BAŞLIK
2
BAŞLIK
3
İ Ç İ N D E K İ L E R
09
ATO’DAN HABERLER Adana Mobilya Ve Yan Sanayide Türkiye’nin En Güçlü Şehirlerinden Biridir
10
ATO’DAN HABERLER Adana’da Ato Moda Tasarım Rüzgarı Esti
08
ATO’DAN HABERLER E-Ticaret Ve E-İhracat Nisan Meclisimizde Gündeme Taşındı
12
ATO’DAN HABERLER En Turuncu Tatlar Portakallı Lezzetlerde Yarıştı
14
ATO’DAN HABERLER Geleneksel Ticaret, Dijital Ticaret Karşısında Yetersiz Kalıyor
ADANA TİCARET ODASI AYLIK DERGİSİ Adana Ticaret Odası İmtiyaz Sahibi Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe Genel Yayından Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali Sorar Yönetim Adresi Karasoku Mahallesi Abidinpaşa Caddesi No:22 Tel: 0322 351 39 11 (pbx) Fax: 0322 351 80 09 E-mail: atobasin@gmail.com Web: www.adanato.org.tr Adana Ticaret Odası Dergisi Derginin isim ve yayın hakları Adana Ticaret Odası’na Aittir. Adana Ticaret Odası tarafından, Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf ve konuların her hakkı saklıdır. Turkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır.
4
19
20
28
ATO’DAN HABERLER Antalya Oda’larını Ziyaret Ettik, Karşılıklı İş Birliğini Geliştirme Kararı Aldık
ATO’DAN HABELER Çin ile Adana Arasında Ticaret Köprüsü Kuruldu
ATO’dan Haberler “Dava Şartı Arabuluculuk Sempozyumu” Odamızda Yüksek Katılımla Gerçekleştirildi
05
Yönetim Kurulu Başkanımız Atila Menevşe’nin Yazısı
07
Meclis Başkanımız İsmail Acı’nın Yazısı
30
Dünyanın Geleceği Tarımdır
32
Uzman Görüşü Adana Rekabetçi Sektörlerinin İhracat Potansiyeli
34
Komiteler
38
ATO’dan
44
Uzman Görüşü Yöneticilikte İş Bölümü
46
Sağlık Safra Kesesi
48
Bilim ve Teknoloji
50
TOBB’dan Haber TOBB 75. Genel Kurulu Yapıldı
54
Uzman Görüşü Katma Değerli Ürün Üretimi ve İhracat
56
Ekonomi Bülteni
Basım Yeri Sezgi Prodüksiyon Grafik Tasarım Sadık Aldatmaz Yayın Türü Aylık Ücretsiz Yayın Reklam Rezervasyon esra@sezgiproduksiyon.com.tr 0530 330 79 79
5
ADANA 100 YILLIK YOLCULUĞUN BAŞLANGICIDIR Atila Menevşe Yönetim Kurulu Başkanı
Değerli Üyelerimiz, Mondros Ateşkes Anlaşması ile ülkemizin üzerine kara bulutlar çökmüş, bin yıllık Türk vatanı olan Anadolu, adım adım işgal edilmekteydi. Ordu dağılmış, millet fakirlik içerisindeydi. İçinde bulunulan ahval, vahim ve karanlık görünüyordu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Bandırma Vapuruna binerek 100 yıl önce çıktığı yolculuk, Türk tarihinin en önemli dönüm noktası oldu. Türk milleti 19 Mayıs’ta Samsun’a ayak basan Atatürk’ün liderliğinde, ülkesini işgal edenlerle karşı “ya istiklal ya ölüm” diyecek mücadele azmi ve kararlılığı kendinde buldu ve esaret gömleğini yırtmayı başardı. Bu yolculuk yalnız istiklal mücadelesinin değil Türk toplumunun çağdaşlaşma yolculuğunun da ilk adımı oldu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk o günkü duygularını şu ifadelerle dile getirmiştir; ‘’Ben 1919 senesi Mayıs’ının 19’unda Samsun’a çıktığım gün elimde hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk milletinin asaletinden doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı.’’ İşte 100 yıl önce tarihin yönünü değiştiren yolculuğun özeti bu cümledir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bu yüksek manevi kuvveti verenlerin başında Adana ve Adanalılar gelmektedir. Nitekim büyük Önder, ‘Efendiler, bende bu vekayiin ilk hissi teşebbüsü, bu memlekette, bu güzel Adana’da doğmuştur’ ifadeleriyle Türk milletinin kurtuluşuna dair ilk hislerinin ve düşüncelerinin Adana’da ve Adanalılarla oluştuğunu dile getirmiştir. Milli mücadeleye ve Ulu Önder Atatürk’e ilham kaynağı olmak, Adana’nın en büyük onur ve gurur kaynağıdır. Aradan geçen 100 yılda Adana ticaret ve
sanayide Anadolu’ya lokomotif olmuş, Türkiye’yi ekonomik bağımsızlık ve kalkınma yolunda da sırtlamıştır. Atatürk Adana’ya ilk defa Mondros Anlaşmasının ertesi günü gelmiş ve o gün yüreğinde çakan kıvılcım, 19 Mayıs’ta Samsun’da meşaleye dönüşerek bugün büyük ve modern Türkiye Cumhuriyeti’ne uzanan 100 yıllık yolculuğun başlangıcı olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti bağımsızlık ve özgürlük yolunda yılmaz azim ve kararlılıkla nice 100 yıllar yaşayacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti bağımsızlık ve özgürlük yolunda yılmaz azim ve kararlılıkla nice 100 yıllar yaşayacaktır Kıymetli üyelerimiz, 1-2 Mayıs tarihinde iki gün süren TOBB Genel Kurulu için delegelerimizle birlikte Ankara’da bulunduk. Adana olarak markamız olan Adana kebabını Türkiye’nin hatta dünyanın dört bir yanından Genel Kurula gelen misafirlere ikram ettik. Adana’nın markasını Torosların ötesine taşımanın mutluğunu yaşadık. Genel Kurul’da gerek diğer şehirlerden gelen iş insanları, gerekse devlet kanadından yöneticiler ekonomik alanda atılacak adımlardan ümitli, ülkemizin bu türbülanstan en kısa sürede çıkacağından şüpheleri yok. Bizler de Sayın Cumhurbaşkanımızın ve devletimizin icracı ve reformcu iş yapma tarzıyla ekonomide yeniden atılıma geçeceğimize inanıyoruz. Devlet ve iş dünyasının buluşmasında bunu
gözlemleme imkanımız oldu. Ekonomi başta olmak üzere ülkenin geleceğine ilişkin hemen her konuda iş dünyasıyla istişareye özel önem verilmesi bunun en büyük göstergesi olmuştur. Sağlam temelleri olan Türkiye ekonomisinin bu süreçte, birliktelikle ekonomik daralmayı stabilize edebilmesini ve bunların etkisinin en kısa sürede görülmesini ümit ediyoruz. Tüm bu ümitlerimizi sağduyu ile beslerken, Adana Ticaret Odası olarak yapmış olduklarımızdan kısaca sizlere bahsetmek istiyorum. Malumunuz geçtiğimiz ay Portakal Çiçeği Karnavalı kapsamında Moda Tasarım ve Portakallı Lezzetler yarışmaları ile Adana’nın markalarını ön plana çıkarma çabası gösterdik. Gündemimizden hiç düşürmediğimiz dış ticaretin dijitale dönüşmesini üyelerimizle her ortamda paylaşıyoruz, eğitimler düzenliyoruz. Dijital dönüşümü, geleceğin ticaret şekli olacağı için önemsiyoruz. Dış ticaret alanında gösterdiğimiz çabamıza dünyanın dört bir yanından gelen iş insanları ile üyelerimizi ticari görüşmeler yaptırarak devam ediyoruz. İkili görüşmelerle sektörel pazar araştırmalarımız sürüyor. Tüm bunlara ek olarak, üyelerimizin ihtiyaç hissedeceğini düşündüğümüz “dava şartı arabuluculuk” gibi bilgilendirme çalışmalarımızı da en üst düzeyde etkinliklerle gerçekleştiriyoruz. Komitelerimiz üretmeye ve üyelerimizin menfaatine olacak yeni kararlar almaya devam ediyor. Adana Ticaret Odası olarak özetle, ekonominin gelişmesi için tüm imkanlarımızla sahadayız. Sözlerimi tamamlarken, önümüzdeki günlerde kutlayacağımız bayrama birlik, beraberlik ve huzur içerisinde ailenizle birlikte erişmeniz dileğiyle sevgi ve selamlarımı sunuyorum. 7
YABANCI SERMAYEYİ GÜVEN ORTAMI İLE YENİDEN KAZANMALIYIZ! İsmail ACI Meclis Başkanı
Değerli Üyelerimiz, Tarihinin her döneminde, ekonomik hayatta az ya da çok kuvvetli değişiklikler ve özellikle bunalımlar görülmekte, ekonomide her zaman istenilen seviye korunamamaktadır. Bu değişmelerin bir bölümü birbirini takip eden dalgalar halinde oluşmaktadır. Genellikle sanayi yapısı ve ticari faaliyetleri gelişmiş dışa açık ekonomiye sahip ülkelerde dalgalanmalar sıklıkla ortaya çıkmakta; milli gelir, istihdam, üretim ve tüketim miktarları ve ticaret hacmi sürekli değişkenlik göstermektedir. Karar vericilerin aldığı, alacağı önlemlerin olumlu etkisi ile ekonomide meydana gelecek bir artış, ekonomik faaliyetleri canlandıracaktır. Bu canlanma öncelikle bunalımından olumsuz etkilenen firmaları umutlandıracaktır. Uzun yıllar yılmadan üreten, istihdam sağlayan, Türkiye’nin hedefleri için koşanlara dünden daha çok kulak verilmesi gerektiği bir gerçektir. Kıymetli üyelerimiz, 2000’lerin başında ekonomide hızlı büyümelere izin veren koşullar bugün maalesef yok. Üreticilerimizin hiçbir zaman ülkemizin geleceğinden vazgeçmemesi,
ısrarla üretmelidir. Bu koşulların oluşması için adımlar atılsa da ekonominin ayağa kalkması biraz daha zaman alacak gibi görünüyor. Bazı sorunlardan dolayı sıkıntı yaşayan bir ekonomiyi sermaye kontrollerinin veya mali mühendisliğin başka formlarının mucizevi bir şekilde iyileştirmesini umut etmek yerine, Türkiye ekonomisinin neye ihtiyacı olduğu konusunda net olmak daha iyi bir yöntem olacak ve
Üreticilerimiz, Vazgeçmeden Israrla Üretmeli kurtuluş reçetesi niteliğinde olacaktır. Üzülerek ifade etmeliyim ki, üretim son yıllarda büyük oranda düştü. Bu süreçteki büyüme inşaat patlamasına ve alıp yürüyen bir kredi genişlemesine dayandı. Bu sürdürülemez büyüme lokomotifleri aynı zamanda, cari hesap açığını ve engellemesi zorlaşan baskıları yarattı. Kısa vadedeki sorunun büyük kısmının yabancı sermaye kaçışından kaynaklanması nedeniyle,
Türkiye ekonomisindeki yapısal sorunları ele alan bir strateji, yabancı yatırımcılara güven vererek kısa vadeli bir fayda sağlayabilir ve bu sermayeyi geri çekebilir. Kaynak gereksinimi duyan bizim gibi ekonomiler için doğrudan yabancı sermaye yatırımlarında artışların süreğenliğinin ekonomik büyümenin sürdürülebilmesine de destek olacağını hepimiz bilmekteyiz. Açıktır ki, bir ekonomide tasarrufların yetersizliğinde ya da azlığında yatırım düzeyinin artırılabilmesi ilgili ekonominin milli gelirinin bir üst denge düzeyine taşınmasını destekleyecektir. Özellikle Türkiye’nin genç nüfusu ve istihdam sorunları düşünüldüğünde, yatırımların üretimi artıracağı ve üretimin de istihdamı artıracağı varsayımında, doğrudan yabancı yatırımların ekonomide üretim büyümesini destekleyeceği ve dolayısıyla doğrudan yabancı sermaye yatırım artışının istihdama da olumlu etki yapabileceği düşünülebilir. Kısacası çalışmalarımızın tamamını güven endeksli parayı ülkemize çekecek şekilde yapmak zorundayız. Sözlerimi tamamlarken Bayramınızı şimdiden kutluyor, sevdikleriniz ve ailenizle nice bayramlar diliyorum. Tekrar buluşmak üzere sevgilerimle...
9
ATO’DAN HABERLER
E-TİCARET NİSAN MECLİSİMİZDE GÜNDEME TAŞINDI Nisan ayı olağan Meclis toplantımız Meclis salonumuzda Meclis Üyelerimizin katılımıyla gerçekleştirildi. Odamızın faaliyetlerini Meclis Üyelerimiz ile paylaşan Başkanımız Atila Menevşe, ‘’Yerel seçimleri geride bıraktığımız ayın içerisindeyiz. Yerel seçim sonuçlarının, ülkemiz ve şehrimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Seçimsiz geçecek 4,5 yılın ekonomiye yüzümüzü tam olarak döneceğimiz bir dönem olmasını diliyorum ‘’ifadelerini kullandı. Odamızın Nisan ayı olağan Meclis Toplantımız, Meclis Başkanvekilimiz Murat Birkan Işık Başkanlığında, Meclis Üyelerimizin katılımıyla gerçekleştirildi. Nisan Meclis’inde Üyelerimize hitaben Başkanımız Atila Menevşe, ‘’Ramazan ayının hayırlı olmasını diliyorum. Nisan başında Portakal Çiçeği Karnavalının 7. si düzenlendi. Odamız her alanda olduğu gibi Karnavala destek konusunda da elinden geleni fazlasıyla yaptı. Portakal Çiçeği Karnavalı, şehrimizin kültür ve turizmine bir hayli faydası olan bir etkinlik. Bu etkinlikte hepimiz şahit olduk ki, Adana’da 1 hafta boyunca otellerin tamamı doldu, restoranlarda boş masa bulmak neredeyse imkansızdı. Adana’ya hava ve kara yolu ulaşmak isteyenlerin de bilet bulmakta oldukça zor10
landığını belirtmek isterim. Her alanda şehrimize kazanım sağlayan bu etkinlikte emeği geçen herkese buradan teşekkürlerimi sunuyorum. Portakal çiçeği etkinliğine bizlerde sponsor olduk ve iki etkinlikle sesimizi Torosların ötesine duyurduk. Bu etkinliklerden ilki, ‘’Moda Tasarım Yarışması’’ diğeri ise, Portakallı Lezzetler Yarışması‘’ ifadesini kullandı. Festival bilgilendirmesinin ardından Başkanımız Meclis Üyelerimize hitaben değindiği bir başka konu ise, ticaretin hızla evrildiği konulardan biri olan dijital dönüşüm oldu. Başkanımız Menevşe, konuyla ilgili, ‘’ Günlük çalışma tempomuz içerisinde kaçırmamamız gereken çok önemli bir husus var. Bu husus, ticari hayatta hızla yaşanan dijital dönüşümdür. İşimizle ilgili tüm gelecek
planlarımızı ticarette yaşanan bu hızlı dönüşüme göre planlamak mecburiyetindeyiz. Hızla dijitalleşen dünyada eğer bu değişime ayak uyduramaz isek bir süre sonra ne yazık ki müşterilerimizi ve pazar payımızı kaybetmek gerçeği ile karşı karşıya kalırız. Dijital Türkiye 2019 E-Ticaret Raporuna göre; internetten alışveriş yapan kişi sayısı, geçen yıl 7,6 milyon kişi artarak, 39,3 milyona, harcama miktarı ise yıllık 11,5 milyar ABD dolarına ulaştı. Bu anlamda; e-ticarete ilişkin yenilikleri, çalışmaları çok yakından takip etmenizi, kendi işlerinize uyarlamanızı ve ışık hızında ilerleyen teknolojide yaya kalmamanızı önemle tavsiye ediyorum’’ ifadelerini kullandıktan sonra, sosyal bir proje olan sıfır atık projesi hakkında da, ‘’ Dünya üzerindeki nüfus
ATO’DAN HABERLER ve yaşam standartları artarken tüketimde de kaçınılmaz şekilde bir artış yaşanmakta ve bu durum doğal kaynaklarımız üzerindeki baskıyı artırarak dünyanın dengesini bozmakta, sınırlı kaynaklarımız artan ihtiyaçlara yetişememektedir. Bu durum göz önüne alındığında, doğal kaynakların verimli kullanılmasının önemi daha da ortaya çıkmaktadır. Bu nedenledir ki son yıllarda tüm dünyada sıfır atık uygulama çalışmaları hem bireysel, hem kurumsal alanlarda yaygınlaşmaktadır. Şahsen ben gelecek nesillere temiz bir dünya bırakmak adına bu projeyi destekliyorum. Bu çerçevede sizlerin de bu projeye destek vermesini diliyorum’’ ifadeleriyle konuşmasını noktaladı. Meclis Toplantımız Meclis Üyelerimizin gündeme dair açıklamalarıyla sona erdi.
ADANA MOBİLYA ve YAN SANAYİDE TÜRKİYE’NİN EN GÜÇLÜ ŞEHİRLERİ ARASINDA! Çukurova Ahşap İşleme Makineleri ve Mobilya Yan Sanayi Fuarı Adana’da yapıldı. Başkanımız Atila Menevşe, fuarın açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Bir çok davetlinin katılığı açılış toplantısında konuşan Başkanımız Atila Menevşe, ‘’Ahşap işleme ve mobilya yan sanayisi Adana’nın hem geleneksel sanayi kollarından hem de geçmişimizin öğelerini taşıyan kültür miraslarından biridir. Bu fuar, ürünlerimizin dünya çapında tanıtılmasına önemli katkı sunacaktır. Üretim aşamasında gerekli olan tüm teçhizatın, bu fuarda yer alması ihracat anlamında da önemlidir. Bu fuarla şunu ifade ediyoruz, biz sadece mobilyanın en iyisini üretmiyoruz, mobilya üreten makine teçhizatını da, mobilyada kullanılan malzemeleri de üretiyoruz’’ ifadelerine ek olarak, ‘’Odalar olarak biz, sektörün büyümesi ve dünyaya açılması için üzerimize düşen
görevi en etkili şekilde yerine getiriyoruz. Adana mobilya ve yan sanayide Türkiye’nin en güçlü şehirlerinden biridir. Son dönemde modern ve modüler mobilya gruplarında da Adana hızlı bir gelişme göstermektedir. İşçilik kalitesi ve tasarım anlamında rekabet gücü yaratan Adana mobilya sektörü, ihracatta da başarılı bir grafik sergilemektedir. Adana bugün, Amerika, İngiltere, Almanya, Fransa, Birleşik Arap Emirlikleri, Türki Cumhuriyetleri, Libya, Tunus gibi dünyanın dört bir yanına ve farklı pazarlara mobilya ihraç etmektedir. Bugünkü fuarımızla sadece ürettiklerimizi ihraç etmek yerine üretim araçlarını da ihraç etmenin gayreti içerisine girdiğimizi ifade etmeliyim. Aslında mobilya
fuarı kadar önemli bir fuarın açılışını birazdan gerçekleştirmiş olacağız. İkinci yan sanayi fuarında kumaşlar, kapı, pencere ve ahşap teknolojisi gibi birçok alanda çeşitli ürünler misafirlerimizi karşılayacak’’ sözleriyle fuarın önemine dikkat çekti. Başkanımız Atila Menevşe, sözlerini bitirirken; ‘’Çukurova ahşap işleme makineleri ve mobilya yan sanayi fuarı, sektörün gelenekselleşen etkinliklerinden biri haline gelmeye aday bir fuardır. Bu fuarı Adana için ve Adana’nın ihracatı için çok önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Fuarın katılımcı firmalarımıza, ziyaretçilerimize ve Adanamıza bol kazançlar getirmesini diliyorum’’ diyerek sözlerini tamamladı. 11
ATO’DAN HABERLER
ADANA’DA MODA TASARIM RÜZGARI ESTİ Bu yıl 7. si düzenlenen Portakal Çiçeği Karnavalı’nın kokusu Nisan ayı başında Adana’yı sardı. Sokaklarda yapılan şenlikler konserler ve birbirinden güzel geçen etkinliklerle tabir yerindeyse Türkiye’yi Adana’ya taşıdı. Adana Ticaret Odası Adana’nın tanıtımına 125 yıldır verdiği destekler gibi bu yıl da karnavala destek verdi.
