Sayı: 41
ŞUBAT 2012
Fiyatı : 1 TL
life
M
erhaba, Kış ayının en soğuk günlerini yaşıyoruz. İstanbul’a ilk kar taneciği düştü bile. Her yerin bembeyaz olması insana ayrı bir huzur
veriyor.
Dosya konumuz, artık grip gibi yayılmaya başlayan Kanser. Sizler için kanser hastalıklarınından korunma yollarıyla ilgili Sayın Doç. Dr.Ali Osman Kaya hocamızın çok değerli yazısını sizlerle paylaştık. Portre şehir sayfamızda Erciyes’ten Dünya’ya açılan penceremizi, tarihi, mekânları, yaşam ve damak kültürüyle Kayseri ilimizi tanıtıyoruz. Pop müziğinin genç yeteneklerinden Yusuf GÜNEY ile müzik geçmişi ve gelecekteki projeleriyle ilgili sohbet ettik. Birçok farklı mesleklerde çalıştıktan sonra müziğe nasıl geçiş yaptığını keyifle bir şekilde bizlerle paylaştı. 14 Şubat Sevgililer Günü dolayısıyla temamız aşk, sevgi ve kutlama mekanları. Sevgililer gününde nerede nasıl bir kutlama yapacağım diye düşünüyorsanız, bizim yazımıza göz atmadan geçmeyiz deriz. Eğlence bölümümüzde çocuklarınız için resim yarışması ve hoş vakit geçirmeniz için ödüllü kare bulmaca hazırladık. Mevlid Kandilimiz mübarek olsun. Keyifli okumalar. info@kimgrup.com.tr
life
Alışveriş ve Yaşam Kültürü Dergisi ŞUBAT 2012 YIL: 5 SAYI: 41 Kim Adına Sahibi Erol ERSAN Yönetim Yeri KİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Evren Caddesi Barış Sokak No: 6 Bağcılar / İSTANBUL Tel: (0212) 489 21 21 www.kimgrup.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Zeki SARIELMAS Grafik Tasarım Gülşah ŞENEL Mustafa GÜLEÇ Katkıda Bulunanlar Uz.Dr.Zerrin BAYSAL Doç.Dr.Ali Osman KAYA Okur Hizmetleri Hattı Sema GÜR Baskı ve Cilt Star Medya Yayıncılık
Kimlife Kimgrup reklam departmanı tarafından hazırlanmaktadır. Yerel süreli yayındır, ayda bir hazırlanır. Dergimizde ilanlarınızın yer almasını istiyorsanız; 0212 489 21 21 nolu telefondan iletişime geçebilirsiniz.
facebook.com/kimduyuru
twitter.com/kimmarket
KİMLife SAĞLIK
3 kimlife
KİMLife İÇİNDEKİLER
içindekiler 10 6
18
24
30
Kim Şube
"Esenler1 Şubesini Tanıyalım"
12
Şehir Tanıtımı
22
Hobi
29
Kim Market Kampanya
34
Moda
36
Dekorasyon
48
Gezelim Görelim
52
Bebeğimiz
54
Hayvanlar Alemi
60
Teknoloji
64
Ödüllü Bulmaca
"Erciyes'ten Dünya'ya Açılan Pencere KAYSERİ"
"Rölyef Sanatı Hakkında Bilmedikleriniz"
42
"Mavi Kapak Kampanyası"
"2012 Yılının Deri Ceket Modası"
"Eviniz Nasıl Aydınlanmalı"
44
"Hıdiv Kasrı"
"Bebeklerin Günlük Yaşamı"
"Atmacagillerden Kaya Kartalı"
"Yepyeni Teknolojik Haberler Sizlerle"
"Kare Bulmacayı Çözün Yemek Kazanın"
56
KİMLife SAĞLIK
5 kimlife
KİMLife SAĞLIK
Geniş, rahat ve huzurlu mağaza
Mağaza Müdürü Nazım YALVAÇ
Mağaza Müdürü Nazım YALVAÇ Esenler1 şubenizin özelliklerinizden bahseder misiniz?
ve eğitimli personeli ile hizmeti arttırmıştır.
Esenler atışalanı caddesi üzerinde ilçe merkezinde otobüs ve minibüs duraklarının kesiştiği stratejik bir lokasyonda bulunan şubemiz 900 metrekare satışalanı 4 kasası ve 21 eğitimli personeliyle kaliteyi ulaşılabilir kılan uygun fiyat seçenekleri ile aile boyu alışveriş imkanı sağlıyor.
Rakiplerinize nazaran farklılık oluşturmak için nasıl çalışmalar yapmaktasınız?
Esenler1 ilk açılan şubelerden biridir, açıldığından bugüne neler değişti? Şubemiz 1997 yılında müşterilerimize hizmet vermeye başlamış, şirketimizin 2. şubesidir. Yıllar içinde yaşanan bu hızlı gelişime paralel olarak; geriye dönük bakıldığında kaliteyi üst düzeyde tutan müşteri odaklı
6 kimlife
Müşteri memnuyetini kazanmak bir farklılıktır. Biz bunu başardığımıza inanıyoruz. Kaliteli hizmet ve birebir müşteri ilişkilerini sağlayarak piyasalar için rekabet edebilme gücü her zaman farklı olmayı gerektirmiştir. Günümüzde teknolojik yenilikler ile elde edilen farklılaşmalar uzun süreli olmadığından müşterilerinize benzersiz bir satış önerisi ile gidebilmek uzun vadede mümkün olmayacaktır. Bu yüzden farklılaşmanın en önemli yollarından birisi olarak müşteri ilişkileri gösterilmektedir. Bizde buna önem ve değer veriyoruz.
ile
Mağazanızın dizaynında neleri ön plana çıkarttınız?
katılımını eğitimini ve kalite yönetim sistemini öğrenmelerini sağlamaktir.
Mağazamızda 8000 çeşit ürün bulunmaktadır. Mağazamızda manav şarküteri, kasap, gıda ve gıda dışı ürünlerin yanı sıra kişisel bakım ve züccaciye gibi ürün gruplarini müşterilerimizin hizmetine sunmaktayız.
Mağaza içinde teşhir noktalarında ve standlarda kullanılan ürünler yönlendirmeli ürünler olarak ön plana çıkarttık, böylelikle müşterilerimizin aradıkları ürünleri rahatlıkla bulamaları sağlandı. Pastane ve unlu mamüller bölümü mağazanın giriş tarafına alınarak dizayn açısından hoş bir konsept oluşturuldu. Mağazamızın fiziksel unsurlarında mağaza içi trafik (yürüme alanı), geniş rahat gürültüsüz hatta müşterimizi rahatsız etmeyen hafif bir müzik yayını yaparak iyi aydınlatılmış bir mağaza oluşturduk. Müşterilerimize hem alışveriş kolaylığı hem de alşveriş zevki sunuyoruz.
2012 yılında Esenler1 farklılıklar olacak mıdır?
Esenler1 nasıldır?
şubesinin
müşteri
profili
Esenlerde ev hanımlarının ve ailelerin alışveriş sıklığı göze çarpmaktadır.Buna nazaran müşterilerimizin çoğunluğunu ev hanımları, aileler ve esnaflar oluşturmaktadır. Yakın kapsamlı alanındaki tüketici için değil hesaplı alışverişi özellikle markaları daha iyi fiyatlarla edinmek isteyenlerin ziyaret edeceği bir lokasyon olarak Esenlerin hizmetine sunduk.
Hedeflerinizi öğrenmek istesek neler demek istersiniz? Hedeflerimiz arasında kurumsal değerlerimiz ve ilkelerimizi kaybetmeden daha çok müşteriye hitap etmek müşteriye alışverişi kolay kılmak kalite açısından güvenirliliği devamlı kılmak kalitenin ancak ekip çalışması ile sürdürülebileceğine inanarak çalışanlarımızın
7 kimlife
şubesinde
Hizmet kalitemizi arttırarak aylık 50.000 müşteriye ulaşmak. Mağazmızın iç yapısında yapacağımız değişikliklerle müşterilerimize alışverişi kolay ve zevkli kılacağımız gibi markalı ürünleri cazip fiyatlarla müşterilerimize sunarak rakiplerimize şimdiden gözdağı vermekteyiz.
Esenler 1 Mağ
aza
sı Açılış: 14.11.1 997 Kasa Sayısı: 4 900 m 2 Atışalanı Cad. No:25 Esenler/İSTAN BUL 0212 611 31 94
KİMLife KİM ŞUBE
Şubeniz hangi ürün grupları müşterisinin karşısına çıkıyor?
KİMLife ANMA
Soğuk havalar
cildinizi mi kurutuyor? H
em sağlığımızı hem de güzelliğimizi yansıtan, dış ortamla vücudumuz arasında bariyer görevi gören deri, mevsimsel değişiklerden direkt olarak etkilenir. Zorlu kış koşullarında, ısının düşmesi, soğuk ve rüzgarlı hava, derinin yeteri kadar nemlenmesini engeller. İç mekanda ise ısıtma sistemlerinin ortamın nemini azaltması, kalın yorgan ya da elektrikli battaniye kullanmak ve pencereleri sıkı sıkıya kapalı tutmak deriyi susuz bırakır. Memorial Etiler Tıp Merkezi Dermatoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Zerrin Baysal soğuk havalarda cilt sağlığı hakkında önemli bilgiler verdi.
Deri ruhsal olarak da kış koşullarından etkilenir. Deri, sert kış koşullarından fiziksel olarak etkilendiği gibi, ruhsal olarak da etkilenir. Kışın gelmesi hafif bir depresyona, harekette kısıtlılığa, metabolizmada yavaşlamaya yol açar. Bunların sonucun-
da ışıldaması azalmış, matlaşmış, tonunu kaybetmiş, gözenekleri genişlemiş ve komedonları artmış bir cilt ortaya çıkar. Kış mevsiminde de sağlıklı ve güzel bir cilt mümkün Tüm bu olumsuz şartlara rağmen, yaptığımız şu yanlışların farkına varıp alışkanlıklarımızı değiştirirsek kış mevsiminde de ışıltılı, sağlıklı, nemli bir cilt ile daha iyi bir görüntü ve daha iyi bir ruhsal duruma sahip olabiliriz. *Sık ve çok sıcak su ile yıkanmayın Sıklıkla yıkanmak ve yıkanırken çok sıcak su kullanmak deri yağlarını azaltarak derinin daha fazla kurumasına neden olur. Deri kaşınır, kızarır, hatta kuruluk egzaması gelişebilir.
Cildiniz pul pul dökülmesin Kış aylarında daha hassas hale gelen, dayanıksızlaşan deri, soğuk havalarda kan dolaşımının da yavaşlaması sonucunda kuruyabilir, pul pul olabilir, çatlama eğiliminde, daha gergin, kaşınan, kızaran ve kabalaşan bir hal alabilir. Eğer kişi genetik olarak hassas bir deriye sahipse bu bulgular daha da abartılı bir şekilde görülür. Ayrıca bu insanlar için atopik egzama, sedef hastalığı, pruritus, kserotik egzama gibi deri hastalıklarının başlaması söz konusu olur.
*Banyo sırasında ve sonrasında kremli ürünler kullanın Banyo sırasında kullanılan ürünlerin kremli olması, özel banyo yağlarının kullanılması ve banyo sonrasında deri nemli iken bir nemlendirici balsamın tüm vücuda uygulanması cilde ihtiyacı olan nemi kazandıracaktır. *Kış güneşinden de korunun Soğuk havadan daha az etkilenmek için,
8 kimlife
KİMLife DOKTOR YAZISI
*Yünlü ve sentetik kıyafetlerin deriye direkt temasını engelleyin Yünlü ve sentetik kıyafetlerin deriye direkt temasını engellemek kaşıntı ve kuruluğu azaltacaktır. *Hekiminize danışarak cildinize uygun nemlendiriciyi seçin Yüzdeki kuruluk, gözaltındaki morluklar, torbalaşma ve matlaşma kişiyi daha yaşlı göstereceğinden uygun bir nemlendirici dışarı çıkarken, güneş koruyucu özelliği olan bir nemlendirici kullanılmalıdır. Ayrıca mümkün olduğu kadar açıkta kalan bölgelerin şapka, gözlük, eldiven, atkı ile örtülmesi gerekir.
*Vitamin ve hyalüronik asit içeren ürünlerle lifting tedavisi yaptırabilirsiniz Tonusu azalmış, matlaşmış, kurumuş ciltleri toparlamak için vitamin ve hyalüronik asit içeren ürünlerle lifting tedavisi yaptırmak, hem yaşlanmayı engelleyecek, hem de cilde ışıltı verecektir.
*Ellerinize özen gösterin Hem yaşlanmasını engellemek, hem de gelişebilecek el egzamalarını önlemek amacıyla sık suya maruz kalan ellerimizi günde 5-6 kez yağlandırıcı ürünlerle nemlendirmek, ev işlerini egzama eldiveni ile yapmak doğru olacaktır.
*Botoks uygulaması ile yaza daha diri ve çizgisi azalmış bir yüz ile girin İfade kırışıklıklarının gelişmesini engellemek, yaşlanmayı geciktirmek için ise botoks uygulamaları yaptırmak yaza girerken daha diri ve çizgisi azalmış bir yüze sahip olmayı sağlayacaktır.
kullanmak vazgeçilmez olmalıdır. Kişinin deri özelliğine göre kullanılacak nemlendirici seçimi mutlaka hekime danışılarak seçilmeli, uygun olmayan ürünlerin deriye daha da zarar vereceği unutulmamalıdır. *Her kış kimyasal peeling tedavisi uygulayın Her kış uygulanacak kimyasal peeling tedavileri cilde canlılık verirken, ölü tabakanın atılmasını sağlayarak alttan daha taze ve canlı, pürüzsüz bir deri elde etmek için uygun bir tedavi yöntemi olacaktır. *Dudak kuruması ve çatlamasını önleyin Dudaklarımızı günde 4-5 kez uygulayabileceğimiz vazelinle nemlendirmek kurumalarını ve çatlamalarını önleyecektir. *Beslenmenize dikkat edin Bol su içmek, taze meyve ve sebze tüketmek, ceviz, fıstık, fındık, kuru kayısı ve havuç yemek cildin ekstra nemlenmesini sağlayacaktır.
Uz. Dr. Zerrin BAYSAL MEMORIAL Etiler Tıp Merkezi Dermetoloji Bölümü
9 kimlife
KİMLife SAĞLIK
İstanbul’a en yakın
kayak merkezi Kartepe
K
artepe gezinizde, doğa içinde güzel bir köy kahvaltısı, piknik, mangal veya dere kıyısında alabalık ile karnınızı doyurabilir, doğa içinde yürüyüşe çıkabilir, kış aylarında ise Kartepe kayak merkezinde kayağa çıkabilirsiniz. Yaz aylarında trekking, avcılık, atv ile gezi ya da Sapanca gölüne inerek yüzmeye gitmek de göz ardı edilmemesi gereken heyecanlardır. Kartepe'de konaklama düşünürseniz, Kartepe otelleri senenin 12 ayı size doğa içinde temiz hava, romantizm ve huzur sunacaktır.
noktasıdır. Kestane, fındık, çam, meşe gibi ağaçların karışımından oluşan oldukça sık ve gür ormanlarla kaplıdır. Sık yağış alan bir bölge olduğundan da yeşilin her tonunu Kartepe'de görmek mümkün. Su açısından bereketiyle Kartepe, bolca bulunan dere yataklarıyla alabalık cinsi balıkların yuvası, Sapanca gölünün de en büyük su kaynağı olur. Kartepe'nin tarihine bakacak olursak; Bizans ve Roma dönemine ait kazı, eser
Peki coğrafyası, geçmişi, tarih sayfalarındaki yeri, kültürü, insanlarıyla Kartepe neresidir? Kocaeli'ne bağlı Kartepe, aslında 2008 senesinde 7 beldenin birleşmesiyle ilçe statüsünü almıştır. İzmit'in doğusu ile Sapanca'nın batısındadır. En yüksek rakımı 1699mt'dir ve bugün turizm faaliyetleri açısından oldukça faal olan Kartepe kayak merkezi'nin bulunduğu alandır. Samanlı dağları arasında bulunan Kartepe, ayrıca Marmara bölgesinin de en yüksek üçüncü
ve mezarların bulunması, bu coğrafyanın oldukça eski medeniyetlere kadar ev sahipliği yaptığı konusunda bizi bilgilendirir. Yavuz Sultan Selim tarafından Arabistan'a uzanması için oluşturulan Bağdat yolu (İpek yolu) Kartepe'nin eteklerinden geçmesiyle, Osmanlı dönemindeki önemini perçinler. Günümüzdeki nüfus yoğunlu ise yaklaşık 1 yüzyıl evveline dayanır. Sarımeşe, Köseköy gibi beldeler Yunanistan ve Bulgaristan'tan göçmenlerimize ev sahipliği yaparken, Kartepe'nin eteklerindeki Maşukiye beldesindeki nüfus yoğunluğu çoğunlukla 1878 Rus harbi sonrasında yerleşen göçmenlerden oluşmaktadır. Önceleri ağırlıklı olarak Çerkezler, Abazalar ve sonrasında Laz ve Karadenizlilerin göçleri ağırlıklı olmuştur. Tarım ve hayvancılık yoğunluklu olarak insanların geçim kaynağı olmuştur. Günümüzde ise kartepe, enfes doğası ile turizm sektöründe sivrilen bir isim olmuştur. Bu doğrultuda Kartepe günübirlik gezi alternatifleri arasından, özellikle İstanbul, İzmit ve Adapazarı gibi şehirlere yakınlığı ile insanların sıklıkla rağbet ettikleri bir turizm cenneti haline gelmiştir.
10 kimlife
Zirveye değil de, Sapanca yoluna doğru devam ederseniz, piknik alanı içerisinde kahvaltı edebileceğiniz Meşelik piknik alanını göreceksiniz. Her nerede yerseniz yiyin, Kartepe kahvaltı menünüzde özellikle peynir çeşitlerinden memnun kalacaksınız. Çerkez peyniri ile birlikte yöre köylerine özgü peynirler gerçekten akılda kalacak lezzetler. Alabalık Kartepe'nin ziyaretçilerine sunduğu yemek alternatifleri arasında şüphesiz alabalık, akla ilk gelen yöresel seçeneklerdendir.
Kartepe'nin eteklerindeki Maşukiye'de bir çok vadi ve dere bulunduğundan, buralardaki alabalıklar zaman içerisinde ün salmıştır. Yeşilin her tonunu görebileceğiniz ve sıra sıra bir kaç alabalık tesisini bulabileceğiniz Aygır deresi, müthiş güzelliktedir. Kartepe yolunda tırmanışa geçmiş iken yaklaşık 1 km sonrasında yol üzerinde tabelalarını fark edeceğiniz Vadi restaurant ve Yazıcılar tesisleri, değerlendirmek isteyebileceğiniz güzel seçeneklerdendir. Ayrıca Sapanca yoluna doğru devam etmeniz halinde, Cansu alabalık'ta sizin için diğer bir alternatif olacaktır. Burada isterseniz kendi alabalığınızı kendiniz tutabiliyorsunuz. Güveçte alabalık isterken, fileto şeklinde ısmarlamayı unutmayın. Böylelikle kılçıkları ayıklanmış halde keyfini çıkarabilirsiniz. Piknik Doğa içerisinde, dağda ve ormanda, yeşilliklerin arasında temiz hava ve kuş sesleriyle birlikte piknik yapmadan daha ferahlatıcı ne olabilir? Bu anlatım size tanıdık, belki de özlediğiniz bir keyfi tarif ediyor ise bilmenizde fayda var ki Kartepe, piknik yapmak için olabilecek en güzel seçeneklerdendir. Kartepe'de ezbere fazla yer bilmenize gerek yok. Kartepe'ye ulaşımı sağladıktan sonra, Maşukiye merkezinden itibaren Kartepe zirvesine kadar yol üzerinde dinlenebilecek, piknik yapabilecek yerleri bolca göreceksiniz. Buralarda isterseniz size alabalık, sucuk ekmek, mangal, demlik çay hazırlanabilir ya da kendin pişir kendin ye usulü olarak, yemeğinizi ve mangalınızı kendiniz hazırlayabilirsiniz. Eğer sadece piknik alanından istifade edip yemeğinizi kendiniz hazırlayacaksanız, genellikle piknik alanlarında masa başı 10 tl gibi bir ücret ödenir. Ulaşım Araba ile eğer İstanbul'dan geliyorsanız, tem'den gelirken "Doğu İzmit" çıkışından devam edeceksiniz. Zaten bu levhadan başlamak üzere, önünüze çıkacak diğer levhalar "Kartepe" ismiyle sizi yönlendirmeye devam edecek. Kartepeye otobüsle, Harem'den ve Yenisahra ofislerinden yarım saatte bir kalkan Efetur ya da İzmit Seyahat şirketlerinden biri ile İzmit merkez'e gelebilir, oradan da Maşukiye minibüsü ile Kartepe yolunun başındaki Maşukiye merkeze gelebilirsiniz. Buradan zirveye çıkmak için taksiye binmeniz gerekiyor. Kaynak: kartepe.org
11 kimlife
KİMLife GEZELİM-GÖRELİM
Kartepe kayak sezonu ne zaman başlar? Kartepe'de kayak sezonu genelde Aralık ortası gibi başlar, Mart ortası gibi de biter. Tabii bu ortalamanın değişiklik gösterebilmesindeki en büyük etkenler o sezon süresince devam eden yağış oranı, hava sıcaklıkları ortalaması ve rüzgarın yönleridir. 2 metrelik bir kar birikiminin kuvvetli lodos ile 10 günde erimesi olağan (ve kayakçılar için talihsiz) bir durumdur. Kartepe'de kar durumunun liftlerin çalışabilmesine elverişli hale gelebilmesi için Kartepe kar kalınlığının yaklaşık 7080 cm'lik bir seviyeye gelmesi gerekmektedir. Bu andan itibaren Kartepe kayak turlarını inceleyebilir ya da arabanızla kendinizi yola atıp, Kartepe'de yaz boyu özlediğiniz zevkle kucaklaşabilirsiniz. Kahvaltı Yoğun hayat koşturmacasın da, sabahları kahvaltımızı acele şekilde bitirip işe gitmeye alışmış olabiliriz. Ne var ki arada bir kendimize bir değişiklik, bir güzellik yaparak doğa içerisinde, ağaçların, kuş seslerinin arasında zengin çeşitleriyle bir köy kahvaltısı yapmak fena olmaz mıydı? Kartepe'de kahvaltı, özellikle hafta sonu şehirden, trafikten ve alıştığımız rutinden kaçmak için ferahlatıcı bir programın başlangıcı olabilir. Kartepe'nin eteklerine geldiğinizde Maşukiye'de ve zirveye çıkarken yol üzerinde, kahvaltı edebileceğiniz birçok alternatif var. Dere kıyısında kahvaltı için enfes Sapanca gölü manzarası karşısında kahvaltı etmek için ise Manzara restaurant değişik alternatifler olabilir.
