Kimya Magazin

Page 1

NİSAN 2016 / SAYI: 164 NİSAN 2016 / SAYI: 164

150 MİLYAR TL BÜYÜKLÜĞE 150 MİLYAR TL BÜYÜKLÜĞE SAHİP 3 SEKTÖR TOBB ÇATISI SAHİPALTINDA 3 SEKTÖR TOBB ÇATISI BİRLEŞTİ ALTINDA BİRLEŞTİ 2. DÜŞÜK KARBON 2.KAHRAMANLARI DÜŞÜK KARBON KAHRAMANLARI ÖDÜLLERİNİ KAZANANLAR ÖDÜLLERİNİ BELLİKAZANANLAR OLDU BELLİ OLDU TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ İRANPLAST 2016’DA GÜÇLÜ İRANPLAST 2016’DA GÜÇLÜ İŞBİRLİKLERİNİN KAPILARINI İŞBİRLİKLERİNİN KAPILARINI PAGDER ÖNCÜLÜĞÜNDE PAGDERARALADI ÖNCÜLÜĞÜNDE ARALADI KOMPOZİT ÜRETİMİ 245 BİN KOMPOZİT 245 BİN TONAÜRETİMİ YÜKSELDİ TONA YÜKSELDİ KANSER TEDAVİSİNDE KANSER İLAÇ TEDAVİSİNDE TERAPATİK YÜKLENMİŞ TERAPATİK İLAÇ YÜKLENMİŞ MİKROBALONCUKLARIN MİKROBALONCUKLARIN KULLANILMASI KULLANILMASI HAYAT KİMYA’NIN YENİ HAYAT KİMYA’NINBAKAN YENİ AR-GE MERKEZİ’Nİ AR-GEFİKRİ MERKEZİ’Nİ BAKAN IŞIK AÇTI FİKRİ IŞIK AÇTI İLK ÇEYREKTE KİMYADAN İLK ÇEYREKTE 3 MİLYAR 341KİMYADAN MİLYON 3DOLARLIK MİLYAR 341 MİLYON İHRACAT DOLARLIK İHRACAT



HİZMET VERDİĞİMİZ SEKTÖRLER

AS KİMYA SAN. VE DIŞ TİC. A.Ş. İkitelli OSB Deparko San. Sit. Hürriyet Bulvarı No: 1/46-46/A Başakşehir / İstanbul


İÇİNDEKİLER İmtiyaz Sahibi Ercan AY ercan@telepatireklamcilik.com Genel Yayın Yönetmeni ve Yazı İşleri Müdürü Ferhat AY ferhat@telepatireklamcilik.com Grafik Tasarım Aydın GÜNEŞ info@telepatireklamcilik.com

04

150 MİLYAR TL BÜYÜKLÜĞE SAHİP 3 SEKTÖR TOBB ÇATISI ALTINDA BİRLEŞTİ

08

2. DÜŞÜK KARBON KAHRAMANLARI ÖDÜLLERİNİ KAZANANLAR BELLİ OLDU

10

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ İRANPLAST 2016’DA GÜÇLÜ İŞBİRLİKLERİNİN KAPILARINI PAGDER ÖNCÜLÜĞÜNDE ARALADI

Yayın Danışma Kurulu Prof. Dr. Süleyman TANYOLAÇ İ.Ü. Müh. Fak. Kimya Bölümü (Tekstil Kimyası ve Organik Kimya) Prof. Dr. İrfan KIZILCIKLI İ.Ü. Müh. Fak. Kimya Bölümü (Anorganik Kimya, Genel Kimya Tarım İlaçları) Yard. Doç. Dr. Aydın TAVMAN İ.Ü. Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Yard. Doç. Dr. Adem ÇINARLI İ.Ü. Müh. Fak. Kimya Bölümü (Tekstil Kimyası ve Organik Kimya)

36 42

Sektörel Danışma Kurulu Timur ERK - TKSD Başkanı Mustafa BAĞAN - TKSD Genel Sekreteri Murat DEDE - Dede Kimya A.ş. Melih BABAYİĞİT - Crad Çevre Ltd. Şti. Oya ÇEBİ - As Kimya San. Tic Ltd. Şti. Necdet ALTUNTAÇ - Arı Kimya Müh. Ltd. Şti. Bülent UZLUK - Uz-Ar Müh. Kimya Ltd. Şti. Tezel GÖKDEMİR - Arkem Kimya A.ş. Hüseyin BOROZAN - İzomer Kimya A.ş. Berna KÖKSAL - CHT Tekstil San. Tic. A.ş. Ümit GÖRGÜLÜ - Nİğtaş Mikronize Kalsit San. Aras ATAK - 3A DGR Tehlikeli Mad. Yön. Sist. A.Ş.

Perpa Ticaret Merkezi A Blok Mavi Avlu Kat: 11 No: 1699 Okmeydanı - Şişli / İSTANBUL Tel&Fax: 0(212) 210 17 81 - 67 - 87 Baskı Tarihi Yayın Türü Dağıtım Basım Yeri

: Nisan / 2016 : Yaygın Süreli : Duru Post Dağıtım Ltd. Şti. : Özgün Basım Tanıtım. San. Tic. Ltd. Şti. Yeşilce Mah. Aytekin. Sk. No:21 Seyrantepe / Kağıthane / İSTANBUL Tel:0212 280 00 09 www.ozgun-ofset.com

Tüm ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine, haber, röportaj,yazı ve makalelerdeki görüşler sahiplerine aittir.

KANSER TEDAVİSİNDE TERAPATİK İLAÇ YÜKLENMİŞ MİKROBALONCUKLARIN KULLANILMASI

54

Ekrem Hayri PEKER Kimya Mühendisi Dr. L. Sevgi ÖZYEĞİN Marmara Ü.S.H.M.Y.O Diş Protez Bölümü

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ İRAN’DAKİ YÜKSEK POTANSİYELİ İŞE DÖNÜŞTÜRMEYE GİTTİ

HAYAT KİMYA’NIN YENİ AR-GE MERKEZİ’Nİ BAKAN FİKRİ IŞIK AÇTI

REKLAM İNDEKSİ Mauser Ambalaj..................................................................Ön Kapak Nigtaş Mikronize.............................................................Ön Kapak İçi Deren Ambalaj..................................................................Arka Kapak Kurita Kimya A.Ş...........................................................Arka Kapak İçi

Akkim Kimya

21

Hürkimsa Kimya

35

As Kimya

1

Köhle Kimya

3

Arda Kimya

43

IWE Water Expo Fuar 63

Bisbey Kimya

41

Macit & Macit

25

Damla Kimya

27

Nanokim Kimya

49

Dede Kimya

5 , 7 , 9 , 11

Nigtaş Mikronize

29

Dinçer Lojistik

19

Sabır Plastik

32 , 33

Doğuş Kimya

61

Seda Kimya

23

Ef Kimya

31

Tekart Arıtma İnşaat

47

3A DGR

15

Tek Boya

53

Emr Danışmanlık

45

Techin Laboratuar

55

Eskiz Kimya

17 , 57

Uz-Ar Mühandislik

39

Günalsan Pompa

13

Uz Kimya

59

Gülmer Madencilik

37

Web Yayım

51


o e Kimyevi Maddeler Hırdavat ve Ticaret Limited Şirketi Sedef Pigmentler (CQV – G. Kore) Sentetik Mika/Doğal Mika/ a/D a/ /Doğal Mika/Alumina/Borosilikat Mika/ a/A a/ /Alumina/ a/B a/ /Borosilikat Endüstriyel Endüstriy i el iy Otomotiv Kozmetik K Ko zmetik Boya Katkı Maddeleri (Raybo – ABD) Çapraz Bağlayıcılar (Polyaziridine Global – İspanya) Aromalar (Frey + Lau – Almanya) Sıvı/Toz/Enkapsüle/Granül Sıvı/ ı/T ı/ /To Toz/ z/E /Enkapsüle/ e/G e/ /Granül Uçucu Yağlar/Parfümler (Frey + Lau – Almanya) Eterik Yağlar (Frey + Lau – Almanya) Sabit Yağlar (Henry Lamotte Oils – Almanya) Aromatik Kimyasallar Baharat Karışımları

Cihangir Mah. Havyar Sokak 29/2 34433 İstanbul – Beyoğlu Telefon: (212) 293 0261 E-Posta: info@kohlekimya.com www.kohlekimya.com


HABER

150 MİLYAR TL BÜYÜKLÜĞE SAHİP 3 SEKTÖR TOBB ÇATISI ALTINDA BİRLEŞTİ TOBB Türkiye Plastik Kauçuk Kompozit Sektör Meclisi’nin İlk Başkanı Yavuz Eroğlu oldu Türkiye’de mesleki üst kuruluşların temsilcisi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde (TOBB), yeni bir Meclis daha açıldı. 150 milyar liralık ekonomik büyüklüğe sahip Plastik, Kauçuk ve Kompozit sektör temsilcileri için TOBB bünyesinde Türkiye Plastik Kauçuk Kompozit Sektör Meclis’i kuruldu. Meclis Başkanlığı’na ise PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu seçildi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin çalışmalarını çok yeni tamamladığı Türkiye Plastik, Kauçuk ve Kompozit Sektör Meclis’i ilk toplantısını gerçekleştirdi. 150 milyar liralık büyüklüğe ulaşan 3 sektörden, toplam 30 milyar liralık ciroya sahip 40 firmanın temsil edileceği Türkiye Plastik Kauçuk Kompozit Sektör Meclisi Başkanlığı’na Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu seçildi. Başkan Yardımcılığı’na ise Fleksıbıl Ambalaj Sanayicileri Derneği (FASD) Başkanı Enver Bakioğlu getirildi.

“Sektörün en güçlü sesi olacağız” Türkiye Plastik Kauçuk Kompozit Sektör Meclisi Başkanlığa seçilen Yavuz Eroğlu, “Plastik, Kauçuk ve Kompozit sektörünün birleştirici gücü olarak çalışmalarımıza daha güçlü şekilde devam edeceğiz. TOBB Meclisi’ndeki yeni oluşumla yasal ve daha kapsayıcı bir platforma eriştik. Kurulan mecliste; firmalarımız, ilgili sektörlerin sivil toplum kuruluşları ile sektörü düzenleme ve regüle etme yetkisi olan kamu kurumları yer alıyor. Hedefimiz kurulan oluşumla sektörel sorunları tespit etmek, çözüm için hükümet ve özel sektör diyaloğunu en iyi şekilde geliştirmek, nihayetinde Türkiye ekonomisi için daha fazla katma değer üretmektir” dedi.

4 | Kimya Magazin | Nisan 2016

TOBB Plastik, Kauçuk, Kompozit Sektör Meclisi’nin, sektörde gücünü yasadan alan en üst yapı olduğunu belirten Yavuz Eroğlu, “Plastik, kauçuk ve kompozit Türkiye’nin Avrupa’da birinciliğe, dünyada ilk beşe oynayan lokomotif sektörleridir. Bu sektörlerin ivmesini arttırmak ve önündeki engelleri kaldırmak için kamu sanayi işbirliğini artıracak, sektörümüzün sorunlarını çözmek adına faaliyetlerimize hızla başlayacağız ve çözüm odaklı çalışacağız. Omuz omuza vererek gelişimin hızını arttıracağız” diyerek sözlerini tamamladı. Türkiye’deki tüm sanayi ve ticaret odaları ile borsaların bağlı olduğu iş dünyasının en üst örgütlenmesi olan TOBB bünyesinde kurulan Türkiye Plastik Kauçuk Kompozit Sektör Meclisi oldukça geniş bir yelpazeyi kapsadı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı temsilcileriyle birlikte, 40 seçkin üye arasında PAGEV, EPS Derneği, İKMİB, Kompozit Derneği, FASD, PLASFED, SEPA, PAGDER, EVSİD, Kauçuk Derneği gibi sivil toplum örgütlerinin yanı sıra; Abdioğulları Plastik, Adopen Plastik, Akplas Plastik, B-Plas Plastik, Cam Elyaf, Dizayn Plastik, Elif Plastik, Esen Plastik, Fırat Plastik, GF Hakan Plastik, Işık Plastik, Korozo Ambalaj, Köksan Plastik, Mete Plastik, Naksan Plastik, Pakpen Plastik, Petkim Petrokimya, Plasmar Plastik, Polibak Ambalaj, Polinas Plastik, Ravago Petrokimya, Sasa Polyester, Sem Plastik, Sepaş Plastik, Superfilm Ambalaj, Sümer Plastik, Titiz Plastik, Vatan Plastik gibi toplam ciro büyülüğü 30 milyar TL’ye yaklaşan Türkiye’nin en önemli firmaları yer aldı.



HABER

BASF ve Volkswagen Bu Yıl “Elektrokimya Bilim Ödülü”nün Beşincisini Düzenliyor. BASF ve Volkswagen bu yıl “Elektrokimya Bilim Ödülü”nün beşincisini düzenliyor. Bilim insanları www.science-award.com sitesine girerek dünyanın her yerinden, 12 Ağustos 2016 tarihine kadar başvuruda bulunabilirler. Değerlendirmeyi BASF ve Volkswagen uzmanlarıyla bilim çevrelerinden isimlerin oluşturduğu bir jüri yapacak. Ödül töreni 21 Kasım 2016’da Berlin’de gerçekleştirilecek. Bilim ve mühendislik alanlarında üstün başarıyı destekleyen uluslararası “Elektrokimya Bilim Ödülü”, yüksek kapasiteli enerji depolama cihazlarının geliştirilmesine hız kazandırmayı amaçlıyor. 2012 yılından beri düzenlenen ve dünyanın her yanından akademik araştırmacılara hitap eden yarışma, birinciye 50 bin Avro, toplamda ise 100 bin Avro tutarında ödül veriyor.

alanlardaki uygulamaları hakkında bilgiye ihtiyacımız var. Söz konusu teknolojiler olmadan iklime duyarlı, yenilenebilir enerjiye dayalı ve doğal kaynaklardan tasarruf eden güç kaynakları elde edemeyiz. Elektrikli taşıtlar gibi geleceğe dönük fikirleri hayata geçirmek için de bu teknolojilere gereksinim duyuyoruz. Mevcut enerji depolama cihazlarının performansı henüz tedarikçi ve müşterileri memnun edecek düzeyde değil. Bu nedenle BASF ve Volkswagen, bilim camiasında ve kurumsal araştırma sektöründe faaliyet gösteren mükemmeliyetçi uzmanları hem elektrokimya, hem de elektrokimyanın uygulama alanlarında teşvik etmeyi amaçlıyor.

Organizasyonun beşinci yılına girmesi münasebetiyle 2016’da uygulamalı araştırmalara ilk kez 15 bin Avro değerinde özel ödül verilecek. Bu özel ödül için geçerli olan şartlar www.science-award.com’da ayrıca belirtilmiştir. Geleceğin enerji depolama cihazlarını geliştirmek için hem elektrokimyasal süreçler hakkında, hem de bunların pil hücreleri veya depolama sistemleri gibi Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği-KTSD Başkanlığına yeniden Ahmet Pura seçildi

Ahmet Pura: “Güzellikle, Temizlikle Büyümeye Devam” KTSD Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Pura, “Sektördeki binlerce üretici, ithalatçı ve büyük sayıda oyuncunun kenetlenmesinin, ekonomiye ve ihracata büyük katkısı olacaktır” diyerek, AB uyum çalışmalarının önemini vurguladı. Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği’nin (KTSD) 12. Olağan Genel Kurul Toplantısı, 10 Mart Perşembe günü gerçekleştirildi. KTSD Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Pura, “Bu sektör temiz tutuyor, güzellik yaratıyor. Ancak 5.000 civarında üreticisi, ihracatçısı ve ithalatçısı olan sektörlerimizin daha güçlü, daha etik, daha güvenilir olması için büyük sayıda oyuncunun kenetlenmesi gerekir” diye konuştu. Pura, Derneğin 12. Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Sektörümüz hızlı tüketim ürünleri kategorisinin önemli bir bölümünü kapsıyor. Her

6 | Kimya Magazin | Nisan 2016

gün, her evde, her satış noktasında ve her bireyle iç içeyiz. 2015 itibarıyla 20 milyar TL'yi aşan ciromuz, 230.000 satış noktasında ticaret sağlayan ürün portföyümüz, tüm dünyaya yayılmış yerli güçlü markalarımız ve tüm dünyada gücünü kanıtlamış uluslararası markalarımızla ekonomik kriz dönemlerinde bile büyüme gösteriyoruz” dedi. Pura konuşmasına şu şekilde devam etti: “Giderek artan küreselleşmenin doğal bir gereği olarak ve AB uyum çalışmalarının ivme kazandığı bu dönemde AISE, Cosmetics Europe gibi yetkili kurumlar ve sektör dernekleriyle güçlü işbirliği ve iletişimi, sektörlerimize en verimli gelişme ortamını sağlayacaktır.” KTSD’nin Yeni Yönetim Kurulu seçildi 12. Olağan Genel Kurul’da seçilen ve Mart 2019 tarihine kadar görev yapacak Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu ve Denetleme Kurulu üyelerinin listesi şöyle:



HABER

2. DÜŞÜK KARBON KAHRAMANLARI ÖDÜLLERİNİ KAZANANLAR BELLİ OLDU Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkilerinin her geçen gün daha fazla hissedildiği, doğal yaşamın giderek yok olduğu dünyamızda, karbon yönetiminde başarılı şirketler ödüllendirildi. Karbon ayak izini düşürmek için attığı her adıma özen gösteren 19 şirket, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği tarafından verilen Düşük Karbon Kahramanı ödülünü 3. Karbon Zirvesi’nde aldı. İTÜ Öğretim Üyesi ve Sürdürebilir Üretim ve Tüketim Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, “Dünyanın geleceğini kurtarmak için karbon konusunda eli sıkı şirketlere, karbon cimrilerine daha fazla ihtiyacımız var” dedi Karbon salımında cimri davranan şirketler, 3. İstanbul Karbon Zirvesi’nde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından Düşük Karbon Kahramanı olarak ödüllendirildi. Uluslararası Emisyon Ticareti Derneği (IETA), İTÜ Arı Teknokent ve İTÜNOVA TTO desteğiyle SÜT-D tarafından düzenlenen zirvede, Türkiye’den ve yurt dışından katılan 58 proje değerlendirildi. Başarılarıyla dikkat çeken 19 şirket, kurum ve kişi Düşük Karbon Kahramanı ödülünü Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk’ün elinden aldı. Şirketler düşük karbon kahramanı olmak için yarıştı Başvurularda enerji projeleri öne çıktı. Atıktan enerji üretiminde sürdürülebilir atık yönetimi karbon azaltımı başarıları ile İzaydaş, Körfez Enerji, Hexagon Katı Atık Yönetimi firmaları Düşük Karbon Kahramanı olurken, DB Tarımsal Enerji tarladan egzoza biyodizel üretimi, Borusan EnBW Enerji Balabanlı Rüzgar Enerji Santrali, Türk Hava Yolları yakıt tasarrufu azaltımı projeleriyle Düşük Karbon Kahramanı ilan edildiler. “Sıfır Karbon Ayak İzi Ormanları Projesi” ile başardıkları karbon yönetimi teknik ve sosyal çıktıları Zorlu Enerji Grubu'nu Düşük Karbon Kahramanı yaptı. Akçansa, klinker üretim hattı baca gazından mikroalg üretiminde karbondioksit tutulması, Esan Eczacıbaşı sıfır karbon salım hedefli maden stok sahası yönetimi, Enat Endüstriyel Ağaç, hızlı büyüyen ağaçlı yeni ormanlarla karbon yutak alanları kazandırılması çalışmaları ile ödüllendirildi. Dow Türkiye, mevcutlara göre küresel ısınma potansiyeli düşük, yeni nesil, geri dönüşebilir membran ürünü ile Green Chemicals ise çevre dostu atık su arıtımı kimyasalı ile Düşük Karbon Kahramanı ödüllerini aldılar. “İklim Değişikliği Eylem Planı ve Uygulamaları” ile Garanti Bankası, “Karbon- Nötr Bankacılık” projesi ile Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) ödüle layık bulundular. Ödül uluslararası bir boyut kazandı

8 | Kimya Magazin |

Nisan 2016

Yerli şirketler yanı sıra Almanya’dan Bonn İklim Projesi ile başvuran Uluslararası Temiz Enerji Ortaklık Vakfı İklim Teknolojisi Merkezi, Biyokütle Enerjisi Kullanımı ile Sera Gazı Azaltımı Projesi ile ABD’deki Rutgers EcoComplex, Karbon Tutma ve Depolama konulu çalışmasıyla İngiltere’deki Coventry Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Seyed Shariatipour Düşük Karbon Kahramanı ödülünün sahibi oldular. SÜT-D'nin seçimi kojenerasyon teknolojisi oldu SÜT-D bu yıl bir kişi ve sivil toplum örgütünü kendi izleme ve değerlendirmesi ile Düşük Karbon Kahramanı olarak belirledi. Türkiye Kojenerasyon ve Temiz Enerji Teknolojileri Derneği (TÜRKOTED) Onursal Başkanı Özkan Ağış ve TÜRKOTED, 1998'dan bu yana, aynı anda elektrik, ısı ve/veya buhar üretimi (kojenerasyon) için uğraş verirlerken, enerji üretimde karbon azaltımı konusunun önemi ve bilinirliği için yaptıkları çalışmalarla Düşük Karbon Kahramanı ilan edildiler. Şirketlerin var oluşu için iklimle mücadele şart olacak İTÜ Öğretim Üyesi ve SÜT-D Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, karbon ayak izini düşürmek için bireylerden şirketlere kadar herkese önemli sorumluluklar düştüğüne dikkat çekti. Prof. Dr. Karaosmanoğlu, bu yıl ikincisini verdikleri Düşük Karbon Kahramanları Ödülleriyle dünyamızın geleceğini kurtarmak için adımlar atan, yalnızca bugünü değil yarını da düşünen kişi, kurum ve kuruluşları ödüllendirdiklerini belirterek, şirketlerin sürdürülebilirlik yönetimleri stratejilerinin temel öğesi olmalıdır dedi. Karaosmanoğlu, verdikleri bu ödülle karbon salımını azaltma konusunda bilinci artırmayı hedeflediklerini söyleyerek “Karbon konusunda eli sıkı şirketlere, karbon cimrilerine daha fazla ihtiyacımız var” mesajını verdi.


FOSFORLU BAKIR ANOT VE OKSİJEN FREE BAKIR ANOT ‘ TA KALİTELİ ORJİNAL ÜRÜN LUVATA TÜRKİYE BAYİİ

Merkez: İkitelli Org. San. Bölg. Hürriyet Bulvarı Deparko San. Sit. No:1/23 İkitelli Başakşehir / İSTANBUL Tel: 0212 675 16 40 (pbx) Fax: 0212 675 16 48 - 49 dede@dedekimya.com www.dedekimya.com


HABER

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ İRANPLAST 2016’DA GÜÇLÜ İŞBİRLİKLERİNİN KAPILARINI PAGDER ÖNCÜLÜĞÜNDE ARALADI Plastik Sanayicileri Derneği’nin (PAGDER) Türkiye resmi temsilcisi olarak katılım düzenlediği İranplast 2016 fuarında etkin bir şekilde yer alan Türkiye plastik sektörü, güçlü işbirliklerinin kapılarını araladı. Ambargo sonrası hızla büyümesi beklenen İran plastik sektörünün en önemli iş platformlarından olan İranplast 2016’nın son günlerine yaklaşılırken önemli adımlar atıldı. Fuarda İran’ın en önemli sivil toplum örgütlerinden biri olan APIC İran Petrokimya Endüstrisi Şirketleri Derneği ile toplantı gerçekleştiren ve fuara yönelik değerlendirmelerde bulunan PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür, “İran hali hazırda Türkiye plastik sektörünün güçlü iş yaptığı önemli ülkelerden biri. Gelecek çok daha büyük fırsatlar sunuyor ancak İran firmalarının da hızla yatırım yaptığını unutmamalıyız” dedi. Plastik Sanayicileri Derneği’nin (PAGDER) Türkiye resmi temsilcisi olarak katılım düzenlediği İranplast 2016 fuarının son günlerine girilirken Türkiye’den katılan alanının en başarılı ve önemli firmaları, markaları olumlu görüşmelerini, etkin tanıtımlarını sürdürüyor. PAGDER organizasyonu ve İran’da bulunan distribütörleri aracılığıyla katılan 30’a yakın Türk firmasının yer aldığı fuarda, PAGDER’in öncü rol oynadığı İran pazarına yönelik olarak Türkiye plastik sektörünün iş imkanlarını geliştirme girişimleri olumlu sonuçlar vermeye başladı. Fuarın ilk gününden itibaren İranplast’ta ziyaretçi ve diğer katılımcı firmalarla iş imkanlarını görüşen Türkiye’nin güçlü plastik ve makine firmaları, somut satışlar-işbirlikleri yaptı. Gelecekte potansiyel realize edilecek! Türkiye ile İran arasında güçlü bir plastik sektör dış ticareti olduğunu vurgulayan Reha Gür, İran’ın en fazla plastik mamul ithal ettiği ve en fazla hammadde ihraç ettiği ülkeler arasında Türkiye’nin ikinci sırada olduğunu hatırlattı. Gür, Türkiye’nin İran’a plastik mamul ihracatının yıllık 150 milyon dolara yaklaştığını vurguladı. Fuarın başarıyla sürüyor olmasından memnuniyet duyduğunu belirten Reha Gür, şu değerlendirmeyi yaptı: “İran hali hazırda Türkiye plastik sektörünün güçlü iş yaptığı önemli ülkelerden biri. Gelecek çok daha büyük fırsatlar sunuyor, ancak İran firmalarının da hızla yatırım yaptığını unutmamalıyız. Başarılı bir fuar organizasyonu yaşıyoruz. Firmalarımız başarılı iş görüşmeleri yaptı ve somut sonuçlar elde etti. Gelecekte,

10 | Kimya Magazin | Nisan 2016

çok büyük olduğunu gördüğümüz potansiyelin realize edilmesi, işe dönüştürülmesi için başarılı adımlar atıldı. Değerli katılımcılarımız, PAGDER’in öncü rolünden ve organizasyondan duydukları memnuniyeti de dile getirdiler. PAGDER’in İran ile ilişkilerin geliştirilmesi; Türkiye plastik sektörünün bu önemli platformda yer alarak daha fazla iş yapmasına, güçlü potansiyellerini ortaya koymalarına aracılık etmekten büyük mutluluk duyduk” dedi. Geleceğe yönelik güçlü bir beklenti içinde olduklarını da kaydeden Reha Gür, “Türkiye plastik sektörünün uluslararası pazarlara erişiminde oynadığımız öncü rolümüzle üyelerimize ve tüm sektör mensuplarımıza rehber olarak küresel çapta etkinlikleri artırmaya yönelik vizyonumuzun somut sonuçlarından birini ortaya koymuş olduk. İran’ın fırsatlar sunduğu kadar gelecekte rakip olma ihtimali de var. İran pazarı, birçok sektördeki diğer Türk firmaları gibi plastik sektöründeki firmalar için de olağanüstü işbirlikleri imkanı taşıyor. Üretim, tüketim, yatırım, ihracat açısından İran’ı zaten yakından takip ediyorduk; gelecekte de sıcak takibimizi sürdürerek önemli tüm gelişmeleri sektörümüzün dikkatine sunmaya devam edeceğiz” dedi. PAGDER organizasyonuyla İranplast’a katılan Türk firmaları: İranplast 2016’ya İran’daki distribütörleri aracılığıyla katılanların yanı sıra PAGDER organizasyonu ile fuara katılan alanının en önemli diğer firmaları (Alfabetik sırayla) şöyle: Akdeniz Kimya, Apeks Makine, Beno Plastik, EBS Bağlantı Elemanları, Ege Proses, Ercan Premiks, İnpak Makine, Koç Elektromekanik, Kuatro Plastik, Mergen Makine, Mikrostar, Monomer Extruder Makine, Opkon Optik Elektronik, Ravago Petrokimya, RTC TEC, Sancar Kimya, Saraç Makine, Sarten Ambalaj, Sisan Plastik, Takımsan, Üstün İş Makine, Vatan Plastik.



HABER

Kordsa Global CEO’su 14.Kalite ve Başarı Sempozyumu’nda Sürdürülebilir Marka Olmayı Anlattı “Güçlendirici” konumuyla global pazardaki alanını yeniden şekillendiren ve derinleştiren Kordsa Global CEO’su Cenk Alper, KalDer’in 14.Kalite ve Başarı Sempozyumu'nun "Sürdürülebilir Marka Olmak" oturumunda Kordsa Global’in sürdürülebilir marka yolculuğunu paylaştı. 2003 yılından bu yana çağdaş kalite bilincinin Bursa ve çevresinde yaygınlaşması adına organize edilen Kalite ve Başarı Sempozyumu'nun 14.sü "Sürdürülebilir Mükemmellik" temasıyla 15-16 Nisan 2015 tarihlerinde Bursa’da gerçekleşti. Profesyoneller, sanayiciler, akademisyenler ve öğrencileri bir araya getiren etkinlikte sürdürülebilirlik odaklı paneller, oturumlar, konuşmalar ve ödül töreni yer aldı. Kordsa Global CEO’su Cenk Alper, oturum başkanlığını KalDer BURSA, Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Başkanı ve Aktaş Holding Yönetim Kurulu Üyesi & İcra Kurulu Başkanı Sami Erol’un yaptığı “Sürdürülebilir Marka Olmak” oturumuna konuşmacı olarak katıldı ve Kordsa Global’in “Güçlendirici” anlamına gelen “The Reinforcer” olma yolundaki marka serüvenini anlattı. Türkiye pazarından çıkarak önce global pazarda lastik güçlendirme lideri olan, ardından bu güçlendirme konumlaması ile kompozit ve inşaat alanlarını da güçlendirmeye başlayan Kordsa Global’in, sürdürülebilir marka yolculuğunun duraklarından bahsetti.

Kordsa Global CEO’su Cenk Alper, “Sürdürülebilir Marka Olmak” ile ilgili şunları söyledi: “Kordsa Global’in sürdürülebilir marka yolculuğunda inovasyon ve teknolojinin kullanımı kritik. Pazar lideri ve Türkiye inovasyon şampiyonu olarak misyonumuz bu teknolojiyi herkese açık hale getirmek. Bugün yurtdışındaki rakiplerimize de teknolojimizi kullanımı için açıyoruz. Sektörü ve dünyayı, bu açık inovasyon yaklaşımının dönüştüreceğini düşünüyoruz. Sürdürülebilir bir marka olmak da işte bu kaynakların ve deneyimin etkin ve verimli kullanımdan, hem müşteriye yarattığı faydayı hem de dünyaya katkısını en iyi seviyelerde kullanmaktan geçiyor.” Oturumda Cenk Alper’in yanı sıra sahibinden.com CEO’su Burak ERTAŞ da yer aldı.

Niğtaş Şirketler Grubu Yatırımlarına Devam Ediyor

NİĞTAŞ FİLOSUNA 5 FORKLİFT KATILDI

Niğtaş Şirketler Grubu, yeni bir yatırım daha gerçekleştirdi. Grup bünyesine 5 yeni forklift ve 2 silobas dahil oldu. Araç filosunu yeni forklift ve silobaslarla genişleten grup, iç pazarda ve ihracatta büyüme kararlılığını ortaya koydu.

üzerindeki ülkeye Niğde kalsitini ihraç etmenin haklı gururunu yaşıyoruz” dedi. Aruk, hedeflerinin bir Dünya markası olarak Türkiye’nin adını kalsit sektöründe pekiştirmek olduğunu ifade ederek, bunun için yatırımlarına kararlılıkla devam edeceklerini söyledi.

Filoya yeni katılan araçların teslim töreninde konuşan Niğtaş Grup Şirketler Yönetim Kurulu Başkanı Sakin Aruk, “31 yılı geride bıraktığımız bugün 40’ın

Filoların teslim töreninde araçlara bağlanmış dev kırmızı kurdeleleri kesen Sakin Aruk, yeni yatırımların Niğtaş için hayırlı olmasını diledi.

