Fikri ve Sınai Mülkiyet Haklarının Korunmasında Gümrük İdaresinin Kanun Uygulayıcı Rolü

Page 1

FİKRİ VE SINAÎ HAKLARIN KORUNMASINDA GÜMRÜK İDARESİNİN KANUN UYGULAYICI (KOLLUK) ROLÜ Barış DEMİREL

Gümrük Uzmanı

anlamında bakıldığında ise adli kolluk

hem önleyici kolluk hem de adli kolluk görevleri

birimlerinin aynı zamanda idari kolluk görevleri

yaptığını söyleyebiliriz. Şüphesiz ki Gümrük

yaptığı, idari kolluk birimlerinin bir kısmının ise

idaresinin görev alanına giren diğer konularda

sadece önleyici mahiyette görev yapıp, suçun

olduğu gibi, fikri ve sınaî hakların korunması

işlenmesi sonrasında adli bir görevleri olmadığı

noktasında cezai tahkikat gerektiğinde gümrük

görülmektedir. İdari kolluk, özellikle kamu

kolluğuna da bir takım görev ve sorumluluklar

düzenini sağlamada ön plana çıkan ve önleyici

düşmektedir.

görevler üstlenen kolluk, adli kolluk ise suç Gümrüklerde el koyma veya gümrük

görevli kolluk birimi şeklinde tanımlanabilir.

işlemlerinin durdurulması

Fikri ve sınaî hakların korunması, bir yandan

de neden olmaktadır. Bu ise fikri ve sınaî hakların

eser sahiplerinin ve bu eserleri emek ve sermaye

korunmasında ve sahtecilikle mücadelede

koyarak topluma aktaranların haklarını korurken

devletin suçu önleme görevini ve sonrasında

Türk Gümrük İdaresi de kendi idari yapılanması

Gümrüklerde fikri ve sınaî hakların korunması

, diğer yandan da iç ve dış ticaretin çağdaş

kamusal faaliyetlerini ön plana çıkarmaktadır.

içerisinde kolluk örgütüne sahiptir. 3944 sayılı

hususu Gümrük Birliği kapsamındaki

Gümrük Muhafaza ve Muamele Sınıfı Memurları

yükümlülüklerimiz ve Ticaretle Bağlantılı Fikri

Teşkilatı Hakkında Kanun’un 7 inci maddesindeki

Mülkiyet Hakları Anlaşmasının (TRIPS) ulusal

“muhafaza başmüdür ve müdürleriyle mıntıka ve

mevzuata aktarılması ile beraber 1996 yılında

normlara uygun olarak yürütülmesi, teknoloji geliştirme ve transfer etme yoluyla özellikle

Gümrük idaresinin kanun uygulayıcı görevi

imalat sanayinin desteklenmesi ve geliştirilmesi, toplumun kültür ve sanat zenginliğinin

Kolluk (ya da kanun uygulayıcı- law enforcement),

kısım amirleri ve muhafaza memurları ‘gümrük

mevzuatımıza girmiş, zaman içerisinde bir takım

değerlendirilmesi için gerekli koşulları

suç işlenmesinin önlenmesi, işlenmekte olan bir

zabıtası’dır” şeklindeki düzenleme ile gümrük

ekleme ve değişiklikler yapılmıştır. Yürürlükte olan

sağlamaktadır.

suç var ise devamına engel olunması ve işlenmiş

kolluğunun (gümrük muhafaza teşkilatı) özel

Gümrük Kanunu ve Gümrük Yönetmeliği’nde yer

bir suç söz konusu ise adli mercilerin emir ve

bir kolluk olduğunu hüküm altına almıştır. Bu

alan hükümler 3295/94 sayılı Konsey Tüzüğü ile

Fikri ve sınaî mülkiyet hakları; hak sahibine, belirli

talimatları doğrultusunda soruşturma işlemlerinin

anlamda gümrük kolluğu özellikle 5271 sayılı

büyük ölçüde paralellik arz etmekte olup, anılan

bir haktan yararlanma konusunda belirli bir süre

yürütülmesi ile görevli; zor kullanma yetkisini haiz

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun yürürlüğe girdiği

Konsey Tüzüğü, 1383/2003 sayılı Konsey Tüzüğü

için tekel olma yetkisi vermektedir. Böylece,

kamu gücünü ifade eder.

