ﻓﮭﺮس اﻟﻜﺘﺎب
-1اﻟﺘﺴﻤﯿﺔ.................................................
2
-13أدوات اﻟﻌﻄﻒ )ﺣﯿﻦ( ......................
68
-2ﻟﻮاﺣﻖ اﻻﻓﻌﺎل اﻻﺳﺎﺳﯿﺔ......................
9
-14أدوات اﻟﻌﻄﻒ) ﻣﻊ أن -ﺑﻤﺎ أن ( ...
70
-3اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ........................................
16
-15ﺣﺮف اﻟﻌﻄﻒ ................................ Kİ
72
-4ﺻﯿﻐﺔ اﻻﺳﺘﻄﺎﻋﺔ .................................
24
-16ﻣﻠﺤﻖ ﻋﻨﺪﻣﺎ ............................ KEN
74
-5ﺻﯿﻐﺔ اﻟﻮﺟﻮب "اﻟﻤﺘﻄﻠﺒﺎت".................
31
-17ظﺮوف اﻻﻓﻌﺎل ..................................
76
-6ﺻﯿﻐﺔ اﻟﻮﺟﻮب ........gerek + lazım
34
-18اﻻﺿﻄﺮارﯾﺔ .......................................
82
-7ﺻﻔﺎت اﻻﻓﻌﺎل )اﻟﻨﻌﻮت( ......................
39
-19ﺻﯿﻐﺔ اﻟﻤﺸﺎرﻛﺔ ................................
87
-8ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺤﺪﯾﺚ اﻟﻤﻨﻘﻮل ﻏﯿﺮ اﻟﻤﺒﺎﺷﺮ ....
46
-20ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺘﻤﻨﻲ ...................................
92
-9أدوات اﻟﻌﻄﻒ )ﻋﻨﺪﻣﺎ( .........................
53
-21ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺸﺮط .....................................
100
-10أدوات اﻟﻌﻄﻒ )ﻷن( ...........................
61
-22اﻟﻔﻌﻞ اﻟﻤﺘﻌﺪي واﻟﻔﻌﻞ اﻟﻌﺎﺋﺪ .........
107
-11أدوات اﻟﻌﻄﻒ )ﻣﻨﺬ( ...........................
63
-23اﻟﻤﺒﻨﻲ ﻟﻠﻤﺠﮭﻮل ...............................
121
-12أدوات اﻟﻌﻄﻒ )اﻟﻰ أن( .....................
67
-24اﻟﺘﺴﺒﺐ .............................................
128
2
Adlaştırma اﻟﺘﺴﻤﯿﺔ )إﻋﻄﺎء اﻻﺳﻢ( ﻗﺎﻋدة اﻟﺗﺳﻣﯾﺔ ھﻲ إﻋطﺎء اﻟﻔﻌل ﻣﻌﻧﺎه ،ھﻧﺎك ﻣﻼﺣظﺔ ﻣﮭﻣﺔ ﺟدا ً ھﻲ أن ﻛل ﻓﻌل ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﯾﺄﺧذ ﺷﯾﺋﺎ ً ،ﻣﻧﮭم اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ وﻣﻧﮭم اﻟﻣﻔﻌول اﻟﯾﮫ وﻣﻧﮭم اﻟﻣﻔﻌول ﻣﻧﮫ ﻛﻣﺎ ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﻌرﺑﯾﺔ ،ﯾﻌﻧﻲ ﻣﺛﻼ ً أﻧﺎ ﺗﻌﺑت ﻣن اﻟﻣﺷﻲ ،أﻧﺎ أﺣب اﻟدراﺳﺔ اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻷوﻟﻰ :ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺑﻘﻰ اﻟﻣﺻدر ﻋﻠﻰ ﺣﺎﻟﮫ دون ﺗﻐﯾﯾر ﻓﻌل اﻹرادة istemekاﻟﻔﻌل اﻟذي ﻗﺑﻠﮫ ﻻ ﯾﺗﻐﯾر أﺑدا ً ،ﻣﺛﺎل: أﻧﺎ أرﯾد أن أﻛل اﻟطﻌﺎم ﻓﻲ اﻟﻣطﻌم Ben lokantada yemek yemek istiyorum اﻟﻛﻠﻣﺔ اﻷوﻟﻰ yemekﺗدل ﻋﻠﻰ اﻟطﻌﺎم واﻟﺛﺎﻧﯾﺔ ھﻲ ﻓﻌل اﻷﻛل ،ﻛﻣﺎ ﻗﻠﻧﺎ ﻻ ﯾﺗﻐﯾر أﺑدا ً أرﯾدﺷرب اﻟﺷﺎي ﻓﻲ اﻻﺳﺗراﺣﺔ Tenefüste çay içmek istiyorum ﻟم ﯾﺗﻐﯾر اﻟﻔﻌل içmek ﯾوﺟد ﺣﺎﻟﺔ أﺧرى ﻻ ﯾﺣرك ﺑﮭﺎ اﻟﻔﻌل إﻻ ﺑﺣﺎﻻت اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ وھﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ﺗﺿﻊ ﺻﻔﺔ ﺑﻌد اﻟﻔﻌل : ﺗﻌﻠم اﻟﺗرﻛﻲ ﺻﻌب ﺟدا ً Türkçe öğrenmek çok zor ﺗﻛﻠم اﻟﻛردﯾﺔ ﻓﻲ ﺳورﯾﺎ ﻣﻣﻧوع Suriyede Kütçe konuşmak yasaktır ﻗﯾﺎدة اﻟﺳﯾﺎرة ﻣﺧﻣورا ً ﺧطر ﺟدا ً Alköllü araba kullanmak çok tehlikelidir ﺷرب اﻟدﺧﺎن ﻣن أﺟل اﻟﺻﺣﺔ ﻣﺿر Sigara içmek sağlık için zararlıdır اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ :ﻋﻧدﻣﺎ ﻧﺣذف ﺣرف اﻟـ kﻣن اﻟﻔﻌل ﻓﯾﺗﺣول اﻟﻔﻌل اﻟﻰ ﺻﻔﺔ : ﻏرﻓﺔ اﻟﺟﻠوس Oturma odası ﻛﺗﺎب اﻟدراﺳﺔ )اﻟﻌﻣل( Çalışma kitabı ﻟﺑن ﻣﺻﻔﻰ Süzme yoğurt ﻏرﻓﺔ اﻟﺗﺟرﯾب )ﺗﺳﺗﻌﻣل ﻓﻲ Deneme odası ﻣﺣﻼت اﻷﻟﺑﺳﺔ ﻟﺗﺑدﯾل اﻷﻟﺑﺳﺔ( وﺷم Dövme
ﻏرﻓﺔ اﻟﻌﻣل )اﻟدراﺳﺔ( )ﺣزام اﻟﻣﺷﻲ( ﺟﮭﺎز اﻟرﯾﺎﺿﺔ ﻣﺎﻛﯾﻧﺔ ﻗﻠﻲ ﻏرﻓﺔ اﻻﻧﺗظﺎر
3
Çalışma odası Yürüme bandı Kızartma makinası Bekleme odası
ھﻲ اﻟﻣﻔﻌول ﻣﻧﮫ: اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻟﺛﺔ ﯾﻌﺟﺑﻧﻲ ﻣﺷﺎھدة اﻟﻣﺑﺎراة ﻓﻲ اﻻﺳﺗﺎدﯾوم ﻓﻌل اﻻﻋﺟﺎب داﺋﻣﺎ ً ﯾﺄﺧذ اﻟﻣﻔﻌول ﻣﻧﮫ أﻧﺎ ﻣﻌﺟب ﺑك أﻛره اﻟﻛذب أﯾﺿﺎ ً ﻓﻌل اﻟﻛره داﺋﻣﺎ ً ﯾﺄﺧذ اﻟﻣﻔﻌول ﻣﻧﮫ ً ﻣﻠﻠت ﻣن اﻟﺑﻘﺎء وﺣﯾدا أﺧﺎف ﻣن اﻟﺑﻘﺎء وﺣﯾدا ً ﻓﻲ اﻟﻠﯾل
Stadyumda maç izlemekten hoşlanıyorum Senden hoşlanıyorum Yalan söylemekten nefret ediyorum Yalnız kalmaktan sıkıldım Geceleri yalnız kalmaktan korkuyorum
Bizim dinlememiz Sizin dinlemeniz Onların dinlemeleri
اﺳﺗﻣﺎﻋﻧﺎ اﺳﺗﻣﺎﻋﻛم اﺳﺗﻣﺎﻋﮭم
Benim dinlemem Senin dinlemen Onun dinlemesi
وھﻲ ﺗﺣوﯾل اﻟﻔﻌل ﻟﻣﻠﻛﯾﺔ: اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟراﺑﻌﺔ اﺳﺗﻣﺎﻋﻲ اﺳﺗﻣﺎﻋك اﺳﺗﻣﺎﻋﮫ : اﻵن ﺗﻛوﯾن اﻟﺟﻣﻠﺔ
اﺳﺗﻣﺎﻋك ﻟﻠﻣوﺳﯾﻘﻰ ﺑﺿﺟﯾﺞ ﯾزﻋﺟﻧﻲ ﻛذﺑك ھو ﺗﺻرف ﺧﺎطﺊ ﻣﻠﻠت ﻣن ﻛذﺑﮫ ﻋﻠﻲ ﯾﺄﺧذ ﺣرف اﻟﺟر ﻣنSıkılmak - Bıkmak ﻓﻌل اﻟﻣﻠل ﺻدﯾﻘﻲ ﯾﻐﺿب ﻣن ﻋدم اﺗﺻﺎﻟﻲ ﺑﮫ ﺣرف ﺟر إﻟﻰaramamama - aramam ﻣﻧﻔﻲ ﯾﺄﺧذ ﺣرف اﻟﺟر إﻟﻰKızmak ﻓﻌل اﻟﻐﺿب أﻧﺎ ﻏﺎﺿب ﻣﻧك
Gürültülü müzik dinlemen beni rahatsız ediyor Yalan söylemen yanlış bir davranıştır Onun bana yalan söylemesinden bıktım Arkadaşım onu aramamama çok kızıyor
Sana kızıyorum 4
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺧﺎﻣﺳﺔ :ﺣرف اﻟﺟر إﻟﻰ ،وﻏﺎﻟﺑﺎ ً ﯾﺳﺗﻌﻣل ﻣﻊ ﻓﻌل اﻟﻣﺟﻲء واﻟذھﺎب ﻏدا ً ﺳﻧذھب ﻣﻊ ﺻدﯾﻘﻲ ﻟﻠﺳﺑﺎﺣﺔ ﻧﺣذف ﺣرف kوﻧﺿﯾف yaأو yeﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ ذھب ﻟﯾﺣﺿر اﻟﮭﺎﺗف ﻣن اﻟﺑﯾت اﻋﺗدت ﻋﻠﻰ اﻟﻌﯾش ﻓﻲ ﺗرﻛﯾﺎ ﻛل ﯾوم أذھب ﻟﻠﻘﯾﺎم ﺑﺎﻟرﯾﺎﺿﺔ
Yarın arkadaşımla yüzmeye gideceğiz Telefonu evden getirmeye gitti Türkiyede yaşamaya alıştım Her gün spor yapmaya gidiyorum
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺳﺎدﺳﺔ :اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ اﻻطﻔﺎل ﯾﺣﺑون اﻟﺗﻧزه Çocuklar piknik yapmayı sever اﺣب ﺳﻣﺎع اﻟﻣوﺳﯾﻘﻰ Müzik dinlemeyi seviyorum اﻟﺷﺑﺎب ﯾﻔﺿﻠون اﺳﺗﻌﻣﺎل ﻣوﺳﯾﻘﻰ اﻟﺑوب ﻋن اﺳﺗﻣﺎع اﻟﻣوﺳﯾﻘﻰ Gençler pop müzik dinlemeyi klasik müzik اﻟﻛﻼﺳﯾﻛﯾﺔ dinlemekten tercih ediyor ﺗﺣﺑون اﻟﻘﯾﺎم ﺑﺎﺳﺗراﺣﺔ Tenefüs yapmayı seviyorsunuz ﺣﺎﻟﺔ ﻻ ﯾﺗﻐﯾر اﻟﻔﻌل ﻗﺑﻠﮭﺎ اﺑدا ً وھﻲ اﻻﻋﺟﺎب : Hoşuma gitmek ﯾﻌﺟﺑﻧﻲ ﺳﻣﺎع اﻟﻣوﺳﯾﻘﻰ Müzik dinlemek hoşuma gidiyor ﯾﻌﺟﺑﻧﻲ اﻟﺗﺳوق Alışveriş yapmak hoşuma gidiyor ﯾﻌﺟﺑﻧﻲ ﻋزف اﻟﻐﯾﺗﺎر Gitar çalmak hoşuma gidiyor ﯾﻌﺟﺑﻧﻲ اﻟﻣزاح Şaka yapmak hoşuma gidiyor أﯾﺿﺎ ً ھﻧﺎك ﻓﻌل آﺧر وھو اﻹﺳﻌﺎد mutlu olmakأن ﺗﻛون ﺳﻌﯾدا ً mutlu etmek ،أن ﺗﺳﻌد أﺣدا ً ﯾﺳﻌدﻧﻲ إﻋطﺎء اﻟﮭدﯾﺔ )اﻹھداء( ﺣﺎﻟﺔ اﻹﻋطﺎء Hediye vermek beni çok mutlu ediyor ﯾﺳﻌدﻧﻲ أﺧذ اﻟﮭدﯾﺔ )اﺳﺗﻼم اﻟﮭدﯾﺔ( ﺣﺎﻟﺔ أن ﺗﮭدى Hediye almak beni çok mutlu ediyor اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺳﺎﺑﻌﺔ :ﺣرف اﻟﺟر ﻓﻲ وإﺿﺎﻓﺗﮭﺎ ھﻲ ta - teﺣﺳب اﻷﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ وﯾﻣﻛن اﺳﺗﺧداﻣﮭﺎ ﻣﻊ اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ ﻣﺛﻼ ً ھﻧﺎك ﻓﺎﺋدة ﻓﻲ اﻟذھﺎب ﻟﻠدﻛﺗور Senin doktora gitmende fayda var ھﻧﺎك ﻓﺎﺋدة ﺑﻘﯾﺎﻣﻧﺎ ﺑﺎﻟﻣﺷﻲ أﻗل ﺷﻲء ﺳﺎﻋﺔ ﻓﻲ اﻻﺳﺑوع Haftada en az bir saat yürüyüş yapmamızda fayda var ھﻧﺎك ﻓﺎﺋدة ﺑﺄﻛﻠﻲ ﻗﻠﯾﻼ ً Az yememde fayda var 5
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻣﻧﺔ :ﺣرف اﻟﺟر ﻣن ﻣﻠﻠت ﻣن ﻗراﺋﺗﻲ ﻟﻠﻛﺗﺎب ﻛﺛﯾرا ً Çok kitap okumamdan sıkıldım أﻛره ﻛذﺑﮫ Onun yalan söylemesinden nefret ediyorum ﻣﻠﻠت ﻣن ﻣﺟﯾﺋك اﻟﻣﺗﺄﺧر Geç kalmandan sıkıldım ھﻧﺎك أﺧطﺎء ﻛﺛﯾرا ً ﺑﺎﻟﻧﺳﺑﺔ ﻟﻠطﻼب وھﻲ ﻣﺳﺗﺧدﻣﺔ ﻛﺛﯾرا ً ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ وھﻲ اﻟﺑدء ﺑﺷﻲء ﻣﺛﻼ ً ﺑدأت ﺑﺎﻟﻣﺷﻲ ،ﺑدأت ﺑﺎﻟدراﺳﺔ ﻓﻌل اﻟﺑدء ﯾﺄﺧذ داﺋﻣﺎ ً ﺣرف اﻟﺟر إﻟﻰ : ﺑدأت اﻟﺗﻌود ﻋﻠﻰ اﻟﻌﯾش ﺑﺗرﻛﯾﺎ Türkiyede alışmaya başladım ﺑدأت ﺑﺗﺣدث اﻟﺗرﻛﻲ ﺟﯾدا ً İyi türkçe konuşmaya başladım ﺣﺎﻟﺔ اﻻﯾﺟﺎﺑﯾﺔ ھﻲ ﺗﺎﺑﻌﺔ ﻟﻠﺗﺳﻣﯾﺔ ﻟﻛن ﻗد اﺧذﻧﺎھﺎ ﻓﻲ دروس ﺳﺎﺑﻘﺔ وھﻲ lazımو gerekﻟذﻟك ﻻ داﻋﻲ ﻟﺷرﺣﮭﺎ ﻣرة اﺧرى. اﻷن ﺳﺄﻋطﻲ ﺑﻌض اﻷﻣﺛﻠﺔ ﻋﻠﻰ ﻣﺎ أﺧذﻧﺎ ﺑﺎﻷﻗﺳﺎم اﻟﺳﺎﺑﻘﺔ ﻣﺣﻣد ﯾرﺟﺢ )ﯾﺧﺗﺎر – ﯾﻔﺿل( ﻛﺗﺎﺑﺔ اﻟوظﯾﻔﺔ Mehmet ödev yapmayı tercih ediyor ﺳﺄﺑدأ اﻟدراﺳﺔ Ders çalışmaya başlayacağım ذھﺑﻧﺎ إﻟﻰ اﻟﻣﻛﺗﺑﺔ ﻟﻘراءة اﻟﻛﺗﺎب Kitap okumaya kütüphaneye gittik ﺗﺣﺑون إﻗﺎﻣﺔ اﻻﺳﺗراﺣﺔ Tenefüs yapmayı seviyorsunuz ﻓﻌل şaşırmakﯾﺄﺧذ اﻟﻣﻔﻌول إﻟﯾﮫ ﺣرف اﻟﺟر ﻣﺛﻼ ً ﺗﻔﺎﺟﺋت ﻣن دراﺳﺗﮫ اﻟﻛﺛﯾرة ،ﺗﻔﺎﺟﺋت ﻣن ﺗﺄﺧﯾره اﻟﻛﺛﯾر Mehmetin geç kalmasına şaşırdım ﺗﻔﺎﺟﺋت ﻣن ﻣﺟﻲء اﺣﻣد اﻟﻣﺗﺄﺧر in ،ﻟﻠﻣﻠﻛﯾﺔ ﺗﻔﺎﺟﺋت ﻣن دراﺳﺔ اﺣﻣد اﻟﻛﺛﯾرة Mehmetin çok ders çalışmasına şaşırdım ﻓﻌل اﻟﻣﺣﺑﺔ Sevmekﯾﺄﺧذ اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ أﻧﺎ أﺣب ﺷرب اﻟﺷﺎي Ben çay içmeyi seviyorum ﻓﻌل اﻟﻐﺿب ﯾﺄﺧذ اﻟﻣﻔﻌول إﻟﯾﮫ ﺣرف اﻟﺟر إﻟﻰ أﻣﻲ ﺗﻐﺿب ﻣن ﺷرﺑﻲ ﻟﻠدﺧﺎن Annem benim sigara içmeme kızıyor ﻓﻌل اﻟﻔرح ﯾﺄﺧذ أﯾﺿﺎ ً اﻟﻣﻔﻌول اﻟﯾﮫ Sevinmek ﺟدﺗﻲ ﻓرﺣت ﻟزﯾﺎرﺗﻲ ﻟﮭﺎ Teyzem ona ziyaret etmeme sevinde ﻓﻌل إﻋطﺎء اﻻذن İzin vermekﯾﺄﺧذ أﯾﺿﺎ ً اﻟﻣﻔﻌول اﻟﯾﮫ 6
ﺳﻣﺣت ﻟﻌﺎﺋﺷﺔ ﺑﺗﻛﻠﻣﮭﺎ ﺑﻣﺎ ﯾﺧص ھذا اﻟﻣوﺿوع ﻓﻌل اﻻﻋﺟﺎب ﯾﺄﺧذ ﻣن اﻟﻧﺳﺎء ﺗﻌﺟب ﺑﻣﺟﺎﻣﻠﺔ اﻟرﺟﺎل ﻓﻌل اﻟﻣﻠل Bıkmak – sıkılmakﯾﺄﺧذ ﻣن أﯾﺿﺎ ً ﻣﻠﻠت ﻣن ﺣدﯾﺛﮭم اﻟﻔﺎرغ وﻣن ﺳﻣﺎﻋﮭم
Ayşenin bu konu hakkında konuşmasına izin verdim Kadınlar erkeklerin iltifat etmesinden hoşlanıyor
Onların boş konuşmalarından ve onları dinlemekten bıktım اﻟﺣﺎﻟﺔ ﺣرف اﻟﺟر ﻓﻲ ﺷرﺣﻧﺎ ﻋﻧﮭﺎ ﺳﺎﺑﻘﺎ ً واﻵن ﻧﺷرح ﻛﯾف ﻧﻘول أﻧﺎ اﻷول ﻓﻲ اﻟدراﺳﺔ ،أﻧﺎ اﻷول ﻓﻲ اﻟﺳﺑﺎﺣﺔ ،أﻧﺎ اﻟﺛﺎﻧﻲ ﻓﻲ اﻟرﻗص أﻧﺎ اﻷول ﻓﻲ اﻟرﻗص Dans etmekte birinciyim أﻧﺎ اﻟﺛﺎﻧﻲ ﻓﻲ اﻟدراﺳﺔ Ders çalışmakta ikinciyim أﻧﺎ اﻟﺛﺎﻟث ﻓﻲ اﻟﺳﺑﺎﺣﺔ Yüzmekte üçüncüyüm ﻓﻲ اﻻﻏﻠب ھﻲ ﻣﺎ ﺗﺳﺗﺧدم ھﻧﺎك ﻓﺎﺋدة ﻓﻲ اﻟﺳﺑﺎﺣﺔ ،وﻛذﻟك ھﻧﺎك ﯾوﺟد ﻓﺎﺋدة ﻓﻲ ذھﺎﺑﮫ ﻟﻠدﻛﺗور Onun doktor gimesinde fayda var ھﻧﺎك ﻓﺎﺋدة ﻓﻲ ﺷرب ﻛل ﯾوم ﻛﺄس ﺣﻠﯾب Her gün bir bardak süt içmekte fayda var ھﻧﺎك أﯾﺿﺎ ً ﻓﻌل اﻻﺻرار ،أﯾﺿﺎ ً ﯾﻠﺣﻘﮫ ﺣرف اﻟﺟر ﻓﻲ – ﻋﻠﻰ ﺷرﺣت ﻟك ھذا اﻟﻣوﺿوع ﻟﻣرات ،ﻟﻛن أﻧت ﺗﺻر ﻋﻠﻰ ﻋدم اﻟﻔﮭم Sana bu konuyu defalarca anlattım ama sen anlamamakta ısrar ediyorsun أﯾﺿﺎ ً ھﻧﺎك ﻗﺎﻋدة içinﻣن أﺟل ،وﻗد ﺷرﺣﺗﮭﺎ ﻣﻊ اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ أﯾﺿﺎ ً .. Olmak için – olmam için - olman için - olması için - olmamız için - olmanız için - olmaları için ﻣوﺟود ﻓﻲ درس اﻟﻛﻠﻣﺔ Diyeﻣﺛﺎل: ﻣن أﺟل أن ﯾﻘرؤوا اﻟرﺟﺎل اﻟﻣﺳﻧﯾن ﯾﺿﻌون ﻧظﺎرات Yaşlı insanların gazete okumaları için gözlük takıyorlar اﻟﻔﻌل vazgeçmekﯾﺄﺧذ ﺣرف اﻟﺟر ﻣن ﺗﺧﻠﯾت ﻋن اﻻﻧﺗﻘﺎل إﻟﻰ ﺑﯾت ﺟدﯾد Yeni bir eve taşınmaktan vazgeçtim ﻓﻌل اﻟﻐﺿب ﯾﺄﺗﻲ ﺣرف اﻟﺟر إﻟﻰ – ﻋﻠﻰ ،وأﯾﺿﺎ ً ﻓﻌل اﻟﺣب أو اﻹﻏﻣﺎء ﻏﺿﺑت أﻣﻲ ﻟﺗﺄﺧري ﻋﻠﻰ اﻟﺑﯾت Annem eve benim geç kalmama kızdı أﺣب أﻛل اﻟﺷوﻛوﻻ Çikolata yemeye bayılıyorum 7
ﺳﻧﺷرح اﻟﻣﻧﻘول )اﻟطﻠب – اﻻﻣر( ﻓﻲ ﻗﺎﻋدة اﻟﺗﺳﻣﯾﺔ ،وھﻲ ﻋﺑﺎرة ﻋن إﻧﺷﺎء ﺟﻣﻠﺔ ﺑﻣﻌﻧﻰ ﻗﺎﻟت ﻟﻲ أﻣﻲ أن ﻻ أﺗﺄﺧر ،اﻻﺳﺗﺎذ ﻗﺎل ﻟﻲ أن أﻏﻠق اﻟﻧﺎﻓذة ،أﺑﻲ ﻗﺎل ﻟﻲ أن أذھب ﻟﻠﺑﯾت ،ﻓﻲ ھذه اﻟﻘﺎﻋدة ﻧﺿﯾف اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ ﻟﻠﻣﺻدر وﻣن ﺛم اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ i – ıﺣﺳب اﻷﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ ،ﯾﺣظر ﻓﻲ ھذه اﻟﻘﺎﻋدة اﻟﻔﻌل Demek ﻻ ﯾﻣﻛن أن ﯾﺳﺗﻌﻣل وﯾﺳﺗﻌﻣل ﻛﺑدﯾل ﻋﻧﮫ . söylemek ﻗﺎل ﻟﻲ اﻻﺳﺗﺎذ أن أﻣﺎرس اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ Öğretmen bana Türkçeyi pratik yapmamı söyledi أﻣﻲ ﻗﺎﻟت ﻟﻲ أن أﻏﻠق اﻟﻧﺎﻓذة Annem bana pencereyi kapatmamı söyledi ﻗﺎﻟت ﻟﻧﺎ اﻟﺷرطﺔ أن ﻧﻠﺗزم ﺑﻘواﻋد اﻟﻣرور Polis bize trafik kurallarına uymamızı söyledi اﻟﻣدﯾر ﻗﺎل ﻟﮭم أن ﯾﺄﺗوا ﻣﺑﻛرا ً Müdür onlara işe erken gelmelerini söyledi ) nﺣرف ﺣﻣﺎﯾﺔ ﻟﻌدم اﻟﺗﻘﺎء ﺣرﻓﯾن ﺻوﺗﯾﯾن( ﻋﺎﺋﺷﺔ ﻗﺎﻟت ﻟﻛم أن ﺗﻌﻣﻠوا طﻌﺎم Ayşe size yemek yapmanızı söyledi اﻻﺳﺗﺎذ ﻗﺎل ﻟك أن ﺗﻘرأ اﻟﻛﺗﺎب ﻛﺛﯾرا ً Öğretmen sana kitap çok okumanı söyledi ﻣن اﻟﻣﻣﻛن أن ﺗﺄﺗﻲ ﻣﻊ اﻹﻋﺟﺎب وﻻ ﺗﺄﺗﻲ ﺑﻣﻌﻧﻰ أن ﯾﻌﺟﺑﻧﻲ ﺿﺣك ﻋﺎﺋﺷﺔ ﺟدا ً Ayşenin gülmesini çok beğeniyorum ﻣن اﻟﻣﻣﻛن أن ﺗﺄﺗﻲ ﻣﻊ ﻓﻌل اﻟﻣﺣﺑﺔ وﻻ ﺗﺄﺗﻲ ﺑﻣﻌﻧﻰ أن ﻻ أﺣب ﺗﺄﺧر ﻋدﻧﺎن Adnanın geç kalmasını sevmiyorum أﻣﻲ ﻗﺎﻟت ﻟﻲ أن أﺟﻠب اﻟطﻌﺎم ﻣن اﻟﺑراد Annem yemeği buzdolabından getirmemi söyledi أﺑﻲ ﻗﺎل ﻟﮫ أن ﻻ ﯾﺗﺄﺧر )ﺣﺎﻟﺔ اﻟﻧﻔﻲ( Babam ona geçkalmamasını söyledi Benim çalışmamı - Senin çalışmanı - Onun çalışmasını Bizim çalışmamızı - Sizin çalışmanızı - Onların çalışmalarını ﺳﻧﺗﺣدث اﻷن ﻋن ﻛﯾﻔﯾﺔ ﺗﺣوﯾل اﻟﻔﻌل ﻟﺻﻔﺔ وھﻲ ﻋﺑﺎرة ﻋن ﻧزع ﻣﺻدر اﻟﻔﻌل وإﺿﺎﻓﺔ ﻣﺎ ﯾﻠﻲ ﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ: Iş – iş – uş – üş Yış – yiş – yuş – yüş ذھﺎب ﻧظرة ﺿﺣﻛﺔ
ﻣﺟﻲء ﺑﺳﻣﺔ )اﺑﺗﺳﺎﻣﺔ( ﺷراء
Gidiş Bakış Gülüş 8
Geliş Gülümseymiş Alış
ﺑﯾﻊ ﺳﺎﻋﺔ اﻟوﺻول
ﺳﺎﻋﺔ اﻻﻗﻼع
Satış Varış saati
Kalkış saati
ﺗﻌﺟﺑﻧﻲ ﺿﺣﻛﺔ ﻋﺎﺋﺷﺔ )اﻟﺣرف اﻟﻣﻠون ﺑﺎﻻﺣﻣر ھو اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ ﻟﻌﺎﺋﺷﺔ، اﻻﺧﺿر ﺣرف ﺣﻣﺎﯾﺔ ،واﻟﺑرﺗﻘﺎﻟﻲ ھو اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ( ﺗﺳرﯾﺣﺔ ﺷﻌر ﻋﺎﺋﺷﺔ ﺟﻣﯾﻠﺔ ﺟدا ً Ayşenin saçının tarayışı çok güzel أﻋﺟﺑﻧﻲ ﺷرح ﻣﺣﻣد ﻟﻠدرس Mehmetin ders anlatışı çok beğendim اﻟﻣﻘﺻود ﻓﻲ ھذه اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻧﮫ اﯾﺿﺎ ً ﺗﺿﺎف اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ واﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ اﻟﺦ...ﻟﻠﻔﻌل ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺣول ﻟﺻﻔﺔ ،ﻣﺛﻼ ً ﻓﻲ اﻟﻣطﺎر ﺗﺳﺗﻌﻣل ھﻛذا : kalkış saatiﺳﺎﻋﺔ اﻻﻗﻼع )اﻟﻣﻘﺻود ﺑﮭﺎ ﺳﺎﻋﺔ اﻗﻼع اﻟطﺎﺋرة( Varış saati ،ﺳﺎﻋﺔ اﻟوﺻول ،ﯾﻌﻧﻲ أن اﻟﻔﻌل ﺗﻣﺎﻣﺎ ً ﺗﺣول اﻟﻰ ﺻﻔﺔ ﺳﻌر اﻟﺷراء وھذه ﺗروﻧﮭﺎ ﻛﺛﯾرا ً ﺳﻌر اﻟﻣﺑﯾﻊ Alış fiyatı Satış fiyatı ﻋﻧد ﺻراﻓﯾن اﻟﻌﻣل ﺑﺎب اﻟﺧروج ﺑطﺎﻗﺔ ذھﺎب وﻋودة Çıkış kapısı Gidiş dönüş bileti ﺳﻠوك )ﺗﺻرف( ﺑﺎب اﻟدﺧول Davranış Giriş kapısı ﻧظرة )رأي( Görüş اﻟﻣﻌﻧﻰ ﯾﺧﺗﻠف ﻋن ﺗﺣوﯾل اﻟﻔﻌل ﻟﻣﻠﻛﯾﺔ ﺑﺎﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ ،ﻣﺛﻼ ً : ﯾُﻌﺟﺑﻧﻲ ﺿﺣك ﻋدﻧﺎن Adnanın gülmesini beğeniyorum Adnanın gülüşünü beğeniyorum ﺗُﻌﺟﺑﻧﻲ ﺿﺣﻛﺔ ﻋدﻧﺎن ،ﯾﻌﻧﻲ أﻧﮫ ﻣﻔرد ) Bir bakışﻧظرة واﺣدة( ﺿﺣﻛﺗﮫ ﺗﻠﻔت اﻧﺗﺑﺎه اﻟﺟﻣﯾﻊ Onun gülüşü herkesin dikkatini çekiyor ﻣﺷﯾﺗﮫ ﻣﺧﺗﻠﻔﺔ ﺟدا ً Onun yürüyüşü çok farklı Ayşenin gülüşünü beğeniyorum
9
ﻟﻮاﺣﻖ اﻻﻓﻌﺎل اﻻﺳﺎﺳﯿﺔ ھﻲ ﻟﯾﺳت ﻛل اﻻﻓﻌﺎل وﻟﻛن،اﻻن ﺳﻧﻛﺗب ﺑﻌض اﻻﻓﻌﺎل ﻣﻊ ﺑﻌض اﻻﻣﺛﻠﺔ.... ﻣﻧﮭﺎ اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ و ﻣﻧﮭﺎ اﻟﻣﻔﻌول ﻣﻧﮫ،ﻛﻣﺎ ﺗﻛﻠﻣﻧﺎ ﻓﻲ اﻟﺳﺎﺑق أن ﻟﻛل ﻓﻌل ﻻﺣﻘﺗﮫ :اﻻﻛﺛر اﺳﺗﺧداﻣﺎ ً ﻓﻲ اﻟﺣﯾﺎة اﻟﯾوﻣﯾﺔ : اﻻﻓﻌﺎل اﻟﺗﻲ ﺗﺄﺧذ ﺣرف اﻟﺟر إﻟﻰ – ﻋﻠﻰ Alışmak Başlamak Cesaret etmek Çalışmak Davet etmek Dikkat etmek Gelmek Gerek kalmak Gerek yok Gitmek Hakkı yok Hayret etmek Hazırlanmak İhtiyac var İhtiyac yok İzin vermek Kalmak Karar vermek Karşı çıkmak Katılmak Kızmak mecbur Mutlu olmak Neden olmak Önem vermek Razi olmak Sebep olmak Sevinmek Sinirlenmek Son vermek Söz vermek Şaşırmak Üzülmek Vakti yok Vakti var Yardım etmek Bayılmak Çabalamak İkna olmak Özen göstermek Kararlı olmak Zorlamak Mecbur etmek Tereddüt etmek Teşekkür etmek Zam gelmek İhtiyac yok - İhtiyac var ﻟم أﺿﻊ ﻓﻘط أﻓﻌﺎل ﺑل ﻛﻠﻣﺎت ﻣﺳﺗﺧدﻣﺔ ﻣﺛل أﻧﺎ ﻣﺣﺗﺎج ﻟكSana ihtiyacım var ًﻣﺛﻼ ﺟﺋت ﻣن اﻟﺳوقÇarşıdan geldim ﯾﺄﺧذ أﯾﺿﺎ ً ﺣرف اﻟﺟر ﻣنgelmek إﻻ ﺑﻌﺿﺎ ً ﻣﻧﮭﺎ،ﻛل ھذه اﻷﻓﻌﺎل ﺗﺄﺧذ ﻓﻲ ﻏﺎﻟﺑﮭﺎ أﺣرف اﻟﺟر إﻟﻰ : ً ﻣﺛﻼNeye? :واﻟﺳؤال ﻣﻧﮭﺎ ﯾﺄﺗﻲ ھﻧﺎ ( ﻋﻧدﻣﺎ ﺗﻘطﻊ اﻟﺷﺎرع ﯾﻘﺎل )اﻧﺗﺑﮫ ﻋﻠﻰ اﻟﺳﯾﺎرةArabalara dikkat et ﻋﻠﻰ ﻣﺎذا اﻧﺗﺑﮭت؟Neye dikkat ettin? اﻧﺗﺑﮭت ﻋﻠﻰ اﻟﺳﯾﺎرةArabaya dikkat ettim 10
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ Ders çalışmaya başladım Sana gerek kalmadı Sana süz verdim Sana alıştım Onu düğüne davet ettim Sana önem verdim Senin üzülmene neden oldum (sebep oldum) Türkiye yemeklerine bayılıyorum Kursa katıldım
ﺑدأت اﻟﻰ اﻟدراﺳﺔ ﻟم ﯾﺗﺑق ﻟك داﻋﻲ وﻋدﺗك اﻋﺗدت ﻋﻠﯾك دﻋوﺗﮫ اﻟﻰ اﻟﻌرس أﻋطﯾت ﻟك أھﻣﯾﺔ أﺻﺑﺣت ﺳﺑﺑﺎ ً ﻟزﻋﻠك أﺣب أﻛل ﺗرﻛﯾﺎ اﻧﺿﻣﻣت إﻟﻰ اﻟﻛورس
11
Anlamak becermek Bitirmek Emretmek Öğrenmek Planlamak Söylemek Tercih etmek İstemek Onu bıraktım Yüzmeyi seviyorum
: اﻻﻓﻌﺎﻻﻟﺗﯾﺗﺄﺧذاﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ Başarmak Bilmek Düşünmek Kabul etmek Paylaşmak Sevmek Teklif etmek Yasaklamak
Arzu etmek Beğenmek Denemek Hayal etmek Önermek Reddetmek Sürdürmek Umut etmek Üzmek
Beklemek Bırakmak Dinlemek Hedeflemek Özlemek Rica etmek Tavsiye etmek Unutmak Benimsemek : أﻣﺛﻠﺔ،اﻟﻘواﻋد ھذه ﺗطﺑق ﻋﻠﻰ اﻻﻓﻌﺎل واﻟﺻﻔﺎت وﻟﯾس ﻓﻘط ﻋﻠﻰ اﻟﺻﻔﺎت ﺗرﻛت اﻟﻘراءة Okumayı bıraktım أﺣﺑك Seni seviyorum ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
ﺗرﻛﺗﮫ أﺣب اﻟﺳﺑﺎﺣﺔ
: ﻋﻠﻰ اﻟﺷﻛل اﻟﺗﺎﻟﻲ ﺗﺄﺗﻲ اﻟﻘﺎﻋدة أﻓﻌﺎل وﺻﻔﺎت ﻋﻠﻲ أن أﻋﺗرف أﻧﻧﻲ ﺗﻣﻧﯾت أن ﺗﺟﻠﺳﻲ ﺑﺟﺎﻧﺑﻲ ھو ﻣﺣق ﻓﻲ ﺗرﻛك أﺣب اﻟدراﺳﺔ وأﻧﺎ أﺳﻣﻊ اﻟﻣوﺳﯾﻘﻰ (أﻧﺎ أﻓﻛر ﺑﺎﻟذھﺎب ﻟﻠﺧﺎرج )ﺧﺎرج اﻟﺑﻼد ﺗرك ﺷرب اﻟﻣﺎء ﻗﺑل اﻟﺳﺑﺎق ﻓﻲ ﺛﻼﺛﺔ أﯾﺎم أﻓﺿل أن أﻛون ﺑﺟﺎﻧﺑك ﻋن ﺣﺑك
Yanımda oturmanı arzu ettiğimi itiraf etmeliyim Seni terk etmekte haklı Müzik dinleyerek ders çalışmayı severim Ben yurtdışına gitmeyi düşünüyorum Yarışmadan üç gün önce su içmeyi bırakmış Senin sevmekten yanında olmayı tercih ediyorum
12
ﻣﻼﺣظﺔ: ﻟواﺣق اﻷﻓﻌﺎل ﻛﺛﯾرا ً ﻣﺎ ﺗﻛون ﻟﯾس ﻛﻣﺎﯾﻠﯾق ﺑﺎﻟﻠﻐﺔ اﻟﻌرﺑﯾﺔ أي ﯾﻌﻧﻲ أﺣﯾﺎﻧﺎ ً اﻟﻣﻠﺣق ﻻ ﯾﺄﺗﻲ ﻛﺗرﺟﻣﺔ ﺣرﻓﯾﺔ ﻟﻠﻐﺔ اﻟﻌرﺑﯾﺔ ﺑﺷﻛل ﺟﯾد ﻣﺛﻼ ً : senden hoşlanıyorumأﻧﺎ ﻣﻌﺟب ﺑك ،وھﻲ ﻓﻲ اﻷﺻل sendenﻣﻧك ،إن ﺗرﺟﻣﻧﺎھﺎ ﻛﻣﺎ ھﻲ ﻓﺗﺄﺗﻲ أﻧﺎ ﻣﻌﺟب ﻣﻧك وھذا ﺧطﺄ ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﻌرﺑﯾﺔ وﯾوﺟد اﻟﻛﺛﯾر ﻣن اﻷﻓﻌﺎل ﻋﻠﻰ ھذا اﻟﻧﻣط ،ﻟذﻟك ﻗررت أن أﻧﺷﺊ ھذا اﻟدرس ووﺿﻌت ﺑﮫ أﻛﺛر اﻷﻓﻌﺎل اﻟﻣﺳﺗﻌﻣﻠﺔ ،ﻣﺎ ﯾﺗﺑﻘﻰ ﻣﻧﮭﺎ ﻓﮭذا ﯾﻌﺗﻣد ﻋﻠﻰ ﺟﮭد اﻟطﺎﻟب وﺣﯾﺎﺗﮫ اﻟﯾوﻣﯾﺔ اﻟﺗﻲ ﯾﻌﯾﺷﮭﺎ ﻟﯾﻛﺗﺷف ﻣﺎ ھو ﺟدﯾد. ﻣﻠﺣق ﺣرف اﻟﺟر ﻓﻲ ta – teﻋﻧدﻣﺎ ﯾﻛون ﻣﻊ اﻷﻓﻌﺎل وﻣﺎ ھﻲ اﻷﻓﻌﺎل اﻟﺗﻲ ﺗﺄﺧذه وأﯾﺿﺎ ً اﻟﺻﻔﺎت Sakınca var – yokھذه اﻻوﻟﻰ وھﻲ ﻣﮭﻣﺔ ﺟدا ً ﺳﺄﺷرﺣﮭﺎ ﻟوﺣدھﺎ وھﻲ اﻟﻣﺎﻧﻊ أﺑﻲ ھل ھﻧﺎك ﻣﺎﻧﻊ ﺑﺧروﺟﻲ ھل ھﻧﺎك ﻣﺎﻧﻊ ﻣن ﺟﻠوﺳﻧﺎ Babam tatile çıkmamda Oturmamızda sakınca var ﻟﻠﻌطﻠﺔ ? sakınca var mı ? mı ﻟﯾس ھﻧﺎك ﻣﺎﻧﻊ ھﻧﺎك ﻣﺎﻧﻊ Sakınca yok Sakınca var Fayda var – yokﺷرﺣﻧﺎھﺎ ﺑﺎﻟدروس اﻟﺳﺎﺑﻘﺔ ھﻧﺎك ﻓﺎﺋدة ﻓﻲ ذھﺎﺑﮫ ﻟﻠدﻛﺗور Onun doktora gitmesinde fayda var وأﯾﺿﺎ ً ﻋﻠﻰ ھذا اﻟﻧﻣط اﻟﺿرر zarar var - yokوھﻛذا yarar var - yokھﻧﺎك ﻓﺎﺋدة وأﯾﺿﺎ ً ﻓﻲ اﻟﻔﻌل Israr etmekوھو أن ﺗﺻر ﻋﻠﻰ ﺷﻲء )اﻻﺻرار( أﻧﺎ ﻣُﺻر اﻟﻰ اﻟذھﺎب اﻟﻰ ﺳورﯾﺎ Ben Suriyeye gitmekte ısrar ediyorum أن ﺗﻛون ﻣﺻرا ً وھﻲ أﯾﺿﺎ ً ﺗﺄﺧذ ﻧﻔس اﻟﺻﯾﻐﺔ Israrlı olmak ﺗﺻﺑﺢ أن ﺗﻛون ﻋﻠﻰ ﺣق أو أن ﺗﻛون ﻋﻠﻰ ﻏﯾر ﺣق Haklı – haksız olmak أن ﺗﻌﺎﻧد – أن ﺗﺳرع İnat etmek – acele etmek أن ﺗﻛون ذو ﻗرار -أن ﺗﻛون ﺑﻼ ﻗرار Kararlı – kararsız olmak أﻧﺎ اﻷول ﻓﻲ اﻟﺻف Sınıfta birinciyim أﻧﺎ اﻻﺧﯾر ﻓﻲ اﻟﺳﺑﺎﺣﺔ Yüzmekte sonuncuyum
13
: (اﻻﻓﻌﺎﻻﻟﺗﯾﺗﺄﺧذﺣرف اﻟﺟر )ﻣن – ﻋن Etkilenmek Kurtulmak Nefret etmek Şikayetçi Yana olmak Zevk almak Daha iyi
Bahsetmek Bıkmak Çekinmek Hastalanmak Hoşlanmak Korkmak Memnun Olmak Memnun Memnun değil Rahatsız olmak Sıkılmak Söz etmek Usanmak Utanmak Vazgeçmek Yana Yana değil Yorulmak Gıcık almak Ölmek Şikayet etmek Daha kötü Kaçmak Uzak durmak .ھذه أﻛﺛر اﻷﻓﻌﺎل واﻟﺻﻔﺎت اﻟﻣﺳﺗﺧدﻣﺔ ﻣﻊ )ﻣن – ﻋن( وﻛﻣﺎ ذﻛرت ﻓﻲ اﻟدروس اﻟﺳﺎﺑﻘﺔ أن اﻷﻓﻌﺎل ﻛﺛﯾرة واﻟﻣﺗﺑﻘﻲ ﻋﻠﻰ اﻟطﺎﻟب وﻣﻣﺎرﺳﺗﮫ ﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ Dün bir arkadaş gelip senden bahsetti Her gün çalışmaktan bıktım tatil yapmaya ihtiyacım var
اﻟﺑﺎرﺣﺔ ﺟﺎء ﺻدﯾق وﺗﺣدث ﻋﻧك أﻧﺎ أﺣﺗﺎج ﻟﻠﻘﯾﺎم ﺑﻌطﻠﺔ،ﻣﻠﻠت ﻣن اﻟﻌﻣل ﻛل ﯾوم أﻧﺎ ﺗﺟﻧﺑت ﻣن أن أﺟرﺣك وإﻻ ﻟدي ﻛﻼم ﻛﺛﯾر ﻟك إﺣﺗراس- ﺗﺟﻧب – ﺗﺣﺎﺷﻲ ﺗﺄﺛرت ﻣن اﻟﮭواء اﻟﺑﺎرد ﺧﻔت ﻣﻧك أرﯾد أن أﺗﺧﻠص ﻣن ﻓﻌل ﻧﻔس اﻟﺷﯾﺊ ﻛل ﯾوم ھل أﻧت ﻣﺳرور ﻣن اﻟﺧروج ﻣﻌﻲ؟
Senin kalbini kırmaktan çekindim yoksa çok sözüm var sana
Çekinmek Soğuk havadan etkilendim Senden korktum Her gün aynı şey yapmaktan kurtulmak istiyorum Benimle çıkmaktan memnun musun? Bu adamdan gıcık alıyorum benden uzak durmasını istiyorum Ben öğrenciyken arasıra okuldan kaçıyordum Senden yaşadıkça vazgeçmeyeceğim
أرﯾد أن ﯾﻘف ﺑﻌﯾدا ً ﻋﻧﻲ،أﻧﺎ أﺷﻣﺋز ﻣن ھذا اﻟرﺟل أﻧﺎ ﻋﻧدﻣﺎ ﻛﻧت طﺎﻟﺑﺎ ً ﻛﻧت أھرب ﻣن اﻟﻣدرﺳﺔ ﺑﯾن اﻟﺣﯾن واﻵﺧر (ﻟن أﺗﺧﻠﻰ ﻋﻧك طﺎﻟﻣﺎ أﻧﺎ ﻋﺎﯾش )ﻋﻠﻰ ﻗﯾد اﻟﺣﯾﺎة 14
ﺑﻌض اﻟﻣﻔردات اﻟﺗﻲ ﻗﺑﻠﮭﺎ اﻟﻔﻌل ﻛﺎﻣﻼ ً ذو ﻣﺻدر mak - mek Mutlu etmek Mütsüz etmek Yasaklanmak Yasaktır Tehlikeli Güzel Zor Davranış ilginç Zevkli Lazım Gerekiyor İmkansız Hoş Yetersiz Mümkün
Hoşuma gitmek Rahatsız etmek Sakıncalı Kötü Zararlı Gerek Zorunda Yeterli Eğlenceli اذا ً ﯾﺄﺗﻲ ﻗﺑﻠﮭﺎ اﻟﻔﻌل ﺑﻣﺻدر ﻛﺎﻣل ،أﻣﺎ ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺣول ﻟﺻﻔﺔ ﻓﺗﺣذف ال kوﻻ ﯾﺻﺢ أن ﺗﺿﻌﮭﺎ: ﻣﺛﻼ ً Oturmak odasıﻓﮭﻲ ﺧﺎطﺋﺔ Oturma odası ،ﻏرﻓﺔ اﻟﺟﻠوس ﻗﺎﻋﺔ اﻻﻧﺗظﺎر ﻏرﻓﺔ اﻻﺳﺗراﺣﺔ Dinlenme odası ﻣﺟﻣوﻋﺔ اﻟﺟﻠوس وھﻲ ﺗﺳﺗﺧدم ﻗﺎﻋﺔ اﻟﻌﻣل Çalışma salonu ﻟﻠﻔرش اﻟذي ﺑداﺧل ﻏرﻓﺔ اﻟﺟﻠوس )اﻟطﻘم ﻛﺎﻣﻼ ً ( ﻣﮭﺎرة اﻟﻛﺗﺎب ﻓﺣص اﻟﻘراءة Okuma sınavı درس اﻟﺗﺣدث ﻣﮭﺎرة اﻟﺗﺣدث Konuşma becerisi ﺻﻧدوق اﻟﺗﺧزﯾن – ﺣﺎوﯾﺔ اﻟﺗﺧزﯾن ﻓﺗرة اﻟطﺑﺦ – وﻗت اﻟطﺑﺦ Pişme süresi ﻋﺎدة اﻟﺗدﺧﯾن ﻣﻘﻼة اﻟﻘﻠﻲ Kızartma tavası ﻏرﻓﺔ اﻟﺗﺟرﯾب Deneme odası وھﻧﺎك اﻟﻌدﯾد ﻣﻧﮭم واﻟﻣﺳﺗﻌﻣﻼت ﺑﻛﺛرة ﻟم ﻧﻛﺗﺑﮭم ،ﻟﻛن ﻧﺟدد اﻟﺗﻧﺑﯾﮫ أن اﻟﻣﺻدر إن ﻛﺎن ﺻﻔﺔ ﻻ ﯾﺄﺗﻲ ﻓﻲ آﺧره k
İstemek Üzmek Serbesttir İyi Faydalı Gerekli Gereksiz Zahmetli bir iş Sıkıcı
Bekleme salonu Oturma grubu Yazma becerisi Konuşma dersi Saklama kabı Sigar içme alışkanlığı
اﻻن ﺗﺣوﯾل اﻟﻔﻌل ﻟﺻﻔﺔ ﻓﻲ ﺣﺎﻟﺔ أﺧرى وﻟﻛن ﺻﻔﺔ واﺣدة ،ﯾﻌﻧﻲ ﻧظرة ،اﺑﺗﺳﺎﻣﺔ ..... ذﻛرﻧﺎ ان اﻻﺿﺎﻓﺔ Iş – iş – uş – üşوﻋﻧد اﻧﺗﮭﺎء اﻟﻔﻌل ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ ، Yış – yiş – yuş – yüş :وھﻧﺎ ﯾﺣذف mak – mekﻛﺎﻣﻼ ً 15
Gülüş Yürüyüş Bekleyiş Güneş batışı Çıkış Gidiş Uçuş Varış saati Biniş
ﺿﺣﻛﺔ ﻣﺷﯾﺔ اﻧﺗظﺎر ﻏروب اﻟﺷﻣس ﺧروج ذھﺎب طﯾران (ﺳﺎﻋﺔ اﻟوﺻول )وﻗت اﻟوﺻول رﻛوب
Senin bakışın Bizim bakışımız Onların bakışı
ﻧظرﺗك ﻧظرﺗﻧﺎ ﻧظرﺗﮭم
Bakışlar
ﻧظرات
ﻧظرة Bakış اﺑﺗﺳﺎﻣﺔ Gülümseyiş ﺗﺳرﯾﺣﺔ ﺷﻌره Onun saçını tarayışı ﺷروق اﻟﺷﻣس Güneş doğuşu دﺧول Giriş ﻣﺟﻲء Geliş ﻋودة Dönüş (ﺳﺎﻋﺔ اﻻﻗﻼع )وﻗت اﻻﻗﻼع Kalkış saati ﻧزول İniş ھروب Kaçış ً ﻣﺛﻼ، أن ھذه ﺗﺄﺗﻲ ﻣﻌﮭﺎ اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ،ﻛﻣﺎ ذﻛرت ﻓﻲ اﻟدروس اﻟﺳﺎﺑﻘﺔ ﻧظرﺗﻲ Benim bakışım ﻧظرﺗﮫ Onun bakışı ﻧظرﺗﻛم Sizin bakışınız ﻧظراﺗﮭم Onların bakışları : ﻛﻣﺎ أﻧﮭﺎ ﺗﺟﻣﻊ اﺑﺗﺳﺎﻣﺎت Gülümseyişler ﺿﺣﻛﺎت Gülüşler
16
)Geniş Zaman(Giriş اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ )اﻟﻤﺪﺧﻞ( اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ھو ﻋﻧدﻣﺎ ﻧﺗﻛﻠم ﻋن ﺷﻲء ﻣﻌﺗﺎد ﯾﺣﺻل داﺋﻣﺎ ً ،ﻣﺧﺗﻠف ﺟدا ً ﻋن اﻟزﻣن اﻟﺣﺎﺿر واﻟﻣﺳﺗﻘﺑل واﻟﻣﺎﺿﻲ ...اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ أﯾﺿﺎ ً ﻻ ﯾوﺟد ﻟﮫ ﺣدود أو ﻗﯾود ﻟﻠوﻗت أو اﻧﻘطﺎع ..أي ﯾﻌﻧﻲ اﻟﻌﻣل اﻟﻣﺗواﺻل ﻣﺛﻼ ً أﻧﺎ أذھب..أﻧﺎ أاﺗﻲ..وھﻛذا ﻓﻲ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﯾﺟب ﻋﻠﯾك أن ﺗﺣﻔظ أﺣرف اﻟﻌﻠﺔ ﺟﯾدا ً ﻷﻧﮭم ﺣﺎﻟﺔ اﺧرى ﻓﻲ اﻟزﻣن واﺿﺎﻓﺗﮭم ﺗﺧﺗﻠف ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺄﺗون ﻓﻲ اﺧر اﻟﺟﻣﻠﺔ..اﻻﺣرف ھﻲ a,ı,o,u,e,i,ö,ü :ﯾﻌﻧﻲ اذا ﻛﺎن اﺧر ﺣرف ﻋﻠﺔ ﻓﻲ اﻟﻔﻌل ،ﯾﺿﺎف ﻓﻘط R واذا ﻛﺎن اﻟﻔﻌل ﯾﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف ﻋﺎدي ﻏﯾر ﺻوﺗﻲ ،ﯾﺿﺎف اﻟﻰ اﺻل اﻟﻔﻌل ﻣﺎ ﯾﻠﻲ ﺣﺳب اﻟﺗواﻓق اﻟﺻوﺗﻲ: er-----Arاﻻﻓﻌﺎل ذات اﻟﻣﻘطﻊ اﻟواﺣد اﻟﻘﺻﯾرة ﯾﻛﺳر ﯾﻔﻌل Kırmak=Kır+ar Yapmak=yap+ar ﯾﺳﻣﻊ ﯾﺿﻊ Duymak=Duy+ar Koymak=Koy+ar ﯾﺳﺑﺢ ﯾﺗﻧزه Yüzmak=Yüz+er Gezmak=Gez+er Söylemek Söylerim İzlemek İzleriz Kalkmak Kalkarsın Oynamak Oynarsınız Toplamak Toplar Varmak varırlar ) Geniş zaman eki : ( r – ar – er – ır – ir – ur – ür Fiil + Geniş zaman eki + şahıs eki اﻟﻔﻌل +اﺿﺎﻓﺔ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷﺧﺻﯾﺔ ﻣﺛﺎل Örnek : Gelmek : Gel ir iz Fiil Geniş zaman eki şahıs eki ﻛﻣﺎ ﻓﻲ اﻟدرس اﻟﺳﺎﺑق ﯾوﺟد ﺣﺎﻟﺗﯾن: -١اﻓﻌﺎل ﻣﻧﺗﮭﯾﺔ ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ ،ﻧﺿﯾف r -٢اذا ﻛﺎن اﻟﻔﻌل ﯾﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف ﻋﺎدي ﻏﯾر ﺻوﺗﻲ ،ﯾﺿﺎف اﻟﻰ اﺻﻼﻟﻔﻌﻠﻣﺎﯾﻠﯾﺣﺳﺑﺎﻟﺗواﻓﻘﺎﻟﺻوﺗﻲ: ﻓﻲ اﻻﻓﻌﺎل ذات اﻟﻣﻘطﻊ اﻟواﺣد ﻧﺿﯾف ) erArﻣﻊ اﺳﺗﺛﻧﺎء ١٣ﻓﻌل ( ﻓﻲ اﻻﻓﻌﺎل اﻟﺗﻲ ﺗﺗﺄﻟف ﻣن اﻛﺛر ﻣن ﻣﻘطﻊ واﺣد ﻧﺿﯾف ır – ir – ur – ür17
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ اﻓﻌﺎل ﻣﻧﺗﮭﯾﺔ ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ Okumak Beklemek Anlamak İstemek
ﯾﻘرأ ﯾﻧﺗظر ﯾﻔﮭم ﯾرﯾد
Oku+r Bekle+r Anla+r İste+r
اﻻﻓﻌﺎﻟذاﺗﺎﻟﻣﻘطﻌﺎﻟواﺣد اﻟﻘﺻﯾرة Yapmak Kırmak Koymak Duymak Gezmak Yüzmak
ﯾﻔﻌل ﯾﻛﺳر ﯾﺿﻊ ﯾﺳﻣﻊ ﯾﺗﻧزه ﯾﺳﺑﺢ
yap+ar Kır+ar Koy+ar Duy+ar Gez+er Yüz+er
18
اﻟﻣﺳﺗﺛﻧﺎة١٣ اﻻﻓﻌﺎل ال Gelmek Almak Bilmek Varmak Görmek Kalmak Bulmak Vermek Ölmek Vurmak Olmak Sanmak Durmak
ﯾﺄﺗﻲ ﯾﺄﺧذ ﯾﻌﻠم ﯾﺻل ﯾرى ﯾﺑﻘﻰ ﯾﺟد ﯾﻌطﻲ ﯾﻣوت ﯾﺿرب ﯾﺣﺻل ﯾظن ﯾﻘف
Gelir Alır bilir Varır Görür Kalır Bulur Verir Ölür Vurur Olur Sanır Durur
19
Geniş zaman olumlu (اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ )اﯾﺠﺎﺑﻲ Fiil + Geniş zaman eki + şahıs eki Yazmak Yazarım Ben اﻛﺗب Yazarsın Sen ﺗﻛﺗب Yazar O ﯾﻛﺗب Yazarız Biz ﻧﻛﺗب Yazarsınız Siz ﺗﻛﺗﺑون Yazarlar Onlar ﯾﻛﺗﺑون
اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ+ اﻟﻔﻌﻞ Bilmek Okumak Bilirim Okurum أﻗﺮأ اﻋﻠم Bilirsin Okursun ﺗﻘﺮأ ﺗﻌﻠم Bilir Okur ﯾﻘﺮأ ﯾﻌﻠم Biliriz Okuruz ﻧﻘﺮأ ﻧﻌﻠم Bilirsiniz Okursunuz ﺗﻘﺮأون ﺗﻌﻠﻣون Bilirler Okurlar ﯾﻘﺮأون ﯾﻌﻠﻣون ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Her yemekten sonra dişlerimi fırçalarım Babam her sabah saat yedide işe gider Ahmet çok güzel şarkı söyler Emre çok güzel futbol oynar Biz her hafta sonu tiyatroya gideriz
ﺑﻌد ﻛل أﻛل أﻓرﺷﻲ أﺳﻧﺎﻧﻲ أﺑﻲ ﻛل ﺻﺑﺎح ﻓﻲ اﻟﺳﺎﺑﻌﺔ ﯾذھب ﻟﻠﻌﻣل أﺣﻣد ﯾﻐﻧﻲ ﺟﻣﯾﻼ ﺟدا أﯾﻣري ﺗﻠﻌب ﻛرة ﻗدم ﺟﻣﯾﻼ ﺟدا ﻧﺣن ﻛل ﻧﮭﺎﯾﺔ اﺳﺑوع ﻧذھب ﻟﻠﻣﺳرح 20
Geniş zaman (olumsuz) اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ )ﺳﻠﺒﻲ( اﻟﻨﻔﻲ Fiil + olumsuzluk eki + şahıs eki Yazmak Yazmam Ben ﻻ اﻛﺗب Yazmazsın Sen ﻻ ﺗﻛﺗب Yazmaz O ﻻ ﯾﻛﺗب Yazmayız Biz ﻻ ﻧﻛﺗب Yazmazsınız Siz ﻻ ﺗﻛﺗﺑون Yazmazlar Onlar ﻻ ﯾﻛﺗﺑون
اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ اﻟﻨﻔﻲ+ اﻟﻔﻌﻞ Bilmek Okumak Bilmem Okumam ﻻ أﻗﺮأ ﻻ اﻋﻠم Bilmezsin Okumazsın ﻻ ﺗﻘﺮأ ﻻ ﺗﻌﻠم Bilmez Okumaz ﻻ ﯾﻘﺮأ ﻻ ﯾﻌﻠم Bilmeyiz Okumayız ﻻ ﻧﻘﺮأ ﻻ ﻧﻌﻠم Bilmezsiniz Okumazsınız ﻻ ﺗﻘﺮأون ﻻ ﺗﻌﻠﻣون Bilmezler Okumazlar ﻻ ﯾﻘﺮأون ﻻ ﯾﻌﻠﻣون ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Mehmet hiç kitap okumaz Kiş mevsiminde üzüm olmaz Babam sigara içmez Kardeşim hiç ağlamaz Bizim öğrencilerimiz yalan söylemezler
ﻣﺣﻣد ﻻ ﯾﻘرأ ﻛﺗﺎب اﺑدا ﻓﻲ ﻓﺻل اﻟﺷﺗﺎء ﻻ ﯾﻛون ﻋﻧب أﺑﻲ ﻻ ﯾدﺧن أﺧﻲ ﻻ ﯾﺑﻛﻲ اﺑدا طﻼﺑﻧﺎ ﻻ ﯾﻛذﺑون 21
ﻣﻼﺣظﺔ: ﺣرف ال yﻓﻲ ﺟﻣﻠﺔ اﻟﻧﻔﻲ ھو ﺣرف ﺣﻣﺎﯾﺔ ﻛﻣﺎ ﻧﻌرﻓﮫ ﺟﻣﯾﻌﺎ ﻟﻛﻲ ﻻ ﯾﻠﺗﻘﻲ ﺣرﻓﯾن ﺻوﺗﯾﯾن. ﻓﻲ ﻧﻔﻲ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﺟﻣﯾﻊ اﻻﻓﻌﺎل ﻧﻔﯾﮭم mazﻣﺎ ﻋدا benو bizﻧﻔﯾﮭم maو meﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ. ﯾﺟب اﻻﻧﺗﺑﺎه ﻟﻠﻛﺗﺎﺑﺔ واﻟﻠﻔظ ﺑﺣﯾث اذا اﺿﻔت ﺣرف واﺣد ﻓﻘط ﻓﻲ ﻣﻧﺗﺻف اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻗﻠﺑت اﻟﻰ اﺳﺗطﺎﻋﺔ Bilemezlerﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻌون ان ﯾﻌرﻓون.