12 | Kimya Magazin |

Nisan 2016



HABER

2015’TE 8 MİLYON KİŞİNİN ATIĞI GERİ DÖNÜŞTÜRÜLDÜ PAGÇEV 152 bin ton atık geri dönüşümü ile ekonomiye 422 milyon TL katkı sağladı PAGEV’in “Sorumlu Endüstri, Sorunsuz Çevre” misyonu ile hayata geçirdiği Türkiye’nin ambalaj atıkları yetkilendirilmiş kuruluşu PAGÇEV çalışmalarında başarıyla ilerliyor. 2015 yılı sonunda 39 belediye işbirliği yapan PAGÇEV 152 bin ton ambalaj atığının geri kazanımını sağladı. Yaklaşık 8 milyon kişinin atığına ulaşarak ekonomiye 422 milyon liralık katkı sağladı. PAGÇEV ulaştığı atık dönüşüm miktarıyla 973 yetişkin ağacın kurtulmasına ön ayak olurken; 180 ailenin bir yıllık elektrik tüketimini ve 10 ailenin ise su tüketimini karşıladı. 2016 yılında hedef 200 bin ton ambalaj atığını geri dönüşüme kazandırmak olarak belirlendi. Günümüzde tüm dünya ülkeleri ‘kullan-at’ alışkanlığını yerine ‘kullan-geri dönüştür-tekrar kullan’ anlayışını benimsiyor. Türkiye’nin de çalışmalarına yoğunluk verdiği geri dönüşüm faaliyetleri ülke genelinde yaygınlaşıyor. Türkiye’nin ambalaj atıkları yetkilendirilmiş kuruluşu PAGÇEV (Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı Geri Dönüşüm İktisadi İşletmesi) atık yönetimi çerçevesinde yürüttüğü ambalaj atıklarının azaltılması, yeniden kullanımı ve geri dönüşümü çalışmalarında hızla ilerliyor. 2015 yılında bir önceki yıla göre yüzde 38 artışla 152 bin ton ambalaj atığını geri dönüştüren PAGÇEV ülke ekonomisine 422 milyon lira kazandırdı. Aynı dönemde 39 belediye ile yaptığı işbirliği sonucunda bir önceki yıla göre yüzde 100 artışla yaklaşık 8 milyon kişinin atığını geri dönüştürdü. PAGÇEV geri dönüştürdüğü 152 bin tonluk ambalaj atığı sayesinde hem ekonomiye hem de çevreye verdiği katkıyı artırdı. Örneğin; 2015 yılında PAGÇEV’in dönüştürdüğü atık miktarı sayesinde 973 adet yetişkin ağaç kurtarıldı. Bu ağaçlarla yaklaşık olarak 12 bin metreküp karbondioksitin havada tutulması önlendi. Geri dönüştürülen plastik atıklar ile 180 ailenin yıllık elektrik tüketimine eşit olan 495 bin kilowatt elektrik tasarrufu yapıldı. Kâğıt ve kompozit geri dönüşümü sayesinde 10 kişilik bir ailenin yıllık tüketimine karşılık gelen 1,5 milyon metreküp su tasarrufu sağlandı. Ayrıca geri dönüştürülen cam ve plastik atıklar sayesinde 627 araç deposu yakıtına eşit 29 bin litre fosil yakıt tasarrufuna imza atıldı. Tüm bu atıkların geri dönüştürülmesi ve atık depolama sahalarına gönderilmemesi sayesinde de 113 adet futbol sahasına denk gelen 819 bin ton metreküp alandan tasarruf edildi. Plastik ile birlikte kâğıt, karton, ahşap, kompozit, cam ve metallerden oluşan ambalaj atıklarının geri dönüşüm zincirini tamamlayan PAGÇEV’in 2015 yılında topladığı atıklar arasında ilk sırayı yüzde 57 ile

14 | Kimya Magazin |

Nisan 2016

kağıt ve karton aldı. İkinci sırada ise yüzde 31 ile plastik ürünleri yer aldı. Geri kalan bölümü de cam, metal, kompozit ve ahşap oluşturdu. PAGÇEV 2016 yılı hedefini ise 200 bin ton ambalaj atığının geri dönüşümü olarak belirledi. Atık toplama çalışmalarının yanı sıra yıl boyunca geri dönüşümü tüm ülke geneline yaymak üzere çeşitli etkinliklere de ağırlık verdiklerini belirten PAGÇEV Genel Müdürü Yağmur Cengiz, “2015 yılı boyunca özellikle ilköğretim okullarındaki eğitim programları ve ev kadınlarına yönelik farkındalık çalışmaları gerçekleştirdik. Aynı zamanda bu farkındalığın ülke geneline yayılması için “kamu spotu” yayınladık. Hazırlatmış olduğumuz kamu spotunun Ağustos-Aralık dönemleri arasında 22 kanalda toplam 89 bin 685 saniye yayınlanmasıyla etkili bir farkındalık oluşmasına katkı sağladık” dedi. 2015 yılı boyunca Türkiye’nin dört bir yanında büyük ve küçük yaştaki birçok çevreciyle bir araya gelerek çeşitli projeler hayata geçirdiklerini açıklayan Cengiz, “PAGÇEV olarak yıl içerisinde Beşiktaş Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi Bisiklet Kulübü işbirliği ile İstanbul’da özel bir bisiklet turu düzenledik. Turu başarıyla tamamlayan çevreci ve sporcu bireylerimize hediyeler dağıttık. Aynı zamanda Haziran ayında Çevre Haftası kapsamında Sualtı Temizlik ve Bilinçlendirme Hareketi Derneği ve Beşiktaş Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen 6. Konuşan Balık Şenliği’nde de yerimizi aldık. 200'den fazla öğrencinin katıldığı etkinlikte aralarında Beşiktaş Belediye Başkanı ve PAGEV Yönetim Kurulu üyesinin de bulunduğu 20 dalgıç su altından atık toplayarak kıyıya getirdi ve öğrencilere bu artıkları sergiledi. Ayrıca su altı kameraları sayesinde çocuklara deniz altındaki atıklar gösterildi. PAGÇEV olarak çevre odaklı, çevreyi koruyan her türlü etkinliğin destekçisiyiz. Yıl boyunca gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmalar bu anlamda bizim için büyük önem taşıyor. 2016 yılında da hem atık toplama hem de çevre faaliyetlerimize hızla başladık. Ev sahipliğini PlasticsEurope ve PAGEV-PAGÇEV olarak bizim üstlendiğimiz “Okyanuslarda Sıfır Plastik Atık” ana temalı Polytalk konferansını geçtiğimiz günlerde düzenledik. Özel davetlimiz olarak bize eşlik eden T.C. Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan ile kıyı temizliği için Dünyada ve Türkiye’de yapılan çalışmaları örnekleriyle paylaştık. Türkiye’de atıksız denizlere ulaşmak için başlattığımız WFO Türkiye - Mutlu Balıklar projemizi desteklediklerini belirten Bakan Yardımcımız, deniz çöpleriyle etkin mücadele amacıyla İstanbul için Deniz Çöpleri Eylem Planı hazırlandığının müjdesini de verdi” diyerek sözlerini tamamladı.



HABER

BOYA SEKTÖRÜNÜN ÖNCÜ MARKASI PAINTİSTANBUL&TURKCOAT FUARI’NDAYDI Milli Takımın En Renkli Destekçisi DYO “Kırmızı Beyaz Aşkımız” sloganı ile ses getirdi Avrupa’nın en büyük 5’inci boya üreticisi konumundaki Türkiye, bu konumunu daha da ileriye taşımak ve ilk üçe adını yazdırmak için hız kesmiyor. Bu yıl, “Birlikten Doğan Güç” sloganıyla yola çıkan ve boya sektörünün en büyük buluşması niteliğine kavuşan Paintistanbul&Turkcoat 2016 Fuarı, dünyanın dört bir yanından ziyaretçilerini ağırladı. Boya sezonuna Türkiye Futbol Federasyonu ile yaptığı anlaşma ile adım atan DYO, bu işbirliğinin hemen sonrasında gerçekleşen fuara, “Kırmızı Beyaz Aşkımız” sloganı ile renk kattı.

2016’da ürün gamındaki yenilikleri ziyaretçileriyle buluşturdu. İç ve dış cephe boya ve kaplamaları, ısı yalıtım pazarında büyüyen Klimatherm, Dewilux markalı mobilya boyaları, oto tamir ve deniz boyaları DYO standında sergilenen diğer ürünler arasındaydı. DYO’nun Paintistanbul&Turkcoat 2016 Fuarı’nda vurguladığı en yeni gelişme ise Türkiye Futbol Federasyonu ile imzalanan anlaşma ile Milli Takımın Destekçileri arasına katılması oldu.

Boya Sanayicileri Derneği (BOSAD) ve Artkim Fuarcılık işbirliği ile hayata geçirilen Paintistanbul&Turkcoat 2016 Fuarı, boya sektöründeki en son yeniliklerin sergilendiği etkinlik olarak da önem taşıyor. BOSAD’ın kurucu üyeleri arasında yer alan DYO, geçmiş yıllarda olduğu gibi dekoratif boyalar, sanayi boyaları, polyester, toz boya, mobilya, oto tamir, deniz boyaları ve Klimatherm markası altında sunulan ısı yalıtımı çözümleri ile fuara katıldı. Boya sektöründe en geniş ürün yelpazesine sahip şirket olan DYO; Türkiye, Rusya ve Mısır’da bulunan beş fabrikasıyla yıllık 160 bin tonu aşan üretim gerçekleştiriyor. Sanayi boyalarında yaptığı yatırımlar ile toz boya ve bobin boyaları üretiminde de iddialı olan DYO, Paintistanbul&Turkcoat

TEKSAD 26 Mart Cumartesi günü Nilüfer Dernekler Yerleşkesi konferans salonunda yeni bir etkinlik yaptı. Dernek üyesi, TMO Bursa Şube Başkanı Füsun Erkmen: Dokuma Kumaş Boya işletmelerinde Kalite ve Süreç Kontrolü, Problem Çözme Teknikleri konulu bir sunum yaptı. Sunum öncesi Dernek II. Başkanı Dilek Uzatıcı derneğin faaliyetlerini anlatıp 14 Mayıs’ta yapılacak olan TEKSTİL YAŞIYOR sempozyumu konusunda bilgi verdi. Tekstil sektörünün yöneticilerin, tedarikçilerin ve sektörde görev alacak Tekstil Mühendisliği bölümü öğrencilerinin katılımı ile gerçekleştirilen etkinlikte Füsun Erkmen; “Bir şeyin iyi veya kötü olma özelliğine, ürüne değer verdiren, yapım, dış manzara, renk ve tat gibi ona ait özelliklerin hepsine kalite” denildiğini anlattı. Sayın Erkmen, üreticinin kalitede aradığı özelliklerini önceden tespit edilmesi gerektiğini; bu tespitlere göre kumaşı üretmede kullanılacak tezgâh, araç ve aletler seçilmesi gerektiğini söyleyip, kaliteli mal üretimi için gereken önlemlerin önceden alınması gerektiğini belirtti. Kalitede beğenilme ve maliyet iç içe olduğunu ilave etti.

16 | Kimya Magazin |

Nisan 2016

Tekstilde kullanılan ürünlerin kalite durumları ulusal ya da uluslararası standartlara göre belirlendiğini, firmalar ürettikleri ürünlerin bu standartlarda olmasını sağlamakla yükümlü olduğunu söyleyen Erkmen, standartlara uymayan ya da hatalı ürünlerin firmalar açısından hem maliyet hem de prestij kaybı oluşturduğunu belirtti.. Etkinlik soru-cevap bölümüyle sona erdi.



HABER

DOW TÜRKİYE, 3. İSTANBUL KARBON ZİRVESİ’NDE “DÜŞÜK KARBON KAHRAMANI” OLDU Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından 3.kez düzenlenen İstanbul Karbon Zirvesi’nde katılımcılar arasında yer alan Dow Türkiye, “Düşük Karbon Kahramanı” ödülünün de sahibi oldu. İSTANBUL, TÜRKİYE – 20 Nisan, 2016 Enerji ve iklim değişikliği alanında Türkiye’den ve yurt dışından tanınmış üst düzey devlet yetkilileri, akademisyenler ve özel sektör temsilcilerini bir araya getiren İstanbul Karbon Zirvesi, 14- 15 Nisan tarihleri arasında İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından 3.kez düzenlenen zirvede katılımcılar arasında Dow Türkiye de yer aldı. “Düşük Karbon Kahramanları Ödülleri” ile üretim ve tüketimde karbon yönetimini mükemmel başaranları, düşük karbon ekonomisi için uğraş verenleri desteklemeyi ve toplumda konunun bilinirliğini artırmayı hedefleyen SÜT-D, düzenlediği törende Dow’ı da ödüle layık gördü. Dow’ın Multiplan Yalıtım Sistemleri A.Ş. işbirliği ile geliştirdiği çatı yalıtımında yaygın olarak kullanılan bitümen ve PVC bazlı çatı kaplama malzemelerine alternatif olan “Termoplastik Poliolefin Membranları” Dow’a ödül kazandırdı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Sayın Mustafa Öztürk, Dow müşterilerinden Multiplan Yalıtım Sistemleri AŞ. Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Nazım Yavuz ve Dow Elastomers Türkiye Teknik Satışlar ve Proje Geliştirme Müdürü Varun Thakur’a ödülünü takdim etti. Paris İklim Anlaşması kararlarının Türkiye’de nasıl uygulanacağı, iklim finansmanı, Türkiye için yeşil büyüme önerileri, enerji tasarrufu ve sürdürülebilirlik gibi başlıkların tartışıldığı zirvede; Dow Türkiye ve Orta Asya Cumhuriyetleri Başkanı İhsan Necipoğlu, Dow’ın sürdürülebilirliğe ve enerji tasarrufuna olan katkılarından söz ederek, karbon ayak izini nasıl azalttıklarını anlattı. Moderatörlüğünü İTÜ Öğretim Üyesi ve SÜT-D Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu’nun üstlendiği “Karbon Yönetimi ve Endüstri” oturumunda konuşan İhsan Necipoğlu’na, zirveye katkılarından dolayı plaket takdim edildi. “6 bin 800 kişilik Ar-Ge ekibimizle karbon ayak izini azaltmaya devam edeceğiz” Dow’ın dünyanın lider kimya şirketlerinden biri olarak teknolojiyi ve bilimi verimli olarak kullandığını açıklayan İnsan Necipoğlu, 119 yıldır dünyada, 45 yıldır ise Türkiye’de faaliyet gösteren bir şirket olarak en büyük yatırımlarının insan kaynağı olduğunu söyledi. 6 bin 800 bilim adamı ve araştırmacılarının

18 | Kimya Magazin | Nisan 2016

bulunduğunu belirten Necipoğlu, Ar-Ge’ye yılda 2 milyar dolar harcadıklarını ve bilim adamlarından gelecek çözümlere çok güvendiklerini vurguladı. Bu doğrultuda dünyanın önemli sorunlarının çözümüyle uğraştıklarını da dile getiren Necipoğlu, “Son 10 yıl içinde 1 milyar yeni insan nüfusundan söz edebiliriz. Buna bağlı olarak ise enerji kullanımı son 15 yılda yüzde 50 arttı. Su kullanımında yüzde 50 artış var. Oysaki dünyanın yüzde 35’i su kıtlığı olan yerlerde yaşıyor. 1 milyar daha yeni insana gıdanın yetmemesi söz konusu. Bu yüzden gıda verimliliği ve tarım verimliliğinin artırılması, yeni su kaynaklarına ulaşılması ve mevcut suyun temizlenmesi gerekiyor. Bütün bunları yaparken karbon ayak izinin de en alt seviyede tutulması lazım. Bu tek bir şirketin, üniversitenin ya da hükümetin yapabileceği bir şey değil. Bu çözümler işbirliği gerektiriyor. Biz de tüm ekibimiz ve Ar-Ge’miz ile beraber bu işi ileriye taşımayı hedefliyoruz” dedi. “Önümüzdeki 10 yılda kimya teknolojilerine güveni artıracağız” Geçmiş yıllarda bir ürünü tasarlarken maliyet ve fonksiyonel kullanılabilirliği değerlendirdiklerini aktaran Necipoğlu, bu iki kriterin yanına sürdürülebilirliği eklediklerini ifade etti. Ciddi bir şekilde sürdürülebilirlik çalışmalarının sürdüğünü anlatan Necipoğlu, “Bizim araştırmacılarımız şu anda bu üç


Türkiye’nin SQAS ve ADR Standartlarına Uygun Dağıtım Ağına Sahip Tek Firması


HABER özellik olmadan ürün tasarlamıyor. Ürünleri tasarlarken tüm değer zincirlerine bakıp yaşam zincirlerinin ölçümlemesini yapıyoruz. Bunu yaparken de sürdürülebilir ekonomik çapta bir sürdürülebilirlik oluşturmaya çalışıyoruz. Bugüne kadarki serüvenimizin üçüncü ayağına gelmiş bulunmaktayız. İlk adımımız olan 1995- 2005 yılları arasında operasyonda mükemmeliyeti hedefleyerek kendi popülasyonumuza baktık. Kaynak kullanımlarını, atık ve enerji kullanımlarını aza indirerek 5 milyar dolar tasarruf sağladık. 2005- 2015 yıllarını kapsayan ikinci on yılımızda zorlu problemlerin çözümüyle ilgilenerek, sürdürülebilir ekonomi çözümlerini müşterilerimizle paylaştık ve onlara farklılık sağladık. Üçüncü on yılımız olan 2015- 2025 süreci içinde ise düşünce liderliğini hedefliyoruz. Değer zincirlerimizi baştan tasarlayarak araştırmacılarımızla birlikte geleceğe tasarlama hedefimiz bulunuyor. Tasarım ürünlerimizle kimya teknolojisine güvenilirliği artırmayı planlıyoruz. Öncelikli planlarımızdan biri bu” diye konuştu. “Brezilya olimpiyatlarında karbondioksit miktarını 500 bin ton azaltacağız” Tüm bu çalışmalarını ve felsefelerini olimpiyatlarda sergilemeyi amaçladıklarını da dile getiren Necipoğlu, olimpiyatların dünyanın en büyük vitrinlerinden biri olduğunu vurgulayarak, Dow olarak olimpiyatların düşük karbon sponsoru olduklarının da altını çizdi. Soçi olimpiyatlarında hedeflenen karbon salınımı azalışının 360 bin ton karbondioksite eşdeğer olacak şekilde azaltılması hedeflendiğini söyleyen Necipoğlu, “Rusya’da çalışmalara başladık. Altyapı, tarım, gıda gibi endüstrilere yöneldik. Bu endüstrilerle lokal sanayi içinde çalışarak hem felsefemizi anlatıp hem de yeni Dow teknolojilerinin kullanımını sağladık. Karbondioksit salınımlarını 520 bin ton karbondiok-

20 | Kimya Magazin | Nisan 2016

sit eşdeğerinde aşağı indirdik. Bizden istenen hedefi fazlasıyla geçtik” dedi. Brezilya Rio De Janeiro’da bu yaz gerçekleştirilecek olimpiyatlar için de ciddi bir çalışma içinde olduklarını belirten Necipoğlu, birtakım özel teknolojiler üzerinde çalıştıklarını söyledi. Poliüretan bazlı panellerin kullanımını sağlayarak ciddi tasarruflar elde etmeyi planladıklarını aktaran Necipoğlu, 500 bin tonluk karbondioksitin azaltılmasına yönelik hedeflerine ulaşabileceklerini dile getirdi. “Gıda israfıyla 2,5 milyar ton karbondioksit salınımı ortaya çıkıyor” Dünyanın önemli sorunlarından biri olan gıda problemine yönelik çözümlerine de dikkat çeken Necipoğlu, Birleşmiş Milletler istatistiklerine göre toplam gıda üretiminin 4 milyar dolar olduğunu bu oranın 1,3 milyar tonunun ise israf olduğuna işaret etti. Üretimin sadece yüzde 25’inin tasarrufuyla 870 milyon kişinin doyabileceğini belirten Necipoğlu, bu miktarın Afrika’nın gıda krizine çare olabilecek kadar önemli olduğunu kaydetti. Gıdanın israf edilmesiyle 2,5 milyar ton karbondioksit değerinde salınımın ortaya çıktığını ifade eden Necipoğlu, “İyi bir paketleme performansı artırıp gıdanın ömrünü uzatıyor. Bu noktada esnek ambalajın devreye girdiğini söyleyebiliriz. Esnek ambalaj sanayide atıkların 2,5 milyar ton israfın salınımlarını azaltıyor. Biz bu noktada ambalajın hammaddesini yüksek teknolojiyle sağlıyoruz. Bunu tasarlarken de değer zincirine yüksek katkıda bulunuyoruz. Yüzde 4 enerji yüzde 40 su tasarrufu sağlıyoruz. Ambalajın kalınlığını azaltıp oradan da tasarruf sağlıyoruz. Nakliyede yakıt tasarrufundan faydalandırıyoruz. Endüstri ve sanayi ile beraber çalışıp geri dönüşüm sağlıyoruz. Bütün bunları yaparken de gıda sanayisindeki karbon ayak izini minimize etmeye çalışıyoruz” dedi.



