi, kültür merkezleri ve tarihi mekânlar›yla kentin kalbi durumundad›r. Bursa’n›n üç merkez ilçesini en büyü¤ü olan Osmangazi; Uluda¤’›n eteklerinde, do¤uda Gökdere Vadisi’yle bafllar; bat›da Nilüfer deresi ve Yeni Mudanya Yolu ile kuzeyde Samanl› da¤lar›ndan oluflur. Nilüfer Çay› ve Bursa Ovas›'n› içine alan topraklara s›n›r oluflturan bölgeyi kapsayan Osmangazi ilçesi; 116520 kilometrekarelik bir alana yay›lm›flt›r. 92 mahalleden oluflan ilçenin denizden yüksekli¤i ortalama 150 metredir. ‹zmir, ‹stanbul, Eskiflehir yollar›n›n kesiflti¤i kavflak noktas›nda bulunan Osmangazi, Mudanya Liman›’na 31 km, Yalova’ya 74 km, Gemlik’e 30 km uzakl›ktad›r. Osmangazi, yaklafl›k 750 bin nüfusu ile Türkiye'deki 66 ilden daha büyük olup, Türkiye’nin 8. büyük ilçesidir. Osmangazi ‹lçesi’ne ba¤l› üç belediye vard›r: Osmangazi Belediyesi, Emek

Belediyesi ve Demirtafl Belediyesi. ‹lçeye, Demirtafl Buca¤› ve So¤ukp›nar Bucaklar› ile 32 köy ba¤l›d›r. Köylerden sekizi So¤ukp›nar Buca¤›’na ba¤l›d›r. Tar›m: ‹lçede en çok yetifltirilen ürün, tah›ld›r. Ekili alanlar›n büyük bir bölümünü tah›l tarlalar› kaplar. Bu¤day, arpa, yulaftan baflka, baklagillerden fasulye, bakla ekilir. Domates, biber, patl›can, gibi sebzelerin yan›nda flekerpancar›, pamuk, susam, ayçiçe¤i, tütün gibi

Osmangazi Belediyesi’nin restore etti¤i Saltanat Kap›s›.


74 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

endüstri bitkileri; çilek, kavun, karpuz, üzüm, fleftali, dut, kestane, ceviz, elma, erik, kiraz, armut gibi meyveler yetifltirilmektedir. Sanayi: ‹lçede dokuma sanayi, otomobil yan sanayi, havlu sanayi, trikotaj sanayi, kundura sanayi, tar›m araçlar› sanayi, mobilya sanayi, deri, plastik sanayi, bak›r ifllemecili¤i, makine ve madeni eflya yap›mc›l›¤›, elektrik motoru sanayi, döküm sanayi, marangoz makineleri sanayi, kaynak makineleri sanayi, soba sanayi, b›çakç›l›k sanayi çok geliflmifltir. Bunlar›n d›fl›nda ya¤ ve un fabrikalar›, tu¤la fabrikalar› üretim yapmaktad›r. Hayvanc›l›k: ‹lçede küçükbafl hayvanc›l›k, özellikle Uluda¤ eteklerinde büyükbafl hayvan yetifltiricili¤i yap›l›r. Tavukçuluk, ar›c›l›k geliflmifltir. ‹lçe, ipekböcekçili¤inin de merkezi say›l›r.

Osmangazi Bursa’n›n en hareketli merkez ilçesi.

E¤itim: Osmangazi ‹lçesi Bursa’n›n ekonomik ve kültürel aç›dan en geliflmifl ilçesidir. E¤itim yönünden Türkiye ortalamas›n›n çok üstündedir. Okur yazar oran›. % 99’dur. Kültürel etkinliklerin sürdürüldü¤ü tiyatro binas›, sanat galerileri, sinemalar›n ço¤unlu¤u bu ilçe içinde yer al›rlar.

Tarihi-Kültürel Mekânlar: Osmangazi s›n›rlar› içerisinde; Arkeoloji Müzesi, Atatürk Köflkü Müzesi, Karagöz Müzesi, Ormanc›l›k Müzesi, Uluumay Halk K›yafetleri ve Tak›lar› Müzesi, Hüsnü Züber Evi Müzesi, Sa¤l›k Müzesi, Osmanl› Evi Müzesi, Kent Müzesi gibi müzeler; Haraçc›o¤lu Medresesi Kültür Merkezi, Ördekli Hamam› Kültür Merkezi, Karabafl-i Veli Kültür Merkezi, Elmasbahçeler Kültür Merkezi, Gökdere Kültür Merkezi, Tayyare Kültür Merkezi, Ahmet Vefik Pafla Tiyatrosu, Devlet Güzel Sanatlar Galerisi gibi kültürel mekânlar, Çekirge Kapl›calar›, Tarihi Hanlar, Tahtakale, Uzunçarfl›, Tuzpazar›, Kayhan, Bedesten, Aynal›çarfl› ve Kapal›çarfl› gibi tarihi çarfl›lar; Su Kaya¤›, Havuzlupark, Kültürpark Hüdavendigar, Muradiye Külliyeleri, Bursa Kalesi, Balabanc›k Kalesi, Bursa Hisar›, Bursa Saray›, Pars Bey Türbesi, Çak›r A¤a Hamam›, Osmangazi ve Orhangazi Türbeleri, Orhan Camii, Ulucami, Tophane Saat Kulesi, fiehitler An›t›, Atatürk An›t›, Karagöz An›t›, Süleyman Çelebi An›t Mezar› gibi tarihi ve dini mekânlar yer almaktad›r.


75 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Y›ld›r›m Uluda¤'›n eteklerine kurulmufl Y›ld›r›m ilçesinin do¤usunda Kestel ve Gürsu, kuzeyinde Osmangazi ilçesine ba¤l› Demirtafl Buca¤›, bat›s›nda Osmangazi ilçesi vard›r. Yüzölçümü 399 kilometrekaredir. Denizden yüksekli¤i 150-155 metredir. ‹lçenin güneyinde Uluda¤ yükselir, kuzeyi düzdür. ‹lçenin ortas›ndan Bursa-Ankara otoyolu geçer. Y›ld›r›m ilçesi, Bursa'n›n Osmangazi ve Nilüfer ilçeleri ile birlikte Bursa Büyükflehir Belediyesi'ni oluflturur. ‹lçede 66 mahalle ve 1 köy (Cumal›k›z›k) bulunmaktad›r. ‹lçe, idari olarak 1987'de kurulmufltur. Nüfus ve alan bak›m›ndan Türkiye'nin pek çok ilinden büyüktür. 2007 say›m›na göre nüfusu 575.450’dir. Tar›m: Bu¤day, arpa, yulaf ilçede en çok üretilen ürünlerdir. Fasulye ve bakla ile domates, biber gibi sebzeler; flekerpancer›, susam, ayçiçe¤i gibi endüstriyel bitkiler; dut, ceviz, fleftali, kiraz, ayva, kestane gibi meyveler de yetifltirilmektedir. Sanayi: ‹lçede sanayi geliflmifltir ancak büyük sanayi kurulufllar› yoktur. Duaç›nar› Mahallesi’nde dokuma sanayi geliflmifltir. Havlu, kumafl, astar, perde üretimi yayg›nd›r. Ayr›ca karasör yap›m›, otomobil parçalar› ve makine parçalar› üretimi yap›l›r. Mobilya sanayi de ileridir. Hayvanc›l›k: ‹lçede küçükbafl hayvanc›l›k, özellikle Uluda¤ eteklerinde büyükbafl hayvanc›l›k yap›l›r. Tavukçuluk, avc›l›k geliflmifltir. E¤itim ve Sa¤l›k: ‹lçede E¤itim mahallesinde Uluda¤ Üniversitesi'ne ba¤l› e¤itim fakültesi; bir polis okulu, ö¤renci yurtlar› ve pek çok okul bulunur. Numune Hastanesi, pek çok sa¤l›k oca¤›, özel sa¤l›k kuruluflu ve 2 huzurevi Y›ld›r›m ilçesinde yer al›r. Tarihi Yap›lar: Ad›n› Osmanl› padiflah› Y›ld›r›m Beyazit'tan alan ilçede, Osmanl› devrinden kalma çok say›da tarihi yap› bulunur. Cami, medrese, imaret, hamam, türbe, çeflme, flad›rvan ve darüflflifadan oluflan Y›ld›r›m Külliyesi, Yeflil Camii, Yeflil Türbe, Yeflil Medrese ve imaret ile hamamdan oluflan Yeflil Külliyesi ile Emir Sultan Külliyesi ilçenin en önemli tarihi yap›lar›d›r. Zehra han›m Çeflmesi, Devlet Hatun Türbesi, Darüssaade A¤as› Çeflmesi, Ümmügülsüm Çeflmesi, Hünkar Çeflmesi, Beflir A¤a Çeflmesi, Sitti Hatun Mescidi, Türk-‹slam Eserleri Müzesi, Hünkar Köflkü, Tofafl Anadolu

Y›ld›r›m, Bursa’n›n ikinci büyük ilçesi.

Arabalar› Müzesi, tarihi Cumal›k›z›k Köyü Camisi, Irgand› Köprüsü, Setbafl› Köprüsü, Boyac›o¤lukullu¤u Köprüsü, tarihi Askeri Ifl›klar Lisesi, tarihi ‹pekcilik Okulu gibi tarihi eser ve mekânlara sahip olan ilçe; tarihi yap›lar›n küçük maketlerinin yer ald›¤› Miniatürk Park› ile Uluda¤ ile ulafl›m›n sa¤land›¤› Teleferik’in kalk›fl istasyonuna ev sahipli¤i yapmaktad›r.

Nilüfer Nilüfer ilçesi ad›n› içinden geçen Nilüfer Çay›'ndan alm›flt›r. Nilüfer Çay› ise ad›n› Orhan Gazi'nin kar›s› Nilüfer Hatun'dan alm›flt›r. ‹lçe, do¤usunda Osmangazi, güneyinde Orhaneli, bat›s›nda Mustafakemalpafla, Uluabat Gölü ve Karacabey, kuzeyinde Mudanya ile çevrilidir. Denizden yüksekli¤i 100-150 metredir. Bursa’n›n do¤usunda yer alan Nilüfer ‹lçesi’nin Akçalar, Çal›, Görükle, Hasana¤a, Kaya-

Nilüfer, Bursa’n›n sanayi bölgesi.


Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar



78 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

pa ve Gölyaz› olmak üzere 6 tane beldesi ve Yaylac›k, Yolçat›, Bad›rga, Do¤anköy, Da¤yenice, Atlas, Kadriye, Üçp›nar, ‹negazi, Tahtal›, Baflköy, Karacaoba, Çatala¤›l, Çayl›, Konakl›, Büyükbal›kl›, Gökçe, ‹rfaniye, Unçukuru, Fad›ll›, Ayvaköy, Güngören, Korubafl›, Maksemp›nar ve Kuruçeflme'den oluflan 25 köy vard›r.

E¤itim, Kültür: Uluda¤ Üniversitesi ve Kampüsü Nilüfer ilçesi s›n›rlar› içindedir. Burada pek çok fakülte ve yüksekokul çal›flmalar›n› sürdürmektedir. Uluda¤ T›p Fakültesi Hastanesi de Görükle Kampüsü içinde yer al›r. Konak Kültür Sanatevi, 2005 y›l›nda ilçede hizmet vermeye bafllam›flt›r.

Yeni yeni yap›laflman›n gerçekleflti¤i Nilüfer, Bursa’n›n kent planlamas› ve çevre düzenlemeleri aç›s›ndan en avantajl› ilçesidir. Yeni yerleflim bölgelerine aç›k bir alan üzerinde bulunmas›ndan dolay› Bursa’n›n nüfus art›fl h›z› en fazla olan ilçesidir. 2007 y›l› itibariyle 251 bin olan ilçe nüfusu her y›l yaklafl›k % 10 art›fl göstermektedir.

Tarihi - Kültürel Mekânlar: 1986’da kurulan Osman Gazi Hipodrom’u ile Bursa’n›n profesyonel anlamda ilk, Türkiye’nin ise en büyük karting pistinin yer ald›¤› Nilüfer ilçesinde; Alaaddin Bey köyünde bulunan Tepecik Höyü¤ü, Akçalar Aktoprakl›k höyü¤ü, Kite/Ürünlü, Gölyaz› ve Tahtal› köyü gibi arkeolojik sit kapsam›na al›nm›fl bölgelerde; tarihin çeflitli dönemlerine ait kale, kilise, manast›r, cami, hamam ve çeflme gibi tarihi an›tlarla tabiat varl›klar› bulunmaktad›r.

Tar›m: ‹lçede tar›m geliflmifltir. ‹lçede ekili alanlar›n bir bölümünde bu¤day, arpa, yulaf, fasulye, bakla yetifltirilir. Bunlar›n d›fl›nda biber, patl›can, domates, so¤an gibi sebzeler yetifltirilir. Endüstri bitkilerinden fleker pancar›, susam, ayçiçe¤i yetifltirilir. Meyve üretimi de yayg›nd›r. En çok fleftali, dut, ceviz, elma, erik, üzüm, kiraz, armut gibi meyveler yetifltirilir. Sanayi: Bursa ve Türkiye’ye sa¤lad›¤› ekonomik katk› aç›s›ndan ilk s›ralarda yer alan Nilüfer ‹lçesi son y›llarda yo¤un bir sanayileflmeye sahne oldu. Bursa’n›n en önemli sanayi bölgesi olan Pilot Sanayi, ilçe s›n›rlar› içindedir. Bursa’n›n en büyük sanayi kurulufllar› olan Renault Otomobil Fabrikas›, Sifafl, Bisafl, Flament, Besafl, Coflkunöz, Polylen, SKT gibi önemli sanayi kurulufllar› bu bölgededir. Ayr›ca Organize Sanayi Bölgesi de Nilüfer ilçesinde kurulmufltur. Bursa-Orhaneli Karayolu’nun bat›s›nda, Bursa-‹zmir yolunun güneyinde çok genifl bir alana yay›lan Organize Sanayi Bölgesinde pek çok sanayi kuruluflu çal›flmalar›n› sürdürmektedir. Nilüfer, bu özelli¤i ile Bursa nüfusunun % 80’ne istihdam imkân› sa¤layan ilçesidir. Hayvanc›l›k: ‹lçede küçükbafl hayvan üretimi geliflmifltir. Arc›l›k, tavukçuluk, ipekböcekçili¤i önemli gelir kaynaklar› aras›ndad›r. Büyükbafl hayvan üretimi de son y›llarda artm›flt›r.

Karting pisti.

Büyükorhon

Harmanc›k, Orhaneli, Dursunbey, Bal›kesir (Bal›kesir) ve Mustafakemalpafla ilçelerine komfludur. Denizden yüksekli¤i 830-840 m civar›ndad›r. Yükseklik nedeniyle serin da¤ iklimi görülür. Engebelli ve da¤l›k bir yap›ya sahiptir. Yüzölçümü 672 km2'dir. 1 merkez ve 40 köyden oluflur, nüfusu ise 2007 y›l› verilerine göre 14.199’dur. Tarih: Bizans döneminde Atranos Tekfurlu¤u'nun topraklar› içinde yer alan bir bölgeydi. 1321'de Orhan Gazi taraf›ndan Osmanl› hâkimiyetine girdi. Orhan Bey'e atfen üç obadan oluflan yerleflime Orhan-› Kebir ad› verilmifltir. Cumhuriyet döneminde Büyükorhan ismini alm›flt›r. 1944 y›l›nda Orhaneli'ye ba¤l› bir nahiye olan Büyükorhan, 1967 y›l›nda belediyelik, 1987 y›l›nda ilçe olmufltur. Ekonomi: ‹lçenin ekonomik yaflam› tar›m ve hayvanc›l›¤a dayanmaktad›r, komflu il ve ilçelere ulafl›m ba¤lant›s› geliflmifl olmad›¤›ndan sanayi ve ticaret hayat› geliflmemifltir. ‹lçenin yar›s› ormanl›k aland›r. Tar›ma elveriflli arazi-


79 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

nin su tutma kapasitesi az, yeralt› suyu k›s›tl› oldu¤u için ilçede kuru tar›m yap›lmaktad›r. En önemli ürün bu¤dayd›r. Yüksek alanlarda arpa yetifltirilir. ‹lçede sulama yap›labilen yerlerde çilek yetifltiricili¤i geliflmektedir. Orman arazisinde tel dire¤i, maden dire¤i, sanayi odunu, yakacak odun, k⤛tl›k odun gibi ürünler elde edilir. ‹lçede büyükbafl ve küçükbafl hayvanc›l›k yap›l›r. S›¤›r varl›¤›n›n büyük bölümü düflük verimli ›rklardan oluflmufltur. Koyun varl›¤› ise yerli ›rklardan oluflmaktad›r. Halk›n tar›m ve hayvanc›l›k d›fl›ndaki gelir kayna¤›, mevsimlik iflçi olarak çal›flmaktad›r. Do¤al Güzellikler: Görecik Yaylas›, ilçeye 6 kilometre uzakl›ktad›r. ‹lçe merkezine 20km uzakl›kta Dü¤üncüler Köyü, s›cak su kaynaklar› nedeniyle yerli halk taraf›ndan tedavi amaçl› kullan›lmaktad›r. Rafting ve tracking sporlar› yap›l›r. Kaya Deresi, ilçe yak›n›ndaki bir kamp alan›d›r.

Gemlik Yaklafl›k 100 bin kinin yaflad›¤› Gemlik’in üç taraf› tek ve s›rada¤larla kuflat›lm›fl olup yaln›z bat›s› Marmara Denizi'ne do¤ru aç›kt›r. ‹znik Gölünden gelen Karsak Deresi Gemlik’i

ikiye bölmüfltür. Kuzeyden Samanl› Da¤lar›yla güneyden Kat›rl› Da¤lar›n›n bat›ya do¤ru uzant›lar› Gemlik Körfezini kapal› bir havza haline sokmufltur. Samanl› da¤lar›ndan ayr›lan baz› kollar k›y›ya dik bir flekilde inerek sivri burunlar oluflturmufltur. Tarih: Gemlik, Bursa civar›nda kurulan en eski kenttir. Tarihi MÖ 12.yy'a kadar uzan›r. 1087 y›l›nda Selçuklu kumandanlar›ndan Ebul Kas›m'›n burada bir donanma yapt›rmas› üzerine kentin "gemilerin yanaflt›¤› ve üretildi¤i yer" anlam›na gelen Gemiluk ad›n› ald›¤› söylenir. Gemlik, Osmanl› devrinde Bursa'daki Y›ld›r›m Camii ve Medresesi'ne vakfedilmifl bir kasaba idi. Kasaban›n gelirleri bu vak›flara yollan›rd›.

Zeytini ve liman› ile ünlü; Gemlik.


80 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Gemlik Kurflunlu Koimises Manast›r›.

Uzun y›llar Kite'ye ba¤l› bir köy olan Gemlik, 1856'da Gemlik-Bursa karayolunun yap›lmas›ndan sonra canlanm›fl ve belediye örgütü kurulmufltur. ‹lçe merkezinde oturan nüfusun % 80'i ticaretle u¤rafl›r. Tuzlu zeytin, ya¤, sabun ticareti baflta gelmektedir.

1960’l› y›llarda Gemlik.

Sanayi: Gemlik'te sanayinde, zeytin imalat› büyük yer tutar. 1937 y›l›nda kurulan Sümerbank Suni ‹pek Fabrikas› ilçenin gelifliminde önemli rol oynam›flt›r. Sahil fleridinde yer alan Sümer Holding (Viskon ve jelatin üretimi), Tügsafl (Gübre ve kimyasal ürünlerin üretimi), Borusan (Boru üretimi), Çimtafl (saç ve demir

üretimi), Borçelik (çelik üretimi) gibi çeflitli fabrikalar Gemlik'teki sanayiinin temelini oluflturur. Gemlik civar›nda ç›kart›lan damarl› mermer ve alç› tafl› ihrac› Gemlik ekonomisi için önemlidir. Tar›m: Gemlik'te tar›m, oldukça geliflmifltir. En çok zeytin üretimi yap›l›r. Türkiye'nin en lezzetli sofral›k zeytinlerinin yetiflti¤i yerlerdendir. Üstün kaliteli elma, armut ve fleftali üretimi de yap›lmaktad›r. Gemlik'te konservecili¤in geliflmesine paralel olarak sebzecilik geliflmifltir. Yetifltirilen sebzelerin bafl›nda fasulye, enginar, salatal›k, domates, bezelye, patl›can, biber gelir. Hayvanc›l›k: Hayvanc›l›k ise ilçeye yak›n köylerde az, da¤ köylerinde ise daha çoktur. ‹lçede tavukçuluk da yayg›nlaflmaktad›r. Bal›kç›l›k da önemli bir gelir kayna¤› olup, körfez sular›nda her türlü bal›k bulunur. Tarihi-Kültürel Mekânlar: Gemlik, turizm bak›m›ndan I. derecede turistik hüviyete sahip bir ilçedir. Kurflunlu, Küçük Kumla, Büyük Kumla, Karacaali köylerindeki dinlenme evlerinde, turistik otel, motel, kamp ve pansiyonlarda turistler konaklamaktad›r. Umurbey kasabas›ndaki Celal Bayar Vakf›na ait Kütüphane ve Müze ayr›ca Celal Bayar'›n an›t mezar› da hayli ilgi çekmektedir. Kiliseden çevrilme Bal›kpazar› Camii, Çarfl› Ali Pafla Camii Gemlik'teki tarihi yap›lardand›r. Armutlu: Gemlik körfezinde Bozburun yak›n›ndaki Armutlu kasabas›, sahili, do¤al kumsal›, pilaj› ve kapl›cas›yla Türkiye’nin önemli sa¤l›k ve dinlenme merkezlerinden biridir. Armutlu Kapl›calar›’n›n, romatizma, gut, deri, idrar yollar› ve kad›n hastal›klar›na flifa oldu¤u söylenmektedir.


81 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

redir. 2007 y›l› verilerine göre ilçede 50.199 kifli yaflamaktad›r. Daha önceleri Sus›¤›rl›k olarak bilinen Gürsu, 1931 y›l›nda flimdiki ismini alm›flt›r. Y›ld›r›m ilçesine ba¤l› bir bucak iken 1991 y›l›nda ilçe olmufltur. Gürsu Zafer, Istiklal, Kurtulus, Yenidogan, Adaköy, A¤aköy, Kumlukalan ve Hasanköy mahallesi ve 6 köyü vard›r. Arazisinin sulak olmas› nedeni ile halk›n geçim kayna¤› genellikle tar›md›r. Çevredeki sanayi kurulufllar› ise, çal›flan kifliler için önemli bir geçim kayna¤›d›r. Tarihi ç›nar a¤açlar›, Osmanl› evleri, tarihi hamam ve camisi ile yeni yerleflim birimlerini bir arada bar›nd›ran tarihi bir ilçedir. Gürsu

Gürsu Gürsu, Bursa'n›n il merkezine 12 km uzakl›ktaki bir ilçesidir. Gürsu ilçesi, Do¤usunda ve güneyinde Kestel, bat›s›nda Y›ld›r›m ve Osmangazi merkez ilçeleri, kuzeyinde ise Gemlik ilçesi ile çevrilidir. Bursa'n›n do¤usunda, düz bir ovada yer al›r. Deniz seviyesinden yüksekli¤i 100 metredir. Yüzölçümü 118 kilometreka-

Do¤a sporlar› alan›nda ad›n› duyurmaya çal›flan Gürsu ilçesinde yamaç paraflütünde Fethiye Ölüdeniz’e alternatif olmas› amac›yla D›flkaya Mevkii’nde bir paraflüt alan› oluflturulmufltur.

Harmanc›k 1987 y›l›nda ilçe olan Harmanc›k, Uluda¤’›n güneyinde, yüksek yaylalar aras›nda yer al›r. Bursa-Bal›kesir (Karesi) ve Kütahya il s›n›rlar›n›n birleflti¤i yerdedir. Rak›m› 650m, yüzölçümü ise 38,928 hektard›r. Karasal iklim görülür. ‹lçenin etraf› çam ormanlar› ile çevrilidir. ‹lçe, bir merkez belediye ve 27 köyden oluflur 8.340 nüfuslu ilçede halk›n büyük ço¤unlu¤u tar›m ile u¤rafl›r. ‹fl imkânlar›n›n k›s›tl›l›¤› nedeniyle sürekli d›flar›ya göç veren bir ilçedir. ‹lçe nüfusu, Bursa nüfusunun binde beflini oluflturur. Ticaret hayat› fazla geliflmifl de¤ildir. ‹lçe merkezinde Çarflamba günleri kurulan Pazar yeri ve her y›l A¤ustos’ta düzenlenen 7 günlük panay›r ilçe ekonomisine canl›l›k getirir.

Harmanc›k’ta zengin krom yataklar› bulunuyor. Gürsu Kilisesi / Cami.


82 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹negöl’de fliir gibi bir ev. Foto¤raf: Nilay Kabal

Ekonomi: 1994’teki madencilik krizine kadar en önemli gelir kayna¤› madencilik olmufltur. ‹lçe, genifl krom' yataklar›na sahiptir. Dünya da krom ilk defa 1848’de Amerikal› Lawrence Smith taraf›ndan Harmanc›k’ta Da¤ard›-Koca Maden'de bulunmufltur. 1950’lerde bu yana faaliyet gösteren Hayri Ögelman Madencilik adl› özel kurulufl ile krom iflletmecisi Etibank’›n 1994’te faaliyetlerine son vermesi ve Gedikören köyü civar›ndaki mermer ocaklar›n›n kapanmas› ile ilçede iflsizlik artm›flt›r. Bölge halk›ndan pek çok kifli yak›n çevredeki Tunçbilek, Orhaneli kömür iflletmeleri ve termik santrallerinde çal›flmaktad›r.

tarlarda sebze ve meyve yetifltirilmektedir. Bu¤day, arpa, m›s›r, ayçiçe¤i ve baklagil tar›m› yap›l›r.

Tar›m: ‹lçede tar›m arazisinin yetersiz olmas› nedeniyle tar›m ile geçim sa¤layan aile say›s› azd›r. Genellikle aile ihtiyac›n› karfl›lamak üzere, ticari amaçla sat›fl› yap›lamayacak mik-

Geçmiflte Harmanc›k nahiye merkezi olan köyün ad› Çard› idi, nahiyenin tamam›na Harmanc›k denilmekteydi. Do¤u Roma ‹mparatorlu¤u'ndan beri Adranos(Orhaneli) ilçesine ba¤l› Harmanc›k nahiyesi iken 1987’de ç›kan bir kanunla ilçe olmufltur.

Tarih: ‹lçe, Osmanl›lar’›n fethine kadar Do¤u Roma/Bizans ‹mparatorlu¤u’n›n bir parças› olmufl, 1261’den sonra Bizans’a ba¤l› bir tekfurluk taraf›ndan yönetilmifltir. Osmanl›lar taraf›ndan fethedildi¤i zaman Harmanc›k tekfuru olan Mikhail Köse’nin mezar›n›n Harmanc›k-Tavflanl› aras›nda veya ilçe merkezinde Dede mevkiinde oldu¤u söylenmektedir. Bu konu hakk›nda çok spekülasyon vard›r, Do¤u Roma-Bizans kaynaklar›na göre Mikhael Kosses, Hadrianoi Tekfuru'dur.

‹negöl ‹negöl ilçesi, ilçe merkezinde bulunan 12 mahalleden, 94 köy ve 5 beldeden oluflmaktad›r. Oylat Kapl›calar›, ‹negöl Köftesi ve ‹negöl mobilyalar› ile ünlenen; 200 binden (208 bin kifli) fazla insan›n yaflad›¤› ‹negöl, bir il kadar geliflmifl büyük bir ilçedir. ‹negöl’ün iklimi Karadeniz ile Akdeniz iklimi aras›nda geçifl karakteri göstermektedir. Yaz aylar› daha çok Akdeniz ‹klimine benzer. S›cak ve az ya¤›fll›d›r. K›fl aylar› ise so¤uk ve bol ya¤›fll›d›r. Kar ya¤›fllar› normal, don olaylar› fazlad›r. Tarih: ‹negöl’de s›ras›yla Hititler (M.Ö.2.000), Bitinyal›lar (M.Ö.7.yy.), Lidyal›lar (M.Ö.6.yy.), Persler (M.Ö.5.yy.), Makedonyal›lar (M.Ö.5.yy.) hüküm sürmüfllerdir. M.Ö. 2. yüzy›l›n sonlar›nda Bergama Krall›¤› ile beraber Roma ‹mparatorlu¤u hâkimiyeti alt›na giren ‹negöl, M.S. 395 y›l›nda Roma ‹mparatorlu¤unun bölünmesinden sonra, önce Do¤u Roma ‹mparatorlu¤u, daha sonra da Bizans ‹mparatorlu¤u


83 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

egemenli¤ine geçmifltir. ‹negöl, 1078 y›l›nda Selçuklu egemenli¤ine girdi, 1097'de Haçl› Savafllar› sonunda tekrar Bizans yönetimine b›rak›ld›, Osmanl› Beyli¤i'nin kurulufluna kadar bir kaç kez Bizans ve Türkler aras›nda el de¤ifltirdi, Osmanl› Beyli¤i'nin kuruluflu s›ras›nda (1299-1300) Turgut Alp taraf›ndan fethedildi. Mondros Mütarekesi'nden sonra Yunan iflgaline u¤rayan ‹negöl, 6 Eylül 1922'de Yunan iflgalinden kurtuldu. Ekonomi: Mobilya üretimi ile meflhur olan ‹negöl ilçesi, co¤rafi konumundan ötürü cumhuriyet döneminde büyük bir geliflme göstermifltir. Çevresindeki ormanlar nedeniyle 1980'lere kadar orman ürünleri alan›nda imalat sanayi geliflmifltir; 1980 sonras›nda ise Organize Sanayi Bölgesi'nin kurulmas› ile birlikte orman ürünlerinin yan›nda tekstil, otomotiv yan sanayi ve di¤er sanayi kollar›nda da geliflmifltir. 1976 y›l›nda kurulan ‹negöl Organize Sanayi Bölgesi Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgeleri aras›nda yer al›r. Türkiye ihracat›n›n binde yedisini ‹negöl firmalar› gerçeklefltirir. Tar›m: ‹negöl'de ekonomik hayat›n temel unsurlar›ndan birisi tar›md›r. ‹lçede polikültür tar›m yap›l›r. Tarla ürünleri, sebze ve meyve yetifltirilir. ‹lçede yetifltirilen sebze ve meyve ürünleri yurtd›fl›na da pazarlan›r. Sebzecilik alan›nda domates önemli yere sahiptir. Turizm: Bo¤azova Yaylas›, Arabaotura¤› Yaylas›, Alaçam Yaylas› ve tarihi ç›narlar gibi tabii güzelliklere sahip olan ‹negöl’de, Hilmiye Köyü'ndeki Oylat Kapl›cas›, köyün güneyindeki Oylat Ma¤aras›, Sullur Ma¤ara, ‹ki Kap›l› Ma¤ara ve Zilli Ma¤ara; ‹negöl Maden Suyu Tesisleri, ‹negöl'ü çevreleyen da¤lardaki avc›l›k potansiyeli, zengin tarihi eserler, 19.yy'a tarihi evler ilçeyi turizm aç›s›ndan cazip k›lmaktad›r. ‹negöl'ün 13 km bat›s›nda Sultan köyünde XIV. yüzy›lda yaflam›fl Germiyano¤lu Geyik Baba ile Bal›m Sultan ad›na, Orhan Bey taraf›ndan yapt›r›lm›fl Geyikli Baba Türbesi önemli bir ziyaret yeridir. Tarihi-Kültürel Mekânlar: Hamza Bey Cami, Y›ld›r›m Cami (Cuma Camii), Kurflunlu Cami,

Kurflunlu Han ve Ortaköy Kervansaray› ve ‹shak Pafla Cami ve külliyesi ‹negöl'deki tarihi eserlerdir. ‹shak Pafla Camii ve Külliyesi: 1481'de Sadrazam ‹shak Pafla taraf›ndan yapt›r›lan ‹shak Pafla Cami ve Külliyesi bahçesinde ‹shak Pafla’n›n türbesi, Sultan II. Murad Han’›n efli Tâcünnisa Sultan’›n türbesi yer almaktad›r. Külliye’de olmas› gereken imret, han ve ah›rlar y›k›lm›flt›r.

Oylat kapl›calar›.

Oylat ma¤aras›.

Y›ld›r›m Câmii (Cumâ Câmii): Osmanl› mîmârîsinin ilk yap›lar›ndand›r. Kurflunlu Köyü Camii: Y›ld›r›m Bayezid döneminde infla edilmifltir. Geyikli Baba Türbesi: ‹negöl’e 13 km uzakl›kta Sultan köyündedir. Osmanl› mimârisinin ilk türbelerindendir. Orhan Gâzi, Germiyano¤lu Geyik Baba ve Bal›m Sultan için yapt›rm›flt›r. Türbenin yan›nda bir câmii ve hamam vard›r. Ortaköy Kervansaray›: ‹ki katl›d›r, üst kat› harap, zemin kat› metruktur. Y›ld›r›m Bayezid devrinin menzil konaklar›ndand›r. Hamzabey Camii: Y›ld›r›m Bayezid dönemi eseridir.

Cumhuriyetin ilk y›llar›nda ‹negöl. Arfliv: R. Kaplano¤lu Cumhuriyet Bayram› töreni.




86 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹znik Kendi ad›n› tafl›yan gölün do¤usunda, günümüzden 2400 y›l önce kurulmufl olan ‹znik, çini diyar› olarak tan›nmaktad›r. Rak›m› 85m, yüz ölçümü 753 km2dir. 2007 y›l› verilerine göre yaklafl›k 45 bin kiflinin yaflad›¤› ‹znik ilçesi; ilçe merkezinde bulunan 7 mahalleden, 37 köy ve 2 beldeden oluflmaktad›r. Tarih: ‹znik, dört imparatorlu¤a baflkentlik yapm›fl nadir yerleflimlerden biridir. Bitinya, Bizans, Selcuklu, Osmanl› imparatorluklar›n›n baflkenti olmufltur.

‹znik Lefke Kap›.

‹znik'te M.Ö 2500 y›llar›ndan itibaren uygarl›klar›n var oldu¤u bilinmektedir. M.Ö 316'da Makedonya ‹mparatoru ‹skender'in komutan› Antigonos taraf›ndan yenilenen ve Antigoneia ad›n› alan kent; Antigonos'un Lysimakhos'a yenilmesinden sonra muzaffer komutan›n efli Nikaia'n›n ad›n› alm›flt›r. M.Ö 293'te Bitinya krall›¤›na kat›lm›fl, bu dönemde önemli mimari eserlerle donat›lm›fl ve bir süre de krall›¤›n baflkenti olmufltur. Daha sonra önemli bir Roma yerleflim birimi olarak varl›¤›n› sürdürmüfltür. ‹znik, 325 y›l›nda H›ristiyanl›k aç›s›ndan çok önemli bir olay olan I. Konsül toplant›s›na ev sahipli¤i yapm›flt›r. Bu toplant›da Hz.


87 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Do¤a Turizmi: ‹lçenin do¤as›, arkeolojik ve tarihi kal›nt›lar› ile gölün do¤al k›y› fleridi piknik yapmaya elveriflli genifl a¤açl›k alanlar›yla turizme canl›l›k katar. Hac› Osman Köyü ve çevresinde yamaç paraflütü ve çim kaya¤› sporlar› için uygun alanlar›n tespiti ile bu sporlara ilgi duyanlara ev sahipli¤i yapmaya bafllam›flt›r. ‹znik Çinisi: ‹znik, Osmanl› devrinde, büyük çini merkezlerinden biridir. 15. yy'da bafllayan çinicilik, k›sa sürede büyük geliflme göstermifl ve flehir Çinili ‹znik olarak an›lmaya bafllam›flt›r. Çinicilik ile u¤raflan esnaf, güçlü bir lonca etraf›nda örgütlenmiflti. 17.yy'da Osmanl› Devleti'nin duraklamas› ile beraber, ‹znik çinicili¤i de gerilemifl ve 1716'da ‹znik'te çini faaliyeti tamamen durmufltur. Günümüzde bilimsel metotlarla yap›lan çal›flmalarla ‹znik Çinisinin s›rlar› ortaya ç›kar›lmakta, kent merkezinde yeniden faaliyete geçen Çini atölyelerinde birbirinden güzel çini kâseler, tabaklar ve hediyelik eflyalar üretilmektedir. Tarihi-Kültürel Mekânlar: ‹mparatorluklara baflkentlik yapm›fl olan ‹znik, tarihi ve kültürel eserler bak›m›ndan oldukça zengindir. ‹znik Müzesi ile Ayasofya Müzesi’nin faaliyet gösterdi¤i ‹znik’te; Helenistik ça¤dan itibaren Roma, ‹znik (Obelisk) Befltafl.

‹sa'n›n tanr›dan dünyaya gelmedi¤i tezine karfl›l›k, tanr›n›n o¤lu oldu¤u görüflü bask›n ç›km›fl, H›ristiyanl›k ile ilgili yortu günleri ve 20 maddelik Nikeia Kanunlar› kabul edilmifltir. 787'de toplanan VII. Konsül de ‹znik'te gerçekleflmifl olup bu toplant›da resim ve heykel üzerindeki yasaklar kald›rm›flt›r. Bizans ve Selçuk'a da baflkentlik yapt›ktan sonra 1331'de Orhan Gazi taraf›ndan Osmanl› topraklar›na kat›lm›fl; sanat, ticaret ve kültür merkezi haline gelmifltir. 14, 15, 16. yy'larda dünyaca ünlü ‹znik çinilerinin üretimi gerçekleflmifltir. Ekonomi: A¤›r sanayi yat›r›mlar›n›n bulunmad›¤› ‹znik ovas›, zeytin, üzüm, fleftali, kiraz, erik, ceviz, kestane, elma ve domates üretiminde önemli bir potansiyele sahiptir. ‹znik’te üretimi yap›lan tar›msal ürünler içinde zeytin, çiftçi ailelerinin %70 gibi önemli bir k›sm›n›n gelir kayna¤› olarak birinci s›ray› almaktad›r. Yöreye has bir ürün Müflküle üzümü, ilçede halen yetifltirilmektedir. ‹znik gölünde tatl› su kereviti ve sazan, yay›n, alabal›k, k›z›lkanat, gümüfl gibi bal›k çeflitleri bulunur. Kerevit ve gümüfl bal›¤›n›n tamam› ihraç edilir; di¤er ürünler bölgede tüketilir.

Çini; Ateflle topra¤›n buluflmas›...



89 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bizans ve Osmanl› döneminden kalma an›tsal yap›lar›, tarihi ve kültürel tarihi ve kültürel eserleri, do¤al güzellikleri ile önemli bir turistik ilçedir. ‹znik Surlar›: ‹lçeyi çeviren kale, Roma döneminde yap›lm›flt›r. ‹ki s›radan meydana gelen sur duvarlar› kesme tafl ve tu¤ladand›r. ‹stanbul Kap›, göl Kap›, Yeniflehir Kap› ve Lefke Kap› olmak üzere ‹znik kalesinin dört girifl kap›s› vard›r. ‹znik Antik Tiyatrosu: ‹znik’in güneybat›s›nda göl k›y›s› ile Yeniflehir sur kap›s›n›n aras›nda düz bir araziye 111/112 y›llar›nda yap›lm›fl olan bu mekân, Anadolu’nun ayakta kalan en görkemli arkeolojik yap›lar›ndan biridir.

Dörttepeler Tümülüsü: Elbeyli Belediyesi mezarl›¤› içinde yer alan Tümülüs Roma döneminden kalmad›r. Tafl Köprü: Roma döneminde Orhangazi yolu üzerinde yap›lan tafl köprü, 20 m. uzunlu¤unda, 2,5 m. geniflli¤indedir. Ayasofya Kilisesi: Bizans döneminde yap›lan bu kilise, ‹znik’in fethi sonras› minare ve mihrap ilave edilerek camiye dönüfltürülmüfl olup, günümüzde “müze” olarak kullan›lmakta, Bizans dönemi eserler sergilenmektedir.

Befltafl An›t›: ‹znik’in kuzeyinde ba¤lar aras›nda yer alan 12 metre yüksekli¤indeki bu an›t›n (obeliskin) 150 ila 250 y›llar›nda dikildi¤i tahmin edilmektedir.

Bizans Yeralt› Mezar›: Elbeyli kasabas›nda, Hesbekli mevkiinde bulunan yer alt› mezar›n›n M.S. IV yüzy›la ait oldu¤u san›lmaktad›r. Tavan ve duvarlar hayvan figürlerinden oluflan fresklerle bezelidir. Bu hipojenin en önemli özelli¤i duvar motiflerinde çok renkli fresklerin kullan›lm›fl olmas›d›r.

Berber Kayas› Kral Lahti: ‹znik’in do¤usundaki tepenin eteklerinde bulunan yekpare bir lahittir. ‹Ö II. Yy.dan kalan bu lahitin Bthinya Kral› II. Prusias’a ait oldu¤u san›l›yor.

Böcek Ayazmas›: Koimesis Kilisesi’nin yak›n›nda, M.S. VI. Yüzy›lda yap›lan tek odadan ibaret bu Vaftizhane’ye 11 basamakl› merdivenle inilerek ulafl›lmaktad›r.

‹znik, Yeniflehir Kap›. Foto¤raf: C. Pekcanatt›


‹znik Yeflil Cami. Foto¤raf. C. Pekcanatt›


91 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Koimesis Kilisesi Kal›nt›lar›: 750 y›l›nda yap›ld›¤› anlafl›lan bu tarihi kilise deprem ve yang›nlar sonucu harap olmufl, en son 1922 y›l›nda Kurtulufl Savafl› esnas›nda y›k›lm›fl olup, kilisede geç döneme ait ikonalar, ya¤l› boya tablolar›, 325 y›l›ndaki konsülü tasvir eden bir resim yer al›yordu.

1418’de vefat eden o dönemin tan›nm›fl alimlerinden fieyh Kudbeddin yatmaktad›r.

Aya Trifanos Kilisesi: Dört sütunlu, kapal› haç planl› yap›lan, Bizans eseri kiliseden günümüze birkaç duvar ve döfleme mozaiklerinden parçalar kalm›flt›r.

K›rg›zlar Türbesi: ‹znik’in fethi esnas›nda yard›m ederken flehid düflen K›rg›z Türklerinin an›s›na Orhan Gazi taraf›ndan 1331’de yap›lm›flt›r. Mimarisi ve kalem ifli süslemeleri bak›m›ndan zengin iflçili¤e sahip türbe restore edilmifltir.

Hagios Tryphon Kilisesi: ‹znik Hükümdar› Laskaris taraf›ndan 1255/56 y›llar›nda felsefe okulu ile birlikte yap›lan kilisenin kal›nt›lar› üzerinde araflt›rmalar sürdürülmekte olup, kilise taban›n›n oldukça süslü mozaiklerle kapland›¤› anlafl›lm›flt›r. Hac› Özbek Câmii: Çarfl› içinde, târihî bilinen en eski Osmanl› câmisidir. 1333’te yap›lm›flt›r. Üç kemerli oldu¤u bilinen son cemâat yeri, 1959’da y›k›lm›flt›r. Yeflil Câmi: ‹znik’in en önemli ve büyük câmisidir. 1378-1398 aras›nda Çandarl› Hayreddin Pafla yapt›rm›flt›r. Osmanl› mîmârîsinin en eski çinili yap›s›d›r. Ad›n› yeflil çinilerle kapl› minâresinden al›r. Mermer mihrâb›, Osmanl› mîmârîsinden kalan en eski örnektir. Nilüfer Hâtun ‹mâreti: Yeflil Câmi karfl›s›nda olup, 1388’de Sultan Murad Hüdâvendigâr taraf›ndan annesi Nilüfer Hâtun için yap›lm›flt›r. Osmanl› câmi mîmârîsinde, bafllang›çta çok kullan›lan yan mekanl› plân biçiminin, câmi d›fl›nda bir uygulamas›n› göstermesi bak›m›ndan önemlidir. 1960’dan beri müze olarak kullan›lmaktad›r. Orhan Gâzi ‹mâret Câmii: Yeniflehir kap›s› d›fl›ndad›r. 1334’de yap›lm›fl olup, yan mekânl› câmilerin öncüsüdür. Y›k›k durumdad›r. Mahmud Çelebi Câmii: 1442’de sadrâzam Çandarl› ‹brâhim Paflan›n o¤lu Mahmud Çelebi yapt›rm›flt›r. ‹znik’teki kubbeli câmiilerin son örne¤idir. Çandarl› Hayreddîn ve Ali Pafla Türbesi: fiehrin do¤usundad›r. 1387-1406 târihli yap›da, mezar tafllar› çok önemlidir. Çandarl› Halil Pafla Türbesi: Nilüfer Hâtun ‹mâreti yak›n›ndad›r. ‹kinci Bâyezîd döneminde o¤lu Atik ‹brâhim taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. fieyh Kudbeddin Camii ve Türbesi: XV. yüzy›lda Sultan II. Bayezid’in veziri Çandarl› ‹brahim Pafla taraf›ndan yapt›r›lm›fl olup, türbede

Süleyman Pafla Medresesi: 1332’de yapt›r›lan bu mekân, bilinen en eski Osmanl› Medresesi’dir. Günümüzde Çini sanat›n›n geliflmesine ev sahipli¤i yapmaktad›r.

Sar› Saltuk Türbesi: Lefke kap›s›n›n d›fl›ndaki bu makam türbesi XIV. yüzy›lda yap›lm›flt›r. Alaaddin- M›sri Türbesi: Osmanl›’n›n ilk müderrisi ve rektörü Alaaddin M›sri yatmaktad›r. Abdülvahap Sancaktar Türbesi: ‹slam ordular›n›n VII. Yüzy›lda ‹znik’i kuflatma esnas›nda flehit düflen sancaktara ait olan yat›r, Türklerin ‹znik’i fethi sonras› türbeye dönüfltürülmüfltür. Di¤er Mekânlar: Hac› Hamza (2. Murad) Hamam› / Rüstem Pafla Han› / ‹smail Bey Hamam› / Eflref-i Rumi Camii ve Türbesi / Yakup Çelebi Zaviyesi ve Türbesi / Orhan Bey Camii ve Hamam› / Çandarl› Hayrettin Pafla Türbesi ve ‹mareti / Ahiveyn Sultan Türbesi / Huysuzlar Türbesi / Meydan (I. Murad) Hamam› / ‹znik Su Yollar› ve Sarn›çlar› / Çak›rca (Bal›kç›) Köyü / ‹znik Çini Vakf› Atölyesi

‹znik Müzesi ve fieyh Kutbettin Cami. Foto¤raf: C. Pekcanatt›


92 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Arfliv: R. Kaplano¤lu

Karacabey Karacabey, Bursa'n›n 60/65 km bat›s›ndaki bir ilçesidir. ‹lçe merkezi, Bursa'ya 62 km'lik ifllek bir karayoluyla ba¤lan›r. Yüzölçümü 1.285 kmÇ, toplam nüfusu yaklafl›k 80 bin olup nüfus yo¤unlu¤u 51 kifli/km2'dir. Merkez buca¤›na ba¤l› 66 köyü vard›r. Topraklar› yüksek verimli Karacabey Ovas›'nda en çok bu¤day, arpa, m›s›r, fasulye, bezelye, flekerpancar›, pamuk, ayçiçe¤i ve tütün yetifltirilir. Ayr›ca patates ve so¤an üretiminde geliflen ilçede, sebzecilik ve meyvecilik de geliflmifltir.

Türkiye’nin en köklü at yetifltiricili¤i Karacabey’dedir. Arfliv: ‹. Cengiz

Hayvanc›l›k ileri düzeydedir. Hayvan ürünleri halka büyük gelir sa¤lar.

Karacabey; salça ve un fabrikalar› yan›nda dünyaca ünlü Sütafl markas›n› yaratm›flt›r. Mahlaç Peyniri ile de ünlenen Karacabey’in at ve koyun yetifltiricili¤i ile ünlü haras› ilçenin önemli markalar›ndan biri konumundad›r. Türkiye’nin en iyi yar›fl atlar› bu hara’da yetifltirilmektedir. Hara’n›n geçmifli Orhan Gazi dönemine kadar uzan›r. Günümüzde at yetifltiricili¤inin yan› s›ra Türkiye’nin en köklü ve en büyük Tar›m ‹flletmelerinden biridir. Karacabey, antik dönemde Mihaliç ad› ile bilinmekteydi. Tarihte s›rayla Bitinyal›lar, Lidyal›lar ve Pers Krall›¤›'n›n egemenli¤ine girmifltir. Kültürel Tarihi Mekânlar: Karacabey camii : Fatih Sultan Mehmed döneminde 1473 y›l›nda yapt›r›lm›fl olup, caminin yan›ndaki türbede camiyi yapt›ran Fatih’in vezirlerinden Karacabey ve ailesi yatmaktad›r. Iss›z Han: Bursa-Karacabey yolu üzerinde Uluabat’›n 5 km do¤usunda yer alan Kervansaray, günümüzde tamamiyle harap halde restore edilmeyi beklemektedir. Ulu Cami: Sultan I. Murad taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Turizm: Karacabey'in Marmara Denizi sahilinde bulunan Bayramdere, Ulubat Gölü'nün güneyinde bulunan Ayvaini Ma¤aras›, Uluabat Gölü k›y›s›nda yer alan ve antik ad› Apolyont olan Gölyaz› Köyü turistik yerleridir.


93 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Keles

Uluda¤’›n güneybat› yamaçlar›nda bulunan ilçe, Keles Deresi vadisinde kurulmufl olup, Bursa merkeze uzakl›¤› yaklafl›k 45 kilometredir. Keles Deresi, Uluda¤-E¤riöz Da¤lar› aras›ndaki platoyu yaran Kocasu Çay›’n›n bir koludur. Bat›dan Hüseyin Alan› Geçidi ile Bursa'ya; do¤udan Tepel Geçidi ile ‹negöl'e ba¤lan›r. Do¤u ve kuzeydo¤uda ‹negöl ilçesi, güneydo¤uda Kütahya ili, kuzeyde merkez ilçe ile çevrilidir. ‹lçenin yüzölçümü 640 kilometrekare, yüksekli¤i 1050 metre civar›ndad›r. Keles ilçesinde Marmara ve Ege bölgelerinin geçit iklimi hâkimdir. Yayg›n bitki örtüsü karaçam ormanlar›d›r. Uluda¤'a yaklaflt›kça Köknar, Yabani Kavak, Ard›ç ve Gürgen gibi a¤aç türlerine rastlan›r. 1 belediye ve 36 köyden oluflur. Nüfusu, 2007’ye göre 16 bin’dir. 1999’a kadar göç alan bir ilçe iken Marmara Depreminden sonra göç vermeye bafllam›flt›r. 1953’de ilçe olan Keles ismi Orta Asya kökenli bir isimdir. Özbekistan’da Taflkent’e ba¤l› bir yerleflim biriminin ad›n›n Keles oldu¤u ö¤renildikten sonra bu yer, kardefl flehir ilan edilmifltir. Keles ayn› zamanda Kazakistan’da bir nehir ad›d›r. Kasaban›n ad› muhtemelen Eski Yunan kolonilerindeki Kleos, Kilos ad›ndan gelmedir. Ekonomi: ‹lçe halk›n›n büyük bölümü geçimini tar›m ve hayvanc›l›ktan sa¤lamaktad›r. Tar›m ürünleri içersinde en önemli gelir kayna¤›n› çilek, kiraz, viflne, tütün, nohut, anason gibi ürünler oluflturmaktad›r. Verimli tar›m ancak Nilüfer Çay› vadisi ve Kocasu ›rma¤› vadisinde yap›lmaktad›r. ‹lçede sanayi kuruluflu yoktur. Son y›llarda süt iflleme tesisleri merkez ve köylerde kurulmaya bafllanm›flt›r. ‹lçede yaklafl›k Keles Linyitleri Baflmühendisli¤i’ne ait linyit kömürü oca¤› bulunmaktad›r.

Halk tar›m ve hayvanc›l›k gelirlerinin yan›nda Bursa ve di¤er illere mevsimlik iflçilik için çal›flmaya gitmektedirler. Tarih: 1953 y›l›na de¤in Orhaneli'ne ba¤l› nahiye olan Keles bölgesinde Bitinya, Roma, Bizans kal›nt›lar› bulunur. Roma döneminde önemli yerleflim birimlerinden biri olmufltur. M.S. 548’de yayg›n bir vebadan sonra yöre önemini yitirmifl ve kent terkedilmifltir ancak Uluda¤’›n keflifller taraf›ndan önem kazanmas› ile Keles’e canl›l›k gelmifltir. Osmanl› Beyli¤i’nin kuruldu¤u 12. yy’da göçmen yörük boylar› bölgeye gelip yerleflmifltir. Mo¤ol istilas›ndan kaçarak Anadolu’ya göçen Türk boylar› Selçuklu ‹mparatorlu¤u idaresinde uç beyli¤i olarak Karacada¤ yöresine yerleflmifller, beylik geniflleyince Keles ve civar›ndaki yaylalar yazl›k olarak kullan›lm›flt›r. Keles’e 4 km. mesafedeki Kocayayla’da o dönemde Sultan’›n ota¤ çad›r› kuruldu¤u bilinmektedir. Kocayayla’da yap›lan Sultan Camii’nin kal›nt›lar› da mevcuttur. Ahmet Vefik Pafla’n›n valili¤i döneminde Yörük göçmenler Keles’e yerlefltirilmifltir. Yunan iflgali s›ras›nda ilçe büyük zarar görmemifl, Kelesli milisler Kurtulufl Savafl›’nda büyük yararl›l›k göstermifltir. Da¤l›k bölge oldu¤undan Bursa’n›n di¤er yörelerine göre folklorik de¤erler burada daha az zarar görmüfltür. Y›ld›r›m Beyazid’in kardefli Yakup Bey taraf›ndan yapt›r›lan külliye, ilçedeki en önemli tarihi eserdir. ‹lçeye 5 km uzakl›ktaki, Sultan Ota¤›’n›n kuruldu¤u Kocayayla’da her y›l Haziran ay›nda geleneksel Yörük flenlikleri düzenlenir.

Kemaliye / K›z›l Kilise Camiindeki kalem ifli süsleri.


94 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Kestel Bizans döneminde bir tekfurluk merkezi olan Kestel ilçesi, Bursa’n›n 12 km do¤usunda yer al›r. Denizden yüksekli¤i 124 m., nüfusu yaklafl›k 45.000’dir. Nemli ›l›man iklim kufla¤› içindedir. Do¤u Roma ‹mparatorlu¤u’nun s›n›r kalesi olmas› nedeniyle Latin dilinde Kalecik anlam›na gelen Kastel (Castel) ismini alm›fl, ilçenin 1306 y›l›nda Dimboz Muharebesi'nin ard›ndan Osmanl›lar’›n eline geçmesi ile ismi Kestel olmufltur. 1938’de Bursa’n›n bir buca¤›, 1960’da ilçe haline gelmifltir. IV. Mehmet zaman›nda Vani Mehmet Efendi taraf›ndan s›n›r kalesi olmaktan ç›kart›l›p yerleflim merkezi olarak kullan›lmaya bafllanm›flt›r. 1877-78 Osmanl›- Rus Savafl›’ndan sonra Bulgaristan’dan gelen bir grup göçmenin yerlefltirildi¤i bölgeye daha sonra da göçler devam etmifl; göçlerle büyüyen Kestel, 1938’de merkez bucak, 1960’da belde, 1990’da ilçe ol-

Mudanya mufltur. 2005 itibariyle Kestel, 1 Belediye, 1 belde ve 29 köyden oluflur. 1980 y›l›ndan itibaren daha geliflen ve 150 civar›nda sanayi tesisinin yer ald›¤› ilçede Bursa Çimento Fabrikas› ve çok say›da tekstil ve otomotiv fabrikas› bulunur.

Do¤u Roma’n›n s›n›r kalesi: Kastel kalesi.

‹lçenin geliflmesine katk›s› bulunan din alimi Vani Mehmed Efendi’nin yapt›rd›¤› cami, hamam ve sair eserler günümüze ulaflm›flt›r.

M.Ö. 7. yüzy›lda bir ‹on Kolonisi olarak Kolofonlular taraf›ndan kurulan Mudanya, önce Mirleia, daha sonra Apamia ve son olarak da Montania ad›n› tafl›maktayd›. Mudanya ad› da Montania’n›n de¤iflmesinden gelmifltir. 19 yüzy›lda ilçe merkezi olan Mudanya, bat›da Karacabey, güneyde Bursa, do¤uda Gemlik ile komflu olup, kuzeyinde Gemlik Körfezi yer al›r. Bursa’ya 32 km uzakl›ktad›r. 346 km2’lik bir alan kaplar. Mudanya’ya ba¤l› 2 belde (Zeytinba¤› ve Güzelyal›), 36 köy bulunmaktad›r. ‹lçe merkezinde 8 mahalle bulunur. ‹lçenin nüfusu 2007 verilerine göre 62.369 olup, sürekli göç almaktad›r. As›rlard›r önemli bir liman kenti olan Mudanya, günümüzde de “Bursa’n›n liman›” görevini sürdürmektedir. Bursa’n›n ‹stanbul ile deniz yolu ile ba¤lant›s› Mudanya/Güzelyal› sahilinden gerçeklefltirilmektedir. Tarihi: M.Ö. 7. yüzy›lda 12 ‹yon flehir devletinden olan Gemlik ve Erdek’in de kurucusu Ko-


95 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

topraklar›na kat›lan bu sahil kenti “Mudanya” ismi ile an›lmaya bafllanm›flt›r. Mudanya Kasabas›, Mondros Mütarekesi’nden sonra, önce ‹ngiliz istilas›na u¤ram›flt›r. Fakat Jandarma Onbafl›s› fiükrü Çavufl’un, ‹ngiliz Deniz Piyadesi’nin ç›kartma yapt›¤› iskelede ‹ngiliz Ordusundan bir binbafl› ile bir eri öldürmesi üzerine bu iflgal bir gün bile sürmemifltir. 25 Haziran 1920’de gerçekleflen bu olaydan 11 gün sonra ‹ngiliz ordusunun yerini Yunanl›lar alm›flt›r. Düflman iflgali alt›nda 2 y›ldan uzun süre kalan Mudanya, 12 Eylül 1922 günü Yunan iflgalinden kurtulmufltur. Türk Kurtulufl Savafl›’n› sona erdiren anlaflma 3- 11 Ekim 1922 tarihleri aras›nda yap›lan konferans sonucunda Mudanya’da imzalanm›fl ve Mudanya Mütarekesi ad›n› alm›flt›r. Mudanya Mütarekesinin yap›ld›¤› mekân bugün müze olarak ziyarete aç›kt›r. Ekonomi: Zeytincilik, ilçe halk›n›n birinci derecede gelir kayna¤›d›r. Ba¤c›l›k, sebze ve meyvecilik, ayçiçe¤i, so¤an ve tah›l gibi diger tar›msal faaliyetler, az miktarda da olsa yap›lmaktad›r.

lofonlular taraf›ndan kurulan Mudanya, zaman zaman iflgale u¤ram›flt›r: Makedonya Hükümdar› 5. Filip (Phliposs) taraf›ndan y›k›lm›fl ve yerine, “Apameia” ad› ile yeni bir flehir infla edilmifltir. Bu flehir de iflgale u¤ram›fl ve imar edilerek “Montania” ad›n› alm›flt›r. 1321 y›l›nda Orhan Bey taraf›ndan fethedilerek Osmanl›

Eski Mudanya tren istasyonu bugün ote olarak hizmet veriyor.

‹lçede ifl hacminin birço¤unu ithalat-ihracat ifllemleri oluflturmaktad›r. ‹thalat, hem deniz ve hem de karayoluyla gelen sanayi mamulleri ve yar› mamullerinden; ihracat ise Bursa Organize Sanayi bölgesinde faaliyet gösteren sanayi kurulufllar›n›n ürettikleri mamullerden ve gemilerle yap›lan maden cevheri ihracat›ndan meydana gelmektedir. Marmara Denizinin afl›r› kirlenmesi sonucu bal›kç›l›k sektöründe büyük gerileme olmufltur.


Suuçtu fielalesi. Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar.



98 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Turizm: Sahili ve il merkezine yak›nl›¤› nedeniyle Bursa’n›n sayfiye merkezi konumunda olan Mudanya; günümüzde bal›k lokantalar› ile, Si¤i, Kumyaka ve Zeytinba¤› (Trilye) gibi yerleflim bölgeleri ile, sokaklar› ve tarihi evleriyle flirin bir sahil kenti ve turizm merkezidir. Yaz mevsiminin serin geçmesi nedeniyle turizm sezonu pek uzun sürmemektedir. D›fl turizmin yan›nda, özellikle baflta Bursa olmak üzere çevre il ve ilçelerden gelenlerin oluflturdu¤u günübirlik yerli turizm faaliyetleri yap›lmaktad›r. Bunun yan›nda kendi yazl›k evlerinde kalanlar›n say›s› da hayli fazlad›r.

Cumhuriyetin ilk y›llar›nda Mudanya Liman›.

Mudanya evleri.

Mudanya Orman Müdürlü¤ü bünyesinde 6 bin 380 hektar orman alan› bulunmaktad›r. Genelde çam ve mefle ile mefle içindeki maki formundaki bitkilere rastlan›r. Her y›l yaklafl›k 1000 sten ka¤›tl›k odun Seka’ya, 500 sten lif yonga Bursa Sunta Fabrikas›’na, 20 ton defne yapra¤› da ya¤ imalat›nda kullan›lmak üzere ‹zmir’e gönderilmektedir. Toplam orman ürünleri üretimi y›ll›k 13000 sten civar›ndad›r (1 sten= 1m3). Mudanya’da sanayi pek geliflmemifltir. Büyük sanayi kurulufllar› olarak Yazaki ve Pirelli fabrikalar› ve yan sanayileri, 1991 y›l›nda kurulan Küçük Sanayi Sitesi'nde çeflitli ifl kollar›nda faaliyet gösteren 42 iflyeri, Zeytinciler Hali'nde ise 50 adet dükkan bulunmaktad›r. Ayr›ca ilçede büyüklü küçüklü zeytin iflleme tesisleri mevcuttur.

Tarihi Kültürel Mekânlar: Mudanya Mütarekesi Müzesi’nin d›fl›nda ilçe merkezinde “Tahir Pafla Kona¤›” görülmesi gereken önemli bir mimari yap›d›r. 19 yüzy›l konaklar›n›n en güzel örne¤idir. Günümüzde otel olarak kullan›lan Mudanya Tren ‹stasyonu görülmesi gereken mimari yap›d›r. Do¤al manzaras› bak›m›ndan ola¤anüstü güzellikteki Zeytinba¤› (Trilye) kasabas›nda Rumlardan kalma 7 kilise ile 3 ayazma bulunmaktad›r. St. Stephanos Kilisesi 14 yüzy›lda camiye (Fatih Camii) dönüfltürülmüfltür. ‹skenderiye’den getirilen Panagia Pantobalissa adl› “kemerli kilise”nin dünyada duvar›na resim yap›lan ilk kilise oldu¤u söylenir. Si¤iköyü’nde yap›m› 780’li y›llara dayand›r›lan Hagios Taxiarchoi Kilisesi bulunur.

Mustafakemalpafla Uluabat Gölü k›y›s›nda bulunan Mustafakemalpafla ilçesi; do¤usunda Orhaneli, güneydo¤usunda Büyükorhan, güney ve bat›s›nda Bal›kesir, kuzeyinde Karacabey ve Uluabat Gölü, kuzeydo¤usunda merkez ilçe ile çevrilidir. Denizden yüksekli¤i 25-40 metredir. Bursa il merkezine uzakl›¤› 84 kilometredir. Akdeniz iklimi özelliklerini tafl›r. 100 binden fazla kiflini yaflad›¤› Mustafakemalpafla, 1 belediye, 6 belde, 104 köyden oluflur. 2007 istatistik verilerine bak›ld›¤›nda 102.000 kiflini yaflad›¤› Karacabey, Bursa nüfusunun yaklafl›k %5’i bar›nd›rmaktad›r. Ekonomi: ‹lçenin ekonomisi tar›m ve hayvanc›l›¤a dayal›d›r. Bu¤day, patates, m›s›r, flekerpancar›, arpa, üzüm, fasulye yetifltirilir. Merinos koyunu ve s›¤›r yetifltiricili¤i yap›l›r. Ulubat Gölü’nde tatl›s› bal›kç›l›¤› da yap›lmaktad›r. Karacalar için koruma ve üretme alan› kurulmufltur. ‹lçede bor mineralleri, linyit yataklar›, madensuyu kaynaklar› bulunur. Mustafakemalpafla'da 1 organize sanayi bölgesi, 4 g›da


99 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

1928 y›l›nda M. Kemalpafla.

sanayi kuruluflu, 7 un fabrikas›, 2 yem fabrikas›, 27 süt ve süt mamülleri iflletmesi vard›r. “Kemalpafla tatl›s›" ad›nda bir tür peynir tatl›s› ünlüdür. Tarih: Eski ad› Kirmasti Kremastre olan ilçede Hitit Uygarl›¤›, Bitinya Krall›¤› hüküm sürmüfl; Miletopolis ad›nda bir yerleflim kurulmufltur. M.S. 300’de psikoposluk merkezi olan kent, Romal›lar’dan sonra s›rayla Bizans, Selçuklu ve Karesio¤ullar› yönetimine geçmifltir. Kirmasti ad›n› Bizans döneminde kasaban›n kad›n yöneticisi olan Kirmastorya’dan ald›¤› san›lmaktad›r. 1336’da Osmanl› topraklar›na kat›lm›flt›r. 2 Temmuz 1920‘de Yunan iflgaline u¤ram›fl, 14 Eylül 1922 tarihinde iflgalden kurtar›lm›flt›r.

1909 da; 3 Cami, 5 Mescit, 1 Medrese, 1 Rüfltiye, 8 ‹lkokul, 2 Kilise, 2 Hamam, 7 Han, 183 Dükkan, 4 Tabakhane, 2 Boyahane, 3 Dokuma El Tezgah›, 2 Buharl› 1 Atl› 6 de¤irmeni bulundu¤u Mustafakemalpafla ilçesi. Kurtulufl Savafl›’ndan sonra kasaba meclisi ald›¤› bir kararla Atatürk’e at›fta bulunarak bölgeyi Mustafakemalpafla olarak isimlendirmifltir.

M.S. 300’de psikoposluk merkezi olan Mustafakemalpafla tatl›s›yla ünlü bir ilçe.


100 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Orhaneli Bursa’ya karayolu ile yaklafl›k 45 kilometre uzakl›kta yer alan Orhaneli’nin do¤usunda Keles, güneydo¤usunda Harmanc›k, Bursa, güneyinde Büyükorhan, bat›s›nda Mustafakemalpafla ilçeleri, kuzeyinde Bursa’n›n merkez ilçeleri bulunmaktad›r. Yaklafl›k 25.000 insan yaflamaktad›r. Ekonomi: Ekonomisi tar›m ve hayvanc›l›¤a dayal› olan ilçede çilek, viflne yetifltirilmekte ve bu ürünler ihraç edilmektedir. Koyunlar› yetifl-

Orhaneli’nde uçufl denemeleri yapan Türk Kuflu pilotlar›. Arfliv: R. Kaplano¤lu.

tirilen ilçede hayvanc›l›k büyük gelir sa¤lamaktad›r. Krom, linyit, manyezit, asbest, dolomit, mermer, talk, kalsit, feldispat, siyanit, kireç tafl›, demir içeren maden yataklar› bulunmaktad›r. ‹lçedeki Organize Sanayi Bölgesinde daha çok un, yem ve süt ürünleri ile alakal› g›da sanayi kurulufllar› yer almaktad›r. Tarih: ‹lcenin eski ad› olan Adranos, buras›n› avlak olarak kullanan Roma ‹mparatoru Hadrianus 117-138'un ad›ndan gelir. Do¤u Roma (Bizans) döneminde psikoposluk merkezi olan Orhaneli, 1325’de Orhan Bey'in emri ile Turgut


101 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Alp (Turvud, Turud, Durgut, Durud) taraf›ndan Osmanl› Beyli¤i'ne kat›lm›flt›r. ‹lce merkezindeki Durdu (Turgud) Bey Camisi’nin ad› buradan gelir. Yerli Rum a¤z›nda bozularak Adranos, ve Türkmen a¤z› ile Ad›rnaz adlar›yla bilinen ilçenin merkezi Beyce kasabas›d›r. Eski Yunan'›n meflhur hatibi Aristides, bural›d›r. 1911'de Hüdavendigar Eyalet Meclisi ad›n› Orhan ‹li olarak de¤ifltirinceye de¤in ilcenin ad› AdranosAtranos idi. 8 Temmuz 1920’de Yunan iflgaline u¤ram›fl ve 9 Eylül 1922’de iflgalden kurtulmufltur. 1934 y›l›nda TBMM karar› ile Beyce

kasabas›n›n ad› da ilçenin ad› da Orhaneli yap›lm›flt›r. Kemalpafla Tatl›s›: ‹lçenin ismi ile an›lan bu peynir tatl›s›, Bursa’n›n markalar›, de¤erleri aras›nda yer al›r. Türkiye’nin bütün market ve pazarlarda piflmifl veya piflmeye haz›r vaziyette paketlenmifl olarak sat›l›r. Lala fiahin Pafla Türbesi: 14. yüzy›lda Rumeli Beylebeyi olan Lala fiahin Pafla’n›n kendi ad›na 1378’de yapt›rd›¤› bu türbenin bulundu¤u yerde var olan camii, medrese, hamam ve köprüden oluflan külliye günümüze ulaflmam›flt›r.

Günümüzde Orhaneli.


102 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Orhangazi

‹flgal günlerinde ‹stanbul’a göçeden Orhangazili’lerin arma¤an etti¤i sancak. Arfliv: R. Kaplano¤lu.

‹.Ö. 4. yüzy›lda Basilinopolis ad›yla kurulan Orhangazi, Marmara Denizi'nin güneyinde, ‹znik Gölü'nün bat›s›nda yer alan Bursa ilçesidir. ‹znik Gölü'nün k›y›s›nda çok verimli bir ova üzerinde kurulan Orhangazi’nin kuzeyinde Yalova ile Karamürsel ilçesi, bat›s›nda Gemlik, güneyinde Yeniflehir, do¤usunda

‹znik ilçeleri bulunmaktad›r. Kuzeyinde Samanl› Da¤lar›, güneyinde Kat›rl› Da¤lar› ile çevrili, çanak fleklindedir. Bursa’ya 45 km. uzakl›ktad›r. Denizden yüksekli¤i 125 metre olup, nüfusu yaklafl›k 75 bin kiflidir. Ekonomi: Orhangazi’de ekonomi tar›m ve sanayiye dayan›r. Mozaik ilçenin bir di¤er önemli geçim kayna¤›d›r. ‹lçede narenciye d›fl›nda her türlü meyve ve sebze yetiflir. Orhangazi’ye ba¤l› 25 köyün büyük ço¤unlu¤u zeytincilikle


103 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

u¤raflmaktad›r. Her y›l geleneksel olarak zeytin festivali yap›l›r. Orhangazi’de tekstil ve metal sanayi kurulufllar› etkindir. ‹lçe nüfusunun %39’u sanayide çal›fl›r. Gedelek turflusu, ormanc›l›k, hayvanc›l›k di¤er gelir kaynaklar›ndand›r. Tarih: Tarihte Bitinya, Roma, Bizans, Selçuklu egemenli¤ine giren 1332’de ilçeye ad›n› veren Orhan Gazi taraf›ndan fethedilerek Osmanl› topraklar›na kat›ld›. Kent Orhan Gazi taraf›n-

dan ‹znik’te bulunan Mevlana Alaaddin Medresesi’ne vak›f olarak ba¤›fllam›flt›. Orhangazi, 1893 y›l›nda ilçe olmufltur. Bu tarihten sonra kentte h›zl› bir geliflme yaflanm›fl ve Pazarköy olarak an›lan ilçe, 1913 y›l›nda Orhangazi ad›n› alm›flt›r. 20 Eylül 1919’da Yunan iflgaline u¤rayan Orhangazi, 10 Eylül 1922’de iflgalden kurtulmufltur ancak kasaba yand›¤› için ilçe merkezi iki y›l Gürle’ye tafl›nm›flt›r. Göçlerle büyüyen bir kent olan Orhangazi’ye 1880’lerde Kafkasya ve Rumeli’den gelen göçmenler yerleflmifltir. Kurtulufl Savafl› sonras›nda bölgeyi terk etmek zorunda kalan Ermenilerin yerine Yunanistan’dan gelen göçmenler yerlefltirilmifltir. 1951’de Bulgaristan ve Makedonya’dan gelen göçmenler, bugünkü Hürriyet mahallesini oluflturmufltur. 1933 y›l›nda Orhangazi Belediyesi tiyatro gösterisi. Arfliv: R. Kaplano¤lu

Orhaneli’de bir bayram günü. Arfliv: R. Kaplano¤lu


104 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Yeniflehir Bursa'n›n 40/45 km do¤usunda yer alan Yeniflehir antik ça¤da Neopolis olarak tan›n›yordu. Osman Gazi döneminde Osmanl› topraklar›na kat›lan ilçe, Osman Gazi taraf›ndan gazilerine k›l›ç hakk› ad›yla yurtluk olarak verilmifltir. ‹skâna aç›lan yerde kurulan kent Yeniflehir ad›n› alm›flt›r. 1302’de Osmanl› Beyli¤i’ne baflkentlik yapm›flt›r. Yeniflehir, giderek geliflen bir ilçedir. ‹lçenin en önemli gelir kayna¤› tar›md›r. Son y›llarda ilçe merkezinde birçok önemli sanayi tesisi kurulmufltur. Bursa’n›n Havaalan› bu ilçe s›n›rlar› içindedir. ‹lçenin nüfusu, 2007 verilerine göre, 51.227’dir.

Tarihi Kültürel Mekânlar: Osmanl› döneminden kalan zengin tarihi eserlere sahip Yeniflehir'de Osman Gazi' nin yapt›rd›¤› saraydan arda kalan Saray Hamam›, I. Murad döneminden kalma Postinpufl Baba Zaviyesi, XIV. yüzy›lda infla edilen Voyvoda Cami (Ç›narl› Cami), XVI. yüzy›lda yap›lm›fl olan Koca Sinan Pafla Külliyesi, Bali Bey Cami, Orhan Bey taraf›ndan yapt›r›lan Ulu Cami, Süleyman Pafla Külliyesi, 1645'de Yeniflehirli Deli Hüseyin Paflan›n yapt›rd›¤› Çifte Hamam, Yarhisar Köyü Orhan Cami ve 1930’larda yap›lan Saat Kulesi ile fiemaki Evi Müzesi görülmeye de¤er tarihi kültürel yap›lard›r. Koca Sinan Pafla Külliyesi: 1573-1582 aras›nda Yemen fâtihi Sinan Pafla taraf›ndan yapt›r›-

Yeniflehir Saat Kulesi.

Osmanl›’n›n kurulufluna ev sahipli¤i yapan Yeniflehir’de birçok tarihi mekan bulunuyor.


105 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

lan külliyeden, câmi, medrese, aflhâne ve aflhâne hücrelerinin d›fl duvar kal›nt›lar› kalm›flt›r. Tek kubbeli caminin mihrab›ndaki kalem iflleri 15. asr›n en güzel örnekleridir. Ulu Câmi: On dördüncü as›rda Orhan Bey taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Kurtulufl savafl›nda y›k›lan câmi tekrar restore edilmifltir. Osmangazi Hamam›: Harap vaziyette olup, hamam›n bir k›sm› ayaktad›r. Süleyman Pafla Türbesi: Orhan Gazi’nin o¤lu Süleyman Pafla’n›n makam türbesidir. Postin-pufl Baba Zaviyesi: Orhan Gazi devri eseridir.

Çifte Hamam: 1945’te Deli Hüseyin Pafla yapt›rm›flt›r. fiemaki Evi Müzesi: Türkistan’dan gelmifl olan fiemakizadeler taraf›ndan 18. yüzy›lda yap›lm›fl olan konak, içindeki orijinal eflyalar›yla birlikte müzeye dönüfltürülmüfltür. Yarhisar (Orhan) Camii ve Hamam›: Orhan Gazi’nin han›m› Nilüfer Hatun’un vatan› Yarhisar köyünde Orhan Gazi taraf›ndan yapt›r›lan cami ve hamam, Osmanl›n›n ilk eserlerindendir. Baba Sultan Camii: Bursa’n›n fethinde hizmeti ve rolü olan Geyikli Baba ad›na Babasultan köyünde yapt›r›lan caminin önündeki ç›nar a¤ac› o devirden kalma tabii bir an›tt›r.

Yenihisar köyü.


Bursa hayran› ‹ngiltere kraliçesi, Hayrunnisa Gül han›mefendinin refakatinde flehri gezerken.




Türkiye’nin ‹stanbul’dan sonra en canl› ve zengin kapal›çarfl›s› as›rlard›r hizmet veriyor.


Ermeni Soka¤›.

Az›nl›klar Bursa’y› terk ediyor.


03

YAfiAYARAK DE⁄‹fi‹K BURSA


Bursa gayrimüslimlere kol-kanat germifltir.


YAfiAYARAK DE⁄‹fiEN BURSA

Göçmen tezkeresi.

B‹R GÖÇMEN fiEHR‹ BURSA Bursa, göçlerle kurulmufl bir kenttir. Bursa'ya tarih süreç içinde çok çeflitli göç ak›nlar› olmufltu. Bu göçler s›ras›nda çok çeflitli yerlerden, çok çeflitli ulus ve topluluklar yerleflmifltir. Türklerden önce Bursa'da yaflayan Tyni'ler bile, Trakya'dan bu güzel beldeye göç etmiflti. Daha sonra da Türkler, Orta Asya Bozk›rlar›ndan kopup gelmifllerdir Bursa'ya. O¤uzlar›n Kay›, E¤dir, Bo¤düz ve Alkaevli boylarn›n da göç etti¤i Bursa’ya, Kütahya'da bulunan Ermeniler, ard›ndan da Yahudiler yerleflmifltir Bursa'ya. 15. yüzy›l›n bafl›ndan itibaren ise, Celali isyan› s›ras›nda, Anadolu'nun çeflitli bölgelerinden kaçanlar Bursa'ya yerleflmifltir. Bu göçler öylesine çok olmufltur ki, 1530-1573 y›llar› aras›nda Bursa'da nüfus iki kat›na ç›km›flt›r.

1877-78 Osmanl›-Rus Savafl› sonunda Bursa, iflgal alt›nda kalan Rumeli ve Kafkasya'daki Müslüman göçmenlerinin ak›n›na u¤rad›. Halk aras›nda "93 Göçmenleri" olarak adland›r›lan bu göçmenlerin en büyük bölümü, Hüdavendigar Eyaletine yerlefltirilmifltir. Bu tarihte sadece Rusçuk'tan 30 bin göçmen Bursa'ya gelmiflti. Kazan'dan gelenler Mollaarap'a, K›r›m' dan gelenler Alacah›rka ve Yeni Mahalle’ye, Kafkasya'dan gelenler Y›ld›r›m'a yerlefltirilmiflti.. 93 Göçmeni köylerinin hemen tümü da¤larda kurulmufltur. Ahmet Vefik Pafla taraf›ndan yerlefltirilen Rumeli göçmenlerinden 3.857 kifli kent içine, 11.591 kifli ise ilçe ve köylere yerlefltirilmiflti. 1886 tarihine kadar Bursa'ya gelen göçmen say›s›n›n 60.254 kifliyi buldu¤u bilinmektedir. 1880'li y›llarda bafllayan bu toplu göçler sonunda Bursa merkez ilçede 18 yeni köy, 15 de


114 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’ya gelen göçmenler tütüncülü¤ü çok gelifltirdi.

yeni mahalle kurulmufltu. Gemlik'te 12 yeni köy, ‹negöl'de de 32 yeni köy, üç de yeni mahalle kurulmufltu. 1912 y›l›ndaki Balkan Savafl› sonras›nda da, iflgal alt›nda kalan bölgelerdeki Türklerin büyük bölümü Bursa'ya göçmüfltür. Ancak Balkan Savafl›'nda gelenlerin iskân› yap›lmadan savafl ç›kt›¤› için bu göçmenler yerlefltirilmemifl, ancak 1924 Mübadele Göçmenleri ile birlikte iskân edilmifllerdir.

Kurtulufl Savafl› sonunda ise Bursa’y› terk eden Ermeni ve Rumlar›n yerine, Yunanistan'dan getirilen ve halk aras›nda "Mübadele" (de¤iflim) göçmeni olarak an›lan göçmenler yerlefltirilmifltir. Yunanistan ile yap›lan antlaflma gere¤i Bursa'ya, Yunanistan'dan gelen göçmenlerin d›fl›nda, evleri yanan veya yerlerini terk etmek zorunda kalanlar da iskân edilmifltir. Bu dönemde Bursa’ya toplam 39.808 göçmen yerlefltirildi¤i görülmektedir. Görüldü¤ü gibi bu göçmenlere, 1880'li y›llarda gelen 93 göçmenlerini de eklerseniz, neden; 'Bursa bir göçmen kentidir' dedi¤imizi daha iyi anlayabilirsiniz. Bursa, 1950'lerin bafllar›ndan itibaren, baflta Bulgaristan olmak üzere Balkanlardan göç etmek zorunda b›rak›lan Türklerin en fazla tercih ettikleri il olmufltur. 1951 göçünde Türkiye'ye gelenlerin yaklafl›k 154.000, 1968'de gelenlerin yaklafl›k 115.000, 1989'daki zorunlu göçle gelenlerin say›s›n›n ise 200.000'i aflt›¤›


115 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

tahmin edilmektedir. 1987 nüfus tespitine göre il çap›nda nüfusun do¤um yerlerine göre da¤›l›m› flöyledir: Nüfusun yüzde 19'u yerli, yüzde 34'ü yurtd›fl›ndan gelenler, yüzde 13'ü Do¤u-Güneydo¤u kökenliler, yüzde 18'i Kafkasya kökenliler ve yüzde 9'u Karadenizlilerdir. Kurulan sanayi tesisleri nedeniyle, 1970'li y›llardan bafllayarak Do¤u Anadolu'dan büyük bir göçmen ak›n›na u¤rayan Bursa, özelikle son on befl y›lda, Gürsü ile Görükle'ye dek gecekondularla adeta birleflmifltir. Ovada ise kent, Demirtafl'a kadar, sanayi tesisleri ve plans›z yap›larla dolmufltur. 1967 y›l›nda Bursa'da 13.684 gecekondu bulunuyordu. Gecekondu önleme bölgesi olarak, Ucuzmesken (Ertu¤rulgazi) de yap›lan toplu konutlar, gecekondular›n yap›m›n› engelleyememifl olup kent plans›z flekilde geliflmesini sürdürmüfltür. 1984 y›l›nda ise Bursa'da bulunan 155 bin konuttan 90 bini ruhsats›zd›. Özellikle Bursa merkez baflta olmak üzere, ‹negöl, Gemlik, Orhangazi, M. Kemalpafla büyük ölçüde; Do¤u Anadolu, Güneydo¤u Anadolu ve Karadeniz yöresinden gelen göçmen ak›n›na u¤ram›flt›r. Bursa’n›n gecekondu semtleri hemen tümüyle bu bölgelerden gelen göçmenler ile dolmufltur. Bu yörelerden gelen göçmenler, son y›llarda köylerde bile yerleflmeye ve yeni yeni köyler kurmaya bafllam›fllard›r. 1989 y›l›nda da büyük göçte Bursa’ya çok say›da Bulgaristan göçmeni yerleflmifltir. Gelen bu göçmenler için Orhangazi, Kestel ve Bursa baflta olmak üzere çok say›da toplu konut yap›lm›flt›r. Ancak son 10 y›lda Bursa’ya gelen göçler azalm›flt›r.


116 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

GAYR‹MÜSL‹MLER‹N BURSA’YA KATKISI Bugün sadece 40-50 hane Gayrimüslim Yahudi’nin ikamet etti¤i Bursa'da, yak›n geçmiflte gayrimüslimlerin oldukça rahat bir ortam içinde yaflad›¤› belgelerden anlafl›l›yor. Bursa'da Müslüman, H›ristiyan ve Yahudilerin uyumlu bir beraberlik sürdürdü¤ü görülmektedir. Yahudiler kuyumculuk, terzilik ve bankerlik yaparken Rumlar meyhanecilik, ipekçilik yapmaktayd›. Müslümanlar ise yöneticilik ve tar›m ile u¤raflmaktayd›. Bu unsurlar Bursa'da birbirleriyle çeliflmedi¤i gibi tersine birbirini tamamlayan, birbirlerine ihtiyac› olan bir iliflki içindeydi. Gayrimüslim mahallelerinde de ortak sand›klar› bulunup bu sand›¤a mal ve para b›rak›l›rd›. Bursa’da bir Rum papaz, bir Müslüman’dan borç alabiliyor, bir naib, Hac’a giderken paras›n› papaza emanet b›rakabiliyordu. Gayrimüslimlerin büyük bölümü sanat sahibi ve ekonomik aç›dan da çok iyi durumdayd›. Mahallelerindeki yöneticileri, bekçileri ve din adamlar›n› kendileri seçerdi. Dinsel aç›dan da oldukça rahat durumdayd›lar. Örne¤in Osmanl›lara esir düflen Selanik Baflpiskoposu Gregory Palamas’e esir muamelesi de¤il din adam› muamelesi yap›lm›flt›r. Nitekim Baflpiskopos, yazm›fl oldu¤u mektuplar-

da, “Türk yönetimi alt›ndaki H›ristiyanlar› tam bir serbestlik içinde gördü¤ünü” ifade ediyordu. Bir baflka H›ristiyan araflt›rmac› Paul Wittek ise “Bursa ve ‹znik’te Türklerin Yahudi ve H›ristiyanlara hoflgörü esas›na dayal› bir iliflki içinde olduklar›n›, Osmanl›’n›n farkl› din ve kültüre mensup kifliler aras›nda kaynaflmay› kolaylaflt›r›c› siyaset güttü¤ünü” belirtmifltir. Cumhuriyet öncesinde Bursa merkezde 10, il genelinde ise 100'ü aflk›n kilise vard›. Merkezde üç de sinagog bulunuyordu. Bugün ise Bursa’da iki kilise ile iki sinagog ibadete aç›kt›r. Bursa’da 1920 y›l›na dek Rum ve Ermenilerle Türkler aras›nda ciddi hiçbir çat›flmaya rastlanmam›flt›r. Gerek 1894-96 ve gerekse de 1909 Ermeni olaylar› s›ras›nda Bursa’da hiçbir olay yaflanmad›¤› gibi, olaylar› gözlemeye ç›-

Bursa Yahudi mezarl›¤›.


117 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

kan Tanin gazetesi muhabiri Ahmet fierif flu notu düflmüfltür: “Bursa’da, Meflrutiyetten sonra özellikle H›ristiyan vatandafllar, kent içinde tam bir güven içinde geziyorlar. Bursa’da çeflitli dinlere ba¤l› kimseler birbirleriyle çok güzel geçiniyorlar.” Bursa’da yaflayan Rum, Ermeni ve Yahudilerin, Bursa kültür ve sanat›na da ciddi katk›da bulunduklar› görülmektedir. Örne¤in, Bursal› ünlü hekim Aristidi Pafla, tarih yazar› Hasan S›rr› Orikagas›zade ve Bursa’n›n en önemli zenginli¤i olan ipe¤in en büyük uzman› Ermeni as›ll› Kevork Torkomyan; Ermeni as›ll› yazar Ohannes Deroyentz, Ermeni as›ll› ünlü yorumcu ve besteci olan Bemim fien gibi çok say›da Bursal› gayrimüslim Türk bilim, sanat ve kültürüne ciddi katk›larda bulunmufllard›r.

K›saca Bursa’n›n fethi esnas›nda olsun, Cumhuriyet döneminde olsun Bursa halk› ve idarecileri farkl› kültürlere ve etnik unsurlara hoflgörü ve eflitlik çerçevesinde yaklaflm›fl olup gayrimüslimlerin dini törenlerine, ibadetlerine hiçbir zaman engel olmam›fllard›r.

1922 y›l›nda gayrimüslimler Mudanya’da bölgemizi terkediyor.

Bursa Rum Mektebi ö¤rencileri.


118 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

KÜLTÜRLER‹N YO⁄RULDU⁄U fiEH‹R Bursa kenti, iki bin y›l› aflk›n tarihinde çok farkl› kültürel etkiler alt›nda kalm›flt›r. Bursa’da yedi as›r, Müslümanlar ile Müslüman olmayan insanlar birlikte yaflamaktayd›. 85 y›l öncesine kadar Bursa’da, Müslüman olmayanlar›n Müslüman nüfusa göre oran› üçte birini aflacak boyutlardayd›. 1487 y›l›nda Bursa'da gayrimüslimlerin oran› yüzde 1.44, 1530 y›l›nda yüzde 3.01, 1573 y›l›nda ise yüzde 6.07'dir. Bu tarihten sonra gayrimüslimlerin oran›, Müslümanlara karfl›n sürekli artm›flt›r. Bunun önemli bir nedeni, Türklerin savafllara gidip geri dönemeyifli ve evbark kuramay›fl›d›r. Ayr›ca Bursa'da önemli oranda, köle köyleri bulunmaktayd›. Bu kölelerin azat edildikten sonra, eski dinlerine tekrar döndükleri anlafl›l›yor. 1831 y›l›nda Bursa'da gayrimüslimlerin oran› bu tarihte yüzde 34.69'a ç›km›flt›r. 1880'li y›llarda “93 Göçmenlerinin” Bursa civar›na yerlefltirilmesi neticesinde 1894 y›l›nda kent merkezinde Gayrimüslim oran› yüzde 22.36'ya, 1906 y›l›nda ise yüzde 21.77'ye düflmüfltür.

1930’lu y›llarda Ulucami köflesi. Arfliv: ‹. Cengiz

20. yüzy›l›n bafl›na geldi¤inde Bursa’daki Müslümanlar ile H›ristiyanlar aras›nda dinsel fark›n d›fl›nda neredeyse hiçbir fark›n kalmad›¤› görülmekte.


1904 y›l›nda Tahtakale. Arfliv: AKMED


120 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

HER fiEY‹N BAfiI SA⁄LIK Y›ld›r›m Bayezid’in 1390’da Bursa’da yapt›rd›¤› Darüflflifa, Osmanl› Devleti’ndeki ilk sa¤l›k kurumuydu. Darüflflifa, belgelerde T›marhane diye de an›lmaktad›r. Çünkü bu hastane ayn› zamanda ak›l hastalar›na da hizmet veriyordu.

Darüflflifa’n›n onar›lmadan önceki hali. Arfliv: R. Kaplano¤lu

Darüflflifa 1855 depreminde y›k›ld›ktan sonra, Bursa’ya müfettifl olarak gelen ünlü devlet adam› Ahmet Vefik Pafla, 1862 y›l›nda sadece Bursa’ya de¤il, tüm bölgeye hizmet vermek üzere Hisar semtinde Damat Efendi Kona¤› diye an›lan ev, hastaneye dönüfltürülmüfltü. Vefik Pafla’n›n yapt›rd›¤› Guraba Hastanesi yetersizleflince, Haflim ‹flcan döneminde, bugünkü yeni hastane binas› hizmete aç›ld› (1951).

Bursa’da, az›nl›k ve yabanc›lar›n da hastaneleri vard›. Rumlar›n hastanesi, K›rkmerdiven’in yan›ndaki Bâlibey Han›’nda sekiz odadan oluflan bir mekând›. Setbafl› ‹lkokulu’nun bulundu¤u yerde ise Bo¤osyan Ermeni Okulu’nun yan›nda bir Ermeni Hastanesi vard›. 1739 y›l›nda da, Hocaalizade ‹lkokulu yan›nda, Frans›z rahibelerine ait Sir Dufleile adl› bir hastane yapt›r›lm›flt›.

2008 TEMEL SA⁄LIK B‹LG‹LER‹ Hastane say›s›

27

Sa¤l›k Merkezi Say›s›

1

Sa¤l›k Oca¤› Say›s›

140

Sa¤l›k Evi Say›s›

68

Dispanser Say›s›

10

Toplam Yatak say›s› (Fiili)

4.665

10.000 Nüfüsa Düflen Yatak Say›s›

20.91

Hekim Say›s›

3.124

Hekime Düflen Nüfus

714

Yeflil Kart Sahibi

215.672

Kaynak: Bursa Sa¤l›k Müdürlügü (2004 verileri)

Y›ld›r›m Medresesi.


121 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

MEDRESE’DEN OKUL’A Osmanl› Devleti’ndeki ilk medreseler ‹znik ve Bursa'da aç›lm›flt›. Medreseler, bafllang›çta sivil görünümlü iken, Fatih devrinden sonra birer dini e¤itim kurumuna dönüflmüfltür. 16. yüzy›l belgelerine göre Bursa’da 134 mahalle mektebi vard›. 1905-1906 y›llar›nda Bursa genelinde 33 medresede 10.471, 7 idadi okulunda 1.065, rüfltiyelerde ise 1.972 ö¤renci bulunurken, mahalle mektepleriyle iptidailerde ise toplam 125.245 ö¤renci vard›. Ayr›ca 24.765 de gayrimüslim ö¤renci vard›. 19. yüzy›lda Bursa'da Rum-Ortodoks cemaatinin Bursa ve kazalar›nda ö¤retim yapan 81 okulu vard›. Bursa’da yabanc›lara ait Amerikan Koleji ile üç Frans›z, Yahudi cemaatine ait de iki okul vard›. II. Meflrutiyet dönemi ile birlikte e¤itime büyük önem verilmifl, 1908 y›l›nda Bursa’da 720 yeni okul yapt›r›lm›fl, mevcut okullar›n da büyük bölümü onar›lm›flt›. 3 Mart 1924 tarihinde kabul edilen 'Ö¤renimin Birlefltirilmesi' (Tevhid-i Tedrisat) yasas›yla medreseler tarihe kar›flm›fl, e¤itime devlet eliyle ça¤dafl bir içerik kazand›rma seferberli¤i bafllat›lm›flt›r. Cumhuriyet döneminde bile, o zaman ‹stanbul Üniversitesi’nden baflka bir fley yokken ilk Yüksek Muallim Mektebi Bursa’da aç›lm›flt›r. Günümüzde de e¤itimin verildi¤i Necatibey K›z

20. yüzy›l›n bafl›nda Erkek Lisesi. Arfliv: ‹. Cengiz

Meslek Lisesi, Ifl›klar Askeri Lisesi gibi okullarda standartlar›n üzerinde e¤itim ve ö¤retimin verilmeye bafllanm›flt›r. 1971-72 döneminde Bursa’da 803 ilkokul, 2319 derslik; 19 ortaokul; 12 Lise; 11 Mesleki ve Teknik Okulu e¤itim ö¤retim verdi¤i; bu tarihlerde kentin Bursa ‹ktisadi ve Ticari ‹limler Akademisi, Bursa T›p Fakültesi ve Bursa E¤itim Enstitüsü olmak üzere üç yüksek ö¤renim kurulufluna kavufltu¤u görülmektedir. Ayr›ca Cumhuriyetin 50 y›l›nda faaliyete geçmek üzere Ziraat Fakültesi’nin ö¤renime bafllamas› da bu dönemde kararlaflt›r›lm›flt›r. 2004 y›l› verilerine göre, Bursa il genelinde okuma yazma bilenlerin oran› %94 olup ilkö¤retimde okullaflma oran› yüzde 99, ortaö¤re-

Bursa’da kaliteli e¤itim için bütün imkanlar seferber ediliyor.


Bursa’y› gerdanl›k gibi süsleyen kent meydan›.



124 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

timde yüzde 86.56 kadard›r. Bursa’daki 581 ilkö¤retim okulunda 10.755 ö¤retmen, 308.688 ö¤renci bulunurken 130 orta ö¤retim kurumunda 5.421 ö¤retmen, 103.870 ö¤renci ö¤renim görmektedir. Uluda¤ Üniversitesi’nde ise 2.071 ö¤retim üyesi, 80.000 ö¤renci bulunmaktad›r. Bursa ilinde okuma ve yazma bilen nüfusun oran› ülke genelinde oldu¤u gibi her iki cinsiyet için de sürekli art›fl göstermektedir. 1935 y›l›nda erkeklerin % 40’›, kad›nlar›n % 20.1’i okuma yazma bilirken bu oran 2000’li y›llarda erkeklerde % 96.2’ye, kad›nlarda % 87.3’e yükselmifltir.

Uluda¤ Üniversitesi kampüsü.

Uluda¤ Üniversitesi 1975 y›l›nda “Bursa Üniversitesi” ad›yla kurulan Uluda¤ Üniversitesi’ne ba¤l› 8 fakülte, 2 yüksekokul, 14 meslek yüksekokulu, 3 enstitü ile 17 Araflt›rma ve Uygulama Merkezi bulunmaktad›r. fiehir merkezine 18 km uzakl›ktaki, 16.000 dönüm arazi üzerinde kurulu üniversitede bugün her akademi döneminde yaklafl›k 2000’nin üzerinde ö¤retim personeli eflli¤inde; lisans, ön lisans ve doktora dahil olmak üzere yaklafl›k 80.000 ö¤renci ö¤renim görmektedir.

Çelebi Mehmet Lisesi.


125 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA S‹V‹LLEfi‹YOR Bursa, demokratik sivil toplum örgütleriyle birlikte 21. yüzy›la haz›rlan›yor. Demokratik kitle örgütleri art›k yavafl yavafl aktif olarak kent yönetimine kat›l›yor. Bursa’n›n do¤al ve kültürel varl›¤›n› korumak amac›yla çok say›da dernek ve vak›f kurulmufltur. Sadece Bursa’n›n do¤al güzelli¤i ve çevre konusunda faaliyet gösteren birçok dernek ve vak›f bulunmaktad›r. Tema Vakf› Bursa fiubesi, çevre konusunda Bursa’n›n en duyarl› sivil toplum kurulufludur. Bursa Kültür ve Turizm Vakf›, Bursa Araflt›rmalar› Vakf›, Avrasya Etnografya Vakf› gibi çok say›da dernek ve vak›f da Bursa’n›n do¤al ve kültürel dokusu için yo¤un çaba göstermektedir. Özellikle de Kâz›m Baykal’›n kiflili¤i ile bütünleflmifl Bursa Eski Eserleri Sevenleri Derne¤i, harap olmufl 136 tarihi eseri Bursa’ya kazand›rm›fl güçlü bir sivil inisiyatif örgütüdür. HAB‹TAT toplant›lar› ile dünyan›n her kentinde oluflan yerel örgütlenmelerle Yerel Gündem 21 adl› sivil inisiyatifler, yerel yönetimlerde halk›n kat›l›m›n› sa¤lanmaya çal›fl›yor. Bursa da sivil inisiyatif gruplar›n›n kent yönetiminde en faal oldu¤u kentlerden biridir. Ülkemizde, Yerel Gündem 21’in en genifl ve faal üyesi

Bursa’d›r. Halk›n ve kentteki kitle örgütlerinin yer ald›¤› fiehir Konseyi’nin ifllevi buna kan›t olarak gösterilebilir. Bursa’daki demokratik kitle örgütleri, yerel yönetimleri çok s›k› bir biçimde denetleyip yön vermektedir. Bursa Barosu ile Kimya Mühendisleri Odas›, birçok çevre sorununa karfl› eylemci kurulufllar olarak dikkat çekiyor. Jeoloji ve ‹nflaat Mühendisleri Odas› da deprem konusunda kenti sürüklüyor. Kentin kültürel etkinliklerini, festivallerini ise Bursa Kültür ve Sanat Vakf› Bursa Kültür A.fi. ile birlikte üstlenmifl durumda. Kamusen gibi iflçi ve memur sendikalar›, Bursa’da on binlerce üyesi olan güçlü kurulufllar olarak varl›klar›n› sürdürüyorlar. TMMOB ise, kente dair sadece öneriler sunmay›p, uygulanmas› konusunda da yöneticileri sürekli uyarmak suretiyle Bursa’n›n geliflimine katk› sa¤l›yor. Bursa Ticaret ve Sanayi Odas› BTSO ile Bursa sanayicileri ve ifladamlar›n› bünyesinde toplayan “BUS‹AD”, düzenledi¤i sektör toplant›lar› ile kentin sanayileflme profiline damgas›n› vurmaktad›r. 2008 y›l›n›n Temmuz ‹ngiltere Kraliçesi’ni a¤›rlayan Bursa Ticaret ve Sanayi Odas›, Bur-

1970’li y›llarda Bursa’dan hac› u¤urlamas›. Arfliv: ‹. Cengiz


126 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

sa’n›n dünya ölçe¤inde tan›t›m› konusunda ciddi katk›lar sa¤lam›flt›r. S›rf Kraliçe’nin Bursa ziyaretini izlemek üzere 550 yabanc› gazeteci Bursa’ya gelmifl, tüm dünyan›n gözü bir gün süreyle Bursa’ya çevrilmifltir. Bu ziyaret öncesinde ve sonras›nda dünya medyas›nda Bursa’n›n propagandas›n›n yap›lmas›na vesile olan BTSO, Bursa Büyükflehir Belediyesi ile iflbirli¤i halinde, kentin güzelleflmesi, kalk›nmas›, tarihi ve kültürel zenginli¤inin gün ›fl›¤›na kavuflturulmas› gibi benzeri birçok projeye katk› sa¤lamaktad›r. Bursa Gazeteciler Cemiyeti, sadece bas›n iflleriyle de¤il, kentin sosyo-kültürel sorunlar›yla da yak›ndan ilgilenmektedir. Toplumsal duyarl›l›kla hareket eden Bursa Medyas› Bursa’ya bir “Bas›n Müzesi” kazand›rmakla kalmam›fl, kentin kültürel faaliyetlerine katk› sa¤layacak Bas›n Saray›’n› kente kazand›rm›fllard›r.

1930’lu y›llarda heykel alan›.

Kentin bir di¤er faal sivil toplum örgütü Bursa Foto¤raf Sanatç›lar› Derne¤i BUFSAD, y›l içinde merkez binas›nda foto¤raf sanat› ile ilgili birçok kültürel etkinli¤e imza atmakla kalmay›p, her y›l foto¤raf sanat› konusunda yerel ve ulusal çapta yar›flmalar düzenlemekte ve Bursa Büyükflehir Belediyesi, Bursa Kültür A.fi. ile iflbirli¤inde geleneksel olarak düzenlenen Bursa Foto¤raf Günleri’ne önemli katk›lar da bulunmaktad›r. Türkiye Yazarlar Birli¤i Bursa fiubesi ve Birlik Vakf› Bursa fiubesi ile kurumlar da düzenledikleri konferans, seminer, sempozyum gibi etkinliklerle kentin kültürel hayat›na katk› sa¤lamaktad›r. Bursa’da faaliyet gösteren göçmen dernekleri ile hemfleri dernekleri ve sosyal yard›m kurulufllar› ayn› flekilde seminer, flenlik, konferans gibi etkinliklerin d›fl›nda; piknik, burs, karfl›l›ks›z yard›m gibi faaliyetleri ile de kentin sosyal dayan›flmas›na, e¤itimine katk› sa¤lamaktad›rlar.


127 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

MARKA KENT BURSA Cumhuriyet dönemine girerken Bursa’da, birçok Anadolu kentiyle mukayese edilemeyecek ölçüde geliflmifl bir kültürel ve ekonomik yaflam vard›. ‹stanbul’dan sonra ikinci tiyatro Bursa’da aç›lm›fl ve 1904 y›l›nda Anadolu’da ilk müze Bursa’da kurulmufltu.

alan›nda zengin tarihi geçmifliyle önemli bir konuma sahip olan Bursa, geleneksel kültürü yaflayarak geliflmeye devam etmektedir. Bilhassa 2004’den itibaren bafllat›lan kalk›nma hamleleri ile her alanda ilerleme kaydetmekte, ”marka kent Bursa” vizyonu ile, ‹stanbul ve ‹zmir’den sonra Türkiye’nin lokomotifi olan illerin bafl›nda yer almaktad›r.

S›k s›k yaflanan deprem ve yang›n gibi felaketlere ra¤men Bursa, k›sa sürede geliflmifl iller aras›na girmifltir. Turizm

Merinos Atatürk Konge ve Kültür Merkezi.

Foto¤raf: Müberra Yenidünya


Kraliçe Bursa’da Karagöz figürüyle.




04

BURSA FOLKLORU



BURSA FOLKLORU

BURSA’DA DO⁄MAK ve BÜYÜMEK “Huzur içinde yaflanacak bir flehir”

Do¤um Adetleri Yeni do¤an bebe¤in göbe¤i kesilip tuzlu suda y›kan›r, kundaklan›p gözleri ba¤lan›rd›. Lo¤usay› yata¤a yat›rmadan önce y›karlard›. Anne, k›rk gün yataktan ç›kmazd›. Yan›nda annesi durur, ona göz kulak olurdu. Gelenlere flerbet ikram edilirdi. Yedi gün sonra ise bütün mahalleli eve ça¤r›l›r, flerbet diye an›lan mevlit okunurdu. Bebe¤e ad koyma da bir törenle olurdu. K›rk›nda çocuklar, y›kan›p uzak gezmelere götürülürdü. Yafl›n›n uzun olmas› için “k›rk›n› uçurmaya” gitti¤i evin sahibi çocu¤a yumurta verirdi. Nazar de¤mesin diye “k›rk çöreotuna” ‹hlas süresi okunur, omzuna as›l›rd›.

Dü¤ün Adetleri Evlilikler, k›z istemeyle bafllard›. Damat aday› gelin aday›n› be¤enirse önce k›z taraf›na haberler sal›n›r, a¤›z aran›rd›. Bu yoklamada umut belirmiflse devreye görücüler girerdi. Bazen erkek taraf› k›z taraf›na defalarca gitmek zorunda kal›rd›. K›z taraf›n›n gönlü olsa da bu nazlanma gelenektendi. Çünkü, k›z evi naz eviydi. K›z›n daha ilk isteyiflte verilmesi do¤ru görülmez, bu, k›z›n bir kusuru oldu¤una yorulurdu.


134 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Yöresel, folklorik giysiler k›na ve dü¤ün gibi e¤lence ve flenliklerde hâla giyilmektedir.

Dü¤üne bir hafta kala haz›rl›klar bafllard›. Sal› günü akflam› k›z evine çeyiz as›l›r; o gece herkes çeyizi görmeye giderdi. K›zlar daha çocukken, dantel ve oyalarla çeyiz düzmeye bafllan›rd›. Bir k›z neredeyse evlilik gününe kadar, evi için kendi zevk ve esteti¤ine uygun eliflleri haz›rlard›. Çeyiz, bir gelin için bir ömrün el eme¤i göz nuruydu. Dü¤üne yak›n tüm aile üyeleri, akrabalar ve gelinin arkadafllar› çeyize yard›mc› olurlard›. Çeyiz, bir anlamda gelinin sanat sergisiydi. T›pk› bir ressam›n, ömür bo-

yu özenle yapt›¤› resimleri bir sergi salonunda sergilemesi gibi çeyiz de dü¤ünden bir hafta önce sergilenir; tüm mahalleli ya da köylüler, bu sergiyi özenle ve elefltirel bir gözle gezerdi. Cuma günü o¤lan evinde lokum kesilirdi. K›z evi k›na çözdürmeye, yani tavuk kestirmeye gelirdi. Cumartesi akflam› erkek evine çalg›lar gelir, o gün konuklar dü¤üne davet edilirdi. Pazar günü ö¤le namaz›ndan sonra gelin almaya gidilirdi. Gelin, k›z evinden o¤lan evine getirilirdi.


135 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

YÖRESEL G‹YS‹LER “Bursa’n›n Ufak Tefek Tafllar›” K›rsal alandaki k›na ve dü¤ün gibi e¤lencelerde yer yer hala giyilen bu giysiler kent yaflam›nda art›k terkedilmifltir. Bursa'da geleneksel erkek giysileri çar›k, yün çorap, potur ya da çak›fl›r, cepken, gömlek ve külahtan oluflurdu. Renkli kumafllardan yap›lan erkek giysileri, ifllemelerle süslüdür. Pantolon yerine potur, flalvar, çakfl›r, üstüne cepken gömlek giyilirdi. Bele üst üste kuflak sar›l›r, kuflaklar›n aras›na cep yerini tutan silahl›klar tak›l›rd›. Bafla genellikle fes giyilirdi. Üstüne a¤abani sar›k sar›lan keçe külah da yayg›n bafl giysilerindendir. Aya¤a çar›k, mest, yumuflak meflinden yap›lm›fl, yanlar› dikiflli Har yemeni giyilirdi. Kad›nlar›n giydi¤i yöresel k›yafetlerin iki türü oldu¤u görülmektedir. Birincisi "fialvar içlik" denilen ve ayakkab›, çorap, flalvar, içlik, kuflak, cepken, bafll›k ve örtüden oluflan k›yafettir. ‹kincisi ise, "flalvar-üç etek" ad›n› al›r ve birincideki giysilerden baflka flalvar›n üstüne giyilen, arkas› tek parça ve uzun, önü ise ortadan y›rtmaçl› üç etektir. Kad›nlar, erkeklerden daha çok aksesuar tafl›rlar. Bafllar›ndaki fes ya da külaha dizili süsler takarlard›. Eski Bursa'da kad›n giysileri özellikle kumafllar› ve ifllemeleriyle dikkat çekerdi. Bursa tezgâhlar›nda dokunan ipekler, bürümcükler, kadifeler bu giysilere özellik katard›.

Folklorik erkek k›yafeti.


136 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Cumal›k›z›k gelenekleri hala yaflan›yor. Arfliv: ‹. Cengiz.

MUTFAK KÜLTÜRÜ Bursa’da iklim ve co¤rafyan›n tar›ma elveriflli olmas› nedeniyle her tür sebze ve meyve çeflidi bulunmaktad›r. Bu da Bursa mutfak kültürünün zenginleflmeni sa¤lam›flt›r. Bursa’n›n ünü s›n›rlar›n› aflm›fl befl yeme¤i vard›r: ‹skender Kebap, ‹negöl Köfte, Kemalpafla Tatl›-

s›, Mihal›ç Peyniri ve Kestane fiekeri… Bir de art›k genellikle kitaplardaki tan›mlar›yla yaflayan tarih olmufl yemekler vard›r: Çorbalardan; tarhana çorbas›, sütlü o¤maç çorbas›, yeflil mercimekli o¤maç çorbas›, dü¤ün çorbas›, bal›k çorbas›, ekflili bafl çorbas›, yabani otlardan; kaygana, yaban p›rasas›, melki, bal›kotu vb.


137 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Hamur ‹flleri; mant› (nohutlu, sade ve k›ymal›) cevizli lokum, kuru yufka böre¤i, m›s›r böre¤i, hamur bamyas›, asude, p›rasa böre¤i, d›zmana. Özel günlerde dü¤ün ve bayramlarda; keflkek, yumurta dolmas›, patates köftesi, zeytinya¤l› yaprak sarmas›. Tatl›lar; cennet köflkü, dilber duda¤›, cevizli baklava, peynir tatl›s›, incir dolmas›, zerde. Bulgaristan göçmenleri daha çok köfte, mercimek, kumpir, momelega m›s›r unundan yap›lm›fl kaçamak yapar. Arnavut ve Boflnaklar ise daha çok hamur ifli yemekler ve börek yapar. Özellikle Arnavutlar haftan›n 3-4 günü börek yaparlar. Filiye, mifloriz gibi özel yemekleri de vard›r.

Bursa Mutfa¤›ndan Seçmeler Bursa Güveç: Kutu eti, domates, biber, mantar, özer baharatlar ve soslarla haz›rlanan yemek güvece konularak f›r›nda piflirilir. Sultan Taba¤›: Piliç eti, domates, biber, mantar, tuz, karabiber ve kekik harmanlanarak f›r›nlan›r. Piflen yemek, so¤umamas› için bak›r fondüde servis edilir. Uluda¤ Tatl›s›: Küçük tart hamurunun üzeri kestane püresiyle doldurulur. Kestanenin üzeri çikolata ve kaymakla kaplan›r. Üzerinde dondurmayla servis yap›labilir. Uluda¤ Ezmesi: Süzme yo¤urt, salatal›k kabu¤u, taze nane, sar›msak ve zeytinya¤› kar›flt›r›larak haz›rlanan bir mezedir.

Sebze yemeklerinden; Kurutulmufl yeflil fasulye yeme¤i, kestaneli etli lahana dolmas› (zeytinya¤l›s› da yap›l›yor), kereviz dolmas›, patl›can silkmesi. Etli Yemeklerden; Yörük kebab›, keflkek, av hayvanlar›ndan yap›lan yahni, ekflili köfte, ‹negöl köfte, ci¤er sarmas›, mumbar dolmas›, pide kebab›, flipit.

Tophane’de geleneksel Bursa kebab›n›n adresi.


138 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

GELENEKSEL HALK OYUNLARI Bursa halk oyunlar› genel olarak; k›l›ç kalkan savafl oyunu, Uluda¤ Türkmen oyunlar›, Rumeli halk oyunlar› olarak üç bölüme ayr›l›r. Bursa’n›n geleneksel halk oyunlar›n›n canl› ve ritmik bir yap›s› vard›r. Uluda¤ Türkmen

Oyunlar›; iki ya da daha çok kifliyle, “karfl›lama ve halka” biçiminde oynan›r. Ekip oyunu özelli¤i vard›r. Bölge oyunlar›nda el ve kol ba¤lant›lar› yoktur; genellikle zil ya da kafl›k bulunur. Çeflitli yörelerden gelen göçmenlerin oluflturdu¤u Bursa yöresinin halk oyunlar› da çeflitlilik göstermektedir. “Güvende”, “Sekme”, “Düz


139 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

lümden oluflmaktad›r. Birinci bölümü müzik, ikinci bölümünde ise folklorik dans yer al›r. Oyunlar genellikle davul, kudum, bak›r ve kafl›ktan oluflan çalg›lar eflli¤inde oynan›r. Ayr›ca “kad›n çalg›s›” olarak adland›r›lan, kad›nlar›n k›na gecelerinde çald›klar› bak›r kaplara sadece “bak›r” ad› verilmektedir. Bunlar›n d›fl›nda; tef, zil, kafl›k, divan saz›, ba¤lama, çura, zurna, düdük, klarnet, akordion, tulum ile dilli ve dilsiz kaval gibi sazlar da Bursa Halk müzi¤i içindeki yerlerini alm›fllard›r. “Güvende”, “Sekme” ve di¤er oyunlar eflli¤inde; “O¤lan ad›n ‹smail”, “Usul Usul”, “Merdivenin K›rkayak”, Menekflesi tutam Tutam” ve “Bursa’n›n Ufak Tefek Tafllar›” gibi türküler söylenmektedir. Rumeli oyunlar›ndan “Paydos”, “Çiftçi”, “Köçekce” ve “Karada¤” oyunlar› oynanmaktad›r. (Genifl bilgi için bkz.:Hülya Tafl, Bursa Folkloru)

Oyun”, “Büyük Oyun” ve “Cezayir” gibi geleneksel Türkmen oyunlar›n›n d›fl›nda bafll›ca oyunlar›; “Çiftetelli”, “Köro¤lu”, “Artvin Horonlar›”, “Rumeli Horonlar›” ve “K›l›ç Kalkan Oyunlar›”d›r. Uluda¤ yöresi Türkmen oyunlar›n›n 700 y›ll›k geçmifli vard›r. “Fas›l” ad› verilen oyun iki bö1890’l› y›llarda Bursa’da bir e¤lence. Arfliv: R. Kaplano¤lu.


140 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa Kent Müzesi’nde bir esnaf soka¤›. (Canland›rma)

GELENEKSEL EL SANATLARI Folklor araflt›rmac›s› Zedal Özer’in ifadesiyle; “ela gözlülerin kurdu¤u Bursa kenti, tarihte oldu¤u gibi günümüzde de sürekli göç alarak farkl› kültürlere ev sahipli¤i yapmaktad›r. Bursa’ya göç eden her kifli yaflam›ndaki kendi rengini, motifini tafl›d› ve ilmek ilmek iflledi. Kimisi su verdi çeli¤e b›çak yapt›… Kimi pamuk ipliklerini tezgâhlarda dokudu havlu oldu…

Kimi ipek böce¤i besledi kozas›ndan iplik yapt›, dünyan›n en güzel atlas, kadife ve “ipekler”ini dokudu… Çar›kç› Kerim usta “flapl› manda derisi”nden “çar›k” yapt›… Semerci Kemal usta “semer” yapt›, güzel görünsün diye süsler yapt› üzerine… Köfüncü Kamil usta meyvelerini rahat tafl›s›n diye insanlar, kestane dallar›ndan sepetler, “köfünler” yapt›…


141 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA’NIN ZANAATKÂRLARI

Arabac› Bursa'n›n geleneksel zanaatlar› içinde arabac›l›¤›n özel bir yeri vard›r. Eski kaynaklarda, "tahterevan" ›n Bithynia'ya özgü bir araç oldu¤u yaz›l›d›r. 19. yüzy›lda Bursa'y› gezen Schnaider, biri araban›n önünde di¤eri de arkas›nda koflan iki atl› bir "tahterevan" arabadan söz etmektedir. 2. yüzy›la ait bir yaz›tta Bursa yöresinde araba yar›fllar›n›n yap›ld›¤› yaz›l›d›r. Antik bir stel üzerinde ise araba resimleri betimlenmifltir. Bursa'da kent içindeki ilk arabalar 19. yüzy›l bafllar›nda görülür. Setbafl›, Bal›kpazar› ve Ulucami alan› bafll›ca toplanma yerleriydi. Kent içinde kullan›lan bafll›ca araba türleri koçu, fayton ve landoydu. Bu arabalar öküz ya da atla çekilirdi. Göçmenlerle birlikte gelen araba türü ise tek yayl›, makasl› briçkayd›. 1832'de Bursa'ya gelen ünlü Texier, Bursa'daki nakliye arabalar›n›n çok ilkel oldu¤unu yazm›flt›r. 20. yüzy›l›n bafllar›nda Bursa'y› gezen fierafettin Ma¤mumi, Celal Sezai ve Mehmet Ziya kentteki araba türlerine iliflkin bilgi vermifl, bu arada Bursa'da arabac›l›¤›n çok geliflmifl oldu¤unu belirtmifllerdir. Gerçekten de Osmanl› döneminde Bursa, araba üretimi aç›s›ndan önemli bir merkezdi. Bursa'n›n günümüz Türkiye'sinde binek otomobili üretiminin merkezi oluflunda bu geleneksel zanaatin, arabac›l›¤›n önemli bir arka plan oluflturdu¤u kesindir.

