Merhaba arkadaşlar ben Animeleri Seviyoruz’dan Abdulkadir Öcal. Bu bölümde izlere yeni bir anime değil, devam niteliğinde olan bir animenin tanıtımını yapacağım. Zaten Highschool DxD izlediyseniz ve izlemediyseniz bu yazıyı hiç okumanıza gerek yok. İzlediyseniz zaten nasıl bir anime olduğunu biliyorsunuzdur. İzlemediyseniz de ilk önce Highschool DxD’yi izlemeniz gerekir. Çünkü olaylar birbiriyle ilişkili.
Ben yine de arkadaşlar izlemeyenler için bir şeyler yapmaya karar verdim. Benim yazdıklarıma bakıp belki bir iki kişi izlemeye gider.
Highschool DxD'nin konusu çok güzel arkadaşlar. Orijinal bir konu bulmuşlar ve sıkmadan, gayet akıcı ve heyecanlı bir şekilde konu devam ediyor. Konudan daha ayrıntılı olarak bahsetmeden önce anime türlerine bakalım. Animenin türleri arasında komedi, romantizm, ecchi,okul, doğaüstü-güçler ve aksiyon var. Anime türleri biri hariç çok yerinde.Ecchi... Yanlış anlaşılmasın normalde ecchi animeleri severim ama bazı animeler in konusunun ecchi ile kirletildigini düşünüyorum ve bana göre Highschool DxD'de bu animelerden biri. Örnek verecek olursam ; Mesela savaş sırasında, çok heyecanlı bir ortamdayız. Karşı taraftaki kıza saldırı yapılıyor ve kızın üstü başı yırtılıyor. Tabi bu ilk başlarda güzel geliyor (kimine göre) ama sonradan her savaşta bu olay
gerçekleşince ben sıkılmaya başlıyorum ( abartılırsa sıkılmaktanda öte bir durum oluşabiliyor). Neyse arkadaşlar ben böyle düşünüyorum siz bu durumdan hoşlanıyor olabilirsiniz.
Highschool DxD'nin konusu ise kısaca ; Hyoudou Issei tek dileği ilerde birgün kendi haremini (!) kurmak olan bir liselidir ( Kısaca sizin benim gibi bir erkek ). Öyle şansızdır ki daha bir kızla ilk buluşmasında ölümcül bir şekilde yaralanarak ölüme terk edilmiştir (Yeterki bi' kız bulalım bu duruma düşmeye razıyız). Gremory klanının varisi olan Rias Gremory (Kızıl saçlı bi' hatun) tarafından kurtarılır ve şeytan olarak ( Gremory’ler de şeytan) yeniden dirilir. Issei farkında olmadan kendini
düşmüş melekler ve şeytanlar arasındaki bir şavaşın tam ortasında bulur. Sonrada ışte olaylar gelişiyor arkadaşlar eğer izlemediyseniz ve ecchilerden hoşlanıyorsanız açıp izleyin, birşey kaybetmezsiniz. Izlemeyenler ve spoiler yemek istemeyenler yazının devamını okumasınlar spoiler niteliğinde şeyler yazacağım. Şimdi gelelim Highschool DxD New'e adından anlaşılabilecek bir anime. Highschool DxD'nin devamı. Issei'nin Rias için yaptığı olaylardan sonrasını anlatıyor.Işler iyice yerine oturmuş ve Issei şeytan kariyerinde ilerlemeye çalışıyor. Yalnız arkadaşlar bu seride olaylar Issei'nin üzerinden pek gitmiyor (Aslında
sadece başlarda durum böyle arkadaşlar. Daha sonra olaylar yön değiştirecek) , diğer şeytanlarada önem veriliyor. Rias'ın atı olan sarı saçlı oğlan'ın (adını unutdum ühü ;_; ) geçmişine gidiliyor. Bu sarı oğlan aslında çok büyük acılar çekmiş, aşağılanmış ve küçük düşürülmüş. Şeytanlar için çok etkili olan kılıç Excalibur için Kilise küçük çocuklar üzerinde deneyler yapıyor. Deney başarısız oluncada kullanılan denekleri ortadan kaldırmaya çalışıyorlar (Başarısızlıklarını ortadan kaldırmaya çalışıyorlar). Işte bizim sarı oğlanda bu sırada ortaya çıkıyor. Bizimkide bu deneklerden sadece hayatda kalanı. Diğerlerinin arasından kaçıyor ve tam ölmek üzereyken Rias yengesinın (kırmızı saçlarını dalgalandırarak havalı bir biçimde ortaya çıkıyor)
şefkatli kollarında kendini buluyor. Sonra ışte ölen denek arkadaşlarının öcünü almak için yemin filan ediyor. Yıllar sonrada karşısına bu Excalibur çıkıyor ve bizim alıştığımız sessiz oğlanın yerini intikam ateşiyle yanan tehlikeli bir şeytan alıyor.