HABER

“EĞİTİMDE KALİTE ŞART” DİYEN PAGDER’İN PLASTİK SANAYİSİNDE MALİYET YÖNETİMİ SEMİNERİNE YÜKSEK KATILIM Plastik Sanayicileri Derneği’nin (PAGDER) organize ettiği “Plastik Sanayinde Maliyet Yönetimi Semineri” için İstanbul’a gelen ve plastik sanayicilerine, daralan pazar ve karlılıkta düşüş sorunlarına çözüm sağlayabilecek maliyet azaltma yöntemlerini anlatan Dr. Robin Kent, yüksek katılımla izlendi. Alanında dünyanın önde gelen uzmanlarından olan Dr. Robin Kent seminerde; maliyet yönetim tekniklerine ve stratejilerine odaklanarak, başta en önemli maliyet kalemi olan enerji olmak üzere tasarruf sağlamanın yollarını bulma ve incelikleri konusunda somut katkılar sağlayacak çözüm yollarını anlattı. PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür, seminerde yaptığı açılış konuşmasında, PAGDER’in sektöre doğrudan katkı sağlayacak faaliyetleri arasında eğitimin önemli bir yeri olduğunu ve özellikle kaliteli eğitime odaklandıklarını söyledi. Alanında dünyanın önde gelen uzmanlarından biri olan ve kitapları üniversite eğitimlerinde okutulan Dr. Robin Kent’in bu seminerinin 2016 bahar dönemi eğitim - seminer programları içinde önemli bir yer tuttuğunu kaydeden Gür, “Somut katkılar alabileceğimiz ve uygulamaya koyabileceğimiz bu seminer ile kaliteli eğitimin en güzel örneklerinden birini daha sektörümüze sunmuş oluyoruz” dedi. PAGDER (Plastik Sanayicileri Derneği) organizasyonuyla 2014'te de İstanbul’a gelen ve “Plastik Sanayinde Enerji Verimliliği Semineri” vererek katılımcıların bu seminerden somut, uygulanabilir bilgilerle ayrılmasını sağlayan Dr. Robin Kent, PAGDER’in yine önemli bir semineri için yeniden İstanbul’daydı. Eğitimin kalitelisi gerekli! “Plastik Sanayinde Maliyet Yönetimi” seminerini düzenleyen ve bu alanın uzman ismi Dr. Robin Kent’i yeniden İstanbul’a getiren PAGDER’in Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür; 21 Nisan 2016 tarihinde, İstanbul’da düzenlenen seminerin açılış konuşmasında şunları söyledi: “Sektörümüze, sanayicilerimize doğrudan katkı sağlayacak faaliyetlerimiz arasında oldukça önemli bir yer tutan eğitimde de, kaliteli eğitime odaklanıyoruz; çünkü sektörümüzde başka birçok eğitim veriliyor ama kaliteli eğitim sektörümüzün eksiklerinden biri… Kaynakları en doğru, verimli kullanmanın sırlarının uygulamalı olarak sektör mensuplarımıza anlatılacağı bu seminerimiz ile kaliteli eğitimin bir örneğini daha sunmuş olacağız.”

22 | Kimya Magazin | Nisan 2016

Plastik sektörü, çok ağır rekabet koşullarıyla çalışan bir iş kolu! Eğitim-seminer programlarını kalite odaklı, uzun süren çalışmalardan sonra yapılandırdıklarını paylaşan Gür, “Somut, uygulanabilir eğitimlere, seminerlere ağırlık veriyoruz. Bazı eğitimlere özellikle uygulama boyutunu ekleyerek sağladığımız olumlu katkıyı daha etkin hale getirmeyi hedefliyoruz.Dr. Robin Kent’in semineri de, 2016 eğitim – seminer programımız içinde önemli bir yer tutuyor. 2014 yılındaki seminerde de deneyimlediğimiz gibi, Dr. Robin Kent'in bu yeni semineri de, sanayicilerimiz için doğrudan fayda sağlayacak, somut katkılar alabileceğimiz ve uygulamaya koyabileceğimiz bir seminer olacak” dedi.

Sanayinin her kolunda ama özellikle plastik sanayisinde enerji verimliliği ve genel olarak verimliliğinin hayati bir konu olduğunu belirten Reha Gür, “Çok ağır rekabet koşullarıyla çalışan bir iş koluyuz. Üstelik hammaddede zorunlu olarak dışa bağımlı bir sektördeyiz ve hammadde giderleri de çok ciddi bir maliyet kalemi. Hammaddede en ufak kayıp dahi gözden çıkarılmaz. Dr. Kent'in başta enerji ve hammadde olmak üzere tasarruf ve verimliliği artırmaya yönelik çok faydalı, kaliteli bir seminer programı hazırladığını söyleyebilirim” dedi. Her türlü kaos ortamına rağmen benzer işbirlikleri yapılmalı! Seminere işbirlikçi kuruluş olarak destek veren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selçuk Aksoy da seminerde yaptığı konuşmada, dünyanın ve Türkiye’nin bulunduğu bölgedeki kaos ortamına rağmen PAGDER ile işbirliği yaparak plastik sektörüne önemli katkılar sağlayacak bu seminerde yer almaktan memnuniyet duyduklarını aktardı.


1995

SEKTÖRDE 30. YIL

Rahmani Taş

GÜVEN ve KALİTENİN DEĞİŞMEZ ADRESİ

ÜRETİM ve SATIŞ ÜRÜNLERİMİZ

Nikel Kaplama Grubu

Çöktürücü

Sarı Kaplama Grubu

Bakır Kaplama Grubu

Potasyum Siyanür Sodyum Siyanür Krom Kaplama Grubu

Gümüş Kaplama Grubu

Çinko Kaplama Grubu İmalatımız

Kalay Kaplama Grubu

Diğer Kimyasallar

Tüm Asit Çeşitleri

SEDA KİMYA SANAYİ ve TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ

Atatürk Oto Sanayi Sitesi 7. Sokak No: 205 - 208 İkitelli / İstanbul Tel: (0212) 486 22 14 - 486 22 38 -486 22 56 Fax: (0212) 486 22 41

www.sedakimya.net - info@sedakimya.net


HABER İKMİB’in sektörün gelişimine katkı sağlayacak her çalışmaya destek verdiğini paylaşan Aksoy, 25 - 28 Nisan 2016 tarihleri arasında Çin'in Şanghay kentinde düzenlenecek Asya’nın en büyük, dünyanın ise 2. Büyük Plastik ve Kauçuk Fuarı olan “Chinaplas 2016” fuarına Türkiye tek yetkili temsilcisi PAGDER ile birlikte katılarak Türk plastikçilerinin seslerini dünyaya duyurmalarına yardımcı olacaklarını söyledi.

nı içeren başlıklar da detaylı olarak incelendi. Dr. Kent’in grup çalışmaları ve gerçek olay incelemeleri de (case study) sunduğu seminerin düzenlenmesinde PAGDER’e işbirlikçi kuruluş olarak İKMİB katkı sağlarken, TSP Makina, Engel Enjeksiyon, Ser Rezistans, Aksoy Plastik, Şenmak Makine de ayrıca destek verdi.

Kaynakları en doğru, verimli kullanmanın sırları plastik sanayicilerine anlatıldı! Dr. Robin Kent’in "Plastik Sanayinde Maliyet Yönetimi" başlıklı seminerinde, modeller yardımıyla imalat süreçlerinde kaynakların gerçek maliyetlerinin belirlenmesi ve katılımcıların plastik imalatını tüm yönleriyle tanıması sağlandı; iş modellerinden tasarıma, malzemeden insan kaynağına, fabrika yapılandırmadan atık yönetimine kadar imalatın unsurları-

NİĞTAŞ BOYA SEKTÖRÜ İÇİN YÜZDE 40 KAPASİTE ARTIRIYOR Doğada bulunan kalsiyum karbonatın evlerimizin duvarlarını renklendirdiğini biliyor muydunuz? Boya sektörünün renkli dünyasının kar beyaz yapıtaşı kalsit sayesinde boya sektörü daha ucuza daha kapatıcı ürünler sunabiliyor. Boya sektörünün bu gizli kahramanı, Paintistanbul’da görücüye çıktı. Türkiye’nin lider endüstriyel kalsit üreticisi Niğtaş, fuarda boya sektörü için yüzde 40 kapasite artışına gittiklerini de açıkladı Boyanın içindeki en doğal ham madde olan kalsiti, 30 yıldır tüm dünyaya taşıyan Niğtaş, Avrasya ve Ortadoğu’nun en geniş kapsamlı boya ve kaplama fuarı kabul edilen Paintistanbul’da, yeni ürünlerini tanıttı. Ziyaretçileri boyanın örtücülüğünü artıran ve aynı zamanda maliyetini düşüren kalsitle tanıştıran Niğtaş, kapasite artışı müjdesini de verdi.

Niğtaş Grup Şirketler Yönetim Kurulu Başkanı Sakin Aruk, boya sektörüyle iş birliklerini her geçen gün artırdıklarını belirterek bu yıl boya grubu ürünlerin

24 | Kimya Magazin |

Nisan 2016

de yüzde 40 kapasite artışına gittiklerini açıkladı. Sakin Aruk sözlerine şöyle devam etti: “Kalsit sektörü çok bilinmese de boya gibi birçok sektörün en öncelikli ham maddesi konumunda. Boya sektöründe kullanılan titan maliyetini çok büyük oranda düşüren Niğtaş kalsiti, tek darbe ile daha fazla örtücülük de sağlıyor. Bunun yanı sıra boyanın akışkanlığının dengelenmesinde de kalsitin katma değeri çok fazla. Niğtaş olarak dünyanın en beyaz ve en saf kalsitini çıkartıyoruz. Ar-Ge ekibimizle de boya sektörünün ihtiyaçlarını karşılayacak inovatif ürünler üretiyoruz. Gerçekleştireceğimiz kapasite artışıyla sadece büyük ölçekli firmaların değil küçük ve orta boy işletmelerin taleplerini de karşılamayı hedefliyoruz.”



HABER

MİLYONLARCA TAKİPÇİLİ GÜZELLİK FENOMENLERİ BEAUTY EURASIA FUARI’NDA Ünlü Blogger’lar Türk kozmetikürünlerini çok sevdi! ina) deneyim ve yorumlarını #TRCosmetics hashtag’i ile takipçileriyle paylaştılar. Blogger’lar İstanbul’da oldukları süre boyunca şehri keşfedecek, Türkiye’nin kozmetik üretim altyapısını gözlemleyip parfüm yapmayı deneyimleyecek ayrıca Ayasofya Hürrem Sultan Hamamı’nda hamam sefası ile birlikte Türk sabunu yapımı workshop’una katılacaklar.

Milyonlarca takipçisi olan Blogger’lar Kozmetik Tanıtım Grubu’nun davetlisi olarak İstanbul’da… Blogger’lar Türk kadınının güzellik sırlarını keşfetmek ve takipçileri ile bu sırları paylaşmak üzere Beauty Eurasia Fuarı’nı ziyaret ettiler. Kozmetik Tanıtım Grubu standında takipçileri ile buluşan güzellere ilgi yoğundu. Türk kozmetik ürünlerinin dünyaya tanıtılması için atağa geçen Kozmetik Tanıtım Grubu çalışmalarına İKMİB (İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği) bünyesinde devam ediyor. Türk kozmetik sektörünün markalaşmasına katkı sağlamak, ihracatı artırmak ve daha geniş bir coğrafyaya Türk kozmetik ürünlerini ulaştırmak hedefiyle yürütülen tanıtım çalışmalarının sonuncusu dünyaca ünlü güzellik ve moda Blogger’larının Türkiye’ye davet edilmesi oldu. Kozmetik Tanıtım Grubu’nun düzenlediği etkinlik kapsamında ülkemize gelen Blogger’lar Beauty Eurasia Fuarı’nı da ziyaret etti. Güzellik ve makyajdaki hünerleri ile dikkat çeken Blogger’lar; Karen Sarahi Gonzalez (iluvsarahii), Maya Mia (maya_mia_y), Diana Ensiu&Alina Tanasa (fabmuse_diana/fabmuse_alina), Jelena Peric (j_make_up), Jackie Aina (jackiea-

26 | Kimya Magazin | Nisan 2016

Kozmetik Tanıtım Grubu Başkan Yardımcısı Ersin Tari, devam eden çalışmaları ile ilgili şunları söyledi: “Kurulduğumuz günden bu yana Türk kozmetik ürünlerinin dünyaya tanıtılmasıyla marka değerini artırmak ve ihracatı daha yukarıya taşımak için pek çok çalışma hayata geçiriyoruz. Bu yıl hız verdiğimiz çalışmalar kapsamında sektörümüz ile ilgili İtalya Cosmoprof, Dubai Beautyworld, Cosmobeaute Asia,

Cosmoprof Asia, Beauty Eurasia gibi önemli fuarlara katılıyoruz. Bunun yanında birçok ülkede UR-GE faaliyetleri yürütüyoruz. Yine bu yıl içerisinde Fransa Cannes, Şili ve Kolombiya’ya ticaret heyetleri düzenleyeceğiz. Önümüzdeki dönemlerde de Türk kozmetik sektörünün markalaşma yolculuğunda çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.” 190’ın üzerinde ülkeye ihracat gerçekleştiren Türk kozmetik sektörünün son 10 yılda ihracatını yüzde 170 artırdığı belirten Ersin Tari, “2015 yılında 1.1 milyar dolarlık kozmetik ihracatı gerçekleşti. Geçtiğimiz yıl en fazla kozmetik ihracatı yapılan ülkeler; Irak, Rusya, İran, Almanya, Birleşik Krallık, Azerbaycan-Nahcivan, Cezayir, Birleşik Arap Emirlikleri, Fransa ve Suudi Arabistan oldu. Türk kozmetik sektörü özellikle şampuan ve sabunda dünya çapında bir üretim merkezi olma kapasitesine sahip. Sabunun yanı sıra saç bakım ürünleri ve ıslak mendil üretiminde dünyada ilk üçte yer alıyoruz. Renkli kozmetikler şeklinde adlandırdığımız makyaj ürünlerinde giderek ürün çeşitliliğimiz ve ihracatımız artıyor” dedi.


PURMOL NEM ALICI

PURMOL çift kompanentli poliüretan sistemlerinde nem alıcı olarak kullanılan Toz Moleküler Sievedir. Nemin giderilmesinde en etkili çözümdür. Kullanım Alanları:

* Zemin Kaplama * Mastik * Yapıştırıcı * Dökme reçine gibi alanlarda üretim aşamasında kullanılır. Özel plastik formulasyonlarında ; * Karbondioksit gazı tutulması * Hidrojen klorür gazı giderilmesi * Nem alma * Pigment ve solvent kurutulmasında kullanılır.


