Fethiye Gazete by Fethiye Gazetesi

FETHIYE Sayfa - 15

IŞIK ÜLKESİ MACERAYA ÇAĞIRIYOR Ne mutlu Türk'üm diyene

www.fethiyehaber.com 08 Ekim 2010 Cuma

Emeği Geçenlere Plaket

3'de

DÜNYA ÇOCUK GÜNÜ COŞKUYLA KUTLANDI

8'de

Saadet Partisi Kongreye hazır

13'de

Haydi Gençler Satranç Turnuvasına

15'de

Günlük Bağımsız Siyasi Gazete

Yıl : 50

50 YIL

Kuruluş 1960

Sayı: 14599

40 Krş.

Fethiye - Kemer - Kadıköy - Seki - Eşen - Kumluova - Karadere - Karaçulha - Çamköy - Çiftlik - Ölüdeniz - Üzümlü - ve çok yakında Göcek

Vekil “ön seçim isteyeceğiz” Doğu “kontenjan olmasın” CHP Muğla Milletvekili Ali Arslan 2011 Milletvekili Genel seçimlerinde ön seçim isteyeceklerini belirtirken, 2007 yılında Milletvekili adayı olan ancak, kontenjan olduğu için seçilemeyen Fethiye İlçe Başkanı Emrah Doğu “Kontenjan'ın olmadığı bir ön seçim olsun” dedi. 2011 Milletvekili Genel seçimlerinde CHP Muğla Milletvekilleri aday listesinin ön seçim ile belirlenmesi için, mevcut Milletvekilleri, İlçe Başkanları, İl Başkanı ve Kurultay delegeleri ortak hareket ederek, Muğla'da ön seçim yapılmasını Sayfa - 13 isteyecekler.

Başkan Saatcı'dan nezaket ziyareti

Tariş pamuk alımına başladı Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 1986 yılından beri her yıl kutlanan Camiler ve Din görevlileri haftası tüm yurtta olduğu gibi Fethiye'de de çeşitli etkinlikler ile Sayfa - 3 kutlanıyor.

Ek yerleştirme başvuruları başladı

Fethiye Tariş Pamuk Tarım Satış Kooperatifi 2010–2011 sezonu pamuk alımına başladı. Fethiye ve çevresinden pamuk alımı yapan birliğe üretimi az da olsa, her gün Sayfa - 6 çiftçiler tarafından pamuk getiriliyor.

Sayfa - 15

Fethiye'yi temsil edecek güreşçiler yetişiyor YEREL BASINDA ÇALIŞMANIN ÖNEMİ

Sayfa - 5

Osmanlı Çarıklarını Hollywood Yıldızlarına Giydirdi

sayfa 2

HAYIRCI OLDUK ŞİMDİ Güngör BERK

sayfa 7

Ünal “Din görevlileri de asker gibi” 1–7 Ekim Din Görevlileri ve Camiler Haftası kutlama etkinlikleri kapsamında Fethiye İlçe Müftüsü Ömer Faruk Bilgili ve beraberindeki din görevlileri, Fethiye Gaziler ve Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğine ziyarette ettiler. Sayfa - 16

ORTA ÖĞRETİM KAMPÜSÜ TUĞRUL YILMAZ

sayfa 9

Maneviyat iklimi PEYGAMBER SEVGİSİ Sümeyra ÇELİK

sayfa 10

08 Ekim 2010 Cuma

BAŞKAN IŞIK “AHÎLİK HAFTASI”NI KUTLADI

YEREL BASINDA ÇALIŞMANIN ÖNEMİ

Her yıl 08 Ekim ile 12 Ekim tarihlerinde kutlanan “Ahîlik Haftası” dolayısıyla, Yatağan Belediye Başkanı H. Haşmet Işık bir mesaj yayınladı. Yatağan Belediye Başkanı H. Haşmet Işık; “Osmanlı Devleti'nin kuruluşunda ve Osmanlı insanının yetişmesi ve terbiyesinde büyük katkısı olan Ahîlik, sosyal bir teşkilattır. Ahîlik; kardeşlik, dostluk, cömertlik, eli açıklık, dayanışma ve yardımlaşma anlamlarına gelen bir kavramdır. Bilindiği üzere İlçemizin ilk adı 'Ahîköy'dür.

Çünkü Yatağan, 1414 yıllarında Ahî Ebubekir tarafından kurulmuş ve halkımız Ahîlik terbiyesi ile yetişmiştir. Biz de Yatağan Belediyesi olarak gerek Ahîlik Kültürü, gerekse Yörük Kültürü'nü gelecek kuşaklara aktarmak için elimizden geleni yapıyoruz. Ben tüm Yatağan halkının 'Ahîlik Haftası'nı kutlar, sağlıklı ve mutlu günler dilerken, gelmiş geçmiş Ahîlerimizi rahmetle anıyor, onların önünde saygı ile eğiliyorum” dedi.

FETHİYE HARİTA Yusuf Selman ŞEKEROĞLU Harita ve Kadastro Mühendisi

selmansekeroglu@hotmail.com

Dispanser Sokak Demirci İşhanı Kat:1 No.19 FETHİYE

08 Ekim 2010 Cuma

Yıl : 50 Sayı : 14599 Fiyatı : 40 Krş. (KDV Dahil)

Tel - Fax :0252 612 00 95

Cumhuriyet Mah. Atatürk Cad. 501 Sok. No.:16 Kurucusu Hüseyin Özdemir Sahibi Kadir İlik Yazı İşleri Müdürü Erkan İlik

Sayfa Editörü Tuncay Özkınay

Tel : 0252 612 39 03 GSM: 0532 664 65 03

Yerel Süreli Yayın fethiyegazetesi@hotmail.com Reklam Resmi İlanlar st/cm ...........7.00 TL Mahkeme, İcra ve Satış İlanları...7.00 TL Zayi İlanları ....................15.00 TL Tasfiye ilanları..................80,00 TL Abonelik Yıllık........120 TL Üç Aylık..30 TL

Altı Aylık...60 TL Aylık...........10 TL

Şehir dışı aboneliklerde 5 TL posta ücreti alınmaktadır. KDV oranları abonelerde %1 Reklamlarda % 18'dir Hesap Numaramız T.C. Ziraat Bankası Fethiye Şubesi 52217449-5001 IBAN Tr79 0001 0002 0352 2174 4950 01

Baskı Ege Ofset Sanayi sitesi 253 sokak No.76

Yerel gazeteler Anadolu Basını olarak da tanımlanır. Anadolu Basını olarak bilinen yerel basın, Kurtuluş Savaşımızı desteklemiş, milli mücadele yıllarında da halka karşı büyük bir sorumluluğu yerine getirmişlerdir. Bundan dolayı aynı zamanda Gazi Basın olarak ta tanımlanır. Muğla Devrim gazetesi Muğla ve ilçelerinde birçok gazetecinin yetiştiği veya Devrim gazetesinden yararlandığı basın okuludur. Bu gün yönetiminde Fethiyeli hemşerimiz Yunus Nadi ile ilgili yaptığı yorumları ile okuyucuların ve dinleyicilerinin dikkatinin çeken ve Muğla basınının önemli isimlerinin başında gelen aynı zamanda Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı görevini de yürüten Ünal Türkeş ağabeyimiz Devrim gazetesini daha ileri boyutlara taşımaktadır. 1978 yılında Muğla Teknik Lisesinde öğrenci olduğum zaman Muğla Devrim gazetesinin tüm sayfaları gazete bürosunun penceresine asılır ve bizlerde oradan okurduk. Bu gün internette gazetelerin okunduğu gibi o yıllarda da Muğla'da insanlar özel olarak Devrim gazetesinin bürosuna gider ve günlük olarak gazeteyi pencerede asıldığı yerde okurlardı. Muğla'da Devrim gazetesi okulda görülen ders gibiydi. O yıllarda Muğla Devrim gazetesinin yönetiminde rahmetli Hasan Nuri Öncüer vardı.

Gazete Satış Noktaları Taşyaka Market Taşyaka mah. Ölüdeniz yolu üzeri tel: 611 37 28 Priz market Çatalarık mah. Turgut Özal Bulvarı tel: 613 51 81 Erka Market Muharrem Yöntem Esenköy Tel: 635 76 21 Emin Market Çalıca Döner Kavşağı Tel: 646 8966 Bakkal Gazi Çarşı Cad. No:11 6212 79 79

ZAYİ İLANI Olivetti marka yazar kasamın Ruhsatını kaybettim hükümsüzdür. Ayşe TÜRKMEN Fethiye V.D. 405 000 4608

1979 yılında bir gün hiç unutmuyorum evde 'AMATÖRLER VE BASIN' başlıklı bir spor köşe yazısı yazarak Devrim gazetesinin bürosundan içeri girip yazıyı rahmetli Hasan Nuri Öncüer'e yayınlanması için verdim. Rahmetli Hasan Nuri Öncüer, benim yazımı aldı ve okuyarak bana bundan sonrada köşe yazısı yazmamı söyleyip 'Amatörler ve Basın' başlıklı yazımı bir sonraki gün yayınladılar. Ben de basın camiasına böylece Devrim gazetesi aracılığı ile ilk adımımı atmış oldum. Daha sonraki yıllarda Muğla Devrim gazetesinde düzenli olarak Köşe yazarlığım devam etti. Ankara'da öğrenci olduğum yıllarda bir ara Ankara Barış Gazetesinde çalıştım. Daha sonra 1988 yılından bu yana Fethiye gazetesinde aralıksız olarak köşe yazarlığı yaparken, köşe yazarlığının yanı sıra 2 Kasım 2009 ile 10.06.2010 tarihleri arasında Yazı İşleri Müdürlüğü görevinde de bulundum. Bu zaman içerisinde 1996 yılında Ankara'da Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Anadolu Basını Özendirme Yarışmasında Makale dalı ödülünden ayrı Muğla Gazeteciler Cemiyetinden de beş köşe yazarlığı ödülü aldım. 25–26 Kasım 1996 tarihinde Ankara'da yapılan birinci Anadolu Basın Kurultayına Muğla'dan davet edilen 5 gazeteci delegeden birisi olarak katılmıştım. Sayın

eroldolu48@hotmail.com Nazmi Bilgin konuşmacılar arasındaydı ve yerel basın ile ilgili çok anlamı sözler söylemişti. Ne zaman yerel basın ile ilgili konuşulsa o sözleri hatırlarım. Bu sözleri aynen yazıyorum. 'Şu anda sizlere hitap etme onurunu taşıyan ben, çocukluğumu Erzurum Cumhuriyet caddesinde bulunan bir binanın bodrum katında yayınlanan, Doğu gazetesinde geçirdim. Kasalarda kurşun kokan harfleri dizen o mürettiplerin ellerini gördüm ve Anadolu Basınının Cumhuriyeti kurma konusunda onurlu mücadelesini biliyorum. Milli mücadele yıllarında matbaasını Adana'dan Toroslar'da mağaralara taşıyarak mücadelesini sürdüren Yüreğirlileri tanıyorum. Milli mücadele yıllarında Ulusal Kurtuluş Mücadelesine tanık olmak için doğru yerde, doğru zamanda Yurtsever insanlarla bulunmak için, Matbaasını İstanbul'dan Ankara'ya taşıyan Yunus Nadi'leri biliyorum ve bunları şükranla anıyorum'. İşte bu sözler gazeteciler için alın teri göz nuru olarak basın tarihimize geçen değerlerdir.