Bu arada olaylar bu kadar değil arkadaslar ben sadece kısaca size özet geçtim. Seriye yeni karakterlerde ekleniyor. Şuanda devam eden bir anime 3-4 bölümü filan çevrildi. Açın izleyin pişman olmazsınız.
Merhaba arkadaşlar. Benim adım Abdulkadir Öcal. Bu Sayıda size oldukça yeni animeler den biri olan BLOOD LAD’ ı tanıtacağım. Öncelikle şuan sadece bir bölümü var. Her hafta yeni bölümü çıkıyor. İlk bölümden ve izleyicilerden gelen yorumlara bakarak animeyi size tanıtmaya çalışacağım.
İlk başta anime türüne bakalım. Anime türü: Komedi,Şeytanlar,Vampirler,Doğaüstü Güçler… Yani anlayacağınız gibi klasik vampir animeleri gibi duruyor ancak kesinlikle öyle değil. Komedi işin içine girince işler biraz karışmış. Haydi, anime tanıtımına geçelim.
Başkarakterlerden biri Staz… Staz, cehennemin doğu bölgesinin vampir lideridir. Vampir dediğime bakmayın vampirlikle uzaktan yakından ilgisi yok. Klasik vampir kültürü yerine serbest, kafasına göre takılmayı seven biri. İnsan kanını pek sevmemektedir.
Atalarının da insan kanı içmesini saçma bulmaktadır. İnsan kanı yerine Japon kültürüyle ilgilenen bizim gibi bir otakudur kendisi. Zaten hikâyede bu yüzden diğer vampir hikâyelerinden farklı olmuş. Klasik vampir karakterleriyle uzaktan yakından ilgisi olmayan biri Staz… Diğer başkarakterlerden biri de Yanagi Fuyumi… Yanagi Fuyumi güzel bir insan kız. Bir gün kaza eseri Cehenneme düşüyor. Staz da bu kızın Cehenneme
düştüğünü
öğrenince
çok
seviniyor.
Bunun nedeni ise insanları ve ürettikleri şeyleri çok sevmesi ( Kendisi biraz ergen tipli. Bu yüzdende kız olduğunu öğrenmesiyle dahada seviniyor ) .İşte Staz bu kızı çok görmek istiyor, bu yüzdende emri altındaki adamlarına bu kızı yanına getirmelerini söylüyor. Adamlarda Yanagi Fuyumi’yi alıp Staz’ın yanına getiriyorlar. Staz Yanagi’yi kendince çok güzel şekilde karşılıyor. Yanagi de haliyle çok korkmuş, neler olduğunu anlamaya çalışıyor. Tam Staz Yanagi ile uğraşırken, zavallı Yanagi ( bitkiye benzeyen ) bir yaratık tarafından öldürülüp hayalete dönüşür. İlk başta ne olduğunu anlayamamıştım ama sonra anladım. Staz da büyük bir özgüven ile Yanagi’yi bir yolunu bulup onu tekrar yaşama döndüreceği üzerine yemin eder. Bizde
böylece hikâyemizin nasıl bir rota izleyeceğini anlamış oluyoruz.Anime Shingeki no Kyojin kadar ses getirmese de izlemenize değecek bir anime olduğuna inanıyorum.
