FRANSIZ ART NOUVEAU
MASAÜSTÜ YAYINCILIK ve SAYFA TASARIMI
GRAFiK TASARıM TARiHi
design by Caner EfE
1
NELER VAR
GRAFİK TASARIM NEDİR? NE İÇİNDİR.................................................................................................3 GRAFİK TASARIMIN TARİHÇESİ ...........................................................................................................4 ÇAĞDAŞ GRAFİK TASARIMININ GELİŞİMİ ...........................................................................................5
Fransız Art Nouveau Hareketi ve Afişin Gelişimi
Glasgow Okulu
Amerika’da Art Nouveau’nun Gelişimi
Tasarımda Kübizm Etkisi TASARIMIN EN ÖNEMLİ PARÇASI OLAN RENKLER ...........................................................................10 AMERIKAN GRAFIK TASARIMINDA MODERNIZIM ...................................................................... 12 İNGILTERE’DEKI YENI EĞILIMLER VE NEVILLE BRODY................................................................14 SAYFA TASARIMI...................................................................................................................................15 MASAÜSTÜ YAYINCILIK..................................................................................................................16 TIPOGRAFI............................................................................................................................................17 ADOBE İNDESİGN CS6...........................................................................................................................19 KAYNAKÇA.............................................................................................................................................19
2
GRAFİK TASARIM
NE iÇiNDiR
B
NEDiR
G
3
. TARIHÇE
Grafik Tasarımın tarihi M.Ö 14,000′lere dayanmaktadır. İlk önce mağara duvarlarına resimler çizilmiştir. Daha sonra yazının icadı ile daha çok el yazması dini içerikli kitaplar ilk yayınlar olmuştur. 1450′lerde hareketli matbaa icadı ile kitaplar yaygınlaşmaya başlamıştır Basılı yayınlar için harf ve metin dizimi erken dönem grafik tasarım pratikleridir. Modern yaşama geçiş ile özellikle de fotoğrafın keşfi, farklı bir yöne ilerlemeye başlatmıştır ve grafik, afiş, ürün katalogları vb. öne çıkmıştır. Gazetenin ortaya çıkmasıyla da reklam ve tanıtım öne çıkmıştır.Örneğin; ürün katalogları ilk önceleri fotoğraflarla değil gravür baskılar ile yapılmaktay-
dı. İşlerin tanıtımını ve duyurusunu yapan afişler de kendi içerisinde ayrı bir alan haline geliyordu. Bu alanlarda ilk çalışanlar da grafiker, grafik sanatçısı veya tasarımcı değil ressamlardı. Bu yüzden resimsel özellikleri önde, tipografik özellikleri geri planda kalıyordu. Fakat baskı tekniklerinin ilerlemesi, fotoğrafın geliştirilmesi ve tipografinin önem kazanması ile özellikle afiş tasarımı ve dolayısıyla grafik sanatlar resimden ayrı, tasarımın birer dalı olarak ortaya çıkmıştır. Günümüzde Grafik tasarım büyük ölçüde bilgisayar programları aracılığı ile yapılmaktadır.
4
ART NOUVEAU SANATI A
rt Nouveau zarif dekoratif süslemelerin ön plana çıktığı, kıvrımların ve bitkisel desenlerin sıklıkla kullanıldığı bir sanat akımıdır. Köklerinin Britanya merkezli Arts & Crafts hareketine dek gittiği söylenebilir. Avrupa ve Amerika’yı etkilemiştir. 19. yy. sonu ve 20. yy. başında etkili olmuş bu akım ülkemizde 1900 Sanatı ya da Yeni Sanat adlarıyla anılmakla birlikte birçok Avrupa ülkesinde bölgesel olarak değişik adlarla anılmış, adlara uygun olarak ta uygulamaların niteliklerinde değişiklikler görülmüştür. Art Nouveau ismi 1896 yılında Paris’te açılmış olan dekoratif mobilya ve aksesuar satan bir mağazadan gelmektedir. Devlet salonuna kabul edilmeyen sanatçıların da bu tür eşyaların alım satımıyla ilgilenmeye başlamasıyla akım güçlenmiş ve anti akademik bir nitelik kazanmıştır. Modern Style, Yellow Book Style, Fin de Siecle Style, Jügenstil, Secession Stil bölgesel olarak kullanılan adlara örnektir. Stilin ilk aşamalarındaki mimarlıkta aşamalar daha belirgindir; kullanılan abartılı barok stili benzeri dekoratif bezeme ve süslemeler sebebiyle Floral Style, Style Coup De Fouet (Kamçı Vuruşu Stili) ve Style Angouille (Yılanbalığı Stili) olarak da anılmıştır. Ortaçağ gotik sanatını savunan İngiliz estetikçi ve tarihçi John Ruskin’den etkilenen; Praeraphaelit grubu üyesi William Morris, mutlulugun el emeğiyle elde edilebileceği, işçi kesiminin yaşama sevincine bu tür çalışma ile ulaşabileceği inancındaydı. İnsan ile maddenin arasına giren makinenin, dolayısıyla endüstriyel gelişimin güzelliği yok ettiği görüşündeydi. Yalnız ve yalnız insan elinin maddeye can verebileceği, ortaçağ sanatçılarının eserlerinin mükemmelliğinden aldıkları zevkle özgür ve mutlu olduklarını savunuyordu.