KİMLife SAĞLIK
Erciyes’ten Dünya’ya açılan penceremiz
Kayseri 12 kimlife
Sanayi Küçük sanayi siteleri ve organize sanayi bölgeleri sanayi sektörünün altyapısı olarak değerlendirilebilir. Kayseri'de KSS kapsamında 3500'e yakın işyeri yapılmıştır. İlde 8 KSS faaliyet göstermektedir. Kayseri'de 6 organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. 1. Organize Sanayi Bölgesi dışındaki Mimarsinan Organize Sanayi ve İncesu Organize Sanayi bölgeleri 2005 yılında faaliyete başlamıştır. Sanayi altyapısı çerçevesinde Kayseri Serbest Bölgesi de önemli bir yere sahiptir. Kayseri Serbest Bölgesi, Türkiye'nin en büyük serbest bölgesi alanına sahiptir. Kayseri Serbest Bölgesi'nde 2007 yılı verilerine göre yaklaşık 43 tesis faaliyet göstermektedir. Kayseri 1. Organize Sanayi Bölgesi'nde 2006 yılı itibariyle 711 sanayi tesisi bulunmaktadır. Ticaret Kayseri ticaretinin ve ekonomisinin tarihi milattan öncesine dayanmaktadır. Şehrin isminin Mazaka olarak anıldığı dönemlerde, dünya-
da ekonominin ve ticaretin tek merkeziydi. Yeni keşfedilen belgelere göre de Türkiye ve dünyada ilk organize sanayii Kayseri'de Bacıyan-ı Rum (Ahi Evren'in kurduğu Anadolu Bacıları) tarafından kurulmuştur. Bu bilgi, Bacıyan-ı Rum belgeselinin çekimlerini de Kayseri'de yapan, yapımcısı Nuh Mete Deniz tarafından belge ile belgelenmiş ve bilim adamlarına sunulmuştur. Aynı şekilde gerek sanayileşme ve kentleşme olgularıyla olan iki yönlü bağlantısı ve gerekse yarattığı gelir ve istihdam açısından Kayseri çok önemli bir ildir. Sanayi yapısı ile tarım ve hayvancılık potansiyeli Kayseri'deki mevcut ticari hayatın gelişmesinde önemli bir yer tutmaktadır. Kayseri'nin sanayi üretim kapasitesi ve çeşitliliği dış ticareti de geliştirmiştir. Takribi bir buçuk milyar dolar ihracat gerçekleştirilmektedir. İlde 20.000'i aşkın ticaretle uğraşan işyeri vardır. Ayrıca Kayseri'de bankacılık da gelişmiştir. Eğitim Üniversiteler Erciyes Üniversitesi, 1978 yılında Kayseri Üniversitesi adı altında kuruldu. 1969 yılında Hacettepe Üniversitesi'ne bağlı olarak açılan Gevher Nesibe Tıp Fakültesi ve 1977 yılında açılan Kayseri İşletme Fakültesi, Erciyes Üniversitesi'nin nüvesini oluşturmuştur. Kayseri'deki diğer iki yüksek öğretim kurumu olan ve 1965'de kurulan Kayseri Yüksek İslam Enstitüsü İlahiyat Fakültesi olarak; 1977'de kurulan Kayseri Devlet Mimarlık ve Mühendislik Akademisini Mühendislik Fakültesi
13 kimlife
olarak bünyesine alarak 1982 yılında Erciyes Üniversitesi adını almıştır. Abdullah Gül Üniversitesi, Yasal olarak kabul edilmiştir. Kayseri'nin 4. üniversitesi olan Abdullah Gül Üniversitesi'nin temelleri, düzenlenen görkemli bir törenle atılırken gerek üniversitenin kuruluş aşamasında gerekse de adının Abdullah Gül olarak belirlenmesinde büyük gayret gösteren Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki adı bir adım öne çıktı. Üniversite ayrıca Kayseri'nin 2. devlet üniversitesidir. Melikşah Üniversitesi, Kayseri'nin ilk vakıf üniversitesi olma özelliği taşıyan üniversite 2008 yılında öğrenci alımına başlamıştır. Nuh Naci Yazgan Üniversitesi, Kayseri'nin 2. vakıf üniversitesi olan üniversite 2011-2012 eğitim öğretim döneminde öğrenci alımına başlayacaktır. Tarım Tarım; Kayseri ekonomisinde sanayi, ticaret, ulaştırma sektörlerinden sonra gelmektedir. 671.000 hektar arazi tarımda kullanılmaktadır. Bu miktar il topraklarının %40'ına karşılık gelmektedir. İl sanayisinin %13'ü tarım dışı, %6'sı çayır-mera, %41'i orman fundalıktır. Tarım arazisinin %48'i tahıl ekimine ayrılmakta %42'si ise nadasa bırakılmaktadır. Kalanı baklagillere, endüstriyel bitkilere, yağlı tohumlara, yumru bitkilere, sebzelere ve meyveciliğe ayrılmıştır. 607.000 hektar sulanabilir arazinin 150.000 hektarı ekonomik olarak sulanabilmektedir. Sulama kapasitesi artarken sulu tarımda verim 5-6 kat artacağından sulama projeleri inşaatları sürdürülmektedir. Hayvancılık Kayseri'de küçük ve büyükbaş hayvancılık Türkiye ortalamasına yakın olup, küçükbaş potan-
KİMLife ŞEHİR
K
ayseri ilinin merkezi olan şehir. Şehrin merkez nüfusu son sayımlara göre 1.064.164'dür. Melikgazi, Kocasinan, Talas, İncesu ve Hacılar olmak üzere 5 metropol ilçeden oluşur. Türkiye'nin nüfus bakımından 7.büyük kKentidir. İç Anadolu'nun ise Ankara'dan sonraki 2.nüyük kenti ve sanayi merkezidir. Kültür düzeyi, yeryüzü şekilleri ve yaşam standartları göz önüne alındığında ise Türkiye'nin en gelişmiş kentlerindedir.Kayseri geniş cadde ve yolları,yüksek binaları ve modern şehir görüntüsüyle dikkat çekmektedir.Bu yapısıyla Türkiye'de ki diğer kentlere örnek teşkil etmektedir.
Kayseri mutfağı ağırlıklı olarak unlu ve etli besinlerden oluşur. Mantı Kayseri'nin en gözde yemeğidir. Araştırmalara göre 36 çeşit mantı pişirilmektedir. Bunlar arasında en yaygın olanı etli mantıdır.
KİMLife SAĞLIK siyeli büyükbaş potansiyeline göre daha fazla gelişmiş durumdadır. Kanatlı hayvan varlığı Türkiye ortalamasının iki katı seviyesindedir.
kebabı, fırınağzı, karın-mumbar, yağbâri, pöç, kovalama, üzüm yemeği etli ve yumurtalı yemeklerin en ünlüleridir. Tatlılar ise zengin bir çeşide sahiptir. Oklava baklavası, açma baklava, kamış baklava, güllü baklava, fincan ağzı, nevzine, telteli (pişmaniye), dut pekmezi, aside, incir dolması Kayseri sofralarını süsleyen tatlılardır.
Kayseri'de üretilen hayvansal ürünler içerisinde parasal değer olarak ilk sırayı et, ikinci sırayı süt, yumurta da üçüncü sırayı almaktadır. Beyaz et 4. ana üründür. Kayseri'de tatlı su balıkçılığı da sürekli gelişmektedir.
Giyim Kuşam Şehir kadınlarının bir kısım kadınlar maddi imkanlarına göre şal - ipekli - basma - pazen vesaire gibi kumaşlardan mamul, göğsü kapalı, parmak yakalı, kolları uzun ve tasmalı düz veya rübalı uzun entari giyerler, bellerine şal veya dokuma kuşak bağlarlardı, Genç ve ihtiyarlar başlarına yazma yemeni, yazma başörtü ve dölbent (tülbent) örterler ve bunları sallayıp, başları üzerine atarak uçları aşağı sarkardı. Kışın üzerine boy hırkaları, ayaklarına iskarpin mes giyerlerdi. Gençler, başlarına (tepelik) tãbir ettikleri kadife veya ipekli kumaşdan mamul fes şeklindeki hotoz gibi (altın veya eski gümüş paralar) ve her nevi tezyinat ile süslü başlık giyerlerdi. Köylü kadınları servetine göre her nevi kumaştan mamul üç parçalı entari başlarına yazma yemeni yapık (bürgü) tabir ettikleri beyaz tülbent örterlerdi. Bunlarda da başlarına tepelik fes koymak adeti vardı.
Yemekleri Kayseri mutfağı ağırlıklı olarak unlu ve etli besinlerden oluşur. Mantı Kayseri'nin en gözde yemeğidir. Araştırmalara göre 36 çeşit mantı pişirilmektedir. Bunlar arasında en yaygın olanı etli mantıdır. Evlerde en çok tüketilen ve halk arasında "Aşma-karna" tabir edilen yiyecek türü, kesme çorba, erişte ve makarnadan oluşmaktadır. Unlu yiyeceklerden bir diğeri, su böreğidir. Kuru börek, tandır böreği, katmer yine unlu yiyeceklerdendir. Arabaşı, hem yapılması, hem de yenmesi marifet isteyen bir yemektir.Bu yemeğin en önemli adabı, kaşığa büyük parça halinde hamur almak ve bunu çorba tasma batırırken içine düşürmemek ve hamurları çiğnemeden yutmaktır. Hamuru düşürenlere, aynı yemeğin yaptırılması cezası uygulanır. Güveç Kayseri'nin en gözde yemekleri arasındadır. Toprak güveçlerde, özellikle yaz aylarında sebzeden yapılan bir yemektir. Ana malzemesini, patlıcan, domates, biber, sarımsak ve et oluşturur. Buna patates ilave edildiği de olur.
Pehli, sulu köfte, pirinçli köfte, saç
14 kimlife
Köylüler yaz mevsiminde üç etek entari üzerine yerli bezden mamul beyaz (Ak) tabir ettikleri cekete uygun bir elbise kışın ise şalvar, genellikle yerli mamulattan pamuklu mintan ve aba giyerlerdi. İhtiyarları
Madencilik Kayseri maden varlığı açısından zengin sayılabilecek bir ildir. Kayseri'nin maden ve diğer yeraltı zenginlikleri varlığı şu şekildedir: Asbest, bakır, kurşun, çinko, demir, diyatomit, fosfat, jips, kaolen, krom, kum-çakıl, manganez, mermer, tuğla-kiremit ve turba. Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) hazırladığı Altın Fırsatlar Raporu'nda, Kayseri ve çevresinde altın rezervleri olduğu belirtilmektedir. Aynı zaman alüminyum da Kayseri maden işçiliğinde de çok yükselmiştir. Kayseri'de yaklaşık olarak 1029 maden işçisi çalışmaktadır.
Kıranardı Kent Ormanı 850,000 metre kare yüz ölçümü, spor ve yürüyüş alanları ve restoranları bulunan Kayseri'ye kara yoluyla 10 dk. uzaklıkta bir bölgedir.
Ormancılık Kayseri orman potansiyeli bakımından zengin değildir. Türkiye orman varlığının %0.5'i Kayseri'dedir. Kayseri'de 22,000 hektar normal ve 85,000 hektar bozuk olmak üzere 107,000 hektar orman arazisi bulunmaktadır. Orman yapısının zayıflığı orman ürünleri üretimini de sınırlamaktadır.
Erciyes Dağı Türkiye'nin en güzel kayak pistine sahip bölgelerinden biridir. Ayrıca sağlık turizmi açısından da, gerek temiz ve yumuşak havası gerekse doğal zengin mineralli kaynak sularıyla sağlık ve kış sporları bakımından eşsiz güzelliklere sahip nadir yerlerden biridir.
Sosyal yapı Şehrin tarihten gelen kozmopolit yapısı bugün de devam etmektedir. Farklı unsurlar birbirleriyle uyumlu ve barış içinde yaşamaktadırlar. Dernek Teşkilatı Genel Merkezi Ankara da olup resmi adı Kayseri İli Yardım Derneği'dir. Türkiye genelinde de bir çok şubesi mevcut ve kamu yararına bir dernektir. Turizm Erciyes Türkiye'nin en güzel kayak pistine sahip bölgelerinden biridir. Ayrıca sağlık turizmi açısından da, gerek temiz ve yumuşak havası gerekse doğal zengin mineralli kaynak sularıyla sağlık ve kış sporları bakımından eşsiz güzelliklere sahip nadir yerlerden biridir. Şehir merkezine yakınlığı ve dünyaca ünlü toz karı ile meşhur Erciyes Dağı, şehrin güney kısmında yer alır. Türkiye'nin Ağrı Dağı'ndan sonra en büyük dağı olma özelliğine sahip olan Erciyes, yıl içerisinde kayak yapmak için uygun bir alan olarak görülebilir. Erciyes üzerinde yapımı başlanan Erciyes Master Planı ile, bölgenin uluslararası turizme katılmasının hızlanması beklenmektedir.
Kapuzbaşı şelaleleri Yahyalı ilçesinin Küçükçakır köyünün kuzeyinde bulunan Ensenin tepesinde yer almaktadır. Kapuzbaşı şelaleleri irtifa akışı itibariyle Niagara'dan (55 m), Finlandiya'da bulunan İmatra'dan (25 m), Erzurum'daki Tortum'dan (50 m), Antalya'da bulunan Düden'den (25 m) ve Manavgat'tan (5 m) daha büyüktür.
15 kimlife
KİMLife ŞEHİR
Sultansazlığı Dünyanın sayılı kuş yurtlarından biridir. Sultansazlığı, barındırdığı kuş varlığı ile Avrupa ve Ortadoğu'nun en önemli sulak alanlarından biridir. Sultan Sazlığı'nda şimdiye kadar 251 kuş türü tespit edilmiştir. 600 bin adet ördek, kaz ve flamingo tespit edilmiştir. 17.200 hektarlık alanı kapsamaktadır. 1971 yılında alanın Orman Bakanlığı tarafından "Su Kuşları Koruma ve Üretme Sahası" olarak ilan edilmesini takiben, koruma çalışmaları başlatılmıştır.
başlarına fes üzerine yeşil-beyaz sarık, gençleri fes veya keçekülah üzerine abãni veya yazma yemeni, yapık sararlardı.
KİMLife ŞEHİR
Spor Şehirde futbola ve basketbola karşı büyük bir ilgi vardır. Futbolda Spor Toto Süper Lig'de mücadele eden Kayserispor ve Bank Asya 1. Ligde mücadele eden Kayseri Erciyesspor şehri temsil eder. Şehirde, 2009 da hizmete giren 32.863 seyirci kapasiteli tüm tribünleri kapalı, tamamı koltuklu, Türkiye'nin ilk modern stadyumu Kayseri Kadir Has Stadı'nda mevcuttur. Basketbolda ise bayanlarda birinci ligde mücadele eden Panküp Kayseri Şekerspor ile temsil edilmektedir. Panküp maçlarını 7500 seyirci kapasiteli Kadir Has Kongre ve Spor salonunda yapmaktadır. Amatör sporda ve atletizmde Kayseri Birlik spor şehri temsil etmektedir. Kayseri Kalesi Kayseri Şehri içinde kale ve surları geniş bir alan kaplamaktadır. Kayseri Surları'na ait ilk bilgi, Roma İmparatoru III. Gordianus zamanına (M.S. 238 -244) ait olan sikkelerde bulunmaktadır. Bu bilgiden, bu tarihte surların inşa edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. İkinci bilgi ise, VI. yüzyılın ilk yarısına aittir. Bizanslı tarihçi Prokopius. Kayseri'nin kuruluşunda yapılmış olan surun, birbirinden uzak tepeleri, bahçeleri ve meraları çevirdiğini ve şehrin evlerinin burayı dolduramadığını, Bizans İmparatoru Justinian'ın (M.S. 527565), şehri koruyabilmek için eskiye nazaran surları daha dar yaptırdığını, yani esas suru daralttığını belirtmektedir. Pamuk Hanı
Kayseri ticaretinin yoğun bölgesinde
Şehir kadınlarının bir kısım kadınlar maddi imkanlarına göre şal - ipekli - basma - pazen vesaire gibi kumaşlardan mamul, göğsü kapalı, parmak yakalı, kolları uzun ve tasmalı düz veya rübalı uzun entari giyerler, bellerine şal veya dokuma kuşak bağlarlardı.
bulunan Pamuk Hanı, Kapalıçarşı'nın batı kısmındadır. Bedesten ve Vezirhan ve Kapalıçarşı gibi diğer ticari yapılara oranla oldukça küçük ölçekli bir yapıdır. Bazı kaynaklarda ismi "Kapan Hanı" ve "Pembe Han" olarak da geçen Pamuk Hanı'nın XV. yüzyılın sonlarında yapıldığı sanılmaktadır. Damat İbrahim Paşa`dan Yadigar: Vezir Hanı Vezir Hanı, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından 1724 yılında yaptırılmıştır. İnşa edildikten sonra yayınlanan bir fermanla Vezir Hanı'nda sadece kuyumcu, abacı, kumaşçı, çuhacı gibi o günün itibar gören mesleklerinin faaliyet göstermesine izin verilmiş, bu uygulama Damat İbrahim Paşa'nın ölümünden sonra yürürlükten kaldırılmıştır. Kayseri`nin taş köprüleri... Kayseri'de bulunan köprülerden günümüe ulaşanlar Kızılırmak üzerine kurulan köprülerdir. Kayseri'nin Kırşehir, Yozgat ve Sivas ile ulaşımında etkin olarak kullanılmışlardır. Bu köprülerden Çokgöz Köprüsü Yamula Barajı'nın altında kalmıştır. Tekgöz köprüsü ise artık atıl durumdadır.
Şahruh köprüsü halen kullanılmakta olup, ağır taşıtların riske karşı onarılmıştır. Kuruköprü ise eski Kayseri'ye (Mazaka) su taşıyan bir kemerdir. Kayseri`de Türbeler ve Kümbetler Türkler hakimiyetleri altına giren, Afrika'dan, Hindistan'a kadar uzanan ve Ortadoğu, Küçük ve Orta Asya'yı da içeren bir alan üzerinde, en mütevazisinden en muhteşemine kadar yüzlerce anıt - mezarlar inşa etmişlerdir. Kayseri, barındırdığı onlarca türbe ve kümbet ile Selçuklu - Türk mimarisinin en güzel unsurlarını barındıran illerimizin başında gelmektedir. Kayseri Çeşmeleri Ülkemizde en eski çeşmelere sahip olması, plan ve görünüş olarak yöreye özgü mimari ortaya koyması ile Kayseri çeşmeler yönünden ilgi çeken şehirlerden bir tanesidir. Çifte Önü Çeşmesi (Melikgazi) Kayseri Şehit Miralay Nazım Bey Caddesi'nde, Çifte Önü Camisi yakınındadır. Çeşmenin iki kitabesi bulunmaktadır. Bunlardan yapım kitabesi 1753, onarım kitabesi de 1878 tarihlidir. Çeşme yakınında yine eski bir cami olan Çifte Önü Camii vardır. Caminin hem şerefeli hem de minareli ezan okuma yerleri bulunmaktadır. Orijinal olan giriş kapısının sağındaki şerefedir. Lala Cami Çeşmesi (Melikgazi) Kayseri Kiçikapı Mevkiinde Lala Mahallesi'nde, Lala Camisi'ne 10 m. uzaklıkta bulunan çeşme XIII.yüzyılda yapılmıştır. Ancak bu çeşme yıkılmış ve meydan ortasına kümbet biçiminde 1941 yılında yeniden yapılmıştır. Esma Hanım Çeşmesi (Talas) Kayseri Talas ilçesi Kiçiköy Mahallesi, Ali Saib Paşa Sokağı'nın girişinde, çukur içerisinde basit bir çeşmedir. Ayna taşı ile kitabesi mermerden diğer bölümleri de kesme taştandır. Çeşme nişinin içerisinde bulunan kitabesinden Ali Saib Paşa'nın bu çeşmeyi 1888 yılında annesi Esma Hanım için yaptırdığı yazılıdır.
16 kimlife
17 kimlife
KİMLife BASINDA BİZ
Basında KİM
KİMLife ŞEHİR
Mevlid Kandili ve Duası İ
nsanlığın kurtuluşu için gönderilen son ve en büyük peygamber, bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) 571 yılında Kameri aylardan Rebiü-l-evvel ayının 12. gecesi doğmuştur. Bu mübarek geceye "Mevlid Kandili" denir. O'nun doğduğu çağda dünyanın her tarafında cehalet, zulüm ve ahlâksızlık almış yürümüş, Allah inancı unutulmuş, insanlık korkunç ve karanlık bir duruma düşmüş, dünya yaşanmaz hale gelmişti. Sevgili Peygamberimizin tebliğ ettiği İslâm dini ile dünya aydınlandı, tek Allah
inancı ile kalpler nurlandı. Eşitlik, adalet ve kardeşlik geldi. O'na inanan toplumlar gerçek huzura kavuştu. O'nun doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır. Bu gece, müslümanlar arasında yüzyılllardan beri büyük bir coşku ile kutlanmakta, Sevgili Peygamberimiz derin bir saygı ile anılmaktadır. Büyük Türk Alimi Süleyman Çelebi tarafından yazılan ve asıl adı "Vesiletün'necat" olan mevlid kitabı O'nun doğumunu, üstünlüğünü ve mucizelerini en güzel bir şekilde dile
18 kimlife
getiren değerli bir eserdir. Peygamberimizin doğum yıldönümlerinde okunan mevlidleri saygı ile dinlemek, O'nun mübarek ruhuna salât ve selâm okumak hiç şüphesiz büyük milletimizin Sevgili Peygamberimize olan engin sevgi ve bağlılığının bir ifadesidir. Bununla beraber, O'nun ahlâk ve fazilet dolu hayatını öğrenmek ve kendimize örnek almak başta gelen görevlerimizdendir. Asıl o zaman O'nun sevgisini ve hoşnutluğunu kazanmış oluruz.
millete değil, bütün insanlığa peygamber olarak gönderilmiştir. O'nun diğer peygamberlerden en farklı yönlerinden birisi budur. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulur:
"Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah'ın âyetlerini okuyan, (kötülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizleyen, kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Halbuki daha önce onlar apaçık bir sapıklık içinde idiler." (Âl-i İmrân, 164)
İnsanlığın her zaman ve mekânda Hz. Peygamber'in tebliğ ettiği ilâhî mesaja ve bu mesajın hayata geçirilmiş şekli olan onun sünnetine ihtiyacı vardır. O'nu örnek almak, Kur'an'a uymaktır. Çünkü Hz. Aişe (r.a.)'nın ifâdesiyle O'nun ahlâkı Kur'an'dı. (Müslim, Misâfirîn, 139). Kur'an-ı Kerim, Peygamberimiz Hz.
"Biz seni bütün insanlara ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bilmezler." (Sebe, 28)
O âlemlerin Rabbinden, "Alemlere rahmet olarak gönderildi." Asırlara sığmayacak inkılapları birkaç sene içerisinde gerçekleştirdi. Evlâtlarını diri diri toprağa gömen babalar O'na ve getirdiği prensiplere iman ettikten sonra mükemmelleştiler, dünyaya insanlık, adalet ve medeniyet rehberi olacak hale geldiler. İnsanlar O'nun tek emriyle, kökü yüzlerce yıl derinde olan alışkanlıklarını bıraktı.
Muhammed'in inananlar için en güzel örnek olduğunu bildirmekte ve bu hususta şöyle buyurulmaktadır: "Andolsun, Allah'ın rasûlünde sizin için, Allah'a ve âhiret gününe kavuşmayı umanlar için ve Allah'ı çok ananlar için güzel bir örnek vardır." (Ahzâb, 21) Bu geceyi nasıl ihya edelim? Bütün insanlık âlemine bir hidayet tarihi açan ve âlemlere halis ilâhî rahmet olan böyle yüksek şanlı bir Peygamber'in ümmeti olmakla şereflenmiş bulunan biz müminlere ne mutlu! Bu geceyi vesile bilerek, O'na ümmet olmanın şuuruna erebilmek, Bu gecenin manevî zenginliğinden istifâde etmek için en azından bir Tesbih Namazı kılalım, bir de Hatm-i Enbiyâ yapalım. O'na ümmet olan müminlere gevşeklik yakışmaz. Unutmayalım... Alemlere rahmet olarak gönderilen muazzez Peygamberimizin, doğumunu anarken, yalnız mevlid okumak, ilahiler söylemek ve kandil simidi dağıtmak yeterli değildir, sadece bu geceyi yaşamak yeterli değildir. Yüce Allah'ın sevgisine, hoşnutluğuna ve bağışlamasına ermenin yegâne yolu, Peygamberimizin yolundan gitmektir...
O, yirminci asır insanının yüzyılda yerleştiremediği hakkı, hukuku, adâleti, hürriyeti, demokrasiyi ve insan haklarını bir solukta yerleştirdi. Böylece cehâlet asrı bir saâdet asrı olup, çıktı. Nihayet asır, asırlara taştı. Ve O, çağlar ötesiyle kucaklaştı.
"De ki: Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin ve günâhlarınızı bağışlasın..." (Âl-i İmrân, 31)
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed kendisinden önceki peygamberler gibi sadece bir kavme veya
19 kimlife
KİMLife MEVLİD KANDİLİ
O'nun doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır.O gecenin sabahı gerçekten de feyizli bir sabahtı. İnsanlık için yepyeni bir gün doğmuş, aydınlık bir devir açılmıştı. Bir fazilet güneşi ve hidâyet meşalesi olan sevgili peygamberimizin gönderilişi, Yüce Allahın bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisidir. Bu hususta Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur:
Bütün insanların ruhlarına duyur ya Rabbi!
KİMLife MEVLİD KANDİLİ
EÛZÜ BİLLAHİ MİNEŞ-ŞEYTANİR-RACÎM, BİSMİLLAHİRRAHMANİRRRAHİM Ya ilahel alemin İlk yarattığın nur efendimizin nuruydu. Sen onu var etmeden evvel gündüzün geceden, baharın da kıştan farkı yoktu. İyilikler, kötülüklerle iç içe; akıl nefse yenik, ruh da bedenin esiri idi. O güzeller güzeli Varlığın sırrını keşfedip akla yüksek hedefler gösterdi düşünceye kapılar açıp insanın ebedlere namzet olduğunu âlemşümul bir dille haykırdı. Böyle bir elçiyi insanlığa bahşetmenden Ve sayısız nice nimetlerinden ötürü sana sonsuz hamd ü senalar olsun ya rabbi! Güç ve kuvvet ancak kendisine has olan yüce ve büyük Allâh'ım! Mahlûkatın adedince, Zatının rızası, Arşının ağırlığı ve kelimelerinin toplamınca Efendimiz Hz. Muhammed (sas) ve O;nun ehli ve ashabı üzerine salât ü selam la bir kere daha yâdederek huzûr-u İlahi'de el açıp yakarıyoruz Ey her şeye hayat bahşeden Allahım bütün insanlık, hatta bütün bir varlık âleminin bayramı sayılan mübarek günleri vardır. bir gün daha vardır ki, o da Allah Rasûlünün dünyayı teşrif buyurarak tenezzülen aramıza girip bizi şereflendirdiği kutlu zamandır. Bizler şimdi o anı yaşıyoruz. Rahmet-i Rahmanın galeyana geldiğine inandığımız
Ya Rabbel alemin Onun terbiyesi, onun üslûbu ve onun sistemiyle yetişmiş olan nesillerin imanları izân ufkuna erişiyor, muhabbetleri çağlayanlara dönüşüyor. efendimizi bu ölçüde duyup sevmeleri münasebetiyle her an daha da şahlanıyor ve o kutlunun arkasında bulunma sevinciyle adeta yeni bir asr-ı saadet yaşanıyor. Sen dünyamıza yeniden bir huzur çağı ve gül devri yaşat ya Rabbi!
bu kutlu zaman diliminde, Mevlid Kandilinin bizim için hakiki bayram olması ümidiyle, ümmet-i Muhammedin hal-i pürmelali açısından bayram hediyesine en muhtaç birer yetim olduğumuz mülahazasıyla, Şefkat Peygamberinin ruhaniyetine sığınarak, sen den yeniden bir kere daha diriliş istiyoruz ya rabbi Ey her şeye gücü yeten Allahım Efendimizi düşünmekle hayatın hiç kimseye nasip olmayan tadını ve varlığın bitmeyen zevkli maceralarını duyarız. Duyarız imanın yenilmez gücünü, Duyarız Müslümanlığın kahramanlık olduğunu, Duyarız doğruluğun paha biçilmez kıymetler ihtiva ettiğini, Duyarız iffet ve ismetin, meleklerinkine denk insan tabiatının bir buudu haline geldiğini. Nolur bu ve benzeri nice güzellikleri daha derince ve engince
20 kimlife
Ey yüceler yücesi Allahım Yüzümüz yok, hicap içindeyiz; Efendimizin senin katındaki nazının geçerliliğine de ümitlerimiz tam. Keşke ne seviyede olursa olsun efendimizden hiç uzaklaşmasaydık; ondan gelen ışıklardan ve ruhlarımıza boşalan mânâlardan hiç mahrum kalmasaydık.. ve onu o inandırıcı çehresiyle içlerimizde hep taptaze ve dipdiri duyabilseydik!.. sen bizleri kendi uzaklıklarını aşabilen hak ve hakikatleri de bütün derinlikleriyle duyabilenlerden eyle ya rabbi! ya ilahel alemin O güzeller güzeli Sevgiliyi, bir kere daha misafirimiz eyle.. tahtını sinelerimize kur gönüllerimizdeki karanlıkları kov, bütün benliğimize ruhunun ilhamlarını duyur ve bize yeniden diriliş yollarını göster ya rabbi İnananları karanlıklardan aydınlığa çıkaran Allahım, her gün biraz daha azgınlaşan şu zulmetleri o kutlunun ışığıyla dağıtıver herkesi inleten zulüm ve adaletsizlik ateşini
Allahım Cümlemize vicdan genişliği lutfet Kalplerimize inşirah bahşet Bizleri kollektif şuura sahip kullarından kıl Ve bizleri müttakilere rehber eyle ya Rabbi! Ey yüceler yücesi olan Allahım Biz ümmeti Muhammedin dağınıklığını gider Bize ve ülkemize birlik ve dirlik ver Bütün dünyaya da huzur ve barış nasibeyle.. Kalplerimizi birbirene ısındır ve Bizleri birbirimize sevdir Dünyanın dört bir tarafında hizmet eden kardeşlerimizi Bizlerle beraber ihlas-ı etemme muvaffak kıl ya Rabbi!
Ey merhameti bol olan Allahım! şefkati, adaletini aşkın gönüller sultanını unuttuğumuzun ve saygısızlıkta bulunduğumuzun farkındayız. Biliyoruz ki o rahmet nebisi incinse de küsmedi Vefasızlık görsede alakayı kesmedi Başını yaranlar, dişini kıranlar karşısında bile ellerini açıp dua dua yalvardı. Katiyen lanette bulunmadı. Lanet ve bedduaya âmin de demedi. Sinesini, Ebû Cehil'leri bile ümitlendirecek ölçüde açabildiği kadar açtı ve her sözünü, her davranışını senin rahmetinin enginliğine bağladı. Sen bizleri onun o engin merhametinden istifade eden ve şefaatine de nâil olanlardan eyle ey Rabbi! Ey ihsanları sonsuz olan Allahım düşe-kalka olsa da hep Efendimizin izinde yürüme gayretindeyiz. Nolur bizi bir kere daha sevindir. Sevindir ki; bağının taptaze fidanlarıyla adını âleme tam duyuracak demdeyiz. Bu dünya ışığa hasret gidiyor. Bizler o kırık azimlerimiz ve o çatlamış ümitlerimizle, yolların hakkını veremesek de hep yollardayız. Sadece hislerimizle de olsa, aradığımız hep senin habibin; Nolur gönüllerimiz bir kere daha onunla dolsun, ufuklarımızı saran şu upuzun geceler yerlerini gündüzlere bıraksın ve viladeti bizim hakiki bayramımız olsun.. Ey yapılan dualara cevap veren Allâhım Sana itaat edilir Sen karşılığını veririsin; Sana isyan edilir, sen bağışlar ve affedersin, Darda kalanlara icabet edersin, Zararı sıkıntıyı ortadan kaldırırsın Hastalara şifa, dertlilere deva verirsin Günahları bağışlar, tövbeleri kabul edersin Sen bizlerin dualarını kabul buyur ya Rabbi! Allâhım
Allâh'ım! Efendimiz Hz. Muhammed (sav)in Sen2den istediği her türlü hayrı Sen'den istiyor, yine Peygamber Efendimizin sana sığındığı her türlü şerden de sana sığınıyoruz.
acizlikten, üzüntüden, tasadan, kederden, Korkaklıktan, kabir azâbından, cehennem ateşinden sana sığınırız. Bizleri kötülükten ve kötülerin şerrinden emin eyle ya Rabbi! Ey Yüceler Yücesi! bize karşı düşmanlık duygularıyla oturup kalkanların kalblerini yumuşatmak murad ediyorsan, bize ve gönüllüler hareketine karşı onların kalblerini yumuşat ve sinelerini daimî bir sevgiyle doldur! Ya Rabbi! Ey kalbleri evirip çeviren Sultanlar Sultanı! Bizim kalblerimizi de, onların kalblerini de sevdiğin ve hoşnut olduğun güzelliklere çevir! Ya Rabbi! Allahım Sen bizlere bizi aşan istidat ve kabiliyetler ver ve lutfedeceğin bu kabiliyetleri senin rızan yolunda kullanmayı bizlere nasip eyle ya Rabbi! Allahım Sen bizlere peygamberleri donattığın sıfatları lutfet lakin biz lutfedeceğin bu sıfatları tefahur vesilesi yapmayalım ve hep kendimizi sıfır görelim ya Rabbi!
21 kimlife
Yâ Erhamerrâhimîn ve Yâ Ekremelekremîn! Bizim, anne-baba ve ecdadımızın Bize rehberlik ve kılavuzluk yapan büyüklerimizin, Bir harf bile olsa kendilerinden istifade ettiğimiz hocalarımızın, Sevdiklerimizin, sevenlerimizin, Içinde neşet ettiğimiz beldedeki insanların, Milletimiz fertlerinin, Kadın-erkek inanan bütün arkadaşlarımızın, Dostlarımızın, kardeşlerimizin.. Bize karşı hep civanmertçe davrananların.. Hayır dualarında unutmayıp Her zaman bizi de yâd edenlerin.. Üzerimizde hakkı bulunan kimselerin.. Kıymetli nasihatleriyle Bize bekâ desenli sâlihatın yollarını gösterenlerin... Ve bütün ümmet-i Muhammedin Günahlarını bağışla! Ya Rabbi! Allahım! Duamızın sonunda Sana olan minnet ve şükran hislerimizi Bir kere daha tekrarlıyor, Resûl-ü zîşânı, âlini, ashabını Bir kez daha salavâtlarla anıyor Ve dualarımızı kabul buyurmanı istirham ediyoruz. Ne olur, bizlerin dualarına icabet buyur ya Rabbi! amin ve selamün alel murselin vel hamdü lillahi Rabbil-alemin ÖMER FARUK ŞENTÜRK
KİMLife MEVLİD KANDİLİ
söndürüver. her şekliyle kine, nefrete, düşmanlığa kilitlenmiş şu zavallı ruhların boyunlarındaki zincirleri çözüver sevgiye, merhamete, şefkate hasret giden sinelerimizi muhabbetle, hoşgörüyle coşturuver ruhlarımızı aklın aydınlığı, gönüllerimizi de mantık ve muhakeme enginliğiyle buluşturuver ve bizi kendi içimizdeki hicran ve hasretlerimizden kurtarıver ya Rabbi!
R
ölyef ya da kabartma, yüzey üzerine yapılan yükseltme ya da çökertmelere denir. Alçak ve yüksek rölyef olmak üzere ikiye ayrılır. Mimarlıkta da heykel sanatında da kullanılan bir terimdir. Yüzey üzerine yükseltilerek yapılıyorsa yüksek rölyef, çökertilerek yapılıyorsa alçak rölyef adını alır. Üzeri işlenebilir malzemeleri şekillendirme olarak da tanımlanabilir. Kabartma, sanat kolları dahil endüstri, tarım ve günlük hayatta da kullanılır. Mimarlıkta kil, alçı, taş gibi işlenebilir malzemelerin yüzeyinde, alçaklı, yüksekli şekiller meydana getirmektir. Kabartma, ışık alan ve almayan yönlerin belirme derecesine ve yüzey şekline göre, alçak, orta yüksek olarak çeşitlenir. Alçak kabartma, yüzeyden çok az ayrılan kabartmalardır. Madalyon, para vb. şeylerde görülen kabartmalar bu şekildedir. Yüksek kabartma, yüzeyden oldukça yükselen kabartmalardır. Şeklin hemen hemen yarısı denilebilecek derecede yüksektir. Rond-bos kabartmalar ise heykele yaklaşır şekildedir. Şekiller satıha alçak taraflarından yapıştırılmış gibidirler. Kabartma olarak yapılmış süslemeler, mimari yapılarda taşa, mermere işlendikleri gibi madenden ve ahşaptan yapılmış eşyalar üzerinde de görülürler. Şamdan, kapı tokmağı gibi madeni eşyalarda, kapı,
Rölyef (kabartma) sanatı pencere kanadı, rahle, dolap, çekmece gibi ahşap eşyalarda kabartma şeklinde yapılmış süslemelere çok rastlanır. Mimari eserlerin dış veya iç cephelerinde yapının görülecek yerlerinde taş veya mermer üstüne kabartılarak yapılmış süslemeler vardır. Büyük Selçuklu devri mimarları, ana malzeme olan tuğlayı süslemede kullanmalarının yanında, stüko üzerinde yaptıkları kabartmalardan da geniş ölçüde
22 kimlife
faydalanmışlardır. Arabesk süslemeler arasındaki kufi yazıyla elde edilen kabartma süslemeler Selçuklu mimarisinin karakteristik özelliği olarak kabul edilir. Merv, Nişabur ve Kazvin'de bulunan Selçuklu eserleri, bu mimarinin kabartma süslemelerinin en güzel örnekleridir. Anadolu Selçuklu mimarisinde süs unsuru ön planda yer alır. Binalar geniş süslemeye imkân verecek tarzda inşa edilmiş gibidir. Kapı, pencere, söve ve friz gibi unsurlar şerit, örgü, kabara ve palmet gibi kabartmalarla bezenmiştir. Taş işlemeciliğinin ilerlediği Anadolu Selçuklu mimarisinde özellikle portallerde rumi denilen süsleme şekli kabartma olarak tatbik edilmiştir. Bu devre ait kabartma süslemeye en iyi örnekler, Divriği Ulu Cami, Karatay Medresesi, Niğde Alaaddin Camii portali, Konya Sırçalı Medrese, Erzurum Çifte Minareli Medresede görülür. Osmanlı sanatında taş işçiliği üç ana grupta toplanır: 1. Kabartma, 2. Şebeke, 3. Renkli taş. İlk devir Osmanlı mimarisinin taş süslemesinin önemli bir kısmını kabartmalar teşkil eder. Yuvarlak, sivri profilli veya düz yüzeyli olmak üzere çeşitli teknikler alçak kabartma olarak tatbik edilmiştir. İznik Yeşil Camii taş süsleme sanatının en iyi örneklerine sahiptir. Sütun ve paye başlıkları ile kemer yastıklarında görülen lotus ve palmet motifleri düz satıhlı kabartma tekniğiyle
teknik resim gibi sanat kollarında gıda sektöründe süslemede kullanılır. Kullanılan Malzemeler Karton mukavva, kurşun kırmızı kalem, silgi, cetvel, yapıştırıcı silikon, şeffaf band, ahşap kaplama, (gülcevizmaun vs) düz ince ve desenli mantar, asetat, dantel, güpür, fisto, kurdela, sarı yaldız kağıt, ince tel boncuk, makas, maket bıçağı, beyaz tutkal, alçı. Rölyef malzemeleri çalışılacak modele göre çeşitlilik gösterir. *Kalıp hazırlarken: Milaj kağıdı, kurşun kalem, silgi, cetvel, karbon kağıdı, karton, makas, maket bıçağı. *Kaplama yaparken: Ahşap kaplama ( ceviz gül maun çam armut vs) asetat Modeli yerleştirmek için uygun ölçüde kasa.
ve motif detaylarına göre çeşitli materyallerden (ahşap, metal, plastik vs.) üretilen kabartma kalemleri-aletleri kullanılır. Genellikle kabartma kalemleri kabartmayı yapan sanatçının kendi kullanımına göre tasarlayıp imal ettiği aletlerdir. Bakır levha yüzeyi temizlenerek işlenecek olan motif yüzeye çizilir. Çizilen motif daha sonra uzaktan-yakına ilkesi göz önünde bulundurularak kabartılmaya başlanır. Her kabartma evresinde kabarması istenmeyen fon tekrar tekrar indirilmelidir. Kabartma işlemi tamamlandıktan sonra rölyef yüzeyi tekrar temizlenerek zırnıklama işlemi yapılır. Zırnık adı verilen sodyumsülfat bileşiği, az miktarda kükürt ve bolca su ile karıştırılarak kaynatılır. Kaynayan kimyasal karışım özenle, temizlenmiş rölyef yüzeyine sürülerek bakırın koyu bir renk almasını sağlar. Zırnıklama işlemi bittikten sonra rölyef kurumaya bırakılır. Kuruyan rölyef üzeri ince bir zımpara veya benzeri bir materyal ile temizlenerek çukur bölgelerin koyu renkte kalması sağlanır. Bu işlem sona erdikten sonra verniklenen rölyef tamamlanmış olur. Kullanıldığı Alanlar Rölyef mimaride süsleme olarak süs eşyaları kuyumculuk resim heykeltıraşlık
23 kimlife
*Kasa hazırlığında: Gökyüzü ve yer eğimi için mukavva, silikon, alçı, tutkal. Boyama için renkli su bazlı boylar ve vernik kullanılmaktadır. Türleri Alçak ve yüksek rölyef olmak üzere ikiye ayrılır. Yüzey yükseltilerek yapılıyorsa "Yüksek Rölyef" çökertilerek yapılıyorsa "Alçak Rölyef" adını alır. Yapılan çalışmalar daha çok "Yüksek rölyef" esasına uygundur. Eski Türk evleri, Çeşmeler, Camiler, Eski tarihi sokaklar, Konaklar, Saraylar, Yöresel taş evler, Yalılar, İç mekanlar, Saray camii içleri, İnsan figürleri gibi çeşitlilik içerir.
KİMLife HOBİ
yapılmıştır. Bursa Yıldırım Camiinde ise kabartma klasikleşmiş bir görüntü içindedir. Mukarnasın bol ve ince işçilikle kullanılması camiye ayrı bir özellik kazandırmaktadır. Bursa Yeşil Camii ise, klasik devirde Osmanlı taş işçiliğinin varacağı en olgun seviyede süslemelere sahiptir. Edirne Üç Şerefeli Camiinde de taşa işlenmiş kabartma yazının en girift istifli örneklerinden biri portalinde görülebilir. Çok çeşitli zevklerin, işçiliğin ve motif bileşimlerinin ortaya konulduğu Osmanlı mimari sanatı, 17. asırdan sonra klişeleşmiş ve rumi grubu ile mukarnasın bol kullanıldığı eserler vermeye başlamıştır. Alçak kabartma Bir yüzeyden, hafif bir çıkıntı olarak ayrılan heykel türüne denir. Ortadoğu'da, eski çağlardan kalam din dışı ya da dinsel süslemelerde kullanılan birçok alçak kabartma bulundu. Alçak kabartmanın temel kuralları, taş malzeme açısından fakir olmasına rağmen, Sümer sanatı tarafından saptandı. Öteki halklar, topraklarında bulunan malzemeye göre, kaya (hititler) ya da taş levhalar üzerine (Asurlatr ve Ahemenid Persler), eski olayları canlandıran sahneler işlediler. Mısırlılar, en eski çağlardan beri, mezar odalarını, tapınaklarını, sunak taşlarını, dikilitaşlarını, oyulmuş ya da yüzeyleri geçişli alçak kabartmalarla süslemişlerdi. Yunanlıları tapınaklarının frizlerine alçak kabartma eklediler (Parthenon'un Panathenaia frizi). Günümüzde Kabartma Sanatı Kabartma sanatındaki geçmişi Antik Yunan'a ve daha öncesindeki eski Anadolu uygarlıklarına kadar dayanan Türkiye, bu köklü mirasını birçok kabartma sanatı dalında devam ettirmektedir. Bu kabartma sanatı dallarından ülkemizde en sık rastlananlarından birisi bakır (kabartma) rölyef sanatıdır. Tablolar, duvar kompozisyonları, dekoratif kaplamalar (şömine, davlumbaz, kapı, sehpa ve çeşitli eşya kaplamaları vs.) gibi örneklerine günümüzde sıkça rastlanmaktadır. Türkiye'de bu amaçla üretim yapan firma ve şahıslar daha çok Elazığ, Urfa, Erzincan, Konya, Çorum ve Samsun illerimizde yer almaktadır. Fakat birçok kültürel tarihe sahip olan sanat dalında olduğu gibi Türkiye'deki bakır kabartma ile sanat olarak ilgilenen uzman sanatçı sayısı çok azdır. Ayrıca Kabartma sanatı icra edilirken tamamen geleneksel yöntemlerin kullanılması, el emeğinin çok fazla olması ve ortaya çıkan eserlerin eşsiz olması bakır rölyef sanat eserlerini çok değerli kılmaktadır. Bakır Kabartma Nasıl Yapılır? Kabartılmak istenen bakır levha kalınlığına
KİMLife SAĞLIK
Yusuf GÜNEY ile röportaj
24 kimlife
biraz
bahseder
Sonra düşündüm. Kendime "Yusuf, yapmak istediğin iş bu mu? Hayata bu işle mi devam etmek istiyorsun?" diye sordum. Çünkü bir yandan "Hayatım bundan ibaret olmamalı" diyordum. Bir şirkette vinç operatörlüğü yapan John ile tanıştım. Ona sordum, cesaret verdi. Kursa yazıldım, bir hafta sonra ehliyeti aldım, 17 yaşımda vinç operatörü oldum.
Annem Gümüşhaneli bir ev kadını, babam Trabzon doğumlu pideci ustası. Üç kardeşiz. Trabzon doğumluyum. 14 yaşıma kadar orada kaldım. Babam iş için Hollanda'daydı o zamanlar. Sonra İngiltere'ye gidince bizi de aldırttı, Londra'ya yerleştik.
Niye böyle bir işe girdin?
Yurt dışında yaşamaya alışabildiniz mi?
Parası güzel, yorucu değil: Haftanın iki günü tatil. Daha ne olsun! Hayalini kurduğum küçük arabamı aldım, kendime ait evim var, para biriktiriyorum, hatta aileme destek veriyorum, hayatım birden düzene girdi... Kendime güvenim artmıştı. Ama iş yerinde kazandığım başarı yüzünden insanlar beni çekememeye başladı. 2 yıl sonra ailemin yanına döndüm. 21 yaşımdayken kamyon ehliyeti alarak bir şirkette şoförlüğe başladım.
Hayır. İngiltere'de ilk bir yıl boşlukta kaldım. Yol yordam öğrenmek için çevremi tanımaya çalışıyordum. Otobüse biner, en son durakta iner, oralarda gezinip aynı otobüsle eve gelirdim. Hiç de kaybolmadım. İlk bir yılım Londra'yı tanımakla, keşfetmekle geçti. "Burada ne işim var" dediniz mi bazen? Evet ama mecburduk. İngilizcem olmadığı için okula gidemiyor, derdimi kimseye anlatamıyor, ne yapacağımı şaşırmış halde dolaşıyordum. Oradaki akrabalarımızın ve devletin desteğiyle yaşamaya çalışıyorduk. Şöyle anlatayım: Maddi yönden iyiydik, manevi yönden yoksulduk. "Sıkıntılar bende hırs yaptı." Okul sorununu nasıl hallettiniz? Bir koleje yazıldım ama lisan büyük sorundu. Zamanla okul arkadaşlarımla diyaloğu ilerlettim, ingilizceyi konuşmaya başladım. Sabırlı değildim, bazı şeyler hemen olsun istiyordum. Okulda elde edemeyince çalışarak elde etmeyi düşündüm. Ama mezun oldunuz, değil mi?
bende. Bir de küçük bir arabanın hayalini kuruyordum. Aklıma kebapçılık yapan amcam geldi. Onun yanına gidip mesleği öğrenebilirdim. İngilizce'yi en iyi şekilde öğrenmenin yolu, kebapçı dükkanından geçer. Çünkü, insanlarla hep diyalog halindesiniz. Nitekim İngilizce'yi kebapçıda öğrendim. "Kebapçı İngilizcesi" diye bir şey vardır orada... Vinç kullandım Kebapçılığı sevdin mi? Önceleri evet. Kendim pişirip yiyor, para biriktiriyor, her gün çalıştığım halde kafamı dinliyordum, hayatla alakamı kesmiş gibiydim.
15 yaşımda okulu bitirdim. Başımı iki elimin arasına alarak bir muhasebe yaptım. Hiç kimsenin desteğini almadan ne yapacağıma karar vermek zorundaydım. Babamdan harçlık almak, akrabalarımızın yardım etmesi, dışarıdaki insanların bize bakışı, aile içindeki sıkıntılar müthiş hırs yaptı
25 kimlife
"Bulaşıkçı diye girdim yapmayı öğrendim"
pizza
Bu kez kamyonlara mı merak sardın? Aynen öyle oldu. Emir almayı sevmediğim için tam benlik işti. Haftanın beş günü yollardayım, 5 bin kilometre yaparak mal dağıtıyorum, otellerde yatıp kalkıyorum, İngilizcem gayet iyi dereceye geldi.
KİMLife RÖPORTAJ
K
endinizden misiniz?
KİMLife RÖPORTAJ
Performansım iyi olunca patron bir gün bana "Bırakıyorsun kamyonu, giyiyorsun takım elbiseyi, al bu da arabanın anahtarı, bugünden itibaren iş bağlantılarına gidiyorsun" dedi. Altıma son model araba verdiler. Hayatımdan çok memnundum. Haftanın dört günü çalışıyordum. Boş zamanım çok olunca İtalyan yemeklerini öğrenmek istedim. Bir restorana bulaşıkçı olarak girdim. Aşçılığı ve pizzacılığı öğrenmeye başladım. Maksadım para kazanmak değil, meslek öğrenmekti. "Bende meslek öğrenme hastalığı var" Öğrenmeyi kafana başka meslek kaldı mı?
koyduğun
Bende meslek öğrenme hastalığı oluştu. Dayım baklava ustasıydı mesela, sanatını öğrenmeyi kafama koydum. Bayramlarda ve bazı gecelerde ona yardıma giderek baklavacılığı da öğrendim. Şimdi "Kaç tane mesleğin var senin?" diye soranlara "10-15 mesleğim var" cevabını veriyorum, kimse inanmıyor "Şarkı söylerken utanırdım"
Şarkı söylemeyi düşünmüş müydün o zamanlar? Kendimce beste yapıyordum ama şarkı söylemeyi hiç düşünmemiştim. Utanırdım çünkü. Taa ki Rafet El Roman ile tanışana kadar. Rafet El Roman'ın sana desteği nasıl? Şöyle söyleyeyim;Yüzde 80 manevi, yüzde 20 maddi destek görüyorum. Rafet El Roman'la beraberliğin nereye kadar gidecek? Gittiği yere kadar. Bu yılın sonunda resmi anlaşmamız bitecek. Ondan sonra oturup konuşacağız. Ya Rafet'le ya da kendim devam ederim. Araya kimseyi sokmam. Aramızda ticaretten öte, manevi yıkılmaz bir bağ var. Para harcamak konusunda tutumlu musun? Yerine göre tutumluyum, yerine göre harcarım. Allah herkesin gönlüne göre versin. Yatırım yapıyor musun? Şu an bir evim var. Aileme bir ev, babama da bir dükkan almak istiyorum.
