1
GULLİK BEKİR, ALLAH VEKİL, DİYARBEKİR Bir insanı küçümsemek akılsızlık, büyük görmek ise korkaklıktır. Kızılderili Atasözü
Prof. Dr. Ali Demirsoy
Çocukluğumdan ergen oluncaya kadar, kasabamda, bir zamanlar zengin, yetki sahibi olup da bir zaman sonra bunları yitirip, onun bunun oyuncağı haline gelenler için ‘Gullik Bekir, Allah Vekil, Diyarbekir’ denen bir özlü söz hep söylenegelmişti. Bunun anlamını büyüklerimiz parça parça anlatırlardı; ancak bire bir tanık olmadığımız için hiçbir zaman bunun tam olarak ne anlama geldiğini anlayamamıştım. Aslında bunun benzerini 1982 YÖK yasası çıkıp atama yolu ile gelen rektörlerin bazılarının daha sonra düştükleri durumu gözleyince ikisinin arasında belirli bir ilinti kurmuştum. O dönemde (bugün hala) rektörlere o kadar yetki verilmişti ki, zaman zaman, bu yetkileri imparatorlarınkiyle ve padişahlarınkiyle karşılaştıracak duruma gelmiştik. Öykümü anlatmadan önce, bizzat tanık olduğum bir rektör yücelişi ve düşüşü ile ilgili gözlemimi anlatmadan geçemeyeceğim. Atama, görevlendirme, para dağıtma, proje verme ve bilinen her işlem için sorgusuz sualsiz yetkilerin rektörlere verildiği bir dönemde (bugün de aynen devam ediyor), dekanlarını bile her yerde azarlayan, öğretim üyelerine uşak muamelesi yapan, dediğim dedik öttürdüğüm düdük diyen bir rektör, uzun süre önemli bir üniversitenin başında görevine devam ettirildi. Her idare sisteminde olduğu gibi, öl desen ölürüz diyecek kadar cıvıklaşan bir kesim, her rektörün çevresinde olduğu gibi, bu rektörün çevresinde de bir koza örmüştü. Öğretim üyelerinin de önemli bir kısmı rektörlerin şerrinden korktukları için (çünkü