Karpuz festivaline start verildi D
iyarbakýr'da, geleneksel olarak düzenlenen ve bu yýl uluslararasý alana taþýnan Karpuz Festivali start aldý. Festival kapsamýnda Uluslararasý Karpusstar Deng-Ses Yarýþmasý'nýn ön elemesi de gerçekleþtirildi. 10’da
PAZAR 16 EYLÜL 2012
www.diyarbakirolay.com.tr
Güven'den temsilcimize veda ziyareti D
iyarbakýr Emniyet Müdürlüðüne atanan Siirt Emniyet Müdürü Recep Güven veda ziyaretlerine devam ediyor. Ziyaretler kapsamýnda Olay Gazetesi Siirt Ýl Temsilcimizi ziyaret eden Emniyet Müdürü Recep Güven Misbah Yýlmaz ile görüþtü. 5’te
Fiyatý : 30 KR
AK Parti, Diyarbakýr'da 'Demokrasi Mahkemesi' kurdu
Diyarbakýr Ak Parti il örgütünce temsili 'Demokrasi Mahkemesi' kuruldu ve 12 Eylül döneminde Diyarbakýr Cezaevi Müdürü Binbaþý Esat Oktay Yýldýran'ý temsili olarak yargýlayýp ömür boyu hapsa çarptýrdý.
B
Sakýk'ýn oðlu intihar etti B DP Muþ Milletvekili Sýrrý Sakýk'ýn oðlu Serdar Sakýk, 5. kattan atlayarak intihar etti. 3’te
inbaþý Yýldýran, emekli olduktan sonra 1988 yýlýnda Ýstanbul'da Pkk'lýlar tarafýndan öldürülmüþtü. Ak Parti Ýl Baþkaný Halid Advan, "Esat Oktay Yýldýran'ý temsili bile olsa yargýlamak ve mahkum etmek önemli" dedi. 12 Eylül askeri darbesinden sonraDiyarbakýr Cezaevi Müdürlüðü görevine atanan Binbaþý Esat Oktay Yýldýran, cezaevindeki siyasi mahkumlara iþkence yapmak ve bir çok mahkumun ölümüne neden olmakla suçlanmýþtý. Yýldýran, 22 Ekim 1988 tarihinde Ýstanbul'da bindiði halk otobüsünde uðradýðý silahlý saldýrýda öldürülmüþ ve cinayeti PKK üstlenmiþti. 7’de
Vali Toprak Japonya yolcusu S
ayýn Valimiz Mustafa Toprak GAP Bölgesi, Diyarbakýr ve Þanlýurfa'daki yatýrým olanaklarýnýn tanýtýlmasý ve JATA Turizm Fuarýna katýlmak ve Güney Kore ve Japonya'daki kalkýnma kuruluþu örneklerinin ve bölgesel kalkýnma konusundaki iyi uygulamalarý yerinde incelemek amacýyla Karacadað Kalkýnma Ajansý koordinesinde düzenlenen Güney Kore ve Japonya'ya yapýlacak çalýþma ziyaretine katýlacak. 7’de
Japon Heyeti Siirt'te incelemelerde bulundu
J
apon firmalarýnýn temsilcilerinden oluþan bir heyet Siirt'te incelemelerde bulundu. Sayfa 4’te
Kin ve düþmanlýða sevk etmekten vazgeçin
Eleþtirel Psikoloji Sempozyumu
Ý
Þemdinli'de çatýþma
H
akkari Valiliði, Þemdinli ilçesi Güzelkonak ve Þapatan karakollarýna yapýlan saldýrýlarýn ardýndan çýkan çatýþmalarda 1 korucunun þehit olduðunu, 6'sý asker 9 kiþinin yaralandýðýný, 10 PKK'lýnýn da etkisiz hale getirildiðini açýkladý. 5’te
HD Diyarbakýr Þubesi ve kayýp yakýnlarýnýn "Kayýplar Bulunsun Failler Yargýlansýn" sloganýyla her hafta düzenlediði oturma eyleminde konuþan ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, "Her gün ekranlara çýkýp nasýl savaþý týrmandýracaðýnýzý konuþacaðýnýza, çýkýp bu savaþý nasýl sona erdirebileceðimizi anlatýn. Halký kin ve düþmanlýða sevk etmekten vazgeçin" dedi.
D
iyarbakýr'da "Toplumsal Travma" baþlýðýyla toplanan III. Eleþtirel Psikoloji Sempozyumu'nda konuþan Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý Saðlýk Danýþmaný Dr. Ýlhan Diken,
Diyarbakýr'da Týr Ýhtiyaç fazlasý Tarandý: 1'i Aðýr 5 Yaralý malzemeler Kýzýlay'a
D
iyarbakýr'ýn Çarýklý beldesinde taþýt kantarýnda ücret nedeniyle çýkan tartýþmada 1'i aðýr toplam 5 kiþi yaralandý. 4’te
V
an'ýn Erciþ Devlet Hastanesi personeli için deprem sonrasýnda gönderilen ihtiyaç fazlasý uyku tulumu ile sýcak su torbalarýndan oluþan malzemeler, Türk Kýzýlay'ýna teslim edildi. 4’te
sistemin egemenliðini sürdürmek için psikoloji bilimini tepe tepe kullandýðýný belirterek, "Psikoloji deyim yerindeyse 'sistemin emir eri' haline dönüþtürülmüþtür" dedi. 3’te
Deniz Tanýk
Ýzzettin Ýçin
Kardeþliðe, barýþa, sevgiye…
KÝÞÝSEL GELÝÞÝM SAÇMALIKLARI VE TEVEKKÜL
Yazýsý 4’te
Yazýsý 5’te
2
SAÐLIK
16 EYLÜL 2012 PAZAR
Kuru meyvelerin faydalarý
Saðlýk açýsýndan kuru meyveler de son derece önemlidir. Antioksidan kuru meyveler, sinir sistemini korur, enerji verir, kan yapýmýnda mucizeler yaratýr.
K
uru meyveler, yaþ meyvenin içerdikleri yüzde 80-95 oranýndaki suyun yüzde 10 - 20 oranlarýna düþürülmesi ile elde edilirler. Bu 'kurutma' iþlemi sonrasý, C vitamini dýþýnda bütün minerallerin korunduðu kuru meyveler, vücudu yüksek antioksidan potansiyelleri ile öncelikle serbest radikallere karþý korurlar. Türk damak tadýna en uygun kuru meyveler kayýsý, erik ve elmadýr. Ýþte bu 3 kuru meyvenin faydalarý: Kuru kayýsý: Besleyici ve
potasyum açýsýndan çok zengindir. Sindirim sorunlarýna iyi gelir; stresi, kansýzlýðý önler. Ýçerdiði A vitamini akne gibi cilt bozukluklarýný önler. Büyümeye yardýmcýdýr, görme fonksiyonlarýný güçlendirir, þeker hastalýðýnýn geliþimini engeller, baðýþýklýk sistemini korur. Potasyum baþta kalp kaslarý tüm kaslarýn ve sinirlerin iyi çalýþmasýný saðlar. Kayýsý lifli bir meyvedir. Lifli besinlerin kan þekerinin dengeli yükselmesini saðladýklarý, zararlý maddelerin baðýrsakta kalma süresini kýsalttýklarý
için kanserden korunmada faydalý olduklarý saptanmýþtýr. Kuru erik: Bol miktarda B1, B2, B3, B6, A, C ve E vitamini içerir. Mürdümeriðinin baðýrsaklarý çalýþtýrýcý etkisi bilinmektedir. Ýçerdiði zengin potasyum ve magnezyum mineralleri nedeniyle, tansiyon, karaciðer, kalp, böbrek ve romatizma hastalarý ile tuzsuz rejim yapanlara önerilir. Güçlü antioksidanlarý ile kalp hastalýklarýna yakalanma ve kriz riskini azaltýcý etkisi bulunmaktadýr. Kuru elma: Besin deðeri
dýþýnda nefes darlýðý ve kalp hastalýklarýna karþý koruyucudur. Vücuttan toksinlerin atýlmasýna yardýmcý olur. Lifli olduðu için baðýrsaklarý temizler. Karaciðerinden þikâyet edenler, romatizmalýlar ve hatta þeker hastalarý bile faydalanabilirler. Elma yatýþtýrýcý, uyku vericidir ve baþ aðrýlarýna iyi gelir. Kabuðuyla küçük parçalara böldüðünüz elmalarý kaynatarak içine isterseniz limon, portakal, tarçýn koyarak çay olarak tüketebilirsiz.
Diþlerine bak hastalýðýný anla Ýþte vücudumuzun verdiði sinyallerin anlamlarý.
Ý
nsan vücudu bir bütün olduðu için bu bütünün herhangi bir yerinde meydana gelen aksaklýk diðer bölgeleri de etkiliyor. Tanfer Klinik'ten Aðýz, Diþ ve Çene Cerrahisi Uzmaný Dr. Nihat Tanfer, aðzýmýzýn çok sayýda hastalýða ait sinyaller verdiðini söylüyor. Ýþte o sinyallerin iþaret ettiði hastalýklar. REFLÜ: Bu hastalýk temelde aþýrý miktarda gastrik asit içerikli sývýyla ortaya çýkan bir sindirim sistemi rahatsýzlýðýdýr. Reflü hastalarýnýn diþlerinde erozyonlar (aþýnmalar) görülür. Bu hastalarda diþ minesi zayýflar ve buna baðlý olarak diþlerde estetik olmayan sarý bir renk belirir. ANEMÝ (KANSIZLIK): Bu hastalarýn dilleri; kýrmýzý, parlak ve aðrýlý olur. Yine bu sorunda kiþilerin aðýz köþelerinde kýrmýzý lezyonlara rastlanýr. AIDS: Baðýþýklýk sisteminin baskýlanmasý sonucu ortaya çýkan bir hastalýktýr. HIV enfekte kiþilerde 40'tan fazla aðýz bulgusu saptanmýþtýr. Bunlarýn en sýk görülenleri; diþ etlerinde kýzarýklýk, kanamalar, çene kemiðinde erime, aftöz lezyonlar, aðýz içi mantarlar ile aðýz kuru-
luðu gibi semptomlardýr. SEDEF HASTALIÐI: Bu hastalýðýn da aðýz içi belirtileri vardýr. Ancak bu bulgular çok sýk görülmez. Sedef hastalarýnýn dilleri normalden daha farklý bir görüntü sergiler. Bu durumdaki kiþilerde gri, gümüþümsü, pul pul dökülen plaklar bulunur. LÖSEMÝ: Lösemi hastalarýnda
aðýz içinde, "peteþi" adý verilen küçük kanama odaklarý, ülserler ve yine çene kemiðinde kayýplar ile aðýz dokularýnda yaygýn morluklar görülür. Diþ eti büyümeleri de löseminin aðýz içi belirtilerindendir. Bu gibi özel bulgular günümüzde hastalýðýn erken teþhisine olanak tanýr. DÝYABET: Diyabet, kandaki
glikoz seviyesini (kan þekerini) düzenleyen esas hormon olan ensülinin az salgýlanmasý, hiç salgýlanmamasý (Tip 1 Diabet) veya dokularýn ensüline yeterince cevap verememesine baðlý ( Tip 2 Diabet) görülen bir hastalýktýr. Diþi çevreleyen ve destekleyen dokularýn iltihabý anlamýna gelen, 'Periodontitis'e diyabet hastalarýnda sýk rastlanýr. Bu hastalýðý diyabetik dokularda meydana gelen deðiþiklikler; diþetinin iltihabýyla birlikte meydana gelen diþ eti kanamasý, diþ eti büyümesi ve kemik kayýplarý izler. Bu durum kontrol altýna alýnamadýðýnda diþlerde sallanma ve kayýplarýn varlýðý kaçýnýlmazdýr. Bunun yaný sýra tekrarlayan apseler, tükürük akýþýnda azalma, aðýz kuruluðu, aðýz kokusu, yüksek çürük riski ve mantar oluþumlarý da gözlenebilir. TÝROÝT: Tiroit bezinin normalden fazla çalýþmasý ve fazla hormon salgýlamasýna, "hipertiroidi" adý verilir. Bu hastalarda bazal metabolizma hýzý artýþý olduðu için erken diþ eti rahatsýzlýklarý, diþlerin sürme zamanlarýnda deðiþim ve erken çene geliþimi ortaya çýkabilir. Ayrýca aðýz mukozasýnda tümörler ve enfeksiyon da sýk rastlanan sorunlar arasýndadýr. "Hipotiroidi" durumunda (Tiroit bezinin az çalýþmasý) ise dilde büyüme ve diþlerde çapraþýklýk görülebilir.
Sigara içenlere rahat uyku yok A
lmanya'da Charite Berlin Týp Okulu tarafýndan yapýlan araþtýrmaya göre, sigara tiryakileri daha az uyuyor ve uyku kaliteleri daha düþük oluyor. Araþtýrmada 1100 sigara tiryakisinin yüzde 17'si günde 6 saatten az uyduðunu, yüzde 28'i uyku kalitesini "rahatsýz" bulduðunu söyledi. Uzmanlar uykusuzluk çekenlere sigarayý býrakmalarýný önerdi.
Fiyatý düþük ete dikkat! G
ýda ürünlerinde sahtekarlýk sýnýr tanýmazken etsahtekarlarý, kýymada at-eþek eti karýþtýrma hilesinin yanýna, bütün olarak alýnan ete uygun yeni bir hileli yöntem geliþtirdi. Etin aðýrlýðý, kimyasallarla enjekte edilen suyla yüzde 30'a kadar artýrýlýyor. 1 kilogram diye alýnan etpiþirilince, suyu buharlaþýyor ve büzüþüyor. Tavaya konan koca et, çözüldükten ve piþtikten sonra küçücük kalýyor Yoðurtta ve peynirde su tutucu özelliði olan jelatin ve niþasta kullanýmýnýn ortaya çýkmasýndan sonraette de hýzla yayýlan yeni bir dolandýrýcýlýk türü ortaya çýktý. Özellikle piyasa fiyatýnýn altýnda etsatanlarýn ete enjeksiyonla su katarak etin aðýrlýðýný yüzde 30'a kadar artýrdýklarý belirlendi. Yediðimiz besinler ne iþe yarýyor? Görmek için týklayýn!
MAKÝNELERLE ENJEKSÝYON Et dolandýrýcýlarý genellikle kýymaya, aslýnda kullanýlmayan at, eþek eti karýþtýrarak hile yapýyordu. Ancak bütün ette hile yapýlmasý daha zordu. Dolandýrýcýlar, bütün olarak satýlan ete de hile karýþtýrmanýn yolunu bulmakta zorlanmadý.