Moda Tasarım Yarışmasında Adana’nın ihracatta göz bebeği olan tekstil ve hazır giyim sektörünün dünyaya tanıtılması için bir birinden renkli eserler sergilendi. Adana Bürokrasisi ve İş Dünyası etkinlikte yerini aldı. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Odamız Başkanı Atila Menevşe, ‘’125 yaşında olan Odamız, Adana ticaretinin kalbi olarak Çukurova’da atmaktadır. Odamız 125 yıldır Adana’nın tanıtımını görev edinmiştir. Bu bağlamda Odamız Portakal Çiçeği Karnavalı’nı 7 yıldır kesintisiz desteklemektedir. Bugün burada Moda Tasarım yarışmamızı gerçekleştireceğiz. Tekstil Adana’nın 12
ticaretinde, sanayisinde ve ihracatında her zaman öncü olmuş bir sektördür. Sağladığı katma değer ve istihdam yadsınamayacak kadar büyük bir kapasiteye sahiptir. Bu sektörü büyütmek bizler için görevdir. Bu bilinçle hareket ederek tekstilin daha ileriye gitmesi için bu tür etkinliklerin önemli olduğunu ifade etmeliyim’’ diyen Yönetim Kurulu Başkanımız Atila Menevşe haziruna yaptığı konuşmanın devamında, ‘’Moda tasarımına verdiğimiz önemin bir ifadesi olarak, Çukurova Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen Ayakkabı ve Moda Tasarım Merkezi projesini hayata geçiriyoruz. Çukurova Üniver-
sitesi Teknokent’te, yaklaşık 1 milyon lira maliyetle, tasarım merkezimizin kuruluşu bu günlerde tamamlanmak üzere. Bundan sonra burada uzman personelimiz ve işletmelerimiz el ele, Adana’yı ayakkabı ve hazır giyim tasarım üssü haline getirecekler. Kalitesiyle dünyada tanınan Adana tekstili, tasarımıyla katma değer kazanacak’’ açıklamasında bulundu. Son olarak salonda bulunan topluluğa hitabında Başkanımız Menevşe,’’ Bu bağlamda bugün yaptığımız etkinlik Adana’nın tasarımla anılması açısından çok önemlidir. İnşallah burada derece alan tasarımcılarımız, hem kendi isimlerini hem de Türkiye’yi dünya moda liginde zirveye taşıyacaklar. Ben yarışmamıza katılan ve derece alan tüm yarışmacılarımızı kutluyor, Başta Sayın Ümit Temurçin olmak üzere yarışmaya emeği geçen tüm organizasyon komitesine, jürimize ve teknik ekibe teşekkürlerimi sunuyorum’’ dedi. Konuşmaların ardından dans gösterileri sergilendi. Yarışmaya giren eserler sahnedeki yerini aldı. Jürinin değerlendirmesi sonucu dereceye giren eserlere ödüllerin takdim edildi.
ATO’DAN HABERLER
EN TURUNCU TATLAR PORTAKALLI LEZZETLERDE YARIŞTI Portakal Çiçeği Karnavalı’na, Odamızın sponsorluğunda gerçekleşen ‘’Portakallı Lezzetler’’ yarışması damga vurdu. Yarışmada yine onlarca portakallı tadı jürinin beğenisine sunan yarışmacılar ürünlerini yarıştırdı. Portakal Lezzetlerde de dereceye giren tatlar ödüllendirildi. Yarışma esnasında renkli anların yaşanması da yarışmaya heyecan getiren kısımlar oldu. Yarışmanın açılışını ev sahibi olarak Başkanımız Atila Menevşe gerçekleştirdi. Konuşmasına Başkanımız,’’ Adana Ticaret Odası bu yıl 125. Yaşını kutluyor. Oda olarak 125 yıldır Adana’nın sanayisinin, ticaretinin ve tanıtımının hizmetindeyiz. Adana’nın tanıtımına çok önemli katkısı olduğuna inandığımız Portakal Çiçeği Karnavalı’nı Oda olarak 7 yıldır kesintisiz destekliyoruz. Bu yıl Oda olarak 2 ana etkinliğe sponsor olduk. Adana ve Akdeniz Bölgesi Türkiye’nin narenciye üretim üssü. Narenciye bölgemizin ulusal ve uluslararası ticarette çok önemli bir ürünü. Dünya çapında da Türk narenciyesi iyi bir üne sahip. Ancak biz narenciyeden yeterince yararlanamıyoruz. Dünyada portakalın sadece kabuğundan 30’dan fazla yan ürün üretiliyor. Tıbbi, kozmetik, parfümeri sanayi gibi yüksek katma değerli sektörlerde elimizdeki üründen daha fazla yararlanmanın yollarını aramalıyız. Öte yandan Adana Akdeniz, Ortadoğu ve Asya mutfak kültürlerinin geçiş noktasındaki hakim ko14
numuyla müthiş bir gastronomi merkezi. Ancak mutfağımızdaki portakallı lezzetler geliştirilmeye ve tanıtıma muhtaç. İçeriği ve lezzetiyle Allah’ın bizlere bir lütfu olan portakalın hem kullanım alanını artırmak hem de gastronomi zincirine yeni ve inovatif ürünler kazandırmak amacıyla bu yarışma çok önem taşıyor’’ diye konuştu. Başkanımız konuşmasına devamla,’’ İnşallah bu yarışmayla hem ürünümüzün değerini yükselteceğiz hem de gelecek nesillere, yeni lezzetleri miras bırakacağız. Bu nedenle, yarışmamıza katılarak emek ve fikrini ortaya koyan tüm yarışmacılara, Sayın Tayyar Zaimoğlu koordinasyonunda emeği geçen yarışma komitesine, jürimize ve teknik ekibe teşekkürlerimi sunuyor, dereceye girenleri kutluyorum’’ diyerek sözlerini tamamladı. Başkanımızın konuşmasının ardından dereceye giren tatların ödüllerini Adana Valisi, Oda Başkanları Kurum Müdürleri ve Bürokratlar takdim etti. Yarışma eğlenceli bir şekilde sona erdi.
ATO’DAN HABER
GELENEKSEL TİCARET, DİJİTAL TİCARET KARŞISINDA YETERSİZ KALIYOR PTT Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Canbolat ve PTT Bürokratlarının yanı sıra üyelerimizin de katıldığı e-ihracat ve e-ticaret bilgilendirme toplantısı Odamızda gerçekleştirildi. PTT’nin dijital dönüşüm konusunda yaptıkları çalışmaların paylaşıldığı toplantıda Başkanımız Atila Menevşe açılış konuşmasını gerçekleştirdi.
Dijitalleşen dünya ile her alan dijitale evriliyor. Bu kaçınılmaz bir durumdur diyen Başkanımız Atila Menevşe; ‘’Teknolojinin baş döndüren hızı önümüze bu tabloyu koymaktadır. Tam bu aşamada akılcı davranmak zorundayız. Biz iş dünyası olarak; ticaretimizi, özellikle ihracatımızı bu kanaldan yürütmek için ve hazırlıksız yakalanmamak adına e- ticaretin hayatımızdaki yerini iyi konumlandırmak zorundayız. Tüm işletmeler geleneksel ticaret işleyişinin 21. yüzyıl ve 16
devamında tüketici beklentilerine karşılık vermede yetersiz kalmakta olduğunun farkındalar. Ancak geleneksel iş yapma alışkanlığına sahip küçük ve orta ölçekteki işletmelerimizin teknik ve pratik anlamda yenilikçi yöntemlere adapte olmaları her zaman için kolay değil. Bu adaptasyon zorluğu da işletmelerinizin operasyonlarını geleceğe taşımalarının önündeki en büyük engel. Bu engeli birlikte aşacağız ve yeni nesil ticarette yerimizi alacağız. Bunu Adana başaracak güce sahip bir şehirdir’’ ifadelerine yer verdi. Unutmayalım ki, dün ekonomi lokomotifinin küçük bir vagonu olan e-ihracat ve e-ticaret yakın gelecekte lokomotifin kendisi olacak diyerek sözlerine devam eden Başkanımız Atila Menevşe; ‘’Dünya perakende sektörünün içinde e-ticaret yüzde 10’u geçerek 2,5 trilyon dolara ulaştı. 2021 yılına kadar bu rakamın 4,5 trilyon dolara çıkması bekleniyor. Türkiye’ye bakacak olursak yapılan araştırmala-
ra göre ülkemiz 40 milyondan fazla kullanıcı kitlesiyle dünya genelinde önemli bir internet pazarı durumundadır. İçinde bulunduğumuz 2019 yılı için 70 milyar liralık bir ciro hedefi dillendirilirken, özellikle dünya alışveriş trendlerinin son yıllarda ülkemizde de rağbet görmesi, bu rakama ulaşılmasında önemli bir dinamik olacaktır. Türkiye’de e-ticaret, e-ihracat ve e-dönüşümün öncülerini siz üyelerimizle buluşturmaya devam ediyoruz ve bu konuda çalışmalarımız sürüyor. Bugün PTT’nin yaptığı çalışmalar önem arz etmektedir. PTT ülkemizi yeni nesil ticaretle tanıştırıyor ve Türkiye ekonomisini güçlendirmeye destek oluyor. Adana Ticaret Odası olarak bizlerde buna öncü olmak İçin PTT yetkililerimizi sizlerle buluşturduk. Bu toplantımız sonunda yeni nesil çözümlerle tanışmanızı, verimliliklerinizi artırarak işlerinizi ve kariyerlerini bir sonraki seviyeye taşımanızı ümit ediyorum’’ diyerek sözlerini tamamladı.
ATO’DAN HABER
ODAMIZDA İHRACATTA DEVLET DESTEKLERİ ANLATILDI Kentimize yeni ihracatçı iş insanları kazandırmak amacıyla yoğun çalışmalar sürdüren Odamız, Ticaret Bakanlığı bürokratlarının katılımıyla devletin ve Odamızın ihracatçılara sağladığı desteklerin detaylarıyla anlatıldığı ‘’İhracatta Devlet Destekleri Bilgilendirme Toplantısı’’ düzenledi. Toplantı öncesi Odamız üyesi ihracat yapan bazı firmaları ziyaret eden Bakanlık yetkilileri, ihracatta devlet desteklerini paylaşmanın yanında, yaşanan sorunları da yerinde dinledi. Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Sıddık Kaya ile beraber Ticaret Uzmanlarının ve Odamız Üyelerinin katıldığı toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Başkanımız Atila Menevşe, ‘’ Başta ülkemiz ve kentimizin ekonomisinin, yeni ihracatçı iş insanları ve yeni dış ticaret sahalarıyla güçleneceğine inanan Odamız,’’ İhracat Atağı Projesi başlatmış, ihracat yapmak isteyen işletmelere yol göstermek üzere yola çıkmıştır. Türkiye’de sayılı Odalarda kurulan ‘’ İhracat Destek Ofisi’’ ni ilk kuran Odalar arasında yer alan Adana Ticaret Odası, hem eğitimleriyle hem de alanında uzman personelimizle, işletmelerimize ihracatta kılavuz kaptanlığı yapmaya başlamıştır’’ diye konuştu. Başkanımız Menevşe konuşmasının devamında, ‘’Adana Ticaret Odası olarak dış ticareti geliştirmek için ihracat kampımız ilk mezunlarını verdi. İkinci 18
gurubumuz eğitimlere başladı. Burada bizi en çok sevindiren konu eğitim esnasında yapılan ihracatlar. Ülkemiz ekonomisinin lokomotifi olmak için sanayinin, ticaretin ve ihracatın merkezi konumunda olmak gibi hedefimiz var. Ancak Adana’nın bu konumu yakalayabilmesi katma değerli, ileri teknolojik ürünlerin üretimi ve ihracatının arttırılması ile mümkün olacaktır. Bizler Adana Ticaret Odası olarak üyelerimize yeni pazar alanları kazandırmak ve ihracat potansiyellerini arttırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Aynı zamanda üyelerimizin devlet desteklerinden de azami derecede faydalanması adına çeşitli programlar düzenlemeye devam ediyoruz ‘’ dedi. Başkanımız Atila Menevşe’nin ardından Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Sıddık Kaya diğer bürokratlar yaptıkları üye ziyaretlerden duydukları memnuni-
yeti dile getirdiler. Üyelerin bu kadar ihracata istekli olmalarının heyecan verici olduğunu ifade eden Daire Başkanı Sıddık Kaya, ‘’Ticaret Bakanlığı olarak İhracat Destekleri kapsamında ihracatçıların ihracat potansiyellerini arttırmak adına birçok program gerçekleştirdik ve gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Programlarımızın yanı sıra desteklerimizi de ihracatçılarımızla paylaşıyoruz. Sayın Bakanımız İhracata azami önem veriyor. Hedefimiz, KOBİ’lerden başlayarak bütün iş dünyasının, ihracat potansiyeli yüksek firmaları daha yukarılara taşımak, ihracatçı olmak isteyen ama çok az ihracatı olan firmalara da yol gösterici olarak onlarında ilerlemelerine yardımcı olmaktır. Ticaret Bakanlığı olarak ihracatçı firmalarımızı çok önemsiyor, devletimizin ihracatçılara sağladığı destekleri anlatmak için üst düzey performans sergiliyoruz’’ dedi.
ATO’DAN HABER
TÜRK DÜNYASI GİRİŞİMCİLERİNİ ADANA’DA AĞIRLADIK TOBB 75. Genel Kurulu sonrası Adana’ya gelen Türkçe konuşan girişimcileri Odamızda misafir ettik. Üyelerimizle birlikte ikili görüşmeler sağlayan girişimciler oldukça verimli bir toplantı ve ziyaret olduğunu ifade ettiler. İkili görüşmelere geçmeden önce Başkan Yardımcımız Yücel Bayram farklı ülkelerden gelen 40 kişilik heyete hitap etti. Bugüne kadar bu programlara komşu ve akraba topluluklardan 450’den fazla iş insanının toplantılara katıldığını ifade Bayram, ‘’Bu buluşmaların bu seneki buluşmalarını gerçekleştiriyoruz. Ben bu tür buluşmaların faydasının çok fazla olduğuna inanıyorum. Dünya üzerinde Türkçe ve lehçelerini konuşan Türk topluluklarının sayısının 250 milyona ulaştı. Ticaret ve iş dünyası için bu rakam son derece önemli bir potansiyeli göstermektedir. Bu potansiyelin odak noktasında yer alan Türkçe konuşan girişimcilerin birlikte hareket etmeleriyle ülke ekonomimiz önemli bir dinamizm kazanacaktır’’ diyerek sözlerine başladı. Konuşmasının devamında Başkan Yardımcımız Yücel Bayram, ‘’Komşu ülkelerde, Orta Asya’da, Balkanlarda yaşayan ve Türkçe konuşan girişimciler ile ülkemizin bağlarını güçlendirmek için 2005 yılından bu yana Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Dışişleri Bakanlığı’nın işbirliğinde Türkçe Konuşan Girişimciler Programı düzenlenmektedir. 20
Bugüne kadar bu programlara komşu ve akraba topluluklardan 450’den fazla iş insanı katılmıştır. Bu buluşmaların bu seneki buluşmalarını gerçekleştiriyoruz. Ben bu tür buluşmaların faydasının çok fazla olduğuna inanıyorum. Dünya üzerinde Türkçe ve lehçelerini konuşan Türk topluluklarının sayısının 250 milyona ulaştı. Ticaret ve iş dünyası için bu rakam son derece önemli bir potansiyeli göstermektedir. Bu potansiyelin odak noktasında yer alan Türkçe konuşan girişimcilerin birlikte hareket etmeleriyle ülke ekonomimiz önemli bir dinamizm kazanacaktır’’ ifadeleri yer verdi ve ekledi, ‘’Adana’nın coğrafi konum ve ekonomik gelişiminin yatırım yapmak isteyenler için cazip bir şehir olduğunu belirtmek istiyorum. Adana’mız ulaşım ve iklim avantajlarıyla yatırımlara önemli imkanlar sunan bir bölgemizdir. Sizlerin de burada edineceğiniz izlenimlerinizin ardından Adana’ya yatırım kararı alacağınıza inanıyorum. Bizler, Türkçe konuşan ülkelerin şirketlerinin birbirlerinin rakibi değil des-
tekçisi olduğunu düşünüyoruz. Türkçe konuşan girişimciler bizim sınırlarımızın dışındaki gücümüzdür. Yaklaşık 15 yıldan beri yoğun katılımla gerçekleşen programın iş alanında birlikteliğe duyulan ihtiyacı ortaya koyduğunu söyleyebiliriz. Ortak tarih, kültür, kimlik ve dil birliğine sahip ülkelerin gönül bağı her zaman olmuştur. Bu bağımız atacağımız adımlar ve ticari ilişkilerle daha da güçlenecektir. Ülkelerimiz arasındaki ticari işbirliğinin, dolayısıyla iletişimin gelişmesi, kültürel mirasımızın ve tarihi değerlerimizin korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından da önem arz etmektedir. Odamız ülkeler arasında yapılmak istenen her ortak çalışmanın paydaşı olmaya hazırdır’’ sözleriyle konuşmasını tamamladı. Toplantının sonunda farklı ülkelerin temsili ürünleri ve Adana’yı temsil eden karşılıklı hediyeleşmenin ardından ikili görüşmelerle toplantı devam etti. Toplantı ve görüşmeler tamamlandıktan sonra ATOSEV’de katılımcılar onuruna düzenlenen iftarla program sona erdi.
ATO’DAN HABER
ANTALYA ODA’LARINI ZIYARET ETTIK, KARŞILIKLI İŞ BIRLIĞINI GELIŞTIRME KARARI ALDIK Odamızın Meclis Üyeleri ile gerçekleştirdiği Çalıştay Antalya’da iki gün boyunca sürdü. Çalıştay ziyareti öncesinde Odamızın Yönetim Kurulu Üyelerinden oluşan heyet Antalya Ticaret ve Sanayi Odası ve Antalya Ticaret Borsasını ziyaret etti. Bu zi-
yaretlerde iki kent arasındaki ticari ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesi üzerine görüş alışverişi yapıldı. Çalıştayın diğer günlerinde Meclis Üyelerimiz, Odamızın alması gereken kararlar, önümüzdeki süreçte yapılması gereken konular üzerinde
derinlemesine fikir beyan etme fırsatı buldular. Toplantılarda Odamız danışmanları Prof.Dr. Nejat Erk ve Prof.Dr. Selçuk Çolak Meclis Üyelerimiz için sunum gerçekleştirdiler. Çalıştay eğitimler ve fikir alışverişleri ile sona erdi.
