Uludağ Kara Göl İrtifa Dalışı Faaliyeti 23-24.08.2014’ Bursa AKUT Bursa Ekibi olarak Uludağ Kara Göl’e, Rahmetli Ekip Liderimiz Aziz Doğan anısına, keşif amaçlı irtifa dalışı gerçekleştirdik ve 23.08.2014 tarihi itibari ile Kilimli, Buzlu ve Kara Göl ’ün sonar ile derinlik ölçümlerini yaptık.
Dalış bölgesi: Kara Göl Rakım: 2270 metre max derinlik :11 metre (23.08.2014 tarihi itibari ile) min su sıcaklığı:11 °C Dalış süresi : 59 dakika Ana kamp : Kilimli Göl Rakım: 2330 metre Ekip : Mustafa Balabanoğlu Cemal Polat Türker Kuş Murat Şen Hüseyin Yılmaz Aslı Balabanoğlu Yeşim Kuş Sertaç Yılmaz ( Dr. ) Emre Çağlak (lojistik malzemenin hazırlanması) Serkan Geldi (lojistik malzemenin hazırlanması) Hayri Feslikan (misafir-23.08.2014 de katıldı) Ertaç Yılmaz (misafir- 24.08.2014 de katıldı)
1
Kullanılan Malzemeler; 5 adet dalış tüpü (2 adet 18 lt ve 3 adet 12 lt) 3 adet BC (2 adet kullanılacak 1 adet yedek) 6 adet Regülatör (her dalıcı için 2 takım kullanılacak, 1 adet deco tüpü için, 1adet yedek ) tüm regülatörler donmaya karşı korumalı. 2 adet spare air (acil durum yedek hava tüpü ) 2 adet Kuru tip dalış elbisesi 2 adet kuru tip dalış elbisesi için içlik 2 adet tam yüz dalış maskesi (fullface mask- buddy phone) 1 adet yüzey istasyonu (su altı akustik görüşme için) 3 adet dalış maskesi 4 çift eldiven (2 çift kullanılacak 2 çift yedek) 2 adet dalış başlığı (5-7mm) 3 adet dalış bıçağı 2 adet büyük dalış feneri 2 adet yedek, küçük dalış feneri 3 çift palet (2 çift kullanılacak - 1 çift yedek) 1 adet el sonarı (derinlik ölçümü için) 2 adet dalış makarası (üzerinde minimum 50 metre ip bulunan ) 4 adet şamandıra 1 adet safety pack- Deco şamandırası 2 adet 30 metre ip 2 adet oksijen tüpü (1 büyük, 1 küçük) Rezervuar maskeli 1 adet ilk yardım çantası (dalış ve diğer rahatsızlıklar için donanımlı) 2 adet dalış bilgisayarı 1 adet GPS 1 adet Sony el kamerası 3 adet Gopro Aksiyon kamerası 1 adet laptop bilgisayar (verilerin ve görüntülerin arşivlenmesi için) 1 adet şişme bot 2 çift kürek 5 adet can yeleği 2 adet ayak pompası (bot şişirmek için) 1 adet alet çantası (araç ve diğer ekipmanların onarımı için alet çantası) 1 adet yedek malzeme çantası ( yedek dalış malzemelerinin bulunduğu ve onarımı için malzeme çantası ) 1 adet Pelikan-Box Aydınlatma seti ( gece kamp alanını aydınlatmak için ) 1 adet ana kamp çadırı (malzeme ve ekipmanın muhafazası için) 4 adet kişisel barınma çadırı Ayrıca kişisel ekipmanlar ve kamp malzemeleri Ulaşım için kullanılan araçlar; 1 adet Land Rover 130 Defender (tüm ekipmanlar ve kamp yükünün taşıması için) 1 adet Mercedes viano (personel taşıması için) 1 adet jeep cherokee (24.08.2014 tarihinde ekibe katıldı)
2
Yıllardır hayalini kurduğum, son birkaç aydır üzerinde hesaplamalar ve araştırmaları yoğunlaştırmış olduğum Uludağ Kara Göl irtifa dalışını AKUT Bursa Ekibim ile birlikte gerçekleştirmiş olmanın mutluluğu ve gururu içerisindeyim. Bu faaliyeti, benim ve ekibim için önemli kılan iki büyük sebebi var. Birinci sebep, faaliyetin zorluğu: Her ne kadar, gerek arama-kurtarma operasyonları, gerekse eğitim amaçlı deniz seviyesinden 300 metre üzerinde pek çok kez irtifa dalışları yapmış olsam da, bu kadar yükseklikte ilk defa dalış yapacaktık. Bu dalış, yeterince bilgi, beceri, tecrübe ve hesaplama gerektirdiği gibi, ayrıca böyle bir yükseklikte yapılacak olması ise çok ciddi bir hazırlık süreci gerektirmekteydi. Sonuç olarak, Marmara Bölgesi’nin en yüksek irtifasında bulunan gölleri arasındaki, en derin olanına yapılacak dalış olma özelliğine sahip bir faaliyet gerçekleştirecektik. İkinci sebep ise, manevi huzur: Yıllarca Uludağ’ın zirvesine ve göller bölgesine dağcılık amaçlı çok defa gitmiştik, ancak bölgede bulunan göllerde yapmış olduğumuz faaliyetler, ayaklarımızı göl sularına sokmaktan ve Kilimli Göl’de yüzmekten öteye geçmemişti. Şimdi ise o meşhur göllerden en derini olanı Kara Göl’e dalıp derinliklerini görecek ve kamera ile görüntüleyebilecektik. Tabi bu faaliyeti AKUT Bursa Ekip Lideri Rahmetli Aziz Doğan anısına yapmış olmamız, bana ve tüm ekibime ayrı bir duygu yoğunluğu yaşatmaktadır. Bu faaliyet için çok bekledik ve çok iyi hazırlandık.