İlerde de kendime bir restoran açarım belki. Kız arkadaşınız var mı? Yok. Keşke olsa! Keşke aşık olsam! Belki bir gün olur. Ama aşık olmak için de birini aramıyorum. Çıkarsız olan ilişkiye her zaman varım. Ünlü olmak sizi değiştirdi mi? Kesinlikle hayır. Şurada 3 yıl öncesine kadar beni hiç kimse tanımıyordu, şimdi tanıyor. Alışveriş yapmak için pazara da gidiyorum, metroya, otobüse de biniyorum. Röportaj: Gülşah ŞENEL Sema GÜR
26 kimlife
27 kimlife
KİMLife KİM’DEN HABERLER
kış gecelerini ısıtan lezzet salep
S
alep Kelimesi Nereden Gelmektedir? Salep orkide familyasından köklü, otsu bir bitkidir. Yabani orkidelerin köklerinde yumru yapanına salep denir. Doğada kendiliğinden yetişir. Dünyanı orta kuşak dediğimiz bölgede; dağlarda ormanlık ve çayırlık alanlarda bulunur. Kökünde iki adet yumru vardır. Bunun bir tanesi salep diğeri ise ebe (fos) saleptir. Toprağın bir karış kadar altında, kazılarak küçük patates büyüklüğünde olan salep toplanır. Çiçekleri salkım ya da basak biçimindedir. Kırmızı, eflatun, mor, sarı ve yeşil çiçekleri vardır. Salep çiçeğinin boyu 30-40 cm olur bazılarında ise çiçek açmaz. Ülkemizde birçok çeşidi bulunan salep bitkisi yüzyıllardır toplanıp insanlığa şifa olarak hizmet vermektedir. Toplanan salep bitkisi yumruları suda yıkanıp kaynatılıp kurutularak çekirdek salep haline getirilir. Kullanım için öğütülüp toz haline gelmesi gerekir. Salep içecek olarak sütte kaynatılarak yapılır ve dondurmada da kullanılır.
sağlığı için çok faydalıdır. Salep'in Faydaları Nelerdir? Salep insan sağlığı için şifalı bitkilerdendir. Salep göğsü yumuşatır, öksürük ve bronşit için yararlıdır. Kabızlığı giderir. Zihnin çalışma gücünü arttırır, kalbi kuvvetlendirir, bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardımcı olur, vücudun ısınmasını sağlar. Salep'in Nerede Yetişir? Salep bitkisi ülkemizde birçok yerde yetişir ancak bunun ticareti Burdur'un Bucak ilçesinde olur. Bucak ilçesi
çekirdek salep ticaretinin merkezidir. Ülkemizin çekirdek salep ihtiyacının tamamı ilçemizden karşılanır. Salep Tarifi Malzemeler *Yarım çorba kaşığı pirinç unu *Yarım çorba kaşığı buğday nişastası *3 çorba kaşığı şeker *4 su bardağı süt, *Tarçın Hazırlanışı Pirinç unu, nişastayı ve şekeri bir tencereye koyup karıştırın üzerine sütü azar azar karıştırarak dökün hafif koyulaşıp kaynayıncaya kadar karıştırın( çırpıcı kullanırsanız daha kolay olur) kaynadıktan sonra 5 dk. daha kısık ateşte karıştırarak pişirin. Ficanlara koyup üzerini tarçınla süsleyip servis yapın afiyet olsun. Not: Pirinç unu ve nişasta yerine hazır toz salepte kullanabilirsiniz yarım çorba kaşığı.
Dondurmanın yapımında temel hammaddesi saleptir. İyi bir dondurma süt salep ve şekerden oluşur. Doğal salepten yapılan dondurma insan
28 kimlife
KimLife Dergimize reklam vermek için 0(212) 444 1 546 numaradan bizlere ulaşabilirsiniz.
Kalite ve İndirimde Marka olan Kim Marketleri tarafından düzenlenen "Gelin Engelleri Birlikte Kaldıralım" adlı sosyal sorumluluk projesi kapsamında 10 adet tekerlekli sandalye sahiplerine teslim edildi. Kim Marketlerinin Ekim ayında başlattığı mavi kapak toplama kampanyası çığ gibi büyüdü. Müşterilerin yoğun desteği sayesinde toplanan kapaklar karşılığında alınan 10 adet tekerlekli sandalye Kim Marketlerinin mağazalarında ihtiyaç sahiplerine teslim edildi. Kim Marketleri tarafından başlatılan kampanya kapsamında bir adet sandalye için 250bin adet mavi kapak toplanması gerekiyordu. Kim market olarak on binlerce kapak toplandığını ifade eden Kim Market Genel Müdürü Hamit Akçay "Bu gibi projeler çocuklarımıza okullarda ders olarak da verilmeli, çocuklarımızı çevresine, topluma ve engellilere karşı sorumluluk duygusu ile yetiştirirsek gelecekte çok büyük işler başarırlar" diye konuştu. Akçay, bu kampanya sayesinde iyilik tohumları ektiklerini belirterek kampanyaya destek veren personel ve müşterine şunları söyledi. "Tohumları bizler ektik, onları sulayıp büyüten, meyve vermesini sağlayan sizler oldunuz. Unutmayalım ki her insan bir engelli adayıdır. Onlar da bizim bir parçamız. Topladığımız kapaklar ile engelli vatandaşlarımızın yüzlerini güldürebildiysek ne mutlu bize. Örnek olacağını düşündüğümüz bu çalışmada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum."
29 kimlife
KİMLife ?
10 Engellinin Hayalleri Toplanan Mavi Kapaklarla Gerçeğe Dönüştü
KİMLife SAĞLIK
Kanserden korunma yolları K
anser hem dünyada hem de ülkemizde önemli bir halk sağlığı problemidir. Dünyada ve ülkemizde sanayi devrimi ile endüstrileşmenin artması, çevresel kanserojen maddelere daha fazla maruz kalınmasına yol açmıştır. Bu durum da tüm dünyada kanser sıklığının artmasına yol açmaktadır. Ayrıca toplumlarda ileri yaş popülasyon sayısının gittikçe artması, beslenme tarzındaki ve yaşam biçimindeki değişiklikler de kanser sıklığının artışına katkıda bulunmaktadır. Ülkemizde, tüm dünyada olduğu gibi kadınlarda meme kanseri en sık gözlenmektedir. Erkeklerde ise akciğer kanseri özellikle tütün kullanımına bağlı olarak en sık gözlenmektedir. Hem
erkek hem de kadın bireylerde, son yıllarda kalın barsak ve mide kanseri sıklığında dramatik bir artış gözlenmektedir. Çevresel faktörlere maruziyet, diyet biçimi, obezite gibi bireysel faktörler, kanser oluşmasında en sık gözlenen risk faktörleridir. Az sayıda gözlenen ailesel kalıtsal kanser sendromları dışında, kanser olguları çoğunlukla sporadik olarak yukarda bahsedilen risk faktörleri ile ilişkili olarak ortaya çıkmaktadır. Kanser oluşumuna yol açtığı bilimsel olarak da gösterilmiş olan bu risk faktörlerini yok edersek kendimizi kanserden koruyabiliriz. Kanserden korunmada şu yöntemleri kullanabiliriz.
30 kimlife
Birinci adım: Tütün kullanmamak ve kullanılan ortamlardan uzak durmak. Sigara içimi, akciğer bronş kanseri, gırtlak ve ağız içi kanserleri yanında idrar torbası, serviks (rahim ağzı kanseri), böbrek, mide, pankreas ve kalın barsak kanserlerinin riskini belli oranlarda arttırmaktadır. Tütün kullanımından uzak durmak tüm bu kanser tiplerinden kişiyi korumaktadır. İkinci adım: Sağlıklı beslenme alışkanlığı edinilmelidir. Bol sebze ve meyve tüketilmesi yanında yüksek kalorili ve hayvansal yağdan zengin beslenme (fast-food tarzı beslenme) tarzından kaçınılması, aşırı kırmızı et tüketiminden uzak durmak, kalın barsak, böbrek, mide, meme, pankreas kanserlerine karşı bireyi korur. Hayvansal yağ tüketimini sınırlandırmak ve bitkisel sıvı yağ kullanılmasını daha ön plana çıkarmak da bu tip kanserlerden korur.
kanseri gibi birçok kanserden kişileri korur. Bu tetkikler, mutlaka gerekli durumlarda yapılmalıdır.
Yedinci adım: Kansere yol açtığı bilinen virüslere karşı korunmak. Hepatit B ve hepatit C virüsü taşıyanlar, karaciğer kanserine yakalanmaları açısından yüksek risk altında olduklarından bu kişilerin düzenli aralıklarla yakın doktor takibinde olmaları gerekir. Bu virüsleri taşıyanlarla yakın teması olabilecek kişilerin, doktor önerileriyle korunma yöntemlerini iyi bilmeleri ve uygulamaları gerekir. Bu virüslerin, kan nakli, cinsel yol ve nadiren aile içi yakın temasla da geçebildiği her zaman akılda tutulmalıdır. 12 ile 25 yaş arasındaki kadınların, seksüel yolla kadına geçerek serviks (rahim ağzı kanseri) kanserine yol açtığı kanıtlanmış olan human papilloma virüsüne karşı aşılanmaları onları bu kansere karşı korumaktadır. Yukarda sayılan virüsler ve AIDS virüsüne karşı kondom gibi cinsel korunma yöntemlerinin bilinçli olarak kullanılması her iki cinste de kanser riskini azaltmaktadır.
Üçüncü adım: Alkol kullanımını sınırlandırmak veya kullanmamak, meme, kalın barsak, mide, yemek borusu ve pankreas kanserlerinden kişiyi korur. Dördüncü adım: Obeziteden (şişmanlık) korunmak ve günlük yeterli fiziksel aktivitede bulunmak. Düzenli olarak hergün en az 30 dakika kadar yapılan fiziksel aktiviteler (spor, yürüyüş, aerobik hareketler vb), meme kanseri ve kalın barsak kanserine karşı kişiyi korumaktadır. Yeterli fiziksel aktivite, düzenli beslenme ve günlük yeteri kadar kalori alımı ile obeziteden (şişmanlık) uzak durmak bizi kanserden koruduğu gibi kalp ve damar hastalıklarından da bizi korumaktadır. Beşinci adım: Güneş ışığından korunmak. Bireyler, özellikle saat 10 ile 16 arasında daha fazla oranda güneş ışınlarına, dolayısıyla ultraviole ışınlarına maruz kalırlar. Bu durum da cilt kanseri riskini artırır. Bu saatlerde güneş ışınlarından uzak kalmak, cilt kanseri riskini azaltmaktadır. Bireylerin cildinde nevüs olarak da bilinen benler varsa, bunların şekilleri, renk değişiklikleri, boyut ve ülsere akıntılı durumları mutlaka kişiler tarafından yakın takip edilmeli, şüpheli durumlarda doktora baş vurumalıdır. Altıncı adım: Radyasyona maruziyetden uzak durmak. X-ray grafiler, tomografiler, radyoaktif ilaç uygulamları, radyasyon yaydığından dolayı bu ortamların olduğu alanlardan uzak durmak, meme ve tiroid
*Oda spreyi kullanmayın. Çünkü meyve kokulu oda spreyleri kanserojen madde içeriyor. Organik çiçeklerden elde edilen saf uçucu yağlar en ideali. *Ilık suyla yıkanın. Çünkü kaynar suyun içinde bulunan klor arsenikle birleşerek kanserojen kimyasallar ortaya çıkarabiliyor.
31 kimlife
Sekizinci adım: Kansere yol açan veya bağışıklık sistemini çökerten virüsleri taşıma ihtimali fazla olan kişilere karşı daha duyarlı olmak, korunmalı ve güvenli cinsel yöntemlerin kullanılması kişileri hem enfeksiyon hem de kansere karşı korumaktadır. Dokuzuncu adım: Kanser tarama yöntemlerinin daha yaygın olarak kullanılması. Bireylerin kanser tarama uygulamaları hakkında daha duyarlı olmaları sonucunda erken evrede kanserin yakalanarak tedavi edilmesinin, sağkalımı artıran önemli bir faktör olduğu unutulmamalıdır. 20 ile 39 yaş aralığında her kadın birey, aylık kendi kendine meme muayenesini ve
KİMLife KANSER
her 3 yılda bir klinik doktor muayenesini yaptırmalıdır. 40 yaşından sonra ise yıllık mamografi ve yıllık klinik doktor muayenelerini yaptırmalıdır. Kalın barsak kanserine karşı tarama, 50 yaşından itibaren, yıllık gaitada gizli kan bakılması ve her 5 yılda bir kontrastlı kalın barsak grafisi veya 5-10 yılda bir kolonoskopik muayeneler ile yapılmalıdır. Her kadın, cinsel yaşamından 2 yıl sonra yıllık pap smear taramalarını yaptırmalıdır. Erkek bireylerde, 50 yaş sonrasında prostat kanserine karşı yıllık PSA taramalarının yapılması gerekir. Unutulmaması gereken şu ki, kanser çağımızın önemli bir sağlık problemidir. Erken evrede yakalandığında tedavisi mümkündür. Bireylerdeki kansere genetik yatkınlık durumu değiştirilemese de kansere yol açan çevresel maruziyetlerden uzak durmak, sağlıklı beslenmek, yeterli fiziksel aktivitde bulunmak, obeziteden uzak durmak kansere karşı bireyleri korur. Ayrıca, kanser tarama programlarından faydalanarak, kanseri erken evrede yakalayarak bu hastalığı yenebiliriz. Sağlıklı ve mutlu bir ömür geçirmek amacıyla: Kansere karşı korunma ve erken teşhiste daha duyarlı ol!
Doç.Dr.Ali Osman KAYA MEDİCANA Bahçelievler Hastanesi Medikal Onkoloji Kliniği
Kısa Maddeler Halinde Korunmanın Yolları *Fast food yemeyin yahut azaltın! Çünkü hemen yanarak elde edilen fast foodlar, bazı hazır ve gazlı içecekler, şekerleme, çikolata ve gofret gibi gıdaların hiçbir besin değeri yok. *Karanlıkta uyuyun. Çünkü insan vücudu nasıl güneşten besleniyorsa karanlıktan da besleniyor. Melatonin hormonu, karanlıkta salgılanıyor. Bu anti kanser birçok hücreyi yeniliyor. Saat 22-23 ile 02-03 arasındaki saatlerde ayakta olmayın, uyuyun. *Sigara içmeyin! Çünkü Türkiye'deki kanserlerin 90-100 bini kanserle direkt ilişkili. Sigara içenlerin yanında dahi bulunmayın. Dumanında 4 binden fazla kimyasal madde var. *Cep telefonunda kulaklık kullanın, cep telefonunun bulunduğu odada uyumayın. Çünkü gece uykusunda vücudun bağışıklık sistemi zayıflıyor. Uykunun en ağır yerinde cep telefonlarının manyetik dalgaları vücuda her zamankinden fazla zarar veriyor. Telefon ilk çaldığında açmayın, şarjda takılıyken konuşmayın. *Televizyonu düğmesinden kapatın. Çünkü kumandadan kapatılan televizyon radyasyon yaymaya devam ediyor. *Florasan lambadan, yüksek enerjili ısıtıcıdan ve bilgisayardan uzak durun. Çünkü radyasyon kanserin en önemli sebeplerinin başında. Bu cihazların yaydığı aşırı radyasyon havada asılı kalarak solunum yoluyla
32 kimlife
akciğerlere ulaşır. *Kozmetiği azaltın. Çünkü rujlarda kömür katranı, allıkta ise asbest var. Koltuk altı deodorantları, duş jelleri, şampuanlar tehlikeli. Zeytinyağlı sabun yahut bebek şampuanı kullanın.
Bol sebze ve meyve tüketilmesi yanında yüksek kalorili ve hayvansal yağdan zengin beslenme (fast-food tarzı beslenme) tarzından kaçınılması, aşırı kırmızı et tüketiminden uzak durmak, kalın barsak, böbrek, mide, meme, pankreas kanserlerine karşı bireyi korur. Hayvansal yağ tüketimini sınırlandırmak ve bitkisel sıvı yağ kullanılmasını daha ön plana çıkarmak da bu tip kanserlerden korur.
*Çizilmiş veya eski teflon tavaları kullanmayın. Çünkü kanserojen madde içeriyor. Teflon yerine çelik kullanın. Plastik kaplardan uzak durun. *Her hastalandığınızda röntgen çektirmeyin. Çünkü radyasyon zararlı. *Suyu damacanadan içmeyin. Üç ayda bir markasını değiştirin. Ülkemizde sular sadece ruhsat alındığında kontrol ediliyor, daha sonra çok nadir. Kaynağı ve çıktığı bölgeye göre devamlı değişiklik gösterebiliyor. O yüzden üç ayda bir markasını değiştirin. Eve gelen suyu cam şişelere boşaltın. İyi bir filtre sistemi faydalı olabilir; ancak su filtrelerinin vücuda
30'lu yaşlar: *Tiroid fonksiyonları: Her 5 yılda bir. 40'lı yaşlar: *Koleraktal kanser taraması: Risk grubunda olanlarda her yıl gaitada gizli kan araması, her 5 yılda bir sigmoidoskopi, her 10 yılda bir kolonoskopi. *Prostat kanseri taraması: Yüksek risk taşıyanlarda her yıl rektal muayene ve PSA testi. 50'li yaşlar: *Kolorektal kanser taraması: Her yıl gaitada gizli kan aranması, her 5 yılda bir sigmoidoskopi, her 10 yılda bir kolonoskopi. *Prostat kanseri taraması: Her yıl rektal muayene ve PSA testi. KADINLAR İÇİN 20'li yaşlar: *Chlamydia taraması: Cinsel olarak aktif olanlarda ve risk grubunda her yıl. *Melanoma taraması: Her 5 yılda bir kez, yüksek risk grubunda ise her yıl. *Meme kanseri taraması: Her 3 yılda bir meme muayenesi, yüksek risk grubunda ise mamografi önerilmektedir. *Serviks kanseri taraması: Risk faktörlerine göre her 1-3 yılda bir Pap-smear testi.
Kanser nedir? Kanser, hücrelerde DNA'nın hasarı sonucu hücrelerin kontrolsüz veya anormal bir şekilde büyümesi ve çoğalmasıdır. Günde vücudumuzda (DNA'da) yaklaşık 10 bin mutasyon olmasına rağmen bağışıklık sistemimiz her milisaniye vücudumuzu tarar ve kanserli hücreleri yok eder. Buna rağmen kanser hücreleri, bu bilinci kaybeder, kontrolsüz bölünmeye başlar ve çoğalırlar. Kanser hücreleri toplanarak urları (tümörleri) oluşturur, tümörler normal dokuları sıkıştırabilir, içine sızabilir veya tahrip edebilir. Eğer kanser hücreleri oluştukları tümörden ayrılırsa, kan veya lenf dolaşımı aracılığı ile vücudun diğer bölgelerine gidebilir. Gittikleri yerlerde tümör kolonileri oluşturur ve büyümeye devam ederler. Kanserin bu şekilde vücudun diğer bölgelerine yayılması olayına metastaz adı verilir. Kanserler oluşmaya başladıkları organ ve mikroskop altındaki görünüşlerine göre sınıflandırılır. Farklı tipteki kanserler, farklı hızlarda büyür, farklı yayılma biçimleri gösterir ve farklı tedavilere cevap verir. Kanser türlerine göre maliyet ($) Nefes borusu ve akciğer: 14.064, Kolon ve rektum: 12.328, Yumurtalık: 10.050, Melanoma (deri): 1.082, Meme: 4.292, Serviks uteri: 2.297, Prostat 1.579, Mesane 1.485, Mide: 2.413
30'lu yaşlar: *Serviks kanseri taraması: Her yıl Papsmear testi. Düşük risk grubunda olanlarda ise 3 negatif sonuç sonrası her 3 yılda bir. *Tiroid fonksiyonları: Her 5 yılda bir.
Tütüne bağlı kanser ölümleri Soluk borusu, bronş, akciğer kanserlerinin yüzde 71'i, Gırtlak kanserlerinin yüzde 59'u, Üst solunum, sindirim yolları kanserlerinin yüzde 59'u, İdrar torbası kanserlerinin yüzde 27'si, Böbrek kanserlerinin yüzde 26'sı, Pankreas kanserlerinin yüzde 21'i, Lösemilerin yüzde 12'si.
33 kimlife
40'lı yaşlar: *Meme kanseri taraması: Her 1-2 yılda bir meme muayenesi ve mamografi. *Kolorektal kanser taraması: Risk grubunda olanlarda her yıl gaitada gizli kan araması, her 5 yılda bir sigmoidoskopi, her 10 yılda bir kolonoskopi. 50'li yaşlar: *Osteoporoz taraması: Postmenapozal kadınlarda her 2 yılda bir. *Meme kanseri taraması: Her yıl meme muayenesi ve mamografi. Kaynak: Aksiyon NURSEL DİLEK MANAVBAŞI
KİMLife KANSER
Kaç yaşında hangi tarama yapılmalı? ERKEKLER İÇİN 20'li yaşlar: *Chlamydia taraması: Cinsel olarak aktif olanlarda ve risk grubunda her yıl. *Melanoma taraması: Her 5 yılda bir kez, yüksek risk grubunda ise her yıl.
çok faydalı bir element olan magnezyumu tuttuğu söyleniyor. *Zeytinyağı tüketin. Çünkü zeytinyağı, özellikle sızma zeytinyağı kanserin baş düşmanı. *Pamuk, keten, yün, kenevir giyin. Çünkü giysiler, üretim esnasında bazı kimyasalların kullanılmasıyla ağartma işlemine tabi tutulur. Bu esnada kullanılan kimyasalların kanserojen özelliği olabiliyor. *Beyazları kaynatın. Beyaz iç çamaşırlarını, yeni aldığınızda giymeden önce mutlaka kaynatın. Hem de iki kere! Çünkü bu çamaşırlar beyazlatılmak için kanserojen maddelerle yıkanıyor. *Oda spreyi kullanmayın. Çünkü meyve kokulu oda spreyleri kanserojen madde içeriyor. Organik çiçeklerden elde edilen saf uçucu yağlar en ideali. *Ilık suyla yıkanın. Çünkü kaynar suyun içinde bulunan klor arsenikle birleşerek kanserojen kimyasallar ortaya çıkarabiliyor.
KİMLife SAĞLIK
2012
deri ceket modası 34 kimlife
O da ; yazın keten, koton ve kot olarak karşımıza çıkan ceketlerin sonbahar kış sezonunda daha çok deri olanlarının vitrinleri süsleyecek olması.
Değerli hanımlar farklı çizgisi olan yeni konsepte bulunan bayan ceket modellerinde genel olarak belden tutturtmalı olduklarını görüyoruz. Bunların yanı sıra kısa kollu bayan ceket modellerinin yanında uzun kollu modeller bulunuyor. 2012 yeni sezon bayan ceket modellerinde bulunan renkler ve desenler gerçekten çok hoş! Ve bir o kadarda şık klasik modellerinde bulunduğu tasarımlarda aslında spor ağırlıklı olduğunu göreceksiniz. Her ortamda çok rahatlıkla kullanabileceğiniz modeller araştırmalarımızın sonucunda en güzel parçaları bir araya getirdik. Böylelikle kendiniz için en uygun bayan ceket modellerinden yararlanabilirsiniz. Mağazaların vitrinlerinde çoktan yerlerini alan yeni tasarımlar için alışveriş zamanı. Deri mont modelleri kış aylarında hem erkek hem de bayanlarda en çok tercih edilen montlar arasında yer almayı başarıyor. Hem şık görünümleri, hem ısıtmaları hem de spor olmaları sebebiyle bir çok bayanın tercihleri arasında yer alan deri mont modelleri 2012 yılında da aynı trendliğini korumaya devam ediyor.
2011'in en popüler kumaşlarından biri seçilen deri, 2012 yılında şıklığı ve gözleri kamaştırmaya devam edecek gibi gözüküyor. Birden fazla ünlü markanın arşivlerinde, dünyaca ünlü şanatçıların üstünde ve defilelerde çok sık karşılaşılan derinin her türlü hali hoşumuza gidiyor. Deri etekler olsun pantolonlar gerek elbise ve ceketler deri kumaşlarla yapıldığında daha seksi ve zengin görüldüğü fikrinde çoğu insan aynı zamanda birbirleriyle aynı fikirdedir. Eğer deriyi seviyor ve iyi taşıyorsanız 2012 yılı tam sizin yılınız gibi gözüküyor şimdiden çünkü bu yıl deri çok ama popüler olacağa benziyor. 2011 yaz sezonunda özellikle de straplez elbiseler ile kısa ceket kombinasyonlarını çok kullandık. Yaza hükmeden bu kısa ceket modası 2011/2012 sonbahar - kış sezonunda tek bir farkla bizi bırakmayacak gibi duruyor.
35 kimlife
Aslında geçen kış da deri ceketler bayanlar tarafından sıklıkla tercih edilen ve günlük yaşamda rahatlıkla kullanabilen giysiler arasındaydı. Ancak bu sezon diğer sezondan farklı olarak siyah ve kahverenginde yani koyu renkte olanların yanı sıra, yaz sezonunda da oldukça çok tercih edilen pudra rengi ve beyaz renkte olanlar yani acık renklerde olanlar tercih edilecek. Deri ceketlerin diğer sezonlardan farklı diğer bir yanı da kısa olmaları. Skinny/ dar paçalı kotlar, yazın vazgeçilmezi olan ve kışında sıklıkla giymeyi tercih edeceğimiz elbiseler ve etekler ile birlikte giyebileceğimiz bu kısa deri ceketler bize ayrı bir hava katacak. Ayrıca kısa deri ceketlerimizi uzun ekoseli gömlekler, altına giyeceğimiz tayt ve uzun deri çizmelerimizle de kombinleyebiliriz. Bugüne kadar hiç deri ceketiz olmadıysa, ne duruyorsunuz? Mutlaka sizinde zevk ve tercihinize göre bir model vardır. Zaman kaybetmeden deri ceketinizi alın ve gece gündüz dilediğiniz gibi kullanın...