Günlükbaşında Ana Cadde Üzerinde Sahibinden Devren Satılık Tekstil Mağazası Tel: 0 536 290 66 68

VARÇİN TARIM Sizlerler Çalışmanın verdiği Dürüst Hizmet Anlayışı İçinde

Zirai İlaç Tohum Gübre Hazır Fide ZİRAİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ SUNAR

Murat VARÇİN Ziraat Mühendisi

Tel: 0252 646 87 79 GSM: 0537 272 70 02 - 0505 234 81 09 Karaçulha Kasabası (Kocatepe Mobilya Yanı) ÇALICA / FETHİYE

08 Ekim 2010 Cuma

HABER

Emeği Geçenlere Plaket

Peyzaj Mimarları Odası Muğla İl Temsilciliği adına Peyzaj Mimarı ve Kentsel Tasarımcı Elvan Sarabat 'Sulak Alan Ekosistemleri ve Sulak Alan Yönetim Planı' sempozyumuna destek veren, Ölüdeniz Belediye Başkanı Sayın Keramettin Yılmaz' a, Fethiye Orman İşletme Müdürü Sayın Reşat Tunç' a ve Fethiye A.S.M.K. Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Gülbahar Edik' e Teşekkür Belgelerini sundular. .Peyzaj Mimarları Odası Muğla İl Temsilciliği tarafından yapılan açıklamada, “Sulak alanların korunması ve korunarak kullanılması üzerine etkin planlamalar ve yönetim planları geliştirilmeleri konularında bilgi verildi. Su;

Tüm dünyada ve üzerinde bulunduğumuz coğrafyada yaşamın temel koşuludur. Yaşamın onunla başladığı ve olmadığında sona ereceği bir değerdir. Alınıp satılacak ticari bir mal değildir, tüm canlıların ulaşmaya hakkı olan doğal bir varlıktır. Ve sulak alanlarımız suya ulaştığımız, suyu var eden rezerv alanlarımızdır. Sulak alanlar suyun depolama alanları ve yaşatılması gereken derinlikleridir. İçinde insanlığın gereksinimi olan birçok yaşam ortamını barındıran sulak alanlar için bu yaşam ortamlar üzerine günlük ve bağımlılık yaratan politikalar geliştirilmesi son derece sakıncalıdır. Zengin bitki ve hayvan çeşitliliği ile birçok türün

yaşamasına olanak sağlayan sulak alanlar, aynı zamanda bulundukları bölgenin iklimini de doğrudan etkilediğinden ekosistem değerleri bakımından büyük önem taşımaktadır. KUŞLAR BİR GÜN KENDİLERİNİ GÖSTERMEZ İSE BİLMELİYİZ Kİ SULAK ALANLARIMIZ YOK OLMUŞTUR!!! SU, BULUNDUĞU HAVZAYA AİT DOĞAL BİR VARLIKTIR, KAYNAK DEĞİLDİR! Su, günübirlik değişen yasal düzenlemelerin öznesi olamaz. Kesin düzenlemelere sahip ekolojik temelli bir su yasası, su ihtiyacının doğru ve adil temini için en temel

zorunluluktur. Yeraltı sularının doğal dolum hızından daha fazlası çekilemez. Kurak iklime sahip bölgelerde salma sulama yapılamaz. Suyun havzalar arasındaki veya bulunduğu havza içerisindeki doğal döngüsünü parçalayan faaliyetler oluşturdukları ekolojik, ekonomik ve

sosyolojik zararlar nedeniyle kabul edilemez. Suya erişim hakkı, toplumun tüm kesimleri için sürekli ve eşit olmalıdır. Bu gün; tek görevimiz vardır: Doğa hakkını anayasal güvence altına alarak suyun kamu tarafından sahiplenilmesini sağlamak. “Denildi

Başkan Saatcı'dan nezaket ziyareti

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 1986 yılından beri her yıl kutlanan Camiler ve Din görevlileri haftası tüm yurtta olduğu gibi Fethiye'de de çeşitli etkinlikler ile kutlanıyor. Bu kapsamda dün Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, beraberinde başkan

yardımsımı Mehmet Yılmaz Cesur ile birlikte, Fethiye Müftüsü Ömer Faruk Bilgili'yi makamında ziyaret etti. Dün saat 10.30 da gerçekleşen ziyarette bir açıklama yapan Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı “ Camiler ve Din Görevlileri haftası olması

nedeni ile sayın Müftümüzü ziyaret için geldik. Göreve geldiği günden bugüne sevdiğimiz saydığımız birisi. Aynı zamanda sayın müftümüz Fethiye' de görev yaptığı süre boyunca herkesin de sevgisini kazandı. Camiler ve din görevlileriler haftası kutlama programı çerçevesinde, dün Koyuncu camimizin açılışını yaptık. Açılışa Diyanet İşleri Genel Başkan Yardımcısı sayın İzzet Er'de katıldı. Bunun yanında Sayın Bardakoğlu'nun “imamlar din görevlileri toplumun kanaat önderi olacak “sözü vardı. Bu söz çok ağır ve sorumluluk isteyen bir söz. İnşallah bu görevi yapacak olan imamlar ve din görevlileri bilgi açısından donanımlı olur” diye konuştu. Fethiye Müftüsü Ömer Faruk Bilgili ise “ Başkanımıza ziyaretlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Kendileri her zaman bizim yanımızda oldu. Biz bu çalışma şevkini Başkanımızdan aldık. İnşallah önümüzdeki yıl camiler ve din görevlileri haftasında bir başka camii açılışında buluşuruz. Camiler birliğimizin ve dirliğimizin arttığı ibadet hanelerdir. Fethiye'de Camii ihtiyacımız yok. Ancak var olan camilerimizde cemaat ihtiyacımız var” diye konuştu.

Konferans Bugün Yapılacak Fethiye Belediyesi Kadın Meclisi, Fetav ve Fethiye Lions Kulübü'nün ortaklaşa düzenlediği Farkındalık – Değişim – Dönüşüm Konferansına konuşmacı olarak Fethiye Lions Kulüp Başkanı Zeynep Kocasinan, Fethiye Kadın Meclisi Başkanı Deniz Kader Şarlak, Uluslar arası Profesyonel Koçluk

Derneği'nden Naci Demiral katılacak. Şiddetsiz İletişim, Özgüven ve Koçluk Yaklaşımları çerçevesinde Kişisel gelişim için düzenlenen konferans Fethiye Esnaf Ve Sanatkarlar Odası Konferans Salonunda yapılacak. Konferansa Fethiyelilerin ilgi göstermesi bekleniyor.

08 Ekim 2010 Cuma

KASIM ISI GÜNEŞ ENERJİ SİSTEMLERİ

KASIM KOCA kasimkoca111@hotmail.com

HEDEF TENEKECİ

Çatı Olukları - Davlumbaz Eksiz - Renkli Oluk Yerinde İmalat

Antalya Yolu Üzeri 403 Sok. No.: 182 Pazaryeri Mah. FETHİYE Tel : 0 252 614 96 17 Gsm : 0 533 233 26 87 - 0549 541 48 48

KAYABAŞ TARIM

Muhittin KAYABAŞ Ziraat Mühendisi

Tel : 0252 646 91 84 Gsm: 0532 416 30 74

BİTKİ BESLENME DAMLAMA GÜBRELERİ - TOHUM - FİDE - FİDAN - NAYLON - SERA MALZEMELERİ TİCARETİ ÇALICA MAHALLESİ KARAÇULHA BELEDİYE ALTI FETHİYE - MUĞLA

kemer köprü üzeri

KARATAŞ BEACH RESTAURANT & BAR

KARAÇAMLI PEN PVC KAPI

PENCERE SİSTEMLERİ

"Kaliteye Açılan Pencere"

Cengiz Çay Tel: 0252 623 99 12 Gsm: 0532 262 13 90 0554 360 76 11 Karataş PlajıKargıköyü / FETHİYE

DEMİR ÇATI - FERFORJE - KORKULUK - ÇÖP KONTEYNERLERİ OTURMA BANKLARI İTİNA İLE YAPILIR

REKLAMLARINIZ İÇİN

SANAYİ SİTESİ ŞEHİT FETHİ BEY CADDESİ NO.22 FETHİYE / MUĞLA TEL: (0252) 614 89 49 - GSM: (0537) 324 58 28

BİZİ ARAYIN

612 00 95

08 Ekim 2010 Cuma

HABER

Ek yerleştirme başvuruları başladı

Üniversitelerdeki boş kontenjanlar için ek yerleştirme başvuruları başladı. Adaylar 11 Ekim'e kadar başvuru yapabilecek. Başvurular başvuru merkezleri aracılığı veya internet üzerinden bireysel olarak yapılabilecek. ÖSYM'den yapılan açıklamada, başvuru süresinin kesinlikle uzatılmayacağı belirtildi. Adaylar, 2010-ÖSYS

Ek Yerleştirme Kılavuzu ile Tercih Formu'na, başvuru süresi içinde ÖSYM'nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden ulaşabilecekler. Kılavuz dağıtımı ve satışı yapılmayacak. Adaylar, tercihlerini başvuru merkezi aracılığıyla yaptıklarında ödeyecekleri 3 TL tutarındaki hizmet ücreti dışında başka bir ücret ödemeyecek. Posta ile

ÖSYM'ye gönderilen tercih formları işleme alınmayacak. 2010-ÖSYS ek yerleştirme kurallarına ilişkin bilgiler, 2010ÖSYS Yükseköğretim Programlarına Ek Yerleştirme Kılavuzu'nda yer alacak. Ek yerleştirme için başvuracak adayların bu kılavuzu dikkatle incelemeleri gerekiyor. Ek yerleştirme işlemleri, 2010 Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) Kılavuzu, 2010-ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu ile 2010-ÖSYS Yükseköğretim Programlarına Ek Yerleştirme Kılavuzu'nda belirtilen esaslara göre yapılacak. ÖSYM, merkezi yerleştirmede 24 olan tercih sayısını 30'a çıkarmıştı. 2009 yılına kadar aday ek yerleştirme döneminde maksimum 8 tercih yapabiliyordu. Bu yıl ek kontenjan sayısı 12'ye çıkarıldı. Adaylar 12 tercih yapabilecek.

Muğla Belediyesi'nden yine bir ilk Muğla Belediyesi 'Avrupa Hareketlilik Haftası etkinliğinden sonra yine bir ilke imza atıyor. Avrupa Konseyi Yerel Yönetim Özerklik Şartı'nın ilk kez 2007 yılında aldığı bir karar çerçevesinde her yıl 11-15 Ekim tarihleri arasında Avrupa'nın değişik kentlerinde farklı temalarda düzenlenen 'Avrupa Yerel Demokrasi Haftası' bu yıl çeşitli etkinliklerle Muğla'da gerçekleşecek. Bu yılki ana tema olarak 'İklim Değişikliğiyle

bizimellerturkubar.com

Mücadelede Yerel Yönetimlerin Sürdürebilir Toplumların Etkisi' olarak kutlanacak. Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün, bu haftanın kentin çağdaş ve demokrat özelliğine çok uygun olduğunu belirterek, beraber yönetme ilkesiyle birçok sosyal projeyi belediye olarak halkımızla birlikte yaptıklarını söyledi. Gürün, 47 Avrupa ülkesinde eş zamanlı olarak Muğla'da düzenlenen Avrupa Yerel Demokrasi Haftası' çok önemli olduğunu ifade ederek, bu yılki ana temanın ise Muğla Belediyesi'nin daha önce aldığı İklim Dostu Kent unvanına uygun olduğunu dile getirdi.

Mehmet BÜLBÜL

Çalış'ta Aile ortamında türkülerimize kaldığımız yerden devam ediyoruz.. Çalış Köprüsü Girişi Otel Kerim Karşısı - FETHİYE

0252 613 57 37 - 0536 967 67 00

Ateş savaşçıları Muğla'da görev yapan 2 binin üzerindeki orman işçisi, 2010 yılında 256 orman yangınına müdahale ederken, yangınlarda zarar gören alan 140 hektara düştü. Muğla Orman Bölge Müdürü İbrahim Aydın, yangın sezonu boyunca Muğla ve ilçelerinde 2 binin üzerinde orman işçisinin görev yaptığını belirterek, ''Bu işçilerden yaklaşık 300'ü 5 ay 29 gün görev yapıyor. Kalan bölümü ise kadrolu işçilerden oluşuyor. İşçilerimizin büyük bir bölümünü ortaokul ve lise mezunlarından oluşuyor'' dedi. Orman yangınlarına karşı adeta ''ateş savaşçıları'' gibi mücadele eden işçilerin yangınlara müdahale ederken yaşamlarını ortaya koyduğuna vurgu yapan Aydın, ''Bu sezon yangınla mücadele çalışmaları kapsamında 5 helikopter, 2 uçak ve 112 arazöz görev yaptı. Yangınlara hızlı ve etkin müdahalede bulunduk. Marmaris'te çıkan bir yangının yerleşim alanlarına ulaşmasını yoğun ve etkili mücadele ile önledik'' diye konuştu. Orman Bölge Müdürü İbrahim Aydın, Muğla'da 2006 yılında çıkan

Trafik Timine Eğitim

yangınlarda 3 bin 462 hektar, 2007'de bin 531 hektar, 2008'de 622 hektar ve 2009'da ise 256 hektar ormanlık alanın zarar gördüğünü hatırlattı.