tarih olan 01 Haziran 2005 tarihine kadar idari

ile yürürlükten kaldırılmıştır. Avrupa Birliği’nde fikri

kolluk olarak tanımlanmış, bunun yanında şuçun

ve sınaî hakların korunmasına ilişkin düzenlemeler

fikri ve sınaî mülkiyet hakkı sahipleri, bu hakkın izinsiz kullanımını önleme olanağına sahip

Avrupa ülkelerindeki kolluk teşkilatlanmaları

işlenmesi aşamasından sonra eski ifadeyle

1383/2003 sayılı Konsey Tüzüğü ile 1891/2004

olmaktadır. Bu yolla hak sahibi, piyasada aynı

içinde gümrük otoritesinin konumu her ülkenin

“hazırlık soruşturması” sürecinde adli iş ve

sayılı Komisyon Tüzüğü ile düzenlenmiştir. Anılan

sektördeki diğer kişilerin haksız rekabetine karşı

kendine özgü geleneksel idari yapılanmaları ve

işlemleri de yürütmüştür. Ceza yargılamasında

Konsey ve Komisyon Tüzüğü ile getirilen yenilikler

korunmaktadır.

ihtiyaçlarına göre farklılık arz etmektedir. Bazı

yapılan son değişiklerden sonra adli kolluk

henüz ulusal mevzuatımıza aktarılamamıştır.

ülkelerde (özellikle İskandinav ülkelerinde)

müessesesi ulusal mevzuatımıza girmiş olup,

Sahte ve taklit ürünler; sadece ekonomik anlamda

gümrük idarelerinin kolluk faaliyetinin sadece

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 164 üncü

Fikri ve sınaî mülkiyet haklarına ilişkin sınır

değil, aynı zamanda toplum sağlığı açısından ve

önleyici mahiyette kaldığı, suçun işlenmesi

maddesinde; “Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat

önlemleri 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 57 inci

rekabeti bozucu etki yaratması bakımından sosyal

sonrasında bir görev ve sorumluluklarının

ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde

maddesi ile buna bağlı Gümrük Yönetmeliği’nin

refahı olumsuz etkiler. Bu sebeple fikri ve sınaî

bulunmadığı, bazı ülkelerde ise (Almanya ve

Kararname”nin 8 inci maddesinde (Gümrükler

105 ila 111 inci maddelerinde düzenlenmiştir.

hakların korunması konusu ön plana çıkmaktadır.

Fransa gibi) önleyici görevlerin yanında adli kolluk

Muhafaza Genel Müdürlüğü’nün görevleri

Anılan maddelerde, sahte eşya veya taklit eşyanın

Ancak korumanın sadece hak sahipleri veya

görevlerine de sahip oldukları görülmektedir.

sayılmıştır) belirtilen soruşturma işlemlerini yapan

hak sahibinin talebi veya gümrük idaresince resen

güvenlik görevlileri, adli kolluk olarak kabul

durdurulabildiği, hak sahibinin başvurusundan

edilmiştir. Bu bağlamda gümrük kolluğunun

veya başvurusunun kabul edilmesinden önce

tüketiciler eliyle gerçekleştirilmesi mümkün

soruşturmasına ilişkin iş ve işlemleri yürütmekle

değildir. Burada hak sahiplerinin çabası kadar

Ülkemizde kolluk teşkilatlanmaları incelendiğinde,

devlet otoritesinin de üzerine önemli görevler

özellikle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi

düşmektedir. Zira sahtecilik ve taklitçilik ekonomik

Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra,

anlamda devletin daha az vergi toplamasına ve

işlevsel anlamda idari ve adli olmak üzere iki

hak sahiplerinin artan kayıpları dolayısıyla işsizliğe

tür kolluk yapılanması olduğu, örgütlenme

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1

Gümrük idaresinin görev alanına giren diğer konularda olduğu gibi, fikri ve sınaî hakların korunması noktasında cezai tahkikat gerektiğinde gümrük kolluğuna bir takım görev ve sorumluluklar düşmektedir.