Arabac›l›¤›n merkezi Bursa. Arfliv: R. Kaplano¤lu

Saraç Turgut usta, atlara “koflum” malzemesi yapt›… Çini ustas› Eflref usta, ‹znik’in tafllar›ndan hamur, topra¤›ndan boya yapt›; ‹znik kuflunu iflledi “çini” karolar›na… Her usta yapt›¤› sanata, yüre¤inden bir parça koydu”.


142 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Semerci Yük tafl›mak amac›yla eflek, kat›r, beygir gibi binek hayvanlar›n›n s›rt›na yerlefltirilen a¤aç iskeleti yast›¤a semer denilmektedir. A¤aç, metal, saz, deri, dokuma gibi malzemelerden haz›rlanmaktad›r. Semeri ba¤lamak için kolan, kay›fl veya kaytan gibi sa¤lam fleritler kullan›lmaktad›r.

Yemenici Aya¤a giyilen yemeniler, çok çeflitlidir. Daha çok kulakl› yemeni, Halep annubi, kara yemeni, gül fleftali yemeni vb. gibi çeflitleri bulunmaktad›r. Yemeniler, zahtiyan›n rengine göre siyah, annabi (mor), gül fleftali ad› verilen parlak k›rm›z› renklerde olmaktad›r. fiekil bak›m›ndan befl çeflidi bulunmaktad›r: Halebi, merkup, burnu sivri, kula¤› uzun, e¤ri simli. Günümüzde ustalar taraf›ndan yap›lan çar›klar, halk oyunlar› veya gösterilerde kullan›lmaktad›r. Eskiden kad›n, erkek taraf›ndan giyilen çar›klar genellikle manda, öküz derilerinden yap›lmaktad›r. Ayak ölçüsünde kesilip, kenarlar›na aç›lan deliklerden geçirilen s›r›mla ba¤lanarak kullan›lmaktad›r. Kapal›çarfl›'daki eski ayakkab›c›lar›n bulundu¤u çarfl›, Bedesten'in güneyinde, bugün de ayakkab›c›lar›n bulundu¤u yerdeydi. Haffaflar Çarfl›s› olarak da an›lm›flt›r. Ancak 1958 yang›n› sonras›ndaki tamiratta özgün yap›lar›n› yitirmifltir. Burada sadece ayakkab› ve yemeniler yap›lmaktayd›. Postalc›lar ise; Nal›nc›lar Hamam› civar›ndayd›. 16. yüzy›ldaki belgelerde bu çarfl›n›n ad›na rastlanm›flt›r. Papuççular Çarfl›s› ile ayn› yer oldu¤u düflünülmektedir. Ayakkab›, yemeni, postal üreten ve satan esnaf›n bulundu¤u çarfl›, bugün yine ayakkab› ve postallar›n sat›ld›¤›, Tuzpazar› ile Nal›nc›lar Hamam› aras›ndaki bölgeydi.

Tenekeci Daha çok evlerde ya¤mur borular› gibi iflleri yapan esnaf grubudur. Daha çok ince demir plakalarla ifl yapan esnaf grubudur. Ya¤mur oluklar› d›fl›nda, çat›lardaki metal korunaklar ve iflleri de tenekeciler yapard›. Tenekeciler, bu inflaat ifllerinden arta kalan zamanlar›nda tenekeden gü¤üm, soba ve ibrikler de yapmaktad›rlar. Son y›llarda, konutlarda teneke ya¤mur olu¤u yerine baflka malzemelerin kullan›lmas› nedeniyle tenekeciler daha çok sobac›l›¤a dönmüfl, günümüzde neredeyse tamam›yla sobac›l›k yapmaktad›rlar. Daha çok


143 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

kim bölgede bulunan marangozlar›n Kayhan Hamam›'nda temizlenmesi nedeniyle buras›, eski devrin marangozlar› olan Dülgerler Hamam› olarak an›lm›flt›r. Sipahi Çarfl›s›'nda ise, daha çok marangozluk ürünlerinin sat›fl› yap›lmaktayd›. Halen bu çarfl›da, Osmanl›ca yaz›lm›fl, Bursa'n›n en eski marangoz levhas› durmaktad›r.

da, maflinga tabir edilen soba üreten tenekeciler, böylelikle günümüzde yo¤un olarak yaflamay› sürdüren eski mesleklerden biri olmufltur. Bursa'daki tenekeciler daha çok Kayhan Semti'nde faaliyet göstermekteydi. Bugünde bu bölgede k›smen tenekeciler faaliyet göstermektedir.

Bak›rc› - Kalayc›

Marangoz Anadolu'da Selçuklu döneminde geliflmifl, kendine özgü bir flekil alm›flt›r. Bu dönemde, a¤aç eserleri daha çok mihrap, cami kap›s›, dolap kapaklar› gibi mimari elemanlar olup gerçekten çok üstün iflçilik göstermektedir. Osmanl› dönemi ahflap iflçili¤inde sadelik hakim olmufl; çeflitli teknikler daha çok sehpa, kavukluk, yaz› tak›m›, çekmece, sand›k, kafl›k, taht, rahle, Kur'an muhafazas› gibi kullan›m eflyas›, pencere, dolap kapa¤›, kirifl, konsol, sütun bafll›¤›, tavan, mihrap, minber (vaaz kürsüsü), sanduka gibi mimari ö¤elerde uygulanm›flt›r. A¤aç iflçili¤inde en çok ceviz, elma, armut, sedir, abanoz, gül a¤ac› kullan›lmakta; kakma, boyama, kündekari, kabartma oyma, kafes gibi teknikler uygulanmaktad›r. 15. yüzy›ldan itibaren, Bursa'da ahflap iflçili¤inin en güzel örnekleri verilmifl; Yeflil Türbe ile Muradiye Türbeleri baflta olmak üzere, çok say›daki yap›da eflsiz ahflap iflçilik örnekleri yer almaktad›r. Bursa'daki marangozlar daha çok Sipahi Çarfl›s› ile Kayhan Hamam› civar›ndayd›. Nite-

Yap›lan araflt›rmalar, Anadolu'da bak›rc›l›¤›n gelifliminin çok eski tarihlere dayand›¤›n›, bak›r cevher yataklar›n›n eskiden beri iflletildi¤ini do¤rulamaktad›r. Anadolu sanat›nda önemli bir yeri olan bak›r, süslemeye de çok elveriflli bir madendir. Ayr›ca, en çok kullan›lan maden de bak›rd›r. Kap› tokmaklar› ve süslemelerinin, mutfak araçlar›n›n, tak›lar›n, müzik aletlerinin, hayvan koflumlar›n›n, tar›m araçlar›n›n ve mimaride kullan›lan araçlar›n yap›m›nda kullan›lmaktad›r. Bak›r kap yap›m teknikleri; dövme, dökme, s›vama (tornada çekme), preste basma olarak dört çeflittir. Anadolu'da Tunç Ça¤›'nda, bak›ra kalay kat›larak tuncun elde edilmesinden sonraki dönemlerde bak›r, alt›n, gümüfl gibi madenlerde dövme, dökme tekni¤iyle ifllenmifllerdir. Bursa'daki bak›rc›lar›n daha çok gü¤üm ve mangallar› karakteristik özellikler göstermektedir. Bursa'daki bak›rc›lar, bugün de ayn› adla an›lan Bak›rc›lar Çarfl›s›'nda faaliyet göstermekteydi. Kad› sicillerinde bu çarfl› ad›na s›kl›kla rastlanmaktad›r. Yeflil Cami'nin vak›flar› aras›nda da, bu çarfl›daki üç dükkan oldu¤u anlafl›lmaktad›r. 1760 y›l›nda ç›kan yang›nda, çarfl›daki ev ve dükkanlar tahrip olmufltur. Eskiden tüm torna atölyeleri de bu çarfl›da bulunurdu. Çarfl›, 1958 y›l›ndaki yang›nda yanmas›na karfl›n, büyük ölçüde asl›na uygun biçimde onar›lm›flt›r. Ancak ahflap olan tonozlar› betondan yap›lm›flt›r. Özellikle do¤u kap›s›n›n taç kap›s›nda, oldukça güzel bir tu¤la iflçili¤i vard›r. Çarfl›n›n kuzey taraf›nda, yuvarlak kemerli alt kat dükkanlar› vard›r.


144 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

B›çakc› Bir sapla keskin bir a¤›zdan oluflan kesme ayg›t› olan b›ça¤›n, Anadolu'da tarih öncesi dönemlerden beri kullan›ld›¤› bilinmektedir. B›ça¤›n biçimsel olarak geçirdi¤i de¤iflimlere iliflkin yeterli bilgi bulunmamaktad›r. B›çaklar biçimlerine göre; pala, hançer, gaddare, sald›rma vb. gibi isimle almaktad›r. Saplar›; abanoz, fildifli, gümüfl, alt›n kaplama olan bu b›çaklar›n elmas, mercan, yakut, zümrüt vb. gibi tafllarla süslü olanlar›na saray için yap›lanlar aras›nda rastlamak mümkündür. Türkiye'nin bir dönem b›çakç›l›k merkezi say›lan Bursa'da b›çakç›l›k imalathanelerde yap›l›r ve dükkanlarda sat›l›rd›. Dükkan›n arka k›sm› ile ön k›sm›n›n aras›na bir tahta perde çekilmifl durumda çal›fl›l›rd›. Arkada imalat, önde sat›fl yap›l›rd›. Geçmiflten bugüne kadar yap›lm›fl olan b›çaklar; bel b›ça¤›, kasap b›ça¤›, ekmek b›ça¤›,

av b›ça¤›, börekçi b›ça¤›, döner b›ça¤›, muflamba b›ça¤›, sat›r, koltuk b›ça¤›, teke b›ça¤›, meyve b›ça¤›, sebze b›ça¤›, sofra b›ça¤›, kulakl› bel b›ça¤›, sald›rmalar, kamalar ve yüzme b›çaklar›d›r. Bu b›çaklar en önemlileridir. Ancak çizilmifl resimlerden de görülece¤i üzere, daha birçok çeflit b›çak da vard›r. Bursa'da b›çakç›lar; çak›c›lar, testereciler ve b›çakç›lar olarak bafll›ca üç ana grup alt›nda toplanm›fllard›r. 1913 y›l›nda yap›lan say›m›nda ise, tüm Hüdavendigar ilinde 100'ün üzerinde b›çakç› dükkan› oldu¤u anlafl›lmaktad›r. Y›ll›k b›çak üretiminin ise bir milyonu aflt›¤›, devletin resmi belgelerinden anlafl›lmaktad›r. Ancak 1926 y›l›ndaki kay›tlara göre, Bursa'da ancak 50 kadar b›çakç› bulunmaktad›r. Savafltan önce, 100 binden çok testere Bursa d›fl›na sat›l›rken, 1926 y›l›nda ancak y›ll›k 700 bin kadar testere yap›lmakta olup, bunun çok az› d›flar›ya sat›lmaktayd›. Daha çok da ‹zmir Bölgesi'ne ba¤ testereleri sat›lmaktayd›. 1950 y›llar›n›n ünlü Bursal› b›çakç›lar› flunlard›r: Hayrettin Soyuak, Ömer Makasc›, Zekeriya Soyubol, Musa Çatk›n, ‹brahim Benden, Zekeriya Dinçgün, ‹smail Pirge, Ahmet Sözmen, Mustafa Yal›lar, Vehbi Akçura, Saffet Vaycan, Fettah B›çakç›gil,


145 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Nuri Erifl, Hüseyin Alt›parmako¤lu, ‹smail F›ç›c›, Sabri Günefl, Feyzi Eriflen, Hasan Balaban, Mehmet Ergüç, Adem Dilemen, Fuat Ercano¤lu, Abdülkadir Sür, Hasan Usta, fierif Usta, Bekir Usta, Kadir Usta. 1953 y›l›nda, 6136 say›l› Ateflli Silahl› Kanunu ç›k›p, k›l›ç ve kama gibi ürünlerin yap›m› yasaklan›nca, Bursa'daki tüm b›çakç›lar büyük bir bocalama geçirmifltir. Bu y›llarda, Çanc›lar Çarfl›s›'ndaki Da¤›stan Çarfl›s›'nda 20 kadar b›çakç› dükkan› bulunurdu. B›çaklar o tarihte, demir çekiçle dövülerek yap›l›rd›. Ocaklar sabah 6:00'da yak›l›p b›çaklar dövülmeye bafllar, saat 8:00'de kapan›rd›. Ufak bir rüzgarda da yine ocaklar kapan›rd›. Çünkü Bursa'n›n belas› olan yang›nlar›n ço¤u, B›çakç›lar Çarfl›s›'ndaki bu ocaklardan ç›kard›.

Nalbant At ve eflek gibi yük hayvanlar›n›n t›rnaklar›n› korumak üzere, demirden tak›lan bir tür koruma aletine nal denilir. Nal, t›rna¤›n alt kenar›n›n flekline uygun demirden çember biçiminde olup, bu kenar› afl›nmaktan korur.Nal›n bir iç, bir de d›fl kolu vard›r. Nal›n kol uçlar›nda mahmuz bulunursa mahmuzlu nal, bulunmazsa düz nal denilir. Nal öteden beri, demirciler taraf›ndan elle yap›l›rd›. Daha sonra nalbant ad› verilen zanaatkarlar taraf›ndan da, bu nallar eflek ve atlara özenle tak›l›rd›. Nal›n t›rna¤a tak›ld›¤› çivilere m›h denir. Nal, at›n aya¤›n›n bir kay›flla arkaya do¤ru kald›r›lmas›yla tak›l›r. Bugün Bursa'da, nalbantl›k sanat› neredeyse yok olmaktad›r. Daha çok köylerde yaflat›lan bir zanaat dal› olmufltur. Bugün Nalbant Mahallesi olarak an›lan yerde, önceleri nalbantlar›n bulundu¤u düflünülse de, Bursa'n›n her köflesinde nalbantlar›n bulundu¤u bilinmektedir. Di¤er meslek dallar›n›n aksine, nalbantlar bir yerde toplanma ihtiyac› duymam›flt›r. Bursa'da bulunan çeflitli arabac› hanlar›nda mutlaka bir nalbant bulunurdu. Ayr›ca, özellikle da¤ yöresi ve köylerden gelenlerin hayvanlar›n› ba¤lad›klar› muhitlerde de, ço¤u seyyar birçok nalbant görev yapmaktayd›.

Sepetçi Küfe ya da ufak sepetlere Bursa'da köfün denilmekteydi. Dünyan›n en eski el sanatlar›ndan biridir. Özellikle üzüm, zeytin, incir gibi ürünlerin toplan›p tafl›nd›¤› en önemli tafl›ma arac› olan köfüncülük Bursa'da çok yayg›nd›. Kaybolmakta olan geleneksel el sanatlar›ndan biridir. Köfünler, kay›n veya kestane a¤ac›ndan yap›l›rd›. Önce kestane fideleri yarma demiri ile yar›l›r, sepet veya küfenin boyuna göre uzunlukta haz›rlan›r. Daha sonra yontma tezgah›nda bu a¤alar yontulur. Ard›ndan usta, dip k›sm›ndan bafllamak üzere sepet veya küfeleri örmeye bafllar. Sepetlerin genellikle 10 a¤aç fleritle çaprazlama olarak dipli¤i çat›l›r. Daha sonra paralel olarak sepet veya küfe çember örülmeye bafllan›r. Yan sarman›n örülmesinden sonra sepet veya küfenin a¤z› çemberi örülerek ba¤lan›r. A¤›z çemberi daha çok farkl› renklerden ve genellikle befl çubukla örülür. Köfüncüler Çarfl›s›, Ulucami'nin bat›s›nda, Kapan Han› ile Bak›rc›lar Çarfl›s› aras›ndayd›. Köfüncüler Çarfl›s›'nda, küfe yapanlar ile a¤açtan sepet vb. gibi eflyalar› yapanlar bulunurdu. 1958 yang›n›ndan sonra çarfl› köfüncü özelli¤ini yitirmifltir. Bursa'da köfüncülü¤ün yok olmas›nda, tar›m iflçili¤inin çeflidinin de¤iflmesi ve azalmas› neden olmufltur.


146 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Keçeci Keçe, koyunun s›rt›ndan y›kanm›fl yünden yap›lan bir tür kumaflt›r. Yün, hallaçlarla veya yün tarama makinas›yla kabart›l›p, çubukla kal›b›n üzerine ne çeflit keçe yap›lacaksa dökülür. Sepki ile incecik su verilir. Kal›p rulo halinde dökülür. Daha sonra rulo halindeki keçe, ayak veya makine ile yar›m bir süre teptirilip kal›p aç›l›r. Böylece ham keçe oluflmufl olur. Ard›ndan ham keçenin kenarlar› çat›l›r. Daha önceden ince boyanm›fl nak›fllar, renkli olarak keçenin üzerine desen yapmak üzere yerlefltirilir. Daha sonra, ham keçe ve desen verecek olan renkli keçe bir süre tepilerek nak›fllar yap›lm›fl olur. Do¤ranm›fl sabun eritilerek sepki ile keçelerin üzerine s›cak olarak uygulan›r. Rulo olarak döndürülüp, diz veya makina ile eninden boyundan olmak üzere dizlenerek dövülür. Bu ifllem 6-7 saat kadar sürer. Keçeyi perdah ettikten sonra kurutulur.

Böylece keçe kullan›lmaya haz›rlanm›fl olunur. Belgelere göre, Bursa'da keçecilerin toplu olarak üretim yapt›klar› bir keçeciler çarfl›s› bulunmaktad›r. Bugün art›k Bursa'da keçecilik neredeyse yok gibidir. Sadece baz› da¤ köylerinde yap›lmaktad›r. ‹nce keçelere arakiye denilirdi. Daha çok seccade ve fesler, arakiyeden yap›l›rd›. Arakiyeciler çarfl›s› ise, Ulucami ile Kapal›çarfl› aras›nda, Orhan Hamam (Aynal› Çarfl›) ve bat›s›ndaki bölgede yer almaktayd›. Kepenekçilerin Bey Emir Han›'nda oturmalar› zorunluydu. Kepenek, genellikle çobanlar›n giydi¤i, kolsuz, dikiflsiz, keçeden yap›lm›fl giyecektir.

Çinici Beylikler Dönemi Seramikleri 14. yüzy›lda, k›rm›z› hamurlu, beyaz astarl›, kobalt mavisi, mangan moru, yeflil ve siyah renklerle geometrik, bitkisel hayvan ve insan figürlü s›r alt› tekni¤iyle üretilen seramiklerin, bafllang›çta Miletos ve Efesos'ta imal edildi¤i görüflü hakimken, ‹znik'te gerçeklefltirilen kaz›larda ortaya ç›kar›lan f›r›nlar, f›r›n malzemeleri ve seramikler, bunlar›n ‹znik'te imal edildiklerini belgelemifltir. Bursa'da Hisar içinde yap›lmakta olan temel kaz›lar›nda da Erken Osmanl› (Millet ‹fli) seramikleri bulunmaktad›r. Bu kaplarda rozetler, y›ld›zlar, geometrik flekiller, palmet, zambak, meander, su, dalga ve köpükler, radyal hatlar, k›vr›k dallar, e¤relti otlar›, salk›mlar, yapraklar, k›r çiçekleri, karanfiller, palmiye dallar›, ayçiçe¤i, geçme geometrik motifler ve yaz› motifleri kullan›lm›flt›r. Erken Osmanl› Dönemi'nde astar boyas›yla bezemeleri yap›lm›fl slip tekni¤inde seramikler de üretilmifltir.





150 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Saraç Koflum tak›mlar›n›n yap›m›, tamiri ve süsleme ifllerine saraçl›k denilmektedir. At›n boyuna uygun olarak yap›lan koflum tak›mlar›, onun do¤al hareketlerini kolaylaflt›rmak, onu rahats›zl›ktan, incinmekten, zararl› çarpmalardan korumak için yap›lmaktad›r. Koflum; paldum, bafll›k, gem, çeki kay›fl›, yan kay›fl, ok kay›fl›, yular, dizgin gibi parçalardan oluflmaktad›r. Koflumculukta genellikle manda derisi kullan›lmaktad›r. Ya¤l› deri, kromlanm›fl deriler sepici b›ça¤› ile kesildikten sonra, trafllanmakta, mumlu iplik, biz, ucu kütleflmifl iki i¤neyle veya s›r›m i¤nesiyle dikilmektedir. Bütün bu parçalar k›t›kla doldurulmaktad›r. At›n boynuna geçirilen koflum tak›mlar›n›n gö¤üs kay›fl›, yan kay›fl›, ok kay›fl›, sedemka gibi parçalar› hamuta ba¤lanarak at›n arabay› çekmesi sa¤lanmaktad›r. Hamut, iki a¤aç parças›n›n (hamut a¤ac›) birlefltirilerek s›rayla üzerine simit, fitil, dolma, kapak gibi bölümlerin yap›lmas› ile oluflmaktad›r. Palduma, at›n gömle¤i de denilmektedir. Koflum veya çekim atlar›nda kullan›lmaktad›r. Kapal›çarfl›'n›n bir bölümünün saraçlara ayr›ld›¤› anlafl›lmaktad›r. Belgelere göre, ‹vazpafla Çarfl›s›'n›n bat›s›yla Kapal›çarfl›'n›n uzant›s›nda saraçlar bulunmaktad›r. Bugün de Bursa'n›n Tavukpazar› semtinde eski usul üretim yapan birkaç saraç vard›r. Bursa'da faaliyet gösteren saraç esnaf›n›n dayan›flmas› amac›yla 1951 y›l›nda Saraçlar Derne¤i, sonra da odas› kurulmufltur. Yok olmakta olan bu mesle¤in üye say›s› giderek düflmektedir. 175 üyeden 135'i faal üyedir. Kent Müzesi’nde eski bir havlucu dükkan›. (Canland›rma)

Havlucu Bursa'n›n ekonomisinde önemli bir yer tutan tekstil içinde havluculu¤un pay› büyüktür. ‹pekçilik gelene¤inden do¤an Bursa havluculu¤unun, Türkiye'de ve dünyada önemli bir yeri vard›r. Bursa'da havluculuk, 18. yüzy›l›n bafllar›nda kadife dokumac›l›¤›n›n bir ürünü olarak ortaya ç›km›flt›r. Havlular, önceleri el tezgâhlar›nda dokunmufltur. Zaman içinde havluculuk, güçlü bir sanayi haline gelmifltir. Genellikle pamuk ipli¤inden yap›lmakta olan Bursa havlular›, 18. ve 19. yüzy›llarda Hindistan, ‹ran, Suriye, M›s›r ve Balkan ülkelerine ihraç edilmifltir. Bugün Bursa'da, 100'ün üzerinde üretim yerinde on binlerce havlu üretilmektedir.


1890’l› y›llarda Bursa çömlekçiler çarfl›s›. Arfliv: ‹. Cengiz


152 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA TAM‹YELER‹ (*) “Ç›rakl›ktan Ustal›¤a Geçiflin Hikâyesi” Bursal›lar›n Tâniye ya da Tahniye olarak da ifade ettikleri Tamiyeler, Bursa Folklorunun önemli ögelerindendir. Tahmiyeler, bir tür ustal›¤a geçiflin simgesi olan “pefltamal kuflanma törenleri” dir. Gerçi günümüzde herkes kendi bafl›na buyruk ifl yap›yor olsa da, hala az da olsa ç›rak ve kalfa safhalar›n›n geçerlili¤ini koruyor olmas› bizi sevindiriyor. Eflatun Cem Güney’in de anlatt›¤› üzere; “eskiden, usta çocuklar› bir yana, hiçbir ç›rak kendi kendine “kalfal›k pefltemali” kuflanamaz ve hiçbir kalfa kendini usta san›p da dükkan, tezgâh kuramazd› Bilindi¤i gibi her yerde oldu¤u gibi Bursa’da da kuvvetli bir esnaf teflkilat› (loncalar) vard›. Tek bir bilek, tek bir yürek halinde yaflayan esnaf cemiyetlerinde gelene¤e göre her fleyin bir yolu, yordam› oldu¤u gibi, yetiflen ç›raklara “kalfal›k”, kalfalara da “ustal›k” pefltemali kuflatmak için Tamiyeler yap›l›rd›. Yaz, bahar aylar›nda yap›lan bu törenler, o esnaf cemiyeti için bir k›r bayram› da say›l›r; günü ve yeri tellallar ça¤›rt›larak bütün memlekete duyurulurdu:

1904 y›l›nda Acemler’de panay›r.

“Önümüzdeki Cuma, Abdalmurad’da terzilerin tamiyesi var. Gelirseniz, yeni kalfalar görüp göneneceksiniz; yeni ustalar görüp güveneceksiniz; güler yüzler görüp güleceksiniz; tatl›

sözler duyup e¤leneceksiniz. Pilâvda kafl›¤›m, duâda âminim olsun diyenler gelsin, buyursun; sonra duyduk, duymad›k demeyin ha!” diye duyurulurdu. Ustalar, kalfalar bir de ayr›ca “buyur” edilenler, gidilecek yere akflamdan gider; kendi aralar›nda bir “tamiye karfl›laflmas›” yaparak sabaha kadar e¤lenirler(di). Karfl›laflma gecelerinde, akflam namaz›ndan sonra bir arada k›r yemekleri yenir; yats›ya kadar hofl, befl edilir; esnaf›n iflinden, dünyan›n gidiflinden konuflulur. Yats›dan sonra çok kere bir (hikâye) ile e¤lenti bafllar. Bu hikâyeler; Köro¤lu, Afl›k Garip, Keremle Asl›, Hurflitle Mahmihri gibi her biri insanl›¤›n birer destan› say›lan koca hikâyeler; yahut Dertli Kaval, Genç Osman, Emrahla Selvihan, ‹lbeylio¤lu ile Gündeflli k›z› gibi halk aras›nda flifahi olarak yaflayan hikâyelerdir. Hikâyeci, halkan›n ortas›nda göründü mü, konuflanlar›n sözleri a¤z›nda kal›r; cigara içenler, cigaralar›n› yar›da söndürür. Bafl köfleye ba¤dafl kuran ustalardan, bir köfleye diz çöküp oturan kalfalara kadar kim var, kim yok, hepsi kulak kesilir… Hikâyeci, âfl›k hikâyecilerden ise, söze bir saz fasl› ile bafllar. (…) Saz fasl› bitince as›l hikâyesine bafllar ve sözlü hikâyecilik gelene¤ine göre halk a¤z› ve halk zevkile, seci¤li, simetrili bir anlat›flla anlat›r. (…) Ara s›ra su isteyenlerin su, cigara içenlerin cigara içmesi için hikâyesini yat›r›r (ara verir). Yeniden bafllayaca¤› zaman da nerede kald›¤›n› ya saz›na sorar; ya da kalfa, usta ç›raklar›ndan birine sorar. Onlar da bilecenlik yap›p kald›¤› yeri söyleme¤e yeltenirlerse, saz›n› önlerine kor; “-Madem ki biliyorsun, b›rakt›¤›m yerden bafll›yarak sonunu anlat!” der ve ondan bahflifl almay›nca, saz›n› al›p ta hikâyesine devam etmez. Bitirirken de kavuflanlar›n dü¤ününü yapar; onlar›n a¤z›ndan “toy”lar söyler; derken cümle âfl›klar için dua ederek, “ustam›z›n ad› H›d›r, elimizden gelen budur, gayri yap›n a¤alara benden birer kahve!” deyip yerine oturur. Kahveler gelir… Kahveler içildikten sonra sazlar, oyun havas› çalar, oyun bilenler kalk›p oynar; yafll›larla yorgunlar çad›rlar›na çekilir ama, genç ustalar, delikanl› kalfalar çala ça¤›ra sabah ederler. Ortal›k a¤ar›rken Tamiye seyrine gelenler sökün eder. ‹nsanlar her gün kufl c›v›lt›larile


153 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

uyan›rken o gün kufllar, insan sesleri ile uyan›r. Çok geçmez, Bursa’n›n bütün yollar› oraya akar; bir ana, baba günü olur. Esnaf, kahvalt›s›n› yapt›ktan sonra çay›r, çimen üstünde meydan oyunlar› bafllar; yaln›z esnaftan olanlar de¤il, seyirciler aras›nda da bu oyunlar›n ebesi, ustas› varsa, onlar da kat›l›r; kubbe hamam›, bindirbir, tura, bohça gibi yafll› bafll› adamlar›n da oynayaca¤› oyunlar oynan›r; ö¤leye kadar oynamad›k oyun, çekilmedik halay kalmaz. Yemekten sonra namaz k›l›n›r; namazdan sonra mevlût okunur; mevlûtten sonra da “Tâmiler” bafllar. Bu merasim bir çok yerlerde Ehi (Ahi) Babalar›n /(yani esnaf fleyhlerinin) huzurile yap›l›r. (…) Sadi fieyhi (Esnaf Baflkan›) mevlütten sonra halk›n önüne düfler, o civarda bir ziyaretgâh varsa ziyaret edilir ve çok kere tören orada yap›l›r. Yoksa, yine a¤açlar alt›nda genifl bir halka kurup otururlar. Bu halkada esnaflar fleyhinin bir yan›nda kahyalarla ihtiyar ustalar; bir yan›nda da bugüne kalfa, usta ç›karan ustalar yer al›r; seyircilerle aminciler bu halkan›n d›fl›nda halka halka derlenip toplan›rlar. Bu haz›rl›ktan sonra, ihtiyar ustalardan a¤z› dual› bir (delil) de flüd ba¤layacak, pefltamal kuflanacak olanlar›n önüne düfler. Zemine, zamana münasip bir “münacat” okuyarak halkadan içeri girer ve a¤›r ad›mlarla fieyh Efendiye do¤ru ilerler. Üç befl ad›m kala durur. Delil durunca, usta ç›karacaklar sa¤›na, kalfa olacaklar soluna s›ralan›r. Ustalar›na verilmek üzere ellerindeki, koltuklar›ndaki ipeklere sar›l› “dizilmifl sini”, “sahan dolu bohça” gibi hediyelerini yere b›rak›r; bafllar› önlerinde münacat› dinlerler.

Bunun üzerine o kalfan›n ustas›, bir ipek bohçadan ipek bir pefltamal ç›kar›p fieyh efendiye verir. fieyh de o kalfan›n kuflanaca¤› bu ustal›k pefltemalini al›r almaz, tekbir alma¤a bafllar. Esnaf, ahali kim var, kim yok, hepsi fieyhin sesine ses katar; da¤, tafl bu ilahi sesle (üç defa) inler… Her tekbir al›n›rken de fieyh Efendi pefltemali, kalfan›n sa¤›na do¤ru a¤›r a¤›r çevirerek beline bir defa dolar, üç tekbirde üç defa dolad›ktan sonra, arkas›ndan da üç dü¤üm vurur. Böylece o kalfa, “usta” olur. Bu minval üzerine ç›raklar kalfa, kalfalar usta olur.” Beline dolanan pefltemali tutan üç dü¤ümden evvelki dü¤üm, Allah’›n birli¤ine iflarettir. ‹kinci dü¤üm, Peygamberimize iflarettir. Üçüncü dü¤üm ise Cebrail aleyhisselama aittir. Nasihat ve yeminin ard›ndan dualar edilir, herkes “amin der. fieyh amin deyip “(…) elini yüzüne çal›nca, bir anda bütün kalabal›k dalgalan›r; usta, kalfa ç›kanlar› kucaklay›p eller üstünde gezdirirler. Bir zaman da böyle gülüp e¤lenirler. Sonra yavafl yavafl evli evine, köylü köyüne döner… (*) ”Bkz.: Eflatun Cem Güney “Bursa’n›n Folklor Bahçelerinde”, Yap› Kredi Bankas› Bursa fiubesi Yay›n› Bursa, 1948, Sh 54-55

(…) Sonra Delil flu sözlerle maksada girer: “… Allah bir dedik, pervane geldik; yönümüzü dergâha döndük, her gün, her gâh, k›blemiz dergâh; gök kubbe alt›nda, yeflil seccade üstünde, erenler meydan›nda, Allah›n iznile, fleyhimin eliyle sizler huzurunda pefltamal kuflan›p bermurad olma¤a geldik. fieyhimiz efendi, Ehi Baba, Yi¤itbafl›, ihtiyar ustalar ne buyurursunuz?” deyince, fieyh efendi yerinden kalk›p yanlar›na gelir, sa¤dan bafllayarak, sa¤ elini birinin omuzuna kor ve: --Hey usta! Bu kalfa sanat›nda piflece¤i kadar piflmifl, yetiflece¤i kadar yetiflmifl midir? Diye sorar. Onlar da bir a¤›zdan; --Biz hoflnut ve raz›y›z. Allah da ondan hoflnut ve raz› olsun, derler.

Bozac› Ali R›za Korubafl›. Arfliv: R. Kaplano¤lu




156 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA’DA RAMAZAN KÜLTÜRÜ VE ULUCAM‹ (*) Yüzy›llard›r farkl› tatlarla yaflan›la-gelen ve Türk-‹slam kültürünün en renkli halkalar›ndan biri olan Ramazan akflamlar›, bütün Türkiye’de oldu¤u gibi özellikle Bursa’da farkl› bir ruh hali ile kutlanmaktad›r. Emir Sultan, Üftade, Aziz Mahmut Hüdayi, Molla Gürani, Süleyman Çelebi, Somuncu Baba, Bursevi, Seyyid Usul gibi evliya ve din alimlerine kucak açan Bursa’da Ramazan ay›n› geçirmek gerçekten de ayr› bir ruh zenginli¤i katmaktad›r. Bursa’n›n bu manevi zenginli¤i çerçevesinde, Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan kent merkezinde ve ilçelerde düzenlenen çeflitli kültürsanat etkinlikleriyle halk›n huzur ve nefle dolu bir ay geçirmesi sa¤lanmakta; Karagöz, Gölge Oyunu, Meddah, Sema, Mevlevi ayini gibi geleneksel kültür zenginli¤imizden örnekler sunulmaktad›r. Gerçekten de 1326 y›l›ndan bu

yana Bursa’da geleneksel folklorumuzun vazgeçilmezleri aras›nda yerini alan “Temafla-i Ramazan” coflku ve huzurla kutlana gelmektedir. Çünkü “Ramazan”, Mustafa Kara hocam›z›n da ifadesiyle on iki ay›n sultan›d›r ve bu ay›n ayr› bir saltanat› vard›r: “‹badetlerimiz, ömrümüzün dilimleriyle iliflkilidir. Her gün, zekât verebiliriz. Her gün, namaz, her hafta cuma ibadetimiz vard›r. Y›lda bir ay oruç tutar›z, hayat boyu bir defa hacca gideriz. Hepsinin kendine göre bir tesir alan›, kendine göre bir manevî meydan› vard›r. On iki ay›n sultan› olarak isimlendirilen Ramazan ay›n›n gerçekten ayr› bir saltanat› vard›r. Her seferinde coflkulu “hofl geldinlerle” karfl›lanan, hüzünlü “elveda”larla u¤urlanan Ramazan ay›, dini hayat›m›za unutulmaz izler b›rakan bir mevsimdir. Herkesin çocukluk hat›ralar›n›n bir bölümü, bu “flehrayin” ile ilgilidir. Bunun da merkez mekân› do¤up büyüdü¤ümüz köyün, mahallenin, beldenin, flehrin camisidir, mescididir, dergâh›d›r. Yaklafl›k yedi as›rdan beri Ramazan ay›yla iç içe olan Bursa da bu flehirlerden biridir. Ramazan’da yaflanan dinî vecd ve coflkunun merkez mekân› ise 1399 y›l›nda Hac› Bayram Velî’nin mürflîdi Somuncu Baba’n›n hutbesiyle hizmete giren Ulucami’dir. Asl›nda ülkemizde pek çok Ulucami vard›r. Ama bu kelime bize öncelikle Bursa Ulucamii’ni hat›rlat›r. Yedi as›rdan beri milyonlarca insan bu mukaddes çat› alt›nda mü’min olman›n huzurunu duymufl, Müslim olman›n zevkini yaflam›flt›r. fiüphesiz camilerin hepsi “Beytullah”›n flubesidir ve mukaddestir. Ancak baz› camilerin heybet ve mehabeti daha derin ve daha kavray›c›d›r.

Ulu Cami’nden bir köfle.

Dün oldu¤u gibi bugün de Ramazan’da dinî hayat›n nabz› bu mekânda atar. Bunun sebepleri çok ise de bir-iki tanesine iflaret etmekle yetinilecektir. Yirmi kubbe ve muhteflem minareleriyle semaya aç›lan cami-i kebir, görme ve iflitme duyular›m›za hitâb etmekle gönlümüzü doyurmaktad›r. Fiziki ihtiflam›na paralel olarak hat sanat›m›z›n flahane eserlerini ihtiva etmesi, gözlerin bayram etmesine zemin teflkil etmektedir. Güzel sesli insanlar›n Kur’an-› Kerim ve duâ okumalar›, bu lâhûtî atmosferi


157 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

zenginlefltirmekte, eflsiz flad›rvan›ndan dökülen su fl›r›lt›s›yla birlikte ilâhî bir koroya dönüflmektedir. Art›k Yunus’un ilahisi okunabilir. fiol cennetin ›rmaklar› Akar Allah deyû deyû Ç›km›fl ‹slâm bülbülleri Öter Allah deyû deyû Böyle bir derûnî hali yaflad›ktan sonra bu camide, müezzinlik, imaml›k ve vaizlik yapm›fl olan Üftade Hazretlerinin duygular›na kat›l›rs›n›z: Ya câmia’l-kebir ve yâ mecmaa’l-kibar Tûbâ limen yezûruke fi’l-leyli ve’n-nehar Caminin bat› kap›s›na yak›n direklerden birine levha olarak as›l› olan bu beytin anlam› fludur: “Ey ulucami ve ey mübarek mekân… Seni gece gündüz ziyaret edenlere ne mutlu!...” Ramazan ay›nda, özellikle ikindiden sonra daha uhrevîleflen camide, iftar sükûnetini haber veren hareketlenmelerle beraber kandillere yönelik hizmetler de bafllar. Mahyalar ise daha önce haz›rlanm›flt›r. Titreflimleriyle herkesi ezan gibi ulu mabede davet etmektedir. Bir di¤er ifade ile mahya, iflitme engellilere, ezan ise görme engellilere mesaj sunmaktad›r. Osmanl› devletinin ilk baflkenti olan bu flehrin en muhteflem yap›s› olan Ulucami, t›pk› devlet gibi yetmifl iki millete hizmet veren bir yerdir. Onun Ramazan atmosferinden sadece Bursal›lar de¤il de¤iflik sebeplerle bu flehirde bulunan farkl› ›rk ve co¤rafyalara mensup misafirleri de nasibini alm›flt›r. Onun flad›rvan›nda, Kuzey Afrikal› ile Güney Hindistan’dan gelen tüccar› abdest al›rken görebilece¤iniz gibi Buharal› ve Bosnal› dervifli sohbet ederken de bulabilirsiniz. Özellikle Ramazan aylar›nda Ulucami pek çok faaliyete kucak açmakta, adeta yirmi dört saat hizmet vermektedir. Vaaz dinlemek isteyen, Kur’an dinlemek isteyen, kendine uygun bir halka bulabilmektedir. ‹tikÂa girenler kendi

Orhan Park›’nda ramazan e¤lencesi.

kozas›n› örerken dinî ilimleri tahsil etmek isteyenler de bir rahlenin etraf›nda bir araya gelebilmektedir. Günlük mukabelesini dinledikten sonra evinin yolunu tutanlar oldu¤u gibi flad›rvan suyu ile iftar›n› açt›ktan sonra namaz ve niyaza devam edenler de vard›r. Teravihler ise mevsimin en renkli alan›d›r. Bu haliyle ulu mabed bir “Halk Üniversitesi”dir. fiüphesiz dünkü Bursa’n›n Ramazan’›n› derinden anlayabilmemiz ve ibadetlerin zevkine varabilmemiz için ziyaret etmemiz gereken mekânlardan biri de dergâhlard›r. Özellikle mûsîkiyle aflina olan fleyh efendilerin yönetiminde olan dergâhlarda farkl› bir atmosfer oluflmakta, güzel söze güzel ses efllik etmekte ve dostluklar pekiflmektedir. Ulucami’nin kürsüsünde Ramazan’larda vaaz eden ‹smail Hakk› Bursevî, bu mübarek ay›n geliflini sevinçle karfl›lamaktad›r:

Geldi ol flehr-i safa mâh-› vefâ Hamdülillâh çeflm-i cân buldu cila Ma¤firet-cû ol Huda’dan Hakk›yâ Geldi mâh-› rahmet-i Hakk Ramazan K›l teravihi Safalar bulagör ‹t tesâbihi vefalar bulagör Zikr u taat nûru ile dalgör Hamdülillâh geldi mâh-› Ramazan Ayn› kürsiden cemâate hitap eden bir baflka sûfi flâir de Niyâzî-i M›srî’dir. O da bu güzel zamanlar›n bitifline üzülmektedir:

Yine firkat nâr›na yand› cihan Hasreta gitti mübarek Ramazan Nur ile bulmufltu âlem yeni can Firkata gitti mübarek Ramazan Cem olub Hakk’a münacat edelim. Nur-› Kur’an ile do¤ru gidelim Bilmedik kadrin Niyâzî nidelim Ey diriga gitti flehr-i Ramazan”. (*) Prof. Dr. Mustafa Kara, “Bursa, Ramazan ve Ulucami”, Eylül 2005


Semazenler, ramazan kültürünün önemli unsuru.


05

BURSA’NIN ‹LKLER‹


1940 y›l›nda Atatürk caddesinde Tayyare Sinemas›.


BURSA’NIN ‹LKLER‹

YEN‹L‹KLERE ÖN AYAK OLAN KENT 1326’dan önce sadece günümüzdeki surlarla çevrili Hisar bölgesinden ibaret olan Bursa, Osmanl›’n›n fethi ile birlikte birçok ilklere sahne olmufl, birçok yenilikleri ilk defa yaflam›fl, bir çok ilklerde dünyaya örnek olmufl zengin ve köklü kültürel geçmifle sahip tarihi bir kentimizdir. • Üç k›tada söz sahibi olan bir devletin do¤ufluna, geliflmesine ev sahipli¤i yapan Bursa, Osmanl›’n›n kuruluflu ile beraber, flehirleflmeden, külliyelere, mimariden sosyal yaflant›ya kadar hemen her alanda yeniliklere ön ayak olmufltur. Mesela; • 1081 y›l›nda Anadolu Selçuklu Devleti’nin ilk baflkenti olan ‹znik, 1204 y›l›nda da Bizans ‹mparatorlu¤u’na baflkentlik yapm›flt›r. • Osmanl›’n›n ilk mescidi, Hisar içinde ‹l-Erio¤lu Ahmet Bey Mescidi Bursa’da Ahi Hasan taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Ahi Hasan, Bursa’n›n fethinde Hisar’a ilk giren komutan olarak bilinmektedir. • Osmanl›’da devlet ifllerinin kararlaflt›r›ld›¤›, günümüzde Bakanlar Kurulu’nun karfl›l›¤› olan ilk divan toplant›s› 1326’da gerçeklefltirilmifltir. • Kad›n ve erkeklerin kullan›m› için ilk çifte hamam Orhan Gazi döneminde, bugünkü Aynal› Çarfl›’n›n oldu¤u yerde yap›lm›flt›r. • De¤erli eflyalar›n ve mücevherat›n al›n›p sat›ld›¤› Osmanl›’n›n ilk Bedesten’i Amerika ku-

rulmadan önce Orhan Gazi taraf›ndan yapt›r›lm›fl, Sultan Y›ld›r›m Bayezid (1389-1402) zaman›nda ise geniflletilerek bugünkü Kapal›çarfl› yap›lm›flt›r. • Bursa’n›n kuzeydo¤usunda yer alan At›c›lar semti ad›ndan da anlafl›laca¤› üzere, Osmanl› döneminde “at›c›l›k” ve “binicilik” sporlar›n›n yap›ld›¤› ilk yer olarak tarihe geçmifltir. Ne var ki günümüzde her iki spor dal›nda da Olimpiyatlarda söz sahibi ülke olmaktan uzak durumday›z. • Dünyaca meflhur olan Osmanl›’n›n ilk çinisi ‹znik’te üretilmifltir. ‹znik’teki Yeflil Cami, Bursa’daki Yeflil Cami ve Türbesi’ndeki çiniler ‹znik’teki atölyelerde üretilmifltir. • Osmanl›’n›n il devlet dairesi olarak kabul edilen Bey Saray› Bursa’da yap›lm›flt›r. • ‹slam ülkelerinde ilk Mevlit, 14091410 y›llar› aras›nda Süleyman Çelebi taraf›ndan yaz›larak okunmufltur. • Osmanl›’n›n ilk fieyhülislam’›, 1424 y›l›nda Bursa’da Molla Fenari olmufltur. • 1486 y›l›nda Cilimboz Deresi vadisinde, ülkemizin ilk k⤛thanesinin kuruldu¤u 1487 tarihli kay›tlarda geçmektedir. • Osmanl›’n›n ilk Türkçe yaz›l› kitabesi, Sultan II. Murad döneminde Kara Timurtafl Pafla’n›n o¤lu

Hisar ‹çkale kap›s›.


162 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹lk ‹pek Fabrikas›’n›n aç›ld›¤› Bursa’da 1850’li y›llarda faaliyet gösteren ‹pek Fabrika.

Umur bey taraf›ndan yapt›r›lan Umurbey Camii’ndedir. • 1797’de keflfedilen krom cevherinin bulundu¤u maden yata¤› Türkiye’de ilk kez 1848’de Bursa’n›n Orhaneli ilçesinde bulunmufltur. • Türkiye’de ilk maden suyu olan “Çitli Maden Suyu” tesisleri 1855 y›l›nda Avrupal› tüccarlar taraf›ndan iflletilmifltir. ‹lk ruhsatl› maden suyu tesisi ise 1870’de Çaybafl›’nda bulunan Kefliflda¤› Madensuyu’dur. • Anadolu’nun bilinen ilk resmi müzesi 1902 y›l›nda Bursa’da aç›lm›flt›r. • ‹lk Standard ve Kalite kontrolü 1905 y›l›nda

Bursa’da kurulan komisyon taraf›ndan yap›lmaya baflland›¤› ve Bursa’dan yap›lacak olan ürünlerin istenilen standardlara uygun oldu¤unu belgelemek için Osmanl›ca ve Frans›zca Bursa Sanayi Odas› ibareli bir mühür yapt›r›ld›¤› kay›tlarda yaz›l›d›r. • Türkiye’de ilk grev 1909 y›l›nda Bursa’da yap›lm›flt›r. Ayn› flekilde Türkiye’deki ilk kad›n grevi de 3 A¤ustos 1910 tarihinde Bursa’da yap›lm›flt›r. • 1916 y›l›nda ise ilk ve tek flehit efllerinin s›¤›nabilecekleri “Dulhane” Bursa’da aç›lm›flt›r. • Türkiye’nin ilk operas› Bursal› besteci Mehmet Baha Pars taraf›ndan bestelenmifltir. Bursa’n›n bu görevi Cumhuriyet döneminde de devam etmifl, tekstil, otomotiv sektörlerinde birçok ilklere imza atm›flt›r. Mesela; • Türkiye’nin ilk modern konserve fabrikas›, • ‹lk gazoz fabrikas›, • ‹lk süt tozu fabrikas› • ‹lk Suni ‹pek Fabrikas› • ‹lk Yün Fabrikas›

fiehit anneleri için 1916’da yapt›r›lan Dulhane.

• ‹lk Çamafl›r ve Bulafl›k Makinas› Fabrikas›


163 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

• Türkiye’nin ilk memleket hastanesi • Türkiye’nin ilk Do¤a ve Kayak Merkezi Da¤c›l›k Kulübü • Türkiye’nin ilk fiehirleraras› Otobüs Firmas› • Türkiye’nin 1953’de yap›lan ilk kolektif ifl sözleflmesi • Türkiye’nin 1930 y›l›nda ilk kad›n belediye baflkan yard›mc›s› • Türkiye’nin ilk özel park› ve kufl cenneti • Türkiye’nin ilk ve tek Ormanc›l›k Müzesi • Türkiye’nin ilk özel liman› • Türkiye’nin ilk özel otomobil müzesi • Türkiye’nin ilk kent müzesi • Türkiye’nin ilk Osmanl› Giysileri Müzesi • Türkiye’nin ilk uzun soluklu festivali • Türkiye’nin ilk halka aç›lan flirketi

• 1 Kas›m 1995’de ilk yerel TV kanal›n›n test yay›n›na bafllamas› • 5 Nisan 2000’de Uluda¤’da Türkiye’nin en büyük orman yang›n›n ç›kmas› • ‹lk tekstil kongresinin yap›lmas› • Sa¤l›kl› Kentler birli¤i’ne ilk üyelik • Tarihi Kentler Birli¤i’nin kuruluflu • Tarihi Kentler Birli¤i’nin ilk ödülü • Türkiye’de güreflte ilk Avrupa Kulüpler fiampiyonlu¤unun kazan›lmas› gibi Türkiye’nin kalk›nmas›na yol gösteren, sosyal yaflam›n› etkileyen bir çok ilklerin yafland›¤› Bursa geçmiflte oldu¤u gibi günümüzde de Türkiye’nin her alanda lokomotif illerinden biri konumundad›r. • Türkiye’nin ilk ve halen tek özel sektör süt hayvanc›l›¤› e¤itim merkezi Sütafl taraf›ndan 1996’da Bursa’da kuruldu.

Gemlik Suni ‹pek Fabrikas›.

• Türkiye’nin ilk Sihirbazlar Kral› • Günlük gazetede Türkiye’nin ilk karikatürü • Türkiye’nin ilk kad›n savafl pilotu • Türkiye’deki ilk okul ba¤›fl› • Türkiye’nin ilk sivil Cumhurbaflkan› • Türkiye’nin ilk siyasi açl›k grevi • Türkiye’nin ilk Otomobil üretimi • Türkiye’nin ilk Organize Sanayi Bölgesi • ‹lk Renkli Türk filminin çekildi¤i yer • ‹lk Kayak Yar›flmalar›n›n yap›ld›¤› yer • ‹lk Bisikletin yap›lmas› 1958 yang›n› sonras›nda Bursa Çarfl›s› ve Bedesten.


164 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

HIR‹ST‹YANLI⁄IN ‹LK KONSÜLÜ

OSMANLI’NIN ‹LK KALES‹

Bithynia Eyaleti, Havari Petrus zaman›nda H›ristiyanl›¤› tan›maya bafllar. ‹mparator l. Constantinos döneminde dini inançlara ait yasaklar›n ortadan kalkmas›ndan sonra 325 y›l›nda ‹znik'te l. Konsül toplanm›flt›r. ‹skenderiyeli dini lider Arius'un yaymaya bafllad›¤› bir mezhebe göre Hz. ‹sa'n›n Tanr›'dan meydana gelmeyen, s›radan bir kifli oldu¤u tezinin k›sa sürede taraftar toplamas› üzerine bu görüflün incelenmesi için ‹znik'te imparatorluk saray›nda I. Constantinos'un ve H›ristiyanl›k aleminin tüm piskoposlar›n›n kat›ld›¤› genel konsül (Ökümelik Konsül) toplant›s› gerçeklefltirildi.

Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun ilk kaleleri Aktimur ve Balabanc›k (Balabanbey) hisarlar›d›r. Bursa’n›n fethi öncesinde, kenti abluka alt›na al›p daha kolay ele geçirmek amac›yla 1301/1308 y›llar›nda yap›lm›fllard›r.

220 civar›nda piskoposun yard›mc›lar›yla kat›ld›klar› bu toplant›da Nikaia (‹znik) tarihi günler yaflam›flt›r. Arius'un ateflli flekilde fikirlerini müdafaa etmesine ra¤men ‹sa'n›n Tanr›'n›n o¤lu oldu¤u tezi benimsenmifltir.

fiehrin do¤usuna yapt›r›lan Balabanc›k Hisar›, günümüzde Çobanbey ve Umurbey mahallelerinin güneyinde Mollaarap Mahallesi’ndedir. Günümüzde surlar›n bir k›sm› ayakta olup, Hisar’›n di¤er bölümlerinde Milli E¤itim Lojmanlar› yer almaktad›r. Hisar bölgesindeki Kapl›ca kap›s› denilen mevkii kontrol alt›na almak amac›yla yapt›r›lan Aktimur Hisar›’n›n ise günümüzde Demirkap› ile Kapl›ca aras›nda, Hamzabey Camiinin yak›n›nda yap›ld›¤› belirlenmifltir.

358 y›ll›nda fliddetli bir deprem ‹znik'i yeniden kedere bo¤mufl, birçok de¤erli kifli hayat›n› kaybetmifltir. 362 ve 368 y›llar›nda da ‹znik depremlerden etkilenmifl, birçok an›tsal yap›fl› y›k›lm›fl, önemli mimari parçalar ‹stanbul'a tafl›narak yeni infla edilen yap›larda kullan›lm›flt›r. 787 y›l›nda ikinci konsül toplant›s›na da ev sahipli¤i yapan ‹znik, H›ristiyan dünyas› için ziyaret edilmesi gereken önemli bir mekând›r. ‹nanç turizmi çerçevesinde, H›ristiyanl›¤›n ilk amentüsünün belirlendi¤i ‹znik’in bu özelli¤inin bütün H›ristiyan alemine duyurulmas› gerekmektedir.

OSMANLI’NIN ‹LK PARASI Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun ilk paras› 1327 y›l›nda Sultan Orhan Gazi taraf›ndan Bursa’daki Darphane’de bast›r›lm›flt›r. Hisarkap› yak›n›nda Tophane ile Okçubaba aras›nda yer ald›¤› bilinen Darphane’nin 1940 y›l›na kadar k›smen ayakta kald›¤› foto¤raf ve belgelerden anlafl›lmaktad›r.

‹znik’deki Senato Saray› oldu¤u san›lan kal›nt›lar.

Gümüfl para olarak bilinen Osmanl› Akça’s›n›n bir taraf›ndan “La ilahe illahlah Muhammedün Resulûllah” ibaresiyle, etraf›nda, Ebubekir, Ömer, Osman ve ali’nin isimleri zikredilmektedir. Paran›n di¤er yüzünde ise Osmano¤lu Orhan, onun alt›nda Bursa ismi


165 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

yaz›l›d›r. ‹smin alt›nda ise, Orhan Gazi’nin beyli¤e geçiflinin üçüncü senesini iflaret eden 3 say›s› ve kenar›nda da paran›n bas›ld›¤› tarih 727 ile Kay› boyunun damgas› yer almaktad›r.

‹LK MEDRESE / ‹LK ÜN‹VERS‹TE Osmanl›’n›n ilk medresesi 1335 y›l›nda Sultan Orhan Gazi taraf›ndan ‹znik’te kurulmufltur. Tarihçi Neflri’ye göre bu medrese, Ayasofya Kilisesi’nin yak›nlar›nda var oldu¤u bilinen eski bir manast›rdan dönüfltürülmüfltür. ‹lk müderrisi de Mevlana Davud-i Kayseri’dir. Günümüze ulaflmayan bu tarihi Medrese’nin, Yeflil Camii yan›nda kuruldu¤u veya Medrese (Üniversite)’nin ilk Rektörü olan Mevlana Davut Kayseri’nin mezar›n›n bulundu¤u yerde oldu¤u tahmin edilmektedir. Medresenin ilk müderrisine dönemin en yüksek ücreti say›lan günlük 30 akçe maafl›n veriliyor olmas› Osmanl›’n›n e¤itime verdi¤i önemi göstermesi bak›m›ndan dikkate de¤erdir.

OSMANLI’NIN ‹LK KÖPRÜSÜ

Darüflflifa.

OSMANLI’NIN ‹LK HASTANES‹ Y›ld›r›m Külliyesi’ne ba¤l› olarak Sultan Y›ld›r›m Bayezid taraf›ndan 1394/1399’da yapt›r›lan Darüflflifa, Osmanl›’n›n ilk modern hastanesidir. Osmanl›’n›n ilk modern sa¤l›k merkezi ve T›p Fakültesi olan Darüflflifa’n›n avlusunun ortas›nda bir flad›rvan, iki yan›nda ise hastalar›n tedavi edildi¤i karfl›l›kl› olarak 10’ar oda yer almaktad›r. Arap dünyas›n›n en ünlü doktorlar›ndan fiemseddin ‹bn Sagir’in M›s›r’dan getirilerek Darüflflifa’da görevlendirilmesi, buran›n sadece tedavi merkezi de¤il ayn› zamanda dönemin t›p okulu görevini de üstlendi¤ini göstermektedir. Genel hastal›klar›n d›fl›nda özellikle sinir hastal›klar›n›n tedavisinde meflhur olan Darüflflifa günümüzde de benzer ifllevini sürdürmekte, göz sa¤l›¤› merkezi olarak kullan›lmaktad›r.

Osmanl›’n›n ilk köprüsü 1330’lu y›llarda Sultan Orhan Gazi’nin efli Nilüfer Hatun taraf›ndan yapt›r›lan Nilüfer Hatun Köprüsü’dür. Eski Mudanya-Bursa yolu üzerinde demiryolu köprüsünün alt›nda, Nilüfer Çay› üzerindeki tarihi köprü; kârgir, kesme kefeki ve tu¤ladan yap›lm›flt›r. Günümüzde, Befl gözlü, 69 metre uzunlu¤undaki köprünün do¤u taraf›ndaki kemeri orijinal olarak korunmufltur.

OSMANLI’NIN ‹LK ÜN‹VERS‹TEL‹ CAM‹‹ Osmanl›’n›n ilk medreseli yani Üniversiteli camii, 1366’da infla edilen Hüdavendigâr (I. Murad) Camii’dir. Alt› ibadet yeri, üstü medrese olarak infla edilen iki katl› camide dershane olarak kullan›lan 4 oda ve koridora aç›lan talebelerin kald›¤› 12 hücre yer almaktad›r.

Hüdavendigar Camii ve Medresesi.


166 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹LK fiADIRVANLI M‹NARE

DÜNYANIN ‹LK ÇARfiILI KÖPRÜSÜLER‹NDEN B‹R‹ Günümüzde Bursa’n›n sembolleri aras›nda yerini alan Irgand› Köprüsü, dünyan›n ilk çarfl›l› köprüsü olup, 1442 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r. Bu köprüden yüzy›llar sonra Floransa, Venedik ve Bulgaristan’da üç çarfl›l› köprü yapt›r›lm›flt›r. Anadolu’yu iflgale heveslenen Yunanl›lar›n 1922 y›l›nda çekilirken bombalayarak y›kmaya çal›flt›klar› köprü Osmangazi Belediyesi’nce restore edilmifl olup, günümüzde daha çok geleneksel sanat çal›flmalar›n›n yap›ld›¤› sanat köprüsüne dönüfltürülmüfltür.

Ülkemizde bir baflka örne¤i olmayan, Osmanl›’n›n ilk flad›rvanl› minaresi, Kara Timurtafl Pafla (1403) veya o¤lu Ali bey taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Alt› adet tu¤la aya¤›n çevirdi¤i alt›gen flad›rvan›n üzerinde bulunan minare, caminin kuzeyinde 10 metre uzaktad›r.

‹LK YÜN VE ‹PEK DOKUMA ATÖLYES‹ Türkiye’de ilk yün, pamuk ve ipekli dokumac›l›¤›n 1437 y›l›nda Bursa’da bafllad›¤›, ilk dokuma atölyesinin ise Üçkuzular Tekkesi’nin hareminde kuruldu¤u kay›tlara geçmifltir.


167 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹LK fiADIRVANLI MESC‹T Osmanl›’n›n ilk flad›rvanl› mescidi 1490 y›l›nda Sultan Y›ld›r›m Bayezid taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Tarihi Koza Han’›n avlusunun orta k›sm›nda yer alan flad›rvan üstüne yap›lan mescit tümüyle kesme tafltan yap›lm›fl olup, günümüzde de ayn› ifllevini sürdürmektedir.

DÜNYANIN ‹LK STANDARDI

Kozahan Mescidi.

Dünya standard tarihinin temelini oluflturan ilk standardizasyon belgesi Y›ld›r›m Bayezid döneminde haz›rlanm›flt›r. 1502’de yürürlü¤e giren “Kanunname-i ‹htisab-› Bursa”, dünyan›n ilk standard› ve ilk Belediye Kanunnamesi olarak bilinmektedir. Tuz, ekmek, et, süt, peynir, deri ürünleri, mutfak eflyalar› gibi çeflitli ürün ve eflyalar›n özellikleri ayr› ayr› detayland›r›larak standard getirilen bu belge ile; kalite, boyut, ambalaj, fiyat gibi konularda standardlar tespit edilmifl ve hatta uymayanlara verilecek narh ve cezalar dahi belirtilmifltir.

‹LK ‹PEK FABR‹KASI Türkiye’nin ilk ‹pek Fabrikas› 1833 y›l›nda Frans›z Glaizal ailesi taraf›ndan kurulmufltur. 1845 y›l›nda Bursa’n›n Kayabafl› semtinde, buharla çal›flan di¤er ‹pek Fabrikas›’n›n 60 manc›n›¤› bulunurdu. Bu fabrika ayn› zamanda ilk buharl› ipek ipli¤i çekme (filatür) fabrikas›d›r.

1502’de yürürlü¤e giren Kanunname-i ‹htisab - Bursa.


168 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹LK ve TEK ‹PEKC‹L‹K OKULU

‹LK RUHSATLI MADEN SUYU

1437 y›l›nda Üç Kuzular Tekkesi Haremi’nde kurulan makinelerle yün, pamuk ve ipek dokumac›l›¤›n›n yap›ld›¤› bilinen Bursa’da 18 A¤ustos 1893 y›l›nda aç›lan “Harir Darü’t-Tâlimi”, Türkiye’nin ilk ‹pekçilik Okulu’dur.

Osmanl›’n›n ilk ruhsatl› maden suyu, bugün Uluda¤ Madensuyu olarak bildi¤imiz Kefliflda¤› Madensuyu’dur. 1877 y›l›nda o günün koflullar› alt›nda maden suyunu flifleleyip satan Kefliflda¤› Madensuyu firmas›na 1912 y›l›nda Sultan Mehmed Reflad Han taraf›ndan ilk iflletme ruhsat› verilir. 1931 y›l›nda bu firman›n ismi Atatürk taraf›ndan Uluda¤ Madensuyu olarak de¤ifltirilmifltir.

ANADOLU’DA ‹LK T‹YATRO B‹NASI

Sultan Reflad’›n ‹pekçilik Enstitüsü’nün aç›l›fl›nda. Arfliv: ‹. Cengiz

‹LK VE TEK MÜZ‹KS‹Z HALK DANSI Ülkemizde müzi¤i olmadan, herhangi bir müzik aleti çalmadan oynanan tek halk dans›n›n; k›l›ç ve kalkanlar›n birbirine çarpmas› ile ç›kan seslerden yarat›lan müzik ritmi eflli¤inde oynanan K›l›ç Kalkan Oyunu oldu¤u söylenmektedir.

‹LK DÖNER KEBABI Bugün tüm dünyada Türkçe ad›yla bilinen döner kebap ilk kez 1867 y›l›nda ‹skender Efendi taraf›ndan bugünkü Kayhan Çarfl›s›’nda yap›lm›flt›r. Piflmifl etin dikey bir flifl üzerine yerlefltirilerek sokaklarda sat›lmas›yla tan›nan ‹skender Efendi, terbiyeleyerek haz›rlad›¤› eti flifle geçirilerek kömür ya da odun ateflinde piflirmeye bafllar. Böylece Bursa’da “‹skender’in dönen kebab›” olarak bilinir.

Anadolu’daki ilk modern tiyatro binas› 1879’da kentin valisi Ahmet Vefik Pafla taraf›ndan Bursa’da aç›lm›flt›r. 15 Eylül 1879’da Bursa Osmanl› Tiyatrosu’nun ilk temsilinin sahnelendi¤i Ahmet Vefik Pafla bir asr› aflan süredir ayn› ifllevini sürdürmektedir.

ANADOLU’NUN ‹LK MÜZES‹ Anadolu’da modern anlamda ilk müzenin 1902 y›l›nda Bursa’da aç›ld›¤› bilinmektedir. Bugünkü Erkek Lisesi’nin kimya laboratuar›nda ‹stanbul Arkeoloji Müzesi’nin flubesi olarak Bursa Müzesi ad›yla kurulan müze, 1930 y›l›nda Yeflil Medrese binas›na, 1972 y›l›nda da bugünkü Kültürpark içindeki yere tafl›nm›flt›r.


169 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹LK fiEH‹RLERARASI ULAfiIM Anadolu’da ilk flehirleraras› kombine yolcu tafl›ma ifli Bursa’da Kamil Koç taraf›ndan bafllat›lm›flt›r. Bilecik’in Karaköy istasyonundan Bursa’ya ilk kombine tafl›mac›l›¤a yolcular›n da dahil edilmesiyle, Cumhuriyet tarihinin ilk flehirleraras› ulafl›m› bafllat›lm›fl olur. Böylece 1927’de Koç Birlik adl› ilk toplu ulafl›m flirketi faaliyete geçmifl olur.

TÜRK‹YE’N‹N ‹LK TELEFER‹⁄‹ 29 Ekim 1963 tarihinde Türkiye’nin ilk teleferi¤i Bursa-Uluda¤ aras›nda hizmete aç›lm›flt›r. Teferrüç mevkiinden bafllayan teleferik yolculu¤u Çobankaya’da sona ermektedir. Teleferi¤in ilk dura¤› 1200 metre yüksekli¤indeki Kad›yayla’d›r. ‹kinci durak ise 1635 metre yüksekli¤indeki Sar›alan bölgesidir. Mevcut Teleferik hatt›n›n Oteller Bölgesi’ne kadar uzat›lmas› ile ilgili proje Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan ihale edilmifl olup, 12 kilometre uzunlu¤unda yap›lacak yeni teleferik hatt› tamamland›¤›nda Bursa Teleferik Hatt›, dünyan›n en uzun teleferi¤i olacakt›r.

‹LK DA⁄CILIK KULÜBÜ 1932 y›l›nda kurulan Bursa Da¤c›l›k Kulübü, Türkiye’nin ilk kayak, do¤a ve da¤c›l›k sporlar› kulübüdür. Bu kulüp sayesinde Türkiye’de ilk defa kayak sporunun genifl halk kitlelerine tan›t›m› sa¤lanm›flt›r. ‹lk kayak ve da¤ sporlar› yar›flmalar› da bu kulüp taraf›ndan organize edilmifltir.

Arfliv: ‹. Cengiz.

Arfliv: ‹. Cengiz.


Hisar d›fl›na yapt›r›lan ilk camii.


Üftade Mehmed Muhiyiddin Efendi Camii ve Tekkesi.



06

BURSA’NIN ÜNLÜ S‹MALARI


Kent Müzesi’ndeki Zeki Müren köflesini ziyaret eden sinema sanatç›s› Fatma Girik.


BURSA’NIN ÜNLÜ S‹MALARI

BURSA‘NIN AYDINLARI As›rlard›r bir kültür ve bilim merkezi olan Bursa’da çok say›da flair, yazar, siyasetçi, sanatç› ve bilim adam› yetiflmifltir. Bursa’n›n yetifltirdi¤i ayd›nlar›n, evliyalar›n oluflturdu¤u ›fl›k ile Bursa her zaman daha çok ayd›nlanm›flt›r. Bursa, ayd›nlar›ndan, evliyalar›ndan etkilendi¤i kadar, kendi de¤erleriyle de ayd›nlar› etkilemifl, onlar› yönlendirmifltir. Bursa’da yetiflen Molla Gürani, Mahmut Hüdayi, Emir Sultan, Somuncu Baba, Molla Fenari, gibi ayd›nlar, evliyalar; Murad Hüdavendigar, Y›ld›r›m Bayezid, Mehmet Çelebi, Cem Sultan, II. Murad ve Fatih Sultan Mehmed gibi sultanlar yöneticiler sadece Bursa’y› de¤il, tüm ülkemizi ayd›nlatm›flt›r.

902/1486 (ya da 1496) y›l›nda Bursa’da yaflam›n› yitirmifltir. Bursa Muradiye’de, kendi yapt›rd›¤› Medresesi’nin yan›ndaki türbede gömülüdür. Bursa’da XV. yüzy›ldan bu yana Ahmedpafla Mahallesi vard›r. Türk fliirinin kurucular› aras›nda say›lan Bursal› Ahmed Pafla’n›n fliirleri temiz ve ak›c›d›r. Kasidelerindeki güzellikten dolay›; fiiir Sultan› unvan›yla an›l›r. ‹yi Farsça bildi¤i için, ‹ran fliirinin güzelliklerini Türkçeye aktard›¤› söylenir. fiiirlerinin topland›¤› Divan’› ile, Leyla ile Mecnun adl› yazma kitaplar› vard›r. Mesnevisi ise bugün kay›pt›r. Divan’›, A. N. Tarlan taraf›ndan 1966 y›l›nda yay›nlanm›flt›r.

“Ey fitnesi çok kavli yalan, yand›m elinden”, “Gül yüzünde göreli zülf-i semen say gönül” gibi flairin bestelenmifl fliirleri bulunmaktad›r.

fiiir Sultan›

Ahmet Pafla Divan flairi. Bursa’n›n yetifltirdi¤i en ünlü flairlerdendir. Sultan Murad’›n kazaskeri Veliyüddin Efendi’nin o¤ludur. Pafla’n›n fikir ve anlay›fl›nda k›l› k›rk yararcas›na titiz oldu¤u için Sipahi Müftüsü lakab› verilmifltir. Sehi Bey her ne kadar flairin Edirne’de do¤du¤unu yaz›yorsa da di¤er tüm tezkirelerde Bursa’da do¤du¤u yaz›lmaktad›r. Bursal› Ahmet Pafla olarak da an›l›r. Müderrislik, kad›l›k, kazaskerlik yapan Pafla, Fatih Sultan Mehmet’e de hocal›k yapm›flt›r. Sultanönü Sancakbeyli¤i ile Tire ve Ankara Sancakbeyli¤i görevlerini sürdüren Pafla, Bayez›t döneminde Bursa Valisi olmufltur.

‹brahim Balaban 1921 y›l›nda Bursa'n›n Seç köyünde do¤an Bursal› ünlü ressam, ilkokulu bu köyde tamamlad›. ‹stanbul ve Ankara gibi büyük kentler baflta olmak üzere çok say›da sergi açan sanatç›n›n bir çok kitab› vard›r. Resimlerinde toplumsal gerçekçi çizgiyi benimsedi. Resimlerinden dolay› tutuklanan ressam tablolar›nda köy figürlerine resimlerde çokça yer ver-


176 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

mifltir. Balaban, (1962) ‹z , (1965) fiair Baba ve Damdakiler, (1968) ‹z Düflümü, (1969) adl› sanat kitaplar› ve Da¤da Duruflma (1990) ile Kal›ba S›¤mayanlar (1994) adl› romanlar› vard›r. Bu kitaplar›nda sanat ve toplumsal düflüncelerini anlatt›. Ressam ile ilgili Balaban ad›yla bir kitap ç›km›flt›r.

Türkiye’nin ‹lk Sivil Cumhurbaflkan›

Celal Bayar Umurbeyli devlet adam›, Türkiye'nin 3. Cumhurbaflkan›. 1883 y›l›nda Gemlik Umurbey 'de do¤du. Babas› ö¤retmen Abdullah Fehmi olup Bulgaristan göçmenidir. ‹lkö¤renimini Umurbey'de tamamlayan Bayar, genç yafllarda siyasete at›ld›. ‹ttihat ve Terakki'ye girerek önemli görevlerde bulundu. Bu derne¤in ç›kard›¤› Halka Do¤ru adl› derginin sorumlu yönetmeni oldu, yaz›lar yazd›. Kurtulufl Savafl› s›ras›nda Galip Hoca lakab›yla, özellikle Ege'deki köyleri tek tek gezerek direniflin örgütlenmesinde katk›da bulundu. 1920 y›l›nda, Son Osmanl› Meclisi'ne Saruhan Milletvekili olarak seçildi. Kurtulufl Savafl›'nda büyük yararl›l›klar› olan Bayar'›n Kurtulufl Savafl› sonras› katk›lar› çok daha fazlad›r. Yeni Cumhuriyetin ekonomisi adeta ondan sorulurdu. ‹fl Bankas›'n› kurup ilk Genel Müdürlü¤ü'nü yapt›. 1932 y›l›nda Ekonomi Bakan› olan Bayar, 1937'de Baflbakan oldu. 1939 y›l›nda bu görevinden ayr›lan Bayar, daha sonra Demokrat Parti hareketi içinde yer al›p, 1946 y›l›nda Demokrat Parti'nin kurulmas› ile Türkiye'yi yeni bir ortama soktu. Çok partili sisteme geçilmesinde katk›s› oldu. 1950 y›l›nda Demokrat Parti'nin iktidara gelmesinden sonra Türkiye'nin üçüncü Cumhurbaflkan› oldu. 12 A¤ustos 1986 tarihinde, 103 yafl›nda yaflam›n› yitiren Bayar'›n köyünde görkemli bir An›tmezar› vard›r. Köyündeki evi, 1970 y›l›nda özel eflyalar›ndan oluflan bir müzeye çevrilmifltir.

Bayar’›n flu an›lar› kitaplaflm›flt›r: Celal Bayar’›n Söylev ve Demeçleri, (1921-1928) Celal Bayar Diyor ki, (1920-1950) Celal Bayar’›n Söylev ve Demeçleri, (1933-35) Atatürk’ten Hat›ralar, C.Bayar’›n Söylev ve Demeçleri, (19461950) Ben de Yazd›m, (8 cilt, 1956-1972) Atatürk’ün Metodolojisi ve Günümüz, Baflvekilim Adnan Menderes (‹. Bozda¤ ile)

Ömrünü Bursa’ya Adayan

Kaz›m Baykal Bursal› ünlü araflt›rmac›, e¤itimci. 1905 y›l›nda Bursa'da do¤du. 1945 y›l›nda kurdu¤u ve ölümüne kadar baflkanl›¤›n› sürdürdü¤ü Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu'nu kurmufltur. Bu kurum arac›l›¤› ile Bursa'da 137 adet önemli tarihi yap›y› yeniden restore ettirmifltir. 27 Temmuz 1993 tarihinde Bursa'da yaflam›n› yitirmifltir. Bursa ile ilgili birçok araflt›rmas› vard›r. Bunlardan en önemlisi Bursa An›tlar›’d›r. (Bursa 1950) Ayr›ca Ulucami, Bursa Belediyesi, Bursa Kozahan› ve Mescidi, Tarihte Bursa Yang›nlar,› Bursa'da Hac›lar Camii Tamiri Münasebetiyle ve Bursa'da Tarihi Köprüler adl› kitab› ile Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu taraf›ndan y›ll›k çal›flmalar›ndan oluflan birçok broflür yay›nlanm›flt›r.


177 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

sa'da uzun y›llar gazetecilik yapt›. Cumhuriyetin ilk döneminde Bursa'n›n yetifltirdi¤i en ünlü bir kaç flairden biridir.

Divan fiairi

‹smail Beli¤ Bursa'n›n yetifltirdi¤i en ünlü divan flairi ve yazarlar›ndan biridir. Bursa'da 1668 y›l›nda Mant›c› Mahallesi'nde do¤mufltur. Babas›n›n ad› Seyyid ‹brahim 'dir. Emirzade olarak da an›lm›flt›r. Bursa'da iyi bir e¤itim görmüfltür. ‹maml›k ve evkaf katipli¤i ile, mahkeme naipli¤i yapt›. Tokat Mahkemesi Naibli¤i d›fl›nda tüm yaflam›n› Bursa'da geçirmifltir. 1143/1730 y›l›nda Bursa'da yaflam›n› yitirmifltir. Mezar›, Çatalf›r›n yan›nda bugün bulunmayan Yeniyer Mezarl›¤›'nda idi. Yazar›n en ünlü kitab›, 1326-1722 y›llar› aras›nda Bursa'da yetiflmifl ünlü kiflilerin yaflam öykülerini yazd›¤› Güldeste-i Riyaz-› ‹rfan ve Vefeyat-› Dan›flveran-› Nadiredan' d›r. Yazar›n, Nuhbetü'l-Asar li-Zeyli Zübdetü'l-Efl'ar adl› kitab›nda ise 1620-1726 y›llar› aras›nda yaflam›fl 414 flairin k›sa yaflam öyküleri anlat›lm›flt›r. Bursa'n›n güzellerini, güzelliklerini fliirsel bir dille yazd›¤› Bursa fiehrengizi çok ünlüdür.

Bursa’n›n Ünlü Siyaset Kad›n›

Behice Boran Bursal› ünlü siyaset kad›n› ve sosyologu, 14 May›s 1910 y›l›nda Bursa'da do¤mufltur. ABD'de Michigan Üniversitesi Sosyoloji Bölümünü bitirdi. 1939 y›l›nda Dil ve Tarih-Co¤rafya Fakültesi Sosyoloji bölümüne doçent olarak atand›. 1941-1942 y›l›nda Yurt ve Dünya, 19431944 y›llar›nda ise Ad›mlar dergisini yay›mlad›. 1962 y›l›nda T‹P'e giren Boran, 1965 y›l›nda Urfa Milletvekili olarak TBMM girdi. 1975 y›l›nda yeniden örgütlenen T‹P'in Genel Baflkanl›¤›'na seçildi. 1980 askeri müdahalesinden sonra bir süre tutuklu kald›. Daha sonra ç›kt›¤› yurt d›fl›ndan geri dönmedi. Bu nedenle vatandafll›ktan ç›kar›ld›. 10 Ekim 1987 y›l›nda Brüksel'de yaflam›n› yitirdi.

Usta Gazeteci ve fiair

‹smet Bozda¤ Bursal› flair ve gazeteci. 1916 y›l›nda Bursa'da do¤du. ‹lk ve orta ö¤retimini Bursa'da tamamlayan Bozda¤, Bur-

fiairin yay›nlanm›fl kitaplar› flunlard›r: Gönderilmemifl Mektuplar, (fiiir- 1943) Araflt›rma kitaplar› ise flunlard›r: Baflvekilim Adnan Menderes, (1969) Bir Ça¤›n Perde Arkas›, (1972) Atatürk ve Efli Latife Han›m, (1975) Atatürk'ün Sofras›, (1975) Demokrat Parti ve Ötekiler, (1975) Abdulhamid'in Hat›ra Defteri (1975)

Türkiye’nin En Büyük Biyografi Yazar›

Bursal› Mehmed Tahir Bursal› ünlü biyografi yazar›, divan flairi olup, Osmanl› Devleti'nin son tezkirecilerindendir. 1861 y›l›nda Bursa Yerkap› Mahallesi'nde do¤mufltur. Seyyid Mehmet Tahir 'in torunu, Bursa Belediye katibi R›fat Bey'in o¤ludur. Bir çok elefltiri alan Osmanl› Müellifleri adl› kitab›n yazar› olan Tahir Bey, çeflitli okullarda ö¤retmenlik ve müdürlük yapt›. Meflrutiyetin sonunda bir dönem Bursa Milletvekili oldu. 1925 y›l›nda Üsküdar'da yaflam›n› yitirmifltir. Mezar›, Azizmahmudhüdai Camii yan›ndad›r. Biyografi yazar› olarak tan›nan Tahir Bey'in bas›lm›fl kitaplar› flöyledir; Türklerin Ulum ve Fünuna Hizmetleri, (1897) Tercüme-i Hal ve Fezail-i fieyh-i Ekbur, Kibar ve Meflayih-i Ulamadan On iki Zat›n Teracum-i Ahvali, Meflayih-i Osmaniye'den Sekiz Zat›n Teracum-i Ahvali, Ulama-i Osmaniye'den Alt› Zat›n Teracum-i Ahvali, ve Katip Çelebi'nin Teracum-i Ahval, Ayd›n Vilayetine Mensup Meflayih, Tercüme-i hali Arabi , Ulama, fiuara ve Müverrihinin Teracum-i Ahvali, Delilüt'tefsir , Müntahabat-i Mafleri ve Ebyat-› Osmaniye, Hac› Bayram-› Veli Ahlak Kitaplar›m›z, Müntahabat-› Mesari ve Ebyat, Nazar-› ‹slam'da Fakr, Katip Çelebi, Mersiye-i cenab-› Hüseyin bin Murteza der sureti beyan vukuat-› Kerbela, ‹smail Hakk›, Hac› Bayram› Veli, Mevlana ismail Hakk› Muhtasaran teracim-i hali matbu ve gayri matbu eserleri havi risale, Siyasete Mütaalik Asar-› ‹slamiye, Musa b.Hac› Hüseyin ‹zniki, Hac› Pafla, Menak›b-› Harbiyesinden Bir Nemze, ‹dare-i Osmaniyye Zaman›nda Yetiflen K›r›m Müellifleri ve en önemli kitab› da Osmanl› Müellifleri 'dir. Ayr›ca çok say›da bas›lmam›fl yazma kitab› bulunan Bursal› Tahir, kuflkusuz Türkiye'nin yetifltirdi¤i en büyük biyografi yazarlar›n›n bafl›nda gelmektedir.


178 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bir Renk Cambaz›;

fiefik Bursal› Bursal› ünlü Türk ressam›. 1902 y›l›nda Bursa'da do¤mufltur. ‹lk ve orta ö¤retimini Bursa'da yapt›. Güzel Sanatlar Akademisi'nde ‹brahim Çall› 'n›n atölyesinde çal›flt›. Avrupa'da yap›lan yar›flmada birinci oldu. 1966 y›l›nda Devlet Sergisi ‹kinci Resim Ödülü ald›. 1973, 1980 ve 1982 y›llar›nda da Baflar› Ödülleri ald›. 1990 y›l›nda Ankara'da yaflam›n› yitirmifltir. 1977 y›l›nda Bursa'da do¤du¤u evin Soka¤›'na, sanatç›n›n ad› verildi. Kültür Parkta ise büstü dikildi. Yap›tlar›nda daha çok do¤aya ba¤l› kalarak geleneksel-gerçekçi anlay›flta çal›flmalar yapm›flt›r. Özellikle Bursa ve Konya resimlerinde, bölgenin yöresel ve tarihsel niteliklerini pitoresk bir anlat›m içinde yans›tm›flt›r.

nevisi üzerine yaz›lm›flt›r.) Ferahü’r-Ruh, fierh-i Erbain Hadis, Reflehat Aynu’l-Hayat, Kitabü’n-Necat, (Kurtulufl Kitab›) Huccat elBeli¤, al- Furuk Hakk›, Daru’l-Hilafet al-Aliye, Lubbü’l-kubb ve S›rr as-sir, Lavayih tatullah bi bazalayt ve’l hadis, Mecali-i al-vaaz, Makalat, Miraciye, fierh-i kebir, fierh-i Pend-i Attar, fierh-i risaletü’l-adeb, fierh-i Salavat-› Meflayihe, fierh-i fiabü’l-imam, fierh-i Usul-i aflare, Tuhfe-i ‹smailiye, Tuhfe-i Ömeriye, Tuhfe-i Vasimiye, Kitabü’l-hitab ve Tuhfe-i Haliliye ile fliirlerinden oluflan Divan’› gibi yay›nlanm›fl 124 eseri bulunan ‹smail Hakk› Bursevi, ömrünün son 40 y›l›n› geçirdi¤i Bursa’y›;

“Acep midür hayat-› nev bulursa mürdeler anda Hakikat mazhar-› envar-› Ruh-› Kuds’dür Bursa” beytiyle övmüfltür.

Bursa’n›n fiehrengizi ; Ünlü Tiyatro Sanatç›s›

Lami Çelebi

‹smail Haki Butak

Bursal› ünlü divan flairi. As›l ad› Mahmud’tur. 1472 y›l›nda Bursa’da do¤mufltur. II. Bayez›d’›n hazine defterdar› Osman Çelebi’nin o¤ludur. Annesi Dilflad Hatun’dur. Ünlü Nakkafl Ali’nin torunudur. Ailesi Bursa’n›n ileri gelenlerindendir. ‹çten gelen fliirlerinde düzyaz›n›n ak›c›l›¤›n›, güzelli¤ini yayd›¤› için Lami’i mahlas›n› alm›flt›r. Molla Cami’nin kitaplar›n› Türkçe’ye çevirdi¤i için Cami-i Rum lakab›yla an›lm›flt›r. Nakflibendi tarikat›na mensup olan flair, Molla Ahaveyn ve Fenari’den ders, Emir Buhari’den ise el alm›flt›r. Hem edebiyat hem de ilahiyat bilimini alarak. Nakflibendi Seyyit Ahmet Buhari’ye ba¤lanan Lamii Çelebi, Bursa’da Nakflibendi tarikatine fleyh olmufltur. Çekirge’de bir mescidi bulunan Çelebi, 938/1531 y›l›nda Bursa’da yaflam›n› yitirmifl olup, mezar›, Hisar’daki Nakkaflali Camii bahçesindedir.

Cumhuriyet döneminin ünlü tiyatro sanatç›lar›ndand›r. 16 Ekim 1891 y›l›nda gazeteci olan babas›n›n Bursa'da sürgün oldu¤u s›rada, Bursa'da do¤mufltur. Çok say›da tiyatro oyunu ile filmde oynayan sanatç›, 27 Ekim 1963 tarihinde ‹stanbul'da yaflam›n› yitirmifltir. 1962 y›l›nda, y›l›n en baflar›l› erkek oyuncu seçilen sanatç›, Muhsin Ertu¤rul ile birlikte Türk Tiyatrosu'nun en önemli sanatç›lar› aras›nda ad› geçmektedir.

Ünlü fiair ve ‹lahiyatç›

‹smail Hakk› Bursevi Bursal› ünlü flair ve ilahiyatç›. 1653 y›l›nda Bulgaristan’›n Aydos flehrinde do¤mufl olmas›na ra¤men uzun y›llar Bursa’da yaflad›¤›ndan ve eserlerini Bursa’da yazd›¤›ndan ve Bursevi mahlas›yla tan›nd›¤›ndan Bursal› olarak kabul edilen ‹smail Hakk› Bursevi, genç yaflta Celveti Tarikat›’na girerek ‹stanbul’da ünlü hocalardan ders ald› ve 1685 y›l›nda Bursa’ya yerleflti. Bursa camilerinde verdi¤i tefsir dersleri ile ün kazand›. Zaman zaman ikamet etti¤i Üsküdar’da birçok kitap yazan ‹smail Hakk› Efendi, kitaplar›n› vakfederek Bursa’da bir kütüphane kurdu. Tekke ve cami yapt›rd›. 1137/1724 y›l›nda Bursa’da öldü ve tekkesine gömüldü. Yazar›n; Ruhü’l-Beyan fi tefsirü’l-Kuran, (Kuran tefsiri) Ruhü’l-Mesnevi, (Mevlana’n›n Mes-

Maktel-i ‹mam Hüseyin, Hüsn-ü Dil,Lugat-› Manzume, Münazara-i Bahar-ü fiita, Vis-ü Ramin, Vam›k-u Azra, fierh-i Dibace-i Gülistan, Menak›b-› Üveysi’l-Karani, ‹bretnüma, fierefü’l-insan, Letaifname, Münazara-i Nefs-ü


179 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Ruh, Guy-u Çevgan, Ferhad-u fiirin, fiaharidü’l-nübuvvah tercümesi, fiem’u Pervane, Salaman-u Ebsal ve Nefahat-ül Üns … gibi 30 kadar kitab› bulunan flairin fliirlerinden oluflan “Divan”› ile “Ferhatname” ve “fiehrengiz” adl› eserleri, en çok bilinen kitaplar›d›r.

Osmanl› fiiirinin Kurucusu

Süleyman Çelebi

mac› Fahri diye deyim olmufltur. 1027/1618 y›l›nda ‹stanbul’da yaflam›n› yitirmifltir. Güldeste ve Kepecio¤lu 1020/1611 y›l›nda öldü¤ünü yazar. Mezar› Edirnekap›’dad›r. Kendisinin Mevlevi tarikat› üyesi oldu¤u bilinmektedir. Yazar›n Türkiye’de ka¤›t oynama sanat›n›n en önemli temsilcilerinden biridir. Sanat-› kaat ad›yla an›lan bu sanat ile ilgili güzel bir albümü, Viyana Saray kütüphanesinde bulunmaktad›r. Sultan I. Ahmet için ‘gülistan oymas›’ yapm›flt›r. Eserlerinin önemli bir bölümü Topkap› Saray›’ndad›r. Evliya Çelebi ise Fahri Oymas› ad›yla nakkafll›¤› an›ld›¤›n› yazar.

Gönüllerin Sultan›

Emir Sultan

Bursal› ünlü mevlit yazar› ve divan flairi. 1351 y›l›nda Bursa’da do¤mufltur. fieyh Mahmud’un torunu oldu¤u söylenir. Vezir Ahmet Pafla’n›n o¤ludur. Süleyman Dede olarak da tan›nm›flt›r. Emir Sultan’›n halifesi olan flair, baz› kaynaklara göre Y›ld›r›m, baz›lar›na göre ise Ulucami imam› idi. 825/1422 y›l›nda Bursa’da öldü. Çekirge’ye giden caddenin solunda, Da¤›n›k Serviler denilen ve Yo¤urtlubaba Mezarl›¤›’nda bulunan türbede gömülüdür. Osmanl› fliirinin kurucusu say›lan Süleyman Çelebi’nin Türkçe mevlidini yazma gerekçesini kaynaklar flöyle anlat›r. Bir vaiz s›ras›nda, vaizin ayeti yanl›fl yorumlamas› üzerine cemaat içinde yer alan bir Arap itiraz ederek vaizi susturmufltur. Bu olay Çelebi’yi etkiledi¤i için ‹slamiyet’i ve Hz. Muhammet’i Türkçe bir fliirle anlatmak istemifltir. Mevlit birçok dilde bas›lm›flt›r. Türkçe bask›lar› da oldukça fazlad›r. fiairin Vesiletü’nNecat adl› mevlidinin d›fl›nda birçok baflka fliiri de biyografi kitaplar›nda yer al›r.

Ünlü Nakkafl ve Oymac›

Fahri Çelebi Bursal› ünlü nakkafl ve ka¤›t oyunu mucidi. Bursa’da do¤du. As›l ad› Fahreddin Bursavi’dir. Medresede e¤itim ald›. Hattat Abdullah ve Oymac› Kemalzade Ali’den ders ald›. Rum Fahri Çelebi olarak da an›lm›flt›r. Dilimize Oy-

As›l ad› Seyyid fiemseddin Mehmet olan Emir Sultan, 1386 y›l›nda Türkistan’da, Buhara’da do¤mufltur. Seyid Ali adl› bir çömlekçinin o¤lu olan Emir Sultan, Buhara’da Kübreviye tarikat›nda yetiflmifltir. Bursa’da do¤mufl olmamas›na ra¤men, gönülleri fethetti¤i için Bursal› olarak kabul edilen evliyalar›m›zdand›r. Hz. Peygamber’in soyundan geldi¤i için “Emir” diye isimlendirilmifl, gönlümüzü fethetti¤i için de bu kelimeye “Sultan” kelimesi ilave edilmifl, “Emir Sultan” diye dillere destan olmufltur. (…) Emir Sultan do¤du¤u bölgede sa¤lam bir dini-ilmi kültür alm›fl, daha sonra Hacca gitmifl, dönüflte bir baflka kültür ve sanat merkezine, Ba¤dat’a u¤ram›fl, oradan da Osmanl› dünyas›na, Bursa’ya do¤ru yola revan olmufltur. O as›rlarda dini, ilmi kültürün üç te-


180 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

mel kurumu vard›: Cami, medrese, tekke… Emir Sultan Bursa’ya fleref verdi¤inde, bu kurumlar›n atmosferini teneffüs etmifl, zihnini ve kalbini iyi, do¤ru ve güzelle bezemiflti. fiehrimize geldikten sonra da okumaya ve okutmaya devam etti. Arzu eden dostlar›na tasavvuf dünyas›n›n kap›lar›n› açarken, Molla Fenari’den, Sadreddin Konevi’nin meflhur eseri Miftahu’l-Gayb’› okumay› da ihmal etmedi. Çünkü “Beflikten mezara kadar okuma”y› tavsiye eden bir kültürü temsil ediyordu”. Y›ld›r›m Bayez›t’›n k›z› Hundi Hatun ile evlenen Emir Sultan “sadece okuyan ve okutan bir kifli de¤ildir. Hayat›n di¤er aktiviteleriyle de iç içedir. O, 500 dervifliyle (1422’de II. Murad’›n) ‹stanbul muhasaras›na kat›lan bir Osmanl› alpereni oldu¤u gibi “ nefis terbiyesi” için gerekli olan manevi cihad›n da en önünde yer alan bir mutasavv›ft›r (Genifl bilgi için bk. D‹A, Emirsultan mad.). (…) Emir Sultan’›n esas görevi topra¤a de¤il gönüllere dikti¤i erguvanlar› beslemek be büyütmektir. ‹nsanlar›n iç dünyalar›n› ayd›nlatmak, baharlar›n› ve bayramlar›n› sürekli k›lmakt›r”. (Bkz. Mustafa Kara, “‹smi erguvan’la özdefl-

Hitabet Ustas›

Khrysostomos Dion M.S. 40 y›l›nda Bursa’da do¤an Dion, ünlü bir filozof ve hatiptir. Khrisostomos, Yunanca alt›n a¤›zl› demektir. Ö¤renimini tamamlad›ktan sonra Prussa’da belagat okutmaya bafllar. Yüksek mevkilere yükselince, halk›n ondan nefret duymaya bafllamas› üzerine Prussa’y› terk eden yazar, ilk önce Yunanistan’a, sonra Roma’ya gitti. Roma’da da belagat dersleri vermeye bafllad› ‹mparator Vespasiamus döneminde M›s›r, Yunanistan ve Roma’da hitabet dersleri veren ünlü hatibin 80 kadar konuflmas› günümüze kadar ulaflm›flt›r. Kitab›ndaki söylevler Bursa, ‹znik ve Mudanya’n›n en eski ve sa¤l›kl› bilgilerini vermesi aç›s›ndan çok önemlidir.

Ünlü Bestekâr

Duhani

Osmanl› sultanlar› I. Bayez›t, I. Mehmet ve II. Murad; fleyhe sayg› gösterip, onun eliyle k›l›ç kufland›lar. 832/1429 y›l›nda Bursa’da yaflam›n› yitirdi. Mezar› Bursa’da ad›yla an›lan semtteki cami avlusunda bulunan türbesindedir.

Bursal› ünlü bestekar›n as›l ad› fierif’tir. Bursal› Duhani olarak tan›nm›flt›r. Bursa’da do¤mufltur. Özbek Çarfl›s›’nda tütüncülük ile geçinirken müzik e¤itimi al›r. Tütüncülük ile u¤raflt›¤› için, tütüncü anlam›na gelen Duhani olarak an›lm›flt›r. 1801 y›l›nda dükkan› yan›nca ‹stanbul’a tafl›nm›flt›r. Burada Celveti tarikat›na giren Duhani, dinsel eserler besteledi. 1 Eylül 1831 y›l›nda Bursa’da yaflam›n› yitirdi. Ünlü Aziz Mahmud Hüdai de ö¤rencilerindendir. Mezar›, Üftade Türbesi bahçesindedir. Günümüze kadar “Nedir derdin senin, bu matemin ne” (rast-sofyan) ve “Dervifllik bafltad›r, taçta de¤ildir” (Segah-Düyek) adl› iki ilahisi gelebilmifltir.

Besteci

‹lk Kad›n Savafl Pilotu

Erdinç Çelikol

Sabiha Gökçen

1938 Bursa do¤umlu ünlü Türk Sanat Müzi¤i bestecisidir. “Gel Gönlümü Yerden Yere Vurma Güzel, Ne Olursun” diye bafllayan bestesiyle 1991’de Türkiye’de y›l›n bestecisi seçilmifltir. 1983’te Bursa Belediyesi Konservatuvar›’n›n kurucular› aras›nda yer alm›fl ve y›llarca buran›n flefli¤ini yapm›flt›r. “Türk Musikisinin Dili” adl› kitab› bulunan besteci 1999’da Kültür Bakanl›¤› Bursa Klasik Türk Müzi¤i Korosu fiefli¤ini üstlenmifltir.

2002 y›l›nda kaybetti¤imiz, Atatürk’ün manevi evlad› Sabiha Gökçen 1913 y›l›nda Bursa’da do¤mufltur. 1935’te Türk Kuflu Havac›l›k Okulu ile Rusya’da Planörlük okulunu, 1936’da Eskiflehir Hava Okulu’nu bitirmifltir. 1938’de tek bafl›na uça¤›yla Balkan ülkelerine ziyaretlerde bulunan Sabiha Gökçen, Atatürk ile ilgili an›lar›n› “Atatürk’le Bir Ömür Böyle Geçti” adl› kitapta derlemifltir.

leflen dervifl: Emir Sultan Buhari”, Bursa Defteri, Haziran 2003, sh.143)

Bursa’da en çok bilinen dervifl olan Emir Sultan, bugün de ayn› görkemle duran cami, medrese, türbe ve tekkeden oluflan meflhur Emir Sultan Külliyesi’ni yapt›rarak Bursa’n›n ve Osmanl› Sultan›’n›n manevi bekçili¤i görevini sürdürmektedir.


181 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Alt›n Mikrofonlu Sanatç›

Y›ld›r›m Gürses 1940’da Bursa’da do¤an ve 1997 y›l›nda ‹stanbul’da vefat eden sanatç›; Türk Sanat Müzi¤inin önemli besteci ve yorumcular› aras›nda yer almaktad›r. 1965’te “Gençli¤e Veda” adl› bestesi, Alt›n Mikrofon ödülünü alm›flt›r. “Son Mektup”, “Gurbet”, “‹çime Hep Hüzün Doluyor”, “Y›llar Sonra Rastlad›m Çocukluk Sevgilime” gibi sevilen bestelerin yer ald›¤› birçok albümü yay›nlanm›flt›r.

den sonra ad› verildi. Bursa’da da Kültür Park’ta heykeli dikilmifl, bir galeriye de ad› verilmifltir. Ad›na uluslar aras› karikatür yar›flmalar› düzenlenen sanatç›n›n Amcabey’le Göze, (1932) Karikatür Albümü, (1933) Karikatür Albümü (1939) Ak’la Kara (1940) Dalkavuk, (1943) Seçme Karikatür Albümü, (1944) Harp Zenginleri, (1945) Siyasi Karikatürler, (1946) Amcabey (1946) ve Yüz Karas› gibi çok say›da albümü yay›nlanm›flt›r.

Modern Türk Tiyatrosunun Öncülerinden

Mehmet fiakir Feraizcizade Bursa’n›n yetifltirdi¤i önemli oyun yazar› ve yay›nc›s›d›r. 1853’te Bursa’da do¤mufl ve 1911’de yine Bursa’da vefat etmifltir. Ahmet Vefik Pafla’n›n “Moliere” oyunlar›ndan esinlenerek çok say›da sahne oyunu kaleme alm›flt›r. fiinasi ile birlikte Modern Türk Tiyatrosu’nun öncülerinden say›l›r.

Bursa’n›n Güldüren Yüzü

Cemal Nadir Güler Dünyaca ünlü Bursal› karikatürist, Bursa’n›n güldüren yüzü Cemal Nadir 1902 (1882) y›l›nda Bursa’da do¤du. ‹lk ve orta ö¤retimini Bilecik ve Bursa’da tamamlad›. Bursa’da gençlik y›llar›nda makinistlik ve tabelac›l›k yapan Cemal Nadir, bir süre baz› okullarda resim ö¤retmenli¤i de yapt›. Cemal Nadir’in ilk karikatürleri Diken dergisinde yay›nland›. Daha sonra ünlü Akbaba adl› mizah dergisinde düzenli karikatürleri yay›nland›. Türkiye’nin ilk modern karikatüristi olarak tarihe geçen Cemal Nadir, 1928 y›l›nda itibaren Akflam ve Cumhuriyet gibi günlük gazetelerde karikatür çizdi. Cemal Nadir, 1947 y›l›nda ‹stanbul’da yaflam›n› yitirmifltir.

1883’te Bursa’da bas›mevini kurmufl ve Bursa’n›n ilk sanat ve edebiyat dergisi olan “Nilüfer”i ve daha sonra “Gündo¤du” dergisini yay›nlam›flt›r.

Bursa’n›n Kilit Tafl›

Hac› ‹vaz Pafla Bursa’n›n ünlü yöneticisi, asker, hatta ve ayn› zamanda mimar olan Hac› ‹vaz Pafla’n›n as›l ad› Mehmed’dir. Tokat’da do¤mufl olmas›na

Türkiye’de karikatürün tan›n›p sevilmesinde büyük katk›lar› olan Cemal Nadir, yaratt›¤› Amca Bey tiplemesi ile ünlenmifltir. Ayr›ca Efruz Bey, Akla Kara, Dalkavuk gibi günlük olaylar›, kendine özgü bir biçimde ince bir güldürü ve yergi çizgisinde yorumlayan tipleri yaratm›fl; radyo skeçleri yazm›flt›r. Ünü, ülke d›fl›na taflan karikatüristin yurt d›fl›nda da baz› ödülleri vard›r. ‹stanbul’da Akflam Gazetesi’nin bulundu¤u soka¤a ölümün-

Hac› ‹vaz Pafla Türbesi.


182 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ra¤men Bursa’ya kazand›rd›¤› eserleri ve askeri hizmetlerinde gösterdi¤i baflar›lardan dolay› Bursal› olarak bilinmektedir. Timur ve Karaman istilas› s›ras›nda Bursa’y› bir ay boyunca kahramanca savunarak kap›lar›n› açmad›¤› için göze girmifltir. Sultan Çelebi Mehmed döneminde vezirli¤e yükselmifl ve Bursa’n›n imar çal›flmalar›na bizzat nezaret etmifltir. Sultan II. Murad döneminde vezir olan ‹vaz Pafla, 1428 y›l›nda veba hastal›¤›ndan yaflam›n› yitirmifltir. Eserleriyle Bursa’ya adeta yeniden hayat veren ‹vaz Pafla, Bursa’n›n sembollerinden Yeflil Türbe ile Yeflil Camii baflta olmak üzere birçok eserin mimar›d›r.

Türk Hafif Müzik Sanatç›s›

‹lhan ‹rem Sanatç›, 1955’te Bursa’da do¤mufltur. Söz ve müzi¤ini kendi yazd›¤› flark›larla Türk Hafif Müzik dal›nda genifl kitleler taraf›ndan be¤enilmifltir. “Anlasana”, “Boflver Arkadafl”, “Havalar Nas›l” gibi sevilen eserlerin sahibidir. 15 albümü yay›mlanan sanatç›, müzi¤in d›fl›nda açt›¤› sergi ve yay›nlad›¤› kitaplarla sanat dünyas›na katk›larda bulunmaktad›r. Sanatç›n›n yay›nlanm›fl 5 kitab› bulunmaktad›r.

Ünlü Komutan

Oruç Bey Oruç Bey, Bursal› bir devlet adam› ve ünlü bir komutand›r. Lala fiahin Pafla’n›n torunu ve Kara Timurtafl Pafla’n›n o¤lu olan Oruç Bey; Y›ld›r›m Bayezid döneminde komutanl›k yapm›fl, Fetret Devri’nde önce Süleyman Çelebi’ye hizmet etmifl, daha sonra Çelebi Mehmed’in hizmetine geçerek 1422 y›l›nda Beylerbeyi ve ard›ndan II. Murad döneminde vezirlik görevine getirilmifltir. Balkanlar’da Osmanl›’n›n geliflip güçlenmesinde önemli roller üstlenmifltir. 1424 y›l›nda Bursa’da vefat eden Oruç Bey, kardefli Mahmud Çelebi taraf›ndan yapt›r›lan ve “Kapamal› Mektep” olarak an›lan mektebin avlusuna, di¤er bir bilgiye göre ise kendi ad›na yapt›rd›¤› mescidin avlusuna defnedilmifltir.

Bizansl› Tarihçi

Procopios Bizans ‹mparatoru Justinyn’in tarihçisidir. 1623’te Vatikan’da bir kütüphaneci, Procopios’un yazd›¤› “Historia Arcana” yani “Gizli Tarih” adl› kitab›n› bulmufltur. Kitapta, yaflad›¤› dönemde yazamad›¤› tarihi gerçeklere yer verilmektedir.

Sanat Müzi¤i’nin Güçlü Sesi

Müzeyyen Senar fiehirleraras› Ulafl›m›n Öncüsü

Kamil Koç 1902’de Orhangazi (Pazarc›k)’de dünyaya gelen Koç, Bursa’n›n ilk toplu tafl›mac›l›k ifline bafllayan ifl adam›d›r. 1923’de manda arabas›yla yük tafl›r. 1926’da Bursa ile Karaköy Tren istasyonu aras›nda fiat arabas›yla yolcu tafl›maya bafllar. 1965’li y›llara gelindi¤inde 100’ün üzerindeki otobüslerle flehirleraras› yolcu tafl›mac›l›¤›nda “Kamil Koç” markas› ile tüm Türkiye’nin tan›d›¤› firma olur. 1975’de vefat eden Kamil Koç’un geride b›rakt›¤› firmas› bugün y›lda ortalama 5 milyonun üzerinde yolcu tafl›maktad›r.

1918‘de Bursa’n›n köyünde do¤an sanatç›; Türk Sanat Müzi¤i’nin ünlü kad›n flark›c›s›d›r. Film seslendirmelerinde Münir Nurettin Selçuk’la birlikte flark›lar söyleyen sanatç›, Kendine özgü üslubu ile sanat müzi¤inin sevilmesinde ve yayg›nlaflmas›nda rol oynam›flt›r.

Müzeyyen Senar köflesini Kent Müzesi’nde görebilirsiniz.


183 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

M›sri Dergâh›’n›n Son fieyhi

Mehmet fiemsettin Ulusoy Bursa’daki M›sri Dergâh›’n›n son fleyhi olan Mehmet fiemsettin, 1867’de Bursa’da do¤mufl ve 1936’da ‹stanbul’da vefat etmifltir. Tekkeler’in kapanmas›yla birlikte kendini kültürel araflt›rmalara adam›fl olup, manzum ya da nesir 50 civar›nda kitap yazm›flt›r. En de¤erli eseri; Bursa’daki tekkeleri ve buralardan geçen fleyhlerin hayat hikâyelerini anlatt›¤› “Yadigâr-› fiemsi”’dir. Ço¤u el yazmaz› olan kitaplardan baz›lar› ve M›sri Dergâh›’n›n pek çok tarihi eflyas› Bursa Kent Müzesi Müdürü Ahmet Erdönmez’in özel koleksiyonunda bulunmaktad›r.

Bursa’n›n Manevi Direklerinden

Üftade Mehmet Muhiyiddin Efendi Bursal› ünlü sufi, yazar ve halk flairi. Celveti tarikat›n›n ünlü fleyhi olan Üftade Efendi 1490’da Bursa’da Araplar mahallesinde dünyaya gelmifltir. Sufi, yazar ve halk flairi olup, H›z›r Dede adl› Bayrami fleyhin halifesi olmufltur. Daha sonra Celveti tarikat›n› kuran Üftade Efendi, Bald›rzade’ye göre Ulucami karfl›s›ndaki Vaaziye Medresesi’nde yetiflmifltir. Dönemin Padiflah› taraf›ndan sayg› duyulan Üftade, 989/1581 (1580) y›l›nda, 93 yafl›nda iken Bursa’da yaflam›n› yitirmifltir.

Yaflam›na iliflkin ayr›nt›l› bilgi, halifesi olan Mahmud Hüdai’nin yazd›¤› Vak›at adl› kitab›nda bulunmaktad›r. Mezar›, Yerkap›’daki camisinin yan›nda bulunan türbesindedir. Türbe içinde Hz. Üftade’nin d›fl›nda o¤ullar› Mustafa, Mehmed, Hayreddin ve Ahmet’e ait sandukalar ile, kime ait oldu¤u bilinmeyen dokuz ahflap gömüt vard›r. Menak›blarda befl cami yapt›rd›¤› yaz›l›ysa da bu do¤ru de¤ildir. P›narbafl›’daki türbe ve camisinin d›fl›nda, tekkesinin bulundu¤u mahallede ayr› bir mescidi vard›r. Tekkesi yak›n zamanda restore edilmifltir. fieyh Üftade’nin bir Hutbe dergisi ile, tasavvufi ilahilerinden oluflan küçük bir Divan’› vard›r. Divan’›, Bursal› Tahir taraf›ndan bas›lm›flt›r. “Nasihatler”, “‹rflatname” ve Vak›at” adl› eserleri, onun halifelerinden Aziz Mahmud Hüdayi taraf›ndan derlenmifltir. Üftade Camii ve Tekkesi günümüzde ziyaret edilen önemli mekânlar aras›nda yer almaktad›r.

Türkiye’nin San’at Günefli

Zeki Müren Bursa’n›n yetifltirdi¤i en ünlü Türk Sanat Müzi¤i yorumcusu ve bestecisidir. 1931 y›l›nda Bursa’da do¤an sanatç›, daha çocuk yaflta sesinin güzelli¤i ile dikkat çekmifltir. 11 yafl›nda Tamburi ‹zzet Bey’den ders almaya bafllam›flt›r. ‹lk ö¤retimini Bursa’da yapt›ktan sonra


184 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Sanat günefli Zeki Müren 200’den fazla plak ve kaset yapt›. Foto¤raf: N.K.

Bo¤aziçi lisesini bitirmifl; ‹stanbul Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi’nden mezun olmufltur. Genç yaflta sahneye ç›kan sanatç›, 1950 y›l›ndan bafllayarak ‹stanbul Radyosu’nda çal›flmaya bafllar. Yüzlerce pla¤› ve kaseti bulunan sanatç›, müzik bilgisi ve kültürü ile Türk müzik dünyas›nda hakl› bir üne sahip oldu. Çok say›da filmde de rol alan sanatç›, 24 Eylül 1996 y›l›nda ‹zmir Radyosu’ndaki canl› bir TV program› s›ras›nda geçirdi¤i kalp krizi sonucu yaflam›n› yitirmifltir. 1955 y›l›nda “Manolyam” adl› flark›s›yla ünü bütün ülkeyi sard› ve bu bestesiyle Türkiye’de “Alt›n Plak” ödülünü alan ilk sanatç› oldu. 1954’te ilk filmi olan “Beklenen fiark›”da oynad›. Bunu birbiri ard›na çevirdi¤i 17 film de daha bafl rol oynamas› izledi. Uzun y›llar sahnelerin, radyo ve televizyonlar›n en çok aran›lan sanatç›s› olan Zeki Müren, yaflarken ve ölümünden sonra “Sanat Günefli” olarak an›ld›. 200’den fazla plak ve kaset yapt›.

BURSALI SANATÇILAR ADNAN fiENSES Türk Müzi¤i Sanatç›s› (DT 1934) - AHMET U⁄URLU Tiyatro Sanatç›s› - AL‹ ERKÖSE Türk Müzi¤i Sanatç›s› (DT 1926) - AL‹ CENG‹Z ÇELENK Tiyatro Sanatç›s› ALPAY ‹ZER Tiyatro Sanatç›s› ALPTEK‹N BALO⁄LU Sualt› Foto¤raf Milli Tak›m Kaptan› - AYDAN fiENER Sinema Sanatç›s› - BARBAROS ERKÖSE Türk Müzi¤i Sanatç›s› (DT 1936) BEHZAT BUTAK Tiyatro Sanatç›s› (ÖT 1963) B‹MEN fiEN Bestekar, Yorumcu ( ÖT 1943 ) BURHAN D‹KENC‹K Ses Sanatç›s› - CAH‹T PEKSAYAR Türk Müzi¤i Sanatç›s› (DT 1928) CEMAL NAD‹R GÜLER Karikatürist ( ÖT 1947 )


185 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

CEYDA DÜVENC‹ Manken, Oyuncu - ENG‹N ÖZENDES Foto¤raf sanatç›s› ve tarihçisiERDAL ÖZYA⁄CILAR Sinema ve Tiyatro Sanatç›s› ERD‹NÇ ÇEL‹KKOL Türk Müzi¤i sanatç›s› ( DT 1938 ) ERKAN CAN Tiyatro Sanatç›s› - ERTEM GÖREÇ Sinema Sanatç›s›, Yönetmen - FEYHA ÇELENK Tiyatro Sanatç›s› GÜZ‹N DE⁄‹fiMEZ Ses Sanatç›s› - ‹BRAH‹M BALABAN Ressam (DT 1921) - ‹LHAN ‹REM Pop Müzik Yorumcusu (DT 1955) - ‹LG‹ ADALAN Ressam ve seramik sanatç›s› ( DT 1939 ) - ‹SMA‹L BAHA SÜRELSAN Bestekar (DT 1912) - HAL‹L BED‹‹ YÖNETKEN Müzik Adam› (ÖT 1969) - HAL‹L ERGÜN Sinema ve Tiyatro Sanatç›s› (DT 1946) - H‹KMET fi‹MfiEK Dünyaca ünlü Maestro, BBDSO KurucusuHÜSNÜ ZÜBER Da¤lama Sanatç›s›HÜSEY‹N MUMCU Sahne Tasar›mc›s› (DT 1924) - MAHMUT MORALI Tiyatro Oyuncusu (ÖT 1965)MAH‹NUR ERGUN Sinema Sanatç›s›, Yönetmen - MELAHAT PARS Türk Müzi¤i Sanatç›s› (BA 1424)-

MEFARET ATALAY fian Sanatç›s› (DT 1932) - MET‹N BELG‹N Tiyatro Sanatç›s›MUAZZEZ KURDO⁄LU Tiyatro Oyuncusu (DT 1920)MUH‹DD‹N BAHA PARS fiair-Bestekar (ÖT 1954)MUSTAFA U⁄URLU Tiyatro Sanatç›s› - MÜZEYYEN SENAR Türk Müzi¤i Yorumcusu (DT 1918) - M. RAHM‹ OTMAN Müzik Ö¤retmeni ve besteci - NEDRET SELÇUKER Tiyatro Sanatç›s›, Sunucu - NEV‹N AKOL Halk Müzi¤i sanatç›s› ve derlemeciNEV‹N PERE Opera Sanatç›s› (DT 1935 )NEVZAT fiENOL Tiyatro Sanatç›s› (DT 1946)N‹GAR ULUERER Türk Müzi¤i Sanatç›s› (DT 1935 ) - NUR SÜRER Sinema Oyuncusu (DT 1955) - NUR SUBAfiI Tiyatro Sanatç›s› - NUR‹ SAM‹ KORAL Belediye Müzikevi’nin kurucusu ve ilk flefi - NÜZHET ERGUN Bestekar, Edebiyatç› (ÖT 1946) - ORHAN AKSOY Sinema Yönetmeni (DT 1930) - PERV‹N PAR

Sinema Oyuncusu ( DT 1939) - RA‹K ALNIAÇIK Tiyatro Sanatç›s› (DT 1938) - RECEP B‹RG‹T Türk Müzi¤i Sanatç›s› (DT 19....) - RÜSTEM AVCI Ses Sanatç›s› - SABR‹ SÜHA ANSEN Bestekar (ÖT 1990) - SELAHATT‹N ERKÖSE Türk Müzi¤i Sanatç›s› (DT 1929) - SELMA EM‹RO⁄LU Karikatürist ve fian Sanatç›s› SERDAR KAfiIKÇILAR TSM Sanatç›s› - fiEF‹K BURSALI Ressam (ÖT 1990) - TORON KARACAO⁄LU Tiyatro ve Sinema Oyuncusu (DT 1931) - TURGUT PURA Heykelt›rafl - UMUR BAHA PARS Opera Sanatç›s› (DT 1916)YALIN TOLGA Tiyatro Sanatç›s› - YILDIRIM GÜRSES Türk Müzi¤i Sanatç›s› (ÖT 1997)ZEK‹ MÜREN Türk Müzi¤i yorumcu ve bestecisi (ÖT 1996)

BURSA’LI YAZAR ve EDEB‹YATÇILAR BALÇ‹ÇEK PAM‹R Gazeteci, yazar BEH‹CE BORAN Yazar, siyasetçi BURHAN ARPAD Gazeteci yazar, sanat

elefltirmeni (DT 1910)CELAL SILAY fiair (DT 1914) - DO⁄AN AVCIO⁄LU Gazeteci, Yazar ve Düflün adam› (ÖT 1983) - FAZIL YEN‹SEY Folklor Araflt›rmac›s› (ÖT 19...)FER‹DUN EVRENOSO⁄LU Gazeteci - FÜRÜZAN TOPRAK Yazar (DT 1926) HALUK fiAH‹N Gazeteci, Yazar ( DT 1942) - ‹LHAM‹ YANAR Halk fiairi ( DT 19...) - KAZIM BAYKAL Araflt›rmac› (ÖT 1994)MEHMET fiEMSEDD‹N-‹ MISR‹ fiair-Yazar (ÖT 1936) - MET‹N GÜVEN fiair (DT 1947)MUAZZEZ ILM‹YE ÇI⁄ Sümerolog, Yazar ( DT 1914 ) - MUSA ATAfi Gazeteci - NECAT‹ AKGÜN Gazeteci NEZ‹HE MER‹Ç Yazar (DT 1925) - N‹YAZ‹ AKINCIO⁄LU fiair (ÖT 1979 ) - PINAR KÜR Öykü ve Roman Yazar› (ÖT 1943) - SADETT‹N NÜZHET ERGUN Edebiyat Tarihçisi


Ulucami minareleri. Foto¤raf: Abdullah Eker


07

BURSA’NIN SEMBOLLER‹


Bursa kadife kumafl›.