Muğla İl J. K.lığınca; 2010 – 2011 eğitim öğretim döneminin başlamasıyla birlikte artan araç trafiğini düzenlemek, özellikle öğrenci servis araçlarının karışabileceği kazaları engellemek, servis araçları ile sürücülerini denetlemek ve 4925 Sayılı Karayolları Taşıma Kanunu Kapsamında yapılacak Yetki Belgesi, Mesleki Yeterlilik Belgesi, Araç Donanım

Eksikliği ve Tonajlı Yük Taşımacılığı denetimlerinde etkinliği artırarak üzücü olayların yaşanmasını önlemek maksadıyla İzmir Ulaştırma Bölge Müdürlüğü Uzmanlarının da katılımıyla Muğla İl Jandarma K.lığına bağlı (78) Trafik Tim Personeline uygulamalı bilgilendirme semineri verildi.

08 Ekim 2010 Cuma

dy doktorun yeri Turuncu Etiketli Ürünlerde

%50 İndirim

Montlar, Kazaklar, Swetler, Çantalar, Valizler Kredi Kartına Taksit İmkanı 10 TL

Loft %100 Pamuk Bayan Badi Spor Gömlek: 13.95 TL Loft %100 Pamuk Bayan Badi: 10TL Keten Pantolon: 25TL Kot Pantolon: 29.95 Polo Yaka Swetler: 15TL Terekoton Gömlek: 3 Al 2 Öde Çocuk Elbisesi: 10 TL Askılı Badi: 8.90TL

10 TL

Adres: Okul Sok. No:34 Tel: 0252 612 30 65

25TL Keten Pantolon

15TL

Polo Yaka Swetler

29.95 TL

Kot Pantolon

13.95 TL Spor Gömlek

Çocuk Elbisesi

3 Al 2 Öde

8.90TL

Terekoton Gömlek

Askılı Badi

Tariş pamuk alımına başladı

Fethiye Tariş Pamuk Tarım Satış Kooperatifi 2010–2011 sezonu pamuk alımına başladı. Fethiye ve çevresinden pamuk alımı yapan birliğe üretimi az da olsa, her gün çiftçiler tarafından pamuk getiriliyor.

Demirler köyünde ürettiği pamuğu Fethiye Tariş'e teslim eden Adem Öksüz adlı çiftçi verilen fiyattan memnun değildi. TARİŞ Pamuk Birliği, 2010–2011 pamuk alım sezonunu açtı. Bu yıl üreticinin,

pamuğunu borsa fiyatı ve randıman üzerinden yapılacak hesaplamayla satacağı belirtildi. Dün Demirler köyünden ürettiği pamuğu Fethiye Tariş Pamuk Tarım Satış Kooperatifine getiren Adem Öksüz isimli çifti, 2bin 400 kili pamuğu yetkililere teslim etti. Adem Öksüz “ Demirler köyünde ürettiğim pamuğu bugün Fethiye Tariş Pamuk Tarım Satış Kooperatifine teslim ettim. Ancak fiyat belli değil. Yetkililer tahmini bin 500 tl fiyat olmasını bekliyorlar. Öte yandan 20 gün içinde ödeme yapılacak deniyor. Ama kesin bir şey yok. Zaten bu pamuğu biz 400 kuruş'a toplatıyoruz. Bu şartlarda Para kazanmamız ve zarar etmememiz mümkün değil. Çiftçilik her geçen gün geriye gidiyor. Yıllar önce biz buraya geldiğimiz de pamuğumu teslim etmek için günlerce sıra beklerdik. Ancak şimdi pamuk yapan yok. Bu ürettiğimi pamuktan zarar ediyoruz” diye konuştu. Daha sonra Fethiye Tariş deposuna ürettiği pamuğu teslim eden çiftçi evinin yolunu tuttu. Öte yenden Tariş Genel Müdürlüğü 2010–2011 hasat dönemi için 100 bin ton pamuk almayı hedefliyor.

Gazi Üniversitesi Öğrencilerinden Beldibi'n de Araştırma Çalışmaları Gazi Üniversitesi, Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü'nün 3.sınıf Öğrencileri Beldibi Belediye Başkanı İdris İSPİRLİ'ye makamında ziyarette bulundu. Gazi Üniversitesi, MühendislikMimarlık Fakültesi öğrencileri Beldibi'nde araştırma çalışmaları yapacaklarını bildirdiler. Öğrencilerin sorularını yanıtlayan Beldibi Belediye Başkanı İdris İSPİRLİ Beldemizde yapacağınız araştırma çalışması için Belediyemiz tarafından gerekli desteğin yapılacağını söyleyerek : “Sizlerin daha sistemli ve yaşamı

kolaylaştırıcı şehir projeleri üreteceğinize inanıyorum. Okulunuzda ve yaşamınızda başarılarınızın devamını diliyorum.”diyerek öğretmen ve öğrencilere çeşitli hediyeler verdi. Öğretmen ve öğrenciler de ilgisinden dolayı Başkan İspirli'ye teşekkür ettiler. Yapılan ziyaretten sonra öğrenciler Belediyenin birimlerinden Belde hakkında bilgiler alıp Beldeyi daha iyi tanımak için değişik noktalarda vatandaşlarla anket, inceleme ve çalışmalar yaparak Beldeyi gezdiler. Öğrenciler memnuniyet içinde Beldibi Belediyesine katkılarından dolayı teşekkür ederek ayrıldılar.

08 Ekim 2010 Cuma

Yaka, “üyelere yönelik baskı ve sürgüne son verilmeli”

Eğitim – Sen Muğla Şube Başkanı Cahit Yaka üyelerin sıkıntı çektiğini belirtti. Yaka yaptığı açıklamada, “ Bizler insanca bir yaşam ilkesi doğrultusunda Türkiye'nin gelecek kuşaklarını yetiştiren Eğitim ve Bilim Emekçileri olarak yoksulluğa, sefalete, açlığa, anti demokratik ve anti laik uygulamalara karşı mücadele ederken; bazı idarecilerimizin keyfi ve yanlı uygulamalarına, baskılarına ve sürgünlere hedef olabiliyoruz. Eğitimde ırkçı-gerici uygulamalar ile birlikte yandaşlarına önemli mevkiler sunan anti demokratik uygulamalar ve sürgünler Cumhuriyet Tarihinin hiçbir döneminde olmadığı kadar AKP Döneminde yaygınlaşmıştır. Bu uygulamalar özellikle eğitimin bütün kademelerinde EĞİTİM SEN üyelerine yönelik baskı, soruşturma ve sürgün olarak kendini göstermektedir. Bu tip olaylara ilimiz bütününde maalesef sıklıkla rastlamaktayız. Son olarak 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı başında Yatağan İlçesi Kafaca Kaplancık İlköğretim Okulu Müdürü üyemiz Uğur ORAL idarecilik görevinden alınarak Milas Bafa İlköğretim Okulu'na öğretmen olarak, üyemiz olmayan idarecilerden Yatağan Cumhuriyet İlköğretim Okulu Müdürü Yusuf Benli Milas Selimiye İlköğretim Okulu'na

Aradığınız Herşey Bizde!

öğretmen olarak; Şube Müdürleri Şeref Batur ve Hayrettin Şaşmaz da İdarecilik görevlerinden alınarak İl dışına öğretmen olarak soruşturma sonucunda sürülmüşleridir. Soruşturma konusunun Yatağan İlçesinde Anadolu Lisesi'ne dönüştürülen Yatağan Lisesinin ismini Atatürk Anadolu Lisesi olarak öneren kişiler olması bizi derinden üzmüş ve yaralamıştır. Son iki yıl içinde yetkili makamlara sürgünlerin işleme konulmaması ve kaldırılması için defaten görüşmemize rağmen olumlu bir sonuca ulaşamadık. Demokrasi ile özdeşleşmiş güzel kentimizin sürgünler ile hatırlanması hiç kimseye yarar getirmeyecektir. Çünkü sürgün Anayasamızın ve Avrupa İnsan Haklarının içeriğine aykırıdır. Bu yanlışlığın yargı yoluyla düzeltileceğine inancımız tamdır. Ancak dağılan ailelerin, bozulan iklimin, moralin ve güvensizliğin hesabını kim verecek? Geçmişi başarılar ile dolu idealist öğretmen ve idareci üyemiz Uğur Oral ve üyemiz olmayan üç idareci ve eğitimcimize yapılan bu haksızlığı kabul etmemiz mümkün değildir. Cumhuriyetimizin 87. Yılında hala sürgün ile cezalandırılma yöntemine başvuruluyorsa bu idarecilerimizin bir acizliğidir. Demokratik ve laik Cumhuriyetimize yakışmayan

bu uygulamalar ancak demokratik ve laik Cumhuriyeti içine sindiremeyenlere yakışır. Tek taraflı hazırladığı yeni anayasa değişikliği ile kamu emekçilerine grev hakkını engelleyen, Toplugörüşmelerde 4+4 yüzdelik zamları reva gören yetkililer, Yeni eğitim öğretim yılına başlarken idarecilerini sürgünle cezalandıranlar, Kendi çocuklarını ABD de seçkin okullarda okutmayı hak sayanlar, Yapılan sürgünlerin sonucunda bu ailelerin dramını ve psikolojik yapıları, verimlerinin düşmesi hakkında neler düşünüyorlar acaba? Demokratik açılım, eğitim hakkı ve KPSS rezaleti ile gündemi meşgul eden yetkililer Avrupa Birliğine girmek için uzun uğraşlar verildiği bu dönemde sürgünü nasıl değerlendiriyorlar acaba? Sürgün… İnsan hakları ihlalidir. Sürgün… Utançtır. Sürgün… Panik sonucunda oluşan ilkel bir çözümdür. Sürgün… Disiplin cezası alan bir memuru ikinci defa cezalandırmaktır. Bu eğitimciler bunu hak etmemektedir. EĞİTİM SEN, hem eğitim sisteminin yapısı ve işleyişinden kaynaklanan olumsuzluklarım, hem kendi ekonomik-demokratik hakları ile ilgili yaşadıkları sorunların, hem de bu son örnekte görüldüğü gibi sürgünlerin ancak örgütlü mücadele ile çözülebileceğine inanmaktadır. EĞİTİM SEN, üyemizin yanındadır. EĞİTİM SEN üyemiz olmayan, haksızlığa uğrayan diğer üç meslektaşımızın da yanındadır. EĞİTİM SEN, soruşturma, sürgün ve cezalandırmalara karşı bugüne kadar sürdürdüğü örgütsel ve hukuksal mücadelesini bundan sonra da aynı kararlı mücadele ile sürdürecektir. YAŞASIN EĞİTİM SEN! YAŞASIN KESK! “dedi.