Boş vaktiniz varsa oturun izleyin derim.
arkadaşlar ben Animeleri Seviyoruz’dan Abdulkadir Öcal. Animeleri Seviyoruz Sayı:3’deki Cosplay Albümü bölümüne hoşgeldiniz. Bu sayıda sizin için internetten birbirinden güzel cosplayler bulup hazırladım. Merhaba
Eger sizde güzel ve kaliteli cosplayler bulduysanız http://www.facebook.com/abdulkadir.ocal adresine buldugunuz cosplayi gönderebilirsiniz.
Merhaba arkadaşlar ben Abdulkadir Öcal. Bu sayıda “ En İyi 10 Anime “ adlı bir bölüm hazırlamak istedim. Atındandı anlaşılacağı üzere bu bölümde en iyi animeler var. Animeleri ben hazırlamadım. İnternette araştırma yaparken BiListe adlı bir sitede gördüm. Sitedeki en iyi anime listeside kaliteli ve yerinde olduğu için dergiye eklemeye karar verdim.
Himura Kenshin, Meiji Devrimi sırasında devrimciler için bir çok adam öldürmüş, bu yüzden de “Hitokiri Battousai” adını almış usta bir suikastçıdır. Devrim bittikten sonra bir daha asla öldürmeyeceğine yemin eder ve bir rurouni(gezgin) olarak seyahat etmeye başlar. Seyahati sırasında yanlış bir anlaşılma nedeniyle Kaoru Kamiya ile tanışır ve Kaoru’ya babasından kalan Dojo’da geçici olarak yaşamaya başlar. Kenshin, geçmişinin onu asla bırakmayacağını ve nereye giderse gitsin hep onu takip edip bir gün intikam alacağını biliyordur....
Lelouch lisede okumaktadır. İçinde askeri bir sır barındıran kamyonu çalan teröristler yoldan çıkarlar. Lelouch, kamyonu kontrol ederken kamyonda sıkışır. Britanya ordusu kamyonun peşine düşünce ortalık savaş alanına dönüşür. Bu sırada kamyonun içindeki bölme açılır ve içinden bir kız çıkar. Bu kızla beraber yakalanan Lelouch’a ölmek üzere iken kız tarafından bir güç verilir. GEASS denilen bu güç insanlara emirler vermeyi sağlar ve bir kez verilen emre uymamazlık edilemez.
s
Victoria döneminde İngiltere’nin en asil ailelerinden biri olan Phantomhive’lar bir yangın sırasında hayatlarını kaybederler. Yangının ardından kaybolan Phantomhive’ların tek oğlu 12 yaşındaki Ciel Phantomhive, yanında Sebastian Michaelis adlı, her konuda mükemmel bilgiye, terbiyeye ve yeteneğe sahip olan bir hizmetkarla birlikte 2 yıl sonra aniden ortaya çıkarak tüm malvarlıklarının ve işlerinin yönetimini devralır. Bir yandan da Sebastian’la birlikte, Kraliçe Victoria’nın ilgilenmesini istediği Londra’daki gizli davaları çözmektedir. Ancak madalyonun arka yüzünde aslında Sebastian, Ciel’in geri dönebilmek için anlaşma yaptığı bir şeytandır…...
İngiliz hükumetine bağlı olan Hellsing, uzun zamandır insanları gece yaratıklarından koruyan gizli bir örgüttür. Lider Integra Fairbrook Wingates Hellsing, ordusunu kullanarak ölümsüz olmayı amaçlayan vampirleri avlamaktadır. Fakat onun yüksek eğitimli askerlerini Alucard adlı, aslında bir vampir olan suikastçisi ile karşılaştırıldığında soluk kalmaktadır. Integra’nın gizemli uşağı, Alucard ve Alucard’a bağlı yeni bir vampir olan Seras Victoria, sadece gece yaratıklarını avlamayacak, Vatikan, Millennium ve 50 yıl önce sona ermiş olan savaşın tekrar nüksetmesi ile gerçek “canavarlar savaşı”na dahil olacaktır...