S
osyalist fikirlere sahip W. Morris, sanatı, el emeği niteliğiyle geniş halk topluluklarına mal etmek suretiyle demokratlaştırmak istemiş, sanat kurumları açmış ayrıca imal ve satışın bir arada gerçekleştiği atölye-mağazası Morris Company’i açmıştır (günümüz meslek okulları niteliğindedir). Doğruluğu tartışıladursun W. Morris’in bakış açısı birçok sanatçı tarafından benimsenmiş, desteklenmiş; bu yolla el sanatlarına dayalı bir sanat akımı oluşmuştur. Endüstriyel gelişmelerle ev yapımı ürünlerin pahalı kalmasıyla fakir işçi kesim yerine zengin koleksiyonculardan rağbet görmüştür. Kısaca endüstriye yenilmiştir.
←
WILLIAM MORRIS 5
1896-1900yılları arasında başka M stillerin yansımalarının net olaİ rak görüldüğü bu dönemde NeoBarok denilebilecek motifler ve bitkisel bezemeler ön plandadır. M Gotik’i taklit ya da tekrar etmemeli sadece (ona) devam etmeliyiz” A diyen Anton Gaudi yapıtlarında renkli yüzeyler, dalgalı formlar R bol dekorasyon ve organik moİ tifler kullanarak bu akımın ilk örneklerini yaratmıştır. Gotik mimari ve Catalan mimarisi- D nin bir sentezi de sayılan yapıtların her yerinde süsleme E öğeleri olarak bükük, kıvrık çizgili hacimler kullanılmıştır. 1905-1914 yılları A arası geçiş aşamasıdır.
Demirin yapı malzemesi olarak kullanılması (1889 Paris Fuarı için yaptırılan Eiffel Kulesi) mimari için önemli bir devrim hareketi olmuştur. Demir; metro girişlerinde, yapıların değişik bölümlerinde, günlük yaşam araç ve objelerinde hem fonksiyonel hem de süs olarak (fer forge) değerlendirilmiştir.Demirin kullanımının yanı sıra Art Nouveau’nun bir diğer karakteristiği de camın (vitray) yoğun kullanımı ve bunun bir sonucu olarak ışık ve aydınlatma çözümleridir. Aydınlatmanın önem kazanmasıyla cam pencerelerle aydınlatılan (misterious light) merdiven ya da hollerin merkez olarak yerleştirildigi yeni bir plandüzeninegidilmiştir.
R
T N Bu dönemde dekoratif süsler sadeleşmiş ,çizgiler stilize edilmiş,eğri çizgiler çokgen ve küpler oluşturmaya başlamıştır. 1925’te uluslararası stil uygulamaya geçmiştir; eğriler-geometrik figürler, yoğun dekor-sistematik sadelik, fantezi-fonksiyon paralellikleri vardır. Art Nouveau’nun el sanatlarını yayma ilkesi 20 yy.’da endüstriyel tasarım eko-
nomik ilkesini oluşturmuş, el sanatlarının fonksiyonel olması gerekliliği vurgulanmıştır. Mimarlıkta da form fonksiyonu izler. Style Internationale aynı zamanda kübik hacimler oluşturur, düz yüzeyler teras nitelikli katlar bu formları tamamlar; yalınlaşan tasarımda yüzeyler dik açılarla birleşir.
O U V E A U
6
THE GLASGOW SCHOOL OF ART
B
eardsley’in ürünlerinin sergilendigi “The Studio” isimli dergi, bir grup genç iskoçyalı sanatçıyı çok etkilemisti. Bu sanatçılar Charles Rennie Mackintosh (1868-1955) ve iki kız kardesi Margaret Macdonald (1865-1933) ve Frances Macdonald (1874-1921)’dır. Glasgow okulu olarak bilinen, aynı zamanda the Four Macs olarakta adlandırılan bu dört sanatçı Avrupa kıtası ve özellikle Viyana’da büyük begeni toplayan, ancak ingiltere’de, çogunlukla yadsınan, lirik bir özgünlüge sahip, benzersiz bir stil gelistirmislerdir. Glasgow Okulu çiçekli ve yuvarlak çizgilerden olusan Fransız üslubu yerine, daha sade ve zarif bir geometrik düzen gelistirmistir. Mackintosh baslıca tasarım elemanı olarak uzun düsey çizgiler kullanmıs ve bu uzun çizgileri kavisli dönüsler yaparak yatay çizgilerle yuvarlak biçimde birlestirmistir. Dar dik açılar ve ince uzun dikdörtgenlere karsıt olarak ovaller, daireler ve yaylar kullanarak karakteristik kompozisyonlar olusturmurtur. Macdonald kardeslerin güçlü dinsel inanısları nedeniyle, sembolizmi ve mistik fikirleri benimsemeleri, Mackintosh’un strüktürlerinde de kendini göstermis, kadınca, masalsı bir fanteziyi çagrıstıran ve melankolik bir hüzünle tarif edilebilecek üstün bir stil ortaya çıkmıstır. Son derece nitelikli ve sade bir incelik içerisindeki grafik tasarımlarının yanında, Mackintosh’un asıl basarılarını mimari, endüstri tasarımı ve iç mekân düzenlemesi konularındaki çalısmaları, meydana getirmistir. Glasgow Okulu, yapıtlarıyla basta Viyana Stili olmak üzere tüm Avrupa’yı etkilemis ve 20. yüzyılın estetigini olusturma yolunda önemli bir köprü meydana getirmistir.