)Geniş zaman (Soru اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ )اﻟﺴﺆال( Fiil + Geniş zaman eki + Soru eki + şahıs eki Yazmak ?Yazar mıyım Ben ھل اﻛﺗب ؟ ?Yazar mısın Sen ھل ﺗﻛﺗب ؟ ? Yazar mı O ھل ﯾﻛﺗب ؟ ?Yazar mıyız Biz ھل ﻧﻛﺗب ؟ ?Yazar mısınız Siz ھل ﺗﻛﺗﺑون ؟ ? Yazarlar mı Onlar ھل ﯾﻛﺗﺑون ؟
اﻟﻔﻌﻞ +اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ +اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺴﺆال +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ Bilmek Okumak ?Bilir miyim ?Okur muyum ھل اﻋﻠم ؟ ھل أﻗرأ ؟ ?Bilir misin ?Okur musun ھل ﺗﻌﻠم ؟ ھل ﺗﻘرأ ؟ ? Bilir mi ? Okur mu ھل ﯾﻌﻠم ؟ ھل ﯾﻘرأ ؟ ?Bilir miyiz ?Okur muyuz ھل ﻧﻌﻠم ؟ ھل ﻧﻘرأ ؟ ?Bilir misiniz ?Okur musunuz ھل ﺗﻌﻠﻣون ؟ ھل ﺗﻘرأون ؟ ? Bilirler mi ? Okurlar mu ھل ﯾﻌﻠﻣون ؟ ھل ﯾﻘرأون ؟ 22
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : ? Annen hafta sonu kek yaparmı ?Akşamları parka gıdermisin ? Çocuklar sabahları erken kalkarmı ?Çiçekleri sevmezmisin ?Öğle yemeğini lokantada yemezmisin
أﻣك ﻓﻲ ﻋطﻠﺔ اﻻﺳﺑوع ھل ﺗﺻﻧﻊ ﻛﯾك ؟ ﻓﻲ أوﻗﺎت اﻟﻣﺳﺎء ھل ﺗذھب اﻟﻰ اﻟﺣدﯾﻘﺔ ؟ اﻻطﻔﺎل ﻓﻲ أوﻗﺎت اﻟﺻﺑﺎح ھل ﯾﺳﺗﯾﻘظون ﻣﺑﻛرا ؟ ھل أﻧت ﻻ ﺗﺣب اﻻزھﺎر ؟ ھل أﻧت ﻻ ﺗﺗﻧﺎول اﻟﻐذاء ﻓﻲ اﻟﻣطﻌم ؟
)Geniş zaman (Durumlar اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ )اﻟﺤﺎﻻت( -١ﯾﺳﺗﻌﻣل اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﻟﻠﺗﻌﺑﯾر ﻋن اﻟﺣﻘﯾﻘﺔ اﻟﺳﻣك ﯾﻌﯾش ﻓﻲ اﻟﻣﺎء اﻟﺷﻣس ﺗﺷرق ﻛل ﺻﺑﺎح ﻣن اﻟﺷرق -٢ﯾﺳﺗﻌﻣل اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﻟﻠﺗﻌﺑﯾر ﻋن ﻋﺎدة ھو ﯾدﺧن ﻛﺛﯾرا اﻧﺗم ﻣﺗﻰ ﺗﺳﺗﻠﻘون -٣ﯾﻌﺑر اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﻋن ﻣﻌﻧﻰ اﻻﺣﺗﻣﺎل اذا اﺳﺗﺧدم ﻓﻲ ﻣﻘﺎم اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل أﺑﻲ ﯾﺄﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﻣﺳﺎء -٤ﯾﻌﺑر اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﻋن ﻣﻔﮭوم اﻟﻣﺎﺿﻲ اﻟﺷﮭودي ﻋﻧد ﻣﻧﺗﺻف اﻟﻠﯾل ﺳﻣﻌت ﺻراﺧﺎ ً ،ﻗﻔز اﻟﺟﻣﯾﻊ ﯾﺟرون ﻋﻧد رؤﯾﺔ أﻟﺳﻧﺔ اﻟﻠﮭب ھﻧﺎ وھﻧﺎك
Balık suda yaşar Güneş her sabah doğudan doğar O çok sigara içer Siz kaçta yatarsınız Babam akşama gelir Gece yarısı bir çığık işitilir, herkes dışarı fırlar, alevleri oraya buraya koşuşur 23
-٥ﻋﻧد ﺻﯾﺎﻏﺔ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﻓﻲ ﺣﺎﻟﺔ اﻻﺳﺗﻔﮭﺎم ،ﻓﺈﻧﮫ ﻗد ﯾﻌﺑر ﻋن اﻟطﻠب أو اﻟرﺟﺎء أو اﻻﻧﻛﺎر ھل ﯾﻣﻛﻧﻧﻲ ﻗول وﻋود ﺑﮭذا اﻟﺷﻛل ؟ ھل ﯾﻣﻛﻧك أن ﺗﻌطﯾﻧﻲ ﻗﻠم ؟ -٦ﯾﺳﺗﻌﻣل اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﻛﺻﻔﺔ ﺧط ﻻ ﯾﻣﻛن ﻗراءﺗﮫ ﺧﺑﯾر وﺟﮫ ﺿﺎﺣك -٧اذا ﺻرف اﻟﻔﻌل ﻓﻲ ﺻﯾﻐﺔ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﻣﻊ اﻟﻐﺎﺋب اﻟﺿﻣﯾر Oﻓﻲ ﺣﺎﻟﺔ اﻻﺛﺑﺎت وأﻋﻘﺑﮫ ﻣﺑﺎﺷرة ﻧﻔس اﻟﻔﻌل ﻓﻲ ﺣﺎﻟﺔ اﻟﻧﻔﻲ )ﻓﺈن ھذه اﻟﺻﯾﻐﺔ ﺗﺳﺗﻌﻣل ﻛﺄداة رﺑط ﻓﻌﻠﯾﺔ ظرف( وﺗﻛون ﺑﻣﻌﻧﻰ )ﺑﻣﺟرد أن( ﺑﻣﺟرد أن ذھﺑت ﺟﺎء واﻟدك ﺑﻣﺟرد أن ﯾرى ﺑﻣﺟرد أن ﯾﻧظر ﺑﻣﺟرد أن ﯾﺄﺗﻲ -٨اذا ﺟﺎء ﺑﻌد ﻓﻌل اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ أﺣد اﻷﻓﻌﺎل اﻟﺗﻲ ﺗﻌﺑر ﻋن ﻣﻔﮭوم ﻋﺎم ﻣﺛل: Sanmak, Saymak, Bilmek ﻓﺈﻧﮫ ﯾﻛون ﺑﻣﻌﻧﻰ ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺻﻠﺔ أﻋرف أﻧك ﻟم ﺗﻛون ﺗدرس -٩اذا ﺗﻛررت ﺻﯾﻐﺔ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ﺳواء ﺑﺎﻻﺛﺑﺎت او اﻟﻧﻔﻲ ﻓﺈن ﻣﻌﻧﻰ ھذه اﻟﺻﯾﻐﺔ ﯾﺣﺗﻣل اﻻﺳﺗﻣرارﯾﺔ أو اﻟدﻓﻊ أو اﻻﺑﻌﺎد أو اﻻﻋﺗراض اﻟﺣﺎد أو اﻟﺧوف ﺳﺄﻋطﯾك ﻧﻘودك ﻻ ﺗﺣزن ھذا اﻟطﻔل ﺳﯾﺳﻘط ﻻ ﺳﻣﺢ ﷲ
? Ben öyle sözler söylermiyim ? Bana bir kalem verirmisin Okunmaz yazı Bilir kişi Güler yüz
Sen gidergitmez baban geldi Görürgörmez Bakarbakmaz Gelirgelmez
Ben seni dersine çalışmazsınbilirim
Veririzveririz paranı üzülme Çocuk bu Allah korusun düşerdüşer
24
)Yeterlik Fiili (olumlu ﻓﻌﻞ اﻟﻤﺆھﻞ )إﯾﺠﺎﺑﻲ( اﻻﺳﺘﻄﺎﻋﺔ Fiil + e / abil + geniş zaman eki + şahıs eki Bakmak Bakabilirim Ben ﯾﻣﻛﻧﻧﯾﺄﻧﺄﻧظر Bakabilirsin Sen ﯾﻣﻛﻧﻛﺄﻧﺗﻧظر Bakabilir O ﯾﻣﻛﻧﮭﺄﻧﯾﻧظر Bakabiliriz Biz ﺑﺈﻣﻛﺎﻧﻧﺎأﻧﻧﻧظر Bakabilirsiniz Siz ﺑﺈﻣﻛﺎﻧﻛﻣﺄﻧﺗﻧظروا Bakabilirler Onlar ﺑﺈﻣﻛﺎﻧﮭﻣﺄﻧﯾﻧظروا
اﻟﻔﻌﻞ + e / abil+اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ Giymek Çalmak Giyebilirim Çalabilirim أﺳﺗطﯾﻌﺎﻻرﺗداء ﺑﺈﻣﻛﺎﻧﻲ أن أﻋزف )أﺳرق( Giyebilirsin Çalabilirsin ﺗﺳﺗطﯾﻌﺎﻻرﺗداء ﯾﻣﻛﻧك أن ﺗﻌزف )ﺗﺳرق( Giyebilir Çalabilir ﯾﺳﺗطﯾﻌﺎﻻرﺗداء ﯾﻣﻛﻧﮫ أن ﯾﻌزف )ﯾﺳرق( Giyebiliriz Çalabiliriz ﻧﺳﺗطﯾﻌﺎﻻرﺗداء ﯾﻣﻛﻧﻧﺎ أن ﻧﻌزف )ﻧﺳرق( Giyebilirsiniz Çalabilirsiniz ﺗﺳﺗطﯾﻌوﻧﺎﻻرﺗداء ﺑﺈﻣﻛﺎﻧﻛم أن ﺗﻌزﻓوا )ﺗﺳرﻗوا( Giyebilirler Çalabilirler ﯾﺳﺗطﯾﻌوﻧﺎﻻرﺗداء ﺑﺈﻣﻛﺎﻧﮭم أن ﯾﻌزﻓوا )ﯾﺳرﻗوا( أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
Öğleden sonar süpermarkete gidebilirim أﺳﺗطﯾﻊ اﻟذھﺎب ﺑﻌد اﻟظﮭر اﻟﻰ اﻟﺳوﺑرﻣﺎرﻛت Ahmet dersten sonra basketbol oynayabilir ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﺣﻣد ﺑﻌد اﻟدرس أن ﯾﻠﻌب ﻛرة اﻟﺳﻠﺔ Babam akşam eve geç gelebilir أﺑﻲ ﯾﺳﺗطﯾﻊ ان ﯾﺄﺗﻲ اﻟﻣﺳﺎء ﻣﺗﺄﺧرا اﻟﻰ اﻟﺑﯾت ﻣﻼﺣظﺔ:ﻓﻲ ﺣﺎل وﻗوع ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻓﻲ اﺧر اﻟﻔﻌل ،ﯾﻠزﻣﻧﺎ ﺣرف اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ Yﻣﺛﺎل :أﺳﺗطﯾﻊ اﻻﺗﺻﺎل – ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻻﺗﺻﺎل Arayabilirsin - Arayabilirim 25
)Yeterlik Fiili (olumsuz ﻓﻌﻞ اﻟﻤﺆھﻞ )ﺳﻠﺒﻲ( اﻟﻨﻔﻲ اﻟﻔﻌل+ e / a+اﺿﺎﻓﺔاﻟﻧﻔﯾﻠﻠزﻣﻧﺎﻟواﺳﻊ +اﻻﺿﺎﻓﺔاﻟﺷﺧﺻﯾﺔ Oturmak Çıkmak Oturamam Çıkamam ﻻ أﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺟﻠوس ﻻ أﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺧروج Oturamazsın Çıkamazsın ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺟﻠوس ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺧروج Oturamaz Çıkamaz ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺟﻠوس ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺧروج Oturamayız Çıkamayız ﻻ ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺟﻠوس ﻻ ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺧروج Oturamazsınız Çıkamazsınız ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺟﻠوس ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺧروج Oturamazlar Çıkamazlar ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺟﻠوس ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺧروج أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
Fiil + e / a + geniş zaman olumsuzluk eki + şahıs eki Aramak Arayamam Ben ﻻ أﺳﺗطﯾﻊ اﻻﺗﺻﺎل Arayamazsın Sen ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻻﺗﺻﺎل Arayamaz O ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻻﺗﺻﺎل Arayamayız Biz ﻻ ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻻﺗﺻﺎل Arayamazsınız Siz ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻻﺗﺻﺎل Arayamazlar Onlar ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻻﺗﺻﺎل Arkadaşım denizde yüzemez Ahmet derste sessiz oturamaz Onlar basketbol oynayamazlar
ﺻدﯾﻘﻲ ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺳﺑﺎﺣﺔ ﻓﻲ اﻟﺑﺣر اﺣﻣد ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺟﻠوس ھﺎدﺋﺎ ً ﻓﻲ اﻟدرس ھم ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻌون ﻟﻌب ﻛرة اﻟﺳﻠﺔ
26
Yeterlik Fiili (soru) (ﻓﻌﻞ اﻟﻤﺆھﻞ )ﺟﻤﻠﺔ اﻟﺴﺆال اﻻﺿﺎﻓﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺴﺆال+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻮاﺳﻊ+ e / abil+ اﻟﻔﻌﻞ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ Konuşmak Çalışmak Konuşabilirmiyim ? Çalışabilir miyim ? ھل أﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺗﺣدث ؟ ھل أﺳﺗطﯾﻊ اﻟﻌﻣل ؟ Konuşabilirmisin ? Çalışabilir misin ? ھل ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺗﺣدث ؟ ھل ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻟﻌﻣل ؟ Konuşabilirmi ? Çalışabilir mi ? ھل ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺗﺣدث ؟ ھل ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﻌﻣل ؟ Konuşabilirmiyiz ? Çalışabilir miyiz ? ھل ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺗﺣدث ؟ ھل ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻟﻌﻣل ؟ Konuşabilirmisiniz ? Çalışabilir misiniz ? ھل ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺗﺣدث ؟ ھل ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻟﻌﻣل ؟ Konuşabilirlermi ? Çalışabilirlermi ? ھل ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺗﺣدث ؟ ھل ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻟﻌﻣل ؟ ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Fiil + e / abil + geniş zaman eki +soru eki +şahıs eki
Ben Sen O Biz Siz Onlar
Gitmek Gidebilirmiyim ? ھل أﺳﺗطﯾﻊ اﻟذھﺎب ؟ Gidebilirmisin ? ھل ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻟذھﺎب ؟ Gidebilirmi ? ھل ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟذھﺎب ؟ Gidebilirmiyiz ? ھل ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻟذھﺎب ؟ Gidebilirmisiniz ? ھل ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻟذھﺎب ؟ Gidebilirlermi ? ھل ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻟذھﺎب ؟
Öğretmenim, dışarı çıkabilir miyim ? Hafta sonu benimle kayak yapmaya gelebilir miyim ? Şoför bey burada inebilir miyim ? O basketbol oynayamaz mı ? Köpek kediyi yakalayamaz mı ?
ھل ﯾﻣﻛﻧﻧﻲ اﻟﺧروج ﻟﻠﺧﺎرج ؟،أﺳﺗﺎذي ﻓﻲ ﻧﮭﺎﯾﺔ اﻻﺳﺑوع ھل ﯾﻣﻛﻧك اﻟذھﺎب ﻣﻌﻲ ﻟﻠﺗزﻟﺞ ؟ ھل ﯾﻣﻛﻧﻧﻲ اﻟﻧزول ھﻧﺎ ؟،ﺣﺿرة اﻟﺳﺎﺋق ھل ھو ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ ﻟﻌب ﻛرة اﻟﺳﻠﺔ ؟ ھل اﻟﻛﻠب ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﻘﺑض ﻋﻠﻰ اﻟﻘطﺔ ؟
27
Yeterlik Fiili şimdiki + geçmiş + gelecek zaman (olumlu) ( زﻣﻦ اﻟﻤﺴﺘﻘﺒﻞ )اﯾﺠﺎﺑﻲ+ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻤﺎﺿﻲ+ ﺻﯿﻐﺔ اﻻﺳﺘﻄﺎﻋﺔ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﺤﺎﺿﺮ Fiil + e / abil + zaman eki (-yor, -di, -ecek) +şahıs eki Şimdiki zaman Yazmak Yazabiliyorum Ben أﺳﺗطﯾﻊ أن أﻛﺗب Yazabiliyorsun Sen ﺗﺳﺗطﯾﻊ أن ﺗﻛﺗب Yazabiliyor O ﯾﺳﺗطﯾﻊ أن ﯾﻛﺗب Yazabiliyoruz Biz ﻧﺳﺗطﯾﻊ أن ﻧﻛﺗب Yazabiliyorsunuz Siz ﺗﺳﺗطﯾﻌون أن ﺗﻛﺗﺑون Yazabiliyorlar Onlar ﯾﺳﺗطﯾﻌون أن ﯾﻛﺗﺑون
ecek ، ﻟﻠﻣﺎﺿﻲdi ، ﻟﻠﺣﺎﺿرyor) اﺿﺎﻓﺔ اﻟزﻣن+ e / abil+ اﻟﻔﻌل اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷﺧﺻﯾﺔ+(ﻟﻠﻣﺳﺗﻘﺑل Geçmiş zaman Gelecek zaman Yapmak Çalışmak Yapabildim Çalışabileceğim اﺳﺗطﻌت أن اﻓﻌل ﺳﺄﺳﺗطﯾﻊ أن ﻋﻣل Yapabildin Çalışabileceksin اﺳﺗطﻌت أن ﺗﻔﻌل ﺳﺗﺳﺗطﯾﻊ أن ﺗﻌﻣل Yapabildi Çalışabilecek اﺳﺗطﺎع أن ﯾﻔﻌل ﺳﯾﺳﺗطﯾﻊ أن ﯾﻌﻣل Yapabildik Çalışabileceğiz اﺳﺗطﻌﻧﺎ أن ﻧﻔﻌل ﺳﻧﺳﺗطﯾﻊ أن ﻧﻌﻣل Yapabildiniz Çalışabileceksiniz اﺳﺗطﻌﺗم أن ﺗﻔﻌﻠوا ﺳﺗﺳﺗطﯾﻌون أن ﺗﻌﻣﻠوا Yapabildiler Çalışabilecekler اﺳﺗطﺎﻋوا أن ﯾﻔﻌﻠوا ﺳﯾﺳﺗطﯾﻌون أن ﯾﻌﻣﻠوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Bak ! baba ! bak, biskileti sürebiliyorum Yarın boş olacağım ve tatile çıkabileceğim Çoş hastaydım ama ödevlerimi yapabildim
اﻧﺎ اﺳﺗطﯾﻊ ان اﻗود اﻟدراﺟﺔ،اﻧظر اﺑﻲ اﻧظر ﻏدا ﺳﺄﻛون ﻣﺗﻔرغ وﺳﺄﺳﺗطﯾﻊ أن أﺧرج ﻟﻠﻌطﻠﺔ (ﻛﻧت ﻣرﯾض ﺟدا ﻟﻛن اﺳﺗطﻌت ان اﻗوم ﺑواﺟﺑﺎﺗﻲ )وظﺎﺋﻔﻲ 28
Yeterlik Fiili şimdiki + geçmiş + gelecek zaman (olumsuz) ( زﻣﻦ اﻟﻤﺴﺘﻘﺒﻞ )ﺳﻠﺒﻲ+ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻤﺎﺿﻲ+ ﺻﯿﻐﺔ اﻻﺳﺘﻄﺎﻋﺔ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﺤﺎﺿﺮ
Fiil + e / a + olumsuzluk eki +zaman eki (-yor, -di, - ، ﻟﻠﺣﺎﺿرyor) اﺿﺎﻓﺔ اﻟزﻣن+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻧﻔﻲ ﺣﺳب اﻟزﻣن+ e / a+ اﻟﻔﻌل ecek) +şahıs eki اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷﺧﺻﯾﺔ+( ﻟﻠﻣﺳﺗﻘﺑلecek ، ﻟﻠﻣﺎﺿﻲdi Şimdiki zaman Geçmiş zaman Gelecek zaman Yürümek Ulaşmak Getirrmek Yürüyemiyorum Ulaşamadım Getiremeyeceğim Ben ﻻ أﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺳﯾر ﻟم اﺳﺗطﻊ أن اﺻل (ﻟن اﺗﻣﻛن ﻣن اﻻﺣﺿﺎر )اﻟﺟﻠب Yürüyemiyorsun Ulaşamadın Getiremeyeceksin Sen ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺳﯾر ﻟم ﺗﺳﺗطﻊ أن ﺗﺻل ﻟن ﺗﺗﻣﻛن ﻣن اﻻﺣﺿﺎر Yürüyemiyor Ulaşamadı Getiremeyecek O ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺳﯾر ﻟم ﯾﺳﺗطﻊ أن ﯾﺻل ﻟن ﯾﺗﻣﻛن ﻣن اﻻﺣﺿﺎر Yürüyemiyoruz Ulaşamadık Getiremeyeceğiz Biz ﻻ ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺳﯾر ﻟم ﻧﺳﺗطﻊ أن ﻧﺻل ﻟن ﻧﺗﻣﻛن ﻣن اﻻﺣﺿﺎر Yürüyemiyorsunuz Ulaşamadınız Getiremeyeceksiniz Siz ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺳﯾر ﻣﺎ اﺳﺗطﻌﺗم أن ﺗﺻﻠوا ﻟن ﺗﺗﻣﻛﻧوا ﻣن اﻻﺣﺿﺎر Yürüyemiyorlar Ulaşamadılar Getiremeyecekler Onlar ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻟﺳﯾر ﻟم ﯾﺳﺗطﯾﻌوا أن ﯾﺻﻠوا ﻟن ﯾﺗﻣﻛﻧوا ﻣن اﻻﺣﺿﺎر Hüseyin amca iyi göremiyor Dün akşam electrikler gitti, ödevlerimi bitiremedim Hafta sonu yağmur yağacak, biz pikniğe gidemeyeceğiz Başım ağrıyor, ders çalışamıyorum Ayşe üniversiteyi bitiremedi
ً اﻟﻌم ﺣﺳﯾن ﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻊ ان ﯾرى ﺟﯾدا ﻟم اﺳﺗطﻊ أن أﻧﮭﻲ واﺟﺑﻲ،اﻟﺑﺎرﺣﺔ ﻣﺳﺎءا ً ذھﺑت اﻟﻛﮭرﺑﺎء ﻟن ﻧﺳﺗطﯾﻊ اﻟذھﺎب ﻟﻠﻧزھﺔ،ﻓﻲ ﻧﮭﺎﯾﺔ اﻻﺳﺑوع ﺳﺗﻣطر ﻻ اﺳﺗطﯾﻊ ان ادرس،ﯾؤﻟﻣﻧﻲ رأﺳﻲ ﻋﺎﺋﺷﺔ ﻟم ﺗﺳﺗطﻊ اﻧﮭﺎء اﻟﺟﺎﻣﻌﺔ
29
Yeterlik Fiili (soru cümlesi) (ﺻﯿﻐﺔ اﻻﺳﺘﻄﺎﻋﺔ )ﺟﻤﻠﺔ اﻟﺴﺆال
Fiil + e / abil+zaman eki (-yor, -di, -ecek) + soru eki +şahıs eki Şimdiki zaman Yazmak Yazabiliyormuyum ? Ben ھل أﺳﺗطﯾﻊ أن أﻛﺗب ؟ Yazabiliyormusun ? Sen ھل ﺗﺳﺗطﯾﻊ أن ﺗﻛﺗب ؟ Yazabiliyormu ? O ھل ﯾﺳﺗطﯾﻊ أن ﯾﻛﺗب ؟ Yazabiliyormuyuz ? Biz ھل ﻧﺳﺗطﯾﻊ أن ﻧﻛﺗب ؟ Yazabiliyormusunuz ? Siz ھل ﺗﺳﺗطﯾﻌون أن ﺗﻛﺗﺑون ؟ Yazabiliyorlarmı ? Onlar ھل ﯾﺳﺗطﯾﻌون أن ﯾﻛﺗﺑون ؟
ecek ، ﻟﻠﻣﺎﺿﻲdi ، ﻟﻠﺣﺎﺿرyor) اﺿﺎﻓﺔ اﻟزﻣن+ e / abil+ اﻟﻔﻌل اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷﺧﺻﯾﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺳؤال+(ﻟﻠﻣﺳﺗﻘﺑل Geçmiş zaman Gelecek zaman Gitmek Gelmek Gidebildim mi ? Gelebilecek miyim ? ھل اﺳﺗطﻌت أن أذھب ؟ ھل ﺳﺄﺳﺗطﯾﻊ أن أأﺗﻲ ؟ Gidebildin mi ? Gelebilecek misin ? ھل اﺳﺗطﻌت أن ﺗذھب ؟ ھل ﺳﺗﺳﺗطﯾﻊ أن ﺗﺄﺗﻲ ؟ Gidebildimi ? Gelebilecek mi ? ھل اﺳﺗطﺎع أن ﯾذھب ؟ ھل ﺳﯾﺳﺗطﯾﻊ أن ﯾﺄﺗﻲ ؟ Gidebildik mi ? Gelebilecek miyiz ? ھﻼﺳﺗطﻌﻧﺎأﻧﻧذھب؟ ھل ﺳﻧﺳﺗطﯾﻊ أن ﻧﺄﺗﻲ ؟ Gidebildiniz mi ? Gelebilecek misiniz ? ھل اﺳﺗطﻌﺗم أن ﺗذھﺑون ھل ﺳﺗﺳﺗطﯾﻌون أن ﺗﺄﺗون ؟ Gidebildiler mi ? Gelebilecekler mi ? ھل اﺳﺗطﺎﻋوا أن ﯾذھﺑوا ؟ ھل ﺳﯾﺳﺗطﯾﻌون أن ﯾﺄﺗون ؟
30
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : ? Dün öğleden sonra pazara gidemedinmi ? Televizyondaki maçı izleyebildinizmi ? Çocuk yemeği sağ eliyle yiyemiyorlarmı ? Tahtadaki soruları cevaplayamayacakmısın ? Denizde yüzemez misin ? Güzel resim çizebiliyormuyum ? Ahmet sınıfta başarılı olabildimi ? Yarın akşam maça gelebilecekmisin ? Dersten sonra beni bekleyebilirmisin
اﻟﺑﺎرﺣﺔ ﺑﻌد اﻟظﮭر ھل ﻟم ﺗﺳﺗطﻊ اﻟذھﺎب إﻟﻰ اﻟﺑﺎزار ؟ ھل اﺳﺗطﻌت ان ﺗﺷﺎھد اﻟﻣﺑﺎرة اﻟﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﺗﻠﻔزﯾون ؟ أﻻ ﯾﺳﺗطﯾﻌون اﻷطﻔﺎل أن ﯾﺄﻛﻠون ﺑﯾدھم اﻟﯾﻣﯾن ؟ أﻟن ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻹﺟﺎﺑﺔ ﻋﻠﻰ اﻻﺳﺋﻠﺔ اﻟﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﻠوح أﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻟﺳﺑﺎﺣﺔ ﻓﻲ اﻟﺑﺣر ھل أﺳﺗطﯾﻊ أن ارﺳم ﺻورة ﺟﻣﯾﻠﺔ ؟ أﺣﻣد ﻓﻲ اﻟﺻف ھل اﺳﺗطﺎع ان ﯾﻛون ﻧﺎﺟﺢ ؟ ھل ﺳﺗﺳﺗطﯾﻊ ﻏدا ً ﻣﺳﺎءا ً اﻟﻣﺟﻲء إﻟﻰ اﻟﻣﺑﺎراة ؟ ھل ﺗﺳﺗطﯾﻊ ان ﺗﻧﺗظرﻧﻲ ﺑﻌد اﻟدرس ؟
31
Gereklilik اﻟﻤﺘﻄﻠﺒﺎت
Ben Sen O Biz Siz Onlar
Çalışmak Çalışmalıyım ﯾﺟب أن أﻋﻣل Çalışmalısın ﯾﺟب أن ﺗﻌﻣل Çalışmalı ﯾﺟب أن ﯾﻌﻣل Çalışmalıyız ﯾﺟب أن ﻧﻌﻣل Çalışmalısınız ﯾﺟﺑﺄن ﺗﻌﻣﻠون Çalışmalılar ﯾﺟب أن ﯾﻌﻣﻠوا
Söylemek Söylemeliyim ﯾﺟب أن أﻗول Söylemelisin ﯾﺟب أن ﺗﻘول Söylemeli ﯾﺟب أن ﯾﻘول Söylemeliyiz ﯾﺟب أن ﻧﻘول Söylemelisiniz ﯾﺟب أن ﺗﻘوﻟون Söylemeliler ﯾﺟب أن ﯾﻘوﻟوا
Bu akşam ders çalışmalıyım Babm annem nerde? Cevap: saat daha 5, işte olmalı İlacı her gün içmeliyim çünkü hastayım
Çıkmak Çıkmalıyım ﯾﺟب أن أﺧرج Çıkmalısın ﯾﺟب أن ﺗﺧرج Çıkmalı ﯾﺟب أن ﯾﺧرج Çıkmalıyız ﯾﺟب أن ﻧﺧرج Çıkmalısınız ﯾﺟب أن ﺗﺧرﺟون Çıkmalılar ﯾﺟب أن ﯾﺧرﺟوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
ﯾﺟب أن أدرس ھذا اﻟﻣﺳﺎء ﯾﺟب أن ﺗﻛون ﻓﻲ اﻟﻌﻣل، اﻟﺳﺎﻋﺔ ﻣﺎزاﻟت اﻟﺧﺎﻣﺳﺔ: أﯾن أﻣﻲ؟ اﻟﺟواب،أﺑﻲ ﯾﺟب أن أﺷرب اﻟدواء ﻛل ﯾوم ﻷﻧﻧﻲ ﻣرﯾض
32
Ben Sen O Biz Siz Onlar
اﻻﯾﺟﺎﺑﻲ Çalışmalıyım ﯾﺟب أن أﻋﻣل Çalışmalısın ﯾﺟب أن ﺗﻌﻣل Çalışmalı ﯾﺟب أن ﯾﻌﻣل Çalışmalıyız ﯾﺟب أن ﻧﻌﻣل Çalışmalısınız ﯾﺟﺑﺄن ﺗﻌﻣﻠون Çalışmalılar ﯾﺟب أن ﯾﻌﻣﻠوا
اﻟﻧﻔﻲ Çalışmamalıyım ﯾﺟب أن ﻻأﻋﻣل Çalışmamalısın ﯾﺟب أن ﻻ ﺗﻌﻣل Çalışmamalı ﯾﺟب أن ﻻ ﯾﻌﻣل Çalışmamalıyız ﯾﺟب أن ﻻ ﻧﻌﻣل Çalışmamalısınız ﯾﺟﺑﺄن ﻻ ﺗﻌﻣﻠون Çalışmamalılar ﯾﺟب أن ﻻ ﯾﻌﻣﻠوا
33
اﻟﺳؤال Çalışmalı mıyım ? ھل ﯾﺟب أن أﻋﻣل ؟ Çalışmalı mısın ? ھل ﯾﺟب أن ﺗﻌﻣل ؟ Çalışmalı mı ? ھل ﯾﺟب أن ﯾﻌﻣل ؟ Çalışmalı mıyız ? ھل ﯾﺟب أن ﻧﻌﻣل ؟ Çalışmalı mısınız ? ھل ﯾﺟب أن ﺗﻌﻣﻠون ؟ Çalışmalılar mı ? ھل ﯾﺟب أن ﯾﻌﻣﻠوا ؟
Gereklilik (hikaye kipi) (اﻟﻤﺘﻄﻠﺒﺎت )طﺮﯾﻘﺔ اﻟﺤﻜﺎﯾﺔ
Ben Sen O Biz Siz Onlar
Çalışmak Çalışmalıydım ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن أﻋﻣل Çalışmalıydın ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﺗﻌﻣل Çalışmalıydı ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﯾﻌﻣل Çalışmalıydık ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﻧﻌﻣل Çalışmalıydınız ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﯾﺄن ﺗﻌﻣﻠوا Çalışmalıydılar ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﯾﻌﻣﻠوا
Yapmak Yapmalıydım ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﯾﺄن أﻓﻌل Yapmalıydın ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﯾﺄن ﺗﻔﻌل Yapmalıydı ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﯾﺄن ﯾﻔﻌل Yapmalıydık ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﯾﺄن ﻧﻔﻌل Yapmalıydınız ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﯾﺄن ﺗﻔﻌﻠوا Yapmalıydılar ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﯾﺄن ﯾﻔﻌﻠوا
Ben bu derse daha çok çalışmalıydım Sen anneni üzmemeliydin O bunu hiç kimseye söylememeliydi Biz daha erken çıkmalımıydık ?
