İSİFE ED 2017 - 01 201 Sayı: yı: 15
www.isifed.org.tr www.isifed.org.
Dış tic car ret r
4~RKIYEÞIHRACATÌÞ ÞYÌLÌNDAÞ ÞMILYARÞ DOLARAÞY~KSELECEKÞ
Elektriik s sorunu
+ESINTILER ÞREKABETÞG~C~N~Þ OLUMSUZÞETKILIYOR
Ekonom mi
İstanb n ul’un san nayi, ticare et ve y yaşa aşa am merk kez zi: Beylik kdüzü d
ÛÚÞD~NYASÌÞ~MITLERINIÞ yN~M~ZDEKI KIÞYÌLLARA DEVVRETTIÞ
» İSİFED’den Doğu Avrupa’nın v yükselen pazarı Romanya’ya ticari he eyet gezisi «
İSİFED BAŞKAN’DAN
Her şeye rağmen iş dünyası olarak kararlılığımız ve azmimiz sürüyor
Ü
MUAMMER ÖMEROĞLU İSTANBUL SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEKLERİ FEDERASYONU (İSİFED) GENEL BAŞKANI
lke olarak çok zor bir yılı geride bırakmanın yorgunluğunu 7’den 70’e hissediyoruz. Tüm olumlu beklentilere rağmen 2016 yılı tarihimizde olağanüstü gelişmelere sahne olan, hepimizde olumsuz izler bırakan bir yıl oldu. Orta Doğu’daki siyasi ve ekonomik kriz, toplumu derinden sarsan terör saldırılarının yanı sıra 15 Temmuz’da yaşadığımız darbe girişimi tarihimizde izi zor silinecek bir leke olarak yer alacak. Bütün bu gelişmeler ekonomimizi de olumsuz etkiledi. İhracat ağırlıklı çalışan firmalar yurt dışındaki alıcılarda oluşan olumsuz algıları düzeltmek için yoğun çaba gösterdi ve göstermeye de devam ediyor. Onlar gelmese de bizzat işletmenin sahibi pazarlamacısını alıp yurt dışına, müşterisinin ayağına giderek sipariş almaya çalıştı. Çıkabilecek olası sorunlara karşı dünya ölçeğinde müşteri çeşitliliğini artırmak için yeni pazarlara yöneldi. Her şeye rağmen Türkiye’nin hedeflerini yakalaması noktasında iş dünyası olarak kararlılığımız sürüyor. Bu noktada ülkemize ve kendimize inancımız tamdır. Sanayicimiz bir yandan üretip, bir yandan da elinde çanta dünyanın dört bir yanına ihracat yapmak üzere bir ülkeden bir başka ülkeye fuarlara, müşterilerine gitmekte, ülkenin bir elçisi gibi yurt dışındaki ön yargıları yıkmak için var gücüyle mücadele vermektedir. 2017 yılının ekonomik açıdan bir toparlanma yılı olacağını düşünüyorum. Özellikle birinci çeyrekten sonra bunu hissedeceğiz. En kötü halimizin mevcut durumumuz gibi
olacağını tahmin ediyorum. Suriye ile ilgili gerçekleşecek iyi bir gelişme, içinde bulunduğumuz bölgeyi de olumlu yönde etkileyecektir. Hükümetimizin aldığı tedbirlerin sonuçlarını görmek ve eski halimize dönmemiz zaman alacaktır ancak en kötü şartlarda 2016 yılının üzerinde olacağımız bir gerçektir. Ancak bütün bu zor şartlarda üretim gerçekleştiren, istihdam yaratan, ülke ülke gezip ihracat yapmak üzere müşteri arayan sanayicinin önünü açacak tedbirlerin bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz. Olumsuzlukları bir kenara bırakıp ana gündemimiz olan ekonomiye odaklanmamız hayati önem taşıyor. Çünkü sanayicinin, iş adamının önünü açacak her türlü uygulama, aynı zamanda iş, üretim, istihdam, ihracat, ülkece kalkınma demek. Kapanan her işletme ise işsizlik anlamına geliyor. İşsizlik ise bir toplumun ekonomik olduğu kadar, en büyük sosyal yarasıdır. Bu yaranın tek ilacı da hem mevcudun korunması ve hem de yeni iş alanlarının yaratılması ile mümkündür. Burada devletin yol açıcı ve yön gösterici rolü çok önemlidir. Bu duygu ve düşünceyle ülkemize huzur ve refah diliyorum. Bir kez daha nereden gelirse gelsin terörün her türlüsünü lanetliyorum. Hiç bir gücün geleceğe ait umutlarımızı bizden çalmasına izin vermeyeceğiz. Sevgi ve saygılarımla.
3
İSİFED »İÇİNDEKİLER-KÜNYE
08
ÖMEROĞLU: “ROMANYA, GÜVENLİ VE GELİŞMEKTE OLAN BİR ÜLKE”
18
DOĞU AVRUPA’NIN GÖZDE YATIRIM MERKEZİ: ROMANYA
22
ÇASİAD MUHATAPLARI BULUŞTURDU: SANAYİCİNİN ELEKTRİK SORUNU MASAYA YATIRILDI
26
TARKAN KADOOĞLU: “KESİNTİLER, REKABET GÜCÜMÜZÜ OLUMSUZ ETKİLİYOR”
28
TÜRKİYE İHRACATI 2017 YILINDA 155 MİLYAR DOLARA YÜKSELECEK
44
BEYLİKDÜZÜ OSB YILLIK 500 MİLYON DOLAR’LIK İHRACAT GERÇEKLEŞTİRİYOR
46
BEYLİKDÜZÜ’NDE SANAYİNİN ÖNCÜLERİNDEN BİR DUAYEN: FEHMİ DENİZLİ
52
MEHMET SANDAL: “ÜRETİM YAPAN, İSTİHDAM SAĞLAYANLAR TÜM YURTTA DESTEKLENMELİ”
64
İSİFED’DEN TERÖRE KARŞI GÜVENLİK GÜÇLERİMİZE BAŞ SAĞLIĞI VE DESTEK ZİYARETİ
İSİFED’den Romanya’ya ikili ticareti ve yatırımı artıracak gezi
32
Beylikdüzü Özel Bölümü: İstanbul’un sanayi, ticaret ve yaşam merkezi
İSİFED
İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İstanbul Sanayici ve İş Adamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) Adına Genel Başkan Muammer Ömeroğlu
4
14
Yayın Kurulu Başkanı Hüseyin Öztürk Yayın Kurulu Adnan Şahin Memduh Uz Metin Yılmaz Fevzi Torolsan Nuri Aslan İrfan Doyran
Ekrem Özen Levent Eren Mehmet Kurtöz Mehmet Kocasakal Mehmet Yasıbuğa Tamer Saka
Genel Yayın Yönetmeni Abbas Özpınar abbaso@inomedya.net İSİFED Genel Müdürü Nazan Biliz info@isifed.org.tr Hukuk Danışmanı Av. İbrahim Durna İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »İÇİNDEKİLER-KÜNYE
66
KSİAD, BAKAN ÖZLÜ İLE ÜYE SANAYİCİLERİNİ BULUŞTURDU
68
ESİDER BAŞKANI FEVZİ TOROLSAN GENÇLERE SESLENDİ
70
SAN-DER BAŞKANI MEHMET KOCASAKAL: “KRİZ DÖNEMLERİ; KALİTE VE VERİMLİLİK KRİTERLERİNE ÖNEM VEREN FİRMALAR İÇİN AŞI GİBİDİR”
71
SAN-DER MESLEK LİSESİ, 2017-2018 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILINDA EĞİTİME BAŞLIYOR
72
HASİAD BAŞKANI HÜSEYIN BOZDAĞ: “İŞ DÜNYASI OLARAK POZİTİF DÜŞÜNÜP, ARTI DEĞER KATMALIYIZ”
73
ARNAVUTKÖYHADIMKÖY SANAYİ ETKİNLİĞİ SEKTÖRLERİ BULUŞTURDU
74
TÜRKONFED ZİRVESİ'NDEN SİYASİLERE ÖNEMLİ ÇAĞRI
76
SÜRDÜRÜLEBİLİR EKONOMİDE KADININ ROLÜ ZİRVESİ
84
HUKUK: TÜRK TİCARET KANUNU UYARINCA ANONİM ŞİRKETLERİN KURUMSAL YÖNETİMİ VE YÖNETİM KURULU ORGANİZASYONU
Yönetim Adresi Adnan Kahveci Mh. Yavuz Sultan Selim Bulvarı Çalışlar Cad. Midpoint Residance No: 2/34 Beylikdüzü / İstanbul Tel: +90 (212) 876 78 78 Faks:+90 (212) 876 78 78 www.isifed.org.tr info@isifed.org.tr
34
86
BEYSİAD Başkanı Aslan: “Beylikdüzü’nde İTO’ya kayıtlı 7 bin 317, İSO’ya kayıtlı 593 firma bulunuyor. Yaklaşık olarak 200 bine yakın istihdamın olduğu tahmin ediliyor.”
38 Beylikdüzü Belediye Bşk. İmamoğlu: “Beylikdüzü, İstanbul’un batı yakasının yeni merkezi”
Türkiye’nin yakınında eşsiz tarihi ve doğal güzellikleri barındıran bir ülke: ROMANYA
20 78 EKONOMİ: İş dünyası ümitlerini önümüzdeki yıllara devretti
İSİFED üyelerine akaryakıt ve tamamlayıcı sağlıkta büyük avantaj
Yayına Hazırlık İnomedya İletişim ve Yayıncılık Adnan Kahveci Mah. Evrim Sok. No: 4 Gözde Apt D: 62 Beylikdüzü / İstanbul Tel: +90 (850) 225 07 00 Faks: +90 (850) 224 64 55 info@inomedya.net www.inomedya.net
Baskı Alfabe Basın Yayın San. Tic. Ltd. Şti. İkitelli O.S.G.B. Mah. Hürriyet Bulv. Enkoop 1.Sk. Enkkoop San. Sit. No:1 Kat: -1 Başakşehir / İstanbul Tel: +90 (212) 485 21 26 Faks:+90 (212) 485 21 26 info@alfabebasim.com www.alfabebasim.com
Yayın Türü Bölgesel, süreli Yayın Aralığı 2 ayda bir İSİFED’in ücretsiz yayınıdır. » Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına, ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. » Yazı ve haberler kaynak gösterilerek kullanılabilir.
5
İSİFED »ÖNSÖZ
Yeni İSİFED World, sadece sanayiye, ekonomiye değil, yaşamın diğer alanlarına da dokunacak
HÜSEYİN ÖZTÜRK İSTANBUL SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEKLERİ FEDERASYONU (İSİFED) BAŞKAN YARDIMCISI VE İSİFED WORLD DERGİSİ YAYIN KURULU BAŞKANI
İ
stanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu’nun (İSİFED) dış dünyayla temas eden en önemli iletişim platformu İSİFED World Dergisi önemli bir misyonu yerine getiriyor. Dergimizin fikir babası olan, ilk yayınlandığı tarihten bu yana emek veren, katkı sağlayan herkese yürekten teşekkür ediyorum. İSİFED World Dergisi’nin bölgede Federasyonumuza üye olan derneklerle beraber sanayici profilinin dünyada ve Türkiye’de nasıl olması gerektiğini anlatması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü İSİFED’in tüm üye dernekleri aynı zamanda bölgesel ilçe derneklerimiz ve bölgesel etkinliği olan sivil toplum kuruluşlarıdır. İSİFED World’ün yeni konseptinde her sayımızda bir üye derneğimizi misyonu, vizyonu ve çalışmaları, üye profili, marka şirketleri, sektörleri, bulundukları ilçenin ekonomik, kültürel ve sosyal potansiyeliyle ele alacağız. Bununla birlikte dergimiz küresel, ulusal ve bölgesel ölçekte ekonominin de nabzını tutacak, reel sektörün durumunu rakamlarla yansıtacak değerlendirmelere ve ileriye dönük perspektiflere de yer verecek. Aynı zamanda o sayımıza ev sahipliği yapan üye derneğimizin başkanının rehberliğinde bölgedeki mülki amirlikler, yerel yönetimler, kanaat önderlerinin de fikirlerini alarak okurlarımıza aktaracağız. Belli bir çerçevede sanatı, kültürel etkinlikleri vizyoner bakış açısı olan her konuyu da zaman zaman siz değerli okuyucularımızla paylaşmak istiyoruz. İSİFED World, sadece sana-
yiye, ekonomiye değil, yaşamın diğer alanlarına da dokunacak. Sinemadan, tiyatroya, sergiye, dünyada farklı kültürlere ve coğrafyalara ait paylaşımlarda bulunacak bir yayın organı, iletişim platformu olacak. Başta İSİFED Genel Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri olmak üzere tüm üye derneklerimizin başkanlarına ve üyelerine açık, yeni konseptimiz çerçevesinde katkılarını beklediğimiz bir yayın organı olmasını arzu ediyoruz. Bütün bunları yaparken çatı kuruluşumuz Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nu (TÜRKONFED) çok önemsediğimizi belirtmek isterim. Üye derneklerimizin yanında TÜRKONFED’den de gelişmeleri zaman zaman sizinle paylaşıyor olacağız. Şimdiden bizi ilgiyle okuyacak, sevgiyle katkı sağlayacak herkese, yazı ve ilan veren kişi ve kurumlara, duruşumuza yapıcı eleştiriyle yaklaşan herkese İSİFED World yayın kurulu ve ekibi adına teşekkür ediyorum. Yeni yayın döneminin ivme kazanarak yürüyeceği düşüncesiyle sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
7
İSİFED »ETKİNLİK
İkili ticareti ve yatırımı artıracak gezi
İSİFED’den Romanya’ya ticari çıkarma İSİFED’in 10 Kasım 2016 tarihinde Romanya Bükreş’e düzenlediği ticari heyet gezisi kapsamında Romanya Ekonomi Bakanlığı, Romanya Türk Büyükelçiliği, Romanya Ticaret Odası, Romanya Eximbank, Milli KOBİ Başkanlığı, Romanya Türk İş Adamları Derneği (TİAD) ile görüşmeler gerçekleştirildi. Program kapsamında Dorali bölgesi de ziyaret edildi.
8
İ
stanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu’nun (İSİFED) Romanya Bükreş’e düzenlediği ticari heyet gezisine İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu, İSİFED Yönetim Kurulu Üyesi ve ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan, İSİFED Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kurtman, SAN-DER Başkanı ve İSİFED Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kocasakal, ESİDER Yönetim Kurulu Üyeleri, Soyyiğit Grup A.Ş.’den Temel Soyyiğit, Savlı Gıda Firmasından Turgut Şavlı, Santana Tekstil firmasından Sedat Çelik, Adres Patent firmasından Av. Ali Yüksel, Archled Aydınlatma firmasından Murat Selvitop katıldı. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »ETKİNLİK
Görüşmeye Türk Ticaret Ateşesi Mükerrem Aksoy ve Romanya Türk İş Adamları Derneği (TİAD) Başkanı Murat Demiray da eşlik etti.
Romanya Ekonomi Bakanlığı yatırımcılara verilen destekleri anlattı İSİFED Heyeti Romanya gezisi kapsamında Romanya Ekonomi Bakanlığı Yatırım Şubesini ziyaret etti. Heyete ülkenin ticaret ve sanayisi hakkında geniş bir sunum yapan Ekonomi Bakanlığı yetkilileri, yurt dışından gelecek yatırımcılara verdikleri destekler konusunda da ayrıntılı bilgiler aktardı. İSİFED’in Romanya Bükreş’e düzenlenen ticari heyet gezisinin duraklarında biri Romanya Türk Büyükelçiliği oldu. Büyükelçi Ertaş, heyeti kabulünde şunları söyledi:
Büyükelçi Ertaş: “Yatırım ve iş yapmak isteyen firmalara büyükelçilik olarak kapımız sonuna kadar açık” “İSİFED heyetinin Romanya’da temaslarda bulunmasından memnuniyet duydum. Türk iş adamlarının yatırım ve ticarette Romanya’yı tercih etmeleri gerekiyor. Romanya ülkemize çok yakın. Avrupa Birliği (AB) üyesi olması büyük avantaj. Burada üretip Avrupa ülkelerine mal satmak daha kolay. Ayrıca Romanya gelişmekte olan bir ülke. Sanayisi yeni yeni toparlanıyor. Türk sanayicisinin bilgi birikimi, iş yapma şekli ve tecrübesiyle burada iş yapması çok kolay. Ülkede 14 bin Türk şirketi var. Bunların 7 bini faal. Aralarında alanında marka olmuş büyük şirketlerimiz var. Yıllardır Romanya’dalar. Burada yatırım ve iş yapmak isteyen firmalara büyükelçilik olarak kapımız sonuna kadar açık.
Romanya’da iş yapacağınız zaman önce elçiliğimizden bilgi ve yardım isteyin. Sizlerin yanındayız. Hem devlete karşı hem de firmalara karşı dikkatli olmak gerekir. Sizin için danışmanlık yaparız.”
Hedef: İki ülke arasındaki ticaret hacmini 10 milyar Dolar’a çıkarmak İki ülke arasındaki ticaret hacminin 10 milyar Dolar’a çıkarmayı hedeflediklerini belirten Büyükelçi Osman Koray Ertaş, “Ülkemiz ve Romanya arasındaki mevcut iyi ilişkilerin stratejik ortaklığımızın özellikle iktisadi ve insani boyutlarının geliştirilmesine büyük önem veriyorum. Romanya’daki her yatırımcımız ilişkilerimizin bu seviyeye gelmesinde pay sahibidir. Birbirimizi şahsen tanımasak da geniş bir ailenin bireyleriyiz ve Romen dostlarımız tarafından da öyle görülüyoruz. Bu nedenle birbirimizin başarısı tüm toplumumuzun başarısı olarak okunmaktadır. Bu itibarla Romanya’daki tüm müteşebbis vatandaşlarımıza işlerinde üstün başarılar diler, Büyükelçilik olarak onları daima en aynı ailenin bireyleri olarak gördüğümüzü bir kez daha vurgulamak isterim” dedi.
nayicimize Romanya ile ilgili bilgileri yerinde görerek rapor sunacağız” dedi. ESİDER Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Torolsan ise, Romanya’da yatırım yapacak sanayici ve iş adamlarının arkalarında Türk Büyükelçiliğinin gücünü hissetmesinin büyük bir güvence olduğunu söyledi ve gösterilen ilgi için teşekkür etti. Karşılıklı iyi niyet çerçevesinde devam eden görüşme sonunda
“ROMANYA’DAKİ HER YATIRIMCIMIZ İLİŞKİLERİMİZİN BU SEVİYEYE GELMESİNDE PAY SAHİBİDİR”
İSİFED Heyeti Romanya gezisi kapsamında Romanya Ekonomi Bakanlığı Yatırım Şubesini ziyaret etti.
İSİFED Bşk. Ömeroğlu: “2500 üye sanayicimize bilgileri yerinde görerek rapor sunacağız” İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu da gösterdiği sıcak karşılamasından dolayı Türkiye’nin Romanya Büyükelçisi Osman Koray Ertaş’a teşekkür etti. Başkan Ömeroğlu, “Gördüğünüz gibi heyet içinde her sektörden firma temsilcilerimiz ile buradayız. Buradaki iş fırsatlarını öğreneceğiz, gerekli bilgileri alarak federasyona bağlı 8 derneğe bilgi aktaracağız. 2 bin 500 üye sa-
Romanya Büyükelçisi Osman Koray Ertaş’a başarılı çalışmaları nedeniyle plaket verildi.
9
İSİFED »ETKİNLİK
ğumuzu arttırıyor. Yeni Türk yatırımlarını bekliyoruz” dedi.
“İSİFED üyelerinin çoğunun Romanya’da yatırımı var”
İSİFED’in Romanya’nın Başkenti Bükreş’e düzenlediği gezi kapsamında Romanya Ticaret Odası da ziyaret edildi.
“AVRUPA BİRLİĞİ SINIRLARI İÇERİSİNDE TÜRK YATIRIMCILAR ROMANYA’DA BİRİNCİ SIRADALAR. BUNDAN DOLAYI ÇOK MEMNUNUZ. KAYITLI 14 BİN 600 TÜRK FİRMASININ 333 BİN EURO’LUK YATIRIMI VAR. BU YATIRIMLARDAN DOLAYI ÇOK MUTLUYUZ.”
10
İSİFED heyeti Romanya Büyükelçisi Osman Koray Ertaş’a başarılı çalışmaları nedeniyle bir plaket verdi.
Romanya Ticaret Odası Başkanı ticaret ve yatırım olanakları konusunda bilgi verdi İSİFED’in Romanya’nın Bükreş kentine düzenlediği gezi kapsamında İSİFED heyeti Romanya Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Romanya Ticaret Odası Başkanı ise ülkedeki ticaret ve yatırım olanakları konusunda bilgiler aktardı. Romanya’nın başkenti Bükreş’e düzenlenen gezi kapsamında İSİFED heyeti Romanya Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Romanya Ticaret Odası Başkanı İSİFED heyetini kabul ettiği toplantıda, “Avrupa Birliği sınırları içerisinde Türk yatırımcılar Romanya’da birinci sıradalar. Bundan dolayı çok memnunuz. Kayıtlı 14 bin 600 Türk firmasının 333 bin Euro’luk yatırımı var. Bu yatırımlardan dolayı çok mutluyuz. İki ülkenin sosyal dokusunun birbirine yakın olması mutlulu-
İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu ise ziyarette şunları söyledi: “Biz Türkiye’nin toplam değer olarak en büyük federasyonuyuz. 1200 üyemiz ve 8 derneğimiz var. Federasyonumuza bağlı üyeler toplam üretimin yüzde 60’ını yapmakta. Konum itibariyle de hem İstanbul’da, hem de 8 dernekten oluşan bir federasyon olmamız bizi bu konuda Türkiye’nin en güçlü federasyonu haline getiriyor. Üyelerimiz arasında küçük ölçekli firmalar da bulunmakta. Çoğunun Romanya’da yatırımları var. Burada olmamızın amacı da orta ve küçük ölçekli firmalara Romanya’yı tanıtabilmek. Bugünkü ana ziyaret sebebimiz bu. Aramızda derneklerimizin başkanları var, birkaç sanayici arkadaşımız ve hukuk bürosu sahibi arkadaşlarımız var. Sizden aldığımız bilgileri ülkemizdeki arkadaşlarımıza sunmak istiyoruz.”
“Burada tek eksik yatırımcı” Romanya Ticaret Odası Başkanı ise ülkedeki ticaret ve yatırım olanakları konusunda bilgiler aktardı ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok aktif bir büyükelçiniz olduğu için şanslısınız. Çok başarılı bir müşaviriniz var. Ciddi hukuk ve finans şirketleriyle görüşüyorlar. İhtiyaç halinde bize de ulaşabilirsiniz. Örnek vereyim; kereste almak istiyorsunuz. Bize ulaşırsınız. Firma iflasta mı, vergilerini ödüyor mu hemen sizi bilgilendiririz. Size bilgiyi verdikten sonra biz aradan çekiliyoruz. Belediye başkanı yabancı yatırımcıyı çekmek için toprak ve bina vergisi almıyor. Ciddi destekler veriyor. Aynı zamanda liman var, serbest bölge var, sanayi
bölgesi var. Ticarete çok uygun belediyelerin de destek verdiği bölgeler var. Arzu ederseniz bunları da sizinle paylaşırız. Büyük bir gemi nakliyesi yapan firmamız var. Hamburg’a, Amsterdam’a sürekli seferler yapılıyor. Malınızı dünyaya ulaştırmanız çok kolay. Konteynerin Hamburg’a ya da Amsterdam’a gönderilmesi kara yoluna göre üçte bir daha uygun. Bu ziyaretinizi çok önemsiyorum. Zaman kaybını da ortadan kaldıracağız. Çok iyi bir görüşme oldu. Tekrar söylüyorum, doğru yerdesiniz. Tarım, yedek parça, tarımla ilgili ciddi potansiyel var. Sadece Galos bölgesinden 145 ton domates çıkıyor. Hammaddesi orada hazır. Moldova Cumhuriyeti 7 km ötede. Orada üzüm bağları var. Örneğin, meyve suyu fabrikası düşünülürse alt yapı hazır. Sadece yatırımcı lazım. Çok fazla konfeksiyon yapan yer var. Fakat ham madde kumaş yok, yüzde doksan dokuzu dışarıdan geliyor. Fermuarlarından, düğmesine kadar her şey dışarıdan geliyor. Burada da tek eksik yatırımcı.” Karşılıklı iyi niyet çerçevesinde devam eden görüşme sonunda İSİFED heyeti Romanya Ticaret Odası Başkanına bir plaket verdi ve başarılı çalışmaları nedeniyle tebrik etti.
Romanya Milli KOBİ Meclisi Başkan Vekili Sebahat Kaya’dan Türk Girişimcilere Çağrı: Fırsatları Değerlendirin Romanya Milli KOBİ Meclis Başkan Vekili Sebahat Kaya İSİFED heyetini makamında kabul etti. Kaya, Türk yatırımcısını fırsatları değerlendirmek üzere Romanya’ya davet etti. Sebahat Kaya, uzun yıllardır Romanya’da ticaret yapan bir iş kadını. Romanya Milli KOBİ Meclisi ise Romanya iş insanı ve sanayici kuruluşlarını çatısı altında toplayan bir federasyon. GörüşİSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »ETKİNLİK
Romanya Eximbank
mede kuruluşun yetkilileri de hazır bulundu. İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu ve ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan, Romanya Milli KOBİ Meclis Başkan Vekili Sebahat Kaya’ya Romanya Milli KOBİ Meclisi ile Türkiye’deki iş adamı ve sanayici dernekleri arasındaki işbirliği imkânlarını arttırma temennilerini bildirdi. Görüşmede federasyonlar arasında işbirliği imkânları tartışıldı ve iletişim kanallarını geliştirmek üzere birlikte hareket etme kararı alındı. Romanya Milli KOBİ Meclis Başkan Vekili Sebahat Kaya, Türk yatırımcısını fırsatları değerlendirmek üzere Romanya’ya davet
Romanya Türk İş Adamları Derneği (TİAD)
etti. Toplantı sonunda İSİFED Heyeti, Romanya Milli KOBİ Meclis Başkan Vekili Sebahat Kaya’ya bir plaket verdi.
Romanya Eximbank, yatırım yapacak girişimcinin en büyük çözüm ortaklarından biri İSİFED Heyeti Romanya Eximbank yetkilileri ile de görüştü. Bankanın yatırımcıya sağladığı destekler hakkında bilgi alan heyet görüşmeden birlikte çalışma temennisi ile ayrıldı. Görüşmede banka yetkilileri yaptıkları banka ve finans işlemlerini hakkında bilgi verdi. Romanya’dan çıkacak malın ga-
rantisini hazırladıklarını, ihracat için gerekli finansal alt yapıyı beraber kurguladıklarını anlattı ve birlikte çalışma arzularını belirtti. Eximbank, Romanya’da yatırım yapacak girişimcinin en büyük çözüm ortaklarından biri. Çok uygun yatırım krediler veriyor. Bunun için proje bazlı çalışma yapılıyor.
İSİFED Başkanı Ömeroğlu TİAD Başkanı Demiray’a teşekkür etti Romanya Türk İş Adamları Derneği (TİAD) Başkanı Murat Demiray dernek genel merkezinde İSİFED Heyetini ağırladı. İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu, görüşmede TİAD başkanı ve yetkililerine Türk girişimcilere ve heyete gösterdikleri ilgi ve sıcak karşılama için teşekkür etti. Toplantıda, TİAD’la karşılıklı işbirliğinin imkanları konuşuldu.
Romanya’da Türk sermayesi 6.5 milyar Euro düzeyinde
Romanya Milli Kobi Meclis Başkan Vekili Sebahat Kaya, Türk yatırımcısını fırsatları değerlendirmek üzere Romanya’ya davet etti.
12
Ticaret Ateşemiz Mükerrem Aksoy “Romanya’da mevcut Türk sermayesi 6.5 milyar Euro civarında olduğunu belirterek, “Burada yüzde 95’in üzerinde temsil edilen kuruluş TİAD. Garanti Bankası, Kastamonu Entegre, Ar-
tik, THY, Kanal D gibi buradaki bütün önemli yatırımcılarımız TİAD üyesidir. Hep birlikte çalışıyoruz” dedi. Ülkeye yatırım yapmayı düşünen firmaların ilk olarak ticarete gelmelerini öneren Aksoy, “Ticarete gelirken de Türk Ekonomi Bakanlığı’nın teşvikleri devreye giriyor. Eğer siz Türkiye’de üreticiyseniz, ticaretle uğraşıyorsanız, burada bir şirket kurduğunuz zaman, o şirketin kiraladığı ofisin, showroomun, deponun üreticiyseniz yüzde 70’ini, üretici değilseniz yüzde 60’ını karşılıyoruz” diye konuştu. Aksoy sözlerini şöyle sürdürdü:
Yatırım yapan firmalar Türk Ekonomi Bakanlığı teşviklerinin yanı sıra AB fonlarından da yararlanabiliyor “Firmalara gelin, biz sizin ofisinizi, reklam paralarınızın yüzde 70’ini karşılayalım diyoruz. Siz burada distribütörlere dağıtın. Romanya önemli bir ülke. Tüm Avrupa’yı sayarsak 200-300 milyonluk bir pazar. Enerji fiyatları Türkiye’ye göre daha ucuz. Buraya geldiğiniz zaman, üretim yatırımını yaptığınız takdirde normal Romen firması gibi AB fonlarından ve teşviklerden faydalanabiliyorsunuz. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
Ticaretimizi artırmak için Romanya’yı tercih ediyoruz. Otomotiv, yan sanayi çok önemli. Tekstil yatırımı önemli. Gıda yatırımı hiç yok. Gelip burada kendi şirketinizi kurup dağıtımı siz yapmanız gerekiyor. Bunu yaptığınız takdirde satışlarda yüzde 40 artış gözüküyor.”
İSİFED Bşk. Ömeroğlu: “Ortak çalışmalar yapabiliriz” İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu da Federasyon ve he-
yetteki katılımcılar hakkında bilgi verdikten sonra “Sizinle ortak bir çalışma da yapabiliriz. Bizim hiçbir siyasi odaklanmamız yok. Bu noktada çok güzel birleşiyoruz” dedi.
TİAD Başkanı Demiray: “Her kapıya açabilecek güçteyiz” TİAD Başkanı Murat Demiray ise bağlantıların sağlamlaştırılmasın ve temasta kalmanın önemine değinerek, “Devleti temsil eden çok güzel bir ekip var. Arkamızda devletimiz var. Her kapıyı
açabilecek güçteyiz. Bunun nedeni TİAD’ın altında tek ses olmamız. Romanya’yı biraz göz ardı etmişiz. Romanya’yı zihninize sokmak istiyoruz.” ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan da, “Ortak hareket planı oluşturabiliriz. Süreklilik burada çok önemli. Büyükelçiliğimiz de, TİAD da destekleyebilir. Destekle daha hızlı gelişme sağlayabiliriz” dedi. Karşılıklı iyi niyet çerçevesinde devam eden görüşme İSİFED heyetinin TİAD Başkanına verdiği plaket ile sonlandı.
“BAĞLANTILARI NE KADAR SAĞLAMLAŞTIRIRSAK, NE KADAR ÇOK TEMASTA KALIRSAK O KADAR FAYDALI HALE GELİYOR”
Özkan Piyade, İSİFED heyetiyle Romanya deneyimlerini paylaştı
İ
SİFED heyeti Romanya gezisi kapsamında Dorali bölgesini ziyaret etti. Bölge gezisinin tercümanlığını Estetic Packing Firmasından Özkan Piyade üstlendi. Dorali bölgesi gezisine İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu, İSİFED Yönetim Kurulu Üyesi ve ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan, İSİFED Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kurtman, SANYDER Başkanı ve İSİFED Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kocasakal, ESİDER Yönetim Kurulu Üyeleri, Soyyiğit Grup A.Ş.’den Temel Soyyiğit, Savlı Gıda Firmasından Turgut Şavlı, Santana Tekstil firmasından Sedat Çelik,
Adres Patent firmasından Av. Ali Yüksel, Archled Aydınlatma firmasından Murat Selvitop katıldı. Özkan Piyade, Romanya’daki ticari deneyimlerini paylaştı. Bölgede kurulu fabrikasını gezdirdi ve fabrika hakkında bilgiler verdi. Estetic Packing Firması Dorali bölgesinde, çok büyük bir alana kurulmuş. Aranan her şeyin toptan bulanabileceği bir lojistik merkez niteliğinde. İSİFED, Dorali ziyaretinin ardından verdiği destekler nedeniyle Özkan Piyade’ye de bir plaket takdim etti. Heyet üyeleri tek tek teşekkürlerini bildirdi.
13
İSİFED »VİZYON
“Romanya, güvenli ve gelişmekte olan bir ülke”
İ
stanbul Sanayici ve İş Adamları Dernekleri Federasonu’nun (İSİFED) Romanya’ya yaptığı ticari heyet gezisi sonrası bir değerlendirme yapan İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu, “Türkiye’den sonra ilk iş yapacağın yer neresi?” diye sorulsa Romanya diye yanıtlayacağını belirterek, “Bu kadar çok Türk’ün bir arada olduğu, kendinizi kendi ülkenizde hissedebileceğiniz başka bir ülke yok. Çok güvenli bir ülke, bu yönde sıkıntılar hiç olmuyor” diye kaydetti.
Muammer Ömeroğlu İSİFED Başkanı
14
Romanya Ticari Heyet Gezisi’nin düzenledikleri ikinci yurt dışı organizasyonu olduğunu belirten Ömeroğlu, “Daha önce Suriye’ye bir gezi düzenlemiştik. Her organizasyonun da oldukça başarılı olduğunu düşünüyorum. Romanya gezisi bir parça daha önde. Suriye’de daha uzun süre kaldık, yorucu oldu ve bu kadar çok görüşme yapamadık. Burada iki gün içerisinde Romanya’nın master planını çıkardık adeta” diye konuştu.
Demokrasi ve yasal düzenlemeler oturdu Yatırım yapmış biri olarak Romanya’yı yakından tandığını söyleyen İSİFED Başkanı Ömeroğlu, “Ülkede demokrasi ve yasal düzenlemeler oturdu. Çok güvenli bir ülke, bu yönde sıkıntılar hiç olmuyor. Eskiden yaygın karşılaşılan hırsızlık olayları 2000 yılından sonra yok denecek düzeye düştü’ dedi. Ömeroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkede eğitim düzeyi çok yüksek. Şehrin sokakları haraketli. Canlı bir alışveriş ortamı var. Hızla kalkınan, hızla modernleşen, eskinin ölü kabuğunu üzerinden atmaya çalışan bir ülke. İşsizlik oranı normalin çok üzerinde. Yatırım yapmaya çok istekliler. Bu yüzden, yatırımcıya büyük sempati duyuyorlar. Yatırımlar destekleniyor, önü açılıyor. Zaten Türk firmaları da bu fırsatı iyi değerlendirmiş. Binlerce Türk şirketi ülkenin hemen her yerinde faaliyet gösteriyor. Yeni gelenler için bu büyük ko-
laylık. Yardım ve destek almaları, bilgi paylaşmaları imkanı var.
Romanya kabuğunu kırıyor Ziyaret ettiğimiz devlet ve özel kurumların temsilcileri de, Türkiye ile ticareti çok olumlu karşıladıklarını, kapılarının Türklere her zaman açık olduğunu, yatırım yapılacak alanlar konusunda her türlü bilgi desteğini vermeye hazır olduklarını belirtti. Elbette Romanya ticaret ve üretimin geliştirilmesinde son yıllarda çok büyük ilerlemeler kaydetmiş. Ama hala kat etmeleri gereken uzun mesafeler var. Bu büyük bir potansiyel taşıdıkları, bu potansiyeli değerlendirecek girişimlere de açık oldukları anlamına geliyor. Türk iş adamları için burada yapılabilecek üretimin sağlayacağı fırsatlar büyük.
Yatırımcıya destek Aldığımız bilgilere göre yeni yatırımcılara büyük destekler sağlanıyor. Tarım sektöründe, tekstilde büyük açıkları var. Gıda alanında çalışacak firmalara büyük kolaylıkla sağlanıyor...