7
AMERiKA
ART NOUVEAU
B
radley’in “Old Style Caslon” harf karakterlerini inceleyerek geliştirdiği, “The Chap Book Style”yaygınlık kazandıktan sonra, 1910 başlarında “American Type Founders” da (ATF - Amerikan harf dökümcüleri kuruluşu) danışman olarak görev alan Bradley bu kuruluşun çıkardığı “The American Chap-Book” adlı 12 sayıdan oluşan dergide hem yazı yazmış, hem de tasarım yapmıştır. 1917’de “Collier’s”dergisine sanat yönetmeni olduktan sonra, 20. yüzyıl dergi tasarımının evrimine katkılarda bulunmuştur. Bu dönemin diğer ünlüleri Edward Penfield (1866–1925), Ethel Reed (1876- ?) ve William Carqueville (1871–1946) gibi sanatçılardır.
Art Nouveau’nun Amerika’da benimsenmesi bu stilin Fransa Ve İngiltere’den taşınmasıyla gerçekleşmiştir. Önceleri Grasset’ye ısmarlanan işler gemiyle Amerika’ya taşınırken, daha sonra İngiltere’de ve Paris’te eğitim gören sanatçıların Amerika’ya göç etmeleriyle yaygınlık kazanmaya başlamıştır. Resimli afiş Amerika’da önce yayın endüstrisi tarafından benimsenmiştir.”Harper’s”, ”Century” gibi dergilerin yeni sayılarını tanıtan afişler bayilerin ilan tahtalarına asılırken, yeni çıkan kitaplar da afişlerle tanıtılmaya başlanmıştır. Amerika’nın en ünlü Art Nouveau temsilcilerinden biri olan Will Bradley afiş tasarımı, illüstrasyon, grafik, kitap basımı ve harf karakterlerinin kesimlerini gerçekleştirerek, birçok dalda çalışmıştır. William Morris, J. Burne Jones ve Aubrey Beardsley kadar,
Fransız Art Nouveau sanatçısı Jules Chéret ‘den de büyük oranda esinlenmiştir. Bradley’in 1894’te “The Chap Book” ve “The Inland Printer” dergileri için gerçekleştirdiği çalışmaları Amerika’daki Art Nouveau’nun başlangıç noktaları olmuştur. Tipografik tasarım konusuna özgür bir yaklaşım getiren Bradley, mevcut kural ve alışkanlıkları yadsımıştır. Yazıyı tasarım alanının bir köşesine veya dar bir stuna yerleştirerek veya dikdörtgen bir biçim oluşturacak şekilde bütün harfleri aynı boyda çizerek, tipografiyi bir tasarım elemanı olarak kullanmıştır. Kelmscott Basımevinden esinlenerek 1894’te kurduğu The Wayside Press’te kitap ve reklâm ürünleri gerçekleştirmiş, 1896’da ise yazın ve sanat içerikli “His Book” dergisini yayınlamaya başlamıştır.
8
1
907-1914 yılları arasında Fransa’da İspanyol asıllı sanatçı Pablo Picasso (1881-1973) ile Fransız George Brague’in (18821963) önderliğinde gelişen sanat akımı. Resimlerde geometrik biçimler esas alındığı için kübizm adıyla anılır. Empresyonizme bir tepki olarak doğmuştur. Kübistler, resimde renk ve ışınların doğadaki parıltılarını değil, eşyaların geometrik yapısına önem vermişlerdir. Resim sanatının 400 yıllık Rönesans geleneğini yıkan Kübizm, doğadan bağımsız bir tasarım kavramı yaratarak yeni bir sanatsal gelenek ve görme biçimi başlatmıştır..Bu sanat hareketinin dahi sanatçısı İspanyol ressam Picasso, gözlemleri sonucunda ressamın doğayı temel geometrik biçimlere indirgeyerek görmesi
◆
ve çözümlemesi gerektiği düşüncesine varmıştır..Figürlerin geometrik planlara dönüştürülerek soyutlanmasıyla insan figürünün klasik ölçütleri kırılmış, perspektifin getirdiği mekânsal Yanılsama, iki boyutlu planlara sınırları belirsiz bir değişkenlik vermiştir.. Picasso ve yakın çalışma arkadaşı ressam Braque’ın 1912’den başlayarak çalışmalarında ahşap, hasır, mermer gibi malzemeleri temsil eden afiş ya da yazı parçalarından oluşan kağıt Kolaj elemanları kullanmaya başlamaları, kolajın spontane düzenlemelerle, önceden tasarlanmadan özgür çalışmalar yapmaya olanak verdiğini ortaya çıkarmış, farklı biçimlerde biraraya gelen resimsel öğeler arasında yeni bir gerçekliğin doğmasına neden olmuştur
GRAFiK TASARIMDA
KÜBiZM
K
übizm’in yeni bir görsel dil yaratması ve özellikle kolaj tekniğini bulması, 20. yy’daki çağdaş grafik tasarımının gelişim sürecine büyük katkısı olmuş; Kübist ressamlardan Leger’nin küre ve koni gibi geometrik elemanları daha da abartarak insan figürünü de renkli kalın boru biçimleriyle betimleyip, figür ve nesneleri piktografik (uluslararası anlaşılır nitelikte tasarlanmış basit grafik simgeler ) bir tarzda stilize etmesi, 1920’lerin afiş tasarımcıları için esin kaynağı olmuştur..