Gitmek Gitmeliydim ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن أذھب Gitmeliydin ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﺗذھب Gitmeliydi ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﯾذھب Gitmeliydik ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﻧذھب Gitmeliydiniz ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﺗذھﺑوا Gitmeliydiler ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﯾذھﺑوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن أﻋﻣل ﻋﻠﻰ ھذا اﻟدرس أﻛﺛر ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﻻ ﺗزﻋل أﻣك ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﻻ ﯾﻘول ھذا ﻷﺣد اﺑدا ھل ﻛﺎن ﯾﻧﺑﻐﻲ أن ﻧﺧرج أﺑﻛر ؟
34
)Gereklilik (gerek / lazım اﻟﻤﺘﻄﻠﺒﺎت Beklemek Beklememlazım ﯾﺟب أن أﻧﺗظر Beklemenlazım ﯾﺟب أن ﺗﻧﺗظر Beklemesigerek ﯾﺟب أن ﯾﻧﺗظر Beklememizgerek ﯾﺟب أن ﻧﻧﺗظر Beklemenizlazım ﯾﺟب أن ﺗﻧﺗظرون Beklemelerilazım ﯾﺟب أن ﯾﻧﺗظروا أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
Uyumak Uyumamlazım ﯾﺟب أن أﻧﺎم Uyumanlazım ﯾﺟب أن ﺗﻧﺎم Uyumasıgerek ﯾﺟب أن ﯾﻧﺎم Uyumamızlazım ﯾﺟب أن ﻧﻧﺎم Uyumanızlazım ﯾﺟﺑﺄن ﺗﻧﺎﻣون Uyumalarılazım ﯾﺟب أن ﯾﻧﺎﻣوا
Almak Almamgerek ﯾﺟب أن أﺧذ Almangerek ﯾﺟب أن ﺗﺄﺧذ Almasılazım ﯾﺟب أن ﯾﺄﺧذ Almamızgerek ﯾﺟب أن ﻧﺄﺧذ Almanızgerek ﯾﺟب أن ﺗﺄﺧذون Almalarıgerek ﯾﺟب أن ﯾﺄﺧذوا
ﻓﻲ ﻓﺻل اﻟﺷﺗﺎء ﯾﺟب أن ﯾؤﺧذ اﻟﻔﯾﺗﺎﻣﯾن Cﺑﺷﻛل اﻛﺛر ﻏدا ً ﻻ ﯾوﺟد درس ،ﻻ ﯾﻧﺑﻐﻲ ﻋﻠﻲ أن أذھب ﻟﻠدرس ﺑﺎﻟﻧﺳﺑﺔ ﻟﻲ ﯾﺟب أن ﺗﺗﺑﻊ ﻧﺻﺎﺋﺢ دﻛﺗورك ﯾﺟب ﻋﻠﻲ أن أﻧﮭﻲ ﺟﻣﯾﻊ اﻟﺗﻘﺎرﯾر ﺧﻼل ﻋﺷرة اﯾﺎم
Ben Sen O Biz Siz Onlar
Kışın daha fazla C vitamini almak gerek Yarın ders yok erken kalkmamgerekmiyor Bana göre doktorunun tavsiyelerine uymangerek On gün içinde bütün raporları bitirmemlazım
ﻣﻼﺣظﺔ :ھذه ھﻲ اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ ﻟﻔﻌل اﻟﻣﺗطﻠﺑﺎت وھﻲ اﻟﻣﺳﺗﻌﻣﻠﺔ أﻛﺛر ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔاﻟﻼﺣﻘﺔ gerekو lazımﺗﺄﺗﻲ ﺑﻧﻔس اﻟﻣﻌﻧﻰ ،ﻟﻛن اﻟﻼﺣﻘﺔ gerekﻟﮭﺎ اﺳﺗﺧداﻣﺎت اﺧرى ﻣﻊ اﻻزﻣﺎن ،أي ﺗﺻﺑﺢ ﻓﻌل gerekmekوﺳﻧوﺿﺢ ذﻟك ﺑﺎﻷﻣﺛﻠﺔ. 35
ﺣﺎﻻت اﻟﻧﻔﻲ kalmamam gerek ﯾﺟب ان ﻻ اﺑﻘﻰ kalmamgerekmiyor ﻻ ﯾﺟب ان اﺑﻘﻰ kalmamgerekmeyecek ﺳوف ﻟن ﯾﻛون داﻋﻲ ﻻن اﺑﻘﻰ kalmamgerekmez ﻻ ﯾﺟب ان اﺑﻘﻰ kalmamam gerekti ﻛﺎن ﯾﺟب ان ﻻ اﺑﻘﻰ
اﻻﻓﻌﺎﻻﻻﯾﺟﺎﺑﯾﺔ kalmamgerek + kalmamlazım ﯾﺟﺑﺎﻧﺎﺑﻘﻰ kalmamgerekiyor ﯾﻠزﻣﺎﻧﺎﺑﻘﻰ kalmamgerekecek ﺳﯾﻠزﻣﺎﻧﺎﺑﻘﻰ kalmamgerekir ﯾﻠزﻣﺎﻧﺎﺑﻘﻰ kalmamgerekti ﻛﺎﻧﯾﻠزﻣﺎﻧﺎﺑﻘﻰ
ﻧﺄﺗﻲ اﻵن إﻟﯨﺎﻟﺣﺎﻟﺔاﻻھم ،وھﯾﺎﻟﻠذﯾﻼداﻋﯾﻼن .. kalmam+a :ﺣرﻓﺟرﺑﻌدھﺎ gerek yokاوgerek var ﯾوﺟدداﻋﯾﻠوﺟودي ﻻﯾوﺟدداﻋﯾﻠوﺟودي kalmama gerek yok
ﺑدوﻧزﻣﻧﻣﺣدد اﻟزﻣﻧﺎﻟﺣﺎﻟﻲ اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ اﻟﻣﺎﺿﻲ
kalmama gerek var
Bize bunları anlatmanıza gerek yok zaten biliyoruz Okul bittikten sonra bu kadar çok çalışmam gerekmeyecek Sizin işiniz bitti buraya yeniden gelmenize gerek yok Biliyorum , seni geçen hafta aramam gerekti Kitap okumaya daha çok zaman ayırmamız lazım On dakika içinde sinemada olmamız gerek film başlamak üzere
ﻻداﻋﯾﻸﻧﺎﻧﺗﺷرﺣﻠﻧﺎھؤﻻء ..ﻧﻌرﻓﮭﻣﺑﺎﻟﻔﻌل ﺑﻌداﻧﺗﮭﺎءاﻟﻣدرﺳﺔﺑﮭذااﻟﻘدرﻟﻧﯾﻛوﻧﮭﻧﺎﻛداﻋﯾﺎﻧﺎدرس ﻋﻣﻠﻛﻣﺎﻧﺗﮭﻰ ،ﻻداﻋﯾﻼﻧﺗﺄﺗواإﻟﯨﮭﻧﺎﻣﻧﺟدﯾد اﻋﻠم ،اﻧﮭﻛﺎﻧﯾﺟﺑﺎﻧﺎﺗﺻﻠﺑﻛﺎﻻﺳﺑوﻋﺎﻟﻣﺎﺿﻲ ﯾﺟﺑﺎﻧﻧﺗرﻛوﻗﺗﺎ ًاﻛﺛرإﻟﯨﻘراءةاﻟﻛﺗﺎب ﺧﻼﻟﻌﺷرةدﻗﺎﺋﻘﯾﺟﺑﺎﻧﻧﻛوﻧﻔﯾﺎﻟﺳﯾﻧﻣﺎ ،اﻟﻔﻠﻣﻌﻠﯨوﺷﻛﺎﻧﯾﺑدء
36
Gereklilik + aldaştırma
ﺳﻧﺷرح اﻻن ﻗﺎﻋدﺗﯾن ﻣﮭﻣﺗﯾن ﺟدا ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ،ﯾوﺟد ﺑﻌض اﻟﺗﺳﺎﺋﻼت ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺄﺗﻲ ھذا اﻟﻔﻌل almak gerekﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اي ﺑدون ﻣﻠﻛﯾﺔ ﯾﺟب أن ﯾُؤﺧذ ،ﻣﺛﻼ: Kışın daha fazla C vitamini almak gerek ﯾﺟب أن ﯾُؤﺧذ ﻓﯾﺗﺎﻣﯾن Cﺑﺷﻛل اﻛﺛر ﻓﻲ ﻓﺻل اﻟﺷﺗﺎء ﻧﺄﺗﻲ اﻻن ،ﻋﻧدﻣﺎ ﻧﻘول ﻻ داﻋﻲ ﻟﻔﻌل )ﻓﻲ ﺟﻣﻠﺔ ﻻ داﻋﻲ ﻟﻔﻌل ،ﯾﺟب داﺋﻣﺎ ً أن ﯾﻛون ھﻧﺎك ﺣرف ﺟر :a – e ﻻ داﻋﻲ ﻷن ﺗﺷرﺣوا ﻟﻧﺎ ھؤﻻء ،ﻧﺣن ﻧﻌرﻓﮭم ﺑﺎﻟﻔﻌل Bize bunları anlatmanıza gerek yok, zaten biliyoruz ﻟﻘد اﻧﺗﮭﻰ ﻋﻣﻠﻛم ،ﻻ داﻋﻲ ﻷن ﺗﺄﺗوا ﻏدا ً Sizin işiniz bitti, yarın gelmenize gerek yok ﻓﻲ اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻟﺛﺔ ﻋﻧدﻣﺎ ﺗﻘول ﺗﺻف اﻟﻌﻣل ﻓﻲ اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻻوﻟﻰ ﺗﺄﺗﻲ ﻟﯾس ﻧﻘﻼ ً ﻛﮭذه: ھل ﯾزﻋﺟﻛم أن أﺳﺗﻣﻊ ﻟﻠﻣوﺳﯾﻘﻰ ھﻧﺎ ؟ ?Burada müzik dinlemem sizi rahatsız ediyor mu ﻣﺎذا ﺗرﯾد أن أﻓﻌل؟ ?Ne yapmam istiyorsun ھﻧﺎ ﺗﺄﺗﻲ أن وﻟﻛن ﻏﯾر ﻣﻧﻘول ،ﻓﻲ اﻟﻣﻧﻘول ﺗﺄﺗﻲ ھﻛذا: أﻣﻲ ﻗﺎﻟت ﻟﻲ أن أﻛﺗب وظﺎﺋﻔﻲ Annem bana ödevimi yapmamı söyledi ﻣﺎذا ﻗﺎﻟت أن أﻓﻌل؟ ?Ne yapmamı söyledi ﻧﻌود اﻟﻰ اﻟﻣﺗطﻠﺑﺎت اﻻزﻣﺎن )ﻓﻲ ﻣﺗطﻠﺑﺎت اﻻزﻣﺎن ﻧﺳﺗﻌﻣل داﺋﻣﺎ اﻟﻔﻌل ، Gerekmekﻧﺿﻊ اﻟﻔﻌل ﻧﻔﺳﮫ وﻓﻲ اﻟﻧﮭﺎﯾﺔ ﻧﺿﯾف Gerekﻣﻊ اﻟزﻣن اﻟﻣﻧﺎﺳب، ﻣﺛﻼ: ﻏدا ً ﻻ ﯾوﺟد درس ،ﺳوف ﻟن أﺣﺗﺎج أن أﺳﺗﯾﻘظ ﻣﺑﻛرا ً Yarın ders yok erken kalkmam gerekmeyecek ﻧﺣن ﺑﺣﺎﺟﺔ أن ﻧﻛون أﻛﺛر ﺗﻔﮭﻣﺎ ً ﺗﺟﺎه اﻟﺷﺑﺎب Gençlere karşı daha anlayışlı olmamız gerekir اﻟﯾوم ﯾوﺟد اﺟﺗﻣﺎع ،ﯾﺟب أن أﺗﺣﺿر Bugün toplantı var, hazırlamam gerekiyor أﻋﻠم ،اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻛﺎن ﯾﺟب أن أﺗﺻل ﺑك Biliyorum, seni geçen hafta aramam gerekiyordu ﻟﻣﺣﺔ ﻣن أﺟل أن :ﻧﻔس اﻻﺿﺎﻓﺎت ﻟﻠﻘﺎﻋدة ھذه وﻟﻛن ﻧﺿﯾف içinﻣﺛﻼ ً : ﻣن أﺟل اﻻﺳﺗطﺎﻋﺔ ﻋﻠﻰ اﻻﻗﻼع ﻋن اﻟﺗدﺧﯾن ﯾﺟب أن ﯾﻛون ﺻﺎﺣب Sigarayı bırakabilmek için çok iradeli olmak gerekiyor ارادة 37
داﺋﻣﺎ ً اذﻛر أﻧﮫ ﻣﻊ ﻛل اﻟﻘواﻋد ﯾﺟب أن ﻻ ﻧﻧﺳﻰ ﺻﯾﻐﺔ اﻻﺳﺗطﺎﻋﺔ اﻋﺗﻘد ﻣن أﺟل أن ﻧﺳﺗطﯾﻊ أن ﻧﺄﺧذ اﻟﺑﯾت اﻟذي أﻋﺟﺑﻧﺎ ﯾﺟب أن ﻧﺄﺧذ ﻗرﺿﺎ ً ﻣن اﻟﺑﻧك
Sanırım beğendiğimiz evi alabilmemiz için bankadan kredi çekmemiz gerekecek
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
? Sana soru sormam seni rahatsız ediyor mu ? Ne yapmamız emir ediyorsunuz ? Gelmemi bekliyor musun
ھﻠﯾزﻋﺟﻛﺄﻧﺄﺳﺋﻠﻛﺳؤاﻻ ً ﻣﺎذاﺗﺄﻣروﻧﻧﺎأﻧﻧﻔﻌل؟ ھﻠﺗﻧﺗظرﻣﺟﯾﺋﻲ؟
38
Gereklilik + aldaştırma + dolaylı anlatım ﻓﻲ اﻟوﺟوب ﺗﺄﺗﻲ داﺋﻣﺎ ً ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺳؤال ﺑﻌد اﻟﺟﻣﻠﺔ : ?Gerekiyor mu ?Gerek mi ھل أﯾﺿﺎ ً ﺑرأﯾﻛم أﻧﮫ ﯾﺟب أن أﻛون أﻛﺛر ﺣذرا ً ﻓﻲ ﺣرﻛﺔ اﻟﻣرور
?Gerekti mi ?Gerekecek mi ? Sence de trafikte daha dikkatli olmam gerek mi
اﻻن ﻧﺄﺗﻲ ﻟﻠداﻋﻲ : ھل ﻻ ﯾوﺟد داﻋﻲ ﻟﻣﺟﯾﺋﻲ ﻏدا ً ھل ﯾوﺟد داﻋﻲ ﻟﻣﺟﯾﺋﻲ اﻟﯾوم ﯾﻌﻧﻲ أﻧﮫ اﻟطرﯾﻘﺔ ﺗﻛون ھﻛذاvar mi ?..... yok mu ? .....
? Yarın gelmeme gerek yok mu ? Bugün gelmeme gerek var mi
Dolaylı anlatım ﻓﻲ ھذه ﯾﺟب أن ﻧﻌﺗﺑر أن اﻟﺣرف اﻻﺧﯾر ھو ﻣﻔﻌول ﺑﮫ ﺗﻘول ﻟﻧﺎ اﻟﻣﺿﯾﻔﺔ أن ﻧﻐﻠق ھواﺗﻔﻧﺎ ﻗﻠت ﻟﮫ أن ﻻ ﯾﺗﺄﺧر ﻣرة اﺧرى ﻗﺎل ﺳﻛرﺗﯾرﻛم أن اﺗﻲ اﻟﯾوم طﻠﺑت ﻣن ﺷرطﺔ اﻟﻣرور أن أظﮭر ﻣﺳﺗﻧداﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﻣﻧﻘول اﻟﻐﯾر ﻣﺑﺎﺷر ﺗﺣظر Demekوﺗﺳﺗﻌﻣل ﺑدﻻ ً ﻋﻧﮭﺎ Söylemek ﻟﻛﻧﮭﺎ ﺗﺳﺗﻌﻣل ﻓﻲ اﻟﻣﻧﻘول اﻟﺣرﻓﻲ اﻟﻐﯾر ﻣﺑﺎﺷر،ﻣﺛﻼ ً : ﻗﺎل ﻟﻲ ﻣراد ﺗﻌﺎل ﻏدا ً
Hostes cep telefonlarımızı kapatmamızı söylüyor Ona bir daha geçkalmamasını söyledim Sekreteriniz bugün gelmeme söyledi Trafik polisi belgelerimi göstermemi istedi
Murat (bana yarın gel) dedi
39
Ortaçlar ﺻﻔﺎت اﻻﻓﻌﺎل )اﻟﻨﻌﻮات اﻟﻔﻌﻠﯿﺔ(
ﻟﻣﺣﺔ ﻋن ﺻﻔﺎت اﻻﻓﻌﺎل )اﻟﻧﻌوت( :ﺗﺳﻣﻰ ﻓﻲ اﻟﻌرﺑﯾﺔ ﺟﻣﻠﺔ اﻟﺻﻠﺔ ،وھﻲ ﻣﺟﻣوﻋﺔ ﻣن اﻟﺗراﻛﯾب ﺗﺳﺗﺧدم ﻟوﺻل اﻟﻛﻼم ﺑﺑﻌﺿﮫ وﻓﻲ اﻟﻌرﺑﯾﺔ ﺗﺳﻣﻰ اﻻﺳم اﻟﻣوﺻول وھو اﻟذي أو أن اﻟﻣﺻدرﯾﺔ أو ﻣﺎ اﻟﻣﺻدرﯾﺔ....ﻣﺛﺎل :ھذا اﻟﻘﻣﯾص ﻧﻔس اﻟﻘﻣﯾص اﻟذي اﺷﺗرﯾﺗﮫ ،ھﻧﺎ اﺳﺗﺧدﻣﻧﺎ ﻛﻠﻣﺔ "اﻟذي" ﻟﻛﻲ ﻧﺻل اﻟﻛﻼم ﺑﺑﻌﺿﮫ وﯾﺗﺿﺢ اﻟﻣﻌﻧﻰ....ﯾوﺟد ﻗواﻋد ﺷﺑﯾﮭﺔ ﻟﮭﺎ ﻛﺛﯾرا ً وﯾﺟب اﻻﻧﺗﺑﺎه ﻟﻛل ﻣﻌﻧﻰ ﺑﺣﯾث أن ﻗﺎﻋدة )اﻟﻧﻌوت)ﺟﻣﻠﺔ اﻟﺻﻠﺔ(( اﺿﺎﻓﺗﮭﺎ: اﻟﻔﻌل +اﺿﺎﻓﺔ اﻟزﻣن +اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺻﻠﺔ +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷﺧﺻﯾﺔ
Fiil + zaman eki + ortaçlar eki + şahıs eki
اﻟﻛﺗﺎب اﻟذي ﻗرأﺗﮫ ﻣﻔﯾد ﺟدا ً ھﻧﺎ ﺟﺎء ﺣرف kﺑﻌده ﺣرف ﺻﺎﻣت، ﺣﺳب ﻗﺎﻋدة ﻛﺗﺷب ﯾﺣول اﻟﻰ ğ ﯾﺳرﻧﻲ ﺟدا ً أن ﺗﻘرأ ﻛﺗﺎﺑﻲ ھﻧﺎ ﺟﺎء رﺑﺎﻋﻲ ﻓﻲ اﺧر اﻟﻔﻌل ﻓﺄﺻﺑﺢ أن ﺑدل اﻟذي
Okuduğum kitap çok faydalı Benim kitabım okuduğun(u) çok seviniyorum
40
:اﺿﺎﻓﺎت اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻤﺎﺿﻲ
Ben Sen O Biz Siz Onlar
Fiil + zaman eki + ortaçlar eki + şahıs eki zaman eki ortaçlar eki şahıs eki dı di du dü k ım im um üm tı ti tu tü dı di du dü k ın in un ün tı ti tu tü dı di du dü k ıiuü tı ti tu tü dı di du dü k ımız imiz umuz ümüz tı ti tu tü dı di du dü k ınız iniz unuz ünüz tı ti tu tü dı di du dü k Ları Leri tı ti tu tü
Okumak
Çalışmak
Okuduğum Çalıştığım Okuduğun Çalıştığın Okuduğu Çalıştığı Okuduğumuz Çalıştığımız Okuduğunuz Çalıştığınız Okudukları Çalıştıkları :ﻣﻼﺣظﺔ
. ﻷﻧﮫ ﻟم ﯾﺄﺗﻲ ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﺑﻌدھﺎğ اﻟﻰk ﻻ ﺗﺣول الOnlar ﻓﻲ اﻟﺿﻣﯾر
41
Ortaçlar – Geçmiş zaman (ﺻﻔﺎت اﻻﻓﻌﺎل اﻟﻨﻌﻮت )اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻤﺎﺿﻲ
اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺻﻠﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﻟﻔﻌﻞ Yazmak Yapmak Yazdığım Yaptığım اﻟذﯾﻛﺗﺑﺗﺄﻧﺎ اﻟذي ﻓﻌﻠت أﻧﺎ Yazdığın Yaptığın اﻟذﯾﻛﺗﺑﺗﺄﻧت اﻟذي ﻓﻌﻠت أﻧت Yazdığı Yaptığı اﻟذﯾﻛﺗب اﻟذي ﻓﻌل Yazdığımız Yaptığımız اﻟذﯾﻛﺗﺑﻧﺎ اﻟذي ﻓﻌﻠﻧﺎ Yazdığınız Yaptığınız اﻟذﯾﻛﺗﺑﺗم اﻟذي ﻓﻌﻠﺗم Yazdıkları Yaptıkları اﻟذﯾﻛﺗﺑوا اﻟذي ﻓﻌﻠوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Fiil + zaman eki + ortaçlar eki+ şahıs eki Çalışmak Çalıştığım Ben اﻟذﯾﻌﻣﻠﺗﺄﻧﺎ Çalıştığın Sen اﻟذﯾﻌﻣﻠﺗﺄﻧت Çalıştığı O اﻟذﯾﻌﻣل Çalıştığımız Biz اﻟذﯾﻌﻣﻠﻧﺎ Çalıştığınız Siz اﻟذﯾﻌﻣﻠﺗم Çalıştıkları Onlar اﻟذﯾﻌﻣﻠوا En sevdiğim santaçı Gökhan özen Senin doğduğun şehir nerede ? Bizim okuduğumuz sınıf bu katta Senin bana anlattığın fıkrayı duymadım Öğretmenimizin geçen hafta yaptığı sınav çok zordu En son konuştuğumuz konuyu hatırlıyor musun ?
اﻟﻔﻧﺎن اﻻﻛﺛر اﻟذي أﺣب ﺟوﻛﮭﺎن اوزن أﯾن اﻟﻣدﯾﻧﺔ اﻟﺗﻲ وﻟدت ﺑﮭﺎ اﻟﺻف اﻟذي ﻗرأﻧﺎ ﺑﮫ ﻓﻲ ھذا اﻟطﺎﺑق اﻟﻔﻘرة اﻟﺗﻲ ﺷرﺣﺗﮭﺎ ﻟﻲ ﻟم أﺳﻣﻌﮭﺎ ً اﻟﻔﺣص اﻟذي ﻓﻌﻠﮫ أﺳﺗﺎذﻧﺎ اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻛﺎن ﺻﻌﺑﺎ ً ﺟدا ھل ﺗذﻛر اﻟﻣوﺿوع اﻻﺧﯾر اﻟذي ﺗﻛﻠﻣﻧﺎ ﺑﮫ 42
Ortaçlar – Geçmiş zaman olumsuzluk (ﺻﻔﺎت اﻻﻓﻌﺎل اﻟﻨﻌﻮت )ﻧﻔﻲ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻤﺎﺿﻲ
اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺻﻠﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻨﻔﻲ+ اﻟﻔﻌﻞ Yazmak Yapmak Yazmadığım Yapmadığım اﻟذﯾﻠﻣﺎﻛﺗب اﻟذي ﻟم أﻓﻌل Yazmadığın Yapmadığın اﻟذﯾﻠﻣﺗﻛﺗب اﻟذي ﻟم ﺗﻔﻌل Yazmadığı Yapmadığı اﻟذﯾﻠﻣﯾﻛﺗب اﻟذي ﻟم ﯾﻔﻌل Yazmadığımız Yapmadığımız اﻟذﯾﻠﻣﻧﻛﺗب اﻟذي ﻟم ﻧﻔﻌل Yazmadığınız Yapmadığınız اﻟذﯾﻠﻣﺗﻛﺗﺑوا اﻟذي ﻟم ﺗﻔﻌﻠوا Yazmadıkları Yapmadıkları اﻟذﯾﻠﻣﯾﻛﺗﺑوا اﻟذي ﻟم ﯾﻌﻣﻠوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Fiil + olumsuzluk+ zaman eki + ortaçlar eki+ şahıs eki Çalışmak Çalışmadığım Ben اﻟذﯾﻠﻣﺄﻋﻣل Çalışmadığın Sen اﻟذﯾﻠﻣﺗﻌﻣل Çalışmadığı O اﻟذﯾﻠﻣﯾﻌﻣل Çalışmadığımız Biz اﻟذﯾﻠﻣﻧﻌﻣل Çalışmadığınız Siz اﻟذﯾﻠﻣﺗﻌﻣﻠوا Çalışmadıkları Onlar اﻟذﯾﻠﻣﯾﻌﻣﻠوا Bilmediğiniz kelime var mı ? Bulamadığın kitap burada bulabilirsin Dikkat et okumadığın dersi sınavı gelecek Onun yapmadığı işleri ben yapıyorum Çalışmadığınız derslerden kötü not alacaksınız
ھل ﯾوﺟد ﻛﻠﻣﺔ ﻟم ﺗﻌرﻓوھﺎ ؟ اﻟﻛﺗﺎب اﻟذي ﻟم ﺗﺳﺗطﻊ أن ﺗﺟده ﺗﺳﺗطﯾﻊ أن ﺗﺟده ھﻧﺎ اﻟدرس اﻟذي ﻟم ﺗﻘرأه ﺳﯾﺄﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﻔﺣص،اﻧﺗﺑﮫ أﻧﺎ أﻓﻌﻠﮭﺎ،اﻻﻋﻣﺎل اﻟﺗﻲ ﻟم ﯾﻔﻌﻠﮭﺎ ﻣن اﻟدروس اﻟﺗﻲ ﻟم ﺗدرﺳوھﺎ ﺳﺗﺄﺧذون ﻣﻼﺣظﺔ ﺳﯾﺋﺔ 43
:ﻣﻼﺣظﺔ (Bulamadığın) ﻛﻣﺎ ﻓﻲ اﻟﻣﺛﺎل اﻟﺛﺎﻧﻲ،ﺗﺳﺗطﯾﻊ أن ﺗﺳﺗﻌﻣل ھذه اﻟﻘﺎﻋدة ﻣﻊ ﻗﺎﻋدة اﻻﺳﺗطﺎﻋﺔ benim beklediğim mektup gelmedi senin yazdığın kitap çıkmış Ahmed'in bildiği çoktur bizim verdiğimiz cevap yeterli değildir sizin sattığınız ev yıkıldı Pazarda gördükleri adam geldi bana verdiğin para yetmez onunla konuştuğum adam geldi ondan korktuğumuz soru bize sorulmadı
ﻟم ﺗﺄت اﻟرﺳﺎﻟﺔ اﻟﺗﻰ أﻧﺗظرھﺎ ظﮭر اﻟﻛﺗﺎب اﻟذي ﻛﺗﺑﺗﮫ أﻧت اﻟذي ﯾﻌﻠﻣﮫ أﺣﻣد ﻛﺛﯾر اﻟﺟواب اﻟذي ﻗدﻣﻧﺎه ﻏﯾر ﻛﺎف ھدم اﻟﻣﻧزل اﻟذي ﺑﻌﺗوه ﺟﺎء اﻟرﺟل اﻟذي رأوه ﻓﻲ اﻟﺳوق اﻟﻧﻘود اﻟﺗﻰ اﻋطﯾﺗﮭﺎ إﻟﻰ ﻻ ﺗﻛﻔﻲ ﺟﺎء اﻟرﺟل اﻟذي ﺗﺣدﺛت ﻣﻌﮫ ﻟم ﯾﺳﺄل ﻟﻧﺎ اﻟﺳؤال اﻟذي ﺧﻔﻧﺎ ﻣﻧﮫ
Ortaçlar – Gelecek zaman olumlu 44
(ﺻﻔﺎت اﻻﻓﻌﺎل اﻟﻨﻌﻮت )زﻣﻦ اﻟﻤﺴﺘﻘﺒﻞ
اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺻﻠﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﻟﻔﻌﻞ Yazmak Yapmak Yazacağım Yapacağım اﻟذﯾﺳﺎﻛﺗب اﻟذي ﺳﺄﻓﻌل Yazacağın Yapacağın اﻟذﯾﺳﺗﻛﺗب اﻟذي ﺳﺗﻔﻌل Yazacağı Yapacağı اﻟذﯾﺳﯾﻛﺗب اﻟذي ﺳﯾﻔﻌل Yazacağımız Yapacağımız اﻟذﯾﺳﻧﻛﺗب اﻟذي ﺳﻧﻔﻌل Yazacağınız Yapacağınız اﻟذﯾﺳﺗﻛﺗﺑون اﻟذي ﺳﺗﻔﻌﻠون Yazacakları Yapacakları اﻟذﯾﺳﯾﻛﺗﺑوا اﻟذي ﺳﯾﻔﻌﻠون
Fiil + zaman eki + ortaçlar eki+ şahıs eki Çalışmak Çalışacağım Ben اﻟذﯾﺳﺄﻋﻣل Çalışacağın Sen اﻟذﯾﺳﺗﻌﻣل Çalışacağı O اﻟذﯾﺳﯾﻌﻣل Çalışacağımız Biz اﻟذﯾﺳﻧﻌﻣل Çalışacağınız Siz اﻟذﯾﺳﺗﻌﻣﻠون Çalışacakları Onlar اﻟذﯾﺳﯾﻌﻣﻠوا
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ 45
Biraz sonra izleyeceğim film 1950 yılında çekilmiş Piknikte yiyeceğimiz yemekleri akşamdan hazırladık Yarın yapacağım not defterime yazayım da unutmayım Madem öyle yapıyorsun ben ne yapacağım biliyorum Yarın ziyaret edeceğimiz müzede birçok tarihi eser var
اﻟﻔﻠم اﻟذي ﺳﺄﺷﺎھده ﺑﻌد ﻗﻠﯾل ﻣُﺻور ﻣن ﻋﺎم ١٩٥٠ اﻟطﻌﺎم اﻟذي ﺳﻧﺄﻛﻠﮫ ﻓﻲ اﻟرﺣﻠﺔ ﺣﺿرﻧﺎه ﻣن اﻟﻣﺳﺎء اﻟذي ﺳﺄﻓﻌل ﻏدا ً ﻻﻛﺗﺑﮫ ﻋﻠﻰ دﻓﺗري ﻣﻼﺣظﺔ ﻛﻲ ﻻ اﻧﺳﻰ ﻣﺎ دﻣت ﺗﻔﻌل ھﻛذا ،اﻧﺎ اﻋﻠم ﻣﺎ اﻟذي ﺳﺄﻓﻌﻠﮫ اﻟزﯾﺎرة اﻟﺗﻲ ﺳﻧﻘﯾﻣﮭﺎ ﻓﻲ اﻟﻣﻌﮭد ﯾوﺟد ﻓﯾﮫ اﻟﻌدﯾد ﻣن اﻻﺛﺎر اﻟﺗﺎرﯾﺧﯾﺔ
ﻣﻼﺣظﺔ: ﻓﻲ اﻟﺻﻠﺔ )اﻟزﻣن اﻟﻣﺳﺗﻘﺑﻠﻲ( ﺿﻣﯾر Benﻻ ﯾﺧﺗﻠف ﻋن اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ وﯾﻼﺣظ اﻟﻔرق ﻣن اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻣﻊ ذﻟك ﻻ ﺗﺿﺎف kاﻟﺧﺎﺻﺔ ﺑﺎﺿﺎﻓﺔ اﻟﺻﻠﺔ ﻟﻛﻲ ﻻ ﺗﺻﺑﺢ kاﺛﻧﺗﯾن ﺑﺟﺎﻧب ﺑﻌض ،ﻓﺗﺣذف واﺣدة اذا اﻧﺗﮭﻰ اﻟﻔﻌل ﺑﺣرف eﯾﻘﻠب اﻟﻰ iﻛﻣﺎ ﻓﻲ اﻟﻣﺛﺎﻟﯾن اﻻول واﻟﺛﺎﻧﻲ
Dulaylı aktarım اﻟﻤﻨﻘﻮل اﻟﻐﯿﺮ ﻣﺒﺎﺷﺮ 46
Fiil + zaman eki + K+ şahıs eki+ i ı u ü İstemek İstediğimi Ben أﻧﻧﻲ أردت İstediğini Sen أﻧك أردت İstediğini O أﻧﮫ أراد İstediğimizi Biz أﻧﻧﺎ أردﻧﺎ İstediğinizi Siz أﻧﻛم أردﺗم İstediklerini Onlar أﻧﮭم أرادوا
i ı u ü +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔK+ + اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﻟﻔﻌﻞ Söylemek Olmak Söylediğimi Olduğumu أﻧﻧﻲ ﻗﻠت أﻧﻧﻲ ﻛﻧت Söylediğini Olduğunu أﻧك ﻗﻠت أﻧك ﻛﻧت Söylediğini Olduğunu أﻧﮫ ﻗﺎل أﻧﮫ ﻛﺎن Söylediğimizi Olduğumuzu أﻧﻧﺎ ﻗﻠﻧﺎ أﻧﻧﺎ ﻛﻧﺎ Söylediğinizi Olduğunuzu أﻧﻛم ﻗﻠﺗم أﻧﻛم ﻛﻧﺗم Söylediklerini Olduklarını أﻧﮭم ﻗﺎﻟوا أﻧﮭم ﻛﺎﻧوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Murat geçen hafta Istanbul’a gittiğini söyledi Marva’nın geçen hafta evlendiğini duydum Amr Türk yemeklerine alıştığını söyledi
ﻣراد ﻗﺎل أﻧﮫ ذھب اﻟﻰ اﺳﺗﻧﺑول اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ ﺳﻣﻌت أن ﻣروى ﺗزوﺟت اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻗﺎل ﻋﻣر أﻧﮫ ﺗﻌود ﻋﻠﻰ اﻟطﻌﺎم اﻟﺗرﻛﻲ ھل أﻧﺗم ھﻧﺎ؟ اﻋﺗﻘدت أﻧﻛم ذھﺑﺗم اﻟﻰ اﺳطﻧﺑول،ھﺎااا
Haaa siz burada mısınız? Ben Istanbul’a gittiğinizi sandım
:ﻣﻼﺣظﺔ . ﻓﯾﺻﺑﺢ اﻟﻔﻌل أن، ni nı nu nü واذا ﻛﺎن ھﻧﺎك ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻗﺑﻠﮭمi ı u ü :ﻻﺿﺎﻓﺎت ﻓﻲ ھذا اﻟدرس ﻻ ﺗﺧﺗﻠف ﻋن اﺿﺎﻓﺎت اﻟﻣﻧﻘول اﻟﻣﺑﺎﺷر ﺳوى أن ﻧﺿﯾف ﻓﻲ أﺧر اﻟﻔﻌل أﺣد اﻻﺿﺎﻓﺎت اﻟﺗﺎﻟﯾﺔ
Dulaylı aktarım (Geçmiş zaman olumsuzluk) ( اﻟﻤﻨﻘﻮل اﻟﻐﯿﺮ ﻣﺒﺎﺷﺮ ) اﻟﻤﺎﺿﻲ اﻟﺴﻠﺒﻲ 47
Fiil + olumsuzluk eki +zaman eki + K+ şahıs eki+ i ı u ü İstemek İstemediğimi Ben أﻧﻧﻲ ﻟم أرﯾد İstemediğini Sen أﻧك ﻟم ﺗرﯾد İstemediğini O أﻧﮫ ﻟم ﯾرﯾد İstemediğimizi Biz أﻧﻧﺎ ﻟم ﻧرﯾد İstemediğinizi Siz أﻧﻛم ﻟم ﺗرﯾدوا İstemediklerini Onlar أﻧﮭم ﻟم ﯾرﯾدوا
i ı u ü +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔK+ + اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻨﻔﻲ+ اﻟﻔﻌﻞ Yapmak Olmak Yapmadığımı Olmadığımı أﻧﻧﻲ ﻟم أﻓﻌل أﻧﻧﻲ ﻟم أﻛن Yapmadığını Olmadığını أﻧك ﻟم ﺗﻔﻌل أﻧك ﻟم ﺗﻛن Yapmadığını Olmadığını أﻧﮫ ﻟم ﯾﻔﻌل أﻧﮫ ﻟم ﯾﻛن Yapmadığımızı Olmadığımızı أﻧﻧﺎ ﻟم ﻧﻔﻌل أﻧﻧﺎ ﻟم ﻧﻛن Yapmadığınızı Olmadığınızı أﻧﻛم ﻟم ﺗﻔﻌﻠوا أﻧﻛم ﻟم ﺗﻛوﻧوا Yapmadıklarını Olmadıklarını أﻧﮭم ﻟم ﯾﻔﻌﻠوا أﻧﮭم ﻟم ﯾﻛوﻧوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Arkadaşıma bugün hiç dışarı çıkmak istemediğimi söyledim Seni aldatmadığımı bilmiyorsun Arkadaşıma sınıva sordum ama bilmediğini söyledi Çok açım annem yemek pişirmediğini söyledi
ﻗﻠت ﻟﺻدﯾﻘﻲ اﻟﯾوم أﻧﻧﻲ ﻻ أرﯾد اﺑدا ً اﻟﺧروج ﻟﻠﺧﺎرج أﻧﺗﻲ ﻻ ﺗﻌﻠﻣﯾن أﻧﻧﻲ ﻟم أﺧدﻋك ﻟﻛﻧﮫ ﻗﺎل أﻧﮫ ﻻ ﯾﻌﻠم،ﺳﺄﻟت ﺻدﯾﻘﻲ ﻋن اﻻﻣﺗﺣﺎن أﻣﻲ ﻗﺎﻟت أﻧﮭﺎ ﻟم ﺗطﺑﺦ،أﻧﺎ ﺟﺎﺋﻊ
Dulaylı aktarım (Gelecek zaman) (اﻟﻤﻨﻘﻮل اﻟﻐﯿﺮ ﻣﺒﺎﺷﺮ ) اﻟﻤﺴﺘﻘﺒﻞ 48
Fiil +zaman eki+ şahıs eki+ i ı u ü Yapmak Yapacağımı Ben أﻧﻧﻲ ﺳﺄﻓﻌل Yapacağını Sen أﻧك ﺳﺗﻔﻌل Yapacağını O أﻧﮫ ﺳﯾﻔﻌل Yapacağımızı Biz أﻧﻧﺎ ﺳﻧﻔﻌل Yapacağınızı Siz أﻧﻛم ﺳﺗﻔﻌﻠون Yapacaklarını Onlar أﻧﮭم ﺳﯾﻔﻌﻠون
i ı u ü +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﻟﻔﻌﻞ Gitmek Gelmek Gideceğimi Geleceğimi أﻧﻧﻲ ﺳﺄذھب أﻧﻧﻲ ﺳﺄﺗﻲ Gideceğini Geleceğini أﻧك ﺳﺗذھب أﻧك ﺳﺗﺄﺗﻲ Gideceğini Geleceğini أﻧﮫ ﺳﯾذھب أﻧﮫ ﺳﯾﺄﺗﻲ Gideceğimizi Geleceğimizi أﻧﻧﺎ ﺳﻧذھب أﻧﻧﺎ ﺳﻧﺄﺗﻲ Gideceğinizi Geleceğinizi أﻧﻛم ﺳﺗذھﺑون أﻧﻛم ﺳﺗﺄﺗون Gideceklerini Geleceklerini أﻧﮭم ﺳﯾذھﺑون أﻧﮭم ﺳﯾﺄﺗون ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Onlara bu akşam yemek yiyeceklerini sorduk Doktora sigara içmeyi bırakacağımı söyledim İstanbul’a gideceğinizi duydum, neden gitmediniz ?
ﺳﺄﻟﻧﺎھم أﻧﮭم أﯾن ﺳﯾﺄﻛﻠون ھذا اﻟﻣﺳﺎء ﻗﻠت ﻟﻠدﻛﺗور أﻧﻧﻲ ﺳﺄﺗرك اﻟﺗدﺧﯾن ﻟﻣﺎذا ﻟم ﺗذھﺑون ؟،ﺳﻣﻌت أﻧﻛم ﺳﺗذھﺑون اﻟﻰ اﺳطﻧﺑول
Dulaylı aktarım (Gelecek zaman olumsuzluk) (اﻟﻤﻨﻘﻮل اﻟﻐﯿﺮ ﻣﺒﺎﺷﺮ ) اﻟﻤﺴﺘﻘﺒﻞ اﻟﻤﻨﻔﻲ i ı u ü +اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+اﺿﺎﻓﺔاﻟﻧﻔﻲ+ اﻟﻔﻌﻞ
Fiil +olumsuzluk eki + zaman eki+ şahıs eki+ i ı u ü 49
Ben Sen O Biz Siz Onlar
Çıkmak Çıkmayacağımı أﻧﻧﻲ ﻟن أﺧرج Çıkmayacağını أﻧك ﻟن ﺗﺧرج Çıkmayacağını أﻧﮫ ﻟن ﯾﺧرج Çıkmayacağımızı أﻧﻧﺎ ﻟن ﻧﺧرج Çıkmayacağınızı أﻧﻛم ﻟن ﺗﺧرﺟون Çıkmayacaklarını أﻧﮭم ﻟن ﯾﺧرﺟوا
Düşünmek Düşünmeyeceğimi أﻧﻧﻲ ﻟن أﻓﻛر Düşünmeyeceğini أﻧك ﻟن ﺗﻔﻛر Düşünmeyeceğini أﻧﮫ ﻟن ﯾﻔﻛر Düşünmeyeceğimizi أﻧﻧﺎ ﻟن ﻧﻔﻛر Düşünmeyeceğinizi أﻧﻛم ﻟن ﺗﻔﻛرون Düşünmeyeceklerini أﻧﮭم ﻟن ﯾﻔﻛروا
Alışmak Alışmayacağımı أﻧﻧﻲ ﻟن أﻋﺗﺎد Alışmayacağını أﻧك ﻟن ﺗﻌﺗﺎد Alışmayacağını أﻧﮫ ﻟن ﯾﻌﺗﺎد Alışmayacağımızı أﻧﻧﺎ ﻟن ﻧﻌﺗﺎد Alışmayacağınızı أﻧﻛم ﻟن ﺗﻌﺗﺎدون Alışmayacaklarını أﻧﮭم ﻟن ﯾﻌﺗﺎدوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Arkadaşım sinemaya gitmeyeceğini söyledi çünkü babası ona izin vermedi
ﺻدﯾﻘﻲ ﻗﺎل أﻧﮫ ﻟن ﯾذھب اﻟﻰ اﻟﺳﯾﻧﻣﺎ ﻷن واﻟده ﻟم ﯾﺄذن ﻟﮫ
Öğretmenime yarın okula gelmeyeceğimi söyledim çünkü hastayım Bir daha yalan söylemeyeceğini söyledin ama hala yalan söylüyorsun Kardeşim Suriye’ye savaş bitene kadar Suriye’ye gitmeyeceğini söyledi
ﻗﻠت ﻷﺳﺗﺎذي أﻧﻧﻲ ﻟن اﺗﻲ ﻟﻠﻣدرﺳﺔ ﻏدا ً ﻷﻧﻧﻲ ﻣرﯾض ﻟﻛﻧك ﻣﺎ زﻟت ﺗﻛذب،ﻗﻠت أﻧك ﻟن ﺗﻛذب ﻣرة أﺧرى أﺧﻲ ﻗﺎل أﻧﮫ ﻟن ﯾذھب اﻟﻰ ﺳورﯾﺎ ﺣﺗﻰ ﺗﻧﺗﮭﻲ اﻟﺣرب
Dulaylı aktarım (Evet / Hayır) Soruları ( ﻻ/ اﻟﻤﻨﻘﻮل اﻟﻐﯿﺮ ﻣﺒﺎﺷﺮ ) أﺳﺌﻠﺔ ﻧﻌﻢ اﻻول ﯾﻛون ﻋطف، اﻟﺟﻣﻠﺔ ﺗﺣﺗوي ﻋﻠﻰ ﻓﻌﻠﯾن اﺣدھﻣﺎ اﯾﺟﺎﺑﻲ واﻟﺛﺎﻧﻲ ﻧﻔﻲ، ً ﻓﻲ ھذه اﻟﻘﺎﻋدة ﯾوﺟد ﺟﻣﻠﺔ اﻟﺳؤال أﯾﺿﺎ ً ﻟﻛن ﻣﺧﺗﻠﻔﺔ ﻋن ﻣﺎ أﺧذﻧﺎ ﻣن ﻗﺑل ﻗﻠﯾﻼ ﺳﺄذھب وأﻋودgidip döneceğim: ً ﻣﺛﻼ، اﻟﻌطف ﯾﻠﺣق داﺋﻣﺎ ً زﻣن اﻟﻔﻌل اﻟذي ﯾﻠﯾﮫ،واﻟﺛﺎﻧﻲ ﻧﻔﯾﺎ ً ﻣن ﻗﺎﻋدة اﻟﻣﻧﻘوﻻﻟﻐﯾرﻣﺑﺎﺷر 50
اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻌطف ıp ip up üpﻓﻲ ﺣﺎل ﺟﺎء ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﺑﺄﺧر اﻟﻔﻌل ﺗﺻﺑﺢ اﻻﺿﺎﻓﺔyıp yip yup yüp : Sevipاﻧﺗﮭﯾﻧﺎ ﻣن اﻟﻔﻌل اﻻول اﻟﻔﻌل اﻟﺛﺎﻧﻲ ﻛﻣﺎ ذﻛرﻧﺎ ﯾﺄﺗﻲ ﻧﻔﯾﺎ ُ Sevmediğini:أﻧك ﻻ ﺗﺣب Sevip Sevmediğiniﻣﺎ اذا ﻛﻧت ﺗﺣب ...ﻣﺎ ان ﻛﺎن ﺗﺣب)...اﻟﺗرﺟﻣﺔ ھﻲ ﺳؤاﻻ ً ...وﻛﻣﺎ ذﻛرت ﺳﺎﺑﻘﺎ ً اﻟﺗرﺟﻣﺔ ھﻲ ﺣرﻓﯾﺔ ﺷﺧﺻﯾﺔ ﯾﺗﻣﺗﻊ ﺑﮭﺎ ﺻﺎﺣﺑﮭﺎ( ﯾﻌﻧﻲ ﯾﺟب أن ﻻ ﻧﻌﺗﻣد ﻋﻠﻰ ﺗرﺟﻣﺔ ﻣﻌﯾﻧﺔ .ﺗﺄﺗﻲ أﯾﺿﺎ ً ﻓﻲ اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل Sevip Sevmeyeceğini:ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﺗﺣب
Yapıp Yapmayacağımı ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﺄﻓﻌل Yapıp Yapmayacağını ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﺗﻔﻌل Yapıp Yapmayacağını ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﯾﻔﻌل Yapıp Yapmayacağımızı ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﻧﻔﻌل Yapıp Yapmayacağınızı ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﺗﻔﻌﻠوا YapıpYapmayacaklarını ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﯾﻔﻌﻠوا
Sevip Sevmeyeceğimi ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﺄﺣب Sevip Sevmeyeceğini ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﺗﺣب Sevip Sevmeyeceğini ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﯾﺣب Sevip Sevmeyeceğimizi ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﻧﺣب Sevip Sevmeyeceğinizi ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﺗﺣﺑوا Sevip Sevmeyeceklerini ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﺳﯾﺣﺑوا
Yapıp Yapmadığımı ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﻓﻌﻠت Yapıp Yapmadığını ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﻓﻌﻠت Yapıp Yapmadığını ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﻓﻌل Yapıp Yapmadığımızı ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﻓﻌﻠﻧﺎ Yapıp Yapmadığınızı ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﻓﻌﻠﺗم Yapıp Yapmadıklarını ﻣﺎ اذا ﻛﺎن ﻓﻌﻠوا
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : 51
Sevip Sevmediğimi ﻣﺎ اذا ﻛﺎن أﺣﺑﺑت Sevip Sevmediğini ﻣﺎ اذا ﻛﺎن أﺣﺑﺑت Sevip Sevmediğini ﻣﺎ اذا ﻛﺎن أﺣب Sevip Sevmediğimizi ﻣﺎ اذا ﻛﺎن أﺣﺑﺑﻧﺎ Sevip Sevmediğinizi ﻣﺎ اذا ﻛﺎن أﺣﺑﺑﺗم Sevip Sevmediklerini ﻣﺎ اذا ﻛﺎن أﺣﺑوا
Ben Sen O Biz Siz Onlar
: ﻓﻲ اﻻﻣﺜﻠﺔ ﺳﺄﺿﻊ ﺟﻤﻠﺘﯿﻦ ﻟﺼﯿﺎﻏﺔ واﺣﺪة ﯾﺄﺗﯿﺎن ﺑﻤﻌﻨﻰ واﺣﺪ ﺗﻘﺮﯾﺒﺎ Ben sana ' hızlı araba kullanmayı seviyor musun ? ' diye اﻧﺎ ﺳﺄﻟﺘﻚ ان ھﻞ ﺗﺤﺐ ﻗﯿﺎدة اﻟﺴﯿﺎرة ﺑﺴﺮﻋﺔ sordum Ben sana hızlı araba kullanmayı sevipsevmediğini ﺳﺄﻟﺘﻚ ﻋﻦ ﻣﺎ إذا ﻛﻨﺖ ﺗﺤﺐ ﻗﯿﺎدة اﻟﺴﯿﺎرة ﺑﺴﺮﻋﺔ sordum Doktor hastaya sigara kullanıyor musun ? diye sordu Doktor hastaya sigara kullanıpkullanmadığını sordu
اﻟﺪﻛﺘﻮر ﺳﺄل اﻟﻤﺮﯾﺾ أﻧﮫ ھﻞ ﯾﺪﺧﻦ ؟ اﻟﺪﻛﺘﻮر ﺳﺄل اﻟﻤﺮﯾﺾ ﻋﻦ ﻣﺎ إذا ھﻮ ﯾﺪﺧﻦ
Sevgilim bana çalışıyor musun diye sordu Sevgilim bana çalışıpçalışmadığımı sordu
ﺣﺑﯾﺑﺗﻲ ﺳﺄﻟﺗﻧﻲ أﻧﻲ ھل اﻋﻣل ؟ ﺣﺑﯾﺑﺗﻲ ﺳﺄﻟﺗﻧﻲ ﻋن ﻣﺎ إذا ﻛﺎن اﻋﻣل
Ben aliyle bilardo oynayacak mıyım diye sordum Ben aliyle bilardo oynayıpoynamayacağımı sordum
اﻧﺎ ﺳﺄﻟت اﻧﻲ ھل ﺳﺄﻟﻌب ﻣﻊ ﻋﻠﻲ أﻧﺎ ﺳﺄﻟت ﻋن ﻣﺎ إذا ﺳﺄﻟﻌب ﻣﻊ ﻋﻠﻲ ؟
Dulaylı aktarım اﻟﻤﻨﻘﻮل اﻟﻐﯿﺮ ﻣﺒﺎﺷﺮ ﻛﯾﻔﯾﺔ اﺳﺗﻌﻣﺎل اﻟﻣﻧﻘول اﻟﻐﯾر ﻣﺑﺎﺷر ﻣﻊ اﻟﺻﻔﺎت اﯾﻠﯾف ﺗﻘول ﻻﺻدﻗﺎﺋﮭﺎ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﻟﯾﺳت ﺻﻌﺑﺔ ﻛﯾﻔﯾﺔ ﺗﺣوﯾل اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻟﻠﻣﻧﻘول
Elif arkadaşlarına ‘Türkçe zor bir dil değil’ diyor 52
أن اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﻟﯾﺳت ﺻﻌﺑﺔ...اﯾﻠﯾف ﺗﻘول ﻻﺻدﻗﺎﺋﮭﺎ Elif arkadaşlarına Türkçe’nin zor bir dil değil olmadığını söylüyor nın اذا ﺟﺎء ﺣرف ﺻوﺗﻲ اﺧر اﻟﺻﻔﺔ... اﻟﻣﺿﺎفın–nın ﻓﻲ ھذه اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻧﺗﺣدث ﻋن اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﻓﻧﺿﻊ...ﻧﺿﻊ أوﻻ ً اﻟﻣﺿﺎف ﻟﻠﺷﯾﺊ اﻟذي ﻧﺗﺣدث ﻋﻧﮫ . ﻛﻣﺎ ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔolduğunu ً وان ﻛﺎن اﯾﺟﺎﺑﯾﺎolmadığını ً وﻣن ﺛم ان ﻛﺎن ﻧﻔﯾﺎın وان ﻟم ﯾﺄﺗﻲ ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ Öğrenci öğretmene ‘geçen hafta hastaydım’ dedi Öğrenci öğretmene geçen hafta hasta olduğunusöyledi
اﻧﺎ ﻛﻧت ﻣرﯾض اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ،اﻟطﺎﻟب ﻗﺎل ﻟﻠﻣﻌﻠم اﻧﮫ ﻛﺎن ﻣرﯾض اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ،اﻟطﺎﻟب ﻗﺎل ﻟﻠﻣﻌﻠم
Garson müşteriye ‘yemekler lezzetli mi’? diye sordu Garson müşteriye yemeklerin lezzetli olupolmadığını sordu
ھل اﻟطﻌﺎم ﺷﮭﻲ؟،اﻟﻧﺎدل ﺳﺄل اﻟزﺑون ﻣﺎ اذا ﻛﺎن اﻟطﻌﺎم ﺷﮭﻲ؟،اﻟﻧﺎدل ﺳﺄل اﻟزﺑون
Garsona ‘önce bir çorba alayım’ dedim Garsona önce bir çorba almak istediğimisöyledim
ً ﻗﻠت ﻟﻠﻧﺎدل ﻷﺧذ واﺣد ﺷورﺑﺔ أوﻻ ً ﻗﻠت ﻟﻠﻧﺎدل أﻧﻧﻲ أرﯾد أن أﺧذ ﺷورﺑﺔ أوﻻ ﺳراب ﺗﻘول ﯾﺟب ﻋﻠﻲ أن أزور أﻣﻲ ﻓﻲ رأس اﻟﺳﻧﺔ ﺳراب ﺗﻘول أﻧﮫ ﯾﺟب ﻋﻠﯾﮭﺎ أن ﺗزور أﻣﮭﺎ ﻓﻲ رأس اﻟﺳﻧﺔ
Serap ‘yılbaşında annemi ziyaret etmeliyim’ edior Serap yılbaşında annesini ziyaret etmesi gerektiğini söylüyor
Ulaçlar ( olumlu geçmiş zaman ) (اﻟﻌﻄﻒ )اﻻﯾﺠﺎﺑﻲ اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻤﺎﺿﻲ zaman / + اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻌﻄﻒ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﻟﻔﻌﻞ ek Gelmek Gitmek Geldiğimzaman Gittiğimzaman