İrtifa dalışı nedir? Deniz seviyesinden 300 metre üzeri yüksekliklerde yapılan dalışlar olarak nitelendirilmektedir. “300 metrelik irtifa değişimine denk meteorolojik farklılıklar günlük hayatta görülebildiği için 600 metre üzeri yüksekliklerde yapılan dalışlar denilmesi daha doğru olacaktır. ” Tırnak içerisinde yazmış olduğum bilgi Sayın S. Murat Egi den almış olduğum bilgidir. İrtifa dalışları göl, mağara, baraj, nehir gibi alanlarda yapılan dalışları kapsayabilmektedir. Diğer açıklaması; Deniz seviyesindeki 1013,25 milibar olan atmosfer basıncının 900 milibar altına düştüğü dalışlar deniz seviyesinde yapılan irtifa dalışı olarak değerlendirilmektedir. İrtifanın sözlük anlamını yükseklik olarak açıklayabiliriz. İrtifa dalışlarının gerçekleştirilmesi için bazı hesaplamaların titizlikle yapılması gerekmektedir. İrtifa dalışlarında özel olarak hazırlanmış irtifa dalış tabloları kullanılarak hesaplamalar yapılmalıdır. Tatlı su ile tuzlu su farkları, deniz seviyesindeki eşdeğer derinlik, dalıcının irtifadaki atmosfer basıncına göre yapmış olduğu dalıştaki yükselme hızı, hava tüketimi gibi hesapların ayrı ayrı yapılması gerekmektedir. Ayrıca irtifaya göre ayarlanabilir dalış bilgisayarlarının kullanılması tavsiye edilmektedir Yapılacak olan dalışın irtifasının ne kadar olduğunu bilmek, hesaplarımızı yapabilmemiz için gereklidir. Yüksekliği Altimetre, GPS, akıllı telefon gibi cihazlar kullanılarak tespit edebilir ve barometre ile de ortam basıncını ölçebiliriz. Eğer deniz seviyesinden dalış yapılacak bölgeye geliniyorsa, deniz seviyesindeki atmosfer basıncı, bulunduğumuz irtifaya göre daha fazla olacağı için, dalış yapılmadan önce bu irtifada 6 ile 12 saat hatta 24 saati bulan bir süre bekleme yapılması, vücudumuzda bulunan azot (nitrojen) seviyesi normal seviyelere düşürülmesi için çok önemlidir. Eğer bölgeye gelinir gelinmez dalış yapılması gerekmekte ise vücudumuzdaki azot miktarı göz önünde bulundurularak hesaplamalar yapılmalıdır. İrtifa dalışı yapacak kişiler bu konuda teknik bilgi ve beceri eğitimi almış olmalıdır. Gerekli planlama ve tüm hazırlıkları yapabiliyor olmalıdır. Ayrıca dağ ve diğer doğa koşullarında barınma ve hareket edebilme gibi konularda bilgili olunmasını tavsiye ederim. 3
İrtifa dalışları için, standart dalış ekipmanlarının yanında, bir takım özel koşulların sağlanması, dalışın sağlıklı gerçekleştirilebilmesi için önemlidir. Bunları sıralayacak olursak;
10 °C deki sıcaklıklarda kuru tip elbise kullanımı 5 °C den düşük sıcaklıklarda donmaya karşı korumalı regülatörlerin kullanımı Bilgisayarların irtifaya göre, otomatik ya da kullanıcı tarafından ayarlanabilir olanlarının kullanımı Dalıcıların üzerlerinde su makaraları olması ve kullanımı (en az 50metre) Dalış başlangıç ve bitiş bölgesinin şamandıra ile işaretlenmesi 5 metre derinlikte bir emniyet tüpü konulmalı Dalışın decosuz olarak planlanması Oksijen tüpü, kapsamlı bir ilkyardım çantası ve eğitimli bir personel, tercihen doktor bulunması Acil durum planı ve prosedürleri için hazırlık yapılması gerekmektedir.
İrtifa dalışlarının gerek yerleşim yerlerine uzaklığı, gerekse buralara olan ulaşım güçlüğü göz önünde bulundurularak acil durum prosedürü oluşturulmalı ve ekibin güvenliği sağlanmalıdır. Ayrıca acil durum hareket tarzları tüm ekip tarafından iyi biliniyor ve ekip sorumlusu yokken de ilgili kişiler tarafında uygulanabiliyor olmalıdır. İrtifa dalışları ile ilgili detaylı bilgi ve becerileri, ilgili kurum ve kuruluşlardan alınması önerilmektedir. Yukarıda paylaşılan bilgiler ön bilgilendirme olarak algılanmalı, bu dalışları yapacak veya yapmayı düşünen dalgıçların, kesinlikle bu işin uzmanlarından eğitim almaları ve becerilerini geliştirdikten sonra irtifa dalışlarını planlamaları gerekmektedir.