9
◆
ANA RENKLER;
kırmızı, sarı ve mavidir. Diğer tüm renkler, bu renklerin karışımından elde edilirler. Ana renklerden ikisinin karışımı, bir ara renk oluşturur: Kırmızı ile yeşilin karışımından turuncu, kırmızı ile mavinin karışımından mor; mavi ve sarının karışımında ise yeşil renkleri elde edilir.
RENK PSiKOLOJiSi
Grafik tasarımında renklerin psikolojik yönünün yanı sıra, dergi, gazete web sitesi vs. hazırlayan kişi, kolaylıkla okunabilir olmasına ve artalan, grafikler, bağlantılar ve içerikte kullanılan renklerin uyumuna dikkat etmelidir. Aşağıda bazı renklerin özellikleri verilmiştir.
En muhafazakar renk tonudur ve üzüntü, gizlilik ve güvenirliği simgeler. Sıkıcı bir renktir, rutindir ve ruhsuzdur. Öğretim amaçlı web sitesi tasarımlarında tavsiye edilmeyen artalan renklerindendir.
SiYAH
GRI
Genellikle, keder, ağır ve depresyon rengidir, fakat doğru bağlamda kullanılırsa, sofistike ve gizemli olabilir. Çalışmalar, siyah artalan üzerinde çevrimiçi okumanın zorluğunu ortaya koymaktadır. Baskın renk olarak siyah kullanımı bir çocuk sitesi için en kötü seçim olabilirken; bir sanat galerisi sitesi için mükemmel bir seçim olabilir. Yani öğretim amaçlı web sitelerinde siyah artalandan uzak durulması tavsiye edilmektedir.
MAVi
Çok popüler bir artalan rengidir. Barış, dinginlik, ahenk, umut ve güven duygusu verir. Pastel ve “soğuk” renklerle (yeşil tonları gibi) uyumludur. Toprak tonları ve gri ve bej gibi nötr renkler ile mükemmel bir uyum içindedir. Fakat turuncu ile maviyi birlikte kullanırken dikkatli olmak gerekmektedir, çünkü bu ikili, birbiri ile zıttır ve birlikte kullanıldıklarında kötü bir etkiye neden olabilmektedirler.
SARI İyimserlik, mutluluk, idealizm ve hayal gücünü temsil eder. Zıt renkler ile kullanıldığında okunabilirliği kolay olan iyi bir artalan rengidir
10
R
enk çarkı, bir çark şeklinde düzenlenmiş bir spektrumda renk bandıdır Renk çarkında birbirinin karşısında olan renklere “tamamlayıcı renkler” adı verilir. Bu renkler, zıtlık oluştururlar. Renklerde zıtlık, üç faktöre bağlıdır: rengin diğer bir söyleniş şekli olan ton, rengin açıklığı ya da koyuluğu olan değer ve rengin saflığı ya da yoğunluğu olan doygunluktur. Renge siyah ekleyerek, bulanıklaştırıp koyulaştırılabilir. Beyaz ekleyerek ise, renk beyazlatılabilir ve bir ton açılabilir. Eğer zıt renkler bir arada kullanılıyorsa, ortaya çıkan rahatsızlığı gidermek için bir ya da iki rengin de doygunluğunu azaltılabilmektedir. Örneğin kırmızı ve yeşil bir arada kullanılacaksa kırmızı
KIRMIZI Şiddetli ve güçlü her şeyi temsil eden tüm renklerin en sıcağıdır. Sıcak ve ateş, hız ve lezzet, kan ve heyecan, rekabet ve saldırı gibi tüm duygular kırmızıyı anımsatır. Özellikle, diğer nötr renkler ile kullanıldığında mükemmel bir vurgu sağlar fakat yeşil, mavi ve mor ile uymaz.
pembeye çevrilebilir. Başka bir öneri de; iki rengin arasına siyah bir çizgi çekmek olabilir.
• •• •
YEŞIL İnsanlar üzerinde hem olumlu ve hem de olumsuz güçlü duygular oluşturabilir. Sadakat ve zekayı simgeler. Kırmızı ile beraber kullanırken dikkatli olunmalıdır. Çünkü zıt renklerdir ve özellikle renk körleri için okunabilirliği neredeyse imkansız kılarlar.
Renk Bilgisi
11
MODERNiZM ETKİSİ
I
. Dünya Savaşı’ndan sonra, makine ve teknolojiye duyulan güven toplumların ortak konusu haline gelmiş, doğal olarak sanat ve tasarıma da yansımıştı.. Léger’nin mekanik, makine ürünü, endüstriyel biçimleri benimsemesi, bunların önemli birer tasarım kaynağı haline gelmesini sağlamış; Kübizm’in mekânsal düzenleme ve sentetik betimlemeleri, Gelecekçilik’in görsel anlatıma getirdiği dinamizm resimlemede yeni ve önemli yeniliklere esin kaynağı olmuştur..Kübizm’i doğrudan çalışmalarına uyarlayan grafik tasarımcılar arasında, Londra’da çalı-
şan ABD’li E. McKnight Kauffer, Kübizm’den sonra Gelecekçilik’i de tasarımlarına uyarlarken, abartma ve yalın anlatım gibi yöntemlerle çalışan sanatçılara eğilim duymuş, ancak bu anlayışı kopya etmeden, sadeleştirerek ve daha etkili simgeler üreterek uyarlamıştır.. Modernizm’in ilke ve biçimlerini grafik tasarıma uyarlayan tasarımcılar arasında Rusya’dan Fransa’nın başkenti Paris’e göç etmiş olan Cassandre ( Adolphe Jean- Marie Mouron; 1901-68 ) yaratıcılıkta gösterdiği olağanüstü başarısıyla özel bir konuma sahiptir..