ÖNDER İLETİŞİM TEKEL - GIDA Hat - TL Yükleme - Parça TL Teknik Servis - Cep Telefonları 2. El Cep Telefonları

Önder BİNİCİ

SAAT AÇIK Adnan Menderes Bulvarı Tombak Apartmanı - GÜNLÜKBAŞI Cep : 0531 525 52 52 / Tel&Fax: 0252 613 10 93

gungorberk@yahoo.com

Güngör BERK Jeofizik Mühendisi

HAYIRCI OLDUK ŞİMDİ

Cumhuriyet yaşıtı dostumla son yıllarda daha sık görüşüyorduk. Siyasal iktidarın ülkede olmayacak işleri oldurmaya başladığı günlerde gelir, kaygılarını benimle paylaşır, umut arardı. Kendi yaşamının tümünü kapsayan “Laik Cumhuriyet” dönemi, göz göre göre sona erdirilmek üzereydi. Emperyalizmin hazırladığı bölgesel bir tasarım, ülkenin bölünmesini ve “ılımlı İslam” devletine dönüştürülmesini dayatmaktaydı. Oysa siyasal iktidarın görevi ve sorumluluğu ülkeyi iyi yönetmek olmalıydı. Siyasal iktidarın işi, işsizlik ve yoksulluğu ortadan kaldırmak, parasız eğitim ve parasız sağlık hizmeti vermek değil miydi? Yurttaşlarını özgürce, hakça, refah içinde, insanca yaşatmak değil miydi? Demokrasiyi amaç değil de araç olarak belleyip kurulu devlet düzenini değiştirmeye çalışmak olabilir miydi ? Dostuma her defasında güven verirdim. Siyasal iktidarı denetleyen demokratik kitle örgütleri, üniversiteler ve “bağımsız yargı” var, derdim. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Sayıştay, Mahkemeler , Ordu ne güne duruyordu ? Her defasında bitmeyen umudumuzu tazelerdim, giderdi. Bir sonraki olmayacak iş de oluncaya kadar! Ama yıllar içinde siyasal iktidar, güçten başı dönmüş ve sanki bir daha hiç gitmeyecekmiş gibi, “Olmasın!” dediğimiz her şeyi oldurdu. Tüm anayasal kurumlar da havlu attı, etkisizleşti. Her güne endişeyle uyandık. Ülke çıkarlarının pek umursanmadığını, giderek her alanda bağımsızlığımızın yok olduğunu, Cumhuriyetin yer altı ve yerüstü zenginliklerinin “özelleştirme”lerle el değiştirdiğini, “Millet malı”nın afiyetle yendiğini, yolsuzlukların milletin ağzında sakız olduğunu, yolsuzluk dosyaları çoğalan milletvekillerinin dokunulmazlık zırhlarıyla korunduğunu, zenginlerin daha zenginleştiğini fakirlerinse daha fakirleştiğini, içte barışın sağlanamadığını, durup dururken “öteki”lerin ortaya çıkarıldığını, yurtseverlerin darbe suçlamasıyla ve belki

bin yıl sürecek “Silivri Davaları”yla içerde tutulduğunu, anlaşılmaz “açılım”ların sanatçılarımızca “Berhudar Ol!” övgüsüyle desteklendiğini, devlet içinde “cemaat” yapılanmasının güçlendiğini gördük. Adalet ve vicdanlarımız yara almaya devam etti. Sonuncu “Olmasın!” dediğimiz şey, geçende halkoyuna sunulan “Anayasa Değişikliği”ydi. Siyasal iktidar, yapılacak değişikliklere toplumsal bir uzlaşma aramadan kendi başına karar vermişti. Milletin zorlanmadan yutacağı hap haline getirmişti. Daha fazla demokrasi ve daha fazla insan hakları diyerek yola çıkmış, bağımsız yargıyı denetim altına sokmak istemiş, bunun için “cemaat” in de desteğini almıştı. Evet denirse güzel şeyler olacaktı. Gerçekte demokrasinin temel ilkelerinin ortadan kaldırıldığı bir yolda tam gaz gidiliyordu. Halkoyu öncesinde halkı etkileme araçlarının hepsi kullanıldı. Medyadan cami önlerinde namaz çıkışı yapılan toplantılara, dağıtılan yardım paketlerine, bunun“On İki Eylül”le hesaplaşma olacağı aldatmacasına kadar. Başbakanımız, “hayır diyeceklerin darbeci zihniyette” olduklarını buyurdu. Bir devlet bakanımız ise “ hayır diyenin ya aklından zoru vardır yada vatan sevgisiyle sıkıntısı” diye ahkam kesti. Ama bu değişiklikler halka doğru dürüst anlatılamadı. Gidişatın farkında olmayan çoğunluk için ise bu bir seçim oldu. Halkoyu sonucunda anayasa değişikliği kabul edildi, büyük kapı açıldı ve yeni anayasanın yolu göründü. Halkımız geçmişte solcu ve sağcı, ülkücü ve devrimci, Alevi ve Sünni diye ayrıştırılmıştı. Bu süreçte ise evetçi ve hayırcı oldu. Cumhuriyetçi dostum son gelişinde yine üzgündü. Ona İndra Ghandi'nin bir sözünü anımsattım : Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır. Ama uyumuyor da uyuyor gibi yapıyorsa ne yapsanız nafile, uyandıramazsınız. Umudumuz önümüzdeki seçimlerde uyumaya devam eden halkımızın uyandırılıp hayırcı olmasına kaldı, dedim.

www.fethiyehaber.com

08 Ekim 2010 Cuma

TEŞEKKÜR Fethiye Belediye Meclisi'nin İlçemize FEN LİSESİ yapılması için almış olduğu kararı büyük bir sevinçle karşılıyoruz. FEN LİSESİ'nin Fethiye Belediyesi'nce yapılması kararını destekleyen meclis üyelerine ve Başkan

BEHÇET SAATCI'ya Kamu Çalışanları Vakfı Yönetim Kurulu Üyeleri Adına Teşekkür Ederiz. Fethiye'mize Hayırlı Olsun FETHİYE KAMU ÇALIŞANLARI VAKFI YÖNETİM KURULU

Şehir girişi daha geniş ve daha güzel olacak

Fethiye'nin Karaçulha girişinden şehir merkezine olan girişte Fethiye Belediyesi tarafından yol yenileme ve güzelleştirme çalışmaları devam ediyor. Süleyman Demirel Bulvarı üzerinde bulunan orta refüj çalışmasına başlandı. Patlangıç Mahallesi Süleyman Demirel Bulvarında mahallenin bir kısmında

kanalizasyon bulunmadığından dolayı, aynı anda kanalizasyon boru hattı döşenmesine de yapılıyor. Yapılan çalışmalar dolayısı ile trafik akışı kısım kısım tek şeritten kontrollü olarak veriliyor. Yapılan bu çalışma sonrası Fethiye şehir girişi daha geniş ve daha güzel bir görünüme kavuşmuş olacak.

DÜNYA ÇOCUK GÜNÜ COŞKUYLA KUTLANDI Özel Fethiye İlköğretim Okul 3. sınıf öğrencileri “Dünya Çocuk Günü'nde” hazırlamış oldukları program ile tüm çocukların gününü kutladılar. Farklı ülkelerin bayrakları ve

kıyafetleri ile programı renklendiren çocuklar “Barışın, sevginin, dostluğun, kardeşliğin” önemini bir kez daha belirtmiş oldular. Program boyunca “Dünya Çocukları”

oyununu sergilediler, şiirler ve şarkılar ile programı renklendirdiler. Velilerin de ilgi gösterdiği program sevgi, kardeşlik ve dostluk mesajlarıyla son buldu.

08 Ekim 2010 Cuma

LİKYA'DAN BAKIŞ TUĞRUL YILMAZ Eğitimci

ORTA ÖĞRETİM KAMPÜSÜ Fethiye de bir ilk gerçekleştirildi. Türkiye de ilk kez tüm orta öğretim kurumlarının bir site içersinde birleştirilmesi doğrultusunda bundan on yıl önce Milli Eğitim Müdürlüğüm zamanında yaşanan birçok girift sorunlar karşısında kalıcı bir çözüm üretilmesi gerektiğini düşündüm. Çünkü şehir tam anlamı ile kilitlenmişti. Okulların dağılma saatlerinde trafik arap saçına dönüyordu. Tüm karmaşa benim başında bulunduğum okulların yarattığı sorunlardan kaynaklanıyordu. En önemli iki çıbanbaşı o zamanın Atatürk İlköğretim Okulu ile Fethiye Lisesi idi. Birincisi sorun bu iki okulun şehrin tam ortasında olması, İkinci ve önemli sorun Atatürk ilköğretim okulunun kendi çevresinden değil tüm ilçe merkezinden, bu yetmezmiş gibi birçok köy ve beldelerden kural dışı öğrenci alması ve olağan üstü bir öğrenci mevcuduna ulaşmış olması idi.

Öyle bir rakam ki Anadolu da bulunan birçok ilçenin nüfusundan fazla öğrenci bu okulda okuyor gözüküyordu. Bazı önlemler alınarak bu rakam sonraki yıllarda bir miktar düşürüldü ise de olağan seviyeye düşürülemedi. Çünkü bu sonuç uzun yılların birikimi idi. Daha açık ifade ile okul müdürlerinin sorumsuzluklarından kaynaklanmakta ve bu durum normal ve kabul edilecek bir olgu değildi. Bu duruma geçmiş yılların muhtarları da olumsuz katkılarda bulunmuşlardı. İkamet belgesi verilmesinde su istimaller yapılıyordu. Dört bin mevcutlu bir ilköğretim okulu düşünülemezdi. Ama ortada bir gerçek vardı ve kalıcı bir çözüm üretmek gerekiyordu. Fethiye Lisesi ayrı bir sorun ve boyutları daha farklı idi. Bu okulun çevresinde öğrencileri rahatsız edici unsurlar oluşmuştu. Öğrenci mevcudu kapasitesinin çok üzerindeydi.

Okul müdürleri kendilerince çözüm ürettiklerini sanarak yetersiz okul bahçesine ek binalar yaptırarak var olan sorunları daha ağır hale getirmişlerdi. Aynı durum Atatürk İlköğretim Okulu için geçerlidir. Adeta okulların bahçesi gece kondu görüntüsü veriyordu. Fethiye Lisesinin ilçe merkezinde tek düz lise konumunda olması bu okulu dış baskılara maruz bırakıyordu. Günlükbaşın da bulunan İbrahim Gül Lisesi alternatif lise olarak gerekli işlevi bir türlü gerçekleştiremiyordu. Yeni bir arayışla Karaçulha Beldesinde bünyesinde düz lise bölümü de bulunan Çok Programlı Lise açtık. Çok iyi bir kadro oluşturarak Fethiye lisesinin yükünü belli ölçüde azaltmayı planladık. İyi de oldu dışarıdan gelen belli sayıda öğrenciyi bu liseye yönlendirdik. Birçok aileye doğru kararımızı anlatmakta güçlük çektiğimizi de hatırlıyorum. Oysa yeni liseye yönlendirdiğimiz öğrenciler daha şanslı idi onları kesinlikle mağdur etmeyi düşünmek söz konusu değil tam tersine onlara özel ayrıcalık tanımış gibi olduk, doğru yönlendirdiğim

konusunda kendimden emindim. Bu gün de aynı şeyi düşünüyorum. Ne yazık ki benden sonra bu okul yerinden alınarak Karaçulhanın sapa bir yerine götürülerek beklenen işlevinden yoksun bırakılmıştır. Bütün bunlar kesin çözümler değildi. Yapılması gereken köklü çözüm üretmekti. Uzun ve ciddi arayışlardan sonra Üzümlü yolu üzerindeki okaliptüs ormanı dikkatimi çekti. Bu bölge çok uzun yıllar yanlış tür ağaç seçiminden kaynaklanan nedenden ötürü o zamanki görünümü ile 35 yıllık ağaçlar hiç gelişememişti. Düşüncemi Kaymakam Sayın Cengizhan Aksoy'a aktardım ve tüm boyutlarını tartıştıktan sonra olur noktada hareketin başlatılmasına karar verdik. Hemen ardından orta öğretim okullarının şehir dışına taşınması fikrimi belediye başkanı Sayın Behçet Saatçı ile paylaştım. Konuya kendisi de sıcak baktı, teknik olarak bana yardımcı olacağını, iyi bir düşünce olduğunu şehrin büyük sıkıntıdan kurtulacağını söyledi. Belediyenin teknik olanaklarından yararlanabileceğimi ve kendisinin de bizzat yardımcı olacağını söyledi. İyi bir yaklaşımdı, destek verdi. Bu noktadan sonra Milli

