17 07 2013 gazete sayfaları by diyarbakir olaygazetesi

Umutlarý boþa çýkarmayalým

Cinsel istismar iðrenç bir olay D

HP Genel Baþkan Yardýmcýsý Sezgin Tanrýkulu, "Zaman gerçekten barýþýn aleyhine iþliyor. Ýnsanlar kaygýlý ve endiþeli. Ýnsanlarýn umutlarýný boþa çýkarmayalým" dedi. 9'da

Uyuþturucuya þafak baskýný D

iyarbakýr'da uyuþturucuya yönelik hava destekli dev operasyon yapýldý. 500 güvenlik görevlisinin katýldýðý operasyon için sabah saat

04.00'da düðmeye basýldý. Jandarma Bölge Komutaný Seyfullah Saldýk, uyuþturucu operasyonunu bizzat yönetti. 3'te

TK Eþ Baþkaný Aysel Tuðluk, Siirt eski Belediye Baþkan Yardýmcýsý'nýn yaþlarý iki kýz kardeþe cinsel istismarda bulunmasýnýn asla kabul edilemeyecek iðrenç bir olay olduðunu söyledi. 7'de

Türkiye'ye 'biber gazý' cezasý A

vrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi (AÝHM), Diyarbakýr'da 2006 yýlýnda biber gazý kapsülü yüzüne isabet eden 13 yaþýndaki Abdullah Yaþa'nýn açtýðý davada Türkiye'yi tazminata mahkum etti. 10'da

Yeterince bedel ödedik ÇARÞAMBA 17 TEMMUZ 2013

www.diyarbakirolay.com.tr

Fiyatý : 30 KR

AK Parti Diyarbakýr Milletvekili Cuma Ýçten, çözüm sürecinin çok önemli olduðunu söyledi ve ekledi: Bu güne kadar yeterince bedel ödedik. Millet bu süreci istiyor. Yeni Anayasa zamaný AK Parti Diyarbakýr 5. Ýl Danýþma Meclisi Toplantýsý Diyarbakýr Milletvekili Cuma Ýçten ve partililerin katýlýmýyla Silvan ilçesinde gerçekleþti. Toplantýda partililere seslenen Milletvekili Cuma Ýçten, Türkiye'de devrimler oluþturulacak þekilde yeni bir anayasa yapýldýðýný söyledi.

6 aydýr cenazeler gelmiyor 6 aydýr hiç bir vatandaþýn cenazesinin gelmediðini belirten Ýçten, "Çözüm süreci çok önemli bir süreç, millet bu süreci istiyor. Çünkü daða çýkan insanlar da, asker, polis de bu topraklarýn evlatlarýdýr. Yeterince kaybettik, yeterince bedel ödedik. Artýk yeter" þeklinde konuþtu. 5'te

Barajlar göçe zorluyor B

ölgede sistemli bir þekilde inþa edilen barajlar, tek geçim kaynaklarý tarým ve hayvancýlýk olan yurttaþlarý göçe zorluyor, doðanýn ve kültürün de yok olmasýna neden oluyor. 4'te

Akrep ve yýlana dikkat

icle Üniversitesi (DÜ) Hastaneleri Baþhekimi Prof. Dr. Sait Alan, iki ayda 23 kiþinin yýlan ve akrep sokmasý sonucu hastanelerine baþvurduðunu söyledi. 8'de

Elinde bomba patladý D

iyarbakýr'ýn Baðlar Ýlçesi'nde 2 kiþinin taþýdýðý el yapýmý patlayýcý infilak etti. Bombayý taþýyan kiþinin eli parçalanýrken, yanýndaki arkadaþý ile birlikte toplam 5 kiþi yaralandý. 3'te

Yer altýnda sahur sofrasý Günde 5 ton ciðer tüketiyorlar M aden ocaklarý iþçileri, Ramazan ayýnda gece boyunca yerin 150-160 metre derinliðinde çalýþýyor. Yer altýnda sahur sofrasý kuran iþçiler, ibadetlerini de burada yapýyor. 5'te

Van'da 300 aileye gýda yardýmý V

an Yoksullukla Mücadele Derneði (VAN-DER), yaþanan depremlerin ardýndan açmýþ olduðu gýda bankasý ile her ay düzenli olarak yaklaþýk 300 aileye yardým ediyor. 7'de

anlýurfa'da Ramazan ay ile birlikte ciðer tüketimi arttý. Ýftar vaktinden sahura kadar ciðer dürümü yeniliyor. Þanlýurfa Kasaplar Odasý Baþkaný Abbas Tumbul, kentte Ramazan ayýnýn geliþiyle birlikte iftardan sahura kadar günlük 5 ton ciðer tüketildiðini söyledi. 6'da

44 STK'dan 'Öcalan' çaðrýsý B

atman'da 44 sivil toplum örgütü, Ýmralý koþullarý ve saðlýk sorunlarý konusuna daha ciddi yaklaþýlmasýný ve hükümetin sorunu bir an önce çözmesi gerektiðini bildirdi. 5'te

Sati Köyü'nde iftar 8’de

Çocuklar havuzla buluþtu D

iyarbakýr'ýn Baðlar Ýlçe Belediyesi, yaz dönemi boyunca çocuklar için okul bahçelerinde kurduðu yüzme havuz projesinin ikincisini düzenledi. Havuza giren çocuklar, süs havuzlarýndan kurtulduklarýný söyledi. 8'de

Saðlýk

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Oruç tutarken vücudu çölleþtirmeyin! Oruç tutulan þu sýcak ramazan ayýnda en çok dikkat edilmesi gereken ise yemekten çok su dengesini iyi ayarlayabilmektir. Eðer su dengelemesi yapýlmazsa kalpte çarpýntýlar, ritim problemleri, bayýlmalar ve böbreklerle ilgili ciddi problemler yaþanabilir.

ç Hastalýklarý Uzmaný Dr. Ayça Kaya ''Hepimiz ezberledik artýk ''günde en az sekiz bardak su için'' cümlesini. Belki yapýyoruz belki yapmýyoruz ama bilinen þu gerçek ki eðer doðru yiyecek seçmeyi bilmiyorsak, bu günlük su ihtiyacýmýzý daha da artýrýyor ve oruç tuttuðumuz bu günlerde farkýnda olamadan daha büyük su ihtiyacý duymaya baþlýyoruz.'' Diyor.

Ýþte susuzluðu arttýran yanlýþ beslenme þekilleri; 1)iftarda ve sahurda çok fazla çay ve kahve içmek. Bu iki içecek çok güçlü idrar sökücüdür yani vücutta olan suyu da söker atar. Belki de bir çoðumuz iftarýmýzý açarken bardak bardak çay içiyoruz dolayýsý ile susuz kalmýþ vücuttaki kalan sularý da atýyoruz. Sahurda ve iftarda lütfen yemekle birlikte veya yemekten hemen sonra çay içmeyin. Yemekle birlikte içilen çay ayný zamanda yemeðin içindeki demirin de emilimini önler ve kansýzlýðý arttýrabilir. Kalp ve tansiyon hastalarýný unutmamak gerekir, çok

fazla tüketilen çay tansiyonu yükseltir ve istenmeyen kardiyak problemleri tetikleyebilir. 2) Ýftarda ve sahurda tuz oraný

yüksek yiyeceklere dikkat edin. Turþular ve salamuralar, iftariyelik olarak hazýrladýðýmýz peynir, zeytin ve pastýrmalar kanýn yoðunluðunu art-

týrýr ve susuzluk hissini tetikler. Ýftarda ve sahurda bu yiyecekleri hiç bulundurmamak akýllýca olur. 3) Yað oraný yüksek yiyecekler de ayrýca susuzluðu arttýrýr. Kavurmalar, kýzartmalar, yaðlý börekler, ve yaðlý kýyma ile hazýrlanan yemeklere karþý dikkatli olmak da fayda var. 4) Susuzluðu yenmek için aþýrý soðuk içecekler içmeyin. Çünkü soðuk içecekler harareretinizi kestiði için ihtiyacýnýz olan sývýyý almanýzý engeller. Ayný zamanda soðuk su sýcak yemekle birleþtiðinde hazým problemleri oluþturabilir. Oda sýcaklýðýnda su içmek en doðrusu. 5) Þekerli içeceklere de çok dikkat etmekte fayda var. Özellikle iftar sofralarýnýn vazgeçilmezi olarak görülen þerbetler, limonatalar, hazýr meyve sularý ve gazlý içecekler hem çokkalori içerir yani kiþiyi yemeden þiþmanlatýr hem de kan þekerini hýzlý yükseltip ani düþürerek kiþinin daha çok yemesine neden olur.

Yapýlmasý gerekenler; Eðer tansiyon probleminiz yoksa iftarda bir tane maden suyu içmeyi alýþkanlýk haline getirin. Çünkü maden suyu mineral açýsýndan son derece zengindir ve terleme ile kaybedilen elektrolitleri yerine koyar. Maden suyuna ayrýca doðal limon eklendiðinde yemeðin içindeki demirin de biyoyararlýlýðý artar yani kansýzlýk çekenler için güzel bir çözüm olur. Ýftarda içecek olarak ayran da çok iyi bir seçimdir. Hem protein, hem karbonhidrat, hem dengeli yað içerir yani doygunluk verir, susuz kalmýþ vücudu besler. Suyu katký maddesi koymadan doðal tüketmek çok önemli. Orucu açarken bir bardak, yemek sýrasýnda iki bardak, iftarla-sahur arasýnda 4 bardak ve sahurda 3 bardak su içildiðinde vücuda ihtiyacý olaný vermiþ olursunuz.

Serinlemek isterken kurdeþen dökmeyin! Sýcak havalarý yaþadýðýmýz þu günlerde akla gelen en kolay ve ulaþýlabilir serinleme aracý olan su, bazýlarý için kurdeþen döktüren kabus dolu günleri de beraberinde getiriyor.

ündelik hayatta çoðumuzun adýný duymadýðý nadir bir alerji türü olan Su alerjisi, gerekliönlemler alýnmadýðýnda saðlýk açýsýndan ciddi sonuçlar doðurabiliyor. Alerji Uzmaný Prof. Dr. Yonca Tabak, saðlýk açýsýndan vazgeçilmez bir kaynak olan su ve suya alerjisi olanlarla ilgili önemli açýklamalarda bulundu. Bunaltýcý sýcaklýklarýn giderek arttýðý ve ferahlamaya fazlasýyla ihtiyaç

duyduðumuz þu günlerde, serinlemek için suyun keyfini daha çok çýkartmak isterken ciddi saðlýk sorunlarý kapýnýzý çalabilir. Günlük hayatta adýný çoðumuzun duymadýðý Su alerjisi;. kiþinin su ile temasý sonrasýnda adýna kurdeþen (ürtiker) denilen; ciltte meydana gelen yanma, kaþýntý, kýzarýklýk, þiþkinlik ve döküntü þeklinde ortaya çýkýyor. Alerji Uzmaný Prof. Dr. Yonca Tabak "Deniz ve çeþme suyu dýþýnda, kiþinin teri ve hatta gözyaþý bile ciltte kurdeþene (ürtikere) benzeyen döküntüler oluþturabiliyor. Hastanýn su ile temasý sonrasýnda canýný yakacak boyutlarda yanma ve kaþýntý söz konusudur. Bu sýkýntýlý durum kiþinin alerjiye olan duyarlýlýðýna baðlý olarak 10 dakika ile 2 saat arasýnda sürebilmektedir" diyor. Tabak, suyun sýcaklýðýnýn ya da soðukluðunun Su alerjisinin vücuda etki derecesinde fark yaratmadýðýný, su alerjisinin yanma ve kaþýntý gibi durumlarla birlikte genellikle göðüs ve bacaklarýn üst kýsmýnda 2-3 mm

çapýnda kabarmalarýn meydana geldiðini ifade ederek, Su alerjisinden en çok kadýnlarýn etkilendiðine de sözlerine ekliyor. Prof. Dr. Yonca Tabak son olarak, Su alerjisi olan çok aðýr hastalarda su içmeyle bile boðazda þiþme gözlenebildiðine de vurgu yaparak, söz konusu vakalarda temizlik amaçlý duþ almanýn, banyo yapmanýn veya denize girmenin imkansýz hale geldiðini söylüyor.

Su Testi Yaptýrmak Þart Alerji Uzmaný Prof. Dr. Yonca Tabak, halk arasýnda adý pek duyulmamýþ Su alerjisinin gerekli önlemler alýnmadýðý ve doðru bir tedavi süreci uygulanmadýðý takdirde saðlýk açýsýndan kalýcý kötü sonuçlar doðurabileceðine vurgu yaparak: "Kiþilerin, Su alerjisi olup olmadýklarýný bilmeleri ve kendilerine doðru bir tedavi sürecinin uygulanabilmesi için mutlaka alanýnda uzman bir hekime danýþýp 'su testi' yaptýrmalarý gerekmektedir. Ergenlik sýrasýnda

Klimalardaki tehlikeye dikkat! Göðüs Hastalýklarý Uzmaný Prof. Dr. Numan Numanoðlu klimalaran saðlýk açýsýnda yarattýðý riskleri anlattý.

az aylarýnda serinlemek için kullanýlan klimalar, lejyoner hastalýðýna yol açan bakterinin ortama girmesini saðlayarak yaygýn kas, karýn ve baþ aðrýsý, ateþ, kuru öksürük, ishal, kusma ve bulantýya yol açabiliyor. Bakteri, hastalarýn yüzde 20'sinde sinir sistemi bulgularý, ajitasyon, konsantrasyon bozukluklarý hatta komaya neden olabiliyor. Göðüs Hastalýklarý Uzmaný Prof. Dr. Numan Numanoðlu, yaptýðý açýklamada, sýcak havanýn bunaltýcý etkisinin klimalar sayesinde azaldýðýný ancak saðlýk açýsýndan riskleri beraberinde getirdiðini söyledi. Riski azaltmak için klima seçiminin iyi yapýlmasý gerektiðinin altýný çizen Numanoðlu, ev tipi split klimalarýn mekandaki havayý alýp sýcaklýðýný düþürerek tekrar ortama geri verdiðini; dýþardan temiz hava almadýðýný belirtti. Numanoðlu, merkezi klimalarýn da çoklu mekanlardaki ortamlardan emilen havanýn merkez ünitede ýsý ve neminin deðiþtirilerek kanallar vasýtasýyla tek-

rar ortama gönderilmesi prensibiyle çalýþtýðýný anlattý. Bu tip ürünlerde kanallar boyunca, üfleme aðýzlarýndaki filtrelerde ve suyun açýkta soðutulduðu bölgelerde nemlenme ve açýk ortama maruz kalýnma gibi nedenlere baðlý bakteri, küf gibi istenmeyen ajanlarýn ortama taþýnma riski bulunduðunun altýný çizen Numanoðlu, plazma filtrasyon sistemine sahip klimalarda ise yüksek gerilim yardýmýyla sigara, kötü koku, bakteri gibi istenmeyen ajanlarýn parçalanarak

havanýn temizlenmesini saðlayabildiðini ifade ederek, bir baþka tip klimanýn da ortam havasýný soðutmak üzere emerken havanýn içindeki nemi alarak dýþarý ortama tahliye ettiðini belirtti. Bu þekilde fazla nem alýnmasýnýn da bazý rahatsýzlýklarý tetikleyebileceðine iþaret eden Numanoðlu, yeni nesil bireysel klimalarda nem oranýný konfor þartlarýnda tutmak için gerektiðinde soðutma gücünü ayarlayan fonksiyonlar bulunduðunu dile getirdi.

ortaya çýkan ve çocuklarý nadiren etkileyen bu alerjinin "su testi" yapýlarak erkenden teþhisi konulabilmektedir." diyor.

Alýnabilecek Önlemler Nedir? Alerji Uzmaný Prof. Dr. Yonca Tabak, halkýn serinlemek için plajlara akýn ettiði þu günlerde kiþilerin su alerjisine karþý alabilecekleri önlemleri þu þekilde sýralýyor: o Kiþi duþtan ve denizden çýktýktan sonra kurulanma iþlemini yüzde yüz pamuklu havlular ile yapmalýdýr. o Cilde suyla temasýný engelleyecek su geçirmeyen kremlerin veya doktor tavsiyeli olarak aðýzdan alýnan koruyucu alerji ilaçlarý kullanýlmalýdýr. o Duþta kalma süresi mümkün olduðunca kýsa tutulmalýdýr. o Serin ve gölge alanlar tercih edilerek mümkün oldukça terlememeye özen gösterilmelidir. o Uzun süre denizde kalýnmamalýdýr.

