Tasarruf Magazine by Büşra Coşkun

BİREVİM’in ÜCRETSİZ SÜRELİ YAYINIDIR. YIL: 2018 SAYI: 1

w w w.t a sa r r ufdergisi.co m

KÜNYE Yıl: 2018 Sayı: 1 Birevim Gayrimenkul Otomotiv İletişim Org. Paz. San. Tic. ve AŞ. adına sahibi

icindekiler

Murat Çiftçi Yazı İşleri Müdürü Gökhan Zafer İçerik Yunus Aygen, Aysun Altın Büşra Çiçek, Büşra Coşkun Zeynep Elmacuk, Elçin Gündoğdu Figen Akgül Grafik Yunus Aygen, Büşra Coşkun Hukuk Müşaviri Av. Mahir Orak İletişim Küçükbakkalköy Mah. Merdivenköy Yolu Cad. No: 2 Ataşehir/İstanbul

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET LOREM IPSUM

................................................................................. 1

.........................................................................................................

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 3

LOREM IPSUM DOLOR SIT ................................................................................. 4 LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 5

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 6

LOREM IPSUM DOLOR AMET

................................................................................. 7

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 8

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 9

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 10

0216 339 01 11 www.birevim.com iletisim@birevim.com Basım Yeri XXXXXXXXXXXX

Yayın Türü Süreli Yayın Tasarruf Dergisi Birevim A.Ş’ye ait süreli bir yayındır. Tüm içerik hakları saklıdır.

LOREM

.................................................................................................................................

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 12

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 13

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 14

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 15

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 16

LOREM IPSUM DOLOR SIT AMET

................................................................................. 17

ELEKTRIKLI ARABALARIN TARIHI BIREVIM TESLIM TÖRENI

8 ISTANBUL’DA ILKI DÜZENLENEN BIREVIM TESLIM TÖRENI’NDE 850 KIŞILIK DAVETLININ HUZURUNDA 100 AILEYE TÖRENLE TESLIMATLARI YAPILDI.

NASIL TASARRUF YAPARIM?

50 64 32

TASARRUF YAPMAKTA ZORLANIYOR MUSUNUZ? GİDERLERİNİZİ KONTROL ALTINA ALAMIYOR MUSUNUZ? BU REHBER TAM SİZE GÖRE.

HAYAT KURTARAN HOBI

22 İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ KONUSUNA MERAKINIZ VARSA SİZE GÜZEL BİR HOBİ TAVSİYEMİZ VAR; AMATÖR TELSIZCILIK. BU HOBİNİN BİREYLER VE TOPLUMLAR AÇISINDAN NE DENLİ BİR ÖNEME SAHİP OLDUĞUNA UZUN UZADIYA DEĞİNDİK. BU KEYIFLI HOBI ILE ZAMAN GEÇIRIRKEN AYRICA NE KADAR ÖNEMLI BIR UĞRAŞA SAHIP OLDUĞUNUZU GÖRECEKSINIZ

ARABA ALMANIN YENI YOLU

HEPIMIZ “ELEKTRIKLI ARABA” TERIMINI HAYATIMIZIN BIR YERINDE DUYMUŞUZDUR. GAZETEDE, TELEVIZYONDA YA DA INTERNETTE KONUYLA ILGILI HAZIRLANMIŞ ÇARPICI HABERLERI OKUMAYAN NEREDEYSE YOKTUR. BU BILGILERDEN YOLA ÇIKARAK DA “ELEKTRIKLI ARABA NEDIR” BILIYORUZ

TASARRUFA DAYALI YÖNTEMLER FAIZSIZ VE HELAL OLDUĞUNDA DEĞER KAZANIYOR. TESLİMATLARIMIZI TÜM HIZIYLA GERÇEKLEŞTİRİRKEN SİZLER İÇİN TESLİMATINI ALMIŞ MÜŞTERİLERİMİZ İLE KEYİFLİ SOHBETLER GERÇEKLEŞTİRİYORUZ. İLK SAYIMIZDA ÖZAYDINLAR GRUP YÖNETİM KURULU BAŞKANI AYHAN ÖZAYDIN İLE BİREVİM’İ TANIMA SÜRECİ VE YÖNTEMLER HAKKINDA SÖYLEŞİ YAPTIK.

44 RÖPORTAJ

56 TASARRUFA DAYALI FAIZSIZ EV ALIM SEKTÖRÜ SÜREKLI BÜYÜYOR. TEMEL IHTIYAÇLAR ARASINDA YER ALAN KONUT VE ARABA ALIMINDA KIŞILER BIR KURUM TARAFINDAN FINANSE EDILMEDIĞI IÇIN FAIZ VE VADE FARKI ÖDEMIYORLAR

BIRARABAM; ISTEYEN HERKESI HERHANGI BIR FARK ÖDEMEDEN 66 AYA KADAR VADE IMKÂNIYLA ISTER SIFIR KILOMETRE ISTERSE IKINCI EL ARABA ALMA IMKÂNI SUNUYOR.

ISRAFIN BOYUTLARI

74 GIDA VE GIDA DIŞI TÜM HARCALARIMIZDA IHTIYAÇLARIMIZDAN ÇOK DAHA FAZLASINI ALMAK BERABERINDE ISRAFI GETIRIR. SADECE ŞU AN KI DURUMUMUZU DEĞIL GELECEK NESILLERI, ÇOCUKLARIMIZI DA DÜŞÜNECEK OLURSAK HAYATIMIZIN HER ALANINDA TASARRUFA YÖNLENMELIYIZ. 5

Değerli Okurlarımız; Tasarruf Dergimizin ilk sayısını sizlere ulaştırmanın mutluluğu içerisindeyiz. Birevim de yaşadığımız tüm ilkler gibi Tasarruf Dergimizin bu ilk sayısı da bizim için ayrı bir heyecan ve gurur kaynağı. Dergimize ‘Tasarruf’ ismini verdik çünkü, ülkemizde son yıllarda ulusal tasarruf düzeyinin artırılması için çeşitli çözüm önerileri ve politik tedbirler sunulup çalışmalar yapılıyor. Bu bağlamda Birevim yöntemlerinin tasarrufa dayalı faizsiz gayrimenkul ve araba alımını sağlamasının yanında ulusal tasarruf hedeflerine de ciddi katkısı olacağı inancındayız. Bu dergi ile de hem hayatımızın her alanında nasıl tasarrufta bulunabileceğimize dair ipuçlarına yer verecek hem de sektörü yakından tanımanızı sağlayacağız. Bizler de ülkemizin geleceği için yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyor, ülkemize ve ekonomimize güveniyoruz. Öncelikle Allah’ın bizden razı olması için, razı olacağı işler yaparak çalışıyoruz. Kendimiz için, ailemiz için, toplumumuz için, milletimiz için, ülkemiz için, dünyamız için, gelecek için, gelecek nesiller için, mutluluğumuz için çalışıyoruz. Yola çıktığımız ilk günden itibaren “Bir evim olsun.” diyen; ancak bu isteğini yerine getiremeyen milyonlarca insanın hayatına dokunmayı, mutluluklarına vesile olmayı, onlar için zor olanı kolaylaştırmaya vesile olmayı amaçladık. Bu ülkenin insanı, imkanları dahilinde zorlanmadan kolaylıkla kendi evinin sahibi olsun istedik.

2018 yılı sonunda her geçen gün genişlettiğimiz şube ağımıza yenilerini ekleyerek 60’ın üzerinde şubeye ve buna bağlı olarak çok daha fazla çalışana ulaşmış olmayı hedefliyoruz. Bu sayının her geçen gün daha da artması için durmadan çalışarak ülkemiz ekonomisi ve insanımıza daha fazla istihdam sağlayabilme yolunda güçlü adımlarla ilerliyoruz. Faaliyetlerimize başladığımız Nisan 2016’dan bu yana kısa zamanda çok fazla yol katederek yüzlerce ailenin ev ve araba sahibi olmasına vesile olduk. Teslim sayımız her geçen ay katlanarak ilerliyor. Müşterilerimizin mutluluğu ve memnuniyeti bizler için her şeyden değerlidir. Bu konuda elimizden gelenin çok daha fazlasını yapmaya gayret ediyoruz. Sizler için gösterdiğimiz üstün çaba, çalışma ve gayretimizin sonucunu, birçok farklı kategoride aldığımız uluslararası ödüllerle de taçlandırarak başarımızı ve yenilikçi bakış açımızı tescillemiş oluyoruz. Bu da bizler için ayrı bir gurur ve sevinç kaynağı oluyor. Bizler Birevim ailesiyiz. Aile demek; birlikte sevinmek, birlikte başarmak, birlikte mücadele etmek, birlikte çalışmak, birlikte büyümek ve birlikte kazanmaktır. Bu başarıyı bizlere nasip ettiği için, Rabbime sonsuz şükür içerisindeyim. Sizleri sevgi ve muhabbetle selamlıyorum. Murat Çiftçi Birevim Yönetim Kurulu Başkanı

Ekonomik anlamda tabana yayılmış bir ev alma modelinin bugüne kadar toplumumuza sunulmamış olmasının verdiği sorumlukla yürüttüğümüz çalışmalarımız Birevim ile hayat buldu. Fark ödemeden, kolaylıkla, gönül rahatlığı ve manevi açıdan huzur içinde ev sahibi olmak isteyen milyonlarca insan için dar, boğucu, huzursuz edici, yorucu, bunaltıcı yollardan feraha çıkış oldu. Birevim; bizlerin gayreti, siz değerli müşterilerimizin teveccühü ve Allah’ın yardımıyla çok kısa bir zaman içersin de yüzde yüz büyümeyle yoluna devam ediyor. 2018 yılının ilk yarısını geride bıraktığımız şu günlerde 600 civarındaki çalışanımızla, 42 şubemizle ülkemizin her bölgesine ulaşmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. 7

Birevim’in birinci toplu teslim töreni büyük bir katılımla Üsküdar’da gerçekleştirildi. Birevim’in tasarrufa dayalı yöntemleriyle ev sahibi olan ailelere toplu halde teslimat gerçekleştirildi. Yapılan teslim törenine 850 davetli katılırken, törende 100 aileye aynı anda teslimat gerçekleştirildi. Yapılan teslim töreninin ardından katılımcı ailelere çeşitli hediyeler takdim edildi. Bununla birlikte tüm davetliler arasında çekiliş yapılarak çeşitli hediyeler verildi.

Birevim büyük bir katılımla toplu teslim töreni gerçekleştirdi. Birevim’in tasarrufa dayalı yöntemleriyle ev sahibi olan ailelere toplu halde tapuları teslim edildi. İstanbul Sophia Çengelköy’de yapılan teslim törene 850 kişi katılırken, 100 aileye aynı anda teslimat gerçekleştirildi.

Törende basının sorularını yanıtlayan Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, tasarrufa dayalı, özgün yöntemlerle, faiz ya da başka farklar ödetmeden insanları ev ve araba sahibi yaptıklarını anlattı. Çiftçi, “Bu akşam 850 civarı ailemizi burada ağırlıyoruz. Bu aileler arasından 100 ailemize teslimat gerçekleştiriyoruz. Böylesi büyük toplu teslim törenlerini farklı illerde her ay düzenli olarak tekrar edeceğiz. Bir yönüyle bu programlar vesilesiyle tapusunu teslim alan ailelerimizin yaşadığı mutluluğa ortak oluyoruz, onlarla daha yakından tanışma fırsatı elde ediyoruz.” dedi.

“Faizsiz bir modelle insanları ev ve araba sahibi yapıyoruz. Ailelerimizin tasarrufuyla belli bir plan dahilinde sırayla ev sahibi olmalarını sağlıyoruz. Şu an itibariyle aylık ortalama 250’nin üzerinde teslimat gerçekleştiriyoruz. Her ay 1,500 civarı yeni müşterimiz oluyor.

Çiftçi, Birevim’in ikinci yılında elde ettiği başarıdan da bahsetti.

Bu yılın sonunda aylık ortalama 2.000 yeni müşterimiz olmasını bekliyoruz. Yine aynı şekilde bu yılın sonunda teslim adetlerimiz her ay ortalama 400 civarında olacak. 2017 sonunda %100’ün üzerinde büyümüştük, bu yılın sonunda da %100 büyümeyi hedefliyoruz. Bu yılın sonunda toplam 15 binin üzerinde yeni müşterimiz olacak. Türkiye’nin tüm bölgelerine hizmet götürüyoruz. Bu yılın sonuna kadar 52 şube planımız vardı, bunu 60 olarak revize ettik.” dedi. Yapılan teslim töreninin ardından tapularını alan ailelere çeşitli hediyeler takdim edildi. Bununla birlikte tüm davetliler arasında çekiliş yapılarak hediyeler verildi.

Stevie ödülleri ya da İngilizce adıyla Stevie Awards, 16 yıllık bir geçmişe sahip, dünyanın en saygın birkaç iş ödülleri programından biri. Stevie ödüllerini alabilmek için dünyanın farklı ülkelerinden binlerce firma ve kurum her sene yarışıyor. Stevie ödülleri firmalar için oldukça önemli, öyle ki uluslararası çok büyük firmaların bile bu ödülü çığlık çığlığa aldığını görüyoruz. Stevie ödülleri, uluslararası standartlarda başarılı kuruluşlara veriliyor. Binlerce başvuru yapılıyor. Başvurular jürilerin önüne geliyor ve jüriler kararını veriyor. Stevie ödüllerinde finale kalan firmalar altın, gümüş ve bronz Stevie ödülünden birine sahip oluyor. Gümüş ve bronz ödüller de oldukça değerli; ancak burada en önemlisi altın ödülün sahibi olmak. Birevim’de bu sene ilk kez dünyanın en prestijli ödüllerinden sayılan Stevie ödüllerine başvuru yaptı. Birevim’in Türkiye’de ev alımını kolaylaştıran tasarrufa dayalı faizsiz modeli, müşteri hizmetleri, hayata geçirdiği yenilikleri, kendi sektörüne kazandırdıkları, kalitesi gibi pek çok konu jüriler tarafından değerlendirildi. Ve sonuç olarak 2018 Stevie ödüllerinde Birevim rüzgarı esti. Başvuru yapılan dört kategorinin dördünde de ödüle layık görüldü. Üstelik bu ödüllerden ikisi altındı. 2018 Stevie Ödülleri Satış ve Müşteri Hizmetleri ödül töreni büyük bir katılımla Las Vegas’ta gerçekleştirildi. Birevim düzenlenen gala gecesinde iki altın, bir gümüş ve bir de bronz ödüle layık görüldü. Birevim; yılın satış ayrıcalığı ve yılın pazarlama programı kategorilerinde altın ödüle layık görülürken, başarılı müşteri hizmetleri kategorisinde gümüş ödüle, yılın inovasyonu kategorisinde de bronz ödüle layık görüldü. Birevim, 2017 yılında aldığı uluslararası altın kalite ödülünün yanında, bu dört yeni ödülle birlikte kalitesini, başarısını ve yenilikçi bakış açısını bir kez daha tescillemiş oldu. 16

Alınan uluslararası ödüller hakkında konuşan Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi; “Aldığımız tüm ödülleri Birevim çalışanları adına alıyoruz, bizi destekleyen müşterilerimize, dostlarımıza ve paydaşlarımıza gönülden teşekkürlerimi sunuyorum.” dedi. Stevie Ödülleri Satış ve Müşteri Hizmetleri 2018 Kazananlar Listesi Stevie ödülleri kurumsal web sayfasında yayımlanan listede Türkiye’den Birevim’in de aralarında bulunduğu 18 firma ve kurum ödüle layık görüldü. Yapı Kredi Bankası, Garanti Bankası, Vakıfbank, Sahibinden.com, Bu Yaka A.V.M, Borusan, Odeabank, BNP Paribas, Ak Sigorta, Arzum, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Hospitadent, Iniq Training, Stanley Black, Extra Loyality, Mondelez ve Go Akaryakıt İstasyonları çeşitli kategorilerde çeşitli ödüllerin sahibi oldu. 60 ülkeden 2500 civarı başvurunun yapıldığı Stevie ödüllerinde diğer ülkelerden ödüle layık görülen firmalardan bazısı ise şu şekilde; Samsung Elektronik US, IBM, DHL Express, Dell Teknoloji, Delta Havayolları, Allianz Global Assistance, American Havayolları, Mitsubishi Elektrik US

ülkenin BID temsilciliğinin görüş ve önerilerine başvuruluyor. BID tarafından yapılan açıklamada; 10 ay süren aday belirleme sürecinin gizli olarak yürütüldüğü, daha sonra Madrid Üniversitesi ile yapılan ortak çalışmalar neticesinde farklı ülkelerden farklı sektörlerde bulunan adaylar arasından ödülü almaya hak kazanan kurumun belirlenerek bildirimde bulunulduğu belirtildi.