İnsan evriminin bir sonraki basamağı olarak kabul edilen Diclonius’lar bilim adamları tarafından insanlığın düşmanı olarak sıfatlandırılmıştır. En ayırt edici özellikleri başlarındaki iki boynuzdur. Dicloniuslar insan ırkına zarar vermemeleri için yakalanıp laboratuarlarda saklanıyorlardır. Bir gün kaza olur ve bir diclonius laboratuardan kaçmayı başarır. Adı Lucy olan bu Diclonius, kaçarken başına aldığı bir kurşun darbesiyle hafızasını kaybetmiş ve kişiliği bölünmüştür. Sabaha karşı denizi izlemeye gelen iki kuzen Yuka ve Kouta, sadece “nyuu” diyebilen iki boynuzlu çıplak bir kızla karşılaşırlar. Nyuu’yu evlerine götürürler ve onunla yaşarlar. Ama Nyuu’nun hafızası zaman zaman yerine gelir...
İki kardeş annelerini tedavisi olmayan bir hastalık sonucu kaybederler. Simyanın gücü yardımıyla, yasaklı bir bilgiyi kullanarak onu tekrar hayata döndürmeye çalışırlar. Çalışmaları başarısızlıkla sonuçlanır ve bedel olarak büyük kardeş Edward Elric sol bacağını, küçük kardeş Alphonse Elric ise bütün bedenini kaybeder. Kardeşini kurtarabilmek için, Edward sağ kolunu feda eder ve kardeşinin ruhunu bir zırha bağlamayı başarabilir. Aile dostunun da yardımıyla kaybettiklerinin yerine yeni metal eklemler edinir. Ardından Edward Philosopher’s Stone adı verilen ve bir simyacının gücünü kat kat arttırabilen gizemli bir taşı bulup kardeşini orjinal vücuduna döndürmeye yemin eder.
Ichigo Kurosaki, ruhları görmek gibi özel bir yeteneği olan, asi bir gençtir. Hikaye, tuhaf giyinmiş bir yabancının birdenbire Ichigo’nun yatak odasında görünmesiyle başlar. Bu yabancı onun kendisini görmesine şaşıran şinigami Rukia Kuchiki’dir.Tartışmaları bir hollow (şeytani ruh)’un ortaya çıkmasıyla kesilir. Rukia, Ichigo’yu korumaya çalışırken dövüş esnasında ciddi bir şekilde yaralanınca güçlerinin yarısını – onun hollowla karşılaşabilecek seviyeye gelmesini umarakIchigo’ya vermeye karar verir. Ichigo istemsizce Rukia’nın güçlerinin hepsini alır ve hollow’u kolayca yener. Bu sırada Ichigo da Rukia’nın şinigamilik –hollowları yoketme ve ruhları öteki dünyaya yollama- görevini üstlenmek zorunda kalır....
On iki yıl önce, dokuz kuyruklu şeytan tilki Kyuubi Konohagakure’ye (Gizli Yaprak Köyü) saldırmıştı. Tilki güçlü bir şeytandı ve bir sürü insanı katletti. Köyün liderlerinden Dördüncü Hokage, yeni doğmuş bir bebeğin içine, kendi hayatını feda ederek, şeytanı mühürledi. Bu çocuğun adı Uzumaki Naruto idi.Dördüncü Hokage, şeytanı mühürleyerek uzaklaştırdığı için kahraman olarak ilan edildi. Hokage, Naruto’nun da aynı şekilde saygı görmesini istedi. Bununla beraber, büyüdüğü köy Naruto’dan çekindi, onu şeytan tilkinin kendisi olarak kabul etti ve çocukluğu boyunca Naruto’ya kötü davrandı. Naruto’nun bütün hedefi Ninja akademisini bitirip, Hokage olmaktı. Akademi’nin ilk bölümünü bitirip genin ...
