Bizim Şehirler Dergisi Urfa Sayısı

BİZ’DEN...

Yıl : 02 Sayı : 10 ISSN : 2528 - 9896

Danışmanlık

biz’den...

MAK DANIŞMANLIK

01 • SAYI: 02 • HAZİRAN 2016 (MakYIL: Araştırma Değerlendirme Danışmanlık ISSN: 2528-9896 Müşavirlik Organizasyon İnşaat ve Tic. A.Ş. ) ADINA SAHİBİ MAK DANIŞMANLIK

(Mak Araştırma Değerlendı ̇rme Danışmanlık & Müşavı ̇rlı ̇k Organı ve Tı ̇c. A.Ş.)

SORUMLU YAZI ̇zasyon İŞLERİİnşaat MÜDÜRÜ Mehmet Ali KULAT

ADINA SAHİBİ

HUKUK DANIŞMANI & Av. Nuri POYRAZ SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ www.nuripoyraz.av.tr Mehmet Ali KULAT (0 312 ) 231 48 20

HUKUK DANIŞMANI Av. Nuri POYRAZ

GENEL www.nuripoyraz.av.tr YAYIN YÖNETMENİ (0 312) 231 48 20 ARGEDER

GENEL YAYIN YÖNETMENİ & YÖNETİM YERİ -YAZIŞMA ADRESİ TASARIM Sümer 2 Sokak Angora İş Merkezi 31/14 Bilal TANRIVERDİ KIZILAY - ÇANKAYA / ANKARA

EDİTÖR www.bizimsehirlerdergisi.com Muhammed GÜLER bizimsehirler@gmail.com YÖNETİM YERİ - YAZIŞMA ADRESİ Sümer 2 Sokak Angora İş Merkezi 31/14 BASKI TARİHİ KIZILAY-ÇANKAYA / ANKARA

HAZİRAN 2018

www.bizimsehirler.com bizimsehirler@gmail.com

BASIM YERİ @BizimSehirler

BAŞAK MATBAACILIK Merkez : Anadolu Bulvarı Meka Plaza No: 5/15 BASKI TARİHİ Gimat - Yenimahalle / ANKARA MAYIS 2016 T: 0 312 397 16 17 F: 0 312 397 03 07 www.basakmatbaa.com BASIM YERİ info@basakmatbaa.com BAŞAK MATBAACILIK Merkez : Anadolu Bulvarı Meka Plaza No: 5/15 Gimat – Yenimahalle / ANKARA T: 0 312 397 16 17 • F: 0 312 397 03 07 www.basakmatbaa.com info@basakmatbaa.com

Medeniyetin Başkenti Şanlıurfa

Tarihi geçmişi 12 bin yıl öncesine dayanan, Halilullah Nebi Hz. İbrahim’in (AS) doğduğu, Sabır Peygamberi Hz. Eyyüb’ün (AS) yaşadığı, Kutlu Nebi Hz. İsa (AS) tarafından övülen Peygamberler şehri Şanlıurfa adeta bir müze şehir görünümündedir. Harran’ ı gezerken 4000 yıl öncesinin solunduğunu hissetmemek, Atatürk Barajının suladığı Harran Ovası’nda ise bolluk ve bereketi gözlemlememekÜlkemizin mümkün değildir. önemli kamuoyu araştırma firmalarından MAK

Karacadağ Şanlıurfa’ nın enbaşlattığımız yüksek noktasını eder.

Danışmanlık olarak “81teşkil il için 81 Güney Dergi”yarısında projeovalar yer alır. Şanlı Urfa’nın etrafında çok sayıda mağara; sarnıç; polye; dolin mizin ikinci durağı Ağrı’dayız. Sırtını efsaneleri kadar büyük bulunmaktadır. (Kanlı Mağara; Dedenin Sarnıcı vb.) bir dağa yaslayan medeniyetlerin buluşma şehri Ağrı sayısını Batıdan doğuya doğru Suruç; Harran; Viranşehir-Ceylanpınar; Halfeti; Hilvan ve hazırlamak “başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemin Bozova Ovaları en önemli ovaları, Karacadağ; Tektek; Takırtukur; Susuz; Germuş; azabından kurtuluş” olduğunu Efendiler Efendisi’nin (SAV) Nemrut; Şebeke; Arat dağları en önemli dağları, Fırat Nehri; Culap Suyu; Habur haber verdiği kutsal Ramazan ayına denk geldi. Umarım bu 1 Nehri en önemli nehirleri ve Atatürk Baraj Gölü; Halilu’r Rahman Gölü; AynZeliha rahmet ve bereket ayının feyzi bu dergiye de yansımıştır. Yine Gölü de en önemli gölleridir. bu sayının hazırlandığı günlerde MAK Danışmanlık Doğu ve

Şanlıurfa iklimi karasal iklim özelliği gösterir. Yazları çok sıcak ve kurak; Güney Doğu Özel Gündem Araştırması da ulusal basında cidkışları bol yağışlı ve nispeten ılıman geçmektedir. di yankılarla yer aldı. Biz de içinde Ağrı’nın da bulunduğu 16 Şanlıurfa tarihinin Paleolotik çağa kadar uzandığı tespit olunmuştur. Kazılarda ilde yapılan bu önemli araştırmanın özet raporunu da bu saNeolitik çağ Kalkolitik çağ ve İlk Tunç çağına ait çok sayıda değerli eserler ele yıya ekledik. geçirilmiştir. Bunları ülkemizin en büyük müzelerinden olan Şanlıurfa Müzesinde Bizim Şehirler Ağrı sayısında özellikle ülkemizin en önemli bir arada görmeniz mümkün… iş adamlarından Sayın ÇEÇEN Arap, beyle Selçuklu, yapılan röportajı,

Şanlıurfa tarihte, Arami, Part,İbrahim Roma, Bizans, Selahattin İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Sayın Prof.

Dr. İrfan ASEyyubi, Moğol, Memlük ve Osmanlı hakimiyetinde kalmıştır.

LAN’ ın yazısını, Ağrı’nın yetiştirdiği, ama aşı, özellikle Yemek kültürü oldukça zengin olan Şanlıurfa’da Ayranmedyada çorbası, çagala pakla sosyal medyada fenomen siyasetçi Savcı SAYAN ile aşı, hitti bastırması, sarımsak aşı, isot çömlegi, erik tavası, semsek, hasyapılan (marul) röportajı, büyükborani, emeği olan Bilal Tanrıdolması, mimbar, acır dergimizin bastırması, yapımında masluka, lebeni, duvaklı pilav, etli verdi’nin Bediüzzaman ve Ağrı başlıklı yazılarını, editörümüz köfte (çig köfte), haş haş kebabı, kemeli kebap, tike kebabı, tepsi kebabı, frenkli dil bilim uzmanı Güler’in başlıklı ya(domatesli) kebap, kemeli cacık,Muhammed bostana, koruk salatası,Efsaneler katmer, aşir aşı, şıllık, zılarını, ARGEDER’in sizler için hazırladığı Ağrı kültürüne haside, kuymak, zıngıl, paliza geleneksel yöresel yemekler arasında sayılabilir.ait değerleri okuyacağınız kanaatindeyim. Şanlıurfa’da tarihi çarşı keyifle ve pazarlarda el dokumacılığı, tarakçılık, ağaç oymacılığı, Bizim Şehirler bize ait sosyo kültürel değerleriyle yeni nesaraçlık (dericilik), kürkçülük, bakırcılık, kuyumculuk ve taş süslemeciliği ürünleri sillere aktarılmazsa yarınlarda özünden aslından kopuk nesilbulunmaktadır. ler köksüz kalır. Misyonumuz ait değerleri çıkaran bir

Şanlıurfa’ya yolunuz düşerse; sabahbize namazını zikirler öne eşliğinde Halilu’r farkındalılıkla coğrafyamızı ve medeniyet köklerimizi yeniden Rahman’da kılıp manevi atmosferde balıklı gölün kenarında tefekkür etmeden, Çiğ tanımak vegörmeden, tanıtmaktır. köfte tatmadan, Harran’ı Mırra içmeden, bilinen tarihin ilk üniversitesine YeniBarajını ve yeniden Bizim Şehirler’de dileğiyle... gitmeden, Atatürk gezmeden, Kelaynaklarıbuluşmak gözlemlemeden, Kapalı çarşıdan alışveriş yapmadan ve bir orijinal sıra gecesine katılmadan dönmeyin…

Mehmet Ali Kulat YÖneTiM KURULU bAŞKAnI

Ağrı

Danışmanlık

İÇİNDEKİLER

sayfa 4 ŞANLIURFA VALİSİ Abdullah ERİN

sayfa 8 ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI Nihat ÇİFTÇİ

2

sayfa 46 TARİHİ YERLERİ İLE ŞANLIURFA

sayfa 56 Şanlıurfa Gazeteci ve Yazarlar Cemiyet Başkanı Celal ÇİFTÇİ

sayfa 50 AK PARTİ ŞANLIURFA Milletvekili Mehmet Ali CEVHERİ

sayfa 60 Eyyub Aleyhisselam

İÇİNDEKİLER

sayfa 63 İbrahim Aleyhisselam Müslüm ABACI

Danışmanlık

sayfa 65 ŞANLIURFA SIRA GECELERİ Abdulkadir İKBAL

3

sayfa 70

MİLLETVEKİLİ DAĞILIM TABLOSU

sayfa 72-79

ŞANLIURFA ANKET ÇALIŞMASI

sayfa 71

ŞANLIURFA’YA SORDUK

Danışmanlık

“Yapacağımız en önemli iş, Şanlıurfa’nın geleceğini planlamak, bizden sonrakilere masalarının üzerinde bulacakları bir yol haritası bırakmaktır.” Şanlıurfa Valisi Abdullah ERİN

4

2017 Temmuz ayında Şanlıurfa Valiliği görevine atanan Abdullah Erin, Şanlıurfa için yaptığı tespitlerini, hayata geçirdiği projelerini ve Şanlıurfa’nın önümüzdeki dönem hedeflerini paylaştı.

Mardin’de doğup büyüyen, bölge insanının dili olan Arapça ve Kürtçe’yi hatta Süryanice’yi bile konuşan Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, çoğu yabancı heyetle İngilizce diyalogunu bile kendi sağlıyor. Önce Adıyaman’da, ardından Şanlıurfa’da görev yapan Vali Erin’in devlet ciddiyetine yakışır sevecenliği, gününün büyük bölümünü halkla iç içe geçirmesi, henüz sekiz ayı bulmayan görev süresince hayata geçirdiği projeleri her kesimin takdirini kazanmış durumda.

Eğitim, göç, sağlık, sanayi, turizm ve benzeri birçok alanda önemli atılımlar yapmaya hazırlanan Şanlıurfa, Vali Abdullah Erin’in kurumlar arasında sağladığı koordinasyon sayesinde ortak hedeflere odaklanmış durumda.

Göreve gelir gelmez eğitim sorunlarını masaya yatıran Vali Erin, bu kısa süre zarfında onlarca okul, organize sanayi bölgeleri, sağlık yatırımları, mesleki

eğitim kampüsü gibi projeyi hayata geçirdi. İçişleri Bakanlığı’nın Türkiye’de 18 ilde kurduğu Açık Kapı birimlerinden biri de Vali Erin döneminde Şanlıurfa’da kuruldu. Vatandaşların taleplerine en fazla bir haftalık sürede kesin dönüşlerin yapıldığı Açık Kapı birimi, Şanlıurfa Hükümet Konağı’nın iki girişinde de hizmet veriyor.

Tarihinde ilk kez kurumsal kimlik kılavuzuna kavuşan Şanlıurfa Valiliği’nin yeni logosu da kentin

Danışmanlık

tarihi ve kültürel dokusunu anlatır şekilde Vali Erin’in döneminde yapıldı.

Coğrafi alanı ve nüfusu ile Türkiye’nin en büyük illeri arasında yer alan Şanlıurfa, son 15 yılda kamu yatırımlarından en büyük payı alan ilk on il arasında yer alıyor. Ancak Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Şanlıurfa’nın 5 yıl sonra, 10 yıl sonra olmak istediği noktaya cevap bulamayınca harekete geçmiş. Kamu kurumları, yerel yönetimler, STK’lar ve vatandaşların işbirliği ile Şanlıurfa’nın geleceğini planlamaya çalışıyor. Vali Erin, “Yapacağımız en önemli iş, Şanlıurfa’nın geleceğini planlamak, bizden sonrakilere masalarının üzerinde bulacakları bir yol haritası bırakmaktır. Bu koordinasyon anlayışını kısa sürede oturttuğumuzu düşünüyorum” diyor. Şehrin sosyal, kültürel, tarihi, ekonomik ve başka bir çok alanda dokunulmayı bekleyen sorunu olduğunu, tüm konulara titizlikle yaklaştıklarını ve şehri geleceğe hazırladıklarını kaydeden Vali Erin, tüm işleri bir yana eğitimi bir yana koyarak çalışıyor. Sebebin ise şöyle açıklıyor: Çünkü eğitimdeki sorunları ortadan kaldırmaz, çocukları, gençleri geleceğe en iyi şekilde hazırlamazsanız dilediğiniz kadar diğer sektörlere yatırım yapın sonuç alamazsınız. Çünkü hayatın temelinde insan vardır. Eğer insan yetiştirmemişseniz, orta ve uzun vadede yapacağınız hiçbir planınız tutmaz.

Dolaysıyla göreve geldiğimiz günden itibaren olduğu gibi 2018 yılında da en önemli önceliğimiz Şanlıurfa’nın eğitimdeki başarı çıtasını yükseltmek olacaktır. Başta eğitim camiası olmak üzere yerel 5 yönetimlerimiz, siyaset kurumumuz, sivil toplum kuruluşlarımız ve topyekün halkımızın buna odaklanması gerekiyor. Eğer bir işe odaklanırsanız ve doğru adımları atarsanız başarılı olmamak için hiçbir sebep kalmaz. İşte bakın, göreve gelir gelmez yaptığımız çalışmalarla okul öncesi eğitimde Türkiye’nin en önde gelen şehri olduk.

2016-2017 Eğitim öğretim yılında 1542 derslikte 40 bin 22 öğrencimiz okul öncesi eğitime devam ediyordu. Okul öncesi okullaşma oranımız yüzde 38 idi. Başlattığımız okul öncesi eğitim seferberliği ile son altı ayda bu oranı yüzde 84’e, derslik sayımızı 1895’e, öğrenci sayımızı ise 53 bin 478’e çıkardık. Bu yaş grubunda okullaşmanın Türkiye ortalaması yüzde 70 iken biz Şanlıurfa’da yüzde 87’yi yakalayarak Türkiye rekoru kırdık.

Okul öncesinde elde ettiğimiz bu başarıyı, eğitimde de mutlaka yakalamak zorundayız.

Gençlerimizin, zamanın ve çağın gerektirdiği bilgi birikimi karşılayan, milli manevi değerlerine bağlı, milletine, devletine faydalı bireyler olarak yetiştirilmeleri Şanlıurfa’nın en önemli birincil

Danışmanlık

meselesi olduğuna hepiniz iştirak edersiniz. Bu anlamda 2002 yılında 5 bin civarında dersliğimiz vardı. Aradan geçen 15 yıl içerisinde 5 bin derslik sayısının 18 binlere dayanmış olması gerçekten takdiri hak eden bir çaba ve gayretin sonucudur.

Bunu gerçekleştiren, bu kaynağı Şanlıurfamıza tahsis eden ve her vesile ile Şanlıurfa’nın ülkemiz, birliğimiz ve beraberliğimiz açısından taşıdığı önemin farkında olarak bunu açık bir şekilde ifade eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Başbakanımıza ve Şanlıurfa’dan bakanlık yapan Faruk Çelik Bakanımıza ve bu dertle dertlenen ve ızdırabı hisseden Ahmet Eşref Fakıbaba bakanımız ile milletvekillerimize ve emeği geçenlere, büyükşehir başta olmak üzere belediye başkanlarımızdan, katkısı olan herkesten Allah razı olsun. Bunu her vesile ile

6

dile getirmek, iyi yapılanları, güzel işleri ve o işlerde emeği geçenleri takdir etmek lazım. Bu takdirden hiçbir zaman geri durmayacağız.

Başlattığı eğitim seferberliği ile okul öncesi okullaşma oranında Türkiye rekorunu kıran Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Şanlıurfa’nın genç bir nüfusa sahip olmasına rağmen bu potansiyelini iyi değerlendiremediğini söylüyor ve ilave ediyor, “Genç bir nüfusumuz var ama bu genç nüfusumuzu, 700 bine yaklaşan okul çağındaki çocuklarımızı iyi eğitemiyoruz. Bir şekilde bizler, sizler, Cenab-ı Allah’ın da yardımı ve sağladığı imkânlarla buralara geldik.

Sizler de Allah yardım etti, aklınızı kullandınız burada işinizi kurdunuz. Ama geride, Şanlıurfa’da, ilçelerinde ve kırsalda bıraktığınız on binlerce, yüz binlerce aslında sizin istidadınıza sahip, yeteneğinize sahip çocuklarımızın, gençlerimizin önünü açamadığımız ve onlara imkân sağlayamadığımız için, yetenekleri körelen ve orada işsizliğe mahkum olan yüzbinlerce gencimizin olduğunu da aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor.

Bu bağlamda, göreve başladıktan hemen sonra sayın Bakanımız, Milletvekillerimiz, büyükşehir belediye başkanımız ve sorumluluk taşıyan bütün kardeşlerimizle eğitim konusunu masaya yatırdık.

Ortaya çıkan sonuç buydu. TEOG’da hiçbir branşta Şanlıurfalı çocuklarımız Türkiye ortalamasının üzerinde bir tek soru yapamıyorlar. Tarihte, fende, biyolojide, edebiyatta bütün branşlarda Türkiye ortalamasının altındayız. Yani, çocuklarımız TEOG’da Türkiye ortalamasının altında bir seyir göstererek

Danışmanlık

başarısız bir tabloyu ortaya koyuyorlar. Bugün daha iyi, geçmişte daha kötüydü. Ama sonuç itibariyle bütün göstergelerde Türkiye ortalamasını hedeflememiz ve hızlı bir şekilde onun üstüne çıkabilmemiz gerekiyordu. Bu durumu değiştirmek, başarı sıramızı Türkiye ortalamalarının üzerine çıkarmak için başta eğitimdeki fiziki altyapıyı iyileştirmemiz gerekiyordu.

Bugün itibariyle devam eden çalışmalarımız sonucu 2019 yılında tüm okullarımızda tek dönem eğitim öğretim verir hale getirerek, ikili eğitim sistemini ortadan kaldırmayı planlıyoruz.”

Vali Erin’in şehrin en önemli yatırım alanı olarak gördüğü eğitim alanına, şehrin milletvekilleri ve Bakan Ahmet Eşref Fakıbaba da öyle bakıyor.

Bu nedenle yatırımlardaki en büyük payı eğitime ayırıyorlar. 2017 Eğitim yatırımlarına ilave 600 bin TL’lik ek bütçe sağlayan Şanlıurfa bürokratları, 2019 yılı sonuna kadar kentteki ikili eğitimi tamamen sonlandırıp, tek dönem eğitim veren okulları eğitimin hizmetine sunmayı planlıyor.

Vali Erin’in bu yöndeki çabasına çeşitli sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar da destek veriyor. 600 bine yakın Suriyeli’ye ev sahipliği yapan Şanlıurfa’da Kuveyt İnsani Yardımlaşma Derneği 25 okul binası yapmak için protokol imzaladı. Yapılan ilk okul hizmete sunuldu.