1923- 36 arasında ürettiği afişlerle modern sanat hareketlerinin biçimsel dilini Fransız reklam tasarımlarına uyarlayan Cassandre, iki boyutluluğun egemen olduğu tasarımlarını net ve sadeleştirilmiş renk planlarından oluşan gösterişli bir yalınlıkla gerçekleştirmiştir..Keskin gözlem gücüyle konuyu önce çözümleyip sonra, son derece yalınlaştırıp, aktarmak istediği düşünceyi genelde tek bir simgeye indirgemiş ve bu görsel imgeyi tipografiyle öylesine bütünleştirmiştir ki, ikisini birbirinden ayırmak olanaksız hale gelmiştir..Cassandre, bu tasarım yaklaşımıyla mesajın en etkili biçimde ifade edilmesini sağlamıştır..Kübizm, Gelecekçilik ve Konstrüktivizm’den yararlanarak gerçekleştirdiği çalışmaları onun teknik dünyanın yapısına ve ilerlemeye duyduğu sarsılmaz güvenin grafik ifadeleri olmuştur..Modernizm’i çalışmala-
12
rına uyarlayan bir başka Fransız sanatçı Jean Carlu ise kısa telegrafik metinleri, güçlü geometrik biçimleri, strüktür ve simgesel görüntüleri biraraya getirirken, düşünceleri ifade etmek için, doğal biçimleri hemen hemen piktografik silüetlere dönüşecek kadar yalınlaştırarak kullanmıştır..Kübizm ve öbür modern sanat hareketleri, grafik tasarımın görsel dilini 1920’lerin refah ortamı ve 1930’ların ekonomik bunalım yılları boyunca etkilemiş; ayrıca II. Dünya Savaşı’nın iletişim gereksinimlerine cevap veren grafik çözümlemelere de yeterli katkıyı sağlayabilmiştir.. 1950’lerde İsviçre’de “Uluslararası Tipografik Stil” ya da “İsviçre Tasarımı” adıyla doğan nesnel nitelikli bir tasarım hareketi dünya çapında benimsendiği kadar, grafik tasarıma yaklaşımıyla da 20 yıldan uzun bir süre başlıca tasarım stili olarak kabul edilir..
B
u hareketin öncüleri, tasarımı toplumsal açıdan yararlı ve önemli bir etkinlik olarak tanımlarken, tasarım sorunlarının çözümüne daha evrensel ve bilimsel bir yaklaşım getirmek için, kişisel yorum ve abartmalı çözümlemelerden kaçınmışlardır.. Uluslararası Tipografik Stil’de önemli olan ilke açıklık ve düzendir. Bu stilin niteliksel köklerini Ernst Keller (1891-1968) adlı tasarımcının çalışmalarında bulmak olanaklıdır..Daha önceki Kontrüktivist grafik tasarımla, II. Dünya Savaşı’ndan sonra ortaya çıkan bu yeni hareket arasındaki köprüyü ise, Bauhaus’ta eğitim görmüş olan iki İsviçreli tasarımcı Theo Ballmer (1902-65) ve Bill kurmuşlardır.. Ballmer, 1928’de yatay ve düşey çizgilerden oluşan aritmetik bir kanava kullanarak, De Stijl ilkelerini
De Stijl, Bauhaus ve 20’li, 30’lu yılların “Yeni Tipografi” hareketine dayanır..Bu üslubun görsel özellikleri, matematiksel olarak çizilmiş bir grid üzerinde, asimetrik olarak düzenlenen tasarım öğeleriyle elde edilen görsel bir bütünlük, serifsiz harf karakterlerinin kullanılması, metin ve fotoğrafların tarafsız ve net bir mesaj iletmesi biçiminde tanımlanabilir
özgün bir biçimde grafik tasarıma uyarlamıştır.. Bill ise 1927’den 1929’a kadar Bauhaus’a devam ettiği süre içinde Gropius, A. Meyer, MoholyNagy, Albers ve Kandinsky’ nin öğrencisi olmuş, ülkesine döndükten sonra Zürich’te resim, heykel, mimarlığın yanı sıra ürün-sergilemeve grafik tasarım konularında çalışmıştır. 1931’de, Somut Sanat kavramlarını benimsedikten sonra özgün üslubunu geliştiren Bill, 1930’ların sonunda ve 40’ların başında İsviçre’nin II. Dünya Savaşı’na girmediği yıllar boyunca grafik tasarımda Konstrüktivist bir ideal gerçekleştirme konusunda başlıca rolü oynamıştır.. Bill’in sanat ve tasarımının evrimi, görsel düzenleme ilkelerine dayanır.. Alanı uyumlu parçalara ayıran çizgisel bölme, modüler grid (birimsel bir kanava ) kullanması, aritmetik ve geometrik diziler ile bu dizilerde sıra aksamaları yapması, tamamlayıcı öğeleri dengeleyerek düzenli bir bütünü yaratması, tasarımlarının önemli özellikleridir....
