1 minute read

ZAMANIN İÇİNDEN

KINIK

ÇÖMLEKÇİ KÖYÜ Toprağın sanata dönüştüğü tarihi yerlerden biri!

Advertisement

Kınık Köyü Bilecik’in Pazaryeri ilçesine bağlıdır. 93 Harbi’nden sonra Bulgaristan’ın Deliorman olarak bilinen bölgesinden, başta birkaç ailenin zamanla daha çok göç veren muhacirler tarafından başlatılan çömlekçilik; asırlık bir gelenek, Balkanlardan Anadolu’ya uzanan bir zanaattır.

Kınık, Çömlekçi köyü olma yolunda…

Geçmişi Roma dönemine kadar uzanan ve yakın dönemde de Hotanlı (sınır boyu) olarak bilinen bu tarihi yerin adı, daha sonra Kınık köyü olarak değiştirilmiştir. Muhacir Şakir Ağa’nın uyumlu toprağı bu bölgede bulması sonucunda Kınık Köyü’nde ilk çömlek atölyesi Şakir Ağa tarafından başlatılmıştır. Şakir Ağa yanına bir çırak alarak çömlekçiliği öğretmeye başlamış, köy ahalisi zamanla bu zanaatı kendine meslek edinmiş ve her evde bir çömlek atölyesi kurulmuştur. Zamanla çömlekçilik sanatını geliştiren Kınık köylüleri haklı bir şöhreti kazanmışlardır.

Nereden, nereye...

1980’li 1990’lı yıllarda çömlek atölyesi sayısı yaklaşık doksan kadardı. Lakin ülkedeki ekonomik krizler dolayısıyla köy göç vermeye başlayınca ve askerden gelen gençlerin şehre gitmesiyle çömlekçilik büyük bir kan kaybına uğramış ve atölye sayısı bir elin parmaklarıyla sayılacak kadar azalmıştı. Geriden yetişen bir neslin neredeyse olmaması sebebiyle bu boşluk çırak, stajyer öğrenci arayışlarıyla giderilmeye çalışılsa da gençlerin gözünde bu mesleğin geleceğinin olmaması düşüncesi, topraktan satışına kadar çömlekçiliğin pazarını da kendilerinin temin etmek zorunda olmaları, hali hazırda sosyal güvenceli iş beklentileri gibi sebepler dolayısıyla çömlekçiliğe olan ilgi azalmıştır. El sanatlarıyla uğraşan mesleklerin hemen hemen hepsinin ortak sorunu ve sonucu olarak meslekler zamanla unutulmaya ve kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır.

Ayakta kalma çabası…

Özellikle 2000 krizinin gelmesiyle köyün tamamen emeklilere kalmasıyla,

atölye sayısı da ancak birkaç tane kalabilmiş; fakat ilerleyen zamanlarda insanların doğal ortama dönmesi ve el yapımı doğal toprak ürünlere talebinin artması sayesinde çömlekçilik yeniden yükselişe geçmişti. Çömlekçiliğin yeniden yükselişe geçmesiyle şehirlere giden bazı gençler köylerine geri dönüp, baba mesleklerine sahip çıkarak çömlekçilik mesleğini ihya etmişlerdir. Eski parlak günlerini hala arayan çömlekçilik üç beş atölye sayısından nihayet sayısını otuzlara kadar ulaştırmıştır.

Mücadeleye devam ediyoruz…

Yeni dimağların geleneksel ve modern ürünlerinin harmanlamasıyla inovatif dokunuşlar sayesinde çömlekçilik, Kınık’ta yine ihtişamlı günlerine kavuşma ümidiyle mücadelesini sonuna kadar vermeye devam ediyor.

This article is from: