23.09.2012 Gazete Sayfaları

Yazýcýoðlu gazetemizde

Tillo'da Bilim ve Kültür Günleri

22 dönem Diyarbakýr Milletvekili Ýrfan Rýza Yazýcýoðlu, Olay Gazetesi haber merkezini ziyaret etti.

Yazýcýoðlu kentin sorunlarý ile ilgili görüþlerini aktarýrken, Diyarbakýrspor'un içinde bulunduðu duruma üzüldüklerini belirtti. 5’te

S

iirt'in Aydýnlar ilçesinde Siirt Valiliði tarafýndan düzenlenen Tillo Iþýk Hadisesi Bilim ve Kültür Günleri baþladý.

3 gün sürecek etkinliklerin ilk gününde Siirt yöresine özgü el sanatlarýnýn teþhir edildiði El Sanatlarý Sergisinin açýlýþý Vali Ahmet Aydýn, AK Parti Milletvekili Afif Demirkýran Siirt Belediye Baþkaný Selim Sadak ve diðer davetliler tarafýndan yapýldý.

El sanatlarý sergisinde Siirt ürünleri bal ve fýstýðýn yaný sýra Siirt battaniyeside sergilendi.Etkinlikler kapsamýnda Türkiye Oryantiring Federasyonu tarafýndan bir yarýþma düzenlendi. 4’te

TÜMSÝAD heyeti Erbil’den döndü

PAZAR 23 EYLÜL 2012

www.diyarbakirolay.com.tr

Fiyatý : 30 KR

TÜMSÝAD Diyarbakýr Þubesi'nin düzenlediði Irak-Erbil Ýþ ve Fuar gezisi kalabalýk bir iþadamý heyetiyle 18-21 Eylül tarihlerinde gerçekleþti.Gezinin Bölgesel Kürt Yönetiminin önemli kurum ve kiþileriyle yapýlan görüþmelerle verimli geçtiði bildirildi. 5’te

Önce barýs sonra anayasa

Baþbakan Erdoðan'a 'Fahri Doktora'

'Anayasa yapým sürecinde toplumsal katýlým çalýþtayý’nda konuþan BDP Eþgenel Baþkaný Gültan Kýþanak, barýþ iklimi oluþmadan demokratik yeni bir anayasanýn mümkün olamayacaðýný söyledi.

Bakan Çaðlayan "Ýnadýna yatýrým "

E

konomi Bakaný Zafer Çaðlayan, bu bölgeye yatýrým yapmanýn teröre vurulmuþ en büyük darbe olacaðýný belirterek, "Bu bölgenin kalkýnmasýndan, geliþmesinden huzursuz oluyor. Ýþte biz bugün buraya geldik ve inadýna Van diyoruz, inadýna Urfa diyoruz, inadýna Muþ diyoruz ve inadýna yatýrým diyoruz" ifadelerini kullandý. 6’da

'Bu ülke ölümlere doymuþtur'

Ý

HD Diyarbakýr Þubesi ve kayýp yakýnlarý, gözaltýnda kaybedilen yakýnlarý için 189'uncu kez bir araya gelerek, adalet istedi. ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, "Bu ülke artýk acýlara, ölümlere doymuþtur.

Sürecin önünü açýn, geçmiþle yüzleþin. Çünkü ülke iyi bir yere gitmiyor" dedi. Sayfa 7’de

B

DP Eþgenel Baþkaný Gültan Kýþanak , Türkiye'nin daha fazla bu çatýþmalý süreci taþýyamayacaðýný, diyalog ve müzakere sürecinin önünün açýlmasý gerektiðini vurgaladý.

E

l-Kudüs Üniversitesi tarafýndan kendisine 'Fahri Doktora' unvaný verilen Baþbakan Erdoðan, Ýsrail'in, yaptýðý kaçak kazýlarla Kudüs'teki kutsal mekanlarý tehdit ettiðini belirterek, "Bizler merhum Sultan Abdülhamid'i asla unutmayýz. Ve Sultan Abdülhamid'in Filistin ile ilgili tavrý neyse, unutmayýn bizim de tavrýmýz odur.

Filistinli kardeþlerim Türk insaný daima sizin yanýnýzda olacaktýr" dedi. Sayfa 8’de

Zorlu süreç

Ç

alýþtayýn açýlýþ konuþmasýný yapan Kýþanak, Türkiye'de uzun yýllar verilen mücadeleler sonucunda demokratik bir anayasanýn toplumsal talep haline geldiðini belirtti. "Herkes 'bize özgürlükçü, yeni bir anayasa gerekiyor' cümlesini kuruyor. Bu cümleden sonra parlamentonun bu cümleye kayýtsýz kalmasý mümkün deðildi. BDP blok bileþenleri ve vekilleri olarak oldukça zorlayýcý bir sürecin içinde olmamýza raðmen Anayasa Uzlaþma Komisyonu içinde yer aldýk. Buna biz de kayýtsýz kalamazdýk kendi yaþadýðýmýz problemler, öteleyici yaklaþýmlar, baskýlar bütün bunlar bizim gerçeðimizdi" diye konuþtu. 7’de

Mezopotamya motifli saat kulesi

Bizi ancak halk geri alýr

Barýþ ve Demokrasi Partisi (BDP) Iðdýr Örgütü'nün 2. Olaðan Kongresi'ne katýlan BDP Genel Baþkaný Selahattin Demirtaþ, "Bizim savunamayacak hiçbir þeyimiz yok.

Biz seçimde söylediðimizi hakimin karþýsýnda da söyleriz" dedi.Demirtaþ "Bizim hiç kimseden korkumuz yoktur. Bizi parlamentodan atmaya kimsenin gücü yetmez. Oraya bizi halk getirmiþ ancak halk oradan geri alýr.

Orasý kimsenin þirketi, mülkü deðildir.Biz de kimsenin elamaný, memuru deðiliz. Mikrofonu eline alan, 'BDP'yi atarýz' diyor.Sen hangi yetki ile oraya gelmiþsen ben de ayný yetki ile oraya gelmiþim.’’ þeklinde konuþtu. 7’de

Yeni vergi zamlarý M

aliye Bakanlýðý, bütçe hedeflxerindeki sapma nedeniyle 3 kalemde vergi artýþýna gitti. Resmi Gazete'de yayýmlanarak bugün itibariyle yürürlüðe giren karara göre; akaryakýta 30

kuruþ, tapu harçlarýna binde 4, alkollü içkilere ise 30 liraya varan zam geldi.Motor silindir hacmi 1600 cc'yi geçmeyen araçlarýn özel tüketim vergis oraný yüzde 37'den yüzde 40'a çýkarýldý. 6’da

Þ

anlýurfa'nýn Viranþehir ilçe meydanýnda Mezopotamya kültürüne ait motiflerin bulunduðu saat kulesinin yapýmýna baþlandý. 4’te

Bahisçi 35 kiþi tutuklandý

M

ardin'in Kýzýltepe ilçesinde polisin yasadýþý bahis oynatan kiþilere yönelik düzenlediði operasyonda gözaltýna alýnan 35 kiþi tutuklandý. 3’te

Saðlýk için soya

Kalp pilinde devrim!

Haberleri Sayfa 2’de

2

SAÐLIK

23 EYLÜL 2012 PAZAR

Kalp pilinde devrim!

Kalp yetersizliði tedavisi için kalp pili takýlan hastalarýn yarýsýnýn bu iþlemden yarar görmemelerinin nedeni uzun süredir çözülemeyen bir sýrdý. Soruna çözüm bulan Türk doktor, dünyadaki tedavi protokolünü deðiþtirdi. Böylece yüz binlerce hastaya gereksiz kalp pili takýlmasýnýn önüne geçilecek. En yeni haber ise ekim ayýnda basýlacak tedavi kýlavuzunun bu sonuçlar ýþýðýnda yenilenmiþ olmasý.

Ý

stanbul Acýbadem Maslak Hastanesi Kardiyoloji Uzmaný ve Acýbadem Üniversitesi Öðretim Üyesi Doç Dr. Ýlke Sipahi, uzun yýllar ABD Case Western Reserve Üniversitesi ile Cleveland Clinik'te doktor ve öðretim üyesi olarak çalýþtýktan sonra 7 ay önce Türkiye'ye dönüþ yaptý. Amerika'da yaptýðý araþtýrma ile kalp pillerinin takýldýðý hastalarýn yarýsýnýn bundan yararlanamamasýnýn sýrrýný çözen Sipahi'nin bu çalýþmasý, ekim ayýnda yenilenecek kalp pili tedavi kýlavuzunu deðiþtirmekle kalmayýp tedavide de çýðýr açacak.

gereksiz yere bu pahalý cihazlar takýlmayacak, bu cihazlardan sadece gerçekten ihtiyacý olan hastalar ya rar la na cak" ifadesini kullanýyor.

Doç. Dr. Ýlke Sipahi: Ömür Uzayacak Þikâyetler Azalacak "Biz hekimler olarak hemen her zaman hastalarý teker teker tedavi ediyoruz. Araþtýrma yapmanýn güzelliði ise bir seferde yüz binlerce, hatta milyonlarca insaný tedavi edebilmek veya yanlýþ tedaviden kurtarabilmekte. Bu sonucun en özel yönü, önümüzdeki 10 yýl içinde milyonlarca insanýn gereksiz yere bu uygulamaya bel baðlamayacak olmasý. Öte yandan doðru hastalarda pil tedavisi ömrün uzamasýna ve kalp yetersizliði þikâyetlerinin azalmasýna neden olacak. Bu kadar geniþ insan kitlelerinin hayatýna 8 -10 sayfalýk bir araþtýrma makalesiyle etki etmek büyük bir mutluluk."

Hastalarýn Yarýsýnda Sonuç Vermiyor Kalp pillerinin 20 yýlý aþkýn süredir kullanýmda olduðuna dikkat çeken, kalbinde blok bulunan ve kalp ritmi aþýrý yavaþlayan hastalarda, bayýlma ve hatta ölümle sonuçlanan süreçler oluþabileceðini söyleyen Sipahi, kalbin yapay bir jeneratörle uyarýlmasý halinde kalp hýzýnýn normale döndüðünü ve bu pillerin ilk geliþtirilme amacýnýn da bu soruna çözüm bulmak olduðunu ifade ediyor. Diðer yandan, 2000' lerin baþlarýndan itibaren kalp yetersizliðinin tedavisinde, özel 3 odacýklý yani kalbin 3 ayrý odacýðýný ardýþýk olarak uyarabilen bir takým özel kalp pillerinin de kullanýlmaya baþlandýðýný belirten Sipahi, araþtýrmasýnýn, kalp yetersizliði tedavisinde kullanýlan bu yeni nesil pillerle ilgili olduðunu dile getiriyor. Doç. Dr. Sipahi, sözü edilen pillerden dünya çapýnda yüz binlerce hastaya takýldýðýný söylüyor. Bu pillerin hastalarýn yaklaþýk yüzde 40'ýnda, kimi serilerde ise yüzde 50'sinde hiç yarar saðlamadýðý görülüyor.

10 Yýldan Beri Çözülemeyen Sýr Bunun çok önemli bir oran olduðunu ve nedenini çözmek için dünyada 10 yýldýr hummalý bir

çalýþma gerçekleþtiðini kaydeden Sipahi, hastalarýn yarýsýnýn kalp pili tedavisine yanýt vermemesinin altýndaki sorunu merak etmesinin kendisini çözüme götüren ilk adým olduðunu belirtiyor.

Bu noktada tedaviden sonuç alýnmamasýna iliþkin çeþitli varsayýmlar yürütülüyor. Bazý araþtýrmacýlar bunun nedeninin damar sertliðine baðlý kalp yetersizliði hastalarýnýn pil tedavisine yanýt vermemelerinden, bazýlarý cinsiyetin öneminden, kimileri büyük enfarktüs geçirmiþ hastalarda sorun olmasýndan kaynaklandýðýný düþünüyor. Sorunun kalp ultrasonundaki bazý parametrelerdeki deðiþimlerden de kaynaklanabileceði yönündeki tahminler de araþtýrýlýrken Sipahi, hiç kimsenin soruna kendisinin yaklaþtýðý þekilde bakmadýðýný belirtiyor.

6 Bin Hasta Katýldý

Ne yaptý?

Tedavi protokolünde her kalp yetersizliði hastasýna elektrokardiyografi (EKG) çekildiðini ve elektrosunda kalbin uyarýlma süresinin 0.12 saniyenin 0.12 saniye 120 milisaniyeye denk geliyor) üzerinde olan hastalara kalp pili takýlmasýnýn önerildiðini söyleyen Sipahi, "Araþtýrmamýz, bu sýnýr deðerin 150 milisaniye olmasý gerektiðini, 120 -150 arasýndaki hastalarýn bu pillerden hiç istifade etmediklerini gösteriyor" diyor.

Bu hafta tüm kýlavuzlarýn revize edildiðine ve dünya çapýnda yeni pil takma kriterinin 150 milisaniye olacaðýna dikkat çekerek bunun yüzbinlerce hastanýn hayatýný etkileyecek bir geliþme olduðunu belirten Sipahi, "Bu yeni yaklaþým sonucunda çok sayýda kalp yetersizliði hastasýna

2009 yýlý sonunda baþlatýlan araþtýrma 6 bine yakýn hastanýn verilerini inceliyor. Çok merkezli gerçekleþen bu çalýþmada Doç. Dr. Sipahi, 120 150 milisaniye arasýnda uyarýlma süresi olan kalp yetersizliði hastalarýnýn pilden hiç yararlanamadýklarýný, yaþam sürelerinin uzamadýðýný, bu hastalarýn þikâyetlerinin azalmadýðýný ve hastaneye yatýþlarýnda azalma olmadýðýný gösteriyor.

Veriler bu kadar güçlü, sonuçlar ise bu kadar net olunca, 1 yýl içinde tüm týp cemiyetleri (Amerikan Kalp Birliði, Amerikan Kardiyoloji Birliði, Kalp Ritim Cemiyeti, Amerikan Kalp Yetersizliði Cemiyeti, Amerikan Kalp Cerrahisi Cemiyetleri) araþtýrmanýn geçerliliðini kabul ederek ortak yayýnladýklarý kýlavuzlarý Doç Dr. Ýlke Sipahi'nin önerdiði þekilde revize ediyor.

Saðlýk için soya Saðlýklý bir beslenme düzeni ve bedensel iþlevlerin sürdürülebilmesi için her gün yeterli miktarda kaliteli protein tüketmek gerekiyor.

B

irleþmiþ Milletler Gýda ve Tarým Örgütü (FAO) ve Dünya Saðlýk Örgütü'nün (WHO) Ortak Uzman Konsültasyonu'nun Protein Kalitesi Deðerlendirme Raporuna göre aðýrlýklý olarak et ürünleri ve soya gibi bitkisel ürünlerde bulunan protein saçtan týrnaklara tüm hücrelerin iþlevsel ve yapýsal bir bileþeni oluyor. Suyun ardýndan, bedende en çok bulunan molekül protein. Protein kaslarda, cildte, kemiklerde, saçta, baðýþýklýk sisteminde ve bedenin tüm hemen her kýsmýnda bulunuyor. Protein, bedendeki dokularý oluþturuyor, koruyor ve yeniliyor. Çocukluk, eriþkinlik ve gebelik sýrasýnda büyüme ve geliþme için de oldukça önemli. Enzimler ve amino asitlerden oluþan protein, bedendeki kimyasal reaksiyonlar için güç kaynaðý saðlýyor ve kanda oksijeni taþýyor. Mevcut 22 amino asitten 9'u, insan bedeni tarafýndan oluþturulamadýðý ve dolayýsýyla gýdalardan alýnmasý gerektiði için "temel amino asitler" olarak adlandýrýlýyorlar.

Tam ve Tam Olamayan Proteinler Bazý proteinler, yeni proteinler oluþturmak için gerekli tüm amino asitleri içeriyor. Bu tür protein, tam protein olarak adlandýrýlýyor. Tam proteinler genellikle kýrmýzý et, tavuk, balýk, yumurta ve süt ürünleri gibi hayvansal kaynaklarda ve soya ürünlerinde bulunuyor. Diðer protein kaynaklarýysa, tam olmayan protein olarak adlandýrýlmýyor ve meyvelerde, sebzelerde, tahýllarda bulunuyor.

Cildiniz erken kýrýþmasýn

Birleþmiþ Milletler Gýda ve Tarým Örgütü (FAO) ve Dünya Saðlýk Örgütü'nün (WHO) Ortak Uzman Konsültasyonu'nun Protein Kalitesi Deðerlendirme Raporu, bir proteinin kalitesini deðerlendirmek üzere, basit, bilimsel ve akýlcý bir prosedür olan "Protein Sindirilebilirliði Düzeltilmiþ Amino Asit Skorunu (PDCAAS)" öneriyor. Bu PDCAAS deðerine göre yumurta beyazý, kazein ve izole soya proteini 1.00 tam deðer ile en kaliteli proteinler arasýnda yer alýyor. Bu deðerlendirmeye göre kýrmýzý et 0.92; bezelye unu 0.69; tam buðday ise 0.40 protein deðerine sahip.

Soya Ýle Tam Protein Geçtiðimiz 25 yýlda ortaya konulan kesin bilimsel veriler, vazgeçilmez amino asit dizisinden ötürü, soyanýn besleyici olarak tek tam bitkisel protein olduðunu gösteriyor. Bu nedenle, FAO ve WHO tarafýndan önerilen deðerlendirme yöntemine göre, soya proteini çocuklar ve eriþkinlerin temel amino asit gereksinimlerini karþýlýyor.

Soya, kýrmýzý et, süt, yumurta gibi hayvansal proteinlerle kýyaslanabilir tek tam bitkisel protein olarak dkkat çekiyor. Bir kiþinin günlük beslenme düzeninde ne kadar proteinin gerekli olduðu kiþilere göre farklýlýk göstermekle birlikte, saðlýk profesyonelleri yetiþkinlerin aðýrlýklarýnýn her kilosu baþýna günde en az

0,8 gram proteine ihtiyaç duyduðunu ileri sürüyor. Bu proteini alýnmadýðý takdirde, insan bedeni ihtiyacý olaný elde etmek için yavaþ yavaþ kendi dokularýný bozmaya baþlýyor. Dolayýsýyla ortalama 65 kilodaki bir kadýnýn her gün 52 gram; ortalama 80 kilodaki bir erkeðinse 64 gram protein almasý gerekiyor.

Sigaranýn içinde yaklaþýk 4 bin adet toksik madde içerdiðini ifade eden Alkoçlar, fare zehri olarak bilinen arsenik, böcek öldürücü DDT, füze yakýtý yapýmýnda kullanýlan metanolun sigarada bulunduðunu söyledi.

Her nefes sigara alýmýnda yaklaþýk 100 bin beyin hücresinin öldüðünü dile getiren Bursa Saðlýk Müdürlüðü Ýletiþim Merkezi Sorumlu Müdürü Dr. Halenur Alkoçlar, "Sigara içmeye devam eden kiþinin zaman içinde refleksleri kaybolur. Sigara içmeyen kiþiler daha canlý ve enerjik olur.

Akciðerleri de sigaranýn olumsuzluklarýndan etkilenmediði için daha rahat soluk alýp verirler. Bu da onlarýn hareket kýsýtlýlýðýna sebep olmaz. Sigara içenlerde vücudun diðer damarlarýnda olduðu gibi kalbin kanlanmasýný saðlayan koroner damarlarda da daralmalar ve yapýsal deðiþiklikler meydana gelir.

Kalp daha hýzlý çalýþýr. Anjina pektoris denilen kalp aðrýsý meydana gelir" dedi.

Sigara Ýçenlerin Cildi Erken Yaþlanýyor Sigaranýn aðýz, dudak, yemek borusu, mide, safra kesesi ve pankreas kanserlerine sebep olabileceðinin de altýný çizen Alkoçlar, "Sigara kadýnda ve erkekte kýsýrlýk riskine yol açar. Böbrek kanseri riskini arttýrýr. Erkeklerde prostat kanseri riskini arttýrýr.

Kemiklerde kýrýlma riski artar. Cilt soluk renk alýr.

Cilt daha çabuk kýrýþýr. Diþlerde ve parmaklarda sararma meydana gelir. Kötü koku meydana gelir.

Saçlarda dökülmeler meydana gelir. Týrnaklarda sýk sýk kýrýlmalar meydana gelir" diye konuþtu.

Türkiye'de çýkan orman yangýnýnýn yüzde 50'sinin sigara izmaritinden kaynaklandýðýný da vurgulayan Alkoçlar, sigaranýn ormana ve aðaca verdiði zararlarýn bununla da kalmadýðýný ifade ederek, "Bilindiði gibi kaðýt üretmek için çok sayýda aðaç yok olmakta.

Sigaranýn yanan kaðýdý ve paketi için bu aðaçlardan elde edilen kaðýtlar kullanýlmakta. 3 bin paket sigaranýn kaðýdý için 1 aðaç yok olmakta. Her yýl ülkemizde içilen sigaralar sebebiyle 2 milyon aðaç yok oluyor" ifadelerini kullandý.

Bahisçi 35 kiþi tutuklandý

Þarapnel parçasý yaraladý S

uriye'de Esad'da baðlý birlikler ile muhalifler arasýndaki çatýþmalarda kullanýlan toplardan sýçrayan þarapnel parçasý, Türkiye sýnýrýnda bir kadýnýn yaralanmasýna ne-

den oldu.

Yaralý kadýn ambulansla Þanlýurfa Devlet Hastanesine kaldýrýlýrken, Esad askerleri ile muhalifler arasýndaki çatýþmalar devam ediyor.

Mardin'in Kýzýltepe ilçesinde polisin yasadýþý bahis oynatan kiþilere yönelik düzenlediði operasyonda gözaltýna alýnan 35 kiþi tutuklandý.

Edinilen bilgilere göre, Mardin ve Kýzýltepe Ýlçe Emniyet Müdürlükleri Asayiþ Þube Müdürlüðü ve Ahlak Büro Amirliði

ekiplerinin ortaklaþa yürüttüðü çalýþma kapsamýnda Kýzýltepe'de yasadýþý bahis oynatan 20'den fazla iþ yerine operasyon düzenlendi. Operasyonda gözaltýna alýnan 35 kiþi, önceki gün çýkarýldýklarý mahkemece tutuklanarak Mardin Cezaevi'ne gönderildi.

Kendilerini savcý olarak tanýtýyorlar 23 EYLÜL 2012 PAZAR

Polis, telefonda kendisini kamu kurum yetkilisi olarak tanýtarak para isteyen kiþilere karþý dikkatli olunmasý yönünde vatandaþlarý bir kez daha uyardý.

Þanlýurfa'nýn Siverek ilçesinde baþka ilçeden gelerek kendilerini savcý ve polis olarak tanýtan þebeke üyeleri yakalandý.

Edinilen bilgiye göre, Ordu Ýl Emniyet Müdürlüðü'ne dilekçe ile baþvuran Recep Özcan adlý vatandaþ, tanýmadýðý bir kiþinin telefonla arayýp kendisini savcý ve polis olarak tanýttý-

ðýný belirterek, "Telefondaki kiþi, bana kimlik bilgilerimi kullanýp kredi çekmek isteyenler olduðunu, yakalanmalarý için bankaya para yatýrmam gerektiðini söyledi. Ben de 29 bin TL'yi Ö.Þ. adýna PTT hesabýna yatýrdým. Dolandýrýldýðýmý sonradan anladým" dedi.

Bunun üzerine Emniyet ekipleri hesaba bloke koyarak paranýn çekilmesine engel oldu. Þüpheliler, Siverek PTT'sine gelerek parayý çekmek istedi. Siverek PTT þubesinde parayý tahsil etmeyi bekleyen þahsýn þüpheli davranmasý üzerine polise bilgi verildi. Olay yerine gelen polis ekipleri Ö.Þ.'yi olay yerinde gözaltýna aldý. Gözaltýna alýnan Ö.Þ'nin sorgusunda, Hilvan ilçesinden M.C.S., M.Ç., M.Þ., M.A. ile birlikte 44 KR 157 plakalý araç ile geldiklerini ve PTT 'den kendi hesabýna yatýrýlan 29 bin TL'yi çekmek istediðini söyledi.

Polis ekiplerinin yaptýðý çalýþmada Þebekenin elebaþý M.C.S., M.Ç., M.Þ., M.A. saklandýklarý yerde polis ekiplerince yakalanarak gözaltýna alýndýlar.

Bu arada emniyet yetkilileri, telefonda kendisini kamu kurum yetkilisi olarak tanýtarak para isteyen kiþilere karþý dikkatli olunmasý yönünde vatandaþlarý bir kez daha uyardý.

3 ayrý kazada 2 ölü Þanlýurfa'nýn Viranþehir ilçesinde bir saat arayla meydana gelen üç ayrý trafik kazasýnda 2 kiþi hayatýný kaybetti. 2 kiþi yaralandý.

Alýnan bilgiye göre, ilk kaza, Viranþehir'e baðlý Terzi köyünde meydana geldi. Plakasý ve sürücüsü belirlenemeyen otomobil, 7 yaþýndaki Memduh Yurtseven'e çarpýp kaçtý. Çarpmanýn etkisiyle yola savrulan çocuk, olay yerinde hayatýný kaybetti. Ýkinci kaza ise, Viranþehir-Siverek karayolu üzerinde bulunan Çukuryaný köyünde meydana geldi. Sürücü ve plakasý öðrenilmeyen

otomobil, geri manevra yaptýðý sýrada 64 yaþýndaki Hüseyin Çakýcý'ya çarptý. Kazada aðýr yaralanan Çakýcý, kaldýrýldýðý hastanede hayatýný kaybetti.

Son kaza ise, Viranþehir-Ceylanpýnar karayolu üzerinde meydana geldi. Ramazan R. ile Ömer Ç.'nin kullandýðý motosikletler kafa kafaya çarpýþtý. Kask takmayan iki motosiklet sürücüsü de yaralandý. Yaralýlar, Viranþehir Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldý. Üç kazayla ilgili de soruþturma baþlatýldý.

Þüpheli paketten asker elbisesi çýktý Þanlýurfa'nýn Siverek ilçesinde yol kenarýna býrakýlan þüpheli çanta paniðe neden olurken, içinden askeri elbise çýktý.

Siverek-Diyarbakýr karayoluna býrakýlan çantanýn sürücüler tarafýndan fark edilmesi üzerine, bomba olabileceði þüphesiyle durum güvenlik güçlerine bildirildi. Bunun üzerine polis ekipleri hemen harekete geçerek otoyolda trafiði durdurdu. Araçlarýn durdurulmasý üzerine otoyolun her iki þeridinde de uzun araç kuyruklarý oluþurken, yolun trafiðe kapatýlmasýnýn ardýndan Þanlýurfa'dan gelen bomba imha ekipleri devreye girdi. Uzman ekip, emniyet þeridine dik bir þekilde býrakýlan çantayý kontrol etti. Koruyucu kýyafetle çantaya yaklaþan bomba imha uzmaný, yaptýðý incelemenin ardýndan çantanýn içinde Uður A.'ya ait askeri malzemenin olduðunu fark etti. Çantada yapýlan çalýþmalar sonucunda herhangi bir tehlikenin bulunmadýðýna iþaret eden uzmanlar, yolu yeniden trafiðe açtý. Otoyolda korku dolu dakikalarýn yaþanmasýna neden olan çantanýn güvenli bir þekilde yol kenarýna alýnmasýnýn ardýndan, araçlar tekrar yollarýna devam etti.

Güvenlik güçleri, çantayý kimin hangi nedenle otoyola býraktýðýný belirlemeye çalýþýyor.

Polis hep uyarýyor ama…

Malatya'da 3 kiþi, ayrý ayrý olaylarda 20 bin 500 TL parayý kendilerini telefonla arayan kiþilere kaptýrdýlar.

Malatya merkezde meydana gelen ilk olayda, N.Þ. (46) adlý maðdur cep telefonu ile aranarak, terör örgütünün kendi adýna kredi kartý çýkarttýðýný ve bu olayý çözeceklerini söyleyen kiþilerin verdikleri hesaba bin 500 TL para yatýrdýðýný bildirerek, dolandýrýldýðýný anlayýp þikayetçi oldu.

Malatya merkez Hoca Ahmet Yesevi Mahallesi'nde oturan V.H. (48) adlý maðdur ise kendisini cep telefonundan arayan kiþinin, "Hesabýndan 68 bin TL para terör örgütüne aktarýlmýþ" dediðini, kendisinin de verilen hesaplara toplam 18 bin TL parayý yatýrdýðýný aktararak, kendisini dolandýran þahýstan þikayetçi oldu.

Doðanþehir ilçesinin Yeni Mahallesi'nde meydana gelen olayda da, polise baþvuran S.A. (62) kendisini yeðeni adýna arayarak bin TL tutarýnda parayý hesaba yatýrtan kiþiden þikayetçi oldu.

Her 3 dolandýrýcýlýk olayýyla ilgili soruþturma sürüyor.

Sebze hali inþaatýnda kaza : 3 yaralý Bitlis Belediyesi'nce yaptýrýlan yeni sebze hali inþaatýnda 3. katýn betonu döküldüðü sýrada kalýbýn çökmesi sonucu 3 iþçi yaralandý.

Diyarbakýr karayolu üzeri Arýcýlýk mevkiinde yaptýrýlan yeni sebze hali inþaatýnýn 3. katýnýn betonu döküldüðü sýrada kalýp çöktü. Kalýbýn atlýnda kalarak yaralanan 3 iþçi, 112 Acil Servis ekipleri ve inþaattaki iþçilerin yardýmýyla sýkýþtýklarý yerden çýkarýlarak Bitlis Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldý. Ýnþaata gelerek incelemelerde bulunan Bitlis Belediye Baþkaný Fehmi Alaydýn, ''Beton döküldüðü sýrada kalýplarda çökme meydana

gelmiþ. Olayda can kaybýnýn olmamasý bizim için bir teselli. Yaralý 3 iþçimizin sadece birisinin durumu ciddi, diðerleri hafif yaralý. Sebze halinin kaba ve ince inþaat çalýþmalarý devam ediyor. Ýhmal olup olmadýðý da incelenmeli. Bu tür olaylar her inþaatta meydana gelebilir ve olmamasý için dua ediyoruz. Biraz daha tedbirli çalýþýlýrsa en azýndan can kaybý olmaz'' dedi.

Yeni sebze halinin özellikli bir proje olduðunu ifade eden Alaydýn, binayý 15 Kasým tarihine kadar tamamlayarak açýlýþýný yapmayý planladýklarýný da kaydetti.

4

HABER

23 EYLÜL 2012 PAZAR

Tillo'da Bilim ve Kültür Günleri Siirt'in Aydýnlar ilçesinde Siirt Valiliði tarafýndan düzenlenen Tillo Iþýk Hadisesi Bilim ve Kültür Günleri baþladý.

3

gün sürecek etkinliklerin ilk gününde Siirt yöresine özgü el sanatlarýnýn teþhir edildiði El Sanatlarý Sergisinin açýlýþý Vali Ahmet Aydýn, AK Parti Milletvekili Afif Demirkýran Siirt Belediye Baþkaný Selim Sadak ve diðer davetliler tarafýndan yapýldý. El sanatlarý sergisinde Siirt ürünleri bal ve fýstýðýn yaný sýra Siirt battaniyeside sergilendi.

Etkinlikler kapsamýnda Türkiye Oryantiring Federasyonu tarafýndan bir yarýþma düzenlendi. Etkinlik nedeniyle Tilloya gelen Türkiye Oryantiring Federasyonu Baþkaný Mehmet Genç, "5 ayrý kategoride yapýlan 16-18-20 ve bay bayanlar kategorilerinde ya-

pýlan yarýþmalarda dereceye girenlere ödülleri verilecek. Buradaki amacýmýz üç gün öncesinden gelen arkadaþlarýmýzla birlikte Siirt üniversitesinde, liselerde ve Tillo da ki ilkokullarda yaptýðýmýz eðitim çalýþmalarýyla üç günlük hýzlý bir çalýþma ile festivale

yetiþtirmek için buranýn çizdiðimiz krokisi ile Tillonun daha iyi tanýtýmýna buradaki kültürel deðerlerin daha iyi ortaya çýkmasýna federasyon olarak katkýmýz olduysa onun mutluluðunu yaþýyoruz.

Türkiye Oryantiring federasyonu olarak on yýldýr faaliyette olan federasyonumuz Türkiye'nin her yerinde faaliyetlerini yaparken bu gün Tilloda bu güzel heyecaný yaþýyoruz. Ama baktýk ki burada çocuklarýmýz ve deðiþik yaþ gruplarýnda öðrencilerimizde büyük bir istek var. Umarým bundan sonraki faaliyetlerimiz burada gerçekleþir. Siirt Tillo görüntüsüyle güzelliði öðrencisiyle idarecisiyle yönetimiyle oryantiring sporuna kucaðýný açmýþ durumdadýr" dedi.

Oryantiring eðitmeni Ali Cankýþ, oryantiring oyunun bir yön bulma oyunu olduðunu belirterek oyunun deðiþik yaþ gruplarý arasýnda oynandýðýný söyledi.

Oyunu birincilikle bitiren Aycan Ceren dalý öðrenci ise, ilk defa oynadýðý oyunun çok eðlenceli olduðunu söyledi.

Etkinlikler kapsamýnda çeþitli söyleþiler yapýldý. Etkinliklerin yarýnki bölümünde ise Tillo'nun yetiþtirdiði bilim adamlarýnýn ele alýndýðý bir panel ve Serdar Tuncer'in þiir dinletisi Uður Iþýlak'ýn konseri gerçekleþtirilecek. Son günde ise, Ýbrahim Hakký Hazretleri'nin, güneþin hocasý Ýsmail Fakirullah Hazretleri'nin baþucuna doðmasýný saðlayan ýþýk hadisesi izlenecek.

Vali Karaloðlu'ndan kalýcý konutlarda inceleme

Van Valisi Münir Karaloðlu, Adalet ve Kalkýnma Partisi (Ak Parti) Van Milletvekili Burhan Kayatürk'le birlikte 25 Eylül Salý günü kurasý çekilecek olan Kalecik mevkiindeki depremzede kalýcý konutlarýnda incelemelerde bulundu.

2

3 Ekim ve 9 Kasým tarihlerinde Van'da meydana gelen depremler sonrasýnda evleri aðýr hasar gören vatandaþlar için Baþbakanlýk Toplu Konut Ýdaresi (TOKÝ) Baþkanlýðý tarafýndan yaptýrýlan deprem konutlarý hýzla tamamlanýyor. Bostaniçi ve Kevenli bölgesinde yapýmý tamamlanan bin 400 konutun ilk kurasý Baþbakan Yardýmcýsý Beþir Atalay'ýn katýldýðý törenle 4 Eylül'de çekilmiþti. Kura sonrasý vatandaþlar anahtarlarýný teslim alarak, evlerine yerleþmeye devam ediyor. Vanlý depremzedelerin ikinci kura heyecaný ise 25 Eylül Salý günü yaþanacak. Ýçiþleri Bakaný Ýdris Naim Þahin'in katýlacaðý Kalecik mevkiindeki 2 bin 458 konuttan 2 bin 170 konutun kurasý Öðretmen

Anadolu Lisesi spor salonunda çekilecek.

Van Valisi Münir Karaloðlu, beraberinde Ak Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk ve Vali Yardýmcýsý Atay Ulsu ile birlikte, Kalecik mevkiine giderek, çalýþmalarý yerinde inceledi. Vali Karaloðlu ve Milletvekili Kayatürk, konutlarýn yapýmýndan sorumlu Baþbakanlýk Toplu Konut Ýdaresi (TOKÝ) Baþkanlýðý Uygulama Þube Müdürü Ýbrahim Yeþildað ve yüklenici firma yetkilileriyle bir deðerlendirme toplantýsý yaptý. Proje üzerinde yapýlan çalýþmalarý deðerlendiren ve son durum hakkýnda bilgi alan Vali Karaloðlu, TOKÝ Uygulama Þube Müdürü Ýbrahim Yeþildað'dan yollarýn asfaltlanmasý ve çevre düzenlenmesinin

biran önce bitirilmesini istedi. 25 Eylül'de çekilecek olan konutlarýn 10 Ekim tarihinden itibaren vatandaþlara anahtarlarýnýn teslim edilmesini isteyen Vali Karaloðlu, aksaklýðýn yaþanmamasý için de yüklenici firma yetkilileriyle toplantý yaparak gerekli hatýrlatmalarý yapmasýný istedi. Vali Karaloðlu, beraberindeki Milletvekili Burhan Kayatürk, toplu konutlarýn yapýldýðý alanda ve 10 Ekim'de eðitim öðretimin yapýlacaðý okul çevresinde de incelemelerde bulundular.

Kalecik mevkiinde yapýmý tamamlanan 2 bin 458 konutla birlikte TOKÝ alanýnda, her biri 32 derslikli 3 okul, 3 cami ve 6 büfe yer alýyor.

Okul ihtiyaçlarýný giderirken, çocuklarýn saðlýðýný tehlikeye atmayýn Kýrtasiyeciler , çocuklarýn saðlýðýný tehlikeye atacak okul araç-gereçlerinden uzak durulmasý konusunda, Anne ve babalara yönelik önemli uyarýlarda bulundu.

2012-2013 Eðitim-Öðretim döneminin baþladýðý ve okul ihtiyaçlarýnýn karþýlandýðý þu günlerde, çocuklarýn saðlýðýný tehlikeye atacak okul araç-gereçlerinden uzak durulmasý konu-

sunda anne-babalara uyarýlarda bulunuldu.

Görüþlerini dile getiren Adýgüzel Kitap Kýrtasiye Yetkilisi Osman Adýgüzel, "Takdir edileceði gibi geleceðimizin teminatý olan çocuklarýmýzýn saðlýðý bizler için her þeyden daha önemlidir.Okul ihtiyaçlarýnýn temin edilmeye çalýþýldýðý þu günlerde anne-babalar öncelikle saðlýða uygun okul araç-gereçlerine yönelmelidir. Menþei belli olmayan, kullanýþlý olmayan kalem, silgi, çanta vs. gibi okul malzemelerinin çocuklarýmýzýn saðlýðýna zarar vereceði hepimizin malumudur. Bu nedenle anne-babalarýn çocuklarýna okul alýþ-veriþi ya-

parken, bu hususlarý dikkate almalarý gerekir"diye konuþtu.

Kitap Buluþma Noktasý 'Kitapla Buluþma Noktasý' kurduklarýný ve bütün kitap dostlarýný beklediklerini belirten Adýgüzel Kitap Kýrtasiye Yetkilisi Osman Adýgüzel, þöyle devam etti: 'Kitabevimizde her türlü Hazýrlýk, SBS, KPSS, YGS ve LYS kitaplarý ile Kültür yayýnlarý, hikâyeler, romanlar gibi envai türde kitap çeþitlerini, okurlarýyla buluþturuyoruz. Konu anlatýmlý ve Soru Bankalarýnýn yer aldýðý Ana Bayisi olduðumuz Zirve Yayýnlarýyla, yarýnlarýmýzýn teminatý olan çocuklarýmýza faydalý olmaya çalýþýyoruz. Çocuklarýmýzýn sýnavlara hazýrlanabilecekleri kitaplarýn yanýsýra, ayný zamanda kültür kitaplarý ve muhtelif kaynak kitaplarla kitap severlerin ve öðrencilerimizin kitap ihtiyacýný temin ediyoruz. Okul kitaplarýnýn dýþýnda özellikle ebeveynlerimizin istifade ettiði kitaplar da büyük ilgi görüyor. Bütün anne-babalarýn kitab evimizi ziyaret ederek, bu kitaplarý görmelerini tavsiye ederiz'.

Ak Parti Mardin'de eðitim semineri

AK Parti Mardin Ýl Yönetim Kurulu toplantýsýnda, AK Parti iktidarýnýn 9,5 yýllýk icraatlarý anlatýldý.

AK Parti'nin kuruluþundan beri parti il eðitmenliði görevini yürüten Lütfü Günlüoðlu, Ýl Baþkaný Ýbrahim Fide'nin baþkanlýðýnda toplanan yönetim kurulu üyelerine iktidarýn 9,5 yýllýk icraatlarýný anlattý.

Günlüoðlu, "Yýllardan beri küresel kriz geçiren dünya ülkeleri büyük sarsýntýlar yaþarken, Türkiye 2008 yýlýnda yüzde 8,5 oranýnda büyüyerek yoluna devam etti. AK Parti iktidarýnda üç kat büyüyen Türkiye, son on yýl içinde birçok alanda bir-

çok reform gerçekleþtirdi. Bu süre içinde birçok alanda teknolojik devrimler yapýldý. Artýk vatandaþ TC kimlik numarasý ile birden fazla iþlem yapabiliyor, muayene olabiliyor, ilaçlarýný alabiliyor. Türkiye bu iktidarda artýk yardým alan deðil, yardým eden bir ülke oldu. Artýk örnek alan deðil, örnek ve model olan bir ülke oldu. Türkiye bu dönemde gündemi belirlenen deðil, gündem belirleyen bir ülke haline geldi" dedi.

Kadýna Yönelik Þiddet paneli Mardin Halk Saðlýk Müdürlüðü tarafýndan "Kadýna Yönelik Aile Ýçi Þiddetle Mücadele" konulu panel düzenlendi.

Panelde konuþan Mardin Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneði (TJOD) Þube Baþkaný Op. Dr. Adem Özden, cinsel þiddete dikkat çekerek, "Yapýlan araþtýrmalarda Türkiye'de ortalama her 100 kadýndan 15'nin eþi veya birlikte yaþadýðý kiþilerin cinsel þiddetine maruz kaldýðý, bu oranýn bölgemizde ise 100 kadýnda 20 olduðu gerçeði var. Cinsel þiddet oranlarýnda ülkemizin batýsýndan doðusuna geldikçe bir artýþ olduðunu görüyoruz. Bunun en önemli nedeninin eðitimsizlik, ekonomik seviyenin düþük olmasý ve sosyal geliþmemiþlik olduðunu görüyoruz" dedi.

23 EYLÜL 2012 PAZAR YIL: 12 SAYI: 4038 Ýmtiyaz Sahibi: Diyar Medya Matbaacýlýk adýna Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Berat ASLAN Yazý iþleri Müdürü Muhittin TALAY Sayfa ve Ýnternet Editörü A.Baran ÇÝMEN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: Stadyum Altý Kuzey Kale Arkasý YENÝÞEHÝR/DÝYARBAKIR e-posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.

HABER

23 EYLÜL 2012 PAZAR

5

TÜMSÝAD'ýn Erbil gezisi TÜMSÝAD Diyarbakýr Þubesi'nin düzenlediði Irak-Erbil Ýþ ve Fuar gezisi kalabalýk bir iþadamý heyetiyle 18-21 Eylül tarihlerinde gerçekleþti.Gezinin Bölgesel Kürt Yönetiminin önemli kurum ve kiþileriyle yapýlan görüþmelerle verimli geçtiði bildirildi.

Fuarýn açýlýþýna katýlan TÜMSÝAD heyeti burada firmalarla gerekli ikili görüþme fýrsatý buldu. TÜMSÝAD üyesi iþadamlarý gerekli baðlantýlar yapma imkaný bulurken, Irak'ta iþ yapan iþadamlarý ile de baðlantýlar kurdu.

Ayný gün akþam yemeðinde Türkiye'nin Erbil Konsolosu Ticaret Ataþesi Sayer ERBÝL ile bir araya gelen TÜMSÝAD heyeti ticari iliþkiler hakkýnda bilgi aldý Erbil TÜSÝAD üyesi iþ adamlarýna "Ýþ almak isteyen ve yönde çaba sarf edecek

iþadamlarýna kapýmýz açýktýr,bize düþen her konuda yanýnýzda olacaðýz" dedi.Toplantýya iþadamý ve TÜMSÝAD Irak temsilcisi Þahin Þimþek' te katýldý. TÜMSÝAD heyeti gezilerini ikinci gününde Erbil Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Dara Jalýl AlKayat'ý ziyaret etti. Al-Kayat heyet üyelerine Irak hakkýnda ve ticaret hayatý konusunda bilgi sundu. Al Kayat "Biz Irak'a TÜMSÝAD iþ adamlarýný bekliyor ve her zaman kapýmýzýn onlara açýk olmasýný istiyoruz . Her türlü katký ve yardýma hazýrý" diye konuþtu TÜMSÝAD heyeti ayný gün Sanayi ve Ticaret Bakaný Sinan Çelebi'yi makamýnda ziyaret etti. Heyeti sýcak karþýlayan Çelebi, "Türkiye vatandaþlarýna tarihsel baðlardan ötürü özel önem veriyoruz. TÜMSÝAD üyelerini iþ yapmaya davet ediyoruz" þeklinde konuþtu Bu görüþme sýrasýnda Kanadalý iþadamlarý ile TÜMSÝAD üyeleri arasýnda görüþmeler de yapýldý. TÜMSÝAD üyesi iþ adamlarý Kanadalý iþadamlarýný iþ birliði için Türkiye'ye davet etti.

TÜMSÝAD üyesi iþ adamlarý Türkiye'deki termal turizm ile ilgili Iraklý iþadamlarý ile de yaptýklarý görüþmeler olumlu sonuçlandý. Termal Turizmi konusunda anlaþmalar yapýldý.

Sendikalar bürokrasiden yakýndý Yazýcýoðlu gazetemizde

Van'daki bazý sendikalar tarafýndan Adalet ve Kalkýnma Partisi (AK Parti) Ýl Baþkanlýðý binasý önünde bir basýn açýklamasý yaptý. Ýþçilerin de katýldýðý basýn açýklamasýnda ilk olarak konuþan Türkiye Enerji, Su ve Gaz Ýþçileri Sendikasý (TES-ÝÞ) Van Þube Baþkaný Naif Balandý, sendika tarafýndan açýlan davalarý kazandýklarý halde bürokrasi engeline takýldýklarýný söyledi.

Yol-Ýþ Sendikasý 1.No'lu Þube Baþkaný Mevlüt Saðlam ise, yeni yasa ile büyükþehir belediyelerinin il sýnýrlarýnýn kýsaltýlmak istendiðini, böylelikle yýllardýr Karayollarýnda çalýþan taþeron iþçilerin iþten çýkarýlmasýnýn söz konusu olduðunu söyledi. Aylardýr yasanýn deðiþmesi için çaba sarf ettiklerini ifade eden Saðlam, "Bizler, onlardan daha çok ülkemizi seviyoruz" dedi.

Bölgenin kan gölüne dönüþtüðünü iddia eden Saðlam, "Ýnsanlar ölüyor, insanlar acý çekiyor. Fakat herkes oy peþinde. Ama vatandaþ artýk eski vatandaþ deðil.

Artýk bunlarý görüyor. Vatandaþlar

bunlarýn hesabýný soracak" þeklinde konuþtu.

Yol-Ýþ Sendikasý 2 No'lu Þube Baþkaný Mehmet Salih Çalýmlý da, açýklamasýnda, yasanýn yürürlüðe girmesiyle yalnýzca aracý þirketler vasýtasýyla çalýþtýrýlan davacý iþçilerin maðdur olmayacaðýný belirterek, "Bütün iþler hizmet alýmý suretiyle görürüleceði için, Karayollarý Genel Müdürlüðü'nde yýllardýr kadrolu olarak çalýþan iþçilerin 'ihtiyaç fazlasý' haline gelmesine ve nihayet iþlerini kaybetmelerine yol açacaktýr. Bunun yanýnda Karayollarý Genel Müdürlüðü'nün sahip olduðu yaklaþýk 500 trilyon deðerindeki 11 bin 555 adet iþ makinesi de atýl hale gelecektir.

Görüldüðü üzere Karayollarý Genel Müdürlüðü'nce izlenen yöntem, hiçbir sorunu çözmeyeceði gibi telafisi mümkün olmayan yeni sorunlar getirecektir" dedi.

Yoðun duman endiþe yarattý Hakkari'de Sümbül Daðý eteklerinden yükselen duman vatandaþlarý endiþelendirdi.

Bugün öðle saatlerinde, Hakkari-Çukurca karayolu üzerindeki Depin polis kontrol noktasýnýn üst tarafýnda bulunan Sümbül Daðý'ndan henüz belirlenemeye bir nedenden dolayý duman-

lar yükselmeye baþladý.