Uludağ: “Bursa ili sınırları içinde, 2.543 m yüksekliği ile Türkiye'nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi olan dağ. Uludağ; Marmara Bölgesinin en yüksek dağıdır. Kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan Uludağ'ın uzunluğu 40 km'yi bulur. Genişliği ise 15–20 km'dir. Toplu ve heybetli bir görünüşe sahip olan bu dağın Bursa'ya bakan yamaçları kademeli, güneye Orhaneli'ne bakan tarafları ise düz ve daha diktir. En yüksek noktası göller bölgesinde yer alan Uludağtepe'dir (2.543 m). Uzaktan Bursa'ya yaklaşılırken ve oteller bölgesinde görülen yüksek tepe genelde zirve olarak algılanır. Hâlbuki Zirve gibi görünen o tepenin ismi Keşiş Tepedir ve yüksekliği 2.486 m'dir. Uludağ tepe ya da Karatepe (2.543 m) Keşiş Tepenin 5 km güneydoğusunda yer alır. Dağın kuzey tarafında Sarıalan, Kirazlı, Kadı, Sobra yaylaları vardır.” Kaynak http://tr.wikipedia.org/wiki/Uluda%C4%9F
Göller Bölgesi:
4
“2.543 metre yükseklikteki Uludağ Tepe altında kalan bölgede, son buzul devrinden kalma ve buzul aşındırması sonucu oluşmuş bir kısmı yazın kuruyan buzul gölleri bulunur. Buzul göllerin en önemlileri Uludağ Tepe’nin kuzeyindeki Kara Göl, Kilimli Göl, Aynalı Göl, Buzlu Göl ve yazın kuruyan Heybeli Göl’dür. Dağın kuzeybatı bölgesinde ise yaz aylarında kuruyan Çayırlıdere ve Koğukdere gölleri bulunmaktadır.” Kaynak http://bolge2.ormansu.gov.tr/2bolge/AnaSayfa/UludagMilliParki.aspx?sflang=tr
Kara Göl: Halk arasında Dipsiz göl diye de anılmaktadır, Karatepe’nin tam Kuzeyinde yer alır. Kilimli Göl’den 8 ile 10 dakikalık yürüyüş mesafesindedir. Göller Bölgesinin en derin gölü olma özelliğine sahiptir. Yüksekliği 2270 metredir.
5
Kilimli Göl: Kara Gölün doğusunda yer almaktadır. Yüksekliği 2330 metredir. Göl çevresinde içme suyu bulunduğu için genellikle kamp yapanlar tarafından, bu göl çevresi tercih edilmektedir.
6
Buzlu Göl: Adından da anlaşılacağı gibi konumu itibari ile bu gölde buzlar uzun süre erimeden kalmaktadır.2390 metre yükseklikte bulunmaktadır
7
Aynalı Göl:
Göl üzerinde güneş ışınlarının yansımasından dolayı bu adı almıştır. Yüksekliği 2310 metredir.
Heybeli Göl: Kilimli Gölün kuzeyinde ve yaz aylarının kurumaktadır. 2410 metre yüksekliktedir. 8
Faaliyetimizin Hikayesini anlatmak gerekirse; Son birkaç aydır Uludağ’da yapacak olduğumuz irtifa dalışı için araştırma ve hazırlıkları hızlandırmıştım. Ekip arkadaşlarım ile tüm hazırlıklar hakkında, bilgi ve fikir paylaşımında bulunuyorduk. Dalış yapacak olduğumuz tarihi, yaklaşık 4-5 ay öncesinden belirlemiştim ve faaliyetin aksaklığa uğramaması için her ayrıntıyı titizlikle kontrol etmeye çalışıyordum. Kara Göl’de yapılan dalışlar ile ilgili yapmış olduğum araştırmalarda, “Murat Egi ile arkadaşlarının, irtifa dalışları için basit bir dekompresyon tablosu hazırladıklarını ve 1990 yazında BÜSAS’lı bir grup dalgıcın (Murat Egi, Mete Uz, Aydın Kandemir, Ahmet Özman, Samim Saner, Umur Özkal, Nihat Gürmen) yapılan bu tabloyu denemek amacıyla Uludağ’da bulunan Kara Göl ve Buzlu Göl’e bir gezi düzenlediklerini biliyordum. Dalışlar 20 feet (6 metre)’den daha derine ve 15 dakikadan daha uzun olduğu için aynı zamanda Türkiye İrtifa Dalış Rekoru kırılmıştı” Boğaziçi Üniversitesi Sualtı Sporları (BÜSAS).Kaynak http://www.busas.org İrtifa dalışında kullanılacak tüm malzeme ve kamp yükünün transferi araçla yapılacağı için öncesinde Uludağ Göller Bölgesine giden araç yolunun keşfi yapılması gerekmekteydi. Malum yağan karlardan dolayı yollar hasar görüyordu. Bu görevi Cemal Polat üstlenmişti, faaliyetten bir-iki hafta önce kendi motoru ile Alaçam ve Orhaniye yollarını kontrol etti. Kullanabilecek olduğumuz yolları, araçlar ile sıkıntı yaşaya bileceğimiz noktaları ve göllerin fotoğraflarını çekti. Çekilen fotoğrafları, yapacak olduğum irtifa dalışı brifing sunumuna ekledim.
