YAŞAYAN KÜTÜPHANE TEKNİK RAPORU
Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Festivali 13-14 Mayıs 2010
13-14 MAYIS 2010 AVRUPA ÜNİVERSİTELERİ TİYATRO FESTİVALİ UYGULAMASI TEKNİK RAPORU Proje Adı Proje Ortakları Proje Destekçisi Proje Başlangıç Tarihi Proje Bitiş Tarihi
: Yaşayan Kütüphane : Toplum Gönüllüleri Vakfı & Gençlik Çalışmaları Birimi : İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı, Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Festivali : 14.04.2010 : 14.05.2010
YÖNETİCİ ÖZETİ Bir model olarak Yaşayan Kütüphane, tam anlamıyla normal bir kütüphane gibi çalışmaktadır. Okuyucular gelirler ve bir kitabı belirli bir süre için ödünç alırlar. Kitabı okuduktan sonra kütüphaneye iade ederler ya da isterlerse kitabın süresini uzatabilirler ya da başka bir kitap ödünç alabilirler. Yaşayan Kütüphane ile normal bir kütüphane arasında tek bir fark vardır: Yaşayan Kütüphane’de kitaplar insanlardır ve kitaplar ile okuyucular kişisel bir diyalog içerisine girerler. Yaşayan Kütüphane’de bulunan kitaplar sıklıkla kendilerine karşı önyargı beslenen ve yoğun olarak ayrımcılık ve sosyal dışlanmaya maruz kalan gruplardan belirlenir. Yaşayan Kütüphane 13-14 Mayıs 2010 Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Festivali Uygulaması, Toplum Gönüllüleri Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi işbirliği ile İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından 2-16 Mayıs 2010 Tarihleri Arasında gerçekleştirilen, Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Festivali desteği ile gerçekleştirildi. Yaşayan Kütüphane 13-14 Mayıs 2010 tarihlerinde 13.00-18.00 saatleri arasında toplam 10 saat boyunca açık kaldı. Bu uygulama için genel durum aşağıdaki gibi gerçekleşti.
Konu Başlığı Sayısı Kitap Sayısı Kütüphane Gönüllüleri Kütüphane Okuyucuları Ödünç Alma Doğrudan Ulaşılan Kişi Sayısı
Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği 22 26 46 222 167 421
Okumalar sonunda doldurulan değerlendirme formlarında, okuyucular, özellikle yaşadıkları gerçeklik hissinden etkilendiklerini ve okuma sürecini dinamik ve keyifli bulduklarını belirttiler.
PROJE BİLGİLERİ Proje Amacı: Yaşayan Kütüphane’nin amaçları: Kişilere ve gruplara karşı ayrımcılığa yol açan önyargılarla ilgili farkındalık yaratmak ve farklılıklar ile bir arada yaşama kültürünü geliştirmek; Günlük yaşamda birbirleri ile konuşma fırsatı olmayan kişiler arasında yapıcı bir kişilerarası diyalog için ortam sağlamak; İnsanları bir araya getirmek, birbirlerini anlamaya teşvik etmek ve onların insan toplulukları içindeki yaşamları ile baş etmelerine destek olmak; Barış içinde beraber yaşam alanlarını geliştirmek, insan onuruna yönelik karşılıklı ve itinalı olarak saygı göstermelerini sağlamak amacı ile insanları birbirine yaklaştırmaktır.
Hedef Kitle: Yaşayan Kütüphane Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Festivali uygulamasının hedef kitlesi: - Her yaş grubundan festival katılımcıları, - İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Gönüllü Programı gönüllüleri, - Beyoğlu İstiklal Caddesini gün içinde kullanan yurttaşlar ve turistlerdir
Proje Uygulayıcıları: Yaşayan Kütüphane, Toplum Gönüllüleri Vakfı ve Gençlik Çalışmaları Birimi ortaklığında projeye gönüllü olarak katılan “kitaplar” ve “kütüphane görevlileri” tarafından uygulanmıştır.
Proje Uygulama Yeri: Yaşayan Kütüphane, Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği merkezlerinden Garajİstanbul’da uygulanmıştır.
Proje Hedefleri: Yaşayan Kütüphanenin iki gün boyunca toplam 10 saat hizmet vermesi; 20 kitabı okuyucularla buluşturması; 40 gönüllüden proje desteği alınması; 200 kişiye doğrudan ulaşılmasıdır.