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1


muhtemel hak ihlalinin hak sahibine bildirildiği

sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında

ithalatı yasaktır denilse de 1995 tarihli ve 556

Kararnamenin 66 ıncı, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin

tarihten itibaren gümrük idarelerinin 3 iş günü

Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 inci

sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun

Korunması Hakkında Kanun Hükmünde

boyunca eşyanın işlemlerini durdurmaya ve

maddelerinde yer verilmiştir. Anılan maddelerdeki

Hükmünde Kararname’nin 61/A maddesinin

Kararnamenin 37 inci, 556 sayılı Markaların

eşyaya el koymaya yetkili olduğu; hak sahibinin

düzenlemeler büyük ölçüde benzer hükümler

üçüncü fıkrasında taklit edilen markaları taşıyan

Korunması Hakkında Kanun Hükmünde

başvurusu üzerine eşyanın sahte veya taklit

içermektedir. Buna göre; hak sahibinin yetkilerine

ürünlerin ithalinin, marka hakkının tecavüz

Kararnamenin 79 uncu maddelerinde, gerekse

eşya tanımına uyması halinde eşyanın gümrük

tecavüz oluşturması nedeniyle cezayı gerektiren

suçu olarak tanımlanmış ve bu tür suçların

Gümrük Kanunu’nun 57 inci ve Gümrük

işlemlerini durdurulabildiği veya eşyaya el

taklit mallara, ithalat veya ihracat sırasında

takibinin şikâyete bağlı olduğu hüküm altına

Yönetmeliği’nin 109 uncu ve 110 uncu

koyulabildiği ve bu durumun hak sahibine takip

hak sahibinin talebi üzerine, gümrük idareleri

alınmıştır. Ayrıca, 556 sayılı Markaların Korunması

maddelerinde, gümrük idaresince yapılan

eden ilk iş günü içerisinde bildirildiği; durdurma

tarafından ihtiyati tedbir niteliğinde el konulabilir.

Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin ilgili

durdurmanın hak sahibine tebliğinden itibaren

kararının hak sahibine tebliğinden itibaren 10

Gümrük idarelerindeki tedbir, el koyma kararının

hükümlerine göre ithalatçıların, ithal ettikleri

10 gün içinde dava açılmaz veya mahkemeden

gün içinde dava açılmaması veya dava açılmış

tebliğinden itibaren 10 gün içinde esas hakkında

ürünleri taşıyan markayı Türkiye’de tescilli ise

tedbir niteliğinde karar alınmazsa idarenin

olsa dahi mahkemeden tedbir niteliğinde karar

ihtisas mahkemesinde dava açılmaz veya

marka sahibinden markanın kullanma hakkını

el koyma kararının ortadan kalkacağı ifade

alınmaması yahut yargı kararının eşyanın üzerine

mahkemeden tedbir niteliğinde karar alınmazsa

(lisans) almaları gerekmekte olup, aksi durumda

edilmektedir. Burada belirtilen 10 günlük sürenin

bir tedbir konulmasına gerek bulunmadığı

idarenin el koyma kararı ortadan kalkar.

marka hakkına tecavüz fiili işlenmiş sayılacağı

bir cezai soruşturma talebi veya ceza davası

yönünde olması hallerinde gümrükte işlemlere

anlaşılmaktadır. Uluslararası anlaşma kapsamında

açılması için değil, hak sahibine hakkını koruması

devam edildiği, ifade edilmektedir.

taklit markalı ürünlerin ithali yasaklanmış iken 556

için yetkili ihtisas mahkemesinde hukuk davası

sayılı KHK’da takibi şikâyete bağlı bir suç olarak

açılması için öngörülmüş bir süre olduğu açıktır.

ifade edilmesi, Gümrük Müsteşarlığının çeşitli

Zira ceza davası açılıp açılmaması konusunda

birimlerince eleştiri konusu yapılmış ve sahte

yetki Cumhuriyet Savcısına ait olup, hak

marka taşıyan eşyaların ithalinde Kaçakçılıkla

sahibinin doğrudan mahkemeye başvurarak bir

Mücadele Kanunu’nun yasak eşyanın ithaline

ceza davası açması mümkün değildir. Ayrıca,

ilişkin hükümlerine göre işlem yapılması gerektiği

10 günlük süre içerisinde 5271 sayılı Ceza

üzerinde durulmuştur. Bu tür eleştirilere tarafımca

Muhakemesi Kanunu’nun 158 inci maddesine

Cezai soruşturmaya karar verme yetkisi sadece Cumhuriyet Savcısına ait olup, Gümrük İdarelerinin hak sahibinin ceza davası açma iradesinin mevcut olup olmadığını incelemesi gerektiği düşünülmektedir.