Vatandaþlarýn þaþkýnlýk ve endiþe ile izledikleri dumanlarýn kuru otlarýn tutuþmasý yüzünden çýkmýþ olabileceði belirtiliyor. Bazý vatandaþlar, yangýnýn farklý doðal sebeplerden çýkmýþ olabileceðini ifade ederken, bazýlarý da akþamlarý bazen silah sesleri duyulan bölgede gündüz saatlerinde çatýþma çýkmýþ olmasýndan endiþelendiklerini anlattý. Yetkili makamlar ise henüz olayla ilgili bir açýklama yapmadý.

22 dönem Diyarbakýr Milletvekili Ýrfan Rýza Yazýcýoðlu, Olay Gazetesi haber merkezini ziyaret etti.

Yazýcýoðlu kentin sorunlarý ile ilgili görüþlerini aktarýrken, Diyarbakýrspor'un içinde bulunduðu duruma üzüldüklerini belirtti.

Yazýcýoðlu, " Taraftarlar ve iþ adamlarý takýma sahip çýksýn.

Atatürk Stadyumu'nun çevresindeki dairelere bine yakýn Diyarbakýrspor bayraðý yaptýrýp astýrdým.

Diyarbakýrspor'un sesini ulusal basýnda duyurduk. Takýma hepimiz sahip çýkmalýyýz" dedi.

Yazýcýoðlu, "Milletvekili olduðum dönemde sporda þiddeti ve þikeyi önleme komisyonunda görev aldým.

Komisyon sanki Diyarbakýrspor'u zor durumda býrakmak için kurulmuþ bir komisyon gibiydi. O dönemde bunlarý, haksýzlýklarý engelledik" diye konuþtu.

Eczacýlýk yasasý ile ilgili görüþlerini de açýklayan Yazýcýoðlu, "Eczacýlýk yasasý daha önce hazýrlanmýþtý. Saðlýk, Aile, Çalýþma ve Sosyal Ýþler komisyonu üyesiydim. O

dönemde Eczacýlýk yasasýný hazýrladýk. Gündeme aldýk. Bizim hazýrladýðýmýz kanun teklifiydi. Eczacý birlikleri, eczacý odalarý ile görüþülerek hazýrlanmýþ bir yasa tasarýsý idi. O dönemde yetiþtiremedik. Bir sonraki döneme kaldý. Bu halk yararýna, hem de eczacýlýk mesleði yararýna bir kanundu. Eczanelerin yerlerinin düzenlenmesi, muazzalý eczanelerin önüne geçilmesi yeni mezun eczacýlara iþ imkaný saðlanmasý açýsýndan iyi oldu. Yardýmcý eczacýlýk sisteminin getirilmesi. Nüfusa göre eczanelerin sýnýrlandýrýlmasý gibi yararlarý oldu. Bu eczacýlar tarafýndan özlemle bekleniyordu" dedi. Ýlaç fiyatlarýnýn daha çok halkýn yararýna olduðunu ifade eden AK Parti 22. dönem Diyarbakýr Milletvekili Ýrfan Rýza Yazýcýoðlu "Çok fazla ilaç israfý vardý, Bu ilaç israfýnýn önlenmesi ayný zamanda bu yükü azaltmak bakýmýndan fiyatlar da da düzenleme yapýldý. Bu da halkýn ve devletin yararýna oldu." Þeklinde konuþtu.

6

23 EYLÜL 2012 PAZAR

EKONOMÝ

Bakan Çaðlayan "Ýnadýna yatýrým " Ekonomi Bakaný Zafer Çaðlayan, bu bölgeye yatýrým yapmanýn teröre vurulmuþ en büyük darbe olacaðýný belirterek, "Bu bölgenin kalkýnmasýndan, geliþmesinden huzursuz oluyor. Ýþte biz bugün buraya geldik ve inadýna Van diyoruz, inadýna Urfa diyoruz, inadýna Muþ diyoruz ve inadýna yatýrým diyoruz" ifadelerini kullandý.

Güneydoðu'ya yatýrýmlarýn artmasý için Muþ ve Þanlýurfa ile baþladýðý inceleme gezilerine bugün Van'da devam etti. TÝM tarafýndan organize edilen ve özel bir otelde yapýlan toplantý, Ekonomi Bakaný Zafer Çaðlayan'ýn baþkanlýðýnda gerçekleþti.

Programa Van Valisi Münir Karaloðlu, Ak Parti Van Milletvekilleri Burhan Kayatürk, Fatih Çiftçi ile Gülþen Orhan, TÝM Baþkaný Mehmet Büyükekþi, ihracatçý birliklerinin baþkan ve yöneticileri ile iþadamlarý katýldý.

Doðu Anadolu Kalkýnma Ajansý Genel Sekreteri Emin Yaþar Demirci'nin Van ile ilgili slayt sunumunun ardýndan Van Ticaret ve Sanayi Odasý (VATSO) Mirza Nadiroðlu, Van Ticaret Borsasý (VATBO) Baþkaný Feridun Irak'ýn birer konuþma yaptý.

Ardýndan kürsüye gelen TÝM Baþkaný Mehmet Büyükekþi, yaþanan depremin Van'ý sarstýðýný ve can kayýplarýnýn tüm ülkenin canýný acýttýðýný belirtti. Bu acýyý paylaþmak için maddi manevi nasýl bir katkýlarý olabilir düþüncesi ile Van'a koþtuklarýný ifade edtti.

Van Valisi Münir Karaloðlu da artýk yatýrýmcýlarý buraya beklediklerini ifade ederek, Van'ýn görmelerinin zamanýn gelip geçtiðini belirtti. Van'ýn 6. Bölgenin en avantajlý ili olduðunu anlatan Karaloðlu, "Çünkü Van serhat ilidir. Van Türkiye'nin uzak bir ili deðil. Ýþ adamlarýna 'Van'a yatýrýma gelin' dediðimizde 'Van çok uzak' diyorlar. Bunu duyunca üzülüyoruz. Van'ýn büyük bir pazarý var. Ortadoðu'ya Asya'ya açýlan bir kapýdýr Van. Lütfen artýk burayý görün gelin iþsizliði azaltalým. Hem siz kazanýn hem de Türkiye kazansýn" dedi. "ÝNADINA YATIRIM, DÝYORUZ" Daha sonra konuþmalarýný yapmak üzere kürsüye gelen Ekonomi Bakaný Zafer Çaðlayan, terör örgütüne adeta ateþ püskürdü. Bakan Çaðlayan, "Türkiye geliþtikçe, Türkiye'nin Batý'sýnda ne varsa

Alkol ve akaryakýta 'vergi' zammý

Maliye Bakanlýðý, bütçe hedeflerindeki sapma nedeniyle 3 kalemde vergi artýþýna gitti.

Resmi Gazete'de yayýmlanarak bugün itibariyle yürürlüðe giren karara göre; akaryakýta 30 kuruþ, tapu harçlarýna binde 4, alkollü içkilere ise 30 liraya varan zam geldi.

Bir süredir üzerinde çalýþýlan, 'harcamalarýn azaltýlmasý' ve 'gelirlerin artýrýlmasýna' yönelik tedbir paketi,Resmi Gazete'de yayýmlanarak bugün itibariyle yürürlüðe girdi.

Alýnan karara göre; benzin, motorin ve LPG'nin vergi tutarý, litre baþýna 30 kuruþ artýrýldý. 95 oktan kurþunsuz benzinde 1 lira 87 kuruþtan 2 lira 15 kuruþa çýkan özel tüketim vergisi; 98 oktan kurþunsuz benzinde 1 lira 99 kuruþtan 2 lira 29 kuruþa yükseldi.Vergi, motorinde 1 lira 59 kuruþ, LPG'de de 1 lira 57 kuruþ oldu.Motor silindir hacmi 1600 cc'yi geçmeyen araçlarýn özel tüketim vergis oraný yüzde 37'den yüzde 40'a çýkarýldý.Alkollü içeceklerde ise 'asgari maktu' vergi' tutarlarý artýrýldý. Artýþ, birada 9 kuruþ, þarapta 50 ila 3 lira 37 kuruþ arasýnda deðiþirken; rakýda 11 lira, likörde 30 lira cin ve votkada da 12 lira olarak belirlendi.Tapu harçlarýnda ise binde 16.5 olan bedel, binde 20'ye çýkarýldý.

"HÜKÜMETÝN VAN'A DESTEÐÝ 5,5 MÝLYARI GEÇECEK"

Doðu'sunda da o olma gayreti içerisinde olduðu müddetçe, Türkiye düþmanlarý ve bu Türkiye düþmanlarýnýn içerideki iþbirlikçileri her zaman, bilhassa Türkiye ekonomisinin geliþmesinde, kalkýnmasýnda, büyümesinde, dostluk ve kardeþliðinden rahatsýz olacaktýr. Bundan dolayýdýr ki bakýn bir tarafta hiçbir Allah korkusu olmaksýzýn, hiçbir düþünce olmaksýzýn ne Ramazan ne bayram dinleyen, ne kadýn ne erkek ne çoluk ne çocuk dinleyen bu terör örgütü, Yüksekova'da gönüllü olarak görev yapmýþ olduðu þarkta bir kez daha görev yapmak için gelmiþ, son görevinden dönen kardeþimizi haince, alçakça ve kalleþçe þehit etmiþlerdir. Tabi bunlar aramýzdaki kardeþlik tohumlarýný bozmaya çalýþýyorlar. Türk ile Kürdün arasýna girmeye çalýþýyorlar. Her zaman ifade etmiþimdir. Bu ülke Kürdün de, Türk'ün de, Laz'ýn da, Arap'ýn da, Çerkez'in de, Alevi'nin de Sünni'nin de ülkesidir. Ve her biri bu ülke için canýný seve seve vermiþ ve Çanakkale'de yan yana yatmýþ olan þehitlerimizin birlik ve beraberliðidir. Bu

beraberliði bozmak istiyorlar, ama þunu bilsinler ki asla güçleri böyle bir birlikteliði böyle bir beraberliði bozmaya yetmeyecektir. Hevesleri kursaklarýnda kalacak inþallah. Ve biz bundan dolayý terör örgütü, bilhassa Doðu Anadolu'da, Güneydoðu Anadolu'da Türkiye'nin geri býrakýlmýþ, geçmiþte geri kalmýþ bu bölgelerin kalkýnmamalarý için inþaat makinelerini yakýyorlar. Ýnþaatlara saldýrýyor ve bu bölgenin kalkýnmasýndan geliþmesinden huzursuz oluyor. Ýþte biz bugün buraya geldik inadýna Van diyoruz, inadýna Urfa diyoruz, inadýna Muþ diyoruz ve inadýna yatýrým diyoruz. Bu resmen meydan okumadýr. Evet biz onlarý yapmak istediklerinin tersini yapmaya devam edeceðiz. Allah'a þükür büyük bir devletiz. Alçakça hain saldýrýlar gidebildiði yere kadar gideceðiz.

Kurtuluþ savaþý vermiþ olan bir ülkeye bir millete sahibiz ve bu konuda hiçbirimizin moralleri bozulmamalý. Bakýn bugün Türkiye'nin her yerinden, sektörlerinden son derece önemli deðerli arkadaþlarýmýzý burada görüyorum" dedi.

Türkiye ekonomisinin þükürler olsun tarih yazmaya devam ettiðini vurgulayan Bakan Çaðlayan, Türkiye ekonomisinin tüm dünya tarafýndan gýpta ile izlenen önemli bir baþarýdan geçtiðini kaydetti. Bu baþarýnýn yapýlan dünya seyahatlerinden kaynaklandýðýný anlatan Bakan Çaðlayan, "Kim ne derse dersin artýk Türkiye eski Türkiye deðil. Bugün batýsýnda ne varsa doðusunda da o var. Allah bir daha vermesin Van büyük bir acý yaþadý Van'daki deprem sadece Van'da olmadý, tüm Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin baðrýnda gerçekleþti. Ve hükümetimiz, devletimiz, Baþbakanýmýz ilgili Bakanlarýmýz 24 saat gece gündüz demeksizin sivil toplum kuruluþlarýmýz ile Van'da birlikte hareket ettiler. Ve bakýn þükürler olsun depremle yýkýlýn konutlarýn çok mükemmelleri, güzelleri yapýldý ve vatandaþlarýmýz evlerine taþýnmaya baþladýlar. Þuana kadar hükümetimizin Van'a yapmýþ olduðu destek miktarý 3,5 milyarý geçmiþtir.

Van'a yapýlacak toplam katký miktarý tam 5,5 milyarý geçecek. Bundan 10 yýl önce Türkiye Cumhuriyeti Devleti memuruna maaþ vermek için 1 milyar dolar borcu IMF'den almak zorunda olduðu günleri hatýrlatmak istiyorum. 10 yýl önce Türkiye Cumhuriyet Devleti IMF'den 1 milyar dolar borç almak zorundaydý. Bu borcu alabilmek için IMF'nin kapýsýnda tek ayak üstünde bekletiliyordu. Bunlara þahitlik edenim.

Ve o 1 milyar dolarý almasaydý Türkiye Cumhuriyet Devleti memurunun maaþýný ödeyemeyecekti. Bugün geldiðimiz noktada devletimiz 5,5 milyar dolarlýk parayý seve seve Van'a baðýþlýyor. Gerek siyasi istikrarý gerek ekonomik istikrarý ile gelmiþ olduðu bu seviye ile adeta tüm dünyaya ve küresel krize meydan okumuþtur" ifadelerini kullandý.

GAP'ta organik tarým eðitimi Bilinçsiz yapýlan tarým ve GDO'lu olarak üretilen tarýmsal ürünlerin insan saðlýðý ve çevre üzerinde býraktýðý olumsuz etkilerin artmasý üzerine tüketiciler, organik olarak üretilen ürünlere yönelmeye baþladý.

Organik üretilen ürünlerin tarlada kontrolörlüðünü yapacak teknik elamanlarýn eðitimi için GAP BKÝ Baþkanlýðý GAP Tarýmsal Eðitim ve Yayým Projesi (GAP-TEYAP) kapsamýnda Þanlýurfa ilinde Organik Tarým Kontrolör Sertifika Eðitimi düzenledi. Kursiyerlere organik ürünlerin üretiminden pazara kadar pek çok konuda bilgi verildi. Kursa, GAP illerinde serbest çalýþan teknik elemanlarýn yaný sýra kamu ve sivil toplum kuruluþlarýnda çalýþan 30 teknik eleman katýldý. Antalya'da organik tarým ön eðitiminden geçen

gruptan seçilen ve ilaveten bu konuda çalýþan, çalýþacak olan teknik elemanlardan oluþan gruba verilen bu eðitim sonucunda bölgede organik tarýmýn geliþmesine yol açýlarak beþeri alt yapý oluþturulacaktýr. Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý, Türk Standartlarý Enstitüsü personeli ve akademisyenler tarafýndan verilen eðitim sonunda katýlýmcýlar imtihana tabi tutulmuþ ve imtihaný geçenlere "Organik Tarým Kontrolör" sertifikasý verilmiþtir.

Eðitimi alanlarýn, bölgelerinde önemli potansiyeli olan organik tarýmýn geliþmesine katký saðlamalarý, bu konuda teknik eleman ve çiftçi eðitimleri düzenlemeleri ve organik tarým konusunda bölgede bir kontrolör firmasý oluþturmalarý beklenmektedir.

Ýleri saat uygulamasý gelecek yýl son Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlýðý'nýn, insan psikolojisine olumsuz etkide bulunduðu gerekçesiyle 2013 yýlýnda son vermeyi planladýðý ileri-geri saat uygulamasý, teknik nedenlere baðlý olarak 1 yýl daha ertelendi.

Saatler, 2014 yýlýnýn mart ayýnda son kez ileri alýnarak sabitlenecek.Enerji Bakanlýðý'nda, yeni saat uygulamasýyla ilgili olarak yasa tasarýsý taslaðý hazýrlýðý sürüyor. 1925 yýlýnda çýkarýlan 'Günün Yirmi Dört Saate Taksimine Ýliþkin Yasa'da deðiþiklik öngörülen düzenleme, mevcut yasada bulunan "Grinviç'e göre otuzuncu derecede bulunan boylam dairesi bütün Türkiye Cumhuriyeti'nin saatleri için esas alýnýr" ifadesi "Grinviç'e göre kýrk beþinci derecede bulunan boylam dairesi bütün Türkiye Cumhuriyeti saatleri için esas alýnýr" yönünde deðiþtirilecek. Böylece saat hesaplamasýnda Ýzmit'in üzerinden geçen 30. boylam

(GMT+2) yerine Iðdýr'dan geçen 45. (GMT+3) boylam esas alýnacak. Böylece, 60 dakikalýk saat farký oluþacak.