Eğitimin teknik elamanları ile işe koyulduk ve gerekli brokratik işlemleri başlattık. Orman Bakanlığından 300 bin M2 lik alanı Fethiye Orta öğretim Kampüsü olarak istedik. Yazışmalar Fethiye den Milli Eğitim Bakanlığına ulaşınca Muğla Milletvekilimiz aracılığı ile alınan randevu ile Sayın Bakana hazırlanan projeyi anlattım ve yardımını istedim. Dosyayı inceleyip bu harika bir fikir aynı projenin Tekirdağ için de hazırlanmasını isteyeceğini söyledi. Çok hızlı bir şekilde bakanlıktan dosyayı geçirerek Orman Bakanlığına gönderdi. Orman Bakanlığı 300 bin m2 lik alanın çok fazla olduğunu, miktarın düşürülmesini istedi. 200 bin m2 lik bir harita yaparak tekrar gönderdik. Görevden alındıktan sonra o zamanın AKP milletvekili Sayın Özyer'e kardeşim aracılığı ile kampüs dosyasını göndererek. Fethiye için yapılan bu girişimin önünün kesilmemesini rica ettim. Bilinir ki bu ülkede birisinin yaptığını birisi bozar. Yaparsam ben yapmalıyım başkası yaparsa çok harika projede olsa karşı çıkmak esastır. İyi ki bu olmadı. Evet şimdi Türkiye de bir ilk olarak Fethiye de bir orta öğretim kampüsü hayata geçti…. Devam edecek

Vatandaşlar yolun ıslatılmasını istedi Kanalizasyon çalışması nedeniyle kazılan yoldan kalkan tozdan dolayı rahatsız olan patlangıç esnafı yaşadıkları bu soruna, belediyeden bir çözüm gelmeyince, çareyi kendileri buldu. Patlangıç esnafı Fethiye Belediyesinden yolun sulanmasını istediklerini ancak hiç sulama yapılmadığını anımsatırken, çareyi orta refüjdeki yeşil alan sulama suyunu yola salmakta buldu. Fethiye Belediyesi tarafından Süleyman Demirel Bulvarı üzerinde yapılan, kanalizasyon çalışmasından dolayı yol kenarında işyeri olan esnaflar yapılan çalışmalardan dolayı oluşan toz nedeniyle oldukça dertliler. Patlangıç yolu üzerinde kanalizasyon çalışması nedeniyle yolun

kazılarak trafiğin tek şeritten kontrollü olarak verildiği, Yenievler mevkii yol kenarında bulunan tüm esnaflar, yapılan kanalizasyon çalışması sırasında yolun belediye tarafından sulanmadığını ve zor durumda kaldıklarını dile getirdiler. Yapılan çalışma sonrası belediye ekiplerini defalarca aradıklarını belirten esnaflar kazı sonrası oluşan toz sorununa karşı yolda sulama yapılmadığını dile getirdiler. Patlangıç esnafı yolun kasılması sırasındaki meydana gelen tozun direk işyerlerine girdiğini ve daha sonra Fethiye Belediyesini aradıklarını, yolda sulama yapılmasını istediklerini, ancak belediyeden “katlanacaksınız” cevabı aldıklarını iddia ettiler. Kazı sırasında yaşadıkları toz

sıkıntısından dolayı tepkili olan esnaf “bize katlanacaksınız diyenler. Gelsinler de halimizi görsünler” diye tepki gösterdiler.

simge elektrik GÜNEŞ PANELİ SATIŞ MONTAJ LEDLİ AYDINLATMA SİSTEMLERİ

SİM GE ELEKTRİK TESİSAT TAMİRAT & ELEKTRİK MALZEMELERİ Tuzla Mah. Muzaffer Dontlu Cad. Orman İşletme Yanı No:8 FETHİYE Tel: 0252 614 15 71 - 0536 341 41 10

08 Ekim 2010 Cuma

Maneviyat iklimi PEYGAMBER SEVGİSİ Sümeyra ÇELİK Hz. Peygamber'e iman etmek farzdır. Hz. Peygamber (s.a.v)'e iman etmek İslâm'ın erkanından birisi, imanın da şartlarından bir şarttır. Bundan dolayı her müslümanın O'nun Allah tarafından gönderilmiş bir elçi olduğuna şehâdet etmesi, O'nun Rabbinden getirdiği her şeyi tasdik etmesi ve O'ndan gelen bütün sözleri ve fiilleri kabul ederek, O'nu hayatında kendisine örnek alması gerekir. Hz. Peygamber'i sevmek, her mü'min için en gerekli taatlerden biridir. Zira sevgili Peygamberimiz (s.a.v), Buhârî ve Müslim'in Enes b. Mâlik (r.a)' dan rivayet ettikleri bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır: “Sizden birinize Ben, annesinden, babasından, çocuklarından ve bütün insanlardan daha sevimli olmadığım müddetçe tam iman etmiş olamaz.”(1) Bu zikretmiş olduğum hadis-i şerif başka bir rivayette şöyle nakledilmiştir: “Sizden birinize ben, kendi nefsinden, annesinden, babasından, çocuklarından ve bütün insanlardan daha sevimli olmadığı müddetçe tam iman etmiş sayılmaz.” Bu sevgi bir insanda gerçekleşmezse, o insan gerçek mü'min olamaz. Nitekim Abdullah b. Hişâm, Hz.Ömer (r.a)'ın bir gün Peygamber (s.a.v)'e şöyle dediğini rivayet etmiştir: “Ey Allah'ın Resulü sen bana, nefsim hariç her şeyden daha fazla sevimlisin”. Hz. Peygamber (s.a.v) ise O'na “Hayır ey Ömer, nefsim elinde olan Allah'a yemin olsun ki; sen beni nefsinden de daha fazla sevmedikçe gerçek iman etmiş olamazsın” demiştir. Hz. Ömer (r.a)'da O'na; “vallahi şimdi sen bana nefsimden de daha fazla sevimlisin” dediğinde, Hz. Peygamber (s.a.v); “şimdi

imanının kemale ermiştir ey Ömer” demiştir.(2) Şüphesiz ki insan, iyiliğin esiridir. Kalpler kendisine iyilik yapana karşı sevgi duymak üzere yaratılmıştır. Eğer bir insan, kendisine iyilik yapan bir insanı severse, ya ona bir hediye verir veya dar zamanında yardım eder. Bir kişi başka bir kişiyi sevince bunları yaparsa, o halde, bütün âlemlere hidayetle gelen, bütün insanlık için rahmetle gönderilen insanlara kitabı ve hikmeti öğreten, dünya ve ahiret saadetine kavuşma yolunu açıklayan bu yüce Peygamber'e karşı tutumumuz ne olması gerekir? Hiç şüphesiz ki; Allah sevgisinden sonra sevgiye en lâyık olan Hz. Muhammed (s.a.v)'dir. Zira Yüce Allah bir ayet-i kerimede Hz. Peygamber (s.a.v)'e hitaben şöyle buyurmaktadır: “(Ey habibim!) De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir.”(3) Hz. Peygamber (s.a.v)'i gerçekten seven bir mü'minde bulunması gereken bazı vasıflar vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz: 1- Hz. Peygamber (s.a.v)'in sünnet-i seniyyesine ittibâ etmek; O'nun hayat tarzına hayatımızı uydurmak. Nitekim Cenab-ı Allah: “Andolsun ki Allah'ın Rasulünde sizin için, Allah'a ve âhiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok zikredenler için güzel bir örnek vardır.”(4) buyurmaktadır. Allah'ın rızası ve sevgisi, Hz.Peygamber (s.a.v)'in sünnetine uymakla elde edilebilir. Bir mü'minin en büyük ideali, kendisini Allah'a sevdirmektir. Yani O'nun

rızasını kazanmak, gazabından korunmaktır. Aslında kılınan namazlar, tutulan oruçlar, verilen sadakalar, işlenen her çeşit hayırlar, İslâm yolunda tüketilen bütün nefesler tek gayeye bakar; o da Allah'ın sevgisini ve rızasını kazanmaktır. Bunun da tek yolu Rasulüllah (s.a.v)'in sünnetine uymaktır. 2- Hz. Peygamber (s.a.v)'in sözünü kabul edip, hükmüne razı olmak. Ayet-i kerimede Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Hayır; Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp, sonra da verdiğin hükme karşı, içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olamazlar.”(5) Yüce Allah bu ayette üç noktaya dikkatimizi çekiyor: 1. Her meselede Rasulüllah'ın hakemliğine başvurmak. 2. O'nun verdiği hükümden dolayı içimizde hiçbir sıkıntı ve rahatsızlık duymamak. 3. Tam bir teslimiyetle O'na boyun eğmek. Kur'ân-ı Kerim, mü'minlerin mutlak

ÇOK YAKINDA

fethiyetv.com

BAYAN ELAMAN ARANIYOR Yarım Gün Çalışabilecek, Ev İşleri Yapabilecek Bayan Elaman Aranıyor. Tel:0252 612 75 38 Cep:0505 805 60 31

teslimiyetten öte başka bir tercih haklarının da olmadığını kesin bir ifade ile haber veriyor: “Mü'min bir erkek ve kadın için, Allah ve Rasulü bir işe hüküm verdiği zaman, artık onlar için hiçbir tercih hakkı yoktur.”(6) 4- İnsanlar arasında O'nun dini olan İslâm'ı yaymak, tevhit bayrağını yükseltmek. 5- İyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak, Allah için, kitabı için, Peygamberi için ve bütün müslümanlar için nasihatte bulunmak. Nitekim Ümmet-i Muhammed'in en hayırlı ümmet olmasının sebeplerinden birinin, iyiliği emretmeleri ve kötülükten sakındırmaları olduğunu Yüce Allah şöyle açıklamaktadır: “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten sakındırır ve Allah'a iman edersiniz.”(7) 6- Hz. Peygamber (s.a.v)'in güzel ahlâkıyla ahlâklanmak ve bütün kötü ahlâk ve davranışlardan sakınmak. Çünkü sevgili Peygamberimiz; “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim” buyurmaktadır.(8)

7- Hz. Peygamber (s.a.v)'e saygı ve hürmet göstermek. Sahâbîler (Allah onlardan razı olsun) Hz. Peygamber (s.a.v)'e saygılarından dolayı seslerini O'nun sesinden fazla yükseltmezlerdi. Hz.Peygamber (s.a.v)'e bu derece saygı ve hürmet gösterirlerdi. Nitekim Yüce Allah: “Ey iman edenler, seslerinizi, Peygamber'in sesinin üstüne çıkarmayın, birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi onunla da öyle yüksek sesle konuşmayın, yoksa siz farkında olmadan, amelleriniz boşa gider”(9) buyurmaktadır. 8- Hz. Peygamber (s.a.v)'e dâima salat ve selamda bulunmak. Zira Yüce Allah bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Allah ve melekleri, Peygamber'e salât etmekte (O'nun şerefini gözetmeye, şânınını yüceltmeye özen göstermekte) dir. Ey inananlar! Siz de O'na salât edin, (O'nun şânını yüceltmeye özen gösterin) içtenlikle selam edin (O'na esenlik dileyin)”(10) Yüce Allah, bu ayet-i kerimede bütün mü'minlere Peygamberine salat ve selam etmelerini emretmekte ve O'na saygı göstermelerini istemektedir. “Allahümme Salli alâ Muhammed” demek salât, “Esselâmü aleyke eyyühennebiy” demek selamdır. Hz. Peygamber (s.a.v)'den rivayet edilen çok sayıda Salavât-ı Şerife vardır. Bunları okumak, mümkün olduğu kadar çok salãt ve selâm getirmek, Peygamber (s.a.v)'in sevgisini celbeder, şefaatine sebep olur. İşte Hz. Peygamber (s.a.v)'i gerçekten seven her müslümanda bu vasıfların bulunması gerekir. Aksi halde insan tam manasıyla imanın meyvesinden istifade edemez ve Hz. Peygamber (s.a.v)'in şefaatine nail olamaz. Dipnotlar: (1) Buhârî, İman: 8; Müslim, İman: 69,70 (2) Buhârî, Muhtasarı Tecrid-i Sarih Terc, I,31. (3) Al-i İmrân, 3 / 31. (4) Ahzab, 33/21. (5) Nisâ, 4/65. (6) Ahzab, 33/36. (7) Al-i İmrân, 3/110. (8) Tirmîzî, Hüsnü'lHuluk, 8. (9) Hucurât, 49/2. (10)Ahzâb, 33/56.