İş adamlarımız için yeni bir kapı ESİDER ve İSİFED’in düzenlediği bu gezi sanayici ve iş adamlarımız için hem yeni bir kapı açtı hem de önemli bilgi birikimi sağladı. Biz bu kanalı hep açık tutmayı, bilgi birikimimizi arttırıp dileyen girişimcilere sunmayı planlıyoruz. Sanırım bunu kısa zamanda başaracağız. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
16
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
17
İSİFED »BİLGİ NOTU
Doğu Avrupa’nın gözde yatırım merkezi: Romanya 7 bin Türk firmasının aktif olarak faaliyet gösterdiği Romanya, özellikle AB üyeliğinden sonra Doğu Avrupa’nın yatırımda en çok tercih edilen ülkelerinden bir oldu. İSİFED’in ticari heyet gezisi düzenlediği Romanya hakkında çarpıcı bilgileri paylaşıyoruz.
R
omanya, T.C. Ekonomi Bakanlığı verilerine göre Türkiye’nin önemli ticari ortaklarından olan bir ülke. Son yıllarda giderek artan Türk yatırımlarına ev sahipliği yapıyor. Bugün
18
yaklaşık 7 bin Türk firmasının aktif olarak faaliyet gösterdiği Romanya’daki girişimlerin toplam tutarı 6 milyar Dolar’a ulaştı. Topraklarının dörtte biri ormanlık olan ve doğal zenginliklerinin başında kerestelik orman ürünleri gelen ülkede, 45 milyon dolarlık
potansiyel pazar makine ihracatı için Türk firmalarını bekliyor.
AB üyeliği cazibesini artırdı Ülkenin son yıllarda sanayileşme konusunda attığı adımlar, yabancı yatırımcıya yönelik sağ-
ladığı kolaylıklar ve Avrupa Birliği tam üyesi olması ile Avrupa’nın cazip ülkelerinden birine dönüştü. Doğu Avrupa’nın en hızlı büyüyen ikinci ekonomisine sahip olan Romanya, uluslararası yatırımcıların da her geçen yıl umutlarını artırıyor. 19.7 milyonluk nüfusu
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BİLGİ
ile Avrupa’nın Polonya’nın ardından Orta ve Doğu Avrupa’nın en büyük ikinci pazarı durumunda.
İhracatının yüzde 70’inden fazlasını AB’ye gerçekleştiriyor Ülkede kayıt dışı ekonominin büyük olması, vergi sistemine düşük oranda katkı sağlayabilen kırsal nüfusun yüksek olması, vergilerin düzenli olarak toplanamaması gibi sorunlardan dolayı vergi gelirleri yeterli düzeye ulaşamıyor. Bu nedenle eğitim, sağlık, refah, altyapı ve güvenlik harcamaları yeterince gerçekleştirilemiyor. Romanya ihracatının yüzde 70’inden fazlasını AB’ye gerçekleştiriyor. Bu da Euro Bölgesi’nde yaşanmakta olan krizin Romanya’nın makroekonomik değerleri
üzerindeki etkisinin önümüzdeki dönemde de devam etmesi ihtimalini artırıyor. Ülkenin Euro Bölgesi ile kurmuş olduğu sıkı ticari ve mali bağlar, ekonomisini bu bölgedeki gelişmelere karşı riskli hale getiriyor.
2016-2019 döneminde ortalama büyüme oranının yüzde 3,7 olması öngörülüyor Romanya’nın ekonomik büyümesine ilişkin önemli öngörüler var. 2014 yılında yüzde 2,8 oranında büyüyen ülkenin, 20162019 döneminde ortalama büyüme oranının yüzde 3,7 olması öngörülüyor. Romanya’nın AB fonlarından faydalanma miktarının da önümüzdeki dönemde diğer yıllara göre daha fazla olması bekleniyor. Bu durumun ülke ekonomisinde olumlu bir etki yaratacağı tahmin ediliyor. 2014-2020 yılları arasında Romanya’nın kullanabileceği fon miktarının 22 milyar Euro düzeyinde olması bekleniyor.
Türk yatırımcıların sayısı her geçen gün artıyor Romanya’da 7 bin civarında Türk firması aktif olarak faaliyet gösteriyor. Romanya’daki sistem değişikliğinden sonra küçük yatırımlarla Romen piyasasına giren Türk girişimciler, daha sonra hizmet ve imalat alanında yatırımlara yönelseler de son dönemde daha büyük ölçekli yatırımlar yapmaya başladı. Önemli transit yolları üzerinde bulunması, eğitimli işgücü, gelişmiş altyapısı ile yatırımcılar için cazip bir ülke olan Romanya’da Türk sermayeli yatırımcı sayısı sürekli artıyor. Ülkedeki Türk yatırımlarının değeri üçüncü ülkeler üzerinden gelenlerle beraber toplam 6 milyar dolara ulaştı. Çoğu KOBİ statüsünde olan Türk firmaları; toptan ve perakende ticaret, imalat ve hizmet işkollarını kapsayan geniş bir ya-
tırım aralığında faal durumdalar. Türk sermayeli firmaların Romanya’da öne çıktığı sektörlerin başında özellikle bankacılık, inşaat, menkul kıymetler, gıda işleme ve üretimi, plastik maddeler üretimi, ambalaj sanayi, elektrikli malzeme üretimi, restoran işletmeciliği, nakliye, turizm geliyor. Romanya’da ayrıca çok sayıda şubesi bulunan iki Türk bankası (Credit Europe ve Garanti Bankası) var. Öte yandan, dünyada birçok projeye imza atan Türk müteahhitler de Romanya’da oldukça etkin. T.C. Dışişleri Bakanlığı bilgilerine göre Romanya’da faaliyet gösteren yaklaşık 90 Türk müteahhitlik firması bugüne kadar 6.2 milyar dolar tutarında proje üstlenmiş bulunuyor. Yine T.C. Dışişleri Bakanlığı’na göre ülkemizde 135 Romen firmasının yatırım miktarı ise yaklaşık 26 milyon dolar. Bakanlık yetkililerinin verdiği bilgilere göre 2017’de büyüme hızının yükseleceği düşünülüyor. Ülkede 600 bin öğrenci yüz üniversitede eğitim görüyor. Öğrencilerin yüzde 90’ı İngilizce, yüzde 26’sı Fransızca, yüzde 12’si İspanyolca konuşabiliyor. Avrupa’nın en düşük asgari ücreti (270 Euro) geçerli ülkede. İnternette Avrupa’nın en hızlısı. Sunabileceğiniz bir proje varsa Romen Devleti yatırımcının yanında. Gıda sektöründe KDV % 9, %16 gelir vergisi var. Yatırımınızı alana kadar % 0 vergilendiriliyorsunuz. % 39 maaş üzerinden SSK ödeniyor. Yetkililer Avrupa’nın ne ucuz enerjisinin kendilerinde olduğunu söylüyor. AR-GE alanlarında iş yapıyorsanız çalıştırdığınız personelin SSK bedelini ödemiyorsunuz. Endüstri bölgelerinde, sanayi bölgelerinde toprağın bir binanın senelik vergisi yok. İki tip destekten bahsediliyor. Üç yüz milyon Euro üzerinde bir yatırım düşünürseniz; devlet size bu yatarım bedelinizi geri veriyor.
19,7
milyon 19.7 MİLYONLUK NÜFUSU İLE POLONYA’NIN ARDINDAN ORTA VE DOĞU AVRUPA’NIN EN BÜYÜK İKİNCİ PAZARI DURUMUNDA.
6
milyar ROMANYA’DAKİ TÜRK YATIRIMLARININ DEĞERİ ÜÇÜNCÜ ÜLKELER ÜZERİNDEN GELENLERLE BERABER TOPLAM 6 MİLYAR DOLARA ULAŞTI.
7 bin ROMANYA’DA 7 BİN CİVARINDA TÜRK FİRMASI AKTİF OLARAK FAALİYET GÖSTERİYOR.
270
Euro
ROMANYA’DA AVRUPA’NIN EN DÜŞÜK ASGARİ ÜCRETİ (270 EURO) GEÇERLİ.
%0 GIDA SEKTÖRÜNDE KDV % 9, GELİR VERGİSİ %16. YATIRIMINIZI ALANA KADAR % 0 VERGİLENDİRİLİYORSUNUZ.
19
İSİFED »ETKİNLİK
İSİFED üyelerine akaryakıt ve tamamlayıcı sağlıkta avantaj İSİFED, üyelerine özel avantajlar sunmak adına çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda Yazıcı Sigorta ve AS Yakıt ile işbirliği protokolleri imzalayan İSİFED, bir yandan tamamlayıcı sağlık sigortasında uygun koşullar sunarken, diğer taraftan üyelerinin akaryakıt giderlerini düşürüyor,
İSİFED üyelerine sigortacılık ürünlerinde özel avantajlar sunan işbirliğine İSİFED Genel Başkanı Muammer Ömeroğlu ve Yazıcı Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Yazıcı imza attı.
S
ivil toplum kuruluşlarının en önemli görevlerinden biri üyelerine avantaj sağlamak. İstanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) bu çerçevede iki önemli işbirliğine imza attı. Yazıcı Sigorta ile sağlık sigortası alanında yenilikçi bir ürün olan tamamlayıcı sağlık sigortası ile ilgili protokol imzalayan İSİFED, üyelerinin akaryakıt giderlerini düşürmek amacıyla ise sektörün öncü markalarından AS Yakıt ile anlaşma gerçekleştirdi.
Tamamlayıcı sağlık sigortası ile özel hastanelerde ücretsiz ayakta ve yatarak tedavi olanağı Tamamlayıcı sağlık sigortası ile ilgili Yazıcı Sigorta ile işbirliği protokolü imzalayan İSİFED, firma sahipleri ve çalışanların çok özel koşullarda bu yenilikçi ürüne sahip olmalarını sağlıyor. SGK üyelerinin yıllık çok düşük bir prim ile ücretsiz olarak özel hastanelerde ayakta ve yatarak tedavi olmasını sağlayan tamamlayıcı sağlık sigortasına bireysel katılım sağlanabildiği gibi, işletmeler çalışanlarına toplu olarak bu ürünü sunabiliyor.
AS Yakıt ile işbirliği akaryakıt giderlerini düşürecek
Sektörde 50 yılı aşkın tecrübeye sahip AS Yakıt firması Petrol Ofisi ve Socar’ın akaryakıt bayiliğini yapıyor.
20
İSİFED, firmaların en büyük giderlerinden biri olan akaryakıtta maliyetleri düşürmek amacıyla ise AS Yakıt ile anlaşma yaptı. Sektörün 50 yıllık geçmişiyle öncü markalarından biri olan AS Yakıt, Petrol Ofisi ve Total firmalarının akaryakıt bayiliğini yapıyor. Satış öncesi ve sonrası hizmetleriyle sektörde farkındalık yaratan AS Yakıt firması adına işbirliği protokolüne imzayı Satış Müdürü Nazif Karaaslan imzaladı. Firma, aktif olarak İstanbul, Ankara, İzmir ve Mersin’de bulunan profesyonel kadrosuyla ülke çapında hizmet veriyor. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
ÇASİAD muhatapları bir masada buluşturdu
Sanayicinin elektrik sorunu masaya yatırıldı İSİFED üyesi ÇASİAD elektrik kesintileri ve dalgalanmalarının ele alındığı bir toplantı düzenledi. STK başkanları, sanayici ve elektrik dağıtım şirketi yetkileri sorunun çözümü için bir masada buluştu.
İ
stanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) üyesi Çatalca Sanayici ve İşadamları Derneği (ÇASİAD) Çatalca Köyüm Restorant’da elektrik kesintileri ve dalgalanmalarının ele alındığı bir toplantı düzenledi. ÇASİAD Başkanı Adem Yılmaz’ın ev sahipli-
22
ğinde gerçekleştirilen toplantıya Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel, Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara, İSİFED Genel Başkanı Muammer Ömeroğlu, Esenyurt Sanayici ve İşadamları Derneği (ESİDER) Başkanı Fevzi Torolsan, Beylikdüzü Sanayici ve İşadamları Derneği (BEYSİAD) Başkanı Nuri Aslan, İstanbul 3. Bölge Sa-
nayici ve İş Adamları Derneği (SAN-DER) Başkanı Mehmet Kocasakal, CK Boğaziçi Genel Müdürü Halit Bakal ile İSİFED ve bağlı derneklerin yönetim kurulu üyeleri ve üye işadamları katıldı. Sanayicilerinin CK Boğaziçi Elektrik Kurumu Genel Müdürü ve yöneticileriyle bir araya geldiği toplantıda, elektrik kesintileri ve
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
dalgalanmaları ile ilgili konular ve çözüme dair öneriler masaya yatırıldı.
Çatalca’ya mobil trafo gelecek CK Boğaziçi Genel Müdürü Halit Bakal’ın Boğaziçi Elektrik’in tarihçesi, sektörel gelişimi, analizi, piyasanın mevcut işleyişi, dağıtım ve görevli perakende şirketleri, yönetim anlayışı, fatura bileşenleri hakkında yaptığı açıklamaların ardından, katılımcı sanayiciler karşılaştığı sorunlar dile getirdi. Çatalca bölgesinde elektrik kesintilerinin iş yerlerine verdiği zararları ifade eden bölge sanayicileri konunun ivedilikle çözüme ulaştırılmasını istedi. CK Boğaziçi Elektrik Yetkilileri tarafından bölgede yaşanan elektrik sıkıntılarının kısa bir zamanda çözüme ulaştırılabilmesinin mobil trafo yöntemi ile olacağı belirtildi. 2017’de Çatalca’ya mobil trafo getirilmesi konusunun TEİAŞ tarafından ifade edildiğini belirten yetkililer Kalıcı İndirme Merkezi kurulması konusunda da TEİAŞ’ın sorumlu olduğu bilgisini verdi. Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel açıklamaların ardından yaptığı konuşmada, toplantının düzenlenmesinden duyduğu
memnuniyeti dile getirerek “Çatalca’da yaklaşık 1 yıldır görev yapıyorum. Buraya ilk geldiğimde de Belediye Başkanımızın bana bildirdiği öncelikli sorunun elektrik olduğunu öğrendim. Çatalca’nın öne çıkan öncelikli sorunu elektrik. Geçen yıl BEDAŞ ve TEİAŞ ile konuyla ilgili görüşmeler yaptık. Hadımköy’den gelen 2. bir hattın sorunu giderebileceğini belirttiler. Üzülerek sorunun çözülmediğini söylemeliyim. Hem mobil hem de kalıcı indirme merkeziyle ilgili Belediye Başkanımız Cem Kara ile bir toplantı tertip ettik. Konu hem BEDAŞ’ı hem TEİAŞ’ı ilgilendiriyor. TEİAŞ’a mobil trafo için yer tahsis edildi” dedi. Kaymakam Becel sözlerin şöyle sürdürdü:
Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel: “Elektrik sorunu bir an önce ortadan kalkmalı” 2017 Ocak ayı sonunda mobil trafonun hazır hale geleceği ifade ediliyor. Bizler elektrik sorununun bir an önce ortadan kalkması için bu konuda gerekli baskıyı oluşturmak zorundayız ve sürekli bu konuyu dile getiriyoruz. Kalıcı indirme merkezi için belediye başkanımızla çalışma yaptık ve bu yeri TEİAŞ’a suna-
cağız. En kısa sürede mobil trafonun Çatalca’ya gelmesi gerekiyor” dedi.
Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara: “Toplantıda TEİAŞ yetkililerinin de olması gerekirdi” Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara elektrik konusunda gerek CK Boğaziçi’nin gerekse TEİAŞ’ın belediyeden herhangi bir talebi olmadığını belirterek “Son 2 aya kadar CK Boğaziçi veya TEİAŞ’tan bize mobil veya kalıcı trafo için yer isteği olmadı. Bunlarla ilgili hiçbir kurumdan bizden yer isteyen olmamıştır. Bu toplantıda TEİAŞ yetkililerinin de olması gerekirdi. Bu konu 2 aydır gündemde ve bize mobil trafo ile sorunun çözüleceği söylendi, belediye olarak boş alan verdik ama mobil trafonun da oraya ne zaman konulacağı yine bilinmiyor. Şubat ayına kadar geçici bir mobil trafo konulacak” şeklinde açıklama yaptı.
Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel:
“ÇATALCA’NIN ÖNE ÇIKAN ÖNCELİKLİ SORUNU ELEKTRİK. GEÇEN YIL BEDAŞ VE TEİAŞ İLE KONUYLA İLGİLİ GÖRÜŞMELER YAPTIK. HADIMKÖY’DEN GELEN 2. BİR HATTIN SORUNU GİDEREBİLECEĞİNİ BELİRTTİLER. ÜZÜLEREK SORUNUN ÇÖZÜLMEDİĞİNİ SÖYLEMELİYİM”
Esenyurt’ tan gelecek Toplantıda Çatalca Belediyesi AK Parti ve İBB Meclis Üyesi Hüseyin Kahya mobil trafo konusunda kesin gün verilmemesinin sebebini şu anda Esenyurt’ta kullanılan mobil trafonun işinin
23
İSİFED »HABER
ÇASİAD Başkanı Adem Yılmaz, Çatalca Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel, İSİFED Genel Başkanı Muammer Ömeroğlu, Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara, CK Boğaziçi Genel Müdürü Halit Bakal (Soldan sağa)
bitme sürecine bağladı. Oradaki çalışma bittiği zaman mobil trafonun Çatalca’ya getirileceğini ifade etti.
İSİFED Bşk. Ömeroğlu: “Enerji kullanamadıktan sonra ucuz olmasının bir anlamı yok” İSİFED Genel Başkanı Muammer Ömeroğlu ise sorunun iki önemli boyutu olduğunu belirterek, “Birincisi Çatalca’daki problem fiyatın çok üzerinde bir konu. Enerji kullanamadıktan sonra ucuz olmasının bir anlamı yok. Bazı fabrikalar biliyorum üç makinesine ilave bir makine ve başına personel koyuyor. Hem makine, hem personele para ödüyor” dedi. Başkan Ömeroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz bir Federasyonuz. Yeni yönetimimiz seçildiğinde ilk aldığımız karar, elektrik ile ilgiliydi. Özellikle Çatalca ile ilgili ilk toplantıyı burada yapmıştık. Daha sonra 15 Temmuz darbe girişimi olunca ara vermek zorunda kaldık. En büyük sorunumuz kesintiler ve arızaya geç gelmeler. Kablo yanıyor, iki gün sonra tamire geliniyor. Esenyut tarafında çok fazla kesinti olmamasına rağ-
24
men arızaya dönüş çok geç. Gelen personel de özelleştirmeden önceki gibi uzman değil. Bir diğer önemli problemimiz ise devletten CK Boğaziçi’ne geçiş olduktan sonra biz hiçbir pazarlık ve başka görüşme yapmadan bu firmayla devam ettik. Son birkaç ay konuyla ilgili toplantılar yaptık. Dolayısıyla hakkımız olan indirimi sizlerden istiyoruz. Firmalar arasında aldığımız tekliflere göre yüzde 10-15 arasında farklar çıkıyor. Bin 200 üyemiz de bu bölgede. İSİFED üyelerine özel indirim yapılmasını istiyoruz.”
ÇASİAD Başkanı Yılmaz: “Ülke ekonomisine katkı sağlayan, istihdam yaratan firmaların çalışmaları aksıyor” ÇASİAD Başkanı Adem Yılmaz ülkenini ekonomisine katkı sağlayan, istihdam yaratan firmaların çalışmalarının aksaması konusun çok önemli olduğunu vurgulayarak birçok platformda dile getirilmesine rağmen soruna çözüm bulunamadığını söyledi. Çoğu sanayicinin CNC makineler kullandığını belirten Yılmaz, kesinti ve dalgalanmalarla oluşan hasarın döviz cinsinden parayla yurt dışından getirildiğine dikkat çekti. Sanayicilerin söz alarak sorunlarını birebir yetkililere aktardığı toplantı elektrik sorununun bir an önce çözülmesi ve bu konuda ilgililerin daha duyarlı olmaları dilekleriyle son buldu. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
Kesintiler, rekabet gücümüzü olumsuz etkiliyor Son dönemde yaşanan elektrik kesintilerinin sanayide üretim kaybına yol açtığını belirten TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu, iş dünyasının rekabet gücünü olumsuz etkileyen elektrik kesintileri sorununun ivedilikle çözülmesi gerektiğini vurguladı. TÜRKONFED Çözüm Önerileri:
T
ürkiye’de ekonominin çarklarının dönmesi için enerjinin çok önemli olduğunu belirten Türk Girişimci ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, son dönemde yaşanan elektrik kesintilerinin sanayinin can damarı olan İstanbul, Sakarya, Kocaeli ve Çorlu gibi kentlerde ciddi üretim kayıpları yaşanmasına neden olduğunu vurguladı. İş dünyasının rekabet gücünü olumsuz etkileyen elektrik kesintileri sorununun ivedilikle, stratejik bir planlama dâhilinde artık çözülmesi gerektiğinin altını çizen Kadooğlu, “Maalesef, özellikle son bir haftada yoğun kesintilerle üretim büyük ölçüde aksadı. Yıllardır enerji fiyatlarından yakınırız. Zira iş dünyası olarak en önemli maliyetlerimizi yüksek enerji fiyatları oluşturur. Ancak elektrik kesintilerinin yarattığı üretim kaybı, sanayinin yüksek enerji fiyatlarından oluşan maliyetlerinden çok daha ciddi rakamlara ulaştı. Bu sorunun artık planlı, koordineli ve eylem odaklı bir strateji çerçevesinde kalıcı olarak çözülmesi gerekmektedir” dedi.
Uluslararası rekabet gücünü destekleyecek bir enerji politikası Türkiye’nin ve Türk ekonomisinin son dönemde zor ve çetin bir sınavdan geçtiğini aktaran Kadooğlu, ülkemizin 2023 hedefleri yolunda en temel altyapı unsuru olan elektrik enerjisi tedarikinde yaşanan darboğazın ciddi sıkıntılara yol açtığını aktardı. “Uluslararası rekabet gücünü destekleyecek bir enerji politikası, sanayi ihracatını artıracağından, cari açığımızın da azalmasına katkı sağlayacaktır” diyen Kadooğlu, elektrik kesintilerinin ve vol-
26
TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu
taj dalgalanmalarının organize sanayi bölgeleri de dâhil olmak üzere tüm sanayicileri olumsuz etkilediği ifade etti. Kadooğlu şöyle devam etti: "Sanayiciler kendi elektriğini üretmek üzere yatırımlar yapmak zorunda kalmakta, dar sermaye kaynaklarını rekabet gücünü artıracak teknolojilere değil, enerji üretimine harcamaktadır. Diğer taraftan elektrik kesintileri bu yatırımların da verimliliğini önemli oranda düşürmektedir. KOBİ ölçeğindeki birçok sanayici ise enerji yatırımları yapma imkânına sahip olmadığından iş gücü verimlilikleri düşmekte, hammaddeler zayi olmakta, maliyetleri artmakta ve siparişler zamanında yetiştirilememektedir.”
Elektrik altyapısının iyileştirilmesi için ciddi bir kaynak ayrılmalı Kadooğlu, “İstanbul’da sorunun ana kaynağı altyapı eksikliğidir. Yıllardır TÜRKONFED olarak üye federasyonlarımız ve derneklerimizle birlikte İstanbul’daki elektrik altyapısının iyileştirilmesi için ciddi bir kaynak ayırılması gerektiğini aktarıyoruz.
Elektrik kesintileri başta olmak üzere enerjide yaşanan sıkıntıların aşılması için arz güvenliği, altyapı eksikliği ve kayıp-kaçak sorununa dikkat çeken TÜRKONFED Başkanı Kadooğlu, çözüm önerilerini de şöyle sıraladı: Doğalgaz boru hattı ve depolama projeleri hızlandırılmalıdır. Türkiye'nin bu yatırımlardaki payı ve kontrolünü artırması konusu masaya yatırılmalıdır. Özel sektörün yenilenebilir enerji yatırımlarını yavaşlatan düzenlemeler acilen basitleştirilmeli, yatırımcıların artan talebe cevap verecek yatırımları hızlandırmaları için önleri açılmalıdır. Yenilenebilir enerji alanında yapılacak sanayi ve santral yatırımları ekonomik hedefler arasında ön plana çıkarılmalıdır. Yaz saati uygulamasının kaldırılması ve saat dilimi değişikliği ekonomik etkileri de dikkate alınarak yeniden tartışılmalıdır. İklim değişikliği sürecinde, ağır iklim koşullarının ve doğal felaketlerin artmaya devam edeceği ve artık gündelik yaşamın bir parçası olacağı dikkate alınmalıdır. Her türlü enerji, ulaşım, sanayi ve şehir altyapısı ağır iklim koşullarına göre yeniden inşa edilmelidir. Bu yönde bir yeniden yapılanma planı oluşturulmalıdır. Tüm Türkiye, santralden tüketiciye akıllı şebeke sistemi ile donatılmalıdır. Enerji ihtiyacını takip ve kontrol etmenin en güvenilir yolu tam akıllı şebekelerdir. Kayıp ve kaçaklar Türkiye’nin sosyal gerçeği olarak görülmeli ve cezalandırmanın dışında önleyici ve tasarrufa yönlendirici politikalar uygulamalıdır. Dar gelirli kesimler için “sosyal tarife” sistemi getirilmesi gibi çözümler acilen masaya yatırılmalıdır. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »DIŞ TİCARET
Türkiye'nin aralık ayı ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,3 artarak 12 milyar 817 milyon dolara ulaştı. 2016 yılı ihracatı ise bir önceki seneye kıyasla yüzde 0,8 gerileyerek 142 milyar 610 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre aralık ayında kilogram bazında yüzde 4,7 artış gösteren ihracatın lokomotif ilk üç sektörü otomotiv, hazır giyimkonfeksiyon ve kimyevi maddeler oldu. 28
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »DIŞ TİCARET
Türkiye ihracatı 2017 yılında 155 milyar dolara yükselecek
T
ürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), yılı ihracatı ise bir önceki seneye kıyasla yüzde 0,8 Başkanı Mehmet Büyükekşi: gerileyerek 142 milyar 610 milyon dolar olarak “Geçen yıl parite, emtia-petrol figerçekleşti. yatlarındaki düşüş ve Rusya, Irak, Otomotiv lider sektör, AB en fazla ihraSuriye, Libya'daki sorunlar nedecat yapılan bölge niyle toplamda 8,7 milyar dolar kayıp yaşadık. BunTİM verilerine göre sektör bazında aralık ayında lar olmasaydı ihracat yüzde 5 artışla 150,8 milyar en fazla ihracatı 2 milyar 348 milyon dolarla dolar olacaktı. Ancak gururla söyleyebiliriz ki geçen otomotiv sektörü gerçekleştirdi. Bu sektörü 1 milyar yıl dünya ticaretinden aldığımız payı yüzde 0,89'a 339 milyon dolarla hazır giyim ve konfeksiyon ile 1 çıkararak rekor kırdık. AB'nin ithalatından alınan milyar 282 milyon dolarla kimyevi maddeler sektörleri pay da yüzde 1,28'e ulaşarak yine rekor kırdı.” takip etti. Büyükekşi: “2017'yi atılım yılı ilan ettik. Yıl soÜlke gruplarına göre ihracatta aralık ayında ilk nunda ihracatın 155 milyar dolara yükseleceğini sırada yüzde 45,5 pay ve 5 milyar 619 milyon dolar öngörüyoruz. Bakanımızın öncülüğünde OVP heile Avrupa Birliği, ikinci sırada defimiz olan 153,3 milyar doları yüzde 21,1 pay ve 2 milyar 599 geride bırakacağız. Petrol ve emtia “2017'Yİ ATILIM YILI milyon dolar ile Orta Doğu ülkeleri fiyatlarındaki düşüşün son bulması, yer aldı. Bunları yüzde 8,5 pay petrol ihracatçısı ülkelerin toparİLAN ETTİK. YIL lanacak olması ve reform paketleri SONUNDA İHRACATIN ile Afrika ve yüzde 6,6 pay ile Bağımsız Devletler Topluluğu ülgibi gelişmelerle ihracatımız artışa 155 MİLYAR DOLARA keleri izledi. geçecek. Rusya ile yaşanan ihracat YÜKSELECEĞİNİ kayıpları azalarak ortadan kalkaÖNGÖRÜYORUZ. Almanya, ABD ve Irak'a cak.” ihracat arttı, Rusya'da TİM geçen aralık ayı ve 2016 BAKANIMIZIN en düşük kayıp oldu yılının tamamına ilişkin ihracat ÖNCÜLÜĞÜNDE OVP Aralık ayında en fazla ihracat rakamları ile 2017 yılı hedeflerini HEDEFİMİZ OLAN yapılan ilk beş ülke; Almanya, başkent Ankara'da düzenlenen 153,3 MİLYAR DOLARI İngiltere, Irak, İtalya ve ABD toplantıda açıkladı. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin ihracat veGERİDE BIRAKACAĞIZ” oldu. Almanya'ya ihracat yüzde 3,7, Irak'a yüzde 59, İtalya'ya rilerini paylaştığı toplantıya, Ekoyüzde 12, ABD'ye yüzde 8,7 arnomi Bakanı Nihat Zeybekci de tarken, İngiltere'ye yüzde 2,8 geriledi. Aralık ayında katılarak 2016 yılına ilişkin değerlendirmelerde buBirleşik Arap Emirlikleri'ne ihracat yüzde 77, Irak'a lundu. yüzde 59, Bulgaristan'a yüzde 44 artış gösterdi. 2016 yılı ihracatı ise bir önceki seBunların yanında Rusya'ya ihracatta yüzde 13 ile neye kıyasla yüzde 0,8 gerileyerek bu yılın en düşük kaybı yaşandı. 142 milyar 610 milyon dolar olarak TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, ihracat ragerçekleşti kamlarını açıkladığı konuşmasına yılbaşında İstanbul Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın dün açıkladığı Ortaköy'de yaşanan terör saldırısını bir kez daha verilere göre Türkiye'nin aralık ayı ihracatı geçen kınayarak başladı ve “Dünyadaki bütün ülkelerde yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 9,3 artarak 12 yaşanan bu tür saldırılara karşı üzerimize düşen milyar 817 milyon dolar oldu. İhracat aralık ayında görev; soğukkanlılığımızı korumak ve birbirimize kilogram bazında yüzde 4,7 artış gösterirken, yıllık daha fazla kenetlenmek. Terörün kaynağının kurubazda yüzde 4,1 artış kaydetti. Türkiye'nin 2016 tulması için Hükümetimizle birlikte elimizden geleni
29
İSİFED »DIŞ TİCARET
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi:
“2016'DA PARİTE KAYNAKLI TOPLAM KAYBIMIZ 1,5 MİLYAR DOLAR OLARAK GERÇEKLEŞTİ. TÜM BU ETKİLERİ TOPLADIĞIMIZDA 8,7 MİLYAR DOLAR EDİYOR. BÜTÜN BUNLAR OLMASAYDI 2016 YILI İHRACATIMIZ YÜZDE 5 ARTIŞLA 150,8 MİLYAR DOLAR OLACAKTI”
30
yapmaya hazırız. Bu saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ve yabancı misafirlerimize Allahtan rahmet, yaralılarımıza ise acil şifalar diliyorum” dedi. İhracat rakamlarını değerlendiren Büyükekşi, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın dün açıkladığı ve altın ihracatı dahil edilen verilere göre aralık ayı ihracatının bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 9,3'lük artışla 12 milyar 817 milyon dolar olduğunu söyledi. Büyükekşi, TİM verilerine göre ise mücevher dışındaki altın ihracatı hariç tutularak yapılan hesaplamalarda ise aralık ayı ihracatının yüzde 7,4 artarak 12 milyar 346 milyon dolar olduğunu vurguladı.
Kayıplar olmasaydı ihracat 150,8 milyar dolar olacaktı Türkiye ihracat fiyatlarının geçen yıl petrol ve emtia fiyatlarının düşük seyretmesiyle gerilediğini, 2015'te 1,44 dolar olan kg başı ihracatın 2016'da 1,37 dolara indiğini dile getiren Büyükekşi, “Bu gerilemeden kaynaklı ihracat kaybı geçen yıl 3,5 milyar dolar oldu. Rusya ile krizin yanı sıra Irak, Suriye ve Libya'da yaşanan çatışmalar da ihracatı düşürdü. Bu ülkelere ihracat toplamda 3,7 milyar dolar düştü. Ayrıca TL ve Sterlin para birimlerinin Dolara karşı değer kaybetmesi de yaptığımız ticaretin dolar karşılığının azalmasına sebep oldu. 2016'da parite kaynaklı toplam kaybımız 1,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Tüm bu etkileri topladığımızda 8,7 milyar dolar ediyor. Bütün bunlar olmasaydı 2016 yılı ihracatımız yüzde 5 artışla 150,8 milyar dolar olacaktı. Bir de yıl içinde yaşanan terör olayları, 15 Temmuz hain darbe girişimi gibi ölçü-
lemeyen kayıplarımız var. Bütün bu olanlara rağmen ihracattaki azalmayı başarısızlık olarak değerlendirmek haksızlık olur. Çünkü en güçlü ekonomilerde bizden daha büyük kayıplar yaşandı. Örneğin 2016'nın ilk 10 ayında Rusya'nın ihracatı yüzde 22, İngiltere'nin yüzde 12,4 daraldı” şeklinde konuştu.
Türkiye'nin dünya ticaretinden aldığı pay rekor kırdı Büyükekşi, bununla birlikte Türkiye ihracatının dünya ticaretinden aldığı payın rekor kırdığını belirterek “Gururla söyleyebiliriz ki ihracatımızın dünya ticaretinden aldığı pay, 2015 yılında yüzde 0,87 iken geçen yıl yüzde 0,89'a çıkarak rekor kırdı. En önemli ticari partnerimiz olan AB'nin ithalatındaki payımız yüzde 1,28'e ulaşarak yine rekor kırdı. 2015 yılında bu pay yüzde 1,21 idi. Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD'nin ithalatından aldığımız pay 2015'te yüzde 0,28 iken geçen yıl yüzde 0,29'a yükseldi” dedi. Büyükekşi, geçen yılın gerek küresel ticaret gerekse Türkiye ihracatı açısından da oldukça zor geçtiğine değinerek DTÖ verilerine göre 2016'da küresel ticaretin miktar bazında 2009 yılı hariç son 15 yılın en düşük büyümesini kaydettiğini söyledi. Büyükekşi, dolar bazında 2016'nın ilk 10 ayında küresel ticaretin yüzde 4 daraldığını, yıl sonunda ise dünya ticaret hacminin 16 trilyon dolar olmasının beklendiğini dile getirdi.
“Bu yıl OVP hedefini geride bırakacağız” Bu yılı ihracatta atılım yılı ilan ettiklerini vurgulayan Büyükekşi, 2017 yılı sonunda ihracatın 155 milyar dolara yükseleceğini öngördüklerini söyledi. Mevlana'nın “Biz umudumuzu sadece Allah'a bağlarız. Elimizden geleni yapar, hedeflerimizin gerçekleşmesi için çalışırız.” sözünü rehber edindiklerini dile getiren Büyükekşi, “İnanıyoruz ki Bakanımızın öncülüğünde OVP hedefimiz olan 153,3 milyar doları geride bırakacağız” diye konuştu. Büyükekşi, 2017'yi neden atılım yılı ilan ettiklerine ve ihracatı olumlu etkileyecek gelişmelere ilişkin öngörülerini ise şu şekilde paylaştı: “2017 yılında petrol ve emtia fiyatlarındaki düşüşün son bulması ile ihracat fiyatlarımız tekrar artışa geçecek. Rusya ile yaşadığımız siyasi kriz neticesinde ortaya çıkan ihracat kayıpları azalarak ortadan kalkacak. Çevremizde yer alan petrol ihracatçısı ülkelerin 2017 yılında toparlanacağını öngörüyoruz. Dolayısıyla bu ülkelere olan ihracatımız artışa geçecek. 2016 yılında Hükümetimiz tarafından açıklanan reform ve destek paketleri 2017'de ihracatımıza hız katacak.” İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
Beylikdüzü’müz, temiz havası, yeşil çehresi ve planlı kent yapısıyla örnek bir kent Değerli hemşehrilerim,
MEHMET OKUR İSTANBUL BEYLİKDÜZÜ KAYMAKAMI
İ
stanbul’un en huzurlu ve güvenli ilçelerinden biri olan Beylikdüzü’nden hepinize merhaba diyorum.
Görev süremde iki ayı geride bıraktım Beylikdüzü’ne atanmış olmaktan son derece mutluyum. Tebriklerimi iletmek için bizzat ziyaretime gelen tüm kurum ve kuruluş temsilcilerimize ve vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum.