Marinasyon makineleriyle ete enjekte edilen suyla hem etin aðýrlýðý hem de kütlesi artýyor ayrýca daha uzun süre bozulmadan kalmasý saðlanýyor. Avrupa'da etin terbiye edilerek daha lezzetli olmasý için yapýlan marinasyon iþlemi Türkiye'de ete þýrýngayla su enjekte edilmek için kullanýlýyor. Su enjekte edilme iþlemi de özellikle dondurulmuþ ete yapýlýyor. Yurtdýþýndan getirilen marinasyon makineleriyle tüketiciyi aldatarak etin mevcut kütlesine su katarak aðýrlýk yüzde 30'a kadar artýrýlýyor. Kullanýlan özel kimyasal maddelerle ete enjekte edilen suyun uzun süre daðýlmadan etin içinde hapsolmasý saðlanýyor. Su enjekte edilen et daha uzun süre bozulmadan da saklanabiliyor.
5 KÝLOLUK ET 7 KÝLO OLDU Konuyla ilgili deðerlendirmede bulunan Kýrmýzý Et Üreticileri Merkez Birliði (KETBÝR) Baþkaný Bülent Tunç, enjeksiyon makinelerinde katký maddesinin olduðunu söyleyerek, 5 kiloluk etin enjeksiyon yapýlarak 7 kiloya çýkarýlabildiðini belirtti. Tunç, "Marinasyon ile ete su enjekte
ederek, etin aðýrlýðý artýk yüzde 30 oranýnda artabiliyor. Eskiden bu oran yüzde 10-15 civarýndaydý. Et üreticilerinin kullandýklarý kimyasallarla bu oraný yüzde 30'lara kadar çýkarttý. Ayný zamanda kullandýklarý kimyasallara etin yapýsýný da deðiþtiriyorlar ve bozulmasýný daha da zorlaþtýrýyorlar" dedi.
Kilo vermek isteyenlerin gözdesi kabak
K
FÝYATI DÜÞÜK ETE DÝKKAT Elif Et Entegre Tesisleri Yönetim Kurulu Baþkaný Ali Kopuz ise, "Bu tür sulu etler genelde fiyatlarý düþük olan etler. Bunlarý alýrken dikkat edin. Ete su katarak insanlarý aldatýyorlar. Tüketici bu konuda dikkatli olsun özellikle dondurulmuþ etleri almasýn" diye konuþtu.
SULANDIRILMIÞ ETÝ NASIL ANLARSINIZ? Parmaðýnýzla bastýrýp, su çýkýp çýkmadýðýna bakýn. Su enjekte edilmiþ etin iki yolla anlaþýlabileceðini söyleyen Bülent Tunç, "Su enjekte edilmiþ eti ancak parmaklarýnýzla bastýrarak anlarsýnýz. Elinizle bastýrdýðýnýzda bir miktar suyun dýþarý çýktýðýný görürsünüz. Bu sayede hileli eti belki satýn almadan önce farkedebilirsiniz. Bir de
tencerede piþirdiðiniz zaman etin mevcut kütlesinin yarýsýnýn su olup buharlaþtýðýný fark edersiniz ki o zaman iþ iþten geçmiþ zaten dolandýrýlmýþ olursunuz. Ancak böyle bir gözleminiz olduðunda bir daha ayný yerden et almamayý da öðrenmiþ olursunuz" diye konuþtu. Tunç, su enjekte edilen etlerin piþtiði zaman ilk önce yumuþadýðýný ancak daha sonra da sertleþtiðini belirtti. Tunç, "Kullanýlan kimyasallar da zararlýdýr ve ne yazýk ki tüketici ucuz et diye bu tür hileli etlere yöneliyor. Marketten kasaptan alacaðýnýz ete dikkat edin. Bu yüzden etinizi bildiðiniz kasaplardan, marketlerden alýn ki etinizin tencerede buhar olup uçtuðuna üzülmeyin." diye konuþtu.
anserden kalp hastalýklarýna kadar faydalý bir besin. Beslenme ve Diyet Uzmaný Andaç Yeþilyurt, yaz ve kýþ (balkabaðý) kabaðý olarak 2 ayrý çeþidini tükettiðimiz kabaðýn, zayýflamaya katkýsýndan kolon kanserine karþý koruyucu etkisine kadar birçok faydasýný anlattý. Kabak, oldukça düþük kalorili bir gýda olmasý nedeniyle zayýflamak isteyenlerin öðünlerine seçenekleri için iyi bir tercihtir. Ayrýca lif açýsýndan da çok zengindir. Lif, baðýrsaklarýmýzdan besinlerin geçiþini hýzlandýrarak enerji tüketilen gýdalardan alýnan kaloriyi düþüren bir etki gösterebilir ve kan þekerinin dengelenmesinde de önemli bir rol oynar.
Yetersiz lif tüketimi kolon kanserine yol açýyor Liflerin sindirim sisteminin saðlýðý için öneminin üzerinde ayrýca durmak gerekir. Birçok sindirim probleminin ve yaygýnlaþan kolon kanserinin altýnda yatan en önemli nedenlerden biri de yetersiz lif tüketimidir. Gýda sanayisinin geliþmesiyle deðiþen beslenme tarzý rafine gýdalarý ön plana çýkartarak lif tüketimini düþürmüþtür. Kabak içeriðindeki lifler sayesinde beslenmemizi desteklemekte önemli bir rol oynayabilir.
Otomobil duvara çarptý : 1 yaralý Adýyaman'da bir otomobilin duvara çarpmasý sonucu 1 kiþi yaralandý. Edinilen bilgiye göre, M.Y. idaresindeki 02 FE 602 plakalý otomobil, Bahçelievler Mahallesi Eski Samsat Caddesi Mehmet Akif Ersoy Ýlköðretim Okulu yakýnlarýnda direksiyon hakimiyetini kaybederek duvara çarptý. Meydana gelen kazada otomo-
bil sürücüsü M.Y. yaralanýrken, olay yerine gelen saðlýk ekipleri tarafýndan ambulansla Adýyaman Üniversitesi Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne kaldýrýldý. Hastanede tedavi altýna alýnan yaralý sürücünün saðlýk durumunun iyi olduðu öðrenildi. Kazayla ilgili soruþturma sürdürülüyor.
Sakýk'ýn oðlu intihar etti 16 EYLÜL 2012 PAZAR
BDP Muþ Milletvekili Sýrrý Sakýk'ýn oðlu Serdar Sakýk, 5. kattan atlayarak intihar etti. A
lýnan bilgiye göre, Sakýk'ýn oðlu Serdar Sakýk, dün sabaha karþý saat 04.00 sýralarýnda Ankara'nýn Dikmen semtinde 5. kattaki evlerinin camýndan aþaðý atladý. Ýntihar ettiði tahmin edilen Serdar Sakýk, aðýr yaralý olarak Güven Hastanesi'ne kaldýrýldý. Sakýk, tüm müdahalelere raðmen kurtarýlamadý. Öte yandan emniyet yetkilileri, Sýrrý Sakýk'ýn oðlu Serdar Sakýk'ýn silahlý saldýrý sonucu öldürüldüðü yönündeki iddialarýn doðru olmadýðýný bildirdi.
BDP'DEN AÇIKLAMA BDP Muþ Milletvekili Sýrrý Sakýk'ýn oðlu Sidar Sakýk'ýnintiharýyla ilgili BDP'den açýklama geldi. Açýklamada, "Muþ
Milletvekilimiz Sayýn Sýrrý Sakýk'ýn oðlu Sidar Sakýk, içine girdiði bir bunalým neticesinde bu sabah babasýyla birlikte yaþadýðý evin balkonundan atlayarak yaþamýný yitirmiþtir. Sidar Sakýk'ýn ölümüne dair bazý haber sitelerinde yer alan iddialar gerçek dýþýdýr" denildi.
"OÐLUM YAPMA..." Sýrrý Sakýk akþam saatlerinde BDP Milletvekili Sýrrý Süreyya Önder ile birlikte sohbet ediyordu. Saat 01.30 sýralarýnda Önder'in evden ayrýldýðý sýrada Sidar Sakýk eve geldi. Bir süre babasýyla tartýþan Sidar, daha sonra içeri girdi. Bir sesin gelmesi üzerine Sýrrý Sakýk balkona doðru koþtu. Oðlunun intÝhar etmek üzere olduðunu gören Sýrrý Sakýk, "Oðlum yapma"
diyerek Sidar'ý engellemeye çalýþsa da baþarýlý olamadý.
Taziyeleri kabul etti Çankaya'da bir arkadaþýnýn iþyerinde taziyeleri kabul eden BDP Muþ Milletvekili Sýrrý Sakýk, olayýn intihar mý yoksa cinayet mi olduðuna açýklýk getirdi. Oðlunun silahla vurularak ölmediðini dile getiren Sakýk, "Evdeydik, sabah saatlerinde silah sesleriyle uyandýk. Silah sesleri nedeniyle oðlum balkona çýktý, baktý. Belki oradan baðlamýþlardýr" dedi. Sakýk, oðlu Sidar'ýn herhangi bir problemi olmadýðýný ancak son günlerde sýkýntýlý olduðunu belirtti. BDP Ýstanbul Milletvekili Sýrrý Süreyya Önder ise, "Depresyondaydý, çocuk
yaþta annesini kaybetti. Öyle bir sýkýntýsý vardý. Gece biz Sýrrý'nýn evindeydik. Evin etrafýndan bir arabadan, muhtemelen serseriler silah sýkarak geçiyorlardý. Bunun üzerine Sidar'ý aradýk. 'Ortalýk çok iyi deðil, eve gel' dedik. O da ben çýktýktan sonra gelmiþ ve bu hadise gerçekleþmiþ" ifadelerini kullandý. Olayýn gerçekleþtiði sýrada baba Sýrrý Sakýk'ýn da evde olduðunu dile getiren Önder, Sidar Sakýk'ýn psikolojik olarak herhangi bir destek almadýðýný söyledi. Sidar Sakýk'ýn cenazesinin bugün Kocatepe Camii'nde kýlýnacak öðle namazýnýn ardýndan defnedileceði öðrenildi.
Eleþtirel Psikoloji Sempozyumu
Diyarbakýr'da "Toplumsal Travma" baþlýðýyla toplanan III. Eleþtirel Psikoloji Sempozyumu'nda konuþan Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý Saðlýk Danýþmaný Dr. Ýlhan Diken, sistemin egemenliðini sürdürmek için psikoloji bilimini tepe tepe kullandýðýný belirterek, "Psikoloji deyim yerindeyse 'sistemin emir eri' haline dönüþtürülmüþtür" dedi. "Toplumsal Travma" baþlýðý ile Toplumsal Dayanýþma Ýçin Psikologlar (TODAP), Türkiye Ýnsan Haklarý Vakfý, Büyükþehir Belediyesi ve Baðlar Belediyesi tarafýndan ortaklaþa düzenlenen ve iki gün sürecek olan III. Eleþtirel Psikoloji Sempozyumu Sümerpark Ortak Yaþam Alaný'ndaki Tigris Resepsiyon Salonu ile Nikah Salonu'nda baþladý. Kanada, Yunanistan, Güney Afrika gibi pek çok ülke ile Türkiye'nin deðiþik bölgelerinden psikologlarýn katýldýðý sempozyumun açýþ konuþmasýný yapan Büyükþehir Belediyesi Baþkan Saðlýk Danýþmaný Dr. Ýlhan Diken, bütün pozitif ve sosyal bilimlerin egemen kapitalist sistemin kontrolüne girdiði bir süreçte "Eleþtirel Psikoloji Sempozyumu"nun üçüncüsünün Diyarbakýr'da düzenlenmiþ olmasýndan duyduðu memnuniyeti dile getirdi. Diken, "Seçmiþ olduðunuz 'Toplumsal Travma' konusu nedeniyle de ayrýca teþekkür etmek istiyorum. Zira coðrafyamýz deyim yerindeyse 'toplumsal travma'nýn laboratuarý konumundadýr" dedi. "Sistem birçok bilim alanýnda olduðu gibi egemenliðini sürdürmek için psikoloji bilimini de maalesef tepe tepe kullanmýþtýr" diyen Diken, "Bu öyle bir hal almýþtýr ki psikoloji deyim yerindeyse 'sistemin emir eri' haline dönüþtürülmüþtür" diye konuþtu. Son 25 yýldýr aralýksýz süren çatýþma ortamýnýn beraberinde toplumsal bir travma yarattýðýný bunun pek çok yansýmasýnýn hem insan hem de kent yaþamýnda görülmesinin mümkün olduðunu belirten Diken, "Güvenlik devleti öyle bir atmosfer yaratmýþtýr ki, artýk insanlar sistemin hýþmýna uðramamak için nefesini tutmuþ bir durumdadýr. Çünkü biz ülkemizde nefes aldýðýmýzda 'neden Kürtçe nefes aldýn', ýslýk çaldýðýnda 'niçin Kürtçe ýslýk çaldýn', 'niye puþi taktýn' denilerek
gözaltýna alýnanlara tutuklananlara tanýk olduk. Meramýný anlatana kadar cezaevinde en az 3 yýl geçirenleri gördük" diye konuþtu. Sümerpark travmayý onarmak için kullanýlan bir mekan Savaþýn yarattýðý travmayý atlatmak için pek çok çalýþma yürüttüklerini, içinde bulunduklarý Sümerpark Ortak Yaþam Alaný'nýn aslýnda savaþýn yaratmýþ olduðu tahribatlarý onarmak için kullanýldýðýný bildiren Diken, "Bir yandan kadýnlarýn dört duvar arasýndan çýkarýlýp sosyal ortama taþýnmasý, diðer yandan spor yapabilme imkanlarýný sunmasý, ekonomik ve sosyal olarak güçlenmek amacýyla mesleki eðitimlerin sunulmasý gibi pek çok çalýþma yürütüyoruz. Kadýn Destek Merkezi, Engelli Destek Merkezi, Çocuk Destek Merkezi, Meslek Edindirme Merkezi gibi merkezler eliyle travmaya uðramýþ yurttaþlarýmýzla dayanýþýyoruz, dayanýþma elimizi uzatýyoruz. Ve onlarý güçlendirmeye çalýþýyoruz" þeklinde konuþtu. 7 yýldan bu yana sürdürdükleri Çocuk Yaz Kampý'nýn çocuklara yönelik psikolojik destek iþlevi gördüðünü anýmsatan Diken, "Çocuklarýn sistemden, aileden, sokaktan aldýðý travma onarýlýyor" dedi. Diken, ciddi travmalara maruz kalmýþ Kürt, Türk tüm insanlarýn kurumsal tedavi yaklaþýmý olmadýðý sürece travmalarýn kalýcý olmasý ve daha aðýr tablolarýn ortaya çýkmasýnýn kaçýnýlmaz olduðunu vurguladý.