Türkiye’nin en büyük sulanabilir arazilerine sahip olan Şanlıurfa, bir yandan modern sulama tekniklerinin yaygınlaştırılması yöntemiyle suyu tasarruflu kullanma projeleri hayata geçirirken bir 7 yandan da üretilen ürünlerin işlenerek pazarlanmasını sağlayacak sanayi altyapısını da kuruyor.

Birkaç yıl öncesine kadar sadece çırçır prese fabrikaları olan Şanlıurfa’da bugün iplik fabrikaları, tekstil atölyeleri çalışıyor. Yakın zamanda önemli yatırımlara ev sahipliği yapacak olan Şanlıurfa’da hazır giyim organize sanayi bölgesi, gıda ihtisas organize sanayi bölgesi, besi organize sanayi bölgesi gibi birçok alanda çalışmalar devam ediyor.

12 Bin yıllık tarihi ile dünyanın en eski şehirlerinin başında gelen Şanlıurfa’da tarihi alanlara yönelik de önemli yatırımlar yapılıyor.

Dünya arkeoloji tarihinin yeniden yazılmasına neden olan Göbeklitepe’deki bulguların ziyarete açılması için gerekli çalışmalar bitme aşamasına geldi. Yine Balıklıgöl bölgesinin korunması ve turizm altyapısının iyileştirilmesi için gerekli çalışmalar Şanlıurfa Valiliği koordinasyonunda hummalı şekilde devam ediyor.

Danışmanlık

ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BELEDiYE BAŞKANI Nihat ÇİFTÇİ 8

NİHAT ÇİFTÇİ KİMDİR?

Nihat ÇİFTÇİ, Karaköprü Köyü’nde 1975 yılında doğdu. İlk ve ortaokulu Şanlıurfa’da, lise tahsilini Ankara Bahçelievler Deneme Lisesi’nde 1993 yılında tamamladı. 1993 - 1994 eğitim yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde üniversite eğitimine başladı.

1 yıl sonra Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesine geçiş yaptı. 1998 yılında Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.

1998 ila 2000 yılları arasında Sosyal Sigortalar Teftiş Kurulu Başkanlığı’nda SSK Müfettişi olarak çalıştı. Daha sonra Harran Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarım Ekonomisi Bölümünde

tezli yüksek lisans yaparak bilim uzmanlığına hak kazandı. 2004 - 2005 yılları arasında askerlik görevini 301. kısa dönem olarak Muğla İl Jandarma Komutanlığında yaptı. 29 Mart 2009 tarihine kadar Şanlıurfa BARO’suna kayıtlı serbest avukat olarak çalışmaktaydı.

29 Mart 2009 tarihinden itibaren 6,5 yıl Karaköprü Belediye Başkanlığı görevini yürüten Çiftçi, 6 Eylül 2015 tarihinde Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.

İyi derecede Almanca bilen Av. Nihat ÇİFTÇİ, evli ve üç çocuk babasıdır.

Danışmanlık

9

Danışmanlık

BAŞKAN NİHAT ÇİFTÇİ GÖREVE GELDİĞİNDEN BU YANA BİR ÇOK ÖDÜLE LAYIK GÖRÜLDÜ

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, tüm ilçelerde gerçekleştirdiği prestij cadde uygulaması, altyapı iyileştirme çalışmaları ve içme suyu arıtma tesisleri projeleri ile Türkiye Belediye Başkanları Birliği “En Başarılı Büyükşehir Belediye Başkanı Ödülü”ne layık görüldü.

Anadolu Basın Birliği (ABB) tarafından düzenlenen “Uluslararası Altın Göl Başarı Ödülleri”nde Şanlıurfa Büyükşehir Başkanı Nihat Çiftçi en başarılı Büyükşehir Başkanı Ödülü’nü aldı.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi tarafından faaliyete sunulan Türkiye’nin en büyük Engelli Koordinasyon Merkezi, Marka Belediyeler Dergisi tarafından düzenlenen “Marka Projeler, Marka Belediyeler” yarışmasında ödüle layık görüldü.

Türkiye Altın Palmiye Ödülleri kapsamında başlatılan halk oylamasında 1 milyon vatandaşın oylarıyla belirlenen, 2017 Altın Palmiye Ödülü’ne Şanlıurfa Büyükşehir Başkanı Nihat Çiftçi layık görüldü.

10

Tüm Restaurantlar, Lokantalar ve Tedarikçiler Derneği (TÜRES) tarafından 3.sü düzenlenen Uluslararası Lezzet İstanbul Festivali’nde Şanlıurfa’ya En İyi Gastronomi Şehri Ödülü verildi. İş dünyası temsilcileri ve sanatçıların ilgi gösterdiği festivale Şanlıurfa’yı temsilen Şanlıurfa Belediye Başkanı Nihat Çiftçi katıldı. Törende TÜRES Genel Başkanı Ramazan Bingöl’ün elinden ödülünü aldı.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Kasım 2017’de Uluslararası TRANSİST’te Toplu Taşımada Erişilebilirlik Dalında 1. oldu. Şanlıurfa, 5. kez üst üste ödül alarak toplu taşıma alanındaki katettiği yolda Türkiye’deki tüm şehirlerin önüne Geçti.

Danışmanlık

ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BAŞKANI NİHAT ÇİFTÇİ’NİN GÖREVE GELDİĞİ GÜNDEN BU YANA ŞANLIURFA’YA KAZANDIRDIĞI VİZYON PROJELER

11

Danışmanlık

12

Danışmanlık

13

ÇOCUK ve GENÇLİK OYUN DÜNYASI

Türkiye’nin en genç nüfusuna sahip Şanlıurfa’da gençlere yönelik eğitim, sosyal ve spor alanında çalışmalarını sürdüren Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, Çocuk ve Gençlik Oyun Dünyasını Haziran 2018 tarihinde görkemli bir açılış töreni ile hizmete aldı.

Danışmanlık

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK YEŞİL ALANI: GAP VADİSİ PROJESİ

Türkiye’nin en büyük yeşil alan projelerinden biri olan GAP Vadisi Projesi’ni, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, Başkan Nihat ÇİFTÇİ ile hayata geçiriyor.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nin Halilurrahman Kent Ormanı ile birleştirmeyi planladığı ve 6 etaptan oluşan GAP Vadisi Projesi’nde çalışmalar hızla devam ediyor. GAP Vadisi’nde 1., 2., 3. ve 5. etaplarda çalışmalar bitmiştir. Tüm etaplar tamamlandığında Şanlıurfa’yı en büyük yeşil alan projesine kavuşturacak olan GAP Vadisi Projesi, sosyal donatıları, alternatif yaşam alanları ile vatandaşlar için bir cazibe merkezi olacaktır.

1 milyon 865 bin metrekarelik GAP Vadisi Projesi ve Halilurrahman Kent Ormanı’nın 2019 yılında tamamlanması ile birlikte yaklaşık 3 milyon 500 bin metrekarelik yeşil alan halkın hizmetine sunulacaktır.

Çocuk ve Gençlik Oyun Dünyası

Park Alanı 14

Teleferik Projesi Kent Ormanı

Sağlık Tesisi Alanı

GAP Vadisi 4

Eğitim Tesisi Alanı GAP Vadisi 3 Bilim Merkezi

SUKAY

GAP Vadisi 6

GAP Vadisi 1

GAP Vadisi 5 GAP Vadisi 2

GAP VADİSİ 1. ETAP PROJESİ 120 Bin metrekarelik tamamlanmıştır.

1.

etap

çalışmaları

Danışmanlık

İş Kapsamında Bulunan İmalatlar Oyun grupları(halatlı,gemi grubu,dönence,kuluçka salıncak,tahtaravelli,zıpzıp,salıncaklar ) Fitnes grubu Su oyunlu oyun grupları 1850 m2 Kuru havuz 555 m2 1 Adet anfi Ahşap pergoleler(arkatlar) Yeşil alanlar Yürüyüş yolları Oturma bankları Oturma teras konsolları 14 adet Tartan pist (2 m eninde) 1150 metretül Çeşme 11 adet Kır düğün salonu Dekoratif aydınlatma 214 adet Meydan aydınlatma 7 adet Açık otopark 450 araçlık 15

Danışmanlık

GAP VADİSİ 2. ETAP PROJESİ

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyemize bağlı Haliliye ilçemizde bulunan Mardin yolu 44. 4. km’deki yapımı tamamlanarak hizmete sunulmak üzere hazırdır. Gap Vadisi 2. Etap projesinin içeriğindekiler aşağıdaki gibidir; Toplam alanı: 43 bin metrekare İş Kapsamında Bulunan İmalatlar

1 Adet mini futbol sahası, 2 Adet tenis kortu, 2 Adet basketbol sahası, 1 Adet mini golf sahası, 1 Adet

voleybol sahası, 1 Adet anfi, Ahşap pergoleler, Yeşil alanlar, Yürüyüş yolları, Oturma bankları, 302 araçlık otopark, 1 Adet market binası 255 m², 1 Adet kafeterya toplam alan 1120 m², 1 Adet güvenlik binasından oluşmaktadır.

16

GAP VADİSİ 3. ETAP

Piknik alanları, yürüyüş yolları ve çocuk oyun alanları bulunan; GAP Vadisi 3. Etabın yapımı tamamlanarak hizmete sunulmak üzere hazırdır. Ayrıca 3. Etap içerisinde 2 adet kapalı yüzme havuzu tamamlanarak hizmete sunulmuştur.

GAP VADİSİ 4. ETAP Danışmanlık

Yürüyüş yolları, oyun alanları, peyzaj alanları ve süs havuzları bulunan; GAP Vadisi 4. Etabın inşaat çalışmaları devam ediyor.

GAP VADİSİ 5. ETAP

75 bin metrekarelik yeşil alan, sosyal donatı alanları ve 523 araç kapasiteli otoparkı bulunan GAP Vadisi 5. Etabın yapımı tamamlanarak hizmete sunulmak üzere hazırdır.

17

GAP VADİSİ 6. ETAP

GAP Vadisi 6. Etabında ise yürüyüş alanları, biyolojik göletleri, dinlenme alanları, seyir terasları ve insanların doğa ile buluşacağı yeşil alan oluşacaktır. Projenin inşaat çalışmaları devam etmektedir.

Danışmanlık

“YOL MEDENİYETTİR” Köprülü Kavşaklar

Şanlıurfa merkezdeki trafik sorununu çözüme kavuşturmak için Köprülü Kavşaklar yapıyoruz. Çelik Köprüler

Haliliye ve Karaköprü ilçelerimizi birbirine bağlayan, GAP Vadisi ve 1700 Yataklı Şehir Hastanesi’nin yer aldığı alanda sulama kanalı üzerine yaptığımız 25 ve 36 metrelik 2 çelik köprünün yapımını tamamladık.

Yol bağlantı çalışmaları devam etmektedir.

18

15 Temmuz Şehitler ve 15 Temmuz Demokrasi Köprülü Kavşakları hizmete sunuldu.

Narlıdere: Çalışmalar Sürüyor - 2018 yılında faaliyete geçecektir. Çevik Kuvvet: İnşaat Hazırlıkları Başladı Süleymaniye: İnşaat Hazırlıkları Başladı Eski Hal Pazarı: İhale Aşamasında Kuyubaşı: 2018 temel atılacak, bitiş hedefi 2019

YENİ BULVARLAR

Şanlıurfa’da yeni açılan bölgelerde 27 adet yeni bulvarı hizmete sunuyoruz.

Danışmanlık

19

Tüm ilçelerimizde yaptığımız Prestij Cadde uygulamalarını alt ve üst yapılarıyla birlikte tamamlayarak hizmete açtık.

Danışmanlık

SEMT PAZARLARI

Tam ilçelerimizde 16 adet semt pazarının yapımını tamamladık ve vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Harran ilçemizde yaptığımız semt pazarının inşaat çalışmaları devam ediyor.

Şanlıurfa Fuar Merkezi

Kalkınma Bakanlığı ve Büyükşehir Belediyemiz işbirliği ile 20 bin metrekare kapalı olmak üzere Toplam 80 bin metrekare alana yaptığımız Fuar Merkezi ŞANLIURFA’ya kazandırıldı.

20

İlçe Kültür Merkezleri

Siverek Kültür Merkezi tamamlanarak hizmete sunuldu. Harran Kültür Merkezi’nde inşaat çalışmalarında sona gelindi. Kültür Merkezi olmayan ilçelerimizde de Kültür Merkezi yapacağız.

Danışmanlık

TRAMVAY VE TRAMBÜS PROJESİ

3 etabı tramvay ve 1 etabı trambüsten oluşan projenin; 7 kilometre uzunluğundaki trambüs hattı tarihi bölgede hizmet verecektir. Trambüs projesinin inşaat çalışmaları devam etmektedir.

21

TOPLU TAŞIMA FİLOSU

79 olan otobüs filomuza, 4 yılda 149 otobüs daha ekledik. 2017 yılında; 21 adet körüklü, 26 adet 12 metrelik ve 38 adet 7 metrelik olmak üzere toplam 85 adet otobüs filomuza eklenmiştir.

İlçelerimizdeki Toplu Taşımada Dönüşüm Projesi kapsamında Siverek’te 51 halk otobüsünün dönüşümü sağlanmıştır. Ceylanpınar’a 6 yeni otobüs verilmiştir. Urfa Kart ile ulaşım Siverek ve Ceylanpınar İlçelerimizde başlarken, diğer ilçelerimizde de çalışmalarımız sürmektedir.

Danışmanlık

TELEFERİK PROJESİ

GAP Vadisi üzerinden geçecek olan 2 km hat uzunluğuna sahip teleferik projesi ihale aşamasındadır.

Uluslararası Transist’te Türkiye Birincilik Ödülü

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Kasım 2017’de Uluslararası TRANSİST’te Toplu Taşımada Erişilebilirlik Dalında 1. oldu. Şanlıurfa, 5. kez üst üste ödül alarak toplu taşıma alanındaki katettiği yolda Türkiye’deki tüm şehirlerin önüne geçti.

22

Trafik İzleme Merkezi / Akıllı Kavşaklar

Şanlıurfa Merkez’de 63 adet sinyalize kavşak bulunmaktadır. Kavşaklarımızdan 50’si 24 saat esaslı uzaktan kontrol ve yönetilebilir durumdadır. Diğer ilçelerimizde de akıllı şehir uygulaması için alt yapı çalışmalarını sürdürüyoruz.

HER SEMTE KENT PARKI 11 Nisan Şehir Parkı ve Külliye

Danışmanlık

11 Nisan Şehir Stadyumu’nun yerine yaptığımız Şehir Parkı’nın ve sosyal donatı alanlarının inşaat çalışmaları tamamlanarak vatandaşlarımızın hizmete sunuldu. Namazgâh yeri 1000 metrekare olan Camii, Kur’an Kursu, Kütüphane ve Okuma Salonu, Konferans Salonu, Diyanet Yayınevi, Aile İrşad Bürosu, Kadın Derslikleri, Eğitmen Odaları ve Mahfil Katı bulunan Külliye’nin inşaat çalışmaları devam etmektedir.

Osmanlı Mesire Alanı

Yürüyüş yolları, spor alanı, açık yüzme havuzu, oturma alanları, piknik alanları, şelale ve kameriyeler bulunan; 420 Bin metrekarelik Osmanlı Mesire Alanı tamamlanarak hizmete sunuldu.

23

Selahaddin-i Eyyubi Parkı

Yürüyüş yolları, spor alanı, açık yüzme havuzu, oturma alanları, piknik alanları, şelale ve kameriyeler bulunan; 420 Bin metrekarelik Osmanlı Mesire Alanı tamamlanarak hizmete sunuldu.

Danışmanlık

Büyükşehir Akçakale Parkı

Oyun grubu, spor sahası, yürüyüş yolları, oturma birimleri ve kameriyeler bulunan; 51 Bin metrekarelik Büyükşehir Akçakale Parkı tamamlanarak hizmete sunuldu.

Büyükşehir Ceylanpınar Parkı

Oyun grubu, spor alanları, oturma birimleri ve kameriyeler bulunan; 20 Bin metrekarelik Büyükşehir Ceylanpınar Parkı tamamlanarak hizmete sunuldu.

24

Büyükşehir Hilvan Mesire Alanı

Oyun grubu, spor alanları, oturma birimleri, kameriyeler ve piknik alanları bulunan; 100 Bin metrekarelik Büyükşehir Hilvan Mesire Alanı tamamlanarak hizmete sunuldu.

Danışmanlık

Büyükşehir Bozova Parkı

Spor sahası, koşu parkuru, spor alanları, meydan, oyun grubu, oturma birimleri ve kameriyeler bulunan; 28 Bin metrekarelik Büyükşehir Bozova Parkı’nın yapım çalışmaları tamamlanmış olup, yeşil alan çalışmaları devam ediyor.

Büyükşehir Suruç Parkı

10 Bin metrekarelik Büyükşehir Suruç Parkı’nın yapım çalışmaları tamamlanmış olup, yeşil alan çalışmaları devam ediyor. Ayrıca Suruç’ta 4 farklı noktada yaptığımız parklar tamamlandı, yeşil alan çalışmaları devam ediyor.

25

Büyükşehir Yenice Mesire Alanı

Oyun grubu, oturma birimleri ve kameriyeler bulunan; 106 Bin metrekarelik Büyükşehir Yenice Mesire Alanı’nın yapım çalışmaları tamamlanmış olup, yeşil alan çalışmaları devam ediyor.

Danışmanlık

Siverek Selimpınar Vadi Park Projesi

Oyun grubu, futbol ve basketbol sahası, gölet, çim amfi, seyir terasları, yürüyüş yolları, oturma birimleri ve kameriyeler bulunan; 140 Bin metrekarelik Selimpınar Vadi Park’ın inşaat çalışmaları devam ediyor.

Büyükşehir Viranşehir Parkı

Oyun grubu, seyir terasları, oturma birimleri ve kameriyeler bulunan; 70 Bin metrekarelik Büyükşehir Viranşehir Parkı’nın İhalesi yapıldı.

26

Şelale ve Süs Havuzları

Şanlıurfa’da meydanlarımızı ve mekânlarımızı su ile buluşturuyoruz. Işıklı şelale ve süs havuzlarımızla vatandaşlarımıza görsel şölenler sunuyoruz.

Danışmanlık

TARİHİMİZE, KÜLTÜRÜMÜZE VE ŞANLIURFA’MIZA SAHİP ÇIKIYORUZ

38 bin metrekarelik alan içerisinde 276 ev kamulaştırıldı. 72 mağara, 5 sarnıç, 1 kral mezarı ve mozaikler gün yüzüne çıkarıldı. Çevre düzenlemesi, bitkisel peyzaj vb. çalışmalar tamamlandı.

Kızılkoyun Projesi

Alan içerisinde 389 ev ve işyeri kamulaştırıldı. 61 adet mağaranın bulunduğu Kızılkoyun’da; Rölöve, restorasyon, aydınlatma sistemleri ve çevre düzenleme çalışmaları tamamlandı.

27

Tarihi Köprüleri Gün Yüzüne Çıkardık

Tarihi Köprülerin restorasyonlarını tamamladık. Justinyen Kemeri, Millet Köprüsü, Hızmalı Köprüsü

Danışmanlık

EN GENÇ İL OLARAK SPORU DESTEKLİYORUZ ŞANLIURFA TENİS DÜNYASI

4 Açık Tenis Kortu, 2 Kapalı Tenis Kortu, 1 Çalışma Sahası, Fitness Salonları, Pilates Salonu, Çocuk Oyun Alanları ve Otoparkı bulunan; Şanlıurfa Tenis Dünyası’nın inşaat çalışmalarında sona gelindi.