Proje Hakkında Genel Bilgi Toplum Gönüllüleri Vakfı ve Gençlik Çalışmaları Birimi tarafından uygulanan Yaşayan Kütüphane projesi, Kişilere ve gruplara karşı ayrımcılığa yol açan önyargılarla ilgili farkındalık yaratmayı, farklılıklar ile bir arada yaşama kültürünü geliştirmeyi ve normalde (günlük yaşam içinde) birbirleri ile konuşma fırsatı olmayan kişiler arasında yapıcı bir kişilerarası diyalog için ortam sağlamayı amaçlıyor. Türkiye’den ve yurt dışından gençlik alanında çalışan birçok farklı grup ve STK’nın katıldığı şenlik vb. ortamlarda gerçekleştirilen Yaşayan Kütüphane uygulamaları, aynı zamanda, bu etkili metodu daha fazla gençlik örgütünün bilgisine sunarak modelin ülke genelinde yaygınlaşmasına hizmet ediyor. Türkiye’nin 1949’dan beri üyesi olduğu Avrupa Konseyi, Yaşayan Kütüphane’yi, 2003 yılında başlatmış olduğu Toplumsal Bütünlük ve İnsan Hakları için Gençlik Programı’nın bir parçası olarak ele alıyor. Programın felsefesi, insan haklarının sadece yasal dokümanlar ile korunamayacağı ve her birey tarafından savunulmasının önemine dayanıyor. Bunu gündeme getirmek ve insanların kendi insan hakları ve diğer insanların hakları üzerinde düşünmelerini sağlamak için genel kamuoyunun farkındalığını arttıracak etkinliklerden biri olarak Yaşayan Kütüphane öne çıkıyor. Modelin Danimarka’da ilk olarak uygulandığı 2000 yılından beri, 10’dan fazla ülkedeki gençlik şenliklerinde 40’ın üzerinde uygulama gerçekleşti. Yaşayan Kütüphane Türkiye’de ilk olarak Toplum Gönüllüleri Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi tarafından Ağustos 2007’de Barışarock Festival 2007 ve Nisan 2008’deki Gepgenç Festival’de, 2008 Ağustos ayında Barışarock Festivalinde gerçekleştirilmiştir. 2009 yılında ise üç farklı uygulama ile kütüphane, toplam 7 gün boyunca okuyucularını ağırladı; öğle araları dışında toplam 41 saat boyunca açık kaldı. Üç festival toplamında 822 “okuma” gerçekleşti. 2009 Eylülde Sivil Sesler, 2009 Kasım’da TÜYAP Kitap Fuarı ve 2010 Şubat’ta !f İstanbul'da yapılan uygulamalarla birlikte şimdiye kadar yapılan toplam altı uygulamada, Yaşayan Kütüphane’de 2638 “okuma” gerçekleşmiş oldu. Yaşayan Kütüphane’nin Türkiye’deki bu uygulamaları, hem kitaplardan hem de okuyuculardan çok olumlu geri bildirimler aldı. Yapılan izleme ve değerlendirme çalışması sonucunda, okuyucuların en çok, yaşadıkları gerçeklik hissini çarpıcı buldukları ortaya çıktı. Okuyucular, yüz yüze, insan insana konuşarak iletişime geçmenin çok anlamlı ve heyecan verici olduğunu vurguladılar. Yaşanan deneyimin çarpıcılığı, başka sivil toplum kuruluşlarının da benzer “Yaşayan Kütüphane”ler kurmaya karar vererek Toplum Gönüllüleri Vakfı ve Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi’nden destek talep etmelerine vesile oldu. (Bu talebi karşılamak ve Yaşayan Kütüphane modelini yaygınlaştırmak için geliştirilen bir kapasite artırma projesi üzerine çalışmalar halen devam etmektedir. Ayrıca, 2007 Avrupa Konseyi’nin yayımladığı ve Yaşayan Kütüphane modelini uygulamak isteyen gençlik örgütlerine yönelik “Living Library – A Guide for Organisers” adlı rehber kitabın da Türkçe çevirisi tamamlanmış ve basılmıştır.1
1
http://www.eycb.coe.int/eycbwwwroot/HRE/eng/documents/LL%20english%20final.pdf
YAŞAYAN KÜTÜPHANE AVRUPA ÜNİVERSİTELERİ TİYATRO ŞENLİĞİ 2010 UYGULAMA ÇIKTILARI Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği’nde Yaşayan Kütüphane’nin: Hizmet verdiği gün sayısı Toplam hizmet saati Katalogda bulunan kitap başlığı adeti Kitap adedi Okuyucu sayısı Okuma sayısı Doğrudan ulaştığı kişi sayısı
:2 : 10 : 22 : 26 : 222 : 167 : 421
Yaşayan Kütüphane Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği Uygulaması, Toplum Gönüllüleri Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi işbirliği ile İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından 2-16 Mayıs 2010 tarihleri arasında gerçekleştirilen, Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Festivali desteği ile gerçekleştirildi. İki gün boyunca 13.00 – 18.00 saatleri arasında okuyucularını ağırlayan Yaşayan Kütüphane toplam 10 saat boyunca açık kaldı.
Kütüphane katalogu 22 farklı kitap başlığı içerecek şekilde hazırlandı. Bu başlıklar aşağıdaki listede görüşebilir.
YAŞAYAN KÜTÜPHANE AVRUPA ÜNİVERSİTELERİ TİYATRO ŞENLİĞİ Kitap Başlıkları Alevi
Ermeni
Kürt
Rum
Türkiye’de Yaşayan Yabancı
Arap
Engelli
Lezbiyen
Siyahi
Yahudi
Avukat
Feminist
Psikolog
STK Çalışanı
Biseksüel
Gey
Ressam
Şizofren
Başörtülü
HİV+
Roman
Transseksüel
Bazı kitap başlıkları (HIV+, Transseksüel, Gey, Ressam) önceki deneyimler ve okuyucu geri bildirimleri doğrultusunda birden fazla kitap içermektedir. Yaşayan Kütüphane Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği Uygulaması, okuyucular, kitaplar ve kütüphane gönüllülerinden oluşan 294 kişiye doğrudan ulaştı. ( Bu rakama, festival alanına gelerek Yaşayan Kütüphane uygulamasına tanık olan ve proje hakkında bilgilendirilen kişiler dahil değildir.) Kütüphane okuyucuları Kütüphane kitapları Kütüphane gönüllüleri TOPLAM
: 222 : 26 : 46 : 294
PROJE ETKİNLİKLERİ Etkinlik Proje Ekibinin Oluşturulması
Zaman
14-21 Nisan
21-28 Nisan
28 Nisan-5 Mayıs
5-14 Mayıs
Kütüphane Hazırlık Toplantısı Kitap Başlıklarının Belirlenmesi ve Kitapların Seçimi Kitaplar ve Gönüllüler İçin Oryantasyon Çalışmaları Kütüphane Katalogunun Oluşturulması Kütüphane Kurulumu İletişim Çalışmaları Değerlendirme ve Rapor Çalışmaları Proje Koordinasyon
1. Proje Ekibinin Oluşturulması 14 Nisan 2010 tarihinde, Volkan Akkuş, Yaşayan Kütüphane(YK) Proje Koordinatörlüğüne yarı zamanlı çalışan olarak başladı. Kütüphane gönüllülerinin belirlenmesi için, önceki kütüphane uygulamasının gönüllülerine bir çağrı yapıldı. Ayrıca organizasyon ekiplerinde yer almak isteyen yeni gönüllüler de ekibe dahil edildi. 13-14 Mayıs 2010 uygulaması öncesinde Organizasyon Ekibine, “Yaşayan Kütüphane” modeli hakkında 2 kez bilgilendirme yapıldı. 2. Kütüphanenin Oluşturulması Koordinasyon ekibinin kütüphane öncesinde gerçekleştirdiği katalog toplantılarında, kurulacak kütüphanede bulunması gereken kitap başlıklarının belirlenmesi için çalışıldı. Bunun için, önceki YK deneyimlerinden(çok okunan kitaplar, değerlendirme formlarında talep edilen yeni başlıklar vb.) de yararlanıldı. Ülke gündemindeki gelişmeler ve koordinasyon ekibinin tavsiyeleri dikkate alındı. Oluşturulan yeni katalogda yer alan başlıklardaki kitapların tespiti ve kütüphaneye katılımlarının sağlanması için görev paylaşımı yapıldı. Bunlar dışında kalan konu başlıklarına ait kitaplara, TOG ile GÇB’nin ve kütüphane gönüllülerinin kişisel ve kurumsal ilişkileri üzerinden kurulan bağlantılar sayesinde tespit edildi. Proje Koordinatörü yeni kitaplarla birebir görüşerek kütüphaneye katılımlarını sağladı. Bu süreçte, tüm kitaplar, YK modeli, etkinliğin içeriği, okumaların nasıl gerçekleştiği,
karşılaşılabilecek zorluklar ve bunlarla baş etme yöntemleri hakkında bilgilendirildi; kitapların süreçle ilgili soruları cevaplandı. Kütüphanede yer alacak kitapların kesinleşmesiyle kütüphane katalogu hazırlandı. Ayrıca her uygulama öncesinde Organizasyon Ekibi ve Kitaplar bir araya gelip tanıştılar.