Bronzlaþma sevdalýlarýna kötü haber! A

BD'de yapýlan bir araþtýrmada cilt kanseri tanýsý konulan yedi insandan birinin yine bronzlaþma yataðýna gittiði tespit edildi. ABD'de kanser tanýsý konulan her yedi kiþiden birininbronzlaþma yataðýna geri gittiði belirtildi. Kapalý alanlardaki bronzlaþmanýn insanlarda kanser riskini artýrdýðý biliniyor. Yale Halk Saðlýðý Okulu'ndan Brenda Cartmel bunu þu þekilde deðerlendiriyor: Akciðer kanseri olan birinin sigara içmeye devam etmesi gibi. Konuyla ilgili açýklama yapan Cartmel "Tütünün baðýmlýlýk yaptýðý biliniyor. Bizim çalýþmamýzda bazý hastalarýn bronzlaþmabaðýmlýsý olduðunu gördük. Bunlarýn bu davranýþýný deðiþtirmek için dýþarýdan müdahale gerekiyor" dedi. ABD'de her yýl beyaz genç kadýnlar arasýnda 20 milyondan fazla kiþi bronzlaþma yataðýný kullanýyor. Bu yataklar güneþin radyasyonundan 15 kat daha fazla ultraviyole A (UVA) ýþýný açýða çýkarýyor. Bu tür radyasyonlar da deri altýndaki tabakaya zarar veriyor. Yeni yapýlan araþtýrmaya bazal hücreli karsinom tanýsý konulan insanlar da dahil edildi. Bu kanser deride yavaþ geliþiyor ve tedavi edilebiliyor ama 40 yaþ öncesi sonraki cilt kanserleri için riski artýrýyor.

Bazal hücreli karsinom ABD'de en yaygýn kanser türü ve 50 yaþ üstü erkeklerde yaygýn görülüyor. Ama diðer çalýþmalarda son 30 yýlda genç kadýnlar arasýnda artýþ gösterdiði tespit edildi. Cartmel ve arkadaþlarý Connecticut'ta bir ila dört yýl önce bazal hücreli karsinom tanýsý konulan beyaz hastalarý inceledi. Araþtýrma sonunda 178 hastanýn taný konulmadan önce kapalý alan bronzlaþmaya gittiði tespit edildi. Onlarda 26'sý yaklaþýk yüzde 15'i geçen bir yýl içinde yeniden gittiðini söyledi. JAMA Dermatology dergisinde yayýmlanan araþtýrmada bazýlarýnýn kabine 20 kere girdiði belirtildi. Bu insanlarýn taný konulmadan önce daha sýk gittiði belirlendi.

Gezici aþevi yemek daðýtýyor

nsan Hak ve Hürriyetleri Ýnsani Yardým Vakfý (ÝHH) Gezici Aþevi TIR'ý Van'da iftar yemeði daðýttý. Her yýl Ramazan ayýnda Türkiye'yi dolaþan ÝHH Gezici Aþevi TIR'ý, Ramazan ayýnýn 7. gününde tekrar Van'a geldi. Ramazan boyunca 27 ilde iftar verecek olan ÝHH Gezici Aþevi TIR'ý, Van'da vatandaþa pirinç pilavý, kavurma, tatlý ve su daðýttý. Hz. Ömer Camisi önünde

düzenlenen iftar yemeði öncesinde bir açýklamada bulunan ÝHH Van temsilcisi Ercan Çiplak, yine bir Ramazan ayýnda Vanlýlarla birlikte iftar açmanýn mutluluðunu yaþadýklarýný belirterek, "Türkiye'yi dolaþan gezici aþ evinin Ramazan'ýn 7. gününde Van'a gelmesi bizleri çok mutlu etti. Bunun yanýnda Van ve Erciþ'te yaþanan depremlerden sonra 5 ay boyunca

ilimizde depremzedelere günlük 5 bin porsiyon yemek daðýtmýþtýk. Bu nedenle onlarý yine burada görmek, bizleri ayrý bir sevindirdi. Vanlý hemþehrilerimizle güzel bir iftar açmayý umuyoruz" dedi. Vatandaþlar ise, depremde ve Ramazan ayýnda düzenlediði iftar yemeðinden dolayý ÝHH yetkililerine teþekkür ettiklerini belirttiler.

Elinde bomba patladý! 17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Diyarbakýr'ýn Baðlar Ýlçesi'nde 2 kiþinin taþýdýðý el yapýmý patlayýcý infilak etti. Bombayý taþýyan kiþinin eli parçalanýrken, yanýndaki arkadaþý ile birlikte toplam 5 kiþi yaralandý.

atlama saat 13.20'de Koþuyolu 204 sokakta meydana geldi. Ýddiaya göre sokakta yürüyen yaþlarý 17-18 olduðu belirtilen iki kiþiden birinin elinde bulunan el yapýmý patlayýcý infilak etti. Büyük bir gürültüyle patlayan bomba, çevrede büyük korku ve paniðe neden oldu. Patlamada elinde patlayýcý infilak eden kiþinin el ve parmaklarý koptu. Patlamada toplam 5 kiþi yaralandý. Patlama üzerine olay yerine çok sayýda polis ve ambulans sevk edildi.

Polis kopan uzuvlarý topladý Yaralýlar ambulanslarla Dicle Üniversitesi Týp Fakültesi ile Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne kaldýrýldý. Polis patlamanýn olduðu sokaðý trafiðe kapatarak geniþ çaplý inceleme baþlattý. Bu arada patlayýcýnýn infilak etmesi üzerine el ve

parmaklarý koptuðu belirtilen kiþinin kopan uzuvlarý polis tarafýndan olay yerinden toplanarak hastaneye götürüldü. Polis, patlamayla ilgili baþlattýðý geniþ çaplý soruþturmayý sürdürüyor.

Kaymakam: 5 kiþi yaralandý Olayýn ardýndan açýklama yapan Baðlar Kaymakamý Dursun Balaban, 5 kiþinin yaralandýðýný ve yaralýlarýn Dicle Üniversitesi Hastanesi ile Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldýklarýný söyledi. Soruþturmanýn devam ettiðini belirten Balaban, "Meydana gelen patlamada 5 kiþi yaralanmýþtýr. Patlamaya neyin neden olduðu araþtýrýlýyor. Emniyet güçlerimizin gerekli araþtýrmalarý yapmasýnýn ardýndan valilik tarafýndan açýklama yapýlacaktýr" dedi.

Uyuþturucuya þafak baskýný

Van Belediyesi bataklýðý kurutacak

an Büyükþehir Belediyesi, Ýskele Mahallesi'ndeki bataklýðý kurutmak amacýyla çalýþma baþlattý. Ýskele Mahallesi'ni yýllardýr pis kokuya boðan ve sivrisinekten dolayý oturulamaz hale getiren bataklýk tamamen kurutulacak. Fen Ýþleri Müdürlüðü, yapacaðý çalýþmalarý ihale etmeden kendi imkanlarý ile yapma kararý aldý. Belediye tarafýndan iki gün önce baþlatýlan çalýþmanýn 15 gün içerisinde tamamlanmasýnýn planlandýðý kaydedildi. Belediyenin bataklýðý kurutmanýn yaný sýra Ýskele Mahallesi giriþinde bulanan köprüyü de kaldýrarak, hem yolu geniþleteceði hem de köprüyü kullanýlýr hale getireceði belirtildi.

iyarbakýr'da uyuþturucuya yönelik hava destekli dev operasyon yapýldý. 500 güvenlik görevlisinin katýldýðý operasyon için sabah saat 04.00'da düðmeye basýldý. Diyarbakýr Jandarma Bölge Komutaný Seyfullah Saldýk, düzenlenen uyuþturucu operasyonunu bizzat arazide yönetti. Operasyon ile ilgili Diyarbakýr Valiliði bir açýklama yaptý. Açýklamada, Diyarbakýr Jandarma Bölge Komutanlýðý'nýn sevk ve idaresinde, Lice ilçesi Tepeköy civar arazisinde tespit edilen yasadýþý kenevir ekim alanlarýnýn imhasýna yönelik saat 04.00'da operasyon baþlatýldýðý bildirildi. Açýklamada, "Operasyonda tÝl Jandarma Komutanlýðý KOM Þubesi ve Narkotik timler ve adli jandarma ekipleri vasýtasýyla da yasadýþý kenevir ekim tarlalarýnýn imha faaliyeti baþlamýþtýr. Operasyona Diyarbakýr Jandarma

Özel Harekat Taburu, Lice Jandarma Komando Alayý, Silvan Jandarma Komando Alayý, Hani Jandarma Asayiþ Komando Bölüðü, Mardin Ýl Jandarma Komutanlýðý ekipleri, GKK operasyon timleri olmak üzere toplam 28 tim kuvvet katýlmaktadýr. Jandarma Bölge Komutanlýðý'nca 1 adet skorsky helikopter, 1 adet taarruz helikopter kolu, 10 adet kirpi ve 15 adet kobra tipi zýrhlý araçlar ile operasyona destek saðlanmaktadýr. Bölgede Ýnsansýz Hava Aracý (ÝHA) ile havadan keþif icra edilmektedir. Operasyonda güvenlik çemberinde 400, narkotik müdahale ekiplerinde ise 100 olmak üzere toplam 500 personel görev almaktadýr" denildi. Lice ilçesi Tepe Köyünde düzenlenen operasyonda ele geçirilen hint keneviri tarlada yakýlarak imha edildi.

Vatandaþlar çalýþmadan memnun Her yýl onlarca kazanýn meydana geldiði köprü çalýþmalarýný 15 gün içerisinde bitirmeyi planlayan belediye, daha sonra Ýskele Caddesi'nde asfaltlama çalýþmalarýna baþlayacaðýný aktardý. Dere boyunca drenaj hattý çalýþmasý yapacak olan Büyükþehir Belediyesi, Ýskele Mahallesi tren rayý yanýnda bulunan yoldan, Devlet Malzeme Ofisi'ne kadar olan alanda çalýþma gerçekleþtirecek. Mahalle sakinleri, yýllarca açýk kanal ve kaynak sulardan dolayý oluþan derenin çevreye pis koku yaydýðýný belirterek, "Yýllardýr pis koku ve sineklerden dolayý evlerimizin camlarýný bile açamýyorduk. Yapýlan çalýþmalardan çok memnunuz ve teþekkür ediyoruz" dediler.

Arazide 10 el bombasý bulundu

an'da bir ihbar üzerine yapýlan çalýþmalar sonucunda 10 adet el bombasý bulundu. Van Emniyet Müdürlüðü'nden yapýlan açýklamada, bir çobanýn yapmýþ olduðu ihbar üzerine; Ýl Jandarma Komutanlýðý görevlilerince ortaklaþa VanBaþkale karayolu üzerindeki boþ bir arazide çalýþma yapýldýðý kaydedildi. Yapýlan çalýþma sonucunda topraða yarý gömülü vaziyetteki poþet içerisinde, 10 adet savunma tipi F1 model el bombasý ele geçirildiði belirtildi.

Kar satarak geçiniyor

akkari'de 37 dereceyi bulan sýcak havalar nedeniyle Kato Daðý'ndan getirdiði karlarý kent merkezinde satan Bektaþ Kurt isimli vatandaþ, bu sayede geçimini saðlýyor. Kent merkezine 40 kilometre uzaklýktaki Kato Daðý'nýn Kavaklý (Marînûs) Köyü yakýnlarýnda kar toplayan Kurt, kazancýyla Ramazan masrafýný karþýladýðýný dile getirdi. Kurt, kýþýn cefa olan karýn, sýcaklarda sefa verdiðini ifade ederek, býçak ile karý kesip poþetledikleri-

Gizli kameralý fuhuþ þantajý Þ

anlýurfa'da evinde fuhuþ yaptýrdýðý Azeri uyruklu kadýnýn birlikte olduðu kiþilerin görüntülerini gizli kameraya kaydederek þantaj yaptýðý ileri sürülen Z.B., polis tarafýndan gözaltýna alýndý. Þanlýurfa'da bankacýlýk yapan N.S., polise baþvurarak geçen ay düzenlenen operasyonda yakalanarak sýnýr dýþý edilen Azeri uyruklu bir kadýnla iliþkiye girdiðini ve kendisini arayan Z.B.'nin, elinde görüntüleri bulunduðunu söyleyerek 15 bin lira istediðini söyledi. Bunun üzerine harekete geçen polis, þantajla suçlanan þüphelinin yakalanmasý için çalýþma baþlattý. Tehdit edilen N.S.'nin 15 bin lirayý vereceðini söyleyerek buluþma teklif ettiði Z.B.,

seri numaralarý alýnmýþ olan parayý teslim aldýðý sýrada polis tarafýndan gözaltýna alýndý.

16 CD ele geçirildi Asayiþ Þube Müdürlüðü'ne götürülen þüpheli Z.B.'nin evinde, duvara monte edilmiþ klima içerisinde gizli kamera ile kayýt cihazý buldu. Evde yapýlan aramada ayrýca, sýnýr dýþý edilen Azeri uyruklu kadýnýn iliþkiye girdiði erkeklerle çekilen görüntülerinin bulunduðu 16 CD ele geçirildi. Gizli kamera ve CD'lere el koyan polis, sorgulamasý tamamlanan Z.B.'yi, 'þantaj, zorla fuhuþ yaptýrma, fuhþa aracýlýk ve yer temin etmek' suçlarýndan adliyeye sevk etti.

ni, isteyenlere 2-3 lira karþýlýðý sattýklarýný anlattý. Kurt, "Sabahýn ilk ýþýklarýyla birlikte daða gidiyoruz. Daðýn güneþ görmeyen kýsmýndaki karý testere ile büyük dilimler halinde kesip arabaya koyuyoruz. Altýna brandalar sererek, þehir merkezine kamyonetle getirdiðimiz karlarý, sýcaðýn etkili olduðu saatlerde satýyoruz" dedi. Hakkari'de kar satýþýna ilgi gösteren yurttaþlar ise aldýklarý karý, cacýk ve ayran yapýmýnda kullanýyor. (DÝHA)

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Tan'dan PKK'ya eleþtiri B

DP Diyarbakýr Milletvekili Altan Tan, PKK'nýn asayiþ timinin yaptýðý yol kesme, kimlik sorma, adam kaçýrma gibi olaylarý doðru bulmadýðýný, bunlarýn sürecin ruhuna uygun olmadýðýný söyledi. Tan, "Türkiye'de barýþý, demokratikleþmeyi konuþuyorsak, hala mevcut idareyi çözüm noktasýnda tanýyorsak, parlamentoyu meþru çözüm yeri olarak görüyorsak, biz bu meþruiyet içerisinde hareket etmek zorundayýz. Bir yandan barýþý konuþurken, bir yandan çatýþma, ikili yönetim, farklý davranýþlar, bunlar sürecin dili deðil ama bunlarý parti araþtýrýyor. Mezarlýk çok gizli yapýlacak bir þey deðil. Ýnþaatý bile birkaç aylýk süreç. Devletin bilgisi dahilinde geliþen bir süreç ama yol kesme, kimlik sorma, adam kaçýrma, sürecin ruhuna uygun deðil" dedi.