ŞANLIURFA FUTBOL DÜNYASI

Futbol Sahası, Basketbol Sahası, Voleybol Sahası, Tenis Kortu, Yürüyüş ve Koşu Parkurları bulunan; 38 Bin metrekare alan üzerine yaptığımız Şanlıurfa Futbol Dünyası’nın inşaat çalışmaları devam ediyor.

28

İLÇE SPOR TESİSLERİ

İlçelerimizde yaptığımız 20 adet spor tesisini tamamlayarak gençlerimizin hizmetine sunduk ve gençlerimizi sporla buluşturduk. Spor Tesisi Yapılan İlçeler; Akçakale, Birecik, Bozova, Ceylanpınar, Eyyübiye, Halfeti, Karaköprü, Siverek, Suruç ve Viranşehir.

Danışmanlık

ŞANLIURFA’NIN ATIK SUYUNU ARITIYORUZ Şanlıurfa Merkez Atıksu Arıtma Tesisi

Merkez İlçeleri kapsayan Şanlıurfa Atıksu Arıtma Tesisi’nin inşaat çalışmaları tamamlandı. Tesis için bugüne kadar 21 bin 500 metre kollektör hattı döşedik. Çalışmaları başlayan tesis günlük; 2.000 hanenin elektrik enerjisini üretecek ve 200 bin metreküp su arıtılarak tarımsal sulamada kullanılacaktır.

Bozova Atıksu Arıtma Tesisi

Daha sağlıklı ve temiz bir Bozova için yapımını tamamladığımız atıksu arıtma tesisi faaliyete başladı.

Tesis; AB standartlarına uygun olarak biyolojik arıtma yöntemleriyle Bozova’nın atık suyunu arıtıyor.

29

Hilvan Atıksu Arıtma Tesisi

Daha sağlıklı ve temiz bir Hilvan için yapımını tamamladığımız atıksu arıtma tesisi faaliyete başladı.

Tesis; AB standartlarına uygun olarak biyolojik arıtma yöntemleriyle Hilvan’ın atık suyunu arıtıyor.

Danışmanlık

Siverek Atıksu Arıtma Tesisi

Daha Temiz İçme Suyu İçin

İçme Suyu Arıtma Tesisi 2. Etabın tamamlanmasıyla günlük 270 Bin metreküp içme suyu sağlayan tesis toplam 540 Bin metreküp içme suyu arıtma kapasitesine ulaştı. 7 içme suyu deposunu da hizmete açtık ve depolar toplamda 48 Bin metreküptür.

30

Hilvan İçme Suyu Projesi

Fırat havzasından alınan su; 17 bin metrelik içme suyu hattıyla Hilvan ilçe merkezindeki 3 bin tonluk merkezi su deposuna taşıma projesini tamamladık ve hizmete girdi.

Danışmanlık

Siverek İçme Suyu Projesi

Siverek İçme suyu ana isale hattı ve İçme Suyu Arıtma Tesisi’nin inşaat çalışmaları devam etmektedir.

GES (Güneş Enerjisi Santrali) Çalışmaları

31

Şanlıurfa İçme Suyu elektrik üretimi başladı.

(700 Kw)

Şanlıurfa Atıksu fizibilitesi yapılıyor.

(1 Mw)

Ceylanpınar ihale aşamasındadır.

(500 Kw)

Akçakale projesi hazırlanmaktadır.

(1 Mw)

Hilvan fizibilitesi yapılıyor.

(1 Mw)

Danışmanlık

ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ OLARAK ESNAFIMIZIN HER ZAMAN YANINDAYIZ

32

Danışmanlık

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, Esnaf ve Sanatkarlar Birliği Başkanlığına tekrar seçilen Şefik Bakay’a hayırlı olsun ziyaretinde bulundu.

Her zaman esnaf gurupları ile bir araya gelerek talep ve önerilini dinleyen Başkan Nihat Çiftçi, Esnaf Sanatkarlar Birliğini ziyaret ederek esnaf gurubu temsilcileri ile bir araya geldi.Burada bir süre sohbet eden Başkan Nihat Çiftçi, Göreve tekrar seçilen Şefik Bakay’ı tebrik etti.

Her zaman esnafın yanında olduklarını belirten Başkan Nihat Çiftçi, “Tüm esnaf guruplarımız kendi aralarında oda başkanlığı seçimlerini yaparak dönemlerini yenilediler. Birlik olarakda Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığımıza tekrar Şefik Bakay ağabeyimiz yönetimi ile birlikte getirildi. Görevinde başarılar diliyorum, her zaman esnafımızın yanındayız” şeklinde konuştu, eğitim vereceğini ifade etti.

33

Danışmanlık

ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ OLARAK PROJELERE DURMADAN DEVAM EDİYORUZ

34

Danışmanlık

35

PROJELERE DURMADAN DEVAM

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, Evren Sanayi Kooperatifi bitişiğinde inşa edilen çeşitli meslek gruplarının yer aldığı sitelere nefes aldıracak bulvarlar ve caddeleri birer birer hizmete kazandırıyor.

Evren Sanayi Sitesi Kadıkendi Mahallesi’nde yeni açılan 33. Caddeyi gece - gündüz yürütülen çalışmaların ardından güzergahı asfaltlayan Büyükşehir Belediyesi, 12’ye yakın meslek grubunun yer aldığı sitelerin yol sorununu çözdü.

Kuzeybatı çevreyolu ile Şanlıurfa-Gaziantep devlet yolunu birbirine bağlayacak olan 33. Cadde sayesinde bölgede inşa edilen birçok meslek grubunun sitesi daha hizmete açılmadan yola kavuştu. Gıdacılar, Matbaacılar, Mobilyacılar, Marangozcular, PVC İmalatçıları, Demirciler, Sobacılar, Briketçiler, Halk Ekmekçiler, Hurdacılar, Lastik İmalatçıları, Keresteciler, Kavakçılar, Oduncular ve diğer meslek guruplarının yer aldığı sitelerin yollarını asfaltlayan Büyükşehir Belediyesi, bölge esnafının takdirini topladı.

Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı Ekipleri Eyyübiye İlçemiz Kadıkendi Mahallesinde Evren Sanayi Sitesi İçersinde 61. 63. ve 65. Cadde, 8712-8731-8733-8734-8735 ve 8738. sokakları asfalt serimini gerçekleştirdi.

Danışmanlık

ŞANLIURFA BOZKIRLA DEĞİL YEŞİLLE ANILACAK

36

Danışmanlık

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, Tarihinde bir çok ilk niteliğindeki projeye Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi döneminde kavuşan Şanlıurfa, bu kez şehir merkezi bazında Türkiye’nin en büyük yeşil alan çalışması ile tanışıyor.

3 milyon 500 bin metrekarelik GAP Vadisi sayesinde Şanlıurfa artık bozkırlarıyla değil yeşili barındıran yapısı ile anılacak.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi tarafından 6 etaptan oluşan ve 1., 2., 3. ve 5. etabı tamamlanan GAP Vadisi Projesi için tanıtım programı düzenlendi.

Projeye ait tüm ayrıntılara yer verilen tanıtım toplantısında hangi etabın hangi bölgelerde olacağı ve proje içerisinde yer alan tüm çalışmalar kamuoyuna aktarıldı. İçerisinde Cumhuriyet Sosyal Tesisleri, GAP SUKAY, Çocuk ve Gençlik Oyun Dünyası, Teleferik Projesi, Bilim Merkezi ve Yarı Olimpik Yüzme Havuzu tesisi ile Halil-Ür Rahman Şehir Ormanına kadar uzanan alanda 3 milyon 500 bin metrekarelik GAP Vadisi Projesi, şehir merkezi bazında Türkiye’nin en büyük yeşil alan projesi olma özelliği ile Şanlıurfa tarihinde bir ilk olma özelliğini de içerisinde barındırıyor.

Buluşma ilk olarak hazırlanan sunumlar eşliğinde başladı. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Park Yapım ve Proje Şube Müdürü İbrahim Halil Ünlü yaptığı sunumla etapların oluşturduğu alanı ve mevkileri uydu görüntüleri eşliğinde katılımcılara aktardı. Ardından kürsüye gelerek bir konuşma yapan Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, amaçlarının Şanlıurfa’yı her alanda geliştirmek olduğunu söyledi.

BAŞKAN ÇİFTÇİ: ALAN YÖNETİMİNİ İYİ KULLANMAMIZ LAZIM

Başta Balıklıgöl platosu olmak üzere diğer tüm tarihi ve turistik alanların piknik alanı olarak kullanılmaması için halk odaklı yeni sosyal yaşam merkezleri oluşturma gayesinde olduklarını belirten Başkan Nihat Çiftçi, bunun için tüm kurumlarla ortak akıl ile hareket ettiklerini söyledi. Bu bilincin yerleşmesi için halka çağrıda bulunan Başkan Çiftçi, “Şanlıurfa halkımız her anlamıyla hizmetin en iyisini hak ediyor.

Bunun bilincinde olan Büyükşehir Belediyesi kadroları olarak sosyal yaşam alanında da halkımıza yeni cazibe merkezleri oluşturmak için çalışmalar yürütüyorlar. İşte bunun en güzel örneği de GAP Vadisi. 6 etaptan oluşan GAP Vadisi Projemizle halkımıza aileleri ile birlikte gelebilecekleri, yeşille ve doğayla iç içe bir ortam sunuyoruz. 1., 2., 3. ve 5. etabı tamamlanan GAP Vadisi Projemiz için diğer etaplar da hızlı ve kontrollü bir şekilde devam ediyor.

Projemizin içerisinde çocuklarımıza yönelik Çocuk ve Gençlik Oyun Dünyası, her yaştan erkek ve kadınımız için yüzme havuzları, sportif faaliyetler için 37 her türlü donanım ve piknik alanları ile GAP Vadisi halkımız için yeni yaşam merkezi olacaktır” dedi.

Danışmanlık

KÜLLİYE’DE KATAR EMİRİ İLE PROTOKOL İMZALANDI

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN ve Kuveyt Emiri Şeyh Sabah Ahmed Cabir el Sabah’ın himayelerinde Şanlıurfa altyapısına yönelik sağlanan 18,5 milyon TL tutarındaki hibe protokolüne imza attık.

38

Danışmanlık

İSTİKLÂL MADALYALI ŞEHİR ŞANLIURFA

Şanlıurfa’nın Kurtuluşunun 96. yıldönümü dolayısıyla TBMM’nin aldığı karar ile Şehrimize verilen

İstiklâl Madalyası törenle Büyükşehir Belediye Başkanımız Nihat ÇİFTÇİ’ye teslim edildi.

KARDEŞ ŞEHİR SARAYBOSNA

Bosna Hersek’in kurucu lideri merhum Aliya İzzetbegoviç’in oğlu Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı

Konseyi Üyesi Bakir İzzetbegoviç Büyükşehir Belediyemizi ziyaret etti. Şanlıurfa ve Saraybosna Kasım 2017’de Meclis kararıyla kardeş şehir oldu.

39

Danışmanlık

RÖPORTAJ “ŞANLIURFA İÇİN YILLARDIR HAYAL OLAN BİRÇOK PROJEYİ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ”

ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Belediye Başkanı Nihat ÇİFTÇİ

40

Başkanım sizi tanıyabilir miyiz?

Ben Nihat ÇİFTÇİ. Şanlıurfa’nın Karaköprü Köyü’nde (şimdi merkez ilçe) dünyaya geldim. İlk ve ortaokulu Şanlıurfa’da, lise tahsilini Ankara Bahçelievler Deneme Lisesinde 1993 yılında tamamladım. 1993-1994 yıllarında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde üniversite eğitimime başladım. 1 yıl sonra Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesine geçiş yaptım. 1998 yılında Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldum.

1998 ila 2000 yılları arasında Sosyal Sigortalar Teftiş Kurulu Başkanlığı’nda SSK Müfettişi olarak çalıştım. Daha sonra Harran Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarım Ekonomisi Bölümünde tezli yüksek lisans yaparak bilim uzmanlığına hak kazandım.

29 Mart 2009 tarihinden itibaren 6,5 yıl boyunca Karaköprü Belediye Başkanlığı görevini yürüttüm ve 6 Eylül 2015 tarihinde Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı seçildim. Evli ve üç çocuk babasıyım. Şanlıurfa’nın başarılı belediyecilik anlamında son dönemde adının daha çok telaffuz edildiğine şahit oluyoruz. Başkan olarak görev süreniz boyunca Şanlıurfa’ya ne gibi katkılarınız olduğuna inanıyorsunuz?

Şanlıurfa’da 2 buçuk yıldan fazladır Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapıyorum. Daha evvel Şanlıurfa’nın Karaköprü

Danışmanlık

İlçe Belediyesi’nde 6 buçuk yıl Belediye Başkanı olarak görev yaptım. Karaköprü’deki çalışmalarımızla ilçenin yeni bir görünüme kavuşmasını sağladık. İlçedeki görev sürem boyunca AK Belediyecilik anlayışı ile şehrini seven bir Belediye Başkanı anlayışı ile hareket ettiğimi düşünüyorum. Büyükşehir Belediye Başkanlığı sürem boyunca da Şanlıurfa’nın dünyaca daha iyi tanıtılması adına kadromla beraber sürekli “Şanlıurfa için ne yapabiliriz?” diye düşündük. Düşünerek, üreterek ve çalışarak emeğimizin karşılığını aldığımızı düşünüyorum.

Projelerimizi Şanlıurfa’nın sadece bugününü düşünerek yapmıyoruz. Projelerimiz uzun ömürlü ve maliyeti yüksek projeler. Bunun da bizim Büyükşehir Belediyeciliğimizi ön plana çıkmasını sağladığını düşünüyorum. Halk odaklı çalışmalarla Şanlıurfa’mızın sorunlarına uzun vadede çözüm bulacak uygulamaları hayata geçirdik. Halkımızın da bizlere olan desteği ne kadar doğru yolda olduğumuzu gösterdi.

Şehrinizde yeşile yönelik çalışmalarınız 41 neler?

Bu konuda da “Daha yeşil bir Şanlıurfa” sloganı ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz Şanlıurfa’da sadece merkezde değil 13 ilçenin tümünde yeni yeşil alanlar, parklar ve mesire alanları oluşturarak planlama ölçüsünde çalışmalar gerçekleştiriyoruz.

Bilindiği gibi Şanlıurfa sıcak iklim kuşağında yer alıyor. Yaz aylarında Türkiye’de hissedilen en yüksek hava sıcaklığı şüphesiz ki ilimizde var oluyor. İşte böylesine bir coğrafyada vatandaşlarımızın bir nebze olsun rahat bir nefes alabilmesi ve uzun vadede düşündüğümüz zaman iklimsel olarak yerleşim birimlerindeki yüksek sıcaklığı düşürmek için yeşile yönelik çalışmalarımıza ağırlık veriyoruz. Mesela yaptığımız uygulamalar kapsamında son bir yıl içerisinde Şanlıurfa’mızda yeşil alanlara ek olarak 600 bin metrekarelik ek yeşil alan oluşturduk.

Danışmanlık

Ve şu anda Şanlıurfa tarihinin en büyük yeşil atağı olan GAP Vadisi Projesine kaldığımız yerden devam ediyoruz. Toplam 1 Milyon 861 Bin metrekarelik alandan oluşan GAP Vadisi Projesi ile şehrin; eğlence, dinlenme ve sportif faaliyet alanlarını oluşturulma çalışılıyoruz. Projenin 1., 2., 3. ve 5. Etabı tamamlandı ve şu an diğer etap çalışmalarına devam ediyoruz.

Bu tür alanlarda ailenin tüm bireylerini göz önünde bulunduruyoruz. Özellikle çocuklarımız için birbirinden güzel oyun park alanları da yaparak onları düşünüyoruz. Örneğin Haliliye merkez ilçesindeki Ahmet Yesevi Mahallesi’ nde 80 bin metrekarelik alan üzerinde, Selahaddin Eyyubi Parkı’nın yapımını tamamladık. Parkımızın içerisinde; yürüyüş yolları, spor alanı, açık yüzme havuzu, oturma alanları, kamelyalar, çeşmeler, çocuk oyun alanları, fitness grupları yer alan park sayesinde Ahmet Yesevi Mahallesi’nin çehresi değişti.

42

Şanlıurfa genelini baz alırsak son yıllarda Büyükşehir Belediyemizin gerçekleştirdiği projeler neler oldu?

Şanlıurfa için yıllardır hayal olan birçok projeyi gerçekleştiriyoruz. GAP Vadisi bunlardan en önemlisidir. Yollar, köprülü kavşaklar, fuar merkezi, tenis oyun dünyası, atık su arıtma tesisi, katı atık aktarma istasyonu, trambüs projesi ve daha nice projeyle şehre yeni bir görünüm kazandırıyoruz. Marka Şehir olarak her zaman vizyonel projeleri temel alarak şehre katkı sunmayı hedefliyoruz.

Altyapı konusunda size tüm ilçelerimizdeki altyapıları revize ettiğimizi söyleyebilirim. İlçelerimizde ‘Altyapı sorunlarına 100 yıllık çözümler’ sloganı ile yola çıkarak ilçelerimizdeki mevcut altyapıları, uzun ömürlü ve kaliteli malzemelerden oluşan bir bütünlük ile yeniledik.

Danışmanlık

43

Danışmanlık

Enerji nakil hatlarını da yer altına almamızın ardından asfalt çalışması ile tüm ilçelerimizde prestij caddeleri oluşturduk.

Öte yandan tüm ilçeleri ile birlikte kalkınan bir Şanlıurfa için 13 ilçemizin tümünde kapalı semt pazarları, spor kompleksleri, yüzme havuzları ve kültür merkezleri yatırımlarına başladık. Şükürler olsun ki; geldiğimiz noktada bir çoğunu tamamlayarak hizmete sunduk. İnşaatı sürenlerde de sona yaklaştık, onları da kısa bir süre sonra tamamlayacağız.

Sosyal hayata yönelik olarak da GAP Vadisi Projesi, GAPSUKAY Tesisleri, Hamarat Eller Çarşısı ve Türkiye’nin en büyük Engelli Yaşam Merkezini hizmete sunduk. GAPSUKAY Tesislerimiz içerisinde 35 bin metrekarelik gölet ve yaklaşık 5 bin metrekarelik ada ile ada çevresindeki yeşil alan ve spor alanlarından oluşuyor. Tesislerde restoranlar, kafeteryalar, biyolojik gölet, temalı bahçeler, çocuk oyun ve oturma alanları, koşu 44 parkuru, etkinlik meydanları, atletizm parkuru ve bir çok sosyal amaçlı kullanım alanları yer alıyor.

Su sporları adına tüm aktiviteleri içerisinde barındırıyor.

Engelli Yaşam Merkezimizde; engelli kardeşlerimize yönelik her türlü eğitim ve mesleki kursların yanı sıra yine her türlü sanatsal ve sportif aktiviteler yer alıyor. Engellilerin şehrimizde ilk durağı olan bu merkezimizle birlikte bir aile duygusunu tüm kardeşlerimize aşıladık.

