MUSTAFA AYDIN

Doç. Dr. MUSTAFA AYDIN

Genel Başkan / President Franchising sistemi, marka sahibinin kurumsallaşmak için ortaya koyduğu bilgi birikimi ile girişimciye iş sahibi olma fırsatı sunmaktadır. Karşılıklı “kazan-kazan” sistemi ile büyüyen bu fırsat eşitliği, hem ülke ekonomisine hem de ülkenin istihdam gelirine önemli ölçüde katkı sağlamaktadır.

Günümüzün en yaygın Pazarlama sistemlerinden Franchising sistemini başarılı bir şekilde uygulayan firma ya da kuruluşların öncelikle kuvvetli bir marka yarattıklarını görürüz. Yani bu işin anayasasının birinci maddesinde “Kuvvetli bir marka yaratmak” vardır. Hep söylediğim gibi “Markalaşmayan sadece bu işin hamallığını yapar”. Bir marka olmanın yanı sıra, gelişim sürecine katkı sağlayan başka önemli faktörler de vardır; sistem için gerekli sermaye tutarı, girişimcinin motivasyonu ve sistemin kaliteli yönetimi gibi. Vasat yönetime sahip bir zincirin gelişmesi asla mümkün değildir. Covid- 19 salgınının hepimizin hayatında bir dönüm noktası olduğu kaçınılmaz bir gerçektir. Salgının ilk zamanlarında özellikle AVM’lerin kapatılması ile kiralar konusunda çok ciddi sıkıntılar yaşanmış olsa da bu süreç boyunca, Ticaret Bakanlığımız, TİM, DEİK gibi kurumlar ve diğer sektörel dernekler ile işbirliği içinde birçok sorunumuzu ilgili mercilere aktardık ve çözüm önerileri sunduk. Birçoğuna olumlu dönüşler ve uygulama kolaylıkları sağlanmasına UFRAD olarak vesile olduğumuz için de oldukça mutluyuz. Yeni normal sürecinde ise franchising sektörünün sistematik bir oluşum olması sebebiyle tüm krizlerden minimum zararlarla ayağa kalkabileceğine hep birlikte şahit olduk.

Maalesef bu sürecin ne kadar süreceği belirsiz, bu yüzden şirketlere en önemli tavsiyem; en az 18 aylık bir strateji planı belirlemeleri olacaktır. Markalarımız, hızlı büyümekten ziyade “marka yönetimi, sürdürülebilirlik ve yeni normale nasıl uyum sağlarız” konuları üzerinde çalışmalıdır. Yeni normal demek, dijitalleşme demektir. Aslında salgın öncesinde sadece en iyi kalite ve hizmetle yatırımcılarına kolaylıkla erişebilen firmalar artık dijital pazarlamanın tüm kanallarını başarı hedeflerine eklemek zorundadır. Bu yönde ciddi yatırım yapan markalar özellikle daha genç ve dinamik girişimcilere de kolaylıkla erişebileceklerdir.

UFRAD olarak daha fazla markamızın yurtdışına açılmasını, Turquality ve marka yönetimi programlarına katılmasını her zaman destekliyoruz. Ayrıca ülkemizde Franchise sisteminin en doğru şekilde yürütülmesi için UFRAD Akademi eğitimlerimiz her daim markalarımızın ve siz değerli girişimcilerimizin hizmetinde. Aylık yuvarlak masa toplantılarımız, çalıştaylarımız, Kurucu Kuruluş üyesi olduğumuz DEİK, yönetim kurulu üyesi Dünya Franchise Konseyi, Avrupa Franchise Federasyonu ve Asya Pasifik Franchise Konfederasyonu ve yakın ilişki içerisinde bulunduğumuz TİM, TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD gibi dernekler ve ekonomik platformlarda da Derneğimiz ve üye markalarımızı temsil etmeye devam edeceğiz. Bugün tüm güçlü ekonomiler dünya pazarlarını markaları ile ele geçirmekteler. Bunun bilinciyle, Ülkemizin başarılı girişimcileri de artık kabuklarından sıyrılmalı, dünya standartlarında markalar geliştirmelidir.

Her zaman olduğu gibi Türk markalarımızın dünya pazarlarında başarılarının artarak devam edeceğine olan inancımız tamdır...

The franchising system offers the opportunity to find a job for institutionalization with the knowledge of the brand owner. This equal opportunity, which grows with a mutual “win-win” system, contributes significantly to both the country’s economy and the employment income. We see that the companies or organizations successfully apply the Franchising system which is one of the most common marketing systems of today, create the brand first. In other words, there is a first article of the constitution of franchising sector; “Creating a strong brand”.

Besides being a brand, there are other important factors contributing to the development process; such as the amount of capital required for the system, the motivation of the entrepreneur and the quality management of the system. Never possible to develop for a mediocre managed chain. It is an inevitable fact that the Covid- 19 epidemic is a turning point in our lives. Even if in the early days of the epidemic, there were very serious problems in rents, especially with the closure of shopping malls; we conveyed our problems and offered suggestions to institutions such as DEİK, TİM and ve in cooperation with other sector associations during this period. As UFRAD, we are very happy to be instrumental in providing positive feedback and application facilities to many of them. In the new normal process, we all witnessed that the franchising sector can stand up from all crises with minimum losses, as it is a systematic formation. Unfortunately, how long this process will take is uncertain, so my most important advice to companies is that; They should have a strategy plan for at least 18 months. Our brands should work on the “brand management, sustainability and how we adapt to the new normal” topics instead of fast growing. New normal means digitalization. The firms actually could catch their investors with only the best quality and service before, they should have to add all channels of digital marketing to its success goals, now. Brands that make serious investments in this direction will be able to easily reach younger and more dynamic entrepreneurs.

As UFRAD, we always support the brands to open more abroad, participate in Turquality and brand management programs. Also, our Franchise Academy trainings always at the service for you and our valuable brands in order to carry out the Franchise system in the most accurate way in our country.

We will continue to represent our members and association in our monthly roundtable meetings, workshops, DEİK who we are Founding member, the World Franchise Council, the European Franchise Federation and the Asia Pacific Franchise Confederation, and associations who we are in very close relations such as TİM, TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD.

Today, all powerful economies are taking over world markets with their brands. With the awareness of this, the successful entrepreneurs of our country should now come out their shells and develop world-class brands. As always, we have full belief that our Turkish brands success’ in world markets will continue to increase more and more...