Teþvikin uzamasý memnun etti M

uþ Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Fatih Cengiz, 31 Aralýk 2012 tarihinde sona eren sigorta teþvik uygulamasýnýn 2018 yýlýna kadar devam etmesinin son derece önemli bir uygulama olduðunu söyledi. Yaklaþýk 6 aydýr yatýrýmcýlarýn merakla beklediði Sigorta Teþvik Sistemi'nin Resmi Gazete'de yayýmlanmasýndan sonra yazýlý basýn açýklamasý yapan Muþ Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Fatih Cengiz, Muþ gibi geri kalmýþ vilayetlerin bu tür teþvik yasalarýna ihtiyaç duyduðunu ifade etti. Kalkýnma hamlesinin beklendiði bölgelerde hükümetin toleranslý davranmasý gerektiðini kaydeden Cengiz, Muþ'un her þeyi ile en sonuncu il olduðunu ve bu makus talihi deðiþtirmek adýna herkesin sorumlu davranmasý gerektiðini belirtti. Yatýrým çaðrýsý Ýþverenlerin en büyük sorunlarýndan biri olan SSK primlerini etkileyen teþvik yasasýnýn yeniden yürürlüðe girmesinin olumlu bir geliþme olduðuna dikkat çeken Cengiz, "Yasanýn 2018'e kadar uzatýlmasý müteþebbislerimizi memnun etmiþtir. Teþvik paketi kapsamýnda 6. Bölgede yer alan Muþ'un bundan sonraki süreçte de yatýrýmcýlara ev sahipliði yapmasýný bekliyoruz. Türkiye'nin dört bir tarafýndan iþadamlarý gönül rahatlýðý ile Muþ'a gelip yatýrým yapabilir. SSK primindeki indirimde yatýrýmcýlar için ayrýca bir avantaj saðlamaktadýr." dedi.

Zayi ilaný Gökalp vergi dairesi 26858529982 nolu mükellefi olup A- 57951-58000 arasý fatura koçanýmý kaybettim. Hükümsüzdür Ramazan Öztuncer Diyarbakýr/Baðlar nüfus müd. almýþ olduðum oðlum Ömer Faruk Dansuk’a ait nüfus cüzdanýný kaybettim.Hükümsüzdür Nizamettin Dansuk Diyarbakýr/Eðil Nüfus müd. kayýtlý olup Baðlar nüfus müd. almýþ olduðum nüfus cüzdanýmýn fotokopisini ve Aile tablosunun aslýný kaybettim.Hükümsüzdür Mehmet Selim Vural Azerbaycan Devlet Týp üniversitesinden almýþ olduðum Týp doktorluðu Denklik belgemi kaybettim.Hükümsüzdür Murat Avcý

Gündem

Barajlar göçe zorluyor

Bölgede sistemli bir þekilde inþa edilen barajlar, tek geçim kaynaklarý tarým ve hayvancýlýk olan yurttaþlarý göçe zorluyor, doðanýn ve kültürün de yok olmasýna neden oluyor.

ölgede inþa edilen barajlar, çevreye verdiði zarardan ve ekonomik yatýrýmlardan öte bir kültürü ve kimliði yok ediyor. Yapýmýna baþlanan Alparslan 2 Barajý, 21 köyün sakinlerini göçe zorluyor. Alparslan 2 Barajý'nýn yapýmýyla birlikte tamamen sular altýnda kalacak Varto'ya baðlý Tepe Köyü sakinleri, köylerinin sular altýnda kalmasý durumunda göç etmek zorunda kalacaklarýný ve ailelerinin göç sonunda parçalanacaðýný belirtiyor. Köy sakinlerinden 80 yaþýndaki Hacý Hamza Keskin, "Ben 80 yaþýndayým, bugün varým yarýn yokum. Her þey dünya malý deðildir. Bu yaþamýmýz, bu doðamýz yok edilecek. Kimine belki para verecekler, menfaatimize gelebilir, ama bu köy de ölecek. Ailemiz geleneklerimiz var, bunlarýn hepsi yok olacak, ailelerimiz daðýlacak" dedi.

'Parayý götürüp betona yatýracaðýz' Köy sakinlerinden Mehmetcan Özer ise, "Yýllardýr köyümüzün baraj sularý altýnda kalacaðýný duyuyorduk. Þimdi barajýn yapýmýna baþlandý ve köyümüz sular altýnda kalacak. Barajýn tamamlanmasýyla birlikte 21 köy barajdan etkilenecek ve göç edecek. Biz de barajýn yapýmýyla birlikte mecburen göç edeceðiz. Bu topraklarý ve bu hayatýmýzý bir daha asla göremeyeceðiz. Burada hayvancýlýk ve tarýmla uðraþýyoruz, yýlda bir ay da olsa çalýþsak ailemizin geçimini saðlýyoruz. Göç durumunda ne yapacaðýz. Belki arazilerimizin parasýný verecekler, onu da alýp gidip betona yatýracaðýz. Biz köyümüzde mutluyuz, bu doðayý, suyu, topraðý bir daha göremeyiz" diye konuþtu.

'Tüm geçmiþimiz silinecek' 70 yaþýndaki Sýdýkka Özer de ömrünün bu köyde geçtiðini söyledi. Özer, "15 nüfus bir arada yaþýyoruz. Bostanýmýz, hayvanlarýmýz var. Tüm ailemizle birlikte iç içe yaþýyoruz. Yarýn köy sular altýnda kalýrsa köyümüzü terk edeceðiz. Nereye gideceðimiz, ne yapacaðýmýz belli deðil. Belki gidip beton duvarlar arasýnda yaþamak zorunda kalacaðýz. Bu durumda ben en çok topraðýmý,

Eronat 3 vekilden tazminat kazandý AK Parti Diyarbakýr Milletvekili Oya Eronat, BDP Bingöl Milletvekili Ýdris Baluken, Diyarbakýr Milletvekili Altan Tan ve Mersin Milletvekili Ertuðrul Kürkçü'den 15 bin lira manevi tazminat kazandý.

'Doðal yaþam alanlarý yaðmalanýyor'

nkara 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki duruþmaya Eronat'ýn avukatý Ayþe Üstünel Daðdelen ile BDP'li milletvekillerinin avukatlarý Bayram Arslan ve Yunus Bakihan Çamurdan katýldý. Avukat Ayþe Üstünel, delillerin toplandýðýný, davalýlar arasýnda anlaþma saðlanamadýðýný belirterek, davanýn kabulüne karar verilmesini istedi. Avukat Arslan ve Çamurdan da müvekkillerinin sözlerinin eleþtiri sýnýrlarýnda olduðunu savunarak, davanýn reddine karar verilmesini talep etti. Hakim Ýsmail Ulukul, Baluken, Tan ve Kürkçü'nün, Eronat'a toplam 15 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti. Dava dilekçesinde, Oya Eronat'ýn, TBMM'de 31 Ekim 2012'de konuþmasýný yaparken, Altan Tan, Ýdris Baluken ve Ertuðrul Kürkçü'nün hakarette bulunduðu iddia edilerek, üç milletvekilinden toplam 60 bin lira manevi tazminat talep edilmiþti.

arým Orkam-Sen Diyarbakýr Þubesi üyeleri, ormanlarýn yaðmalanmasýna, talan edilmesine ve orman çalýþanlarýnýn haklarýnýn gasp edilmesine tepki gösterdi. Tarým Orkam-Sen Diyarbakýr Þube Baþkaný Ahmet Ayas, orman çalýþanlarýnýn bu maðduriyetlerinin giderilmesi için sonuç alýcý çalýþmalarýn bir an önce yapýlmasý gerektiðini belirtti. Ormanlarýn ve doðal yaþam alanlarýnýn yaðmalandýðýný ve çalýþanlarýn atama yönetmeliði nedeniyle maðdur edildiðini savunan Ayas, hukuksal ve demokratik yollarla mücadelelerine devam edeceklerini söyledi.

'Emeðimizin karþýlýðýný alamadýk'

BDP'nin meclis karnesi

kez söz aldý. Bunun 29'unu gündem dýþý konuþmalar oluþturdu. BDP grubu 3. Yasama yýlýnda demokrasi, ifade özgürlüðü, yargý, insan haklarý, toplumsal olaylar, faili meçhul cinayetler, Kürt sorunu, anadil, cezaevleri, çalýþma yaþamý, eðitim, ekonomi, saðlýk, dýþ politika, farklý kültürler, kadýn ve çevre alanýnda 359 araþtýrma önergesi verdi. BDP'nin de ortak önergesiyle Meclis'te yasa dýþý dinlemeler ve çözüm süreciyle ilgili iki ayrý araþtýrma komisyonu kuruldu.

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA YIL: 13 SAYI: 4331 Ýmtiyaz Sahibi: Diyar Medya Matbaacýlýk Rek. Eðt. San.Tic. Ltd Þti. Adýna Tüzel Kiþi Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Berat ASLAN Yazý iþleri Müdürü Muhittin TALAY Sayfa ve Ýnternet Editörü A.Baran ÇÝMEN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: Stadyum Altý Kuzey Kale Arkasý YENÝÞEHÝR/DÝYARBAKIR e-posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.

hayvanlarýmý, ineðimi, koyunumu, tavuðumu özleyeceðim" ifadelerini kullandý. Besra Keskin de, baraj yapýmýnýn ardýndan çaresizlik içinde göç etmek zorunda kalacaklarýný kaydederek, þunlarý söyledi: "Sular altýnda kalacak olan köyümüzün her kayasý, her aðacý, her evi, ahýrý sular altýnda kalacak. Buralarda yaþanmýþlýklar var, geçmiþimiz var. Tüm geçmiþimiz yok edilerek silinecek. Geçmiþe hatýrlanacak tek bir þey kalmayacak geriye." (DÝHA)

Bin 910 önerge

BDP'li vekiller 24. Dönem 3. Yasama yýlýnda 603 kez söz alýrken, 359 araþtýrma önergesi, 99 kanun teklifi ile bin 910 yazýlý ve sözlü soru önergesi verdi ve toplam 150 basýn toplantýsý düzenledi.

DP'den yapýlan açýklamaya göre, BDP Grubu 24. Dönem 3. Yasama yýlýnda Meclis Genel Kurulu'nda gerçekleþen 139 birleþimde kanun tasarýlarý, teklifleri, grup önerileri, sözleþmeler, usul tartýþmalarý, cevap hakký üzerine toplam 603

BDP grubu, 3'üncü yasama yýlýnda Meclis Danýþma Kurulu'nu 54 kez toplantýya çaðýrdý ve grup önerisi olarak 46 araþtýrma önergesini Meclis Genel Kurulu'na indirdi. Önergelerin tamamý reddedildi. BDP Grubu 3'üncü Yasama Yýlýnda Seçim barajýnýn indirilmesinden TMK'nýn kaldýrýlmasýna, 8 Mart'ýn tatil edilmesinden polisin yetkilerinin sýnýrlandýrýlmasýna kadar birçok alanda toplam 99 kanun teklifi de verdi. BDP Milletvekilleri, denetim faaliyeti kapsamýnda yerel ve genel sorunlarla ilgili olarak toplam bin 910 yazýlý ve sözlü soru önergesi verirken demokratikleþme, insan haklarý, yargý, eðitim, saðlýk, çevre, ekonomi, çalýþma yaþamý, kültür gibi baþlýklarda BDP milletvekilleri Meclis'te toplam 150 basýn toplantýsý düzenledi. Bu yýl BDP adýna yapýlan grup toplantýsý sayýsý ise 30 oldu.

Ayas, "Orman çalýþanlarý 2012 yýlýnýn sonuna kadar yangýn ve sýnýrlandýrma tazminatý almaktaydý. 2 Kasým 2011 tarihinde çýkarýlan 666 sayýlý Kanun Hükmünde Kararname ile bu haklarý gasp edildi. Ancak Anayasa Mahkemesi 2012 yýlýnda iptal için yapýlan baþvuruyu inceleyerek, kararnamenin bazý hükümlerini iptal etti. Bu iptal sonucu çalýþanlarýn tazminattan faydalanmalarý gerekirken, Orman Genel Müdürlüðü'nün takdiri sonucu 24 saat esasýna göre çalýþanlar bu haktan mahrum edilmiþtir. Buna ek olarak bazý kurumlar Bakanlar Kurulu kararý ile fazla çalýþma ücreti ödenmesine karar verirken 2/B uygulamalarýný yapan ve 24 saat esasýna göre çalýþan Orman ve Su Ýþleri Bakanlýðý çalýþanlarý maðdur edilmiþtir. Emeðimizin karþýlýðýný alamadýk" dedi.

Bölge Haber

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

'Yeterince bedel ödedik' AK Parti Diyarbakýr Milletvekili Cuma Ýçten, çözüm sürecinin çok önemli olduðunu söyledi ve ekledi: Bu güne kadar yeterince bedel ödedik. Millet bu süreci istiyor. Artýk yeter. 'Halk devrim yaptý'

AK Parti Diyarbakýr 5. Ýl Danýþma Meclisi Toplantýsý Milletvekili Cuma Ýçten ve partililerin katýlýmýyla Silvan ilçesinde gerçekleþti. Toplantýda partililere seslenen Milletvekili Cuma Ýçten, Türkiye'de devrimler oluþturulacak þekilde yeni anayasa yapýldýðýný söyledi. Ýçten, "2002 yýlýnda bu partiyi kurduðumuz günden bugüne kadar halkla birlikte büyük bedeller ödedik. Bunlarý tek tek saymaya gerek yok, zaten partililerimizsiniz sizler de biliyorsunuz. Son 5-6 ay içerisinde Türkiye'de bazý geliþmeler oldu. Bunlarý sizlerle paylaþmak, aldýðýmýz bu bilgileri siz deðerli üyelerimize ve vatandaþlarýmýza anlatmak istiyoruz. Bu bölgede 30 yýldýr kan akýyor. Kendi vatandaþlarýmýz birbirine düþmüþ ve birbirini öldürmüþler, sadece kardeþ kaný dökmüþler. Bu dökülen kanýn engellenmesi gerekiyor. Sizlerle birlikte kurduðumuz AK Parti çok ciddi devrimler yaptý. Olaðanüstü haller, iþkenceler, failli meçhul cinayetler, kültürel haklarýn önündeki engeller ve demokratikleþmenin önündeki tüm engelleri kaldýrýlarak özgürleþme zemininin oluþmasýný sizlerle birlikte yaptýk" dedi.

Ýçten, "Bugüne kadar bu ülkede hep askerler darbe yaptý, bizleri öldürdü, daraðacýnda dedelerimizi astýlar, köylerimizi yaktýlar. Þimdi ise ilk defa bu ülkede siviller 2002 yýlýnda AK Parti halkýyla birlikte bir ihtilal yaptý. Halk devrim yaptý ve yönetime el koydu. Halk 'Yeter söz milletindir' dedi. Ýlk defa halk mecliste kendini yöneten bir noktaya geldi. Artýk bir anayasanýn oluþmasý gerekiyor. Sivil bir anayasa oluþmasý kararý verdik. Dedelerimiz çekti, babalarýmýz çekti, bizler de çektik ama bizlerden sonrakiler, çocuklarýmýz, torunlarýmýz çekmesin dedik. 150 maddelik anayasayý her partiden 3'er üyenin katýlýmýyla komisyon kurarak yaptýk. 48 maddede bütün partiler uzlaþarak imzaladý. 100'e yakýn maddede ise bazýlarýnda sadece MHP'yle uzlaþarak yapýldý, bazýlarýnda CHP ile bazýlarýnda ise BDP ile uzlaþýlarak yaptýk. Bazý maddelerde ise AK Parti, CHP ve MHP ile uzlaþarak yaptý. Bazen de BDP, CHP ve AK Parti uzlaþarak yaptý. Diðer maddeler de böyle kaldý" diye konuþtu.