KİMLife MODA
F
arklı tasarımları olan bayan ceket modelleri hem çok şık hem de spor tarzda bulunuyor. Her yaşta bayanın çok rahatlıkla kullanabileceği modelleri sizler için araştırdık.
KİMLife AÇILIŞ
ev dekorasyonunda
aydınlatma önerileri A
ydınlatma, dekorasyon'a nitelik ve boyut kazandırır. Sadece ışık kaynağının rengi değiştirildiğinde bile mekândaki atmosfer sıcak veya soğuk, ferah veya kasvetli şeklinde farklı algılanabilir. Ev aydınlatması, düzenlenirken, farklı mekânlardaki farklı işlevler göz önüne alınmalı ve doğru bir aydınlatma planı oluşturulmalıdır. Aydınlatmanın dekoratif açıdan mobilyalar, mekânın fonksiyonu ve stiline bütünlük ve zenginlik katmasının yanında göz sağlığı için önemi büyüktür. Bu nedenle, evin içindeki farklı mekânlar için dikkatli bir biçimde seçilmesinde fayda vardır. Giriş Holü İçin Aydınlatma Giriş holünün aydınlatması önemlidir, çünkü genellikle bu mekânlarda pencere bulunmadığı için doğrudan gün ışığı almazlar ve gece-gündüz aydınlatmaya ihtiyaç duyarlar. Ayrıca giriş mekânı eviniz için misafirlerinize ilk izlenimi vermiş olduğunuz, evinize geldiğinizde sizi karşılayan mekândır. Bu nedenle estetik olarak değerli bir aydınlatma zaten sınırlı dekoratif öğenin bulunduğu bu mekânda önem taşır.
Ayrıca sizi ve konuklarınızı sıcak bir şekilde karşılayacak, emniyet ve güven uyandıran etkiyi verecek bir görünüm yaratmanız gerekir. Girişte ve bu tip hol alanlarında çok parlak *ışık* yeterince yayılamadığı için rahatsızlık yaratır. Bu nedenle burada parlak ışıktan kaçınılmalıdır. Beyaz ışık daha net ve soğuk, sarı ışık daha sıcak fakat daha koyu bir ambiyans yaratır.
36 kimlife
Giriş holünüz için aydınlatma seçerken bu mekânın boyutuna, tavan yüksekliğine, rengine ve stiline dikkat etmelisiniz. Eğer mekânın boyutu çok küçükse abartılı ve büyük boyutlu aydınlatmalar yerine küçük ve zarif çeşitler seçilmeli. Tavan yüksekliği az ve mekân basıksa gömme veya yarı gömme armatür'lerden yararlanabilirsiniz. Tavan yüksekse sarkıt veya avizeleri tercih edebilirsiniz. Giriş holü ile koridorun birleştiği L şeklindeki hollerde giriş holünde daha vurgulu ve büyük, koridorda daha küçük takım şeklindeki modeller tercih edilebilir. Eğer giriş holünüz veya koridorunuz çok uzunsa ayrıca duvar apliklerinden yararlanmakta fayda vardır. Giriş holünde masanız mevcutsa üzerine abajur yerleştirerek hoş bir yardımcı aydınlatma yaratabilirsiniz. Lambader veya ayaklı abajur'lar geçiş mekânı olan bu tip yerlerde kargaşa yarattığı ve trafiği engellediği için tercih edilmezler. Banyo Aydınlatma Bu mekânda "floresan aydınlatma", özellikle ayna kullanılan bir mekân olduğundan yeşil ve soluk bir görünüm oluşturacağı için tercih edilmemelidir. Genel tavan
inde değil, aynanın iki yanında duvar aplikleri veya *abajur* şeklindeki aydınlatma alternatifleri düşünülebilir. Yemek Odası Aydınlatma Yemek odası için masanın genellikle merkezde bulunması nedeniyle genel tavan aydınlatması, masa üzerinde konumlandırılır. Genel aydınlatma için bu nedenle daha çok avize veya asansörlü sarkıtlar tercih edilmektedir. Bu aydınlatmalar, masadaki yemekleri ve yemek yiyen kişilerin birbirlerini net bir şekilde görmesini sağlayacak şekilde ancak gözü rahatsız etmeyecek düzeyde, genellikle masa üzerinden 1m yükseklikte tercih edilmektedir. Ayrıca bu mekânda konsol gibi yemek takımı mobilyaları bulunuyorsa, bunlarla birlikte düzenlenecek duvar aplikleri, abajur veya masa lambaları da dekorasyona zenginlik kazandırması ve katmanlı bir aydınlatma için düşünülebilir. Oturma Odası veya Salon Aydınlatma Bu mekân evin en farklı tipte aydınlatma elemanlarının bir arada kullanılabileceği alanlardan biridir. Çok farklı tasarımlara sahip genel aydınlatma sağlayacak tavan aydınlatmalarının yanı sıra, lambader ayaklı abajur, abajur, masa lambası, duvar aplikleri gibi dekoratif aydınlatmalar
ve çalışma alanlarıdır. Bu nedenle, farklı tip aydınlık düzeylerine ihtiyaç duyarlar. Bu mekân için çok net bir görüş ve gündüz aydınlığına yakın bir atmosfer sağlayacak genel bir tavan aydınlatmasıyla, yan aydınlatmalar tercih edilmelidir. Yatak yanında konumlandırılacak bir abajur veya masa lambası ve çalışma bölümünde konumlandırılacak bir çalışma lambası ile farklı işlevler için çözüm oluşturulabilir. Eğer çocuğunuz sağ elini kullanıyorsa, yazarken üzerine gölge düşmemesi için çalışma lambası solda, sol elini kullanıyorsa sağda konumlandırılmalıdır. Yatak Odası Aydınlatma Yatak odaları rahatlatıcı bir atmosfere sahip olması gerektiğinden, genel aydınlatmanın yüksek şiddetli ve par-
bu mekâna eklenebilir. Bu mekânda gözü yormayacak düzeyde farklı noktalar için farklı olacak şekilde bir aydınlatma düzeni ve sıcak ışık renkleri idealdir. Özellikle televizyon izlerken gözü yormaması için, televizyon alanının yeterince aydınlatılması, diğer aydınlatma elemanlarının da parlama ve yansıma yapmaması, mümkünse dolaylı olarak ışık veriyor olması gereklidir. Ayrıca, kitap, dergi, gazete okurken kullanacağınız lambader, abajur gibi aydınlatma elemanlarının solda konumlandırılması (soldan sağa okuduğumuz için) gereklidir. Bu mekânda tablo, heykel vb. çeşitli dekoratif elemanların, duvar aplikleri, gömme, sıva üstü veya ray spotlar gibi vurgu aydınlatmalarla desteklenmesi de mekâna farklılık katacaktır.
lak olmaması, soft bir aydınlatma tercih edilmesi gerekir. Genellikle yatağın iki yanında komodinlerin üzerinde bulundurulacak abajur veya masa lambaları ile oluşturulacak başucu lambaları, katmanlı bir aydınlatma oluşturmak, uykudan önce kitap okumak için gerekli aydınlatmayı sağlamak üzere pratik ve estetik bir kullanım yaratırlar. Dekorasyon düzenlemesine göre yatağın iki yanında duvar apliklerinin konumlandırılması da düşünülebilir. Ayrıca, özellikle büyük odalarda dolap önü ve içleri için de ek aydınlatma ihtiyacı olabilir. Dolap içleri için ısı yaymayan floresan veya LED ürünler idealdir. Eğer yatak odanızda makyaj masanız yer alıyorsa, ayna üzer-
37 kimlife
KİMLife DEKORASYON
aydınlatmasının yanında özellikle büyük banyolarda duş bölümünde ve ayna için farklı aydınlatma düzenlemeleri gerekmektedir. Ayna aydınlatmasında, aynanın üzerinde konumlandırılan elemanlar, yüzde gölge oluşumuna neden olduğundan tercih edilmemeli, mümkünse aynanın iki yanında "duvar aplikleri" konumlandırılmalıdır. Banyo aydınlatmasında özellikle neme dayanıklı ve ıslak mekânlar için tasarlanmış ürün tipleri tercih edilmelidir. Mutfak Aydınlatma Mutfakta farklı aydınlık düzeylerini gerektiren, temizlik, yıkama, yemek hazırlama, pişirme, yemek yeme gibi farklı çalışma ve fonksiyon alanlarının gerektiği gibi aydınlatılması önemlidir. Bunun için avize, sarkıt, tavan armatürü veya tasarıma göre spotlarla sağlanmış genel aydınlatmanın yanı sıra, tezgâh yüzeyleri için dolap altı, dolap içi gibi alanların ayrıca aydınlatılması, yemek bölümü burada konumlandırılıyorsa yemek masasıyla veya ada tezgâhla bütünleşen aydınlatma elemanlarının kullanılması düşünülebilir. Çocuk Odası Aydınlatma Çocuk odaları, çocuklar için sadece dinlenme değil aynı zamanda oyun oynama
KİMLife SAĞLIK
kış akşamlarının vazgeçilmesi
kestane
K
ış akşamlarının vazgeçilmezi kestane, eskiden sobanın üzerinde kavrulup afiyetle yenirdi. Bu lezzetli kestanelerin yerini artık tavada yada turbo pişicilerde yapılan kestaneye bıraksa da yine de severek yediğimiz bir lezzettir. Peki bu zevkle yediğimiz kestanelerin faydalarını hiç merak ettiniz mi? Kestanenin eğlencelik bir besin olmanın yanında çok faydalı bir besin olduğunu biliyor muydunuz?
potasyum, fosfor, magnezyum, klor, kalsiyum, demir, sodyum minerallerini de içermektedir. Faydaları: * Vücuda kuvvet ve enerji verir. * Bedensel ve zihinsel yorgunluğu giderir. * Hastaların iyileşmelerini hızlandırır. * Kandaki kolesterol oranını düşürür. * Kan dolaşımını düzenler ve hızlandırır. * Varis ve basur şikâyetlerini azaltır. * Karaciğere ve mideye de faydalıdır.
Kestane (castanea vesca) : Kayıngiller familyasından; kışın yapraklarını döken, 25-30 metre boyunda bir ağaçtır. Yaprakları geniştir. Meyveleri iridir. Besleyici ve kalori değeri yüksek bir besin olan kestane B1, B2 ve C vitaminleri açısından oldukça zengindir. Kestanede bol miktarda yağ ve protein bulunmaktadır. Ayrıca
38 kimlife
* İshali keser. *Kabuklarının suda kaynatılması ile hazırlanan ilaç; ateş düşürür ve sinirleri yatıştırır. Nasıl Tüketilir: Kestane taze olarak yenebileceği gibi haşlanarak ve kebap yapılarak da yenebilir. Ayrıca kestanenin kabuğu ve ağacını kabuk ve yaprakları da kullanılır. Kestanenin kabukları haşlanıp suyu içilirse sinirleri yatıştırır ve ateşi düşürür. Kestaneler bıçak ile çizilip teflon tavada kavrularak çerez olarak yenilebilir. Suda haşlanarak yenebilir. Kestane şekeri de leziz bir tatlı olarak sofralarınızı süsleyebilir. Kestane balı da pek çok hastalığa da iyi gelen şifalı bir yiyecektir. Zararları: Damar sertliği ve yüksek tansiyondan şikayet edenlerle, şeker hastaları yememelidir. Kalorisi: 100 gram haşlanmış kestanede 131 kalori varken 100 gram kavrulmuş kestanede 245 kalori vardır.
The Muppets
Vizyon tarihi: 17 Şubat 2012 Oyuncular: Jason Segel, Amy Adams, Chris Cooper. Yapım: Abd. Tür: Komedi, Animasyon, Aile. 3 kukla delisi arkadaş Walter, Gary ve Mary tatil için Los Angeles'a giderler. Burada tesadüf eseri petrol zengini Tex Richman'ın yeni keşfettiği petrol kaynağına ulaşmak ve sondaj yapmak için Kukla Tiyatrosu'nu yıkacağını öğrenirler. Şimdi kukla tiyatrosunu kurtarmak için var güçleriyle mücadele edeceklerdir. Zira Kukla Kermit arkadaşlarını yeniden bir araya getirerek ihtiyaçları olan 10 milyon doları toplamak için "Bugüne Kadarki En Büyük Kukla Televizyon Yardım Kampanyası"nı düzenler.
okuyalım
Son On Beş Dakika
Yazan: Fatma Barbarosoğlu Kadınlar hayatı düzeltmek isterken çok yaralanıyor. Erkekler fragmanların içinde yaşamak istiyor. Kabataslak bir özet. Fazla katmanlı olmayan. Bir hikâyenin bütünlüğü erkeklere fazlasıyla ağır, fazlasıyla sıkıcı geliyor. Makineleri tamir edebilen erkekler, yazık ki hayatı tamir edemiyor. Onun için erkekler hayatı bozma haklarının hiç olmadığını bilerek yaşamalı. Fatma Barbarosoğlu'nun kaleminden bir solukta okuyacağınız Son On Beş Dakika ile kendinize ve sevdiklerinize bir adım daha yaklaşacak, hayatınızdaki renklerin ve seslerin bütünleştiğini fark edeceksiniz.
dinleyelim
Yüksek Sadakat “Renk Körü”
Vokalde Kenan Vural, gitarda Serkan Özgen, bas gitarda Kutlu Özmakinacı, tuşlu çalgılarda Uğur Onatkut ve davulda Alpay Şalt'tan oluşan Yüksek Sadakat'in 11 yeni şarkısını barındıran "RENK KÖRÜ" albümündeki şarkılardan yedisi Kutlu Özmakinacı, ikisi Kenan Vural, ikisi ise Kutlu Özmakinacı ve Kenan Vural imzası taşıyor. İlk iki albümüyle Türk Rock sahnesinde hatırı sayılır bir yer edinen Yüksek Sadakat, 3. stüdyo albümü "RENK KÖRÜ" ile yine üzerinden yıllar geçse de değerini kaybetmeyecek şarkılara imza atmaya devam ediyor.
39 kimlife
KİMLife ETKİNLİKLER
izleyelim
KİMLife SAĞLIK
Balkabağı Çorbası “Farklı Lezzet” Malzemeler *300 gr balkabağı brüt *200 ml tavuk suyu *70 ml krema *10 gr tereyağ *10 ml sirke *Tuz- Karabiber Sosu için *80 gr balkabağı /küp şekilde doğranmış *1 adet arpacık soğan/ince dilimlenmiş *10 gr tereyağ *2 çorba kaşığı zeytinyağı *2 dal soğan *50 gr istiridye mantarı *Tuz -Karabiber
Tarifi Balkabağı, tavuk suyunu kaynatın ve balkabakları yumuşayınca el blender'i ile püre edin. Süzgeçten geçirin ve krema, tuz, karabiber ve sirke ilave edin. Balkabaklarını yumuşayıncaya kadar zeytinyağı ve tereyağında soteleyin. Soğan ve mantarları ilave edin. 6-7 dakika soteledikten sonra çorbanın temelini aktarın ve ısıtın. Kaselere ilave ettikten sonra üzerine soğan serpiştirip servis edin.
Emine KAYGUSUZ / Hemşire
Brokolili Köfte Bu sayfalarda yayınlanmak üzere, farklı olduğuna inandığınız, birbirinden güzel yemek ve tatlı tariflerinizi bekliyoruz. gulsahsenel@kimgrup.com.tr
Malzemeler *600 gr brokoli Köftesi için; *400 gr kıyma *1 adet soğan *2 dilim bayat ekmek içi *1 adet yumurta *2 çorba kaşığı ılık su *Tuz *Karabiber *Kekik
Tarifi Brokolilerin üzerine tuz serpip az suda haşlayın ve soğuk sudan geçirip süzün. Köftenin yapımı için, kıymayı bir kaba alın. Üzerine rendelenmiş soğan, ıslatılıp sıkılmış ekmek içi, yumurta, kekik, tuz, karabiber ve su katıp yoğurun. Yoğurma işlemini tamamladıktan sonra köfteleri ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlak köfteler haline getirin ve sıvı yağda kızartın. Köfteler hazır olduktan sonra, tabağa alınan brokolinin yanında servis yapın. Birkaç yeşillikle de süslemeyi unutmayın. Afiyet olsun.
Handan GÜMÜŞÇÜ / Çocuk Bakıcısı
KİMLife AFİYET OLSUN
Uludağ Pilavı “Doyulmaz Lezzet ” Malzemeler *3 su bardağı pirinç *100 gr tereyağı *2 su bardağı kestane *2 adet kesme şeker *1 su bardağı haşlanmış kuşbaşı et *1 çorba kaşığı kuş üzümü *1 adet havuç *1 adet portakal *1 çay kaşığı tarçın, yenibahar *Karabiber, tuz Tarifi 3 su bardağı pirinci ayıklayın, 1 saat kadar tuzlu suda bekletin. Bol suyla yıkayın.
100 gram tereyağında pirinci kavurun. Fırında pişirilmiş 2 su bardağı kestaneyi, kavrulan pirince ilave edin. Üzerine 3 su bardağı sıcak su, 2 adet kesme şeker, 1 su bardağı haşlanmış kuşbaşı et, 1 çorba kaşığı kuru üzüm, 1 adet kibrit çöpü biçiminde doğradığınız havucu ilave edip karıştırın. 20 dakika kısık ateşte pişirin. Ateşten aldığınız pilava, 1 adet rendelenmiş portakal kabuğu, 1 çay kaşığı tarçın, yenibahar, karabiber ekleyin. Servis tabağına alıp, dağ şekli vererek servis yapın.
Ümran KESKİNER / Ev Hanımı
Frambuazlı ve Limonlu Muffin “Sevgililer Gününe Özel” Malzemeler *275 gr yoğurt *1/2 su bardağı ayçiçek yağı *2 yumurta *2 su bardağı + 2 çorba kaşığı (300 gr) un *2 çay kaşığı kabartma tozu *250 gr dondurulmuş frambuaz, çözülmemiş *2 limonun kabuğu, ince rendelenmiş *1/2 su bardağı beyaz şeker * 1/4 su bardağı kahverengi şeker Tarifi Fırınınızı önceden 180 C'de ısıtın. Bir muffin tepsisini yağlayın veya muffin kalıpları döşeyin ve kenarda bekletin. Yoğurdu, yağını ve yumurtaları orta boy bir kapta iyice karışana kadar tel çırpıcıyla karıştırın. Orta boy bir kapta limon kabuğu rendesini
41 kimlife
beyaz şekere parmaklarınızla birbirine sürterek yedirin. Diğer büyük boy bir karıştırma kabına unu ve kabartma tozunu eleyin. Frambuazların ezilmemiş olanlarından 1215 tanesini ayırıp, gerisini unun olduğu kaba koyun ve harmanlayın. Ardından un ve frambuazların olduğu kaba limonlu beyaz şekeri ve ardından kahverengi şekeri ekleyin ve tekrar harmanlayın. Islak malzemeleri bir kerede kuru malzemelerin üzerine dökün ve sadece un kaybolana kadar bir spatula yardımıyla mümkün olduğunca az karıştırın. Muffin tepsisinin boşluklarına yerleştirdiğiniz muffin kaplarını tepelerine kadar doldurup ayırdığınız frambuazlardan tepelerine birer tane yerleştirin (yarısı hamurun içine girsin, diğer yarısı havada kalsın) ve fırına verin. 25-30 dakika pişirin ve oda sıcaklığına gelince servis yapın.
Suna PEKİN / Muhasebeci
KİMLife GEZELİM/GÖRELİM SAĞLIK
Modaya uzanan bir kültür
Kırkyama K
ırkyama, bir dönem yoksul kesimin giyim gereksinimini karşılamak adına çeşitli bez parçalarının bir araya getirilerek ve değişik şekillerde desenler verilerek dikilmesi sonucunda ihtiyaç için yapılan bir el sanatıdır. Kimi zaman da masa, sehpa veya yatak örtüsü yapmak amacıyla aynı yöntem kullanılabilir. Yapılması zor ve zaman isteyen bir elişidir. Yamama işinden doğan kırkyama, günlük hayatın bir zorunluluğu olarak gelişme göstermiştir. Bu zorunluluk, farkında olmadan bir sanatı başlatmıştır. Ayrıca parça bohça, kırk pare ve patchwork gibi adları da vardır. Kırkyama çeşitli kumaşlar veya bezleri birleştirerek yapılan bir örgü sanatıdır. Daha çok Türkiye'nin Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaygındır. Zor görünür ama güzel bir sanattır. Savaş ve yoklu günlerinin sembolü olmuş yamalı giysiler. Öyle ki yamasız yeri kalmazmış pantolonların, yeleklerin. Anadolu'nun fedakâr kadını bütün duygularını işlemiş kumaşa. Binbir hüner ve hüzünle birleşen kumaşlar, yürekleri de içine sarmalayıp cepheye doğru yol almış. Bacının, yavuklunun, annenin elleri, özlemekten yırtılan yürekleri yanar gibi, aynı
sevgiyle, iplik iplik yamamış gömlekleri. Bir köşesine de sevgiye, hasrete dair küçücük bir nakış işlemişti.
Anadolu'ya yolu düşen gezginlerle birlikte Avrupa'ya kadar giden yama "patchwork" adını aldı. Savaşın, acının da izlerini yüklenen kırkyama şimdilerde bir moda haline geldi. Elbiselere, çantalara, örtülere ve nicesine renk ve hayat veriyor. Artık artan eski kumaş parçalarını değerlendirmek, yırtılmış kıyafetleri onarmak için değil başlı başına bir uğraş alanı, bir sanat haline geldi kırkyama.
42 kimlife
Mecburiyetten modaya uzanmış olan ve kültürümüzün en önemli en renkli ve en zahmetli parçalarındandır kırkyama.
Kolay gibi görünse de çok büyük beceri, maharet isteyen bu sanat günümüzde okullarda ders olarak okutulmaktadır. Bu da yeni neslin kültürünü tanıması ve geleceğe taşıması için çok güzel bir başlangıçtır. Kırkyama Yaparken En Kullanılan Malzemeler Kumaşlar: Sentetik olmayan kumaşlar kullanılmalıdır. Poplin, patiska, pazen, tafta ve keten türleri, sık dokunuşlu kumaşlar kullanılır. Kumaşlar kesinlikle yıkanıp ütülendikten sonra kullanılır. Boyayan ve içi ekoseli kumaşlardan randıman alınmaz. Diğer Malzemeler: Makas, toplu iğne, çeşitli renklerde dikiş iplikleri, mezura, kesme panosu, döner bıçak, cetvel, makas, kağıt, dikiş makinesi, met , kırkyama makası , kırkyama cetveli. Ayrıca dikiş kutusu malzemeleri, çeşitli kumaşlar, elyaf, astar, nakış ipliği, çeşitli kurdele, dantel gibi süsleme malzemeleri... Kırkyama - Patchwork'ün Kullanıldığı Alanlar Yatak örtüleri, pikeler, yorganlar, minderler, yastıklar, koltuk şalları, salon takımları, mutfak ve banyo takımları, bebek takımları, çantalar, yelekler, ceketler... Günümüzde kırkyama (patchwork) ile çeşitli örtüler, yastıklar, minderler, çantalar, giysiler, gözlük ve telefon kılıfları vs. gibi günlük yaşamdaki ihtiyaçları karşılayan birçok eşya yapılabilmektedir. Bizim kültürümüzde yakın bir zamana kadar kırkyama sanat olarak kabul edilmezken, son dönemlerde gidişat değişmiş, bu işi sanatsal ifadelerle yansıtan sanatçılar yetişmeye başlamıştır. Kırkyama Türleri *Elde Kağıtlı Çalışma: Genellikle geometrik şekiller kullanılır. Kağıtdaki modellerin kalıp olarak kullanılarak kumaşları birbirine kaynaştırarak elde dikme tekniğidir.
*Kalıplı Çalışmalar: Modellerin kalıplarının çıkartılması ve makinede dikilmesiyle oluşur. *Şerit Çalışmaları: Belli ölçüde kesilen şeritlerin modele uygun bizimde dikilmesi. *Kare ve Üçgen Çalışma: Kesilen kare ve üçgenlerin birleştirilmesiyle oluşturulan modellerdir. *Aplike Çeşitleri: Çiçek desenleri, hayvan desenleri, havai, celtic, vitray ve İran aplikesi gibi çeşitli aplike dikim çeşitleri vardır. Bu modellerin zemin kumaşa monte edilmesi ve biye ile bezenmesi ile oluşur. *Makinede Kağıtlı Çalışma: Modelli kağıdın üzerine kumaş konarak makinede dikilir. Kırkyamanın desenlerine göre de kendi
Yorganlama; örtünüzün katlarını bir arada tutmaya ve modelinize desen vermede gelinen aşamadır. Yorganlama çizilen desen veya blok birleştirmelerinin etrafından olmak üzere minik teğeller halinde yapılır.
içinde grupları vardır. Genellikle dışardan gelen kitaplardan yararlanıldığı için çoğu desen ismi yabancı dildedir. Bunların Türkçe'ye çevirisi olarak kullanılanlardan bazıları nine patch " dokuzlu parça, crazy " çılgın gibi şekillerine bakılarak isim verilen desenlerdir. Kırkyama Nasıl Yapılır? Yapım aşamaları kesme, dikme, bordür, ütüleme, katmanlama, yorganlama, biye, saklama, yıkama, sergileme... Kesme; aplike haricinde bütün kumaşlar kesme panosu üzerinde cetvel yardımı ile kırkyama makası kullanılarak kesilir. Kumaşlar daima boy ipliğine katlanır ve kesilir.