HABER

Basf, Bitki Koruma Alanında Geliştirdiği Yeni Ürünlerini 2025 Yılına Kadar Pazara Sunacağını Açıkladı. BASF, 2015 ve 2025 yılları arasında pazara sunulacak olan ürünlerinden 3 milyar Avro satış geliri bekliyor. Çiftçilere kapsamlı çözümler sunma stratejisine devam eden BASF, tarla bitkileri, sebze ve meyveye yönelik yeni ürünler sunacak. 2015 yılında Bitki Koruma Bölümünde 514 milyon Avro'luk Ar-Ge harcaması yapan BASF’nin açıkladığı satış öngörüsü, Ar-Ge alanında sürekli olarak yapılan yatırımların bir sonucu. BASF Bitki Koruma Bölümü Başkanı Markus Heldt, "Fikirleri ve zorlukları, dünyanın dört bir yanındaki yetiştiricilere yönelik sınıfının en iyisi ürünlere ve hizmetlere dönüştürmede oldukça başarılı olduk. İnovasyon, bugünün tarımında önemli bir bileşen olmaya devam ediyor. İhtiyaçların sürekli olarak değiştiği ve yeni zorlukların ortaya çıktığı dinamik bir pazar ve yeni çözümler ve teknolojilerle bu pazara katkıda bulunabildiğimiz için mutluyuz." dedi. BASF, fungisit alanında 2019 yılından itibaren dünya pazarlarına yeni bir aktif madde sunacak. Halen ileri seviye geliştirme aşamasında olan yeni fungisit, yüksek performans sergiledi ve hastalık kontrolü alanında önemli bir araç olması bekleniyor. Bu aktif madde ile yapılan kapsamlı araştırmalar, mısır, tahıl, soya, sebze ve meyve gibi pek çok mahsulde pek çok patojene karşı geniş spektrumlu etki göstermektedir. BASF, Herbistler alanında hem yeni geliştirilen etken maddeler, hem de yeni formülasyonlar vasıtasıyla önde gelen tedarikçiler arasında yer alıyor. Yeni geliştirilen dicamba formülasyonu, herbisit alanında sunulacak olan bir inovasyon. Yeni herbisit ürünleri yabani ot direnci yönetimi teknolojileri alanında yenilikler içeriyor. BASF, çeşitli mahsullerde kara çim gibi dirençli yabani otlarda üstün bir kontrol sergileyen aktif maddeler geliştiriyor. Bu yeni ürünler, 2020 yılının başında pazarlara sunulmaya başlayacak. Ayrıca, çeltiğe yönelik yeni bir herbisit toleranslı sistem olan Provisia™ teknolojisinin ise 2017 yılında pazara sunulması hedefleniyor. BASF'nin herbisit ailesinin bu yeni ürünleri, dünyanın dört bir yanındaki çiftçilere Kixor® ve Clearfield® Üretim Sistemi gibi bilinen ürünler sunan portföyünü tamamlıyor. BASF'nin insektisit portföyü de 2019 yılının sonu itibariyle zararlı kontrolü ve direnç yönetimi alanındaki araç sayısını artıran yeni aktif madde ile genişliyor. Broflanilide etken maddesi, tarla bitkileri, sebze ve meyve grubunda yeni etki mekanizmasıyla ısırı-

28 | Kimya Magazin | Nisan 2016

cı-çiğneyici zararlıların kontrolünde önemli bir araç olacaktır. BASF Bitki Koruma Bölümü Başkanı Markus Heldt, "Bizim açımızdan inovasyon, yeni moleküllerin keşfedilmesinin ötesinde bir anlam içeriyor. Bilişim Teknolojileri, formülasyon teknolojileri, biyolojik bitki koruma ve ayrıca yeni iş modelleri gibi alanlara yatırım yapıyoruz. BASF'nin daha sağlıklı bitkiler ve daha yüksek verim için, Limus® azot yönetimini 2015 yılında pazara sundu. Limus®, bitki gelişiminin en kritik büyüme aşamalarında bitkilerin dengeli oranda azot almasına yardımcı olan patentli bir ürün. Fonksiyonel Bitki Bakımı segmentinin diğer çözümleri şu an pazara sunum aşamasında ve 2020 yılına kadar BASF için bu alanda toplamda 500 milyon Avro'nun üzerinde bir satış oluşturmasını bekliyoruz." dedi. Heldt, “Gezegenimizin gelecekte büyümesinin temeli olarak sağlam bir tarım sektörüne sahip olmamız gerekiyor. Verimi artırmak üzere yeni sürdürülebilir ürünlere yatırım yapmaya devam etmemiz halinde çiftçilerin sağlıklı ve ekonomik gıda sunmada başarılı olmasını destekleyebiliriz. Biz BASF olarak, bunu yapmaya devam edeceğiz" dedi. BASF'nin yeni ürünleri başarılı bir şekilde ticarileştirme konusundaki deneyimi, Bitki Koruma biriminin büyümesinde büyük önem taşırken, kısa bir süre önce, satışların yüzde 40'tan fazlasını son beş yıl içerisinde pazara sunulmuş olan ürünler oluşturuyor. Pazardaki başarısını inovasyonlarla daha fazla artırmak için BASF Bitki Koruma, satış gelirlerinin yaklaşık yüzde 9'unu Ar-Ge'ye yatırmaya devam edeceğini belirtti.


NiÄ&#x;taĹ&#x; Mikronize Kalsit Mikrokal Kalsit Tel: +90 388 233 53 00 Fax: +90 388 233 53 04

www.nigtasmikronize.com


HABER

ÇEVRECİ POLİSAN KARBON ZİRVESİ’NDE YER ALDI “SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ EVLERE TAŞIYORUZ” Boya sektöründe, Çevresel Ürün Beyanı veren ilk firma olan Polisan, şirketlerin küresel ısınmayla mücadelede nasıl bir rol oynayacağının konuşulduğu 3. Karbon Zirvesi’nde, sürdürülebilir kalkınmanın önemine dikkat çekti

75’i, Poliport Kimya’da ise yüzde 50’si gibi ciddi bir oranı geri kazanım sürecine dahil ediliyor. Polisan tehlikeli atıkların geri kazanımı konusundaki teknolojik alt yapısı ve çevresel duyarlılığıyla da sektöre örnek oluyor.

Türkiye’nin sürdürülebilir dünya hedefindeki rolünün nasıl şekilleneceğinin tartışıldığı 3. Karbon Zirvesi’nin daimi destekçisi Polisan Holding, sürdürülebilirlik politikalarını açıkladı. Polisan Holding Kalite ve Çevre Müdürü Dilek Sarıaslan, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkilerinin her geçen gün daha iyi hissedildiğinin belirterek, bu konuda 7’den 70’e herkesin birlikte hareket etmesi gerektiğini ifade etti. Bu süreçte şirketlere büyük görevler düştüğünü bildiren Sarıaslan, “Polisan Holding olarak biz de gelecek nesillere yaşanılabilir bir dünya bırakabilmek için stratejilerimizi bu yönde belirliyor ve karbon emisyonumuzu azaltacak uygulamaları hayata geçiriyoruz ve çevre için elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz. Öncelikli hedefimiz de sürdürülebilirlik kültürünü evlere taşımak” diye konuştu. Polisan için çevre beşikten mezara bir süreç Çevre performansını artırmak için beşikten mezara prensibiyle ürünün üretim aşamasındaki tüm çevresel boyutları değerlendirip ele alan Polisan, çevre üzerindeki etkilerini minimize etmek için projeler hayata geçiriyor. Geri kazanım olmazsa olmazı Polisan’da, birincil ve ikincil ürün nakliye ambalajlarında geri dönüștürülmesi kolay olan malzemeler seçiliyor ve 10 yıldır ÇEVKO ile iș birliği içinde piyasaya sürülen ikincil ambalajlar toplanarak ekonomiye kazandırılıyor. Tehlikeli atıkların Polisan Boya’da yüzde

Türkiye’nin ilk ‘Çevre Ürün Beyanlı’ boya firması Polisan Çevresel Ürün Beyanı - Environmental Product Declaration (EPD) Belgesi’ni alabilen sektöründe Türkiye’de ilk, Avrupa’da ise ilk üç üreticiden biri olmaya 2015 yılında hak kazandı. Bu vizyonunu tüm süreçlerine yansıtan Polisan, 2016 yılında sürdürülebilirlik raporunu da kar amacı gütmeyen global bir kuruluş olan Global Reporting Initiative (GRI) tarafından onay alarak yayınlama kararı aldı. Böylelikle Polisan’ın çevresel performansı şeffaf bir şekilde tüm paydaşlarına sunulacak. 3. Karbon Zirvesi, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği tarafından 14-15 Nisan 2016 tarihlerinde İTÜ'de gerçekleşti.

Fawori, Yeni Dış Cepheleri Yeni Ürünü Fenomen İle Renklendirecek Geniş ürün yelpazesi ve güçlü dağıtım kanalıyla Türk boya sektörünün önemli markası Fawori, “hem iyi kalite, hem de iyi fiyat” yaklaşımı ile ürün gamına eklenen yeni ürünü “Dış Cephe Silikonlu Fenomen” ile tüketicilere alternatif fırsatlar sunuyor. Kalitesi ve fiyat stratejisi ile “hem iyi kalite, hem de iyi fiyat” yaklaşımını benimseyen Türk boya sektörünün önemli markalarından Fawori, dış cephe ürün gamına eklediği yeni Silikonlu Fenomen ile tüketicilere alternatif çözümler sunuyor. İpeksi mat dokusuyla daha canlı renkler elde edilebilen Fenomen,

30 | Kimya Magazin | Nisan 2016

ekstra su itici özellikleri ve elastromerik yapısı ile diğer ürünlerden ayrışıyor. Dokusundaki farklı özellikler, uygun fiyat ve ipeksi mat parlaklığıyla daha canlı, binlerce renk seçeneği sunan Fenomen, UV ışınlarına karşı 10 yıl garantili yüksek renk dayanımı sağlıyor. Elastromerik yapısı sayesinde ani ısı değişimleri ve bina oturmaları nedeniyle yüzeyde oluşan kılcal çatlakları köprüleme özelliğine sahip Fenomen, iyi kalite ve iyi fiyat ile dış cephelerde yepyeni bir alternatif sunarken tüketiciler ve ustalar için en iyi çözümü geliştiriyor.


EF KİMYA

ÜRÜNLERİMİZ ÜRÜNLERİMİZ

EF KİMYA

KLORLU SOLVENTLER

VARİL

ALKOLLER

VARİL

KLORLU SOLVENTLER DOWPER™ DOWPER™ DOWPER™ DOWPER™ DOWPER™ DOWPER™ DOWPER™ FD DOWPER™ DOWPER™ MC FD METİLENKLORİD DOWPER™ MC TECH. MECTHENE™ PU TECH. METİLENKLORİD HI-TRI™ SMG PU TRİKLORETİLEN MECTHENE™ SAFE-TAINER™ SİSTEMİ HI-TRI™ SMG TRİKLORETİLEN

VARİL 330 KG 45 KG KG 330 32 45 KG KG 330 KG 32 KG 330 KG KG 330 258 330 KG KG 258 KG 258 KG 280 258 KG KG

VARİL 170 KG

280 KG

ALKOLLER DERİ KİMYASALI (METİL ALKOL) DERİ KİMYASALI MATBAA KİMYASALI (METİL ALKOL) (ETİL ALKOL) MATBAA KİMYASALI İZO (ETİLPROPİL ALKOL)ALKOL (İPA) İZO PROPİL ALKOL İZO (İPA)BUTİL ALKOL (İZOBUTANOL) İZO BUTİL ALKOL N BUTANOL (İZOBUTANOL) N BUTANOL

170 KG

MODİFİYE ALKOLLER

VARİL

KETONLAR

VARİL

MODİFİYE ALKOLLER DOWCLENE™ 1601 DOWCLENE™ DOWCLENE™ 1611 1601 DOWCLENE™ 1611 1621 DOWCLENE™ DOWCLENE™ DOWCLENE™ 3650 1621 DOWCLENE™ DOWCLENE™ 3660 3650 DOWCLENE™ DOWCLENE™ 3670 3660 DOWCLENE™ DOWCLENE™ PX-16S 3670 DOWCLENE™ DOWCLENE™ PX-33 PX-16S DOWCLENE™ DOWCLENE™ PX-36 PX-33 DOWCLENE™ DOWCLENE™ PX-43 PX-36

VARİL 180 KG 180 180 KG KG 155 KG KG 180 20 / 200 LT 155 KG 20 20 // 200 200 LT LT 20 / 20 / 200 200 LT LT 20 / 200 LT 20 / 200 LT 20 20 // 200 200 LT LT 20 / 200 20 / 200 LT LT 20 20 // 200 200 LT LT

KETONLAR ASETON METİL ETİL KETON (MEK) ASETON SİGLOHEKZANON METİL ETİL KETON (MEK)

VARİL 165 KG 170 165 KG KG 190 KG 170 KG

ESTERLER

VARİL

TEST KİTLER & STABİLİZATÖRLER

AMBALAJ

ESTERLER BUTİL ASETAT ETİL BUTİLASETAT ASETAT PM ASETAT ETİL ASETAT Dİ FORMAMİD (DMF) PMMETİL ASETAT DOP YAĞIFORMAMİD (DMF) Dİ METİL DOP YAĞI

VARİL 190 KG 190 190 KG KG 190 KG KG 190 200 KG 190 KG 200 KG KG 200

TEST KİTLER & STABİLİZATÖRLER MAXICHECK™ AA TEST KİT MAXICHECK™ MAXICHECK™ ALKALİ AA TESTTEST KİT KİT MAXICHECK™ DCL-1N TEST KİTİ MAXICHECK™ ALKALİ TEST KİT MAXISTAB™ DJ-1N MAXICHECK™ DCL-1N TEST KİTİ MAXISTAB™ DK-2N MAXISTAB™ DJ-1N MAXISTAB™ MAXISTAB™ NV-2 DK-2N MAXISTAB™ MAXISTAB™ DM-4N NV-2 MAXIBOOST™ ST-1 MAXISTAB™ DM-4N

AMBALAJ SET SET SET SET SET 6x1 LT SET 6x1 6x1 LT LT 6x1 LT 6x1 LT 6x1 LT LT 6x1 6x1 6x1 LT LT

GLİKOLLER

VARİL

GLİKOLLER MONO ETİLEN GLİKOL MONO GLİKOL MONO PROPİLEN ETİLEN GLİKOL PM GLİKOL MONO PROPİLEN GLİKOL

VARİL 230 KG 215 230 KG KG 190 KG KG 215

TİNERLER SELULOZİK TİNER (END.TİNER-RAPİD SELULOZİK TİNER TİNER) SENTETİK TİNER TİNER) (END.TİNER-RAPİD KOKUSUZ TİNER-D40 SENTETİK TİNER KOKUSUZ TİNER-D40 TİNER-D60 KOKUSUZ KOKUSUZ KOKUSUZ TİNER-H TİNER-D60 FIRIN TİNER-N KOKUSUZ TİNER-H FIRIN FIRIN TİNER-KS TİNER-N

VARİL 180 KG

SAFE-TAINER™ SİSTEMİ

DOWCLENE™ PX-43

MAXIBOOST™ ST-1

20 / 200 LT

6x1 LT

SİGLOHEKZANON

PM GLİKOL TİNERLER

FIRIN TİNER-KS

170 KG 165 KG 165 KG 165 KG 165 KG 170 KG 170 KG 170 KG

190 KG

200 KG

190 KG VARİL

180 KG 165 KG 155 165 KG KG 160 KG KG 155 155 160 KG KG 185 KG 155 KG 180 185 KG KG 180 KG



33 | Kimya Magazin | EylĂźl

2014


HABER

FİLLİ BOYA, “FİLLİ KADIN USTALAR” PROJESİNİ HAYATA GEÇİRİYOR Filli Boya; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı (ASPB) ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) işbirliğiyle Türkiye’deki kadın iş gücünün ülkemiz gelişimindeki katkısını yükseltmek amacıyla “Filli Kadın Ustalar” projesini hayata geçiriyor. İlk etapta 15 ilde başlayacak eğitimlere, 20-50 yaş aralığında, iş arayan ve çalışmak isteyen tüm kadınlar başvuruda bulunabilecek. Proje ile 2016 sonuna kadar 300’e yakın kadın ustanın Mesleki Yeterlilik Sertifikası alıp iş hayatına kazandırılması planlanıyor. Ülkemiz değerlerine ve gelişimine olan yüksek duyarlılığını sosyal sorumluluk projeleriyle yansıtan ve çalışmalarıyla farkındalık yaratan Filli Boya, “Filli Kadın Ustalar” projesiyle öncü rol üstlenecek bir çalışmaya daha imza atıyor. Türkiye’de kadınların mesleki gelişimlerine katkı yaparak iş gücüne katılmalarını desteklemek amacıyla başlatılan Filli Kadın Ustalar projesi kapsamında, iş arayan kadınların boya ustası olarak yetiştirilmesi hedefleniyor. Filli Kadın Ustalar projesiyle kadınların meslek sahibi olmalarının yanı sıra kendilerine olan güvenlerinin desteklenmesi ve geleceğe umutla bakmalarının sağlanması da amaçlanıyor. Eğitimleri başarıyla tamamlayan kadınlar boya ustası olarak mesleğe başlayacak Filli Boya, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı (ASPB) ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) işbirliğiyle yürütülen proje kapsamında Filli Kadın Usta olmak isteyen adaylar, projenin başlangıç ayağını oluşturan 15 ildeki İŞKUR İl Müdürlüğü/Hizmet Merkezine başvuru yapabilir. Yine aynı illerde oluşturulacak merkezlerde, kadın adaylar detaylı eğitimlerden geçirilerek boya

yapımının inceliklerini öğrenecek. Eğitimlerin akabinde yapılacak sınavda başarılı olanlar MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanacaklar. Zira Mayıs 2016’da MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi olmayanlar artık usta olarak çalışamayacaklar. Proje kapsamında 2016 yılında 200 – 300 arası kadın ustaya MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi verilmesi planlanıyor. Bu belgeyi alan kadın ustalar, Filli Boya’nın ustalara yönelik hazırladığı, puan ve çeşitli hediyeler sunan sadakat programı “Filli Ustalar” sistemine de üyelik hakkı kazanacak. Eğitimleri başarıyla tamamlayan kadın ustalar, yaşam alanlarını renklendirmek üzere donanımlı olarak yeni mesleklerine başlayabilecekler.” Boya ustası olmak isteyen kadınlar İŞKUR üzerinden başvuru yapabilir Filli Kadın Ustalar projesi kapsamında eğitimler ilk etapta Denizli, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep, Konya, Samsun, Şanlıurfa, Trabzon, Tekirdağ ve Van’da verilecek. Nisan’da başlaması planlanan ve her ilde farklı zamanlarda düzenlenecek ücretsiz eğitimlere, 15 ilde toplam 250 civarında kadın katılacak. Beş gün sürecek eğitimlerde kadın boya ustası adayları, uzmanlar tarafından boya özellikleri, boyama teknikleri ve malzeme eğitimi başlıkları altında teknik ve uygulamalı eğitime tabi tutulacak. İlerleyen dönemde tüm Türkiye’yi kapsaması planlanan projeye dahil olmak isteyen 20- 50 yaş arası kadınlar; İŞKUR üzerinden boya uygulama eğitimlerine katılım için başvurabilecek. Filli Kadın Ustalar projesi hakkında daha detaylı bilgi almak isteyenler Filli Boya Çağrı Merkezi 444 1 222’yi arayabilir, www. filliboya.com adresini ziyaret edebilirler.