YENÝ UYGULAMA 2014'TE Enerji Bakanlýðý kaynaklarý, yasayla ilgili hazýrlýklar nedeniyle saatlerin, 2013 yerine 2014 yýlý mart ayýnda 'sabitleneceðini' söyledi.

Bakanlýk kaynaklarý, bu ay sonunda 27 Ekim'i, 28 Ekim pazara baðlayan gece, saatlerin bir saat geri alýnacaðýný belirterek, "2013 yýlýnýn mart ayýnda saatler 1 saat ileri alýnacak. Ayný yýlýn ekim ayýnda geri alýnacak" dedi.

Kaynaklar, 2014 yýlýnýn mart ayýnda son kez saatlerin bir saat ileri alýnarak sabitleneceðini söyledi.Türkiye'nin referans meridyeninin 45. boylama alýnmasýyla birlikte bazý ülkelerle saat farký daha da açýlacak. Türkiye'nin halen Doðu Avrupa ülkeleriyle saat farký bulunmuyor.

GÜNCEL

23 EYLÜL 2012 PAZAR

7

Önce barýþ sonra anayasa 'Anayasa yapým sürecinde toplumsal katýlým çalýþtayý'nda konuþan BDP Eþgenel Baþkaný Gültan Kýþanak, barýþ iklimi oluþmadan demokratik yeni bir anayasanýn mümkün olamayacaðýný söyledi.

'Bu ülke ölümlere doymuþtur' ÝHD Diyarbakýr Þubesi ve kayýp yakýnlarý, gözaltýnda kaybedilen yakýnlarý için 189'uncu kez bir araya gelerek, adalet istedi. ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, "Bu ülke artýk acýlara, ölümlere doymuþtur. Sürecin önünü açýn, geçmiþle yüzleþin. Çünkü ülke iyi bir yere gitmiyor" dedi.

Faili meçhul cinayetlerle katledilen ve kaybedilen yakýnlarýnýn bulunmasý ve faillerinden hesap sorulmasý için adalet arayýþlarýný sürdüren kayýp yakýnlarý ile ÝHD Diyarbakýr Þubesi, Koþuyolu Parký Yaþam Hakký Anýtý önünde 189. kez oturma eylemi yaptý. 'Kayýplar Bulunsun, Failler Yargýlansýn' pankartý ile katledilen ve kaybedilen yakýnlarýnýn fotoðraflarýný taþýyan kayýp yakýnlarý, "adalet" talebinde bulundu. Kayýp yakýnlarýna ÝHD , Barýþ Anneleri Ýnisiyatifi, MEYA-DER ve KESK'e baðlý sendikalarýn temsilcileri de katýlarak destek verdi.

BDP Eþgenel Baþkaný Gültan Kýþanak , Türkiye'nin daha fazla bu çatýþmalý süreci taþýyamayacaðýný, diyalog ve müzakere sürecinin önünün açýlmasý gerektiðini vurguladý.

BDP'nin düzenlediði "Anayasa yapým sürecinde toplumsal katýlým" çalýþtayý baþladý. Ýstanbul Elite World Otel'de düzenlenen çalýþtaya BDP Eþ Genel Baþkaný Gültan Kýþanak, Ýstanbul Baðýmsýz Milletvekili Levent Tüzel, BDP Milletvekilleri Hasip Kaplan ve Sebahat Tuncel, KESK Genel Baþkaný Lami Özgen, gazeteci Nuray Mert, Prof. Dr. Büþra Ersanlý, Çaðdaþ Gazeteciler Derneði Baþkaný Ahmet Abakay, KADEP Genel Baþkan Yardýmcýsý Nizamaettin Mazkan, Jineps Yayýn Kurulu üyesi Ýnci Hekimoðlu, Engelliler Derneði Federasyonu Genel Baþkaný Turan Ýçli, Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliði ve Cinsel Yönelim Çalýþmalarý Derneði Baþkaný Mehmet Tarhan, Diyarbakýr Baro Baþkaný Mehmet Emin Aktar, HDK Anayasa Komisyonu'ndan Kemal Tekin Sürek de katýldý. Çalýþtayýn açýlýþ konuþmasýný yapan Kýþanak, Türkiye'de uzun yýllar verilen mücadeleler sonucunda demokratik bir anayasanýn toplumsal talep haline geldiðini belirtti. "Herkes 'bize özgürlükçü,

yeni bir anayasa gerekiyor' cümlesini kuruyor. Bu cümleden sonra parlamentonun bu cümleye kayýtsýz kalmasý mümkün deðildi. BDP blok bileþenleri ve vekilleri olarak oldukça zorlayýcý bir sürecin içinde olmamýza raðmen Anayasa Uzlaþma Komisyonu içinde yer aldýk. Buna biz de kayýtsýz kalamazdýk kendi yaþadýðýmýz problemler, öteleyici yaklaþýmlar, baskýlar bütün bunlar bizim gerçeðimizdi" diye konuþtu.

ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, yýllardýr bu eylemleri yaparak, devlete, yargýya kayýplarýn bulunmasý ve faillerinin yargýlanmasý talebinde bulunduklarýný ifade ederek, ancak tüm çabalarýna raðmen Cumhuriyet Savcýlarýnýn bir soruþturma açmadýðýný ifade etti.

Bu zihniyetle bu ülkede kayýplarýn bulunabileceðini, barýþýn egemen olabileceðine inanmadýklarýný kaydeden Bilici, "Çünkü, kullanýlan dil, kullanýlan üslup, izlenen politikalar, bu ülkedeki halklarý karþý karþýya getirmekten baþka bir þey deðildir. Bu da giderek ayrýþtýrmaya derinleþtiriyor. Bunun sonucu olarak linç giriþimleri artmaya baþlýyor. Legal siyaset yapan BDP'y yönelik saldýrýlar artarak devam ediyor. Bunlar planlý programlý saldýrýlardýr. Bu hükümetin izlemiþ olduðu politikalarýn sonucudur" diye konuþtu.

"Biz diyoruz ki, bu ülke artýk acýlara, gözyaþýna, ölümlere doymuþtur" diyen bilici, barýþýn saðlanmasý için karþýlýklý adýmlarýn atýlmasý gerektiðini kaydetti. Bilici, "Bu da tecridin kaldýrýlmasýyla, diyalog ve müzakerenin tekrar baþlamasýyla mümkündür. Bundan da baþka çaremizin olmadýðýný da herkesin anlamasý gerekir. Yetkililere sesleniyoruz; artýk sürecin önünü açýn, geçmiþle yüzleþin ve bu sorunlarýn sona ermesini saðlayýn. Yüreðimiz doludur, tedirginiz, kaygýlýyýz, gelece-

ðe dair umutlarýmýz tükeniyor. Çünkü ülke iyi bir yere gitmiyor. Yetkililer bunlarý görsün ve bir an önce kiþisel iktidar hýrslarýndan vazgeçsinler" ifadelerini kullandý.

Üç talep karþýlanmalý Kýþanak, Türkiye'de barýþ iklimi oluþmadan barýþçýl bir anayasa yapmanýn mümkün olmadýðýný belirtti. Kýþanak, "önemli parametrelerden birisi buydu, dýþarýda da bir barýþ iklimi oluþturmak için çalýþma yürüsün. Ýkincisi, bu çalýþmalarýn amacýna uygun yürüyebilmesi için þu anda elimizi kolumuzu baðlayan, basýn özgürlüðünü tehdit eden yasalardan kurtulmamýz ve bir yol temizliði yapmamýz. Üçüncüsü de, Türkiye'de siyasi iklimin, partilerin yaklaþýmlarý gerilim üretiyor. Bu nedenle kolaylaþtýrýcý olabilecek bir meclis kuralým, danýþma meclisi de diyebiliriz. Ne yazýk ki, daha baþýndan beri uzlaþma komisyonu oluþturulurken bu üç öneriye de 'hayýr' yanýtý verildi. Bu üç önemli konuda

bir geliþme kaydedilmeden biz 4 siyasi partinin temsilcileriyle bir odada yol almaya çalýþtýk" diye konuþtu.

"Bir barýþ anayasasýna ihtiyaç var" diyen Kýþanak, bunun sadece Kürt sorunu için deðil, inanç özgürlüðü, kadýnlarýn katýlýmý, emeðin haklarý için de geçerli olduðunu söyledi. Kýþanak "Birbirimizle konuþacak halde deðilsek bunun kendisi bir çatýþma halidir. Türkiye farklý kültürleriyle çoðulcu bir toplum, bunu taþýyacak hukuksal yapý yoksa biz çatýþma halindeyiz" dedi.

Müzakere ve diyaloðun önü açýlsýn Kýþanak, Türkiye'nin daha fazla bu çatýþmalý süreci taþýyamayacaðýný, diyalog ve müzakere sürecinin önünün açýlmasý gerektiðini vurguladý.

Anayasa yapým sürecinin onarýcý olabilmesi için her zamankinden daha fazla bir barýþ iklimine ihtiyaç olduðunun altýný çizen Kýþanak, "Sine-i millet tartýþmasý yapýyorlar biz zaten hep sine-i millet halindeyiz, biz zaten halkýn kendisiyiz. Bir siyasi operasyon yürütmeye kalkýþanlar bizim de siyasi refleks göstereceðimizi unutmasýnlar. Zaten zor olan süreci daha da zorlaþtýrmasýnlar" dedi.

Vezir Tarhan'ýn Hikayesi Anlatýldý Ardýndan konuþan ÝHD Diyarbakýr Þubesi Kayýplar ve Faili Meçhul Cinayetler Komisyonu Üyesi Necibe Güneþ Perinçek, Bitlis'in Sekiliyazý Köyü'nde 1995 yýlýnda kaybedilen 12 yaþýndaki Vezir Tarhan’ýn kaybediliþ hikayesini anlattý. Perinçek, Tarhan’ýn hayvan otlatmaya gittikten sonra bir daha geri dönmediðini söyledi. Tarhan’ý aramaya gelen babasýnýn 3 kiþiye ait bot izine rastladýðýný ve bu izlerin karakola gittiðini belirten Perinçek, durumu askere ve karakola bildirmelerine raðmen hiç bir sonuç alýnamadýðýný kaydetti. Askerlerin Tarhan’ýn ailesini karakola çaðýrýp karakolun önüne dizilen yaþamýný yitirmiþ 4 PKK’linin cenazesini gösterip “Vezir aralarýnda mý?” diye sorulduðunu dile getiren Perinçek, bu kiþilerin daha sonra karakolun çöplük olarak kullandýðý bir alana gömüldüðünü dile getirdi. Perinçek, tüm çabalara raðmen Tarhan’ýn akýbeti konusunda bir bilgiye ulaþýlmadýðýný sözlerine ekledi. Yapýlan konuþmalarýn ardýndan kayýp yakýnlarý 5 dakikalýk oturma eylemi düzenleyerek, eylemlerine son verdi.

Bizi ancak halk geri alýr Barýþ ve Demokrasi Partisi (BDP) Iðdýr Örgütü'nün 2. Olaðan Kongresi'ne katýlan BDP Genel Baþkaný Selahattin Demirtaþ, "Bizim savunamayacak hiçbir þeyimiz yok. Biz seçimde söylediðimizi hakimin karþýsýnda da söyleriz" dedi.

Iðdýr'da BDP Iðdýr Ýl Teþkilatý'nýn özel biri düðün salonunda yaptýðý 2. Olaðan Kongresi'ne katýlan Selatin Demirtaþ, partililere hitaben bir konuþma yaptý. Son zamanlarda BDP'li milletvekillerin dokunulmazlýklarýnýn kaldýrýlmasýyla ilgili tartýþmalara deðinen BDP Genel Baþkaný Selahattin Demirtaþ, parlamentoya halkýnýn gücü ile geldiklerini, kendilerini o parlamentodan atmaya kimsenin gücünün yetmeyeceðini savundu. Parlamentodaki 550 milletvekilin hepsinin dokunulmazlýðýný kaldýrýlmasýný kapsayacak bir oylamaya 'evet' oyu kullanacaklarýný savunan Demirtaþ, þunlarý söyledi: "Biz Kimsenin Elemaný, Memuru Deðiliz" "Bizim hiç kimseden korkumuz yoktur. Bizi parlamentodan atmaya kimsenin gücü yetmez. Oraya bizi halk getirmiþ ancak halk oradan geri alýr. Orasý kimsenin þirketi, mülkü deðildir. Biz de kimsenin elamaný, memuru deðiliz. Mikrofonu eline alan, 'BDP'yi atarýz' diyor. Sen hangi yetki ile oraya gelmiþsen ben de ayný yetki ile oraya gelmiþim. 550 milletvekilinin dokunulmazlýðý kalksýn. Bize lazým deðil, size de lazým deðilse kalksýn. Bizim korkumuz yok, biz zaten her gün mahkemelerdeyiz. Biz ne yargýlanmaktan çekiniyoruz ne de cezaevlerinden korkuyoruz. Bizim savunmayacaðýmýz hiçbir þeyimiz yok. Peki sizin dokunulmazlýðýnýz kalksa hakim size yaptýðýnýz yolsuzluklarý sorsa ne cevap vereceksiniz? Biz seçimde ne konuþtuysak, mitinglerde ne konuþtuysak parlamentoda da onu konuþuyoruz. Hakimin karþýsýnda da ayný þeyleri söyleriz. Biz Öcalan'a özgürlük iþitiyoruz, hakimin karþýsýnda da, 'Hakim Bey biz Öcalan'a öz-

gürlük istiyoruz' deriz. Demokratik özerklik istiyoruz. Kürt halkýna ve Kürdistan'a özerklik istiyoruz.

Bizi yargýlayacak hakime de, 'Biz özerk Kürdistan yönetimi istiyoruz' deriz. Peki siz sizi yargýlayan hakime cevap verebilir misiniz?" diye sordu.

"Akp Siyasetimizi Eleþtirir Ama Sorgulayamaz" Siyasi parti olduklarýný ve yaptýklarý siyasetten dolayý hiçbir mahkemenin kendilerini yargýlayamayacaðýný ileri süren Demirtaþ, "Biz bir siyasi kimliðimiz var. Baþka bir siyasi parti bizi yargýlamaz yaptýðýmýz siyasetten dolayý. Hiçbir mahkeme, hakim bizi sorgulayamaz. Eðer bir suç iþlemiþsek ebette ki hiçbirimiz kendimizi yargý, hukuk karþýsýnda koruyalým demiyorum ama siyasetimizi hiçbir mahkeme sorgulayamaz. AKP sorgulayamaz, eleþtirir, karþý çýkar ama sorgulayamaz" þeklinde konuþtu.

"Bingöl'deki Olayýn Sorumlusu Kamu Yöneticileridir" Bingöl'de parti binalarýna yönelik protesto ile ilgili de deðerlendirme yapan Demirtaþ, þöyle konuþtu: "Dün Bingöl'de yaþan çirkin saldýrýlarý gördünüz.

Bizim herkesin acýsýna saygýmýz vardýr. Herkes ana baba evladýdýr. Üstündeki üniformasý ne olursa olsun, ister gerilla kýyafeti, ister korucu, ister asker, ister polis olsun herkesin ölümü bizim için acýdýr. Ama bu acýnýn faturasýnýn partimize çýkarmaya çalýþanlar bilsinler ki yanlýþ yoldadýrlar. Ben açýkça söylüyorum ki buradaki olayýn sorumlusu Bingöl'deki kamu yöneticileridir. Buradan valiyi, emniyet müdürünü ve belediye baþkanýný da hukuka davet ediyorum.

Bingöl valisi, belediye baþkaný, emniyeti de iyi bilmeliler ki orasý Bingöl'dür, halký kahramandýr. Siz panzeri ile gelip bir partinin tabelasýný indirirseniz yarýn o halk toplanýr gelir sizin valiliðin tabelasýný indirir. Siz de pýlýnýzý pýrtýnýz toplar gidersiniz. Ne ekerseniz onu biçersiniz."