BURSA’NIN SEMBOLLER‹ BURSA’YI BURSA YAPAN DE⁄ERLER Bursa’n›n sembollerinden kastedilen, “Bursa denince ilk akla gelenlerdir”. Gaziantep denince nas›l ilk akla gelen baklavas› ise, Bursa denince de ilk akla gelen bir’den fazla sembol var; Bursa denince yeflillik akla geliyor, as›rl›k ç›narlar akla geliyor, Uluda¤, Erguvan, Kestane, fieftali.. bir biri ard›na s›ralan›veriyor. Ya da Karagöz denince Bursa akl›m›za geliyor… Veya Bursa denince ipekçili¤i hat›rl›yoruz, ‹skender kebap hemen akl›m›za geliveriyor. Bursa, Ramis Kara’n›n da ifadesiyle; ‹znikUluabat gölleriyle, Nilüfer Çay› ile biliniyor. ‹negöl mobilyas› ile biliniyor… Mevlüt flairi Süleyman Çelebisi’yle biliniyor… Velhas›l bir’den çok sembolle hat›rlanabilen flansl› ve ender kentlerden biridir Bursa…

Ve asl›nda Bursa denince akla gelenler, Bursa’y› Bursa yapan de¤erlerdir… Yeflilsiz, ç›nars›z bir Bursa’y› düflünemeyiz, düflünmek de istemeyiz… Karagöz’süz, K›l›ç Kalkan’s›z bir Bursa düflünülebilir mi?.. Sanmam, zaten do¤ru da de¤il. Çünkü bunlar olmazsa Bursa olmaz. Kemalpafla tatl›s›ndan, Bursa b›çaklar›na, Bursa kestanesinden, ‹znik çinisine kadar bu sembollerin her biri, bu kente ruh veren, hayat veren, bu kente anlam katan de¤erlerdir. Mesela Yeflil Türbeyi veya Irgand› Köprüsü’nü yerinden kald›r›p götürdü¤ünüzde, Bursa’n›n yaflayan bir kent olma özelli¤i kalmayacakt›r. Muradiye’siz veya Ulucami’siz bir Bursa tahayyül dahi etmek do¤ru de¤il… Bunlar›n her biri, bu kente ruh katan, bu kentin güzelliklerini yaflatan olmazsa olmaz de¤erlerdir. Bursa’n›n sembollerinden Kültürpark.


190 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’n›n yeni oksijen deposu, Merinos park›.

YEfi‹L BURSA

ÇINARANIT A⁄AÇLARI

Bursa, yeflil ile an›lan ülkemizin tek flehridir. Bursa’ya gelen gezginlerin Bursa’da en çok dikkat çektikleri özelli¤i de yeflil dokusuydu. Bugün Bursa Ovas› büyük ölçüde yap›laflm›fl, kent içinde de yüksek apartmanlar yeflil dokuyu yok etmifltir. Art›k günümüzde Bursa il olarak yefliliyle an›lm›yor. Daha çok Bursa denince sanayi akla geliyor ya da baflka bir fley… Ancak Bursa’n›n yafll› ç›narlar›, her fleye karfl›n büyük ölçüde kentleflmeye karfl› ayakta kalarak direniyor. Ve son y›llarda kentin tekrar yeflil kimli¤ine kavuflmas› için bütün kentte adeta bir seferberlik bafllat›ld›¤› görülüyor. Baflta Büyükflehir Belediyesi olmak üzere bütün ilçe belediyelerinin kentsel dönüflüm projelerinde yeflillendirme çal›flmalar›na özen ve öncelik göstermeleri çevre ad›na takdir edilecek geliflmelerdir. Kentin oksijen depolar›ndan Kültürpark içindeki sa¤l›klaflt›rma projesinin bitirilmesi, park içindeki yap›laflman›n en aza indirilerek, yeflil alan miktar›n›n art›r›lmas›, Merinos Fabrikas›’n›n oldu¤u yerde Hyde Park gibi içinde havuzlar›n, spor merkezlerinin oldu¤u Merinos Park› projesinin tamamlanmak üzere oluflu, kent girifllerinde ve kavflaklarda a¤açland›rma ve yeflillendirme çal›flmalar›na öncelik verilmesi, Nilüfer Deresi çevresinde özel yeflillendirme ve a¤açland›rma çal›flmalar›na h›z verilmesi, Bursa Hayvanat Bahçesi, flehre hayat veren Botanik Park›, Haflim ‹flcan Park›, K›z Yakup/Kamberler Tarih ve Kültür Park› Projesi, Kapl›kaya Projesi, Bursa Ovas›’n› iflgal eden kirletici sanayilerin flehir d›fl›na ç›kar›lmas› giriflimi gibi projelerin tamamlanmas›yla birlikte flairlere ilham veren, mavi, yeflil ve beyaz›n kucak kuca¤a yaflad›¤› Yeflil Bursa’ya yak›n zamanda yeniden kavuflmak mümkün olacakt›r.

Ç›nar, Osmanl›’n›n kuruluflundan bu yana kente hayat veren, güzellik katan sembollerin bafl›nda yer al›r. Ç›nar deyince akla hem Bursa gelir hem de Osmanl›… Ç›nar A¤ac›, ayn› zamanda rüyadan beyli¤e geçiflin müjdecisidir. Osman Gazi, sonradan kay›npederi olacak fieyh Edebali’nin sohbetlerine kat›lmak üzere gitti¤i dergâhta uykusunda bir rüya görür. Osman Gazi rüyas›nda; “fieyh Edebali’nin bö¤ründen hilal fleklinde bir ay ç›kt›¤›n›, bu ay’›n büyüyerek kendi gö¤süne girdi¤ini, daha sonra göbe¤inden, bütün gökyüzünü kaplayan bir a¤ac›n ç›kt›¤›n›, bu a¤ac›n yüksek da¤ ve p›narlara gölge sald›¤›n›, üç k›tadaki topraklar› dallar›n›n alt›na ald›¤›n› ve insanlar›n da bundan fayda sa¤lad›¤›n›…” görür. Ertesi sabah, gece gördü¤ü bu rüyas›n› fieyh Edebali’ye anlat›r. Edebali de rüya dinledikten sonra Allah’›n Osman Gazi’ye ve evlatlar›na saltanat müjdeledi¤ini söyler k›z› Mal Hatun’u da zevce olarak Osman Gazi’ye verir. Osman Gazi döneminde Uluda¤’a gelip yerleflen, geyiklerle konufltu¤u söylenen ve Bursa’n›n fethi esnas›nda kolayl›klar sa¤layan Geyikli Baba ad›ndaki dervifl, Sultan Orhan Gazi’nin daveti üzerine, koca bir ç›nar a¤ac›n› kökünden söker ve omzuna yükledi¤i gibi Uluda¤’›n eteklerinden afla¤›ya inerek Orhan Gazi’nin ikamet eti¤i yere gelir. Sultan’›n huzuruna ç›kmadan önce yan›nda getirdi¤i ç›nar a¤ac›n› bahçeye diker. Bu esnada yan›na gelen Sultan Orhan Gazi’ye dikti¤i ç›nar a¤ac›n› göstererek; “Bu a¤ac› u¤ur olsun diye diktik… Bu a¤aç burada durdukça, dervifllerin duas› sana ve soyuna makbuldür” der ve dua eder. Geyikli Baba’n›n Bursa’n›n fethi sonras› u¤ur olsun diye dikti¤i a¤ac›n bugün Hisar içinde,


191 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Kavakl› caddesindeki, kavakl› ç›nar› olarak bilinen an›t/a¤aç oldu¤u rivayet edilmektedir. K›sacas› Osmanl›’n›n kuruluflunda en önemli simgelerden olan Ç›nar A¤açlar›, günümüzde de as›rlard›r Bursa’n›n sembolleri aras›nda yer almaktad›r. Vedat Nedim Tor’un ifadesiyle “Bursa’n›n Yeflil Türbe’si, Muradiye’si, Ulucami’si, Koz Han’› kadar ç›narlar› da birer güzel an›tt›r. Ç›nars›z bir Bursa, Yeflil Türbe’siz bir Bursa kadar ulûhiyetini kaybeder. (…)Bursa’n›n ç›narlar›, zaman›nda o kadar ustal›kla yerlefltirilmifl ki, yaln›z güzellik de¤il, güneflle mücadele tekni¤i bak›m›ndan da birer zekâ flaheserleridir”. Bursa’n›n yeflil imaj›n› korumak amac›yla projeler gelifltiren Büyükflehir Belediyesi’nin “A¤aç Koruma Politikas›” çerçevesinde tarihe tan›kl›k eden onlarca an›t/a¤aç koruma alt›na al›nm›flt›r. Yap›lan envanter çal›flmas›na göre, Bursa’da yafllar› 100 ile 650 aras›nda de¤iflen yaklafl›k 833 an›t a¤aç bulunmaktad›r. Bursa’da “do¤u ç›nar›”ndan “sapl› mefle”ye, “gümüfli ›hlamur”dan “çiçekli manolya”ya kadar 11 farkl› türde an›t a¤aç oldu¤u belirlenmifltir. Tafl›nmaz Kültür ve Tabiat Varl›klar›, 19861991 y›llar› aras›nda kentteki bu as›rl›k a¤açlardan 250 kadar›n› an›t veya an›t a¤aç aday› olarak tescil etmifltir.

Bursa’n›n kayda de¤er di¤er an›t a¤açlar› aras›nda Kovukç›nar (Ulufeliç›nar), Eskicibaba ç›nar›, dua ç›nar›, Pirinç Han› ç›nar›, Alt›parmak ç›nar›, Kültürpark’taki Yayc›lar P›nar› ç›nar›, Müflkire ç›nar›, ‹znik’teki Havuzbafl›, Beyp›nar›, Hespekli, Kaymak Köflkü, Lefke Kap›s›, Sanayi ve Davud-u Kayseri ç›nar a¤açlar› bulunmaktad›r. Çekirge'de Uluda¤ yolu üzerindeki ‹nkaya köyünde, ayn› adla bilinen ve 2008 itibariyle 600 yafl›na giren tarihi ç›nar a¤ac›, muhteflem görünümü ile dünyaca ünlüdür. Ad›n›, Osmanl› Devleti’nin ilk köylerinden biri olan Uluda¤ Yolu üzerindeki ‹nkaya Köyü’nden alan ç›nar a¤ac› 13 ana kola sahiptir. “‹nkaya Ç›nar›”n›n boyu 35 metredir. Dallar›n›n kal›nl›¤› 3-4 metreyi bulan ç›nar 9.2 metrelik çevresiyle Türkiye’nin en yafll› a¤açlar›ndan biridir. Osmanl› kadar yafll›, Cumhuriyet kadar gürbüz olan ‹nkaya ç›nar›, Bursa’ya yolu düflen yerli yabanc› turistlerin u¤ramadan geçmedi¤i önemli bir sembol olarak kente de¤er katmaktad›r.

Ulufeli (Ko¤uk) Ç›nar›.

fiu ana kadar tespit edilen en yafll› a¤aç Hürriyet Mahallesi’ndeki Nostalji Bahçesi’nde bulunan 610 yafl›ndaki ç›nar a¤ac›d›r. Günümüze ulaflamayan Bursa’n›n kuzeyindeki Oyukç›nar Mahallesi’ne ad›n› veren ç›nar a¤ac› 18,2 metre gövde geniflli¤i ile Türkiye’nin en büyük a¤ac›yd›. Halkal› ve Dudakl› Ç›nar› ile her y›l içinde leyleklerin yuva yapt›¤› Kiremitçi Ç›nar›’n›n, Orhan Camii avlusundaki a¤ac›n Osmanl› ile yafl›t Bursa ç›narlar› oldu¤u söylenmektedir.

‹nkaya Ç›nar›.


Orhanbey park›, Kozahan ve ç›nar a¤ac›. Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar



194 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

DÜNYADA ADINA BAYRAM YAPILAN TEK Ç‹ÇEK; ERGUVAN Bursa’n›n köklü geçmiflinden bugünlere ulaflan simgelerinden biri olan ve geçmiflte çok yayg›n olan Erguvan a¤ac›; dayan›flma, hoflgörü, sevgi ve kardeflli¤in simgesi olarak yüzy›llar boyunca düzenlenen bir flenli¤e ad›n› vermifltir. 14. yüzy›ldan günümüze kadar as›rlarca bir a¤aç ad›na bayram düzenleyen baflka bir ulus yok gibidir. Geçmiflte düzenlenen flenliklerden birine flahit oldu¤u anlafl›lan Evliya Çelebi Erguvan fienli¤i’ni flöyle anlat›yor: “Y›lda bir kez Emirsultan’da, ‘Erguvan töreni’ düzenlenir. Her taraftan deniz gibi insan toplan›r ki, bu kalabal›k töreni anlatmakta kalem yetersizdir. Böyle bir tören ancak Emir Sultan sevgisi ile olur.” Tanp›nar’›n ifadesiyle, “…bizim iklimde gülden sonra bayram› yap›lacak bir çiçek varsa, o da erguvand›r. O, flehirlerimizin ufkunda her bahar bir Diyanizos rüyas› gibi sarhofl ve renkli do¤ar. Dünyan›n tekrar de¤iflti¤ini, tabiat›n a¤›r uykusundan uyand›¤›n› haber vermek ister gibi zengin, cümbüfllü israfiyle her taraf› donat›r, bahar flark›s› söyler”. ‹flte bu geçmiflten gelen Anadolu (Bursa) gelene¤ini yaflatan Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan, her y›l Nisan ay›n›n sonunda, May›s’›n ilk günü huzur, bereket ve kardeflli¤in sembolü olan “Emir Sultan Gelene¤i ve Erguvan Bayram›” düzenlenen etkinliklerle kutlanmaktad›r.

Türkiye’de sadece ‹stanbul ve Bursa’da ad›na flenliklerin düzenlendi¤i Erguvan, bafltan-bafla pembelerle bezeli, bahar› selamlayan ve insana huzur veren bir a¤aç, bir çiçek s›fat›yla Bursa’da Emir Sultan Türbesi’nde kentin ortak kültürünün bir parças›, kentin bir simgesi olarak karfl›lanmakta, adeta geçmiflle bugün bir arada yaflanmaktad›r. Bilindi¤i üzere; Erguvan a¤ac› Osmanl›lar zaman›nda huzurun, Bizansl›lar taraf›nda da güç sembolü olarak kabul edilmiflti. Osmanl› döneminde bahar›n müjdeleyicisi olarak da bilinen Erguvan a¤ac› etraf›nda, Bursa’da yaflayan velilerden Emir Sultan hazretlerinin 15. yüzy›lda sevenleriyle birlikte sohbet yapmas› halk taraf›ndan manevi bayram olarak kabul edilmifl ve 500 y›ld›r sürdürülen ve turistik aç›dan da ilgi çeken bu gelenek Büyükflehir Belediyesi ve ilçe belediyelerinin katk›lar› ile devam ettirilmektedir. Düzenlenen törenlerde geleneksel hale gelen Emir Sultan Meydan›’na her y›l erguvan fidanlar› dikilmektedir. Erguvan fidanlar›n›n Bursa’n›n di¤er bölgelerine de dikilmesi teflvik edilmelidir. Yerel Gündem 21 taraf›ndan Erguvan Bayram›’n›n 464 ncü etkinli¤i 2008 y›l›nda çeflitli etkinliklerle kutlanm›flt›r.


195 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

OL‹MPOS’TAN KEfi‹fi’E; ULUDA⁄ Bizans öncesinde Olimpos olarak an›lan da¤, Bizans döneminde manast›rlarla dolu oldu¤u için Keflifl Da¤› olarak da isimlendirilmifltir. Bursa denince akla ilk gelenlerden olan Uluda¤, 2543 metre yüksekli¤i ile kuzey-bat› Anadolu’nun en yüksek zirvesini oluflturmaktad›r. Bu yönü ile amatör da¤c›lar›n ve do¤a yürüyüflü yapanlar›n u¤rak yerlerindendir. Marmara Denizi’ne 35-40 km uzakta olan Uluda¤, 1961 y›l›nda “Milli Park” ilan edilmifltir. Alan› 12.762 hektard›r. Uluda¤ Milli Park›, kayak sporlar› merkezi olman›n yan› s›ra, yaz›n sayfiye ve mesire yeri olarak bilinen önemli bir turistik merkezdir. 1500 - 1600 metre yüksekliklerde Kirazl›yayla ve Sar›alan yaylalar› bulunur. Zirve tepenin kuzeyinde ise; K›rkp›nar yaylas›, Çal›yayla ve 2000 metre yükseklikte Kap›yayla ile 2500 metre yükseklikteki Karagöl yaylas› yer al›r. Yaklafl›k 200 metreden itibaren yükselmeye bafllar ve “Uluda¤ Tepe” ad› verilen zirvede 2543 metreye ulafl›r. “Ana bölümü günümüzden 310 milyon önce oluflmufl ve Anadolu’daki en eski kütlelerden biri olan Uluda¤”›n yüksek kesimlerinde Türkiye’nin ilk buzul devri izlerine rastlan›r. Buzul afl›lmas› ile zirvede buzul veya sirk gölleri oluflmufl olup, da¤›n kuzeye bakan yamaçlar›nda da buzullar taraf›ndan flekillendirilmifl kaya kitleleri bulunmaktad›r”. Geçmiflte, Olympos, Keflifl Da¤›, Ruhban Da¤› olarak an›lan ve 1925 y›l›nda Osman fievki beyin önerisiyle bugünkü ad›n› alan Uluda¤’a dair aktar›lan pek çok mitolojik öykü vard›r. “Bu öykülerden birine göre tüm tanr›lar› ve tanr›çalar› ile beraber bu da¤da yaflayan bafl tanr› Zeus, o zamanki ismiyle Olympos’un zirvesinde oturur ve halk›n› gözetirmifl. Yine Yunan mitolojisinde tanr›lar›n Troya savafllar›n› bu da¤dan izledi¤i söylenir”.

Uluda¤ zirvesindeki göl. Foto¤raf: Hakan Ayd›n

nü’nün genel sekreteri Kemal Gedeleç’e aittir). Daha sonra Da¤c›l›k Kulübü taraf›ndan 1943 y›l›n›n bafllar›nda mevcut kayakevi 110 yatakl› otele dönüfltürülmüfl; Valilik taraf›ndan da Kirazl›yayla’da küçük bir otel infla edilmifltir. Bu üç tesisin d›fl›nda Otel Gözü ve Karabelen S›¤›naklar› da dahil olmak üzere tüm tesisler 1933 y›l›nda “da¤ sporlar›n› gelifltirmek ve bu yurd müdafaas›na yarayan sporu memleket ölçüsünde yaymak” amac›yla kurulan Bursa Da¤c›l›k Kulübü taraf›ndan iflletilmifllerdir. Henüz k›fl sporlar›n›n yap›lmad›¤›, kayak sporunun ne oldu¤u dahi bilinmedi¤i dönemde Uluda¤’›n karl› tepesinde 1950 metre yükseklikte infla edilen Uluda¤ Oteli’nin bir banyosu ve bir lokantas› bulunmaktayd›. Marmara denizini ayaklar› alt›na alan salonu vard›. 1944 y›l›nda “Bursa K›lavuzu”nu kaleme alan Musa Atefl’in ifadesiyle “Gemlik körfezinin mavi sular›na hâkim bir bak›fl› olan bu salonda ö¤le ve akflam yeme¤i insan için doyulmaz bir zevk teflkil eder”di. 17 oda, 50 yatakl› otelin günlük pansiyon fiyat› 1944 y›l›nda 850 kurufltu ve çok pahal› idi. Çünkü ‹kinci Dünya Savafl› öncesi oda fiyat› 350 kurufltu. Anlafl›laca¤› üzere savafl sonras› yiyecek fiyatlar›ndaki ve di¤er maliyetlerdeki afl›r› art›fl oda fiyat›n› olumsuz etkilemiflti. Uluda¤’daki ikinci tesis denizden 2000 metre yükseklikteki Kayakevi’dir. ‹lk yap›m›nda “sporcular ko¤uflu olarak düzenlenen Kayakevi, dönemin Cumhurbaflkan› ‹nönü’nün efli

Uluda¤’›n ‹lk Konaklama Tesisleri Uluda¤’da ilk büyük otel, 1933’de eski Bursa milletvekili ve valilerinden Fatin Güvendiren taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. (Ancak Uluda¤’da tesis yap›lmas› ve flose yolun yap›lmas› fikri eski Bursa valilerinden Cumhurbaflkan› ‹smet ‹nöUluda¤’›n zirvesinden manzara. Foto¤raf: Murat Ayd›nlar


196 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Uluda¤; Dünyada tepesine kayakla ç›k›labilen ender da¤lardan biridir.

Mevhibe ‹nönü’nün yard›mlar›yla buras› 110 yatakl› rahat ve konforlu bir otel haline dönüfltürülür. “Yataklar›n bir k›sm› yeni ve somyal› oldu¤u” özellikle vurgulanan otelin günlük pansiyon fiyat› 1944 y›l›nda sporcu kafileleri için kifli bafl› 350 kurufl, di¤er sporcular için ise 450 kurufl olarak belirlenmifltir. Üçüncü tesis Uluda¤ yolu üzerinde Kirazl›yayla’daki Valilik taraf›ndan kurulan oteldir. Uluda¤ zirveye ç›kan sporcular ve gezginler için bir mola yeri olan bu otelde geceleri kalmak isteyenler için “alt kattaki odalarda 15 somyal› karyola, üst katta 13 somyas›z ki, 28 yatak vard›r. Somyal›lardan 150, üst kattaki ranzalardan 75 kurufl yatak ücreti al›n›r. Bittabi Kirazl›’da kalacaklar›n çantalar›nda fazlaca yiyecek bulunmas› gerekir. Buraya ekseriya Bursal› ve mektepli sporcu gençler ç›kar. ‹flleri

dolay›s›yla cumartesi günleri serbest kalanlar›n oteli buras›d›r”. Zirve yolundaki di¤er tesisler, Otel Gözü ve Karabelen s›¤›naklar›d›r. Bu iki tesis ad› üzerinde konaklamadan ziyade yolda kalanlar veya soluklanmak için geçici s›¤›nak olarak yap›lm›flt›r.

Atatürk’ün Uluda¤ Ziyareti S›k s›k Bursa’ya gelmifl olan Mustafa Kemal Atatürk, 1931 y›l›nda Uluda¤’a ç›kt›¤›nda bu oteli ziyaret etmifltir. Uluda¤’›n temiz havas›ndan dolay› çok ac›kan Atatürk o y›l henüz yeni yap›lan ancak faaliyete geçmemifl olan Uluda¤ Oteli’ne gelerek, otel bekçisinden ekmek olup olmad›¤›n› sorar. “Bekçi, kendi kuru ekme¤in-


197 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Uluda¤’a Kat›rlarla Ç›k›l›rd› Uluda¤ Oteli’nin henüz yeni aç›ld›¤› 1931 y›l›nda Uluda¤ gerçekten de bir da¤ bafl›d›r. O dönemlerde Kent merkezi ile otelin bulundu¤u alan 34 kilometrelik bir flose yol ile ba¤lanm›flt›r. Otomobillerle Bursa’dan ancak 1,5 saatte otele ulafl›lmaktayd›. Günümüzde oldu¤u gibi ne asfalt yol vard›, ne de teleferik… “Bursa K›lavuzu”’nda anlat›laca¤› üzere, 1940’l› y›llarda Uluda¤’a k›fl›n üç yoldan gidilmekteydi. Birincisi Çekirge’den itibaren flose yoldan otomobille kar m›nt›kas›na kadar ç›k›l›rd›. Buradan kayakla, k›zaklarla ya da köylülerin yard›m› ile otele ulafl›l›rd›. Ço¤u zaman yo¤un kar ya¤›fl›ndan dolay› flose yol Çekirge’den itibaren karla kapl› oldu¤undan otomobillerle ç›kmak mümkün olmazd›. ‹kincisi Elma çukuru ile Karabelen yolundan yaya ve kat›rla otel bölgesine ulaflmaktayd›. Ancak Elma çukurundan da¤a ç›kmak için bir gün evvelden da¤ kulübüne baflvurmal› ve kat›r kiralatmal›d›r. ‹steyenler kat›rlara binerek Karabelen’e ç›karlar. ‹steyenler yaya yürürler. Fakat kayaklar›n› ve çantalar›n› kat›ra yüklerler. Yol döne döne yükselir. Gökdere bo¤az›n›n insana heybet veren muhteflem yamaçlar›ndan geçilerek iki saatte Elmaçukuru köyüne var›l›r. Bu köyden sonra bir saat kadar daha yükselerek Bursa’dan itibaren 3 saatte Karabelen ‹mdatevi’nin ve Karakolu’nun bulundu¤u mevkie var›l›r. Bu noktadan itibaren kayaklar tak›larak otele ulafl›l›r. E¤er Bursa’dan ö¤leyin hareket edilmiflse, ancak geceleyin otele ulafl›l›rd›. Karabelen mevkiinde Da¤c›l›k Kulübü’nün bilgisi dahilinde oluflturulan “hamal servisi vard› ve kayakç›lar bir ücret mukabilinde çantalar›n› bu kayakl› ve köylü hamallara tafl›t›rlard›”.

den bir dilim getirmifltir. Rahmetli Atatürk bu kuru ekmek dilimini yiyemeyece¤ini görünce bir bardak su getirmifl ve ona ekme¤ini bat›r›p yumuflatarak tatl› tatl› yemifltir. ‹fltihas›n›n çok aç›ld›¤›n› ve Uluda¤ suyunun da pek nefis oldu¤unu gören Atatürk, yan›ndakilerden Bozok mebusu Salih’e dönerek; - Salih! Gel, biz de burada bir köflk yapt›ral›m! demifltir. Merhum Bozok mebusu ise cevaben; - Paflam, da¤ bafl›nda ne iflimiz var? demifltir. Gerçekten de bu otelin yap›ld›¤› o y›llarda Türkiye’de Kayak sporu yayg›n olmad›¤› gibi, k›fl›n tatil yapma gibi bir düflünce veya anlay›fl da henüz mevcut de¤ildi. E¤er Salih Bozok, Atatürk’ün köflk yapma önerisine s›cak bakm›fl olsayd› bugün Uluda¤’›n Davos’tan da daha ünlü bir merkez olmas› içten bile de¤ildi.

Bu do¤al flartlarda k›fl›n kayakç› olmayanlar›n yaya olarak Uluda¤’a ç›kmalar› tehlikeli idi ve asla tavsiye edilmezdi. Uluda¤’a ç›kan kayakç›lar›n en büyük zevki kayaklarla zirveden Bursa’ya do¤ru kayarak inifle geçmekti.

Uluda¤’›n Haflmeti Anadolu co¤rafyas›nda kutsal kabul edilen alt› da¤›n en görkemlisi olan Uluda¤’›n zirvesi enteresand›r. Oldukça yo¤un kar ya¤ar. “Çünkü; denizin yan› bafl›nda birdenbire bu kadar yükselmifl bulunan bir da¤a, lodos da, poyraz da kar ya¤d›r›r. Kar›n kal›nl›¤› oteller civar›nda vasati olarak 3 metreyi bulur. Zirve istikametinde, Kuflakl›kaya yamaçlar›nda ise kar derinli¤i 7 -8 metreyi aflar. Bu da¤da bir gece içinde bir metre kar ya¤d›¤› da görülmüfltür. Kar›n yerde kalma süresi yaklafl›k 180 gün oldu¤u bilinmektedir.




200 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Uluda¤ oteller bölgesi.

Uluda¤ ihtiyar da¤lardan oldu¤u için, k›fl sporlar› yapmaya çok müsaittir. Kilometrelerce mesafeler ve dümdüz ve bembeyaz bir zemin halinde kayakç›lar› saatlerce oyalamaya kâfidir. Hele zirveye en acemi sporcular bile ç›kabilir. Yeter ki, biraz kayak yapabilmek flart›yla… Halbuki yabanc›lar flunda birleflirler ki; Dünyada kayakla tepesine ç›k›labilen baflka bir da¤ yoktur”.

1000’e ulaflm›flt›r. (…) Baz› Avrupa ülkelerinin floralar›n›n toplam 2000 bitki türünden olufltu¤u dikkate al›n›rsa Uluda¤’›n bitki çeflitlili¤i aç›s›ndan ne kadar önemli oldu¤u anlafl›l›r. Bugünkü bulgular›m›za göre Uluda¤’da yay›l›fl› olan türlerden 145’i dünyada sadece Türkiye’de, 30’u da sadece Uluda¤’da yetiflmektedirler. (Bkz. Prof. Dr. Gönül Kaynak, “Bursa ve Uluda¤”, Bursa Defteri No: 27 Sh. 204-211, Eylül 2006)

Uluda¤’da Dört Mevsim Bir Arada Gazeteci Abidin Daver’in; “insan, Uluda¤’da, tabiat›n azamet ve haflmeti karfl›s›nda kendi aczini ifade eder. Alçak irtifalarda yaflay›p da ihtirastan burunlar› Kafda¤›’na varanlar, Uluda¤’da tabiat›n bu heybet ve azameti önünde süt dökmüfl kediye dönerler” diye tarif etti¤i Uluda¤, hem bembeyaz kar›, havas›, zengin bitki örtüsü, suyu ve konumu ile yaln›z Bursa’n›n de¤il Türkiye’nin en önemli k›fl merkezidir. Hatta denize yak›nl›¤›, yaz k›fl erimeyen karlar›, gölleri, göllerde yaz›n bile erimeyen aysbergleri, orman›, floras› ve ma¤aralar› ile Uluda¤ da¤ karakteri bak›m›ndan yeryüzünün görülmeye de¤er co¤rafi mekânlar›ndan biridir.

“Uzmanlara göre 15 gün da¤da kalan kimsenin kan hücreleri 3.5 milyondan 5 milyona yükseliyor.”

Marmara bölgesinde yer alan “da¤›n Bursa flehrine bakan alçak kesimlerinde Akdeniz iklimi hâkim iken, daha yüksek kesimlere ç›k›ld›kça iklim so¤umakta ve Akdeniz ikliminin çok so¤uk buzlu alt iklim tipi görülmektedir. ‹klimin bu flekilde alt kademelerden zirveye do¤ru de¤iflmesi farkl› yaflam alanlar›n›n oluflmas›na ve bu alanlarda da farkl› türlerin yetiflmesine olanak sa¤lamaktad›r. Bu farkl› iklim kademeleri Uluda¤’›n bir bitkisel çeflitlilik merkezi olma nedenlerinden birisidir. (…) Uluda¤ floras› ile ilgili olarak 1985 y›l›nda yap›lan arazi çal›flmalar› sonucu da¤›n farkl› bölgelerinde tespit edilen bitki tür say›s›

Uluda¤; Edebiyatç›lara ‹lham Kayna¤› Uluda¤’›n bir baflka özelli¤i, bilhassa ilkbaharda kara aksederek billurlaflan bol ültraviyoleli parlak bir günefl alt›nda yap›lan günefl banyosudur. Bütün vücudunuzun dirildi¤ini, çok güçlü elektrik enerjisi ile dolu olan da¤ havas›n›n tüm sinirlerinizi yat›flt›rd›¤›n› hissedersiniz. Uzmanlara göre 15 gün da¤da kalan bir kimsenin kan hücreleri 3,5 milyondan befl milyona yükselir. Tabii bu arada flunu da belirtmek gerekir ki, Uluda¤ sadece k›fl sporlar› merkezi de¤ildir. Ayn› zaman da bütün y›l boyunca gidilebilecek mesire yerlerinin ve dinlenmek için yaylalar›n yer ald›¤› Uluda¤, do¤a yürüyüflü için de elveriflli bir çok parkura sahiptir. Prof. Mefail H›zl›’n›n verdi¤i bilgilere göre; “Bursa’daki fleyhler, dervifller ve ilim adamlar› her y›l yaz mevsiminde Uluda¤’daki sayfiye yerlerine geçerler ve haftalarca hatta aylarca burada kal›rlard›. Hatta baz› medreselerdeki talebelerin “yaylakiye” ad›yla, ö¤renim gördükleri medreselerin vak›flar› taraf›ndan de¤iflik sürelerde bu da¤›n yaylalar›nda kalmalar›n›n sa¤land›¤› bilinmektedir. Bir zamanlar Bizans ‹mparatorlar› zihnen ve bedenen dinlenmek, stresten kurtulmak için Uluda¤’a gelir ve bir iki ay sonra da sa¤lam ve dinç bir kafa ile


201 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹stanbul’a dönerlerdi. Hammer’in verdi¤i bilgilere göre, Bursa’daki ilim adamlar›n›n bir ço¤u, flairlerin hemen tamam›, o büyük ve ölmez eserlerini Uluda¤’›n sakin ve serin yaylalar›nda yazm›fllard›r. Örneklemek gerekirse Hoca Sadrettin Efendi, “Tacü’t-Tevârih” eserini, Karaçelebizâde de kendi ad›yla an›lan tarihini, hep Uluda¤’›n kekik kokan yemyeflil yaylalar›nda elde ettikleri duru zihinlerle yazm›fllard›r”. (Prof. Dr. Mefail H›zl›, “Uluda¤” Mitolojilere konu olan yaban domuzlar›, geyikler ve karacalar›n koruma alt›na al›nd›¤› Uluda¤’da; ay›, tilki, çakal, sansar ve sakall› akbaba gibi yabani hayvanlar bulunmaktad›r. Ayr›ca yaz›n sadece 4 – 5 gün ortaya ç›kan Apollon Kelebe¤i ise tüm dünya koleksiyoncular›n›n gözbebe¤idir. (Bkz. Dr. Okan Gültekin, “Uluda¤’›n Binbir Yüzü”, Yaflayan Bursa Dergisi, No:25 Aral›k 2003) ‹stanbul gibi dünya kentine iki saat, denize sadece 30 dakika uzakl›kta olan, sürekli ayn› anda dört mevsimin yafland›¤› Uluda¤, turistik aç›dan önemli bir merkez olarak cazibesini gelecek yüzy›llara tafl›yacakt›r.

Uluda¤ : K›fl Turizminin Göz Bebe¤i Uluda¤ Oteller Bölgesi’nin Bursa flehir merkezine uzakl›¤› 35 – 40 dakikad›r. 36 kilometrelik bir karayolu vard›r. fiehir içinden Heykel, Alt›parmak ve Çekirge’deki taksi ve dolmufllarla Uluda¤’a ç›kabilirsiniz. Uluda¤’a ikinci yol ise Teleferik’tir. Teleferikle önce 1200 metre yükseklikteki Kad›yayla’ya ç›k›l›r. Buradaki ara istasyondan tekrar teleferikle 1635 rak›ml› Sar›alan’a ulafl›l›r. Sar›alan’dan dolmufllarla karayolu kullan›larak 7 kilometre uzakl›ktaki Oteller Bölgesi’ne gidilir. 3000’nin üzerinde yatak kapasitesine sahip olan Uluda¤’da; kayak sporu ve turizme yönelik 23 adet özel turistik tesisin d›fl›nda kamuya ait 16 adet dinlenme ve konaklama tesisi bulunmaktad›r. Bursa flehir merkezine 30 km mesafede bulunan Oteller bölgesi’nde; 11 adet pist, 7 adet telesiyej ve 6 adet teleski tesisi ile kayak, snowboard ve di¤er k›fl spor malzemelerini bulabilece¤iniz ma¤azalar, e¤lence merkezleri ve Kayak Ö¤renme Merkezleri bulunmaktad›r. Uluda¤ Milli Park›’n› y›lda ortalama 600.000 kifli ziyaret etmektedir. Karabelen girifl kap›s›ndan günde ortalama 265 araç girifl yapmaktad›r. Ziyaretçi say›s› yaz›n TemmuzA¤ustos aylar›nda ve k›fl sezonu Ocak-fiubat aylar›nda art›fl göstermektedir.

“VELHASIL BURSA SUDAN ‹BARETT‹R” Gezginlerin Bursa’da en çok ilgisini çeken özellik, flehrin her yan›nda flar›ldayan sular› ve çeflmeleriydi. Gezginler Bursa sular› için sayfalar dolusu yaz› yazm›fllard›r. Hatta Bursa sular›na iliflkin kitaplar bile yaz›lm›flt›r. 1640 y›l›nda Bursa’ya gelen Evliya Çelebi Bursa çeflmelerini flöyle anlat›yor: “Gerçi bu kentin çeflmeye ihtiyac› yoktur ama gelip geçenler için hay›r sahipleri 2.065 çeflme yapt›rm›flt›r. Her biri âb-› hayat gibidir. Sürgündeki fieyhülislam Aziz Efendi 200 adet çeflme yapt›rarak her birinin üzerine "sahibü'l-hayrat fakir Aziz" diye yazd›rm›fl ve fatiha rica etmifltir.” “Bursa’n›n selsebile ihtiyac› yoktur ama, büyüklü¤ünün eseri olarak eski sultanlar, âyan ve ileri gelenleri selsebil yap›p temmuz ay›nda tüm susayanlara Uluda¤'›n billur gibi, buz gibi âb-› hayat›n› da¤›t›rlar. Su ve havas›n›n güzelli¤inden Bursal›lar›n yüzü k›rm›z›d›r. Velhas›l Bursa sudan ibarettir...”

Uluda¤’›n kar sular›.


Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar



204 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA KAPLICALARI Bursa, hamam ve özellikle kapl›calar aç›s›ndan dünyan›n en zengin kentlerinden biridir. Bursa kapl›calar›yla ilgili en erken bilgi, 82 y›l›nda Dion’un konuflmalar›nda görülür. Osmanl›lar, bir yandan Bizans'tan kalma hamamlar› onar›rken, bir yandan da kendileri için yeni kapl›calar, termal hamamlar yapt›lar. Bursa'n›n kapl›ca sular› flehrin bat›s›ndaki Bademli Bahçe ve Çekirge bölgelerinden ç›kar. Her iki bölgeden ç›kan termal sular›n kimyasal analizleri farkl› oldu¤u gibi, ayn› bölgeden ç›kanlar›nki de farkl›d›r. Buna göre kaynaklar›n aralar›nda ba¤lant› olmad›¤› kabul edilebi-

As›rlard›r imparatorlar›, kraliçeleri iyilefltiren, hastalara derman olan Bursa kapl›calar›n›n sular›; yüksek enerjisiyle iyilefltirici etkisi oldu¤una inan›lan kehribara benzetilir. Günümüze kadar gelebilen Bursa merkezindeki kapl›calar›n en tan›nm›fllar›; Sultan I. Murad taraf›ndan yapt›r›lan Eski Kapl›ca (Armutlu), Sultan I. Bayezid taraf›ndan yapt›r›lan Kükütlü Kapl›ca, Kanuni Sultan Süleyman’›n veziri Rüstem Pafla taraf›ndan yapt›r›lan Yeni Kapl›ca, Kara Mustafa Pafla’n›n kendi ad›na yapt›rd›¤› Kara Mustafa Pafla Kapl›calar›’d›r. Bursa merkezinin d›fl›nda; ‹negöl’de Oylat Kapl›calar› ile Çitli Maden Suyu; Mustafakemalpafla’ya ba¤l› Akarca köyünde Tümbüldek Kapl›cas›, Armutlu’da Armutlu Kapl›calar›, Gemlik’te Umurbey köyü yolunda Terme Kapl›cas›; Orhaneli’ne ba¤l› A¤açhisar ve Sada¤ Kapl›calar› as›rlard›r flifa da¤›tmaya devam ediyor.

BURSA’NIN KAD‹FEMS‹ MEYVES‹; fiEFTAL‹

lir. Çekirge'de bulunan sulara çelikli, Bademli Bahçe'de bulunanlara kükürtlü sular denir. Kara Mustafa Kapl›cas›'n›n suyu ise tamamen farkl›d›r. Vak›f Bahçe'de bulunan kâgir depodan ç›kan su 32 yere verilir. Bunlar aras›nda hamamlar oteller ile flah›slar›n evleri vard›r. Eski Kapl›ca, Bursa'n›n en eski ve en büyük kapl›cas›d›r. fiifal› Bursa kapl›calar›nda y›pranan ruh ve beden sa¤l›¤›n›z› tazeleyip yenileyebilirsiniz.

Sa¤l›kl› ve flifal› sular›n bulundu¤u kapl›calarda yo¤un tempo içerisinde yorulan vücudunuzu dinlendirebilir ve y›pranan ruh ve beden sa¤l›¤›n›z› tazeleyip yenileyebilirsiniz.

Bursa, fleftalisiyle ünlü bir flehirdir. Bursa’da çok farkl› türleri yetiflen fleftali, yaz aylar›n›n en sevilen meyvelerinden biridir. Dünyaya Çin'den yay›ld›¤› düflünülen fleftali uzun yaflam ve ölümsüzlük sembolü olarak görülür. fieftali a¤ac› ortalama 30 y›l yaflar, hatta Bursa’da en çok 15-20 y›l sonra a¤açlar› sökülür. Bol sulu olup, tatl› meyvesinin en önemli özelli¤i kabu¤unun tüylü olmas›d›r. Bu kadifemsi dokudan hofllanmayanlar için son y›llarda Bursa’da nektarin denilen tüysüz bir çeflidi yayg›n olarak üretilmeye bafllanm›flt›r. Çekirde¤i kolay ayr›lana yarma, ete yap›fl›k olana et fleftalisi denir. Yarma fleftali genellikle taze meyve olarak tüketilir. Et fleftalisi ise konserve yap›m›nda kullan›l›r. Ülkemizde beyaz ve sar› etli olarak bilinen iki tür vard›r. Bursa Ovas›’n›n yap›laflmaya aç›lmas›yla fleftali üretim alanlar› da git gide azalmaktad›r.


205 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

“KESTANE KEBAP YEMES‹ SEVAP”

Bursal› fiekerci Hakk› Efendi, ilk kez duble kestane flekeri yapmay› baflarm›fl ve bu ürünle Bursa Sergisi’nde alt›n madalya kazanm›flt›r. Daha sonra da Ulus Pastanesi sahibi Rasim Öztat, kestane flekerini gelifltirmifltir. Ancak kestane flekerini bir marka olarak tüm dünyaya yayan Kafkas Pastaneleri olmufltur.

BURSA’DAN DÜNYAYA YAYILAN LEZZET ‹SKENDER KEBABI Bursa’n›n özgün ürünlerinden biri de kestanedir. Bursa’da afl›l› kestaneler büyük alanlar kaplamaktayd›. Yi¤itali köyünden, ‹negöl-Oylat bölgesine kadarki alan önceleri tümüyle kestane a¤açlar›yla kapl›yd›. ‹ç pazarda, sofral›k olarak daha ziyade afl› kestaneler müflteri bulur. Çabuk da¤›ld›¤›ndan, bu tür kestaneler flekerciler taraf›ndan kullan›lmaz. “Karaafllama” denilen bu cins kaynat›larak ya da kavrularak tüketilir. “Turfanda” kestane cinsi fleker sanayinde kullan›l›r. Bursa’n›n ünlü kestane flekerleri de küçük taneli olan bu kestanelerden yap›l›r. 60’l› y›llar›n bafllar›nda, Cumal›k›z›k, Derek›z›k, Hamaml›k›z›k, Seyidabad, Kozluören, Babasultan köylüleri, kestane üretiminde bafl› çekerlerdi. Kestane önemli bir ihraç ürünüydü. M›s›r, Suriye, Cezayir gibi ülkelere ihraç edilirdi. Son y›llarda kestane a¤açlar›na gelen hastal›k nedeniyle üretim azalm›flt›r. Devlet ‹statistik Enstitüsü’ne göre 3.200’ü meyve vermeyen olmak üzere Bursa’da 84.900 kestane a¤ac› vard›r. Bunlardan elde edilen ürün ise yaklafl›k 3.000 tondur.

BURSALILARIN KEfiFETT‹⁄‹ B‹R TAT KESTANE fiEKER‹ Uluda¤ eteklerinin ünlü kestanesinden yap›lan kestane flekeri, flekerli flerbette kaynat›lan kestaneden yap›lmaktad›r. Kestane flekerlerinin çeflitleri Bursa'n›n karakteristik tatl›lar›ndand›r. Bursa’da as›rlard›r evlerde üretilen kestane flekeri, 1900’lü y›llar›n bafl›nda duble olarak sat›fla yönelik üretim yapmaya bafllam›flt›r.

Bursa’dan tüm dünyaya yay›lan bir marka olarak ‹skender Kebab› 150 y›l önce keflfedilmiflti. Kebapç› ‹skender Bey (1848-1934), 19. yüzy›l›n ikinci yar›s›na kadar, yüzlerce y›ld›r atefle paralel piflirilen kuzuyu, kemik ve sinirlerinden ar›nd›rarak dikey madeni çubuk üzerinde, kendi ekseni etraf›nda döndürerek yeni bir kebap icat etmifl, ‹skender Kebab› böyle ortaya ç›km›flt›r. ‹skender Kebab›, sadece fliflin dik tutulmas›ndan ibaret bir ifl de¤ildi. Uluda¤’›n nefis ya¤lar›ndan ve zümrüt yaylalar›nda otlayan çok lezzetli etleri olan koyunlar›ndan yap›lan bu kebaplar, yiyenlere derin bir haz ve ifltah verir. Döner kebab›n›n üç ana maddesi vard›r: Et, pide, ya¤. Bu üç ürünün en iyisinden seçilmelidir. Birinin kalitesi bozuk oldu¤u zaman kebap güzel olmaz. Etin ya¤s›z k›s›mlar›, ince dilimler haline getirilerek flifle geçirilir. Pideler de iyi piflmifl olmal›d›r. Közün önünde döne döne k›zarm›fl olan etler ince ince kesilerek pidenin üzerine yay›l›r. Üzerine tereya¤›, suland›r›l›p ›s›t›lm›fl salça, istenirse yo¤urt dökülür. Böylece dünyaca ünlü, “Bursa’n›n Döner Kebab›” yap›lm›fl olur.


206 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

KAYHAN P‹DEL‹ KÖFTE Önceleri Bursal›lar›n Ramazan aylar›nda en sevdikleri bu kebap, günümüzde ‹skender kebaptan sonra yayg›nlaflan kebap çeflidi olup, “pideli köfte”de denilmektedir. Çok ince pideden yap›l›r. Kare biçiminde kesilen pideler tereya¤l› et suyuna bat›r›larak yumuflat›l›r. Büyük bir kebap sahan›na muntazam olarak dizilir. Orta yere kavrulmufl kuflbafl› etler konulur. Üstü gene pideyle kapat›l›r. Yemeden önce k›zg›n tereya¤›, istenirse yo¤urt ve salça dökülerek servis yap›l›r. Evliya Çelebi’nin bile sözünü etti¤i pideli kebap gelene¤i as›rlard›r devam ettirilmekte olup, Bursa Mutfak kültürünün en önemli yemekleri aras›nda yerini alm›flt›r.

‹NEGÖL KÖFTES‹

M‹S KOKULU DA⁄ Ç‹LE⁄‹ Keles ve da¤ yöresinin bafll›ca geçim kayna¤› çilektir. Da¤›n çile¤i olarak an›lan Bursa çile¤i tüm ülkede aranmaktad›r. Çile¤in yaklafl›k 600 çeflidi bilinmekte ve ülkemizde belli bafll› 6 çeflidi yetifltirilmektedir. Bunlar iri meyveli frenk çile¤i, aromas› yüksek Arnavutköy çile¤i, genellikle reçel yap›m›nda kullan›lan Ere¤li çile¤i, Bursa çile¤i ve ormanlarda yetiflen yabani çilektir. Mevsimi çok k›sa süren çilek en dayan›ks›z meyvelerden biridir ve ancak 2 gün zor dayan›r. Bu nedenle pazarlama sorunlar›n›n yaflanmas› durumda çilek üreticileri zor durumda kalmaktad›r.

NEF‹S B‹R PEYN‹R TATLISI KEMALPAfiA M. Kemalpafla’da yap›lan ve ‘peynir tatl›s›’ olarak da an›lan yöreye özgü bir tatl›d›r. Bu tatl›, köy peynirinden yap›lmaktad›r. Peynir, un, irmik ve yumurta ile yo¤rularak 3-4 cm çap›nda küçük kurabiyeler haline getirilir ve büyük piflme tablalar›nda f›r›nlan›r. Daha sonra torbalan›r ve sat›fla sunulur. Piflirilmesi ise kaynayan flekerli flerbete at›lmas›yla olmaktad›r. Ahmet Tabak adl› ustan›n 1930’lu y›llarda kurdu¤u dükkân›nda üretti¤i tatl› tüm ülkemizde yay›lm›flt›r. Daha çok bakkal ve marketlerde haz›r olarak sat›lan tatl›lara sadece ravak yap›l›p servise konulabilmektedir.

‹negöl’e özgü bir ›zgara köftedir. Yuvarlak ve iri olarak yo¤rulan köfteler ›zgara ile piflirilmektedir. ‹negöl Köfte’nin ünü tüm Türkiye’ye yay›lm›flt›r. ‹negöl Köfte’nin mucidi, Rumeli’den göç eden Mustafa Besler adl› kiflidir. 30’lu y›llarda bafllayan ‹negöl Köftesi üretimi k›sa sürede tüm ülkeye yay›lm›flt›r. ‹negöl köftesinin en önemli özelli¤i baharat kullan›lmayan bir köfte olmas›d›r. Her köfte, 12-15 gr. aras›nda ve yuvarlakt›r. Baz› yerlerde yass› da yap›lmaktad›r. ‹negöl köftesi; dana eti, kuzu eti, tuz, sodyum-bikarbonat ve so¤an›n belirli oranlarda kar›fl›m›ndan oluflur. Yap›lan köfteler 2-3 saat buz dolab›nda bekletildikten sonra piflirilmeye haz›r olur.

KARACABEY’‹N KELLE PEYN‹R‹ MAHLAÇ Bursa'n›n Karacabey ilçesinde üretilen bu peynir, koyun ve inek sütünün kar›flt›r›l›p piflirilmesi ile imal edilir. Çok gözenekli, çok tuzlu ve kendine özgü tattad›r. Kelle peyniridir. Tarihçesi hakk›nda kesin bilgiler bulunmamakla birlikte en az 200 y›ll›k geçmifli oldu¤u san›l›yor. Karacabey’in eski ad› olan Mihaliç ad›ndan galatt›r. Mahlaç Peyniri en kaliteli Türk peynirlerindendir. Mahlaç Peyniri daima tam ya¤l› koyun sütü ile ço¤unlukla k›v›rc›k sütlerinden üretilmifltir.


207 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹PEK fiEHR‹ BURSA ‹pek Yolu güzergâh›n›n Anadolu’daki son duraklar›ndan ve önemli merkezlerinden olan Bursa’n›n ad› ipek ve ipekçilikle özdeflleflmifl bir kent olarak bilinir. “‹pek”, “‹pekçilik” terimleri, Bursa’n›n ad›n›, yeflilini, güzelli¤ini yüzy›llard›r kervanlarla dünyan›n bir ucuna tafl›m›fl de¤erlerin bafl›nda yer al›r. Günümüzde ikincil bir u¤rafl haline gelen ipekböcekçili¤i ve ipekli üretimi bir zamanlar Bursa’n›n en önemli üretim alan›n› oluflturuyordu. ‹pekçili¤in ilk aflamas› olan ipekböcekçili¤inin geçmifli çok eskilere dayan›r. Anavatan› Çin olan ipekböcekçili¤i, MÖ 552’de Bizans’a gizlice getirilen ipekböce¤i tohumlar› ile Marmara k›y›lar›nda yay›lmaya bafllam›flt›. Osmanl›lar bu faaliyeti gelifltirerek sürdürmüfllerdir. Sanayi devrimi ile Avrupa ülkelerinde, ipe¤e göre çok daha ucuz ve kitlesel boyutlarda üretilen baflka dokumalar ipekli kumafllar›n yerini alm›flt›r. Cumhuriyet Dönemi’ndeki tüm çabalara karfl›n ipekböcekçili¤i hiçbir zaman eski düzeyine gelememifltir. Bursa, tarihin hemen her döneminde önemli bir ticaret kenti olmufltur. Özellikle ipekli üretimi ve ticaretinde sadece Osmanl›’da de¤il tüm dünyada ün yapm›flt›r. Bursa, 1840’l› y›llarda dünyan›n en önemli ipek üretim merkezi idi. 1840’l› y›llarda basit el manc›n›klar›yla çekilen ipekler Avrupa’ya ihraç ediliyordu. 1845’lerden sonra Bursa’da buharla çal›flan ipek fabrikalar› ve atölyeleri kurulmaya bafllar. 1860’l› y›llara gelindi¤inde art›k yüzlerce tezgâhta ve irili ufakl› 85 fabrikada ipe¤in ifllenerek dokundu¤u görülür. ‹flte ipekçilikte epey mesafe katedildi¤i bu dönemde Avrupa kozas›n› saran Parpin hastal›¤›n›n k›sa sürede Bursa’ya getirilmesiyle ipek üretimi 1860’l› y›llardan itibaren s›f›ra inmifltir. 1888 y›l›nda “Harir-i Darü’t-Talimi” ad›yla modern bir ‹pek Böcekcili¤i Okulu kurulmufltur. Türkiye’nin ilk ve tek okulu 1930’a kadar hizmet vermifl,, bu tarihten sonra 1976 y›l›na kadar da “‹pekböcekçili¤i Enstitüsü” olarak hizmetini sürdürmüfltür. Bursa’da, ‹pekli dokumac›l›¤›, 1950'li y›llara kadar kent tarihinin önemli ö¤elerinden biri olmufl; Bursa'n›n ekonomisi, uzun y›llar ipekli dokumac›l›¤›ndan beslenmifltir. Ne var ki günümüzde ipek ve koza üretimi gerilemifltir. O kadar ki, 1995 y›l›ndan bu yana Koza Han’da

koza borsas› aç›lamam›flt›r. Bursa’n›n sembolleri, de¤erleri aras›nda yer alan ipekçili¤in canland›r›lmas›nda ekonomik aç›dan da ihtiyaç duyulmaktad›r.

‹PE⁄‹N SERÜVEN‹ Çarfl› pazarda al›p, giydi¤imiz o asil ve zarif ipe¤in üretilmesi hiç de kolay de¤ildir. ‹pek ipli¤i için yaflam›n› feda eden ‹pekböce¤inin d›fl›nda, nice koza yetifltiren köylünün, ve nice ipek dokuyan genç k›z›n eme¤i vard›r o güzelim ipekte... Bursa ve köylerinde 3 – 4 katl› çok say›da odalar› olan ahflap evlerin oturma ve yatak için ayr›lan birkaç odas› d›fl›nda kalan odalarda y›lda sadece 30 – 35 gün için ipek böce¤i a¤›rlan›rd›. ‹pek böcekleri kozas›n› örünceye kadar evlerde bak›l›rd›. Böcek bak›m odalar›, önce ac› biber yak›larak tütsülenirdi. Çünkü böce¤in nazara gelmesinden korkulurdu. Önceden nisan ya¤murunda ›slat›lan tahtalar ve kerevetler böce¤in rahat etmesi için odaya konulurdu. Hatta o kadar ihtimam gösterilirdi ki; “böceklerin “pancar kesti” hastal›¤›na tutulmamas› için eve pancar girmez; evde dikifl dikme ve i¤ne tutma iflleri yasak edilir; bahçeden getiri-

‹pek kozas› atölyesi.




210 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

(Asl›nda çok eski bir gelenek olup, tohumlar›n gerekli ›s›y› sa¤lamas› için böcek tohumlar› bazen bir hafta kadar kad›nlar›n koynunda muhafaza edilirdi). Burada tohum, böcekçilerin dedi¤i gibi, “a¤ar›p bafl verdikten” sonra, kalayl› bir sini üstündeki temiz beze dökülür; i¤ne ucu gibi mini mini böcekler canlanmaya bafllar”. ‹pekböce¤i t›rt›llar› yumurtadan ç›kt›¤› zaman kahverengi veya siyah renkte ve tüylüdür... Tüyleri dökülür, yumuflak bir deri halini al›r. Bir toplu i¤ne ucu kadar ufak olan bu t›rt›llar, alt› haftal›k ömürlerinde, befl yafl yaflarlar. Her yafl, 7-8 gün sürüp sonra 1-2 gün uyurlar. Böcekler bu k›sa ömürlerinde dört kez uykuya dalarlar. Uyand›¤› zaman böceklere dut yapra¤› verilirdi. Her uykudan uyanan ‹pekböce¤ine alad› denilirdi. Bu nedenle Kozac›lar, her yafla; birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü alad›lar derlerdi. 1970’li y›llarda Koza Han’da koza al›m›.

‹pek koza üretimi. Foto¤raf: Ömer Ya¤l›dere

lecek dut yapraklar›n›n her yüküne birer parça ›s›rgan otunun ilave edilmesi…” gibi tedbirler al›n›rd›. Ali R›za Yalg›n’›n 1944 y›l› Uluda¤ Dergisi’nin 64’ncü sayfas›nda anlatt›¤›na göre “bundan sonra k›fl›n al›nm›fl ve kalayl› bir tencere içine konularak evin serin bir yerinde saklanm›fl olan tohumun haz›rl›¤›na bafllan›r. H›drellez’den bir gün önce kutudaki tohumlar bir beze dökülür ve bahçede bir gül dal›na as›l›r. H›drellez günü bu (böcek) ç›k›n› gül dal›ndan indirilir; küçük bir k›z çocu¤una verilir. Bu adete “H›drellez Kamç›s›” denir. Art›k nisan ya¤murlar› kerevetlere, H›drellez Kamç›s› da tohumlara sinmifltir. (Bu, ipekböceklerinin tohumundan ç›kma vaktinin geldi¤ine iflarettir). fiimdi tohum ç›k›s›n› a¤z› dual› bir kocakar› koynuna veya koltu¤unun alt›na yerlefltirir.

‹pekböce¤inin eve al›nmas›ndan itibaren, tüm ev halk› bu konuklar› en iyi flekilde a¤›rlamak için ç›rp›n›rlard›. Hatta “…Art›k 35-40 gün bahçede yemek yenir, ev süpürülmezdi. Böceklere, ikinci alad›dan sonra dut dallar›ndan döflekler yap›l›rd›. Bu tarihten sonra böcek evlerinde müthifl tatl› telafl bafllard›. ‹pekböcekleri büyük bir h›fl›rt›yla, yüzlerce kilo dut yapra¤›n› azg›n bir flekilde kemirerek yerler ve gittikçe büyürlerdi. Evin erke¤i, böceklere yaprak yetifltirmek için ç›rp›n›rd›. E¤er yaprak yetiflmez ise, evdeki kad›nlar›n küpeleri bilezikleri sat›l›r ama o yapraklar mutlaka bulunup böce¤e verilirdi. Herkes hofl bir telafl içinde iken, baz› evlerde ise bir sessizlik görülürdü. Çünkü bu evlerdeki böcekler yemekten kesilmifltir. Mahalleyi bir telaflt›r al›r, böce¤e hastal›k geldi diye. Herkes biran önce ask›y› ç›kartmak ister. Art›k evlere nazar de¤mifltir. Çünkü koza bakan aileler için en büyük korku hastal›kt›r. 1907 y›l›nda Fransa‘ya sat›lan Bursa iplikleri üzerinde, ona büyük ün veren s›rr›n, bu ipeklerin üzerinde beyaz lekeler oldu¤u görülmüfltü. Frans›z araflt›rmac›lar y›llarca incelemelerine karfl›n, bu beyaz lekelerin s›rr›n› bir türlü anlafl›lamam›flt›. Oysa bu ak lekeler, ipek fabrikalar›nda çal›flan Bursal› genç k›zlar›n al›n terinden baflka bir fley de¤ildi”... “(…) Son alald›ya gelince böcekler k›lavuz vermeye bafllarlar. K›lavuz, böce¤in ilk koza sarmaya bafllad›¤› and›r. Böcek, bafl›n› kald›r›p bir fley ar›yormufl gibi sallanmaya bafllad›¤› zaman, ipek ç›karmaya bafllayacak demektir. Bu arada, mefle ve çam gibi dallar aras›nda kendilerine yer bulmaya çal›fl›rlar. ‹pekböce¤i,


211 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ipek sararken teneke çal›p gürültü ç›karmak eskiden bir gelenekti. Çünkü bu gürültü nedeniyle böce¤in ürküp, daha k›sa sürede iplik saraca¤›na inan›l›rd›. Oysa ‹pekböce¤i kozas›n› her zaman üç gün içinde örerdi. Böcekler koza örmesini tamamlay›nca evde dü¤ün bayram yap›l›rd›. Bu dü¤üne “Koza Yolma Dü¤ünü” denirdi. Bir taraftan içilir, di¤er

yandan da koza çal›lardan ç›kar›p, yolunurdu. Darg›nlar bar›fl›r, komflular koza yolmaya ça¤r›l›r, “Koza Helvas›” yap›l›rd›. Genç k›zlar; ‘’Bursal› m›s›n kadifeli gelin’’, ‘’Hey Bursal› Bursal›. Beli ipek korsal›’” türküleriyle mahalleyi ç›nlat›rken yafll› kad›nlar ise ‘’Hikmetullah flehrinin bir tanesi. O¤lunu karn›nda yatar annesi’’ dizelerini m›r›ldan›rd›. Böcekler ask›dan ç›kar ç›kmaz hemen sat›l›r. Çünkü koza içindeki böcek bir flekilde öldürülmez ise, 10-15 gün içersinde kozay› delen böcek, baflkalafl›m geçirerek kelebek olarak d›flar› ç›kacakt›r. Bu durumda koza delindi¤i için, ipe¤in de¤eri de düflecektir. Ay›klanan kozalar hofl bir telafl içinde en k›sa sürede Bursa’daki Koza Han›’na götürülürdü. Çünkü yüzy›llard›r, sadece bu handa koza al›m› yap›lmaktayd›. ‹pek gibi ince ve zarif, ‹pekböce¤i kadar vefal› Koza Han’›nda, tellallar›n ba¤r›fllar› aras›nda sat›lan kozalar›n paralar› daha cebe girmeden, hemen yan›nda bulunan Bursa Çarfl›s›’nda harcan›rd›. Bursa Çarfl›s›nda kad›nlara all› yeflilli giysiler ile sar› liralar al›n›r, borçlar ödenirdi. Koza evinde ise, bir ay›n yorgunlu¤unun semeresini görmek üzere, heyecan ve merakla aile reisinin dönüflü beklenirdi. Böylece;’ ’sab›r ile koruk helva; dut a¤ac› ile atlas olmufltur.’’

Kozas›n› Ören fiehir Bursa Koza üreticisinin ifli bitmifltir, ancak ipe¤in öyküsü burada bitmemifltir. ‹pekböce¤i’nin üzerine sard›¤› ipe¤i özenle almak, sonra bunu kumafl yapmak için daha birçok ifl yapmak gerekiyordu. Koza içindeki ipekböce¤i, ya günefle b›rak›l›p yada s›cak su buhar›nda öldürülüp, kozay› delmesi önlenirdi, önce Sonra 80-90

derece s›cakl›ktaki su kazanlar›na at›lan kozalar›n iplikleri yumuflat›ld›ktan sonra, bir süpürge ile ustaca kozalar›n üzerine vurularak, kozalar›n uç vermesine çal›fl›l›r. Uç veren kozalar›n birkaç› birlikte bir uçta toplan›p, bir ç›kr›k ile çekilir. Ç›kr›k döndükçe, kozan›n üzerindeki ipek ipli¤i yavafl yavafl çözülür. Böylece ham ipek ipli¤ini ç›karan alete ç›kr›k denmektedir. Yüzy›llard›r kozadan ipek, bu yöntemle ç›kar›lmaktayd›. Suni ipe¤in yayg›nlaflmas› ve 1985 y›l›ndan sonra fiyatlar›n uluslararas› kurlara göre aç›klanmas› ile ülkemizde ‹pek üretimi gittikçe azald›. ‹pek böce¤i için gerekli temel ürün olan dutlar›n da, sürekli ilaç alanlar› içinde kalmas› da kozac›l›¤› da geriletmifltir. Bugün dünyada baflta Çin ve Japonya olmak üzere Hindistan ve Orta Asya ülkelerinde ipekböcekçili¤i yo¤un bir biçimde ve ucuz olarak üretilmektedir. Türk kozac›l›¤› bu ülkeler ile rekabet edemeyecek duruma gelmifltir. Özellikle son y›llarda Orta Asya kozalar›n›n kaçak olarak yurdumuza sokulmas› ile ülkemizde ipekböcekçili¤i nerdeyse tamam›yla sona ermifltir. 1995 y›l›nda Bursa’da sadece 20 ton koza sat›n al›nm›flt›r. (Daha genifl bilgi için Bkz. Ev Tekstil Dergisi No:41 ve Uluda¤ Dergisi No:64 ile Bursa Ansiklo¤edisi C.3 sayfa 927)

‹pek böcekleri kozas›n› örünceye kadar evlerde bak›l›rd›. Foto¤raf: Ömer Ya¤l›dere


212 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA KUMAfiLARI Köklerini Anadolu’dan alan dokuma sanat›n›n, XV. yüzy›ldan itibaren serüvenine Bursa’da bafllad›¤›, XVI yüzy›ldan itibaren de bu kervana ‹stanbul’un dahil oldu¤u görülmektedir. Bursa kumafllar› dokuma tekni¤i, malzeme özellikleri ve desen zenginlikleriyle bu sanat›n do¤uflundan itibaren dünya kumaflç›l›¤› içinde çok önemli bir yer edinmifl, desenleri ve renkleriyle Türk kültürünün ve zevkinin bütün inceliklerini yans›tm›fllard›r. Özellikle XV ve XVI yüzy›llarda dönemin kumafl merkezi haline gelen Bursa’da dokunan yünlü kumafllar›n, ipekli kumafllar›n ve her cins kadifenin ününün dünyaya yay›ld›¤›; hatta dokumalar›yla ünlü Çin’in bile Bursa’dan kumafl sat›n ald›¤›, Macaristan, Polonya, ‹talya ve


213 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

yüzy›lda Bursa’da dokunmufl olan kumafl örneklerini Lizbon’daki bu müzenin d›fl›nda; Yunanistan Benaki Müzesi’nde, Topkap› Saray›’nda, Konya Mevlana Müzesi’nde ve Bursa Kent Müzesi ile Bursa Türk ‹slam Eserleri Müzesi’nde görmek mümkün.

“Bulunmaz Bursa Kumafl›” tabiri…

Avrupa’n›n aristokrat aileleri özellikle Bursa kumafllar› kullan›rd›.

Özellikle 15 yüzy›l ile 17. yüzy›l aras›nda el tezgâhlar›nda, “Osmanl› Saray›’n›n himayesi ve gözetimi alt›nda, belirli bir loncaya ba¤l› olarak dokunan “-bulunmaz Bursa Kumafllar›”; saray giyim ve kuflamlar›nda, döflemelerde, kafkan, cepken, üç etek, bohçalarda kullan›lm›fl, Avrupa’n›n aristokrat aileleri taraf›ndan da aran›r olmufl, hatta kiliselerde papaz cübbeleri ve kilise örtüleri Bursa kumafllar›ndan yap›lm›flt›r.”

Balkan ülkelerinin pazarlar›nda Bursa kumafllar›n›n sat›ld›¤› kay›tlardan anlafl›lmaktad›r.

(…) Bursa’n›n ço¤u alt›n tellerle dokunan çatma kadifeleri çok pahal›ya sat›ld›¤› için ancak zenginler taraf›ndan kullan›lm›flt›r. Çatmalar, kemhalar, dibâlar bir ara o kadar ünlenmifllerdir ki, herkes bu kumafla sahip olabilme sevdas›na kap›lm›fl, bu kez de kumafllar “bu-

Nitekim Portekiz’in baflkenti Lizbon’daki bir Osmanl› vatandafl›na ait Gülbenkian Müzesi’nde sergilenen XVI yüzy›la ait Bursa kumafllar› bu tarihi kay›tlar› do¤rulamaktad›r. Osmanl›’n›n y›k›l›fl›ndan sonra Portekiz’e yerleflen Gülbenkian taraf›ndan kurulan bu müzede sergilenen kumafllar›n “inan›lmaz güzellikte etkileyici olduklar›”, müzeyi ziyaret eden Bursa Kent Müzesi Müdürü Ahmet Erdönmez taraf›ndan ifade edilmektedir. O dönemlerde Bursa kumafllar›n›n neden tüm dünya taraf›ndan bu kadar önemsendi¤ini, saraylarda kudret ve görkem aç›s›ndan simge halinde bu kumafllar›n tercih edildi¤ini anlamak için bu tür müzeleri görmek gerekir. 16. Foto¤raf: C. Pekcanatt›


214 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

lunamaz” olmufllard›r. ‹flte halk aras›nda bir fleyin yoklu¤unu, nadirli¤ini ve antikal›¤›n› anlatmak için söylenen “Bulunmaz Bursa Kumafl›” tabiri” Pirden Önder’in anlat›m›na göre buradan gelmifltir. ‹pekli Kumafllar : Güç ve ihtiflam›, zevk ve zenginli¤i sembolize etti¤inden özellikle tercih edilen kumafllar›n bafl›nda yer alan ipek ve ipekli kumafllar, bazen desenine, rengine bazen dokundu¤u yere, bazen de dokuma tekniklerine göre isimlendirilmifltir. Desenli kumafllar; seraser, kadife, kemha; düz olanlar ise atlas, tafta ve canfes olarak isimlendirilmifl ve gruplara ayr›lm›flt›r. “Seraser”; en de¤erli kumaflt›r. Seraserin çözgüsü; ipek, atk›s› ya alt›n alafl›ml› gümüfl, ya do¤rudan do¤ruya gümüfl ya da alt›n teldir. De¤erli tellerini sergileyecek flekilde büyük desenlere sahip olan Seraser kumafl›ndan baflta tören ve hilat kaftanlar› olmak üzere saray için yast›k yüzleri de yap›lm›flt›r.

Foto¤raf: C. Pekcanatt›

“Kadife ve Çatma” ; Bursa’da kadife XV yüzy›ldan itibaren dokunmaya bafllam›flt›r. “Osmanl›

dokuma sanat›” denice akla önce “Bursa Kadifeleri”nin geliyor olmas›, bu kumafl türünün gerçekten de standartlar›n üstünde kaliteden asla ödün vermeden üretilmesinden kaynaklanmaktad›r. Çözgüsü ipek, atk›s› pamuktan (bazen ipekten) yap›lan havl› bir kumafl türü olan kadifenin düzüne “sade”, desenlisine “münakkafl”, kabartmal› olan›na ise “çatma” denir. Özellikle XVI yüzy›ldan itibaren “Kadife-i Bursa” olarak yayg›nlaflan “Çatmalar”›n düz kadifeden fark›, desenlerinin zeminden kabar›k olmas›d›r. “Kemha”; Atk›s› ve çözgüsü ipek, üst s›ra atk›s› alt›n veya gümüfl k›laptan ile takviye edilen bir kumafl türü olan Kemha, ipekli dokumalar aras›nda saray›n ve halk›n be¤enisine en uygun kumafllardan biridir. A¤›r, tok, gösteriflli bir kumafl olan “Kemha”, saray ve saray d›fl›nda kaftanl›k ve döflemelik olarak kullan›lm›flt›r.


215 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

“Serenk”; ‹pekle dokunan, kaftanl›k ve döflemelik olarak kullan›lan bu kumafl›n motiflerinde s›rma ve tel yerine sar› ipek kullan›lm›flt›r. Genelde zemin güvez, yani mora yak›n koyu k›rm›z› renginde- ve kendinden desenli olup, üç renkte dokunmufltur. Çiçekli olan›na “serenk”, beneklisine “flahbenek”, düz olan›na ise “sade serenk” denmifltir. “Atlas” ; ‹nce ipekten, s›k dokunmufl, genellikle düz, sert ve parlak bir kumafl türü olan ve bat›da daha çok “saten kumafl” olarak tan›nan “atlas” kumafllar› XVII yüzy›ldan sonra kullan›lmaya bafllanm›flt›r. Kendinden desenli, tarakl› ve yollu çeflitleri bulunuyor. “Selimiye”; çözgüsü ve atk›s› ipekten, boyuna yollu ve küçük çiçek desenli bir kumafl olup; XVIII yüzy›ldan sonra özellikle çocuk kaftanlar›nda ve kad›n-erkek giyiminde kullan›lm›flt›r. “Savaî”; ‹pek ve k›laptanla dokunan bu kumafl cinsi genellikle kad›n elbisesi yap›m›nda kullan›lm›flt›r. Serpme veya s›ral›, bazen de geometrik flema içinde dizilmifl ufak dall› ve yaprakl› çiçeklerden oluflan bir bezeyemeye sahiptir. Bu yaz›n›n haz›rlanmas›nda; Ahmet Erdönmez, “Bursa’n›n Saraya Arma¤an› Kumafllar”, Yaflayan Bursa Dergisi No:49 Sh. 94-96 ile Pirden Önder, “Bulunmaz Bursa Kumafllar›”, Kültür ve Sanat Dergisi, 1997 No:35, Sh.70-71 kaynaklar›ndan yararlan›lm›flt›r.

“BURSALI MISIN KAD‹FEL‹ GEL‹N” T›pk› kemha, atlas, kutnu, tafta, vale ve bürümcük gibi, kadife de bir ipekli türüdür. 1516. yüzy›llarda, Bursa ipe¤inden dokunan, zemini ve hav› saf ipek olan Bursa kadifesi, uzun y›llar solmadan, hav› dökülmeden kald›¤› için çok tutulmufl, ünü alm›fl yürümüfl ve dünyada “velours de Brousse” yani “Bursa kadifesi” diye an›lm›flt›r. Kadife, eskiden çok yayg›n kullan›lan bir ipekli türüydü. Desensiz oldu¤u gibi desenli de dokunan kadife; entari, flalvar, cepken, kaftan, bohça, kese, yast›k, terlik, bafll›k, kitap k›l›f› gibi geleneksel giyim kuflam ve gereçlerin üretiminde kullan›lm›flt›r. Alt›n ya da gümüfl telli, kabartma Osmanl› motifleriyle süslü kadifelerin en ünlüleri çatmalard›r. Bir zamanlar Bursa ile kadife sözcükleri öylesine etle t›rnak olmufllard›r ki, bu gerçek ünlü bir türkünün ilk m›sras›nda yerini almakta gecikmemifltir.


216 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA’NIN GELENEKSEL SANATI BURSA HAVLUSU Bursa’n›n de¤erleri aras›nda yer alan Havlu, Bursa’n›n dünyaya sundu¤u kadife dokunufllu bir arma¤and›r. Günlük yaflam›n olmazsa olmazlar›ndan havlunun Anadolu’da do¤up büyüdü¤ü yer, Bursa’d›r. Daha önceleri insanlar›n nas›l ve ne flekilde kuruland›¤› tarihin sayfalar›nda kay›tl›d›r. Ancak yumuflac›k havlularla kurulanma keyfini herhalde ilk kez Bursal›lar yaflam›fl olsa gerek. Öyle ya, sular›, çeflmeleri, hamamlar› ve kapl›calar› ile ünlü Bursa’n›n havluyu icat etmesinden daha do¤al ne olabilir ki?.. Bursa’da havlunun tarihi 300 y›l önceye dayan›yor. Havluculuk, kadife dokumac›l›¤›n›n bir yan ürünü olarak do¤mufltur. 18 yüzy›l bafllar›nda kurulan iptidai el tezgâhlarda günde befl on havlu üretilerek bafllanan bu güzel giriflim, 3 as›rd›r geliflerek devam ediyor. Havluculu¤un geliflmesinde Atatürk’ün rolünü de burada aktarmakta fayda var. Desinatör Hac› Haf›z, Atatürk’ün portresini bir havlu üzerine iflleyerek göndermifl. Daha sonra Bursa’ya gelen Atatürk, özellikle havlu üretimi ve desinatörlü¤ün geliflmesi için yöre sanayicilerine yard›mc› olmufltur. Genellikle pamuk ipli¤inden yap›lmakta olan Bursa Havlular›, önceleri el tezgâhlar›nda dokunurken, 1941 y›l›nda kurulan Havluculuk Kooperatifi’nin çabalar›yla havluculuk modern tesislerin kurulmas›yla beraber geliflmeye ve d›fla aç›lmaya; zaman içinde güçlü bir sanayi

taraf›ndan üretilmeye bafllanm›flt›r. Nitekim dünyadaki en büyük 10 havlu üreticisi aras›nda Bursal› Özdilek Havlular› yer al›yor. Ancak son y›llarda ucuz ve kalitesiz Çin havlular›n›n piyasaya girmesiyle beraber Bursa’daki havlu tezgâhlar›n›n say›s›nda azalma görülmüfltür. 2008 y›l› itibariyle Bursa Havlucular Odas›’na kay›tl› üye say›s› 100’ün alt›na düflmüfltür. Bu say› bir y›l önce 200’ün üzerindeydi. 1863’de 100 dolay›nda havlu tezgah›n›n oldu¤u Bursa’da 1906’da yap›lan bir say›ma göre havlu üretimi yapan tezgâhlar›n say›s› 800’e ç›km›flt› ve bu rakama ipekli dokuyan tezgâhlar dahil de¤ildi. Bursa’da tekstilde en büyük pay havluculu¤a aittir. Bursa havlular› 18. yüzy›ldan beri hem Do¤u hem de Avrupa ülkelerine ihraç edilmekteydi. Bugün Bursa havluculu¤unun Türkiye’de ve dünyada hakl› bir yeri vard›r. fiehirde 100’ün üzerindeki üretim yerinde on binlerce havlu üretilmektedir. Günümüzde ise Bursa’da, havlu ihracat› yapan firma say›s› ise 10 olarak kay›tlarda görünüyor. 18. yüzy›lda Osmanl› Saray›’n› ziyaret eden bir ‹ngiliz Kral›’n›n, havluyu burada görüp be¤enmesi ve ülkesine götürmesi sonras›nda, havlunun tüm dünyaca tan›nmaya baflland›¤› söyleniyor. Günümüzde her evin vazgeçilmez eflyalar› aras›nda ilk s›rada yer alan havlu çeyiz sand›¤›n›n ve damat bohças›n›n da vazgeçilmezleri aras›nda yer almakta. Dü¤ün arabalar›na, askere u¤urlamaya kat›lan arabalara havlu ba¤lanmas› gelene¤i, Türklerin folklor ve kültür hayat›nda temizli¤in ve safl›¤›n simgesi olarak havlunun önemli bir yeri oldu¤unun göstergesidir.


217 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ALTI ASIRDIR YAfiAYAN B‹R GÖLGE OYUNU : KARAGÖZ Halk dilinde Karagöz oyunu olarak adland›r›lan gölge oyunu, Türk kültür yaflam›nda önemli bir yer almaktad›r. Karagöz oyununun kökeni konusunda yap›lan araflt›rmalar da ise bu oyunun Bursa ile yak›n ilintisi oldu¤u görülmüfltür. Çünkü hem bu gölge oyununun kahramanlar› olan Karagöz ile Hacivat Bursal›d›r, hem de bu oyunu yaratan fieyh Küflteri Bursal›d›r. ‹flte bu nedenle Bursa'da uluslararas› düzeyde gölge oyunu festivalleri düzenlenmektedir. Türk Gölge Oyunu olarak karfl›m›za ç›kan Karagöz oyununun birçok kültürün etkisiyle olgunlaflt›¤› ve Osmanl› Türklerinde de bir senteze ulaflt›¤› kabul edilebilir. Oyunu icat eden fieyh Kuflteri’dir. Karagöz ile Hacivat’›n yaflayan kifliler oldu¤una dair anlat›lan hikâyeler bulunmaktad›r. Bunlardan en bilineni Hacivat ve Karagöz’ün Sultan Orhan (veya Sultan I. Bayezid) zaman›nda Bursa’daki bir caminin yap›l›fl›nda usta olarak çal›flt›klar›d›r. Yine ayn› devirde Karagöz ve Hacivat’›n ölümünün ard›ndan fieyh Kuflteri’nin bir perde kurdurarak Karagöz ve Hacivat’›n deriden yap›lm›fl resimlerini yap›p, perde arkas›ndan ›fl›k vererek bir perdede oynatt›¤› ve bu flekilde onlar›n flakalar›n› tekrarlayarak Padiflah’› avuttu¤u fleklinde olan›d›r. Günümüzde de Karagöz Gölge Oyunu bir çerçeveye gerdirilmifl olan beyaz bir perdenin ard›nda oynan›r. Figürler, perdeye gölgenin vurmas›n› sa¤layan bir ›fl›k kayna¤›n›n önüne tutularak oynat›l›r. Eskiden meflale mum olan bu ›fl›k kayna¤›n›n yerini bugün elektrik ampulleri alm›flt›r.

Türk gölge oyunu Karagöz, as›rlar önce Bursa’dan do¤up, tüm ülkemize yay›lm›flt›. Bir süredir öksüz ve ilgisiz kalan, bu nedenle neredeyse sadece bir an› olarak kalaca¤› bir anda, Bursa’da oluflturulan etkinliklerle adeta yeniden keflfedilmifltir. Karagöz’ü hem ülkemize, hem de tüm dünyaya tan›tmak için, Unima Bursa fiubesi ile Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan “Bursa Karagöz ve Gölge Oyunlar› Festivali” düzenlenmektedir. Ayr›ca; ad› Bursa ile özdeflleflmifl KaragözHacivat sanat›n› uluslar aras› platforma tafl›yacak olan Karagöz Sanat Evi Bursa Büyükflehir taraf›ndan restore edilerek fiubat 2007’den itibaren Türkiye’nin ilk Karagöz Müzesi olarak hizmete aç›lm›flt›r.

Karagöz Tekni¤i Karagöz oyunu ortalama 1 X 1,2 metre boyutlar›nda beyaz bir perde arkas›ndan oynat›l›r. Yar› saydamlaflt›r›l›p boyanm›fl 35 cm boyutundaki tasvirler, oynat›c›n›n elindeki sopalara tak›l›p perdeye de¤dirilerek, konular›na göre hareket ettirilir.

Karagöz ustas› fiinasi Çelikol.


218 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tasvirler tiplerinin özelliklerine göre kol, bacak, bafl, diz gibi eklem yerleri oynak olarak yap›l›r. Perdenin arkas›nda yak›lan bir ›fl›kla ayd›nlat›l›r. Karagöz, tek sanatç›n›n gösterisidir. “Hayali” veya “Hayalbaz” denilen sanatç› hem görüntüleri hareket ettirir, hem de kiflinin özelli¤ine göre sesini de¤ifltirerek her birini ayr› konuflturur. Ç›rak, perdenin haz›rlanmas›n›, oynanacak fas›l›n görüntülerini seçip, s›raya koymaktan baflka, ayr›ca ustan›n yan›nda bu sanat›n ö¤rencisidir. Ç›ra¤›n da yard›mc›s› “Sand›kkâr” ad›n› al›r, o da ç›ra¤a yard›mc› olur. Tam bir fas›l da¤arc›¤› için gerekli bütün görüntülerin tümüne “Hayal Sand›¤›” denildi¤i için, oyun tak›m›yla görevli olan›n ad› da “Sand›kkâr”d›r. Oyunlarda flark›lar›, türküleri okuyanlara “Yardak”, tef çalan yard›mc›ya da “Dayrezen” denir. Karagöz görüntüleri kal›n deriden, özellikle deve derisinden yap›l›r. Bunun daha önceleri düve derisi oldu¤u ileri sürülmektedir. Deriyi ifllemek için çeflitli ifllemler vard›r. Renklendirme için kök boyalar ya da renkli çini mürekkepleri kullan›l›r.

Oynak eklemli parçalar birbirine kirifl, kursak, tel veya naylon iple ba¤lan›r. De¤neklerin geçece¤i delikler yuvarlak ikinci bir deri parças› dikilerek kal›nca bir yuva haline getirilir. Perdeye gelince; k›y›lar› çiçekli bezden, “ayna” denilen ortas›ndaki beyaz k›sm› ise mermerflahi patiskadand›r. Perdenin arkas›nda ve taban›nda perdenin çerçevesine iplerle tutturulmufl “Pefl Tahtas›” denilen bir raf bulunur. Buraya perdeyi ve görüntüleri ayd›nlatan meflale konulur. Karagöz ve Hac›vat’›n d›fl›nda Çelebi, Zenne-Yaflmakl›, Piflekâr, Zenne, Bebe Ruhi, Efe, Da¤l› Efe, Rum doktor, Karadenizli, Matiz Efe gibi çeflitli karakterler, tiplemeler vard›r.


219 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

MEHTER ÖNCE BURSA’DA KURULDU Mehter Tak›m›, bando tak›m›d›r. Kökeni Anadolu Selçuklular›'na kadar uzanmaktad›r. Orhan Bey’in Bursa'n›n fethinden sonra, Bursa Mehterhanesi’ni kurdu¤u kabul edilir. Osman Gazi’nin ye¤eni Ak Timur da, bir anlamda ilk Mehter Bafl› say›labilir. Çünkü, mehterin düzenleme ifli, bu kifliye verilmifltir. Mehter yürüyüflünde sa¤ ad›mla bafllanan yürüyüfllerde, her üç ad›mda bir durularak sa¤a sola selamlar verilir. Bir mehter tak›m› 64 kifliden oluflur. Mehterin bafl›ndaki flefe mehter bafl› denilmekte olup, bu kifli zurna çalmaktad›r. Mehterde, sekiz zil çalan “zilzen”, sekiz nakkare çalan “nakkarezen”, sekiz boru çalan “boruzen”, sekiz tabl çalan “tablzen” ve dokuz çavufl bulunmaktad›r. 1826 y›l›nda Yeniçerili¤in kald›r›lmas›yla, mehter tak›mlar› da ortadan kald›r›ld›, yerine bugünkü gibi bando tak›mlar› oluflturuldu. Cumhuriyet döneminde ilk kez 1963 y›l›nda kurulan Bursa Mehter Tak›m›, 1991 y›l›nda örgütlenerek yeniden düzenli olarak faaliyete geçmifltir. Türkiye’nin önemli müzik topluluklar›ndan Bursa Mehter Tak›m›, birçok uluslararas› etkinlikte yurt içi ve d›fl›nda Türkiye’yi temsil etmektedir.


220 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

cut hareketleri ile birinci vurufl cengine giriflmek” • Dördüncü figürün anlam›; birinci vurufltan sonra, ikinci vuruflma için taraflar›n karfl›l›kl› anlaflmalar› • Beflinci figürün anlam›; anlaflma gere¤i bir tek vurufl hakk› olan “bafl vuruflu”na giriflilmesi • Alt›nc› ve son figürün anlam› ise; sonucu al›nmam›fl her iki cengin neticesinde, taraflar›n en iyi cengaverlerinin dövüflü

MÜZ‹KS‹Z OYNANAN OYUN KILIÇ-KALKAN K›l›ç-Kalkan, dünyada müziksiz oynanan halk oyunlar›ndan biridir. Bu oyunun Anadolu’da Türklerden önce de oynand›¤› belirlenmifltir. M.Ö. 430-355 y›llar› aras›nda yaflayan Xsenophon, Anabasis adl› eserinde; bir zafer sonras› düzenlenen e¤lence gecesinde Thraklar ile Bursa çevresinde yaflayan Mysial›lara mensup askerlerin, hançerleriyle hafifçe s›çrayarak türküler eflli¤inde dövüflür gibi yapt›klar›n›, hançerlerin birbirine vurularak ses ç›karmak suretiyle dans ettiklerini” aktarmaktad›r. Osmanl›lar döneminde, Bursa’n›n fethi sonras› kente giren gazilerin k›l›ç ve kalkanlarla zafer danslar› yapt›klar› anlat›lmaktad›r. K›l›ç Kalkan Oyunu, ad› üzerinde, oyuncular›n kufland›klar› k›l›ç kalkanla oynan›r. K›l›ç ve kalkan ile oyuncular›n ayak ve diz vurufllar›yla ç›kard›¤› sesler, müzi¤in ve ritmin yerini tutar. Eski dönemin savafllar›n› simgeleyen k›l›ç-kalkan oyunlar› alt› figürden oluflup her birinin anlam› vard›r. Sekiz, on ya da daha fazla kifli taraf›ndan oynanan K›l›ç Kalkan oyununun; • Birinci figürünün anlam›; “askere yeni kat›lm›fl erleri u¤urlayanlara sayg› selam›” • ‹kinci figürün anlam›; “acemi erlerin k›l›çlar› üzerine “ölmek var, dönmek yok” fleklinde merasimle yemin etmeleri” • Üçüncü figürün anlam›; “oyuna girerken, vü-

Bursa’da faaliyette bulunan çok say›daki K›l›çKalkan ekibi olmakla birlikte K›l›ç Kalkan Derne¤i’ne ba¤l› folklor ekibi özgün karakteriyle yurt içinde ve yurt d›fl›nda çok say›da festivallerde Bursa’y› ve Türkiye’yi temsil etmektedir.

‹KRAMLI MÜZ‹KL‹ TOPLANTI “GEZEK”

Farkl› meslek gruplar›ndaki insanlar ile saz ve söz üstatlar›n›n bir araya geldi¤i, haftal›k toplant›lara gezek denilmektedir. Bursa’da, sanatsever insanlar›n bir araya gelip bir disiplin içinde düzenli olarak sanat müzi¤i eserleri söyleyip e¤lendikleri Gezek ad› verilen bu törenler as›rlard›r devam etmektedir. Bursa’dan dünyaca ünlü sanat müzi¤i sanatç›lar›n›n yetiflmesinde gezeklerin büyük rolü vard›r. Genelde son baharda bafllayan gezekler k›rk hafta kadar sürer. Her hafta bir gezek üyesinin evine gidilir. Gezek o hafta kimin evinde yap›lacaksa, o evin kap›s› önüne k›rm›z› bir fener as›l›r. Gezek her zaman bir tekerleme ile bafllard›. Her akflam sadece bir makam çal›n›rd›. Ev sahibi bu arada ikramlar yapar. Her gezek mutlaka bir oyun havas› ile biter, bazen finalinde köçek oynard›. Birçok sanatç› gezeklerde yetiflmifltir. Gerek gençlik ve gerekse ustal›k y›llar›nda rahmetli Zeki Müren’in Bursa gezeklerine kat›ld›¤› biliniyor. Yine ‹nci Çay›rl›, Recep Birgit, Cahit Peksayar gibi ünlü müzisyenler gezeklere kat›lm›flt›r. Erdinç Çelikkol da, gezeklerden yetiflmifl ünlü bir sanatç›m›zd›r.


221 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

HOfiGÖRÜLÜ VE RUHAN‹YETL‹ fiEH‹R BURSA Bursa’ya gelen gezginlerin baz›lar›n›n, özellikle P›narbafl›’ndaki tekke ve dervifl yaflam›n›n ilgilerini çekti¤i görülür. Birçok gezgin Bursa’daki tekkeleri ve tekke yaflam›n› uzun süre izlemifl, ayinlere kat›lm›flt›r. J. H. A. Ubicini ise Bursa’n›n bu özelli¤ini flu sözlerle aç›kl›yor: “Bursa, Osmanl›lar›n gözünde bir tap›nak, adeta bir Hac yeridir. T›pk› Ba¤dat gibi Burcü'l-evliya lakab›na lay›kt›r. Fakat Ba¤dat bir Arap, Bursa ise kat›ks›z bir Türk kentidir.”

1864 y›l›nda Perrot’a göre, ‹pek ticareti yüzünden Avrupal›lar görmeye al›fl›k olan Bursa Türkleri hiç de fanatik de¤illerdi: “Seve seve camilerine Avrupal› gezginlerin girmesine izin veriyorlard›.” 1869 y›l›nda Warsberc da daha ilginç bir örnek vermektedir. Tophane’deki manast›rda haç iflaretli sütunlar›n camide bulunmas›n› büyük bir hoflgörü örne¤i oldu¤unu düflünür: “Avrupa'ya dönünce hep onu sordum oradaki insanlara; Türklerin hofl görmezli¤inden yak›nanlara sordum; camilerini ele geçirip oralarda namaz yerine ayin yapt›rsayd›n›z, H›ristiyan dualar› okutsayd›n›z, acaba tepesinde alem ile tu¤ray› da dokunmadan sak-

Baptistin Poujoulat: "fiimdiye kadar gördü¤üm tüm ‹slam flehirleri içinde Bursa'y›, tam bir Asyatik (Asya tipi) yer olarak gördüm. Hiçbir fleye benzemek pahas›na Osmanl› imparatorlu¤unun birkaç kenti Avrupa kenti haline dönüflürken Bursa, Do¤u’lu simas›n› ve Kuran'›n fliirselli¤ini korudu.” derken, Evliya Çelebi de, Bursa’n›n özelli¤ini flu cümleyle özetler: “Bursa ruhaniyetli bir flehirdir” Bursa; bir taraftan ‹slamiyet’in en koyu yafland›¤› bir yer oldu¤u düflünülürken, di¤er yandan da Gayrimüslim turistlerin hiçbir güçlük yaflamadan gezdi¤i bir yerdi. 1767 y›l›nda Bursa’ya gelen Carsten Niebuhr: “(Handaki mescitte) namaz vakitlerini bildirmek üzere bir Ermeni davul çal›yordu. Bunu görmem beni cidden rahatlatt›.” demektedir. Daha sonra bu gezgin, Ramazan ay›nda kald›¤› handaki bir Müslüman’›n herkesin içinde tütün içti¤ini de anlatm›flt›r.

lar m›yd›n›z? Burada mermer bloklar› aras›nda rastlad›¤›m haç iflaretlerinin yüzlerce y›l öylece saklanmas›, bence onlara sayg›dan ileri gelmiyor. Hay›r, Türkler kendi dinsel inançlar›n›n, yabanc› bir dinin kal›nt›lar›n› yok etmeye elvermedi¤i kan›s›ndad›rlar.”

Flemenkodan Semaya Bursa hoflgörü diyar›.

1854 ve 1859 y›llar›nda Bursa’y› iki defa gezen Alman araflt›rmac› Andreas Mordtmann, 1925’de yay›nlanan seyahatnamesinin 300-301 nci sayfas›nda; “(…)Bursa’da kald›¤›m süre boyunca flehir sakinleri aras›nda en ufak ba¤nazl›¤a (dini) rastlamad›¤›m› garanti edebilirim. I. Osman’dan II. Murad’a (ki hepsi burada gömülüdür) Osmanl› sultan ve flehzadelerine ait türbelerin ve camilerin hepsi herkese aç›kt›r. Bu yerlere girerken sizden ne ferman göstermeniz istenir ne de Ulu Cami hariç (ki merkez camidir) ayakkab›n›z› ç›karman›z›. fiayet seyyah, Tanr› hürmetine adanm›fl evlere ve padiflah türbelerine sayg› gösterir, Türklerin üzerinde dua ettikleri hal›lar›n üzerinde dikkatli hareket ederse, Bursa’daki bütün ‹mam ve Türbedarlar onu sadece hofl karfl›lamakla kalmaz, bunun yan›nda dostluklar›n› da gösterirler, özellikle de ziyaretçi onlar›n dillerini konuflur ve tarihleri konusunda bilgi sahibi ise…” diyerek Bursa’n›n 1850.li dönemlerdeki hoflgörü anlay›fl› ve inanç dünyas›yla alakal› ilginç örneklere yer verdi¤i görülmektedir.

Karaa¤aç köyü ve leylekler. Foto¤raf: Nilay Kabal


222 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

TOPRA⁄IN RENKL‹ SIRRI Ç‹N‹ SANATI Farsça “Çin’e ait” anlam›na gelen Çini-cilik; canl› renklerle, ›fl›l ›fl›l par›ldayan motiflerin zenginli¤i ve ayn› zamanda genifl yüzeyleri kaplay›p sa¤laml›¤›n› art›rma özelli¤i ile Osmanl›-Türk süsleme sanat›n›n en önemli unsuru olmufltur. Çini; bir yüzü s›rl›, çefltli motifler ve yaz›larla süslenmifl, özel kil ya da topraktan yap›larak piflirilen levhaya verilen bir add›r. ‹pek Yolu kervanlar›n›n heybelerinden dünyaya tafl›nan, el ifli, göz nuru, turna figürleriyle bezeli firuze renkli Çin porselenlerine duyulan hayranl›¤›n artmas› Anadolu esnaf ve sanatkârlar›n› bu sanat› ö¤renmeye yönlendirmifltir. Özellikle Anadolu Selçuklular› zaman›nda ›fl›l ›fl›l par›ldayan bu mimari unsur geleneksel Türk Sanat›n›n önemli bir parças› haline gelmifltir. Burada Anadolu Selçuklu Devleti’ne baflkentlik yapan ‹znik’in hiç flüphesiz önemli bir rolü vard›r. Çünkü ‹znik hem seramik sanat›na uygun bir yerdir hem de geçmiflte bu yörede çini sanat› geleneksel olarak yap›la geldi¤i kaz›larda ortaya ç›kar›lm›flt›r. Nitekim ‹znik ve çevresinde yap›lan kaz›larda prehistorik ça¤lardan kalan seramik parçalar› ortaya ç›kar›lm›flt›r. Bursa’n›n fethini müteakip ‹znik Çinicili¤i, Osmanl› ile birlikte yeni bir flekil ve misyon yüklenerek geliflmeye bafllam›flt›r. ‹znikli çini ustalar›, Osmanl› Saray›n›n himayesindeki loncalarda örgütlenerek birbirinden güzel porselenler, vazolar, bardaklar, sürahiler, kâseler ile Bat›’n›n Tile-Art dedi¤i duvar süsleme çinileri üretmeye bafllam›fllar ve büyük yap›lar› çini ile süslemifllerdir.

Hatta “rivayet edilir ki; 17. yüzy›lda ‹znik kentinin dokuz mahallesinde halk çini ve çömlek imal ederek geçimini sa¤larm›fl. Bu dönemde ‹znik’te üç yüzün üstünde çini f›r›n› oldu¤u söylenir. Türk çini sanat›, tarihteki en ihtiflaml› dönemini 16. yüzy›lda Osmanl›larla birlikte ‹znik çinilerinde yaflam›flt›. ‹mparatorlu¤un büyüyerek zenginleflmesi, inflaat faaliyetlerinin artmas›, saray›n gösterifl anlay›fl›n›n de¤iflmesi ve payitaht›n kudretini yedi cihana duyurmaya bafllamas›, çini sanat›n›n da geliflmesini sa¤lam›flt›. Hünerli ellerin, yarat›c› nakkafllar›n artmas›yla birlikte çinicilikte yeni teknikler ve do¤ay› k›skand›racak renklerle bezenmifl yeni motifler de bulunmufltu”. (Bkz. M.Sait Taflk›ran, “‹znik Çinileri”, Skylife, 8/2008)

Osmanl› döneminin ilk çini örneklerini ‹znik’teki Yeflil Camii’nde görmek mümkündür. Ancak burada cami minaresindeki süslemeler Selçuklu gelene¤inin devam› niteli¤indedir. Bursa Yeflil Camii ve Yeflil Türbe’yi süsleyen çiniler, çini sanat›nda yeni bir aflama kaydedildi¤inin göstergesidir. Ayr›ca Bursa Muradiye Camii ile ‹stanbul’daki Çinili Köflk’teki süsleme örnekleri, erken Osmanl› mimari sanat›n›n geldi¤i noktay› göstermesi bak›m›ndan önemlidir. Maalesef yang›nlar, depremler ve sa¤l›ks›z restorasyonlar neticesinde bu kültür miras› y›pranm›fl olsa da hala özellikle bu iki eserde Yeflil Cami ve Yeflil Türbe’de muhteflem flekilde kendini göstermeye devam etmektedir. XVI yüzy›l sonlar›nda çinicilikte “renkli s›r” tekni¤i terk edilerek “s›r alt›” tekni¤i kullan›lmaya bafllanm›flt›r. Firuze, mavi, tatl› yeflil, k›rm›z›, aç›k lacivert gibi renklerin kullan›ld›¤› bu dönemde (17. yüzy›l bafllar›) çini sanat tarihinin ünlü “parlak mercan k›rm›z›s›” ilk kez uygulanm›fl ve daha sonraki 50 y›l içinde ortadan kaybolmufltur. Parlak mercan k›rm›z›s›” ifllemeli çinilerinin uyguland›¤› Topkap› Saray›’n› ve ‹stanbul’daki Rüstempafla, Piyalepafla, Atik Valide ve Sokullu Mehmet Camileri ile Edirne’deki Selimiye Camii, Türk Çini sanat›n›n zirveye ulaflt›¤›n› gösteren örneklerdir. ‹stanbul Sultanahmet Camii ise, çini sanat›n›n en parlak dönemini gösteren en son büyük yap› olarak bilinmektedir.


223 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

17. yüzy›ldan sonra Osmanl›n›n askeri ve ekonomik olarak zay›flamas› ile çini f›r›nlar›n›n kapanmaya bafllad›¤› görülür ve yerini Kütahya çinicili¤ine b›rak›r. Günümüzde ‹znik’te geleneksel çini atölyeleri 1985 y›l›nda Faik K›r›ml› taraf›ndan yeniden aç›lm›fl, Eflref Ero¤lu usta ile devam etmifltir. Rasih Kocaman, Adil Can Güven gibi ustalar d›fl›nda 1995 y›l›nda ‹znik E¤itim ve Ö¤retim Vakf› çat›s› alt›nda ‹znik Çini ve Araflt›rma merkezi kurulmufltur. Ayr›c› Uluda¤ Üniversitesi’ne ba¤l› Meslek Yüksek Okulu’nda, çini ve seramik konusunda e¤itim verilmektedir. Günümüzde ‹znik’te çini sanatç›lar› Süleyman Pafla Medresesi’ne çini atölyeleri kurmufllard›r. Bu atölyelerde eski nakkafllar›n yerini alan genç k›zlar, topra¤›n bu renkli s›rr›n› keflfetmeye ve geleneksel sanat› canland›rarak yaflatmaya çal›fl›yorlar.

Metalden Sanata

BURSA BIÇAKÇILARI Bursa’ya b›çakç›l›k “93 Savafl›”ndan sonra Balkan göçmenleri taraf›ndan getirilmifltir. Bu tarihten itibaren göçmen ustalar ve yetifltirdikleri ç›raklar arac›l›¤› ile b›çakç›l›k mesle¤i geliflerek bugünkü düzeyine gelmifltir. Ancak Bursa b›çakç›l›¤›n›n, temelini oluflturan demircilerin serüvenine bakt›¤›m›zda yedi yüz y›ll›k bir geçmifle sahip oldu¤u kay›tlardan anlafl›lmaktad›r. Bursa el zanaatlar› aras›nda geçmiflten günümüze kadar özel bir yeri olan b›çaklar›n ünü günümüzde de sürmektedir. Orhangazi’den bafllayarak ilk yedi padiflah›n k›l›ç, kama, balta, m›zrak gibi aletleri Bursa demirci-b›çakç›lar›n›n eseridir. Bugünün b›çakc›lar› geçmiflin demircileri idi. Bayezit ile Timur aras›ndaki savafla kat›lan yaklafl›k 70 bin Osmanl› askerinin k›l›ç, kama, hançer gibi silahlar›n›n hepsi Bursa’da yap›lm›flt›r. Daha sonraki dönemlerde de Osmanl› ordusunun silah ihtiyac›n› karfl›layan Bursal› demirci-b›çakç›lar, en son Çanakkale ve Kurtulufl savafllar›nda askerlerimizin bir k›sm›n›n k›l›ç ve kama ihtiyaçlar›n› karfl›lam›fllard›r. Cumhuriyetin ilk y›llar›nda k›l›ç ve kama gibi silahlar›n kullan›m sahalar›n›n azalmas› üzerine, b›çak yap›m tekni¤inde yeniliklere gidilmifl; ekmek b›ça¤›, sofra b›ça¤›, meyve b›ça¤› gibi b›çak çeflitleri ilk defa Bursa’da Okçular Çarfl›s›’n›n alt›nda, Da¤›stan Çarfl›s›’nda üretilmeye bafllanm›flt›r. Geleneksel yöntemlerle el ifli ile yap›lan b›çaklar›n kullan›m alanlar›na göre ortalama 150

çeflit b›çak oldu¤u bilinmektedir. Bel b›ça¤›, et b›ça¤›, k›yma b›ça¤›, kaymak b›ça¤›, past›rma b›ça¤›, börek b›ça¤›, bekçi b›ça¤›, kasap b›ça¤› gibi çeflitleri say›labilir. Ancak Bursa’ya özgü oluklu-yivli Bursa B›ça¤›’n›n üretimi, 1953’de yivli b›çak ve benzeri aletlere getirilen yasak nedeniyle durmufltur. 2007 y›l› itibariyle B›çakç› Odas›’na kay›tl› 148 esnaf, sanatkâr Kayhan Çarfl›s›’nda, bir k›sm› ise Zafer ve Yavuz Selim ile Duaç›nar› mahallelerinde faaliyet göstermektedirler. Bursa b›çakç›l›¤› içinde Arnavut çak›s›n›n da ayr› bir yeri vard›r. Bu çak›lar›n sap k›sm› boynuzdan yap›lmaktad›r. Genelde koç boynuzu kullan›lmaktad›r. B›çaklar›n üzerindeki y›ld›z say›lar› b›ça¤›n büyüklü¤ünü gösterir. Bunun yan› s›ra b›ça¤› yapan usta, üzerine ismini ifller. ‹flte bu b›çak yap›m ustalar›ndan Remzi Sar›çetin de yapm›fl oldu¤u Bursa B›ça¤›’n› üzerine ismini iflleyerek Mustafa Kemal Atatürk’e verilmek üzere Anakara’ya göndermifltir. B›çaklar› teslim alan Atatürk 22.10.1922’de Remzi Usta’ya hitaben;

“Remzi Usta! Eser-i sanat›n›z olan b›çaklar›n›z Bursa’l› bir Türk ustas›n›n yadigar› olarak de¤il, san’ata karfl› olan milli kabiliyetinizin bürhan› (delili) gibi saklayaca¤›m. Biz Türkler yüz sene evveline kadar her fleyi kendi çekicimizle, kendi örsümüz üzerinde vücuda getirir ve kendi çarfl›m›zda kendi elimizle satard›k. ‹flte bunun içün büyük bir millettik. fiimdi aç›lan devir, demir devridir. Sizi bu devirde en büyük ustalar›m›z›n aras›nda görmek ister ve tebrik ederim” diyerek bir teflekkür mektubu gönderir. (Genifl bilgi için bkz: Bursa B›çakç›l›¤› Tarihi, M.Kavakl›, Ogazi Bld yay›n›, 2007)


224 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ÇARfiILI KÖPRÜ IRGANDI Gökdere üzerinde, Setbafl› Köprüsü’nden ovaya do¤ru inildi¤inde ilk köprüdür. 1442 y›l›nda, Irgandl› Hoca Muslihiddin’in babas› Pir Ali taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Tek gözlü, kâgir olarak yap›lan köprünün üzerinde önceleri otuz dükkân bulunuyordu. Üzerinde ah›r ve depolar›n da bulundu¤u köprü, bu özelli¤iyle dünyada eflsiz bir köprüdür. 1855 depreminde büyük hasar gören köprü, son olarak Yunan iflgalinde bombalanmas›yla büyük darbe alm›flt›r. 40’l› y›llara kadar trafi¤e bile kapal› olan Irgand› Köprüsü Osmangazi Belediyesi taraf›ndan restorasyonu yap›larak 2004 y›l›nda hizmete aç›lm›flt›r. Nitelik olarak dünya üzerinde yer alan çarfl›l› dört köprüden biri ve en eskisidir. Bugün köprü üzerindeki dükkânlarda, Bursal› sanatkârlar, çinicilikten nakkaflç›l›¤a, sedefçi-

likten oymac›l›¤a kadar göz nuru ve el iflçili¤inin en güzel örneklerini hem sergiliyor, hem ziyaretçilerin be¤enisine sunuyor hem de geleneksel sanat›m›z› yaflatmaya devam ediyorlar.

TELEFER‹K 1958’de inflaat›na bafllanan ve 1963 y›l›nda hizmete aç›lan Teleferik, Türkiye’nin ilk teleferik hatt›d›r. Bursa’n›n Teferrüç semtinden vagonlarla 10 dakikal›k yolculukla önce 1231 metre yükseklikteki Kad›yayla mevkiine, buradan da baflka bir vagonla 1634 metre yüksekli¤indeki Sar›alan mevkiine 10 dakika içinde ulafl›l›r. Sar›alan’dan çift kiflilik telesiyejler arac›l›¤› ile 3.200 metre yüksekli¤indeki Çobankaya mevkiine gidilebilmektedir. Bursa ile Uluda¤’›; yaz ile k›fl mevsimini, deniz ile kar’› buluflturan Teleferik, Bursa’n›n sembolleri aras›nda hakl› yerini alm›flt›r.


225 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA’NIN D‹⁄ER SEMBOLLER‹ Bursa’n›n di¤er sembolleri aras›nda Yeflil Türbe’yi, Tophane’deki Saat Kulesi’ni, 20 Kubbeli Ulucami’yi, Bursa Festivali’ni, Kültürpark’›, Çelikpalas Oteli’ni, Osmanl›’n›n kurucusu Osman Gazi’den Sultan II. Murad’a kadar Osmanl› sultanlar›n›, Kale Soka¤›’n›, Cumal›k›z›k evlerini, Koza Han›, Emir Sultan’› ve Cem Sultan ile O’nun türbesini sayabiliriz. Asl›nda kentteki Sultan Külliyeleri’nin hepsi Bursa’y› Bursa yapan de¤erlerdir. Bursa’n›n bugünkü mimari geliflimi, imar› iflte bu Külliyelerin konumlar›na göre düzenlenmifltir. Bu sembollerin aras›na; Bursa sevdal›s› Ramis Dara’n›n önerilerinden oluflan “Uluda¤’›n göknar›, Apollon kelebe¤i, ipek kozas›, kestane kozas›, enginar ve Atatürk Heykeli” ilave edilebilir.

Misi (Gümüfltepe) evleri.

Ulu camii’nden bir köfle. Foto¤raf: C. Pekcanatt›

Razaman Topu ve Saat Kulesi.


Irgand› Çarfl›l› köprü. Foto¤raf: C. Pekcanatt›.


08

BURSA’NIN MARKALARI


1973 y›l› Bursaspor. Arfliv: ‹. Cengiz

I. lige ç›kan Bursaspor kadrosu 1967. Arfliv: ‹. Cengiz


BURSA’NIN MARKALARI

BURSA’YA DE⁄ER KATAN MARKALAR Bursa bir ç›nara benzer; çünkü dünyan›n dört bir yan›na uzayan kökleri ve dallar›yla Anadolu’nun en eski kentlerinden biridir... Kentlerin de, a¤açlar gibi sadece dallar›, gövdesi ve yapraklar› yoktur, onu yere s›ms›k› ba¤layan kökleri vard›r. Kentleri de, a¤açlar gibi söküp atamaz ya da bir baflka yere tafl›yamazs›n›z. A¤açlar›n dallar›n›, yapraklar›n› nas›l kökler besliyorsa, kentleri de, görünmeyen kökleri, tarihi besler... Bir kentin köklerini, a¤ac›n kökleri gibi göremezsiniz ama kökleri olmasa kentleri ayakta tutamazs›n›z. Kentlerin köklerini ise, temiz bir geçmifl besler. Onunla

yaflayan, onu düflünen insanlar›n›n varl›¤› kentin köklerini besler. Bu bak›mdan Bursa’n›n sembolleri kadar Bursa’n›n markalar› da bu kente de¤er katan önemli unsurlard›r. “Kestane” Bursa’n›n sembollerindendir ama bu ürünü kestane flekeri olarak tan›tan, marka haline getiren giriflimcilik ruhu da bu kentin de¤erleri aras›nda yer almaktad›r. Bugün Bursa’da ve Türkiye’de marka haline gelmifl; Bosch, Oyak Reno, Tofafl, a¤z›m›z›n tad› Mado Dondurmalar›, Dünyan›n 5., Avrupa’n›n 3. büyük lojistik firmas› Bursa Birlik, çeli¤in Bursa’daki simgesi Çemtafl, Türk sanayinin 55 y›ll›k dev kuruluflu Zorlu Holding, dünyan›n en prestijli otomotiv ve havac›l›k araçlar›na parça üreten Coflkunöz Holding, Metal saç iflleme ve özellikle tekstil makinele-


230 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ri üretiminde bir marka olan Durmazlar Makine, Bursa’n›n de¤iflmeyen lezzetlerinden Durak Muhallebicisi, Hayat Lokantas›, Abidin Usta, Çiçek Izgara, Bursa Kebapç›s›, Y›llard›r evimizin her köflesinde yer alan Taç ‹plik, Türkiye’nin ilk yerli körük üreticisi Aktafl Grup, Otomotiv saç flekillendirmede Türkiye’nin lider firmas› Beyçelik, Türkiye’nin harc›n› karan Bursa Beton, Sütafl, Uluda¤ Maden Suyu, Erikli Su, Çelik Palas gibi Türk ekonomisine, sosyal hayat›na yön veren onlarca firma bulunmaktad›r.

Bursa’dan dünyaya yay›lan marka:

Uluda¤ Gazozu Bursa, dünya çap›nda markalar üreten verimli bir kenttir. Uluda¤ Gazozu, Erbak ailesinin Bursa’dan tüm dünyaya tan›tt›¤› bir markad›r. Uluda¤ Gazozu ve onun yarat›c›s› olan Nuri Erbak, gazozculuk tarihinde bir efsanedir. Nuri Erbak’›n babas› Mehmet Hakk› Erbak (18841938), 1930 y›l›nda eski gazozcu Bursal› Mustafa Naci Bey’le birlikte ilk gazoz haneyi açmaya karar vermifl ve ‹stanbul’daki Sami Kohen’den iki gazoz makinesi al›n›p Setbafl›’nda ilk gazoz fabrikas›n› açm›flt›r. Ülkemizin en eski maden suyu üreticilerinden biri olan Mehmet Erbak, çok eski y›llardan beri Uluda¤ Maden Suyu’nu üretmekteydi. 1877 y›l›nda saraya mensup ailelerden Talat Pafla ve Fuat Bey, Frans›z bir yat›r›mc› ile birlikte Keflifl Da¤› Maden Suyu’nu, o günün koflullar›na göre endüstriyel olarak ilk kez flifleleyip sat›fla sunmufllard›. 1890-1900 y›llar›nda Fuat Bey’in ölümü üzerine Keflifl Da¤› Maden Suyu’na ait hisseler S›tk› Bey’e, Frans›z orta¤›n hisseleri ise ‹talyan yat›r›mc› Signor Parrodi’ye intikal etmifltir. 1912 y›l›nda Padiflah Sultan Mehmet Reflat Han taraf›ndan, Osmanl› ‹mparatorlu¤u döneminin ilk iflletme imtiyaz› Keflifl Da¤› Maden Suyu’na verilmifltir. 1925 y›l›nda da Mehmet Hakk› Erbak Bey, Keflifl Da¤› Maden Sular› iflletmesinin müstecirli¤ini alarak içecek sektörüne ad›m atm›flt›r. Erbak’lar›n ilk gazozunun markas› Nilüfer idi. ‹lk kez gazl› meflrubat Nilüfer markas›yla üretilmifltir. 1931 y›l›nda, Keflifl Da¤› ad›, Uluda¤

olarak de¤ifltirilince, Cumhurbaflkan› Atatürk taraf›ndan Uluda¤ Maden Sular›’na iflletme imtiyaz› verilmifltir. 1932 y›l›nda Mehmet Hakk› Bey’in o¤lu Nuri Erbak, Uluda¤ Gazozu’nun orijinal formülünü bulmufl ve Uluda¤ markas› ile pazara sunmufltur. Nur Kola ve Frutti markas› ile Türkiye de ilk kez kolal› ve portakall› gazl› içecekler üretilmifltir. 1966 y›l›nda ‹talyan Prot marka 6000 flifle/saat kapasiteli dolum makinesi ithal edilerek orijinal Uluda¤ fliflelerinde ilk kez üretim yap›lm›flt›r. 1975 y›l›nda ürünler, Franchising sistemi ile Hollanda ve Almanya’da üretilerek tüm Avrupa’ya pazarlanmaya bafllanm›flt›r. 1985 y›l›nda Türkiye’de ilk kez diyet gazoz, diyet portakal ve diyet kola üretimi gerçeklefltirilmifltir.