ZAYİ İLANI

Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür Uğur Karadon

A2 – B sınıfı sürücü belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. Fatma Canan Gungur

BEŞKAZANakliyattaçalışacakC sınıfı ehliyetlişoförler alınacaktır. MÜRACAT

0252 612 39 76

08 Ekim 2010 Cuma

Osmanlı Çarıklarını Hollywood Yıldızlarına Giydirdi

Fethiye'de yaşayan ressam Çetin Bilgin, unutulmaya yüz tutmuş 600 yıllık Osmanlı çarıklarına yeniden hayat vererek dünyaca ünlü filmlerin yıldız oyuncularına giydirdi. Hollywood filmlerinden Harry Potter Felsefe Taşı, Gladyatör, Truva, Eragon ve Yüzüklerin Efendisi'ndeki usta oyuncular Osmanlı çarıklarını giyerken, Türkiye'de halen çekimleri devam eden Fetih 1453 filminde de Çetin Bilgin'in yeniden dizayn ettiği çarıklar kullanıldı. Fethiye'ye 1987 yılında ailesiyle birlikte yerleştikten sonra unutulmaya yüz tutmuş, sağı ve solu olmayan 600 yıllık Osmanlı Çarıklarına yeniden hayat veren ressam Çetin Bilgin'in yaptığı çarıklar dünyaca ünlü filmlerde kullanıldı. İlk olarak 2000 yılında Harry Potter Felsefe Taşı filmi için Amerikalı kostüm tasarımcısı Jeeda Barford tarafından sipariş alan Çetin Bilgin, Kahramanmaraş'ta bulunan atölyede Hüseyin Kopar ustayla çarıkları tamamlayarak 2 bin 500 çarığı Amerika'ya gönderdi. Çarıklar Hary Potter filminde kullanılarak ilk defa Hollywood'a girmiş oldu. Ardından çekilen tarihi ve fantastik filmlerden

Gladyatör'de Russell Crowe, Joaquin Phoenix, Richard Harris, Yüzüklerin Efendisi'nde Elijah Wood, Viggo Peter Mortensen, Orlando Bloom, Hugo Weaving, Liv Tyler, Cate Blanchett, Truva filminde Brad Piit, Eric Bana ve yine Orlando Bloom, Bilgin'in yaptığı çarıkları giyerek dünyaya tanıttı. Türk filmlerinde ise 120'de kullanılan çarıklardan çekimleri halen devam eden Fetih 1453 filminde de kullanıldı. Fethiye Belediyesi tarafından kültür merkezi önünde kendisine verilen küçük bir alanda Osmanlı çarıklarını tanıtıp satışını yapan Çetin Bilgin “Osmanlı Çarıkları uzun yıllar kullanım özelliklerinden uzaklaşmış, restore edilmemişlerdi. Eşim Elif Bilgin'le ilk iş olarak sağı ve solu olmayan çarıkların yeni kalıplarını hazırlamak oldu. Kahramanmaraş'ta bulunan atölyede Hüseyin Kopar ustayla kalıplarını hazırladık. Ardından orijinal kök boya, boyaların renklerinin uygulanmasını gerçekleştirdik. Ayakta kullanımı kolaylaşan ve oldukça rahat olan çarıklar Fethiye'de yerli ve yabancıların ilgi odağı olmaya başladı. Ardından yeni modeller geliştirmeye başladık.

UĞUR OZALİT - KIRTASİYE - İLETİŞİM Abdullah UĞUR

Tel : 0252 612 07 44 Fax : 614 95 33 Cep: 0533 715 04 38 - 0538 931 83 42 Dispanser Sok. Kordon Psj. No: 10/B - Fethiye e-mail : ugurozalit@hotmail.com

www.fethiyehaber.com

Hollywood'dan ilk teklif geldiğinde çok şaşırdık. Tabiî ki istenilen siparişleri yapmaya başladık. Filmlerin ardı arkası gelmeye başladı. Artık Osmanlı Çarıkları tarihi filmlerin olmazsa olmazları arasına girdi. Eşimle birlikte ölen bir geçmişi dirilttiğimiz için çok mutluyum. Osmanlı Çarıkları günlük hayatta kullanılabilir bir sektör haline geldi” dedi. Osmanlı Çarıkları Müzesi kurmak istiyor Çetin Bilgin, Osmanlı halkı, gülbahar, Şehzade Beyazıd, Bizans Soyluları, Bizans halkı, cüceler, Molla Hüseyin ve Demirci Ali gibi isimleri bulunan çarıkları, açacağı müzede sergilemek istediğini de belirtti. Bilgin “Yüzyıllar boyunca hakimiyetini sürdürmüş olan Osmanlı İmparatorluğu'nun giymiş olduğu çarıkları müzede sergilemek istiyorum. Kayaköy'de harabelerin içinde bulunan arazimde açmak istediğim müzeyle çarıkları gelecek kuşaklara aktarmak istiyorum. Bunun için destek bekliyorum. Sponsora ihtiyacım var. Türkiye'de ilk defa böyle bir müze açılmış olacak” dedi.

08 Ekim 2010 Cuma

Horlama Hastalığı Normal erişkin inanların en az %45'i zaman zaman horlamaktadır. Bu şikayet %25'inde sürekli bir haldedir. Harlama problemi en sık şişman erkeklerde görülür ve yaşla birlikte her geçen gün artar. 300 den fazla firma horlamaya karşı cihaz geliştirmiştir. Bazı modeller pijama arkasına tenis topu yapıştırmak gibi eski bir modelin modifikasyonlandır (sırt üstü yatarken horlama daha çok artar). Çene ve boyun askıları, boyunluklar ve ağız içine yerleştirilen cihazlar hiçbir yarar sağlamamıştır. Horlama sesi ile çalışıp hastayı uyandıran elektronik cihazlar bulunmuştur. Bütün bunlar hastanın horlamadan uyuma alıştırmaları olarak düşünülmüştür. Ancak maalesef horlama kişinin kontrolünde olmayan bir problem olup tüm bu cihazlar hastayı sadece uyutmamaya yöneliktir. HORLAMANIN NEDENİ NEDİR? Ağız ve burun arkasındaki hava yolunda darlık olduğunda ortaya çıkan gürültü biçiminde ki sese horlama denir. Dilen arkası ve yumuşak damak ve küçük dilin olduğu kısmın genizle birleştiği bölge kendiliğinden daralabilen bir bölgedir. Bunlar birbirleri üstüne geldiğinde solunumla birlikte titreşmekte ve horlama ortaya çıkmaktadır. Horlayan biri aşağıdaki problemlerden en az birine sahiptir. 1. Dil ve boğaz kasları gerginliği azalmıştır. Gevşek kaslar sırt üstü yatınca dilin boğaz arkasına doğru kaymasına engel olamaz. Bu olaş alkol ya da ilaç alarak gevşemiş birinin uykusunda kas kontrolünün kaybolması ile ortaya çıkar. Bazı insanlarda uykunun derin fazında gevşemeye bağlı olarak yine horlama görülebilmektedir. 2. Boğazdaki dokuların aşın büyük olması. Büyük bademcik ve geniz eti çocuklarda en sık rastlanan horlama sebebidir. Şişman insanlarda kalın boyun dokusu sebep olarak gösterilir. Kist ve tümörlerde nadir olarak bu yolla horlama yapabilmektedir. 3. yumuşak damak ve küçük dilin aşın sank ve uzun olması boğaza doğru hava yolunu daraltır. Hava yoluna sarktığı için bir valv gibi horlamaya neden olur. 4. burun tıkanıklığı olan kişi havayı almak için genizde aşın vakum yaratır. Bu vakum boğazda kollabe olabilen dokuları hava yoluna doğru çeker. Böylelikle burun açık iken horlamayan kişide horlama görülmeye başlar. Bu

CEP KLİNİK İLETİŞİM durum neden bazı kişilerin sadece alerjik dönemlerde veya grip, sinüzit olduğu zamanlarda horladığını izah etmektedir. Burun deformasyonları bu tip burun tıkanıklığı nedenleri olarak bilinir. Deviasyon burun orta bölmesinin yan taraflara taşması olarak tanımlanır. Burun içi deformasyonları içinde en sık rastlanılandır. HORLAMA CİDDİ BİR SORUN MUDUR? Sosyal olarak evet! Bu aile yaşamında ciddi bir şekilde tehdit eder. Horlayan kişi alay konusu olur. Ailenin diğer bireyleri için uykusuz gecelerin sorumlusu tutulur. Horlayan kişi tatil ve iş gezilerinde istenilmeyen oda arkadaşı olur. Tıbbi olarak evet! Kişinin kendine verdiği zarar daha büyüktür. Dinlenilmeden geçirilen geceler vardır. Aşın horlayan kişilerde yüksek tansiyon horlamayan kişilere göre daha sık görülür. Horlamanın en ağır formu "tıkayıcı tipte horlama hastalığıdır." "uyku apnesi" olarak bilinen bu hastalıkta şiddetli horlama nefessiz kalınan bir dönemle kesilmektedir. Bu sırada solunum tam durmuştur. 10 saniyenin üzerindeki nefessiz kalma nöbetlerinin bir saat içinde 7'den fazla görülmesi yaşamı ciddi şekilde tehdit eder. Bu duruda doktorunuzun size bir uyku merkezinde inceleme yapılmasını önerecektir. Apneli (nefesin kesilmesi) hastalarda saatte 30-300 defa tıkanmalara rastlanılmaktadır. Böylelikle uykuda kan oksijen düzeyi aşın oranda düşer. Oksijenin düştüğü bu dönemde kalp kanı daha çok pompalamak zorundadır.

Bir süre sonra kalp ritmi bozulurken, yıllar içinde yüksek tansiyon ve kalp büyümesi yerleşir. Tıkayıcı tipte horlama hastalığı olan kişiler uykularının çok az bir kısmında derin uyku fazına geçebilmektedirler. Derin faz gerçek dinlenme için tek yoldur. Dinlenmeden geçirilen gecenin gündüzü uykulu, yorgun ve verimsiz geçecektir. Araba kullanırken ya da iş başında uyuklamalar görülecektir. HORLAMA TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ? Horlamanın bir çok tipi tedavi edilebilir. Erişkin horlayan kişiler için aşağıda sıralana önerilere uyulmalıdır. 1. İyi bir adale tonu su kazanmak için sportif bir yaşam biçimi seçilmeli. 2. Horlayan kişiler uyku ilaçları, sakinleştirici ve antihistaminik denilen alerji ilaçlarını uykudan önce almamalı. 3. Uykudan 4 saat önce alkol almaktan sakınmalı. 4. Uykudan 3 saat önce ağır yemekten sakınmalı. 5. Aşın yorgunluktan sakınmalı 6. Uykuda yana yatmak tercih edilmeli 7. Yatağınızın başı daha yukarıda olmalı (10 cm.) 8. Evde horlamayan kişilerin sizden önce uykuya geçmeleri için onlara süre tanıyın. Horlama kişi ve ailesi için zararlı hale geldiğinde uzman doktorunuz ile görüşmeniz uygun olacaktır. Bu özellikle uyku sırasında nefes alamama problemi olduğunda (yüksek sesli horlama nefessiz kalma dönemi ile kesilmektedir.) doktorunuza baş vurmanız daha da önem kazanmaktadır. Horama hastasının burun, ağız, boğaz ve boynunun

detaylı muayenesi yapılmalıdır. Horlamanın boyutu ve horlayan kişinin sağlığını belirlemek açısından uyku laboratuarı çalışmaları değerlidir. Tedavi şüphesiz tanıya dayanır. Bu alerji veya enfeksiyon tedavisi gibi basit ya da bademcik, geniz eti veya burun bozukluklarının cerrahi gerektirir biçimdedir. Horlamanefessiz kalma hareketli dokuların sabitleştirilmesi ve hava yolunun daha genişletilmesini sağlayan horlama ameliyatlarından uvulopalatofarengoplasti ameliyatı (UPPP) adı verilmektedir. Lazer'in kullanıldığı laser-assisted uvulopalatoplasti (LAUP) lokal anestezi ile yapılabilen bir başka ameliyattır. Yine son zamanlarda geliştirilen Radyo frekans cihazıyla da horlamaya neden olan hava yolu daralmalarını bu bölgelere uygulanan radyo dalgaları sayesinde küçültülmesi lokal anestezi altında yapılabilen bir müdahaledir. Uygun vakalarda ayaktan uygulanabilecek bir yöntemdir. Cerrahinin çok boğaza riskli veya hasta tarafından istenilmediği durumlarında boğaza basınçlı hava veren maske takarak (CPAP) uyuyabilir. Kronik olarak horlayan her çocuk KBB uzmanı tarafından detaylı olarak muayene edilmelidir. Bademcik ve geniz eti ameliyatının gerekli olduğu durumlarda cerrahi müdahale çocuk sağlığına ve gelişimine çok önemli yararlar ağlayacaktır. Unutmayın: horlama nefes almanın tehlikeli biçimde kesilmesidir. Horlama komik değildir, umutsuz hiç değildir.