Korsan Kral Gold Roger, bu dünyadaki herşeyi elde eder ve idam edilirken tüm servetinin Grand Line’da olduğunu, onu arayıp bulmaları gerektiğini söyler. Bu olaydan sonra herkes Grand Line’a gider. Ancak Grand Line’a girmek çok zor, Grand Line’da canlı kalabilmek imkansızdır.Kahramanımız Monkey D. Luffy’nin rüyası, Korsan Kral olmak ve One Piece denen kimsenin bilmediği, görmediği hazineyi ele geçirmektir. Luffy, kazara bir şeytan meyvası (Akuma No Mi) yemiştir. Luffy’nin yediği meyva onu bir lastik çocuğa çevirir. Bu olaydan yıllar sonra Luffy denize açılır.
Hikayemiz, Ryuk adında bir ölüm tanrısının (Shinigami), Death Note’u (Ölüm Defteri) dünyaya atmasıyla başlar. Ölüm defterini Light bulur, kurallarda “Bu deftere ismi yazılan kişi ölür.” yazar. Defteri denediğinde gerçek olduğunu anlayan Light, defteri kullanarak dünyaya adaleti sağlamak ve yeni dünyanın tanrısı olmak ister. Halk tarafından Light’ a “Kira” (Japonca Katil) ismi verilir. Light, Death Note’u kullanarak kendi adaletini dünya üzerinde uygularken, dünyanın en iyi dedektiflerinden ‘L’ onu bulmaya çalışacaktır. Herkesin gizli güç Kira diye tanıdığı Light, hem kimliğini gizlemeli hem de bu dedektifi bir an önce bulmalıdır çünkü yakalanırsa idam edilecektir…
Merhaba arkadaşlar benim adım Abdulkadir Öcal. Bu sayının Anime İnceleme bölümünde sizlere Code Geass’ı tanıtacağım. İlk baştan belirteyim arkadaşlar Code Geass iki sezondan oluşuyor. R1 ve R2. Ben size sadece R1’i inceleyeceğim. Eğer isterseniz R2’yide inceleyebilirim. Code Geass, Sunrise firması tarafından hazırlanmıştır. İlk sezonu ( yani R1 ) 25 bölümdür. Anime Death Note’u biraz andırsada türü strateji ve mecha olduğu için izlerken pek aklınıza Death Note gelmiyor. Anime türleri Macera ,Drama ,Aksiyon ve Mecha. Anime türleri gayet hoş. Ben mecha animeleri pek sevmememe rağmen nedense Code Geass çok hoşuma gitdi. Sizde anime türleri konusunda ön yargılı olmayın. Gerçekten konu
çok şey değiştirebiliyor. Şimdi gelelim Code Geass’ın konusuna ( konu türkanime.tv’den biraz alıntıdır arkadaşlar ) ; 10 Ağustos 2010'da, Britanya imparatorluğu Japonya'ya savaş açar (Cahil arkadaşlar için: Biritanya = İngiltere ). Japonya, Britanya İmparatorluğu'nun en yeni silahı olan "Knightmare Frame"e ( Asimo’nun ultra gelişmiş hali diyebiliriz.) karşı hiçbir şey yapamaz ve istila edilir. Japonya’nın adı “Alan 11” olarak değiştirilir ve vatandaşlarına da "11'ler" adı verilir. Japonya'da yaşayan Britanyalı Lelouch, Britanya’yı yok edeceğine yemin eder.Burada arkadaşlar klasik hayalini gerçekleştirmeye çalışan genç adam tipi görüyoruz.
Savaştan yedi yıl sonra; Lelouch lisede okumaktadır. İçinde askeri bir sır barındıran kamyonu çalan teröristler yoldan çıkarlar. Lelouch, kontrol etmek için kamyonun yanına gider. Duyduğu ses yüzünden içine bakmak ister ama içeride mahsur kalır. Kamyon tekrar hareketlenir, üstelik peşlerinde Britanya özel kuvvetleri vardır. Teröristlerden Karen, Nightmare olarak adlandırılan dev robot ile karşı saldırıya geçer. Kaçmayı başaramayan Lelouch kamyonun içerisinde yakalanır. Onu yakalayan çocukluk arkadaşı Suzaku’dur. Bu sırada kapalı olan bölme açılır ve içinden esrarengiz bir kız çıkar. Bu sırada olay yerine gelen Britanya askerleri Lelouch ve kızı yakalar. Leouch'un vurulmasına engel olmak isteyen Suzaku, Britanya askerleri tarafından vurulur. Lelouch’un öldürülmesine engel olmak isteyen kız da vurulur, ölmeden önce Lelouch’a özel bir güç “GEASS” verir. Lelouch, bu gücü Britanya İmparatorluğunu yok etmek için kullanmaya karar verir.