A
lman kökenli Anton Stankowski de bu hareketin ilkelerini, bilimsel ve teknik olayların görsel anlatımı için kullanmıştır..Fiziksel güçlerin ve görünmeyen süreçlerin grafik anlatımını sağlamak için soyut görsel biçimler yaratmıştır.. Zürich’te öğrenimini tamamladıktan sonra çeşitli bürolarda çalışıp, 1947’de Basel Uygulamalı Sanatlar Okulu’na öğretim üyesi olarak katılan Armin Hofmann ise, Uluslararası Tipografik Stilin başta gelen tasarımcılarından biri olmuştur.. Eğitimde ve çalışmalarında, tüm tasarım elemanları arasında dinamik bir uyum kurmaya çalışırken, Işık-Gölge, düz çizgi ve eğimli çizgi, dinamik ve durağan ilişkisi gibi karşıt öğelerin görsel tasarıma canlılık kazandırdığını kavramıştır.. Hareketin kuram ve uygulama konusundaki önderi olan Josef Müller-Brockmann, kişisellikten uzak, nesnel bir ifade biçimiyle kitleyle iletişim kurarak, tasarımcının öznel duygularını katmadan ve ikna etmenin propagandacı tekniklerinden kaçınarak, evrensel ve mutlak bir grafik ifade biçimi oluşturmanın olanaklarını yaratmaya çalışmıştır..Müller-Brockmann’ın 1950’lerden başlayarak tasarladığı afişler, dönemin moda çizgilerini yansıtacak kadar çağdaş oldukları gibi, mesajı son derece başarılı bir yoğunluk ve açıklık içinde verebilmişlerdir....
13
23 Nisan 1957’de Londra’da doğdu. 1988 Brody, dünyanın en iyi satan grafiksel tasarım kitabı olan onun iki monografisinin ilkini yayımladı. Birleştirilen satışlar 120,000 aşmıştır. Günümüz grafik sanatının 80’lerde temellerini atmıştır. Tipografiye getirdiği yeni bakış açısı ile, modern grafik tasarımın yolunu açmıştır. Renk ve tipo ustasıdır. Kompleks
geçişler, agresif font kullanımı, zekice kurgulanmış alan kullanımı, macromedia programlarında (flash, director, freehand, dreamweaver, fireworks) açılışta karşınıza gelen güzel grafiklerin sahibi grafiker/ font designer. Alanında çok ünlüdür, Blur adlı bir zamanlar çok trend olan fontun da yaratıcısıdır.
•
•
•
N EV I LL E BRO DY ’ N I N ÇA LI S M A LA RI N DA N
•
14
STANDART MI, FARKLI MI?
B
ir gazeteyi diğer gazetelerden ayıran görsel özellikler sayfa tasarımı ile ortaya konur. Gazeteye kişilik veren, onu beğenilir ve çekici kılan, okuyucu ile sözsüz iletişimi sağlayan büyük ölçüde sayfa tasarımıdır. Neyin önemli olduğunu okura ilk elden sunan, hangi haberin daha değerli, hangi fotoğrafın daha anlamlı olduğunu belirten de sayfa tasarımıdır. Gazeteyi haber ve köşe yazılarının monoton yapısından kurtaran ve daha okunabilir hale getiren de yine sayfa tasarımıdır. Genel olarak gazete ve dergi gibi yayınlarda sayfalarda yer alacak haber, köşe yazısı, fotoğraf ve görsel unsurların düzenlenmesi, karmaşa ve düzensizliğin ortadan kaldırılması anlamına gelen sayfa tasarımı, ayrıca sayfa planı, sayfa düzeni ya da Fransızca kökenli “mizanpaj” karşılığıyla bilinir.
Aynen bir evin odalarının dekorasyonu gibi, yani bir evde neyin, nereye, nasıl konulacağı gibi bir gazetenin sayfalarında yapılan düzenleme, sayfa tasarımının konusunu oluşturur. Nasıl bir evin farklı odalarının farklı işlevleri varsa, bir gazetenin de farklı içerik ve işlevlere sahip sayfaları vardır. Ancak sayfa tasarımı yalnızca iç mimari anlamına gelmez, binanı tüm mimari özelliklerini de kapsar. Nasıl dışarıdan bakıldığında bir binayı diğerinden ayıran nitelikler mimari unsurlarda toplanırsa, bir gazeteyi görsel yönden farklı kılan niteliklerin de sayfa tasarımına konu olduğu söylenebilir. Sayfa tasarımı, farkı yaratan en belirgin unsurdur. Aslında çevremizdeki binaların çoğu standart kimi özelliklere sahiptir ve diğerlerinden küçük ayrıntılarla ayrılır. Akılda kalan binalar ise farklı mimari anlayışlarla inşa edilmiş binalardır. Aynı şekilde, gazeteler
arasında da benzer niteliklere sahip sayfa yapılarından söz edilebilir. Hatta kimi gazetelerin iç sayfaları birbiriyle karıştırılsa ya da yer değiştirilse, görsel anlamda, gazetelerin isimlerine bakmadan hangisinin hangisine ait olduğunu çıkarmak pek de kolay olmaz. Oysa sayfa tasarımının akılda kalıcı bir şekilde gazetelerin kimlik ve kişiliklerini ortaya koyması gerekir. Bu nedenle sayfa tasarımının “standart” olandan “ayrı” durması arzu edilir. Standart ya da herkesin kabul ettiği ve beğendiği sayfalar yapmak ve mevcut alışkanlıkları tekrarlamak çoğu zaman bir “zanaat” işi olarak değerlendirilebilir. Çünkü taklit, sayfa tasarımcısının başının ağrımasını engeller ve kimi zaman takdir edilmesini de beraberinde getirir. Oysa farklı şeyler denemek isteyenler için durum farklıdır ve onların bir takım eleştirilere göğüs germesi gerekir.