Uluda¤ Maden Suyu 1877 y›l›nda saraya mensup ailelerden Talat Pafla ve Fuat Bey, ismi bilinemeyen Frans›z bir yat›r›mc› ile birlikte Keflifl Da¤› Maden Suyunu, o günün koflullar›na göre endüstriyel olarak ilk kez flifleleyip sat›fla sunmufllard›. 1890-1900 y›llar›nda Fuat Bey’in ölümü üzerine Keflifl Da¤› Maden Suyu’na ait hisseler S›tk› Bey’e, Frans›z orta¤›n hisseleri ise ‹talyan yat›r›mc› Signor Parrodi’ye intikal etti. Uluda¤ Gazozu ve onun yarat›c›s› olan Nuri Erbak, gazozculuk tarihinde bir efsaneydi. Nuri Erbak an›lar›nda, ilk meflrubat fabrikalar›n› ‹stanbul’da, gayrimüslimlerin açt›¤›n› yazmakta. Nuri Erbak’›n babas› Mehmet Hakk› Erbak (1884-1938), 1930 y›l›nda eski gazozcu Bursal› Mustafa Naci Bey’le birlikte ilk gazozhaneyi açmaya karar verdi. Asl›nda Mehmet Erbak, çok eski y›llardan beri Uluda¤ Maden Suyu’nu üretmekteydi. Ülkemizin en eski maden suyu üreticilerinden biri…


231 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tafl›mac›l›kta Önce

Bursa’n›n En Eski Kuruluflu

“Kamil Koç” Vard›

‹pekifl fiirketi

1902’de Pazaryeri’nde do¤an Kâmil Koç, tafl›mac›l›k mesle¤ine ad›m›n› 1923’te Pazarc›kBursa aras›nda manda arabas›yla yük tafl›yarak atm›flt›r. 1926’da ise ehliyet al›p ufak arabalarla Bursa-Karaköy tren istasyonu aras›nda yolcu tafl›maya bafllam›flt›r. Böylece ilk flehirleraras› tafl›mac›l›k da bafllat›lm›flt›. 1928 y›l›na gelindi¤inde kendisine ait üç araçla tafl›mac›l›k iflini sürdürmüfltür.

Bursa’da kurulan ve Bursal›lar›n kurdu¤u ilk A.fi. ‹pekifl say›labilir. Çünkü Osmanl› döneminde kurulan üç A.fi, daha sonra tek flirket olarak birleflip ‹pekifl’in nüvesini oluflturdu. Bursa’n›n ilk önemli Anonim fiirketi olup sermayesini Bursal›lar verdi. Atatürk taraf›ndan 1 Ekim 1925 tarihinde temeli at›lan ‹pekifl Fabrikas›, günümüze kadar varl›¤›n› sürdüren Bursa’n›n en eski ve en önemli kuruluflu. ‹pekifl, ipekli dokuma fabrikas› olarak kurulmufl olsa da, sonradan ipekli dokumadan vazgeçerek yünlü dokumaya bafllad›. Daha sonralar› genellikle iyi kalite yünlü kad›n kumafllar› dokumac›l›¤› yapt›.

Türkiye’nin ‹lk Çamafl›r Makinesi;

Tolon

Koç, 1933’te yerli kasa Chevrolet, Dodge, Overland marka 5 araban›n kat›l›m›yla BursaAnkara aras›nda ülkemizdeki ilk flehirleraras› yolcu tafl›mac›l›¤›n› bafllat›r. 1949 y›l›nda dört Mercedes Benz otobüs alarak Bursa-‹stanbul aras› yolcu tafl›mac›l›¤›na bafllar. Bugüne gelindi¤inde ise 325 otobüsten oluflan dev filosu, 150 terminali ve 3 bin çal›flan› ile sektörün en önemli firmalar› aras›nda yer alan Kamil Koç, y›lda 4 milyon 500 binin üzerinde yolcuya hizmet vermektedir. Cumhuriyet ile yafl›t olan Kamil Koç otobüsleri her gün dünyay› yedi kez dolanmaktad›r.

Kâmil Tolon, Bursa’daki evinde oluflturdu¤u küçük atölyesinde birçok alet tasarlam›flt›. Bunlardan biri de bir Türk buluflu olarak tarihe geçen demir testeresi makinesi idi. Bursal› ifladamlar›ndan Fahri Bat›ca, Tolon’a destek olmufl ve bu testerenin sat›fl›n› üstlenmiflti. Seri üretim yaparak tüm ülkeye sat›lan bu makine halen sanayide kullan›lmaktad›r. 1942 y›l›nda kurulan Tolon Makine Sanayi Kollektif fiirketi torna-freze atölyesinde demir testere ve çeflitli makineler üretilmektedir. Tolon Firmas›, 1954 y›l›nda her fleyi ile yerli olan Türkiye’nin ilk çamafl›r ve Bulafl›k makinesini Bursa’da üretmifltir. Makineyi Bursa Kent Müzesi’nde görebilirsiniz.

Türkiye’nin ilk Tolon çamafl›r makinesi.


232 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Türk havlusunu dünyaya tan›tan marka;

Kestanede rakipsiz marka;

Özdilek

Kafkas

Özellikle “havlu” ve “bornoz” denince akla gelen Özdilek markas›n›n temelleri 1967 y›l›nda Ulu Cami ile Orhan Cami aras›nda belediyeye ait 20 metrekarelik kiral›k bir dükkanda at›ld›. 1971’de Kepezler Han’da, 5 personelle birlikte 2 adet kiral›k dokuma tezgâh› ile havlu üretimine baflland›. 1979’da Kapal›çarfl›’daki ma¤azas›yla parakendecilik ve ma¤azac›l›k sektörüne ad›m at›ld›.

Ünü Avrupa’dan Amerika'ya kadar taflan Kafkas Pastaneleri bugün 6.500 metrekarelik kapal› alana sahip modern tesislerde üretimini sürdürüyor. fiirketin kurucusu Ali fiakir Tatveren, Makedonya -Manast›r do¤umludur. Babas›ndan ö¤rendi¤i flekerleme-pastac›l›k mesle¤ini Bursa'ya tafl›m›flt›r. ‹lk dükkan Atatürk caddesinde Tayyare Kültür Merkezi’nin

Bugün Türkiye’nin en büyük 500 firmas› aras›nda yer alan Özdilek, y›lda 9.000 tonluk üretim hacmi 3.860 personeli, 37 milyon USD ihracat hacmi, 150 milyon USD cirosu ile, Türkiye'de havlu sektörünün en büyük kurumudur. Dünya pazar›na bak›ld›¤›nda, Özdilek ilk 10 kurulufl aras›nda yer almaktad›r. Hüseyin Özdelik’in yönetiminde ilerleyen “Özdilek”, Türkiye'nin en büyük havlu ve bornoz üreticisi olmas›n›n yan› s›ra, 15 adet al›flverifl merkezinde 4.373 çal›flan› ile ülkenin en h›zl› büyüyen perakendecilerinden biri konumundad›r.

Özdilek’in kurucusu, Hüseyin Özdilek

Özdilek’in ilk havlu tezgah›.

1971 y›l›nda kuruldu¤unda 5 personel ve Bursa yap›s› iki dokuma tezgah›yla y›ll›k 10 ton üretim hacmine sahip olan Özdilek, günümüzde 10 bin tonluk y›ll›k üretim hacmiyle ve modern entegre tesisleriyle Türkiye havlu üretiminin %18'ini gerçeklefltirmektedir. Bu baflar›s›n›n yan›nda, 37 milyon dolar› aflan ihracat›yla, Amerika baflta olmak üzere 20'yi aflk›n ülkeye ihraç etti¤i havlu ve bornozlar›yla dünya çap›nda bir marka durumuna gelmifltir.

karfl›s›nda kurulmufltur. 18 yafl›na kadar babas›n›n yan›nda ç›rak olarak çal›flan Atilla Tatveren, babas›ndan devrald›¤› Kafkas Kestane fiekeri’ni bugün çocuklar› Alparslan, Atilla ve Yüksel ile birlikte dünya çap›nda tan›nan bir marka haline getirmifltir. Günümüzde üçüncü kuflak taraf›ndan yönetilen Kafkas, Türkiye'deki 200 meflhur marka aras›nda yer almaktad›r. Y›lda 3 bin ton ve üzeri çi¤ kestane iflleme kapasitesine sahip olan Kafkas, toplam üretiminin %5'ini ihraç ediyor. Yaklafl›k 500 kiflinin çal›flt›¤› tesislerde günde 15 ton özel üretilmifl kestane makinelerde soyuluyor. Her y›l ürün çeflidi gelifltiriliyor. Yaklafl›k 100’ün üzerinde kestaneli ürün çeflidi var. 2003 y›l›nda Kafkas ürünleri dünyan›n en büyük süpermarket zincirlerinden E. Leclerc raflar›nda yer alm›flt›r. Kafkas baflta Fransa Kafkas’›n kurucusu, A. Tatveren


233 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

olmak üzere ABD, Almanya, Avusturya, Yunanistan, Suudi Arabistan, Birleflik Arap Emirlikleri ve Japonya'ya ihracat yap›yor. Kafkas reçelleri 20 y›ld›r Amerika'daki etnik marketlerde pazarlanmakta. Bursa'da 12 ma¤azas› bulunan Kafkas’›n, Türkiye çap›nda ise 90'›n üzerinde sat›fl noktas› var.

Bursa’dan dünyaya yay›lan lezzet;

‹skender’in Dönen Kebab› 150 y›l› aflk›n bir süredir Bursa’dan tüm dünyaya yay›lan ‹skender Kebab›’n› günümüzde dünyaya bir marka olarak tan›tan ailenin lezzet serüveni 1850 y›l›nda bafllar. Mehmet o¤lu ‹skender Efendi, babas› Mehmet Beye ait Kayhan Çarfl›s›’ndaki lokanta ile ifle bafllar. Lokantada o dönemlerde yayg›n olan kuzu çevirme ve tand›rc›l›k ifli yap›l›yordu. 1860 y›l›nda ‹skender Efendi (1848-1934) babas›n›n deste¤iyle ifli gelifltirmeye bafllar. 19. yüzy›l›n ikinci yar›s›na kadar, yüzlerce y›ld›r yerdeki atefle paralel piflirilen kuzuyu, kemik ve sinirlerinden ar›nd›rarak dik mangalda aya¤a kald›rarak piflirmeyi babas›na önerir. Babas›n›n da onay›n› ald›ktan sonra, kemik ve sinirleri ayr›lm›fl vaziyetteki eti, dikey maden çubuk üzerine yerlefltirir. Bunu ateflin karfl›s›nda kendi ekseni etraf›nda döndürerek piflirir. Etin piflmesinden sonra b›çakla ince ince keserek müflterilerine sunmaya bafllar. Zaman içinde kebap kendi ekseni etraf›nda döndü¤ünden “‹skender’in dönen kebab›” olarak Bursa’da an›lma bafllar. Böylece ‹skender Efendi, yeni bir kebap icat etmifltir. Kayhan Çarfl›s›’nda 20 metrekarelik dükkanda bafllayan lezzet serüveni, ilk flubesini günümüzde halen servis sunulan Atatürk Caddesi üzerindeki dükkanda açar. Ve zamanla “döner kebap”, “‹skender kebap” olarak Bursa’dan Türkiye’ye yay›l›r.

Ünlü caddesindeki iskenderci.

Günümüzde “Kebapç› ‹skender” markas›yla Türkiye’den dünyaya yay›lan bu lezzet, ‹skender Efendi’nin torunu Yavuz ‹skendero¤lu taraf›ndan temsil ediliyor.

Terzilikten Deri Krall›¤›na

K›rc›lar Deri K›rc›lar markas› ile yaln›z Türkiye’de de¤il dünyada tan›nan deri giyim sektörünü yaratan Hasan K›rc›, a¤abeyi Mustafa K›rc›’n›n da deste¤iyle terzi ç›ra¤› olarak bafllad›¤› ifl hayat›na bugün adeta deri kral› olarak devam ediyor Bulgaristanl› bir aile olan K›r›c›lar’›n aile reisi ali K›rc›, terzilik yaparak evini geçindirir. Hasan K›rc› okuldan bofl zamanlar›nda babas›n›n terzi dükkan›nda çal›fl›r. Bir gün 1955 y›l›nda eline geçirdi¤i bir “gocuk”u söker, parçalara ay›r›r, kal›b›n› ç›kar›r ve gocuk dikmeye soyunur. Bu arada ifli gelifltirmeye, yeni model aray›fl›na bafllar. Ya¤mura, so¤u¤a karfl› oldukça dayan›kl› giysi olan “Gocuk” 1970’li y›llarda Anadolu’da çok gözde bir giysiydi. Bugünkü gibi ya¤murluk, kaban, palto gibi modern modeller yoktu. Kal›plar yap›lmaya, ifl-

lenmifl derilerden de¤iflik modelde gocuklar dikilmeye baflland›. Yakas›na da kürk konulan gocuklar Anadolu piyasas›nda tutulmaya baflland›. Kayhan’da terzilik yap›lmakta ve gocuk dikilmekte iken 1969 y›l›nda dikilen ürünlerin sat›laca¤› Setbafl›’nda bir dükkan aç›l›r. Mustafa ve Hasan K›rc› kardefller “K›rc›lar fiirketi”ni kurar. ‹lk ihracat 1971’de gerçeklefltirilir. 1979’da Berussa ad›yla ilk ma¤aza aç›l›r ve 1984’de ‹zmir’de flehir d›fl›nda ilk ma¤aza aç›l›r. Yabanc› turiste direk ürünlerin pazarlanmaya bafllamas› ve özellikle Almanya’ya ihra-


234 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

cat›n artmas›yla 3 makine ve 3 kucak deri ile ifle koyulan K›rc›lar dünya çap›nda tan›nm›fl bir marka olurlar. 1.250 kiflinin çal›flt›¤› K›rc›lar, bugün büyük bölümü turistik yörelerde olmak üzere 16 deri ma¤azas›na, y›lda ortalama 60 bin derinin üretildi¤i Ovaakça’daki tesislere sahip deri modas›na yön veren bir firma konumunda.

Bursa Ekonomisinin Ç›nar›

Sönmez Holding Ali Osman Sönmez taraf›ndan kurulan Sönmez Grubu, Bursa’da modern tekstil sanayisinin geliflmesiyle beraber büyümeye bafllam›fl olan köklü bir firmad›r. Türk tekstil sanayisinin geliflmesine katk›da bulunan ve aile ismini bir marka olarak tan›tan Ali Osman Sönmez’den bayra¤› o¤lu Celal Sönmez devrald›. Özdilek ailesi.

Ayn› zamanda Bursa Sanayi ve Ticaret Odas› yönetim kurulu baflkan› olarak Bursa ekonomisini yöneten Celal Sönmez, Bursa ekonomisinin temel tafllar›ndan olan Sönmez Grubu’nu “Sönmez Holding” ad›yla dev bir flirkete dönüfltürdü. Kuruluflunda tekstil ürünleri ile ifle bafllayan Sönmez Holding bugün tekstilin d›fl›nda; biliflim, teknoloji, turizm, inflaat ve al›flveriflin yan›nda medya, enerji ve otomotiv sektörlerinde faaliyet göstermektedir.

Bursa’n›n Ortak Kuruluflu

Bursa Çimento Bursa sanayisinin kilometre tafllar›ndan olan Bursa Çimento 1966 y›l›ndan bu yana faaliyet göstermektedir. 1236 ortakla kurulan firma günümüzde, çimento sektöründe “Bursa Çimento” ad›yla bir marka haline gelmifltir.

Bursa Çimento.

Avrupa normlar› ile uyumlu standardlara uygun olarak çal›flan Bursa Çimento tesisleri yüzde 100 halka aç›k bir firma olup, sermayesi 70.543.872 YTL’dir. Kuruluflunda 250.000 ton çimentonun üretildi¤i tesislerde 2008 y›l›nda 1.840.000 ton çimento üretimi programlanm›flt›r. Kuruluflunda 230.000 ton klinker üreten tesislerde 1.400.000 ton klinker üretilmektedir.

‹talya, ‹spanya, Nijerya ve Portekiz gibi ülkelere de ihracat yapan Bursa Çimento, ‹MKB’de ifllem gören 17 çimento fabrikas› içerisinde ikinci s›rada yer almaktad›r.

Sektörün Lideri

Baykal Makine Türkiye’de bugüne kadar imal edilen en büyük abkant presi üretmeyi baflararak, sektördeki liderli¤ini pekifltiren Baykal Makine’nin kurucusu Hakk› Baykal olup, firma 1950 y›l›nda kurulmufltur. Makine, metal saç iflleme makineler konusunda Türkiye’nin önde gelen imalatç› kuruluflu olan firma günümüzde Sinan Baykal taraf›ndan yönetilmektedir. Üretim kapasitesi olarak Avrupa’da ilk üçe giren Baykal Makine; üretiminin yüzde 80’nini ihraç ediyor. ‹ç piyasan›n da yüzde 60’n› elinde tutan, 450 personelin çal›flt›¤› firma; Alman saç iflleme makineleri sektörünün amiral flirketlerinden biri olan Weinbrenner GMbH’› sat›n ald›¤› gibi Türkiye’nin en büyük metal iflleme makinesini de üretmifltir. ‹ki adet jumbo jet a¤›rl›¤›ndaki makine, 30 tonluk 14 ayr› konteyn›r ile gemiye yüklenerek Almanya’daki fabrikaya monte edilmifltir.

Kornada Dünya Markas›

Seger “Çin ve Bursa’da bulunan toplam 6.500 m2lik kapal› üretim alan› ile korna üretiminde Türkiye’nin ve dünyan›n sayg›n markalar› aras›na giren Seger A.fi., ticaret hayat›na 1981’de küçük bir atölyede bafllam›flt›r. Elektrikli ve haval› korna üretimi ile bir dünya markas› haline gelen Seger firmas›, 60 farkl› ülkeye ihracat yapmaktad›r. Renault’un global tedarikçisi olan Sinan Baykal’›n yönetimindeki Seger firmas›, korna üretiminin yan› s›ra yeni fabrikas›nda üretmeye bafllad›¤› motosiklette de marka olma hedefinde ilerlemeye devam etmektedir.


235 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Türkiye’nin Sütçüsü

Renault

Sütafl Ambalajl› günlük içme sütü, yo¤urt, ayran, peynir ve tereya¤› pazar›nda Türkiye lideri olan Sütafl’›n maceras› Celalettin Y›lmaz’la bafll›yor. Hayvanc›l›k ve mand›rac›l›kla u¤raflan Celalettin Y›lmaz’›n o¤lu Sad›k Y›lmaz 1974 y›l›nda Karacabey’de flirket kurarak babas›n›n iflini gelifltiriyor. Sad›k Y›lmaz’›n 2005 y›l›nda vefat›ndan bu yana flirketin yönetim kurulu baflkanl›¤›n› Muharrem Y›lmaz,

Renault marka otomobil 1971 y›l›nda Türk tüketicisine sunuldu. 1974 y›l›nda flirketin ad› "MA‹S Motorlu Araçlar ‹mal ve Sat›fl Anonim fiirketi" olarak de¤ifltirildi. Hisselerin ço¤unlu¤u OYAK ve Oyak Sigorta’da bulunan flirketin 1997 y›l›nda, yerli ortaklar›n›n pay› %51, Renault S.A'n›n pay› ise %49 olarak belirlendi.

Sayas Süttozu Fabrikas›

Bugün e¤itim merkezi binas› olarak kullan›lan Sütafl’›n ilk tesisinde günlük 5 ton üretim yap›lmaktayd›. Tesisin mimarisi de “süt gü¤ümü” fleklinde infla edilmiflti. Kuruluflunda 5 ton süt üreten bu tesis günümüzde bin 200 ton/gün süt iflleme kapasitesine ulaflm›flt›r. Yüzlerce kilometrekarelik alanda kurulmufl toplama-so¤utma merkezleri ile 25 bin süt üreticisinden toplanan günlük ortalama 1.000 ton süt, Karacabey’deki tesislerde her gün günlük pastörize süte, uzun ömürlü süte, yo¤urda, ayrana, peynire ve tereya¤›na dönüflüyor. Süt ve süt ürünleri sektöründe Türkiye’nin en önemli flirketlerden biri olan Sütafl, ikinci fabrikas›n› Türkiye’nin kalbine, Orta Anadolu’nun Aksaray iline kuruyor. Aksaray tesisinin devreye girmesiyle Sütafl’›n günlük iflleme kapasitesi 2.500 ton/gün’e ç›kacak. Sütafl; 2007 y›l› için tahakkuk eden 7.165.067 YTL vergi ile Bursa’da en çok kurumlar vergisi ödeyen ilk 100 flirket listesinde 5. s›rada yer al›yor. Türkiye’nin 91 nci büyük firmas› olan Sütafl’ta sözleflmelilerle birlikte 4.000 kifli çal›fl›yor.

Süttozu fabrikas›, 1934 y›l›nda Bursa Süttozu ve Buz Fabrikas› Koll. fiti. olarak fiakir, Abdurrahman ve Selim Süter ile eniflteleri Faik Bar›fl›c› taraf›ndan kuruldu. Türkiye’nin ilk süttozu fabrikas›yd›.

Vatan Konserve Sanayi ve Ticaret Afl. 1951 y›l›nda kolektif flirket olarak kurulan Vatan Konserve, önceleri çok ufak bir sermaye ile ifle bafllad›. Bir tür atölye giriflimiydi. Giderek geliflen fabrika, 1968 y›l›nda A.fi. haline getirilerek “Vatan” markas›n› tüm ülkemize yayd›. 1970’li y›llardan sonra Karacabey’de fabrika kurularak büyük bir üretim kapasitesine ulaflt›. Ülkemizin en büyük konserve üreten kuruluflu olan Vatan Konserve, y›llarca yurt d›fl›na çok önemli boyutlarda ihracat yapt›.


236 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tamek Konservecilik Sanayi 1955 y›l›nda Karacabey’de, Mehmet Sipahio¤lu taraf›ndan kurulan ve üretime sebze ve bezelye konservesi ile bafllayan Tamek, 230’un üzerinde farkl› ürünün üretimini gerçeklefltiren bir g›da devi haline geldi. 1962 y›l›nda 1.8 milyon kutu üreten fabrika, 1973 y›l›nda üretimini 8 milyon kutuya ç›kard›. 2004 y›l›nda 69 milyon dolar ciroya ulaflan g›da devi Tamek, 63’ün üzerinde ülkeye de ihracat yapmakta.

ambar kurdu. 1940’l› y›larda flirketin 12 kamyonu ile denizde 8 motoru vard›. Bünyesinde Bursa'da 3, ‹stanbul'da 2 olmak üzere Ankara, ‹zmir, Çorlu-Çerkezköy, Konya ve Antalya'da ambar ve depolar› bulunmakta.

Tat Konserve Sanayi Afl. 1968 y›l›nda Koç Holding, fieker Fabrikalar› Afi ve fieker Sigorta ortakl›¤›nda M.Kemalpafla’n›n Kavakl› köyünde kuruldu. Türkiye’deki modern konservecilik konusunda öncü kurulufllardan biridir. 1980’li y›llarda y›lda 10 milyon tonun üzerinde konserve kutusu üretmekteydi.

Tofafl Tofafl, bugün, Türk Otomotiv Sektörü'nün oldu¤u kadar, Türkiye ekonomisinin de lokomotif kurulufllar›ndan biri olma özelli¤ini korumakta. Hem iç pazar, hem de dünyan›n birçok ülkesi için üretim yap›makta. Fabrikada 12 fiubat 1971 tarihinde ilk seri üretime baflland›. Kuruluflunda 124 modeli ile seri üretime bafllayan Tofafl, 131 serisi ve daha sonra Fiat Auto ile ayn› anda olmak üzere Tempra üretimine geçti. Bu modelleri s›ras›yla Tipo ve Uno izledi. Tofafl halen Palio, Albea, Marea ve Doblò modellerini üretiyor. Bafllang›çta yaklafl›k 1.000 kifli olan iflçi, teknisyen ve mühendis say›s› da artan kapasiteyle birlikte bugün 5.000'e yaklaflt›.

Türkiye’nin Meyve Suyu Markas›

Aroma 1968 y›l›nda Bursa'n›n Gürsu ilçesinde yaklafl›k 75.000 m2 arsa üzerine çok ortakl› olarak kurulan Bursa Meyve Sular› ve G›da Sanayi A.fi. adl› flirkette, 1991 y›l›nda Duruk Grubu ço¤unluk hisseyi alarak yönetime geçti.

BURSA B‹RL‹K NAKL‹YAT

1991 y›l›nda bafllayan yat›r›m hamlesi ile daha önce 20.000 ton olan meyve iflleme kapasitesi 200.000 tona ç›kar›lm›fl ve Aroma ülkenin önde gelen meyve suyu dolum tesislerinden biri haline geldi. Özellikle ihracatta 500.000 dolar oran›ndaki hacim, 2006 y›l›nda 17 milyon dolar seviyelerine ulaflarak ülke ekonomisine önemli ölçüde döviz kazand›rd›.

1934 y›l›nda kuruldu. Ayn› y›llarda Yeni ‹fl Ambar› ad› alt›nda bir baflka ambar daha vard›. Bu iki kurulufl, 1943 y›l›nda Bursa Umumî Nakliyat Türk Anonim fiirketi ad›yla yeni bir

Aroma’n›n, ihracat yapt›¤› ülkeler aras›nda Almanya, ‹talya, Fransa, ‹ngiltere, Hollanda, Yunanistan, Belçika, Norveç, Danimarka, Avusturya, ‹sviçre, Rusya, ABD, Arjantin, Avustralya, KKTC, Azerbaycan, Bahama adalar›, Afganistan ve Malezya bulunmakta.


237 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Dünyan›n dört büyük entegre tesisinden biri:

Erikli Su

Yeflim Tekstil Bursa’n›n köklü kurulufllar›ndan Yeflim Tekstil'in kurulufl öyküsü 1949'da fiükrü fiankaya'n›n okumak için Yunanistan'dan Türkiye'ye gelmesiyle bafllam›flt›r. Bat› Trakya’dan Bursa’ya gelen fiükrü fiankaya, Bursa Kapal› Çarfl›'da tekstil ifliyle u¤raflan bir dükkanda ç›rak olarak ifl hayat›na at›lm›fl ve k›sa bir süre sonra 1952 y›l›nda da kendi iflini kurmufltur. ‹lerleyen dönemlerde Cavit Ça¤lar ile çeflitli ortakl›klar kurmufl olan fiankaya’n›n vefat› sonras› bugün Türkiye’nin say›l› firmalar›ndan biri olan Yeflim Tekstil ve Yeflim Ma¤azalar›’n› fienol fiankaya yürütmektedir. Yeflim Tekstil, 144 bin metrekaresi kapal› ve 181 bin metrekaresi aç›k olmak üzere Bursa’da toplam 325 bin metrekare alan üzerinde 5000 civar›nda çal›flan› ile haz›r giyim ve ev tekstili üzerine üretim yapmaktad›r. Üretimine 1983 y›l›nda bafllayan Yeflim’in flu an günlük üretim kapasitesi 80 ton örme, 120 ton boyama, 100 bin metre bask› ve 200 bin adet haz›r-giyim ile 100 bin adet ev tekstilidir. Yeflim, dünyada haz›r-giyim sektöründe ayn› çat› alt›nda iplikten mamul ürüne kadar tüm ifllemleri kendi bünyesinde yapabilen en büyük dört entegre tesisten biri olmas›n›n yan›s›ra Türkiye’de yaratt›¤› istihdam alan›yla da en büyük firmalar aras›nda yer almaktad›r. Teknolojideki geliflmeleri yak›ndan takip eden Yeflim, bilgisayar destekli makinelerin yan›s›ra konfeksiyon üretimine paralel olarak bask›, boya, düz-boya, terbiye ve örme ifllemlerini bünyesinde gerçeklefltiren tam bir entegre tesistir. Baflta Amerika olmak üzere Almanya, ‹ngiltere, Hollanda, ‹spanya, Fransa, ‹talya, Yunanistan, Rusya, Kanada, Kuveyt, Ukrayna, fiili gibi ülkelere üretti¤i ürünler ile genifl ihracat a¤›na sahip olan Yeflim Tekstil’i kendilerine iflpartneri olarak seçen dünyan›n sayg›n markalar› aras›nda, "Nike, Gap, Banana Republic, Old Navy, Lands'End, Schlafgut ve Zara gibi dünyaca ünlü markalar say›labilir. fienol fienkaya

Bursa’da bulunan ve su sektörünün en büyük ve modern tesisi olan Erikli’nin temelleri 1965 y›l›nda Nihat Aslanoba taraf›ndan at›l›r. fiirket ilk y›llar›nda 0,30 lt. dönüflümlü cam flifle ve 12 lt. galvanizli damacana dolumu yaparak su da¤›t›m› yapar. Erikli Grubu, takip eden y›llarda, ulusal su pazar›nda de¤iflen tüketim trendlerine uygun olarak dönüflümsüz pvc/pet ambalajlarda su da¤›t›m› gerçeklefltiriliyor. Günümüzde artan talebi karfl›lamak için kendi da¤›t›m flirketini kuran kuran Erikli Grubu; Bursa’n›n Mustafakemalpafla ilçesinde kurulmas› planlanan 10 milyon dolarl›k yeni yat›r›m›yla, Bursa’dan Avrupa ve di¤er dünya ülkelerine meyve suyu ve konserve ihracat yapmay› amaçl›yor. Su sektöründe kalitesiyle kendisini kan›tlayan Erikli’nin gerçeklefltirece¤i yat›r›m sonucunda Bursa’n›n Mustafakemalpafla ilçesinde yaklafl›k 1.000 kiflilik yeni istihdam imkân› sa¤lanaca¤› düflünülüyor. Bu istihdam rakam› aileleriyle birlikte 4–5 bin kiflinin yeni yat›r›mdan faydalanaca¤›n› ifade ediyor. Bu durum da özellikle Mustafakemalpafla ekonomisi için çok önemli bir dönüm noktas›n› iflaret ediyor. Ayr›ca yat›r›mla birlikte bölgede meyve ürünleri tar›m› ve hayvanc›k alanlar›nda geliflme sa¤lanaca¤› öngörülüyor. 1993 y›l›nda kurulan Erikli Su ve Meflrubat San. Ve Tic. A.fi.’nin yönetim kurulu baflkanl›¤›na getirilen Hasan Aslanoba 2006 y›l›nda gerçekleflen Erikli-Nestle Waters ortakl›¤›nda CEO’luk görevini sürdürmektedir.




240 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

% Yüz Yerli Otomotiv Üreticisi

Karsan 1966 y›l›nda Bursa’da kurulan Karsan Otomotiv, 1981 y›l›ndan bu yana yüzde 100 yerli sermaye ile ticari araç üretiyor. Otomobilden kamyona her türlü arac› üretebilecek flekilde tasarlanan ve yüksek teknolojiye sahip olan Karsan’›n Akçalar’daki yeni fabrikas›nda, küçük de¤iflikliklerle istenilen versiyonda araç imal edilebiliyor. Bursa flehir merkezine 30 km. uzakl›kta, 71.000 mÇ'si kapal› olan toplam 200.000 mÇ'lik bir alan üzerinde bulunan fabrikada halen Peugeot Partner ve Karsan J9 Premier modellerinin üretimi yap›l›yor.

Türkiye’nin Saatçisi: P›rlant 1976 y›l›nda bir aile flirketi olarak, Hayrettin, Mustafa ve Cihat Akp›nar taraf›ndan Bursa'da kurulan P›rlant, bugün saat perakendeci¤i konusunda 盤›r açan hizmet yaklafl›mlar›yla Türkiye'nin lider ma¤azalar› aras›nda gösterilmektedir. Özellikle saat al›flverifli konusunda bir güven markas› olan P›rlant; kendi yapt›¤› makinelerle saat cam› imalat›, saat yedek parças› tedarikçili¤i alanlar›nda pazara liderlik etti¤i gibi, yedi saat markas›n›n Türkiye Distribütörlü¤ünü yürütmektedir. P›rlant ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Bursa ve Antalya'da en seçkin al›flverifl merkezlerinde dünyan›n en soylu ve prestijli saat markalar›n›, her biri birer saat tutkunu 80 çal›flan› ile müflterilerine sunan P›rlant , uluslararas› ticaret hacmini de her geçen gün büyüterek hizmet h›z›n› art›rmaktad›r

2003 y›l›ndan itibaren hayata geçirdi¤i "Tek tesiste çok marka" yaklafl›m›yla ticari araç üretimi alan›nda Türkiye’nin ilk ve tek fason üreticisi konumunda olan Karsan; çok markal› üretim stratejisi çerçevesinde ayr›ca Tofafl, Ford, Renault Trucks, Türk Traktör, Uzel gibi firmalara pres, kaynak, kataforez, boya ve montaj gibi çeflitli endüstriyel hizmetler veriyor. 2008’de Hyundai ve Renault Trucks kamyonlar›n› üretmek için anlaflma yapan Karsan’da 2007 y›l› sonu itibariyle 170.000 adedi aflk›n çeflitli araç üretildi.

YEfi‹L T‹MSAH; BURSASPOR ve Bursa’da Futbol

2009 y›l›ndan itibaren New York, Chicago, Los Angeles dahil tüm Amerika’n›n taksilerini üretecek olan Karsan; otomotiv endüstrisinin kalbi olan Amerika’ya y›lda ortalama 20 bin adet taksi ihrac edecek ve ortalama 400 milyon dolar ihracat geliri elde edecek. Bu proje ile Karsan dünyan›n en büyük taksi üreticisi olmaya aday gözüküyor. Karsan, ‹SO’nun 2007 y›l›nda yapt›¤› araflt›rmaya göre, "Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluflu" s›ralamas›nda 144’üncü s›rada yer al›yor. Halen 850 kiflinin çal›flt›¤› Karsan 2006 y›l›nda 12 bin 317 adet araç satarak 189.5 milyon dolar ciro elde etti. Karsan J9 Premier 2007 y›l›nda son 14 y›l›n en yüksek sat›fl›n› gerçeklefltirerek 2006 y›l›nda %17,7 olan pazar pay›n›, 2007 y›l› sonunda %23,2’ye yükseltti.

Cumhuriyet'in ilan›ndan üç gün önce ilk ulusal futbol maç›n› yapan Türkiye, sporun yasal ilk ad›m›n› 1922'de oluflturulan ‹dman Cemiyetleri ‹ttifak› ile att›. 1923 y›l›ndan itibaren Bursa ve çevresinde Mudanya Gençlerbirli¤i, Sanatkarlarspor, Demirtaflspor, ‹negöl ‹dman Yurdu gibi futbol kulüpleri kurulmufltur.


241 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

1930 y›l›na dek Bursa’da maçlar At›c›lar Sahas›nda oynanmaktayd›. Bursa'da ulusal kategorilerde futbol kulüplerinin kurulmaya bafllamas›ndan 3 y›l sonra bir Bursa ziyareti esnas›nda Atatürk, cebinden 1000 TL vererek stadyumun infla edilmesini istemifltir. Bunun üzerine Garnizon Komutan› Ali Hikmet Pafla flimdiki Atatürk Stad›'n›n yerinde bulunan Beylik Bahçe isimli dutlukta ilk spor tesisinin temelini atm›flt›r. Atatürk’ün yard›m›n›n d›fl›nda 2.000 TL daha temin eden Bursa Valisi Kemal Gedelec’in gayretiyle 1934 y›l›nda hizmete giren stadyum 300 kiflilik kapal› tirübüne sahipti. Bu arada Ali Hikmet Pafla’n›n giriflimiyle Bal›kesir’den getirilen ‹stihkâm Bölü¤ü de sahan›n etraf›n› duvarla çevirdi. Ard›ndan 400 kiflilik bir de beton trübün yap›ld›. 1950 y›l›nda Vali Haflim ‹flcan döneminde bugünkü stadyum ilk haliyle oluflturuldu. Stadyumun hizmete girmesiyle birlikte Bursa'daki amatör tak›mlar aras›ndaki rekabet 1963 y›l›na kadar artarak devam etmifltir. 1963 y›l›nda Acar ‹dman Yurdu, Ak›nspor, Güvenspor, Çelikspor, Turanspor’dan oluflan 5 amatör tak›m›n birleflmesiyle Bursaspor Futbol Kulübü oluflturulmufltur. Bursaspor’un amblemindeki 5 y›ld›z iflte bu kurucu tak›mlar› temsil etmektedir. Bursaspor, ilk resmi maç›n› Türkiye Profesyonel 2. Ligi'nde ‹zmir Demirspor ile Alsancak stadyumunda yapm›flt›r. 1/0 l›k yenilgiyle sonuçlanan maçtan sonra yap›lan bu ligteki mücadele de ligi 8. s›rada tamamlar.

1963-1964 sezonunda 2. ligde mücadele vermeye bafllayan ve üst üste iki sezon flampiyonlu¤u adeta k›l pay› kaç›ran Bursaspor, nihayet 1967 y›l›nda edindi¤i tecrübelerle “c›vgara gelmeyerek” çok kuvvetli rakiplerini puan fark› ile geçip, kuruluflundan dört y›l sonra taraftar›na ilk flampiyonlu¤u tatt›rm›flt›r. Bursaspor 1966/1967 sezonunda beyaz grup birincisi olarak Türkiye profesyonel 1. ligine ç›kar Seyircisi, ateflli taraftar›, yöneticisi, futbolcusu velhas›l her fleyi ile seferber olan kent halk› taraf›ndan tak›m›n›n bu flampiyonlu¤ucoflku içinde kutlanm›fl; Vedat, Ersel, Müfit, ‹smail, Riay, Osman, Mustafa, ‹rfan, Küçük Taner, Turgut, Mesut ve öteki yeflil beyazl› futbolcularla sarmafl dolafl timsah yürüyüflleri eflli¤inde flampiyonluk turlar› at›lm›flt›r. Bursaspor'un tarihteki en önemli ise baflar›s› 1975 y›l›nda Avrupa kupa galipleri kupas›nda çeyrek final oynamas›d›r. Böylece Avrupa kupalar›nda ilk kez bir Türk tak›m› çeyrek final oynamaya hak kazanm›flt›r. O günlerin canl› tan›klar›ndan Hayrettin Çakmak, “Bursaspor’un, Dundee United’i Vahit’in ceza alan› d›fl›ndan att›¤› golle eleyiflini hiç unutmad›¤›n›” söylüyor ve Bursaspor an›lar›n› flu flekilde aktar›yor : “Hele hele Eskiflehirspor’la yapt›¤›m›z maçlar ve maç sonunda yap›lanlar unutulacak gibi de¤il. Laf aram›zda baya¤› abartt›k o dönemler. Neydi o rakip tak›m›n bayra¤›n› tabuta sarmalar… Muhtar Tucaltan, Hasan Bora, Metin Oktay, Toma Kaloperoviç, Ömeragiç o dönemlerde hoca olarak ilk akl›ma gelenler… Ya futbolcular… 1974 K›br›s Bar›fl Harekat›’nda kalecimiz Osman esir düflmüfltü. Daha sonra Bursaspor’da hocal›k yapan milli kaleci Rasim Kara’n›n ilk maç›n› bugünkü gibi hat›rl›yorum.” Bursaspor'un tarihteki di¤er baflar›lar› 1970 1971-1991 / 1992 y›llar›nda Baflbakanl›k kupas›, 1985 / 1986 sezonunda Türkiye kupas›, 1995 / 1996 sezonunda ise ‹ntertoto grup birincili¤idir.


242 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Palasz, Seydic, Rial Sellam, Nitu, Luty, Frank Pingel, Goran Sorloth, Yusuef, Elvir Balic, Majid Mususi, Senad, Ronen Harazi, Montherio, Mirza Veresonevic, Fani Madida, ‹lian ‹liev, Radostin Kishisev, Vidalov, ‹vko Ganchev, John Leshiba Moshoue, Marian Kelemen, Ian Lupescu gibi kaliteli transferler yapan Bursaspor’da Nejat BiYEDiC 5 sezonda 125 maç oynayarak Bursaspor’ da en çok forma giyen yabanc› oyuncu oldu ve att›¤› birbirinden klas ve süper golleriyle taraftar›n gönlünde ve tüm camiada “‹mparator” lakab› ile Bursaspor tarihindeki yerini ald›. Bursaspor tarihinin en ilginç olaylar›ndan biri de Bursaspor’un 2. lig tak›m›n›n 1988-89 sezonunda flampiyon olarak 1.lige ç›kmas›yd›. Ancak Federasyon ayn› kulübün iki tak›m›n›n ayn› ligde oynamayaca¤›na karar verince 2.lig tak›m› da da¤›t›ld›. 2007 y›l›ndan bu yana Hikmet fiahin baflkanl›¤›ndaki Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan ince inflaat ve tefrifli tamamlanan 5 y›ld›zl› otel konforundaki Özlüce Spor Tesisleri’nde çal›flmalar›n› sürdüren Bursaspor’un spor kamuoyundaki bilinen lakab› “Yeflil Timsahlar”d›r. Uluda¤’›n beyaz› ile Bursa’n›n yeflilini forma rengi olarak kullanan Bursaspor, h›rsl› futbolu ve fanatik taraftarlar› ile ünlüdür. Kentin ortak heyecan› olan “Bursaspor”; renkleri, sevinçleri ve taraftarlar› ile Bursa’y› temsil eden en önemli markalar›n, de¤erlerin bafl›nda yer almaktad›r. Bu yaz›n›n haz›rlanmas›nda: Hayrettin Çakmak, “Bursa Hanc›, Biz Yolcu”, Bursa Time Dergisi, A¤ustos 2006, Say›:2, Sayfa 84’den yararlan›lm›flt›r).

Yeflil timsahlar.

Yeflil-Beyazl› tak›m lig tarihinde iki kez gol kral› ç›karm›flt›r. 1979-80 sezonunda Bahtiyar Yorulmaz (Mustafa Denizli ile beraber) 12 gol ile, 2000-2001 sezonunda ise Okan Y›lmaz 21 gol ile Türkiye 1. Futbol Ligi’nin gol kral› oldular. Bursaspor formas› alt›nda ligde en çok gol atan isim ise 355 maçla Sedat Özden’dir. Bugüne kadar 21 Bursasporlu futbolcu milli formay› giymifl olup, ilk kez Mesut fien 1965 y›l›nda milli tak›ma seçilen futbolcu olmufltur. Hayrettin Endersert, Özmetin Erkut, ‹smail Arde, Vedat Okyar, Orhan Özselek, Necati Göçmen, Sinan Bür, Sacit Karabafl ve Kemal Batmaz Bursaspor’un di¤er milli futbolcular›ndan baz›lard›r.

Zorlu Holding, Coflkunöz Holding, Durmazlar Makine, Hayat Lokantas›, Çiçek Izgara, Bursa Kebapç›s›, Aktafl Group, Abidin Özen, Durak Muhallebicisi, Taç ‹plik, Besafl ve Beyçelik gibi birçok marka Bursa’ya de¤er katmaktad›r.


09

TUR‹ZM KENT‹ BURSA


Kale Sokak ve fiahadet Cami.


TUR‹ZM KENT‹ BURSA

Bursa; sadece 5000 y›l öncesine dayanan tarihi ve kültürel zenginli¤inin ötesinde, flifa kayna¤› termal sular› ile do¤al güzellikleriyle her mevsim gezilip görülecek bir turizm kentidir. “Termal Turizmi”, “‹nanç Turizmi”, “Da¤ Turizmi”, “Kayak Turizmi” ve “Av Turizmi” gibi turizm de¤erlerine sahip olan Bursa; ayn› zamanda Trilye, Mudanya, Armutlu ve Gemlik sahilleriyle “Deniz ve Göl Turizmi” ve ekonominin birçok dal›nda ürünlerin sergilendi¤i “Fuar Turizmi” aç›s›ndan gezilip görülmesi gereken kentlerin bafl›nda yer al›r. Hatta y›llard›r aksamadan sürdürülen Bursa Festivali, Karagöz Halk Danslar› Yar›flmas›, Gölge Oyunlar› Festivali gibi uluslararas› etkinliklere ev sahipli¤i yapan kültür kenti Bursa özellikle yaz

mevsiminde “E¤lence Turizmi” aç›s›ndan görülmesi gereken bir kenttir. Ayn› günde hatta bir iki saat içinde ayn› anda hem k›fl› hem de yaz mevsimini bir arada yaflayabilece¤iniz ender kentlerden biri olan Bursa’da gerçekten de ço¤u zaman y›l›n dört mevsimini bir arada yaflayabilirsiniz. Tarih, kültür ve inanç turizmi kategorisine giren ve elbette turistik aç›dan görülmesi gereken külliyeler, camiler, türbeler, an›tlar gibi tarihi mekânlar di¤er bölümlerde anlat›ld›¤›ndan, bu bölümde daha çok Bursa’n›n turistik aç›dan görülmesi, gezilmesi gereken, do¤al güzellikleriyle ön plana ç›kan mekânlar›n tan›t›m› yap›lacakt›r.

‹znik Gölü’nde güneflin bat›fl›.


246 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

DO⁄A TUR‹ZM‹ Yeflil Bursa (Do¤al Güzellikler)

d›r. Park›n önemli geliflme bölgelerinden olan Sar›alan, Karabelen'deki girifl kap›s›ndan 11 km. uzakl›ktad›r. Teleferikle ulafl›lan bu bölgede yazl›k kamp odalar›, büfeler, çeflmeler, tuvaletler vard›r. Kirazl›yayla ise park›n girifl kap›s›ndan 6 km. uzakl›ktad›r. Oteller Bölgesi ile Kayak Merkezi, Çobankaya ve Bakacak, Uluda¤'›n di¤er önemli bölgeleridir. Ola¤anüstü do¤al yap›s›, flora ve faunas›n›n zenginli¤i ile bilinen Uluda¤ Milli Park›’nda 2’si kampl› olmak üzere 4 adet kullan›m alan› mevcuttur. Bunlar; Sar›alan, Çobankaya, Kirazl›yayla ve Karabelen kamp ve günübirlik kullan›m alanlar›d›r. Uluda¤’da kayak sporu ve turizme yönelik olarak 17 adet turistik tesis mevcuttur. Ayr›ca çeflitli kamu kurumlar›na ait 16 adet tesis bulunmaktad›r. 1986 y›l›nda turizm alan› ilan edilen 2. Geliflim Bölgesi’nde yap›lacak tesislerin tam kapasite ile faaliyete geçmesiyle birlikte bölgenin turizm potansiyeli haliyle artm›fl olacakt›r.

Bursa botanik park›.

Bursa, tarihteki önemi ile oldu¤u kadar, eflsiz do¤as› ile de dikkat çeken bir kenttir. "Yeflil" rengi adeta bu kentle özdeflleflmifl, onun simgesi olmufltur. Yeflil Bursa'n›n il s›n›rlar› içinde görülmesi ve gezilmesi gereken birçok do¤al güzellik yer almaktad›r. Bunlar›n bafl›nda ise tüm heybetiyle bu kenti saran Uluda¤ gelir. Antik dönemde Olympos Misios ad›yla an›lan Uluda¤, Türkiye'nin birinci derecede önemli kayak merkezlerinden biridir. Uluda¤ Milli Park›'ndaki kayak alan›n›n alt s›n›r› 2.000, üst s›n›r› ise 2.453 m. yüksekliktedir. Aral›k-may›s aylar› aras›nda genellikle karla örtülü olan da¤da, kar kal›nl›¤› 2-3 m.'ye kadar ç›kmakta-

Emir Sultan’dan Yeflil’e bak›fl.

Uluda¤ Milli Park›n› y›lda ortalama 600.000 kifli ziyaret etmektedir. Karabelen girifl kap›s›ndan günde ortalama 265 araç girifl yapmaktad›r. Ziyaretçi say›s› temmuz–a¤ustos aylar›nda ve k›fl sezonu, ocak-flubat aylar›nda art›fl göstermektedir. Uluda¤ Milli Park›’na gelen ziyaretçiler genelde yerli ziyaretçiler olup, yaz aylar›nda Arap ve ‹srailli turistler de ziyaret etmektedir. Uluda¤’a teleferi¤in d›fl›nda taksi ve dolmufllarla ya da özel araçlarla karayolunu kullanarak da ç›kmak mümkündür. Ancak özellikle k›fl mevsiminde taksi ve dolmufllar›n tercih edilmesi tavsiye edilmektedir. Çekirge yolu üzerinden ç›k›flta karfl›m›za ç›kacak ilk yerle-


247 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

flim birimi, as›rl›k ç›nar a¤ac› ile meflhur olan ‹nkaya Köyü olacakt›r. Köyün merkezinde yer alan çap› 3 metre, yüksekli¤i 35 metre olan bu görkemli ç›nar›n gölgesinde kahvalt› yapmak mümkündür. Da¤a do¤ru ç›karken yol kenar›nda sa¤l› sollu et ve mangal restoranlar› görülecektir. ‹kinci dura¤›n›z “Geyik Çiftli¤i” olacakt›r. Buras› ayn› zamanda Uluda¤ Milli Park›’n›n bafllad›¤› yerdir. Kirazl›yayla mevkiinde yol ikiye ayr›lmaktad›r. Birinci yol Sar›alan kamp›na, ikincisi ise Aras fielalesi’nin oldu¤u So¤ukp›nar Köyü’ne gitmektedir. Sar›alan’dan sonra Oteller Bölgesi’ne ulafl›lmaktad›r. Da¤›n de¤iflik noktalardaki zirvelerine ise telesiyejler kullanarak ulafl›labilmektedir.

Yaflayan Osmanl› Köyü; Cumal›k›z›k Bursa’n›n do¤usunda Ankara yolu üzerinde Bursa’ya 13 km mesafede, Uluda¤’›n yamaçlar›nda befl k›z›kl› köyden biridir. Orhan Gazi Vakfiyesi’ne ba¤l› bir köydür. Osmanl› dönemi konut dokusunu günümüze kadar koruyan nadir köylerden olan 700 y›ll›k tarihi Cumal›k›z›k köyü, Osmanl› dönemi k›rsal mimarisinin önemli örneklerinden biri olup, halen geleneksel yaflam biçimini korumaktad›r. Cumal›k›z›k köyü dokusunun korunmas› amac›yla 1980 y›l›nda koruma alt›na al›nm›flt›r. Köyde bulunan evlerin birer odalar›n›n restore edilerek ev pansiyonuna çevrilmesi çal›flmalar› sürmektedir. Cumal›k›z›k’›n yurt içi ve yurt d›fl› fuarlar›nda bast›r›lan tan›t›m broflürleri ile turizm tüketicisine tan›t›m› yap›lmaktad›r.

Uluda¤’›n ete¤inde Cumal›k›z›k. Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar

ve manzaraya yönlendirilmifltir. Evlerin zemin katlar›nda ahflap hat›ll› geleneksel tafl malzeme üst katlar›nda ise ahflap çatk› aras›nda kerpiç malzeme, çat›da ise alaturka kiremit kapl› k›rma çat›l› ahflap malzeme hâkimdir. Duvarlar› genellikle sar›, mavi, beyaz, mor ve yeflil renktedir. Evlerin girifl kat›nda mahremiyet aç›s›ndan d›fla aç›lan pencere yoktur. Pencereler bofl odada bulunmaktad›r. Cumal›k›z›k yerleflim alan› üzerindeki 270 evden 57’si tescilli sivil mimarl›k örne¤idir. Bunlardan baflka tescilli cami ve hamam ile iki an›tsal ç›nar a¤ac› ve çeflme bulunmaktad›r.

Cumal›k›z›k evleri, Osmanl› Türk mimarisinin özelliklerini tafl›maktad›r. Genellikle iki ya da üç katl› olan evlere sokaktan iki kanatl› ahflap kap›yla avludan geçilerek girilir. Avlunun zemini toprak veya tafltan yap›lm›flt›r. Alçak tavanl› ara kat evin k›fll›k, yüksek tavanl› ikinci kat ise yazl›k bölümüdür. Hayat ve sofa iklime

Cumal›k›z›k köy meydan›.

Foto¤raf: Seçkin Yalç›n

Cumal›k›z’ta gözleme.


Cumal›k›z›k evleri. Foto¤raf: Ara Güler



250 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Misi Köyü Bursa'n›n merkezinden yaln›zca 12 kilometre uzakl›kta bulunuyor. S›n›rs›z yeflilli¤i, sö¤ütleri, meyve a¤açlar› ve bir köprü gibi gökyüzüne uzanan kavak a¤açlar›yla, antik ça¤da bafllayan bir öyküyü günümüze kadar tafl›yan tarihi köy, asma yapra¤›, misket üzümü ve flarab› çok ünlüdür. Misi’de flarapç›l›k yüzlerce y›ll›k bir geçmifle sahiptir. “Misi fiaraplar›”, özel aromas›yla yaln›zca bu yörede yetiflen Misket üzümünden yap›l›r.

Misi evleri. Foto¤raf: Nilay Kabal

Misi Köyü (Gümüfltepe Mahallesi)

Bursa’n›n oksijen merkezlerinden ve piknik alanlar›ndan biri olan Gümüfltepe Mahallesi’nin flarapç›l›¤›n d›fl›ndaki gelir kayna¤› yak›n geçmifle kadar “ipekçilik” olmufltur. “Bursa’ya önemli bir ekonomik girdi sa¤layan ipekçilik, yerleflim alanlar›n›n da buna göre flekillenmesini etkilemifltir. Bu nedenle Misi evleri genifl sundurmalar› ile ipekböcekçili¤ine göre infla edilmifltir. 17. ve 18 nci yüzy›l yap›lar›n yer ald›¤› Osmanl› mimarisini yans›tan Misi, 1989 y›l›nda kentsel sit alan› ilan edilerek koruma alt›na al›nm›flt›r.

Bursa merkeze yak›n, Cumal›k›z›k’tan sonra gezilmesi gereken ikinci yer, bugün Gümüfltepe mahallesi olarak bilinen 2000 y›ll›k geçmifle sahip, tarihi Misi köyüdür.

Orhaneli Kavfla¤›’ndan sola dönüp, Do¤anc› Baraj›’na do¤ru giderken 6 kilometre sonra Y›ld›r›m ilçesine ba¤l› bir mahalle olan Misi Köyü’ne ulafl›lmaktad›r.

S›n›rs›z Yeflilli¤in Adresi 2000 Y›ll›k

Tarihi çok eskilere dayanan Gümüfltepe köyünün ilk ad›n›n Misipolis oldu¤u san›l›yor. “Misi” kelimesinin kökeni Misyal›lar›n yurt olarak buraya yerleflmeleri ve misyonerlik merkezi olarak Misi’nin seçilmesinden kaynaklan›yor. Günümüze kal›nt›lar› ulaflan Misipoli Manast›r›’nda, ‹ncil’i tart›flmak üzere ‹znik’teki konsülün burada da topland›¤› söylenmektedir.

Bursa’n›n Piknik Mekân›: Derek›z›k köyü

Do¤all›¤›ndan, özgün mimarisinden, çivit mavisi evlerinden hiçbir fley kaybetmemifl olan

Uluda¤’›n kuzey eteklerinde yer alan, flelaleleri ile ünlü Derek›z›k Köyü, Bursa’ya 19, Kestel ilçe merkezine ise 7 kilometre uzakl›kta olup; do¤a sporlar›yla ilgilenenler kadar, piknikçilerin de dinlenmek ve mangal yapmak için s›kça ziyaret etti¤i yerlerin bafl›nda yer almaktad›r. Saitabat fielalesi’nin yak›n›nda yer alan Derek›z›k köyünün yükseklerinde bulunan çiçek tarlalar› aras›ndaki Tozuyan fielalesi gerçekten de büyüleyici bir güzelli¤e sahiptir. Misi (Gümüfltepe).

Adeta yeflilin bin bir rengiyle, her tonuyla bezeli olan ormanl› alan›n›n ortas›nda yer alan


251 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tozuyan fielalesi’ne özel araçlarla gitmek mümkün. Zirve Da¤c›l›k ve Do¤a Sporlar› Bursa flubesi yetkilileri, “fielale ziyaretinden sonra Derek›z›k Köyü’nde tahin helvas›n›n süt ile ezilip f›r›nda piflirilmesiyle haz›rlanan s›cak helvadan tatman›z›” özellikle tavsiye ediyorlar.

Alabal›k Cenneti: Saitabat fielalesi Bursa’dan 21 km. uzakl›kta yer alan Saitabat, yemyeflil çimenler ve ç›nar a¤açlar›yla çevrili bir aland›r. Uluda¤ eteklerindeki flelalenin akt›¤› kanyon, do¤a sporlar› ile u¤raflanlar›n buluflma noktas›d›r. Odun ateflinde, kiremitte tereya¤› ile piFoto¤raf: Murat Ayd›nl›lar flirilen alabal›klar›yla meflhur olan flelalenin çevresinde piknik alanlar› ve restoranlar bulunuyor. Ankara yolunun 14 km.den sonra da¤a do¤ru 7 km.lik mesafede bulunan flelalenin yer ald›¤› Güvercinlik köyü, çile¤i ve fasulyesi ile meflhurdur. Hafta sonu özellikle mangalc›lar›n keyif yapt›¤› Saitabat fielalesi çevresi ayn› zamanda do¤a yürüyüflü için tercih edilen önemli parkur noktalar›ndan biri durumundad›r.

Kuytudaki Cennet Köy: Alaçam Kanyonu ve fielalesi

düzenledikleri da¤ yürüyüfl gezilerine kat›larak Bursa’n›n sakl› cennet köflelerini gezebilirsiniz.

Aras fielalesi Aras Deresi ve Aras fielalesi Uluda¤'›n kar sular›n› tafl›yan ve tam kayal›klar›n içinden 15 metre yükseklikten düfler. Bursa-So¤ukp›nar aras› 30 km olup, köyden itibaren 5 km stabilize bir yolla Ketenlik yaylalar›na, oradan da flelaleye var›l›r.

Do¤anc› Baraj›

Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar

Bursa-Bal›kesir taraf›nda Keles yolu üzerinde yer alan Do¤anc› Baraj›, Bursa’n›n su ihtiyac›n›n karfl›land›¤› suni göldür. Sazan, kefal, k›z›lkanat gibi tatl› su bal›klar›n›n bulundu¤u baraj gölünün çevresinde piknik alanlar› ve k›r lokantalar› bulunmaktad›r.

Üç Aziz’in Cenneti: Trilye (Zeytinba¤›) ‹znik’te H›ristiyanl›¤›n ilk konsülünün toplanmas›ndan sonra din adamlar› aras›nda ‹ncil’in yorumlanmas›nda farkl›l›klar ortaya ç›km›flt›. ‹ncil’in baz› ayet ve surelerini Baflpiskopos’tan farkl› yorumlayarak anlaflmazl›¤a düflen Aya Patika yollar›, yeflilli¤i, kanyonu ve flelalesi ile do¤aseverler ve da¤ sporu ile ilgilenenler için muhteflem bir yer olan Alaçam köyü, Uluda¤’›n güneydo¤usunda yer al›yor. Özellikle da¤ yürüyüflü yapmak isteyenler için ideal bir yer olan Alaçam Köyü’nün bitki örtüsü, Uluda¤’›n 1800 metresine kadar uzan›yor. Zirve Da¤c›l›k ve Do¤a Sporlar› Kulübü’nün sürekli

Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar


252 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Yani, Aya Yorgi ve Aya Sotiri adlar›ndaki üç din adam› müritleri ile birlikte ‹znik’ten ve Kilise’den aforoz edilirler. Bunun üzerine bu üç papaz, kendileriyle ayn› düflünenleri de yanlar›na alarak Trilye’nin bulundu¤u yer gelerek yerleflirler. Zamanla bu flirin belde “üç aziz” anlam›na gelen “Trilye” ad›yla an›lmaya bafllan›r. Zeytincili¤in geliflti¤i, eski bir Rum köyü olan beldenin ismi, günümüzde Zeytinba¤› olarak de¤ifltirilmifltir. Bursa’ya ba¤l› Mudanya sahilinin keflfedilmemifl cennet köflelerinden biri olan Trilye, Barbunya bal›¤›n›n ana vatan› olarak bilinmektedir. Hatta Trilye ad›n›n, barbunya bal›¤› anlam›na gelen “Trigliya”dan geldi¤i söylenmektedir. Eski zamanlarda bir bal›k yata¤› olarak ün yapan Trilye’den barbun bal›klar›n›n Roma ‹mparatoru’nun sofras›na kadar gidermifl. Sahili, do¤al güzellikleri ve tarihi mimarisi ile insan› büyüleyen Trilye (Zeytinba¤›); yöresel tarzda döflenmifl bal›k restoranlar› ve as›rl›k ç›nar a¤açlar›n›n gölgesindeki caml› kahvesi, salamura yöntemiyle 3 - 4 y›l saklanabilen zeytini ve flarab› ile meflhurdur. Rumlardan kalma 7 kilise, 3 ayazma bulunmakla birlikte bu yap›lar›n ço¤unlu¤u bak›ms›z ve harap durumdad›r.

edilen Panagia Kilisesi günümüzde restore edilmeyi beklemektedir. Kasabadaki Fatih Camii, eski St. Stephanos Kilisesi’nden çevrilmifltir. Yuannes kilisesi ise ev olarak kullan›lmaktad›r. Görülmesi gereken bir di¤er tarihi mekân 1909’da papaz okulu olarak infla edilen “Tafl Mektep”tir. K›br›s Rum Kesimi Cumhurbaflkan› Baflpiskopos Makarios bu okulda e¤itim görmüfltür.

Kumkaya (Si¤i) Köyü Mudanya’n›n 5 kilometre yak›n›nda yer alan Kumyaka köyünün tarihi ad› Si¤i’dir. Dünyan›n en eski üçüncü kilisesine ev sahipli¤i yapan bu tarihi köy, bozulmam›fl do¤al güzelli¤i ve eski Rum evleri ile görülmesi gereken önemli bir turistik beldedir. Masmavi denizin k›y›s›nda yemyeflil bir do¤a içinde dünyan›n en önemli kültür hazinesini tafl›yan köyde, narenciye a¤açlar› ile bezeli darac›k ve kesmetafl kapl› sokaklar›nda gezerken hem tarihi hem de do¤ay› ayn› anda soluyacaks›n›z. Kumkaya.

Sütunlar›n›n ‹skenderiye’den getirildi¤i Panagia Pantobalissa adl› “kemerli kilise”nin dünyada duvar›na resim yap›lan ilk kilise oldu¤u söyleniyor. 3 yüzy›ldan kalma oldu¤u rivayet

Zeytinba¤› tarihi ev ve bakkal. Foto¤raf: Nilay Kabal Kumkaya. Foto¤raf: Nilay Kabal


253 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Gümüfl Bal›kl› Göl;

Bal›kç› Kad›nlar›n Köyü:

Uluabat (Apolyont) Gölü

Gölyaz›

Marmara Denizi’nin güneyinde yer alan s›¤, bulan›k, ötrofik bir tatl› su gölüdür. Do¤u-bat› do¤rultusunda uzanan tektonik kökenli Yeniflehir-Bursa-Gönen çöküntü alan›nda oluflmufltur. Kabaca üçgen biçimli olan gölün do¤u-bat› yönünde uzunlu¤u 23-24 km., geniflli¤i ise 12 km. kadard›r. Göl içerisinde 7 adet ada bulunmaktad›r. Yap›lar›nda kalkerlerin egemen oldu¤u bu adalar›n en büyü¤ü Halilbey Adas›’d›r.

Bursa, Nilüfer ilçesi s›n›rlar› içinde, do¤a ile tarihin bir arada yaflad›¤› bir eflsiz güzellik de Uluabat Gölü k›y›s›ndaki Gölyaz› Köyü'dür. Geçmifli antik ça¤a kadar uzanan Gölyaz›, hafta sonlar› günübirlik gezi yapmak isteyenler için mutlaka görülmesi gereken beldelerden biridir.

Gölü besleyen en önemli su kayna¤› M. Kemalpafla Çay›’d›r. Göl dibindeki ve çevresindeki karst kaynaklar› ile ya¤›fll› dönemlerde göle ulaflan küçük dereler gölün beslenmesine katk› sa¤lamaktad›r. Yayg›n olarak bal›kç›l›k yap›lan gölde avlanan kerevitler yurt d›fl›na ihraç edilir.

‹lkbaharda yükselen sular nedeniyle yar› bellerine kadar su içinde kalan a¤açlar, yine bu sularda sevgi dolu bir melodi gibi süzülen ördekler, Arnavut kald›r›ml› dar sokaklar; antik ça¤da Apolyont olarak bilinen bu köyün güzelliklerinden yaln›zca birkaç›d›r. Cenevizler’den Roma’ya, Bizans’tan Osmanl›’ya kadar tarihi geçmifli yaflayan, Uluabat Gö-

Apolyont Gölü olarak da bilinen Uluabat gölü, küçük karabatak (300 çift), alaca bal›kç›l (30 çift) ve kafl›kç› (75 çift) için önemli bir üreme alan›d›r. K›fl›n gölde aralar›nda küçük karabatak (max. 1078), tepeli pelikan (max. 136), elmabafl patka (max. 321.500) gibi büyük say›larda su kuflu bulunur. Alanda 1996 Ocak ay›nda say›lan 429.423 su kuflu, 1970’ten beri Türkiye’de kaydedilen en yüksek su kuflu say›s›d›r. Göl 1998 tarihinde Ramsar Alan› olarak ilan edilmifltir. Uluabat Gölü Yönetim Plan› ile; göl kirlili¤inin azalt›lmas›, göldeki bal›kç›l›¤›n sürdürülebilirli¤inin ve do¤al kaynaklar›n ak›lc› kullan›m›n›n sa¤lanmas›, yaban hayat›n›n zenginlefltirilmesi, alan›n sahip oldu¤u de¤erler hakk›ndaki bilginin paylafl›m› gibi hedeflerin gerçeklefltirilmesini amaçlamaktad›r. lü’nin kuzeyindeki yar›m ada’da kurulan köy meydan›ndaki as›rl›k “A¤layan Ç›nar” a¤ac›, Aya Konstantin Kilisesi, Antik tiyatro, antik kent kalesinin ayakta kalan surlar›, Apollan Tap›na¤› ve kilisesi görülmesi gereken yerlerdir. Özellikle gezinizi akflama do¤ru ertelerseniz, seyre doyamayaca¤›n›z bir günbat›m›na tan›k olabilirsiniz. Tümüyle S‹T alan› olan bu bölgenin geçim kayna¤› bal›kç›l›k olup, köy kad›nlar› da teknelerle gölde bal›k av›na ç›kmaktad›r. Organik madde bak›m›ndan zengin olan gölde 21 bal›k türü ve kerevit yetiflmektedir. Bir tür tatl› su istakozu olan kerevit ihraç edilmektedir. Konaklama imkân›n›n bulunmad›¤› köydeki lokantalarda turna, yay›n ve sazan gibi bal›klar geleneksel usullerle piflirilmektedir. Apolyont (Uluabat) gölü.

Uluabat Gölü’nde Gölyaz›’l› bal›kç›.


Nilüfer Nehri. Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar



256 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Sular› tatl› olan gölde sazan ve yay›n bal›¤› ile kerevit yetiflir. Turizm bak›m›ndan da önem tafl›yan ‹znik gölü, yüzme, kano ve sörf gibi su sporlar› için idealdir. fiair Naz›m Hikmet’in; “Bu göl, ‹znik Gölü’dür. Durgundur. Karanl›kt›r. Derindir, Bir kuyu suyu gibi, ‹çindedir da¤lar›n” Gölyaz› klise harabesi.

Sadece muhteflem gün bat›m› manzaras›n› görmek için do¤aseverlerin günübirlik geldi¤i köye, Bursa’dan ‹zmir istikametine giderken, Uluabat Gölü’nü gördükten 10 km sonra ulafl›labilmektedir.

Uluabat Kufl Cenneti Uluabat (Apolyont) Gölü’nün bir baflka güzelli¤i, zaten do¤al bir kufl cenneti olan göl k›y›s›ndaki özel kufl cennetidir. 10 dönümlük arazi üzerinde, tavuskuflu, sülün, keklik, ördek ve güvercin gibi kufllar›n üretildi¤i çitlik ayn› zamanda göçmen kufllara da ev sahipli¤i yapmaktad›r. ‹zmir’e do¤ru giderken Gölyaz› tabelas›ndan 5 km sonra solda 1 km içeride yer alan kufl çiftli¤i; mavi selvi, limoni selvi, ladin, sedir gibi a¤açlar›yla da görülmeye de¤er gerçek bir do¤al cennettir. Kufl bilimcilerin inceleme yapmak için s›k s›k ziyaret ettikleri Kufl Cenneti, güzelli¤iyle tüm ziyaretçilerini büyülemektedir.

Diye dizelerinde tan›mlad›¤› ‹znik Gölü, görülmesi, gezilmesi gereken, efsanelerle dolu bir tabiat harikas›d›r.

Tanr›lar›n Kutsad›¤› fiehir; Çini Diyar› ‹znik 1905 y›l›nda kenti ziyaret eden Delbeuf'un; "Geçmiflin an›lar›n›n hüzün verici büyüklü¤ünü, buras› kadar duyurabilen, yeryüzünde bir baflka kentin bulunabilece¤ini sanm›yorum" dedi¤i sihirli ‹znik kenti Bursa’n›n en önemli turizm merkezlerinden biridir. ‹znik, H›ristiyan dünyas›n›n Do¤u'ya egemen olmas›n› önleyen Anadolu Selçuklu Devleti, (1075-1097) Bizans Devleti (1204-1261) ve Osmanl› Devleti (1331-1335) gibi cihan devletlerine baflkentlik yapm›fl, gizem dolu bir kenttir. ‹znik’te iki H›ristiyan Konsülü toplanm›flt›r. 325 y›l›ndaki, H›ristiyanl›¤›n amentüsünün belir-

‘Bir Kuyu su Gibi’; ‹znik Gölü Marmara Bölgesi’nin en büyük, Türkiye’nin ise beflinci büyük do¤al gölü olan ‹znik Gölü, derinli¤i en fazla 80 metre olan tektonik bir tatl› su gölüdür. Göl bütünüyle tar›m alanlar› ve zeytinliklerle çevrilidir. Alan, s›k sazl›klar›n aras›nda kar›fl›k koloniler kuran küçük karabatak (30 çift) ve gece bal›kç›l› (250 çift) ile özel çevre koruma alan› ölçütlerine uyar. ‹znik Gölü 1990 y›l›nda S‹T alan› ilan edilmifltir. Yaklafl›k 9000 hektar tar›m arazisi göl suyuyla sulanmaktad›r. Yap›m› süren tesislerle bu alan›n 6.945 hektar daha artt›r›lmas› öngörülmüfltür. Bunun yan› s›ra, göl k›y›s›ndaki tar›m alanlar›n›n sulanmas› için çiftçiler taraf›ndan pompayla su çekilmektedir. ‹znik’te gün bat›m›. Foto¤raf: C. Pekcanatt›


257 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Ça¤layanlar›n Buluflma Adresi: Su Uçtu

‹znik ‹stanbul kap›s›. Foto¤raf: C. Pekcanatt›

lendi¤i ilk konsüldür. ‹flte bu nedenle de ‹znik, 1962 y›l›nda Vatikan'da toplanan 19. Konsül'de; Kudüs ve Vatikan'dan sonra üçüncü kutsal kent ilan edilmifltir. Bu nedenle inanç turizmi çerçevesinde ‹znik’in önemi gittikçe artmaktad›r. 1648 y›l›nda ‹znik’e u¤rayan Evliya Çelebi’nin ifadesiyle ‹znik, “beflinci iklimin yafland›¤› yerdir. Suyu ve havas› pek güzeldir”. ‹znik gölü’nün do¤usunda yer alan, iki bin y›ll›k surlar aras›nda s›k›fl›p kalm›fl olan ‹znik kasabas›, geçmifli M.Ö. 258 tarihlerine dayanan surlar› ve dört görkemli kap›s› ile görülmesi gereken yerdir. Do¤a, tarih ve sanat›n yan yana durdu¤u, bir çok güzelli¤i içinde bar›nd›ran ‹znik, Bursa’ya 85 kilometre uzakl›ktad›r.

Suuçtu flelalesi. Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar

Mustafa Kemal Pafla'dan 10 km. uzakl›kta bulunan Su Uçtu, do¤ayla bafl bafla kalmak isteyenlerin, bu isteklerine fazlas›yla cevap veren bir yerdir. Bölgeye ad›n› veren 11 ça¤layan, y›llar›n yorgunlu¤unu bir anda insan›n üstünden silip atabilecek bir etkileyicili¤e sahip. 38 metre yükseklikten, kendisini özgürlü¤e b›rakan sular›n mutluluk dolu flark›s› insan›n ruhunda bambaflka duygular›n kap›lar›n› aral›yor. fielaleden uçan suyun ve kufllar›n sesleri eflli¤inde piknik yapabilece¤iniz bu do¤a harikas›, ayn› zamanda kay›n, mefle ve çam a¤açlar› ile çevrili bir oksijen deposudur.

Ayvaini Ma¤aras› Eski ad› Kirmasti olan Mustafa Kemal Pafla ilçesine 30 km uzakl›ktaki Do¤analan Köyü yak›nlar›nda bulunan Ayvaini Ma¤aras›’nda; dikit ve sark›tlar dan oluflan travertenler aras›nda ilginç bir gezi yapabilirsiniz. 5,5 km kadar uzayan ma¤ara içinde akan Karadonlu Deresi, ma¤ara içinde 60 kadar irili ufakl› gölet oluflturmaktad›r. Daha da öteye gidildi¤inde Paflalar Köyü’nde, 15 milyon y›l önce yaflam›fl hayvanlar›n yer ald›¤› fosil yata¤›n› görebilirsiniz.

‹znik Süleyman Pafla Medresesi. Foto¤raf: C. Pekcanatt›

Ayvaini ma¤aras›.


258 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Marmara Bölgesi’nin Sayfiye Yeri: Armutlu Bursa’ya 30 km uzakl›ktaki Gemlik Körfezi’nin ç›k›fl noktas›nda (kent merkezinden 30 km uzakl›kta) yer alan Armutlu, Bursa ve ‹stanbullular›n sayfiye yeridir. Ç›narç›k ve Gemlik’ten karayolu ile ulafl›ld›¤› gibi, ‹stanbul Yenikap›’dan deniz otobüsü ile de ulafl›lan sahil beldesi Armutlu ayn› zamanda termal sular› ile ünlü bir kapl›ca merkezidir. Kapl›ca suyunun, kalp ve romatizma hastal›klar›na iyi geldi¤i söylenmektedir.

Bursa Plajlar› Marmara Denizi'nin güneyinde yaklafl›k 135 km uzunlu¤unda k›y›s› bulunan Bursa ilinde, Karacabey, Mudanya ve Gemlik ilçelerinde genifl do¤al kumsallar ile ‹znik ve Uluabat (Apolyont) gölleri k›y›lar›nda güzel plajlar bulunmaktad›r. Yeniköy, Bayramdere (Malkara) kesimi ile Mudanya'n›n Zeytinba¤ kesimine dek uzun ve genifl do¤al kumsallar vard›r. Kum kalitesi iyi olan bu k›y›larda Kurflunlu, Bayramdere, Yeniköy-Mudanya kesiminde de Mesudiye, E¤erce ve Esence plajlar› bulunmaktad›r.

1961 hektarl›k bir alanda kurulmufl bulunan Uluda¤ Ulusal Park› içinde; yer alan yaylalar ve mesire alanlar›, Karabelen, Kad›yayla, Sar›alan, Çobankaya, Bakacak, Devetafl›, Gölcük Kamp›, Hamur Alan› ve Kirazl›yayla gibi yayla ve mesire alanlar› yer almaktad›r. Ayr›ca Uluda¤’da, Kazanc›bay›r› ve Mezit Bo¤az› Orman ‹çi Dinlenme Yerleri bulunmaktad›r. Osmangazi ilçesi s›n›rlar› içinde; Uluda¤ ç›k›fl›nda yer alan, as›rl›k ç›nar a¤ac› ile ünlü ‹nkaya Köyü, yine Uluda¤ yolu üzerindeki Kireç Ocaklar›; Nilüfer ilçesinde Misi köyü yak›n›nda bulunan Gümüfltepe Orman ‹çi Dinlenme Yeri; Gölyaz› köyü çevresi, Do¤anc› Baraj›; Y›ld›r›m ilçesinde, Cumal›k›z›k Köyü; ‹negöl ilçesinde, merkeze 27 km uzakl›kta Oylat Orman içi dinlenme yeri; merkeze 5 km uzakl›kta Cerrah köyü; Karacabey ilçesinde; merkeze yaklafl›k 30 km uzakl›kta Marmara k›y›s›ndaki Yeniköy plaj ve orman içi dinlenme yeri; Keles ilçesinde merkeze 5 km uzakl›kta Kocayayla; Kestel ilçesinde; ilçeye 7 km uzakl›kta orman içinde bulunan ve ortas›ndan nehir geçen Derek›z›k köyü, köye 3 km uzakl›ktaki Saitabat fielalesi; Mudanya ilçesinde ba¤l› Çanakl›çeflme Orman içi dinlenme yeri; Msutafakemalpafla ilçesinde; Tümbüldek fielalesi, Su Uçtu fielalesi ve Karatafl Mesire Yeri; Orhaneli ilçesine 2 km uzakl›kta karaçam a¤açlar›yla kapl› Ç›narc›k Ormanl›k alan› ile Yeniflehir ilçesine ba¤l›, ilçeye 16 km uzakl›ktaki tarihi Yarhisar Köyü gibi birçok dinlenme ve mesire yerlerine sahip olan Bursa’da kentin hemen hemen her köflesinde nefes alabilece¤iniz, soluklanaca¤›n›z birbirinden güzel s›¤›naklar yer almaktad›r.

Do¤a Yürüyüfl Parkurlar› Bursa’n›n Mesire Yerleri Kent içinde; P›narbafl›, Kültürpark, Merinos gibi yeflilliklerle bezeli dinlenme alanlar›na sahip olan Bursa vilayet s›n›rlar› içerisinde do¤al güzellikleriyle ünlü birçok yayla ve mesire alanlar› bulunmaktad›r.:

Uluda¤ yolu. Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar

P›narbafl› mesire yeri. Arfliv: ‹. Cengiz

K›fl turizmi ve kayak sporunun befli¤i Uluda¤, yaz döneminde de yürüyüfl parkuru olarak kullan›lmaktad›r. Uluda¤, böylece tüm y›l turizme aç›lm›flt›r. Yaz güneflinin karlar› eritmesi ile birlikte bambaflka bir çehreye bürünen Uluda¤, do¤a yürüyüflçülerinin gözdesi haline gelmifltir.


259 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Yaz ve k›fl do¤a yürüyüflüne elveriflli olan Uluda¤’da tercih edilen 6 parkur bulunmaktad›r.: 1. Oteller Bölgesi-Cennet kaya Parkuru: Bafllang›ç noktas› rak›m› 1865 metre olan bu parkur üzerinde kuzey yamaçtan Gemlik Körfezi'nin,güney yamaçtan ise tüm da¤ köylerinin manzaras› eflli¤inde,doyumsuz bir do¤a yürüyüflü yap›lmaktad›r. Parkurun mesafesi 2000 metredir. 2. Oteller Bölgesi-Sar›alan-Çobankaya Parkuru: Bafllang›ç ve bitifl noktas› rak›mlar› 1850 metre ve 1750 metre yükseklikte son bulan bu parkurda,yol boyunca p›r›l p›r›l akan derelerle süslenmifl muhteflem bir orman ortam› bulunmaktad›r. Parkurun mesafesi 5200 metredir. 3. Oteller Bölgesi-Softabo¤an flelalesi Parkuru: Bafllang›ç noktas› rak›m› 1800 metre olan bu orman parkurunda Uluda¤'›n dere,gölet ve taraçalar halinde afla¤›ya inen flelale bulunmaktad›r. Su sesleri ve eflsiz manzaralar›n rehberli¤inde Bursa Ovas›'n›n muhteflem panoramas› ile do¤a yürüyüflü sonuçlan›r. Parkurun mesafesi 6000 metredir. 3. Oteller Bölgesi-Hanlar Bölgesi-Ba¤l› Köyü Parkuru: 1865 metre yükseklikten bafllayan inifl parkurunda zirveden da¤ köylerine inerken Anadolu insan›n›n ola¤anüstü konukseverli¤ini görmek mümkün olmaktad›r. Parkurun mesafesi 7500 metredir. 4. Oteller Bölgesi-Zirve Tepesi Parkuru: 2487 metrelik zirveye t›rman›rken Uluda¤ ve yöresinde do¤a ve bitki örtüsünün ola¤anüstü görüntüleri ile bir yanda denizin bir yanda Apollon göllerinin doyumsuz panoramas› görülmektedir. Parkurun mesafesi 7615 metredir. 5. Wolfram-Madenler Bölgesi-Göller Yöresi Parkuru: 2300 metrelik rak›mda da¤ manzaralar›n›n eflli¤inde sadece Uluda¤'a has kelebek cinslerini, da¤ çiçeklerini gözlemlemenin ayr›cal›¤›n› yaflayacak, buzul göllerinin (Kara Göl, Aynal› Göl, Kilimli Göl, Buzlu Göl) muhteflem atmosferi hissedilmektedir. Parkurun mesafesi 9800 metredir.

Bursa’da gençlerin faydalanaca¤› birçok kamp bulunmaktad›r.

kamp etkinlikleri için kullan›lmaktad›r. ‹znik ve Uluabat Gölü k›y›lar› da gençlik kamplar› için oldukça uygundur. Göl çevresinde uluslararas› kat›l›ma aç›k yelken, yüzme, sörf ve kampç›l›k e¤itimi verilmektedir.

Bursa Yeflilinin Minyatürü; Botanik Park› Bursa'da yeflil kuflak kapsam›nda, kente bol oksijen, yeni dinlenme ve sa¤l›kl› spor alanlar› kazand›rmak amac›yla 1998 y›l›nda aç›lan "So¤anl› Botanik Park›" görülmesi ve gezilmesi gereken bir di¤er turizm mekân›d›r. So¤anl› Botanik Park›; 400.000 m2'lik alan›nda, 150 türden 8000 a¤aç, 76 türden 100.000 çal›, 20 türden 50.000 yer örtücü ve 27 türden 6000 gül ile Bursa Ovas›'n› korumakla birlikte, bitkisel araflt›rma ve bilimsel çal›flmalara aç›k bir parkt›r. Parkta Japon bahçesi, ‹ngiliz bahçesi, Frans›z bahçesi, gül bahçesi, açelya-orman gülü bahçesi, kokulu bitkiler bahçesi, kaya bahçesi, renk bahçeleri, flekilli bitkiler bahçeleri vard›r. So¤anl› Botanik Park› ziyaretçilerine dinlenme, farkl› farkl› zamanlarda yaprak ve çiçek

Gençlik Kamplar› Gemlik ilçesinde k›y›da gençlik Spor ‹l Müdürlü¤üne ait Hasana¤a ve K›rcaali Gençlik ve ‹zcilik kamplar› bulunmaktad›r. Bunlar 175'er yatakl› olup yaz aylar›nda 10'ar günlük 4 devre olarak Türkiye'nin her yerinden gelen gençlerin kamp yapmalar›na imkân sa¤lamaktad›r. Uluda¤ Milli Park› içinde bulunan Gölcük Kamp Alan› da ö¤renci ve izci gruplar›n›n Botanik park›.


Uluda¤ Milli Park›’nda geyikler. Foto¤raf: Murat Ayd›nl›lar



262 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

açan bitkileri gözleme imkânlar›n›n d›fl›nda, sa¤l›kl› yaflam için spor yapma imkân› da sunmaktad›r. Parkta 12.000 m.’lik do¤al yürüyüfl yollar›, do¤al koflu yolu, 1.000 m.’lik so¤uk asfalt kaplamal› bisiklet yolu ve göletler bulunmaktad›r. Botanik Park›’nda 17, 18 ve 19. yüzy›llara ait kimi ünlü eski Bursa evlerinin benzerleri de infla edilmifltir.

Su Kaya¤› Park›

Bursa Hayvanat Bahçesi Daha önce Kültürpark’ta bulunan Hayvanat Bahçesi geliflen Bursa için yetersiz kal›nca 10 Kas›m 1997’de, Botanik Park›’n›n yan›nda 200.000 m2’lik alanda Hayvanat Bahçesi kurulma çal›flmalar› bafllat›lm›fl ve 10 Kas›m 1998’de de hizmete aç›lm›flt›r. Bursa Zoo, ilk aflamada Türk köyü, Ay›-Kurt, Y›rt›c› kufllar, Su kufllar›, Lama, yabani eflek ve Deve bölümleriyle aç›lm›fl, bunlar› Arslan, Leopar, Maymun ve Afrika savanlar› bölümleri izlemifltir. Dünya standartlar›nda projelendirilen bu bahçede hayvanlar do¤al ortamlar›na oldukça benzeyen ortamlarda konaklad›klar› için sa¤l›kl› ve mutlu görünüyorlar. Parkta y›lan, timsah, iguana, pelikan, ördek, flamingo, deve kuflu, kartal, atmaca, flahin, akbaba, kelaynak gibi y›rt›c› kufllar; ay›, kurt, yaban domuzu, deve, geyik, ceylan, leopar, lama, yaban efle¤i, aslan, maymun, tavus kuflu gibi hayvanlar ile; köy evi olarak düzenlenen binalarda da çeflitli kümes hayvanlar›, sülün, güvercin, papa¤an gibi kufllarla inek, koyun ve keçi gibi evcil hayvanlar bulunmaktad›r.

Zoopark.

Bursa Osmangazi ilçesine ba¤l› Çukurca’da 60 bin metrekare alan üzerinde faaliyete geçen su kaya¤› göleti, Bursa’n›n yeni e¤lence ve dinlenme merkezlerinden biri oldu. Türkiye’de bir ilk olan su kaya¤› merkezinde; sporcular için soyunma ve dinlenme odalar›, dufllar, tuvaletler, spor malzemeleri sat›fl reyonu ile kahvehane ve restoran yer al›yor. Göletin d›fl›nda kalan yaklafl›k 17 bin metrekarelik bölüm ise yeflil alan, yürüme yollar› ve peyzaj düzenlemeleri için ayr›lm›fl. Uluslar aras› su kaya¤› müsabakalar›na uygun olarak düzenlenen ve derinli¤i 1,5 metre olan göletin tam ortas›nda yapay bir ada bulunuyor. Adaya ulafl›m da, göletin alt›ndan geçirilen bir tünel/koridor arac›l›¤› ile sa¤lan›yor.

ALTERNAT‹F TUR‹ZM Termal Turizmi

Hayvanat Bahçesinde eski köy evleriyle köy yaflant›s›n›n canland›r›lmas› da yap›lmaktad›r.

As›rlard›r dünyan›n dört bir yan›ndan insanlar flifa bulmak için Bursa kapl›calar›na gelmifltir. Kapl›calar, ›s›tmaya ihtiyaç duyulmadan s›cak suyun do¤adan elde edildi¤i ve yap›n›n içinde fazladan bir s›cak su havuzunun bulundu¤u hamamlard›r. Bursa’n›n her kapl›ca suyunun


263 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

farkl› hastal›kla iyi geldi¤i ilk kez, 1840’l› y›llarda araflt›rma yapan Dr. Bernard taraf›ndan yaz›lm›flt›. Bursa'n›n kapl›ca sular›, Bademli Bahçe ve Çekirge bölgelerinden ç›kmaktad›r. Her iki bölgeden ç›kan sular›n kimyasal analizleri farkl› olup, Çekirge sular›na çelikli, Bademli Bahçe sular›na ise kükürtlü sular denilmektedir. Bu sulardan flifa bulmak amac›yla her y›l düzenli olarak gelen birçok turist vard›r.

Av Turizmi

eser bulunmaktad›r. 325 ve 787 y›llar›na tarihlenen 1. ve 7. Konsül ‹znik’te toplanm›flt›r. ‹znik, H›ristiyan dinince kutsal kabul edilen ülkemizdeki 8 hac merkezinden biridir. Osmanl›’ya baflkentlik yapm›fl olan Bursa günümüzde de “manevi baflkent” olarak önemini korumaktad›r. Osmanl›’n›n kurucusu Osman Gazi’nin mezar›n›n yer ald›¤› Sol Gümüfllü Kubbe, Bursa’y› fetheden Orhan Gazi’nin Türbesi kentin ziyaret edilmesi gereken en önemli mekânlar›d›r. Ayr›ca kent içindeki Hüdavendigâr, Y›ld›r›m, Yeflil, Emir Sultan ve Muradiye gibi Sultan Külliyeleri ve 20 kubbeli Ulu Cami hem inanç hem de turistik de¤er olarak görülmesi gereken tarihi ve kültürel mekânlard›r. Külliyelerin d›fl›nda Süleyman Çelebi, Üftade, Somuncu Dede, Geyikli Baba gibi dini flahsiyetlerin mezarlar› da inanç turizmi aç›s›ndan önemli ziyaretgâhlard›r.

Fuar Turizmi

Foto¤raf: M. Ayd›nl›lar.

Dünyaca ünlü Uluda¤ Kayak Merkezi’nin yer ald›¤› Uluda¤ ve çevresi ayn› zamanda “av turizmi”, yabani av hayvanlar› bak›m›ndan da zengin bir bölgedir. Ayr›ca Bursa’da dört önemli kufl alan› bulunmaktad›r. Bunlar Uluda¤, ‹znik Gölü, Uluabat Gölü ve Kocaçay Deltas›d›r.

‹nanç Turizmi Bursa, birçok medeniyete ve dinlere befliklik etmifl illerin bafl›nda gelir. Bursa’da ‹slam, H›ristiyanl›k ve Musevilik dinlerine ait birçok

Emir Sultan’da gece.

TÜYAP Bursa Fuarc›l›k A.fi. taraf›ndan iflletilen bu merkez Güney Marmara’n›n en büyük fuar ve kongre merkezidir. Toplam 119.000 m2 alanda 15.000 m2 kapal›, 20.000 m2 aç›k fuar alan› uluslararas› nitelikte imkânlar sunmaktad›r. Fuar merkezinde 5000’er m2'lik iki fuar salonu, 2000 m2 fuaye, 2.000 m2’lik servis ve hizmet binas› ve 1000 m2’lik toplant› ve kongre binas› ile 2.000 araçl›k ziyaretçi otopark›, 2.000 araçl›k kat›l›mc›lar için özel otopark ve 150 kiflilik iki konferans salonu bulunmaktad›r. Her farkl› alanda yap›lan 20 kadar fuar, çevre il ve ülkelerden kat›l›mc› ve ziyaretçileri Bursa’ya çekmektedir.

Fuar alan›.


Onuncu Avrupa Su Kaya¤› fiampiyonas› 2008 Ekim’inde Sukaypark’ta gerçeklefltirildi.



266 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa Ticaret ve Sanayi Odas› ile Bursa Büyükflehir Belediyesi’nin deste¤iyle Bursa adeta bir “fuar kenti” haline getirilmifltir. Düzenlenen fuarlar, sadece ürünlerin tan›t›m›n› sa¤lamam›fl ayn› zamanda kentin de turizm aç›s›ndan tan›t›m›na vesile olmufltur. Bursa’da ilk fuar›n düzenlendi¤i 2002 y›l›ndan günümüze 89 fuar düzenlenmifl, sadece 2008 y›l›nda 18 fuar gerçeklefltirilmifltir. 2007 y›l›nda düzenlenen fuarlar›, 71 ülkeden 662 bin 658 kifli ziyaret etmifl olup, 5 y›l içinde, 13.401 firman›n fuarlara kat›l›m› sa¤lanm›flt›r. 2002-2007 döneminde Bursa’da düzenlenen fuarlar› ziyaret eden kifli say›s› 2 milyon 718 bin 472 kifli olmufltur.

E¤lence ve Festival Turizmi

Arap fiükrü soka¤›.

Bursa’da en önemli e¤lence hayat›, mesire kültürüdür. Kent içinde ve d›fl›nda birbirinden ferah ve yeflil mesireler Bursal›lar›n en önemli e¤lence mekânlar› olmufltur. Temenyeri, P›narbafl›, Veyselkarani, Acemler ve Geçit gibi mesireler Bursa’n›n en ra¤bet görenleriydi. Bursa'n›n Çiçek Pasaj› olan Arap fiükrü Soka¤› kentin en gözde e¤lence mekân›d›r. Bu soka¤›n tarihi, biraz da Bursa'n›n tarihidir. Bursa’n›n Osmanl›lar taraf›ndan fethinin ard›ndan, Orhan Gazi taraf›ndan kale surlar›n›n hemen dibinde yer alan bu mahalleye Musevilerin yerleflmesine izin verir. Ve ard›ndan bu mahallede sinagog da yap›l›r. ‹spanya’dan sürülen Yahudiler 1492 y›l›nda II. Bayezid taraf›ndan bu soka¤a yerlefltirilir. “Yahudi Mahallesi” olarak bilinen Arap fiükrü Soka¤›, son 50 y›lda büyük bir de¤iflim geçirip Bursa’n›n e¤lence merkezi olmufltur. Bursa'da yaflamlar›n› sürdüren 20-30 hane Yahudi’nin ibadet etti¤i Gerufl ve Mayor Sinagoglar› da bu sokaktad›r.

Arap fiükrü isimli bir esnaf bu sokakta bir mekân aç›nca, sokak da geliflmeye bafll›yor ve zamanla Arap fiükrü’nün çocuklar›n›n yeni mekânlar açmas›yla sokak araç trafi¤ine kapat›l›p ve bugünkü halini al›yor. Arap fiükrü, Bursa gecelerinin soka¤›d›r. Bu gecelerde insanlar, yudum yudum Bursa'y› demlenir, içtenli¤in gezintisine ç›karlar. Bursa’n›n e¤lence hayat› içinde var olan geleneksel “Gezek” kültürü zaman içinde ifllevini azaltmakla beraber bunun yerini festivallerin ald›¤› görülmektedir. Y›llard›r aksat›lmadan düzenlenen Bursa Festivali, Alt›n Karagöz Halk Danslar› Yar›flmas› gibi uluslar aras› müzik ve halk oyunlar› etkinlikleri özellikle yaz döneminde binlerce müzikseverin Bursa’ya gelmesini sa¤lamaktad›r.


10

BURSA M‹MAR‹S‹


Y›ld›r›m Camii penceresi.


BURSA M‹MAR‹S‹

“‹K‹ KAPI ARASI BURSA” Tarihi Mekânlar Bursa, bulundu¤u co¤rafyas› nedeniyle birçok uygarl›¤a köprü olmufltur. Bursa, adeta Osmanl› ile Cumhuriyet aras›nda bir köprü. Do¤u ile Bat› aras›nda bir köprü gibidir. Günümüzden 7200 y›l önceki bir yerleflim alan› olan Il›p›nar Höyük’e göre, Bursa ve çevresindeki kültür, Mezopotamya ve Do¤u uygarl›¤›n›n Avrupa’ya bir geçifl yeridir. Bir zamanlar, Do¤u uygarl›¤›n›n Bat›’ya geçiflinde köprü olan Bursa, sonraki y›llarda da Bat› uygarl›¤›n›n Do¤u’ya geçiflinde köprü olmufltur. Birçok Avrupal› kavim Bursa’dan Anadolu’ya geçerken, Anadolu’dan Avrupa’ya geçen uluslar için Bursa bir köprü ifllevi görmüfltür.

Bursa’n›n özgün mimari yap›s› da, Bizans ve Selçuk mimarisinden klasik Osmanl› mimarisine geçerken köprü görevini görmüfltür. Uzak Do¤u’nun mistizmiyle, Bizans keflifllerinin yaflamlar›ndan esinlenerek oluflan tasavvuf kültürü Bursa’da yeflermifltir. H›ristiyanlar ile Müslümanlar aras›nda da bir köprüdür Bursa... Yani Bursa, hem sanayi, hem de tar›m flehri olabilmeyi bilmifl. Uluda¤’›n beyaz› ile Bursa ovas›n›n yeflili aras›nda bir köprü kurmufltur. “Bir su görünmeden iniyorsa bir kentin orta yerinden… ya geldi¤i yolu ezberliyordur, ya gitti¤i yolu… ikisi ayn› kap›ya ç›kmaz.” (Hac› Tonak)

Çekirge yolunda Yeni Kapl›ca kartpostal›. Arfliv: ‹. Cengiz


270 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’n›n Sembolü Ulucami.

BURSA’NIN ANIT ESERLER‹ Bursa’da; Osman Bey zaman›nda 11, Orhan Bey zaman›nda 130, I. Murat döneminde 66 ve Y›ld›r›m Bayezid döneminde 111 an›t yap›t yap›lm›flt›r. Yap›lan bu an›tlar›n da; 140'› cami veya mescit, 30'u medrese, 7'si okul, 5'i han, 2'si kervansaray, 45'i hamam, 27'si türbe, 3'ü köprü, 5'i kale, 17'si imaret, 6's› saray, 24'ü zaviyedir. 1905 y›l›na gelindi¤inde Bursa'da; 10.468 ev, 165 cami ve mescit, 27 medrese, 36 tekke ve zaviye, 6 kilise, 3 havra, 49 han, 3 tiyatro binas› bulunmaktad›r.

Vak›flar Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan yapt›r›lan bir araflt›rmada; Bursa merkezde ayakta kalm›fl 127 tarihsel caminin varl›¤› belirlenirken, yine ayn› çal›flma içinde 45 türbe, 19 an›t mezar, 34 medrese, 25 han, 37 hamam ile 15 imaret, tekke ve okulun varl›¤› belirlenmifltir. Günümüzde ibadet yap›lar›ndan Bursa merkezde 77 cami ve mescit kalm›flt›r. Mezar yap›lar›ndan olan türbeler ise 29 kadard›r. Y›k›lanlarla beraber medrese ve mektep say›s› yaklafl›k 45'tir. Medrese say›lar›nda, özelikle Fatih döneminde önemli bir art›fl oldu¤u görülür. Bursa'daki görkemli yap›tlardan baz›lar› türbelerdir. Mehmet fiemseddin, 1900'lü y›llardaki


271 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa'da 25 kadar han yap›lm›flken bunlardan sadece 13 tanesi ayakta kalm›flt›r. 1840'l› y›llarda, uzun y›llar Bursa'daki hamamlar üzerine araflt›rma yapm›fl 1880'li y›llarda Bursa'ya gelen Mari De Laonay'a göre Bursa'da 27 hamam vard›r. 1890'l› y›llarda Mehmet Ziya ve 1905 y›l›nda gelen Hasan Taib'e göre de Bursa'da sadece 26 hamam vard›r. Köylerdeki tarihi hamam kal›nt›lar›n›n 100'ü aflt›¤› rahatl›kla söylenebilir. Büyükflehir Belediyesi’nin tespitlerine göre, Bursa'da bugün tümü tescil edilmifl 636 tarihi ç›nar oldu¤u belirlenmifltir. 1998-1999 y›llar›nda Bursa'da 68 a¤ac›n restorasyonu yap›larak, içi oyulmufl, y›k›lmamak için evlere dayanm›fl ç›narlar iyilefltirmeye çal›fl›lm›flt›r. Evliya Çelebi ile ayn› tarihlerde Bursa'ya gelen Jeon Thevenot, Bursa'da iki yüzden fazla güzel caminin bulundu¤unu yazar. XX. yüzy›l›n bafl›nda ise Mehmet fiemseddin Bey, Bursa'da 202 cami ve mescidin bulundu¤unu yaz›yor. 1927 y›l›nda yay›nlanan bir co¤rafya kitab›nda da bu rakam verilir, ancak bu say›ya tekkeler de dahil edilmifltir. Günümüzde, tarihsel an›t niteli¤i tafl›yan 126 (127) cami ve mescit bulunur. Orhan Bey'in yaflad›¤› dönemde Bursa'ya gelen Arap gezgini ‹bn-i Batuta, Orhan Bey'in yaklafl›k 100 kalesi oldu¤unu yaz›yor. Yine ayn› dönemde bölgeye gelen El Ömeri de, Orhan Bey'in 50 kadar flehri ve bir o kadar da kalesi bulundu¤unu yaz›yor. Günümüzde ise bu kalelerden çok az›n›n izleri kalm›flt›r. Vak›flar Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan yapt›r›lan bir araflt›rmada; Bursa merkezde 127 ayakta kalm›fl tarihsel caminin varl›¤› belirlenirken, yine ayn› çal›flma içinde 45 türbe, 19 an›t mezar, 34 medrese, 25 han, 37 hamam ile 15 imaret, tekke ve okulun varl›¤› belirlenmifltir.

Bursa'da; demir parmakl›kla çevrili olanlar dahil olmak üzere 253 türbe belirlemifltir. Bugün Bursa merkezinde 45'i yap›s› olan, 19'ü yap›s› y›k›lm›fl toplam 64 türbe ayakta kalm›flt›r. Cumhuriyet öncesinde sadece Bursa merkezde 40 kadar tarikat›n faaliyette oldu¤u düflünülürse, bu yap›lar›n önemi de kendili¤inden ortaya ç›kar. Mefail H›zl›'n›n; "XIV-XVI. Yüzy›llarda Bursa Medreseleri" adl› kitab›na göre Bursa'da 50 medresenin varl›¤› belirlenmifltir. Mehmet fiemseddin ise, Bursa'da 84 medresenin varl›¤›n› belirlemifltir. Ancak günümüzde 10 medrese yap›s› ayakta kalabilmifltir.

Yeflil semtinde geleneksel evler.


272 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

M‹MAR‹DE SENTEZ Bursa'daki geç dönem Bizans yap›lar›yla, erken Osmanl› Dönemi yap›lar›n›n mimarileri aras›ndaki benzerlik çok belirgindir. Çünkü önceleri Bizansl›lar için çal›flan Rum mimar ve ustalar, Bursa'n›n fethinden sonra Osmanl›lar için de çal›flm›fllard›r. Bu olgu, zamanla Türk ve ‹slam dünya görüflünün etkisiyle bir Osmanl› sentezinin do¤ufluna kaynakl›k etmifltir. Bursa'daki an›tlar s›n›flanacak olunursa, ço¤unun dinsel yap›lar oldu¤u görülür. Bu yap›lar› da zaviye ve tekkeler izler. Bu yap›tlara, Bursa'da oldukça fazlaca olan kilise ve manast›rlar› da eklemek gerekir. E¤itim yap›lar›ndan medrese ve mektepler en önemli yeri tutar. Y›k›lanlarla beraber say›lar› yaklafl›k 45'tir. Medrese say›lar›nda, özelikle Fatih döneminde önemli bir art›fl oldu¤u görülür. Osmangazi Belediyesi taraf›ndan restore edilen Saltanat Kap›.

karfl›n, yak›n zamanlara kadar yüksek yap›lar tercih edilmemifltir. Cumhuriyet Alan›nda yap›lan Hükümet, Adliye ve Defterdarl›k binalar›yla Halkevi ve Tayyare binalar›, bu dönem yap›lar›n›n öncüleridir. 60'l› y›llardan sonra infla edilen çok katl› kamu binalar›, ifl merkezleri gibi binalar ve apartmanlar Bursa mimari dokusunu tümden de¤ifltirmifl olsa da, son dönemlerde Büyükflehir Belediyesi'nin duyarl›l›¤› ile eski eserler koruma alt›na al›nm›fl ve yeni binalarla Bursa'da adeta mimaride sentez gerçeklefltirilmifltir. Bursa'da 80'li y›llardan sonra ise mimarl›kta farkl› aray›fllar göze çarpmaya bafllam›flt›r. Kervansaray Termal Otel, Zafer Plaza, BUTT‹M ‹fl Merkezi ve Fuar Binas›, As Merkez, Ticaret ve Sanayi Odas› Binas›, fiehirleraras› Otobüs Terminali, Osmangazi Belediye Binas› ve Kent Meydan› Çarfl› Merkezi bunlardan baz›lar›d›r.

ANITLARDA KULLANILAN MALZEME Kamusal binalar ço¤unlukla moloz tafl veya kesme blok tafl ile tu¤ladan yap›l›rken, özel yap›lar›n Osmanl› döneminde oldu¤u gibi ahflap a¤›rl›kl› oldu¤u tahmin edilmektedir. Çünkü Bursa geçmiflte her tür a¤ac›n çok yak›n-

Dinsel mimari örneklerinden sonra, sivil mimari örneklerin ikinci s›ray› ald›¤› görülür. Bunlardan aflevi, imaret, darüflflifa (hastane) gibi yap›larla sosyal yard›m kurumlar›n› kapsar. Ticaret yap›lar›ndan han, bedesten ve çarfl› gibi yap›lar› saymak gerekir. Ayr›ca, s›cak sular›yla ünlü Bursa'n›n hamam ve kapl›ca yap›lar› önemli an›tlar olarak s›ralanabilir. Askeri mimari örnekleri ise, Bursa'da fazla çeflitlilik göstermez. Bizans döneminden kalma Hisar, bu türün önemli yap›t›d›r. Ayr›ca köprüler ile Bursa evleri de, önemli sivil mimari örnekleridir. Cumhuriyet dönemiyle birlikte, özellikle resmi yap›larda farkl› bir mimari tarz uygulanmas›na ‹pekçilik okulu.


273 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

lardan sa¤lanabilece¤i bir kenttir. Birkaç metrelik temel bölümü tafl, üst k›s›mlar ise ahflap hat›llarla örülmüfl duvarlar›n aralar›na kerpiç veya tu¤la örülerek yap›lm›fl evlerin, kaç katl› oldu¤u ve plan yap›s› konusunda bir fikir edinilememifltir. Öyle anlafl›l›yor ki, Osmanl›lar Bursa'y› fethettikten sonra, Bursa'da bulunan ve daha önce Bizans ad›na çal›flan yap› ustalar›, bu kez Türkler için çal›flm›fllard›r. Bursa'daki bu ustalar, Do¤u'dan gelen ustalar›n da etkisi ile giderek bilgisini, yeni iflverenin isteklerine göre biçimlendirirken, oluflum süreci içersinde bulunan yeni Osmanl› sentezine katk›da bulunmufllard›r. Bursa'daki geç dönem Bizans yap›lar›yla, erken Osmanl› Dönemi yap›lar›n›n mimarileri aras›ndaki benzerlik çok belirgindir. Çünkü önceleri Bizansl›lar için çal›flan Rum mimar ve ustalar, Bursa'n›n fethinden sonra Osmanl›lar için de çal›flm›fllard›r. Bu olgu, zamanla Türk ve ‹slam dünya görüflünün etkisiyle bir Osmanl› sentezinin do¤ufluna kaynakl›k etmifltir. Bursa infla sanat›n›n ne tesir alt›nda geliflti¤ini araflt›r›rsak, görülür ki, Rum her zaman için inflaatç› ve sanatkâr olmufltur. Cephe süslemelerinde rastlanan süslemelerin kayna¤›na bakarsak, Anadolu Selçuklu devri örneklerine

benzemedi¤i görülür. Daha çok, Bithynia ve Bat› Anadolu bölgesinde Geç Dönem Bizans yap›lar›ndaki örneklere benzemektedir. Geç Dönem Bizans eserleriyle erken Osmanl› mimarisi aras›ndaki bu ana benzerlik, "etkileflme" deyimiyle tan›mlayamayaca¤›m›z bir olgudur. Bunun nedeni, önceden Bizansl› iflveren için çal›flan usta, daha sonra Osmanl› iflvereni için çal›flmay› sürdürür. Giderek bilgisini yeni iflverenin isteklerine göre biçimlendirirken, oluflum süreci içersinde bulunan yeni Osmanl› sentezine de katk›da bulunmufl olur. Texier'ye göre: "Öteden beri söylendi¤i gibi Osmanl›lar›n kendilerine ait özgün bir yap› sanat› yoktur. Türkler göçebe afliret durumunda bulunduklar›ndan yap› sanat›na yabanc› kalm›fllar. Genel olarak yap›lar önce Arap yahut ‹ran, sonra da Rum mimarlar›n›n yapt›klar› yabanc› yap›tlard›. Ülkede bulunan dinsel yap›lar›n yap› tarz› bunu aç›kça göstermektedir." Bursa an›tlar›nda kullan›lan mimari teknik ve malzemeler di¤er kentlerdeki yap›lardan biraz farkl›d›r. 14. yüzy›lda yap›lan Bursa yap›lar›nda ana malzeme tafl ve tu¤lad›r. Erken dönem Bursa yap›lar›nda, ço¤unlukla tu¤la ve tafl s›ralar›n›n, almafl›k olarak kullan›ld›¤› bir duvar örgüsü görülür. XV. yüzy›la kadar Bursa yap›lar›nda almafl›k örgü tekni¤i çok yayg›nd›r. Bursa'daki almafl›k tu¤la iflçili¤i ile yap›lm›fl yap›lara bakt›¤›m›zda özel bir tu¤la iflçili¤i görülür. Duvar ve kemer örgüsünde kullan›lan bu tekni¤in yan› s›ra, tu¤lalar›n uç uca, e¤imli veya zigzag gibi de¤iflik biçimlerde yerlefltirilmesiyle yap› cephelerinde mimari süsleme sa¤lan›r. Cephelerde, pencere söve ve al›nl›klar›nda düzgün kesme tafl veya mermer kullan›lmas›na ise, ancak Y›ld›r›m döneminde rastlan›r. Ancak bu dönemde yap›lan camilerin k›ble yönünü belirlemede oldukça hatal› davran›ld›¤› anlafl›lm›flt›r. O dönem Osmanl› devletinde, yap› sanat› konusunda yeterli bilgi ve teknoloji varken, yönleri saptayacak teknolojilerin yeterince geliflmedi¤i anlafl›l›yor. Bayezid döneminden bafllayarak an›tlar›n yap› malzemesinde, özelikle de sultanlar›n yap›lar›nda kesme tafl yayg›nlafl›r. Yine bu dönemde renkli tafl iflçili¤ine de rastlan›r. Art›k bu dönemden sonra ustalar›n uzmanlaflarak daha kaliteli ve temiz ifl ç›kard›klar› gözlenir. Bursa an›tlar›nda, günefl kurslar›, geometrik panolar, testere difli saçaklar ve benzeri süsleme kompozisyonlar›yla yo¤un bir cephe süslemesi karfl›m›za ç›kar. Bursa'daki bu tu¤la süslemelerinin, bu konuda çok geliflmifl olan Anadolu Selçuklular› ile bir ilgisinin bulunmad›¤› görülür.


274 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

planl› camiler olarak adland›r›lan bu yap›lar Bursa'ya özgü olup bu eserlerinin tarz›na Bursa Üslubu denir. Bu tür cami giriflinin sa¤ ve solundaki kanatlarda odalar bulunur.

SÜSLEME Kurulufl döneminde, Bithynia'da yap›lan ve özellikle an›tsal yap›lar›n cephe süslemelerinde rastlanan süslemelerin kayna¤›na bak›ld›¤›nda, Anadolu Selçuklu devri örneklerine benzemedi¤i görülür. Günefl kurslar›, geometrik panolar, testere difli saçaklar ve benzeri süsleme kompozisyonlar›, yo¤un bir biçimde cephe süslemelerinde görülür. Osmanl› ilk devrinde nitelikli tafl iflçili¤i olan yap›lar da bulunmaktad›r. Tafl›n düzeltilerek düzgün bloklar haline sokulmas›, yine nitelikli bir iflçilik gerektirir. Oysa tu¤la, insan›n genellikle her yerde ve her zaman istedi¤i biçimde üretebilece¤i ekonomik bir yap› malzemesidir. Bu nedenle, Bursa'da yap›lan erken Osmanl› dönemi yap›lar›, tu¤la ve tafl s›ralar›n›n, almafl›k olarak kullan›ld›¤› bir duvar örgüsüyle yap›lm›flt›r. Bu tafl ustalar›n bir k›sm›n›n Horasan'dan gelmifl ustalar oldu¤u kabul edilse bile, özellikle Bursa'daki an›tsal yap›larda Rum ustalar›n sanatkârl›¤›ndan yararlan›ld›¤› anlafl›l›yor. Bu, malzeme seçiminin yan› s›ra, yap› planlar›ndan da anlafl›lmaktad›r. Bu dönemin bir di¤er özgün özelli¤i, 'Bursa Tipi Kemer' olarak adland›r›lan düz kemerlerin yo¤un olarak kullan›lmas›d›r.

BURSA KEMER‹ VE BURSA ANITLARININ TEKN‹⁄‹ Bursa an›tlar›nda, Bursa’ya özgü yeni bir kemer gelifltirilmifltir. Bu kemer, düz kemer stilinde olup Bursa an›tlar›nda oldukça fazlaca kullan›lm›flt›r. Mimari literatürde de "Bursa Tipi Kemer" olarak geçen bu kemerlerin en güzelleri, Yeflil Cami ve Bayezid Camii'nde bulunur. Karabafl-i Veli Tekkesi tavan süslemesi.

Bursa'n›n fethinden sonra Bursa'da yap›lmaya bafllanan yap›tlarda, do¤udan gelen Türk ustalar oldu¤u kadar, burada yaflayan yerli ustalar da çal›flm›flt›. ‹lk dönem Bursa yap›tlar›nda, belki de bu nedenle özgün bir Bursa yap› tarz› gelifltirilememifltir. Küçük mahalle camilerinin giriflinde yer alan kalkan duvarlar da Bursa'ya özgü bir nitelik say›lm›flt›r. ‹lk befl Osmanl› Sultan›n›n yaflad›¤› Bursa'da, Osmanl›lar›n ilk devirlerine özgü camii yap›m› oldukça geliflmifltir. Kanatl› veya "Ters T" Muradiye’de ifllemeli kap›.


275 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

KALELER Orhan Bey'in yaflad›¤› dönemde Bursa'ya gelen Arap gezgini ‹bn-i Batuta, Orhan Bey'in yaklafl›k 100 kalesi oldu¤unu yaz›yor. Yine ayn› dönemde bölgeye gelen El Ömeri de, Orhan Bey'in 50 kadar flehri ve bir o kadar da kalesi bulundu¤unu yaz›yor. Günümüzde ise bu kalelerden çok az›n›n izleri kalm›flt›r. Bursa kalesi, asl›nda do¤an›n yapt›¤› yüksekçe duvarlarla, adeta Tanr› taraf›ndan örülmüfl gibi oldu¤undan; onu korumak için insanlar›n çok fley yapmas›na gerek kalmam›flt›r. Olas›l›kla Bursa'n›n önceki yerleflimi, Tahtal›, Yaylac›k ve Misi köyleri çevresindedir. Çünkü bu bölgedeki kal›nt›lar Roma dönemine kadar inmektedir. Hele Tahtal› kalesi, son derece büyüktür. Ne yaz›k ki, kaynaklar›n hiçbiri bu kalelerden söz etmez.

vifllerin bar›nmas› için bir ihtiyaçtan kaynakland›¤›, asl›nda mimari bir gereklili¤in söz konusu olmad›¤› savunulur. Bu tür yap›lar›n ço¤unun sultanlar taraf›ndan yap›ld›¤›na bak›lacak olursa, bu misyoner çal›flmalar›n›n devletçe de desteklendi¤i görülür. I. Murad'›n yapt›rd›¤› Hüdâvendigâr Camii ise, çok amaçl› camiler içinde en ilginç olan›d›r. Alt kat› bir zaviye plan›nda, üst kat› ise medrese odalar›ndan oluflan bu cami, türünün tek örne¤idir. Çok ifllevli camilerin, 15. yüzy›ldan sonra ise giderek azald›¤› görülür. 16. yüzy›l›n ikinci yar›s›ndan sonra tamamen ortadan kalkar. Bu tür yap›lar, mihrab›n arkas›na do¤ru uzanan bir dikdörtgen mekân›n giriflinde, her iki tarafta bulunan iki odac›ktan oluflur. Ortadaki dikdörtgen mekân›n üzerinde genellikle eflit ölçülerde iki kubbe bulunur. Kanatlarda yer alan iki odan›n üzeri de iki ufak kubbe ile örtülüdür. Giriflte de son cemaat yeri yer al›r. Bursa'da çok kubbeli cami tipi fazla yoktur, ancak çok kubbeli yap›lar›n en büyü¤ü olan Ulucami burada yap›lm›flt›r. Ulucamii, 20 büyük kubbesi ile Osmanl› Devleti'ndeki çok kubbeli camilerin en görkemlisidir. Ayr›ca Kayhan ve Molla Arap Camii de Bursa'da çok kubbeli yap›lardand›r. Sultanlar›n yapt›klar› büyük camilerin d›fl›nda, çeflitli devlet adamlar› ile tüccarlar›n yapt›rd›klar› mahalle mescitlerinin planlar› çok basittir. Bu camiler, kare veya dikdörtgen bir

CAM‹ VE MESC‹TLER Bursa'da yap›lan an›tlar içinde cami ve mescitler en büyük pay› oluflturur. Bursa'daki cami ve mescitlerin bir k›sm› sultanlar taraf›ndan yapt›r›lm›flken, bir k›sm› da Osmanl› yöneticileri, din adamlar›, dede veya fleyhler ile kentteki tüccarlar taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. II. Murad da dahil olmak üzere ilk Osmanl› Sultanlar›n›n eserleri Bursa'da yap›lm›flt›r. Bu nedenle Osmanl›lar›n ilk devirlerine özgü mescit ve camii yap›m› Bursa'da geliflmifltir. Kanatl› veya "Ters T" planl› camiler olarak adland›r›lan bu yap›lar adeta Bursa'ya özgüdür. Orhan Camii, Yeflil ve Y›ld›r›m Cami gibi Bursa'n›n ünlü camileri bu tiptedir. Bu camilerin giriflinde bulunan kanatlar›n›n, o dönemin sosyal yap›s›n›n bir gere¤i olufltu¤u savunulur. Birçok araflt›rmac›, Bursa'daki bu cami kanatlar›n›n, kurulufl ve fetih döneminin misyonerleri olan dervifllerin bar›na¤› oldu¤unu savunur. "Zaviye Tipi Camiler" olarak da adland›r›lan bu camilerin kanatl› yap›lmas›n›n, bu der-

Ulucami 20 büyük kubbesi ile camilerin en görkemlisidir.