43 kimlife
Bir enine bir boyuna kesilmiş kumaşlar birbirine dikilirken mutlaka enine kesilen kumaş esneyecektir. Met üstünde birkaç kat kumaşı aynı anda kesebilirsiniz. Şerit keserken makine ayağınız dikme payı olarak hesap edilir.Kalıplı çalışmalarda pay vererek kesilir. Blok ölçülerinin tutması kenar ve köşelerinin tutması için parçaların düzgün kesilmesi gerekir. Dikme; elde kağıtlı çalışma çırpma sistemiyle, aplike elde gizli baskı tekniği ile veya makinede sarma tekniği ile diğerleri de makinede düz dikiş olarak dikilir. İplik rengi çeşitli kumaşlar birleştiği için ortak uygun bir renk olmalıdır. Kırkyamada teğelleme yapmayız. Bizim için teğel toplu iğnelerimizdir. Toplu iğneler kumaşa, makineye dikey gelecek şekilde tutturulur. Blok birleşimlerinde kumaş kat yerleri bir bloğunki sağa bakıyorsa diğeri sola yatırılmalı ki dikiş çizgileri birbirini tutsun. Dikilen parçalara daima tırnak ütüsü yapılır. Bordür; hazırlanan bloklar istenirse bordürlerle birleştirilir. Düz şeritler veya parçalarla birleştirilmiş şeritler blokları ayırır ve çerçeveler. Ayrıca ebat büyütmekte de kullanılır. Şeritlerde önce karşılıklı iki kısa kenar, sonra karşılıklı iki uzun kenar dikilir. Kenar bordür çeşitleri çoğaltarak kullanma zevkinize bağlıdır. Ütü; minik bloklara tırnak ütüsü yapılır. Dikilen bloklar önce tersinden dikişler dışa gelecek şekilde daha sonra yüzünden kuvvetli ütülenir. Katmanlama; düz bir satıha ütülenen astar kumaşı düzgün bir şekilde serilir. Üstüne kullanacağınız elyaf yerleştirilir. Daha sonra yaptığınız kırkyama örtünüzü elyafın üstüne yerleştirilir. Sıkıca üstünden çengelli iğnelerle iğnelenir, yorganlamaya hazırlanmış olur.
KİMLife RÖPORTAJ
14 Şubat
sevgililer gününde neredeyiz?
Gourmet Burger Kitchen
Bebek Koru Cafe-Restaurant
Donjon Cafe & Restaurant
Sevdiğiyle unutulmaz bir akşam yemeğinde buluşmak, benzersiz lezzetlere eşlik edecek şarapların yudumlanacağı ayrıcalıklı bir sofrada aşkı kutlamak isteyenlere Gourmet Burger Kitchen (GBK) özel bir armağan sunuyor. 14 Şubat Sevgililer Günü'nde ana yemeğin yanında bir kadeh şarap içtiğinizde, sevgilinizin şarabını ve bugüne özel yaptırılan çikolataları Gourmet Burger Kitchen size ikram ediyor.
Bebek'in gözde mekanı Bebek Koru Kahvesi'nde Sevgililer Günü özel mönüsünde ise başlangıç olarak özel Marine edilmiş sebzeler ile rokfor soslu salata antre, jumbo karides ızgara; ana yemek olarak Koru Steak, tatlı olarak da beyaz çikolatalı tahinli sufle sunulacak.. Çift başı bir şişe sevgililer günü şarabı veya iki adet kişi başı alkolsüz içecek, su ve kahve de mönüye dahil..
Aşk İki Kişiliktir...temasıyla bu yıl Donjon Cafe&Restaurant&Bar misafirlerine içerisinde değişik sürprizlerinde olduğu oldukça şık bir sevgililer günü programı hazırlamış.Keman solosu eşliğinde dinleyeceğiniz en güzel aşk şarkılarıyla geceye özel hazırlanmış mönüsünü tadabilir, mum ışığında boğaz manzarası eşliğinde içkinizi yudumlayabilirsiniz. Sevgilinizle özel bir sevgililer günü kutlamak istiyorsanız DONJON oldukça iyi bir seçim olabilir. Rez.Tel: 0212 287 29 10 Adres: Yahya Kemal Cad. No: 24 Rumelihisarı / www.donjon.com.tr
Rez.Tel: 0212 353 03 23 Adres: Kanyon Alışveriş Merkezi Levent, İstanbul / www.gbk.com.tr
Rez.Tel: 0212 287 56 07 Adres: Cevdet Paşa Cad. No: 120 Bebek / İstanbul
44 kimlife
KİMLife MEKANLAR
Ziyade Fasıl
Chocolate Şaşkınbakkal
360İstanbul
Dillere destan eğlencesiyle Ziyade Fasıl, Sevgililer günü için muhteşem bir gece hazırladı...
Chocolate Şaşkınbakkal, Sevgililer Günü' ne özel menüsü, muhteşem atmosferi, şık ambiyansı ile o özel anları romantik ortamında unutulmaz kılacak!
İstanbul eğlence hayatının vazgeçilmez adresi 360istanbul, bu seneye özel olarak Sevgililer Günü'nü misafirlerine dört gece boyunca sınırsız bir eğlence anlayışıyla sunuyor. Fransız Kabare konsepti ile 360istanbul Sevgiler Günü'nü bu sene 11 Şubat'ta başlatıyor!..
Fasıl'ın en eğlenceli hali Ziyade Fasıl'da Sevgililer Günü programı dopdolu. Koşulsuz eğlenceye yönelik oluşturulan repertuarı ile Ziyade Fasıl'da 14 Şubat gecesi serenat solo keman eşliğindeki romantizm dolu kokteyl ile başlıyor. Türkiye'nin en iyi fasıl müzisyenlerinin akustik canlı fasıl programı ile gecenin ritmi gittikçe artarken, gece boyunca Ziyade Fasıl'a özel, Davul Show'u, Oryantal Ebru'nun gözlerinizi ayıramayacağınız dansı ve Türkiye'nin en önemli dans topluluklarında önemli görevler almış dans hocalarının bu geceye özel koreografisi ile Roman Show'u sizlere eşlik ediyor. Ziyade Fasıl'ın ünlü şefi Mustafa Alkan'ın o gece için hazırladığı mönüsünde muhteşem lezzetler yine sizleri bekliyor. Rez.Tel: 0216 410 90 61 Adres: Yazmacı Tahir Sokak No : 22 Sahilyolu Suadiye / İstanbul www.ziyadefasil.com
Şaşkınbakkal Chocolate Bistro&Bar, yılın en özel, en unutulmaz günü Sevgililer Günü' nde konuklarına sunduğu muhteşem eğlence ve sürprizlerle unutulmaz bir gecceye dönüştürmeye hazırlanıyor! Birbirinden lezzetli ve denenmemiş tatlarıyla müdavimlerini yaratan Şaşkınbakkal Chocolate Bistro&Bar'ın Sevgililer Günü için hazırladığı özel menüsündeki yemeklerle başlayan gecce, muhteşem kokteylleriyle devam edecek. Bu özel gecede misafirler şampanya ile romantik dakikalara başlayacaklar. Türkiye aşçılar milli takımı kaptanı Ümit Yüksel tarafından hazırlanan özel fix menü içinde şampanya haricinde iki içecek ve yemek sonrası aşk kokteyli, ile aşk-ı memnu, milföylü aşk masalı, sevgili üzeri kalp cheese cake gibi keyif dolu lezzetler sizleri bekliyor. Kırmızı ve romantik bir atmosferde, size ve aşkınıza keman, akerdeon ve gitardan oluşan Love Trio eşlik edecek. Yaşamın tüm renklerini farklı ve yepyeni bir solukla sunan Şaşkınbakkal Chocolate Bistro&Bar sizleri büyüsü ve ışıltısı ile baştan çıkmaya, sınırsız coşkusuna dahil olmaya davet ediyor. Sevgilinizi Chocolate' ın muhteşem tatlarıyla büyülemek, unutamayacağınız bir gece geçirmek için Şaşkınbakkal Chocolate Bistro&Bar 14 Şubat' ta sizleri bekliyor... Rez.Tel: 0216 360 61 34 Adres: Kazım Özalp Sok. Yalman Center ABlok No:60/1 Kadıköyİstanbul /www.chocolatebistrobar.com
45 kimlife
İstanbul eğlence hayatına getirdiği yeniliklerle her dönemde adından sıkça söz ettirmeyi başaran en gözde mekanlardan 360istanbul, Sevgililer Günü'nü 11 Şubat'ta kutlamaya başlıyor. 4 gün boyunca konsept eğlencenin "Fransız Kabare" temasıyla sunulacağı mekanda 14 Şubat, romantizmin doruklarında dolaşacağınız benzersiz bir menüyle unutulmaz bir geceye dönüşüyor. Kırmızı mumlar, romantik bir müzik ve karşınızda sevdiğiniz insanla tüm yıl boyunca beklediğiniz gece, Hollandalı ünlü performans sanatçısı "Lady Marmalade" ile daha da renklenecek. Sürpriz şovlarıyla "Lady Marmalade" Sevgililer Günü'nü önceden kutlamak isteyen çiftler için bütün hafta sonu boyunca 360istanbul sahnesinde olacak. Sevgililer Günü'nü özel kılmak isteyenlere bu sene 360istanbul'un önerisi Weekend of Love "Hayat Bir Kabaredir" konsepti ile siz de hem 360istanbul'un hazırladığı özel menünün hem de eğlencelerin keyfini çıkartabilirsiniz. Üstelik sürprizlerle... Sevgililer Günü için sevdiğiniz kişiye farklı bir deneyim yaşatmak istiyorsanız, 4 gece boyunca kutlanacak "Weekend of Love" için 360istanbul'da yerinizi şimdiden ayırtın! Rez.Tel: 0212 251 10 42 Adres: İstiklal Cad. Mısır Apt. No:163 K:8, 34437 Taksim/İstanbul www.360istanbul.com
KİMLife MEKANLAR İstanbul Suite Home Galata
Kız Kulesi Kız Kulesi'nde Gün Boyu Aşk... Kızkulesi'nde "Aşk" bir başka... Tarih boyunca efsanevi aşklara konu olan Kızkulesi, 14 Şubat Sevgililer Günü için hazırlanan özel mönüleri ve Grup Naviga'nın doyumsuz yorumu ile "Aşkımız Bir Efsane" diyen çiftlere romantizm dolu bir Sevgililer Günü yaşatacak. Asırlar boyu efsanevi aşklara ev sahipliği yapan İstanbul'un imzası Kızkulesi, doyumsuz manzarası eşliğinde sevdikleriyle romantik bir 14 Şubat günü geçirmek isteyenlere, özel bir Sevgililer Günü program hazırladı. Kızkulesi, özel olarak hazırladığı aşk mönülerini, Grup Naviga'nın romantik şarkıları eşliğinde sunarken, hazırlanan aşk mönüleri gündüz, akşam ve gece programı olarak sunulacak. Gündüz programında; fesleğenli mozzarella kulesi, karides ve sebzeli kişlören, taragon soslu antrikot fırın, kestaneli balkabağı terine limitsiz yerli içki eşliğinde sunuluyor. Akşam programında; enginar göbeğinde elmalı avakado salata ve ördek füme,
mantarlı risotto yatağında ıspanak ve ricotta peynirli kanaloni, sığır fletosu burgundy, portakal ve çilekli tulip. Limitsiz yerli içecekler eşliğinde sunuluyor. 14 Şubat gecesini sevdikleriyle birlikte, 360 derece İstanbul manzarası eşliğinde içeceklerinizi yudumlayarak geçirmek isteyenleri ise Kızkulesi Kuledebar'da saat 19:30 itibaren romantik bir gece bekliyor.
İstanbul Suite Home Hotels' in, İstanbul Suite Home Cihangir ve İstanbul Suite Home İstiklal' den sonra Galata'da hizmete giren İstanbul Suite Home Galata, yine otel bünyesinde hizmet veren Galatta Brasseria' da Sevgililer Günü'ne özel hazırlanan iştah açısı menüsüyle ve canlı müzik eşliğinde romantik aşk parçalarıyla aşkınızı doruklarda yaşayacağınız Sevgililer Günü programıyla sevdiklerinizi ve sizi bekliyor. Rez.Tel: 0212 245 41 77 Adres: Hacı Mimi Mah. Serdar-ı Ekrem Sok. No:28 Galata/Beyoğlu/İST. www.istanbulsuite.com
Mia Mensa Kuruçeşme DJ performansının yer alacağı Gece programı ise, 00:15'de başlayıp, 04:00'a kadar devam edecek. Sevgililer Günü'nü Kızkulesi'nin mistik atmosferi altında ölümsüzleştirmek isteyenleri bekliyorlar. Rez.Tel: 0216 342 47 47 Adres:Kızkulesi Salacak Mevkii Üsküdar / İstanbul www.kizkulesi.com.tr
46 kimlife
İstanbul Boğazı'nın ışıltılı görüntüsü eşliğinde çiftlere romantik bir akşam yemeği sunmaya hazırlanan Mia Mensa, İtalyan ağırlıklı menüsünde yer alan birbirinden iddialı tüm lezzetleri sevgililerin beğenisine sunuyor. Mia Mensa, mutfaktaki ustalığını manzarası ve yenilenen modern dekorasyonuyla tamamlayarak aşkın doyasıya yaşandığı 14 Şubat'ı sevgililer için unutulmaz kılacak bir gece yaşatacak. Rez.Tel: 0212 263 42 14 Adres: Muallim Naci Cad. No: 64/C Kuruçeşme / İstanbul www.miamensa.com
KİMLife TANIYALIM
47 kimlife
KİMLife TANIYALIM
Düş bahçelerinde ağırlanmak... Hıdiv Kasrı için kapılarını sonuna kadar açmış bekliyor.
H
Kasrı tam
er biri künyeli ve soy kütüğüne sahip ağaçlarla kaplı geniş bir koruluğun ortasındaki Hıdiv anlamıyla bir saray yavrusu.
İstanbul'un imparatorluk merkezi olduğunu hatırlatan nadide yapılardan biri olan Hıdiv Kasrı'nın ilginç bir hikayesi var. Osmanlı'nın Mısır Valisine Hıdiv deniyor. Geçen asrın sonunda genç yaşta Mısır Valisi olan Abbas Hilmi Paşa, Mısır'daki Anglo-Sakson nüfuzuna karşı OsmanlıGerman desteği arar. Bu desteği alabilmek
Ünü Avrupa'ya kadar giden harika bir boğaz manzarasında sahip.1000 m2 alan üzerine yaptırılan Boğaz tepelerinden iki kıtayı birleştiren binanın kulesi de İstanbul'un zamanında buharla çalışan ilk asansörlerinden birine sahip.
için Osmanlı payitahtında kalması gereken genç Paşa,1903 yılında Çubuklu'da 2 ahşap yalı satın alır. Zamanla yalılarının arkasındaki yamaçları ve üst düzlüğü kapsayan 270 dönümlük bahçeyi de alan Paşa,1907 senesinde İtalyan mimar Delfo Seminati'ye o devrin mimari modasına uygun olarak art nouveau tarzındaki muhteşem saray yavrusunu yaptırır. 1000 m2 alan üzerine yapılan, Boğaz tepelerinden iki kıtayı birleştiren, masmavi kanalı ve yeşil ormanlan seyredin kulesi ile müstesna bir yapıdır. Çevresindeki koruluk, bülbülleri ve sincapları ile tanınır. Binaya yakın kısımlar gül bahçesi ile çiçek adası haline getirilmiştir.
Bir saklı kent olan İstanbul'un asude mekanlarından Boğaziçi manzarası temaşa edebileceğiniz, hem de fevkalade bir saray karşısında vakit geçirebileceğiniz bir mekan olan; Hıdiv Kasrı.. Yani İstanbul Boğazı'nın Anadolu yakasında bulunan Çubuklu'da geniş bir koruluk içinde yer alan Mısır Hıdivi Abbas Hilmi Paşa'nın köşkü. Yüzyılımızın başında Osmanlı ülkesinin dillere destan yapısı şimdi sizi ağırlamak
Kasrın binası şato biçimindedir. Kapısının üzerinde Ay yıldızlı Hıdiv Tacı Bayrağı arma haline getirilip yerleştirilmiştir. Dışkapı giriş tamamen altın yaldız çiçek figürleriyle işlenmiştir. Yuvarlak mermer sütunlar, Teraslar, Hıdiv'in yatak odası; kulesi, mermer, ahşap ve kristal salonları önemli özellikler taşır. Neo-Klasik, Neo-İslam, Neo-Osmanlı olarak, değerlendirilebilecek öğelerle bezenmiştir. Avrupa mimaris-
48 kimlife
Tarihçe Yaklaşık 1000 m2 inşaat alanı üzerine yapılan 270 dönüm bahçesi içindedir. Doğu yönünde düz; kuzey - batı ve güney yönlerinde yarım daire biçimi bir cepheye sahiptir. Yapı içerde, çerçevesinde yerleşen salonlar ile mekanın tam ortasına yerleştirilen, anıtsal bir çeşmeyi havi, karakteristik biçimini almaktadır. Güney yönüne bakan ana giriş kapısından önce, birinci hole girilmektedir. Bunun sağından iki basamaklı bir kapı ile iç-içe iki büyük odaya geçilmekte, sol tarafındaki bir kapı ise, solda giriş katı mutfağına ve hemen onun sağındaki bir merdivenle ise aşağıda mutfak kısmına geçmektedir. Ara giriş kapısının içerisinde, bu küçük holden sonra karşıya gelen kapı ile binanın orta holüne geçirilmektedir. Kapının camlı kısmı, kurşunlu vitray ile yapılmış üzüm salkımı desenlerini havi, çok güzel bir geçiş elemanıdır. Ondan sonra bir kaç mermer basamakla çıkıldığında, iki yandan, geniş ve masif mermerden basamaklarıyla, iki merdiven geriye doğru uzanarak, bir platoda buluşmakta ve yine masif mermerden basamak ve balustradlarıyla, tekleşen bir anıtsal merdiven, üst kattaki yatak bölümüne çıkmaktadır. Yukarıya çıkılmayarak ana, giriş katında, holde devam edildiğinde, tam ortada, anıtsal çeşme yer almaktadır. Bunun üstü açıktır, çatıya varan üst noktasında 8 -10 art Nouveau üsluptaki bu parçanın üstünü, dış tesirlere karşı, cam bir fener örter. Birinci katta yer alan yatak odaları, tam ortadaki bu boşluğa, masif bir ahşap parmaklığın çevresinden bakar. Giriş katında, çifter-çifter, toplam 16 masif mermer sütunun yer aldığı bu anıtsal çeşmenin ortasında 1.80 metre yükseklikte mermer bir fıskiye vardır, sularını zeminde yer alan alçak derinlikteki bir havuza, serin bir şıpırtı halinde, devamlı döker. Mermer Salon Giriş noktasından Mermer salona bir kaç basamakla inilir. Sağ taraftaki duvarda, tavana kadar anıtsal bir çeşme yer almaktadır. Mozaiklerle süslü bu çeşmenin zemine yakın kısmı, mermer bir tekneyle süslenmiştir. Tekneye, Art Nouveau stilinin sevdiği figürlerden, bir kurbağa, su akıtır. Merdivenlerin karşısı ise, boydan boya demir çerçeveli camdır ve oradan, bina yanındaki, etrafımıza çamlarıyla çevrili, geniş iç bahçeye geçilir. Mermer salondaki tüm mermer sütunlar özel cilalanmış,
Bir saklı kent olan İstanbul'un asude mekanlarından Boğaziçi manzarası temaşa edebileceğiniz, hem de fevkalade bir saray karşısında vakit geçirebileceğiniz bir mekan olan; Hıdiv Kasrı..
49 kimlife
sütunların içlerine ve salonun tavanlarına Türkiye'de ilk defa olmak üzere, yuvarlak çiçek globu şeklinde, pembe-beyaz-yeşil karışımı avizeler yaptırılmış, yandığı zaman, bu bahçe tipindeki salona uyan renkleri ile " bir peri sarayı " görünümü vermesi sağlanmıştır. Mermer Salona, üzerleri yeşil-gri karışımı mermerli döküm masaları, döküm sandalyeleri ve mermerden servis bankosu ayrıcalıklı bir küçük saray havası vermektedir. Mermer salonun bahçe giriş kısmı beyaz marmara mermeri ile kaplanmış, Mermer Salondan bakıldığında, çevresi mazı çamları ile çevrili alanda yüzlerce gülfidanı dikilmiştir. Güller açtığında, gül bahçesi çevresindeki taş gövdeli sütunlar ve üzerindeki fenerlerde yandığı zaman kendinizi gül cennetinde hissedersiniz. Ahşap Salon Tamamı ahşap, muhteşem bir lambriyle kaplı giriş salonlarında, ekstra meşe kerestesinden, orjinal motiflerine uygun ahşap parkeler, ahşap duvar, ahşap tavan ve dolaplar maun renginde orjinaldır. Konkav Salon Havuzlu orta mekanda, karşıya ilerlendiği zaman, Konkav biçiminde, Kuzeybatı cephesini teşkil eden iki şömineli ve dire parçasını andıran salona girilir. Bu salon, iki kapıyla, önündeki mermer terasa açılır. Şömineli salonun tüm duvarları ve tavanın ahşap kaplaması, orjinal maun renginde, İstanbul' un en mükemmel lambrisi binaya ağır alımlı atmosferini sağlamıştır. Salonda masif porfir sütunların kaideleri ve başlıklarında yer alan bilezikler altın varaklarla kaplanmış salona görkemli bir hava vermiştir. Salonun Boğaz' a bakan mermer terası, bahçeden bir metre kadar yüksekte olup 24 adet masif beyaz mermerden sütunlar, üstteki yatak katının balkonuna destek sağlar. Bu terastan, eskiden Boğaz'ın içini seyrederek yemek yenirmiş. Kristal Salon Binanın ortasındaki havuzlu mekandan, aralık bir kapıyla, salona girildiği zaman ise, sarayın yemek salonlarına geçilmektedir. Bu salon daire biçimindeki şömineli salona da, ara bir kapıyla geçit verir. Şömineli salondan da, yine bir ara kapıyla, tamamı aynalı Kristal Salona, oradan da mermer salona geçilebilmektedir. Böylece bütün salonlar arasında, ortadaki havuzlu mekanı çevreleyen, yuvarlak bir tratik yapmak mümkündür. Bunu sadece giriş holü keser. Kristal Salonda, tavanındaki ve kapı üstlerindeki girlandlar ve sepet çiçekler, altın varakla kaplıdır.
KİMLife TANIYALIM
indeki gelişmeler, çiçek meyve ve av hayvanlarının resimleri, duvarlara, tavanlara, sütun başlıklarına işlenerek yapılmıştır.