3. Kütüphanenin Kurulması Yaşayan Kütüphane'nin gerçekleştirilebilmesi için gerekli olan özel ihtiyaçların karşılanabilmesi için uygulama öncesinde uygulama alanı için fizibilite çalışması yapıldı. Bu çalışmalar kapsamında lojistik ve teknik ihtiyaçlar kesinleştirilerek, uygulama esnasında gerekli olan organizasyon şeması oluşturuldu. Böylece Kütüphane kuruldu ve tüm diğer malzemeler de festival alanına taşındı, kütüphane mekânı düzenlendi. Kütüphanenin bu uygulamada hizmet verdiği 10 saat boyunca, etkinliğin tanıtımını yapmak, okuyucuları kabul ederek kitaplarla buluşturmak, kitapların mahremiyetini ve kütüphane ile ilgili diğer ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamak, festival katılımcılarından gelen soruları cevaplamak, kitapların iadesini ve okuyucu değerlendirme formlarının doldurulmasını sağlamak, değerlendirme formu verilerinin sanal ortama girişlerini yapmak gibi işlerin yapılabilmesi için Kitap Kurtları, Gözlemeciler, Kütüphaneciler, Geziciler, Değerlendirmeciler olmak üzere 46 kişilik bir gönüllü ekip görev yaptı. Bu uygulamada Yaşayan Kütüphane ilk kez kullanıma açık bir sokağı okuma alanı olarak kullandığı için gözlemeci ekibi ortalamadan daha alabalık ve deneyimli kütüphane gönüllüleri ağırlıklı oluşturuldu. Uygulama İlk gününün sonunda gerçekleştirilen değerlendirme toplantısı ile işleyişte ortaya çıkan aksamalar saptandı ve bunların düzeltilebilmesi için yöntemler geliştirildi. Uygulamanın son gününde yapılan değerlendirme toplantısında ise tüm süreç değerlendirildi ve kitap değerlendirme formları dolduruldu. 4. İletişim Bu uygulama öncesinde TOG ve GÇB kendi iletişim listeleri ile projenin basın metnini paylaştılar. Ayrıca hazırlanan el ilanı ve posterler de, festival alanlarına ve ilgili yerlere dağıtıldı. Bu süreçte Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Gönüllü Programı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve Araştırma Biriminin katkılarından faydalanıldı. Bu süreç sonunda Açık Radyo 3 gün boyunca sürekli olarak yapılacak etkinlik hakkında bilgilendirme yayınladı, BiaNet, Yeşil Gazete ve Alman ZDF televizyonu temsilcileri Yaşayan Kütüphane alanına gelerek konu hakkında haberler yaptılar.
5. İzleme & Değerlendirme Avrupa Konseyi’nin “Yaşayan Kütüphane – Düzenleyici Rehberi”2 kitabında önerdiği ve Erhan Okşak tarafından uyarlanarak 2007 yılında yapılan ilk uygulamada, Barışarock 2007, GePGeNçFeSTiVaL, Barışarock 2008, uygulamasında kullanılan ölçekler, 13-14 Mart uygulamasında da kullanıldı. Kütüphane uygulaması sırasında, Gözlemeci ve Kütüphaneci ekipleri, okuyucuların okuma sonrası değerlendirme formu doldurmasını ve her okuyucunun tek bir form üzerinde değerlendirme yapmasını sağladılar. İkinci günün sonunda, kitaplar da kendileri için hazırlanan form aracılığı ile değerlendirmelerini ilettiler. Okuyucu ve kitap değerlendirme formları verileri uygulama anından başlayarak Erol Karakaş tarafından internet ortamında http://www.surveymonkey.com/ internet servisi üzerinden Toplum Gönüllüleri Vakfı anket hesabına kaydedildi. Değerlendirme formları ile sağlanan verilerin yorumlanması ve raporlanması Proje Koordinatörü Volkan Akkuş tarafından, projenin eski koordinatörü Erhan Okşak ve Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve Araştırma Birimi Koordinatörü Laden Yurttagüler’in katkılarıyla 2010 Mayıs-Haziran ayları içinde yapıldı. 6. Proje Koordinasyonu 14.04.2010 - 14.05.2010 tarihleri arasında gerçekleşen Yaşayan Kütüphane Uygulaması, Proje Koordinatörü Volkan Akkuş ve koordinasyon ekibi tarafından koordine edildi.