Birevim, QC100 Toplam Kalite Yönetimi prensipleri doğrultusunda çalışan uluslararası bir kurum olma özelliği taşıyan Business Initiative Directions (BID) tarafından Uluslararası Altın Kalite Ödülüne layık görüldü. Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi ödülü BID’in CEO’su Jose E. Prieto’nun elinden aldı. 22 Ekim 2017’de Paris’te düzenlenen ve dünyanın 179 ülkesinden farklı sektörlerde başarı gösteren firmalara verilen Altın Kalite Ödülü 2017’de Türkiye’den Birevim’e verildi. Altın Kalite Ödülü; 1986 yılından bu yana; Paris, Londra, Madrid, Cenevre, Frankfurt ve New York’ta törenle sahiplerine veriliyor. Business Initiative Directions (BID) tarafından verilen ve dünyanın prestijli ödülleri arasında yer alan Altın Kalite Ödülü, QC 100 Toplam Kalite Yönetimi Modeli kriterleri temel alınarak; liderlik, kalite, mükemmellik, yenilikçilik, teknoloji, stratejik planlama, müşteri hizmetleri, müşteri memnuniyeti ve prestij konularında kurumsal başarı elde eden firmalara veriliyor. Aynı zamanda ödüle layık görülen firmaların kendi sektöründe gösterdiği başarı ve yenilikler ödülün verilmesinde önemli rol oynuyor. Söz konusu ödüle; kişi, kurum ya da kuruluşlar kendiliğinden aday olamıyor. Ödül komitesi aylar süren aday belirleme sürecinde üniversiteler, büyükelçilikler, ilgili

Ödül almaya hak kazanacak kurum belirlenirken pek çok kriter ele alınıyor. Müşteri memnuniyeti, ticari başarılar, ürün ya da hizmet geliştirme, eğitim, liderlik bu kriterlerden bazısı. Birevim ikinci yılında göstermiş olduğu başarı ve sektöre kazandırdığı yeniliklerle uluslararası bir ödül olan ve kalite alanında oldukça prestijli bir ödül sayılan Altın Kalite Ödülünü 2017 yılında Türkiye’ye kazandıran firma oldu. BID tarafından daha önceki yıllarda Türkiye’den ödül alan kurum ve firmalar arasında; Doğuş grubu, Koç Grubu, Abdi İbrahim İlaç, Garanti Yatırım Ortaklığı, Sabancı Vakfı, Antalya Havalimanı, Konya Şeker, Sabiha Gökçen Havalimanı, Başkent Üniversitesi, Digitürk, Kardemir A.Ş, Vakıf Yatırım, Aktif Bank, İstanbul Halk Ekmek, İhlas Gazetecilik ve İGDAŞ bulunuyor. Farklı ülkelerden farklı sektör temsilcilerinin hazır bulunduğu salonda Birevim yöntemlerinin tanıtımını yapan Birevim Mali İşlerden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Mücahit Karabalık şunları söyledi. “Geliştirdiğimiz yöntemler sayesinde Türkiye’de insanlar faiz ve fark ödemek zorunda kalmadan gayrimenkul sahibi olabiliyorlar. Umuyoruz ki Türkiye’den sonra dünyanın farklı ülkelerinde de Birevim yöntemleri uygulanacaktır.” Karabalık’ın yaptığı konuşma diğer katılımcılar tarafından büyük bir ilgiyle dinlendi. Program sonrası farklı ülkelerden katılımcılar Birevim yöntemleri hakkında daha detaylı bilgi alarak kendi ülkelerinde böyle bir yöntemin uygulanması gerektiği konusunda talepte bulundular. Birevim Yöntemlerini kendi ülkelerinde uy-

gulamak isteyen katılımcılarla çeşitli görüşmeler gerçekleştirildi. BID CEO’su Jose E. Prieto tarafından Uluslararası Altın Kalite Ödülü takdim edilen Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi; “Ülkemize ve sektörümüze kazandırdığımız bu saygın ödülü almaktan duyduğum memnuniyeti özellikle belirtmek isterim. Müşteri memnuniyeti, sürekli gelişim, yenilik, eğitim, liderlik ve mükemmellik konularında çalışmalarımız ilerleyen zamanlarda da hız kesmeden devam edecek. Birevim olarak yüzde 100 müşteri memnuniyetiyle çalışıyor, tüm iş süreçlerimizi bu bakış açısıyla belirliyoruz. Ulaştığımız kalite standartlarının yansıması olarak bu ödüle layık görülmekten ve Türkiye’yi uluslararası arenada temsil etmekten dolayı çok mutluyuz. Dolayısıyla bu ödüle ulaşmamızda emeği olan tüm iş arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür ederim. Daha nice ödüllere birlikte ulaşmak dileğiyle” dedi.

Kapatıyorum gözlerimi… Odamdan ilerliyorum salona doğru. Uzun koridor, en son oda da oturuyor. Yine camın kenarındaki koltukta, tek başına. Önünde yarım çay bardağı. Muhtemelen yine soğutmuş çayını. Eğmiş başını önüne. Bir şeyler çiziyor elinde ki küçücük not kâğıtlarına. Saçları hayalimde. Kuzgun siyah omuzlarına dökülüyor ışıl ışıl. Toplamamış yine. Sormaya gerek yok, biliyorum. Yine hayalindeki havuzlu evin projesi. Allah aşkına diyorum, bıkmadın mı yıllardır. Anlatmaya başlıyor heyecanlı heyecanlı. ‘Bak burası da balkon. Kocaman olacak ama. Bahçesinde kesin bir süs havuzu da olmalı. Ördekler süzülsün, biz izleyelim.’ Offf diyorum, sıkılarak. Boşversene. Otursana yanıma diyor. Gel çay içelim. Anlatsana, muhabbet edelim biraz. Selma olsa ‘bir kahve yapıyım da dertleşelim’ derdi diyor. Gözümü telefonumdan ayırmadan, gitmeseydi o zaman diyorum kızarak. Yine onun konuşma ısrarları, benim kayıtsızlığımla bir gece daha bitiyor. Hafta sonu sabahı…. Yatağımdayım. Anahtar sesine uyanıyorum. Ardından öksürerek, eve giriyor. Binlerce kişi içinden bile ayırabilirim, onun öksürüğünü. Yine kim bilir hangi marketteki indirimi duydu diye düşünerek uykuya devam ediyorum. Dalmışım. En tatlı uykudur sabah uykum. Kapının aralandığının farkındayım ama uyumak için direniyorum hala. Kedi taklidi yapıyor, miyavlıyor. Saçmalama diyorum, içten içe hoşuma gittiğini belli etmemeye çalışarak. Hadi pisiciğim diyor, kahvaltı hazır. Herkesi çağırdım, sende uyan. Bu sözü şimdi duymak için neler vermezdim oysa. Oflayarak kalkıyorum. Herkes yavaş yavaş geliyor. Yüzümü yıkarken gülüşme sesleri, kızartma kokusuna eşlik ediyor. Ekmek sıcacık, masa donatılmış. Herkes mutlu… ‘Akşam Üsküdar’a inelim’ diyor. ‘Konser varmış. Dondurmamızı yerken konseri dinleriz’. ‘Ben gelmem, rezil ediyorsun beni. Ortalıkta gülüyorsun, eğleniyorsun. Ağır ol biraz. Ciddi ol. ‘ 20

Kalkıp oynamaya başlıyor. Beni sinirlendirmeye bayılır. Misafirlerimizi de kaldırıyor. Yapma diyorum. Çekiştiriyorum. Oturmuyor. Baksana bu şarkıya bayılıyorum diyor inatla. Radyoyu açıyor, son ses müzik. Herkeste bir düğün havası. Somurtarak onları izliyorum. Ben sinirlendikçe daha çok hoşuna gidiyor. Aslında o da biliyor, farkettirmemeye çalışsam da bayılıyorum bu haline. O şen kahkahaları öyle çok yakışıyor ki. Birkaç gündür belinde bir ağrı varmış. Yine önemsememiş. Hadi diyorum biraz alışveriş yapalım. Sıkıldım evde. Kabul ediyor, ama kararsız. Belim çok ağrıyor, diyor. ‘Of kalk hadi, gitmemek için numara yapma.’ Çıkıyoruz. Yürürken, dur diyor birden ‘adım atamıyorum’. Endişemi saklamaya çalışarak tamam gel otur şuraya. Dakikalarca orda öylece duruyor. Doktora gitmiş. Ameliyat olması gerekliymiş. Ne ameliyatı bu da nereden çıktı. Sinirleniyorum. Grip olmasından bile nefret ederim çünkü. Onu karşımda neşeli görmeyi istiyorum hep. Ne ameliyatı!. Ameliyat bitti. Nihayet kurtulduk derken, patoloji sonucu falan bir şeyler diyor doktor. Anlam veremiyorum. Ona göre netlik kazanacak hastalık. Hastalık mı? Diyorum yüzüne bakıyorum. Risk varmış diyor, gülümsemeye çalışarak. Hayatı boyunca kendinden çok beni önemsediğini çok iyi biliyorum. O gün bile benim tepkim onun için hastalığından daha önemliydi. Okuldan eve dönüyorum… Saçlarını kısacık kestirmiş. Hayretler içinde bakakalıyorum. Yine halinden memnun görünmeye çalışarak, ‘Nasıl olsa dökülecek, onlar dökülmeden ben kestirdim yakışmış mı diyor.’ Sana her şey yakışırdı ama o hastalık asla diyemiyorum. Tepkisizce dışarı çıkıyorum. Yürüyorum, yürüyorum. Yürüdükçe ağlıyorum. Ağladıkça kabullenmeye çalışıyorum. Bir kaldırıma çöküp dakikalarca insanları izliyorum. Neden o? Çapa Tıp Fakültesindeyiz… Yine kemoterapi sırası bekliyoruz. O sedyede, ben başında, ayakta. Gülüyoruz, konuşuyoruz. Kendimizi mi birbirimizi mi kandırmaya çalışıyoruz? Bilmem. Belki de ikimizde kabullenemedik hala. ‘Büşra’ dedi. Yüzüme baktı. Baktım gözlerinden yaşlar

Öyle bir hobi düşünün ki; yalnız size fayda sağlamanın yanında bir yaşam da kurtarabilsin. Gerçek bir yaşam! Bir insan, bir can…

İnvsanlar sağlıklı bir yaşam arzusuyla spor hobileri ile uğraşırken kültürel zenginlik için de sanat hobilerine yönelebiliyor. El işi, spor, müzik, sanat, modelcilik türlerine bakıldığında sadece kişiye belirli bir haz ve deneyim kazandırdığı görülür. Hobi kavramı zaten tamda bunu ifade etmiyor mu? Uğraşınız başkalarına fayda sağlarken size de belirli bir gelir sağlıyorsa bu meslek çalışması halini alır. Hobi olarak bir bankanın veznesinde tahsilat yapan birini asla göremezsiniz. Hobiler insanlara para değil, mutluluk ve haz verir. Peki sizinle beraber insanlığa da karşılıksız fayda sağlayacak yepyeni bir hobi deneyimine ne dersiniz?

Bunun adı: Radyo Amatörlüğü veya ülkemizdeki adıyla Amatör Telsizcilik. Evet telsiz. Günümüzde de kullanılan eski bir iletişim aracı. Hem de bu internet ve teknoloji çağında? Pek mantıklı gelmiyor gibi… Radyo Amatörlüğü dedik, peki ne zaman amatörlükten profesyonelliğe geçiş yapılıyor? Bunun cevabı; hiçbir zaman. Yaşamı boyunca telsiz haberleşmesine gönül vermiş ve bunu bir hobi olarak devam ettirmiş kişiler dahi hala bir radyo amatörü. Toplum olarak ne yazık ki her alanda amatör kelimesini çok yanlış algılayarak çok yanlış yerlerde kullanıyoruz. Amatör; bir eylemde hiçbir maddi çıkar gözetmeyen kişilere denir. Bu eylem belirli bir ücret karşılığında yapılıyorsa o zaten profesyonel boyut kazanmıştır. Özetle; amatör bir işi az bilen, profesyonel ise çok iyi bilen demek değildir. Radyo amatörleri bu uğraşı hiçbir maddi çıkar gözetmeksizin kendisi ve toplumun menfaati için yapar. Kendini bu konuda günden güne geliştirerek yeni teknik detaylar edinir. Çeşitli yarışmalara katılır ve amatör telsiz istasyonunu genişletir. Bu hobiye daha fazla kişi kazandırmak için çevresini ve toplumu özen-

dirir. Maalesef ülkemizde radyo amatörü sayısı 10 binin altında iken bu sayı ABD’de 500 bini aşkın. Nasıl radyo amatörü olunur? Amatör telsiz operatörü olabilmek için temel düzeyde teknik bilgi ve yasal mevzuatları öğrenmenin yanında tıpkı sürücü belgesi gibi bir Radyo Amatörlüğü belgesine sahip olmanız gerekiyor. Her ülkenin bu konuda farklı uygulama ve esaslarının olmasının yanında Türkiye’de belge verme yetkisi Kıyı Emniyeti Genel müdürlüğündedir. Yılda 2 defa düzenlenen çoktan seçmeli sınav sonunda A veya B sınıfı lisans alınabiliyor. Belgenizi aldıktan sonra size tahsis edilen çağrı işareti (callsign) ile tahsis edilen frekans aralıklarında artık tüm Türkiye ve Dünyadaki diğer radyo amatörleri ile telsiz haberleşmesi gerçekleştirebilirsiniz. Bu hobinin bana faydası ne? Radyo amatörü olduğunuzda çeşitli meslek dallarından çok sayıda yeni insanla tanışırsınız. Onlarla telsiz görüşmeleri gerçekleştirerek bilgi birikimlerinden istifade eder ve her konuda yeni bilgiler edinirsiniz. Sizlerde bu frekanslar üzerinden kendi bilgi birikimleri-

nizi aktararak diğer insanlara fayda sağlarsınız. Çeşitli yarışmalara ve organizasyonlara katılarak samimi dostluklar elde edersiniz. Sosyalleşmek, sevdiğiniz ve sevebileceğiniz insanlarla sohbet etmek; dopamin düzeylerinizle beraber serotonin düzeylerinizi de yükselterek kendinizi iyi hissetmenizi sağlar.