Ölüdeniz Yolu Üzeri Otogar Girişi No: 7 Fethiye /MUĞLA tel : 0252 612 91 33 fax: 0252 614 21 79

08 Ekim 2010 Cuma

HABER

Saadet Partisi Kongreye hazır

davet edilen 1608 kişinin iştiraki ile gerçekleşmiştir. Milli Görüş camiasının birlik, bütünlük ve kardeşlik içerisinde tek vücut olduğu Olağanüstü Büyük Kongre Hazırlık ve İstişare Toplantısı, 3. Şahlanış Hamlesi için heyecan ve coşku ile dolu olduğunu açık bir şekilde gösteren son derece parlak ve başarılı bir toplantı olmuştur. Bu toplantı şimdiden 17 Ekim 2010 Olağanüstü Büyük Kongresi'nin nasıl bir muhteşem kongre olacağını da göstermiş, davetliler Saadet Partimizin önümüzdeki şahlanışı için büyük kongre hakkında son derece kıymetli

Vekil “ön seçim isteyeceğiz” Doğu “kontenjan olmasın”

CHP Muğla Milletvekili Ali Arslan 2011 Milletvekili Genel seçimlerinde ön seçim isteyeceklerini belirtirken, 2007 yılında Milletvekili adayı olan ancak, kontenjan olduğu için seçilemeyen Fethiye İlçe Başkanı Emrah Doğu “Kontenjan'ın olmadığı bir ön seçim olsun” dedi. 2011 Milletvekili Genel seçimlerinde CHP Muğla Milletvekilleri aday listesinin ön seçim ile belirlenmesi için, mevcut Milletvekilleri, İlçe Başkanları, İl Başkanı ve Kurultay delegeleri ortak hareket ederek, Muğla'da ön seçim yapılmasını isteyecekler. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2011 Milletvekili genel seçimlerini Haziran ayında yapılacağını açıklarken, siyasi partilerde hareketli ve tansiyonu yüksek günler başladı. Milletvekili genel seçimlerine 8 ay gibi kısa bir süre kaldığı şu günlerde, Fethiye Ticaret Odası tarafından yapılan toplantıya katılmak için Fethiye'ye gelen CHP Muğla Milletvekilleri Fevzi Topuz ve Ali Arslan, parti binasında bir basın toplantısı düzenledi. Ülke gündemi ve referandum sonucunu değerlendiren basın açıklamasından sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Muğla Milltevekili Ali Arslan'a bir gazeteci genel seçimlerde CHP

Muğla Milletvekili adaylarının nasıl belirleyeceği sorusunu yönetti. Bu soruyu cevaplayan CHP Muğla Milletvekili Ali Arslan “Biz seçime her zaman hazırız. Seçim yöntemi konusunda ise biz her zaman ön seçimden yanayız. Biz Muğla ili olarak demokrasi benimsemiş bir iliz. Biz 2011 Milletvekili genel seçimi öncesi Milletvekilleri, kurultay delegeleri, il ve ilçe başkanları olarak, Muğla'da ön seçim isteyeceğiz. Bilindiği gibi 2007 Genel seçimlerinde de Cumhuriyet Halk Partisi'nin ülke genelinde ön seçim yaptığı 8 ilden bir tanesi Muğla iliydi” diye konuştu. Doğu Kontenjanın olmadığı bir ön seçim istedi Bilindiği gibi 2007 Milletvekili Genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi Muğla ilinde ön seçim yapmış ancak genel merkez tarafından Muğla 2. Sıra Milletvekilliği kontenjan olarak ayrılmıştı. Yapılan ön seçimde CHP Muğla Milletvekili adayı olan Emrah Doğu, ön seçim de 3. Sırayı almıştı. Ancak 2. sıra genel merkez tarafından kontenjan olarak kullanılınca Doğu 4. Sıradan aday gösterilmiş ve seçilememişti. Öte yandan 2011 Milletvekili Genel seçimlerinde yine Muğla Milletvekili aday adayı olması bekleniyor.

MAZLUM DÖNGEN GÜNLÜKBAŞI BAYİİ

UMUT

Tel

: 0252 613 16 75 0252 613 13 83 Gsm : 0535 898 85 11

www.fethiyehaber.com

Saadet Partisi İlçe Başkanı Ömer Uludağ kongre öncesi yaptığı açıklamada, “Saadet Partisi'nin şahlanışını herkes görecek.” dedi. Uludağ, “Saadet Partisi Olağanüstü Büyük Kongre Hazırlık ve İstişare Heyeti, 3 Ekim 2010 Pazar günü, Büyük Anadolu Oteli'nde Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın katılımıyla gerçekleştirilen Saadet Partisi Olağanüstü Büyük Kongre Hazırlık ve İstişare Toplantısı'na, 726 Büyük Kongre Delegesi ile birlikte İl Başkanları, İl Müfettişleri, Gençlik Kolları, Hanım Kolları ve Kuruculardan

ve faydalı görüşler ortaya koymuşlardır. Büyük Kongre öncesinde ilk kez bir siyasi partinin Delegeleri'nin Ankara'ya istişare için davet edilmesi açısından da bu toplantımız ülkemiz siyasi tarihinde bir ilki oluşturmuştur. Tüm illerden gelen delege ve temsilcilerin katıldığı büyük istişare toplantısı aynı zamanda bir takım medyada çıkan “İl yönetimleri istifa ediyor” gibi haberlerin yanlış olduğunu da göstermektedir. Bir takım illerin sadece il başkanı ve birkaç kişinin istifasını tüm ili ve yönetimi istifa ediyormuş gibi basında gösterilmeye çalışması ve İstifa edecek şahıslar belli iken, istifalarını toplu değil de belli aralılarla yapmaları siyasi ahlaka uymayan bir yöntemdir. Fethiye ve Muğla teşkilatlarımızda herhangi bir istifa olmamıştır. Biz istişare sonucu görev verilecek Yeni Genel Başkanımıza bağlı olarak Saadet Partisinde siyasi çalışmalarımıza devam edeceğiz. Diğer illerde ya da teşkilatlardan ayrılan arkadaşlarımıza bu güne kadar yaptıkları hizmetlerden dolayı teşekkür ederiz. Allah yollarını açık etsin. Şunu belirtmek istiyorum ki, Milli Görüşün tek Partisi Saadet Partisidir.”dedi.

UMUT GÜVENLİK GÜVENLİK VE YANGIN ALARM SİSTEMLERİ 4 GECE GÖRÜŞLÜ KAMERA 1 ADET 100 FRAME KART (BİLGİSAYAR İÇİN) 1 ADET ADAPTÖR

100 METRE KABLO MONTAJ DEVREYE ALMA KDV DAHİL 750 TL.

Tayfun CEYLAN

www.umutguvenlik.net

Tel: 0252 612 00 35 Gsm: 0538 763 38 81 BAHA ŞIKMAN CAD. NO:19/B OVACIK KÖPRÜSÜ MEVKİİ FETHİYE

08 Ekim 2010 Cuma

Kurbanlık hayvanlara kötü davranana 1.144 TL ceza

Diyanet İşleri Başkanlığı, Kurban Bayramı öncesi, kurban satış ve kesimleri ile kurban hizmetlerinin uygulanmasına ilişkin esasları belirledi. Kurbanların taşıma ve satımı sırasında hayvanlara kötü davrananlara 1.144 TL idari para cezası uygulanacak. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın "2010 Yılı Kurban Hizmetlerinin Uygulanmasına Dair Tebliğ"i Resmi Gazete'de yayımlandı. Tebliğe göre, büyükşehirlerde kurban hizmetlerinin daha kolaylaştırılabilmesi için kurbanlık hayvan satma ve kesme mekanları, birbirine yakın yerlerde olacak şekilde planlanacak. Çevresel riskleri en aza indirerek, varsa atık yönetimi planlanmış alanlar seçilecek, gerektiğinde pazar yerlerinin, maliyeti düşük basit düzeneklerle kesim yerine dönüştürülmesine yönelik hazırlıklar yapılması için yerel yönetimlerle sıkı işbirliğine girilerek seyyar kesimhaneler kurulmak suretiyle çevre kirliliğini önleyici tedbirlerin alınması sağlanacak. Kurban kesim yerleri insan ve çevre sağlığı için etrafı branda ile çevrili, üstü kapalı şekilde; yetiştirici, satıcı, alıcı ve diğer vatandaşların su, tuvalet, kapalı oturma yerleri gibi sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak yerler de dikkate alınarak hazırlanacak. Kurban kesim yerleri dezenfekte edilebilir, zemininde su biriktirmeyen, ışıklandırma ve havalandırması bulunan, sağlık ve temizlik şartlarına uygun mekanlardan seçilecek. KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ HASTALIĞININ GÖRÜLDÜĞÜ İLLERDE HAYVANLAR MUANE EDİLDİKTEN SONRA SEVK EDİLECEK Tebliğe göre, kurbanlık

hayvanlardan insanlara bulaşabilecek hastalıklar için de önlemler alınacak. Başta kist hidatik, şarbon, bruselloz, tüberkuloz, şap gibi hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar, sağlık, çevre sağlığı, temizlik, etin işlenmesi, pişirilmesi, tüketilmesi, sakatatların çöpe atılmaması, sokak hayvanlarına verilmemesi, toprak içine derince gömülerek imha edilmesi gibi konularda Kurban Rehberi'nden de yararlanarak vatandaşlara aydınlatma faaliyetleri gerçekleştirilecek. Ülke genelinde Eylül-Ekim aylarında yürütülen sonbahar dönemi şap aşılama kampanyasında aşılatılmayan veya aşılama tarihi 6 aydan önce ya da aşı yapıldıktan sonra en az 15 gün geçmeyen büyükbaş hayvanların, yeterli koruma oluşmaması nedeniyle, iller arası nakillerine izin verilmeyecek. Aşılama tarihi 6 aydan önce olan ya da aşı yapıldıktan sonra en az 15 gün geçmeyen küçükbaş hayvanların, yeterli koruma oluşmaması nedeniyle, iller arası nakillerine izin verilmeyecek. Kurbanlık hayvanlar, yurtiçi Veteriner Sağlık Raporu düzenlenmeden önce, son zamanlarda belirli bölgelerde insanlarda görülen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı'nın taşıyıcısı olan keneler yönünden; özellikle hastalığın görüldüğü il ve ilçelerde dikkatli bir şekilde muayene edildikten sonra sevk edilecek. KURBANLIK HAYVANLARIN HAREKETLİLİĞİ Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yayımladığı tebliğde, kurban öncesi kurbanlık küçük ve büyükbaş hayvanların hangi koşullarda nasıl büyük şehirlere sevk edileceği de

belirlendi. Buna göre; nakil araçlarının üzeri hayvanların güvenli bir biçimde nakledilmelerini sağlamak amacıyla, hava şartlarına uygun ve hayvanlara yeterli hava sağlayacak şekilde kapatılacak, kapakların sağlam ve hayvanların atlama ve kaçmalarını engelleyecek şekilde olması sağlanacak. Hayvanların nakil araçlarına aşırı yüklenmelerine, nakliye sırasında yaralanma veya gereksiz yere acı ve ıstırap çekmelerine neden olabilecek nakil araçları ile sevklerine izin verilmeyecek. Hayvanları taşıyan ve taşıtanlar onları türüne ve özelliğine uygun ortam ve şartlarda taşıyacak,