21
ATO’DAN HABER
ÇIN ILE ADANA ARASINDA TICARET KÖPRÜSÜ KURULDU Çin’in Ningbo Kenti Yöneticileri ve İşadamlarından oluşan heyet, ticari ve sosyo kültürel ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla temaslarda bulunmak üzere Odamızı ziyaret etti. Ziyaret sırasında Odamız Yönetim Kurulu üyeleri ve işadamları ile Ningbo şehri yöneticileri ve işadamları arasında karşılıklı ticaretin arttırılması, sosyal ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesi yönünde yapılan müzakerelerin ardından, iki şehir arasında ticaret köprüsü kurulması hususunda mutabakat sağlandı. Çin’in en önemli sanayi ve ticaret kentlerinden olan Ningbo, kentin ticaret ve sosyo kültürel alanlarda yöneticileri ve işadamlarından oluşan geniş bir heyetle Odamızı ziyaret etti. Ningbo Serbest Ticaret Bölgesi ve Ticari İşbirliği Bürosu Genel Müdür Yardımcısı, Ningbo Dış İlişkiler Merkezi Direktörü, Ningbo Halkı Siyasi Danışma Komitesi Başkan Vekili, Siyasi Danışma Komitesi Direktörü, Eğitim, Bilim ve Spor Komitesi Direktörü, Schliecher Elektronik Şirketi Ceo’su ve Arge Müdürü ile işadamlarının katıldığı ziyarette Adana ile Çin arasında yapılabilecek ticari ve sosyal işbirliği imkanları görüşüldü. Heyet, Ningbo’nun 7000 yıllık bir liman ve sanayi şehri olduğunu, Ningbo Limanının Çin’de 4. sırada yer aldığını, 1 milyar ton yük ile konteyner taşımacılığında 3. En büyük liman olduğunu, Ningbo’dan yıllık 100 milyar 22
dolar, Ningbo Limanından ise yıllık 200 milyar dolar ihracat yapıldığını ifade etti. Ningbo’nun yıllık 1 milyon adet otomobil ürettiği, ekonomisinde sırasıyla petrol, beyaz eşya, tekstil, hazır giyim ve yedek parça üretiminin en üst sıralarda yer aldığı, kimyasallar, gıda maddeleri, şarap, hammadeler, demir, bakır, kömür gibi madenler ve medikal cihazlar ithal ettiklerini bu nedenle Adana ve Türkiye ile işbirliği imkanlarını araştırdıklarını ifade etti. Başkanımız Atila Menevşe ise Ningbo heyetinin çok doğru bir noktada olduğunu belirterek “Adana, tarımsal üretimde Türkiye’nin en büyük ovasında yer almaktadır. Tarım ve gıda ürünleri imalat sanayi, bölgemizin en gelişmiş sektörlerindendir. Ciro bazlı olarak Adana sanayi imalatının %20 ,5’i gıda, %18,5’i tekstil, %13’ü kimyasallardan oluşuyor. Motorlu taşıtlar,
plastik kauçuk, mineral ve metaller ise sanayimizin sırasıyla en büyük sektörleri. Bu bakımdan Ningbo olarak ithal etmek istediğiniz ürünler için Türkiye’nin en doğru şehri Adana’dır. Ayrıca Adana, limanları, uluslar arası yollar üzerindeki stratejik konumu, köklü sanayi geçmişi ile ticaretin yanında ortak üretim için çok uygun bir bölgedir. Biz ticaret ve yatırımlar noktasında Ningbo ile işbirliğine hazırız. Bu teması kalıcı hale getirmek için bürokratlarımız gerekli irtibatları kurdular. Karşılıklı heyet ziyaretleri ile bu ilişkiyi geliştireceğiz. Ningbo gibi güçlü bir partnerle çalışmak birim için çok önemli. İnşallah bu köprü sizlerin de temenni ettiği gibi kardeş şehir olma noktasına doğru ilerliyor” dedi. Toplantı işadamlarının, ithalat, ihracat ve ortak yatırım olanaklarına dair görüşmeleri ile tamamlandı.
FUAR
11.GURME ÇUKUROVA GIDA VE YÖRESEL LEZZETLER FUARI Bu yıl 11’incisi düzenlenen 11.Gurme Çukurova Gıda ve Yöresel Lezzetler Fuarı’nın açılış konuşmasını Yönetim Kurulu Başkanımız Atila Menevşe yaptı. ‘’Anadolu mutfağının zenginliklerini paylaşmak, kültür mirasımız olan yöresel yemeklerimize sahip çıkmak amacıyla düzenlenen fuarımızla, bölgemiz yemek turizmini canlandırmak adına önemli bir adım daha kat edilmiş olacaktır’’ diyerek cümlelerine başlayan Başkanımız Atila Menevşe ‘’Gıda, ilimiz ve ülkemiz için olduğu kadar dünyada da gelecekte en önemli sektörlerden biri olma özelliğini sürdürecektir. Gıdanın, insan yaşamının en temel ihtiyacı olması ve toplum sağlığı açısından kritik önem taşıması gibi özelliği de mevcuttur’’ ifadeleri kullandı. Başkanımız konuşmasının devamında,’’Dünya genelinde de artan nüfus ile birlikte gıdaya olan talep her geçen gün çoğalmaktadır. Bundan dolayı gıda sektöründe rekabet hızla artarken, sektöre yönelik stratejik planların ülkeler açısından hayati önem taşıdığı gerçeği de göz ardı edilmemelidir. Doğal kaynakların kullanımına yönelik dev adımlar atılırken, yöresel yiyeceklerimizin önemi ve yaşatılması da her geçen daha da önem kazanmaktadır. Eskilerin deyimiyle “Taşı eksen yetişir” topraklara sahip olan Adana, Dünyanın en verimli 3 ovasından biri olan Çukurova’nın kalbi durumundadır. Tarihten bugüne kadar 24
birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, binlerce yıldır sayısız kültürü, kendine has iklim özellikleriyle harmanlamıştır. Kültürel zenginliğini, en önemli unsurlarından biri olan gıda ve yemek kültürü ile birlikte bugünlere taşıyan ilimiz, kebabı, şalgam suyu, bici bicisi gibi ürünleriyle Anadolu’nun vazgeçilmez lezzet duraklarından en önemlisidir. Adana yıllardır gerçekleştirilen Altın Koza Film Festivali, Portakal Çiçeği Karnavalı, Uluslararası Tiyatro Festivali, Geleneksel El Sanatları Festivali, Kebap-Şalgam Festivali gibi birçok başarılı organizasyon ile “Festivaller Şehri” olarak anılmaya başlanmıştır’’ ifadelerini ekledi. Konuşmasının sonunda Başkanımız Atila Menevşe, ‘’Tarihte birçok alanda “İlklerin Şehri” olan Adana’mız, bir kez daha milletimizin damağına hitap ede-
ceği önemli etkinliğe imza atmaktadır. Adana, kendini yeterince tanımayanlara, sahip olduğu zenginlikleri anlatabildiği, tanıtabildiği ölçüde büyüyecek, bölge ve ülke ekonomisine sağladığı katkıları daha da ileri noktalara götürecektir. Bu anlamda farklı yöresel lezzetlerin yer aldığı 11. Gurme Çukurova Gıda ve Yöresel Lezzetler Fuarı’nı, ilimizin ve potansiyelinin tanıtımı açısından çok önemsiyoruz. Çukurova tarihi ve kültürel değerleriyle harmanladığı birbirinden leziz yemeklerinden oluşan zengin mutfağını fuarda sergileyerek, geniş bir kitleye tanıtma imkanı bulacaktır’’ ifadelerini kullanarak konuşmasını tamamladı. Protokol konuşmaları sonrasında açılış kurdelesinin kesiminin ardından fuara katılan stantlar ziyaret edildi.
ATO’DAN HABERLER
ÖZBEKISTAN HEYETI ADANA İŞ DÜNYASIYLA BULUŞTU Odamız, Adana Sanayi Odası, Adana Ticaret Borsası ve Adana Organize Sanayi Bölgesi ev sahipliğinde düzenlenen “Özbekistan’da Yatırım, Ticaret ve Turizm Olanakları Toplantısı İkili İş Görüşmesi” gerçekleşti. Toplantıda Adana iş dünyasının Özbekistan’da yapabileceği ihracat çalışmaları konusu değerlendirildi. Açılış konuşmasını gerçekleştiren ATB Başkanı Şahin Bilgiç konuşmada; ‘’Özbekistan Cumhuriyeti Harezm Valisi Farhod Ermanov ve Özbekistan Ticaret Heyeti ile Adananın önde gelen iş insanlarının katıldığı “Özbekistan’da Yatırım, Ticaret ve Turizm Olanakları Toplantısı İkili İş Görüşmesi” toplantısının açılış konuşmasında Adananın ticaret, sanayi, turizm ve tarım kenti olduğunu söyleyen Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, “Anadolu’da sanayileşmenin lokomotifi, bereketli toprakları ile Anadolu’yu doyuran Adana’da sizleri ağırlamaktan mutluluk duyuyorum. Adana; 86 milyar liralık ticaret hacmiyle Türkiye’nin 9. Şehri. 2.0 milyar $’ı geçen ihracatımızla Türkiye’nin 11. Şehridir. Adana, tarımsal üretimi, tarımdan nasıl para kazanılacağını ve tarıma dayalı sanayiyi Türkiye’ye öğreten şehirdir. Gıda, tarım ve hayvancılık piyasasını 26
da ülkemizde bizler, yani ticaret borsaları olarak düzenliyoruz. Ürünlerin analizleri de borsalarımızdaki laboratuvarlarda yapılıyor. Ürünlerin fiyatları, alıcı ve satıcının katılımıyla borsalarımızda belirleniyor. Laboratuvarlarımızla, elektronik satış salonlarımızla, lisanslı depolarımızla, modern borsacılığı ile üyelerimize hizmet olarak sunuyoruz. Bugün ticaret borsalarımız dünyaya örnek hale geldi. 57 İslam ülkesine ve Türk Cumhuriyetlerine Ticaret Borsacılığındaki tecrübelerimizi aktarıyoruz. Bizim Özbekistan’la kardeşliğin ötesinde çok güçlü bağlarımız var. Bizim için Özbekistan, Asya coğrafyasının kalbidir. Bugün de bu ortak coğrafyamızın huzuru ve refahı için Türkiye ve Özbekistan’ı iki kilit ülke olarak görüyoruz. Doğal kaynakları ve gelişen sanayisi ile Özbekistan müthiş bir gelecek vaat ediyor. Bizler de Özbekistan ile kurduğumuz
ilişkileri daha ileri taşımak için en ideal dönemdeyiz. Çatı kuruluşumuz TOBB’la birlikte Özbekistan Ticaret ve Sanayi Odası’yla da yakın çalışıyoruz. Özbekistan’la karşılıklı ticareti arttırmak istiyoruz’’ diye konuştu. Kardeş ve dost ülkeleriz. Ticaretin hepsinin aslında birer köprü olduğunu, ancak hiçbir köprünün aralarındaki gönül köprüsü kadar güçlü olmadığını ifade eden TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Adana Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç, “Ekonomik, kültürel her alanda ilişkilerimizi çok daha ileri seviyelere taşımalıyız. Önümüzdeki süreçte bunu başaracağımıza, kardeş ve ebedi dost ülkeler olarak çok daha büyük başarıları gerçekleştireceğimize kalben inanıyorum. Ülkelerimizin birbirine ekonomik ve ticari yaklaşımı, kar ve maddi kazanç odaklı olmamalı, kardeşlik ve dost bağlarımızı güçlendiren birer sıçrama tahtası
ATO’DAN HABERLER olarak görülmelidir. İlişkilerimizde, karşılıklı fayda ve güven temelinde daha ileri seviyelere ulaşmak için hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Birlik ve beraberlik içinde çalışmaya devam ettiğimiz sürece her zaman çok güçlü oluruz. Dost ve kardeş ülke Özbekistan ile var olan ticari ve kültürel ilişkileri çok önemsiyor, aramızdaki kardeşlik bağını ve ticari ilişkileri daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu amaçla Özbekistan ile ticari işbirlikleri ve yatırımların artırılmasında, elimizden gelen her türlü desteği ve yardımı sağlayacağımızı belirtmek isterim. Adana Sanayi Odası olarak, iki ülke arasındaki işbirliği ve ilişkilerde köprü vazifesi üstleneceğimizi huzurlarınızda bir kez daha ifade etmekten mutluluk duyuyorum. Karşılıklı yatırım, işbirliği imkan-
ları ve fırsatları mutlaka değerlendirilmelidir’’ ifadeleriyle sözlerini tamamladı. Toplantıda ikili görüşmeler öncesi Genel Sekreterimiz Dr. İsmet Yalçın’ın Adana’nın tanıtım sunumu
ve Özbekistan Cumhuriyeti Harezm Vali Yardımcısı Şavkat Tulyaganov tarafından Harezm bölgesi tanıtım sunumları yapıldı. Özbekistan ve Adana İş İnsanlarının ikili iş görüşmeleri ile toplantı sona erdi.
BAŞKAN ÜSTEMEL: AKLI KULLAN, BILIMI ÖN PLANA ÇIKAR, ÇOK ÇALIŞ TOBB Adana Genç Girişimciler İcra Kurulu Adana İftar programında konuşanma yapan TOBB Adana Genç Girişimciler İcra Kurulu Başkanı Zeynel Üstemel, “İslam ve ekonomi başlığında 4 temel unsur var. İlki, aklı kullan yani bilimi ön plana çıkar. İkincisi çok çalış. Üçüncüsü güzel ahlakı işine yansıt. Dördüncüsü birlik ol. Eğer bir işte başarı varsa bunlar vardır. Eğer bir ülkenin ekonomisi başarılıysa yine bunlar var. Bu dörtlü ihmal edildiğinde işletmelerde, ülke ekonomilerinde sıkıntı yaşanıyor’’ ifadelerini kullandı.
HEPİMİZİN SORUMLULUĞU BÜYÜK Genç nüfusa sahip Türkiye’nin güçlü ekonomiye sahip olması sadece bizi değil, sadece İslam Alemini değil, dünyadaki tüm mazlumların ihtiyacı. O yüzden hepimizin sorumluluğu büyük. Türkiye, sık aralıklarla sıkıntı yaşamayan, güçlü bir ekonomiye ancak girişimci sayısını artırarak ulaşabilecek. Ancak, sadece geleneksel girişimci sayısını artırmamız da güçlü bir ekonomiyi beraberinde getirmeyecek. Türkiye, inovatif yani yenilikçi girişimci sayısını hızla artırmak zorunda.