Önemli Karakterler (vikipedi)
Lelouch Lamperouge
Serinin başkahramanıdır. Mistik Geass gücüne sahip olan Lelouch, Zero gizli kimliğini altında Kara Şövalyeler birliğini yöneterek Britanya İmparatoru olan babasının yönettiği Britanya İmparatorluğu'na karşı savaşmaktadır. Kardeşi Nunnally'nin huzur içinde yaşayacağı yeni bir dünya yaratmayı amaçlayan Lelouch ayrıca annesi olan İmparatoriçe Marianne'i kimin öldürdüğünü ve öldürülmesindeki sebeplerin ne olduğunu bulmaya
çalışmaktadır. İkinci sezonun ilk bölümünde hiçbir şey hatırlamadığını gördüğümüz Lelouch, bu bölümün sonunda C.C.'nin yardımıyla hafızasına yeniden kavuşuyor.
Suzaku Kururugi
Lelouch'un çocukluk arkadaşı ve Japonya'nın son başbakanının oğludur. İlk sezonun sonunda Lelouch'un Zero olduğunu öğrenen Suzaku onu Britanya İmparatoruna götürür, böylece imparator tarafından Yuvarlak Masa Şövalyeliği seviyesine yükseltilir.
Yuvarlak Masa Şövalyeleri bizzat imparatordan emir almaktadırlar. Suzaku bu birliğin 7. seviye şövalyesi ve özel haberci birliğinin başıdır. İmparatorluğun otoritesinin güçlenmesi için çalışan Suzaku, özel üretim olan ve henüz gelişim aşamasındaki 7. nesil şövalye robotu Lancelot'un pilotudur.
C.C.
En büyük dileğini gerçekleştirmesi karşılığında Lelouch'a Geass gücünü veren, gizemli yeşil saçlı karakterdir. Zero'nun yokluğu sırasında Kara Şövalyeler birliğini yöneten C.C.'nun asıl kimliği ve nereden geldiği
bilinmemektedir. Bilinen tek şey ölümcül darbeler almasına rağmen çok hızlı bir şekilde iyileşmesidir. Serinin ilk sezonunda karşımıza çıkan ve C.C. sayesinde zihin okuma Geass gücüne sahip olan Mao, C.C.'yu parçalara ayırıp valizine doldurmayı planlasa da Zero tarafından son anda etkisiz hale getirilmiştir.
Nunnally Lamperouge
Lelouch'un kızkardeşi olan Nunnaly annesinin vahşice katledildiği sırada bacaklarına isabet eden kurşunlar yüzünden tekerlekli sandelyeye mahkûm kalmıştır. Bunun yanında gördükleri yüzünden geçirdiği psikolojik
travmaya bağlı olarak gözleri görmemektedir. Lelocuh'un Britanya İmparatorluğu'nu yenip yeni bir dünya yaratmadaki asıl sebebi kızkardeşi Nunnaly'dir.
Kallen Stadtfeld
Fahri Britanyalı bir Onbir olan Kallen, Kara Şövalyeler birliğinin üyesi ve Guren Nishiki şövalye robotunun pilotudur. Kallen ikinci sezonda karşımıza ilk olarak Shinjuku gettosunda bulunan Babil Kulesi'nde bir hizmetçi olarak çıkmaktadır. Burada Lelouch ile buluşmayı amaçlayan Kallen, onun hafızasını geri kazanmasında yardımcı olmaktadır.
.