TASARIMI
SAYFA
GÖZÜN KAYDIĞI NOKTA
S
ayfa tasarımında dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da sayfanın odak noktasıdır. O da sayfaya bakıldığında gözün nereye kaydığını bize gösterir. Sayfanın başlangıcını belirleyen odak noktası, hangi unsurların önemli olduğunu vurgular. Göze ilk çarpan unsurlara işaret eden odak noktası, büyük fotoğraflar ya da iri başlıklar olabilir. Burada dikkat edilmesi gereken şey, gerçekten de tasarımcının o fotoğraf ya da başlığa o derece ilgi çekmek isteyip istemediğidir. Haberin giriş cümlesinin ilk harfinin büyük ya da belirgin yazılmasının anlamı da okunmaya nereden başlanılacağını göstermesi açısından önemlidir. Haber başlangıçlarına konulan sembol, çizgi ya da benzeri işaretler de okuyucuya “gel haberi buradan başlayarak oku” mesajını verir. Kimi zaman da muhabir isimlerinin yazılışı ya da stili bu türde bir etki yaratmak amacıyla kullanılır. Bir sayfa tasarımında hangi unsurların “bağırdığı” ve hangi unsurların sesinin kısık kaldığı sayfanın dengelenmesi adına önemli bir kontrol mekanizmasıdır. Sayfadaki her bir unsurun “ahenkle ses çıkarması” beklenir. Örneğin bir alt başlık, ana başlıktan fazla ya da ana başlık kadar “bağırmamalı”, yani ön plana çıkmamalı, onun kadar yer kaplamamalı, aynı koyulukta ve ağırlıkta olmamalıdır. Sayfadaki diğer unsurların da “göze batma” derecelerinin aynı uyumu yansıtması gereklidir. Haber unsurlarını arka plana iten hiçbir şey sayfada ön plana çıkarılmamalıdır. Bir fotoğraf, yanındaki başka bir fotoğrafın algısını öldürmemeli ya da eskitmemelidir. Bu nedenle de gazetede çok sayfada küçük fotoğrafa yer vermek yerine en anlamlı fotoğrafı, bu anlamı en iyi yansıtacak şekilde yayımlamak en doğru karar olacaktır.
15
MASAÜSTÜ YAYINCILIK en genel anlamda insanoğlunun yazılı iletişim yöntemleri olan gazete, ilan, broşür, davetiye gibi bildiğimiz kağıt ürünleri üzerine istedikleri içeriği istedikleri şekilde yerleştirip bir printer veya gelişmiş matbaa teknikleri ile basmasıdır.
G
ünümüzde masaüstü yayıncılık deyince akla masaüstü bilgisayarlar ile artık her kesimden insanın ilgili yazılımları kullanarak bu işlevi yerine getirmesi anlaşılmaktadır. Bir de kağıt kullanmaya ek olarak içerik artık elektronik ortamda da yayınlanabilmektedir. Alternatif olarak görsel medya ürünleri de(ses ve video kullanımı ve aranjmanı)artık günümüz masaüstü PC’leri ile yapılabilecek işler arasına girmiştir. Sözlüksel bir tanımı ise şöyle yapılabilir:”Masaüstü yayıncılık, yazı ve resimlerin (aslında) bir döküman oluşturmak için bilgisayar ve yazılım kullanarak bir araya getirilip sunulmasıdır(veya basılmasıdır).” Masaüstü yayıncılık değişik safhalara sahip olabi-
16
lir. Kullanacağınız medyanın dijital ortama aktarılması için (örneğin; scanner ile ilgili fotoğrafların taranması, vs.)bir çalışma yapılması, yazı (text) kısımların bir kelime işlemcide fotoğrafların ise bu konuda uzmanlaşmış bir program tarafından işlenmesi gerekebilir. Profesyonel kullanıcılar genellikle bu “ürünleri” masaüstü yayıncılığa yönelmiş programlar (Adobe İndesign, PageMaker, QuarkPress.. ) ile birleştirip basıma hazır hale getirirler. Normal kullanıcılar ise Microsoft Word gibi bir program ile de yetinebilecekleri gibi yine Microsoft’un Publisher yazılımı gibi 100 dolar seviyesini geçmeyen profesyonel yazılımlardan biraz eksiklikleri olan diğer programları da tercih edebilirler. İhtiyaçlar kullanacağınız yazılımı belirleyecektir..
Grafik Tasarımda Tipografi Tipografi; harf, sözcük ve satırlarla ve boşluklama için gereksinen diğer öğelerle belirlenmiş bir sayfa üzerinde yapılan görsel ve işlevsel düzenlemelerdir. Tipografik karakterler genellikle, optik olarak hayali bir yatay çizgi üzerine dizilirler. Küçük harflerin gövde yüksekliklerini belirleyen yatay çizgi ile satır çizgisi arasındaki uzaklık “X yüksekliği” olarak adlandırılır. Gutenberg’in “Haraketli hurufat” sisteminden bugüne tipografık verilerin üretiminde ve kullanımında önemli teknolojik gelişmeler ortaya çıkmıştır. Bugün ise tamamen bilgisayar ortamına uygun bir tipografi oluşumundan söz edebiliriz. Teknolojiler değişebilir,
gelişebilir. Ancak üretim ortamları ne kadar değişirse değişsin, harfin yaratıcı ve doğru kullanım ilkelerini gözeterek oluşturulmuş iyi tipografi değişmez. Harf, tipografik düzenlemenin en temel öğesidir ve alfabenin her bir harfini belirtir, bir alfabe içerisindeki öznel harflerin, sayıların ve noktalama işaretlerinin her biri ise karakter olarak adlandırılır. Büyük harfler majiskül veya kapital, küçük harfler miniskül olarak bilinir.