34 | Kimya Magazin | Nisan 2016



HABER

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ İRAN’DAKİ YÜKSEK POTANSİYELİ İŞE DÖNÜŞTÜRMEYE GİTTİ Plastik Sanayicileri Derneği’nin (PAGDER) İran’a yönelik plastik sektörü işbirliği girişimlerinde oynadığı öncü rol meyvelerini veriyor. Bu yıl 13-17 Nisan günleri arasında yapılacak olan ve önceki yıllarda en fazla 10-11 firmanın katılım gösterdiği İranplast 2016 fuarına, PAGDER’in Türkiye organizasyonu ile bu yıl 30’a yakın firma katılıyor.

13 Nisan’da başlayan fuara katılımı Türkiye resmi temsilcisi olarak organize eden PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür, “İranlı muhataplarımızla görüşmelerimizde, ambargo döneminde desteklerini sürdüren Türkiye plastik sektörüne yönelik sempatilerini, güvenlerini net ifadelerle vurguluyorlar; destek vereceklerinin altını çiziyorlar. Şimdi potansiyeli işe dönüştürme zamanı” dedi. İran’a yönelik ambargonun kalkmasının ardından Türkiye plastik sektörü için yeni iş ve işbirlikleri fırsatı doğacağını öngören; uzun bir süredir de bu konuda sektöre yoğun bir bilgi akışı sağlayan Plastik Sanayicileri Derneği’nin (PAGDER) öncülüğünde, İran’a ilk adımı plastik sanayicileri atıyor. PAGDER’in Türkiye katılımını organize ettiği İran’ın plastik sektörüne yönelik kapıların açıldığı en önemli iş platformu olan İranplast 2016’ya, önceki yıllara kıyasla bu yıl üç katı firma katılıyor. Fırsatlar değerlendirilecek, birçok etkinlik ve ikili görüşmeler yapılacak! İran’ın plastik sektöründeki en önemli iş ortamlarından birini sağlayan İranplast, bu yıl 13-17 Nisan günleri arasında Tahran’da gerçekleştirile-

36 | Kimya Magazin | Nisan 2016

cek. Türkiye plastik sektörü de, PAGDER’in güçlü ve öncü rolüyle, fuarda yaklaşık bin m2’lik alan üzerinde yer alarak İran’a adeta çıkarma yapacak. Türkiye’de fuarı resmi olarak temsil eden PAGDER, fuara katılım sayısı 30’u bulan katılımcı firmalar için fırsatlar yaratacak ikili görüşmeler ve network sağlayacak etkinlikler de organize etti. İran’daki distribütörleri aracılığıyla katılanların yanı sıra aralarında Ravago Petrokimya, Beno Plastik, Vatan Plastik, Sisan Plastik, Kuatro Plastik, Üstün İş Makine, Saraç Makine, RTC TEC, Takımsan, Ercan Premiks, Ege Proses, Akdeniz Kimya, Mikrostar, İnpak Makine, Mergen Makine, Monomer Extruder Makine Mühendislik, Sarten Ambalaj, EBS Bağlantı Elemanları, Sancar Kimyasan, Koç Elektromekanik, Opkon Optik Elektronik, Apeks Makine, gibi alanının önemli firmalarının yer aldığı Türkiye plastik ve makine sanayisi firmaları, fuar kapsamında PAGDER’in düzenlediği ikili görüşmelerde, ziyaretlerde bulunacak. İran’da sektörün güçlü sivil toplum örgütü olan İran Petrokimya Sanayisinin Derneği APIC görüşmesini de organize eden PAGDER, İranplast fuarının organizatörü NPC ile geleceğe yönelik bir değerlendirme toplantısı da yapacak. Plastik sanayicilerimizin yüksek ve güçlü potansiyelini İran’da da işe dönüştürme zamanı geldi!



HABER daha fazla artmasının mümkün olduğunu ancak ambargonun kalkmasının ardından İranlı şirketlerin de hızla yatırımlara başlamasının yüksek olasılık dahilinde olduğunu hatırlatan Reha Gür, İran’a uzun vadeli bakılması gerektiğini; İran pazarının gelecekte de çok etkili olmaya devam edeceğini kaydetti.

Türkiye plastik sektörünün ambargo döneminde de destek vererek yoğun iş yaptığı İran ile gelecekte çok daha büyük işler yapılacağına dikkat çeken PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Reha Gür, İranlı muhataplarının Türkiye plastik sektörüne yönelik olumlu bir hava içinde olduklarını vurguladı. Gür, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “İranlı muhataplarımızla görüşmelerimizde, plastik sektörüne yönelik sempatilerini net ifadelerle paylaşıyorlar. İran dış ticaret yetkilileriyle görüştüğümüzde, ambargo döneminde kurulan iyi ilişkileri unutmadıklarını ve ülkelerindeki iş ilişkilerimizde, her türlü temasımızda bizleri destekleyeceklerini vurguladılar. Demek ki şimdi plastik sanayicilerimizdeki yüksek ve güçlü potansiyeli işe dönüştürme zamanı.” İran pazarına uzun vadeli bakmak gerekiyor! İran’a yönelik 200 milyon dolarlık ihracatın çok

38 | Kimya Magazin | Nisan 2016

Gür, “İran, hammadde üretimine ağırlık verdiği bir dönemi tamamladı. 2009’da küresel hammadde ihracatında payı dikkate alınmayacak bir ülkeyken, 2013 yılı sonu itibariyle yüzde 1,3 pay ile dünyanın ilk 20 hammadde ihracatçısı arasına girdi. İran, plastik sektörünün her alanı için dikkatle takip edilmesi gereken bir ülke. Ciddi rekabet avantajlarımızın olduğu bir dönemdeyiz. İlk bakışta ciddi bir ihracat imkanı sunduğu değerlendirmesi yapılıyor. Sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın iştahını kabartıyor ama İran ekonomisi, aynı zamanda birçok alanda rakip olma potansiyeli taşıyor. Pazarı tanımak, geleceğe yönelik sağlıklı öngörüler yapmak için iyi bir aşamada olduğumuzu düşünüyorum” dedi. Rakamlarla Türkiye-İran plastik sektörü: Plastik sektörüne yönelik kapsamlı veriler üreten PAGDER’in değerlendirmelerine göre bir önceki fuara 750 katılımcı firma ve 68 binden fazla ziyaretçi alan İranplast; plastik pazarı hızla gelişen İran’a giriş için en önemli platformlardan biri. İran’ın en fazla plastik mamul ithal ettiği ülkeler arasında Türkiye, Çin’in ardından ikinci sırada bulunuyor. İran’ın en fazla hammadde ihraç ettiği ülkeler arasında da, Türkiye yine Çin’in ardından ikinci sırada yer alıyor.



HABER

KOMPOZİT ÜRETİMİ 245 BİN TONA YÜKSELDİ Geleceğin malzemeleri en fazla boru üretiminde kullanılıyor Katma değer ve ihracat potansiyelinin yüksekliği ile dikkat çeken kompozit malzemelerin üretim hacmi 245 bin tona ulaştı. Yaklaşık 235 milyon Euro’luk ihracatı bulunan sektör her yıl ülke ortalamasının üzerinde büyüyor. 2015 yılı büyümesi yüzde 2 seviyesinde kalsa da daha gidilecek uzun bir yol var. Başta uçak sanayi olmak üzere 10’dan fazla sektörde kullanılan kompozitler, geleceğin malzemeleri olarak nitelendiriliyor. Cam ve karbon elyaf reçinenin birleşiminden oluşan kompozitlerin en büyük özelliği ise seçilen malzemenin niteliğine göre sonsuz yeni malzemeler elde ediliyor olması. Dünyada 8 milyon 300 bin ton olan kompozit üretimi, değer olarak 62 milyar 800 milyon Euro’ya ulaşmış durumda. En fazla tüketimin olduğu ülkelere bakıldığında ise ilk sırada yüzde 37’lik pay ile Asya Pasifik ülkelerinin yer aldığı görülüyor. Amerika yüzde 35, Avrupa yüzde 21 ve diğer ülkeler yüzde 7 oranında kompozit tüketimine sahip. Hafifliğinin yanı sıra sıcağa ve basınca dayanıklı, ses yutucu ve aşınmaya dirençli olmasıyla alternatiflerinin önüne geçen kompozitler, dünyadaki gelişim ve büyümesine paralel olarak ülkemizde de ortalamanın üzerinde bir büyüme performansı sergiliyor. Bu büyüme yaklaşık yüzde 8-12 arasında bir rakama karşılık geliyor. Ancak tüm sektörlerde olduğu gibi 2015 yılı kompozit sektörünün de büyümesini yavaşlattı ve büyüme oranı yüzde 2’de kaldı. Türkiye kompozit malzeme sektörü değer olarak 1 milyar 225 milyon Euro ve miktar olarak 245 bin tonluk bir hacme sahip. Kompozit malzemelerin kullanıldığı sektörlerin ilk sırasında yüzde 45’lik payla boru, tank ve altyapılar bulunuyor. İkinci sırada 22’lik pay ile yapı sektörü yer alıyor. Bunları yüzde 20 ile taşıma, yüzde 5 ile rüzgar enerjisi ve yüzde 3 ile elektrik-elektronik sektörleri takip ediyor. Yaklaşık 200 şirketin faaliyet gösterdiği sektör, 5 bin 200 civarında çalışana sahip. Türkiye’nin kompozit malzemeler alanında önemli bir üretici konumunda olduğunu vurgulayan İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, “Bugün dünyada yüzde 86 cam elyafı ve yüzde 12 karbon elyafı kullanılıyor. Türkiye, cam elyafı ve stratejik bir ürün olan karbon elyafın-

40 | Kimya Magazin | Nisan 2016

da önemli bir üretici konumunda. Reçine, takviye eden ve edilen malzemeler de ülkemizde mevcut. Eksik kaldığımız nokta ise talep. Bunu yaratmamız gerekiyor. Teknolojik açıdan yeniliğe en açık malzeme kompozit ve bunu iyi kullanamazsak sektör gelişim hızını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalacak” dedi. Kompozit sektörünün yaklaşık 235 milyon Euro civarında ihracatı olduğunu kaydeden Akyüz, kompozit malzemenin NACE kodu ve GTİP numaralarının tanımlanması halinde sektörün gerçek potansiyelinin daha net ortaya çıkacağını belirtti ve şunları söyledi: “İhracatın önemli bir payı CTP Boru Üreticilerine, cam elyafı ve polyester reçine üreticilerine, teknik tekstil üreticilerine ve RTM üreticilerine ait. Avrupa ülkeleri, Rusya, Türki Cumhuriyetleri, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın sektörün en önemli ihracat pazarları arasında bulunuyor. İKMİB olarak, kimyanın alt sektörlerindeki tüm gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Kompozit sektörüne yeni pazarlar kazandırmak amacıyla da çalışmalarımız sürüyor”.


Türkiye 'de Kimyasallarda Marka Satan Tek Firma... KİMYASAL ÜRÜNLER

% 100 SAFLIKTAN TÜM SANAYİLER İÇİN İLETİŞİM Telefon: 0212 426 31 33 - 0532 351 67 12 Email:info@bisbeykimya.com

ADRES Yeşilova Mah. Mezarlık Sk. No:6 SEFAKÖY İSTANBUL / TÜRKİYE


MAKALE

Kanser Tedavisinde Terapatik İlaç Yüklenmiş Mikrobaloncukların Kullanılması Burak Özbek Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Teknoloji Fakültesi İleri Nanomalzemeler Araştırma Laboratuvarı, Kadıköy/İstanbul Amaç Bu inceleme yazısı, tıbbi görüntüleme amaçlı kullanılan mikrobaloncukların, son yıllarda kanser tedavisinde hangi amaçla ve nasıl kullanıldığını açıklamak amacıyla yazılmıştır. 1. Giriş Kanser; bugün, dünyada ve ülkemizde ölüme neden olan hastalıkların başında gelmektedir. Bu hastalığı tedavi etmek amacıyla bilim adamları hastalığın doğasını anlamaya çalışmış ve buna bağlı olarak tedavi yöntemleri geliştirmişlerdir. Kanser tedavisinde kullanılan yöntemlerden bazıları; cerrahi yöntem, kemoterapi yöntemi, radyasyon tedavisi, immünoterapi, hipertermi, kök hücre tedavisi, fotodinamik tedavi ve kan transfüzyonudur. Ancak kullanılan yönteme bağlı olarak hastada toksik etki oluşmaktadır. Bu toksik etkileri en aza indirmek ve daha etkili bir tedavi uygulama amacıyla, bilim insanları sadece kanser hücrelerini hedef alacak ve hücrede verilen ilacın daha etkili bir şekilde emilimini sağlayacak bir yöntem üretmek amacıyla araştırmalar yapmışlardır ve bu araştırmalar halen devam etmektedir. Bu çalışmalarının sonucunda ultrason görüntülemede kullanılan mikrobaloncukların, klinik tedavide kullanılabileceği önerilmiştir [1].

ilaçların daha etkili bir şekilde kanser hücresinde emilimini sağlamak için araştırmaları sonucunda mikrobaloncukları, ilaç taşınımında kullanmak üzere modifiye edici araştırmalar gerçekleşmektedirler. Bu mikrobaloncuklar kontrast ajanı olarak da kullanılabileceğinden dolayı, ilaç salınımını hücrede görüntülemek mümkündür. İlaç taşınımı amacıyla kullanılan mikrobaloncuklarda, baloncukların üniform boyut dağılımı göstermesi gerekmektedir. Bununla beraber baloncuğun içerisine yüklenen ilacın üniform içerikte olması gerekmekte ve kaplama olarak kullanılan maddenin sorunsuz biçimde yok edilmesi önemli parametrelerdir. Ayrıca bu malzemeler biyouyumlu ve biyobozunabilir maddelerden yapıldığı için vücut içerisinde zehirli olarak tanınmamaktadır. Bu araştırmanın amacı kanser tedavisinde kullanılan mikrobaloncukların hangi teknikler ile hazırlandıkları ve kanser tedavisine nasıl bir etki verdikleri hakkında inceleme yazısı hazırlamaktır [4,5].

Mikrobaloncukların kullanıldığı, medikal teşhis yöntemlerinden biri olan ultrason, diğer görüntüleme yöntemlerine göre daha hızlı, daha güvenli ve daha ekonomik olan bir yöntemdir. Fakat, görüntü kalitesi açısından, mıknatıslı rezonanslı görüntüleme ile karşılaştırıldığında genellikle daha düşük kalitede görüntüleme sağlamaktadır. Ultrasonun görüntüleme yeteneklerin arttırılması amacıyla yöntemler geliştirilmesi arzu edilmektedir. Bu amaçla polimer kaplama ile kararlı hale getirilmiş gaz mikrobaloncukları, kontrast ajanı olarak son 20 yılda ultrason radyografisinde kullanılmaktadır. Yüksek sıkıştırılabilirlik özelliklerinden ötürü, ultrason taramasında alyuvarlara göre daha verimli sonuç verirler [2,3].