Lelouch vi Britannia … Sizce Kira ve L kadar zeki mi? Evet arkadaşlar onlar kadar zeki. Karşınızda Code Geass’ın Zero’su harika kostümü , kıvrak zekasıyla Lelouch vi Britanya! Öhm. Kusura bakmayın arkadaşlar kendimi biraz kaptırdım. E karşınızda böyle bir karakter olunca insan ister istemez kendini kaptırıyor. Herneyse arkadaşlar incelememize başlayalım. Karakterimizin adı Lelouch vi Britannia, Lelouch Lamperouge adıyla da anılan çok harika bir karakter. Kendileri Code Geass: Lelouch of the Rebellion ve Code Geass: Lelouch of the Rebellion R2 ‘de boy göstermişlerdir. Kenidlerinin sayısız ödülü var . Örneğin Animage dergisinin düzenlediği, Anime Grand Prix'inde
iki kere yılın en popüler anime karakteri seçilmiş . Bu arada bu bilgiyi ekşi sözlük’te buldum. Entry’nin yayınlanma tarijide 2008. O yüzden başka ödülleride vardır muhakkak. Arkadaşlar Bu Lelouch Britanya’nın 98. İmparatoru. Code Geass’ta seslendiren japon ses sanatçısı Jun Fukuyama. Sayaka Ohara’da çocukken ki ses sanatçısı. Lelouch aynı Death Note’da ki Light Yagami gibi ideallerini geçekleştirip, var olan düzeni değiştirmeye çalışıyor. Yine Light Yagami gibi Lelouc’unda takma adı var. Zero gizli kimliğini altında Kara Şövalyeler birliğini yöneterek Britanya İmparatoru olan babasının yönettiği
Britanya İmparatorluğu'na karşı savaşmaktadır. Kardeşi Nunnally'nin huzur içinde yaşayacağı yeni bir dünya yaratmayı amaçlayan Lelouch ayrıca annesi olan İmparatoriçe Marianne'i kimin öldürdüğünü ve öldürülmesindeki sebeplerin ne olduğunu bulmaya çalışmaktadır. Kira’dan farklı olarak Zero ailesine ve arkadaşlarına karşı daha nazik. Yani Kira’dan daha insancıl biri olduğunu söyleyebiliriz. Lelouch kişisel olarak çok iyi bir insan. Satranç oynamayı ve gün batımında yürümekten hoşlanıyor. Satrançta o kadar iyi ki Japonya’da Lelouch’u satrançta
yenebilen bir eleman yok. Lelouch derslerinde çok iyi olmasına rağmen okuldaki çoğu dersi asıyor ve dersler yerine başka işlerle meşgul oluyor. C.C.’den Geass gücünü aldıktan sonrada tamamen vaktini kardeşi için harika bir dünya yaratma ve Britanya’yı yok etmeye ayırıyor. Code Geass’ta Lelouch’un beni çok etkileyen sözleri var. Bunları sizinle paylaşmak istedim. Eğer kral liderlik etmezse, emrindekilerin onu izlemesini nasıl bekleyebilir? Eğer kral hareket etmezse astlarıda onu takip etmeyecektir. Öldürmesi gerekenler, sadece, öldürülmeye hazır olanlardır. İyi niyetlerinizi başkalarına zorla kabul ettirmek, kötü bir davranıştan başka bir şey değildir.
Uzun lafın kısası Lelouch vi Britannia çok kaliteli bir karakter. Dünya çabında çok büyük bir hayran kitlesine sahip. Code Geass’ı açıp izleyin ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Merhaba arkadaşlar ben Abdulkadir Öcal. Animeleri Seviyoruz Sayı:3’ün Nedir? Ne Değildir? Bölümüne hoş geldiniz. Bu sayıda Shounen ve Shoujo’nun ne olduğunu öğreneceğiz.