'6 aydýr cenazeler gelmiyor' 6 aydýr hiç bir vatandaþýn cenazesinin gelmediðini, ancak birilerinin bundan rahatsýz olduðunu ifade eden Ýçten, "Biz hep Diyarbakýr'a alýþmýþtýk, þimdi Ýstanbul ve Ankara'yý savaþ alýnana çevirdiler. Dertleri þu; buraya 30 yýldýr vatandaþlarýmýzýn cenazesi geliyor, þimdi niye gelmiyor. Adamýn derdi bu. Ey halk bundan 15 yýl önce köylerimizi ve ormanlarýmýzý yakmadýlar mý? Taksim'de 3 tane aðacýn yer deðiþtirilmesi için sen Ýstanbul'u savaþ

alýna çeviriyorsun. Bundan 15 yýl önce benim Silvan'daki bütün köylerimi yaktýlar. Býrakýn aðacý benim dedemin evini yaktýlar, yýktýlar bizi buradan güç ettirdiler. Mersin'e, Adana'ya, Ýzmir'e, Ýstanbul'a gittik sen neredeydin. Benim caným bir aðaçtan daha mý deðersiz. sen bana bu kadar mý deðersiz bakýyorsun. Çok farklý cinayetler oldu. 17 bin 500 kiþiyi burada katlettiler. Bunlardan sadece 800 kiþisi Silvan'da faili meçhule gitti. Bu insanlar katledilirken, o üç tane aðaç için tencere tava çalan

Baydemir vatandaþlarla iftar açtý Bismil'de üst yapý çalýþmalarý sürüyor Diyarbakýr'ýn Bismil Ýlçe Belediyesi Fen Ýþleri Müdürlüðü, ilçede üst yapý çalýþmalarýna devam ediyor. Ýlçede bu yýl ihaleye verilen 120 bin m2 kilitli parke taþý döþeme çalýþmasýyla birlikte ilçenin üst yapý sorununun yüzde 95'i tamamlanacak. Sanayi, Esentepe, Þentepe, Seyrantepe, Bozkurt, Dumlupýnar, Fatif ve Tekel mahallelerinde bulunan cadde ve

Diyarbakýr Büyükþehir Belediye Baþkaný Osman Baydemir, kentin dört ayrý noktasýnda kurulan iftar çadýrlarýndan Batýkent Meydaný'ndaki çadýrda yurttaþlarla birlikte iftar açtý. BDP Diyarbakýr Ýl Eþ Baþkanlarý Zübeyde Zümrüt, Mehmet Emin Yýlmaz'ýn da katýldýðý iftar yemeðinde Osman Baydemir önlük giydi ve tezgaha geçerek iftar yemeði verdi. Melenin dualarý eþliðinde alýnan yemekten sonra Baydemir de kendisine yemek aldý. Yurttaþlarla birlikte iftar yemeði yiyen Baydemir, "Ramazan ayýnda yurttaþlarla dayanýþmak için kentin dört ayrý meydanýnda iftar çadýrlarý kurduk" dedi.

sokaklarda üst yapý çalýþmasýna baþladý. Kavurucu yaz sýcaklýklarýna raðmen üst yapý çalýþmalarýný aralýksýz sürdüren Fen Ýþleri Müdürlüðü, üst yapý çalýþmasýndan önce imara açýlan yeni yerleþim yerlerinin alt yapý çalýþmasýný tamamladý. Kilitli taþ döþeme çalýþmasýnýn yaný sýra ilçede 10 bin m2 bordur taþýn döþeme çalýþmasý gerçekleþtireceklerini belirten Fen Ýþleri Müdürlüðü yetkilileri, yapýlacak bu çalýþmayla birlikte Bismil'in çamur ve tozdan da kurtulacaðýný söylediler.

Yer altýnda sahur sofrasý Maden ocaklarý iþçileri, Ramazan ayýnda gece boyunca yerin 150-160 metre derinliðinde çalýþýyor. Yer altýnda sahur sofrasý kuran iþçiler, ibadetlerini de burada yapýyor.

Þýrnak merkeze 10 kilometre uzaklýkta bulunan maden ocaklarýnda iþçiler yerin yaklaþýk 160 metre dibinden ekmeklerini çýkarýyor. Ramazan ayýnda oruçlu olduklarý için gündüzleri çalýþamadýklarýný belirten iþçiler, ekmek parasý için iftardan sonra gelip sabah saat 04.00'a kadar yerin dibinde çalýþtýklarýný dile getirdi. Maden ocaklarý iþçilerinden Cafer Çevik, "150-160 metre derinlikte madende çalýþýyoruz. Bir günlük 40, en çok 50 TL kazanýyoruz" dedi. Asker Çevik isimli iþçi ise 12 yýldýr maden ocaklarýnda çalýþtýðýný söyledi. Çevik, "Ekmek parasý için

bu iþi yapýyorum. Þýrnak'ta fabrika yok. Biz Þýrnak zenginlerinden þikayetçiyiz. Gidip Bodrum'da, Ýstanbul'da paralarýný harcýyorlar. Yatýrýmlarýný batýya yapýyorlar. Burada bir fabrika kurmuþ olsaydýlar, biz de yerin dibinde çalýþmazdýk" dedi. Hamit Erk isimli iþçi de sahur vaktinde yerin dibinde olduklarýný ve bu iþi yapmaya mecbur olduklarýný söyledi.

Öðretmen adayý da ocakta Yerin 160 metre derinliðinde kömür ocaklarýnda çalýþan Ýngilizce öðretmen adayý Veysi Yorgun, kömür ocaklarýnda çalýþmanýn çok zor olduðunu söyledi. Yorgun, "Þu an Þýrnak kömür ocaklarýnda 160 metre yerin dibinde çalýþýyoruz. Ramazan ayý çok sýcak olduðu için geceleri çalýþmayý tercih ediyoruz. Çok zor ve sýkýntýlý geçiyor çalýþmamýz. Gündüz çalýþtýðýmýzda susuzluk ve açlýk bayaðý zorluyor.

Bundan dolayý gece çalýþmak zorundayýz. Gerçekten madencilik çok aðýr bir iþ. Þu an 3'üncü sýnýftayým. Seneye inþallah okul bitiyor. Malatya Ýnönü Üniversitesi'nde Ýngilizce öðretmenliði okuyorum" þeklinde konuþtu.

Ýlginç iletiþim aracý Çalýþtýklarý madende iletiþim kurmak için herhangi bir sistem olmayan iþçiler ilginç bir yöntem bulmuþ. Ýþçiler yerin dibindeki hor-

tumlarý kullanarak arkadaþlarýna sesleniyor. Hortum ile arkadaþlarýyla iletiþim kuran Refik Çevik, "Biz burada hortumlarý telefon niyetiyle kullanýyoruz. Elektrik yok, kontör yok, böyle devam ediyoruz" ifadelerini kullandý. Maden ocaklarý iþçileri yerin dibinde sahura kadar çalýþýp, sahur sofrasýný da yer altýnda kuruyor. Yer altýnda kurulan sahur sofrasýnda bir araya gelen iþçiler, ibadetlerini de burada yapýyor.

ey halklar siz nerdeydiniz. Ben ölebiliyorum da sesin çýkmýyor, üç tane aðacýn yeri deðiþince mi sesin çýkýyor. Mesele üç tane aðaç deðil, mesele 6 aydýr niye Kürtlerin çocuklarý, Türklerin çocuklarý ölmüyor meselesidir. Çözüm süreci çok önemli bir süreç, millet bu süreci istiyor. Ýnsanlarýmýz artýk ölmeyecek. Çünkü daða çýkan insanlar da, asker, polis de bu topraklarýn evlatlarýdýr. Yeterince kaybettik, yeterince bedel ödedik. Artýk yeter" ifadelerini kullandý.

44 STK'dan 'Öcalan' çaðrýsý

Batman'da 44 sivil toplum örgütü, Ýmralý koþullarý ve saðlýk sorunlarý konusuna daha ciddi yaklaþýlmasýný ve hükümetin sorunu bir an önce çözmesi gerektiðini bildirdi. Türkiye Barýþ Meclisi Batman bileþenleri, Abdullah Öcalan'ýn saðlýk koþullarýnýn düzeltilmesi için basýn toplantýsý düzenledi. Toplantýya Barýþ Meclisi Batman bileþenlerinden oluþan 44 sivil toplum örgütü katýldý. STK'lar adýna açýklama yapan Batman Tabip Odasý Baþkaný Dr. Mehmet Demir, Kürt sorunun çözümünde baþrol oynayan ve samimi bir irade ortaya koyan Abdullah Öcalan'ýn ciddi saðlýk sorunlarý olduðunu kaydederek, Öcalan'ýn tarafsýz baðýmsýz bir saðlýk heyetini talep ettiðine dikkat çekti. Demir, Öcalan'ýn saðlýk durumunun tüm Türkiye kamuoyunu ciddi anlamda ilgilendirdiðini ve kaygýlandýrdýðýný belirterek, "Bu sebeple toplumsal rolü ve milyonlar üzerindeki etkisi de dikkate alýndýðýnda, Ýmralý koþullarý ve saðlýk sorunlarý konusuna daha ciddi yaklaþýlmasýný ve hükümetin daha sorumluca davranýp sorunu bir an önce çözmesi gerekmektedir. Ayný zamanda Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi'ne ve Türkiye Ceza Ýnfaz Yasasý'nýn hasta tutuklu ve hükümlülerin tarafsýz ve baðýmsýz hekim talep etme hükmü de göz önünde bulundurularak, hükümetin gereðini hemen yapmasýný zorunlu kýlmaktadýr" dedi.

'Bir an önce heyet gitsin' 14 yýlý aþkýndýr nemli ada havasýnýn ve tek kiþilik tecrit koþullarýnýn baþlý baþýna ciddi saðlýk sorunlarý yaratacaðý bir gerçek olduðunu ifade eden Demir, "Kendisinin basýna yansýyan þikâyetleri göz önünde bulundurularak þikâyetlerin lokal deðil sistemik bir hastalýðýn belirtileri olabileceði ihtimalini güçlendirmektedir. Bu sebepten aþaðýdaki bileþenlerden oluþan Batman Barýþ Meclisi olarak hükümete ve Sayýn Baþbakan'a çaðrýmýz Sayýn Öcalan'ýn saðlýk sorunlarýnýn yerinde görülmesi ve çözümü için bir an önce tarafsýz baðýmsýz bir saðlýk heyetinin gönderilmesidir. Yapýlmasý gereken bu giriþimin, baþlatýlan sürecin akamete uðramamasý ve kamuoyundaki kaygýlý bekleyiþi de gidereceðinden bir kat daha zorunlu hale getirmektedir" þeklinde konuþtu. (DÝHA)

EKONOMÝ

Günde 5 ton ciðer tüketiyorlar 17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Þanlýurfa'da Ramazan ay ile birlikte ciðer tüketimi arttý. Ýftar vaktinden sahura kadar ciðer dürümü yeniliyor. Þanlýurfa Kasaplar Odasý Baþkaný Abbas Tumbul, kentte Ramazan ayýnýn geliþiyle birlikte iftardan sahura kadar günlük 5 ton ciðer tüketildiðini söyledi. Ramazan ayýnýn baþlamasýyla birlikte gecelerin hareketlendiði Þanlýurfa'da, kent ile özdeþleþmiþ ve bir gelenek haline gelen ciðer kebabý satýþlarýnda da artýþ oldu. Kentin hemen her köþesinde kurulan seyyar tezgahlarda dürüm olarak satýþa sunulan ciðer kebabýna, yerli ve yabancý turistler da yoðun ilgi gösteriyor. Kent merkezinde kaldýrým üzerinde kurulan küçük masa ve taburelerde oturan vatandaþlar, ocakta þiþlerde piþirilen ciðeri dürüm yaparak yemenin keyfini çýkarýyor. Kent merkezinde yaklaþýk bin kiþinin ciðer kebabýný yaptýðýný belirten kebapçýlar, Ramazan ayýnýn gelmesiyle birlikte satýþlarýnýn ikiye katlandýðýný söyledi. Ramazan ayýnda ciðer yemenin bir gelenek olduðunu söyleyen kebapçýlar, "Þanlýurfa'nýn olmazsa olmazlarý arasýnda baþta ciðer bulunuyor. Ýsot yoksa ciðerde yoktur, ayran da yoktur. Ýyi bir ciðer yemek için mutlaka kuzu ciðeri olmasý gerekiyor. Bunun için ciðerin ufak parçacýklar þeklinde

Piyasaya 4 ton altýn sürüldü

kesilmesi ve iyi piþirilmesi gerekiyor" dedi.

Çevre illerden ciðer getirtiliyor Þanlýurfa Kasaplar Odasý Baþkaný Abbas Tumbul, özellikle Ramazan ayýnda ciðer tüketiminin arttýðýný ve günlük ortalama 5 ton ciðerin tüketildiðini söyledi. Ýftarda baþlayan ciðer tüketiminin sahur vaktine kadar sürdüðünü söyleyen Tumbul, "Þanlýurfa'da Ramazan deyince akla ciðer kebabý geliyor. Bu yüzden bu mübarek ayda ciðer tüketimi daha fazla oluyor. Günlük ortalama 5 ton civarýnda ciðer seyyar tezgahlarda ve lokantalarda piþirilerek tüketiliyor. Yoðun tüketim nedeniyle yetersiz kalan ciðer ve diðer sakatatlarý Gaziantep, Diyarbakýr gibi çevre illerden getirtiyoruz" diye konuþtu. 5 ile 10 lira arasýnda deðiþen fiyatlarla ciðer dürümü yiyen vatandaþlar ise Ramazan ayýnda ciðer tüketiminin gelenek olduðunu söylerken, günlük 5 ton ciðer tüketildiðini öðrendiklerinde kendilerinin de þaþýrdýðýný ifade etti.

Yarým gün çalýþýyorlar Van'da aþýrý sýcaklýklar ve Ramazan ayý nedeniyle inþaat iþçileri yarým gün çalýþýyor. Sýcaklýklarýn mevsim normallerinin üzerinde seyrettiði Van'da inþaat iþçileri, yaklaþýk 30-35 derecelik sýcaklarda oruçlu halde çalýþýyor. Ramazan ayýnýn Temmuz'a denk gelmesi nedeniyle çalýþýrken zorlandýklarýný ifade eden inþaat iþçileri, özellikle susuzluða dayanamadýklarýný söylediler. Ýnþaatlarda demir ustalýðý yapan Ferhat Öztürkçi, "Yaz mevsiminde inþaatlarda çalýþmak zor. Hele birde Ramazan ayý ile birlikte bu daha da zorlaþýyor. Ramazan ayý nedeniyle iþler yavaþ yürüyor. Ramazan öncesinde hýzlý giden çalýþmalarýmýz bu günlerde yavaþladý. Çünkü bir saat çalýþýp bir saat dinlenmek zorunda kalýyoruz. Hatta bazý inþaat iþçileri ve ustalarý öðle vaktine kadar çalýþýyorlar. Bu nedenle hýzlý giden çalýþmalar Ramazan ayýnda yavaþlýyor" dedi.

Iþsizlik haritasý çýkarýldý ÝÞKUR verilerine göre, 2012 yýlýnda kuruma en çok baþvuru yapan illerin baþýnda 364 bin 606 kiþi ile Ýstanbul gelirken, ikinci sýrada 130 bin 430 kiþi ile Baþkent yer aldý.

Darphane ve Damga Matbaasý Genel Müdürlüðü, piyasaya 4 ton altýn sürdü. Darphane önünde dün sabah altýn hareketliliði yaþandý. Sabah saatlerinden itibaren darphaneye giden kuyumcular, yanlarýnda götürdükleri çanta ve valizlerle altýnlarý almak üzere içeri girdi. Darphaneden yüklü miktarda altýn alanlara polis eskortlarýnýn eþlik ettiði görüldü. Öte yandan, darphane iþçilerinin grevi 9. gününde devam etti. Eylemcilerin darphane önünde kurulan çadýrda bekledikleri görüldü. Darphane ve Damga Matbaasý Genel Müdürü Parmaksýz, "Bu stok seviyelerine yönelik açýklamalar maksatlý ve kamuoyunu yanlýþ bilgilendirmeye yöneliktir. Öte yandan, grev devam etmekle birlikte çalýþmaya baþlayan personel ile bazý bölümlerde üretime baþlanmýþtýr. Görevine dönen iþçilerle birlikte, önümüzdeki dönemde üretim kapasitesi artýrýlmaya devam edilecektir. Cumhuriyet altýnýnda ise, yýlbaþýndan bu güne yaþanan aþýrý talep nedeniyle, mevcut kapasitelerimiz ile sadece talep karþýlanabilmiþ, hatta talepler bazen gecikmeli karþýlanabilmiþtir. Öte yandan, bu gün itibariyle piyasaya verilen Cumhuriyet altýný miktarý geçmiþ yýl ortalamalarýnýn yaklaþýk 2 katý olup, üretim modeli gereði bu üründe stok yapma olanaðý da bulunmamaktadýr. Çünkü Cumhuriyet altýnlarý sipariþ üzerine üretilmekte, 24 ayar külçe teslimi yapan kuyumcularýn külçeleri iþlenilerek, Cumhuriyet altýný üretilmekte ve külçe sahiplerine teslim edilmektedir" dedi.