Çinileriyle ünlü ‹znik, Yeflil Cami.


277 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ibadet yeri ile, giriflte bulunan son cemaat yerinden oluflur. Bu mescit ve camilerin de ço¤unun üzeri büyük bir kubbe veya çat› ile örtülüdür. Bir de Bursa'daki büyük hanlar›n içinde, flad›rvanlar›n üzerinde yap›lm›fl ilginç ve özgün mescitler bulunur. Camilerin içinde yap›lan çeflitli süslemeler ile, mihrap, minber, kap› ve pencerelerin ahflaplar›, bu yap›lar›n de¤erlerini art›ran en önemli özellikleri olufltururlar. Evliya Çelebi, Bursa'da bin k›rk adet caminin bulundu¤unu yaz›yorsa da bu abart›d›r. Çelebi bunlar›n ancak 350 tanesinin devlet büyükleri taraf›ndan yap›lan önemli yap›lar oldu¤unu yaz›yor ki, bu da abart›d›r. Evliya Çelebi ile ayn› tarihlerde Bursa'ya gelen Jeon Thevenot, Bursa'da iki yüzden fazla güzel caminin bulundu¤unu yazar. XX. yüzy›l›n bafl›nda ise Mehmet fiemseddin Bey, Bursa'da 202 cami ve mescidin bulundu¤unu yaz›yor. 1927 y›l›nda yay›nlanan bir co¤rafya kitab›nda da bu rakam verilir, ancak bu say›ya tekkeler de dahil edilmifltir. Günümüzde, tarihsel an›t niteli¤i tafl›yan 126 cami ve mescit bulunur. Bursa’n›n tarihi ve mimari de¤eri olan ve ziyaret edilmesi gereken birçok camisi olmakla birlikte, külliye camilerinin d›fl›nda turistik aç›dan görülmesi gereken cami ve mescitleri flunlard›r:

Setbafl› Cami.

raf›ndan 1355’te yapt›r›lm›flt›r. Tek kubbeli, tonozlu, bir revak› bulunan ve önünde klasik çeflmesi olan bir mabettir. Bursa’da hisar içindeki ilk Osmanl› Camisi olup, dekoratif görünümündeki tu¤ladan yap›lan minaresi ilginç olup orijinaldir. Devlet Hastanesi’nin hemen arkas›nda yer alan Alaaddin Camii, “Ters T” planl› camilerin geliflmesinde model olmufltur. Caminin sütunlar› Korint ve ‹on tarz›nda olup, bir Bizans yap›s›ndan al›nm›flt›r. Tarihi caminin d›fl kap›s› yan›nda, büyük Osmanl› kemeri alt›nda bir çeflme ile tarihi bir ç›nar a¤ac› yer almaktad›r.

Ulucami, Orhan Camii, Alaaddin Camii, fiehadet Camii, Kayhan Camii, Molla Arap Camii, Üftade Camii, Molla Fenari Camii, Demirtafl (Timurtafl) Camii, Koza Han Mescidi, Ali Pafla Camii, Koca Naip Camii, Kavakl› Camii, Nilüfer Hatun Camii, Somuncu Baba Camii, Selçuk Hatun Camii, Zeyniler Mescidi, Ulucami, fiehadet Camii, Alaaddin Camii.

Alaaddin Camii Orhan Gazi döneminin hisar içindeki ilk camisidir. Orhan Gazi’nin kardefli Alaaddin Bey ta-

Koza Han mescidi.


278 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ULUCAM‹ Y›ld›r›m Bayezid taraf›ndan 1400 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r. On iki ayak üzerine yirmi kubbe ile üzeri örtülen Ulucami, flehrin merkezinde yer alan en önemli tarihi yap›d›r. Üstü aç›k olan kubbe, camla kaplanm›flt›r. Türkiye’nin turistik de¤erlerinden olan caminin duvarlar› tümüyle düzgün kesme tafl ile örülmüfltür. Caminin minberi, a¤aç ifllemecili¤inin en güzel örneklerinden birini oluflturur. Ahflap kap›lar cevizden yap›lm›fl olup üzerinde oyma geometrik motifler bulunur. Oyma ve kabartma geometrik motifli yan korkuluklar; on kenarl› kabartma y›ld›z, iri kabara ve güllerle donat›lm›flt›r. Müezzin Mahfili ile onun karfl›s›nda bulunan tek parça mermer tafltan oyulmufl “kürsü”, 1815 y›l›nda yap›lm›flt›r. Caminin içinde bulunan yaklafl›k iki yüz yaz›, hat sanat›n›n en özgün örnekleridir. Dikdörtgen planl› olan caminin duvarlar› ve sütunlar›, Kur’an ayetlerinin farkl› üsluptaki hat yaz›lar›yla bezenmifltir.

Caminin do¤u, bat› ve kuzey yönlerinde üç kap›s› bulunmaktad›r. Kuzeydeki “taç kap›”, caminin görkemini art›ran unsurlardand›r. Avlusunda üç flad›rvan›n bulundu¤u Caminin do¤u ve bat› köflelerinde iki minare yer almaktad›r. Bursa Ulu Cami; camiler aras›nda Mekke, Medine, Kudüs ve fiam’dan sonra ‹slam dininde beflinci makam olarak bilinmektedir.

Ulu Cami mihrab›.

Minberin yan›nda güney taraf›nda, Mekke’den getirilen, Kâbe’nin orijinal örtüsü as›l›d›r. Mihrab›n sa¤›nda ise, Mevlana’n›n gönderdi¤i hat eseri bulunmaktad›r. Mihrab›n hemen karfl›s›nda, caminin tam ortas›nda, üzeri camla kapl› kubbenin hemen alt›nda bir flad›rvan yer almaktad›r.


279 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Ulu Cami kubbeleri.



Ulu Cami; Mekke, Medine, Kudüs ve fiam’dan sonra ‹slam dininde beflinci makam (Cami) olarak bilinmektedir.


282 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

19. yüzy›ldan kalmad›r. Bir ço¤u Kurtulufl Savafl› s›ras›ndaki hengamede y›k›l›p yok olmuflsa da yine de az›msanmayacak kadar kilise günümüze gelebilmifltir. Kiliseler ço¤unlukla Karacabey, Mudanya ve Bursa'da yo¤unlaflm›flt›r. Cumhuriyet öncesinde Bursa merkezde 10, tüm ilde ise 100'e yak›n kilise bulunmaktayd›. Merkezde bulunan kiliselerden 7'si büyük, üçü ise çok ufakt›r. 1898 tarihli y›ll›¤a göre Bursa merkez ilçede 29, Mudanya'da 11, Gemlik'te 12, Orhangazi'de 7, Karacabey'de 4, M.Kemalpafla'da 2, Yeniflehir'de 1, ‹negöl'de 3 kilise oldu¤u yaz›lmaktad›r. Bu say›lara ‹znik gibi birçok merkez say›lar› dahil de¤ildir. Bursa merkezdeki Rumlar›n metropoliti, K›rkmerdiven olarak an›lan Zafer Plaza karfl›s›ndaki yamaçta idi. 1922 y›l›nda Yunanl›lar giderken yanan kilisenin kal›nt›lar› yak›n zamanlara kadar duruyorken, günümüze çok az kal›nt›s› ulaflm›flt›r. Rumlar›n yaflad›¤› ikinci önemli mahalle Demirkap›'d›r. Bu mahallede bulunan kilise Bursa'n›n en sa¤lam kilisesidir. Uzun süre fabrika olarak kullan›lm›flt›r. Bir di¤er Rum mahallesi de, Muradiye ile Hisar aras›nda bulunan Kayabafl› Mahallesi'ndedir. Bu mahallede bulunan büyük kilise bugün oldukça harap durumdad›r. Halen Askerlik flubesi bahçesindedir.

Bursa Frans›z Kilisesi.

K‹L‹SE VE TAPINAKLAR Bursa'da, Türklerden önce var olan baz› an›tlar da günümüze gelebilmifltir. Bunlardan en önemlisi kuflkusuz kilise ve havralard›r. Bu kiliseler ço¤unlukla ‹znik, Mudanya ve Bursa'da yo¤unlaflm›flt›r. Bursa'da yap›lan kiliseler ço¤unlukla bazilika planl›d›r. Kiliselerin büyük bölümü XIX. yüzy›lda yap›lm›flt›r. 1905 y›l›nda Bursa merkezde 6 kilise ile 3 havra bulunuyordu. Günümüzde ise sadece bir havra faaliyetini sürdürmektedir. Bursa'da bulanan kiliseler iki döneme aittir. Biri, Türklerin bölgeye gelmezden önce yap›lm›fl olan Bizans kiliseleridir. Bu kiliseler çok eski ve de¤erlidir. Di¤erleri ise, 1922 y›l›na kadar Bursa'da yaflayan H›ristiyanlar›n yapt›¤› ve ço¤u da 18-19. yüzy›lda yap›lm›fl kiliselerdir. Bir de flehir d›fl›nda bir külliye biçiminde yap›lm›fl manast›rlar vard›r. Bursa'da 55 kadar H›ristiyan köyü vard›. Her H›ristiyan köyünde ise en az bir kilise faaliyette idi. Ancak köylerdeki bu kiliselerin ço¤u 18-

Setbafl› semtinde ise 1922 y›l› öncesinde üç Ermeni kilisesi bulunuyordu. Bugün Namazgâh yolunda sa¤lam bir Ermeni kilisesi vard›r. Cumhuriyet döneminde özel flah›slara verilmifl ve uzun süre fabrika olarak kullan›lm›flt›r. ‹l Halk Kütüphanesi'nin hemen alt›nda bulunan Ermeni Kilisesi ise 1980'li y›llarda y›k›lm›flt›r. Hocaalizade Mahallesinde, Santa Maria adl› misyoner kilisesi, ‹kinci Dünya Savafl›'na kadar Bursa'da faaliyete devam etmiflti. Günümüzde ayakta kalabilen kiliseler ise bunu cami olarak kullan›lmas›na borçludur. Bir k›sm› da fabrika ve depo olarak kullan›ld›¤› için y›k›lmam›flt›r. Köylerdeki kiliselerin ço¤u ise ah›r, samanl›k ve depo olarak kullan›lm›flt›r. Bursa'daki kiliselerin ayakta kalabilmesi için yaflayabilir yap›lar olmas› gerekir. Farkl› amaçla ama bir tap›na¤a yak›fl›r sayg›nl›kta ifllevle kullan›larak bu eserler ayakta kalabilir. Buna en güzel örnek Mudanya Kilisesi'dir. Uzun süre sinema olarak kullan›lan kilise günümüzde, U¤ur Mumcu Kültür Sitesi olarak Mudanya'n›n en yararl› eserlerinden birini oluflturur. Bu kilise, Bursa'n›n en sa¤lam kilisesidir. Bursa'da bulunan dinsel yap›lar içinde en orijinal yap› Karacabey Tümbekli Camii'dir. Çün-


283 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Frans›z Kilisesi 19. yüzy›lda Frans›zlar taraf›ndan bazilika plan tipinde yap›lm›flt›r. Kesme tafl ve tu¤ladan yap›lm›fl olan kilisenin önündeki ç›k›nt› üzerine küçük bir çan kulesi yerlefltirilmifltir. Kilise barok üslupta olup, günümüze iyi bir durumda gelebilmifltir. Kilisenin duvarlar›n bitiminde küçük kule fleklinde eklemeler yap›lm›fl olup, yan bölümüne hasta bak›m yeri de eklenmifltir. Trilye (Kumkaya) Kilisesi.

kü bu cami, her üç dinin birleflti¤i mekând›r asl›nda. Önce Yahudilere Havra, sonra H›ristiyanlara kilise, bugün de Müslümanlara cami olarak hizmet vermekte olan bir yap› olmas› özelli¤i ile efline az rastlan›r bir örnektir. Camiye girdi¤inizde önce haç iflareti bulunan sütunlarla karfl›lafl›l›r. Sonra kubbeli bir ibadet mekân› vard›r. Soldaki kap›dan ise havraya girilir. Caminin dolay›s›yla havran›n bahçesinde ise Yahudi mezar tafllar› vard›r.

Ets Ahayim Sinagogu Arap fiükrü (Yahudilik) soka¤›nda bulunan Ets Ahayim Sinagogu XIV. yüzy›l›n bafl›nda yap›lm›flt›r. Ets Ahayim ‹brani dilinde Hayat A¤ac› anlam›na gelen bir sözcüktür. Osmanl› döneminde yap›lan ilk sinagog olmas›ndan ötürü de önem tafl›maktad›r. Orhan Bey Bursa’y› fethettikten sonra bu sinagogun yap›lmas›na izin vermifltir.

Mayor Sinagogu Daha çok Arap fiükrü olarak bilinen Yahudilik Soka¤›’nda bulunan bu sinagog, ‹spanya’n›n Mayorka Adas›’ndan XV. yüzy›lda gelen ve Bursa’ya yerlefltirilen Yahudiler taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Sinagoga toplulu¤un geldi¤i Mayorka’dan ötürü Mayor ismi verilmifltir. Sinagog dikdörtgen planl› olup, içerisi renkli kalem iflleri ile bezenmifltir.

Misyonerlik amac›yla yap›lan kilisenin üslubu baroktur. Hocaalizade mahallesindeki kilise, kültür evi olarak kullan›lmak üzere restore edilmifl olup, orijinal ad› “Santa Maria Kilisesi”dir.

Böcek Ayazmas› (Baptisterium) ‹znik’te Koimesis Kilisesi’nin do¤usunda yer alan ve halk›n “Böcek Ayazmas›” olarak tan›mlad›¤›, araflt›rmac›lara göre Vaftizhane olan bu yap›da; MS.II.yüzy›la tarihlenen ‹branice Tevrattan al›nm›fl ifadeler bulunur. Schneider’e göre MS. 6.yüzy›la ait olan bu yap›ya Yakup Çelebi Soka¤›’ndan demir parmakl›kl› bir kap›dan geçildikten sonra on bir basamakl› bir merdivenle inilmektedir. Mekân›n içerisi 4.50 m. çap›nda ve 3.80 m. yüksekli¤inde kubbeli bir odad›r.

H.Constantinos Manast›r› (Helena Kilisesi) Nilüfer ilçesine ba¤l› Uluabat Gölü’nde Manast›r Adas›’nda bulunan bu kiliseyi ilk kez XVI. yüzy›lda S. Gerlach görmüfltür. Daha sonra C.Mango taraf›ndan tan›t›lm›flt›r. Bu yap› plan tipi ve duvar tekniklerine göre 8.-10.yüzy›lda yap›ld›¤› san›lmaktad›r. 18.-19. yüzy›llarda büyük bir onar›m geçirmifl ve d›fl cepheleri yenilenmifltir.

Gerufl Sinagogu Yahudilik soka¤›n›n bir baflka mabedi olan Gerufl Sinagogu, XVI.yüzy›l›n bafllar›nda Sultan II.Selim’in izni ile yapt›r›lm›flt›r. ‹brani dilinde “Gerufl” kovulmufl anlam›na gelen bir sözcüktür. Bu isimden ötürü de sinagogun ayr› bir önemi vard›r. Dikdörtgen planl› olan yap›, kesme tafltan yap›lm›flt›r. Günümüze iyi bir durumda gelebilmifltir.

Yahudi Sinegogu.


284 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Hamzabey Türbesi.

Bursa türbelerinde, Anadolu Selçuklu dönemi türbelerinin izleri görülür. Dikdörtgen veya ço¤unlukla alt›gen, sekizgen bir mekân olan türbelerin üzeri kubbe ile örtülmüfltür. Bursa'da kübik gövdeli türbeler de yap›lm›flt›r. Bu türden olan Muradiye'deki Gülflah Hatun, Mükrime Hatun ve Gülruh Hatun türbeleri, son y›llardaki onar›mlarla bu özelliklerini yitirmifllerdir. XIV. yüzy›lda yap›lan Gülçiçek Hatun Türbesi, kare planl› türbeye geçiflin ilk örnek yap›s›d›r. Bursa'daki türbelerin ço¤u Muradiye Camii bahçesinde yer al›r. Di¤er türbelerin ço¤u da Osmanl› sultanlar› ve ailelerine ait türbelerdir.

Emir Sultan Türbesi içi. Foto¤raf: Ara Güler.

TÜRBELER

Süleyman Çelebi An›t Mezar›

Bursa'daki görkemli yap›tlardan baz›lar› türbelerdir. Mehmet fiemseddin, 1900'lü y›llardaki Bursa'da; demir parmakl›kla çevrili olanlar dahil olmak üzere 253 türbe belirlemifltir. Bugün Bursa merkezinde 45'i yap›s› olan, 19'ü yap›s› y›k›lm›fl toplam 64 türbe ayakta kalm›flt›r.

Çekirge Yolu üzerinde Karagöz An›t mezar›n›n karfl›s›nda yer alan, Süleyman Çelebi’nin kabri, etraf› aç›k, dört ayak üzerine oturtulmufl bir yap›d›r. Y›ld›r›m Bayezid döneminde Ulucami’ye imaml›k yapan Süleyman Çelebi, en son peygamber Hz. Muhammed’in kiflili¤ini anlatan ve öven “Mevlüd”ün yazar›d›r.


285 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

fiOL GÜMÜfiLÜ KUBBE TOPHANE Osman Gazi 1324 y›l›nda, Bursa’y› alamadan ölmüfltü. Ölmeden önce de, çok uzaklardan görülen Gümüfllü Kubbe’ye gömülmesini vasiyet etmiflti. Gümüfllü Kubbe, bugün Tophane’de bulunan, Osman ve Orhan Gazi’nin gömülü oldu¤u yerdeki Saint Elie Manast›r idi. Uzaktan par›ldayan kubbeleri nedeniyle bu ad›yla an›lm›flt›r. fiehitler an›t›

Bu manast›r, 1855 depremi ile öyle y›k›ld› ki, onu tekrar eski haline getirmek asla mümkün olamad›. 1863 y›l›nda Sultan Abdulaziz taraf›ndan yeniden yap›lmaya bafllan›nca, manast›r iki yap›ya ayr›ld›. Osman ve Orhan Gazi türbeleri d›fl›ndaki yap›lar y›k›ld›. Ancak Orhan Gazi türbesinin zemin mozaikleri, halen o eski Bizans Manast›r›na ait. 1850’li y›llarda Dr. Bernard’a göre Tophane flöyledir: “Kentin ortas›nda bir uçurum kaya üzerindedir. Kuzey taraf› Tabakhane Kap›s›'ndan, bat›da Kapl›ca Kap›s›'ndan, Uluda¤ taraf›ndan Zindan ve Su Kap›lar›'ndan girilir. Kale içinde ise Davul Manast›r›'ndan ve Orhan Camisi d›fl›nda kalenin bir köflesinde I. Murat'›n, bir köflesinde I. Mehmet'in yapt›rd›¤› Saraylardan kalma baz› kal›nt›lar görülür. Dikkatli bak›l›rsa hamam, köflk, çeflme ve bahçelerin yerleri görülebilir. Bunlar›n nas›l bir güzellikte oldu¤u da hayal edilebilir. Kentin en güzel yerleridir.“ Carsten Niebuhr'a göre ise manast›rda, «‹nsan› hayrete düflürecek kadar büyük bir davul vard›.» 1869 y›l›nda Von Warsberc’a göre de, «Kaledeki saray tüm ovaya egemen durumda, yörenin fliirimsi bir simgesi gibi yükseliyor.»

Osman Gazi ve Orhan Gazi Türbeleri. 1894

Tophane park›; Osman Gazi ve Orhan Gazi türbeleri.


286 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Osman Gazi Türbesi Bursa’ya tepeden bakan Tophane Park› içindeki Osman Gazi Türbesi’nin bulundu¤u yerde eskiden kendisinin hayatta iken, günefl vurdu¤unda üstündeki kurflunlar›n parlamas›ndan dolay› “fiol Gümüfllü Kubbe” olarak isimlendirdi¤i Bizans Manast›r› bulunmaktayd›. Osman Gazi ölümünden önce buray› iflaret ederek “beni buraya gömün” diye vasiyet etti¤i için, manast›r/kilise türbeye dönüfltürülmüfltür. 1801 yang›n›nda, akabinde 1855 depreminde tamamen y›k›lan bu yap› 1863 y›l›nda Sultan Abdulaziz taraf›ndan, kesme kefeki tafl ile yeniden yap›lm›flt›r. Sekizgen bir plan üzerine yap›lan türbede yedi pencere yer almaktad›r. Bursa’ya gelen yerli turistler bak›m›ndan öncelikle ve s›kça ziyaret edilen yerlerin bafl›nda yer alan türbenin ortas›nda; sedef kakmal› süslerle bezenmifl muhteflem kabir, parmakl›klarla çevrili sanduka, s›rma ifllemeli yaz›l› örtü ile lâhit, Osmanl›’n›n ilk Sultan› Osman Gazi Han’a aittir.

Osman Gazi Türbesi.

Girifl kap›s›na en yak›n olan kabir, büyük o¤lu Alâüddin Bey’e (1331) aittir. Murad Hüdavendigâr’›n o¤lu Savc› Bey (1385), kardefli ‹brahim, Orhan Gazi’nin han›m› Asporça Hatun’un kabirlerinin de yer ald›¤› türbe içinde ayr›ca 17 kabir bulunmaktad›r. Türbe içinde var oldu¤u bilinen davul ve di¤er eflyalar günümüze ulaflmam›flt›r. Bursa’y› kuflatan ve teslim olmas›n› kolaylaflt›r›c› flartlar› haz›rlayan Osmanl› Devleti’nin kurucusu Osman Gazi, Bursa’n›n fethi esnas›nda vefat etti¤inden fetih sonras› Bursas›’nda yapt›rd›¤› bir eser bulunmamaktad›r. Ancak Osman Gazi, Bursa kuflatmas› esnas›nda yapt›rm›fl oldu¤u iki “Gözetleme Kulesi” bulunmaktad›r. Bunlardan biri Mollaarap mevkiinde Balabanc›k denen yerdedir. Di¤eri ise Kükürtlü Hamam› karfl›s›nda olup, her iki hisardan geriye kalan kal›nt›lar restore edilerek gün ›fl›¤›na ç›kar›lmay› beklemektedir.

Orhan Gazi Türbesi Osman Gazi’nin Türbesi’nin hemen yan›nda yer alan Orhan Gazi Türbesi; dört köfleli, dört mermer sütun üzerine kurulu olup, türbenin zemininde Bizans Manast›r›’n›n kal›nt›s› olan mozaik parçalar› bulunur. 1855 y›l›ndaki depremde tamamen y›k›lan bu yap›, 1863De Sultan Abdulaziz taraf›ndan tekrar yapt›r›lm›flt›r. Orhan Gazi Türbesi’nin asl›nda Osman Gazi Türbesi ile yan yana oldu¤u, Sultan Abdulaziz zaman›nda ikiye bölünerek bugünkü hali ald›¤› bilinmektedir. Türbenin ortas›nda yer alan Orhan Gazi’nin ahflap ifllemeli muhteflem kabri, yeflil örtülü ve pirinç parmakl›d›r. Türbede; Cem Sultan’›n o¤lu Abdullah (1481), kap› taraf›nda II. Bayezid’in o¤lu Korkut (1513), yan›nda han›m› Nilüfer Hatun, o¤lu Kas›m Çelebi, Y›ld›r›m Sultan’›n o¤lu Musa Çelebi, k›z› Fatma olmak üzere toplam 21 kabir yer almaktad›r. Orhan Gazi Türbesi.


287 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ZAV‹YE VE TEKKELER

MEDRESELER

Dinsel yap›lardan olan zaviye ve tekkeler, tarikatlar›n e¤itim ve ibadet yapt›klar› mekânlar olarak yap›lm›flt›r. Cumhuriyet öncesinde sadece Bursa merkezde 40 kadar tarikat›n faaliyette oldu¤u düflünülürse, bu yap›lar›n önemi de kendili¤inden ortaya ç›kar.

Birer e¤itim kurumu olan medreselerin, Bursa'da yap›lanlar›ndan çok az› günümüze gelebilmifltir. Mefail H›zl›'n›n; "XIV-XVI. Yüzy›llarda Bursa Medreseleri" adl› kitab›na göre Bursa'da 50 medresenin varl›¤› belirlenmifltir. Mehmet fiemseddin ise, Bursa'da 84 medresenin varl›¤›n› belirlemifltir. Ancak günümüzde 10 medrese yap›s› ayakta kalabilmifltir.

Tarikatlar, kendi ibadetlerini gerçeklefltirebilecek özel donan›ml› mekânlar yapt›rm›fllard›r. Tekkelerde; semahane, çilehane, misafirhane ve konutlar gibi bölümler bulunur. Ayr›ca tekkenin mescidi, çeflmesi ve hamam› da bulunabilir. Tekkeler içinde en sa¤lam olarak günümüze gelebilen Çiçek Tekke, Karabafl-i Veli ve ‹smail Hakk› Tekkesi'dir. Üftade Tekkesi, Somuncu Baba Evi, Seyyid Usul Dergah› gibi harabe vaziyetteki dini mekânlar restore edilerek, kültür ve sanat merkezleri olarak yeniden halk›n hizmetine sunulmufllard›r.

Haraçç›o¤lu Medresesi.

Osmanl› Devleti'nin ilk medresesi, ‹znik'teki Orhangazi Medresesi'dir. Orhan Gazi'nin Tophane'de yapt›rd›¤›, ancak günümüze ulaflmayan Manast›r Medresesi de, ilk medreselerden biridir. Bursa medreselerinin planlar› birbirlerine çok benzemekle beraber az çok de¤ifliklikler de bulunur. Rumeli Beylerbeyi olan Lala fiahin Pafla'n›n Kaleiçi'ndeki medresesi de Bursa'daki ilk medrese yap›lar›ndan olup halen ayaktad›r. Giriflin iki yan›nda yer alan revakl› odalar›n bulundu¤u medreselerde genellikle, tam karfl›da kubbeli birer dershane bulunur.

Karabafl-i Veli Tekkesi 1550 y›l›nda ölen Yakup Çelebi taraf›ndan yapt›r›lan Karabafl-i Veli Tekkesi, ilginç kubbesi, zengin süslemeleri, özgün yap›s› ile döneminin en güzel mimari örneklerindendir. Restore edilen tekke günümüzde kültür sanat merkezi olarak hizmet vermekte olup, ziyaretçilere otantik bir ortamda Mevlevi kültüründen örnekler sunulmaktad›r.

Karabafl-i Veli tavan süslemesi.

Medrese odalar›n›n üzeri tonoz veya kubbe ile örtülü iken, odalar›n önünde mutlaka revaklar yer al›r. Baz› medreselerin ortas›nda yer alan avluda havuz da bulunur. Medreselerin köflelerinde yer alan odalarda, genellikle tuvalet veya depo vard›r. Baz› medreselerin t›pk› hanlar gibi üç veya dört tarafl› odalar› mevcut olup, odalarda genellikle bir ocak ile içe ve d›fla bakan birer pencere bulunmaktad›r.

Y›ld›r›m Medresesi (Sa¤l›k oca¤›). Foto¤raf: C. Pekcanatt›




290 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

HAN VE BEDESTENLER Anadolu'da ticaret yollar› üzerinde bulunan ve ticaret yapan tacirlerin gece konaklamalar› ve dinlenmeleri için yap›lan binalara han, daha büyük olanlar›na kervansaray denilirdi. Osmanl›larda, Bursa'n›n fethiyle siyasi oldu¤u gibi ticari hayatta da h›zla bir büyüme bafllam›fl ve Bursa, Anadolu ile Rumeli aras›nda bir ticaret merkezi durumuna gelmifltir. Bu nedenle Bursa'da birçok han yap›lm›flt›r. Bugün bir k›sm› y›k›lm›fl ve kaybolmufl olan Bursa hanlar›, daha ziyade ticaret için kullan›lan hanlard›r. Bu bölge sadece Bursa'n›n de¤il y›llarca bütün imparatorlu¤un ticaret merkezi olmufltur. Tarih boyunca Bursa önemli bir ticaret kenti idi. Han ve bedestenler de birer ticaret borsas›, birer fabrikayd› asl›nda. O nedenle Bursa'da çok say›da han yap›lm›flt›r. Bursa'da 25 kadar han yap›lm›flken bunlardan sadece 13 tanesi ayakta kalm›flt›r.

Hanlar›n Özellikleri Bursa hanlar› ço¤unlukla dikdörtgen bir plan üzerine birer kale gibi yap›lm›flt›r. Üç veya dört taraf›ndan revakl› odalar ile çevrili bulunan hanlar, ço¤unlukla iki katl›d›r. Üç katl› hanlar›n en ünlüsü K›rkmerdivenler'in hemen yan›nda bulunan Balibey Han›'d›r. Ayr›ca Bursa'daki hanlar, belli tip mallar›n belli merkez-


291 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

lerde toplanarak örgütsel bir kurulufl içersinde al›n›p sat›ld›klar› yerlerdir. Bu nedenle hanlar ‹pek, Koza, Yo¤urt, Bezir, Nalbur, Kat›r Han gibi adlar alm›fllard›r. Ayr›ca Sipahi Çarfl›s›, Gelincik Çarfl›s› gibi birçok ticari an›tlar› bulunan Bursa’da hanlar›n›n ço¤unda, kervansaraylar›n aksine pek konaklama yap›lmaz. Ancak sadece çok zengin tüccar ve gezginler buralarda kalabilirlerdi. 1655 y›l›nda Jean de Thevenot, 1701 y›l›nda Edmund D. Chishull Bursa'ya geldiklerinde ‹pek Han›'nda kalm›flt›r. Nitekim ikinci kattaki odalarda ocak, baca, ufak nifller ve pencere gibi mimari elamanlar›n›n bulunmas›, bu odalar›n ifllev aç›s›ndan alt kat odalar›ndan farkl› oldu¤unu gösterir. 19. yüzy›l›n bafl›nda Bursa'ya gelen Von der Moltke'ye göre hanlar, Bursa'da rastlanan biricik tafl meskenlerdir. "Birer dörtgen plan içinde ve avlular›nda, hiç de¤ilse büyüklerinde bir mescit ile çeflme, kibar yolcular için bir köflk ile birkaç dut veya ç›nar a¤ac› bulunur. D›fl cephede bir s›ra hücre(oda) vard›r. Buralarda yolcunun bulaca¤› tek eflya, bir has›rdan ibarettir. Ne hizmet eden bir kimse ne de yiyecek bulunur. Herkes kendisine gerekli olan fleyleri yan›nda getirir." Moltke'nin an›lar›ndan da anlafl›ld›¤› gibi Bursa hanlar› asla bir otel de¤il ifl yap›lan yerlerdir. 18. yüzy›lda Bursa'ya gelen Carsten Niebuhr handaki güvenli¤i flöyle anlat›r: "Han›n kap›c›s› her sabah, günün erken saatlerinde yolculara, mallar›n› dikkatle gözden geçirmelerini hat›rlat›yor. Herhangi bir flah›s eflyas›n›n çal›nd›¤›n› bildirince, çal›nan mal bulununcaya kadar han›n kap›lar› aç›lm›yor. H›rs›zl›k olmad›¤› söylenince kap› a¤›r a¤›r aç›l›yordu. Art›k hiç kimse, kap›n›n aç›l›fl›ndan sonra flikayette bulunamazd›." Han sakinleri bir aile gibidir. Herkes birbirine kefil olmufltur. Hanlar›n› evlerinden daha özenle bakarlard›. Han’da yaflayanlar›n ço¤u ayn› ifli yapard›. Böylece ayn› ifli yapanlar›n bir handa toplanmalar› meslek dayan›flmalar›n› güçlendirmekteydi. Zamanla han›n ifllevi de¤iflince ad› da de¤iflirdi. Örne¤in ‹pek Han› daha sonraki y›llarda Arabac›lar Han› olmufltur. Bursa’da günümüze gelemeyen di¤er hanlar hakk›ndaki bilgiler eski kaynaklardan edinilmekte olup, bunlar›n bafl›nda; Bezir Han›, Do¤an Gözü Han›, ‹vaz Pafla Han›, Kamberler Han›, Karacabey Han›, Kat›r Han›, Molla Hüsrev Han›, Nalbur Han›, Yeflil Han› ve Yo¤urt Han› gelmektedir. Balibey Han›, Tuz Han› gibi tarihi hanlar restore edilerek yeniden gün ›fl›¤›na ç›kar›lm›fllard›r.

Pirinç Han 1508 y›l›nda Sultan II. Bayezid taraf›ndan hay›r ifllerine gelir sa¤lamak amac›yla yapt›r›lan Pirinç Han; büyük bir avlunun çevresinde, iki katl› olarak s›ralanm›fl revaklar ve onlar›n arkas›nda odalardan oluflmakta. Üst katta otuz sekiz, alt katta ise k›rk oda bulunmakta. Han›n avlusunda gövde çevresi 7,10 metre olan tarihi bir ç›nar a¤ac› bulunmaktad›r.

Pirinç Han önü.

Koza Han Ulucami ile Orhan Camii aras›nda yer alan "Koza Han", II. Bayezid taraf›ndan, hay›r ifllerine gelir sa¤lamak amac›yla 1490 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r. Bursa'n›n en güzel ve günümüzde en yo¤un kullan›lan bu han, iki katl› olup, as›rlard›r ipek kozas› ticaretine ev sahipli¤i yapm›flt›r. Günümüzde de ipek mamülü kumafl ve ürünlerin sat›ld›¤› dükkanlara ev sahipli¤i yapmaktad›r. Dikdörtgen bir avlunun çevresinde yer alan han›n alt kat›nda k›rk befl, üst katta ise elli

Koza Han.


292 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

odas› bulunur. Kapal›çarfl› taraf›ndan, çok güzel ifllenmifl bir taç kap›dan girilen han›n bulundu¤u avlunun ortas›nda tafltan yap›lm›fl, alt›nda flad›rvan bulunan, sekiz ayak üzerine oturtulmufl bir mescit bulunur. Yaln›z Bursa’n›n de¤il, Türkiye’nin de sembol hanlar›ndan olan Koza Han en son 2008 y›l›nda ‹ngiltere Kraliçesi’ni a¤›rlam›flt›r.

‹pek Han Sultan Mehmet Çelebi taraf›ndan yapt›r›lm›fl olup, zemin katta 39, üst katta 41 olmak üzere 80 oda bulunmaktad›r. Bursa’n›n çarfl› merkezinde yer alan, en güzel ve en büyük ticari yap›lardan biridir.

‹pek Han.

Geyve Han 15 yüzy›lda yap›lm›fl olup iki katl›d›r. 2007 y›l›nda restore edilen bu tarihi han›n alt kat›nda 26, üst kat›nda ise 30 oda vard›r.

Emir Han Bey Han› olarak bilinen Emir Han, Orhan Gazi Külliyesi’nin bir parças› olarak 1340 y›l›nda yap›lm›flt›r. Dün oldu¤u gibi günümüzde de hem ticaret hem de kent merkezini oluflturma görevini devam ettirmektedir. ‹ki katl› bu tarihi han›n alt kat›nda 36, üst kat›nda ise 38 oda mevcuttur.

Fidan Han Bursa’n›n en güzel hanlar›ndan biri olup Mahmut Pafla taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. XV yüzy›l yap›s› olan han, iki avlulu olup, iki katl›d›r ve 98 odas› bulunmaktad›r.

Emir Han.

Emir Han.

Fidan Han.


293 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tuz Han›

Abdal Köprüsü

Bursa hanlar bölgesinde Uzunçarfl›’da yer alan ve Bursa’n›n en küçük hanlar›ndan biri olan Tuz Han›, 1454’de iki katl› olarak yapt›r›lm›flt›r. 2007’de yeniden restore edilerek hizmete aç›lan han›n üst kat›nda 25, alt kat›nda ise 20 odas› bulunmaktad›r.

Çekirge’nin alt›nda, Acemler’de Nilüfer Çay› üstündeki 12 gözlü tarihi köprünün günümüzde ancak 6 gözü ayakta durmaktad›r. 1669’da yapt›r›lan bu köprü, sivil Türk mimarisinin önde gelen bir örne¤idir.

Nilüfer Köprüsü Mudanya yolu üzerinde eski demiryolu köprüsünün alt taraf›nda, Nilüfer Çay› üzerindeki tarihi köprü, Orhan Gazi’nin efli Nilüfer Hatun taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Köprü kemerlerinin bir k›sm› toprakta gömülü olup, do¤u taraf›ndaki kemer, orijinaldir.

Tuz Han.

KÖPRÜLER Bursa kenti ve ovas›ndan çok say›da dere geçti¤i için, bu dereler üzerine çokça güzel köprüler yap›lm›flt›r. ‹lk Osmanl› köprüsü sayabilece¤imiz Nilüfer Köprüsü'nden bafllayan bu güzel gelenek, Türkiye'de örne¤i olmayan Irgand› Köprüsü'yle sürmüfltür. Bursa'daki tarihi köprülerimiz ne yaz›k ki gereken ilgiyi görmemifltir. Çok say›da köprümüz y›k›lmas›na karfl›n yine de Bursa'da az›msanmayacak ölçüde, Abdal, Nilüfer, Mihrapl›, Setbafl›, Irgand›, Tatarlar köprüleri gibi tarihi köprüler ayakta kalarak günümüze ulaflm›flt›r.

Setbafl› Köprüsü fiehrin merkezinde, Gökdere deresinin üstündeki köprü, biri büyük, biri küçük olmak üzere iki gözlüdür. Cumhuriyet dönemine kadar üstü ahflap olan bu tarihi köprü, 1920 y›l›ndan sonra tafl ayaklar üzerine betondan yeniden yapt›r›lm›flt›r. XV yüzy›l sonlar›ndan bu yana kullan›ld›¤› anlafl›lan bu köprü, Osmangazi ile Y›ld›r›m ilçelerini birbirine bs¤lamaktad›r.

Abdal Köprüsü.


294 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

DO⁄AL ANITLAR / ÇINARLAR Bursa'da, çok eski bir mesire kültürü vard›r. Bursa mesireleri s›radan do¤al bahçeler de¤il, her zaman bak›ml›, gönül aç›c› yerlerdi. Bursal›lar›n yorgunluklar›n› gideren mekânlard›. Mesire yerleri özellikle cuma, cumartesi ve pazar günü gibi dinsel tatil günleri ile, bayram günlerinde yo¤unlukla kullan›l›rd›. Ayr›ca her semtin mesiresi ayr› oldu¤u gibi, her din mensubunun ayr› mesiresi vard›. 1640'l› y›llarda Bursa'ya gelen Evliya Çelebi Bursa mesireleri için flunlar› yazmaktad›r: "Bursa'da üç yüz altm›fl› bulan seyir ve dinlenme yerleri vard›r. 'Y›l›n her günü bafl›na birer mesiremiz vard›r' diye ö¤ünür Bursal›lar. Haklar› da var do¤rusu. Belki de bu say›dan da fazla mesiresi vard›r. Çünkü insan ba¤lar›na girse kendini kaybeder." Bursa'n›n di¤er özelli¤i de kuflkusuz yeflilli¤idir. ‹flte bu yeflilli¤i sa¤layan en önemli faktör kent içindeki as›rl›k ç›nar a¤açlar›d›r. V. N. Tör, 1948 y›l›nda "Ç›nar Hazretleri" ad›yla kaleme ald›¤› bir yaz›s›nda; "Ç›nars›z bir Bursa, Yeflil Türbe'siz bir Bursa kadar özelli¤ini kaybeder." demektedir.

P›narafl›.

Bursa'n›n kuzeyindeki Kovukç›nar Mahallesi'ne ad›n› veren ç›nar a¤ac› 18,2 metre gövde geniflli¤i ile Türkiye'nin en büyük a¤ac›yd›. Bahçelievler'deki Do¤u Ç›nar›, Pirinç Han›, Halkal› ve Dudakl› Ç›nar› ile her y›l içinde leyleklerin yuva yapt›¤› Kiremitçi Ç›nar› Osmanl› ile yafl›t Bursa ç›narlard›. Büyükflehir Belediyesi’nin tespitlerine göre, Bursa'da bugün tümü tescil edilmifl 636 tarihi ç›nar oldu¤u belirlenmifltir. 1998-1999 y›llar›nda Bursa'da 68 a¤ac›n restorasyonu yap›larak, içi oyulmufl, y›k›lmamak için evlere dayanm›fl ç›narlar iyilefltirmeye çal›fl›lm›flt›r.

S‹V‹L M‹MAR‹ ESERLER Eski Bursa evleri de, Bursa'n›n önemli an›tlar› olarak say›labilir. Kendine özgü tekni¤i ve mimari yap›s›yla dikkat çeken Bursa evleri ne yaz›k ki, tüm önlemlere karfl›n yok olmaktad›r. Genellikle iki katl› ve da¤›n e¤imine göre özel planl› olarak yap›lan Bursa evlerinin en önemli özellikleri, genifl ve yemyeflil bahçeleri ile flak›r flak›r akan çeflmeleridir.

Mesire yerlerinden bir k›sm›n›n Bursa'da oldu¤u gibi kent içinde oldu¤u dikkate al›nd›¤›nda, buralar›n bir meydan ifllevi gördü¤ü de söylenebilir. Bu tür alanlar›n bafl›nda At›c›lar ile P›narbafl› gelmektedir. Bursa'daki her mahallenin ortas›nda ufak bir alan bulunurdu. Bu alanlar› belirleyen en önemli unsur ise ç›nar a¤ac›d›r. Her alanda mutlaka birkaç ç›nar a¤ac› bulunur, bu a¤açl›k do¤al olarak burada bir alan oluflmas›n› sa¤lamaktad›r. Bursa Kad› Sicilleri'ndeki tereke(veraset) kay›tlar›nda, Bursa evlerinin tüm özellikleri ayr›nt›l› olarak yaz›lm›flt›r. Bu kay›tlara göre Bursa evlerinin hemen hemen tümünün iki katl› ve bahçeli oldu¤u, içinde akar çeflme bulundu¤u anlafl›lmaktad›r. Bu evlerin yap›lar› incelenince Bursa'da çeflitli sosyal guruplar›n yaflad›klar› evlerin farkl› oldu¤u anlafl›l›r. Ancak ço¤unlukla Bursa evlerinde; üstte üç oda, altta bir oda, bir sofa, bir f›r›n vard›r. Bursa evleri, 16 yüzy›la kadar kerpiçle yap›lm›flt›r. Bu yüzy›ldan sonra evlerde önemli ölçüde ahflap kullan›lm›flt›r. 18. yüzy›ldan bafllayarak Bursa evlerinde ahflap süslemeler artm›fl ve duvarlar afl›boyalar›yla s›vanmaya bafllam›flt›r. Eski Bursa evlerinin kentte ayakta kalm›fl en eski örne¤i evliyalardan Somuncu Baba Evi’dir. Bursa evlerini sembolize eden


295 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

örnek ev olarak günümüzde müze olarak kullan›lan Muradiye’deki Osmanl› Evi’nin gösterebiliriz. Bir di¤er örnek gösterilecek ev, Kanuni Sultan dönemine ait Üftade Hazretlerinin evidir. Ayr›ca Yeniflehir’de yine müze olarak kullan›lan fiemaki Evi de ayn› tip sivil mimari eserlerin bafl›nda yer almaktad›r.

Kale Sokak Osmangazi Mahallesindeki Kale Sokak, Osmanl› Bursa’s›n› yaflatan ender sokaklardan biridir. Sokaktaki karfl›l›kl› 10’nun üzerindeki ev, Osmanl› sivil mimari örneklerine göre restore edilerek koruma alt›na al›nm›flt›r. ‹çlerinde oturulmaktad›r. Kale Sokaktaki evler genellikle iki katl›d›r. Tek ya da çift ç›kmal›d›r.

Reyhan Mahallesindeki Eski Bursa 19. yüzy›l sonunda yap›lm›fl çok say›da sivil mimari örne¤inin bulundu¤u bir mahalledir. Cumhuriyet, ‹nönü, Haflim ‹flcan ve Fevzi Çakmak bulvarlar› aras›ndad›r. Evler ahflapt›r. Zemin katlar moloz tafltan ve s›val›, bazen de

kesme tafltand›r. Baz› evler, ara-bodrumlu olur. ‹ki buçuk katl›d›r. Mahallede yer yer ç›kmaz sokak vard›r. Evler bahçelidir, orta, arka ya da yan sofal›d›r. Zemin katlar tafll›k, oda ve depo mekânlardan oluflur. Mutfak ve tuvalet genellikle bahçededir. Ara katlar k›fll›k ya da koza üretimi için; üst katlar ise yaflam alanlar›, sofalar da dolaflma mekânlar› olarak tasarlanm›flt›r.

Eski Bursa evleri restore edilerek yaflat›l›yor.


296 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tarihi Belediye Binas›

Çelik Palas

Türkiye’nin en eski Belediye binas›d›r. Atatürk Caddesi üzerinde Orhan Park›’n›n sa¤ taraf›nda Orhan Cami’nin do¤usundad›r. Yap›m y›l› 1880’dir. Su basman› düzeyine kadar kesme taflla örülen duvarlar, mefle direklerinin aras› tu¤lalarla doldurularak yap›lm›flt›r. ‹ki katl› olan binan›n bir de yar› bodrum, yar› zemin bir kat› vard›r. Atatürk, ilk Bursa gezisinde halka

Atatürk’ün emriyle 1935’de yapt›r›lan Çelik Palas Oteli, Cumhuriyet sonras› Bursa’n›n sivil/modern mimari örneklerinden biridir. Bursa’n›n sembolleri aras›nda yerini alan Çelik Palas, 1935, 1945 ve 1988 y›llar›nda olmak üzere yeni ilavelerle geniflletilerek üç defa infla edilmifltir.

GELENEKSEL BURSA EVLER‹ Türk mimari sanat›n›n en önemli temsilcilerinden Prof. Dr. Sedat Eldem; yeflili bol, bahçeleri bol, servi ve minareleri bol bir flehir olarak söz etti¤i Bursa Evlerini tarif ederken, odalar›n ve bahçelerin rahatl›¤›ndan, güzelli¤inden ve ferahl›¤›ndan flu flekilde söz ediyor: “Sessiz ve sakin sokaklar, yüksek duvarlarla çevrili. Bunlar›n aras›nda bahçelerin taflk›n yeflilli¤i, arada bir ev cumbalar› ve genifl saçaklar… Aralar› yosun tutmufl veya ot bitmifl kald›r›ml› yolun üzerinde genifl bir kap›… Kap›-

bat› kap›s›n›n sahanl›¤›ndan seslenmifltir. Yine Atatürk’ün son balosu olarak bilinen toplant› da 2 fiubat 1938 gecesi ikinci kattaki salonda düzenlenmifltir. Halen Bursa Büyükflehir Belediye Baflkanl›¤› binas› olarak kullan›lmaktad›r. Ayr›ca; Çelik Palas Oteli, Ifl›klar Askeri Lisesi, Kent Müzesi binas›, Defterdarl›k binas› gibi yap›lar› Cumhuriyet dönemi sivil mimarinin örnekleri olarak göstermek mümkündür.

Hisar’da restore edilen geleneksel Bursa evleri.


297 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

n›n tahtalar› havan›n tesirile gümüfl gibi olmufl, kadife gibi tatl›… ‹çeri giriyoruz… Tafll›k… Üzerinde ev… Ev, direkler üzerinde oturtulmufl, bahçe evin alt›na kadar sokulmufl. Akarsu f›s›lt›s›… Ya f›skiye veya çeflme, bunlar hiçbir evde eksik olmaz. Üst kata ç›k›yoruz. Hayatta veya sofaday›z. Yerler genifl kalaslarla kapl›. Bunlar sabunlana sabunlana kemik gibi beyaz olmufl. Karfl›m›zda manzara veya hiç olmazsa a¤açl›k, zira evler daima birbirini kapatmayacak flekilde tertiplenmifltir. Sofan›n ucunda veya önünde sekilik… Burada beyaz minderler serili; oturma¤a davet ediyor. Sofan›n bir taraf›nda boylu boyunca odalar dizilmifltir. Bunlar pencereleriyle, kap›lar›yla sofaya ba¤l›d›r. ‹nsan kendini herhangi bir vapurun güvertesinde san›yor… Kabul odas›na giriyoruz. Biz de odalar›n bir köflesinden içeriye girilir. Odan›n duvarlar›n› y›rtmamak, havas›n› bozmamak için… Türk odalar›n›n rahatl›k, güzellik ve ferahl›¤›n› anlatmak kabil midir? O kendine göre ölçüsü, alçak kap›s›, hep zemine ba¤l›l›¤›, genifl minderleri, duvarlar›n› ikiye bölen raflar ve nihayet

Setbafl›.




300 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Evlerin Cepheleri En eski Bursa evleri tu¤la dolguludur. Bunlar›n oturduklar› kaide kat›, hat›llarla ba¤l› yarma tafltand›r. Üst katlar›, büyük mefle dikmeler aras›nda dolgudur. Bu tarz, 1700 senelerine kadar devam etmifltir. Hiç flüphesiz ki, mimari bak›m›ndan en k›ymetli evler bunlard›r. Dolgu tu¤lalar› daima yass› ve genifl derzlidir. Bafllang›çta normal örgü kaidelerinden ayr›lmayan bu dolgu duvarlar›nda, zaman ile örgü bir dekor vas›tas› haline gelmifltir. Bütün duvarlar k›rm›z› beyaz bir örgüyle bezenmifl fakat tafl›y›c› ahflap k›s›mlar hiçbir zaman gizlenmemifltir. Bilakis bunlardan da istifade edilerek, yap› kaidelerine uygun bir mimari vücuda getirilmifltir.

Eskici Baba Aflevi.

dekorun zirvesini teflkil eden tavan… Pencereler kabil oldu¤u kadar çoktur ve her tarafa bakanlar› tercih edilir. ‹deal flekil, kap› ve yüksek duvar›ndan maada geriye kalan üç duvar›n da pencereli olmas›d›r. Pencereler insan boyuna kadar aç›l›r, fleffah, üst k›s›mlar› sabit ve renkli caml›d›r. Bu suretle duvar y›rt›lmam›fl, odan›n mahremiyeti bozulmam›flt›r.

Kirifl bafllar› alt kata nazaran ç›k›nt›l› yap›larak konsol tarz›nda flekillendirilmifltir. Büyük ç›k›nt›lar›n altlar›ndaki furufllar muhtelif oymalarla k›ymetlendirilmifl, köfle furufllar› ise, bilhassa itina ile seçilmifl ve üzerleri saks›, ibrik veya tarh kitabesi gibi motiflerle ifllenmifltir. Genifl saçaklar avlu taraf›nda kaplanm›fl ve ince çubuklarla süslenmifltir. Cephelerin en güzel motiflerinden birini ocaklar›n ç›k›nt›lar› teflkil eder. Bunlar›n muhtelif flekillerine rastlamak kabildir. Tu¤la duvarlar›n pahlanmalar› kirpi fleklinde ç›kmalar vücuda getirmeleriyle elde edilen bu baca motifleri, ahflap konsollar üzerine oturtulmufl ve yine ahflap hat›llarla kenetlenerek karkasa ba¤lanm›flt›r. Avlu ve bahçe fasatlar›nda, sofa veya hayat bulundu¤una göre, burada direkler aç›k b›rak›lm›fl, aralar› duvar ile örülmüfltür.

Evlerin ‹ç Dekoru ‹ç dekora gelince, burada en k›ymetli k›s›mlar, tavan ve yüklüklerdir. Bilhassa tavan göbekleri çok zengin flekillerde ifllenmifl ve nak›fllarla süslenmifltir. Bunlar dört köfle, alt› köfle, bir veya fazla y›ld›zl›d›r. Hatta kubbe fleklinde yap›lm›fl olan da vard›r ki, fikrimce memleketimizde mevcut en k›ymetli bir tavan tipi olarak kabul edilmelidir. Bu tavan, Üftade Tekkesi’ndedir. Dört köfleden baklavalarla yuvarla¤a geçilmifl, kubbe k›sm› ise bafltan bafla ince nak›fllarla bezenmifltir. Dolap yüzleri ve bunlar›n üstündeki kitabeler de, üzerinde sevgiyle durulmufl olan k›s›mlard›r. Kap› kanatlar› bu devirde ekseriya sadedir. Geçme ve aynal› olmaktan ziyade genifl ve yekpare tahtal›d›r. Bunlar›n ziynetini daha ziyade ask› demirleri, bronz tak›mlar teflkil eder. Pencere aralar›nda kalan duvar k›s›mlar› bazen alç› oymalarla çerçevelenmifltir.


301 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Evlerdeki Bursa Kemeri ‹ç mimarinin karakteristik k›s›mlar›ndan biri de Bursa Kemeri’dir. Bu kemerler, oda ve sofalarda bölümleri tavana aksettirdiklerinden mimari bak›m›ndan ehemmiyetleri vard›r. Fakat as›l menfleilerini inflai zaruretlerde aramak laz›md›r. Kemeri vücuda getiren k›s›mlar, gö¤üsleme vaziyetinde köflebentlerdir. Bu inflai flekil, çoktanberi tezyini ve mimari motif haline gelmifl ve çok cazibeli sureti hallere vesile olarak ta 19. ncu asr›n içine kadar muhtelif flekillerde kullan›lm›flt›r”…

Kullan›fll› ve ‹htiyaca Elveriflli Evler Ferahl›¤›n, tabiata aç›lman›n, malzemeye ba¤l›l›¤›n ve nihayet asil sadeli¤in hepsinin Türk evlerinde var oldu¤unu ifade eden Prof. Eldem’in flu tespiti Bursa Evlerinin özelli¤ini anlatmaya yetiyor: “Kullan›lan malzemenin cinsine, kuruldu¤u yerin iklimine göre kisve de¤ifltirdi¤ini, fakat hiçbir zaman benli¤ini kaybetmedi¤ini görüyoruz. Çat›s› kerpiç olsun, cablama olsun, kiremit olsun, kam›fl olsun, duvarlar› tafl, tu¤la, s›val› veya h›m›fl olsun, bu evin daima kendine has vas›flar› vard›r ki, bunlar› hiç bit zaman ve hiçbir yerde kaybetmemifltir. (…) ‹sterse üç as›rl›k olsun, isterse en mütevaz› bir muhitin mahsulü olsun, bu ev zaman›m›za çok yak›nd›r. ‹nflaat› daima hafif tutulmufl, her taraf› ›fl›kl›, plân› ise çok serbesttir. Lüzumsuz formalizme, simetriye özenilmemifltir. Bilâkis binan›n kullan›fll› ve ihtiyaca elveriflli olmas› ön plânda tutulmufltur. Bundan baflka aç›k havada oturmak, evi avlu veya bahçeye ba¤lamak

için türlü tedbirler al›nm›fl, tafll›k, hayat, eyvan ve köflk gibi unsurlar yarat›lm›flt›r. Üzeri örtülü verendalara tekabül eden bu “sayvan” ve “hayatlar” hemen her Türk evinde mevcuttur. Bunlar ekseriya sekilik, taht veya köflk denilen, zeminleri yükseltilmifl balkon fleklinde k›s›mlarla süslenmifltir ki, as›l aç›kta oturma¤a mahsus yerler buralar›d›r. Bu “sekiler”in ne kadar iç aç›c› ve zevkli olduklar›n› anlamak için, bunlar›n birinde en az befl on dakika geçirmifl olmak lâz›md›r.

Yüksek Ev Kültüründen fiehir Kültürüne Evin zevkini tatmak, o sükunetli ve korunmufl atmosferini, havas›n› almak, kendi küçük tabiat parças›n› ifllemek ve bu esnada daima yüksek sanat kültürü ifadesi olan bir çerçeve içinde bulunmak… ‹flte (göçebe) dedikleri Türk’ün yaratmas›n› (yarat›c›l›¤›n›) ve as›rlarca muhafaza etmesini bildi¤i yüksek ev kültürü!.. Bu ev kültürünün flehir kültürü haline geldi¤ini ilaveye ihtiyaç var m›?.. Bahçeler içinde serpilmifl yayvan evlerle süslü Türk mahalleleri kadar medeni ve yüksek seviyeli bir imar flekli tasavvur edilebilir mi?... Oturma mahalleleri, daima ticaret ve zanaat m›nt›kalar›ndan ayr› tutulmufl, flehir ayr› ayr› semtlere “Zone”lara ayr›lm›flt›r. fiehir bir bahçe gibidir. Çarfl› k›sm› bile asma ve çardaklarla yeflillik içine bo¤ulmufltur. Bu yeflillik içinde koyu renkli afl› boyal› evler ve bunlar›n aras›nda bembeyaz minareler, gümüfl gibi

Hisar’da eski evler.


Bursa’da kültürel mirasa sahip ç›k›l›yor. Foto¤raf: Ara Güler



304 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

kubbeler… ‹flte tipik Türk flehri… Ve bunlar›n aras›nda en yeflili, bahçeleri bol, servi ve minareleri bol Bursa…” (Bkz. Prof. Dr. Sedat Eldem, “Bursa Evleri”, Bursa, Sh. 24, Yap› Kredi Bankas› Yay›n›, 1948)

18 yüzy›l›n sonlar›ndan bafllayarak Bursa evlerinde ahflap aksam, örne¤in süslemeler artm›fl; evler sar›, k›rm›z›, lacivert, yeflil, hardal vb rengi afl› boyalar› ile s›vanmaya bafllam›flt›r. Arazi yap›s›na göre orta, kenar, çift ve üçgen ç›kmal› olan evler, Arnavut kald›r›ml› sokaklar›n iki yan›nda bir estetik zenginlik, bir uyum simgesi olarak konumlanm›fllard›r.

Türk mahallesi. 1894 Sebah ve Jagillier.

Mithat K›rayo¤lu’nun ifadesiyle, “Bursa evinde her oda adeta bir ev gibi tasarlanm›flt›r. Kap› giriflinde “yaflmakl›k” vard›r. Pencereli duvarlara yaslanan “sedirler” yaflama mekân›n› oluflturur. Geceleri “yüklük”ten indirilen “döflekler”le yatak odas› fonksiyonu yerine getirilir. Eve gelen geline bir oda verilir. Bursa evlerini güzel k›lan en önemli faktör, evini yapt›ran kifli ile yapacak olan ustan›n karfl› karfl›ya gelmesi, konuflmas›, plan tipi ve evin di¤er özellikleri ile ilgili olarak anlaflmas›d›r. 19. yüzy›lda konak diyebilece¤imiz büyüklükteki Bursa evlerinde ayr› kap›lar ve ayr› merdivenlerle “ortak yaflam” ve “mahremiyet” yani “selaml›k” ve “harem” uygulamas› yayg›nlaflm›flt›r. Harem ve selaml›k aras›nda yer alan dönme dolap güzel bir örnektir. Selaml›kta a¤›rlanan misafire sunulan ikram, harem taraf›ndan dönme dolaba konur, dolap döndürülerek ikram tepsisi selaml›k taraf›na geçirilir. Evin en manzaral› köflesine yerleflen bafl oda, girifl kap›s›ndan dolaplar›na, tavan süslemelerinden alç› pencerelerine, oca¤›ndan sedirlerine kadar, Bursa evinde fonksiyonel kullan›m ve esteti¤in bulufltu¤u doruk noktas›d›r` (Bursa Defteri Dergisi)

Ondokuz ve yirminci yüzy›l›n ilk dönemlerinin ürünü sivil mimarl›k örnekleri olan Bursa evleri, kentin çok zengin kültür miras›na sahip olmas›n› sa¤lam›fl olup, günümüze ulaflabilenler koruma alt›na al›nm›fllard›r. Kale Sokak.


305 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

SU fiEHR‹ BURSA “Velhas›l Bursa Su’dan ‹barettir” Hamam ve Kapl›calar Bursa hamam ve özellikle kapl›calar aç›s›ndan çok zengindir. Çekirge’deki Eski Kapl›ca'n›n temellerinin Bizans devrinden kald›¤› söylenmektedir. Hatta Bursa'daki hamam kültürü Roma devrine kadar inmektedir. Nitekim Bursa kapl›calar›yla ilgili en erken bilgi, 82 y›l›nda Dion'un konuflmalar›nda görülür. Paralarda da Bursa hamamlar› konusunda bilgiler yer al›r. Prusa'da bas›lan bir parada, bir binadan su akarken temsil edilmifltir. Yanda ise iki kad›n vard›r. Bu kad›nlar, iki sürahiden su dökmektedir. L. Lobert'e göre paradaki figürlerde kapl›calar anlat›lmak istenmektedir. Kad›nlar da su perileridir. Apollania veya Orhaneli civar›nda da bir kapl›ca oldu¤u bir yaz›ttan anlafl›lmaktad›r. Roma döneminde, 112 y›l›nda Vali Plinius'un ‹mparator Trianus'a yazd›¤› birçok mektup, Bursa'da yap›lmakta olan bir hamama iliflkindir. Mektuplardan bugün Kavakl› civar›nda oldu¤u anlafl›lan Bursa'n›n bilinen en eski hamam› için imparator birçok vak›f mal› ay›rm›flt›r. Genellikle dikdörtgen bir plan üzerine üç bölümden oluflan Bursa hamamlar›n›n giriflinde "so¤ukluk" denilen bir bölüm bulunur. Geniflçe olan bu bölümün üzeri tu¤la kubbe ile örtülü bulunup burada soyunma odalar› yer al›r. Buradan ›l›kl›¤a geçilir. Il›kl›k, ço¤unlukla dar ve küçük bir aland›r. As›l y›kan›lan mekân olan s›cakl›¤›n üzeri de tu¤la kubbe ile örtülüdür. S›cakl›k bölümünün ortas›nda ço¤u yerde "göbektafl›" denilen bir seki bulunur. Bu göbek tafl›n›n çevresinde de eyvan fleklinde veya oda fleklinde halvet odalar› yer al›r. Yap›n›n d›fl›nda ise su depolar› ile kazan yeri bulunur. Duvarlar›n içinden de cehennem borular› denilen ve içlerinde s›cak hava geçen borular yer al›r. Bursa'daki hamamlar›n birço¤u çift hamamd›r. Yani hem erkeklere, hem de kad›nlara ait hamam yan yana yap›lm›flt›r. Çekirgede yap›lan kapl›ca planlar› da, di¤er hamamlardan farkl› de¤ildir. Sadece kapl›calar›n ço¤unda, s›cak suyu bulunan havuzlar› vard›r. 1840'l› y›llarda, uzun y›llar Bursa'daki hamamlar üzerine araflt›rma yapm›fl 1880'li y›llarda Bursa'ya gelen Mari De Laonay'a göre Bursa'da 27 hamam vard›r. 1890'l› y›llarda Mehmet Ziya ve 1905 y›l›nda gelen Hasan Taib'e göre de Bursa'da sadece 26 hamam var-

d›r. Köylerdeki tarihi hamam kal›nt›lar›n›n 100'ü aflt›¤› rahatl›kla söylenebilir. 1893 y›l›nda Bursa'ya gelen Max Müller bir hamam› flöyle anlat›r: "Biz, 350 y›l önce Kanuni Sultan Süleyman devrinde yap›lm›fl olan hamamlar›n en ünlüsünü ziyaret ettik. Beyler erkekler bölümüne girdi, beni de kad›nlar taraf›na götürdüler. Tüm hamam son derece nefis desenli, parlak renkli çinilerle kaplanm›flt›. D›fl odalarda hamamdan sonra, güzel Türk han›mlar› muhteflem s›rma ifllemeli, son derece nefis renkli ipekliler içinde sedirlere oturmufl, kahve ve sigaralar›n› içerek konufluyor ve dinleniyorlard›. Tabii burada yüzleri aç›kt›. ‹kinci bir odada ise, sudan yeni ç›km›fl han›mlar, henüz giyinmemifl bir durumda, yar›

Bursa’daki hamam kültürü Roma devrine kadar inmekte. Foto¤raf: Ara Güler


306 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

uykuda uzanm›fl yat›yor. Hamam›n iç k›sm› o kadar s›cakt› ki, ancak bir dakika durabildim. Yüksek bir kubbe alt›ndaki kocaman havuzda iri, kara gözlerinin büyük bir çeliflki oluflturdu¤u göz kamaflt›r›c› beyaz tenli kad›nlar, çevresine sular saçarak ç›rp›n›yorlard›." E. C. A. Schneider adl› misyoner bir kad›n, 1845 y›l›nda yay›nlanan kitab›nda, Bursa'daki hamam kültürü konusunda flunlar› yaz›yor: "Amerika'da e¤er kad›nlar bir ö¤leden sonras›n› beraber geçirmek isterse, içlerinden birinin evinde toplan›rlar, ya da davetlidirler. Burada ise koruluk gibi gölgeli, devaml› buharl›, halk hamamlar›na giderler. Yemeklerini de burada, beraberce getirip yerler. Onlara göre bu, dünyadaki en iyi mutluluktur..." Günümüze gelebilen Bursa merkezdeki kapl›calar›n en tan›nm›fllar›; Sultan I. Murad taraf›ndan yapt›r›lan Eski (Armutlu) Kapl›ca, Sultan I. Bayezid taraf›ndan yapt›r›lan Kükürtlü Kapl›calar›, Kanuni Sultan Süleyman’›n veziri Rüstem Pafla’n›n kendi ad›na yapt›rd›¤› Kara Mustafa Pafla Kapl›cas›; I. Murad dönemine ait Girç›k Hamam› ile 14 yüzy›la ait Çekirge Hamam› ve II. Murad dönemine ait Çak›ra¤a Hamam›’d›r.

Eski Kapl›ca (Armutlu Hamam›) ”Eski Kapl›ca” ismi ile tan›nan Armutlu Hamam›, Sultan I. Murad döneminde 1385 y›l›nda yap›lm›flt›r. Bursa’da yap›lm›fl en eski kapl›ca hamam›d›r. Nitekim bu kapl›can›n ilk kal›nt›lar›n›n Bizans (Justinianus) dönemine kadar indi¤i görülmektedir.

Yeni Kapl›ca’n›n eski hali.

Sultan Y›ld›r›m Bayezid döneminde, 1511’de bir so¤ukluk eklenen tarihi hamam, tafl ve tu¤la dizilerinden yap›lm›fl olup yer yer Bizans devflirme parçalar›ndan da yararlan›lm›flt›r.

Bursa merkezinin d›fl›nda; ‹negöl’de Oylat Kapl›calar› ile Çtli Maden Suyu tesisleri; Bursa Mudanya yolu üzerinde Kara Mustafa Hamam›; Mustafakemalpafla’ya ba¤l› Akarca köyündeki Tümbüldek Kapl›calar›, Gemlik-Armutlu’da Armutlu Kapl›cas›, Gemlik, Umurbey köyü yolunda Terme Kapl›cas›, Orhaneli’ne ba¤l› A¤açhisar ve Sada¤ Kapl›calar› as›rlard›r flifa da¤›tmaya devam etmektedir. Günümüze kadar gelebilen tarihi hamam say›s› 27’dir. Eski Kapl›ca ›l›kl›k bölümü.

Eski yap›da mevcut olan hücreler ile ortadaki mermer havuz bugün k›smen korunmaktad›r. Befl farkl› mekândan oluflan Eski Kapl›ca, mimari özelli¤i bak›m›ndan Bursa’daki hiçbir hamam yap›s›n›n plan›na uymaz. Soyunmal›k ya da So¤ukluk ad› verilen bölümünün ortas›na büyük bir flad›rvan yerlefltirilmifl olup üzeri iki kubbe ve iki yar›m kubbe ile örtülmüfltür. Buradan Il›kl›k ad› verilen ve sekiz sütuna oturan yuvarlak kemerlerin tafl›d›¤› kubbeli bir mekana geçilmektedir. 7 metre çap›nda havuz çevresinde yer alan s›cakl›k bölümünde arslan a¤z› bafll›klardan s›cak sular akmaktad›r. Eski Kapl›ca.


307 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Kapl›can›n Bizans sütunlar›yla çevrili havuz k›sm›nda, “havuzdan yükselen buharla, kendinizi bir Wagner opera sahnesinde hissedebilirsiniz. Havuzdaki su 45 derece, kaynakta ise 90 derecedir. ‹lginç olan, ayn› yamaçta, Türklerin tabiriyle –karpuz çatlatacak- derecede, buz gibi so¤uk p›narlar da yer almaktad›r”. Evliya Çelebi’nin verdi¤i bilgiye göre, burada bir banyo yapt›ktan sonra insan vücudu, kulak memesine kadar yumufluyor ve insan›n eli vücudunda bir sabun gibi kay›yor. Günümüzde, hamam›n alt›nda bulunan zarif Kemerli Çeflme’den kalp çarp›nt›s›na iyi geldi¤i söylenen su içilebilir ya da kapl›can›n sular›nda flifa aranabilir. Eski Kapl›ca suyunun; sindirim yolu, kad›n ve kalp-damar hastal›klar›na iyi geldi¤i söylenmektedir.

Kanuni Sultan Süleyman’› da iyilefltiren bu kapl›ca cilt, ba¤›rsak, romatizma ve mesane hastal›klar›na iyi gelmektedir. Kapl›can›n so¤uklu¤u oldukça genifl iki büyük kubbe ile örtülüdür. Tek kubbeli so¤ukluktan, ortas›nda büyük bir havuzun bulundu¤u s›cakl›¤a geçilmektedir. S›cak su aslan a¤z›ndan akarak seyrine doyum olmaz bir görünüm ortaya koymaktad›r. Bunun yan› s›ra s›cakl›¤›n giriflinde üzerleri küçük kubbelerle örtülü odalar s›ralanm›fllard›r. Bu odalardan sa¤dakine, suyunun s›cakl›k derecesinin yüksek olmas›ndan ötürü halk aras›nda “Eflek Terleten” ismi verilmifltir. Kapl›can›n duvarlar› çini, taban› mozaiklerle kapl› olup, bunlar›n hepsi döneminin en güzel örneklerindendir.

Kükürtlü Kapl›calar› Yeni Kapl›ca Çelik Palas'›n önünden sa¤a dönen yol üzerinde yer alan Yeni Kapl›ca, bölgedeki suyun, Kanuni Sultan Süleyman’›n nikris hastal›¤›na iyi gelmesi üzerine, Kanuni Sultan Süleyman'›n Veziri Rüstem Pafla taraf›ndan 1552 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r.

Bademli Bahçe Kayna¤›na ba¤l› olan bu kapl›calar, Bursa merkezi ile Çekirge aras›ndad›r. Yedi kayna¤› vard›r. Kükürtlü Oteli, Yeni Kapl›ca, Kaynarca ve Karamustafapafla hamamlar› bu kayna¤a ba¤l›d›r. Kükürtlü ve radyoaktif olan bu sular, banyo ve içme olarak Vak›fbahçe Kayna¤› ile ayn› özelliklere sahiptir. Ayr›ca Kükürtlü sular› periferik damar hastal›klar›na ve kronik iltihapl› hastal›klara iyi gelmektedir. Yeni Kapl›ca.


308 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Çekirge Hamam› Bursa Çekirge Semtinde I. Murad Caddesi’nin yol seviyesinin alt›nda kalan Çekirge Hamam› XIV. yüzy›lda 1365’de yap›lm›flt›r. Bursal› kad›nlarca flifal› ve kutsal bilinen bu hamam bafllang›çta halka aç›k, ücretsiz olarak yap›lm›flt›r. Yolun birkaç basamak alt›nda girifli bulunan hamam›n kap›s› üzerinde tu¤la ile deniz dalgalar›na benzeyen bir motif ifllenmifltir. Giriflten sonra oldukça uzun bir koridordan so¤ukluk bölümüne ulafl›lmaktad›r. So¤ukluk, tromplar›n yard›m› ile tek bir kubbe ile örtülmüfltür. So¤ukluktan dikdörtgen planl› bir baflka koridorda s›cakl›k ve helalar bulunmaktad›r. S›cakl›¤›n üzeri de kasnakl› bir kubbe ile örtülmüfltür.

sonunda iki halvet hücresi eklenmifltir. Soyunmal›k bölümleri kare planlar halinde olup, üzerleri kubbelerle örtülüdür. Kubbelerin oturdu¤u kasnaklar›n üzerine ikinci bir kasnak oturtulmufl ve böylece oldukça yüksek bir kasnak elde edilmifltir. S›cakl›¤›n ortas›nda oldukça genifl bir göbek tafl› bulunmaktad›r. Hamam›n erkekler k›sm› kad›nlar k›sm›na göre çok daha genifltir. Ayr›ca hamam gelir sa¤lamak amac›yla kuzey v bat›s›na dükkanlar eklenmifltir. Hamam›n yap› malzemesi tafl ve tu¤ladand›r. Çak›r A¤a hamam›1962 y›l›nda orijinal durumuna uygun biçimde onar›lm›flt›r. Günümüzde hamam ifllevini sürdürmektedir.

Nasuh Pafla Hamam› Bursa Setbafl›’ndaki köprünün yak›n›nda yer alan bu hamam› Sultan II. Beyaz›t’›n sadrazam› Mesih Mehmet Pafla XV. yüzy›l›n sonlar›nda yapt›rm›flt›r.

Çekirgi Hamam›, Bursa’l› kad›nlarca flifal› ve kutsal biliniyor.

Bursal› kad›nlarca flifal› ve kutsal bilinen Çekirge Hamam› kesme tafl ve tu¤ladan yap›lm›fl olup, örgü s›ralar› aras›na iki s›ra, bazen de üç s›ra tu¤lalar yerlefltirilmifltir. Bunun yan› s›ra tafllar›n aras›nda dikey olarak tek tu¤lalar da görülmektedir. Hamam›n yan duvarlar› di¤erlerinden farkl› olup, kesme tafl yerine kaba ve oldukça iri tafllardan yap›lm›flt›r. Günümüzde hamam›n kubbeleri beton ile kaplanm›flt›r.

Hamam ilk yap›l›fl›nda çifte hamam olarak yap›lm›fl, daha sonra kad›nlar k›sm› y›k›larak sat›lm›flt›r. Günümüze yaln›zca erkekler k›sm› gelmifltir. Kesme tafl ve tu¤ladan yap›lm›fl olan hamam›n üzeri kiremit örtülü kubbelidir. Bu bölüm so¤ukluk, ›l›kl›k ve s›cakl›k bölümlerinden meydana gelmifltir. So¤ukluk bölümü 10.70x10.70 ölçüsünde, kare planl›d›r. Üzeri de tromplu bir kubbe ile örtülmüfltür. Bu tromplar stalaktitlerle bezenmifltir. Kubbe d›fltan kasnakl› bir görünüme sahiptir. So¤ukluk bölümü altl›, üstlü pencerelerle ayd›nlat›lm›fl olup, buradan ›l›kl›¤a geçilmektedir. Kubbeli olan bu bölüm ayd›nl›k feneri ve tepe camlar› ile ayd›nlat›lm›flt›r. S›cakl›k bölümü alt›gen planl› ve befl eyvanl›d›r. Bunun da üzeri kubbelidir. Buradaki yan eyvanlar tonozlu olup, tepe caml› kubbeciklerle örtülmüfltür. Yanlardaki iki halvete geçifl XV. yüzy›l çinileri ve mermerlerle kapl›d›r. Günümüzde hamam ifllevini sürdürmektedir.

Çak›r A¤a Hamam› Bursa, Tophaneye ç›kan yolun solunda, Timurtafl Pafla Türbesi yak›n›nda, kalenin de ete¤inde bulunan Çak›r a¤a hamam›n› Sultan II. Murad döneminde Sekban Bafla ve ayn› zamanda Çak›rc› bafl› görevlerini yapm›fl olan Çak›r A¤a yapt›rm›flt›r. XV. yüzy›l›n ilk yar›s›na tarihlenen hamam çifte hamamlar plan düzenindedir. Oldukça genifl olan kad›nlar ve erkekler k›sm›n›n s›cakl›¤›n›n Kent Müzesi’nde canland›r›lan hamam kültürü köflesi.


309 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Oylat Kapl›calar› ‹negöl'ün 27 kilometre güneyinde Uluda¤ eteklerinde 840 m. yükseklikte yer almaktad›r. Ayn› zamanda Oylat, çam a¤açlar› aras›nda flifa kayna¤› bir kapl›ca ve mesire yeridir. Oylat Kapl›calar› suyunun özellikleri bak›m›ndan dünyada 2. s›rada yer almaktad›r. Oylat suyunun en büyük özelliklerinden birisi içilebilmesidir. Suyunun 40 derece s›cakl›kta olmas› nedeniyle, so¤utulmadan banyo yapma olana¤› vard›r. Su verimi dakikada 3000 litre oldu¤undan, radon gaz›n›n fazlal›¤›na bir avantajd›r. Bu gazlar etrafa yay›larak, solunum yolu ile vücuda geçer. Oylat Kapl›cas› bol sulu bir kapl›cad›r. Üç aslan a¤›zdan havuza dökülür. Kurnalar›nda musluk yoktur. Devaml› akar. “Arsenikli, sülfatl›, karbonatl›” bir sudur. ‹çmeye elverifllidir. Modern havuzlar› vard›r. Romatizma, nevralji ve kad›n hastal›klar›, idrar yollar› rahats›zl›klar›nda büyük yarar sa¤lar. Oylat Kapl›calar› özellikle a¤r›l› sinir hastal›klar› için bir flifa kayna¤›d›r.

Armutlu Kapl›calar›

Kara Mustafa Suyu

Kubbeli bir hamam›, kad›n ve erkeklere ayr› bölüm halinde hizmet verir. Ayr›ca turistik oteller ve belediye bünyesinde iflletilen çeflitli kalitede konaklama tesisleri bulunur. Turistik otel y›l boyunca aç›kt›r.

Bursa - Mudanya yolu üzerinde bulunan Kara Mustafa Hamam›’n›n suyunun kayna¤›d›r. Kara Mustafa Hamam›’na ulaflan üç kayna¤›n debilerinin toplam› 6,2 It / sn veya 28 masurad›r. Bu hamama akan sular›n ikisi s›cak, biri so¤uktur. S›cak sular›n menbaalar›n›n yerleri tam bilinmedi¤i, s›cakl›¤›n›n ise 550 C oldu¤u tespit edilmifltir. Kokusu yoktur. So¤udu¤u zaman normal sular gibi içilir. Çok berrak oldu¤u için Gümüflsuyu da denilmektedir.

Tümbüldek Kapl›calar› Mustafakemalpafla’n›n 15 km. güneyinde, Akarca Köyü içerisinde bulunan Tümbüldek Kapl›calar›’n›n çok eski y›llardan beri varl›¤›n› sürdürdü¤ü san›lmaktad›r. Nitekim Akarca'dan 2 km. uzakl›kta bulunan Bahariye Köyü'ndeki tarihi hamam kal›nt›lar› buna iflaret etmektedir. Harabelerden sökülen sütunlar 1895'te Tümbüldek Hamam› onar›l›rken kullan›lm›flt›r. Kapl›can›n so¤uk kayna¤› 21. C, s›cak kaynak suyu ise 50.C’dir. Her ikisi de kimyasal yönden ayn› özellikleri tafl›r. Romatizma baflta olmak üzere birçok hastal›¤a iyi geldi¤i inan›lan Tümbüldek Kapl›calar› ayn› zamanda bir mesire yeri olarak da kullan›lm›aktad›r.

Armutlu kapl›cas›.

Gemlik ilçesine ba¤l›, Armutlu buca¤›na 5 km. uzakl›kta, yeflillikler içinde, Bozburun denilen bir yerdedir. Bizans döneminden bu yana bilinir. Yalova-Kapl›ca aras›, kara yolu ile bir buçuk saattir. Belirli saatlerde otobüs seferleri vard›r.

Armutlu Kapl›cas›, ülkemizdeki kapl›calar içinde, en yüksek radyoaktivitesi olan kapl›cad›r. Kaynak sular bir fay çizgisi boyunca ç›kar. S›cakl›¤› :59°C olan sular, kimyasal ayr›ma göre, bikarbonat sülfatl›, klorürlü, karbondioksitlidir. Marmara Bölgesi zengin sular›ndand›r. Romatizma, sindirimyollar›, kalp, damar ve kad›n hastal›klar›nda etkin flifa kayna¤›d›r.

Yeni Kapl›ca, Karamustafapafla.


310 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ÇEfiMELER Evliya Çelebi, ünlü Seyahatnamesi'nde; "Velhas›l Bursa, sudan ibarettir" diyerek Bursa'da suyun önemini belirtir. 1640 y›l›nda Bursa’ya gelen Evliya Çelebi “Gerçi bu kentin çeflmeye ihtiyac› yoktur ama, gelip geçenler için hay›r sahipleri 2.065 çeflme yapt›rm›flt›r. Her biri âb-› hayat gibidir” der.

Muradiye çeflmesi.

Tanp›nar’›n da ifadesiyle “Evet, Bursa bir su flehridir ve bu itibarla bize hiç beklenmedik bir adam› hat›rlat›r. Bu fieyhülislam Karaçelebizade Aziz Efendi’dir. Saltanat›n ilk y›llar›nda IV. Mehmed’i bütün vezirleri aras›nda azarlamaktan çekinmeyen bu acayip ruhlu alim, ikbali seven, fakat onu haflin mizac› yüzünden bir türlü elinde tutamayan bu zeki, zarif, kibar fakat geçimsiz adam, Bursa’n›n hayat›na oldukca garip bir flekilde girer. Menfas›n› de¤ifltirtti¤i bu su flehrinde çeflme yapt›rmay› kendine biricik e¤lence edinir ve servetinin mühim bir k›sm›n› bunun için harcar. Böyle bir hayrata ihtiyaç olmad›¤›n› akl›na bile getirmeden yapt›rd›¤› bu çeflmelere Bursal›lar hâlâ Müftü Çeflmeleri diyorlar”. fieyhülislam Aziz Efendi’nin Bursa’da 200 adet çeflme yapt›rd›¤› bilinmektedir. Bursa'n›n her köflesine yap›lan mahalle çeflmelerinin yan› s›ra, sebiller, selsebiller ve evlerin bahçelerinde f›skiyeli havuzlar bulunurdu. Bursa'y› gezen tüm gezginler, Bursa'n›n yeflili oldu¤u kadar her köflede fl›r›ldayan çeflmelerinden söz ederler. Bugün bu gezginlerin anlatt›klar› Bursa çeflmelerinin yüzde sekseni yok olmufltur.

Beflira¤a çeflmesi.

XIX. yüzy›lda Bursa'ya gelen Von der Moltke flöyle der: "‹nsan› flafl›rtan fley, su bollu¤u. Her yanda bir dere ça¤›ld›yor, kayalardan p›narlar dökülüyor. Bu¤ular› tütenlerinin yan›nda, buz gibi so¤uklar› var. Bütün kentte, camilerde bile say›s›z f›skiyelerden sular f›flk›r›yor."

Evliya Çelebi de, Bursa sular›n› flu flekilde anlat›r: "Yalç›n kayalardan ab›hayat akar. Mutfaklar›nda piflen kebap yenilerek üzerinde bu ab›hayattan içilse, biraz sonra insan› yine ac›kt›r›r. Böyle hazm› kolaylaflt›r›c› bir sudur." Türkiye'nin en eski maden sular› da Bursa'dan ç›kar›ld›. ‹negöl'e 10 km uzakl›ktaki Çitli köyündeki "Çitli Maden Sular›" ülkemizin en eski su iflletmelerindendir. Sultan I. Abdülhamit, Bursa'daki Ahmet Vefik Pafla'ya, yapt›rd›¤› Devlet Hastanesi'ne gelir getirmesi için bu suyu tahsis etmifltir. 1863 y›l›nda ‹stanbullu tüccar Anghelos Ridiger ilk kez iflletmeyi kiralam›flt›r. 1888 y›l›nda iflletme, eczac› Dellasuda'ya geçmifltir. Bu kifli, suyun tüm dünyada tan›t›m›n› sa¤lam›flt›r. Çitli Suyu, 1855 y›l›ndan sonra girdi¤i dokuz uluslararas› yar›flmada madalyalar kazanm›flt›r. Sular diyar› olarak da an›lan Bursa’da deprem ve yang›n gibi felaketler nedeniyle, tarihi çeflmelerin bir ço¤u y›k›lm›flt›r. Bugün 1743’y›l›nda yapt›r›lan “Darüs’saade A¤as› Çeflmesi”, yine ayn› y›l yapt›r›lan “Darüs’saade Katibi Çeflmesi”, 1744 y›l›nda Beflir A¤a taraf›ndan yapt›r›lan Beflir A¤a Çeflmesi, 1851 y›l›nda yapt›r›lan “Kurtbasan Çeflmesi”, 1838’de yapt›r›lan “Fatma Sultan Çeflmesi” ile Emirsultan Caddesi’nin kuzeyindeki mezarl›k duvar›na dayanm›fl 4,05 metre yüksekli¤indeki “Beflir a¤a Çeflmesi”, kentin en görkemli çeflmesidir. 1440 y›l›nda yapt›r›lan Hisar içinde Zindankap› soka¤›ndaki “Velediyaniç Çeflmesi” ile Kavakl› Mescidi’nin önündeki 1857 y›l›nda yapt›r›lan “Kavakl› Çeflmesi” ve 1450 tarihli Selçuk Hatun Çeflmesi ile Saltanat Kap› Çeflmesi restore edilerek tekrar gün ›fl›¤›na kazand›r›lm›fl tarihi çeflmelerdir.


311 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Çitli Maden Suyu ‹negöl ilçesi, Çitli Köyü yak›n›ndad›r. Kaynak denizden 500 m. yüksekte bir yamaçtad›r. 150 y›ldan beri ülkemizde ün yapm›flt›r. Sultan Abdülaziz’in mide a¤r›lar›na iyi geldikten sonra, ünü daha da artm›fl ve yabanc› ülkelere bile pazarlanm›flt›r. 1855’den beri dokuz madalya alm›flt›r. Su s›cakl›¤› :15°C Serbest CO2 gaz› oldukça yüksektir. Karaci¤er, safra yollar› ve mide rahats›zl›klar›nda üstün etkisi vard›r.

Veled-i Yani çeflmesi.

Uluda¤ Maden Suyu Bursa’ya 30 km. uzakl›kta Gönderet Köyü’ndedir. Nilüfer Deresi yamac›nda bir kaya çatla¤›ndan ç›kar . Eski y›llarda, Bursal›lar bu suyu flifleler içinde getirip içerlermifl. 1924 y›l›nda kayna¤›nda yap›lan bir tesisten sonra ismi Kefliflda¤› Suyu olmufl. Daha sonra 1940 yl›nda tesis yenilenmifl ve bu kez de, “Uluda¤ Madensuyu” ismiyle pazarlanm›fl. Tan›nm›fl bir madensuyudur. Su s›cakl›¤› :16°C

Fabrikay› Hümayun çeflmesi. (Romangal)

Akarca Maden Suyu

‹çimi hofltur. Mide fliflkinli¤ine, haz›ms›zl›¤a, böbrek tafllar›n›n düflürülmesinde faydal› bir flifal› sudur.

Mustafa Kemal Pafla ilçesi, Akarca Köyü’ndedir. ‹çimi nefis bir sofra suyudur. Aç karn›na içilirse, karaci¤er, safrakesesi ve idrar yollar› hastal›klar›na iyi gelir. Su s›cakl›¤› :17°C

Emir Sultan’da Fatma Han›m Çeflmesi.

Osmangazi’de Bosna Çeflmesi.


Ulu Cami çinili çeflme.


11

SULTAN KÜLL‹YELER‹


Orhan Cami mihrab›. Foto¤raf: C. Pekcanatt›


BURSA KÜLL‹YELER‹

Osmanl›’n›n fethi öncesi bugünkü Hisar içinde yeralan Bursa, 1326 y›l›ndan sonra hisar d›fl›nda geliflmeye ve genifllemeye bafllam›flt›r. Kentin genifllemesinde ve geliflmesinde “Külliyeler” yönlendirici unsur olmufltur. Bursa, bilhassa Sultan Külliyelerinin bulundu¤u me-

Muradiye Türbeleri

kânlara göre flekillenmifltir. Bugünkü hanlar bölgesinde, Orhan Cami’nin bulundu¤u mekanda yap›lan Orhan Külliyesi kent merkezini Hisar d›fl›na tafl›rken, Hüdavendigar ile Y›ld›r›m Külliyeleri kentin do¤u ve bat› yönünde genifllemesini sa¤lam›flt›r.


316 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ORHAN GAZ‹ KÜLL‹YES‹ Bursa’y› fetheden Sultan Orhan Gazi, ilk ifl olarak flehri yeniden imar etmek için kollar› s›vam›fl, bugünkü Orhan Park›’n›n bulundu¤u yere Medrese, ‹maret, Hamam, Han ve Camii’den müteflekkil Külliye infla ederek kenti Hisar d›fl›na tafl›m›flt›r. Ancak di¤er Sultan Külliyeleri’nde oldu¤u üzere türbesini külliyenin yan›na de¤il, Tophane’de babas› Osman Gazi’nin türbesinin yan›na yapt›rm›flt›r.

Orhan Camii Osmanl›’n›n Bursa’n›n fethi sonras›, kent surlar› (kale) d›fl›na infla etti¤i ilk camii olan Orhan Camii, Orhan Gazi Külliyesi’nin bir parças› olarak 1339/40 y›l›nda Sultan Orhan Gazi taraf›ndan infla edilmifltir. Ters (T) biçiminin ilk modelidir. Çift kubbeli, iki yan eyvanl›, d›flta iki oda ve bir revakl›d›r. Kent merkezini oluflturan Orhan Park›’n›n yak›n›nda tarihi Büyükflehir Belediye binas›n›n yan›nda yer alan Orhan Camii’nin yap›m›nda Bizans sütun ve sütun bafll›klar› gibi devflirme malzemeler ile çeflitli tu¤la ve tafl süslemeleri kullan›lm›flt›r. Geleneksel Bursa mimarisinin ilk örneklerindendir. Y›¤ma tafl, kesme tafl ve tu¤la ile örülen caminin üzerinde art arda iki kubbe bulunur.. Caminin giriflinde üçü kubbeyle örtülü, befl revakl› son cemaat yeri vard›r. “Ön cephe ortas›ndaki tu¤ladan yap›lm›fl olan kemer üzerinde daire biçimli bir Bizans kursuyla, bir Selçuklu y›ld›z›n›n yan yana yerlefltirilmifl” olmas› Türklerdeki dini hoflgörünün bir iflaretidir.

Orhan Hamam› günümüzde çarfl› olarak hizmet vermekte.

Camii avlusu içinde flad›rvan›n yan›nda yer alan Eskici Baba Ç›nar›, Bursa’n›n en eski ç›nar› olup, çevresi 9.80 metredir.

Orhan Hamam› Cami ile birlikte infla edilen Orhan Hamam›, ilk çifte hamamd›r. Günümüzde caminin sol taraf›nda, Koza Han’›n yan›nda, Aynal› Çarfl› olarak hizmet vermektedir. Çifte Hamam s›n›f›ndan olan hamam›n duvarlar› kesme tafl, kubbe kasnaklar› ise üç s›ra tu¤la ve bir s›ra kesme tafl ile örülmüfltür. 1962 y›l›nda onar›lan hamam, çarfl›ya dönüfltürülmüfltür. Bu tarihi hamam›n çarfl›ya dönüfltürülmesi s›ras›nda baz› de¤ifliklikler olmufl ve mimari özelli¤ini yitirmifltir. Günümüzde Aynal› Çarfl› veya Karagöz Çarfl›s› olarak bilinmektedir. Osmanl›’n›n ilk ticari han›, Emir Han.


317 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Orhan Camii içi.

Emir Han (Bey Han›) Ulucami’nin yan›nda yer alan Emir Han, Osmanl›’n›n ilk ticari han› olup, ayn› zamanda Bursa’da yap›lan ilk bedestendir. Orhan Külliyesi’nin bir parças›n› oluflturmaktad›r. Bey Han› olarak da bilinen han, bir avlu çevresinde s›ralanan iki katl› revak ve buraya aç›lan odalardan oluflur. Alt katta 36, üst katta 38 oda bulunmaktad›r. fiehirde yenen, yenmeyen, al›nan ve sat›lan her türlü eflyan›n han içindeki kantarda tart›ld›¤› Emir Han›n odalar›nda tekstil, hediyelik eflya dükkanlar› ile kitabevleri bulunmaktad›r. Hem Ulucami taraf›nda hem de Kapal›çarfl›’ya aç›lan kap›s› olan Emir Han’›n avlusunun ortas›nda flad›rvan yer almaktad›r.

Bursa’n›n fethi sonras› hisar d›fl›na inflaa edilen ilk cami, Orhan Camii.


318 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Hüdavendigar Külliyesi.

HÜDAVEND‹GÂR KÜLL‹YES‹ Hüdavendigar Külliyesi; Kentin bat› taraf›nda, Çekirge semtinde, Eski Kapl›ca’n›n bat›s›nda, I. Murat ve Hamam Caddeleri aras›nda kalan bölgededir.

Hüdavendigar Cami içi.

Hüdavendigâr Külliyesi olarak bilinen Sultan I. Murad Külliyesi 1363-1366 y›llar›nda Bursa Ovas›’na bakan tepenin üzerinde yap›lm›fl olup, cami, medrese, imaret, çeflme, hamam ve türbeden oluflmaktad›r. Abdeshane ve tuvaletlerin önünde, iki adet an›tsal özelliklere sahip ç›nar a¤ac› vard›r. Külliyenin bulundu¤u mahalle, Bizansl›lar döneminden beri Bursa’n›n en eski mahallesidir.

dir. Yayg›n görüfl, caminin Bizans yap› ustalar› taraf›ndan yap›ld›¤›d›r. Caminin girifl cephesi, Venedik saraylar›n› and›rmaktad›r. Gerçekten de caminin kemerleri ve girifl bölümünün yap› biçimi hiçbir Bursa yap›s›nda görülmeyen özellikler tafl›maktad›r. Sultan I. Murad (Hüdavendigâr) taraf›ndan yapt›r›lan camii, iki katl›d›r Büyük bir kubbesi olan camiinin son cemaat yeri, befl küçük kubbeyle örtülüdür.. Altta cami, üstte medrese yer almaktad›r. Caminin d›fl›nda, ayr› alanlarda olmas› gereken zaviye ve medrese mekânlar› burada ibadet yeri ile iç içedir. Üst kat-

Hüdavendigâr Camii ve Medresesi 1363 y›l›nda yap›m›na bafllanan ancak 19 y›lda tamamlanabilen Hüdavendigâr Camii, “Ters T” planl› yap› özelli¤ine sahip olmas›na ra¤men, caminin kemerleri ve girifl bölümünün yap› biçimi incelendi¤inde hiçbir Bursa yap›s›nda görülmeyen özellikler tafl›d›¤› görülür. Caminin yap›m›nda Bizans devrinden kalma devflirme malzeme kullan›lm›flt›r. Hatta kullan›lan malzemelerden dolay› caminin Bizans kilisesinden dönüfltürüldü¤ü iddia edilse de, caminin yeni bafltan yap›ld›¤› görüflü hâkimHüdavendigar Medrese ve Camisi Rölevesi 1947. Arfliv: S. Çetintafl


319 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

taki medreseye caminin her iki yan›nda bulunan merdivenle ç›k›lmaktad›r. Caminin her iki taraf›nda d›flar›ya bakan pencereleri bulunan alt›flar oda ile arkada her iki yanda ikiflerden dört büyük oda ve ortada büyük bir dershane bulunmaktad›r. ‹slam dinini özgürce ve mistik biçimde yorumlayan dervifller ile ‹slam dinini bilimsel verilerle yorumlayan ulema ve ö¤renciler bu camide bir arada yaflamalar› sa¤lanm›flt›r. Böylece ‹slamiyet’in hem tasavvufi hem de Sünni (Ortodoks) unsurlar› bir araya getirilmifltir. ‹lginç bir Akdeniz mimari yap›s› ve süslemeleriyle di¤er camilerden farkl› özelliklere sahip olan Hüdâvendigâr Camii’nde dikkat edilmesi gereken bir baflka özellik; mihrab›n üzerinden dua edilen alana aç›lan esrarengiz penceredir. Mihrab›n üzerindeki dar bir geçit ile ulafl›lan esrarengiz odan›n Sultan Murad’a ait oldu¤u söylenmektedir. Cami mihrab› büyükçe bir absis önündedir. Caminin tek minaresi tu¤ladan örülmüfltür. Mermer sütunlar ve bafll›klar Bizans yap›lar›ndan al›narak burada kullan›lm›flt›r. Hatta söylencelere göre; cami mimar›n›n bir Rum oldu¤u ve caminin bir Bizans kal›nt›s› veya eski bir Bizans Saray› üzerine infla edildi¤i belirtilmektedir. Venedik saraylar›n› and›ran gösteriflli bir yap› olarak tarif edilen I. Murad Camii’nde görece¤iniz cami-medrese birlikteli¤ini, dervifl-ulema beraberli¤ini bir baflka eserde göremeyece¤inizi hat›rlatmak isteriz.

Hüdavendigâr Çeflmesi Caminin bitifli¤inde tarihi bir çeflme, cami ve türbe aras›nda da birinden s›cak di¤erinden so¤uk su akan çeflmeleri olan bir flad›rvan bulunmaktad›r. Ancak s›cak su kesik olabilir. Caminin duvar›ndaki çeflmede sivri kemerli ama çok derin olmayan bir niflin içinde tek musluk ile bir yalak ve yala¤›n üzerinde iki s›ra testere difli kirpi saçak vard›r.

Y›ld›r›m Bayezid taraf›ndan yapt›r›lan türbe 17.60x17.60 m. ölçüsünde kare planl›d›r. Kal›n duvarlar›n çevreledi¤i türbeyi sekiz sütunun tafl›d›¤› sekizgen kasnakl› bir kubbe örtmüfltür. Kuzey cephesi d›flar›dan üç payanda ile desteklenmektedir. Türbenin içerisi yuvarlak kemerli dokuz pencere ile ayd›nlat›lm›flt›r. Türbenin içerisinde ortada pirinç parmakl›klarla çevrili Sultan 1.Murat’›n sandukas› vard›r. Bunun yan›nda torunu Süleyman Çelebi, Y›ld›r›m Beyaz›t’›n o¤lu Musa Çelebi, Sultan I.Murad’›n o¤lu Yakup Çelebi (1364-1389) Süleyman Çelebi’nin o¤lu Orhan Çelebi (13951429), Sultan 2.Beyaz›t’›n o¤lu fiehzade Mehmed’in (1476-1504) sandukalar› bulunmaktad›r. Di¤er iki sandukan›n hangi flehzadelere ait oldu¤u bilinmemektedir.

Hudâvendigâr ‹mareti Bugün vak›f merkezi olarak kullan›lan imaretin orijinal hali XIX yüzy›lda depremde y›k›lm›flt›r. Duvarlar› üç s›ra tu¤la, bir s›ra moloz tafl ile örülmüfl olan imaretin bugünkü hali 1904 y›l›nda Sultan Abdulhamit taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r.

G›rç›k (Ç›kç›k) Hamam› Hüdavendigâr Camisi’nin do¤usundad›r. Büyük olas›l›kla Cami ile birlikte yapt›r›lm›fl olup XIV yüzy›la ait bir hamamd›r. Baz› araflt›rmac›lara göre “Güsulhane” olarak yap›lan Hamam›n önündeki girifl bölümü y›k›lm›fl, günümüze s›cakl›k ile helalar ve güneydeki tonoz örtülü iki küçük bölüm gelebilmifltir. Hamam 6.60 X 6.60 m. ölçüsünde olup üzeri oldukça büyük tek bir kubbe ile örtülmüfltür. Bekarlar Hamam› olarak da bilinen Hamamda devaml› akan s›cak su ile halk ücretsiz y›kanabilmektedir.

Hüdavendigâr (Sultan I. Murad) Türbesi Hüdavendigâr Camisi’nin karfl›s›nda yer alan, 1.Kosova Savafl›’nda (1389) flehit olan Sultan 1.Murat’›n türbesini o¤lu Sultan Y›ld›r›m Beyaz›t yapt›rm›flt›r. Ancak bu türbe 1855 depreminde y›k›lm›fl, eski temelleri üzerine yeniden yap›lm›fl, zaman zaman da onar›lm›flt›r.

Hüdavendigar Camii d›fl görünüfl.


320 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

YILDIRIM KÜLL‹YES‹ Y›ld›r›m semtinde, bir tepecik üzerinde bulunan külliyeyi, Y›ld›r›m Bayezid (1389-1402) 1390’l› y›llarda yapt›rm›flt›r. Bursa’n›n en görkemli an›tlar›ndand›r. Külliye içindeki caminin d›fl›nda mutfaklar, iki medrese, hamam, han, hademelerin evleri, ah›r, kuyu ve dârüflflifâ vard›. Bu külliye, o döneme göre Bursa’n›n do¤usundaki bir tepede olup, etraf› da bir duvarla çevrilmiflti. Bugün sadece cami, hamam, bir Medrese ile Dârüflflifâ kalm›flt›r. Y›ld›r›m Külliyesi; Osmanl› Devleti’nin mimarl›k ve yap› alan›nda bir devlet kültürü, bir mimarl›k kültürü ve sanat tarihine geçecek bir üslup bütünlü¤ü yaratt›¤› ilk önemli yerdir. Cami, medrese, imaret, hastane, mektep, ah›r, mutfak, hamam ve sonrada ilave edilen türbeden oluflan Y›ld›r›m Külliyesi; mimari, sanat ve üslup aç›s›ndan “Beylik”ten “Devlet”e geçiflin en önemli göstergelerinden biridir.

Y›ld›r›m Camii Y›ld›r›m semtinde, bir tepecik üzerinde bulunan cami, Y›ld›r›m Bayezid (1389-1402) taraf›ndan 1390’l› y›llarda yapt›r›lm›flt›r. Kentin, mimari bak›mdan en görkemli an›tlar›ndand›r. Y›ld›r›m Cami Girifli. Foto¤raf: Hüsnü K›l›ç

Cami mimarisinde “Bursa Üslubu”nun ilk kullan›ld›¤› Y›ld›r›m Camisi, Ekrem Hakk› Ayver-

di’nin ifadesiyle “Art›k olgunluk dercesine ulaflm›fl bir yap› ile karfl› karfl›ya bulunuyoruz. ‹flçilik, son derce denecek derecede düzgündür. Binan›n ögelerinin birbiriyle kaynaflmas›, bir yüzeyden ötekine geçifl, s›va ve yonma tafl k›s›mlar› aras›ndaki ba¤lant›larda ustal›k, silmeler ve bütün tafl yonmalardaki maharet cidden kusursuzdur” (Osmanl› Mimarisinin ‹lk Devri). Tarihçi Hammer, “Akça¤layan” ad›n› verdi¤i bu camiyi, Endülüs Araplar›n›n XIV yüzy›ldaki mimari tarz›n› yans›tt›¤›n› söyler. Bir baflka ünlü kifli Alman Mareflali Moltke ise Bursa’daki camiler aras›nda “infla tarz› bak›m›ndan bana en mükemmel gibi görünen Türklerin “Y›ld›r›m” dedikleri Bayezid’in camisidir”. der. “Ters T” planl› camilerin en özgünü olan Y›ld›r›m Camii, Bursa tipi kemerlerin ilk kullan›ld›¤› yap›d›r. Zaviyeli ve yan mekânl› cami tipinde



322 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

yap›lm›flt›r. ‹ki kubbeyle örtülü olan orta mekân›n her iki yan›nda yer alan odalarda, çok güzel alç›dan ifllenmifl dolap ve ocaklar bulunur. Pencereleri mermer oymac›l›¤›n›n eflsiz örneklerindendir. Mihrap çok güzel süslemelerle bezenmifltir. K›ble duvar› bütünüyle kesme tafltan yap›larak süslenmifltir. Tafl iflçili¤i çok iyi bir yap›d›r. Osmanl› mimarisinde, özenli bina yapma gelene¤ini getiren bu camide yer yer çini ifllemeleri vard›r. Caminin iki odal› bir üst kat› daha vard›r. Hünkâr Mahfili olarak üst kata ç›k›fl döner merdivenle sa¤lanmaktad›r. 1855 y›l› depremi sonras›nda büyük bir tahribat gören camiye, 93 göçmenleri yerlefltirilmiflti. Yunan iflgali y›llar›nda karargâh olarak kullan›lan caminin minareleri sonradan ve camiden ayr› yap›lm›flt›r.

Y›ld›r›m Bayezid Türbesi.


323 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Y›ld›r›m Bayezid Türbesi Y›ld›r›m Külliyesi içinde bulunan türbe, 1406 y›l›nda Y›ld›r›m’›n o¤lu Emir Süleyman taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Mimar› ise Hüseyin o¤lu Ali’dir. Y›ld›r›m Bayezid öldü¤ü zaman ilk önce Akflehir’de gömülmüfl, daha sonra o¤lu Musa Çelebi cesedini Bursa’ya getirtmifltir. Türbe, önündeki revak›yla, daha sonra yap›lan revakl› Osmanl› türbelerinin öncüsü olmufltur. Çok güzel süslemelerin oldu¤u türbenin içinde, pirinç parmakl›kla çevrilen Y›ld›r›m Bayezid’in sandukas›n›n d›fl›nda türbe içinde dört sanduka daha vard›r. Bayezid’in kabrinin sa¤›nda o¤lu ‹sa Çelebi’nin (öl.1405), solunda ise eflinin sandukas› vard›r.

Darüflflifa Y›ld›r›m Külliyesinin bir parças› olan Dârüflflifâ, 1390 y›l›nda, Y›ld›r›m Bayezid taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Külliyeden oldukça uzak bir baflka tepe üzerindedir. fiifâhâne, Bimârhâne, T›marhâne olarak da an›lm›flt›r. Osmanl› Devleti’nin ilk hastanesi olarak kabul edilir. Dârüflflifâ vakfiyesine göre hastanede biri baflhekim olmak üzere üç hekim olmak üzere toplam 13 personel bulunmaktayd›. 52,00 ve 30,00 metre boyutlar›nda, dikdörtgen planl› ve iki eyvanl› binada, karfl›l›kl› onar oda bulunmaktad›r. Giriflin sa¤›nda ve solunda ikifler oda bulunur. Giriflin karfl›s›nda da kubbeyle örtülü bir dershane ile yanlar›nda ikifler büyük oda yer almaktad›r. Kap› giriflinde ve girifl eyvan›nda yer alan tu¤la süslemeleri dikkat çekmektedir. 1945 y›l›na kadar harabe durumda bulunan Darüflflifa, 2001 y›l›nda onar›m› tamamlanm›fl ve Göz Hastanesi olarak yeniden hizmete aç›lm›flt›r. Uzun y›llar barutluk olarak kullan›ld›¤› için, özellikle son y›llarda Baruthane olarak da an›lm›flt›r.




326 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Y›ld›r›m Medresesi

Y›ld›r›m Çeflmesi

Y›ld›r›m Külliyesi içinde bulunan yap›, 1390 y›l›nda, Y›ld›r›m Bayezid taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Osmanl› mimarisinde, önü kapal› ilk medresesidir. Aç›k revakl›, avlulu ve kubbeli dershaneli medrese tipinde yap›lm›flt›r. Girifl cephesinin tafl, di¤er k›s›mlar›n ise tu¤la süslenmesi, o dönemdeki tafl süslemelerinin daha önemli say›ld›¤›n› göstermektedir. 20 odan›n yer ald›¤› medrese bahçesinde mermer bir flad›rvan bulunmaktad›r. Pencereli odalarda iki nifl ve birer ocak bulunmaktad›r. 1640, 1649, 1671, 1825 ve 1953 y›llar›nda onar›m gören medrese, bugün dispanser olarak kullan›lmaktad›r.

Y›ld›r›m Camii’nin güneyinde ve bat›s›nda iki çeflme vard›r. Güneydeki çeflme küçük olup, bat›daki çeflme ise mermerden ve oldukça büyüktür.

Y›ld›r›m Hamam› Y›ld›r›m Camii’nin güneybat›s›nda meyilli sahadad›r. Üzeri tek kubbeyle örtülü bu küçük hamam kare fleklindedir. Külliye’ye gelir getirmek amac›yla 1390 y›l›nda yap›lan hamam bugün özel mülkiyetin elinde olup 1982 y›l›ndan bu yana faaliyetini sürdürmektedir.

Y›ld›r›m ‹mareti (Aflevi) Külliye’nin bir parças› olan ve kay›tlara göre 18 yüzy›la kadar faaliyetini sürdüren caminin do¤usundaki imaretin, mutfak ve hademe evlerinin bulundu¤u yerler y›k›lm›fl olup, bugün bu mekân›n oldu¤u yerde ilkö¤retim okulu bulunmaktad›r.


Ulu Cami flad›rvan›.


328 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

EM‹R SULTAN KÜLL‹YES‹ Kendi ad›yla an›lan mahallede, Uluda¤’›n yamaçlar›ndaki bir tepe üzerinedir. Y›ld›r›m Bayezid’in k›z› ve Emir Sultan’›n efli olan Hundi Fatma Hatun taraf›ndan, XV. yüzy›l›n bafl›nda, Emir Sultan ad›na yapt›r›lan külliyede Caminin d›fl›nda türbe, hamam ve tekke bulunmaktad›r. Bugün tekke y›k›lm›fl, hamam da harap durumdad›r. Cami çevresinde ve önünde alt› güzel çeflme ile cami avlusunun ortas›nda flad›rvan vard›r. Emir Sultan Külliyesi bir padiflah külliyesi olmamakla birlikte “Sultan Külliyesi” olarak an›lan önemli bir dini ziyaret yeridir. Her gün mevlût okutulan Emir Sultan Camii ve Türbesi yabanc› turistler taraf›ndan ilgi gördü¤ü kadar, Bursal› için de çok büyük önem tafl›yor. Çünkü... Bursa`da sünnet çocuklar› da Emir Sultan Hazretleri`nin türbesine götürülüp dua ediliyor, evlenecek olanlar›n yolu da buradan geçiyor. Ada¤› olanlar da buraya geliyor, dilek tutacaklar da buraya u¤ruyor. Hatta... Yaflam›n› tamamlay›p gözünü yumanlar›n bir bölümü son yoluculu¤una Emir Sultan`dan u¤urlan›yor. Çok özel bir tarihi ve manevi dokuya sahip olan Bursa`n›n en çok turist çeken, daha do¤rusu yerli-yabanc› en çok turistin gelip ziyaret etti¤i yer olan Emir Sultan Camii ve Türbesi`nin Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan yapt›r›lan çevre düzenlemesi neticesinde, do¤al ve tarihi dokusunu uzun y›llar devam ettirmesi bekleniyor.

Külliyeye ad›n› veren Emir Sultan, Buhara'da do¤mufltur. Kendisi Es-Seyyid fiemsüddin Mehmed bin Aliyyül Buhari olarak bilinir. Bursa'ya 1391'de göç etmifl ve Sultan Y›ld›r›m Bayez›d'in k›z› Hundi Hatun'la evlenmifltir. 1429'da vebadan vefat etmifltir. Bursa’da hatta Türkiye genelinde en çok ziyaret edilen camii ve türbeler aras›nda ilk s›ray› alan Emir Sultan Külliyesi’nin bulundu¤u tepecikten Y›ld›r›m Külliyesi’ni hatta Yeflil Türbe ve camisini seyredebilirsiniz.

Emir Sultan Camii Uluda¤’›n yamaçlar›ndaki bir tepe üzerine, kendi ad›yla an›lan mahallededir. Y›ld›r›m Bayezit ’›n k›z› ve Emir Sultan’›n efli olan Hundi Fatma Hatun taraf›ndan, XV. yüzy›l›n bafl›nda, Emir Sultan ad›na yapt›r›lm›flt›r. Üç kap›l› Caminin girifl bölümünde, flad›rvanl› genifl ve güzel bir avlu vard›r. Bursa camileri içinde en genifl ve güzel avlusu olan cami bu-


329 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

dur. Ayr›ca Bursa’da kubbesi en büyük camidir. Çok süslü olan mihrab›nda mermer ve alt›n yald›zlar kullan›lm›flt›r. Çevresinde birçok tarihi çeflmenin bulundu¤u Emirsultan Camii’nde görülen mimari unsurlar› bir baflka camide görmek mümkün de¤ildir. Arap tarz›nda yap›lan caminin son cemaat yeri, avluyu çeviren revaklar olarak kullan›lm›flt›r. Nitekim yanlarda, iki mihrap bulunur. Avlunun tam ortas›nda flad›rvan vard›r. Avlu revaklar› mermer sütunlarla çevrilidir. Depremler nedeniyle sürekli tahrip olan yap›, yap›lan onar›mlarla orijinalli¤ini yitirmifltir. Cami, 1795 y›l›nda tamamen y›k›lm›fl, 1804 y›l›nda, III. Selim taraf›ndan tekrar yapt›r›lm›flt›r.

Emir Sultan Türbesi Üç Osmanl› Sultan› döneminde yaflayan, Sultan Y›ld›r›m’a, Çelebi Mehmet’e ve II. Murad’a k›l›ç kufland›ran Emir Sultan’›n efli Hundi Sultan taraf›ndan yapt›r›lan Emir Sultan Türbesi, caminin kuzeyindedir. Sekiz köfleli plana sahip olan türbenin üzerini yüksek bir kasna¤›n tafl›d›¤› orijinal hali depremde y›k›lm›fl olup 1868’de bat› sanat›ndan esinlenerek Barok stilinde tekrar infla edilmifltir. Dolay›s›yla bugünkü yap›n›n mimari ve estetik aç›dan orijinali ile hiçbir alakas› olmad›¤› gibi türbenin geçmiflteki ihtiflam› da zarar görmüfltür. Özgünlü¤ünü kaybetmifl olmas›na karfl›n sofilikte velilik rütbesini kazanan Emir Sultan hazretlerinin türbesinin Müslüman dünyas›nda beflinci makam oldu¤unu ileri sürenler de vard›r. Peygamber soyundan geldi¤i için “Emir”, gönülleri fethetti¤i için “Sultan” ünvan›n› alan Emir Sultan’›n sandukas› türbenin ortas›nda




332 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Emir Sultan Çeflmeleri Emir Sultan Külliyesi’nin çevresinde alt› tarihi çeflme vard›r. Caminin kuzeybat›s›nda, mezarl›k yan›ndaki üç musluklu Fatma Sultan Çeflmesi 1838 tarihlidir. Emirsultan caddesinin kuzeyinde mezarl›k duvar›na dayal› 4 metre yüksekli¤indeki Beflir A¤a Çeflmesi 1744 y›l›nda yap›lm›fl olup, kentin en görkemli çeflmelerinden biridir. Caminin bat›s›ndaki avlu duvar›nda bulunan Kurtbasan Çeflmesi 1851 tarihlidir. Emir Sultan Camii’nin güneyinde bulunan çeflme, Darüs’saade Katibi taraf›ndan 1743 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r. Emir Sultan Camii’nin güney duvar›na bitiflik, yuvarlak bahçe giriflinin solundaki çeflme 1743 y›l›nda Darüs’saade A¤as› taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Di¤er çeflme ise Emir Sultan Külliyesi’ne giderken mezarl›¤›n bafl›nda, Memifl soka¤›n›n giriflinde olup 1821 tarihinde yap›lm›flt›r.

Selviler ‹çinde Bir Alev; Emirsultan Bursa’n›n Uluda¤’a bakan yamaçlar›ndaki bir tepede, servilerle gö¤e do¤ru yar›flan minareleriyle Emir Sultan külliyesi ve semti görünmektedir. Emirsultan semti, t›pk› mahallenin kurucusu gibi ma¤rur ve ciddiyet içinde, Bursa’n›n bafl› üstündedir.

pirinç parmakl›klar aras›nda yer almaktad›r. Türbede o¤lu Emir Ali, efli Hundi Hatun ve iki k›z› yatmaktad›r.

Emir Sultan Hamam› Emir Sultan Camii’nin güneyinde köflede yer alan hamam, Emir Sultan’›n efli Hundi Hatun taraf›ndan 1426 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r. 34,5X12,35 m2 ebad›ndaki hamam›n so¤ukluk k›sm› kubbeli iken y›k›larak üzeri düz çat› ile örtülmüfltür.

Emir Sultan Medresesi&Dergah› Emir Sultan’›n efli Hundi Hatun taraf›ndan, külliyenin bat› taraf›nda yapt›r›lan dergah&medrese y›k›lm›fl olup yerine flimdiki park ve ilkö¤retim okulu yap›lm›flt›r. Foto¤raf: Demet Argun

Emir Sultan bir mal›n, mülkün sultan› de¤il, gönüller sultan›d›r... Emir Sultan, bir ilahi ›fl›¤›n peflinden gelip yerleflmiflti Bursa’ya… O gerçek bir sultan de¤ildi ama, Osmanl› sultanlar›na k›l›ç kuflatm›flt›. T›pk› Bizans imparatorlar›n›n sefere ç›kmadan önce Uluda¤’daki keflifllerden hay›r dua almak için, efli¤ine gelmeleri gibi Osmanl› sultanlar› da, her sefere ç›k›flta, hay›r dua almak için kap›s›n› afl›nd›rm›flt›r Emir Sultan’›n. Günümüzde, Bursa’n›n en önemli adak yeridir Emirsultan. Genç evliler, duva¤› ile Emir Sultan’›n huzuruna gelir. Sünnet çocuklar› mutlaka Emirsultan’a u¤rar. Ve nice dertli insan, çözemedi¤i çetin sorunlar›n›, Emirsultan’›n huzurunda Tanr›ya havale eder. Bedrettin Uflakl›’n›n dizelerinde oldu¤u gibi; “Ufuklarda bu akflam ne sis var, ne de bulut var; Selviler içinde bir alev “Emirsultan”



334 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tüm yap›lar bugüne gelmifltir. Çinilerle kapl› olan Yeflil Cami, Bursa’n›n oldu¤u kadar ülkemizin en güzel tarihsel yap›lar›ndan biridir. Caminin mimar› Hac› ‹vaz Pafla’d›r. Yap›da, baz› Bizans döneminden kalma yap› malzemesi de kullan›lm›flt›r. Yap›n›n, devrin devlet dairesi olarak yap›ld›¤› savunulur. Yeflil Camii’nin giriflindeki taç kap›, Türk tafl oymac›l›¤›n›n güzel bir ürünüdür.