Cep telefonları ve internet sistemleri afetle karşılaştığı anda tamamen savunmasızdır. Bu sistemlerin tekrar iyileştirilip devreye sokulması en az 3 günlük bir süre gerektirmektedir. Bu da çok sayıda can kaybına yol açacağından telsiz haberleşmesinin önemi açıkça görülmektedir.

Ülkemizin deprem kuşağı üzerinde yer alması aslında toplumumuzun amatör telsizciliğe ne kadar ihtiyaç duyulduğunun somut bir işareti niteliğinde.

Peki radyo amatörleri nasıl yaşam kurtarıyor? Size en güçlü iletişim ağı hangisidir diye sorulursa yanıtınız muhtemelen internet veya cep telefonu olacaktır. Maalesef durum hiçte sandığınız gibi değil. Günümüzde kullanılan baz istasyonları belirli bir limitteki kullanıcılara aynı anda hizmet verebiliyor. Yaşanacak herhangi bir doğal afet sonrası baz istasyonlarına yapılacak aşırı yüklenme sonucunda olağan haberleşme imkanları sekteye uğrayacaktır.

sındaki koordinasyona yardımcı olarak birçok insanın enkaz altından kurtarılmasına yardımcı oldular. Hatta dönemin Sivil Savunma Müdürünün; “Enkaz altından 200 kişi çıkardıysak, bu amatör telsizciler sayesindedir.” şeklinde açıklamaları vardır.

2011 yılında yaşanan Van Depremi sonrası yine bu şekilde GSM şebekeleri aşırı yığılmadan dolayı hizmet veremez hale gelmiş ve Van’dan dışarıya hiçbir şekilde sağlıklı bilgi akışı sağlanamamıştı. Van’daki radyo amatörü sayısı az olduğundan çevre illerden gelen diğer radyo amatörleri gerekli ekipmanlarını alarak şehrin çevresinde mobil telsiz istasyonları kurdular.

ABD’de çıkan büyük bir orman yangınında da devlet kurumlarının telsiz haberleşme ağı yetersiz kalmış ve bu afette yine radyo amatörleri devreye girmiştir. İletişimin çok uzak mesafelerde gerçekleşmesi gerektiğinden amatör telsizciler bunun kolaylıkla üstesinden gelerek çok daha fazla ağacın ve canlının yok olmasını önlemiştir.

Böylelikle iletişimde yetersiz kalan Arama Kurtarma, İtfaiye, Sağlık Ekipleri ve Güvenlik güçleri ara25

Gerek ülkemizde gerekse de kıtalar ardında yaşayan frekansların gizli kahramanları; Radyo Amatörleri, insanlığa hobileri ile fayda sağlamaya devam edecektir. Akıllara gelen bir soru; peki bu şart mı? Yani illaki doğal afetlerde gönüllü mü olmamız gerekir? Hayır. Bir belge ve mobil veya bir el telsizi ile sizler de evinizden, aracınızdan, iş yerinizden veya seyahatteyken diğer operatörler ile telsiz haberleşmesi (QSO) gerçekleştirebilirsiniz. Frekanslarda afet durumu olmadığı müddetçe her konuda keyifli konuşmalar yapabilirsiniz. Yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerinizde telsiz üzerinden çağrıda bulunarak sizlerle aynı uğraşa gönül vermiş insanlarla tanışmanın hazzı paha biçilemez. Bir radyo amatörü gerekli tertibatı sağladığı sürece Türkiye ve Dünyanın herhangi bir noktası ile aracısız direkt iletişime geçebilmektedir. Hatta Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) astronotları ile telsiz haberleşmesi (QSO) gerçekleştiren Türk ve yabancı radyo amatörleri vardır. Bu konuda sınır sizsiniz. Ülkemizde kamu yararına hizmet sağlayan pek çok radyo amatörü dernekleri de bulunmakta. Bunlardan Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti (TRAC) ve Amatör Telsizciler Derneği gibi oluşumlar büyük afetlerin yıl dönümlerinde halka doğal afet bilinci kazandırmak için çeşitli organizasyonlar düzenliyor. Bu keyifli hobi hakkında internet üzerinde çokça dokümana ulaşabilir veya sosyal medya gruplarından dilediğiniz soruları ileterek anında yanıt alabilirsiniz.

Konut sahibi olmak isteyenlerin bu ihtiyaçlarını tasarruf ederek karşılamaları adına Avrupa’da, özellikle de Almanya’da uzun yıllardır kullanılan bir yöntem var. İsmi ‘Yapı Tasarruf Sandığı’…. Yapı Tasarruf Sandığı, ev sahibi olmak isteyenlerin belli bir süre boyunca yaptıkları tasarruflar 28

neticesinde, piyasa koşullarından bağımsız olarak, başta sabitlenen düşük faizle kredi kullanmalarını sağlayan ‘kapalı havuz’ bir finansman modeli. Temelleri çok daha öncelere, İngiltere’ye dayansa da bugünkü şeklini Almanya’da 20. yy. da alabilmiş. 2. Dünya Savaşının enkazından kısa sürede kurtulma

çabasındaki Almanya’nın yapılaşmayı ve konut edinimini hızlandıran bu tasarruf modeli, o dönemde dünyaya yayılmış ve bugün hala uygulanmaya devam ediyor.

İkinci Dünya Savaşından sonra, konut sıkıntısının en çok hissedildiği yerlerde, işçi gruplarının yardımlaşarak bu sorunu çözmeye çalışmasıyla bu dayanışma modeli ortaya çıkmış. Bugünkü haliyle sistemin temeli, üyelerinin ev sahibi olmak için ihtiyaç duyduğu krediyi sağlamaya yönelik bir dayanışma üzerine kurulu. Yani sistemin başarısının altında yardımlaşma ruhu yatıyor. Ev sahibi olmak isteyenler, tasarruflarını ortak bir hesapta biriktiriyor. Bu hesaptaki ödeme belli bir miktara ulaştığında, tasarruf süresi dolan kişiler, havuzda bulunan parayla kredi kullanarak konutlarını alıyor. Temel işleyişi bakımından bankalarla ve bireysel emeklilik sistemiyle benzerlik gösteren Yapı Tasarruf Sandığı, tasarruf süresi başında uzlaşılan faiz oranları üzerinden konut kredisi kullandırmayı taahhüt eden bir sistem. Yani diğer ev sahibi olma yöntemlerine oranla daha düşük miktarda olsa da içeriğinde ‘faiz’ bulunan bir model. ‘Yapı Tasarrufları Sandığı’ modelinin 30

işleyiş aşamaları daha geniş anlatımıyla şöyle; İlk aşamada, Yapı Tasarruf Sandığı kapsamına girecek kişi, tasarruf sözleşmesi yapıyor. İkinci aşamada, sözleşme kapsamında belirtilen süre içerisinde her ay düzenli olarak ortak bir hesaba prim ödemesi yapması gerekiyor. Üçüncü aşamada, başta belirlenen sürenin dolması neticesinde tasarruf sahibi, devlet katkısı ile birlikte tasarruflarını toplu bir şekilde alıyor. Dördüncü aşamada, alacağı konut için sözleşmede belirtilen faiz oranı doğrultusunda kredi kullanıyor ve evini alıyor. Son aşamada ise, bu kredinin ödemelerini anlaşma yaptığı kuruma belli taksitler ile ödüyor. Günümüzde en başarılı haliyle Almanya’da uygulanan bu sistemin diğer başarılı örnekleri, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Slovakya gibi ülkelerde görülmekte. Bu başarıya örnek olarak Çek Cumhuriyetinde toplanan fon miktarının 2013 yılında 22 Milyar Euro’ya ulaşması verilebilir.

Türkiye’de de Emlak Bankası, 19511963 yılları arasında Almanya örneğinden hareketle bu uygulamayı hayata geçirmeyi denese de başarılı olamamış, çalışanların ücretlerinden kesilerek “Konut Edindirme Yardımı” adı altında toplanan fon, 1995’te iptal edilmiş, 2008 yılında geri ödeme yoluna gidilmiştir. Geçtiğimiz günlerde ülkemizde tekrar gündeme gelen sistemin yakın bir dönemde devlet desteğiyle yeni torba yasaya girmesi bekleniyor. Peki Yapı Tasarruf Sandığı ve Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman Modeli arasındaki farklar nelerdir? Her ikisi de tasarrufa teşvike yönelik olan ve aynı popülasyona hizmet sunan bu konut edindirme yöntemlerinin ayrıştığı en önemli nokta hiç kuşkusuz ‘faiz’ meselesi. Yapı Tasarruf Sandığı modelinde, toplanan fonlar bir başka bireye kredi olarak kullandırılıyor. Kredilendirme uygulaması ise, bankacılık sisteminden daha düşük olsa da bir miktar faizle yürütülüyor. Yani sandık, hem işlem ücreti alıp hem

de faizden gelir elde etmesiyle özel bir alana hitap eden bir tür banka işlevi görüyor. Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman Modelinde ise, isminden de anlaşıldığı gibi ‘faiz’ uygulaması bulunmuyor. Tasarrufa dayalı faizsiz model, şu ana kadar sunulan tüm sistemlerin ötesinde ek maliyetsiz konut edinmenin yolunu açarken, ülkemizde dünya ortalamasının altında seyreden tasarruf yapma alışkanlığını da kazandırmayı amaçlıyor. Diğer ev alma yöntemleri arasında en düşük maliyetli model olan Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman uygulamalarında kredilendirme de bulunmuyor. Uygulamaya dâhil olmamış dışardan bir müşteriye kredi kullandırılması gibi bir durumun söz konusu olmayışı, dolaylı olarak işletme giderlerini de önemli ölçüde azaltarak, çalışma bedelini düşük seviyelere çekiyor. Ayrıca, Yapı Tasarruf Sandıkları toplamış oldukları fonu konut alanında değerlendirmek isteyenlere verilmek üzere çalışıyor. Sandıkların konut edinmek için verdikleri kredi hizmetleri dışındaki faaliyetleri sınırlandırılıyor. Ancak Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman Modelinde tasarruf sahipleri, gerekli şartları karşıladıkları takdirde tasarruflarını diledikleri şekilde değerlendirme hakkına sahip oluyor. Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman Modeli, fıkhi uygunluğu nedeniyle de alternatifleri arasından sıyrılıyor. Bu modelle konut edindirme misyonu üstlenen tüm kurumlar için geçerli olmamakla birlikte fıkhi uygunluğu gözeterek çalışmalarını sürdüren kurumlar bulunuyor.

NASIL

R R A S A T YAPARIUM ?F EV

ARABA

Bu yazı ilgilinizi çektiyse ve okuyorsanız, muhtemelen tasarrufla

Tasarruf bir durum değil bir hal, bir oluştur. Tasarruf hali, genellikle kişinin çoilgili endişeleriniz ya alışkanlık, da eksikliğiniz düşünüyorsunuz. cukluğunda edindiği bir ailedenolduğunu edindiği ve yetişkinliğinde kendisi Hiç sorun değil. için Hatırlatalım; nasıl yapacağınızı bilirseniz eğer uyguladığı bir davranış biçimidir.

geriye sadece yapmak kalır.

Günümüz insanının tüketime olan alışkanlığı ve harcama düzensizliği gelir-gider dengesi kurmasına engel olmaktadır. Kişi gelir-gider durumu dengeleyemediğinden, gereksiz harcamaları neticesinde bir süre sonra borç yükünün altına girmektedir. Bu durum kişinin aynı döngü içinde geçip giden uzun yıllarına mal olmaktadır. Bu durumu değiştirmek aslında çok zor değil. Yalnızca karar vermek ve tavsiyelere uygun şekilde hareket ederek tasarruf alışkanlığını yeniden hatırlayarak borçlu durumdan, birikimli duruma geçmek mümkündür. Bu yola çıkarken öncelikle kişinin kendisine karşı dürüst olması ve karar vermesi en büyük adımdır. İlk adımdan sonrası ise bir süreçtir. Ve her süreçte olduğu gibi bu süreçte de iyi bir planlama yapmak ve plana sadık kalarak başarı elde etmek mümkündür.

2.adım; Net olmak, borçluluk durumundan çıkıştır. Durumumuzu açık seçik ortaya koymalıyız. Eğer borçlarımız varsa ve yukarıda bahsettiğimiz kısır döngünün içindeysek, öncelikli olarak borçlarımızdan kurtulmamız gerekecektir. Bu süre zarfında zorunlu olan giderlerimiz haricinde ekstra harcama yapmamamız gerekiyor. Borçlarımızı kapatmamız için gereken süreyi belirleyip öncelikli olarak borcumuzu kapatıyor olmamız gerekli. 3.adım; Hedef belirlemek. Borcumuzun bittiği dönem itibariyle bir hedef belirlememiz gerek. Hedefinizin ne olduğu siz belirleyecek-

siniz. Burada hedef birikiminiz bir araba ya da bir ev olabilir. Bu bizim ne kadar kararlı olduğumuza, pes etme noktalarında kendinize nasıl motivasyonlar kullandığınıza bağlıdır. Ama unutmamamız gereken bir şey önümüzde uzun bir yol olduğudur. Bu yolda aynı kararlıkla ilerlemek en önemlisidir. 4.adım; Gelir ve Gider dengesinin sağlanması. Zorunlu harcamalarımız için ayırdığımız parayı not etmeliyiz. Kira, faturalar, aidat gibi ve bu giderler aylık gelirinizin ne kadarına karşılık geliyor bulmamız gerekiyor. Örneğin zorunlu giderlerimiz için gelirimizin %55’ini ayıralım. Bunu görebileceğimiz şekilde mümkünse yazarak yapalım.

Şimdi bu süreci adım adım ele alalım ve tasarrufa doğru ilerleyelim. 1.adım; Kendine söz ver. Karar vermek aynı zamanda kendimize verdiğimiz sözdür. Kendimize verdiğimiz sözleri tutarsak eğer hayatta karşımızdaki kişilerin bize verdiği sözleri tuttuğunu göreceksiniz. Kararımızı verdiysek artık tasarruf bilinciyle hareket edebiliriz.