Türkiye Ýþ Kurumu 2012 yýlýnda kuruma yapýlan iþ baþvurularý ile ilgili olarak hazýrladýðý Ýstatistik Yýllýðý'ný yayýnladý. Yaþ ve meslek gruplarýnýn, eðitim seviyelerinin göz önüne alýnarak hazýrlandýðý yýllýktaki verilere göre, 2012 yýlýnda kuruma en çok baþvuru yapan illerin baþýnda 364 bin 606 kiþi ile Ýstanbul gelirken, ikinci sýrada 130 bin 430 kiþi ile Baþkent yer alýyor. ÝÞKUR'un verilerine göre, iþ bulmak için Türkiye genelinde 2 milyon 296 bin 325 kiþi kuruma baþvurmuþ, bunlardan 556 bin 587'si bir iþe yerleþtirilebilmiþ. Ankara'da baþvuruda bulunan vatandaþlardan ise 30 bin 637'sine iþ bulunabildi. Baþvuru yapan vatandaþlarýn eðitim seviyelerine, yaþ ve meslek gruplarýna göre incelemelerin yapýldýðý yýllýkta, Ankara'da en çok iþ baþvurusunu 15- 24 yaþ arasýndaki vatandaþlarýn yaptýðý görülüyor.

Baþkent'te 153 bin 839 iþsiz 15-24 yaþ arasýnda 41 bin 322 vatandaþýn iþ baþvurusu yaptýðý 2012 yýlýnda, emekli yaþý geçmiþ 111 Ankaralý vatandaþ da iþ bulmak için kuruma baþvurdu. ÝÞKUR'un verilerine göre, Baþkent'te 28'i erkek, 11'i kadýn olan doktora yapmýþ toplam 39 vatandaþ iþ baþvurusunda bulundu. Doktora yapmýþ ve ÝÞKUR'a baþvuruda bulunan 39 kiþiden 2012 yýlýnda sadece 1 kiþi bir iþe yerleþtirilebildi. Veriler arasýnda, doktora yapanlarýn yanýnda lisans ve yüksek lisans yapan çok sayýda vatandaþýn da iþsiz olduðu var. Kuruma kayýtlý iþsiz sayýsý, Türkiye genelinde 2 milyon 372 bin 262 olarak belirtilirken, Baþkent'teki iþsiz sayýsý ise 153 bin 839 olarak verildi.

Van'da pekmezli kar satýþý Vanlý bir vatandaþ, daðlardan toplayýp getirdiði kara pekmez dökerek satýyor. Bahçesaray ilçesindeki daðlardan toplayýp getirdiði kar kalýplarýný merkezde satan Cüneyt Aslan, vatandaþlara Ramazan ayýnda pekmezli kar yedirttiðini söyledi. Ramazan ayý dolayýsýyla vatandaþlarýn karý çok sevdiðini ifade eden Aslan, "Van'da ilk defa bu mevsimde kar satýlýyor. Bir yandan vatandaþlar pekmezli kar yemenin tadýný çýkarýrken, biz de böylece ekmek paramýzý çýkarýyoruz. Karýn kilosunu 5 TL, porsiyonunu ise pekmezli 1 TL, pekmezsiz 750 kuruþtan satýyorum. Günde 80 kilo kar satýyorum. Allah'a þükür ekmek paramý kazanýyorum" dedi. Vatandaþlar ise, temmuzda iftar sonrasýnda kar yemenin güzel olduðunu söyledi.

Havaalaný iþçileri iþ býraktý Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde yapýmý devam eden havaalaný inþaatýnda taþeron firmaya baðlý çalýþan iþçiler, ücretlerini alamadýklarý gerekçesiyle iþ býrakma eylemi yaptý. Çözüm süreciyle birlikte çalýþmalarý hýzlandýrýlan Yüksekova Havaalaný'nda, taþeron firmaya baðlý çalýþan iþçilerin iþ býrakmasý sonucu çalýþmalar durdu. Havaalanýnda bulunan þantiye yanýnda konuyla ilgili açýklama yapan iþçiler, kendilerine ödeme yapýlýncaya kadar çalýþmayacaklarýný dile getirdi. Ýþçil-

erden Sýdýk Barçin, taþeron firma tarafýndan ücretleri ödenmediði için maðdur olduklarýný söyledi. Geçen seneden beri iþçilere ödeme yapýlmadýðýný öne süren Barçin, "Uzun zamandýr emeðimizin karþýlýðýný alamýyoruz. Bugün yaklaþýk 40 þoförle beraber iþ býraktýk. Taþeron firma tarafýndan ücretlerimiz ödenene kadar eylemimizi sürdüreceðiz" dedi. Taþeron firma yetkilileri ise, konuyla ilgili herhangi bir açýklama yapmadý.

GÜNCEL

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

'Cinsel istismar iðrenc bir olay'

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eþ Baþkaný Aysel Tuðluk, Siirt eski Belediye Baþkan Yardýmcýsý'nýn yaþlarý iki kýz kardeþe cinsel istismarda bulunmasýnýn asla kabul edilemeyecek iðrenç bir olay olduðunu söyledi.

Muhtarlar BDP ile görüþtü Bitlis merkez, Tatvan ve Hizan ilçesindeki muhtarlar, PKK tarafýndan kaçýrýlan 3 iþçinin serbest býrakýlmasý için BDP Bitlis Ýl Baþkanlýðý'ndan yardým talebinde bulundu. BDP Bitlis Ýl Baþkanlýðý'nda toplanan muhtarlar, çözüm süreci ile umutlandýklarýný, ancak son günlerde baþta Bitlis merkez ile Tatvan ve Hizan ilçelerinde gerçekleþen bir takým olaylarýn barýþa balta vurduðunu belitti. Geçti-

ðimiz hafta Tatvan'ýn Dalda Köyü yakýnlarýndaki bir taþ ocaðýndan kaçýrýlan 3 iþçinin serbest býrakýlmasý için yardým isteyen muhtarlar, bu olaylarýn barýþa zarar vereceðini dile getirerek, BDP'den ellerinden gelen her türlü desteði sunmasýný beklediklerini ifade etti. BDP Bitlis Ýl Baþkaný Þahin Çoban ise, kaçýrýlan 3 iþçinin bir an önce serbest býrakýlmasý çaðrýsýnda bulundu. Çoban, "Ortada bir barýþ süreci var. Bunu iyi deðerlendirip yýllardýr bölgede yaþanan savaþýn durmasýný istiyoruz" dedi.

Aysel Tuðluk, Siirt eski Belediye Baþkan Yardýmcýsý Abdullatif Ç.'nin iki kýz kardeþe cinsel istismarda bulunduðu iddiasýyla tutuklanmasýnýn ardýndan yazýlý açýklama yaptý. Tuðluk, Abdullatif Ç.'nin iki kýz çocuðuna yaptýðý cinsel istismarýn asla kabul edilemeyecek iðrenç bir olay olduðunu belirterek, tacizci kiþinin olaðanüstü toplanan BDP Disiplin Kurulu tarafýndan partiden ihraç edildiðini söyledi. Tacizci kiþi her kim olursa olsun kesin ve net bir tutuma sahip olduklarýný belirten Tuðluk, "Siirt'te açýða çýkan rezil olayda, tacizci kiþinin uzun bir zamandýr polis tarafýndan izlendiði halde kasýtlý bir biçimde müdahale edilmediði yönündeki iddialar oldukça vahimdir. Bu durum, yýllardan beri süregelen devlet zihniyetinin deðiþmediðinin göstergesidir. Zaten inkarcý ve imhacý zihniyetin temel hedefi, her zaman kadýnlar ve çocuklar olmuþtur. Tarihte Kürtlere uygulanan büyük katliam ve soykýrýmlara, kadýnlara ve çocuklara yönelik yaygýn taciz ve tecavüzler eþlik etmiþtir. Günümüzde de halen bölgede taciz ve tecavüz olaylarýnýn sýklýkla yaþan-

masý, sömürge koþullarý ve yýllardýr uygulana gelen inkar ve imha temelindeki devlet politikalarýyla birebir ilintilidir" dedi.

'Sýradanlaþtýrmak isteniyor' Bölgede iþsizlik ve yoksulluðun yaygýnlaþtýrýldýðýný belirten Tuluk, sözlerine þöyle devam etti: "Bir yandan da taciz ve tecavüz kültürü yaratýlmakta, gençler fuhuþ ve uyuþturucu bataklýðýna çekilmektedir. Devlet görevlileri bölge halkýný

sömürgeci bir gözle görerek cinsel istismar ve tecavüzü olaðan görmekte, sýradanlaþtýrmak istemektedir. Siirt'te yaþanan olayýn daha önceki benzerlerinde karþýlaþtýðýmýz, iþin içinde ordu, emniyet ve devlet bürokrasisinde çalýþanlarýn yoðun bir biçimde yer almasý durumu asla rastlantý deðildir. Tüm bunlar bütünsel bir politikanýn temel parçalarýdýr. Bilinçli bir politikanýn tezahürleridir. Özel savaþ konseptinin kirli ve alçak uzantýlarýdýr. Esasen bu durum Kürdistan'da ahlaki ve politik toplum inþa etmek için alternatif bir proje ortaya koyan Kürt hareketine karþý, ahlaksýzlýðý yaygýnlaþtýrýp dejenere ve apolitik bir toplum yaratma hamlesiyle yanýt verilmesi anlamýna gelmektedir. Bizler bu politikalarýn farkýndayýz. Bölgede yaygýnlaþtýrýlmak istenen taciz, tecavüz, fuhuþ ve uyuþturucunun belli bir siyasi proje dahilinde toplumsal yaþamý zehirleme ve çürütme amacýyla yürürlükte olduðu ortadadýr. Bu konsept, toplumsal yaþamýn tümüne yaygýnlaþtýrýlmak istenmekte Kürt toplumunun tüm kurum ve hücrelerine sýzdýrýlmak istenmektedir."

Van'da 300 aileye gýda yardýmý Van Yoksullukla Mücadele Derneði (VAN-DER) çalýþmalara baþladý. Açýldýðý günden itibaren önüne koyduðu projelerden biri olan Gýda Bankasý ile beraber aktif olarak faaliyetlerine baþlayan derneðe, açýlýþýndan itibaren yardým bekleyen yaklaþýk bin 100 aile baþvuruda bulundu. Baþvuru yapan ailelerden yaklaþýk 300 aileye her ay düzenli olarak gýda yardýmý yapan dernekte, biri sosyolog olmak üzere 5 gönüllü çalýþýyor. Derneðe baþvuru yapan ailelerin daha sonra yerinde tespit ettikten sonra yardýmcý olduklarýný dile getiren VAN-DER çalýþaný Sosyolog Basri Dora, yardým baþvurusunda bulunan aileler de kriter olarak hanede çalýþabilecek kimsenin olmamasý, yaþlý, engelli, sürekli tedavi gerektiren hastalarýn olmasý, eþini kaybetmiþ ya da eþi tutuklanmýþ ailelere yardým

Van Yoksullukla Mücadele Derneði (VAN-DER), yaþanan depremlerin ardýndan açmýþ olduðu gýda bankasý ile her ay düzenli olarak yaklaþýk 300 aileye yardým ediyor.

ettiklerini kaydetti. Derneðin yapmýþ olduðu yardýmlar ile kamu kurumlarý, sivil toplum örgütleri ve yerel yönetimleri, yoksulluk ile mücadele konusunda duyarlý kýlmak olduðuna iþaret eden Dora, bununla da toplumsal dayanýþma ve yardýmlaþmayý geliþtirmeyi hedeflediklerini söyledi. Ramazan ayý itibariyle yoksul ailelerin VAN-DER'e baþvurularýnda artýþ olduðunu söyleyen Dora, baþvuruda bulunan yurttaþlara duyarlý yurttaþlarýn desteðiyle yardýmda bulunduklarýný belirtti.

'En çok kadýnlar baþvuruyor' VAN-DER'e baþvuru yapanlar arasýnda en çok kadýnlarýn olduðunu aktaran Dora, "Derneðimize yapýlan baþvurularda en çok kadýnlarýn olduðunu görüyoruz. Derneðe yapýlan yardým baþvurularýn yüzde 80'ni kadýnlar tarafýndan

yapýlýyor. Bu da kadýnlarýn erkeklere oranla daha dezavantajlý olduðunu gösteriyor. En kýsa zamanda yoksul ailelerin çalýþabilmesi için yani çalýþabilecek olanlara iþ sahalarý açarak kendi ayaklarý üzerinde durmalarýný saðlayacak þekilde çalýþmalara baþlayacaðýz. Buradaki amacýmýz sistemin þu an insanlarýmýzý getirdiði dilencilik kültüründen çok kendi ayaklarý üzerinde durmayý öðretmektir. Yani balýk yemekten ziyade insanlarýmýza balýk tutmayý öðretmeyi hedefliyoruz. Ýkinci bir projemiz ise, yoksul ailelerde öðrenim göremeyen insanlarýmýza eðitim alanlarý oluþturmak. Bu konuda da çalýþmalarýmýz sürüyor. Duyarlý insanlarýmýz bu konularda bizlere destek olmalarýný ve bizimle çalýþacak gönüllü insanlarýmýzýn bize katýlmalarýný bekliyoruz" dedi. (DÝHA)

Kadýnlardan tecavüze tepki

Demokratik Özgür Kadýn Hareketi (DÖKH) Hakkari Þubesi ile Býnevþ Kadýn Danýþma Merkezi, kadýna tecavüz ve þiddet olaylarýný düzenledikleri basýn açýklamasýyla kýnadý.

Zilan'da katledilenler anýldý BDP Muþ Ýl Örgütü, Zilan katliamý için Yeþilce Mahallesi'ndeki iftar çadýrýnda anma etkinliði gerçekleþtirdi. Etkinliðe çok sayýda yurttaþýn yaný sýra BDP MYK üyesi Necla Yýldýrým, BDP PM üyesi Rahmi Çelik ve BDP yöneticileri de katýldý. Katliamý anlatan sinevizyon gösteriminin ardýndan konuþan Necla Yýldýrým, "Zilan'da yaþanan katliamýn bugün bile hala hafýzalarda taze kalmýþ olmasý, sistem ve anlayýþýn Kürt halkýna bakýþ açýsýdýr. Ayný zihniyetin deðiþik versiyonu ile hala sarýlmayan yaralarýn yeniden kanamasýdýr. Kürt özgürlük hareketinin bu anlayýþý mahkum ederek, Sayýn Abdullah Öcalan'ýn giriþimi ile masaya oturtan bir iradeyi bu yüzden anlamlý buluyoruz. Bu iradeye sonuna kadar baðlý kalacaðýmýzý belirtiyoruz" dedi.

Bulvar Caddesi üzerinde bulunan belediye binasý önünde toplanan kadýnlar, ellerinde taþýdýklarý çeþitli pankartlarla tecavüz ve þiddet olaylarýný protesto etti. Burada kadýnlar adýna bir açýklama yapan Býnevþ Kadýn Danýþma Merkezi Sosyologu Özgün Doðan, her gün yeni bir tecavüz ve taciz vakasý ile karþýlaþtýklarýný belirterek, gün geçtikçe bu vakalara yenilerinin eklendiðini söyledi. Siirt'te yaþanan tecavüz olayýna da deðinen Doðan, "Siirt'e yaþanan olay ise kesinlikle kabul edilemez. Kadýnlar üzerinden yürütülen kirli politikalarý þiddetle kýnýyoruz. Fuhuþ olaylarýnýn üzerini örtmek yerine, bu olaylarýn faillerinin tutuklanmasý ve gereken cezalarýn verilmesini istiyoruz. Hakkarili kadýnlar olarak üzerimize kazýlan bu kirliliðin bir an önce temizlenmesi gerektiðini düþünüyoruz. Tecavüzcüler ve tacizciler tutuklanýncaya ve gerekli cezayý alýncaya kadar, kadýn bedeni sermayelikten çýkarýncaya kadar mücadelemize devam edeceðiz" dedi. Yapýlan basýn açýklamasýnýn ardýndan kadýnlar sessiz bir þekilde daðýldý.