Şekil 1. İlaç taşınımı amacaıyla kullanılan mikrobaloncuğun şematik gösterimi

Onkoloji biliminin son 10 yılda gelişmesiyle beraber, bilim insanları geleneksel kanser tedavi yöntemlerinden kaynaklanan yan etkileri ve terapatik

2. Tarihsel gelişim Mikrobaloncuk kontrast ajanları, 1960 yılının sonları

42 | Kimya Magazin | Nisan 2016



MAKALE na doğru Dr Claude Joyner tarafından kazara keşfedilmişlerdir. Fakat Claude mikrobaloncuklar tarafından oluşturulan ultrason sinyalini kulanılan kontrast boyasının yapısından dolayı oluştuğunu düşünmüştür. Daha sonra Gramiak ve Shah bu etkinin aslında mikrobaloncuklar tarafından oluşturulduğunu kanıtlamışlardır [2]. Joyner’in keşfine takiben, ultrason ajanlarının kliniksel olarak kullanılabileceği önerilmiştir. Fakat kontrast boyasında oluşan mikrobalouncuklar, gazhava arayüzeyinde oluşan yüksek yüzey gerilmesine bağlı olarak çok çabuk çözünmeye uğramaktadırlar. Bunun sonucunda elde edilen kontrast kısa ömürlü olmaktadır. Bu sonuca bağlı olarak yapılan araştırmalar sonucu mikrobaloncukların oluştuğu süspansiyona az miktarda hasta kanı ilavesi ile mikrobaloncukların stabilitesinin arttığı gözlemlenmiştir. Bu araştırmaların sonucunda ilk ticari kontrast ajanı olan Albunex® geliştirilmiştir [2]. Bu keşifleri takiben ilaç firmaları, çeşitli gazları ve farklı tipte kaplamaları kullanarak farklı tipte mikrobaloncuklar üretmişlerdir. Bununla beraber çok sayıda yapılmış araştırmalar sonucunda mikrobaloncukların, hastalıkların teşhis ve tedavisinde kullanılabileceği potansiyeli açığa çıkmıştır. Bu araştırmalar mikrobaloncuklarla spesifik bir hücre veya dokuya ilaç taşınmasının, baloncuğa belli reseptörlerin ilavesiyle gerçekleşebileceğini göstermektedir [6]. 3. Mikrobaloncuk bileşenleri 3.1 Dolgu gazı Mikrobaloncuklar, çekirdek kısmı gaz materyalden oluşan, içerisinde çeşitli terapatik ilaçlar veya genler içeren ve bu maddelerin bir kaplama ile kapsüllenmesiyle oluşur. Gazın karaktreristik özelliklerine göre mikrobaloncukların da özellikleri değişmektedir. Ayrıca çekirdeği oluşturan gazın basıncı, mikrofludik yöntemlerin kullanıldığı üretim yöntemlerinde, baloncuğun boyutunun ve boyut dağılımının kontrolünde etkili bir parametredir [6,7].

lar incelendiğinde fosfolipid kaplamaların daha etkili bir stabilizasyon sağladığı anlaşılmaktadır ve albumin kaplamalara göre zorlanmalara karşı daha dayanıklıdır [2]. Albumin ve fosfolipid kaplamalar dışında kapsülasyon materyali olarak polimerlerin kullanıldığı ajanlar da geliştirilmiştir. Polimer kaplamarlar diğerlerine göre daha katı ve daha kalın haldedir. Bu özellikler mikrobaloncukların daha stabil halde kalmasını sağlamaktadır, fakat tanı frekanslarında yayılma verimlerinin düşmesine sebebiyet vermektedir. Yapılan araştırmalarda polimer kaplamaların kullanıldığı baloncuklar üzerinde kontrollün daha kolay sağlandığı rapor edilmiştir. Buna bağlı olarak hastalıklı hücrelere ilaç taşınımında kullanılan mikrobaloncuklarda biyobozunur polimer kaplamalar tercih edilebilir [2]. 3.3 Terapatik bileşen Son yıllarda mikrobaloncukların ilaç ve gen taşınımında kullanılmasında artış gözlemlenmiştir. Mikrobaloncuklar, yapısına ilacın kolay dahil olması ve vücut içerisinde aldığı yolun ultrason görüntüleme kullanarak tespit edilebilmesi açısından bu amaç için çok uygundur. Lokal bir tedavi yöntemine götüren mikrobaloncuklar, geleneksel tedavilerden kaynaklanan yan etkileri etkili bir biçimde düşürmektedir [2]. 3.4 Reseptör Kanser hücrelerinin tedavisinde kullanılacak olan mikrobaloncukların, bu hücrelere özel olarak ilaç taşıması ve yüksek ilaç salınımlı bir proses gerçekleştirmesi amacıyla, kaplama yüzeylerinin belli reseptörler ile fonksiyonel hale getirmek gereklidir. Bu amaçla mikrobaloncuğun yüzeyinde antikorlar, peptidler ve polisakaritler belirli reseptörler ile eşlenebilirler. Yeniden üretilebilirlik, minimum ligand ziyanı, sağlam bağlanma, ligandın hedefi bulabilme yeteneği gibi parametreler, eşlenecek ligand seçiminde rol oynayan faktörlerdir [2,6].

Ting ve arkadaşları, beyinde görülen glioma tümörünü tedavi etme amacıyla ürettikleri mikrobaloncuklarda dolgu gazı olarak havanın moleküler ağırlığından 6 kat daha ağır olan perflorpropan (C3F8) gazını kullanmışlardır. Bunun dışında dolgu gazı olarak nitrojen, hava, oktaflorpropan gibi gazlar da kullanılmaktadır [8]. 3.2 Kapsülasyon Materyali Baloncukların uygulanması planlanan işlemden önce çözünmemeleri veya birikmemeleri için onları daha stabil hale getirecek bir kapsülasyon materyaline ihtiyaç vardır. Kaplama materyali olarak fosfolipidler, albumin ve polimerler öne çıkmaktadır. Medikal görüntüleme de kullanılan baloncuk-

44 | Kimya Magazin |

Nisan 2016

Şekil 2. Hedefleme mekanizmasının şematik gösterimi [6]


E R

. . DANISMANLIK HIZMETLERI

DİKKAT

BİYOSİDAL ÜRÜN RUHSATLARINIZI REVİZE ETTİNİZ Mİ?

..

DEZENFEKTAN RUHSATLARI

.

.

.

İNSEKTİSİT (BÖCEK İLAÇLARI) RUHSATLARI

KORUYUCULARIN ENVANTER KAYITLARI ve RUHSATLANDIRILMASI

RODENTİSİT (FARE İLACI) RUHSATLARI

DİĞER BİYOSİDAL ÜRÜN RUHSATLARI

Biyosidal Ürün Ruhsatlandırmada ihtiyacınız olan teknik destek, dosya hazırlama, etkili takip ve sonuçlandırma, mevcut ruhsatların güncel mevzuat çerçevesinde yenilenmesi için çözüm ortağınız EMR Danışmanlık. Adres : Sağlık Mah. Halk Sok. No:5/6 Yenişehir - Çankaya/ANKARA Gsm: +90 532 367 61 17 - Tel: +90 312 432 01 60 - Fax: +90 312 432 01 70 www.emrdanismanlik.com - info@emrdanismanlik.com - www.biyosidalci.com


MAKALE Bu yapıda ve bu yapıya benzer yapılan çalışmalar Tablo 1’de verilmiştir.

Tablo 1. Kanserli hücre hedeflerine yönelik yapılan bazı çalışmalar 4. Mikrobaloncuk üretim teknikleri 4.1 Sonikasyon Yüksek şiddette ultrason kullanılarak, gaz veya sıvı bir maddeyi, uygun bir kaplama süspansiyonuna dağıtma işlemine sonikasyon denir ve bu yöntem mikrobaloncuk üretiminde kullanılan en yaygın yöntemdir. Bu yöntemde partiküllerin boyut dağılımı; frekansa, güce ve titreşim düzenine bağlıdır. Baloncukların boyut dağılımı, sonikasyon yönteminde çok geniş aralıklar göstermektedir. Hastalıklı hücrelere ilaç taşınımında monodispers

46 | Kimya Magazin | Nisan 2016

boyut dağılımı istendiğinden bu yöntem bu fenomen için uygun değildir [2]. 4.2 Eş eksenli elektrodinamik atomizasyon (EEEA) Diğer yöntemlere göre eş eksenli elektrodinamik atomizasyon(EEEA) yeni bir yöntemdir. Bu yöntemin çıkış noktası, bir elektrik alan etkisi altında, sıvı akışının bir kanaldan damlalar şeklinde gerçekleştiği hidrodinamik atomizasyon yöntemidir. Süspansiyonların üretilmesi amacıyla 1990’ların sonuna doğru


GÜNLÜK 25

00M2 BASK

SOLMAZLIK

I

YÜKSEK BASK

I KALİTESİ

VE ÇİZİLMEZ

LİK GARANT

TEMİZ İŞ, TE

MİZ İŞÇİLİK

Adres: Hamidiye Mah. Girne Cad. SezerİNŞAAT Sk. No:10 Kat.ŞTİ. İstanbul TEKART ARITMA SAN.Giriş TİC. LTD. Adres: Yazmalı Sk. 40 No: 11 28 Kartepe - Kocaeli Telefon: (0212) 321İstasyon 40 10Mah. - (0212) 321 Telefon: 0262 373 55 70 Fax: 0262 373 55 71 Faks: (0212) 321 40 12 e-mail: tekart@tekartaritma.com web: www.tekartaritma.com E-Posta: formreklam2012@gmail.com www.formreklam.com.tr

İLİ


MAKALE açığa çıkmıştır. İki adet eş eksenli sıvı içeren kanaldan oluşan EEEA yönteminde, akışkanlar atomize edilerek üniform damlacıklar oluşturulur. Akışkanlar birbirine karışmayacağı için akışkanlar birbiri içerisine hapsedilebilir. Bu yöntem ile çeşitli gaz ve sıvı akışkan kombinasyonları gerçekleştirelebilir ve belli sınırlar içerisinde akış hızı, uygulanan voltaj değeri ayarlanarak, baloncukların boyutları ve üniformlukları kontrol edilebilir. Şekil 2’de EEEA sisteminin şematik gösterimi görülmektedir [2,9].

Buraya kadar bahsedilen 3 yöntem ile üretilen fosfolipid kaplı baloncukların boyut dağılım karşılaştırmaları Şekil 4’de verilmiştir [2].

Şekil 3. T-junction mikro akışkan yöntemin şematik gösterimi ve zamanla mikrobaloncukların oluşması [2]

Şekil 2. EEEA sistemi şematik gösterimi 4.3 Mikro akışkan yöntem Mikro akışkan yöntem de EEEA yönteminde olduğu gibi baloncuklarun boyutlarını ve dispersitelerini kontrol etmemize imkan sağlarlar. Fakat EEEA yönteminin aksine, mikro akışkan yöntemde bu kontrol, limitli bir basınç aralığı ve akış hızında gerçekleşmektedir. Baloncuklar ile ilaç taşınımında öneme sahip monodispers sıvı damlacıkları bu yöntemle elde edilebilir. Son zamanlarda bu yöntem mikrobaloncuk süspansiyonlarının üretiminde kullanılmıştır [2]. Mikro akışkan yöntem iki alt türe ayrılabilir. Bunlardan ilki; yumuşak litografi tekniklerini kullanarak akış odaklı elemanların üretilmesidir. Diğer yöntem ise mekanik olarak üretilen, içerisinde kanallar bulunan, polimerik bir yapıya sahip kütleden oluşan, bakıldığında T harfine benzeyen, Tjunction yöntemidir [2]. Mikro akışkan yöntem tek adımda baloncuk üretimini gerçekleştirmeye imkan vermektedir. Ayrıca bu yöntem çok katmanlı baloncukların üretilmesinde kullanılabilir. T-junction yöntemi litografik yönteme göre daha ekonomiktir. Şekil 3’de T-junction yönteminin şematik gösterimi ve zamanla mikrobaloncukların oluşması gösterilmiştir.

48 | Kimya Magazin | Nisan 2016

Şekil 4. Fosfolipid süspansiyonundan sonikasyon, EEEA ve T-junction yöntemleri ile üretilen mikrobaloncukların tipik boyut dağılımı [2] 4.4 Ink-jet Baskı Baloncukların üniform özellikte olması için geliştirlen yöntemlerden biri de ınk-jet baskı yöntemidir. 20-50 µm çapa sahip paslanmaz çelik nozüllerin içerisinde oluşturulur. Bu nozüllere, içerisinde piezoelektrik kristal yerleştirilmiş bir odadan sıvı gönderilir. Kristal boyunca voltaj değerinin değiştirilmesi ile sıvı içerisinde basınç titreşimleri oluşur, böylece her titreşimde nozüllerden damlalar çıkar ve odaya daha fazla sıvı çekilir. Oluşan damlalar havada toplanabilir veya nozül sıvı doldurulmuş bir kap içerisine monte edilebilir. Bu yöntemin diğer yöntemlere göre avantajı; damlaların büyüklükleri, nozül değişimi yerine basınç titreşimlerin frekans/uzunluk oranı ile değişiklik gösterebilmesidir ve sıvı akışı için yüksek basınç gerekmez. Şekil 5’de mürekkep püskürtümlü baskı yönteminin şematik gösterimi verilmiştir [2].



MAKALE dan azaltmadan, daha dar aralıkta boyutlar elde edilmektedir. Monodispers mikrobaloncuklar elde etmede zarın karakteristik özellikleri ve yüzeyine uygulanan işleme oldukça bağlıdır. Şekil 6’da zar emülsifakasyonu yönteminin şematik gösterimi ve kullanılan gözenekli zarın elde edilen SEM görüntüsü verilmiştir [1].

Şekil 5. (A) Monodispers partikül üretimi için yapılan mürekkep püskürtmeli baskı sisteminin şematik gösterimi. Baskılanacak sıvı bölmesi (1). Belirli bir basınçla sıvıyı nozüle götüren aparat (2). Nozüllerden çıkan damlaların toplanmasında kullanılan kanal (3). Damla oluşumunun kamera ile gözlenmesi (4). (B) Damla oluşumunun stroboskopik görüntüsü [10] 4.5 Yüksek Parçalıyıcı Emülsifikasyon Polimer kaplanmış mikrobaloncukların üretiminde sıkça kullanılan bir yöntem de yüksek parçalıyıcı emülsifikasyon yöntemidir. Bu yöntemde polimer yüksek parçalayıcı karıştırma ile sıvı süspansiyon içerisinde emülsiyon edilir, su ve polimer ile çözünmeyen başka bir sıvı ise sistemin kararlı olması için kullanılır. Elde edilen polimer solventi yeteri kadar dengesizdir, bu sebepten buharlaşamya başlayacaktır. Buharlaşma sonucunda polimer, damlaların etrafını kaplar ve içi sıvı dolu mikroküreleri oluşturur. Artan solventi gidermek için küreler yıkanır ve gaz çekirdeği oluşturmak amacıyla soğutularak kurutulur. Mikroküreler terapatik olarak kullanılacaksa bazı durumlarda sıvı tamamen çıkarılmaz. Bohmer, polimerin bileşiminin, kaplama yapısını (gözenekli) doğrudan etkilediğini ve akustik olarak güvenli olacak seviyeye gelene kadar sıvının uzaklaştırılmasının mümkün olup olmadığını gözlemlemiştir. Kabuğun homojenliği ve gözenekli yapıda olması, ilaç taşınımında baloncuğun parçalanması için gereken akustik basıncın belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır. Mikrokürelerin boyut dağılımı emülsiyon içerisindeki damlalara ve daha sonra yapılan işlemlerde oluşacak topaklanmalara ve parçalanmalara bağlıdır [2]. 4.6 Zar Emülsifikasyonu Sonikasyon ve parçalıyıcı karıştırma yöntemlemlerine alternatif olarak, üretilecek emülsiyonun bileşimlerinin gözenekli bir zar içerisinden geçirlmesi denenmiştir. Bu yöntemin sonikasyon ve parçalıyıcı karıştırma yöntemine göre avantajı; mikrobaloncuk boyutunun kontrolünü sağlamakta yeterli olmasıdır. Diğer iki yönteme göre, mikrobaloncukların akmasını, zaman ve bileşen açısın-

50 | Kimya Magazin |

Nisan 2016

Şekil 6. Zar emülsifakasyonu yönteminin şematik gösterini ve kullanılan zarın SEM görüntüsü [11] 5. Sonuç Keşfedilmeleri ile beraber tıbbi teşhis ve görüntülemede kullanılan mikrobaloncuklar, nanoteknolojideki gelişmeler doğrultusunda tıp biliminde hedefe yönelik ilaç taşınımı uygulamalarında da yer edinmeye başlamışlardır. Bu uygulamayla beraber kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi kaynaklı oluşan toksik etkiler azaltılmaktadır. Mikrobaloncuk teknolojisinin geliştirilmesiyle kemoterapinin ortadan kaldırması beklenmektedir. Teşhis veya tedavi amaçlı yapılacak uygulamada baloncuğun görevini yerine getirene kadar stabil bir şekilde kalması önemlidir. Hedefe yönelik ilaç taşınımı uygulamarında hem stabilite hem de baloncukların boyut dağılımının dar bir aralıkta, monodispers şekilde olması beklenmektedir. Bu tarz karakteristik özelliklerin ne kadar kontrolü istenirse üretim yönteminin maliyeti artmaktadır. Geleneksel yöntemlerden olan sonikasyon, ekonomik bir yöntemdir. Fakat baloncuğun boyutunun ayarlanmasına imkan vermez. EEEA ve mikroakışkan yöntem ilaç taşınımı açısından en uygun yöntemler olarak görülmektedir. Kaynaklar: 1. Dedeli, Ö., Fadıloğlu, Ç., & Uslu, R. (2008). Kanserli bireylerin fonksiyonel durumları ve algıladıkları sosyal desteğin incelenmesi. Türk onkoloji dergisi,23(3), 132-139. 2. Stride, E., & Edirisinghe, M. (2008). Novel microbubble preparation technologies. Soft matter, 4(12),