5.adım; Genel giderlerimizde en uygun tarifeye geçelim. Cep telefonu, internet, tv ve dergi aboneliklerinde en uygun tarifeyi tercih etmemiz gerekiyor belki mevcut alışkanlıklarımızdan vazgeçmek ilk zamanlar bize zor gelecek ama göreceğiz ki aslında hayatımızda çok değişen bir durum ya da eksilen bir yanımız olmamış. 6.adım; Zorunlu sandığımız giderlerimize kısıtlamaya gitmeliyiz. Bazı durumlar bizde alışkanlık halini almış olabilir. Örneğin trend sebebiyle yaptığımız çok sayıda alışveriş, dolabımızın bir köşesinde duran onlarca aynı türden kıyafet gibi. Ya da kişisel bakım ürünlerine harcanan onca para. Bu gibi alışkanlıklarımızın yerine almadan önce mutlaka soruyor olmamız gereken bir soru “gerçekten ihtiyacım var mı?”. Her alışverişten önce buna gerçekten ihtiyacım var mı sorusuyla yaparsak aylık alışveriş bütçenizin yarısında kalacağını görüyor olacağız. 7.adım; Eğitim, eğlence ve sosyalleşme için gelirimizin en fazla %10’ u ayırıyor olmalıyız. Ancak çocuklarınız varsa ve eğitim bizim için zorunlu bir harcama ise onu eğitim değil zorunu giderlerimiz arasında bölümlendiriyor olmalıyız. Daha fazla yapılan her harcama bizi tasarruflu hareket planımızdan uzaklaştıracağını unutmamalıyız. Son adım olarak; tüm bu adımlarda sistemli olarak hareket ettik ve hiçbir şey bizi yolumuzdan döndüremediyse işin zor kısmını başarmışız demektir.

Şimdi geriye kararlılık ile hareket ederek tüm birikimlerimizin hedefimiz olan o arabaya ya da eve dönüşmesini izlemek kalacaktır. Tasarruf yalnızca kişisel bir hareket değil aynı zamanda toplumsal bir meseledir. Unutulmamalıdır ki hedefinizde nasıl bir hedef olursa olsun boşa ve bilinçsizce harcanan her kuruştan çok daha faydalıdır.

Ünlü yazar Stefan Zweig hayattayken değeri anlaşılamayanlardan. Ancak gelin görün ki er ya da geç hak yerini bulur ve hayatta olmasa bile kişisine teslim eder. 1881 yılında Avusturalya dünyaya gelen Zweig uzun yıllar Hitler tarafından zulüm görmüş bir felsefeci ve yazardır. Yaşadığı dönemde yazmış olduğu pek çok eseri

toplatılan ve yakılan Zweig, Hitler döneminde gördüğü zulüm sebebiyle hayata gözlerini yummuştur. Hayatı boyunca mücadele ettiği hiçbir zorluk onu yazma sevdasından vazgeçirmemiş ve bugün pek çok kişi tarafından okunan bir yazar haline getirmiştir. Hitler döneminde gördüğü zulüm sebebiyle hayata gözlerini yuman Ünlü yazarın bugün bile halen binlerce basımı yapılan eserleri arasında en bilinenleri; Dünün Dünyası, Satranç, Yarının Tarihi’dir.

SARR A T L E KİŞİS

TESTİ Tüketim çılgını toplumları oluşturan biz bireyler acaba tasarruf konusunda ne kadar bilinçliyiz? Hayatımızın genelinde ve günlük yaşantımızda farkında olmadan neleri ne kadar israf ediyoruz? Ne derecede tasarruflu birey olduğunuzu merak ediyorsanız sizi tasarruf testine davet ediyoruz.

Akşam yemeklerinizi ne kadar sıklıkta dışarıda yersiniz? a) Ayda 1 kez b) Ay’da 2-3 kez

a) %20 b) %10 c) %5 d) Madeni paralarımı kumbaramda topluyorum

c) Hafta’da 1 kez d) Hafta’da 3-4 kez

Elektrik kullanımında ne kadar tasarruflusunuz? a) Hiç ışık açmam TV ışığı yeterli b) Sadece oturduğum odanın lambasını açık bırakırım

Birikimlerinizi nerede değerlendirirsiniz? a) Altın alırım b) Gayrimenkul c) Banka’da d) Yastık altında

c) Birkaç odanın ışığı hep açıktır d) Tüm odaların lambalarını açık bırakırım

Kıyafet alışverişi için aylık ayırdığınız miktar kazancınızın % kaçına denk geliyor?

Su kullanımında ne kadar tasarruflusunuz?

a) %5

a) Biriktirerek yıkarım, haftada en fazla 4 defa makine çalıştırırım

b) %10

b) Haftada en az 6 kez bulaşık ve çamaşır makinesi çalıştırırım her şeyi yıkarım c) Diş fırçalarken ya da bulaşık yıkarken sadece kullanacağım zaman açarım d) Diş fırçalarken ya da bulaşık yıkarken musluk daima açıktır

c) %20 d) %40

Hiç ihtiyacınız olmadığı halde fiyatı uygun bir ürün gördünüz tepkiniz ne olur? a) İhtiyacım yoksa almam b) Bazen alırım, bazen almam

Düzenli birikim yapıyor musunuz?

c) Genellikle alırım ama almadığımda olur

a) Düzenli olarak birikim yaparım

d) Hemen alırım hiç düşünmem

b) Kendimi zorunlu tutmadığım sürece birikim yapamam c) Arada sırada elime fazladan para geçince

İndirim kampanyaları hangi sıklıkla takip edersiniz?

d) Para geldiği gibi gider

a) Sürekli takip ederim

Gelirinizin ne kadarını birikime ayırabiliyorsunuz?

b) Almayı düşündüğüm üründe kampanyaya önem veririm c) Özellikle takip etmem ama biliyor olmak isterim d) Kampanyalar ile ilgilenmem ihtiyacım olduğunda alırım

Ev sahibi misiniz? Kiracı mı? a) Ev sahibiyim b) Kiracıyım c) Ailemle birlikte yaşıyorum d) Ev arkadaşımla birlikte kalıyorum

Aşağıda şıkların karşısında yer alan beyaz kutulara işaretleme yaptığınız şık sayısını yazınız.

D D şıkkı çoğunlukta ise; Bunu söylediğimiz için çok üzgünüz ama para geldiği gibi gidiyor. Bir an önce harcama alışkanlıklarınızı değiştirmenizi tavsiye ederiz. Eğer tasarruf alışkanlığı kazanmak için türkü yöntemleri denediniz ve başarılı olamadıysanız sizi Birevim yöntemleri ile kolaylıkla tasarruf ederek ev ya da araba sahibi olabilirsiniz.

A A şıkkı çoğunlukta ise; tasarrufun nasıl yapılacağı konusunda tez yazabilecek kadar bilgi sahibisiniz. Hiç tartışmasız tasarrufa son derece önem veren hatta tasarruf bilinci ile hareket etmeyi hayatının parçası haline getirmiş bir toplumsunuz.

B B şıkkı çoğunlukta ise; tasarruf etmek hayat felsefeniz değil ama aslında tasarrufun faydalarını bizzat yaşayarak görmüş bir bireysiniz. Küçük tasarrufların büyük birikimlere dönüştüğünü çok iyi biliyorsunuz.

Tasarruflu

D e gi l

C şıkkı çoğunlukta ise; siz aslında tasarruf yapmak isteyen ama bunu nasıl yapacağını tam olarak bilemeyen, bilse de uygulayamayan birisiniz. Zorunlu bir tasarruf sizin için çok uygun. Böylece tasarruf yapma zorunluluğunda olursanız bir birikime sahip olabilirsiniz.

Gaye t

Ayhan Özaydın İş adamı

sıra tespitinde bana çıktı. Onunla da bir gayrimenkul satın aldım. İnşallah kısa süre sonra 3. projemin teslimatını alacağım. Birevim bu konuda size rahat bir çözüm sunabildi mi?

Fatma Çakır TV Yapımcısı & Sunucusu Merhabalar Ayhan Bey, bize kapınızı açtınız, teşekkür ediyoruz. Sizler gibi değerli bir ismi bünyemizde barındırmaktan çok memnun olduk. Ben teşekkür ederim nazik ziyaretiniz için. Birevim’in bizlere sunduğu bu fırsatları değerlendirmemek elbette elde değildi. Birevim ile çalıştığım için çok mutluyum. Bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Ben Ayhan Özaydın. Özaydınlar Grup Yönetim Kurulu Başkanıyım. Ayrıca Tümsiad kurucu üyelerindenim. Grup firmalarımız teknoloji ürünlerinin toptan ve perakende satışı, inşaat ve uluslararası nakliyat sektölerinde faaliyet göstermekte. Bu bağlamda 10 yılı aşkın bir tecrübeye sahibiz.

Eğer Birevim 5 yıl önce benim karşıma çıkmış olsaydı bu imkanlar sayesinde heralde 50 tane gayrimenkul ve işyeri sahibi olurdum. Birevim’in bana çok desteği oldu. Birevim benim için başlarken şüphe duyduğum, sonradan ikna olduğum ve işin içine giripte avantajlı bir şekilde sonuçlandırdığım bir yatırım oldu. Bunu yaşamak lazım. İlk başlarda insanlarda biraz ön yargı vardır. Ama öyle bir şey ki insan sonuçlarını yaşayınca ve görünce emin oluyorsunuz. Emin olunca birkaç tane daha sözleşme yapma gereği duyuyorsunuz. Neden Birevim? Yaşanmış bir olaya şahit olmam beni Birevim’e çeken en büyük etken oldu. 2 çocuğuna bakmakla yükümlü olan bir bayanın evinde terzilik yaparak aylık 700 TL gibi ödemelerle ev sahibi olduğunu gördüm. Benimde o dönem bir konut alma gibi düşüncelerim vardı. Birevim Fatih şubesi ile telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Görüşmem 30 dakika sürdü fakat ilk 10 dakikasında tatmin edici bir cevap alamadıktan sonra müşteri temsilcim durumun ciddiyetine varınca daha detaylı anlatmaya başladı. Detaylar gelmeye başlayınca benimde aklıma yatmaya başladı. Ardından yapılan davette yapılan aydınlatıcı açıklamalardan sonra sözleşme yapma kararı verdim.

Birevim ile birden fazla proje gerçekleştirmişsiniz. Çok özel değilse projeler hakkında bilgi verebilir misiniz?

O gün güven oluştu mu?

Birevim’in 5 farklı projesinden faydalandım. 300 Bin TL, 2 adet 250 Bin TL, 500 Bin TL ve 1 Milyon TL olmak üzere 5 farklı sözleşme yaptım. 300 bin liralık sözleşmenin teslimatını aldım onunla bir işyeri satın aldım. İşyerim için kira ödemekten kurtulmak adına bu tercihi yaptım. İkinci projemde sıra tespitli tasarruf yöntemini seçtim ve ilk

Evraksal durum mu daha çok sizi tatmin etti?

Güvenden çok tüm bu anlatılanların resmiyetini görünce kabul etmem gerektiğini hissettim.

Hayır. Daha önce yaşanmışlıklar var. Teslimat aldığını gördüğüm kişiler var. Aynı şeyleri yaşamak istiyorsanız aynı şeyleri yapmanız lazım.

Birevim’i tavsiye ediyor musunuz? Şiddetle tavsiye ediyorum. Zaten bu vesiyle birçok kişiye tavsiye ettim. Birçok kişi sözleşme yaptı çevremde. Birevim kesinlikle değerlendirme yapmaya değer. Kaçırılmayacak fırsatları bünyesinde barındıran bir kurum. Dediğim gibi eğer 5 yıl önce karşıma çıksaydı şuan 50 belki de 100 farklı gayrimenkul sahibi olurdum. Çünkü ödeme koşulları çok iyi. Birevim’in talep ettiği çalışma bedelinin kıyasını yaptığımız zaman bankacılık sektörüne göre çok çok daha avantajlı. İstediğiniz zaman durdurma, taksitlerde değişiklik yapma, vadeyi belirleme gibi tüm imkanlara sahipsiniz. Az önce Birevim ile aylık 700 tl ödeyerek ev sahibi olan bayanı örnek verdiniz. Peki Birevim için her bütçeye hitap eden bir yöntem diyebilir miyiz? Herkese hitap eden bir yöntem diyebiliriz. Hatta herkesin isteğine göre şekillenebilen bir yöntem diyebiliriz. Güzel sohbetiniz, tavsiyeleriniz ve bizi tercih ettiğiniz için çok teşekkür ediyor, ticari hayatınızda başarılar diliyoruz..

.digin si te . . e d â&#x20AC;&#x2122; m i v e bi r 46

SATILIK EV

Bir ayakkabı mağazasına girdiğinizi düşünün. Yüzlerce ayakkabı arasından tam istediğiniz gibi uygun fiyatlı, rahat, kaliteli bir ayakkabı seçtiniz. O ayakkabıyı almaya karar vermişken mağaza görevlisi size o ayakkabı-

yı alamayacağınızı söylüyor. Onun yerine numarası tam olarak size uymayan, rengini beğenmediğiniz bir başka ayakkabıyı alabileceğinizi söylüyor. Aslında mağaza görevlisinin sunduğu ayakkabı da ihtiyacınızı gideriyor; ancak bu alışverişi içinize sinmeden gerçekleştirmiş oluyorsunuz. Ev sahibi olurken seçim yapabilme özgürlüğü de tıpkı böyle bir şey. Gönül ister ki istediğiniz yerden beğendiğiniz herhangi bir evi satın alabilesiniz. Alacak olduğunuz ev bütçenize uygun olsun, yeni bir ev olsun, mümkünse büyük bir ev olsun istersiniz. Fakat bu her zaman mümkün olmayabilir. Bütçenize uysa lokasyonunu beğenmeyebilirsiniz, lokasyonunu beğenseniz bütçenize uymayabilir, bakmış olduğunuz evi çok beğenseniz bile diğer kriterlerinize uygun olmayabilir. Birevim bu sorunların üstesinden gelme adına ev seçiminizi; ilinden 48

satıcısına veya evin durumuna göre tamamen size bırakıyor. Evinizi ikinci el veya sıfır, tapulu olmak kaydıyla Türkiye’nin istediğiniz ilinden,

Birevim’in alacağınız evi seçme özgürlüğünü size bırakması neticesinde satılık binlerce ev arasından her açıdan en uygununu alma imkanı elde edebiliyorsunuz. Birevim sizi ev alma seçiminde sınırlandırmıyor. Tamamen özgür bir şekilde seçiminizi yapabiliyorsunuz. Böylelikle beğendiğiniz evler arasından diğer kriterlerinize de en çok uyan herhangi bir evi alabiliyorsunuz. Türkiye’nin neresinde olursanız olun, Birevim’e başvurarak istediğiniz yerden beğendiğiniz herhangi bir satılık evi almak için 444 23 53 numaralı telefondan Birevim müşteri temsilcileriyle görüşme yapabilirsiniz.

ilçesinden hatta köyünden alabiliyorsunuz. İster sahibinden, ister emlakçıdan, ister müteahhitten… Ekonomik durumunuza göre en uygun evi seçebiliyorsunuz.