2
http://www.eycb.coe.int/eycbwwwroot/HRE/eng/documents/LL%20english%20final.pdf
Proje Harcamaları
Harcamalar
Birim
Birim adedi
Birim fiyat TL
Birim fiyat NET TL
Giderler BÜRÜT Vergi % TL
1. Personel Proje Koordinatörü (aylık brüt maaş)
2,500 1
1
2,500
1,850
26
2. Harcırah Proje Gönüllüleri (günlük harcırah)
2,250 30
2
38
30
20
3. Danışmanlık ve Hizmet Alımları İnsan-Kitaplar (günlük harcırah)
2,500 2,250 3,125
25
2
63
50
20
4. Ulaşım ve Taşıma
3,125 1,094
Kitap görüşmeleri için koordinatör ulaşımı
10
3
5
123
18
150
Kütüphane ihtiyaçları için araç kiralama
1
5
145
614
18
725
Kiralık araç için benzin
1
5
44
185
18
219
5. Ekipman
1,450
Okuyucu kartları & Yaka kartları basımı
150
2
0
76
18
90
Tişört
50
1
20
847
18
1,000
Çay-Kahve arası
45
2
4
333
8
360
7. İdari Giderler
850
Kitap görüşmelerinde ağırlama
5
2
20
169
18
200
Kütüphane hazırlık toplantıları
1
1
150
127
18
150
Proje değerlendirme toplantısı
10
1
50
423
18
500
8. Tanıtım Faaliyetleri
950
İletişim Materyalleri tasarımı
1
1
500
423
18
500
El ilanı basımı
1
500
0.5
211.0
18
250
Poster basımı
1
100
2
169
18
200
TOPLAM PROJE BÜTÇESİ
12,219
BASINDA YAŞAYAN KÜTÜPHANE
http://yesilgazete.org/2010/05/07/burada-kitaplar-canli Burada Kitaplar Canlı! May 7 – Devin Bahçeci
Bir önyargılar ile mücadele projesi olan ve insanlara önyargıları ile yüzleşme imkanı yaratan Yaşayan Kütüphane İstanbul’da tekrar düzenleniyor. Peki, Nedir Yaşayan Kütüphane? Yaşayan Kütüphane: İnsan haklarına ve insan onuruna saygıyı teşvik eden bir araçtır. Kişilere ve gruplara karşı ayrımcılığa yol açan önyargılarla ilgili farkındalık yaratmayı ve yapıcı diyaloglara olanak sağlamayı amaçlar. Günlük hayatta pek fazla bir araya gelme fırsatı bulamayan insanları, kişisel deneyim paylaşımına dayalı bir düzlemde buluşturur. -Kitapları; bir takım etnik, kültürel, mesleki, dini, sağlık, cinsel kimlik, vb. özellikleri nedeniyle, toplumda, haklarında önyargılar bulunan ve bu önyargılar nedeniyle zaman zaman ve muntazaman ayırımcıkla karşı karşıya kalan kişilerdir. -Okuyucusunun zihnindeki “yabancı”yla, zamansal ve mekansal olarak yapılandırılmış ancak serbest olan bir ortamda tanışmasını sağlar. Yaşayan Kütüphane bir magazin etkinliği, kitapların özel hayatlarının ifşa edildiği bir yer, kariyer tanıtım alanı, danışmanlık merkezi, psikoterapi merkezi, kurum tanıtım yeri, kar amacı güden bir etkinlik ve bir grubun, kültürün, vs. temsil edildiği bir alan değildir. İşte 13 – 14 Mayıs 2010′da düzenlenecek olan Yaşayan Kütüphane’nin çağrı metni: Yaşayan Kütüphane 13 – 14 Mayıs’ta Garajistanbul’da… Yasayan Kütüphane bildiğimiz bir kütüphane gibi çalışıyor. Kitapları, katalogları, kütüphanecileri ve okurları var. Kitapların konuları günlük hayatta ayrımcılığa uğrayan kişi ve kimliklerle ilgili. Katalogdan “okumak” istediğiniz kitabi seçiyorsunuz. Eğer o kitap o an kütüphanedeyse ödünç alıp okuyorsunuz.
Bildiğimiz bir kütüphaneyle Yasayan Kütüphane arasındaki tek fark, Yasayan Kütüphane’deki kitapların INSAN olması. Toplum Gönüllüleri Vakfı (www.tog.org.tr) ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi (http://genclik.bilgi.edu.tr) tarafından İstanbul’da 7.’si düzenlenen Yasayan Kütüphane Beyoğlu’nda Garajistanbul’da 13 – 14 Mayıs tarihlerinde okurlarıyla yine ücretsiz olarak buluşacak. Garajistanbul’da düzenlenecek Kütüphane’yle ilgili daha ayrıntılı bilgiye: http://www.yasayankutuphane.net/Yasayan_Kutuphane/Haberler/Entries/2010/4/21_Yasayan_kutu phane_avrupa_universIteleri_tIyatro_senlIgInde….html Yasayan Kütüphane’yle ilgili genel bilgiye: http://www.yasayankutuphane.net/ adreslerinden ulaşabilirsiniz.