Yine Hamarat Eller Çarşısı ile de bünyemizde bulunan 8 Kadın Kültür Merkezindeki 600’ü aşkın kadın kardeşimize ekonomik anlamda katkı sağladık. 6 bölümden oluşan ve içerisinde kadınlarımızın hazırlamış olduğu el sanatları, yöresel ürün ve yöresel mutfak kültürünü şehrimize gelen yerli ve yabancı turistlerin beğenisine sunmamızın yanı sıra bu ürünleri diğer illere ve yurt dışına kadar yayma imkanı bulduk.

Tüm bu saydığım projeler Şanlıurfa ve memleketimizin insanı içindir. Şanlıurfa çok daha güzel çalışmalara layık. En iyi hizmeti halkımıza sunmak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz.

Bu bize mutluluk ve huzur veriyor.

Peygamberler şehri olarak bilinen Şanlıurfa turizm açısından çok fazla ziyaretçi çekiyor.

Sizin değerlendirmeniz nedir? Turizmle ilgili yatırımlarınız neler?

Biz, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi kadrosu olarak ‘Şanlıurfa’yı bir turizm şehri yapmakta’ kararlıyız. Çünkü dünyanın en eski yerleşim merkezi olan ve coğrafyasında 13 ayrı medeniyete ev sahipliği yapmış olan bu topraklar her açıdan bir tarih şehridir. Zaten Hz. İbrahim Makamı olan Balıklıgöl, Eyüp Peygamber Makamı, İlk Üniversite Harran Üniversitesi, Dünyanın İlk Tapınağı Göbeklitepe, Saklı Cennet Halfeti’si ile Şanlıurfa, her zaman turistlerin ilgi odağı olan bir şehirdi. Özellikle tarih turizmi konusunda Şanlıurfa’nın çok daha iyi yerlerde olması için bu alandaki yatırımlarımıza ayrıcalık veriyoruz.

Danışmanlık

Koordineli bir çalışma bu. Bir taraftan yatırımlar yaparak restorasyonlar ve yapı koruma gibi çalışmalar gerçekleştirirken, diğer taraftan tanıtıma büyük önem veriyoruz.

Neler yaptığımız konusunda kısa bir değerlendirme yaparsak size; Kale Eteği Projesi, Kızılkoyun Projesi, Barutçu Hanı restorasyon çalışması ve Çarmelik Kervansarayı Camii düzenlemesi gibi birçok örnek sayabilirim. Tabi tüm bu örnekler başlı başına büyük projeler. Örneğin Kale Eteği Projesi dünyanın en büyük nekropolü içerisinde yer alan bölgede 45 dönümlük arazi üzerinde arkeologlar tarafından sürdürülen çalışmaları kapsıyor. Şu ana dek 2 bin yıl öncesini ait olduğu tahmin edilen 80’e yakın kaya mezarı ve 5 adet de taban mozaiğine rastlandı. Bunlar birbirinden güzel ve şahane eserler. Alandaki çalışmalarımızı tamamladık.

Bölgede ahşap yol düzeneği, çevre düzenlemesi ve gece ışıklandırmaları yaptık. Kısa bir süre sonra alanı hizmete sunacağız. Tarih meraklıları ve turistler gelip bu güzellikleri yerinde görme imkanı bulacaklar.

Dediğim gibi tüm bu projeler belli başına dev projeler. Diğer bir taraftan 3 katlı olması bakımından Türkiye’de sadece iki adet bulunan hanlardan biri olan Barutçu Hanı’nı restore ettik. Yine nekropol alanı içerisinde yer alan Kızılkoyun’da 70’e yakın kaya mezarı gün yüzüne çıkarıldı. Bunlar heyecan uyandıran ve bize miras olarak kalmış eserler. Tüm bunları Şanlıurfa’nın cazibe merkezi olması yönündeki adımlar olarak değerlendiriyoruz. Diğer taraftan doğa turizmi de bizler için çok önemli. Halfeti, Bozova, Birecik, Harran ve bu ilçelerimizde yer alan kanyon, vadi, dere ve doğal yaşam alanları doğa turizmi açısından çok önemli. Bu merkezlere giden yolların yapımı ve merkezlerdeki doğal ortamın korunmasına yönelik çok önemli çalışmalarımız var. Tüm bunların yanı sıra kış turizmi için de Karacadağ Kayak Merkezi gibi önemli bir potansiyele sahibiz. 1919 rakımlı Karacadağ’da yapılan protokollerle tesisler inşa ediyoruz. Oraya gelecek vatandaşlarımızın tüm ihtiyaçlarını 45 karşılayabilecek bir tesisi inşallah sezon öncesi faaliyete sunacağız.

Tüm bu saydığım projeleri bir araya topladığımız zaman büyük düşünmemiz gerektiğine kanaat getiriyoruz. Zira Şanlıurfa bu alanda çok daha iyi hizmetlere layık. Bunun farkındayız ve geleceğin Şanlıurfa’sını kurmak için yoğun çaba içerisindeyiz.

Başkanım bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Son olarak neler söylemek istersiniz?

Ben Bizim Şehirler Dergisi ekibinde emeği geçen tüm arkadaşlarıma çalışmalarında başarılar diliyorum. Şanlıurfa bir tarihtir, Şanlıurfa bir mozaiktir, Şanlıurfa kardeşliğin başkentidir, Şanlıurfa her yönüyle görülmesi gereken bir mirastır. O yüzden herkesi Şanlıurfa’ya bekliyoruz.

Danışmanlık

46

Danışmanlık

ŞANLIURFA

Şanlıurfa, tarihten aldığı birikimi ile birçok uygarlığa beşiklik etmiş, dillerin, dinlerin, kültürlerin buluştuğu ve kaynaştığı medeniyetler şehri olmuştur.

BALIKLIGÖL

HALİL-ÜR RAHMAN GÖLÜ VE HALİL-ÜR RAHMAN CAMİİ Arkeolojik bulgulara göre Urfa, dünyanın en

eski kenti, insanlık tarihinin başlangıcı, tüm insanlığın ortak ata yurdudur.

Tarih, bilim, hukuk, inanç, kültür, sanat, edebiyat, medeniyet gibi insanlık kültürünün oluşumuna ve gelişimine önemli katkılar sağlamıştır.

Şanlıurfa başta bütün semavi dinlerin atası Hz. İbrahim olmak üzere birçok peygamberin doğduğu, yaşadığı mukaddes bir şehirdir.

Efsaneye göre Hz. İbrahim Peygamber’in, devrin hükümdarı Nemrut ve halkının taptığı putlarla mücadele ederek tek Tanrı fikrini savunmaya başlaması üzerine Nemrut tararından bugünkü Şanlıurfa Kalesi üzerinden ateşe atılır. Bu sırada Allah tarafından ” Ey ateş İbrahim’e karşı serin ve selamet ol” emri üzerine ateş su, odunlar da balığa dönüşür.

Hz. İbrahim’in düştüğü yere Halil-ür Rahman Gölü adı verilmektedir.

Şanlıurfa tarihten gelen kültür mirasıyla dünyada ve ülkemizde zengin bir ildir. Tarihi yerleri, Yöresel el sanatları, halk oyunları ve yemekleriyle Türkiye’nin en önde gelen önemli illerindendir.

Şanlıurfa sahip olduğu uygun iklimi, tarihi ve kültürel değerleri, antik kentleri gibi dini merkezi ve çeşitli doğal güzellikleriyle turizm hareketliliğinde Türkiye’de öncülük yapmaktadır.

Şanlıurfa; Mekke, Medine, ve Kudüs’ten sonra, Dünyanın dördüncü inanç merkezi olarak bilinmekle birlikte aynı zamanda tarih, turizm, müzik ve gastronomi şehridir.

47

Şanlıurfa İli sahip olduğu uygun iklimi, tarihi ve kültürel değerleri, antik kentleri, dini merkezi ve çeşitli doğal güzellikleriyle turizm hareketliliğinde Türkiye’de öncülük yapan şehrimizdir.

Gelişmekte olan ülkelerde sanayinin alternatifi, ekonomik gelişmenin ve kalkınmanın en önemli çarkı olarak Turizm Sektörünün olduğu görülmektedir.

Turizmin temel unsurlarına baktığımızda; Sektörel Maddi Kaynaklar, Sektörel Yatırımlar, Tarihi Geçmiş ve Kültürel Miras, İnanç ve Etnik Yapı, Tabiat ve Doğal Zenginlikler, İnsan Kaynakları (İstihdam), Organizasyon Gücü olduğu görülmektedir.

Bu unsurlar ışığında ilimizde sahip olduğumuz varlıklarımızın başlıca olanlarına bakmak gerekirse;

AYNZELİHA GÖLÜ

Halil-ür Rahman Gölü’nün hemen güneyinde, Urfa Kalesinin önünde yer almakta olup, 150m2 alanı bulunan bir göldür. Nemrut’un kızı olarak bilinen Zeliha Hz.İbrahim ateşe atıldıktan sonra, ona aşık olduğu ve inandığı için kendisini ateşe atar. Zeliha’nın düştüğü yere de Ayn-ı Zeliha Gölü denmektedir.

Her iki göl de kutsal sayılmakta ve buradaki balıklar avlanmamaktadır.

Danışmanlık

RIZVANİYE CAMİİ

HALEPLİBAHÇE MOZAİKLERİ

Halil-ür Rahman Gölü’nün kuzey kenarında bulunan cami, 1717 yılında Rakka Valisi Rıdvan Ahmet Paşa tarafından yaptırılmıştır.

Antik Edessa Kentinin Grek kültür kalıntılarından en önemlisi olan Haleplibahçe Mozaiklerinde “Savaşçı Amazon Kraliçelerinin Mozaiğe Resmedilmiş Dünyadaki İlk Örnekleri”ne rastlanılmıştır. Yapılan kazı çalışmalarında yeni mozaiklere rastlanabilmektedir.

URFA KALESİ

Urfa Kalesi’nin M.Ö. 9500 yıllarına ait neolitik bir yerleşim höyüğü üzerine kurulduğu tahmin 48 edilmektedir. Kalenin yapılışı tarihi tam olarak bilinmemekleberaber 9.yy’da Abbasiler döneminde yapıldığı tahmin edilmektedir. Urfa Kalesindeki sütunlar M.S. 3. yüzyılda yapılmıştır.

KIZILKOYUN NEKROPOLÜ

Edessa Krallığı dönemine ait yaklaşık 2 bin yıllık 133 kaya mezar bulunarak dünyanın en büyük nekropol alanlarından olan bölgesi, ziyarete açılmıştır.

HZ. EYYÜP PEYGAMBER TÜRBESİ

Hz. Eyyüp’ün Amansız bir hastalığa yakalanarak çile çektiği mağara ve suyundan şifa bulduğu kuyu kent Eyyübiye merkez ilçemizdedir.

Danışmanlık

49

Danışmanlık

ESAS OLAN İNSANA HİZMET İSE, HİZMET AYAĞINA GİDECEKTİR AK PARTİ ŞANLIURFA Milletvekili Mehmet Ali CEVHERİ 50

Sayın Cevheri kendinizi tanıtır mısınız?

25.5.1961 Şanlıurfa doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimin bir kısmını Şanlıurfa’da okudum.

1985 yılında Uludağ Üniversitesi Maliye Bölümünü bitirdim. Yüksek Lisansımı Harran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisat Anabilim Dalında yaptım. Tez konum ise ‘GAP’ın Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ve Şanlıurfa Ekonomisine Yaptığı Olumlu Etkileri’ idi.

Askerlik hizmetimi yaptıktan sonra özel sektörde, eğitim alanında faaliyet gösteren şirketimizi kurarak hizmet vermeye gayret ettik. Güneydoğu Anadolu Bölgesinin ilk bilgisayar kursunu, Şanlıurfa’nın ilk dershanelerinden birini ve ilk sürücü kursunu kurduk.

Akabinde 1994 yılında Harran Üniversitesi’ne intisap ederek, 1994-95 yılları arası Harran Üniversitesi Hilvan Meslek Yüksek Okulu Kurucu Müdürlüğü görevini üstlendim. Akabinde bir yıl Genel Sekreter Yardımcılığı görevini yürüttükten sonra,

1997 yılında Kahta Meslek Yüksek Okulu Kurucu Müdürlüğüne atandım. 1997-2007 yılları arası Kahta MYO Müdürlüğü görevini yürüttüm. Adıyaman Üniversitesi’nin kurulmasından sonra Yüksek Okulumuzu Adıyaman’a devrederek, Şanlıurfa Meslek Yüksek Okulunda ki görevime döndüm. 2007-2015 yılları arasında ise, Şanlıurfa MYO Muhasebe Bölüm Başkanlığı görevinde bulundum.

Şanlıurfa SMMM Odası Üyeliği, Şanlıurfa Fıstıkçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği ve Muhasipliği, Harran Üniversitesi Spor Kulübü Başkanlığı gibi görevlerde bulundum. Ayrıca, Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavir ile Bağımsız Denetçi unvanlarına sahibim. Bu görevler ile beraber aileden kalan arazileri işleterek, bilfiil zirai üretimin içinde bulundum. Orta derecede İngilizce ve Kürtçe dillerini konuşmakta olup, evli üç çocuk babasıyım.

Danışmanlık

Sayın Cevheri sadece Şanlıurfa’ya değil Türkiye’ye de siyasette önemli hizmetler de bulunmuş saygın bir aileye mensupsunuz.

Bunun size ve siyasi hayatınıza nasıl etkileri olmuştur?

Benim ailem 1946 yılında Demokrat Partinin kuruluşunda yer alarak, siyasette aktif bir şekilde yer almıştır. Ailemizin ilk milletvekilini 1950 yılında Şanlıurfa’nın kurtuluşunda aktif olarak yer almış İstiklal Madalyalı Hacı Ömer CEVHERİ’yi seçerek,parlamentoya göndermiştir. Akabinde, Sayın Necmettin CEVHERİ Demokrat Parti İlçe ve İl Başkanlığı görevlerini üstlenmiş, Demokrat Parti kapatıldıktan sonra ailemiz Adalet Partisini kurmuş ve Sayın Necmettin CEVHERİ, 1965 seçimlerinde Şanlıurfa’yı temsilen TBMM’ye göndermiştir. Sayın Necmettin CEVHERİ ailenin deyimiyle, ‘Necmi Amcamız’ 1969-71 yıllarında Turizm ve Tanıtma Bakanı, 1977-78 arası Adalet Bakanı, 1991 yılında Tarım ve Köyişleri Bakanı, 1993 yılında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı görevlerinde bulmuştur. Sayın Cevheri’nin 2002 yılında kendi isteğiyle aktif siyaseti bırakması üzerine, ailemizin DYP ile yolları ayrılmış ve halkımızın büyük desteği ile Şanlıurfa’nın ilk bağımsız milletvekili Sayın Sabahattin CEVHERİ’yi Parlamentoya göndermiştir.

Sayın Sabahattin CEVHERİ’nin 2011 yılında aktif siyaseti bırakması üzerine, ailenin olurunu alarak AK Parti’den Milletvekili Aday Adayı oldum. O süreçte nasip olmadı, ancak bizim aşiretten iki bağımsız aday olmasına rağmen partimiz için çalıştık, partimizin safında yer aldık, çünkü biz AK Partiden yana irade beyanında bulunmuştuk. Seçilirsem iyi, seçilmezsem kötü diyen bir zihniyete sahip değildik.

Bu istikrarlı duruşumuzu gören partimiz, 2014 yılında müracaatımız olmamasına rağmen bizi il başkanlığına aday gösterdiler. İl Başkanlığına aday gösterilmemin sebebi AK Partimizden yana dik ve istikrarlı duruşumuz ile birlikte ailemizin ağırlıklı olarak merkezde olmasına rağmen Şanlıurfa’nın bütün kırsalında karşılığının bulunması, İl Başkanlığına aday olarak gösterilmemiz de önemli bir faktör idi.

İl Başkanlığı görevi de nasip olmayınca 7 Haziran 2015 seçimlerinde aday adayı oldum.

Tekrar nasip olmadı, ancak biz yine partimiz için bütün gayretlerimizi sergiledik, AK Partimiz için çok çalıştık. Çünkü bizim için esas olan davaya hizmettir.

Partimizin iktidar olması ülkemizin birliği, bütünlüğü, kalkınması için en önemli hedefimiz ve amacımızdır.

7 Haziran 2015 seçimlerinde partimiz, birinci parti olmasına rağmen parlamentoya giren diğer partilerin koalisyona yanaşmamaları üzerine ileri görüşlü olan liderimizin 5 ay sonra tekrar seçime gitme kararı alması üzerine, bu süreçte de AK Partiden milletvekili aday adayı oldum. Cenab-ı Allah’ın, nasip etmesi, partimizin ve reisimizin uygun görmesi, milletimizin destekleri ile 1 Kasım 2015 seçimlerinde Şanlıurfa’dan 5. sıradan milletvekili seçilerek parlamentoda yer aldık.

Sayın Cevheri parlamentoda yer aldığınız 2,5 yıllık süre içerisinde, Türkiye’de olağanüstü durumlar yaşanmış, çok önemli kararlar alınmıştır, bu hususta bizleri bilgilendirir misiniz?

Çok doğru bir tespit yapmışsınız. Şahsım 1 Kasım 2015 seçimlerinde parlamentoda yer aldıktan sonra, 15 Temmuz 2016 yılında 40 yılı aşkın bir süredir devletin bütün kurumlarına yayılarak devleti ele geçirmeye hedefleyen hain FETO örgütü, bir kalkışma hareketine girişmiş, ülkenin anayasal düzenini değiştirmeyi hedeflemiştir. Ancak, gerek reisimizin cesaretli duruşu, basiretli hareketi, milletimizin bu hain FETO’ya karşı çıkması için meydanlara davet 51 etmesi ve halkımızın da reisimizin bu çağrısına karşı 7’den 70’e herkesin alanlara-meydanlara çıkması, genç annelerin kundaktaki bebeklerini kucaklarına alarak koşması sonucu, 10 saat geçmeden hain FETO darbesi akim kalmıştır. İnsanımızın bu demokratik ve imanla duruşu bizleri geleceğimize yönelik olarak, özellikle gençlerimiz açısından çok ciddi derecede ümitlendirmiştir.

15 Temmuz gecesi bende her hafta olduğu gibi Şanlıurfa’ya doğru hareket ederken, havaalanı yolunda bir dostum telefon açarak ‘hocam neredesin, nereye gidiyorsun?’ diye sorması üzerine ben de Şanlıurfa’ya gidiyorum diye cevap verdiğimde, Şanlıurfa gidemezsin ki dedi. Bu arada telefon kesildi, durumu anlayamadım ancak Esenboğa Havaalanına vardığımda televizyon ekranlarında gördüğüm tablo Türkiye’de olağan üstü bir durumun yaşandığını anladım.

Durumu kavramaya çalışırken İçişleri Bakanımız Sayın Efgan ALA’nın apar topar havaalanından giriş yaptığını gördüm. Beraber salona geçtik ve yaklaşık yarım saatlik süre içerisinde

Danışmanlık

Türkiye’de çok büyük bir hain kalkışmanın olduğunu anladığımızda, ancak bu hain kalkışmaya karşı milleti ayaklandırarak karşı durulabileceğini gördüğümden, havaalanından kalkan son uçakla Şanlıurfa’ya hareket ettim. Şanlıurfa’ya vardığımızda ise, halkın, reisimizin çağrısı üzerine bütün meydanları doldurduğunu, gençlerin Türk bayrakları ile nöbetlere koştuğunu görünce, Türkiye’de demokrasi yolunda çok ciddi bir dönüşüm olduğunu, halkımızın bilinçlendiğini, reisimizin çağrısının bütün toplum katmanlarında makes bulduğunu, bu hainlerin başaramayacağını net gördüğümden göz yaşları arasında halkımızın arasına katıldım. Hamdolsun Reisimizin cesareti, Başbakanımızın dik duruşu, teşkilatlarımızın dirayeti, halkımızın ölümü göze alırcasına 29 gün boyunca meydanlardan ayrılmaması, ülkemiz ve devletimiz üzerinde emelleri olan bütün hain emperyallerin heveslerini kursaklarında bırakmıştır.