Takibi şikâyete bağlı suç Fikri hakların korunması ve gümrüklerde alınan tedbirler ise 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri

556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun

katılım sağlanmamakta olup, kanun uygulayıcının;

göre, hak sahibinin Cumhuriyet Başsavcılığı veya

Kanunu’nun 77 inci maddesinde düzenlenmiş

Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinin

değişen ekonomik şartlar ve ticari serbestlik

gümrük kolluğuna başvurması ve Cumhuriyet

olup, haklara tecavüz oluşturması ihtimali halinde

ikinci fıkrası, 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların

ortamında zaman içerisinde sınaî hakların

Savcılığı tarafından iddianamenin tamamlanarak

yaptırım gerektiren nüshaların ithalat veya ihracatı

Korunması Hakkında Kanun Hükmünde

ihlalini de takibi şikâyete bağlı suç kapsamında

ceza davası açılması pratik olarak mümkün

sırasında, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 57

Kararnamenin 48/A maddesinin ikinci fıkrası,

değerlendirilmeye başladığı düşünülmektedir.

bulunmamaktadır.

inci maddesi ile (mülga) 4926 sayılı Kaçakçılıkla

555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması

Mücadele Kanununun ilgili hükümlerinin

Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 24/A

Görüleceği üzere, marka hakkının ihlali

Bununla birlikte, gerek sınaî haklar mevzuatında

uygulanacağı belirtilmiştir. Ayrıca, bu nüshalara

maddesinin ikinci fıkrası, 5846 sayılı Fikir ve Sanat

konusundaki eleştirileri hariç tutarsak eğer, fikri

(554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması

gümrük idareleri tarafından el konulmasına

Eserleri Kanunu’nun 75 inci maddesinin birinci

ve sınai hak ihlalleri doğrudan bir kamu davası

Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 555

ilişkin işlemlerin Gümrük Yönetmeliği’nin ilgili

fıkrasında fikri ve sınaî hakların ihlaline ilişkin

konusunu oluşturmamaktadır. Hukuk davası veya

sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında

hükümlerine göre yürütüleceği ifade edilmektedir.

suçların takibi şikâyete bağlı suçlar olduğunu

ceza davası açmaya gerek duyulduğu takdirde,

Kanun Hükmünde Kararname, 556 sayılı

ifade edilmektedir.

hak sahipleri veya temsilcileri vasıtasıyla şikayet

Markaların Korunması Hakkında Kanun

yoluna başvurulması gerektiği anlaşılmaktadır.

Hükmünde Kararname) gerekse Gümrük

Gümrük Kanunu’nun 57 inci maddesinde

yer alan hükme benzer düzenlemelere 556

Her ne kadar markaların korunması bakımından

sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun

ülkemizin de taraf olduğu 1883 tarihli Paris

Hükmünde Kararnamenin 79 uncu, 554 sayılı

İttihadı Mukavelenamesi uyarınca yasalara

Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında

aykırı olarak bir fabrika veya ticaret markasını

Gerek 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların

edilmekle beraber, gümrüklerde el koyulan

Kanun Hükmünde Kararnamenin 66 ıncı, 555

veyahut ticaret unvanını taşıyan ürünlerin

Korunması Hakkında Kanun Hükmünde

veya gümrük işlemleri durdurulan eşya

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1

Kanunu’nun 57 inci ve Gümrük Yönetmeliği’nin Soruşturma ve Kovuşturma

109 uncu ve 110 uncu maddelerinde 10 günlük süre içerisinde dava açılması gerektiği ifade