Baran: Sistem bireyi çaresiz, amaçsýz hale getiriyor Baðlar Belediye Baþkaný Yüksel Baran da kapitalizmin bir yandan insaný toplumsallýktan koparan, yalnýzlaþtýran zihinsel ve ruhsal dünyasýna hakim olduðunu, bunun da tahribatlara ve travmalara neden olduðunu söyledi. Sistemin baskýcý karakterinin toplum yapýsýnda yarattýðý tahribatlarýn bireyi çaresiz, amaçsýz, iddiasýz hale getirdiðini belirten Baran, yaþadýðýmýz dünyada
toplumsal travma; belli bir topluluða karþý sistematik olarak siyasal, sosyal, tarihsel egemenlik yaratan saldýrýdýr" diye konuþtu. "Travma ve þiddetin doðal bir olay gibiymiþ gösterilmesi, toplumu duyarsýzlaþtýrdýðý gibi sýradanlaþtýrmasýna, özendirilmesine ve yaygýnlaþtýrmasýna neden olmaktadýr" diyen Ýpekyüz, "Ötekileþtiren, ayrýþtýran, algýda bozukluk yaratarak potansiyel suçlu ilan eden yargýsýz infazdan yargýlý infaza doðru giden bir süreç yaþýyoruz. Travmaya sessiz kalmak maddi ve manevi açýdan olayýn tekrarýný saðlar" diye konuþtu. Ýpekyüz, barýþýn önündeki en büyük engelin "yaþananlarýn bilinmemesi ya da çarpýtýlmasý" olduðunu, Doðu-Batý arasýnda bilgi kopukluðu ve yakýn tarihin yanlýþ bilinmesi olduðunu söyledi.
Yýlmaz: Baskýlara mesleki sebeplerle de karþý çýkmalýyýz
da þiddetin, ayrýmcýlýðýn, eþitsizliðin hakim olduðu bir dünya olduðunu vurguladý. "Çatýþmalarýn ve savaþýn içinde yaþamak, anadiliyle eðitim görmemek, zorunlu göçe tabi tutulmak, kadýn olarak her türlü þiddete maruz kalmak, çocuklarýný kaybetmek ve daha bir çok olay toplumsal yaþamý ve bireyin dünyasýný nasýl etkiliyor. Nasýl derinden bir travmaya yol açýyor. Böylesi toplumsal koþullarda yaþayan insanlarýn psikolojik etkilenmelerini tek baþýna ele alabilir miyiz? Yoksa bunlar yaþadýðýmýz sistemle baðlantýlý sorunlar mý?" diye soran Baran, psikoloji ve diðer disiplinlerinin sistemi sorguladýklarý oranda toplumun ihtiyaçlarýna yanýt alabileceðini söyledi.
Ýpekyüz: Yaþananlarýn bilinmemesi ve çarpýtýlmasý barýþýn önünde engel TÝHV Diyarbakýr Temsilciliði'nden
Dr. Necdet Ýpekyüz de Türkiye'de 30 yýldýr yaþanan çatýþmalarýn ürünü olarak kutuplaþmýþ ve son derece travmatize olmuþ bir toplumun oluþtuðunu belirtti. Çatýþmalarýn bugün de devam ettiðini, gün içinde toplantý yapýlan salonun üzerinden savaþ uçaklarýnýn uçacaðýný belirten Ýpekyüz, son dönemde ismi konularak Kürt sorununun konuþulduðunu söyledi. Tartýþmalarýn genellikle açýk þiddetin nasýl biteceði ekseninde döndüðünü belirten Ýpekyüz, "Ama uzun çatýþma yýllarýnýn toplumun dokusunda yarattýðý tahribatý ve dönüþümleri düþünürsek açýk þiddetin bitmesi durumunda bile bu travmatik tarihle nasýl yüzleþeceðimiz, geçmiþteki ve bugünkü maðduriyetlerin nasýl telefi edileceði gibi sorunlarýn konuþmadýðýný görüyoruz" diye konuþtu. Yaþanan hak ihlalleri ve travmatik durumumla ilgili panoramik bilgi veren Ýpekyüz, "Ýnsan eliyle
Toplumsal Dayanýþma Ýçin Psikologlar Derneði (TADAP) adýna konuþan Psikolog Özge Yýlmaz, psikologlarýn Kürtçeye yönelik engellemelere karþý sadece "baský ve yasaklamalara karþý insani zorunluluklar" nedeniyle deðil "mesleki sebeplerle de karþý durmak zorunda" olduðunu söyledi. Psikologlarýn tarafsýzlýk iddiasýnýn ne anlama geldiðini anlamak zorunda olduðunu belirten Yýlmaz, "Bireyin yaþadýðý travmalarýn o travmayý ortaya çýkaran devlet þiddetinden ve politik baðlamýndan soyutlamak nasýl mümkün deðilse, bu þiddete ve onu yaratan süreçlere, yapýlara bir karþý duruþ geliþtirmediði sürece etkin bir müdahaleden bulunmak da mümkün deðildir" dedi. Ana akým psikologlarýn görmezden geldiði toplumsal olgularýn sadece baský, þiddet ve sömürüyle sýnýrlý olmadýðýný da vurgulayan Yýlmaz, "Psikoloji bu süreçlerden kurtuluþun yolunu, mücadeleyi, direniþi, umudu, cesareti ve dayanýþmayý da görmezden gelmektedir" diye konuþtu.
4
HABER
16 EYLÜL 2012 PAZAR
Japon Heyeti Siirt'te incelemelerde bulundu
Japon firmalarýnýn temsilcilerinden oluþan bir heyet Siirt'te incelemelerde bulundu.
A
ralarýnda Klima devi Daikin, Lojistik ve Taþýmacýlýk firmasý Kawasaki Kisen Kaisha Ltd., Sanayi tipi buzdolabý üreticisi Mayekawa Mfg.Co., Ltd, Ýnþaat firmasý Hazama Corporation, Turizm firmasý H.I.S Co.Ltd ,Yamaha müzik, Japonya'nýn ikinci büyük bankasý SMBC ve Japon Dýþ Ticaret Örgütü JETRO'nun genel müdür, baþ temsilci ve müdürlerinin bulunduðu 14 kiþilik bir heyet, Kurtalan Çimento Fabrikasý, Alkumru Barajý,Organize Sanayi Bölgesi ve inþaat halindeki iki alýþ veriþ merkezini gezdi.tesislerini gezdi. Vali Ahmet Aydýn heyet onuruna Polis evinde bir akþam yemeði verdi. Yemeðe, AK Parti Siirt milletvekilleri Afif Demirkýran ve Osman Ören, belediye baþkaný Se-
lim Sadak yatýrýmcý kamu kurum müdürleri iþ hayatý ile ilgili sivil toplum kuruluþ yöneticileri ve iþ adamlarý katýldý. Vali Ahmet Aydýn burada yaptýðý konuþmada Siirt'in birçok alanda yatýrým için çok uygun bir yer olduðunu ve özellikle turizm alanýnda yatýrýmýn daha uygun olduðunu söyledi. Aydýn " Siirt'in yatýrým fýrsatlarý var. Siirt'imiz Irak ve Ortadoðu pazarýna çok yakýn. Vali ve belediye baþkaný olarak size her türlü yardýmý yapacaðýz." Dedi. Vali Aydýn daha sonra Japon heyetine Siirt'in yerel ürünlerinden çeþitli hediyeler verdi. Sabah Ticaret ve Sanayi Odasýnýn Kýzlartepesi parkýnda verdiði sabah kahvaltýsýna katýlan heyet daha sonra Ticaret ve Sanayi Odasýna geçti. Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Güven Kuzu, burada yaptýðý konuþmada "Sayýn Baþbakanýmýzýn baþkanlýðýndaki hükümetimizce iþsizliðe çözüm üretmek, katma deðeri yüksek yatýrýmlar oluþturulmasýna katký saðlamak, üretim ve istihdamý arttýrmak için yeniden ele alýnan teþvik sisteminden hepinizin bil-
Diyarbakýr'da Týr Tarandý: 1'i Aðýr 5 Yaralý
D
iyarbakýr'ýn Çarýklý beldesinde taþýt kantarýnda ücret nedeniyle çýkan tartýþmada 1'i aðýr toplam 5 kiþi yaralandý. Olay þöyle gerçekleþti. Diyarbakýr'ýn Çarýklý beldesindeki taþýt kantarýna 33 KGK 22 plakalý TIR aðýrlýðýný ölçtürmek için geldi. Ýþlemin ardýndan kantar iþletmecisi, TIR þoföründen tartý ücretini istedi. Þoför ise parayý babasýnýn vereceðini belirterek olay yerinden ayrýlmak istedi. Ücret meselesi yüzünden çýkan tartýþma kýsa sürede býçaklý kavgaya dönüþtü. Kavganýn ardýndan TIR þoförü olay yerinden uzaklaþýrken, kantar iþletmecisinin yakýnlarý da 06 KA 4287 otomobille onu takibe aldý. Otomobildekiler Þehit Emniyet Amiri Murat Uçar Bölge Trafik Denetleme Ýstasyon Amirliði yakýnlarýnda söz konusu TIR'a uzun namlulu silahlarla ateþ etti. Olayýn terör saldýrýsý olabileceði ihtimaline karþý polis ekipleri havaya uyarý ateþi açarak karþýlýk verdi. Polisleri fark eden otomobil hemen olay yerinden uzaklaþtý. Söz konusu silahlý saldýrýda 34 GTC 21 plakalý özel bir otobüsü firmasý ile yolculuk eden Tunahan Dura ve TIR'da bulunan Mehmet Baþboða, Zahit Baþboða, Lokman Alioðlu ve ismi öðrenilemeyen bir kiþi çeþitli yerlerinden yaralandý. Olay sonrasýnda yaralananlar Diyarbakýr Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi ve Dicle Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesi'ne kaldýrýldý. Dura'nýn baþýndan yaralandýðý ve hayati tehlikesinin bulunduðu öðrenildi. Emniyet ekipleri, silahlý saldýrýya karýþan kiþileri yakalamak için operasyon baþlattý.
gisi var. Aslýnda bugüne kadar hazýrlanan en mükemmel teþvik denilebilecek olan bu yeni sistem yatýrýmcýlar tarafýndan sabýrsýzlýkla bekleniyordu. Ýþte bu noktada bizler de yatýrýmcýlarýmýza büyük destekler sunan bu sistemden sizleri bilgilendirmek istedik ve Japon katýlýmcýlarla sizleri bir araya getirip karþýlýklý bilgi alýþveriþi saðlamayý amaçladýk." Dedi. Daha sonra Ýlin yatýrým imkanlarý konusunda Milletvekili Osman Ören'in danýþmaný Bekir Sýtký Batur ve Dicle Kalkýnma Ajansý Siirt Yatýrým Destek Ofisi Koordinatörü Ömer Faruk Mergen tarafýndan Ýngilizce sunum yapýldý. AK Parti Siirt Milletvekili Türkiye -AB Karma Parlamento Komisyonu Eþ Baþkaný Afif Demirkýran'da yaptýðý konuþmada heyeti Siirt'te aðýrlamaktan duyduðu memnuniyeti belirtti ve gezinin yatýrýmlara vesile olmasýný diledi. STSO Baþkaný Kuzu, Japon heyetine Siirt Battaniyesi ve diðer yöresel ürünleri hediye etti. Ýlin tarihi ve turistik yerlerini gezen Japon heyeti daha sonra ilden ayrýldý. Misbah Yýlmaz
Ýhtiyaç fazlasý malzemeler Kýzýlay'a
Van'ýn Erciþ Devlet Hastanesi personeli için deprem sonrasýnda gönderilen ihtiyaç fazlasý uyku tulumu ile sýcak su torbalarýndan oluþan malzemeler, Türk Kýzýlay'ýna teslim edildi.
E
rciþ Devlet Hastanesi yetkileri örnek bir davranýþ sergileyerek ellerindeki ihtiyaç fazlasý 500 adet uyku tulumu ile bin 500 adet sýcak su torbasýný Türk Kýzýlayý Erciþ Þubesi'ne tutanak karþýlýðý teslim etti. Malzemelerin tesliminde açýklamalarda bulunan Türk Kýzýlayý Erciþ Þube Baþkaný Aydýn Bayraktar, ilçede 23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen yýkýcý deprem sonrasý gönderilen yardým malzemelerinden ihtiyaç fazlasýný gerek vatandaþlarýn, gerekse kamu görevlilerinin baþka afetzedelerin de istifade etmesi için tekrar kendilerine teslim edilmesinin örnek bir davranýþ olduðunu belirterek, "Ýlçemizde deprem sonrasý alanda yaptýðýmýz Kýzýlay çalýþmalarý sonrasýnda gelinen bu aþamada Ýlçe kaymakamýmýzýn yönlendirmesi, hastane müdürümüzün örnek davranýþýyla alanda bulunan ihtiyaç fazlasý 500 adet uyku tulumu ile bin 500 adet sýcak su torbasý þubemize teslim edilmiþtir. Bu davranýþ Erciþlilerin ne kadar kadirþinas olduðunun da bir göstergesidir. Demek ki bizler ihtiyacýmýz kadarýný kullanýyoruz, ihtiyacýmýzdan fazlasýný da baþka ihtiyaç sahiplerine sunabiliyoruz. Bu davranýþlarýndan ötürü baþta Kaymakamýmýz Barbaros Baran olmak üzere hastane müdürümüz Kazým Bilici ve personeline Türk Kýzýlayý adýna teþekkür ediyoruz" dedi. Daha sonra araçlara yüklenen ihtiyaç fazlasý uyku tulumu ile sýcak su torbalarý, Türk Kýzýlayý Erciþ Þubesi lojistik deposuna götürüldü.
Zayi ilanlarý Diyarbakýr Nüfus müd almýþ olduðum nüfus cüzdanýmý kaybettim.Hükümsüzdür Songül Atala Diyarbakýr Anadolu Lisesinden almýþ olduðum lise diplomamý kaybettim.Hükümsüzdür Hiþyar Aygören
Deniz Tanýk olayhaber@hotmail.com
16 EYLÜL 2012 PAZAR YIL: 12 SAYI: 4031 Ýmtiyaz Sahibi: Diyar Medya Matbaacýlýk adýna Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Berat ASLAN Yazý iþleri Müdürü Muhittin TALAY Sayfa ve Ýnternet Editörü A.Baran ÇÝMEN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: Stadyum Altý Kuzey Kale Arkasý YENÝÞEHÝR/DÝYARBAKIR e-posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.