15 Temmuz sürecinde diğer vekillerimiz Ankara’da parlamentoda önemli vazifede bulunmuşlardır. Bizler ise, halkımızın arasında bulunarak, insanımıza moral vererek, konuşmalar yaparak 48 saat boyunca hiç uyumadan sürekli meydanlarda bulunduk.

Hain FETO kalkışması, ülkemizin son yüzyıl sürecinde yaşadığı en önemli hadiselerden biridir.

Devletin, adeta kılcal damarlarına kadar sirayet etmiş, 52 Müslüman görünümlü bu hain güruh, Müslümanlar arasına fitne bırakmış adeta iki neslimizi yok etmiştir.

Bu hainler yıllarca milletin kanını emmiş, milletin parasıyla önemli bir güç devşirmişlerdir.

Hala da yurtdışında ülkemizin aleyhine lobi çalışmaları yapmaktadırlar. Ancak, aziz milletimiz feraseti ile bunların ne olduğunu anlamış, bunların

kukla olduğunu, iplerinin ülkemizi bölmek isteyen emperyallerin elinde olduğunu, çok iyi görmüş ve bilmektedir. Şu anda, devletimiz bunların inlerine kadar girerek, araştırarak, tespit ederek ve kamu kurumlarından uzaklaştırarak adeta bağırsaklarını temizlemektedir.

İnanıyorum ki, güçlü devletimiz bir daha böyle hainlerin devlet içerisinde ve toplum arasında yapılanmalarına müsaade etmeyecektir. Aslında hain FETO yapılanması, ülkemizi bölmek isteyenlerin yıllardır devlet içinde örgütledikleri ve bir gün sahneye koyacakları hain kalkışmaların, ilk senaryosu olmamakla beraber, son senaryosu da olmayacaktır.

1970’li yıllarda ülkemizde yaşanan sağ-sol kavgaları, Alevi-Sünni çatışmaları ve 1980’li yıllardan sonra bölücü PKK örgütünün, terör eylemleri hep emperyal zihniyetin farklı senaryolarıdır. Bugün PKK, PYD, IŞID ve hain FETÖ yapılanması, ülkemizi içten içe çökertmek, ekonomik olarak zayıflatmak, kardeşi kardeşe düşürmek ve akabinde Siyonist emperyallerin işgaline zemin hazırlamak içindir.

Ancak, hamdolsun Dünya lideri olan Reisimizin varlığı sadece Türkiye için değil, dünya Müslümanları için de önemli bir güvence ve umuttur. Bugün reisimizin kaderiyle partimizin kaderi, partimizin kaderi ile ülkemizin kaderi, ülkemizin kaderi ile dünya Müslümanlarının kaderi özdeşleşmiştir.

Zaten bundan dolayıdır ki, bütün hedefleri reisimizi seçtirmemektir, ancak milletimizin dua ve destekleri ile bunu başaramayacaklardır.

Sayın Cevheri seçildiğiniz 1 Kasım seçimlerinden bugüne kadar Şanlıurfa için yapmış olduğunuz hizmetleri anlatır mısınız?

2,5 yıllık süre içerisinde çok büyük ve güzel hizmetleri AK Parti kadroları olarak ilimize ve ülkemize kazandırdık. Bunlar saymakla bitmez, ancak biz yine de anlatmaya çalışalım. Şanlıurfa 1.985.753 nüfusu, 19.451 kilometrelik yüzölçümü ile Türkiye’nin nüfus bakımından 9. Büyük ili, coğrafi alan olarak da 7. büyük ilidir. Nüfusunun %68’i 25 yaş ve altı, yaş ortalaması 19.4 ile Türkiye’nin en genç (nüfus) iline sahip bulunmaktadır. Şanlıurfa’nın coğrafyasına baktığımızda üç ilçesi, (Ceylanpınar, Akçakale ve Suruç) Suriye sınırında bulunmaktadır. Ayrıca, beş ilçesi (Birecik, Halfeti, Bozova, Hilvan ve Siverek) de sahil ilçesidir. Kısacası çok önemli bir coğrafyada bulunmaktadır.

Şanlıurfa’nın Fırat ve Dicle nehirleri arasında olması, bereketli hilalin kuzey bölgesinde yer alması ve aynı zamanda tarihi ipek yolu üzerinde olması da, İlimizi önemli kılan unsurlardan biridir. 2.5 yıllık süre içerisinde Şanlıurfa’da, gerek yerel yönetimler açısından ve gerekse merkezi hükümetin yaptığı hizmetler açısından önemli yatırımlar olmuş, büyük

kazanımlar elde etmiştir. Adeta Şanlıurfa’nın her tarafı şantiyeye dönmüştür.

Bu hizmetleri birkaç başlık altında sıralayabiliriz; 1-Eğitim: Şanlıurfa’nın eğitimine baktığımızda, Şanlıurfa’da 2002 yılına kadar bütün Cumhuriyet tarihi boyunca 5.039 derslik yapılmışken, AK Parti hükümetleri döneminde, 2002 yılından 2016 yılı sonuna kadar bu rakam 17.892 dersliğe çıkarılmıştır.

2013 yılında yaklaşık 240 okul eğitime kazandırılmıştır. Şanlıurfa’nın artan nüfusunu karşılayabilecek yeterli dersliği yapmak, önemli bir bütçe gerektirmektedir.

Şanlıurfa’nın aylık doğum sayısı 5.000 ile 6.000 arasında değişmektedir. Yaklaşık olarak her yıl 60.000 evladımız ilköğretime kayıt yaptırmaktadır. Şanlıurfa’nın yıllık doğum oranı Türkiye ortalamasının 1 puan üzerinde seyretmektedir. Şanlıurfa eğitimini nitelik olarak artırılamamasının önemli sebeplerinden biri olan, taşımalı eğitimi bitirmek için 2017 yılı sonu ile 2018 yılı başında yaklaşık olarak toplam tutarı 1 katrilyona yakın bütçeyle eğitim alanında yatırım yapılmıştır.

2018 yılı başında 3.939 derslik, bu 280 okula tekabül etmektedir, ayrıca 151 lojman, 4.000 kişilik pansiyon, 11 atölye, 100 kişilik öğretmen evinin temeli atılmıştır. Hala, 3.000 dersliğe ihtiyacımız bulunmaktadır. Bu 3.000 dersliğin yapılabilmesi için lazım olan, arsa sorununu çözmek için Sayın GTHB Bakanımızın girişimleri akabinde şahsımızın, Milli Savunma Bakanlığı nezdinde ki takiplerimiz olumlu sonuç verdi ve yaklaşık 150 dönüm civarında arsa Milli Savunma Bakanlığı tarafından Milli Eğitime tahsis edildi.

Ayrıca, yeterli sayıda öğretmenin atamasının yapılabilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunduk, temennimiz MEB’in İstanbul’dan sonra yine en yüksek sayıda atamayı Şanlıurfa’ya yapmasıdır. Bizim milli eğitimle ilgili çalışmalarımız sadece bunlarla sınırlı değildir.

Malum Şanlıurfa’da 600.000 civarında ağırlıklı Suriyeli olmak üzere misafirlerimiz bulunmaktadır.

Suriye’lilere verilen birçok hizmet gibi eğitim alanında da ciddi manada bir hizmet sunulmaktadır.

Şanlıurfa’da yaklaşık 680.000 evladımız orta öğretime devam etmektedir. Bunun 610.000’i Şanlıurfalı çocuklarımız, 70.000 civarında da Suriyeli

Danışmanlık

evladımız eğitim görmektedir. Ancak, 2016 yılında Suriyeli çocukların eğitim gördüğü okullara yaptığım ziyaretlerde, bu okullarda hala Suriye müfredatına göre eğitim yapıldığını müşahede ettik ve yine bu çocuklara haftada 3 saat Türkçe dersi verilmekte olduğunu gördük.

Türkiye’nin milli egemenlik sınırları içerisinde ve himayelerinde açılan bu okullarda başka bir ülkenin müfredatı ile eğitim yapılması kabul edebileceğimiz bir husus değildi. Bunun düzeltilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı nezdinde yapmış olduğumuz girişimler olumlu sonuçlar verdi, hamdolsun bu Suriyeli çocuklarımız şimdi bizim okullarımızda bizim çocuklarımız ile birlikte, bizim müfredatımıza dahil edildiler. Ayrıca, daha önceden 3 saat olan Türkçe ders saat sayısı 15 saate çıkarıldı.

Eğer bu çocuklarımız bizim müfredatımızla eğitim alıp, bizim kültürümüzde yetişirlerse, ayrıca Türkçe öğrenirlerse, şayet burada yani ülkemizde kaldıklarında Türkçe bildikleri için daha iyi kendilerini ifade edebilecekler, yüksek öğrenime devam edebilecekler, ticari faaliyette bulunabilecekler, akrabalık ve ticari, kültürel ilişkilerimiz daha sağlıklı olabilecektir. Veyahut ülkelerine döndüklerinde ise, bizim kültürümüzde yetiştikleri ve dilimizi bildikleri için, ticari kültürel akrabalık, hatta siyasi ilişkilerimiz yoğun bir şekilde devam edecektir.

Diğer bir önemli hususu da belirtmeden geçemeyeceğim; bildiğiniz üzere Şanlıurfa Göbeklitepe’de 12 bin 500 yıllık tarihi olan ve dünya insanlık tarihini yeniden ele alınmasını sağlayan önemli anıtlar bulunmuştur. Bunun daha iyi tanınabilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına girmesi noktasında (Göbeklitepe) temaslarımız karşılık buldu ve 2018 yılı ders kitaplarında yer aldı.

2- Şanlıurfa için diğer bir önemli proje ise sulama projeleridir.

Hükümetimiz bu hususta ciddi bir irade ortaya koymuştur. GAP bünyesinde 18.220.000 dekar arazi sulanması planlanmaktadır. Şanlıurfa’da 12 milyon dekar arazi bulunmaktadır. Bunun sulanabilir alanı 10 milyon dekar olup, ekonomik olarak sulanabilir alanı ise 8 milyon dekardır. Şu ana kadar sulamaya açılan alan 3.900.000 dekardır, geri kalan 4.100.000 dekar alanın sulamaya açılması için yoğun bir şekilde temaslarımız devam etmektedir. Şanlıurfa GAP’ın başkenti olup, Türkiye tarımında çok önemli bir yeri bulunmaktadır.

53

Danışmanlık

Şanlıurfa İlinin tarımsal potansiyeline baktığımızda; Türkiye’deki tarım alanının %4,9’ una sahip olup,Ülkemizin Tarımsal Üretim Değerine katkısı yaklaşık 6,1 Milyar TL’dir.

Sulanan alanımız yaklaşık 3.9 Milyon dekar olup, kuyu ile yapılan sulamalar hariçtir.

GAP projesi tamamlandığında sulanacak alanımız 8.3 Milyon dekar olacaktır. ÇKS’ye kayıtlı çiftçi sayısı 58.852 kişi olup, Türkiye; Pamuk üretiminin % 55’i Buğday üretiminin % 8’i, Mercimek üretiminin %36’sı, Arpa üretiminin %11’i, Mısır üretiminin %15’i, Fıstık üretiminin %38’i ilimizde gerçekleşmektedir.

54

GAP bittiğinde Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun Tarım merkezlerinden biri olacaktır.

Bunun için Şanlıurfa’ya bir GAP TARIM TEKNOLOJİ ÜNİVERSİTESİ yakışır ve gereklidir. Özellikle bu üniversite bilimsel çalışmalarda bulunup, tohum ve hayvan ıslahı üzerinde araştırmalar yapacak, ülkemizin dışa olan bağımlılığını kaldıracak, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim vermesi lazımdır.

3-Bölge Müdürlükleri

Şanlıurfa bulunduğu gerek coğrafi konumu, gerek nüfusu ve gerekse siyasi duruşu ile bölgede parlayan bir yıldız olarak hızla yükselmektedir. Şanlıurfa her zaman huzur ve istikrar şehri olarak sağduyulu davranmış devletinin yanında yer almıştır. Geçmiş dönemlerde hep komşu illerin gölgesinde kalmıştı, ancak bugün Şanlıurfa’nın başka ile bağlı olması değil, idari olarak müstakil kalması gerekmektedir.

Bunun için AK Kadrolar olarak, bir çok bakanlık ve kurum nezdinde çalışma başlatarak 6’ya yakın bölge Müdürlüğü’nü Şanlıurfa’ya kazandırdık a-Tarım Kredi Kooperatifi Bölge Müdürlüğü b-Ziraat Bankası Bölge Müdürlüğü c-Bereket Sigorta Bölge Müdürlüğü d-Gübretaş Bölge Müdürlüğü e-TARSİM Bölge Müdürlüğü

Ayrıca, bunların dışında 6. Müdürlük olarak da,

Kızılay Genel Başkanı Sayın Dr. Kerem KINIK nezdinde girişimlerde bulunarak, istenmeyen nahoş bir hadise neticesinde Şanlıurfa’dan Gaziantep’e götürülen kan merkezi şubesinin yerine, Kan Merkezi Bölgesinin kurulmasını sağladık. Sizlerin vasıtanızla Kızılay Genel Başkanımız Dr. Kerem KINIK ve Kızılay yönetimine çok teşekkür ediyorum.

Kızılay Genel Başkanlığının, Şanlıurfa’ya yapacağı yatırımlar sadece kan merkezi ile sınırlı değildir bununla beraber; • Şanlıurfa’nın Kızılay hizmetleri açısından lojistik üs olarak seçilmesi, • Üniversite öğrencileri için Osmanbey Kampüsünde 2.000 kişilik yurt yapılması, • Birecik ilçemize aşevi yapılması, • Eyyubiye ve Viranşehir İlçelerimize Anaokulları yapılması, Kızılay’ın Şanlıurfa’ya planladığı ve başlatılan önemli yatırımlardır.

4-Devlet Demir Yolları:

Devlet Demir Yolları Şanlıurfa’nın güneyinde Suriye sınırı üzerindeki hattan geçmektedir.

Suriye’deki savaştan dolayı bu hat atıl kalınca, yeni bir hattın açılması elzem hale gelmiştir.

Bunun için TCDD Genel Müdürlüğü ile yapmış olduğumuz girişimler olumlu netice vermiş ve yeni bir hattın açılması planlanmıştır. Nizip’den gelen hattın, devam ettirilerek Birecik’e, Suruç Organize Sanayi ve Şanlıurfa merkezdeki Maşuk bölgesinden geçen bir hattın Diyarbakır’a, diğer bir hattın da Mardin’e gitmesi için proje çalışmaları ihale edilmiş bulunmaktadır.

5-Karayolları:

AK Parti hükümetleri döneminde özellikle 2011 yılından beri, Şanlıurfa’nın Karayolları ile ilgili bütün ulaşım ağı sorunu çözümlenmek üzeredir. Birçok yolumuz bitmiş, diğerleri de inşaat safhasındadır. a-Siverek-Hilvan karayolumuzun inşaatı devam etmektedir. b-Siverek ve Viranşehir çevre yolları ihale aşamasındadır. c-Bozova-Adıyaman karayolu inşaatı hızla sürmektedir. d-Ceylanpınar-Akçakale yolu %80 oranında bitmiş olup, 2018 yılında bitirilecektir (İnşaallah). e-Akçakale-Suruç yolu

Danışmanlık

f-Siverek-Viranşehir yolu g-OSB ile Birecik yolu proje aşamasındadır.

6-Sağlık:

AK Parti hükümetlerimiz döneminde Şanlıurfa’nın sağlık sorununa çok ciddi neşter atılmış.

• 850 yataklı Eyyubiye Araştırma Hastanesi hizmete girmiştir.

• Yıllardır kangren hale gelmiş 600 yataklı Harran Üniversitesi Hastanesi faaliyete alınmış.

• Her ilçemizde Hastane yapılmıştır.

• Bozova Devlet Hastanesinin inşaatı devam etmektedir.

7-Organize Sanayi Bölgeleri(OSM):

a-Şanlıurfa OSB’nde sürekli genişleme ve altyapı yatırımları devam etmektedir. Şuanda 4.

OSB’de yer tahsis işlemleri ve inşaatları devam etmektedir. Şanlıurfa OSB 17 Milyon m2 alan üzerinde kurulmuş olup, %75’in üzerinde doluluk oranına sahiptir. 2017 yılı sonu itibarı ile 19.700 kişi istihdam edilmiş bulunmaktadır. b-Besi OSB; Türkiye’nin en büyük Besi OSB’si olup, 8.600 dekar arazide inşaa edilmektedir. Bu organizede 534 işletme faaliyet gösterecektir.

Her işletme 5 dekar alanda kurulmakta olup, kapalı alanı 2 dekardır. Her işletmede asgari 200 büyük baş hayvan yetiştirilecek toplamda 106.800 hayvan beslenecektir. Besi OSB’nin altyapısı bitme aşamasında olup, Mayıs ayı içerisinde üstyapı inşaatlarına başlanacaktır. c-Gıda OSB’nin kuruluşu gerçekleşmiş olup, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı çalışmalarını sürdürmektedir.

8-Kırsal Altyapı; Gerek Büyükşehir Belediyemiz ve gerekse İlçe Belediyelerimiz büyük bir hızla çalışmakta olup, hem şehir merkezinde ve hem de kırsal ilçe ve mahallelerimizde altyapı sorununu çözmek için büyük gayret göstermektedirler. Kentteki hizmetlerin tamamının, kırsal mahallelerimizde de yapılması için çalışmalar hızla sürmektedir.

Esas olan insana hizmet ise, hizmet ayağına gidecektir.

Sayın Cevheri çok teşekkür ederiz.

Esas biz çok teşekkür ederiz, halkımıza hizmetlerimizi aktarabilme fırsatı verdiğiniz için, aslında hükümetlerimiz döneminde, AK Kadroların çok büyük hizmetleri anlatılmakla bitmez. Şahsım olarak emeği geçen başta Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, hükümetimiz bakanlarımız ve tüm AK Kadrolara teşekkürü bir borç biliyorum.

Ayrıca sizlere de başarılar diliyorum.

55

Danışmanlık

ONLAR; URFA’NIN EN GÜZEL İSİMLERİ Kazancı Bedih (Bedih Yoluk 1929 - 2004) Şanlıurfa Gazeteci ve Yazarlar Cemiyet Başkanı Celal ÇİFTÇİ 56

Kazancı Bedih lakabıyla tanınan Bedih Yoluk 1929 yılında Şanlıurfa’nın Siverekli Mahallesinde doğdu. Babası Dalyanlardan Culhacı (Dokumacı) Halil, annesi Şatıroğullarından Zemzem’dir. Evli olup, Halil, Mehmet, Şükran, Naci, Remziye, Nihat ve Müzeyyen isimlerinde 7 çocuk babasıdır.

Asıl mesleği kazancılıktır. Bu nedenle kendisine “Kazancı Bedih” denilmektedir. Herkes kendisini bu lakapla tanır. Kazancı olarak ilk ustası Hasan Diyar’dır ve uzun zaman bu ustanın yanında çalışmıştır.