İstanbul’un en huzurlu ve güvenli ilçeleri arasında örnek Temiz havası, yeşil çehresi ve planlı kent yapısıyla örnek bir kent olan Beylikdüzümüz, İstanbul’daki ilk görev aldığım yer olması nedeniyle benim için ayrı öneme sahip bir ilçe. Beylikdüzü, suç oranının azlığı, eğitim seviyesi yüksek insan profili ve sosyal yaşam alanlarıyla da İstanbul’un en huzurlu ve güvenli ilçeleri arasında örnek gösterilmektedir. Bu çıtayı en yükseğe taşımak adına birlikte hareket edeceğiz.
“BEYLİKDÜZÜ, SUÇ ORANININ AZLIĞI, EĞİTİM SEVİYESİ YÜKSEK İNSAN PROFİLİ VE SOSYAL YAŞAM ALANLARIYLA DA İSTANBUL’UN EN HUZURLU VE GÜVENLİ İLÇELERİ ARASINDA ÖRNEK GÖSTERİLMEKTEDİR” rımız Beylikdüzü’nde her zaman hissedecek. Türkiye’nin bir çok bölgesinden İnsanıyla bir kültür mozaiğini andıran güzel ilçemizi, kardeşlik, birlik ve beraberlik duygularıyla daha da i̇yi noktalara taşıyacağımıza yürekten inanıyorum. Bu noktada ilçemizde yetki sahibi bütün kurumları aynı hassasiyetle hareket edeceğini de i̇nancım tam. Hepimiz kapımızın önüne süpürürsek, görevlerimizi en iyi şekilde yapma gayret içinde olursak Türkiye’miz çağ atlayacaktır. Sevgi ve saygılarımla.
İlçemizi, kardeşlik, birlik ve beraberlik duygularıyla daha da iyi noktalara taşıyacağımıza yürekten inanıyorum Amacımız; siz vatandaşlarımıza hizmet etmek. Devletimizin varlığını, gücünü daima hissettiren bir anlayışla hareket etmek görevimiz. Devletimizin şefkatli elini vatandaşla-
32
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
Beylikdüzü, İstanbul’un batı yakasının yeni merkezi Beylikdüzü, İstanbul’un en hızlı ve düzenli gelişen ilçelerinden biri olarak son yıllarda dikkat çekiyor. Bu gelişime dikkat çeken Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu “İstanbul'un Batı yakasının merkezi olarak kendimizi konumlandırmamızın bir diğer sebebi bu hızlı büyümenin yanı sıra, kentsel yaşam alanlarındaki kalitenin ve ortak yaşam alanlarındaki insan odaklı yaklaşımın olmasıdır” diyor.
İ
SİFED World Dergisi’nin bu sayısı Beylikdüzü Özel Sayısı olarak yayınlanıyor. Durum böyle olunca İstanbul Avrupa yakasının yeni cazibe merkezi bu ilçemizin belediye başkanının görüşleri çok önem taşıyor. Başkanın sanayici ve bir iş insanı olması bölgedeki sivil toplum örgütleri ile diyaloğu iş dünyası için sorunların çözümü noktasında büyük avantaj sağlıyor. Bu çerçevede Beylikdüzü Belediye Başkanı ile yaptığımız söyleşiyi siz değerli okurlarımızla paylaşıyoruz.
Her yıl ortalama %10 nüfus artışı alan Beylikdüzü bugün 279 bin 999 kişinin ikamet ettiği ve yaşadığı büyük bir ilçe Beylikdüzü, İstanbul’un hatta Türkiye’nin son yıllarda hızlı gelişimiyle dikkat çeken cazibe merkezlerinden biri. Rakamlarla bu gelişmeden bahseder misiniz? Beylikdüzü İstanbul’un batı yakasında en ciddi göç alan ve nüfus yoğunluğu artan bölgelerinden biri. Buna karşılık mevcut arz-talep dengesi çerçevesinde pek çok yeni konut projesi bölgede başlıyor. Kent ile iç içe, kent estetiğine uygun, kamusal alanlarıyla ve kentle olan ilişkileriyle Beylikdüzü'ne ve buradaki gündelik hayata artı değer katacak projeler olması konusunda biz Belediye olarak özen gösteriyor ve bu süreci kontrol ediyoruz. Her yıl ortalama %10 nüfus artışı alan Beylikdüzü bugün 279 bin 999 kişinin ikamet ettiği ve yaşadığı büyük bir ilçe.
34
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
2012 senesinde E-5 Karayolu’nda metro160 hektarlık bir alan üzerine kurulan ve büsün hizmet vermeye başlaması ile birlikte, binlerce kişiye istihdam sağlayan Beylikdüzü Batı yakasındaki nüfus değişimi hızlandı. Organize Sanayi Bölgesi, ilçenin en doğu Metrobüs öncesi 4 yılın batı ucunda 450 dönüm arazi İstanbul bölgesindeki değiüzerine kurulan Beysan BEYLİKDÜZÜ’NDE şimi sadece 250 bin iken, Sanayi Sitesi, Haramidere 2012- 2016 arası bölgedeki Sanayi Sitesi, yüksek kapaİSTANBUL TİCARET artış yaklaşık olarak 420 bin siteli yakıt dolum ve dağıODASI’NA KAYITLI kişiye erişti. tım tesisleri, çevreci bir 7500’ÜN ÜZERİNDE İstanbul'un Batı yakasıelektrik üretim tesisi olan FİRMA BULUNUYOR. nın merkezi olarak kendiFuel – Oil, Doğalgaz Kommizi konumlandırmamızın bine Çevrim Termik Santbir diğer sebebi bu hızlı bürali, Türkiye’nin en büyük yümenin yanı sıra, kentsel yaşam alanlarınbalık hali, İstanbul TÜYAP Fuarı ve artan yadaki kalitenin ve ortak yaşam alanlarındaki tırım imkanlarıyla, sağlam ve yükselen bir insan odaklı yaklaşımın olmasıdır. ekonomik potansiyel sunuyor. Bunun yanı sıra Beylikdüzü’nün çeşitli yerlerine dağılmış OSB içinde ve dışında olmak üzere Beyküçük ölçekli sanayi ve ticaret sitelerinde canlı likdüzü’nde çok ciddi sanayi yatırımları bir üretim hayatı sürüyor. mevcut. Sanayi ve diğer sektörler açısından ilçenin ekonomik profili nedir? Ülkece daha fazla kalkınmamızın yolu Beylikdüzü, yaklaşık 1,5 milyon metrekaüretimden geçiyor. Mal ve hizmet üretip, reye kurulu Ambarlı Liman Kompleksi, Türkiistihdam sağlayan, ihracat yapan iş insanye’nin en büyük konteyner limanına sahip bir larımız ülke ekonomisine ciddi katkılar ilçe. 2016 verilerine göre Türkiye’nin toplam sağlıyor. Bu bağlamda Belediye olarak iş dış ticaretinin yüzde 7’sinin gerçekleştiği bir dünyasına yönelik çalışmalarınız hakkında sınır kapısı burası. Beylikdüzü’nde İstanbul Tibilgi verebilir misiniz? caret Odası’na kayıtlı 7bin 500’ün üzerinde Beylikdüzü Belediyesi olarak ilçemizde firma bulunuyor. faaliyet gösteren tüm işyerlerinin verimliliğini
35
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
ve rekabetçiliğini arttırmak için İnsan Kaynakları Müdürlüğümüz eliyle iş gücü seçme yerleştirme hizmetleri sunmaktayız. İş yerlerimize bu kapsamda 25 bine yaklaşan yüzlerce ayrı meslekten kayıtlılarımızın bilgisini sunarak ‘işgücü faydası’ sağlıyoruz. Bize iletilen bir talebi hızla kapatma adına talebi; ilan ederek, ilgilisini eposta, kısa mesaj ve telefon çağrısı ile davet ederek ‘zaman faydası’ sağlıyoruz ve yurt içi-yurt dışı teşviklere ve proje finansmanlarına başvurabilmeleri için danışmanlık sunarak ‘erişim faydası’ sağlıyoruz. İlaveten işyerlerimiz arasında teknolojinin, yöntem bilgisinin (know-how) ve genel anlamıyla endüstriyel bilginin paylaşımını arttırmak amacıyla iş kümeleri oluşturuyoruz, konferanslar, yemekler organize ediyoruz.
si’nin 1. etabı hızla tamamlanıyor. Çok yakın bir zamanda ilk Etabı İstanbullularla buluşturacağız. Birinci etap Botanik Parkı, 2. etap Kültür Parkı, 3. etap açık alan Spor ve Gençlik Parkı, 4. etap Doğal Yaşam Parkı, 5. etap Doğal Hobiler Parkı ve 6. etap Bilim ile Eğlence Parkı olarak hayata geçecek. Doğal haliyle İstanbul’daki en büyük kent parkı olacak. Cumhuriyet Bulvarı 100 yıllık Cumhuriyet tarihini yansıtacak Cumhuriyet Caddesi Projesi’nin Avrupa Yakası'nın en prestijli ve fonksiyonlu yaya bulvarı olmasını planlanıyoruz.
düzenlemeleriyle birlikte; muhtarlık işlevi ve belediyenin halkla buluşması fikri, açık ve kapalı alanlarda sürekli hale geliyor. Yine eğitimde fırsat eşitliği ilkesi ile hareket ederek engelli çocuklarımıza yönelik Gürpınar Özel Eğitim Okulu inşa ediliyor. Eğitim Vadisi noktasında yer alan Yaşar Acar Fen Lisesi’nin yanındaki araziye Prof. Dr. Aziz Sancar’ın adını verdiğimiz bir bilim merkezi kazandırıyoruz. Tabi, burada bütün projelerimizden bahsetmem çok zor. Arzu eden vatandaşlarımız, hayata geçen, devam eden ve başlayacak bütün projelerimizle ilgili detayları belediye web sitemiz üzerinden de görebilir.
“Yaşam Vadisi projesi, İstanbul’un en büyük şehir parkı olacak”
“BEYSİAD’a üyeliğim olan bir belediye başkanı olarak genel tavrımın sivil toplum kuruluşlarını daima desteklemekten yana olduğu açıktır”
Beylikdüzü’nü geleceğe taşıyacak projelerinizden bahseder misiniz? Vizyon projeleri Beylikdüzü halkı ile bir bir buluşturmak için yoğun çaba içindeyiz. Eğitimde, kültürde, sanatta ve sosyal yaşamda fark oluşturacak kaliteli hizmetleri eşit şekilde vatandaşlara sunmak en önemli gayemiz. Ses getiren hizmetlerimizden 1 milyon metrekarelik bir alana yayılan Yaşam Vadisi Projesi, İstanbul’un en büyük şehir parkı olacak. Bu parkı Beylikdüzü’ne kazandıracağız. Sadece ilçe halkının değil tüm İstanbullular’da merak uyandıracak bir cazibe merkezi olacak. Dinlenme, eğlenme ve spor alanları, eğitim, sağlık tesisleri, botanik bahçesi, tematik parkları, yürüyüş yolları ve gezinti tramvayı ile Yaşam Vadisi, vatandaşlarımızı hasret kaldıkları doğa ve yeşile kavuşturacak. 5,5 km2’lik bir yeşil hat ile Beylikdüzü’nün içinden sahile kadar uzanacak olan Yaşam Vadisi’nin tamamı kamu alanlarının düzenlenmesiyle oluşturulacak. 150 futbol sahası büyüklüğündeki Yaşam Vadisi, Beylikdüzü’nün gurur kaynağı olacak. Öyle ki; 6 etaptan oluşacak olan Yaşam Vadi-
Sivil toplum kuruluşları ile diyaloğunuzun güçlü olduğunu ve ortak çalışmalar gerçekleştirdiğinizi biliyoruz. Beylikdüzü Sanayici ve İşadamları Derneği (BEYSİAD) ve onun kurucusu olduğu bir üst çatı organizasyonu İstanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) üyelerinin yanı sıra yaptıkları çalışmalarla bulundukları bölgeye de ciddi katkılar sağlıyorlar. Bu çerçevede BEYSİAD ve İSİFED’in çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? BEYSİAD’a üyeliğim olan bir belediye başkanı olarak genel tavrımın sivil toplumkuruluşlarını daima desteklemekten yana olduğu açıktır. Toplumda kanaat önderi rolü üstlendiklerini düşünüyorum STK’ların. Kurulan birçok sanayici ve iş adamı dernekleri var elbette. Ancak bunların arasından sıyrılan ve farkını ortaya koyan yapılar gerçek anlamda ekonomik gelişime de katkı sunduklarını düşünüyorum. Sizlerin de varlığının çok önemli olduğunu düşünüyorum. İş birliklerinizin ve yarattığınız katma değerin artmasını temenni ederim.
36
Projesi kapsamı içerisinde büyük bir kent meydanı, parklar ve spor alanları yaklaşık 2 bin araçlık üç büyük kapalı otopark, nikah sarayı, halka açık dinlenme ve eğlenme alanları, Yakın Tarih Müzesi, Nikah Sarayı, Belediye Hizmet Binası, 6 bin kişilik amfi tiyatro gibi mekan tasarımları yer alıyor. Halkla belediye arasındaki iletişimin güçlendirilmesini esas alarak hazırladığımız Muhtarlık Yapılarını Yenileme ve İyileştirme Projemiz kapsamında şu an dört mahallemizde hayata geçti. Burada sadece bir yapı iyileştirmesi değil, yeşille bütünleşen ve kullanıcıların yapıya kolaylıkla ulaşmasını olanaklı kılan bir form sunduk. Yapılan çevre
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
Beylikdüzü’nde 200 bine yakın kişiye istihdam sağlanıyor İSİFED World Dergisi’nin bu sayısı Beylikdüzü Özel Sayısı olarak okuyucuların karşısına çıkıyor. Bu sayının bir bakıma ev sahibi İSİFED’in üye derneği BEYSİAD oldu. Bu çerçevede BEYSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Arslan ile yaptığımız sohbet ve onun verdiği Beylikdüzü’nün ekonomik kesitini ortaya koyan bilgiler çok önemli.
B
eylikdüzü Sanayici ve İşadamları Derneği (BEYSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Aslan, yaklaşık 27 yıldır Beylikdüzü’nde yerleşik Elopar A.Ş.’de genel müdürlük yapıyor. Aslan, BEYSİAD’daki başkanlık görevi dışında birçok sivil toplum örgütünde de görev yapıyor. İSİFED World Dergisi’nin Beylikdüzü Özel Sayısına da bir anlamda ev sahipliği yapan BEYSİAD Başkanı Nuri Aslan ile Beylikdüzü’nden, sanayiye, iş dünyasının sorunlarından ekonomiye, geniş persfektifte birçok konuyu ele aldığımız keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
İlçede sanayileşme 1975 yılından itibaren başladı
Beylikdüzü, İstanbul’da sektörün kümelendiği en önemli ilçeler arasında yer alıyor. Beylikdüzü ilçesinin imalat sektörü açısından önemi sizce nedir? Beylikdüzü 1986’dan sonra sanayileşmeye başladı. 2009’da ilçe oldu. Beylikdüzü Organize Sanayi Bölgesi (BOSB), Ambarlı Limanı, Ambarlı Termik Santrali, Ambarlı Dolum Tesisleri, Haramidere Sanayi Sitesi, BEYSAN Sanayi Sitesi, Şirin Sanayi Sitesi dışında da onlarca fabrika ile Beylikdüzü önemli bir sanayi böl-
Beylikdüzü’nün nüfusu şu anda hangi düzeyde? Bu yılbaşı itibariyle yaklaşık 300 bin oldu. Şu anda sanayinin ve konutların bulunduğu birçok alan tarım alanıydı. 1975’ten itibaren Çuhadaroğlu, Asteks, Altek gibi firmaların gelmesiyle birlikte bir taraftan Yakuplu sırtlarında sanayi oluşuyorken, 1985’ten sonra Büyükşehir Konutlarıyla birlikte yerleşim başlıyor. Sanayinin gelişimine paralel olarak günümüzde yerleşim olarak çok cazip, konut kalitesi çok yüksek bir yer Beylikdüzü.
38
kır ve Prinçciler Kooperatifi ise Bayrampaşa ve Karaköy’deki bakır ve pirinçcilerin bir araya gelmesiyle kurulmuş. 2000’lerin başında ise üç tane kooperatif bir araya gelerek OSB oluyorlar. Daha sonra ilk kuruluş şekline göre değişimler oluyor ve çeşitli üretim firmaları ile karmaşık bir yapıya bürünüyor. Bugün tek bir sektöre ait bir kümelenme yok. Şu anda alüminyumcular, çorap, plastik, sektörü ağırlıklı olmak üzere tekstil ve hazır giyimciler, bakır ve pirinçciler var. Sadece tekstil ve giyim sektöründe Beylikdüzü’nde yaklaşık 80 bin kişi çalışıyor.
gesi. Beylikdüzü’nde İstanbul Ticaret Odası’na (İTO) kayıtlı 7 bin 317, İstanbul Sanayi Odası’na (İSO) kayıtlı 593 firma bulunuyor. Yaklaşık olarak 200 bine yakın istihdamın olduğu tahmin ediliyor. İstanbul’un en fazla ihracat yapan ve ilk 500’de yer alan firmalardan birkaçı da ilçemizde yer alıyor.
Bunlardan biri BEYSİAD üyesi Fehmi Denizli Bey’in firması Altek Döküm. Beylikdüzü’nde Birlik Sanayi Sitesi’nin kurulumunda değişik sektördeki firmalar ile üretime başlanmış. Mermerciler Sanayi Sitesi daha çok mermercilerin ağırlıkta olduğu bir sistem olarak, Ba-
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
Bölgesel sivil toplum kuruluşu olarak mülki amirlik ve belediye ile diyaloğunuz nasıl? Yeni Kaymakamımız Mehmet Okur bir önceki görev yeri Nazilli’de OSB çalışması yapmış. Dolayısıyla sanayicinin değerini anlayan bir kaymakamla çalışmak bize mutluluk veriyor. Türkiye’de bir yerde önce sanayi kuruluyor, ardından yerleşim oluyor. Sanayici bir yere gidiyor, fabrikasını yapmak için önce yol yapıyor, suyunu, elektriğini kendi getiriyor. Bütün altyapıyı kuruyorsunuz ve sonra yerleşime açılıyor alan. Sonar da bir gün “Fabrikalar şehir dışına çıksın” deniyor. Sanayici ve işadamı bir bölgenin, ülkenin kalkınmasına katkı sağlayan kişidir. En büyük problemimiz yetişmiş eleman sıkıntısı. Üniversiteler ihtyacımızı karşılayamıyor. Bölgemizde meslek lisesi sayısı çok düşük ve buradan mezun gençler üniversiteye devam etmeyi seçtikleri için eleman bulmakta zorlanıyoruz. Kendi yetiştirdiğimiz uzman işgücünü bırakıp, şehir dışına çıktığımızda tekrar yeniden eleman yetiştirmek durumunda kalıyoruz. Yatırım, üretim ve ihracatla ülke ekonomisine katkı sağlamaya çalışırken her 10-15 yılda bir göçebe bir hayat gibi başka bir yere taşınarak, her şeye yeniden başlayarak büyük zaman kaybediyoruz. Oysa başta Avrupa olmak üzerinde dünyanın birçok yerinde şehrin içinde 50-100 yıllık fabrikalar var. Aynı zamanda BEYSİAD üyesi olan Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun iş adamı olması da bizim için şans. Sanayiciye, bölgeye bakışı daha farklı. Bu nedenle sanayici ve belediye arasında büyük sıkıntılar yaşanmıyor. Vizyonu olan, büyük, küçük sanayici ayrımı yapmadan, A partisi, B partisi gözetmeksizin eşit mesafede yaklaşan, istediğimiz zaman
görüşebildiğimiz bir belediye başkanımız var. Ayrıca bölgemiz, ülke sanayimize yön veren insanları barındırması açısından çok şanslı. İSİFED Genel Başkanı Muammer Ömeroğlu, Moda ve Hazır Giyim Federasyonu (MHGF) Başkanı Hüseyin Öztürk bizim bölgemizde. Bu, Beylikdüzü’nün tanıtımı ve sorunların ilgili yerlere taşınması açısından çok önemli.
“Bölgemiz ülke sanayimize yön veren insanları barındırması açısından çok şanslı” Sayın Başkanım belli başlı sorunlarınız nelerdir? Arada bir yaşadığımız su sıkıntısının ötesinde sanayicinin en büyük sorunu şu an elektrik kesintileri ve dalgalanmaları. Sürekli olarak elektrik dağıtım şirketiyle görüşmeler yapılıyor. BEYSİAD ve bir üst çatı kuruluşumuz İSİFED olarak bu sorunun çözümü için girişimlerde bulunuyoruz.
“Beylikdüzü’nde son bir ayda elektrik kesintileri ve hava koşullarıyla birlikte üretim kaybı en az 10 milyon Dolar civarındadır” Enerji sorunu, bu bölgede üretim yapan firmaların yüzde 80’inin ihracat yapması nedeniyle bizi çok fazla etkiliyor. Üyelerimizin önemli bir kısmı yurt dışına çalışıyor. Dünyada ekonomik sıkıntı var ve müşteriyi bulmak çok zor. Malınızı 7 gün içinde yükleme taahhüdünde bulunuyorsunuz. Siz ne kadar organize olursanız olun elektrik kesintisinde her şey altüst oluyor. Beylikdüzü’nde son bir ayda elektrik kesintileri ve hava koşullarıyla birlikte üretim kaybı en az 10 milyon Dolar civarındadır. Yetkililer ilave hatlar ve trafolar kurulacağı ya da yenileme yapılacağını sürekli söylüyorlar. Elektrik kesinti-
leri o kadar büyük zararlar veriyor ki; bir makinesi 3 milyon Euro olan firmalarımız var. En ufak bir elektrik dalgalanmasında makineniz arıza yapıyor, kart yanıyor. Kart yurt dışından bir haftada geliyor. Kartın maliyetini bir yana malı zamanında yüklemeniz gerekiyor. Bütün bunlara rağmen kahraman Türk sanayicisi istiklal mücadelesi veriyormuş gibi ayakta durmaya, bir şey üretip, ihraç etmeye çalışıyor. Ama bu arada vergimizi, primimizi zamanında ödemek zorundayız, bir gün geciktiremeyiz. Ülkesini sevmeyen sanayicilik yapamaz. 3 milyon Euro para verip, makine alacağınıza inşaat yapsanız, 1,5 yılda kazanacağınız para, sanayicinin 5 yılda kazanacağından daha fazladır. Ama sanayicimiz yılmadan dünyanın dört bir yanında mücadele veriyorlar.
BEYSİAD Başkanı Nuri Aslan:
“BEYLİKDÜZÜ’NDE İSTANBUL TİCARET ODASI’NA (İTO) KAYITLI 7 BİN 317, İSTANBUL SANAYİ ODASI’NA (İSO) KAYITLI 593 FİRMA BULUNUYOR. YAKLAŞIK OLARAK 200 BİNE YAKIN İSTİHDAMIN OLDUĞU TAHMİN EDİLİYOR. İSTANBUL’UN EN FAZLA İHRACAT YAPAN VE İLK 500’DE YER ALAN FİRMALARDAN BİRKAÇI DA İLÇEMİZDE YER ALIYOR”
“Sanayici, bürokrasiyle mücadele ediyor” Diğer bir sorun ise gümrükler. Gümrükler sanayici için mi, yoksa sanayiciyi zora sokmak için mi var? Bir sanayicimiz yurt dışından bir mal getiriyorsa fabrikalarında işliyor, müşterisine yetiştirmek
39
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
için gece-gündüz çalışıp sevk etmeye çalışıyorlar. Gümrükten malımızı çekerken ayrı, sevkederken ayrı sıkıntı yaşıyoruz. Bizim müşterilerimizle taahhütlü anlaşmalarımız var. Zamanında malı veremezsek cezaya uğruyoruz. Sanayici, devlet bürokrasisiyle mücadele ediyor. Biz ülke sanayisini ve ekonomisini büyütmek, devletin dünya üzerindeki etkinliğini artırmak için çalışıyoruz. Son zamanlarda karşımıza çıkan bir diğer önemli sorun ise Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün zorunlu olarak kullanılmasıyla ilgili. Bu bölgedeki sanayicimiz nakliyede örneğin İzmit’e gidişte bir saat zaman kaybı yaşamaya başladı. Gidiş-gelişte bu iki saate çıkıyor. Bu aynı zamanda ekonomik külfet getiriyor.
runumuz var. Sanayi bölgesinin etrafında kaç bin insanın yaşayacağının hesabını yapmıyorsanız bir süre sonra problem başlıyor. BEYSİAD ne zaman ve hangi misyon ve vizyonla kuruldu? Çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz? BEYSİAD, 2002 yılında Beylikdüzü’nde firmalar arasın diyaloğu ve dayanışmayı, ticari faaliyetleri artırmak, bölge sanayicisinin problemlerini yerel yönetimlere, mülki amirliklere, bakanlıklara iletmek ve çözümünü sağlamak amacıyla kuruldu. Beylikdüzü, Avrupa yakasının en büyük sanayi bölgelerinden biri olarak geçiyor. İstanbul’daki üretimin yüzde 60’dan fazlası İkitelli, Ha-
“Lojistik maliyetlerimiz Çin’in dört, İtalya ve Fransa’nın iki katı” Lojistik de ciddi bir sorun. Yurt içi ve yurt dışı sevkiyatlarımızda malzeme ve satış maliyetimizin üzerine ilave giderler eklendi. Şu anda limanlarımızın yüzde 60’ı yabancıların elinde. Eskiden konteyner yüklemesi geldiğinde tartı yapıldığında 10 Dolar verirken, şimdi 80 Dolar alınıyor. Zaten hammaddede birçok firma dışa bağımlı. Bunu alıp, işleyecek ve üzerine katma değer koyup, küçük bir kar ilave edip yurt dışında rekabet edeceksiniz. Sizin lojistik maliyetleriniz Çin’in dört, İtalya ve Fransa’nın iki katı. Lojistik maliyetlerimiz dört katına çıktı. Elektirik ve yakıt maliyetleri dünyanın en yüksek ülkeleri arasındayız. Yani emek yoğun sektörlerin dışında ayakta kalmak çok zor. Oysa devletin ufak bir desteğiyle dünyada Çin’le rekabet edecek tek ülke Türkiye’dir. Bunun dışında Beylikdüzü’nde çevre ilçelerin şehirleşme mantığından kaynaklı trafik so-
40
dımköy, Esenyurt ve Beylikdüzü’nde gerçekleştiriliyor. Buradaki fabrikalarda üretilenin yüzde 60’a yakını ihraç ediliyor. İlk olarak üye sanayicilerimizin bize ilettikleri sorunları mülki amirliklere, belediyelere ve gerekirse Ankara’ya aktararak çözmeye çalışıyoruz. Avrupa Birliği (AB) uyumu kapsamında yangın ve ilk yardım eğitimi veriyoruz. Bölge sanayicisinin KOSGEB ve diğer devlet teşviklerinden yararlanabilmeleri ve ekonominin son durumu ile ilgili bilgilendirme toplantıları yapıyoruz. Yine İŞKUR ile üyelerimizi bir araya getiriyor verilen hizmetler hakkında bilgilendiriyoruz. Bunun dışında kendi içimizde ticaretimizi geliştirmek için toplantılar yapıyoruz. Üst kuruluşumuz İSİFED’in düzenlediği yurt dışı gezilerine sanayicilerimizi dahil etmeye çalışıyoruz.
“Tek derdimiz var; üretim, ticaret ve ihracat yaparak ülkemize katkı sağlamak”
“BEYSİAD, 2002 YILINDA BEYLİKDÜZÜ’NDE FİRMALAR ARASIN DİYALOĞU VE DAYANIŞMAYI, TİCARİ FAALİYETLERİ ARTIRMAK, BÖLGE SANAYİCİSİNİN PROBLEMLERİNİ YEREL YÖNETİMLERE, MÜLKİ AMİRLİKLERE, BAKANLIKLARA İLETMEK VE ÇÖZÜMÜNÜ SAĞLAMAK AMACIYLA KURULDU”
İSİFED’in de kurucu üyesisiniz. Bu birlikteliğin önemini nasıl değerlendiriyorsunuz? Dönemin BEYSİAD Başkanı Mehmet Sandal Bey’in girişimleriyle İSİFED kuruldu. STK ve dernekçilik bir gönül işi. Buralarda hizmet edenlerin bir geliri olmadığı gibi sürekli parasından, zamanından harcar. Birlikteliğin gücüyle uzun yıllardır çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Biraz önce BEYSİAD’ın kuruluş amacında söylediklerimiz daha geniş çapta İSİFED için geçerli. Tek derdimiz var; üretim, ticaret ve ihracat yaparak ülkemize katkı sağlamak. 2016 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2017’den beklentileriniz nelerdir? Bağışıklığımızın yüksek olması nedeniyle 2008 yılındaki küresel krizi ufak sıyrıklarla atlattık. Ancak bunun etkileri hala devam
ediyor. 2016 ülkemiz için iyi bir yıl değildi. Darbe girişimi ve terör olayları nedeniyle ülkemizin büyük kaybı oldu. Çevremiz ateş çemberi. Turizm gelirimiz 30 milyar Dolar’dan 10 milyar Dolar’a düştü. Müşterilerimizin bir çoğu elemanlarını Türkiye’ye göndermekten imtina ediyor. Bu nedenle üretim gücümüzü yerinde gösteremiyoruz. Bir yıldır gidip kendimiz anlatıyoruz. Ama insanları görmeden tatmin edemiyoruz. Dünyaya kendimizi anlatmakla ilgili çok ciddi sıkıntılarımız var. Ülkemizin ayakta kalabilmesi, milli birlik ve beraberlik için ekonomimizi kuvvetli tutmaktan başka yol yok.
“Devletin sanayicinin önünü açması, teşvik etmesi çok önemli” Bir araştırmaya gör yeni bir müşterinin kazanılması üç ziyarette gerçekleştirilirken, kaybettiğiniz bir müşterinin yeniden kazanılması için 27 ziyaret yapmanız gerekiyor. Dolayısıyla kazanımlarımıza sahip çıkmalıyız. Artık Orta Doğu’yu bir kenara koyarsak dünyada ekonomik savaşlar hakim. Bu nedenle devletin sanayicinin önünü açması, teşvik etmesi çok önemli.
“Yeni kurulacak firmalara devletin kaynaklarını aktarmak zaman kaybı” Diğer taraftan geçenlerde bir toplantıda söylendiğine göre KOSGEB’in desteğini alan yeni kurulmuş firmaların yüzde 50’si altı ay içinde kapanıyormuş. 12 ayı gören firma sayısı ise yüzde 10. Deneyimli sanayici ve esnafı büyütmek varken deneme-yanılma yaşayacak yeni firmalara kaynakları yatırmak doğru değil. Oysa şu anda kaynak yetersizliğinden büyüyemeyen firmalara bu imkanları aktarıp, Türkiye’de üretilmeyen ürünlerin üretilmeİSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
sini, firmaların yatırım yaparak büyümesini sağlayabiliriz. Böylece istihdam da artacaktır. 2017 yılından beklentilere gelince; ABD’deki durum, Dolar’ın seyri, yüksek faiz, ülkemizin terör tehtidi altında olması, 15 Temmuz darbe girişimi, Suriye ve Irak’taki durum belli. Ülkemize karşı dışarda olumsuz bir hava var. İş adamlarımız dışarıda bu algıyı kırmaya çalışıyor. Yeni müşteri bulmakta zorlanıyoruz. İkinci
olarak Avrupa’da daralma söz konusu. Bizim büyük yatırımlar çekmemiz gerekiyor. Teknoloji üretmemiz, katma değerli ürünlerle ihracat kilogram birim fiyatını artırmamız lazım.
“Teşviklerde kriterler uygun düzeye çekilmeli” 2016 yılının ikinci yarısında ekonomi ciddi yara aldı. Birçok firma güçlük içerisinde. Daha bunlar tedavi edilmeden 2017 yı-
lını 2,7 olan Dolar kurunun 3,7 olması ile karşılıyorsunuz. Sanayicinin büyük bir kısmı dış borçla dönüyor. Özel sektörün 220 milyar Dolar dış borcu var. Büyük yabancı firmaların kolayca satın alabileceği ekonomik sıkıntı yaşayan firmalar ortaya çıktı. Döviz ile makine yatırımı yapan, kur farkından ötürü yüzde 25 zararda olan sanayici ürettiği maldan yüzde 25 değil, yüzde 3 ile 7 arasında kazanç sağlar. Bütün bun-
ları üst üste koyduğumda son bir yılda ciddi sıkıntılar yaşandı. Mutlaka KOBİ düzeyindeki sanayicilerin teşviklerden yararlanması için kriterleri en uygun düzeye çekmek lazım. Sanayiciyi ayakta tutamazsak yüzde 12’ye gelen işsizlik oranları yüzde 14-15’lere çıkacaktır. Bu da sosyal problemlere neden olacaktır. Bunun için devletin bir an önce STK’larla bir araya gelerek çok hızlı bir şekilde çözüm üretmesi gerekiyor.
BEYSİAD Genişletilmiş Yönetim Kurulu Toplantısı
BEYSİAD’ın düzenlediği “Devlet Hibe ve Destekleri” konulu bilgilendirme toplantısında bölge sanayicileri ile bir araya geldi.
6736 Sayılı Kanuna istinaden bazı alacakların yeniden yapılandırılması konusunda bilgilendirme toplantısı.
İstanbul Aydın Üniversitesi 10. Kariyer Fuarı’na katılım.
Sosyal sorumluluk projesi kapsamında BEYSİAD, Gürpınar Azime Yılmaz İlköğretim Okulu'nun bilgisayar eksiğini tamamladı.
42
Türk Kızılayı ile birlikte düzenlenen Kan Bağışı Kampanyası İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
Beylikdüzü OSB yıllık 500 milyon Dolar’lık ihracat gerçekleştiriyor Beylikdüzü, İstanbul’un en büyük üretim merkezlerinden biri. Beylikdüzü OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Keleşoğlu, 2002 yılında kurulan Beylikdüzü OSB’nin yüzde 95 doluluk oranı ile 20 bin istihdam sağladığını ve yıllık 500 milyon Dolar’lık ihracatla ekonomiye önemli katkı sağladığını belirtiyor.
B
Beylikdüzü OSB Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Keleşoğlu
44
eylikdüzü Organize Sanayi Bölgesi (BOSB) İstanbul’un en büyük OSB’lerinden biri. Beylikdüzü’nün gelişimi ve kalkınmasına destek olan BOSB, Beylikdüzü’nün yanı sıra ülke ekonomisine de önemli katkı sağlıyor. Mermerciler Sanayiciler Kooperatifi, Bakır ve Pirinç Sanayicileri Kooperatifi ve Birlik Küçük Sanayicileri Kooperatifi’nin bir araya gelmesiyle 2002 yılında kurulan BOSB’de bugün 352 firma faaliyet gösteriyor. BOSB ve aynı zamanda Mermerciler Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı
Adnan Keleşoğlu yaptığımız söyleşide bölgenin ekonomik gücünü ortaya koyan önemli bilgileri İSİFED World Dergisi ile paylaştı. BOSB’nin tarihçesi ve yapısından bahseder misiniz? BOSB’nin dört yıldır başkanlığını yapıyorum. Burası bize 1986’da tahsis edildi. Altyapısından tutun her şeyi kooperatif tarafından yapılmıştır. 1990’lı yılların başında yapılanmasını büyük ölçüde tamamlayan BOSB, altyapısını bitirdikten sonra ilgili kurumlara devredildi. Sanayi siteleri Beylikdüzü’ne yapılırken değil toplu konut, bir bina bile
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
Rakamlarla Beylikdüzü OSB:
• 160 HEKTAR ALAN • 20 BİN İSTİHDAM • 500 MİLYON DOLAR İHRACAT • YILLIK 180 MİLYON KW SAAT ELEKTRİK TÜKETİMİ • YÜZDE 95 DOLULUK ORANI • 352 FİRMA
yoktu. Yaklaşık 160 hektar bir alanımız var. Yaklaşık 20 bin kisiye istihdam sağlanıyor.