Kardeþliðe, barýþa, sevgiye… Kardeþliðe, barýþa, sevgiye, birliðe vesile olmasý dileðiyle: Bugünden itibaren sizlere ulaþacak olan makalelerimle amaçladýðým, günlük yaþamdan örnekler vererek aramýzdaki sevginin, kardeþlik ve dostluk baðlarýnýn artmasýna, dolayýsýyla da huzura ve barýþa bir vesile olabilmektir. Bencillikten kaçýnýldýðýnda ve herkes bir diðerini kolladýðýnda nasýl yaþanýr bir toplum olacaðýmýza dair hatýrlatmalarda bulunmak ve eskiden çok yaygýn olan hasletlerimizi tekrar gündeme getirmek ve elbette ki en önemlisi de varoluþ amacýmýzý hatýrlatmaktýr. Gerçek Sevgiyi Elde Etmek Ýçin Ne Yapýlmalýdýr? Sevgisizlik hiç kuþkusuz ki, günümüzdeki en önemli eksikliklerden ve sevgi de en acil ihtiyaçlardan biri. Gazetelerde, kitaplarda, televizyon programlarýnda, þarkýlarda ve dost sohbetlerinde sevgiden böylesine çok bahsedilirken, birçok kiþinin de gerçek ve kalýcý sevgiyi elde edememekten yakýnmasý oldukça düþündürücü. Daha da düþündürücü olan ise sevgisizlikten duyduklarý rahatsýzlýðý her fýrsatta dile getiren kiþilerden birçoðunun gerçek sevginin elde edilememesinin sebebini hemen hiç düþünme-
meleri. Sevgi eksikliði nasýl giderilir? Kuran ahlakýný tam olarak bilmeyen ya da yaþamayan insanlar gerçek sevgiyi nasýl elde edeceklerini de bilemezler. "Bu önemli eksikliðin nasýl giderileceði" sorusunun cevabýný bulmak için yapýlmasý gereken çok kolaydýr: Allah için yaþayan insanlar ile, nefisleri için yaþayanlarýn sevgi konusundaki ölçülerini karþýlaþtýrmak. Ýþte bu kýyas ile ikinci grubun neden sevgiden yoksun kaldýðý hemen anlaþýlýr. Bu gibi insanlar herþeyden önce sevecekleri kiþiyi seçerken ahlak güzelliði yerine fiziksel güzelliðe öncelik verirler. Oysa bir insaný fiziksel özelliklerine göre sevmek demek, onu ancak birkaç sene sevmek ve yaþlanmaya baþladýðýnda artýk sevmekten vazgeçmek demektir. Müslümanlar ise sevgide, kiþinin Allah'a olan baðlýlýðýnýn, sevgisinin delillerini görmek isterler. Ahlaký güzel olmayan bir insan fiziksel olarak ne kadar mükemmel olursa olsun, o insana karþý kalpte gerçek bir sevgi ve muhabbet oluþmaz. Dünyevi þartlara ve nefse baðlý her sevgi kýsa sürede bitmeye mahkumdur, çünkü insan nefsi eninde sonunda en etkileyici güzelliklerden bile býkacak þekilde yaratýlmýþtýr. Ahlak deðil çýkarlar ön planda olduðunda gerçek sevgi yaþanmaz Allah korkusuna ve sevgisine baðlý bir sevgi anlayýþý yerine, nefsani sevgiyi tercih edenlerin birbirlerini gerçek anlamda sevmediklerini anlamalarý için uzun bir süre geçmesi de gerekmez. Bu insanlar herhangi bir acizlik gördükleri anda, karþýlarýndaki kiþinin aslýnda zihinlerinde büyütüp hayran olduklarý insan olmadýðýnýn da farkýna varýrlar. Bu tür bir sevgi, daha en
baþýndan çürük temellere oturtulmuþ ve biteceði baþtan belli bir anlaþma gibidir. Güzellik bir kaza ya da yaþlanma sonucu kaybedildiðinde, ya da maddi bir krizle zenginliðin saðladýðý rahatlýk ve güven sona erdiðinde bu gibi kiþilerin birbirlerine olan "sevgi" isimli anlaþmalarý da biter. Bu ahlaktaki insanlarýn aslýnda birbirlerinin bencil ve hýrslý ahlakýný sevebilmeleri imkansýzdýr. Dolayýsýyla asýl sevdikleri ancak birbirlerine saðladýklarý çýkarlar olabilir. Bu yüzden hayat boyu baðlanýp sevecekleri insaný ararken önce güzel ahlak, sadakat, güvenilirlik deðil; maddiyat, eðitim durumu ve fiziksel üstünlük ararlar. Bir süre sonra artýk birbirlerinin bencil davranýþlarýna ve kötü ahlaklarýna dayanamayan insanlar, birbirlerinin neredeyse en büyük düþmaný haline gelirler. Sevgiyi kalplere veren Allah'týr Sevilmeyi sevginin gerçek sahibi olan Allah'tan istemek yerine, insanlardan bekleyen kiþiler, tüm hayatlarý boyunca gerçek sevgi yerine onun taklidiyle karþýlaþýp hüsrana uðrarlar. Bir insan, gerçek sevgiyi Allah'ý sevmeyen ve Kuran'da ve Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinde anlatýlan güzel ahlaka uymayan insanlardan bekledikçe, her arayýþta ayný sonla karþýlýk görecektir. Gerçek ve kalýcý sevgiyi elde edebilmek, öncelikle sevgiyi kalplere ilham eden Rabbimiz Allah'ýn hoþnutluðunu elde etmeye çalýþmakla mümkün olabilir. Unutulmamalýdýr ki sadece Allah'ý herþeyden çok seven ve O'nun istediði güzel karakteri her yerde ödün vermeden yaþayan insanlar, birbirlerini de içli bir sevgi ve saygýyla severler.
HABER
Ýzzettin Ýçin olayhaber@hotmail.com
KÝÞÝSEL GELÝÞÝM SAÇMALIKLARI VE TEVEKKÜL Kiþisel geliþim diye yazýlan bazý kitaplardan baþlýklar: "Þans yoktur herþey kuvvet ve emek mahsulüdür. Hayat bir mücadeledir. Bu mücadelede dövüþenler kazanýrlar. Herþey istediðim gibi olacak. Çocukluðumda, mutluluklar anlýktýr, sürekli mutluluk yoktur gibi bir bakýþ açýsýnda büyüdüm. Oysaki yanlýþ bir düþünce þekli imiþ... Çünkü artýk hayatýmda mutluluklar sürekli, sýkýntý ve stresler anlýk oldu. Bir þeyi bir kiþi yaptýysa, herkes yapabilir. Kendine güvenin varsa her þeyi baþarabilirsin." Dikkat ettiniz mi; insaný adeta Süpermen yapmýþlar. Hayatýn gerçeklerinden tamamen uzak, motivasyon bile sayýlamayacak kadar hayal mahsulü iddialar. Baþarmayý, tamamen insanýn kendi elinde kabul eden, muhtemel hiçbir engel tanýmayan satýrlar… Baþaramadýðýnda tek sorumlu olarak kendisini gören ve sonrasýndainsaný tamamen tüketen bir zihniyet… Hangi þartlarda doðduðu, maddi imkânlarý, zekâ seviyesi vb. gibi baþarýlarda direkt etkili olduðu bilinen gerçekleri reddeden fikirler… (Bu kitaplardaki baþarýnýn sadece para kazanmak sayýldýðýný hatýrlatalým.) Peki, yaþadýðýmýz hayatýn gerçekleri bunlar mý? Ýnançlarýmýzla ne kadar örtüþüyor? Bir insan, nefsine [kendine] deðil, Allah'a güvenmelidir. Yani, her konuda, elinden geldiði kadar çalýþmalý, sebeplere yapýþmalý; fakat sebeplerin tesirini Allah'tan beklemelidir. Buna da tevekkül denir. Tevekkül, deðiþtirilmesi insan gücünün dýþýnda olan üzücü olaylarý, ezelde takdir edilmiþ bilip, üzülmemek, Allah'tan geldiðini düþünerek seve seve karþýlamaktýr. Ýnsan, bir iþin neticesinin iyi mi, kötü mü olacaðýný bilemez. Ýyi sandýðý çok þey, kötü, kötü sandýðý çok þey de, iyi ile neticelenebilir. Muhakkak þu iþim olsun diye ýsrar etmemeli, "Hayýrlý ise olsun" demelidir Tevekkül etmek sýnýrsýz bir güce dayanmaktýr. Ýnsana dayanma ve yeniden çalýþma gücü verir. Yoksa baþarýsýzlýðýn stresi altýnda ezilmek kaçýnýlmaz olur. Tevekkül etmeyen insan, baþýna gelenlerin tüm sorumluluðunu kendinde görür. Böylece baþarýsýzlýkta kendisi yok edecek hale dahi gelebilir. Ýnsan daima çalýþmalý, aklýný kullanmalý, her türlü teknolojiyi öðrenmeli, baþarýlý olmak için her türlü meþru çarelere baþvurmalýdýr. Ancak, bütün bunlarý yaptýðý halde baþarýlý olamamýþsa üzülmemeli, sabýr göstermelidir. Ýnsanlar, bazen her þeye baþvurduklarý ve çok çalýþtýklarý halde, istediklerine kavuþamazlar. Ýþte o zaman, bu iþte kendi ellerinde olmayan bir kudret bulunduðunu ve bu kudretin insanlarýn yaþamalarý ve baþarýlarý üzerinde etkili olduðunu ve onlara yön verdiðini kabul ederler. Ýþte kýsmet budur. Kýsmet ayný zamanda büyük bir teselli kaynaðýdýr. "Ben vazifemi yaptým, ama ne yapayým ki kýsmetim bu imiþ" diyen bir kiþi, bir iþte baþarýsýz olsa bile, ümitsizliðe kapýlmaz ve büyük bir iç huzuru ile çalýþmaya devam eder. Tevekkülde, yalnýz Allah'a sýðýnarak ve güvenerek çalýþmak inancý bulunduðundan, kendine güvenmekten beklenilen kuvvetten kat kat fazla kuvvet hâsýl olmaktadýr. Sadece kendine güvenen, kimsesizdir. Tevekkül eden, kendi çalýþmasýndan baþka, Allah'ý vardýr. Bu tükenmez kaynaktan kuvvet almaktadýr. Tevekkül eden hem bütün kuvveti ile çalýþmakta; hem de, kazancýný ve baþarýlarýný kendinden bilmek gibi egoistliðe düþmemektedir. Bu kitaplar okunmasýn demiyoruz. Ancak, dikkatli okunmalý iyi yönlerinden istifade yoluna gidilmelidir. Mutlaka kendi deðerlerimizle karþýlaþtýrmalýdýr. Yoksa her an ciddi hayal kýrýklýðýyla karþýlaþmak mümkündür.
16 EYLÜL 2012 PAZAR
5
Þemdinli'de çatýþma
Hakkari Valiliði, Þemdinli ilçesi Güzelkonak ve Þapatan karakollarýna yapýlan saldýrýlarýn ardýndan çýkan çatýþmalarda 1 korucunun þehit olduðunu, 6'sý asker 9 kiþinin yaralandýðýný, 10 PKK'lýnýn da etkisiz hale getirildiðini açýkladý.
Ö
nceki gün akþam saatlerinde valilik tarafýndan yapýlan açýklamada þöyle denildi: "Bir grup PKK'lý terörist tarafýndan 14 eylül 2012 günü saat 15.00 sýralarýnda Hakkari Þemdinli Güzelkonak ve Þapatan Jandarma Karakollarý ile Durak Piyade Hudut Bölük Komutanlýðý uzun namlulu silahlar ve roketatarlarla taciz edilmiþ, ayný anda anayol kenarýndaki Güzel Konak Jandarma Karakoluna bir pikap ile gelen PKK'lilerce saldýrý teþebbüsünde bulunulmuþ, bununla eþ zamanlý olarak çevreden karakola yoðunateþ açýlmýþtýr. Ýlk tespitlere göre 10 PKK'lý etkisiz hale getirilmiþtir. Kaçan bazý PKK'lýlarýn takibine ve arazi tarama faaliyetlerine devam edilmektedir. Çatýþmalar sýrasýnda 6 askerimiz hafif þekilde yaralanmýþtýr. Konunun haber alýnmasý üzerine söz konusu karakola kobra helikopterleri sevk edilerek müdahale edilmiþtir. Ayrýca bir özel kuvvet taburu ve bir jandarma özel
harekat bölüðü havadan indirilmiþtir. Ayrýca kirpi araçlarý ve polis özel harekat timleri de takviye olarak gönderilmiþtir. Ýlk bilgilere göre PKK'lýlarýn sivil kýyafetle karakola yapacaklarý saldýrýya destek olmalarý yönünde köylüleri ve korucularý tehdit ettikleri, ancak vatandaþlarýn saðduyulu davranarak destek vermemeleri üzerine Güzel Konak köyünde PKK'lýlarla korucular arasýnda silahlý çatýþma çýktýðý ve bu çatýþmada bir korucunun þehit olduðu, 2 korucu ile bir vatandaþýmýzýn yaralandýðý tespit edilmiþtir. Köylülerimizi canlý kalkan olarak kullanmak suretiyle meskün mahalden karakola yapýlan saldýrý giriþimine güvenlik kuvvetlerimiz halkýmýzýn desteði ile gereken cevabý vermiþtir. Þehit korucumuza Allah'tan rahmet, yaralýlarýmýza acil þifalar, yakýnlarýna ve aziz milletimize sabýr niyaz ederiz."
Yüksekova'da helikopter hareketliliði H
akkari'nin Þemdinli ilçesine baðlý Güzelkonak Jandarma Karakolu'nda çýkan çatýþmanýn ardýndan Yüksekova'da yoðun helikopter hareketliliði yaþandý. Þemdinli-Yüksekova karayolunun 25. kilometresindeki Güzelkonak Jandarma Karakol Komutanlýðý'nýn önüne bir araçla gelen teröristler, karakola silahlý saldýrýda bulundu. Yaþanan çatýþmadan sonra Yüksekova 34. Hudut Tugay Komutanlýðý'ndan havalanan helikopterlerin, Güzelkonak Karakolu'na asker sevkiyatý yaptýðý öðrenildi. Yoðun helikopter trafiðinin yaþandýðý ilçede, tugay komutanlýðýndan havalanan helikopterlerin sevkiyatýn ardýndan yeniden üs bölgelerine iniþ yaptýðý görüldü.
Karakola roketli saldýrý D
iyarbakýr'da, Tepe Jandarma Karakolu önünde askerler tarafýndan durdurulan þüpheli araç infilak etti. Ayný anda karakola roketatarlý saldýrýda bulunan PKK'lýlar , gece karanlýðýndan faydalanarak kaçtý. Saldýrýda 1 asker hafif þekilde yaralandý. Olayýn ardýndan bölgede geniþ çaplý operasyon baþlatýldý.