Fiil + zaman eki + ulaçlar eki + şahıs eki +zaman / ek Ben
Okumak Okuduğumzaman 53
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Okuduğumda ﻋﻧدﻣﺎ ﻗرأت Okuduğunzaman Okuduğunda ﻋﻧدﻣﺎ ﻗرأت اﻧت Okuduğuzaman OkuduğuNda ﻋﻧدﻣﺎ ﻗرأ Okuduğumuzzaman Okuduğumuzda ﻋﻧدﻣﺎ ﻗرأﻧﺎ Okuduğunuzzaman Okuduğunuzda ﻋﻧدﻣﺎ ﻗرأﺗم Okuduklarızaman OkuduklarıNda ﻋﻧدﻣﺎ ﻗرأوا
Geldiğimde ﻋﻧدﻣﺎ ﺟﺋت Geldiğinzaman Geldiğinde ﻋﻧدﻣﺎ ﺟﺋت اﻧت Geldiğizaman GeldiğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ﺟﺎء Geldiğimizzaman Geldiğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ﺟﺋﻧﺎ Geldiğinizzaman Geldiğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ﺟﺋﺗم Geldiklerizaman GeldikleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ﺟﺎؤوا
Gittiğimde ﻋﻧدﻣﺎ ذھﺑت Gittiğinzaman Gittiğinde ﻋﻧدﻣﺎ ذھﺑت اﻧت Gittiğizaman GittiğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ذھب Gittiğimizzaman Gittiğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ذھﺑﻧﺎ Gittiğinizzaman Gittiğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ذھﺑﺗم Gittiklerizaman GittikleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ذھﺑوا :ﻣﻼﺣظﺔ
اﻟﻣﻠون ﺑﺎﻻﺳود ھو ﺣرف ﺣﻣﺎﯾﺔ ﻟﻌدم ﺗﻼﻗﻲ ﺣرﻓﯾن ﺻوﺗﯾﯾنN ﺣرف .ﺣﺳب اﻟﺟﻣﻠﺔ ﺗﺻﺎغ ان ﻛﺎﻧت ﻣﺎﺿﻲ او واﺳﻊ..... ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺄﺗﻲ، ﻋﻧدﻣﺎ اذھب، ﻋﻧدﻣﺎ اﺗﻲ،ھذه اﻟﻘﺎﻋدة ﻻ ﺗﺄﺗﻲ ﻣﻊ اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻓﻘط ﺑل اﯾﺿﺎ ً ﺗﺳﺗﻌﻣل ﻛواﺳﻊ ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ 54
Onu son gördüğümde küçücük bir çocuktu Eve döndüğümzaman önce telefon mesajlarına bakarım Dün gece yattığımda saat dört olmuştu Dün anneme süpriz yapıp antalyadan geldim , kapıda beni gördüğüzaman bayılacaktı istediğinzaman beni arayabilirsin Onu tanıdığımzaman henüz 10 yaşındaydım Bahar geldiğizaman içimi bir neşe kaplar Gece geç yattığımzaman bütün gün kendime gelemiyorum
ً ﻋﻧدﻣﺎ رأﯾﺗﮫ ﻣؤﺧرا ً ﻛﺎن طﻔﻼ ً ﺻﻐﯾرا ً ﺟدا أوﻻ ً أﻧظر ﻋﻠﻰ رﺳﺎﺋل اﻟﮭﺎﺗف، ﻋﻧدﻣﺎ أﻋود إﻟﻰ اﻟﺑﯾت اﻟﺑﺎرﺣﺔ ﻟﯾﻼ ً ﻋﻧدﻣﺎ أﺳﺗﻠﻘﯾت ﻛﺎﻧت ﻗد اﺻﺑﺣت اﻟﺳﺎﻋﺔ اﻟراﺑﻌﺔ ﻋﻧدﻣﺎ رأﺗﻧﻲ ﻋﻠﻰ اﻟﺑﺎب، اﻟﺑﺎرﺣﺔ ﺻﻧﻌت ﻣﻔﺎﺟﺄة ﻷﻣﻲ ﺟﺋت ﻣن أﻧطﺎﻟﯾﺎ ﻛﺎﻧت ﺳﺗﻐﻣﻰ .. ﻋﻧدﻣﺎ ﺗرﯾد ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻻﺗﺻﺎل ﺑﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ﻋرﻓﺗﮫ ﻛﺎن ﻋﻣري ﻣﺎ زال ﻓﻲ اﻟﻌﺎﺷرة ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺄﺗﻲ اﻟرﺑﯾﻊ ﯾﺣﺗل داﺧﻠﻲ ﺑﮭﺟﺔ ﻋﻧدﻣﺎ أﺳﺗﻠﻘﻲ ﻣﺗﺄﺧرا ً ﻟﯾﻼ ً طوال اﻟﯾوم ﻻ اﺳﺗطﯾﻊ اﻟﻣﺟﻲء ﻟﻧﻔﺳﻲ
Ulaçlar ( olumsuzluk geçmiş zaman ) (اﻟﻌﻄﻒ )اﻟﺰﻣﻦ اﻟﻤﺎﺿﻲ اﻟﻨﻔﻲ Fiil + olumsuzluk eki + zaman eki + ulaçlar eki + şahıs eki +zaman / ek Okumak Okumadığımzaman Ben Okumadığımda
اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻌﻄﻒ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻨﻔﻲ+ اﻟﻔﻌﻞ zaman / ek+ Gelmek Gitmek Gelmediğimzaman Gitmediğimzaman Gelmediğimde Gitmediğimde 55
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم أﻗرأ Okumadığınzaman Okumadığında ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﺗﻘرأ Okumadığızaman OkumadığıNda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﯾﻘرأ Okumadığımızzaman Okumadığımızda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﻧﻘرأ Okumadığınızzaman Okumadığınızda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﺗﻘرأون Okumadıklarızaman OkumadıklarıNda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﯾﻘرؤوا
ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم أﺗﻲ Gelmediğinzaman Gelmediğinde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﺗﺄﺗﻲ Gelmediğizaman GelmediğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﯾﺄﺗﻲ Gelmediğimizzaman Gelmediğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﻧﺄﺗﻲ Gelmediğinizzaman Gelmediğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﺗﺄﺗون Gelmediklerizaman GelmedikleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﯾﺄﺗوا
ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم أذھب Gitmediğinzaman Gitmediğinde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﺗذھب Gitmediğizaman GitmediğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﯾذھب Gitmediğimizzaman Gitmediğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﻧذھب Gitmediğinizzaman Gitmediğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﺗذھﺑون Gitmediklerizaman GitmedikleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟم ﯾذھﺑوا
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
56
Erken yatmadığımda çok yorgun uyanıyorum Uykumu almadığımzaman çok sinirli oluyorum Okula gitmediğimde annem çok bana bağrıyor Derse çabuk gelmediğizaman fayda gidiyor Seni görmediğimzaman kendimi kötü hiss ediyorum
ً ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ أﺳﺗﻠﻘﻲ ﻣﺑﻛرا ً أﻓﯾق ﻣﺗﻌﺑﺎ ً ﺟدا ً ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ أﺧذ ﻧوﻣﻲ أﺻﺑﺢ ﻋﺻﺑﻲ ﺟدا ً ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ أذھب إﻟﻰ اﻟﻣدرﺳﺔ أﻣﻲ ﺗﺻرخ ﻋﻠﻲ ﺟدا ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ ﯾﺄﺗﻲ إﻟﻰ اﻟدرس ﺑﺳرﻋﺔ ﺗذھب اﻟﻔﺎﺋدة ً ﺳﯾﺋﺔ ﺟدا ً ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ أراك أﺷﻌر ﻧﻔﺳﻲ
Ulaçlar ( olumlu gelecek zaman ) (اﻟﻌﻄﻒ )اﻻﯾﺠﺎﺑﻲ زﻣﻦ اﻟﻤﺴﺘﻘﺒﻞ zaman / ek+ اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﻟﻔﻌﻞ Gelmek Gitmek Geleceğimzaman Gideceğimzaman Geleceğimde Gideceğimde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄﺗﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄذھب
Fiil + zaman eki + şahıs eki +zaman / ek Yazmak Yazacağımzaman Ben Yazacağımda ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄﻛﺗب 57
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Yazacağınzaman Yazacağında ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﻛﺗب Yazacağızaman YazacağıNda ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﯾﻛﺗب Yazacağımızzaman Yazacağımızda ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﻧﻛﺗب Yazacağınızzaman Yazacağınızda ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﻛﺗﺑون Yazacaklarızaman YazacaklarıNda ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﯾﻛﺗﺑوا
Geleceğinzaman Geleceğinde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﺄﺗﻲ Geleceğizaman GeleceğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﯾﺄﺗﻲ Geleceğimizzaman Geleceğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﻧﺄﺗﻲ Geleceğinizzaman Geleceğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﺄﺗون Geleceklerizaman GelecekleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﯾﺄﺗوا
Gideceğinzaman Gideceğinde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗذھب Gideceğizaman GideceğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﯾذھب Gideceğimizzaman Gideceğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﻧذھب Gideceğinizzaman Gideceğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗذھﺑون Gideceklerizaman GidecekleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﯾذھﺑوا
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
58
Tatile çıkacağımda çok mutlu olurum Yağmur yağacağızaman romatizma hastalarının bacakları ağrır Önemli bir toplantıya katılacağınzaman daha özenli hazırlanmalısın Alışverişe çıkacağındahaber ver , birlikte gidelim Bana geleceğinzaman önceden haber ver , sana yemek hazırlayayım Geç kalacağında bana haber ver , merak etmeyeyim
ً ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄﺧرج إﻟﻰ اﻟﻌطﻠﺔ أﺻﺑﺢ ﺳﻌﯾدا ً ﺟدا ﻣرض اﻟروﻣﯾﺗزم ﯾوﺟﻊ اﻟﻘدﻣﯾن، ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﻣطر ً ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﻧﺿم إﻟﻰ اﺟﺗﻣﺎع ﻣﮭم ﯾﺟب أن ﺗﺗﺣﺿر أﻛﺛر ﺗﯾﻘظﺎ ً ﻟﻧذھب ﺳوﯾﺎ، ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﺧرج ﻟﻠﺗﺳوق أﻋطﻲ ﺧﺑر ﻛﻲ اﺣﺿر ﻟك اﻟطﻌﺎم، ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﺄﺗﻲ إﻟﻲ اﻋطﯾﻧﻲ ﺧﺑر ﻣن ﻗﺑل ﻛﻲ ﻻ اﻗﻠق، ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺗﺗﺄﺧر اﻋطﯾﻧﻲ ﺧﺑر
Ulaçlar ( olumsuzluk gelecek zaman ) (اﻟﻌﻄﻒ )زﻣﻦ اﻟﻤﺴﺘﻘﺒﻞ اﻟﻨﻔﻲ zaman / + اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺸﺨﺼﯿﺔ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺰﻣﻦ+ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻨﻔﻲ+ اﻟﻔﻌﻞ ek Gelmek Gitmek Gelmeyeceğimzaman Gitmeyeceğimzaman Gelmeyeceğimde Gitmeyeceğimde
Fiil + olumsuzluk eki + zaman eki + şahıs eki +zaman / ek
Ben
Yazmak Yazmayacağımzaman Yazmayacağımda 59
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن أﻛﺗب Yazmayacağınzaman Yazmayacağında ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﺗﻛﺗب Yazmayacağızaman YazmayacağıNda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﯾﻛﺗب Yazmayacağımızzaman Yazmayacağımızda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﻧﻛﺗب Yazmayacağınızzaman Yazmayacağınızda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﺗﻛﺗﺑون Yazmayacaklarızaman YazmayacaklarıNda ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﯾﻛﺗﺑوا
ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن أﺗﻲ Gelmeyeceğinzaman Gelmeyeceğinde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﺗﺄﺗﻲ Gelmeyeceğizaman GelmeyeceğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﯾﺄﺗﻲ Gelmeyeceğimizzaman Gelmeyeceğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﻧﺄﺗﻲ Gelmeyeceğinizzaman Gelmeyeceğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﺗﺄﺗون Gelmeyeceklerizaman GelmeyecekleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﯾﺄﺗوا
ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن أذھب Gitmeyeceğinzaman Gitmeyeceğinde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﺗذھب Gitmeyeceğizaman GitmeyeceğiNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﯾذھب Gitmeyeceğimizzaman Gitmeyeceğimizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﻧذھب Gitmeyeceğinizzaman Gitmeyeceğinizde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﺗذھﺑون Gitmeyeceklerizaman GitmeyecekleriNde ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن ﯾذھﺑوا
ً ﯾﻣﻛن اﺳﺗﻌﻣﺎل ھذه اﻟﻘﺎﻋدة ﻣﻊ اﻻﺳﺗطﺎﻋﺔ ﻧﻔﯾﺎ ً أو اﯾﺟﺎﺑﺎ:ﻣﻼﺣظﺔ ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن أﺳﺗطﯾﻊ أن أﺗﻲGelemeyeceğimde ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄﺳﺗطﯾﻊ اﻟذھﺎبGidebileceğimzaman
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ 60
Derse Gelemeyeceğinizzaman mutlaka önceden haber verin İşe gitmeyeceğimzaman sana geleceğim merak etme Annemi geç kaldığımı haber vermeyeceğimzaman çok kızacak
ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻟﻣﺟﻲء ﻟﻠدرس ﯾﺟب ان ﺗﻌطوا ﺧﺑرا ً ﻣؤﻛد ﻣن ﻗﺑل ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن أذھب ﻟﻠﻌﻣل ﺳﺄﺗﻲ إﻟﯾك ﻻ ﺗﻘﻠق ً ﻋﻧدﻣﺎ ﻟن أﻋطﻲ ﺧﺑر ﻷﻣﻲ أﻧﻧﻲ ﺗﺄﺧرت ﺳﺗﻐﺿب ﻛﺛﯾرا
Ulaçlar (için) (اﻟﻌﻄﻒ )ﻷن
Ben Sen
Gitmek Gittiğimiçin ﻷﻧﻧﻲ ذھﺑت Gittiğiniçin ﻷﻧك ذھﺑت
Gelmek Geldiğimiçin ﻷﻧﻧﻲ ﺟﺋت Geldiğiniçin ﻷﻧك ﺟﺋت
Gitmek Gideceğimiçin ﻷﻧﻧﻲ ﺳﺄذھب Gideceğiniçin ﻷﻧك ﺳﺗذھب 61
Gelmek Geleceğimiçin ﻷﻧﻨﻲ ﺳﺄﺗﻲ Geleceğiniçin ﻷﻧﻚ ﺳﺘﺄﺗﻲ
O Biz Siz Onlar
Gittiğiiçin ﻷﻧﮫ ذھب Gittiğimiziçin ﻷﻧﻧﺎ ذھﺑﻧﺎ Gittiğiniziçin ﻷﻧﻛم ذھﺑﺗم Gittikleriiçin ﻷﻧﮭم ذھﺑوا
Geldiğiiçin ﻷﻧﮫ ﺟﺎء Geldiğimiziçin ﻷﻧﻧﺎ أﺗﯾﻧﺎ Geldiğiniziçin ﻷﻧﻛم ﺟﺋﺗم Geldikleriiçin ﻷﻧﮭم ﺟﺎءوا
Gideceğiiçin ﻷﻧﮫ ﺳﯾذھب Gideceğimiziçin ﻷﻧﻧﺎ ﺳﻧذھب Gideceğiniziçin ﻷﻧﻛم ﺳﺗذھﺑون Gidecekleriiçin ﻷﻧﮭم ﺳﯾذھﺑون
Öğretmen sana derse geç kaldığıniçin kızdı Bu akşam misafir geleceğiiçin eve erken gitmeliyim Gelen sayısı turist arttığıiçin akdeniz bölgesinde her yıl yeni oteller açılıyor Arkadaşım geçen hafta hasta olduğuiçin işe gidemedi
Geleceğiiçin ﻷﻧﮫ ﺳﯿﺄﺗﻲ Geleceğimiziçin ﻷﻧﻨﺎ ﺳﻨﺄﺗﻲ Geleceğiniziçin ﻷﻧﻜﻢ ﺳﺘﺄﺗﻮن Gelecekleriiçin ﻷﻧﮭﻢ ﺳﯿﺄﺗﻮن ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
اﻻﺳﺗﺎذ ﻏﺿب ﻷﻧك ﺗﺄﺧرت ﻋن اﻟدرس ً ھذا اﻟﻣﺳﺎء ﻷﻧﮫ ﺳﯾﺄﺗﻲ ﺿﯾف ﯾﺟب ان اذھب ﻟﻠﺑﯾت ﺑﺎﻛرا ﻣن أﺟل ارﺗﻔﺎع ﻋدد اﻟﺳﯾﺎح اﻟذﯾن ﯾﺄﺗون ﻓﻲ ﻣﻧطﻘﺔ اﻟﺑﺣر اﻻﺑﯾض ﻛل ﻋﺎم ﯾﻔﺗﺗﺢ ﻓﻧﺎدق ﺟدﯾدة ﺻدﯾﻘﻲ اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻷﻧﮫ ﻛﺎن ﻣرﯾض ﻟم ﯾﺳﺗطﻊ اﻟذھﺎب ﻟﻠﻌﻣل
Ulaçlar (için) (اﻟﻌﻄﻒ )ﻷن
Ben Sen O
Çalışmak Çalışmadığımiçin ﻷﻧﻧﻲ ﻟم أﻋﻣل Çalışmadığıniçin ﻷﻧك ﻟم ﺗﻌﻣل Çalışmadığıiçin
Görmek Görmediğimiçin ﻷﻧﻧﻲ ﻟم أرى Görmediğiniçin ﻷﻧك ﻟم ﺗرى Görmediğiiçin 62
Çalışmak Çalışmayacağımiçin ﻷﻧﻧﻲ ﻟن أﻋﻣل Çalışmayacağıniçin ﻷﻧك ﻟن ﺗﻌﻣل Çalışmayacağıiçin
Görmek Görmeyeceğimiçin ﻷﻧﻧﻲ ﻟن أرى Görmeyeceğiniçin ﻷﻧك ﻟن ﺗرى Görmeyeceğiiçin
ﻷﻧﮫ ﻟم ﯾﻌﻣل Çalışmadığımıziçin ﻷﻧﻧﺎ ﻟم ﻧﻌﻣل Çalışmadığınıziçin ﻷﻧﻛم ﻟم ﺗﻌﻣﻠون Çalışmadıklarıiçin ﻷﻧﮭم ﻟم ﯾﻌﻣﻠوا
Biz Siz Onlar
ﻷﻧﮫ ﻟم ﯾرى Görmediğimiziçin ﻷﻧﻧﺎ ﻟم ﻧرى Görmediğiniziçin ﻷﻧﻛم ﻟم ﺗرون Görmedikleriiçin ﻷﻧﮭم ﻟم ﯾروا
Buraya tekrar gelemeyeceğimiçin üzülüyorum Kardeşim kitaplara bayılıyor ama henüz okuma yazma bilmediğiiçin sadece resimlerine bakıyor Sana buraya gelmeden önce bu formu doldurmanı söylemiştim ama sen beni hiç dinlemediğiniçin şimdi vakit kaybediyorsun
ﻷﻧﮫ ﻟن ﯾﻌﻣل Çalışmayacağımıziçin ﻷﻧﻧﺎ ﻟن ﻧﻌﻣل Çalışmayacağınıziçin ﻷﻧﻛم ﻟن ﺗﻌﻣﻠون Çalışmayacaklarıiçin ﻷﻧﮭم ﻟن ﯾﻌﻣﻠوا
ﻷﻧﮫ ﻟن ﯾرى Görmeyeceğimiziçin ﻷﻧﻧﺎ ﻟن ﻧرى Görmeyeceğiniziçin ﻷﻧﻛم ﻟن ﺗرون Görmeyecekleriiçin ﻷﻧﮭم ﻟن ﯾروا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
أﻧﺎ ﺣزﯾن ﻷﻧﻧﻲ ﻟن أﺳﺗطﯾﻊ اﻟﻣﺟﯾﺊ اﻟﻰ ھﻧﺎ ﻣرة اﺧرى ﻓﻘط ﯾﻧظر، ﻟﻛن ﻷﻧﮫ ﻣﺎ زال ﻻ ﯾﻌرف اﻟﻘراءة واﻟﻛﺗﺎﺑﺔ،أﺧﻲ ﯾﻌﺷق اﻟﻛﺗب اﻟﻰ ﺻورھﺎ ﻟﻛن اﻧت ﻻﻧك ﻟم،ﻛﻧت ﻗد ﻗﻠت ﻟك ﻗﺑل ان اﺗﻲ اﻟﻰ ھﻧﺎ ان ﺗﻌﺑﺊ اﻻﺳﺗﻣﺎرة ﺗﺳﻣﻌﻧﻲ اﻻن ﺗﺿﯾﻊ اﻟوﻗت
Ulaçlar (اﻟﻌﻄﻒ )ﻣﻨﺬ أن ﻻ ﯾوﺟد ﻟﮫ ﻧﻔﻲ أو ﻣﺳﺗﻘﺑل اﯾﺟﺎﺑﻲ أو ﻣﻧﻔﻲ
Ben Sen
Gelmek Geldiğimdenberi ﻣﻧذ أن أﺗﯾت Geldiğindenberi (ﻣﻧذ أن أﺗﯾت )أﻧت
Başlamak Başladığımdanberi ﻣﻧذ أن ﺑدأت Başladığındanberi (ﻣﻧذ أن ﺑدأت )أﻧت 63
Çıkmak Çıktığımdanberi ﻣﻧذ أن ﺧرﺟت Çıktığındanberi (ﻣﻧذ أن ﺧرﺟت )أﻧت
O Biz Siz Onlar
Geldiğindenberi ﻣﻧذ أن أﺗﻰ Geldiğimizdenberi ﻣﻧذ أن أﺗﯾﻧﺎ Geldiğinizdenberi ﻣﻧذ أن أﺗﯾﺗم Geldiklerindenberi ﻣﻧذ أن أﺗوا
Başladığındanberi ﻣﻧذ أن ﺑدأ Başladığımızdanberi ﻣﻧذ أن ﺑدأﻧﺎ Başladığınızdanberi ﻣﻧذ أن ﺑدأﺗم Başladıklarındanberi ﻣﻧذ أن ﺑدؤا
Türkçe öğrenmeye başladığımdanberi ingilizce konuşmuyorum Evlendiğimizdenberi bu evde oturuyoruz Yeni öğretmen geldiğindenberi dersleri daha iyi anlıyoruz Evden çıktığındanberi telefonla sana ulaşmaya çalışıyorum İşinden ayrıldığındanberi kimseyle görüşmüyor
Çıktığındanberi ﻣﻧذ أن ﺧرج Çıktığımızdanberi ﻣﻧذ أن ﺧرﺟﻧﺎ Çıktığınızdanberi ﻣﻧذ أن ﺧرﺟﺗم Çıktıklarındanberi ﻣﻧذ أن ﺧرﺟوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
ﻣﻧذ أن ﺑدأت ﺗﻌﻠم اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﻻ اﺗﻛﻠم اﻟﻠﻐﺔ اﻻﻧﻛﻠﯾزﯾﺔ ﻣﻧذ أن ﺗزوﺟﻧﺎ ﻧﺟﻠس ﻓﻲ ھذا اﻟﺑﯾت ﻣﻧذ أن اﺗﻰ ﻣدرس ﺟدﯾد ﻧﻔﮭم اﻟدروس اﻓﺿل ﻣﻧذ أن ﺧرﺟت ﻣن اﻟﺑﯾت اﻋﻣل ﻋﻠﻰ اﻟوﺻول اﻟﯾك ﺑﺎﻟﮭﺎﺗف ﻣﻧذ أن ﺗرك ﻋﻣﻠﮫ ﻻ ﯾﻠﺗﻘﻲ ﻣﻊ اﺣد
اﺳﺘﺨﺪام اﻟﻌﻄﻒ ﻣﻊ اﻟﺼﻔﺎت
:اﻻﺿﺎﻓﺎت dan den tan ten beri dir dır dur dür beri ( )ان ﺟﺎء ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻓﻲ اﺧر اﻟﻛﻠﻣﺔtir tır tur tür beri Sabahtan beri hiç bir şey yemedim iki saattir seni bekliyorum burada
ﻟم اﻛل ﺷﯾﺋﺎ ً ﻣﻧذ اﻟﺻﺑﺎح اﻧﺗظرك ھﻧﺎ ﻣن ﺳﺎﻋﺗﯾن ﯾﻌﻧﻲ أﻧﮭﺎ ﻟﯾﺳت ﺿرورﯾﺔ ) ان اﺳﺗﻐﻧﯾﻧﺎ ﻋﻧﮭﺎ ﯾﺻﺑﺢberi أﺣﯾﺎﻧﺎ ً ﻧﺳﺗﻐﻧﻲ ﻋن 64
اﻟﻣﻌﻧﻰ ﻣن ،وان وﺿﻌﻧﺎھﺎ ﯾﺻﺑﺢ اﻟﻣﻌﻧﻰ ﺗوﻛﯾدي ﻣﻧذ( ﻣﻧذ ﺣزﯾران اﻟﻣﺎﺿﻲ اﺑﺣث ﻋن ﻋﻣل ﻣرات ﻣﻧذ اﻻﺛﻧﯾن ﻻ ﯾﺄﺗﻲ ﻟﻠﻛورس ﻣﻧذ ﺧﻣﺳﺔ ﻋﺷر ﻋﺎم اﺟﻠس ﻓﻲ ﻧﻔس اﻟﺑﯾت أﻣﻲ ﻣﻧذ طﻔوﻟﺗﻧﺎ ﺗﺣﻛﻲ ﻟﻧﺎ ﻗﺻص ﻣﻧذ ﻣﺗﻰ ﺗﺗﻌﻠم اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ؟ اﻟﮭﺎﺗف ﻟم ﯾﺳﻛت ﻣﻧذ اﻟﺻﺑﺎح ﻣﻧذ زﻣن ﻟم ﻧﺳﺗطﻊ اﻟذھﺎب ﻟﻠﺳﯾﻧﻣﺎ ﺗرﻛﯾب ﻣﺳﺗﺧدم ﺑﻛﺛرة ﻓﻲ اﻟﻣﺣﺎدﺛﺔ اﻟﯾوﻣﯾﺔ : ﻣﻧذ ﯾوم أﺗﯾت ﻣﻧذ ﯾوم أﺗﯾت اﻟﻰ ﺗرﻛﯾﺎ ادرس اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﻣﻧذ أن رأﯾﺗك ﻻ اﺳﺗطﯾﻊ ان اﻧﺳﺎك
Geçen hazirandan beri iş arıyorum Murat pazartesidan beri kursa gelmiyor On beş yıldır aynı evde oturuyorum Annem bize çocukluğumuzdan beri masal anlatır ? Ne zamandan beri türkçe öğreniyorsun Telefon sabahtan beri hiç susmadı Uzun zamandır sinemaya gidemedik Geldiğim günden beri Türkiyeye geldiğim günden beri türkçe okuyorum Seni gördüğüm günden beri unutamıyorum
اﻟﻌطف ﻣﻧذ أن ﻟﮫ ﺻﯾﻐﺔ ﺛﺎﻧﯾﺔ ،ھذه اﻟﺻﯾﻐﺔ ﻟﮭﺎ ﺗرﺟﻣﺗﺎن ﻟﻠﻌرﺑﻲ ،ﺳﻧﺗﺎﺑﻌﮭﺎ ﻓﻲ اﻟﺟﻣل ﻛﯾف ﺗﺻﺎغ اﻻﺿﺎﻓﺔ ھﻲ alı - eli :ﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ ﻋﻧد ﻣﺟﻲء ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻓﻲ اﺧر اﻟﻔﻌل ﻧﺿﯾف ﺣرف اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ yalı - yeli : y اﻟﺗرﺟﻣﺔ اﻻوﻟﻰ: ﻣﻧذ أن اﻧﺿﻣﯾت ﻟﮭذا اﻟﻛورس ﻟم أﺳﺗطﻊ اﻟذھﺎب ﻟﻠﻌطﻠﺔ اذا ً ﻧﺿﯾف أوﻻ ً ﻣﺎﺿﻲ اﻟﻔﻌل katıldımﺛم ﻧﺿﯾف katılalıﻓﯾﺻﺑﺢ اﻟﻣﻌﻧﻰ ﻣﻧذ أن. اﻟﺗرﺟﻣﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ: 65
Bu Kursa katıldım katılalı tatile gidemedim
ﺗﺄﺧرﺗم ،ﻟﻘد ﻣﺿﻰ ﻋﻠﻰ ﺑدء اﻟدرس ﻧﺻف ﺳﺎﻋﺔ ھﻧﺎ ﻻ ﻧﺿﻊ اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻓﺗﺻﺑﺢ ﻋﻠﻰ ﺑدء.
Geç kaldınız, ders başlayalı yarım saat oldu
ﻟﻧﺗﺎﺑﻊ ﺑﻘﯾﺔ اﻻﻣﺛﻠﺔ: ﻟﻘد ﻣﺿﻰ أﻋوام ﻋﻠﻰ ﻋدم رؤﯾﺗﻲ ﻟﮫ )ھﻧﺎ اﺗﻰ اﻟﻔﻌل ﻣﻧﻔﻲ( ﻛﻧت ﻗد أﺧذت وزن )ﺳﻣﻧت( ﻣﻧذ اﺧر ﻣرة اﻟﺗﻘﯾﻧﺎ Görüşmeyeli kilo almışsın ھﻧﺎ ﻗد ﺗﺗﺳﺎﺋﻠون ،أﯾن )اﺧر( وأﯾن )ﻣرة( ،ﻟﻛن ھذه ھﻲ اﻟﺗرﺟﻣﺔ اﻻﺻﺢ، ﻷﻧﮭﺎ ان ﺗرﺟﻣت ﺣرﻓﯾﺎ ً ﺳﺗﻛون رﻛﯾﻛﺔ ،اﻟﺗرﺟﻣﺔ اﻟﺣرﻓﯾﺔ )ﻣﻧذ ﻟم ﻧﻠﺗﻘﻲ ﻟﻘد ﺳﻣﻧت( Sigarayı bırakalı daha az öksürüyorum ﻣﻧذ أن ﺗرﻛت اﻟﺗدﺧﯾن أﺳﻌل أﺧف ) اﻟﺳﻌﺎل ( öksürümek اﻟﺟﻣل ﺗﺗرﺟم ﻋﻠﻰ ﻣﻧذ أن.....أو ﻋﻠﻰ أن...ﺣﺳب ﻣﺎ ﯾﻼﺋم اﻟﺟﻣﻠﺔ ،ﺑﻌض اﻟﺟﻣل ﻻ ﺗﺗﻘﺑل ﻣﻧذ أن ﻟﻛﻲ ﻻ ﺗﻛون رﻛﯾﻛﺔ و ﺑﻌض اﻟﺟﻣل ﻻ ﺗﺗﻘﺑل ﻋﻠﻰ أن ﻟﻧﻔس اﻟﺳﺑب ﻣﻧذ أن أﺗﯾت اﻟﻰ ﺗرﻛﯾﺎ اﺗﻌﻠم اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ Türkiyeye geldim geleli türkçe öğreniyorum )ﻓﻲ ھذه اﻟﺟﻣﻠﺔ ﺟﺎء اﻟﻣﻌﻧﻰ ﻣﻧذ( ﻟﻘد ﻣﺿﻰ ﻋﺎم ﻋﻠﻰ ﻣﺟﯾﺋﻲ ﻟﺗرﻛﯾﺎ Türkiyeye geldim geleli bir yıl oldu )ھﻧﺎ اﺗﻰ اﻟﻣﻌﻧﻰ ﻋﻠﻰ ﻣﺟﯾﺋﻲ( اﻟﻧﺗﯾﺟﺔ أن اﻟطﺎﻟب ﺣر ﻓﻲ اﻟﺗرﺟﻣﺔ ﺑﻌد اﻟوﺻول ﻟﮭذا اﻟﻣﺳﺗوى....طﺑﻌﺎ ً ﺑﻣﺎ ﯾﻼﺋم ﻣﻌﻧﻰ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻟﺣﻘﯾﻘﻲ ﻣﻧذ أن ﺑدأ اﻟﻔﻠم واﻟذي ﺧﻠﻔﻧﺎ ﯾﺗﻛﻠﻣون Arkamızdaki film başladı başlayalı konuşuyorlar أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : Onu görmeyeli yıllar oldu
Ayşeyi görmeyeli yıllar oldu , Ne kadar büyümüş ? Yeni arabanı aldın alalı yüzünü göremiyoruz neredesin Seni tanıdım tanıyalı bütün hayatım değişti Tatile çıkmayalı beş yıl oldu , bu yıl bir ay tatil yapacağım Antalyaya geleli daha iki ay oldu ama yıllardır burada
ﻟﻘدﻣﺿﯨﻌﻠﯨﻌدﻣرؤﯾﺗﯾﻠﻌﺎﺋﺷﮭﺎﻋوام ،ﻛﻣﻘدﻛﺑرت ﻣﻧذأﻧﺄﺧذﺗﻌرﺑﺗﻛﺎﻟﺟدﯾدةﻻﻧﺳﺗطﯾﻌﺄﻧﻧرﯨوﺟﮭك ،أﯾﻧﻛﺄﻧت؟ ﻣﻧذأﻧﻌرﻓﺗﻛﺗﻐﯾرﺗﻛﻠﺣﯾﺎﺗﻲ ﻟﻘدﻣﺿﯨﻌﻠﯨﻌدﻣﺧروﺟﯾﻠﻠﻌطﻠﺔﺧﻣﺳﺎﻋوام ،ھذااﻟﻌﺎﻣﺳﺄﻓﻌﻠﺷﮭرﻋطﻠﺔ ﻣﺎزاﻟﻠﻣﺟﯾﺋﯾﻌﻠﯨﺎﻧطﺎﻟﯾﺎﺷﮭرﯾﻧﻔﻘط ،ﻟﻛﻧﻛﺄﻧﻧﯾﺄﻋﯾﺷﮭﻧﺎﻣﻧﺄﻋوام 66
yaşıyor gibiyim Haydi hazır mısın ? Çıkalım Çoktan ben hazırlanalı yarım saat oldu Kızım doğdun doğalı yeni bir hayata başlamış gibiyim annelik çok farklı bir duygu Seni gördüm göreli, ateşine düştüm düşeli gün doğdu sabahlarıma Gülmedim dünyaya geldim geleli Annem, geleli mutfakta Lise arkadaşlarımla liseden mezun olalı görüşmedim Evleneli buraya hiç gelmediler
ھﯾﺎھﻸﻧﺗﺟﺎھز؟دﻋﻧﺎﻧﺧرج ﻟﻘدﻣﺿﯨﻌﻠﯨﺟﮭوزي ) ﻣﻧذأﻧﻛﻧﺗﺟﺎھز ( ﻧﺻﻔﺳﺎﻋﺔ اﺑﻧﺗﯾﻛﺄﻧﻧﯾﺑدﺋﺗﺣﯾﺎةﺟدﯾدةﻣﻧذأﻧوﻟدﺗِﺄﻧت ..اﻷﻣوﻣﺔﺷﻌورﻣﺧﺗﻠﻔﺟدا ً ﻣﻧذأﻧرأﯾﺗك ،ﻣﻧذأﻧوﻗﻌﺗﻔﯾﻧﺎرك ،وﻟدﻧﮭﺎرﻟﺻﺑﺎﺣﺎﺗﻲ ﻟﻣﺄﺿﺣﻛﻣﻧذأﻧﺄﺗﯾﺗﻠﻠدﻧﯾﺎ ﻣﻧذأﻧﺟﺎﺋﺗﺎﻣﯾﮭﯾﻔﯾﺎﻟﻣطﺑﺦ ﻣﻧذاﻧﺗﺧرﺟﺗﻣﻧﺎﻟﺑﻛﻠورﯾﺎﻟﻣﺄﻟﺗﻘﯾﺑﺄﺻدﻗﺎﺋﯾﺎﻟﺑﻛﻠورﯾﺎ ﻣﻧذأﻧﺗزوﺟواﻟﻣﯾﺄﺗواإﻟﯨﮭﻧﺎأﺑدا ً ﻣﻼﺣظﺔاﻧﻛﺗﺳﺗطﯾﻌﺗﻛراراﻟﻔﻌل ،وﺗﺳﺗطﯾﻌﺎﻧﻼﺗﻛررھوﺗﺄﺗﯾﺑﻧﻔﺳﺎﻟﻣﻌﻧﻰ.. türkiyeye geldim geleli + türkiyeye geleliﻧﻔﺳﺎﻟﻣﻌﻧﻰ
Ulaçlar اﻟﻌﻄﻒ )اﻟﻰ أن( )ﺣﺘﻰ( ھو ﻋﺑﺎرة ﻋن اﺿﺎﻓﺗﯾن اﺛﻧﺗﯾن ﻻ ﯾوﺟد ﻟﮭم اﺿﺎﻓﺎت ﺷﺧﺻﯾﺔ ﻣﻠﻛﯾﺔ أو ﻏﯾرھﺎ ﺗﺛﺑت اﻟدﻻﻟﺔ اﻟﺷﺧﺻﯾﺔ وﯾﺗﺑﯾن ذﻟك ﻣن اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻋﻠﻰ أي ﺷﺧص ﯾدل اﻟﻔﻌل...ﻟﻧﺎ ﻟﻛم ﻟﻲ ....اﻟﺦ اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻻوﻟﻰ : ana - yana ene - yene اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ : ıncaya – yıncaya 67
inceye – yinceye uncaya – yuncaya ünceye – yünceye ﯾﺄﺗﻲ ﺑﻌد اﻻﺿﺎﻓﺗﯾن أﺣد اﻟﻛﻠﻣﺗﯾن Kadar - dekوﻻ ﯾوﺟد ﻓرق ﻓﻲ اﻟﻣﻌﻧﻰ. أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : Yeni bir ev alıncaya kadar bu evde oturacağız Seni ölünceye dek unutmayacağım Sayın yolcularımız uyarı ışıkları sönünceye kadar kemerlerinizi çözmeyiniz Bence alışveriş için sezon sonu indirimleri başlayana dek bekle Benden özür dileyinceye kadar affetmeyeceğim onu O beni arayıncaya dek ben onu aramayacağım Sen yemeği yapana kadar ben markete gidip gelirim
ﺳﻧﺟﻠس ﻓﻲ ھذا اﻟﺑﯾت اﻟﻰ أن ﻧﺄﺧذ ﺑﯾت ﺟدﯾد ﻟن أﻧﺳﺎﻛﻲ اﻟﻰ أن أﻣوت أﻋزاﺋﻧﺎ اﻟرﻛﺎب اﻟﻰ أن ﺗﻐﻠق اﻧوار اﻟﺗﺣذﯾر ﻻ ﺗﺣﻠوا اﺣزﻣﺗﻛم ﺑرأﯾﻲ ﻣن أﺟل اﻟﺗﺳوق أﻧﺗظر اﻟﻰ أن ﺗﺑدأ ﻋروض ﻧﮭﺎﯾﺔ اﻟﻣوﺳم ﻟن أﻋﻔﻲ ﻋﻧﮫ اﻟﻰ أن ﯾﻌﺗذر ﻟن أﺗﺻل ﺑﮫ اﻟﻰ أن ﯾﺗﺻل ﺑﻲ إﻟﻰ أن ﺗﺣﺿر اﻟطﻌﺎم أذھب ﻟﻠﻣﺎرﻛت وأﻋود
Ulaçlar اﻟﻌﻄﻒ )ﺣﯿﻦ(
ﻓﻲ ھذا اﻟدرس ﺳﻧﻘدم ﺑﻌض اﻟﺻﯾﻎ اﻟﻣﮭﻣﺔ ..وﻟﻛل واﺣدة ﺻﯾﻐﺔ ﻣﻌﯾﻧﺔ وزﻣﺎن ﻣﻌﯾن ،ﻣﻊ اﻻﻣﺛﻠﺔ ﺳﻧﺷرح ﻛل ﻗﺎﻋدة أوﻻ ً : Tam evden çıkacağım sırada telfon çaldıﻓﻲ ﺣﯾن ﻣﺎ ﺳﺄﺧرج ﻣن اﻟﺑﯾت رن اﻟﮭﺎﺗف )ﻋﻧدﻣﺎ ﻛﻧت أرﯾد أن أﺧرج ﻣن اﻟﺑﯾت( اﻟﺻﯾﻐﺔ ﻓﻲ اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل ﻣﻊ sıradaﺗﺧﺗﻠف ﻋن اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻻﺧرى...وﺗﺄﺗﻲ ﺑﻣﻌﻧﻰ ﻓﻲ ﺣﯾن ﻣﺎ.. ﻛﻣﺎ دروس اﻟﺻﻠﺔ اﻻﺿﺎﻓﺔ ﻛﺎﻟﺗﺎﻟﻲ: Çıkacağım – çıkacağın – çıkacağı – çıkacağımız – çıkacağınızوﺑﻌدھﺎ ﯾﺄﺗﻲ sırada 68
ﺛﺎﻧﯾﺎ ً: اﻟﺻﯾﻐﺔ ﻋﻧدﻣﺎ وھﻲ ınca – ince – yınca – yince – unca – yunca – ünce – yünceﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ )دون ﻣﻠﻛﯾﺔ( Bu sabah otobüsü kaçırınca işe geç kaldımاﻟﯾوم ﻋﻧدﻣﺎ ﻓوﺗت اﻟﺣﺎﻓﻠﺔ ھذا اﻟﺻﺑﺎح ﺗﺄﺧرت ﻋن اﻟﻌﻣل ﺛﺎﻟﺛﺎ ً: اﻟﺻﯾﻐﺔ ﻣﺟرد أن وھﻲ ﺗﺄﺗﻲ واﺳﻊ أوﻻ ً اﯾﺟﺎﺑﻲ واﻟﺛﺎﻧﻲ ﻣﻧﻔﻲ دون ﻣﻠﻛﯾﺔ ،ﻣﺛﻼ ً ﻣﺟرد أن أﺗﯾت Gelir gelmez ﻣﺟرد أن رأﯾﺗﮫ ﻋرﻓﺗﮫ Onu görür görmez tanıdım راﺑﻌﺎ ً: اﻟﺻﯾﻐﺔ ﺣﯾن ﻣﻊ ﺟﻣﯾﻊ اﻻزﻣﻧﺔ وﺗﺄﺗﻲ ﺑﺗرﺟﻣﺔ ﻓﻲ ﺣﯾن وﯾﻔرق اﻟزﻣن ﻣن اﻟﺟﻣﻠﺔ ﺣﯾن وﺻﻠت اﻟﺷرطﺔ ﻟﻣﻛﺎن اﻟﺣدث ﻛﺎن اﻟﻠص ﻗد ھرب ﻣﻧذ زﻣن
Polis olay yerine geldiği sırada hırsız çoktan kaçmıştı
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : Sabahları kahve içmediğim sırada kendime gelemiyorum Uçak iki saat rötar yapınca yolcular havaalanında zor durumda kaldı
ﻓﻲ ﺣﯾن ﻻ اﺷرب اﻟﻘﮭوة ﺻﺑﺎﺣﺎ ً ﻻ اﺻﺣو ﻟﻧﻔﺳﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ﺗﺄﺧرت اﻟطﺎﺋرة ﺳﺎﻋﺗﯾن ،ﺑﻘﻲ اﻟﻣﺳﺎﻓرﯾن ﻓﻲ اﻟﻣطﺎر ﻓﻲ وﺿﻊ ﺻﻌب ﻓﻲ ﺣﯾن ﻣﺎ ﺳﯾﺑدأ اﻟﻣذﯾﻊ اﻟﻛﻠﻣﺔ ﺗﻌطل اﻟﻣﻛروﻓون ﻓﻲ ھذه اﻟﺟﻣﻠﺔ ﺗﻌﻧﻲ أﻧﮫ ﻛﺎن ﺳﯾﺑدأ ﻟﻛن ﺣﺻل ﺷﻲء ﻣﻧﻌﮫ ،وﻋﻠﻰ ھذا اﻟﺷﻛل
Konuşmacı söze başlayacağı sırada mikrofon arızalandı 69
ﯾﺄﺗﻲ اﻟﻣﻌﻧﻰ ً ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺳﺄل اﻟﻣﻌﻠم ﺳؤاﻻ ً أﺗﺣﻣس ﺟدا ً ﺣﯾن أﺗﯾت أﻧﺎ ﻛﻧت ﻧﺎﺋﻣﺎ ﻋﻧدﻣﺎ ﺗﻌرﻓت ﻋﻠﻰ ﺑﯾرول ﻋن ﻗرب أﺣﺑﺑﺗﮫ أﻛﺛر ﻛل ﻟﯾﻠﺔ ﻣﺟرد أن ﯾﺿﻊ رأﺳﮫ ﻋﻠﻰ اﻟﻣﺧدة ﯾﻧﺎم
Öğretmen soru sorunca çok heyecanlanıyorum Sen geldiğin sırada ben uyuyordum Birolu yakından tanıyınca daha çok sevdim Her gece başını yastığa koyar koymaz uyur
Ulaçlar (اﻟﻌﻄﻒ )ﻣﻊ أن ﻣﻊ أﻧﻧﻲ درﺳت ﻛﺛﯾرا ُ ﻟﻛﻧﻧﻲ ﻟم: ً ﻣﺛﻼ...واﻟﺟﻣﻠﺔ ﺗدل ﻋﻠﻰ أﻧك ﻓﻌﻠت اﻟﻌﻣل وﻟﻛنhalde ﯾﺗم ﺗﻛوﯾﻧﮫ ﺑﻌد ﺗﺣوﯾل اﻟﻔﻌل ﻟﺻﻔﺔ اﻟﻧﻌوت )اﻟﺻﻠﺔ( واﺿﺎﻓﺔ ....أﻧﺟﺢ Çalıştığım halde - Çalıştığın halde - Çalıştığı halde - Çalıştığımız halde - Çalıştığınız halde - Çalıştıkları halde ﻣﻊ أﻧﻧﻲ أﻗوم ﺑﺣﻣﯾﺔ ﻣﻧذ أﺷﮭر )داﯾت( ﻻ أﺳﺗطﯾﻊ ﺗﺧﻔﯾف وزﻧﻲ Aylardır diyet yaptığım halde kilo veremiyorum ً ﻻ أﺷﻌر ﺑﻧﻔﺳﻲ ﻣﺗﻌﺑﺎ،ﻣﻊ أﻧﻧﻲ أﻋﻣل ﻣﻧذ اﻟﺻﺑﺎح Sabahtan beri çalıştığım halde kendimi hiç yorgun hissetmiyorum أﻋﺗذر ﻣﻧك.... أﺻﺑﺣت ﺳﺑﺑﺎ ً ﻟزﻋﻠك،ً ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﻻ أرﯾد أﺑدا Hiç istemediğim halde üzülmene neden oldum, özür dilerim 70
( ﻟم أﻗم ﺑﺗﺟﮭﯾزات )ﻟم أﺗﺟﮭز،ً ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﻏدا ً ﺳﺄﻗوم ﺑﻣﺣﺎدﺛﺔ ﻣﮭﻣﺔ ﺟدا
Yarın çok önemli bir konuşma yapacağım halde hazırlık yapmadım İnternette haberleşmek çok kolay olduğu halde bazı insanlar hala mektuplaşmayı tercih ediyor Kar yağdığı halde hava sıcak Bitirmeyeceğim halde neden bu kadar işi kabul ettin