İSO’nun ilk 500’ünde BOSB’den iki firma Mermerciler ilk kurulduğunda sadece mermer üreticileri varken daha sonra değişik sektörlere de açıldı. Mermer yanında plastik, makine, tekstil, hazır giyim gibi diğer sanayiler de yer aldı. Bakırcılarda da durum aynı, onlar da bakır-pirinç adı altında başladı farklı sektörler eklendi. Birlik’te de daha küçük ölçekte, KOBİ düzeyinde olan iyi firmalar var. İSO’nun ilk 500 kuruluşuna giren iki firma; Altek ve Kalde BOSB’inde yer alıyor.
“Elektrik kesintileri ve trafik sorunu sanayiciyi olumsuz etkiliyor” Belli başlı sorunlarınız nelerdir? En büyük problemimiz İstanbul genelinde olan elektrik kesintileri. Konuyla ilgili birkaç defa toplantı yaptık, gayretler oldu ancak bir sonuç alamadık. Elektrik olmayınca üretim duruyor, ihracat aksıyor. Bunun yanında trafik yoğunluğu ve E-5’e çıkışın az ol-
ması da sorun. Yapılaşma maalesef geleceği düşünerek yapılmadı. Nüfusun bu kadar artacağı öngörülmedi.
“Yatırımlar sürüyor” Türkiye’de son zamanlarda sıkıntılar olmasına rağmen sanayiciler yatırımlara devam ediyor. Bu takdir edilecek bir durum. Bunlar çok güzel bir katkı. Burada yatırım yapacak insanların önünün açılması gerekiyor. Sanayici yeni yatırımlar için bölgenin dar olduğunu belirtiyor. Bakanmıza durumu ilettik ancak, Doğu’ya olduğu gibi İstanbul’a pek sıcak bakılmıyor. İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) organize ettiği toplantıda Sanayi Bakanımıza yedi OSB’nin ortak sorunları ve çözümlerine ilişkin görüşlerimizi bir kitapçıkile sunduk. İstanbul’daki sanayicilerin Anadolu’dakilerden farklı sorunları var. Beylikdüzü’nün kalkınmasında sanayinin rolü büyük. Evet, biz sanayici olarak buraya hiç bir destek almadan geldiğimizde yerleşim yoktu. Büyük zorluklarla çalıştık, kuş uçmaz kervan geçmez bir yerdi. Şu anda muazzam bir yer oldu. Rakamsal
olarak, 500 milyon dolarlık bir ihracat var. 400-450 tanesi büyük olmak üzere 1000 işletme var. Bu Beylikdüzü için bir kazançtır. Gelir düzeyi iyi insanlar ikamet ediyor. Bölgedeki insanların daha çok çalışmasını isteriz. Çünkü nitelikli eleman konusunda ciddi sıkıntılarımız var.
“7 BİN 500 M2’LİK ARSAYI MESLEK LİSESİ OLMASI İÇİN MALİYE’YE DEVRETTİK. ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEME YETİŞMESİNİ UMUT EDİYORUZ” Bölgemizde itfaiye ve, 112 sağlık birimimiz, ambulansımız mevcut. Ayrıca Mermerciler Sanayi Sitesi’nin arsası olan, 7 bin 500 m2’lik araziyi Meslek Lisesi için Maliye Hazinesi’ne devrettik. Şu anda okul inşaatı sürüyor. Önümüzdeki döneme yetişmesini umut ediyoruz. Gençler için iş sahası yakın olacak. Okul, ih-
tiyacımız olan teknik elemanların yetişmesine katkı sağlayacak.
“Her 30 yılda yer değişikliği olursa kalkınma olmaz” BOSB’de yer almak bir işletmeye ne avantajlar sağlıyor. Belediye sınırları içinde 14 bin metrekare inşaatın iskan, ruhsat gibi giderleri 1 milyon TL’nin üzerinde. Burada ise bu rakam 160-170 bin TL civarında. Sanayici için en büyük değer bu. Belediyeler, sanayicileri yolunacak kaz gibi görüyor. Ama tam tersi sanayicilerin desteklenmesi gerekiyor. Bizde genel anlamda belediyelerde zihniyet böyle. Ayrıca herkes “İstanbul’dan sanayi ne zaman kalkacak” diyor. Bu çok yanlış. Her 30 yılda yer değişikliği olursa kalkınma olmaz. Ama ağır sanayi şehir dışında olmalı. Buna katılıyorum. Son olarak neler eklemek istersiniz? Şahsımız adına değil, sanayiciler için taleplerimiz var. İstihdam ve sanayicilerin önünün açılması için her yerden destek istiyoruz. Yasal çerçevede çözülebilecek her şeye varız.
45
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
Beylikdüzü’nde sanayinin öncülerinden bir duayen: Fehmi Denizli Fehmi Denizli, şimdilerde önemli bir üretim üssü olan Beylikdüzü’nde sanayileşmenin öncülerinden bir duayen. Bedrettin Dalan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde dokuz arkadaşı ile birlikte Bakır ve Pirinç Sanayicileri Kooperatifi’ni kurarak fabrika inşaatlarına başlarlar. Zorluklarla dolu bu süreç Beylikdüzü’nün kalkınması açısından da önemli bir milattır.
S
anayiciler, bir yerin kalkınması açısından önemli bir misyon üstlenip, öncülük yaparlar. Altek Döküm Hammadde Mamülleri San. ve Tic. A.Ş.’nin kurucusu Fehmi Denizli de Beylikdüzü’nde sanayinin kurulması ve ilçenin kalkınmasında önemli rolü olan duayenlerden biri. Türkiye’de sanayileşmenin yeni başladığı dönemlere de tanık olan Fehmi Denizli ile Beylikdüzü’nün ve Türkiye sanayisinin dünü ve bugününü konuştuk.
“Almanya’ya dönmek yerine ülke için bir şeyler yapmak arzusuyla Türkiye’de kaldım” Fehmi Bey öncelikle iş hayatınızı kısaca anlatır mısınız? 1962 yılında İTÜ’den yüksek makine mühendisi olarak mezun oldum. Aslen Afyon
46
Emirdağlıyım. Lise ve ortaokulu Eskişehir’de fosfor bronz bant ürettik. T.C. Devlet Demir okudum. 1961’de staja gittiğim Almanya’ya Yolları’na ve Askeriye’ye özel işler yaptık. okulu bitirdikten sonra mü3 kooperatif hendis olarak çalışmaya git“BEDRETTİN DALAN birleşerek OSB’yi tim. Askerliğimi Ankara’da ZAMANINDA kurdu mühendis olarak yaptıktan BEYLİKDÜZÜ’NE Bedrettin Dalan’ın sonra Almanya’ya tekrar İstanbul Büyükşehir Beledönmek istemedim. ÜlkeTAŞINDIK. miz için birşeyler yapmak BİR KOOPERATİF KURMA diye Başkanı olduğu dönemde Beylikdüzü’ne taisteğindeydim. Almanya’da FİKRİ OLUŞTU. DOKUZ şındık. Bir kooperatif kurma staj yaptığım ve çalıştığım KİŞİ İLE BİRLİKTE BAKIR fikri oluştu. Dokuz kişi ile fabrikanın burada kısmen VE PİRİNÇ SANAYİCİLERİ birlikte Bakır ve Pirinç Saortaklığı olan bir şirket vardı. KOOPERATİFİ’Nİ nayici-leri Kooperatifi’ni Onun sahibi beni bir şekilde KURDUK” kurduk. Arsayı aldık, parbuldu. Bu firmada 1970 yıselledik, inşaatına başladık. lına kadar çalıştım. Ardından Büyük zorluklarla fabrika 4 kişi olarak bir şirket kurduk. inşaatımızı tamamladık. Bakır ve Pirinç Saİlerleyen dönemde ekonomik şartlara göre nayicileri Kooperatifi olarak Mermerciler Saortaklıklar değişti. Ben kardeşimle Güngören’de nayicileri Kooperatifi ve Birlik Küçük Sanadevam ettim. Pirinç bant, pirinç çubuk, İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
yicileri Kooperatifi bir araya gelerek 2002 yılında Beylikdüzü Organize Sanayi Bölgesi’ni (BOSB) kurduk.
5 kıtada, 66 ülkeye ihracat İlk olarak İsrail’e ufak miktarda yaptığımız ihracatımızı öncelikle Fransa ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerine miktarları büyüterek artırdık. Bugün toplamda 5 kıtaya satılıyor ürünlerimiz. Üretimimizin yarısını yurt dışına satıyoruz. 40 mikrona kadar pirinç, bakır, nikel bant çeşitleri dışında Türkiye ve yurt dışı için resimsiz metal para da üretiyoruz. Hiç unutamam Filipinler’de tüm dünyadan rakiplerimizin katıldığı bir ihaleye girmiştik. İhaleyi hiç beklemediğimiz halde kazanarak bu ülkeye 3 bin 500 tonluk ihracat yaptık. Ondan sonra dış ticarette baya mesafe kaydettik. Şimdiye kadar 5 kıtada, 66 ülkeye mal ihraç etmişiz. Beylikdüzü’nde ilk sanayi kuruşlarındansızınız. O günlerden günümüze neler değişti? Yıllar içinde Beylikdüzü giderek kalabalıklaştı ve şehir merkezi oldu. Trafik sorunu var. Ancak nüfusun yoğunlaşmasıyla çalışan daha çabuk bulunur hale geldi. Ama çok sık elektrik kesintisi oluyor. Sanayici için sıkıntılı bir durum. Çerkezköy’de de fabrikamız var. Orada da elektrik ile ilgili sorun yaşanıyor. Trafo yapılıyor, umarım bu sorun çözülür.
İleriye doğru bakınca Türkiye’de sanayicinin geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sanayi için endişeli değilim, ümitliyim. Biz çalışırsak sanayi devam ediyor. Dünya sizi bir yere taşıyor sonuç olarak. Şu sıralar ithalat ağırlıklı çalıştığımız için Dolar’daki yükselme zorluyor. Türkiye’de henüz yüksek teknoloji denen hadise yok ve hammaddede maaelesef dışa bağımlıyız. Bizim yaptığımızı herkes yapabilir. Bizim bir avantajımız; Avrupa’daki pirinç fabrikalarının çoğunun kapanması. Sadece Almanya kapasite büyüttü ve onlar pazarı kontrol altında tutuyor. Avrupa ile entegre halindeyiz. Ana hammadde üretiyor ve bunun yarısını Avrupa’ya satıyoruz. Biz çalışıyorsak, sanayi çalışıyor demektir. Terörü dışarıda izah edemiyoruz. Dışarıda bunu anlatmak ve inandırmak gerek. Diğer taraftan herkes siyasete kilitlendi. Bir an önce üretime odaklanmamız gerek.
“Almanya’dan gelince anladım ki, bir ülke ancak sanayi ile kalkınır” Almanya’dan gelince anladım ki, bir ülke ancak sanayi ile kalkınır. Bu anlamda ben bir risk aldım ve başardım. Bizim zamanımızda bilgiye ulaşmak zordu. Şimdi ise kolay. Makinelerimizin çoğunu ikinci el aldık, söktük ve yeniden yaptık. O kadar iyi oldu ki; gelip baktılar, sonra geri istediler. Şimdi kullandığımız bu dev makinelerin çoğunu biz yapıyoruz.
Bir aile şirketisiniz. İkinci kuşak yönetimde yerini aldı mı? Firmamızda ikinci kuşak olarak çocuklarım ve onların eşleri ve yeğenlerimle devam ediyoruz. Hepsi dil bilen akademik anlamda kendilerini yetiştirmiş gençler. Sivil toplum örgütlerinde görevleriniz, sosyal sorumluluk çalışmalarınız var mı? Beylikdüzü Sanayici ve İşadamları Derneği’nde (BEYSİAD) Yüksek İstişare Konseyi üyesiyim. Bunun yanında Bakırcılar Vakfı Başkanıyım. 42 sene İstanbul Bakır ve Pirinç Sanayicileri Derneği’nin başkanlığını yaptım, 4 yıl önce de bıraktım. İstanbul Sanayi Odası’nda da görev aldım. Öte yandan sosyal sorumluluk anlamında 38 öğrenciye burs veriyoruz. Emirdağ’a laboratuvar yaptık içini donattık. Sosyal yönden destek olmaya çalışıyoruz.
“TÜRKİYE’DE SANAYİ KURMAK ÇOK ZOR. BU ANLAMDA BİR DESTEK VE YARDIM MAALESEF YOK. SANAYİNİN BELİNİ KIRAN ARSAYA VE BİNAYA VERİLEN PARADIR. DIŞARIDAN HER ŞEY KOLAY GÖRÜNÜYOR. ANCAK BİZ BİR YANDAN ZORLUKLARLA MÜCADELE EDİP, DİĞER TARAFTAN DÜNYA İLE REKABET EDİYORUZ”
“Türkiye’de sanayinin belini kıran arsaya ve binaya verilen paradır” Öte yandan Türkiye’de sanayi kurmak çok zor. Bu anlamda bir destek ve yardım maalesef yok. Sanayinin belini kıran arsaya ve binaya verilen paradır. Dışarıdan her şey kolay görünüyor. Ancak biz bir yandan üretimde zorluklarla mücadele edip, diğer taraftan dünya ile rekabet ediyoruz. Bir önemli konu da Türkiye’de eğitim sorunu. Bizdeki mühendisler işi maalesef bilmiyor. Oysa yurt dışında mühendis, bir işçi gibi bir müddet makine başında çalıştırılır. Türkiye’de mezun olan gençler makineleri tanımıyor. O nedenle işi de bilmiyor. Biraz kafa yormaları, düşünmeleri gerek. Biz eskiden bakırcılar ile birlikte oturup, konuşur paylaşırdık. Şimdi gençlerde maalesef bu yok. Herkes sır saklıyor, bilgi ve birikimini paylaşmıyor.
47
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“Ambarlı, Türkiye’nin en büyük konteyner limanı” Beylikdüzü’ndeki Altaş Ambarlı Liman Tesislerinin Türkiye’nin en büyük konteyner limanı olduğunu çoğumuz bilmiyordur. Dış ticaretimizin ana atardamarlarından biri olan bu tesiste Türkiye’nin konteyner hareketinin yüzde 42’si gerçekleşiyor. Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. A.Ş. ve Arpaş Ambarlı Römorkaj Pilotaj Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Altan Köseoğlu, yılda 3,5 milyon TEU konteyner hareketi elleçlendiğini belirtiyor.
D
ört terminalin oluşturduğu Ambarlı Liman Kompleksi’nin kuruluşunu yapan Altan Köseoğlu, halen Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. A.Ş. ve Arpaş Ambarlı Römorkaj Pilotaj Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığını birlikte yürütüyor. Köseoğlu, Ambarlı Limanı ile ilgili sorularımızı yanıtladı. Ambarlı Limanı Kompleksinin yapısı ve işleyisinden bahseder misiniz? Dört terminal işletmesinin kurduğu üst kuruluş Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. A.Ş. olarak üçüncü şahıslarla, kamuyla ilişkilerin yönetilmesi ve ilgili düzenlemelerin yapılması, güvenlik, imar gibi işlemlerin yürütülmesi
noktasında hizmet veren bir grup şirketiyiz. Ayrıca Ambarlı'da terminal iskelelerine gemileri yanaştırıp kaldırmak için kurulan Arpaş Ambarlı Römorkaj Pilotaj Tic. A.Ş.’nin de Yönetim Kurulu Başkanıyım. Yaklaşık olarak 1998'den beri böyle kompleks bir yapı içinde çalışıyoruz. Tamamen özel sektör kuruluşlarının ihtiyaçları olan iskelelerinin yapılıp, yerleştirme işine bakılan, birlikte ve ortaklaşa biçimde yönetilen bir düzende çalışıyoruz. Verdiğiniz belli başlı hizmetleri nasıl sıralayabiliriz? Temel işimiz olan gemilerin yüklenmesi yanında burada hizmet vermek zorunda olan devlet kurumlarının da bir arada olduğu bir bina ve bir komplekste bulunuyoruz. Dağınık
Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. A.Ş. ve Arpaş Ambarlı Römorkaj Pilotaj Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Altan Köseoğlu
48
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
yerlerde yapılan işleri bir araya getirilerek zahattımız var. Bu hareketler daha çok yoğunman kaybını, iş yükünü, parasal giderleri milaştı. Bunun yanında tabi General Kargo yüknimize etmek, daha rahat leri de belirli ölçüde gelçalışmak adına böyle bir meye devam ediyor. “DAĞINIK YERLERDE yapı kurduk. Binamızda Dünyadaki yük hareketleYAPILAN İŞLERİ BİR Gümrük Müdürlüğü, Polis, rinin büyük bir bölümü ARAYA GETİRİLEREK Liman Başkanlığı, Maliye konteynere girdiği için biz Saymanlığı bir arada ihtide ağırlıklı olarak tamaZAMAN KAYBINI, İŞ yaç sahiplerine hizmet vemen konteyner elleçleYÜKÜNÜ, PARASAL riyor. Beklenmedik bir hızla meye yöneliğiz. İyi bir GİDERLERİ MİNİMİZE büyümemizin de ana neteknolojiye, güçlü bir altETMEK, DAHA RAHAT deni budur. Ambarlı Liyapıya sahibiz. Tek sorumanı, Türkiye'nin en bü- ÇALIŞMAK ADINA BÖYLE numuz; geri sahamızda yük limanı oldu. Dünya genişleme imkanı olmaBİR YAPI KURDUK” genelinde de 38. sıradayız. ması. Rotterdam Limanı 7 milyon TEU konteyner işleyen Avrupa'nın en büLimanlar, ekonominin nabzının attığı yük giriş limanlarından bir tanesi sayılır. Biz yerlerdir. Bu çerçevede Türkiye ekonomisi yılda yaklaşık 3,5 milyon TEU konteyner haburadan nasıl görünüyor? reketi elleçliyoruz. Burada hareket varsa ekonomide de bir hareket var demektir. İnsan trafiği, kamyon “İyi bir teknolojiye, trafiği, konteynerlerin yüksekliği ülkede ekogüçlü bir altyapıya sahibiz” nominin hangi seviyede olduğunun bir ölİthalat ve ihracatın İstanbul bölgesinde çüde göstergesidir. Bir zamanlar Haydarpaşa ağırlık olması nedeniyle bütün limanlarda vo250-300 bin TEU konteyner elleçlerdi. Şimdi lüm çok yüksek. Gümrük Bakanlığı verilerine tabii çok düştü. İkinci büyük terminalimiz bakarsak dış ticaretin neredeyse yüzde 7,5’i Mersin 1 milyon TEU, İzmir 850 bin TEU buradan yapılıyor. Şu an Ambarlı Limanı büdüzeyinde. Ambarlı Limanı’nı planlarkan Avyük ölçüde konteyner limanına döndü. Yani rupa yakasında Haydarpaşa’ya destek olacak, üç terminalimiz nerdeyse tamamen konteyner koltuk projesi olarak düşündük. Ama o kolişi yapıyor. Bunun yanında Ro-Ro işimiz var. tuk limanı tahmin edilemiyecek ölçüde büBir taraftan Bandırma hattına dört tane hat, yüdü. Ve bugün limanımaza 400 metrelik, bir taraftan da buradan İtalya ve Fransa'ya 18 bin 500 TEU’luk gemiler, başka bir deyişle
bir seferinde 180 bin ton taşıyabilen gemiler çalışıyor.
“Sadece liman tesislerinde aktif olarak 2 bin 500 kişi çalışıyor” Ambarlı Limanı’nın geleceği ve yatırımlarınızla ilgili planlarınız nelerdir? Gresham Kanunu der ki: “Kötü para iyi parayı kovar”. Kim iyi, kim kötü tartışılır ancak genelde liman etrafının binalarla çevrili, yaşamın yoğun olduğu yerlerde, büyüme imkanı olmadığı için mevcudu muhafaza etme çabası söz konusu olur. Büyük ölçekli limanlar yaptığınız zaman, geri sahası, yolları, demiryolu ve karayolu bağlantısı, büyük ciddi yatırımlar gerektirir. 1987-88'den sonra yaşanan sıkıntılar nedeniyle Zeytinburnu'ndaki Kumcular İskelesi’nin taşınması gerekti. Benim hayalim Büyükçekmece Körfezi’ni liman yapmaktı ama başaramadık. Onun yerine burayı koltuk liman yaptık. Beylikdüzü açısından baktığımızda başta istihdam olmak üzere bölgeye ekonomik açıdan ciddi katkı sağlıyor. Sadece liman tesislerinde aktif olarak 2 bin 500 kişi çalışıyor. Bunun yanında gümrük ve nakliye gibi işlerde çalışan insanlar var. Artı limanlara yükleme boşaltmada taşeron işçi hizmeti verenler var. Bu binanın kapısından içeri her gün minimum 5 bin kişi, ve yaklaşık 6 bin 500 araç giriş-çıkış yapıyor. Belediye ve diğer ilgili birimlerle ve iş adamlarımızla zaman zaman bir araya geliyoruz. Çalışanın eğitimi ve onların hayat standartlarını yükseltecek öl-
49
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
çekleri yakalamalarına fırsat veriyoruz. Bu fırsatlar içinde eğitim tabi çok önemli. Harcadığınız zaman ve maliyet bir yana bir kişiyi eğitmek için kullandığımız eğitim aracının maliyeti 6,5 milyon Dolar civarında. Şimdi eğitimi simülasyona dönüştürerek maliyetleri düşürmeye çalışıyoruz. Bu bakımdan da Beylikdüzü şanslı. Çünkü burada yetişenler Türkiye'deki tüm limanlarda ve hatta yurt dışında da iş bulabilmektedir.
Kuruluşundan bu yana yaşadığınız temel sorunlar nelerdir? Başlangıçtan bugüne çok farklı sorunlarla karşılaştık. Ama genel olarak baktığınızda çevremizi kıskaca alan ve yavaş yavaş sizi yutma noktasına gelen yapılaşma sorunu var. Bunun beraberinde yoğunlaşan trafik, yük alıp çıkacak veya gelecek vasıtaların zaman kaybına neden oluyor. Eskiden tesis dışında kullandığımız araçlar günde iki sefer yapıyorlardı,
şimdi bu mümkün değil. Bu da maaliyetlerin yükselmesi anlamına geliyor. Türk ithalat ve ihracatçısı için yüksek olan lojistik maaliyetlerinin aşağı inme şansı artık kalmadı. Böyle bir yapısal sorunla tüm limanlar karşı karşıya. Geçtiğimiz yıl terminallerimizden Kumport Çin’lilere 1 milyar Dolar’a yakın bir bedelle satıldı. Böyle yapıları yeniden inşa etmek çok zor. Bu nedenle korunması gerektiğini düşünüyorum.
Rakamlarla Ambarlı Liman Tesisleri
A
mbarlı Limanı birden fazla liman işletmesinin faaliyet hizmetleri veren bir konumdadır. Akçansa, hem kendi ihtiyacı olan gösterdiği bir komplekstir. Bu komplekste her bir liçimento veya dökme yüklerin elleçlenmesini gerçekleştirdiği gibi man işletmesi kendi faaliyetlerini ağırlıklı olarak Ro-Ro taşımacılığını ön plana çıkurumsal kimlikleri içerisinde, karmış olup son yıllarda konteyner hizmetleri de TÜRKİYE’NİN TOPLAM hatta kendi gümrük alanları içerisinde gerçekvermektedir. Özellikle Bandırma’ya dahili, İtalya'ya KONTEYNER leştiriyor. Ambarlı Limanı 2017 yılına geldiğinde, Ro-Ro hareketleri hızla devam eden bir liman işHAREKETİNİN 4 ayrı liman işletmesinin faaliyet gösterdiği bir letmesidir. Ambarlı Liman Kompleksi’nin ilk kukomplekste Türkiye’nin en büyük konteyner liYÜZDE 42’Sİ, 2016'DA ruluş aşamasında Ulaştırma Bakanlığı, bütün limanı, dünyanın da 38. büyük konteyner limanı manların ortak altyapı ve planlama çalışmalarını YÜZDE 32'Sİ, TOPLAM olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Ambarlı Liyapabilecek bir hizmet firması ve bir muhatap DIŞ TİCARETİMİZİN manı’nda doğudan batıya gidersek terminaller; arayışı içerisinde olmuş ve Limanın kurulduğu YÜZDE 7’Sİ AMBARLI 1. Kumport Liman Hizmetleri ve Lojistik 1992 yılında Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. San. ve Ticaret A.Ş. A.Ş. kurulmuştur. O gün bugündür, gerek UlaşLİMANI’NDAN 2. Akçansa Çimento Sanayi ve Ticaret A.Ş. tırma Bakanlığı, gerekse ilgili Bakanlıklar, Valilik GERÇEKLEŞMİŞTİR. 3. Mardaş Marmara Deniz İşletmeciliği A.Ş. ve Belediyelerin vermiş olduğu bir çok görev ve 4. Marport Liman İşletmeleri Sanayi ve sorumlulukları Altaş, üstün bir görev anlayışı içeTicaret A.Ş. bulunmaktadır. risinde yerine getirmeye gayret gösteriyor. Ambarlı Limanında faaliyet gösteren terminallerin ortaklığı ile kurulmuş Arpaş Römorkaj Pilotaj Bu liman işletmelerinden üçü konteyner limanı olarak yapıTic. A.Ş. limana yanaşıp kalkan gemilere pilotaj, römokaj ve klavuzluk laşmalarını tamamlamış olup, hizmet ve faaliyetlerini bu yönde hizmetlerini tecrübeli ve güçlü teşkilatı ile veriyor. sürdürmektedir. Bu limanlar Kumport, Mardaş ve Marport limanıdır. Bir günde giren araç sayısı ortalama 5 bin ila 7 bin Bu limanlar gerek üst yapıları, gerek altyapıları ile modern limancılık Ambarlı Liman Kompleksi, konteyner limanı olarak, Türkiye’nin en büyük konteyner limanıdır. 2014 rakamlarıyla yaklaşık 3.5 milyon TEU konteyner hareketi elleçlenen Ambarlı Limanı’nda 2016 yılında 2,8 milyon TEU konteyner, 2,5 milyon TON Genel Kargo yükü elleçlenmiştir. Türkiye’nin toplam konteyner hareketinin yüzde 42’si, 2016'da yüzde 32'si, toplam dış ticaretimizin yüzde 7’si Ambarlı Limanı’ndan gerçekleşmiştir. Ambarlı Limanı, aynı zamanda ülkemizin önemli bir transit limanı haline gelmiş ve toplam yük hareketinin de yüzde 35’i bugün özellikle Karadeniz’e transit olarak geçiş yapan bir konumdadır. Bunlara ek olarak Bandırma Limanı’na 165 bin Ro-Ro hareketi gerçekleştirmiş durumda. Ambarlı Limanı’na bir günde giren araç sayısı ortalama 5 ila 7 bin arasında değişmekte, limanda yıllık gemi hareketi ise 6 binin üzerindedir. Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. A.Ş. Ambarlı Liman Tesisleri toplam 5.750 metre rıhtım uzunluğuna Genel Müdürü Gürdal Karadeniz sahiptir.
50
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“Reel sektör olarak, üretim yapan, istihdam sağlayanlar tüm yurtta desteklenmeli” Beylikdüzü Özel Sayımızın önemli konuklarından biri önceki dönem İSİFED Başkanı, BEYSİAD Yüksek İstişare Konseyi Üyesi, sanayici ve yatırımcı Mehmet Sandal. Türkiye’nin farklı yerlerinde ve yurt dışında yatırımları olan Sandal ile Beylikdüzü ve çevresi özelinden Türkiye geneline sanayimizi ve sivil toplum kuruluşlarının görevlerini konuştuk.
B
eylikdüzü’ne yatırım yapmış, istihdam sağlayan bir iş insanı olarak sanayinin Beylikdüzü ve çevresi için önemini nasıl değerlendi-
riyorsunuz? Sadece Beylikdüzü’nü değil tüm İstanbul’u konuşmak gerekir. Son 10 yıldır İstan-
bul için uygulanan politika OSB’deki firmaları korumak, onun dışında kalan alanların tamamını sanayiden arındırmak şeklinde. Bu uygulama son yapılan imar değişiklikleri ile de onaylanmış durumda. Buna Beylikdüzü, Kıraç, Hadımköy, Esenyurt, Avcılar, K. Çekmece ve Silivri’nin tamamı dahil. Bu, İkitelli ve Beylikdüzü gibi OSB bölgelerindekiler ha-
riç bütün sanayinin İstanbul’un Avrupa yakasından kalkması anlamına geliyor. İstanbul Türkiye’deki istihdamın yaklaşık %30’unu, Türkiye ihracatının %40’ını gerçekleştiriyor. Dolayısıyla alınan bu kararın çok doğru olmadığını düşünüyoruz. Çünkü sanayinin İstanbul dışına taşınması halinde bir; bunların nereye gideceği konusu, ikincisi; burada yapılmış olan tüm sabit yatırımın değerini şu anda Türkiye’nin kaynaklarının karşılamaya yetmeyeceğinin hesabının iyi yapılması gerekiyor. Tüm sanayinin taşınıp buralara apartmanlar dikilmesi zaten betonlaşma ve konut fazlası olan İstanbul’un bu sorununun daha da büyüyeceğini gösteriyor. Bunun yanında istihdamın İstanbul dışına çıkması halinde ihtiyaçların azalmasının getireceği sorunlar da göz önüne alınmalı. Sanayileşme sürecinden, üretim ve ihracattan başka çıkış yolumuzun olmadığı Türkiye şartlarında reel sektör olarak, üretim yapan, istihdam sağlayanların sadece Beylikdüzü’nde değil tüm
“İSTANBUL, TÜRKİYE’DEKİ İSTİHDAMIN YAKLAŞIK %30’UNU, İHRACATIN %40’INI GERÇEKLEŞTİRİYOR. DOLAYISIYLA İKİTELLİ VE BEYLİKDÜZÜ GİBİ OSB BÖLGELERİNDEKİLER HARİÇ BÜTÜN SANAYİNİN İSTANBUL’DAN KALKMASI KARARININ ÇOK DOĞRU OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”
52
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
yurtta desteklenmesi gerektiği düşüncesindeyim. Biz yatırım yapmaya devam ediyoruz. Çünkü buraların ruhsatlarını aldık, işletmeler kurduk. Ama bu karar alındı, bunun önemine binaen vurgulamak istedim.
Sizce sanayicinin belli başlı sorunları ve çözüm önerileriniz nelerdir? Bir çok sorundan biri olan imar konusuna biraz önce değindik. İstanbul sanayinin taşınması durumunda bugün OSB’lerde arsa, bina fiyatları çok yüksek, giderler çok fazla. İSİFED’de başkanlık yaparak, geçmiş döTürkiye bugün kaynak problemi yaşıyor. nemde önemli katkılar sağladınız. Sivil topKredi almak ayrı bir sıkıntı. TOKİ’nin destek lum kuruluşları ekonomi ve iş dünyası açısağlayarak OSB’lerde sanayicinin ihtiyacı olan sından ne görevler üstleniyorlar? binaları yapması, kredide düşük faiz, uzun Sanayinin doğrudan tevade, uygun ödemeler ması olduğu tüm katmansağlanması halinde sanaların problemlerini dinleyip, yinin şehir dışına çıkması STK’LAR İÇİN zaman zaman çözümler reel anlamda değerlendiBİRÇOK İŞADAMININ rilebilir. Çeşitli platformüretme gibi bir görevi de KAFASINDAKİ vardır. Bugün ekonominin larda seslendirmemimize bulunduğu konum, sanayirağmen bu konuda bir çö“BENİM BURADAN cilerin beklentileri, çalışanzüm yaklaşım göremedik. MENFAATİM NEDİR?” ların problemleri ve bu Bir başka konu da; DÜŞÜNCESİNİN problemlerin çözümü ile ilimar değişikliği veya havgili öneriler sivil toplum kuzalardaki değişikliklerden DEĞİŞTİRİLMESİ ruluşlarının gündemindedir. dolayı yıkım kararı almış GEREKLİDİR” Ayrıca bağlı olduğu kesimin sanayicinin, kredilendirme aydınlatılması, bilgi alışverile ilgili binalarına dayalı işlerinin sağlanması, sanateminatların yıkım kararınyicilerin birbirleriyle tanıştırılması ve ticaretdan sonra sıfırlanması ve bunun sonucunda lerinin gelişltirilmesi konularında önemli bir bankalardan kredi alamamaları. Bu durumda misyon daha yüklenirler. Ancak bu sivil topödeme güçlüğü ve hatta iflaslar yaşanıyor. lum kuruluşlarına toplumda gereken önemin “Kesinti ve dalgalanmalar verilmemesi nedeniyle, sanayiciler kendisine 10 ilâ 30 vardiya arasında değişen anlatılan ya da anlatılmaya çalışılan bir çok üretim kaybına yol açıyor” konuda, maalesef yeterince katılımcı olmaEnerji meselesi de ayrı bir sorun. Dündığından, bu sıkıntıları izale etmekte güçlük yanın en pahalı elektiriğini kullanıyoruz. Döçekerler. Önemli olan iletişimin, katkıların, vizde meydana gelen dalgalanmalar ödeme katılımların herkes tarafından sağlanması, dengelerini altüst etmiş durumda. Sanayi önemsenmesi ve pratikte gösterilmesi. Hem büyük bir dar boğazda. Bunun yanında dükamudan, hem yerelden, hem de bağlı olzensiz elektriğin verdiği zararlar çok büyük. duğumuz toplulukların bu anlamda düşünce Bu konuda altyapıya yatırım yapılması geve anlayışlarının herkes tarafından güçlü ses rektiğini her platformda dile getiriyoruz. Keile dile getirilmesi ilerlemeyi ve bir çok sorusinti ve dalgalanmalar 10 ila 30 vardiya aranun çözülmesini sağlar. Bu da sivil toplum sında değişen üretim kaybına yol açmaktadır. örgütlerinin bu anlamda görevlerini daha iyi Bunun reel sektör üzerindeki mali kayıplarıyapması sonucunu doğurur. Gönül ister ki nın hesap edilmesi mümkün değildir. herkes bu katkıyı sağlasın, üzerine düşeni yapsın. Özellikle sanayicilerin ve işadamları“Beş ve 10 yıllık süreçlerde hangi nın sivil toplum kuruluşlarına bakış açılarının sektörlere teşviklerin sağlanacağı değişmesi gerekiyor. Bu tür dernekler için, çok ciddi bir şekilde planlanmalı” birçok işadamının kafasındaki “Benim buraTürkiye’yi çağdaş seviyeye çıkarmak, dan menfaatim nedir?” düşüncesinin değişdünyanın ilk on ekonomisine içine sokmak tirilmesi gereklidir. Amaç; kişisel menfaatler hedefleri doğru ve güzel hedeflerdir. Ancak değil, topluma ve özellikle ülke ekonomisine göstergeler ve gelişmeler bu konuda çok banasıl katkı sağlanacağı konusu olmalı. Bu şarılı diyemeyeceğimiz sonuçları önümüze nedenle sivil toplum kuruluşlarının öneminin getirmektedir. Dolayısıyle ülkemizin üretmesi bir kez daha altını çizmemiz lazım.
ve ihracatını artırması gerekmektedir. Bununla ilgili yatırımların desteklenmesi gerekiyor. Teşvik kapsamında çok büyük paralar veriliyor fakat biz baktığımızda sivil toplum kuruluşları olarak gördüğümüz, bu teşviklerin katkısının yeteri kadar ve düşündüğümüz şekilde olmadığıdır. Teşvikler sektörel olmalıdır. Türkiye’nin beş ve 10 yıllık süreçlerde başta ithal ikame sektörler olmak üzere hangi sektörlere teşviklerin sağlanacağı çok ciddi bir şekilde planlanmalı. Bunların nasıl teşvikler olacağının mutlaka çok net ifade edilmesi, ilgili lokasyonların belirlenmesi bence öncelikli bir konudur. Bununla ilgili olarak hem sanayiciye hem de devlete, hükümete düşen görev şu; sektörlerin iyi belirlenmesi, fizibilitelerinin düzgün bir şekilde yapılması lazım. Önümüzdeki süreçte yatırım yapmak isteyen, bu teşvikleri kullananlar için de denetimi esas almak şartı ile belirleyici olmak gerek. Bence bunlar yapılır ise Türkiye çok kısa zamanda hedeflerine ulaşır.
“Girdileri ne kadar yerlileştirebilirsek, katma değeri o kadar yükseltme imkanımız var” Genellikle söylenen bir şey var ihracatımızın büyük bir kısmını ithalat ile yapıyoruz. Bu hammaddeden kaynaklanıyor, girdilerden kaynaklanıyor. Bu girdileri ne kadar yerlileştirebilirsek, katma değeri o kadar yükseltme imkanımız var. Katma değeri yüksek, teknolojisi yüksek ürünler yapmak zorunda olduğumuz, Ar-Ge ye önem vermek gerektiği hep söyleniyor. Ama maalesef uygulama yok.