A k t ü a l i t e

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Çocuklar havuzla buluþtu

Diyarbakýr'ýn Baðlar Ýlçe Belediyesi, yaz dönemi boyunca çocuklar için okul bahçelerinde kurduðu yüzme havuz projesinin ikincisini düzenledi. Havuza giren çocuklar, süs havuzlarýndan kurtulduklarýný söyledi. "Bu yaz boyunca Baðlar'daki kimi okullarýn bahçelerine dönük yüzme havuzlarý projemiz vardý. Ýlkini Yahya Kemal Ýlköðretim Okulu'nda uygulamýþtýk. Bu ikinci havuzumuz. Daha çok Kaynartepe, Muradiye, Fatih mahallelerine ve bu bölgeye yakýn ikamet eden çocuklara hitap eden bir havuz olacak. Kazým Karabekir Ýlköðretim Okulu'ndaki havuz günde 6 grup halinde yaklaþýk 300 çocuða hizmet etmekte. Þimdiye kadar bine yakýn baþvurumuz var" dedi.

'Daha önce süs havuzlarýna giriyorduk'

aðlar Belediyesi'nin yaz dönemi boyunca çocuklar için okul bahçelerinde kurduðu yüzme havuzu projesi tüm hýzýyla sürüyor. Belediyenin ikinci havuz açýlýþý Kazým Karabekir Ýlköðretim Okulu bahçesinde yapýldý. Okulda kurulan seyyar yüzme havuzuna giren çocuklarý ziyaret eden Baðlar Belediye Baþkaný Yüksel Baran, projenin, Diyarbakýr sýcaklarýna karþý özellikle tatile gitme imkaný olmayan ve ekonomik anlamda sýkýntý yaþayan ailelerin çocuklarý için geliþtirildiðini söyledi. Amaçlarýnýn yaz boyunca tüm çocuklarýn havuzlardan faydalanmasýný saðlamak olduðunu kaydeden Baran,

Havuzlarýn kurulmasýndan memnun olan çocuklar da Baðlar Belediyesi tarafýndan kendilerine verilen ücretsiz kartlarla rahat bir þekilde, belirlenen saatlerde yüzmeye geldiklerini söyledi. 700. Yýl Ýlköðretim Okulu 6. sýnýf öðrencisi Þehmus Kurca, daha önce Baðlar'da havuz olmadýðý için sýcaklardan çok etkilendikleri ve serinlemek için süs havuzlarýna girdiklerini dile getirdi. Kurca, "Böyle bir havuz hiç olmadý. Þimdi Baðlar Belediyesi bize havuz yaptý. Baðlar Belediyesi'ne teþekkür ediyorum. Burada hocalar bize yüzme öðretiyor ve hocalar eþliðinde havuzda rahat yüzüyoruz. Benim için muhteþem bir þey ve mutluyum" diye konuþtu.

Sati Köyü'nde iftar D

iyarbakýr'ýn Kayapýnar Ýlçe Kaymakamlýðý ile Sevgi Seli ve Uluslararasý Giriþimci ve Düþünce Derneði, Sati Köyü'nde maðdur durumda olan ailelerle iftar yemeðinde buluþtu. Satili vatandaþlar, bu mübarek ayda yetkililerin kendilerini ziyaret etmesinden mutluluk duyduklarýný ifade ettiler. Ýftarýn ardýndan konuþan Kayapýnar Kaymakamý Cemal Hüsnü Kansýz, bu tür etkinliklerin kaynaþmaya vesile olduðunu ve etkinliklerin bundan sonra da süreceðini söyledi. Dernekler Baþkaný Türkan Gürler ise kandýnlar olarak el ele verdiklerini ve sevgi ortamýný oluþturmak için bu oluþumu baþlattýklarýný belirtti. Gürler, manevi deðerlerin yitirilmemesi için iftar saatlerinde hala güven ortamýnýn olduðu ve çat kapý yapabileceði vurgusunu yaptý. Fatma ÇÝMEN

Selçuklu Mezarlýðý'na ziyaretçi akýný B

itlis'in Ahlat ilçesinde bulunan dünyanýn en büyük Ýslam Mezarlýðý, yerli ve yabancý ziyaretçilerin akýnýna uðruyor. Ýlk kez görenlerin hayranlýklarýný gizleyemedikleri abidevi mezar taþlarý, görenleri adeta büyülüyor. Ýlçeye gelen gezi ekibinin baþkaný Rehber Tolga Günaydýn, 1 haftalýk Doðu Anadolu turu yaptýklarýný ve bu kapsamda da Ahlat'ý ziyaret ettiklerini söyledi. Günaydýn, gezi programý kapsamýnda Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars, Ardahan, Iðdýr, Van ve Bitlis'e gezi düzenlediklerini belirterek, "Bu gezi kapsamýnda Ahlat'ýn tarihi ve doðal güzelliklerini görmek için 47 kiþilik bir gurupla geldik. Ahlat'ýn bu manevi atmosferini bildiðim için gezi gurubumuza da göstermek istedim. Özellikle de Selçuklu Mezarlýðý'ný görmek için geldik. Gurubumuz Ahlat'a ilk kez geldi. Bu tarihi atmosferden de oldukça etkilendiler. Þehir içinde bulunan el sanatkarlarýný da ziyaret ettik. Bunun dýþýnda bazý kümbetleri de gezmeyi ihmal etmedik. Ahlat'tý oldukça beðendik. Ayrýca tanýtýcý ve yön tabelalarýnýn daha fazla yapýlmasý gerektiðini düþünüyorum" dedi.

Tarih kokan þehir Gezi gurubunda bulunan Adnan Duman ise, Zonguldak Alaplý'dan geldiðini ifade ederek, ilçenin tarihi ve doðal güzelliklerini oldukça beðendiklerini söyledi. Bu bölgeye ilk defa geldiðini ifade eden Duman, "Ahlat gezilmeye görülmeye deðer çok güzel bir ilçe. Buram buram tarih kokan bir þehir. Ne yazýk ki bugüne kadar tanýtýmýnda çok geç kalýnmýþ. Buranýn çok iyi bir þekilde tanýtýma ihtiyacý olduðunu düþünüyorum. Buradaki güzellikleri kendi bölgemizde dostlarýmýza anlatarak, buraya gelmeleri için teþvik edeceðiz. Ahlat'a geldiðimiz için çok mutluyuz. Buranýn insanlarý da çok sýcakkanlý ve iyi niyetli insanlar. Ahlat'a tekrar gelmeyi düþünüyoruz. Gezi gurubumuzda Zonguldak, Ereðli, Alaplý, Akçakoca ve Ankara'dan katýlan arkadaþlarýmýzda var" þeklinde konuþtu. Ýlçeye gelen gezi ekibi, Selçuklu Mezarlýðý'nýn ardýndan Emir Bayýndýr Kümbeti'ni de ziyaret ederek Ahlat'tan ayrýldýlar.

Akrep ve yýlan sokmalarýna dikkat

Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde iki ayda 188 kiþinin yüksekten düþerek, 23 kiþinin yýlan ve akrep sokmasý sonucu yaralandýðý ve bu olaylarda toplam 3 kiþinin de hayatýný kaybettiði açýklandý.

icle Üniversitesi (DÜ) Hastaneleri Baþhekimi Prof. Dr. Sait Alan, yaz mevsiminde yüksekten düþme vakalarýnýn yaygýn olduðu Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde yýlan, arý, akrep sokmalarýnýn da tehlikeli olabileceðini belirtti. Prof. Dr. Sait Alan, iki ayda 211 kiþinin yüksekten düþme, yýlan ve akrep ýsýrmasý sonucu yaralandýðýný aktardý. Prof. Dr. Sait Alan, 2013 yýlýnýn mayýs ve haziran aylarýnda 188'i yüksekten düþme, 23 kiþi de yýlan ýsýrmasý ve akrep sokmasý sonucu yaralanma olmak üzere toplam 211 yaralanma vakasýnýn DÜ Hastaneleri'ne geldiðini açýkladý. Alan, "Ýki ayda yüksekten düþme sonucu yaralanarak hastanemize gelen 188 kiþiden 3'ü hayatýný kaybetti. 185 kiþi de saðlýðýna kavuþarak taburcu oldu. Yýlan sokmalarý ve akrep ýsýrmalarý daha çok yaz aylarýnda, özellikle sýcaklarýn arttýðý dönemlerde görülüyor. Tarlalarda çalýþma esnasýnda sýkça yýlan ýsýrmasý olaylarýna rastlýyoruz. Akrep sokmasý olaylarý ise daha çok topraktan yapýlmýþ eski evlerde ve surlarda meydana geliyor. Yýlan ve akrep sokmasýna her yaþtan insan muhatap olabiliyor. Ama özellikle çalýþan, hareketli olan insanlarda daha çok görülüyor. Yýlan ýsýrmalarýnda tedaviye olay yerinde baþlanmalý. Hasta 24-48 saat süre ile müþahede altýnda tutulmalýdýr. Bunlarla birlikte ýsýran canlý hakkýndaki bilgiler gelecek saðlýk ekibine aktarýlmalý, hatta mümkünse fotoðrafý da çekilmeli veya

Varto festivale hazýrlanýyor M

eðer etkisiz hale getirilmiþ ise hekime gösterilmelidir" dedi. 'Ýlkel yöntemlere baþvurmayýn' Akrep zehrinin öldürücü nitelikte olduðuna dikkat çeken Alan, "Akrep, kuyruðundaki iðnesini sokarak zehrini vücuda veriyor. Zehir sinir sistemine ve kalbe zararlý etki yapar. Bazen çocuklarda ve büyüklerde ölüme yol açabilir. Sokulan yerde aðrý, kýzarýklýk, yanma ve uyuþukluk olur. Bunun yanýnda vücutta bazý bulgular da ortaya çýkar; tükürük bezlerinin salgýsý artar, baþ aðrýsý, kaslarda kasýlmalar, idrar, büyük abdest kaçýrma ve bazen de felçler görülür. Akrep sokmasý sonrasýnda telaþa kapýlmadan alýnacak küçük bazý tedbirler önemlidir. Ýlk olarak kiþi uygun bir saðlýk kuruluþuna yetiþtirilmelidir. Akrep sokulan kiþi yürütülmemeli, hareket ettirilmemelidir. Sokulan yerin yukarýsý eþarp ya da mendille sýkýlmalýdýr. Ýlk bir kaç saat sokulan yerin üzerine havluya sarýlý buz torbasý konulmalýdýr. Böylece zehrin emilmesi yavaþlatýlmýþ olur. Sokulan yere amonyak sürmek faydalý olur. Eðer solunum durmasý ya da zayýflamasý olursa aðýzdan aðza yapay solunum yapýlmalýdýr. Akrep sokmasý ve yýlan ýsýrmasýnda bazý vatandaþlar ilkel yöntemlere baþvuruyor. Örneðin, ýsýrýlan veya sokulan yeri kanatýyor, emiyor ya da hastayý kaplýcaya sýcak suya sokuyor. Böyle durumlarda olay bazen kangrene de dönüþebiliyor. Bunlar çok yanlýþ ve bir sürü sýkýntýya yol açabilecek iþlemlerdir. Bu tür iþlemlerden mutlaka kaçýnýlmalý ve en yakýn saðlýk kuruluþuna baþvurulmalýdýr" þeklinde konuþtu.

uþ'un Varto Belediyesi tarafýndan her yýl düzenlenen Koð Tepesi Festivali'nin bu yýl 15-16 ve 17 Aðustos tarihleri arasýnda gerçekleþtirileceði bildirildi. Varto Belediye Baþkaný Gülþen Çelebi baþkanlýðýnda bir toplantý yapýldý. Burada konuþan Gülþen Çelebi, Varto ilçesinin kültür sanatla buluþmasýný saðlamak için her yýl düzenlenen festivalin bu yýl da 15-16 ve 17 Aðustos günlerinde gerçekleþtirileceðini belirtti. Çelebi, "Dar gelirli bir belediye olmamýza raðmen, bizler festivali önemsiyoruz. Önemsediðimiz bu festivalin hayatýn her alanýnda, tüm toplumu kucaklayacaðýna inandýðýmýz için festivali düzenliyoruz. Bu yýl bizler Türkiye halklarý ile birlikte tarihi demokratik çözüm sürecini yaþýyoruz. Bu yýlki festivalimizi de, demokratik kurtuluþ ve özgür yaþam hamlesinin ruhuna denk düþecek bir planlama ile düzenlemek istiyoruz. Umuyoruz ki, festivalimiz kardeþleþmeye, barýþa ve özgür yaþama vesile olur" dedi.

Ýç-Dýþ Politika

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

'Zaman barýþýn aleyhine iþliyor'

CHP Genel Baþkan Yardýmcýsý Sezgin Tanrýkulu, "Zaman gerçekten barýþýn aleyhine iþliyor. Ýnsanlar kaygýlý ve endiþeli. Ýnsanlarýn umutlarýný boþa çýkarmayalým" dedi. C

endiþeli. Ýnsanlarýn umutlarýný boþa çýkarmayalým. Bu sorunu ve çözümü güvence altýna alacak adýmlarý mecliste atalým ve 7-8 aylýk süreci boþa çýkarmayalým. Geçmiþte yaþanmýþ çok olumsuz örnekler var ve bedeli çok aðýr olmuþtur. Kim barýþtan yana, kim deðil? Þimdi tüm bunlarýn yapýlmasý konusunda hangi engel var. 11 yýldýr neden yapýlmadý? Hadi 11 yýlda yapýlmadý, 12 Haziran'dan itibaren neden bunlar bir þarta baðlanýyor? Örgüt üyeleri çýktý, çýkmadý? Yani þimdi örgüt üyeleri Türkiye'den çýkmazsa, Türkiye'ye demokrasi gelmeyecek mi?" ifadelerini kullandý.

HP Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Ýstanbul Milletvekili Sezgin Tanrýkulu, partisinin Diyarbakýr Ýl Baþkanlýðý'nda basýn toplantýsý düzenledi. Tanrýkulu, "Toplumsal Barýþý Demokrasi ile Güvence Altýna Almak" adlý CHP'nin yasama çalýþmalarýnýn yer aldýðý kitabý basýna tanýttý. 220 sayfadan oluþan kitapla ilgili bilgi veren Tanrýkulu, TBMM'nin Cumartesi günü 2'nci yasama yýlýný kapattýðýný belirterek, ne zaman açýlacaðýnýn belli olmadýðýný söyledi. Kürt sorununun çözümü için gösterdikleri çabaya raðmen CHP'ye karþý bölgedeki algýnýn çok pozitif olmadýðýný ifade eden Tanrýkulu, parlamentoda kanun ve araþtýrma konusuna dönüþtüremedikleri teklif ve önergeleri kitap haline getirerek daðýtacaklarýný kaydetti.

Öcalan'ýn saðlýk konusu

Hak ve özgürlükler Baþbakan Erdoðan'ýn danýþmanlarý ve kurmaylarýyla kapalý kapýlar ardýnda toplantýlar yapmasýna gerek olmadýðýný belirten Tanrýkulu, "Baþbakan, bakanlarýyla, danýþmanlarýyla 8 kiþi toplanýyor, konuþuyor. Hiç toplanmalarýna gerek yok. Bir rapor sunmalarýna gerek yok. Türkiye'de demokrasinin, Kürt meselesinin çözülmesi noktasýnda, arkadaþlarýmýz tarafýndan parlamentoya sunulmuþ. Hazýrladýðýmýz kitapta da bunlarýn hepsi var. Bütün bunlar hem Türkiye'de, hem demokrasi eksikliði meselesi ve buna baðlý olarak Kürt sorunun demokratik çözümünün yol haritasýdýr, tümü de sunulmuþtur. Türkiye'de hak ve özgürlükler, pazarlýk konusu yapýlamaz. Eðer bu demokrasi meselesiyse, hiç bir þeye baðlý

Zozani'den Adli Týp'a çaðrý:

Raporlar gözden geçirilsin B

DP Hakkari Milletvekili Adil Zozani, Ýstanbul Adli Týp Kurumu Baþkaný'yla görüþtüðünü belirterek, görüþmede olumsuz raporlarýn yeniden gözden geçirilmesi önerisinde bulunduklarýný söyledi. BDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani, Ýstanbul Adli Týp Kurumu Baþkaný Doç. Dr. Yalçýn Büyük ile görüþtü. Zozani görüþmenin ayrýntýlarýný DÝHA'ya anlattý. Görüþmede Ýstanbul Adli Týp Kurumu Baþkaný Büyük'e siyasi tutsaklara verilen raporlarýn bu güne kadar her zaman siyasi tartýþma konusu olduðunu belirttiðini ifade eden Zozani, son olarak 13 hasta tutsaða "cezaevinde kalabilir" yönünde verileceði belirtilen raporlarýn tekrar gözden geçirilmesini istediðini söyledi. Zozani, "Adli Týp Kurumlarý bugüne kadar siyasi saiklerle hasta tutuklulara olmadýk raporlar verdi. Baþkan'a yeni bir yönetimle bu algýyý tersine çevirmesi için hasta tutsaklara olumlu yönde verilecek bir raporun fýrsat olduðunu söyledik" dedi.