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1


için hukuk davası yanında, cezai yargılama

bildirildiği makamda hata olması durumda,

mevzuatı kapsamında ceza davası açılması

örneğin şikâyetin gümrük kolluğu yerine gümrük

da mümkündür. Fikri ve sınaî hakların ihlaline

müdürlüklerine yapılması durumunda ise 3071

ilişkin suçlar takibi şikâyete bağlı suçlar

sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair

olduğundan hak sahibi tarafından 5271 sayılı

Kanun’un 5 inci maddesi gereğince yetkili idari

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 151 inci ve 158

makama, yani gümrük muhafaza müdürlüğüne

inci maddelerine göre yazılı olarak şikâyette

bildirilmesi, ayrıca hak sahibine de bilgi verilmesi

bulunulması gerekmektedir. Şikâyet Ceza

gerekmektedir.

ticareti oluşturmaktadır. Aynı yıl içerisinde Mevcut Uygulama

Avrupa’daki toplam sahte ve taklit eşya yakalama miktarı 10 milyon adet iken, 2006 yılında Avrupa

Muhakemesi Kanunu gereğince hak sahibi veya

Uygulamada, eşyanın gümrük işlemlerine tabi

gümrüklerindeki toplam yakalama miktarı 128

temsilcisi tarafından kolluğa veya Cumhuriyet

Bir şikâyet olmadığı halde kolluk tarafından

tutulmadan taşıt veya kapların gizli bölmelerinde

milyon adete ulaşmıştır. Dolayısıyla 8 yıl içerisinde

Başsavcılığına yapılmak zorundadır. Bir fiilin

resen Cumhuriyet Başsavcılığına başvurulmuş,

saklanarak yurda sokulmak istenilmesi veya

yaklaşık % 1200 oranında bir artış gerçekleşmiştir.

soruşturma konusu yapılıp yapılmayacağına karar

soruşturma açılmış ve kovuşturma aşamasına

sahte belge kullanılarak ithal edilmek istenilmesi

Son beş yıl içerisinde AB gümrüklerinde yapılan

vermede tek yetkili Cumhuriyet Savcısı olup, adli

geçilmiş ise bu durumda artık mağdur açıkça

durumları hariç, Gümrük Kanunu ve Gümrük

yakalamalar analiz edildiğinde, yakalanan lüks

kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça

şikâyetten vazgeçtiğini beyan etmedikçe işin

Yönetmeliğinin yukarıda bahsi geçen hükümlerine

eşyada azalış olurken, ilaç, yiyecek malzemesi,

ilişkin ihbar veya şikâyetleri, el koydukları olayları,

şikâyete tabi olduğu ve şikâyet bulunmadığı

göre işlem yapılmakta, yetkili mahkeme kararının

oto yedek parçası gibi insan ve toplum sağlığını

yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri; derhâl

gerekçesi ile dava bitirilemez (CMK 158/6).

eşyanın sahte veya taklit olduğu yönünde olması

tehdit eden sahte eşyada artış olduğu, sahte ve

halinde ise anılan mahkeme kararının yanında

taklit eşyalara ilişkin üretimin ileri teknoloji ve sanayi boyutuna ulaştığı anlaşılmaktadır.

Cumhuriyet savcısına bildirmek ve Cumhuriyet

10

Fikri ve sınaî hak ihlallerinin kriminal boyutunun her geçen gün artması, terörizm, silah ve uyuşturucu kaçakçılığında olduğu gibi organize suçlara özgü karakteristikleri içermesi dolayısıyla gümrük idarelerince etkin bir denetimin yanında istihbarat ve soruşturma kapasitesinin de artırılması gereği ortaya çıkmaktadır.

savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması

“İhtiyati tedbir” konusu Gümrük Kanunu’nun

Gümrük Kanunu’nun 241 inci maddesine göre

için gerekli soruşturma işlemlerine başlamak

57 inci maddesi ile Gümrük Yönetmeliği’nin

usulsüzlük cezası uygulanmaktadır. Eşyanın

yükümlülüğü altındadırlar. Şikâyet doğrudan

110 uncu maddesinde, 554 sayılı Endüstriyel

gümrük işlemlerine tabi tutulmadan taşıt ve

Sağladığı yüksek menfaatlerden dolayı fikri ve

Cumhuriyet Savcılığına yapılmış ise Cumhuriyet

Tasarımların Korunması Hakkında Kanun

kapların gizli bölmelerinde saklanarak yurda

sınaî mülkiyet haklarına karşı işlenen suçlarının

Savcısı soruşturma ile ilgili emir ve talimatlarını

Hükmünde Kararnamenin 66 ıncı, 555 sayılı

sokulmak veya sahte belge kullanılarak ithal

artık bireysel olarak değil örgütsel olarak işlenme

ilgili gümrük kolluğuna bildirecektir.

Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında

edilmek istenmesi halinde ise eşyanın 5607 sayılı

oranı da artmaktadır. Fikri ve sınai mülkiyet

Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 inci,

Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun ve mevcutsa

hak ihlallerine ilişkin olayların yaklaşık %70’inin

Ceza davası açılabilmesi için hak sahibinin 556

556 sayılı Markaların Korunması Hakkında

Türk Ceza Kanunu’nun “resmi belgede sahtecilik”

örgütlü suç şebekeleri vasıtasıyla yapıldığı iddia

sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun

Kanun Hükmünde Kararnamenin 79 uncu

ile ilgili hükümlerine göre işlem yapılmaktadır.

edilmektedir.

Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinin

maddelerinde düzenlenmiştir. İhtiyati tedbir,

Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’ndaki cezaların

üçüncü fıkrası, 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların

davanın açılmasından önce veya dava sırasında

fikri ve sınaî haklar mevzuatında yer alan

Fikri ve sınaî hak ihlallerinin kriminal boyutunun

Korunması Hakkında Kanun Hükmünde

talep edilebilir. İhtiyati tedbir konusu hukuk

cezalardan genel itibariyle daha ağır olması,

her geçen gün artması, terörizm, silah ve

Kararnamenin 48/A maddesinin üçüncü

davası açılması aşamasında söz konusu

dolayısıyla Türk Ceza Kanunu’nun 44 üncü

uyuşturucu kaçakçılığında olduğu gibi organize

fıkrası, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması

olmakla beraber, hak sahibi cezai soruşturma ve

maddesinde ifade edilen bir fiilden dolayı bir

suçlara özgü karakteristikleri içermesi dolayısıyla

Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 24/A

kovuşturma talep etmesi halinde, 5271 sayılı Ceza

defa cezalandırılma yapılması (fikri içtima) kuralı

gümrük idarelerince etkin denetimlerin

maddesinin üçüncü fıkrasına göre fiil ve failden

Muhakemesi Kanunu’nun 127 inci maddeleri

gereğince, sahte ve taklit eşyaya ilişkin ilgili

yapılmasının yanında istihbarat ve soruşturma

haberdar olma tarihinden itibaren 2 yıl içinde,

gereğince, gümrük işlemleri durdurulan

kanunlardaki cezai hükümler uygulanmamaktadır.

kapasitesinin de artırılması gereği ortaya

5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda

eşyaya el koyulması talebinde de bulunması

Bu durum ise istatistiksel anlamda sapmalara

çıkmaktadır. Ancak korumanın sadece sınır

75 inci maddesinin birinci fıkrasına göre takibi

mümkündür. Bu durumda el koyma hâkim kararı

neden olmaktadır.

önlemleri ile çözülemeyeceği, ülke içindeki

şikâyete bağlı suçlar açısından 6 ay içinde şikâyet

üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan

etmesi gerekmektedir. Şikâyetin anılan süreler

hâllerde Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet

içerisinde görev sahası gereği gümrük kolluğuna

savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk

(gümrük muhafaza teşkilatı) veya Cumhuriyet Başsavcılığına yapılması gerekmektedir. Şikâyetin

denetim sisteminin daha etkin hale getirilmesi ve Sonuç ve değerlendirme

güçlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir.

amirinin yazılı emri ile kolluk görevlileri tarafından

OECD rakamlarına göre, 1998 yılında Dünya

Uygulamada hak sahipleri şikâyetlerini daha

gerçekleştirebilir.

ticaretinin % 5 ila %7’sinin sahte ve taklit eşya

çok gümrük müdürlüklerine yapmaktadırlar.