ﺑﻌض اﻟﻧﺎس ﯾرﺟﺣون اﻟﺗراﺳل،َ ﻣﻊ أن اﻟﻣراﺳﻠﺔ ﻋﻠﻰ اﻻﻧﺗرﻧت ﺳﮭﻠﺔ ﺟدا ﻛﺗﺎﺑﺔ ً ﻣﻊ أﻧﮫ أﻣطرت )ﺗﻣطر( اﻟﺟو ﺣﺎر ﻟﻣﺎذا ﺑﮭذا اﻟﻘدر ﻗﺑﻠت اﻟﻌﻣل،(ﺑﻣﺎ أﻧك ﻟن ﺗﺳﺗطﯾﻊ اﻻﻧﮭﺎء )اﻟﻌﻣل
:ﻣﻼﺣظﺔ Yapacağım halde إﻻ اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل ﻓﯾﻛون ﻣﻊ ﺻﯾﻐﺗﮫ..ﺑﺄي زﻣن ﺗﺳﯾر اﻟﺟﻣﻠﺔ.. ﺗﺳﺗﺧدم ﻣﻊ ﻛل اﻻزﻣﺎن وﯾﻔرق ھذا اﻟﺷﻲء ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔYaptığım halde ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﺳﺄﻓﻌل ﻟﻣﺎذا ﻻ ﺗﺗﻛﻠم ؟،ﺑﻣﺎ أﻧك ﺗﻌرف اﻟﺗرﻛﯾﺔ Neden türkçe bildiğin halde konuşmuyorsun ? ( أﺧذ وزﻧﺎ ً )أﺳﻣن،ً ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﻻ أﻛل ﻛﺛﯾرا Çok yemek yemediğim halde kilo alıyorum ( اﻟﺟﻣﻠﺔ ﺗﺗرﺟم إﻣﺎ )ﻣﻊ أﻧﮫ( أو )ﺑﻣﺎ أﻧﮫ،ﻛﻣﺎ ذﻛرﻧﺎ ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ Bileti almadığı halde otobüse binmeye çalışıyor Çok iyi uyuduğu halde kendisini yorgun hissediyormuş Akşama misafir geleceği halde ne evi temizledin ne yemek hazırladın ! Derslerime çok iyi çalıştığım halde sınavı kazanamadım Alışverişe çıkacağın halde hala hazırlanmamışsın Bir ay sonra mezun olacağın halde neden hiç iş aramıyorsun ? Sınava girdiği halde yanına kalem ve silgi almamış Seni daha önce uyardığım halde aynı hataları yapmaya
ﻣﻊ أﻧﮫ ﻟم ﯾﺄﺧذ اﻟﺗذﻛرة ﯾﺣﺎول أن ﯾرﻛب ﻓﻲ اﻟﺑﺎص ﯾﺷﻌر ﺑﻧﻔﺳﮫ ﻣﺗﻌب، ً ﻣﻊ أﻧﮫ ﻧﺎم ﺟﯾدا ﻻ ﻧظﻔت اﻟﺑﯾت وﻻ ﺣﺿرت اﻟطﻌﺎم، ً ﻣﻊ أﻧﮫ ﺳﯾﺄﺗﻲ ﻋﻠﻰ اﻟﻣﺳﺎء ﺿﯾﻔﺎ ﻟم أﺳﺗطﻊ أن أﻛﺳب اﻻﻣﺗﺣﺎن، ً ﻣﻊ أﻧﻧﻲ درﺳت دروﺳﻲ ﺟﯾدا ﻟم ﺗﺗﺟﮭز إﻟﻰ اﻵن، ﻣﻊ أﻧك ﺳﺗﺧرج ﻟﻠﺗﺳوق ﺑﻣﺎ أﻧك ﺳﺗﺗﺧرج ﺑﻌد ﺷﮭر ﻟﻣﺎذا ﻻ ﺗﺑﺣث ﻋن ﻋﻣل اﺑدا ً ؟ ﻣﻊ أﻧﮫ دﺧل ﻟﻺﻣﺗﺣﺎن ﻟم ﯾﺄﺧذ ﻟﮫ ﻗﻠم وﻣﻣﺣﺎة ﺗﺗﺎﺑﻊ ﻓﻲ ﻓﻌل ﻧﻔس اﻻﺧطﺎء، ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﻧﺑﮭﺗك ﻣن ﻗﺑل 71
devam ediyorsun Beni çok kırdığın halde özür dilememekte ısrar ediyorsun İki tane ağrı kesici aldığım halde başımın ağrısı geçmedi Geç kalacaksa haber vermesini söylediğim halde beni aramadı Sizi bu konuda daha önce uyardığım halde hala işe geç geliyorsunuz Şu anda tatilde olduğum halde hala bana işle ilgili konular için telefon ediyorsunuz Ağustos ayında olduğumuz halde yağmur yağıyor Bana kızacağını bildiğim halde ona yalan söylemek zorundayım
ﺗﺻر أن ﻻ ﺗﻌﺗزر، ً ﻣﻊ أﻧك ﺟرﺣﺗﻧﻲ ﺟدا ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﺷرﺑت ﺣﺑﺗﺎن وﺟﻊ ﻟﻠرأس ﻟم ﯾذھب وﺟﻊ رأﺳﻲ ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﻗﻠت ﻟﮫ أن ﻛﺎن ﺳﯾﺗﺄﺧر أن ﯾﻌطﻲ ﺧﺑر ﻟم ﯾﺗﺻل ﻣﻊ أﻧﻲ ﻧﺑﮭﺗﻛم ﻓﻲ ھذا اﻟﻣوﺿوع ﻣﺳﺑﻘﺎ ً إﻟﻰ اﻵن ﺗﺄﻧون ﻟﻠﻌﻣل ﻣﺗﺄﺧرﯾن إﻟﻰ اﻻن ﺗﺗﺻﻠون ﺑﻲ ﻣن أﺟل ﻣواﺿﯾﻊ ﺗﺧص، ﻣﻊ أﻧﻧﻲ ﺣﺎﻟﯾﺎ ً ﻓﻲ اﻟﻌطﻠﺔ اﻟﻌﻣل ﻣﻊ أﻧﻧﺎ ﻓﻲ ﺷﮭر أﻏﺳطس إﻻ أﻧﮭﺎ ﺗﻣطر إﻻ أﻧﻲ ﻣﺟﺑور أن أﻛذب ﻋﻠﯾﮫ، ﻣﻊ أﻧﻧﻲ أﻋﻠم أﻧﮫ ﺳﯾﻐﺿب ﻋﻠﻲ
Ulaçlar Ki ki ﺣﺮف اﻟﻌﻄﻒ
ﺣﺎﻟﺔ اﻟﺗﺄﻛﯾد أﻧﺎ اﻟذي ھو ﺳﻠطﺎن اﻟﺳﺑﻊ أﻗﺎﻟﯾم أﻧت اﻟذي ھو ﺣﺎﻛم وﻻﯾﺔ ﻓرﻧﺳﺎ
Ben ki yedi iklimin padişahıyım Sen ki Fransa eyaletinin valisisin
ﻧﺗﯾﺟﺔ- ﺳﺑب (ﻷن ﯾوﻣﮫ ﻣﺿﻰ ﺳﯾﺋﺎ ً ﯾﺑدو ﻏﺎﺿﺑﺎ ً ﺟدا ً )ﻧﺗﯾﺟﺔ (أﻧﺎ أﺗﻛﻠم ﻣﻌك ﻷﻧﻧﻲ أﻋطﯾك أھﻣﯾﺔ )ﺳﺑب
Günü kötü geçmiş ki çok kızgın görünüyor Sana değer veriyorum ki seninle konuşuyorum 72
ﺷك ،ﺷﻛوى ،ﺗﻌﺟب ،ﻏﺎﯾﺔ ) ﻏرض – ﻗﺻد – ھدف ( ،ﻧﺗﯾﺟﺔ ،ﺗﺧﻣﯾن أﻧت ﻻ ﺗﻌرﻓﻧﻲ )ﺷﻛوى ﯾﻌﻧﻲ أﻧت ﺗظﻠﻣﻧﻲ ﻻ ﺗﻌرﻓﻧﻲ ﺗﺄﻛﯾد( ﻣﺟرد أن رﻓﻌت رأﺳﻲ ،رأﯾﺗﮫ أﻣﺎﻣﻲ )ﺗﻔﺎﺟﺄ – ﺗﻌﺟب( ھل ﻣن اﻟﻣﻣﻛن أﻧﮫ ھو ﻣن رﺳم اﻟﺳﯾﺎرة )ﺷك( وﺟدت ﻟك ﻋﻣل ﻟﻛﻲ ﻻ ﺗﻛون ﻣﺣﺗﺎج ﻷﺣد )ﺗﺳﺑب – ﻧﺗﯾﺟﺔ( ﯾﺟب أن ﯾﻛون ﯾﻌﻣل ﻟﺳﺎﻋﺔ ﻣﺗﺄﺧرة ،ﻟﮭذا ﻟم ﯾﺳﺗطﻊ أن ﯾﺳﺗﯾﻘظ ﺻﺑﺎﺣﺎ ً )ﺗﺧﻣﯾن( ھو ﻛﺎن ﺳﯾﺄﺗﻲ إﻟﻰ ھﻧﺎ ،ﻟﻛن ﻣن اﻟﻣﻣﻛن أﻧﮫ ﻗد ﻧﺳﻲ )ﺗﺧﻣﯾن( داﺋﻣﺎ ً أﻗﻠق ﻋﻠﯾك ،أﻧﺎ ﻻ أﻋﻠم ﻟﻣﺎذا ﺑﮭذا اﻟﻘدر أﺗﻌب ﻧﻔﺳﻲ )ﺗﻌﺟب(
Beni tanımıyorsun ki Kafamı bir kaldırdım ki onu karşımda gördüm ? Arabayı o çizmiş olabilir mi ki Sana iş buldum ki kimseye muhtaç olmaysın Geç saatlere kadar çalışmış olmalı ki sabah uyanamamış O buraya gidecekti ama unutmuş olabilir ki Her zaman merak ediyorum seni ben niye o kadar kendimi uğraşıyorum ki
اﻟذي ،وﻣن اﻟﻣﻣﻛن أن ﺗﺄﺗﻲ ﻣوﺻوﻟﺔ ھﻧﺎ أﺣﻣد أﻧﺎ أرﯾد أن أﺷﺗري ﻣﺛل اﻟﺗﻠﻔزﯾون اﻟذي ﻟك اﻟﺳﯾﺎرة اﻟﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﺧﺎرج ﺟﻣﯾﻠﺔ ﺟدا ً اﻟﻛﻠﻣﺎت اﻟﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻟﮭﺎ ﻣﻌﺎﻧﻲ ﻛﺛﯾرة ﻣن أﺧذ اﻷﻗﻼم اﻟﺗﻲ ﻋﻠﻰ طﺎوﻟﺗﻲ ﺟﻣﻊ اﻟﻔواﻛﮫ اﻟﺗﻲ ﻋﻠﻰ اﻻﺷﺟﺎر
Ahmet seninki gibi televizyon satın almak istiyorum Dışarıdaki araba çok güzel Kelimeler cümledeki çok anlamı var ? Masamdaki kalemleri kim almış Ağaçtaki meyveleri topladı
ﻣن اﻟﺟﯾد iyiki ﻣن اﻟﺟﯾد أﻧك ﺑﺟﺎﻧﺑﻲ ﻛﻧت ﻣﺗﻌب ﺟدا ُ ﻣن اﻟﺟﯾد أﻧك أﺗﯾت ﻣن اﻟﺟﯾد أﻧﮫ ﯾوﺟد ﺗﻠﻔزﯾون وإﻻ ﻛﺎﻧت ﺳﺗﺿﺟر روﺣﻧﺎ
İyiki benim yanımda varsın Çok yorgundum iyiki geldin İyiki televizyon var yoksa çok canımız sıkılacaktı 73
Ulaçlar KEN ﺳﯾﺗم ﺷرح اﻟﻌطف KENﻓﻲ ﺟﻣﯾﻊ اﻻزﻣﻧﺔ ﻓﻲ ھذا اﻟدرس ،اﻟﻣﻌﺗﻣد ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ھو اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ،وﻣﺎ ﯾﻠﯾﮫ ھو ﺟﻣﯾﻌﺎ ً ﺑﻧﻔس اﻟﻣﻌﻧﻰ وأﻧﺎ اﺗﻲ ﻟﻠﻛورس اﻟﺗﻘﯾت ﺑﺻدﯾﻘﻲ )أﺛﻧﺎء ﻣﺟﯾﺋﻲ ﻟﻠﻛورس – ﻋﻧد ﻣﺟﯾﺋﻲ( Ben kursa gelirken bir arkadaşımla karşılaştım ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄﻧﮭﻲ اﻟﺳؤال اﻷﺧﯾر اﻧﺗﮭﻰ اﻟﻔﺣص )أﺛﻧﺎء ﻣﺎ ﺳﺄﻧﮭﻲ( Tam son soruyu yanıtlayacakken sınav bitti ﻓﻲ زﻣن اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل ﻣﻊ ، KENﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺄﺗﻲ ﻛﻠﻣﺔ tamﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ ﯾﺧﺗﻠف ﻣﻌﻧﻰ اﻟﺟﻣﻠﺔ ،ﻣﺛﻼ ً ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄﺧرج ﻣن اﻟﺑﯾت رن اﻟﺟرس ،ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺳورﯾﺔ )اﻟﺷﺎﻣﯾﺔ( ﻧﻘوﻟﮭﺎ ھﻛذا )اﻧﮫ ﺑدي اطﻠﻊ ﻣن اﻟﺑﯾت رن اﻟﺟرس( اﻻﺟﺗﻣﺎع ﺳﯾﻛون ﻓﻲ اﺳطﻧﺑول ،وﻧﺣن ذاھﺑﯾن )ﻓﻲ أﺛﻧﺎء ذھﺎﺑﻧﺎ( دﻋﻧﺎ ﻧرى أﯾﺎ Toplantı İstanbulda olacak, gitmişken Ayasofyayı da ﺻوﻓﯾﺎ )ﻣﻛﺎن أﺛري ﻓﻲ اﺳطﻧﺑول( görelim 74
ﻛﻣﺎ ذﻛرت ﻓﻲ ﺑداﯾﺔ اﻟدرس ،ھﻧﺎ اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻻ ﺗﻌﺗﺑر ﻓﻲ اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ﯾﺄﺗﻲ ،KENﯾﻌﻧﻲ أن gelirken - gitmişken - geliyorkenﻛﻠﮭﺎ ﺑﻧﻔس اﻟﻣﻌﻧﻰ ،وﻻ ﯾﺄﺗﻲ ﻣﻌﮭم ﻣﻠﺣﻘﺎت ﻟﺿﻣﺎﺋر اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ ﻋﻧدﻣﺎ ﻛﻧت ﻓﻲ اﻟﺟﺎﻣﻌﺔ ﻛﻧت اذھب اﻛﺛر ﻟﻠﺳﯾﻧﻣﺎ Üniversitedeyken daha sık sinemaya gidiyordum Üniversitede+ykenﺣرف اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ yوﻣن ﺛم kenوﺗﺄﺗﻲ ﺑﻣﻌﻧﻰ ﻋﻧدﻣﺎ ﻛﻧت okuldayken ،ﻋﻧدﻣﺎ ﻛﻧت ﻓﻲ اﻟﻣدرﺳﺔ واﻧﺎ أﻋﻣل ﻟطﻔﺎ ً ﻻ ﺗزﻋﺟوﻧﻲ Çalışıyorken beni rahatsız etmeyin lütfen ) Çalışıyorkenﻓﻲ أﺛﻧﺎء اﻟﻌﻣل – ﻋﻧد اﻟﻌﻣل( ﻓﻲ ﺣﺎﻟﺔ اﻟﻧﻔﻲ ،ﻧﻧﻔﻲ اﻟﻔﻌل وﻣن ﺛم ﻧﺿﻊ ken واﻧﺎ ﻻ أﺷﺎھد اﻟﺗﻠﻔزﯾون ،ﻻ أﺷرب اﻟﻘﮭوة )أﺛﻧﺎء ﻋدم ﻣﺷﺎھدﺗﻲ – ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ أﺷﺎھد(
Televizyon izlemiyorken kahve içmem
ﻛﻣﺎ ذﻛرت ،اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ ﻻ ﺗﺄﺗﻲ ﻣﻊ ،kenﯾﻌﻧﻲ ھﻛذا çıkacağımkenﺧﺎطﺋﺔ... ﻋﻧدﻣﺎ ﺳﺄﺧرج ﻣن اﻟﺑﯾت رن اﻟﮭﺎﺗف أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
Tam evden çıkacakken telefon çaldı
ﻣﻼﺣظﺔاﻟﻌطف kenﯾﺄﺗﯾﻣﻌﺎرﺑﻌﺎزﻣﻧﺔﻓﻘط: اﻟﺣﺎﺿر / yorاﻟواﺳﻊ / rاﻟﻣﺳﺗﻘﺑل / acakاﻟﻣﺎﺿﯾﺎﻟﺧﺑريmiş وﯾﺄﺗﯾﻔﯾﺣﺎﻟﺔوھﻲ:ﻣﻌﺣرﻓﺎﻟﺟرﻓﻲde وﯾﺄﺗﯾﻣﻌﺎﻟﺻﻔﺎت :Çocukkenﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺗطﻔﻼ ً ﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺎﻓﯾﺎﻟﺳﯾﻧﻣﺎاﻧﻘطﻌﺗﺎﻟﻛﮭرﺑﺎء ﻋﻧدﻣﺎﺳﺄﺧرﺟﻣﻧﺎﻟﺑﯾﺗﺟﺎءﺿﯾف وأﻧﺎآﺗﯾﻸﻧﻘرﯨﺄرﯾدأﯾﺿﺎ ًرؤﯾﺗك اﺛﻧﺎءﺗﺣﺿﯾرﯾﻠﻠﺳﻠطﺔأﻧﺗﺄﯾﺿﺎ ًﺣﺿراﻟﺳﻔرة
Biz sinemadayken elektrikler kesildi Tam evden çıkacakken misafer geldi Ankaraya gelirken seni de görmek isterim Ben salatayı yapıyorken sen de sofrayı hazırla 75
Biz tatildeyken çok eğlendik İki kardeş birbirinden çok farklı birinin yüzü hiç gülmüyorken diğeri her zaman çok neşeli ? Televiyon seyrederken ne yapıyorsunuz Arkadaşınzla konuşuyorken telefonunuz çaldı Alışveriş yapıyorken biri cüzdanını çalmış Öğrenciyken Çok çalışkandınız
ﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺎﻓﯾﺎﻟﻌطﻠﺔﺗﻣﺗﻌﻧﺎﻛﺛﯾرا ً اﺧﺎﻧﻣﺧﺗﻠﻔﯾﻧﻌﻧﺑﻌﺿﮭﻣﻛﺛﯾرا ً ،واﺣدا ًﻣﻧﮭﻣﻌﻧدﻣﺎﻻﯾﺿﺣﻛوﺟﮭﮭﺄﺑدا ً ، اﻟﺛﺎﻧﯾداﺋﻣﺎ ًﻣﺑﺗﮭﺞ ﻣﺎذاﺗﻔﻌﻠوﻧواﻧﺗﻣﺗﺷﺎھدوﻧﺎﻟﺗﻠﻔزﯾون؟ ﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺗﻣﺗﺗﻛﻠﻣوﻧﻣﻌﺻدﯾﻘﻛم ،رﻧﮭﺎﺗﻔﻛم ﻋﻧدﻣﺎﻛﺎﻧﯾﺗﺳوﻗﺎﺣدھﻣﺳرﻗﺣﻘﯾﺑﺗﮫ ﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺗﻣطﻼﺑﻛﻧﺗﻣﺟﺗﮭدﯾﻧﺟﮭدا ً
Sıfatlar ve Ulaçlar اﻟظروف اﻟﻔﻌﻠﯾﺔ ھﻲ ظروف ﺗﻘﺗرن ﺑﺎﻷﻓﻌﺎل ﻓﺗﻛﺳب اﻟﻔﻌل ﻣﻌﻧﻰ ﺟدﯾد ﯾﺗم اﻟﺳؤال ﻋﻧﮫ ب )ﻛﯾف( ﻟذا ﺗﺳﻣﻰ ظروف وﻷﻧﮭﺎ ﺗﻘﺗرن ﺑﺎﻷﻓﻌﺎل ﺗﺳﻣﻰ ظروﻓﺎﻟﻔﻌﻠﯾﺔ وﺳﯾﺗم ﺷرﺣﮭﺎ ﻣﻔﺻﻠﺔ. ﻣﻼﺣظﺔ : ﻣﻌﻧﻰ اﻟﻔﻌل ﻻ ﯾﺗﻐﯾر وإﻧﻣﺎ اﻟﻣﺗﻐﯾر ھو ﺻﻔﺔ اﻟﻔﻌل ﻣن ﺣﯾث وﻗوﻋﮫ اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻷوﻟﻰ Bağlama ulacıﺻﯾﻐﺔ اﻟﻌطف ip – ıp – up – üp - yip – yıp – yup – yüpﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ و yﻣن أﺟل اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ ،ھذه اﻟﺻﯾﻐﺔ ﺗﺳﺗﺧدم ﻣن أﺟل رﺑط ﻓﻌﻠﯾن ﻟذات اﻟﻔﺎﻋل وھﻲ ﺻﯾﻐﺔ ﺗﻔﯾد اﺧﺗﺻﺎر اﻟﻣﻠﺣﻘﺎت وﺑﯾﺎن اﻟﻛﯾﻔﯾﺔ ،وﻓﻲ ﺣﺎﻟﺔ اﻟﻧﻔﻲ ﺗﺿﺎف ﻗﺑﻠﮭﺎ ma – meﻗﺑل اﻻﺿﺎﻓﺔ )(mayıp – meyip 76
رﻛﺑوا ﻓﻲ اﻟﻘوارب وذھﺑوا ﺗﻧﺎوﻟت اﻟﻔطور وﺧرﺟت ﻣن اﻟﺑﯾت اﻟﯾوم دﻋﻧﺎ ﻻ ﻧﻔﻌل ﺷﻲء أﺑدا ً وﻟﻧﺟﻠس ﻓﻲ اﻟﺑﯾت
Sandallara binip gittiler Kahvaltı yapıp evden çıktım Bugün hiç bir şey yapmayıp evde oturalım
اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺣﺎل )(arak/erek وﺗﺳﺗﺧدم ﻟﺑﯾﺎن ﺣﺎل اﻟﻔﻌل ،ﻣﺛل )ﺟﺎﺋﻧﻲ ﻋﻠﻲ ﺑﺎﻛﯾﺎ ً( ....ﻛﯾف ﺣﺎل ﻋﻠﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ﺟﺎءك؟ ،اﻻﺟﺎﺑﺔ ھﻲ ﺑﺎﻛﯾﺎ ً ،ﻧﺳﺗﺧﻠص ﻣن ھذا ان اﻟﺻﯾﻐﺔ ﺗﺑﯾن ﺣﺎل اﻟﻔﻌل وﻗت ﺣدوﺛﮫ ،ذھﺑت ﻟﻠﻣدرﺳﺔ ﻣﺎﺷﯾﺎ ً....ﺣﺎﻟﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ذھﺑت ﻟﻠﻣدرﺳﺔ ھو ﻣﺎﺷﯾﺎ ً اﻟﺑﻧﻲ ادم ،ﯾﺄﺗﻲ ﻟﻠدﻧﯾﺎ ﺑﺎﻛﯾﺎ ً ،وﯾذھب ﻣﺑﻛﯾﺎ ً )ﯾﺟﻌل ﻏﯾره ﯾﺑﻛﻲ( İnsanoğlu dünyaya ağlayarak gelir, ağlatarak gider اﻟﺳؤال ھﻧﺎ ،ﻣﺎ ھﻲ اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺗﻲ ﯾﺄﺗﻲ ﺑﮭﺎ اﻻﻧﺳﺎن ﻟﻠدﻧﯾﺎ؟...اﻻﺟﺎﺑﺔ ﺑﺎﻛﯾﺎ ً....ﻛﯾف ﯾذھب اﻻﻧﺳﺎن ﻣن اﻟدﻧﯾﺎ؟ اﻻﺟﺎﺑﺔ ﻣﺑﻛﯾﺎ ً ذھﺑت ﻣﺷﯾﺎ ً إﻟﻰ اﻟﻣدرﺳﺔ Okula yürüyerek gittim ﻗوﻣوا ﺑﺣل ﻣﺷﺎﻛﻠﻛم ﻣﺗﻛﻠﻣﯾن )ﯾﻌﻧﻲ ﺑﺎﻟﻛﻼم( Sorunlarınızı konuşarak çözmeye çalışın ﺗزﻋﺞ اﻟﺟﻣﯾﻊ ﺑﺗﺻرﻓك ﺑدون ﻣﺳؤوﻟﯾﺔ )واﻧت ﺣﺎﻟك ﻣﺗﺻرﻓﺎ ً ﺑﻌدم ﻣﺳؤوﻟﯾﺔ( Sorumlu davranmayarak herkesi üzüyorsun ﻓﻲ ھذه اﻟﻘﺎﻋدة ﯾوﺟد أﯾﺿﺎ ً ﻛﻠﻣﺔ اﻟوﺻف )ﻛﻣﻌﻠم( ) ..ﻛطﺎﻟب(..ﻣﺛﻼ ً أﻧﺎ ﻛﻣﻌﻠم أ ُﻋﻠم ﻓﻲ ھذه اﻟﻣدرﺳﺔ Ben öğretmen olarak bu okulda öğretiyorum اﻟﺻﯾﻐﺔاﻟﺛﺎﻟﺛﺔ ﺻﯾﻐﺔ اﻻﺳﺗﻣرارﯾﺔ واﻟﺷدة وھﻲ ﻋﺑﺎرة ﻋن اﺿﺎﻓﺔ ﺣرف ﺛﻧﺎﺋﻲ ﻟﺟذر اﻟﻔﻌل ) ( a–eوﺗﻔﯾد ﺑﯾﺎن ﺷدة واﺳﺗﻣرارﯾﺔ اﻟﻔﻌل ﺗﻛﻠﻣﻧﺎ ﺣﺗﻰ ﻧﺑت اﻟرﯾش ﻓﻲ ﻟﺳﺎﻧﻲ )ھذا ﻣﺛل ﺗرﻛﻲ ﯾدل ﻋﻠﻰ ﻛﺛرة اﻟﻛﻼم Söyleye söyleye dilimizde tüy bitti واﻟﺗﻔﺻﯾل( Söyleyeھﻛذا ﺟذر اﻟﻔﻌل زاﺋد اﻟﺣرف اﻟﺻوﺗﻲ اﻟﺛﻧﺎﺋﻲ ﻣرض ﻣن ﺷدة اﻟﺑﻛﺎء Ağlaya ağlaya hasta oldu اﻟطﻔل ﯾﺑﻛﻲ ﺑﻛﺎ ًء ﺷدﯾدا ً Çocuk ağlaya ağlaya اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟراﺑﻌﺔ ﺻﯾﻐﺔ ﺑدون ) ( meden / madanوھﻲ ﺗﻔﯾد ﻣﻌﻧﻰ ) ﺑﻼ /ﺑدون ( 77
ﻛﺎن ﯾﺷرح دون أن ﯾﺄﺧذ ﻧﻔس ودون ﻓﺎﺻل ﻟطﻔﺎ ً دون أن ﺗﻘرع اﻟﺑﺎب ﻻ ﺗدﺧل ﻟﻠداﺧل ﻟطﻔﺎ ً ﻻ ﺗﺄﺗوا دون أن ﺗﺄﺧذوا ﻣوﻋد
Ara vermeden, soluk almadan anlatıyordu Lütfen kapıyı çalmadan içeri girmein Lütfen randevu almadan gelmeyin
اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺧﺎﻣﺳﺔ ﺻﯾﻐﺔ ﺑدون أﯾﺿﺎ ً ) ( meksizin ) ( maksızın ﯾﺷرح دون ﺗوﻗف
Durmaksızın anlatıyor
اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺳﺎدﺳﺔ ﺻﯾﻐﺔ )اﻟﻰ ﺣد أن /اﻟﻰ درﺟﺔ أن( أﺣﺑﮫ ﻟدرﺟﺔ اﻟﻣوت ﺿﺣﻛو ﻟدرﺟﺔ اﻻﻏﻣﺎء
Onu ölesiye seviyorum Bayılasıya güldüler
اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺳﺎﺑﻌﺔ اﻟرواﺑط اﻟزﻣﻧﯾﺔ وھﻲ ﻣﺎ ﯾﺗم اﻟﺳؤال ﻋﻧﮫ ﺑﺻﯾﻐﺔ )ﻣﺗﻰ( Dikçe – dıkça – dukça - dükçe وﺗﻘﻠب ال dاﻟﻰ tﻓﻲ ﻗﺎﻋدة ﻛﺗﺷب tıkça - tukça ﻛﻠﻣﺎ ﺿﺣﻛت ﯾﺗﻔﺗﺢ ﻓﻲ وﺟﮭك اﻟورود أي....ﻣﺗﻰ ﯾﺗﻔﺗﺢ اﻟورد ﻓﻲ وﺟﮭك؟ ...اﻻﺟﺎﺑﺔ ،ﻛﻠﻣﺎ ﺿﺣﻛت ،اذا ً ھﻲ ﺻﯾﻐﺔ ﺗﺑﯾن اﻟزﻣن ﻟﻠﻔﻌل
Güldükçe yüzünde güller açılıyor
ﺻﯾﻐﺔاﻟﻣﺑﺎﻟﻐﺔ ) ﯾﺟﺑﺎﻻﻧﺗﺑﺎھﻌﻠﯾﮭﺎﺟﯾدا ً( ﻋﻧدﻣﺎﺗﺄﺗﯾﺻﯾﻐﺔ ça - çeﻗﺑﻠﻔﻌﻠﺗﺄﺗﯾﺑﺻﯾﻐﺔاﻟﻣﺑﺎﻟﻐﺔوﻟﯾﺳﺻﻔﺔﯾﺟﺑﺎﻻﻧﺗﺑﺎھﻌﻠﯾﮭﺎﺟﯾدا ً ﺑﻛﯾﺑﻛﺎﺋﺎ ً ) أﯾﯾﻌﻧﯾﺑﻛﯾﺷدﯾداﻟﺑﻛﺎء( ﺿﺣﻛَﺿﺣﻛﺎ ً ) أﯾﯾﻌﻧﯾﺿﺣﻛﻛﺛﯾرا ً( وﻻﺗﺷﺑﮭﺎﻟﻣﻌﻧﻰGülerekﺿﺎﺣﻛﺎ ً ) وھذاﺗﺄﺗﯾﺑﻣﻌﻧﯨﺎﻟﺻﻔﺔ (
Ağladıkça ağladı Güldükçe güldü 78
ﺿرﺑَﺿرﺑﺎ ً ) أﯾﯾﻌﻧﯾﺿرﺑﺎ ًﻣﺑرﺣﺎ ً(
Vurdukça vurdu
اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺛﺎﻣﻧﺔ ﺻﯾﻐﺔ ﻋﻧدﻣﺎ ) ( diğinde اﻧت ﻋﻧدﻣﺎ دﺧﻠت اﻟﻰ اﻟﺑﯾت ھو ﻛﺎن ﯾﺧرج ﻣن اﻟﺑﺎب اﻟﺧﻠﻔﻲ ﻣﺿت أﻛﺛر ﻣن ﺑﺿﻌﺔ اﻋوام ﻣﻧذ ﺗﻌرﻓت ﻋﻠﻰ ذاك اﻟرﺟل
Sen eve girdiğinde o arka kapıdan çıkıyordu
اﻟﺻﯾﻐﺔاﻟﺗﺎﺳﻌﺔ ﻣﻧذ أن ﺟﺋت ﻣﺎذا ﻓﻌﻠت؟
? Sen geleli ne yaptın
اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﻌﺎﺷرة ﺻﯾﻐﺔ ﺑﻣﺟرد أن İr-mez ھذه اﻟﺻﯾﻐﺔ ﺗﺳﺗﺧدم ﻓﻲ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ وﺗﺻﺎغ ﻣن ﻓﻌل ﻓﻲ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ وﯾﻌﻘﺑﮫ ﻧﻔس اﻟﻔﻌل ﻣﻧﻔﻲ وﺗﻔﯾد ﻣﻌﻧﻰ ﺑﻣﺟرد أن ﻣﺟرد أن وﺿﻌت رأﺳك ﻋﻠﻰ اﻟﻣﺧدة ﻧﻣت Sen başını yastığa koyar koymaz hemen uyudun ﺳﺄﺻﻧﻊ اﻟﻣﻛﺗﺑﺔ ﺑﻣﺟرد أن أﻧﮭﻲ دﯾﻧﻲ Borcumu bitirir bitirmez bir kitaplık yaptıracağım اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺣﺎدﯾﺔ ﻋﺷرة ﺻﯾﻐﺔ إﻟﻰ أن -ﺣﺗﻰ Incaya kadar – Incaya dek اﻧﺗظر اﻟﻰ ان اﺧذ اﻻﺟﺎﺑﺔ ﻣﻧك
Senden bir yanıt alıncaya dek beklerim
اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ ﻋﺷرة ﺻﯾﻐﺔ اﺛﻧﺎء KEN ﺣﯾﻧﻣﺎ ﺳﺄﺗﻔق ﻣﻊ اﻟرﺟل ،ﺗﺧﻠﻰ ﻋن اﻟﺑﯾﻊ ﺣﯾﻧﻣﺎ ﺳﺄﺧرج ﻣن اﻟﺑﯾت ﺟﺎء ﺿﯾف ﺣﯾﻧﻣﺎ ﺳﺄﺣل اﻟﺳؤال اﻷﺧﯾر اﻧﺗﮭﻰ اﻟﻔﺣص ﻋﻠﻰ ﻛﺛرة ﻓﻌل اﻟﺧطﺄ ،ﺳﺗﺗﻌﻠم ﻓﻌل اﻟﺻﺣﯾﺢ
Tam anlaşacakken adam, satmaktan vazgeçti Tam evden cıkacakken misafer geldi Tam son soruyu çözecekken sınav bitti Yanlış yapa yapa doğru yapmayı öğreneceksin 79
أراﻓﻘﻛم ﺑﻛل ﺳرور ﻟﻘﻠﺔ ﻣﺟﯾﺋك ﻧﺳﯾت طرﯾق ﺑﯾﺗﻧﺎ ھو اﻟﺑﺎرﺣﺔﻣﺳﺎءا ً درس ﻣﺳﺗﻣﻌﺎ ً ﻟﻠﻣوﺳﯾﻘﻰ وﻋﺎد اﻟﻰ ﺗرﻛﯾﺎ ﻛدﻛﺗور،رأى اﻟﺗﻌﻠﯾم ﻓﻲ ﺧﺎرج اﻟﺑﻼد ﺛﻼث ﺳﻧﯾن
Size seve seve eşlik ederim Gelmeye gelmeye bizim evimizin yolunu unuttun O dün gece müzik dinleyerek ders çalıştı Üç yıl yurt dışında öğrenim görüp doktor olarak türkiyeye döndü Müzik dinleyerek ders çalışmayı çok seviyorum Antalya’ya türist olarak geldim ama 10 yıldır burada yaşıyorum İyi bir anne olarak çocuklarımın bütün sorunlarıyla ilgilenirim
أﺣب اﻟدراﺳﺔ واﻧﺎ اﺳﺗﻣﻊ ﻟﻠﻣوﺳﯾﻘﻰ ﻟﻛن ﻣﻧذ ﻋﺷر ﺳﻧﯾن أﻋﯾش ھﻧﺎ،ﺟﺋت اﻟﻰ أﻧطﺎﻟﯾﺎ ﻛﺳﺎﺋﺢ اھﺗم ﺑﺟﻣﯾﻊ ﻣﺷﺎﻛل اطﻔﺎﻟﻲ،ﻛﺄم ﺟﯾدة
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Her gün işe yürüyerek giderim Ailesini dinlemeyerek büyük bir hata yaptı Öğretmeniniz olarak size daha çok çalışmanızı öneriyorum Soruları iyice okumadan cevaplamayın Kadın elmayı soyup yiyor Adam ceketini giyip evden çıktı Murat ödevlerini yapıp dışarı çıkacak Murat ödevlerini yapmayıp sinamaya gidecek
ً أذھﺑﻛﻠﯾوﻣﺈﻟﯨﺎﻟﻌﻣﻠﻣﺷﯾﺎ ﺑدوﻧﺎﻧﯾﺳﻣﻌﻌﺎﺋﻠﺗﮭﻔﻌﻠﺧطﺎ ًﻛﺑﯾر أﻧﺎﻛﻣﻌﻠﻣﻛﻣﺎﻗﺗرﺣﻌﻠﯾﻛﻣﺄﻧﺗﻌﻣﻠوااﻛﺛر ﻻﺗﺟﺎﺑواﻋﻠﯨﺎﻻﺳﺋﻠﺔدوﻧﺄﻧﺗﻘرأواﺑﺷﻛﻠﺟﯾد اﻹﻣرأةﺗﻘﺷراﻟﺗﻔﺎﺣﺔوﺗﺄﻛﻠﮭﺎ اﻟرﺟﻠﻠﺑﺳﺟﺎﻛﯾﺗوﺧرﺟﻣﻧﺎﻟﺑﯾت ﻣرادﺳﯾﺣﻠوظﺎﺋﻔﮭوﯾﺧرﺟﻠﻠﺧﺎرج ﻣرادﻟﻧﯾﺣﻠوظﺎﺋﻔﮭﺳﯾذھﺑﻠﻠﺳﯾﻧﻣﺎ 80
ﻟطﻔﺎ ًﺧذواﻣوﻋدا ًوﺗﻌﺎﻟوا دوﻧﺎﻧﺎﻧﮭﯾﺎﻋﻣﺎﻟﯾﻠﻧﺎﺧرﺟﻠﻠﺧﺎرج دوﻧﺄﻧﺗﺄﻛﻠﻼﺗﺷرﺑﮭذااﻟدواء دوﻧﺄﻧﺗﻔﻛرﺑﺷﻛﻠﺟﯾدﻻﺗﻌطﯾﺟواب ﻓﻛرﺑﺷﻛﻠﺟﯾدواﻋطﯾﺟواب ﺳﺄﻧﮭﯾﺎﻋﻣﺎﻟﯾواﺧرﺟﻠﻠﺧﺎرج اﻟﯾوﻣوأﻧﺎآﺗﯾﺈﻟﯨﺎﻟﻣدرﺳﺔ ) ﻓﯾﺄﺛﻧﺎءﻣﺟﯾﺋﻲ ( اﻟﺗﻘﯾﺗﻣﻌﺻدﯾﻘﻠﻲ ﻓﯾوﻗﺗﺳﺄﺣﻼﻟﺳؤاﻻﻷﺧﯾراﻧﺗﮭﯨﺎﻟﻔﺣص ﯾﻌﻧﯾﻌﻧدﻣﺎﺳﺄﺣﻼﻟﺳؤاﻻﻻﺧﯾراﻧﺗﮭﯨﺎﻟﻔﺣص ) ﻓﯾﺎﺛﻧﺎء( ) ﻓﯾﺎﻟﻠﺣظﮭﺎﻟﻠﺗﯾﺳﺄﺣﻠﻔﯾﮭﺎاﻟﺳؤاﻻﻻﺧﯾرأﻧﺗﮭﯨﺎﻻﻣﺗﺣﺎن ( ﯾﻌﻧﯾﮭﻧﺎاﻟﻼﺣﻘﮭﺎﻓﺎدﺗﻣﺷﺎرﻛﮭزﻣﻧﯾﮭﻠﺣدﺛﯾﯾﻧﻣﻧﻔﺻﻠﯾﯾن ﻓﯾﺄﺛﻧﺎءوﺟودﯾﻔﯾﺎﻟﺟﺎﻣﻌﺔ ) ﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺗﻔﯾﺎﻟﺟﺎﻣﻌﺔ ( ﻛﻧﺗﺄذھﺑﺎﻏﻠﺑﺎﻻﺣﯾﺎﻧﺈﻟﯨﺎﻟﺳﯾﻧﻣﺎ ﻻأرﯾدأﻧﺄزﻋﺟﻛﻔﯾﺄﺛﻧﺎءﻋﻣﻠك ) وأﻧﺗﺗﻌﻣل( اﻟﻧﺎﺳﻌﻧدﻣﺎﻛﺎﻧﺗﻔﯾﻣرﺣﻠﺔاﻟﺷﺑﺎﺑﺗرﯨﺎﻟﺣﯾﺎةوردﯾﺔ واﻧﺎﻻأﺷﺎھداﻟﺗﻠﻔزﯾوﻧﻼأﺷرﺑﺎﻟﻘﮭوة ) ﯾﻌﻧﯾﺎﺛﻧﺎءﻋدﻣﻣﺷﺎھدﺗﯾﻠﻠﺗﻠﻔزﯾوﻧﻼاﺷرﺑﺎﻟﻘﮭوة( ﻓﯾﺎﺛﻧﺎءوﺟودﻧﺎﻓﯾﺎﻟﺳﯾﻧﻣﺎاﻧﻘطﻌﺗﺎﻟﻛﮭرﺑﺎء ﻟطﻔﺎ ًاﺛﻧﺎءدراﺳﺗﯾﻼﺗزﻋﺟوﻧﻲ ﻓﯾﺄﺛﻧﺎءﻣﺟﯾﺋﯾﻸﻧﻘراأرﯾدأﯾﺿﺎ ًأﻧﺄراك ﻓﯾﺄﺛﻧﺎءﺗﺣﺿﯾرﯾﻠﻠﺳﻠطﺔأﻧﺗﺄﯾﺿﺎ ًﺣﺿراﻟﺳﻔرة ﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺎﻓﯾﺎﻟﻌطﻠﺔﺗﻣﺗﻌﻧﺎﻛﺛﯾرا ً ھﻧﺎﻗدﯾﻣﺔﻛﺎﻧﻘﺻرا ًاﻵﻧﺎﺻﺑﺣﻣطﻌﻣﺎ ً اﺧﺎﻧﯾﺧﺗﻠﻔوﻧﻌﻧﺑﻌﺿﮭﻣﺎﻟﺑﻌﺿﻛﺛﯾرا ..ﻓﯾﺎﺛﻧﺎءﻋدﻣﺿﺣﻛوﺟﮭواﺣدﻣﻧﮭم .. اﻵﺧرداﺋﻣﺎ ًﻓرح اﺛﻧﺎءﻣﺷﺎھدﺗﻛﻣﻠﻠﺗﻠﻘﺎزﻣﺎذاﺗﻔﻌﻠون؟ اﺛﻧﺎءﻣﺣﺎدﺛﺗﻛﻣﻠﺻدﯾﻘﺗﻛم ..رﻧﮭﺎﺗﻔﻛم 81
Lütfen randevu alıp gelin İşlerimi bitirmeden dışarı çıkmayacağım Bu ilaçları yemeden içme İyice düşünmeden cevap verme İyice düşünüp cevap ver İşlerimi bitirip dışarı çıkacağım Bugün kusra gelirken bir arkadaşımla karşılaştım Tam son soru yanıtlayacakken sınav bitti
Üniversitedeyken daha sık sinamaya gidiyorum Çalışıyorken rahatsız edilmek istemiyorum İnsanlar gençken hayatı tozpembe görüyor Televizyon izlemiyorken kahve içmem Biz sinemadayken elektrikler kesildi Lütfen ders çalışıyorken beni rahatsız etmeyin Ankaraya gelirken seni de görmek isterim Ben salatayı yapıyorken sen de sofrayı hazırla Biz tatildeyken çok eğlendik Burası eskiden bir konakken şimdi lokanta oldu İki kardeş birbirinden çok farklı . birinin yüzü hiç gülmüyorken değiri her zaman çek neşeli. ? Televizyon seyrederken ne yaparsınız Arkadaşınızla konuşuyorken , telefonunuz çaldı
Öğrenciyken çok çalışkandınız Bu kursa katıldım katılalı tatile gidemedim Geç kaldınız , ders başlayalı yarım saat oldu Sigarayı bırakalı daha az öksürüyorum Türkiyeye geldim geleli türkçe öğreniyorum Arkamızdekiler film başladı başlayalı konuşuyorlar Ayşeyi görmeyeli yıılar oldu . Ne kadar büyümüş Seni tanıdım tanıyalı bütün hayatım değişti Antalyaya geldim geleli daha iki ay oldu ama yıllardır burada yaşıyor gibiyim
ﻋﻧدﻣﺎﻛﻧﺗﻣطﻼﺑﻛﻧﺗﻣﻣﺟﺗﮭدﯾﻧﺟدا ً ﻣﻧذأﻧﺎﻧﺿﻣﯾﺗﻠﮭذااﻟﻛورﺳﻠﻣﺎﺳﺗطﯾﻌﺎﻟذھﺎﺑﻠﻠﻌطﻠﺔ ﻟﻘدﺗﺄﺧرﺗﻛم ،ﻣﻧذأﻧﺑدءاﻟدرﺳﻣﺿﯨﻧﺻﻔﺳﺎﻋﺔ ﻣﻧذأﻧﺗرﻛﺗﺎﻟﺗدﺧﯾﻧﺎﺳﻌﻼﻗل ﻣﻧذأﻧﺟﺋﺗﺈﻟﯨﺗرﻛﯾﺎأﺗﻌﻠﻣﺎﻟﻠﻐﺔاﻟﺗرﻛﯾﺔ ﻣﻧذأﻧﺑدءاﻟﻔﻠﻣواﻟذﯾﺧﻠﻔﻧﺎﯾﺗﻛﻠﻣون ﻣﺿﯨﺄﻋواﻣﻣﻧذﻟﻣﺄرﯨﻌﺎﺋﺷﺔ .ﻛﻣﻛﺑرت! ﺗﻐﯾرﺗﻛﻠﺣﯾﺎﺗﯾﻣﻧذأﻧرأﯾﺗك ﻟﻘدﻣﺿﯨﻌﺎﻣﯾﻧﻣﻧذأﻧﺄﺗﯾﺗﺈﻟﯨﺄﻧطﺎﻟﯾﺎ ..ﻟﻛﻧﻛﺄﻧﻧﯾﻣﻧذأﻋواﻣﺄﻋﯾﺷﮭﻧﺎ
Zorunluluk اﻻﺿﻄﺮارﯾﺔ ھﻲ ﻋﺑﺎرة ﻋن ﺛﻼث ﻟواﺣق ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ،ﺗﺑﯾن اﺿطرارﯾﺔ اﻟﻌﻣل ﺑﺎﻟﺷﻲء ،أﺧذﻧﺎ ﻓﻲ اﻟدروس اﻟﺳﺎﺑﻘﺔ ﻗواﻋد ﻣﺷﺎﺑﮭﺔ ﻟﮭﺎ وھﻲ اﻟوﺟوب ،اﻻﺿطرارﯾﺔ ﺗﺄﺗﻲ أﻛﺛر ﻗﺳوة ﻣن اﻟوﺟوب ،أي أﻧك ﺗﺿطر ﻋﻠﻰ أن ﺗﻔﻌل اﻟﺷﻲء )ﻣﺿطر أن أذھب ،ﻣﺟﺑر أن أذھب ،ﻣﻠزم أن أذھب( ﺗﺻﺎغ ﻋﻠﻰ ھذه اﻟﺗرﺟﻣﺔ...اﻟﻠواﺣقMecbur – Zorunda – Mecburiyetinde :
اﻟﻧﻔﻲ Zorundadeğilim ﻟﺳت ﻣﺿطر )أﻧﺎ( Zorundadeğilsin ﻟﺳت ﻣﺿطر )أﻧت( Zorundadeğil ﻟﯾس ﻣﺿطر
Gelmek Gelmek zorundayım ﻣﺿطر أن آﺗﻲ Gelmek zorundasın ﻣﺿطر أن ﺗﺄﺗﻲ Gelmek zorunda ﻣﺿطر أن ﯾﺄﺗﻲ
Gitmek Gitmek zorundayım ﻣﺿطر أن أذھب Gitmek zorundasın ﻣﺿطر أن ﺗذھب Gitmek zorunda ﻣﺿطر أن ﯾذھب 82
Dinlemek Dinlemek zorundayım ﻣﺿطر أن أﺳﺗﻣﻊ Dinlemek zorundasın ﻣﺿطر أن ﺗﺳﺗﻣﻊ Dinlemek zorunda ﻣﺿطر أن ﯾﺳﺗﻣﻊ
Ben Sen O
Zorundadeğiliz ﻟﺳﻧﺎ ﻣﺿطرﯾن Zorundadeğilsiniz ﻟﺳﺗم ﻣﺿطرﯾن Zorundadeğiller ﻟﯾﺳوا ﻣﺿطرﯾن أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
Gelmek zorundayız ﻣﺿطرون أن ﻧﺄﺗﻲ Gelmek zorundasınız ﻣﺿطرون أن ﺗﺄﺗوا Gelmek zorundalar ﻣﺿطرون أن ﯾﺄﺗوا
Gitmek zorundayız ﻣﺿطرون أن ﻧذھب Gitmek zorundasınız ﻣﺿطرون أن ﺗذھﺑوا Gitmek zorundalar ﻣﺿطرون أن ﯾذھﺑوا
Dinlemek zorundayız ﻣﺿطرون أن ﻧﺳﺗﻣﻊ Dinlemek zorundasınız ﻣﺿطرون أن ﺗﺳﻣﻌوا Dinlemek zorundalar ﻣﺿطرون أن ﯾﺳﻣﻌوا
Biz Siz Onlar
Beni dinlemek zorundasın O sınava girmek zorundadeğil Avukatınız olmadan konuşmak zorundadeğilsiniz Benimle gelmek zorundadeğilsin
اﻧت ﻣﻠزم أن ﺗﺳﻣﻌﻧﻲ ھل ﻟﯾس ﻣﺿطر أن ﯾدﺧل ﻟﻼﻣﺗﺣﺎن ﻟﺳﺗم ﻣﺿطرﯾن ﻟﻠﻛﻼم دون أن ﯾﻛون ﻣﺣﺎﻣﯾﻛم ﻟﺳت ﻣﺿطر أن ﺗﺄﺗﻲ ﻣﻌﻲ
ﻓﻲ اﻟﻘﺳم اﻟﺳﺎﺑق ﺷرﺣت ﻋن ﻛﯾﻔﯾﺔ اﺳﺗﺧدام اﻻﺿطرارﯾﺔ دون زﻣن ﻣﺣدد وھﻲ اﻟﻣﺳﺗﻌﻣﻠﺔ اﻛﺛر ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ،اﻻن ﺳﺄﺷرح ﻛﯾﻔﯾﺔ اﺳﺗﺧداﻣﮭﺎ ﻣﻊ اﻷزﻣﻧﺔ ﺑﺣﯾث ﻧﺿﯾف Zorunda kalmakأي ﯾﺄﺗﻲ ﺑﻌدھﺎ ﻓﻲ اﻟﺑﻘﺎء..ﻓﻘط ﯾﺗﻐﯾر اﻟﻔﻌل kalmakﺣﺳب زﻣن اﻟﺣدﯾث إن ﻛﺎن ﻣﺎﺿﻲ أو واﺳﻊ أو.....
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻻوﻟﻰ :اﻟزﻣن اﻟﺣﺎﺿر ﻓﻲ ﺑﻌض اﻷﺣﯾﺎن ﺗﻔوت اﻟﺣﺎﻓﻠﺔ ،أﺑﻘﻰ ﻣﺿطرا ً ﻟﻠرﻛوب ﻓﻲ اﻟﺗﻛﺳﻲ
Bazen otobüsü kaçırıyor, taksiye binmek zorunda kalıyorum
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ :اﻟزﻣن اﻟﻣﺎﺿﻲ أﺑﻲ ﻟم ﯾﺳﺗطﯾﻊ أن ﯾرﺳل ﻟﻲ ﻣﺎل ،ﻟﮭذا اﻟﺳﺑب اﺿطررت أن أطﻠب دﯾﻧﺎ ً ﻣن ﺻدﯾﻘﻲ اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻟﺛﺔ :زﻣن اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل ﻛوﻧوا ھﺎدﺋﯾن وإﻻ ﺳﺄﻛون ﻣﺿطرا ً )ﺳﺄﺑﻘﻰ ﻣﺿطرا ً( أن أﺧرﺟﻛم ﻟﻠﺧﺎرج
Babam bana para gönderemedi, bu nedenle arkadaşımdan borç istemek zorunda kaldım
Sessiz olun, yoksa size dışarı çıkarmak zorunda kalacağım
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟراﺑﻌﺔ :اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ 83
ﻓﻲ أﯾﺎم اﻻﺳﺑوع )داﺧل اﻻﺳﺑوع( ﻟدي ﻣدرﺳﺔ ،اﺑﻘﻰ ﻣﺿطرا ً ﻟﻼﺳﺗﯾﻘﺎظ ﻣﺑﻛرا ً ﻛل ﯾوم
Hafta içi okulum var her gün erken kalmak zorunda kalırım
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺧﺎﻣﺳﺔ :ﺣﺎﻟﺔ اﻻﻣر اﻧﺗﺑﮫ ﻟﻧﻔﺳك ،ﻻ ﺗﻛن ﻣن ﺟدﯾد ﻣﺿطرا ً أن ﺗﺟري ﻋﻣﻠﯾﺔ
Kendine dikkat et, yeniden ameliyat olmak zorunda kalma
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺳﺎدﺳﺔ :اﻟزﻣن اﻟﻣﺎﺿﻲ اﻟﺧﺑري )اﻟﻐﯾر ﻣؤﻛد( آه...اﻟﯾوم ھو ﺗﺎرﯾﺦ دﻓﻊ ﻓﺎﺗورة اﻟﻛﮭرﺑﺎء..اوف..اﺿطرﻧﻧﺎ اﻟﻰ أن ﻧدﻓﻊ ﺿرﯾﺑﺔ اﻟﺗﺄﺧﯾر
!Aa ! elektrik faturasının ödeme tarihi bugünmüş! Of Gecikme faizi ödemek zorunda kalmışız
اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺳﺎﺑﻌﺔ :اﻟﻧﻔﻲ طرﯾﻘﺔ اﻟﻧﻔﻲ ھﻲ أن ﺗﻧﻔﻲ اﻟﻔﻌل kalmakﻓﻘط وﺗﺻﯾﻎ اﻟﺟﻣﻠﺔalmaz – kalmıyor – kalmayacak – kalmadı - kalmamış اﻻﺿطرارﯾﺔ اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ وھﻲ اﻻﻗل اﺳﺗﻌﻣﺎﻻ ً ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ،ﻟﻛن ﻣن ﺑﺎب اﻟﻌﻠم ﺳﻧﺷرﺣﮭﺎ ﻛﺎﻣﻠﺔ ،وھﻲ ﻛﻣﺎ Zorunda kalmakﻓﻲ اﻟﺣﺎﻟﺔ اﻟﻌﺎدﯾﺔ ﺗﺳﺗﺧدم ھﻛذا: أﻧﺎ ﻣُﻠزم أن أﻧﺳﺎﻛﻲ أﻧت ﻣُﻠزم أن ﺗﻧﺳﺎﻧﻲ ھو ﻣُﻠزم أن ﯾﻧﺳﺎك ﻧﺣن ﻣُﻠزﻣون أن ﻧﻧﺳﺎك اﻧﺗم ﻣُﻠزﻣون أن ﺗﻧﺳوﻧﺎ ھم ﻣُﻠزﻣون أن ﯾﻧﺳوﻧﺎ ﻧﺳﺗطﯾﻊ ﺗرﺟﻣﺗﮭﺎ ) ﻣﺿطر – ﻣﻠزم – ﻣﺟﺑور ( ﻋﻧد ﺻﯾﺎﻏﺗﮭﺎ ﻣﻊ اﻻزﻣﻧﺔ ﺣﺎﺿر ﻣﺎﺿﻲ ﻣﺳﺗﻘﺑل ﻣﺎﺿﻲ ظﻧﻲ رواﺋﻲ
Ben seni unutmak mecburiyetindeyim Sen beni unutmak mecburiyetindesin O seni unutmak mecburiyetinde Biz sezi unutmak mecburiyetindeyiz Siz bezi unutmak mecburiyetindesiniz Onlar bizi unutmak mecburiyetindeler Mecburiyetinde kalıyorım Mecburiyetinde kaldım Mecburiyetinde kalacağım Mecburiyetinde kalmışım 84
واﺳﻊ وأﯾﺿﺎ ً ﺗﺳﺗﺧدم ﻣﻊ ﺟﻣﯾﻊ اﻟﻘواﻋد )اﻻﺳﺗطﺎﻋﺔ – اﻟﻣﺎﺿﻲ اﻟواﺳﻊ – اﻟﻣﺎﺿﻲ اﻟﻣﺿﺎرع ( وﻛﻣﺎ ﺷرﺣﻧﺎ ﻓﻲ درس اﻻﺳﺗطﺎﻋﺔ ﻗﻠﻧﺎ ھﻧﺎك ﺣﺎﻟﺔ ﻓﻲ درس اﻻﺳﺗطﺎﻋﺔ ﻣن اﻟﻣﻣﻛن أن ﺗﺣول اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻟﻣﻌﻧﻰ ) رﺑﻣﺎ – ﻣن اﻟﻣﻣﻛن ( ﻟرﺑﻣﺎ ﻣﺿطر أن أﻧﺳﺎك
Mecburiyetinde kalırım Kalıyordum – kalırdım - kalabiliyorum
Seni unutmak mecburiyetinde kalabiliyorum
اﻟﻼﺣﻘﺔ اﻟﺛﺎﻟﺛﺔ ھﻲ ،Mecburﺣﯾث ﯾﺗﻐﯾر اﻟﻣﺻدر اﻟﻰ maya - meyeوﺗﻛون ﺧﺎطﺋﺔ اذا اﺳﺗﺧدﻣﻧﺎ mek - mak ﺳؤال ? Mecbur muyum ھل أﻧﺎ ﻣُﺟﺑر ؟ ? Mecbur musun ھل أﻧت ﻣُﺟﺑر ؟
ﻧﻔﻲ Mecbur değilim ﻟﺳت ﻣُﺟﺑر )أﻧﺎ( Mecbur değilsin ﻟﺳت ﻣُﺟﺑر )أﻧت( 85
Seni unutmaya mecburum أﻧﺎ ﻣُﺟﺑر أن أﻧﺳﺎك Güçlü olmaya mecbursun أﻧت ﻣُﺟﺑر أن ﺗﻛون ﻗوﯾﺎ ً
Ben Sen
O Biz Siz Onlar
Emekli olmaya mecbur ھو ﻣُﺟﺑر أن ﯾﻛون ﻣﺗﻘﺎﻋد Birlik olmaya mecburuz ﻧﺣن ﻣُﺟﺑرﯾن أن ﻧﻛون ﻣﺗﺣدﯾن Şampiyon olmaya mecbursunuz أﻧﺗم ﻣُﺟﺑرﯾن أن ﺗﻛوﻧوا أﺑطﺎل Bizi dinlemeye Mecburlar ھم ﻣُﺟﺑرﯾن أن ﯾﺳﻣﻌوﻧﺎ
Mecbur değil ﻟﯾس ﻣُﺟﺑر Mecbur değiliz ﻟﺳﻧﺎ ﻣُﺟﺑرﯾن Mecbur değilsiniz ﻟﺳﺗم ﻣُﺟﺑرﯾن Mecbur değiller ﻟﯾﺳوا ﻣُﺟﺑرﯾن
Mecbur mu ? ھل ھو ﻣُﺟﺑر ؟ Mecbur muyuz ? ھل ﻧﺣن ﻣُﺟﺑرﯾن ؟ Mecbur musunuz ? ھل أﻧﺗم ﻣُﺟﺑرﯾن ؟ Mecburlarmı ? ھل ھم ﻣُﺟﺑرﯾن ؟
: ﻣﻊ اﻷزﻣﻧﺔ ( ً ﻣﺳﺗﻘﺑل ) ﺳﺄﻛون ﻣﺟﺑرا ( ً ﺣﺎﺿر ) ﺗﻛون ﻣﺟﺑرا ( ً واﺳﻊ ) ﯾﻛون ﻣﺟﺑرا ( ﻣﺎﺿﻲ )أ ُﺟﺑرﻧﺎ ( ﺳؤال ﻣﺳﺗﻘﺑل ) ھل ﺳﺗﻛوﻧون ﻣﺟﺑرﯾن ﻋﻧدﻣﺎ أﻛون ﻣُﺟﺑر
Mecbur kalacağım Mecbur kalıyorsun Mecbur kalır Mecbur kaldık Mecbur kalacak mısınız ? Mecbur kalınca 86
ﻧذﻛر ﻣرة ﺟدﯾدة ،ﻛل اﻟدروس اﻟﻧﺻﯾﺔ ﯾﻣﻛن اﺳﺗﺧداﻣﮭﺎ ﻣﻊ ﺟﻣﯾﻊ اﻷزﻣﻧﺔ ﻣن ﯾﻛون ﻣُﺟﺑر – اﻟذي ھو ﻣُﺟﺑر ﻋﻧدﻣﺎ أﻛون ﻣُﺟﺑر ﻷﻧﻧﻲ ﻣُﺟﺑر – ﻷﻧﻧﻲ ﺟُﺑرت ﺗﻌﻠم أﻧﻧﻲ ﻣُﺟﺑر أﻣﻲ ﻗﺎﻟت أن ﻻ أﻛون ﻣُﺟﺑرا ً
Mecbur kalan Mecbur kaldığımda Mecbur kaldığım için Mecbur kaldığımı biliyorsun Annem mecbur kalmamamı söyledi
İşteşlik اﻟﻤﺸﺎرﻛﺔ
اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ ﻣن اﺣدى اﻟدورس اﻟﻣﮭﻣﺔ ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ وإﺿﺎﻓﺗﮭﺎ ھﻲ birbiriوھﻲ اﻟﺗﺷﺎرك ﺑﺎﻟﻌﻣل ،وﺗﺄﺗﻲ ﺑﻣﻌﻧﺎه اﻟﻌرﺑﻲ ﻣﺛﻼ ً )ﻧﺣن ﻧﺣب ﺑﻌﺿﻧﺎ اﻟﺑﻌض...ﻧﺣن ﻧﺳﺎﻋد ﺑﻌﺿﻧﺎ( 87
Birbir+imiz - Birbir+iniz - Birbir+leri – Birbiri وإﺿﺎﻓﺎﺗﮭﺎ ﻋﻠﻰ اﻟﺷﻛل اﻟﺗﺎﻟﻲ ﺣرف اﻟﺟر اﻟﻰ e – ne ﺣرف اﻟﺟر ﻓﻲ de – nde ﺣرف اﻟﺟر ﻣن den – nden اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ i – ni ﻣﻊ -ﺑواﺳطﺔ le – yle ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ اﻟﻔﻌل ﯾﺄﺧذ ﻻﺣﻘﺗﮫ داﺋﻣﺎ ً ،ﻣﺛﻼ ً ﻓﻌل اﻟﺣب ﯾﺄﺧذ اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ ، iﻓﻌل اﻟﻛره ﯾﺄﺧذ ﺣرف اﻟﺟر ﻣن ،denﻓﻌل اﻟﺗﺷﺎﺑﮫ ﯾﺄﺧذ ﺣرف اﻟﺟر e وھﻛذا.