Güven'den temsilcimize veda ziyareti D
iyarbakýr Emniyet Müdürlüðüne atanan Siirt Emniyet Müdürü Recep Güven veda ziyaretlerine devam ediyor. Ziyaretler kapsamýnda Olay Gazetesi Siirt Ýl Temsilcimizi ziyaret eden Emniyet Müdürü Recep Güven Misbah YILMAZ ile görüþtü. Emniyet Müdürü Recep Güven ziyaret esnasýnda yaptýðý açýklamada, Siirt'in kendisi için ayrý bir yere sahip olduðunu ve Siirt'i memleketi olarak gördüðünü dile getirerek vasiyetinde eðer ölürsem beni Tillo'ya gömsünler dedi. Emniyet Müdür Re-
cep Güven son olarak Siirt halkýndan helallik istedi. Diyarbakýr Olay Gazetesi Siirt'te yapmýþ olduðu doðru haber anlayýþý için gerek Diyarbakýr'daki arkadaþlar, gerekse Siirt'teki Misbah yýlmaz kardeþimize sonsuz hizmetlerinden dolayý teþekkürlerimizi iletiriz dedi. Güven “benim gideceðim yerde hiç yabancýlýk çekmeyeceðimi, böyle sizin gibi deðerli basýn mensuplarý var olduklarý zaman hiç zorluk çekmeyeceðini ve umarým Diyarbakýr'daki basýn camiasý da sizler gibi doðru yazan habercilerdi dedi.
6
EKONOMÝ
5 bin yabancý iþadamý 16 EYLÜL 2012 PAZAR
Müstakil Sanayici ve Ýþ Adamlarý Derneði (MÜSÝAD) 78. Genel Ýdare Kurulu (GÝK) Toplantýsý, düzenlenen açýlýþ programýyla baþladý. Bir otelde düzenlenen GÝK Toplantýsý'nýn açýlýþýna MÜSÝAD Genel Baþkaný Nail Olpak, Kalkýnma Bakanlýðý Bölgesel Geliþme ve Yapýsal Uyum Genel Müdürü Nahil Böngöl, MÜSÝAD Þube Baþkanlarý, Kalkýnma Ajanslarýnýn Genel Sekreterleri katýldý. 14'üncüsü gerçekleþtirilecek MÜSÝAD fuarýnýn olduðunu ifade eden MÜSÝAD Genel Baþkaný Nail Olpak, "Biz bu fuarda 5 bin yabancý iþ adamýný aðýrlayacaðýz. Tabi bir seferde 5 bin yabancý iþ adamýný programlý bir þekilde aðýrlamak, 50 üzerinde
bakanýmýzý belki yurt dýþýndan baþbakanlarý ve kendi baþbakan ve bakanlarýmýzýn katýlýmýyla. tek baþýna oldukça kendi adýna baþarýlý harekettir. Bunu bir defa daha hatýrlatýyorum. Ama bu yýl biz sadece onunla yetinmeyeceðiz. Fuara gelen yabancý iþ adamlarýna küçük gruplar halinde þubelerimize götüreceðiz. Ve sadece fuar temaslarý þeklinde deðil. Fuardan sonraki temaslarda da bu faaliyetin ticaretin nasýl saðlanabileceðini göstereceðiz. Bunu biraz geç planladýðýmýz için kalkýnma ajanslarý program-
larý da çok önceleri yapýldýðýndan belki ilk anda tamamen ajanslarýmýzla yapamayacaðýz. Ama ajanslarýmýzdan alacaðýmýz destekler var. Ticaret ve sanayi odalarýmýzdan alacaðýmýz destekler var. Elbette MÜSÝAD'ýn yapacaklarý var. Fuar sonrasýnda yapacaðýmýz ilk uygulamayý böyle gerçekleþtirerek, 2013 yýlý içerisinde de eðer bugünkü ve yarýn ki çalýþmalardan bu alt yapýyý pozitif olarak görebilirsek ve mevzuatta buna el veriyorsa yýl içerisinde çok büyük gruplar þeklinde deðil, daha küçük ama sonuca giden gruplarý da yine þubelerimize götürecek çalýþmayý da hedefliyoruz. Bugün ve yarýn iki uçlu bir hedefi götürmeye gayret edeceðiz" dedi. Kalkýnma Bakanlýðý Bölgesel Geliþme ve Yapýsal Uyum Genel Müdürü Nahil Böngöl ise, "Aþaðýdan yukarý, yukarýdan aþaðýya olan bu dikey hareketin temelinde yeni bölgesel geliþme bölgesel kalkýnma
politikamýzýn temelinde yönetiþim yatýyor. Yönetiþim demek hep birlikte yönetmek demek. Bir politika alanýnda o politika alanýnýn sonuç doðurabilmesi, verimli olabilmesi için tüm kurumlarýmýzýn tüm bireylerimizin kaliteli kararlar alabilmesini saðlamak gerekiyor. Bunun için kurallý ve yapýsal ortaklýklar iþbirlikleri kurmak gerekiyor. Ýþte bu toplantý bu anlamda kuvveden fiile geçme önem ve niteliði taþýyor" diye konuþtu. Konuþmalarýn ardýndan MÜSÝAD Genel Sekreteri Eyüp Vural Aydýn da, kuruluþun çalýþmalarý hakkýnda katýlýmcýlara bir sunum yaptý. kürsüye çýkan Prof. Dr. Murat Kasýmoðlu, Bölgesel Kalkýnmada Özel Sektör ve Kalkýnma Ajanslarý konulu bir konuþma yaptý.
Ýþ-Kur'dan iþveren ziyareti Çalýþma ve Ýþ Kurumu (Ýþ-Kur) Adýyaman Müdürü Ramazan Tatar, iþsizliðe çözüm üretmek için personellerin 644 iþvereni ziyarete baþlayacaðýný kaydetti. Ýstihdam ve iþsizlik sorununun çözümüne yönelik geliþtirilecek politikalara yardýmcý olmak amacýyla 81 ilde kapsamlý bir anket çalýþmasý baþlatýldýðýný belirten Ramazan Tatar, 10 ve daha fazla çalýþaný olan iþyerlerini kapsayan çalýþmada yaklaþýk 65 bin iþverenin Ýþ-Kur personeli tarafýndan ziyaret edileceðini söyledi. Tatar, konuyla ilgili þu açýklamada bulundu: "31 Ekim'e kadar tüm illerde gerçekleþtirilecek araþtýrma kapsamýnda istihdam ve iþsizlik sorununun çözümüne yönelik olarak; iþgücü piyasasýnýn yapýsý, sektörler bazýnda ihtiyaç duyulan meslekler ile bu mesleklerde aranan eðitim ve nitelikler tespit edilmeye çalýþýlacak. Bu baðlamda, Çalýþma
ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürlüðümüzün hizmet alanýnda bulunan 644 iþyeri, Ýl Müdürlüðümüz iþ ve meslek danýþmanlarý tarafýndan mobil hizmet aracýmýzla ziyaret edilerek anket çalýþmasý yapýlmaktadýr. 31 Ekim'de tamamlanacak olan çalýþma sonucunda il düzeyinde iþgücünün yapýsý, çalýþanlarýn mesleklere ve cinsiyete göre sektörler bazýnda daðýlýmlarý, ihtiyaç duyulan meslekler ve bu meslekler için talep edilen eðitim ve beceri durumlarý, iþverenlerin temininde güçlük çektikleri meslekler ve teminde güçlük çekme nedenlerine iliþkin beyanlarý, yýl içerisinde iþe giriþ ve iþten çýkýþlara iliþkin beyanlarý, 2012 yýlý sonunda ve 2013 yýlý ortasýnda gelecek dönemlere iliþkin iþgücü piyasasýnda
mesleki deðiþim eðilimleri belirlenerek 2012 Yýlý Ýl Ýþgücü Piyasasý Analizi gerçekleþtirilecektir. Araþtýrma sonucunda elde edilen veriler ýþýðýnda iþgücü arzý ve talebi arasýndaki dengesizliðin giderilmesine yardýmcý olmak amacýyla politika ve önerilerin geliþtirilmesi hedeflenmektedir. Çalýþma ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürlüðümüz bundan böyle mesleki eðitim faaliyetlerini daha çok iþ baþý eðitim ve staj þeklinde gerçekleþtirerek hem iþverenin nitelikli iþgücü ihtiyacýný karþýlamaya, hem de gerçek anlamda çalýþma ihtiyacý ve isteði olan iþsiz vatandaþlarýmýzýn istihdamýný saðlamaya özen gösterecektir."
Cami Donanýmlarý Fuarý
Dünyanýn en büyük halý üreticisi unvanýna sahip Merinos, Gaziantep'te düzenlenen Cami Donanýmlarý Fuarý'nda yeni koleksiyonlarýyla göz doldurdu.
Fuardaki en geniþ standa sahip Merinos'un camilerde kullanýlan parça ve duvardan duvara halýlarý büyük ilgi gördü. Parça ve duvardan duvara halý koleksiyonlarý içerisinde önemli bir yere sahip olan cami halýlarý, Gaziantep OFM Fuar Merkezi'nde açýlan Cami Donanýmlarý Fuarý'nda görücüye çýktý. Ziyaretçilerin büyük ilgisini çeken Merinos standýnda camilerde kullanýlan farklý model ve kalitelerde halýlar sergilendi. Makine halýsý üretiminde dünya liderliðini elinde bulunduran Merinos, yeni koleksiyonlarýyla göz doldurdu. Fuarlarýn ürün tanýtýmýnda büyük bir önemi olduðuna dikkat çeken Merinos Yönetim Kurulu üyesi Mahmut Erdemoðlu, "Merinos ve diðer
Teç-Sen'den ödenek tepkisi Tüm Eðitim Çalýþanlarý Sendikasý (Teç-Sen) Adýyaman Temsilcisi Mehmet Teker, Milli Eðitim Bakanlýðý'nýn Unvan Deðiþikliði Sýnavý'ný yapmamasýna ve eðitim-öðretim ödeneðini personelinin tamamýna vermemesine tepki gösterdi.
Tarým baþarýya koþuyor Türkiye Ziraat Odalarý Birliði Genel Baþkaný Þemsi Bayraktar, Türk tarýmýnýn Dünya sýralamasýnda ilk sýralarda yer aldýðýný belirterek, "Özellikle Dünya birincisi olduðumuz ürünler, ekolojik üstünlüðe baðlý olduðumuz ürünler. Bunlarýn baþýnda fýndýk geliyor. Yine kayýsý, incir, haþhaþ, kiraz ve viþne gibi ürünlerde Dünya birincisiyiz" dedi. Bayraktar, TZOB olarak yaptýklarý çalýþmaya göre, Türk tarýmýnýn 80 ürün (mevye, sebze, hububat...) içerisinde 7 üründe Dünya birincisi olduðunu belirterek, 6 üründe Dünya ikincisi, 8 üründe ise Dünya
3'üncüsü olduðunu bildirdi. Bayraktar, " Kavun, karpuz gibi bazý ürünlerde Dünya ikinciliði olduðuna dikkati çeken Bayraktar, meyve ve sebzenin dýþýnda bazý ürünlerde de durumun kötü olmadýðýný söyledi. Buðdayda ilk 10'da olunduðunu anlatan Bayraktar, "Bu çok önemli. Bütün bunlar þunu gösteriyor, Türkiye'de tarým potansiyeli ve ürün çeþitliliðini gösteriyor. Biz, bu potansiyeli daha iyi deðerlendirdiðimizde tahmin edebilirim ki 20-25 üründe Dünya birincisi olabiliriz" diye konuþtu.
Teç-Sen Adýyaman Temsilcisi Mehmet Teker, Milli Eðitim Bakanlýðý'nýn Görevde Yükselme ve Unvan Deðiþikliði sýnavlarýný yapmayarak personelinin
önündeki engelleri kaldýrmadýðýný söyledi. "Görevde Yükselme ve Unvan Deðiþikliði sýnavlarý her ne kadar kanun hükmünde kararnameye aykýrý olmasa da Milli Eðitim Bakanlýðý kanun hükmünde kararnameyi dayanak göstererek, Görevde Yükselme ve Unvan Deðiþikliði sýnavlarýný yapmaktan kaçýnmýþtýr" diyen Teker, þöyle konuþtu: "Ayrýca eðitim öðretim ödeneðinin yalnýzca öðretmenler ile sýnýrlý olmasý, Bakanlýðýmýz içinde hizmet sunan personeller arasýnda ayrým yapýlmasý iþleyiþin dokusuna aykýrýdýr. Eðitim-öðretimin her türlü yükünü özveriyle çeken, eðitim kurumlarýmýzýn eli, ayaðý, gözü, kulaðý, her þeyi olan hizmetlilerimize, memurlarýmýza, teknisyenlerimize, teknikerlerimize, uzmanlarýmýza, þoförlerimize, aþçýlarýmýza, þeflerimize, 4C'li personelimize eðitime hazýrlýk ödeneði ödenmelidir."
markalarýmýzla sektörümüzle ilgili tüm fuarlarda yer almaktayýz. Fuarlar üretici firmalarla tedarikçi firmalarýn buluþma noktasýdýr. Ayrýca yeni ürünlerin sergilendiði yerlerdir. Bu nedenle sektörümüzü ilgilendiren gerek yurt içi, gerekse yurt dýþý fuarlara katýlýyoruz. Cami Donanýmlarý Fuarý da bu anlamda önemli bir fuardýr. Çünkü cami halýlarý konusunda en fazla ürün çeþidini Merinos yapmaktadýr. Bu fuarda yeni koleksiyon ürünlerimizi de tanýtma imkaný bulduk. Özel tasarým halýlarýmýz büyük ilgi gördü. Fuarda yabancý ziyaretçilerin de olmasý sevindiricidir" dedi. Gaziantep OFM Fuar Merkezi'ndeki fuarýn üç gün süreceði bildirildi.
GÜNCEL
16 EYLÜL 2012 PAZAR
Kin ve düþmanlýða sevk etmekten vazgeçin
Oturma eylemi öncesi bir konuþma yapan ÝHD Diyarbakýr Þubesi Baþkaný Raci Bilici, eylemlerinin 188 haftayý geride býrakmasýna raðmen iktidar tarafýndan kayýplar için herhangi bir adýmýn atýlmadýðýný belirterek, hükümetin devletin zihniyetini koruduðunu söyledi. Geçmiþte yaþanan kayýplarýn bulunmasý için mücadele verilseydi Roboski gibi katliamlarýn yaþanmayacaðýný kaydeden Bilici, "Maalesef savaþ vahþi bir þekilde devam ediyor. Bu durumda þunu gösteriyor ki devlet halen imha politikasýna devam ediyor" dedi.
'Savaþý nasýl sona erdireceðimizi anlatýn'
Ý
HD Diyarbakýr Þubesi ve kayýp yakýnlarýnýn "Kayýplar Bulunsun Failler Yargýlansýn" sloganýyla her hafta düzenlediði oturma eyleminde konuþan ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, "Her gün ekranlara çýkýp nasýl savaþý týrmandýracaðýnýzý konuþacaðýnýza, çýkýp bu savaþý nasýl sona erdirebileceðimizi anlatýn. Halký kin ve düþmanlýða sevk etmekten vazgeçin" dedi.
ÝHD Diyarbakýr Þubesi ve kayýp yakýnlarýnýn "Kayýplar Bulunsun Failler Yargýlansýn" sloganýyla düzenlediði oturma eylemi 188'inci haftasýný geride býraktý. Koþuyolu Parký Yaþam Hakký Anýtý önünde düzenlenen eyleme, ÝHD üye ve yöneticilerinin yaný sýra, Barýþ Anneleri Ýnisiyatifi, MEYA-DER, KESK'e baðlý sendikalarýn temsilcileri ile çok sayýda kayýp yýkýný katýldý.