http://inside.bilgi.edu.tr/read/160
“Yaşayan Kütüphane” Bu Yıl Garajistanbul’daydı
‘Yaşayan Kütüphane’ etkinliğine, Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği evsahipliği yaptı. BİLGİ Gençlik Çalışmaları Birimi, Toplum Gönüllüleri Vakfı ile ortaklaşa olarak 13-14 Mayıs 2010 tarihlerinde yeni bir “Yaşayan Kütüphane” etkinliği düzenledi. 2007 ve 2008 yıllarında Barışarock, yine 2008’de GePGeNç Festivali, 2009’da TÜYAP Kitap Fuarı ve Sivil Sesler Festivali ile 2010’daki If İstanbul Bağımsız Film Festivali’nin ardından, 2010 yılında “Yaşayan Kütüphane”ye Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği evsahipliği yaptı. Beyoğlu’nda, Garajistanbul’da düzenlenen “Yaşayan Kütüphane” 13-14 Mayıs tarihlerinde ziyarete açık kaldı. “Yaşayan Kütüphane” etkinliklerinde, okurlar, tıpkı alışılagelmiş kütüphanelerde olduğu gibi, katalogtan bir kitap seçip okuyabiliyorlar. Fakat “Yaşayan Kütüphane”yi, diğer kütüphane deneyimlerinden farklı kılan, okunan kitapların gerçek insanlar olması. İnsan haklarına ve insan onuruna saygıyı teşvik etmek amacıyla yapılan etkinliğin başlıca amacı, kişilere ve gruplara karşı ayrımcılığa yol açan önyargılarla ilgili farkındalık yaratmak ve yapıcı diyaloglara olanak sağlamak. Günlük hayatta pek fazla bir araya gelme fırsatı bulamayan insanları, kişisel deneyim paylaşımına dayalı bir düzlemde buluşturan etkinlikte, okurun zihnindeki ‘yabancı’yla, zamansal ve mekânsal olarak yapılandırılmış, ancak serbest olan bir ortamda tanışması sağlanıyor. “Yaşayan Kütüphane”deki kitapları; bir takım etnik, kültürel, mesleki, dini, sağlık, cinsel kimlik gibi özellikleri nedeniyle, toplumda, haklarında önyargılar bulunan ve bu önyargılar nedeniyle zaman zaman ve muntazaman ayrımcıkla karşı karşıya kalan kişiler oluşturuyor.
http://bianet.org/bianet/azinliklar/121976-oteki-insanlarla-tanismak-icin-yasayan-kutuphanebeyoglunda "Öteki" İnsanlarla Tanışmak İçin Yaşayan Kütüphane Beyoğlu'nda Siz de yaşadığınız kentteki farklı kimlikleri merak ediyorsanız ya da onlara dair önyargılara sahipseniz "Yaşayan Kütüphane"ye gidin, merak ettiğiniz kimlik; kitabınız olsun, size kendini anlatsın. "Kitabı kapağına göre yargılama" sloganıyla ücretsiz okunabilen kitaplarla buluşmak için bugün son gün. Berivan TAPAN berivan@bianet.org İstanbul - BİA Haber Merkezi 14 Mayıs 2010, Cuma
İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi (GÇB) ile Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) tarafından İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı desteğiyle 7. si yapılan "Yaşayan Kütüphane" bugün 13:00-18:00 saatleri arasında Garajİstanbul'da. Okuyabileceğiniz "kitaplar", çoğunlukla genellemelere ve önyargılı davranışlara maruz kalan ve sıklıkla ayrımcılığa uğrayan grupları temsil ediyor. Kitaplardan bazıları şöyle: Ermeni, Kürt, Alevi, Yahudi, Başörtüsü, HIV +, Transseksüel, Gay, Lezbiyen, STK Çalışanı, Arap, Şizofren, Lezbiyen, Barmen/Barmaid, Psikolog, Feminist, Ressam, Avukat... GÇB'den Yörük Kurtaran da Yaşayan Kütüphane ile ilgili bianet'e şunları anlattı: "Hayatında hiç Ermeni görmemiş insanlar var. Dolayısıyla da farklı kimlikler hakkında önyargılara sahipler. Özellikle bu insanların buraya gelmesini istiyoruz. Genel olarak kütüphaneyi kullanan insanlar konuşmadıkları konuları konuşuyorlar, hiç tanışmadıkları kimliklerle tanışıyorlar, hep akıllarındaki ama soramadıkları soruları sorabiliyorlar. Günde ortalama 300-500 kişi geliyor. Lacivert tişörtlüler kitap, turuncu tişörtlüler ise kütüphaneci. Okuma (konuşma) seansları ise 30'ar dakika. 'Yaşayan Kütüphane', Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği'nde okuyucularıyla buluşacak."
Kütüphane kuralları Bildiğimiz kütüphanelere oranla burası çok daha gürültülü bir kütüphane. Herkes ikişer kişilik masalara oturup merak ettiği kitabı okuyor (kimlikle konuşuyor). Kütüphane kurallarının bazıları ise şöyle: "Kitabı sözle veya davranışla incitmek, kitaba hakaret etmek kabul edilemez", "Kitabın yanıtlamak istemediği sorulara cevap vermeme hakkı vardır", "Okuma sonrası kitabınızı yıpratmadan kütüphaneye iade ediniz." Başörtüsü ve HIV + kitapları Başörtüsü Kitabı: "Beni okuyanlar genelde 'Kapanmaya ne zaman ve nasıl karar verdin', 'Ailenin baskısıyla mı kapandın', 'AKP'li misin, cemaatçi misin' gibi sorular soruluyor. Beni okuyan yabancı bir öğrenci 'Madem erkekler saçtan tahrik oluyor o zaman erkekler de kapanmalı mı?' diye sormuştu. Ben de bunun üzerine çok düşünüyorum. Girdiğim ortamlarda bazen bana böcekmişim gibi bakıyorlar. Bundan çok rahatsız oluyorum. İnsanlar benim cemaatçi ya da AKP'li olduğumu düşünüyor. Ama ben ikisine de karşıyım. Ben biraz da feministim. Ve sırf erkekler tahrik olmasın diye kapanmak beni bazen sinirlendiriyor." "Ciddi ama korkunç bir hastalık değil" HIV + Kitabı: "Günde 20-25 kişi beni okuyor. Genelde bu hastalığı nasıl kaptığım ya da nasıl hissettiğim üzerine sorular soruluyor. Hastalığın birinden birine geçmesinin de çok kolay olduğu sanılıyor. Ama aslında öyle değil. Tanı travması denilen hastalığın ilk öğrendiğimde sevdiklerimi bir daha göremeyeceğimi, hayatımın erken biteceğini düşünüyordum. Ama 5 yıl geçti ve ölmedim. Hastalığımı HIV fobisi olan arkadaşlarıma söylemiyorum. Çünkü üzüleceklerini biliyorum. Bir de insanlar bu hastalığın eşcinsel hastalığı olduğunu sanıyorlar. Ama HIV hastalarının yüzde 83'ü kadın ve erkeklerden oluşuyor. Her HIV hastası da AIDS demek değildir. AIDS bu hastalığın son evresine verilen ad. Bu ciddi ama korkunç bir hastalık değil." (BT) Detaylı bilgi için; www.yasayankutuphane.net, www.tog.org.tr adreslerine tıklayabilirsiniz.