8

HABER

23 EYLÜL 2012 PAZAR

Baþbakan Erdoðan'a 'Fahri Doktora' El-Kudüs Üniversitesi tarafýndan kendisine 'Fahri Doktora' unvaný verilen Baþbakan Erdoðan, Ýsrail'in, yaptýðý kaçak kazýlarla Kudüs'teki kutsal mekanlarý tehdit ettiðini belirterek, "Bizler merhum Sultan Abdülhamid'i asla unutmayýz. Ve Sultan Abdülhamid'in Filistin ile ilgili tavrý neyse, unutmayýn bizim de tavrýmýz odur. Filistinli kardeþlerim Türk insaný daima sizin yanýnýzda olacaktýr" dedi.

El-Kudüs Üniversitesi tarafýndan Baþbakan Erdoðan'a Ýnsan ve Toplum Bilimleri alanýnda Fahri Doktora unvaný verildi. Doktora Unvaný verilmesi için Rixos Otel'de düzenlenen törene Filistin Devlet Baþkaný Mahmud Abbas, Fahri Doktora Ünvanýný veren El-Kudüs Üniversitesi'nin Rektörü Prof. Dr. Sari Nussseibeh'in yaný sýra Baþbakan Yardýmcýsý Beþir Atalay, Gümrük ve Ticaret Bakaný Hayati Yazýcý, Milli Eðitim Bakaný Ömer Dinçer'in yaný sýra birçok davetli katýldý. Kur'an-ý Kerim tilavetiyle baþlayan tören de, Ýsra Suresi okundu. Program daha sonra ise, iki ülkenin marþlarýnýn çalýnmasýyla devam etti.

Törende ayrýca Baþbakan Erdoðan'a Fahri Doktora ünvaný veren El-Kudüs Üniversitesi'nin tanýtým filmi ekrana yansýtýldý.

Törende bir konuþma yapan Filistin Devlet Baþkaný Mahmud Abbas, Kudüs'ün bütün kentlerden daha çok anlam taþýyan bir kent olduðunu söyleyerek, "Ve biz buradan diyoruz ki, Kudüs mukaddes bir kenttir. Ve Kudüs Araplarýndýr ve Arap'týr demek için buradayýz" diye konuþtu. Kudüs'ün her zaman kendi kimliðini koruduðunu söyleyen Abbas, Kubbetüssahra'nýn bile þuan Kudüs'ün Araplar için ne kadar önemli olduðunun bir göstergesi olduðunu ifade etti.

"Kudüs birçok Fransýz ve birçok iþgaller dolayýsýyla yýkýma uðramýþtýr ve kentin Arap ve Ýslami kimliði ortadan kaldýrýlmaya çalýþýlmýþtýr" diyen Mahmud Abbas, "Kudüs mügminlere baðrýný açmýþ ve üç dini de barýndýrmýþtýr. Çünkü Kudüs kendisini insanlýðýn kýblesi olarak kabul etmektedir. Ve kendisine gelen hacýyý hiçbir zaman geri göndermemiþtir. Geçmiþte böyleydi Kudüs ve böyle de olacaktýr" dedi.

Kudüs'ün Dünya Miras Listesi'ne girdiðini hatýrlatan Abbas, "Bizler Kudüs'ü tekrar elde edeceðiz dememiz bence boþ. Kudüs daha gitmedi, Kudüs hala halkýyla, tarihiyle, tarihi mirasýyla direniyor ve duruyor. Kudüs davasý kazançlý bir davadýr. Çünkü Filistin davasýnýn eksenini oluþturmaktadýr" diye konuþtu. "Kudüs sadece sloganlarla, konferanslarla, konuþmalarla deðil gerçek anlamda dayanýþmalarla yaþatýlmalýdýr" diyen Mahmud Abbas, "Filistin Baþkenti Kudüs olmadan hiçbir anlam ifade etmez. Ýþgal ne kadar devam ederse etsin biz mücadele etmeye devam edeceðiz. Eðer Ýsrail iþgal yerlerini geniþletmeye devam ederse barýþ kapýsý kapanacaktýr" þeklinde konuþtu.

Mahmud Abbas ayrýca Mavi Marmara saldýrýsýný hatýrlatarak, "Filistin halký Mavi Marmara þehitlerini asla unutmayacaktýr" dedi. Abbas, konuþmasýnýn sonunda ise Fahri Doktora ünvanýnýn hayýrlý olmasýný diledi. "ÝNSANLARA ÜMÝT VAAD EDEN KAPI AÇTINIZ" Törende bir konuþma yapan El-Kudüs Üniversitesi'nin Rektörü Prof. Dr. Sari Nussseibeh ise, Baþbakan Erdoðan'in Ýsrail'e karþý tutumuna dikkat çekerek, "Sizler her zaman konuþmalarýnýzda insan hayatýnýn ne kadar önemli olduðunu söylediniz" diyerek, "Sizler Uluslar arasý Para Fonu'nun size uzun yýllar boyunca, ÝMF'nin size vermiþ olduðu borçlarla ayakta duruyordunuz.

Ama yapmýþ olduðunuz bu yatýrýmlarla bu kölelikten kurtuldunuz. Siz Ýstanbul Büyükþehir Belediye Baþkaný olduðunuz dönemde bile ayný istikamette ilerlemiþtiniz" dedi.

Baþbakan Erdoðan'ýn en büyük bütçeyi eðitime ayýrdýðýna dikkat çeken Nusseibeh, "Sayýn Baþbakan sizin atmýþ olduðunuz bu cesur adýmlarýn yaný sýra gerçekten de insanlara ümit vadeden kapýlar açtýnýz" diyererk, Kürt meselesinin ortaya konulduðunu söyledi. Nusseibeh, "Kudüs Üniversitesi sizlere Beþeri Bilimler Alanýnda Fahri Doktora payesini vermeyi öngördü" diyerek, üniversitenin þükran anlamýnda bu unvaný Baþbakan Erdoðan'a layýk gördüðünü söyledi.

Rektör Nusseibeh'in konuþmasýnýn ardýndan ise Baþbakan Erdoðan'a cübbe giydirilerek Fahri Doktora unvaný verildi. Ayrýca Baþbakan Erdoðan'a Kubbetüs Sahra'nýn orjinalini gösteren bir tablo verildi.

Baþbakan Erdoðan ise, üniversite rektörü Nusseibeh'e bir Osmanlý hat sanatýný gösteren tablo hediye etti.

"TÜRK HALKININ KALBÝ, KUDÜS KONUSU GÜNDEME GELÝNCE DAHA HEYECANLI ATIYOR" Baþbakan Erdoðan ise, konuþmasýna, "Bismillahirahmanirrahim" diyerek baþlarken, Mahmud Abbas ve heyetini Türkiye'de görmekten mutluluk duyduðunu söyledi. Baþbakan Erdoðan, Kudüs'ten bahsederek, "Türk halkýnýn kalbi Kudüs konusu gündeme geldiðinde daha heyecanla atýyor ve Türkiye bu konudaki tarihi sorumluluðu her zaman omuzlarýnda hissediyor. Türk halký için Kudüs bir hoþgörü, barýþ ve kardeþlik þehridir. Ve az önce hocamýzýn Ýsra Suresi'ni baþlangýcýndaki ayetle ortaya koyduðu ve deðerli baþkanýmýzýn yine ayný ayeti tekrarýyla teyit ettiði Mescidil Haram'dan buradan, Miraç'a yükselme-

Amaç, buradaki Filistinlileri yýldýrmak ve oradan söküp atmak. Böylece oranýn yapýsýný deðiþtirmektir."

El-Kudüs Üniversitesinin Ýsrail'in inþa ettiði ayrým duvarýnýn dýþýnda býrakýldýðýný hatýrlatan Baþbakan Erdoðan, "Bu duvarý yapanlar, yapýlmasýna göz yumanlar ve çivisine, harýcýna utanmadan katkýda bulunanlar tarih önünde birgün hesap vereceklerini unutmamalýdýrlar" dedi. ElKudüs üniversitesinin diplomalarýnýn Türkiye tarafýndan tanýndýðýný ifade eden Erdoðan, "ElKudüs Üniversitesi'nin Ýsrail tarafýndan tanýnmayan diplomalarý ülkemiz tarafýndan tanýnmaktadýr. Býrakýn tanýmasýnlar, ne ki Ýsrail?" þeklinde konuþtu.

KUDÜS'TE TÜRK KÜLTÜR MERKEZÝ AÇILACAK Konuþmasý sýrasýnda Kudüs'te Türk Kültür Merkezi'nin açýlacaðýnýn müjdesini veren Erdo-

leri bizler için Kudüs'ü anlamlý kýlan þüphesiz ki bir teyittir. Bu anlayýþ bize tarihimizin býraktýðý mirastýr" diye konuþtu.

"Bu kutsal þehirde Filistinli kardeþlerinin ne zaman caný yansa, halkýmýzýn da bilesiniz ki caný yanmýþtýr" diyen Baþbakan Erdoðan, konuþmasýna þöyle devam etti: "Bu dün de böyle olmuþtur bugün de böyledir.

Barýþ ve huzur ortamýnýn yeniden tesis edilmesi Kudüs'ün bir küresel barýþ ve uyum merkezi haline gelmesi en temel ve samimi arzumuzdur. Bu görünümün bizlere verdiði mesaj, dini ve kültürel mirasýmýzýn ortaklaþa korunmasý, þehrin tek bir din ve millet gayesinden yeni bir düzenlemeye maruz býrakmamaktýr. Þuanda Ýsrail'in yapmak istediði budur. Ama buna müsahade etmek asla mümkün deðildir. Buna ne Ýslam dünyasý müsahade edebilir, ne de Hristiyan dünyasý müsahade edebilir. Ýsral, izlemekte olduðu politikalarla Kudüs'ün binlerce yýllýk Müslüman ve Hristiyan tarihi ile Filistin geçmiþini silme çabasýndadýr. Yürüttüðü kazýlar, kutsal mekanlarý tehdit etmektedir. Baþbakanlýðým döneminde yapýlan bu kazýlarla ilgili oralara mimarlar gönderdim, arkeologlar gönderdim, mühendisler gönderdim ve sanat tarihi elemanlarýný gönderdim. Mimarlar hepsi yaptýklarý bu incelemeler sonucunda bir rapor hazýrladýlar ve bu raporu ilgili bütün vakýflara, dünyadaki bütün devlet baþkanlarýna gönderdik.

Filistinlilere kendi topraklarý olan Doðu Kudüs'te inþaat izni verilmemektedir. Onun için Filistinlilere ait evler bir bir yýkýlmakta ya da istimlak edilmektedir. Doðu Kudüs bugün Yahudi yerleþimleriyle tamamen çevrelenmiþtir. Ýsrail tarafýndan inþa edilen ayrým duvarý ile Kudüs'ün Batý Þeria ile fiziki, kültürel ve sosyal baðlantýsý kesilmiþtir. Ýsrail bu þekilde Kudüs'ü diðer Filistin topraklarýndan ayýrmayý amaçlamaktadýr.

ðan, "Yakýnda Kudüs Baþkonsolosluðumuza baðlý Türk Kültür Merkezi'nin Kudüs'ün merkezinde, tarihi Osmanlý Evi içinde yeniden faaliyete sokacaðýz. Bu merkez en kýsa sürede Gazze ve Batý Þeria'da açýlacak olan þubeleriyle tüm Filistinli kardeþlerimizin istifade edebilecekleri bir mekan olarak, hem El-Kudüs Üniversitesi ile hem diðer tüm eðitim kurumlarýyla güç birliði içine girecektir" dedi.

Filistin Devlet Baþkaný Mahmud Abbas'ýn ailesinin Hazreti Ömer döneminden itibaren Kýyamet Kilisesi'nin kapýcýlýðýný yaptýðýný söyleyen Baþbakan Erdoðan, "Hz. Ömer döneminden itibaren asýrlarca Kýyamet Kilisesi'nin kapýcýlýðýný ailenizin yaptýðýný biliyoruz. Ve biraz önce bunu rektörümüzen dinledim. Çok manidardýr. Bakýn bir Müslümanýn Hz. Ömer tarafýndan bu kiliseye herhangi bir þey yapýlmasýn diye oraya bir kapýcý, bir bekçi tayin etmesi manidardýr. Bu Müslümanlarýn farklý inanç gruplarýna karþý, onlarýn mabetlerine karþý nedenli anlayýþla davrandýklarýnýnýn en güzel bir örneðidir" þeklinde konuþtu.

Peygamberimiz'e hakaret içeren filmlere sert tepki gösteren Baþbakan Erdoðan, þunlarý kaydetti: "Þimdi dünyaya bakýyorsun ve dünyada maalesef özellikle Ýslam dýþý güçlerin Ýslamafobia olarak yürüttükleri çalýþmalara baktýðýnýzda Sevgili Peygamberimiz'e yönelik ahlak dýþý, adice hazýrladýklarý filmler, karikatürler kabul edilebilir birþey deðildir. Mabetlerimize yönelik karþý yapýlan çirkince saldýrýlar kabul edilebilir birþey deðildir. Ama biz bunlara raðmen telkinlerimizi hep þöyle yapýyoruz; yine sabýr. Çünkü biz biliyoruz ki sabrýn sonu selamettir. Yine biz biliyoruz ki, Sevgili Peygamberimiz'in mescidde ibadet esnasýndayken, affýnýza sýðýnarak söylüyorum, müþrikler baþýna iþkembeyi attýklarý zaman Allah Resülu ona karþý bile sabrýný göstermiþtir.

Suriye sýnýrýna sevkiyat

S

uriye'nin Tellebyat kentinde Suriye ordusu ile muhalifler arasýnda süren savaþ devam ederken,Akçakale sýnýrýna ise çok sayýda uzun menzilli tank ileuçaksavar bataryalarý sevk edildi.

Suriye ordusu ile muhalifler arasýnda 5 günden bu yana süren çatýþmalar devam ederken, Türkiye ise Þanlýurfa Akçakale sýnýrýna askeri tanklarý sevk etti. Sabahýn erken saatlerinden

itibaren Þanlýurfa'dan çýkan uzun menzilli tanklar ve uçaksavar bataryalarý yoðun güvenlik önlemleri altýnda Akçakale'ye getirildi.Akçakale'ye gelen tanklar üzerinde bulunduklarý araçlardan indirilerek askeri sýnýr bölgelerinde olasý bir saldýrýya karþý beklemeye baþladýlar.

Biz böyle bir Peygamberin ümmetiyiz. Ama onlar bunu bilmiyorlar. Onlar cahildirler. Ve onlar güçleriyle hakký maðlup edeceklerini sanýyorlar.

Hak ergeç galip gelecektir."

"KUDÜS GÝDERSE, BAÞKA KUDÜS YOKTUR, OLMAYACAKTIR"

Salonda bulunan Filistinlilere gittikleri her yerde yaþadýklarýný anlatmalarýný isteyen Baþbakan Erdoðan, "Kudüs her geçen gün ulusalarasý toplumun kayýtsýz duruþu önünde iþgalcinin kontrolüne doðru kayýp gitmekte. Böyle görüyorum. Ama þunu bileceðiz, ona göre de tavrýmýzý alacaðýz. Kudüs giderse baþka Kudüs yoktur. Olmayacaktýr. Bunu gördüðünüz herkese anlatýn" þeklinde konuþtu.

Kudüs'ün bir gün tekrar özgürlüðüne kavuþacaðýna inandýðýna vurgu yapan Baþbakan Erdoðan, "Ben umutluyum, zira biz Mescid-i Aksa'da oradaki 3 yaþýnda, 4 yaþýnda, 5 yaþýndaki yavrularýn 'La ilahe illallah, Muhammedün Resülallah' dediði aný unutamýyorum. Ziyaretimde o yavrularýn o haykýrýþlarýný gördüðümde unutamýyorum. Ve onlar geleceðe aydýnlýk gözleriyle çok farklý bakýyorlardý. Er veya geç onlarýn bu azimleri bu gayretleri galip gelecektir" diye konuþtu.

"Sizleri temin etmek isterim ki, Türkiye'nin dün olduðu gibi bugün de, yarýn da Filistin'e ve Filistinlilere desetði kesintisiz devam edecektir" diyen Baþbakan Erdoðan, "Bizler merhum Sultan Abdülhamid'i asla unutmayýz. Ve Sultan Abdülhamid'in Filistin ile ilgili tavrý neyse, unutmayýn bizim de tavrýmýz odur. Filistinli kardeþlerim Türk insaný daima sizin yanýnýzda olacaktýr" dedi.