MAKALE

2350-2359. 3. Stride, E., & Saffari, N. (2003). Microbubble ultrasound contrast agents: a review. Proceedings of the Institution of Mechanical Engineers, Part H: Journal of Engineering in Medicine, 217(6), 429-447. 4. Rapoport, N. Y., Kennedy, A. M., Shea, J. E., Scaife, C. L., & Nam, K. H. (2009). Controlled and targeted tumor chemotherapy by ultrasound-activated nanoemulsions/microbubbles. Journal of Controlled Release, 138(3), 268-276. 5. Fan, C. H., Ting, C. Y., Lin, H. J., Wang, C. H., Liu, H. L., Yen, T. C., & Yeh, C. K. (2013). SPIOconjugated, doxorubicin-loaded microbubbles for concurrent MRI and focused-ultrasound enhanced brain-tumor drug delivery. Biomaterials,34(14), 3706-3715. 6. Alzaraa, A., Gravante, G., Chung, W. Y., AlLeswas, D., Bruno, M., Dennison, A. R., & Lloyd, D. M. (2012). Targeted microbubbles in the experimental and clinical setting. The American Journal of Surgery, 204(3), 355-366. 7. Gunduz, O., Ahmad, Z., Stride, E., & Edirisinghe, M. (2013). Continuous generation of ethyl cellulose drug delivery nanocarriers from microbubbles.Pharmaceutical research, 30(1), 225-237. 8. Ting, C. Y., Fan, C. H., Liu, H. L., Huang, C. Y., Hsieh, H. Y., Yen, T. C., ... & Yeh, C. K. (2012). Concurrent blood–brain barrier opening and local drug delivery using drug-carrying microbubbles and focused ultrasound for brain glioma treatment. Biomaterials, 33(2), 704-712. 9. Farook, U., Stride, E., Edirisinghe, M. J., & Moaleji, R. (2007). Microbubbling by co-axial electrohydrodynamic atomization. Medical & biological engineering & computing, 45(8), 781789. 10. Böhmer, M. R., Steenbakkers, J. A., & Chlon, C. (2010). Monodisperse polymeric particles prepared by ink-jet printing: Double emulsions, hydrogels and polymer mixtures. Colloids and Surfaces B: Biointerfaces, 79(1), 47-52. 11. Lee, M., Lee, E. Y., Lee, D., & Park, B. J. (2015). Stabilization and fabrication of micro-

52 | Kimya Magazin | Nisan 2016

bubbles: applications for medical purposes and functional materials.Soft matter, 11(11), 20672079. 12. Zhao, P., Wang, H., Yu, M., Liao, Z., Wang, X., Zhang, F., ... & Wang, H. (2012). Paclitaxel loaded folic acid targeted nanoparticles of mixed lipid-shell and polymer-core: in vitro and in vivo evaluation. European journal of pharmaceutics and biopharmaceutics, 81(2), 248-256. 13. Ting, C. Y., Fan, C. H., Liu, H. L., Huang, C. Y., Hsieh, H. Y., Yen, T. C., ... & Yeh, C. K. (2012). Concurrent blood–brain barrier opening and local drug delivery using drug-carrying microbubbles and focused ultrasound for brain glioma treatment. Biomaterials, 33(2), 704-712. 14. Xing, W., Gang, W. Z., Yong, Z., Zheng, Y. Y., Shan, X. C., & Tao, R. H. (2008). Treatment of xenografted ovarian carcinoma using paclitaxelloaded ultrasound microbubbles. Academic radiology, 15(12), 1574-1579. 15. Fan, C. H., Ting, C. Y., Liu, H. L., Huang, C. Y., Hsieh, H. Y., Yen, T. C., ... & Yeh, C. K. (2013). Antiangiogenic-targeting drug-loaded microbubbles combined with focused ultrasound for glioma treatment. Biomaterials, 34(8), 21422155. 16. Esfandyari-Manesh, M., Darvishi, B., Ishkuh, F. A., Shahmoradi, E., Mohammadi, A., Javanbakht, M., ... & Atyabi, F. (2016). Paclitaxel molecularly imprinted polymer-PEG-folate nanoparticles for targeting anticancer delivery: Characterization and cellular cytotoxicity. Materials Science and Engineering: C, 62, 626-633. 17. Kang, J., Wu, X., Wang, Z., Ran, H., Xu, C., Wu, J., ... & Zhang, Y. (2010). Antitumor effect of docetaxel-loaded lipid microbubbles combined with ultrasound-targeted microbubble activation on VX2 rabbit liver tumors. Journal of ultrasound in medicine, 29(1), 61-70. 18. Fan, C. H., Ting, C. Y., Lin, H. J., Wang, C. H., Liu, H. L., Yen, T. C., & Yeh, C. K. (2013). SPIO-conjugated, doxorubicin-loaded microbubbles for concurrent MRI and focused-ultrasound enhanced brain-tumor drug delivery. Biomaterials,34(14), 3706-3715.


Merkez & Fabrika: Saray Mah.1500.Sok.No:21 Saray / Kazan / ANKARA Telefon : 0.312 341 80 10 (Pbx) Faks : 0.312 384 49 14 Konya Bรถlge: Fevzi ร akmak Mah. 10448.Sok. No:4 Merkez / KONYA Telefon : 0.332 238 09 17 (Pbx) Faks : 0.332 238 09 18 www.tekboya.com - tekboya@tekboya.com


HABER

Hayat Kimya’nın Yeni Ar-Ge Merkezi’ni Bakan Fikri Işık açtı Hayat Kimya’dan Ar-Ge’ye 100 milyon TL yatırım “Sektörünün En İyi Ar-Ge Merkezi” seçilen Hayat Kimya Ar-Ge Merkezi’nin açılış töreni 22 Nisan 2016 tarihinde T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın katılımıyla gerçekleşti. Hayat Kimya, Ar-Ge faaliyetlerine 100 milyon TL’ye yakın yatırım yaptığı merkezini “global bir yenilik üssü” olarak konumlandırıyor.

sektörünün “En İyi Ar-Ge Merkezi” ödülü iletescilledi. Yenilik faaliyetlerinin yanı sıra “Tersine beyin göçü” sağlama çalışmaları da yurtdışındaki deneyimli Türk araştırmacı-mühendislerin dikkatini çeken ArGe Merkezi’nde çalışanların yüzde 40’ı doktora ve yüksek lisans mezunu araştırmacılardan oluşuyor.

Kocaeli – Hızlı tüketim ürünleri sektöründe bebek bezi, temizlik kağıtları ve ev bakım ürünlerinde sunduğu 12 markasını, dünya çapında 100’e yakın ülkede tüketicilerle buluşturan Hayat Kimya, global yenilik üssü olarak konumlandırdığı AR-GE Merkezi’nin açılışını yaptı. T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın katılımıyla gerçekleşen törende Hayat Kimya “global yenilik üssü”nü tüm yönleriyle anlattı. Türkiye’den doğan markalarını globalleştirme vizyonuyla tüketim ürünleri sektöründe hızla büyümeye devam eden Hayat Kimya’nın İcra Kurulu Başkanı Avni Kiğılı, “Hem ana merkezimiz Türkiye, hem de bulunduğumuz diğer coğrafyalardaki farklı tüketici ihtiyaçlarına odaklanarak, hammaddeden ambalaja yeni ürün ve verimlilik arttıran süreçler geliştiriyoruz. Ar-Ge Merkezimiz, bu anlamda Türkiye’nin hızlı tüketim ürünleri sektöründeki ilk ve en büyük yatırımı olarak Türkiye’den dünyaya yenilik ihraç eden bir ‘global yenilik üssü’ niteliğindedir” dedi. Hayat Kimya yeni Ar-Ge Merkezi ile globalleşme vizyonunda ilerliyor Cezayir, İran, Mısır, Bulgaristan, Fas, Rusya ve Nijerya gibi girdiği pazarlarda markalarıyla liderlikte yarışan Hayat Kimya, 2012 yılında ilk faaliyetlerine başlayan Ar-Ge merkezini 5. yılında toplam 5400 metrekare alanda enerji ve çevre dostu tasarıma sahip yeni binasına taşıdı. 4 yıl içinde Ar-Ge faaliyetlerine 100 milyon TL’ye yakın yatırım yapan Hayat Kimya’nın İzmit Yeniköy’deki yeni Ar-Ge Merkezinde, alanının uzmanı 70’in üzerinde araştırmacı ve çalışanıyla, hammaddeden ambalaja kadar dikey entegrasyon stratejisini geliştiren yenilikçi projeler üzerinde çalışıyor. Üniversite ve uluslararası araştırma merkezi işbirliklerinin yanı sıra, son 2 yılda 25’e yakın patent çalışmalarıyla sektöründe Türkiye’de görülmemiş bir ilke imza atıyor. Tüketici eğilimlerini anlamak üzere yaptığı araştırmalara ayrılan özel test ve odak grup alanlarıyla da farklılaşan Hayat Kimya Ar-Ge Merkezi, farklı pazarlardaki tüketici ihtiyaçlarına odaklanarak Türkiye’den dünyaya know-how ihraç eden bir yenilik üssü olarak konumlandırılıyor. Hayat Kimya Ar-Ge Merkezi, Türkiye’de sektörünün en yüksek öğrenimli personeli, işbirlikleri, projeleri, yatırımı gibi kriterlerce değerlendirilerek başarısını T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından

54 | Kimya Magazin | Nisan 2016

Ar-Ge faaliyetlerinin özendirilmesi ve hızlanması için çalışanlarına yönelik ödül teşvik sistemi kuran, veri tabanı üyelikleri konusunda destek sağlayan Hayat Kimya’nın aynı zamanda Hacettepe, İstanbul, Sabancı, Koç, Kocaeli, Yalova, Sakarya Üniversiteleri ile de işbirlikleri bulunuyor. Türkiye’den dünyaya “ürün ve fikir ihracatı” yapıyor 2015’te Nijerya’da Molfix bebek bezi ve Rusya’da Papia, Familia temizlik kağıtları lansmanıyla yatırımlarını arttırarak büyümeye devam eden Hayat Kimya, Türkiye’deki Ar-Ge Merkezi’nde tüm yurtdışı iştirakleri için çalışmalar yürüterek yeni atılımlarıyla Türkiye’nin ürün ve fikir ihracatına önemli katkı sağlıyor. Hayat Kimya İcra Kurulu Başkanı Avni Kiğılı “Dünyada, lider şirketlerin büyümeleri, Ar-Ge yatırımları ve inovasyon artışlarıyla doğru orantılıdır. Biz de şimdiye kadarki yatırımlarımızla yetinmeyerek önümüzdeki 3 sene içerisinde yıllık Ar-Ge harcamalarımızı 2’ye katlayarak, globalleşme vizyonumuzda önemli mesafe kat edeceğiz. Ar-Ge Merkezimizi, Türkiye’den Avrupa, Afrika ve Asya’ya yerel tüketici ihtiyaçlarına uygun ürün ve fikir ihracatı yapan bir üs olarak konumlandırıyoruz. Bugün tüm markalarımızla dünya çapında 100’e yakın ülkede milyonlarca eve ulaşıyoruz. Her 1 dakikada tüketiciler tarafından raflardan 11.200 Molfix seçiliyor, 2.000 kadın Molped’i tercih ediyor, 400 kg Bingo markalı ev bakım ürünlerimiz ve 300 kg Papia, Familia, Teno markalı kağıt ürünlerimizle ile milyonlarca eve hijyen ve temizlik yayılıyor. Yenilikçi markalarımızla Cezayir, Mısır, İran’daki pazar liderliklerimizi, yeni girdiğimiz Rusya ve Nijerya’ya da taşımayı hedefliyoruz.” dedi.



HABER

İSPAK AMBALAJ, TPM MÜKEMMELLİKTE KARARLILIK ÖDÜLÜ’NÜ KAZANDI

Kibar Grubu şirketlerinden İspak Ambalaj, TPM Ödülleri’nin ikinci basamağı olan TPM Mükemmellikte Kararlılık Ödülü’nü (Award For Excellence in Consistent TPM Commitment) almaya hak kazandı.

Award) 2012 yılında aldı. 2015 yılının haziran ayında ön denetimden geçen İspak, aralık ayında ise final denetimini başarıyla tamamlayarak ikinci basamak ödülünü almaya hak kazandı.

İşyerlerinin rekabet gücünü arttırmayı amaçlayan TPM (Total Productive Maintenance), verimli bir çalışma ortamı yaratılması ve kayıpların ortadan kaldırmasına yönelik bir Japon yönetim sistemi. TPM çalışmaları kapsamında otonom bakım, 5S, planlı bakım, kaizen, eğitim ve yetkinlik geliştirme, yeni ürün ve ekipman projeleri, kalite, Ofis TPM ve iş güvenliği alanlarında çalışmalar gerçekleştiriliyor.

İspak, 40 yılı aşkın tecrübesi, yenilikçi ve ilerici ekibiyle esnek ambalaj sektörüne ürün ve hizmetler sunuyor. Her türlü işlenmiş gıda, şekerleme, çikolata, süt ve süt ürünleri, ilaç, kozmetik, sigara, içecek, beyaz eşya, izolasyon sektörleri için ambalaj çözümleri üreten İspak, ülkemizin ve dünyanın önde gelen birçok firmasına hizmet veriyor.

2009 yılında Toplam Üretken Bakım (Total Productive Maintenance - TPM) çalışmalarını başlatan İspak Ambalaj, toplam 5 aşamadan oluşan TPM Ödülleri’nin ilk basamağı olan TPM Mükemmellik Ödülü’nü (TPM

JIPM firması tarafından verilen TPM Ödülleri’nin bütün basamaklarını almayı hedefleyen İspak Ambalaj, kalite politikasından hiçbir zaman taviz vermeden "sürekli değişim" sloganıyla çalışmalarını sürdürüyor.

İLK ÇEYREKTE KİMYADAN 3 MİLYAR 341 MİLYON DOLARLIK İHRACAT Kimya ihracatına AB dopingi! Kimya ihracatçıları 2016 yılına dair umutlarını Avrupa Birliği ülkelerinden gelen taleple korudu. Otomotiv ile hazır giyim ve konfeksiyonun ardından üçüncü sırada yer alan kimya sektörü Ocak-Mart döneminde 3 milyar 341 milyon dolarlık ihracata ulaştı. Kimyanın en önemli alt sektörlerinden plastikler ve mamulleri gerçekleştirdiği 1 milyar 186 milyon dolarlık ihracat ile ilk çeyreğin yıldızı oldu. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerine göre ilk çeyrekte kimya ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre miktarda yüzde 4,53 artış değerde ise yüzde 10,35 azalışla 3 milyar 341 milyon dolar olarak gerçekleşti. Mart ayı ihracatı ise değer bazında yüzde 11 azalışla 1 milyar 194 milyon dolar oldu. Geçtiğimiz ay kimyanın en çok ihracat yaptığı ilk 10 ülke listesinde: Almanya, Hollanda, Mısır, Irak, İtalya, Suudi Arabistan, İran, İngiltere, Belçika ve İsrail yer aldı. İhracatta kilit rol oynayan kimya sektörünün hem ilk çeyrek hem de Mart ayı ihracatını Avrupa Birliği ülkelerinden gelen talep sırtladı. Ocak - Mart döneminde en çok ihracat Almanya’ya yapıldı. Ülkeye olan ihracat miktarda yüzde 7,8 artış değerde ise yüzde 1 azalışla 207,5 milyon dolar oldu. Bu dönemde en çok ihracat yapılan diğer ülkeler ise Mısır, Irak, İtalya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, İran, Hollanda, Yunanistan ve İspanya olarak sıralandı.

56 | Kimya Magazin | Nisan 2016

İlk 10’nun yarısını AB ülkelerinin oluşturduğu dikkat çekerken; İtalya’ya yapılan ihracat yüzde 9,14 ve İspanya’ya olan ihracat yüzde 16, 34 artış gösterdi. İlk çeyrek kimya sektörü ihracatı alt sektörler bazında değerlendirildiğinde en fazla ihracatı plastikler ve mamulleri, mineral yakıtlar ve yağlar, kauçuk ve kauçuk eşyanın yaptığı görüldü. Yılın ilk üç ayında alt sektörlerin yıldızı 1 milyar 186 milyon dolarlık ihracatla plastikler ve mamulleri oldu. Mart ayında miktarda yüzde 13,27 değerde yüzde 8,22 artış yakalayan plastikler ve mamullerinin ihracatı 445,5 milyon dolar oldu. Plastiklerin en çok ihraç edildiği ülkeler arasında Almanya’da yüzde 43,37; İtalya’da yüzde 68,50 ve Romanya’da yüzde 37,83 artış yaşandığı görüldü. 2016 yılı ilk çeyrek ihracatını değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, “İlk çeyrek rakamları 2016 yılı ihracatımızda Avrupa Birliği ülkelerinin etkin rol oynayacağını gösteriyor. Uzun zamandır durgun olan Avrupa pazarındaki bu hareketlilik önümüzdeki aylar için de umut verici. Birliğimiz mevcut pazarlar kadar hedef pazarlara da odaklanıyor. Bu doğrultuda Uzakdoğu’dan Güney Amerika’ya kadar sektörümüzle ilgili önemli fuarlarda yer alıyoruz. Yine ticaret heyetlerimize de hız kesmeden devam ediyoruz ” dedi.



HABER 2016 yılı Mart kimya sektörü ihracatı

58 | Kimya Magazin | Nisan 2016



HABER 2016 yılı Mart ayında en fazla hangi ülkelere kimya ihracatı yaptık?

2016’da kimya ihracatı

60 | Kimya Magazin |

Nisan 2016



HABER

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

62 | Kimya Magazin |

Aralık 2014





Türkiye’nin lider, endüstriyel ambalajlama sistemlerinin üreticisi, Deren Ambalaj, artık küresel SCHÜTZ IBC üretim ağının bir parçası. SCHÜTZ ECOBULK bir lojistik aracı olarak, kapalı devre çalışan firmalar ile tek yönlü paketleme faydalarını birleştiren küresel bir kavramın kalbidir. Bu tüm dünyada, sıfır yönetim maliyeti ile, müşteriler ve kullanıcıların maksimum esneklikten yararlanırken aynı anda ambalaj ve lojistik maliyetlerini en ekonomik seviyede tutma imkanını sağlıyor.



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.