TOBB Adana Genç Girişimciler Kurulu olarak yeni döneme hazırız. Önceliğimiz Adana gibi sanayi kültürüne sahip, Türkiye’nin öncü şehirlerinden birinde yenilikçi girişimciliğe dikkat çekmek olacak. Yeni dönemde şehrimizdeki okullarda girişimciliği anlatacak, Milli Eğitim Müdürlüğümüzle işbirliği içerisinde girişimciliği özendirecek farkındalık eğitimleri düzenleyeceğiz. İlgili kurumlarla işbirliği yaparak inovatif iş fikri olan gençlerimiz yanlarında olmaya gayret göstereceğiz’’ dedi. 27
KAPAK KONUSU
DAVA ŞARTI ARABULUCULUK Sosyal ve ekonomik büyüme, bu alandaki ilişkilerde de bir gelişim ve değişimi beraberinde getirmektedir. Bu gelişim ve değişimle doğru orantılı olarak yeni hukuki ilişkiler ve kurumlar ortaya çıkmakta; yargı mercilerine intikal eden uyuşmazlıklar da çeşitlenerek artmaktadır. Bu uyuşmazlıklara süratle ve adaletle yanıtvermek, ihtilafları kalıcı biçimde çözerek yeni ihtilafların doğmasına engel olmak, bütün hukuk sistemlerinin ortak amacıdır. Kapak konumuz olan ‘’Dava Şartı Arabulucuk’’ başlığında üyelerimizin merak ettiği konuları ve aydınlatıcı bilgileri Prof. Dr. Mustafa Topaloğlu’nun görüşüne başvurarak derledik ve siz üyelerimizle paylaşıyoruz. 1.Genel Olarak Ticari Davalarda Dava Şartı Arabuluculuğa Başvurma Zorunluluğu 7155 Sayılı Kanunla 19.12.2018 tarihinde Türk Ticaret Kanunu (TTK)’na 5/A maddesi eklenmiş ve anılan kanun hükmü ile ticari davalarda arabuluculuk dava şartı olarak kabul edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir: “(1) Bu kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu gönderildiği tarihten itibaren 6 hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla 2 hafta uzatılabilir.” Buna göre, konusu paranın ödenmesi ile ilgili alacak ve tazminat talebi olan ticari davalarda dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunludur. Bu zorunluluğa tabi ticari davalar, arabulucuya başvurmadan açılmışsa dava şartı eksikliği nedeniyle reddedilir. 7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-18. maddesi hükmünde dava şartı arabuluculuk kuralının istisnası öngörülmüştür: “Özel Kanunlarda tahkim veya başka bir alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvurma zorunluluğunun olduğu veya tahkim sözleşmesinin bulunduğu hallerde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümler uygulanmaz”. Bu hallerde arabulucuya başvurmaya gerek yoktur. 2. Ticari Davalar Dava şartı arabuluculuk hükümlerinin uygulanması için öncelikle bir davanının ticari dava olup olmadığını belirlemek gerekir. TTK m.4 hükmünde ticari davalar, mutlak ticari dava ve nisbi ticari davalar olarak ikiye yarılmıştır. Ticari davalar kural olarak ticaret mahkemelerinde görülür. 2.1. Mutlak Ticari Davalar ve Dava 28
Şartı Arabuluculuk TTK m.4 (1) uyarınca TTK’da düzenlenen bir husustan doğan davalar ticari dava sayılır ve dolayısıyla dava şartı arabuluculuğa tabidir. Bu meyanda; Bir memurun düzenlediği bono (TTK m.776), şirket çalışanın haksız rekabet oluşturan eylemi(TTK m.55), Şirket yönetim kurulu üyesine karşı açılacak tazminat davası(TTKm.553), Sigorta şirketinin açacağı rücuan tazminat davası (TTKm.1472) tarafların kişiliğine bakılmadan mutlak ticari dava olarak kabul edilir. Türk Ticaret Kanunu dışında Türk Borçlar Kanunu (TBK)’ nda düzenlenen bazı davalar da mutlak ticari dava niteliğindedir (TTK m.4/1 (b-f): - TBK’da malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203. maddelerden kaynaklanan davalar. - TBK’de TBK’de 444 ve 447. maddelerinde düzenlenen hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra işçinin belirli süre rekabet etmeme yasağına aykırılıktan doğan davalar. - TBK 532 ila 545 hükümlerinde öngörülen menkul eşya ve kıymetli evrak alım satım komisyonculuğuna aracılık etmekten doğan davalar. -TBK’da ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan m. 547 ila 554 hükümlerinde görülen davalar. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunundan kaynaklanan marka, tasarım, coğrafi işaret, geleneksel ürün adı, patent ve faydalı model ile ilgili davalar, mutlak ticari dava sayılır (TTK m.4(1-d). Bu davaların Fikri Sinai Haklar Mahkemesi’nde görülmeleri ticari dava sayılmalarına engel değildir. Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde düzenlenen davalar mutlak ticari dava niteliğindedir (TTK m.4 (1-e). Bankalar ve finansal kurumlara ilişkin davalar TTK m.4(1-f) hükmü gereği
mutlak ticari dava sayılır. Buna göre, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan kaynaklanan mevduat ve kredi işlemlerinden doğan davalar böyledir. Banka kredisinin teminat altına almak amacıyla verilen rehin ve ipotek işlemlerinden doğan davalar da bu kapsamdadır. Aynı şekilde 6361 sayılı Kanuna tabi faktoring ve finans şirketleri ile ilgili davalar da ticari dava niteliğindedir. TTK dışında üç özel Kanun da ticari davaları öngörmektedir: - Kooperatifler Kanunundan doğan uyuşmazlıklar mutlak ticari dava sayılır( m.99). - İflas davaları mutlak ticari davadır. İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 154 vd. maddelerindeki takipli iflasta, itirazın kaldırılması davası, dava şartı arabuluculuğa tabidir. Ancak doğrudan doğruya iflas talepleri dava şartı arabuluculuk kapsamına girmez. -5957 sayılı “ Sebze Ve Meyveler İle Yeterli Arz Ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanunu” m. 10. uyarınca Hal Hakem Heyeti Kararlarına Karşı açılacak İtiraz davaları mutlaka ticaret mahkemesinde açılmalıdır. Buna göre, 2019 yılı için, 95.769,59 TL’dan daha aşağı 5957 sayılı Kanundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda hal hakem heyetine başvuru zorunludur. 6325 sayılı Kanun 18/A-18. maddesi gereği hakeme başvurulacak bu rakama kadar dava şartı arabuluculuk söz konusu değildir. 2.2. Nisbi Ticari Davalar ve Dava Şartı Arabuluculuk Uygulamada nisbi ticari davalar çok karıştırılmaktadır. Bir dava nisbi de olsa ticari dava ise dava şartı arabuluculuğa tabidir (TTK m.4/1). Tarafların her ikisinin de tacir olduğu ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesiyle ilgili davalar nisbi ticari dava sayılır. “Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.” (TTK md.11/1) “Tacir, bir ticari işletmeyi kıs-
KAPAK KONUSU
men de olsa kendi adına işleten kişiye denir.” (TTK md.12/1) Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için her iki tarafın da tacir olması ve uyuşmazlığın ticari işletmeleriyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması gerekmektedir. TTK’nun 4/1. maddesindeki ticari dava ile aynı Kanunun 19.maddesindeki ticari iş karinesi birbirinden ayrı olduğuna, bir sözleşmenin tacir olmayan diğer tarafı için de ticari iş sayıldığına ancak bu tür ticari işlerin her iki taraf da tacir olmadığı için ticari dava niteliğinde bulunmadığına özellikle dikkat edilmelidir. 3. Dava Şartı Arabuluculuk Kapsamına Girmeyen Ticari Uyuşmazlıklar bazı tür ticari uyuşmazlıklar dava şartı arabuluculuk kapsamında değildirler. Bunlar özellikle teknik olarak dava kavramına girmeyen hususlardır. 3.1. İtirazın Kaldırılması Davası İlamsız icra takibine itiraz edilen alacaklı, itirazın hükümden düşürülüp takibe devam edilebilmesi için iki yola başvurabilir. Bunlardan birincisi İİK’nun 68. maddesi uyarınca İcra Hukuk Mahkemesi’nden itirazın kaldırılmasını talep etmek, diğeri ise aynı kanunun 67. maddesi uyarınca genel mahkemede itirazın iptali davası açmaktır. İtirazın kaldırılması talepleri dava olmayıp, takip hukuku bakımından alacaklıya bahşedilen hukuki bir yoldur. TTK m.5/A ticari davalardan bahsettiğine göre dava niteliği bulunmayan itirazın kaldırılması taleplerinin dava şartı arabuluculuk kapsamında kalmadığını söylemek gerekir. 3.2.Ticari Nitelikteki Çekişmesiz Yargı İşleri TTK m. 4. uyarınca mutlak ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri, m 5/A hükmünde sadece davalardan söz edilmiş olduğundan dava şartı arabuluculuk kapsamına girmez. Bu çerçevede, doğrudan doğruya iflas, konkordato mühleti verilmesi ve komiserin atanması,
konkordatonun tasdiki gibi çekişmesiz yargı işleri sayılabilir. 3.3. İhtiyati Tedbir İhtiyati Haciz ve İcra Takipleri TTK m.5/A’da dava denildiği için, ticari nitelikte de olsaicra takibi, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talepleri dava şartı arabuluculuk kapsamına girmez. Ancak, ticari dava niteliğinde bir dava açılacaksa; -İhtiyati tedbirden sonra HMK m.397 uyarınca iki hafta içinde, - İhtiyati hacizden sonra İİK m.264/I uyarınca yedi gün içinde arabuluculuğa başvurulmalıdır. Her iki halde de süresinde arabuluculuğa başvurulduğunda dava açma süreleri işlemez. 4. Dava Şartı Arabuluculuk Kapsamına Giren Tartışmalı Ticari Davalar Bazı ticari davaların dava şartı arabuluculuk kapsamına girip girmediği konusunda tartışmalar ortaya çıkmıştır. Özellikle bu tartışmlara aşağıda incelenecek menfi tespit davalarında yoğunlaşmaktadır. 4.1. Menfi Tespit Davaları Menfi tespit davalarının temelinde de bir miktar paranın ödenmesi talebi yatmaktadır. Davanın konusunu yine bir miktar paranın ödenmesi hususu oluşturmakta ancak paranın ödenmesi talebi diğer davalardan farklı olarak burada davacı tarafından değil davalı tarafından ileri sürülmektedir. Özellikle dava devam ederken, dava konusu alacak ödendiğinde kanun gereği istirdat davasına dönüştüğününe dikkat edilmelidir. Bu nedenle kanaatimizce ticari nitelikteki menfi tespit davalarının da dava şartı arabuluculuk kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Erzurum Bölge Adliye Hukuk Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi 27.03.2019 gün ve E.2019/531, K.2019/549 sayılı kararında aşağıdaki gerekçe ile ticari nitelikte menfi tespit davalarının dava şartı arabuluculuğa tabi olduğuna karar vermiştir: “Somut uyuşmazlıkta, davanın kambiyo senedine dayalı açılan menfi tespit davası olduğu, kambiyo senetlerinin Ticaret Kanunu’nda düzenlendiği, bu tür davaların TTK’ nın 3 ve 4/1-a maddeleri uyarınca ticari dava niteliğinde olduğu, ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup tarafların arabulucuya başvurmadığı anlaşıldığından mahkemece dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan bu sebeplerle davalının yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi ge-
reğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.” Buna karşılık İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi aksi görüştedir. 4.2. İtirazın İptali Davaları İİK’nun 67. maddesi uyarınca genel mahkemede açılacak itirazın iptali davası sonunda verilecek hüküm maddi anlamda kesin hüküm oluşturur. Bu nedenle itirazın iptali niteliği itibariyle dava olduğundan ticari dava niteliğinde bulunması halinde dava şartı arabuluculuk kapsamında olduğu tartışmasızdır. 4.3.Tüketici Davaları Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) m.3 hükmüne göre bir tarafın “ ticari veya mesleki olmayan amaçlarla” yapmış olduğu sözleşmeler tüketici işlemi/sözleşmesi sayılır. Tüketici işlemlerinden kaynaklanan davalar tüketici mahkemesinde görülür. TKHK m.68(1) hükmüne göre, 8.480-TL’nin altında bulunan tüketici uyuşmazlıklarında tüketici hakem heyetlerine başvurulması zorunludur. Bu bedelin altındaki uyuşmazlıklarda 6325 sayılı Kanun 18/A-18. maddesi gereği hükmü gereği hakeme başvurulması zorunlu olan hallerde arabuluculuğa ilişkin hükümler uygulanamayacağından dava şartı arabuluculuk söz konusu olmaz. Buna karşılık 8.480.-TL üstündeki tüketici uyuşmazlıkları, TTK m.4 veya özel kanunlara göre ticari dava sayılıyorsa amaçsal yorumla dava şartı arabuluculuğa tabi olduğunu düşünüyorum. Zira böyle bir halde uyuşmazlık tüketici mahkemesinde görülse bile önce TKHK hükümleri ardından TTK hükümleri uygulanacaktır. Örnek; Banka kredi kartı veya tüketici kredisi davaları. 4.4. Sigorta Davaları Tüketici sözleşmesinden kaynaklanmayan sigorta uyuşmazlıkları TTK m.4(1) hükmü gereği mutlak ticari dava sayılır. Bunlar ile tüketici hakem heyeti sınırının üzerindeki tüketici mahkemesinde görülmesi gereken sigorta davaları dava şartı arabuluculuğa tabidir. Sigortacılık Kanunun 30.maddesine göre sadece ihtiyari! sigorta tahkimine başvurmak için sigortacıya başvurmak zorunluluğu vardır. Ancak Karayolları Trafik Kanunu m.97 hükmüne göre, zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasına dayalı olarak dava yoluna gitmeden önce sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Özellikle zorunlu mali sorumluluk sigortasına dayalı taleplerde, uygun olan sigortacıya başvurmadan dava şartı arabuluculuğa başvurmaktır. Ayrıca sigortacıya başvuru süreci devam ediyorken hatta sigortacıdan olumsuz cevap geldikten sonra da dava şartı arabuluculuğa başvuru yapılabilir. 29
KAPAK / ARABULUCULUK
“DAVA ŞARTI ARABULUCULUK SEMPOZYUMU” ODAMIZDA YÜKSEK KATILIMLA GERÇEKLEŞTIRILDI İş ve hukuk dünyasının son günlerde en önemli konusu haline gelen ‘’Dava Şartı Arabuluculuk ve Uygulamaları’’ Adana Ticaret Odası, Adana Barosu, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Daire Başkanlığı işbirliğinde, Odamızda bir sempozyumla ele alındı. İş ve hukuk dünyasında heyecan yaratan arabuluculuğun ticari davalarda dava şartı olması nedeniyle düzenlenen sempozyuma, işadamları ve hukukçular çok yoğun ilgi gösterdi. Türkiye’nin önde gelen hukukçularının misafir edildiği sempozyum interaktif ortamda 3 saat sürdü. Odamızda düzenlenen sempozyuma arabuluculuk konusunda Türkiye’nin önde gelen hukukçuları konuşmacı olarak katıldı. Yargıtay Onursal Başkanı Seyit Çavdar’ın oturum başkanlığını yaptığı sempozyuma Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Talat Canbolat, Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Topaloğlu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Daire Başkanı İlker Koçyiğit, Adana Barosu’ndan Avukat Yurdagül Gündoğan ve İstanbul Barosu’ndan Arabulucu Avukat Beyza Sındıraç konuşmacı olarak katıldı. Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlü30
ğü Arabuluculuk Daire Başkanı Umut İlhan Durmuşoğlu, Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Faruk Yurdagül, Adana Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Ali Çolak, Adana Barosu Başkanı Av. Veli Küçük ve Adana Ticaret Odası Meclis Başkanı İsmail Acı’nın teşrifiyle düzenlenen sempozyum arabulucuk uygulamasına dair çok sayıda soruya açıklık getirdi. Sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Adana Baro Başkanı Veli Küçük, ‘’Dava Şartı Arabuluculuk 1 Ocak 2019 itibariyle önem kazandı. Yargının yükünün çok fazla olması nedeniyle alternatif çözüm yolları tartışılır hale geldi. Ticari davalarda
dava şartı olması dolayısıyla tüm uygulamacıların mutlak suretle hakim olması ve bilmesi gereken bir konudur. Bu uzlaşma sistemi ile isteğimiz, bu süreçten sağlıklı ve doğru bir şekilde yurttaşın adalete erişimine ve hak arayışına katkı sağlamasıdır. Arabuluculuğun ülkemizde yeni gelişmekte olduğunu dikkate aldığımızda uygulamaya dair umutlarımız üst düzeyde’’ dedi. Odamız Meclis Başkanı İsmail Acı ise ‘’Dünyada ticaret odaları genel itibariyle alternatif uyuşmazlık çözümlerini desteklemektedir. Hatta Milletlerarası Ticaret Odası, Paris, İstanbul Ticaret Odaları gibi birçok kardeş ku-
KAPAK / ARABULUCULUK
İş Adamlarımız, Avukatlarımız Sorunlarını Sadece Davalarla Değil, Arabuluculukla Çözmeli
ruluşumuz bu uygulamaların bizatihi içerisindedir. Biz de Adana Ticaret Odası olarak son 20 yıldır bu süreçleri hem takip ediyoruz, hem de destekliyoruz. Gerçekten de kamu düzeniyle ilgili olmayan konuların adli vaka olarak algılanması ve yalnızca mahkemelerde adalet aramak modern dünyanın gerçekleriyle bağdaşmıyor. Biz iş dünyası olarak en fazla uzun yargılama süreçlerinden şikayetçiyiz. Bir hak arayışının veya bir uyuşmazlığın 3, 5 sene süren davalara mahkum edilmesi ticaretin olağan akışına ay-
kırıdır. Birçok işadamı zaman zaman sırf bu süreçle uğraşmamak için, hakkından kısmen veya tamamen feragat etmektedir. Hızlı, ucuz, erişilebilir ve zamanında sağlanan bir adalet bizim için en öncelikli meseledir. Yabancı yatırımcılar ve sermaye için de Türkiye’de hukuk alanındaki bu gelişmeler cazibeyi artırmaktadır. Nitekim Yeni Ekonomi Programında da bu hususa vurgu yapılmaktadır.‘’ görüşlerini ifade etti. Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Umut İlhan Durmuşoğ-
lu ‘’İş adamlarımız, avukatlarımız sorunlarını sadece davalarla değil, arabuluculukla çözmeli. Bu hususu deneyenler, bunun meyvelerinin ne kadar tatlı olduğunun farkındalar. İnsanlarımız denemediği şeyin, bilmediği şeyin korkusunu yaşayabiliyor. Bugün, hem ticaret hukukunda hem de iş hukukunda dava şartı arabuluculuk konusunda en son uygulamalar nedir? Üzerinde tartışmalı hususlar nedir? Hangi konular da nasıl hareket etmemiz gerektiği hususunda önemli bilgiler edineceğiz. Arabuluculuk sayısındaki açığı hızla kapatmak için, yazılı ve sözlü sınavlarda başarılı olan ilk arabulucumuz 2013 yılının Kasım ayında, Arabuluculuk Daire Başkanlığının siciline kaydolmuştur. Bu kayıtla birlikte Türkiye’de arabuluculuk resmi anlamda başlamıştır, kısa zamanda hızla gelişen bir süreç yaşıyoruz. Bu süreç hukuk dünyasına yeni bir heyecan getirmiştir. İnşallah hep birlikte arabulucuğu çok daha iyi noktalara taşıyacağız ‘’ ifadeleriyle konuşmasını tamamladı. Katılımcıların sorularına verilen cevaplarla sempozyum sona erdi.
31
SEKTÖR SUNUMU
DÜNYANIN GELECEĞİ TARIMDIR
Odamızın her ay düzenlediği Meclis Toplantısında birinci grup adına söz alan Meclis Üyemiz Muhlise Tülin Erdemışık Meclise hitaben tarımla ilgili birikimlerini paylaştı. Son yıllarda ülkeler arası yapılan ekonomi zirvelerinde tarımın konuşulması önemi ve geleceği üzerinde durulup geleceği ile ilgili planlar yapılması gerektiğini söylen Erdemışık devamla “tarımın insanların hayatında olmaz ise olmaz kavramını çok güzel anlatmak ile kalmayıp 50 yıl içersinde tarımda yapılması gereken strateji ve vizyonun gerektiğini de ortaya koymaktadır” dedi. Peki, tarım neden gereklidir? Sorusu sorulduğunda insanların ve diğer canlıların
32
beslenme gerçeği ortaya çıkmaktadır. Bugün Dünya da 1 milyar aç insanın yaşadığı 40 yıl sonra ise bu sayının 9 milyar olacağı varsayılarak. Tarım da bu yönde sorunların gerektiği şekilde belirlenip çözümlerin alınması gerektiğini de ortaya koymaktadır. Bu gereksinimlerin önemi doğrultusunda Türkiye nasıl bir tarım politikası ile geleceğe ait planlar yapıyor? Acaba bir tarım ülkesi olarak öz kaynak ve varlıklarını koruyarak geliştirebiliyor mu diye sorduğumuz zaman karşınıza uzun vadeli sürdürülebilir bir tarım planlamasının henüz tam olarak işlerlik kazanacak boyutta olmadığı görülüyor.
TARIMDA İHRACATI ARTIRACAK ÇALIŞMALAR YAPILMALI Tarım da sorunlar her zaman zor ve büyüktür dayanışma ve ortak paydaşlar ile birlikte uzun vadeli sürdürebilir tarım politikaları izlenerek tedbirlerin alınıp sorunların giderilmesi gerekiyor. Son yıllarda bu düşünceler doğrultusunda çalışmalar yapılarak yürürlüğe girmiş olmasına rağmen hala çözüm bekleyen sorunların olduğu şartlar ve koşullar göz önüne alındığında tarım da ileriye gitmiş ülkeler ile kıyaslandığın da entegre olabilecek güce sahip olmadığımız
SEKTÖR SUNUMU görülüyor. Türk tarımının gelişmesi için iki boyutlu bir yol izlenmesi tarım için iyi bir alternatif olarak görülüyor. 1.si yeni teknoloji ile büyük çaplı üretim sağlayan şirketleşme olgusunun teşvik edilmesinin. 2.si çiftçi de üretim de kooperatifleşme olgusunun geliştirilerek çiftçinin büyük çaplı şirketleşmeler yolu ile üretime geçirilip ürün satışını, teknik desteğini girdi malzemelerini buradan temin etmesini kolaylaştırıp maliyetlerini azaltarak dayanışma ve örgütlenmesi teşvik edilmesinin gerekli olacağı düşünülmelidir. Türkiye de son yıllarda katma değeri yüksek olan birçok ürün ve özellikle yağlı tohumların çok azalmış olması ve ithal edilen ürünler arasına girerek büyük döviz kaybına sebep olması da ayrıca önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Tarımda ve ekonomide en etkili etken ihracatı arttıracak etkenleri ortaya koyabilmektedir. Bunları yaparken yağlı tohumların ekimini çoğaltacak teşviklerin gündeme alınması maliyetlerin düşürülmesi devlet prim desteklerinin AB ülke standartlarına uygun olarak belirlenmesi doğru stratejilerin izlenmesi yerli ürünlerin imal edileceği sanayiye yönlenilmesi dışa bağımlılığın azaltılması kalite ve standart konularında iyileşme gerekmektedir. Çukurova da üretim alanlarının ve verim miktarının artmasına rağmen gün geç-
tikçe daralan satış alanı, bazı erkenci çeşitler ininde satılamayarak üstelik satış fiyatlarını da düşürmesi narenciye de kronik sorunlar yaratmaktadır. Çözüm olarak ihracat da yeni pazarlara yönelmek, dış pazarların ihtiyacı olan yeni çeşitleri araştırıp yeni çeşitlere yönelmek. Dış piyasalardaki ara boşluğu dolduracak şekilde üretimi 12 aya yaymak. Nüfus çoğunluğu yüksek uzak doğu ülkeleri ile iletişim ağı kurmak şeklinde tedbirler alınmalıdır. Çukurova bölgesinde çok çeşitli ürün deseninin olması son yıllarda bir çok zarar veren hastalıkların da oluşmasına sebep olmaya başlamış olmak ile birlik de büyük ekonomik kayıpların yanın da yapılan hastalık mücadelesin de ve alınan tedbirler de yeteri kadar netice vermemiştir. Olumsuz giden hava koşulları da bunda büyük etken olmuştur. Bu yönde sorunumuz büyüktür. EN BÜYÜK EKSİĞİMİZ KIRSAL KALKINMAYI SAĞLAYAMAMAK! Üretici planlı bir ekim dikim üretiminden yoksun bir şekilde kulaktan dolma bilgi ve çevreden araştırıp görme alışkanlığı ile ürün yetiştirmeye çalıştığını söyleyen Erdemışık, devamla ‘’Akdeniz meyve sineği bu yıl büyük bir sorun olarak
üreticiye ve ihracatçıya zorluk yaşatmış olup bu husus da başta hükümet yetkililerimiz ticaret odamız, valilik, belediyelerimiz ile tarım il müdürlüğü ve tarımın ortak paydaşları iyi bir dayanışma örneği göstererek önleyici tedbirler alarak birlik ve dayanışma yönünde ileriye dönük bize ümit vermiştir. Globalleşen dünya da kalıcı pazar edinebilmemiz rekabet gücümüzün sürekliliği ile mümkündür. Bunun için ihracatçının desteklenip mali yönden güçlendirilip DİFİF desteklerinin zamanında ödenerek ihracatçıya mal almak için piyasaya erken girme olasılığı verilmelidir. Çağımız bilim ve teknoloji çağıdır. Bu yeniliklere açık olup uygulamaları üretimde devreye koyup öncülük yapılmalıdır. Ancak bunun için eğitim şarttır. Tarım da bugün ara eleman yetiştiren yatılı meslek okuluna ihtiyaç vardır. Odamızın bu konu ile ilgili çalışmalara başlaması tarım için büyük bir katkı sağlayacaktır. En büyük eksiğimiz kırsal kalkınmayı sağlayamamak ve buna bağlı olarak teknolojiyle yoğun üretim yapamamaktır. Türkiye nüfusunun %35 kırsal alanda yaşadığını tarımın gayri safi milli hâsılaya katkısının %11 olduğunu düşünülecek olursak bunun önemi de ortaya çıkar. Üretici sanayici ve ihracatçı tarım için birlikte olması gereken iş kolları olarak ele alınıp benimsendiği takdir de ülkemizde çok daha güçlü bir ekonomik potansiyel oluşması kaçınılmaz bir gerçek olarak görülmelidir.Üretici planlı bir ekim dikim üretiminden yoksun bir şekilde kulaktan dolma bilgi ve çevreden araştırıp görme alışkanlığı ile ürün yetiştirmeye yöneliyor. Ülkemizde üretilen tarım ürünlerinde veri ve istatistik bilgiler eksik olup güncellenemiyor. Bunun ile ilgili çok net çalışmalar yapılamadığından ar-ge çalışmalarının yetersiz olduğu görülüyor. Dünya ülkelerinin gayri safi hâsılatlarından ar-ge çalışmaları için ayırdıkları payın Amerika da %3 Avrupa da %2 bizde ise %0,4 olarak gerçekleştiği görüldüğünde bu payın ülkemizde arttırılması önem arz ediyor’’ dedi.