En büyük arzularýnýn Filistin topraklarýndaki Ýsrail yerleþimlerinin durdurulmasý ve Gazze'ye yönelik insanlýk dýþý ablukanýn kaldýrýlmasý olduðunu belirten Erdoðan, "Ýsrail'e göre Filistin bir açýk hava hapishanesidir" diyerek, "Ýsrail'in sözlerine bugüne kadar güvenmedim, güvenmiyorum" dedi. Ýsrail'in Mavi Marmara olayýndan sonra araya soktuðu herkese üç þey söylediklerini belirten Erdoðan, "Bir; bizden özür dileyeceksiniz, iki; bu ailelere tazminat ödeyeceksiniz, üç; Filistin'e ambargoyu kaldýracaksýnýz. Çünkü Filistin'i biz açýk hava hapishanesi olarak görmek istemiyoruz. Eðer siz insana deðer veriyorsanýz, yani Tevrat'a tabiyseniz bunun gereðini yapýn. Þuandaki Ýsrail yönetiminin Tevrat'la da alakasý yoktur bunu da size söyleyeyim" þeklinde konuþtu.

"SINIRDA BEKLETÝLDÝM" Baþbakan Erdoðan konuþmasýnýn son bölümlerinde ise, Ýsrail'e yaptýðý bir ziyaret sonrasýnda Filistin'e geçmek istediði sýrada yarým saat kapýda bekletildiðini anlattý. Türkiye Cumhuriyeti'nin Baþbakaný olarak Ýsrail tarafýndan sýnýrda bekletilmesine tepki gösteren Erdoðan þunlarý kaydetti: "Þimdi soruyorum size, Türkiye Cumhuriyeti Baþbakaný'ný sýnýr kapýsýnda yarým saat bekleten bir Ýsrail yönetimin insanlýða bakýþýnda barýþ olur mu ya? Eðer Ýsrail olmasaydý ben o kapýdan gene dönerdim. Ama Ýsrail olduðu için yarým saat bekledim. Filistin olmasaydý geri dönerdim.

Filistin olduðu için yarým saat bekledim. Bunlar bu, hiçbir zaman bunlardan iyi niyet beklemeyin.

Ne kadar iyi niyet sunarsak sunalým asla... Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti sadece Kudüs'ü ve Kudüslüleri deðil, tüm Filistin'i bugüne kadar olduðu gibi bundan sonra da baðrýna basmaya devam edecektir. Zor zamanlarýnýzda ve kötü günlerinizde daima yanýnýzda olmaya devam edeceðiz. Türkiye olarak Kudüs'e çok sýk gelmesek de, gelemesek de Kudüs'ün kandillerinin yaðýný eksik býrakmayacaðýz."

Baþbakan Erdoðan, konuþmasýnýn ardýndan Mahmud Abbas ile El-Kudüs Üniversitesi Rektörü Nusseibeh ve beraberindeki heyetle Rixos Otel'in görüþme yapmak üzere baþka bir salona geçti.

POLÝTÝKA

23 EYLÜL 2012 PAZAR

9

Eski bürokratlara Türkiye dersi Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliði Müsteþarý Alp Ay, Avrupa Birliði (AB) organlarýnda çalýþmýþ eski diplomatlara "Türkiye" konulu sunum yaptý.

Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliði Müsteþarý Alp Ay, AB organlarýnda çalýþmýþ diplomatlarýn kurduðu AIACE'nin talebi üzerine "Türkiye" konulu bir sunum yaptý.

Sunuma iliþkin bilgi veren Ay, "AB'nin bütün organlarýnda, Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliði'nde çalýþan diplomatlar, AÝACE isimli uluslararasý bir dernek kurdu. Bu derneðin Ýsveç þubesi, büyükelçiliðimizden bir sunum istedi. Türkiye ve Avrupa Birliði iliþkileri hakkýnda bilgi verdim. Türkiye'nin katýlým müzakerelerinin þuandaki durumunu anlattým. Kaç fasýl açtýk, Fransa'nýn, Güney Kýbrýs'ýn nasýl bloklarý var, onlardan bahsettim. Türkiye'nin birçok þeyde hazýr olduðunu ve Avrupa'nýn verdiði sözleri tutmasýný beklediðimizi söyleyerek bu bölümü kapattým. AB'nin askeri gücünde noksanlýklar ve geniþlemede problemler olduðunu, ayrýca milliyetçiliðin yükseldiðini söyledim.

Türkiye'nin büyük ekonomisinden

bahsettim. 'Avrupa Birliði Orta Doðu'da, Kafkasya' da etkin olmak istiyorsa Türkiye'den daha iyi bir ortak bulamaz' dedim. Sorular komþularýmýzla ilgiliydi. Öncelikle Suriye'yi sordular. Orta Doðu'daki geliþmeleri sordular. Baþbakanýmýzýn hem demokrasi istediðini, hem de dinimize sahip çýkan tek lider olduðunu belirttim. Ermenistan'la ilgili sözde soykýrýmýn tarih komisyonu önünde çözülmesini defalarca söylediðimizi üstüne basarak belirttim.

'Parlamenterler oy kaygýsýyla karar alamaz, karar alsalar da bunu bizim tanýmamýz mümkün deðil' dedim. Son olarak 'PKK bizim için ve bütün uluslar için bir terör örgütüdür, PKK'nýn El Kaide örgütünden bir farký yoktur' dedim. PKK'nýn bütün Kürtlerin temsilcisi olmadýðýný belirttim" diye konuþtu.

Müsteþar Alp Ay'a sunumundan ötürü teþekkür edildi ve bir kitap hediye edildiði öðrenildi.

Suriye'de 'de facto' yönetimine müsaade etmeyiz

TBMM Baþkaný Cemil Çiçek, Arap Baharý'yla baþlayan deðiþim dalgasýnýn tüm Orta Doðu ve Kuzey Afrika'yý etkisi altýna alan ve tarihin akýþýný etkileyen, geri çevrilemez bir dönüþüm süreci niteliði kazandýðýný belirtti.

Avrupa Konseyi Parlamento Baþkanlarý Konferansý'nýn 'Arap Devrimleri' baþlýklý oturumunda konuþan Çiçek, "Bu dönüþüm, otoriter rejimlerin baskýsý altýnda yýllardýr gerçek potansiyelini ortaya koyamayan Orta Doðu ve Kuzey Afrika coðrafyasýnýn, dünya demokrasileri arasýnda hak ettiði yeri alma mücadelesidir. Kaynaðýný bölge halklarýnýn demokrasi yolundaki haklý taleplerinden alan bu süreç, her deðiþim gibi sancýlý olabilmekte; siyasi iradenin halkýn demokrasi çaðrýsýna

kulaklarýný týkamasý halinde ise Suriye örneðinde görüldüðü üzere çatýþma ve istikrarsýzlýða yol açabilmektedir. Siyasi deðiþim ve reform için her toplum ve her coðrafyada uygulanabilecek tek bir yol haritasý ortaya koymak mümkün deðildir. Ancak dünyanýn neresinde olursa olsun deðiþimin dayanmasý gereken kaynak, halkýn kendisi, halkýn talepleri, halkýn süreci sahiplenmesidir" ifadelerini kullandý.

"De facto olamaz"

Bingazi'de ABD'nin Libya Büyükelçiliði'ne gerçekleþtirilen saldýrýlarý 'terör' olarak nitelendiren Çiçek, terörün dini ve milliyeti olmadýðýný bir kez daha vurguladý. Türkiye'ye yönelik 85 bin kiþilik göç akýmý olduðu-

ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ

nu aktaran Çiçek, bu göçü layýkýyla karþýlayabilmek bakýmýndan Türkiye'nin tüm imkan ve kabiliyetlerini seferber etmesine raðmen eldeki kaynaklar ve sýnýrlý dýþ yardýmlarla bu meselenin idamesinin kolay görünmediðini kaydetti. Suriye toplumunda etnik ve dini açýlardan telafi edilemeyecek bölünmelere yol açabilecek gerginliklerden derin endiþe duyulduðunu dile getiren Çiçek, Türkiye'nin Suriye'de herhangi bir etnik ya da dini grup etrafýnda oluþturulacak "de facto" yönetimlere müsaade etmesinin mümkün olmayacaðýný belirtti. Çiçek, "Terörist gruplarýn ülkede devam eden mücadeleyi rehin almasýna izin verilemez. PKK baþta olmak üzere terörist gruplarýn Suriye'de üsler oluþturma gayretlerine müsamaha gösteremeyiz" dedi.

Kuzey Kore'den Suriye'ye silah Irak hükümeti "Þam'a silah taþýyan Kuzey Kore uçaðýna da geçiþ izni vermedik" açýklamasýnda bulundu. Ýran'ýn Suriye'ye silah göndermekte kullandýðý uçaklara göz yummakla suçlanan Irak, Þam'a silah taþýdýðýndan þüphelendiði Kuzey Kore'ye ait bir uçaða geçiþ izni vermedi. Irak hükümeti, KuzeyKore'deki KimJong-Un yönetimiyle konuya iliþkin bir görüþmelerinin olmadýðýný açýkladý.

Irak Baþbakaný Nuri el-Maliki'nin basýn danýþmaný Ali el-Musavi "Hükümetin Suriye'ye silah akýþýný soruþturma politikasýnýn devamý olarak geçtiðimiz hafta cumartesi günü Suriye'ye giden bir Kuzey Kore uçaðýnýn hava sahamýzý kullanmasý engellemiþtir. Uçak Suriye'ye silah taþýdýðýndan þüphelenildiði için engellendi" dedi.

Baðdat yönetiminin bu açýklamalarý, Batýlý istihbarat kuruluþlarýnca hazýrlanan, Ýran'ýn Irak havasahasýný kullanarak Suriye'deki Beþar Esad rejimine silah göndermesine göz yummakla suçlandýðý rapordan bir gün sonra yapmasý dikkat çekti.

ABD'nin Irak hükümetini bu konuda uyardýðý iddia edilmiþti. Musavi, iddialara iliþkin açýklamasýnda da "Ýranlýlara istediðimiz zaman arayabileceðimizi ilettik.

Amerikalýlardan da söz konusu iddialara iliþkin kanýt istedik. Ancak ABD yönetimi herhangi bir delil sunamadý" diye konuþtu.

10

23 EYLÜL 2012 PAZAR

ÝÇ-DIÞ POLÝTÝKA

Çiçek Avrupa'dan mesaj verdi Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin yýllýk olaðan Parlamento Baþkanlarý toplantýsýna katýlan TBMM Baþkaný Cemil Çiçek burada ilk olarak AKPM Parlamenterlerine yönelik bir açýlýþ konuþmasý yaptý.

'Temsili demokrasi krizde mi? Ulusal parlamentolarýn karþýlaþtýklarý zorluklar' konu baþlýklý oturumda yaptýðý konuþmasýnda Çiçek, yaþanan global ekonomik krizin halk protestolarýna dönüþmesi ile hükümet ve devletlere karþý olan güvensizliði göstergesi haline geldiklerini ifade ederek son yýllarda yükselen aþýrý radikal hareketlere dikkat çekti. Yabancý, göçmen düþmanlý-

ðý, ýrkçý söylemler, Ýslam karþýtlýðý gibi konularýn karamsarlýk oluþturduðunu belirten Çiçek, Ýslam dünyasýnda tahrik oluþturan filme atýfta bulunarak düþünce ve ifade özgürüðünün inançlara saygýsýzlýðý içerip içermediði tartýþmalarýný gerekli kýldýðýný söyledi.

"Böyle bir ortamda temsili demokraside kriz var mý bunu tartýþýyoruz" diyen Çiçek, "Bunu kriz olarak deðerlendirmesek bile temsili demokraside bir erezyon ve paslanma olduðu doðrudur" dedi.

Konuþmasýnda dokunulmazlýklara da deðinen Çiçek, bunun bazý kiþilerce kötü amaçlarla kulla-

nýldýðýný belirterek þunlarý söyledi: "Dokunulmazlýk günümüz dünyasýnda suçluyu koruyan bir zýrh olarak algýlanýyor olmasý bu olumsuz temsili demokraside kriz var mý sorusunun gündeme gelmesinde en önemli faktörlerin baþýnda geliyor. Bu algýyý deðiþtirmek bizim görevlerimizin en baþýnda gelmektedir. Elbette temsili demokrasinin alternatifi yenilenmiþ, güçlendirilmiþ zamanýnda tepki koyabilen güçlü bir temsili ve katýlýmcý demokrasidir."

Konuþmasýnýn ardýndan basýnýn sorularýný yanýtlayan Çiçek AKPM toplantýlarýnda üç baþlýk müzakere edilmekte olduðunu anlatarak bunlarý AÝHM'in geleceði, temsili demokrasinin durumu ve Arap Baharýgeliþmeleri olarak sýraladý.

AÝHM'Ýn geleceðine iliþkin olarak yeni görevler ve yeni yorumlar getirilmesi gerektiðini ifade eden Çiçek, özellikle Ýslam dünyasýný sýkýntýya sokan, inançlara ve peygambere hakareti içeren film gibi þeylerin kendileri için ifade özgürlüðü tartýþmalarý bakýmýndan önemli olduðunu belirterek "Bu film üzerinden yaþanan ifade özgürlüðü tartýoþmalarý bizim anayasa yapým sürecimiz açýsýndan da önem arzediyor" dedi. Özgürlüklerin sýnýrsýz olmadýðýna, beraberinde sorumluluklar getirdiðine dikkat çeken Çiçek, AÝHM kararlarýnda bu konularda yeni yorumlar getirilmesi gerektiðini ileri sürdü.

Arap Baharý çerçevesinde Suriye'de yaþananlara da deðinen Çiçek, AKPM gibi bir demokra-

Ýslam'a hakaret eden filme tepki

si ve özgürlük temsilcisi bir kurumunun bu konuyu daha yeni konuþmaya baþlamýþ olmasýnýn düþündürücü olduðunu dile getirdi.

Bu tür vahþetler karþýsýnda sadece konuþan kurumlar deðil güçlü ve zamanýnda tepki veren özgürlük ve demokrasi kurumlarý olmasý arzusunu dile getiren Çiçek daha sonra bir gazetecinin Anayasa mahkemesine ferdi baþvuru konusunda dosyalarýný AÝHM'e götürmek isteyen kiþilerin birkaç yýllýk gecikme yaþayabileceði endiþesine iliþkin soruyu þöyla yanýtladý: "Bu sadece bizim kabul ettiðimiz bir iç hukuk yolu deðil. Baþka ülkelerde de örnekleri var. Denenmiþ faydasý görülmüþ bir yol. Kaldý ki Türkiye bunlarý AÝHM ile yakýn bir iþbirliði içerisinde yaptý. Dolayýsýyla bu noktada endiþeleri gidermek anayasa mahkemesinin sorumluluðundadýr.

Daha iþin baþýndan bir olumsuz hava estirilmesinin anlamý yoktur" Dokunulmazlýklar konusunun gündeme gelmesinin son dönemde yaþanan can yakýcý terör olaylarý nedeniyle olduðunu belirten Çiçek, "Hiç kimse cebir ve þiddeti sorun çözme yöntemi olarak kabul etmiþ örgüt ve kiþilerle iliþki içerisinde olamaz. Bunu demokrasi ve AÝHM kabul etmiyor. Altýna imza koyduðumuz sözleþmede býrakýn þiddeti yöntem olarak kabul etmiþ terör örgütleriyle iliþkiyi, bunu kýnamamýþ olmayý bile sözleþmeye aykýrý buluyor."

Ýslam'a hakaret içeren filme yönelik Lübnan'da devam eden protestolara bir yenisi daha eklendi. Kendilerini Salafi Þeyh Ahmet Esir'in müritleri olarak tanýtan binlerce Müslüman, Beyrut'un þehir merkezinde gösteriler düzenledi.

ABD karþýtý sloganlar atan protestocular, filmin yapýmcýsýnýn ve yönetmeninin cezalandýrýlmasý talebinde bulundu.

Protestolar sýrasýnda konuþma yapan Salafi Þeyh Ahmet Esir, Ýslam peygamberine hakaret içeren filmin yayýnlanmasýnýn, Amerika'nýn Suriye'de iþlediði suçlarýn bir parçasý olduðunu iddia ederek, "Bu Amerika'nýn iþlediði ilk suç deðildir. Daha önce Irak, Afganistan, Filistin'de bunlarý tecrübe ettik ve þimdi ayný þeyleri Suriye'de görüyoruz" dedi.