ve
www.genclik.bilgi.edu.tr
http://www.utf-ist.org/yan-etkinlikler.aspx
YAŞAYAN KÜTÜPHANE AVRUPA ÜNİVERSİTELERİ ŞENLİĞİ KAPSAMINDA 13 – 14 MAYIS’TA GARAJISTANBUL’DA Toplum Gönüllüleri Vakfı ve Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi tarafından uygulanan Yaşayan Kütüphane projesi, aynı kentte birlikte yaşadığı halde birbiriyle konuşma fırsatı bulamayan insanlara yapıcı ve kişisel bir söyleşi ortamı sunmayı ve bu yolla kişilerin birbirlerine karşı önyargılarını yeniden gözden geçirmelerini teşvik ederek toplumsal barışa katkı sağlamayı hedefliyor. Bu yaratıcı proje, çok kültürlülüğü ve birlikteliği vurgulaması açısından büyük önem taşıyor. Yaşayan Kütüphane tıpkı gerçek bir kütüphane gibi işliyor: Okuyucular kütüphaneye geliyor, katalogdan ödünç almak istedikleri kitabı seçiyorlar; kütüphanecinin yardımıyla kitabı alıyorlar ve belli bir süre okuduktan sonra zarar vermeden kitabı geri iade ediyorlar. Ancak alışık olduğumuz kütüphanelerden farklı olarak, Yaşayan Kütüphane’de kitaplar insan; ve okuyucularıyla kişisel bir diyalog içine giriyorlar. Kütüphane kataloğundaki kitap başlıkları, çoğunlukla genellemelere ve önyargılı davranışlara maruz kalan ve zaman zaman da ayrımcılığa uğrayan grupları temsil ediyor. Yaşayan Kütüphane projesi bu kapsamda, 2007 yılında Barışarock , 2008 yılında Gepgenç ve Barışarock Festival, 2009 yılında Sivil Sesler Festivali, 28. TÜYAP Kitap Fuarı, 2010 yılında !f İstanbul 9. AFM Bağımsız Filmler Festivali’nde yer aldı. Ayrıca İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından desteklenen, Toplum Gönüllüleri Vakfı ve Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi tarafından uygulanan Yaşayan Kütüphane Projesi’nin, kültürel alışveriş ve sürdürülebilirlik ilkelerini amaç edinmiş bir proje olması ve yeni bir etkileşim biçimi oluşturması nedeniyle Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği kapsamında gerçekleşmesi çok anlamlı. Yaşayan Kütüphane kitapları, 13-14 Mayıs tarihleri arasında saat 13.00 -18.00 arasında garajistanbul’da sizleri bekliyor. Detaylı bilgi için: www.yasayankutuphane.net
YAŞAYAN KÜTÜPHANE 13-14 Mayıs 2010 Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Festivali Uygulaması DEĞERLENDİRME RAPORU Volkan Akkuş
DEĞERLENDİRME SONUÇLARI Yaşayan Kütüphane 13-14 Mayıs 2010 uygulaması Toplum Gönüllüleri Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi işbirliği, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı desteği ile Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği kapsamında uygulanmıştır. Yapılan değerlendirmeler okuyuculardan her okuma sonunda doldurmaları istenen okuyucu formları ve kitapların uygulama sonunda doldurdukları kitap formlarında yer alan verilerden elde edilmiştir. İki gün boyunca toplam 10 saat hizmet veren Yaşayan Kütüphane sürecinde toplam 222 okuma yapılmış ve 375 okuyucuya ulaşılmıştır. -
Yaş Dağılımı
Yaşayan Kütüphane uygulaması okuyucu yaş aralığı 18-48 arası olarak gerçekleşmiş. Bu yaş aralığında ağırlıklı olarak 23-32 yaşlarında okuyucular Yaşayan Kütüphaneye okuyucu olarak katkıda bulunmuşlardır. -
Cinsiyet Dağılımı
Okuyucuların cinsiyet dağılımı grafikteki gibidir.
-
YK’den Nasıl Haberdar Oldunuz? Bu uygulama özelinde okuyucuların %60 üzerinde bir kısmının etkinlik anında yapılan yüz yüze tanıtımlar ve İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Gönüllü Programı sayesinde haberdar oldukları belirlenmiştir.
- Hangi Kitabı Ödünç Aldınız? Kütüphane okuyucuları en fazla sayıda transseksüel kitaplarla (48 okuma), en az sayıda görme engelli kitapla (1) okuma gerçekleştirmişlerdir. Okuma sayılarının dağılımı grafikteki gibidir. Bu sonuçların da gösterdiği üzere Yaşayan Kütüphane kitap başlıkları içinde cinsel yönelimle ilgili başlıklar en yüksek ilgiyi görmekte, bunların arasına HIV+ kitap başlığı da eklenmektedir.
-
Yaşayan Kütüphane Fikri Beğeni Grafiği:
-
Katalog ve Önyargılar Beğeni Grafiği (0:Hiç Beğenmedim-5: Çok Beğendim, Etkilendim)
Okuyucuların bu soruya verdikleri beğendim ve çok beğendim/etkilendim cevaplarının oranı toplam %88,7 olmuştur.
-
Kütüphane Gönüllülerini Değerlendirir Misiniz?
Bu soruya verilen cevaplar okuyucuların %98,6 oranında kütüphane görevlilerinden memnun olduklarını göstermektedir. Yalnızca 2 okuyucu ortalamaya yakın ve sadece 1 okuyucu olumsuz yanıt vermiştir.
-
Başkalarına Yaşayan Kütüphanede Okuyucu Olmayı Önerir misiniz?