Daha sonra Aziz ve Kadir Ucar ustaların yanında kazancılık yapmıştır. 1949 yılında askere gitmiş, Bingöl’de ve Elazığ’da Bando Bölüğünde askerliğini tamamlamıştır. Bilahare belediyeye girmiş ve 26 yıl çalıştıktan sonra 1986 yılında emekli

olmuştur. Emekli olduktan sonra Hacca gitmiştir.

Boş gezmemek ve günlük nevalesini çıkarmak için Eski Hal pazarı civarında demlik ve cezve tamiriyle ilgili küçük bir dükkân açmıştır. Ayrıca bir mevlit gurubuyla birlikte mevlitlere gidip ilahi ve gazel okumuştur.

Şanlıurfa’nın yetiştirmiş olduğu en ünlü gazelhanlardan biridir. Fuzuli, Nabi, Nezihe, Furugi, Abdi gibi çeşitli şairlerin gazellerini Şanlıurfa makam geleneğine uygun olarak, davudi ve etkileyici sesiyle okur. Bir güfteyi farklı makamlarda icra edebilme meziyetine sahiptir. Ud, tambur ve cümbüş çalmasını fevkalade iyi bilir.

Nezih meclislerin sayılan sevilen ve takdir edilen kişilerin başında gelir. Gazelin yanında çok

Danışmanlık

57

güzel meye, hoyrat ve türkü de okumaktadır. Çok güzel okuması nedeniyle, gazelin sevilmesinde ve gazel okuma geleneğinin yaygınlaşmasında çok büyük hizmetleri olmuştur. Eserleri kendine has bir tavırla okur. Çok bilinen bir maya kazancı Bedih’in okuyuşuyla bambaşka bir havaya dönüşür. Ses tonu gazel okumaya çok elverişlidir. Sesi çok etkileyicidir ve sesini iyi kullanır.

İbrahim Tatlıses, Selahattin Alpay gibi birçok ünlü sanatçı da dahil olmak üzere kendisinden sonra yetişen bir çok ses sanatçısı

gazel okurken Kazancı Bedih’i taklit ederek onun tavrında okumaya çalışırlar. Kazancı Bedih gazelleri çok güzel okuduğundan dolayı kendisine “Pir” denilmektedir.

1996 yılında yapımcı Mine Vargın, yönetmen Yavuz Tuğrul, aktör Şener Şen’in başrolünü oynadığı Eşkiya filminin bir sahnesinde sıra gecesine yer verilmiştir. Bu sahnede Kazancı Bedih bir gazel okumuştur.

Danışmanlık

Hicaz makamında okunan gazel şöyledir: “Nice bu hasreti dildar ile giryan olayım Yanayım aşkın ile büryan olayım Görmedim gül yüzünü âhü fiğan etmedeyim Akıdıp göz yaşımı dert ile nalan olayım Kapladı bu nârı firkat cismi ğem âludemi Korkarım heşre keder böylece suzan olayı Sevdiğim rağmet yeter incitme artık kalbim Gerilerdesin yusufu asa bendi zindan olayım Lütfüyüm bülbül gibi gülşende feryat edlerim Vusleti yâr ile ancak şâdi ğendan olayım.”

Şanlıurfa’ya özgü gazel okuma geleneğinin son temsilcisidir. Son yıllarda birkaç kaseti ve CD’si çıkmıştır.

Kazancı Bedih ve eşi, 20 Ocak 2004 günü Şanlıurfa’daki evinde uyurken katalitik sobadan sızan gazdan zehirlenerek vefat etmiştir.

58

Müzik Yaşantısı

Müzikle ilgisi küçük yaşlarda başlayan Kazancı Bedih ailenin tek çocuğu olduğundan babasının ısrarıyla 14 yaşında evlendi gençlik yıllarında babası onu beraberinde Mecbelbahır’a götürdü. Mecbilbahır Balıklıgöl’den çıkan suyun bir kanalla Hasan Paşa camiine geçtiği yerde ağaların ve yeşilliğin olduğu bir yerdi. Orayı çay bahçesi olarak çalıştıran kişi müziğe çok meraklı idi. Oraya kurduğu gramofondan müşterilerine günün en sevilen sanat müziği parçalarını, Hafız Burhan, Müzeyyen Senar, Safiye Ayla gibi ünlü sanatçıları dinletirdi. Yine zaman zaman Mukim Tahir gibi o devrin ünlü sanatçıları dinlenmeye oraya gelir, zaman zamanda okurlardı. Akşam serinliğinde çaylarını ve nargilelerini içmek, müzik dinlemek için Mecbelbahır’a giderlerdi. Kazancı Bedih’te babasıyla Mecbelbahır’a gider, gramofondan ünlü sesleri ve ustalarının sohbetlerini dinlerdi.

Danışmanlık

Müziğe olan merakı bu şekilde gelişti ve cümbüş çalmaya merak sardı. Hafız Ahmet, Hafız Culha, Hafız Dellek Mahmut ve Şükrü Hafız’ı çeşitli müzik meclislerinde dinledi. Bir kısmı ile müzik meclislerine katıldı.

Şanlıurfa’da eskiden müzik gruplarına “Takım” denirdi ve bir yere çağrıldığında herkes takımı ile giderdi. Kazancı Bedih’in de Mehmet Çelik, Ali Kanun, Hasan Diyar, Necip Şıbe, Çırçır Mahe, Şıhmüslüm Görgün, Nacar Celal, Mustafa Usta takım arkadaşlarıydı. Daha sonra tenekeci Mahmut, Aziz Çekirge, Hacı İmam Kayıs, Cuan Mahe ile çeşitli müzik meclislerine katıldı. Bunların dışında Seyfettin Sucu, demir İzzet, Mahmut Coşkunses, İbrahim Tatlıses, Kadir Sema gibi birçok ses sanatçısı ile müzik meclislerinde bulunmuştur.

Hiç plak yapmadı. Kasnak teyibin Şanlıurfa’ya gelişinden sonra bant yapma meraklılarının aranan kişisi oldu ve yüzlerce mahalli banta herhangi bir ücret almadan gazel, maya ve türkü okudu.

Kazancı Bedih, müzik meclislerinde birçok şairin gazelini kendi tavrına göre çeşitli makamlarda okur. Makamları ve makamlarındaki geçkileri çok iyi bilir.

Sık sık okuduğu gazelleri şöyle sıralayabiliriz: Nezihe Hanım’dan Gümrahlarını goncayı zibaya değişmem”, “Sabret gönül eyyamı yare de kalmaz”, Kuddus’den, “Aldanma gönül devleti ikbale güvenme”, Abdi Efendi’den “Hüsnün senin ey dilber nadide kamer mi”, “Nice bir nar’ı aşkınla ciğer yansın kebap olsun. Fuzuli’den “Öyle sermestem ki idrak etmezem dünya nedir”, Nabi’den “Sakın terk-i edepten kuy-u mah-bubu hudadır bu”, Baba Kani’den “Gamı Aşkınla ahvalim perişan oldu gettikçe” Ruhi’den “Nice bir dağdağa ile berbad olalım”, Muharrem hoca’dan “Karadan ağa dönüp dest-i dilara okuruz” ve daha birçok şairin gazellerini okumaktadır.

Okuryazar olmadığı için önceleri gazelleri dinleme yoluyla ezberleyen ama uzun gazelleri bu şekilde öğrenmek zor olduğu için gece mektebine

giden Kazancı Bedih, pek iyi olmasa da okuyabiliyor, meramını anlatabilecek kadar da yazabiliyordu.

Sesi pes ve kendine has güzelliktedir, bu nedenle gazelleri ve mayaları o kadar güzel okur ki dinleyen onun sesinin tonunu ve okuma tarzını unutamaz.

Uzun havaları ve türküleri kendi tavrında okur. Bazen sanat müziğinden bir şarkısı kendi üslubunda, değişik bir yorumla uzun hava gibi okur.

Buna örnek olarak “Kara gözlüm efkârlanma gül gayri” adlı rast makamındaki şarkıyı gösterebiliriz.

Bu şarkıyı başka makamda uzun hava olarak birçok meclislerde okumuş ve dinleyenlerin beğenisini kazanmıştır. Bundan başka “Yeşil kurbağalar” “Eminem”, “Atıma verdiler sarı samanı”, “Neyleyim de Karamanın elini”, “Kara göz” gibi uzun havaları kendi uslubuyla çok güzel şekilde okumaktadır.

Yüzlerce mahalli kasetin yanında İstanbul’da doldurulan kasetlerde de gazel, meye ve türkü okumuştur. Urfa gecelik isimli kasetler dizisinde okuduğu gazeller yurt çapında çok beğenilmiştir.

Kazancı Bedih, radyo ve TV programlarına da katılmıştır. İbrahim Tatlıses’in hazırladığı “İbo Show”daki programı, Selahattin Alpay’la yaptığı program ve Ali Bozkurt’un hazırladığı “Bizim Eller” programları bunlardan birkaçıdır.

Bugün gazel okuyan birçok kişiyi yetiştirmiştir. Birçok kişi de mahalli bantlarını dinleyerek ondan faydalanmıştır ve onun tavrında söylemeye çalışmıştır. Yetiştirdiği kişilerden biri de oğlu Naci Yoluk’tur. Oğlu da kendisi gibi ud çalıp, gazel okuyarak gazel okuma geleneğini sürdürmektedir. Sesi ve okuma tavrı babasına çok benzemektedir.

59

Danışmanlık

ONLAR; URFA’NIN EN GÜZEL İSİMLERİ EYYUB ALEYHİSSELAM

60

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden.

Hazret-i İshak’ın oğlu Iys’ın neslindendir. Kendisine yedi kişi iman etti. Yüz kırk sene yaşadı. Sabrı ile insanlık tarihinde darbımeselle anılan Eyyub aleyhisselam, Kur’an-ı kerimde zikredilmiştir.

Eyyub aleyhisselamın çok mal ve serveti ile on oğlu vardı. Sürü sürü hayvanları, bağları ve bahçeleri bulunuyordu. Şam civarında Beseniyye mevkıindeki çiftliklerinde binlerce insan çalışırdı. Fakat servetinin çokluğu onu Allah yolundan alıkoymadı. Eyyub aleyhisselam Şam civarında yaşayan insanlara peygamber olarak gönderildi. Onları Allahü tealaya iman ve ibadet etmeye çağırdı. Bu uğurda pek çok zahmet çekti. Sonra malı, evladı ve bedeni ile imtihan edildi. Eyyub aleyhisselam çok büyük sıkıntılara göğüs gerdi. Sabrı, kullukta kusûr etmeyip şikayette bulunmayışı ve başka güzel vasıfları ile ibadet ehline ve akıl sahiplerine örnek oldu.

Allahü teala hazret-i Eyyub’u imtihan etmeyi murad etti. Onun mallarını çeşitli vesilelerle elinden aldı. Koyunları sel, ekinleri ise rüzgar ile telef oldu. Şeytan çoban sûretinde ağlayarak Eyyub

aleyhisselamın yanına geldi. O sırada insanlara vaaz ve nasihatte bulunan Eyyub aleyhisselama mallarının ve servetinin telef olduğunu söyledi. Hazret-i Eyyub bu haber karşısında hiç şikayette bulunmayarak Allahü tealaya hamd ve şükürde bulundu ve “Üzülme!

O malı mülkü bana Rabbim vermişti. Şimdi de aldı. Çünkü sahibi O’dur.” dedi. Bu sözleri ve hareketi karşısında şeytan perişan olup, geri gitti.

Sonra Allahü teala Eyyub aleyhisselamın, hocaları ile ders okuyan çocuklarının da zelzeleyle ruhlarını aldı. Bu defa hoca şekline giren şeytan feryad ve figan ederek Eyyub aleyhisselamın yanına geldi; “Ey Eyyub! Allahü teala evini zelzele ile yıktı. Çocukların öldü. Her biri parça parça oldular.” dedi. Çocuklarına olan şefkatinden dolayı gözlerinden yaşlar gelen Eyyub aleyhisselam sabır ve tevekkül ederek, Allahü tealaya teslimiyetini bildirdi. Şeytana da: “Ey mel’ûn! Sen İblissin. Beni Rabbime isyana teşvik etmek istiyorsun. Şunu bil ki, evladım bir emanet idi. Rabbime niçin incineyim. Rabbime hamd ederim.” buyurdu. Bundan sonra Allahü teala Eyyub aleyhisselamın vücuduna hastalık verdi.

Danışmanlık

Hazret-i Eyyub’un hastalığı gün geçtikçe şiddetlendi. Akrabaları, komşuları ve başkaları yanına uğramaz oldu. Yalnız hanımı Rahime Hatun onu terk etmedi. Ona hizmetine devam edip, ihtiyaç için neyi varsa sarf etti. Hazret-i Eyyub bu hastalık halinde de şikayet ve feryadda bulunmayıp, hamd etti ve sabır gösterdi. Bu defa şeytan Eyyub aleyhisselamın bulunduğu şehir halkına vesvese vererek; “Onun hastalığı size geçer, onu şehrinizden çıkarın.” dedi. Şehir halkı Eyyub aleyhisselamı ve hanımı Rahime’yi şehirden dışarı çıkardılar. Rahime Hatun şehrin dışında bir yerde hazret-i Eyyub’a hizmete devam etti. Hazret-i Eyyub, yedi yıl dert ve bela içinde kaldı.

Halinden hiç şikayet etmedi. Şeytan, bu defa insan sûretinde Rahime Hatunun karşısına çıkıp onu Eyyub aleyhisselamın hizmetinden alıkoymaya çalıştı. Ona; “Kendine yazık ediyorsun. Hastalığı sana geçer.” dedi.

Rahime Hatun ise, şeytana; “Onun üzerimdeki hakkı çoktur, ödeyemem. Nimet ve rahat vaktinde onunla yaşadım. Bu hastalık halinde onu bırakamam.” dedi.

Dönüşte, olanları hazret-i Eyyub’a anlattı. Eyyub aleyhisselam da onun iblis yani şeytan olduğunu ve onun vesvesesinden sakınmasını söyledi. Şeytan daha sonra da Rahime Hatunun karşısına çıkarak, vesvese vermeye çalıştıysa da aldırış etmedi.

Hazret-i Eyyub’un hastalığı gittikçe şiddetlendi. Onun bu hali beden, kalp ve lisanıyla yaptığı kulluk ve peygamberlik vazifelerini iyice zorlaştırdı. O zaman Allahü tealaya dua ve niyazda

bulundu: “Bana gerçekten hastalık isabet etti. Sen merhamet edenlerin en merhametlisisin.” dedi.

Allahü teala onun dua ve niyazını kabûl etti. Birgün Eyyub aleyhisselamın hanımı Rahime Hatun yiyecek 61 aramaya çıkmıştı. İkindi vakti Allahü tealanın lütuf ve müjdesi ulaştı. Cebrail aleyhisselam gelerek Allahü tealadan; “Ey Eyyub! Bela verdim sabrettin. Şimdi ben sıhhat ve nimet vereceğim.” haberini getirdi. Allahü teala; “(Ey Eyyub!) Ayağını yere vur. Çıkan sudan gusleyle ve soğuğundan iç.” (Sad sûresi: 42) buyurdu.

Bu emr-i ilahi üzerine Eyyub aleyhisselam ayağını yere vurdu. Biri sıcak, biri soğuk, iki pınar fışkırdı. Sıcak sudan gusül edince bedenindeki, soğuk sudan içince içindeki hastalıklardan kurtuldu ve sıhhate kavuştu.

Kuvveti geri geldi. Taze bir genç oldu. Elinden alınmış olan mallarını Allahü teala geri iade etti. Çok sayıda evlad ihsan etti veya bir rivayette ölmüş olan oğullarını diriltti. Yüz çeviren dostları kendisine muhabbetle yöneldiler.

Eyyub aleyhisselamın hastalığı afiyet haline dönüşünce, o gece seher vaktinde bir ah eyledi.

Sebebini sorduklarında; “Her gece seher vaktinde «Ey bizim hastamız nasılsın?» diye ses duyardım. Şimdi o vakit geldi; «Ey sıhhatli kulumuz nasılsın?» sesini duyamadım. Onun için ağlıyorum.” buyurdu.

Eyyub aleyhisselam ömrünün sonunda en olgun evladı olan Havmel’i vasi tayin etti. Techiz ve tekfin işlerini ona ısmarladı. Yüz kırk sene ömür

Danışmanlık

sürdükten sonra vefat etti. Bişr isimli bir oğlunun peygamberliğinde ihtilaf olunmuştur. Onun yaşıyla ilgili başka rivayetler de vardır.

Mucizeleri:

Eyyub aleyhisselam Allahü tealanın emirlerini tebliğ ederken birçok mucizeler gösterdi. Bunlardan bazıları şöyledir.

1. Eyyub aleyhiselamın duası bereketi ile koyunların yünleri ibrişim olurdu.

2. Eyyub aleyhisselam kavminin hakimini imana davet ettiği vakit o da; “Evimdeki direklerin kalkarak havada durmasını senden mucize olarak isterim.” demişti.

Hazret-i Eyyub dua etti. Nihayet evin direkleri düştü ve ev havada kaldı. Hakim bu mucizeyi gördüğü halde iman etmedi.

62

3. Eyyub aleyhisselamın duasıyla çöldeki seraplar ve dumanlar su olurdu.

Eyyub aleyhisselam güzel huylu, cömerd ve çok merhametliydi. Fakirlere, misafirlere, yetimlere çok yardım ederdi. Bedenine, malına ve evladına gelen musibetlere sabredip ilahi takdire rıza gösterirdi. Bundan dolayı insanlık tarihinde, “Eyyub aleyhisselamın sabrı gibi” darbımeseliyle anıldı.

Allahü teala onu bu güzel vasıfları sebebiyle Kur’an-ı kerimde şöyle medh ü sena buyurdu: “Biz onu (belalalara) hakikaten sabırlı bulduk. O ne güzel kuldu. Şüphe yok ki o tamamen Allah’a dönen (bir zat) idi.” (Sad sûresi: 44)

Eyyub aleyhisselamla ilgili olarak Kur’an-ı kerimin En’am, Nisa, Sad, ve Enbiya sûrelerinde bilgi verilmiştir.

Danışmanlık

ONLAR; URFA’NIN EN GÜZEL İSİMLERİ İBRAHİM ALEYHİSSELAM

Gazeteci Müslüm ABACI

Kur’ân-ı Kerîm’de ismi bildirilen peygamberlerden, ülülazm adı verilen altı peygamberden biri olup, Keldânî kavmine gönderilmiştir. Peygamber efendimiz Muhammed aleyhisselamdan sonra peygamberlerin ve insanların en üstünüdür. Allahü Teâlâ ona Halîlim (dostum) buyurduğu için Halîlullah veya Halîlürrahmân olarak bilinir. Babası mümin olan Târûh olup, annesi Emile’dir. İbrahim aleyhisselam, Peygamber efendimizin dedelerindendir. Çünkü ilk oğlu İsmail aleyhisselam Arapların, ikinci oğlu İshak aleyhisselam da İsrail oğullarının ceddi yâni dedesidir. Keldânî memleketi olan Bâbil’in doğu tarafında ve Dicle ile Fırat nehirleri arasındaki bölgede doğdu. Yüz yetmiş beş yaşındayken Kudüs’te vefat etti.