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1

11


Deliller toplandıktan sonra, tarafların genellikle

ilgili hükümlerini uygulamak için Gümrük

sulh yoluyla uyuşmazlığı sonuçlandırmayı tercih

Müdürlüklerine yönlendirmemeli, cezai

etmeleri ve şikâyetten itibaren dava açılana kadar

soruşturma açmayı gerektiren bir talep olup

geçen sürenin daha uzun olması, ayrıca aksi

olmadığını incelemelidir.

karar çıkma olasılığının her zaman bulunması nedeniyle, bu tür şikâyetlerin genel olarak

Bununla birlikte, sahte ve taklit eşyaya ilişkin

Gümrük Kanunu ve Gümrük Yönetmeliğinin ilgili

şüphe ve ihbarlarda gümrük muhafaza

hükümlerine dayanılarak yapıldığı görülmektedir.

birimlerinin resen harekete geçmesinin de

Bu tür bir şikâyette bulurken cezai kovuşturma

uygun bir hareket şekli olmayacağı, ilgili gümrük

talep edilmesi istisna olmakla beraber, hak

müdürlüğü ile ortak çalışılarak, daha önce

sahibi tarafından cezai kovuşturma talep edildiği

bir şikâyet başvurusunun olup olmadığının

takdirde, gümrük müdürlüklerinin bu tür talepleri

ve var ise hak sahiplerinin taleplerinin

ivedilikle ilgili gümrük muhafaza müdürlüğüne

detaylarının incelenmesinin daha doğru olacağı

bildirmesi gerektiği düşünülmektedir. Gümrük

değerlendirilmektedir.

muhafaza müdürlükleri ise ihbar veya şikâyet

KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNUNA GÖRE YOLCU BERABERİNDE GETİRİLEN KAÇAK EŞYA Yeliz GÜRLEK

Gümrük Uzmanı

Kaçakçılığın düzenlendiği meri1 ve mülga2

bölgesine gelen yabancı bir ülkede oturan Türkler

mevzuatlarımızda, yolcu beraberinde getirilen “zati

ile yabancılar ve herhangi bir amaç ile gittikleri

ve hediyelik eşya” kapsamı dışındaki kaçak eşyalar

yabancı ülkeden kesin veya geçici olarak dönen

ile ilgili kaçakçılık suçlarına farklı düzenlemelerin

Türkiye’de oturan Türkler veya yabancılar ile

yapıldığı, bu durumda, genel kaçakçılık fillerinden

Türkiye’den aynı amaçlarla ve aynı yollarla yabancı

alındığında ihbarda bulunanları veya hak

İstatistikler özellikle sahte ve taklit eşyaya

ayrılarak daha hafif müeyyidelerin uygulandığı

bir ülkeye giden benzeri Türkleri veya yabancıları

sahiplerini Gümrük Kanunu ve Gümrük

ilişkin ihlallerin boyutları, niteliği, niceliği ve

görülmektedir. Kanun koyucular tarafından bu

ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır. Buradaki

Yönetmeliğinin ilgili hükümlerine göre işlem

eğilimler konusunda önemli bilgiler vermektedir.

yapılmak üzere gümrük müdürlüklerine

Ancak sahte ve taklit eşyaya ilişkin oluşturulan

yönde bir düzenleme yapılmasında; yolcuların

tanımdan hareketle; vapur ve gemi süvarisi, tayfa

yönlendirmeli ve bunun yanında ceza

istatistikler resmin tamamını göstermemektedir.

taşıdıkları ticari mahiyet ve miktarda olamayan

ve hizmetlileri, şeftren, kondüktör, biletçi, kontrolör,

kovuşturması talebinde bulunulması halinde

Zira “kaçak eşya” olarak işlem gören sahte ve

eşyalar için her ne kadar hukukta “kanunu

makinist, ateşçi, gardfren, restoran şefi, şef brigat,

konuyu inceleyerek vakit geçirmeden Cumhuriyet

taklit eşyalar (sigara, cep telefonu, elektronik

bilmemek mazeret sayılmaz” ilkesi olsa da kanunu

garson gibi demiryolu ve yataklı ve yemekli vagon

Başsavcılıklarına bildirmeli ve Savcılık talimatına

eşya vs) kaçak eşya istatistiklerine dâhil

bilmeyen yolcuları ağır müeyyideleri olan kaçakçılık

hizmetlileri, otomobil, otobüs, kamyon, uçak,

göre hareket etmelidir.