NUR OTOMOTİV Mustafa AKALIN

Çamköy Beldesi Eşref Paşa Mah. Opet Petrol Üstü - FETHİYE

Tel : 0252 646 47 95 Fax : 0252 646 49 57 Cep : 0533 519 48 86 Cep : 0533 572 84 13 Cep : 0539 866 65 62 www.nurotogaleri.com F E T H İ Y E

taşıma sırasında besleme ve bakımını yapacak. Satılırken; hayvanların sağlıklarının iyi, barındırıldıkları yerin temiz ve sağlık şartlarına uygun olması zorunlu olacak. Buna aykırı davrananlara 1.144 TL idari para cezası uygulanacak. KURBAN KESİM YERLERİ Tebliğde kurban kesim yerlerine ilişkin kurallarda belirlendi. Buna göre; Kurbanlık hayvanlar, şehir ve kasabalarda çalışma izni almış mezbaha ve kombinalar ile Komisyonların önceden belirlediği kesim yerlerinde; köylerde ve önceden belirlenmiş kesim yeri bulunmayan yerlerde, kendi

bahçelerinde usulüne uygun olarak ve çevreye zarar vermeyecek şekilde kesilecek. Cadde, sokak ve park gibi kamu alanlarında kurbanlık hayvan kesimleri yapılmayacak. Kesim yeri beton, beton asfalt gibi sızdırmaz malzemeden olacak, çıkan kan toprağa dağılmasını önlemek üzere hemen toprakla kapatılacak, gerektiğinde kireçlenecek. Kurban kesim yerlerinde komisyon üyesi kurum ve kuruluşlardan yeterli sayıda personel görevlendirilecek, bu personele tanıtıcı "Görevli Kimlik Kartı" ve "Kesim Elemanı Kimlik Kartı" düzenlenecek.

www.fethiyehaber.com

Sude

Çiçek Dünyası Çelenk Aranjman Buket Saksı Çiçekleri Video Fotoğraf Düğün Organizasyonu İşleri Yapılır

Tel :0252 612 27 47 Gsm:0535 22186 00 Gsm:0544 448 99 02

İnönü Bulvarı Uysallar Petrol Karşısı No. 117/D FETHİYE - MUĞLA

Ülkemizin geleceği gençlerimizi yetiştirme sorumluluğu üstlenen deneyimli,yetkin, özverili öğretmenleriyle; Türkiye çapında en mükemmeli yakalayan özgün, yetkin, güvenilir ve kapsamlı yayınlarıyla Etütmatik ile sistemli bir şekilde planlanan özel ders niteliğindeki birebir etütlerle

Özel Matematik sınıfları ile Süper bir çalışma planlamıştır Temmuz - Ağustos dönemindeki Atatürk Cad. No:87/2 Fethiye /MUĞLA

Hamza ÖZDEN

YGS-LYS-SBS

Yaz çalışmalarına sizlerde katılın.

tel:0252 612 96 44 tel:0252 612 96 46 fax:0252 612 96 48

SPOR & HABER

08 Ekim 2010 Cuma

IŞIK ÜLKESİ MACERAYA ÇAĞIRIYOR

Bu yıl 2.si yapılacak olan Uluslararası Likya Macera Yarışı (LC2010),Likya Dağcılık ve Doğa Sporları İhtisas Kulübü tarafından düzenleniyor. Muğla Valiliği tarafından desteklenen Likya Macera Yarışı (Lycian Challenge) bu yıl 26 - 31 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek. Fethiye'de Uluslararası Yarış, 27 Ekim başlayacak olan yarışa şu ana kadar farklı ülkelerden 4'er kişilik 9 takım kayıt yaptırmış durumda. 4 gün sürecek yarışta takımlara, Fethiye'nin eşsiz doğası eşlik edecek. Likya uygarlığının izlerini taşıyan bu coğrafya, takımlar arasında müthiş bir mücadeleye sahne olacak. Takımlar, zorlu etaplarda Dağ bisikleti, Trekking, Yüzme, Kum koşusu, Oryantring, Kanyoning, Nehir kanosu, Deniz kanosu, İp parkurları ( İp inişi, İple tırmanış, İp köprüsü ) disiplinlerinde doğaya, zamana ve birbirlerine karşı kıyasıya

yarışacaklar. Doğayla dost yarış, Herhangi bir tesis ya da alt yapı çalışmasına gerek kalmadan tamamen doğal

ortamda gerçekleşen yarış çevre duyarlılığı ile de ön plana çıkıyor. Hiçbir motorlu aracın kullanılmadığı yarış sonunda,

geriye sadece yarışmacıların ve görevlilerin ayak izleri kalacak. Yarışmacılar uydu ile izlenecek, Yarış sürerken yarışmacıların konumu, ilerleyişleri yarış merkezi olan Lykia World Ölüdeniz Tatil Köyü'nde izlenebilecek.Takımların zorunlu olarak taşıyacakları Globalstar Spot GPS izleme cihazının uydu üzerinden gönderdiği veriler hem dev ekranda hem de www.lycianchallenge.com adresinde anlık olarak paylaşılacak. Yarışı izlemek isteyen basın mensupları için Lykia World Ölüdeniz Tatil Köyü'nde basın merkezi kurulacak.

almak isteyenler Osman Yavuz ve Mehmet Kurt'a başvuracak. Fethiye Final Dergisi Dershanesi'nin katkılarıyla düzenlenen turnuvanın sonunda kupalar sahiplerini bulacak. Fethiye Anadolu Lisesi'nde yapılacak olan turnuvanın büyük ilgi görmesi bekleniyor.

Eğitim Müdürlüğü tarafından yapılan çalışma kapsamında öğrencilerimizi çalıştırıyorum. Öğrencilerimiz üç kategoride Fethiye'yi temsil edecekler. Bu kategori yıldız, minik ve gençler Kategorisidir. Burada verdiğimiz güreş eğitimi ücretsizdir. Katılmak isteyen tüm öğrencilerimiz katılabilirler. Burada güreş eğitimi alan öğrencilerimiz Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenecek olan okullar arası güreş turnuvasında Fethiye'yi ilde, bölgede ve Türkiye genelinde temsil edecekler.

Zincirli Kavak Mevkii Çalıca Mahallesi Fethiye

29 – 30 – 31 Ekim de yapılacak turnuva, 4 ayrı kategoride yapılacak. Açık, yıldızlar, Küçükler ve Minikler kategorisi için son başvuru 27 Ekim. Gençlik spor İl müdürlüğü ve Satranç İlçe Temsilciği tarafından organize edilen Cumhuriyet Kupası Satranç Turnuvasıyla ilgili bilgi

Fethiye'yi Muğla ve Türkiye genelinde temsil edecek minik güreşçileri Fethiyeli güreşçi Yüksel Topçu hazırlıyor. Fethiye Güreş İhtisas Kulübü ve Fethiye İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yapılan çalışma kapsamında, Fethiye'de bulunan tüm okulların okul güreş takımlarını, Fethiyeli güreşçi Yüksel Topçu hazırlıyor. Fethiye Gazi ilköğretim Okulu Celal Ece kapalıspor salonunda minik güreşçileri çalıştıran Topçu burada yaptığı basın açıklamasında “Güreş İhtisas Kulübü ve Fethiye İlçe Milli

0252 646 98 00 www.akdeniztel.com

Fethiye'yi temsil edecek güreşçiler yetişiyor

Çit Sistemleri

Haydi, Gençler Satranç Turnuvasına

B.Önder AKDENİZLİ

SINAV KAZANAMAYAN ÖĞRENCİYE SINAV KAZANDIRAN OKUL

Genç Arkadaş SBS'yi Kazanamadım diye üzülme, Biz sana ÖSS'yi kazandıralım Hayallerinizi süsleyen ve gelecekteki yaşamınızda Mutlu ve Başarılı Olacağınıza İnandığınız İdealinizdeki Fakülteyi Kazanmak için bizi tercih edin.

Yaşamdan ne istediğinize kara verin şimdi hedefinizi belirleyin

Kararlıyız.. İddialıyız.. Hayallerinizin Gerçeğe Dönüştüreceğiz

ÖZEL FETHİYE ANADOLU LİSESİ SBS'yi kazanamamış öğrencilere üniversiteyi

kazandırdı. Deneyimli, azimli fedakar kadrosuyla öğrencilerine gereken birebir ilgiyi göstererek başarıyı yakaladı.

GURUR TABLOMUZ

Geleceğe Güvenle Bakmanın yolu Tecrübeli, dinamik öğretmen kadrosuyla, tam donanımlı fiziksel ortam kalite de zirve Bölgenin en iyisiziyiz

ÖZEL FETHİYE ANADOLU LİSESİ

Tel: 0252 612 88 15 - 612 88 16 - 612 88 17

Eski Muğla Yolu Adnan Menderes Bulvarı 770. Sokak No.53 FETHİYE web : www.ozelfethiyelisesi.com eposta:bilgi@ozelfethiyelisesi.com

Ünal “Din görevlileri de asker gibi”

1–7 Ekim Din Görevlileri ve Camiler Haftası kutlama etkinlikleri kapsamında Fethiye İlçe Müftüsü Ömer Faruk Bilgili ve beraberindeki din görevlileri, Fethiye Gaziler ve Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğine ziyarette ettiler. Fethiye İlçe Müftüsü Ömer Faruk Bilgili beraberinde din görevlileri ile birlikte gerçekleştirmiş olduğu ziyarette taptığı açıklamasında “1-7 Ekim Camiler ve Din görevlileri haftası olmasından dolayı Gaziler ve Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğimize ziyarette bulunduk. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bizimde vatan topraklarımızın her birinde şehitlerimizin ve Gazilerimizin kanı ve alın teri bulunmaktadır. Bizde bugün bir minnet borcu olarak dernek başkanımıza ziyaret'te bulunduk. Camilerimiz birlik beraberliğimizin pekiştiği kardeşliğin geliştiği kutsal mekânlarımızdır. Camilerimiz aynı zamanda memleketimizin tapularıdır ve bu tapuları yazanda şehitlerimizin kanları, gazilerimizin terleridir. Biz şu cennet vatanımızda bizlere emanet olarak bırakılan bu topraklarda gazilerimize şehitlerimize minnet borcumuzu ödemek için, azim ve

gayretimizle bundan sonrada aynı şekilde kendi alanımızda çalışacağız. Çünkü geçmişimize ödeyebileceğimiz en büyük borç, en büyük görev onların bizlere bıraktığı bu güzel vatanda güzel bir şekilde çalışmaktır. İnşallah bize bu doğrultuda bizlere emanet bırakılan bu toprakları bizden sonraki nesillere bırakırken azim ve gayretle çaba sarf edeceğiz. İnsanımızın birliği bütünlüğü, kardeşliği muhabbeti ve sevgisi artması için çaba sarf edeceğiz. İnşallah bu güzel vatan topraklarında şehitlerimizin ruhu şad olsun. Şehitlerimiz yattıkları yerde rahat uyusunlar. Onlara laik olmak için bütün var gücümüzle din görevlileri olarak çalışmalarımızı özverili bir şekilde gerçekleştireceğiz” dedi. Fethiye Gaziler ve Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Namız Ünal ise konuşmasında “Camiler ve Din görevlileri haftası nedeniyle bizlere ziyarete gelen ilçe Müftümüze ve din görevlisi arkadaşlarımıza dernek yönetimim ve üyelerimiz adına teşekkür ediyorum. Ben asker kökenli olduğum için söylüyorum. Din görevlilerimiz de asker gibi gece gündüz görev başındalar” dedi.