Keşif öncesinde, haritalar üzerinde Uludağ Göller Bölgesine ulaşım için kullanılan araç yollarını kontrol ettik ve bizim kullanacak olduğumuz güzergaha karar vermeye çalıştık. Keşif sonrasında, bölgeye çıkartmayı düşündüğümüz araçların durumunu da göz önünde bulundurarak, Alaçam yolunu kullanmaya karar verdik. Malzeme araçlar ile taşınacağından, uzun zaman önce Hüseyin Yılmaz’dan faaliyete destek vermesi için ricada bulunmuştum. Kendisinden malzemelerin taşınmasında bize destek olacağı yönünde sözü almıştım. Hüseyin’in 130 kasa Land Rover Defender’i vardı ve malzemelerin taşınması için bu araç, tam anlamıyla biçilmiş kaftandı. Bu faaliyet için Hüseyin bana destek olacağı yönünde söz vermişti ancak aynı tarihte yakın akrabasının düğünü ile faaliyetimizin tarihleri çakışıyordu. Tarihlerin çakışıyor olması Hüseyin’in bize yardım edebilmesi için ona çok büyük güçlük yaratıyordu. Bu duruma rağmen Hüseyin cumartesi günü bizi Uludağ’a çıkaracağını, daha sonra Bursa’ya geri dönüp akrabasının düğüne yetişebileceğini ve pazar günü de bizi almak için tekrar Uludağ’a geleceğini bildirdi. 14.08.2104 tarihinde her perşembe olduğu gibi AKUT Bursa Ekibi ile yapmış olduğumuz haftalık olağan toplantıda, 23-24.08.2014 tarihlerinde faaliyetin yapılacağını dernek üyesi tüm arkadaşlarımız ile paylaştık ve faaliyet ile ilgili yapacak olduğumuz brifing tarihini 20.08.2014 Çarşamba saat 19:30 olarak belirledik. Yapılacak faaliyete destek verebilecek arkadaşlarımızı bu toplantıya davet ettik. 9
Brifing Toplantısı Tarih: 20.08.2014 Çarşamba Yer: AKUT Bursa Dernek merkezi Saat: 19:30
Katılımcılar: Mustafa Balabanoğlu, Emre Çağlak, Serkan Geldi, Cemal Polat, Aslı Balabanoğlu, Türker Kuş, Yeşim Kuş, Murat Şen, Hüseyin Yılmaz. Yapılan toplantıda; İrtifa dalışları hakkında kısaca bilgi, kullanacak olduğumuz malzemeler, faaliyetin gerçekleşecek olduğu bölge, ana kamp alanı, malzemelerin ve katılımcıların taşınması için kullanılacak olan araçlar, araçların kullanacak olduğu güzergah, olası bir aksaklıkta uygulanacak olan acil durum prosedürü ve hareket tarzları, dalış planı ve hazırlıklar gibi konuların detaylarının bulunduğu ve daha önceden hazırlamış olduğum sunum, tarafımdan yapılarak katılımcılar ile bilgi paylaşımında bulunuldu. Bu kadar ciddi bir faaliyetin malzeme hazırlığı da tabi ki, ciddi bir titizlikle yapılması gerekmekte idi. Bu hazırlığın uzun süreceği göz önünde bulundurularak 21-22.08.2014 tarihlerinde iki gün olarak malzeme hazırlığı yapılması için toplanmaya karar verildi ve saat 23:30 civarı toplantıyı sonlandırdık.
Malzeme Hazırlığı Tarih : 21.08.2014 Perşembe Katılımcılar: Mustafa Balabanoğlu, Aslı Balabanoğlu, Emre Çağlak, Serkan Geldi, Murat Şen, Türker Kuş, Yeşim Kuş AKUT Bursa Ekibi olarak her perşembe yapmış olduğumuz haftalık olağan toplantı sonrasında faaliyete katılacaklar ile dernekte kalarak, irtifa dalışı için malzeme hazırlığına hız kazandırdık. Yaklaşık olarak 400-500 kg gibi toplam kamp yükü ile birlikte ciddi bir ağırlığımız söz konusu olacaktı ve bu malzemelerin tek birine bile zarar vermememiz için çok iyi bir lojistik hazırlığı yapmamız gerekmekteydi. Bu yüzden önemli tüm ekipmanlarımızı 2 adet zarges ve 2 adet peli-box’a yerleştirerek koruma altına almaya başladık.
21.08.2014 tarihinde ekipmanların büyük bir çoğunluğunu hazırladık ve yorgun olarak saat 00:30’da dernekten ayrıldık.
10
Tarih : 22.08.2014 Cuma Katılımcılar: Mustafa Balabanoğlu, Emre Çağlak, Serkan Geldi, Cemal Polat Emre ve Serkan‘ı evlerinden alıp derneğe doğru yol alırken saat 20:00’dı. Derneğe yaklaştığımızda faaliyette kullanabilmek için Mustafa Turan’dan Gopro kamerasını ödünç alıp, malzeme hazırlığına devam etmek için derneğe geçtik. Cemal derneğe bizden önce gelmiş ve ufak tefek işleri yapmaya başlamıştı. Bir önceki gün büyük bir çoğunluğunu hazırlamış olduğumuz ekipmanlarımızın geri kalanını da düzenleyip, taşıma kutularına yerleştirdik. Tüm malzemeleri, cumartesi sabahı son hazırlıkları yapıp arabaya yüklenecek halde bırakıp evlere dağıldığımızda saat 23:30’du. Beklenmedik bir işin çıkmasından dolayı Emre ve Serkan’ın faaliyete katılamayacak olduklarını öğrendiğimde canım bir hayli sıkıldı. Faaliyete katılamayacak olmalarına rağmen tüm hazırlıklara ellerinden geldiğince destek verdikleri için kendilerine tekrar teşekkür ederim.