İbrahim aleyhisselama annesi Emîle veya Ûşâ hâmileyken, babası Târûh vefat etti. Annesi, amcası olan Âzer ile evlendi. Âzer üvey babası ve amcası olup, putperestti. Geçimini put yapıp satarak temin ederdi.

Tefsir âlimleri, En’âm sûresinin Âzer’in ismi geçen 74. âyetini tefsir ederken, Âzer’in hazret-i İbrahim’in amcası ve üvey babası olduğunu açıkça belirtmişlerdir. Zîrâ, Peygamberimizin baba ve dedeleri Âdem aleyhisselamdan beri hep mümindi.

Kur’ân-ı Kerîm’de meâlen; “Sen, yâni senin nûrun,

hep secde edenlerden dolaştırılıp, sana ulaşmıştır” buyrulmaktadır. (Şu’arâ sûresi: 219) 63 Ehl-i sünnet âlimleri bu âyet-i kerîmeyi tefsir ederken, Peygamberimizin bütün ana ve babalarının, mümin olduğunu anlamışlardır.

Abdullah ibni Abbâs’ın bildirdiği hadîs-i şerîfte de: “Benim dedelerimin hiçbiri zina yapmadı. Allahü teâlâ, beni temiz babalardan, temiz analardan getirdi. Dedelerimin iki oğlu olsaydı, ben bunların en hayırlısında, en iyisinde bulunurdum” buyuruldu.

Âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerden anlaşıldığı ve binlerce İslâm kitâbında yazıldığı üzere Peygamber efendimizin anaları ve babaları arasında bulunmakla şereflenen bahtiyarların hepsi, zamanlarının ve memleketlerinin en asîl, en şerefli, en güzel ve en temiz kimseleriydi. Hepsi de aziz ve muhteremdiler. İbrahim aleyhisselamın babası, Târûh da böylece mümin, yâni inanmıştı. Kötü ahlâktan, âdî ve çirkin sıfatlardan uzaktı.

Nûh aleyhisselamdan çok sonra Bâbil’de hüküm süren, yıldızlara ve putlara tapan Keldânî kavminin o devirdeki kralı olan Nemrûd, insanları kendine ve putlara taptırıyordu. Bir gece gördüğü rüyâyı, müneccimler; “Doğacak bir erkek çocuğun yeni bir din getireceği ve onun saltanatını yıkacağı” şeklinde tâbir edince, Nemrûd yeni doğan erkek

Danışmanlık

çocukların öldürülmelerini ve hâmile kadınların hapsedilmelerini emretti.

O sırada Hazret-i İbrahim’e hâmile olan annesi, amcası Âzer’le evliydi. Görünüşte hâmileliği belli olmadığı için fark edemediler, kocasına da; “Çocuk doğunca oğlan olursa, kendi elinle Nemrûd’a teslim eder mükâfât alırsın” dedi.

Annesi zamânı gelince de şehir dışında bir mağarada doğum yaptı ve Âzer’e çocuğun doğup öldüğünü söyledi. Oğlunu mağarada gizledi ve orada büyüttü. Yanına gittiğinde onu parmağını emerken bulur ve doymuş görürdü. Parmaklarından süt ve bal gelirdi. Allahü Teâlâ Cebrâil aleyhisselamı göndererek bu gıdâları Cennet’ten parmaklarına akıtırdı.

İbrahim aleyhisselam büyüyüp, mağaradan çıkınca, güneşe, aya, yıldızlara ve kâinâta bakarak bunları yaratan eşi ve benzeri olmayan bir yaratıcının olduğunu anladı. Keldânî kavmine gelerek, taptıkları yıldızların ve putların ilâh olmadığını, anlayabilecekleri açık delillerle anlattı. Bâbil halkı çocuk yaşta olan ve putlarına karşı çıkan hazret-i İbrahim’i üvey babası Âzer’e şikâyet ettiler.

64

Âzer, İbrahim aleyhisselamı azarlayarak bu işten vazgeçmesini istediyse de İbrahim aleyhisselam onun sözlerine hiç aldırmayıp; “Benden delil isteyin göstereyim. Bana hidâyet veren, doğru yolu gösteren Allahü Teâlâ beni sizden ayırdı. Sizin içinde bulunduğunuz sapıklığa düşürmedi. Sizi ve putlarınızı sevmiyorum” dedi.

Putlara tapmanın mânâsız olduğunu Âzer’e de söyledi. Âzer hiddetlenip İbrahim aleyhisselamın yanından uzaklaşmasını istedi.

Genç yaştayken Keldânî kavmine peygamber olarak gönderilen ve kendisine on sayfa (forma) kitap verilen İbrahim aleyhisselam, Allahü Teâlâ’nın emriyle büyük-küçük herkesi Allahü Teâlâ’ya îmân etmeye çağırdı. İnsanlara topluca ve açık bir tebliğde bulunmayı, putların mânâsız ve âcizliğini, onlara tapmanın sapıklık olduğunu gâyet açık bir şekilde göstermek istedi. O zaman Keldânî kavmi, bir gün bayram yapmak üzere bir yere toplandı. Onlar gittiği zaman İbrahim aleyhisselamın üvey babası ve puthânenin bekçisi olan Âzer onu da bayram yerine gitmeye zorladı. İbrahim aleyhisselam hasta olduğunu söyleyerek gitmedi. İnsanlar bayram yerinde toplandıkları zaman, yetmiş kadar putun bulunduğu puthâneye girdi. Getirdiği bir balta ile

bütün putları kırıp, parça parça etti. Sâdece en iri putu kırmadı ve baltayı bunun boynuna asarak, oradan uzaklaştı.

Keldânî kavmi bayramdan dönünce, puthâneye girip, putların kırılıp parça parça edildiğini görüp, şaşırdılar. Bunu kim yaptı, diye bağrışmaya başladılar. Bu işi, İbrahim yapmıştır, diyerek onu yakalayıp halkın önünde sorguladılar.

“Ey İbrahim! Putlarımızı sen mi kırdın?” deyince, İbrahim aleyhisselam, bu işi olsa olsa; “Ben varken bu küçük putlara niçin tapıyorlar!” diyen şu iri put yapmıştır, demiştir. “Siz ona sorunuz.” deyince, putperestler; “Putlar konuşmaz ki, sen bize ona sor diyorsun!” dediler.

Bunun üzerine İbrahim aleyhisselam; “O hâlde daha kendilerini kırılmaktan kurtaramayan, size hiçbir faydası olmayan bu putlara ilâh diyerek niçin tapıyorsunuz? Hâlâ akıllanmayacak mısınız? Size ve bu taptığınız putlara yazıklar olsun!” dedi.

Putlarını İbrahim aleyhisselamın kırdığını anlayan Keldânî kavmi, onu hapsettiler. Durumu da ilâhlık iddiâsında bulunan kralları Nemrûd’a bildirdiler.

Bu olayın ardından Nemrut tarafından sürgün edilmiştir. O da sırasıyla Babil, Mısır ve Filistin’e göç ederek yaşamına devam etmiştir. Bu süreçte kendisine eşi Sare, yeğeni Lut ve bir avuç havarisi eşlik etmiştir. Yaşı ilerlemesine rağmen Allah’tan bir erkek evlat istemiş, hatta oğlu olursa onu Allah’a kurban edeceğini söylemiştir. Allah’da duasını kabul ederek ona Hz. İsmail’i göndermiştir. Hz. İbrahim, oğlu İsmail büyüdükten sonra Allah’a verdiği sözü yerine getirmeye karar vermiş ve oğlu İsmail’i tam öldürecekken Allah tarafından İbrahim aleyhisselama bir koç indirilmiştir. Daha sonra Hz. İbrahim oğlu İsmail yerine bu koçu kurban etmiştir. Hem oğlu İsmail hayatta kalmış, hem de o, Allah’a verdiği sözü yerine getirmiştir. Daha sonra Müslümanlar tarafından bu olay gelenek haline gelmiş ve kurban kesmek bir gelenek haline gelmiştir.

Kuran’da Hz. İbrahim’in nasıl öldüğüne dair bir açıklama bulunmamaktadır. Fakat bir rivayete göre bir gün Azrail, Hz. İbrahim’in yanına yaşlı bir insan görünümünde gelir. Hz. İbrahim ona yemek ikram etmek ister ancak onun yemek yemeye takati yoktur. Hz. İbrahim ona kaç yaşında olduğunu sorar, o da “Senden iki yaş büyüğüm.” der. Bunun üzerine Hz. İbrahim Allah’a dua ederek, onun durumunda acı çekerek ölmek istemediğini, ecelinin hemen gelmesini istediğini söyler. Allah onun duasını kabul ederek hemen oracıkta Hz. İbrahim’in canını alır.

Danışmanlık

ŞANLIURFA SIRA GECELERİ Gazeteci Abdülkadir İKBAL

Şanlıurfa’da Sıra Gecesi geleneği geçmiş yıllardan günümüze halen devam etmektedir. Her nekadar Sıra Gecesinde yapılan bazı davranışlar, oyunlar değişime uğradıysa da yine de devam etmektedir. Ancak; günümüzde Sıra Gecesi denilince akıllara hep müzikli, çiğköfteli eğlence geceleri gelmektedir ki; doğru değildir.

Urfalı, genç yaşından itibaren sıra gecesine katılarak, cemaatle oturup kalkmayı, gelenek ve göreneklerini, adâb-ı muâşeret kurallarını, cemaatte konuşmanın adabını, yeri geldiği zaman konuşmayı, yeri geldiğinde dinlemesini bilmeyi, büyüğüne saygıyı öğrenir. Şanlıurfa’da Sıra Gecesi Geleneği

Tarih süreci içerisinde bazı geleneklerimiz yozlaşmakta, bazıları da çeşitli nedenlerle kaybolmaktadır. Buna karşılık bazı geleneklerimiz ise ilk günkü şevk ve heyecanla sürdürülmektedir. İşte tüm canlılığıyla gerek Urfa, gerekse Urfa dışındaki Urfalıların sürdürmekte oldukları geleneklerden biri “sıra gecesi” geleneğidir.

Yıllardan beri “sıra gecesi” her fırsatta medyanın ilgisini çekmiştir. Sıra gecesinde icra edilen müzik fasılları program yapımcılarının ilgi odağı olmuş ve çeşitli program yapımcıları tarafından çekilerek “Sıra Gecesi” adıyla hemen hemen bütün televizyon kanallarında yayınlanmıştır. “Zügürt Ağa”, “Eşkıya” gibi birçok filmlerde sıra gecesi sahnesine yer verilmiştir.

Bazı televizyon kanallarında “Sıra Gecesi” adıyla her

hafta yayınlanan müzik programları düzenlenmiştir.

Birçok gazete ve dergilerde sıra gecesiyle ilgili haber 65 ve makale çıkmıştır. “Urfa Sıra Gecesi”, “Urfa Geceleri” adıyla kasetler çıkarılmıştır. Urfa’ya gelen misafirlere ve üst düzey bürokratlara “Sıra Gecesi” adıyla müzikli eğlence geceleri düzenlenmiştir. Çeşitli kuruluş ve derneklerce, Urfa dışında “Sıra Gecesi” adıyla geceler düzenlenmiştir. Böylece sıra gecesi, Urfa’da yaşayan bir gelenek olma yolunda, Urfa’nın bir simgesi ve Urfa kültürünün bir tanıtım gecesi olmuştur.

Sıra Gecesi adı altında düzenlenen televizyon programlarının bir kısmında Sıra Gecesi içindeki sohbet, oyunlar ve müzik gibi bölümler yansıtılmaya

Danışmanlık

çalışılmışsa da, birçoğunda Sıra Gecesinin sadece müzik faslı bölümü yer almıştır. Bu nedenle de sıra gecesi denildiği zaman, yaygın olarak “Müzik Gecesi” 66 anlaşılmaktadır. Hâlbuki müzik, Sıra Gecesinin sadece bir bölümüdür. Sıra Gecesinin müzik yanında çok daha başka fonksiyonları vardır. Hatta her Sıra Gecesinde müzik te yoktur. Ancak güzel sohbetler, birlikte oynanan oyunlar, yapılan ibadetler (Topluca İlmihal veya dini bir kitap okunması) bulunmaktadır.

“Sıra Gecesi” Nedir?

Genellikle kış gecelerinde, birbirine yakın yaş grubundaki gençlerin veya orta yaşlardaki arkadaş guruplarının, her hafta bir başka arkadaşın evinde olmak üzere, haftada bir akşam, belirli bir niteliğe ve düzene göre sıra ile yaptıkları toplantılara Şanlıurfa’da “Sıra Gecesi” denmektedir. Kısaca; “Sıra Gecesi” bir arkadaş gurubunun haftada bir olmak üzere bir araya geldikleri toplantılardır.

Sıra Gecesinin Urfa Kültür Hayatındaki Yeri

Sıra gecesinin Urfa kültür hayatındaki yerini şöyle özetleyebiliriz. Urfalı, genç yaşından itibaren sıra gecesine katılarak, cemaatle oturup kalkmayı, gelenek ve göreneklerini, adâb-ı muâşeret kurallarını, cemaatte konuşmanın adabını, yeri geldiği zaman konuşmayı, yeri geldiğinde dinlemesini bilmeyi, büyüğüne saygıyı öğrenir. Bu yönüyle “Sıra Gecesi” bir halk mektebidir.

Sıra gecelerinde zaman zaman çeşitli kitaplar okunur ve yorumları yapılır. Bu yönüyle “sıra gecesi” bir eğitim-öğretim müessesidir.

“Sıra Geceleri” acıyı ve mutluluğu paylaşmaktır. Sıra arkadaşlarından birinin yakını ölse, diğer sıra arkadaşları cenazenin hazırlanmasından kaldırılmasına kadar arkadaşlarının yanında olurlar, arkadaşlarının acısını paylaşırlar. Düğün, sünnet vs. gibi mutlu günlerde yine arkadaşlar bir araya gelir ve mutluluğu paylaşırlar. Şanlıurfa’da müziğin gelişmesi ve yaygınlaşmasının en büyük nedeni sıra geceleridir.

Bu geceler bir usta çırak geleneğine uygun olarak müziğin öğretildiği ve icra edildiği meşk ortamıdır. Bu yönüyle sıra geceleri bir “Halk konservatuarı”dır.

Keklik, at gibi belirli hayvanlara merakı olanlar, sıra gecelerinde sevdikleri konuları konuşurlar; bu yönüyle sıra gecesi bir cemiyet, bir dernek gibidir.

Urfa’nın sosyal, kültürel ve ekonomik sorunları sıra gecesinde konuşulur ve tartışılır, çözüm yolları üretilir. Bu yönüyle sıra geceleri birer istişare toplantılarıdır.

Sıra geceleri sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın yoğunlaştığı ve pratiğe dönüştüğü yerdir. Sıra arkadaşları kendi aralarında yardımlaşma sağladıkları gibi, sıra gecelerinde toplanan paralarla fakirlere yardım edilir.

Danışmanlık

Sıra geceleri nezih bir sohbet ortamıdır; ilim ve irfan sahipleriyle sohbetler edilir. Şiirler dinlenir, kültür ve edebiyat üzerine konuşulur.

Sıra geceleri geleneksel “Tolaka” ve “Yüzük fincan” oyunlarının oynandığı, geleneklerin yaşatıldığı gecelerdir.

Sıra gecesi, Urfa ve Urfalının tanıtımının yapıldığı bir lobidir.

Sıra gecesi; zengin Urfa sofrası yemeklerinden çiğköfte ve tatlılarının yenildiği, misafirlere tanıtıldığı ortamlardır.

Sıra Gecesine Geliş

Sıraya geliş saati daha önce belirlenen saatlerde olur ve büyük bir önem taşır. Herkes belirlenen saatte gelmek zorundadır. Belirlenen saatte gelemeyen, önceden tespit edilen para cezasını ödemek zorunda kalır. Sıraya gelenleri, ev sahibi kapıda karşılar ve oturulacak odaya alır.

Sıraya önce gelenler ayağa kalkarak gelene buyur eder. Sıraya gelen selam vererek herkesle tokalaşır ve uygun yere oturur. Sırada yaşça büyük olanlar üst tarafta, yaşça küçük olanlar kapıya yakın oturur.

Ev sahibi ve sıraya daha önce gelenler, sonradan gelenlere “merhaba” derler; sıraya gelen de onlara “merhaba” diyerek karşılık verir. Daha önce gelenler çoksa cemaatin hepsine birden merhaba anlamına gelen “cemaatize rahmet” der.

Sıra Gecesinde Misafir Ağırlama

Sıra grubundan olan biri beraberinde misafir getirebilir. Misafire odanın üst tarafında yer verilir. Sıraya gelen misafirler, sıraya getiren kişi tarafından tanıştırılır. Sıradakiler de misafire tanıştırılır. Sıradakilerin tanıştırılması, misafiri getiren kişi tarafından yapılır veya sıradakiler tek tek sıra ile kendilerini tanıtırlar.

Sıra Gecesinde Sohbet

Sıra gecelerinin en önemli fonksiyonlarından biri sohbettir. Sohbete, sıraya gelenlerden hal hatır sorularak başlanır. Sıraya gelenler birbirlerine sıhhat durumlarını, iş durumlarını sorarak sohbete başlarlar.

Sohbet birçok konuda derinleşerek devam eder.

Sohbet konuları arasına, o haftaki aktüalite, piyasanın durumu, ekonomi, siyaset ve dini konular gibi birçok mevzu girer. Sohbet konusu sıra gezenlerin ilgi alanlarına göre de değişiklik gösterir. Sıra gezenler kuş meraklısıysa, ağırlıklı olarak kuşlar üzerine; müzik meraklısıysa, müzik üzerine; kültür ağırlıklıysa, edebiyat ve şiir üzerine sohbet ederler. Muhtarların gezdiği sırada mahallenin sorunları, siyasi durum

vs., dini ağırlıklı bir sıra ise, dini konular sohbetin ana konularını oluşturur.

Sıra gecelerinde konuşulan konular, sıra gezenlerin mesleklerine, kültür ve sanat yapılarına, tahsillerine göre değişiklik arz etse de, sırada; sağlık, eğitim, siyaset, ekonomi, sanat, edebiyat, dini konular, Urfa’nın sorunları; Türkiye ve dünya meseleleri gibi hemen her konu konuşulabilir.

Bazı sıra gecelerine, sıradakilerin merak ettikleri veya ilgi duydukları konunun uzmanı bir misafir özellikle çağrılır ve onun konuşması dinlenir, ondan istifade edilmeye çalışılır.

Sıra Gecesinde Müzik

Şanlıurfa’da müziğin gelişmesi, yaşatılması, yeni bestelerle sanatçıların ortaya çıkışında en önemli faktör sıra geceleridir, denilebilir. Sıra gecelerinde usta-çırak geleneği içerisinde müzik icra edilir. Herhangi bir enstrüman çalan veya okuyabilen kişilerin oluşturduğu sıralarda Urfa makam geleneği içerisinde müzik icra edilir. Müzik faslı Rast veya Divân makamından başlayarak Uşşak, Hicaz ve gecenin durumuna göre diğer makamlarla devam ederek Kürdi veya Rast makamıyla son bulur. Bu makamlar icra edilirken o makama göre şarkı, türkü okunur. Arada ise hoyrat ve gazel okunur. Müziğe 67 yeni başlayanlar, bu gecelerde ustaları dinleyerek müzik bilgisi alır ve makamları öğrenirler. Bu yönüyle sıra gecelerine “Halk Konservatuarı” da denilebilir.