'Bir kez daha gözden geçirin' Görüþmede Metris Cezaevi'nde rapor bekleyen 17 hasta tutsak hakkýnda hem Adli Týp Kurumu'ndan daha önce verilen, hem de tedavi gördükleri hastanelerde haklarýnda hazýrlanan raporlarý Büyük ile paylaþtýklarýný belirten Zozani, durumunu paylaþtýklarý hasta tutsaklarýn durumlarýnýn bir kez daha gözden geçirilmesi önerisinde bulunduklarýný ifade etti. 17 hasta tutsaðýn arasýnda kollarý ve bacaklarý olmayan tutsaklarýn olduðunu Büyük'e aktardýklarýný da belirten Zozani, "Büyük'e cezaevine gitmesini ve hasta tutuklularýn durumunu yerinde görmelerini önerdik. Bu gözleminin raporlara en azýndan olumlu yansýyacaðýný söyledik. Bu talebimize Büyük, ne olumlu ne de olumsuz bir cevap verdi" þeklinde konuþtu.

olmadan, bu adýmlarýn atýlmasý lazým. AKP, 11 yýldýr iktidarda, eðer bu saydýklarýmýz Türkiye'de bir sorun ise, ayný zamanda demokrasi sorunuysa, bunun için beklemeye gerek yok" þeklinde konuþtu.

'Umutlarý boþa çýkarmayalým' CHP'li Tanrýkulu, "Bizim kaygýmýz barýþtan

Çiçek: Siyasilerin dili birliði bozuyor TBMM Baþkaný Cemil Çiçek, siyasetçiler olarak vatandaþlara dilin kullanýmý açýsýndan güzel örnek olamadýklarýndan yakýndý. Çiçek, milletin birliðini siyasilerin dilinin bozduðunu söyledi.

BMM Baþkaný Cemil Çiçek, Kýrþehir Dernekler Federasyonu'nun düzenlediði iftar programýna katýldý. Türk siyasetinin en kötü yanýnýn dil konusu olduðunu vurgulayan Çiçek, AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Hüseyin Çelik'in geçtiðimiz gün MHP lideri Devlet Bahçeli için kullandýðý aðýr sözleri hedef aldý. Çiçek, "Her geçen gün biraz daha problemli kýsým haline getiren yer de burasýdýr. Emin olun bu milletin dirliðini, birliðini bozan ne terör örgütü ne de þudur, budur. Bizim kötü kullandýðýmýz dilimizdir" dedi.

'Güzel örnek olamýyoruz' Ramazan ayý olmasý münasebetiyle bir takým güzel özelliklerin kazanýlmasý gerektiðini ifade eden Çiçek, "Bir süreçten geçiyoruz. Siyaset adamlarý için. Ne çekiyorsak, dilimizden çekiyoruz. Dilimiz insan için çok büyük bir imkan. Ýyi

kullanýlmadýðýnda insanýn baþýnýn belasýdýr. Ramazan'ý sadece aç kalarak deðil, belki bütün uzuvlarýmýza güzel özellikler kazandýrarak deðerlendirmeliyiz. Onun için eline, beline, diline sahip olmak lazým. Siyasetçiler olarak sizlere güzel örnekler olamýyoruz. Maalesef siyasetimizin en kötü yanýdýr ve her geçen gün biraz daha problemli kýsým haline getiren yer de burasýdýr" þeklinde konuþtu.

'Kýrýp döküyoruz' Milletvekillerine verdiði iftarda bu sözleri söylediðini anlatan Çiçek, "Baþýn rahat durur, dilin rahat durursa. Dilin rahat durduðunu söyleyemem. Her gün kürsünün bu tarafýna geçip kýrýp döküyoruz, sonra da kürsünün bu tarafýna geçip 'Milletin birliðine ve beraberliðine ihtiyacýmýz var' diy-

oruz. Emin olun bu milletin dirliðini, birliðini bozan ne terör örgütü ne de þudur, budur. Bizim kötü kullandýðýmýz dilimizdir. Baþ gene tartýlýr, adamýn dili ne ise baþýnýn

ehemmiyeti de ona göredir. Dil söylenir, þahlanýr baþ belaya katlanýr. Ýnsanýn baþýný belaya sokan, büyük ölçekte dilidir. Uzun dil hayatý kýsaltýr" ifadelerini kullandý.

HES için Meclis'e baþvuru 1

'Cezaevinde kalabilir' raporlarý Hasta tutsaklarýn saðlýk durumlarýna baðlý olarak hukuken üç aylýk periyotlarla durumlarýnýn gözden geçirilmesi haklarýnýn olduðunu ifade eden Zozani, Metris Cezaevi'nde bulunan 17 hasta tutsaktan 13'üne verileceði belirtilen "cezaevinde kalabilir" yönündeki raporlara da deðinerek, "Bu raporlar olumsuz yönde olmasýna raðmen kamuoyuna deklare edilmediði için raporlarýn kesinleþmediðini söyleyebilirim. Nihai karar verilmeden önce hasta tutsaklarýn durumlarý tekrardan gözden geçirilebilir" ifadelerini kullandý. Zozani, Büyük'ün Metris Cezaevi'nde bulunan 17 hasta tutsaktan 13'üne verilen olumsuz raporlarý hakkýnda ise yönetime yeni geldiði için raporlara iliþkin bir bilgisinin olmadýðýný söylediðini belirtti.

yanadýr. Bu zaman dilimi içerisinde bir yurttaþýmýzýn yaþamýný yitirmemesi, Ocak ayýndan bu yana, sürecin devam etmesinden yanayýz. Çekildi, çekilmedi, yok yüzde 15 çekildi tartýþmalarýný bir kenara býrakarak, biz bu tartýþmanýn tarafý deðiliz. Bizim durduðumuz yer, demokrasiden ve barýþtan yana olan tutumdur. Zaman gerçekten barýþýn aleyhine iþliyor. Ýnsanlar kaygýlý ve

Abdullah Öcalan'ýn saðlýk sorunlarý ile ilgili bir soru üzerine Tanrýkulu, þunlarý söyledi: "Biz bütün tutuklularýn, hükümlülerin, ne olursa olsun azami saðlýk koþullarýndan faydalanmasýndan yanayýz. Ýsmi, kimliði, sýfatý ne olursa olsun bundan yanayýz. Hasta tutuklu ve hükümlüler noktasýnda hükümetin uyguladýðý politika son derece yanlýþtýr. Sadece Adli Týp'tan rapor alýnmasý noktasý yanlýþtýr. Bunu çok ifade ettik. Adli Týp'a bir tutukluyu 2 yýlda göndermek mümkün deðil, bir yýlda gönderip rapor aldýrmak mümkün deðil. Þimdi Dicle Üniversitesi Týp Fakültesi var, Türkiye'de 80 tane Týp Fakültesi var. Her ilde devlet hastaneleri var. Yani Adli Týp'a eþ deðer kurumlar var. Bunlardan alýnacak raporlarla hasta tutuklu ve hükümlüler konusunda daha hýzlý bir sonuç almak mümkündür."

Dersim Kültürel ve Doðal Miras Koruma Giriþimi üyeleri, Munzur Vadisi Milli Parký'nda herhangi bir þekilde izin alýnmadan yapýlan Mercan Regülatörü ve HES'in enerji üretiminin durdurulmasý amacýyla Meclis Dilekçe Komisyonu'na baþvuruda bulundu.

985 yýlýnda yapýmýna baþlanan ve 2003 yýlýnda tamamlanarak enerji üretmeye baþlayan Mercan Regülatörü ve HES için herhangi bir izin baþvurusu yapýlmadýðý ortaya çýktý. Ýzin alýnmadan yapýlan HES þirketine, Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulu (EPDK) elektrik üretim lisansý verirken, Devlet Su Ýþleri Genel Müdürlüðü'nde (DSÝ) su kullaným hakký anlaþmasý imzaladý. Dersim Kültürel ve Doðal Miras Koruma Giriþimi üyesi Avukat Barýþ Yýldýrým tarafýndan 2010 yýlýnda Mercan HES'in kaçak olduðu yönünde Cumhuriyet Baþsavcýlýðý'na baþvuruda bulunuldu. Milli Parklar Yasasý ve Yönetmeliði'ne göre uzun devreli geliþme planlarý kesinleþmeden milli parklarda hiçbir tesise izin verilemeyeceðini belirten Avukat Yýldýrým, "Milli Park alanlarýnda herhangi bir projenin hayata geçirilmesinde üstün kamu yararý olmasý ve Çevresel Etki Deðerlendirmesi (ÇED) etüdü yapýlmasý gerekiyor. Tüm bunlara raðmen maalesef Munzur Vadisi Milli Parký içerisinde HES var. Bu HES 2003 yýlýndan beri enerji üretiyor" dedi.

'Doðal peyzaj deðerleri kaybolmak üzere' Konuya iliþkin daha önce suç duyurularýnda bulunduklarýný ve Danýþtay'da dava açtýklarýný ifade eden Yýldýrým, "2010 yýlýndan beri yaptýðýmýz yazýþmalarda devlet de buranýn kaçak olduðunu kabul ediyor olmasýna raðmen HES faaliyetlerine devam ediyor. Bu tam bir skandal. Mercan HES inþa edildikten sonra pek çok endemik tür ciddi þekilde zarar gördü. Sadece bu alanda bulunan Huþ aðacý zamanla kayboldu. Can suyunun yeterince verilmemesi nedeniyle pek çok flora ve fauna türler zarar görmüþ durumda. Doðal peyzaj deðeri kaybolmak üzere" diye konuþtu. Yýldýrým, ayrýca Mercan Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali'nin enerji üretiminin durdurulmasý amacýyla Meclis Dilekçe Komisyonu'na baþvuruda bulunduklarýný belirterek, izinsiz HES'e devletçe müdahale edilmemesi durumunda konuyu Avrupa Konseyi ile UNESCO gibi uluslararasý mekanizmalara da baþvuruda bulunacaklarýný söyledi. (DÝHA)

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Ýç-DýþHaberler

AiHM'den 'biber gazý' kararý Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi (AÝHM), polisin toplumsal olaylarda biber gazý kullanýmýyla ilgili Türk yasal mevzuatýnýn Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi'yle uyumlu olmadýðýna hükmetti.

ÝHM, Diyarbakýr'da 2006 yýlýnda düzenlenen bir gösteri sýrasýnda polisin göstericileri daðýtmak için kullandýðý biber gazý kapsülü yüzüne isabet eden 13 yaþýndaki Abdullah Yaþa tarafýndan açýlan davayla ilgili kararýný açýkladý. Kararda, göstericilerin biber gazý kapsülleriyle yakýn mesafeden ve doðrudan hedef alýnmasýnýn, "ölümcül vakalara veya ciddi yaralanmalara yol açabileceði için, uygun bir polis davranýþý olmadýðý" not edildi. Mahkeme polisin biber gazý kapsüllerini "eðik atýþ" (45-50 derecelik açý) yaparak kullanmasý gerektiðine hükmetti. Mahkeme, olayýn meydana geldiði tarihte polisin biber gazý kullanýmýna iliþkin Türk yasal mevzuatýnýn "þahýslarýn fiziksel bütünlüklerinin korunmasý için Avrupa'nýn çaðdaþ demokrasilerinden beklenen

düzeyde güvence saðlamadýðý ve barýþçýl olmayan bir gösterinin daðýtýlmasý için aranan hedefe orantýlý yanýt oluþturmadýðý" sonucuna vardý. Bu tespitten yola çýkan AÝHM, biber gazýnýn bu þekilde kullanýlmasýyla Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi'nin kötü ve insanlýk dýþý muameleyle mücadeleyi kapsayan 3'üncü maddesinin Ankara tarafýndan ihlal edildiðine hükmetti.

Ankara'dan 'orantýlý' tezi Türk hükümeti davayla ilgili olarak AÝHM önünde, güvenlik güçlerinin biber gazý kullanmalarýnýn "polise saldýran ve yasadýþý gösteri yapan bir grubun daðýtýlmasý için orantýlý" olduðu tezini savunmuþtu. AÝHM, kararýný 2006 yýlýndaki davayla sýnýrlamayýp, Türk hükümetinden yasal mevzuatýný gözden geçirmesini de talep etti. Avrupa Ýnsan

Haklarý Sözleþmesi'nin 46'ncý maddesini temel alan AÝHM, biber gazý kullanýmýyla ilgili 15 Þubat 2008 tarihli sirkülere raðmen ölme ve yaralanma riskini asgariye indirmek amacýyla Türk yasal mevzuatýnýn kapsamlý biçimde gözden geçirilmesini istedi. Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi'nin 46'ncý maddesi, sözleþmeye taraf devletleri taraf olduklarý davalarda AÝHM'in kesinleþmiþ kararlarýna uymakla yükümlü kýlýyor. Karara gelecek üç ay içinde itiraz edilmemesi halinde, AÝHM kararlarýnýn uygulanýþýný denetleyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, yasal mevzuat deðiþikliði hakkýnda Türk hükümetinden bilgi talep edecek. Karar gereði Türk hükümeti davacýya 15 bin Euro tazminat, 5 bin Euro da mahkeme masrafý ödeyecek.

'Ýslam devleti kurulacak'

El Kaide'nin Ramazan Bayramý'nda Suriye'nin kuzeyindeki bölgede "Ýslam devleti" ilan etmeyi planladýðý ileri sürüldü.

ngiltere'nin baþkenti Londra'da yayýmlanan Arap Eþ Þarkül Avsat gazetesinde yer alan haberde, Suriye'nin kuzeyinde Ýslam devleti kurulmasýnýn planlandýðý öne sürüldü. Gazeteye konuþan Özgür Suriye Ordusu'nun üst düzey bir komutaný, El Kaide'nin "Ýslam devleti" kurma planýný geçen haftadan itibaren yürürlüðe koyduðunu iddia etti. Özgür Suriye Ordusu komutanlarýndan Kemal Hamami'nin

öldürülmesi de bu plan çerçevesinde gerçekleþti. Arap gazetenin haberinde El Kaide'nin, Suriye'nin kuzeyinde muhalifleri yenilgiye uðratýp, Türkiye'nin sýnýrýndaki kapýlarý ele geçirmeyi planladýðý öne sürülüyor. Böylece El Kaide'nin Suriye'ye kaçýrýlacak silah ve cephane kontrolünü ele geçirirken, petrol kaçakçýlýðýndan elde edilecek gelirin de sahibi olacaðý iddia ediliyor.

ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Büyükþehir, onlarý bekliyor Takýmda kalmasý istenen Yusuf ve Samet'in Y. Malatyasporla bonservis sorunlarýný çözmeleri bekleniyor. Ýki futbolcunun durumu hafta içinde netlik kazanacak. DÝYARBAKIR'DA KALMAK ÝSTÝYORLAR Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor'da Yusuf Yaðmur ve Samet Yeniceli hariç iç transfer çözülmüþ durumda. Bu iki futbolcu ile de prensipte anlaþýlýrken,imza için bonservis sorunlarýný çözmeleri bekleniyor. Yusuf ve Samet'in Y.Malatyaspor'la 1 bir yýl daha sözleþmeleri var. Yusuf,son 2 sezonda Büyükþehir'de,Samet de 1 yýl Kayapýnar Belediyespor'da ve geçen

sezon da Büyükþehir'de kiralýk oynamýþtý. Geçen sezonki þampiyonlukta pay sahibi olan ve teknik heyetin kalmasýný istediði bu futbolcularýn Y.Malatyaspor yönetimiyle görüþmelere devam ettiði,iki ismin de Malatya'da kalmak istemediklerini ifade ederek bonservis için kolaylýk istediði öðrenildi.

KÝMLER GÝTTÝ KÝMLER KALDI? Takýmda þu ana kadar Hüsnü Zeynekoðlu,Halil Çaðýrtekin,kaleci Burak,Emrah Metoðlu ve Emrah

Çalýþlar gibi isimler baþka takýmlara giderken, henüz anlaþma saðlanamayan Hakan Akman dahil bir çok ismin de kulüp aradýðý belirtiliyor. Büyükþehir,iç transferde þu ana kadar Ercüment,Kamil,Erhan Eren,Sercan Özdem ve Serdar Deniz'le anlaþma saðlandýðýný açýklamýþtý. Dýþ transferde ise þu ana kadar 6 futbolcuyu renklerine baðlayan yönetim,forvet ve orta saha gibi mevkilere takviye yapmak için arayýþlarda bulunuyor.

Þanlýurfaspor için Culio iddiasý! Þ

Fikstür çekiliyor, heyecan baþlýyor!

anlýurfaspor'un Galatasaray'ýn Arjantinli oyuncusu Juan Emmanuel Culio'ya talip olduðu iddia edildi. PTT 1. Lig'de yeni sezona iddialý girmek isteyen Þanlýurfaspor transfer çalýþmalarýna devam ediyor. Üç veya dört takviye daha yaparak transferi noktalamak isteyen sarýyeþilliler, birbirinden kaliteli birçok futbolcuyu yakýn takibe almýþ durumda. Bunlardan birisi de Galatasaraylý Culio. Alýnan bilgiye göre; Þanlýurfaspor'un bonservisi

Galatasaray'da bulunan Culio'yu transfer etmek için giriþimlere baþladý. Geçtiðimiz sezonu Mersin Ýdman Yurduspor'da kiralýk olarak geçiren 29 yaþýndaki orta saha oyuncusunun Galatasaray ile sözleþmesi 1 yýl daha devam ediyor. Sarý-yeþilli ekibin birçok takýmýn kadrosuna katmayý planladýðý Culio için Galatasaraylý yöneticilerle görüþme yaptýklarý belirtiliyor. Görüþmelerin olumlu sonuçlanmasý durumunda ve Culio önümüzdeki sezon sarý-yeþilli formayý giyebilir.

por Toto Süper Lig'de 2013-2014 sezonu fikstür çekimi bugün Ýstanbul'da yapýlacak. Yeni sezon fikstür çekimi, yayýncý kuruluþ Lig TV'nin Ayazaða'daki merkez stüdyolarýnda gerçekleþtirilecek. Süper Lig'de yeni sezonun ilk hafta maçlarý 17, 18, 19 Aðustos'ta oynanacak.

FB ve BJK kupalarý iade etsin

UEFA, Mayýs ayý içerisinde yaptýðý son kongresinde þike ile mücadele için zaman aþýmýný ortadan kaldýrmýþ ve gerekli yaptýrýmlarý uygulamayan yerel federasyonlara ceza uygulanmasý yönünde karar almýþtý.

on kongresinde þikede zaman aþýmýný kaldýran ve yerel federasyonlara ceza verme yetkisi alan UEFA, TFF'ye "Kararlarýný gözden geçir" diyebilir. Fenerbahçe ve Beþiktaþ'ýn cezalarýnýn onanmasý sonrasý UEFA'nýn ilk icra kurulu toplantýsýnda TFF'yi uyarmak için karar alacaðý ve TFF'ye "Kararlarýný gözden geçir yoksa sonuçlarýna katlanýrsýn" minvalinde bir mektup yollayacaðý belirtiliyor.

TFF'NÝN KURULLARI SÝLBAÞTAN Sabah'ýn haberine göre; TFF Baþkaný Yýldýrým Demirören, son mali genel kurulda "Fenerbahçe ve Beþiktaþ, UEFA'ya giderek savunmalarýný yapacaklar. Ceza alýrlar ya da almazlar, bizi ilgilendirmez. Yeter ki Türk futboluna ceza gelmesin" açýklamasýný yaparak Türk futbolunu bekleyen tehlikeye dikkat çekmiþti... UEFA'nýn ilk icra kurulu kararý sonrasý TFF'ye kararlarýný gözden geçirmesi telkininde bulunan bir mektup yollayacaðý kulislerde konuþulurken, TFF yönetiminin gardýný þimdiden almaya baþladýðý ve ilk olarak kurullarýný deðiþtirmek için düðmeye basacaðý gelen haberler arasýnda. NE DEDÝLER? Türker Arslan: (CAS Hakimi, TFF Tahkim Kurulu Eski Baþkaný) Kulüplerin CAS'a gitme yollarý var. Yürütmeyi durdurma talebinde bulunacaklardýr. Ancak CAS kolay kolay tedbir kararý almaz. CAS, yürütmeyi durdurma talebine, 2-3 gün içinde cevap verebilir. CAS'tan çok nadir tedbir kararý verildiði için, ben tedbir kararý çýkacaðýna ihtimal vermiyorum. CAS davasý en az 4 ay sürer, 7-8 ay veya daha uzun da sürebilir. Çünkü kapsamlý bir dosya. Duruþma yapýlacak, hakemler karar verecek. CAS davasý sonucunda ancak tazminat ödeme kararý olabilir.

Yunus Egemenoðlu: (TFF eski yöneticisi) Bu kararlarla Tahkim süreci sonuçlanmýþ oldu. UEFA'nýn yargý kurullarý nihai kararýný verdi. CAS'ta iki türlü yargýlama var. Bir tanesi olaðanüstü, direði olaðan süreç.. CAS'ýn, davayý olaðanüstü sürece almasý için UEFA'nýn da onayý olmasý gerekiyor. UEFA'nýn kabulüne baðlý olduðu için olaðanüstü süreci ben zor görüyorum. Ýkincisi olaðan süreç.. Burada süreç en kýsa 8 ayý buluyor. CAS'tan tedbir

kararý çýkmasý da oldukça zor görünüyor. UEFA, Mayýs ayýnda Londra'da 23. madde ve 10. madde deðiþikliðine gitti. Bu maddelerde de ulusal federasyonlara baský yapýlacaðý yazýlýyor. UEFA'nýn, bir yazý göndererek TTF kararlarýna müdahale etmesi mümkün. Prof. Dr.Nadi Günal: (Spor hukukçusu) Ben açýkçasý Beþiktaþ açýsýndan erteleme kararý çýkmasýný bekliyordum. Avrupa

kuralarýnýn çekilmesine çok az bir süre kaldý. Fenerbahçe þimdi yürütmenin CAS'tan durdurulmasýný talep edecek. Burada acil bir durum söz konusu.. Fenerbahçe ve Beþiktaþ'ýn bu sezon Avrupa kupalarýna katýlmasýný zor görüyorum. Süre kýsa ama imkansýz deðil. Ben 19 Temmuz'a kadar CAS'ýn yürütmenin durdurma kararý vereceðini düþünmüyorum. Benim tahminim uzun bir süre Fenerbahçe ve Beþiktaþ'ýn CAS davasýnýn süreceði. TFF'YE BASKI YAPILACAK Ýstanbul Barosu Spor Hukuku Komisyon Baþkaný Alpay Köse: "Bu kararlar tablo olarak çok kötü. Bu kararlardan da anlaþýlýyor ki; hem Fenerbahçe'nin hem Beþiktaþ'ýn savunma stratejileri son derece yanlýþ ve eksiktir. Türk futbolunun geneli için bir riske gidiyoruz. UEFA, bundan sonra TFF'nin kararlarýný deðiþtirmesi için baský yapacaktýr. UEFA yerel liglere ve takýmlara da cezalar verir. Bunun somut örneði Yunanistan'da yaþanmýþtýr. Yunanistan'da iki takýmýn küme düþürülmesi UEFA'nýn talimatýyla gerçekleþmiþtir. Eylüle kadar UEFA'nýn bu konudaki tavrý netleþir. Artýk UEFA ile kavga ve çatýþma olmamasý gerekir. Ýki takýmýmýz da almýþ olduklarý kupalarý iade etmeli." CAS'TA ÝÞ ÇOK ZOR Ankara Üniversitesi öðretim üyesi Prof. Dr. Nadi Günal: "Þu anda iki kulübümüzün de Uluslararasý Spor Tahkim Mahkemesi'ne gitme haklarý bulunuyor. Özellikle de kura çekimleri söz konusu olacaðý için yürütmeyi durdurma kararý isteyebilirler. Kararýn kulüplere teblið edildiði tarihten itibaren yürütmeyi durdurma kararý için baþvurabilirler; ancak süreç çok kýsaldý. Bu yüzden bunun gerçekleþmesinin zor olduðunu düþünüyorum; ama imkansýz deðil. Tahkim Mahkemesi'ndeki süreci izleyeceðiz ama bu sene bu kadar kýsa sürede karar alýp bu kararýn uygulanmasý zor gibi gözüküyor."

j Ramazan j

17 TEMMUZ 2013 ÇARÞAMBA

Bilinçli tutulan oruç kalbi koruyor

Oruç tutan kalp hastalarýný uzmanlar uyardýðý gibi bilinçli tutulan orucun da kalbi koruduðu belirtiliyor. Ramazan'da oruç tutan kalp hastalarýnda durum neden farklý, ne yapmalarý gerekiyor? Kalp hastalarý nasýl saðlýklý bir þekilde oruç tutar?

ardiyoloji Uzmaný Uzm. Dr. Sinan Coþkun Turan, orucun kalp hastalarý için faydalarýný ve dikkat edilmesi gereken hususlarýný anlatýyor. Doðru þekilde tutulan oruç, koroner kalp hastalýðýndan koruyor Saðlýklý kiþilerde yapýlan çalýþmalar, doðru þekilde tutulan orucun yararlý olabileceðini gösteriyor. Amerikan Kardiyoloji Cemiyeti'nin araþtýrma sonuçlarýna göre, oruç tutanlarda damar sertliðinin daha az olduðunu, insülin duyarlýlýðýnýn arttýðýný, oruç sayesinde kalp damar sistemindekipýhtýlaþma mekanizmalarý, kolesterol ve koroner kalp hastalýðý için bir risk faktörü olan homosistein gibi maddeler üzerinde olumlu yönde deðiþimler olduðu ve strese dayanmanýnkolaylaþtýðý belirtilmiþtir. Bu sonuçlarla, orucun koroner kalp hastalýðýndan koruduðu, koroner kalp hastalarýnda ise hastalýðýn ilerlemesini önlediði veya azalttýðý görülmüþtür.

Yetersiz ve dengesiz beslenme, kalp krizi ve felç riskini arttýrýyor Oruç tutarken iftarda alýnan gýdalara özellikle dikkat edilmesi gerekir. Yeterli ve dengelibeslenmeyi saðlamak için süt ve süt ürünleri, et- yumurta, kuru baklagiller, sebze-meyve ileekmek ve tahýl gruplarý tercih edilmelidir. Aðýr yemeklere dayanan bir oruç, saðlýða yararlý olmak bir yana, kalp krizi ve felç riskini arttýrmaktadýr. Hava sý-

caklýðý nedeniyle kaybolan su ve mineral kaybýný telafi için, iftardan itibaren sahur sonuna kadar bol su ve ayran, taze sýkýlmýþ meyve-sebze sularý alýmýna özen gösterilmelidir. Oruç sýrasýnda hiçbir sýkýntý yaþamayan, ancakyemeklere aþýrý yüklenmelerinden dolayý acil ünitelerine kalp krizi, felç, tansiyon veya þekerkomasý belirtileriyle baþvuran hastalar olmaktadýr. Kalp hastalarýnda oruç tutmak, hastalýðýn türüne ve kiþinin durumuna göre deðiþir Oruç tutarken kalp hastalýklarýný belirli kategorilere ayýrarak incelemek gerekir. Kalp hastalarýnýn oruç tutmasý hastalýðýn türüne, derecesine, kiþinin

durumuna, kiþinin oruçtan ve iftardabeslenmeden ne anladýðýna göre deðiþir. Hiçbir yakýnmasý olmayan, oturduðu yerde bile nefesitýkanan, tansiyonu yükselen/çok düþen veya odasýndaki klimanýn altýnda masa baþýnda görevyapan, iþi gereði güneþin altýnda tarlada ya da inþaatta çalýþmak zorunda olan bir kalp hastasý için oruç deðiþkenlik gösterir. Ramazanda oruç tutabilecek kalp hastalarý olduðu gibi, kesinlikle tutmamasý gerekenler hastalar da vardýr.

Ramazanda Oruç Tutmasý Sakýncalý Kalp Hastalarý Durduðu yerde veya günlük sýra-

dan iþlerde bile göðüs aðrýsý, nefes daralmasý, çarpýntý, baþ dönmesi-göz kararmasý yaþayan, tansiyonda aþýrý düþme veya yükselmelerin sýk yaþandýðý ve bundan dolayý gün içinde çok sayýda ilaç kullanmasý gereken hastalar. Son birkaç ay içinde kalp sorunu nedeniyle acil ünitesine baþvurmuþ veya hastaneye yatýrýlarak tedavi görmüþ olanlar. Son 3 ay içinde kalp ameliyatý geçirmiþ olanlar Yakýn zamanda iki veya daha fazla bayýlma ataðý veya buna yakýn tablo yaþamýþ olan hastalar. Tansiyon düþürücü ve idrar söktürücü etkili çok sayýda ilaç kullanmak zorunda olan, düzenli tedaviye raðmen hastalýk belirtilerinin sýk nüksettiði, tansiyondaki aþýrý düþme veya yükselmelerin henüz kontrol altýna alýnamamýþ hastalar. Kalp hastalýðýna ciddi böbrek yetersizliði veya insülin gerektiren þeker hastalýðýnýn eþlik ettiði hastalar. Bu durumlar söz konusu deðilse, hastayý takip eden doktorun da onay vermesi kaydýyla kalp hastalarý oruç tutabilir. Oruç tutmasýna müsaade edilen kalp hastalarýnýn dikkat etmesi gereken koþullar vardýr, bunlar saðlýklý kiþiler için de geçerli olan durumlardýr.

Kalp Hastalarýnýn Oruç Tutarken Dikkat Etmesi Gereken Hususlar Ýftarda tokluk oluþana kadar yemek

önemli hatalardan biridir. Doymaya meydan vermeden, yavaþ yiyerek ve sadece açlýðý yatýþtýrýp sofradan kalkýlmalýdýr. Ýstenen þeyler daha sonra mideyi doldurmadan ve 2 saat aralýklarla yenebilir.

Ýftardan sonra en azýndan her saat baþý bir bardak su içilmelidir. Aþýrý yaðlý yemekler ve tatlýlar yerine daha hafif gýdalar tercih edilmelidir. Sahura kalkmadan oruç tutmak önemli bir hatadýr. Uyku bölünse bile sahura kesinlikle kalkýlmalý ve az da olsa bir þeyler yenilmelidir. Sahur yemeði kahvaltý gibi hazýrlanmalý ve sahurda çok yemek uzun süre tok tutar inancýndan vazgeçilmelidir. Çünkü sahurda ne kadar çok yenirse ve kan þekerini yükselten tatlýlar ne kadar fazla tüketilirse, gün içinde o kadar çabuk acýkýlýr. Öðlen saatlerindeki uyku, son derece dinlendiricidir ve vücuttaki bütün stresi alýr. Öðle uykusu uyuyanlarýn, uyumayanlara göre kalp krizi geçirme riski önemli ölçüde düþmektedir. Gündüz içilemeyen sigaralarýn iftar sonrasý ardý ardýna içilmesi diðer büyük yanlýþlardan biridir. Sigara içmemek en iyisi olmakla beraber, içilecekse de sigara adedini mümkün olduðunca az tutmak gerekmektedir.