KİMLife TANIYALIM
Tamamı kristal aynalarla donatılmış olan bu salon, aynaları, tavan kristalleri ve pirinç fenerleri ile muhteşem bir görüntüye sahiptir. Salonda ahşap lambrilerin baş kısımlarına, orjinal motiflerine uygun hareli kumaştan panolar yapılmıştır. Havuzlu Yol Havuzlu mekanda binanın tüm ana karakterine"ART NOUVEAU"'uygun olarak, duvarlar ahşap kaplamalar arasında, 8 adet desenli aynalarla kaplanmış olup bu mermer havuzlu mekan, ayna ve yansımalarıyla zenginleştirilmiştir. Havuzlu holün özelliği sarayın tüm salonlarına buradan ara kapılarla geçilmesi, özel bir asansörün bulunmasıdır. Binanızı ortasındaki havuzlu salondan, aralık bir kapıyla, sola gidildiği, zaman Saray'ın yemek salonuna geçilmektedir. Yine bu salon daire biçimindeki şömineli salona da ara bir kapıyla geçit verir. Böylece bütün salonlar arasında, ortadaki bu havuzlu mekan, etrafını çevreleyen girişçıkış kapıları ile bir trafik noktası görevini yapmaktadır. Bunu sadece giriş holü keser. Ana giriş kapısı arkasındaki boşlukta yer alan masif merdivenlerden birinci kata çıkıldığı zaman, orta mekan, daire biçimindedir. Tam ortasındaki boşluktan, aşağıdaki havuz ve yukarıdaki vitray seyredilir. Birinci Kat Sağ tarafta, aşağıdaki mermer salonun üstünde 6 adet oda yer almıştır, Bunların üçü, önlerindeki geniş bir balkondan iç bahçeye bakarlar. Etrafı porsuk ağaçları çevrili, bu iç bahçe gül fidanlarıyla donatılmıştır. Alt kattaki şömineli salonun üstüne gelen daire biçimli parça; kendi iç banyoları, tuvaletleri ve banyo odaları olan, iki büyük yatak odasına sahiptir. Tavanları muhteşem bir lambriyle kaplı bu iki salonun birisi, Hıdiv in kendisine aittir. Hıdiv'in yatak odasının iki duvarını kaplayan büyük gardıropları mevcuttur. Gardıropların bir tanesinin ucundaki aynalı kapısı gizli bir geçittir, ortadaki hole çıkar. Hıdiv'in
odasındaki sandalye, "Art-deco" kanepesi özelliği taşır. Zamanında acil ve özel durumlarda kullanılırmış. Kuleler Birinci kat holünde sol taraftaki ara koridor olan, Güney Batı'ya bakan büyük odaya ve binanın büyük seyir kulesinin asansörüne geçilir. Kuleye ortadaki asansör ile çıkılabildiği gibi, ahşap katlar ve demir aksam'la örtülmüş geniş bir merdivenle de çıkılabilir. Kulenin balkonlu bir orta katı ve açık en üst terası mevcuttur. Birinci katın merdiven başından sağ kapıya girildiği zaman, dar bir merdivenle servis katına çıkılır. Burada da, çepeçevre 8 adet oda yer almaktadır. Koridorun ucunda ise, binanın kare biçiminde Cihannüma kısmına çıkılmaktadır. 4 cephesi Manivelayla açılan 4 kepenkle kapalı bu seyir yerinin ortası, merdiven boşluğudur, bir cephesi yan çatıya bakar, üç cephesinden çevre seyredilir. Bu çatı katıda ayrı ayrı döşenerek bir mutfak ve kata bir duş eklenerek, otel bölümü haline getirilmiştir. Kuleler ve asansöre çıkan merdiven basamakları, kapıları orjinal döşeme kaplamaları Romanya Köknar Ağacından olup, bu günün birinci sınıf kerestesiyle aynı kalitededir. Kapının restitüsyonu birinci sınıf çıralı çamdan yapılmıştır. Orjinal kule asansörü halen çalışır durumdadır. Kuleden tüm Boğaz'ı baştanbaşa seyrederek sonsuz yeşillik, deniz ve doğa ile baş başa, çayınızın zevkini çıkarabilirsiniz. Abbas Hilmi Paşa Mısır'ın en son Hıdiv'i, Kavalalı Mehmet Ali Paşa sülalesinden Tevfik Paşa'nın oğlu, aslen ve neslen Türk olan Abbas Hilmi paşa 19.12.1944 yılında Cenevre'deki ( Quai du Mant Blanc Ma. 5 ) Leman Gölü karşısındaki köşkünde gece saat üç raddelerinde, ani bir kalp krizinden vefat etmiştir. Kaynak: beltur.com.tr
50 kimlife
Yakalandılar Sarıyer Mağazamızda Mahmut TUNCER’i Görüntüledik !!! Pazar sabahı kahvaltılık alışverişini yapmak için Kim Marketi tercih eden sanatçımız objektiflerimize takıldı. Birçok kez Sarıyer mağazamızdan alışveriş yaparken rastladığımız Tuncer'i, bu sefer rahat ve spor kıyafetler içerisinde bulduk. Hafta sonlarını ailesiyle beraber keyifli bir kahvaltı yapmayı ihmal etmediğini belirtti. Ailenin herşeyden önce geldiğini ve en önemlisi de beraberlik içerisinde olmamız gerektiğini hatırlattı. Marketimizden aldığı ürünlerle ailesine muhteşem bir kahvaltı sofrası hazırlayacağını ve özellikle çocuklar için en önemli öğünün kahvaltı olduğunu ve bu yüzden daha fazla kahvaltı sofrasına özen gösterdiğinin altını çizdi. Aileler birbirlerini en fazla ya kahvaltıda ya da akşam yemeğinde gördükleri için, bu kısa ve keyifli vakti en güzel şekilde geçirmek gerektiğini belirtti. Mahmut Tuncer yine farkını ortaya koydu. Bütün market alışverişini kalitede ve indirimde marka olan Kim marketlerden yapma geleneğini bozmadı. Her zaman sağlıklı ve doğal ürünlerin adresi olan Kim market, ünlüler içinde odak noktası haline geldi.
Muhabir: Muhittin YAYLA Fotoğraflar: Murat ERGİN
51 kimlife
KİMLife MAGAZİN
Kim’e
KİMLife BEBEKLERDE SAĞLIK
Bebeğimizin
günlük yaşamı
U
yku Yenidoğan, 16-20 saat gibi, zamanın büyük bir kısmını uykuda geçirir. Düzenli gece uykusunun çocuğun gelişimi açısından yararı büyüktür. Yapılan araştırmalar, 1 gecede çocuğun 1-1,5 mm. büyüdüğünü göstermektedir. Bu nedenle çocuğun uykusundaki düzensizliğin, bir hastalık veya problemin göstergesi olabileceği akılda tutulmalıdır. Gelişim hızı nasıl bir bebekten diğerine değişiklik gösteriyorsa, uyku diliminin uzunluğu da bir bebekten diğerine değişebilir. Başka bir değişle, bazı bebekler hiçbir sorunları olmamasına karşın, daha az uyku ile yetinirken, diğerleri günlerini daha uzun uyku dilimleriyle geçirebilir. Yaşamın ilk haftasında rastlanan ve uyku sırasında bebeklerde görülen kendiliğinden gülme, sinir sisteminin kendiliğinden boşalma işlevi olarak ortaya çıkmaktadır. Bebeğe Nasıl Yardımcı Olunabilir? *Bebeğe rahat bir uyku mekanı hazırlayın. *Uykuyu engelleyen bir sıkıntısı varsa or-
tadan kaldırmaya çalışın. *Gece uykusuzluklarını anne ve baba olarak dönüşümlü şekilde karşılamaya çalışın. Aksi halde tüm geceyi uyanık geçiren ebeveynin ertesi gün kü verimi düşecektir. *Kucaklamak suretiyle sık sık fiziksel temas kurmaya özen gösterin. Kuracağınız tensel temas, bebeğinize güven verecektir. *Yenidoğanı kendi yatağında uyutmaya, anne-babanın yatağına almamaya
52 kimlife
özen gösterin. Bazı anne ve baba, hasta olduğu zaman çocuğu düşünerek, bazıları da bebeğe dokunarak uyumayı tercih ettiğinden birlikte uyumayı yeğler. Böylelikle de yıllar boyu sürebilen sağlıksız bir uyku alışkanlığı oluşur. Ağlama Bebeğin acı, kızgınlık ve açlık belirtmek için çok değişik ve çeşitli ağlama repertuarı vardır. Genelde açlığı belirten, esas ağlama bir ritme sahiptir: ağlama, sessizlik, nefes, ağlama, sessizlik, nefes. Kızgınlık belirten belirten ağlama daha yüksek ve keskindir. Mırıltı ve iniltilerle başlayan normal ağlamanın tersine acı duyduğunu belirten ağlama daha ani ve canhıraş bir şekilde başlar. Aslında bu genel çizgilerin dışında tüm bebekler tam olarak aynı şekilde ağlamazlar. Anne-baba da bu farkları öğrenmek zorundadır. İkinci haftalıkken başlayıp, 3.-4. haftada kaybolan bir ağlama türünde yenidoğan, günde üç saat veya daha fazla süren şiddetli ağlama nöbetleri yaşar. Fiziksel bir nedene bağlı olan ağlama, normal bebek ağlamasından farklıdır. Bebek, so-
Beslenme İlk 6 ay bebeğe mümkünse sadece anne sütü verilmelidir. Anne-bebek arasındaki simbiyotik ilişkinin emmeyle kurulabildiği, bunun bebeğin gelişiminde çok büyük faydalar sağladığı, göz temasının kurulabildiği, güven duygusunun geliştiği, en güvenilir, en besleyici, en doğal ve en ucuz beslenmenin anne sütü olduğu unutulmamalıdır. Emzirme her iki göğüsten yapılmalı ve emzirme sonrası mutlaka kucakta gazın çıkartılması sağlanmalıdır. Bu tensel teması artırır. Ek gıdaya geçiş zamanı 4-6 aydır. Şayet biberon ile beslenme söz konusu ise, biberonlar tercihen cam olmalıdır. Biberonların temizliğinde fırça kullanılmalı,
başlık ve emzik ayrı ayrı iyice yıkanıp sterilizatörde steril edilmeli sonra ağızları kapalı bir şekilde kullanıma hazır tutulmalıdır. Sterilizatör yoksa, klasik kaynatma yöntemi kullanılmalıdır. Biberon tenceresi ayrılmalı sadece o iş için kullanılmalıdır. Tencerede kaynatma süresi 10 dakikadan az olmamalıdır. Biberonlar maşa yardımıyla çıkartılmalı ve biberonların içinde su kalmamalıdır, ağızları kapalı tutulmalıdır. Haftada iki defa deterjanlı su ile yıkanıp iyice durulandıktan sonra sterilize edilmelidir. Mama Hazırlama Önce eller yıkanmaldır. Daha önceden kaynatılıp soğutulmuş su kullanılmalıdır. Biberona önce su konmalıdır. Mama ölçüsü silme ölçek olarak hazırlanmalıdır. Kalan mama bir sonraki öğünde kesinlikle kullanılmamalıdır. Her öğünde yeni mama hazırlanmalıdır. Mamanın sıcaklık kontrolü mutlaka yapılmalıdır. Biberonla besleme mutlaka kucakta yapılmalı, buna anne-babanın katılımı sağlanmalıdır. Beslenme dışında diğer konularda da babanın katılımını sağlamak, ona da öğretmek hem anne açısından hem de baba ile bebek arasındaki iletişimi artırmak açısından faydalı olacaktır.
53 kimlife
Alt Değiştirme Alt değiştirme yenidoğan için hızlı ve pratik bir şekilde yapılmalıdır. Öncesinde malzemeler tam olarak elinizin altında hazır tutulmalıdır. Altı açılan bebek rahatlayacağı için çişini yapmaya devam edecek ya da bacakları serbest kaldığı için hareket etmeye başlayacaktır. Alt temizliği için özellikle ilk haftalarda ılık su ve pamuk kullanılmalı, temizlik önden arkaya doğru yapılmalıdır. İlk aylarda pişik kremleri yerine zeytinyağı da kullanılabilir. Zeytinyağı asidi çıkartılmış olarak kullanılmalıdır. Bunun için, bir kavanoza konan zeytinyağı içi su dolu bir tencerede ocağa konulup kaynama noktasında 10 dakika tutularak zeytinyağı içindeki asitler gaz haline gelerek ayrılması sağlanır. Böylece saf zeytinyağı elde edilir ki, bebeğin hassas cildine en uygun materyal elde edilmiş olur. Alt değiştirme işlemi tamamlandıktan sonra eller mutlaka yıkanmalıdır. Bebeğin Odası Oda sıcaklığı 22-24° arasında tutulmalıdır. Odanın güneş alıyor olması, her gün yeterli bir şekilde en az 15 dakika havalandırılması gerekir. Bu işler kış günü dışardaki hava kirliliğinin az olduğu bir saatte yapılması uygundur. Üst solunum yollarının tıkanmaması için odanın nemlendirilmesi mutlaka gereklidir. Oda duvarlarının canlı renklere boyanmış olması ya da çok canlı renklerde oyuncakların asılması veya tabloların konulması gerekir. Yenidoğan doğduğu andan itibaren yeşil ve kırmızı rengi görür, mavi rengi sonra ayırt eder. Uyku düzenin sağlanması anlamında geceleri loş ışık için gece lambasının kullanılması uygundur. Oda içerisinde klasik müzik ya da ninni şarkılarının kısık sesle çalınması bebeği dinlenme dönemlerinde daha da rahatlatır. Kaynak: bebekhastaliklari.com
KİMLife BEBEKLERDE SAĞLIK
rununa ilişkin sinyal verir. Bir iletişim biçimi olan ağlamanın en önemli işlevi, bebeğin bir üzüntü ve sıkıntı içinde olduğunu yansıtmasına fırsat verilmesidir. Yenidoğan bu yolla mesajını yetişkine kolayca iletmiş olur. Mesajı alıp kodu doğru çözen ve algılayan yetişkin, ağlamaya çok çabuk karşılık verip bebeğini kucağına alır, doyurur ya da altını temizler. Burada şu soru akla gelebilir. Ağlamaya çok çabuk karşılık vermek ağlamayı teşvik mi eder yoksa azalmasını mı sağlar? Bu konuda yapılan araştırma sonuçlarına göre; hemen müdahale edilen bebeklerin, geç müdahale edilenlere kıyasla ağlamalarında azalma olduğu belirlenmiştir. Ancak yavaş ve yumuşak ağlayan bir bebeğe (örneğin dinlenmek üzere yatırılmış bir bebek) derhal müdahalenin ağlamayı artırdığı görülmüştür. Özellikle 1.5-2 yaş ve üstündeki çocuklarda hemen müdahalenin, ağlamanın artmasına ve bir alışkanlık haline dönüşmesine neden olmaktadır. Bu yaş grubunda, çocuğun tüm ihtiyaçlarının karşılandığını düşünen ebeveyn, kısa süreli ağlamalarda da hemen müdahale yolunu seçtiği takdirde ağlamanın kalıcı olmasına ortam hazırlamış olur. Bütün bunlar, müdahalede yaşın ve ağlama biçiminin ne denli önemli olduğunu göstermektedir. Bebeğe Nasıl Yardımcı Olunabilir? *Ağlayan bebek sizinle iletişim kurmaktadır. Onun ağlama yoluyla gönderdiği mesajı anlamaya ve bu mesaj doğrultusunda ihtiyacını (özellikle yenidoğan döneminde) hemen karşılamaya çalışın. *Bu amaçla ağlamayı gelişi güzel değil anlamak ve kodu çözmek üzere dinleyin. İhtiyacın çözümü doğrultusunda gerekli önlemleri alın ve sakin olun.
KİMLife SAĞLIK
Atmacagillerden
Kaya Kartalı 54 kimlife
K
uzey yarımkürede, Kuzey Amerika, Avrupa, Asya ve Türkiye'de yaşarlar. Bacakları tüyle kaplıdır. Altın kartal avını pençeleri ile yakalar ve öldürür. Tek evlilik yapar. Dişiler erkeklerden daha büyüktür. Tarihte kuvvet sembolü olmuş kartaldır. Kuzey Yarımküresi'nin büyük bir kısmında rastlanan bu yırtıcı kuş, gerçek kartalların en irisi, en kuvvetlisi ve en derli toplu yapılısıdır. Memeli hayvanları ve sürüngenleri avlayarak beslenir. 1-3 yumurta yaparlar. Kuluçka süresi 45 gündür. Yavrular yuvadan 80 gün sonra uçarlar. Kaya kartalı (Aquila chrysaetos), atmacagiller (Accipitridae) familyasından büyük ve kahverengi bir kartal türü. Özellikleri Gencinin gövdesi siyaha yakındır, uçuşta beyaz kanat içi ve kuyruk dibiyle rahatça ayrılır. Başını ve boynunu ileri uzatır, kanadı gövdesine doğru daralır, kuyruğu diğer kartallardan uzun ve deniz kartalları gibi kamalı değil, küttür. Yaşam şekli Tüm yaşamları boyunca bir tek eşleri olur ve genellikle her yıl aynı yuvayı tercih ederler, genellikle zor erişilen yerlerdedir. Ötüşü şahin gibi bir 'tuii-u'. Diğer bir ötüşü havlamaya benzer. Kayalık dağlarda ve dağlık ormanlarda yaşar. Uçuşta görkemli ve zariftir, gerektiğinde avına ilerlerken pike yaparak saatte 320km hıza ulaşabilir, buda onu gökdoğandan sonra en hızlı kuş yapar. Diğer kartallardan farklı olarak süzülürken ve dönerek yükselirken kanatlarını yukarı kaldırır. Kuşçuluk Kaya kartalı avcılar tarafından eğitilebilir. Kazakistan, Kırgızistan, Batı Moğolistan ve Çin'de, Kaya kartalları Kazak ve Kırgız göçerleri
tarafından kurt avlamada hala kullanılır. Kaya kartalı Türk Halklarınca 'bürgüt' veya 'berkut' olarak bilinir. Tilkiler kartallar tarafından doğrudan doğruya öldürülür fakat kurtlar büyüklük ve güçleri nedeniyle genellikle öldürme işini avcı kendisi yapar. Armacılık Kaya kartalı Roma Lejyon standartları için bir modeldi. Bu sembol Mısır, Romanya ve pek çok diğer ülkelerde arma olarak kullanıldı. Din Kartal bazı kültürlerde kutsal bir kuştur ve kartal tüyleri özellikle Orta Amerika halkaları içinde olduğu kadar, Kızılderili ve Kanada'daki ilk uluslar pek çok dinin ve ruhsal geleneklerin merkezidir. Bazı yerli Amerikan hakları kartalı kutsal olarak kabul eder. Kartalın tüyleri ve çıplak kafası baş giysisi olarak kullanılır. İncil ve İsa sembolü ile karşılaştırılır. Kartal tüyleri çoğu zaman yerli seremonilerde olağan
Ağırlığı 7 kg, kanat açıklığı 2,5 m olanları vardır. Kanatları ve kuyrukları geniş, bacakları tüylü, iri yırtıcılardır. 2-3 yılda ergenliğe ulaşırlar. Uçuşta sıkça dönerek yükselirler, belirgin parmakları, yukarı kıvrılır.
üstü liderlik ve kahramanlılar gibi başarıları şereflendirmek için kullanılır. Üst gagaları çengel gibi kıvrık, ayakları güçlü ve keskin pençeli kuşlar. Yükseklerde yuva yapar. Gündüz avlanırlar.
Ormanlar ve dağlarda yaşarlar. Kaya girintilerinde ve ağaçlarda yuva yaparlar. Binlerce metre yüksekte uçan kartallar, bu mesafeden yeryüzünü bütün detaylarıyla tarayacak gözlere sahiptirler. Gelişmiş savaş uçaklarının binlerce metreden hedeflerini tespit etmesi gibi, kartal yer üzerindeki en küçük hareketi, en küçük renk farkını algılayarak avını tespit eder. Bu yeteneğini gözünde bulunan çok özel yapılara borçludur. Kartalların gözlerinde ise iki retina vardır. İki retinaya sahip olmak son derece keskin bir görüş kabiliyeti sağlar. Keskinliğin yanısıra hem ön hem de arka taraf aynı anda fark edilir. Kartal gözü aynı anda hem üç yüz derecelik geniş bir açıya sahiptir, hem de istediği görüntüyü 6 ila 8 misli oranında büyütebilir. 4.500 m yüksekte uçarken 30.000 hektarlık bir alanı gözleriyle tarayabilir. 1.500 metreden tarladaki otlar arasında kamufle olmuş bir tavşanı çok rahat ayırt edebilir.
55 kimlife
KİMLife BESLENME
günlük yaşamı etkileyen
unutkanlığa dikkat!
U
nutkanlığın günlük yaşamda en fazla şikayet edilen, kaygı uyandıran durumlardan biri olduğunu vurgulayan Bayındır Hastanesi Söğütözü Nöroloji Bölümünden Uzm. Dr. Melek Kandemir, "Her unutkanlık, hastalık habercisi olmamakla birlikte, kişide kaygı uyandırıyorsa, bunu çözmenin yolu bir uzmana başvurmaktan geçer" dedi. Hafıza bozuklukları ve diğer zihinsel yetilerdeki bozukluklar günlük hayat işlevlerini etkileyecek kadar şiddetli hale geldiği zaman buna demans denir. Demans dışında en önemli unutkanlık nedenleri arasında; tirod bezi hastalıkları, depresyon, metabolik bozukluklar, inme, kafa travmaları, beyin tümörleri, açık kalp ameliyatlarında beyin dokusunun kanlanma azlığına bağlı değişiklikler, vücut direncini kıran birçok hastalık sayılabilir. Bu nedenle geniş bir araştırma yapmak ve doğru teşhisi koymak tedavinin ilk adımıdır. Bu demans benzeri
bir tablo ile ortaya çıkan ancak tedavisi mümkün olabilecek durumların gözden kaçırılmaması yönünden çok önemlidir. Alzheimer Hastalığı, en sık görülen demans türüdür Alzheimer tüm demansların %50-70'ini oluşturur. İlerleyici olarak beyin hücrelerinin yıkımı ile ortaya çıkan hafıza, öğrenme ve yargılamadaki bozukluklar olarak görülür.
56 kimlife
65 yaşında Alzheimer görülme oranı %3 iken, 85 yaşından sonra %50'lere çıkar. Hastalığın nadir görülen genetik formları da vardır ki burada birçok aile bireyinde hastalık erken yaşta görülebilir. Kesin teşhis ancak beyin dokusunun mikroskobik incelemesi ile yapılmakla beraber, yeni tanısal araçlarla %90 doğruluk ile teşhis konabilir. Normal yaşlanmada, zaman zaman hatırlamada güçlükler olabilir ancak Alzheimerda bu, giderek şiddetlenen ve günlük yaşam işlevlerini etkileyen bir durumdur. Hastalığın erken devrelerinde unutkanlık, kelime bulma güçlüğü ve günlük işlevlerde zorluklar, yardıma ihtiyaç baş gösterir. Hastalık ilerledikçe, huzursuzluk, kafa karışıklığı, isteksizlik, uyku bozuklukları, sanrılar ve hayal görmeler gelişir. Son dönemlerinde, hastanın yakınlarını tanıması ve iletişimi bozulur. Günümüzde Alzheimerın kesin tedavisi mevcut olmamakla birlikte ilaç te-
KİMLife SAĞLIK
davilerinin, hafıza, yargı ve yeni bilgi öğrenmedeki bozuklukları azaltmada ve geciktirmede yardımcı olduğu, davranışsal bulguların düzeltilmesinde rol oynadığı, hastalığın genel olarak ilerlemesinde de yavaşlatıcı etkileri olduğu düşünülmektedir. Huzursuzluk, isteksizlik, uyku bozuklukları, sanrılar, hayal görmeler ve saldırgan davranışlar için yardımcı ilaçlar da kullanılabilir. Hekim, mevcut tedavi seçenekleri arasından hasta için uygun olanına karar verir. İlaç kullanımı ile birlikte hastanın yaşam şartlarının ona uygun hale getirilmesi de tedavinin bir parçası olarak ele alınmalıdır. Çevre değişikliği, yolculuklar, hastane yatışı, eve yeni kimselerin gelişi, demansı olan hastaları çok çabuk huzursuz edebilir. Bu nedenle mümkün olduğunca çevrelerini sabit tutmak, günlük alışkanlıklarını korumak için çaba sarf edilmelidir. Görebileceği bir yerde zamanı hatırlatacak bir takvim ve saat bulundurmak, tehlike teşkil edecek kesici, yanıcı eşyaları kolay ulaşabileceği yerlerde bulundurmamak, kontrolsüz olarak evden dışarı çıkmasını engellemek gerekir. Ailede Alzheimer gibi, uzun süreli, ciddi fiziksel ve zihinsel yıkıma sebep olan bir hastalığa sahip bir birey bulunduğu zaman, bundan, başta hastaya bakım verenler olmak üzere tüm aile etkilenir. Bu nedenle hastalar için olduğu gibi aileler için de destek ve tedavi programları uygulanmalıdır. Hasta ile yapılacak ayrıntılı bir görüşme ve dikkatli fizik, nörolojik ve psikiyatrik muayene ile birlikte aile bireylerinin vereceği bilgiler son derece önemlidir. Depresyon ile demans ilişkisi özel bir önemde ele alınmalıdır. Ardından "Nöropsikolojik test" olarak isimlendirilen, başta hafıza olmak üzere tüm zihinsel yetilerin değerlendirildiği bir dizi test uygulanır. Bu testler ile kişinin dikkat ve konsantrasyonu, yakın ve uzak hafızası, dil yetileri, düşünce oluşum hızı, el-göz koordinasyonu, görsel becerileri, tasarlama, karar verme, soyutlama yetileri değerlendirilir. Beyin bilgisayarlı tomografisi veya manyetik rezonans görüntüleme ile beyin içinde işlevleri bozabilecek bir başka sorun (tümör, kanama vs) olmadığından emin olunur. Belirli demans sendromları için özel beyin görüntüleme bulguları açısından değerlendirilir. Elektroensefalografi incelemesi yapılarak dikkat, konsantrasyon ya da algıyı bozabilecek ilave bir sorun olup olmadığı araştırılır. Geniş bir laboratuvar
değerlendirme ile tiroid bozuklukları, vitamin eksiklikleri, metabolik bozukluklar, altta yatan bir kronik enfeksiyon gibi demansa sebep olacak diğer etkenler araştırılır. Bulgular değerlendirilerek tanı konur, hastalığın tedavi ve takibini içeren süreç başlatılır. Hastanın sahip olduğu kalp-damar hastalıkları, diyabet gibi sistemik hastalıkların da kontrol altında tutulmasının, demansın seyrini ve yaşam kalitesini doğrudan etkileyeceği
bilinmeli ve bu açılardan da takip edilmelidir.Akılda tutulması gereken en önemli nokta, belirtileri birbirine çok benzer olan bazı hastalıkların sebeplerinin, tedavi yöntemlerinin ve tedaviye cevaplarının çok farklı olduğudur. Hafıza Bozuklukları Ünitesinin Amacı Hafıza ve diğer zihinsel yetilere ait şikayetleri, davranış değişikliklerini değerlendirip yakınmaların bir demans süreci ile ilişkili olup olmadığını teşhis etmek, *Depresyon, dikkat eksikliği gibi demans dışı nedenlerden kaynaklanan yakınmalara uygun tedaviyi önermek, *Demans tanısı konursa, nedenini saptayarak, tedavisi mümkün olanlarda hızla tedaviye başlayarak yakınmaları düzeltmek, *İlerleyici olan durumlarda gereken önlemleri almak, planlanan tedaviyi uygulamak, hastanın ve yakınlarının uygun biçimde yönlendirilmesini sağlamaktır. *Ünitemiz tanı, tedavi ve takip sürecini tümüyle içeren bir hizmet vermektedir. Kimler Hafıza Bozuklukları Ünitesine başvurmalı? *Yeni bilgi edinme ve hatırlamada zorluk çekenler; *Yemek yapmak, evin düzenini sürdürmek, araba kullanmak, karar vermek, bütçelerini planlamak gibi önceden yaptıkları işleri yapmakta zorlananlar, bulunduğu yeri, yolu şaşıranlar, *Eskisine nazaran daha durgun olanlar, ya da kontrolsüz davranışlar gösterenler. *Konuşmalarında tutukluk, kelime bulma güçlüğü olanlar. Kaynak:mahmure.com
57 kimlife
prematüre bebekler
O
tuzyedinci gebelik haftası tamamlanmadan doğan bebeklere prematüre bebek denir. Erken doğan bebekler zamanında doğanlara göre daha çok sorun yaşarlar, gelişimleri de diğer bebeklere göre daha yavaştır. Özellikle 1500 gramın altında doğan bebeklerin gerek fiziksel gerek motor gelişim açısından yaşıtlarını yakalamaları daha uzun zaman alabilir. Prematüre bebekler
solunum desteği ve eksik olan surfaktanın yerine konması gerekir. Yine erken doğan bebeklerde beyindeki solunum merkezinin yeteri kadar olgunlaşamamasına bağlı olarak zaman zaman solunum durabilir. Apne olarak adlandırılan bu durum bebek büyüdükçe
intoleransı, kusma gelişebilir. Zamanında müdahale edilmezse bebek nekrotizan enterokolit denilen ve hayatı tehdit eden bir aşamaya kadar gelebilir. Ayrıca 34. gebelik haftasını tamamlamadan doğan prematürelerin emme-yutma-nefes alma işlemlerini ardarda düzenli yapamadıkları için beslenme sondasıyla beslenmeler gerekir. Bu bebeklerde görme ve işitmeye ait sorunlar da zamanında doğan bebeklere göre çok daha sık rastlanır. Karaciğer en-
Prematüre bebeklerin beslenmeleri düzeltilmiş yaş esas alınarak düzenlenmelidir. Her bebek gibi mümkün olduğunca anne sütü almaları gerekir. Erken doğum yapmış bir annenin sütü zamanında doğum yapan anne sütünden farklıdır. Daha fazla protein içerir. anne karnındaki gelişimleri tamamlanmadan doğdukları için çeşitli organ sistemlerine ait değişik sorunlarla karşılaşılabilir. Akciğerlerinde surfaktan denen bir maddenin yeteri kadar yapılamamasına bağlı doğumdan hemen sonra solunum sıkıntısı, morarma ve inleme görülebilir. Respiratuvar distres sendromu olarak bilinen bu hastalık ciddi bir durumdur ve tedavide
azalarak kaybolur. Ancak bazı bebeklerde hayatı tehdit edecek kadar şiddetli olabilen bu durum çok yakın takip ve ciddi tedavi gerektirir. Prematüre bebeklerde sindirim sisteminedeki olgunlaşma eksikliğine bağlı, beslenme
58 kimlife
zimlerin olgunlaşmasını tamamlamasına bağlı olarak sarılık da hem daha sık görülür, hem de daha uzun sürer. Bağışıklık sistemlerinin tam gelişmemesine bağlı prematürelerde enfeksiyona yatkınlık vardır. Bu nedenle bebeklere dokunmadan önce mutlaka ellerin yıkanması ve enfeksiyonu olan kişilerin prematüre bebeğin olduğu ortama girmemesi gerekir.