Urfa’nın yetiştirdiği Mukim Tahir, Kel Hamza, Damburacı Derviş, Tenekeci Mahmut, Kazancı Bedih, Ahmet Karaoğlan, Nuri Sesigüzel, Seyfettin Sucu, İbrahim Tatlıses, Mehmet Özbek, Mahmut Coşkunses gibi, daha sayabileceğimiz birçok ünlü, sıra gecelerinde yetişmiş ve ustalık dönemlerinde da çırakları kendilerinden istifade etmiştir.

Sırada Disiplin ve Yargılama

Sıra gecelerinin temeli disiplindir. Sıra gecesine gelişten ayrılışa kadar kurallar dizisi vardır.

Sıraya katılan kişi bunlara kesinlikle uymak zorundadır.

Bu kurallara uymayan, uyum sağlayamayan kişi zaman içinde sıradan ayrılmak zorunda kalır. Sıra gecesinin genel kuralları sıraya katılanlar tarafından umumiyetle bilinir. Sıraya gelme saati, kalkma saati gibi bazı kurallar da sıra elemanlarının ortak kararıyla belirlenir. Bu alınan kararları sıra başkanı uygular.

Danışmanlık

68

Sırada Acı Kahve ve Çay İkramı

Sıraya gelenlere ilk olarak sigara ve acı kahve ikram edilir. Acı kahveye Urfa’da “Mırra” denilir. Acı kahve yapmak için önce çekirdek kahve kavrulur ve iri çekilir. Çekilen kahve “gümgüm” denen büyükçe cezveye konularak iyice kaynatılır, kaynayan kahve başka bir cezveye süzülür, dinlenen kahve tekrar süzülür. Süzülen kahveye “hel” denen ve özel bir tad veren bitki tohumu da konur ve kaynatılarak sıcak olarak misafirlere ikram edilir. Kahve, misafirlere özel kulpsuz fincanlarla sunulur. Mırra, fincanın dibine az miktarda konulur ve iki defa verilir.

Acı kahvenin yapılması gibi, içilmesinin de kendine has kuralları vardır. Bu kurallardan birkaçını şöyle sıralayabiliriz.

Sıra gecesinde acı kahve, misafirler ilk geldiğinde ve kalkacakları sırada olmak üzere iki defa ikram edilir. Her ikramda fincana az miktarda acı kahve konur, misafir kahveyi içer ve fincanı geri uzatır. Mırrayı dağıtan, tekrar fincana az miktarda kahve koyarak misafire verir. Misafir ikinci kez uzatılan kahveyi de içerek teşekkür eder ve fincanı, kahveyi dağıtana geri verir. Burada iki püf noktası vardır. Kahveyi içen, kahve fincanını yere koymamalı ve mutlaka kahveyi verene iade etmelidir. Kahveyi içenin fincanı yere veya masaya koyması kahveyi

dağıtana büyük hakaret sayılır. Bunun cezası kahveyi veren bekârsa, evlendirmesi veya fincanın altınla doldurulup bunun kahveyi dağıtana verilmesidir.

Urfa’ya gelen yabancıların çoğu bu kuralları bilmedikleri için çoğu kez fincanı yere koyar, orada bulunan, bu kuralı o yabancıya hatırlatır ve kahveyi dağıtana da onun yabancı olduğunu ve bu kuralı bilmeden fincanı yere koyduğunu, amacının hakaret olmadığını söyleyerek “hoş görmesini” ister.

Sırada, acı kahveden sonra çay ikram edilir. Çay biraz geciktiğinde, sıra arkadaşlarından bazıları esprili bir şekilde çayın geciktiğini ev sahibine hatırlatırlar; “Yahu bu çayiz Halep’ten mi geli?”, “Niye bele gecikti”, “Çay suyiz yoksa komşıdan getırah” veya birkaç arkadaş “Çay içinde adalar” gibi içinde çay geçen türküleri söylemeye başlarlar. Ev sahibi çayın geciktiğini anlar ve hemen çayları getirir.

Sıra gecesinde acı kahve ve çaydan başka, yazın ayran ve şurup ikram edildiği de olur. Sıra gecelerinde alkollü içki kesinlikle içilmez.

Sıra Gecesinin Baş Yemeği “Çiğköfte”

Sıra gecelerinde yemek olarak “çiğköfte” yapılır, nadiren diğer yemekli sıra geceleri de vardır. Diğer bir ifade ile “Çiğköfte” sıra gecelerinin değişmez yemeğidir diyebiliriz. Sırada sohbet veya müzik faslı biterken köfteyi yoğuracak kişi ve ona

Danışmanlık

yardımcı olacaklar köfte yoğurmak üzere kalkarlar.

Daha önce bulguru, eti, isodu (kırmızı pul biberi) ve diğer malzemelerin hazırlanmış olduğu diğer odaya geçerler. Köfteyi yoğuracak olan, elini güzelce yıkayarak işe başlar. Köfte kıvamına geleceği sırada, sofra serilmeye başlanır.

Sıra Gecesinde Tatlı

Sıra gecelerinde çiğköfteden sonra kadayıf, şıllık, katmer, baklava veya daş ekmeği, küncülü akkıt, palıza, şıre gibi mahalli tatlılardan herhangi biri ikram edilebilir. Sıra sahibinin hanımı maharetli ise, bu tatlılar evde hazırlanır, yoksa çarşıdan alınır.

Köfte ile beraber yenilecek has (marul), beyaz lahana, salatalık, turp, nane, pırpırım (semizotu) ve Urfa’da yetişen hardal, kuzukulağı, suyarpızı, tuzik pendik ve tere gibi dere otlarından mevsimine göre bulunanlar sofraya dizilir. Ayran ve ekmek de sofraya konulduktan sonra hazır olan çiğköfte herkese bir tabak olacak şekilde servis yapılır.

Sonuç olarak şunları söyleyebiliriz;

“Sıra Gecesi” bir halk mektebidir. Eğitim ve öğretim müessesesidir. Arkadaşlıkların dostluklara dönüştüğü, dayanışma ve yardımlaşmanın, hoş sohbetin, müziğin, edebiyatın harman olduğu gecelerdir.

Şanlıurfa kültür hayatında önemli bir yere sahip olan “Sıra Geceleri” geleneği çok yaygın bir şekilde Urfa’da ve Urfa dışındaki Urfalılar arasında halen devam etmektedir.

İyi köfte yoğurmak bir meziyettir. Sıraya gelen her kişi iyi köfte yoğuramaz. Her sıranın köfte yoğuranı bellidir ve o kişi veya kişiler sıra gecesinde köfteyi yoğururlar. İyi yoğuramayan biri, köfte yoğurursa köfteyi hamurlaştırır, yiyenler “yuvalak köftesine benzemiş” gibi nüktelerle yoğurana takılırlar; köfteyi yoğuran, yoğurduğuna yoğuracağına pişman olur.

Sırada çiğköftenin yanında bostana, salatalık veya maruldan yapılmış cacık, zeytin bostanası veya koruk salatası, çoban salatası gibi salata ve cacıklar ikram edilir.

Birçok geleneğimizin yozlaştığı ve bir kısmının kaybolduğu günümüzde “Sıra Gecesi” geleneğinin yaşıyor olması bir şanstır, bir güzelliktir. Sıra Gecesi geleneğinin sürdürülmesi, bu kadar olumsuz tesirlere karşı halkımızın kendi milli değerlerine sahip çıktığının bir göstergesidir. Bu nedenle “sıra gecesi” geleneğinin bugün olduğu gibi yarınlarda da devam etmesi halisâne dileğimizdir.

69

Danışmanlık

SEÇİMLERE GÖRE ŞANLIURFA MİLLETVEKİLİ DAĞILIMI

70

Danışmanlık

ŞANLIURFA BELEDİYESİ MEMNUNİYET, BEKLENTİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI

Bu çalışma 26 ŞUBAT - 10 MART 2018 tarihleri arasında ŞANLIURFA GENELİ SİYASİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI üst başlığı ile MAK DANIŞMANLIK tarafından ŞANLIURFA ve İLÇELERİ’nde ŞANLIURFA da yaşayan seçmenin yaklaşık binde üçü olan 3300 kişi ile YÜZYÜZE görüşmelerle yapılmıştır. İLÇE SEÇMEN SAYISI

ARAŞTIRMAYA KONU KİŞİ SAYISI

Akçakale 46. 912 150 Birecik 53. 319 160 Bozova 31. 608 100 Ceylanpınar 44. 611 130 Eyyübiye 183. 779 580 Halfeti 23. 233 85 Haliliye 206.134 620 Viranşehir 96. 546 300 Harran 36. 341 120 Hilvan 24. 411 85 Karaköprü 92. 801 400 Siverek

130.187 400 Suruç 56. 866 170 BU RAKAMLAR SEÇMEN SAYISININ İLÇE İLÇE BİNDE ÜÇÜNE TEKABÜL ETMEKTEDİR.

Araştırmanın; finansmanını MAK Araştırma Değerlendirme Danışmanlık A.Ş. karşılamış olup; Araştırmanın analiz ve değerlendirme çalışmalarını MAK Araştırma Değerlendirme Danışmanlık A.Ş. bünyesinde faaliyet gösteren ARGEDER DÜŞÜNCE ENSTİTÜSÜ hazırlamıştır.

MAK Danışmanlık olarak yaptırttığımız bu çalışmada toplumun sosyo-kültürel ortalamasına uygun doğru ve yeterli denek belirleme Olasılıklı Örnekleme bu deneklere bağlı olarak verilerin çoklu analizler için soruların ölçümlenmesinde LİKERT METODU kullanılmıştır. Saha çalışmasında %1.2 yanılma / hata payı ile değerlendirme yapılmıştır.

Araştırmada deneklerin belirlenmesinde % 53.5 erkek, % 46.5 kadın olmak üzere cinsiyet dengesi oluşturulmaya çalışılmıştır.

MAK DANIŞMANLIK TARAFINDAN YAPILAN ŞANLIURFA GENELİ SİYASİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI SAHA ÇALIŞMAMIZIN ÖZET RAPORUNU BİLGİLERİNİZE ARZ EDERİZ.

71

Danışmanlık

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat ÇİFTÇİ önümüzdeki dönem yeniden aday olsa oy verme davranışınız nasıl olur?

72

“Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat ÇİFTÇİ önümüzdeki dönem yeniden aday olsa oy verme davranışınız nasıl olur?” %58 Kesinlikle oy veririm, derken %15 Kararsız kalırım ve %27 Kesinlikle oy vermem demektedir.

Kararsızların matematiksel dağılımında ortaya çıkan resim Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat ÇİFTÇİ ‘nin önümüzdeki dönem olası adaylığında her üç seçmenden 2 sinin oyuyla seçilebilecek bir asgari başarı yakalayacağını, seçim sürecine kadar yarım projelerin bitmesi, eksik kalınan alanlarda yapılacak piar çalışmaları bu başarı ve toplumsal kabul grafiğini yükselteceğini göstermesi bakımından önemli görülebilir.

Danışmanlık

ŞANLIURFA Büyükşehir Belediye Başkanını ne derece başarılı buluyorsunuz?

73

“ŞANLIURFA Büyükşehir Belediye Başkanını ne derece başarılı buluyorsunuz?” Sorusuna verilen cevap yukarıdaki Büyükşehir Belediyesini BAŞARILI bulma oranıyla paralel bir yaklaşımla % 45 Çok başarılı, % 8 Başarılı, % 7 Kısmen Başarılı olarak değerlendirirken, %15 Başarısız, % 13 Çok Başarısız olarak değerlendirmişlerdir. % 12 lik cevap vermeyen yada kararsız seçmenin matematiksel dağılımında 3 seçmenden 2 sinin başarılı bulduğu bir başarı grafiğiyle Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanının başarı grafiğinin çok yüksek olduğu söylenebilir. Üstelik mevcut başkanların seçim yılına girdiğimiz bu süreçte görev yaptıkları döneme ait doğal yıpranma payları da dikkate alındığında bu başarı takdir edilmesi gereken bir başarıdır.

Farklı etnisitelerin olduğu, geniş coğrafi alanları yanında ruhunda iktidar karşıtlığı olan ülkemizin en genç nüfusunun yaşadığı böyle bir şehri bu kadar halkla iç içe ve diyalogla yönetebilmek başlıbaşına bir başarıdır. Yerel siyasetin her kademesinde tecrübeli bir siyasi geçmişi olan başkanın önümüzdeki dönemde olası adaylığı onun için ciddi bir ustalık çalışma süreci olacaktır.

Danışmanlık

30 Mart 2014 tarihinde gerçekleştirilen yerel seçimlerde ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’nda oyunuzu hangi partiye verdiniz?

74

MAK Danışmanlık olarak Şanlıurfa Büyükşehir geneli yaptığımız kamuoyu araştırmasında hem

bundan sonrasında yapılacak çalışmalar için bir trend merkezi oluşturmak hem de ülkemizde yapılan son genel seçimlerini değerlendirerek partilerin yükseliş ve düşüş oranlarını görebilmek için 1 Kasım 2015 Genel seçimlerini kota bazlı ele alarak araştırmamıza katılım oranlarını oluşturduk.

Dolayısıyla araştırmamıza katılanların yüzdelik dağılımını cinsiyet kotası, ilçe dağılım kotası, etnisite

ve yaş aralığı dağılımın seçmen yaş aralığına en yakın olması yanında son seçim sonuçları kotası ile de tasnife tabi tutarak çıkan sonuçların reel bir seçime en yakın sonuçları oluşturmasını sağlamaya çalıştık.

Danışmanlık

Yarın yerel seçim (Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi) olsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz?

75

Yarın yerel seçim (Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı Seçimi) olsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz? Sorusuna Ak Parti %62, HDP %23, MHP %2, Hüdapar %2, Saadet %2, CHP % 0.5, İyi Parti %0.5, Diğerleri %1 derken Kararsız olduğunu söyleyen seçmen oranı %7 görülmektedir. Bu sonuç özellikle kararsızların matematiksel dağılımı sonunda; normalde iktidarda olmanın oluşturacağı yıpranma payı da da dikkate alındığında Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı açısından rekor bir başarı demektir. Zira kararsızların matematiksel dağılımı sonrası yaklaşık % 67 lik bir sonuç büyükşehirler içinde de Türkiye genelinde en yüksek oranlardan biri anlamına gelmektedir.

Danışmanlık

Şanlıurfa’da yaşamaktan memnun musunuz?

76

ŞANLIURFA da yaşamaktan memnun musunuz? sorusuna 5 şıklı cevap seçeneğinden Hiç memnun değilim %5, Memnun değilim %6, Memnunum %47, Çok memnunum %32, Cevap Yok / Kararsız %10 şeklinde cevaplar aldık.

Ülkemizin güzel şehri ŞANLIURFA’da yaşayan insanlara bu şehirde yaşamaktan memnun olup olmadıklarını sorduğumuzda memnuniyet oranının % 77 lerin üzerinde olduğunu, kararsızların matematiksel dağılımıyla da bu oranın % 85 leri bulduğunu görüyoruz.

Memnun olmadığını söyleyenlerin memnuniyetsizliğinde ise özellikle işsizlik ve ekonomik nedenlerin etkili olduğunu görülüyor. Yerelden metropollere göçlerin temel nedenlerinin ekonomik, sosyal taleplerin yeterince karşılanamaması, sağlık ve eğitim gereksinimlerinin yerelde yeterince karşılanamaması olduğunu görüyoruz.

Bu noktada yerel idareden çok merkezi hükümete iş düşmektedir. Yerelden kalkınma modeline önem verilmelidir.

Son yıllarda başta Doğu / Güneydoğu Anadolu’dan olmak üzere yaşadıkları bölgelerde yaşanan sorunlar nedeniyle Adana’ya gelen göç dalgasının bölgede oluşturduğu sosyo kültürel kırılmaları da dikkate almak gerekir. Adana Büyükşehir Belediyesi bu anlamda da bu insanların metropole entegrasyonunda ciddi bir misyon yüklenmektedir.

Danışmanlık

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanının ismini biliyor musunuz?

77

ŞANLIURFA Büyükşehir Belediye Başkanının ismini biliyor musunuz? sorumuza %74 Evet, % 16 Hayır, % 10 Cevap Yok / Kararsız kararsızların matematiksel dağılımında % 80 i aşan bir oranla ismen bilinen Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanının partisinin oy oranı, eskiden gelen belediye başkanlıkları ve 3 yıllık Büyükşehir Belediye Başkanlığı süreci değerlendirildiğinde biraz daha piar yapılmasının faydalı olacağı söylenebilir.

Belediye başkanlarının ismini ilk etapta bilme oranında ŞANLIURFA ülkemiz genelinde kendi nüfus oranıyla kıyaslandığında en yüksek oranlardan birine sahip. İsmini bilmediğini söyleyenlerinde ağırlıklı olarak Şanlıurfa’ya dışarıdan gelmiş kişiler ve çoğunlukla da en genç seçmen grubu olduğunu ifade edebiliriz.

Büyükşehirde ilk dönemi olmakla birlikte sosyal kişiliğiyle ve eski ilçe / belde belediye başkanlıkları ile Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı’nın bilinilirlik oranında yakaladığı başarı önümüzdeki dönemler içinde siyasette şanslı olduğunu gösteren bir ölçü olarak değerlendirilebilir.

Danışmanlık

Genel olarak Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nin hizmetlerinden memnun musunuz?

78

Genel Olarak ŞANLIURFA Büyükşehir Belediyesinin hizmetlerinden memnun musunuz? Sorumuza araştırmamıza katılanların %13 Hiç memnun değilim, %12 Memnun değilim, %42 Memnunum, %18 Çok memnunum, %15 Cevap yok / kararsız şeklinde cevap vermişlerdir.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanının çalışmalarından memnuniyet oranı ile başkanın seçimde aldığı oy oranı kıyaslaması yapıldığında halk nazarındaki memnuniyet dikkat çekicidir. Kaldı ki seçimde alınan oy ile her yıl için -2 puana kadar bir yıpranma payı da belediye başkanlarının başarı ölçümlemesinde kısmen anlaşılabilir.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi bu anlamda %60 lik (kararsız dağılımı hariç) başarı oranıyla yüksek başarı oranına sahip belediyeler kategorisindedir. Kararsızların matematiksel dağılımında memnuniyet oranı %70 i bulacaktır. Ve seçimde alınan oy oranının üstünde bir toplumsal olumlu algıya sahiptir.

Yine de hedefi çok daha yüksek olan Büyükşehir Belediyesi kendisine yönelik seçmen eleştirilerini minimize etme ve memnuniyeti yükseltme adına şikayetçi / gayri memnun kitlelere yönelik bir dizi pozitif etki yapacak çalışma yapabilir.

Danışmanlık

ŞANLIURFA Büyükşehir Belediyesine gittiğinizde, belediye personeli ile ilgili edindiğiniz ilk izlenim nedir?

79

ŞANLIURFA Büyükşehir Belediyesine gittiğinizde, belediye personeli ile ilgili edindiğiniz ilk izlenim

okuyacaklarımdan hangisidir? şeklindeki kategorik sorumuza araştırmamıza katılanların özellikle 3 de 1 i Güvenlik Personelinden rahatsızlık ifade ederken 5 de biri de İletişim Merkezi Personeli, Birim Personeli ve Birim Yöneticisi kadrolarından şikayetlerini ifade edilmemiştir.

Bu noktada Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına; özellikle güvenlik personeline / zabıta ya halka karşı

daha nazik ve güler yüzlü olunması konusunda bir eğitim çalışması önerilebilir.

Danışmanlık

80