“Savunma sanayi örneği diğer sektörler için de geliştirilmeli” Yeni sektörleri belirlemek, sonra yapılacak yatırımların ve alınacak tedbirlerin veya bunun aşamalarının düzgün belirlenmesi, bir plan ve program yapılıp, buna katılacak sanayicilerin balirlenmesi, bence yapılması gereken ana işlerden biridir. Türkiye’de örneğin savunma sanayi ciddi atılımlar içinde. Bunun nedeni çok basit; biraz önce saydığımız kriterlerin savunma sanayi için uygulandığını görüyoruz. Çünkü sektör seçilmiş, lokasyonları belirlenmiş, buna katkı yapacaklar davet edilmiş. Katkı yapacaklar gerekli katkıyı yapıyorlar ve görülüyor ki, yerli oranı çok yüksek ürünler ortaya çıkabiliyor. Bunun diğer sektörler için de benzer yöntemlerle geliştirilmesi gerek.
53
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“Üniversite-sanayi işbirliğini güçlendirmeliyiz”
E
rin Motor 1.5 yıllık bir firma, ancak motor projesi kardeş kuruluş Şahin Metal’in bünyesinde beş altı yıldır sürüyor. Amaç; ilk başta tek silindirli olmak üzere dizel veya benzinli endüstriyel motorları üretmek. BEYSİAD Yön. Krl. Üyesi ve Erin Motor A.Ş. Yön. Krl. Üyesi Ersin Şahin sorularımızı yanıtladı: Motor, Türkiye için çok önemli bir konu. Öncelikle bu temelden baş- Ersin Şahin laması gerekli bir konu. Üniversite-sanayici işbirliği burada çok önemli. Bu işe, Türkiye’de bu alanda duayenlerden biri olan ortaklarımızdan Mustafa Eser Bey başladı, tasarım tamamen ona aittir. Ama buna rağmen motor gibi bir ürün tek ki-
şinin bilgi birikimi ile yapılabilecek bir ürün değil. Bu nedenle akademik anlamda Yıldız Teknik Üniversitesi ile birlikte iki tane SANTEZ Projesi bitirdik. İşin tasarım tarafı bize, bilimsel hesaplar ise üniversieteye ait. Daha önce Türkiye’de yüzde 100 özgün tasarımı olan bir motor projesi yapılmadığından dolayı sanayi tarafında teklolojik, üniversite tarafında ise üretilebilirlik anlamında tecrübe yok. Bu nedenle bu birliktelik çok önemli. Devletten ciddi destek aldık açıkçası. Biraz önce bahsettiğim gibi Yıldız Teknik Üniversitesi ile ortak yürüttüğümüz SANTEZ Projeleri döneminde iki Ar-Ge projemiz desteklendi ve hibe aldık. Şimdi Sanayi Bakanlığı’nın “Tekno Yatırım” adında devlet destekli Ar-Ge projelerinin seri üretime dönmesine
yönelik bir destek programı var. Erin Motor projesi de bu anlamda destek alacak. Hedefleriniz nelerdir? 2017’nin ikinci yarısında tek silindirli motoru çıkarmayı planlıyoruz. Ama aynı anda 4 silindirlinin de prototip çalışmaları başlayacak. Hedefimiz; 2020 yılına geldiğimizde, ürün ailesi olarak dört farklı motor çeşidi ile piyasada bulunmak. Otomobil motoru tarafında değil, “Off-Highway” denilen endüstriyel motor segmentinde ilerlemek istiyoruz. Ancak uygun şartların oluşması halinde diğer segmentlere de girebiliriz. Ne tür sorunlar yaşıyorsunuz? Eğitilmiş insan kaynağı sorunumuz var. Eğitimin niteliğini artırmamız gerekiyor. Yapılması gereken üniversite-sanayici işbirliğini güçlendirmek ve eğitim sistemimizde uygulamanın payını artırmamız gerekiyor.
“İhracatçı olmak olumsuzluklardan koruyor”
H
akart Dekoratif Eşya A.Ş. firmasının sahibi ve hem BEYSİAD hem de İSİFED’de Yönetim Kurulu Üyesi İrfan Doyran 10 yıldır STK’larda görev alan bir sanayici. Doyran ile kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Doyran gönüllülük esasıyla bu yapılarda gerçekleştirilen çalışmaların, üyelerinin yanı sıra bulundukları bölge Beylikdüzü’ne, topluma fayda sağlamak, dayanışmayı artırmak adına önemli olduğunu ve sonucunun güzel olduğunu kaydediyor. Firmanız ve çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Aile şirketinin üçüncü kuşak temsilcisiyim. Dedemiz Nevşehir'de bu işe bakırcılık ve kalaycılıkla başlamış. Babam 1965’te İstanbul'a geldikten sonra önce iç piyasa sonra ihracata ağırlık vermiş. Anadolu'da küçük atölyelerden farklı olarak bakır, hediyelik eşya ve mutfak malzemeleri alanında belki Türkiye'deki ilk ve tek kurumuz. Daha önce bizim gibi ithalat ve
İrfan Doyran
ihracat yapan birkaç firma vardı ancak talebin düşmesi nedeniyle kapandılar. Şu an sektörde, özellikle İstanbul'da tekiz ve yüzde 90 ihracat ağırlıklı çalışıyoruz. İhracatın yüzde 80'ni de ABD’ye gerçekleştiriyoruz. Özel ürünler olduğu için ABD gibi alım gücü yüksek bir pazarda ürünlerimiz talep görüyor. Kendi bünyemizde 90 kişi ile üretim yapıyoruz. Çalışanlarımızın çoğunu kendimiz yetiştiriyoruz. 2016 sizin açınızdan nasıl bir yıl oldu? 2016, yavaş seyreden, yaklaşık %15 civarı cirolarda düşmelerin olduğu bir yıl oldu. Tabi bunun içinde 2015'in de iyi geçmesinin bir etkisi vardı. Önceki yıllarla mukayese edersek standart geçti. İç piyasa çok yavaş. İhracat ağırlıklı çalıştığımız için olumsuzlukları hissetmedik. Ama maalesef iç piyasada yüzde 50 gibi sert düşüşler gördük. Bunu ihracatla kapatabildiğimiz için çok fazla etkilenmedik. Piyasa olarak baktığımızda maalesef olumsuz etkilere tanık olduk.
Ersin Şahin
54
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“Sermaye ve Ar-Ge yetersizliği sorunu”
B
“İnşaat, Türkiye’nin lokomotif sektörü”
B
EYSİAD Yönetim Kurulu Üyesi İlyas Yılmaz, farklı sektörlerde faaliyet gösterdikten sonra 2008 yılında aile şirketleri Yılmaz İnşaat’ın başına geçmiş. Sivil toplum örgütlerindeki görevlerinin yanı sıra Beylikdüzü Belediyesi’nde meclis üyeliği de yapan Yılmaz, kat karşılığı ya da satın aldıkları arsa üzerinde inşaatlar yapıyor. Ticari inşaatlarının yanı sıra sosyal sorumlulu kapsamında dedesinin adını verdikleri Ali Yılmaz Sağlık Ocağı’na yapıp, devlete bağışlayan Yılmaz, sosyal duyarlılığı olan bir iş insanı. İş hayatınız dışında birçok yerde göreviniz var. Beylikdüzü Belediyesi’ndeki meclis üyeliğimin yanı sıra Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği’ne de üyeyim. Gürpınar Trakyalılar Derneği'nde yönetim kurulu üyesi, İSİFED’de denetleme kurulu üyesiyim. Aynı zamanda Fenerbahçe Beylikdüzü, Büyükçekmece, Esenyurt ve Başakşehir'i kapsayan bir şubenin de as başkanlığını yapıyorum. BEYSİAD Yönetim Kurulunda görev almak benim için gurur verici. Her iş kolundan iş adamının katıldığı bir oluşum. Birlikte güzel çalışmalara imza atıyoruz. Artı ve eksileriyle 2016 nasıl bir yıldı sizin için? 2016’da satış hedefimizi fiyat kırarak tutturduğumuz, kâr anlamında beklentilerimizin altında bir yıldı. Darbe girişimi, ülkemizi çok olumsuz etkiledi. 2017'den yine iyi şeyler bekliyoruz ancak belirsizlikler var. İnşaat sektörü Türkiye'nin lokomotif sektörlerinden biri ve birçok farklı iş kolunu tetikliyor. Projelerimize önümüzü göremediğimiz için başlayamıyoruz. Sektörde en büyük sorunumuz kredi faiz oranları. Yüksek faizli krediler sorun yaşatıyor. İnsanlarla birebir konuştuğumuzda kredi konusu hep ön planda oluyor. Onun dışında Türkiye iyi olursa, biz de iyi oluyoruz.
56
EYSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Dolu’nun firması Dolu Oyuncak, 1976 yılından bu yana oyuncak sektöründe faaliyet gösteriyor. Oyuncak üreticisi olarak yurt içi ve yurt dışı pazar ağına ulaşıp üretim, pazarlama ve satış hizmetlerini dünya standartlarında gerçekleştiren ve 70 ülkeye toplam üretiminin yüzde 55’ini ihraç eden bir firma.
BEYSİAD’da yönetim kurulu üyesisiniz? Bu görevinizden bahseder misiniz? Bölgemizin önde gelen sivil toplum kuruluşu olan BEYSİAD’a çalışmalarında katkıda bulunmaya gayret ediyoruz. Bölgemiz iş adamlarını bir araya getiren ve birçok konuda öncülük yapan BEYSİAD’ın faaliyetlerinin bundan sonra da artarak devam edeceği inancını taşıyoruz.
Sektörünüzün belli Firmanızın üretim başlı sorunları nelerdir? alanından bahseder Oyunnak sektörü misiniz? hem yurt içinde hem de Dolu, yurt içi ve yurt dışında sürekli kenyurt dışına plastik dini yenileyen ve sürekli oyuncak üretimi ile ilgelişen bir sektör. Üregili çalışmalarını bir katiminin yarıdan fazlasını Gökhan Dolu lite sistemi içerisinde ihraç eden firmamız yagerçekleştirir. Şirketin tırımlarını ve planlarını ve müşterilerinin istekleri doğrulsürekli yenilemekte ve piyasa kotusunda, mevcut pazar ağı içerişullarına uygun hale getirmektedir. sinde stratejisini korumak ve müşÜlkemizdeki tüm üretici firmaların teri memnuniyetini yakalamak yaşadığı benzer sorunları yaşaamacıyla gerekli organizasyonları makla birlikte sektörün hacminin oluşturur, gerekli planlamayı yapar küçük olması ve hala gelişmekte ve öngörülen ürün, hizmet üretir. olması sebebiyle sermaye ve Personelini sürekli eğitim progAr-Ge yetersizliği gibi başlıca ramlarıyla bilinçlendirmekle ve yeproblemleri bulunmaktadır. Son tiştirmektedir. Dolu’nun kalite podönemlerde ilgili Bakanlığın ve litikası iddialı, vizyonu çağdaş, PAGEV’in katkılarıyla sektörün misyonu ileriye dönüktür. Dolu, kalkınmasına öncelik verilmiş olup çalışanlarının yetkinliğini ve mutbu girişimlerin devam etmesini luluğunu, müşterilerinin memnuümit etmekteyiz. niyetini, şirketin faaliyet alanında lider kılınmasını, sosyal çevreye 2016 sektör için nasıl geçti? duyarlılık bilinci içerisinde kaliteli 2017 öngörüleriniz nelerdir? ve verimli üretim ve hizmetin sağ2016 yılı genel anlamıyla bizim lanmasını gerçekleştirmek için süiçin tatmin edici olup 2017 yılında rekli gelişimini gerçekleştirmeyi da geçmiş yıla benzer bir seyir taahhüt etmiştir. beklemekteyiz.
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“Temkinli bir şekilde yatırıma, üretime devam”
B
EYSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Metin Yılmaz, Çuhadaroğlu Metal Sanayi ve Pazarlama A.Ş.’de Genel Müdür Yardımcılığı’nın yanı sıra birçok kurum ve kuruluşta görevleri olan, akademik yönü de olan bir iş insanı. Yılmaz sorularımızı yanıtladı.
minyum döküm işlemi ile başlayıp bitmiş ürün ile son bulan entegre bir yapıya sahiptir. Mevcut tesislerimizde her zaman en son teknolojilere yatırım yaparak öncülük ruhumuzdan, birikmiş tecrübe ve ‘know-how'ımızı hem üretim teknolojilerimizde hem de ürünlerimizde kullanarak yenilikçilik ruhumuzdan hiç ayrılmadan yolumuza devam etmekteyiz.
Firmanızdan kısaca bahseder misiniz? 63 yıllık bir geçmişi olan Çuhadaroğlu Sektörel anlamda temel sorunlarınız grubunda yaklaşık 19 yıldır görev yapmaktave önerileriniz nelerdir? yım. Köklü geçmişinin temelinde her zaman Her sektörde olduğu gibi bizim yenilikçi, yaratıcı bir ruha sahip olması yatan sektörümüzde de bazı ortak sorunlar Çuhadaroğlu, 2016 yılında Türkiye'de tek vardır. Bunların başında siyasi ve halka arz işlemini başarı ile gerçekleştiren ekonomik istikrar, haksız rekabet, firma olmuştur. Halka arz işleminden yetişmiş kalifiye eleman ihbu yana istikrarlı bir yol izleyen tiyacı, çalışanlar üzerinde Çuhadaroğlu 2016 yılının istikrarsız yüksek vergi yükü gelmekekonomisine rağmen değer katedir. Bunun dışında sekzanmıştır. Bugün itibarı ile Çutörümüze ait sorunlar araDr. Metin Yılmaz hadaroğlu üretim tesisleri alüsında, hammaddede dışa
bağımlılık dolayısıyla yüksek kur riskleri ve ülkemizde yabancı ürün hayranlığı yer alıyor. 2016 sektörünüz açısından nasıl geçti? 2017 için neler öngörüyorsunuz? Aslında 2016 yılı ilk yarısı oldukça iyi giderken ikinci yarıda hemen hemen sektörün tamamında büyük oranda ani düşüşler yaşandı. Sektör olarak 2016 yılı genel olarak hedeflerin altında olmasına rağmen makul üretim seviyeleriyle sonuçlandı. En büyük soru işareti 2017 yılı ile ilgili. Özellikle terörün tırmanışı, hızla artan kurlar, Euro bölgesine zorlaşan ihracatlar, ülke içinde inşaat sektörünün durumu, dövize endeksli yüksek dış borç gibi konular iş hayatını tedirgin etmektedir. Dolayısıyla 2017 hepimiz için zor bir yıl olacağı kesindir. Ancak bir taraftan temkinli olurken bir taraftan da yarınlara hazır olma adına yeni yatırımlara ve üretimlerimize devam etme dışında da şansımız olmadığının bilincindeyiz.
“Ekonomik sıkıntılar müşteriye yansıyor”
B
EYSİAD Yönetim Kurulu Üyesi İskender Duriç, aslen Beylikdüzü Yakuplu’da ziraat kökenli bir ailenin çocuğu. Ziraatın yanında
İskender Duriç
58
farklı iş kollarında da yıllar içinde çalışmış. Yine ailece 1985’te Beylikdüzü’nde açılan yer ile restoran işine girilmiş. 2000 yılında kendi kurduğu Kaptan-ı Derya Restaurant ile farklı bir konseptle yola devam etmiş. Duriç’in inşaat dahil farklı alanlardaki şirketlerde de ortaklıkları var. İş hayatınızda ne tür sorunlarla karşılaşıyorsunuz? Müşteri-işletme ilişkilerinde bir sorun var. Ekonomik sıkıntılar müşteriye yansıyor. Müşterinin de yapısında “Olduğumdan geri kalmayayım, ama ucuza mal edeyim” anlayışı var. Oysa işletmelerin görünen, görünmeyen birçok masrafı var. Öte yandan
yeni yetişmiş eleman bulmada da sorun yaşıyoruz. Butik restoranda birinci sınıf diyebileceğimiz, çok iyi bir balık restoranı olma başarısını gösterdik. Balıktan hoşlanmayanlar için et de bulundurduğumuz bir formatımız var. Yeni konseptimizde ise; 200 kişilik kapalı mekanımız ile deniz kenarındaki 250 kişilik yerimizde yazın uygun günlerde düğün, nişan, kokteyl, işadamı yemeği ve toplantılarında hizmet vereceğiz. 2016 değerlendirmeniz ve 2017 beklentileriniz nelerdir? 2016 birçok huzursuzluğun olduğu, ülkemiz açısından da bir daha yaşanmamasını temenni
etmediğimiz olaylara sahne olan bir yıldı. Ekonomiyi bir şekilde düzeltirsiniz, dengeye getirirsiniz. Ancak iç dinamikleri negatif yönde tetikleyecek, özellikle kargaşaya sevk edecek durumlar daha vahimdir. Kötü günler geçirdik. Allah bir daha göstermesin, umutla bakalım geleceğe ancak dengelerin şaştığı kesin. Bu sarsıntının 2017’ye yansıyacağını görüyoruz. Toparlanmanın birkaç yılı bulacağını düşünüyorum. Ziraat kökenli biri olarak çiftçi her zaman şunu söyler; “Bir yıl sonra daha iyi ürün alacağım”. Ancak hava şartlarıdır onu sağlayan. Dolayısıyla matematik açıdan bakarsak toparlanma birkaç yıl alır.
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“Döviz artışı yatırım kararını zorlaştırıyor”
B
EYSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Özçanak, endüstriyel boyahane tasarım, imalat ve montajını yapan Türkiye’nin ilk yerli kuruluşu Botersan Endüstriyel Tesisler İmalat ve Satış A.Ş.’nin ikinci kuşak temsilcilerinden. 1982 yılında Tolga Tolga Özçanak Özçanak’ın babası Orhan Özçanak ile Ercüment Birsen, Bekir Alparslan ve Tevfik Avsar tarafından kurulan Botersan, günümüzde alanında lider konumunda. Boyahane üst başlığı altında boyahaneyi oluşturan tüm bileşenleri ürettiklerini söyleyen Tolga Özçanak, ”Yüzey temizlik hatları, kurutma ve boya pişirme fırınları, yaş ve toz boyama kabinleri, kataforez boya tesisleri, nakil sistemleri için konvörler gibi alt başlıklar altındaki sistemleri biraraya getirip, boyahane sistemleri kuruyoruz” diye kaydediyor. 90’lı yılların başından bu yana Beylikdüzü’nde olduklarını söyleyen Tolga Özçanak, hem bölgesel olarak diyalogların artması, hem de firmaya ve çevreye fayda sağlama düşüncesiyle BEYSİAD’a üye olmuşlar. Baba Orhan Özçanak da bir BEYSİAD üyesi. Sektörün sorunlarına değinen Tolga Özçanak, merdiven altı firmaların haksız rekabetin yanı sıra dövizdeki artışın yurt içi ve yurt dışında rekabet güçlerini düşürdüğünü belirtiyor. Botersan’ın yine ikinci kuşak temsilcilerinden Gülsüm Birsen Beyazay ise, “Yatırım firması olduğumuz için proje bazlı çalışıyoruz. Türk ekonomisinin krize girdiği zamanlar, 4-5 yılda bir biz de dar boğaza giriyoruz. Çünkü kriz ortamlarında insanlar boyahane gibi büyük yatırımlar yapmaktan çekiniyorlar” diye ekliyor. Sektörel bir değerlendirme yapan kurucu ortaklardan Ercüment Birsen de, “2015’te çok iş vardı ama maliyetine çalıştık. 2017 ise pek iyi görünmüyor. Bu şartlarda yatırım düşünemiyoruz, ancak mevcudu korumaya çalışıyoruz” diye kaydediyor.
60
“2017, toparlanma yılı olacak”
S
istem Grup’a 1996 yılında katılan grup firma ortağı ve CEO’su Ertan Yıldız BEYSİAD’da da Yönetim Kurulu Üyesi. Amiral gemisi Sistem Reklamcılık A.Ş.’nin yanı sıra Sistem İnşaat A.Ş. ve teknoloji firması Apron Teknoloji A.Ş.’yi bünyesinde bulunduran Sistem Grup, Türkiye’nin en büyük sanayi firmaları arasında ilk binde yer alıyor. Sistem Reklamcılık A.Ş. iç-dış her türlü kurumsal kimlik uygulamasında tasarım, Ar-Ge, üretim, montaj ve servis süreçlerini bir arada sunarak anahtar teslimi hizmet verirken, Sistem İnşaat A.Ş. anahtar teslimi akaryakıt istasyonları ve endüstriyel tesis inşaatları yapıyor. Apron Teknoloji A.Ş. ve markası LEDECA ise İç ve dış mekan dijital reklam ve enformasyon yayıncılığına (digital signage) yönelik farklı sektörlerdeki kurumlar için en kapsamlı teknolojik altyapı çözümlerini üretiyor. Sektörün en büyük sorunlarından birinin aşırı yüksek enerji maliyetleri, olduğuna dikkat çeken Ertan Yıldız, buna alt yapı eksiklikleri, haksız rekabet, prosedürel zorluklar, döviz kurundaki dalgalanmalar ve kalifiye eleman sıkıntısını da ekliyor. Döviz kuru dalgalanmalarının Türkiye’nin tamamını etkilediğini belirten Yıldız, “Ancak bizler gibi hammaddesinin yarısından fazlası dövize endeksli olan üreticiler için bu dalgalanmalar çok büyük zararlar getiriyor. Sözleşmeli olduğumuz müşterilerimize bu artışları yansıtamıyor ve tümünü kendi kârımızdan vermek
Ertan Yıldız zorunda kalıyoruz’ diye belirtiyor. Sektörel açıdan 2016’yı değerlendiren Yıldız, yılın çok büyük sorunlarla geçtiğini, bir çok küçük ölçekli firmadan kötü haberler aldıklarını kaydediyor. Ertan Yıldız sözlerin şöyle sürdürüyor: “Biz ise kontrollü ve planlı davranarak sorunları bertaraf etmeyi başardık. Proaktif tavırlarla istikrarlı bir şekilde devam ediyoruz ve edeceğiz. Ciromuzun yarısından fazlası ihracat olduğu için içerdeki istikrarsızlıktan nispeten korunabiliyoruz. Döviz borcu olan firmalar açısında sorun olan döviz kuru dalgalanmalarını bir avantaja dönüştürmeye çalışıyoruz. 2017’de yolumuza çok etkilenmeden devam edebileceğimizi öngörüyoruz ancak yurt dışı pazarlar da eskiye göre oldukça zorlu. Genel olarak 2017’yi yeniden toparlanma yılı olarak görüyorum. Özellikle ihracatın önü açılmalı ve içteki sorunlar aşılmalı. Bu konuda sektör liderlerine olduğu kadar siyasilere de iş düşüyor. Birlik olmalı, dışarıya karşı istikrarlı ve güçlü durmalıyız.” İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“Perakende sektöründe orantısız rekabet var”
T
ürkiye’de hızla büyüyen sektörlerin başında gıda perakendiciliği yapan market zincirleri geliyor. BEYSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Doğan, İstanbul’da bu anlamda önemli zincirlerden biri olan Onur Hipermarketleri’nin ortaklarından. Yılmaz Doğan ile hem firmanın kısa öyküsünü hem de sektörü konuştuk. Onur Hipermarketleri’nin kısaca tarihçesinden bahseter misiniz? 1993 yılında ilk mağazamızı Avcılar Parseller’de hizmete açtık. Şu an itibari ile İstanbul’un birçok ilçesinde 30 mağaza sayısı, 900 çalışanı ile yaklaşık 40 bin metrekare kapalı alanda perakende sektöründe hizmet vermekteyiz. Ayrıca inşaat, besi hayvancılık ve Enbey Döner ile ortaklık faaliyetimizi sürdürmekteyiz. Onur Ailesi olarak, ticaretin bir güven işi olduğuna inanmakla beraber, müşteri odaklı, insana, topluma ve çevreye
açılan mağazalar, bunun yanında nitelikli iş gücü ve personel sirkülasyonu. Perakende sektörü insan odaklı bir hizmet alanıdır. Bunun için insan kaynaklarına çok önem verilmelidir. Bizler müşteri alışkanlıklarını, satın alma reflekslerini doğru analiz etmeliyiz. Finans, stok giriş, genel gider maliyetlerini çok iyi analiz etmeliyiz.
Yılmaz Doğan
doğaya duyarlı bir anlayışla hareket etmekteyiz. Sektörel anlamda temel sıkıntılarınız ve varsa çözüm için önerileriniz nelerdir? Orantısız rekabet perakende sektörünün en önemli sıkıntılarından biridir. Yan yana
2016 yılı nasıl geçti, 2017 öngörüleriniz nelerdir? 2016 yılının ilk altı ayı bizim açımızdan verimli geçti. Son altı aylık dilimde özellikle terör, 15 Temmuz darbe girişimi, döviz kurlarının yükselmesinden dolayı olumsuz etkilendik. 2017 yılında dünyada ve haliyle ülkemizde ekonomik anlamda bir belirsizlik havası yaşanıyor. Umarım siyasi ve ekonomik anlamda ülkemiz ve dünyada terörün olmadığı, umutların, hayallerin yaşadığı, çoğaldığı bir yıl olur.
“Yeni inşaat yatırımları için zor bir yıl olacak”
B
EYSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Saffet Uygur, Beylikdüzü’nde yerleşik ADM İnşaat’ın da Yönetim Kurulu Üyesi. 15 yıl önce, konut ve işyeri üretim ve organizasyon için çok ortaklı olarak kurulan ADM İnşaat, ilçenin önemli noktalarında yaptığı özellikli projelerle öne çıkmış. Firma sadece Beylikdüzü'nde değil, başka alanlarda, hatta yurt dışında da yatırım yapan bir düzeye erişmiş. BEYSİAD’ın bölge ve iş dünyası için önemi sizce nedir? Ülkemizde normalleşmenin ve kaliteli bir demokrasinin tüm toplumsal kesimlerin örgütlü ka-
tılımı ile sağlanmasının her şeyden evvel yerelden başlaması gerektiğine inanıyoruz. BEYSİAD bu anlamda olumlu ve iyi bir örnek. BEYSİAD kurulduğundan beri bölgemizdeki sanayici ve iş insanlarını bir araya getirmiş, sadece kendi sektörel sorunlarını değil bölgenin sorunlarını da gözeten, hem yerel idare hem de merkezi idare ile dengeli, ahenkli ilişki içinde olmuştur. İnşaat sektörü açısından 2017 nasıl bir yıl olacak? Son yıllarda inşaat sektörümüz, ekonomimiz için bir dinamo görevi gördü. Ancak 2016'da sektörde gerilemeler oldu. Özellikle 15 Temmuz darbe teşeb-
büsüyle birlikte yaratılan umutsuzluk dalgası sektörde olumsuz gelişmelere yol açtı. Yatırım amaçlı konut/işyeri satışlarında belirgin durgunluğa sebep oldu. Döviz ve özellikle Dolar’daki keskin iniş çıkışlar müşterilerde kararsızlık ve umutsuzluk vesilesi haline geldi. Ancak ADM olarak firmamız yatırımları, hareketli lokasyonlarda bulunduğu için süreçten en az etkilenmemizi sağladı. Hem Beylikdüzü OSB bünyesinde ve Beykent merkezinde hem de Tekirdağ merkezindeki inşaatlarımızda müşteri ilgi ve yönelimi beklentimizin altına düşmedi. 2017 ise yeni inşaat yatırımları için zor bir yıl olacak. Büyük projelere başlan-
mayacak gibi. Konut ve işyeri satışlarında kısmi gerilemelerin yaşanması muhtemel. Zaman içinde gayrimenkul yatırımlarının tasarruf sahipleri için öncelikli tercihler arasındaki pozisyonunu koruyacağından eminiz.
Saffet Uygur
61
İSİFED »BEYLİKDÜZÜ ÖZEL BÖLÜM
“İki handikap: Global rekabet ve insan gücü”
Ş
ahin Metal; BEYSİAD Başkan Vekili Adnan Şahin’in Yön. Krl. Üyesi olduğu, otomotiv sektörü için alüminyum basınçlı döküm parçaları üreten bir kuruluş. Firmanın bir diğer yönetim kurulu üyesi Erhan Eser ile küçük bir söyleşi yaptık. Sektörel anlamda temel sorunlarınız nelerdir? Yüksek talep doğrultusunda Avrupa’ya hizmet veriyoruz. Ancak alanımızda global pazarda rekabet söz konusu. Çin gibi ucuz işçilik olan ülkelerdeki rakiplerimizin global tedarik zincirine de hakim olma avantajları var. Bu nedenle Uzak Doğu rekabetini de kendimize hedef seçiyoruz. Bir de mühendislik ve teknik konusunda bilgili olmanız rakipleriniz karşı-
handikap. Onun dışında ihracatçı olmanın şu anda Türkiye’de avantajları var. Avrupa ülkelerine; Almanya, Fransa, İspanya, İngiltere’ye ihracat yapıyoruz. Yavaş yavaş Slovenya ve diğer Balkan ülkeleri de devreye giriyor. Büyük otomotiv devleri de buraya yönelerek yatırım yapmaya ve üretimlerini bu ülkelere kaydırmaya başladı. E. Erhan Eser sında size bir avantaj sunuyor. Bunlar dışında lokal olarak baktığımızda, bir çok sektörde olduğu gibi yetişmiş kalifiye eleman sıkıntısı bu sektörde de söz konusu. Biz bunu kendi bünyemizde uyguladığımız yetiştirme programları uygulayarak çözüyoruz. Global rekabet ve insan gücü iki büyük
2016 değerlendirmeniz ve 2017 öngörüleriniz nelerdir? 2016 yılı satış, üretim, kalite boyutunda Şahin Metal için kötü bir yıl değildi. Prensipte hedeflerimizi yüzde 90 oranında tutturduk. Tabi bulunduğumuz sektörün bir avantajı; müşterilerimiz son derece tutarlı ve uzun vadeli firmalar. Bu müşterilerle orta ve uzun vadede plan yapmak müm-
kün. Tabi şu an durumu etkileyen faktörler var. Müşterilerimiz büyük firmalar, jeopolitik ve diğer riskleri sürekli analiz ediyorlar, buna göre tedarik zincirini organize ediyorlar. Son bir yıla baktığımızda Türkiye’de tedarik konusunda prensip olarak hiçbir şey değişmedi, ancak emniyet katsayısını artırarak bu işi yapmaya başladılar. Çünkü bunu değerlendirmek için ülke bazında rapor hazırlayan çok ciddi kurumlarla çalışıyorlar. Bu bağlamda stok veya emniyet unsurlarını devreye sokup devam ediyorlar. Biz de bu bağlamda kısa ve orta vadede işimizle ilgili büyük bir değişiklik öngörmüyoruz. Bütçeler, alımlar hepsi net durumda. Tabi çok büyük bir etken, global bir kriz yaşanmadığı sürece 2017’nin nasıl geçeceği şu anda belli.
KISA KISA >> KISA KISA >> KISA KISA >> KISA KISA >> KISA KISA >> KISA KISA Otomobilde Ar-Ge’de dünyada beşinci sıradayız
2016’da Türkiye’nin ham çelik üretimi 33.2 Milyon ton oldu
Dünya Ar-Ge harcamalarında otomotive büyük pay ayıran ülkeler arasında Türkiye de var. İlk sırada yüzde 32 ile Almanya bulunuyor. Türkiye ise yüzde 14 ile beşinci sırada (Sabah)
Türkiye’nin toplam çelik üretimi, 2016 yılının Aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına kıyasla % 7.1 oranında artışla 2 milyon 860 bin ton seviyesinde gerçekleşti. (TÇÜD)
Otomotiv endüstrisi ihracatı 2016'da yüzde 13 arttı Türkiye toplam ihracatı 2016 yılında yüzde 1 oranında azalırken, otomotiv endüstrisi ihracatı yüzde 13 oranında artış gösterdi. (Milliyet)
Elektriğe zam yok Elektrik fiyatlarıyla ilgili konuşan EPDK Başkanı Yılmaz, "Yapmış olduğumuz hesaplarda zamla ilgili bir öngörümüz ve elektrik fiyatlarıyla ilgili zammı gerektirecek veri yok" dedi. (Dünya)
62
Liman tartım ücretlerine ihracatçı lehine yeni düzenleme İhracatçıdan limanlarda ‘bildirim ücreti’ adı altında kesilen faturaya bakanlık müdahale etti. İhracatçılar, kamu kurumları ve sektör kuruluşlarının yapmış olduğu şikayet başvurularını haklı bulan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, bildirim ücreti adı altında 70 dolara kadar kesilen faturayı maksimum 60 TL olarak belirledi. Tüm sektörlerde faaliyet gösteren, kendi tartısı olan ihracatçılardan liman işletmesi herhangi bir isim altında bildirim ücreti, DBA ücreti veya farklı bir ücret tahsil edemeyecek. (Sabah)
2016’da plastik sektör üretiminde yüzde 3,84 ve kompozitte yüzde 6 artış 2016 yılında Türkiye plastik mamul üretiminin %3,84 oranında artış göstererek 9,09 milyon tona ve 34,7 milyar dolar üretim değerine çıkacağı öngörülmektedir. Geçen yılın gerçekleşmesi ise 8,75 milyon ton olarak belirtilmiştir. (PAGDER)
İstanbul'a yeni nesil teknoloji merkezi için imzalar atıldı İstanbul'da yeni nesil teknolojilerin geliştirilmesi ve ticarileştirilmesini sağlayacak bir merkezin kurulması için imzalar atıldı. İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) güdümlü projeler kapsamında girişimcilik ve yenilikçiliğe katkı yapacak yeni bir merkezin kurulması sözleşmesi, İstanbul Valisi Vasip Şahin ile İBB Başkanı Kadir Topbaş ve İTO Başkanı İbrahim Çağlar arasında imzalandı. (İTO)
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
Teröre karşı güvenlik güçlerimize baş sağlığı ve destek ziyareti
İ
stanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) İstanbul Beşiktaş'ta çoğunluğu çevik kuvvet polisi 45 vatandaşımızın, Kayseri’de de 14 askerimizin şehit olduğu terör
İSİFED ve BEYSİAD Heyeti Beylikdüzü İlçe Emniyet Müdürlüğünde
İSİFED ve ÇASİAD Heyeti Çatalca İlçe Emniyet Müdürlüğünde
İSİFED ve ÇASİAD Heyeti Çatalca Jandarma Komutanlığında
64
saldırıları sonrası emniyet güçlerini ziyaret ederek baş sağlığı diledi ve yanlarında olduğu mesajını verdi.
Beylikdüzü İlçe Emniyet Müdürü Niyazi İnci’ye ziyaret Bu kapsamda İSİFED üyesi Beylikdüzü Sanayici ve İşadamları Derneği (BEYSİAD) ile birlikte Beylikdüzü İlçe Emniyet Müdürü Niyazi İnci ziyaret edildi. İSİFED Genel Başkanı Muammer Ömeroğlu, BEYSİAD Başkanı Nuri Aslan, BEYSİAD Yönetim Kurulu Üyeleri Dinçer Mumcu, İskender Duriç ve İlyas Yılmaz’ın katıldığı ziyarette Beylikdüzü İlçe Emniyet
Müdürü Niyazi İnci’ye yaşanan terör olayları sonrası şehitlerimiz için baş sağlığı dilendi.
Esenyurt İlçe Emniyet Müdürü Yazgan makamında ziyaret edildi Emniyet güçlerimize taziye ziyaretleri kapsamında İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu ile Esenyurt Sanayici ve İşadamları Derneği (ESİDER) Başkanı Fevzi Torolsan ve ESİDER Yönetim Kurulu üyeleri Esenyurt Emniyet Müdürü Muharrem Yazgan’ı makamında ziyaret etti.