33
Uzman Görüşü
ADANA REKABETÇİ SEKTÖRLERİNİN İHRACAT POTANSİYELİ Prof. Dr. Nejat Erk
Pamuktan, Kadınlar ve Kız Çocuklar İçin Bluzlar, Gömlekler ve Gömlek-Bluzlar Sektörü Bir önceki çalışmada Adana ili için ihracat rekabeti olan sektörlerin Çimento Cam Seramik ve Toprak Ürünleri, Hazır giyim ve Konfeksiyon, Kimyevi Maddeler ve Mamulleri, Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri, Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller, Tekstil ve Hammaddeleri, Yaş Meyve ve Sebze olduğu hesaplanmıştı. Bu çalışmada rekabetçi sektörlerden, 623630 GTİP nolu pamuktan kadınlar ve kız çocuklar için bluzlar, gömlekler ve gömlek-bluzlar: ürünlerinin dış pazarlardaki ihracat rekabet potansiyelini ülkeler açısından ele alacağız. Hesaplamalarımızı Uluslararası Ticaret Merkezi’nin
(ITC) geliştirdiği İhracat Potansiyeli Haritalaması yöntemi ile gerçekleştireceğiz. Yöntem üç temel göstergeye dayanmaktadır. Bunlar sırası ile ürüne ilişkin talep, ülkenin üretim kapasitesi ve ülkelere ihracat yapma güçlüğüdür. İhracat güçlüğü, mevzuat, yasaklama, mesafe, kültürel farklılıklar ve ikili ilişkilerden etkilenen bir değişkendir. Analizin kolaylaştırılabilmesi açısından 623630 GTİP nolu pamuktan kadınlar ve kız çocuklar için bluzlar, gömlekler ve gömlek-bluzlar ürünleri grubundan çimento sektörünü ele alırsak analiz daha anlamlı olacaktır. Çünkü yöntem ürün ve ürün alt grupları
açısından daha anlamlı sonuçlar vermektedir. ITC’nin ihracat potansiyeli haritalamasının hedef pazarları belirleme yanında, dünya rekabeti dikkate alındığında, ülkeler Pazar boşluklarını ortaya koyan güncel bir tekniktir. Kısaca pazarın büyüklüğü kadar, ithalat yapan ülkelerin karşılanmayan taleplerinden hareketle belirlenecek ihracat stratejisi öneli kazanımlar sağlayacaktır. Analizimizde pazar boşlukları kadar geçmiş dönem ülkemiz ihracatı ve potansiyel ülkelerde geçerli gümrük oranları da ihracatımıza yön verecektir.
TABLO 1 Türkiye’nin Ülkeler Bazında Pamuktan, Kadınlar ve Kız Çocuklar İçin Bluzlar, Gömlekler ve Bluzlar İhracat Potansiyeli (GTİP 623630) United States of America Germany Japan Spain France United Kingdom Italy Hong Kong, China Poland Netherlands Russian Federation Korea, Republic of China Canada United Arab Emirates Switzerland Belgium Australia Austria Mexico 200 mn
400 mn
600 mn
800 mn
1 bn
Export in $
34
1 bn
Uzman Görüşü Tablo 1 de sunulan çubuk anlatımın geçekleşen, potansiyel ve karşılanmamış talebin sayısallaştırılma örneği aşağıya çıkarılmıştır. GERÇEKLEŞEN İHRACAT MİLYON DOLAR
İHRACAT POTANSİYELİ MİLYON DOLAR
ALMANYA
47.7
56.7
9.0
İSPANYA
30.9
52.4
21.4
İNGİLTERE
12.5
31.9
19.4
FRANSA
9.1
28.5
19.5
ABD
4.6
21.4
16.7
İTALYA
4.6
20.2
15.6
HOLLANDA
4.1
16.4
12.3
BELÇİKA
2.4
13.0
10.6
AVUSTURYA
1.0
7.9
6.9
İSVİÇRE
3.0
5.7
3.7
RUSYA
3.6
5.3
1.6
İSVEÇ
1.5
5.1
3.7
İRLANDA
0.8
5.8
4.2
YUNANİSTAN
1.8
5.0
3.2
B.A.E.
3.9
4.6
0.7
DANİMARKA
1.6
4.0
2.4
ÜLKELER
Türkiye’nin ihracat yapma potansiyeli olan ülkelere 2018 yılı itibariyle rakip ülkelerin ihracat büyüklüğü incelendiğinde, en önemli rakiplerimizin Çin, Hindistan, Bengladeş, Vietnam ve Endonezya olduğu görülür. Tablo 4.
KARŞILANMAMIŞ POTANSİYEL MİLYON DOLAR
Sunulan ülke sıralamasını artırmakta mümkündür. Buna göre Türkiye pamuktan kadınlar ve kız çocuklar için bluzlar, gömlekler ve bluzlar diğer dünya ülkeleri ile olan ihracat potansiyeli oldukça yüksektir. Özellikle Adana’nın konfeksiyon sektöründeki kümelenme ve sektörel deneyimi dikkate alındığında, ülkemiz diğer illerine oranla maliyet ve pazarda konumlandırma açısından avantaj yaratacaktır. Bu aşamada açıklamakta yarar gördüğüm diğer bir konu da ülke rekabetinin firma rekabetine dönüştürülmesinde ortaya çıkmaktadır. Herhangi bir ürüne ilişkin sektörel ihracat potansiyelinin varlığı, ürün kalitesi, maliyeti, hizmet kalitesi ve yaygınlığı, ürün farklılaştırma ve tutundurma çabalarının etkinliği ile bütünleşmedikçe firma başarısına dönüşemez. Bu nedenle, hedef pazarın aradığı koşullar, rakiplerin stratejileri araştırılıp öğrenilmeden ihracatta başarılı olabilmek mümkün gözükmemektedir. Ancak dış pazarlar iç pazarlara göre daha istikrarlı pazarlar olduğundan, günümüz şirketlerinin sürdürülebilirliği ihracat yapmaları ile yakından ilgilidir. Bu konuda çok başarı ulusal örnekler bulmak mümkündür.
Rekabeti etkisiz duruma getirme rakip ülkelere oranla, teslim süresi, hasarlı ürün üretiminin düşüklüğü, tasarımda müşteri talebini tam algılayabilme gibi ayrıştırıcı rekabet gücü unsurlarına bağlı gözükmektedir.
Tablo 4. Dünya pazarında pamuktan kadınlar ve kız çocuklar için bluzlar, gömlekler ve bluzlar sektöründe ihracatçı ülkeler. China
Dünya piyasasında pamuktan kadınlar ve kız çocuklar için bluzlar, gömlekler ve bluzlar sektöründe en önemli ihracatçı Çin olup bunu sırası ile Hindistan ve Bengladeş izlemektedir (2018).
Aşağıdaki tablo ihracatta ürün fiyatını doğrudan etkileyen gümrük oranlarını göstermektedir. Tablo 5. Pamuktan kadınlar ve kız çocuklar için bluzlar, gömlekler ve bluzlar ihracattan alınan advalorem vergiler.
India Bangladesh Turkey
İthalatçı Ülke
Vietnam Indonesia Italy Morocco Spain Sri Lanka Cambodia Thailand Portugal Romania Germany Macedonia, The Former Yugoslav Republic of Tunisia
Yıl
Revizyon
Top. Adv. Vergi
AUSTRALIA
2018
HS17
5.00%
AUSTRIA
2018
HS17
0%
BELGIUM
2018
HS17
0%
FRANCE
2018
HS17
0%
GERMANY
2018
HS17
0%
ITALY
2018
HS17
0%
JAPAN
2018
HS17
8.83%
KOREA, REPUCLIC OF
2018
HS17
0%
Madagascar
MEXICO
2017
HS12
25.00%
Madagascar
NETHERLANDS
2018
HS17
0%
POLAND
2018
HS17
0%
RUSSIAN FEDERATION
2018
HS17
10.00%
Son üç yıllık dönemde 620630 alt kırılımlarında Türkiye ihracatı aşağıya çıkarılmıştır. Veriler 2016 yılının üstün bir başarıya tanıklık ettiğini göstermektedir.
SWITZERLAND
2018
HS17
0%
UNITED A.E.
2018
HS17
5.00%
Tablo 6. 620630 alt kırılımlarında Türkiye ihracatı
UNITED KINGDOM
2018
HS17
0%
UNITED S.A.
2018
HS17
9.30%
Poland
200 mn
400 mn
600 mn
800 mn
1 bn
1 bn
1 bn
2 bn
Export in $
Türkiye İhracatı (000 Dolar) GTİP NO
2016
2017
2018
620630000018
227492
184275
122619
620630000028
80479
70665
68679
620630000012
6406
5702
6302
620630000022
7942
5481
6020
620630000023
14
103
122
620630000013
1038
1059
52
Gelecek aylarda, Adana’nın rekabetçi olduğu diğer sektörler ihracat potansiyelinin araştırılmasına yoğunlaşacağız. Unutmayalım ki, ihracat tüm dönemlerde, özellikle kriz dönemlerinde en akılcı çözümdür.
35
KOMİTELERİMİZ ÜRETİYOR, Komite Üyelerimiz, Her Ay Yaptıkları Toplantılarla Sektörlerin Sorunlarını Ortaya Koyuyor, Hızla Çözüm Önerilerinin Sonuç Bulabilmesi için Çalışmamıza Devam Ediyor. Komitelerimizin Gerçekleştirmiş Olduğu Nisan 2019 Toplantısından Kareler.
36
EKONOMİ GELİŞİYOR! NİSAN
2019
37
KOMİTELERİMİZ ÜRETİYOR
38
39
ATO’DAN ABD Ülke Günü Nedeniyle ABD Ankara Ateşesi Sn. Sharp Stout, Yardımcısı Sn. Yaprak Çakıllıoğlu ve ABD Adana Konsolosu Sn. Kara Babrowski Odamıza Ziyaret Gerçekleştirdiler.
Ticaret Bakanlığı Yetkilileri Adana’da İhracat Yapan Üyelerimizi Ziyaret Ettiler ve Sorunları Dinlediler. Adana Olarak Hedefimiz Daha Fazla İhracat.
Odamız Öncülüğünde Düzenlenen Portakal Lezzetler Yarışması Büyük Bir Çoşku ve Heyecanla Sona Erdi.
Portakal Lezzetler Yarışmasında Ödül Alan Yarışmacılara Ödülleri Takdim Edildi.
Portakal Çiçeği Karnavalı Kapsamında Odamız Öncülüğünde Kostüm Tasarım Yarışmasının Birincilerine Ödülünü Yönetim Kurulu Başkanımız Sn. Atila Menevşe ve Meclis Başkanımız Sn. İsmail Acı Verdi.
Portakal Çiçeği Karnavalı Kapsamında Odamız Öncülüğünde Gerçekleştirdiğimiz Kostüm Tasarım Yarışmamızın Açılış Konuşmasını Başkanımız Sn. Atila Menevşe Gerçekleştirdi.
Maden Mühendisleri Odasının Odamızda Düzenlediği Toplantıya Adana Milletvekili Sn. Müzeyyen Şevkin Katılım Sağladı. Milletvekili Sn. Müzeyyen Şevkin’e Maden Yasasına Verdiği Destekten Dolayı Başkanımız Sn. Atila Menevşe ve TMMOB Adana Şube Başkanı Sn. Mehmet Yılmaz Plaket Takdim Etti.
Adana ihracatında rekor kırma hedefiyle yola çıkan Başkanımız Atila Menevşe Odamızın düzenlediği Dış Ticaret Kampı eğitim programında 309 bin dolarlık ihracat yapan üyemiz Ercan Çıtak’ın heyecanına ortak oldu. İhracat için gayret gösteren üyelerimizin her zaman yanındayız dedi.
Başkanımız Sn. Atila Menevşe’nin de Katıldığı İl Koordinasyon Kurulu 2019 Yılı İkinci Dönem Toplantısı, Vali Sn. Mahmut Demirtaş’ın Başkanlığında Gerçekleştirildi.
AKİB işbirliğinde gerçekleştirdiğimiz ve Odamızda iki gün boyunca süren “Akreditif Eğitim” programının sonunda katılımcılara sertifikalarını Başkanımız Sn. Atila Menevşe verdi.
40
ATO’DAN AKİB işbirliğinde Odamızda iki gün süren “Akreditif Eğitim” programı düzenlendi.
Başkanımız Sn. Atila Menevşe, Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sn. Murat Kurum‘un Katılımıyla Gerçekleşen Yapı ve İnşaat Sektöründe Faliyet Gösteren İş İnsaları Buluşmasına Katılım Sağladı.
Başkanımız Sn. Atila Menevşe, Çukurova Genç İşadamları Derneği (ÇUGİAD) tarafından düzenlenen 5. Çukurova Zirvesi’ne Katıldı.
Başkanımız Sn. Atila Menevşe, Adana Genç İş İnsanları Derneği’nin (ADANAGİAD), şehrimizin marka değerini yükseltmek için düzenlediği SİMGE ADANA proje yarışması ödül törenine katıldı.
Adana Milletvekili Sn. Müzeyyen Şevkin Odamızı Ziyaret Etti.
Yönetim Kurulu Başkanımız Sn. Atila Menevşe, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezinde Düzenlenen Uluslararası Sanat Günleri Kapsamında, Prof. Dr. Sn. Behice Durgun’un “Yapay Zeka” Konferansına Katıldı.
İhracat Destek Bilgilendirme Toplantısı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Sn. Yücel Bayram Başkanlığında Odamızda Gerçekleştirildi.
Merkez Bankası Adana Bölge Koordinatörü Sn. Rıfat Enes, Beraberindeki Heyetle Odamızı Ziyaret Ettiler.
Yönetim Kurulu Başkanımız Sn. Atila Menevşe, AB Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger & Almanya’nın Türkiye Büyükelçisi Martin Erdmann’ın katılımıyla ADASO’da düzenlenen Sempozyuma Katıldı.
Odamızın 125. Yıl Etkinlikleri Kapsamında “Bir Nefes Anadolu” İsimli Müzikal Gösteri Düzenlendi.
41
BASINDA BÄ°Z
42
ATO’DAN HABERLER
KARATEPE – ASLANTAŞ AÇIK HAVA MÜZESI UNESCO DÜNYA MIRASI YOLUNDA KA-VAK Kadirli Eğitim ve Kültür Vakfı, Karatepe-Aslantaş Açık Hava Müzesinin Unesco Dünya Mirası Listesine alınabilmesi için ziyaretler yapan KA-VAK Başkanı Emine Varmış ve Yönetimi Odamızı ziyaret etti. Başkanımız Atilla Menevşe ve Yönetim Kurulu Üyelerimize Karatepe-Aslantaş ve UNESCO Dünya Mirası Listesi süreci hakkında kısa bilgiler verdi. Bu önemli ziyaret sonunda Odamız desteği ile de Karatepe-Aslantaş Açık Hava Müzesinin bölgemize olan ekonomik ve kültürel katkısı konusunda fikir birliğine varıldı.
Konuyla ilgili bilgiler veren KA-VAK Başkanı Emine Varmış; ‘’Karatepe – Aslantaş Osmaniye ili, Kadirli ilçesi sınırları içinde bulunan ve M.Ö.8. yüzyıla tarihlendirilen bir Geç Hitit Çağı sınır kalesi ve yerleşmesidir. Ören yerinin bulunması ve bilim dünyasına kazandırılması öyküsü ise başlı başına bir olaylar dizisidir. 1945 yılında İÜ Arkeoloji bölümünden bir araştırma ekibi Kayseri Develi’den, Gezbeli, Saimbeyli, Feke ve Kozan üzerinden Çukurova’ya ulaşan büyük kervan yolu üzerinde araştırma gezisi düzenlerler. Bu gezinin yapılmasının en önemli amaçlarından birisi; bu bölgedeki Hitit egemenliğini kanıtlayan kervan yolu üzerindeki ören yerlerini incelemek ve yeni buluntulara, kaynaklara ulaşmak olarak 44
özetlenebilir. 1905 yılından beri Hitit İmparatorluğunun başkenti Boğazköy’de yapılan kazı, araştırma ve değerlendirmeler Anadolu tarihi için yeni kavramların oluşmasına neden olmuştur. Boğazköy’de bulunan Hitit yazılı belgelerinden çivi yazısı olanları 1915 yılında yaklaşık 10 yıllık bir çalışma sonunda Prof. Dr. Bedřich (Friedrich) Hrozný tarafından okunmuştur. Ancak Hitit çivi yazısı dışında hiyeroglif, resimli yazı- pictogram türünde olan buluntular, belgeler okunamamıştır. Hitit hiyeroglifleri bir anlamda okunamamış, çözümlenememiştir. Bu ise bilim insanları için yeni bir hedef; aşılması çözülmesi gereken bir problem olarak ortaya çıkmıştır. Bu sorunun çözümünde işe yarayabile-
cek her türlü bilgi kırıntısı bile çok önem taşımaktadır’’ ifadelerini kullandı. Son olarak KA-VAK Derneği Başkanı Emine Varmış; ‘’Karatepe-Aslantaş’ın bu özel konumu ve arkeoloji, mimarlık-mühendislik ile sosyolojik katkılarını değerlendirilmesi ve UNESCO’nun Dünya Mirası listesine alınması için çalışmalar yapılmaya başlanılmıştır. İlk aşamada kamuoyuna bu süreci tanıtmak, duyurmak için Osmaniye’de bir panel düzenlenmesi kararı oluşturulmuştur. KA-VAK Kadirli Eğitim ve Kültür Vakfı, Karatepe-Aslantaş Açık Hava Müzesinin Unesco Dünya Mirası Listesine alınabilmesi için Valilik, Kaymakamlık, Ticaret Odası ziyaretleri,Sivil Toplum Kuruluşları ziyaretleri, çeşitli basın bildirileri,tanıtım çalışmaları ve bilgilendirme toplantıları yaparak konunun gündemde tutulması için büyük çaba harcamakta ve harcamaya devam edeceğize’’ sözleriyle açıklamalarını tamamladı.