Yeflil Camii

YEfi‹L KÜLL‹YE Kentin do¤usunda, Çelebi Mehmet Bey ile Emir Sultan Caddeleri aras›ndaki bölgede yer al›r. Yeflil semtinde bulunan külliyeyi, 1419 y›l›nda, Çelebi Sultan Mehmet taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. “Yeflil Külliye” içinde yer alan “Yeflil Türbe ve Camii”, Timur yenilgisi sonras› sars›lan Osmanl›n›n yeniden diriliflinin göstergesi olarak, Bursa ile özdeflleflen görkemli bir eserdir. Cami, medrese, türbe, hamam ve imaretten oluflan Yeflil Külliye’nin di¤erlerinden fark›, bu yap›lar›n serbest olarak yerlefltirilmifl olmas›d›r.

Yeflil semtinde bulunan cami, 1419 y›l›nda, Çelebi Sultan Mehmet taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. “Ters T” planl› camilerden olan Yeflil Cami, Bursa’n›n oldu¤u kadar ülkemizin en güzel tarihsel yap›lar›ndan biridir. Caminin mimar› Hac› ‹vaz Pafla’d›r. Yap›da, baz› Bizans döneminden kalma yap› malzemesi de kullan›lm›flt›r. Yeflil Camii’nin giriflindeki taç kap›, Türk tafl oymac›l›¤›n›n güzel bir ürünüdür. “Mukarnasl› yaflma¤› ola¤anüstü güzelliktedir. Kap› kemerinde yeflil tafl ve mermer kullan›lm›flt›r. Tafl Kap›’n›n sa¤›nda ve solunda ikifler pencere ve bunlar›n aras›nda birer d›fl mihrap vard›r. Bunlarda da çok ince tafl iflçili¤i görülür”. (Bursa Ansiklopedisi, “Yeflil Camii” maddesi)


335 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

“minber” yer almaktad›r. (Bursa Ansiklopedisi, “Yeflil cami” maddesi). Pencere kapaklar›, devrin ahflap iflçili¤inin güzel örneklerindendir. Ahflap iflçili¤in Bursa’daki en güzel örneklerini bu camide görmek mümkündür. Di¤er camilerde bulunmayacak biçimde, dilimli kubbelerinde çok ince süslemeler bulunmaktad›r. Cami içinde güzel bir flad›rvan vard›r. fiad›rvan›n tek parçadan yap›lm›fl f›skiyesi eflsiz inceliktedir. Araflt›rmac› gezgin Texier, bu yap›y› itirazs›z, Bursa’n›n belki de Osmanl› saltanat›n›n en mükemmel eseri oldu¤unu ifade eder. Tarihçi Hammer, eskiden caminin minaresi ile kubbelerinin de çinilerle döfleli oldu¤unu yazar. Evliya Çelebi de, bu camiye yeflil ad›n›n verilmesine gerekçe olarak yeflil renkli çinilerle örtülmüfl olan minareleri ve kubbeleri göstermektedir.

Caminin tüm süslemeleri ünlü flair Lamii Çelebi’nin babas› olan Nakkafl Ali taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Caminin büyük bölümü çini ile kapl›d›r. ‹ç duvarlar, tavanlar, mahfiller ve geçifl eyvanlar› tümüyle çiniyle kapl›d›r. Caminin çinileri Mecnun Mehmet adl› bir usta taraf›ndan ifllenmifltir. Camideki çini iflçili¤inin en mükemmel örneklerinden biri de, on metreden yüksek olan mihrab›d›r. Çeflitli geometrik motiflerle çiçeklerin yer ald›¤› mihrap, caminin en güzel yerlerden biridir. “Kimi yazarlara göre, bu mihrap âdeta bir çini cennetidir. D›fltan içe do¤ru hat sanat›n›n s›ras›yla “sülüs” ve “küfî” biçemlerinin kullan›ld›¤› bir yaz› kufla¤› ile, on iki s›ra istalaktitli bir silme, geometrik motifli bir su, daire biçimli bir profil ve sonra çiçekli iç pervaz gelmektedir. (…) Mihrab›n sa¤ (bst›) yan›nda, iki tarafl› korkuluklar› bulunan dar bir merdivenle ç›k›lan, tepesi alt›gen külahla örtülü ve özenli bir ahflap iflçili¤inin ürünü olan




338 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Yeflil Türbe (Çelebi Sultan Mehmet Türbesi) Yeflil Türbe, Çelebi Sultan Mehmet taraf›ndan 1421 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r. Türbenin mimari Hac› ‹vaz Pafla’d›r. Bursa’n›n sembolü niteli¤inde olan Yeflil Türbe plan olarak Selçuklu kümbetlerinin devam› gibidir. Sekiz köfleli ve üzeri yüksek kasnak üzerine oturan tek kubbeyle örtülü olan türbenin alt›ndaki bodrum katta odalar bulunmaktad›r. Türbenin içi ve d›fl› tamamen renkli s›r ve mozaik çini tekniklerinden yap›lm›fl çiniler ile dikdörtgen ve alt›gen çinilerle kapl› olup, bunlar›n üzeri sar› yald›zla süslenmifltir. Duvarlar firuze renkli alt›gen levha çinilerle kapl› olup aralar›nda renkli su tekni¤iyle yap›lm›fl çinilerden oluflan madalyonlar vard›r. Yaln›z Bursa’n›n de¤il, Türkiye’nin de sembolleri aras›nda yer alan Yeflil Türbe’nin en dikkat edici köflelerinden biri ceviz a¤ac›ndan oyulmufl muhteflem kap›s›d›r. Türbenin ahflap ustas› Tebrizli Hac› Ali’nin yapt›¤› bu kap›ya rozet, geometrik, rumi gibi çeflitli yaz› motifleri kaz›lm›flt›r. Kap›n›n Bursa kemerli cumbas› ve çevresi de çini kapl›d›r. Türbenin içinde bulunan “çinili mihrap”, renkli süsleme sanat›n›n bir flaheseri olarak kabul edilir. Türbenin ortas›nda, zeminde bir kademe ile yükseltilmifl sekizgen kaide üzerinde l. Mehmet’in muazzam çini lahdi bulunmaktad›r. Sanduka, beyaz, mavi, sar›, lacivert renkte çinilerden oluflan bir bordür ile kaplanm›flt›r. Tamamen renkli s›r niteli¤indeki kabartma çinilerle kapl› lahit üzerinde Çelebi Sultan Mehmet’in ölüm tarihi ve O’nu tan›tan sözler yaz›l›d›r. Türbenin mimar› Hac› ‹vaz, çini ustas› Mehmet Mecnun, Nakkafl Ali bin ‹lyas Ali’dir. Türbede Çelebi Sultan Mehmet’in k›zlar› Selçuk, Hafsa, Ayfle, Sitti Hatunlar, o¤ullar› Mahmut, Yusuf, Mustafa ve sütannesi Daye Hatun’un kabirleri bulunmaktad›r.

Sultaniye/Yeflil Medresesi Osmanl› döneminde Bursa’n›n en önemli medresesiydi. Yeflil Camii’nin yan›nda bulunan medrese, 1419 y›l›nda, Çelebi Sultan Mehmet taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Yeflil Külliyesi’nin bir parças›d›r. Sultaniye Medresesi, en yüksek unvanl› müderrislerinin görev yapt›¤› bir e¤itim kurumuydu. Bursa’n›n en güzel medreselerinden biridir. Dikdörtgen bir avlunun etraf›nda s›ralanan on üç oda, bir müderris odas›,


339 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

girifl eyvan› ile tuvaletler vard›r. Odalar›n önünde, üzeri kubbe ve tonozla örtülü bulunan revaklar vard›r. 1975 y›l›ndan bu yana, Bursa Türk ‹slam Eserleri Müzesi olarak hizmet vermektedir.

Yeflil Hamam Yeflil Caddesi üzerinde, Yeflil Türbe’nin yan›nda yer alan hamam, külliyeye gelir getirmek amac›yla yap›lm›flt›r. Sultan I. Mehmet (Fatih Sultan Mehmet) döneminde yapt›r›lan “Hamam”›n so¤ukluk bölümünün üzeri büyük bir kubbe ile örtülüdür. So¤uklu¤un ortas›nda sekizgen bir mermer havuz, s›cakl›k bölümünde sekiz adet kurna yer al›r. Günümüzde flah›s mal› olup antika dükkan› olarak kullan›lmaktad›r.

Yeflil ‹mareti Bursa’n›n en önemli imaretlerinden olup, 1420 y›l›nda yapt›r›lm›flt›r. Çelebi Mehmed taraf›ndan yapt›r›lan ‹maret, uzunlamas›na dikdörtgen planl› olup, iki bölümden oluflmaktad›r. Bugün özel bir iflletmeye kiralanarak kafe olarak kullan›lan, Yeflil Cami’nin yan›ndaki imaretin 1420 y›l›nda yap›ld›¤› san›lmaktad›r. Uzunlamas›na dikdörtgen planl› olan imarette Türk kahvenizi yudumlayarak yorgunluk giderebilirsiniz. Ölümün Kutsand›¤› Mekân; Yeflil Türbe “Bursa’n›n alt›n kubbelerinde Günefller do¤ar, günefller batar. Yeflil’de, bir tepe üzerinde Çelebi Mehmet yatar.”

Suat Asral’›n bu güzel dizelerinde yer alan Yeflil Türbe, hiç kuflku yok ki bugün Bursa’n›n sembolüdür. Bursa’n›n en güzel semtlerinden birine ad›n› veren Yeflil Türbe, sadece Bursa’n›n de¤il tüm Türkiye’nin en ilginç ve harika an›tlar›ndan biridir. Camiyi neredeyse ezen bu türbe, nurlar› toplayan kubbesi ile Bursa’n›n her yerinden görülür. Nitekim “Osmanl› dünyas›nda cami



341 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

den daha yüksek bir mevkide oturtulmufl tek kubbe ve türbe, Yeflil Türbe’dir.” (Mustafa Arma¤an) “Yeflil Türbe’de ölüm, yeflil ve serin çinilerin aras›nda insana korkular›n›, a¤r›lar›n›, ›zd›raplar›n ve iskeletleri gösteren bir kâbus de¤il, yeflil ve fleffaf bir deniz rüyas› gibi gelir.” Yeflil Türbe’de ölüm: “Her türlü eziyet, gurbet ve ayr›l›k endiflesinden uzak, yaflamdan daha sevimli göründü¤ü bir flevk an›d›r.” Falih R›fk› Atay, Yeflil Türbe’yi gördükten sonra duygular› böyle dile gelir ve devam eder: “Yeflil Türbe sanki bir bahçe gibi, bir bahar mesiresi gibi feraht›r.” Ve ölüm Yeflil’de hiç de o kadar ürkütücü de¤il... Bursa’n›n ufuklar›nda kutsal nurlar› toplayan ve çinilerinin etkisiyle insan› büyüler. Zannedilir ki, Yeflil Türbe’nin rengi, eski Bursa baharlar›ndan süzülmüfl bir özsudur. “Yeflil Türbe’sini gezdik dün akflam Duyduk bir musiki gibi zamandan Çinilere sinmifl Kuran sesini” Ahmet Hamdi Tanp›nar ünlü Bursa’da Zaman adl› fliirinde bu sat›rlarla duygular›n› dile getirirken, Hasan Ali Yücel: “Yeflil’i ne zaman ziyaret etsem, d›fl›nda bir tepe, içinde bir bahar bulurum” diye hayk›r›r...

Ufak bir tepe üzerinde, serviler aras›nda yükselen Yeflil Türbe, Prof. Pittard’›n ifadesiyle: “Biblo kadar zarif, kucaklanacak kadar dilber, gönülleri avlayacak kadar sihirlidir.”




344 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

MURAD‹YE KÜLL‹YES‹ Muradiye Külliyesi; Kültürpark’›n arkeoloji kap›s›n›n karfl›s›nda Çekirge caddesinden ayr›l›p sa¤a dönerek ilerledi¤inizde Kapl›ca caddesi ile Hamzabey caddesinin kesiflti¤i noktan›n yak›n›nda yer al›r. Muradiye Külliyesi, Bursa’da Osmanl› Sultanlar› taraf›ndan yapt›r›lan son külliyedir. Sultan 2. Murat taraf›ndan 1425-1426 y›llar› aras›nda yapt›r›lm›fl ve içinde bulundu¤u semte ismini vermifltir. Cami, medrese, hamam, darüflflifa

ve türbeden oluflan “Muradiye Külliyesi” daha sonraki dönemlerde flehzadelerin de buraya defnedilmesiyle türbelerle dolmufltur. Dolay›s›yla “bugün Muradiye deyince sadece cami ya da II. Murad Türbesi de¤il; türbelerin topluca bulundu¤u bahçe ve çevresi, sonuçta koca bir mahalle akla gelmektedir. Türbelerin 12’si bir bahçe (hazire) içinde, biri d›flar›dad›r. Ama bu türbelerin hiç biri II. Murad dönemi eseri de¤ildir. En eskisi olan Hüma Hatun Türbesini, o¤lu Fatih Sultan Mehmed yapt›rm›flt›r. Ötekiler de (1451-1481), II. Bayezid (1481-1512), Kanuni (1520-1566) dönemlerinde yapt›r›lm›flt›r. Külliye, ilk dönem Osmanl› külliyelerinin en kutsal ve en romantik atmosferli mekân› olarak ziyaret edilmektedir. Bursa’n›n en güzel yeflil ve sessiz köflelerinden biri olan Külliye’nin bahçesinde sergilenen Osmanl› mezar tafllar›n› da görebilirsiniz. Ölüm ile yaflam›, rüya ile hakikati, hüzün ile huzuru bir arada tadabilece¤iniz, hissedebilece¤iniz bu mistik mekân›n bahçesinde yer alan ç›narlar, serviler, çiçekler aras›nda hem bedenen hem de ruhen dinlenebilirsiniz.


345 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

II. Murad Camii 1425/26 y›l›nda yapt›r›lan II. Murad Camii, zaviyeli camiler grubuna girer. “Bursa Kemerli” girifli olan caminin plan›, bu tipin en yal›n biçimini yans›t›r. Yap›, ana eksen üzerindeki kubbeli iki bölümle yanlardaki eyvanlardan oluflmaktad›r. Buna karfl›l›k, gerek d›fl gerekse iç süsleme bak›m›ndan zengindir. D›fl cepheye renkli görünüflünü kazand›ran tafl ve tu¤la iflçili¤ine, yer yer renkli s›rl› tu¤la ve çiniler de kat›lm›flt›r. D›fl süslemeye genellikle geometrik motifler egemendir. Girifl cephesinin zengin süslemesine karfl›l›k, öteki cephelerde yal›n bir tu¤la-tafl duvar iflçili¤i egemendir. Bu özellik dönemin pek çok yap›s›nda bulunmaktad›r. Bafll›ca iç süslemeleri ise, duvarlar›n alt bölümlerini kaplayan tek renkli çiniler ve çevrelerindeki çini bordürlerdir. Buna karfl›l›k, mihrap süslemesinde çini bulunmamaktad›r. Camii’nin önündeki befl birimli, kubbeli son cemaat yerinde iki adet antik granit sütun dikkatinizi çekecektir. Ortadaki kubbe zarif kabartmalara sahip olup, yine kabartma tekni¤inde ifllenmifl yaprak ve çiçek motifleri içeren geometrik süslemelerin bulundu¤u ahflap girifl kap›s› da dikkatinizi çekecek bir baflka noktad›r. Kap› kanatlar›, ahflap iflçili¤in en güzel örneklerinden biridir. Caminin yan›ndaki güzelim bahçe, ulu ç›narlar›, devasa m›zrak ucu gibi yükselen servileri, çiçekleri ve m›r›ldayan çeflmeleriyle ziyaretçiye bir huzur hissi veriyor. Bu his, Osmanl› hanedan›n›n tu¤la ve tafl s›ralar›yla almafl›k düzende örülmüfl duvarlara sahip bir düzine türbesinin zarif melankolisiyle güzel bir kar›fl›m oluflturuyor.



347 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

II. Murad Türbesi Dünyevi zevkleri bilen ayn› zaman da uhrevî aleme de gereken ba¤l›l›¤› gösteren II. Murad’›n türbesi, külliyenin merkezinde, caminin güney-bat›s›ndad›r. Mermerden bir eyvandan geçilerek türbeye girilmektedir. Ahflap saça¤› son derece mükemmeldir. On iki köfle y›ld›zlar›n etraf›nda, yald›zl› çiviler, geometrik süslemeler vard›r. 13,45 metre kenarlar› olan kare planl› türbede bulunan II. Murad’›n mezar› mermer levhal› olup, vasiyeti gere¤i, kubbenin orta k›sm›nda geniflçe bir bölüm ya¤murun mezar›n üzerine ya¤mas› için aç›k b›rak›lm›flt›r. Türbenin içindeki yan odada iki büyük o¤lu ile bir k›z›n›n mezarlar› bulunmaktad›r. Sultanl›ktan kendi iste¤iyle ayr›lan ilk ve son hükümdar olan II. Murad, Bursa’da gömülen son Osmanl› Padiflah›d›r. 1451’de Edirne’de hayat›n› kaybeden Sultan 2. Murat, 1443’te kaybetti¤i büyük o¤lu Alaaddin’in yak›n›na gömülmek istedi¤i için cenazesi Bursa’ya getirilmifl ve küçük o¤lu Fatih Sultan Mehmet taraf›ndan yapt›r›lan bu türbeye gömülmüfltür. Mezar›n›n bulundu¤u bu türbe ölümünden önce 1937’de kendisi taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Gösteriflten hofllanmayan II. Murad’›n türbesi oldukça sade ve an›tsald›r. S›radan bir vatandafl›n mezar›ndan farkl› de¤ildir, Türbenin kubbesi, 2. Murat’›n vasiyeti gere¤i mezar›n ya¤mur sular›yla ›slanmas› için gökyüzüne aç›k olarak yap›lm›flt›r. Sultan II. Murad vasiyetinde kendisi böyle istemifl; öyle ki, Allah’›n rahmeti, ister günefl ve ay›n parlakl›¤›, isterse Cennetin ya¤muru veya çi¤i olsun, mezar›n›n do¤rudan üzerine ya¤s›n... diye vasiyet etmifl.

2. Murad’›n o¤lu Alaaddin (1419-1443) ile k›zlar› Fatma ve Hatice’ye ait sandukalar da 2. Murat türbesinin içinden geçilerek ulafl›lan sade odada bulunmaktad›r.


348 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

II. Murad Medresesi Günümüzde 1951 y›l›ndan bu yana “Verem Savafl Dispanseri” olarak hizmet veren medresenin dershane cephesindeki dekoratif tu¤la iflçili¤i ve içerideki baz› çiniler ilginizi çekecektir. Bursa’n›n en güzel medresesi olan yap›, geleneksel Anadolu üslubuna göre bir avlu çevresinde düzenlenmifltir. Avlu etraf›nda içlerinde birer ocak ve pencere bulunan on alt› hücre s›ralanmaktad›r. Duvarlar moloz tafl ve tu¤la ile örülmüfl olup, dershanenin duvarlar› ise firuze ve lacivert çinilerle süslenmifl olup, tu¤la iflçili¤i görülmeye de¤er güzelliktedir. Caminin hemen bitifli¤inde yer alan kare biçimli yap›n›n avlusunda ise f›skiyeli bir havuz bulunmaktad›r.

Muradiye ‹mareti II. Murad camii’nin kuzey do¤usundaki dikdörtgen planl› bu yap›, yoksullara yemek vermek üzere yapt›r›lm›flt›r. Günümüzde “Darü’z Ziyafe” ad›yla lokanta olarak hizmet veren 13 x 40 metre boyutlar›ndaki bu yap› 1420’li y›llarda yapt›r›lm›flt›r.

II. Murad Hamam› 1426 y›l›nda Muradiye külliyesi’ndeki talebelerin y›kanmas› için yapt›r›lan Hamam, bugün Külliye Bahçesi’nin d›fl›nda kalm›flt›r. Uzun y›llar harap durumda kalan hamam kamulaflt›r›larak özürlülere yönelik merkez olarak yeniden düzenlenmesi planlanm›flt›r.

Muradiye Çeflmesi II. Murad Camii’nin güneyinde, bahçe kap›s›n›n giriflinde sa¤ taraftaki çeflme, orijinalli¤ini yitirmifl olsa da çok eski oldu¤u tahmin edilmektedir. Kimin taraf›ndan yap›ld›¤› bilinmeyen çeflmenin bir muslu¤u ve bir yala¤› bulunmaktad›r. Muradiye Medresesinin bat›s›ndaki di¤er çeflme tu¤ladan yap›lm›fl olup, sivri kemerli bir niflin içinde musluk ile bir yalak vard›r. Tu¤la süslemesi aç›s›ndan orijinal bir çeflmedir.


349 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Muradiye Türbeleri Bursa’y› “Osmanl› Türbeleri fiehri” imifl gibi gösteren, Muradiye Külliyesi içinde, II. Murad Camii’nin kuzeyindeki birbirine çok yak›n mesafelerde bulunan 12 türbedir. Fatih Sultan Mehmed’den itibaren 100 y›l› aflk›n bir dönem içinde peyderpey yapt›r›lan bu yap› kompleksinde; Fatih Sultan Mehmed’in annesi Hüma Hatun (Hatuniye) Türbesi, II. Murad’›n o¤lu fiehzade Alaaddin Türbesi, fiehzade Ahmet Türbesi, Fatih’in o¤lu flehzade Mustafa (Cem Sultan) Türbesi, Kanuni Sultan Süleyman’›n o¤lu fiehzade Mustafa Türbesi, Sultan II. Bayezid’in efli fiirin Hatun Türbesi, II. Bayezid’in di¤er efli Gülruh Hatun Türbesi, Fatih Sultan’›n ebesi Ebe Hatun (Gülbahar Hatun) Türbesi, II. Bayezid’in o¤lu fiehzade Mahmud Türbesi, II. Bayezid’in gelini Mükrime Hatun Türbesi, Fatih Sultan’›n efllerinden Gülflah Hatun Türbesi ile Saraya mensup kimselerin (Cariyelerin) gömülü oldu¤u Cariyeler/Sarayl›lar Türbesi bulunmaktad›r. Muradiye’deki 12 türbeden baflka, hazirenin d›fl taraf›nda fiair Ahmet Pafla Medresesi ile Süleyman (Karfl› Duran) Türbesi, Muradiye Kona¤› yer almaktad›r.

Cariyeler & Sarayl›lar Türbesi Caminin bat›s›nda yer alan ve XV. yüzy›lda yap›ld›¤› tahmin edilen türbede yatan iki kad›n›n kim olduklar› bilinmiyor. Her yan› aç›k olan Türbenin, Sultanlara ayr›lan özel bölümde yer

almas›n› düflünerek burada yatanlar›n kimlikleri ve Sultan ailesiyle olan iliflkileri konusunda hikâyeler, söylenceler anlatmakta özgürsünüz.


350 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Hüma Hatun Türbesi

fiehzade Mustafa Türbesi

1449’da yapt›r›lan türbe, Muradiye camiini do¤usundad›r. Hatuniye Sultan ya da Ak Türbe olarak da adland›r›lan türbede Fatih Sultan Mehmed’în annesi Hüma Hatun yatmaktad›r. Girifli eyvanl› ve alt› köfle planl›d›r. Türbenin içindeki kalem ifli madalyon ilginizi çekebilir. Türbede ikinci sandukan›n kime ait oldu¤u bilinmiyor.

Kanuni Sultan Süleyman’›n o¤lu olan ve üvey annesi Hürrem Sultan taraf›ndan Padiflah olmamas› için bo¤durulan (1553) fiehzade Mustafa’n›n gömülü oldu¤u türbe; lale, karanfil desenleriyle süslü ‹znik çinileriyle donat›lm›fl-

fiehzade Ahmet Türbesi Bursa Muradiye Camisi’nin güneydo¤usunda, bahçedeki ilk büyük türbedir. Sultan II. Bayezid’in akrabalar›n›n türbesi olarak ta bilinen türbede; fiehzade Ahmet’in d›fl›nda kardefli fiehzade Mehmed (ölm. 1512), o¤lu fiehzade fiehinflah (ölm 1511) ile Sultan Bayezid’in han›m› Bülbül Hatun ile fiehzade Ahmet’in k›z› Kamer Sultan ve Sultan Bayezid’in k›z› Safa Sultan’›n gömülü oldu¤u söylenmektedir. Türbe kap›s›ndan içeri ad›m›n›z› att›¤›n›zda ilk dikkatinizi çekecek fley simsiyah ve parlak mavi duvar çinileri ile aç›k ve toprakla doldurulmufl mezarlar olacakt›r. Kalem iflleri ile dikkati çeken türbenin iç duvarlar› sekizgen turkuvaz çinilerle kaplanm›flt›r.


351 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

t›r. Çinilerin üzerinde kalan bölümler, kubbe ve mihrap da zengin kalem iflleri ile dekore edilmifltir. Sultan II. Murad ve fiehzade Alâaddin türbelerinin güneybat›s›ndaki Türbe içerisinde fiehzade Mustafa’dan baflka Kanuni Sultan Süleyman’›n o¤lu fiehzade Orhan (1558-1562), Kanuni Sultan Süleyman’›n efli, fiehzade Mustafa’n›n annesi Mahi Devran Hatun (ölm.1580) ve kime ait oldu¤u bilinmeyen bir çocuk mezar› bulunmaktad›r.

‹çerisi pencere üstlerine kadar lacivert, turkuaz renklerde alt›gen çinilerle bezenmifltir. Ayr›ca bunlar›n d›fl›nda kalan alanlar ve kubbe çok renkli kalem iflleri ile dekore edilmifltir. Kap› ve pencere kapaklar› orijinaldir. Türbede Sultan II.Bayezid’in Bülbül Hatundan do¤ma o¤lu, Saruhan valisi iken ölen flehzade Mahmud, Padiflah›n di¤er o¤lu fiehzade Musa (1490-1512), fiehzade Orhan (1494-1512) ve fiehzade Emir ve Bülbül Hatun gömülüdür.

Cem Sultan & fiehzade Mustafa Gülflah Hatun Türbesi Fatih Sultan Mehmet’in efli, fiehzade Mustafa’n›n annesi Gülflah Hatun’un (ölm.1486) türbesi, XV.yüzy›lda yapt›r›lm›fl olup, Muradiye bahçesindeki en küçük türbedir. Türbe, d›fltan d›fla 6.55x6.50 m. ölçüsünde kare planl›d›r. Giriflte küçük bir eyvan olup, üzeri sekiz köfleli bir kasna¤›n tafl›d›¤› kubbe ile örtülüdür. Bezeme olarak içeride yaln›zca basit kalem ifllerinin bulundu¤u görülmvektedir. Türbede Gülflah Hatun’dan baflka, Sultan II.Bayezid’in o¤lu fiehzade Ali de gömülüdür.

Mükrime Hatun Türbesi Muradiye Türbe park›n›n yak›n›nda Gülflah Hatun Türbesi’nin yan›ndad›r. Fatih Sultan Mehmet’in ilk efli, Dulkadiro¤lu’nun k›z› Mükrime Hatun’un (ölm.1517) türbesi kare planl› olup, sekiz köfleli bir kasnak üzerine kubbe örtülüdür. Duvarlar üç s›ra tu¤la bir s›ra kesme tafltan örülmüfltür. ‹çerisi basit bir mihrap ile XVI. yüzy›l kalem iflleri ile dekore edilmifltir. Geç devirlerde bu bezemenin üzerine onlar›n özelli¤ini bozacak flekilde bir bezeme daha yap›lm›flt›r. Türbe içerisinde Mükrime Hatun’dan baflka Sultan II.Bayezid’in o¤lu fiehzade Korkud (1465-1513), fiehzade Alemflah’›n k›z› Fatma Sultan (1495-1522) gömülüdür.

fiehzade Mahmut Türbesi Muradiye Türbe park›n›n yak›n›nda Mükrime Hatun ile Ebe Hatun Türbelerinin ortas›ndad›r. Sultan II.Bayezid’in o¤lu fiehzade Mahmut (1475-1506) için annesi Bülbül Hatun taraf›ndan yapt›r›lan türbenin sekiz köfleli bir plan› olup, üzeri kubbe ile örtülüdür. Duvarlar› üç s›ra tu¤la, bir s›ra kesme tafltan örülmüfltür. Girifl kap›s› d›fltan bas›k, içten Bursa tipi kemerlidir.

Çelebi Türbesi fiüphesiz ki bu türbeler içinde 1474/79 y›llar›nda yap›lan Fatih’in o¤lu fiehzade Mustafa Türbesi’ni özellikle gezmenizi tavsiye ediyoruz. Çünkü alt›gen planl› bu türbe, talihsiz Sultan Cem Sultan’›n mezar›n› bar›nd›rmaktad›r. 1495’te öldü¤ü ‹talya’dan ancak 1499’da getirilerek fiehzade Mustafa Türbesi’ne gömülen Fatih Sultan’›n üçüncü o¤lu Cem Sultan, babas›n›n ölümünden sonra k›sa bir dönem Bursa’da Padiflahl›¤›n› ilan etmifl, ad›na para bast›rm›fl ve hutbe okutmufltu. Ne var ki 18 gün süren saltanat›, a¤abeyi Sultan II. Bayezid taraf›ndan da¤›t›lm›fl ve 1482’de adamlar›yla birlikte Rodos fiövalyelerine s›¤›nm›flt›. 13 y›l Avrupa’da dolaflan Cem Sultan Roma’da öldü. “Cem’in ölüm haberini alan a¤abeyi Sultan II. Bayezid, üç günlük yas ilan ederek g›yabi cenaze namaz›n› k›ld›rd›. Cem’in cesedi sad›k adamlar› taraf›ndan ilaçlanarak Gaeta denilen yerde topra¤a verildi. 1499’da Napoli Kral› taraf›ndan Osmanl›lara teslim edildi, Bursa’ya getirilip Cem’in a¤abeyi fiehzade Mustafa için


352 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

yapt›r›lan türbeye defnedildi. Bu tarihten itibaren de bu türbe “Cem Sultan Türbesi” olarak an›lmaya baflland› ki, bu türbe, Muradiye’nin en güzel türbesi olarak ziyaret edilmektedir. Kubbe ve duvarlar zengin kalem iflleri ile bezelidir. Duvarlar pencere üzerlerine kadar alt›gen firuze çinilerle kapl›d›r. Girifl k›sm› mermerdendir. Cem Sultan’›n sandukas›n›n yan›nda kardefli flehzade Mustafa ile II. Bayezid’in (ya da Fatih Sultan’›n) Sultan Abdullah ve Alem fiah adl› iki o¤luna ait oldu¤u söylenen iki sanduka daha bulunmaktad›r.

Ebe Hatun (Gülbahar) Türbesi Bursa Muradiye Camisi haziresinde yer alan bu türbe, Fatih Sultan Mehmet’in ebesine ait olan türbe, 4.46x4.46 m. ölçüsünde, kare planl› olup, tafl ve tu¤la ile örülmüfl ayaklar› birbirine ba¤layan sivri kemerler üzerine oturmufl bir kubbe ile örtülüdür. Ancak, türbenin yanlar› aç›kt›r. Osmanl› mimarisindeki aç›k türbeler grubundan olan bu türbenin içerisinde yerden bir metre yükseklikte mermerden Ebe hatun’un sandukas› bulunmaktad›r.

Gülruh Sultan Türbesi Bursa Muradiye Cami haziresinin bat›s›nda bulunan bu türbe, 1502 y›l›nda ölen Sultan II.Beyezid’in kar›s› ve Alem fiah’›n annesi Gülruh Sultan’a aittir. Türbe kare planl› olup, üzeri sekizgen kasnakl› bir kubbe ile örtülüdür. Türbe girifli sivri kemerli küçük bir eyvan biçimindedir. Kalem iflleri ile bezeli olan duvarlar› sonradan badana ile örtülmüfl ve dönemine uygun olmayan bezemelerle süslenmifltir. Türbenin kap› ve pencere kapaklar› XVI.yüzy›la ait orijinal örneklerdir. Türbede Gülruh Sultan’dan baflka k›z›

Kamer Sultan, Alem fiah’›n o¤lu Osman Bey ve k›z› Fatma Sultan’a ait sandukalar bulunmaktad›r.

fiirin Hatun Türbesi Caminin bat›s›nda yer alan türbe XV yüzy›l›n sonlar›nda yap›lm›fl olup kare planl›d›r. Kap› ve pencereler orijinal olup, kasnak pencereleri renkli caml›d›r. Türbede mermerden yap›lm›fl üç sanduka bulunmakta olup, II. Bayezid’in han›m› fiirin Hatunun sandukas› ortadad›r. Di¤er sandukalar fiehzade Abdullah’›n han›m› Ferahflah Sultan ile k›z› Ayniflah Sultan’a aittir.

Muradiye Bahçesi & Haziresi Muradiye Camisinin arka taraf›nda, giriflte sol tarafta yer alan a¤açlarla bezeli bahçe içindeki haziredeki mezar tafllar›na bakarak ölümün güzelli¤ine ya da sessizli¤ine flahit olabilirsiniz.


353 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‘Sabr›n Ac› Meyvesi’; Muradiye “Tümüyle Bursa'y› oluflturan bu çok sessiz ve düfl mekân› içinde, özellikle hofla giden biri daha vard›r. Muradiye Camii çevresindeki mezarl›k... Burada kule gibi yüksek servilerin, yüksek ç›narlar›n gölgesinde, geçmifl sultanlardan birkaç›n›n bulundu¤u türbeler var.” (Piyer Loti 1924) Son elli y›la kadar Bursa’ya gelen gezginlerin en çok etkilendi¤i mekân kuflkusuz Muradiye olmufltur. Türbeleri gölgeleyen o müthifl servi ve ç›narlar›n ço¤u bugün yok, ya da o eski azametini yitirmifl görünüyor... Külliye çevresindeki eski tarihi doku büyük ölçüde korunmufl, korunmaya da özen gösteriliyor. Eski kahvehaneleri, berberi, sokaklar›yla bugün Bursa’n›n en derin semti Muradiye... Muradiye semtine do¤ru eski ve hofl evleri ç›narlar›yla bambaflka bir mekâna geldi¤inizi hissedersiniz. Külliye içindeki yafll› ç›narlar›n alt›nda gölgelenen flehzadelerin, sultanlar›n, han›m sultanlar›n türbelerine geldi¤inizde içiniz burkulur.

“Ölümün sessizli¤ini ve öbür dünyada rahat› bilmek isteyenler Bursa’da Muradiye Türbelerine gitsin... Ölüm yaln›z burada korkunç de¤ildir. Kutsal kitaplar›n vaat etti¤i cennet bize, yaln›z burada mümkün görünüyor.” Yakup Kadri bir yaz›s›nda Muradiye’yi bu sat›rlarla dile getirmifltir. Sultan II. Murat döneminde gerçi baflkent Edirne idi ama, onun gözü her zaman Bursa’dayd›. Onun içinde en sakin bir yere gömüldü. Muradiye bir türbeler kümesidir asl›nda. Mezarlar›n böylesine yüceltildi¤i bir baflka mekân yoktur dünyada: C. A. Kansu’nun dedi¤i gibi, “Ölümün güzelli¤ini ben burada anlad›m” “Muradiye Bursa’n›n kalbi, ruhudur. Bu nedenle ruhlar burada öbür dünyaya geri dönerler.” Muradiye Türbeleri’ni gezerken bu türbelerde yatan talihsiz insanlar›, mutlu bir flekilde ç›narlar alt›nda dolafl›rken görürseniz hiç flafl›rmay›n. Ölümün cennet halidir çünkü Muradiye.




P›narbafl›.


12

KÜLTÜR SANAT fiEHR‹ BURSA


KÜLTÜR SANAT fiEHR‹ BURSA

P›narbafl› kahveleri 19. yüzy›l.


BURSANIN ORTA YER‹ T‹YATRO Bursa’da Geleneksel Türk Tiyatrosu Osmanl› döneminde en önemli tiyatro etkinli¤i kuflkusuz tuluat tiyatrosu ve Karagöz idi. Karagöz oyununun yarat›ld›¤› Bursa kenti, bu aç›dan tiyatro kültürünün en önemli befli¤i olmufltur. Ayr›ca Evliya Çelebi'nin ifadesine göre Bursa'daki kahvehaneler t›pk› birer tiyatro mekân› gibi faaliyet gösterip orta oyunlar›n›n sergilendi¤i yerlerdi: "Kahvehanede gazelhanlar vard›r ki, insan› mest ederler. Meddahlar›n bafl› Kurban Alisi Hamza ad›ndaki zaman›n›n teki idi. Meddah fierif Çelebi Firdevsi'nin fiehnamesi'ni okuyunca cennet meleklerini hayran ederdi. Masal anlat›c› Harflane Mahmud, Kara Firuz, Tireli Ali Bey, Eba Müslim tebedar› okumada sanki "siyer-i nebisi" idiler. Kahvehanelerin ulusu Ulucami dibindeki Emir Kahvesidir. Süslü ve nak›fll› bir kahve olup cihan mahbubu (dünya tatl›s›) rakkaslar› vard›r. Kahve, Ulucami dibinde oldu¤undan müezzin "haye ala's-salah" deyince kahvede kimse kalmaz, hepsi camiye giderlerdi. Kahveleri birer arifler okulu gibiydi..." ‹stanbul’dan sonra “meddahl›k” sanat›n›n en çok geliflti¤i flehir olan Bursa köylerinde, özellikle de Uluda¤ köylerinde bugün bile "Köy Seyirlik Oyunlar›" geleneksel tiyatromuzun birer nüvesi olarak yüzy›llard›r yaflamaktad›r.

Bursa’ya Modern Tiyatronun Gelifli Abdülhamit'in bask› döneminde her toplumsal tav›r tedirginlikle karfl›land›¤› için tiyatrolar da büyük darbe alm›flt›. Ancak Bursa bu konuda son derece flansl› bir kentti. ‹stanbul'daki tiyatrolar da¤›t›l›p tiyatrocular iflsiz kal›rken, Meflrutiyet'in en bask›c› döneminde Bursa Tiyatrosu alt›n dönemini yaflam›flt›. Bu dönemde çok say›da gezici tiyatro Bursa'da oyun sergilemifltir. Gazete haberlerine göre 1869 y›l›ndan bafllayarak Bursa'da gezici tiyatrolar oyun sergilemifllerdir. Ahmet Vefik Pafla dönemine kadar Bursa'ya gelen gezici tiyatrolar›n salon s›k›nt›s› çekmedi¤i anlafl›l›yor.

Karabafl-i Veli Kültür Merkezinde sema gösterilerini izleyebilirsiniz.


360 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Cumhuriyet Döneminde Bursa’da Tiyatro

Yerleflik “Bursa Tiyatrosu’nun Kuruluflu ve Ahmet Vefik Pafla Gazete haberlerine göre 15 Eylül 1879 tarihinde Bursa Tiyatrosu'nun yap›ld›¤› haberi verilmektedir. Bu dönemde tiyatroda Ahmet Vefik Pafla'n›n Moliere'den çevirdi¤i 34 adet eser sahnelenmifltir. Bursal›lar önceleri bu oyunlar› yad›rgarken, sonralar› büyük be¤eni ile izlemifllerdir. 4.5 y›l Bursa Türk tiyatrosunun kabesi olmufl, çok say›da önemli sanatç›n›n yetiflmesi sa¤lanm›flt›r. Bu süreç, Vefik Pafla'n›n Bursa valili¤inden al›nmas›yla sona ermifltir. Hatta valinin görevden al›nma gerekçelerinden en önemlileri Bursal›lara bir tiyatro binas› ile tiyatro kültürü kazand›rm›fl olmas›d›r. ‹flte arflive göre Pafla'n›n görevden al›nma gerekçeleri: “…Tiyatro biletleri valilik binas›nda bas›larak zaptiye çavufllar› arac›l›¤›yla halka da¤›t›lm›flt›r. Hükümet s›fat›na yak›flmayacak biçimde Pafla, piyeslerin provalar›nda bulunmufl, haftan›n bir kaç gecesini kad›nlara ay›rarak onlar› da tiyatroya getirmifl, zaptiyelerden oluflan bir bando tak›m›n› tiyatroya tahsis etmifltir. K›z Okulu ö¤retmeni ‹brahim Efendi'yi artistlere hoca tayin ederek halk›n ondan nefret etmesine ve bu yüzden bir tak›m k›zlar›n okulu b›rakmalar›na neden olmufltur." Bulgaristan gölge oyunu gösterisi.

Türk ve Bursa tiyatrosunda Ermenilerin büyük rolü vard›. Özellikle de kad›n sanatç›lardan hiç biri Türk de¤ildi. Kurtulufl Savafl›'ndan sonra Ermeni sanatç›lar›n ülkeyi terk etmesi üzerine tiyatrolarda kad›n sanatç› bulmakta zorluk çekildi. ‹flte bu konuda, Bursa'da yay›mlanan Ertu¤rul gazetesinde ilginç bir haber yay›mlanm›flt›r: “…Rum ve Ermeni aktrislerin sahnelerimizden kovulmas›ndan sonra aç›lan büyük bofllu¤un Yahudi k›zlar›nca doldurulmaya çal›fl›lmas› üzücüdür. Sahnede bozuk Rum ve Ermeni flivelerinden kurtulmaya çal›fl›rken, tiyatroda güzel Türkçe'mizi, Rum ve Ermenilerden daha bozuk bir Türkçe kullanan Yahudi flivesine terk edilmesi hiç de baflar› de¤ildir. Biz bugüne kadar gerçek sahneyi görmedik daha. Gerçek sahne bize gösterilmedi... Han›mlar›m›z bu büyük bofllu¤u doldurarak hem temiz ve güzel Türkçemizi Yahudi a¤z›n›n bozuklu¤undan kurtaracakt›r... Halk, gerçek sahneyi görmesi ve yaflamas› için büyük bir istek ve heves göstermektedir...." (31 Kanunuisani 1924) Cumhuriyet döneminden sonra da önce “Milli Sinema”da, sonra da “fiark Sinemas›”nda tiyatro oyunlar› sergilenmekteydi. Her ikisi de Setbafl› Köprüsü civar›ndayd›. Yunan iflgalinden önce burada Burhanettin Tepsi'nin oyunlar› sergilenmekteydi. 4 Ocak 1932'de Atatürk'ün Bursa'y› ziyaretinde Halkevi taraf›ndan burada "Ak›n" adl› bir oyun sergilenmifltir.

Bursa Tiyatrosunun Yeniden Kuruluflu 1935 y›l›nda bugünkü binan›n bulundu¤u yerdeki Halk F›rkas›, Vali Kona¤› ve mevcut dükkanlar y›kt›r›l›p yerine Halkevi, 1950-51 y›llar›nda ise flimdiki mevcut bina yapt›r›lm›flt›. Bu binan›n üst kat› Marmara Sinemas› (bugünkü AVP tiyatrosu), alt kat› ise Tan Sinemas› (bugünkü Milli E¤itim Salonu) olarak kullan›lm›flt›. Cumhuriyet öncesinde Halkevi ve gezici tiyatrolarla yetinen Bursa, nihayet, 28 Eylül 1957 tarihinde Vefik Pafla Devlet Tiyatrosu'nun aç›lmas›yla, hem Vefik Pafla'ya vefa borcunu ödemifl hem de gerçek tiyatrosuna kavuflmufltur. 1957-1971 y›llar› aras›nda Bursa Devlet Tiyatrosu 92 oyunla perde açm›flt›r. Bu tarihten 1971 y›l›nda yerleflik düzene geçene kadar “turne tiyatrosu” olarak hizmet veren AVP Tiyatrosu 1 Ekim 1971’de Lilian Helmann’›n yaz›p Ali Cengiz Çelenk’in sahneye koydu¤u “Kü-


361 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

çük Tilkiler” oyunu ile yeni bir döneme girmifltir. Çünkü art›k Bursa’n›n yerleflik bir tiyatrosu vard›r. 1957 y›l›nda Muhsin Ertu¤rul’un Genel Müdürlü¤ü döneminde hizmete giren “Bursa Devlet Tiyatrosu” bu tarihten itibaren tiyatroyu genifl halk kitlelerine sevdirme görevini ifa etmifl, gençlere yönelik kurslar aç›lm›fl ve bu kurslar vas›tas›yla Bursa kentine ve Türk tiyatrosuna pek çok sanatç› kazand›r›ld›¤› gibi, bilinçli bir tiyatro izleyicisinin de oluflmas›na zemin haz›rlanm›flt›r. 1987 y›l›nda ç›kan yang›n, sahne ve salonda büyük hasara neden olmufl, ancak onar›m ve tadilat yap›larak tiyatro tekrar hizmete sokulmufltur. 1990-91 sezonunda Ahmet Vefik Pafla Tiyatrosu Kültür Bakanl›¤› taraf›ndan " En Baflar›l› Tiyatro" ödülüne lay›k görülmüfltür.

II. Halkevi ve Oda Tiyatro’sunun Kuruluflu 1961-62 y›llar›nda II. Halkevi döneminde bir tiyatro kurulmufltur. Türkiye'de oyun yazarl›¤›n›n öncü adlar›ndan, bilim adam› ve dergici

Feraizcizade Mehmet fiakir'in bir büstü konularak "Feraizcizade Oda Tiyatrosu" aç›ld›. Tiyatro 17 Aral›k 1985'te Nezihe Meriç'in "Sular Ayd›nlan›yordu" adl› oyunuyla faaliyete bafllad›. Feraizcizade Oda Tiyatrosu aç›ld›¤›ndan bu yana haftan›n üç günü temsiller vermeye devam etmektedir.

Günümüzde Tiyatro Çal›flmalar› K›sa ad› TOBAV olan Devlet Tiyatrolar›, Opera ve Balesi Çal›flanlar› Vakf›’n›n 1992 y›l›nda Bursa temsilcili¤inin kurulmas›yla beraber Bursa’da Büyükflehir Belediyesi’nin de deste¤iyle çeflitli gösteri, anma toplant›lar›, sanat, tiyatro ve bale kurslar› düzenlenmeye bafllad›. 1994 ve 95 y›llar›nda “Amatör Tiyatrolar Festivali” düzenlendi. Bu arada Uluda¤ Üniversitesi bünyesindeki Tiyatro Kulübü’nde yap›lan e¤itim çal›flmalar› sonucu tamam› kendi metinleri olan çocuk oyunlar› sahnelenmeye baflland›. Bir grup ö¤renci taraf›ndan kurulan “Mavi Balon Gösteri Hizmetleri” 1998 y›l›ndan itibaren, özellikle “Mim, Dans ve Animasyon” dallar›ndaki çal›flmalar› ile dikkat çekmeye bafllad›lar.

Kukla ve Gölge Oyunu Festivali ilgi ile izleniyor.


362 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

1989’dan bu yana faaliyet gösteren ve 1994’te profesyonelli¤e geçen “Ekim Tiyatrosu” sahneledikleri oyunlar ve e¤itim çal›flmalar› ile Bursa Tiyatrosu’na katk›da bulunmufltur. Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakf› 1995 y›l›nda, Devlet Tiyatrosu’nun eski müdürü Feyza Çelenk’in giriflimiyle “Bursa Çocuk ve Gençlik Tiyatrolar›” oluflumuna öncelik etti. Bursa’da Sanat faaliyetlerinin birço¤una öncülük eden Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan desteklenen bu Vak›f; dün oldu¤u gibi günümüzde de çeflitli organizasyonlar arac›l›¤› ile mahalle ve okullarda genç nesli tiyatro ile tan›flt›rmak, tiyatro sanat›n› sevdirmek amac›yla faaliyetini sürdürmektedir. Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu dallar›nda düzenlenen “Uluslararas› Çocuk ve Gençlik Tiyatrolar› Festivalleri”nde hem Bursa’y› hem de Türkiye’yi temsil eden Vak›f bünyesinde çal›flmalar›n› sürdüren Tiyatro Toplulu¤u’nun performanslar› tiyatro otoritelerince büyük övgü ve be¤eni görmektedir. Topluluk, bünyesinde “Orta Oyunu Kolu”nu oluflturarak orta oyunu sahneleyerek geleneksel tiyatroyu da canland›rm›fllard›r. Bu arada Büyükflehir Belediyesi’nin katk› ve giriflimi ile müze ve kültür merkezine dönüfltürülen Karagöz Evi’nde, geleneksel Türk tiyatrosunun önemli unsurlar›ndan “Karagöz Gölge Oyunu”nun canland›r›lmas› konusunda önemli ad›m at›lm›flt›r. Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan, “Çocuk ve Gençlik Tiyatrolar› Festivali”nin yan› s›ra her y›l uluslararas› boyutta “Kukla ve Gölge Oyunlar› Festivali” düzenlenmektedir. Bursa Devlet Tiyatrosu her sene ortalama 8 – 9 oyunla Bursal› tiyatro severlere perde açmaktad›r. Ahmet U¤urlu, Ali Cengiz Çelenk, Alpay ‹zer, Behzat Butak, Erdal Özya¤c›lar, Erkan Can,

Belediye fiehir Tiyatrosundan bir sahne.

Feyha Çelenk, Halil Ergün, Hüseyin Mumcu, Mahmut Moral›, Metin Belgin, Muazzez Kurdo¤lu, Mustafa U¤urlu, Nedret Selçuker, Nevzat fienol, Nur Subafl›, Raik Aln›aç›k, Toron Karacao¤lu ve Yal›n Tolga gibi tiyatro sanatç›lar›n› yetifltiren Bursa; her y›l geleneksel olarak düzenlenen tiyatro festivalleri ile Türk Tiyatrosu’na ciddi flekilde katk›da bulunmaya devam ediyor.

Bursa’daki Tiyatro Sahneleri Ahmet Vefik Pafla Sahnesi Feraizcizade Oda Tiyatrosu Sahnesi Çocuk Tiyatrosu Sahnesi Tayyare Kültür Merkezi Sahnesi Çocuk Sanat Evi Sahnesi Aç›k Hava Tiyatrosu Karagöz Evi Müzesi fiehir Kütüphanesi Behzat Butak Sahnesi Prof. Bozkurt Kuruç Sahnesi Akp›nar Kültür Merkezi I. Sahnesi Akp›nar Kültür Merkezi 2. Sahnesi Adile Naflit Çocuk Tiyatrosu Bar›fl Manço Sahnesi Fethiye Kültür Merkezi Sahnesi Uluda¤ Üniversitesi Anfitiyatro U¤ur Mumcu Sahnesi Tophane Endüstri Meslek Lisesi Salonu Necatibey K›z Meslek Lisesi Salonu

(*)“Bursa’n›n Orta Yeri Tiyatro” bafll›kl› yaz›; Kent Müzesi "Bursa'da Tiyatro Tarihi" Sergisi kitap盤› ve Haziran 2002 tarihli Bursa Defteri’nin 104 ncü sayfas›ndaki Bora Özkula’ya ait “Dünden Bugüne Bursa’da Tiyatro” makalesinden yararlan›larak haz›rlanm›flt›r.


363 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA’DA S‹NEMA KÜLTÜRÜ Bursa’n›n Sinemalar› Türkiye’de ilk sinema gösterimi yap›ld›¤› tarih 1896 y›l›. Yani günümüzden 110 y›l evvel Sultan 2. Abdülhamit döneminde saray içinde Bertnant ad›nda bir Frans›z taraf›ndan gerçeklefltirilmifltir. Bu tarihten sonra sarayda baflka film gösterimi yap›l›p yap›lmad›¤› bilinmiyor. Ama ilk sinema salonu 1908’de ‹stanbul’da aç›ld›¤› görülüyor. 98 y›l önce aç›lan ve ‘pathe’ ad› verilen sinema salonuna gösterilen ilginin yo¤unlu¤undan olsa gerek, çok geçmeden baflka sinema salonlar› da pefl pefle aç›lmaya bafllam›fl.

ilan›ndan bir iki y›l sonra aç›lm›fl: Ad› Muallimler Birli¤i Sinemas›”… Muallimler Birli¤i Sinemas›’n›n bugünkü Setbafl› ‹lkö¤retim Okulu’nun bulundu¤u yerde oldu¤u, Bursa sevdal›s›, sinema afl›¤› Murat Akgün taraf›ndan ifade ediliyor. Akgün’ün Nihat Kayabafl› ile yapt›¤› söyleflide aktar›m›na göre “Setbafl› ‹lkö¤retim Okulu’nun oldu¤u yerde var olan ve kullan›lmayan Ermeni Kilisesi boflalt›larak sinemaya dönüfltürülmüfl.’… “Altta, sandalyeden daha güzel, tek tek yap›lm›fl, güzelce düzenlenmifl oturulacak yerleri, aç›l›r kapan›r kanepeleri vard›. Makinist yeni üst bölümdeydi.”

Muallimler Birli¤i Sinemas› Nahit Kayabafl›’n›n tespitiyle “bir araflt›rmaya göre taflran›n ilk sinema salonu 1909’da ‹zmir’de aç›l›yor. Sonralar› Ankara ve Bursa gelmekte…” Yine ayn› tespite göre “yanl›fl de¤ilse Bursa’da ilk sinema 1920’lerde, Cumhuriyet’in

Bursa’da Gösterilen ‹lk Film Ateflten Gömlek ‹flte o gün tan›flm›fl sinemayla Murat Akgün. Yani 1929 y›l›n›n sonlar›nda… Sinemaya girifl ücreti için befler kurufl toplam›fllar, sessiz bir


364 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

film göstermifller. Gösterimdeki film Halide Edip Ad›var’›n roman›ndan uyarlanan ‘Ateflten Gömlek’ filmiymifl. Muhsin Ertu¤rul’un bir filmi savafl›n hemen bitiminde 1923 y›l›nda çekilmifl. Filmde Bedia Muahhit, Neyyire Nayin gibi Türk kad›nlar› ilk defa rol alm›fllar. Bursal› sinema afl›¤› Murat Akgün ’evet’ diyor; “iflte biz çocuklara onlar› göstermek istiyorlard› anlafl›lan. O zamanlar harpten yeni ç›k›lm›fl. Cumhuriyet ilan edilmifl…Yeni bir Türkiye var. Yeni bir anlay›fl, yeni bir e¤itim verilmek isteniyor… Görgümüzü artt›rmak, ufkumuzu geniflletmek için götürmüfllerdi bizi oraya…” Gazeteci Nihat Kayabafl›’n›n “O filmden, o günden neler an›ms›yorsunuz? Film sizde nas›l bir etki b›rakm›flt›?” sorusunu ise flöyle yan›tl›yor Murat Akgün:

‘Tabii çok hayret ettim, çok flafl›rd›m. Sekiz dokuz yafllar›nda bir çocuktum. Heyecan içinde eve kofltum. Ailem henüz sinema görmemifl… Böyle fleyler yok. Yaln›z Karagöz falan var. Anneme, babama, herkese filmi anlat›yorum. Sahneler tek tek gözümde canlan›yor… Trenin heybetle üzerime geliflini askerlerin atlad›¤›n›, düflman›n kaç›fl›n› anlat›p duruyorum… Korkmufltum tabii. Perdede resimlerin, birtak›m suretlerin hareket etmesi, insanlar›n sahiciymifl gibi görünmesi çok tuhaf gelmiflti bana. Bir defa Karagöz seyretmifltik ama bu çok baflka bir fleydi. Daha acayipti, daha büyük mekânlarda oynayan bir fleydi. Her fleyi sahi sanm›flt›m..! Hatta a¤abeyim beni dinledikten sonra, ‘yahu bir sinema da sen icat etsene!’ dedi. Çünkü gördüklerimi öyle heyecanla anlatm›flt›m ki, etkilenmiflti. ‹kinci Tayyare binas› eskiden Bursa’n›n sinema filmi de Muallimler Simerkeziydi. nemas›’nda seyrettim. ‘Malek Harbe Gidiyor’ diye bir filmdi. Bir komi¤in filmi. Sonra fiark Tiyatrosu salonunda fiafak Sinemas›’nda baflka filmler seyrettim. fiark Tiyatrosu dedi¤im, bugün Setbafl› Köprüsü’nün bafl›nda, flimdi onar›lmakta olan bina.”

fiafak Sinemas› An›lar› 1921 Gemlik do¤umlu, Bursa ve Sinema sevdal›s› Murat Akgün, Bursa’n›n Muallimler Birli¤i Sinema Salonu’ndan sonra, ikinci aç›lan sinemas› olan fiafak Sinemas› an›lar›n› Nahit Kayabafl›’ya flöyle anlat›yor: ‘Tarihini pek bilemeyece¤im ama Cumhuriyet’in ilk y›llar›nda, çocuklu¤umda aç›lm›fl olmal›. fiark Tiyatrosu’nun salonunda gösterili-


365 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

yordu filmler. Birkaç merdiven ç›k›larak girilirdi binaya. Sinema girifl kat›ndayd›. Salonu küçüktü. Balkonluydu. Önde duhuliye vard›. ‹lk sesli filmi 1930’da bu binada seyretmifltim. ‘‹stanbul Sokaklar›nda’ diye bir film. ‹lk sesli Türk filmi oldu¤unu sonradan ö¤rendim.”

Localar› ve balkonu olan Milli Sinema “d›flardan bak›ld›¤›nda tek katl› yap› görünürdü. Yan›nda evler vard›. Evlerin aras›ndan girilirdi. Merdivenlerden afla¤› inilir, sa¤ tarafa dönülür, salona geçilirdi. Salonun üstünde balkon bulunurdu.”

Kayabafl› söze girerek bu filmin de Muhsin Ertu¤rul taraf›ndan 1931 y›l›nda yap›ld›¤›n›, kozmopolit bir melodram temas›n›n ifllendi¤ini, aktörlerden birinin de Bursal› Behzat Budak oldu¤unu belirterek, bu filmin bildi¤imiz Yeflilçam Filmleri’nin de babas› say›ld›¤›n› ifade etmekte.

Ahflap bir bina olan Milli Sinema’n›n bulundu¤u yer vaktiyle tütün deposuymufl. “Depodan bozularak sinemaya çevrilmifl. ‹ki kardefl vard›, sinemac›. Zevk sahibi idiler. ‹simlerini flimdi hat›rlayam›yorum. Onlar iflletirdi. Tayyare Sinemas› 1931’de aç›l›nca onun da iflletmecili¤ini bu iki kardefl ald›lar. Milli Sinema daha sonra baflka birinin eline geçince gözden düfl-

Yap›m tarihi 1931 olan ‘‹stanbul Sokaklar›nda’ adl› filmin bir k›sm› akgün’ünü anlatt›¤›na göre Bursa’da geçiyor, filme “Bursa’n›n o meflhur lodosunu da koymufllar. Tabii efekten. Ürkütücü sahneler vard›. Bizim Y›ld›r›m Mahallesi’ni de çok lodos tutard›. Filmde oyuncular Uluda¤ yolunda lodosa yakalan›yorlar falan… Hatta ö¤retmenim dedi ki, ‘Seyirciler Bursal› olmasa bu filme inanmazlar.’ Bursa’ya gösterime gelen üçünü filmin ad› ise ‘Kazakç›lar’… 1930’lu y›llarda çocuklar tek bafl›na sinemaya gitmezlerdi. Okul taraf›ndan gruplar halinde gidilirdi. Akgün’ün anlatt›klar›na göre; okul idaresi, ö¤rencilerin görgüsü, bilgisi arts›n diye ayda bir yahut mühim filmler oynad›¤› zaman çocuklar› topluca sinemaya götürürlermifl.

Milli Sinema Neden sonra 1930 y›llar›n bafl›nda ya da 1929 y›l›n›n sonlar›nda Bursa’da Milli Sinema ad›yla üçüncü salon aç›lm›fl. Bu salonun aç›lmas›yla fiafak Sinemas›’n›n film oynatmay› b›rakt›¤› bunun yerine ‘Tuluat Kumpanyalar›’ ad›yla e¤lenceli müzikal tiyatro gösterilerine yöneldi¤i görülmekte. Bursa’n›n üçüncü salonu Milli Sinema, “bugünkü ‹skender Kebapç›s›’n›n bulundu¤u yerin yan›nda idi. Ünlü caddede… Yan›lm›yorsam 1929 yahut 1930’da aç›ld›. 31, 32, 33 seneleri parlak devriydi. Çok güzel, içi d›fl› modern bir sinemayd›. Girifli falan gayet temiz, özenliydi. Merdivenlerden inilir, genifl kap›lardan geçilirdi. Çok kaliteli filmler oynat›l›rd›. Bursa’n›n kalburüstü kiflileri ailece gelirdi buraya. fiafak Sinemas›, film oynatmay› b›rak›p tuluata dönünce Milli Sinema’n›n de¤eri yükselmifl, herkes oraya gitmeye bafllam›flt›…”

tü, kapand›. Bir zaman sonra Yeni Sinema ad›yla aç›ld›. Çoluk çocu¤a avantür filmler getirirdi.” Gazeteci Kayabafl›’n›n verdi¤i bilgilere göre 1960’lar›n sonunda 1970’lerde gösterime bafllayan Yeni Sinema’da ‘Killing’ filmleri tekrar tekrar oynat›l›rd›.

Bursa II. ‹pekyolu Film Festivali kapan›fl töreni.

Günümüz Bursas›’nda sinema kültürünün oldukça geliflti¤ini rahatl›kla belirtebiliriz. Aydan fiener, Ceyda Düvenci, Erdal Özya¤c›lar, Ertem Göreç, Halil Ergün, Mahinur Ergun, Nur Sürer, Erkan Can, Orhan Aksoy, Pervin Par, Zeki Müren, Toron Karacao¤lu gibi oyuncu ve yönetmenleri Türk sinemas›na kazand›ran Bursa 2006 y›l›ndan bu yana Uluslararas› ‹pek Yolu Film Festivali’ne de ev sahipli¤i yap›yor.

*Bu yaz›; Mart 1999 tarihli “Bursa Defteri” Dergisi’nin 1 nolu say›s›nda sayfa 94’de yay›mlanan Nahit Kayabafl›’n›n Murat Aygün’le Yapt›¤› “Beyazperdede Zaman” Ropörtaj›’ndan derlenerek haz›rlanm›flt›r.

Kare kare festival sergisi. Bursa Gazeteciler Cemiyeti Baflkan› Nuri Kolayl›, Bursa Kültür A.fi. Genel Müdürü Akif Koçyi¤it ile birlikte.


366 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA'DA KAHVE VE KAHVEHANE KÜLTÜRÜ Evliya Çelebi’ye Göre Bursa Kahvehaneleri ‹stanbul’dan sonra ilk kahvehanelerin, dönemin önemli bir kenti olan Bursa’da aç›lm›fl olmas› kuvvetle muhtemeldir. ‹lk kahvehanelerin 1550’li y›llarda aç›ld›¤› san›lan Bursa’n›n ünlü kahvehanelerini Evliya Çelebi’den ö¤reniyoruz. Ona göre Ulucami Kahvesi, fierefyar Kahvesi, Serdar, Cin Müezzin Kahvesi çok ünlüdür.1640’l› y›llarda Bursa’da kahvehanelerin bir aç›l›p bir kapand›¤› bir s›rada Bursa’ya gelen Evliya Çelebi’nin anlat›s›na göre kahvehanelerin canl› bir sosyal olgu oldu¤u görülmektedir.

Bursa kahvehaneleri üç s›n›fa ayr›l›rd›. Yafll›lar, orta yafll›lar ve gençlerin gittikleri kahvehaneler ayr›yd›. Çocuk yaflta olanlar asla kahvehaneye gidemezdi. Özellikle gençlerin gittikleri kahvehanelerde tambura, cura, dümbelek, zilli mafla gibi çeflitli sazlar haz›r bulundurdu. Bayram ve Ramazan geceleri Yeflil Kahvehanesinde Bursa’n›n ünlü kuklac›s› Yaflar kukla oynat›r, Namazgâh Kahvehanesinde Cambaz Nemci taraf›ndan “Zabidi bidi bidi dom” diye bafllayarak seyircileri hayrete düflüren türlü cambazl›klar yap›l›rd›.

“Bursa’da 75 kadar kahvehane vard›r. Sazc› ve flark›c›lar günde üç kez Hüseyin Baykara fas›llar› ederler. Her kahvehanede gazelhanlar vard›r ki, insan› mest ederler. Meddahlar›n bafl› Kurban Alis-i Hazma ad›ndaki zaman›n teki idi. Meddah fierif Çelebi, Firdevsi’nin fiehnamesi’ni okuyunca cennet meleklerini hayran ederdi. Masal anlat›c› Harflane Mahmud, Kara Firuz, Tireli Ali Bey, Eba Müslüm tebedar› okumada sanki “siyer-i nebisi” idiler. Kahvehanelerin ulusu Ulucami dibindeki Emir Kahvesi’dir. Süslü ve nak›fll› bir kahve olup cihan mahbubu(dünya tatl›s›) rakkaslar› vard›r. Kahve Ulucami dibinde oldu¤undan müezzin "haye ala's-salah" deyince kahvede kimse kalmaz, hepsi camiye giderlerdi. Bursa halk› namaza çok düflkündür. Kahveleri birer arifler okuludur.”

P›narbafl› kahveleri.


367 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursal›lar kahvehaneleri daha çok bir buluflma yeri olarak görürlerdi. Belki de bu nedenle Bursa’n›n en ünlü kahvehanesine toplanma yeri anlam›na gelen Mahfel ad› verildi. Sevgililer, edebiyatç›lar, dostlar hep burada buluflurdu.

Meflrutiyet Döneminde Bursa’da Kahvehaneler Müflteriler kahvehanede kitap okur, tavla-satranç oynar, fliir ve edebiyat sohbeti yapar, k›-

saca k›raat ederdi. ‹flte bu nedenle k›raathane olarak da an›lmaktayd›. Bir as›r önce Bursa kahvehaneleri yollara taflar bir vaziyet alm›flt›. O tarihte “Piyade Kald›r›mlar›” olarak an›lan bu olay, 1913 y›l›nda ç›kan Hüdavendigar Gazetesi’nde flöyle elefltirilir: “Kentimizin büyük caddelerindeki kahvehaneler dükkanlar önündeki piyade kald›r›mlar›, sandalye ve masalarla iflgal olunarak vatandafl› rahats›z ediyor.” Zaman zaman kahvehaneler edebi sohbetlerin yap›ld›¤› k›raathane olmaktan çok miskinlerin zaman öldürmek, oyun oynamak için geldikleri mekânlar halini al›r. Art›k iflten sonra gelip dinlenilen yer olmaktan çok kahvehaneler her zaman içinde oturulan, içinden ç›k›lmayan mekânlar olmufltur.1911 tarihli Ertu¤rul Gazetesi’nde ç›kan bir yaz›da iflte böyle bir dönemdeki kahvehaneler elefltirilmifltir: “‹fllerin azl›¤›ndan m›d›r bilemeyiz, bugünlerde kentimizde kahvehaneler daha do¤rusu “tembelhaneler” daha kalabal›kt›r. Hatta Ulucami’nin do¤u kap›s› önünde bile seyyar kamelya yap›lm›flt›r.” Cumhuriyet öncesinde Bursa’n›n en ünlü kahvehaneleri Cumhuriyet alan›ndad›r. Buradaki fiükrü Molla’n›n kahvesi yol üzerinde olup gelip geçenlerin de seyredildi¤i bir kahvedir. Yine Setbafl›’ndaki kald›r›m üzerindeki alçak has›r iskemlelerin bulundu-

Bursa Kent Müzesi’nde canland›rma.


368 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

P›narbafl› Afroses, 1890.

¤u kahvehaneler gelip geçen Bursal›lar›n dinlendi¤i ve birer yorgunluk kahvesi içti¤i mekânlard›r. 1907 y›l›nda Bursa’da 433 kahvehane vard›.

Cumhuriyet Döneminde Bursa Kahvehaneleri Kahvehaneler kurtulufl y›llar›nda örgütlenme mekânlar› olmufltur; Setbafl›’nda Mustafa’n›n Kahvesi, Uzunçarfl›’da Arakiyeciler içindeki Bekir Hoca’n›n kahvesi direniflçilerin gizli gizli topland›klar› mekânlar olmufltur. Kahvehaneler Cumhuriyet’in ilk y›llar›nda Bursal› sanatç›lar›n da toplan›p edebiyat söyleflileri yapt›klar› Yeflil’de nargile keyfi devam ediyor.

mekânlard›r. Bursa’da ç›kar›lan bir çok gazete ve dergi fikren bu kahvehanelerde do¤mufltur. ‹brahim Hilmi ile Yoldafl ve Kevkep gazetelerinin birleflmesi Yeflil’de kararlaflt›r›l›r. Nilüfer, Yeni Biçem gibi dergilerin de yine Yeflil kahvesinde içilen çaylar s›ras›nda yay›mlanmas›na karar verilmifltir. 1935 y›l›nda yay›mlanan “Bursa ve ‹znik Tarihi” adl› kitapta ünlü Kadifeli Kahve ile Karacabey Kahvesinden söz edilir. Bu kahvelerden Karacabey Kahvesi Heykel’deki Ziraat Bankas› civar›ndayd›. Bayramlarda bu kahvelere Dümbüllü, Komik Fahri ve Ahmet gelirdi. Ünlü meddah Bursal› Süruri de, özellikle Ramazan ve bayram gecelerinde kahvelerde Arnavut, Ermeni gibi çeflitli topluluklar›n Türkçe flivelerini taklit eden konuflmalar yapar, komik öyküler ve f›kralar anlat›r, kahvedekileri gülmekten k›rar geçirirdi. Meflhur Kadifeli Kahve flimdiki Ziraat Bankas› civar›ndayd›.


369 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’n›n Cumhuriyet dönemi en ünlü kahvehanecisi kuflkusuz Çayc› Veysel’dir. Onun en eski kahvehanesi Ulucami’nin hemen yan›nda, eski flekerciler çarfl›s›n›n bafl›ndayd›. Bursa’n›n en seçkin müflterileri bu kahveye giderdi.

Bursa’da Kahvehane Yasaklar› ‹lk kez Kanuni Sultan Süleyman döneminde aç›lan kahvehaneler daha ilk zamandan beri yöneticilerce hofl karfl›lanm›yordu. Bu nedenle bir çok padiflah kahvehaneleri kapatt›¤› gibi tekrar açanlara büyük cezalar uygulan›yordu. 1578 y›l›nda da III.Murad Bursa’da kahvehanelerin kapanmas› konusunda flu ferman› göndermifltir: “…Bursa’ya kahvelerin kapanmas› konusunda ferman gönderdi¤im halde, kahvelerin iflletilmeye devam etti¤i, hatta emirden sonra daha da artt›¤› anlafl›l›yor. Kad›lar›n, müderrislerden baz›lar› ve di¤er birçok önemli zat kahvehanede toplan›yor, kahve bahanesiyle flarap ve rak› içiyorlar. Tavla ve satranç oynayarak zamanlar›n› kötü ifllerle öldürüyorlar. Bu yüzden sanat erbab› ve çal›flanlar tembellefliyor. Bilim adamlar› ve ö¤renciler cahil kal›yor. Kahvehanelerden her türlü haber ve fesatlar ç›k›yor.” Ancak yasaklar dinlenmez, III.Murad kendi koydu¤u kahve yasa¤›n› kald›r›r. Bunun üzerine 1592’de her sokak bafl›nda kahve aç›l›r. Sultan I.Ahmed döneminde (1590-1617) kahvehaneler tekrar kapanm›flt›r.1598 y›l›nda gönderilen belgede Bursa’da bugünden itibaren kahvehane alan ve satandan üçer akçe al›nmas› için emir vard›r. En çok IV. Murad devrinde kahvehanelere bask› yap›lm›flt›r. 1633 y›l›nda IV. Murad’›n Bursa’ya gönderdi¤i bir fermanda; tütün içmek amac›yla aç›lan kahvehanelerin y›k›lmas›, yerine sanayi dükkanlar› aç›lmas› emredilmektedir. Sultan I. ‹brahim (1640-1648) döneminde kahvehaneler yeniden aç›lm›flt›r. 1648’de Bursa’ya gönderilen bir fermanda, çocuklar› olan bu gariban kiflilere ac›d›¤› için kahvehanelerin yeniden aç›lmas›na izin verdi¤i yaz›l›d›r. Kahvehanelerin daha sonraki y›llarda da aç›l›p kapanmas›na iliflkin fermanlar gönderilmifltir,

ama kahvehaneler hep aç›k kalm›flt›r. Bu, önüne geçilemeyecek bir sosyal olgu nedeniyledir. Çünkü kahvehaneler Türk insan›n›n, camilerin d›fl›nda arad›¤› sosyal hayat› yaflayabilecekleri tek kurumdu ve bu nedenle Türk toplumu kahvehanelerden asla vazgeçmemifltir. Günümüzde özellikle Ramazan ay›nda yo¤un flekilde kahve ve kahvehane kültürünün yafland›¤› görülecektir. (*) Kent Müzesi’nin haz›rlad›¤› "Bursa'da Kahve ve Kahvehane Kültürü" sergisi kitap盤›ndan faydalan›lm›flt›r.

Piyerloti kahvesi, P›narbafl›. Arfliv: Akmed


370 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA'DA EDEB‹YAT EDEB‹YATTA BURSA Bursa’n›n Edebiyata Katk›s› Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun kurulufluna ev sahipli¤i yapan ve Osmanl›’n›n ilk baflkenti olan Bursa; kuruluflundan itibaren do¤al konumuyla, bu konuma uygun yerleflim yap›s› ve mimari eserleriyle romantik bir kent olarak tarihin her döneminde edebiyatç›lara; flairlere, yazarlara, seyyahlara ilham kayna¤› olmufltur. Günümüzden yüzy›llara öncesine dönerek kentin kurulufl günlerine göz att›¤›m›zda, Bursa’n›n afl›klar için, edebiyatç›lar için eflsiz peyzajlarla planlanm›fl özel bir kent oldu¤u hemen göze çarpar. Gerçekten de bir gelin odas› gibi bezenen, gönül kerestesiyle infla edilerek do¤a ile tarihi dokunun adeta sarmafl dolafl harmanland›¤› bir kent olan Bursa’n›n “tarihi kimli¤i, hem do¤a hem de doku olarak kendine özgü oluflumu ile etkileyicidir”(1). Nitekim Türk edebiyat›n›n en çok yaz›lan flehirlerinden birinin de Bursa olmas› bu tespitimizi do¤rulamaktad›r. Ayn› flekilde divan edebiyat›nda ‹stanbul’dan sonra en çok flair ç›kartm›fl ya da hakk›nda onca flaire fliir yazd›rm›fl olan kent yine Bursa’d›r.

Prof. Dr. Mustafa Durak, fiair Nuri Demirci, Ramis Dara, Nahit Kayabafl›, Hilmi Haflal.

Yaflam› boyunca 80 cami, 400 mescid ve 60 medrese ile onlarca köprü ve külliye infla eden Mimar Sinan’›n bunca eser aras›ndan bir tane de olsa “kristalize olmufl uyumlu mekân organizasyonunun, d›flar›dan müdahale ederek bozulaca¤›ndan endifle ederek” (2) infla etmeye k›yamad›¤› rüya flehri, masal flehri Bursa; kendine has güzellikleri ve cazibesiyle edebiyata ve edebiyatç›lara mekân oldu¤u gibi, edebiyat dünyas›nda bir tür “Bursa fanatizm”nin do¤ufluna da vesile olmufltur. Çocuklu¤unu ve ilk gençlik y›llar›n› Bursa’da geçiren günümüz edebiyatç›lar›ndan ‹nci Aral, Bursa için, “manevi zenginlik ve büyülü güzellikleriyle sizi sar›p sarmalar, alçakgönüllülük ve sevecenlikle kucaklar. Benim bu duyguyu en yo¤un yaflad›¤›m kent Bursa’d›r. Kay›plar ve savrulmalarla geçmifl y›llar›m›n Bursa’s› benim köksüzlük duygumu onaran bir yerdir. (...) Bana geçmiflle gelecek aras›nda bir yere ait oldu¤umu en iyi duyuran yerdir. Böylece beni gelene¤in, görene¤in, özgünlü¤ün ve köklülü¤ün bir parças› oldu¤um yolundaki iyilefltirici duyguyla kuflat›r” (3) derken, bir baflka edebiyatç›m›z Mustafa Arma¤an, “Bursa ile ilgili yaz›larla zaman zaman “acaba bir tür Bursa flövenizmine mi düflüyorum?’ diye kendi kendime sordu¤um olmad› de¤il” (4) diyerek Bursa tutkusunu itiraf etmektedirler. Ben de bu tutkuyu “Bursa sarhoflu olmak” diye tan›ml›yorum, ya da “Bursa Vurgunu”... ‹flin ilginç olan yan›; ne ‹nci Aral, ne Mustafa Arma¤an, ne Tanp›nar, ne Evliya Çelebi Bursal› olmad›klar› gibi, “Konuflaca¤›m Bursa, konuflaca¤›m seninle ve senin için” diyen Abdülbaki Gölp›nar, “Çamlar›n gölgesinde, derin bahçeleriyle nazl› bir gül, sâfiyet gülü olan Bursa, gençli¤imin seni görmemifl, tan›mam›fl olmas› nas›l mümkün oluyor?” diye içerlenen Andre Gide, “Biz Bursa’da herhangi bir fleye d›fl›ndan bakmak hassas›n› kaybettik; yaln›z Bat›nî de¤il, bat›n olduk” diyen Yakup Kadri, Kendisi için Bursa’y› “çocuk Narkissos’la yfll› Dionysos’un, hem dingin, hem esrik, birlikte oturduklar› bir bellek mekân›” olarak tan›mlayan Hilmi Yavuz, “Bursa’n›n Turistik Sözlü¤ü” kitab›n›n yazar› Ramis Dara, Avrupa’n›n en iyi üçüncü müzesi seçilen Kent Müzesi’ni Bursa’ya kazand›ran Ahmet Erdönmez ve Bursa ile ilgili yaz›lar›, denemeleri, fliirleri olan onlarca edebiyatç›n›n hiç biri Bursal› de¤ildir. Bu kenti en iyi anlayanlar, bu kent için en iyi denemeleri, fliirleri yazanlar Arma¤an’›n tabiriyle “gariptir” ama “fiehrengiz-i Bursa”n›n yazar› Lamiî Çelebi hariç d›flardan gelip de Bursa’y› sevmifl olanlard›r. Kendisi de Bursal› olmayan ama Bursa tutkusuyla yaflayan Mustafa Arma-


371 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

¤an’a göre, “Bursa’n›n muhiblerini cezbeden taraf› da, da¤ ile ovan›n hiç bitmeyen diyalekti¤i olmufltur”. (5).

Edebiyatc›lar›n Gözüyle Bursa Her edebiyatç›n›n Bursa’ya bak›fl› ya da “Bursa tan›m›” da farkl› olmufltur. Nuri Demirci’ye göre, ”Bursa bir f›s›lt› flehridir”. “kendinizi kapt›rmay› baflar›rsan›z e¤er, gövdenizden ayr›ld›¤›n›z› ve seslerin pefline tak›larak, Bursa’n›n bir ucundan öteki ucuna; Çekirge’den Muradiye’ye, Muradiye’den Tophane’ye ve Yeflil’e, Yeflil’den Y›ld›r›m’a do¤ru savruldu¤unuzu hissedersiniz. Hele f›s›lt›lar›n neler söyledi¤ini anlamak için çaba göstermiflseniz ve hele bu mekânlarda, s›rlar›n› ve ac›lar›n› size duyurmaya çal›flanlarla yüz yüze gelmiflseniz, gövdenize geri döndü¤ünüzde, omuzlar›n›z›n üstünde pencereleri sonuna kadar aç›k, ufka her yönden bakan bir gözlemevi; gözlerinizin önünde her fleyi daha net ve do¤ru görmenizi sa¤layan iri bir gözlük ve gö¤sünüzde, kafesinden ç›kmaya u¤raflan isyan bulaflm›fl bir yürek bulursunuz... Bursa’dan, bu seslere kulak vermeden geçip gitmiflseniz e¤er, örne¤in, flehzadelerin ip atlamay› sevmediklerini bir daha hiçbir yerde, hiçbir zaman ö¤renme flans›n›z olmayacakt›r. Onlar›n topaçlar›n› kaytans›z döndürdüklerini de ö¤renemeden giderseniz, gidece¤iniz yere...” (6). Edebiyatç› Hüseyin Yurttafl için “Bursa art›k gittikçe daha tan›d›k, zaman zaman “Burada yaflamak herhalde pek güzeldir,’ diye imrendiren, insan› k›flk›rt›p tas› tara¤› toplay›p, geliveresini getiren ender bir flehir. Üstelik gerçekten ‘flehir’ olan flehirlerden biri. Nice ömre bir nak›fl gibi düflmüfl güzellik simgesi...” (7). “Bursa Düflleri”ni yazan flair Yurttafl’a göre; “Bursa, kald›kça, gezdikçe; her köflesi yeniden keflfedilecek, do¤al, tarihsel ve mimari bir birikime sahip, ender bir kent. Onca flaire onca fliiri yazd›r›fl›ndan belli bu. Bursa, insan› düfllere sal›yor. Onunla yaflarken, imgelerle düflünmeye bafll›yorsunuz”. (8) “Bursa, yeni yüzy›lda da flairleri, yazarlar› k›flk›rtmay› sürdürüyor; edebiyat co¤rafyas›ndaki çizgilerin derinleflmesine olanak sa¤l›yor” (9) diyen Nursel Duruel’in aktar›m›na göre, “öykü kitab› yazar› ‘Sükût Ayyuka Ç›kar’ yay›mland›¤›nda kendisiyle konufltu¤u Yücel Balku “yaflamak ve ölmek için Bursa’y› seçtim” demifl ve ard›ndan da flu cümleyi eklemiflti: Bunda Bursa’y› bir kent de¤il bir flehir olarak görmemin pay› büyük” (10).

“Bursa gibi kentler yaln›z bugünleriyle yaflamaz. (...) Bursa’da yaflamak, herhangi bir kentte yaflamak de¤ildir çünkü. (...) Bakmas›n› bilen gözlerin yaln›z yeflilin bin bir tonunu de¤il, eflatunu, moru, pembesi, yefliliyle her rengin, her tonunu görebilece¤ini biliyorum Bursa’da” diyen edebiyatç› Feyza Hepçilingirler, “onunkiler gibi gözlere hiç sahip olamad›¤› için hâlâ Tanp›nar’›n Bursa’s›n› arad›¤›n›” söylüyor (11). Ayfle Kilimci’nin ise Bursa deyince akl›na, “ipe¤in, yeflilin, imparatorlu¤un, güzel Türkçenin, vars›ll›k ve bay›nd›rl›¤›n baflkenti Bursa” geliyor, Cemal S›lay geliyor, Lamiî Çelebi geliyor (12). “Bursa benim bütünüm” diyen Serdar Ünver dostlar›na seslenerek, “Ben bilmiyorum, bilen söylesin lütfen: Hangi kent, hem çok özel ve önemli bir da¤› ve ovay›; arabayla bir cigara içimi mesafede Ulubat ve ‹znik olarak iki gölü, yine, ba¤›rsan duyulur bir uzakl›ktaki denizi kendinde yaflayanlara, ama ayn› zamanda kendini ve kentini yaflayanlara cömertçe sunabilir?” diye soruyor (13). fiairlik yolunda ilk ad›m›n Bursa’da atan ve ilk fliirini bu kentte yazan Erdal Alova, “art›k beton yap›lar aras›nda kalsa da bütün çocuksuluklar›, içine kapanm›fll›klar›yla o küçük camilerin, türbelerin hala köklerimizin olduklar›n› hissettiren s›¤›naklar gibi kald›klar›n›” ancak “her fleye ra¤men Eski Bursa, Tahtakale’si, Muradiye’si, tafll› sokaklar›, Yeflil Türbesi’yle yine ayakta ve eski zamanlardan hâlâ bir fleyler f›s›ldad›klar›n›” söylüyor (14). fiemsettin Ünlü Bursa’y› tan›mlarken “kenti ilk kez gördü¤ümde; havas›na, renklerine, imgelerine tutuluverdi¤ini, çok güzel bir fliir okuyormufl gibi sars›ld›¤›n›” söylüyor (15). Nadir Gezer, “Bursa’m!... Çocukluk y›llar›mla birlikte kent düflümün bir 盤 gibi içimde büyüdü¤ü ilk kentim oldu Bursa’m... Y›lda bir kez koza sat›fllar›nda yolum düflerdi. Koza Han’›ndaki yan›k yüzlü yorgun köylüler aras›nda dolan›r, onlar›n binbir emekle ürettikleri kozalar›n›n bafl›nda sat›fl› beklerken yaflad›klar› s›k›nt›y› bugün de yaflar gibiyim” (16). diye an›lara dalarken, bir baflka edebiyatç› flairimiz Hilmi Haflal, “Bursa’y› sevmenin, bu kente bilinçsizce-tutkuyla ba¤lanman›n nedenlerinden ilkinin gizemli tarihi, sanat-edebiyat solutan atmosferi oldu¤unu” itiraf etmekte (17). Y›llard›r düfllerinde kare kare yaflad›¤› Bursa’y›, “kimsenin s›zamayaca¤› düfllerimin cennetisin Bursa” diye tan›mlayan Nefle Karael,


372 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

“hep eskisi gibi güzel, sevgili ve özel kalacaks›n” (18) derken, Kerim Evren de ayn› duygular› paylaflarak, “yaflam›m›n büyük bir bölümü ‹stanbul’da geçmesine karfl›n Bursa kenti benim için vazgeçilmezli¤ini hep korudu. Öyle ki ‹stanbul’dayken bile kendimi ço¤u kez Bursa’daym›fl gibi duyumsad›m” (19) diyor. Melike Koçak ise, “sokaklar›nda Emma Shoplin dinleyip, tütsüden yükselen ölümün kokusunu duydu¤um kent... Ac›y›, hüznü, sevinci, karmaflay›, gülmeyi ve a¤lamay› yaflatan kent... Dinginli¤i ve devinimi ile karfl›tlar›n mekân›... Gizemine vuruldu¤um, hem beni benden çalan hem de beni bana geri veren kent... Kimi zaman kucaklad›¤›m, kimi zaman da bafl›mdan at›p kurtulmak istedi¤im... Bursa” derken, Bursa’n›n kokusunun hiç bitmeyece¤ini söylüyor (20). 4. Bursa Edebiyat Günleri’nde söz alan Manisal› edebiyatç› Aydo¤an Yavafll›, “Bursa’n›n Osmanl›’n›n baba oca¤› oldu¤unu, teklifsiz girip ç›kt›¤› evi oldu¤unu, di¤er flehirlerin ise metres olduklar›n›” söyleyerek, “Osmanl›, Bursa’ya pek öyle ah›m flah›m yat›r›mlar yapmam›flt›r ama ona yükledi¤i anlam, Kutupy›ld›z› gibi sabit kalm›flt›r. Uludur, gizemlidir, u¤runa çok söylenmifl ve yaz›lm›flt›r... Dokunulmazd›r!” demekte (21). Hasan Efe, kentin do¤al zenginli¤ine dikkati çekerek, yaln›z Uluda¤’›n eteklerinde yaflayan Çuhaçiçe¤ini koparmay›n diye hayk›r›rken (22) Necati Mert, emanet usulüyle aktar›lagelen tatl›c›, çilingirci gibi sanat ustalar›n›n, hünerlerini zamaneye karfl› k›skançl›kla, aflkla koruduklar›n› hat›rlatarak, “edebiyat›n muhtevas›nda o tatl›c›lar, o ihtiyar çilingirler, Cem’i ba¤r›na basm›fl o Bursal›lar olmal› bence ve edebiyat onlara seslenmeli” (23) diyor.

‹barettir” demifltir. Kimi için Bursa’da zaman “bir ölmemek arzusu veriyor adama”. Kimi için “gümüfllü kent”, kimi için “sabr›n ac› meyvesi” olmufltur. Kimi kenti “Uluda¤’›n etekleri Gümüflten”, kimi de “Ç›narl› kent” diye tan›mlam›flt›r. Ama A’dan Z’ye herkes bu flehirde, tarihten bugüne, Roma’dan Bizans’a, Selçuklu’dan Osmanl›’ya kadar ihtiflaml› bir medeniyetin kalp at›fllar›n› her dem hissedebilmifltir. Çünkü koynunda medeniyetin ve do¤al güzelliklerin tüm izlerini tafl›yan “geçmifl zaman, yaln›zca saatin zembere¤inde bafllay›p orada bitmifl olan bir ‘masal’ de¤ildir. De¤il mi ki bir defa varolmufltur o zamanlar, hât›ralara, fliirlere, duygulara, sayfalara, tafla, mermere, topra¤a, çiniye, minareye, kubbeye, köprü ve yollara, a¤aç ve kufllara, suya, surlara, ilahi ve fliire ve daha kim bilir hangi eflyaya ve hangi mahrem haf›zaya bir kez sinmifltir, o bizim normal zaman›m›z›n haricinde ayr› bir varl›k kazanm›fl, kendi varl›¤›n› belki bizim zaman›m›z›n yan›bafl›nda, sadece s›rr›na âgâh olmak isteyenlere açmay› beklemeye koyulmufltur. Tanp›nar’›n sözünü etti¤i ‘ikinci zaman’ iflte budur (25). Geyikleri konuflturan Geyikli Baba’d›r, kandiliyle bütün Bursa’y› ayd›nlatan Emir Sultan’d›r, flad›rvandan akan su sesi ya da çinilere sinmifl Kur’an sesidir. Nitekim Ahmet Hamdi Tanp›nar, “güzellik ve sadeli¤i kendi potas›nda bir billûr sentezi ile eriten o klasik, o ruhâniyetli Bursa yitip gidiyor olsa da, takip edilecek izler bulmak her zaman mümkündür. Bursa flimdiye kadar saklad›¤› el de¤memifl mazi rüyas›yla bizi geçmiflle buluflturmaya devam etmektedir” derken Bursa’da ‘ikinci zaman’›n ip uçlar›n› vermifltir asl›nda. Dolay›s›yla Bursa’da her dönemde edebiyat›n tüm güzellikleri çiçek gibi açm›flt›r. Çünkü edebiyat›n kendisi Bursa’d›r.

Osmanl› Öncesi Bursa’da Edebiyat Edebiyatç›lara Göre Bursa’da Zaman Edebiyatç›lar›n Bursa’ya bak›fllar›, Bursa tan›mlar›n› aktarmam›z›n nedeni, sözün bafl›nda ifade etti¤imiz gibi flehir ve edebiyat iliflkisini vurgulamakt›r. Yüzlerce edebiyatç›n›n Bursa’ya bak›fl›n› sizlere aktarabiliriz. Tanp›nar, Evliya Çelebi, Yakup Kadri Karaosmano¤lu dahil hepsinin de birleflti¤i nokta “Bursa’n›n fliirselli¤i” olmufltur. Herkes adeta Bursa’da Tanp›nar’›n ifade etti¤i “ikinci zaman›” aram›flt›r. “Bursa’da Zaman” kimine göre f›s›lt›d›r, kimine göre yaflam, kimine göre ölümün kokusu, kimine göre aflkt›r. Kimisi için “Ruhaniyetli flehir” olmufltur. Kimi “Velhas›l Bursa Sudan

Kral’›n bahçesine girdi¤i için cezaland›r›lan Bergamal› çoban›n kurdu¤u veya kapl›ca sular›ndan flifa bulan cüzaml› Prensesin ülkesi Bursa’da Edebiyat›n tarihini kesin belirlemek mümkün olmamakla beraber, flehrin kuruluflundan itibaren edebiyatla ilgili tüm ögelerin var oldu¤undan söz edebiliriz. Kartaca Kral› Hannibal’›n s›¤›nmas›yla Bitinya Kral› Prusias taraf›ndan etraf› surlarla çevrilen Bursa’da kaz›lardan elde edilen arkeolojik buluntular, tonozlu odalar ve mozaikler, heykeller, mezar stelleri, Bronz ve eski tunç ça¤›na ait eflyalar, Helenistik ve Roma devri tafl ve bronz eserleri, tak›lar Bursa’da geliflen bir uy-


373 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

garl›¤›n varl›¤›n› ortaya koymaktad›r ki, bu ve benzeri bulgular bize Bursa’da edebiyat›n varl›¤›n› iflaret etmektedir. “Bildi¤imiz kadar›yla Bursa’y› Bursa yapan ve flehri su zevki ile tan›flt›ran kifli, Roma valisi olarak buraya tayin edilen ve çok sevdi¤i bu flehrin özellikle Pythia (Çekirge) bölgesindeki kapl›calar›n› ihya ve imar eden Genç Plinius’tur. Onun zaman›nda Bursa tâli bir kasaba olmaktan ç›k›p ‹mparator ve ‹mparatoriçelerin u¤rak yeri olmufltur. Hamamlar› yapmak için ‹mparator’dan izin ve para istedi¤i iki mektup, onun latif ve zarif diline, suya ve Bursa’ya duydu¤u ince sevgisine” ve ayn› zamanda o dönemin edebî güzelli¤ine delalet etmektedir: “...fiehrin revnak ve letafeti.... böyle bir müessesenin vücud bulmas›n› zaruri k›lar, zannederim” diye biten birinci mektubu o dönemin edebi örnekleri aras›nda yer al›r (26).

Edebiyat Günlerinde yazarlar›n kitaplar› sergileniyor.

Osmanl› Dönemi Bursa’da Edebiyat›n ‹zleri “Sö¤üt’te at›lan tohumun Bursa’da gö¤erifli, kökleflmesi”, “Bursa Kad›s› Aziz Mahmut Hüdayi’nin halk›n alaylar›na katlanarak kad› kaftan›yla sokaklarda ci¤er satmas›”, “Osman Gazi’nin k›l›ç kufland›¤› Hanl›k fiöleni”, “Osman Gazi’nin Kumluk Camii’nde okuttu¤u hutbesi”, “Orhan Gazi’nin Nilüfer’e olan aflk›”, “Görülen rüyalar ve vasiyetler”, “’Beylik paylafl›lmaz’ diyerek Hakanl›¤› Orhan’a b›rakan Alaaddin’ni tevazusu ve dervifl meflrepli¤i”,

12. Bursa Edebiyat Günleri Paneli.


374 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

“Tasavvuf edebiyat›n›n en güzel örneklerinin sergilendi¤i tekke ve zaviyelerdeki deyifller”, “Seyyid Usul Dergah›, Karabafl-i Veli Tekkesi, Gökdere Medresesi”, “Hazreti Üftade’nin ö¤retileri”, “Süleyman Çelebi’nin Mevlid’i”, “Karagöz ve Hacivat’›n Hicivleri”, “Orhan Gazi ile Geyikli Baba aras›ndaki diyalog”, “Sar› Saltuk’un menkîbeleri”, “do¤udan bat›ya külliyelerin bir ahenk içinde serpifltirilmesi”, “Dini ibadetin d›fl›ndaki etkinliklere de imkan veren camilerdeki mimari üslûp”, “Al›fl›lm›fl›n d›fl›nda cami ve medresenin bir arada yap›lmas›”,

Bursa Edebiyat Günleri’ne kat›lan TYB Baflkan Yard›mc›s› Ali Ural plaketini Bursa Kültür A.fi. Genel Müdürü Akif Koçyi¤it’ten al›rken.

m›fl, beylerin, imparatorlar›n, tekfurlar›n, krallar›n k›zlar›ndan veya harp ganimetleri aras›na kat›lm›fl dilber esirlerden bir nice geline zifaf köflesi olmufltur” (27). Osmanl› mucizesinin temellerinin at›ld›¤› Bursa’y› bir gelin odas›na benzetmek mümkündür. Osmanl›’n›n kuruluflunu gerçeklefltiren Padiflahlar “bir gelin odas› süsler gibi inceden inceye elden geçilerek her köflesine zerâfetin, zevkin, san’at›n bergûzarlar›n› Bursa’ya yerlefltirmifllerdir’. ‹nsan ve do¤a, bu kentle bütünleflmifl ve insan›n dehas› ve hisleriyle do¤a aras›ndaki iflbirli¤i ve uyum Bursa’da bir zerafet ve coflku yaratm›flt›r (28). ‹flte bu coflkudand›r ki Bursa, edebiyatla bütünleflmifl özel bir flehirdir. Orhan Gazi’nin a¤abeyi Alaaddin Bey’in, say›lar› gün geçtikçe artan askerlerin di¤er komflu beyliklerin askerlerinden farkl› olmas› için “Ak Börk” giydirmeyi önermesi, o dönemi anlatan ‹bn Kemal’in ifadesiyle; “bafllar›ndaki börkleri onlar›n lâle-i hamrâ gibi k›z›l olup bunlar›n nergis-i flehlâ gibi ak olma¤la iki taife birbirinden imtiyaz” bulmas› bafll› bafl›na edebi bir hadisedir. “Askerlerin börklerini bile çiçeklerin renkleriyle tarif etmeye çal›flan, hele ‘lâle-i hamrâ’ ve ‘nergis-i flehlâ’ gibi iki harikulâde terkiple fevkalade hassas, adeta Lâle Devri’nde yaflam›fl bir sarayl›y› and›ran zarif ruhlu hakiki bir çelebi flahsiyetiyle ortaya ç›kan” (29) Alâaddin Bey’in bu inceli¤i, bu derviflâne edas›, bu mecazi anlat›m› kurulufl dönemlerindeki edebiyat›n zenginli¤ine iflaret de¤il midir?..

“Ebu’l Hayr-› Rûmi’nin Saltuknâmesi” , “Lamii Çelebi’nin fiehrengiz-i Bursa’s›” Osmanl› döneminde maneviyat›n, edebiyat›n, san’at›n bu flehirle bütünleflti¤ini göstermektedir. Bursa, bir taraftan üç k›taya hâkim olacak olan Osmanl›’n›n kurulufl devrinin yükünü ve sorumlulu¤unu omuzlar›nda tafl›rken, di¤er taraftan da Osman Gazi’nin Edebali’nin k›z› Bala Hatun’a, Orhan Gazi’nin Bizans Tekfuru’nun k›z› Teodora’ya, Y›ld›r›m’›n S›rp Kral›n›n k›z›na olan aflk› gibi daha nice sevdaya sahne olarak, zafer yorgunluklar›n› adeta bir gönül flenli¤ine çevirmifltir. Gerçekten de bir aflkt›r Bursa... Nitekim Bursa’n›n her dönemi bir aflk öyküsü ile bezelidir. Bursa’da hüküm süren Osmanl›’n›n alt› sultan› zafer öncesi veya sonras› bir aflk rüzgar›na kap›larak soluklanm›fllard›r. Samiha Ayverdi’nin ifadesiyle, “Bir Yandan Türklerin an’anevi yi¤itli¤inin say›l› mihrak noktalar›ndan biri olan bu kentte, ilk Hükümdarlar›n kahramanl›k, zafer ve sefer maceralar›, vakit vakit bir aflk tebessümü ile durakla-

Ya da Sultan Murad’›n türbesindeki –ya¤mur ve güneflle buluflmak için- kubbenin aç›k b›rak›lmas›ndaki s›r, asl›nda edebî coflkunun mimari üsluba yans›m›fl hali de¤il midir? Veya Ulucami’nin do¤u k›sm›ndaki minare üzerine güvercinlerin su ihtiyac› düflünülerek yapt›r›lm›fl olan su f›skiyesindeki incelik, bu estetik düflünce edebiyat san’at›n›n mimari san’atla buluflmas› de¤il midir? Arma¤an’›n ifadesiyle adeta bir pantheon tarz›nda yap›lm›fl olan ve Osmanl› dünyas›nda camiden daha yüksek bir konuma oturtulmufl tek türbe, camiyi neredeyse ezen, hatta flehrin bu kesimini tek bafl›na tayin eden (30)Yeflil Türbe, Bursa’daki edebi zenginli¤in tek bafl›na sembolüdür. Ayr›ca Yeflil Camii’nin mihrab›ndaki; “Penâflt sitemger in sitem bâ men kerd Der gerden-i o bemand u ber men begozeflt” yani; “Zâlim zulûm halkas›n› boynumuza geçirmekle


375 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA Bize zulmetti¤inin zanneder Halbuki zulûm halkas› bizim boynumuzdan Çoktan ç›km›fl, (zâlimin) kendi boynuna geçmifltir” (31)

fleklindeki Tebrizli ustalar taraf›ndan nakfledilen, noktas›z, girift bir yaz› ile s›r dolu Gülistan beyiti hâlâ esrar›n› koruyan edebi bir örnektir. Ayn› flekilde Ulucami’nin duvarlar›n› süsleyen hat flahâseri duvar yaz›lar›, ünlü hattatlara ait üç boyutlu levhalar edebî zenginli¤in göstergeleridir. Asl›nda örneklerini ço¤altaca¤›m›z bu gizemli güzelliklerin her biri, Bursa’da ikinci zaman›n içinde var olan, ancak gönül gözlerinin görebilece¤i edebî flahâserlerdir. Edebiyatç›lar için gerekli olan tüm malzemelerin bir arada ve ahenk içinde yer almas›n›n temelinde hiç flüphesiz fieyh Edebali’nin edeb tezgâh›n›n rolü çok büyüktür. Hiç flüphesiz, fieyh Edebali’nin Osman Gazi’ye yazd›¤› vasiyeti, ayn› flekilde Osman Gazi’nin o¤lu Orhan Gazi’ye vasiyeti dönemin edebi örnekleri aras›nda önemli yer tutar. Bu arada flunu da ifade etmek gerekir ki ,Bursa’n›n bu ruhani, manevi, edebi ikliminden yabanc›lar da etkilenmifltir. Henry de Regnier, Bursa için “Tanr›sal kent” derken, Andre Gide ise “Kutsal Yer” olarak nitelendirmifltir. ‹stanbul’un fethedildi¤i 1453 y›l›na kadar edebiyat alan›nda en çok flair yetifltiren flehir ünvân›na sahip olan Bursa, fetihten sonra da ‹stanbul’un ard›ndan ikinci s›rada yer alm›flt›r. Klasik Türk Edebiyat› sahas›nda önemli eserler veren, Emir Sultan, Ahmet Dai, Süleyman Çelebi, Ahmet Pafla, Üftade Hazretleri, ‹smail Beli¤, ‹smail Hakk› Bursevi ve Lamiî Çelebi gibi Bursa’da yetiflen flahsiyetler Divan Edebiyat›’n›n lokomotifi olmufllard›r. Tanzimat dönemine gelindi¤inde Ahmet Vefik Pafla’n›n san’at ve edebiyat›n geliflmesinde katk›lar› görülür. Tanzimat reformlar›n› uygulamak üzere müfettifl s›fat›yla Bursa’ya atanan Ahmet Vefik Pafla, 1855 depreminden etkilenen Bursa’n›n yeniden inflas›nda ve kültürel, sanatsal etkinliklerin gelifltirilmesinde yard›mc› olmufltur. Valilik döneminde (1879 – 1882) tiyatro binas›n› infla etmifltir. Tanzimat ile Servet-i Fünun aras›ndaki dönemde yay›mlanan “Nilüfer Dergisi” Bursa Edebiyat›’n›n sesi olmufltur. Bu dönemde tiyatrocu Hüseyin Suad’›n katk›lar›n› da unutmamak gerekir.

Cumhuriyet döneminde ise Ahmet Hamdi Tanp›nar, Yakup Kadri Karaosmano¤lu, Atilla ‹lhan, Bedri Rahmi Eyüpo¤lu, Ceyhun Atuf Kansu, Hilmi Yavuz Bursa’y› konu edinen edebiyatç›lar›m›z›n bafl›nda gelir.

Bursa’da Edebiyat Buluflmalar› Yazar ve flairlere ilham kayna¤› olan Bursa, edebiyatç›lar›n kendisine olan sevgisini geri çevirmemifltir. Bursa’da Bursa Kültür A.fi. taraf›ndan düzenlenen “Bursa Edebiyat Günleri” etkinlikleri çerçevesinde onlarca yazar ve flair Bursa’ya davet edilmekte, edebiyat dostlar›n›n buluflmas›, kaynaflmas› sa¤lanmaktad›r. En son 2007 y›l›nda Bursa Edebiyat Günleri’nin 12 ncisi düzenlenmifltir. Günümüz toplum yaflam›nda yüzeyselli¤in kök sald›¤› ve medyan›n etkisiyle popüler kültürünün öne ç›kmaya bafllad›¤› bir süreci yaflamakta oldu¤umuz gerçe¤inden yola ç›karak; ülkemizin edebiyat ortam›na taze bir aç›l›m getirmek ve Türk Edebiyat›na yeni soluklar kazand›rmak amac›yla her y›l geleneksel olarak düzenlenen “Edebiyat Günleri”ne Ataol Behramo¤lu, Haluk fiahin, Enver Ercan, Adnan Özyalç›ner, Hilmi Yavuz, Sennur Sezer, Baki Ayhan küçük ‹skender, Ahmet Ümit, Feyza Hepçilingirler, Necmiye Alpay, Ali Ural, Ömer Erdem, Murat Batmankaya gibi Türkiye’nin en önemli edebiyatç›lar› davet edilmekte Feride’nin S›¤›na¤› Bursa’da Türk ve Dünya Edebiyat› tart›fl›lmaktad›r. Bursa Kültür A.fi. taraf›ndan her iki y›lda bir düzenlenen Edebiyat Günleri kat›l›mc›lar›n›n sunumlar› ve bildiri metinleri derlenerek kitap olarak yay›nlanmaktad›r.

11. Bursa Edebiyat Günleri; Türkiye Yazarlar Birli¤i ve Türkiye Yazarlar Sendikas› üyelerinin kat›l›m›yla gerçeklefltirildi.


376 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA BASINI 1867’de yap›lan idari düzenleme sonucu dört ayr› vilayete bölünen Anadolu’nun “Hüdavendigâr Eyaleti” ad›yla dört eyaletinden biri olan Bursa, Anadolu topraklar›nda Erzurum’un ard›ndan matbaaya sahip olan ikinci vilayettir. 1866’da Erzurum’da kurulan “vilayet matbaas›”n›n ikincisi iki y›l sonra 1868 sonlar›nda Bursa’da kurularak faaliyete geçti¤i görülür.

Anadolu’da Kurulan ‹kinci Matbaa Araflt›rmac› gazeteci Y›lmaz Akk›l›ç’›n derledi¤i bilgilere göre “…’Matbaa-i Vilâyet’ ad› verilen bu ilk bas›mevi, devlet eliyle kurulmufl bir iflletmeydi. ‹lk yöneticili¤ine müderris Saip Efendi getirilmiflti. Sonraki y›llarda Mustafa Efendi ve 1872-1898 y›llar› aras›nda da Bursa'n›n yetifltirdi¤i ilk tiyatro yazarlar›m›zdan Ferâizcizâde Mehmet fiakir Efendi, bas›mevinin yönetiminde bulundular. Daha sonra, 1897'de, Abdülhamit II'nin h›flm›na u¤rayarak Bursa'ya sürgün edilen tan›nm›fl ozan, ede-

‹lk Türk gazetesi olan “Takvim-i Vakayi,” Sultan II. Mahmut’un

buyru¤u üzerine 1831 y›l›nda yay›ma bafllad›. Bunu 1848 y›l›ndaki “Ceride-i Havadis” izledi. “Ceride-i Havadis” yar› resmi bir gazete görünümündeydi. Gazeteyi bir ‹ngiliz ç›karm›flt›. 1861 y›l›nda da, bir Türk olan Agah Efendi taraf›ndan ilk özel gazete “Tercüman-› Ahval” ç›kar›lm›flt›. 1862 y›l›nda da fiinasi, “Tasvir-i Efkâr”› ç›karmaya bafllad›. Türkiye'de ilk fikir gazetesi ise, 1872 y›l›nda yay›ma bafllayan "Hürriyet" gazetesi olmufltu. Bursa’da yay›nlanan ilk gazete, Hüdavendigar Gazetesi yar› resmi gazete olup, 8 fiubat 1869 tarihinde yay›ma bafllam›flt›r.

biyatç› ve siyaset adam› Süleyman Nazif, ayn› zamanda Matbaa-i Vilâyet'in sorumlulu¤unu da üstlendi ve bu görevini 1908 Devrimi’nden sonra Diyarbak›r'a vali olarak atan›ncaya de¤in sürdürdü”. Meflrutiyet döneminde Bursa’daki bas›m evlerinin say›s›nda da bir art›fl olmufltu. 1908 y›l›nda, birçok gazetenin bas›ld›¤› Muin-i Hilal Matbaas›’nda, bir dönemin ünlü Ertu¤rul gazetesi ba-s›lmaktayd›. Bas›mevi, bir süre sonra Ah-met Refik Bey'in (Kutlay) mül-kiyetine geçti. 1917 y›l›nda Orhaniye Matbaas› ile 1921 y›l›nda Kardefl Matbaas› aç›lm›flt›r. Bu matbaalar›n tümü el dizgi idi. Muin-i Hilal Matbaas›, 1908 y›l›nda bir flirket tara-f›ndan kurulmufltu.

Bursa’da ‹lk Gazete: Hüdavendigâr Gazetesi Yeni Bursa. Arfliv: R. Kaplano¤lu

(…) ‹lk bas›mevimin kuruluflunda oldu¤u gibi, ilk gazete de devlet eliyle ç›kar›ld›. Dolay›s›yla bu ilk gazete olan “Hüdavendigâr”, vilayetin resmi yay›n organ›yd›. Nitekim gazetenin 8 fiubat 1869 tarihli ilk say›s›ndaki “Mukaddime” bafll›kl› baflyaz›da; “Padiflah Hazretlerinin yüce izinleriyle gerekli ve uygun bulunmas›” üzerine ç›kar›lmakta oldu¤u belirtilmekteydi. Bursa'n›n bu ilk gazetesi dört sayfa ve 50X25 santimetre boyutlar›ndayd›. Haftada iki kez, çarflamba ve cumartesi günleri yay›mlanmaktayd›. Y›ll›k abone bedeli 100 kurufl, alt› ayl›¤› 50 kurufl, bir say›s› ise 20 para (yar›m kurufl) idi.


377 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’da Yay›nlanan ‹lk Gazete Avrupa’dan yaklafl›k 200 y›l sonra dergi yay›nc›l›¤›na bafllayan Türkiye’deki ilk dergi 1850 y›l›nda, Türkçe ve Frans›zca olarak bas›lan “Vekayi-i T›bbiye (T›p Olaylar›) adl› süreli yay›nd›r. Bursa’da ise ilk gazetenin yay›nland›¤› 1869 y›l›ndan yaklafl›k on yedi y›l sonra ilk süreli yay›n neflredilir. Yaln›z Bursa’n›n de¤il Türkiye’nin öncü sanat adamlar›ndan biri olan, tiyatrocu ve oyun yazar› Ferâizcizâde Mehmet fiakir Efendi’nin yay›nlamaya bafllad›¤› derginin ad› “Nilüfer”dir. Derginin ilk say›s›n›n yay›mland›¤› tarih 1 Rebiülevvel 1305 (9 Aral›k 1886)’dir. Feraizcizâde’nin ikinci dergisinin ad› ise “Gündo¤du”dur. 1883 y›l›nda Bursa’n›n ilk özel bas›mevinin kuran Feraizcizade, 1884’ten itibaren kendi tiyatro yap›tlar›n›n bas›m›n› yapmaya bafllam›flt›. “Feraizcizade Matbaas›”, Alamescit Mahallesinde, kendi ad›yla an›lan Feraizcizade soka¤›nda idi.

Yoldafl

Osmanl› Döneminde Yaya›nlanan Dergiler Bursa’da gazetecilik ve yay›nc›l›k alan›nda Ferâizcizâde gibi bir baflka ilginç kiflilik de, Murat Emiri Efendi’dir. 1850’de T›rnova’da do¤an ve daha sonra Bursa’ya göç eden Murat Emiri, 1883^te Bursa’n›n üçüncü –ve ikinci özel- bas›mevini kurarak yay›nc›l›¤a bafllam›flt›. Bu bas›mevinde “Hüdavendigâr Gazetesi”nden yirmi bir y›l sonra 18 Ekim 1890’dan itibaren Bursa’n›n ilk özel gazetesi olan “Bursa” bas›larak yay›mlanmaya baflland›. Murat Emiri, bir süre sonra bas›mevinde “Sanayi” adl› bir risale ile “Fevâid” adl› bir dergi de basarak yay›mlayacakt›r. Bursa'da bas›n-yay›n yaflam›n›n bafllay›fl›ndan, "S›vas Kongresi" kararlar›n›n uygulamaya konuldu¤u Ekim 1919'a de¤in ç›kar›lan öteki süreli yay›nlar›n bafll›calar› flunlard›r:

Barika-i ‹rflâd (1908), Bursa Sergisi (1909), Karagöz Özel Say›s› (1909, tek say›), Ertu¤rul (1910), Hukuk-u ‹bâd (1912), Yavuz (1912), Bursa Mecmuas› (1918) ve Âlem-i Mûsiki (1919) vb.

Kurtulufl Savafl› Döneminde Bursa Bas›n› Genel Savafl sonras›nda 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan "Mondros Ateflkes Anlaflmas›"yla bafllayan ve 10 Eylül 1922 günü Bursa’n›n Yunan iflgalinden kurtulufluyla sona eren dönem, Osmanl› ayd›n›n›n tüm çeliflkilerinin bas›na da yans›d›¤› bir süreci kapsamaktad›r. Bu genel görünüm içinde, 1918'den 1919'a do¤ru Bursa'da, ‹stanbul'un yads›nmas› olanaks›z etkinli¤i söz konusudur. Osmanl› döneminde yay›n hayat›na bafllayan Hüdavendigar, Ertu¤rul, Kevkeb (1921), ‹ntibah (1921), ‹ntibah-Yoldafl (1921), Hakikat (1921 sonu), Kardafl (1921), Arkadafl (1922) adl› gazetelerin d›fl›nda bu dönemde; ‹stanbul yönetiminin temsilcisi Mücahede, ‹slamc› Sosyalist birlikteli¤inin temsilcisi Bursa Mecmuas›, Bursa’n›n kendisini Osmanl› de¤il Türk olarak tan›tan ilk sosyalist gazetesi Yoldafl, Muhittin Pars’›n sahibi oldu¤u Anadolu’nun sesi görünümündeki Milletin Yolu ile birkaç say› yay›nlanan Kafkas gazetesi, Yeni Hayat, Genç Kalemler, Lokman Hekim, Gündüz, Yeni Bursa ve Çocuk adl› dergi ve mecmualar›n yay›nland›¤› anlafl›lmaktad›r. Bursa’da en çok gazete, Kurtulufl Savafl› s›ras›nda yay›nlanm›flt›. Bunun en önemli nedeni, ulusal gazetelerin Bursa’ya ulaflamam›fl olmas› ve Anadolu’da ne olup bitti¤i merak›ndan kaynaklan›yordu. Bir nedeni de, yay›nlanan gazeteler, iflgal kuvvetleri taraf›ndan s›k s›k kapand›¤› için, farkl› adlarla yay›nlanmas›yd›.

1922 - 1925 Aras› Bursa Bas›n› Kurtulufl Savafl›'ndan hemen sonra, Bursa'da çok say›da gazetenin yay›n yaflam›na devam etti¤i veya ç›kar›lmaya baflland›¤› görülmektedir. Dönemin bafl›nda, baz› gazetelerin "‹slâmc›-sosyal›st" görüflleri savunmay› sürdürdü¤ü, ya da bu izlenimi veren adlarla ç›kar›ld›¤›na tan›k olunuyor. Bunlar›n bafl›nda, esasen sosyalist görüfllü oldu¤unu aç›kça belirtmekte olan “Yoldafl” gelmektedir. Ayr›ca 1921 sonu ve 1922 içinde yay›n yaflam›na giren iki gazete daha vard›r. Bunlardan biri Kardafl (1928’den sonra Kardefl), öteki ise Arkadafl't›r. An›larda yans›t›ld›¤›na göre Baflkomutan Mustafa KeBursa gazetesi broflürü, 1939.Arfliv: ‹. Cengiz.


378 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Gazeteciler Cemiyeti’nin ilk kuruluflu.

mal Pafla'n›n ilk veya olas›l›kla ikinci Bursa gezisinde, Belediye'de kentin ileri gelenleriyle tan›flt›r›lmas› s›ras›nda, Yoldafl, Kardafl ve Arkadafl'›n sahipleri yan yana durmakta imifller. S›ra ile gazetelerinin adlar›n› söyleyince, Mustafa Kemal flöylece bir bakm›fl ve: "Bunlar›n hepsi de 'tavarifl' demek de¤il mi?" diye gülümsemifl. Dönem, tek parti/tek flef dönemidir. Özellikle Sovyetler'le iliflkilerin yavafl yavafl ask›ya al›nmas›yla birlikte, ‹slâmc› sosyalist modeli savunan veya adlar›yla bu tür bir öykünme içinde görünen gazeteler birbiri ard›nca kapanm›fllard›r. Örne¤in Arkadafl 1927 öncesinde yay›n›na son vermifl; Kardafl, 1928'deki yaz› devrimi sonras›nda bir süre Kardefl bafll›¤› ile yay›n›n› sürdürmüfl, 1933'te kapanm›flt›r.

1925 - 1946 Aras› Bursa Bas›n› 1925'teki solu bast›rma eyleminden sonra, 1946'ya gelinceye de¤in, Bursa bas›n› da, ülke genelinde oldu¤u gibi resmî görüfle ayk›r› yay›n yapamam›flt›r. (…)Dönem içinde yay›m›n› sürdüren eski gazetelerden Hudavendigâr'›n ad› 30 Aral›k 1926'dan itibaren Resmî Bursa olarak de¤ifltirildi; 30 Kas›m 1937'den sonra boyutlar› büyütülerek Bursa ad›yla ç›kar›ld›. Dönem içinde yay›mlanan gazete ve dergilerin bafll›calar›: Yeflilyurt (1924), Yeni Fikir (1925), Yeni Bursa (1928), Hakk›n Sesi (1932), Gazi Yolu (1934), Bursa Sesleri (1934), Uluda¤ (bir ara Türkün, Bursa Halkevi dergisi, 1935), Klinik (t›p dergisi 1942) ve Demet (sanat dergisi, 1944).

1945 - 1974 Aras›: Tipo’danRotatif’e

Büyükflehir Belediye Baflkan› fiahin ile Bursa Gazeteciler Cemiyeti Baflkan› Nuri Kolayl› bas›n sergisini inceliyor.

‹kinci Genel Savafl'›n sonras›nda Türkiye'de yeniden çok partili demokrasi denemesine giriflildi. (…) 1945'te Genel Savafl sona erince, Türkiye kendisini Bat›'yla uyum sa¤lamaya istekli, ancak karfl›t iki sistem aras›nda s›k›fl›p kalm›fl bir ülke konumunda buldu. Dünya konjonktürü, Türkiye'de Çok partili demokrasiye geçiflin denendi¤i bu dönemde; iktidardaki CHP’nin “Hakimiyet-i


379 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Milliye” ve daha sonra yay›nlanan “Ulus” adl› parti yay›n organlar›n›n bir yerel kopyas› da Bursa’da “Ant Gazetesi” ad›yla yay›nlanmaya bafllar. 7 Ocak 1946'da resmen kurulan Demokrat Parti (DP), ise Bursa'da hemen örgütlenerek “Do¤ru” ad›yla ilk yay›n organ›n› yay›mlad›¤› görülür.

1950 - 1960 Aras› Bursa Bas›n› Demokrat Parti'nin (DP) yay›n organ› Do¤ru, 1 Ocak 1950'den itibaren yerini Hakimiyet'e b›rakt›. Bu de¤iflikli¤in ard› s›ra, o y›l›n 14 May›s'›nda DP'nin büyük seçim zaferiyle sona erecek olan bir siyaset maratonu bafllad›. 14 May›s 1950'de seçim sand›klar›ndan Demokrat Parti ç›k›nca, Ant ve Hakimiyet'in konumlar› de¤iflmifl oldu. Eskinin iktidar organ› Ant muhalefet, muhalefet organ› Hakimiyet ise iktidar yay›n organ› haline dönüfltüler. Kesilen ilan gelirlerinden dolay› kapanan Ant gazetesi 1955 y›l›ndan sonra Yeni ant ad›yla yay›nlan›r. Dönemin bir baflka güçlü muhalefet gazetesi de, Osman Bölükbafl›'n›n Millet Partisi'nin Bursa örgütü kurucular›nca 1953’de ç›kar›lan Millet Yolu olur. 1957’de Çivi adl› siyasal mizah dergisi yay›nlan›r.

1960 - 1974 Aras› Bursa Bas›n› 1945-1974 döneminin bu üçüncü evresinde, Bursa bas›n›nda bir duraklama gözlenmektedir. Bunun nedenlerinin bafl›nda, olas›l›kla sa¤ siyasal kanat karfl›s›nda, eflde¤er güçte ve belirgin bir sol siyasal seçene¤in henüz oluflturulamam›fl bulunmas›d›r. Geleneksel görüflü temsil eden Hakimiyet, bu dönem boyunca düzenli olarak yay›mlanmakta iken, CHP'nin yay›n organ› Yeni Ant özellikle ekonomik zorluklar içinde bocalamaktad›r. Nitekim gazete Eylül 1965'te kapanmak zorunda kalacakt›r.

Say›sal olarak oldukça fazla dergi ve gazetenin yay›nland›¤› bu dönemde bir belirgin geliflim de, Tayan'lar›n “Haber Gazetesi”nde Bursa'n›n ilk "entertip dizgi makinesi" ve "klifle atölyesi"nin hizmete girmesidir. 1964'te yay›n yaflam›na giren bu gazetenin dizgi makinesi gelinceye de¤in yaz›lar elde dizilir ve klifle atölyesi kuruluncaya de¤in, Bursa bas›n›, foto¤raflar›n› ‹stanbul'a göndererek kliflesini yapt›r›r, ya da konserve kliflelerle yetinmek zorunda kal›rd› -bir süre sonra Hakimiyet ikinci klifle atölyesini kuracakt›r-. Dönemin bir baflka yenili¤i de, Ant'›n Yeni Ant'a dönüflümü aflamas›nda Bursa'da ilk "promosyon"un gerçeklefltirilmesi olmufltur. Bu ilk promosyonda, Yeni Ant, okurlar›na otuz kupon karfl›l›¤›nda ve kura ile dolmakalem arma¤an etti. Gazetenin bu promosyon kampanyas› May›s - A¤ustos 1955 aylar› boyunca devam etti.

Dönem içinde Yay›mlanan Gazete ve Dergilerin Bafll›calar› Gazeteler: Ant (1945), Do¤ru (1946), Hakimiyet (1950), fiehir Postas› (1950), Demokrat (1950), Ataeli (1952, Mustafakemalpafla), Bursa Gece Postas› (1952), Millet Yolu (1953), Dava (1954), Ekspres (1954), Karacabey Meltem (1958), Gemlik (1958), Hakikat (1959), Sabah Postas› (1959), Bugün (1960, ‹znik), Millet (1960), Bizim ‹negöl (1960), Yeni Orhangazi (1962), Yeniflehir (1963), Haber (1964), Keles (1967), Bursa’n›n Sesi (1970), Gemlik Körfez (1973), Amaç (Karacabey, 1973).

Hüdavendigar. Arfliv: R. Kaplano¤lu


380 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Baflka yay›nlar ve dergiler: Nilüfer (? ), Yar›n Pazar (1946), Hac›vat (1947), Hac›a¤a (1947), Yalaza (1950), Spor Haberleri (1950), Gençli¤in Sesi (1951), Özspor (1953), Çivi (1956), Elif (1961), Görüfl (1961), Çat› (1963), Yeni Dönem (1973, da¤›t›m› ulusal düzeyde yap›ld›).

1974’Ten Günümüze Bursa Bas›n› Bursa Gazeteciler Cemiyeti Baflkan› Nuri Kolayl›’n›n ifadesiyle, 1974 y›l› Bursa bas›n hayat› için bir dönüm noktas› olmufltur. Günayd›n gazetesiyle bafllayan yerel gazetecilik anlay›fl›, Bursa'ya da yans›m›fl, bu tarihte yay›n hayat›na bafllayan gazeteler oldukça yüksek tirajlar yakalam›flt›r. 10 Eylül 1974'te Hakimiyet'in son say›s› yay›mlanm›fl ve Bursa'n›n düflman iflgalinden kurtar›l›fl›n›n 52. y›ldönümüne denk düflen 11 Eylül 1974 günü Bursa Hakimiyet yay›n yaflam›na bafllam›flt›r. 1980'li y›llara gelindi¤inde, Özal dönemiyle birlikte, ekonomik yönden güçlü olan kesimler, sanayi gruplar› gazete almaya yöneldiler.

Yeni Fikir.

1983'te yeni bir de¤iflim gerçekleflti. ‹fl adam› ve milletvekili Mümin Genço¤lu Do¤ru Hakimiyet gazetesini sat›n alarak Mustafa Tayla'n›n baflyazarl›¤›nda Hakimiyet ad›yla ve ofset tekni¤iyle yay›mlamaya karar verdi. Böylelikle Bursa bas›n›nda sermaye yap›s›nda de¤ifliklik sürecine girilmifl oldu. Yeni gazete, Bursa Hakimiyet'e rakip olarak bilgisayar dizgili ve renkli ofset bask› tekni¤iyle 13 K›sam 1983'ten itibaren, Engin Özp›nar'›n yönetiminde yay›na bafllad›.

Hemen ard›ndan bir baflka ifladam› Nail Yenice de, “uzun bir geçmifle sahip, önemli ve köklü bir gazete olan” Bursa'n›n Sesi'ni sat›n alarak yeniledi, ofset bask›yla ve Uluda¤ ad›yla yay›mlamaya bafllad› (1986). Bir y›l sonra, 1987'de Bursa Hakimiyet, Sönmez Holding taraf›ndan sat›n al›nd›. Birkaç ay sonra da bir baflka tan›nm›fl Bursal› ifladam› ve siyasetçi Cavit Ça¤lar, Bursa Hakimiyet'ten ayr›lan Engin Özp›nar ve Erol Bilenser'in yönetiminde Olay Gazetesi’ni ç›kard› (1987). Böylece Bursa'da yay›mlanmakta olan dört büyük günlük gazete, bas›n-yay›n girdilerindeki bafl döndürücü art›fllar dolay›s›yla bas›n d›fl› sermayenin denetimine geçmifl oldu. K›sacas› 1980 ile 90 y›llar› Bursal› sanayici ve ifladamlar›n›n medyada a¤›rl›¤›n› koydu¤u bir dönemdi. Dört büyük gazeteden Uluda¤, 1994'te, "yeniden yay›mlanmak üzere" kayd›yla kapand›. ‹slâmc›-sa¤ bir yay›n politikas›yla haftada alt› gün yay›mlanmakta olan Marmara da, yar›fltan çekilmek zorunda kald›. 1994'te Hakimiyet gazetesi Kemal Sulao¤lu yönetiminde yenilenerek Bursa Haber ad›n› ald›. 1987'den sonra ilkin Kemal Sulao¤lu, ard›ndan Aykan Uzo¤uz ve en son Nuri Kolayl› yönetiminde geliflme gösteren Bursa Hakimiyet ise, 1994 sonunda önce Saruhan Ayber yönetiminde Bursa 2000'e, sonra da Nuri Kolayl› yönetiminde yeniden Bursa Hakimiyet’e dönüfltürüldü. Ayr›ca haftal›k olarak Eko Haber adl› bir gazete daha yay›nlanmakta. 1974'ten sonraki modernleflme ve yap›sal de¤iflim sürecinde, 1974-1997 dönemi içinde, Bursa bas›n›nda her düzeyde kaliteli gazeteciler yetiflti.


381 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

1974'ten sonra 1990'a gelinceye de¤in yay›mlanan gazete ve dergilerden belli bafll›lar› flunlard›r: Gazeteler: Bursa Hâkimiyet (1974), Do¤ru Hakimiyet (1974), Mustafakemalpafla (1976), Bursa Marmara (1977), Hedef (Orhangazi, 1979), Emek (‹negöl, 1980), ‹znik (1983), Hakimiyet (1983), Mudanya’n›n Sesi (1985), Esinti (Mudanya, 1984), Y›ld›r›m (‹negöl, 1984), Uluda¤ (1986), Olay (1987), Bursa Haber (1994), ‹negöl Haber (1995), EkoHABER (1996) Avrupa (2006) vb. Bafll›ca dergiler: Yeni Nilüfer (1975), Bursa Barosu (1977), BUS‹AD Bak›fl (1981), Evlilik Okulu (1984), Bursa Ekonomi (1984), Metro (1989), Kalgay (1990), Bursa Araflt›rmalar›, Bursa Defteri (1999), Bursa Elite, Demokrat Bak›fl, Bursa City (2007), vb.

Haftal›k Gazete ve Dergiler 1999'da Bursa merkezinde ve ilçelerinde Bursa 2000, Olay ve Bursa Haber gibi günlük ve ça¤dafl bas›n teknolojisine sahip gazeteler yan›nda, çok say›da haftal›k gazete ve dergilerle, de¤iflik aral›klarla (onbefl günlük, ayl›k, üç ayl›k gibi) piyasaya ç›kan süreli yay›nlar yaflamlar›n› sürdürmektedir. 1970'ten sonra siyasal nitelikli ve yurt çap›nda da¤›t›m› yap›lan tek yay›n organ› Yeni Dönem'dir. Ancak bu derginin de yay›n› süreklilik kazanamam›fl ve 6. say›s›ndan sonra kapanmak zorunda kalm›flt›r. Bursa'da bunun d›fl›nda, ülke kamuoyuna seslenme amaçl› herhangi bir siyasal yay›n yap›lmam›flt›r. Ne var ki daha sonraki y›llarda yay›n yaflam›na girecek olan Biçem, sonra Yeni Biçem ve Düfllem adl› kültür ve sanat dergileri, bir ölçüde il s›n›rlar›n› zorlayacakt›r. Bu say›lanlar d›fl›nda, 1999’da yay›mlanmaya bafllanan üç ayl›k kent kültürü ve düflün dergisi Bursa Defteri’ne gelinceye de¤in, Bursa'da yay›mlanan kültür ve sanat dergileri, yeterli bir birikim veya sanat görüflünün temsilcisi olamad›klar› ve genellikle belirli bir düzeyin alt›nda kald›klar›, ayr›ca ülke çap›nda da¤›t›m olanaklar›na kavuflamad›klar› için süreklilik kazanamam›fl, k›sa ömürlü olmufllard›r.

Bas›n, 1985'ten sonra Türkiye ölçe¤inde oldu¤u gibi Bursa'da da salt süreli yay›nlar› kapsar bir anlam kazand›. Radyolar›n ve özellikle görüntülü yay›n araçlar›n›n devreye girmesiyle "medya" terimi ön plana ç›kt›. 1990'lar›n bafllar›nda Bursa'da birbiri ard›nca özel radyolar seslerini duyurmaya çal›flt›lar. Bu arada Flash TV'nin kurularak yay›na bafllamas›yla televizyonculuk gündeme girdi. Daha sonra Bursa merkezinde ve ilçelerinde birtak›m özel televizyon kanallar› aç›ld›. Ancak bu özel radyo ve televizyonlar›n önemli bölümü, ilgili yasan›n ç›kar›lmas› ve Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) kurularak çal›flmaya bafllamas›ndan sonra kapand›lar. Radyo Aktif, Radyo S, Olay FM, Radyo Vizyon gibi radyolarla, ilçelerde yay›n yapmakta olan baz› istasyonlar yeni duruma uyum sa¤lad›lar. 1995 sonunda Sönmez Holding'in AS TV ve Ça¤lar Grubu'nun OLAY TV adl› kanallar›n›n yay›n yaflam›na bafllamas›yla Bursa medyas›, ülke çap›nda yay›n yapan yayg›n medyayla rekabet edebilecek düzeye ulaflt›. Ça¤lar Grubu, 1996 sonunda Sabah Grubu'ndan SATEL'i sat›n alarak NTV rümuzuyla ülke çap›nda haber a¤›rl›kl› yay›nlara bafllad›, ancak bir süre sonra bu kanal yeniden el de¤ifltirdi. Daha sonra L‹NE TV yay›na girdi. Gazeteciler Cemiyeti Baflkan› Nuri Kolayl›’n›n verdi¤i bilgilere göre; bugüne kadar 200’ün üzerinde gazete ve derginin yay›nland›¤› Bursa’da abonelik sistemi yok. Sat›fllar tamamen da¤›t›m flirketleri kanal›yla yap›l›yor. Bursa’dan baflka Anadolu’nun hemen hemen hiçbir yerinde da¤›t›m kanallar›yla sat›fl yap›lm›yor. Birkaç il de var ama, bu durum Bursa’da geleneksel hale gelmifl, kendini kabul ettirmifl; insanlar gidip bayiden sat›n al›yorlar. (Bursa Bas›n› bafll›kl› bölüm, gazeteci yazar Y›lmaz Akk›l›ç’›n kitab›ndan ve Bursa Gazeteciler Cemiyeti Baflkan› Nuri Kolayl›’n›n “Bursa’da K›saca Bas›n Tarihi” adl› yaz›s›ndan derlenerek haz›rlanm›flt›r. Bkz.: http://www.bgc.org.tr/tr/b_text.htm


23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayram› coflkuyla kutlan›yor.



384 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

BURSA'NIN KÜLTÜREL MEKÂNLARI Bursa’da baflta Büyükflehir Belediyesi olmak üzere bütün belediyeler ulafl›m, alt yap›, temizlik gibi flehrin fiziki ihtiyaçlar›n› karfl›larken, kentin kültür ve sanat alan›ndaki yat›r›mlar›na her geçen gün bir yenisini daha ekledikleri görülmektedir. Uluslararas› festivallere ve toplant›lara ev sahipli¤i yapan, Kültürpark, Tayyare Kültür Merkezi’ni elden geçirerek eksiklerini tamamlayan; Devlet ve Hükümet Baflkanlar› ile yabanc› misyon temsilcilerini ve en son ‹ngiltere Kraliçesini a¤›rlayan Bursa; kentin geliflen kültür ve sanat faaliyetleri için projelendirilen Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nin tamamlanmas›yla birlikte ulusal ve uluslararas› bir çok yeni projelere ev sahipli¤i yapacakt›r.

Ahmet Vefik Pafla Devlet Tiyatrosu 1938'den itibaren Halkevi olarak infla edilen bugünkü Ahmet Vefik Pafla Devlet Tiyatrosu binas›nda tiyatro oyunlar› sahnelenmifltir. Devlet Tiyatrosu, Halkevleri’nin 1952 y›l›nda kapanmas›yla, bir süre sinema olarak kullan›lm›fl, 1957'de ise dönemin valisi ‹hsan Sabri Ça¤layangil döneminde, alt ve üst katlardaki sinemalar›n (Marmara ve Tan sinemalar›) boflalt›larak yap›lan kal›c› düzenlemelerle iki katl› bu mekân, Ahmet Vefik Pafla Devlet Ti-

Balibey Han’dan bir köfle.

yatrosu olarak yeniden aç›lm›flt›r. ‹lk gece, ‹dil Biret bir piyano konseri vermifl, Haldun Dormen ve Muammer Karaca gibi tiyatrocular çeflitli eserlerden bölümler sergilemifllerdir. 1971 y›l›nda Devlet Tiyatrolar› Genel Müdürlü¤ü’nce al›nan bir karar uyar›nca yerleflik bir düzene geçilen AVP Devlet Tiyatrosu’nda yönetici ve sanatç›lar sadece oyun sahnelemekle kalmayarak, kendilerinden önceki ustalar›n yapt›klar› gibi Türk Tiyatro sanat› için yeni oyuncular yetifltirilmek amac›yla uygulamal› ve kuramsal tiyatro dersleri verilmeye baflland›, ilçe ve kasabalarda, okullarda tiyatro günleri düzenlendi Atatürk Caddesi üzerinde yer alan Ahmet Vefik Pafla Tiyatrosu (AVP) binas›nda 492 kiflilik


385 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

büyük, bir de Oda Tiyatrosu ad›yla küçük salonu vard›r. AVP Devlet Tiyatrosu d›fl›nda, flehir tiyatrolar›yla özel tiyatrolar da etkinliklerini sürdürmektedir.

Tayyare Kültür Merkezi Tarihi Büyükflehir Belediye Binas›’n›n yan›nda, flehrin ana caddesi (Atatürk Caddesi) üzerinde yer alan bu merkez, 1924 y›l›nda “Tayyare Cemiyeti” taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Uzun dönem tiyatro ve konser salonu olarak kentin kültür merkezi olarak hizmet veren bu yap›, bir dönem sinema olarak kullan›lm›flt›r. 1993 y›l›nda Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan yeni bir düzenleme ile modern bir kültür merkezine dönüfltürülen bina “Tayyare Kültür Merkezi” ad›n› alarak 26 Mart 1995 gecesi ‹zmir Devlet Senfoni Orkestras› konseriyle perdelerini açm›flt›r. Günümüzde Bursa Büyükflehir Belediyesi Kültür ‹flleri Daire Baflkanl›¤› ile Bursa Kültür A.fi. ve Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakf›’n›n her türlü kültür sanat etkinliklerine ev sahipli¤i yapmaktad›r.

Bursal› Sanat Galerileri yer almakta olup; zeminde cep galerilerinden oluflan 3 sergi salonu bulunmaktad›r. Ayr›ca; Ifl›k, ses, film, çeviri odalar›, sanatç› kulis ve dinlenme odalar›, fuaye ve büfe gibi yerleri vard›r. Merkezde gerekti¤inde ayn› anda üç dilden simultane çeviri yap›labilmektedir.

Aç›khava Tiyatrosu Aç›khava Tiyatrosu, Kültürpark'›n içinde kuzey tarafta olup, 1980'li y›llar›n bafllar›nda yap›lm›flt›r. Uluslararas› Bursa Festivali kapsam›ndaki etkinliklerin topluca gerçeklefltirilmesi için yap›m› çok k›sa bir zamanda iki ayda tamamlanm›flt›r. Tiyatroda ilk olarak, 13-20 Temmuz tarihleri aras›nda Egemen Bostanc› toplulu¤u taraf›ndan, ünlü tiyatro sanatç›s› Suna Pekuysal ile ses sanatç›s› Emel Say›n’›n da rol ald›klar› “Nefl’e-i Muhabbet” adl› müzikal oyun sahnelenmifltir. Sahneyi örten çelik yap›l› çat›, sonradan yap›lm›flt›r. 3.500'ü koltuklu, 1.500'ü ayakta 5.000 kifli kapasitelidir.

370 koltuk kapasiteli parter 175 koltuk kapasiteli orta balkon 137 koltuk kapasiteli üst balkon, 4’erden 36 koltuk kapasiteli 9 locas›yla toplam 718 kiflilik bir konser / tiyatro salonu; ‹kinci katta do¤uda 100 kifli kapasiteli bir toplant› salonunun yer ald›¤› TKM’de; Sami Güner Sanat Galerisi, Cemal Nadir Güler ve fiefik

Aç›khava Tiyatrosu ve Tayyare Kültür Merkezi festivallere ev sahipli¤i yap›yor.


Uluslararas› Alt›n Karagöz Halk Danslar› yar›flmas› finali. 2007



388 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

si Merkez Kütüphanesi ile Celal Bayar Kütüphanesi, tatil günleri hariç hemen her gün ziyarete aç›kt›r. Özel Kütüphane ve Müzelerin ziyaret saatleri de¤iflkenlik gösterebilmektedir. Bursa ‹l Halk Kütüphanesi 50 binin üzerindeki kitap say›s› ile her y›l ortalama 50 bin kiflinin üzerinde Bursal›ya hizmet vermektedir. Celal Bayar Vakf› Kütüphanesi’nde; 20. yüzy›l Türkiye tarihini ve siyasetini ilgilendiren 20 binin üzerinde kitap, dergi, gazete ve dergi koleksiyonu bulunmaktad›r.

fiehir Tiyatrosu Bursa Büyükflehir Belediyesi, Osmanl› döneminde ilk tiyatronun kuruldu¤u bu kültür sanat kentinde, bünyesinde flehir tiyatrosunu oluflturarak, kentin kültürel yaflam›nda eksikli¤i hissedilen bir bofllu¤u doldurarak tiyatroseverleri yeni oyunlarla buluflturuyor.

Kütüphaneler

Bursa, köklü tarihi kimli¤i nedeniyle kütüphane bak›m›ndan da zengin bir kenttir. ‹pekçilik Caddesi'ndeki ‹l Halk Kütüphanesi yan›nda, 1998 y›l›nda hizmete aç›lan Bursa Büyükflehir Belediyesi Kütüphanesi hizmet vermektedir. Osmanl› dönemine ait Osmanl›ca eserlerin korundu¤u ‹nebey Yazma ve Eski Basma Eserler Kütüphanesi'nde 25.665 adet kitap bulunmaktad›r.

Bursa fiehir Kütüphanesi Bursa Büyükflehir Belediyesi'ne ba¤l›, kent merkezinde bulunan fiehir Kütüphanesi tiyatro ve sergi salonlar› çocuk okuma solanlar›, konferans salonu periyodik olarak düzenlenen sanat etkinlikleri ve ça¤›m›za uygun modern iflleyifli ile okuyuculara hizmet vermektedir. Her y›l yaklafl›k 150 kadar kültür-sanat etkinli¤inin gerçeklefltirildi¤i, Setbafl› köprüsü’nün hemen yan›nda yer alan Bursa fiehir Kütüphanesi mesai saatlerinde yo¤un ilgi görmektedir. 1998 y›l›nda Erdem Saker’in Belediye Baflkanl›¤› döneminde restore edilerek kütüphane binas› olarak hizmete aç›lan 5 katl› bina, mimari aç›dan klasik bir Türk yap›s›d›r. 200 kiflilik oturma/okuma kapasiteli fiehir Kütüphanesi içinde ayr›ca Çocuk Kütüphanesi yer almaktad›r. 25 kiflilik oturma kapasiteli Çocuk Bilgi Park›’nda; oyuncaklardan e¤itim CD’lerine, dergi ve gazetelerden kitaplara kadar bütün koleksiyon aç›k raf sistemiyle okurlar›n hizmetine sunulmufltur. Bursa hakk›nda kitap, dergi, foto¤raf ve sair her türlü yaz›l›, sesli, görüntülü bilgi ve belgelerin yer ald›¤› “Bursa Belle¤i Salonu”nu bar›nd›ran fiehir Kütüphanesi var olan 75 kiflilik Kaz›m Baykal Seminer Salonu ile 110 kiflilik Üftade Gösteri ve Konferans Salonu’nda, söylefli, sinevizyon, konser, film, belgesel, konser gibi düzenli olarak kültür sanat etkinlikleri gerçeklefltirilmektedir.

fiehir merkezinde Kültür ve Turizm Bakanl›¤›'na ba¤l› merkezde dört çocuk kütüphanesi, ikisi merkez ilçede olmak üzere 13 ilçe kütüphanesi ile toplam 15 kütüphane bulunmaktad›r. Çekirge Çocuk Kütüphanesi, Hürriyet Halk ve Çocuk Kütüphanesi, Nilüfer Halk Kütüphanesi, Mehmet Ali Deniz Halk Kütüphanesi, Mehmet Ali Deniz Kültür Vakf› Bursa Araflt›rma Kütüphanesi, Halil Bedii Yönetken Müzik Kütüphanesi, Kent Müzesi Bursa Kitapl›¤›, Bas›n Müzesi Kütüphanesi ve Uluda¤ Üniversitefiehir Kütüphanesi.


389 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Kent Müzesi

Gökdere Medresesi Kültür Merkezi

Büyükflehir Belediyesi Kent Müzesi; geleneksel kültür ve sanat› korumay›, yaflatmay› ve gelecek nesillere aktarmay› amaçlayan kültür ve sanat etkinliklerine destek olmaktad›r. Müzenin giriflinde, sergi alanlar› olarak düzenlenen koridorlar›nda ve üst kattaki seminer salonunda ve ayr›ca müze önündeki amfi tiyatroda her y›l sergi, konferans, söylefli ve solo konser, sokak oyunlar› gibi bir çok kültür sanat etkinli¤ine ev sahipli¤i yapmaktad›r.

Kayhan Mahallesi Kayhan Caddesi üzerinde yer alan, 2006 y›l›nda restore edilen Gökdere Medresesi’nde söylefli, dinleti, konser gibi etkinlikler yap›lmakta, akflamlar› ise tasavvuf, sanat ve halk müzi¤i dersleri verilmektedir.

Karagöz Müzesi Kukla ve gölge oyunlar› ile ilgili sanat etkinliklerinin sürekli yap›ld›¤› Karagöz Müzesi kültür merkezinde “Karagöz Yap›m ve Oynat›m Kurslar›”na kat›larak kukla ve gölge oyunlar› konusunda e¤itim verilmekte; ayr›ca geleneksel sanatlarla ilgili söylefli, sinevizyon, seminer gibi kültür ve sanat faaliyetleri de yap›lmaktad›r.

Haraçc›o¤lu Medresesi Sosyal Tesisi Bursa’n›n en eski yerleflim yerlerinden olan Kavakl› mahallesinde Nakflibendi Tekkesi olarak yap›lan bu tarihi medrese binas›, restore edilerek, kültür ve sanat etkinliklerinin düzenlenebilece¤i sosyal tesis olarak hizmete girmifltir.

Karabafl-i Veli Kültür Merkezi Geçmifli 16 yüzy›la uzanan Maksem caddesi Karabafl sokaktaki dergâh restore edilerek otantik bir kültür sanat merkezine dönüfltürülmüfltür. Kültür Merkezi’nde sema gösterileri, el sanatlar›, tasavvuf müzi¤i gibi bir çok aktiviteyi bir arada görmek mümkündür.

Çocuk Sanat Evi Tayyare Kültür Merkezi’nin arka taraf›nda bulunan Çocuk Sanat Evi’nde çocuklara yönelik etkinlikler düzenlenmektedir.

Adile Naflit Tiyatrosu Y›ld›r›m ilçesi Kapl›kaya mevkiinde yer alan Adile Naflit Tiyatrosu’nda Ekim-May›s döneminde oyunlar sahnelenmektedir. Salon 450 koltuk kapasitelidir.


390 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Ördekli Hamam› Kültür Merkezi

U¤ur Mumcu Kültür Merkezi Mudanya’da eski bir Rum kilisesinin yeniden restore edilerek kazan›lan mekân, kültür merkezi olarak hizmet veriyor. Merkezde, oyuncular için soyunma yerleri, çal›flma odalar›n›n oldu¤u merkez salon ve balkon halinde yeniden düzenlenmifltir.

Molla Yegan Kültür Merkezi Haflim ‹flcan caddesi üzerinde yer alan ve Osmangazi Belediyesi’nce Kültür Merkezi olarak yeniden düzenlenen bu tarihi yap› içinde 200 kiflilik iki büyük salon ile, hat, ebru, minyatür, resim ve tezhip gibi geleneksel sanatlar›n icra edilebilece¤i sergi salonlar› yer almaktad›r.

Tarihi ve Kültürel Miras›m›z› Koruma ve Yaflatma Projesi kapsam›nda Y›ld›r›m Belediyesi taraf›ndan restore edilerek 2007 y›l›nda ticaret ve kültür merkezi olarak yeniden hizmete aç›lan Molla Yegan Medresesi, Y›ld›r›m ilçesinde bulunuyor.

Uluda¤ Üniversitesi Kültür Merkezi Bar›fl Manço Kültür Merkezi

Bar›fl Manço Kültür Merkezi.

Y›ld›r›m ilçesindeki Bar›fl Manço Kültür Merkezi’nde; 750 kiflilik tiyatro, 500 kiflilik çok amaçl› salonun d›fl›nda sinema ve sergi salonlar› ile kütüphane ve kafeterya yer al›yor. Kültür Merkezi’nin birinci kat›nda ise 4 adet resim, heykel, seramik, hal›c›l›k, ahflap oymac›l›k ve foto¤rafç›l›k gibi geleneksel sanatlar›n uyguland›¤› atölyeler bulunuyor.

Konak Kültür Merkezi Nilüfer ilçesindeki kültür evinde rutin olarak düzenlenen tiyatro, bale, söylefli, konser gibi etkinliklerin haricinde, halk danslar›, bale ve müzik e¤itimi de verilmektedir. Halktan gelen taleplere göre geleneksel sanatlar›n de¤iflik dallar›nda kurslar düzenlenmektedir.

Fethiye Kültür Merkezi 1989’da faaliyete geçen Uluda¤ Üniversitesi’ne ba¤l› Fethiye Kültür Merkezi, her türlü teknik donan›ma sahiptir. Konser, sempozyum, tiyatro gösterisi, konferans gibi kültürel etkinliklerin yap›labildi¤i kültür merkezinin 1039 kifli kapasiteli büyük bir salonu bulunuyor.

Görüklü’de, Uluda¤ Üniversitesi Kampusü içindeki kültür merkezinde, ö¤rencilerin yarat›c›l›klar›n› kullanabilmeleri ve sergileyebilmeleri amac› ile bofl zamanlar›n› en iyi flekilde de¤erlendirmeleri için her türlü imkân sa¤lanm›fl. Merkezde rutin olarak; resim, foto¤raf, tiyatro, müzik ve benzeri kültür ve sanat dallar›nda kurs, e¤itim ve gösteriler düzenlenmektedir.

Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi 2009 y›l›nda hizmete girecek olan Merinos Kültür Park› içindeki Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Bursa’n›n en büyük kültür ve kongre mekân›d›r. 1800, 800 ve 300 kiflilik salonlar› ile ayn› anda 3000’den fazla misafirin a¤›rlanabilece¤i kültür merkezi sadece Bursa’n›n de¤il Türkiye’nin say›l› mekânlar›ndan biri durumundad›r.



Athena büstü.


13

BURSA MÜZELER‹


‹znik Müzesi’nden bir figür. Foto¤raf: Derya Duyar


BURSA MÜZELER‹

Bursa Kent Müzesi Tarihi ve kültürel mekânlar›yla adeta “aç›k hava müzesi” konumunda olan Bursa’n›n tüm tarihi ve kültürel de¤erlerini bir arada görebilece¤iniz en önemli mekân flüphesiz “Bursa Kent Müzesi”dir. 2004 y›l›ndan bu yana kent merkezinde üç katl› tarihi bir binada hizmet vermeye bafllayan Bursa Kent Müzesi'nde Bursa'n›n yaklafl›k 7000 y›ll›k geçmifli anlat›lmaktad›r. Bu genifl tarih yelpazesinde Bursa kentinin tarihi, co¤rafi, ticari, sosyal, ekonomik ve kültürel de¤erleri belli bir sistematikte, görsel sunum, obje ve animasyonlarla ziyaretçilere aktar›lmaktad›r. Hem içerik hem de biçim aç›s›ndan geleneksel müzecilik kal›plar›ndan farkl› flekilde yap›land›r›lan müzenin girifl kat›nda kronolojik, alt

Kent Müzesi önünde sokak oyunlar› flenli¤i.

ve üst katlarda ise tematik anlat›m söz konusudur. Galerilerdeki sergileme sisteminde tek boyutlu anlay›fltan uzaklaflmak amac›yla çe-

Kent Müzesi, Heykel ve Valilik.


396 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

hem ev sahipli¤i yapmakta hem de görkemli geçmiflin izlerini gelecek nesillere bir kültür miras› olarak tafl›maktad›r. European Museum Forum’un 2006 May›s ay›nda Portekiz’in Lizbon kentinde düzenlenen ödül töreninde “Avrupa’n›n Ödüllü Müzesi” ünvan›n› alan Bursa Büyükflehir Belediyesi Bursa Kent Müzesi; Avrupa standartlar›nda bir müze olarak Bursa kentini temsil etmektedir. Ara Güler Kent Müzesinde.

flitli objeler, canland›rmalar, maketler ve mankenler kullan›lm›flt›r. Müzenin bodrum kat›nda yer alan “Tarihi Esnaf Soka¤›”nda; Bursa'n›n geleneksel ticaret hayat› özgün dekor ve canland›rmalarla tan›t›lmaktad›r. Adeta yaflayan bir sokak gibi tafllarla döflenmifl zemin üzerinde dolaflarak; Arabac›, Nalbant, Saraç, Semerci, Yemenici, B›çakç›, Bak›rc›, Kalayc›, Marangoz, Keçeci, Sepetçi, fiekerci, Kebapç›, Havlucu gibi Bursa’n›n geleneksel sanatlar›n› yak›ndan görebilir, hatta zaman zaman uygulamal› olarak bu mesleklerin çal›flma usullerine flahit olabileceksiniz. Girifl kat›nda kentin tarihi geliflimi sergilenmektedir. Bursa’da yaflam›fl alt› Osmanl› padiflah›n›n Balmumu heykellerinin yer ald›¤› Müzenin girifl kat›nda Prehistorik dönemden günümüz Bursa’s›na kadar kentin tarihi anlat›l›yor. Daha çok görsel malzemelerin yer ald›¤› bu bölümde; zemini kumlardan oluflan Prehistorik bölümde cam stant üzerinde dolaflarak bir anlamda tarihin içinden geçiyor hissine kap›l›yorsunuz. Türkiye’nin ilk kent müzesi olan bu yaflayan tarihi mekân›n birinci kat›nda; Bursa'n›n özellikleri ve de¤erleri tematik olarak anlat›lmaktad›r. Daha çok araflt›rmac›lar›n yararlanabilece¤i arfliv, kütüphane, okuma salonu, etkinlik salonu ve idari birimlerden oluflan bu mekânda, girifl kat›nda oldu¤u gibi kentin kültürel de¤erleri, folklorik ögeleri ve el sanatlar›, modüler olarak tasarlanan pano ve sütunlarla y›l içinde birkaç defa teflhir edilmektedir. Bu geçici sergi salonlar›yla müze içeri¤inin farkl›laflmas› sa¤lanmakta, böylece müzenin yaflayan bir varl›k gibi kentteki devinimlere ayak uyduran canl› bir varl›k olmas› hedeflenmifltir. Bursa yöresinde ortaya ç›kar›lan M.Ö. 6000 y›l›ndan kalan Il›p›nar Höyü¤ü’nden bafllayarak günümüze kadar Bursa kentinin geliflim serüveninin sergilendi¤i Bursa Kent Müzesi, “yaflayan Bursa”n›n yaflayan müzesi” olarak; insano¤lunun temelini oluflturan uygarl›klara

Pazartesi günleri ziyarete kapal› olan Bursa Kent Müzesi, Atatürk caddesinin bafllang›ç noktas›nda, kentin tam merkezinde bulunan Atatürk heykelinin arkas›ndad›r.


397 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA




400 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Kybele heykelleri, Athena ve Apollon’un bronz büstleri, de¤iflik formdaki keramik kaplar bulunur. Bizans dönemine ait gümüfl, bronz ve piflmifl toprak eserler ile Arkaik, Klasik, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait alt›n, gümüfl ve bronz sikkelerin yer ald›¤› Bursa Arkeoloji Müzesi’nin bahçesinde de zengin bir stel koleksiyonu sergilenmektedir. Pazartesi hariç di¤er günler mesai saatleri dahilinde ziyarete aç›k olan Arkeoloji Müzesi’nse eserler dört salonda sergilenmektedir:

Bursa Arkeoloji Müzesi Bursa Arkeoloji Müzesi, Bursa’da 1972 y›l›ndan beri hizmet veren, Bythia ve Mysia bölgelerinde bulunmufl M.Ö. 3000’den Bizans Devri sonlar›na kadar olan devirlere ait eserlerin sergilendi¤i bir müzedir. Reflat Oyal Kültür Park› içinde yer al›r. Müzede 25 bin eser yer al›r, 2 bin kadar› sergilenmektedir.

Arkeoloji Müzesi’ndeki Antandos kaz›s› heykelleri.

Müzede sergilenen eserler aras›nda; Yortan kültürüne ait piflmifl toprak mezar buluntular›, Antandros Nekropolü’nden figürin, kap kacak ve süs eflyalar›, Karacabey’in fiükraniye Köyü’nde bulunmufl dünyadaki üç örnekten biri olan Greko-Pers mezar steli, Roma dönemine ait tafl eserler, Zeus ve Herakles tasvirleri,

1. Salonda Alt›noluk (Antandros) antik kenti nekropolünden ele geçen çeflitli formdaki kaplar, figürinler, ‹Ö 3 biny›lla tarihlenen piflmifl toprak mezar buluntular› ve ‹Ö 2. biny›llardan kalma bronz eserler ile Eski Tunç Ça¤›na ait eserler sergilenmektedir. 2. Salonda Hellenistik ve Roma devri tafl eserleri sergilenmektedir. Anadolu’nun en eski bereket tanr›ças› Kybele heykelleri ile günefl ve aflk tanr›ças› bronz Apollon heykeli ve savafl ve ak›l tanr›ças› Athena büstü nadir güzellikte, mutlaka görülmesi gereken eserlerin bafl›nda yer al›r. Ayr›ca bu salonda, tanr›lar tanr›s› Zeus’un tasvirleri, gücün temsilcisi Herakles’in tasvirini görebilirsiniz.


401 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Foto¤raf: Aysun Yedikardefl

Arkeoloji Müzesi’nin bahçesinde; çeflitli mimari parçalar, lahitler ve oldukça zengin mezar stelleri yer al›r. Ayr›ca Bursa ve çevresindeki kaz›larda bulunan lahit mezar örnekleri ile çeflitli Roma ve Bizans dönemine ait mimari parçalar da müze bahçesinde sergilenmektedir.

3. Salonda MÖ. VII. yüzy›ldan Bizans devri sonuna kadar geçen zamana ait eserler sergilenmektedir. Cam eserler, alt›n tak›lar, çeflitli kaplar ve üst katta Roma devrine ait bronz eserler ile Bizans eserleri görülebilecek yap›tlard›r. 4. Salonda Üçp›nar arkeolojik kaz›s›nda ortaya ç›kar›lan tümülüs mezar odas›, savafl arabas› canland›r›lm›flt›r. MÖ 546’da Anadolu’nun Persler taraf›ndan istila edildi¤i döneme ait buluntular sergilenmektedir. Salonda ayr›ca Karacabey’de bulunan Greko-Pers mezar steli de yer almaktad›r.


402 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Karagöz Müzesi 2007 y›l›nda 10. ncu y›l› münasebetiyle Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan müzeye dönüfltürülen Karagöz Sanat Evi; Karagöz sanat›n› yar›nlara tüm p›r›lt›s› ile ulaflt›rabilmek için yeni bir misyon üstlenmifl ve modern müze anlay›fl› ile yeniden düzenlenerek sanatseverlerin hizmetine ve ziyaretine haz›r hale getirilmifltir. Unima (Uluslar aras› Kukla ve Gölge Oyunlar› Birli¤i) Bursa fiubesi ile birlikte 1997 y›l›nda aç›larak Karagöz Sanatevi ad›yla faaliyet gösteren Karagöz Müzesi’nde iki galeri bulunuyor. Birinci galeride; gölge oyununun tarihçesi panolar ile anlat›l›rken di¤er galeride geleneksel tiyatronun duayenlerinden olan Prof. Dr. Metin And’›n koleksiyonundan derlenen 61 parça orijinal Karagöz Oyunu tasvirleri teflhir edilmektedir. Ayn› galeride konuyla ilgili farkl› üstatlar›n koleksiyonlar›na da yer verilerek Karagöz ve dolay›s›yla Türk Gölge Oyunu koleksiyonu zenginlefltirilmeye çal›fl›lmaktad›r.

Karagöz Müzesi’ni ziyaret eden ‹ngiltere Kraliçesine Bursa Büyükflehir Belediye Baflkan› Karagöz tablosunu takdim ediyor.

Tasvirlerin yan› s›ra ikinci galeride, Osmanl› gazetelerinde yay›nlanm›fl olan Karagöz-Hacivat karikatürleri ve çeflitli Karagöz ephemeralar› bulunmaktad›r. Ayr›ca gelen talepler do¤rultusunda geçici sergilere de yer verilmektedir.

Atölye Çal›flmas› : Müze içerisindeki sanat atölyesinde Karagöz Gölge Oyunu Tasvirleri Yap›m Kursu ve Gölge Oyunu Oynat›m› konusunda ücretsiz kurslar verilmektedir. Kurs sonunda Milli E¤itim Bakanl›¤› taraf›ndan onayl› sertifika verilmektedir. Kursun amac›; kat›l›mc›lar›n kurs sonunda Karagöz figürlerini çizip, yap›p, oynatabilmelerini sa¤lamakt›r. Kültür ve e¤itim merkezi kimli¤i ile geleneksel gölge oyunu sanat›n›n yaflat›ld›¤› Karagöz Müzesi ziyareti esnas›nda, uygun olduklar›nda gölge oyunu ustas› Nevzat Çiftçi’den gölge oyunu gösterisi izlenebilmektedir. Çekirge Yolu üzerinde Karagöz an›t mezar›n›n karfl›s›nda iki katl› bir bina içinde yer alan yer alan Türkiye’nin ilk ve tek Karagöz Müzesi Pazartesi hariç her gün saat 10.00 – 16.00 aras› ziyaretlere aç›kt›r.


403 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Ormanc›l›k Müzesi Türkiye’nin ilk ve tek Ormanc›l›k müzesidir. Çekirge caddesi üzerinde Saatçi Köflkü olarak bilinen yap›da 1989’da aç›lan müzede; hayvan ve bitki fosilleri, haberleflme ve orman mühendisli¤i ayg›tlar›, harita ve foto¤raflar, ormanc›l›k tarihi ile ilgili belgeler baflta olmak üzere yaklafl›k üç bin kadar eser sergilenmektedir. ‹ki katl› müzede; insan siluetini and›ran bir ceviz a¤ac› kesiti, 250 milyonluk fosiller ile 8 milyon y›ll›k tortul tabaka üzerindeki ç›nar yapra¤› mutlaka görülmesi gereken ilginç eserler bulunuyor. Müzede, ormanda yaflayan hayvanlar da unutulmam›fl, mumyalanm›fl hayvan örnekleri de sergilenmektedir. Çeflitli böceklerin, a¤aç kesitlerinin sergilendi¤i müzede, orman yaflam› ile ilgili foto¤raf ve karikatürlere de yer verilmifltir. Orman mühendisli¤inde kullan›lan aletlerin teflhir edildi¤i müzede; harita ve uzay foto¤raflar›, Ormaniçi haberleflme araçlar›, tarihi belgeler, albüm ve kitaplar›n yer ald›¤› seksiyonlar da bulunmaktad›r. Müze içerinde teflhir mekânlar›n›n d›fl›nda; bir sergi ve toplant› salonu, bir kütüphane ve bir laboratuar da bulunmaktad›r.

Müze ziyaretinin ard›ndan; Bursa’n›n say›l› yap›lar›ndan biri olan “Saatçi Köflkü”nün, a¤açlarla bezeli ve yonca biçimli, arslan a¤›zl› flad›rvan›, kameriyesi ile genifl teras› bulunan bahçesinde keyif alarak dinlenebilirsiniz. 19. yüzy›l›n yayg›n mimari üslubu Barok anlay›fl› ile yap›lan, Bursa eflraf›ndan Saatçi Ali Efendi’ye ait köflkün oda ve tavanlar›ndaki nak›fllar da görülmesi gereken, günümüze ulaflan ender süsleme örnekleridir. Köflkün dikkati çekecek bir baflka bölümü; iki yuvarlak ahflap sütunla an›tsal bir görünüm kazand›r›lan müze giriflidir. Giriflteki görkemli ahflap kap›lar›n bir baflka benzerine baflka bir yerde rastlamak mümkün de¤il gibidir.


404 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Atatürk Köflkü Müzesi Çekirge yolu üzerinde, Çelik Palas Oteli’nin bahçesinde, 19. yüzy›l sonlar›nda yap›ld›¤› san›lan, çat› kat›yla birlikte üç katl› kâgir bir köflktür. Bir süre Albay Mehmet Bey taraf›ndan kullan›lm›flt›r. Bursa’y› ikinci ziyareti s›ras›nda, Belediye Baflkan› Hasan Sami Beyin giriflimleriyle 12.000 liraya sat›n al›narak Atatürk’e arma¤an edilmifltir. Atatürk de binay› 1938’de Belediye’ye arma¤an etmifltir. Cumhuriyet’in 50. y›l›nda, (29 Ekim 1973)’te Kültür Bakanl›¤› taraf›ndan Atatürk Müzesi

olarak halk›n ziyaretine aç›lan bu tarihi köflk; Bursa’daki sivil mimarinin en güzel örneklerindendir. Uhyi Bey adl› flah›s taraf›ndan yapt›r›lan bu tarihi köflkün, XIX. yüzy›l Frans›z mimarl›k sanat›n›n etkisiyle yap›ld›¤› görülmektedir. Balkonlar ve al›nl›k saçaklar›nda ahflap iflçili¤inin en güzel örneklerini görmek mümkündür. Müzenin alt kat› bodrumdur ve burada sadece bir mutfak bulunmaktad›r. Birinci katta; konuk kabul salonu ile sol tarafta yemek salonu yer almaktad›r.


405 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Ulumay Osmanl› Halk KI›yafetleri ve Tak›lar› Müzesi Muradiye semtindeki Ahmetpafla Medresesi’nde, 18 Eylül 2004 tarihinde aç›lan müzede, ülkemizde örne¤i olmayan Esat Ulumay’a ait Osmanl› giysileri ve tak›lar› sergilenmektedir. Türkiye’nin çeflitli yörelerindeki 79 tak›m giysi ile 400 parça etnografik tak›n›n teflhir edildi¤i müzenin yer ald›¤› Ahmetpafla Medresesi de Osmanl› mimari üslubunu temsil eden tarihi bir yap› olup görülmesi gereken turistik bir mekând›r. Bursa’n›n ilk özel etnografya müzesinde zaman zaman, Esat Uluumay’›n sergileme imkân› bulamad›¤› çorap, foto¤raf veya bak›r eflyalardan oluflan farkl› koleksiyonlar da sergilenmektedir. Bursa K›l›ç-Kalkan Derne¤i’nin de kurucusu olan Esat Uluumay, Etnografya konusunda yapt›¤› araflt›rmalar›n neticesinde; gezdi¤i yörelerden toplad›¤› giyim-kuflam ve tak›lar› toplayarak sergiledi¤i müze, mesai saatlerinde pazartesi hariç her gün ziyarete aç›kt›r.

‹kinci kattaki solda kalan odada, Atatürk ile ilgili daimi bir foto¤raf sergisi yer al›r. Burada yer alan camekânl› bölüm sonradan yap›ya eklenmifltir. Sa¤ tarafta ise Atatürk’ün yatak odas› ile hemen arkas›nda dinlenme odas› bulunur. Çal›flma odalar›n›n yer ald›¤› köflkün üçüncü kat› çat› kat› olup ziyarete kapal›d›r. 3 katl› müzenin salon ve odalar›, Atatürk’ün kulland›¤› eflyalarla birlikte sergilenmektedir. Köflkün bahçesinin do¤u taraf›nda; iç taraf› ve çat›s› ince kalem ifliyle bezenmifl bir “kameriye” yer al›r.


406 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

K›zg›n bir demirle (günümüzde elektrikli kalemlerle) çeflitli desenlerin, motiflerin resmedildi¤i çeflitli yörelere ait tahta tabak ve kafl›k çeflitlerinin sa¤l› sollu befl vitrinde sergilendi¤i müzede, Anadolu’nun zengin kültürünü ve uygarl›k anlay›fl›n› görmek mümkündür. Bu arada müzenin yer ald›¤› tarihi köflkün odalar› da geleneksel Osmanl› Evi’nde olmas› gereken orijinal eflyalarla döflenmifltir. Kap›lardaki otantik kilit ve halkalar…, yatak odas›nda bulunan orijinal dolap-yüklük kapaklar›…, tavan ve duvarlarda Osmanl› hat sanat›n›n örnekleri… baflodan›n iki yan›n› çevreleyen sedirlerin kenarlar›ndaki el ifli danteller, örtüler…, varak yald›zl› ayna…, yeflil bir çini soba… pirinç bir mangal… kurma cams›z bir saat… ve borulu gramofon gibi XIX yüzy›l›n özelliklerini yans›tan eflyalar Osmanl›-Türk kültür ve medeniyetinin zenginli¤ini gözler önüne sermektedir. Eskiden ah›r olarak kullan›lm›fl olan bölüm bugün seminer ve sohbet, sinevizyon sunumlar› için kullan›labilecek mütavaz› bir gösteri odas›na dönüfltürülmüfltür. Bu salonda ayr›ca yemek ve oyun kafl›klar› da sergilenmektedir. Müzenin üst kat›nda “hayat” denilen aç›k sofan›n ovaya bakan genifl penceresinden Muradiye Külliyesi’ni, iki oda aras›ndaki eyvan›n üst penceresinden ise hala yeflilli¤ini koruyan Uluda¤ eteklerini seyredebilirsiniz.

Yaflayan Müze; Hüsnü Züber Evi Muradiye semtinde Devlet Misafirhanesi ve daha sonralar› Rus Konsoloslu¤u olarak hizmet veren 19. Yüzy›l Osmanl› evi, Hüsnü Züber taraf›ndan restore edilerek 1992’de ziyarete aç›lm›flt›r. Müzenin yer ald›¤› tarihi bina 1836 y›l›nda Devlet konukevi olarak yap›lm›fl ve Hüsnü Züber taraf›ndan sat›n al›nd›¤› 1988 y›l›na kadar da konut olarak kullan›lm›flt›r. 1994 y›l›nda Bursa Büyükflehir Belediyesi’ne ba¤›fllanan Hüsnü Züber Evi Müzesi’nde, sanatç› Hüsnü Züber’in yakma-da¤lama (pyrogravure) koleksiyonu da sergilenmektedir. Da¤lama, tahta üzerine yap›lan yakarak gravür çal›flmas›na verilen add›r. 1930 y›l›nda ‹stanbul Üsküdar semtinde dünyaya gelen Hüsnü Züber, Türk tahta eflyas› ve Türk motifleri koleksiyonu bak›m›ndan oldukça zengindir. Harita mühendisi, Yarbay rütbesiyle Anadolu köylerini gezerken 1960 y›l›nda 15 tahta tabak ve kafl›k ile bafllayan sergisi, daha sonra 450 parça Türk tahta eflyas› ve 600 Türk motifi ve koleksiyonuna ulaflt›.


407 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

17. Yüzy›l Osmanl› Evi Müzesi Muradiye semtinde II. Murat Külliyesinin karfl›s›nda bulunan ahflap evin yerinde, evvelce Sultan II. Murad’›n bir köflkü oldu¤u san›lmaktad›r. Dolay›s›yla bu ev ayn› zamanda ‹stanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmed’in do¤du¤u ev olarak bilinmektedir. Günümüzde müze olarak kullan›lan iki katl› ev; plan ve süslemeleri bak›m›ndan 17. yüzy›l özelliklerini tafl›makta olup, Bursa’da halen ayakta kalan en eski evlerden bir tanesi ve en güzel olan›d›r. Bahçeye aç›lan eyvanl› bir sofa ve iki odadan oluflan planda alt kat odalar› alçak tavanl› k›fll›k odalard›r. Üst katta “bafl oda” diye adland›r›lan oda’da, kalem ifli bitki ve çiçek motifleriyle dekorlu flahane ahflap dolap, geometrik dekorlu ahflap tavan ve alt›gen tavan göbe¤i zarif görünüflleri ile 17. yüzy›l süslemelerinin güzel ve karakteristik özelliklerini göstermektedirler. Bodrum, zemin ve birinci kat olmak üzere üç kattan oluflan müze binas›n›n avlusunda kesme tafltan mermer yalakl› bir çeflme bulunur. Ahflap merdivenle, ahflap parmakl›kl› genifl bir “sofa” ile iki yan›nda birer yatak odas›n›n bulundu¤u zemin kata ç›k›l›r.

Yine ahflap bir merdivenle ç›k›lan birinci katta; ortada konuk salonu, yemek ve harem odalar› yer al›r. Tavan› özgün kalem iflçili¤i ile bezenen yatak odas›n›n dolap kap›lar› ve hücreleri de çiçekler, serviler ve kafeslerle süslüdür. Evin belki de en önemli ve renkli bölümü olan “Harem Odas›”, d›flar›ya aç›lan on dört pencere ile ayd›nlanmaktad›r. Bu odada, dönemin çeflitli el ifllemeleri, sedef kakmal› ahflap ev gereçleri ve porselen eflyalar sergilenmektedir. “Bursal› ustalar taraf›ndan yap›lan bir sanat eseri olan” Osmanl› Evi Müzesi, pazartesi hariç her gün ziyarete aç›kt›r.


Medrese-i Muallim Okulu’nun aç›l›fl merasimi.



410 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

silahlara ait koruyucu z›rhlar, çeflitli hat sanat› ustalar›na ait levhalar, kitaplar ile fieyh Hamdullah ve Haf›z Osman gibi büyük ustalara ait hat sanat› örnekleri, çeflitli bak›rdan yap›lm›fl mutfak ve kahve eflyalar› sergilenmektedir.

Türk-‹slam Eserleri Müzesi (Yeflil Medrese) Yeflil Külliyesi’ne ba¤l› olarak Çelebi Mehmet döneminde 1419 y›l›nda infla edilen Yeflil Medrese 1972’de yeniden düzenlenerek 1975 y›l›ndan itibaren Türk-‹slam Eserleri Müzesi olarak hizmete girmifltir. Geçmiflin bilim merkezi olan Yeflil Medresesi’nin çini süslemeleri, cami ve türbeye göre daha azd›r. Kap› girifli üstündeki tonoz, bat› yan eyvan›n›n tavan› ve d›fl cephede pencere al›nl›klar› medresenin çini süslemeli yerleridir. Bir büyük dershanesi, biri büyük olmak üzere on üç odas› bulunan Medrese, yap›ld›¤› dönemin en önemli e¤itim kurumlar›ndan biri idi. 1930’dan itibaren müze olarak kullan›lmaya bafllanan Yeflil Medrese’nin salon ve odalar›nda; 12. yüzy›ldan 20. yüzy›la kadar uzanan maden, keramik, ahflap, iflleme, silah, el yazmas› kitaplar, ‹slami sikke, ‹slami kitabeler ve mezar tafllar› ile Selçuklu ve Osmanl› dönemlerine ait etnografik malzemeler teflhir edilmektedir. Müzenin içinde yer alan dershane ve odalarda; Hacivat ve Karagöz için ayr›lm›fl geleneksel gölge oyunu ile ilgili eflyalar, Bursa yöresine ait hamam eflyalar›, Bursa tekke ve dergâhlar›na ait çeflitli eflyalar; alt›n, gümüfl ve bronz sikkelerle Osmanl› niflan ve madalyalar›, ateflli Foto¤raf: C. Pekcanatt›

‹bn Hilâl ‹bn el-Bavvab taraf›ndan 975/76 y›l›nda yaz›lan Dua kitab›, XIV. yüzy›la ait zengin tezhipli Bakara suresi, 1323 tarihli bir Kur’an-› Kerim, Sultan II. Murad’a ait Kur’an-› Kerim, Memluk Sultan›’n›n Y›ld›r›m Bayezid’e hediye etti¤i ceylan derisi ile ciltlenmifl Kur’an-› Kerim ile 15. yüzy›l ‹znik çini tabaklar›, Türk-‹slam Eserleri Müzesi’nin en önemli objeleri aras›nda yer al›yor. Adeta aç›k hava müzesi olarak düzenlenen bu tarihi mekân›n bahçesinde ise, XV. yüzy›ldan XIX. yüzy›la kadar Bursa’n›n de¤iflik yerlerinde bulunan seçkin mezar tafl› örnekleri teflhir edilmektedir.


411 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tofas Anadolu Arabalar› Müzesi Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan kazand›r›lan, 30.000 m2’lik metrekarelik terkedilmifl bir ipek iflleme fabrikas›nda aç›lan Tofafl Anadolu Arabalar› Müzesi, Türkiye’de ilk ve tektir. Binlerce y›l önce Asya’da dönmeye bafllayan basit bir ahflap tekerle¤in Anadolu topraklar›ndaki öyküsünden bafllayarak, günümüze uzanan renkli de¤iflimin gözler önüne serildi¤i Araba Müzesi’nde; çift beygirli Bursa At arabas›ndan, günümüz ça¤dafl otomobillerine geçiflin hikâyesi anlat›lmaktad›r. 2002 y›l›nda aç›lan müzede, Türkiye’nin çeflitli illerinden seçilerek getirilen ka¤n›lar, at ve öküz arabalar›, top arabalar›, ot arabas›, odun arabas›, panyolar, çarkl›lar, Tatar arabas› gibi eski ahflap ve demir iflçili¤inin sentezine dayal› birbirinden ilginç araba örneklerini bir arada görebilece¤iniz Araba Müzesi’nde, Bursa’da otomotiv sanayinin tarihi geliflim sürecine de tan›kl›k etmifl olacaks›n›z. Müzede sergilenen yüzlerce eser aras›nda en önemli iki eser bulunuyor. Biri Bursa’da bir mezrada bulunan 2 bin 600 y›ll›k bir savafl arabas›, ikincisi ise Tofafl’›n Bursa fabrikas›nda üretti¤i ilk Murat 124 arabas›…

Pazartesi günleri hariç 10.00-17.00 saatleri aras›nda ziyaretçilere aç›k olan müzede sadece eski arabalar de¤il, Uno, Tipo, Doblo, Albea gibi yeni arabalar ile yar›fl arabalar› da sergileniyor. 17 dönümlük bahçesi ve kafeteryas›yla BursaAnkara karayolunda, bugün dahi Arabayata¤› olarak an›lan mevkide ziyaretçilerini bekliyor.


412 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Hünkâr Köflkü fiehrin güneyindeki Temenyeri semtinde, Uluda¤ yamac›nda bulunan köflk, 1844 y›l›nda Sultan Abdülmecit için av köflkü olarak yapt›r›lm›flt›r. Bu zarif yap›, iki katl› olup içi ve d›fl› çok süslü olup, 19 gün gibi k›sa bir sürede ve Frans›z ampir üslubunda yap›lm›flt›r. 1859 y›l›nda Bursa’ya gelen Sultan Abdülaziz, 1909 y›l›nda gelen Sultan V. Mehmet Reflat da bir süre bu köflkte kalm›fllard›r. Kurtulufl Savafl›’n›n hemen sonunda Atatürk de köflkte konaklam›flt›r. 1947 y›l›nda önce Bursa Belediyesi’nin mülkiyetine giren köflk, bir ara TBMM’ne devredilmifl, daha sonra tekrar Bursa Büyükflehir Belediyesi’nin kullan›m›na b›rak›lm›fl olup, restore edilerek 29 May›s 2003 tarihinde müze olarak ziyarete aç›lm›flt›r. Av Köflkü denilmesine ra¤men küçük bir saraydan fark› olmayan binan›n bütün odalar›n›n tavanlar› ve duvarlar› ayr› ayr› motiflerle süslenmifltir.

Hünkar Köflkü girifl ve cephe görünümleri.

Konuk kabul salonunun duvarlar› ve tavan›nda, kabartma yald›z boyal› hatlarla ayr›lm›fl panolar yer almaktad›r. Tavandaki panolarda çiçek demetleri, ortada alt›n yald›z boyal› kabartma ay y›ld›z görülmektedir.

Kabul salonunun sa¤›nda yer alan genifl odan›n duvarlar› flato ve yelkenliler ile deniz feneri ve dalgal› denizin resmedildi¤i panolarla süslüdür. Tavan›n merkezinde kabartma alt›n yald›zl› geçme rumi motifler, köflelerinde ya¤l› boya güller, üzüm salk›mlar›, duran ve uçuflan kufllar ifllenmifltir. Salonun solundaki (bat›s›ndaki) odan›n köflelerinde deniz manzaralar›, do¤a manzaralar›, at figürünün egemen oldu¤u pano yer almaktad›r. Köflkün en görkemli yerlerinden biri, bodrum katta havuzlu salonun do¤usundaki yemek odas›d›r. Duvarlar› ya¤l›boya çizgilerle panolara ayr›lan odan›n di¤er görkemli yeri ise, kabartma çizgilerle bölümlere ayr›lan tavan›d›r. Tavan›n göbe¤inde, hangi yönden olursa olsun bakana dönük konumda görünen yeflil düzlü¤e uzanm›fl heybetli bir aslan çizimi yer almaktad›r. Köflkün güney duvar›nda 3,4 metre yüksekli¤inde, 2,5 metre eninde çinilerle süslü görkemli çeflme görülmesi gereken bir baflka güzelliktir. Çeflmenin en önemli bölümü, çinilerle kapl› bordürü ve lale, karanfil, sümbül gibi çiçek desenleriyle bezeli yüzeyidir.


413 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bas›n Müzesi Bursa bas›n› ve matbaac›l›¤›n gelifliminin tarihsel bir süreç içinde, objelerle birlikte sunuldu¤u Bas›n Müzesi, Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nin merkezi olan Bas›n Kültür Saray› içinde yer al›yor. Bursa’da yaz›l› bas›n›n köklü geçmifli ve günümüze gelinceye kadar geçirdi¤i aflamalar›n tarihsel süreç içinde gözler önüne serildi¤i Bas›n Müzesinin pano ve galerilerinde sansüre u¤ram›fl gazete sütunlar›n›, silik gazete sayfalar›n›, kap›s›na mühür vurulan gazete ve matbaa foto¤raflar›n› görebilirsiniz. Bursa Bas›n Müzesi’nin bir baflka özelli¤i de, gazetelerin ve öteki medya organlar›n›n kulland›¤› çeflitli araçlar›, ilk hallerinden en geliflmifl modellerine de¤in canland›rmalarla sergilemesidir. “Hüdavendigâr’dan Medyaya” bölümünde, Bursa medyas›n›n özellikle 1970’li y›llardan itibaren yaflad›¤› büyük dönüflümünü gözlemek mümkün olmakta ve nisbeten k›sa bir zaman dilimi içine s›¤d›r›lan köklü teknolojik de¤iflim yerinde görülebilmektedir. Bursa merkez ilçelerinden Nilüfer ilçesi Ataevler mahallesindeki üç katl› Bas›n Kültür Saray›’nda müzenin d›fl›nda; kütüphane salonu ile konferans, tiyatro ve bale gibi kültür sanat etkinliklerinin yap›labildi¤i etkinlik salonu yer al›yor. Ayr›ca Bas›n Kültür Saray› içinde; yiyecek-içecek birimlerinden haz›r giyime ve e¤lence mekânlar›na kadar ihtiyaçlar›n›z› karfl›layabilece¤iniz ma¤aza ve dükkânlar bulunuyor.

Cumal›k›z›k Etnograya Müzesi Tarihi Osmanl› köylerinden Cumal›k›z›k köyünde halk›n kulland›¤› çeflitli eflyalar›n sergilendi¤i Etnografya Müzesi, köyün giriflinde yer almaktad›r. Köy halk› taraf›ndan ba¤›fllanan, 18., 19. ve 20. yüzy›la ait ayd›nlatma ve ›s›nma araçlar›, mutfak eflyalar›, tar›m aletleri, silahlar, teknik malzemeler, av malzemeleri ile binek ve tafl›ma gereçlerinin sergilendi¤i küçük etnografya müzesinin bahçesinde, sundurma ile örtülü k›s›mda; at arabalar›, flaraphane, üzüm çi¤neme teknesi, dibek tafl›, yalak ve sütun bafll›klar› bulunur. Bursa kent merkezine sadece 10 kilometre uzakl›ktaki Etnografya Müzesi’nin bulundu¤u Cumal›k›z›k köyünün tamamiyle do¤a harikas› aç›k hava müzesi oldu¤unu da bir kez daha belirtmekte fayda var.


Ay›fl›¤›nda Uluda¤’›n zirvesindeki Kilimli Gölü. Foto¤raf: A. Bar›fl Ifl›tan



416 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Mudanya Mütareke Evi Müzesi

Yeniflehir fiemaki Evi Müzesi

11 Ekim 1922 tarihinde TBMM Hükümeti ile ‹htilaf Devletleri aras›nda Türk-Yunan savafl›na son veren ateflkes anlaflmas›n›n imzaland›¤› ve iflgalci güçlere karfl› siyasi alanda zafer kazand›¤› yerdir. Bursa’ya 30 dakika uzakl›kta Mudanya sahil yolu üzerinde yer alan 19. yüzy›l bafllar›na ait Art Nouveo üsluplu yal›, 1937 y›l›ndan beri müze olarak kullan›lmaktad›r. Müzede Kurtulufl Savafl› ve mütarekeye ait çeflitli doküman, belge ve malzemeler ile döneme ait eflyalar sergilenmektedir.

Bursa’ya 55 kilometre uzakl›ktaki Yeniflehir ilçe merkezinde müzeye dönüfltürülen fiemaki Evi, XVIII. yüzy›lda yap›lm›fl olup, Osmanl› mimari sanat›n›n özgün örneklerindendir. Bat› Türkistan’›n fiemaki kasabas›ndan göç ederek Yeniflehir’e yerleflen Türkistanl› fiemakizâde ailesi taraf›ndan yapt›r›lm›fl olup, evi süsleyen kalem iflçili¤i ise XIX. yüzy›la aittir. Zamanla y›pranan bu tarihi, geleneksel bina 1991’de fiemaki ailesinin kulland›¤› biçimde tefrifl edilerek müzeye dönüfltürülmüfltür.

Bodrum ve çat› kat›n›n d›fl›nda iki katl› olan binan›n birinci kat›nda; Türk ve ‹tilaf devletlerinin çal›flma odalar› ve mütarekenin yap›l›p imza edildi¤i salon yer almaktad›r. ‹kinci katta ise Türkiye ad›na görüflmelere kat›lan ‹smet ‹nönü ve As›m Gündüz Pafla ile yaverlerinin yatak odalar› bulunuyor. Bir hafta süren ateflkes görüflmelerinde ‹ngiltere’yi general Harrington, Fransa’y› general Charpy ile ‹talya’y› general Monbelli’nin temsil etti¤i görüflmelerin yap›ld›¤› müze binas› (anlaflman›n imzaland›¤› masa tak›m› ve yaz› tak›mlar› gibi) dönemin eflyalar›yla birlikte aynen korunmufltur. Kurtulufl Savafl› sonras› Türkiye’nin ilk siyasi baflar›s›na ev sahipli¤i yapan bu tarihi bina XIX yüzy›l sonlar›nda Rus as›ll› tüccar Aleksandr Ganyanof taraf›ndan yap›lm›flt›r. Müze ziyaretinin ard›ndan Kültür Bakanl›¤› taraf›ndan restore edilerek bugün kütüphane olarak hizmet veren Tahir Pafla Kona¤›, görülmesi gereken mimari yap›lardan biridir.

Bodrumu olmayan iki katl› evin üst kat›nda yer alan büyük odan›n duvarlar› alç› ve horasan ile s›vanm›fl olup, dolap kapaklar› ‹stanbul K›z Kulesi ile Sarayburnu resimleri ile süslenmifltir. Üst kat döflemesi ahflapt›r. Bu bölümde tavan› ahflap bir kemerle ayr›lan “sergâh köflkü” bulunmakta olup, buras› evin ve komflular›n genç k›zlar›n›n sohbet ederek el ifli iflledikleri mekân olarak düzenlenmifltir.

Pazartesi hariç di¤er günler ziyarete aç›k olan bu evin en ilginç özelli¤i, evin yap›m›nda hiç çivi kullan›lmam›fl olmas›d›r.

Celal Bayar Müzesi Celal Bayar Vakf›’na ait müze ve kütüphane, 1970’de Gemlil ilçesi Umurbey kasabas›nda ziyarete aç›lm›flt›r. Umurbey’de dünyaya gelen Türkiye’nin üçüncü Cumhurbaflkan› Celal Bayar’›n, Kuvay-i Milliye döneminde, Kurtulufl Savafl›’nda, Cumhuriyetin ilk y›llar›nda, Bakanl›k ve Baflbakanl›k yapt›¤› dönemlerde toplad›¤› belgeler, foto¤raflar, kendisinde verilen


417 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

çeflitli hediyeler, an› eflyalar›, tablolar, çeflitli niflanlar, madalya ve fliltler sergilenmektedir.

Konusuyla ilgili Türkiye’deki iki müzeden biri olan Sa¤l›k Müzesi’nin bulundu¤u Muradiye Medresesi ise görülme¤e de¤er mimari yap›d›r. XV. yüzy›l›n ilk yar›s›nda Sultan II. Murad taraf›ndan yapt›r›lan bu e¤itim merkezinde avlu çevresinde s›ralanm›fl, dershane ve yatakhane olarak kullan›lm›fl olan 16 oda yer almaktad›r.

Cumhuriyetin ilk y›llar›na ›fl›k tutan Celal Bayar Müzesi’ni pazartesi (ö¤leye kadar) ve Sal› günleri d›fl›nda ziyaret edebilirsiniz. 20 bin ciltlik zengin bir kütüphane ile an›t mezar›n bulundu¤u mekânda Celal Bayar’›n do¤du¤u 3 katl›, 19. yüzy›la ait özel eflyalar ve dönemin aksesuarlar›yla yeniden restore edilen ahflap geleneksel Osmanl› evini de gezebilirsiniz.

Bursa Sa¤l›k Müzesi Sa¤l›k Oca¤› ve Kanser Araflt›rma Merkezi’nin faaliyet gösterdi¤i Muradiye Medresesi’nin koridorlar›nda, camekânlar içinde sergilenen doktorlar›n kulland›¤› eski t›p alet ve gereçlerinden ibaret olan bu küçük müze, henüz tam anlam›yla bir müze görünümünde de¤ildir.

Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’ne dönüfltürülen tarihi Merinos Fabrikas›’n›n demirbafllar› kurulmas› planlanan tekstil ve enerji müzelerinde de¤erlendirilecek.

Merinos makina parkuru. Sa¤l›k Müzesi’nin yer ald›¤› Muradiye Medresesi iç avlusu.


418 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ara mekânda Prehistorik, Helenistik, Roma ve Bizans ça¤› eserleri, tak› ve sikkeleri teflhir edilmektedir. Müzenin yan bölümlerinde XI. – XIV. yüzy›l seramik malzemeleri ile XV.-XVII. yüzy›la ait ‹znik çini örnekleri sergilenmektedir. ‹znik ve çevresinde düzenli olarak yap›lmakta olan arkeolojik kaz›larda elde edilen çeflitli eserler tasniflemeden sonra burada gösterime sunulmaktad›r. Dolay›s›yla müzedeki eserlerin bir k›sm›n›n ara s›ra yenilendi¤ini söyleyebiliriz.

Ayasofya Müzesi ‹znik Müzesi Bizans ‹mparatorlu¤u’na, Anadolu Selçuklular›’na ve k›sa süreli Osmanl› Devleti’ne baflkentlik yapan tarihi ‹znik ilçesinin merkezinde yer alan ‹znik Müzesi’nin bulundu¤u bina Osmanl›’n›n kurulufl dönemlerine ait Nilüfer Hatun ‹mareti’dir. Yoksullar için yemek da¤›t›lan ‹maret, 1388 y›l›nda Sultan I. Murad taraf›ndan annesi Nilüfer Hatun ad›na yapt›r›lm›flt›r. Zengin ve renki bir tafl ve tu¤la iflçili¤ine sahiptir. Cumhuriyetin ilk y›llar›nda de¤iflik gereksinimleri için kullan›lan bu tarihi bina, 1960 y›l›ndan bu yana müze olarak hizmet vermektedir. Antik Tiyatrosu, tarihi Çini f›r›nlar›, Ayasofya Kilisesi, fiehir Surlar› ve kap›lar› ile aç›k hava müzesi olan ‹znik ve çevresinden toplanan arkeolojik kal›nt›lar ve eserlerin sergilendi¤i ‹znik Müzesi bahçesinde, Roma, Bizans ve Osmanl› dönemlerine ait lahitler, steller, kabartmalar, erzak küpleri, ‹slami mezar tafllar› teflhir edilmektedir. Orhangazi ilçesi yak›nlar›nda ilk Bursa’n›n temellerinin at›ld›¤› Il›p›nar Höyü¤ü’nden elde edilen bulgular›n sergilendi¤i Müze içindeki

Tarihi ‹znik ilçe merkezinde yer alan Ayasofya Kilisesi, M.S. IV. Yüzy›lda Romal›lar taraf›ndan yap›lan Gimnasium üzerine Bizans döneminde yap›lm›flt›r. Sultan Orhan Gazi taraf›ndan 1331 y›l›nda camiye dönüfltürülen yap›, daha sonra Kanuni Sultan döneminde Mimar Sinan taraf›ndan yenilenmifl, yanan minare yerine bugünkü kilisenin kuzeybat› köflesine yenisi yap›lm›fl ve mihrap ilave edilmifltir. Arkeologlara göre bu tarihi yap›, farkl› dönemlere ait, farkl› malzeme ve farkl› yap›m teknikleri içermektedir. ‹lk yap›n›n 4. yüzy›la kadar uzand›¤› ifade edilmektedir. Günümüzde müze olarak kullan›lan bu ibadet yeri H›ristiyanlar için kutsal mekânlardan biridir. Çünkü burada 787 y›l›nda VII. Ekümenik Konsül toplant›s› yap›lm›flt›r. Bu bak›mdan ayr›ca ikinci konsülün de topland›¤› ‹znik, inanç turizmi aç›s›ndan önemli bir merkezdir. Müze içerisinde, Bizans döneminde yap›lm›fl fresk ve mozaik kal›nt›lar› ve lahit yer almaktad›r. An›t-Müze olarak ziyarete aç›kt›r.


Kültürpark yenilendi. Foto¤raf: Nilay Kabal



14

BURSA EKONOM‹S‹


BURSA EKONOM‹S‹


Bursa ekonomisine yön veren kurulufllar›n bafl›nda yer alan U‹B Uluda¤ ‹hracatç›lar Birli¤i Baflkanl›¤›n› Ferit Süneli, Genel Sekreterli¤ini ise ‹brahim Okur yürütüyor. Soldan ‹tibaren, ‹. Okur, F. Süneli, O. Sat›c›.

BTSO Ana Binas›.

ÜRETEN BURSA Bugün, sanayi tesislerinin say›s› ve kurulu güç kapasitesi miktar› itibariyle, "Türkiye'nin Sanayi Üssü" durumunda olan Bursa'dan, Bursa Ticaret ve Sanayi Odas› (BTSO) kanal›yla gerçekleflen ihracatta, sanayi ürünlerinin pay› % 93,95 seviyesindedir. Bugün baflta tekstil, otomotiv, makine, g›da ve deri sanayi olmak üzere, pek çok imalat sektörü, Bursa'n›n sanayi ve ticaret hayat›nda önemli etkinlikler meydana getirmektedir. Bursa ekonomisinin bu etkin güce kavuflmas›nda, Bursa'daki organize sanayi bölgelerinin çok büyük rolü bulunmaktad›r. Bursa s›n›rlar› içinde Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu çerçevesinde tüzel kiflilik s›fat›n› kazanm›fl 8 adet Organize Sanayi Bölgesi (OSB) bulunmaktad›r. Ayr›ca OSB alan› olarak ilan edilmesi için kurulufl çal›flmalar› devam eden 3 alan daha mevcuttur.

Mutlak de¤er olarak ifade edildi¤inde yarat›lan katma de¤er s›ralamas›nda Bursa; ‹stanbul, Kocaeli ve ‹zmir'den sonra dördüncü s›rada yer almaktad›r. Sahip olunan toplam çeviri güç kapasitesinde Bursa; ‹stanbul, Kocaeli, ‹zmir ve Zonguldak'tan sonra 5. s›rada; Türkiye genelinde sosyo–ekonomik geliflmifllik s›ralamas›nda ise ‹stanbul, Ankara, ‹zmir ve Kocaeli'nden sonra 5. s›radad›r. Bursa çal›flan insan ve iflyeri say›s› bak›m›ndan da ‹stanbul ve ‹zmir'den sonra 3. s›rada yer almaktad›r. D‹E taraf›ndan tüm Türkiye için yaklafl›k 300 milyar dolar olarak aç›klanan milli gelirin, 12 milyar dolarl›k k›sm›n› Bursa karfl›lam›flt›r. Türkiye toplam ihracat›n›n beflte birini gerçeklefltiren Bursa, ülke ekonomisine ciddi katk› sa¤layan illerin bafl›nda gelmektedir. Bursa özellikle tekstil ve otomotiv endüstrisi bak›m›ndan ülke ihracat›n›n omurgas›n› oluflturmaktad›r.


424 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa Sanayisinin Tarihsel Geliflimi ‹ki bin y›l› aflan zengin bir geçmifli bulunan ve daha o tarihlerde sahip oldu¤u de¤erlerle, ülkemizin bugünkü ekonomik etkinli¤ine a¤›rl›¤›n› koymaya namzet bulunan Bursa, özellikle Cumhuriyet döneminden itibaren yaratm›fl oldu¤u ekonomik potansiyel ile Türkiye ekonomisinin en önemli itici güçlerinden birini teflkil etmifltir.

Hamidiye Ziraat Okulu. Arfliv: ‹ Cengiz.

1587 y›l›ndan itibaren sürdürülen ipekböce¤i yetifltiricili¤i ve ipekli kumafl dokumac›l›¤› ülke ekonomisinde müstesna bir yer iflgal etmekteydi.

Bursa’n›n ticari etkinliklerinin sanayi ile bütünleflmesi, XVII. yüzy›l ortalar›na rastlamaktad›r. 1844 y›l›nda kurulan 4 manc›n›kl› bir fabrika, Türkiye’de fabrikasyon ipek çekme sanayinin ilk ad›m›n› teflkil etmektedir. Bundan sonra 1845 ve 1952 y›llar›nda daha büyük kapasiteli ipek çekme fabrikalar› kurulmufl ve 1980 y›l›nda Bursa, fabrika say›s› ve bükülmüfl ipek üretiminde ulaflt›¤› kapasite ile doruk noktas›na varm›flt›r.


425 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

y›llarda tabii ipek tüketimine destek olmak üzere kurulan Gemlik Suni ‹pek Fabrikas› da Bursa ekonomisinde önemli bir etkinli¤e sahip olmufltur.

Ayn› dönemlerde Orta ve Güney Anadolu illeri de dahil olmak üzere bölgede at arabas› yap›p satan tek flehir Bursa’d›r. Bu yönüyle Bursa, kara nakil vas›tas› üretiminin ilkel biçimde de olsa, ilk nüveli¤inin rastland›¤› bir flehir olmaktad›r. Türk kültür ve medeniyetinin eski bir merkezi olan Bursa, sergi ve fuarlar açan ve sergilere ifltirak eden bafll›ca illerden biri olmufltur. 1851 y›l›nda Londra’da aç›lan bir sergiye Bursa’dan ipek kozas› ve yar› mamul ipek çeflitleri ile kat›lm›flt›r. Bursa’da yabanc› ticaret heyeti taraf›ndan ziyaret edilen ilk sergi (Fuar) 1909 y›l›nda kurulmufl olup, büyük bir ilgi yaratm›flt›r. Bursa’da ilk Anonim fiirketin 1910 y›l›nda kuruldu¤unu görmekteyiz. Bu tarihlerde kurulan Osmanl› Seyri Sefain fiirketi ve Bursa Mensucat Osmaniye Anonim fiirketi, gerçek manada birer Anonim fiirket hüviyetindedir. Di¤er yandan, zirai sektörün kredi ihtiyaçlar›n› karfl›lamas› amac›n› güden ve ilk zirai kredi müessesesi olan Memleket Sand›¤›, Bursa’da aç›lm›flt›r. 1923 y›l›nda Cumhuriyet’in ilan›ndan sonra Bursa’n›n ekonomik yap›s›nda önemli geliflmeler kaydedilmeye bafllanm›flt›r. 1938 y›l›nda kurulan Merinos Fabrikas›, Bursa’n›n dokuma sanayinin merkezi olmas›n›n bir tescilidir. Ayn›

Bursa’da havluculuk da çok eski bir maziye sahiptir. 1941 y›l›nda kurulan Havluculuk Kooperatifi makinenin ç›kmas›yla duraklayan havlu el tezgâhlar›n› korumufl ve mazisi çok eski olan bu sanat› yeniden canland›rm›flt›r. Ayn› dönemlerde ahflap iskelet üzerine sac kaplanmas› flekliyle karoseri, sanayide a¤›rl›¤›n› ortaya koymufltur. ‹lk zamanlarda tekstil endüstrisine yönelik olarak bafllayan makine sanayinin, zamanla a¤aç iflleyen makinelerin, elektrik ve zirai makinelerin de büyük bir geliflme göstermesiyle, Bursa’daki sanayinin, çok önemli bir endüstri dal›n› oluflturmufltur.

1960’l› y›llar Bezzaz Hac›.

Bütün bunlar yan›nda Bursa’da el sanatlar› da çok zengin bir maziye sahiptir. Özellikle b›çakç›l›k, bak›rc›l›k, kundurac›l›k, yemenicilik, terzilik, yast›k ve yorganc›l›k, flekercilik (özellikle kestane flekeri), peynircilik, flerbetçilik, örmecilik, a¤aç tornac›l›¤›, kuyumculuk, oymac›l›k, o dönemlerde Bursa’n›n sanata olan düflkünlü¤ünün en güzel örneklerindendir. Bugün Bursa’da baflta tekstil, otomotiv, makine, g›da ve deri sanayileri olmak üzere, pek çok çeflitteki imalat sektörleri, Bursa’n›n ticaret ve sanayi hayat›nda önemli etkinlikler meydana getirmektedir.

Bereketli Bursa ovas›.


426 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bugünkü Bursa Sanayi Bursa’n›n bugünkü ekonomik yap›s› içerisinde, ülke ekonomisini temsil eder mahiyetteki temel sektörlerin bafl›nda tekstil gelmektedir. Tekstil sektörü geçmiflten günümüze, Bursa’n›n geleneksel endüstri dokusunda, odak say›labilecek bir görünüm sergilemektedir. Celal Sönmez

Türkiye’de kurulan 11 adet sentetik iplik fabrikas›n›n 8’i, Bursa’da bulunmaktad›r. Ayr›ca dünyada bu kadar iplik fabrikas›n›n bir arada bulundu¤u tek bölge Bursa’d›r. Tekstil sektörü yap›sal bak›mdan Bursa’da ihracat›n omurgas›n› oluflturmaktad›r. Bursa’da di¤er önemli sanayi dallar›, otomobil ve muhtelif yedek parça üretimini içine alan otomotiv endüstrisi’dir. Bugün Bursa’m›zda iki adedi binek tipi otomobil, bir adet minibüs, az say›da kamyonet ve de otobüs üretiminin gerçeklefltirildi¤i 4 adet otomobil üretim fabrikas› mevcuttur. Bursa’da motorlu kara tafl›tlar› için çok say›da parça ve aksesuar imalat› yap›lmaktad›r. Bursa da imalat sanayi içerisinde, gerek üretim çeflitleri, gerekse üretim miktarlar› aç›s›ndan en genifl faaliyet alan›na sahip sektör budur. BTSO taraf›ndan her y›l Bursa’da al›flverifl flenli¤i düzenleniyor.

Bursa’da sanayiye yön veren bir baflka önemli sektör de, makine imalat sanayii’dir. Makine sanayisinde faaliyette bulunan kurulufllar›n ço¤u, döküm ameliyesinden, nihai kullan›m safhas›na kadar genifl bir ifllem sürecine sahip bulunmaktad›r.

Ekonomiyi yönlendiren BTSO meclis üyeleri.

Yine Bursa sanayisi aç›s›ndan özel önem tafl›yan bir baflka sektör, g›da endüstrisi’dir. Bursa’da g›da endüstrisine iliflkin olarak hemen her dalda faaliyet gösteren firmalar mevcuttur. Özellikle meyve suyu, alkolsüz içki, kon-


427 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

serve, konsantre salça üretiminde Bursa’da mevcut kapasiteler, Türkiye genelinde önemli paya sahiptir. Bursa’n›n imalat sanayisi içerisinde, ülke ekonomisi aç›s›ndan önem teflkil eden daha pek çok sektör, belirli a¤›rl›klara sahip bulunmaktad›r. Bunlar içerisinde, kimya, deri konfeksiyon, demir çelik, metal ana sanayi, çimento, madeni eflya, mobilya, inflaat taahhüt sektörleri en önemlilerindendir. Bursa, sanayi tesislerinin say›s›, kurulu güç kapasitesi miktar› itibariyle, “Türkiye’nin Sanayi Üssü” durumundad›r. Bursa’n›n ticaret, sanayi, tar›m, turizm ve hizmet sektörlerinde meydana gelen h›zl› geliflmeler, istihdamda da önemli art›fllar meydana getirmifltir. Özellikle çok çeflitli kumafl, konfeksiyon, suni ve sentetik iplik, havlu bornoz, pamuk ipli¤i, makine, otomobil ve yedek parça, çeflitli g›da maddeleri, yafl meyve ve sebze, deri konfeksiyon, tütün, zeytin gibi maddeler ihracat›n en önemli kalemlerini oluflturmaktad›r. Bursa’dan gerçekleflen ihracatta, tekstil dokuma, konfeksiyon, otomotiv, makine ve madeni eflya, g›da, deri konfeksiyon sektörlerine ait olanlar, ilk s›ralar› oluflturmaktad›r.

Bursa ekonomisinin bu etkin güce kavuflmas›nda, Bursa’daki Organize Sanayi Bölgeleri’nin çok büyük rolü bulunmaktad›r. ‹limiz s›n›rlar› içinde Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu çerçevesinde tüzel kiflilik s›fat›n› kazanm›fl 13 adet Organize Sanayi Bölgesi bulunmaktad›r. Bu sanayi bölgeleri içerisinde 3 adedinin altyap› ve kamulaflt›rma çal›flmalar› devam etmekte olup, di¤er 10 adedi fiilen faaliyet göstermektedir. Ayr›ca 5 yeni Organize Sanayi Bölgesi’nin de kurulufl çal›flmalar› devam etmektedir. Tüzel kiflilik kazanm›fl olan 13 adet sanayi bölgesinin; toplam büyüklü¤ü 3.156 Hektard›r. Faaliyet gösteren toplam tesis say›s› 959 adettir. Toplam çal›flan say›s› ise 102.500 kiflidir. (Not:Genifl bilgi için BTSO Bursa Ticaret ve Sanayi Odas› yay›nlar›na bakabilirsiniz.)

Bursa Organize Sanayi bölgesi.


Birçok uluslararas› kurulufl taraf›ndan Bursa, daha flimdiden Avrupa flehri kabul edilmifltir.



430 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Tekstil Sanayi “‹pek Gibi Bursa” Bursa'n›n, Bizans ve daha sonra Osmanl› dönemlerinde ipek ipli¤i üretimine dayal› ekonomik kimli¤i, 19. yüzy›l›n sonlar›na de¤in sürmüfl; Bursa'da ipekçilik en önemli sanayi kolu olma özelli¤ini korumufltur. Üretilen do¤al ipek, yurtd›fl›na sat›lm›flt›r. 20. yüzy›l›n bafllar›nda ve Cumhuriyet'in ilk y›llar›nda, ilk makineli ipek ipli¤i ve dokuma fabrikalar› kurulmufltur. Hemen tümüyle dokuma, bir ölçüde de g›da sanayinde uzmanlaflan Bursa ekonomisinin as›l at›l›m› ise, 60'lar›n ortalar›ndan bafllayarak gerçekleflmifltir. Kimya dal›nda sentetik iplik üreten fabrikalar, tafl›t araçlar› dal›nda otomobil fabrikalar› ve otomotiv yan sanayi, g›da dal›nda konserve ve meyve suyu fabrikalar›, dokuma dal›nda tam entegre modern fabrikalar kurulmufl ve Bursa 70'lerin sonuna de¤in h›zla geliflmifltir. Bursa tekstil sanayinde, iplik hammaddesinden konfeksiyon üretimine kadar çok genifl bir ürün yelpazesi, bu sektörün kapsam›na girmektedir. Tekstil sektöründe faaliyet gösteren yaklafl›k 8000 iflyeri vard›r. Sektördeki çal›flan say›s›, yaklafl›k 60 bindir. Türkiye'de kurulu 11 sentetik iplik fabrikas›ndan 8'i Bursa'da bulunmaktad›r. Sentetik iplik üretim kapasitesi bak›m›ndan Bursa, Türkiye'nin toplam kapasitesinin yüzde 75'ine sahiptir. Cumhuriyetin ilk y›llar›nda ilk makinize filatür ve dokuma fabrikalar› kuruldu. 1950'lerde birkaç tezgâhl› ve küçük ölçekli dokuma iflletme-

leri h›zla yayg›nlaflm›flt›r. Bu y›llarda ilerde otomotiv yan sanayine dönüflecek ifl yerleri de kurulmaya bafllam›flt›r. 60'larda uygulanan ithal ikameci ve korumac› politikalar sayesinde, ilde sanayi at›l›m› gerçekleflti. Kimya dal›nda sentetik iplik üreten fabrikalar, tafl›t araçlar› dal›nda otomobil fabrikalar› ve otomotiv yan sanayi, g›da dal›nda konserve ve meyve suyu fabrikalar›, dokuma dal›nda tam entegre modern fabrikalar bu dönemde kuruldu ve 70'lerin sonuna de¤in h›zla geliflti.


431 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

toplam üretimin, ihracat›n ve istihdam›n en büyük bölümünü oluflturmaktad›r. Bursa'da toplam katma de¤erin %25'ten fazlas› bu sektörde yarat›lmaktad›r. Türkiye'de kurulu 11 adet sentetik iplik fabrikas›n›n 8'i Bursa'dad›r. Sentetik iplik üretim kapasitesi itibariyle Bursa, Türkiye'nin toplam kapasitesi içinde önemli bir paya sahiptir. Dünyada bu kadar iplik fabrikas›n›n bir arada bulundu¤u ender bir bölgedir.

Koza Han’›n üst kat›.

Cumhuriyetin ilan›ndan sonra Bursa'n›n ekonomik yap›s›nda önemli geliflmeler kaydedilmeye bafllanm›flt›r. 1938 y›l›nda kurulan Merinos Fabrikas›, Bursa'n›n dokuma sanayinin merkezi olmas›n›n bir tescilidir. Ayn› y›llarda do¤al ipek tüketimine destek olmak üzere kurulan Gemlik Suni ‹pek Fabrikas› da Bursa ekonomisinde önemli bir etkinli¤e sahip olmufltur. 1924'te filatür fabrikalar›nda 1.500 iflçi çal›flmaktayd›. ‹flçilerin %48'i yabanc›lar›n iflletmelerinde, % 28'i az›nl›klar›n, % 24'ü de Türk sanayicilerin fabrikalar›nda istihdam edilmiflti. 1933 y›l›nda Sümerbank taraf›ndan kurulacak fabrikalar›n ikisinin adresi Bursa'yd›. 1935'te temeli at›lan Merinos Yünlü Fabrikas› ile Suni ‹pek Fabrikas› 1938'de üretime geçti. Tekstil sektörü yap›sal bak›mdan Bursa'da ihracat›n omurgas›n› oluflturmaktad›r. Özellikle suni ve sentetik dokuma üretimi, Bursa'da

Bursa'da dokumac›l›kla birlikte, çeflitli pamuk ipli¤i, naylon iplik, polyester iplik, yün ipli¤i, dikifl ve nak›fl ipli¤i gibi, baflta dokuma sanayi olmak üzere, çeflitli sektörlerde kullan›lan iplikler üretilmektedir. Türkiye'de üretilen flofl ipli¤inin yüzde 75'i Bursa kaynakl›d›r. 2001 y›ll›nda BTSO kanal›yla yap›lan toplam sanayi ürünleri ihracat› içinde tekstilin pay› % 28,06 iken, 2004 y›l›nda % 20'ye düflmüfltür. Tekstil ile haz›r giyim ve konfeksiyon sektörlerinin önemli merkezlerinden Bursa'dan, y›l›n 8 ay›nda yap›lan ihracat›n, haz›r giyim ve konfeksiyonda yüzde 1,2; tekstilde yüzde 6,3 oran›nda artt›¤› görülmektedir. Bursa'daki tekstil ile haz›r giyim ve konfeksiyon sektörlerinin ihracat›, bu dönemde 1 milyar 148 milyon 487 bin dolara ulaflt›. Uluda¤ ‹hracatç› Birlikleri (U‹B) kay›tlar›ndan derlenen bilgiye göre, Ocak-A¤ustos döneminde yüzde 1,2 oran›nda artarak 422 milyon 978 bin dolara ulaflan ihracat, geçen y›l›n ayn› döneminde 418 milyon 13 bin dolarda kalm›flt›. Tekstilde ise yüzde 5,9'luk art›flla 725 milyon 509 bin dolar› bulan ihracat, geçen y›l›n ayn› döneminde 684 milyon 868 bin dolar olarak gerçekleflmiflti. Bu dönemde, tekstil alan›nda 9 serbest bölgeyle 112 ülke ve özerk bölgeye ihracat yap›l›rken, haz›r giyim ve konfeksiyonda 8 serbest bölgeyle 101 ülke ve özerk bölgeye ulafl›lm›flt›r.

‹ngiltere kraliçesi Koza Han koridorlar›nda.


432 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Otomotiv Sanayi “Araba Tarihini Yazan fiehir”

Foto¤raf: Ara Güler

Bursa'da di¤er önemli sanayi dallar›, otomobil ve çeflitli yedek parça üretimini içeren otomotiv endüstrisidir. Bugün Bursa'da iki adedi binek tipi otomobil, bir adedi de minibüs, az say›da kamyonet üretiminin gerçeklefltirildi¤i üç adet otomobil fabrikas› mevcuttur. Otomobil Sanayicileri Derne¤i'nin verilerine göre bu üç fabrikada 2004 y›l› itibariyle Türkiye'nin toplam binek otomobil üretiminin yaklafl›k % 60'› toplam minibüs üretiminin %5,29'u, toplam midibüs üretiminin ise %38'i yap›lm›flt›r. Otomobil üretim fabrikalar›nda yaklafl›k 9.000 kifli çal›flmaktad›r.

Bursa, otomotiv endüstrisinde Türkiye'nin en büyü¤ü durumundad›r. Bursa'da motorlu kara tafl›tlar› için çok say›da parça ve aksesuar imalat› yap›lmaktad›r. Bursa'da imalat sanayi içerisinde, gerek üretim çeflitleri ve gerekse de üretim miktarlar› aç›s›ndan en genifl faaliyet alan›na sahip sektör otomotivdir. Bugün itibariyle Bursa Ticaret ve Sanayi Odas›'na kay›tl› ana otomotiv ve yan sanayi firma say›s›, 47'si flah›s, 424'ü flirket olmak üzere toplam 471'dir. 2007 y›l›nda 263 bin adet otomobilin üretildi¤i Bursa’daki Renault Fabrikas›, 2008 y›l›nda dünyadaki 38 Renault fabrikas› içinde en fazla üretim yapan tesis ünvan›n› elde etmifltir. 1971’de tek modelin (Renault 12) üretildi¤i 20 bin araç kapasiteli bir tesis olan Oyak Renault 2008 y›l›nda, 360 bin araç kapasiteli 3 farkl› modelin ayn› anda üretildi¤i (Renault Clio3, Megane2 ve Grand Tour) devasa bir fabrika olmufltur. Ayr›ca 6 bin 660 kiflinin üç vardiya halinde çal›flt›¤› tesislerde otomobil üretiminin yan› s›ra vites kutusu ve motor üretiminin yap›l›yor olmas›, otomotiv sektörünün geldi¤i noktay› göstermesi bak›m›ndan önemlidir.


433 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

‹malat Sanayi Bursa'da sanayiye yön veren bir baflka önemli sektör ise, makine imalat sanayidir. Makine sanayisinde faaliyette bulunan kurulufllar›n ço¤u, döküm aflamas›ndan, nihai kullan›m safhas›na kadar genifl bir ifllem sürecine sahip bulunmaktad›r. 2006 y›l›nda Bursa’daki ilk 250 firman›n net cirolar›na, sermayelerine bak›ld›¤›nda, önceki y›llara oranla her bak›mdan ciddi ilerlemeler kaydedildi¤i görülmektedir. ‹lk 250 firma ara-

Otomotiv Sektöründe Rekor ‹hracat Uluda¤ ‹hracatç› Birlikleri kay›tlar›na göre, 1991 y›l›n›n Eylül-Aral›k döneminde ilk kez 163 milyon 753 bin dolar kaydedilen otomotiv ihracat›, 1993 y›l› d›fl›nda her y›l, bir önceki y›la göre art›fl göstermifltir. 2004 y›l›nda bir önceki y›la göre ihracat›n› 3 milyar 514 milyon 781 bin dolar art›ran sektör, 10 milyar 705 milyon 806 bin dolar ile tarihin en yüksek ihracat rakam›n› yakalad›. Sektörün 1992'den 2004 y›l›na kadar 15.7 kat artan ihracat›n›n, 2005 y›l›n›n ilk alt› ay›nda (Ocak-Haziran) 6 milyar 636 milyon 46 bin dolara ulaflt›¤› görülmektedir. Otomotiv sektörünün kalesi olan Bursa’da OYAK Renault Otomobil Fabrikas› ile TOFAfi Türk Otomobil Fabrikas› artan ihracatlar› sayesinde ciro rekoru k›rarak 2007’de ilk iki s›ray› paylaflm›fllard›r.

s›nda tekstil ve konfeksiyon sektöründen 72 firman›n, otomotiv ana ve yan sanayinden ise 59 firman›n yer ald›¤› görülmektedir. 2007 y›l› de¤erleriyle 250 firman›n iç ve sat›fl tutarlar›


434 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

toplam› 30 milyar YTL, ücretle çal›flanlar ortalamas› da 105 bin 763 kifli olarak belirlenmifltir. Son 10 y›ldaki ciro art›fllar›na bak›ld›¤›nda 1997-2007 döneminde tekstil ve konfeksiyon firmalar› cirolar›n› yüzde 11,3 oran›nda art›r›rken, ayn› dönemlerde otomotiv ana ve yan sanayisindeki firmalar›n yüzde 220 oran›nda ciro art›fl› gerçeklefltirmifllerdir. Bu rakamlar, ucuz ve kalitesiz Çin mallar›ndan dolay› imalat sanayisinde tekstil sektörünün kan kaybetti¤inin bir iflaretidir. Tekstilden yavafl yavafl ç›kan Bursa artan nüfus gücüne yeni istihdam alanlar› açmaya çal›fl›yor. Özellikle ekonomik gelece¤inin bir aya¤›n› otomotiv sektörü üzerine oturtmay› planlayan Bursa ‹malat Sanayi; hassas robotlardan tutun, binlerce tonluk pres makinelerine, körüklere, karoserlere kadar her fleyi üretiyor.

G›da Sanayi Yine Bursa sanayisi aç›s›ndan özel önem tafl›yan bir baflka sektör, g›da endüstrisidir. Bursa'da g›da endüstrisine iliflkin hemen her dal-

da faaliyet gösteren firmalar mevcuttur. Özellikle meyve suyu, alkolsüz içki, konserve, konsantre salça üretiminde Bursa'da mevcut kapasiteler, Türkiye genelinde önemli paya sahiptir. Bursa'n›n imalat sanayisi içerisinde, ülke ekonomisi aç›s›ndan önem teflkil eden daha pek çok sektör, belirli a¤›rl›klara sahip bulunmaktad›r. Bunlar içinde kimya, deri, konfeksiyon, demir çelik, metal ana sanayi, çimento, madeni eflya, mobilya, inflaat taahhüt sektörleri en önemlilerindendir.

Tar›msal Yap› “Her Ürünün Ekilebildi¤i Bir Co¤rafya” Tanzimat ile birlikte mülkiyet hakk›n›n sa¤lanmas›yla devlete ait topraklar kiflisel mülkiyete geçmeye bafllam›flt›r. Bursa'da tar›msal faaliyetler içinde en büyük yeri kuflkusuz tah›l üretimi oluflturmaktayd›. Tah›llar, bugünkü Cumhuriyet Caddesi alt›nda bulunan Tah›l Pazar›'nda sat›l›rd›.


435 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa Ovas›, Uluda¤'›n ete¤inde genifl ve verimli bir ovad›r. Ancak 30'lu y›llara kadar ova büyük ölçüde batakl›k idi. Bu nedenle ovada eskiden, büyük ölçüde koyun, s›¤›r ve manda bak›c›l›¤› ile pirinç ekimi yap›lmaktayd›. Bursa ve çevresinde önceleri sadece çeflitli tah›llar ile çok az meyve yetifltiricili¤i, k›y› bölgelerde ise bal›kç›l›k yayg›n bir flekilde yap›lmaktayd›. Karacabey ve M. Kemalpafla bölgesinde de s›¤›r ve koyun bak›c›l›¤› önem kazanmaktayd›. Karacabey Haras›, o dönemde yo¤un bir biçimde merinos koyunlar› yetifltirmekteydi. Hatta Tanzimat döneminde Bursa yak›nlar›ndaki bir çiftli¤e 15.000 merinos koyunu yerlefltirilip ço¤alt›lm›fl, daha sonra da köylüye da¤›t›lm›flt›r. Bursa ili, toplam 965 bin hektar alana sahiptir. Bu alan›n 431 bin hektar›n› tar›m yap›lan kültür arazisi oluflturmaktad›r. Bursa'da bugün hemen her türlü tar›m ürünü yetifltirilmektedir. Bursa'n›n genel arazi da¤›l›m› ise flöyledir: Tar›m alan› 431 bin, orman ve fundal›k 445 bin, çay›r–mera 42 bin, tar›m d›fl› alan 92 bin ve su yüzeyi 6 bin hektar. Kültür arazisinin kullan›m durumu ise flöyledir: Tarla arazisi 303 bin, sebzelik 57 bin, meyvelik 27 bin, ba¤lar 9 bin ve zeytinlik 34 bin hektar.

ürünlerinin tar›msal gelir içindeki pay› %28'dir. Bu pay, sebzede %24, hayvan ürünlerinde %22, tarla ürünlerinde %21, tavuk, ar› ve ipekböce¤inde %4 ve su ürünlerinde %1'dir. Bursa'da büyükbafl hayvanc›l›¤a do¤ru bir yönelme gözlenmektedir. ‹lin çay›r ve mera varl›¤›n›n yetersizli¤i nedeniyle özellikle büyükbafl hayvanc›l›kta aç›k ve kapal› ah›rlarda entansif yetifltiricilik yayg›nd›r. ‹lin hayvan varl›¤› flöyledir: Koyun 305 bin, k›l keçisi 78 bin, s›¤›r 144 bin, kültür ›rk› 78 bin, tavuk (yumurtac›) 2 milyon, tavuk (broiler) 1 milyon 640 bin adet. Türkiye'de salçan›n %65'i, meyve suyunun %26's› ve dondurulmufl g›dan›n %70'i Bursa'da üretilmektedir. Verilerden anlafl›laca¤› üzere tar›msal üretimde de Bursa'n›n üst düzeyde oldu¤u görülmektedir.

Bursa'da 2000 y›l›nda en fazla tar›msal gelir, meyve ürünlerinden sa¤lanm›flt›r. Meyve

Ticaret “‹pek Yolu’nda Bir Mola” Bursa 15. yüzy›ldan itibaren, Osmanl› Devleti'nin oldu¤u kadar dünyan›n da önemli bir iplik ve dokumac›l›k merkezi idi. Bursa sadece bir üretim merkezi de¤il, ipek ürünlerinin dünyan›n dört bir yan›na da¤›t›lan merkezi konumundayd›. Bursa kumafllar› da dünyan›n her taraf›nda sat›l›rd›. Bursal› tüccarlar ipek sayesinde oldukça zengin idi. Anadolu'nun önemli yollar›n›n Bursa'dan geçmesi, ticaretin geliflmesini sa¤layan bir unsurdu. Bursa 1561 y›l›nda, 333.119 akça nakit yekûnuyla, ‹stanbul'un dörtte biri kadar de¤er üretmekteydi. ‹lk aflamada ham ipek ‹ran'dan; Erzincan, Tokat ve Ankara yolu ile Bursa'ya gelip ifllenirdi. 15–16. yüzy›llarda Bursa, dünyan›n ipek ve baharat yollar›n›n geçti¤i çok önemli bir ticaret merkezi idi. I. Meflrutiyet öncesinde, y›lda 172 milyon kurufl ile en büyük ham ipek d›flsat›m›n› Bursa yapmaktayd›. 19. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda Bursa'dan yap›lan ihracat›n %90'› Fran-


Bursa’n›n çay›r ve mera varl›¤›n›n yetersizli¤i nedeniyle özellikle büyükbafl hayvanc›l›kta aç›k ve kapal› ah›rlarda entansif yetifltiricilik yayg›nd›r.



438 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

sa'ya gitti¤i gibi, bu ihracat›n tümü kozadan çekilmifl ipek ipli¤i ve ipek böce¤i kozas›ndan olufluyordu. As›rlard›r Bursa çarfl›s› sadece fiziksel bir mekân de¤il, kendi içinde ifllevler ve kurumlar bütünü olan bir sistemdi. ‹çinde ‹pek Kapan›, Un Kapan› gibi ürünlerin tespit, tescil ve tart›m›n›n yap›ld›¤›; vergilerin topland›¤› hanlar da vard›. Bu kapanlar da Kapal›çarfl› içinde ayr› birer birimdi. Çarfl›daki her birim kendi içinde ba¤›ms›z olup kendi yöneticileri vard›. Devlet bu ifller için, esnaf›n kendi içinden seçti¤i görevliler atamaktayd›. Sat›lan ürünlerin kalitesi ve fiyatlar›n› da iflte bu yöneticiler denetlemekteydi. Günümüzde de esnaf birlikleri, ticaret ve sanayi odalar› ile sivil toplum örgütlerince bu sistem devam ettirilmektedir. ‹stanbul’dan sonra en hareketli çarfl› merkezlerinin yer ald›¤› Bursa’da ticaret potansiyeli özellikle 2008 y›l› May›s ay›nda ‹ngiltere Kraliçesi’nin Bursa’y› ziyareti sonras›nda artm›flt›r. Tarihi Koza Han›’n› ziyaret eden Kraliçe II. Elizabeth’in sat›n ald›¤› desendeki ipek kumafllar› adeta yok sat›yor. ‹ngiltere Kraliçesi’nin estirdi¤i rüzgar, Bursa’n›n ticari hayat›nda hala hissedilmeye devam etmektedir. Yaln›z Koza Han’da de¤il, Bursa panelinde sat›fllarda ve ihracat taleplerinde bir hareketlik yaflanmas›na sebep olmufltur.

Türkiye’deki ‹flyerlerinin Yüzde 4’ü Bursa’da

2007’de yeni kurulan firma say›s›nda bir önceki y›la göre yüzde 7,3, kapanan firma say›s›nda ise yüzde 6,6 oran›nda bir art›fl gözlenmifl olup, 1 Ocak 2008 itibariyle BTSO’ya kay›tl› üye say›s› ise 30 bin 185’e ulaflm›fl durumdad›r. 2007 y›l›nda Bursa’da yeni kurulan firmalar›n sektörel da¤›l›mlar› incelendi¤inde, y›l içerisinde kurulan toplam 3006 firman›n yüzde 18,5’inin inflaat sektöründe, yüzde 17,5’inin g›da-tar›m ve hayvanc›l›k sektöründe, yüzde 17,3’ünün tekstil ve konfeksiyon sektöründe, yüzde 5,8’inin otomotiv ana ve yan sanayisinde, yüzde 5,4’ünün makine-metal sektöründe ve yüzde 4,3’ünün de nakliye ve ulaflt›rma oldu¤u görülüyor. Buna göre, 2007 y›l›nda, Bursa’da inflaat sektöründe 557, g›da-tar›m ve hayvanc›l›k sektöründe 528, tekstil ve konfeksiyon sektöründe 521, otomotiv ana ve yan sanayisinde 177, makine ve metal sektöründe 164 ve nakliye ve ulaflt›rma sektöründe de 132 yeni firma kurulmufltur. Araflt›rmaya göre, Bursa’da 2007 y›l›nda ilk 250 firman›n toplam cirosu, bir önceki y›la göre yüzde 10,2 artarak, 30 milyar YTL'ye ulaflm›flt›r. Toplam cironun yüzde 45'ini, 250 firma içerisinde yer alan ilk 10 firma gerçeklefltirmifltir. 250 büyük firma aras›na giren flirketlerin sektörel da¤›l›m› incelendi¤inde, yüzde 24.4'lük payla otomotiv ana ve yan sanayi ilk s›rada yer al›rken, cirolar toplam›nda da yüzde 44.5 ile

Sektörel Büyüme Oranlar›

D‹E verilerine göre Bursa'da 78 binin üzerinde iflyeri bulunmakta ve bu say› Türkiye genelinin yüzde 4'üne tekabül etmektedir. S›naî üretim yapan çeflitli ölçeklerde atölye, imalathane, fabrika say›s› yaklafl›k 30.000; ticaret ile u¤raflan iflyeri say›s› da 48.000 civar›ndad›r. Tekstil ve konfeksiyon firmalar›n›n oran› % 23,7; ‹nflaat firmalar›n›n oran› % 19; g›da ve tar›m sektörünün oran› % 13; otomotiv firmalar›n›n oran› ise 7,2'dir. Ayr›ca Gemlik'te kurulan Bursa Serbest Bölgesi (BUSEB), halen 183 firman›n faaliyet gösterdi¤i ve 2004 sonu itibariyle toplam 3.711 kifliye istihdam sa¤layan modern bir endüstri merkezi niteli¤i tafl›maktad›r.

Tekstil ve Konfeksiyon

%-0,16

‹nflaat ve Yap› Kooperatifi

% 2,74

Çimento, Toprak Ür. ve Maden

% 1,05

Bursa Ticaret ve Sanayi Odas›’n›n verilerine göre Bursa’da, 2007 y›l›nda, 3006 firma kurulurken, 695 firma da faaliyetlerine son vermifltir. Bir önceki y›l Bursa’da 2800 firma kurulmufl, 652 firma kapanm›flt›.

Turizm

% 0,00

Di¤erleri

% 2,91

Toplam

% 2,57

Ciro yüzde

10,2 artt›

G›da, Tar›m ve Hayvanc›l›k

% 2,58

Otomotiv ve Yan Sanayi

% 0,36

Makina ve Metal

% 1,59

Elektrik ve Elektronik

% 19,64

Bas›n, Yay›n Matbaa ve Amb.

% 2,02

Nakliye ve Ulaflt›rma

% 12,56

A¤aç, Orman Ür. ve Mobilya

% 8,53

Sa¤l›k

% 1,57

Plastik ve Kauçuk

% 2,22

Deri, Kürk ve Ayakkab›

% 2,54


439 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

yine otomotiv ana ve yan sanayi birinci oldu. 250 firman›n 2007 y›l› sonu itibar›yla ifl imkân› sa¤lad›¤› kifli say›s›, 105 bin 763 kifliyi buldu. 250 firman›n vergi öncesi dönem kârlar› incelendi¤inde ise 2007 y›l›n› 225 firman›n toplam 1.9 milyar YTL kârla kapatt›¤› görüldü. fiirketlerin yapt›klar› net iç ve d›fl sat›fl (ciro) tutarlar› esas al›narak oluflturulan 2007 araflt›rmas›nda, 2006 y›l› s›ralamas› de¤iflmedi. 2006 y›l›nda 250 firman›n toplam cirosu ise 27 milyar 291 milyon YTL olarak aç›klanm›flt›. Bursa Ticaret ve Sanayi Odas› araflt›rma sonuçlar›na göre, Bursa'n›n Türkiye ekonomisi içindeki yerine bak›ld›¤›nda 250 firman›n ciro toplam›n›n, Türkiye’nin 2004 y›l› Gayri Safi Milli Has›las›'n›n yüzde 5'ini karfl›layacak düzeyde oldu¤unu görülmektedir.

Ciro Tutarlar›na Göre Bursa'da ‹lk 10 Firma (YTL- KDV Hariç)

2007 Y›l›

2006 Y›l›

Oyak Renault Otomobil Fab. A.fi.

4.321.000.000

4.035.798.791 3.316.023.127

Tofafl Türk Otomobil Fabrikas› A.fi.

3.631.000.0003. 137.678.427

Bosch Sanayi ve Ticaret A.fi.

1.430.000.000

2005 Y›l› 2.535.297.044

1.187.579.182 868.646.489

Borçelik Çelik San ve Tic. A.fi.

1.032.000.000

935.520.117

664.522.428

Yeflim Tekstil San ve Tic. A.fi.

658.000.000

-----

408.023.318

Uluda¤ Elektrik Da¤›t›m Müessesesi

-----

886.022.938

417.226.307

Yeflim Ma¤azalar› ve Tekstil Fab. A.fi.

712.537.401

875.943.677

-----

Türk Prysmian Kablo ve Sistemleri A.fi. 625.000.000

488.975.811

-----

Korteks Mensucat San ve Tic. A.fi.

503.000.000

625.635865

620.269.918

Sütafl-Bursa ve Hav.Past.Süt Mam. A.fi. 465.000.000

387.127.887

-----

Döktafl Dökümcülük Tic ve San. A.fi.

438.000.000

420.725.271

329.746.041

Asil Çelik Sanayi

430.000.000

-----

-----

Karsan Otomotiv San ve Tic. A.fi.

-----

360.676.553

-----

Kaynak: Bursa Ticaret ve Sanayi Odas›

‹hracat Üssü Bursa… Bursa, Bat›'ya ve limanlara yak›nl›¤› nedeniyle sanayileflme ve ihracatta art›lar› çok fazla olan bir flehirdir.

Sektörlere Göre ‹hracat Rakamlar› Milyon $

2006

2007

2007/10

2008/10

Bursal› firmalar, geçti¤imiz 5 y›ll›k periyotta önemli ihracat rakamlar›na imza atm›fllard›r. Türkiye'nin 4. büyük ili olan Bursa, Türkiye ekonomisinin geliflmesinde aktif bir role sahiptir. ‹hracat yönüyle döviz girdisi sa¤lanmas› ve sanayi alt yap›s›n›n güçlenmesine yönelik katk›larla Bursa, ekonomik aç›dan sürekli bir dinamizm içindedir. Bursa'n›n ihracat potansiyeli her geçen gün artan bir seyir izlemektedir. Bursa, Türkiye ihracat›n›n yaklafl›k % 6's›n› tek bafl›na gerçeklefltirmektedir. Bursa'n›n araç ihracat›, Türkiye'nin toplam araç ihracat›n›n % 69'unu karfl›lam›flt›r. BTSO öncülü¤ünde 2001 y›l›nda kurulan Bursa Serbest Bölgesi, 2004 y›l› sonu itibariyle 2 milyar 225 milyon dolarl›k d›fl ticaret hacmine ulaflarak Türkiye genelinde serbest bölgeler itibariyle 5. s›raya yerleflmifltir.