Hepimiz “elektrikli araba” terimini hayatımızın bir yerinde duymuşuzdur. Gazetede, televizyonda ya da internette konuyla ilgili hazırlanmış çarpıcı haberleri okumayan neredeyse yoktur. Bu bilgilerden yola çıkarak da “elektrikli araba nedir” biliyoruz ancak tanımlamak gerekirse günümüzdeki çoğu aracın kullandığı fosil yakıtlar yerine elektrik enerjisiyle çalışan arabadır. Dünya nüfusundaki artış ulaşım sorununu da beraberinde getirmekte ve trafiğe çıkan araç sayısı her geçen gün artmaktadır. İçten yanmalı motorlara sahip araç sayısındaki artış çevreye salınan zararlı gaz miktarlarını da artırmıştır. Bu durum çevre kalitesini olumsuz yönde etkilemiş ve araç performansı için farklı enerji kaynaklarına yönlendirmiştir. Bunlara, gelecekteki petrol rezervlerinin tükenecek olması da eklenince elektrikli araçlara olan talep hızlanmıştır. Oysaki elektrikli araçların geçmişi 1800’lü yıllara kadar dayanmakta olup menzil problemi nedeniyle yıllarca rafa kaldırılmıştır. 19. Yüzyılın sonları ve 20. Yüzyılın başlarında elektrikli arabalar kullanılmaktaydı ve oldukça da revaçtaydı. Ancak menzil ve şarj sorunu bu

arabaların yaygınlaşmasını engelliyordu. İlk elektrikli araç modeli Profesör Stratingh tarafından 1835 yılında Hollanda’da geliştirmiştir. Ardından 1838 yılında Robert Anderson 6.4 km/h hıza ulaşabilen elektrikli lokomotifi üretmiştir. Amerikalı Thomas Davenport’un yapımını 1842 yılında tamamladığı elektrikli taşıt Robert Anderson’un elektrikli taşıtına nazaran daha pratik ve başarılıydı. Bu iki taşıtta da şarj edilemeyen elektrik hücreleri kullanıldı. Bu elektrik depolanan hücreler tekrar doldurulamıyor, bitince değiştirilmesi gerekiyordu. Yaptığı araştırmalar sonrası 1859 yılında Fransız Gaston Plante şarj edilebilir kurşun- asit bataryayı icat etti. 19. yy sonlarında da İngiltere, Hollanda, Fransa, Amerika’da benzer faaliyetler sürdürülmüş. Elektrikli araçların gelişim göstermesi 1838 yılından sonra duraklamış ve 1882 yılına kadar petrol ile çalışan araçlar gelişim göstermeye devam etmiştir. Almanya’nın Berlin kentinde Siemens tarafından Elektromote adlı elektrikli araç geliştirilmiştir. 12 km/ h hıza ulaşan bu araç Almanya’da elektrikli araçların gelişimi açısından milat olmuş

ve Mercedes Benz Firmasının kurucusu olan Karl Benz elektrikli araç geliştirmek için çalışmalara başlamış ve 1886 yılında içten yanmalı motora sahip Motorwagen adlı elektrikli aracı üretmiştir. 1895 yılında Morris ve Solomon adlı iki genç mühendis 0,82 kw lık kurşun batarya ile çalışan ve 21 km/h hıza ulaşabilen Electrobats isimli elektrikli aracı üretmişlerdir. Bu tarihten sonra kullanımı yaygınlaşan elektrikli araçlar İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri’nde taksi olarak kullanılmaya başlamıştır. İlerleyen yıllarda, Henry Ford, seri üretimle içten yanmalı motorlu araçların fiyatını herkesin alabileceği bir seviyeye indirince elektrikli arabalara talep azaldı ve elektrikli arabalar bir kenara çekilip tekrar popüler olacağı zamanı beklemeye başladı. 1970 ve 1980’lerdeki petrol konusundaki belirsizlikler tekrar elektrikli arabaları raftan indirdiyse de beklenen etkiyi yapamadı çünkü elektrikli arabaların, dizel ya da benzinli araçların menzil uzunluğu ve hızlarıyla baş etmesi mümkün değildi. 1980’lerden sonra 2000’li yıllarda özellikle son 10 senedir elektrikli arabalar tekrar hayatımıza girdi ve bu sefer çok daha iddialılar.

ELEKTRIKLI ARABALARIN DÖNÜŞÜ VE ELON MUSK Elektrikli araba kullanıcıları ve çevreciler, bu durumdan dolayı Elon Musk’a büyük bir teşekkür borçlular. Çünkü Elon Musk, şirketi Tesla Motors ile bu sektöre öncülük etti ve diğer büyük araba üreticilerinin geleceği görmesini sağladı ya da onları elektrikli araba üretmeye teşvik etti. 2016’da Model 3’ü sunan Tesla, kısa süre önce Tesla Roadster’ın yeni versiyonu ve ilk yarı-otonom tırı Tesla Semi’yi tanıttı. Tesla’nın kısa süre önce tanıttığı ikinci nesil Tesla Roadster ise 0-100 km/s limitine 1.9 saniyede ulaşabilme özelliğiyle dünyada bir numara. Adını Şubat 2017’de ‘Tesla’ olarak kısaltan firma, otomobilden kalan vakitte yatırımını en uzman olduğu alana, bataryalara yapıyor. Güney Avustralya’da kısa süre önce tamamlanan 129 MWh kapasiteli Tesla Powerpacks santrali, dünyanın sahip olduğu en büyük batarya özelliğini taşıyor. Tesla elektrikli araçları herkesin erişebileceği fiyatlara indirgeyebilirse, bir gün Tesla’nızı yine Tesla Powerwall bataryası ile aydınlanan evinizin garajına park etme şansınız olabilir.

ELEKTRIKLI ARABA FIYATLARI Elektrikli araba fiyatlarına bakarken en çok dikkat çeken durum yüksek rakamlardır. Her ne kadar uzun süreli kullanımda yakıt masrafını azaltarak daha ucuza geldiği bilinse de kısa vadede bu araçlara yaklaşmak biraz zor. Eğer ikinci el elektrikli araba ya da sıfır kilometre bir elektrik araç almayı düşünüyorsanız muadil model ve markaların içten yanmalı motorlu rakiplerine göre biraz pahalı olduklarını görebilirsiniz. Yüksek fiyatın en büyük nedeni pahalı bataryalar ve seri üretimin azlığıdır. Aldıktan sonra ise kilometre başına masrafları düşük olsa da batarya bakımı en büyük masraf olarak tekrar karşınıza çıkabilir.

ELEKTRIKLI ARABALARIN BATARYALARI Elektrikli araba bataryalarının da cep telefonlarımızın bataryaları gibi belli bir kullanımdan sonra eskiyor ve değiştirilmesi gerekiyor. Bu kullanım süresi tabii ki cep telefonlarımızdan çok daha uzundur. Örneğin bugün için, üretilen bir bataryalarının ortalama 7 yıl dayanması tahmin ediliyor.

ELEKTRIKLI ARABALAR NEDEN DAHA ÇEVRECI?

Elektrikli arabaların en önemli artısı çevre dostu olmalarıdır. Karbon emisyonları rakiplerine kıyasla çok daha düşüktür.

ELEKTRIKLI ARABALAR YAVAŞ MI? Diğer arabaların yani içten yanmalı motorla çalışan arabaların yanında elektrikli arabaların hızlarının çok daha düşük olduğu düşünülür. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, bu gerçeği değiştirmiştir. İlerleyen yıllarda aradaki farkın tamamen kapanacağı da düşünülmektedir. Tesla Motors 100 km’ye 2,8 saniyede ulaşabilen 430 km menzili olan bir modele sahiptir.

ELEKTRIKLI ARABALAR NASIL ŞARJ OLUYOR? Elektrikli arabaların en büyük sorunu şarj edilme sorunudur. Bu konuda kullanıcılar iki seçeneğe sahiptir. Birincisi şarj ünitelerinde şarj etme, ikincisi ise batarya değiştirme. Batarya değiştirme, benzin doldurmaktan bile daha hızlı bir işlemdir ancak çok talep görmemiştir. Günümüzde birçok devlet elektrikli araba kullanımını yaygınlaştırmak için ÖTV indirimleri ve teşvikler sağlamaktadır. Japonya ve Amerika hızlı şarj istasyonlarını yaygınlaştırmak için teşvikler vermektedir.

ELEKTRİKLİ arabaların TARİHİ

TASARRUFA DAYALI YÖNTEMLER

FAİZSİZ VE HELAL

OLDUĞUNDA DEĞER KAZANIYOR 56

Tasarrufa dayalı faizsiz ev alım sektörü sürekli büyüyor. Temel ihtiyaçlar arasında yer alan konut ve araba alımında kişiler bir kurum tarafından finanse edilmediği için faiz ve vade farkı ödemiyorlar.

Konut alımında faizlerin son 10 yılın en yüksek seviyelerine çıkmış olması insanların ihtiyaçlarını karşılayamaması anlamına geliyor. Bunun da etkisiyle konut fiyatlarının ve kredi faizlerinin yükseldiği bu dönemde, bankada talebi geri çevrilen orta ve dar gelirli aileler için ‘Birevim’in tasarrufa dayalı faizsiz finansman yöntemleri’ öne çıkıyor. Bu yöntemlerin ana fikrinde; ev sahibi olmak isteyen kişilerin kurumsal bir çatı altında bir araya gelerek birlikte tasarruf yapmaları ve tek başlarına yapacakları tasarrufa oranla çok daha kısa sürede daha fazla fayda elde ederek ev sahibi olmaları var. Konuyla ilgili Birevim Yön. Kur. Bşk. Murat ÇİFTÇİ sorularımızı yanıtladı.

BIREVIM MODELINE NEDEN IHTIYAÇ VAR? Günümüzde her isteyenin kredi kullanamaması gibi ciddi bir sorun var. Bu hem kişilerin gelir seviyesinin düşüklüğünden hem de maliyetlerin yüksek olmasından kaynaklanıyor. Konut kredisi kullanımında bugün toplumun büyük bir kesimi kredibilite sorunlarından dolayı bankaların müşterisi olamıyor. Dar ve orta gelirli aileler ayda maksimum 1-2 bin lira tasarruf yapabiliyorsa, bugünkü sistem bu ailelerin kredi kullanmasına izin vermiyor. Dolayısıyla Birevim’in tasarrufa dayalı finansman modeli dar gelirli ailelerin de gayrimenkul sahibi olmalarına olanak tanıdığı için ilgi görüyor. Biz aslında hiçbir zaman bankaların rakibi olarak piyasada yer almıyoruz. Aksine, bankalardan hizmet ala58

mayan toplumun önemli bir kesimine hizmet sunuyoruz

TASARRUFA DAYALI SISTEMLERE DUYULAN ILGININ NEDENI NEDIR? Türkiye’de yılda ortalama 1 milyon 400 bin konut satışı gerçekleşiyor. Bunun 2 milyon seviyelerine çıkması ancak tasarrufa dayalı modellerin yaygınlaşması ile mümkün olur diye düşünüyorum. Tasarrufa dayalı faizsiz ev alma modeli özellikle orta ve alt gelir grubunda bulunanların satın alma gücünü artırıyor. Onların da ev sahibi olmasını sağlıyor. Biz, mevcut ev alma yollarından hizmet alamayan, almakta zorlanan ya da almak istemeyen kişilerin ihtiyaçlarına çözüm olmaya yönelik yöntemler sunuyoruz. Diyelim ki, mevcut ev alma yollarından hizmet almadınız ya da alamadınız. Kendiniz tasarruf yapmaya karar verdiniz. Kiranızı ve diğer tüm ödemelerinizi yaptıktan sonra ailece her ay 1.000 TL kenara koyabiliyorsunuz, 100 bin TL değerinde bir ev alabilmek için 100 ay beklemeniz gerekecektir. Biz, Birevim olarak tam bu noktada devreye giriyoruz, “birlikte tasarruf yapmanıza olanak sağlayarak” bu bekleme süresini kısaltıyoruz. Dolayısıyla hızlı, kolay ve ekonomik şekilde ev sahibi olunuyor.

BIRLIKTE TASARRUF YAPARAK TESLIM SÜRESI NASIL KISALIYOR?

Ev sahibi olmak isteyen kişiler, Sıra Tespitli Tasarruf Yöntemimizin ikinci versiyonu ile 80, 100, 240, 360 ve 480 kişilik vb. tasarruf programlarımıza dahil oluyorlar. Noter huzurunda yapılan sıralama ile evlerini alacakları tarihler belirleniyor. Evini teslim alan her müşterimiz artık kiradan kurtulup kendi evine taşındığı için aylık ödediği taksitlerinde evin değerinin binde 4,5’i oranında artış yapılıyor. Bununla birlikte tasarruf programında bulunan tüm müşterilerin taksitlerinde evlerini teslim almış ya da almamış olsalar da yılda bir defaya mahsus taksitinin %8’i oranında artış yapılıyor. Hal böyle olunca yapılan ödemeler erken teslim ve borcun olması gerekenden çok daha erken bitmesine imkan tanıyor.

BIREVIM MODELININ BANKA KREDISINE GÖRE NASIL BIR AVANTAJI VAR ÖRNEKLER MISINIZ? Günümüzde bankadan 300 bin TL için kredi kullanmak isteyen bir orta gelirli aile, 120 ay vadede en düşük aylık taksit ortalama 4.800 TL ödemek zorunda kalıyor. Bu aylık taksit orta ve alt gelir grubunda bulunanlar için ödenmesi imkânsız bir tutar. 300 bin TL kredi kullanımı durumunda ödenmesi gereken 4.800 TL taksit, Birevim yöntemlerinde aynı tutar için 240 kişilik tasarruf programında evini teslim almadan önce peşinat vermezse 1.250 TL oluyor. Evini teslim al-

dıktan sonra ise ödeyeceği taksitler ortalama 2.600 TL oluyor. Bu taksit, neredeyse kredi kullanımında ödenen taksitin yarısı kadardır. 240 kişilik tasarruf programımızda müşterimiz hiç peşinat vermez ve evini ilk sırada alırsa toplam borcu 90 ayda bitiyor. Böylelikle Birevim; 300 bin TL değerinde bir evi orta ve alt gelir grubunda bulunanlar için ulaşılabilir hale getirmiş oluyor. Konut fiyatlarının ve kredi faizlerinin yükseldiği bu dönemde, bankada talebi geri çevrilen orta ve dar gelirli aileler için ‘Birevim’in tasarrufa dayalı faizsiz finansman yöntemleri’ öne çıkıyor. “60, 80, 120, 180, 240, 360 veya 480 kişilik tasarruf programlarına dâhil olarak da aylık ödemek istediğiniz taksitleri kendiniz belirleyebilirsiniz. 270 TL, 330 TL, 500 TL, 1000 TL, 2000 TL, 3000 TL taksitlerden dileğinizi seçip kolaylıkla ev sahibi olabilirsiniz. Dilerseniz hiç peşinat vermeden ev sahibi olabilirsiniz. Birevim’in tasarrufla ev alma modeliyle faiz ödemeden, hiç fark vermeden hızlı, kolay ve ekonomik bir şekilde ev sahibi oluyorsunuz.

TASARRUF PROGRAMINDAKİ KİŞİLERİ NASIL GÜVENCE ALTINA ALIYOYORSUNUZ? Birevim olarak müşterilerimize pek çok teminat seçeneği sunuyoruz; ancak bizim üzerinde hassasiyetle durduğumuz bir teminat metodumuz var. Biz buna 4T diyoruz. Açılımı ise; tasarruf, tahsilat, teslimat, teminat.

Önce müşterilerimiz girmek istediği tasarruf programını belirleyerek tasarruf yapmaya başlıyor. Böylelikle ilk T gerçekleşmiş oluyor. Ev sahibi olmak isteyen kişiler, her ay düzenli olarak tasarruflarını ve varsa peşinatlarını Birevim hesabına kendi müşteri numarasıyla gönderirler. Böylelikle tasarruflar tahsilata dönüşerek ikinci T gerçekleşmiş olur. Gerçekleşen tahsilatlar neticesinde elde edilen tutar ile ev sahibi ola zamanı gelen kişilere teslimat yapılır. Birevim, teslimatı yapılan gayrimenkule diğer müşterilerin haklarını korumaya yönelik “satılamaz kaydı” koyar. Yapılan her teslimat, evini henüz teslim almamış diğer müşterilerin güvencesi anlamına gelir. Evini teslim almış bir müşteri, evini henüz teslim almamış diğer müşterilerin de ev sahibi olabilmeleri için kalan borcunu Birevim’e ödemekle yükümlüdür. “Birevim’in alacakları” hesabında tutulan ve satılamaz kaydı konulan gayrimenkul, evini teslim almamış diğer müşterilerin teminatını oluştururken, bu teminat şekline “ipotek teminat yöntemi” diyoruz.