Faaliyet için Hareket Tarih: 23.08.2014 Cumartesi Yer: AKUT Bursa Dernek merkezi Saat : 06:30 Katılımcılar: Mustafa Balabanoğlu, Aslı Balabanoğlu, Türker Kuş, Yeşim Kuş, Cemal Polat, Hüseyin Yılmaz, Murat Şen, Hayri Feslikan (misafir) Saat 06:30 da dernek merkezinde buluşan faaliyet ekibi, tüm malzemeyi Defender aracımıza yüklemeye başladık. Yükleme işlemleri sırasında zaman zaman arkadaşlarımız kamera ile çekimler yapıp faaliyeti kayıt almaya çalışıyordu. Planlamada 3 aracımız vardı ancak elde olmayan sebeplerden dolayı Sertaç Yılmaz’ın ekibe Pazar günü katılacak olmasından dolayı bir aracımız eksikti ve tüm malzeme ile birlikte personeli 2 araca paylaştırmak zorunda kaldık. Personel Cemal’in Viano aracına, malzemeler ve kamp yükü ise Hüseyin’in Defender aracına sığdırıldı. Son anda ihtiyacımız olan son Gopro kamerayı da Abdullah Nişancıoğlu araçlar hareket etmeden önce yetiştirmişti. Böylece Hüseyin de bulunan Gopro ile toplam üç adet aksiyon kameramız ve 1 adet el kameramız hazır olmuştu.
11
Araçların tekerlekleri döndüğünde saat 08:30’u gösteriyordu. Uzun ve bir o kadar da zor bir yol bizi bekliyordu. Alaçam Köyü’ne ulaştığımızda saat 09:30 civarı idi ve önümüzde araçlar ile tırmanmamız gereken yaklaşık 10-15 km gibi Uludağ Göller Bölgesine çıkan engebeli bir arazi yolu vardı. Araçlar ile Alaçam Köyünden tırmanışa başladıktan yaklaşık yarım saat sonra, tüm malzemelerin yüklü olduğu Defender aracımızın harareti yükselmeye başlamıştı. Bu yüzden zaman zaman, akan suların yanında durup, mola veriyorduk. Aracı dinlendirdikten sonra yavaş ve dikkatli bir şekilde yola devam ediyorduk.
Aracımızı dinlendirmek için her durduğumuzda Hüseyin’e “isterse döne bileceğimizi” söyledim. Hüseyin’in aracının zarar görmesini istemiyordum. Sonuçta bu faaliyetten dolayı hiç kimsenin ve hiçbir ekipmanımızın, hasar almasını istemiyordum. Bu gerek sağlık, gerekse maddi açıdan düşünülecek bir durum. Defender gibi araçlarda ufak tefek aksaklıkların oluşmasının doğal olduğunu bilmekteydim. Bir de bunu Hüseyin gayet rahat tavrı ile “bu aksaklıkların olabileceğini ve bu araçlar için büyük sorunlar olmadığını” söylemesi beni ayrıca rahatlatmıştı. Hüseyin’in Defender araçlara olan ilgisini ve bilgi birikiminin çok fazla olduğunu bildiğimden ona bu konuda çok güveniyordum. Genelde bu gibi irtifa dalışlarında ulaşım için her zaman bir araç yolu olmayabilir, dolayısıyla ağır ekipmanların taşınması katır taşımacılığı veya insan gücü ile yapılması gerekebilmektedir. Uygunsuz taşımadan dolayı ekipmanlarda bazı hasarlar oluşabilir. Oluşan hasarlar ciddi aksaklıklar doğurabilir. Bu gibi aksaklıklar, ön görülüp ona göre hazırlıklar yapılması gerekmektedir. Örneğin, önemli ekipmanların yedekli olması veya karşılaşabileceğimiz arızaların onarımı için bazı yedek parçaların ve alet çantasının yanımızda taşınması gibi. Bizim avantajımız göle ulaşan bir araç yolunun olması ve bu kadar ağır yükümüzü güvenli olarak taşıyacak araçlarımızın olması idi. Her ne kadar bu faaliyet için aracımızın olması, malzemelerimizi güvenli taşımamıza yardımcı olsa da, böylesine önemli ve iyi hazırlanılmış bir faaliyette de yedek malzeme ve bakım ekipmanını fazlası ile yanımıza almıştık. Gerçi beraber dalış yapmış olduğum tüm arkadaşlarım beni bilirler, her dalışta yedek malzeme ve alet çantası yanıma almayı hiçbir zaman ihmal etmem. Her dalış benim için çok önemli ve değerlidir. O yüzden her zaman yedek malzeme ve bakım ekipmanımı yanımda taşırım. Yolumuza yavaş yavaş devam edip, önümüzdeki araçta gitmekte olan Cemal ile telsiz vasıtası ile görüşüyor ve bir aksaklık olamaması için dikkatli bir şekilde yol alıyorduk. Araçların hareket halindeki görüntülerini el kamerası ve Gopro kameralar ile kayıt altına almayı da ihmal etmiyorduk. 12
Saat 12:30’da Uludağ Kilimli Göl’e ulaştığımızda, 3500 cc gücündeki benzinli motora sahip Defendender aracımız yarım depo benzini bitirmişti bile. Cemal’in Mercedes de aynı yolu kat etmişti ve maksimum 5 ila10 litre arasında yakıt tükettiğini göz önünde bulundurduğumuzda Defender’in tüketmiş olduğu yakıt, dudak uçuklatıyordu. Ya da Defender’in içmiş olduğu yakıt mı desem. Ana kampımızı kurmaya başladığımızda saat 12:50 yi gösteriyordu. Hüseyin akşam katılacak olduğu akrabasının düğünü için saat 18:00’a kadar bizimle durabilecekti. Bu yüzden ana kamp çadırımızı bir an önce kurduk ve araçta bulunan tüm ekipmanımızı hızlıca ana kamp çadırına yerleştirmeye başlamıştık.
