Çoruh’un kelepçeleri: Yusufeli Barajı Akgün İlhan Yusufeli Barajı ve HES Projesi sözleşmesi 22 Ekim 2012'de Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile barajın inşaatını gerçekleştirecek konsorsiyumun lideri LİMAK Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir tarafından imzalandı. Başbakanın doğumgününe denk getirilen temel atma töreni ise 26 Şubat 2013 tarihinde gerçekleşti. Temel atma töreninde yaşananlar akıllara durgunluk verecek cinstendi. Tuhaflıklar 40 yıldır gündemde olan barajın temel atma töreni için basılmış olan davetiyeler ve pankartlarda yaşanan isim kriziyle başladı. Törenin davetiye ve afişleri basılana kadar hem Bakanlık hem de barajın yapımını üstlenmiş şirketler tarafından Yusufeli olarak kullanılan barajın adı Recep Tayyip Erdoğan olarak değiştirilmişti. Bu gariplik CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın da dikkatini çekmiş olacak ki Eroğlu’nun cevaplaması istemiyle TBMM’ye soru önergesi vererek, barajın hangi isminin geçerli olduğunu sordu1. Bu sefer de temel atma törenine bir gün kala davetiye ve afişler toplatıldı. Yeni davetiye ve afişlerde barajın adı tekrar Yusufeli olarak değiştirilmişti. Çok geçmeden isim değişikliğinin baraj tamamlandıktan sonra açılış töreninde gerçekleştirilmesine karar verildiği duyuruldu. Tuhaflıklar bununla bitmedi. Tören sırasında Ankara’daki AK Parti Meclis Grubu toplantı salonunda bulunan Başbakan Erdoğan ile canlı bağlantı yapıldı. Erdoğan konuşmasının ilerleyen kısmında müteahhit firmalarla projenin bitirilme süresi konusunda pazarlığa başladı. Limak Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir’le konuşan başbakan "7 yıl size yakışmaz. Başbakan’ın talebi var. Bunu ne kadar daha geri çekip süratle bitireceğiz?" diye sordu. Bunun üzerine Özdemir2 "Projeyi 18 Haziran 2018 tarihinde bitirme arzusundayız. Emredin Sayın Başbakanım" dedi. 2 yıl dokuz aylık öne almayı beğenmeyen başbakan da "O zaman mevsim koşulları iyi olmaz. 29 Mayıs 2018’de mevsim koşulları baharla Artvin’de bir başka olur. Açılışını tüm çevre düzenlemesiyle bitirelim" dedi3. Böylece barajın başbakanın istediği tarihte bitirilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Herkesin gözü önünde cereyan eden bu diyaloğun anlattığı çok şey var. Ancak bunlardan en önemlisi başta iş güvenliği4 olmak üzere pek çok soruna yol açan hızda ve biçimde yapılan uygulamalarla ilgili kararların uzmanlık bilgisi ve deneyiminden bağımsız biçimde alınıyor oluşu. Ocak 2011 ile Nisan 2012 arasındaki 18 aylık zaman diliminde bile HES ve baraj yapımı ve/veya işletilmesi sırasında ölenlerin sayısı 48’i, yaralananlarınki ise 63’i bulmuş5. Başbakanın daha hızlı ve daha büyük ölçekli olması için ısrar ettiği pek çok başka proje de var. Örneğin İstanbul’a inşa edilecek olan üçüncü havalimanının ilk etapta yıllık 100 milyon yolcu kapasiteli olması planlanırken6, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla 120 milyona çıkarılmıştı7. Başbakan bunun gibi daha onlarca dev projenin gerek planlama gerekse uygulama aşamalarında söz sahibi, hatta son sözü söyleyen merci. Temel atma törenine geri dönecek olursak, Başbakan Erdoğan’ın ondan geriye doğru saymasının ardından barajın temeli Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın düğmeye basmasıyla atılmış oldu. Tören konuşmaları Başbakan Erdoğan’ınkileri aratmayacak “coşku”daydı. Bakan Çelik ve Bakan Eroğlu halkın çıkarlarının ulusun çıkarlarından önünde olduğunu vurguluyor, suyun akmasını milli bir kayıp olarak nitelendiriyordu. Bakan Çelik’in sözleri şöyleydi: “Yusufeli halkı vatanını, milletini, bayrağını kendi çıkarından önde tutar... Çoruh nehrine bir gerdanlık daha takılıyor. Türkiye cılız bir ülke değil, gürbüz ve güçlü bir ülke. Sanayisi gelişiyor, enerjiye ihtiyacı var. Sular aksın Türk baksın anlayışı doğru değil. Onun için bu gerdanlar yapılmalı”. Bakan Eroğlu ise “Geçmişte su akmış biz bakmışız. Çoruh’ta daha önce baraj ve HES yoktu ve çılgınca akıyordu” diyerek bu gidişata son verdiklerini “müjdeliyordu”. Törende ayrıca AK Parti Yusufeli Kadın Kolları ile Gençlik Kolları üyelerinin Başbakan Erdoğan için hazırladığı “Yeni yaşınız kutlu olsun” pankartı göze çarpıyordu8. Başbakan’ın Yusufeli yeni yerleşkesiyle ilgili söylediği sözler de oldukça manidardı. Erdoğan "Yusufeli artık barajın altında kalacak. En uygun yer belirlendi. 1