UZMAN GÖRÜŞÜ
YÖNETİCİLİKTE İŞ BÖLÜMÜ YAPMAK Sadullah KISACIK Yönetim Danışmanı / Stratejist
Yönetici olarak takımınızı oluşturduktan sonra yapmanız gereken takımınızdaki birimlere iş bölümü yapmaktır. İş bölümü belli bir görevi yerine getirmek için ekiplerin oluşturulması ve bu ekiplerin fonksiyonel bir yöneticiye bağlanmasıdır. İş bölümü yaparken dikkat edeceğiniz en önemli şey, iş bölümünün adil olarak ve kişilerin uzmanlığına göre yapılmasıdır. Personele aşırı iş yığılmasından ve uzmanı olmadığı, yapamayacağı veya bilgi eksikliğinden dolayı tam anlamında yapamayacağı işlerin verilmesinden kaçınılmalıdır. Mevcut insan kaynağınızda iş bölümü yaparken çalışanlarınızın güçlü yönlerini kullanmaya yönelik bir görev dağılımı yapmak gerekir. Her insanın güçlü ve zayıf yönleri vardır. Başarılı yönetici çalışanlarını güçlü yönlerini kullanabileceği görevlere yerleştirerek gücü üretken kılar. Yönetici olarak bizler çalışanı etkin olduğu, gücünü kullanacağı bir mevkiye veya göreve atamazsak o gücü atıl bırakmış ve üretime kazandırmamış
46
oluruz. Etkin yönetici çalışanlarının zayıf yönlerini geliştirmek yerine o çalışanın güçlü yönlerinden yararlanabileceği bir yapı kurar. Planın etkin olarak uygulanması için takıma iş bölümü yapıldıktan sonra personelin yetki ve sorumluluklarının net olarak belirlenmesi gerekir. Çünkü personel kendisine verilen işi yaparken bir takım kararlar vermek ve inisiyatif kullanmak zorunda kalacaktır. Bu nedenle iyi bir yönetici takımındaki personellere belirli sınırlar içinde hareket serbestliği tanımalıdır. Aksi takdirde yetkileri konusunda net bir fikre sahip olmayan personeller ya siz kendilerini durdurana kadar yanlışlar yapacaklar ya da her kararı size bırakarak çalışmanızı sık sık kesintiye uğratacaklardır. Yöneticinin organize etmede takımı oluşturma, iş bölümü yapma ve bu işleri gerçekleştirmek için personele yetki ve sorumluluk vermesinden sonra yapması gereken şey, personelin işi yapması
için gerekli olan makine, malzeme, zaman, para vb. kaynakları sağlamak olmalıdır. Belli bir işi yapmak için gerekli kaynağa sahip olmayan çalışanın zamanla motivasyonunu düşürecektir. Bu nedenle personelin verimsiz çalışmasına neden olan çalışma şartlarının iyileştirilmesi bir yöneticinin dikkat etmesi gereken en önemli noktalardan bir tanesidir. Yönetici; personelin planlanan işi en iyi şekilde yapması için gerekli olan bilgisayar, yazılım, eğitim gereksinimlerini karşılamalıdır. Aynı şekilde çalışanların işlerini tam olarak yapmasını sağlayacak zaman sağlanmalıdır. Aynı anda birkaç işi yapmak zorunda olan bir çalışan mutlak suretle elindeki işlerden bir veya bir kaçını eksik veya hatalı yapacaktır. Şunu unutmamak gerekir ki mükemmel bir iş ancak mükemmel bir odaklanma ile sağlanır. Bu nedenle çalışanlarınıza işlerini yapmaları için gerekli zamanı tanıyın ve yaptığı işlere odaklanmalarını sağlayın.
SAĞLIK
SAFRA KESESİ SAFRA KESESİNİN GÖREVİ NEDİR? Safra kesesi armut şeklinde karaciğere tutunan bir organdır. Safra kesesi karaciğerde üretilen safrayı depolar ve safra sindirim esnasında safra kanalına dökülür. Op. Dr. Mehmet Bayrak Genel Cerrahi SAFRA TAŞI NEDİR? Safra kesesinde bulunan taşların çoğu kolesterol taşlarıdır. Çoğu kişilerde taşlar genetik ve beslenme sonucu oluşur. SAFRA KESESİ TAŞLARI NE GİBİ BELİRTİLER VERİR? Safra taşları genellikle yağlı yemekler sonrası semptom verir. Karnın sağ üst köşesinde veya sırtta ağrı yapar. Bazı hastalarda hazımsızlık, şişkinlik, yemek sonrası bulantı yapar. SAFRA KESESİ TAŞI VÜCUDA BAŞKA ZARAR VEREBİLİR Mİ? Safra kesesi taşı birçok zarar verebilir. Bunlardan başlıcaları ; • Akut kolesistit : Safra kesesinin şişmesi ; iltihaplanması hatta kangrene bile gidebilir. • Sarılık: Safra kesesi içindeki taşlar ana safra kanalına düşebilir ve sarılık oluşturur. • Akut Pankreatit : Safra kesesi taşı pankreas kanalını tıkayabilir ve hasta yoğun bakım ünitesine yatırılabilir ve ciddi bir durumdur. • Safra kesesi kanseri : Bazı hastalarda uzun yıllar safra kesesi taşının durması kanser riskini artırır. SAFRA KESESİ TAŞININ TEDAVİSİ NEDİR? Safra taşları; kolesistektomi denilen bir ameliyatla safra kesesinin çıkarılması ile tedavi edilir. Kolesistektomi açık yada kapalı ( Laparoskopik ) yöntemle yapılır. Tüm dünyada hemen hemen tümü ka-
48
palı (Laparoskopik ) yöntemle yapılır. LAPAROSKOPİK (KAPALI) KOLESİSTEKTOMİ NEDİR? NASIL YAPILIR? 6000’den fazla gerçekleştirdiğim Laparoskopik Kolesistektomi bir video kamera ve iki küçük ince bir enstrüman yardımıyla yapılır. Laparoskopi de geniş daha büyük ve nettir. Diğer organlarda kısmi olarak gözden geçirilerek bakılır. Laparoskopik Kolesistektominin faydası daha az kesi, daha çabuk iyileşme süresi hastanede daha az kalma ve nekahat döneminin daha kısa olmasıdır. Laparoskopik Kolesistektomi SPİNAL ANESTEZİ İLE LAPAROSKOPİK (KAPALI) KOLESİSTEKTOMİ NEDİR? Safra kesesi taşı ile birlikte, KOAH, kalp hastalığı ve genel anestezi almasının sakıncalı olduğu hastalarda artık sadece belden bir iğne ile uyuşturularak (spinal anestezi) Laparoskopik Kolesistektomi ameliyatını gerçekleştirebiliyoruz. Gerçekleştirdiğimiz bu ameliyatlar ile hepsi başarılı 400’ün üzerinde vaka yaptık. GÜVENLİ MİDİR? Laparoskopik Kolesistektomi oldukça güvenlidir. Komplikasyon oranı yüzde 2‘den azdır. Deneyimli cerrah tarafından yapıldığında oldukça güvenlidir. Genel anestezi altında 3 delikten biri göbek üstü diğerleri kadranda olan inzisyonlarla yapılır. Safra kesesi tek delikten çıkarılır. LAPAROSKOPİK KOLESİSTEKTOMİ SI-
RASINDA AÇIK CERRAHİYE GEÇİLEBİLİR Mİ? Bazı hastalarda safra kesesinde aşırı yapışıklık veya anatomik yapılar yeterince gözlenmiyorsa operasyon sırasında açık cerrahiye geçilebir. Bu oran genellikle yüzde 5’in altındadır. TEK GİRİŞ DELİĞİNDEN YAPILAN LAPAROSKOPİK KOLESİSTEKTOMİ NEDİR? Tek göbek deliğinden yapılan inizasyonla işlem yapılmaktadır. Uygun hastalarda tercih edilmelidir. Nekahat dönemini daha da kısaltmakta ve hemen hemen hiç iz kalmamaktadır. KOMPLİKASYONLARI VAR MIDIR? Laparoskopik kolesistektominin komplikasyonları genellikle nadirdir; kanama, enfeksiyon, safra sızıntısı olabilir veya çok az nadir olarak on iki parmak bağırsağı yada safra kanalı yaralanabilir. Bu oranlar açık cerrahiden fazla değildir. HASTANEDE NE KADAR KALINIR? Çoğu hastalar laparoskopik kolesistektomi sonrası 12 saat sonra taburcu edlilir. Hastalar işleminin yoğunluğuna göre 3-5 gün, en fazla 1 haftada tam sağlığına kavuşur. Ertesi gün yürüyebilir, duş alabilir. HASTALAR EVE GİTTİKLERİNDE NELERE DİKKAT ETMELİDİR? Ateş, sarılık, artan karın ağrısı devam eden bulantı, kusmalar veya inizyon yerinden akıntı gelmesi durumunda doktor ile bağlantı kurmalıdır.
BİLİM VE TEKNOLOJİ
TOPRAĞA VERDIĞIMIZ HASAR, KÜRESEL ISINMAYI HIZLANDIRIYOR Yeni açıklanan bir rapora göre toprağa zarar vermeyi kesmezsek iklim değişikliğini durdurmamız mümkün değil. İklim değişikliği ve küresel ısınmanın insanlığın kaçınılmaz, yavaş yavaş gelen felaketi olduğunun hemen hemen herkes farkında. Karbon salınımını kontrol altına almak için şirketler, devletler ve sıradan vatandaşlar çaba sarf
ediyor. Yine de sorunla başa çıkabilmiş değiliz. Havadaki karbon miktarının artışı sorununun çeşitli sebepleri var. Bu sebeplerin belki de en çok gözden kaçanları arasında yanlış tarım uygulamaları ve donmuş toprağın çözünmesi yer alıyor. Toprakta, havada bulunanın üç katı kadar karbon bulunur. Toprağın mineral dengesini bozmak, yanlış tarım
uygulamaları yapmak ve toprağa kötü bakmak, iki sebepten dolayı küresel ısınmayı kötü yönde etkiliyor. Bunlardan ilki topraktaki karbonun gereksiz yere havaya saçılması şeklinde oluyor. Diğeri ise karbonu bağlayıp toprağa geri kazandırması gereken bitkiler, kalitesi düşmüş toprakta daha az sayıda ve daha uzun sürede yetişiyor.
KABLOSUZ ŞARJLAR DAHA ESKI OLMASINA RAĞMEN HIZLI ŞARJ TEKNOLOJISINDEN DAHA POPÜLER Kablosuz şarj özelliği hızlı şarj özelliğinden çok daha eski olmasına rağmen, hızlı şarj özelliğinin çok daha popüler olduğu tespit edildi. Hayatımıza peş peşe girmiş olan iki farklı şarj stilidir, kablosuz ve hızlı şarjlar. Çok daha erken tanıtılm a -
sına rağmen 2013 yılına kadar kablosuz şarj özelliği hiç ciddiye alınmamıştı. 2013’ten sonra ise yavaş yavaş piyasada kendisine yer bulabilen kablosuz şarj özelliği, harici olarak donanım satılmasıyla da kullanıcılar için bir cazibe yaratamadı. Hızlı şarj standartları ise 2014 yılında hayatımıza girmeye başladı.
O dönem, Snapdragon 800 işlemciler ile ön plana çıkan Qualcomm, 18 W’a kadar güç desteği verebildiğini açıkladı fakat şirketler 15 W şarj kullanmayı tercih etmişlerdi. O zamanlar piyasaya sürülen Oppo Find 7 telefonlar 20 W hızlı şarj desteğiyle gelmişti ve gündemin merkezine oturmuşlardı.
Araştırmacılar, Yüzün Üçte Birini Görerek Kişiyi Tanıyacak Yüz Tanıma Teknolojisi Geliştirdi! Yüz tanıma teknolojisi son zamanlarda piyasaya sürülen hemen hemen her akıllı telefonda yer alıyor. Sadece kamera ile yüz tanıma yöntemleri olduğu gibi aynı zamanda -genellikle amiral gemilerinde- derinlik sensörüyle ve hatta kızıl ötesi sensörlerle birleştirilmiş yüz tanıma teknolojilerini görüyoruz. Sinir ağı tekniğiyle makine öğrenimini kullanan grup, 100’ü erkek ve 100’ü kadın olmak üzere toplamda 200 öğrenciye ait toplamda 2.800 adet fotoğraf üzerinde bu çalışmayı gerçekleştirdi. Yapılan çalışma sonucunda güvenlik veya suç durumlarında teknolojinin çok yararlı bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koydu. 50
BİLİM VE TEKNOLOJİ
ASELSAN, YERLI HAVA SAVUNMA SISTEMI GÖKDENIZ’I TANITTI
Ülkemiz, son yıllarda savunma sanayisinde yerelleşme adına büyük yatırımlar yapıyor. Özellikle son 2-3 yıldır bu yatırımların karşılığını görmeye başladık. İHA teknolojisi başta olmak üzere pek çok alanda yerli ürünler tanıtan şirketlerimizden ASELSAN, bugün yeni yerli hava savunma sistemi Gökdeniz’i tanıttı. IDEF 2019 fuarında Aselsan tarafından tanıtılan Gökdeniz, deniz platformlarında yakın hava sistemi olarak hizmet verecek. Yapılan açıklamaya göre Gökdeniz; insansız hava araçları, uçaklar, helikopter, güdümlü anti gemi füzeleri gibi gök cisimlerine karşı Türk savaş gemilerini koruyacak. Gökdeniz, ayrıca yakın zamanda asimetrik su üstü tehditlerine karşı da koruma sağlayacak. İsteğe göre otonom veya operatör kontrolünde hizmet vermesi planlanan
Gökdeniz, 35 mm parçacıklı mühimmat kullanacak. 3 boyutlu arama radarı, atış kontrol radarı ve E/O algılayıcılarla donatılan savunma aracı, bu sayede kötü hava koşullarında veya gece de aktif bir şekilde kullanılabilecek. Aselsan’dan yapılan açıklamaya göre Gökdeniz’de ayrıca Otomatik Şeritsiz Mühimmat Besleme Mekanizması da bulunuyor. Bu mekanizma sayesinde iki farklı tipte mühimmat sisteme yüklenerek bu ikili arasında geçiş yapılabilir.
TÜBİTAK’IN GELIŞTIRDIĞI, ÇELIĞI DELEBILECEK KADAR GÜÇLÜ YENI LAZER SILAH: TÜMOL 2019 Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı kapılarını ziyaretçilerine açtı. 3 Mayıs’a kadar devam edecek olan fuarda TSK envanterinde bulunan pek çok silah ve güvenlik sistemleri tanıtılıyor. Tanıtılan en önemli silahlardan birisi ise TÜMOL. TÜBİTAK tarafından geliştirilen TÜMOL, milli piyade tüfeğimiz MPT 76’ya takılarak kullanılıyor. Silah TÜMOL ismini, tüfeğe monte lazerden alıyor. Yapılan
protokol gününde TÜMOL’ü Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank tanıttı. Silahla ilgili bilgi veren Varank, ateşli bir silah olmadığını, ses çıkarmadığını, sadece kızılötesi kamera ile görülebildiğini ve kısa mesafede etkisinin çok yüksek olduğunu belirtti. Ayrıca Varank, bu silahın gemi güvertesinde kullanılan çelikleri delebilecek kadar güçlü olduğunu ve hava koşullarına göre 1 kilometre
kadar etki gösterebileceğini belirtti. 5 yıllık bir çalışmanın ürünü olan TÜMOL, el yapımı patlayıcılar ve dronelar gibi pek çok hedefin etkisiz hale getirilmesinde kullanılabiliyor. 20 kW kadar güç seviyesi bulunan silah, 150 metre uzakta bulunan bir hedefi net bir şekilde etkisiz hale getirebiliyor. TÜMOL, yapılacak olan tüm çalışmaların ardından TSK envanterinde yerini alacak.
Evrende Düşünülenden Çok Daha Fazla “Su Dünyası” Bulunuyor! Bilim insanları, galakside devasa tek bir okyanusla kaplı olan ve su dünyaları adı verilen öte gezegenlerin oldukça bol olduğunu düşünüyor. Geliştirilen yeni bir simülasyona göre bu su dünyaları yalnızca yaygın değil ayrıca oldukça bereketli. Bu su dünyaları, yüzlerce hatta binlerce km derinlikte okyanuslara sahip. Procee-
dings of the National Academy of Sciences’ta bugün yayımlanan bir araştırma, Samanyolu’nda su dünyalarının oldukça sık olduğu tezini destekliyor. Harvard Üniversitesi’nden Li Zeng ve ekip arkadaşları, bir bilgisayar simülasyonu kullanarak Neptün altı büyüklüğündeki gezegenlerin muhtemelen su dünyaları olduğunu gös-
teren yeni veriler sundular. Gezegensel formasyon modellerine göre su dünyaları, diğer bir deyişle okyanus dünyaları, gerçekten var ve gezegenlerin sayısı oldukça bol. Hatta 2017’de yayımlanan bir araştırmaya göre, en yaşanabilir Dünya benzeri gezegenler olarak su dünyaları seçildi.
51
TOBB’DAN HABER
TOBB 75. GENEL KURULU YAPILDI Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) 75’inci Genel Kurulu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (ETÜ) Salonu’nda gerçekleştirildi. Genel Kurula Başkanımız ve Delegelerimiz katılım sağladı. Genel Kurul öncesinde Adana’nın vazgeçilmez lezzeti Adana Kebabı Genel Kurula gelenlere ikram edildi. İkinci gün Anıtkabir ziyareti gerçekleştirildi.
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu genel kurul konuşmasında “birliğimiz ebedi, gündemimiz ekonomi” temasına vurgu yaparak, iş dünyasının önümüzdeki süreçte gündemin ekonomi olmasını istediğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanımızın icracı ve reformcu iş yapma tarzıyla ekonomide yeniden atılıma geçeceğimize inanıyoruz. Hiçbir engel, aşamayacağımız kadar büyük, hiçbir duvar yıkamayacağımız kadar güçlü değil. Gün, elbirliğiyle ayağa kalkıp koşma günü” ifadesini kullandı. Yaklaşık 1 senedir genel ve mahalli seçimlerle devam eden seçim sürecinin geride kaldığını hatırlatan TOBB Başkanı, “Önümüzde 4 yıllık seçimsiz bir dönem var. Bu fırsatı iyi değerlendirmeli, kesintisiz bir icraat dönemine çevirmeliyiz. İstikrar sürsün, Türkiye reformlarla büyüsün” dedi. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu 52
konuşmasının devamında, ‘’Biz diyoruz ki; Sadece umutsuzluk kötümserlik aşılayanlara inat, adeta kara bulut duasına çıkanlara hak ve adaleti unutup linç kampanyası yapanlara inat, eleştiriyi karşıtlık övgüyü yandaşlık gören ucuz kahramanlara inat, ikbali ve menfaati için suyu bulandıranlara bizden bir şey olmaz diyenlere inat, 82 milyonun geleceği için hep beraber çalışma zamanı. Hemen şimdi kucaklaşma zamanı. Birlik ve beraberliğimizi perçinleme zamanı. Komşuna güler yüzle bakma, selam verip alma zamanı. Trafikte yol verme zamanı. Mazlumu koruma hak ve adaleti mihenk taşı yapma zamanı. Vicdana ve ahlaka sarılma zamanı. Cumhuriyetimizin kurucu ilkelerini korurken rahmetli Özal’ın vurguladığı 3 temel hürriyete; fikir teşebbüs ve inanç hürriyetlerine sahip çıkma zamanı. Ve işte yine bu ne-
denle diyoruz ki; Birliğimiz ebedi gündemimiz ekonomi. Bugüne kadar hayal görünen nice hedefi birlikte çalışarak gerçeğe dönüştürdük. Bugün hayal gibi görünen nice hedefe de yarın yine birlikte ulaşacağız. Vehimlere kapılmayacağız. Fitneyi ayrışmayı asla yanımıza yaklaştırmayacağız. Kimseyi ötekileştirmeyecek öteki diye görmeyeceğiz. Tüm farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul edecek, bu zenginlikle ülkemizi daha da büyüteceğiz. Türkiye, dünyanın en büyük ekonomileri arasında yerini alacak ve lider ülke haline gelecek. Allah gönlümüzü zengin emeğimizi ve kazancımızı bereketli milletimizin birliğini dirliğini ve kardeşliğini daim kılsın. Yolumuz bahtımız açık olsun’’ ifadelerine yer verdi. Hisarcıkoğlu’nun konuşmasından sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kürsüye çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘’Ahiliğin ve lonca teşkilatının bugünkü mirasçısı olan TOBB’un en başından beri hep birlikte çalıştıkları, yol yürüdükleri bir kuruluş olduğunu aktaran Erdoğan, ekonomi başta olmak üzere ülkenin geleceğine ilişkin hemen her konuda iş dünyasıyla istişareye özel önem verdiklerini söyledi. Aldıkları tüm kararların ortak aklın, ortak ihtiyaçların ve ortak vicdanın ürünü olması için gayret gösterdiklerini dile getiren Erdoğan, Ankara ve tüm şehirlerde iş dünyasının bu en büyük çatısının genel kurullarına, ekonomi şuralarına, ödül törenlerine ve diğer pek çok etkinliğine katılarak yol arkadaşlığını güçlendirdiklerini ifade etti.