Kısaca;Shounen (少年) veya Shōnen Japonca bir kelime olup genç erkek veya erkek çocuk anlamına gelir. Anime veya mangaların hitap ettiği kesimi belirtmek için kullanılır. Daha ayrıntılı anlatacak olursak. 少年 【しょうねん】 (i. erkek) Erkeklerin ilgisini çeken anime türüdür. Dövüş sanatlarının ve süper güçlerle muhteşem güçteki savaşçıların birbiriyle savaştığı “savaşçı” animeler en belirgin ve sık örneklerdir. Örneğin: Dragon Ball Z, Flame of Recca ve Rurouni Kenshin. Büyük robotlar ( İngiliz fanlar arasında “mecha” olarak bilinir) de shounende
yaygındır. Mazinger Z’den başlayıp, Gundam ve Macross’a kadar uzanır. Hızlarını kısıtlayan büyük ölçütlerde makineler olmalarına rağmen, insanlarla aynı hıza ve esnekliğe sahiplerdir. Bu yüzden robotlar, tanklar veya savaş makineleri takviyeleri olmaktansa daha çok samurayların/şövalyelerin zırhlarının uzantısı olarak düşünülür. Bunca yıldır animede gelişen çeşitliliğe rağmen, shounen anime, çatışma çözümlemelerinden savaşlara kadarki yoğunluğundaki yerini korumuştur. Neyse ki bu shounen hakkında söylencek tek şey değildir. “Tenchi Muyo!” ve “Love Hina” gibi kızların (kararsız) erkek karaktere olan büyük boyutlardaki ilgisinin yer aldığı komedi “harem” animeleri de
genişçe yer tutar.Savaşın işlenmediği başka bir shounen türü de Batıyı etkilemeye başlamış “Inıtial D” gibi spor konulu animelerdir. Şiddet ve savaşın dışında, çoğu shounen animelerin bir özelliği de adrenalin ve aksiyonun işlendiği temalarda hızlı gelişen hikayelerdir. Oh My Goddess! ( Aa! Megami-sama) ve Boys Be… gibi romantik serilerden oluşan istisnalar da vardır.
Shoujo (少女) veya Shōjo (tr: Şooco) genç kız veya küçük kız anlamına gelen Japonca bir kelimedir. Anime/manganın hitap ettiği izleyici/okuyucu kitlesi belirtilirken kullanılır.Ayrıntılı anlatacak olursak; 少女 【しょうじょ】 (i. kız, genç kız, bakire, küçük kız) Mektup, not anlamına gelen shojou, hastalık belirtileri anlamına gelen shoujou ve ya özellikle “bakire” anlamına gelen shojo ile karıştırılmamalıdır. Buna rağmen, romantik konular yüzünden genellikle “shojo” olarak okunur. Shoujo, sosyal konularda kızları hedef alan anime ve mangadır. Shoujo görsel ve
hikayeci bir stili vardır.Shoujo anime ve manganın ilişki ve karakter gelişimine olan yoğun eğilimi olduğu doğruyken, düzgünce sınıflandırmak çok çeşitlidir.Mesela Weiss Kreuz, iyilerin kötülerle savaştığı bir animeye shounen olarak bakabilmiştir. Ama bishounenliğinin vurgulu olması (ayrıca kadın hayranların çokluğu) animenin kadınlara yönelik ve bundan dolayı shoujo olduğunu açığa çıkarmıştır. Ve bazı shoujolar tamamen rekabetten yoksunken, ötekiler saçmalayan psikolojik dramalar sunar. mahō shōjo veya “magical girl” olarak adlandırılan alt türü vardır. Shoujo’nun bir sürü alt dalı olduğu halde, bu anlatılmayı hak edecek kadar ağır basar. Söylediği gibi kahraman genellikle aşk veya adalet adına
kötülüğe karşı savaştığından dolayı süper güçlere erişir. Özenle hazırlanmış dönüşüm dizisi ve sevimli kostümler mahou shoujonun başlıca özelliğidir.
Japonya'daki
Shōjo
Dergileri
"Shōjo olma"nın tam tanımı, shōjo olarak tanımlanan bir dergide seri halinde veya tek seferde yayınlanmaktır. Aşağıda eski ve devam eden Japon shoujo manga dergilerinin yayımcılarına göre ayrılmış listesi gösterilmektedir. Bunlar farklı takvimlerde yayınlanabilir, en yaygın olanlar 15 günlük (Margaret, Hana to Yume, Sho-Comi) ve aylık periodlardır (Ribon, Betsuma, Betsu Fure, Lala).