edilmekte, sahte ve taklit eşya kapsamında

suçları ile yargılayıp mağdur etmemenin amaç

diğer kara, deniz ve hava nakil araçlarının sevk

düşünülmemektedir. Gümrük idaresinin gerek

olduğu düşünülmektedir.

ve idaresinde, yolcu ve eşyalara ait hizmetlerde

Ceza yargılama mevzuatı gereğince cezai

merkez gerekse taşra teşkilatı bünyesinde kaçak

soruşturmaya karar verme yetkisi sadece

eşyalara ilişkin tutulan istatistiklerde taklit ve sahte

Cumhuriyet Savcısına ait olup, Gümrük

olduğu tespit edilmiş eşya için ayrıma gidilmesi ve

İdarelerinin hak sahibinin ceza davası açma

bu tür eşyaların sahte eşya istatistiklerine de dâhil

iradesinin mevcut olup olmadığını incelemesi

edilmesi gerektiği düşünülmektedir.

gerektiği düşünülmektedir. Bu tür bir inceleme

yolculuk süresince görevli şahısların yolcu Yolcularla ilgili özel hükümler bulunan mülga 1918

sayılmayacağı3 dolayısıyla bu kişilerin Kaçakçılıkla

sayılı Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun ve

Mücadele Kanunundaki yolcularla ilgili özel

4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanun ile meri

hükümlere tabi olmayacağı söylenebilir. Bu kişiler,

5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda,

eşyaları arasında bulunan kaçak eşya nedeniyle

yapmadan cezai soruşturma açmaya gerek

KAYNAKÇA

yolcunun tanımının yapılmadığı görülmektedir.

5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunun 3 üncü

olmadığı kanaati ile sadece Gümrük Kanunu

DPT Müsteşarlığı (2006), Fikri Mülkiyet Hakları Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara.

Mevzuatımızda yolcunun tanımı, detaylı bir şekilde

maddesindeki hükümler uyarınca hürriyeti bağlayıcı

Gümrüksüz Satış Mağazaları Yönetmeliğinde

ceza ile karşı karşıya kalabilecekleri gibi yolcularda

yapılmıştır. Söz konusu Yönetmeliğin 3 üncü

olduğu gibi eşya, sahibine iade edilmeyecek,

maddesinde yolcu; “herhangi bir amaçla (ticaret,

müsadereye tabi tutulacaktır.

ve Gümrük Yönetmeliği’nin ilgili hükümlerine

TEKİNALP Ünal, Fikri Mülkiyet Hukuku, Arıkan Yayınevi, 2.Baskı, 2005, İstanbul. TOBB (2005), Kobiler için Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları, 2005, Ankara.

göre işlem yapılmasının mevzuata aykırı olduğu

Union des Fabricants (2004), Counterfeiting & Organised Crime Report, 2. Baskı, Paris.

değerlendirilmektedir. Benzer şekilde Gümrük

in counterfeiting and piracy COM479, Brüksel.

European Commission (2005), Communication on a customs response to latest trends

Muhafaza Müdürlükleri de doğrudan kendilerine

European Commission (2006), Summary of Community Customs Activities on

yapılan şikâyetlerde hak sahibinin ceza davası

International Chamber of Commerce (2004), Current and emerging intellectual property

açılması yönünde bir talebi olup olmadığını incelemeden söz konusu şikâyetleri sadece

Counterfeit and Piracy, Brüksel. issues for business, 5. Baskı, Londra. Intellectual Property Research Institute (2005), Guidebook on Enforcement of Intellectual Property Rights, University of London, Londra.

Gümrük Kanunu ve Gümrük Yönetmeliği’nin

memuriyet, tahsil, ziyaret, tedavi, turizm ve benzeri) kısa veya uzun bir süre kalmak üzere,

Mülga 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunun

yabancı bir ülkeden kara yolu, demir yolu, deniz

yolcular hakkında “Yolcular Tarafından İşlenen

yolu veya hava yolundan biriyle Türkiye gümrük

Suçlar” başlıklı 13 üncü maddesindeki düzenleme,

1. 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu 2. 1918 sayılı Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu 3. www.gumruk.gov.tr

12

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1

Gümrükte Uzman Görüş - Ocak 2008 // Sayı 1

13


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.