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : Onlar birbirlerinden nefret eder Ben ve kardeşim birbirimize hiç benzemeyiz ? Siz birbirimizi tanıyor musunuz Biz birbirimizi uzun zamandır görmüyoruz Ali ve Murat sürekli birbirlerinde hata arıyor ? Eşin ven sen birbirinizle nasıl tanıştınız Babacığım, Mert’le ben birbirimize aşığız evlenmek
ھم ﯾﻛرھون ﺑﻌﺿﮭم اﻟﺑﻌض أﻧﺎ وأﺧﻲ ﻻ ﻧﺷﺑﮫ ﺑﻌﺿﻧﺎ اﻟﺑﻌض ھل ﺗﻌرﻓون ﺑﻌﺿﻛم اﻟﺑﻌض ﻧﺣن ﻣﻧذ وﻗت طوﯾل ﻻ ﻧرى ﺑﻌﺿﻧﺎ اﻟﺑﻌض ﻋﻠﻲ وﻣراد ﻣﺗواﺻﻼ ً ﯾﺑﺣﺛون ﻋن ﺧطﺄ ﺑﺑﻌﺿﮭم اﻧت وزوﺟﺗك ﻛﯾف ﺗﻌرﻓﺗم ﻋﻠﻰ ﺑﻌﺿﻛم اﻟﺑﻌض أﺑﻲ اﻟﻌزﯾز ،أﻧﺎ وﻣﯾرت ﻧﺣب ﺑﻌﺿﻧﺎ وﻧرﯾد أن ﻧﺗزوج 88
istiyoruz ! Niçin kavga ettiniz ? birbirinizden özür dileyin hemen Çocuklar yaz kampında çok iyi anlaştı, tatilin sonunda birbirlerinden ayrılmak istemediler Bence yarın akşamki partiye Mert’i ve Özgeyi birlikte çağırma çünkü onlar birbirlerinden nefret eder Jale ve Kemal her projede beraber çalışıyorlar birbirleriyle çok iyi anlaşıyorlar
ﻟﻣﺎذا ﺗﻘﺎﺗﻠﺗم ،اﻋﺗذروا ﻣن ﺑﻌﺿﻛم ﻓورا ً اﻷطﻔﺎل ﻓﻲ اﻟﻣﺧﯾم اﻟﺻﯾﻔﻲ اﺗﻔﻘوا ﺟﯾدا ً ﺟدا ً ،ﻓﻲ ﻧﮭﺎﯾﺔ اﻟﻌطﻠﺔ ﻟم ﯾرﯾدوا أن ﯾﻧﻔﺻﻠوا ﻋن ﺑﻌﺿﮭم ﺑرأﯾﻲ ﻻ ﺗدﻋﻲ ﻣﯾرت وازﻏﻲ ﻣﻊ ﺑﻌﺿﮭم اﻟﻰ اﻟﺣﻔﻠﺔ اﻟﺗﻲ ﻓﻲ ﻣﺳﺎء اﻟﻐد ﻷﻧﮭم ﯾﻛرھون ﺑﻌﺿﮭم ﺟﺎﻟﻲ وﻛﻣﺎل ﻓﻲ ﻛل ﻣﺷروع ﯾﻌﻣﻠون ﻣﻌﺎ ً ،ﯾﺗﻔﻘون ﻣﻊ ﺑﻌﺿﮭم ﺟﯾدا ً
İşteş çatı ﻓﻌﻞ اﻟﻤﺸﺎرﻛﺔ ﻓﻌل اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ھو ﻋﺑﺎرة ﻋن إﺿﺎﻓﺔ ﺗﺿﺎف ﻟﻣﺻدر اﻟﻔﻌل ﻟﯾﺻﺑﺢ اﻟﻔﻌل ﻣﺗﻌﺎون ،دﻻﻟﺔ ﻋﻠﻰ اﻟﺗﻔﺎﻋل ﻓﻲ اﻟﻘﯾﺎم ﺑﺎﻟﻌﻣل ،ﯾﺻﺎغ ﻓﻌل اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ ﺑﺈﺿﺎﻓﺔ ış – iş – uş – üş :اﻟﻰ ﻣﺻدر اﻟﻔﻌل ،وﻋﻧد اﻧﺗﮭﺎء اﻟﻔﻌل ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ ﯾﺿﺎف ﻓﻘط . ş Görmek – gör +üş mek وھﻧﺎك أﯾﺿﺎ ً ﻻﺣﻘﺔ ﻣن ﻓﻌل اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ وھﻲ laş – leş :وھﻲ اﻟﺗﻲ ﺗﺟﻌل اﻟﺻﻔﺔ ﻓﻌﻼ ً iyi ،ﺟﯾد iyi+leşmek -اﻟﺗﺣﺳن – اﻟﺗﻌﺎﻓﻲ اﻻﯾﺟﺎد – أن ﺗﺟد Bulmak وﺟدت ﻋﺻﻔورا ً ﻓﻲ ﻏرﻓﺗﻲ Odamda bir küş buldum ﻧﺣول اﻟﻔﻌل ﻟﻣﺷﺎرك اﻟﺗﻼﻗﻲ -اﻟﻣﻘﺎﺑﻠﺔ Buluşmak ﻏدا ُ أﯾن ﺳﻧﻠﺗﻘﻲ ؟ ? Yarın nerede buluşacağız 89
أن ﺗُﻘﺑل ﺗﺑﺎدل اﻟﻘﺑل ﻓﻲ اﻟﺛﻘﺎﻓﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﺗﻘﺑﯾل اﻟرﺟﺎل )ﺗﺑﺎدل اﻟﻘﺑل( ھو ﻟﯾس ﺑﺳﻠوك ﻏرﯾب
Öpmek Öpüşmek Türk kültüründe erkeklerin öpüşmesi garip bir davranış değildir Tanımak Tanışmak Türkçe kursunda farklı ülkelerden insanlarla tanıştım Görmek Görüşmek Onunla yıllarca görüşmedim Uçmak uçuşmak Ünlü sanatçının düğününde konfetiler, çiçekler hatta paralar havada uçuştu Kaçmak Kaçışmak Aniden başlayan yağmurla birlikte insanlar sağa sola kaçışmaya başladı
(اﻟﻣﻌرﻓﺔ )أن ﺗﻌرف (اﻟﺗﻌﺎرف )أن ﺗﺗﻌرف ﻓﻲ ﻛورس اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﺗﻌرﻓت ﻋﻠﻰ أ ُ ﻧﺎس ﻣن ﻣﺧﺗﻠف اﻟﺑﻠدان (اﻟرؤﯾﺔ )أن ﺗرى (ﺗﺑﺎدل اﻟرؤﯾﺔ )اﻻﻟﺗﻘﺎء ً ﻟم أﻟﺗﻘﻲ ﺑﮫ ﻷﻋواﻣﺎ (اﻟطﯾران )أن ﺗطﯾر اﻟﺗطﺎﯾر ﻓﻲ ﻋرس ﻓﻧﺎن ﻣﺷﮭور اﻟﻣﻔرﻗﻌﺎت واﻟزھور ﺣﺗﻰ اﻻﻣوال ﺗطﺎﯾرت ﻓﻲ اﻟﮭواء (اﻟﮭروب )أن ﺗﮭرب اﻟﺗﮭﺎرب ً ﺑدأ اﻟﻧﺎس ﺑﺎﻟﺗﮭﺎرب ﯾﻣﯾﻧﺎ ً وﯾﺳﺎرا،ﻣﻊ ظﮭور ﺑدء ﻣﻔﺎﺟﺊ ﻟﻠﻣطر ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Çocuklar bütün gün bahçede koşuştu
ﺗراﻛﺿﺎﻷطﻔﺎﻟﻔﯾﺎﻟﺣدﯾﻘﺔطواﻻﻟﻧﮭﺎر
koşmak Koşmak Şoför buzlu yolda kontrolünü kaybetmiş , Bu yüzden otobüs bir kamyonla çarpıştı
اﻟرﻛض اﻟﺗراﻛض ﻟﮭذااﻟﺳﺑﺑﺎﺻطدﻣﻣﻌﺷﺎﺣﻧﺔ، اﻟﺳﺎﺋﻘﻔﻘداﻟﺳﯾطرةﻓﯾطرﯾﻘﺛﻠﺟﻲ 90
اﺻطدام ﺗﺻﺎدم أﺧﯾﻧﻼﯾﺗﻔﻘون ) ﻻﯾﺗﻔﺎھﻣون ( ﻓﯾﺄﯾﻣوﺿوع اﻟﻔﮭم اﻟﺗﻔﺎھم ،اﻻﺗﻔﺎق اﺛﻧﺎءدﺧوﻻﻟﻌرﯾﺳﻣﻌﺎﻟﻌروﺳﺗطﺎﯾراﺗﺎﻟﻣﻔرﻗﻌﺎﺗﻔﯾﺎﻟﮭواء
Çarpmak Çarpışmak İki kardeş hiçbir konuda anlaşmıyorlar Anlamak Anlaşmak Gelinle damat salona girerken konfetiler havada uçuştu uçmak uçuşmak
اﻟطﯾران اﻟﺗطﺎﯾر Ben hala eski arkadaşımla yazışıyorum أﻧﺎﻣﺎزﻟﺗﺎﺗراﺳل ) ﻛﺗﺎﺑﯾﺎ ً ( ﻣﻌﺻدﯾﻘﻲ yazmak اﻟﻛﺗﺎﺑﺔ اﻟﺗﻛﺎﺗب ) اﻟﺗراﺳﻠﻛﺗﺎﺑﯾﺎ ً( yazışmak ﺳﻧﺷرح اﻻن ﻋن اﻻﺿﺎﻓﺔ ﻟﻠﻣﺻدر ، laş – leşھﻧﺎك ﺑﻌض اﻟﻣﺻﺎدر ﺗﺄﺗﻲ ﻣﺷﺗﻘﺔ ﻣن ﺑﻌض اﻟﺻﻔﺎت أو اﻷﺳﻣﺎء ،ﺗﺣﻣل ﻣﻌﻧﻰ اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ ،وﻻ ﯾﻣﻛن ﺣذف ﺣرف ال şﻣﻧﮭﺎ ،ﻛﻣﺎ أن ھﻧﺎك ﺑﻌض اﻷﻓﻌﺎل اﻟﺗﻲ ﻻ ﺗﺣﻣل ﻣﻌﻧﻰ اﻟﺗﺷﺎرك. اﻻﺗﻔﺎق – اﻟﺗﻌﺎھد اﻟﺗﻣﺎزح – ﺗﺑﺎدل اﻟﻣزاح اﻟﺗوادع اﻟﺗﺳﺎﻋد – اﻟﻣﺳﺎﻋدة – اﻟﻣﻌﺎوﻧﺔ اﻟﻣراﺳﻠﺔ – اﻟﺗراﺳل اﻟﺗﺧﺎﺑر – ﺗﺑﺎدل اﻷﺧﺑﺎر اﻟﻣﻌﺎﯾدة ﺗﺑﺎدل اﻟﺷﻛوى – اﻟﺗﺄﻟم – ﻣﺷﺎرﻛﺔ اﻟﮭﻣوم اﻟﻣﺻﺎدر اﻟﺳﺎﺑﻘﺔ ﻛﻠﮭﺎ ﻛﺎﻧت ﺻﻔﺎت وﺗﺣوﻟت ﻟﻣﺻﺎدر ﺑﻌد اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻼﺣﻘﺗﯾن laş – leşﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ ،ﻟﻛن ھﻧﺎك ﻣﺻﺎدر ﻻ ﺗﺄﺗﻲ ﺑﻣﻌﻧﻰ اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ ﻛـ iyileşmekﺗﺄﺗﻲ ﺑﻣﻌﻧﻰ اﻟﺗﺣﺳن اﻟﺗﻌﺎﻓﻲ
Söz+leşmek Şaka+laşmak Vedalaşmak Yardımlaşmak Mektuplaşmak Haberleşmek Bayramlaşmak dertlaşmak
91
ﺗوادﻋت ﻣﻊ ﺻدﯾﻘﻲ ﻓﻲ اﻟﻣﺣطﺔ ﺑﻌد اﻟﻌﻣل ﻓﻲ ﺑﻌض اﻟﻣﺳﺎءات ﻧﻠﺗﻘﻲ ﻣﻊ أﻗرب أﺻدﻗﺎﺋﻧﺎ وﻧﺗﺷﺎرك اﻟﮭﻣوم اﻟﺳﯾدة اﻣﯾل اﺣﺗﺿﻧت ﺗﻌﺎﻧﻘت ﻣﻊ اﺑﻧﺗﮭﺎ وودﻋﺗﮭﺎ ﻣن أﺟل اﻟﻣﻌﺎﯾدة ﻓﻲ اﻷﻋﯾﺎد ﺗﺟﺗﻣﻊ ﻛل اﻟﻌﺎﺋﻠﺔ داﺋﻣﺎ ً ﻣﻊ أﺻدﻗﺎء اﻟﺑﻧﺎء ﻧﺗﺑﺎدل اﻟﺳﻼم )ﻧﻠﻘﻲ اﻟﺗﺣﯾﺔ( ﻋﺛﻣﺎن ﺗوادع ﻣﻊ ﺣﺑﯾﺑﺗﮫ اﻟﯾوم وأﻧﺎ آﺗﻲ ﻟﻠﻌﻣل ﺗﻘﺎﺑﻠت ﻣﻊ ﺻدﯾﻘﻲ
Arkadaşımla istasyonda vedalaştım Bazı akşamlar işten sonra en yakın arkadaşlarımızla buluşup dertleşiriz Emel hanım kızıyla istasyonda kucaklaşıp vedalaştı Bayramlarda tüm aile bayramlaşmak için bir araya gelir bir araya gelirھو ﻓﻌل واﺣد )اﻟﻠﻘﺎء – اﻻﺟﺗﻣﺎع ( Apartman komşularımızla her zaman selamlaşırız Osman sevgilisiyle vedalaştı Bugün işe gelirken arkadaşımla karşılaştım
Dilek kipi ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺘﻤﻨﻲ
ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺗﻣﻧﻲ +اﻟﺻﯾﻐﺔ اﻟﺷرطﯾﺔ ھﻲ اﻟﺻﯾﻐﺔ sa – seﺣﺳب اﻻﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ وﻣن ﺛم اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ ﻓﻲ اﻟﺑداﯾﺔ ﻟن ﻧﺿﻌﮭﺎ ﻣﻊ اﻟزﻣن وھﻲ اﻟﺗﻲ ﺗﺳﻣﻰ ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺗﻣﻧﻲ ،ﺣﯾث ﻧﺟرد اﻟﻔﻌل ﻣن اﻟﻣﺻدر ﺛم ﻧﺿﻊ اﻟﻼﺣﻘﺔ sa – seﺣﺳب اﻟﺗواﻓق اﻟﺻوﺗﻲ وﻣن ﺛم اﺿﺎﻓﺔ اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ اﻟﻧﻔﻲ Gelmesem ﻟو ﻻ آﺗﻲ
Almak Alsam ﻟو أﺧذ
Gelmek Gelsem ﻟو آﺗﻲ 92
Ben
Sen O Biz Siz Onlar
Alsan ﻟو ﺗﺄﺧذ Alsa ﻟو ﯾﺄﺧذ Alsak ﻟو ﻧﺄﺧذ Alsanız ﻟو ﺗﺄﺧذون Alsalar ﻟو ﯾﺄﺧذون
Gelsen ﻟو ﺗﺄﺗﻲ Gelse ﻟو ﯾﺄﺗﻲ Gelsek ﻟو ﻧﺄﺗﻲ Gelseniz ﻟو ﺗﺄﺗون Gelseler ﻟو ﯾﺄﺗون
Gelmesen ﻟو ﻻ ﺗﺄﺗﻲ Gelmese ﻟو ﻻ ﯾﺄﺗﻲ Gelmesek ﻟو ﻻ ﻧﺄﺗﻲ Gelmeseniz ﻟو ﻻ ﺗﺄﺗون Gelmeseler ﻟو ﻻ ﯾﺄﺗون
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ Keşke bu zamanda yolculuk yapmak mümkün olsa Keşke kilo vermek için diyet yapmak gerekmese Acaba onunla yeniden konuşsakmı? Cevap verecek mi bize Keşke sınavda en yüksek notu ben alsam Keşke yarın siz de bizimle gelebilseniz Keşke insanlar birbirlerini üzmese Soğuktan nefret ediyorum, Keşke havalar hep sıcak olsa Keşke sen de bizimle tatile gelsen
ﯾﺎ ﻟﯾت ﻓﻲ ھذا اﻟوﻗت ﻟو ﻛﺎن اﻟﺳﻔر ﻣﻣﻛن ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو ﻻ ﯾﻛون داﻋﻲ ﻟﻔﻌل اﻟداﯾت )اﻟﺣﻣﯾﺔ( ﻣن أﺟل إﻧﻘﺎص اﻟوزن ھل ﺳﯾﺟﯾﺑﻧﺎ ؟،ﯾﺎ ﺗرى ھل ﻟو ﺗﻛﻠﻣﻧﺎ ﻣﻌﮫ ﻣن ﺟدﯾد ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو اﺧذ اﻋﻠﻰ ﻋﻼﻣﺔ )ﻣﻼﺣظﺔ( اﻧﺎ ﻓﻲ اﻟﻔﺣص ً ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو ﺗﺳﺗطﯾﻌون اﻧﺗم اﯾﺿﺎ ً ان ﺗﺄﺗوا ﻣﻌﻧﺎ ﻏدا ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو اﻟﻧﺎس ﻻ ﯾزﻋﺟون ﺑﻌﺿﮭم اﻟﺑﻌض ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو ﯾﻛون اﻟطﻘس داﺋﻣﺎ ً ﺣﺎر،اﻛره اﻟﺑرد ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو اﻧت اﯾﺿﺎ ً ﺗﺄﺗﻲ ﻣﻌﻧﺎ ﻟﻠﻌطﻠﺔ 93
(ﻓﻲ اﻟﺗﻣﻧﻲ اﺣﯾﺎﻧﺎ ً ﻓﻲ ﺑﻌض اﻟﺟﻣل ﯾﺄﺗﻲ اﻟﺗﻣﻧﻲ ﻛﻣﺎ ﻓﻌل )اﻟطﻠب– اﻷﻣر ﯾﺎ ﺗرى ھل اﻧﺎدي اﻣﻲ ﻟﻠﻣﺳﺎﻋدة ؟،ﻟدي ﻋﻣل ﻛﺛﯾر
Çok işim var, acaba annemi yardıma çağırsam mı? Bu tişörtü beğendim, ama çok pahalı alsam mı? Almasammı? Kararsız kaldım, saçlarımı kestirsem mi? Kestirmesemmi? Yarın işe giderken ne giysem ? Acaba ben de sizinle sinemaya gelsemmi ?
ھل أﺧذه أو ﻻ أﺧذه؟،ً ﻟﻛن ﻏﺎﻟﻲ ﺟدا،ھذه اﻟﺗﯾﺷورات اﻋﺟﺑﻧﻲ ﻟﻘد ﺗرددت )اﺣﺗرت( ھل اﻗص ﺷﻌري أو ﻻ اﻗﺻﮫ ﻣﺎذا اﻟﺑس؟،واﻧﺎ ذاھب ﻏدا ً ﻟﻠﻌﻣل ﯾﺎ ﺗرى ھل اﻧﺎ اﯾﺿﺎ ً اذھب ﻣﻌﻛم ﻟﻠﺳﯾﻧﻣﺎ
، اﻟﺳﺎﻋﺔﺗﻘﺗرﺑﻠﻠﺧﺎﻣﺳﺔواﻧﺎﻋﻠﯨوﺷﻛﺄﻧﺄﻧﮭﯾﻌﻣﻠﯾوﻣﺻﻌب ..ﻣﻧﺟدﯾدادﺧﻺﻟﯨﻌﺎﻟﻣﻣﻠﯾﺋﺑﺄﺣﻼﻣﺑـﯾﺎﻟﯾت ﻛﻠﻠﯾﻠﺔﻟواﺗﺟوﻟﺣﺗﯨﺎﻟﺻﺑﺎح، ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠوﻻاﻛﻧﻣﺟﺑرﻋﻠﯨﺎﻟﻌﻣل ، ﻟواﻗﯾﻣﻔطورا ًﺟﻣﯾل، ً واﻟﯾوﻣﺎﻟﻼﺣﻘﻠواﺳﺗﻘﯾظﻣﺗﺄﺧرا.. ( ﻟواﺗﺳﻠﻰ ) اﺗﻣﺗﻊ ، ً ﻟواﻟﺗﻘﯾﻣﻌﺎﺻدﻗﺎﺋﯾﻠوﻧذھﺑﻠﻠﺗﻧذھداﺋﻣﺎ ًﻣﻌﺎ، ً ﻟوﻻاﻟﻣﺳﺷﯾﺋﺎ ًأﺑدا، ﻟوﯾﻘوﻣﺑﻌﻣﻠﯾﻐﯾري ﻟواﻛﻣﻠطﯾﻠﺔﺣﯾﺎﺗﯾﮭﻛذا، ً ﻟوﻧﻣﺿﯾوﻗﺗﺎ ًﺟﻣﯾﻼ
Saat beşe yaklaşıyor ve ben yorucu bir iş gününü bitirmek üzereyim , Yine " Keşkelerle " dolu bir hayal dünyasına giriyorum , Keşke hiç çalışmak zorunda olmasam , Her gece sabaha kadar gezsem , eğlensem , Ertesi gün geç uyansam , Güzel bir kahvaltı yapsam . İşlerimi başka insanlar yapsa . Ben hiç bir şeye dokunmasam . Arkadaşlarımla buluşsam . Hep beraber gezmeye gitsek , Güzel vakit geçirsek . Hayatım boyunca 94
böyle devat etsem Keşke daha çok vaktim olsa da, hoblerimle vakit ayırsam Keşke çok yemek yesem ama kilo almasam Keşke dünyada hiç savaş olmasa , insanlar barış içinde yaşasalar Keşke sabah erken kalkmak zorunda olmasam geç saatlere kadar uyusam Keşke maaşımıza zam gelmese de daha rahat yaşasak
ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻛﺎﻧﻠدﯾوﻗﺗﺎﻛﺛرأﯾﺿﺎ ًوﻟواﺗرﻛوﻗﺗﺎ ًﻣﻌﮭواﯾﺗﻲ ﯾﺎﻟﯾﺗﻠواﻛﻠﻛﺛﯾرا ًﻟﻛﻧﻼاﺗﺧن ) اﺳﻣن ( ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻻﯾﻛﻧﻔﯾﺎﻟﻌﺎﻟﻣﺣرب ،ﻟوﺗﻌﯾﺷﺎﻟﻧﺎﺳﻔﯾﺳﻼم ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻻاﻛﻧﻣﺟﺑرﻋﻠﯨﺎﻻﺳﺗﯾﻘﺎظﻣﺑﻛرا ًﻟواﻧﺎﻣﺣﺗﯨﺳﺎﻋﺎﺗﻣﺗﺄﺧرة ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﯾﺄﺗﯾزﯾﺎدةﻟرواﺗﺑﻧﺎ ،أﯾﺿﺎ ًﻟوﻧﻌﯾﺷﺑراﺣﺔاﻛﺑر
Dilek (Hikaye) kipi اﻟﺘﻤﻨﻲ )ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺤﻜﺎﯾﺔ(
ﺷرﺣﻧﺎ ﻓﻲ اﻟدرس اﻟﺳﺎﺑق اﻟﺗﻣﻧﻲ دون زﻣن ﯾﻌﻧﻲ اﻟزﻣن اﻟﻌﺎدي ،اﻵن ﻧﺷرﺣﮭﺎ ﺑطرﯾﻘﺔ اﻟﺣﻛﺎﯾﺔ واﻟﺗﻲ ﺗﺄﺗﻲ ﻣﺎﺿﻲ. ﻓﻲ اﻟدرس اﻟﺳﺎﺑق ﻗﻠﻧﺎ ﺗﻛون اﯾﺟﺎﺑﯾﺔ ھﻛذا olsaوﻏﯾر اﯾﺟﺎﺑﯾﺔ ﻣﻧﻔﯾﺔ ... olmasaﻓﻲ طرﯾﻘﺔ اﻟﺣﻛﺎﯾﺔ ﻛﻣﺎ ذﻛرﻧﺎ ﺗﺄﺗﻲ ﻣﺎﺿﻲ اي ﯾﻌﻧﻲ ﺳﻧﺿﯾف ﺻﯾﻐﺔ اﻟﻣﺎﺿﻲ dım – dınاﻟﺦ ....ﻟﻛن ﻗﺑل اﺿﺎﻓﺔ ﺻﯾﻐﺔ اﻟﻣﺎﺿﻲ ﯾﺟب اﺿﺎﻓﺔ ﺣرف اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ ... yﺗﺻﺑﺢ olsaydımﻟو ﻛﻧت اﻟﺳؤال ? Gelmesemiydim ﻟو أﻧﻧﻲ ﻟم أﺗﻲ
اﻟﻧﻔﻲ Gelmeseydim ﻟو ﻟم آﺗﻲ
اﻟﺳؤال ? Gelsemiydim ﻟو أﻧﻧﻲ أﺗﯾت 95
Gelmek Gelseydim ﻟو آﺗﯾت )أﻧﺎ(
Ben
Sen O Biz Siz Onlar
Gelseydin (ﻟو آﺗﯾت )أﻧت Gelseydi ﻟو أﺗﻰ Gelseydik ﻟو أﺗﯾﻧﺎ Gelseydiniz ﻟو أﺗﯾﺗم Gelselerdi ﻟو أﺗوا
Gelmeseydin ﻟو ﻟم ﺗﺄﺗﻲ Gelmeseydi ﻟو ﻟم ﯾﺄﺗﻲ Gelmeseydik ﻟو ﻟم ﻧﺄﺗﻲ Gelmeseydiniz ﻟو ﻟم ﺗﺄﺗون Gelmeselerdi ﻟو ﻟم ﯾﺄﺗون
Gelsemiydin ? ﻟو أﻧك أﺗﯾت Gelsemiydi ? ﻟو أﻧﮫ أﺗﻰ Gelsemiydik ? ﻟو أﻧﻧﺎ أﺗﯾﻧﺎ Gelsemiydiniz ? ﻟو أﻧﮭم أﺗوا Gelsemiydiler ? ﻟو أﻧﻛم أﺗﯾﺗم
Gelmesemiydin ? ﻟو أﻧك ﻟم ﺗﺄﺗﻲ Gelmesemiydi ? ﻟو أﻧﮫ ﻟم ﯾﺄﺗﻲ Gelmesemiydik ? ﻟو أﻧﻧﺎ ﻟم ﻧﺄﺗﻲ Gelmesemiydiniz ? ﻟو أﻧﻛم ﻟم ﺗﺄﺗون Gelmesemiydiler ? ﻟو أﻧﮭم ﻟم ﯾﺄﺗوا ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
O keşke doktor olmasaydı Keşke dünyaya elli yıl daha geç gelseydim Keşke Ali’nin doğum günü partisini onlar da katılsalardı Acaba kursa bu ay başlamasa mıydık ? Keşke biraz daha çalışsaydın da sınıfı geçsedin ? Keşke gelmeden önce haber verseydiniz
(ﻟو ﻟم ﯾﻛن دﻛﺗور )ﻟو أﻧﮫ ﻟم ﯾﻛن دﻛﺗور ً ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو أﻧﻧﻲ أﺗﯾت ﻟﻠدﻧﯾﺎ ﻣﺗﺄﺧرا ً أﻛﺛر ﺧﻣﺳﯾن ﻋﺎﻣﺎ ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو ھؤﻻء اﯾﺿﺎ ً اﻧﺿﻣوا ﻟﻌﯾد ﻣﯾﻼد ﻋﻠﻲ ﯾﺎ ﺗرى ھل ﻟو أﻧﻧﺎ ﻟم ﻧﺑدأ اﻟﻛورس ھذا اﻟﺷﮭر ؟ (ﻟو أﻧك درﺳت أﻛﺛر وأﯾﺿﺎ ً ﻟو أﻧك ﻧﺟﺣت )ﺗﺧطﯾت اﻟﺻف ﯾﺎ ﻟﯾت ﻟو ﻗﺑل أن ﺗﺄﺗوا اﻋطﯾﺗم ﺧﺑر
Keşke şu anda ailem yanımda olsaydı Keşke en başta ona doğruyu söyleseydim Keşke hepimiz kuşlar gibi uçabilseydik Keşke ona aşık olmasaydım sonunda beni bırakıp gitti
ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻋﺎﺋﻠﺗﯾﻛﺎﻧﺗﺑﺟﺎﻧﺑﯾﺎﻻن ﯾﺎﻟﯾﺗﻠواﻧﻧﯾﺎﻧﺎﻓﯾﺎﻻوﻟﻘﻠﺗﻠﮭﺎﻟﺻﺣﯾﺢ ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﺎﺟﻣﯾﻌﻧﺎﻟوﻧﺳﺗطﯾﻌﺎﻧﻧطﯾرﻣﺛﻼﻟﻌﺻﺎﻓﯾر ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠﻣﺎﻋﺷﻘﮭﺎﻓﯾﺎﻟﻧﮭﺎﯾﺔﺗرﻛﺗﻧﯾوذھﺑت 96
Keşke alköllü araba kullanmasaydın hem kendini hem de başkalarını tehlikeye attın Keşke maaşımız iki kat olsaydı da biz de borçlanmadan tüç ihtiyaçlarımızı alabilirdik Keşke annemin sözünü dinleseydim de o zengin ve yakışıklı adamla evlenirdim Keşke şu anda dünyanın en zengini ben olsaydım Sınavı kazanamamışsınız , Keşke daha çok çalışsaydınız Dün çikolatanın hepsini yedim , ablama hiç kalmadı keşke çikolatanın hepsini yemeseydim Anneme yalan söyledim . Artık bana güvenmeyecek keşke yalan söylemeseydim Çok fazla dondurma yedim , şimdi boğazım ağrıyor keşke çok yemeseydim Kuaföre gidip saçlarımı boyattım ama hiç güzel olmadı keşke boyatmasaydım Kardişme istemeden bağırdım ve kalbini kırdım , şimdi benimle konuşmuyor keşke bağırmayıp kalbini kırmasaydım En güzel oyuncağımı kırdım , Şimdi bunu anneme nasıl söyleyeceğim keşke kırmasaydım Keşke dünya tersine dönseydi , keşke birbirmizi daha iyi anlayabilseydik , Keşke ışınlanabilseydik keşke parayı hiç bulmasaydık . Keşke zaman içinde yolculuk edebilseydik . Keşke her şeyi bilebilseydim , keşke hayır diyebilseydim keşke uçabilseydim keşke gerçekleri söyleyebilseydik 97
ﻣﻧﮭﻧﻔﺳﻛوﻣﻧﮭﺄﯾﺿﺎ ًرﻣﯾﺗﻐﯾرﻛﻠﻠﺧطر، ً ﯾﺎﻟﯾﺗﻠﻣﺗﻘداﻟﻌرﺑﺔﺳﻛراﻧﺎ ﻧﺣﻧﺄﯾﺿﺎ ًﻛﻧﺎدوﻧﺄﻧﻧﺳﺗدﯾﻧﻧﺳﺗطﯾﻌﺎﻧﻧﺄﺧذﻛﻼﺣﺗﯾﺎﺟﺎﺗﻧﺎ، ً ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻛﺎﻧﺗرواﺗﺑﻧﺎﺿﻌﻔﺎ ﻟﻛﻧﺗﺎﻻﻧﻣﺗزوﺟﺔﻣﻌذﻟﻛﺎﻟرﺟﻼﻟﻐﻧﯾواﻟوﺳﯾم، ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﺳﻣﻌﺗﻛﻼﻣﺄﻣﻲ ﯾﺎﻟﯾﺗﺎﻻﻧﻠوﻛﻧﺗﺎﻧﺎاﻻﻏﻧﯨﻔﯾﺎﻟﻌﺎﻟم ﯾﺎﻟﯾﺗﻠواﻧﻛﻣدرﺳﺗﻣﺎﻛﺛر، ﻟﻣﺗﺳﺗطﯾﻌﺎﻧﺗﻛﺳﺑوااﻻﻣﺗﺣﺎن ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠﻣﺎﻛﻠﺟﻣﯾﻌﺎﻟﺷوﻛوﻻ، ﻟﻣﯾﺑﻘﯨﺷﻲءﻻﺧﺗﻲ، اﻟﺑﺎرﺣﺔاﻛﻠﺗﺟﻣﯾﻌﺎﻟﺷوﻛوﻻ ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠوﻟﻣﺎﻛذب، اﻻﻧﻠﻧﺗﺛﻘﺑﻲ، ﻛذﺑﺗﻌﻠﯨﺎﻣﻲ ً ﯾﺎﻟﺗﻧﯾﻠﻣﺎﻛﻠﻛﺛﯾرا.. اﻻﻧﺣﻠﻘﯾﯾؤﻟﻣﻧﻲ، ً ﻟﻘداﻛﻠﺗﻣﺛﻠﺟﺎﺗﻛﺛﯾرا ﻟﻛﻧﻠﻣﯾﻛﻧﺟﻣﯾﻼ ًاﺑدا ًﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠﻣﺎﺻﺑﻐﮫ، ذھﺑﺗﻠﻠﻛواﻓﯾروﺻﺑﻐﺗﺷﻌري اﻻﻧﻼﯾﺗﻛﻠﻣﻣﻌﯾﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠوﻟﻣﺎﺻرﺧواﻛﺳرﻗﻠﺑﮫ، دوﻧﺈرادﺗﯾﺻرﺧﺗﻌﻠﯨﺎﺧﯾوﻛﺳرﺗﻘﻠﺑﮫ ﻛﯾﻔﺳﺄﻗوﻟﮭذاﻷﻣﯾﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠﻣﺎﻛﺳره، ﻟﻘدﻛﺳرﺗﺎﺟﻣﻠﻠﻌﺑﺔﻟدي ، ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﺎﻟوﻧﺷﻊ، ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻛﻧﺎﻧﻔﮭﻣﺑﻌﺿﻧﺎأﻓﺿل، ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﺗﻘﻠﺑﺎﻟدﻧﯾﺎﻟﻌﻛﺳﮭﺎ ، ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﺎﻟوﻧﺳﺗطﯾﻌﺎﻟﺳﻔرﻓﯾﺎﯾوﻗﺎت، ً ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﺎﻟوﻟﻣﻧﺟداﻟﻣﺎﻻﺑدا ، ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠواﺳﺗطﻌﺗﺎﻧﺎﻗوﻟﻼ، ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﯾﻠواﺳﺗطﻌﺗﺎﻧﺎﻋرﻓﻛﻠﺷﻲء ( ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﺎﻟوﻧﺳﺗطﯾﻌﺎﻧﻧﻘوﻻﻟﺣﻘﯾﻘﺔ ) اﻟواﻗﻊ، ﯾﺎﻟﺗﻧﯾﻠواﺳﺗطﻌﺗﺎﻟطﯾران ، ً ﯾﺎﻟﯾﺗﻧﺎﻟﻣﻧﻛﺑراﺑدا، ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻛﺎﻧﺻوﺗﯾﺎﺟﻣل، ﯾﺎﻟﯾﺗﻠوﻟﻣﯾﻛﻧﮭﻧﺎﻛﻧوم
ﯾﺎﻟﯾﺗﺎﻟﺗﻣﻧﯾﺎﺗﻠﻣﺗﻛن
keşke uyku olmasaydı keşke sesim daha güzel olsaydı keşke hiç büyümeseydik keşke keşkeler olmasaydı
)Dilek (Hikaye) kipi (Eğer اﻟﺘﻤﻨﻲ )ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺤﻜﺎﯾﺔ( )اذا( ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺗﻣﻧﻲ اﻟﺣﻛﺎﯾﺔ ھﻧﺎ ﻣﺧﺗﻠﻔﺔ ﻗﻠﯾﻼ ً ﺑﺣﯾث ﺗﺟﻣﻊ زﻣﻧﯾن وھو اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل ﻣﻊ اﻟﻣﺎﺿﻲ واﻟواﺳﻊ ﻣﻊ اﻟﺣﻛﺎﯾﺔ)..ﻟو ﻟم أﻛن ﻛﻧت ﺗﻛون( )ﻟو ﻟم ﺗﺗﺻل ﻛﻧت ﺳﺄﺗﺻل(.. اﻟﻼﺣﻘﺔ ھﻲ saydı – seydi – saymış – seymiş :وﺑﻌدھﺎ اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷﺧﺻﯾﺔ ﻟﻠﺿﻣﯾر أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : ﻟو ﻟم أﻛن دﻛﺗورا ً ﻛﻧت أﻛون ﻣﻌﻠﻣﺎ ً ﻻﺣظ ﻓﻲ اﻟﻔﻌل اﻷول اﺳﺗﻌﻣﻠﻧﺎ ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺗﻣﻧﻲ اﻟﺣﻛﺎﯾﺔ وﺑﻌدھﺎ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ اﻟﺣﻛﺎﯾﺔ ﻟو ﻟم ﺗﺗﺻل ﺑﻲ ،ﻛﻧت ﺳﺄﺗﺻل ﺑك
Doktor olmasaydım öğretmen olurdum Sen beni aramasaydın ben seni arayacaktım 98
ھﻧﺎ ﻓﻲ اﻟﻔﻌل اﻷول اﺳﺗﻌﻣﻠﻧﺎ ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺗﻣﻧﻲ اﻟﺣﻛﺎﯾﺔ وﺑﻌدھﺎ اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل اﻟﻣﺎﺿﻲ )ﻛﻧت ﺳﺄﺗﺻل( ﺑﺎﻟﻧﺳﺑﺔ ﻟﻠدﻛﺗور ،ﻟو أﻧﻧﻲ ﺗﺄﺧرت أﻛﺛر ﯾوﻣﯾن ،ﻛﺎن ﺳﯾﺟب أن أﻗوم ﺑﺎﻟﻌﻣﻠﯾﺔ )ھﻧﺎ ﻟﻧﻘل اﻟﺣدﯾث( ﯾﻌﻧﻲ أﻧك ﺗﻧﻘل ﻛﻼم اﻟدﻛﺗور ،ﻗﺎل أﻧﻧﻲ ﻟو ﺗﺄﺧرت ،ﻛﺎن ﺳﯾﺟب أن أﻗوم ﺑﻌﻣﻠﯾﺔ ،اﻟﻔﻌل اﻷول ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺗﻣﻧﻲ ﻣﻊ اﺿﺎﻓﺔ ﻧﻘل اﻟﺣدﯾث )اﻟظﻧﻲ( ،وﺑﻌدھﺎ اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل ﻣﻊ اﻟﻣﺎﺿﻲ اﻟظﻧﻲ اﻟرواﺋﻲ ﻟو ﻟم ﺗﻣطر ﻛﻧﺎ ﺳﻧذھب اﻻﺳﺑوع اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻟﻠرﺣﻠﺔ ﻟو اﻋﺗﻧﯾت ﻗﻠﯾﻼ ً ﺑﻧﻔﺳك ﻣﺎ ﻛﻧت اﻵن ﻣرﯾض ﻟو ﻛﺎن ﻟدي ﻣﺎل ﻛﺛﯾر ﻛﻧت اﺧذ ھذه اﻟﺳﯾﺎرة ﻟو اﺗﯾﺗم ﻗﺑل ﺧﻣس دﻗﺎﺋق ،ﻛﻧﺗم ﺗﺳﺗطﯾﻌون أن ﺗروا اﻟﺳﯾد اﻟﻣدﯾر ﻟو ﻛﻧت ﻣﻛﺎﻧﻲ ﻣﺎ ﻛﻧت ﺗﻔﻌل ؟ ﻟو ﻛﻧت أﻧﺎ ﻓﻲ ﻣﻛﺎﻧك ﻣﺎ ﻛﻧت أﻓﻌل ھﻛذا ﻣﻼﺣظﺔ :ﺗﺳﺗطﯾﻊ أن ﺗﺳﺗﻌﻣل ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺗﻣﻧﻲ ﺑﺻﯾﻐﺗﮭﺎ اﻟﻌﺎدﯾﺔ واﻟﺣﻛﺎﯾﺔ ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻟو أﻛون – ﻟو ﻛﻧت olsa – olsaydı ﻣﺛل اﻟﻣﺛﺎل ﻗﺑل اﻻﺧﯾر ،ﺑﺣﯾث اﻟزﻣن اﻻﺧﯾر ﻟﻠﺟﻣل إﻣﺎ أن ﯾﻛون واﺳﻊ ﺣﻛﺎﯾﺔ ،أو ﻣﺳﺗﻘﺑل ﺣﻛﺎﯾﺔ )ﻛﻧت أﻛون( )ﻛﻧت ﺳوف أﻛون( اﻟﻔرق ﻓﻲ ﺗرﺟﻣﺔ اﻟﺟﻣﻠﺔ
Doktor göre iki gün daha geçikseymişim, ameliyet olmam gerecekmiş Yağmur yağmasaydı geçen hafta pikniğe gidecektik Kendine biraz dikkat etseydin şimdi hasta olmazdın Çok param olsaydı bu arabayı alırdım Beş dakika önce gelseydiniz müdür beyi görebilirdiniz ? Yerimde olsan – olsaydın sen ne yapardın Ben senin yerinde olsaydım böyle yapmazdım
ﻟو ﻻ ﺗﺗﺻل ﺑﻲ أﻧﺎ ﻛﻧت ﺳوف أﺗﺻل ﻟو ﻟم ﺗﺗﺻل أﻧت ﺑﻲ ،ﻛﻧت أﻧﺎ ﺳوف أﺗﺻل )اﻟﻔرق ﺑﺳﯾط ﺟدا ً(
Sen beni aramasan ben seni arayacaktım Sen beni aramasaydın ben seni arayacaktım
99
Eğer onu yanısaydın onu sen de çok severdin Eğer şimdi yanımda olsaydın hiç sıkılmazdım Eğer siz de bizimle gelseydiniz çok eğlernirdik Annem burada olsaydı bana yardım ederdi Eğer bugün tatil olsaydı bankadaki işlerimi halledebilirdim Eğer bize erken başvursaydın tedavi daha iyi sonuç verebilirdik Eğer bugün yağmasaydı sabah erkenden yola çıkardık Eğer beni düşünseydin bu zor günümde yanımda olurdun
ً ﻛﻧﺗﺳﺗﺣﺑﮭﺄﻧﺗﺄﯾﺿﺎ ًﻛﺛﯾرا، ﻟواﻧﻛﻛﻧﺗﺗﻌرﻓﮫ ً ﻣﺎﻛﻧﺗﺄﺿﺟرأﺑدا، ﻟواﻧﻛﺎﻵﻧﺑﺟﺎﻧﻧﻲ ً ﻛﻧﺎﻧﺗﻣﺗﻊ ) ﻧﺗﺳﻠﻰ ( ﻛﺛﯾرا، ﻟواﻧﻛﻣﺎﻧﺗﻣﺄﯾﺿﺎ ًأﺗﯾﺗﻣﻣﻌﻧﺎ ﻟوﻛﺎﻧﺗﺎﻣﯾﮭﻧﺎﻛﺎﻧﺗﺗﺳﺎﻋدﻧﻲ ﻛﻧﺗﺄﺳﺗطﯾﻌﺄﻧﺄﻧﮭﯾﺄﻋﻣﺎﻟﯾﺎﻟﺗﯾﻔﯾﺎﻟﺑﻧك، ﻟوﻛﺎﻧﺎﻟﯾوﻣﻌطﻠﺔ ﻟواﻧﻛراﺟﻌﺗﻧﺎﻣﺑﻛرا ًﻛﻧﺎﻧﺳﺗطﯾﻌﺄﻧﻧﻌطﯾﻛﻧﺗﯾﺟﺔﺗداوﯾﺄﻓﺿل ﻛﻧﺎﺳﺎﻓرﻧﺎﻣﻧﺎﻟﺻﺑﺎﺣﺎﻟﺑﺎﻛر، ﻟوﻟﻣﺗﻣطراﻟﯾوم ﻛﻧﺗﻔﯾﯾوﻣﺎﻟﺻﻌﺑﺑﺟﺎﻧﺑﻲ، ﻟواﻧﻛﻔﻛرﺗﺑﻲ
Koşul kipi ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺸﺮط ﺳﻧﻘوم ﺑﺷرﺣﮭﺎ وﻛﯾﻔﯾﺔ اﺳﺗﻌﻣﺎﻟﮭﺎ، ﺗﺳﺗﻌﻣل ﻓﻲ ﻛل اﻷزﻣﻧﺔ،ﻣﮭﻣﺔ ﺟدا ً وﻣﺳﺗﻌﻣﻠﺔ ﺟدا ً ﻓﻲ اﻟﺣﯾﺎة اﻟﯾوﻣﯾﺔse – sa ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺷرط ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ اﻵﺗﯾﺔ ﺑﻼﺣﻘﺔ إذا – إن: ﻛﻣﺎ ﺗﺄﺗﻲ ﺗرﺟﻣﺗﮭﺎ ﻋﻠﻰ طرﯾﻘﺗﯾن
Ben Sen O Biz
اﻟﺣﺎﺿر Çalışıyorsam
اﻟﻣﺎﺿﻲ Çalıştıysam
اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل Çalışacaksam
اﻟواﺳﻊ Çalışırsam
Çalışıyorsan
Çalıştıysan
Çalışacaksan
Çalışırsan
Çalışıyorsa
Çalıştıysa
Çalışacaksa
Çalışırsa
Çalışıyorsak
Çalıştıysak
Çalışacaksak
Çalışırsak
100
Siz Onlar
Çalışıyorsanız
Çalıştıysanız
Çalışacaksanız
Çalışırsanız
Çalışıyorlarsa
Çalıştılarsa
Çalışacaklarsa
Çalışırlarsa : ﻣﻼﺣظﺎت
ﺗﺄﺗﻲ اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷرطﯾﺔ ﺑﻌد اﺿﺎﻓﺔ اﻟﺿﻣﯾرOnlar ﻓﻘط ﻓﻲ اﻟﺿﻣﯾرﻓﻲ اﻟزﻣن اﻟﻣﺎﺿﻲy ﻟذﻟك ﻧﺿﯾف ﺣرف اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ، ﻻ ﯾﺟب أن ﯾﺄﺗﻲ ﻗﺑل اﻻﺿﺎﻓﺔ اﻟﺷرطﯾﺔ ﺣرف ﺻوﺗﻲÖRNEKLER Çalışıyorsanız ben sonra geleyim Film bittiyse televizyonu kapat Toplantıya siz de katılacaksanız acele edin Çalışmazsanız başarılı olmazsınız Ders çalışman gerekmiyorsa sinemaya gidelim Bu raporu yarına kadar bitirmeliysen yardım edeyim sana Türkçeyi iyi öğrenirsen türkiye'de daha rahat yaşayabilirsin Param olsa bahçeli bir ev alırım Bir daha giysilerimi benden izinsiz alırsa çok kötü olacak ona göre Sürücüler trafik kurallarına uymazsa her gün yüzlerce kaza olur