KİMLife ÇOCUK GÜNDEM
tatil bitti,
çocuğunuz okula hazır mı?
Y
eni okul dönemine hazırlanmanız için sizlere birkaç öneri sunalım.
Uzun bir tatil döneminin ardından okullar açıldı ve öğrenciler yeniden yoğun bir çalışma döneminin içine girdi. Özellikle dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan öğrencilerin velileriyle öğretmenlerinin bu döneme hazırlanmaları gerekiyor. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan öğrencilerin velilerine ve öğretmenlerine öneriler; * Çocuğunuzun veya öğrencinizin iyi taraflarını gördüğünüzde olumlu geri bildirim verin, tatlı sözlerle abartmadan ödüllendirin. Olumsuz bir davranış gördüğünüzde de hemen yanına gidip, o davranışı olumluya nasıl çevirebileceğini paylaşın, kızgınlık ve öfke varsa sadece dinleyin.
Sonuçları sizi rahatsız edecek yaptırımlardan vazgeçersiniz. Çocuğunuz veya öğrenciniz, siz vazgeçtiğinizde nerede duracağını bilemez. * Ceza vermek yerine, özendirici olun. Örneğin çocuğa, onun hoşuna giden ayrıcalıklar verebilirsiniz. * Bir ödev veya görev vermeden önce istenilen davranışları gözden geçirin. Yapılmasını istediğiniz şeyi en basit ve az kelimeyle tekrarlayın. Örneğin dişlerini fırçalamayı hatırlatacaksanız sadece 'dişler' deyin.
* Daha sık geri bildirimde bulunun. Verdiğiniz ödevin sonucundan çok, ödev yapılırken harcanan enerjiyi ve konsantrasyonu destekleyin. * Çocuğunuza veya öğrencinize uyguladığınız yaptırımlarınızın sonuçları net ve sizin için de yapılabilir olsun. Kolay vazgeçebileceğiniz yaptırımları kullanmaktan kaçının.
* Çocuğunuza veya öğrencinize takip edeceğiniz yetki ve sorumluluklar verin. Bunlar yerine getirilmediğinde sonuçları olsun. Yapılacakları soru veya rica şeklinde istenileni belirtmek yoluyla ifade edin. Hep tek komut verin. Uzun ve sıkıcı yönergelerden kaçının. Kendinizi tekrarlamayın. Komut verdiğinizde çocuğun dinlediğine emin olun. Dokunup, gözlerine bakarak konuşun. Çocuk başka bir şeyle meşgulken ona komut vermeyin. Çocuktan söylediğinizi tekrar etmesini isteyin. Ne kadar zamanda bitirebileceğini sorun ve zamanı belirleyin. * Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu nedeniyle dağınık olan kişiler için en önemli şey devamlılıktır. Uzun vadede istediğiniz davranışı çocuğunuza veya öğrencinize kendiniz gösterin. Çocuklar sizi modeller. Hiçbir zaman birçok şeyi aynı anda değiştirmeyin. Bir tek şeyi değiştirip, uzun vadede aynı şey üzerinde çalışın. Bazı davranışlara hep aynı şekilde tepki verin ve eğer veliyseniz eşinizi de aynı tepkiyi vermesi yönünde uyarın. Kaynak: bebisler.ekolay.net
59 kimlife
KİMLife TEKNOLOJİ
mobil teknoloji en yeni haberler
iPhone’la kaybetme derdine son Eşyalarını sürekli kaybedenler, dağınık yaşayanlar ve yaşlılar için anahtar, cüzdan, çanta kaybetmek sık karşılaşılan bir durum. Oldukça can sıkıcı olan bu durumun benzer çözümlerini görmüştük fakat iPhone ile birlikte çalışan BiKN bu durumu tamamen çözebilecek en iyi yöntemlerden biri. Radyo frekansı üzerinden çalışan BiKN, bir kılıf ve iPhone uygulaması yardımıyla, iPhone'un sisteme bağlı etiketlerin yerini belirlemesini sağlıyor.
2012’de sağlık sektörünü sarsacak teknolojik gelişmeler Üç boyutlu tarayıcı ile protez bacak. Bulut aracılığı ile herhangi bir araç yapay zekaya erişim sağlayabilecek. Pap smear ve mamogram testleri hali hazırda yapay zeka tabanlı elementler ve doku algılama sayesinde okunabilir hale geldi. Dermatoloji doktorları bu sayede cep telefonlarında bulunan uygulamalar ile buluta fotoğraf yollayabilecek ve yapay zeka sayesinde cilt sorunları üzerinde çok yönlü fikir alışverişinde bulunabilinecek. Doktorlarla ilişkiler hastaneden ibaret değil günümüzde. Skype veya FaceTime sayesinde doktorunuza danışabilirsiniz. Peki, bu kolaylık doktorların emeğini nasıl suistimal etmeden yürüyecek? Onun da çözümünü düşünmüşler. Accountable Care Organizasyonu ekstra uygulama için çalışacak doktorlara ekstra ödeme yapacak.
Tek bir AA pille 15 yıl çalışabilen telefon: SpareOne Telefonlar akıllandıkça şarj süresi kısalır oldu. Birçok kullanıcı, olur olmadık zamanlarda telefonlarını kullanamamaktan muzdarip. Bu sıkıntıyı önlemek için bir çözüm var üstelik vaadi oldukça iddialı. Xpal Power tarafından geliştirilen SpareOne adlı telefon, tek bir AA pille tam 15 yıl çalışabiliyor. Evet, yanlış okumadınız 15 yıl. Tabii ki kullanılmadan. Bunu yapabilmesini sağlayan en önemli şey şüphesiz kullandığı Energizer Ultimate Lithium L91 pil. Telefonun tam orta yerine yerleştirilen pil, normalde ekran olması gereken yerdeki pencereden bakıldığında da görülebiliyor. Telefonun ekranı ve pil kullanımını artıracak onun gibi hiçbir ekstra özelliği ve bağlantısı yok. Yanlızca telefon etmeye yarıyor.
60 kimlife
KİMLife SAĞLIK
Evde Kan Şekeri Takibi İnsülin kullanan diyabetliler, gebe diyabetliler, idrar şekeri ile izlenemeyen diyabetliler, evde kan şekeri ölçümü ile takip edilmelidir. Evde şeker takibi için küçük şeker ölçüm cihazları ,kan şekeri çubukları(bunlara şerit veya strip de denir) ve parmak delme aletleri gereklidir. Günümüzdeki teknoloji parmak ucundan alınan 1 damla kanın ölçüm çubuklarına damlatılıp cihazda saniyeler içinde okunması ile şeker sonucunu öğrenmeyi sağlamıştır. Kan şekeri ölçümünde kullanılan cihazlar genellikle güvenilirdir. Burada sonuçları etkileyen en önemli etken hastanın, ölçümleri ne kadar doğru yaptığıdır.Kullanımı kolay olan cihaz ve sistemlerde hata payı azalmaktadır.
Tansiyon Aleti Nasıl Tansiyonumuzu Ölçer?
Hastanın koluna şişirilebilen manşet sarılır ve kanın aşağıya geçmesini engelliyecek bir basınca kadar şişirilir. Bu sırada aygıt, kanın ana atardamardan geçerken çıkardığı sesleri algılamak için alıcılarını çalıştırır ve manşetin içindeki basıncı denetimli bir biçimde azaltmaya başlar. Manşetteki basınç kanın manşetin altından ancak geçebileceği bir değere kadar düşünce, aygıt kanın geçişini simgeleyen sesi alır. Manşetin bu anda gösterdiği basınç atardamardaki en yüksek basınca eşittir. Buna kasılma basıncı (Büyük tansiyon) denir. Manşetteki basınç sesler duyulmaz oluncaya kadar düştüğünde bu değerde en düşük kan basıncına eş değerdir ve gevşeme basıncı (Küçük tansiyon) olarak adlandırılır.
Facebook, Open Graph’la Zaman Tüneli’ni farklı uygulama ve servislere açıyor
Facebook, dün düzenlediği etkinlikle, üçüncü parti geliştiricileri Zaman Tüneli'nin içine çeken Open Graph'ı tanıttı. İlk aşamada 60 ortağın açıklandığı yapı, en basit anlamda farklı sosyal servis ve uygulamalardaki içerik ve paylaşımın Facebook ekosistemi altında toplanmasını sağlıyor. Örneğin Spotify üzerinde dinlediğiniz müzik veya Foursquare'de check-in yaptığınız mekan izin verdiğiniz takdirde aynı anda Facebook Zaman Tüneli'nde görünüyor. Yani artık yaptığınız her şey, gittiğiniz her yer, dinlediğiniz her şarkı daha da ortada olacak. İsteyen tüm geliştiriciler de herhangi bir özel anlaşma vs. gerektirmeksizin Zaman Tüneli'yle entegre uygulamalar geliştirebilecek.
61 kimlife
KİMLife YARIŞMA
Şimdi resim zamanı... Konumuz: Kış tatili Yarışmamıza 06-10 yaş arası çocuklarımız katılabilir. Çizdiğiniz resimleri posta yoluyla ya da mail adresimize gönderebilirsiniz. Gönderilenler arasında yapılacak çekilişle 5 kişi kitap hediyesi kazanacaktır. Kazanan Resim Çalışması
Ocak Sayısı Resim Yarışmasınında Kitap Ödülünü Kazanan Talihliler Ayşegül BAŞPINAR Hüseyin ALTUN Ali Kemal BULDUM
Katılım Koşulları *06-10 yaş arası çocuklar olmalı, *Konuyla ilişkili resimler olmalı, *Gönderen kişinin iletişim bilgileri resmin arkasında yer almalıdır.
Detaylı bilgi için; 444 1 546 Posta adresi: Güneşli mah. Evren cad.Barış Sok. No:6 Güneşli/İstanbul info@kimgrup.com.tr
62 kimlife
resimleri boyamaya başlayalım
63 kimlife
KİMLife ÇOCUK
boyama vakti
KİMLife ÖDÜLLÜ BULMACA
kare bulmaca
ödüllü bulmaca YUKARIDAN AŞAĞIYA
1)Sürekli, sonsuz. Dolma kalem. 2) Bir sayı. Beden salgıları. 3) Karadeniz kıyısı halkının giydiği dar paçalı potur. Giysilerin boyun bölümü. 4) Dans etme. Sıcak, kızgın. 5) ABD Profesyonel Basketbol ligi. Eşek yavrusu. 6) Kan plazması ve lenfositten oluşan saydam, sarı bir sıvı, akkan. Türlü nedenlerle başarılı olamayan kimse. 7) Boyundaki kalkan bezinin aşırı büyümesiyle beliren hastalık, guşa. Haiti’nin plaka işareti. 8) Bahçelerde, parklarda oturulacak sıra. Yelkenleri açtırma komutu. 9) Kimyada, Molibden’in simgesi. Gelinin çeyizi. Evrensel alıcı olan kan grubu. 10) Riayet. Genel. Ocak Sayısı Kare Bulmacasını Çözüp Yemek Ödülünü Kazanan Talihliler Ercan BEŞTEPE Ömer ASLAN Şakir TÜFEKÇİ Mustafa GEDİK
SOLDAN SAĞA
1)Belirli bir zaman aralıklarıyla gerçekleşen, sistemli. Kıl, tüy. 2) Zaviye. Kimyada, Berilyum’un simgesi. İnsanın ya da bir canlının uzunlamasına ölçüsü. 3) Ağır cezalıların ayaklarına takılan kalın zincir. 4) Püskürük ve başkalaşmış kayalar içinde bulunan, yapraklar durumunda ayrılabilen parlak bir mineral, evrenpulu. Süpürge otu. 5)Yazı, çizi ve resimleri telefon bağlantısıyla anında tıpkı basım olarak gönderip alabilen elektronik aygıt. Otomobil bataryası. 6) Kimyada, Stronsiyum’un simgesi. Dağın üst bölümü. Kimyada, Rutenyum’un simgesi. 7) At yavrusu. Güzel koku. 8) Açıklamalar. 9) Uzakdoğu’da yetişen Amerika elmasından çıkan zamk. Piramit. 10) Bir fok türü. Bağlı, bağımlı. Bulmacayı doğru çözüp gönderen 4 Kişi bizden Nalia Restaurant’ta çift kişilik yemek fırsatı kazanacaktır. Cevaplarınızı ay sonuna kadar aşağıdaki adrese gönderebilirsiniz. (İsim-Soyisim-Adres ve Telefon bilgilerinizi eksiksiz yazmayı unutmayın.)
Gönderi Adresi: Güneşli Mah. Evren Cad. Barış Sok. No:6 Bağcılar/İSTANBUL Tel: 0212 444 1 546
64 kimlife
bulmaca
Karelerde yanlarda ki hayvanların isimleri gizli. Ancak bir hayvanın ismi yazılı değil. Onu bulabilir misiniz?
Noktaları Birleştirelim mi?
5 Farkı Bulalım
Doğru Yol Hangisi Bulalım
65 kimlife
KİMLife ÇOCUK BULMACA
çocuklar için
Mağazalarımız İstanbul Acıbadem Acıbadem Mah. Günal Sok. Gülevler Konutları 12. Blok No:1 Tel:0216 327 13 60 Alibeyköy Karadolap Mah. Sayayolu Cad. No: 19 K:3-4 Eyüp Tel: 0212 626 42 49 Altıntepe Altıntepe Mah. Bağdat Cad. No:87 Maltepe Tel: 0216 518 01 08 Arnavutköy Yavuz Selim Mah. Fatih Cad. No:175 G.O.Paşa Tel: 0212 597 56 10 - 11 Ataşehir Yenişehir Mah. Viyana Sok. No:21 Ümraniye / İstanbul Tel: 0216 455 80 87 Ayazağa Ayazağa Mah. Atatürk Cad. No: 27 Şişli Tel: 0212 332 21 11 Bağcılar 1 Yavuzselim Mahallesi Mahmutbey Yolu Caddesi No:1 Tel: 0212 434 19 79 Bağcılar 2 Çınar Mah. Dağyolu Cad. 5/2 Sok. No:3 Bağcılar Tel: 0212 435 92 35 Bahçeköy Adnan Menderes Cad. No:9 Bahçeköy / Sarıyer Tel: 0212 226 48 21 Büyükçekmece Cumhuriyet Mah. Turgut Özal Bulvarı Kardeş Sok. Adakent Apt. No:1 Büyükçekmece Tel: 0212 883 25 81 Çobançeşme Çobançeşme Mah. Mithatpaşa Cad. No:14 Yenibosna Tel: 0212 652 88 42 0212 652 87 74 Erenköy Feritbey Sok. No:14 Erenköy Tel: 0216 411 24 40 Esenler 1 Atışalanı Caddesi No:25 Esenler Tel: 0212 611 20 76
Esenler 2 Namık Kemal Cad. No:2 Tel: 0212 483 51 94 Esenyurt Saadet Dere Mah. Doğan Araslı Cad. No:14 Esenyurt Tel: 0212 428 41 33 Etiler Nispetiye Mah. Aytar sok. Murat Dağlı Apt. No:18 Levent Tel: 0212 269 31 44 Ferahevler Ferahevler Mah. Adnan Kahveci Cad. No:66 Sarıyer Tel: 0212 299 96 15 Fındıkzade Millet Cad. No:27/D Fındıkzade Tel: 0212 529 85 48 Florya Şenlik Mah. Efeler Sok. No:3 Florya Tel: 0212 662 66 94 Göktürk Göktürk Mah. Cumhuriyet Cad. No:4/1 Eyüp / İstanbul Tel: 0212 322 68 94 Güneşli Güneşli Mah. Barış Sok. No:2/A Bağcılar Tel: 0212 657 83 71 Gültepe 1 Ortabayır Mah. Talatpaşa Cad. No:71 Tel: 0212 270 72 99 Gültepe 2 Telsizler Mah. Talatpaşa Cad. No:153 Tel: 0212 281 83 90 Gürpınar Adnan Kahveci Mah. Kazım Karabekir Cad. N: 5/5 Flora city B-2 Blok. Altı Beykent –Beylikdüzü. Tel: 0212 855 04 51 Halkalı Merkez Mah. Mahmutbey Cad. No: 17 Halkalı Tel: 0212 693 27 19 Halkalı 2 Atakent Mah. 213 Sok. No:5 Bodrum Kat. Güneş Park Çarşısı Halkalı –K.Çekmece Tel: 0212 472 80 94
Hadımköy İstasyon Mah. Namık Kemal Cad. No:45 Kiptaş 1. Etap Tic. Merkezi Giriş Kat. Hadımköy/Arnavutköy Tel: 0212 780 10 51 Kartal Çavuşoğlu Çavuşoğlu Mah. Portakal Sk. No: 20/1-2 Kartal Tel: 0216 306 68 13 Kasımpaşa Camii Kebir Mah. 4 Kuyu Cad. No:13 Kasımpaşa / Beyoğlu Tel: 0212 250 32 55 - 250 54 51 Mecidiyeköy 1 Selehattin Pınar Cad. No:31 Şişli Tel: 0212 216 94 61 Mecidiyeköy 2 Naci Kasım Sok. No:7 Şişli Tel: 0212 212 98 15 Okmeydanı Mithat Paşa Cad. Keser Sok. No:3 Şişli Tel: 0212 254 18 73 Pendik Batı Mah. Sabri Taşkın Cad. No: 4 Tel: 0216 491 75 72 Sarıyer Kilyos Yolu Nalbant Çeşme No:95 Sarıyer Tel: 0212 342 35 53 Sultançiftliği Atatürk Bulvarı No:46 Gaziosmanpaşa Tel: 0212 475 32 49 Tarabya Cumhuriyet Mah. Arabayolu Cad. No:11 Sarıyer Tel: 0212 299 83 75 Tarabya Sahil Tarabya Mah. Yeniköy Cad. Dere Sok No:1 Tarabya / Sarıyer Tel: 0212 262 25 55 Uğur Mumcu Uğur Mumcu Mah. Akşemsettin Cad. No:56 Yakacık Tel: 0216 476 26 33 Ünalan Ünalan Mah. Ayazma Cad. No: 20 Üsküdar Tel: 0216 317 24 64
Üsküdar Mimarsinan Mah. Otopark Arkası Sok. No:1 Üsküdar Tel:0216 492 62 16 Ümraniye Ihlamurkuyu Tepeüstü Mah. Alemdağ Cad. No:616 Ümraniye Tel: 0216 508 19 10 - 15 Yakacık Yakacık Mah. Samandıra Cad. No:7 Tel: 0216 451 54 07 Yenibosna Yıldırım Beyazıt Cad. No: 278/212 Tel: 0212 452 28 19 - 20 Yüzyıl Fevzi Çakmak Mah. Osmangazi Cad. 2/17-C Sok. No:27/D Bağcılar Tel: 0212 430 38 91 Yusufpaşa / Kim Pratik Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. Muratpaşa Apt. No:3A Fatih / İSTANBUL Tel: 0212 588 50 44 Zeytinburnu Balıklı Yolu Cad. 85/5 Sok. No:30/4 Tel: 0212 416 08 80 Zeytinburnu Çırpıcı Çırpıcı Mah. 75/2 Sok. No:109 Zeytinburnu Tel: 0212 547 45 82
Kocaeli Derince Çenedağ Mah. İstiklal Cad. No:180 Derince / Kocaeli Tel: 0262 223 25 07
İzmit Cedit Mah. Atatürk Bulvarı No:3 Kocaeli / İzmit Tel: 0262 332 52 56 - 68
60 Evler Yavuz Sultan Mah. Körfez Cad. No:17 60Evler - Derince / Kocaeli Tel: 0262 239 33 63
Kozluk Akçakoca Mah. İnönü Cd. No:33 İzmit / Kocaeli 0 262 325 84 48
Arslanbey Başaran Mah. İzmit Cad. No:138 Kartepe - Kocaeli Tel:0 262 351 42 46
Yarımca Mimar Sinan Mh. Mehmet Akif Ersoy Cd. No:166 Körfez- Kocaeli Tel:0 262 558 00 15
Tütünçiftlik Güney Mah. Albay Sok. No:6 Körfez - Kocaeli Tel:0 262 527 26 03 - 04
Sakarya Çeşme Meydan Orta Mah. Çeşme Meydanı Cad. No:39 Sakarya / Adapazarı Tel: 0264 279 53 56 - 57
Hasırcılar / Kim Pratik Yahyalar Mah. Turan Cad. No:47 B Blok Dük:1 Sakarya / Adapazarı Tel: 0264 279 53 23 - 24
Müşteri Danışma Hattı:
444 1 546 66 kimlife
KimLife Dergimize reklam vermek için 0(212) 444 1 546 numaradan bizlere ulaşabilirsiniz.
KİMLife SAĞLIK
67 kimlife
KİMLife SAĞLIK
68 kimlife