Bilici, þunlarý söyledi: "Her gün ekranlarda görüyoruz. Ekranlara çýkýp bu savaþý daha fazla nasýl derinleþtireceklerini, örgütü nasýl imha edeceklerini, daha fazla nasýl kan dökeceklerini tartýþýyorlar. Oysaki, halkýn beklentisi bu savaþýn nasýl bitirileceðidir. Sizler de ekranlara çýkýp bunlarý anlatacaðýnýza savaþý nasýl sona erdirebileceðimizi anlatýn. Söylemlerinizle halký kin ve düþmanlýða, nefrete, milliyetçiliðe teþvik ediyorsunuz. Artýk bundan vazgeçin." Kürt sorununda kalýcý bir barýþýn saðlanmasý için PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulmasý ve cezaevlerinde baþlatýlan açlýk grevlerinin demokratik bir sonuca baðlanmasý gerektiðini dile getiren Bilici, aksi takdirde ülkeyi çok zor günlerin bekleyeceðini belirtti.
'Belki bir gün çýkar gelir' Bilici'nin ardýndan ÝHD Diyarbakýr Þubesi Kayýplar ve Faili Meçhul Cinayetler Komisyonu Üyesi Nesibe Güneþ Perinçek, 23 Þubat 1995 yýlýnda Ýzmir'de kaybedilen Murat Yýldýz'ýn kaybediliþ hikayesini anlattý. Perinçek Yýlmaz'ýn kaçýrýlýp kaybediliþini þöyle anlattý: "1975 doðumlu olan Murat Yýldýz, Ýzmir'de bir kadýný sever, kadýnýn yakýnlarý bu iliþkiye sýcak bakmaz. Kadýnýn yakýný olan bir polis Murat Yýldýz'a 'Eðer Ýstanbul'a gitmezsen seni öldürürüm' þeklinde tehdit eder. Murat Ýzmir Bornova'da bir düðünde havaya ateþ açtýðý iddiasýyla aranýr ve annesi polis tarafýndan sürekli rahatsýz edilir. Daha sonra Murat'ýn annesi Hanife Yýlmaz kendi elleriyle Bornova Özkanlar Asayiþ Þube'ye giderek, oðlunu Karakolda görevli Komiser Ramazan Kaya, polis memuru
Vali Toprak Japonya yolcusu S
ayýn Valimiz Mustafa Toprak GAP Bölgesi, Diyarbakýr ve Þanlýurfa'daki yatýrým olanaklarýnýn tanýtýlmasý ve JATA Turizm Fuarýna katýlmak ve Güney Kore ve Japonya'daki kalkýnma kuruluþu örneklerinin ve bölgesel kalkýnma konusundaki iyi uygulamalarý yerinde incelemek amacýyla Karacadað Kalkýnma Ajansý koordinesinde düzenlenen Güney Kore ve Japonya'ya yapýlacak çalýþma ziyaretine katýlacak. 16-23 Eylül 2012 tarihleri arasýnda gerçekleþtirilecek ziyarete; Diyarbakýr Valisi ve Karacadað Kalkýnma Ajansý Yönetim Kurulu Baþkan Vekili Mustafa Toprak, Þanlýurfa Valisi ve Ajans Yönetim Kurulu Baþkaný Celalettin Güvenç, Ajans Yönetim Kurulu Üyeleri; Þanlýurfa Belediye Baþkaný Dr. A. Eþref Fakýbaba, Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Remzi Can, Þanlýurfa Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný E. Sabri Ertekin, Diyarbakýr Esnaf ve Sanatkârlar Odalarý Birliði Baþkaný ve Kalkýnma Kurulu Baþkaný Alican Ebedinoðlu, Ajans Genel Sekreteri Dr. Ýlhan Karakoyun ile Ajans personeli katýlacak. Vali Toprak ve beraberindeki heyet ziyaret kapsamýnda, Kore Ýthalatçýlar Birliði (KOIMA), Kore Kalkýnma Enstitüsü (KDI), Kore Uluslararasý Ticaret Birliði (KITA), Japon Ortadoðu Ýþbirliði Merkezi (JCCME) ve Japon firmasý "Vegetech" ziyaret edecekler. Seul ve Tokyo Büyükelçilikleri ve Baþbakanlýk Yatýrým Destek ve Tanýtým Ajansý'nýn (IS-
iyarbakýr Ak Parti il örgütünce temsili 'Demokrasi Mahkemesi' kuruldu ve 12 Eylül döneminde Diyarbakýr Cezaevi Müdürü Binbaþý Esat Oktay Yýldýran'ý temsili olarak yargýlayýp ömür boyu hapsa çarptýrdý. Binbaþý Yýldýran, emekli olduktan sonra 1988 yýlýnda Ýstanbul'da Pkk'lýlar tarafýndan öldürülmüþtü. Ak Parti Ýl Baþkaný Halid Advan, "Esat Oktay Yýldýran'ý temsili bile olsa yargýlamak ve mahkum etmek önemli" dedi. 12 Eylül askeri darbesinden sonraDiyarbakýr Cezaevi Müdürlüðü görevine atanan Binbaþý Esat Oktay Yýldýran, cezaevindeki siyasi mahkumlara iþkence yapmak ve bir çok mahkumun ölümüne neden olmakla suçlanmýþtý. Yýldýran, 22 Ekim 1988 tarihinde Ýstanbul'da bindiði halk otobüsünde uðradýðý silahlý saldýrýda öldürülmüþ ve cinayeti Pkk üstlenmiþti. Diyarbakýr'da Ak Partili il binasýnda
Tahir Þerbetçi ve Þah Ýsmail Öztürk'e teslim eder. Hanife Yýldýz, ertesi gün oðlunu sormaya gider, görevli polisler 'Murat silahý Ýstanbul'da bir arkadaþýna vermiþ, oðlunu Ýstanbul'a götüreceðiz' der. Anne ertesi gün oðlunu tekrar sormaya gider. Polisler bu kez; 'Murat'la otobüsle yola çýktýk. Feribot seyir halindeyken tuvalete inmek istedi. Tuvaletin önünde kelepçeleri çözdük ve Murat denize atladý. Denizde gülerek bize el salladý' þeklinde bilgi verir. Bunun üzerine anne feribotun bulunduðu Eskihisar'a en yakýn yer olan Gebze Savcýlýðý'na baþvuruda bulunur. Savcýya daha önce yaþananlarý anlatýr. Savcý da 'Oðlun yüzmüþ kurtulmuþ, bir gün çýkar gelir' der. Ancak Murat Yýldýz'dan herhangi bir haber çýkmaz" Yapýlan konuþmalarýn ardýndan kayýp yakýnlarý 17 yýl önce polis tarafýndan kaybedilen Yýldýz için 5 dakikalýk oturuma eylemi gerçekleþtirdi.
ilgili bilgi paylaþýmý ve incelemeler yapýlmasýnýn yanýnda, bölgemizde yürütülmekte olan faaliyetler ile potansiyel yatýrým olanaklarý ve iþbirliði yapýlabilecek alanlar konusunda bilgi alýþveriþi yapabileceklerini ifade etti.
"Güney Koreliler ve Japonlar, tarih ve kültür turizmine büyük önem veriyor"
PAT) Japonya Temsilcisi ile de görüþme yaptýktan sonra Seul'de bulunan Compact Smart City (Kompakt Akýllý Þehir) ile Japonya'da düzenlenen ve dünyanýn en önemli turizm fuarlarýndan biri olan JATA Turizm ve Seyahat Fuarýný ziyaret ederek incelemelerde bulunacaklar. Vali Toprak, gerçekleþtirecekleri çalýþma ziyareti kapsamýnda ziyaret edilecek kurum ve kuruluþlarýn çalýþma þekilleri, faaliyetleri, tecrübeleri ile
Güney Kore ve Japonya'nýn dünyadaki geliþmiþ ülkelerin baþýnda yer aldýðýný ve buradaki yaþam standartlarýnýn çok yüksek olduðunu ifade eden Vali Toprak Güney Koreliler ve Japonlar, özellikle tarih ve kültür turizmine büyük önem veriyor ve son yýllarda gerek ülkemize ve gerekse bölgemize yakýn ilgi duyuyorlar. Gerçekleþtireceðimiz çalýþma ziyareti kapsamýnda Diyarbakýr ve Þanlýurfa'nýn kültür ve tarih turizmi alanýnda sahip olduðu potansiyeli anlatacaðýz. Ayrýca Valiliklerimizin giriþimiyle, Diyarbakýr ve Þanlýurfa bu yýl ilk kez JATA Turizm ve Seyahat Fuarý'nda yer alan Türkiye Standýnda ayrý bir masada tanýtýlacak" dedi. Diyarbakýr ve Þanlýurfa'nýn tanýtýmý amacýyla, Karacadað Kalkýnma Ajans tarafýndan Diyarbakýr ve Þanlýurfa'da bulunan Surlar ve Göbeklitepe baþta olmak üzere tarihi ve kültürel varlýklar ile yeni teþvik sisteminin bölgemize getirdiði avantajlarý tanýtan farklý dillerde (Ýngilizce, Japonca, Korece ve Çince) broþürler ve tanýtým materyalleri hazýrlandý.
Ak Parti, Diyarbakýr'da 'Demokrasi Mahkemesi' kurdu D
7
bugün Esat Oktay Yýldýran'ý temsili olarak yargýlamak için temsili 'Demokrasi Mahkemesi' kuruldu. Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'ýn fotoðrafýnýn asýldýðý salonunda oluþturulan temsili mahkeme heyeti avukat Müzeyyen Soylu baþkanlýðýnda, üyeler avukat Ercan Çelik ve avukat Yaþayan Elbir, savcý olarak da avukat Aydýn Ak'tan oluþtu. Sanýk sandalyesine de Binbaþý Esat Oktay Yýldýran yazýlý kaðýt konuldu. Sanýk avukatlýðýný da Hüseyin Yalar üstlendi, ancak sonra çekildi. Temsili iddianamenin okunduðu mahkemede, temsili maðdurlar Ekrem Aker ve Mehmet Aküzüm ise gördükleri iþkenceleri anlattý. Ak Parti Ýl Baþkaný Halid Advan ile partililerin de izlediði ve bir saat süren temsili mahkemede, Binbaþý Esat Oktay Yýldýran'a aðýrlaþtýrýlmýþ ömür boyu hapis cezasý ve her gün sabah, öðlen ve
akþam birer saat iþkence yaptýðý kiþilerin iþkence görürken çýkardýklarý seslerin dinletilmesine karar verildi.
"TEMSÝLÝ DE OLSA CEZALANDIRMAK ÖNEMLÝ" Ak Parti il baþkaný Halid Advan, 12 Eylül askeri darbesinin Diyarbakýr Cezaevi Müdürü olan Binbaþý Esat Oktay Yýldýran'ý gýyabýnda temsili de olsa yargýlamanýn önemli olduðunu söyledi. Halid Advan, "12 Eylül askeri darbesinin sanýklarýndan Esat Oktay Yýldýran'ý temsili bile olsa gýyabýnda yargýlayýp cezalandýrmak önemli bir þey. O dönemde çok acýlar çekildi. Özellikle Doðu ve Güneydoðu'da yaþayan Kürt kökenli vatandaþlarýmýz bu acýlarýn canlý þahitleridir. 12 Eylül askeri darbesi döneminde yapýlan iþkenceleri kesinlikle tasvip etmiyoruz" dedi.
12 Suriyeli kamptan kaçýp Mardin'e geldi S
uriye'deki olaylardan kaçarakTürkiye sýðýnan ve Þanlýurfa'nýn Ceylanpýnar ilçesindeki mülteci kampýna yerleþtirilen 12 Suriyeli, kaçarak Mardin'e geldi. Alýnan bilgiye göre, yerleþtirildikleri Þanlýurfa'nýn Ceylanpýnar ilçesindeki mülteci kampýnda kalmak istemeyen ve kaçan Suriye uyruklu 12 kiþiMardin'e geldi. Mardin Emniyet Müdürlüðü Yabancýlar Þube Müdürlüðü ekiplerince kent merkezinde gözaltýna alýnan Suriyelilerin Mardin'e yerleþmek için kamptan kaçtýklarý, saðlýk kontrolünün ardýndan tekrar kamplara gönderileceði bildirildi.
8
HABER
16 EYLÜL 2012 PAZAR
Tepki için Ankara'ya gidiyorlar
4+4+4 eðitim sistemine karþý Eðitim-Sen'in 11 Eylül günü baþlattýðý Ankara yürüyüþünün Tunceli kolu, bugün baþlatýldý. Eðitimciler, toplam 10 otobüsle Ankara'ya doðru yola çýktý.