: أﻣﺛﻠﺔ
( ً إﻧﻛﻧﺗﻣﺗﻌﻣﻠوﻧﻶﺗﯾﻼﺣﻘﺎ ً ) دﻋوﻧﯾﺄﻧﺂﺗﯾﻼﺣﻘﺎ إﻧﺄﻧﺗﮭﯨﺎﻟﻔﻠﻣﺎﻏﻠﻘﺎﻟﺗﻠﻔﺎز إﻧﻛﻧﺗﻣﺄﻧﺗﻣﺄﯾﺿﺎ ًﺳﺗﻧﺿﻣوﻧﻠﻸﺟﺗﻣﺎﻋﺗﻌﺟﻠوا ﻻﺗﻛوﻧواﻧﺎﺟﺣﯾن، إﻧﻼﺗﻌﻣﻠوا إﻧﻛﺎﻧﻼﯾﺟﺑﻌﻠﯾﻛﺎﻧﺗدرﺳدﻋﻧﺎﻧذھﺑﻠﻠﺳﯾﻧﻣﺎ دﻋﻧﯾﺄﺳﺎﻋدك، إﻧﻛﺎﻧﻌﻠﯾﻛﺎﻧﺗﻧﮭﯾﮭذااﻟﺗﻘرﯾرﺣﺗﯨﺎﻟﻐد ﺗﺳﺗطﯾﻌﺎﻧﺗﻌﯾﺷﻔﯾﺗرﻛﯾﺎﺑراﺣﺔأﻛﺛر، ً إﻧﺗﺗﻌﻠﻣﺎﻟﻠﻐﺔاﻟﺗرﻛﯾﺔﺟﯾدا اﺧذﺑﯾﺗذوﺣدﯾﻘﺔ، ﻟوﻛﺎﻧﻠدﯾﻣﺎل ً إﻧﺄﺧذﺛﯾﺎﺑﯾﻣرةاﺧرﯨﺑدوﻧﺄذﻧﯾﺳﯾﻛوﻧﺑﺎﻟﻧﺳﺑﺔﻟﮭﺳﻲءﺟدا ﯾﺣﺻﻠﻛﻠﯾوﻣﻣﺋﺎﺗﺎﻟﺣوادث، إﻧﻠﻣﯾﻠﺗزﻣﻘﺎﺋدﯾﻧﺎﻟﺳﯾﺎراﺗﺑﻘواﻋداﻟﻣرور
Bugün işten geç çıkmazsam akşam buluşup yemeğe gidelim
دﻋﻧﺎﻧﻠﺗﻘﯾوﻧذھﺑﻠﺗﻧﺎوﻻﻟطﻌﺎم، ً إﻧﻠﻣﺎﺧرﺟﻣﻧﺎﻟﻌﻣﻼﻟﯾوﻣﻣﺗﺄﺧرا 101
Eğer anlamıyorsan konuyu tekar anlatayım Hazırlandıysan çıkalım zaten geç kaldık Ben yemeğe bir bakayım da piştiyse hemen yiyelim çok acıktık Çok yorgun görünüyorsun , istiyorsan sinema planımızı erteleyelim Bizimle gelmek is yorsan hemen hazırlan , 5 dakika sonra çıkacağız Yarınki toplantıya biz de katılacaksak hazırlık yapalım Çalışıyorsanız ben sizi rahatsız etmeyim , sonra gelirim Ayakkabı ayağını sıkıyorsa eve gidip değiştir ﻣﺎﺿﯾظﻧﻲ
دﻋﻧﯾﺄﻛررﻟﻛﺷرﺣﺎﻟﻣوﺿوع، إﻧﻛﻧﺗﻼﺗﻔﮭم دﻋﻧﺎﻧﺧرﺟﻠﻘدﺗﺄﺧرﻧﺎﺑﺎﻟﻔﻌل، إﻧﺗﺟﮭزت ً إﻧﻛﺎﻧﺈﺳﺗوﯾﻠﻧﺄﻛﻠﻔورا ًﺟﻌﻧﺎﻛﺛﯾرا، ً دﻋﻧﺎأﻟﻘﯾﻧظرةﻋﻠﯨﺎﻟطﻌﺎﻣﺄﻧﺎأﯾﺿﺎ إﻧﻛﻧﺗﺗرﯾددﻋﻧﺎﻧؤﺟﻠﺧطﺗﻧﺎاﻟﺳﯾﻧﻣﺎ، ً ﯾﺑدوﻋﻠﯾﻛﻣﺗﻌﺑﺟدا ﺳﻧﺧرﺟﺑﻌدﺧﻣﺳدﻗﺎﺋق، إﻧﻛﻧﺗﺗرﯾداﻟﻣﺟﻲءﻣﻌﻧﯨﺗﺣﺿرﺑﺳرﻋﺔ ﻟﻧﺑدءﺑﺎﻟﺗﺣﺿﯾرات، إﻧﻛﻧﺎﻧﺣﻧﺎﯾﺿﺎ ًﺳوﻓﻧﻧﺿﻣﻼﺟﺗﻣﺎﻋﺎﻟﻐد ً آﺗﯾﻼﺣﻘﺎ، إﻧﻛﻧﺗﻣﺗﻌﻣﻠوﻧدﻋوﻧﯾﻼازﻋﺟم اذھﺑﻠﻠﺑﯾﺗواﺳﺗﺑدﻟﮫ، إﻧﻛﺎﻧﯾﺣزﻗﺎﻟﺣذاءﻗدﻣك ﻣﺎﺿﻲ
ben gelmişsem sen gelmişsen o gelmişse biz gelmişsek siz gelmişseniz onlar gelmişlerse واﺳﻊ
ben geldiysem sen geldiysen o geldiyse biz geldiysek siz geldiyseniz onlar geldiyseler ﺣﺎﺿر
ben gelirsem sen gelirsen o gelirse biz gelirsek siz gelirseniz
ben geliyorsam sen geliyorsan o geliyorsa biz geliyorsak siz geliyorsanız 102
onlar gelirlerse اﻟوﺟوب
onlar geliyorlarsa ﻣﺳﺗﻘﺑل
ben gelmeliysem sen gelmeliysen o gelmeliyse biz gelmeliysek siz gelmeliyseniz onlar gelmelilerse
ben geleceksem sen geleceksen o gelecekse biz geleceksek siz gelecekseniz onlar geleceklerse
ﺻﯿﻐﺔ اﻟﺸﺮط اﻟﻤﻨﻔﯿﺔ
Ben Sen O Biz Siz Onlar
اﻟﺣﺎﺿر Yapmıyorsam
اﻟﻣﺎﺿﻲ Yürümediysem
اﻟﻣﺳﺗﻘﺑل Olmayacaksam
اﻟواﺳﻊ Gelmezsem
Yapmıyorsan
Yürümediysen
Olmayacaksan
Gelmezsen
Yapmıyorsa
Yürümediyse
Olmayacaksa
Gelmezse
Yapmıyorsak
Yürümediysek
Olmayacaksak
Gelmezsek
Yapmıyorsanız
Yürümediysenız
Olmayacaksanız
Gelmezsenız
Yapmıyorlarsa
Yürümedilerse
Olmayacaklarsa
Gelmezlarse
103
ﻣﻼﺣظﺎت : ﺣﺎﻟﺔ ﺧﺎﺻﺔ ﻓﻲ ﻧﻔﻲ اﻟزﻣن اﻟواﺳﻊ ،أن ﻣﻠﺣق اﻟﻧﻔﻲ ھﻧﺎ ھو mez – mazﻣﻊ ﻛل اﻟﺿﻣﺎﺋر ﻣﻊ ﻻﺣﻘﺔ ﺻﯾﻐﺔ اﻟوﺟوب ﻧﺳﺗطﯾﻊ أن ﻧﺻﯾﻎ اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻋﻠﻰ اﻟﺷﻛل اﻟﺗﺎﻟﻲ : Gelmem lazımsa – gelmeliysemإن ﻛﺎن ﻋﻠﻲ اﻟﻣﺟﻲء )ﺣﺎﻟﺗﯾن( Gitmem gerekmezse – gelmem gerekmiyorsa
)ﺣﺎﻟﺗﯾن(
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
إﻧﻠﻧﺗﻌﻣﻠواﻟﻧﺗﻧﺟﺣوا إﻧﻛﺎﻧﻼداﻋﯾﻸﻧﺗدرﺳدﻋﻧﺎﻧذھﺑﻠﻠﺳﯾﻧﻣﺎ إﻧﻠﻣﯾﻔﮭﻣﻣدﯾراﻟﻔﻧدﻗﺗﺑﻘﯨﻔﯾﻐرﻓﺗﻲ إﻧﻠﻣﯾﻌﺗذرواﻋﻧﺎﺧطﺎﺋﮭم ،ﻋﺎﻗﺑوھم إﻧﻠﻣﯾﺗﻌﺟل ،ﺳوﻓﯾﺗﺄﺧر إﻧﻼﺗدرﺳﺗﺑﻘﯨﻔﯾﺎﻟﺻف ) ﻻﺗﻧﺟﺢ) إﻧﺗﻌﺑﺗﺗﺳﺗطﯾﻌﺎﻻﺳﺗراﺣﺔ ) إذاﺗﻌﺑﺗﺗﺳﺗطﯾﻌﺄﻧﺗﺳﺗرﯾﺢ) إﻧﻠﻣﺗﺧرﺟﻣﺷﻛﻠﺔ ) ﺗﺣﺻﻠﻣﺷﻛﻠﺔ ( ﺳﺄﺧرﺟﻠﻠﻌطﻠﺔ إﻧﻼﺗﻌﺗﻧواﺑﺄﻧﻔﺳﻛم ،ﻣﻧﺎﻟﻣﻣﻛﻧﺎﻧﺗﺟرواﻋﻣﻠﯾﺔ إﻧﻼﯾﻛوﻧﻠدﯾﺎﻟﻣﺎل ،ﻻاﺳﺗطﯾﻌﺄﻧﺄﺧذﺗﻠﻛﺎﻟﺳﯾﺎرة إﻧﻼﺗﺳﺗطﯾﻌﺎﻟدراﺳﺔاﺳﺗطﯾﻌﺎﻧﺎﺳﺎﻋدك
Çalışmazsınız başarılı olmazsınız Ders çalışman gerekmiyorsa sinemaya gidelim Otel müdürü anlamazsa odamda kalırsın Hatalarından dolayı özür dilemezlerse cezalandırın onları Eğer acele etmezse, geç kalacak. Çalışmazsan sınıfta kalırsın. Eğer yorulduysan dinlenebilirsin Sorun çıkmazsa tatile çıkacağım Kendinize bakmazsanız ameliyet olmanız gerekebilir Param olmazsa o arabayı asla alamam Ders çalışamazsan sana yardım edebilirim 104
إﻧﻠﻣﯾﻌﺟﺑﻛﺎﻟطﻌﺎم ،ﻟﺳﺗﻣﺟﺑورأﻧﺗﺄﻛل إﻧﻠﻣﯾﻠﺗزﻣواﻗﺎﺋدﯾﻧﺎﻟﺳﯾﺎراﺗﺑﻘواﻋداﻟﺳﯾر ،ﻛﻠﯾوﻣﯾﺣﺻﻠﺣﺎدث
Yemeği beğenmediysen yemek zorunda değilsin Sürücüler trafik kurallarına uymazlarsa her gün kaza olur
اﻟﻔﻌﻞ اﻟﺸﺮطﻲ )اﻟﺠﻤﻠﺔ اﻻﺳﻤﯿﺔ(
ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻻﺳﻣﯾﺔ اﻟﺷرطﯾﺔ ﻻ ﺗﺗﻐﯾر اﺿﺎﻓﺔ ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺷرط ، se – saﻓﻘط ﻓﻲ اﻟﺻﻔﺎت اﻟﺗﻲ ﺗﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻧﺿﯾف ﺣرف اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ yﻟﻌدم اﻟﺗﻘﺎء ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺷرط ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : إن ﻛﻧت )إذا ﻛﻧت( ﻣرﯾض ﻓﻌﻠﯾك أن ﺗذھب ﻟﻠدﻛﺗور إن ﻛﺎﻧت ھذه اﻟرواﯾﺔ ﺟﻣﯾﻠﺔ ﻷﻗرأھﺎ أﻧﺎ أﯾﺿﺎ ً ﻣن ﺑﻌدك إن ﻛﻧﺗم ﺟﺎھزون )ﺣﺎﺿرون( ﻓﻠﻧﺧرج ﻓﻲ اﻟﺟﻣل اﻟﺳﺎﺑﻘﺔ )ﻛﻧت – ﻛﻧﺗم( ﻻ ﺗﻌﻧﻲ اﻟزﻣن اﻟﻣﺎﺿﻲ ﻧﻔﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻻﺳﻣﯾﺔ ﺑﺎﺳﺗﻌﻣﺎل Değil إن ﻛﻧت ﻟﺳت ﻣﺗﻌب ﺟدا ً ﻟﻧذھب ھذا اﻟﻣﺳﺎء إﻟﻰ اﻟﺳﯾﻧﻣﺎ اﻻن ﻣﻊ اﻟﺿﻣﺎﺋر ﻛﯾف ﺗﺄﺗﻲ: إن ﻛﻧت أﻧﺎ إن ﻛﻧت أﻧت
Hastaysan doktor gitmelisin Bu roman güzelse senden sonra ben de okuyayım Hazırsanız çıkalım
Çok yorgun değilsen bu akşam sinemaya gidelim Bensem Sensen 105
Oysa Bizsek Sizseniz Onlarsa
( y إن ﻛﺎن ھو ) ﺣرف اﻟﺣﻣﺎﯾﺔ إن ﻛﻧﺎ ﻧﺣن إن ﻛﻧﺗم أﻧﺗم إن ﻛﺎﻧوا ھم ﻟﻣﺎذا ﻻ ﺗﺗﺻل؟،إذا ﻛﻧت أﻧﺎ أﻓﺿل اﻷﺻدﻗﺎء ً اﻟﺑﺳوا ﺳﻣﯾﻛﺎ،ً إن ﻛﺎن اﻟﮭواء ﺑﺎردا ً ﻷﻋطﯾك دﯾﻧﺎ،إن ﻛﺎن ﻻ ﯾوﺟد ﻟدﯾك ﻣﺎل ﺗﺄﺧرﻧﺎﺟدا ًﻟﻛﻧﺈﻧﻛﻧﺎﻣﺣظوظﯾﻧﻧﺳﺗطﯾﻌﺄﻧﻧﺄﺧذﺑطﺎﻗﺔ ً اﻷﻓراداﻟذﯾﻔﯾﺎﻟﻣﺟﺗﻣﻌﺈﻧﻼﯾﻛوﻧواﻣﺗﻌﻠﻣﯾﻧﮭذااﻟﻣﺟﺗﻣﻌﻼﯾﺳﺗطﻌﺄﻧﯾﺗﻘدﻣﺄﺑدا
En iyi arkadaşın bensem neden hiç aramıyorsun ? Hava soğuksa kalın giyin Paran yoksa borç vereyim Geç kaldık ama şanslıysak bilet alabiliriz Toplumdaki bireyler eğitimli değillerse o toplum asla gelişemez Bu kitap güzelse senden sonra ben de okuyayım Eğer hedefiniz iyi bir kariyerse daha fazla çalışmalısınız Yemek hazırsa sofraya oturlaım Ali yorgunsa evde kalıp dinlensin Açsanız size hemen tost yapayım Siz şu an meşgulseniz sonra yine ararım Eğer ben haksızsam söyle Eğer gençseniz kendinizi daha enerjik hissedersiniz Eğer tatil varsa sürekli uyumak istersin Eğer açsam çok sinirli olurum Eğer yalnızsam evde film seyrederim Eğer zenginseniz hayatınız daha rahat geçer
إﻧﻛﺎﻧﮭذااﻟﻛﺗﺎﺑﺟﻣﯾﻠﻸﻗرأأﻧﺎأﯾﺿﺎ ًﻣﻧﺑﻌدك ﻓﻌﻠﯾﻛﻣﺄﻧﺗﻌﻣﻠوااﻛﺛر، إﻧﻛﺎﻧﮭدﻓﻛﻣﻣﮭﻧﺔﺟﯾدة إﻧﻛﺎﻧﺎﻟطﻌﺎﻣﺟﺎھزﻓﻠﻧﺟﻠﺳﻠﻠﺳﻔرة إﻧﻛﺎﻧﻌﻠﯾﻣﺗﻌﺑﻔﻠﯾﺑﻘﯨﻔﯾﺎﻟﺑﯾﺗوﯾﺳﺗرح ً إﻧﻛﻧﺗﻣﺟﺎﺋﻌﯾﻧﻸﺣﺿرﻟﻛﻣﺎﻟﺗوﺳﺗﻔورا ً إﻧﻛﻧﺗﻣﺎﻵﻧﻣﺷﻐوﻟﯾﻧﻔﻸﺗﺻﻠﻣﻧﺟدﯾدﻻﺣﻘﺎ ( إﻧﻛﻧﺗﻐﯾرﻣﺣﻘﻔﻘل ) ﻟﺳﺗﻌﻠﯨﺣق إﻧﻛﻧﺗﻣﺷﺑﺎﺑﺎ ًﺗﺷﻌروﻧﺑﻧﻔﺳﻛﻣﻧﺷطﺔاﻛﺛر إﻧﻛﺎﻧﮭﻧﺎﻛﻌطﻠﺔﺗرﯾداﻟﻧوﻣﺑﺈﺳﺗﻣرار ً أﺻﺑﺣﻌﺻﺑﯾﺟدا، إﻧﻛﻧﺗﺟﺎﺋﻊ إﻧﻛﻧﺗوﺣﯾدا ًأﺷﺎھدﻓﻠﻣﺎ ًﻓﯾﺎﻟﺑﯾت ﺣﯾﺎﺗﻛﻣﺗﻣﺿﯾﺑراﺣﺔأﻛﺛر، إﻧﻛﻧﺗﻣﻐﻧﯾﯾن
106
Ettirgen çatı اﻟﻔﻌﻞ اﻟﻤﺴﺒﺐ )اﻟﻤﺘﻌﺪي( اﻟﻔﻌل اﻟﻣﺗﻌدي :ھﻲ اﺿﺎﻓﺔ ﺗﺟﻌل اﻟﻔﻌل ﻣﺗﻌدﯾﺎ ُ ﻟﻣﻔﻌول ،أن ﺗﺟﻌل اﻟﺷﺧص ﯾﻘوم ﺑﺎﻟﻔﻌل ،ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺿﺣك )اﻹﺿﺣﺎك( ،ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻣوت )اﻟﻘﺗل( ﻟواﺣق اﻟﻔﻌل اﻟﻣﺗﻌدي ﻛﺎﻟﺗﺎﻟﻲ: t – ıt – it – ut – üt ır – ir – ur – ür ar – er dır – dir – dur – dür tır – tir – tur - tür -١اذا اﻧﺗﮭﻰ ﺟذر اﻟﻔﻌل ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻧﺿﯾف ﻟﮫ ﻓﻘط ﺣرف Tﻟﻧﺟﻌﻠﮫ ﻣﺗﻌدﯾﺎ ً اﻟﻔﮭم Anlamak اﻟﺗﺳﯾﯾر – اﻟﺗﻧﻔﯾذ Yürütmek اﻟﺗﻘرﯾﺊ – اﻟﺗدرﯾس Okutmak اﻟﺗﻘوﯾل )ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘول( Söyletmek 107
اﻟﺗﻔﮭﯾم -اﻟﺷرح اﻟﺗﻧﻣﯾﺔ )اﻟﺗﻛﺑﯾر( اﻟﺗﻌرﯾف ﯾﺟﻌﻠﮫ ﯾﺑدأ
Anlatmak Büyütmek Tanıtmak Başlatmak
ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﺗظر
ﯾﺟﻌﻠﮫ ﯾﻠﻌب
Bekletmek
-٢اذا ﻛﺎن اﻟﻣﺻدر ﻣﻛون ﻣن أﻛﺛر ﻣن ﻣﻘطﻊ واﺣد ،وﯾﻧﺗﮭﻲ ﺑﺄﺣد اﻟﺣرﻓﯾن Rأو Lﺗﺗﻌدى ﺑﺈﺿﺎﻓﺔ Tﻓﻘط اﻹﺣﺿﺎر )ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺣﺿر( ﺟﻌﻠﮫ ﯾرﺗﻔﻊ Yükseltmek اﻟﺗﻌظﯾم اﻹﻛﺛﺎر )ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻛﺛر( Çoğlatmak اﻹﺟﻼس )ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺟﻠس( Oturtmak
Oynatmak
Getirtmek Yüceltmek
-٣اذا ﻛﺎن اﻟﻣﺻدر ﯾﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف ﺻﺎﻣت ،ﯾﺗﻌدى ﺑﺎﻟﻠواﺣق اﻟﺗﺎﻟﯾﺔ dır – dir – dur – dür :وﺗﺗﺣول اﻟـ dاﻟﻰ tاذا ﺟﺎء أﺣد اﻷﺣرف fstkçşhpوﺗﺻﺑﺢ .tır – tir – tur – tür وﺗﻧطﺑق ھذه اﻟﻘﺎﻋدة ﻋﻠﻰ اﻟﻣﺻدرﯾن Yemekاﻷﻛل واﻟﻘول Demekرﻏم ان اﻟﻣﺻدر ﻣﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ ،ﻟﻛﻧﮭﺎ ﺣﺎﻟﺔ ﺷﺎذة ﻷن اﻟﻣﺻدر ﻣؤﻟف ﻣن ﺣرﻓﯾن ﻓﻘط Yedirmek ،اﻻطﻌﺎم) Dedirmek ،ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘول( ﻛﻣﺎ أن أﻓﻌﺎل اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ ﺟﻣﯾﻌﮭﺎ ﺗﺗﻌدى ﺑﮭذه اﻟﻼﺣﻘﺔ أﯾﺿﺎ ً Koşuşturmak ،ﺟﻌﻠﮭم ﯾرﻛﺿون ﻣﻌﺎ ً اﻟﺗﺷﻐﯾل اﻻﺿﺣﺎك Çalıştırmak Güldürmek اﻹطﻔﺎء ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻌطﻲ Söndürmek Verdirmek ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻛﺗب اﻟﻘﺗل Yazdırmak Öldürmek ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﺳﻰ اﻹﻣﻼء )ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻣﺗﻠﺊ( Unutturmak Doldurmak اﻟﺗﻧزﯾل ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺻدق İndirmek İnandırmak -٤ﺑﻌض اﻟﻣﺻﺎدر اﻟﺗﻲ ﺗﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف ﺻﺎﻣت ﻏﺎﻟﺑﺎ ً ﻣﺎ ﯾﻛون ç,ş,t,yوﻣﻛوﻧﺔ ﻣن ﻣﻘطﻊ واﺣد ﺗﺗﻌدى ﺑﺈﺿﺎﻓﺔ اﻟﻼﺣﻘﺔ ır – ir – ur – ür اﻹﻧﮭﺎء اﻟﺗﺧطﻲ – اﻟﺗﺟﺎوز Bitirmek Aşırmak اﻟوﻻدة اﻹﻏراق Doğurmak Batırmak -٥ﻋدد ﻣﺣدود ﻣن اﻟﻣﺻﺎدر ﻣﺎدﺗﮭﺎ اﻷﺻﻠﯾﺔ أﺣﺎدﯾﺔ اﻟﻣﻘطﻊ وﺗﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف ﺻﺎﻣت ﺗﺗﻌدى ﺑﺎﻟﻼﺣﻘﺔ ar – erوھﻲ اﻟﻣﺻﺎدر: اﻹﺧراج اﻟﺧروج Çıkmak اﻟﺗﮭدﯾم اﻟﮭدم Çökmek اﻹزاﻟﺔ اﻟذھﺎب Gitmek 108
Çıkarmak Çökermek Gidermek
اﻟﻘﻠﻊ )اﻟﻘطف – اﻟﻧزع(
اﻻﻗﺗﻼع )اﻻﻗﺗطﺎف – اﻻﻧﺗزاع(
Kopmak
Koparmak
-٦ﻋدد ﻣﺣدود ﻣن اﻟﻣﺻﺎدر ﺗﺗﻌدى ﺑﺎﻟﻼﺣﻘﺔ ıt – it – ut – ütﻣﺎدﺗﮭﺎ اﻷﺻﻠﯾﺔ أﺣﺎدﯾﺔ اﻟﻣﻘطﻊ وﺗﻧﺗﮭﻲ ﺑﺣرف kوھﻲ: اﻟﺗﺳﯾﯾل -اﻹﺳﺎﻟﺔ اﻟﺟرﯾﺎن -اﻟﺳﯾﻼن Akmak اﻟﺗﺧوﯾف اﻟﺧوف Korkmak اﻹرﻋﺎب اﻟرﻋب Ürkmek ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺗدﻟﻰ اﻹدﻻء -اﻹرﺧﺎء Sarkmak اﻟﺗﻌﻔﯾن اﻟﻌﻔن Kokmak
Akıtmak Korkutmak Ürkütmek Sarkıtmak Kokutmak
-٧اﻟﻣﺻﺎدر اﻟﺗﺎﻟﯾﺔ ﺗﺗﻌدى ﺑﺷﻛل ﻣﺧﺗﻠف وﻗد ﯾﺗﻐﯾر ﻣﻌﻧﺎھﺎ: اﻟﺣﺿور Gelmek اﻟرؤﯾﺔ Görmek اﻟﻧﮭوض -اﻟﻘﯾﺎم Kalkmak
Getirmek Göstermek Kaldırmak
اﻹﺣﺿﺎر اﻹظﮭﺎر -اﻟﺗﺑﯾﯾن اﻟرﻓﻊ -اﻹزاﻟﺔ
-٨ﯾﻣﻛن ﺗﻌدﯾﺔ ﺑﻌض اﻷﻓﻌﺎل أﻛﺛر ﻣن ﻣرة ﺣﺳب اﻟﻣﻌﻧﻰ اﻟﻣطﻠوب ﻣﺛﻼ ً : اﻟﻘﺗل Öldürmek اﻹﺧراج Çıkarmak
ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺗل اﻹﺳﺗﺧراج
اذا ﺗﻌدى اﻟﻔﻌل ﯾﺻﺑﺢ ﻓﺎﻋﻠﮫ اﻷﺻﻠﻲ ﻣﻔﻌول ﺑﮫ : وﻟد اﻟطﻔل Çocuk doğdu ﺳﯾﻧﺗﮭﻲ اﻟدرس Ders bitecek ﯾﻘف اﻟﺑﺎص Otobüs duruyor أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : اﻟﺷﺑﻊ اﻟﺳﻣﻊ
Doymak Duymak 109
Öldürtmek Çıkartmak
وﻟدت اﻷم اﻟطﻔل اﻻﺳﺗﺎذ ﺳﯾﻧﮭﻲ اﻟدرس اﻟﺳﺎﺋق ﯾوﻗف اﻟﺑﺎص
Anne çocuğu doğurdu Öğretmen dersi bitirecek Şoför otobüsü durduruyor
اﻹﺷﺑﺎع اﻹﺳﻣﺎع
Doydurmak Duydurmak
Düşürmek Geçirmek Içirmek Kaçırmak Pişirmek Şaşırmak Uçurmak Yatırmak
اﻹﺳﻘﺎط ( اﻹﻣرار ) اﻟﺗﻌرض ﻟﺷﻲء ( اﻹﺷراب ) اﻹﺳﻘﺎء اﻟﺗﮭرﯾب اﻟطﮭﻲ اﻻﻧدھﺎش اﻟﺗطﯾﯾر اﻟﺗﻧوﯾم
Düşmek Geçmek Içmek Kaçmak Pişmek Şaşmak Uçmak Yatmak
اﻟﺳﻘوط اﻟﻣرور اﻟﺷرب اﻟﮭروب اﻟﻧﺿﺞ ﻟﻠطﻌﺎم اﻟدھﺷﺔ اﻟطﯾران اﻟﻧوم ( اﻟﻣﻌﻠم ﯾُﺟري اﻟطﻼب ) ﯾﺟﻌﻠم ﯾرﻛدون ً اﻟﻌﺎﻣل ﻟم ﯾﻧﮭﻲ ﻋﻣﻠﮫ ﻣﺑﻛرا ﺳﻧﺟﻌل أﺣدھم ﯾﺻﻠﺢ اﻟطﺎوﻟﺔ ﯾﺟب أن ﻻ ﺗﺟﻌل اﻟطﻔل ﯾﻧﺗظر ﻓﻲ اﻟﺷﺎرع (اﻧت ﻻ ﺗﻔوت ھذه اﻟﻔرﺻﺔ ) ﻻ ﺗﺿﯾﻊ اﻟﺳﺎﺋق ﺗﻌرض ﻟﺣﺎدث ﺳﺄﺑﯾن ﻟك ھذه اﻟﻣﺳﺄﻟﺔ اﻟﺷرطﺔ ﻗﺗﻠت اﻟﺳﺎرق (ﺳﺄﻋﻠم أﺑﻲ ﺑﮭذه اﻟﻣوﺿوع ) ﺳﺄﺧﺑر اﻟﺣﻣﺎل أﻧزل ﺣﻣﻠﮫ أﻣك ﺳﺗﺻﻧﻊ ﻟك ﻣﻼﺑس ﺟﻣﯾﻠﺔ اﺧرﺟت ﯾدي ﻣن ﺟﯾﺑﻲ
Hoca öğrencileri koşturuyor İşçi işini erken bitirmemiş Masayı tamir ettireceğiz Çocuğu sokakta bekletmemelisin Sen bu fırsatı kaçıra Şoför bir kaza geçirdi Bu meseleyi sana belirteceğim Polis hırsızı öldürdü Bu konuyu babama bildireceğim Hamal yükünü indirdi Annen sana güzel elbise yaptıracak Elimi cebimden çıkardım اﻣﺛﻠﺔ ﻛﺗﺎب ھﯾﺗﯾت
110
Lütfen çiçekleri koparmayın Oğlum her akşam uyumadan önce bana masal okutur hemşire hastalara çorba içirdi Çok işim vardı bu nedenle biletleri arkadaşıma aldırdım Çocuk o kadar şirin ki , hareketleriyle herkese kendini sevdirdi Dün sabah köpeğimi gezdirmedim , çünkü çok hastaydım اﻟﺗﻧزﯾﮫ Gezdirmek
ً رﺟﺎءا ً ﻻ ﺗﻘطﻔوا اﻻزھﺎر ) ﻻ ﺗﻘطﻌوا ( ﻣوﺟودة ﺑﺎﻟﺣداﺋق ﻛﺛﯾرا اﺑﻧﻲ ﻛل ﻣﺳﺎءا ﻗﺑل ان ﯾﻧﺎم ﯾﺟﻌﻠﻧﻲ اﻗرء ﺣﻛﺎﯾﺔ اﻟﻣﻣرﺿﺔ أﺳﻘت اﻟﻣرﺿﻰ اﻟﺷورﺑﺔ ﻛﺎن ﻟدي ﻋﻣل ﻛﺛﯾر ﻟﮭذا اﻟﺳﺑب ﺟﻌﻠت ﺻدﯾﻘﻲ ﯾﺄﺧﻲ اﻟﺑطﺎﻗﺎت ﺑﺣرﻛﺎﺗﮫ ﺣﺑب اﻟﺟﻣﯾﻊ ﺑﻧﻔﺳﮫ ) ﺟﻌل، ( اﻟطﻔل ﺑﻘدر ﻣﺎ ھو ﻧﺎﻋم ) ﻧﻌوم ( اﻟﺟﻣﯾﻊ ﯾﺣﺑﮫ ً ﻻﻧﻧﻲ ﻛﻧت ﻣرﯾض ﺟدا، اﻟﺑﺎرﺣﺔ ﺻﺑﺎﺣﺎ ً ﻟو أﻧزه ) أﺟول ( ﻛﻠﺑﻲ Gezmek
Öğretmenimiz , bazı derslerde bize çok güzel Türkçe şarkıları dinletiyor Film duygusaldı , hepimizi ağlattı Temizlik yaparken yanlışlıkla saksıyı balkondan düşermişim Annem bana evi temizletirdi Sana çikolata yedirmedim çünkü alerjin var Deterjan gömleğin rengini soldurdu O kadar çok konuştu ki , kendisinden başka kimseye ağzını açtırmadı Dün oğluma matamatik çalıştırdım
اﻟﺗﻧزه
ً ﻣﻌﻠﻣﻧﺎ ﻓﻲ ﺑﻌض اﻟدروس ﯾُﺳﻣﻌﻧﺎ اﻏﺎﻧﻲ ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ ﺟﻣﯾﻠﺔ ﺟدا ( اﺑﻛﺎﻧﺎ ﺟﻣﯾﻌﺎ ً ) ﺟﻌﻠﻧﺎ ﻧﺑﻛﻲ، ً اﻟﻔﻠم ﻛﺎن ﻋﺎطﻔﯾﺎ وأﻧﺎ أﻧظف ﻓﻲ اﻟﺧطﺄ أوﻗﻌت إﻧﺎء اﻟزرع ﻣن ﻣن اﻟﺷرﻓﺔ أﻣﻲ ﺟﻌﻠﺗﻧﻲ أﻧظف اﻟﺑﯾت ﻟم اطﻌﻣك اﻟﺷوﻛوﻻ ﻷﻧﮫ ﻟدﯾك ﺣﺳﺎﺳﯾﺔ اﻟﺳﺎﺋل أزال ﻟون اﻟﻘﻣﯾص ﻟم ﯾﺟﻌل أﺣد ﻏﯾره أن ﯾﻔﺗﺢ ﻓﻣﮫ، ﻣن ﻛﺛر ﻣﺎ ﺗﻛﻠم اﻟﺑﺎرﺣﺔ دَرﺳتُ إﺑﻧﻲ اﻟرﯾﺎﺿﯾﺎت
اﻵن اﻣﺛﻠﺔ ﻋن ﺗﻌدي اﻟﻔﻌل ﻣرﺗﯾن 111
Ayşe hanım bugün akşam yemeğini kızına pişirtti ﺟﻌﻠﮫ ﯾطﺑﺦ Pişirtmek Mine sofrayı eşine kaldırttı kaldırtmak
Pişirmek
ﺟﻌﻠﮫ ﯾرﻓﻊ
Kaldırmak
اﻟﯾوم اﻟﺳﯾدة ﻋﺎﺋﺷﺔ ﺟﻌﻠت اﺑﻧﺗﮫ ﺗطﮭو اﻟﻌﺷﺎء اﻟطﺑﺦ ﻣﯾﻧﮫ ﺟﻌﻠت زوﺟﮭﺎ ﯾرﻓﻊ اﻟﺳﻔرة اﻟرﻓﻊ
Anne çocuğuna tabaktaki tüm yemeği bitirtti ( اﻟﻧﮭﻲ ) أن ﺗﻧﮭﻲ Bitirmek
اﻷم ﺟﻌﻠت أﺑﻧﮭﺎ ﯾﻧﮭﻲ ﺟﻣﯾﻊ اﻟطﻌﺎم اﻟذي ﻓﻲ اﻟﺻﺣن اﻹﻧﺗﮭﺎء Bitmek أن ﺗﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﮭﻲ Bitirtmek
Terzi pantalonun paraçlarını kısaltı Sema terziye pantolonunun parçalarını kısaltırdı اﻟﺗﻘﺻﯾر Kısaltmak
Kısalmak Kısaltırmak
اﻟﺧﯾﺎط ﻗﺻر ﻗطﻌﺔ اﻟﺑﻧطﺎل ﺳﯾﻣﺎ ﺟﻌﻠت اﻟﺧﯾﺎط ﯾﻘص ﻗطﻌﺔ ﺑﻧطﺎﻟﮭﺎ اﻟﻘﺻر ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺻر
Ölmek Öldürtmek
ﻗﺎﺗل ﻣﺄﺟور ﻗﺗل ﺑوﻟﯾﻧت ﻋﻣر ﺟﻌل ﻗﺎﺗل ﻣﺄﺟور ﯾﻘﺗل ﺑوﻟﯾﻧت اﻟﻣوت ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺗل
Kiralık bir katil bülenti öldürdü Ömer kiralık bir katile bülenti öldürttü اﻟﻘﺗل Öldürmek
Öğretmen derste öğrencilerine bayarm anılarını anlattırdı اﻟﺗوﺻﯾف، اﻟﺷرح، اﻟﺗﻔﮭﯾم Anlatmak
اﻟﻣﻌﻠم ﺟﻌﻠت اﻟطﻼب ﻓﻲ اﻟدرس ﯾوﺻﻔون ﻟﺣظﺎت اﻟﻌﯾد Anlamak Anlatırmak 112
اﻟﻔﮭم ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺷرح، ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻔﮭم ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺻف
Erhan saçlarını kestirdi Babası Erhana saçlarını kestirtti Kestirmek
ﺗﻘطﯾﻊ
Kesmek Kestirtmek
ارھﺎن ﻗص ﺷﻌره اﺑوه ﻹرھﺎن ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘص ﺷﻌره ﻗص، ﻗطﻊ ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘطﻊ، ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘص
اﻟذﯾن ﻓﻲ اﻟﻣﻛﺗب ) اﻟذﯾن ﯾﻌﻣﻠون ﻓﻲ اﻟﻣﻛﺗب( ﻗﺑل اﻟﻌﺎم اﻟﺟدﯾد اﻧﮭوا ﺟﻣﯾﻊ اﻻﻋﻣﺎل اﻟﻣدﯾر اﻟﻌﺎم ﺟﻌل اﻟذي ﯾﻌﻣﻠون ﻓﻲ اﻟﻣﻛﺗب ﻗﺑل اﻟﻌﺎم اﻟﺟدﯾد ﯾﻧﮭون ﺟﻣﯾﻊ اﻻﻋﻣﺎل اﻹﻧﺗﮭﺎء Bitmek ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﮭﻲ Bitirtmek
Ofistekiler yeni yıl öncesinde tüm işleri bitirdi Genel müdür yeni yıl öncesinde öfistekilere tüm işleri Bitirtti اﻹﻧﮭﺎء Bitirmek
اﻟطﻼب اﺣﺿروا إﻟﻰ اﻟﺻف ﺻورا ً ﻋﺎﺋدة إﻟﻰ ﺑﻼدھم
Öğrenciler sınıfa kendi ülkelerine ait fotoğraflar getirdi Öğretmen öğrencilere kendi ülkelerine ait fotoğraflar getirtti ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺣﺿر Getirtmek
اﻟﻣﻌﻠﻣﺔ ﺟﻌﻠت اﻟطﻼب ﯾﺣﺿرون ﺻورا ً ﻋﺎﺋدة إﻟﻰ ﺑﻼدھم Getirmek
اﻹﺣﺿﺎر
ﺑﻌضُ ﻣرﯾﺿﯾن اﻟرﺋﺔ ﻣﺗل أﺟل ﺗداﯾﮭم ﯾﻧﺧﻔون اﻟﺑﺎﻟون اﻷطﺑﺎء ﻣن أﺟل ﺗداوي ﻣرﯾﺿﯾن اﻟرﺋﺔ ﯾﺟﻌﻠوﻧﮭم ﯾﻧﻔﺧون اﻟﺑﺎﻟون
Bazı akciğer hastaları tedavileri için şişiriyor Doktorlar akciğer hastalarının tedavisi için onlara balon şişirtiyor اﻟﻧﻔﺦ Şişirmek
Şişmek Şişirtmek
إﻧﺗﻔﺎخ ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﻔﺦ
دﻓﻊ اﻟﺳﯾد ﻓﺎﺗورة ﻛﮭرﺑﺎء اﻟﺷرﻛﺔ ﺳﺄﺟﻌل اﻟﺳﯾد ﻋﻠﻲ ﯾدﻓﻊ، اﻟﯾوم ﻟﯾس ﻣن اﻟﻣﻣﻛن أن أﺧرج ﻣن اﻟﻣﻛﺗب
Şirketin elektrik faturasını Ali Bey yatırdı Bugün ofisten çıkmam mümkün değil , Şirketin 113
ﻓﺎﺗورة اﻟﻛﮭرﺑﺎء اﻟﺗﻧوﯾم Yatırmak ﻟﻛن ﻓﻲ ھذه اﻟﺟﻣﻠﺔ ،ﺗﻧﯾﯾم اﻟﻔﺎﺗورة ھو ﯾﻌﻧﻲ ﺗﺳدﯾد اﻟﻔﺎﺗورة
elektrik faturasını Ali Beye yatırtacağım ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧوم Yatırtmak
Çoklu ettirgen çatı اﻟﻔﻌﻞ اﻟﻤﺴﺒﺐ اﻟﺜﺮي )اﻟﻤﺘﻌﺪي اﻟﺜﺮي( ﻓﻲ اﻟدرس اﻟﺳﺎﺑق اﻋطﯾﻧﺎ ﻟﻣﺣﺔ ﻋن اﻟﻔﻌل اﻟﻣﺗﻌدي ﻣرﺗﯾن ،ﻣﻌﻧﺎه ﻓﻲ اﻟﻌرﺑﯾﺔ )أن ﺗﺟﻌل( ،ﺳﯾﺗم اﻟﺗوﺿﯾﺢ ﻓﻲ اﻷﻣﺛﻠﺔ Ölmekاﻟﻣوت ،اﻟﻔﻌل اﻟﻣﺗﻌدي ﻣﻧﮫ Öldürmekاﻟﻘﺗل ،أن ﺗﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺗل ﯾﺟب أن ﺗﻌدي اﻟﻔﻌل ﻣرﺗﯾن Öldürtmekأن ﺗﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺗل ﺟﺎء ﺣرف rﻓﻲ اﻟﻔﻌل ،ﻓﻌدﯾﻧﺎه ﺑﺈﺿﺎﻓﺔ tﻛﻣﺎ ﺷرﺣﻧﺎ ﺳﺎﺑﻘﺎ ً ،وﺗﺑﻌﺎ ً ﻟﮭذا اﻟﺷﻛل ﻧﻌدي اﻷﻓﻌﺎل اﻷﺧرى. ﺳﻧﺿﻊ ﻣﺛﺎﻟﯾن ﻟﺟﻣﻠﺔ ﻣﺗﻌدﯾﺔ ﻣرة واﺣدة و ﺟﻣﻠﺔ ﻣﺗﻌدﯾﺔ ﻣرﺗﯾن ﻟﻛﻲ ﻧﻼﺣظ اﻟﻔرق ﻓﻲ اﻟﺗرﺟﻣﺔ: اﻟﯾوم اﻟﺳﯾدة ﻋﺎﺋﺷﺔ ﺟﻌﻠت اﺑﻧﺗﮭﺎ ﺗطﮭو اﻟﻌﺷﺎء Ayşe hanım bugün akşam yemeğini kızına pişirtti ﻣﯾﻧﮫ ﺟﻌﻠت زوﺟﮭﺎ ﯾرﻓﻊ اﻟﺳﻔرة Mine sofrayı eşine kaldırttı ﺟﻌﻠﮫ ﯾرﻓﻊKaldırtmak اﻟرﻓﻊKaldırmak اﻷم ﺟﻌﻠت اﺑﻧﮭﺎ ﯾﻧﮭﻲ ﺟﻣﯾﻊ اﻟطﻌﺎم اﻟذي ﻓﻲ اﻟﺻﺣن Anne çocuğuna tabaktaki tüm yemeği bitirtti أن ﺗﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﮭﻲ Bitirtmek اﻟﻧﮭﻲ )أن ﺗﻧﮭﻲ( Bitirmek اﻻﻧﺗﮭﺎء Bitmek اﻟﺧﯾﺎط ﻗﺻر ﻗطﻌﺔ اﻟﺑﻧطﺎل Terzi pantalonun paraçlarını kısaltı ﺳﯾﻣﺎ ﺟﻌﻠت اﻟﺧﯾﺎط ﯾﻘﺻر ﻗطﻌﺔ ﺑﻧطﺎﻟﮭﺎ Sema terziye pantalonunun paraçlarını kısaltırdı ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺻر kısaltırmak اﻟﺗﻘﺻﯾر kısaltmak اﻟﻘﺻر kısalmak ﯾﺟب أن ﻧﻼﺣظ ﺷﯾﺋﺎ ً ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻟﻣﺗﻌدﯾﺔ ﻣرة واﺣدة ﻧﺳﺗﺧدم اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ )ﻗﺻرت اﻟﺑﻧطﻠون( ،ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻟﻣﺗﻌدﯾﺔ اﻟﺷﻲء إن ﺟﻌﻠﺗﮫ أن ﯾﻔﻌل ﺗﺿﻊ ﻟﮫ اﻟﻣﻔﻌول 114
إﻟﯾﮫ ،و اﻟﺷﻲء اﻟذي ﯾﻔﻌﻠﮫ ﻣﻔﻌول ﺑﮫ،ﻣﺛﻼ ً :ﺟﻌﻠت ﻋﻣر ﯾﻘﺗل ﻋدﻧﺎن Ömere adnanı öldürttümوﻗﻊ ﻋﻠﻰ ﻋدﻧﺎن اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ وﻋﻠﻰ ﻋﻣر اﻟﻣﻔﻌول إﻟﯾﮫ : اﻟﺳﯾد ﻋﻠﻲ ﺳدد ﻓﺎﺗورة ﻛﮭرﺑﺎء اﻟﺷرﻛﺔ Şirketin elektrik faturasını Ali bey yatırdı اﻟﯾوم ﻣن ﻏﯾر اﻟﻣﻣﻛن أن أﺧرج ﻣن اﻟﻣﻛﺗب ،ﺳﺄﺟﻌل اﻟﺳﯾد ﻋﻠﻲ ﯾﺳدد Bugün ofisten çıkmam mümkün değil Ali beye şirketin ﻓﺎﺗورة ﻛﮭرﺑﺎء اﻟﺷرﻛﺔ elektrik faturasını yatırtacağım ﻛﻣﺎ ذﻛرﻧﺎ ،ﻋﻠﻰ اﻟذي ﺳﺗﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘوم ﺑﺎﻟﻔﻌل ﺗﺿﻊ ﻟﮫ اﻟﻣﻔﻌول إﻟﯾﮫ واﻟﻔﻌل اﻟذي ﺳﯾﻘﺎم ﺑﮫ اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ ﺟﻌﻠت ﻋﻣر ﯾﺣﺿر اﻟطﻌﺎم ﻣن اﻟﺛﻼﺟﺔ Ömere yemekleri buzdulabından getirttim
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER :
اﻟﯾوم اﻟﺳﯾدة ﻋﺎﺋﺷﺔ ﺟﻌﻠت اﺑﻧﺗﮭﺎ ﺗطﮭو اﻟﻌﺷﺎء أﻣﻲ ﺟﻌﻠﺗﻧﻲ أﻧظف اﻟﺑﯾت ﻣﯾﻧﮫ ﺟﻌﻠت زوﺟﮭﺎ ﯾرﻓﻊ اﻟﺳﻔرة اﻟرﻓﻊ
Ayşe hanım bugün akşam yemeğini kızına pişirtti Annem bana evi temizletirdi
ﺟﻌﻠﮫ ﯾرﻓﻊ
Kaldırmak
Mine sofrayı eşine kaldırttı kaldırtmak
اﻷم ﺟﻌﻠت أﺑﻧﮭﺎ ﯾﻧﮭﻲ ﺟﻣﯾﻊ اﻟطﻌﺎم اﻟذي ﻓﻲ اﻟﺻﺣن اﻹﻧﺘﮭﺎء Bitmek أن ﺗﺠﻌﻠﮫ ﯾﻨﮭﻲ Bitirtmek
Anne çocuğuna tabaktaki tüm yemeği bitirtti اﻟﻨﮭﻲ ) أن ﺗﻨﮭﻲ ( Bitirmek
اﻟﺧﯾﺎط ﻗﺻر ﻗطﻌﺔ اﻟﺑﻧطﺎل ﺳﯾﻣﺎ ﺟﻌﻠت اﻟﺧﯾﺎط ﯾﻘص ﻗطﻌﺔ ﺑﻧطﺎﻟﮭﺎ اﻟﻘﺻر
Terzi pantalonun paraçlarını kısaltı Sema terziye pantolonunun parçalarını kısaltırdı اﻟﺗﻘﺻﯾر Kısaltmak
Kısalmak 115
Kiralık bir katil bülenti öldürdü Ömer kiralık bir katile bülenti öldürttü اﻟﻘﺗل Öldürmek
ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺻر
Ölmek Öldürtmek
ﻗﺎﺗل ﻣﺄﺟور ﻗﺗل ﺑوﻟﯾﻧت ﻋﻣر ﺟﻌل ﻗﺎﺗل ﻣﺄﺟور ﯾﻘﺗل ﺑوﻟﯾﻧت اﻟﻣوت ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺗل
اﻟﻣﻌﻠم ﺟﻌﻠت اﻟطﻼب ﻓﻲ اﻟدرس ﯾوﺻﻔون ﻟﺣظﺎت اﻟﻌﯾد