G›da ve ‹çki San.

59

73

54,7

70,0

Tekstil San.

640

695

581,6

565,3

‹plik San.

94

84

70,9

50,7

Makine ve Madeni Eflya San.

452

644

530,7

764,4

2004 y›l› itibar›yla 6,8 milyar dolar olan Bursa'dan yap›lan ihracat, 2005 y›l›nda 14 milyar 500 bin dolar, 2006’da ise 16 milyar dolara yaklaflm›flt›r. 2007 y›l›nda gerçekleflen 106 milyar dolarl›k ihracat›n 10 milyar dolarl›k k›sm› Bursa sanayicileri taraf›ndan gerçeklefltirilmifltir.

Otomotiv ana veYan San.

3874

4740

3.720,9

5.787,2

Deri San.

4

8

6,2

5,3

A¤aç San.

20

27

21,7

30,4

Di¤er San.

75

69

56,3

105,8

Tar›m - Hayvanc›l›k - Orman

196

192

172,0

191,6

Madencilik

7

15

12,0

13,1

TOPLAM

5.420

6.545

5.227

7.584

KAYNAK: BTSO ve Uluda¤ ‹hracaatç›lar Birli¤i

Dünyan›n En H›zl› Geliflen 66. fiehri Ulusal ve uluslararas› birçok kurulufla üye olan Bursa, Avrupa fiehri Ödülü almas›n›n yan›nda, Dünya Sa¤l›k Örgütü–Sa¤l›kl› fiehirler Projesi kapsam›nda Avrupa Sa¤l›kl› fiehirler A¤›'n›n da üyesi olan Bursa; AB sürecinde, tüm kurum ve kurulufllar›yla el ele vererek Avrupa'ya haz›rlanmaktad›r. Birçok uluslararas› kurulufl taraf›ndan Bursa, daha flimdiden Avrupa flehri kabul edilmifltir. Dünyan›n en h›zl› geliflen flehirlerde ilk yüze sadece Bursa girmifltir. %2.68 h›z ile Bursa, dünyan›n en h›zl› geliflen 66. flehridir.

Uluda¤ ‹hracaatç›lar Birli¤i Genel Sekreteri Nihat Balkan.


Koza Han’da koza al›m›. 1904.


15

AVRUPA YOLUNDA KENTLEfiEN BURSA


Türkiye’nin en büyük feribot iskelesi, Güzelyal›; Bursa’y› deniz yoluyla Avrupa’ya ba¤layan geçit.


AVRUPA YOLUNDA KENTLEfiEN BURSA

SAYILARLA BURSA Bursa, Orhan Bey taraf›ndan fethedildi¤i zaman ancak 2 bin evlik bir kentti. Fetih sonunda kentte birçok sosyal tesis yap›ld›. Özellikle Orta Asya'dan gelen göçler ile Bursa'n›n nüfusu artt›. Ancak ‹stanbul’un fethiyle Bursa'daki bu geliflme durmufl, hatta gerilemifltir. Bursa'dan ‹stanbul'a birçok göç olmufltur. Örne¤in Bursa'daki Ermeniler ve Yahudiler ‹stanbul'a ça¤r›lm›flt›r. Bu dönemde Bursa'n›n nüfusunda önemli bir azalma olmufltur. 1485 y›l›nda Bursa'da yaklafl›k 5 bin hane bulunur ki, bu 25 bin nüfus demektir. 1530 y›l›nda ise Bursa'da 6.351 hane bulunmaktad›r. Bu da

yaklafl›k 35 bin nüfus demektir. Bu tarihlerde bafllayan Celali ayaklanmalar› nedeniyle, güvenli oldu¤u için Bursa'ya yo¤un bir göç yaflan›r. 1573 y›l›nda Bursa'da nüfus ikiye katlanarak 70 bin civar›na ulafl›r. Bu nüfus Bursa'n›n, o tarihte Köln, Münih gibi birçok büyük Avrupa kentinden daha kalabal›k oldu¤unu gösterir. Ancak bu tarihten sonra Bursa tekrar küçülmüfltür. Bursa, 1573 tarihli nüfusuna tekrar, ancak 40'l› y›llarda ulaflm›flt›r. Özellikle yang›n ve depremler ile Bursa çok tahrip olmufltur. 1855 y›l›nda Bursa'ya gelen Ubicini, Bursa'n›n dörtte üçünü harap görür. 19. yüzy›lda ise Bursa, nüfusuna göre çok genifl bir araziye da¤›lm›flt›.


444 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

1831 y›l›nda, Bursa merkez ilçede, 16.138 erkek vergi yükümlüsü bulunmaktayd›. Bu da nüfus olarak 70 bin kifli demektir. 1870 y›l›nda ise; Bursa'da toplam 109.975 erkek nüfus yaflamaktayd›. Bursa’da dört kez büyük nüfus art›fl› yaflanm›flt›r. Bunlar›n ilki, Bursa'n›n fethi ile olmufltur. Birçok gazi ve abdal, müritleriyle ve afliretleriyle gelip yerleflmifllerdir. ‹kincisi, 1530–1570 y›llar aras›nda Celaliler'den kaçanlar›n Bursa'ya s›¤›nmalar› nedeniyle nüfus iki misli artm›flt›. Üçüncü büyük nüfus art›fl›, 19. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda olmufltu. Bursa bu dönemde, Do¤u'dan Ermeni göçleri ile, 1880'li y›llarda 93 Göçmenlerinin yerleflmesi ile büyük nüfus art›fl› yaflam›flt›r. Bursa'da dördüncü büyük nüfus art›fl›, 1975 y›l›ndan sonra yo¤un olarak fabrikalar›n kurulmas› üzerine; Do¤u, Güneydo¤u Anadolu ve Karadeniz bölgesinden gelen göçler nedeniyle olmufltur. Bursa merkezde, 1955 y›l›nda 129 bin kifli yaflarken, 10 y›l sonra bu nüfus 212 bine ç›kar. 1975 y›l›nda 360 bine ulaflan Bursa'n›n nüfusu, 80'li y›llardaki Bulgaristan göçü de eklenince, 1985 y›l›nda 612 bine ç›kar. Bugün halen Bursa'n›n nüfusu h›zla artmakta olup, kent nüfusu bir buçuk milyonu geçmifltir. 2008 y›l›nda Büyükflehir Belediye s›n›rlar› içindeki nüfus 1.817.777'dir.

Federal Almanya Reisi Cumhuru’nun Bursa’y› ziyareti hat›ra zarf›. 10 May›s 1957 Arfliv: ‹. Cengiz.

3. Enternasyonal Uluda¤ Kupas› Hat›ra zarf›. 31 Mart 1957 Arfliv: ‹. Cengiz

Bursa il nüfusu, Do¤u Marmara Bölge nüfusunun %12,6's›n› oluflturmaktad›r ve nüfus bak›m›ndan Türkiye'nin 4. büyük ili konumundad›r. Bursa ilinde 2000 y›l› nüfus bilgilerine bak›ld›¤›nda kilometre karede 204 kifli yaflamaktad›r. ‹l genelinde hane halk› büyüklü¤ü ise gittikçe düflme e¤ilimi göstermekte olup 1955 y›l›nda 5 kifli iken 2000 y›l›nda 3,9 kifli olmufltur. Bursa ilinde y›ll›k nüfus art›fl h›z›n›n en yüksek oldu¤u dönem %33,33 ile 1985–1990 y›llar› aras›nda olmufltur. 1990–2000 döneminde ise y›ll›k nüfus art›fl h›z› %28,6'd›r. 1927 y›l›nda Bursa ilinde yaflayan kentli nüfus oran› %28,6 iken 1960 y›l›ndan sonra kentli nüfusunda h›zl› bir art›fl yaflanm›fl ve 2000 y›l›nda kentte yaflayanlar›n oran› %76,8'e yükselmifltir. Bu h›zl› göç ve nüfus art›fl› beraberinde kentleflme sorunlar›n› gündeme getirmifltir. 2000 y›l›nda, Bursa'daki 0–14 yafl grubunun bir önceki y›la göre nüfus art›fl h›z› %1,03 iken, 2002 y›l›nda %0,77'ye inerek düflüfl e¤ilimi göstermifltir. 15–64 yafl grubunda da 2000 y›l›nda bir önceki y›la göre nüfus art›fl h›z› %2,69 iken, 2002 y›l›nda 1,67'ye inerek düflüfl e¤ilimi gözlenmifltir. Yine 65+ yafl grubunda 2000 y›l›nda bir önceki y›la göre nüfus art›fl h›z› %5,21 iken, 2002 y›l›nda %2,90'a gerileyerek, 65+ yafl grubunda da düflüfl e¤ilimi gözlenmektedir.

2000 y›l›nda çal›flanlar›n %55.6's› ücretli, %23.1'i ücretsiz aile iflçisi ve %17.8'i kendi hesab›na çal›fl›rken, %3.5'i iflveren olarak çal›flmaktad›r. Çal›flanlar›n iflteki durumuna göre da¤›l›m› cinsiyetler aras›nda önemli farkl›l›klar göstermektedir. Kad›nlar›n %52'si ücretsiz aile iflçisi iken, kendi hesab›na çal›flan erkeklerin oran› kad›nlar›n oran›ndan çok daha yüksektir.

Bursa’n›n Sürekli Nüfusu Art›yor

2000 y›l› nüfus say›m› sonuçlar›na göre; Türkiye nüfusunun yüzde 3,13 kadar›n›n yaflad›¤› Bursa ili en fazla nüfus art›fl› olan illerden biridir. Türkiye’de 18,28 olan nüfus art›fl h›z› Bursa ilinde binde 27,74’dir. Bursa'da kilometrekareye düflen kifli say›s› 234 olup, Türkiye ortalamas› ise 92’dir. ‹l nüfusunun %76,7 bölümü kentlerde, % 23,3 bölümü ise köylerde yaflayan nüfusu oluflturmaktad›r. fiehir nüfusu 1.979.999, Büyükflehir nüfusu 1.817.777, köy nüfusu ise 459.877’dir. Bursa genelinde erkek nüfus: 1.218.749, kad›n nüfus ise 1.221.127’dir. 2000 y›l› verilerine göre, 2007 y›l› nüfusunu de¤erlendirdi¤imizde, Bursa’n›n merkez ilçelerini oluflturan Nilüfer’de % 40, Osmangazi’de % 14, Y›ld›r›m’da % 19, Gürsu’da % 78, Mudanya’da ise % 15 oran›nda nüfus art›fl› oldu¤u görülmektedir. Büyükorhan ilçesinde % 15, Harmanc›k’ta % 20 ve Keles’te % 15 oran›nda nüfusun azald›¤› ortaya ç›km›flt›r. Türkiye genelindeki 98064 yabanc› uyruklu kifliden 11495'i Bursa'da ikamet etmektedir. (‹stanbul (42.228), Bursa (11.495), Ankara (7.166), ‹zmir (6.707), Antalya (6.343) Bu arada Bursa'n›n 2020 y›l› nüfusu 5.57 Milyon tahmin edilmektedir.


445 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Y›llara Göre Bursa ve ‹lçelerinde Nüfus 1907

1927

1950

1980

2000

2007

Bursa

136.889

127.139

179.016

901.860

1.194.687

1.979.999

Gemlik

25.227

18.891

25.964

78.193

88.472

98.085

Mudanya

24.233

13.838

23.394

38.656

53.934

62.369

Orhangazi

33.397

16.268

22.950

56.426

68.902

73.633

Karacabey

35.239

29.224

46.167

72.898

76.887

79.115

M.K.Pafla

56.116

53.272

65.552

100.410

101.531

102.000

Orhaneli

45.704

40.170

51.907

30.015

30.486

24.798

‹negöl

60.383

59.120

62.943

126.214

181.169

208.314

Yeniflehir

45.301

42.020

40.697

52.717

54.835

51.227

‹znik

(1930 y›l›nda ilçe oldu)

41.942

44.770

44.514

Keles

(1953 y›l›nda ilçe oldu)

22.600

21.675

18.639

15.959

Harmanc›k

(1987 y›l›nda ilçe oldu)

12.149

9.983

8.340

Büyükorhan

(1987 y›l›nda ilçe oldu)

19.590

16.692

14.199

Kestel

(1990 y›l›nda ilçe oldu)

31.710

44.102

44.456

Gürsu

(1990 y›l›nda ilçe oldu)

18.681

28.000

50.039

Nilüfer

178.682

251.344

Osmangazi

642.337

736.034

Y›ld›r›m

480.266

575.450

2.125.140

2.439.876

TOPLAM

373.423

462.949

MODERN BURSA’YA ADIM ADIM 1801’deki büyük yang›n›n hemen arkas›ndan gelen 1855 depremiyle sars›lan Bursa’da, adeta yeniden flehirleflme gere¤i duyulmufltur. Bu y›k›c› felaketler, bir anlamda, Bursa’da modern flehircili¤in uygulanabilmesi için ortam yaratarak, yöneticilerin iflini kolaylaflt›rm›flt›r. Anadolu'da ça¤dafl kent yönetiminin ilk kez Bursa'da uyguland›¤›n› söyleyebiliriz. Balkan'larda Tuna Valisi Mithat Pafla'dan sonra Bursa'ya sürülen Ahmet Vefik Pafla, Bursa’n›n geleneksel mahalleyi temel alan kent dokusunu de¤ifltirmifltir. Ç›kmaz sokaklar ile birbirinden ba¤›ms›z olan mahalleleri birbirlerine ba¤lamak için çok önemli çabalar harcam›flt›r. 1855 depremi ile kentin üçte ikisinin y›k›lm›fl olmas›, Vefik Pafla’n›n bu tür giriflimlerini kolaylaflt›rm›flt›. Bursa'daki en önemli imar hareketi de, bu dönemde yap›lm›flt›r. Vefik Pafla, Bursa'da ilk kez tiyatro binas› ile modern hastaneyi açm›flt›r. Hükümet Kona¤› önünden bafllay›p Bal›kpazar›, ‹tfaiye Garaj› ve Alt›parmak yönüne giden cadde ile Çekirge - Hamzabey - Kapl›cakap› - Zindankap› - Ifl›klar yolu da, Vefik Pafla döneminde aç›lm›flt›r. 1889-1891 y›llar› aras›nda Bursa valisi olan Mahmut Celalettin Pafla, Hükümet Kona¤› kar-

399.942

1.603.137

fl›s›ndan bafllay›p ovaya ve oradan da ‹negöl'e do¤ru bir cadde açmaya çal›flm›flt›. Bu caddeye Yeniyol ad› verildi. Celalettin Pafla’n›n döneminde, bugünkü sebze halinden, Acemler'e do¤ru giden yolun aç›ld›¤› bilinmektedir. 18711878 y›llar›nda ise, Hastane/Tophane Caddesi aç›lm›flt›.




448 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

1903-1906 y›llar› aras›nda Bursa Valili¤i yapan Reflit Mümtaz Pafla da, Maksem'den ovaya do¤ru Mecidiye/Maksem Caddesini ve ona dik olarak ‹tfaiye Alan›'ndan Atpazar› Hamam›'na

giden Hamidiye/Cumhuriyet Caddesini açt›rm›flt›. Uluda¤ yolunu da bu vali açt›rm›flt›. 1905 y›l›nda, Hamidiye Caddesi, Tah›l Pazar›’ndan Tatarlar’a kadarki bölümü tamamlanarak hizmete aç›lm›flt›r. 1910 y›l›nda Gökdere suyu ihalesi Mösyö Lakrovane’ye verilmiflti. 1915 y›l›nda flehrin su ihtiyaçlar›n› belirlemek üzere Bonmezon adl› bir Frans›z mühendis getirilmiflti. 1918 y›l›nda, Bursa’da flehir içinde 6.000 konutun abone oldu¤u anlafl›lmaktad›r. 1926 y›l›nda Bursa’da özel flah›slara ait 13.015 ev vard›. Bunlardan sadece 15’i kâgir, di¤erlerinden 200’ü yar›m kâgir, 12.800’ü ise kerpiçti.

Bursa’da Kentleflme Süreci Asya ile Avrupa, Do¤u ile Bat› uygarl›¤› aras›nda köprü görevi gören bir co¤rafyada konumlanan Bursa; önemli geçifl yollar›nda bir ticaret kenti, Osmanl› ‹mparatorlu¤unun ilk baflkenti olmas› sebebiyle tarihi bir kent, Türkiye’nin otomotiv ve tekstil sanayinin merkezi olmas› nedeniyle endüstri kenti, 20 km. uzakl›ktaki sa-


449 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

hilleri ve k›fl sporlar›yla bir turizm kenti, verimli topraklar›yla bir tar›m kenti, kültürel avantajlar›yla bir sanat kenti olarak tarihin her döneminde ilgi oda¤› olarak h›zla kentleflen, kalk›nan flehirlerimizin aras›nda yer alm›flt›r. Bulundu¤u konum ve sahip oldu¤u potansiyeller nedeniyle 1960 sonras›nda sanayileflme sürecine girilmesi, Bursa’n›n kentsel gelifliminin önemli ölçüde de¤iflmesine neden olmufltur. H›zl› sanayileflme, göç ve nüfus art›fl› beraberinde çevre kirlili¤i, kaçak yap›laflma, iflsizlik, suç oran›n›n artmas› gibi dünyan›n büyük metropollerine özgü birçok kentsel sorun do¤urmufltur. H›zl› kentleflme ve sanayileflme ile birlikte ortaya ç›kan kaçak yap›laflma Bursa Ovas›’n› tehdit etmeye bafllam›fl, ruhsats›z konut ve sanayi alanlar› ovaya yay›lm›flt›r. Bu sorunlarla mücadele etmek için 90'larda bafllayan bir hareketle yerel, ulusal ve uluslararas› kaynaklardan yararlanarak içme suyu, kanalizasyon, ulafl›m, e¤itim, çevre kirlili¤i, güvenlik, sa¤l›k ve istihdam gibi konularda önemli ad›mlar at›lmaya bafllanm›fl, dönüflüm ve sa¤l›klaflt›rma amac›yla birçok proje hayata geçirilmeye bafllanm›flt›r. Sivil toplum örgütleri, özel sektör, üniversite ve vatandafllar›n giderek artan duyarl›¤›na cevap verebilmek için ye-

ni parklar, binalar, kültür merkezleri, çevresel yat›r›mlar ve kentsel düzenlemeler yap›lm›flt›r. Ve 2000’lerde Bursa, geliflen kentleflme sürecinde bir de¤iflim sürecine girmifltir.


450 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Planl› Kentleflme Yolunda At›lan Ad›mlar Bursa’n›n kentsel yap›s›n›, Osmanl› Sultanlar›n›n yapt›rd›¤› “külliyeler” belirlemifltir. Külliyeler, kentin dört bir taraf›na dengeli bir biçimde, olas›l›kla planlanarak yap›lm›flt›r. Bunun alt›nda, kentte yaflayanlar›n külliyelerden eflit oranda yararlanmas› düflüncesi oldu¤u kadar, daha çok yap›lan eserlerin görkemini yüceltmeye yönelik bir niyet de yatmaktad›r. Bursa’n›n ilk kent planlar›n›n Cumhuriyet döneminde yap›ld›¤›n› görüyoruz. Gerçi Ahmet Vefik Pafla döneminde, 1855 depreminin yaratt›¤› y›k›nt›lar f›rsat bilinerek, kentin eski planlar›nda önemli de¤ifliklikler yap›lm›flt›. Mesela, Bursa’daki ç›kmaz sokaklar›n ço¤u bu dönemde aç›ld›. 93 Göçmenleri de, planl› mahalleler kurularak yerlefltirildi. ‹ntizam, Rusçuk ve Ç›rpan Mahalleleri, bu dönemde Bursa’da kurulmufl ilk planl› mahallelerdir.

Bursa kentinin modern anlamda ilk planlama çal›flmas› ise 1924 y›l›nda, Alman Karl Lörcher taraf›ndan yap›lm›flt›r. 1912'de elde edilen halihaz›r harita üzerine bahçeli konutlar›n etkisi alt›nda, varolan dokuyu tamamen yok sayarak haz›rlanm›fl olan bu plan uygulanmam›flt›. Bu nedenle, ‹stanbul’u planlamakta olan Henry Prost’a yeni bir plan yapt›r›lma gere¤i duyulmufl, böylece 1940 y›l›nda Prost Plan› ortaya ç›km›flt›r. Prost plan›, bir yandan kentin yollar›n› motorlu araçlara uygun hale getirmeyi amaçl›yor, di¤er yandan da Bursa ovas›n› bir ölçüde yerleflime aç›yordu. Prost Plan›nda, Gemlik yolu üzerinde bir bölümün sanayiye ayr›lmas› öngörülmüfltü. Darmstad, Gazc›lar, Fomara ve Atatürk Caddeleri bu plan kararlar›na göre aç›lm›flt›r. 1958 y›l›ndaki büyük Kapal›çarfl› yang›n›, kentin yeniden planlanmas›n› gerektirdi. 1960 y›l›nda ‹talyan Luigi Piccinato dan›flmanl›¤›nda “Bursa Naz›m Plan›” haz›rland›. Piccinato Plan›, kuzeyde ova kenar›nda yeni bir eksen oluflturarak kentin geliflmesini yeniden do¤u-bat› eksenine oturtmaya çal›fl›yordu. Kentin, Ankara-BursaMudanya yolu üzerinde do¤rusal bir biçimde geliflmesi önerilmiflti. ‹lk kaçak yap›lanmalar bu dönemde görülmeye bafllad›. 1976 y›l›nda Demirtafl, Kestel, Gürsu, Gö-rükle, Çal›, Kayapa, Hasana¤a ve Akçalar Belediyesini de içine alan yeni bir Naz›m Plan haz›rland›. 1976 Plan›’nda Bursa’ya, 1980 y›l› için üç-üç buçuk kat› bir büyüme öngörürken ovan›n, olabildi¤ince korunmas› amaçlam›flt›. Nitekim 1977 y›l›nda "Ova Koruma Protokolü'' haz›rlanarak, Bursa Ovas›'n›n korunacak kesimleri belirlenmifltir. Ancak bu protokol, gerek kaçak yap›lar, gerekse sanayi kurulufllar›n›n ovaya yay›lmas›n› maalesef önleyemedi.


451 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

1976 y›l› 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Plan›’na göre; Ankara-‹zmir karayolu biraz kuzeye al›nm›fl, yeni karayolu, kentin kuzey yönünde geliflmesinin s›n›r› olmufltu. ‹lk Organize Sanayi Bölgesi’nin Bursa'da düflünülmesi, Bursa'n›n ülke içindeki önemini artt›rm›fl, nüfus ve kentsel geliflimi oldukça h›zland›rm›flt›r. H›zla büyüyen Bursa’n›n kentsel geliflimini flekillendirebilmek için 1995 y›l›nda çal›flmalar› bafllat›lan Bursa ‹li 2020 y›l› Çevre Düzeni Strateji Plan› 1998 y›l›nda onaylanm›flt›r. Kentteki bütün karar vericilerin kat›l›m›yla haz›rlanan plan, Bursa’n›n anayasas› olarak kabul görmüfltür. Bu plan›n hedefi; 2020 y›l›na kadar sürdürülebilir, yaflanabilir bir çevre yarat›lmas›, Bursa’n›n tarihsel kimli¤inin korunmas› do¤rultusunda, Bursa’n›n sektörel geliflme hedeflerini, planlama ilkelerini belirleyerek, bu ilkeler do¤rultusunda sa¤l›kl› geliflmesini ve büyümesini sa¤lamakt›r. 1/100.000 ölçekli Strateji Plan›, Türkiye’nin ilk örneklerinden olup sa¤l›kl› flehir planlamas› üzerine bir model olarak gösterilmektedir. 2005 y›l› itibariyle de 1/100.000’lik Çevre Düzeni Strateji Plan›’na uygun olarak 1/25.000 ölçekli Naz›m ‹mar Planlar› çal›flmalar› sürmektedir.

Tarla Yolundan Metroya 2,5 milyonluk nüfusu, geliflmifl sanayisi ve tarihsel miras›n getirdi¤i kültürel kimli¤iyle Bursa, Türkiye’nin en önemli kentlerinden biridir. Tarihi kent merkezi, ticari aktivitelerini sürdürmekte olup günümüzde de bu özelli¤ini korumufltur.

Büyük ölçüde tek merkezli bir kent olmas›, ulafl›m talebini merkezde toplamaktad›r. Kent, güneyde Uluda¤, kuzeyde ise yeflil kufla¤›n korunmas›na yönelik endifleler nedeniyle s›n›rland›¤›ndan do¤u-bat› do¤rultusunda yay›lma göstermektedir. Kentte yeni cazibe merkezlerinin gelifltirilmesiyle ulafl›m›n bir merkezde toplanmas› önlenmifl olacakt›r. Amaç, tüm ana merkezleri birbirine ba¤layan yüksek kalitede bir ulafl›m hizmetinin sa¤lanmas›d›r. Bursa, nüfusun h›zla büyüdü¤ü ve trafi¤in süratle artmakta oldu¤u bir kenttir. Kentin geliflimi dikkate al›nd›¤›nda, trafik t›kan›kl›¤› aç›s›ndan kritik bir noktaya yaklafl›lmaktad›r. Araflt›rmalar, Bursa kent merkezi içinde trafik ak›mlar›n›n y›lda ortalama % 11 dolay›nda artt›¤›n›


Kültürpark Bursa’n›n yeflil kimli¤ine uygun olarak yenilendi.



454 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

ortaya koymaktad›r. Bu tablo trafik h›z›n›n 6 y›l içinde ikiye katlanaca¤›na iflaret etmektedir. Bu yüzden kent içinde iyi bir ulafl›m sisteminin kurulmas› gerekmektedir. Kentte araba sahiplili¤i h›zla artmaktad›r; 2003 y›l›nda bin kifliye 93 araba düflmektedir. Bu da hane halklar›n›n % 40’›n›n araba sahibi olmas› anlam›na gelmektedir. Bursa’da kentsel ulafl›m için benimsenen stratejinin genel amac›, “araçlar›n de¤il insanlar›n bir yerden bir yere ulaflt›r›lmas›na” öncelik tan›yan ve yolcular›n gereksinimlerine yan›t veren “entegre bir ulafl›m sistemi” yaratmak fleklindedir. Bu strateji do¤rultusunda Bursa’da kent içi ulafl›mda yaflanan sorunlara çözüm getirmek amac›yla Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan “Bursa Hafif Rayl› Sistem (BHRS) Projesi” hayata geçirilmifl, kentin bat›-do¤u ve kuzey hatlar›n›n da tamamlanmas› hedeflenmektedir. Ayr›ca Toplu Tafl›m Entegrasyon Projeleri, kavflak projeleri, yeni yol arterleri gelifltirme ve sa¤l›klaflt›rma çal›flmalar› ile Bursa kent içi ulafl›m› modern ve sa¤l›kl› bir hale getirilmeye çal›fl›lmaktad›r. ‹zmir-‹stanbul Otoban›’n›n tamamlanmas›; Bursa turizminin geliflmesine katk› sa¤layacak Teleferik Projesi; flehirleraras› ulafl›m› desteklemek amac›yla yürütülen Güzelyal›-‹stanbul feribot seferleri Bursa ulafl›m›na ça¤ atlatacakt›r. Bursa’da yol a¤›; Karayollar› 14. Bölge Müdürlü¤ünün sorumlulu¤undaki 49 kilometrelik devlet yolu, Büyükflehir Belediyesinin sorumlulu¤undaki yaklafl›k 12 kilometrelik yak›n çevre yollar› ile yaklafl›k 320 km. uzunlu¤undaki ana arter ve yine yüzlerce kilometre uzunluktaki yerel yollardan oluflmaktad›r. Yollar›n % 80’i kentsel yol niteli¤indedir. Son y›llarda al›nan plan kararlar›nda kentin do¤rusal bir flekilde

do¤u-bat› do¤rultusunda geliflmesi öngörüldü¤ünden, kentin geliflme alanlar›na da ulafl›m talebi do¤mufltur. 2003 y›l›nda, günde ortalama 140 bin kifli Bursa-Ray ile, 49.214 kifli Belediye otobüsleriyle (120 oto), 119.500 yolcu özel halk otobüsleriyle (355 oto) ve 82.500 yolcu minibüslerle (610 oto) tafl›nm›flt›r. “Bursa-Ray”, 2003 y›l›nda Avrupa'da toplu tafl›ma dal›nda üçüncülük ödülü alm›flt›r.

Türkiye Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i Dünyadaki 6 Dünya Sa¤l›k Örgütü Bölge Ofisinde, 66 ülkede, 220 Dünya kentinde ve 55 Avrupa kentinde devam eden ve geliflen "Sa¤l›kl› Kentler" hareketinin Türkiye'de geliflebilmesi, benimsenmesi, uygulanabilmesi için formal bir düzenlemeye ihtiyaç duyulmufl ve bu gereklilikten hareketle bu konuya önem veren kentler bir araya gelerek “Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i”ni kurmufllard›r. Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i “Sürdürülebilir Kalk›nma” ve “Sürdürülebilir Kentler Yaratmak” çok gerekli bir düzenlemedir. 1996 Habitat II, 2002 Johannesburg Yerel Yönetimler Zirvesi ve WHO (DSÖ)’nün 2000 Milenyum y›l› Deklarasyonun ana temalar›, hep “Sürdürülebilir Kentler” yaratmak, etkili yerel yönetimler sa¤lamak, Ulusal-bölgesel-yerel ortakl›klar kurmak ve sa¤l›k temelli stratejiler üretmek olmufltur. 2003 y›l›nda Belfast da yay›nlanan kentlerin politik temsilcilerinin imzalad›¤› ve Dünya Sa¤l›k Örgütünün onaylad›¤› deklarasyonda da, uluslararas› birlikteli¤i ve iliflkileri güçlendirmek için kentler ve bölgeler aras›nda kaynaklar›n, bilginin ve tecrübelerin paylafl›lmas›, di¤er bölgelerde sa¤l›kl› flehirler hareketini destekleyerek sorumlulu¤unun bilincinde olmak, her bölgenin küresel olarak eriflilebilir olmas›nda öncülük edebilmek gerekti¤i belirtilmifl, “Kentler tek bafllar›na hareket edemezler. Onlar› davet ediyoruz.” denilmifltir. Türkiye'den ilk Dünya Sa¤l›k Örgütü Sa¤l›kl› fiehirler Projesi üye kenti olarak Bursa Büyükflehir Belediyesi; bütün bu deklarasyonlara imza atm›fl ve Türkiye'de Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i kurulmas› ve gelifltirilmesi için öncülük etmifltir. 20 fiubat 2004 tarihinde Sa¤l›k Bakanl›¤›, Bursa Valili¤i, Bursa ‹l Sa¤l›k Müdürlü¤ü ile III. Faz üyesi olan Bursa Büyükflehir, Eskiflehir/Tepe-


455 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

bafl›, Bart›n, Yalova Belediyelerinin kat›ld›¤› bir toplant› düzenlenmifl ve tüzükle ilgili öneriler al›nm›flt›r. Ulusal a¤a üye kentlere Sa¤l›kl› Kentler Birli¤ine kurucu üye olarak kat›lma ça¤r›s› yap›lm›fl, Yalova, Van, Kad›köy, Afyon, Tepebafl›, Çankaya, Ürgüp, Ordu, K›r›kkale ve Bursa Büyükflehir Belediyeleri birli¤e kat›lmak istedi¤ini belirten meclis karar› alm›fl ve birli¤in kurucu üyeleri olmufllard›r. Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i'nin kurulmas› 22.12.2004 tarihli Resmi gazetede yay›nlanarak ‹çiflleri Bakanl›¤› taraf›ndan Birlik Tüzü¤ü onaylanm›fl ve yürürlü¤e girmifltir. Birlik Tüzü¤ü'nün onaylanmas›yla yasal süreci tamamlayan Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i'nin, kurulufl çal›flmalar›n› tamamlamak ve kuruldu¤unu duyurmak üzere, Sa¤l›kl› kentler Birli¤i SKB’nin ilk toplant›s› 2005 y›l›nda Bursa'da yap›lm›flt›r. Birli¤in tüzük, logo ve faaliyet planlar› ile kurucu üyelerin kabul edildi¤i ilk toplant›y› Cezayir Cumhurbaflkan› onurland›rm›fllard›r.

lilik, iflsizlik, ifle/mallara ve hizmetlere eriflim zorluklar›, ulafl›m, toplumsal ba¤l›l›¤›n zay›flamas›, konut ve di¤er alanlardaki düflük kaliteyle iliflkilidir. fiehir planlamas›n›n sosyal, fiziksel ve ekonomik çevre ile flehirlerin iflleyifl flekillerinde etkileri bulunmaktad›r. Bu nedenle, kentleflmenin beraberinde getirdi¤i problemlere çözüm bularak sa¤l›k ve hayat kalitesini artt›rma noktas›nda Bursa Büyükflehir Belediyesi sa¤l›kl› kentleflme için flehir planlamas›na önem vererek büyük bir çaba sarf etmektedir. Bu anlamda; modern ve sa¤l›kl› bir kent oluflturma yolunda yürürken, tüm vatandafllar›n yeme-içme, bar›nma, ifl, sa¤l›k, ulafl›m, eflitlik ve

Hedef “Sa¤l›kl› Kent” Oluflturmak… WHO Avrupa Sa¤l›kl› fiehirler A¤›, kent sa¤l›¤› ile ilgili aktiviteleri bütünlefltirip sa¤l›¤› etkileyen sektörleri ba¤lant›l› duruma getirmek; kent sa¤l›¤›n› ve kiflisel sa¤l›¤› gelifltirmek için yap›lmakta ve yap›lacak olan tüm çal›flmalar› birlefltirmeyi amaçlamaktad›r. Bu do¤rultuda yürütülen "Sa¤l›kl› fiehir Projesi", kentte yaflayan ve çal›flan insanlar›n fiziki, psikolojik ve çevresel refahlar›n› gelifltirmeyi hedefleyen uzun dönemli bir kalk›nma projesidir. Bursa’n›n flimdiki hedefi de, sa¤l›kl› bir kent olabilmek ve sa¤l›kl› kentleflme sürecini h›zland›rmakt›r. Kentlerde yaflayan vatandafllar›n fiziksel, sosyal, ekonomik, çevresel, kültürel ve politik düzeyleri yerel yönetimler için giderek daha fazla önem kazanmaya bafllam›flt›r. Kentleflmenin ve flehir yap›s›n›n kalitesi, insan sa¤l›¤› ve s›hhati için temel oluflturmaktad›r. Bursa’daki birçok sorun; fakirlik, eflitsizlik, kir-

güvenlik gibi ihtiyaçlar›n›n karfl›lanmas›n›, yaflam alanlar›n›n en iyi seviyeye yükseltilmesini ve sürdürülebilir kalk›nma ilkeleri do¤rultusunda herkes için kaliteli bir yaflam› hedefleyen “Sa¤l›kl› fiehirler Projesi”, Bursa için büyük önem tafl›maktad›r. Özellikle Sa¤l›kl› fiehirler Projesi ve Yerel Gündem 21'in hayata geçirilmesi ile kent, tüm yerel kat›l›mc›lar ve paydafllar› karar verme mekanizmalar›na kat›lma; eflgüdüm ve koordinasyon içinde çal›flma sürecine girmifltir.


456 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

En dar çerçeveden kent ölçe¤ine kadar Bursa ve çevresinin, kabul edilebilir bir sa¤l›k düzeyine ulaflmas› ve herkes için kaliteli bir yaflam› hedefleyen ve en önemlisi geçmifline sahip ç›kan ve yeniliklere aç›k bir yönetim anlay›fl›yla; her yönden öncü, önde ve örnek bir flehir oluflturma yolunda gerçeklefltirilen bütün çal›flmalar, Dünya Sa¤l›k Örgütü'nün yol göstericili¤i ve deste¤iyle daha da h›z kazanm›fl ve Türkiye'de yeni bir yerel yönetim ve kentleflme anlay›fl› bafllat›lm›flt›r.

Bursa için hedeflenen; sa¤l›kl›, ça¤dafl, sürdürülebilir, güzel, daha yeflil, tarihi ve geleneksel de¤erlerini daha iyi koruyan bir kenttir. Bu amaç do¤rultusunda; sa¤l›k, sosyal hayat, çevre, turizm-kültür-sanat, ulafl›m ve planlama sektörlerini kapsayan, Bursa'daki flehir sa¤l›k düzeyini artt›ran proje ve programlar Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan yürütülmeye devam etmektedir. Bu projelerle Bursa, herkesin yaflamaktan mutluluk duyaca¤› bir flehir haline gelecektir.


457 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’n›n Üye Oldu¤u Kurulufllar 1989 OICC / ‹slam Kentleri ve Baflkentleri Organizasyonu 1991 Avrupa Ödülü Kazanm›fl Kentler Birli¤i Prize 1992 IULA / Uluslar aras› Yerel Yönetimler Birli¤i

fiehir Sa¤l›k Profili Nedir? Bir flehrin sa¤l›k profili, flehirde yaflayanlar›n sa¤l›¤›n›n ve sa¤l›klar›n› etkileyen faktörlerin niceliksel ve niteliksel aç›klamas›d›r. Sorunlar› tan›mlar geliflim için öneriler ve faaliyetleri teflvik eder. fiehirde yaflayanlar›n sa¤l›¤› ile ilgili do¤ru, güncel, tarafs›z ve ba¤›ms›z bilginin sa¤lanmas› amaçlan›r.

1992 IULA EMME / D.Akdeniz ve O.Do¤u Yerel Yön. Birli¤i 1995 ICLEI / Uluslararas› Yerel Çevresel Giriflimler Konseyi 1997 UNDP / Birleflmifl Milletler Kalk›nma Program› 1997 ACR / Geri Dönüflüm ‹çin fiehirler Birli¤i 1997 MAYORS for Peace / Bar›fl ‹çin Beld. Bflk.lar› Konferans› 1998 IFLA / Uluslararas› KütüphanelerFederasyonu 1999 EAZA / Hayvanat Bahçeleri ve Akvaryumlar Avrupa Birli¤i 2000 WHO / Dünya Sa¤l›k Örgütü -Avrupa Sa¤l›kl› fiehirler A¤› 2000 EHTR / Tarihi Kentler Birli¤i

Bir flehir sa¤l›k profili; flehirle ilgili sa¤l›k bilgilerini özetlemeli, flehirdeki sa¤l›k konular›n› ve sa¤l›¤› etkileyen konular› tan›mlamal›, sa¤l›¤›n gelifltirilmesi için önerilen faaliyet alanlar›n› tan›mlamal›, sa¤l›kla ilgili olarak elde edilecek hedefleri belirlemeli, sa¤l›¤› etkileyen konular hakk›nda halka, politikac›lara, profesyonellere ve karar vericilere kolayca anlafl›labilir flekilde bilgi vermeli, yerel toplumun flehirdeki sa¤l›kla ilgili konularda görüfllerini içermelidir.

2000 Ahflap fiehirler Birli¤i

Bir flehrin sa¤l›k profiline iliflkin bir tarif yoktur. Her flehir kendi profilini yap›s›na uygun olarak kendi oluflturacakt›r. Tüm profiller nüfusa iliflkin temel bilgiler ve hayati istatistikleri içermelidir. ‹çeri¤e al›nmas› düflünebilecek di¤er alanlar, sa¤l›k durumu, yaflam biçimleri, yaflam koflullar›, sosyo-ekonomik koflullar, fiziksel çevre, eflitsizlikler, fiziksel ve sosyal altyap›, halk sa¤l›¤› hizmetleri ve politikalar› biçiminde s›ralanabilir.

Avrupa Yolunda Bursa’n›n Kardeflleri

2001 BALCINET-Balkan fiehirler A¤› 2001 Güneydo¤u Avrupa fiehirler Birli¤i 2003 Tarihi Kentler Birli¤i 2004 Yerel Yönetimler ve Birleflik fiehirler 2005 EMF Avrupa Müzeler Formu 2006 EUROCITIES Avrupa fiehirleri

Bursa, AB sürecinde, tüm kurum ve kurulufllar›yla Avrupa’ya haz›rlanmaktad›r. Birçok uluslararas› kurulufl taraf›ndan Bursa, daha flimdiden Avrupa flehri kabul edilmifltir. Bursa'n›n öncülü¤ünü yapt›¤› "Türkiye Tarihi Kentler Birli¤i”nin kuruluflu, "Avrupa Tarihi Kentler Birli¤i" üyeli¤i için at›lan ilk ad›m olmufltur. 2008 y›l›nda Bursa’da düzenlenen Tarihi Kentler Birli¤i toplant›s›n› Cumhurbaflkan› say›n Abdullah Gül onurland›rm›fllard›r.

Sa¤l›kl› fiehir Göstergeleri Sa¤l›¤›n ve sa¤l›¤› etkileyen faktörlerin ölçütleridir. Bunlar flehirler aras›ndaki karfl›laflt›rmalar için bir temel oluflturabilir.

fiehir Sa¤l›k Geliflim Plan› Nedir? fiehir Sa¤l›k Geliflim Plan› sa¤l›k geliflimi için anahtard›r. Bu plan›n üretilmesi bir flehrin sa¤l›k vizyonunu ve bunun elde edilmesi için flehrin amaçlad›¤› ad›mlar› ortaya koyar. fiehir Sa¤l›k Geliflim Plan›, Dünya Sa¤l›k Örgütünün Herkes ‹çin Sa¤l›k stratejisini yerel duruma adapte eder. Plan›n en önemli iki özelli¤i kapsaml› ve sektörler aras› olmas›d›r. Tüm sa¤l›k faaliyetlerini ve sa¤l›kla ilgili faaliyetleri entegre eder ve tüm sektörler aras›nda ba¤lant› kurar. Plan sektörler aras› iflbirli¤i ve toplum kat›l›m› yoluyla üretilir.

Bursa, uluslararas› bir ba¤ kurarak karfl›l›kl› anlay›fl ve dostlu¤u gelifltirmek; ekonomi, kültür, e¤itim, kentsel geliflim gibi alanlarda ortak çal›flmalar yürütmek amac›yla Çin'den ABD'ye, Finlandiya'dan Pakistan'a kadar, birçok ülke kentiyle kardefl kent antlaflmas› imzalam›flt›r.


458 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Kardefl Kentler Darmstadt (Almanya 1971) Sarajevo (Bosna Hersek 1972) Multan (Pakistan 1975) Oulu (Finlandiya 1979) Tiffin (ABD 1983)

y›l›nda Avrupa’da toplu tafl›ma dal›nda ödül alan “Bursa-Ray” hizmete girmifltir. Bursa’n›n ana arterlerinde alt geçitler yap›lmaktad›r. Bursa Büyükflehir Belediyesi'nin ald›¤› ulusal ve uluslararas› ödüller de, Bursa'n›n "ça¤dafl kent” olma yolunda emin ad›mlarla ilerledi¤ini göstermektedir.

Kairouan (Tunus 1987) Denizli (Türkiye 1988) Lefkofla (K.K.T.C. 1990) Anshan (Çin Halk Cum. 1991) Bitola (Makedonya 1996) Herzliya (‹srail 1997) Çad›r Lunga (Moldova Cum. 1997) K›z›lorda (Kazakistan 1997)

1991 Y›l› Avrupa’n›n Baflkenti: Bursa Bursa'n›n gelece¤ini planlarken, Bursa'n›n tarihi geçmiflini ve zengin kültürünü koruma hassasiyetinde olan Bursal› yöneticiler, el ele ve gönül birli¤i içinde, ortak ak›lla yaflamaktan mutluluk duyulacak bir kent yaratma çabas› içinde olduklar› her alanda görülüyor.

Mascara (Cezayir 1998) Kulmbach (Almanya 1998) Plevne (Bulgaristan 1998) Plovdiv / Filibe (Bulgaristan 1998) Tiran (Arnavutluk 1998) Kosice (Slovakya 2000) Vinnitsa (Ukrayna 2004) Gyeongsangbuk-Do (Güney Kore 2007) Van (Türkiye) Torino (‹talya) Amasya (Türkiye)

Ça¤dafl Bursa Türkiye ekonomisinin lokomotif kentlerinden olan Bursa, ülke ekonomisine önemli katma de¤er sa¤layan, geliflmifllik s›ralamas›nda önde yer alan bir kenttir. Genifl bulvarlar› ve caddeleriyle, on bini aflk›n soka¤›yla, çok say›da park-bahçesiyle, yüzlerce okulu ve hastanesiyle, binlerce konut ve iflyeriyle, tarihi kimli¤ini oluflturan camileri, medreseleri, türbeleri, çeflmeleri, kapl›calar›, kapal› çarfl›s› ve hanlar›yla, onlarca kültürel mekan› ve spor tesisiyle, BURSA-RAY kitle ulafl›m sistemiyle, BUTT‹M (Uluslararas› Tekstil Ticareti Merkezi) ve ça¤dafl otogar›yla ve kenti kuflatan fabrikalar›yla Bursa, bir kentten çok bir ülke görünümündedir. Bursa'daki geliflme her alanda aral›ks›z sürmektedir. Ancak bu h›zl› geliflme, yo¤un yap›laflma, yetersiz altyap›, kanalizasyon ve ulafl›m gibi sorunlar› da beraberinde getirmifltir. Kentsel sorunlar aras›nda önemli bir yer tutan ulafl›ma çözüm bulmak amac›yla, 19 A¤ustos 2002'de ça¤dafl bir ulafl›m arac› olan ve 2003

Tarihi Kentler Birli¤i, Sa¤l›kl› Kentler Birli¤i derken, Bursa ayn› zamanda "Avrupa fiehri Ödülü"nü da alm›fl bir kent olarak, her alanda Bursa'y› geçmiflinde oldu¤u gibi yeniden "cazibe merkezi" olmas› için projeler üretilmeye devam ediliyor.


459 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

"Avrupa fiehri Ödülü"nün ilk habercisi 7 Temmuz 1988 tarihinde Bursa flehrine verilen "AVRUPA KONSEY‹ ONUR BAYRA⁄I" olmufltur. Bursa'n›n bölgesel miras ve kültürlerin benimsetilmesi, korunmas› ve iyilefltirilmesi, koruma ve planlama gibi önlemler sayesinde k›rsal alanlarda yaflam koflullar›n›n iyilefltirilmesi, çevrenin ve do¤al kaynaklar›n korunmas› yeni ifl alanlar›n›n yarat›lmas› konular›nda aktif çal›flmalar›, yerel ve bölgesel konularda y›llarca yürüttü¤ü uluslararas›, özellikle "Kardefl flehir" iliflkilerinin meyvesi olan, Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi, Çevre-Bölgesel Planlama ve Yerel Yönetimler Komitesinin AVRUPA fiEHR‹ ÖDÜLÜ Sertifikas› ve Ödül Madalyonu 1991 y›l›nda çok say›da flehir aras›ndan seçilen Bursa'ya verilmifltir. Uluslararas› iliflkiler kültür ve sanatta zeminini bulmufl, ortak çal›flmalar ile her yönde geliflmifltir. Avrupa Konseyi düflüncesi ile flehirlerin dostlu¤u, insanlar›n eflit haklara sahip olma temeli üzerine kurulan ve olumlu sonuçlar veren kardefllik ba¤lar› Bursa'ya AVRUPA ÖDÜLÜ'nü kazand›rm›flt›r. Bu onurlu ödüle 1959 y›-

l›nda ‹stanbul, 1991 y›l›nda Bursa uygun görülmüfl, bu ayr›cal›¤›n› da günümüze kadar sürdürmüfltür. Bursa flehri bir y›l süreyle AVRUPA'NIN BAfiKENT‹ unvan›n› tafl›m›fl, gezici ödül 1992 y›l›nda Hollanda'n›n Delfzijl flehri Belediyesine teslim edilmifltir. Bursa, "Avrupa Ödülü Kazanm›fl fiehirler Birli¤i"nin do¤al üyesi olmufl, her y›l bir üye ülkede düzenlenen "Birlik Genel Kurulu ve Gençlik Kurulu'na temsilci göndermektedir. Birlik Baflkanl›¤› her iki y›lda bir yap›lan Genel Kurul'la bir üye flehre geçmektedir. Ayr›ca her y›l farkl› flehirlerde düzenlenen Yönetim Kurulu Toplant›lar›n›n yan› s›ra farkl› konularda seminerler ve Gençlik forumlar› düzenlenmektedir. 2002-Avrupa Ödülü Kazanm›fl Kentler Birli¤i Genel Kurulu'na Bursa ev sahipli¤i yapm›flt›r. Genel Kurul kapsam›nda düzenlen seminerin konusu "Avrupa'n›n Tarihi Kentlerinde Turizm ve Güvenlik" ve Gençlik Forumu'nun konusu "Avrupa'da genç insanlar›n E¤itim fianslar› ve ‹fl ‹mkânlar›" olarak gerçeklefltirilmifl, önemli kararlar al›nm›flt›r.



Bursa flehir merkezine 40 dakika uzakl›ktaki Uluda¤; k›fl turizminin göz bebe¤i. Foto¤raf: Hakan Ayd›n


Trilye’de tarihi ev ve geleneksel bakkal dükkan›.


463 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Avrupa’n›n Gözü Bursa’da Yeni yat›r›mlar, kentsel dönüflüm ve projelerle vizyonunu yenileyen, marka kent çal›flmalar›na a¤›rl›k veren Bursa’n›n, ‹ngiltere Kraliçesi’nin kenti ziyaret etmesinin ard›ndan, tüm Avrupa’n›n dikkatini çekmeye bafllad›¤› görülüyor. “1991 Avrupa fiehri” ödüllü Bursa’n›n 2020 y›l›na kadar y›ll›k yüzde 2,87 büyüme göstermesi bekleniyor. ‹ngiltere merkezli “fiehir Belediye Baflkanlar› City Mayors” adl› ticari gaye gütmeyen ba¤›ms›z bir kuruluflun internet sitesinde yay›nlanan verilere göre 2006 ve 2020 y›llar› aras›nda en h›zl› geliflmeyi Çin’in Beihai adl› flehri yüzde 10,8’lik bir oranla gösterecek. Ayn› dönemde Hindistan’›n Gaziabad flehri yüzde 5,20 büyüme oran› ile ikinci s›rada yer al›rken, Yemen’den Sana flehri yüzde 5’lik bir geliflme gösterecek. Ço¤u geliflmekte olan ülkelerin baflflehirlerinin bulundu¤u en h›zl› geliflen flehirler listesinde ilk yüz de Türkiye’den Bursa yüzde 2,87 ile 61. s›rada bulunuyor. Ankara 143, ‹zmir 145, Adana 163 ve ‹stanbul ise yüzde 1,75 ile 166 nc› flehir oldu. Ayn› kurulufl taraf›ndan haz›rlanan 2020 y›l›ndaki en büyük flehirler listesine ‹stanbul 17 nci s›radan girmeyi baflarm›flt›r. Listenin bafl›nda ise 37,2 milyon nüfusla Tokyo yer al›yor. Kifli bafl›na düflen gayrisafi milli has›lan›n hesaplanarak 2020’de en zengin flehirlerin s›raland›¤› listede bafl› yine 1,6 trilyon dolar ile Tokyo’nun çekti¤i görülüyor. En h›zl› geliflen ilk 100 kent aras›na ise Türkiye’den sadece Bursa’n›n girmifl olmas›, Bursa’n›n iyi ve do¤ru yönetildi¤inin bir iflareti olarak de¤erlendiriliyor.

“Bursa’y› gelece¤e tafl›ma” noktas›nda kararl› ad›mlarla çal›flarak do¤ru projeler üreten Büyükflehir Belediye Baflkan› fiahin’in de ifadesiyle City Mayors’un bu araflt›rmas›, Bursa’n›n marka kent olma hedefinde istikrarl› bir çizgi yakalad›¤›n› aç›kça göstermektedir. Gerçekten de hizmete aç›lan Kent Meydan›, Kent Hali, Balibey Han›, 2 nci Etap Bursaray projelerinin d›fl›nda; flehrin göbe¤inde 310 dönümlük arazide infla edilen Merinos Kültürpark› ile Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi, S›caksu, Uluda¤ Oteller Bölgesine kadar uzat›lacak yeni Teleferik Hatt›, Uluda¤ Üniversitesi’ne kadar uzat›lacak Bursaray 3 Etab›, Hamitler’deki Toplu Konut, Emir Sultan Çevre düzenlemesi, Gemlik Otogar› ve Hanlar Bölgesinin düzenlenmesi gibi devam eden projeler ile Osmangazi ilçesinde devam eden K›z Yakup (Kamberler) Park›, Yunuseli Toplu Konutlar› ve Dericiler Bölgesi proje çal›flmalar› ve Y›ld›r›m ilçesinde devam eden Kapl›kaya, Sinandede, Cumal›k›z›k gibi kentsel dönüflüm projelerinin gelecek 5 y›l içinde flehrin görüntüsünü tamamen de¤ifltirece¤i görülüyor.


464 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

Bursa’n›n Gelece¤i ‹nfla Ediliyor • Atatürk ve Cumhuriyet caddeleri üzerindeki Merkez Bankas›, ‹flkur, K›z›lay gibi kamu kurulufllar›n›n kent d›fl›na tafl›nmalar›, mevcut binalarla birlikte estetik olmayan binalar›n y›k›lmas› ve Hanlar Bölgesinin önünün aç›lmas›; • Kent Meydan› olarak düzenlenen Santral Garaj›n Merinos taraf›nda kalan Osmangazi Belediye binas›na kadar uzanan bölgedeki derme

çatma binalar›n tamamen y›k›larak, yeni Kent Meydan› ile bütünlük sa¤layacak flekilde düzenleyecek proje çal›flmalar›n›n h›zland›r›lmas›, • Atatürk Stadyumu’nun geniflletilerek d›fl›nda daha büyük kapasite ile yeniden infla edilmesi • Haflim ‹flcan, Reflat Oyal Kültür Park› ve Merinos Kültür Park› aras›nda geçifllerin sa¤lanmas›


465 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

• Özellikle Kapl›ca / Termal turizminin gelifltirilmesi için, y›l›n belli dönemlerinde Kuveyt, Dubai, Suudi Arabistan gibi ülkelerden Bursa’ya direkt charter uçufllar›n›n gerçeklefltirilmesinin sa¤lanmas›… …, gibi gelecekte ihtiyaç duyulacak olan proje ve önerileri dikkate alan Büyükflehir Belediyesi; Bursa’n›n tarihsel, do¤al ve ekonomik niteliklerini gelifltirerek, gelecek kuflaklara yaflan›labilir bir kent planlamas› yapmaktad›r. Bu maksatla haz›rlanan 1/25 binlik naz›m imar plan çal›flmalar› ile kentin gelecekte ihtiyaç duyaca¤› her fley planlanmakta ve y›llard›r plans›z büyümenin sanc›s›n› yaflayan Bursa’n›n bu makus talihini de¤ifltirecek projeler el birli¤i ile bir bir uygulanmaktad›r.

• Orhan Park›’na, Hanlar Bölgesi’nde binalar›n y›k›lmas›yla aç›lacak alanlara, Kent Meydan›’na, Bursa’n›n simgelerinden oluflan Yeflil Türbe, Karagöz, Tophane Saat Kulesi gibi tarihi-kültürel yap› ve eserlerin maketlerinin yerlefltirilmesi, • Kent merkezinin temelini oluflturan Tophane, Hüdavendigar, Y›ld›r›m, Yeflil, Emir Sultan ve Muradiye gibi Sultan Külliyeleri’nin bulundu¤u tarihi mekânlar›n ›fl›kland›r›lmas›


466 PRUSA’DAN GÜNÜMÜZE BURSA

AVRUPA KONSEY‹ 1991 YILI AVRUPA KENT‹ BURSA ÖDÜLÜ

Bursa Büyükflehir Belediyesi Avrupa Birli¤i Koordinasyon Merkezi

Avrupa Konseyi'nin 12 temel ilkesinden ilkini oluflturan "Avrupa Birli¤i"nin sa¤lanmas› yönünde çaba gösteren yerel yönetimler farkl› dil, din ›rk mensubu flehirler ile olan iliflkileri nedeniyle bu ödüle hak kazanmaktad›r. Bu ilke uluslar›n kendi kültürlerinin temellerini sarsmadan di¤er uluslar›n kültürleriyle kaynaflmas›n› öngörmektedir. Avrupa Konseyi taraf›ndan konulmufl olan kriterleri ile AVRUPA ÖDÜLÜ, her y›l Çevre Bölgesel Planlama ve Yerel Yönetimler Komitesi taraf›ndan, Komitenin kanaatine göre Avrupa Birli¤i fikrinin tan›t›m› için üstün çabalar göstermifl olan, bir veya daha fazla belediyeye veya bölgesel yönetime verilir.

Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ile Avrupa Ekonomik Toplulu¤u (AET) aras›nda imzalanan 1963 tarihli Ankara Anlaflmas› ile resmi bir boyut kazanan Türkiye – Avrupa Birli¤i (AB) iliflkileri, 3 Ekim 2005 tarihinde AB Bakanlar Konseyi taraf›ndan üyelik müzakerelerinin bafllat›lmas›yla birlikte yeni bir boyu kazanm›flt›r. Bu süreçte merkezi otoritenin tesis edece¤i normlar›n uygulamaya geçirilmesi için Topluluk müktesebat› ile ulusal normlar›n uyumlulaflt›r›lmas› gerekmektedir. Bu ba¤lamda AB ile bütünleflme yolunda ülkemize siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda birçok yükümlülükler ve görevler düflmektedir.

Avrupa Ödülünün hemen alt_nda bulunan Onur Plaketi, birkaç y›l önceden Onur Bayra¤›n› kazanm›fl ve Avrupa Birli¤i fikrini yayma konusundaki çal›flmalar› bu onura hak kazand›klar›n› gösteren, belirli belediyelere veya di¤er bölgesel yönetimlere verilir.

Türkiye’nin AB müktesebat›na ve Kopenhag kriterlerine hukuken ve fiilen uyumun sa¤lanmas›na iliflkin çabalar›nda e¤itim ve araflt›rma büyük bir önem tafl›maktad›r. Bu çal›flmalar gerek ülke genelinde gerekse yerel ölçekte h›zland›r›larak hem uyum çabalar›na katk› sa¤lanmal› hem de Belediyelerin AB ile iliflkilerini kuvvetlendirmek suretiyle AB’nin aday ülkelere sa¤lad›¤› mali kaynaklardan etkin flekilde faydalanman›n yolu aç›lmal›d›r. Belediyelerin AB müzakere sürecinde etkin rol oynamas›, e¤itim, araflt›rma ve proje faaliyetleri yürütecek bir birimin belediye bünyesinde kurulmas› ve etkinlik kazanmas› ile mümkün olacakt›r.

Avrupa Konseyi Onur Bayra¤›, Komitenin görüflüne göre, Avrupa fikrini gelifltirmek yolunda yapt›klar› çal›flmalar göz önüne al›narak ödüle hak kazand›klar› belirlenen belediyelere veya di¤er bölgesel yönetimlere verilir. Bu belediyeler veya yönetimler normal olarak daha önce Avrupa Diplomas› kazanm›fl olanlar aras›ndan seçilirler. Avrupa Onur Bayra¤› ödülü daha sonra Avrupa Ödülü veya Onur Plaketi alabilmenin ön flart›d›r. Avrupa Diplomas›, Avrupa fikrine uygun çal›flmalar› takdir edilen, fakat Onur Bayra¤› Ödülü için baflvurular› henüz yeni olan belediyelere veya bölgesel yönetimlere verilir.

BURSAB

AB’ye kat›l›m sürecinde Bursa genelinde gerekli altyap› çal›flmalar›n›n yap›lmas›, Bursa halk›n›n AB sürecinde do¤ru bilgilendirilmesinin sa¤lanmas›, AB üyesi ve aday ülkeler ile iflbirli¤i, iletiflim ve eflgüdüm platformlar›n›n oluflturulmas›, AB’nin aday ülkelere sa¤lad›¤› mali kaynaklardan Bursa’n›n etkin flekilde faydalanabilmesi için e¤itim, araflt›rma ve proje faaliyetlerinin yürütülmesi amac›yla, AB Koordinasyon Merkezi’nin Bursa Büyükflehir Belediyesi bünyesinde kurulmas› ve etkinlik kazand›r›lmas› hedeflenmektedir.



Bal›kç› kad›nlar›n›n köyü Gölyaz›. Foto¤raf: M. Ayd›nl›lar



Bursa 2009’da Dünya Müzeler Formu’na ev sahipli¤i yap›yor.



BTSO taraf›ndan davet edilen ‹ngiltere Kraliçesi’ni, Büyükflehir Belediye Baflkan› Hikmet fiahin a¤›rlad›.


16. BÖLÜM

Bursa’nýn Geleceði Ýnþa Ediliyor



Bursa Sýnýf Atlýyor

smanlý Ýmparatorluðu baþta olmak üzere birçok medeniyete baþkentlik yapan ve tarihinin her döneminde "cazibe merkezi" olan Bursa, sanayileþme ve göç olgusunun ortaya çýkardýðý plansýz ve hýzlý büyümenin yol açtýðý sorunlardan kurtulmaya baþladý. Ulaþým, çevre, kentsel dönüþüm, altyapý ve planlama gibi çoðu konuda önemli sorunlarla boðuþan bir kent haline gelen Bursa'nýn daha yaþanabilir ve yeniden 'Yeþil Bursa' kimliðine kavuþmasý için önemli projelerin hayata geçirilmesiyle "Avrupa Kenti" ünvanýný daha fazla hak etmeye baþladý. Bursa; ulaþýmdan planlamaya, kültürsanat projelerinden altyapýya, sosyal hizmetlerden çevreye kadar hemen her alanda yürütülen projelerle gerçekten büyük bir deðiþim yaþýyor. Bursa için hayati öneme sahip "kentsel dönüþüm projeleri" ile kente yeni prestij mekânlarý kazandýrýlmakta. Kýsa sürede yapýmlarý tamamlanarak Bursa'nýn hizmetine sunulan Kent Hali, Kent Meydaný, yapýmý devam eden Merinos Parký, Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi, Kavþaklar, BursaRay B Etabý, Teleferik ve Nilüfer Vadisi Kentsel Dönüþüm Projeleri ile Doðanbey ve Hamitler Toplu Konut Projeleri gibi Bursa'yý geleceðe taþýyan dev projeler, büyük bir deðiþim ve geliþim yaþayan Bursa'yý mutlu, güvenli ve huzurlu bir geleceðe taþýyor. Prusa'dan Bursa'ya uzanan 5000 yýllýk tarihi süreç içinde yaþanan sýkýntýlara, iç savaþlara,

O

yaðma ve talana, iþgale, deprem ve yangýnlara, düzensiz yapýlaþmaya, çarpýk kentleþmeye, göçlere, farklý kültür ve etnik yoðunlaþmaya raðmen Bursa, tarihi ve kültürel kent kimliðini yaþayarak ve yaþatarak günümüze taþýyan ender kentlerden biridir. Bursa, özellikle son beþ yýlda sürekli deðiþim ve geliþim içinde olmuþtur. Bir taraftan kente hayat ve ruh veren tarihi ve kültürel abideler yenilenerek gün ýþýðýna çýkarýlýrken, diðer yandan ulaþým, kentsel dönüþüm, altyapý gibi çaðdaþ projelere hayat verilerek adeta Bursa'nýn geleceði inþa edilmeye baþlanmýþtýr. Gerçekten de abartmadan ifade etmek gerekir ki, Cumhuriyet tarihi boyunca yapýlanlardan daha fazlasý son 4 yýl içinde gerçekleþtirilmiþtir. Bursa'nýn "marka kent" olmasý için Vali, Büyükþehir Belediye Baþkaný, Ýlçe Belediye Baþkanlarý, Ticaret ve Sanayi Odalarý Baþkanlarý, medya kuruluþlarý, sivil toplum örgütleri, Bursa'yý her alanda en üst seviyeye taþýmak için el ele, omuz omuza vermiþlerdir. 2004 yýlýnda baþlatýlan "Yerel Kalkýnma Hamlesi" ile gelecek nesillere daha güzel bir Bursa býrakabilme hayali ve inancýyla yola çýkan Bursa Büyükþehir Belediyesi, diðer ilçe belediyeleri ve STK'larýn katký ve destekleri ile Bursa'yý dünya ölçeðinde bilinen "marka kent" yapma hedefine doðru kararlý ve emin adýmlarla ilerlemeye devam etmektedir.

Prusa'dan Bursa'ya uzanan 5000 yýllýk tarihi süreç içinde yaþanan bütün sýkýntýlara, raðmen Bursa, tarihi ve kültürel kent kimliðini yaþayarak ve yaþatarak günümüze taþýyan ender kentlerden biridir.





Ulaþtýran Ulaþým

stanbul, Ýzmir, Ankara ve Bursa'dan sonra Türkiye'nin dördüncü büyük þehri olan Bursa'da trafiðe kayýtlý yaklaþýk 500 bin aracýn bulunduðu ve her yýl da yaklaþýk üç bin aracýn da trafiðe çýktýðý bilinmektedir. Kent merkezindeki bu yoðunluðun yaný sýra, Bursa'nýn; Türkiye'de trafiðe kayýtlý araç sayýsýnýn yüzde 60'ýna sahip Ýstanbul-Ankara-Ýzmir aksýnda bulunmasý, haliyle trafiði çile haline getirmiþtir. Ýþte bu ulaþým çilesine son vermek için Hikmet Þahin baþkanlýðýndaki Bursa Büyükþehir Belediyesi göreve geldiði günün ertesi iþe koyularak, Bursa'da ulaþýmýn týkanan damarlarýný açmak için Bursa halkýnýn talepleri doðrultusunda öncelikli olarak þehir içinde yýllardýr yapýlamayan kavþak sorununa el atýldý. Bursa yerel yönetimler tarihinin en hýzlý sürede, 3 - 4 ay gibi rekor sayýlacak sürelerde bitirilen kavþaklarýn hizmete girmesiyle þehir içi ulaþýmýna ve haliyle kent yaþamýna bir rahatlama getirilmiþtir.

Ý

Trafiði Rahatlatan Kavþaklar Bursa'nýn daha yaþanýlabilir ve daha ulaþýlabilir bir kent olmasýný hedefleyen Hikmet Þahin baþkanlýðýndaki Bursa Büyükþehir Belediyesi; ilk olarak 10 yýldýr konuþulan ancak yapýlmayan, "Yüksek Ýhtisas Hastanesi Kavþaðý"ný projelendirmiþ olup, günde 60.000 aracýn geçtiði bu kavþak projesi, Bursa yerel yönetimler tarihinin en hýzlý tamamlanan ulaþým projesi ola-

rak tarihe geçmiþtir. Toplam 300 metre uzunluðundaki 220 metresi açýk, 80 metresi kapalý tüp þeklindeki "Yüksek Ýhtisas Kavþaðý", 4 ay gibi bir sürede bitirilerek Baþbakan Recep Tayip Erdoðan'ýn katýlýmýyla hizmete açýlmýþtýr. Yine günde 75 bin aracýn geçtiði "Orhaneli Kavþaðý" da, Bursa Yerel Yönetimler tarihinde en hýzlý bitirilen ulaþým yatýrýmlarýndan biri olarak tarihe geçmiþ; "Yüksek Ýhtisas Kavþaðý" örneðinde olduðu gibi 90 gün gibi rekor sayýlacak bir sürede tamamlanmýþtýr. Bursa'nýn Batý Bölgesi'ndeki trafik akýþýna önemli oranda rahatlama getirmesi amacýyla yapýlan, 70 metresi kapalý olmak üzere 370 metre uzunluðundaki "Orhaneli Köprülü Kavþaðý"nýn 2005 yýlý Aðustos ayýnda hizmete girmesiyle Bursa-Ýzmir Karayolu'nda týkanan bir damar daha açýlmýþ oldu. Mudanya Yolu üzerinden OSB baðlantýsýný saðlayan "Sönmez Filament Köprülü Kavþaðý", yaklaþýk 36 bin kiþinin çalýþtýðý Bursa Organize Sanayi Bölgesi'nin giriþindeki trafik týkanýklýðýna nefes aldýrmakla kalmadý, ayný zamanda milyarlarca dolarlýk mal çýkýþýna da kolaylýk saðlamýþ oldu. Bursa Büyükþehir Belediyesi ve BTSO Organize Sanayi Bölgesi tarafýndan ortaklaþa inþa edilen "Sönmez Filament Köprülü Kavþaðý"nýn hizmete girmesiyle, Mudanya Yolu'nun iki tarafýnda kalan bölgelere yönelik ulaþýma kolaylýk getirilerek, kiþi baþýna düþen yeþil alan miktarý artýrýldý ve Çalý Kavþaðý'ndan Mudanya Yolu'na,

Bursa yerel yönetimler tarihinin en hýzlý sürede, 3-4 ay gibi rekor sayýlacak sürelerde bitirilen kavþaklarýn hizmete girmesiyle þehir içi ulaþýmýna ve haliyle kent yaþamýna bir rahatlama getirilmiþtir.




482 PRUSA’DAN BURSA’YA

Mudanya Yolu üzerinden OSB baðlantýsýný saðlayan "Sönmez Filament Köprülü Kavþaðý", yaklaþýk 36 bin kiþinin çalýþtýðý Bursa Organize Sanayi Bölgesi'nin giriþindeki trafik týkanýklýðýna nefes aldýrmakla kalmadý, ayný zamanda milyarlarca dolarlýk mal çýkýþýna da kolaylýk saðlamýþ oldu.

Ata Bulvarý üzerinden þehir içine girmeden trafiðin hýzlý ve rahat akýþý saðlandý. Kamulaþtýrma problemlerinden dolayý eksik hizmet veren Beþevler Köprülü Kavþaðý, yarým kalan iki lupunun 90 günde tamamlanmasýyla 2005 yýlý Hazirana ayýnda hizmete girmiþ ve Hafif Raylý Sistem nedeniyle Ýzmir Yolu'nun iki tarafýnda kalan bölgelere olan ulaþýma kolaylýk getirilmiþ ve yapýlan düzenleme sonucunda hava kirliliðinin azalmasý ve yeþil alanlarýn artýrýlmasý saðlanmýþtýr. Bursa-Mudanya yolu üzerinde 100 günde tamamlanarak 2006 yýlý 22 Haziran tarihinde hizmete giren Esentepe Kavþaðý'nýn yapýmý ile Bursa-Mudanya arasýndaki trafik akýþý transit hale getirilmiþ; özellikle Organize Sanayi Bölgesi'ne giden servis araçlarý, 70 metresi kapalý olan 400 metre uzunluðundaki bat-çýk'ýn hizmete girmesiyle dakikalarca kavþakta bekleme sýkýntýsýndan kurtulmuþlardýr. Bursa-Ankara yoluna yapýlan, 500 metre uzunluðunda ve 28 metre geniþliðindeki "Polis Okulu Kavþaðý" 140 günde tamamlanarak 21 Temmuz 2006 tarihinde trafiðe açýlmýþtýr. Ankara Yolu'nun en sýkýþýk olduðu, günde yaklaþýk 40 bin aracýn geçtiði kavþakta yapýlan 50 metresi kapalý olan bat-çýk'ýn hizmete girmesiyle, Ankara - Bursa arasýndaki ulaþým transit hale getirilmiþtir. Bursa Büyükþehir Belediyesi, kentin en önemli arterlerinin kesiþtiði, toplam 3 tüp geçitten ve 4 ayrý Bat-Çýk'tan oluþan "Merinos Kavþaðý" 156 günde tamamlanarak 31 Aralýk 2005'te hizmete açýlmýþtýr. Bursa'nýn trafik so-

rununun en yoðun yaþandýðý bölgelerden biri olan "Merinos Köprülü Kavþaðý"nýn trafiðe açýlmasýyla Ankara ve Ýzmir yönüne hareket etmekte olan araç akýþýna rahatlama getirilmiþ; Ýzmir-Bursa ve Bursa-Ýzmir trafiðinin Kültürpark önündeki 2 Bat-Çýk'tan, Ankara-Bursa ve Bursa-Ankara trafiðinin ise Merinos Fabrikasý önündeki tüp geçitten devam ederek kesintisiz ve sinyalizasyonsuz akýþý saðlanmýþtýr. Toplam uzunluðu 1.250 metre olan "Merinos Köprülü Kavþaðý"nýn Osmangazi Belediyesi önündeki gidiþ-geliþ 2'þer þeritli 380 metre, Kültürpark önünde ise tek þeritli 2 ayrý 320'þer metre uzunluðunda tüp geçit bulunuyor. Tüp geçitlerin yaný sýra Osmangazi Belediyesi önündeki 18 metre eninde, 29 metre boyunda, Kültürpark önünde ise 20 metre eninde, 38 metre boyundaki köprüler, Stadyum-Merinos trafiðinin de kesintisiz olarak akmasýný saðlamakta. Bursa'nýn 11 yýldýr beklediði, 11 yýldýr çilesini çektiði en büyük sorunu olarak görülen, günde yaklaþýk 85 bin aracýn geçtiði "Acemler Kavþaðý"nýn trafik sorunu 2006 yýlý Eylül ayýnda tamamlanarak 5,5 ayda çözüme kavuþturulmuþ ve Bursa'ya 9 km yol kazandýrýlmýþtýr. "Acemler Kavþaðý"nýn hizmete girmesi ve "BUSKÝ" ile "Soðukkuyu" trafik lambalarýnýn kalkmasýyla yaklaþýk 80 saniyelik bir bekleme süresi de ortadan kalkmýþ oldu. Ayrýca kavþaðýn yapýlmasýyla birlikte sadece "Acemler"deki deðil, "Batý Yakýn Çevre Yolu"ndaki Bursa-Ýzmir, MudanyaBursa ve Ankara-Bursa baðlantýlarýndaki trafik sýkýþýklýðýna da rahatlama getirilmiþ; transit geçiþ yapan araçlarýn þehir merkezine girmeden


483 PRUSA’DAN BURSA’YA Yakýn Çevre Yolu'na aktarýlmasý ve Acemler, BUSKÝ ve Soðukkuyu sinyalize kavþaklarýnýn kaldýrýlmasýyla trafiðin kesiþmesiz olarak her yöne akmasý saðlanmýþtýr. Acemler Kavþaðý, trafiði rahatlatýrken, ayný zamanda yapýlan yeþillendirme çalýþmalarý ile Bursa, 60 bin metrekare yeþil alan kazanmýþ; Yonca tipi ve 2 köprüden oluþan kavþakla Bursa'nýn alternatif yollarýna 7,5 kilometre daha yol eklenmiþtir. Nilüfer'de ve Hacivat Deresi üzerine yapýlan "Mimar Sinan Köprüsü" ile "Hacivat Deresi"nin ayýrdýðý 6 mahalle birbirine baðlanarak bölgedeki ulaþým sýkýntýsýna son verilmiþtir. 6 ay içinde tamamlanarak trafiðe açýlan; Þevket Yýlmaz Hastanesi ile Köy Hizmetleri Müdürlüðü arasýndaki bölgede kalan 3'er þerit gidiþ-geliþ olmak üzere 85 metre uzunluðundaki Mimar Sinan Köprüsü, Bursa'nýn en uzun köprüsü olma özelliðini taþýyor. Ýzmir Yolunu Çalý Köprülü Kavþaðý'ndan Mudanya Yolu'na baðlayan, Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi'yle Bursa Organize Sanayi Bölgesi arasýndaki ulaþýmý kolaylaþtýran 3,6 km uzunluðundaki Ata Bulvarý'nýn ikinci etabý da tamamlanarak hizmete açýlmýþtýr. Filament Köprülü Kavþaðý ile Ýzmir-Mudanya Yolu arasýndaki baðlantýyý saðlayan Ata Bulvarý, toplam 11,5 metrelik iki adet üç þeritli yol, 7 metrelik servis yolu ve 6 metrelik orta refüjden oluþuyor. Gürsu Hemzemin Kavþaðý'nýn 2006 yýlýnda yapýlmasýyla beraber trafik karmaþasýna ve sýk sýk yaþanan kazalara son verildi. Bursa-Ýzmir yolunda kentin en çok sýkýþan ana arterleri arasýnda yer alan Küçük Sanayi giriþine yapýlan yonca tipi "Gül Kavþaðý", bölgedeki trafik sýkýþýklýðýna kesintisiz çözüm getirmektedir. "Yakýn Doðu Çevre Yolu"nun Gökdere Kavþaðý baðlantýsýnýn açýlýþý 1998 yýlýnda gerçekleþtirilmiþti. "Yüksek Ýhtisas Kavþaðý" baðlantýsý ise 2002 yýlýnda hizmete açýlmýþtý. Yani 1993 ile 2002 yýllarý arasýnda geçen koskoca on yýl içinde 5,2 km'lik yol baðlantýsý yapýlabilmiþti. Ne var ki, bu baðlantý yollarý kent trafiðine bir rahatlama getirememiþti. Bunun nedeni ise "Yakýn Doðu Çevre Yolu"nun, "Samanlý Kavþaðý"nda sona ermesi ve araçlarýn kent içi "Yüksek Ýhtisas Kavþaðý" üzerinden ancak "Ankara Yolu"na ulaþabilmesiydi. Ýþte bu proje ile Hikmet Þahin baþkanlýðýndaki Bursa Büyükþehir Belediyesi, "Yakýn Doðu Çevre Yolu"nu, "Samanlý Kavþaðý"ndan "Otosansit Kavþaðý"na kadar uzatan 5,2 km.lik yolun inþaatýný tamamlayarak þehir içi trafiðinde rahatlama saðladý. Tamamlanan bu proje ile "Batý Yakýn Çevre Yolu"nun daha da iþlevsel hale getirilmesine imkân saðlanmýþ olup; ayný zamanda AnkaraÝzmir anayoluna alternatif yol üretilerek ulaþýmýn týkanan damarlarý açýlmýþtýr. "Yüksek Ýhtisas Kavþaðý" ile "Otosansit Kavþaðý" arasýndaki

þehir içi trafiðine rahatlama getiren "Çevre Yolu Projesi" kapsamýnda; 40 m. geniþliðindeki 3 þeritli geliþ-gidiþ 2 yol ve 2 þeritli servis yolunun yaný sýra "Hacivat Deresi" üzerine 27,5 m. uzunluðunda bir de köprü yapýlmýþtýr. Güzergâh üzerindeki 132 binanýn kamulaþtýrýldýðý "Doðu Yakýn Çevre Yolu"nun yaklaþýk 10 yýlda inþa edilen bölümü kadar bir mesafe 2,5 yýlda tamamlanarak 2006 yýlý Mayýs ayýnda Bursalýlarýn hizmetine sunulmuþtur. Bursa-Ankara Yolu, Otosansit giriþine yapýlarak 2007 yýlý Temmuz ayýnda hizmete giren "Otosansit Kavþaðý", Yüksek Ýhtisas ve Polis Okulu kavþaklarý ile bir bütün halinde bölgedeki trafik sýkýþýklýðýný yüzde 70 oranýnda hafifletmiþtir. Yeþil Bursa'nýn adýna yakýþýr mekânlarýndan Botanik Parký ile Hayvanat Bahçesi önlerine yapýlan Soðanlý-Botanik Köprüleri ile Batý Yakýn Çevre Yolu'nda kesintisiz ulaþýmýn yapýlmasýna imkân verilmiþtir. "Yüksek Ýhtisas" ile "Kestel" çýkýþý arasýndaki 17 km.lik "Ankara Yolu", "Beþevler Giriþi" ile "Gümüþtepe" (Misi) arasýndaki 3 km.lik "Orhaneli Yolu", "Fatih Sultan Mehmet Bulvarý" ile "Uludað Üniversitesi" arasýnda kalan 7 km.lik "Ýzmir Yolu", "Esentepe Kavþaðý" ile "Çaðrýþan Köyü" giriþi arasýndaki 6,5 km.lik "Mudanya Yolu" ile "Demirtaþ Kavþaðý" ve "Ovaakça" çýkýþý arasýndaki 5,7 km.lik "Ýstanbul Yolu" 360 gün içinde Bursa'ya yakýþýr hale getirilmiþtir. Bursa'yý çevre illere ve deniz ulaþýmýna baðlayan en önemli üç yol olan Ýzmir - Mudanya ve Ýstanbul yollarýnýn toplam 19 km.lik alaný 1 yýl gibi kýsa bir sürede bitirilerek çevre ulaþýmý rahatlatýlmýþ, bu yollarý kullanan Bursalýlar ve tatilciler rahat bir nefes almýþtýr. Kent Ýçi Ulaþým Planlamasý Kent yaþamýný çekilmez hale getiren trafiðin týkanan damarlarýný uzman bir ameliyat ekibi gi-

2008’de hizmete girerek þehir içi trafiði rahatlatan Bursaray B Etabý, 1 km'lik tünel ve 500 m uzunluðundaki viyadüðü de bünyesinde barýndýrýyor.




"Ulaþtýran Ulaþým" ve "Saðlýklý Ulaþým" hedefiyle çalýþmalarýný rekorlar kýrarak sürdüren Hikmet Þahin baþkanlýðýndaki Bursa Büyükþehir Belediyesi'nin Doðu-Batý aksýndaki ulaþým artellerine alternatif yeni yollarýn açýlmasý için yeni projeleri uygulamaya koymasý bekleniyor.

bi teker teker açan Büyükþehir Belediyesi tarafýndan; kentin geliþimine paralel olarak artan motorlu taþýt trafiði, hareketlilik ile oluþmaya baþlayan trafik sýkýþýklýklarýnýn ve kapasite darboðazlarýnýn tanýmlanarak, yaþanan sorunlarý çözecek ulaþým planlamasýný ortaya çýkartmak amacýyla hazýrlanan "Kent içi Ulaþým ve Trafik Planlamasý" ile kent içi trafiðine % 35 oranýnda bir rahatlama getirildiði anlaþýlmaktadýr. Proje kapsamýnda Bursa'da onlarca hemzemin kavþak ile sinyalize kavþak, yaya geçitleri ve trafik levhalarý ile yol çizgilerinin planlamasý tamamlanmýþ; birçok yol ve kavþak düzenleme çalýþmalarý ile hem çaðdaþ görünüme kavuþturulmuþ hem de dikilen çiçek ve lalelerle yeþillendirme çalýþmalarý yapýlmýþtýr. Bursa Büyükþehir Belediyesi, "Otoyollarý Güzelleþtirme Projesi" kapsamýnda Ankara, Ýzmir, Mudanya, Ýstanbul otoyollarýnda yol geniþletme, asfaltlama ve çevre düzenleme çalýþmalarýný 2005 yýlý içinde tamamlanmýþ ve Orhaneli yolunun Misi köyüne kadar olan kýsmýnýn da tretuvar, yeþillendirme ve aydýnlatma çalýþmalarý da bitirilmiþtir. Bursalýlarýn "korku tünelleri" adýný taktýðý "alt geçitler"de yapýlan iyileþtirme çalýþmalarý neticesinde bu mekânlarýn ailelerin huzur içinde yürüyebilecekleri bir alan haline getirildiði görülmektedir. Bunun yaný sýra son 4 yýl içinde Doðu Çevre Yolu'nda 3, Þirinevler'de 2, Esenevler, Arabayataðý ve Özlüce'de birer olmak üzere 8 üst geçit yapýlarak halkýn hizmetine sunulmuþtur. Ana

artellerde reflektörlü sistemle, sürücüleri zor durumda býrakan göz kamaþmalarýnýn önüne geçilerek yapýlan yol aydýnlatmalarý ile yollarýn daha güvenirli olmasý saðlanmýþtýr. Bütünleþik Bilet Sistemi Ortalama yaþý 17 olan ve Türkiye'de Büyükþehirler arasýnda en yaþlý filoya sahip kent ünvanýný taþýyan Bursa, satýn alýnan 10 körüklü ve 75 solo tipi son model 85 otobüsle "Türkiye'nin en genç otobüs filosu"na sahip Büyükþehir unvanýna kavuþturulmuþtur. Belediye otobüslerinde kâðýt bilet uygulamasýna son verilerek, tüm Türkiye'ye örnek olan "Bütünleþik Bilet Sistemi" ne geçildi. Türkiye'de ilk olan bu çalýþma sayesinde, kent içi toplu taþýmla ilgili her türlü istatistiki bilgi hýzlý ve doðru þekilde toplanmaya baþlandý. Bu istatistik bilgilerinin deðerlendirilmesiyle; güzergâh ve sefer programlarý sürekli izlendiðinden araçlarýn doluluk oranlarý, parkur süresi sapmasý, hasýlat/otobüs kilometresi gibi performans göstergelerinden oluþan bir veri tabaný elde edildi. Ayrýca bu verilerin analiziyle sistem optimizasyonu saðlamak için güzergâh deðiþikliði gibi gerekli ayarlamalarýn yapýlmasý saðlanarak bu sayede ilk ve son talep noktalarý belirlendiði gibi, varsa gereksiz seyahatlerin azaltýlmasý yoluna gidilmiþtir. Böylece bu araçlarýn yollarda oluþturduklarý trafik yükü ve parkur süresi azaltýlmýþ ve yeni hatlar oluþturulmuþtur.


487 PRUSA’DAN BURSA’YA

Ulaþým Artýk Çile Deðil "Ulaþtýran Ulaþým" ve "Saðlýklý Ulaþým" hedefiyle çalýþmalarýný rekorlar kýrarak sürdüren Hikmet Þahin baþkanlýðýndaki Bursa Büyükþehir Belediyesi'nin Doðu-Batý aksýndaki ulaþým artellerine alternatif yeni yollarýn açýlmasý için yeni projeleri uygulamaya koymasý bekleniyor. 1994-2004 döneminde 10 yýlda Bursa'da sadece 4 kavþaðýn yapýldýðý göz önüne alýndýðýnda, 2004 döneminden sonra sadece 3 - 4 yýl gibi kýsa süre içinde 10 kavþaðýn yapýlmýþ olmasý, ayrýca kentin muhtelif yerlerine toplam 62 km2lik alternatif yollarýn inþa edilmesi, Bursa'nýn güvenilir ellerde geleceðe taþýndýðýný gösteren iþaretler olarak deðerlendirilmektedir. Güzelyalý Feribot Ýskelesi ve Hýzlý Feribot Projesi Türkiye'nin en büyük terminallerinden biri olan Güzelyalý Ýskelesi, Ýstanbul- Bursa arasýndaki hýzlý araba feribotlarýnýn çalýþmasýyla Bursa hem turistik açýdan hem de ekonomik açýdan bir cazibe merkezi haline getirilmiþtir. IDO'nun sefere koyduðu, 1200 yolcu, 225 araç kapasiteli "Osmangazi" ve "Orhangazi" adlarý verilen hýzlý feribotlarla 3,5 saatlik yolu 75 dakikaya indiren bu proje ile, Bursa'nýn denizden Ýstanbul'a yeni bir kapýsý daha açýlmýþ oldu. Bu proje ayný zamanda Ýstanbul'un Anadolu'ya açýlan kapýsýdýr... Ayrýca bu proje ile Anadolu'nun kapýsý Ýstanbul'a, Avrupa'ya açýlmýþtýr… Çünkü Güzelyalý Ýskelesi'nden sadece Bursalýlar deðil ayný zamanda tüm Marmara ve bilhassa Ege bölgesinde yaþayanlar da faydalanmaktadýr. Bu proje; ayný zamanda Asya ile Avrupa arasýnda inþa edilen "Deniz Köprüsü", "Deniz Oto Yolu" olarak tarihe geçmiþtir.

19 Mart 2006'da temeli atýlan ve 8 ay sonra 2006 yýlý sonunda bitirilen 53 dönüm arazi üzerinde kurulu Güzelyalý Ýskelesi bünyesinde; 370 m rýhtým, 10 m geniþliðinde ve 90 m uzunluðunda iskele, 1380 m2'lik terminal binasý, 150 m dalga kýran, 560 m2 ikmal binasý ve 200 araçlýk otopark bulunmakta. 400 yolcu kapasiteli terminal binasýnýn içerisinde ise, bekleme salonu, kafeterya, satýþ üniteleri, bilet giþeleri, güvenlik odasý, ofisler ve VÝP salonu yer alýyor. ÝDO'nun en büyük terminali olan Güzelyalý Ýskelesi'nden günde yaklaþýk 1.500 araç taþýnmakta. Bursaray B Etabý Kentin doðusu ile batýsýný buluþturan BursaRay B Etabý; Þehreküstü-Gökdere Meydaný arasý 1100 mt Aç-Kapa Tünel, Gökdere Bulvarý Ankara Yolu baðlantýsý yaklaþýk 400 mt viyadük, Davutdede -Arabayataðý arasý 3350 mt yerüstü

Belediye otobüslerinde kâðýt bilet uygulamasýna son verilerek, tüm Türkiye'ye örnek olan “Bütünleþik Bilet Sistemi” ne geçildi.



489 PRUSA’DAN BURSA’YA

hat olmak üzere toplam 4.850 mt. uzunluðunda çift hatlý demiryolundan oluþuyor. 2008 yýlý içinde hizmete girerek þehir içi trafiði rahatlatan Bursaray B Etabý, 1 km'lik tünel ve 500 m uzunluðundaki viyadüðü de bünyesinde barýndýrýyor. Kentin doðusunu kent merkezine baðlayan BursaRay B etabý güzergâhý; Gökdere Caddesi ve Ankara Yolu üzerinde Demirtaþpaþa, Gökdere, Davutdede, Duaçýnarý ve Yüksek Ýhtisas Hastanesi ile Arabataðý mevkilerinde olmak üzere 1'i yeraltýnda 6 istasyondan oluþuyor. Modern kentlerin toplu ulaþým aracý olan Hafif Raylý Sistemini Bursa'nýn dört bir yanýna yaygýnlaþtýrmak için çalýþmalarýný ara vermeden sürdüren Bursa Büyükþehir Belediyesi'nin mevcut hafif raylý sistemi Uludað Üniversitesi'ne kadar uzatacak 6 km'lik "Bursaray C Etabý" projesine de el atmýþ olmasý, yalnýz ulaþýma verilen önemi deðil ayný zamanda kentin geleceðine gösterilen önemi de göstermektedir.

Gemlik Otobüs Terminali Bursa ve Ýstanbul üzerinde Türkiye'nin farklý yerlerine giden yolcularýn uðrak noktasý olan Gemlik, artýk misafirlerini konforlu terminalinde aðýrlayacak. Gemlik'in yýllardýr konuþulan ve Büyükþehir Belediyesi tarafýndan inþaatýna baþlanan terminal binasýnýn 2009 yýlý içinde hizmete girmesi planlanýyor. Þehirlerarasý otobüslerin yaný sýra belde ve köylere ulaþýmý saðlayan taþýtlarýn bulunacaðý terminal, 12 bin metrekarelik alana yapýlýyor. Terminalde; 6 adedi þehirlerarasý olmak üzere 14 adet otobüs peronu, bilet satýþ birimleri, idari ve ticari yapýlar, müþteri otoparklarý ve 5 bin metrekarelik yeþil alan bulunacak.

Bursa Büyükþehir Belediyesi, modern kentlerin toplu ulaþým aracý olan Hafif Raylý Sistemi Bursa'nýn dört bir yanýnda yaygýnlaþtýrmak için çalýþmalarý aralýksýz sürdürüyor.



Yeraltýnda Yeni Bir Bursa

avasýyla, suyuyla, altyapýsý ve çevresiyle saðlýklý ve yaþayanlarýn mutluluk duyacaklarý bir kent amacýyla çalýþmalarýný sürdüren Büyükþehir Belediyesi, Baþkan Hikmet Þahin'in döneminde altyapý ve çevre yatýrýmlarýnda birçok ilklere imza attý. Nilüfer Deresi'nin en çok kirlenmesine yol açan "çöp süzüntü sularý"ný arýtacak "Hamitler Süzüntü Suyu Arýtma Tesisi" ile tüm Bursa'nýn atýk sularýnýn arýtýlmasýný saðlayacak "Doðu ve Batý Evsel Atýk Su Arýtma Tesisi" gibi projeler tamamlanarak önemli bir alt yapý ve çevre sorunu çözüme kavuþturuldu. "Daha saðlýklý ve yaþanabilir Bursa" hedefiyle, her yaðmurda evleri su basmamasý için "Yaðmur Suyu Kolektörleri"nin yapýmýna hýz verildi. 1 Nisan 2004'den itibaren içme ve yaðmur suyu borusu hatlarý ile kanalizasyon hatlarýný döþeyerek yerel yönetimler tarihinde inþaat rekoru kýran Büyükþehir Belediyesi, kentin her hanesine doðalgaz ulaþtýrmak için 1200 km'den fazla hat döþenmiþtir. Kirletici sanayilerin þehir dýþýna çýkarýlmasý, Nilüfer Deresi çevresinin yaþam alaný olarak yeniden düzenlenmesi gibi çevre projelerini hayata geçiren Büyükþehir Belediyesi "Saðlýklý Çevre ve Temiz Bursa" anlayýþýyla kent giriþle-

H

rini, park alanlarýný, konut alanlarýný, yeþil alanlarý yeniden düzenleyerek kente yakýþýr hale getirme yolunda çalýþmalarýný sürdürmekte. Doðayý korumanýn, saðlýklý bir çevre oluþturmanýn yolunun önemli þartlarýndan olan "doðalgaz kullanýmý"nýn tüm kente yaygýnlaþtýrýlmasý için çalýþmalar hýzlý ve kararlý þekilde sürdürülmekte. Büyükþehir Belediyesi'nin de yüzde 10 ortak olduðu Bursagaz, her haneye doðalgaz" hedefiyle, Bursalýlarýn tertemiz bir hava solumalarý adýna yoðun bir çaba gösterdikleri görülmekte. Nitekim; 1 Nisan 2004'den önceki dönemlerde 12 yýlda toplam 290 bin aboneye ulaþýlýrken, Hikmet Þahin döneminde sadece 4 yýl içinde abone sayýsýnýn 450 binin üzerine çýkmasý, yine bu dönemde yeraltýnda 125 km'den fazla doðalgaz hattýnýn döþenmiþ olmasý gelecekte Bursa'nýn daha temiz bir hava soluyacaðýnýn iþareti olarak görülüyor. Þebekedeki su kaçaklarýný engellemek için 1 Nisan 2004 tarihinden itibaren 214 km içme suyu boru hattý ve 10 km isale hattýný (Barajdan gelen ana su borusu) inþa eden Buski'nin 388 bin olan abone sayýsý 600 bine ulaþtý. Ýçme suyu þebeke hattý yapýmý ve rehabilitasyonunda geçmiþ dönemlere göre %98 oranýnda

Bursa'nýn geleceðine yapýlan en büyük yatýrýmlardan bir olarak nitelendirilen ve 2006 yýlý Haziran ayýnda hizmete giren Doðu ve Batý Atýksu Arýtma Tesisleri sayesinde Nilüfer Deresi pýrýl pýrýl akmaya baþladý.


492 PRUSA’DAN BURSA’YA metreküp kapasitesi olan "Hamitler Süzüntü Suyu Arýtma Tesisi"; Nilüfer Deresinin en çok kirlenmesine neden olan çöp süzüntü suyunu arýtmak suretiyle hem derenin temiz kalmasý saðlanýyor hem de ciddi bir çevre kâbusunun önüne geçiliyor. Yaðmur Suyu ve Kanalizasyon Hatlarý Her þiddetli yaðmurda evleri su basmamasý için özellikle 2005 yýlýndan itibaren "Yaðmur Suyu Kolektörleri" yapýmýna hýz verilen Bursa'da bu amaçla 100'ün üzerinde mahalleye toplam 547 km yaðmur suyu ve 275 km kanalizasyon hattý döþenerek, Bursa tarihindeki en büyük altyapý yatýrýmý gerçekleþtirilmiþtir. Mart 2004'e kadar son 15 yýlda toplam 250 km yaðmursuyu kolektör hattý döþenirken 2004-2007 döneminde sadece 4 yýl içinde 275 km yaðmur suyu hattý döþendiði, yine ayný dönemde yýlda 95 km. kanalizasyon hattý döþenirken, bu rakam son 4 yýlda yýllýk 150 km'nin üzerine çýkarýlmýþtýr.

Doðayý korumanýn, saðlýklý bir çevre oluþturmanýn yolunun önemli þartlarýndan olan "doðalgaz kullanýmý"nýn tüm kente yaygýnlaþtýrýlmasý için çalýþmalar hýzlý ve kararlý þekilde sürdürülmekte.

performans elde eden Büyükþehir Belediyesi, 2007 yýlýnda 200 km içme suyu isale ve þebeke hattý yatýrýmý yaparak 12 adet su deposunun tamamlanmasý ile ilgili projeleri uygulamaya koydu. Þehir içinden taþýnmasý ve yeni bir çehreye kavuþturulmasý yýllardýr konuþulan dericiler bölgesi için hazýrlanan "Sýcaksu Kentsel dönüþüm Projesi" kapsamýnda; 5 yýldýzlý otel, ticaret merkezi ve yaklaþýk 600 konutun yapýlmasý planlanýyor. Batý Atýksu Arýtma Tesisi Bursa'nýn geleceðine yapýlan en büyük yatýrýmlardan bir olarak nitelendirilen ve 2006 yýlý Haziran ayýnda hizmete giren Doðu ve Batý Atýksu Arýtma Tesisleri sayesinde Nilüfer Deresi pýrýl pýrýl akmaya baþladý. AB standartlarýnda çýkýþ suyu kriterleri saðlanan ve azot ile fosfor gideriminin de yapýlacaðý biyolojik arýtma projesi olan Batý Atýksu Arýtma Tesisi, Avrupa ve Türkiye'nin en modern arýtma tesisi arasýnda yer almaktadýr. Biyolojik ve çamursuzlaþtýrma ünitelerinden geçerek arýtýlan sularda yaþayan tatlý su balýklarý, tesisin önemine iþaret etmekte. Doðu Atýksu Arýtma Tesisi 2003 yýlý mart ayýnda temeli atýlan Doðu Atýksu Arýtma Tesisi de Türkiye ve Avrupa'nýn en modern tesisleri arasýnda yer almaktadýr. Doðu Atýksu Arýtma Tesisi ile Batý Atýksu Arýtma Tesisi, 2017 yýlý nüfusuna göre Bursa'nýn bütün evsel atýksu ihtiyacýný karþýlayacak kapasitede Bursalýlarýn hizmetine sunulmuþtur. Hamitler Süzüntü Suyu Arýtma Tesisleri 3 milyon Euro'ya mal olan ve günlük 500

Su Kuyularý Her ne kadar Bursa, "Velhasýl, sudan ibaret" olsa da, küresel bir sorun olarak tüm dünyanýn yaþadýðý susuzluk tehlikesine karþý 120 su kuyusu açýlarak erken önlem alýnmýþtýr. Mudanya ve Güzelyalý Ýçme Suyu Þebeke Projesi Bursa Büyükþehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon Ýdaresi'nin Mudanya ve Güzelyalý Ýçme Suyu Þebeke Rehabilitasyonu ve yeni þebeke inþaatý projesi kapsamýnda 80 kilometre su borusu döþeniyor. 2040 yýlý esas alýnarak planlanan Mudanya ve Güzelyalý Ýçme Suyu Þebeke Rehabilitasyonu ve Yeni Þebeke Ýnþaatý Projesi Mudanya'da çekilen su sýkýntýsý sona erdiriyor. Gemlik-Nacaklý Ýçme Suyu Kaynaklarýnýn Rehabilitasyonu Büyükþehir Belediyesi sýnýrlarýna katýlan Gemlik'i yeni su kaynaðýna kavuþturacak olan Nacaklý Ýçme Suyu Kaynaklarýnýn rehabilitasyonu ve 30 km'lik Ýshale Hattý inþaatýna 14 Aralýk 2005 tarihinde baþlandý. Gemlik-Mudanya Derin Deniz Deþarjý Evsel atýk sularýn dökülmesinden dolayý kirlenen Mudanya'dan baþlayarak Gemlik Körfezi'ne kadar uzanan sahillerde tüm evsel atýk sular, bu sistemle fiziksel ön arýtmadan geçirilerek, kýyýdan 500 metre uzaklýkta 40 metre derinliðe difüröz aracýlýðý ile deþarj ediliyor. Bu sistemle ayný zamanda bir deniz kenti olan Bursa'nýn sahillerinde gönül rahatlýðý ile insanlarýn yüzmesi hedefleniyor.


Bursa Güzelleþiyor

Çevre Koruma ve Eðitim Projeleri Geçmiþte Bursa'nýn sembolleri arasýnda yer alan Erguvan aðacýnýn günümüzde tekrar yaygýnlaþtýrýlmasý ve Erguvan aðacý dikiminin saðlanmasý amacýyla bünyesinde "Erguvanýn Yaygýnlaþtýrýlmasý Grubu"nu oluþturan Büyükþehir Belediyesi, Bursa'nýn doðal ve yeþil kimliðinin korunmasý ve yaþatýlmasýna özen göstermeye devam ediyor. Kültürpark Saðlýklaþtýrma Projesi kapsamýnda Kültürpark'ta yeþil alanlarýn artýrýldýðý Bursa'nýn diðer bölgelerinde de modern ve yeþil kimliðine uygun, çevreci bilinçle kentsel tasarým ve peyzaj çalýþmalarý sürdürülmektedir. Tarihi Merinos Fabrikasý'nýn bulunduðu alanda ise Londra'daki Hyde Park benzeri bir yeþil alan düzenlemesi yapýlmýþtýr. Okul öncesi ve ilköðretim kurumlarýna yönelik olarak; çevrenin korunmasý, kirliliðin önlenmesi, katý atýklarýn kaynaðýnda ayrý toplanmasý ve geri kazaným konularýnda çevre bilincinin oluþmasýný saðlamak amacýyla tespit edilen pilot okullarda "Uygulamalý Çevre Eðitimi Projesi" uygulanmasýna destek verilmiþtir. Yeþil Çevre Arýtma Tesisleri Bursa'nýn doðu bölgesinde Ketsel, Gürsu ve Barakfaki'nin evsel atýk sularýnýn yaný sýra bölgedeki 250 sanayi kuruluþunun endüstriyel atýklarýný da fiziki, kimyasal ve biyolojik olarak arýtacak olan "Yerel Çevre Arýtma Tesisleri"nin devreye girmesiyle birlikte, Nilüfer Ça-

yý'nýn doðu bölgesinden kaynaklanan kirlilik sona erecek. Sanayicilerin katkýlarý ile yapýlan, 60 dönümlük araziye kurulan dev arýtma tesisi, günde 52 bin 500 metreküp su arýtma kapasitesine sahip. Doðal Arýtým Projesi "Doðal Arýtým Projesi" kanalizasyon sistemi ile toplanmýþ ve foseptik sistemine getirilmiþ atýk sularýn geçirimsiz zemin üzerine hazýrlanmýþ ve bitki ekilmiþ alanlardan geçirilerek, bitki kökleri ve mikroorganizmalar tarafýndan arýtýlmasý esasýna dayalý bir arýtma projesidir. Nilüfer'de pilot proje uygulamasýna geçilmiþ olan sistemin diðer yerleþimlere de yaygýnlaþtýrýlmasý amaçlanmaktadýr. Kirletici Sanayilerin Rehabilitesi Bir taraftan Türkiye'nin konuþacaðý projeleri Bursa'ya kazandýran Büyükþehir Belediyesi, diðer taraftan da kent içinde kalan "kirletici sanayiler"in kent dýþýna çýkarýlmasý için de proje çalýþmalarýný sürdürüyor. "Gayri Sýhhi Müesseseler" kapsamýnda deðerlendirilen derici, mermerci ve hurdacý esnafýna ait iþyerlerinin þehir dýþýna taþýnmasý için çalýþmalar yapýlýyor. Bu iþyerlerinin kendileri için oluþturulan sanayi bölgelerine taþýnmasýnýn ardýndan, kent içindeki bu bölgelerin de rehabilite edilerek Bursa'ya yakýþýr bir çehreye kavuþturulmasý hedefleniyor.

Bursa'nýn tüm bölgelerinde modern ve yeþil kimliðine uygun, çevreci bilinçle kentsel tasarým ve peyzaj çalýþmalarý sürdürülmektedir.


494 PRUSA’DAN BURSA’YA

Büyükþehir Belediyesi, metropol kentlerin en büyük çevre sorunlarýndan biri olan katý atýklarýn toplanmasý ve geri dönüþümünün saðlanmasý amacýyla Bursa'da Hamitler Çöplüðü'nde “Katý Atýk Dönüþüm Tesisi”nin kurulmasý için çalýþmalara 2005 yýlýnda baþladý.

Katý Atýk Dönüþüm Tesisi Ýlçe belediyeleriyle birlikte bir yýl içinde temizlik ve çöp toplama hizmetleri için 50 trilyon gibi bir bütçe ayýrmak durumunda kalan Büyükþehir Belediyesi, metropol kentlerin en büyük çevre sorunlarýndan biri olan katý atýklarýn toplanmasý ve geri dönüþümünün saðlanmasý amacýyla Bursa'da Hamitler Çöplüðü'nde "Katý Atýk Dönüþüm Tesisi"nin kurulmasý için fizibilite çalýþmalarýna 2005 Nisan ayýnda baþlandý. Anlaþmaya göre, 160 milyon dolara mal olacak Katý Atýk Dönüþüm Tesisinin tüm finansmaný 25 yýl iþletme hakký verilmesi karþýlýðýnda Kanadalý Wastopower Joint Venture firmasý tarafýndan karþýlanacak… Bu sistemin faaliyete geçmesiyle, katý atýklar için önemli miktarlarda kaynak aktarmak durumunda kalan Büyükþehir Belediyesinin kasasýndan beþ kuruþ para çýkmayacaðý gibi saðlýklý çevre ve temiz Bursa açýsýndan da doðal dengenin korunmasý saðlanmýþ olacak… Týbbi Atýklarýn Bertarafý (Sterilizasyonu) Büyükþehir Belediyesi, kentte faaliyet gösteren (24 adet hastane, 240 adet saðlýk ocaðý, poliklinik vb) kurumlardan topladýðý ortalama günde 4 ton, ayda 113 ton, yýlda ise 1356 ton týbbi atýklarý Kent Katý Atýk Depolama Merkezi'nde kireçlenmiþ özel çukurlarda depolamak suretiyle çevre ve insan saðlýðýna önem vermektedir. Kaynakta Ayýrým ve Geri Kazaným Projesi Nilüfer, Osmangazi ve Yýldýrým bölgelerinde nüfusun % 30'na uygulanan "Geri Dönüþebilen Atýklarý Ayýrma Tesisi"nde; tek bir poþette karýþýk olarak toplanan cam, kâðýt-karton, metal ve

plastik türü geri dönüþebilen atýklarý türlerine göre ayýracak þekilde, ayýrma, presleme, depolama ve satýþa hazýr hale getirme fonksiyonlarý gerçekleþtirilmektedir. Kentsel Tasarým ve Peyzaj Çalýþmalarý Kent giriþlerini Bursa'ya yakýþýr bir hale getirmek için ilk olarak Ankara Yolu'ndan baþlatýlan çalýþmalar kentin diðer 4 giriþi olan Orhaneli, Ýzmir, Mudanya, Yalova yolu için de baþlatýldý. 2005 yýlý içinde tamamlanan ve 7,5 milyon dolara mal olan çalýþmalar kapsamýnda gerçekleþtirilen 80 kilometrelik mesafedeki bölgede, Atatürk, Beþevler, Yýldýrým Lefkoþa caddelerinde ve kavþaklarda orta refüj, tretuvar, aðaçlandýrma ve aydýnlatma düzenlemeleri ile kent giriþleri kente yakýþýr hale getirildi. Bursa Güzelleþiyor Bursa Büyükþehir Belediyesi, çeþitli semtlerdeki çirkin görüntüleri ortadan kaldýrýp, kente estetik kazandýrmak amacýyla baþlattýðý çalýþmalar kapsamýnda 172 bin metre bordür ve 167 bin metrekare tretuar döþerken, alt yapý çalýþmalarý sebebiyle kazýlan yollarýn asfaltlanmasý iþlemi durmaksýzýn sürdürülüyor. Bu arada kente estetik kazandýran çalýþmalar çerçevesinde akça, çýnar, meþe, akarcý ve top akasya cinsi 10 bin aðaç ise Bursa'nýn özlenen 'yeþil' kimliðine yeniden kavuþmasýna katkýda bulundu. Dikimi yapýlan 20 bin fidan, 265 bin çalý bitkisi ve 237 bin m2 yeþillendirme çalýþmasý Bursa’yý yeniden 'yeþil' kimliðine büründürüyor. 2004 yýlýnda 2 milyon 600 bin m2 olan yeþil alan, 4 yýl içinde 4 milyon 200 m2'ye yükseltildiði gibi, Bursa'nýn tarihi kimliðini temsil eden 870 anýt aðaç koruma altýna alýnmýþtýr.


Bursa’nýn Yeni Cazibe Merkezleri

Kentsel Dönüþüm Projeleri Bursa için hayati öneme sahip kentsel dönüþüm projeleri ile yeni prestij mekânlarý kazandýrýlýyor… Büyük bir kýsmý tamamlanan ve bir kýsmý yapýmý devam eden Merinos, Kent Meydaný, Kent Hali, Toplu Konut, Teknopark, Nilüfer Vadisi Konsepti ve Kültürpark Saðlýklaþtýrma, Emir Sultan Dönüþüm ve Yenileme, Dericilerde Sýcaksu Dönüþüm ve Yenileme Projeleri gibi kentsel dönüþüm projeleri ile Bursa; hem þehircilik açýsýndan örnek bir kent olacak, hem de tarihi, doðal ve kültürel zenginliðiyle gelecek nesillere taþýnacak. Türkiye'nin konuþtuðu dev projelerin bir bir hayata geçirildiði; yýllardýr konuþulan, ancak gerçekleþtirilemeyen projelerin kýsa sürelerde tamamlandýðý Bursa "Marka Kent" olma yolunda kararlý ve emin adýmlarla mutlu bir geleceðe doðru güvenle ilerlemeye devam ediyor… Gerçekten de itiraf etmeliyiz ki; Bursa'ya vizyon kazandýracak projelerin tamamlanmasýyla birlikte yalnýz Bursa'nýn deðil, Türkiye'nin konuþacaðý yeni cazibe merkezleri oluþacak…

Bursa’yý Gerdanlýk Gibi Süsleyen Kent Meydaný Yýllarca þehirlerarasý otobüs terminali olarak hizmet eden ve son 20 yýldýr da kentin orta yerinde adeta bir harabe olarak duran eski Santral Garaj'ýn yeniden düzenlenmesiyle Bursa, yýllardýr beklediði "Kent Meydaný"na 2008 yýlýnda kavuþtu. Mevcut haliyle kentin merkezinde adeta çöküntü alaný görüntüsü veren Santral Garaj'da yer alan 37 bin metrekarelik alan, örnek bir alýþveriþ ve eðlence merkezi ile kent meydaný olarak düzenlendi. Proje kapsamýnda üst bölümü tamamen açýk býrakýlan meydanýn yeraltýnda kalan bölümlerinde; yeme içme, eðlence üniteleri, sinema, tiyatro gibi kültürel sosyal tesisler, çarþý, iþyerleri ve yönetim ile ilgili tesisler yer alýyor. Santral Garaj'daki alanýn üst bölümü ise açýk hava etkinliklerinin düzenleneceði, sosyal ve kültürel aktivitelerin yapýlacaðý toplantý, tören, konser ve çeþitli sanat faaliyetlerinin yer alacaðý, peyzaj düzenlemeleri ile desteklendiði halka açýk meydan olarak kullanýlmasý planlanmýþ. 24

Bursa'ya vizyon kazandýracak projelerin tamamlanmasýyla birlikte yalnýz Bursa'nýn deðil, Türkiye'nin konuþacaðý yeni cazibe merkezleri oluþacak.




498 PRUSA’DAN BURSA’YA

Büyükþehir Belediyesi tarafýndan Görüklü'de Çevre Yolu'na paralel yapýlan “Kent Hali” mevcut kapasitesi ile þimdiden Türkiye'nin en büyük ve modern meyve ve sebze hali konumunu elde etmiþ durumda.

saat canlý bir hayatýn olmasý hedeflenen Kent Meydaný'nda zaman içinde Bursa'nýn kimliðine referans veren simgesel özelliklere de yer verilmesi bekleniyor. Yýllardýr konuþulmasýna raðmen hiçbir adým atýlmayan Kent Meydaný Projesi, Büyükþehir Belediye Baþkaný Hikmet Þahin'in "meydansýz kent olmaz" ýsrarý ve kararlýlýðý ile 20 yýl sonra gerçekleþtirildi. Mimari tasarýmý uluslararasý yarýþma ile belirlenen Kent Meydaný ve Çarþý Projesi'nde, 800 araçlýk otopark, yeme içme, eðlence üniteleri, sinema, tiyatro gibi kültürel ve sosyal tesisler de yer almakta. Kent Meydaný, 1,5 futbol sahasý büyüklüðündeki 15 bin metrekarelik alanýyla þimdiden Bursalýlarýn buluþma noktasý oldu. "Yap, Ýþlet, Devret Modeli" ile yaptýrýlan "Santral Garaj Kent Meydaný Projesi"nin 2 nci etabýnda; Valilik ile Osmangazi Belediyesi arasýnda kalan bölgenin de Kent Meydaný Çarþý Projesi'ne dahil olmasýyla "Santral Garaj" adýyla bilinen "Kent Meydaný" Bursa'nýn yeni cazibe merkezi olacak. Türkiye’nin En Büyük Hali Bursa Büyükþehir Belediyesi tarafýndan Görüklü'de Çevre Yolu'na paralel yapýlan "Kent Hali" mevcut kapasitesi ile þimdiden Türkiye'nin en büyük ve modern meyve ve sebze hali konumunu elde etmiþ durumda.

Her türlü sosyal donatý alanýnýn bulunduðu, 152 dükkânýn yer aldýðý, 59 bin metrekaresi kapalý alan olan yeni hal, Türkiye'nin en büyük kent hali ünvânýný taþýyor. Uludað Üniversitesi'ne ait 150 dönümlük bir alan üzerinde kurulu "Kent Hali"nin mimari yapýsý, Bursa'nýn deðerlerini simgeleyen özellikleri taþýmakta. Dünya standartlarýnda yapýlan ve tam bir kompleks olarak tasarlanan "Kent Hali" içinde; spor tesisleri, otopark alanlarý, 2.000 tonluk soðuk hava deposu, kamyon ve týr garajý, sandýk depolama alanlarý, 5.000 tonluk su deposu, et ve balýk kesimhanesi, satýþ dükkanlarý ve akaryakýt istasyonunun yaný sýra rekreasyon alanlarý da bulunuyor. 152 dükkânýn dýþýnda ayrýca 3.600 m2 alan üzerinde; 30 adet patates ve soðan dükkâný mevcut. Yeni Kent Hali Projesi'nin tamamlanmasý ile birlikte; 1958 yýlýnda inþa edilen, 74 bin m2'lik alanda kurulu, 89 dükkânýn bulunduðu eski "Bursa Hali" çevresinde yaþanan otopark sorunu ve trafik sýkýþýklýðý ortadan kalktýðý gibi, kentsel dönüþüm kapsamýnda Bursa'ya yeni bir yer de kazandýrýlmýþ olunacak. Modern mimarisiyle dikkat çeken, Türkiye'nin en büyük ve en modern yapýlarýndan olan Kent Hali'nin mevcut kapasitesi ve mimari özelliði ile Bursa'yý gelecekteki vizyonuna taþýyan projelerden birisi olmaya þimdiden aday olduðunu ifade etmek lazým.


499 PRUSA’DAN BURSA’YA

Bursa’nýn Oksijen Deposu Kültürpark Saðlýklaþtýrma Projesi "Kültürpark Saðlýklaþtýrma Projesi" kapsamýnda 2007 yýlý içerisinde yürütülen çalýþmalarla Bursa'nýn oksijen deposu olarak bilinen Kültürpark yenilenerek Bursa'nýn yeþil kimliðine uygun hale dönüþtürülmüþ olup; yeþil alanlar artýrýlýrken, park içindeki mevcut yapýlaþma azaltýlmýþtýr. Proje kapsamýnda; koþu, bisiklet ve yürüyüþ yollarý aksý oluþturulan Kültürpark Saðlýklaþtýrma Projesi ile Bursa, 400 bin metrekarelik alan-

da yeni yaþam aktivitelerinin yapýlacaðý, tamamen doða ile iç içe bir ortama kavuþturuldu… Göl yeniden elden geçirilerek, ýþýklý su oyunlarýnýn yapýlabilecek þekilde yeniden düzenlendi. Tüm teknik alt yapýnýn yeraltýna alýndýðý Kültürpark'ýn estetikten yoksun ve bakýmsýz olan, giriþ kapýlarý, oturma elemanlarý, gölgelikler, çeþmeler, çöp kutularý, heykeller, korkuluklar yön ve iþaret tabelalarý ve lunapark ile çocuk oyun alanlarýndaki oyuncaklar estetik bütünlük saðlamasý için elden geçilerek adeta yeniden hayata kazandýrýldý…

Bursa'nýn oksijen deposu olan Kültürpark yenilenerek Bursa'nýn yeþil kimliðine uygun hale dönüþtürülmüþ; yeþil alanlar artýrýlýrken, park içindeki mevcut yapýlaþma azaltýlmýþtýr.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.