Akitleri sona eren personele yemek V
S
anat Sokaðý'nda bir araya gelen öðretmenler bir basýn açýklamasý yaptý. Grup adýna açýklamayý okuyan Özcan Gürtaþ, polisin yürüyüþe geçen öðretmenlere saldýrýlarýný eleþtirerek, "12 Eylül'ün 32. yýlýndayýz. AK Parti dönemi boyunca iktidar eðitim sistemi ile geleceðimizi karartýyor. Direndik, direnmeye çalýþýyoruz ve direneceðiz. 4 koldan itiraz ediyoruz. 4+4+4 dayatmasý nedeniyle okul kapýlarý yeni eðitimöðretim yýlýnda büyük bir kaosla açýlmaktadýr. Eðitimde yaþanacak kaosun tek sorumlusu AK Parti iktidarýdýr. Okullarda yaþanacak en büyük sorunlardan birisi de 1-1,5 yaþ farký olan çocuklarýn ayný
sýnýflarda eðitim görecek olmasýdýr. Çocuklarýn sosyal ve duygusal geliþmiþlik düzeyleri ve yaþ farký birinci sýnýflar için büyük sorunlar yaratacaktýr. Bu durum, özellikle 6072 ay yaþ grubunda 'okul korkusu' ve 'okula gitme istememe' gibi sorunlarý beraberinde getirecektir" diye belirtti. 2012-2013 eðitim öðretim yýlýnda birinci sýnýfa baþlayacak olan çocuklarýn sayýsýnýn iki katýna çýkacaðýný ifade eden Fidan, "Sýnýf mevcutlarýný en az iki katýna çýkartýlmasý gerekir. Ýlkokula yeni baþlayacak olan öðrenciler ve öðretmenler için eðitim-öðretim sürecinin saðlýklý yürütülmesi engellenecektir. Milli Eðitim
Bakanlýðý sadece 11 ilde kalabalýk sýnýf sorunun yaþanacaðýný iddia etmektedir. Bu iddiayý kabul etsek bile içinde büyük þehirlerin yer aldýðý 11 ilde toplam öðrencilerin yüzde 80'i eðitim almaktadýr. Okullarýmýz zaten ciddi fiziki altyapý sorunu yaþamaktadýr. Hal böyleyken 4+4+4'e geçme dayatmacýlýðý mevcut eksikliklerde devam etmekte güçlük çekilen eðitimi tümüyle gözden çýkarmaktan, çocuklarýn geleceðini harcamaktan baþka bir anlam taþýmayacaktýr" þeklinde konuþtu. Açýklamanýn ardýndan sloganlar eþliðinde Belediye Otogarý'na kadar yürüdüler.Burada otobüslere binen öðretmenler Ankara'ya doðru yola çýktýlar.
an'ýn Bostaniçi Belde Belediye Baþkaný Nezahat Ergüneþ iþ akitleri sona eren ÝÞKUR personelleri ile yemekte bir araya geldi. Van'da meydana gelen deprem sonra geçici hizmetle Bostaniçi Belediyesi'ne gönderilen ve 9 aydýr çalýþan ÝÞ-KUR personelinin iþ akitleri sona erdi. Bostaniçi Belediye Baþkaný Nezahat Ergüneþ, BDP Bostaniçi Belde Baþkaný Rýza Sucai, belediye meclis üyeleri ve belediye birim müdürleri, verilen yemekte iþçilerle bir araya geldi. Sýcak bir ortamda gerçekleþen yemekte, Ergüneþ ÝÞ-KUR elemanlarýna bugüne kadar yaptýklarý hizmetten dolayý teþekkür etti. Ýþçilerle tek tek tokalaþan ve 9 ayda beldeye yaptýklarý hizmetler için iþçilere teþekkür eden Ergüneþ, ÝÞ-KUR personelleri ile 9 ayda Bostaniçi'ne çok güzel hizmet yaptýklarýný söyledi. Ergüneþ,"Biliyorsunuz Van'da 2 büyük yýkýcý deprem yaþadýk, çok zor günler, zor süreçlerden geçtik. Birçok canýmýzý yitirdik, bu acýlarýnýn tamamýný ortadan kaldýrmak, kentimizi yeniden inþa etmek için herkesten her kurumdan seferberlik ilan ettik. Deprem sonrasý ÝÞ-KUR belediyemizde çalýþtýrmak üzere 70 personel verdi. Siz personel arkadaþlarla hemen iþe koyularak depremin yýkýcý etkisini azaltmaya çalýþtýk. Bunu baþarmak ve üstesinden gelmek amacýyla hep birlikte siz deðerli emekçi arkadaþlarýmla tüm bu zorluk-
larýn üstesinden geldik. Yine birlikte birçok ilklere de imza atarak, deprem bölgesinden hizmet ürettik, altyapýdan yollarýmýza kadar birçok hizmeti gerçekleþtirdik. Beldemize ve halkýmýza hizmetin esas olduðunu ilke edinerek çalýþmalarýmýzý gerçekleþtirdik. Yapmýþ olduðunuz bu çalýþma, emek ve mücadeleniz için hepinize ayrý ayrý teþekkür ediyorum" dedi. Ýþ akitleri sona eren ÝÞ-KUR personelleri de Bostaniçi Belediye Baþkaný Nezahat Ergüneþ ve belediye çalýþanlarýna teþekkür ederek, belediyenin yapmýþ olduðu hizmet kervanýna kendilerinin de az da olsa katkýlarýnýn olmasý kendilerini çok mutlu ettiklerini, kendi halklarýna yapmýþ olduklarý hizmetin mutluluðu ve sevincini yaþadýklarýný aktardý.
SATILIK DAiRE
Gevran cad.(Askerlik þubesi) üzeri 4.kat öncephe bakýmlý daire sahibinden satýlýktýr. Eyüpoðlu-15 apt. kat:4 no:5
Ýrtibat Tel : 0 532 424 62 11
Ýç-Dýþ Politika
16 EYLÜL 2012 PAZAR
9
Obama Erdoðan'dan yardým istedi ABD Baþkaný Barack Obama, Hz Muhammed'i aþaðýlayan filmle baþlayan þiddet olaylarýna karþý tepkinin ortaya konmasý için Baþbakan Erdoðan'dan yardým istedi.
A
BD Baþkaný Obama, Libya'da 4 elçilik görevlisinin hayatýný kaybettiði þiddet olaylarýyla ilgili Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'dan yardým istedi. Açýklama Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney'den geldi. Carney, Ortadoðu'daki bazý Amerikan diplomatik misyonlarýna saldýrýlarla ilgili olarak, ABD Baþkaný Barack Obama'nýn Erdoðan'a, þiddete karþý tepkinin ortaya koyulmasýnda yardýmýný isteyen bir kiþisel mesaj gönderdiðini söyledi. Günlük basýn brifinginde, Obama'nýn olaylarla ilgili olarak, Mýsýr ve Libya cumhurbaþkanlarý da dahil olmak üzere, bölgedeki liderlerle çok sayýda telefon görüþmesi yaptýðýný hatýrlatan Carney, þunlarý söyledi: ''Baþkan Obama, þiddete karþý tepkinin dile getirilmesinde yardýmýný istemek için Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'a da kiþisel mesaj gönderdi'' diyen Carney, ''Ve Baþbakan Erdoðan'ýn da bunu yaptýðýný gördünüz. Baþkan Obama, bu açýklamalarý ve bu liderlerin kiþisel düzeyde attýklarý adýmlarý çok takdir ediyor.''
A
Filme tepkiler artýyor Ý
ngiltere'de "Müslümanlarýn Masumiyeti" adlý filmi protesto eden bir grup Müslüman, ABD ve Ýsrail bayraklarýný ateþe verdi. Baykent Londra'da ABD Büyükelçiliði önünde toplanan kalabalýk Müslüman grubu, Amerikan hükümetini ve Müslümanlara hakaret içeren filmi protesto etti. Protestocular, ABD ve Ýsrail bayraklarýný yaktý. Eylem sýrasýnda Ýngiliz polisi büyükelçilik binasý çevresinde yoðun güvenlik önlemleri aldý. Ancem Çodari adlý gösterici, "Yayýnlanan film, uygulanan politikanýn yalnýzca görünen kýsmýdýr. Amerikan rejimi; topraklarýmýzý iþgal etti ve Müslümanlara Guantanamo Kampý'nda iþkence ediyor, Müslümanlara kötü davranan dik-
Clinton: Ýðrenç ve kýnanmayý hak ediyor
BD Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton, Arap dünyasýnda protestolara neden olan Ýslam karþýtý filmin ''iðrenç ve kýnanmayý hak eden'' bir film olduðunu söyledi. Clinton, ABD'nin bu tür ''iðrenç'' videolarýn gün ýþýðýna çýkmasýna neden engel olmadýðýnýn bazýlarýnca sorulabileceðine iþaret ederek, þöyle devam etti: ''Bugünün teknolojisinde, bu mümkün deðil. Ancak mümkün olsaydý bile ülkemiz kökü uzun geçmiþe dayanan ifade özgürlüðü geleneðine sahip. Bireylere, ne kadar iðrenç olursa olsun kendi görüþlerini ifade etmelerinde engel olmayýz. Dünyada, ifade özgürlüðünün limitleri konusunda farklý görüþler tabii ki var. Ancak ifadeye þiddetle karþýlýk verilmesinin kabul edilemez olduðu hususunda hiçbir tartýþma olmamalý. Ýster hükümet
yetkilisi, ister sivil toplum liderleri ya da dini liderler olalým, þiddeti reddetmeliyiz''.
Yönetmen ortada yok Hz. Muhammed'e hakaret içeren filmin yapýmcýsý olduðu kesinleþen Nakoula Basseley Nakoula saklanýyor. Mýsýr kökenli bir Hýristiyan Kýpti olduðu söylenen Nakoula'nýn California'daki evinde olup olmadýðý ise bilinmiyor. 55 yaþýndaki daha önce adý birçok banka dolandýrýcýlýðýna karýþan ve internet kullanmasý da yasak olan Nakoula'nýn evinin önünde Amerikan polis 24 saat nöebt tutuyor. Çok sayýda gazeteci de hakaret filmiyle bir anda tüm dünyanýn gündemine oturan Nakoula'yla görüþme umuduyla bekliyor.
tatörleri destekliyor. Artýk Müslümanlar bilinçleniyor ve bu yapýlan müdahalelere karþý duruyor. Dünyanýn neresinde olursak olalým ABD ve diðer iþbirlikçilerine karþý onurumuzu savunacaðýz" diye konuþtu. Bir baþka gösterici ise, "Ben Hazreti Muhammed'in ümmetinden bir Müslümaným. Bugün burada Müslümanlara karþý hakaret içeren Amerikan yapýmý filmi kýnamak için bulunuyoruz. Biz Müslümanlar, kimsenin inancýna karýþmýyoruz ve tüm peygamberleri tanýyoruz. Ancak bizim peygamberimize karþý yapýlmýþ hakareti göz ardý etmeyeceðiz ve sessiz kalmayacaðýz. Ýnsanlarýn, bizim dinimizin, inançlarýmýzýn ciddiyetine varmalarý gerekiyor" dedi.
ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ
10
Ýç-Dýþ Haberler
Karpuz festivaline start verildi 16 EYLÜL 2012 PAZAR
Diyarbakýr'da, geleneksel olarak düzenlenen ve bu yýl uluslararasý alana taþýnan Karpuz Festivali start aldý. Festival kapsamýnda Uluslararasý Karpusstar Deng-Ses Yarýþmasý'nýn ön elemesi de gerçekleþtirildi.
G
ýda Tarým ve Hayvancýlýk Diyarbakýr Ýl Müdürlüðü tarafýndan organize edilen, Kültür ve Turizm Bakanlýðý desteðiyle uluslararasý alana taþýnan festivalde, etkinliklerden biri olan Karpuzstar Deng-Ses Yarýþmasý ile Uluslararasý Geleneksel Karpuz Festivali baþladý. 35 kiþinin yarýþtýðý ön eleme yarýþmasýnda 8 kiþi, 21 Eylül Cuma günü yapýlacak finale kalmaya hak kazandý. Finalde, Türkçe ve Kürtçe þarkýlarýn seslendirilmesinin ardýndan, Karpuzstar Deng-Ses Yarýþmasý birincisi belli olacak. Konuyla ilgili açýklamalarda bulunan Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Ýl Müdürü Mehmet Ali Koçkaya, Diyarbakýr karpuzunun yýllar içerisinde uluslararasý bir kimliðe kavuþtuðunu söyledi. Bu yýl ilk olarak Uluslararasý Geleneksel Karpuz Festivali ile Diyarbakýr'ýn hem ülke genelinde hemde dünya genelinde tanýtýlacaðýný belirten Koçkaya, 20 Eylül'de baþlayacak olan festival ile Diyarbakýr'a ait olan fakat unutulmaya yüz tutmuþ birçok etkinliðin de festival kapsamýnda gün yüzüne çýkacaðýný ifade etti. Diyarbakýr'da yýllar önce düzenlenen ses yarýþmasýnýn, Uluslararasý Geleneksel Karpuz Festivali ile tekrar canlanacaðýný aktaran Koçkaya, geçmiþte yapýlan ses yarýþmalarýnda seçilen ve bugün ünlü olan birçok kiþinin bulunduðunu dile getirdi. Ses yarýþmalarýnýn uzun yýllar yapýlmadýðýný kaydeden Koçkaya, ses yarýþmasýnýn tekrar hayata geçmesi için festival kapsamýna aldýklarýný sözlerine ekledi.
Pakistan'da ABD bayraðý yakýldý
Ý
slam dünyasýnda büyük yanký uyandýran filmin yayýnlanmasýna tepki gösteren Müslümanlar, Mýsýr, Libya ve Sudan'dan sonra bu sefer de Pakistan'da protestolar yaparak bir Amerikan bayraðýný ateþe verdi. Pakistan'ýn baþkenti Ýslamabad'da bir araya gelen onlarca Pakistanlý Müslüman, "Hazreti
Muhammed'in kutsallýðý için canýmýzý veririz" yazan pankartlar da açarak Müslümanlara hakaret ettiði öne sürülen filme yönelik sözlü protestolarda bulundu. Müslümanlara hakaret eden filme tepki gösteren protestocular, eylemler sýrasýnda bir Amerikan bayraðýný da çiðneyerek yaktý.
Çocuklarýn eðitimine dikkat
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ailenin çocuða ödev yapmayý sevdirmesi için öncelikle çocuðunun nasýl bir öðrenme modelinin olduðunu bilmesi gerektiðini ifade ederek, bir insanýn beþ çocuðu varsa beþinin de öðrenme modelinin birbirinden farklý olabileceðini kaydetti. Tarhan, çocuðunun öðrenme modelini bilen anne-babanýn okuldaki baþarýsýný artýrabileceðinin altýný çizdi.