KİŞİLER ÖDEME YAPMAZSA VEYA YÖNTEMLERDEN ÇIKMAK İSTERSE? Bu konuda pek çok seçenek sunuyoruz müşterilerimize; müşterimiz ekonomik açıdan geçici bir sıkıntı yaşıyorsa mesela 3 ay ödeme yapamayacaksa taksitlerini atlatabiliyor. 3 ay ödemeyip daha sonra cezasız bir şekilde ödemelerine devam edebiliyor.

Kaç ay taksitlerini atlattıysa o kadar teslimatını erteliyoruz. Müşterimizin ödediği taksitler yüksek geldiyse bu sebepten ödeme yapamıyorsa taksitlerini azaltabiliyor. En kötümser tabloda ise, müşterimiz yöntemlerimizden ayrılmak isterse dilediği zaman gerekçe göstermeden bu hakkını kullanabilir. Bu durumda serbest planlı tasarruf yönteminde çalışma bedelinin yarısını iki ay içinde iade ediyoruz. Sıra tespitli tasarruf yönteminde ise çalışma bedelini iade etmiyoruz. Geriye kalan tüm ödemelerini yine iki ay içinde iade ediyoruz.

BİREVİM’İN BU HİZMETLERDEN KAZANCI NEDİR? Birevim ev sahibi olmak isteyenlerden evin değeri üzerinden hiç fark almıyor. Sunduğu hizmetlerin karşılığında her müşterisinden çalışma bedeli talep ediyor. Çalışma bedelini belirlerken müşterinin seçmiş olduğu yöntem ve ödeme planı etkili oluyor. Çalışma bedelimiz evin değeri üzerinden % 4,5 ile % 12,9 arasında değişiyor. Örneğin; 300 bin liralık bir ev almak isteyenler 100 kişilik tasarruf programında 28 bin 364 TL çalışma bedeli ödüyor. Dönem dönem çalışma bedelinde ve ödeme şeklinde kampanyalar yaparak müşterilerimizin yanında yer alıyoruz. Onların memnuniyetini esas alıyoruz.

BU MODELİN YASAL ALTYAPISI NE DURUMDA? BDDK uzun süredir tasarrufa dayalı faizsiz finansman sistemleriyle ilgili mevzuat çalışmaları yapıyor. Biz de bu çalışmaları yakından takip ediyoruz. Çalışmalar sonuçlandığında sektörümüz için güzel gelişmeler yaşanacağını düşünüyorum. Şeffaflık, denetim, rekabet koşulları, hesap verebilirlik gibi konularda sektör kazanımlar elde edecektir. Birevim olarak mevzuatı beklemeden bu ilkeler doğrultusunda ilerlemeye hassasiyet gösterdik ve göstereceğiz.

EN ÇOK HANGİ YÖNTEME İLGİ VAR? TÜRKİYE’DE KAÇ ŞEHİRDE, NERELERDE HİZMET ALINIYOR? Müşterilerimiz en çok fikri ve eser hakları Birevim’e ait olan Sıra Tespitli Tasarruf Yöntemimizi tercih ediyorlar. Yaklaşık olarak bir oran verecek olursak müşterilerimizin %80’i Sıra Tespitli Tasarruf Yöntemlerimizde. En çok müşterimiz ise; İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir ve Konya’da. Temmuz 2018 itibariyle Türkiye geneli toplam 42 şubeye ulaşacağız. Yıl sonunda ise toplam 60 şubeye ulaşacağız.

Mevzuatla birlikte sektörümüzde %18 olan KDV oranının makul bir seviyeye düşürülmesi ve bankalara sağlanan ipotek imtiyazlarının sektörümüze de sağlanması, aynı zamanda bu yöntemlerden yararlanmak isteyen kişilere devlet teşvikinin de verilmesi, tasarrufa dayalı yöntemlerin tabana yayılmasını sağlayacaktır.

KÜÇÜK TASARRUFLARINIZ BIREVIM’DE BÜYÜK MUTLULUKLARA DÖNÜYOR.

TASARRUF AKADEMİ’DEN DE BAHSEDER MİSİNİZ? Birevim ve Viof A.Ş. iş birliği ile Tasarruf Akademi çatısı altında tasarrufa dayalı faizsiz finans sektöründe faaliyet gösteren firmalar için yetişmiş çalışan sağlıyor. Tasarruf Akademi ile Birevim ve Birevim’in çatı kuruluşu Teba Tasarruf için 2018 yılında 500 yetişmiş çalışan oluşturmayı hedefliyoruz. Tasarruf akademi tasarrufa dayalı faizsiz finans sektörüne yetişmiş eleman sağlarken aynı zamanda istihdama da katkıda bulunuyor. Tasarrufa dayalı faizsiz finans sektörü uzmanlık programı, mesleki gelişim programı ve yönetici yetiştirme programlarını uyguluyor. Akademiyi başarıyla bitirenlere Birevim ve Birevim’in çatı kuruluşu Teba Tasarruf’da iş garantisi veriyoruz. Bu sektör hızla büyüyen bir sektör. Tasarruf akademide eğitim alanlar adeta geleceğin sektörü ve mesleği için iş gücü anlamına geliyor. Tasarruf akademi de aralıksız eğitim faaliyetleri sürdürülüyor. Yılın 365 günü bu çatı altında eğitim var.

AYLIK

417

TL TASARRUF EDEBILEN DAR GELIRLI, NASIL EV ALIR?

AYLIK

1250

TL TASARRUF EDEBILEN ORTA GELIRLI, NASIL EV ALIR?

100 bin TL’ye ev, her ne kadar Anadolu’da bulunabilir olsa da, İstanbul şartlarında bu mümkün değil. Bu durumda örneği 300 bin TL’lik bir evin finansmanını sağlamak için düşünelim. Bu örneği de yine Sıra Tespitli Tasarruf Yöntemimizin ikinci versiyonu üzerinden verelim. 300 bin TL değerinde bir ev sahibi olmak isteyen aileler 240 kişilik

100 bin liralık bir tasarruf hedefi için 240 kişilik tasarruf programına girdiğinizi düşünürsek, ayda vereceğiniz tutar 417 TL. Yani bugün kişi kiradayken 417 TL’yi kenara koyabiliyorsa Birevim’in 100 bin TL’lik bir tasarruf programına dahil olabiliyor. Sıra tespitinde o ayki ev ona çıktığında, kiradan kurtulacağı için, aylık taksiti evin değeri üzerinden binde 4 artırılarak 417 yerine 817 oluyor. Bir başka deyişle, dar gelirli bir aile, kiradayken 417 TL, evini aldıktan sonra 817 TL tasarruf yapabiliyorsa, tasarrufa dayalı Birevim modelinden yararlanıp ev sahibi olabiliyor.

tasarruf programımıza hiç peşinat vermeden dahil oluyor. Bu durumda 300 bin TL’yi 240’a bölüyoruz. 1.250 TL bu müşterimizin ilk taksiti oluyor. Müşterimiz evini teslim alana kadar her ay 1.250 TL ödeme yapıyor. Evini teslim aldıktan sonra ise, evin değeri üzerinden yani 300 bin TL’nin binde 4’ü kadar taksitlerini artırıyoruz. Yeni taksit 1.200 TL yükselerek 2.450 TL oluyor. Müşteri evini teslim aldıktan sonra taksitleri artmıştı. Bununla birlikte bu tasarruf programında bulunan tüm müşterilerin taksitleri evlerini teslim almış ya da almamış olsalar bile yılda bir defa taksit tutarının %8’i oranında artırılıyor. Taksitlerde yapılan yıllık artış ve evin tesliminden sonra yapılan artış müşterinin kalan borcundan düşüldüğü için bu müşterimizin toplam borcu 240 ayda değil çok daha önce bitiyor. Verdiğimiz örnekte müşterinin toplam borcu evin teslim tarihine göre 90 ila 116 ay arasında bitiyor.

BİREVİM

TEMİNAT

METODU 4T

KÜÇÜK Taksİtlerle Araba Almanın Yenİ Yolu

ünümüzde araba almak bazıları için bir hayal olurken bazıları içinde bir tutku. Nakit parası olanlar istedikleri arabayı rahatlıkla alabilirken taksitle almak isteyenler faiz ya da vade farkı ödemek zorunda kalıyor. Ülkemizde araba almak isteyenlerin hayallerine faizsiz bir yöntemle ulaşmasının yolunu açma amaçlı kurulan Birarabam; isteyen herkesi herhangi bir fark ödemeden 66 aya kadar vade imkânıyla ister sıfır kilometre isterse ikinci el araba alma imkânı sunuyor. Bu noktada devreye giren Birevim’in alt markası olan Birarabam ile bugüne kadar 300’e yakın araba teslimatı gerçekleştirdiklerini söyleyen Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, 2018 yılında 1000’e yakın kişiyi daha hayalindeki arabayla buluşturmak istediklerin söyledi.

Murat Çiftçi: Vatandaşlar arabaları gerçek fiyatlarıyla alıyor. Birarabam’ın Birevim’in alt markası olarak faaliyetlerini yürüttüğünü söyleyen Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, Birevim için bugüne kadar yapmış oldukları tüm yatırımların Birarabam için de geçerli olduğunu aktardı. Birarabam yöntemlerinin kendine özgü olduğunu aktaran Çiftçi, faiz ya da vade farksız araba sahibi olmak için tüketicilerin kendilerine başvurduğunu ve böylelikle de ara-

balarını gerçek değerinde almış olduklarını aktardı. Birarabam yöntemlerinin özelliği neticesinde tüketicilerin toplam borçlarını erken bitirme imkânı yakaladıklarını ve Türkiye’nin neresinde olursanız olun bu imkânlardan yararlanabileceklerini aktaran Çiftçi sözlerine şöyle devam etti; “66 aya kadar taksit imkanı sunuyoruz. Böylelikle küçük taksitlerle de araba sahibi olabiliyorsunuz. Hiç peşinat vermeden de araba sahibi olunabiliyor. Bunların yanında dileyen müşterilerimiz sıfır km. isteyen müşterilerimiz de ikinci el araba alabiliyor” dedi.

“Bugüne kadar 600 civarı araba teslimatı gerçekleştirdik” Birarabam olarak sektörde ilklerin altına da imza attıkların söyleyen Çiftçi, “Toplam borcun vadesinden önce bitmesi ilk defa bizim sunduğumuz bir hizmet. Böylelikle müşteriler hem uygun taksit ödüyor hem de borcunu erken bitiriyor. Öte yandan takipçilerimiz için dönem dönem bazı kampanyalar düzenliyoruz. Mesela kamu çalışanlarına, engelli vatandaşlarımıza, şehit yakınları ve gazilerimize yönelik kampanyalar düzenliyoruz. Web sitemizin kampanyalar bölümünde bunları yayınlıyoruz. Her geçen gün teslim sayımız artmakla birlikte kurulduğumuz günden bu yana 600

civarı araba teslimatı gerçekleştirdik. Bu sayı önümüzdeki yıllarda katlanarak ilerleyecektir. Ve insanlar ev alırken daha yüksek tutarlara giriyor. Araba için böyle bir durum söz konusu değil. Daha kısa vadeler ve daha düşük tutarlar olduğundan haliyle teslim terminleri daha kısa oluyor” diye açıkladı.

Dar gelirliler için 455 TL taksitle araba Birarabam ile dar gelirli aileler de araba sahibi olabiliyor. Faiz, vade farkı ödemeden kolaylıkla araba sahibi olabiliyorlar. 24, 36, 48 veya 66 kişilik tasarruf programına dahil olan kişiler taksitlerini kendileri belirleyerek peşinatlı ya da peşinatsız ödeme planlarıyla araba sahibi olabiliyorlar. Örneğin 30 bin TL değerinde ikinci el bir araba için hiç peşinat vermeden 66 kişilik tasarruf programına dahil olan bir kişi, arabasını teslim almadan önce 455 TL, teslim aldıktan sonra 635 TL ödeme yapıyor. Bu durumda arabanın bedeli dışında müşteri fark ödemezken sadece Birarabam’a 2.820 TL çalışma bedeli ödüyor. Toplam maliyet Birevim çalışma bedeliyle birlikte 32.820 TL oluyor. Şayet araba sahibi olmak isteyen kişiler peşinat vererek tasarruf programlarına dahil olurlarsa, büyük avantajlar elde ediyorlar.

TASARRUF AKADEMİ SEKTÖRE

NITELIKLI ÇALIŞANLAR KAZANDIRIYOR

irevim, kurulduğu günden bu yana tasarrufa dayalı faizsiz finansman modeliyle tasarruf sahiplerine güvenilir, kaliteli, hızlı ve istikrarlı hizmet sunmayı hedeflerken aday çalışanlarının oryantasyonunu, mevcut çalışanlarının ise motivasyonunu ve verimliliğini arttırmak için sürdürülebilir eğitimi oldukça önemsiyor.

“Tasarruf Akademi” markası ile yoluna devam ediyor. Başarının anahtarının eğitim olduğu farkındalığıyla faaliyetlerine başlayan Tasarruf Akademi, adayların ve mevcut çalışanların kişisel ve mesleki gelişimlerini desteklemek adına eğitim programları hazırlayarak bu eğitimler sayesinde kullanılabilir bilgi ve beceri sermayesi kazandırmayı amaçlıyor.

Bu nedenle şirketin kuruluşundan itibaren inovatif uygulamalar ile geliştiren eğitimler, bugün

Bu sayede eğitimlerimize katılan tüm aday ve mevcut çalışanlarımızın kendi potansiyelleri-

nin farkına varmalarını sağlıyor, onlara sunduğumuz gelişim fırsatları ile şirket performansımızı her geçen gün daha da yukarı taşıyacak uygulamaları harmanlayarak müşteri memnuniyetini en üst seviyelere çıkarmayı hedefliyoruz. Tasarruf Akademi eğitim faaliyetlerini, tasarrufa dayalı faizsiz finans sektörünün en iyi insan kaynağını yetiştirme, gelişimi sürekli kılma ve bir yatırım aracı olarak görme vizyonu ile sürdürüyor.

ugün; hızla büyüyen faizsiz finans sektörü, yetişmiş elemana ihtiyacı da beraberinde getiriyor. Oysa çok yeni bir sektör olmamasına rağmen yeni yeni gelişmeye başlayan faizsiz finans alanında yetişmiş iş gücü bulmak oldukça zor. Bu nedenle donanımlı çalışan boşluğu günden güne artıyor. Birevim ve Viof A.Ş. iş birliği ile Tasarruf Akademi çatısı altında, geleceğin sektörü için nitelikli çalışanlar yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu anlamda Tasarruf Akademi, sektörde oluşan iş gücü boşluğunu fırsata çevirmek isteyen adaylar için en kaliteli eğitimi alabilecekleri bir okul niteliği taşıyor. Kariyerinde faizsiz finans sektörü alanında ilerlemek isteyen adayların, kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlamaları adına Tasarruf Akademi, inovatif ve sürdürülebilir eğitimleriyle bu boşluğu doldurmaya kararlı. Bu noktada eğitimlerimizle, nitelikli çalışanları sektöre kazandırmayı hedefliyoruz.

faİZSİZ

FİNANS SEKTÖRÜ

BÜYÜRKEN...