İSİFED ve ÇASİAD heyeti Çatalca Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlığında İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu ve üye dernek Çatalca Sanayici ve İşadamları Derneği (ÇASİAD) Başkanı Adem Yılmaz ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Çatalca İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlığına taziye ziyaretinde bulunuldu. Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara’nın da katıldığı ziyarette İlçe Emniyet Müdürü Kamil Yıldırım ve Çatalca Jandarma Komutanı Yüzbaşı Kadir Duvan’a Kayseri ve Beşiktaş’ta güvenlik güçlerimize karşı düzenlenen hain terör saldırısında şehit olan ve yaralanan asker ve polislerimiz için geçmiş olsun ve baş sağlığı dilendi. İSİFED Başkanı gerçekleştirilen bu ziyaretlerde nereden gelirse gelsin terörün her türlüsünü lanetlediklerini ve İSİFED ve iş dünyası olarak her zaman olduğu gibi güvenlik güçlerinin yanında olduklarını belirtti. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü
KSİAD, Bakan Özlü ile üye sanayicilerini buluşturdu İSİFED üyesi KSİAD, bölgesinin iş dünyası ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü’yü düzenlediği kahvaltılı toplantıda bir araya getirdi.
İ
stanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) üyesi Küçükçekmece Sanayici ve İşadamları Derneği (KSİAD), bölgesinin iş dünyasını Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü’nün katıldığı kahvaltılı toplantıda bir araya getirdi. Radisson Blu Conference Airport Hotel’de gerçekleşen ve Küçükçekmece Kaymakamı Harun Kaya, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İstanbul Milletvekili Abdullah Başçı’nın da katıldığı buluşmada, bölge iş insanları yaşadıkları sorunları ve görüşlerini Bakan Özlü ile paylaşma imkanı buldu. Toplantıda konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü sanayiciliğin çok zor bir uğraş olduğunun altını çizerek şunları söyledi:
Bakan Özlü: “Sizlerin daha iyi şartlara sahip olmanız bizim temel vazifemizdir” “Daha kolay yollardan para kazanabilecekken, arsa ve borsadan para kazanabilecekken sanayici olma yoluna girdikleri için sanayiciler kahraman olarak görülmelidirler.
66
Bu nedenle sizlerin daha iyi şartlara sahip olmanız bizim temel vazifemizdir. Bu tür platformlarda bir araya gelmek, sizleri dinlemek bizim için önemli. Konuşarak, müzakere ederek, ortak aklı devreye alarak her meseleyi çözebileceğimize inanıyorum.”
Üretim reform paketi sanayinin ve üreticinin desteklenmesi anlamında çok önemli maddeler içeriyor AR-GE reform ve Sınai Mülkiyet Kanunu’nu hazırladıklarını ve üretim reform paketini son hale getirdiklerin kaydeden Bakan Özlü, paketin sanayinin desteklenmesi, üreticinin desteklenmesi anlamında çok önemli maddeler içerdiğini belirtti. Pakette yeni sanayi parselleri oluşturmak ve daha uygun şartlarda sanayicinin kullanımına sunmak konusunda maddeler de olduğuna dikkat çeken Özlü, “Yapısal reformların yanında kısa dönemdeki sorunları çözecek adımları da atıyoruz. Kredi Garanti Fonu’nda sermaye artırarak daha çok kredi hacmi açtık. Eximbank’ın ihracatçı sanayiciyi daha fazla desteklemesini sağladık. Sicil affı benzeri düzenlemeler ile krediye ulaşmadaki engelleri kaldırdık. KOS-
GEB aracılığıyla mikro KOBİ’lere bile 50 bin TL faizsiz kredi uygulaması başlattık. 2016 yılı sonunda 250 bin KOBİ başvurdu. İstanbul Milletvekili Abdullah Başçı ise istihdam seferberliğine KSİAD’ın verdiği desteğin önemli olduğunu ve son dönemde çıkarılan kanunlarla iş dünyasının gelişmesi için altyapıyı hazırladıklarını dile getirdi. Küçükçekmece Kaymakamı Harun Kaya, Küçükçekmece’nin İstanbul’un ikinci büyük ilçesi olduğunu ve 57 ilden daha kalabalık olduğunu söyledi. Bir ülkenin kalkınması için eğitim ve üretim olduğunu belirten Kaya, eğitim kısmında gayretleri olduğunu ve üreticiyi de her konuda destekleyeceklerini kaydetti.
İSO Başkanı Bahçıvan: “K.Çekmece Türk sanayisine değer katan pek çok firmanın yeşerdiği alan” İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da Küçükçekmece’nin Türk sanayisinin tarihinin izlerini taşıdığını söyledi. Bölgenin 50-60 yıldır Türk sanayisine değer katan pek çok firmanın yeşerdiği alan olduğunu hatırlatan Bahçıvan, burada ikinci ve üçüncü sanayici neslin temsil ettiği sanayi kültürünün İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
KSİAD Başkanı Ahmet Koparan devam ettiğini kaydetti. Son dönemlerde ne yazık ki Türkiye’de sanayi algısında bir bozulma yaşandığını dile getiren Bahçıvan, “Geçmişte sanayi, çevreyi kirleten, değer oluşturmayan ve modası geçmiş bir sektör olarak algılanıyordu. Bugün böyle bir sanayiden söz etmiyoruz. Artık çevre ile barışık, katma değer yaratan ve ülke ihracatına büyük katkı sunan ihracatçı sanayiden söz ediyoruz. Ne mutlu ki artık ‘300-400 kişi çalıştıran fabrikalar yerine AVM yaparız aynı ekonomik değeri üretiriz’ denen bir anlayışın son dönemlerde yanlış olduğu anlaşıldı.
“Bankalar yeni KGF uygulamasına yakın davranmasa da bizim üstüne gitmemiz lazım” Finans konusunun sanayicinin hayatındaki en önemli sorun olduğunu belirten Bahçıvan, sanayicilere İSO olarak kendi önerileri çerçevesinde şekillenen Kredi Garanti Fonu desteklerinin takip edilmesini önerdi. Bahçıvan, “Birtakım bankalar yeni KGF uygulamasına yakın davranmasa da bizim üstüne gitmemiz lazım. İSO olarak bu konuda bir birim kurduk. Bu konuda bir engel çıktığında bizi arayın, 24 saat sanayicimizin KGF engellerinin aşılması konusunda yanınızdayız” şeklinde konuştu. “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın farklı destek ve teşvikleri var. Yeni işe girişlerde, işbaşı eğitiminde verilen destekler hem mevcut istihdama hem de yeni istihdama katkı sağlayacak. Hükümetimiz üretime destek anlamında bir seferberlik başlattı. Ankara’dan böylesine destek varken bizim istihdam yaratmamız önünde duracak engelleyici her merci ile mücadele etme hakkına sahibiz. Bizim üretim aşkımızı, istihdam yaratma aşkı-
mızı engelleyecek her konuda milli bir seferberlik içindeyiz. Hiç kimsenin bu ülkeyi bizden daha çok sevme noktasında iddiası olduğunu kabul etmiyorum. Bu hazirunun toplanmasını sağlayan tek duygu var: Üretmek, iş yaratmak, aş yaratmak. Yerel iradecilere de seslenmek istiyorum. Kısa vadeli rant uğruna sanayinin dışlanacağı bir modeli hayatımızdan çıkarmamız lazım. Yıllar vererek büyüttüğümüz meyve veren ağaçlarımızı bir anda yok etmeye kimsenin hakkı yok. Ülkemizi zordan çıkaracak olan buradaki üretenlerdir. Bu insanların değerinin anlaşılması gerekiyor. Direnç gösteren unsurlara hükümetimizden aldığımız cesaretle mücadele etmek zorundayız. İş yaratan, vergi veren, ihracat yapan biziz. Hepinizi cesur olmaya davet ediyorum. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın üretimin yanında olduğunu görüyoruz. Bu enerjimiz ile zorluklara rağmen üretim aşkıyla yarınlara örnek olarak olacağız.”
KSİAD Başkanı Ahmet Koparan: “Mevcut fabrikalar yapılan imar planıyla kredi finansman teminat değerlemeleri yönünden önemsenmiyor” KSİAD Başkanı Ahmet Koparan, KSİAD’ın amacının Küçükçekmece’de var olan sanayi ve iş adamlarının faaliyetlerinin daha etkin olması, bölge ve ülke ekonomisine katkı sağlaması yanında, sürdürülebilir sanayi üretiminde bölgede istihdamın artmasına katkı sağlamak olduğunu söyledi. İmar planları ile ilgili görüşlerini dile getiren Koparan, mevcut fabrikaların yapılan imar planıyla kredi finansman teminat değerlemeleri yönünden önemsenmediğini ifade etti.
Koparan, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte hareket edip sanayi üretimi ve istihdamının sürdürülebilmesi için yasal prosedürleri yapmaları ve uygulamaları gerektiğini dile getirdi. Koparan ayrıca imar planlarının verdiği zararların azaltılması veya engellenmesi için koruma ve zarar azaltma planları yapılması gerektiğine dikkat çekti. Koparan, 25 bin kişiye doğrudan istihdam sağlayan KSİAD'ın istihdam seferberliği çerçevesinde yüzde 10 artışla 2 bin 500 kişiye daha iş imkanı yaratacağını açıkladı. Koparan, "Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla elimizi taşın altına koymamız gerektiğine inanıyoruz, bunu da kampanyamızla gösteriyoruz" dedi.
KSİAD Başkanı Koparan:
“25 BİN KİŞİYE DOĞRUDAN İSTİHDAM SAĞLAYAN KSİAD, İSTİHDAM SEFERBERLİĞİ ÇERÇEVESİNDE YÜZDE 10 ARTIŞLA 2 BİN 500 KİŞİYE DAHA İŞ İMKANI YARATACAK. CUMHURBAŞKANIMIZIN ÇAĞRISIYLA ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAMIZ GEREKTİĞİNE İNANIYORUZ, BUNU DA KAMPANYAMIZLA GÖSTERİYORUZ”
67
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan gençlere seslendi
ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan
E
senyurt Sanayici ve İşadamları Derneği (ESİDER) Başkanı Fevzi Torolsan, Türkiye Triko Sanayicileri Derneği’nin (TRİSAD) kendi adlarını taşıyan TRİSAD Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri için iş dünyası ve sektörü tanıtmak amaçlı düzenlediği seminere katıldı. Sanayici ve aynı zamanda kendi sektörü olan tekstil camiasının temsilcisi olarak bu alanda yetişen gençlere hitap eden Torolsan, meslek ve çalışma hayatı hakkında bilgiler verdi, tecrübelerini paylaştı. Tekstil sektörünün hammaddesi, makine parkı ve bilgi birikimi
olarak Türkiye’nin gelecekte de var olacağını ve vazgeçilemeyecek sanayi alanlarından biri olduğunu ifade eden Başkan Torolsan gençlerden öncelikle mesleklerinin geleceğine güvenmelerini istedi. ESİDER Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak gelecekte bu sektör sizin iyi olduğunuz, sizin beceriniz kadar iyi olacaktır. Bu nedenle mesleğinizi severek ve en iyiye ulaşmak hedefi ile yapınız. O zaman hiç endişe etmeden hem sektörün hem de kendi geleceğinizin çok parlak olacağından emin olabilirsiniz. Geçtiğimiz yıllarda bu başarıldı ve dünya
ölçeğinde “Made in Turkey” markası ve kalitesi çok önemli bir yer edindi.” Öğrencilerin sorularının da yanıtlayan Torolsan onlara genç meslektaşları olarak seslenerek “Mesleğe hoş geldiniz!” dedi. Toplantı sonunda TRİSAD Başkanı Mustafa Balkuv’a teşekkür eden Torolsan “Bu organizasyonu örnek bir çalışma olarak iş adamı dostlarımla paylaşacağım. Esasen meslek eğitimi konusundaki değerli çalışmalarının tüm STK ve özellikle işadamlarımızın oluşturduğu derneklere örnek teşkil ettiğini belirtmek isterim” diyerek kutladı.
Fas Ticari Heyet Gezisi için ilk adım atıldı
E
senyurt Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (ESİDER) bölgenin sanayi kapasitesinin önünü açmak, yakın çevre pazarlarının ekonomik potansiyelini değerlendirmek, üye firmalarına yeni iş imkanları yaratmak için İstanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) ile işbirliğiyle organize ettiği Fas Ticari Heyet Gezisi hazırlığı kapsamında Fas Krallığı İstanbul Başkonsolosu M’hamed Ifriguine makamında ziyaret edildi. İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu, ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan ve 3. Bölge Sanayici ve İşadamları Derneği (SAN-DER) Başkanı Mehmet Kocasakal’ın katıldığı ziyarette Fas Büyükelçiliği ve Ticaret Müşavirliğinin ev sahipliğinde gerçekleştirilmesi planlanan Fas Ticari Heyet Gezisinin ayrıntıları konuşuldu. ESİDER Başkanı Fevzi Torolsan, bölge dernek-
68
lerinin katılımlarını da sağlayacak ortak bir proje olarak hazırlanan gezinin, İSİFED çatısı altındaki derneklerin birbirleriyle kaynaşması, üyelerin birbirlerini tanıması açısından da çok önemli olduğuna dikkat çekti. Görüşmede Esenyurt ve çevresinin üretim kapasitesi ve ekonomik potansiyeli de tanıtıldı. Başkonsolos Ifriguine kendilerini büyük bir misafirperverlik ve ilgi ile karşılayarak çalışmalara destek vermekten memnuniyet duyacaklarını ifade etti. Ticaret Ataşesi ve diğer yetkililerin de katıldığı toplantıda gerekli çalışmaların başlatılması kararı verildi. Ziyaretin sonunda Başkonsolos Ifriguine’ye göstermiş olduğu sıcak ilgiden dolayı teşekkür eden heyet, gezinin iki ülke işadamları ile yapılacak temaslarla geliştirilebilecek ticari ilişkiler yanında iki kardeş ülkenin kültürel ve sosyal yapısının da tanınabilmesine vesile olacağını ifade ettiler.
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
69
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
“Kriz dönemleri; kalite ve verimlilik kriterlerine önem veren firmalar için aşı gibidir”
E
konomik değerlendirmeleri yaparken, politik gelişmeleri ve dış dünyadaki gelişmeleri de dikkate almamız gerektiği bir gerçektir.
Politika mı ekonomiyi, yoksa ekonomi mi politikayı belirler? Bu ikilemden kurtulup, reel duruma baktığımızda, şu dönemde politikanın ekonomik gelişmeleri belirlediğini görmekteyiz. Ancak son noktada ise ekonomi politikayı belirlemektedir. Ülkemizdeki ve dışımızdaki gelişmeleri birlikte düşünmek için 2016 yılına
baktığımızda genel görünümü şöyle özetleyebiliriz:
Dünyada bizi bekleyen riskler; • FED’in 2017 yılında yapacağı faiz artışının etkileri. FED faiz arttırdıkça Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerden para çıkışı olacak ve maalesef ciddi miktarda Dolar (tahmini 200 milyar Dolar) ihtiyacımız olacak. Bu parayı da yüksek faizle borçlanarak bulabileceğiz. • Komşularımızda olan yangın maalesef bize de sıçramış durumdadır. Bu, ihracatın ve turizmin daha da gerileyeceğinin sinyallerini vermektedir. Nasıl sonuçlanacağını ve nelere mal olacağını kestiremediğimizden, ülkemiz için iyi şeyler olmasını temenni etmekten başka bir şey söyleyemiyoruz. • Avrupa Birliği ile olan ilişkilerde sebebi ne olursa olsun iyimserlik beklemek biraz uzaktır.
Türkiye’ de bizi bekleyen riskler;
SAN-DER Başkanı Mehmet Kocasakal
70
• Ülkemizde devam eden terör ve politik gerginlik güven ortamını ciddi etkiliyor. • İhracattaki düşüş nedeni ile işsizlik artmaya başlamıştır. Bu düzeltilmezse, derin sosyal yaralara yol açacağı kuşkusuzdur. • Değişik nedenlerle el konulan şirketler pazardan çıkmakta, bu da iş hayatındaki çarkları yavaşlatmaktadır. Şirketlerin tedarikçileri zorlanmaya başlamış olup, bu da zincirleme bir etki oluşturacaktır. Bu şir-
ketler hızla ekonomiye geri kazandırılmalıdır.
Suriyeli göçmenler Bizim komşumuz, kardeşimiz bunlara yardım etmek elbette insanlık görevimizdir, fakat kıt kaynaklarımızın ciddi bir tutarını bu durum için harcamaktayız. Bu durumu dünya ile paylaşamıyoruz. Bu kadar yüksek fatura sadece bizim omuzlarımızda olmamalıdır. Karşımıza çıkan çok ciddi bir sorun da güvenlik sorunudur ve sorun giderek büyümektedir. Böyle zor zamanların faydası da vardır tabi ki… Her firma durumunu ve giderlerini gözden geçirmek zorunda kalır. Verimliliğini arttırmak adına daha önemli kararlar alır. Birçok firma iç piyasadan tedarik edebileceği ihtiyaçlarını-ithalattan vazgeçip-yerli piyasadan temin ederek, yerli üretim imkânlarının gelişmesine yardımcı olur. İhracat şansını daha çok zorlar. Kriz dönemleri; kaliteye ve verimlilik kriterlerine önem veren firmalar için aşı gibidir. Bu nedenle etkilerini hafif ve çabuk atlatır. Herkese bol kazançlı ve huzurlu bir yıl dilerim. Saygılarımla, Mehmet Kocasakal İstanbul 3. Bölge Sanayici ve İş Adamları Derneği (SAN-DER) Yönetim Kurulu Başkanı
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
SAN-DER Meslek Lisesi, 2017-2018 Eğitim ve Öğretim Yılında eğitime başlıyor
İ
stanbul 3. Bölge Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (SAN-DER) bölgede faaliyet gösteren sanayi kuruluşlarının ortak sorunu olan ara eleman sıkıntısının giderilmesi adına yaptığı SAN-DER Meslek Lisesi, 20172018 Eğitim ve Öğretim Yılında açılıyor. Projeyle ilgili İSİFED World’e açıklamalarda bulunan SAN-DER Başkanı Mehmet Kocasakal, “2015 yılında dernek bünyemizde kurduğumuz okul komisyonu ile fizibilite çalışmalarına başladık. Esenyurt Kaymakamlığı, Esenyurt Belediyesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İstanbul Valiliği ve Gelir İdaresi Başkanlığı ile protokoller yaptık” dedi. Başkan Kocasakal sözlerini şöyle sürdürdü: “Projelendirme ve ihale süreçlerinin ardından 2016 Haziran ayında inşaata başladık. SAN-DER Meslek Lisesi Projemizin kaba inşaatı bitmek üzere olup, son kat beton işleri yapılmaktadır. Kaba inşaat süreci biter bitmez hızlı bir şekilde ince işlere geçilecek ve okulumuzu
en geç Ağustos ayında Milli Eğitim Bakanlığına devredeceğiz. 2017-2018 eğitim ve öğretim yılında açılacak okulumuzda yaklaşık 550 öğrencinin faydalanmasını hedefliyoruz. SAN-DER Meslek Lisesi’nde ana branşlar; Tekstil, Kimya, Elektrik-Elektronik, İnşaat ve Makine olacaktır.” 24 derslik, 4 laboratuvar, 5 meslek atölyesi, konferans salonu, kütüphane, kapalı spor salonu ve açık basketbol sahası, yemekhane ve kantin ile amfi ve peyzaj alanlarından oluşacak okul toplam 10.000 m2 civarında. Maliyeti yaklaşık 8,5 milyon TL olan okunun, tamamının nakdi ve ayni bağışlarla karşılandığını kaydeden Kocasakal, Esenyurt Kaymakamlığı’na ve okul arazisini bedelsiz olarak tahsis eden Esenyurt Belediyesi’ne, projenin gerçekleşmesinde emeği geçen SAN-DER Yönetimine ve tüm bağışçılara teşekkür etti ve bölgelerine katma değer yaratacak bir meslek lisesi kazandırmanın gururunu yaşadıklarını belirtti.
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
“İş dünyası olarak pozitif düşünüp, artı değer katmalıyız”
İ
ş dünyası sıradışı bir yılı geride bıraktı. 2015 yılında Rusya ile yaşanan krizin olumsuz etkilerinin yansıdığı 2016, 15 Temmuz darbe girişimi ile olağanüstü bir süreçten geçti. Toplumun kanaat önderlerinin bu süreçte sağduyulu duruşu ve yön gösterici tavrı çok önemliydi. İstanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) üyesi Hadımköy Arnavutköy Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (HASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Bozdağ ile 2016 yılı sonrası bir değerlendirme imkanı bulduk.
Memlekette işsizlik olduğu yönündeki söylemlere de inanmıyorum. HASİAD olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na gidip kıdem tazminatı fonunun değerlendirmesini dönemin bakanı Süleyman Soylu’ya ilk kez biz anlattık. Ayrıca Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Faruk Özlü’yü iki kez bölgemize getirdik, iki kez de makamında ziyaret ettik.
“Türkiye batıyor” çığırtkanlığı bırakılmalı İş dünyasında bir kanaat önderi olarak geride bıraktığmız 2016 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye, yükselen bir değerin aşağıya çekilmesi ile ilgili organize halde bir ekonomik savaşın göbeğinde kaldı. Buna rağmen sanayicisi, işçisi, üreticisi, istihdamı, ihracatısı ile dünyaya pençelerini taktı ve şu anda mücadele ediyor. “Türkiye batıyor” çığırtkanlığı bırakılmalı. Dünya zor durumda. İtalya’da insanlar bisiklete binmeye, Yunanistan’da soba yakmaya başladı. Almanya’da Deutsche Bank batıyor. Dünyayı büyük bir okyanus kabul edersek, Türkiye de bu çalkantılardan nasibini alıyor. Ama buna rağmen 46 sektöre yemek veren bir yemek sanayicisi olarak bir tane müşterimde, çorba sayısında azalma olmadı. Herkes iş yapıyor, çalışıyor. Olumsuz hava pompalamaya
72
HASİAD Başkanı Hüseyin Bozdağ
gerek yok. Bugün Gezi’den önce sanayici yüzde 4 ile para kullanırken, bugün bu oran yüzde 14-22 arasında. İş adamı siyasete ışık tutmazsa siyasetçi hata yapar. Feneri doğru yere tutarsanız devlet doğru yere gider.
“Banka faizleri eski düzeyine dönmeli” 2016 yılını değerlendirirsek; elbette dünyadaki bu sıkışıklık içinde biz de sıkışacağız. Memlekette her şey tıkır tıkır işliyor. Bir tek istisna var dışında; banka kredi faizleri. Banka faizleri Gezi’den önceki döneme dönerse her şey düzelmiş demektir. Bu memlekette iş adamı kriz çığırtkanlığı yaparsa işçi açlıktan ölür,
bakkal veresiye defterini kapatamaz. Pozitif düşünüp, artı değer katmak lazım. Memlekette en çok harcanan şey, yetişmiş eleman. Bir tek tekstildeki makineci, otomotivde yıkama, yağlama yapan eleman değil. Yetişmiş elaman aynı zamanda Türkiye’de sivil toplum örgütlerinin başkanlarıdır. Özetle söylemem gerekirse 2016 yılında yaşadığımız kriz ekonomik değil, siyasidir. Dünya enerji hinterlandı ve küresel ekonominin ekseni bu bölgeye kayacak. Bu çerçevede havalimanları, nükleer santraller kurulacak. Hadımköy’deki sanayiciler de bu santrallerin tribünlerini yapacak.
2017 ülkemiz ve iş dünyası için sizce neler getirecek? Dünyanın süper gücü ABD’de yeni bir başkan seçildi. Bu başkanın tavrı dünyanın yönünü belirleyecek. Şu andaki söylemlerine göre bir süreliğine kendi ülkesine dönük siyaset yapacağı yönünde. Bu gerçekleşirse 2017’de her ülke ve her devlet kendi ülkesine dönüp üretimde inovasyon yaparak bir kuluçka dönemine geçmeli diye düşünüyorum. Bana göre Türkiye’nin önü açık ve çok iyi yerlere geleceğine inanıyorum. 2017 bizim için çok önemli bir yıl olacak. Geçmişteki hatalarımızı ve eksiklerimizi geride bırakacağız. Devletin 250 Milyar TL’lik bütçe ortaya çıkarması KOSGEB aracılığıyla destek sağlaması çok önemli ancak bu kaynakların çok iyi şekilde kullanılması gerekiyor.
Firmalar Ar-Ge yatırımlarını artırmalı 2017 açısından bir diğer önemli konu ise Ar-Ge yatırımları. Firmaların Ar-Ge yatırımların artırıp, katma değerli ürünlere ağırlık vermesi şart. Ayrıca Avrupa dışında yeni pazarlar bulmamız, çeşitlendirmemiz gerekiyor. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »ÜYELERİMİZDEN
ArnavutköyHadımköy Sanayi Etkinliği sektörleri buluşturdu
H
ASİAD tarafından Hadımköy meydanında ilki düzenlenen Arnavutköy-Hadımköy Sanayi Etkinliği 2016’ya bölgede çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren 70’in üzerinde firma katıldı.
Uluslararası düzeye çıkacak Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu, Arnavutköy Belediye Başkanı A. Haşim Baltacı, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu, Emniyet Müdürü Aykut Korkmaz, CHP İlçe Başkanı A. İhsan Ercan, DESB (Deliklikaya Sanayi Bölgesi) Yönetim kurulu Üyesi Hasan Büyükdere, CHP Arnavutköy eski Belediye Başkan adayı Ruhi Tuncel, Belediye Başkan Yardımcıları ve çeşitli STK temsilcilerinin katıldığı açılışta konuşan HASİAD Başkanı
Hüseyin Bozdağ, “İstanbul’un çeşitli bölgelerinde üretim yapan ve birbirine muhtaç olan çeşitli sektör temsilcilerinin bir araya gelerek işbirliği içerisine girmeleri ve tanışmaları için böyle bir girişimi başlattık” dedi. Bozdağ, biz burada balık tutmak isteyene balık tutmayı öğretmeye çalışacağız” dedi. Arnavutköy Belediye Başkanı A. Haşim Baltacı ise, “Bölgemizde insanlarımıza ve sanayicimize çok faydalı olacağına inandığım böyle bir etkinliğin düzenlenmesinden son derece memnun oldum” dedi.
18 imar uygulaması Sanayicinin kanayan yarası 18 imar uygulaması konusundaki çalışmalara da değinen Baltacı, “Hadımköy’de imar izni henüz alamayan sanayicilerin durumunu değerlendirdi. Hadımköy’deki sanayicinin kanayan yarası
“18 İmar uygulaması” üzerinde dört yıldır çalıştıklarını belirten Başkan Baltacı, 18 imar uygulamasının sadece Arnavutköy Belediyesinin değil aynı zama sanayicinin de lehine olacak bir çalışmadır” dedi. Sanayi etkinliğinde konuşan Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu ise, “Bu tür ticari ve sanayi fuarların önemine değinerek, sanayicinin ürettiği ürünlerin tüketicilerle buluşması çok önemli” dedi.
Bölgenin cazibesi arttı İSO Başkanı Erdal Bahçıvan Arnavutköy Hadımköy bölgesinin devlet destekli büyük projelerle daha çekici bir duruma geldiğini belirterek, “Sanayicinin bu kötü günleri çok daha kısa bir zamanda atlatılabilmesi için daha fazla yatırım yapacağız inatla, daha fazla istihdam yapacağız” diye konuştu.
HASİAD, Bakan Mehmet Müezzinoğlu’nu ağırladı
Hadımköy Arnavutköy Sanayici ve İş adamları Derneği (HASİAD), Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nu ağırladı. HASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Bozdağ, Bakan Mehmet Müezzinoğlu’na bölgede sanayicinin yaşadığı sorunları aktardı. Samimi bir ortamda geçen görüşmede sorunların çözümüne ilişkin fikir alışverişinde de bulunuldu.
73
İSİFED »HABER
TÜRKONFED Zirvesi'nden siyasilere önemli çağrı TÜRKONFED'in üye federasyonlarından BASİFED ev sahipliğinde gerçekleştirilen 20. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi, 18-19 Kasım 2016 tarihlerinde İzmir'de düzenlendi. İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu’nun da katıldığı Zirvede konuşan TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu, ekonomik ve yapısal reformların önemine dikkat çekti.
T
ürk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) düzenlediği 20. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi’nde iş dünyası temsilcileri yaşanan sorunlara dikkat çekerek çözüm istedi. TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, siyasetin, ekonominin ve toplumsal hayatın normalleşmesinin Tür-
74
kiye’nin itibarını artıracağını ifade ederek, “OHAL, olağanlaşmasın istiyoruz” dedi. TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes ise Cuma günü TBMM’de görüşülen çocuk istismarına yönelik kanun tasarısını eleştirdi. Symes, güven ortamı olmadan yatırımın da olmayacağını vurguladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da İzmir’de yerel kalkınma strateji uyguladıklarını belirterek yatırım-
cıları kente davet etti. BASİFED Başkanı Levent Akgerman ise dayanışmanın kenti İzmir’deki insani değerlerin tüm Türkiye’ye yayılmasını arzu ettiklerini söyledi.
"OHAL, olgunlaşmasın" TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu da İş dünyasının, kurumların bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğüyle
perçinlenmesi gereken ve yapısal reformlarla rekabet gücünü artırmış, eğitim reformu ile nitelikli işgücü ihtiyacını karşılamış, dijital dünyaya entegre olmuş bir ekonomiye ihtiyacı olduğuna dikkat çekerek, ekonomimizin reformlarla güçlendirilmesinin şart olduğunu söyledi. Demokrasi yükseldikçe, hukuk normları standartlaşınca ve evrensel değerlere gelince, uluslararası yatıİSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
mokrasiden alır. Gelişmiş bir ekonomi için, gelişmiş bir demokrasinin şart olduğu bilinmelidir” dedi.
“Güven ortamı olmazsa yatırım olmaz”
rımcılarda güvenle ülkemize kaynak aktarmaya devam edeceğinin altını çizen Kadooğlu, “Olağanüstü dönem ve şartların gereksinimlerini; yerinde ve adil bir şekilde uygularken, siyasetin, ekonominin ve toplumsal hayatın normalleşmesini sağlamak da itibarımızı artıracaktır. Yani OHAL, olağanlaşmasın istiyoruz” diye konuştu.
Gelişmiş ekonomi için gelişmiş demokrasi Doğu ve Güneydoğu’nun can suyu niteliğinde ekonomik teşvik ve destek paketleri kadar, siyasi ve sosyal destek paketlerine de ihtiyaç olduğunu belirten Kadooğlu, “Bu noktada, topyekûn bir kurumsal ve zihniyet değişiminin şart olduğunu düşünüyoruz. Bu zihniyet değişimi için de en temel göstergenin gelişmiş bir demokrasi kültürü olduğuna inanıyoruz. Demokrasi, ancak kurumsallaşmış yapılarla mümkündür ve bir ülkenin kurumları da, gücünü de-
Türk iş dünyası olarak bulunduğumuz noktayı hiçbir zaman yeterli bulmadıklarını dile getiren TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, Türkiye’nin ekonomide ön görüle bilirliğin azaldığı, güven ve güvenlikte olağan üstü sıkıntı yaşandığını, işsizliğin hiç olmadığı kadar yükseldiği bir dönemi yaşadığını söyledi. Hızlı yükselen döviz kuru, enflasyon beklentileri ve faiz etkilerinden fazlası ile endişe duyduklarını ifade eden Symes, “Aynı zamanda en önemli ticaret ortağımız olan AB ile uzun zaman süren müzakere sürecini neredeyse kopma noktasına gelme algısı bizlere ciddi şekilde endişelendiriyor. Suriye, Irak operasyonlarının yarattığı riskler büyüyor. Güven ve güvenlik ciddi sorun olarak önümüzde duruyor. Bu olanların reel sektöre yansıması zamana yayılıyor. Normalleşme için önce güven tesis edilmesi gerekiyor. Güven olmadan ne yatırım ne harcama yapılması beklenemez. TÜSİAD olarak hükümet ile yakın temas içinde bu alandaki reformlara çalışılması için özel olarak uyardık. Yapısal reformları erteleyen ülkelerin siyasal ekonomik anlamda zorlandığını görüyoruz. Ekonomiyi canlandırmak için kısa vadeli tedbirler alırken asıl uzun vadeli reform alanlarını göz ardı edemeyiz. Güvenlik sorunlarımız büyük farkındayız. Bu sorunlar ne iktisadi alanda ne de demokratikleşmede engel olmasına izin vermemeliyiz. Ne olursa olsun temel hak ve özgürlüklerden, demokrasiden ödün vermeden kararlılıkla ilerlemeliyiz” dedi. BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman ise ku-
tuplaşmanın yerine dayanışmanın kenti İzmir olduğu için bu kentte olunduğunu belirterek, “Umarım bu insani değerler dalga dalga tüm ülkemize İzmir’den yayılacaktır” diye konuştu.
İzmir’in kırmızı çizgileri var İzmir’in yaşamına önem veren kırmızı çizgilere sahip olduğunu söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise, “İzmir, kadınların sosyal ve ekonomik alanda güçlü olduğu, asla dayatmayı kabul etmediği bir kenttir. Türkiye’nin bir numaralı kentidir. Dayatmayı kabul etmememin kadınlarımıza ve kente gelenlerin kentin kültürüne kimliğine adapte olmanın büyük bir katalizörü olmasında kadınlarımızın büyük payı var. Bu sebep ile kentim ve hemşerilerim adına kadınlara teşekkür diyorum” dedi.
Yatırıma davet etti İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak farklı bir belediyecilik anlayışı ile hizmet ettiklerini dile getiren Kocaoğlu, “Yerelde kalkınmayı ön plana aldık. Kenti kentin dinamikleri ile bu siyasi süreçte sadece kentin kendi gücüyle kalkınacağı Türkiye’nin ve Dünya’nın örnek kentlerinden birine belediye başkanlığı yapmak ve kenti kalkındırmak bana değil kente aittir. Biz sadece önderlik yapmaya çalıştık. Türkiye’nin en
borçlu belediyesinden finansı en güçlü belediyesi haline geldik. Vergi katılımı Türkiye ortalamasının çok üstünde olan İzmir’e yatırım yapmanızı umut ediyorum” diye konuştu. Toplantıda ayrıca Global Oyuncu Olarak Aile Şirketleri paneli de yapıldı. Panelde Avrupa Yatırım Bankası Türkiye Temsilcisi Massimo D’Eufemia, İnci Holding Yönetim Kurulu Üyesi Perihan İnci, Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Feyhan Yaşar ve Londra Borsası Elite Programı İcra Kurulu Başkanı Luca Peyrano, görüşlerini aktardılar.
TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu
TÜSİAD Başkanı Cansan Başaran Symes
75
İSİFED »HABER
Sürdürülebilir Ekonomide Kadının Rolü Zirvesi TÜRKONFED tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen Sürdürülebilir Ekonomide Kadının Rolü Zirvesi, Türkiye ve dünyadan iş ve sivil toplum dünyasının önde gelen çok sayıda kadın yöneticisini bir araya getirdi.
T
ürk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) İş Dünyasında Kadın (İDK) Komisyonu ev sahipliğinde bu yıl ilk kez düzenlenen Sürdürülebilir Ekonomide Kadının Rolü Zirvesi, kadın liderleri İstanbul’da buluşturdu. ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Sağlamada Özel Sektörün Rolü’, ‘Kadın Girişimciliği: Ekosistemin Parçası Olmak’ ve ‘Kadın Neden Güçlendirilmeli?’ konulu oturumların düzenlendiği zirvenin açılış konuşmalarını TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, TÜRKONFED İş Dünyasında Kadın Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fatma Şahin yaptı. Cinsiyet eşitliğini hayatın her alanında sağlamanın Türkiye’nin sosyo-ekonomik kalkınması açısından vazgeçilmez bir öneme sahip olduğunu ifade eden Kadooğlu: “Ulus-
76
lararası yönetim danışmanlığı şirketi McKinsey’in son raporuna göre, 2025’e kadar kadınların ekonomik hayata erkeklerle eşit katılımının sağlanması halinde küresel çapta toplam GSYH’de yüzde 11’lik artış öngörülüyor. Ülkemizde her ne kadar kadın istihdamı konusunda önemli gelişmeler yaşanmış olsa da uluslararası araştırmalar Türkiye’nin hala hak ettiği yerde olmadığını gözler önüne seriyor” diye konuştu.
“SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA İÇİN KADINLARIN İŞ GÜCÜNE KATILIMI ŞART” Sürdürülebilir kalkınmanın toplumun yarısını oluşturan kadınların sosyal, ekonomik, siyasal ve kültürel alanlarda daha fazla yer alması, karar mekanizmalarına daha çok katılmaları ile mümkün olacağını belirten TÜRKONFED İş Dünyasında Kadın Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık: “Kadınların
iş gücüne katılım oranı küresel ölçekte yüzde 50, AB ortalamasında ise yüzde 70 seviyesinde. Oysa ülkemizde bu oran yalnızca yüzde 32. Ayrıca Türkiye genelinde işverenlerin yalnızca yüzde 8’inin ve her 100 girişimciden sadece 9’unun kadın olması, ülke ekonomisinin küresel rekabet gücünü de baskı altında tutmaktadır. Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’nın artması ve ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşması için; kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 50’ler seviyesine çıkması, kadın girişimciliğinin teşvik edilmesi gerekiyor” dedi.
“KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİNİN ÖZÜMSENMESİ LAZIM” Bütün dünyanın sürdürülebilir kalkınma konusu üzerinde çabaladığını belirten Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fatma Şahin: “Kafa gücünün öne çıktığı yeni düzende yerimizi almamız için toplumun yarısını oluşturan kadınların potansiyellerinden yararlanmamız çok büyük önem taşıyor. En büyük gücümüz olan yetişmiş insan gücüne baktığımızda da, Türkiye’nin 79 milyonluk nüfusunun merkezine kadını almamız ve kadının önündeki bütün engelleri kaldırmamız gerekiyor. Ancak bu şekilde Cumhuriyetin 100. yılında, dünyanın 10. ekonomisi olma hedefine ve 2071 hedeflerine ulaşabiliriz” dedi. Sürdürülebilir Ekonomide Kadının Rolü Zirvesi’ne aralarında Nur Ger, Nilüfer Çağatay, Liel Even Zohar, Lalla Oumnia Sbai El Hassani, Demet Özdemir, Gamze Cizreli, Leyla Alaton, Sanem Oktar, Zeynep Bodur Okyay, Hülya Gedik Sadıklar ve Ganire Paşayeva gibi isimlerin de olduğu Türkiye ve dünyadan iş ve sivil toplum dünyasının önde gelen kadın yöneticileri katıldı. Konuşmacıların yanı sıra katılımcıların da yoğun ilgi gördüğü zirveye 300’e yakın kişi katıldı. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »EKONOMİ
İş dünyası ümitlerini önümüzdeki yıllara devretti Seçimler, darbe girişimi, terör saldırıları, sınır ötesi harekatlar, döviz şoku derken 2016 Türkiye için çok parlak bir yıl olmadı. Beklentilerin bir çoğunun gerçekleşmemesine rağmen yaşanan tüm bu olumsuzluklara direnen Türkiye ekonomisi ve iş dünyası zorlu bir yıl geçirdi.
S
eçimler, darbe girişimi, terör saldırıları, sınır ötesi harekatlar, döviz şoku derken 2016 Türkiye için çok parlak bir yıl olmadı. Beklentilerin bir çoğunun gerçekleşmemesine rağmen yaşanan tüm bu olumsuzluklara direnen Türkiye ekonomisi ve iş dünyası zorlu bir yıl geçirdi. Bu olumsuzluklar tabii ki ülke rakamlarına da yansıdı. Açıklanan rakamlar, 2016 yılının toplamda
78
çok iyi geçmediğini ve ilk yarıyıldaki olumlu havanın 2. yarıyılda devam etmediğini açıkça gösteriyor.
2016’da dış ticaret hacmi yine geriledi TÜİK tarafından açıklanan rakamlara göre, dış ticaret hacmi bir önceki yıla göre %2.8 azalarak 341 milyar dolara, dış ticaret açığı ise %11.7 azalarak 56 milyar dolara gerilerken ihracatın ithalatı karşılama %71.8 oldu.
2016 yılında Türkiye’de, Aralık Ayı’ndaki artışlara rağmen, bir önceki yıla göre %0.8 azalışla 142.6 milyar dolarlık ihracat, %4.1 azalışla 198.6 milyar dolarlık da ithalat gerçekleşti.
Kur oynaklığı dış ticareti tedirgin ediyor 2016 ilk 11 ayında gerçekleşen ihracat hacminin %48’i Euro, %43’ü USD cinsinden gerçekleşirken ithalat hacminin %36’si Euro, %56’sı USD cinsinden ger-
çekleşmiştir. Bir ülkeninin ithalat ve ihracat hacmini etkileyen birçok etken olmakla beraber, kur bu etkenler arasında en önemlilerden biridir. Yukarıda yer alan oranlar, döviz kurlarındaki oynaklığın dış ticaret faaliyetinde bulunan şirketler üzerinde oluşturduğu baskıyı daha anlaşılır kılmaktadır. Özellikle ülkemizde ithal girdi oranı yüksek ihraç ürün üretimi yapıldığı göz önüne alındığında 2016 yılındaki kur oynaklığının ithalat ve ihracat taİSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »EKONOMİ
Türkiye’nin Yıllara Göre Dış Ticareti (Milyar Dolar) 2010
2011
2012
2013
2014
2015
2016
İhracat
113.9
134.9
152.6
151.8
157.6
143.9
142.6
İthalat
185.5
240.8
236.5
251.7
242.1
207.2
198.6
Hacim
299.4
375.7
389.1
403.5
399.7
351.1
341.2 Kaynak: TÜİK
raflarını neden tedirgin ettiği anlaşılabilmektedir.
7 yıl sonra ilk defa gerileyen büyüme oranı Yıl boyunca yaşanan tüm sıkıntılara rağmen 2016 yılında Türkiye’de gerçekleşen büyüme oranlarını (1Ç %4.7, 2Ç %3.1 ve 3.Ç %-1.8 ile) makul olarak değerlendirmek gerekmektedir. 2009 yılının 3. çeyreğinden bu yana ilk defa gerileme yaşanan 2016/3Ç büyüme rakamlarında Brexit kararı ve 15 Temmuz darbe girişiminin derin etkileri görülmektedir. Bu dönemde inşaat sektörünün toplam katma değeri yükselirken tarım, sanayi ve hizmetler sektörünün bir önceki yıl aynı dönemine göre düşüş
Dr. Metin Yılmaz
“ÜLKE OLARAK AVANTAJLI VE GELECEKTE POTANSİYELİ YÜKSEK OLAN SEKTÖRLER BELİRLENMELİ VE BU ALANLARDA YATIRIMLAR TEŞVİK EDİLMELİDİR”
gösterdiği fark edilmektedir. Bu veriler sonrasında IMF, Türkiye büyüme beklentisini 2016 için %3.8’den %3.3’e ve 2017 için %3.4’ten %3’e çekti. Ama unutmamak gerekir ki 2015 yılı %4 büyüme ile IMF beklentilerinin üzerinde kapanmıştı. Türkiye'de devam eden yatırımlardaki yavaşlamaya, dış talebin de düşüşü eklendiğinde büyüme ağırlıklı olarak iç tüketim ve kamu harcamalarına bağlı olarak gerçekleşebilmektedir. Bu durum ile birlikte ülkede yaşanan olumsuzlukların da etkisi 3. çeyrekte gerileyen büyüme oranına yansımıştır.
Büyümenin önündeki engeller Büyümenin başlangıç noktası üretimdir. Artan üretim beraberinde düşen işsizlik ve yükselen ihracatla karşımıza geliyor ve böylece ekonomi çarkları hızlanarak dönmeye başlıyor. Ancak yükselen dolar kuru ve döviz borçluluk oranı yüksek özel sektör ile faiz kararları sonucunda paranın maliyetindeki yükseliş, yatırımcı karşısındaki olumsuzluklar olarak görülmüştür. Bu sebeplerden dolayı azalan yatırımlar ekonominin büyümesini zayıflatan bir unsur olarak karşımıza gelmiştir.
Büyüyen Avrupa Türkiye'nin büyümesini pozitif etkiler mi? Türkiye’den çok da farklı bir durumda olmayan Avrupa’da büyümek zorunda. Avrupa Merkez Bankası bu büyümeyi des-
tekleyici bir para politikası uygulamaktadır. Bu politikaların devam ettirilmesiyle büyüyen Avrupa’nın Türkiye’ ye de pozitif etki yapması beklenmektedir. Çünkü en çok ihracat yaptığımız bölge olan Avrupa’nın büyümesi, daha fazla mal ve hizmet talep eden bir Avrupa anlamına gelmektedir. Ancak diğer taraftan siyasi politikalar ve gelişmeler zaman zaman basit ekonomi kurallarını çiğneyerek ülkeler arasındaki ticaretleri etkilemektedir. 2016 yılında Avrupa bölgesi ile yapılan ihracatta bunların etikleri görülmeye başlandı. Türkiye'ye alternatif ülkelere araştırılmaya ve serbest ticaret anlaşmasında bazı mevzuatlarda farklı uygulamalar bunlara iyi örneklerdir.
Riskler ve Fırsatlar ülkesi, Türkiye... Risk beraberinde fırsatları da getirir. Bu sebeple Türkiye hala tüm dünya açısından fırsatlar ülkesi olarak görülmeye devam edecektir. 2017 yılında yatırımları ve istihdamı teşvik eden politikalar, öngörülebilir döviz kuru ve düşük para maliyeti sağlanması halinde büyümeye hız kazandırabilecektir. Ders kitaplarında yıllardır "Dünyanın Buğday Ambarı" olarak ifade edilen ülkemizin şu anda tarımda, hayvancılıkta ihraç konumundan ithalatçı konumuna düşmesi uzun vadeli politikaların eseridir. Keza ilaç sektöründe de geçmişe göre üretici konumundan şu anda ithalatçı durumuna düşmüş bulunmaktayız. Bu konuları ise ne yazık
ki kurların artması ile düşünür duruma geliriz. Bir zamanlar gıda gibi bir çok konuda kendi kendine yetebilmek bir ülke için oldukça önemli bir kavramdı. Küreselleşen dünyada artan rekabet koşulları ile artık bu kavramın bir önemi kalmamış gibi görünmektedir. Oysa küreselleşme ile birlikte en azından bir kaç sektörde veya konuda ülke olarak söz sahibi olabilecek seviyelerde olabilmeliyiz ki cari dengeyi sağlayabilelim, kur dalgalanmalarından etkilenmeden ekonomimizi büyütebilelim.
İnsan kaynağı avantajı Ülkeye döviz girdisini arttıracak zengin yeraltı ve enerji kaynaklarımız, yüksek teknoloji ürünlerimiz olmadığına göre Türkiye için çıkış yolu insan kaynağı olarak görünmektedir. Avrupa'nın en büyük ve en genç iş gücüne sahip olmamızın avantajlarını kullanabilmemiz gerekmektedir. Çalışan üzerindeki vergi yükünün azaltılarak istihdamda kayıt dışı ekonomiyi azaltırken düşük işgücü maliyeti üreticilerin ihracat potansiyelini arttıracak ve ülkeye daha yüksek oranda döviz girdisi sağlayacaktır. Ülke olarak avantajlı ve gelecekte potansiyeli yüksek olan sektörler belirlenmeli ve bu alanlarda yatırımlar teşvik edilmelidir. Bu güne kadar alt yapı ve inşaat sektörleri ekonominin lokomotifi olmuştur. Ancak bunun böyle devam etmeyeceği ve kısa zaman içinde yeni ikame lokomotif sektörlerin oluşturulması gerekliliği aşikardır.
79
İSİFED »HABERLER
Serbest Bölgeler Yasa Tasarısı TBMM’de kabul edildi
S
erbest Bölgeler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Kanuna göre, serbest bölge ilan edilen yerlerde yapılacak kamulaştırmalarda, acele kamulaştırma usulünün kullanılabilmesi açık olarak düzenlenecek, kamulaştırma bedeli ve bu esnada ortaya çıkan masraflar, serbest bölgeyi kurup işletmeye talip işletici şirketlerce karşılanacak. Böylece kamu maliyesine yük getirilmeyecek. Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler ile bunlar üzerinde bulunan bina ve tesisler kiralanabilecek veya aynı süre ile kullanma izni verilebilecek. Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanımına tahsis edilen arazi ve binalar için ise Milli Savunma Bakanlığının görüşü alınacak. Bakanlar Kurulu; stratejik, büyük ölçekli veya öncelikli yatırımlar ile konusu, sektörü ve niteliği itibarıyla proje bazında desteklenmesine karar verilen yatırımlara yönelik özel hesap ücreti oranlarını; bölge, sektör, faaliyet alanı veya yatırım türü itibarıyla sıfıra kadar indirmeye, farklılaştırmaya veya kanuni seviyesine kadar artırmaya yetkili olacak.
80
İhracatçı KOBİ’lere kefalet müjdesi
E
konomi Bakanı Nihat Zeybekci, ihracatçı KOBİ'lere Hazine kefaletiyle kullandırılacak Eximbank kredilerinin yüzde 100'ünün teminat kapsamına alınmasını öngören, Kredi Garanti Fonu (KGF) ve Türk Eximbank arasında imzalanan protokol imza törenine
katıldı. Bakan Zeybekci, ihracatçı KOBİ'lere kefalet sağlanmasına ilişkin protokolün imza töreninde yaptığı konuşmada İhracatçıların ihtiyaçlarından özellikle finansman konusunu çözüme kavuşturacaklarını vadettiklerini anlatarak, kapasitesinden daha fazla sipariş alıp müşterisine satış yapmak isteyen ihracatçılar için devreye girerek teminat ihtiyaçlarını yüzde 100 gidererek onların Eximbank kredilerinden yararlanmasını sağladıklarını ifade etti.
“Ticari bankalarda kredinin yüzde 85'i kadar olacak" İmzalanan protokoller kapsamında, ihracatçı KOBİ'lerin 2 milyon lira olan kefalet limitlerinin 3 milyon liraya çıkarıldığını bildiren Bakan Zeybekci, ayrıca bu KOBİ'lerin 1,5 milyon dolara kadar Hazine destekli kefalet alabilmesine de olanak sağladıklarını söyledi. Bakan Zeybekci, "Böylelikle Kredi Garanti Fonu, kendi öz kaynakları ve Hazine kaynaklarını dikkate alarak Türk Eximbank'tan gelen bir ihracatçı KOBİ'nin yaklaşık 8 milyon liralık kredisi için kefalet imkanı sağlayabilecek" diye konuştu.
Eşdeğer parçaya hologram takibi geliyor
B
ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, "Türk Standardları Enstitüsü (TSE), belgelendirdiği her eşdeğer parçayı, belgelendirilen üreticiye hologram vererek ve 'hologram.tse.org.tr' adresinden kontrolünü sağlayarak kalitesiz ürün kullanımının önüne geçecek" dedi. Özlü, böylece tüketicilerin güvenli ve ekonomik yan sanayi ürünlerini seçip kullanabildiklerini söyledi. TSE'nin eşdeğer parça belgelendirmesinde farkındalık oluşturmak, üretici ve sanayicileri yerli üretime, eşdeğer parça kullanımına teşvik etmek amacıyla yoğun çalıştığını belirten Özlü, bu kapsamda 7 firmanın 67 ürününe, eşdeğer parça belgesi verildiğini bildirdi. Özlü, kalitesi TSE tarafından kanıtlanan parçaların takip altında tutularak kalitesiz
ürünlerle karışmasının önüne geçildiğini vurguladı. Bakan Özlü, "Uygulamayla yerli sanayi desteklenmiş, ithalat ve dolayısıyla da dış ticaret açığımız azaltılmış olacak. Ancak sigorta şirketlerimizin genelgeye uygun olmayan kriterlere göre belgelendirilmiş ithal ürünleri kullanmamaya özen göstermesi gerekiyor. Yerli ürün ve üretim konusunda, üreticilerimiz, sanayicilerimizi ve sigorta firmalarını daha duyarlı olmaya davet ediyoruz" dedi. Eşdeğer parça belgelendirmesi çerçevesinde, üreticilerin başvurdukları konularda kriterler tespit etmek üzere TSE'de "Eşdeğer Parça Teknik Komitesi" oluşturuldu. TSE bu kapsamda, ayna, far, filtre, çamurluk ve tamponun da aralarında bulunduğu 19 parça ürüne eşdeğer parça belgesi veriyor.
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HUKUK
Türk Ticaret Kanunu uyarınca anonim şirketlerin kurumsal yönetimi ve yönetim kurulu organizasyonu TTK (Türk Ticaret Kanunu), özellikle şirketler hukuku alanında birçok yeniliği bünyesinde barındırmaktadır. I. GİRİŞ
T
TK (Türk Ticaret Kanunu), özellikle şirketler hukuku alanında birçok yeniliği bünyesinde barındırmaktadır. eTTK’nın (Eski Türk Ticaret Kanunu) yürürlüğe girmesinden bu yana kurumsal yönetim kavramının gelişmesi ve benimsenmesi ile şirketler hukuku alanında yeni bir kanun ihtiyacı doğmuştur. Özellikle halka açık anonim ortaklıklarda pay sahibi olan çok sayıda kişinin menfaati ve yatırımcıların güvenli liman arayışı da bu ihtiyacı pekiştirmiştir. Kurumsal yönetim kavramının Türk Hukukuna yabancı olması nedeniyle şirket yönetimine ilişkin ilke ve teamüller sadece piyasa şartlarınca belirlenmiştir. Kurumsal yönetim ilkesinin (KYİ) odak noktası yönetim organıdır. Bu nedenle KYİ’de YK’nın (Yönetim Kurulu) yapısı, üyelerin niteliği ve sorumluluğuna ilişkin ayrıntılı hükümler bulunmaktadır. Kurumsal yönetimin yönetim organına ilişkin hükümlere öncelik vermesinin nedeni olarak, bu organın, şirketin kendisine, pay sahiplerine ve diğer menfaat sahiplerine karşı birinci dereceden sorumlu olması ve kurumsal yönetim yapısının en üstünde yer alması gösterilebilir. Şirket içindeki Av. Eser Kontrol (pay sahipleri/malikler) – Yönetim (Yönetim Kurulu) arasındaki vekâlet probleminden doğan menfaat çatışmalarını engellemek için icradan sorumlu ol-
82
mayan YK üyesi, bağımsız YK üyesi, İcra Başkanı/Kurulu ve YK Başkanı gibi yönetim organizasyon araçlarının niteliği ve işlevi de detaylı olarak düzenlenmiştir. eTTK döneminde yönetim kurulu üyesi ve müdürlerin sorumluluğu, yine kusur karinesi çerçevesinde müteselsil sorumluluk temelinde değerlendiriliyordu. Bu kapsamda, YK üyeleri zararlandırıcı işlemin tamamından kusuru halinde sorumlu tutuluyordu. Bu durum, uygulamada YK üyelerinin gözetim ve denetim yükümlülüğü ileri sürülerek kendilerine kusur atfına neden oluyor ve dolayısı ile tüm YK’nın zarardan müteselsilden sorumlu olması sonucunu doğuruyordu. Bu durumun TTK’da benimsenen farklılaştırılmış teselsül ilkesi ile ortadan kaldırılmaya çalışılmıştır.
II. YÖNETİM KURULU VE KURUMSAL YÖNETİM İLİŞKİSİ A. Şirketlerin Kurumsal Yönetimi Ne Anlam İfade Eder? Kurumsal yönetim ilkelerinin tanımı ile ilgili olarak çeşitli tanımlar yapılmıştır. OECD Kurumsal Yönetim İlkeleri çerçevesinde, kurumsal yönetim, şirketteki yönetim kurulu, üst düzey yöneticiler, pay sahipleri ve diğer menfaat sahipleri gibi şirket organizasyonu katılanları arasındaki ilişkileri objektif ve verilere dayalı olarak bir strateji içinde düzenleyen sistemi tanımlar. Tekinalp, kurumsal yönetim ilkelerinin sadece hisseleri borsada işlem gören şirketler için öngörülmüş, uyulması zorunlu olmayan ve şirketin nasıl yönetileceğine ilişkin kurallar olduğunu ifade etmiştir. PuRüzgar laşlı ise, ilkelerin uygulama alanını genişleterek tüm şirketlere uygulanabileceğini ifade etmiştir. Anılan kavramın tanımını ise bir işletmenin en iyi şekilde yöne-
timine ilişkin kuralların şeffaf bir biçimde kontrol edilmesine ilişkin ilkeler bütünü olarak yapmıştır. Poroy, şirket uygulamalarının mükemmelleştirilmesi ve şirketin en iyi şekilde yönetiminin kurumsal yönetim ilkeleri ile mümkün olduğunu ifade etmiştir. Paslı ise ilkelerin dar ve geniş anlam olmak üzere incelenmesi gerektiğini ifade etmiştir. İlkelerin dar anlamıyla, şirket yönetimi ve ondan etkilenen pay sahiplerinin ilişkilerini kapsadığını; geniş anlamıyla ise halka açık anonim şirketlerde ortaya çıkan ilişkileri ve burada ortaya çıkan sorunları en aza indirmeyi amaçlayan, denetim süreçleri ciddi kurallara bağlanmış olduğu sistem olarak anlaşılması gerektiğini ifade etmiştir. Kural olarak her şirket, kendi işleyişini düzenleyen esas sözleşme ve iç yönerge gibi organizasyon araçlarına sahiptir. Ancak bu araçların pay sahiplerinin, üst düzey yöneticilerin ve diğer menfaat sahiplerinin haklarını düzenlenmesi bakımından şirketin olması gerektiği gibi yönetilmesi noktasında eksiklikleri bulunabilir. İşte bu eksikliklerin giderilmesine yönelik olarak, bir şirketin nasıl yönetilmesi gerektiğine ilişkin, onun bütün ilişkilerini etkileyen, uyumlu ve sistemli bir işleyiş öngörerek menfaat sahiplerinin hak ve yükümlülüklerini şeffaf ve hesap verilebilir şekilde ortaya koyan kurallar bütününü kurumsal yönetim ilkeleri olarak tanımlanabilir. Yukarıda açıklandığı üzere, kurumsal yönetim ilkeleri ile amaçlanan, şirketin şeffaf, adil ve hesap verebilir bir şirket olmasıdır. Bu ihtiyacın en önemli sebeplerinden biri de yönetici ile yönetim yetkisi olmayan pay sahipleri (kontrol) arasındaki menfaat farklılığı ihtimalidir. Bu menfaat farklılığı ve bunun kurumsal yönetim ilkeleriyle nasıl aşılacağı, menfaat ve vekâlet teorileri çerçevesinde ortaya koyulmuştur. Menfaat teorisi uyarınca, bir şirketin sadece pay sahiplerine karşı değil, tüm menfaat sahiplerine ve toplumun bütününe karşı sorumluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle şirket yönetimi sadece kendi ve pay sahiplerinin İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HUKUK
menfaatlerini değil, toplumun menfaatlerini de gözetmelidir. Vekâlet teorisi, yönetim yetkisi bulunmayan pay sahipleri ile yönetim yetkisini elinde bulunduran pay sahipleri arasındaki menfaat farkı ihtimaline dikkat çeker. Teoriye göre, şirket yöneticileri, diğer pay sahiplerinin şirket malvarlıklarını yönetmesi hususunda tayin ettiği kişilerdir. Bu nedenle, şirketin menfaatine hareket etmelidirler. Ancak kendi pay sahibi olan veya başka şekilde motive edilen şirket yöneticilerinin kendi menfaatlerini veya genel kurulda kendilerini destekleyen pay sahiplerinin menfaatlerini daha ön plana çıkarmaları mümkündür. Şirket yöneticileri ve pay sahipleri arasında çıkan bu menfaat çatışması ihtimali vekâlet sorunu (genç problem) olarak adlandırılmıştır. İşte bu menfaat farklılığının şirketi, pay sahiplerini, çevreyi (kamu) ve yatırımcıları zarara uğratmaması amacıyla icrada görevli olmayan YK üyesi, bağımsız YK üyesi, komite ve komisyonlar gibi formüller gündeme gelmiştir.
B. Yönetim Kurulunun İşlevi ve Faaliyet Esasları TTK m. 369 ve KYİ m. 4.1.1. uyarınca , YK, alacağı kararlarla şirketin ekonomik dengelerini en üst seviyede tutmak ve tedbir bir risk yönetimi anlayışı içerisinde şirketin uzun vadeli menfaatlerini tedbirli bir yöneticinin özeniyle gözetmelidir. Bu hükümlerle sağlanmaya çalışılan amaç, şirket menfaatleri dışında başka hiçbir menfaati gözetmeyen kişilerin yönetim organında yer almasını sağlamaktır. YK’nın işlevi başlıklı KYİ m. 4.2.’de de tıpkı TTK m. 365’de belirtildiği üzere kurulun şirketi yönetme ve temsil fonksiyonu düzenlenmiştir. Buna göre YK, yetki ve sorumlulukları açık bir şekilde belirlenerek şeffaf, hesap verebilir, adil ve sorumlu bir şekilde yürütülmelidir. YK şirketteki tüm pay sahiplerinin menfaatine olacak şekilde tüm risklerin tespit edilmesi ve gereken önlemlerin vakit kaybetmeksizin alınacağı akılcı ve denetlenebilir bir iç kontrol sistemini kurmalıdır. Bu kontrol sistemine dâhil komite veya kurulların da belirli aralıklarla durum değerlendirmesi yaparak, pay sahiplerine ve kamuoyuna bilgi vermesi gerekir. KYİ m. 4.2.5. uyarınca , YK başkanı ve icra başkanının yetkileri net biçimde ayrıştırılmalı ve şirkette hiç kimse tek başına sınırsız karar verme yetkisi ile donatılmamalıdır.
III. YÖNETİM KURULUNUN YAPISI Yönetim kurulu TTK’nın anonim ortaklıklar için öngördüğü iki zorunlu organdan biridir. Anonim şirket yönetim kurulunun oluşturulması açısından organizasyon özgürlüğü sistemi benimsenmiştir. Yani yönetim yetkisi devredilmediği sürece YK’ya aittir (TTK m. 367/f. 2). Şirketler büyüklüklerine ve iştigal alanlarına göre YK’yı organize etme ve yetkilerini devretme ihtiyacı hissedebilirler. İşbu bu noktada YK’nın organizasyon özgürlüğünün sınırları gündeme gelir. Bu sınırlamaların hukuki ve işletmeden kaynaklanan nedenleri bulunabilir.
Yetki paylaşımının olmadığı bir YK’da, kurul ve YK üyeleri organ sıfatına haiz olur Yönetim kurulu, yetkilerini kısmen veya tamamen devretmediyse TTK m. 367 uyarınca şirketi yönetir ve temsil eder. Nitekim yetki paylaşımının olmadığı bir YK’da, kurul ve YK üyelerinin organ sıfatını haiz olacağını belirtelim. Kurul halinde yönetim yetkisinin kullanıldığı hallerde YK üyelerinin şirket ile organik bağlantısı da buradan ileri gelmektedir. YK başkanı ve onun bulunmadığı zaman başkan vekili, YK’nın yönetimi ile ilgili toplantı organizasyonu, karar süreçlerini yönetmek ve bunların tescilini sağlamak ile görevlidir. TTK m. 366/f. 1 hükmüne göre YK başkanını yönetim kurulu seçer. Aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca, YK başkanının genel kurulca seçilmesine de olanak verilebilir. Özellikle YK başkanına verilmiş önemli bir yetki, diğer yönetim kurulu üyelerinin bilgi alma hakkı açısından getirilen TTK m. 392 nedeniyledir. Bunun dışında YK başkanına verilen önemli bir
yetki bulunmamaktadır. Hatta TTK m.392/f. 5 uyarınca, toplantı dışında bilgi almak ve inceleme yapmak isteyen YK başkanına izin yetkisi kurula verilmiştir. Bu da YK başkanının “eşitler arası birinci” konumunda olduğunu göstermektedir. YK başkanına esas sözleşme veya iç yönerge ile başkaca görevlerin organizasyon serbesti dâhilinde verilebileceğini de ekleyelim. İcra Kurulu (Executive Committee), şirketin üst düzey uygulayıcı yöneticilerinin bulunduğu bir kuruldur. TTK sisteminde monist yapılı yönetim kurulu nedeniyle icra kurulu diye özel bir tanımlama yapılmamıştır. İcra Kurulunun görevi, kendine devredilen yetkiler çerçevesinde şirketi yönetmek ve yöneticileri gözetlemektir. İcra kurulu, sürekli olarak mesaisini şirketin menfaati için sarf eden profesyonel bir kurulu oluşturmakla murahhas üye ve müdürlerin karışımından da oluşabilir. Ancak yönetim yetkisinin farklı kişilere devrinin icra kurulu kurma zorunluluğu doğurmadığını ifade edelim. YK’nın TTK m. 375 uyarınca devredilmez görev ve yetkileri dışındakilerin icra kuruluna devri mümkündür. İcra kurulana verilen yetkiyi yine kurulun kendisi kullanabilir. Ancak uygulamada icra kurulunun içinde bulunan murahhas üyenin görev yetkileri sayesinde YK’nın devredilemez görev ve yetkilerinin kullanımı fiilen mümkün olmaktadır.
İcra başkanı YK başkanından ve genel müdürden ayırt edilmeli İcra başkanı, şirket yöneticilerinin başı ve icranın en üst noktasıdır. Bu kişiler için genellikle CEO (Chief Executive Officer) ifadesi kullanılır. İcra başkanın YK başkanından (Cha-
83
İSİFED »HUKUK
irman of the Board) ve genel müdürden ayırt edilmesi gerekir. Zira icra başkanının konumu tamamen şirket iç düzenlemelerle ortaya çıkacaktır. Nitekim bu pozisyonların aynı kişide birleşmesi de mümkündür. Büyük şirketlerde YK yetkilerini icra kurula devretmektedir. İcra kurulunun aldığı kararların uygulanması için de bir CEO görevlendirilmektedir. Bu CEO icra kurulunun içinde –hatta icra kurulu başkanıolabileceği gibi kurul dışından da olabilir. Ülkemizdeki anonim şirketlerin kapalı ve aile şirketi yapısı dikkate alındığında icra kurulunun bulunduğu hallerde CEO olarak YK üyelerinin tayin edildiği kanaatindeyiz. Bu nedenle CEO’nun murahhas üye olduğu durumlar nadiren gözükmektedir. KYİ m. 4.3.2. uyarınca YK’da İcra ile Görevli Olmayan YK üyesi bulundurma zorunluluğu getirilmiş ve bu üyelerin sayısının icrada görevli YK üye sayısından fazla olması öngörülmüştür. KYİ’de icrada görevli olmayan YK üyesinin tanımı da yapılmıştır. Buna göre, “icrada görevli olmayan yönetim kurulu üyesi, yönetim kurulu üyeliği haricinde şirkette başkaca herhangi bir idari görevi bulunmayan ve şirketin günlük iş akışına ve olağan faaliyetlerine müdahil olmayan kişidir.”
Bağımsız YK üyesinin sahip olması gereken nitelikler ile ilgili pek çok uluslararası kuruluş çeşitli ölçütler koymuştur. Burada “bağımsızlık” ifadesinin üzerinde durmak gerekir. Şöyle ki, bağımsız YK üyelerinin kurul içinde yer almasının sebebi, onların objektif ve tarafsız olarak şirket menfaatlerine uygun davranacaklarının varsayılmasından ileri gelir. Yö-
netim ile kontrol arasında ortaya çıkabilecek olası menfaat çatışmalarının önüne bu yöntemle de geçilmeye çalışılmıştır. KYİ m. 4.3.6.’de bağımsız YK üyelerinin niteliğine ilişkin çok ayrıntılı bir düzenleme yapılmıştır. KYİ m. 4.3.9. uyarınca, “şirket, yönetim kurulunda kadın üye oranı için % 25’ten az olmamak kaydıyla bir hedef oran ve hedef zaman belirler ve bu hedeflere ulaşmak için politika oluşturur. Yönetim kurulu bu hedeflere ulaşma hususunda sağlanan ilerlemeyi yıllık olarak değerlendirir.” Kurumsal yönetim yaklaşımının gereklerinden biri de yönetim organı bünyesinde, yönetim organlarına yardımcı olacak komisyon ve komiteler oluşturmaktır. Nihai kararları yönetim organı verecek olmakla birlikte karar öncesi uzmanlar tarafından ilgili konuların değerlendirilmesi ve böylelikle kararların alt yapısının oluşturulması kurumsal yönetim felsefesinin gerekli gördüğü profesyonel yönetim anlayışının bir gereğidir. TTK m. 366/f. 2 uyarınca, YK’nın, işlerin gidişini izlemek, kendisine sunulacak konularda rapor hazırlamak, kararlarını uygulatmak veya iç denetim amacıyla içlerinde YK üyelerinin de bulunabileceği komiteler ve komisyonlar kurabileceği hüküm altına alınmıştır. eTTK’daki benzer düzenlemeden farklı olarak ilgili komitelerde yönetim kurulu üyesi olmayan kişilere de yer verilebileceği ayrıca iç denetim amacına yönelik olarak da komite ve komisyon kurulabileceği belirtilmektedir. Bu komisyonlar yönetim kurulu altında ve ona bağlı olarak kurul şeklinde faaliyet gösterirler. Yani komite ve komisyonların oluşturulması için esas sözleşmede bir hüküm bulunmasına gerek yoktur. Bu komisyonlara görev verilmesi ile TTK m.
“Yönetim kurulu üyeleri ve yönetimle görevli üçüncü kişiler, görevlerini tedbirli bir yöneticinin özeniyle yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini dürüstlük kurallarına uyarak gözetmek yükümlülüğü altındadırlar.” “Yönetim kurulu, alacağı stratejik kararlarla, şirketin risk, büyüme ve getiri dengesini en uygun düzeyde tutarak akılcı ve tedbirli risk yönetimi anlayışıyla şirketin öncelikle uzun vadeli çıkarlarını gözeterek, şirketi idare ve temsil eder.” Ararat /Yurtoğlu, a.g.e., s. 16. Bu düzenleme TTK m. 367/f. 1 ile de uyumludur. Anılan düzenleme uyarınca da paysahipleri ve korunmaya değer menfaatinin bulunduğunu ikna edici bir şekilde ikna edenalacaklıların da iç yönerge hakkında yazılı olarak bilgilendirilme hakkı mevcuttur. Payları borsada işlem gören anonim şirketler açısından zorunlu olarak kamuya açıklanması veya açıklamama nedenini kamuya bildirmesi gereken bilgiler, diğer anonim şirketlerden de bu şekildeki hükümler aracılığı ile temin edilebilmektedir. (Eminoğlu, a.g.e., s. 183). “Yönetim kurulu başkanı ile icra başkanı/genel müdürün yetkilerinin net bir biçimde ayrıştırılması ve bu ayrımın yazılı olarak esas sözleşmede ifade edilmesi esastır. Şirkette hiç kimse tek başına sınırsız karar verme yetkisi ile donatılmamalıdır.” Pulaşlı Hasan, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununa Göre Şirketler Hukuku Şerhi, C. I, Ankara, 2011, s. 885; Karahan Sami/Arslan İbrahim, Şirketler Hukuku, Konya, 2012, s. 390; Eminoğlu, a.g.e., s. 185.
Karahan Sami/Coşgun Karaman Özlem, Şirketler Hukuku, Konya, 2012, s. 382; Doğan Beşir Fatih, 6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanununa Göre Anonim Şirket Yönetim Kurulunun Organizasyonu ve Yönetim Yetkisinin Devri, İstanbul, 2011, s. 35. Bkz: I/C; Pulaşlı Hasan, Anonim Ortaklık Yönetim Kurulunda Yönetim Kurulu Üyeliğinin Temsili, Prof. Dr. Fahiman Tekil’in Anısına Armağan, İstanbul, 2003, s. 165. Pulaşlı, Prof. Dr. Fahiman Tekil’in Anısına Armağan, s. 165; TTK’nın tek ortaklı anonim şirketi kabul etmesininYK’nın kurul organ olması üzerinde etkisi olmadığını belirtelim. Zira yönetim kuruluna ilişkin hükümlerin hemen tamamının toplantı esasına göre ihdas edilmiş olması kanun koyucunun yönetim organının kurul halindeki yapısını kural olarak kabul ettiğini, bununla birlikte, tek ortaklı şirket uygulamasına paralel olarak, tek üyeli yönetim oluşturma imkânını da tanıdığı görülmektedir (Eminoğlu,a.g.e., s. 185). Doğan, a.g.e., s. 54. “Primus inter pares”. Demir, a.g.e., s. 52. İsviçre Hukuku’nda YK başkanının oyuna eşitlik halinde üstünlük tanındığına ilişkin olarak bakınız: Doğan, a.g.e., s. 56, dpn. 184 Doğan, a.g.e., s. 57; Demir, a.g.e., s. 52. YK yapısına ilişkin sistemler için bakınız: Doğan, a.g.e., s. 23 vd.. Doğan,a.g.e., s. 57. Doğan, a.g.e., s. 60.