Ç
ocuklarýn ödeve soðuk bakmalarý ve ödev yapmak istememelerinde ailelerin ve öðretmenlerin bazý yanlýþ tutumlarýnýn etkisi olabildiðini ifade eden Tarhan, bu konuda öðretmen davranýþlarýyla ilgili birkaç saptamada bulundu. Dikkatlerin bu konuya çekilmesiyle çocuklarýn öðretmenleriyle eþgüdüm halinde ödev yapmamasorununa da çare bulunabileceðini belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ödevlerin korku nesnesi haline getirilmemesi gerektiðini söyledi. Tarhan þunlarý kaydetti: "Ödev çocuk için bir korku nesnesi haline geldiyse çocuk ödevden de okuldan da soður. Okul günleri aklýna geldikçe bile irkilir, o günleri nefretle ve soðuk duygularla hatýrlar. Böyle durumlarda çocuðun öðrenmesi de zaten kalýcý olmaz. Ödevi böylesi bir korku aracý haline getirmeme konusunda anne babalar kadar öðretmenler de duyarlý olmalýdýr. Verilen ödevler bütünleþtirici, konunun anlamýna yardýmcý, çocuðu sýkmadan merak uyandýracak mahiyette az ama öz olursa çocuk için daha faydalý olacaktýr". Bu çaðýn öðretmen profilini de çizen Tarhan þöyle devam etti: "Çok baþarýlý bir öðretmen emekli olurken genç bir meslektaþý kendisine baþarýsýný neye borçlu olduðunu sormuþ, baþarýlý öðretmen þöyle cevap vermiþ: öðrencinin baþarýlý olabilmesi için dersi sevmesi, dersi sevebilmesi için öðretmeni sevmesi, öðretmeni sevebilmesi için de öðretmenin öðrenciyi sevmesi gerekir. Öðrenciyi seversen ona öðretmek daha kolay olur." Gerçekten de sevginin çocuklarý etkileyici bir gücü vardýr. Bu gücü kullanabilmek için öðrenciye deðer vermek gerekir. Öðrenciyi azarlayan, aþaðýlayan, hata yaptýðý zaman yerin dibine batýran, arkadaþlarý arasýnda küçük düþüren öðretmen modeli bu çaðýn modeli deðildir. Ne yazýk ki hâlâ öðrencileri aþaðýlayan, kaba kuvvet uygulayan öðretmenlere rastlayabiliyoruz. Hâl-
buki çocukta korku duygusu yerine sevgi duygusunu harekete geçirerek öðretmek çok daha kolaydýr. Öðretmen öðrenciye sevgiyle yaklaþtýðý zaman çocuðun beyni öðrenmeyle ilgili bir mutluluk kimyasalý salgýlar ve öðrenme kalýcý hale gelir". Tarhan eðitim sürecinde ailelerin yaptýklarý hatalara ise þöyle deðindi: "Ýlk hata çocuk okuldan gelir gelmez onu dersin baþýna oturmaya zorlamaktýr. Dinlenmesi için hiç fýrsat vermeden, hemen ödevini yapmaya zorlamak çocuðun ödeve karþý antipati duymasýna, kötü duygular beslemesine neden olur. Bazý anneler sanki çocuðun ödevi olduðunu, ders çalýþmasý gerektiðini düþünemezmiþ gibi masanýn baþýna oturana kadar çocuðuna sürekli çalýþmasý gerektiðini hatýrlatmasý son derece yanlýþ bir davranýþtýr. Çocuk hiç dinlenmeden ödeve baþlarsa ödevden de oyundan da bir tat alamaz. Oysaki çocuk okuldan geldikten sonra belli bir süreserbest býrakýlsa, rahat bir nefes alsa
daha verimli bir çalýþma yapacaktýr". Anne-öðretmen ve çocuk iliþkisine dikkat çeken Tarhan, "Sürekli ders çalýþmasýný hatýrlatan bir anne varsa, çocuk onu gördüðü zaman sadece ders çalýþma zorunluluðunu hatýrlar, baþka bir þey hatýrlamaz. Anneyle çocuðun iliþkisi bozulursa, düzeltmek zor olur; oysa dersteki zayýflýk bir þekilde telafi edilir. Onun için anneyle olan iliþkiyi bozmadan ders çalýþmayý zevkli hale getirmek gerekir. Ayný þekilde öðretmenle öðrencinin iliþkisi de bozulmadan gidebilmelidir. "Çocuðun hayatýnýn programlý olmasý gerekir. Okuldan sonra belli bir süreyi oyun ve dinlenme ile geçirmeli, ardýndan ders çalýþmalýdýr. Aileler de bu saatleri belirleyip çocuðun buna riayet etmesini saðlamalýdýr. Çocuk ders çalýþýrken ödevin konusunun yaný sýra hayatý, ders çalýþma metodunu, disiplinli olmayý, zorluklara dayanmayý öðrenmelidir. Çocuða güven duygusunun eþlik ettiði bir sorumluluk du-
ygusu kazandýrmak gerekir. Aksi halde sadece itaati öðrenir. Aslýnda çocuk bireysel yaratýcýlýk, sorun çözme, insanlarla iletiþim kurabilme gibi beceriler kazanmalýdýr. Sadece kurallara uyan, otoriteye itaat eden bir insan olarak yetiþmemelidir. Ancak özgür düþünen, farklý olabilen, sorgulayan, yeteneklerini geliþtirebilen çocuklarýn yetiþtiði bir toplum geliþebilir. O nedenle ödev salt bir bilgi yýðýný deðil hayat becerisi þeklinde öðretilebilmelidir. Yapýlan hatalardan birisi de ailelerin çok yüksek motivasyonlu olmalarý ve çocuða devamlý çok baþarýlý olmasýný beklediklerini hissettirmeleridir. Ailedeki yüksek beklenti düzeyine ulaþamayan çocuk ne yaparsa yapsýn ailesini memnun edemez. Bu nedenle "Nasýl olsa ben annemi ve babamý memnun edemeyeceðim" deyip yenilgiyi baþtan kabul eder hiç çalýþmamaya baþlar. Aslýnda yeterince zeki olan çocuk, "yapamam, baþaramam" duygusuna yenildiði için baþarýsýz olur. Hem öðretmen hem de aile hep olumsuza; çocuðun hatalarýna, kusurlarýna odaklanýrsa çocuðun kendine güveni zayýflar, çalýþma þevki kýrýlýr. Sýk sýk verdiðimiz bir örnek vardýr. Diyelim ki çocuk karne getirdi. Notlarýnýn yedi tanesi iyi, üç tanesi zayýf. Çoðu ailenin yaklaþýmý neden üç tane zayýf olduðunu sorgulamak þeklinde olur. Aileler bunu iyi niyetle, çocuðun daha baþarýlý olmasýný istedikleri için yaparlar fakat farkýnda olmadan çocuðu ders çalýþmaktan soðutuyorlar. Oysa "Bak, þu dersler pekiyi, bunlarý çok güzel baþarmýþsýn. Hadi beraber bu üç zayýfý nasýl düzelteceðimizi düþünelim ve bir çözümbulalým" denirse çocuk "Annemle babam benim olumlu yönlerimi de görebiliyor" der ve dikkatini zayýflarý düzeltmeye verir, baþarabileceðine inanýr ve çözüm üretir" dedi.
Baþbakan Erdoðan Bosna'da
B
osna Herseklilerden bir ricasý olduðunu belirten Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, "Ne olur bölünmeyin. Bir olun, iri olun ve diri olun. Sizleri seviyoruz" dedi. Erdoðan, Bosna-Hersek Cumhurbaþkanlýðý Sarayý'nda, sekiz aylýk dönemlerle deðiþmeli cumhurbaþkanlýðýný üstlenen Boþnak Bakir Ýzzetbegoviç, Sýrp Nebojsa Radmanoviç ve Hýrvat Zelijko Komsiç ile bir araya geldi. Birlikte aile fotoðrafý çektirildikten sonra heyetler arasý görüþmeye geçildi. Yaklaþýk 1 saat süren görüþmelerden sonra, þu anki Cumhurbaþkaný Bakir Ýzzetbegoviç ile basýnýn karþýsýna geçen BaþbakanErdoðan, Bosna-Hersek ile olan iliþkilerin daha üst seviyelere taþýnmasý için çalýþtýklarýný ifade etti. Erdoðan, "Ekonomik iþbirliðimiz istenen seviyede deðil. Yýllýk 4 milyon dolar civarý bir ticaret hacmimiz var ama yakýnda bunu 4 milyar dolar olarak telaffuz edeceðimizi düþünüyorum. Kendilerine verilmiþ olan 100 milyon dolarlýk kredi, adeta bir tulumbanýn çalýþmasý için gereken ilk sudur. Bundan böyle bu tulumba çok daha verimli þekilde su verecektir. Bosna-Hersek'in Türk halký nazarýnda yeri ve önemi çok baþkadýr. Seçimleriniz öncesi sizlere baþarýlar dilerken, Türkiye olarak bir de ricamýz var. Ne olur bölünmeyin. Bir olun, iri olun ve diri olun. Sizleri seviyoruz" Boþnak Cumhurbaþkaný Ýzzetbegoviç de, Erdoðan'a teþekkür etti.
SPOR
16 EYLÜL 2012 PAZAR
11
Yiðit muhtaç olmuþ kuru soðana Spor Toto 3.Lig 3.Grup'ta mücadele eden Diyarbakýrspor'a AK Parti Diyarbakýr Milletvekili Süleyman Hamzaoðullarý'ndan destek geldi. olmuþ kuru soðana Genel Kurul'da yönetim muhtaç ettiler." diye Olaðanüstü seçilemediði için kayyuma kalma konuþtu.
tehlikesi yaþayan, bu nedenle zor günler geçiren Diyarbakýrspor Kulübü'nü beraberinde kulüp eski yöneticilerinden Felat Hevedanlý ile ziyaret eden Hamzaoðulllarý yaptýðý açýklamada, 44 yýllýk geçmiþe sahip Diyarbakýrspor'un içerisinde bulunduðu bu zor durumdan kurtarýlmasý için baþta siyasiler ve il yöneticileri olmak üzere bütün Diyarbakýrlýlara görev düþtüðünü söyledi. Felat Hevedanlý ile birlikte kulübü ziyaret ettiklerini, genç çocuklara moral verdiklerini belirten Hamzaoðullarý, "Eski Futbol þube sorumlusu Felat Hevedanlý beraberinde getirdiði erzak ve bazý malzemeler maç öncesi çocuklara bir moral oldu. Çok küçük bir katký bile olsa bu çocuklarý sevindirmek . Takýmýn bu zor durumda olmasýnda çocuklarýn hiçbir suçu yok. Bu takýmý bu hale getirenler utansýn spordan anlamayan çýkýp takýma sahip çýkýyorlar ve 44 yýllýk mazisi olan bir takýmý Yiðit muhtaç
Diyarbakýrspor'un bu zor gününde yalnýz býrakýlmamasý ifade eden ,Hamzaoðullarý, bugün sahasýnda oynayacaklarý Oyak Renault maçýnda tribünleri doldurarak takýma destek olmalarýný ve onlarýn yanýnda olduklarýný göstermek için taraftarlarýn desteðine çok ihtiyaçlarý olduðunu söyledi. Geçmiþte Diyarbakýrspor Kulübü'nde görev yapmýþ tüm yöneticiler baþta olmak üzere taraftar ve Diyarbakýrlýlarý maça beklediklerini ifade eden Hamzaoðullarý, "Bu
Hedef galibiyet
köklü kulübün bir anda kapanmasýna razý olamayýz. Hep beraber el ele verip bu sorunu çözmeliyiz. Diyarbakýrspor'un oynayacaðý maçta yalnýz býrakmayalým" dedi. Taþkýn Civelek
Spor Toto 3.Lig takýmlarýndan Diyarbakýrspor, sahasýnda oynayacaðý Oyak Renault maçýnýn hazýrlýklarýný tamamlayarak maç saatini beklemeye baþladý.
Y
eþil- Kýrmýzýlýlarýn, önceki gün kendi Tesisleri'nde Antrenör Enver Aylak yönetiminde gerçekleþtirdiði antrenmaný açma-germe egzersizleriyle baþladý. Futbolcularý iki gruba ayýran Aylak, oyuncularýna pas çalýþmasý yaptýrdý ve ayak tenisi oynattý. Bu çalýþmalarýn ardýndan iki takýma ayrýlan futbolcular, çift kale maç yaptý. Antrenör Enver Aylak, antrenman sýrasýnda teknik ve taktik vererek futbolcularýndan daha hýrslý olmasýný istedi.Çift kale maçta futbolcularýn moralsiz olmalarý gözlendi. Oyakrenault karþýlaþmasýna hazýr olduklarýný belirten Enver Aylak taraftarlarýnýn da desteðiyle bugün istedikleri sonucu almak istediklerini belirterek, ''Ýçerdeki maçlarýmýza kayýpsýz çýkmak istiyoruz. Zorlu bir mücadele olacak. Ancak taraftarýmýz her zamanki gibi bizim yanýmýzda olduðu takdirde sahadan galibiyetle ayrýlacaðýmýza inanýyorum'' dedi.
Bütün planlarýmýz Oyak Renault galibiyeti üzerine. Bu ligde 3 puan çok önemli ama kazanamýyorsak da kaybetmeyi kesinlikle düþünmüyoruz'' dedi. Erken bir gol bulabilmeleri halinde maçýn kendileri açýsýndan rahat geçeceðini savunan Enver Aylak, þu ifadeleri kullandý: ''Gol erken gelmese bile 90 dakika boyunca sabýrlý ve oyun disiplininden kopmadan oynamamýz gerekiyor. Çünkü kendi sahamýzda bir gol yediðimizde iki gol atmamýz gerekiyor. O yüzden gol yememek istiyoruz. Bunun için de takým savunmasýna, ortak akla ihtiyaç var. Takýmýmýzýn geçen sezon itibariyle bir ortak aklý var, bunu devam ettirmek istiyoruz. Taraftarlarýmýza galibiyet armaðan etmek istiyoruz. Bundan sonraki haftalara daha güçlü, olumlu ve güvenli hazýrlanmak istiyoruz. Bu anlamda bugün alacaðýmýz sonuç bizim için çok önemli'' dedi. Taþkýn Civelek
Zevkli bir maç olacak G
ölcükspor hazýrlýklarýný tamamlayarak dün öðleden sonra havayoluyla Ýstanbula'a giden Sarý- Kýrmýzýlý takým karayoluyla Gölcük'e geçerek maç saatini beklerken takýmda sakat ve cezalý olmamasý teknik heyeti sevindiriyor. Spor Toto 3.Lig 1.Grubun ilk haftasýnda Kayseri Þekerspor'u 2-0'lýk net bir skorla maðlup edip zirveye yerleþen Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor, bugün deplasmanda oynayacaðý Gölcükspor maçýnýn hazýrlýklarýný tamamladý. Antrenman düz koþu ile baþladý. Açma ve germe hareketlerinin ardýndan, fiziðe dayalý kuvvet çalýþmasýna geçen Büyükþehir'de bu çalýþmanýn sonunda takým iki gruba ayrýldý. Kanat, defans ve forvet oyuncularý yan top çalýþmasý yaparken diðer grubu oluþturan orta saha oyuncularý ise dar alanda kendi aralarýnda maç yapýp idmaný tamamladýlar.Antrenmanda sporcularýn istekli ve azimli olmalarý dikkat çekti.
3 puanla dönmeliyiz Bugün zorlu bir deplasman maçýna çýkacaklarýný belirten takýmýn teknik direktör Turhan Özyazanlar, yaptýðý yazýlý açýklamada, bugün kendileri açýsýndan çok önemli bir maça çýkacaklarýný belirterek, Gölcük'ten 3 puan almak istediklerini kaydetti. Hedeflerinin bu sezon kalýcý olup, ligi iyi bir konumda tamamlamak olduðunu aktaran Özyazanlar, þunlarý kaydetti: "Geride kalan iki haftaya baktýðýmýzda, iki takým da goller
3.Lig 1.Grup TAKIMLAR
bulabiliyor. Ancak bu süreçte hem bizim hem de rakibimizin basit goller yediðini gördük. Gölcükspor'un önemli gol ayaklarý, pozisyon zenginliði oluþturabilecek oyuncularý var ama savunmada zafiyet yaþýyorlar. Savunmamýzý güçlü kýlarak bu zaaflardan yararlanabilirsek oyun disiplinimize de baðlý kalýp gol veya goller bulmayý ümit ediyoruz. Elbette kazanmak için elimizden geleni yapacaðýz. Öyle sanýyorum ki; yine zevkli bir maç olacak. Rakibimizin zaaflarýndan yararlanýp iyi mücadele ederek Diyarbakýr'a 3 puanla dönmeyi hedefliyoruz" dedi.
3.Lig 3.Grup TAKIMLAR
12
CMYK
16 EYLÜL 2012 PAZAR