17
Tipografi Dili Yazı Punto: Aynı metinde farklı yazı
büyüklükleri kullanmak, standart kullanıma göre daha yenilikçi bir hava verir.
X-yüksekliği: Az x-yüksekliğinde dizilmiş
metinler, çok x-yüksekliğinde dizilmiş olanlara göre daha muhafazakar bir hava verir.
1- Uzun metinlerde serfili yazılar daha rahat okunur. Serifliler, tipografinin yatay hareketini destekleyerek, harflerin ayırıcı özelliklerini daha çok vurgulamaktadır.
Ayarlama: Sola bloklu yazının, blokludan
daha az resmi görünüm verdiği kabul edilir.
2- Yanyana getirilen harfler, sözcükler halinde algılanır. Küçük harflerle dizilen sözcüklerde değişken yapı okumayı kolaylaştırır. Sözcüklerin tamamı majiskül (büyük) harflerle dizildiğinde, eşit yüksekliklerdeki harfler durağan bir hat oluşturduğundan; okuma güçleşir, algılama süresini uzatır.
Denge: Asimetrik dengelenmiş sayfaların,
simetrik dengeli olanlara göre daha az resmi olduğu görülür.
Renk kullanımı : Kırmızı/yeşil renkler, mavi/mor renklerden daha genç bir hava verirler
3- Harf arası boşlukları okunaklığı etkiler. Metnin tamamı içinde kullanılan boşluklarda tutarlılık ve süreklilik olmalıdır. Boşlukların belirlenmesinde ise, harf boyutu, satır uzunluğu ve satır arası boşlukları gözetilerek düzenli bir yapı oluşturulmalıdır. Bunlara dikkat edildiğinde; zor anlaşılan metinler bile en üst düzeyde okunaklılık kazanırlar. 4- Harf boyutu belirlenirken, baskı yüzeyi ile göz arasında 25-35 cm. mesafe olduğu unutulmamalıdır. Metin yazıların*da normal okuma uzaklığından en iyi algılanabilen yazı büyüklükleri 9-12 punto arasındakilerdir. 5- 9-12 puntoluk bir boyut belirlendiğinde, her satıra düşecek sözcük sayısı 10-12’yi geçmemelidir. Diğer bir deyişle her satırda 60-70 tipografık karakter kullanılmalıdır. (Uzun soluklu metinler için) ilköğretim çocuklarının ders kitaplarında beyaz zemin tercih edilmelidir.
18
İ
ndesign, Adobe firmasının çok sayfalı tasarım (mizampaj) yapanlar için ürettiği bir grafik tasarım programıdır. İndesign ile gazeteler, dergiler, kitaplar, e-kitaplar çok sayfalı tasarımlar, web arayüzleri, video içerikli interactive pdf dosyaları, hareketli flash dosyaları çalışmaları yapılabilir. İndesign, Türkiye’ de yaygın olarak kullanılan Quark xpressi yerinden etti edecek ve sağladığı esnek, pratik çözümlerle zaman kazandırması, kolay anlaşılan, ulaşılan bir arayüze sahip olması onu tahta geçirecek. Ülkemizde çok sayfalı tasarımlar için Qu arkxpress dışında Freehand programını kullanan grafik tasarımcılar da çoğunlukta ama Freehand Adobe tarafından yok edilmek için satın alındığından beri hiç geliştirilmediği ve iyileştirilmediği için günümüz ihtiyaçlarına cevap verememeye ve dünya üzerinden silinmeye başlamıştır. Fakat ülkemizdeki popülerliğini hala devam ettirmektedir.Teknolojinin ve bu iş için çalışan şirketlerin bize sunduğu yeniliklerden faydalanmak dünyanın gerisinde kalmamak ve bu yeniliklerin bize sağladığı sayısız fayda için güncel olana yönelmek, onu öğrenmek, eskide ısrar etmemek ve geleceği görüp tahmin edebilmek artık başarılı olabilmek ve bu başarıyı devam ettirebilmek için zorunlu hale gelmiştir. Tasarım yaparken teknik detaylarla sinirlerinizi bozmaması ve yaratıcılığınız ortaya çıkmışken teknik bir yetersizlikle karşı karşıya kalıp işlerin karışmasına neden olmayışı ile çalışırken aldığınız zevki arttıran bir program, İndesign. Ayrıca pratik oluşu ile büyük ölçüde zamandan tasarruf sağlaması onu işverenlerin de gözdesi haline getirdi. İş ilanlarını incelediğinizde bir çok işverenin artık İndesign programını tercih ettiğini göreceksiniz
KAYNAKÇA Grafik Tasarım Ne İçindir? - (Alice Twemlow) Çağdaş Grafik Tasarımın Gelişimi - (Dilek Bektaş) Görsel İletişim Ve Grafik Tasarım - (Tevfik Fikret Uçar) Grafik Tasarım - (Alain Weill)
19
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ Gazetecilik Ana Bilim Dalı CANER EFE 091502056
MEZUNİYET PROJESİ (GRAFİK TASARIM)
Danışman: Yrd.Doç.Dr. Abdulkadir ATİK
ERZURUM-2014 20