Yaşayan Kütüphane okuyucuları bu soruya %95,4 oranında “evet” cevabı verdiler. Geri kalan cevaplar ise “belki” ya da boş bırakılmış cevaplar oldu. Okuyucularda Yaşayan Kütüphane İçin Kitap Başlığı Önerileri: Değerlendirme formunun son kısmında okuyuculardan istenen kitap başlığı önerileri arasında sıklıkla tekrar eden ve ilgi çekici görünenlerden bazıları şöyle: Hayat kadını, ateist, uyuşturucu bağımlısı, satanist, hakem, 50 yaşında bakire, politikacı, katil, sirk sanatçısı, savaş esiri, Laz, Çerkez, Zaza, mazoşist, sadist, ülkücü, alkolik, vegan, vejetaryen, Yunan, anarşist, zengin çocuğu, emo, yazar, emlakçı, Almancı, Atatürk ve mülteci.
Okuyucuların kitap okuma sürecine dair yorumları: - Kendi önyargımla yüzleştim ve çok gereksiz olduğunu fark ettim. - Önyargıların bu kadar fazla olduğu bir toplumda biseksüel insanların çok fazla olduğunu öğrendim. -Alevi kitabın bana anlattıklarıyla benim bildiklerim çok farklıydı. - Yahudi kitabın aslında önyargılardan ne kadar uzak olduğunu anladım.
- Her feminen gey değildir. - Transeksüeller iş bulma konusunda çok zorluk yaşıyor. Bu nedenle birçoğu seks işçiliği yapmak zorunda kalıyorlar. -HIV tehlikeli bir hastalık ama ölümcül olmak zorunda değil. - Zarar veren değil zarar gören insanlar olmaları ve yaşadıkları sıkıntıları bir şekilde dışarı vurmadaki başarıları çok etkileyici - Gerçekten cinsellik organla olmuyor. - Toplumdaki önyargıların kimliklerin ne olduğuna bakılmaksızın bireyleri yalnızlığa terk etmesi. - İlk defa sevilebilecek kadar samimi bir Kürt bulduğum için önyargım değişti. - Hiç biseksüel/transeksüel tanıdığım ya da konuştuğum olmamıştı ya da vardı da ben bilmiyordum. - Bilmediklerim varmış, bildiklerim de yanlışmış. - Bugüne kadar psikologları samimiyetsiz insanlar olarak kafamda kurmuştum. Ama hayır! Onlar da bizden biriymiş, en azından benim okuduğum. - Kendi yaftalamamdan utandım. Siyahi insanlar ayrımcılığa uğramış, daha fazla söze gerek yok. - Şizofren insanların gerçekten de normal görünebileceğini öğrendim. Kitaplara, okuyucularına okuma sürecinden nasıl bir yarar sağlamış olabileceklerini sorduk: Kitaplara göre; okuyucularda düşünmeye ve bundan sonra ki hayatlarında bilgi kaynaklarını araştırmaya yönelttiğini, okuyucuların önyargılarının tamamıyla doğru olmadığını, en azından okuma yaparak önyargılarını aşmak adına bir adım attıklarını belirtmişlerdir. - “YK sayesinde okuyucuların kafasındaki önyargıların tamamen ortadan kalkmasa da en azından bu önyargıları sorgulamaya başladıklarını…” - “Okudukları konu başlığına ait gerçek bilgi edindiler. “ - “Bir yaşama biçimi ve anlamı hakkında ilk ağızdan deniyim paylaşmış, anlamaya ve her şeyden önce sorgulamaya yönlenmiş olabilirler.” - “Olmadığını söyledikleri önyargıların olduğunu görmeleri…” - “Kafalarındaki sorulara cevap bulduklarını ve kafalarındaki yargıları sorguladıklarını düşünüyorum.” - “Ürkmeden, korkmadan, rahatça sohbet ettiler.” - “Bir azınlık olarak yaşamanın nasıl bir şey olduğunu birinci ağızdan dinlediler, şaşırdılar! Bunu düşünüyor olmak bile bir kazanç.” - “İnsanlarla tanışma ve okuyucunun kendi gizlilikleriyle yüzleşme şansı…”
- “Farklı acılardan bakabilme yetilerinin geliştiğine inanıyorum.” - “Bilgi edinme ve kaynaklarına ulaşmada daha kolaylık sağladığımı düşünüyorum. İnsanlık arenasında sanal seyirci olarak iç doyumlarında yeni yollar bulabileceklerine inanıyorum.” - “Kişisel deneyimlerimizde sahip oldukları çerçeveleri karşılaştırdılar.” - “Merak etmelerini sağladı. Kaynaklara yönelmeleri gerektiğini ve her bilginin temiz olmadığını anladılar.” - “Hayatlarında, yeni bir dil, yeni bir kültür, yeni bir arkadaş edindiklerini düşünüyorum.” - “Kafalarındaki ötekilerin aslında sadece kafalarında olduğunu gördüler.”