Öğretmen derste öğrencilerine bayarm anılarını anlattırdı اﻟﺗوﺻﯾف، اﻟﺷرح، اﻟﺗﻔﮭﯾم Anlatmak
Erhan saçlarını kestirdi Babası Erhana saçlarını kestirtti Kestirmek
Kısaltırmak
Anlamak Anlatırmak
Kesmek Kestirtmek
ﺗﻘﻄﯿﻊ
اﻟﻔﮭم ﺟﻌﻠﮫ، ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺷرح، ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻔﮭم ﯾﺻف ارھﺎن ﻗﺺ ﺷﻌﺮه اﺑﻮه ﻹرھﺎن ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺺ ﺷﻌﺮه ﻗﺺ، ﻗﻄﻊ ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﻄﻊ، ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻘﺺ
اﻟذﯾن ﻓﻲ اﻟﻣﻛﺗب ) اﻟذﯾن ﯾﻌﻣﻠون ﻓﻲ اﻟﻣﻛﺗب( ﻗﺑل اﻟﻌﺎم اﻟﺟدﯾد اﻧﮭوا ﺟﻣﯾﻊ اﻻﻋﻣﺎل اﻟﻣدﯾر اﻟﻌﺎم ﺟﻌل اﻟذي ﯾﻌﻣﻠون ﻓﻲ اﻟﻣﻛﺗب ﻗﺑل اﻟﻌﺎم اﻟﺟدﯾد ﯾﻧﮭون ﺟﻣﯾﻊ اﻻﻋﻣﺎل اﻹﻧﺗﮭﺎء Bitmek ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﮭﻲ Bitirtmek
Ofistekiler yeni yıl öncesinde tüm işleri bitirdi Genel müdür yeni yıl öncesinde öfistekilere tüm işleri Bitirtti اﻹﻧﮭﺎء Bitirmek
اﻟطﻼب اﺣﺿروا إﻟﻰ اﻟﺻف ﺻورا ً ﻋﺎﺋدة إﻟﻰ ﺑﻼدھم
Öğrenciler sınıfa kendi ülkelerine ait fotoğraflar getirdi 116
اﻟﻣﻌﻠﻣﺔ ﺟﻌﻠت اﻟطﻼب ﯾﺣﺿرون ﺻورا ً ﻋﺎﺋدة إﻟﻰ ﺑﻼدھم
Öğretmen öğrencilere kendi ülkelerine ait fotoğraflar getirtti ﺟﻌﻠﮫ ﯾﺣﺿر Getirtmek
Getirmek
Bazı akciğer hastaları tedavileri için şişiriyor
اﻹﺣﺿﺎر
ﺑﻌضُ ﻣرﯾﺿﯾن اﻟرﺋﺔ ﻣﺗل أﺟل ﺗداﯾﮭم ﯾﻧﺧﻔون اﻟﺑﺎﻟون
Doktorlar akciğer hastalarının tedavisi için onlara balon şişirtiyor اﻟﻧﻔﺦ Şişirmek
اﻷطﺑﺎء ﻣن أﺟل ﺗداوي ﻣرﯾﺿﯾن اﻟرﺋﺔ ﯾﺟﻌﻠوﻧﮭم ﯾﻧﻔﺧون اﻟﺑﺎﻟون Şişmek Şişirtmek
إﻧﺗﻔﺎخ ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧﻔﺦ
دﻓﻊ اﻟﺳﯾد ﻓﺎﺗورة ﻛﮭرﺑﺎء اﻟﺷرﻛﺔ ﺳﺄﺟﻌل اﻟﺳﯾد ﻋﻠﻲ ﯾدﻓﻊ، اﻟﯾوم ﻟﯾس ﻣن اﻟﻣﻣﻛن أن أﺧرج ﻣن اﻟﻣﻛﺗب ﻓﺎﺗورة اﻟﻛﮭرﺑﺎء اﻟﺗﻧوﯾم Yatırmak
Şirketin elektrik faturasını Ali Bey yatırdı Bugün ofisten çıkmam mümkün değil , Şirketin elektrik faturasını Ali Beye yatırtacağım ﺟﻌﻠﮫ ﯾﻧوم Yatırtmak
ً أﻧت ﻟم ﺗﻔﻌﻠﻲ اﻟطﻌﺎم أﻟﯾس ﻛذﻟك ؟ ﺟﻌﻠت أﻣﻲ ﺗطﺑﺧﮭم ﺟﻣﯾﻌﺎ
Yemekleri sen yapmadın değil mi ? annene hepsini pişirttin Dokor hemişreye hastaları ilaç içirtti Ali Bey kopeğini eşine gezdirtti Öğretmen öğrenciye koridordaki öğrencileri sınıfa çağırttı Ayşe hanım evdeki bozuk ampulleri çocuğuna değiştirtti Babam arabasını bana yıkattırdı Annem bana bütün evi temizletirdi sırtım ağrıyor
اﻟﺪﻛﺘﻮر ﺟﻌﻞ اﻟﻤﻤﺮﺿﺔ ﺗﺸﺮب اﻟﺪواء ﻟﻠﻤﺮﯾﻀﯿﻦ اﻟﺴﯿﺪ ﻋﻠﻲ ﺟﻌﻞ زوﺟﺖ ﺗ ُﻨﺰه ﻛﻠﺒﮫ اﻟﻣﻌﻠم ﺟﻌل طﺎﻟب ﯾﺳﺗدﻋﻲ اﻟطﻼب اﻟذي ﻓﻲ اﻟﻛورﯾدور إﻟﻰ اﻟﺻف اﻟﺳﯾدة ﻋﺎﺋﺷﺔ ﺟﻌﻠت اﺑﻧﮭﺎ ﯾﻐﯾر اﻟﻠﻣﺑﺎت اﻟﻣﻌطﻠﺔ اﻟﺗﻲ ﻓﻲ اﻟﺑﯾت أﺑﻲ ﺟﻌﻠﻧﻲ أﻏﺳل ﺳﯾﺎرﺗﮫ اﻣﻲ ﺟﻌﻠﺗﻧﻲ أﻧظف ﻛل اﻟﺑﯾت، ظﮭري ﯾؤﻟﻣﻧﻲ 117
Dönüşlü fiili اﻟﻔﻌﻞ اﻟﻌﺎﺋﺪ ﻓﻲ درس ﺳﺎﺑق ﺗﻛﻠﻣﻧﺎ ﻋن ﻓﻌل اﻟﻣﺷﺎرﻛﺔ وھو اﻟذي ﯾﻌد اﻟﻔﻌل اﻟﻣﺳﺗﻐﻧﻲ ﻋن birbiriyleﯾﻌﻧﻲ دون أن ﻧﺳﺗﺧدﻣﮭﺎ ﻧﺣو اﻟﻔﻌل ﻟﻣﺷﺎرك اﻟﺗﺿﺎرب اﻟﺿرب dövüşmek dövmek اﻵن ﺳﻧﺿﻊ اﻟﻔﻌل اﻟﺑدﯾل ﻋن kendiاﻟﻧﻔس ،ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﻌرﺑﯾﺔ اﺳﻣﮫ اﻟﻌﺎﺋد ،و ﻓﻲ اﻟﻠﻐﺔ اﻟﺗرﻛﯾﺔ اﺳﻣﮫ اﻟﻣطﺎوﻋﺔ ،اﻟﻛﺛﯾر ﻣن اﻟﻧﺎس ﯾدﺧﻠوﻧﮫ ﺑﺎﻟﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول وھو ﻟﯾس ﻟﮫ ﻋﻼﻗﺔ ﺑﺎﻟﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول ،ﺑﺣﯾث اﺳم اﻟﻔﺎﻋل داﺋﻣﺎ ً ھو ﺑﺎﻟﻔﻌل اﻟﻌﺎﺋد ،أﻣﺎ ﺑﺎﻟﻔﻌل اﻟﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول ﻻ ﯾوﺟد ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﺳم ﻟﻔﺎﻋل اﻻﺿﺎﻓﺎت ھﻲ ﻋﻧدﻣﺎ ﻻ ﯾوﺟد ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻓﻲ آﺧر اﻟﻔﻌل ﻧﺿﯾف ın – in – un – ünوﻋﻧدﻣﺎ ﯾوﺟد ﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻓﻲ آﺧر اﻟﻔﻌل ﻧﺿﯾف ، nأي أن إﺿﺎﻓﺗﮫ ھﻲ ﻧﻔﺳﮭﺎ إﺿﺎﻓﺔ اﻟﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول واﻟﻔﻌل اﻟﻌﺎﺋد ھو اﻟذي ﯾﻌود ﻋﻠﻰ ﻓﺎﻋﻠﮫ ،ﻣﺛل "اﻏﺗﺳل أﺣﻣد" اﻟﻔﺎﻋل ھو أﺣﻣد واﻟﻣﻔﻌول أﯾﺿﺎ ً ھو أﺣﻣد ،ﻻﺣظوا ھﻧﺎ Ahmet yıkandı :اﻏﺗﺳل اﺣﻣد )ﻓﻌل ﻋﺎﺋد( Çamaşır yıkandı ،ﻏُﺳﻠت اﻟﻣﻼﺑس )ﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول( ،ﻧﻔس اﻻﺿﺎﻓﺎت وﺑﺎﻟﻧﺗﯾﺟﺔ ﻧﻔس اﻟﻔﻌل ،ﻟﻛن ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻷوﻟﻰ ھﻧﺎك ﻓﺎﻋل ،أﻣﺎ ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ ﻻ ﯾوﺟد ﻓﺎﻋل ،ﻓﺗﺣوﻟت ﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول ،ﻏُﺳﻠت اﻟﻣﻼﺑس )ﺑﺿم اﻟﻌﯾن( ﺗزﯾﻧت ﻟﯾﻠﻰ )زﯾﻧت ﻧﻔﺳﮭﺎ( زُ ﯾﻧت اﻟﻌروس )ﺑﺿم اﻟزاء ﻣﺑﻧﻲ Leyla süslendi Gelin süslendi ﻟﻠﻣﺟﮭول( اﺧﺗﻔﻰ اﻟﻠص )ﻣطﺎوﻋﺔ – ﻋﺎﺋد( أ ُﺧﻔﻲ اﻷﻣر )ﺑﺿم اﻷﻟف ﻣﺑﻧﻲ Hırsız gizlendi Mesele gizlendi ﻟﻠﻣﺟﮭول( ظﮭرت اﻟﺳﻔﯾﻧﺔ )ﻣطﺎوﻋﺔ – ﻋﺎﺋد( Gemi göründü Ahmet yıkandıاﻏﺗﺳل أﺣﻣد ،اﻟﻔﻌل اﻻﺻﻠﻲ ھو Yıkamakﺗﺣوﯾل ﻟﻠﻌﺎﺋد ﻓﺄﺻﺑﺢ Yıkanmak 118
Ahmet kendini yıkadıأﺣﻣد ﻏﺳل ﻧﻔﺳﮫ Ahmet kendini yıkandıﺧﺎطﺋﺔ ،ھل ﯾﺻﺢ أن ﺗﻘول أﺣﻣد اﻏﺗﺳل ﻧﻔﺳﮫ؟ ھززت ﻧﻔﺳﻲ اھﺗززت Kendimi salladım Sallandım ﯾﻌﻧﻲ أن ﻓﻌل اﻟﻣطﺎوﻋﺔ – اﻟﻌﺎﺋد ﻻ ﯾﻘﺑل اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ وأﯾﺿﺎ ً ﻻ ﯾُﺻﺎغ ﻣﻊ ﻛل اﻟﻣﺻﺎدر وأﻏﻠﺑﮭﺎ ھﻲ اﻟﺗﻲ ذﻛرﺗﮭﺎ وﺳﺄذﻛرھﺎ ﻓﻲ ھذا اﻟدرس اﻟﻣرأة ﺿرﺑت ﻧﻔﺳﮭﺎ )ﻟطﻣت( ظﮭر اﻟﻘﻣر ﻓﻲ اﻟﺳﻣﺎء Kadın dövündü Ay gökte göründü ﺗﺗﻐذى اﻟﺣﯾواﻧﺎت ﺑﺎﻟﻌﺷب ﻋﻠﻲ ﯾﺗواﺟد ﻓﻲ اﺳطﻧﺑول Hayvanlar otla beslenir Ali İstanbulda bulunur ﺗﻌرى اﻟﻣرﯾض ﻓﻲ ﻏرﻓﺗﮫ اﻧﺎ ﺧﺟﻠت ﻣن ﻧﻔﺳﻲ Hasta odasında soyundu Ben kendimden çekindem ) (Soymakھﻲ اﻟﺗﻘﺷﯾر )ﺗﻘﺷﯾر اﻟﺗﻔﺎﺣﺔ ﻣﺛﻼ ً ( ﻟﻛن ھﻧﺎ ﺟﺎءت ﺑﺎﻟﺗﻌري ﺧﺑﺋت دﻓﺗري ﻣن أﺧﻲ اﻧﺎ ﺳﺄﺧﺗﺑﺊ ﻓﻲ ﺣدﯾﻘﺔ اﻟﻣﻧزل Defterimi kardeşimden Ben evin bahçesinde Saklamakاﻹﺧﺑﺎء sakladım saklanacağım saklanmakاﻹﺧﺗﺑﺎء أﻧﺎ اﺧﺗﺑﺄت Ben saklandım اﻟﻛﺛﯾر ﯾﺳﺄل ﻋن اﻟﻔرق ﻓﻲ اﻟﻣﻌﻧﻰ ﺑﯾن giymekو giymek ، giyinmekھو اﻟﻔﻌل اﻷﺳﺎﺳﻲ أن ﺗﻠﺑس ﺷﯾﺋﺎ ً ،ﻟﻛن اﻟﻔﻌل giyinmekھو أن ﺗُﻠﺑس ﻧﻔﺳك )ﻓﻌل ﻋﺎﺋد( وﻻ ﯾﺻﺢ أن ﺗﺿﻊ ﻣﻌﮫ ﻣﻔﻌول ﺑﮫ. ﻓﻌل اﻟﺗﻣﺷﯾط taramakأن ﺗﻣﺷط taranmak ،أن ﺗﺗﻣﺷط )ﻓﻌل ﻋﺎﺋد( Saçlarımı taradım ،ﻣﺷطت ﺷﻌري tarandım ،ﺗﻣﺷطت وﻻ ﯾﺻﺢ أن ﺗﻘول ﺗﻣﺷطت ﺷﻌري ،ﻓﮭو ﻓﻌل ﻋﺎﺋد ،ﺗﺳﺗﺧدم اﻟﻔﻌل اﻷﺻﻠﻲ وھو .taramak Yetmekﻓﻌل اﻟﻛﻔﺎﯾﺔ yetinmek ،اﻹﻛﺗﻔﺎء أﻧﺎ اﻛﺗﻔﯾت ﺑﺎﻟﻘﻠﯾل أﻧﺎ أﻛﻔﯾت ﻧﻔﺳﻲ ﺑﺎﻟﻘﻠﯾل Ben azla yetindim Ben kendimi azla yettim
119
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : ﻓﻌﻼﻟزﻋل )أﻧﺗزﻋﻠﺷﺧﺻﺎ ً( ﻻﺗزﻋﻠﻧﻔﺳك
أﻧﺗزﻋل ) ﻓﻌﻠﻌﺎﺋد( üzmek ﻻﺗزﻋل ) ﻻﺗزﻋﻠﻧﻔﺳك( Kendini üzme ﻻﯾﺄﺗﯾﻣﻌﮭﺎﻣﻔﻌوﻟﺑﮭﻛﻣﺎﺷرﺣﻧﺎﻓﯾﺎﻟدرس üzülmek
üzülmek üzülme
اﻟذﯾﻧﮭﻣﻔﯾﺎﻟﻘﮭوةﻣﻧذاﻟﺑﺎرﺣﺔﻣﺛﻼﻟﺟرﺑﺎﻧﯾﻧﯾﺣﻛوﻧﺎﻧﻔﺳﮭم kahvedekiler dünden beri uyuz gibi kaşınıyorlar أﺣﻛﯾدي أﻧﺗﺣﻛﺷﯾﺋﺎ ًﻣﺛﻼأﻧﺎاﺣﻛﯾدي Elimi kaşıyorum Kaşımak ﻓﻌﻠﻌﺎﺋد ) اﻧﺗﺣﻛﻧﻔﺳك ( ﻻﯾﺄﺗﯾﻣﻌﻣﻔﮭوﻟﺑﮫ kaşınmak ﺟوﻛﮭﺎﻧﺎﻣﺎﻣﺎﻟﻣرآةﻟﺳﺎﻋﺎﺗﺗﻣﺷط ) ﻣﺷطﻧﻔﺳﮫ( اﻟﻔﻌﻼﻻﺻﻠﯾﺄﻧﺗﻣﺷطﺷﯾﺋﺎ ً Taramak ﺗﻣﺷطﺗﺎﻣﺎﻣﺎﻟﻣرآة Aynanın önünde tarandım
Gökhan, aynanın karşısında saatlerce tarandı. ﻣﺷطﺗﺷﻌري ) ﻣﻌﻣﻔﻌوﻟﺑﮫ( Saçlarımı taradım
120
اﻟﻧﺳﺎءإﻟﯨوﻗﺗﺎﻟﻌرﺳﺗزﯾﻧوا ) زﯾﻧوااﻧﻔﺳﮭم( ﺗزﯾﻧﺗواﺟﮭﺔﻋرﺿﺎﻟﻣﺗﺟرﻷﺟﻠرأﺳﺎﻟﺳﻧﺔ أﻧﺗزﯾﻧﺷﯾﺋﺎ ً
Kadınlar düğün vaktine kadar süslendiler Mağazaların vitrinleri yılbaşı nedeniyle süslenmiş أﻧﺗﺗزﯾن ) ﻓﻌﻠﻌﺎﺋد( Süslenmek
Süslemek
Edilgen çatı اﻟﻔﻌﻞ اﻟﻤﺒﻨﻲ ﻟﻠﻤﺠﮭﻮل اﻟﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول ھو اﻟﻔﻌل اﻟذي ﻻ ﯾُذﻛر ﻓﺎﻋﻠﮫ ﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ ،وﯾﻛون اﻟﻣﻔﻌول ﺑﮫ ھو ﻧﺎﺋب اﻟﻔﺎﻋل ،وﯾﺟب أن ﯾﻛون ﻣﺟردا ً ﻣن ﻻﺣﻘﺗﮫ: Ali mektubu yazdıﻛﺗب ﻋﻠﻲ اﻟرﺳﺎﻟﺔ Mektup yazıldlﻛُﺗﺑت اﻟرﺳﺎﻟﺔ )ﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول ﻣﻊ ﺿم اﻟﻛﺎف(
-١اذا اﻧﺗﮭﻰ اﻟﻣﺻدر ﺑﺣرف ﺻوﺗﻲ ﻧﺿﯾف ﻟﮫ ﻓﻘط ﺣرف nﻟﻧﺟﻌﻠﮫ ﻣﺑﻧﯾﺎ ً ﻟﻠﻣﺟﮭول أن ﯾُﻧﺗظر Beklenmek أن ﯾُﻘرأ Okunmak أن ﯾُﺳﻣﻊ Dinlenmek أن ﯾُﺑﺣث -ﯾُﻔﺗش Aranmak
أن ﯾُﻘﺎل أن ﯾُﻣﺷﻰ أن ﯾُﺟﮭز – ﯾُﺣﺿر -ﯾُﻌد
-٢اذااﻧﺗﮭﯨﺎﻟﻣﺻدرﺑﺎﻟﺣرﻓﺎﻟﺻﺎﻣت ، Lﯾُﺑﻧﻰ اﻟﻣﺻدر ﻟﻠﻣﺟﮭول ﺑﺈﺿﺎﻓﺔ اﻟﻠواﺣق ın – in – un – ün :ﺣﺳب اﻟﺗواﻓق اﻟﺻوﺗﻲ: أن ﯾُﻌرف أن ﯾُؤﺧذ Alınmak 121
Söylenmek Yürünmek Hazırlanmak
Bilinmek
أن ﯾُوﺟد أن ﯾُﻘﺳم
أن ﯾُؤﺗﻰ
Bulunmak Bölünmek
-٣اذااﻧﺗﮭﯨﺎﻟﻣﺻدرﺑﺄﺣرﻓﺻﺎﻣﺗﺔ ﻏﯾر ، Lﯾُﺑﻧﻰ اﻟﻣﺻدر ﻟﻠﻣﺟﮭول ﺑﺈﺿﺎﻓﺔ اﻟﻠواﺣق ıl – il – ul – ül :ﺣﺳب اﻟﺗواﻓق اﻟﺻوﺗﻲ: أن ﯾُرى -ﯾُظﮭر أن ﯾُﺳﻛب Dökülmek أن ﯾُﺷرب أن ﯾُرﻣﻰ Atılmak أن ﯾُﻛﺳر أن ﯾُﺧﻧق Boğulmak أن ﯾُﺟﻠس أن ﯾُﻘص -ﯾُﻘطﻊ Kesilmek أن ﯾُﻘﺎد Sürülmek اﻟﺣرف Tاﻟذي ﺗﻧﺗﮭﻲ ﺑﮫ ﺑﻌض اﻟﻣﺻﺎدر ﯾُﻘﻠب إﻟﻰ Dﺛم ﺗﺿﺎف اﻟﻼﺣﻘﺔ: أن ﯾُﻔﻌل أن ﯾُذھب Gidilmek ﺑﻌض اﻟﻣﺻﺎدر ﺗُﺑﻧﻰ ﻟﻠﻣﺟﮭول ﻣرﺗﯾن وھﻲDemek – İstemek - Yemek: أن ﯾُؤﻛل Denilmek أن ﯾُؤﻛل Yenilmek
أن ﯾُطﻠب
Gelinmek
Görülmek İçilmek Kırılmak Oturulmak
Edilmek
İstenilmek
ﻣﺻدر اﻟﻔﮭم ﻻ ﯾﺻﺑﺢ ﻣﺟﮭول Anlamakوﯾﺳﺗﺧدم ﺑدﯾﻠﮫ اﻟﻔﻌل اﻟﻣﺷﺎرك Anlaşmakاﻟﺗﻔﺎھم – اﻻﺗﻔﺎق وﯾﻘﻠب Anlaşılmakأن ﯾُﻔﮭم ﺑﻌض اﻟﻣﺻﺎدر ﻻ ﺗُﺑﻧﻰ ﻟﻠﻣﺟﮭول : اﻟﮭطول اﻟﺗﺛﺎؤب
اﻟﻧوم اﻟﻌﻣل
Yağmak Ensemek
وھﻧﺎك ﺑﻌض اﻟﻣﺻﺎدر ﻻ ﺗُﺑﻧﻰ ﻟﻠﻣﺟﮭول إﻻ ﺑﻌد ﺗﻌدﯾﻠﮭﺎ : أن ﯾُﻌﺑﺊ Doldurmak أن ﯾُﺻﻐر Küçültilmek أن ﯾُدﻗق İnceltilmek
أن ﯾُرﺗﻔﻊ أن ﯾُﻘﺻر 122
Uyumak Eylemek
Yükseltilmek Kısatılmak
أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : ﻟﻠﺗﻔرﯾﻘﺑﯾﻧﺎﻟﻌﺎﺋداﻟﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭوﻟﻼﺣظﺎﻧﮭﻔﯾﺎﻟﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭوﻟﻼﯾوﺟدﻓﺎﻋل: ﻏُﺳﻠﺗﺎﻟﻣﻼﺑس ) اﻧﻐﺳﻠﺗﺎﻟﻣﻼﺑس( إﻏﺗﺳﻠﻌﻠﻲ
Çamaşır yıkandı Ali yıkandı
وأﯾﺿﺎ ًﺟﻣﻠﺗﯾﻧﻠﻠﻌﺎﺋدواﻟﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭوﻟﻠﻠﺗدﻗﯾﻘﺎﻧﻔﯾﺟﻣﻠﺔاﻟﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭوﻟﻼﯾوﺟدﻓﺎﻋل: زﯾُﻧﺗﺎﻟطﺎوﻟﺔ ) ﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭول ( ﺗزﯾﻧﺗﻠﯾﻠﻰ ) ﻋﺎﺋد (
Masa süslenmiş Leyle süslendi
ﺟﻣﻠﺗﯾﻧﻠﻠﺗﻔرﯾﻘﺑﯾﻧﺎﻟﻌﺎﺋدواﻟﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭول: أﺧﻔﯾﺗﺎﻟﻣﺳﺄﻟﺔ ) ﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭول ( أﺧﺗﻔﻰ ) أﺧﺗﺑﺊ ( اﻟﻠص ) ﻋﺎﺋد (
Mesele gizlendi Hırsız gizlendi
ﻋﻠﯾﻛﺗﺑﺎﻟدرس ) ﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﻌﻠوم ( ﻛُﺗﺑﺎﻟدرس ) ﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭول (
Ali dersi yazdı Ders yazıldı 123
( ﺳﺄﺟﻠﺑﺎﻟﻛﺗﺎب ) ﻣﻌﻠوم ( ﺳَ ﯾُﺟﻠﺑﺎﻟﻛﺗﺎب ) ﻣﺟﮭول
Ben kitabı getireceğim Kitap getirilecek
( ﻧﺣﻧﺳﻧﻧﮭﯾﺄﻋﻣﺎﻟﻧﺎ ) ﻣﻌﻠوم ( ﺳوﻓﺗُﻧﮭﯨﺄﻋﻣﺎﻟﻧﺎ ) ﻣﺟﮭول
Biz işlerimizi bitireceğiz İşlerimiz bitirilecek
اﻧﺗﻛﺳرﺗزﺟﺎﺟﺎﻟﻧﺎﻓذة ﻛُﺳرزﺟﺎﺟﺎﻟﻧﺎﻓذة
Sen pencerenin camını kırmışsın Pencerenin camı kırılmış
ﺳﺄﻟﻧﯾﺎﻷﺳﺗﺎذ ( اﻧﺎ ُﺳﺋِﻠت ) ﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭول
Hoca bana sordu Ben soruldum
اﻟطﺎﻟﺑﺳﺣﺑﺎﻟﻛرﺳﻲ ( ﺳُﺣﺑﺎﻟﻛرﺳﻲ ) ﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭول
Öğrenci sandalyeyi çekti Sandalye çekildi
اﻟﺷرطﺔاﺧذﺗﺎﺣﻣدﻣﻧﺑﯾﺗﮫ أ ُﺧذأﺣﻣدﻣﻧﺑﯾﺗﮫ
Polis Ahmeti evinden aldı Ahmet evinden alındı
اﻻﺳﺗﺎذﺳﯾرﯨدﻓﺗرﻛم ﺳوﻓﯾُرﯨدﻓﺗرﻛم
Hoca defterinizi görecek Defteriniz görülecek
ﻧﻘرأﻣﻘﺎﻟﺔاﻻﺳﺗﺎذ ﺗُﻘرأﻣﻘﺎﻟﺔاﻻﺳﺗﺎذ
Biz hocanın makalesi okuruz Hocamın makalesi okunur
ﯾﺻﻠﺣﺎﻟﻣﻌﻠﻣﺳﯾﺎرةاﺑﻲ ﺗُﺻﻠﺣﺳﯾﺎرةأﺑﻲ
Usta babamin arabasını tamir ediyor Babamın arabası tamir edilyor 124
Müdür seni küye gönderecek Sen köye gönderileceksin
ﺳﯾرﺳﻠﻛﺎﻟﻣدﯾرإﻟﯨﺎﻟﺿﯾﻌﺔ ﺳَ ﺗُرﺳﻺﻟﯨﺎﻟﺿﯾﻌﺔ
Şoför bizi hastaneye götürdü Biz hastaneye götürüldük
ﺟﻠﺑﻧﺎاﻟﺷﻔﯾرإﻟﻰ اﻟﻣﺳﺗﺷﻔﻰ ﺟُﻠﺑﻧﺎإﻟﯨﺎﻟﻣﺳﺗﺷﻔﻰ ( ﻗ ُﺑﺿﻌﻠﯨﺎﻟﻠص ) ﻣﺑﻧﯾﻠﻠﻣﺟﮭول ( رُﻣﻲ ) ﻗ ُذﻓﻌﻠﯨﺎﻟزﺟﺎﺟﺣﺟرﻛﺑﯾر ﻗ ٌرأﺷﻌرﺟﻣﯾﻠﻔﯾﺎﻟدرس ( ً ﻓ ُﺗﺣﺑﺎﺑﺎﻟﻐرﻓﺔﺑﺎﻟﻐﺻب ) ﺑﺎﻟﻘوة ( ) ﻋﻧﻔﺎ ﯾُﻧﺗظرﻣﺟﻲءاﻣﯾﺈﻟﯨﺄﺳطﻧﺑول ھُزﻣﻧﺎﻓﯾﺎﻟﻣﺑﺎراة ُطردﺗﻣﻧوظﯾﻔﺗﻲ ﺳﯾُﻘﺎﻣﻔﺣﺻﺎﻟﺷﮭﺎدةﻓﯾﻧﮭﺎﯾﺔھذااﻟﺷﮭر ﺳَ ﺗُﻠﻌﺑﺎﻟﻣﺑﺎرةاﻟﻧﮭﺎﺋﯾﺔﻟﻛﺄﺳﺎﻟﻌﺎﻟﻣﻔﯾﮭذااﻟﺳﺗﺎد ﻓﯾﺎﻟﺑﺣراﻻﺳودﻣﻧﺎﻟﻣﻣﻛﻧﺎﻟدﺧوﻟﻠﻠﺑﺣرﻣﻧﺷﮭرﻧﯾﺳﺎﻧﺈﻟﯨﻧوﻓﻣﺑر ١٩٢٣ أﻧُﺷﺄﺗﺎﻟﺟﻣﮭورﯾﺔاﻟﺗرﻛﯾﺔﻓﯾﻌﺎم ﻓﯾﮭذااﻟﻣﺧزﻧداﺋﻣﺎ ًﯾُﺑﺎﻋﺄﺣذﯾﺔذوﺟودة ﻏدا ًﺳَ ﺗُوﺿﺣﻧﺗﺎﺋﺟﺔﻓﺣﺻﺎﻟﺟﺎﻣﻌﺔ ﺳﺗُﻌطﯨﺎﺳﺗراﺣﺔاﻟطﻌﺎﻣﺑﻌدﻗﻠﯾل ( ﺳﺗُﺎﺧذﻟﯾﺳﯾﺎرةإذاﻧﺟﺣت ) إذاﺗﺧطﯾﺗﺻﻔﻲ ﻣﺎزاﻟﺳﺗﻐﺳﻼﻟﺷُرف، اﺳرﻋﯾﯾﺎاﺑﻧﺗﻲ ﺑﺎﻟﻌﺎﻣﻲ ﻟﺳﺎرﺣﺗﻧﻐﺳﻼﻟﺑﻠﻛوﻧﺎت.. اﺳﺗﻌﺟﻠﯾﯾﺎﺑﻧﺗﻲ ﻣﺷروﻋﻌﺎﺋﺷﺔﺳﯾﻧﺎﻻﻻﻋﺟﺎب
Hırsız yakalandı Cama büyük taş atıldı Derste güzel şiir okundu Odanın kapısı zorla açıldı Annemin istanbula gelmesi bekleniyor Maçta yenildik Ben görevimden uzaklaştırıldım Sertifika sınavı bu ayın sonunda yapılacak Dünya kupası final maçı bu statta oynanacak Akdenizde nisandan kasıma kadar denize girilebilir Türkiye cümhüriye 1923'te kuruldu Bu mağazada her zaman kaliteli ayakkabılar satılır Üniversite sınav sonuçları yarın açıklanacak Birazdan yemek molası verilecek Sınıfımı geçersem bana araba alınacak Acele et kızım , daha balkonlar yıkanacak Ayşenin projesi çok beğenilecek 125
ﺑﻌدأﻧﺗﻧﺗﮭﯾﺎﻋﻣﺎﻟﺗرﻣﯾﻣﮭذااﻟطرﯾﻘﺳﯾﻔﺗﺣﻠﻠﺳﯾر ) ﻟﻠﻣﺎرة (
Bu yol onlarım çalışmaları bittikten sonra trafiğe açılacak Kayıp çocuk tüm aramalara rağmen bulunmadı
ﻟﻣﯾﻧوﺟداﻟطﻔﻼﻟﺿﺎﺋﻌﻌﻠﯨﺎﻟرﻏﻣﻣﻧﺟﻣﯾﻌﺎﻟﺑﺣوﺛﺎت ) اﻟﺗﺣرﯾﺎت (
Tarafından ﻣﻦ ﻗﺒﻞ اﻟﻔﺎﻋل أﺣﯾﺎﻧﺎ ً ﻓﻲ ﺟﻣﻠﺔ اﻟﻣﺑﻧﻲ ﻟﻠﻣﺟﮭول ﯾﺄﺗﻲ أﻛﺛر اﻷﺣﯾﺎن ،ﻣن ﻗﺑل ،ﻣن طرف ،ﺑواﺳطﺔ ،اﻻﺿﺎﻓﺎت ھﻲ: ﻣن ﻗﺑﻠﻧﺎ )ﻣن طرﻓﻧﺎ( ﻣن ﻗﺑﻠﻲ )ﻣن طرﻓﻲ( Tarafımdan ﻣن ﻗﺑﻠﻛم )ﻣن طرﻓﻛم( ﻣن ﻗﺑﻠك )ﻣن طرﻓك( Tarafından ﻣن ﻗﺑﻠﮭم )ﻣن طرﻓﮭم( ﻣن ﻗﺑﻠﮫ )ﻣن طرﻓﮫ( Tarafından اﻟﻧون ﻟﻠﺣﻣﺎﯾﺔ
Tarafımızdan Tarafıınızdan Taraflarından
أو اﻟﻼﺣﻘﺔ ca – ce – nca – nceﺣﺳب اﻷﺣرف اﻟﺻوﺗﯾﺔ و ça – çeاذا ﺟﺎء ﻓﻲ اﺧر اﻟﺻﻔﺔ أﺣد أﺣرف ﻗﺎﻋدة ﻓﺳﺗق ﺷﮭﺎب ﻧُظﻣت ﺣﻔﻠﺔ اﻟﺗﺧرج ھذه ﻣن ﻗﺑل طﻼﺑﻧﺎ Bu mezuniyet töreni öğrencilerimice düzeniendi ﺟُﮭز ھذا اﻟﺗﻘرﯾر ﻣن ﻗﺑل ﻣﺟﻠس إدارة اﻟﺷرﻛﺔ Bu rapor şirketin yönetim kurulu tarafından hazırlandı ﻣن ﻗﺑل اﻟﺷرﻛﺔ Şirketin tarafından ﻓﻲ أﯾﺎم اﻟﻌﯾد ﯾﺗم اﻻﺳﺗﯾﻘﺎظ ﻣﺑﻛرا ً ﻣن ﻗﺑل اﻟﻌﺎﺋﻠﺔ وﺗُزار اﻷﻗرﺑﺎء Bayram günlerinde ailece erken kalkılır, akrabalar ziyaret edilir اﻟﺗدرﯾب اﻷول )اﻟﺗﻌﻠﯾم اﻷول( ﯾُﻘدم ﻟﻸطﻔﺎل ﻣن ﻗﺑل ﻋﺎﺋﻼﺗﮭم Çocuklara ilk eğitim aileleri tarafından verilir ﺗﻌرﺿت إﻣرأة ﺷﺎﺑﺔ ﻟﻠﺿرب ﺑﻼ رﺣﻣﺔ ﻣن ﻗﺑل زوﺟﮭﺎ Genç kadın kocasınca acımasızca dövüldü 126
ﻛُﺗب اﻟﻣﻛﺗوب ﻣن ﻗﺑل أﺣﻣد ﻗ ُرأ اﻟﻛﺗﺎب ﻣن ﻗﺑﻠﻲ أ ُﺧذ ﻣن ﺑﯾﺗﮫ ﻣن ﻗﺑل اﻟﺷرطﺔ أطﻠق ﺳراﺣﮫ ﻣن ﻗﺑل اﻟﻣﺣﻛﻣﺔ أﺻﻠﺣت اﻟﺣﻧﻔﯾﺔ ﻣن ﻗﺑل اﻟﺑﻠدﯾﺔ أﺣﺿر اﻟﻛﺗﺎب ﺑواﺳطﺗﻛم
Mektup Ahmet tarafından yazılmış Kitap tarafımdan okundu Polis tarafından evinden alındı Mahkemece serbet bırakıldı Musluk belediyece tamir edildi Kitap tarafınızdan getirildi
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ
Bina görevli tarafından iki saatte temizlendi Boş bina belediyece yıkandı Bayarm nedeniyle , okullar öğrencilerce bayraklarla donatılıyor Yıldırım Mayruk tarafından Pariste mühteşem bir defile düzenlendi İnşaat tarafınızdan tamamlanacaktır Mektup tarafimızdan sunulmayacak Hırsız Polis tarafından yakalandı
ﻧُظﻔَﺎﻟﺑﻧﺎءﻣﻧﻘﺑﻼﻟﻣوظﻔﻔﯾﺳﺎﻋﺗﯾن ﻏُﺳﻠﺑﻧﺎءﻓﺎرﻏﻣﻧﻘﺑﻼﻟﺑﻠدﯾﺔ ﺗُزﯾﻧﺎﻟﻣدراﺳﺑﺎﻷﻋﻼﻣﻣﻧﻘﺑﻼﻟطﻼﺑﻣﻧﺄﺟﻼﻟﻌﯾد ﺣُﺿرﻓﯾﺑﺎرﯾﺳﺣﻔﻠﺔﻋرﺿﺄزﯾﺎءراﺋﻌﺔﻣﻧﻘﺑﻠﻣﺎﯾروﻛﯾﻠدرم ﺳﯾﻛﺗﻣﻼﻹﻧﺷﺎءﻣﻧﻘﺑﻠﻛم ﻟﻧﯾُﻘدﻣﺎﻟﻣﻛﺗوﺑﻣﻧﻘﺑﻠﻧﺎ ﻗ ُﺑﺿﻌﻠﯨﺎﻟﻠﺻﻣﻧﻘﺑﻼﻟﺷرطﺔ
127
Nedenleştirme اﻟﺘﺴﺒﺐ اﻟﺗﺳﺑب ﯾﺄﺗﻲ ﻓﻲ ﺛﻼﺛﺔ إﺿﺎﻓﺎت ،ﻟﻛل ﻣﻧﮭم اﺳﺗﻌﻣﺎل ،ﻟﻛن ﻛﺈﺿﺎﻓﺔ ﯾﺄﺗون ﺑﻧﻔس اﻟﻣﻌﻧﻰ ،وھﻧﺎك إﺿﺎﻓﺔ راﺑﻌﺔ ﺳﻧﺷرﺣﮭﺎ ﺑﻌد ھذا اﻟدرس ﻷن ﻟﮭﺎ أﻛﺛر ﻣن ﻣﻌﻧﻰ. اﻹﺿﺎﻓﺔ اﻷوﻟﻰ: ﺑﺳﺑب ﻋدﻧﺎن Adnanın yüzünden Yüzündenﺗﺄﺧذ ﻗﺑﻠﮭﺎ اﻟﻣﻠﻛﯾﺔ اﻹﺿﺎﻓﺔ اﻟﺛﺎﻧﯾﺔ: ﺑﺳﺑب ﻋدﻧﺎن Adnandan dolayı Dolayıﺗﺄﺧذ ﻗﺑﻠﮭﺎ ﺣرف اﻟﺟر ﻣن اﻹﺿﺎﻓﺔ اﻟﺛﺎﻟﺛﺔ: ﺑﺳﺑب ﻋدﻧﺎن Adndn nedeniyle Nedeniyleﻻ ﺗﺄﺧذ ﻗﺑﻠﮭﺎ اﺿﺎﻓﺔ أﻣﺛﻠﺔ ÖRNEKLER : Bütün bunlar dikkatsizliğinden dolayı başına geliyor Bütün bunlar dikkatsizliğinyüzündenbaşına geliyor Fırtınadan dolayı gemiler limanda mahsur kaldı Fırtına nedeniylegemiler limanda mahsur kaldı
ﺑﺳﺑب ﻋدم اﻧﺗﺑﺎھك ﻟﺟﻣﯾﻊ ھؤﻻء ﯾﺄﺗون ﻟرأﺳك )أﻧﮫ ﺗﺄﺗﻲ ﻣﺻﺎﺋب( ﺑﺳﺑب ﻋدم اﻧﺗﺑﺎھك ﻟﺟﻣﯾﻊ ھؤﻻء ﯾﺄﺗون ﻟرأﺳك ﺑﺳﺑب اﻟﻌﺎﺻﻔﺔ اﻟﺳﻔن ﺣُﺻرت ﻓﻲ اﻟﻣرﺳﻰ ﺑﺳﺑب اﻟﻌﺎﺻﻔﺔ اﻟﺳﻔن ﺣُﺻرت ﻓﻲ اﻟﻣرﺳﻰ 128
ﺑﺳﺑب اﻟﺿرر اﻟذي ﯾﻌرﺿﮫ اﻟدﺧﺎن ﯾﻣوت آﻻف اﻟﻧﺎس ﻛل ﻋﺎم ﺑﺳﺑب اﻟﺿرر اﻟذي ﯾﻌرﺿﮫ اﻟدﺧﺎن ﯾﻣوت آﻻف اﻟﻧﺎس ﻛل ﻋﺎم ﺑﺳﺑب ﻋدم راﺣﺔ اﻟوزﯾر ﻟم ﯾﺳﺗطﻊ اﻻﻧﺿﻣﺎم ﻟﻼﺟﺗﻣﺎع ﺑﺳﺑب ﻋدم راﺣﺔ اﻟوزﯾر ﻟم ﯾﺳﺗطﻊ اﻻﻧﺿﻣﺎم ﻟﻼﺟﺗﻣﺎع ﺑﺳﺑب ﻋدم راﺣﺔ اﻟوزﯾر ﻟم ﯾﺳﺗطﻊ اﻻﻧﺿﻣﺎم ﻟﻼﺟﺗﻣﺎع
Sigaranın zararlı etkileriyüzünden her yıl binlerce insan ölüyor Sigaranın zararlı etkilerinden dolayı her yıl binlerce insan ölüyor Başbakan rahatsızlığından dolayı toplantıya katılamadı Başbakan rahatsızlığı yüzünden toplantıya katılamadı Başbakan rahatsızlığı nedeniyletoplantıya katılamadı
Diye ﺗﺳﺗﻌﻣل ﻓﻲ اﻟﻣﻧﻘول اﻟﻣﺑﺎﺷر واﻟﻐﯾر ﻣﺑﺎﺷر واﻟﺗﺳﺑب ﻟﻧﺑدأ ﻓﻲ اﺳﮭل اﺳﺗﺧداﻣﺎﺗﮭﺎ وھﻲ )ﻣﺎ ﯾدﻋﻰ( )ﻣﺎ ﯾﺳﻣﻰ( ،ﻣﺛﻼ ً : ﺟﺎء ﺷﺧص اﻟﻰ ھﻧﺎ ﯾدﻋﻰ اﺣﻣد ھل ھﻧﺎك اﺣد ﻓﻲ ﻓﻧدﻗﻛم ﯾدﻋﻰ اﺣﻣد؟
Ahmet diye bir kişi buraya geldi ?Ahmet diye öteldiniz var mı
ﻋﻧدﻣﺎ ﺗﺿﻊ diyeﻓﻲ اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻻ داﻋﻲ ﻷن ﺗﺳﺗﺧدم ﺻﯾﻐﺔ اﻟﺻﻠﺔ ،ﺗﺳﺗﺧدم اﻟﻔﻌل ﻛﻣﺎ ھو ان ﻛﺎن ﻣﺎﺿﻲ او ﻣﺿﺎرع او واﺳﻊ او ﻣﺳﺗﻘﺑل أﻧﺎ ﺧﺎﺋف ﺟدا ً ﻷﻧﻧﻲ ﻟن أﺳﺗطﯾﻊ أن أراه ﻣرة أﺧرى )ﺗﺳﺑب( Onu bir daha göremeyeceğim diye çok korkuyorum اﻵن ﻓﻲ ﻣﻌﻧﻰ ﺣﺗﻰ )ﻟﻛﻲ( ﻣن أﺟل أن ،ﻓﻲ ھذه اﻟﻣﻌﺎﻧﻲ اﻟﺛﻼﺛﺔ ﺗﺳﺗﺧدم ﻣﻊ ﺻﯾﻐﺔ اﻟطﻠب اﻷﺑﮭﺎت ﻣن أﺟل أن ﯾﻛون أوﻻدھم أﺻﺣﺎب ﻣﮭﻧﺔ ﺟﯾدة ،ﻻ ﯾﻔوﺗون أي Babalar çocukları iyi bir meslek sahibi olsunlar diye ﺗﺿﺣﯾﺔ hiçbir fedakarlıktan kaçırmıyor ﻛﻣﺎ ذﻛرت ﻣﻊ ﺻﯾﻐﺔ اﻟطﻠب وھﻲ اﺧﺗﺻﺎر ﻟﮭذه: Görmem için - Görmen için - Görmesi için - Görmemiz içinاﻟﻰ أﺧره دون ان ﺗﺿﻊ içinﻧﺳﺗﺧدﻣﮫ ﻣﻊ ﺻﯾﻐﺔ اﻟطﻠب Göreyim diyeﻟﻛﻲ أرى 129
....... ﻟﻛﻲ ﻧرىGörelim diye ﻟﻧﺗﺎﺑﻊ ﻣﻊ اﻷﻓﻌﺎل ﻷﻧﻧﻲ أﻗرأ ﻓﻲ اﻟﻌطﻠﺔ أﺧذت اﻟﻌدﯾد ﻣن اﻟﻛﺗب
Tatilde okurum diye birçok kitap aldım
geldin diye ﻓﻲ اﻻﺧﺗﺻﺎرgeldiğin için ﺗﺳﺗﺧدم ﺟﻣﻠﺔ اﻟﺻﻠﺔiçin ﻟﻛن ﻣﻊ، ﻓﻲ آﺧرهdiye ﻣﻊ اﻟزﻣن ﻛﻣﺎ ھو ﺗﺿﻊ Öğretmen, öğrencilere ödevlerinizi yaptınız mı? Diye sordu Öğretmen, öğrencilere ödevlerini yapıp yapmadıklarını sordu اﻷﺳﺗﺎذ ﺳﺄل اﻟطﻼب ﻋن إن ﻣﺎ، اﻻﺛﻧﺗﺎن ﺑﻧﻔس اﻟﻣﻌﻧﻰ وﻛﻣﺎ ذﻛرت ﺗﺳﺗﺧدم ﻻﺧﺗﺻﺎر اﻟﻣﻧﻘول، ﻻﺣظ اﻟﻔرق، yapıp yapmadıkları ھﻧﺎ أﺗت ﻓﻲ اﻟﻣﻧﻘول ﻛﺗﺑوا وظﺎﺋﻔﮭم؟ Ahmet ben ödevimi yazdım diye dedi Ahmet ödevini yazdığını söyledi
اﺣﻣد ﻗﺎل أﻧﮫ ﻛﺗب وظﯾﻔﺗﮫ
ÖRNEKLER : أﻣﺛﻠﺔ ﻟﻛﻲ أﻛون- ﻣن أﺟل أن اﻛون ﻟﻛﻲ ﺗﻛون- ﻣن أﺟل ان ﺗﻛون ﻟﻛﻲ ﯾﻛون- ﻣن أﺟل ان ﯾﻛون ﻣن أﺟل ان ﻧﻛون- ﻟﻛﻲ أن ﻧﻛون ﻣن أﺟل أن ﺗﻛوﻧوا ﻣن أﺟل أن ﯾﻛوﻧوا
Olayım diye - olmam için Olman için Olsun diye - olması için Olmamız için - olalım diye Olmanız için - olun diye - olunuz diye Olmaları için - olsunlar diye 130
Geldim diye - geldiğim için gelirim diye - geldiğim için geleceğim diye - geleceğim için Akşam seni güzel yemek yedireceğim diye yemek yapıp buzdolabına koydum Annesi çocuk üşüyor diye üzerine battaniye örttü Soylediğin yalanlar diye kimse artık sana güvenmiyor Canan kilo alıyor diye en sevdiği tatlıdan bir lokma bile yemedi Ben istanbula geleceğim diye ahmet söyledi mi sana ?
ﻷﻧﻧﻲ ﺳﺄطﻌﻣك طﻌﺎﻣﺎ ً ﺟﻣﯾل اﻟﻣﺳﺎء ﺟﮭزت اﻟطﻌﺎم ووﺿﻌﺗﮫ ﻓﻲ اﻟﺑراد ( أم اﻟطﻔل ﻷﻧﮫ ﯾﺑرد ﻏطﺗﮫ ﻓﻲ ﺑطﺎﻧﯾﺔ ) ﺣرام ﻣن أﺟل اﻟﻛذب اﻟذي ﻗﻠﺗﮫ ﻟن ﯾﺛق اﺣد ﺑك ﺑﻌد اﻻن ﺟﻧﺎن ﻟم ﺗﺄﻛل ﺣﺗﻰ ﻟﻘﻣﺔ واﺣدة ﻣن أﻛﺛر ﻣﺎ ﺗﺣﺑﮫ ﻣن ﺣﻠوﯾﺎت ﻷﻧﮭﺎ ﺗﺳﻣن ھل ﻗﺎل ﻟك أﺣﻣد أﻧﻧﻲ ﺳﺄﺗﻲ إﻟﻰ أﺳطﺎﻧﺑول ؟
Diye وﺗﺳﺗﻌﻣل ﺑﺎﻟﺗﺳﺑب ﻷن.. ﺗﺄﺗﻲ اﺧﺗﺻﺎر ﻟﻠﻣﻧﻘول Öğretmen , öğrencilere ödevlerinizi yaptınız mı ? diye sordu Öğretmen öğrencilere ödevlerini yapıp yapmadıklarını sordu
اﻻﺳﺗﺎذ ﺳﺄل اﻟطﻠب ﻋن ﻣﺎ أن ﻛﺗﺑوا وظﺎﺋﻔﮭم او ﻻ
Gelmedin diye annem kızdı Gelmediğin için annem kızdı
ﻷﻧك ﻟم ﺗﺄﺗﻲ ﻏﺿﺑت أﻣﻲ
Ahmet ben ödevimi yazdım diye dedi Ahmet ödevini yazdığını söyledi
اﺣﻣد ﻗﺎل أﻧﮫ ﻛﺗب وظﺎﺋﻔﮫ ھل ﯾوﺟد ﻓﻲ ﻓﻧدﻗﻛم ﺷﺧﺻﺎ ً ﻣﺎ ﯾدﻋﻰ اﺣﻣد
Öteldiniz ahmet diye bir kişi var mı ? 131
ﻛﺗﺑت اﺳﻣﮫ ﻋﻠﻰ ﯾدي ﻟﻛﻲ ﯾراه ) ﺣﺗﻰ ﯾراه
Adını görsün diye elime yazdım Buraya gitmemem için uyudum - buraya gitmeyeim diye uyudum Kim bunu yaptı diye düşünüyordum
ﻣن أﺟل أن ﻻ أذھب إﻟﻰ ھﻧﺎك ﻧﻣت ﻛﻧت أﻓﻛر أﻧﮫ ﻣن ﻓﻌل ھذا
ﺗﻘول diyeاﺧﺗﺻﺎر ﻟﺟﻣل اﻟﺻﻠﺔ ﻛﺎﻣﻠﺔ ﻣﺳﺗﻌﻣﻠﺔ ﻓﻲ اﻟﺷﺎرع ﻟﺗﻘﺻﯾر ﺟﻣﻠﺔ اﻟﻣﻧﻘول gelmediğin içinﻷﻧك ﻟم ﺗﺄﺗﻲ Gelmedin diyeھﻲ اﺧﺗﺻﺎر ﻟﻠﻛﻠﻣﺔ اﻻوﻟﻰ ﻷﻧك ﻟم ﺗﺄﺗﻲ وﺗﺄﺗﻲ ﺑﻧﻔس اﻟﻣﻌﻧﻰ ﺗﻣﺎﻣﺎ ً ،ﯾﻌﻧﻲ دون ان ﺗﺣول اﻟﺟﻣﻠﺔ ﻟﻠﻣﺻدر او اﻟﻣﻧﻘول او ھذا ﺗﺿﻊ اﻟﻔﻌل ﻛﻣﺎ ھو وﺗﺿﻊ ﺑﻌدھﺎdiye ھل ﻗﺎل ﻟك أﺣﻣد أﻧﻧﻲ ﺳﺄﺗﻲ ھﻧﺎ اﻻﺧﺗﺻﺎر ? Geleceğim diye ahmet sana söyledi mi ھﻧﺎ اﻟﺟﻣﻠﺔ اﻻﺻﻠﯾﺔ ،ﻧﻔس اﻟﺗرﺟﻣﺔ ﺑﺎﻟﺿﺑط ? Geleceğimi ahmet sana söyledi mi ﺧﺑﺄت ھذا ﻟﻛﻲ ﻻ ﯾرى ﻋدﻧﺎن ﺧﺑﺄت ھذا ﻟﻛﻲ ﻻ ﯾرى ﻋدﻧﺎن
Adnan görmemesi için bunu sakladım Adnan görmesin diye bunu sakladım
ﻣن أﺟل ان ﯾرى ﻋدﻧﺎن ﻟم أﺧﺑﺄ ھذا ﻣن أﺟل ان ﯾرى ﻋدﻧﺎن ﻟم أﺧﺑﺄ ھذا
Adnan görmesi için bunu saklamadım Adnan görsün diye bunu saklamadım
اﺣﻛﻲ ﻟﻲ ﺣﻛﺎﯾﺔ ﻟﯾس ﻟﻛﻲ اﻧﻌس ) ﯾﺄﺗﻲ ﻧوم ( ﺑل ﻣن أﺟل ان ﺗﻛون ﺑﺟﺎﻧﺑﻲ
Bir MasaL anLat. bana. uyKum gelsin diye değiL. Sen oL diye yanımDa
132
133