13
Ana kampın kurulmasının ve ekipmanların yerleştirilmesinin ardından tüm ekibin karnı iyice acıkmıştı. Hep beraber yemek hazırlığına başladık. Bu konuda Aslı ile Yeşim’e aşırı derecede iş düşmüştü destekleri için sonsuz teşekkürler. Yemeklerimizi yediğimiz sırada Bursa’dan günü birlik gezmek için gelen iki off-road düzeneğine sahip araçları görünce, akşam geri dönmeleri gereken Hüseyin ve misafir arkadaşımız Hayri’yi bu araçlarla Bursa’ya geri gönderme düşüncesi aklımıza geldi. Bursa’dan gelen gruba, geri dönüş saatlerini ve arkadaşlarımızı şehir merkezine götürüp götüremeyeceklerini sorduk ve onlardan olumlu cevap aldıktan sonra açıkçası biraz rahatladık. Çünkü Defender’in tekrar aynı yolu inip çıkmasına gerek kalmamıştı ve bu da ekstradan yakıt sarfiyatı olmayacağı anlamına geliyordu. Böylece Hüseyin de Pazar günü ekibe katılacak olan Dr. Sertaç ile şehir merkezinde buluşup onun aracı ile yanımıza gelecekti. Yemeklerimizi yedikten sonra saat 15:30 civarı botumuzu şişirip önce Kilimli Göl’ün daha sonra Buzlu ve son olarak da Kara Göl’ün derinliğini el sonarı ile ölçmek için hareket ettik, hatta vakit kalırsa Aynalı Göl’ü bile ölçmeyi düşündük. Aynalı Göl kamp alanımıza biraz daha uzak olduğu için onun el sonarı ile ölçümlerini yapmaya maalesef zamanımız yetmedi. 23.08.2014 tarihi itibari ile el sonarı ile yapmış olduğumuz ölçümler; Kilimli Göl max derinlik: 3,9 metre Buzlu göl max derinlik: 4,8 metre Kara Göl max derinlik: 10 metre 14
Kilimli Göl: El sonarı ile derinlik ölçümü görüntüleri
Buzlu Göl: El sonarı ile derinlik ölçümü görüntüleri
15
Kara Göl: El sonarı ile derinlik ölçümü görüntüleri
16
Kamp alanına döndüğümüzde üç gölün ölçümlerini suyun yüzeyinden el sonarı ile yapmıştık ve saat 18:00’ı gösteriyordu. Buzlu Gölün derinlik ölçümünü yaparken suya düşmüş, Uludağ’ın endemik hayvan türlerinden biri olan Apollo kelebeğini bulduk. Kelebeği bir taş üzerine kuruması için bıraktık ve ilerleyen saatlerde canlı olduğunu gördük. Tabi kanatlarının bu kadar ıslandıktan sonra hayat kalması bizi epey şaşırtmış ve mutlu etmişti. AKUT olarak bir cana daha dokunmuştuk.
“Uludağ Milli Parkı içinde 46 tür kelebek yaşamakta, Apollo Kelebeğinin Uludağ'a özgü endemik türü bulunmaktadır. Türkiye’deki en büyük kelebek olma özelliğine sahip olan Apollo Kelebeği, zaman zaman 6.000 m yükseklikte bile kendine yaşama imkânı bulur. Vücutları kürke benzeyen siyah tüylerle kaplıdır. Gövdenin koyu rengi güneşten ısı emmesine yardımcı olur. Bu kanatlar kelebeğin olağan üstü yükselmesini sağlar.” Kaynak http://tr.wikipedia.org/wiki/Uluda%C4%9F Gün içerisinde çekmiş olduğumuz video ve fotoğraf görüntülerini, bilgisayarımıza aktarmaya başlamıştık, bu arada görüntüleri izlemek ve fotoğraflara bakmak hepimizi daha da neşelendiriyordu.