YK kitaplarına, YK deneyiminin kendilerine neler kazandırdığını ve YK süresince onları nelerin zorladığını sorduk:
Kitaplar; zorlandıkları durumları; sabretmek, okuyucuların gözünde kendilerini görmenin olumsuzluğundan, zaman zaman okuyucuların fazla sorgulama girişimlerinden, aynı sorulara defalarca cevap vermek ve her seferinde aynı anlaşılabilirliği sağlamaya çalışmaktan, uygulamanın yerine göre çeşitli lojistik sıkıntılardan bahsetmiştir. Özelliklede aynı sorulara cevap vermekten ancak birebir görüşmelerin daha anlamlı olduğu ve insanların birbirlerini anlamalarında daha yararlı olduğu için bu zorluğu görmezden geldiklerinden bahsetmişlerdir. Kitaplar, bunların dışında ise ilginin ve görüşmelerin yoğunluğu, !f İstanbul uygulaması haricinde diğer uygulamaların bazı fiziksel şartlarının zorluğundan, mesleki anlamda uzmanlık gerektirecek sorulara cevap vermek konusunda zorluk çektiklerinden belirtmişlerdir:
- “İlgisiz ve öylesine gelen okuyucu” -“ Genelleme yapılarak sorulan sorular, ön kabulle sorulan tahrik edici sorular” -“Aynı şeyi tekrar tekrar anlatmak, kendi problemlerini anlatmayı denediklerinde uygun bir dille geri çevirmek. Konu başlığına karşı önyargıları sorgulamaya değil, danışman hizmeti almaya çalışmak” - “Anlamaya kapalı, fikri olmayan, fikir sahibi olmak gibi de bir niyeti olmayan, sormayan, konuşmayan, insanların yoğun olduğu bir grubun karşısındaydım. Zorlayıcı oldu kimi zaman.” - “Bilinçsiz sorular ve okuyucuların umarsız tavırları.” - “YK alanının soğuk olması(TÜYAP uygulaması)” -“YK alanının sıcak olması(Sivil Sesler uygulaması)” - “Çok katı fikirli okuyuculara kendimi anlatmak” - “Kütüphane alanında yapılan medya çalışmasından…” - “Önyargılarından dolayı benim konu başlığımı değil, başka bir konu başlığını beklerken benim konu başlığımı seçen okuyucuların ilgisiz tavırları.” - “Bazı okuyucuların konu başlığı üzerine(psikolog) terapi görüşmesi gibi algılaması”
Ayrıca kazandıkları deneyimi de; yeni insanlar tanımak, kendini başkalarına ifade etmek, kendi kültürü ve hayat felsefesini paylaşmak, insanların gözünden kendilerini gördüklerini ve konuşma, anlatma yeteneklerinin arttığını belirtmişlerdir. -“İnsanlara anlatırken kişinin de bazen kendinde yeni şeyler fark etmesine ve karşısındaki algıyı daha net anlamasını sağlıyor.” - “Bende empati kurdum, sabır kazandım” - “Fikirlerimi pek çok insana aktarabildim ve benim gibi düşünen çok insan olduğunu anladım” - “Benden faklı olan insanların, farklı düşüncelerini öğreniyorum” - “ Kendi ön yargılarımın fark ettim.” - “Birebir okuyucu ile buluşmak çok daha etkili ve empati kurmayı sağlıyor. Bilgi gölüne bir taş attım halka halka yayılıyor” - “Dışarıdan nasıl göründüğümün ve toplumda kendim ile ilgili nasıl bir bilgi eksikliği olduğunu anladım. -“Karşımdakinin beni nasıl tanıdığını, bildiğini, nasıl anlamak istediğini daha iyi öğrendim. Benimle aynı şeyleri arzulayan, önyargısız insanlarla tanışmaktan mutluluk duydum.” - “İnsanları doğru bilgilendirmek ve bilinçlendirmek bana çok huzur veriyor.” - “Kendi sorunlarımı insanlarla paylaşmak rahatlatıcıydı. Önyargıların azaldığını görmek güzeldi.” - “Geleceğe dair gençlerden dolayı daha umutlu bakmaya başladım. İnsanlara bir şeyler anlatabilmek için farklı yöntemler geliştirmeye başladım.”
Kitapların önerilerine kulak verdiğimizde:
Gelecekteki kitaplara: -
Heyecan verici buluyorlarsa kitap olmalarını,
-
Açık ve samimi şekilde kendileri anlatmalarını; hangi kimlikle katılıyorsanız o olmalarını,
-
Devamlı katılım göstermeleri, sabırlı olmalarını, moral bozmamalarını,
-
Okuyucuları iyi dinlemelerini, donanımlı gelmelerini, konuya hâkim olmalarını,
-
Dinlemeyi, insanları ikna etmektense, kendilerini ifade etmeye odaklanmalarını,
-
Bu meselenin sadece okuyucuların yüzleşme meselesi değil, aynı zamanda kendi ile yüzleşme meselesi olduğunu,
-
Anlattıklarının kendi deneyimi olduğunu vurgulamaları ve başka deneyimlerinde olabileceğini okuyuculara hatırlatmalarını, genellemeden kaçınmalarını,
-
Paket bilgi vermekten ziyade sohbet etmelerini,
-
Eğer görünürlükle ilgili bir problemleri varsa, okuyucuyu önceden görmelerini,
Organizatörlere: -
Daha fazla organizasyon yapılması, farklı şehirlerde YK yapılması,
-
Başka kurumlara da YK yapmalarını sağlamaları,
-
Kitap ve başlık sayısını arttırmalarını, kütüphaneye yeni konu başlıkları eklemeleri,
-
Kütüphanenin daha yaygın tanıtılmasını,
-
Kütüphane alanın ihtiyaçlarına daha fazla dikkat etmeleri,
-
Dinlenme alanlarının daha fazla dikkate alınmasını ve böyle bir alanın yaratılmasını,
Gelecekteki okuyuculara: -
Kafalarındaki soruları sormaktan çekinmesinler, açık, nitelikli ve amaca yönelik soruların sormalarını…
-
Mümkün olduğunca çeşitli kitaplar okumalarını;
-
Soruları önceden hazırlamalarını, cevapların karşısında kendilerini kontrol etmelerini;
-
Kitapların varlık nedeni olduklarını unutmasınlar;
-
Yaşayan Kütüphane sistemini daha iyi anlamaya çalışmalılar, organizasyonel değil, felsefi anlamda.
Kütüphanecilere: -
Proje hakkında okuyucuya daha fazla bilgi vermelerini,
-
Okunma sürelerini takip etmelerini,
-
Böyle iyi niyetli ve yardım sever olmaya devam etmelerini,
-
Kütüphanede kitapları önce görevlilerin okumasını
Katalog için: -
Yeni kitap başlıklarının oluşturulmasını,
-
Önyargıların detaylandırılmasını ve yenilenmesini
…önermektedirler. Tüm Yaşayan Kütüphane ekibinin, (kütüphaneciler, kitaplar ve okuyucular) ortak dileği bu deneyimi daha çok kişinin yaşaması, dolayısıyla Yaşayan Kütüphane’nin bundan sonra farklı mekân ve zamanlarda tekrar etmesi yönündedir.
Tüm Yaşayan Kütüphane süreci boyunca bizlerle olan ve desteklerini esirgemeyen herkese Yaşayan Kütüphane’lere gerek olmayacak bir dünya dileğiyle sonsuz teşekkürler…