Tasarruf Akademi - Etkinlik

Tasarruf Akademi’nin kurulduğu günden bu yana sürekli geliştirilen eğitimlerle öğrenen organizasyonu desteklediğini aktaran Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, düşüncelerini ‘Bu sektör hızla büyüyen bir sektör. Tasarruf akademide eğitim alanlar adeta geleceğin sektörü ve mesleği için iş gücü anlamına geliyor. Tasarruf akademi de aralıksız eğitim faaliyetleri sürdürülüyor. Yılın 365 günü bu çatı altında eğitim var.’ şeklinde ifade ediyor. 70

Tasarruf Akademi - Eğitim

İSTİHDAMA

KATKI Birevim ve Tasarruf Akademi, Türkiye’nin dört bir yanında şube açtığımız her bölge için de o bölgenin ekonomisi ve istihdamına sağlanan katkı açısından büyük önem taşıyor. Çünkü tüm ekip arkadaşlarımızı o bölgenin insanından seçiyor, atılan doğru adımlarla sürekli genişleyen şube ağımıza her geçen gün farklı lokasyonlarda yeni şubeler ekleyerek o bölgenin insanından yüzlerce kişiye istihdam yaratıyoruz. Tasarruf Akademi olarak, Birevim ve Birevim’in çatı kuruluşu Teba Tasarruf için 2018 yılında 500 çalışan yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu sayının her geçen gün daha da artması için durmadan çalışarak ülke ekonomisi ve daha fazla istihdam sağlayabilme yolunda güçlü adımlarla ilerliyoruz.

SÜREKLİ GENİŞLEYEN ŞUBE AĞIMIZA HER GEÇEN GÜN FARKLI LOKASYONLARDA YENİ ŞUBELER EKLEYEREK O BÖLGENİN İNSANINDAN YÜZLERCE KİŞİYE İSTİHDAM YARATIYORUZ

Tasarruf Akademi - Eğitim 71

SÜREKLİ ÖĞRENME VE GELİŞİM K

urumsal bir okul olma yolunda ilerlerken en yalın ve modern eğitim yöntemleri ile aday ve mevcut çalışanlarımızın kariyerlerine ve kişisel gelişimlerine bir basamak daha eklemek öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor. İnsana yapılan yatırımın en önemli değer olduğu farkındalığıyla yola çıkan Tasarruf Akademi de eğitim ve gelişim uygulamaları, öğrenmeyi sürekli kılarken kurumsal stratejilerle oryantasyonu ve iş sonuçlarının desteklenmesini de sağlıyor. Tasarrufa dayalı faizsiz finansman modeli eğitiminde öncü olma yolunda ilerleyen Tasarruf Akademi de eğitimler, yıl boyu aralıksız devam ediyor. Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman Uzmanlığı Eğitimi kapsamında aday çalışanlarımıza; kişisel gelişim, kurumsal iş

ahlakı, yöntem, operasyon, kurumsal iletişim vb. eğitimleri verirken mevcut çalışanlarımızın gelişimini, mesleki gelişim eğitimleri, geliştiren yönetici eğitimleri başta olmak üzere birçok farklı alanda destekliyoruz.

Tasarruf Akademi de yetkinlik ve ölçülebilir hedeflere dayalı olarak yapılan performans değerlendirmeleri ve düzenli geri bildirimlerle adayların ve tüm çalışma arkadaşlarımızın sürekli gelişimi esas alınıyor.

Aday çalışanlarımız için planladığımız ortalama bir ay süren eğitim programı sonrasında ise, eğitimi başarıyla tamamlayanlara Birevim ve Birevim’in çatı kuruluşu Teba Tasarruf’ta iş garantisi veriyoruz.

İnsan kaynağımızı kendi içimizden yetiştirme vizyonumuzdan hareketle mevcut çalışanlarımızı, daha üst unvanlara ve farklı görevlere hazırlayacak eğitimlerle destekliyoruz.

Mevcut çalışanlarımıza sunduğumuz eğitimlerimiz ise onlara her zaman kariyerlerinde daha ileriye gitmeleri için o güne kadar kazandıkları tecrübelerinin yanında gerekli potansiyel bilgiyi alabilmeleri adına fırsatlar sunuyor. Bu da eğitim ve tecrübelerle desteklenen çalışanlar için daha fazla yol alabilmek anlamına geliyor.

Çalışanlara en mutlu olduğu işi yapma fırsatı sunarken, müşterilerin istek ve ihtiyaçlarını öngören, beklentilerini karşılayan, memnuniyetini en üst düzeye taşıyacak çözüm öneri ile yaklaşmayı görev biliyoruz. Aday çalışanlarımızın iş sürecindeki başarılarıyla övünüyor, kendi içimizden yetiştirdiğimiz yöneticilerimizle gururlanıyoruz.

Günümüzde dünya genelinde farklı sebeplerle ciddi boyutlarda israfa eğilim söz konusudur. Bir tarafta, sayısız lüks otel ve restoranlardaki yiyeceklerin çöpe gitmesi diğer tarafta çoğu kişinin tüketeceğinden daha fazla gıda satın alması ve tüketemediği için bir kısmını çöpe atması bunun en büyük örneklerindendir. Gıdanın dışında, teknolojinin ilerlemesiyle hala çalışır durumda olan eşyaların yenileriyle değiştirilmesi de israftır. Örneğin; cep telefonları sürekli değiştirilir hale gelmeye başladı. Sürekli yeni modeller çıktıkça kişiler hiç problem olmayan telefonlarını bırakıp yenisini alma eğiliminde. Bir araştırmaya göre, ortalama akıllı telefon değişim süresinin ise 3,2 yılda bir olarak hesaplandığı bilinmektedir. Yapılan israfın kaybına bakacak olursak; Her yıl dünya üzerinde 800 milyar dolar, Türkiye’de ise 214 milyar TL israf yüzünden çöpe gitmektedir. Dünya üzerinde ise herkese yetecek kadar yiyecek üretilmesine rağmen, her gün açlık ve bağlantılı sebeplerle yaklaşık 25 bin kişi hayatını kaybetmektedir.

Temel gıda olan ve her eve giren ekmeğin israf oranlarına baktığımızda ise;

Türkİye’de günde

4.9

Gıda ve gıda dışı tüm harcalarımızda ihtiyaçlarımızdan çok daha fazlasını almak beraberinde israfı getirir. Sadece şu an ki durumumuzu değil gelecek nesilleri, çocuklarımızı da düşünecek olursak hayatımızın her alanında tasarrufa yönlenmeliyiz. Globalleşen dünyada enerji ve su kaynakları giderek tükenmektedir. Bunların bilincinde olarak evlerimizde elektrik ve su kullanımına dikkat etmek cebimizden çıkacak parayı azaltırken aynı zamanda dünyadaki kaynakların azalmasına da olumlu yönde etki edecektir. Unutmayalım ki; israf etmemek tasarrufa başlamada ki en önemli adımdır. Günlük yaşantımız içerisinde yaptığımız boşa giden harcamaları tespit edip, ayağımızı yorganımıza göre uzatırsak kendiliğinden ve zorlanmadan tasarruf etmeye başlarız.

*Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Gıda İsrafını Önleme & Bilinçlendirme Platformu 76

mİLYON ADET EKMEK ÇÖPE GİmektedİR

KUMBARANIN TA R I H I KÜÇÜK BİRİKİMLER B Ü Y Ü K TA S A R R U F L A R

ir çoğumuzun çocukluk anılarında bayram harçlıklarımızın bir sonraki seneye kadar saklı kalacağı, daima umutlarımız için birikim yaptığımız bir küçük kutudur kumbara. Nasıl getirildi, kim tarafından öğretildi bir çoğumuz hatırlamayız ama hep söyleriz “Benim de bir kumbaram vardı.”

Kimisi bir hayvan şeklinde, kimisi bir banka tarafından verilmiş, kimisi cam bir kavanoz, kimisinin ki ise ahşaptan bir tahta kutucuk. Şekli nasıl olursa olsun, kim tarafından verilmiş olursa olsun şimdinin büyüklerinin kıymetlisidir kumbara. Peki hayat yolculuğumuzun başında, bireysel tasarruflarımızın başlangıcını oluşturan kumbaranın nasıl ortaya çıktığına ve günümüze kadar olan yolculuğuna bir göz atalım mı?

GEÇMIŞTEN GÜNÜMÜZE B I R TA S A R R U F H I K AY E S I Kumbara diyerek geçmeyelim; BİR çocuk birik tirir, BİR insan, BİR toplum, BİR ülke birik tirir..

Kumbaranın geçmişi, henüz paranın olmadığı dönemlere, alışverişin değiş tokuş ile yapıldığı zamanlara uzanmaktadır. O dönemlerde yapılan alışverişlerde kullanılan eşyalar veya besin maddeleri kutularda saklanırdı. İşte günümüzde alışverişin temeli olan para ile yer değiştiren bu kutuların da yerini kumbaralar almıştır. Bir eşya olarak kumbara her ne kadar saklama kutusundan geliyor ve bugünkü anlamı ile uyumlanıyor olsa da kelime olarak geldiği kökenle pek de örtüştüğünü söyleyemeyiz. Kumbaranın dilimize gelişi Osmanlı imparatorluğuna dayanmaktadır ve Farsçadan gelmektedir. Kumbara; Osmanlı imparatorluğu döneminde adını eski bir savaş aleti olan humbaradan almıştır. Humbara adı verilen bu savaş aleti; demirden yapılan, içine barut, demir ve kurşun parçaları doldurularak havan topuyla atılan bir çeşit el bom-

basındır. Humbaranın Farsça anlamı küçük küptür. İşte bu küçük küpler günümüzde küçüklerin tasarrufa ilk adımı olarak kullanılmakta olan kumbarayı bizlerin hayatına getirmiştir. İstanbul’da ilk kumbarayı, humbara isimli bombayı yapan kumbaracı esnafı üretmeye başlamıştır. İçi boş olarak yaptıkları kutularının içine gündeliklerini koydukları bir söylenti olarak günümüze kadar gelmiştir. İstanbul, Beyoğlu’nda bugünkü adı ile kumbaracı yokuşu olarak bilinen bu sokakta birçok dükkanda kumbaranın üretimi ve satışının yapıldığı bilinmektedir. Kumbara, 19. yy.’da artık bir süs eşyası şeklini almış ve bugünkü kullanım amacında kullanılmaya başlar olmuştur. Plastikten, seramik, demirden, topraktan çeşitli maddelerden üretilmeye başlanmıştır. Farklı maddelerden üretildiği gibi aynı zamanda çeşitleri de farklılık göstermektedir. Kasa şeklinde, çeşitli hayvan

figürlerinde oyuncak şeklinde, tahta kutu şeklinde ve daha birçok şekilde ortaya çıkmıştır. Bir yetişkinin neredeyse tüm davranışlarının temellerinin atıldığı çocukluk yaşları, insan hayatındaki en önemli zamanlardır. Yapılan birçok araştırmaya göre çocukların öğrenme safhasında ailesini ve çevresindekileri izleyerek, duyarak ve taklit ederek belirlediği alışkanlıkları hayatının sonraki yaşlarında belirleyici faktör olmaktadır. Ailesinde tasarrufu öğrenmiş bir birey yetiştirmek için yalnızca söylemek değil aynı zamanda bu söylemi davranışsal olarak da göstermek gerekiyor. Bu durumda bir çocuk birikimi görerek, duyarak ve taklit ederek hayatında uygulayacaktır. Böylece temelde edindiği bu alışkanlıkla ileriki yaşlarında da tasarruf bilinci yüksek bir birey olacak ve bu bilinçle yetişmiş her birey toplumun tasarruf alışkanlıklarını oluşturacaktır.

M UT FA K TA TAS A R R U F M U T FA K, E V IN M ASR A F L I B ÖLÜMÜDÜR. HER AY, HER H A F TA GIDA IÇIN YA P IL A N H A RCA M AY I HESA P L AY INCA BIL E KOCA BIR M ASR A F YA PT IĞINIZ ORTAYA ÇIK I YOR. BUN UN ÖN ÜNE N ASIL GEÇEBIL IRIZ DI Y E DÜŞÜNDÜK, O N UN IÇIN BIRÇ OK PR AT IK V E TASA RRUF YA PT IR ACA K BILGI Y E UL AŞT IK . H A DI GEL IN BER A BER M U T FA K TA N ASIL TASA RRUF EDERIZ INCEL E Y EL IM.

4 1 Öncelikle beslenme ihtiyacınızı mümkün olduğunca evinizde giderin, dışarıda yemek yiyerek harcayacağınız para evinizdekinden çok daha fazla olacaktır.

Marketler bazı dönemler indirimler yapar, bu kampanyaları takip ederek bütçenize katkıda bulunabilirsiniz. Fakat gereksiz ve tüketemeyeceğiniz ürünleri ihtiyacınız kadar satın alın. İndirimlerin pembe dünyasına kapılmayın.

Canımız çoğu zaman bir şeyler ister, anlık değil doyumluk gıdalar almaya dikkat etmelisiniz.

Alışverişe gitmeden önce mutfağınızda öncelikli, temel ihtiyacınız olanların listesini ve miktarını bir kâğıda yazın ve bu listeye uyun.

Haftalık yemek planı yapmalısınız, bazı günler et ve türevleri yerine bakliyat yemeklerine yer verebilirsiniz.

Mutfak alışverişinizi günlük yerine haftalık yaparsanız, daha az para harcamış olursunuz.

Hazır paket ürünler yerine taze ürünleri kendi mutfağınızda pişirmek hem sağlığınıza hem de bütçenize katkı sağlayacaktır.

Raf ömrü uzun gıdaları tercih etmeniz, evinizdeki gıdanın kullanım süresini uzatacaktır.

9 Süpermaketler üyelik ile küçük de olsa bazı avantajlar sunar, bu üyeliklerden istifade edin.

10 Günümüzde ulaşamayacağımız ürün sıkıntısı çekebileceğiniz alan oldukça azaldı. Bu yüzden size yakın olandan ziyade ucuza satan marketi tercih edin.

177 11

Her semtin haftalık pazarları olur, bu pazarlardan gıdalarınızın çoğunu temin ederseniz hem taze hem de piyasaya göre daha ucuza mal etmiş olursunuz.

Günümüzde birçok şirket çalışanlarına yemek kartı temin etmektedir. Yemek kartlarınızı market alışverişinde kullanarak işyerinize evden yemek götürün. Bu yolla öğle yemeği masraflarınızı yarı yarıya azaltabilirsiniz.

12 Mevsimlik gıdalar almaya özen gösterin, mevsiminden önce aldığınız gıdalar daha pahalıdır.

13 Pahalı markalar yerine market markalarını tercih edin, daha ucuz olan sağlıksız anlamına gelmez, gönül rahatlığıyla bu ürünleri satın alabilirsiniz.