17
Saat 18:20 civarında Hüseyin ve misafir arkadaşımızı, Bursa’dan Uludağ’a gezmek için gelen grup ile uğurladıktan sonra biraz dinlenip daha sonra akşam yemeği hazırlıklarına başlamaya karar vermiştik. Akşam yemekleri hazırlanırken, göller bölgesine gelirken yol kenarından toplamış olduğumuz odun parçaları ile kamp ateşi yavaş yavaş yükselmeye başlamıştı. Kamp ateşinin başında pazar günü yapacak olduğumuz dalış hakkında yorumlar yaparak fikirlerimizi paylaşıyor ve günün kritiğini yapıyorduk.
Sabah saat 08:00’da kahvaltı ve diğer hazırlıkları yapmak üzere erken kalkmaya karar verdik. Tabi bu arada bölgeye gelmiş diğer kişiler tarafından yapılan silah atışları tüm ekibi rahatsız ve tedirgin ediyordu. Silahlardan çıkan seslerin neden olduğu gürültü kirliliği, zirve sessizliğinin tadını çıkartmamızı engellediği gibi, ayrıca her silah ateşlenmesinden dolayı etrafa saçılan boş kovanların çevreyi kirletmesi, canımızın iyice sıkılmasına neden oluyordu. Neyse ki gecenin ilerleyen saatlerinde silah sesleri kesildi ve biz de, parlayan yıldızların altında, kamp ateşinin yanında, zirve sessizliğinin tadını çıkarabildik. Dikkat edilmesi gereken bir konu da Uludağ’ın yavaş yavaş kirleniyor olmasıdır, gerek oteller bölgesi, gerekse bilinçsiz olarak yapılan piknik adı altındaki aktiviteler ve bilinçsizce yapılan doğa gezileri, çevre kirliliğinin artmasına neden olmaktadır. Bu kirliliğin azalması için, çok daha bilinçli, eğitimli ve sağduyulu olunması gerektiğine inanmaktayım. Saat 22:30 civarı yüksekliğin ve birkaç günün yoğunluğundan olsa gerek, tüm ekipte yorgunluk belirtileri artmaya başlamış ve çoğumuzun uykusu gelmişti. Yavaş yavaş çadırlarımıza çekilmeye başladığımızda saat 22:50’yi gösteriyordu.
Herkese iyi geceler…
18
Dalış Günü Tarih: 24.08.2014 Pazar Saat 07:30 da uyandığımda Aslı’nın benden önce kalktığını gördüğümde pekte şaşırmadım. Eşim her zamanki gibi benden önce kalmış ve ufak tefek hazırlıklara başlamıştı. Her zaman olduğu gibi eşimin desteğini yanımda hissediyordum ve bu da bana ayrıca bir mutluluk veriyordu. Çadırdan çıkarken, diğer çadırlardan da uyanan arkadaşlarımın sesleri gelmeye başlamıştı. Planlanandan yarım saat daha erken kalkıyorduk. Sanırım faaliyetin heyecanı herkesin erken kakmasına neden oluyordu. Saat 05:00 da Bursa’da buluşan Dr. Sertaç, kardeşi Ertaç (misafir) ve Hüseyin ana kamp alanına ulaştıklarında, kahvaltı sofrası kuruluyordu ve saat 08:40 olmuştu. Tüm ekip yanında getirmiş olduğu kahvaltı malzemelerini çıkararak ortada birleştirdi ve soframız çok zengin olmuştu. Kahvaltıda Yeşim’in yapmış olduğu mıhlama harikaydı, hepimiz neredeyse parmaklarımızı yiyecektik. Kahvaltımızı yapıldıktan sonra kendi aramızda biraz daha muhabbet edip malzeme hazırlığına başladık.
Saat 12:30 civarı araçlara dalışta kullanacak olan ekipmanlarımızı yükleyip, ana kap alanından ayrılarak dalış yapacak olduğumuz Kara Göl’e hareket etmiştik.
19
Kara Göl’e geldiğimizde dalışımızı gerçekleştirebilmemiz için gerekli olan ekipmanları tekrar araçlardan indirip branda ve battaniyeler üzerine düzgün bir şekilde dizdik, oksijen tüplerinin kurulumu yapıldıktan sonra diğer hazırlıklara devam ettik. Normalde deniz seviyesinde ekip arkadaşlarım ile dalış yapacak olduğumuzda çok hızlı bir şekilde hazırlıklarımızı yapabilirken, irtifanın vermiş olduğu etki ile hazırlıklar yavaş bir şekilde devam etmekteydi. Bu arada vücudun oksijen ihtiyacını arttırmamak için, kendimizi aşırı derecede yormamaya ve sakin bir şekilde hareket etmeye özellikle dikkat ediyorduk.
20
Dalış başlangıç noktasını Cemal ile birlikte, şamandıraları kullanarak işaretledik, emniyet beklemesi için 5 metre civarına bir emniyet tüpü yerleştirdik. Karaya döndüğümüzde dalış ekipmanlarımızı hazırlamaya başladık, en son kuru tip elbiselerimizi giyip tüm dalış ekipmanlarımızı kuşandık. Dalış başlangıç noktası olan şamandıralara doğru suyun yüzeyinde yüzerek ilerledik. Bu sırada Murat kamera ile çalışmaları kayıt altına almaya çalışıyordu.