Bağımsız YK üyelerinin niteliğine ilişkin çok ayrıntılı düzenleme
84
367 ve 370 anlamında görev ve yetki devri söz konusu değildir ve bu çerçevede yetki devrinde sorumluluğu düzenleyen TTK 553/f. 2 hükmünün uygulanmaması gerekir.
IV. SONUÇ 1. Şirketlerin verimli, karlı, pay sahiplerine ve alacaklılarına karşı sistematik ve tarafsız şekilde yönetilen bir yapıya kavuşturulması açısından KYİ’nin önemi yadsınamaz. Nitekim günümüzde özellikle yatırımcıların KYİ’ye uygun davranan şirketlere yatırım kararı alması da bu ilkelerin uygulanması açısından son derece teşvik edicidir. 2. KYİ’nin genel mantığının şirketi, onu yönetenlerin çıkar çatışmalarından korumak amacıyla şirket organizasyonu içinde yönetim organına şirket kararı ile doğrudan menfaat sahibi bulunmayan bağımsız YK üyesi ve karar alma süreleri ile kararın icrasına katılmayan icradan sorumlu olmayan YK üyesini koymuştur. Böylece şirketin icra ve denetim organları ayrılarak, olası çıkar çatışmalarının önüne geçilmeye çalışılmıştır. 3. Şirketlerin Kurumsal Yönetim İlkelerini benimsemesi, hem potansiyel yatırımcılarının yatırım kararını vermesinde onları ikna edici olur hem hâlihazırda şirkette paydaş olanların şirketin durumu ile ilgili olarak doğru bilgi alabilmesini, şeffaf bir yönetimi tesis eder. Kurumsal şekilde yönetilen şirketlerin riskleri önceden saptayabilmeleri ve buna karşı doğru önlemleri alabilmeleri diğer yararlı yönlere örnek verilebilir. Av. Eser Rüzgar eser.ruzgar@dktr-legal.com Av. Deniz Durna deniz.durna@dktr-legal.com www.dktr-legal.com
Doğan, a.g.e., s. 60. CEO’nun bankalarda YK üyesi olması, Bankacılık Kanunun 23. maddesi uuyarınca zorunluludur. Bu kapsamda, kanundaki sınırlamalar saklı kalmak üzere, bu gövere gelemek için bazı özel şartlar da kararlaştırılabilir. Aksi görüş için bakınız: Doğan, a.g.e., s. 62. Pulaşlı Hasan, Anonim Şirketler Hukukunda CEO’nun Hukuki Durumu, Batider, C. XXIV, S. 1, 2008, s. 17 vd. OECD, International Corparate Governance Network, Commonwealth Association of Corporate Governance (Demir, a.g.e., s. 68 d.). Doğan, a.g.e., s. 70. Karahan/Arslan, a.g.e., s. 392; Doğan, a.g.e., s. 77; Demir, a.g.e., s. 131; “Yönetim kurulu, işlerin gidişini izlemek, kendisine sunulacak konularda rapor hazırlamak, kararlarını uygulatmak veya iç denetim amacıyla içlerinde yönetim kurulu üyelerinin de bulunabileceği komiteler ve komisyonlar kurabilir.”. Karahan/Arslan, a.g.e., s. 393; Eminoğlu, a.g.e., s. 220; Doğan, a.g.e., s. 77. Aksi görüş için bakınız: Akdağ Güney, a.g.e., s. 27. Kanaatimizce de komite ve komisyonların kurulması için esas sözleşmede bir hükme ihtiyaç yoktur. Zira burada yönetim veya temsil yetkisinin devri söz konusu değildir. Dolayısıyla ilgili komite ve komisyonlar kendi başlarına icrai nitelikte karar alma yetkisine sahip olmadıkları gibi yardımcı oluşumlardan öte bir anlam da ifade etmemektedirler. Aynı yönde görüş için bakınız: Eminoğlu, a.g.e., s. 221.
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »HABER
85
İSİFED »GİDİLESİ-GÖRÜLESİ
Türkiye’nin yakınında eşsiz tarihi ve doğal güzellikleri barındıran bir ülke: ROMANYA Doğu Avrupa’nın gözde lokasyonlarından biri Romanya, eşsiz doğal güzelliği ve tarihi mirası ile turizmde de önemli bir destinasyon.
86
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »GİDİLESİ-GÖRÜLESİ
T
arihi ve doğal mirası ile Doğu Avrupa’nın gözde ülkelerinden Romanya, turizm açısından önemli bir destinasyon. Türkiye’ye kısa bir uçuş mesafesinde bulunan Romanya, başta başkent Bükreş olmak üzere, Köstence, Sibiu, Galati ve Craiova kentlerini de kapsayan bir tur ile mutlaka gezilip, görülmesi gereken bir ülke.
Başkent Bükreş’te görülmesi gereken yerler Tuna Nehri’nin dallarından biri olan Dambovita’nın yanında kurulmuş olan başkent Bükreş, düzenli altyapısı, göz kamaştıran tarihi binaları ile dikkat çekmektedir. Tarihi yerleşim yeri olan Bükreş (Bucureşti) adı ilk kez 1459’dan kalma yazılı belgelerde geçmektedir. Bükreş’te dünyanın en büyük yapılarından biri olan tarihi Parlamento Binası, tarihi kent (Lipscani), Zafer Yolu, Herastrau Park, Stavropoleos Kilisesi, Köy Müzesi, Ataneum Tiyatrosu, Grigore Antipa Ulusal Müzesi, Piata Üniversitesi, Calea Victoriei, Kiselef Caddesi, Stavropoleos Kilisesi, Dimitrie Gusti Doğal Parkı, Corvin Kalesi, Cismigiu Bahçeleri, Patriarchal Katedrali, Mery, Pelişor Klisesi ve Orta Çağ’dan kalan muhteşem yapıları gezilebilecek noktalar arasında yer alıyor. Parlamento Sarayı, Romanya Parlamentosu'nun iki Meclisi'nin de bulunduğu çok amaçlı bir yapı. Dünya Guinness Rekorlar Kitabı'na göre, dünyanın en büyük sivil yönetim, en pahalı yönetim ve en ağır yapısı olma özelliğine sahiptir. Saray, politik ve yönetim yerleşkesi olarak Çavuşesku Rejimi döneminde planlanmış ve tamamlanmıştır. Çavuşesku binanın adını ‘Halkın Evi’ olarak koymuştur. Saray 270 metreye
240 metre tabana sahip, 86 metre yüksekliğinde ve 92 metre de yer altında derinliğe sahiptir. Bin100 odası, 2 yeraltı otoparkı ile 12 katlı bir binadır. İki ek yeraltı katı ile, halka açık olarak hizmet vermektedir.
Köstence, önemli oranda Türk-Tatar nüfusunu barındırıyor Özellikle Türkler açısından önemli ve gidilmlesi gereken kentlerden biri olan Köstence, Romanya'nın Dobruca bölgesinde, Karadeniz kıyısındaki en büyük liman şehridir. Kentte önemli bir Türk-Tatar azınlık varlığı vardır. Şehirde yaşayan Çingeneler de Türkçe bilmektedir. Köstence, Paleolitik Çağ'dan kalma bir kenttir. Arkeolojik kazılarda Neolitik, Tunç ve Demir çağlarına ait kalıntılar bulunmuştur. Köstence bu özellikleriyle bölgenin en eski yerleşim birimi olma özelliğine sahiptir. Maden suyu kaynakları ile de dikkat çekmektedir. Ayrıca denizi de yaz aylarında çok turist çekmektedir. Özellikle kentin kuzeyindeki Mamaia sahili dinlenme için idealdir.
Sibiu kenti Forbes tarafından Avrupa'nın en huzurlu 8. şehri ilan edildi
Ülkenin ikinci popüler şehri olarak tanımlanan Kaloşvar ise 300 binin üzerinde nüfusa sahip, Kluj Bölgesinin başkenti ve en büyük kentidir. Transilvanya Etnografya Müzesi, Theotokos Katedrali, Bob Klisesi, Kaloşvar Botanik Parkı, Matthias Corvinus Anıtı, Transilvanya Ulusal Müzesi kentte gezilebilecek yerler arasındadır. Yüzde 30’u Macar kökenli olan kentte Romence ile birlikte Macarca da konuşulmaktadır. Kaloşvar diğer Avpura şehirlerine göre ucuzluğu ile de dikkat çekmektedir.
ROMANYA TURLARI SIRASINDA BÜKREŞ, KÖSTENCE, BRAŞOV, SİBİU, KALOŞVAR, CRAİOVA VE GALATİ GÖRMENİZ GEREKEN YERLER ARASINDADIR. PARLAMENTO SARAYI, PELEİ KALESİ, BRAN KALESİ, DİMİTRİE GUSTİ DOĞAL PARKI, HERASTRAU PARKI, STAVROPOLEOS KİLİSESİ, CORVİN KALESİ, MERRY KİLİSESİ VE PELİŞOR KİLİSESİ ZİYARET EDİLEBİLİR. TÜRK-TATAR NÜFUSUNUN YOĞUN OLDUĞU KÖSTENCE İLE DÜNYANIN EN HUZURLU 8. KENTİ SEÇİLEN SİBİU BAŞKENT BÜKREŞ DIŞINDA DİKKAT ÇEKEN ÖNEMLİ ŞEHİRLER ARASINDA YER ALMAKTADIR.
Ülkenin Erdel ölgesinde yer alan Sibiu kenti ise Başkent Bükreş'in 215 kilometre kuzeybatısında, Cibin Nehri’nin iki yakasında yer almaktadır. Şehir, 1692-1791 ve 1849-1865 yılları arasında Erdel Prensliği'nin başkentliğini yapmış. Ülkenin önemli kültür merkezlerinden Sibiu, 2007 yılında Lüksemburg ile birlikte Avrupa Kültür Başkenti seçilmiştir. Kent, dünyaca ünlü Forbes Dergisi tarafından Avrupa'nın en huzurlu 8. şehri olarak ilan edilmiştir.
87
İSİFED »KÜLTÜR-SANAT
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçiş sürecinin izleri “İki Dünya Arası”nda
Sakıp Sabancı Müzesi’nin (SSM), 15. yılında Sabancı Holding'in katkıları ve İstanbul Üniversitesi'nin işbirliğiyle ev sahipliği yaptığı “Feyhaman Duran. İki Dünya Arasında” isimli sergi, sanatçının, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçiş sürecinin izlerini yansıtan sanat pratiğinin izinde söz konusu dönemin tüm çatışma ve gelişmelerini gözler önüne seriyor.
Ç
öküş yıllarını yaşayan bir imparatorluktan, sanat dünyasının beşiği Paris’e giden, sonrasında yurda gelişinde ise kendini keskin bir dönüşümün ortasında bulan Duran’ın, bu yolculuklarının, sanatını nasıl şekillendirdiğini yansıtıyor. Paris’teki eğitimi sırasında etkisi altına girdiği empresyonistlerden hareketle, tuvalini alıp şehrin farklı bölgelerinde resim yapmayı alışkanlık haline getiren Duran’ın Süleymaniye, Boğaz ve Adalar’ı tasvir ettiği peyzajları İstanbul tarihine toplu bir bakışı mümkün kılıyor. Sanatçının, CHP’nin Yurt Gezileri Projesi
88
kapsamında Gaziantep’te yaptığı çalışmalar ise hem dönemin ideolojik yapısına dair belge niteliği taşıyor hem de İstanbul resimlerinden farklı üsluplarıyla Duran’ın sanatına yeni bir yaklaşım olanağı sunuyor. Duran, tüm yaşamı boyunca Doğu ile Batı’yı aynı anda deneyimlemesinin etkilerini eserlerine yansıtmış bir sanatçıdır. Cumhuriyet Türkiyesi’nde portrelere duyulan ihtiyaçtan dolayı en çok bu alandaki işleriyle anılan sanatçı aynı zamanda natürmort, peyzaj gibi farklı türlerde de aynı üretkenlikte eser vermiştir. Portrelerinin yanı sıra, Paris’teki eğitimi sırasında ilk kez canlı modelden çalıştığı nü eserleri, farklı bölge ve mekânları tasvir ettiği
peyzajları ve hat kompozisyonlarının obje olarak yer aldığı natürmortları da sanatçının farklı türlerdeki çalışmalarının günışığına çıkartılması hedefiyle sergideki yerini alıyor.
SANATÇI, OSMANLI RESSAMLAR CEMİYETİ’NDEKİ YÖNETİCİLİK ÇALIŞMALARIYLA, M. KEMAL ATATÜRK VE İNÖNÜ’DEN HASAN ÂLİ YÜCEL’E KADAR CUMHURİYET’İN ŞEKİLLENMESİNDE ROL SAHİBİ BİRÇOK İSMİ TASVİR ETTİĞİ PORTRELERİYLE BU GEÇİŞ DÖNEMİNİN HEM YAKIN TANIĞI HEM DE UYGULAYICILARINDAN BİRİ. İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »KÜLTÜR-SANAT
KİTAP: Yönetimle ilgili hiçbir şey okumadıysanız buradan başlayabilirsiniz
İ
YENİ ALBÜM:
“Sandığımdan Rumeli Türküleri”
Ü
lkemizde Balkan müziği denince akla ilk gelen isimlerden Muammer Ketencoğlu’nun 20 yıllık müzik topluluğu Balkan Yolculuğu ile kaydettiği, “Sandığımdan Rumeli Türküleri albümüyle dedelerinin topraklarından topladıklarını dinleyici ile buluşturdu. ”Balkan Yolculuğu”nun çekirdek kadrosunda Muammer Ketencoğlu’nun yanı sıra sesleriyle Selda Koçak Uzuntaş ve Şule Kocaman Saraç; klarinet ve alto saksafonuyla Sakip Songelen yer alıyor. Ketencoğlu sandığından Bulgaristan, Makedonya, Prizren, Romanya, Silivri, Gagavuzya ve Kuzey Yunanistan’dan daha önce ülkemizde çok az seslendirilen ya da hiç seslendirilmemiş türküleri dinleyicinin beğenisine sunuyor.
ş dünyasında da değişmeyen tek şey değişimdir. Ya kendimizi buna adapte etmeli ya da demode olmayı göze almalıyız. Yönetim tarzları üzerine her gün farklı fikirler ortaya atılıyor. Ancak her fikrin birleştiği bir nokta var: Yönetici önce kendini yönetmeyi öğrenecek ve yönettiği alana en büyük katkıyı yapabileceği konuma yerleşecek. Yönetim alanının en etkili uzmanlarının Harvard Business Review'den derlenen 10 makalesi, değişimle başa çıkmak zorunda olan her yönetici için altın değerinde. Bu kitapta hem kendilerini hem de şirketlerini değişime hazırlamak isteyen yöneticilerin ihtiyaçlarını karşılayacak fikirleri bulacaksınız.
KİTAP: İhracat - Anlamak ve Yönetmek İçin Bilmeniz Gereken Her Şey
T
ürkiye’nin 30’dan fazla ilinde Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın düzenlediği seminerlere konuşmacı olarak katılıp çeşitli üniversitelerde dersler veren uzmanlarca hazırlanan İhracat, örnek vakalar eşliğinde ticaretin haritasını çiziyor. Dış ticaret hacminin hızla arttığı günümüzde, ilgililer ihracat çatısı altında ele alınması gereken soruların yanıtlarına bu kitapla adım adım ulaşacaklar.
Cevher ve Zanaat: Kapalıçarşı Ustalarının İzinde
T
ürkiye, 2000’li yıllarla birlikte altını işleyip mücevher olarak satan ülkeler arasında öncü olmaya başlar. Mücevher sektörünün başarısının arkasındaki en önemli kaynak, Türkiye’nin çok katmanlı kültür mirasının uzantısı olan değerli maden işleme becerisidir. Cevher ve Zanaat: Kapalıçarşı Ustalarının İzinde, Kapalıçarşı’nın ruhunu taşıyan ustaların görünür kılınması, geleneğin yaşatılması çabasının bir ürünüdür. Sergi, Kapalıçarşı kuyumculuğunun kimliğini bulmasında en büyük katkıyı sağlayan, geleneksel üretim teknikleriyle üretim yapmaya devam eden son nesil kuyumcu ustalarının atölyelerinin sır perdesini
aralayarak mücevher tasarımına güncel bir bakış sunmak üzere tasarlandı. Serginin kavramsal kurgusu ise TÜBİTAK tarafından desteklen “Yaratıcı Ekonomi Kaynağı Olarak Somut Olmayan Kültür Varlığı Kapsamında ZanaatTasarım İnovasyon İlişkileri: Kapalıçarşı’nın ‘Yaşayan İnsan Hazineleri’” başlıklı bilimsel araştırma projesinin bulgularına dayanmaktadır. Sergide, Osmanlı üretim geleneğinin bugünkü Kapalıçarşı kuyumculuk geleneğine ne biçimde yansıdığını izleyeceksiniz. Rezan Has Müzesi’nin ev sahipliği yaptığı sergi 30 Nisan 2017 tarihine kadar açık kalacak.
89
İSİFED »GÜZEL SÖZLER
Kalbin ve aklın rehberi güzel sözler... Uygarlık demek, bağışlama ve hoşgörü demektir. Mustafa Kemal Atatürk
Eğitim, okulda öğrenilen her şeyin unutulduğunda arta kalan şeydir. Albert Einstein
Her şey hakkında bir şey öğrenmeye ve bir şey hakkında her şeyi öğrenmeye çalışın! Thomas Huxley
İyi bir yönetici, sıradan insanları sıradışı işler yapar hale getirir. Peter F. Drucker
Büyük kitleleri ikna edebilmişse, fikirler silahlara ihtiyaç duymaz. Fidel Castro
Utancın üstünü, insanın kendinden utanmasıdır. Hz. Ali
İnsan gururu yüzünden de alçak gönüllü olabilir. Michel de Montaigne
Minnettar olduğunuzda korku gider, yerini bereket alır. Anthony Robbins
Şüpheyi, asla işlerimizi sevk ve idarede kullanmamalıyız. Descartes
Sen neye hazırsan. O da senin için hazırdır. Marc Victor Hanson
Bir insanın değeri okuduğu kitaplarla ölçülür. Herbert Spencer
Az yalan söylenmez; yalan söyleyen her yalanı söyler! Victor Hugo
Bütün genelleştirmeler tehlikelidir, bu bile. Alexandre Dumas
Her şey olanaklıdır. Olanaksız olan biraz zaman alır. Dan Brown
90
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15
İSİFED »GÜZEL SÖZLER
İnsan yüreği, ancak ona açılan yüreğe karşılık verir. Maria Edgeworth
Kendinize gülebildiğiniz ilk gün büyümeye başlarsınız. Ethel Barrymore
Yeteri kadar nedeniniz varsa herşeyi yapabilirsiniz. Jim Rohn
İnsanlar, sahip olamadıklarını önemser. Malcolm Forbes
Kendi kendinin efendisi olmayan hiç kimse özgür değildir. Epiktetos
Az söz erin yüküdür, çok söz hayvan yüküdür. Yunus Emre
Çağırılan yere erinme, çağırılmadığın yere görünme. Türk Atasözü
Akıllılar dövüşmeden önce kazanırlar. Zhuge Liang
Beni kötülerin zulmü değil, iyilerin sessizliği korkutuyor. Martin Luther King
Kolay bir işe zor diye zor bir işe de kolay diye başla. Balthasar Gracian
Dişi daima sakinliğiyle erkeği yener. Lao Tzu
Sırtında her keman taşıyan müzisyen değildir. A. S. Clara
Önemli işleri başarmak zor, yönetmek ise daha da zordur. Friedrich Nietzsche
Dostluk, iki vücutla birleşik bir ruha benzer. Aristo
Arkadaşlık insanın kendisine verdiği armağandır. Stevenson
Bir kimse ile bir mirası bölüşmeden, o kimseyi tanıdığını iddia etme. Johann Kaspar Lavater
Adam var ki; adamların nahşıdır, adam var ki; hayvan ondan yahşidir. Azeri Atasözü
Çoğu “Gördüğüm zaman inanırım” der. Oysa inandığımız zaman görürüz. James J. Mapes
Elleriyle çalışan insan işçidir. Elleri ve kafasıyla çalışan insan ustadır. Elleri, kafası ve yüreği ile çalışan insan sanatkardır. Goethe 91
İSİFED »ENGLISH
As Turkish Business our resolution and determination continue in spite of everything
A
MUAMMER ÖMEROĞLU ISTANBUL INDUSTRY AND BUSINESS ASSOCIATIONS’ FEDERATION (İSİFED) CHAIRMAN
92
s we Turkey feel the tiredness of leaving a year behind from 7 to 70. 2016 was a year witnessing extraordinary incidents and leaving negative marks on us in spite of all positive expectations. The coup attempt in Turkey on 15th July as well as political and economic crisis in Middle East, terrorist attacks giving us all will be a stain, which can difficulty be removed in Turkish history. All these incidents also influenced Turkish economy negatively. The exporter companies expanded energy on correcting the negative perceptions appearing in the buyers abroad and they continue to do it. Even if they did not come, the owner of the company try to get order with his marketing manager by condescending to visit his customers. He turned towards to new markets to diversify his customer portfolio across the world against possible problems that can appear. As we Turkish business world our determination continues for Turkey’s reaching its targets in spite of everything. In this situation, we have an absolute belief to ourselves and our country. On one hand Turkish industrialist continues to manufacture and on the other hand he visits his customers and fairs from country to country to export with a bag on his hand and he is at his hammer and tongs to change the prejudices in abroad as if he is a delegate of the country. I think 2017 will be a year of recovery for economy. We will especially unders-
tand it after the first quarter. I anticipate that our worst position will be like our present one. A possible good development for Syria will also influence our region positively. It will take long to see the results of the precautions taken by government and our relapsing. But Turkey being better comparing to 2017 is real. But we demand the precautions, which will pave the way for the industrialist searching for customer to export, travelling from country to country, providing employment and manufacturing in these hard conditions, to be implemented at once. Our focusing on economy, our main agenda is vitally important by leaving negativities aside. Because every operation, which will the pave way for industrialist, also means business, manufacturing, employment, exportation and territorial development. Every closing business means unemployment. Unemployment is not only economic but also the biggest social wound of a country. The only medicine of this wound can only be possible to protect the present and creating new business spaces. The leading and directing roles are very crucial in this situation. I wish wealth and peace to our country in 2017 with this idea and feeling. I condemn every kind of terror once again wherever it comes. We will let no power to steal our hopes for the future. With my love and regards.
İSİFED
2017-01 Nr.15
İSİFED »ENGLISH
The industry, trade and life centre of Istanbul: Beylikdüzü Beylikdüzü draws attention as one of the fastest and regular developing counties of Istanbul. İSİFED World Magazine, which focused on Beylikdüzü as a special issue, carried the views of opining leaders, leading industrialists and the representatives of non-governmental organizations to its pages.
E
krem İmamoğlu, Municipal of Beylikdüzü, who stated they positioned themselves as the centre of west side of Istanbul, says: “Beylikdüzü, where experiences 10% population increase every year on average, is a big county where 279 thousand 999 people reside and live. The population change in the West Side accelerated within metrobus’s beginning to offer service on E-5 Highway on 2012. When the change was only 250 thousand in the West Istanbul Side before Metrobus, the increase in the region reached to nearly 420 thousand people between the years 2012-2016. Nuri Aslan, President of Beylikdüzü Industrialists and Businessmen’s Association (BEYSİAD), who stated industrialization in the county started in 1986, tells: “It became a county in 2009. Beylikdüzü is an important industrial region with Beylikdüzü Organized Industrial Zone (BOSB), Ambarlı Port, Ambarlı Thermal Power Plant, BEYSAN Industrial Estate, Şirin Industrial Estate as well as tens of factories. There are 7 thousand 317 companies registered to Istanbul Chamber of Commerce (İTO) and 593 ones to Istanbul Chamber of Industry (İSO) in Beylikdüzü. It is anticipated that there is nearly 200 thousand employment. Some of most exporting 500 companies also display activity in our county.” Adnan Keleşoğlu, Chairman of BOSB, draws attention that 352 companies display activity, 20- thousand employment and 500million dollar export is being realized in BOSB, which established by the cooperation of three cooperatives in 2002. And Altaş Ambarlı Port is the other facility taking place in Beylikdüzü. 42 percent of
container movement and 7 percent of its foreign trade realizes in this facility, where is the biggest container port of Turkey. Altan Köseoğlu, Chairman of Arpaş Ambarlı Römorkaj Pilotaj Tic. A.Ş. and Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. A.Ş., states a 3-5 million container movement was handled in a year. Köseoğlu adds as: “500 people only work at port facility. There also people working at customs and in transporting. Additionally, there are ones offering subcontracted worker service in handling to ports. At least, 5 thousand people and 5 bin 500 vehicles realized
entry and exit from the door of this building.” Mehmet Sandal, one of the previous period presidents of Istanbul Industry and Business Associations’ Federation (İSİFED) and Member of High Advisory Board of BEYSİAD, tells about moving industry out of Istanbul, as follows: “Istanbul realizes 30 percent of employment and 40 percent of export of Turkey. Therefore we do not think the decision about moving all industry from Istanbul except the ones like in the OIZ regions in Beylikdüzü and İkitelli is not right very much.”
93
İSİFED »ENGLISH
Commercial Landing to Romania by İSİFED The negotiations were realized with Romania Ministry of Economy, Turkish Embassy in Romania, Romania Chamber of Commerce, Romania Eximbank, Presidency of National SME, Turkish Businessmen’s Association (TİAD) in the scope of trade delegation visit organized to Bucharest of Romania by İSİFED. Dorali region is also visited in the scope of the program.
M
uammer Ömeroğlu, Chairman of İSİFED, Fevzi Torolsan, Board Member of İSİDEF and President of ESİDER, Mehmet Kurtman, Board Member of İSİFED, Mehmet Kocasakal, Board Member of İSİFED and President of SAN-DER, Board Members of ESİDER, Temel Soyyiğit from Soyyiğit Group Corporation, Turgut Şavlı
Romania Ministry of Economy informed about the supports provided to investors. The delegation of İSİFED visited the Investment Branch of Romania Ministry of Economy in the scope of Romania visit. The Executives of Ministry of Economy, which made a broad presentation about trade and industry of Romania to Turkish delegation, gave detailed information about the supports for foreign
for İSİFED delegations’ holding commercial talks in Romania. Turkish businessmen must prefer Romania in investment and trade. Romania is very close to Turkey. It is easier to manufacture in Romania and export them to European countries. Romania is also a developing country. Its industry has just begun to recover. It is very easy for Turkish industrialist to make business here with his know-how, usage and experience. There are 14 thousand Turkish companies in Romania. 7 thousand of them are active. We have big Turkish companies branded among them. They are here for years. As we embassy keep our doors open for the companies wishing to invest and make business.
Target: 10-Billion Dollar Trade Volume Osman Koray Ertaş, who stated they aim to increase trade volume to 10 billion dollars between two countries, told: “I place big importance especially on developing economic and humanistic dimensions and strategic partnership, present good relationships between Turkey and Romania.”
from Şavlı Food Company, Sedat Çelik from Santana Textile, Lawyer Ali Yüksel from Adres Patent Company and Murat Selvitop from Archled Lightning participated to trade delegation visit to Romania Bucharet by Istanbul Industry and Business Associations’ Federation (İSİFED). Mükerrem Aksoy, Turkish Attaché, and Murat Demiray, Turkish Businessmen’s Association of Romania also accompanied to the negotiation.
94
investors. One of the stops of trade delegation organized to Bucharest by İSİFED, visit was Turkish Embassy of Romania. In the end of the negotiation continued within the scope of mutual good intension, the delegation of İSİFED presented a plaque to Osman Koray Ertaş, Turkish Ambassador of Romania, for his successful works. Ambassador Ertaş, told in the aggregation of the delegation as follows: “I am very glad
İSİFED Chairman Ömeroğlu: “We will file a report to our 2500 member industrialists by seeing the information on-site.” İSİFED President Muammer Ömeroğlu thanked Osman Koray Ertaş, Turkish Ambassador of Romania, due to his warm reception to İSİFED delegation. Ömeroğlu told: “As you see, we are here with company representatives in this delegation from all sectors. We will learn the business opportuİSİFED
2017-01 Nr.15
İSİFED »ENGLISH
nities here and inform 8 associations depended on the federation by getting the necessary information. We will file a report about the information on Romania to our 2500 member industrialists.”
President Romania Chamber of Commerce informed about the trade and investment opportunities The delegation of İSİFED visited Romania Chamber of Commerce during the trip organized to Bucharest of Romania by İSİFED. And President of Romania Chamber of Commerce informed the trade and investment opportunities. İSİFED Chairman Muammer Ömeroğlu told as follows: “We are the biggest federation of Turkey in value. We have 1200 members and 8 associations. The members depending on our federation realizing the 60 percent of total manufacturing. Our location’s being in Istanbul and being a federation consisting 8 associations make us the strongest federation of Turkey. There are also small enterprises among our members. The most important aim of our being here is to promote small and middle Turkish enterprises to Romania.” Romania National SME Assembly Vice President Sebahat Kaya welcomed İSİFED delegation in her office. Kaya invited Turkish investors to Romania for welcoming the op-
portunities. Sebahat Kaya is a businesswoman trading in Romania for long years. And Romania National SME Assembly is a federation collecting Romanian businessmen and industrial enterprises under its umbrella. The executives of the enterprise attended the negotiation. İSİFED Chairman Muammer Ömeroğlu and ESİDER President Fevzi Toralsan made their wishes to Romania National SME Assembly Vice President Sebahat Kaya to increase their collaboration opportunities between Romania National SME Assembly and businessman and industrialist associations in Turkey. The collaboration possibilities between federations were tackled in the negotiation and it was decided to cooperate to develop communication channels.
Romania Eximbank is one of the biggest solution partners for the entrepreneur to invest İSİFED Delegation negotiated with the executives of Romania Eximbank. The delegation, who got information about the bank’s providing supports to investor, left the negotiation with the wish of cooperation. TİAD President Murat Demiray hosted İSİFED Delegation at the head office of the association. İSİFED Chairman Muammer Ömeroğlu thanked TİAD President and executives because of their interest and warm re-
ception to Turkish entrepreneurs and the delegation. The possibilities of bilateral collaboration possibilities with TİAD were tackled in the meeting.
Turkish capital is 6.5 billion Euro in Romania Turkish Commercial Attache, who stated Turkish capital is 6.5 billion Euro in Romania, told: “TİAD is non-governmental organization represented more than 95 %.” After İSİFED Chairman Muammer Ömeroğlu informed about the federation and participants in the delegation, told: “We can associate with you. We do not have any political focusing. We meet in this point very well.” TİAD President Murat Demiray, who touched on the importance of keeping in touch in strengthening the connection, told: “There is very good team representing the state. Our state is our back. We are strong enough to open every door. Being one voice under TİAD is the reason of this. We have ignored Romania a little. We want to put Romania into your heads.” İSİFED Delegation visited Dorali region in the scope of Romania trip. Özkan Piyade from Estetic Packaging Factory told about his commercial experiences. He showed round the factory in the region and informed about it.
Turkey’s Export Will Increase to 155 Billion Dollars in 2017
T
urkish national exports increased in the last month of 2016 by 9.3% to 12 billion 817 million USD. Whole-year exports in 2016 has decreased by 0.8%, reaching 142 billion 610 million USD. According to Turkish Exporters Assembly (TIM) figures, exports in terms of weight has increased by 4.1% in December, while automotive was again the leading exporting sector. Ready-to-wear sector followed automotive with 1 billion 339 million dollars. And chemical substances sector took the third position with an 1 billion 282 million dollar export. President of TIM, Mr. Büyükekşi told the followings: “We suffered a lot from parity, low commodity and petroleum prices, problems in Russia, Iraq, Libya and Syria a lot this year. We lost almost 8.7 billion dollar worth of export in 2016 due to these problems only. If these problems did not exist, we'd have exported around 150.8 billion USD with a 5% increase.” Automotive Leads in export, EC is the region most exported Ac-
cording to TIM figures, leading industry was automotive with 2 billion 348 million USD exports in December. 45.5% of all exports was conducted to EU countries, with 5 billion 619 mio. USD. Export Increased to Germany, USA and Iraq, the biggest Loss in RussiaGermany is the leading export partner with 3.7% increase, while Iraq is the second with %59 increase, Italy the third with %12 increase, USA the forth with %8.7 increase, and finally United Kingdom is the fifth but exports to UK decreased by 2.8%.
Turkey Broke Record in Taking Share in World Trade The President finally explained the situation of Turkish exports in global markets. Mr. Büyükekşi told “we are proud to increase our share in global commerce from 0.87% in 2015 to 0.89% this year. Similarly we also increased our share in EU's imports up to 1.28%, while our share in USA's imports is as high as 0.29% this year, reaching the highest levels for
95
İSİFED »KURUMSAL
İSİFED
İSİFED, 1994 yılında bölge sanayicisinin sesini ve sorunlarını gerekli mercilere duyurabilmek için İSİDEF adıyla kuruldu. Kısa sürede kendini kabul ettiren ve KOBİ’lerin sesi olan İSİDEF, bölgenin en etkili sivil toplum kuruluşu olmayı başardı. Bugün çalışmalarını TÜRKONFED bünyesinde sürdürün İSİFED her biri bölgelerinde son derece etkin olan yedi farklı sanayici ve işadamı derneğinin çatı örgütü konumundadır. • Kurucu başkan Rafet Tükek ve ilk genel başkanımız Mehmet Sandal’ın büyük katkı ve destekleri ile günümüze kadar geldi. • 29 Nisan 2005’de yapılan genel kurulda hedef büyüten İSİFED tüzük değişikliği ile tüm İstanbul ve marmara bölgesinde örgütlenmek amacıyla “3. Bölge” tanımını çıkararak adını İstanbul Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu olarak değiştirdi. • 27 Mayıs 2011 tarihinde gerçekleştirdiği olağanüstü genel kurulunda TÜRKONFED ile birleşme kararı aldı.
İ
Ülkemiz ekonomisinin lokomotifi konumunda olan KOBİ’lerin yasal ve yapısal sorunlarının çözümü ve kurumsal kimlik kazanmaları konusunda çalışmalar yapmayı hedefleyen İSİFED, üniversiteler, araştırma kurumları ve demokratik kuruluşlarla güçbirliği yapmakta ve ortak projeler gerçekleştirmektedir.
İSİFED ÜYELERİ • • • • • • •
TÜSİAD - Türkiye Sanayicileri İş Adamları Derneği SAN-DER - 3.Bölge Sanayici ve İşadamları Derneği HASİAD - Hadımköy Sanayici ve Işadamları Derneği ÇASİAD - Çatalca Sanayici ve İşadamları Derneği BEYSİAD - Beylükdüzü Sanayici ve İşadamları Derneği ESİDER - Esenyurt Sanayici ve İşadamları Derneği KSİAD - Küçükçekmece Sanayici ve İşadamları Derneği
İSİFED Yönetim Kurulu (2016 - 2018) MUAMMER ÖMEROĞLU (Genel Başkan)
YÖNETİM KURULU ÜYELERİ (YEDEK): DİNÇER MUMCU - BEYSİAD OSMAN SEVİM - ÇASİAD DOĞAN KÜLEKÇİ - KSİAD TOLGA SANDAL - BEYSİAD SAMİ EKEN - BEYSİAD
96
YÖNETİM KURULU ÜYELERİ (ASİL): İBRAHİM DURNA (BŞK. YRD.) - ÇASİAD HÜSEYİN ÖZTÜRK (BŞK. YRD.) - ESİDER MEHMET KURTÖZ - SAYMAN - HASİAD METİN YILMAZ - GNL. SEKRETER - BEYSİAD MEMDUH UZ - BEYSİAD FEVZİ TOROLSAN - ESİDER NURİ ASLAN - BEYSİAD İRFAN DOYRAN - BEYSİAD EKREM ÖZEN - KSİAD LEVENT EREN - HASİAD ADNAN ŞAHİN - BEYSİAD MEHMET KOCASAKAL - BEYSİAD MEHMET YASUBUĞA - TÜSİAD TAMER SAKA - TÜSİAD
DENETİM KURULU (ASİL): İLYAS YILMAZ - DEN. KRL. BŞK. - BEYSİAD GÜLDEN KAYA - ESİDER ERTAN YILDIZ - BEYSİAD DENETİM KURULU (YEDEK): İKBAL YİĞİTALP - HASİAD NAZIM BEKMEZCİ - SAN-DER EMİN ARMAĞAN ŞAKAR - ESİDER
İSİFED
2017-01 SAYI NO: 15