Buzdolabı ve kilerinizi sık sık temizlerseniz hem gıdalarınızın çürüme ömrünü azaltırsınız, hem de çürümüş ürünlerinizin diğer ürünlerinizi bozmasını engellemiş olursunuz.

18 Konserve ürünler yerine taze ürünler alın. Taze ürünler hem daha sağlıklı hem de daha ucuz olur.

Kaliteli tencere kullanımına dikkat ederseniz, yemeğin daha çabuk ısınmasını sağlayarak enerji harcamasından tasarruf edebilirsiniz.

Bayat ekmeklerinizi atmayın: Bayatlamış ekmeklerinizi küçük küçük doğrayıp, salata ve çorbalarınız için kurutan yapabilir ya da ufalayarak nefis köftelerde kullanılmak üzere harç yapabilirsiniz.

Uzun ömürlü yemekler yaparak haftalık yemek pişirmek için ayırdığınız zamanı daha tasarruflu kullanabilirsiniz.

Mutfak için harcamalarınızı her zaman not tutun. Böylece ay sonu geldiğinde gereksiz harcamalarınızı görmüş olursunuz. 83

KÜÇÜK

TASARRUFL ARL A

E V SAHIBI OLMAK MI

Muhtemelen siz de herkes gibi her gece uyumadan önce onlarca karar alıyor, yarına farklı başlamanın planlarını yapıyorsunuz. Genellikle hayata geçirilmeyen bu kararların çoğu finansal kaynaklı oluyor. ‘Genellikle hayata geçirilmeyen’ diyoruz çünkü her ay tasarruf kararımızı ertelememiz için ekstra ihtiyaçlar mutlaka çıkıyor. Çıkmasalar bile biz bir yolunu bulup suni ihtiyaçlar oluşturuyoruz. Ayakkabımız vardır ama o yeni sezondaki -hiç giymeyeceğimiz- renk de çok hoşunuza gitmiştir. Mevcut gözlüğünüz gözlerinizi güneşten korumak için yeterlidir ama kıyafetlerinize nedense hiç uymaz. O desenli çanta hiçbir kombininize uymayacaktır ama çok beğenmişsinizdir bir kere. Bu liste böyle uzar gider… Ve ay sonu geldiğinde yine baştan verirsiniz o kararı, ‘bu ay şu kadar para ayıracağım kenara’… Sizin de mutlaka bir yerlerden kulağınıza çalınmıştır, ‘Ne kadar gelirin varsa o kadar giderin oluyor.’ tarzı söylemler. Kesinlikle öyle. Harcama gücünüz arttıkça, ihtiyaç listeniz de kabarır. Oysa ihtiyacımız olduğunu düşündüğümüz birçok şey aslında yalnızca bitip tükenmek bilmeyen isteklerimizdir.

PEKI BU BITMEK TÜKENMEK BILMEYEN IHTIYAÇLARI KARŞILAMAKTA ZORLANIRKEN TASARRUF ETMEYE NASIL BAŞLAYACAĞIZ ?

İŞTE SIZE KÜÇÜK TASARRUFLARLA BIR EV SAHIBI OLMANIZI SAĞLAYACAK ÖNERILER: İlk olarak isteklerinizin ve ihtiyaçlarınızın ayrımını iyi yapın! İktisatlı olma kararımızın başarılı sonuçlanması için ilk yapılması gereken, ihtiyaçlar ve istekler ayrımının farkına varmaktır. Ay sonunda gülümseyen yüzlere sahip olmanın en önemli yolu, temel ihtiyaçlarımızı karşıladıktan sonra kalan bütçemizi doğru planlamaktan geçer. Yapay ihtiyaçlarıyla gerçek ihtiyaçlarının ayrımını düşünmeden harcama yapanlar, genellikle kendilerini borç batağında bulurlar. Dolayısıyla tasarruf etmek onlar için bir hayalden ibarettir. Bu nedenle ay başında, o ay harcama yapmak zorunda olduğunuz gerçek ihtiyaçlarınızın bir listesini hazırlayıp bütçenizi planlayarak hareket edin.

Hedefe Odaklanın! 100 ABD Dolarının üzerindeki resminden kendisine aşina olduğumuz Benjamin Franklin’in “Tasarruf edilen bir Cent, kazanılmış bir Cent’tir” sözü tamamıyla doğru. Almak istediğimiz yüksek bütçe gerektiren bir şeye odaklanıp tasarruf ettiğimizde, aslında ihtiyacımız olmayan, küçük ve gereksiz şeylere harcama yapmadığımızı görürüz.

‘Her çok azdan olur’ atasözünü hayat felsefeniz haline getirin! İlk günler gözümüze az gibi görünen miktarlar belli bir süre tasarruf edilip biriktirildiklerinde, yüksek tutarlara dönüşürler. Unutmayın; dereyi dere yapan yağmur damlaları ise, denizi deniz yapanda diğer akarsulardır. Ne kadar az olursa olsun mutlaka kenara bir miktar para koymayı ihmal etmeyin. Hatta kendinize borcunuz olduğunu düşünüp, her ay belirlediğiniz miktarı bir kenara ayırın.

Ertelemeyin! Ekonomik yeterliliğe sahip olunmadığı düşüncesi ya da farklı ihtiyaçlara öncelik verilmesi nedeniyle ev sahibi olma hayali sürekli ertelenir. Özellikle de gençler için ütopik olan bu hayal, genellikle ileriki yaşlara ötelenir.

HAYATINIZ BOYUNCA SONRAYA BIRAKTIĞINIZ PLANLARINIZI DÜŞÜNÜN. HALA GERÇEKLEŞMEK IÇIN DOĞRU ZAMANIN GELMESINI BEKLIYORLAR ÖYLE DEĞIL MI? Şimdi de gerçeğe dönüştürdüğünüz hayallerinizi düşünün. Eğer onlar için küçük bir adım atmamış olsaydınız bugün onlara kavuşmuş olmayacaktınız.

Harekete geçmek için daha fazla beklemeyin. Küçücük bir adım başlangıç için yeterlidir. Unutmayın tüm koşular küçük adımlarla başlar.

Sabredin! Hiç kimse elindeki imkanlara bir gece de sahip olmamıştır. Sabırla hedefe ulaşmak için çalışan herkes sonunda mutlaka istediği o şeye sahip olur. Kabul edin; bir yerlerden miras beklentiniz yoksa, kimse size ‘bu ev-araba senin’ demeyecek. Bir şeylere sahip olmak tamamen kendi elinizde. İnanın, küçük başlangıçlar bir gün büyük birikimlere dönüşecek.

Tarih belirleyin! Örneğin ‘5 yıl içinde ev sahibi olacağım.’ deyin. Tüm hazırlığınızı ve tasarrufunuzu bu doğrultuda planlayın. Bütçenizi belirleyerek ortalama yıllık gelir-gider dağılımınızı hesapladıktan sonra ev sahibi olmak için kendinize bir süre oluşturmanız yararınıza olacaktır.

UNUTMAYIN! KÜÇÜK TASARRUFLAR SABIRLA BIRIKTIRILDIKLERINDE BÜYÜK HEDEFLERE ULAŞMAK KAÇINILMAZ OLUR.

HEM ZAMANDAN .. HEM BUTÇEDEN TASARRUF Çoğunlukla kadınlara atfediliyor olsa da ‘bugün ne giysem’ kararsızlığı aslında görünümüne önem veren herkesi ortak payda da birleştiren günlük dertlerden. Haydi itiraf edin! Siz de her sabah gardırobunun önünde çaresizce dakikalarını harcayanlardansınız değil mi? Muhtemelen giyecek hiçbir şeyiniz olmadığını düşünüyor fakat gardırobunuz da yeni kıyafetler için yer bulamıyorsunuz. Bir araştırmaya göre, insanların evden çıkmadan önce ne giyeceğine karar vermek için harcadığı zamanın toplamı, hayatlarının 286 gününe mal oluyormuş. Bu da ömrümüzün yaklaşık 9 ayını kıyafet seçimi için heba ettiğimiz anlamına geliyor. Aslında basit bir uygulamayla bu kararsızlığa son verebilir, bunu yaparken de hem bütçenizden hem de zamanınızdan tasarruf edebilirsiniz. Nasıl mı? Öncelikle, gardırop detoksuna doğru bir başlangıç için stilinizi iyi analiz etmeniz şart. Hiç kuşkusuz, sağlıklı bir stil analizinin en önemli yolu da vücut tipinizi ve ölçünüzü doğru belirlemekten geçiyor. Bu nedenle işe başlarken ilk yapmanız gereken, vücut şeklinize uygun olmayan kıyafetleri dolabınızdan çıkarmak olmalı. Bir boy aynası karşısında kombinlerinizi deneyerek karar vermek işinizi kolaylaştıracaktır. Ve sonrasında kendinize soracağınız bazı sorularla doğru parçaların dolabınızda kalmasını sağlayacaksınız. 87

D O L A B I M D A K İ K I YA F E T L E R HALA MODA MI? Evet, kabul. Moda, sürekli değişen ve kendini yenileyen bir olgu. Onun hızına yetişmek ise imkansız.

TA D I L A T B E K L E Y E N

Siz de modayı takip etmekte zorlananlardansanız, dolabınızda uzun yıllar kullanabileceğiniz, zamansız, kolay kolay demode olmayacak parçalar bulundurmaya özen gösterin.

K I YA F E T L E R I M VA R M I ? Dolabınızın bir kenarında aylardır hatta belki de yıllardır terziye ya da kuru temizlemeye gitmeyi bekleyen giysilerinizi ayırın. Dolapta bir köşede bunca zaman tadilat bekleyen o giysinize bugüne kadar ihtiyaç duyup duymadığınızı düşünün. Eğer bu süre boyunca aklınıza bile gelmediyse orada beklemesi için de bir neden kalmamış demektir. SON BİR YIL İÇERİSİNDE BU K I YA F E T İ K A Ç K E Z G İ Y D İ M ? Bu sorunun yanıtı ‘hayır’ ise, muhtemelen o kıyafetiniz de fazladan yer işgal edenler arasında. Bir gün ihtiyaç duyarım diye sakladığınız kıyafetinizi gerçekten ihtiyacı olan birileri için ayırmak size de iyi gelecektir.

N E T Ü R K I YA F E T L E R E D A H A FA Z L A I H T I YA Ç D U Y U YO R U M ? Gününüzün büyük kısmının nerede geçtiği, zamanınızı nerede harcadığınız ve hayat tarzınız nasıl giyinmeniz gerektiğinin şifresidir. Genel yaşamınızda, daha az ihtiyaç duyacağınızı düşündüğünüz fazla giysileri de dolabınızdan çıkarın.

Dolabınızdan artık ihtiyaç duymayacağınızı düşündüğünüz kıyafetlerinizi çıkardıktan sonra daha kolay kombinler yapabilmeniz için birkaç önerimiz daha var;

D O Ğ R U YA T I R I M L A R YA P I N ! Bazı parçalar kurtarıcıdır. Mesela bir trençkot, siyah topuklu ayakkabı, siyah deri bir çanta… Neredeyse tüm kadınlar için olmazsa olmazlardandır.

AZ ÇOKTUR! Yüzlerce kıyafetiniz olmasına rağmen ‘giyecek hiçbir şeyim yok’ düşüncesinin temelinde çok fazla gereksiz kıyafetiniz olduğundan doğru parçaları birleştiremiyor oluşunuz yatıyor.

Biraz minimalist olmanın kimseye zararı olmaz. Hem bütçenizden hem zamanınızdan tasarruf etmek istiyorsanız karmaşıklığın çözülmüş hali olan sadeliği benimsemeniz şart. Sadece yeteri kadar kıyafetin bulunduğu, hayat tarzınıza ve kişisel stilinize uygun derli toplu bir gardırop, sağlıklı seçim yapmanızı kolaylaştıracaktır.

HER ASKIYI TEK BİR PARÇA İÇİN AYIRIN!

Sizin için kilit parçalar olan, sürekli başvurduğunuz kıyafet ve aksesuarları belirleyin. Bu parçaları en kaliteli markalardan almaya çalışın. Ucuz ürünler anlık tasarruf gibi gözükse de uzun yıllar sizinle kalmayacağından yeni ihtiyaçlar doğururlar. T-shirtlerinizi, pantolonlarınızı daha uygun fiyatlı olanlardan seçmeyi deneyebilirsiniz. Ancak temel birkaç parçaya daha fazla bütçe ayırmanız yararınıza olacaktır.

Aynı askıyı birden çok gömlek, pantolon vb. için kullanmak karmaşık ve üst üste bir görüntü oluşturmanın yanında, aradığınızı hemen bulmanızı da zorlaştıracaktır. 89

KÜBIK

EVLER

KÜBİK EVLER

ROTTERDAM’IN SIRADIŞI TASARIMA SAHIP EVLERI

Rotterdam Belediyesi, 1970’li yılların ortalarında kenti daha çekici hale getirmek canlandırmak için başlattığı projesi çerçevesinde kentin merkezinde bulunan küçük arsalara sıkışıklığı hissettirmeden yaşanacak

modüler evler yaptırmak istiyordu. Çözüm için Hollandalı mimar Piet Blom’a danıştı. Ünlü mimarın cevabı “Kübik Evler” oldu. Blom, küp evlerini Rotterdam’da inşa etmeden önce, deneme yapmak amacıyla 1975 yılında Helmond

kentinde inşa etti. İlk olarak üç ev yaptı; iki yıl sonra ise ev sayısını on sekize çıkardı. Rotterdam’daki evlerin inşasına ise 1977 yılında başladı ama mali güçlüklerin yol açtığı gecikmeler nedeniyle 1982’de tamamlayabildi.

Rotterdam’ın merkezinde yer alan küp evler dizisi, bölgenin büyük bir caddesi olan Overblaak üzerindeki yaya köprüsünün bir parçası olarak inşa edildi. Başlangıçta 78 küçük küp ev içeren proje, 38 ev ve diğerlerinden daha büyük iki “süper küp ev” olarak tamamlandı. Küpler, ahşap çerçeveli beton bir altıgen sütunun üzerine 55 derecelik bir açıyla eğimli ve asimetrik olarak oturuyorlar. Her bir küp ev, sütun tabanından daha geniş olduğu için zeminde oldukça az bir alan kaplıyor. Küpleri birbirine bağlayan trafiğe kapalı alanda ise, bir çocuk oyun parkı, küçük ofisler ve stüdyolar yer alıyor.

Evler dışardan bakılınca sıra sıra dizilmiş küpler gibi gözüküyor, içerden başınızı hafif kaldırıp gökyüzüne baktığınızda ise ortasında boşluğu olan, sadece

dört köşelİ EVLERDEN ALTIGEN EVLERE

maviliğin gözüktüğü farklı geometrik şekilleri görüyorsunuz. Evlerin içini ziyaret ettiğinizde ise şeklinden dolayı bir baş dönmesi yaşanabiliyor. Ve evlerin içleri

nasıl derseniz eğer, bir tanesi müze haline getirilmiş bu kübik evi, uygun bir fiyat karşılığında gezebiliyorsunuz.

Birevim ile ev ve araba hayallerine kavuĹ&#x;an binlerce aileden biri de siz olun...

BU KAREYI

SIZE AYIRDIK

Sizler de Birevim’in avantajlı yöntemlerinden birini tercih ederek hayallerinize kısa sürede kavuşabilirsiniz.