Ä°LAN
ADANA TİCARET ODASI’ndan ÜYELERİMİZE ÖNEMLİ DUYURU! 2019 yılı Oda aidatlarının (yıllık ve munzam) Haziran dönemi 1.taksitlerinin son ödeme günü 1 Temmuz 2019 Pazartesi günü saat 17:00’de sona erecektir.
ODA AİDATLARINIZI;
• Odamız veznesine nakit veya kredi kartıyla, • İnternet web sitemizden (www.adanato.org.tr) sanal pos aracılığıyla kredi kartı ile ödeme imkânlarınız bulunmaktadır.
Son ödeme gününden sonra tahsil edilecek aidatlara gecikme zammı eklenerek (kanun gereği)tahsil edilecektir. Odamıza bizzat gelerek vezneden aidat veya kredi kartı ile aidat ödemelerini yapacak üyelerimizin son günlerde yaşanan yoğunluğu göz önüne alarak ödemelerini son günlere bırakmamaları kendi menfaatlerine olacaktır.
Aidatlarla ilgili detaylı bilgiyi Odamız internet web sitesinden (www.adanato.org.tr ) veya Mali İşler Müdürlüğümüzden alabilirsiniz.
BAŞLIK
55
UZMAN GÖRÜŞÜ
KATMA DEĞERLI ÜRÜN ÜRETIMI VE IHRACAT Ercan Çıtak İhracatçı Günümüzün en sıcak konularından birisi de katma değerli ürün üretimi, yeni ürün geliştirme ve ihracattır. Katma değerli ürünler ortaya koyabilmek için, nitelikli kadro, nitelikli yönetim biçimi ve şirketlerin inovasyon yapabilme kabiliyetlerini gelişmiş olması gerekmektedir. Müşteri beklentilerinin yükseldiği, tüketici davranışlarının hızla değiştiği günümüzde şirketlerin en önemli problemi bu değişime ayak uydurmaktır. Müşteri bakışındaki bu değişime teknolojik değişiklikler de eklenince firmaları mevcut yollar ile yönetmek zordur. Değişim kaçınılmazdır. Gelişmek isteyen şirketlerin yönetim sistemlerini (stratejik hamleleri, liderlik ve insanın gelişimi, iyileştirme metotları) müşterinin istediği değeri üretip sunacak şekilde kurmaları önem kazanmıştır. Dünya da gelişen ülkelere baktığımız da, SANAYİ 4.0 yani Akıllı üretim sistemleri ön plana çıkmaya başladı, üretim süreçlerini yönetmek artık teknoloji ile daha farklı bir hale geldi. Şunu ifade etmem gerekiyor ki, mutlaka a-z’ye her şeyin artık muhasebesini yapmak zorundayız, yani reformlar, yeni adımlar, bireysel ve firmasal dönüşümler zorunla hale gelmiştir. Türkiye olarak zor bir süreçten geçiyoruz ve bu süreci geçirirken doğruları yapmak zorundayız, artık geçiştirme düzenlemeler ile hiçbir şeyin sürdürülebilir olmadığının farkına vardık. Adana olarak büyümek, gelişmek istiyor ve ihracatlarımızı arttırmak istiyoruz. Bunun için tüm kurumlarımız ile çözümlere odaklanmalıyız. Ürün geliştirme konusunda AR-GE – ÜR-GE ve destekler firma bazlı ve reel anlamda çözüm
56
odaklı olmalı, tüm firmalara sirayet etmelidir. Mesela yakın zamanda kendi firmam ile ilgili bir konuyu sizinle paylaşayım, yurtdışında üretilip ve Türkiye üretilmeyen katma değerli bir ürünü üretmek istiyoruz, danışman bir arkadaşımız ile birlikte AR-GE desteğinden faydalanmak için KOSGEB’e başvuru yaptık, eksikler var dediler revizeye açtılar, sonrasında görüşmeye gittik orada bulunan KOSGEB yetkilisi bize şunu söyledi. Bu proje AR-GE’yemi girer yoksa seri üretime mi girer? Ya arkadaş ben Türkiye’de üretilmeyen ve geleceği olan bir ürünü üretmek istiyorum. Türkiye ithal ediyor ayrıca ihracat için ciddi talebi var bunları da projenin içinde sunduk. Ama KOSGEB bu AR-GE mi seri üretim mi noktasında. Yani böyle bürokratik tıkanıklıklar ile zaman kaybediyoruz, destekleri bir çok firma kullanamıyor. Hal böyle oluncada yeni üründe çıkmıyor veya ihracat yapılamıyor. Anlatmak istediğim şu, artık problem üretme zamanı değil, elbirliği ile çözüm üretme zamanıdır. Zaten ülke olarak teknolojik ürün konusunda zorlanıyoruz. Katma değerli ürünlerde markalaşma süreci oldukça zor ve pahalı bir süreçtir. Bu zor aşamaları geçtikten sonra, karşılaşılan en önemli sorun ise pazarda tutunabilmektir. Mesela tonlarca ürün satıyoruz fakat Almanya, Çin veya G.Kore nin ürettiği teknolojik ürün ile karşılaştırdığımız da 1 ton demirin bedeli ile bir IPhone 7 alamıyorsunuz. Bu döngüyü değiştirmeliyiz. Ülkenin ulusal ve uluslararası hedefleri doğrultusunda, küçük ve orta ölçekli işletmelerin, ekonomideki paylarının
ve etkinliklerinin arttırılması şarttır. Birde büyük firmaların sadece istihdam oluşturma ve gelir elde etmesinin ötesinde farklı sorumluluklar almalarının zamanı gelmiştir. Üniversiteler için tekrar yinelemek istiyorum kalifiyeli öğrenciler mezun edelim. Çizim bilen, dizayn bilen, dil bilen, etik kuralları bilen ve iyi birey, iyi vatandaş ve iyi mezun olan öğrenciler yetiştirelim. Genç insan kaynağımızı donanımlı hale getirelim, çağın koşullarına uygun eğitimi onlara verelim. Gelelim “katma değeri yüksek üretim’’ konusunu bitirmeye, ürettiğimiz ürünleri kaynağında işleyip, dışa bağımlı hammadde girdilerini azaltmak, yani ülke içinde üretmek, ürettiğimiz ürünleri markalaştırmak ve bu üretilen ürünleri dünyaya ihraç etmemiz gerektir. Eğer tersi istikametinde ısrar edersek ne şehirlere göçü önleyebiliriz ne dünya ile rekabet edebiliriz ne ihracatımızı artırabiliriz ne de enflasyonu azaltabiliriz. Marka yaratmak, Ar-Ge yapmak ve yüksek teknolojili üretim yapmak için katma değeri yüksek alanlara yönelmek ve her sektör dünya pazarı için katma değerli ürünler üretip ihraç etmek zorundadır. Bu bağlamda Adana Ticaret Odamız’da çok çeşitli eğitimler verilmektedir. Sayın Başkanımız bizzat firmalara yönelik ziyaretler düzenlemektedirler. İletişim ve destek konusunda her zaman özveriyle hareket etmektedirler. Lütfen kurumlarımız ile daha çok iletişim ve işbirliği içerisinde olalım. Katma değerin arttığı, dünyayla rekabet eden ve ihracatını sürekli arttıran bir Adana ve Türkiye diliyorum. Saygılarımla..
EKONOMİ BÜLTENİ
AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ *Aylık bültenimiz ilgili ay içinde açıklanan en son verilere göre Oda Sicil Müdürlüğü’nce düzenlenmiştir.
TÜRKİYE İHRACATÇILAR MECLİSİ VERİLERİNE GÖRE DIŞ TİCARET TİM VERİLERİNE GÖRE 2019 YILINDA ADANA İHRACATI 147 MİLYON $, TÜRKİYE İHRACATI 13 MİLYAR $ OLARAK GERÇEKLEŞTİ
Adana İhracatının Sektöre Göre Dağılımı (2018-2019 Bin $) 1 OCAK - 31 MART SEKTÖR 2018 2019 DEĞ.%
ŞUBAT AYINDA ADANA İHRACATI %4,1 ARTTI
TİM verilerine göre 2019 yılı Mart ayında Adana ili ihracatında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,8 azalış oldu. Bir önceki yıl yüzde 21,8 artış gerçekleşmişti. Şubat ayı 12 aylık toplamda ise Adana ihracatında yüzde 6,8 artış oldu. İller bazında ihracatta Adana ili 13. sırada olup Türkiye ihracatı içindeki payı yüzde 1,2’dir. Adana İhracatının Aylara Göre Dağılımı (2019-2017) Bin $ YIL/AY OCAK ŞUBAT MART NİSAN MAYIS HAZİRAN TEMMUZ AĞUSTOS EYLÜL EKİM KASIM ARALIK TOPLAM
2018/2017 2019/2018 % %
2017
2018
2019
119.697
151.145
160.834
26,3
6,5
124.846
141.840
147.479
13,6
4,0
145.828
177.597
163.740
21,8
-7,8
139.599
158.278
13,4
157.638
181.085
14,9
146.462
142.111
-3,0
125.847
160.080
27,2
171.170
167.289
-2,3
147.226
156.518
6,3
171.819
199.551
16,1
187.375
196.256 182.178
4,7
170.408 1.807.915
2.013.927
472.054
2018 1.888 152.659 1,2
2019 2.016 153.049 1,3
6,79 0,26
82.994
6,4
75.727
-5,2
Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri
60.318
58.708
-2,7
Hazır Giyim ve Konfeksiyon Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller Otomotiv Endüstrisi
33.107
37.294
12,6
27.485
32.538
18,4
16.720
25.141
50,4
Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri Makine ve Aksamları Çelik İklimlendirme Sanayii Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri Demir ve Demir Dışı Metaller
22.500 23.058 18.287 10.650
24.975 21.143 15.840 12.172
11,0 -8,3 -13,4 14,3
9.887
12.994
31,4
Elektrik Elektronik Meyve Sebze Mamulleri Deri ve Deri Mamulleri Madencilik Ürünleri
8.210
11.063
34,8
10.856 4.180 3.461 15.002
9.536 4.531 2.968 7.678
-12,2 8,4 -14,2 -48,8
Süs Bitkileri ve Mam.
6,9 11,4
% Değişim
78.015 79.885
979
2.424
147,6
Kuru Meyve ve Mamulleri Savunma ve Havacılık Sanayii Fındık ve Mamulleri
1.055 2.976 237
942 725 267
-10,7 -75,6 12,7
Diğer Sanayi Ürünleri Halı
616 1.329 77 1
198 614
-67,9 -53,8
0
9 0 0
292.983
308.566
-88,8 5,3
Mücevher Gemi ve Yat Tütün TOPLAM
MART AYI 12 AYLIK (MİLYON $) İLLER ADANA TÜRKİYE ADANA PAYI %
Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Tekstil ve Hammaddeleri
MART AYI (MİLYON $) 2018 178 13.552 1,3
2019 164 14.997 1,1
OCAK-MART (MİLYON $) % Değişim -7,80 10,66
2017 471 35.266 1,3
2018 472 40.999 1,2
% Değişim 0,31 16,26
Adana İhracatının Aylara Göre Dağılım Grafiği (Bin $)
İHRACATTA İLK ÜÇ SEKTÖR; -Tekstil ve Hammaddeleri -Kimyevi Maddeler ve Mamulleri -Hububat, Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri
Kaynak: Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) * Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ihracat verileri, firmaların kanuni adresleri bazında kayıtlı oldukları illere göre açıklanmaktadır. TÜİK tarafından resmi olarak açıklanan dış ticaret verileri ise firmaların vergi numaralarının kayıtlı olduğu illere göre açıklanmaktadır. Bu nedenle iki veri arasında farklılık oluşabilmektedir.
58
EKONOMİ BÜLTENİ
TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET RAKAMLARI Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Adana’nın ihracatı 2019 yılı Şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,1 artış kaydetti. Bu dönemde 147 milyon 69 bin dolar tutarında ihracat gerçekleşti. İthalat ise 2019 yılı
Şubat ayında yüzde 10,7 oranında azalışla 168 milyon 608 bin dolar oldu. Adana ihracatının ithalatı karşılama oranı ise 2018 yılı Şubat ayında yüzde 74,1 iken, 2019 yılı Şubat ayında yüzde 87,2 olarak gerçekleşti. 2018 yılı Şu-
2018 Şubat Yıllık İhracat (Bin $) İthalat (Bin $) Karşılama Oranı %
Adana
2019 Şubat Yıllık
1.859.009
2.014.973
Türkiye Adana
159.245.024 2.301.761
169.224.096 2.151.639
Türkiye
242.840.649
%
2018 Şubat Ayı
8,4
139.894
bat ayı 12 aylık toplamda ise ihracatta yüzde 8,4 artış, ithalatta ise yüzde 6,5 azalış oldu. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2018 yılı Şubat ayı 12 aylık periyotta yüzde 80,8 iken, 2019 yılı aynı dönemde yüzde 93,6’ ya yükseldi.
2019 % Şubat Ayı 147.069
2018 2019 Ocak-Şubat Ocak-Şubat
5,1
307.289
6
25.582.670 26.783.374 419.513 312.971
4,7 -25,4 -22,4
290.118
6,3 13.148.439 13.592.956 3,4 188.904 168.608 -10,7 -6,5 ### 213.977.617 18.936.998 15.727.286 -16,9
40.459.811 31.398.389
Adana
80,8
93,6
74,1
87,2
69,2
98,2
Türkiye
65,6
79,1
69,4
86,4
63,2
85,3
2019 YILINDA TÜİK VERİLERİNE GÖRE ADANA İHRACATININ İTHALATI KARŞILAMA ORANI %87,2 OLDU
%
ŞUBAT AYINDA EN FAZLA İHRACAT IRAK, İSPANYA VE ALMANYA’YA YAPILDI
Yıllar
Bin $
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Kasım
Aralık
TOPLAM
2018 2019
İhracat İhracat
150.224 160.220
139.894 147.069
176.181
156.959
181.517
Haziran Temmuz Ağustos 141.906
157.280
166.345
155.824 196.042
Eylül
Ekim
192.303
183.327
1.997.802
2018
İthalat
230.609
188.904
212.009
210.264
206.295
214.573
204.024
140.767
180.391 163.468
169.267
137.611
1.262.653
2019
İthalat
144.363
168.608
160.278
Şubat Ayı Ürün Gruplarına Göre İhracat ($)
144.363
Şubat Ayı En Fazla İhracat Yapılan İlk 10 Ülke ($)
Şubat Ayı Ülke Gruplarına İhracat ($)
Kaynak: TÜİK
59
EKONOMİ BÜLTENİ
ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ ELEKTRİK ve DOĞALGAZ TÜKETİMLERİ Elektrik Tüketimi (kWh) 2017-2019 Yıllar
Ocak
Şubat
2017
100.072.824
90.685.649
Bir Önceki Aya Göre % 2018
113.626.921
Mart
Nisan
Mayıs
102.019.186 104.770.235 110.553.534
-9,4
12,5
2,7
Haziran
Temmuz
Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
101.235.382
114.485.212
115.248.713
104.062.695
118.050.902
112.983.240
117.845.054
1.292.012.626
5,5
103.166.413 119.440.032 114.900.106 123.538.660
-8,4
13,1
0,7
-9,7
13,4
-4,3
16,9
8,6
105.876.500
130.715.155
108.243.607
113.320.316
115.746.351
112.771.203
113.597.632
1.374.942.896
Bir Önceki Aya Göre %
-3,6
-9,2
15,8
-3,8
7,5
-14,3
23,5
-17,2
4,7
2,1
-2,57
0,7
2018-2017 %
13,5
13,8
17,1
9,7
11,7
4,58
14,2
-6,1
8,9
-2,0
-0,2
-3,6
2019
111.899.406
6,4
106.444.290 124.455.203
Bir Önceki Aya Göre %
-1,5
-4,6
16,9
2019-2018 %
-1,5
3,2
4,2
Elektrik Tüketiminin Aylara Göre Dağılımı kWh 2016-2018
Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi’ndeki elektrik tüketimi, geçen yılın aynı ayına göre 2019 yılı Mart ayında yüzde 16,9 artış yaşandı. Bir önceki yıl yüzde 15,8 artış gö-
rülmüştü. 2019 yılı Mart ayında, bir önceki aya göre yüzde 4,2 artış gerçekleşmiş olup, bir önceki yıl yüzde yüzde 17,1 artmıştı.
2019 YILINDA ELEKTRİK TÜKETİMİ BİR ÖNCEKİ AYA GÖRE %16,9 AZALDI
Kaynak: Organize Sanayi Bölgesi Üst Kuruluşu
Doğalgaz Tüketimi (Sm³) 2016-2018 Yıllar
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran
Temmuz
Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
2017
11.340.420
11.794.341
13.210.852
11.899.065
13.685.000
11.950.000
13.101.336
13.083.656
12.200.498
14.796.725
15.414.558
157.721.451 161.991.031
Bir Önceki Aya Göre % 2018 Bir Önceki Aya Göre % 2018-2017 %
-
4,0
12,0
-9,9
15,0
-12,7
9,6
-0,1
-6,8
21,3
4,2
15.245.000 16,9
15.228.679
13.142.356
15.464.650
13.024.052
13.360.000
12.430.000
12.900.000
10.900.000
13.200.000
13.016.000
14.838.144
14.487.150
-0,1
-13,7
17,7
-15,8
2,6
-7,0
3,8
-15,5
21,1
-1,4
14,0
-2,4
9,5
-2,4
4,0
-1,5
-16,7
8,2
-12,0
-3,7
-5,0
34,3
11,4
17,1
14.825.780
13.870.230
14.884.400
Bir Önceki Aya Göre %
2,3
-6,4
7,3
2019-2018 %
-2,6
5,5
-3,8
2019
Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi’ndeki doğalgaz tüketimi, geçen yılın aynı ayına göre 2019 yılı Mart ayında yüzde 7,3 arttı. Bir önceki yıl
yüzde 17,7 artış görülmüştü. 2019 yılı Mart ayında, bir önceki aya göre yüzde 3,8 azalış gerçekleşmiş olup, bir önceki yıl yüzde 17,1 artmıştı
Elektrik Tüketiminin Aylara Göre Dağılımı (m³) 2015-2017
2019 YILINDA DOĞALGAZ TÜKETİMİ BİR ÖNCEKİ AYA GÖRE %7,3 ARTTI Kaynak: Organize Sanayi Bölgesi Üst Kuruluşu
60
2,7
EKONOMİ BÜLTENİ
ADANA TİCARET ODASI ÜYE İSTATİSTİKLERİ 2 019 yılı Mart ayında toplam üye sayımız 27.486 oldu. Üye sayımızda bir önceki aya göre yüzde 0,49 artış görüldü. Şubat ayındaki üye sayımız ise 27.353 idi.