Esir ayrýca, Suriye Devlet Baþkaný Beþar Esad'ý da suçlayarak, Esad rejiminin Suriye'deki masum insanlarý öldüre-

Almanya'da filme tepki Müslümanlara hakaret eden ABD yapýmý film, Almanya'nýn Freiburg kentinde protesto edildi.

Müslüman dünyasýnda yer yer þiddetli protestolara sebebiyet veren "Müslümanlarýn Masumiyeti" isimli filme, Almanya'daki Müslümanlardan da tepki geldi. Ayrýca Almanya'daki ilk organize protesto olma özelliði taþýyan gösterilerde, þehir merkezinde toplanan yüzlerce Müslüman, diðer ülkelerde de olduðu gibi pankartlar açarak sloganlar attý. Ýslam'a hakaret içeren filmin protesto gösterilerinde, Hýristiyan bir rahibin bulunmasý da ilgi çekti. Ýnsanlarýn inançlarýný ayaklar altýna almanýn doðru olmadýðýný savunan Alman rahip, "Sevgili kardeþlerim, bir alman olarak ve Hýristiyan olarak sizlerle birlikte buradayým ve bundan mutluluk duyuyorum.

Hepimiz için kutsal olan bir þey ayaklar altýna alýndý. Böyle bir þey kabul edilemez. Bu insanlýk için utanç verici bir durum. Ýnançlarýmýz kirletiliyor. Onun için bugün hepimiz ayaða kalkýyoruz" þeklinde konuþtu.

Freiburg'da Cuma namazý sonrasý, polisin gözetimi altýnda yapýlan gösteriler olaysýz geçerken; polisin, þüpheli gördüðü bazý göstericileri gözaltýna aldýðý öðrenildi.

rek, Ýslamiyet'in adýna leke sürdüðünü söyledi. Suriyeli askerlerin "Allah yoktur, Beþar vardýr" diye baðýrdýklarýný söyleyen Esir, "Peygamberimize saldýranlar Müslüman deðildir. Suriyeli Devlet Baþkaný Beþar Esad da masum insanlarý öldürerek peygamberimize saldýrmaktadýr" dedi. Ýslam'a yönelik saldýrýlar yapýlmasýna izin veren ülkelerin, dünyada radikalizmi teþvik ettiðini söyleyen Esir, Lübnan Cumhurbaþkaný Miþel Süleyman'a da Ýslam'a yönelik saldýrýlarý kýnamasýndan dolayý teþekkür etti. Esir sözlerine, "Hýristiyanlarýn bu saldýrýlarla bir ilgisi yok. Onlar bundan daha medeni bir toplum" ifadelerini de ekledi. Ýslamiyet'e ve Ýslam peygamberine yapýlan hakaretlerin kabul edilemez olduðuna deðinen Ala Mograbi, "Burada, peygamberimize yönelik yapýlan hakaretleri karþý koymak için bulunuyoruz. Bu hakaret yalnýzca Müslümanlarý deðil, bütün dinleri etkilemektedir" diye konuþtu.

Gösterilere katýlan baþka bir protestocu olan Ömer Bakri, "Bugün peygamberimizi desteklemek ve ona yönelik sürekli yapýlan saldýrýlarý protesto etmek için gösteri düzenliyoruz. Dini vazifemiz bunu gerektiriyor" ifadelerini kullandý.

Beyrut'ta düzenlenen protesto gösterilerinde, Türk bayraklarýnýn da bulunmasý dikkat çekti.

Elçi'yi öldürenler kentten kovuldu

Libya devriminin baþkenti Bingazi bu kez sokaklarda terör estiren silahlý devrimcilere isyan etti. Amerikalý Büyükelçi Stevens'ý öldüren aþýr dinci milis grup þehirden kovuldu.

Bingazi'de dün akþam sokaklara dökülen yaklaþýk 40 bin sivil, Amerikan Büyükelçi Chris Stevens'ýn öldürüldüðü eyleme tepki gösterdi. Elçi Stevens'ý öldüren aþýrý dinci gruplarý kýnayan grup kentin silahlý militanlardan temizlenmesini istedi.

Bingazi'deki geniþ bir bulvarý dolduran kalabalýk gösteri sýrasýnda ''Milislere hayýr'' sloganlarý attý. Milislerin yasaklanmasýný ve hükümetin güvenliði saðlamasý için milislerin yerine geçecek polis teþkilatýný geliþtirmesi talebinde bulunan göstericiler, ''Ordu nerede, polis nerede'' ve ''Bingazi tuzaða düþürüldü'' yazýlý pankartlar taþýdý.

Kalabalýðýn taþýdýðý pankartlar arasýnda, öldürülen Büyükelçi Chris Stevens için ''Büyükelçi Libya'nýn dostuydu'' ve ''Libya dostunu kaybetti'' yazýlý olanlar

dikkati çekti.

Gösteri sýrasýnda askeri helikopterler ve savaþ uçaklarý kalabalýðýn üzerinde uçtu.

Libyalý siviller silahlý militanlarýn ellerinde tuttuðu binalara yürüdü. Binalarý iþgal eden siviller bu merkezleri ülkenin meþru yönetimi Libya Ulusal Konseyi'ne baðlý orduya teslim etti.

Gösteride özellikle, ABD Büyükelçisi ve diplomatlarýn ölümüyle sonuçlanan konsolosluk saldýrýsýnda payý olduðu iddia edilen Ensar el-Þeria milis grubu hedef alýndý. Ensar el Þeria'nýn merkezinin kuþatýlmasý sýrasýnda olaylar çýktý, 4 kiþi öldü 34 kiþi de yaralandý.östericiler Ensar el Þeria'ya ait çok sayýda aracý ateþe verdi. El el Þeria ordunun da devreye girmesi sonucu binalarý terk etmek zorunda kaldý.

SPOR

23 EYLÜL 2012 PAZAR

11

Belediyespor Kulübü gecede tanýtýldý

Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor önceki gün Sümerpark Tigris Resepsiyon Salonu'nda kulübü tanýdan bir gece düzenledi.

Geceye Büyükþehir Belediyesi Genel Sekreteri Abdullah Sevinç,Yerel Gündem 21 Spor Meclisi birleþenleri, spor kurum ve kuruluþ temsilcileri, Büyükþehir Belediyespor Futbolcularý ve teknik heyet ile birlikte sivil toplum kuruluþun temsilcileri katýldý.

Diyarbakýr Büyükþehir Belediyesispor Kulübü Baþkaný Metin Kýlavuz, kulübün tanýtým gecesinde yaptýðý açýklamada gün birlik günüdür. geleceðe dair baþarýlarýn tesisleþme ile geleceðini belirterek, amaçlarýnýn eksik olan tesisleri tamamlamak olduðunu söyledi....

6 Tesisimiz Bulunuyor Baþkan Metin Kýlavuz, 30 yýllýk çatýþmalý bir ortamýn pek çok dranmatik alan yaratýldýðýný ve kent nüfusunun 10 yýlda yüzde 300 arttýðýný ve . Diyarbakýr kent merkezinde genç nüfusun 450 bin olduðunu ve böyle bir nüfusun baþka kentlerde bulunmadýðýný belirten Kýlavuz,''sporda kalýcý, kökleþmiþ, kolektif akýlla þeffaf yöne-

tim tarzý ile kurum yeterliliðiyle tanýmlanmamýþ bir yapýnýn geleceðe dair bir beklentiye yanýt olamayacaðýný söyledi. Diyarbakýr'da spora dair pek çok yapýlacak iþ bulunduðunu kentteki gönüllü kuruluþlarýn kendi kurumsal yetersizliklerini tanýmlamasý gerektiðini 450 bin genç için sadece 6 tesisi bulunmaktadýr.

Bu kent için geleceðe dair bir çok þey yapýlabilir Baþkan Metin Kýlavuz kulübün 1990'larda kurulduðunu ve 1341 sporcuyu kendi bünyesinde barýndýrdýðýný sporu sosyal bir proje olarak gördüklerini .Bunu daha da büyütmenin yolunun ortak çalýþmadan geçtiðinin altýný çizen Kýlavuz, "Spora dair yarýna bir þey býrakmak istiyorsak bizim hedefimizde öncelik tesisleþmedir" dedi.

Yozgat'ýn toplam nüfusu 450 bin olduðunu buna karþýn Yozgat'ta bulunan tesis sayýsýnýn yaklaþýk 100 olduðuna dikkat çeken Kýlavuz, "Diyarbakýr kent merkezinde genç nüfus 450 bindir, Diyarbakýr'daki tesis sayýsý ise yalnýzca 6'dýr. Önce buradan baþlamalýyýz. Herkesin bu kent için yapabileceði þeyler var. Herkes durduðu bir yerden havuza bir þeyler atabilirse bu kent için geleceðe dair çok bir þey yapýlabilir." diye konuþtu.

Büyükþehir Belediyespor Kulübü olarak Bölgemize,ve kentimize yeni tesisler kazandýrmak için çaba göstermeliyiz. Yozgat'ta 10 tane daha tesis yapýlsýn, buna itirazýmýz yok ama Diyarbakýr'da neden 6 tane spor tesisi var neden fazla olmasýn . Tesis olmadan sporcular yetiþirmi yetiþmez çünkü biz tesis bakýmýndan fakir olduklarýný belirten . Kýlavuz "Kentte ve bölgede profesyonel takýmlarýn ciddi sýkýntýlarý olduðunun altýný çizen Kýlavuz, Bu yýlki futbol takýmýmýz hedefi bir üst lige çýkmaktýr " þeklinde konuþtu.

Kulübün bünyesinde çalýþan 25 hizmet görevlisi , 27 antrenör ve 1341 profesyonel sporcusuyla bölgenin en geniþ tabanlý bir kulüb olan Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor Kulübü'nün branþlarýna göre daðýlýmý þöyle.

Profesyonel futbolcu (erkek): 30 Profesyonel futbolcu (kadýn): 35 Profesyonel atletizm (kadýn-erkek): 93 Halk oyunlarý (kadýn-erkek): 197 Basketbol (bölgesel) oyuncu (erkek): 14

Basketbol (genç) oyuncu (erkek): 14 Profesyonel basketbol (bedensel engelli) (erkek): 9 Satranç (kadýn-erkek): 80 Briç (erkek): 18 Goalball (görme engelli) (erkek): 12 Teakwando (kadýn-erkek): 288 Profesyonel voleybol (erkek): 16 Voleybol (yaþ altý) (erkek): 221 Profesyonel voleybol (kadýn): 14 Voleybol (yaþ altý) (kadýn): 300 Antrenör (kadýn): 3 Antrenör (erkek): 24 Personel: 25 Yapýlan Konuþmalardan sonra futbol, basketbol, voleybol, halk oyunlarý, satranç, briç, teakwando gibi branþlarýnda faaliyet gösteren bir slayt gösterisi yapýldý.Taþkýn Civelek

Belediyespor Siirt'te Hazýr

Spor Toto 3.. Lig takýmlarýndan Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor, Bugün kendi sahasýnda oynayacaðý Siirtspor maçýný kazanmak istiyor.

Dün yaptýðý antrenmanla bu maçýn hazýrlýklarýný tamamlayan Sarý-kýrmýzýlý takým, kampa girerek maç saatini beklemeye baþladý.

Büyükþehir'de Hedef Galibiyet Teknik Direktör Turhan Özyazanlar yaptýðý açýklamada, son antrenmanda takýmda morallerin yerinde olduðunu belirterek, '' Siirtspor ile oynayacaðýmýz maç bizim için önemli. . Ben futbolda þansýn bir kere tecelli edeceðini düþünüyorum. Ýyi oynarsanýz, futbol adýna iyi þeyler yaparsanýz, þanssýzlýðý da yenersiniz'' dedi. Ýyi futbol oynamayý amaçladýklarýný vurgulayan Özyazanlar , ''Deðerli rakibimizi yenerek, yolumuza devam etmek istiyoruz.

Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor benim takdir ettiðim ve beðendiðim bir takým. Bu ligin en renkli takýmlarýndan biri. Yýllardýr da bu özelliðini korudu. Bizim için galibiyet çok

önemli. Ýyi bir skorla ayrýlmaktýr diye düþünüyorum'' dedi Özyazanlar, Ben taraftarý her zaman birinci adam olarak görüyorum. Taraftar hiç bir zaman yedek olmaz, taraftar asildir. Biz onlarý birinci adam olarak gördüðümüz için oynayacaðýmýz maçta bizi desteklemelerini bekliyoruz.'' Dedi.

Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor, kendi sahasýnda oynayacaðý Siirtspor maçýndada taraftarlarýný sevindirmek istiyor.

Siirtspor maçýný kazanarak sahadan üç puanla ayrýlacaklarýný belirten Diyarbakýr Büyükþehir Belediyesporlu futbolcular, "Ligin ilk iki haftasýnda istediðimiz sonuçlarla ayrýldýk. Bugün sahamýzda oynayacaðýmýz Siirtspor maçýndada galibiyetle ayrýlýp liderliðe yükselmek istiyoruz. Biz iyi bir takýmýz.

Kalitemizi sahaya yansýtýp, Siirtspor'u yenmek istiyoruz.

Alacaðýmýz üç puan bizim lider olmammýsý saðlayacaktýr." dediler.

Diyar siftah peþinde!

Ligde ilk 2 haftada Keciörengücü, ve Oyak Renaultspor'a maðlup olan Yeþil kýrmýzýlý ekip, bugün saat 15.00'da Isparta Emrespor ile Isparta Atatürk Stadý'nda karþýlaþacak.

Diyarbakýrspor Teknik Direktörü Enver Aylak, takýma sahip çýkýlmasý gerektiðini . Isparta Emrespor maçý hazýrlýklarýný tamamladýklarýný belirten Enver Aylak, "deplasmanda oynayacaðýmýz Bu maça ümitli gidiyoruz. Ligdeki durumumuzu düzeltmek ve moral bulmak için sahaya çýkacaðýz. Genç oyuncularýmý maç saatine kadar moral ve motivasyon yönünden hazýr vaziyete getirmeye çalýþacaðým" dedi.

TFFHGD Yeni Sezona Merhaba dedi TFFHGD Diyarbakýr Þubesi yeni sezona Önceki gün Atatürk Stadý'nda düzenlenen 2012-2013 sezonuna merhaba dedi.

Türkiye Faal Futbol Hakemleri Derneði Diyarbakýr Þube Baþkaný Nihat Mýzrak, bu sezon maçlarýn en az hata ile yönetileceðini söyledi. Þube Baþkaný Mýzrak, törende yaptýðý konuþmada, geçen sezon 231 bin futbolcunun 2 bin müsabakada oynadýðýný, bazý müsabakalarda ister istemez bir kaç pozisyon hatasýnýn olduðunu ve Oynanan 2 bin müsabakada yüzlerce binlerce pozisyonun yaþandýðýný kaydeden Mýzrak, ''Ondan dolayý genç hakemlere seslenerek iþinizin zor olduðunu biliyoruz ve bundan sonraki süreçte özellikle 2012-2013 sezonunda maçlar en az hatayla yönetilecek. Bu yýl hakemler inanýlmaz eðitimden geçecek'' dedi.

Futbolcularýn müsabakalarda sabýrlý olmalarý

gerektiðini bildiren Mýzrak, güzel bir dönemi geride býraktýklarýný, 3 hakemin klasmana yükseldiðini aktardý.Hakem Kurulu Baþkaný Aykut Yenitorun da yeni sezonun hayýrlý olmasýný dileyerek, bundan sonraki bütün etkinliklerde camia olarak hep beraber olacaklarýný söyledi.

Geçen sezonun çok iyi geçtiðini aktaran Yenitorun, ''Bu sezon diðer sezonlardan daha iyi bir sezon yaþadýk. Önümüzdeki haftadan itibaren eðitim çalýþmalarýna baþlayacaðýz'' diye konuþtu.

Bu arada Törene, Gençlik ve Spor Ýl Müdürü Abdullatif Umut, TFF Bölge Müdürü Serkan Bayhan, TFF Futbol Ýl Temsilcisi Mehmet Altýndað, hakemler ve davetliler katýldý.

12

CMYK

9 EYLÜL 2012 PAZAR