Dalışımız sırasında güvenlik amaçlı ve bilgilerin anlık olarak yüzey ile paylaşılması için su altında akustik haberleşmesine olanak veren tam yüz maske (fullface mask) ve buddy phone kullanmaya karar vermiştik. Cemal kendi isteği ile normal maske ile dalış yapmayı tercih etti. Ben de plana bağlı kalıp tam yüz maske ve buddy phone kullanıp yüzey istasyonu ile muhabere yapacaktım.
21
Botta yüzey istasyonu başında Türker, yanında video kaydının yapılması için 1 Gopro ve 1 el kamerası ile Hüseyin bize destek oluyordu.
Cemal ve ben de ise su altında görüntüler alabilmek için birer adet Gopro aksiyon kamerası bulunmaktaydı. Dalışa başladığımızda saat 13:35’i gösteriyordu. Sudaki görüş bizim için gayet iyi ve netti. Dip yapısı ise yumuşak bir mil tabakası ve yer yer irili ufaklı kaya parçaları ile kaplıydı. Derinliğin azaldığı kıyıya yakın yerlerde ise yosun benzeri su bitkileri görünüyordu. Suda özellikle kocabaş diye adlandırılan kurbağa yavruları aşırı derecede çoktu.
Gölün tabanında görülen mil tabakası yaklaşık olarak 40-50 cm kalınlığında idi. Hatta bunu dalış sırasında Cemalin kolunu dirseğine kadar rahat bir biçimce, zemindeki mil tabakasına sokabiliyor olmasından anlayabiliyorduk.
22
Mil tabakasının oluşmasını ise, rüzgarların etkisi ile toz ve toprakların, kış aylarında göl yüzeyinde oluşan buz kütlesinin üzerine taşınmasına, daha sonra havaların ısınması ile buzların erimesi sonucu toz ve toprakların dibe çökmesine bağlıyorduk.
Dalışın en derin noktasını 24.08.2014 tarihinde 11 metre olarak dalış bilgisayarlarımızda kaydettik. Suyun en düşük sıcaklığını ise 11 °C olarak tespit ettik. Suyun derinliğini, kışın bölgede oluşan kar yağışına bağlı olarak, tarih itibari ile değişkenlik göstereceğini düşünüyorum, yani yağışın yoğun olduğu kış döneminin ardından ve suların daha yüksek olduğu bir tarihte suyun derinliğinin daha fazla olacağı bir gerçek. Bölgede keşif veya araştırma amaçlı dalış yapacakların bu durumu göz önünde bulundurarak hesaplamalarını ve hazırlıklarını yapması gerekmektedir.
23
Fotoğraflardan da göl kıyısındaki su çekilmesini ve su derinliğinin değişkenlik gösterdiği görülebilmektedir.
Faaliyetimizi gerçekleştirmiş olduğumuz tarih itibari ile derinliğin çok olmaması ( 11 metre ) ve dalış planımıza bağlı kalmamız nedeniyle dalışımızı dekosuz olarak 59 dakika gibi bir sürede sağlıklı olarak tamamladık. Bu sırada suyun altında TÜRK BAYRAĞIMIZI ve AKUT Flamasını açmayı başarmıştık.
Bu çalışmayı su altında iki, yüzey de iki olmak üzere toplamda dört kamera kullanarak kayıt altına aldık. Dalışımız bittiğinde saat 14:35 ti ve Cemal ile birlikte suyun yüzeyinden yavaş yavaş kıyıya doğru ilerlemeye başlamıştık. Hüseyin ile Türker botu kullanarak, şamandıraları ve emniyet tüpünü toplayıp arkamızdan geliyorlardı. Kıyıya geldiğimizde vücudumuzda bulunan azotun daha hızlı atılmasına yardımcı olabilmesi için bir süre saf oksijen solumayı ihmal etmedik. Dalışımızı bitirdikten sonra tüm ekip birbirini tebrik etti. Sırada tüm malzemelerin tekrar toplanması ve araca konulması gibi yorucu bir süreç bizi bekliyordu. Neyse ki bu süreci de el birliği ile hallettik. Kamp alanına döndüğümüzde saat:15:50’i gösteriyordu ve ekip çok acıkmıştı. Aslı ve Yeşim bu yorgunlukla hızlıca yemekleri hazırladılar. Destekleri için her ikisine de ayrı ayrı teşekkür ederim. Yemekleri yedikten sonra tüm kampın toplanmasına geçildi. Kampın toplanması ve hatıra fotoğrafları çekimlerinin ardından üç aracımız ile dönüş yoluna koyulduğumuzda saat 18:00’dı. 24
Derneğe döndüğümüzde saat : 21:30’u gösteriyordu ve ekip çok yorulmuştu. Malzemelerin temizlik ve kontrollerini yapıp depoya yerleştirdikten sonra dernekten ayrıldığımızda saat 23:30 olmuştu. Böylece çok zor olan, bir o kadar da güzel faaliyetimizi, kazasız belasız ve sağlıklı bir şekilde tamamlamış olduk. Başta, bana desteğini hiç bir zaman esirgemeyen eşime ve bu faaliyetin gerçekleşmesi için emeği geçen tüm dostlarıma çok teşekkür ederim. Daha sonraki hedef, Uludağ Kara Göl’ün buz altı ve Kaçkar Büyük Deniz Gölü irtifa dalışlarını yapmak… Yazan: Mustafa Balabanoğlu 0533 361 81 11 balabanoglu@gmail.com 26.08.2014
25