Açılan-kapanan firma sayıları incelendiğinde; 2019 yılı Mart ayında 193 firma açılırken, 60 firma kapandı. 2018 yılı Mart ayında ise 194 firma açılmış, 81 firma kapanmıştı. Buna göre 2019 yılı Mart ayında; geçen yılın aynı ayına göre açılan firma sayısında yüzde 0,5, kapanan firma sayısında 25,9 artış görüldü. (Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7. maddesi gereğince silinen üye kayıtları aylık tabloda gösterilmemiştir.)
ÜYE SAYIMIZ 27.486 Aylara Göre Açılan-Kapanan Firmalar (2017-2018-2019)
2017 2018
Kapanan
2019
Kapanan
2017
Açılan
2018
Açılan
2019
Açılan
Kapanan
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
94
65
47
62
Haziran Temmuz Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
119
57
43
50
134
113
192
1035
63
89
52
50
74
85
147
885
81 60
61
95
53 64
59 74
232
195
214
220
198
164
182
209
148
236
177
179
2.354
275 230
201 179
194 193
247
230
156
178
132
190
169
180
175
2.327
56
219
602
Kaynak: Adana Ticaret Odası Sicil Kayıtları
İller
NAKDİ KREDİLER (Bin TL) Kamu Bankaları 17.363.384
Özel Bankalar
Toplam
Adana
22.005.800
39.369.184
Toplam
864.874.628
1.532.529.354
2.397.403.982
2,0
1,4
1,6
Adana Payı %
Adana İli Nakdi Kredilerin Aylara Göre Kümülatif Dağılımı 2018-2019 (Bin TL)
2019 Şubat ayında Adana’daki nakdi krediler toplamı 39 milyar 369 milyon TL olarak gerçekleşti. Bu kredilerin yüzde 44,1’1 kamu bankaları, yüzde 55,9’u özel banka kredilerinden oluştu. Türkiye’de kullanılan nakdi kredilerin yüzde 1,6’sı Adana’da kullanıldı. İllere göre kullanılan nakdi kredi toplamına göre sıralamada Adana 10. sırada yer aldı.
ADANA’DA KULLANILAN NAKDİ KREDİ TOPLAMI 39 MİLYAR 369 MİLYON TL OLDU Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi
61
EKONOMİ BÜLTENİ
PROTESTO EDİLEN SENETLER Adana İli Protesto Edilen Senetlerin Adet Olarak Dağılımı İller Yıllar Sıralaması Şubat Ayı
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran Temmuz Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
2019
10
1.591
1.335
2018
12
1.227
1.144
1.144
1.132
1.226
1.195
1.098
1.258
1.314
1.433
1.541
1.558
15.270
2017
13
1.397
1.092
1.234
1.118
1.199
1.272
1.250
1.155
1.301
1.276
1.363
1.346
15.003
2.926
Protestolu Senetlerin Aylara Göre Adet Olarak Dağılımı
2019 yılı Şubat ayında Adana ilinde protesto edilen senet sayısında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16,7 artış, bir önceki aya göre ise yüzde 16,1 azalış olduğu ve 1.335 adet senedin protesto edildiği belirtildi.
Adana iller sıralamasında, 2019 yılı Şubat ayı itibariyle protesto edilen senet sayısında 10. sırayı aldı. Adana’nın, Türkiye genelinde protesto edilen senetler arasındaki payı ise yüzde 1,6’dır.
2019 YILINDA PROTESTO EDİLEN SENET TUTARI BİR ÖNCEKİ YILA GÖRE %16,7 ARTTI
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi
Adana İli Protesto Edilen Senetlerin Tutar Olarak Dağılımı (Bin TL) İller Yıllar Sıralaması Şubat Ayı 2019 10
Ocak
Şubat
50.199
34.074
2018
5
33.359
2017
8
42.802
Mart
Nisan
Mayıs
34.844
28.703
31.571
27.553
22.592
31.204
28.070
17.878
18.032
16.899
18.065
18.735
2019 yılı Şubat ayında Adana ilinde protesto edilen senet tutarında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,2, bir önceki aya göre ise yüzde 32,12 azalış yaşandığı ve 30 milyon 74 bin TL tutarında senedin protesto edildiği
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
39.815
29.514
35.104
45.742
33.971
393.971
13.251
17.772
30.293
18.897
18.576
259.270
84.273
belirtildi. Adana iller sıralamasında, 2019 yılı Şubat ayı itibariyle protesto edilen senet tutarında 10. sırayı aldı. Adana’nın, Türkiye genelinde protesto edilen senetler arasındaki payı ise yüzde 2,3’tür.
2019 YILINDA PROTESTO EDİLEN SENET SAYISI BİR ÖNCEKİ YILA GÖRE %2,2 AZALDI 62
Haziran Temmuz Ağustos
Protestolu Senetlerin Aylara Göre Tutar Olarak Dağılımı (Bin TL)
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi
EKONOMİ BÜLTENİ
İBRAZINDA ÖDENEN ÇEKLER / KARŞILIKSIZ ÇEKLER İbrazında Ödenen Çekler 2018 - 2019 (Bin TL) İller Yıllar Sıralaması Mart Ayı TUTAR ADET
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran Temmuz Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
2018
9
1.837.946 1.428.937 1.311.881 1.753.567 1.573.968 1.200.110 1.990.355 1.653.358 1.341.090 2.199.810 1.785.127 1.777.836 19.853.984
2019
1.568.237 1.459.969 1.172.335
2018
9 9
2019
9
53.413
37.166
28.857
34.978
35.364
22.037
50.547
Adana İli İbrazında Ödenen Çeklerin Aylık Dağılımı (bin TL) (Adet-Tutar)
38.937
23.090
53.684
36.729
23.963
İller bazında ibrazında ödenen çek tutarında 2019 yılında Mart ayında Adana ili 1 Milyar 172 milyon TL ile 9. sırada, 22 bin 37 adet ibrazında ödenen çek adedi ile de 9. sırada olduğu belirtildi. Türkiye geneli ibrazında ödenen çek
56.048
39.146
38.742
480.322
tutarı içerisinde Adana’nın payı %2,1, çek adedi payı da %2,2 dir. Mart ayı itibariyle İbrazında ödenen çeklerin bir önceki yıla göre değişim oranı incelendiğinde; çek adedinde%30,5, tutarında %10,6 azalış gerçekleşmişti.
2019 YILINDA İBRAZINDA ÖDENEN ÇEK TUTARI 1 MİLYAR 172 MİLYON TL OLDU
KARŞILIKSIZ ÇEKLER (ADET-TUTAR) 2017-2018 Adana Karşılıksız İşlemi Yapılan Çeklerin Dağılımı (Adet-Tutar) İller Yıllar Sıralaması Mart Ayı
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
45.147
46.050
32.399
60.938
1.056
965
616
1.370
TUTAR 2018 Bin (TL) 2019
7
59.752
42.031
36.195
3
102.248
107.866
72.484
2018
7
1.314
887
694
2019
6
2.076
2.014
1.236
ADET
Haziran Temmuz Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
50.111
52.701
91.085
74.341
86.083
676.833
1.124
933
2.025
1.601
1.805
211.125 14.390 5.334
2018 Yılı Değişim Oranı % (Adet-Tutar) Şubat
Mart
Bir Önceki Aya Göre TUTAR Geçen Yılın Aynı Ayına Göre
19,1
5,9
-33,2
71,1
156,6
100,3
Bir Önceki Aya Göre
15,0
-3,1
-38,8
Geçen Yılın Aynı Ayına Göre
58,0
127,1
78,1
% Değişim
ADET
Ocak
Nisan
Mayıs
Haziran Temmuz Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
Adana Karşılıksız İşlemi Yapılan Çeklerin Bankalara İbraz Edilen Toplam Çeklere Oranı % İller Yıllar Sıralaması Mart Ayı TUTAR ADET
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran Temmuz Ağustos
2018 2019
30 26
3,1 6,1
2,9 6,9
2,7 5,8
2,5
2,8
2,6
3,0
2,9
3,8
4,0
4,0
4,6
3,3 6,3
2018
22
2,4
2,6
2,5
3,0
3,7
3,5
3,9
4,5
5,6
2,3 5,8
2,4
20
2,3 5,9
2,0
2019
2,9 5,7
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
3,6
4,6
4,8
4,7
Türkiye Karşılıksiz İşlemi Yapılan Çeklerin Bankalara İbraz Edilen Toplam Çeklere Oranı %
TUTAR ADET
Yıllar
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
2018
2,1
2,1
2,1
2,2
2,3
2019
4,5
4,1
3,3
2018
1,9
1,9
1,9
2019
4,7
4,3
3,9
2019 YILINDA KARŞILIKSIZ ÇEK TUTARININ İBRAZ EDİLEN TOPLAM ÇEK TUTARINA ORANI %5,8 OLDU Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi
Haziran Temmuz Ağustos 2,4
2,8
3,0
3,1 4,0
2,0
2,1
2,2
2,3
2,7
3,3
3,9
4,6
4,8
2,8 4,4
Karşılıksız işlemi yapılan çeklerin ibraz edilen toplam çeklere oranında Adana ili 2019 yılı Mart ayında çek adedinde %5,8 oran ile iller bazında 20. sırada, karşılıksız çek tutarında ise %5,8 oran ile 26. sıradadır.
Mart ayı Türkiye ortalaması adette %3,9, tutarda %3,3 olmuştur. Mart ayı karşılıksız çeklerde artış oranına bakıldığında, 2019 yılında geçen yıla göre adette %78,1, tutarda %100,3 artış gerçekleşmiştir. 63
EKONOMİ BÜLTENİ
YATIRIM TEŞVİK Yatırım Teşvikleri Sektörel Dağılımı Ocak - Aralık 2018 Sektörü Enerji
Hizmetler
Alt Sektörü Toplam Enerji Toplam Altyapı - Belediye Hizm. Diğerleri Eğitim Sağlık Ticaret - Depolama Turizm Ulaştırma Toplam
Cam Demir Çelik Demir Dışı Metaller Dokuma ve Giyim Elektrikli Makinalar Elektronik Gıda ve İçki İmalat Kağıt Kimya Lastik - Plastik Madeni Eşya Makina İmalat Orman Ürünleri Pişmiş Kil ve Çim. Ger. Toplam Madencilik İstihraç ve İşleme Toplam Bitkisel Üretim Tarım Hayvancılık Su Ürünleri
Genel Toplam
Belge Adedi 20 20 30 1 1 14 5 4 4 1 72
Sabit Yatırım (Milyon TL) İstihdam
1 1 2 18 1 1 6 6 5 12 8 8 2 1 2 2 8 5 2 1 132
246 246 1.869 1 5 258 91 1.425 79 10 1.561
87 87 1.867 0 4 1.318 281 57 150 87 1.816
4 12 18 578 8 8 34 152 316 64 229 117 16 6 29 29 106 49 55 2 3.811
0 10 10 571 30 35 143 238 283 74 202 181 20 19 60 60 179 100 73 6 4.039
2018 yılında Adana iline toplam 3 milyar 811 milyon 13 bin TL tutarında 132 adet belge düzenlenirken, öngörülen istihdamın ise 4.039 kişi olduğu açıklandı. 2017 yılı aynı dönemde ise 2 milyar 38 milyon 993 bin TL tutarında sabit yatırımlı 159 adet teşvik açılırken, öngörülen istihdam
5.235 kişiydi. Resmi Gazete’de yayınlanan 2018 yılı Ocak-Aralık ayı yatırım teşvik verilerine göre, sektörel bazda Adana’ya enerji, hizmetler, imalat madencilik ve tarım sektörlerinden teşvik açılırken en fazla teşvik 1 milyar 869 milyon TL ile hizmetler sektörüne verilmiştir.
Yatırım Teşvikleri 2017 - 2018 Ocak - Aralık İSTİHDAM Yıl
2017
2018
Türkiye Toplam
226.673
255.007
5.235
4.039
2,3
1,6
Adana Türkiye Payı %
SABIT YATIRIM (TL) Yıl
2017
2018
Türkiye Toplam
180.972.093.459
157.296.475.581
2.038.993.214
3.811.013.109
Adana Türkiye Payı %
1,1 BELGE ADEDI
2,4
Yıl
2017
2018
Türkiye Toplam
7.406
5.914
Adana
159
132
Türkiye Payı %
2,1
2,2
Kaynak: Ekonomi Bakanlığı
ADANA İLİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ Adana İli Bütçe Gelir - Gider Karşılaştırması Kümülatif (Bin TL) Mart Yıllar
Tahakkuk [1]
Tahsilat [2]
Top. Tah. İç. Pay %
Giderler [3]
Top. Gid. İç. Pay %
% [2/3]
3 [2/1]
2018
9.248.196
1.429.318
0,99
1.566.467
0,98
91,24
15,46
2019
10.512.499
1.398.650
0,64
2.306.706
0,91
60,63
13,30
ADANA İLİ BÜTÇE GELİR - GİDER Merkezi Yönetim Bütçe Gelirleri (Bin TL) Merkezi Bütçe Genel Bütçe Vergi Gelirleri Teşebbüs ve Mülkiyet Gelirleri Teşebbüs ve Mülkiyet Gelirleri Faizler, Paylar ve Cezalar Sermaye Gelirleri Alacaklardan Tahsilatlar Özel Bütçe Merkezi Yönetim Bütçe Harcamaları(Bin TL) Pers. Giderleri Sosyal Güv. Kur. Öd. Mal ve Hizmet Alımları Cari Trans. Sermaye Giderleri Sermaye Trans. Borç Verme Toplam Bütçe Dengesi
Şubat 2018 925.477 900.239 893.809 -50.605 70 49.785 7.180 0 25.238 Şubat 2018
Şubat 2019 1.051.098 1.032.703 946.151 34.164 110 48.978 3.300 0 18.395 Şubat 2109
771.237 140.426 169.495 52.061 192.606
983.793 172.895 182.417 68.876 137.934 30.000
1.325.825 -400.348
1.575.915 -524.817
Kaynak: T.C. Maliye Bakanlığı
64
2019 yılı Mart ayı konsolide bütçe tahsilat tahakkuk oranında Adana ili yüzde 13,3 ile iller sıralamasında 68. sırada yer aldı. Adana, 2018 yılı aynı dönemde ise yüzde 15,46 tahsilat tahakkuk oranı ile yine 66. sıradaydı. Adana, genel bütçe vergi gelirlerinde illerin toplam tahakkuk içindeki payları sıralamasında 2019 yılı Mart
ADANA’NIN BÜTÇE DENGESİ, - 908 MİLYON 56 BIN TL
ayında yüzde 0,64 ile 10. sırada yer aldı. Adana, 2018 yılının aynı ayında yüzde 0,99 tahakkuk payı ile yine10. sıradaydı. Mart 2019 itibariyle Adana’nın genel bütçe gelirgider tablosu incelendiğinde ise; merkezi bütçe gideri 2 milyar 306 milyon TL, toplam gelir 1 milyar 566 milyon oldu. Gelirgider dengesi -908 milyon 56 bin TL olarak bağlandı.
2018 YILINDA ADANA’YA TOPLAM 132 ADET 3 MİLYAR 811 MİLYON TL SABİT YATIRIMLI YATIRIM TEŞVİKİ VERİLDİ
EKONOMİ BÜLTENİ
KONUT SATIŞLARI Adana ilinde 2019 yılı Şubat ayında toplam 1.970 adet konut satılmış olup bu satışların %11,8’i ipotekli, %88,2’si diğer satışlar olarak dağılım göstermiştir. 2019 yılı Ocak-Şubat döneminde bir önceki yıla göre toplam konut satışında yüzde 18,9 azalış gerçekleşmiştir. İlk satış- ikinci el satış durumuna göre, satılan konutların %43,6’sı ilk satış olup %56,4’ü ikinci el satış olarak gerçekleşmiştir.
İpotekli Durumuna Göre Konut Satışları Mart 2018 Mart 2019 İpotekli Diğer İpotekli Diğer Toplam Satışlar Satışlar Satışlar Satışlar Türkiye 110.905 32.786 78.119 105.046 22.762 82.284 Adana 2.620 941 1.679 2.683 787 1.896 Türkiye -5,3 -30,6 5,3 Bir Önceki Döneme Göre % Değişim Adana 2,4 -16,4 12,9
Ocak - Mart 2018 İpotekli Diğer Satışlar Satışlar 303.877 89.380 214.497 7.351 2.389 4.962 -28,5 6,9 -6,7 -2,0 -25,0 14,9
Toplam
Toplam
vv
Ocak - Mart 2019 İpotekli Diğer Satışlar Satışlar 256.433 38.189 218.244 6.519 1.240 5.279 -15,6 -57,3 1,7 -11,3 -48,1 6,4
Toplam
İlk Satış-İkinci El Satış Durumuna Göre Konut Satışları Mart 2018 Mart 2019 Ocak - Mart 2018 Ocak - Mart 2019 İkinci El İkinci El İkinci El İkinci El İlk İlk İlk İlk Toplam Toplam Toplam Satış Satış Satış Satış Satış Satış Satış Satış Türkiye 110.905 50.701 60.204 105.046 44.163 60.883 303.877 138.777 165.100 256.433 107.859 148.574 Adana 2.620 1.205 1.415 2.683 1.131 1.552 7.351 3.668 3.683 6.519 2.805 3.714 Türkiye -5,3 -12,9 1,1 -6,7 -4,8 -70,3 -15,6 -22,3 -10,0 Bir Önceki Döneme Göre % Değişim 9,7 Adana 2,4 -6,1 -2,0 -2,2 -60,3 -11,3 -23,5 0,8 Toplam
KONUT SATIŞLARI AYLIK %15,6 AZALDI Aylara Göre Konut Satışları Dağılımı (2018-2019)
Yıllara Göre Konut Satışları Dağılımı (2010-2019)
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
FİYAT ENDEKSLERİ İstatistiki Bölge Sınıflaması’na göre TR62 Bölgesi olan Adana-Mersin Tüketici Fiyatları Endeksi; 2019 yılı Mart ayı itibariyle aylık yüzde 0,88, bir önceki yılın aynı döneminde ise (yıllık) ise yüzde 21,81 değişim gösterdi. 2018 yılı Mart
ayında ise endekste aylık yüzde 0,91 yıllık yüzde 11,15 değişim yaşanmıştı. 26 İstatistiki Bölge Sınıflama-sı’na göre de, Adana-Mersin Bölgesi 2019 yılı Mart ayında, aylık yüzde 0,88 değişim oranı ile en fazla artış yaşa-nan bölgeler arasında
11. sırada yer aldı. Adana, 2018 yılı Mart ayında ise yüzde 0,91 değişim oranı ile 2. sırada yer almıştı. Adana-Mersin Bölgesi yıllık artışlara göre 26 istatistiki bölge arasında 2019 yılı Şubat ayında yıllık yüzde %21,81 artış oranı ile 22. sırada yer aldı.
TR62 Adana-Mersin Tüketici Fiyatları Endeksi TR62 (ADANA-MERSİN*)
2018 Mart
2019 Mart
TÜFE- Bir Önceki Aya Göre Değişim %
0,91
0,88
TÜFE- Bir Önceki Yılın Aralık Göre Değişim %
3,5
3,39
TÜFE- Bir Önceki Yılın Aynı Göre Değişim %
11,15
21,81
TÜFE- Oniki Aylık Ortalamalara Göre Değişim %
11,8
19,98
ENFLASYON AYLIK %0,88 AZALDI
*TR62 Adana - Mersin İstatistiki Bölge Sınıflaması Kaynak: TÜİK
65
BAŞLIK
67
BAŞLIK
68